Altın Dünyası www.altindunyasi.org
SAYI 147
ISTANBUL JEWELRY SHOW
49. KEZ SAHNE ALIYOR
2 Altın Dünyası
4 Altın Dünyası
ALL AROUND THE WORLD
Kuyumcukent AVM, Yesim Sk. No:661 Yenibosna 34197, Bahcelievler Istanbul, Turkey info@simyajewelry.com Phone : + 90 212 603 24 00
6 Altın Dünyası
HALL2 / 2E30
8 Altın Dünyası
10 Altın Dünyası
12 Altın Dünyası
14 Altın Dünyası
16 Altın Dünyası
18 Altın Dünyası
Altın
jivaljival
20 Altın Dünyası
22 Altın Dünyası
24 Altın Dünyası
26 Altın Dünyası
28 Altın Dünyası
30 Altın Dünyası
Mağazalar Adana Çukurova • Seyhan •Park AVM • M1 Real AVM Adıyaman Merkez Afyon Park Afyon AVM Ankara Ankamall • Kızılay •Nata Vega AVM • Ulus Antalya Manavgat Novada AVM • Alanyum AVM • Özdilek AVM Aydın Forum AVM • Nazilli • Söke Balıkesir Merkez • Ayvalık • Edremit • Bandırma Batman Merkez Bilecik Merkez • Bozüyük Bingöl Merkez Bursa Kapalıçarşı • Endülüs Park AVM • MarkaPark AVM • Yenişehir Denizli Merkez • Çivril • Forum Çamlık AVM Diyarbakır Ceylan Karavil Park AVM Edirne Erasta AVM Elazığ Merkez Erzurum Yakutiye Eskişehir Merkez1 • Merkez2 Gaziantep Gaziler Cad. Hatay Prime Mall Isparta Merkez İstanbul Ataşehir • Avcılar • Bağcılar • Bakırköy • Başakşehir • Beylikdüzü • Büyükçekmece • Çağlayan • Eyüp • Fatih • Hilltown AVM • İstanbul Forum AVM • Kadıköy Altıyol • Kağıthane • Kurtköy • Mall Of İstanbul • Maltepe • Maltepepark AVM • Maltepe Piazza AVM • Marmara Park AVM • Metrogarden AVM • Metroport AVM • Nautilus AVM • ÖzdilekPark AVM • Palladium AVM • Rami • Sultanbeyli • Sefaköy • Şirinevler • Ümraniye • Viaport AVM İzmir Aliağa • Bornova • Optimum AVM • Menemen • Ödemiş Kahramanmaraş Merkez Karabük Merkez Kastamonu Merkez Kocaeli İzmit Merkez • Symbol AVM Konya Kent Plaza • Zafer Malatya Merkez Manisa Alaşehir Mersin Forum AVM Muğla Marmaris Niğde Merkez Osmaniye Düziçi Rize Merkez Sakarya Adapazarı Samsun İlk Adım / Mecidiye Şanlıurfa Merkez Tekirdağ Çerkezköy • Çorlu Orion AVM Van Merkez Kıbrıs Girne
www.bluediamond.com.tr /bluediamondtr 32 Altın Dünyası
Pırlanta Değerinde Bir Yatırım:
Blue Diamond
Kısa bir sürede 100 mağazaya ulaşan Blue Diamond, hızla büyümeye devam ediyor. Mağaza zincirine katılanlara her dönemde çok kazandıran Blue Diamond, yatırımcılar için oldukça parlak fırsatlar sunuyor. Blue Diamond mağazası olmanın avantajlarını bayilerimizden dinlemek için siz de arayın. Blue Diamond dünyasını keşfedin.
Adanapark • BİRKAN GİZİR 0531 810 78 08 Antalya • SİNAN MAŞLAK 0532 432 90 45 Bursa Kapalıçarsı • GÜRSEL DURMUŞ 0532 214 24 83 Denizli • SAVAŞ TETİK 0532 336 80 93 Diyarbakır • ABDULLAH UTANGAÇ 0532 248 38 94 İstanbul Özdilekpark • ERHAN ÜLKÜ 0532 278 07 62 İzmir Aliağa • GÖKHAN KARATAŞ 0532 286 79 90 Konya • MEHMET KETENCİ 0532 364 16 55 Malatya • MİTHAT KÖSEM 0532 267 01 82 Bayilik başvurusu için: EYÜP ELİTAŞ - 0530 416 00 70
Satış Noktaları Aksaray Akbaşlar Kuyumculuk Ankara Burhan Kuyumculuk Aydın Altınefe Kuyumculuk Düzce Serbestler Kuyumculuk İstanbul Kocamustafapaşa Elif Gold • Çatalca Yaşar Kuyumculuk • Pendik Altınsaray Kuyumculuk • İstinye Çalışkan Kuyumculuk • Kartal Kadıoğlu Kuyumculuk İzmir Kemeraltı aytekin Kuyumculuk Karaman Öztoprak Kuyumculuk Konya Ereğli Altınpark Kuyumculuk Manisa Turgutlu Murat Kuyumculuk Mardin Turgutlu Murat Kuyumculuk Muğla Fethiye Osmanlı Kuyumculuk Ordu Fatsa Serdarlar Kuyumculuk Sakarya Karasu Tevfik Kuyumculuk Tekirdağ Çağrı Kuyumculuk Trabzon Altınsaray Sümer Kuyumculuk Uşak Ertürk Kuyumculuk Zonguldak Ereğli Güneş Kuyumculuk
EYÜP ELİTAŞ Blue Diamond Genel Müdürü Blue Diamond, sahip olduğu stoğu ve üretim gücü sayesinde en uygun fiyatlara mücevher satışı yapıyor. Kısa bir süre önce perakende sektörüne de girerek, Türkiye’nin dört bir yanında tam 100 mağazaya ulaştık ve her geçen gün daha da büyüyoruz.
Blue Diamond mağazası açarak; • Pırlantayı sektörde en iyi, en avantajlı yerden alabilirsiniz. • Ürünlerinizi, en iyi fiyat garantisi ile müşterilerinize sunabilirsiniz. • En az maliyetle, en etkin satışı yaptıracak dekora sahip olabilirsiniz. • Mağazada pırlantanın yanı sıra altın satışı da yapabilirsiniz. • Altın ürünlerini dilediğiniz yerden bağımsız olarak satın alabilirsiniz.
Bayilik başvurusu için Eyüp Elitaş – 0530 416 00 70
Siz de Blue Diamond mağazası açarak geleceğe yatırım yapın. 34 Altın Dünyası
NEVRA ZEYDAN Blue Diamond / Marmarapark AVM
BİLAL ÖZGENÇ Blue Diamond / Forum İstanbul AVM
Blue Diamond çok güçlü bir marka. Kendi üretim ekibi sayesinde koleksiyonlarını ilk elden oluşturup uygun fiyatlarla sunuyor. Böylelikle bizler bayi olarak en iyi ürünleri en avantajlı fiyatlarla müşterilerle buluşturma şansına sahip oluyoruz.
1970 den beri kuyumculuk sektöründeyiz. İlk mağazamız olan Çağlayan’dan sonra farklı müşterilere ulaşabilmek için forum İstanbul AVM’de Blue Diamond mağazamızı açtık. Ne kadar doğru bir karar verdiğimizi şimdi daha iyi anlıyoruz emeği geçen tüm Blue Diamond ailesine teşekkür ederiz.
36 Altın Dünyası
38 Altın Dünyası
40 Altın Dünyası
42 Altın Dünyası
44 Altın Dünyası
46 Altın Dünyası
48 Altın Dünyası
50 Altın Dünyası
52 Altın Dünyası
54 Altın Dünyası
56 Altın Dünyası
58 Altın Dünyası
60 Altın Dünyası
62 Altın Dünyası
64 Altın Dünyası
66 Altın Dünyası
68 Altın Dünyası
70 Altın Dünyası
72 Altın Dünyası
74 Altın Dünyası
LİDERLERİN TERCİHİ ERPGOLDV2
A’DAN Z’YE KUYUMCULUK YAZILIMLARI
STOK TAKİP SİSTEMİ
ÖZEL RAPOR MODÜLÜ
BİLANÇO VE POZİSYON
ÜRETİM MODÜLÜ
Stoklarınız ile ilgili tüm detaylı bilgilere ulaşarak stratejik kararlarınızı belirleyin.
AIFA DEVELOPER STUDIO ile ihtiyaç duyacağınız tüm raporları özelleştirilmiş grafikler ve dashboardlarla kolayca oluşturun.
Alacak-Borç durumunuzu istediğiniz birimden takip ederek firma durumunuzu ayrıntılı izleyin.
Planlama ve hazırlık aşamalarını takip ederek üretim süreçlerinizin tamamını yönetin.
TİCARİ MARKALARIMIZ
76 Altın Dünyası
HALL5-5C65
AIFAFX TRADER MOBILE AL-SAT PLATFORMU
MÜŞTERİLERİNİZE KENDİ FİYATLARINIZI KOLAYCA YAYINLAYIN! ÜCRETSİZ DENEMEK İÇİN QR KODU OKUTUN!
KENDİ FİYATLARINIZIN PAYLAŞIMI
MT4 İLE ENTEGRE
MÜŞTERİLERE EKRANINIZIN DAĞITIMI
ERP GOLDV2’YE ENTEGRE
CARİ HESAP PROGRAMINA ERİŞİM
MÜŞTERİ GRUPLANDIRIMI
7/24 İŞLEM YAPABİLME İMKANI
ONLINE FİZİKİ İŞLEMLER
BAŞLICA REFERANSLARIMIZ
+90(212) 603 24 32 AI FA
Yenibosna Merkez Mah. Ladin Sk. Kuyumcukent 1. Plaza Kat:6 No:7 Bahçelievler/İSTANBUL
www.aifasoft.com
MERHABA Mücevher İhracatçıları Birliği’nin yeni ihracat stratejisi meyvelerini vermeye başladı. Merkezinde pazar çeşitlendirme stratejisi olan yeni dönemde yalnızca Orta Doğu ülkelerine odaklanmak yerine, dünyanın dört bir yanına ‘’agresif pazarlama’’ yapılan bir yönetim gözlemliyoruz. Riyad’dan Miami’ye Hong Kong’dan Vicenza’ya kadar pek çok organizasyonda ihracatçılarımızı görmek mümkün. Bu çalışmalar neticesinde ihracatımız geçen yıl 4,4 milyar dolar seviyesine yükseldi. Yılık 9 aylık dönemindeki ihracat rakamımız ise, yaşanan olumsuzluklara rağmen 3,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yeni ihracat stratejisinde global sektörel kurumlarla yakın ilişkiler ve işbirlikleri de önemli bir role sahip. Türkiye, mücevher ihracatını artırırken dünyadaki sektörel kurumlarda da söz sahibi oluyor. Bunu kanıtlayan gelişmelerden bir tanesi de Asean Gems and Jewelry Confrence 2019’un İstanbul’da düzenleniyor olması. Hyatt Regency Ataköy’de gerçekleştirilecek olan organizasyon dünya mücevher endüstrisi tarafından da yakından takip edilecek.
Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Remzi ÇELEN remzi@altindunyasi.org
Bu sene ekim fuarı ayrı bir öneme sahip. Hong Kong’da yaşanan siyasi gerilim Eylül ayında yapılan Hong Kong Jewelry Show’u olumsuz etkiledi. Güvenlik endişesi ile değil ziyaretçiler, katılımcıların bir bölümü dahi takvimini değiştirdi. Sektör uzmanlarının görüşleri Hong Kong’a gitmekte çekinen alıcıların alımlarını İstanbul Jewelry Show’a kaydırma ihtimallerinin olabileceği yönünde. Mücevher İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği yabancı alım heyetine katılımın özellikle son dönemde artış olması bu durumu kanıtlar nitelikte. Umarız Hong Kong’da ertelenen alımlar İstanbul’a olumlu yansır. WOJ ile sektörel global konumlandırmamızı yükseltmeyi hedefliyoruz Mücevher İhracatçıları Birliği adına hazırladığımız yabancı dergi sayısı 2’ye yükseldi. World Diamond magazine (WDM) 6. yılına girerken, ihracatçılarımızı yabancı alıcılara daha sağlıklı tanıtmak amacıyla yayınlamaya başladığımız WOJ (World of Jewelry) dünyanın dört bir yanındaki alıcılara ulaşmaya başladı. Sektörün seçkin firmalarının yer aldığı bu dergide, henüz ikinci sayısı yayınlanmış olmasına rağmen rezervasyonlar %100 seviyesini aştı. İhracatçılarımızın gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ederiz. WOJ’un yeni sayısı da yabancı alım heyeti otel odalarından, ASEAN Konferansı’na, fuardan, binlerce adres datasına kadar pek çok nitelikli alıcıya ulaştırılmaya devam edecek. Tüm sektöre verimli bir fuar dönemi dileriz.
SAYI : 147
YIL : 15
YAYINCI
YAYIN / YÖNETİM
REKLAM REZERVASYON
Yayın Dünyası Yayıncılık Gazetecilik ve Dağıtım A.Ş.
Remzi Çelen
Nur Kuşkondurmaz
Adres: Nuruosmaniye Şerefefendi Cd. Selvili Mescit Sk. No:4 Kat:2 Cağaloğlu - Fatih / İstanbul - Türkiye
Aslı Çelebioğlu
Reklam Koordinatörü nur@altindunyasidergisi.com 0531 657 32 93
Dilara Ünal
Ayşegül Elgin
Tel : +90 212 518 84 01 Fax : +90 212 518 84 02 Gsm : +90533 556 03 22 remzi@altindunyasi.org www.altindunyasi.org
BASKI ESER BAS. KAĞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Maltepe Mahallesi, Litros Yolu Sk. 2. Matbaacılar Sitesi N2:2-4 D:2ND22, 34010 Z.Burnu/İstanbul Tel: (0212) 612 06 62
78 Altın Dünyası
Genel Yayın Yönetmeni Yazı İşleri Müdürü
Süleyman Önkoyun
Kurumsal Satış Yetkilisi aysegul@altindunyasidergisi.com 0536 935 58 56
Hayrunnisa Gülmez
Esin Çalışkan
Editör
Art Direktör
Grafik Tasarım
HUKUK Gülizar Atayık
Hukuk Danışmanı
MUHASEBE Murat Ünlü
Muhasebe Sorumlusu
Kurumsal Satış Yetkilisi esin@altindunyasidergisi.com 0543 975 21 15
Serap Karakoç
Kurumsal Satış Yetkilisi serap@altindunyasidergisi.com 0533 319 48 53
Altın Dünyası dergisine internette, www.altindunyasi. org üzerinden erişebilirsiniz. Altın Dünyası dergisi ile ilgili öneri ve şikayetleriniz için remzi@altindunyasi.org adresine mail gönderebilirsiniz. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncı izni alınmadan, kaynak belirtilmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Altın Dünyası, Yayındünyası Yayıncılık Gazetecilik ve Dağıtım A.Ş. tarafından ayda bir yayımlanır. Yayın Süresi: Aylık Yayın Dili: Türkçe Yayının Türü: Uluslararası Süreli Yayın Yayının Mahiyeti: Ulusal Mücevherat Sektörü Dergisi
/AltinDunyasiYayinGrubu /AltinDunyasiYayinGrubu
/AltinDunyasiYayinGrubu /AltinDunyasiYayinGrubu
ASEAN ZİRVESİ FUARI DAHA DA ÖNEMLİ HALE GETİRDİ TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş 10 -13 Ekim 2019 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan Istanbul Jewelry Show ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Fuarın hemen öncesinde gerçekleştirilecek olan ASEAN Zirvesi’nin fuarı daha da önemli hale getirdiğini belirten İmam Altınbaş, tüm sektörün başarılı bir fuar dönemi geçirmesini temenni etti.
I
stanbul Jewelry Show’un artık dünya mücevher endüstrisi fuar takviminin en önemli organizasyonlarından biri haline geldiğini belirten İmam Altınbaş, fuarın hemen öncesinde gerçekleştirilecek olan ASEAN Zirvesi’nin (Asean Gems and Jewelry Confrence) fuarın önemini daha da artırdığını ifade etti. Gelişmekte olan Asya ülkeleri sektörel temsilcilerinin ve dünyanın dört bir yanından sektör profesyonellerinin takip edeceği bu organizasyonun fuara katkı sağlayacağını söyleyen Altınbaş sözlerine şu şekilde devam etti;
Çok sayıda firmamızın uzun süre koleksiyon hazırlıkları yaparak hazırlandıkları bir fuar başlıyor. Ekim fuarı ihracat potansiyeli bakımından önem taşıyor. Ancak artık günümüzde sezon kavramında değişiklik yaşanıyor. Önceden satışların önemli bir bölümü yaz sezonuna yayılırken özel günlerinde etkisiyle yılın geneline yayılan bir satış hacmi sözkonusu. Bu anlamda sektörde yaşanan gelişmeleri ve son koleksiyonları takip amacıyla fuarın mutlaka ziyaret edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
ASEAN Zirvesi fuarın önemini artırıyor
Fuara yalnızca katılımcı firmalar açısından değerlendirmemek gerekir. Fuarda alınan siparişler taşçıdan mıhlamacıya, dökümcüden ayar evine, cilacıdan malzemeciye kadar pek çok firmayı etkiliyor, çok sayıda firmaya kaynak sağlıyor. Örneğin Kuyumcukent’Teki yüzlerce atölye, siparişleri yetiştirmek için önemli mesai harcıyor. Bu anlamda tüm sektöre verimli bir fuar dönemi geçirmelerini dilerim.
‘’Türkiye mücevherat sektörü 4,5 milyar dolara ulaşan ihracatı le artık dünyanın en önemli oyuncularından biri haline geldi. Buna paralel olarak uluslararası sektörel organizasyonlar nezdinde de önemimiz yükseldi. Bu sene düzenlenecek olan ASEAN Zirvesi’ne ev sahipliği yapan bir sektörüz. Fuarın hemen öncesinde düzenlenecek olan bu organizasyon fuara da ivme kazandıracaktır.
80 Altın Dünyası
Fuar sektöre ivme kazandırıyor
82 Altın Dünyası
Dior Joaillerie’in yeni yüzü, Cara Delevingne! Cara Delevingne, Fransız moda evinin mücevher bölümü olan Dior Joaillerie’nin yeni yüzü olarak ilan edildi. Dior Onu “bir ilham perisinden çok daha fazlası” olarak nitelendirdi. Model, Victoire de Castellane tarafından tasarlanan son koleksiyon Rose des Vents’i ön plana çıkardı. Öngörülemeyen, tuhaf tarzıyla bilinen 27 yaşındaki model; Dior’un masalsı ve kadınsı aksesuarlardan daha alışılmışın dışında ve androjen bir görünüme geçtiğini gösteriyor. Dior Delevingne’ı “geleneksel mücevher kodlarını tersine çevirmek” için mükemmel bir model olarak görüyor. Markanın basın açıklamasında, modelin mücevherleri üst üste karıştırarak ultra modern bir doğallıkla takıyor olmasının onun tekil kişiliğini yansıttığı, bu tarzın onun benzersizliğini beslediği ve çok yönlü kişiliğini ortaya koyduğu dile getiriliyor. “Kendi kurallarına göre yaşıyor ve karıştırarak takmayı tercih ediyor; bir şarkıcı, model, ilham perisi veya oyuncu gibi - tek sınırı kendi özgürlüğü.”
Deep Blue Roberto Bravo’nun marka yüzü ve konuk tasarımcısı; Victoria Bonya
na doğru yeni bir yolculuğa davet etmekte ve yaratıcı ruhun hayranlarına büyüleyici bir yaşam stili sunmaktadır. Marka bugün çağdaş çizgileri, ileri teknolojisi, sıradışı tasarımları, usta işçiliği, etkileyici koleksiyonları ve geniş ürün yelpazesi ile tüm dünya çapında güçlü bir mücevher akımı yaratmaktadır.
Her bir Roberto Bravo mücevheri “ilham veren tasarımlar” ile benzersiz bir his yaratır Kamar ailesinin 1948 yılında başlayan ve 3 kuşaktır devam eden altın ve mücevher tutkusu, 1997 yılında dünyaya açılma vizyonu ile Roberto Bravo markasına dönüşmüştür. 1998 yılında dünya altın tasarım ve üretimin merkezi olan İtalya’nın Arezzo kasabasında Roberto Bravo firması olarak faaliyetlerine başlamış , 2008 yılında da ofisi Vicenza Corso Palladio’ya taşımıştır.
84 Altın Dünyası
1997 yılına kadar perakende , üretim ve ihracat alanlarında faaliyet gösteren firma; bu yıldan itibaren dünya markası olma yolunda çalışmalara başlamıştır. Roberto Bravo ; merkezi İstanbul’da olan, Vicenza ve Moskova ofisleri ile yönetim faaliyetlerine , Türkiye, İtalya ve Kore ofisleri ile tasarım ve üretim faaliyetlerine devam eden uluslararası bir mücevher firmasıdır. Roberto Bravo , mücevher tutkunlarını değerli taşların gizemli ve büyüleyici dünyası-
Naviblue Mavi elmaslar, dünyanın en prestijli ve nadir hazinelerinden biridir. Bu muhteşem mücevherlerin altında yatan çekicilik, ışık efektleri ve kırılma ile geliştirilmiştir. Bir kelebek, beyaz altın ve mavi elmaslardan yapılmış bir kolye üzerinde sakince dinlenmektedir. Büyüleyici bir yıldız şeklinde kes, lmiş mavi pırlantalı bileklik, bizi yıldızların anlamını okumaya ve gizemlerini ortaya çıkarmaya teşvik eder.
Hikayeni Anlat
Mücevherler kadınlar için özeldir ancak hiç bir mücevher, içerisinde bir fotoğraf veya bir mesaj taşıyan kilitli bir kolye kadar kullanıcısına özel değildir. New York’lu mücevher tasarımcısı Monica Rich Kosann kilitli kolyenin üzerindeki tozları üflüyor ve onu bir antika olmaktan çıkarıyor. Modern ve gizemli madalyonlarını instagramda sallayarak takipçilerini adeta hipnotize ediyor.
Monica Rich Kosann’ın 18 ayar altın ve gümüşten oluşan tüm tasarımları her kadının anlatacak bir hikayesi olduğu fikrine dayanıyor. 86 Altın Dünyası
Emilia Clarke
Maison Valentino kostüm, David Webb mücevher
Zendaya
Wera Wang kostüm, Cartier bilezik ve Panthere küpeler
Kim Kardashian 88 Altın Dünyası
Sophie Turner Kostüm ve takılar Louis Vuitton
EMMY ÖDÜL TÖRENİ MÜCEVHERLERİ Televizyon dünyasının Oscar’ları olarak bilinen ve Amerikan televizyonun en iyilerinin seçildiği 71. Emmy Ödülleri gerçekleştirildi.
Cartier
Geceye en az ödüllüler kazanan yapımlar kadar, şıklıklarıyla konuşulan ünlü isimler de damga vurdu. 32 dalda aday gösterilerek bu yıla damgasını vuran Game of Thrones, En İyi Drama Dizisi seçilirken, dizinin kadın oyuncuları göz kamaştırdı.
Aida Bergsen
Lena Headey
Brock Collection, mücevherler Aida Bergsen
VERDA ALATON & TOHUM DESIGN Verda Alaton’un kurucusu ve tasarımcısı olduğu aksesuar markası Tohum Design, eşsiz ve nadir olanın daha da değer kazandığı günümüzde, her biri el yapımı ve tek olan tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Doğanın yarattığı güzelliklere odaklanma fikriyle doğan Tohum’un tasarımlarında, Alaton’un dünyanın çeşitli yerlerinden getirdiği doğal taşlar ve her türlü materyal kullanılıyor. 2019 takı trendleri arasında yer alan ve çok sayıda markanın da koleksiyonlarında yer verdiği deniz kabuklarını Tohum Design’ın Concha Koleksiyonu’nda da görmek mümkün. Altın ve gümüş kaplama veya doğal haliyle bırakılmış değişik formlardaki deniz kabuklarının kullanıldığı koleksiyonda, özellikle doğal taşların da dahil edildiği tasarımlarda, zarif bir uyum söz konusu. Markanın 2019’un ilk aylarında çıkan ve çok beğenilen bir diğer koleksiyonu da ‘Dünya’ oldu. Günümüz aksesuar modasının da işaret ettiği gösterişli kelepçeli tasarımların olduğu, kalın çizgilerden oluşan bu koleksiyonda, zinciri anımsatan iç içe geçmiş halkalar ve düğüm detayları bulunuyor. Tohum Design bu koleksiyonu, kadın dayanışmasının modern bir kutlaması olarak sunuyor, sorunsuz bir biçimde iç içe geçmiş ve ayrılmaz parçalar ise beraberliğin gücünü simgeliyor. Yeni koleksiyon Lumia’nın ise 26-30 Eylül tarihleri arasında Paris’te tanıtılacağı, markanın instagram hesabından duyuruldu.
90 Altın Dünyası
Penelope Cruz, Atelier Swarovski Koleksiyonu’nu Özlem Güsar’a anlattı. Dünyaca ünlü yıldız Penelope Cruz, Atelier Swarovski için hazırladığı sürdürülebilir mücevher konusunu sektörün önde gelen lüks marka danışmanı ve oggusto.com’un kurucusu Özlem Güsar ile konuştu. 92 Altın Dünyası
Oscar ödüllü ve kırmızı halılı davetlerin vazgeçilmez ismi Penelope Cruz; laboratuvar ortamında ürettiği pırlantalarla sürdürülebilirlik anlamında çok özel projelere imza atan Atelier Swarovski için çok özel bir koleksiyon tasarladı. Dünyadan sadece 10 gazetecinin katıldığı bu özel mücevher lansmanına Türkiye’den sadece OGGUSTO katıldı. Ayrıca Atelier Swarovski, Londra’daki Harvey Nichols’ın ardından, Avrupa’daki ikinci satış noktası için Kanyon AVM’de yer alan Jiwo Lounge’u seçti. Penelope Cruz’un mücevher tasarlama sürecinden hayalini kurduğu tasarımlara kadar merak ettiğiniz her şey bu röportajda.
Atelier Swarovski ile iş birliği teklifi gelince neler hissettiniz? Laboratuvar pırlantalar hakkında bir fikriniz var mıydı?
Bütün süreç oldukça doğal gelişti. Bazı etkinlikte Atelier Swarovski’ye ait parçalar takmıştım ancak Nadja Swarovski ile tanışıp, markanın sürdürülebilir tutumu ve Atelier Swarovski’nin bu yöndeki girişimleri hakkında ne kadar tutkuyla konuştuğunu gördükten sonra onunla çalışmak bana ilham verici geldi. Dünyamız için olumlu bir etkim olması benim için çok önemli ve Swarovski yaptığı her işte sürdürülebilirliği merkeze koymakta oldukça başarılı bir geçmişe sahip.
Tasarım süreci nasıldı? Size bu süreçte neler ilham verdi? Ben sürekli yeni fikirler ve ilham peşinde koşan oldukça görsel bir 94 Altın Dünyası
insanım. Ekip ile yüzlerce görsel paylaştım. Daha önce birkaç marka ile tasarımsal olarak çalışmıştım zaten ama bu süreçlerde her zaman mütevazi olmayı ve öğrenmeyi tercih ediyorum. Çok şanslıyım ki Nadja ve ekibi bana kreatif olmam için özgürlük verdiler. Konseptlere ve tasarım fikirlerine beraber karar verdik ve bana bu konuda güvendikleri için çok minnettarım.
Laboratuvar yapımı pırlantalar insanların pırlantaya olan bakış açısını değiştirecek mi?
Nadja ile sohbet etmeden önce laboratuvar ortamında pırlanta yapmanın mümkün olduğunu bilmiyordum. Bunun mümkün olduğunu öğrendiğimden beri etkinliklerde bu tür parçaları takmayı ve tasarım yapma konusunda oldukça heyecanlandım. Umarım insanları çevreye ve bireylere özen vererek üretilen parçalara sahip olma şansı vererek sorumlu seçimler yapmaları konusunda örnek olabiliriz.
Atelier Swarovski ile yaptığınız koleksiyondan sadece bir parça takmak zorunda olsanız bu hangisi olurdu? Koleksiyondaki yüzüklerden bir tanesini anneannemin bana armağan ettiği bir yüzükten ilham alarak tasarladık. Ne yazık ki bu yüzüğü yıllar önce kaybettim ve anneannemin şerefine oldukça gurur duyduğum bu yüzüğü tasarlamak istedim. Etrafı laboratuvar yapımı pırlantalarla kaplı yine laboratuvar yapımı 3 yakut olan Lola Yüzük… Uzun zamandır yapmak istediğim bir şeydi.
Mücevher size ne ifade ediyor?
Hatırlıyorum da, çocukken odamda oturur ve dergilerdeki insanların üstüne mücevherler çizerdim. Bu yüzden bu koleksiyonun gerçekleşmiş olması benim için rüya gibi.
En hayran olduğunuz tasarımcı kim?
Sadece bir isim veremeyeceğim. 1999 senesinde Karl Lagerfeld ile tanışmak benim için modaya dair en iyi hatıralardan biri. Aynı zamanda John Galiano, gelinliğimi tasarladığı için benim için çok özel. Kaynak:www.oggusto.com
www.figarob2b.com
Eşsiz Bir Aile Geleneği,
Messika Mücevherleri
Bir baba kızın pırlantaya olan ortak tutkusunun hikayesi… Pırlantalar onlar için bir aile geleneği; André Messika dan Valérie Messika ya, Messika Mücevherleri…
Son dönemde adını sıkça duymaya başladığımız, Messika markasının kurucusu Valérie Messika nın pırlanta merakı bir tesadüf değil. Çocukken pırlanta üreticisi ve dağıtıcısı olan babası André Messika dan dinlediği ilginç hikayelerle büyülenen Valérie, kariyerini de pırlantalarla süslemeyi seçenlerden. 2005 yılında kurduğu Messika markasının mücevherlerini çocukluğundan beri içinde taşıdığı pırlanta tutkusuyla tasarlayan bu genç kadın, her bir taşı eline aldığında, yeniden tattığı heyecan 96 Altın Dünyası
ve aşkla göz alıcı montürlere imza atıyor. Valérie ye göre pırlantaya sadece kendine ait formu, dokusu ve tekniği hükmedebilir. Bu yüzden taşın kalitesini, hafifliğini, büyüklüğünü ve parlaklığını seçerken benzersiz olması konusunda oldukça titiz. Yarattığı her bir parçanın altında teknik uzmanlığı ve bitmek tükenmek bilmeyen fikirleri yatıyor. Mücevher dünyasına farklı bir soluk katan Valérie nin tasarımları onun genç ruhunu, neşeli kişiliğini ve hızlı tempolu hayatını yansıtıyor.
Hızlı Yaşama Uygun Tasarımlar Messika mücevherlerinin en dikkat çekici özelliklerinden biri; minimalist bakış açısıyla tasarlanmış, aşırılıktan uzak, son derece ince ve hafif tasarımlardan oluşmaları. Böylece onları taşıması da izlemesi kadar zevkli oluyor. İster sabit olsun ister hareketli; mücevherlerini adeta parıltılı heykellere benzeten Valérie için yarattığı her parça canlı ve yaşamını sürdürüyor. Özellikle Move Classique koleksiyonundan ikonik hale gelen hareketli üç taşlı yüzükler, parmağınızda varlığını sonsuza dek hissettiriyor. Move, Kate, Liz, Spiky, Eden, Queen V ve Skinny ise Valérie Messika nın en beğenilen tasarımlarında başı çekiyor. İşte bu göz alıcı tasarımlardan bazıları. Move Messika nın ikonik koleksiyonu Move , Valérie Messika nın çocukluk anılarından ilham alıyor. Küçükken babasının parmakları arasında hareket eden taşların saçtığı gökkuşağı renklerindeki ışığın büyüsünü tasarımlarına taşıyan Valérie nin, üç taş kullanması da tesadüf değil. Dünün, bugünün ve yarının aşkının gücünü ve sadakatini temsil eden bu koleksiyon, ilk çıktığı 2007 yılından beri sayısız versiyonuyla markanın adeta imzası haline geldi.
Glam azone Messika, Amazon efsanesinden ilham alan Glam azone koleksiyonunu, savaşçı ruhlu kadınlara ithaf ediyor. Amazonların ok ve mızrak figürlerine yoğunlaşarak, Glam azone tasarımlarında oval kesim pırlanta etrafını adeta bir kalkan gibi küçük taşlarla kaplayan Valérie için bu koleksiyon, güç ve canlılığı temsil ediyor. Queen V Messika, klasik lüks ve çağdaş tasarım arasında seçim yapmak zorunda kalmanızı istemiyor. İşte Queen V koleksiyonu da tam bu noktada devreye giriyor. Rock & Chic trendiyle, tarihi değerli taçların yollarının kesiştiği bu iddialı koleksiyon, kentin modern prenseslerini yaratıyor. Spiky Tıpkı kulağa şımarıkça gelen ismi gibi, arsız grafikleri ile de diğer Messika koleksiyonlarına meydan okuyan Spiky , rock trendlerinden ilham alıyor. Gösterişli zımba ve vida formlu yüzükleriyle, klasik alyansların karşısına dikilen Spiky nin özenle dizilmiş pırlantalarla ortaya koyduğu kontrast denemeye değer. Skinny Yenilik ve konforun ustalıkla birleştiği Skinny koleksiyonundaki zamansız rafine parçalar, hafifliği kadar esneklikleriyle de görenleri şaşkına çeviriyor. Görünmez altın nano yay sistemiyle tüm vücut biçimlerine adapte olabilen tasarımlar, adeta her gardırobun olmazsa olmazı denim ve küçük siyah elbisenin izinde. İpek Ersoy
98 Altın Dünyası
Less is More
İstanbul doğumlu mücevher tasarımcısı Selin Kent, New York merkezli mücevher markasını 2013 yılında kurdu. Selin Kent’in mücevher koleksiyonlarına, geometrik şekillerden yola çıkan minimal tasarımlar hakim. Tasarımlar, 14 ayar altının, en iyi kalite pırlantalar ve değerli taşlarla bileşiminden oluşuyor. Selin Kent, günlük yaşamda kullanılırken geleceğe sevgiyle taşınabilecek, zamansız mücevherler sunuyor. İz bırakan güçlü ve yetenekli kadınlardan ilham alan Selin Kent, koleksiyondaki parçalara isimlerini verirken hem gerçek kahramanlar hem de kurgusal karakterlerden esinleniyor. SELIN KENT tasarımları dünya çapında belirli butiklerde, Los Angeles, Londra, Paris, New York ve Tokyo gibi yerlerde bulunuyor. Mücevherleri, Angelina Jolie, Emma Watson ve Jennifer Lawrence gibi ünlülerin de tercihi.
100 Altın Dünyası
Royal Baguette
102 Altın Dünyası
Alaturka Kuyumculuk Devri Piano ile Sona Eriyor! Sene 2018, İstanbul’un medarı iftiharı kuyum atölyesinde Aytaç Kamar, mücevher sektöründe birçok ilke imza atan ve Türk tasarımını dünyaya tanıtan markasının deneyimi ve kırk yılın birikimi ile alaturka kuyumculuk devrini kapatan bir mağazacılık anlayışıyla hayata geçirilecek, zamanın dinamikleri ile örtüşen bir mücevher markası yaratmanın hayalini kuruyor. Hayalin projeye evrilmesi ve hummalı bir hazırlık dönemini takiben Nişantaşı’nın en işlek noktasında Piano Jewellery açılıyor. Mücevher dünyasında adet olduğu üzere sadece mağaza vitrinine bakılan, mağazadan içeri girmenin cesaret gerektirdiği, ürün denemenin sınırlı olduğu kuyumculuğun yerini Nişantaşı’nda açılan Piano Jewellery ile çekinmeden mağazaya girilen, tarzınızı yansıtan binlerce kombin arasından rahatlıkla seçim yapacağınız ve altın takıları en uygun fiyata satın almanın devri başlıyor. Titiz bir işçilik, her ana uyan tasarımlar, güncel çizgi ve mantıklı fiyat etiketleri. Sonuç: Her gün takma isteği uyandıran modern altın takılar. Piano Jewellery’nin master tasarımcısı Aytaç Kamar kırk yıllık kuyumculuk tecrübesi ve birikimine referansla “İyi tasarım, üretim sürecini iyi bilmekten geçer” diyor. Sektörde ilkleri gerçekleştiren Aytaç Kamar yine bir ilke imza atarak “Altın takıya mesafeli durmanın devri bitiyor” diyor. “Her ana uyan güncel modellerle altın takılar, kasada tutulan bir ziynet eşyası değil üstümüzde taşıdığımız, tarzımızı yansıtan şık bir araca dönüşüyor.” Farklılıkları seviyoruz, zıtlıklardan besleniyoruz İstanbul çıkışlı bir Türk markası olan Piano Jewellery, farklı teknik ve detayları birleştiren geçmişi kırk yıla uzanan laboratuvar sistemiyle çalışan bir kuyum atölyesinde üretiliyor. Rodaj, sıcak, soğuk mine uygulamaları ve deneysel tasarım geliştirme yöntemleri ile çalışan atölye, dünyanın sayılı atölyeleri arasında yer alıyor. Piano Jewellery, 14 ayar altın yüzük, zincir, kolye, küpe, bileklik ve hal hal modellerini herkes için altın anlayışıyla “very jewellery” mottosu ile sunuyor.
104 Altın Dünyası
KAD-SİS PROJESİ’NDE HAZIRLIKLAR TAMAMLANMAK ÜZERE Değerli metal rafinasyon sanayinin global oyuncusu İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), uzun süredir üzerinde çalıştığı yeni projesi olan KAD-SİS’in hazırlık çalışmalarını tamamlamak üzere. Kısa süre sonra projenin hayata geçmesiyle birlikte kuyumcular da yastık altı altın tasarruflarının ekonomiye kazandırılmasında devreye girecek. İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), uzun bir süredir üzerinde çalıştığı yeni projesi olan KAD-SİS’in teknik altyapısı ile çalışmaları tamamlama noktasına geldi. Kısa süre sonra hayata geçirilmesi planlanan proje ilgili İstanbul Altın Rafinerisi CEO’su Ayşen Esen’den bilgi aldık. ‘‘KAD-SİS projesi, altın bankacılığı ve yastık altı altının çıkarılıp kazandırılmasıyla ilgili İstanbul Altın Rafinerisi’nin yaptığı uzun çalışmaların sonucunda gelişen bir proje. Proje ile İAR, halkı altın konusunda bilinçlendirmeyi ve altının ülke ekonomisine etki edecek potansiyel 106 Altın Dünyası
gücünü ortaya çıkarmayı amaçlıyor. Bu doğrultuda İstanbul Altın Rafinerisi, devlete, bankalara ve halka altının önem ve değerini anlatmak için yıllarca süren çalışmalarda bulundu; 2011 yılında altın bankacılığına başladığı günden beri toplamda 12 bankayla çalışmalar yaptı. İAR, bu süreç içerisinde Ankara’da bakanlıkmüsteşarlık bazında da görüşmeler gerçekleştirdi ve bu süre içinde altının ekonomiye ne kadar büyük katkısı olacağının önemini aşıladı. Geçen son iki yıl içerisinde altın bankacılığının devlet tarafından da daha çok üstüne gidilen bir alana dönüşmesiyle bu konuda yapılabileceklerle ilgili olarak
devlet ve banka kurumlarıyla yapılan ortak çalışmalar sonucunda İAR, KADSİS projesini ortaya çıkardı.
Projede kimler var?
İstanbul Altın Rafinerisi, bugün geldiği noktada dünyanın en büyük sanayileşmiş rafinerilerden birini temsil etse de, köklerini kuyumculuk sektörüne dayandırıyor. Kuyumcuları en iyi tanıyan ve bizzat kuyumculuğun içinden gelen İAR, kuyumculara verdiği önem ile bankaları, devleti ve halkın altın konusunda başlıca muhattapları olan kuyumcuları KAD-SİS projesinin içine dahil ediyor. İAR’ın üstünde 5 yıl boyunca çalıştığı KAD-SİS;
İstanbul Altın Rafinerisi, bankalar ve kuyumcuların bir arada olduğu sağlam, güvenli ve katmanlı sistem sunuyor. El birliği ile yastık altındaki altınları çıkarmayı hedefleyen proje, yazılım ve yatırımları yapılmış bir şekilde lanse edildi.
Proje kimler için uygun?
Her şeyin başında bankalarla entegre olmanın belirli kuralları olduğundan KAD-SİS’e katılacak kuyumcularda iyi bir güvenlik sistemine sahip olmakla beraber müşteri güvenilirliklerinin yüksek olma özelliği aranıyor. Bu sistemi kuran, değerlendiren ve bugünlere taşıyan İAR, kuyumcularla yaptığı görüşmeler sonucunda kuyumcuları net ve şeffaf bir biçimde sınıflandırıyor; çalışacağı kurumları lokasyon, prestij ve kurumsallık faktörleri bakımından inceleyerek bu sisteme layık olan, halkı yanıltmayacak, düzgün bir çalışma modelinin içinde yer alan kaliteli kuyumculardan seçiyor. Kuyumcular bugüne kadar bankalardan ve kayıtlı sistemlerden uzak kaldılar dolayısıyla resmiyet nezdinde kabul görmediler. Bu anlamda KAD-SİS, sistemde yer alacak kuyumcuların değerini yükselten bir çalışma niteliği taşıyor.
Nasıl işleyecek?
İstanbul Altın Rafinerisi, 12 yıllık altın toplayıcılığı tecrübesi ile hangi illerde altına daha yoğun ilgi olduğunu, yastık altındaki altının bugün 3-5 bin ton arası olduğunu ancak bugüne kadar ortaya çıkarılan miktarın 100 ton civarında olduğunun bilgisine sahip. İAR, Türkiye’de 25-30 bin arası kuyumcu olduğu düşünüldüğünde KAD-SİS sisteminin kademe kademe gelişmesi taraftarı. Bu yüzden az sayıda firmayla sistemini işletmeye başlayarak zaman içinde yayılacakları bir yol izleyecek. KAD-SİS, Mart İstanbul Jewelry Show’da görücüye çıkması ile de ciddi talepler almıştı. Şu sıralarda talepler değerlendirilerek birebir görüşmeler gerçekleştiriliyor. Dünyanın altına yöneldiği bir ortamda, İstanbul Altın Rafinerisi kurum olarak, altın konusunda atılan adımların başını çekerek Türkiye’ye bu alanda değer katma gururunu yaşıyor ve altının, her zaman güvenli bir liman olarak kalarak ekonominin içinde önemli bir araç olmaya devam edeceğini savunarak KADSİS’i başarılı bir şekilde yürütmeyi hedefliyor.
İSTANBUL ALTIN RAFİNERİSİ, 12 YILLIK ALTIN TOPLAYICILIĞI TECRÜBESİ İLE HANGİ İLLERDE ALTINA DAHA YOĞUN İLGİ OLDUĞUNU, YASTIK ALTINDAKİ ALTININ BUGÜN 3-5 BİN TON ARASI OLDUĞUNU ANCAK BUGÜNE KADAR ORTAYA ÇIKARILAN MİKTARIN 100 TON CİVARINDA OLDUĞUNUN BİLGİSİNE SAHİP. İAR, TÜRKİYE’DE 25-30 BİN ARASI KUYUMCU OLDUĞU DÜŞÜNÜLDÜĞÜNDE KADSİS SİSTEMİNİN KADEME KADEME GELİŞMESİ TARAFTARI. BU YÜZDEN AZ SAYIDA FİRMAYLA SİSTEMİNİ İŞLETMEYE BAŞLAYARAK ZAMAN İÇİNDE YAYILACAKLARI BİR YOL İZLEYECEK.
ALTINBAŞ, YURTDIŞINDA 20’NCİ MAĞAZASINI ARNAVUTLUK’TA HİZMETE AÇTI Mücevher sektörünün öncü ve yenilikçi markası Altınbaş, yurtdışında 20’nci mağazasını Arnavutluk’un başkenti Tiran’da hizmete açtı. Türkiye mücevherat sektörünün lideri Altınbaş, Arnavutluk Tiran’da açtığı mağazası ile seçkin tasarımlarını uluslararası arenada sergilemeye devam ediyor. Tiran’da ikinci mağazasını açan Altınbaş, balkanlarda mağaza ağını genişletiyor. Moda ve mücevher alanında dünyanın en seçkin noktalarında olmaya devam eden Altınbaş, Arnavutluk’un başkenti Tiran’da hizmete açtığı yeni mağazası ile mücevher severlerle en gözde koleksiyonlarını buluşturacak. 102 metrekarelik alanda açılan konsept mağazası ile Balkanlı müşterilerine yepyeni bir alışveriş deneyimi sunan olan Altınbaş, vitrin tasarımı ile şıklığı ve kaliteyi sergilemeye devam ediyor. Hediye, moda, mücevher ve evlilik olmak üzere dört ana kategoriye ve koleksiyon bazlı sunumlara göre düzenleyen Altınbaş, mücevher tutkunlarının seçim yapmalarını kolaylaştıracak.
Yurtdışında yatırıma devam edeceğiz
Tiran’da gerçekleştirilen yatırıma dair açıklamalarda bulunan Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş “ Balkanlarda en fazla sayıda mağazası olan mücevher markası olarak bölge halkının beğenisini kazandık ve talep doğrultusunda yurtdışında mağaza sayısını artırmayı hedefliyoruz.” dedi. Özellikle Sırbistan, Hırvatistan, Montenegro ve Slovenya’ya odaklandıklarını ifade eden Altınbaş, “Balkan ülkelerinde Türk mücevherat sektörünün önünü açtık. Söz konusu ülkelerde mücevherat ile birlikte diğer sektörlerde de yatırımın yapılabileceğini düşünüyorum. Türkiye olarak üretim ve ihracat odaklı bir ülkeyiz. Ciddi anlamda üretim gücüne sahibiz. İhracat patlaması yapabilecek potansiyele sahip olduğumuza inanıyorum. Altınbaş olarak biz de kendi ürünlerimizde ihracata dolayısıyla ekonomimize katkı sağlamaya devam edeceğiz. Gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında mağaza ağımızı genişleteceğiz.” diye konuştu.
108 Altın Dünyası
Altınbaş, Arnavutluk’un başkenti Tiran’da hizmete açtığı yeni mağazası ile mücevher severlerle en gözde koleksiyonlarını buluşturacak.
500 MİLYAR DOLARLIK MÜCEVHER PAZARI İSTANBUL’DA TOPLANIYOR 9 EKİM 2019 HYATT REGENCY ATAKÖY İSTANBUL
110 Altın Dünyası
Mücevher dünyasının G20’si orak kabul edilen Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) bu yıl sekizincisini düzenleyeceği Değerli Taş ve Mücevher Birlikleri Konferansı’nı ilk kez İstanbul’da gerçekleştiriyor.
Toplam 35 ülkenin yer alacağı konferansla 500 milyar dolar değerindeki mücevher pazarının İstanbul’da bir araya geleceğini vurgulayan Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kamar;
Mücevher İhracatçıları Birliği, Türkiye Tanıtım Grubu’nun desteğiyle 8. Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) Değerli Taş ve Mücevher Birlikleri Konferansı’nı 9 – 12 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da ilk kez düzenlemeye hazırlanıyor.
“Mücevher ihracatımızı artırmak için hedef pazarlardaki alıcılarla hem ülkelerinde bir araya geliyor hem de kendilerini ülkemizde ağırlıyoruz. Ancak bu yetmez, özellikle dünya mücevherinde söz sahibi tüm ülkelerle “Dahilde İşleme” ve “Hariçte İşleme” rejimlerini uyguluyor olmamız gerekiyor. Ticaret savaşlarında koz olarak kullanılan “Swift” probleminden de hep dile getirdiğimiz gibi altınla ticareti serbest kılarak kurtulabiliriz. Sektörün önündeki bu engelleri aşabilirsek gelecek yıl 6 milyar dolar ihracata imza atarız” dedi.
Aralarında Brunei, Kamboçya, Laos, Malezya, Myanmar, Filipinler, Tayland ve Vietnam gibi ülkelerden oluşan Güneydoğu Asya ülkeleri olmak üzere toplamda 35 ülkenin katılacağı 8. ASEAN Konferansı öncesinde Mustafa Kamar, mücevher pazarındaki gelişmeleri değerlendirdi.
“Dokuz ayda 3 milyar 170 milyon 971 bin dolar ihracata imza attık”
Türkiye’nin geçen sene gerçekleştirdiği 4,4 milyar dolarlık mücevher ihracatına, belirledikleri agresif strateji sayesinde ulaştıklarının altını çizen Mustafa Kamar;
“Sektörümüz dış pazarlardaki başarısıyla ülke ekonomisi adına ne derece stratejik bir sektör olduğunu kanıtlarken, hükümetimizle olan eş güdüm sayesinde de iç piyasamızın da rahat bir nefes almasını sağladık. 2019 yılının başından bu yana sektörümüz için en önemli merkezler olan Suudi Arabistan’dan Las Vegas’a, Vicenza’dan Hong Kong’a, Miami’den Moskova’ya ayak basmadığımız bölge kalmadı. Bu ziyaretlere ek olarak Mart ayında dünyanın beş büyük mücevher fuarından biri olan İstanbul Mücevher Fuarı’nda 1500 satın alma yöneticisiyle bir araya geldik. Tüm bu faaliyetlerle 9 ayda toplam 3 milyar 170 milyon 971 bin dolar ihracata imza atmış olduk” dedi. Kamar, geçen 9 ayda en çok ihracatı 972,8 milyon dolarla İngiltere’ye yaptıklarını, İngiltere’yi 426,8 milyon
dolarla Birleşik Arap Emirlikleri ve 243,8 milyon dolarla Amerika Birleşik Devletleri’nin takip ettiğini belirtti. Mustafa Kamar; “Yılın son çeyreğinde Orta Doğu ve Afrikalı alıcılarla bir araya gelmek için Dubai’de olacağız. Hedef pazarlara yönelik faaliyetlerimizle gelecek 1 yılda 6 milyar dolar, 2023 yılında da 12 milyar dolar ihracat hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
“500 milyar dolarlık mücevher pazarını İstanbul’da bir araya getirdik” Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın hedefleri ve Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın desteğiyle “Mücevherin G20’si” olarak tanımlanan Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği’nin (ASEAN) bu yıl sekizincisi düzenlenen Değerli Taş ve Mücevher Birlikleri Konferansı’nı ilk kez İstanbul’da düzenliyor olmaktan büyük bir gurur duyduklarını dile getiren Kamar, toplam 35 ülkenin katılacağı konferansın, 500 milyar dolarlık mücevher pazarını İstanbul’da buluşturacağını belirtti.
“Amacımız, ASEAN ülkelerine ihracatımızı artırmak”
Türkiye’nin sahip olduğu üretim hacmi, işçilik kalitesi ve güçlü tasarım kabiliyeti sayesinde Hindistan, Çin, ABD ve Rusya ile beraber en büyük beş pazardan biri konumunda yer alıyor. Hindistan ve Çin ile birlikte en büyük üç üreticiden biri olan Türkiye’nin, üretimden en çok ihracat yapan İtalya 112 Altın Dünyası
ile birlikte ilk iki sırayı paylaştığını belirten Mustafa Kamar: “Mücevherde söz sahibi ya da büyük üretici olarak addedilen tüm ülkeler, dünyanın doğusunda yer alıyor. Brunei, Kamboçya, Endonezya, Laos, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur, Tayland ve Vietnam’dan oluşan ve yaklaşık 650 milyon kişinin yaşadığı ASEAN ülkeleri 9,9 milyar dolarlık mücevher ihracatı gerçekleştirirken 4,1 milyar dolarlık mücevher ithalatına imza atıyorlar. Oysa bizim ülke olarak bu pazara olan ihracatımız yalnızca 45 milyon dolar. Diğer bir deyişle ASEAN ülkeleriyle mücevher ihracatında gideceğimiz çok uzun bir yol var. Bu pazardaki payımızı artırmaya gayret ediyoruz, bu anlamda ASEAN Zirvesi’nin İstanbul’da yapılması ticaretin gelişmesi açısında çok kıymetlidir” dedi.
“Dahilde İşleme ve Hariçte İşleme rejimleri her ülke ile uygulanmalı” Başta ASEAN ülkeleri olmak üzere Türkiye’nin dünyaya olan mücevher ihracatını artırabilmenin yolunun “Dahilde İşleme” ve “Hariçte İşleme” rejimlerinin tüm ülkelerle uygulanması olduğunun altını çizen Kamar; “Bugün için Dahilde İşleme ve Hariçte İşleme rejimleri, ASEAN ülkelerinden yalnızca Endonezya, Tayland ve Hong Kong’la aramızda geçerli… Diğer ASEAN ülkeleriyle de bu işlem rejimlerinin uygulanması için gerekli yapısal düzenlenmelerin yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Ticarette para yerine altın kullanabilirsek yeni rekorlara imza atarız”
“Ticaret savaşlarındaki en büyük koz “Swift” problemi, ihracatımızı artırmak adına büyük bir problem” diyen Mustafa Kamar; “Böylesi bir dönemde para yerine geçen altın, ticaretteki ana araçlardan biri olmalı” dedi ve şöyle devam etti: “Altınla ticarette yol alabilirsek her birimiz yalnızca işçilikten vergi ödeyerek çok daha uygun fiyatlara mücevher üretebilir iç ve dış pazarlarda koşar adım ilerleyebiliriz. Dolayısıyla Türk mücevhercisinin ihracat yolunda önündeki engelleri kaldırabilirsek her yıl rekorlara imza atarız.”
“800’den fazla firma, İstanbul Mücevher Fuarı’na katılacak”
Bu yıl 10 – 13 Ekim tarihleri arasında kapılarını açacak olan dünyanın beşinci büyük mücevher fuarı niteliğini taşı 49. İstanbul Mücevher Fuarı’nın 120’den fazla ülkeden 800’ün üzerinde firma ve marka ile bir araya getireceğini dile getiren Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kamar, “Fuarın, gelecek yıl için belirlediğimiz 6 milyar dolarlık ihracat hedefine büyük bir katkı yapacağına inanıyoruz” diyerek sözlerini bitirdi.
114 Altın Dünyası
BLUE DİAMOND, FİYAT AVANTAJI İLE SUNDUĞU ÜRÜNLERİ VE BAYİLİK FIRSATLARI İÇİN STANDINA BEKLİYOR. 2004 yılından bu yana mücevher sektöründe yer alan Blue Diamond, 2014 yılında ilk mağazasını açarak pırlanta perakendeciliğine başladı. Kendi bünyesinde oluşturduğu üretim ekibi ile hem kendi koleksiyonlarını oluşturmakta, hem de Türkiye’de birçok kuyumcuya pırlantalı mücevher üretimi gerçekleştirmektedir. Blue Diamond koleksiyonunda yapacağınız seçimlerle, mağazanızda farklı bütçe ve beğenilere sahip müşterilere seslenebileceksiniz. Ayrıca fuar boyunca yurt içi ve yurt
Blue Diamond mağazası olmanın avantajlarını hem markanın temsilcilerinde hem de Blue Diamond bayilerinden dinlemek için Blue Diamond standına mutlaka uğrayın. 116 Altın Dünyası
dışında uyguladığı bayilik ve franchise sistemi hakkındaki bilgileri de ziyaretçilerle paylaşıyor. Şu anda 100’ü aşkın mağazası bulunan Blue Diamond yeni mağazalar açmaya devam edecek. Blue Diamond mağazası olmanın avantajlarını hem markanın temsilcilerinde hem de Blue Diamond bayilerinden dinlemek için Blue Diamond standına mutlaka uğrayın. Blue Diamond bayileri mağaza açarak, pırlantayı en avantajlı fiyatlarla alıp, satıyorlar.
www.premierjwlry.com Kuyumcukent Atölye Bloğu 1. Kat 5. Sokak No: 20/21 Yenibosna / Bahçelievler / İSTANBUL / TÜRKİYE premierjewelrytr Tel: +90 212 444 0 995
ISTANBUL JEWELRY SHOW, MÜCEVHER SEKTÖRÜNÜ 10 - 13 EKİM TARİHLERİ ARASINDA 49. KEZ BİR ARAYA GETİRECEK! Türkiye mücevher sektörünün en önemli etkinliği olan Istanbul Jewelry Show’un, 2019 yılındaki ikinci fuarı olan Istanbul Jewelry Show, 10 - 13 Ekim 2019 tarihleri arasında CNR Expo, Istanbul Fuar Merkezi’nde 49. kez düzenlenecek. 2019 yılında 6 milyar USD ihracat hedefi olan Türkiye Mücevher Sektörünün hedefine ulaşması için en uygun platformu sağlayan fuar, 120’den fazla ülkeden 19.000 mücevher alıcısını 800’ün üzerinde firma ve marka ile bir araya getirecek. 118 Altın Dünyası
D
ünyanın en büyük beş mücevher fuarı arasında yer alan Istanbul Jewelry Show, 10-13 Ekim 2019 tarihleri arasında CNR Expo, Istanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek. Fuar; 800’ün üzerinde firma ve markayı, 19.000 mücevher alıcısı ile bir araya getirerek yeni iş birliği fırsatları ve benzersiz bir bilgi paylaşımı için en uygun platformu yaratıyor. Türk Mücevher Sektörünün 6 milyar USD’lik ihracat hedefine ulaşmasında, Istanbul Jewelry Show - Ekim fuarı önemli bir rol oynuyor. Fuar, ihracat hedeflerine sağladığı olumlu katkıyla ekonomiye ivme kazandırıyor. 34 yıldır düzenlenen Istanbul Jewelry Show Mart ve Ekim fuarları, dünyanın en büyük fuar organizasyon şirketi olan Informa Markets tarafından organize ediliyor. Informa Markets 7 ülkede düzenlediği 17 mücevher fuarı ile sektörde köklü bir geçmişe ve uzmanlığa sahip. Bulunduğu portföyün gücünü de alan Istanbul Jewelry Show, tüm dünya mücevher sektör temsilcilerinin yakından takip ettiği bir fuar konumunda.
Mücevher Sektörünün Görkemli Etkinliği
2019 yılında düzenlenen Istanbul Jewelry Show – Mart fuarı, yabancı ziyaretçi sayısında %9 artış göstererek 123 ülkeden 30.741 mücevher sektörü temsilcisini ağırlamıştı. Aynı zamanda Mart 2019 fuarı, Avrupalı ziyaretçi sayısında %15, Rusya’nın da dâhil olduğu BDT ülkelerinde ise %8 artış sağlamıştı. Bu veriler, Ekim 2019 fuarına da dünya mücevher sektörünün ilgisinin büyük olacağını gösteriyor. Yeni salon planı ile ziyaretçilerin fuar deneyimini olumlu yönde arttıracak olan fuarda; altın, mücevher, pırlanta, renkli taş, değerli ve yarı-değerli taş, inci, gümüş, gümüş takı ve gümüş ev eşyası, altın montür, rafineri, saat, kalıp, vitrin dekorasyon, makine - ekipman ve yan sanayi, kasa, yazılım, lojistik ile aydınlatma ürün gruplarının bulunduğu 800’ün üzerinde yerli ve yabancı mücevher firma ve markası yer alacak.
Uluslararası Alım Heyeti geliyor!
Istanbul Jewelry Show - Ekim 2019 Fuarı kapsamında, ihracatın artırılması, ihraç ürünlerine yeni pazarlar bulunması ve pazar payının korunması amacıyla “Uluslararası Alım Heyeti Programı” gerçekleştirilecek. Program kapsamında Avrupa, Orta Doğu, ABD, Kuzey Afrika ve Uzak Doğu ülkelerinden 1000 alıcı fuar kapsamında ağırlanacak.
Mücevher tasarımının nabzı yine Designer Market’te atacak!
Istanbul Jewelry Show - Ekim 2019 Fuarı’nda her yıl organize edilen Designer Market, usta ve genç mücevher tasarımcılarını bir araya getirecek. Fuar alanında özel olarak oluşturulan Designer Market’te tasarımcılar tasarımlarını ve ürettikleri mücevherleri sergileyecekler.
120 Altın Dünyası
TÜRKİYE’NİN İLK MÜCEVHER MARKASI STORKS MÜCEVHER METROPOL İSTANBUL’DA Pırlantalı mücevherde en çok tercih edilen marka Storks; yeni mağazasını Metropol İstanbul’da açtı. Türkiye’nin en eski mücevher markası ve Pırlantalı mücevher ihracatında lider konumda olan Storks Mücevher mağaza zincirlerine Metropol İstanbul’da açılışını gerçekleştirdiği mağazası ile bir yenisini eklemiş oldu. Müşterilerine rahat ve konforlu bir ortamda alışveriş tecrübesini yaşatmak isteyen Storks Mücevher bu düşünde ile tasarladığı mağaza konsepti ile ziyaretçilerine kapılanı açtı. Modern, estetik tasarımların mücevher ile buluştuğu koleksiyonlar şık bir mağaza sunumu ile bütünleştirilmiş. Tercih edilen dünya mücevher trendleri ile paralel gelişen 122 Altın Dünyası
üretim gücü ile hem özel davetlerin hem günlük stilin tamamlayıcısı mücevherler geniş koleksiyonlar ile sunuluyor. Marka patentli Unutulmaz Storks yüzüklerinin yeni yorumları ile; klasiklerden vazgeçemeyen için elmaslı mücevherler ve tabi ki aşk ile sembolleşen tektaş, alyans seçenekleri de Storks vitrininde sergilenen modeller arasında yerini alıyor. Tarzınızı tamamlayacağınız, Kendinizi özel hissedeceğiniz bir tecrübe için Storks Metropol İstanbul mağazasında sizleri bekliyor. 10 – 13 Ekim 2019 İstanbul Jewellery Show 4H20 ziyaretimize bekleriz.
Müşterilerine rahat ve konforlu bir ortamda alışveriş tecrübesini yaşatmak isteyen Storks Mücevher bu düşünde ile tasarladığı mağaza konsepti ile ziyaretçilerine kapılanı açtı.
MÜCEVHER İHRACATINDAKİ DEĞİŞİME HAZIR MISINIZ?
Nadir Metal Rafineri Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Tütüncü, altına yönelik kontrol mekanizmalarının işleyişinde önemli değişikliklerin meydana geldiğini belirtti. Bu değişimin çok yakın zamanda mücevher tedarik zincirinde yer alanların tümünü etkileyeceğini vurgulayan Tütüncü, konu ile ilgili gelişmeleri ve yapılması gerekenleri sektör ile paylaştı. Dünya finans otoritelerinin altına yönelik kontrol mekanizmalarının daha etkin kullanılması amacıyla getirdiği yeniliklerin madenciler, rafineriler, bankalar ve finans kuruluşları gibi sektör oyuncularının bir çok yükümlülüğe uymaları zorunluluğunu ortaya çıkardığını belirten Nadir Metal Rafineri Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Tütüncü, konu ile ilgili değerlendirmelerini ve önerilerini sektörle 124 Altın Dünyası
paylaştı. Bu değişimin mücevher tedarik zincirinde yer alan firmaların tümünü etkileyeceğini belirten Tütüncü yaptığı değerlendirmede şu noktaların altını çizdi; ‘’Global dünyanın değişen düzenine uyum sağlamak kaçınılmazdır. Sektörümüzde özellikle de dünya finans otoritelerinin altına yönelik kontrol mekanizmasını daha etkin kullanmak amacıyla çeşitli düzenlemeler
getirilmiş, madenciler, rafineriler, bankalar ve finans kuruluşları gibi sektör oyuncuları bir çok yükümlülüğe tabi olmuşlardır. Sektörün bu süreçten olumsuz etkilenmemesi için ihracatçılar başta olmak üzere kuyumculara yönelik farkındalık sağlamak amacıyla, İMMİB iş birliğinde eğitim seminerleri ile başlanan ve sektörün sürdürülebilirliğini hedefleyen bir çalışma halindeyiz. Özellikle de kuyumcuların sorumlu mücevher tedarik zinciri kapsamında dünya genelinde sektörü temsil edenler tarafından kabul gören kuruluşlara akredite olarak ve belirlenen standartlara uyum sağlamak suretiyle bağımsız denetimlerden geçerek sertifika almalarının sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşıyor. Bilindiği gibi çoğu ülkede altın, bankaların gözüyle bir finansal araçtır ve genellikle kayden bulundurulur. Özellikle de altının, fiziki olarak kolay saklanması ve ticarete konu edilmesi çok hızlı bir biçimde farklı para birimlerine çevrilebilir olması, altına para özelliği sağlıyor. Dünya finans otoriteleri, altının bu özelliğinden dolayı borsa ve bankalar dışındaki mecraları da denetim altında tutabilmek amacıyla birçok yasal yükümlülükler üretiyor. Bu otoritelerin temel amacı, siyaset, güvenlik, hakimiyet gibi stratejik faktörler sebebiyle dünya üzerindeki para ve para yerine geçen varlıkların kontrol altında tutulması. Bu derecede önemli bir konu olan altının, kontrol altına alınması kapsamında madenciler, rafineriler, bankalar ve finans kuruluşlarına birçok yükümlülük
yıllar içinde zaten getirilmiştir. Türkiye’nin de dünya altın mücevherat üretiminde Hindistan ve İtalya’yla birlikte ilk üç ülke arasında yer alması, çok yakın bir zamanda ülkemiz mücevher tedarik zincirinde yer alanların tümü hakkında da bu yükümlülüklerin zorunlu hale getirileceğini göstermektedir. Kuyumcular Ne Yapmalı? Mücevher tedarik zincirinde yer alan kuyumcuların şimdiden bu yükümlülüklere karşı hazırlıklı olması, bu yükümlülüklerin yerel mevzuatlarla getirilmesini beklemeden, her kuyumcunun kendi çalışma kriterlerini, müşteri kabul standartlarını ve kurallarını kendisinin belirlemesi gerekmektedir. Bunu yaparken de Türk mücevherat sektörünü temsil eden kuruluşlarla iş birliği içinde ortak çalışmalar yapılması, dünyada var olan standartlardan istifade edilmesi, denetim sisteminin sektörün özelliğine ve ülkenin dinamiklerine göre oluşturulmasında fayda olacaktır. Bu kapsamda Nadir Metal de İMMİB ile iş birliği içerisinde çalışmalarını başlatmış olup, paydaş katılımlarını da destekleyen, ülkemiz mücevherat sektörünün sürdürülebilir bir hale getirilmesi için her türlü kamu-özel sektör iş birliği içerisinde aktif olarak yer almaktadır. Sektörün bugün bu çalışmalara katılmaması halinde yarın ihracat aşamasında karşımıza engeller çıkacaktır. Zira, bu yükümlülükler yabancı alıcıların da sorunudur ve onların da bu standartlara uyumları
ALTININ, FİZİKİ OLARAK KOLAY SAKLANMASI VE TİCARETE KONU EDİLMESİ ÇOK HIZLI BİR BİÇİMDE FARKLI PARA BİRİMLERİNE ÇEVRİLEBİLİR OLMASI, ALTINA PARA ÖZELLİĞİ SAĞLIYOR. DÜNYA FİNANS OTORİTELERİ, ALTININ BU ÖZELLİĞİNDEN DOLAYI BORSA VE BANKALAR DIŞINDAKİ MECRALARI DA DENETİM ALTINDA TUTABİLMEK AMACIYLA BİRÇOK YASAL YÜKÜMLÜLÜKLER ÜRETİYOR. Abdullah TÜTÜNCÜ
Nadir Metal Rafineri Yönetim Kurulu Başkanı
zorunlu hale getirilmekte olup standartları sağlayamayan kişiler ve alt tedarikçilerle çalışmaları yasaklanmaktadır. Örneğin, 1 Ocak 2021 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek olan, yurt dışından AB (Avrupa Birliği)’ne kıymetli metal (altın, kalay, tungsten, tantal) ithalatı yapacaklara yönelik getirilen düzenleme de bunlardan biridir. Halihazırda uluslararası standartların ülkemiz mücevherat sektörüne etkilerini kara parayla mücadele kapsamında getirilen yasal düzenlemelerle ve MASAK tarafından zaman zaman yapılan denetimlerle görmekteyiz. Ancak, bizim bahsini ettiğimiz kapsam bundan çok daha geniştir. Zira, konu sadece kara para konusu değildir. Konunun hassasiyeti altının dolaşımı, tedavülü, para yerine geçiyor olması ve fiziki olarak da bankacılık sistemi dışında olabilmesiyle bağlantılıdır. İhracatçıyı Bekleyen Yeni Gündem: Sorumlu Altın Tedarik Zinciri Günümüzde mücevherat sektörüyle ilgili değişen ve gelişen konuların başında özellikle madenden perakendeye mücevher tedarik zincirinde; insan hakları ihlalleri, suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanına katkıda bulunma, rüşvet ve yolsuzluk, çevreye olumsuz etkiyle mücadele konuları yer alıyor. Mücevher tedarik zincirinde yer alan aktörlerin, bu konularda bilinçlenmeleri için, OECD’yle iş birliği yapan ve dünya genelinde sektörü temsil eden kuruluşlar tarafından standartlar getirilmekte, bu kuruluşlara üye olanların, faaliyetlerini bu standartlara uygun olarak yürütmeleri sağlanmaktadır. Ülkemiz, OECD (İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı)’nın kurucu üyelerinden biri olarak, OECD çalışmalarına aktif şekilde katılmakta ve katkı sağlamaktadır. OECD'nin uluslararası alanda getirdiği düzenleyici işlemler ve aldığı insiyatif ve tavsiyelerden başlıcaları; - OECD Uluslararası Ticari İşlemlerde Rüşvetin 126 Altın Dünyası
Önlenmesi Sözleşmesi, - Kara Para Aklanmasının Önlenmesi Mali Eylem Grubu, - Kurumsal Yönetim Prensipleri’dir. Ancak OECD, temelini bu düzenleme ve tavsiyelerin oluşturduğu, altın tedariğini düzenleyen daha detaylı ve kapsamlı bir “Çatışmalardan Etkilenmiş ve Yüksek Riskli Bölgelerin Madenlerine İlişkin Sorumlu Tedarik Zinciri İçin Uyum Rehberi” yayınlayarak üye ülkelerin bu kurallara uymalarını beklemektedir. OECD ve FATF tavsiyeleri ışığında hazırlanan bu gibi düzenlemeler, altın tedarik zincirindekileri doğrudan etkilemekte ve bu durum ivme kazanarak gün geçtikçe madenden perakendeye ulaşan geniş bir kesimi etkisi altına almaktadır. Yeni düzenlemeler herkesi etkileyecek Türkiye’de hali hazırda sorumlu altın kapsamında mücevher tedarik zincirindekilerin büyük bir kısmının uluslararası gelişmelere doğrudan entegre olamaması nedeniyle gerekli farkındalık oluşamamıştır. Nadir Metal ve İMMİB iş birliğinde başlayan ve devamı gelecek olan eğitim seminerleri ile bu farkındalığın oluşmasına katkı sağlanması hedeflenmektedir. Unutulmamalıdır ki, yapılan bu çalışmalarda sektör katılımı ne kadar çok olursa, sektörün yaşadığı sorunlara karşılık getirilen çözümler de o kadar hızlı ve etkin olacaktır. Bunu gerçekleştirdiğimiz takdirde, sektörün dünya altın piyasasındaki yeri ve önemi artacak, tedarik zincirinde yer alanların hem yurt içinde, hem de yurt dışındaki pazarlarda rekabet edebilmesi, sürdürülebilir bir şekilde ticaretlerini devam ettirebilmeleri ve büyümeleri sağlanmış olacaktır. Böylece, hem ülkemize, hem de sektörümüze karşı görevimizi yapmış olacağız.’’
BU OTORİTELERİN TEMEL AMACI, SİYASET, GÜVENLİK, HAKİMİYET GİBİ STRATEJİK FAKTÖRLER SEBEBİYLE DÜNYA ÜZERİNDEKİ PARA VE PARA YERİNE GEÇEN VARLIKLARIN KONTROL ALTINDA TUTULMASI.
FUAR ZİYARETÇİLERİ, ‘KURTULAN’ STANDINDA PARABOL’A TUTULACAK!
Her biri ince ustalık ve inovasyon eseri olan modelleriyle göz dolduran Kurtulan Kuyumculuk, zengin ürün sepetine sıra dışı bir koleksiyon daha kazandırıyor. Bugüne kadar eski paralara tek tek ürünlerinde yer veren Kurtulan, şimdi lazer teknolojisini kullanarak geliştirdiği yeni teknikle oluşturduğu Parabol Koleksiyonu’nda birçok para üzerindeki dokuları, desenleri ve figürlere ipeksi kumaş hissi veren soft dokunuşlar kazandırarak üç boyutlu olarak mücevhere taşıdı.
‘Parabol’ adını verdiği yeni koleksiyonunda lazer teknolojisini kullanarak geliştirdiği özel teknikle ilk kez, fuar müşterileriyle piyasadaki örneklerinden farklı olarak eski tek para yerine birçok paranın doku ve desenlerinin teknoloji desteği ve kalemkâr hassasiyetiyle işlendiği üç boyutlu takıları buluşturacak. 128 Altın Dünyası
Hikaye kurgusu güçlü mücevherlerini ‘Made in Turkey’ logosuyla tüm dünya tüketicileriyle buluşturan Kurtulan Kuyumculuk, şimdi de 10-13 Ekim 2019 tarihleri arasında gerçekleştirilecek İstanbul Mücevher Fuarı’nda yepyeni bir koleksiyonu daha görücüye çıkaracak. Yenilik ve inovasyona yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Kurtulan, büyük ses getiren diğer koleksiyonları gibi yine de uzun süre vitrinlerin başköşesini süsleyecek yeni bir koleksiyona imza attı. ‘Parabol’ adını verdiği yeni koleksiyonunda lazer teknolojisini kullanarak geliştirdiği özel teknikle ilk kez, fuar müşterileriyle piyasadaki örneklerinden farklı olarak eski tek para yerine birçok paranın doku ve desenlerinin teknoloji desteği ve kalemkâr hassasiyetiyle işlendiği üç boyutlu takıları buluşturacak. Parabol Koleksiyonu’nun belki de en dikkat çekici özelliği, eski paraların bilezik, yüzük, küpe ve kolyelerin geniş yüzeylerine
verdiği ipeksi kumaş yumuşaklığı hissidir. 24 ayar has altının kullanıldığı koleksiyon parçalarında pırlanta da yer alıyor. Koleksiyon kapsamında ilk etapta 40 model üretilecek. Türk mücevherinin kalite standardı ve ustalığının referans koleksiyonları arasına girmeye aday olan koleksiyonun zaman içerisinde 300400 parçalık zengin bir model grubuna ulaşması hedefleniyor.
Ekim Fuarı, sürpriz yapabilir!
Amerika, Asya, Ortadoğu ve İstanbul fuarlarına katılarak zengin koleksiyonlarını sergileyen Kurtulan Kuyumculuk, İstanbul Ekim Fuarı öncesinde Hong Kong Fuarı’na katıldı. Kurtulan Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Naci Kurtulan, Hong Kong ve VicenzaORO fuarlarının beklentilerin altında performans göstermesinin Ekim Fuarı’na pozitif olarak yansıyabileceğine inanıyor.
“Hong Kong Fuarı, geçmiş yıllara göre yavaş geçti. Aslında, yavaş geçmesi bizim için sürpriz değildi. Protestolar nedeniyle böyle bir sonuç bekliyorduk. Uluslar arası medyanın protesto olayını çok büyütmesi, müşterilerin katılımını olumsuz etkiledi. Fuarda talep geçen yıla göre, yüzde 50’lik bir düşüş yaşadı. Vicenza’da da düşüşe geçen bir durum gözleniyor. Ekim Fuarı’nda Türkiye olarak bir avantajımız var. Birçok alıcı, protestolar nedeniyle Hong Kong’a gitmekten imtina etti. Hong Kong’a gitmeyen müşterilerin bir kısmı, Türkiye’ye gelecektir diye düşünüyorum. Ekim Fuarı, genelde Ortadoğu ve Kuzey Afrika ağırlıklı oluyor. Ama, bu fuarda Avrupa ve diğer ülkelerden gelen katılımcılarda bir artış bekliyorum.”
İtalya; artık tek otorite değil
Dünyada her alanda olduğu gibi fuarcılık alanında da yoğun bir rekabet yaşanıyor. Eskiden sadece tüm dünyada major sayılabilecek birkaç fuar varken, günümüzde 600 fuardan bahsediliyor. Bu durum da genel anlamda fuarlarda bir kan kaybını ortaya çıkardı. Eski oyun
130 Altın Dünyası
kurucuların yanına yeni oyuncular eklendi. İsmet Naci Kurtulan, yıllardır dünya trendlerinin ön prova sergi alanı olarak kabul edilen VicenzaORO’daki düşüşe dikkat çekerek, İtalya’nın eski havasından uzak bir konumda olduğu tespitinde bulundu. “Vicenza, her yıl düşüşte olan bir fuar. Artık, İtalya’nın trend falan oluşturduğu yok, o eskidendi. Çünkü, ticaretin ve hayatın kuralları yeniden yazılıyor. Bugün, Türkiye, Çin, Hong Kong ülkeleri de iyi tasarımlar yapıyor. İtalya; artık otorite değil. Hala belki bir numara; ama hızlı satışta o kadar iyi değiller. İtalya, 100 üzerinden 90 ise diğer ülkeler de 7080 civarındadır.” Kurtulan Kuyumculuk, tescilli markaları; ‘Mihenk’, ‘Anagold’, ‘Golden Horn’, ‘Hanedan’, ‘Goldist Kuyumcu Yazılımı’ ve ‘Franguli’ adı altında ürün geliştirmeye ve yeni koleksiyon hazırlamayı sürdürecek.
PAZARLAMA VE TASARIM BİRLİKTE MEYDAN OKUYOR VAV DIAMOND’UN İSTANBUL MÜCEVHER FUARI’NDAKİ GERÇEKÜSTÜ ETKİNLİĞİ Markanın İstanbul Mücevher Fuarı’ndaki standı, “Gerçeküstü Fiyatlar” sloganıyla fuarın en uygun fiyatlı koleksiyonlarını vurgulamak için hazırlanmış. Vav Diamond, 2004 yılında İstanbul’da kuruldu. İlk günden beri, en yüksek kalitede değerli taşlar ile trendlere öncü olan mücevher tasarladı. VAV Diamond’da her bütçeye uygun, özenle tasarlanmış mücevherler bulabilirsiniz. Markanın Pazarlama Müdürü, yeni çalışmalarıyla ilgili “VAV Diamond, dinamik yapısıyla ve daima kendini yenileyen stratejileriyle satış noktalarının satışlarını arttırarak büyümeyi hedeflemektedir. Mottosu olan “moda mücevherleri ulaşılabilir bedellerle üretmek”,
hem markanın tutkusunu, hem de hiç kaybolmayacak kendini aşma idealini yansıtmaktadır. VAV Diamond, son trendlere uygun yeni koleksiyonları, aracısız, direk ürüne yansıyan pırlanta fiyatları, pek çok farklı üretim tekniğinin kullanılmasıyla üretilen hafif ve göz alıcı mücevherleri ile “ulaşılabilir lüks” kavramının altını gerçek anlamda doldurmaktadır.” dedi. İstanbul Kuyumculuk Fuarı’nda VAV Diamond, değerli taşların içinde sakladığı kişiliği kendi tarzıyla bütünleştirerek ortaya çıkartıyor.
GÜVENLE SAT!
İLK KEZ VAV DIAMOND’DA, KÜÇÜK PIRLANTALAR BİLE HRD ANTWERP’İN YENİ KİMLİK KARTI İLE SERTİFİKALANDIRILDI… Vav Diamond, her zaman pırlantalarının doğal olduğunu uluslararası geçerli laboratuvarlar tarafından sağlanan sertifikalarla garanti etmiştir. Artık, küçük pırlantalı mücevherleri dahi, HRD Antwerp’in yeni ID CARD’ı ile sertifikalandırılıyor. Yeni ID CARD, alıcılara tam bir kalite güvencesi sağlayarak pırlantaları kendinizin incelemenizi gerektirmeden güvenli bir şekilde alım yapmanızı sağlar.
132 Altın Dünyası
NE BEKLEDİĞİNİZİ BİLİYOR…
EN GÜZELLERİNİ SİZİN İÇİN HAZIRLIYOR
Besay Kuyumculuk; büyük bir özenle hazırlandığı İstanbul Jewelry Show’da yine özel tasarımlarıyla dikkat çekmeyi planlıyor. Yıllardır İJS’ye düzenli katılan Besay; uluslararası piyasada fiyat avantajıyla değil, özgün tasarımları, yüksek kaliteli işçiliği, meslek ve ticari ahlakı ile ön plana çıkmaya devam edecek. Her yıl fuarda sektörün yerli ve yabancı önde gelen alıcılarını misafir eden Besay Kuyumculuk; yine etkin bir İJS’yi geride bırakmayı hedefliyor. Fuar öncesi sıkı bir şekilde dersine çalışan ve yüksek işçilikli, meziyet isteyen takılarla ön plana çıkmayı amaçlayan Besay; yüzlerce yeni tasarımını standında sergileyecek. Besay Kuyumculuk firma sahibi Ömer Kaya; “Çizgi dışına çıkacak, işçilik fiyatını, özel duruşuyla, kalitesiyle karşı tarafa kabul ettirecek, en yeni modellerimizi fuarda müşterilerimizin beğenisine sunacağız” dedi. Firmaları için Ekim fuarının Mart fuarı kadar önemli olduğunu, özellikle son yıllarda Ekim fuarında ciddi bir canlanma gözlemlediklerini kaydeden Kaya; “Biz herşeyden önce fuarları ticari bir mecra yerine, markamızı ifade ettiğimiz, eski ve yeni müşterilerimizle biraraya geldiğimiz, yepyeni ürünlerimizi lanse ettiğimiz bir iletişim platformu olarak görüyoruz” diye konuştu. Her fuarda yeni tasarımlara ağırlık verdiklerini ve çocuk takı grubunda ciddi yatırımlar yaptıklarını kaydeden Ömer Kaya; sözlerini şöyle sürdürdü: “ Fuara nasıl hazırlanırsanız, fuar sizin için o kadar iyi veya kötü geçiyor. Değerli müşterilerimiz bizi farklı takı gruplarında üretim yapmaya teşvik ediyorlar. Gerçekten çok şanslıyım. Sektörümüzün kıymetli ustalarıyla çalışıyorum. Ustalarımın farklı takı gruplarının üretimine geçişte ortaya koydukları hızlı adaptasyonu hayranlıkla izliyorum.”
134 Altın Dünyası
Çizgi dışına çıkacak, işçilik fiyatını, özel duruşuyla, kalitesiyle karşı tarafa kabul ettirecek, en yeni modellerimizi fuarda müşterilerimizin beğenisine sunacağız
İHRACATÇILARIN DÜNYAYA AÇILAN KAPISI WORLD OF JEWELRY TÜM DÜNYADA Mücevher İhracatçıları Birliği ve Altın Dünyası işbirliği ile hazırlanan World of Jewelry Magazine (WOJ) ilk sayısında sektörün dev ihracatçı firmaları tarafından büyük ilgi gördü. İhracatçı firmalarımızı yurt dışındaki alıcı firmalara tanıtmak amacıyla hazırlanan derginin ilk sayısı tüm dünyadaki binlerce firmanın adreslerine gönderildi. 136 Altın Dünyası
M
ücevher İhracatçıları Birliği, ihracatçı firmalarımızı yurdışındaki alıcılara tanıtmak amacıyla yeni bir projeyi daha uygulamaya soktu. Pazar çeşitlendirme temelindeki yeni ihracat stratejisi çerçevesindeki tanıtım çalışmalarından biri World of Jewelry Magazine (WOJ) olacak. Uzun yıllardır yabancı dilde yayınlanan World Diamond Magazine’i hazırlayan Altın Dünyası, World of Jewelry Magazine’in de hazırlanmasından sorumlu olacak. İhacatçı firmalardan gelen yoğun talep üzerine Mücevher İhracatçıları Birliği yönetiminin bu yönde bir karar aldığını belirten proje koordinatörü Remzi Çelen, World of Jewelry (WOJ) Magazine ile ilgili şunları söyledi; World Diamond Magazine aynı şekilde devam edecek ‘’Mücevher İhracatçıları Birliği’nin JTR Export, Sector Guide ve World Diamond Magazine (WDM) yayınlarını 5 yıldır hazırlıyoruz. Turquality desteği ile İngilizce hazırlanan WDM, 5 yıl içinde alanında dünyanın sayılı yayınlarından biri haline geldi. Firmalarımızdan yoğun talep olmasına rağmen Turquality desteği ile hazırlandığı için reklam alınması teknik olarak mümkün olmuyordu. İkinci yayın World of Jewelry (WOJ) Magazine de devrede İhracatçı firmalardan gelen talebin artması üzerine Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetimi World of Jewelry (WOJ) Magazine yayınının da hazırlanmasına karar verdi. Böylece ihracatçı firmalarımızın da dünyadaki binlerce alıcıya firmalarını tanıtabilmelerinin önü açıldı. Özel dağıtım datası Yaklaşık 20.000 firmadan oluşan listeden reklam veren ihracatçılarımız seçim yaparak ‘’3000 firmadan oluşan en iyi alıcılar’’ datasını oluşturdu. Bu adreslere tek tek dergiyi gönderiyoruz. Dergi aynı zamanda Mücevher İhracatçıları Birliği’nin katıldığı bütün yurt dışı organizasyonlarda da dağıtılıyor. WOJ ilk olarak JTR’nin düzenlediği Miami Ticaret Heyeti’nde Kuzey, Orta ve Güney Amerika’dan alıcılar ile buluştu. Sonrasında Vicenza ve Hong Kong fuarlarına gönderildi.
138 Altın Dünyası
Ticaret Bakanlığı %60 tanıtım desteği 2010/6 numaralı tebliğe göre dergide kullanılan reklamların bedelinin %60’ı Ticaret Bakanlığı tarafından destekleniyor. Bunun için firmaların yurtdışı marka tescil belgesine sahip olmaları ya da başvuru yapmış olmaları gerekiyor. Dijital çalışmalarla destekleniyor Derginin internet üzerinden de çok sayıda kişiye ulaştırılması için çalışmalar tamamlandı. worldofjewelry.net web sitesi üzerinden haberler yayınlanmaya başladı. Ayrıca datamızdaki onbinlerce mail adresine düzenli mailing yapılmasının altyapı işlemleri de sonuçlandı. İlk sayının dijital dergi formatı da oluşturuldu. Dijital çalışmalarla yayının etkinliği çok daha fazla artırılacak. Kısıtlı kontenjan Yayın yurtdışına gönderildiği için ağırlık kısıtlaması söz konusu. Bu yüzden reklam sayfa sayısı kısıtlandı. Reklam veren firma seçiminde uzun yıllardır başarılı ve istikrarlı bir şekilde ihracat yapmak, sektörü başarılı bir şekilde uluslararası fuarlarda temsil etmek, ihracat sıralamasında üst sıralarda yer almak gibi kriterlere önem veriliyor. Reklam bedeli 400 USD olarak belirlendi Mücevher İhracatçıları Birliği tarafından 1 sayfa reklam bedeli 400 USD olarak belirlendi. Mümkün olduğunca fazla firmanın tanıtım imkanından faydalanabilmesi için çift sayfa reklam yasağı getirildi. Yurtdışı marka tescil belgesi olan firmalar %60 Ticaret Bakanlığı desteği sonrasında net 160 USD maliyet ile reklam kullanabilecekler. Fuar özel sayısı WOJ’un fuar özel sayısı JTR tarafından ağırlanan alım heyetindeki misafirlerin otel odalarında, otellerin karşılama masalarında, fuarda JTR ve Altın Dünyası standlarında ve ASEAN 2019 Konferansında dağıtılacak. Ayrıca 3000 yabancı alıcıya kargo ile de gönderilecek.
KRAL İŞ; MONTÜRDE KALİTESİ VE FİYATIYLA FARK YARATIYOR Kral İş Şerefendi Sokak’ta açtığı mağazası ile büyüme sürecinde yeni bir evreye geçti. 7 yıldır atölye üretimi gerçekleştiren firma yeni mağazası ile daha fazla sayıda müşteriye daha yüksek standartlarda hizmet vermeye başladı. Firmanın çalışmaları ve önümüzdeki dönem hedefleri konusunda Kral İş kurucuları İlyas Uysal ve Yılmaz Senan sorularımızı yanıtladı. Sektörel geçmişinizden bahsedermisiniz ? 2012 yılında, montür atölyesi kurarak yola çıktık. 7 yıl boyunca büyüyerek yerli ve yabancı bir çok pırlanta mağazasının montür ihiyaçlarını karşılamaya başladık. Edindiğimiz bilgi, birikim ve tecrübemiz ile 2019 Nisan ayında ilk mağazamız Kral-İş ‘i Şerefefendi Sokak’ta açtık.
Dışarıdan destek aldıgımız tasarımcılarda tabi ki var.
Yeni kurulan bir firmasınız, firmanızı tanıyabilir miyiz? Aslında mağaza olarak yeni bir firmayız. Atölye kısmımız ile 7 yıldır yerli ve yabancı birçok markanın montür ve pırlanta konusunda ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Her gün mevcuttaki müşterilerimize bir yenisi katarak tecrübeli, yenilikçi ekibimiz ve “ UYGUN FİYAT, KALİTELİ İŞÇİLİK “ sloganı ile yolumuza devam ediyoruz.
Sadece montür mü var ürün yelpazenizde, bitmiş ürün ve pırlanta da var mı ? Kral iş olarak lokomotifimiz montür. Fakat gelen talepler üzerine yerli piyasada özellikle Anadolu müşterilerimize bitmiş ürün de yapıyoruz. Yurt dışında ise yine gelen talep üzerine tercih edilen modellerimizi bitmiş halde de verebiliyoruz. Bunu tamamen müşterilerimizin tercihine sunuyoruz.
Kral- İş ‘ in hedefleri nelerdir ? Kral-İş olarak hedefimiz; ismimizi yerli ve yabancı pazarda, yaptığımız işler ile daha çok duyurup, sektörde öncü, vazgeçilmez daha köklü bir firma haline getirmek.
Müşterilerinize sunduğunuz ürün grupları hakkında bilgi verirmisiniz ? Çok geniş bir coğrafyada yaşıyoruz. Yurt içi ve yurt dışı pazarda, her bölgenin kendi tarzına göre modeller üretip müşterilerimizin beğenilerine sunuyoruz.
Üretici ve toptancı mısınız ? Tasarımlarınızı siz mi yapıyprsunuz ? Aslında hem üretici hem de montürün toptanındayız. Kendi tasarım ekibimiz var. Kral İş olarak tasarladıgımız ürünler mevcut..
Firma olarak sizi rakiplerinizden farklı ve özel kılan özellikleriniz nelerdir?
140 Altın Dünyası
Firma olarak pazarladığınız ürünler yurt içi ve yurt dışı nerelere ulaşıyor ? Ürünlerimiz başta iç piyasa İstanbul, büyük illerimiz ve Anadolunun bir çok mağazasında yerlerini alıyor. Yurt dışı Avrupa ülkeleri, Asya ülkeleri , Arap ülkeleri geniş bir coğrafyaya hizmet vermekteyiz..
UYGUN FİYAT, KALİTELİ İŞÇİLİK..!!
HRD ANTWERP TÜM TÜRKİYE’DE SENTETİK PIRLANTA EĞİTİMLERİNE SÜRATLE BAŞLIYOR HRD Antwerp, tüm Türkiye’yi kapsayacak şekilde süratle başlatacağı Sentetik Pırlanta eğitimleriyle tüm esnafın bilinçlenmesini hedefliyor ve sektörde güvenle alışverişin simgesi olmayı sürdürüyor.
D
ünya’da sentetik pırlanta üretimindeki teknolojinin gelişmesi, sentetik pırlanta konusunun uzun zamandır devamlı gündemde kalmasına neden oluyor. Özellikle ülkemizde bu konuda kulaktan kulağa dolaşan yanlış bilgiler gün geçtikçe tüm sektörü ciddi endişeye sürüklüyor. HRD Antwerp uluslararası tanınmış ve geçerli bir laboratuvar olmanın yanında, çalışmalarıyla ve eğitimleriyle de sektörün bilinçlenmesini sağlıyor. Bu kapsamda başlatacağı yeni projesiyle, tüm Türkiye’de sentetik pırlantanın ne olduğunun net olarak anlaşılmasını, ayırd etmede kullanılan doğru yöntemlerin öğrenilmesini ve sektörde dolaşan yanlış bilgilerin önüne geçmeyi hedefliyor. Yine aynı bilinçle hareket eden HRD Antwerp, başlattığı yeni Jewel ID Card servisi ile küçük karatlardaki pırlantalı mücevherleri de sertifikalandırarak güvenle alış verişi sağlıyor.
142 Altın Dünyası
Jewel ID Card, alıcılara tam bir kalite güvencesi sunarak pırlantaları kendinizin incelemenizi gerektirmeden güvenli bir şekilde alım yapmanıza olanak verir.
HRD Antwerp’in diğer taraftan sürdürdüğü pırlanta eğitimleri, teori ve uygulamayı bir arada sunarak, sektörde bilinçli satışa büyük katkı sağlıyor. Öğrenciler, pırlantanın 4C’sini kendilerine tahsis edilen pırlanta mikroskopları ve lupları ile deneyimlerken, laboratuvar ortamını yansıtan sınıflarda birçok taşı inceleyerek pırlanta derecelendirmesini öğreniyorlar. Eğitimin tamamlanmasının ardından yapılan sınavın sonucunda ise sadece yüksek derece alan katılımcılara sertifikaları veriliyor. Aynı zamanda pırlanta sertifikası ve mücevher raporu düzenleyen modern teknolojiyle donatılmış laboratuvarıyla HRD Antwerp, pırlantada güvenli alışverişin simgesi niteliğinde.
“SESA GOLD” TOPTAN SATIŞ MAĞAZASI AÇIYOR, FUARA İKİ FARKLI NOKTADAN KATILIYOR Ülkemizin katma değerli, yüksek işçilikli takı üreticilerinden SESA Gold; düzenli katıldığı İstanbul Jewelery Show’a bu yıl iki farklı noktadan katılacak. Fuar günleriyle birlikte Nuruosmaniye Şeref Efendi Sokak’ta toptan satış mağazası açacak olan SESA Gold; artık 365 gün ürünlerini sergileme şansı bulacak. İstanbul fuarlarına uzun bir süredir aralıksız katılan SESA Gold; yılın son çeyreğine İJS ile birlikte iyi bir giriş yapmak istiyor. Fuar günlerinde önemli bir yatırıma imza atacak olan SESA; toptan satış mağazası açıyor. Sektörümüzün kalbinin attığı Nuruosmaniye Şeref Efendi Sokak’ta yer alacak olan mağaza; markanın geniş ürün yelpazesini gözler önüne serecek ve geniş ürün stokuyla sektör mensuplarının ihtiyacına hızla cevap verecek. Son yıllarda başarılı ihracat hamlesiyle dikkat çeken ve yurtdışında önemli bir müşteri portföyü edinen SESA; Ekim fuarı çerçevesinde amiral gemisi fantezi yüzük takı grubunda birçok yeni tasarımını vitrinlerine taşıyacak. SESA Gold firma sahibi Selim Sarışın; İJS Ekim’den beklentilerinin oldukça pozitif olduğunu, özenle hazırlanan tektaş yüzüklerinin, fantezi yüzük koleksiyonlarının, 2’li setlerinin en yeni 144 Altın Dünyası
modellerinin ilgi göreceğine inandığını ifade etti. Ekim fuarında ağırlıklı olarak yurtdışı müşterilerine yönelik ürün grubu hazırladıklarını, yurtiçinden fuara gelecek olan müşterileri için de stantlarında sürprizler olacağını ifade eden Sarışın sözlerini şöyle sürdürdü: “Fuara birçok yabancı misafirlerimizi davet ettik. Fuarlarda hiç ummadığınız sonuçlar alabiliyorsunuz. Fuarın geneli kötü olabiliyor fakat sizin markanız başarılı neticeler elde edebiliyor. Artık klasik fuar hazırlığı kavramı geride kaldı. Yoğun rekabet ortamında yılın 12 ayı yeni tasarımlara portföyünüzde yer vermeniz lazım. Fuarlar birer görsel show kimliğine dönüştü. Zaten hem iç hem de dış piyasada alıcılar sizi tanıyor. Fuarda beğenilen ürünleri satın almak isteyen müşterilerimizi, yeni açılacak mağazamıza yönlendireceğiz.”
ARTIK KLASİK FUAR HAZIRLIĞI KAVRAMI GERİDE KALDI. YOĞUN REKABET ORTAMINDA YILIN 12 AYI YENİ TASARIMLARA PORTFÖYÜNÜZDE YER VERMENİZ LAZIM.
YABANCI ALIM HEYETİ NASIL BELİRLENİYOR?
Mücevher İhracatçıları Birliği Türkiye’nin en büyük alım heyeti organizasyonuna imza atıyor. Bu kapsamda Ekim ve Mart aylarında çok sayıda yabancı alıcı İstanbul’da ağırlanıyor. Alım heyeti son yıllarda İstanbul Jewelry Show’un lokomotifi haline geldi. Mart ayındaki misafir sayısı 1500’e ulaştı. Peki ağırlanacak firmalar nasıl belirleniyor?
146 Altın Dünyası
Yabancı alıcılar fuarın ilk günü ''İkili Görüşme Toplantıları''na da katılıyor.
M
ücevher İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği alım heyeti Türkiye’nin en büyük alım heyeti özelliğine sahip. Mart ayındaki İstanbul Jewelry Show kapsamında 1500’e yakın alıcı İstanbul’da ağırlandı. Peki bu alıcılar nasıl belirleniyor? Bu süreci Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar’dan dinledik.
Üye firmalarımızı arayıp, davet etmek istedikleri özel müşterilerinin listelerini belirlemelerini istiyoruz. 148 Altın Dünyası
Çalışmalar aylar öncesinden başlıyor Fuar için çalışmalarımıza 5 ay öncesinden başlıyoruz. Öncelikle önceki fuarlara gelmiş olan firmaların bilgileri elimizde. Üye firmalarımızı arayıp, davet etmek istedikleri özel müşterilerinin listelerini belirlemelerini istiyoruz. Söylediğim gibi aylar önce başlayan bir çalışma. Hatta son iki hafta bu listedeki alıcılar tek tek aranıp teyid ediliyor. Katılamayacak olanlar da ikna edilip katılmaları sağlanıyor. Dünyanın 5 bölgesine, bu konuda profesyonel firmalarla çalışıyoruz. Bu firmalardan da önemli sayıda nitelikli alıcı fuarlarımıza geliyor. Altından montüre, makide ekipmandan gümüşe kadar hemen hemen her kategoride alıcı gelmesine dikkat ediyoruz.
Bununla birlikte bütçemiz dahiline VIP alıcı kategorisi de belirledik. Bu kapsamda, sınırı sayıda ancak önemli alıcıların otelle birlikte ulaşım giderlerini de karşılıyoruz. Firmalarımızdan liste alıyoruz Alım heyetine ağırlanacak olan alıcıların belirlenmesi oldukça uzun bir süreç. İlk etapta biz üye firmalarımız ile birlikte bir eleme yapıyoruz. Sonrasında oluşturduğumuz listeyi 3-4 hafta öncesinden bakanlık ile paylaşıyoruz. Liste bakanlık kontrolünden geçiyor Ticaret Bakanlığı yetkilileri de bu liste üzerinde detaylı bir istihbarat çalışması yaptıktan sonra ziyaretçi listemiz netleşmiş oluyor. Bazen de bakanlık bize ‘’Bu firma gelmiş ama bir faturası ya da alımı yok, bu firmayı ağırlamanız doğru olmayabilir’’ şeklinde dönüş yapabiliyor. Kısacası oldukça uzun süreli ve titiz bir çalışma ortaya konuyor. Fuar ziyaretlerini kontrol ediyoruz Misafirlerimizin fuar ziyaretlerini de takip ediyoruz. Geçen fuardan itibaren bu konuda bir uygulamaya başladık. Firmalara kart tanımlıyoruz. Alıcılarımız fuara en az 2 gün gelerek, bu kartlarını onaylatma şartı arıyoruz.
FUARIN VAZGEÇİLMEZİ;
DESIGNER MARKET
Mücevher İhracatçıları Birliği tarafından organize edilen Designer Market projesi, İstanbul Jewelry Show’un vazgeçilmezlerinden biri haline geldi. Her fuarda çok sayıda tasarımcı ve ustaya ev sahipliği yapan Designer Market, fuarın en çok ziyaret edilen standlarından olmasının yanısıra fuara hareket katan faktörlerden biri konumunda. Designer Market yenilenen konseptiyle 10 - 13 Ekim tarihleri arasında Istanbul Jewelry Show süresince ziyaretçilerini ağırlayacak.
150 Altın Dünyası
D
Tek çatı altında, hemen hemen bütün ürün gruplarından oldukça geniŞ bir yelpazede üretici, usta ve tasarımcı bulunduğu için fuara gelen misafirler mutlaka Designer Market’i ziyaret ediyor.
152 Altın Dünyası
esigner Market büyümeye devam ediyor. Sektörün yüksek katma değerli ürünler ortaya koyarak uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü arttırmak, sektörel tasarım bilincinin gelişmesine katkıda bulunmak ve mücevher mesleğine emek vermiş ustaları tanıtmak amacıyla organize ettiği Designer Market projesinde bu fuarda, tasarımcı ve ustalar özel tasarlanmış standlarda yer alarak tasarım ve ürünlerini sergileme imkanı buluyor. Her fuarda bir öncekine göre gerek katılımcı gerekse ziyaretçi açısından daha kalabalık olan Designer Market İstanbul Jewelry Show için vazgeçilmez hale geldi.
Designer Market mutlaka ziyaret ediliyor
Tek çatı altında, hemen hemen bütün ürün gruplarından oldukça geniş
bir yelpazede üretici, usta ve tasarımcı bulunduğu için fuara gelen misafirler mutlaka Designer Market’i ziyaret ediyor. Bu ziyaretlerin önemli bir kısmı da satışa ya da ticari ilişki kurulmasına vesile olmaya başladı. Her tarzda tasarımcı ve ürün kategorisi bulan ziyaretçiler, tasarımcıları tanımanın da ötesinde yeni iş bağlantıları da yapıyor.
Seçim süreci titizlikle yürütülüyor
Designer Market’te hareketlilik arttıkça başvuru sayıları da artmaya devam ediyor. Mücevher İhracatçıları Birliği her ne kadar her fuarda alanı büyütse ve stand sayısını artırsa da kontenjan kısıtı olduğu için titiz bir seçim süreci yürütülüyor. Katılımcılarda aranan kriterler ve başvuru süreçleri Mücevher İhracatçıları Birliği tarafından duyuruluyor.
ÇİLEK GOLD EN YENİ ÜRÜNLERİYLE ISTANBUL JEWELRY SHOW’DA
Çilek Gold, son iki yıldır pazarlama alanında yaptıkları atılımlarla büyüme hedeflerini başarıyla yerine getirdi. Pazarlama çalışmalarının bir parçası olan Istanbul Jewelry Show için önemli bir hazırlık süreci yaşadıklarını söyleyen Çilek Gold Yönetim Kurulu Başkanı Enes Çilek, en yeni ürünlerini iş ortaklarının beğenisine sunacaklarını belirtti.
Y
ılın son çeyreğine girmiş bulunuyoruz. Tüm sektörlerde olduğu gibi kuyumculuk sektöründe de zor bir yıl geçtiğini söyleyebiliriz. Ancak bu dönemde çalışmalarını hız kesmeden sürdüren firmalar büyüme hedeflerini başarıyla yerine getirdi. Son iki yıldır pazarlama alanında gerçekleştirdikleri faaliyetlerle bu büyümeyi yakalayan firmalardan olan Çilek Gold, verimli bir yılı geride bıraktı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Çilek Gold Yönetim Kurulu Başkanı Enes Çilek, “2019 yılında pazarlama alanına önem verdik. Bu doğrultuda, daha önceden açmış olduğumuz İzmir, Denizli, Ankara ve Konya ofislerimize ilave olarak Bursa ve Ordu’da da birer pazarlama ofisi açtık. Kendi ekiplerimizle beraber
154 Altın Dünyası
Sosyal medya ve dijital medyanın günümüzdeki artan önemi dolayısıyla Çilek Gold olarak e-ticaret gerçekleştireceğimiz internet sitemizi kurmuş bulunmaktayız.
çevre bölgelere hizmet sağlamaya devam ediyoruz. Aynı zamanda Trakya Bölgesi’ne ve Balkanlar’da da pazarlama ekiplerimiz aktif bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor. 2019 yılında önemli bir pazarlama hamlesi gerçekleştirdik. Özellikle yıl içerisinde bir bölge daha açarak bölge sayısını artırmış olacağız” dedi. Bu yıl markaları adına bir ilki hayata geçirdiklerini söyleyen Enes Çilek, “2019 yılında Mall Of İstanbul AVM’de ilk perakende mağazamızın da açılışını gerçekleştirdik. Markamızı daha da güçlendirmiş olup, nihai tüketiciye de Çilek Gold ismiyle ulaşmaya başladık. Perakende ile ilgili önümüzdeki yıllarda hayata geçirmeyi planladığımız yeni hedeflerimiz var” diye konuştu.
SERTiFiKASYONDA ULUSLARARASI GEÇERLiLiK, KALiTE VE GÜVEN
www.glt.org.tr
gltiko iko.glt +90 534 641 84 18 www.glt.org.tr
GEMOLOGICAL LABoRaToRY OF TURKEY
Piyerloti Caddesi Dostlukyurdu Sokak No:3 Kat:2 Çemberlitaş - Fatih - İstanbul - Türkiye +90 212 516 27 57 (150)
Çilek Gold ürünleri nihai tüketiciye artık daha yakın!
Enes Çilek, bu yıl pazarlama çalışmalarının önemli bir parçasının da dijital mecra olduğunun altını çizdi. 2019 yılında dijital mecrayı daha aktif kullanmaya başladıklarını söyleyen Enes Çilek, “Sosyal medya ve dijital medyanın günümüzdeki artan önemi dolayısıyla Çilek Gold olarak e-ticaret gerçekleştireceğimiz internet sitemizi kurmuş bulunmaktayız. Ayrıca Instagram ve Facebook gibi mecraları da aktif kullanarak nihai tüketiciyle daha yakından iletişim kuruyoruz. Her kanaldan hedef kitlemize ulaşmaya çalışıyoruz. Bu nedenle alanında profesyonel ekibimizle hizmet vermeye devam ediyoruz” dedi.
“Fuar için yeni ürün grupları hazır”
Istanbul Jewelry Show’a büyük bir önem ve titizlikle hazırlandıklarını anlatan Enes Çilek fuar ile ilgili hazırlıklarını şöyle anlattı, “Fuara özel, ilk defa fuarda iş ortaklarımızın beğenisine sunacağımız ürün grupları hazırladık. İthal ürün gruplarını hem iç pazara hem de yurtdışına sunuyoruz. Yaklaşık 6 yıldır sürekli Istanbul Jewelry Show’a katılım gösteriyoruz. Her fuara aynı titizlikle hazırlanıyoruz. “Bizim için hangi fuar daha verimli oldu?” sorusunun cevabını “Her fuar bir önceki fuardan daha verimli geçiyor” olarak verebiliriz. Çünkü fuarlardaki katılım istikrarı fuar başarısını ortaya çıkartıyor. Bu nedenle de her katıldığımız fuar bir öncekinden daha iyi, daha başarılı ve daha verimli geçiyor.”
156 Altın Dünyası
“Vicenza ve Hong Kong’daki olumsuz gelişmeler IJS için fırsat olabilir”
İstanbul fuarının bu yıl yavaş geçen Vicenza ve protestoların gölgesinde kalan Hong Kong fuarının ardından hareketli geçeceğini beklediklerini söyleyen Enes Çilek, “Istanbul Jewelry Show, Türk kuyumculuk sektörünün gözbebeği bir fuar. Sektör olarak bu fuara fazlasıyla önem verip, aynı ciddiyetle hazırlanmamız gerekiyor. Gerek devletimizin desteğiyle, gerek sektörümüzün özverisiyle Istanbul Jewelry Show’un adını dünyada daha da duyurmamız lazım. Fuara ne kadar iyi hazırlanır, ne kadar özverili olursak, dünya çapından da o kadar alıcı çekeceğimizi düşünüyorum. Her geçen yıl müşteri sayısında düşüş olan bir Vicenza fuarı var. Hong Kong fuarı da yaşanan olumsuz gelişmelerden dolayı tam randıman alamadı. Bu noktada hem Orta Doğu’ya hem de Avrupa’ya yakın bir pazar olarak ilginin yoğun olacağını düşünüyorum” dedi.
Fuara özel, ilk defa fuarda iş ortaklarımızın beğenisine sunacağımız ürün grupları hazırladık. İthal ürün gruplarını hem iç pazara hem de yurtdışına sunuyoruz. Yaklaşık 6 yıldır sürekli Istanbul Jewelry Show’a katılım gösteriyoruz. Her fuara aynı titizlikle hazırlanıyoruz
KİAŞ’TA YENİ GENEL MÜDÜR GÖREVE BAŞLADI Ekim ayı itibari ile KİAŞ Genel Müdürü olarak göreve başlayan Oktay Baltalı’yı sizlerle tanıştırmak istiyoruz. Yaptığımız röportajda kısaca kendisini tanıtıp ve Kuyumcukent için hedefleri hakkında bilgi vereceğiz. Bir sorununuz olduğunda kapısını her zaman çalabileceğiniz, soruna değil çözüme odaklı anlayışla Kuyumcukentimize çok fazla şey kazandıracağını düşündüğümüz Oktay Baltalı’nın yeni görevi kendisine ve Kuyumcukentimize hayırlı olsun. Oktay Baltalı kimdir? Eğitim ve çalışma hayatınızla ilgili bilgi alabilir miyiz? 1960 yılında İstanbul’da dünyaya geldim. İstanbul İşletme mezunuyum. 25 yıl Vakıflar Bankası’nda çalıştım ve emekli oldum. Bankamızın temsilcisi olarak İstanbul Altın Borsası’nda başkan vekilliği yaptım. Emekli olduktan sonra Kocaeli’nde meclis üyeliği ve Ticaret Odası Genel Sekreteri olarak görev aldım. Yaklaşık 3 buçuk yıl. Şimdi de burada KİAŞ’ta Genel Müdür olarak bulunuyorum. Kuyumcukent’le ilgili düşünceleriniz nelerdir? Hedeflerinizde ve planlarınızda neler var? Kuyumcukent büyük bir tesis. Bizde burada hizmet sektöründeyiz. Buradaki herkes için hizmete hazırız. Buradaki kat maliklerinin, kiracıların, atölyelerin kısaca burada yaşayan herkesin sorunlarını mantık çerçevesinde çözmek ilk önceliğim. Hali hazırda devam eden sistemi iyileştirip, buradaki personelle bunu kalıcı hale getireceğiz. Bunu yapmanın ilk yolu da isteyen 158 Altın Dünyası
herkes bana rahatlıkla ulaşabilmesidir. Benim odamın kapısı hep açık olacak. Buraya sorunlarla gelen insanlar gönlü rahatlamış ve mutlulukla ayrılacak. Bu sektöre uzak biri değilim. Çalışma hayatında edindiğim tecrübelerimi burada aktif olarak kullanacağım ve bu tecrübelerin katkısının çok olacağını düşünüyorum. İnsanlara dokunmanın önemini biliyorum. Bu şirketin buradaki insanlara hizmet etmek için var olduğumuzu, onlar için burada olduğumuzu hissettirmemiz lazım. Tanıtımlara, sosyal faaliyetlere önem vermek gerekir. Yerel yönetimlerle irtibat halinde olmak önemli bir farkındalık yaratır kanısındayım. Farklı bir şeyler yapmak, projeler üretmek gerekir. Buraya daha çok insanı çekmemiz gerekir. Daha önceden bununla ilgili çalışmalar yapılmış, bunları çoğaltıp daha etkili hale getirmeliyiz. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Kuyumcukent’te yeni bir dönem başlıyor diyebiliriz. Bu konuda iddialıyım. Mantık çerçevesinde bu yaşayan organizmanın her türlü sorununu, ekibimle birlikte ortak akılla çözeceğimize inanıyorum.
Benim odamın kapısı hep açık olacak. Buraya sorunlarla gelen insanlar gönlü rahatlamış ve mutlulukla ayrılacak. Bu sektöre uzak biri değilim. Çalışma hayatında edindiğim tecrübelerimi burada aktif olarak kullanacağım ve bu tecrübelerin katkısının çok olacağını düşünüyorum.
İTO Kuyumculuk Komitesi Yönetimi Hong Kong Başkonsolosu Peyami Kalyoncu’yu ziyaret etti;
‘’HONG KONG’A GELEN İŞ ADAMLARIMIZIN YANINDAYIZ’’
İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi Yönetimi T.C. Hong Kong Başkonsolosu Peyami Kalyoncu’yu makamında ziyaret etti. Hong Kong genel ekonomisi ve son dönemde yaşanan siyasi protestolar konusunda komite yönetimini bilgilendiren Kalyoncu, Hong Kong’a gelen her Türk iş adamının yanında olduklarını belirtti.
İ
stanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi Hong Kong fuarı öncesinde T.C. Hong Kong Başkonsolosu Peyami Kalyoncu’yu makamında ziyaret etti. İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı ve komite üyeleri Ercan Özboyacı, Minas Aslan, Mirat Kökler, Ömer Dinçel ve İTO Kuyumculuk Komitesi Üyeliği ile birlikte İKO Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten İlhami Yazıcı katıldı. Sayın Kalyoncu toplantıda Hong Kong ekonomisi ile ilgili bilgilendirmede bulunurken Türkiye’den iş adamlarımızı önemli fırsatlar sunan Hong Kong’a davet etti. Hong Kong’un dünya ticaretinde önemli bir yere sahip olduğunu belirten Kalyoncu, iş adamlarımızın bu potansiyeli değerlendirmeleri gerektiğinin altını çizdi.
160 Altın Dünyası
Son zamanlarda yaşanan siyasi gerginlikle ilgili olarak da heyeti bilgilendiren Kalyoncu, bu konuda gerekli bütün önlemlerin alındığını, Başkonsolosluk olarak, Hong Kong’a gelen Türk iş adamlarımızın güvenliği için gerekli bütün çalışmaların yapıldığını belirtti. Hong Kong’da siyasi tansiyonun nispeten düşmeye başladığını ifade eden Kalyoncu, iş adamlarımızın ticari ziyaretlerini ve fuar katılımlarını gönül rahatlığıyla gerçekleştirebileceklerini, T.C. Hong Kong Başkonsolosluğu olarak her zaman iş adamlarımızın yanında olduklarını söyledi. Sayın Peyami Kalyoncu’ya göstermiş olduğu misafirperverlikten ötürü teşekkür eden İTO Kuyumculuk Komitesi Üyesi ve İKO Başkan
Yardımcısı İlhami Yazıcı ziyaretle ilgili şunları söyledi; ‘’Fuar öncesinde Hong Kong’da yaşanan siyasi protestolar sebebiyle özellikle fuar katılımcılarımız güvenlik konusunda endişe duyuyorlardı. Biz de İTO ve İKO adına bölgedeki en yetkili kişi olan T.C. Başkonsolosu Sayın Peyami Kalyoncu’yu ziyaret etmek ve bilgi almak istedik. Nezaketlerinden ve misafirperverliklerinden ötürü sektörümüz adına kendisine teşekkür ederiz. Kendisinin, iş adamlarımızın güvenliği konusunda paylaştıkları fuar öncesinde bizi rahatlattı. Biz de kendisinden aldığımız bilgileri her iki fuar alanında da katılımcı olan firmalarımızı tek tek ziyaret ederek aktaracak, başkonsolosumuzun ‘’Hong Kong ‘a gelen iş adamlarımızın yanındayız’’ mesajını ileteceğiz.
HONG KONG FUAR KATILIMCISI 88 FİRMAMIZA TEŞEKKÜR BELGESİ VERİLDİ
Hong Kong Jewellery Show kapılarını açtı. İTO Kuyumculuk Komitesi Yönetimi T.C. Başkonsolosu Peyami Kalyoncu ve T.C. Hong Kong Ticaret Ateşesi Merve Yılmazcan ile birlikte, fuara katılan 88 firmamızın standlarını tek tek ziyaret ederek teşekkür belgelerini takdim ettiler ve başarılar dilediler.
G
lobal mücevher endüstrisinin en önemli fuarlarından biri olarak gösterilen Hong Kong Jewellery Show bugün kapılarını açtı. İTO Kuyumculuk Komitesi fuar açılışının hemen sonrasında T.C. Başkonsolosu Peyami Kalyoncu ve T.C. Hong Kong Ticaret Ateşesi Merve Yılmazcan ile birlikte Türkiye’den 88 firmanın standlarını ziyaret teşekkür belgelerini takdim etti ve başarılı bir fuar geçirmelerini diledi. Fuar açılışı sonrası değerlendirmelerde bulunan İTO Kuyumculuk Komitesi Üyesi ve İKO Başkan Yardımcısı İlhami Yazıcı şunları söyledi;
162 Altın Dünyası
‘’Hong Kong’da yaşanan siyasi protestolar sebebiyle katılımcı firmalarımız tedirginlik yaşıyorlardı. Bu yüzden bu seneye özel bir çalışma planladık. Fuar öncesinde sayın başkonsolosumuz ve sayın ticaret ateşemiz ile bir araya gelerek kendilerinden yaşanan gelişmelerle ilgili
bilgi aldık. Kendilerinin yaklaşımları sayesinde, kuyumculuk sektörü olarak, dünyanın öbür ucu diyebileceğimiz bir yerde hükümetimizin gücünü arkamızda hissettik. Bugün fuar açılışında da katılımcı firmalarımızın yanında olmaları bizi çok memnun etti. Her firmamızı tek
Fuar öncesinde sayın başkonsolosumuz ve sayın ticaret ateşemiz ile bir araya gelerek kendilerinden yaşanan gelişmelerle ilgili bilgi aldık. Kendilerinin yaklaşımları sayesinde, kuyumculuk sektörü olarak, dünyanın öbür ucu diyebileceğimiz bir yerde hükümetimizin gücünü arkamızda hissettik.
tek ziyaret ederek, varsa sorularını yanıtladılar, gerekli bütün çalışmaların yapılmış olduğunu ve herhangi bir sıkıntı yaşanması durumunda da kendileri ile irtibata geçebileceklerini ilettiler. Göstermiş oldukları ilgiden dolayı Sayın Başkonsolosumuz Peyami Kalyoncu ve Sayın Ticaret Ateşemiz Merve Kalyoncu’ya sektörümüz adına teşekkür ederiz. Fuarın başta katılımcılarımız olmak üzere tüm sektörümüze hayırlı olmasını dileriz.
İTO Kuyumculuk Komitesi Bangkok’taki Yerel Firmaları Ziyaret Ederek IJS’ye Davet Etti;
‘’İSTANBUL’UN SUNDUĞU FIRSATLARI KEŞFEDİN’’
İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi çeşitli temaslarda bulunmak üzere Bangkok Gems & Jewelry Show’u ziyaret etti. Komite üyeleri Bangkok’taki firmalara Türkiye pazarının büyüklüğünden ve İstanbul’un sunduğu fırsatlardan bahsederek İstanbul Jewelry Show’a davet etti.
G
lobal mücevher endüstrisinin önemli fuarlarından biri olarak kabul edilen Asya’nın Bangkok Gems & Jewelry Fair 10 – 12 Eylül 2019 tarihleri arasında gerçekleştirildi. İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı ve komite üyeleri Ercan Ozboyacı, Minas Aslan, Mirat Kökler, Ömer Dinçel ve İTO Kuyumculuk Komitesi Üyesi ile birlikte İKO Başkan Yardımcısı görevini yürüten İlhami Yazıcı Türkiye’yi temsilen fuarda çeşitli temaslarda bulundu. Erhan Hoşhanlı; ‘’Tayland, mücevher alanındaki eğitimde önemli ülkelerden biri’’ Ziyaretle ilgili değerlendirmelerde bulunan Erhan Hoşhanlı şunları söyledi; ‘’Bu fuar yalnızca Asya’nın değil global mücevher endüstrisinin sayılı fuarlarından biri olarak kabul ediliyor. İTO Kuyumculuk Komitesi olarak fuarda çeşitli
164 Altın Dünyası
temaslarda bulunduk. Tayland, mücevher işleme ve taş kesim alanında söz sahibi bir ülke. Bu konuda iyi olmalarının önemli sebeplerinden biri eğitime önem veriyor olmaları. Mücevher alanındaki en iyi eğitim kurumlarından biri olan Bangkok’taki College of Creative Industry’den Prof. Kageeporn Wongpreedee ile bir araya geldik ve karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Diğer bir görüşmemizi fuar organizatörü firma yetkilileri ile birlikte gerçekleştirdik. Istanbul Jewelry Show ve Bangkok her geçen sene gelişen fuarlar. İTO Kuyumculuk Komitesi olarak gerek fuarlar gerekse sektörler bazında aradaki ilişkinin gelişmesi için neler yapabileceğimiz konusunda da görüşlerimizi organizatör firma ile paylaştık. İş birliği yapılan firmalara ziyaret Bangkok fuarını Türkiye’den pek çok kişi ziyaret ettiği gibi
katılan firmalarımız da var. Aynı zamanda İstanbul’daki pek çok firma Tayland’daki firmalarla iş birliği içerisinde. Bu firmaları da ziyaret ederek karşılıklı değerlendirmelerde bulunduk.’’ İlhami Yazıcı; ‘’Gemeloji Laboratuvarı’nı ziyaret etik’’ İTO Kuyumculuk Komitesi üyesi olmasının yanı sıra İKO Başkan Yardımcısı kimliği ile de görüşmelere katılan İlhami Yazıcı şu noktaların altını çizdi; ‘’Göreve geldiğimiz günden bu yana yaptığımız çalışmalarla GLT’yi daha da geliştirdik. Değerli taş derecelendirme ve sertifikasyon anlamında dünyadaki gelişmeleri ve bu konuda yapılanları takip ediyoruz. Bangkok seyahatimizde buradaki gemoloji laboratuvarlarının yetkilileri ile de bir araya gelme fırsatı bulduk ve karşılıklı iş birliği fırsatları ile ilgili değerlendirmelerde bulunduk.
Karşılıklı iş birliğinin gelişimi için önemli fırsatlar var Ziyaretimizin geneli ile ilgili şunları söyleyebilirim; Tayland mücevherde söz sahibi ülkelerden biri. Türkiye mücevher endüstrisi de her ne kadar ağırlıklı olarak altın alanında dünyanın önemli oyuncularından biri olsa da değerli taşlar ve değerli taşlı mücevher alanında da önemli gelişim kaydediyor. Kaldı ki Türkiye olarak dünyanın en önemli montür üreticisi ülkesi konumundayız. Taş alanında önemli avantaja sahip Tayland ile geliştirebileceğimiz iş birliği, her iki ülke mücevher endüstrileri için önemli katkılar sağlayacaktır. Bangkok’ta bulunan yerel firmalarla görüşüp onlara Türkiye pazarının büyüklüğünü ve İstanbul’un sunduğu fırsatlardan bahsedip, İstanbul Jewelry Show’a davet ettik. Gerek İTO Kuyumculuk Komitesi gerekse İKO olarak bu konuda üzerimize düşen çalışmaları ortaya koyacağız.’’
KUYUMCU MAKİNALARI İMALATI VE BAKIM ONARIM SERVİSİ
KUYUMCU MAKİNALARI İMALATI VE BAKIM ONARIM SERVİSİ Evkaf sk. no 3/26 Sultanhan Çemberlitaş / İSTANBUL TEL: (0212) 516 00 85 GSM: (0544) 544 15 79 www.nafimakina.com
İTO KUYUMCULUK KOMİTESİ’NDEN HONG KONG TİCARET ATEŞESİ’NE ÖNEMLİ ZİYARET İTO Kuyumculuk Komitesi Hong Kong Ticaret Ateşesi Merve Yılmazcan ile bir araya geldi. Yılmazcan yaptığı değerlendirmede, Yaklaşık 1 trilyon dolar ithalat, 1 trilyon dolar da ihracat rakamlarına sahip olan Hong Kong’un kuyumculuk ve mücevherat sektöründeki iş adamlarımız için de önemli fırsatlar barındırdığının altını çizdi ve Hong Kong Jewelry Show öncesinde sektör mensuplarına başarılar diledi.
İ
stanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi Hong Kong Ticaret Ateşesi Merve Yılmazcan’ı ziyaret etti. Toplantıya İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı ve komite üyeleri Ercan Özboyacı, Minas Aslan, Mirat Kökler, Ömer Dinçel ve İTO Kuyumculuk Komitesi Üyeliği ile birlikte İKO Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten İlhami Yazıcı katıldı. 1 trilyon dolar ithalat ve 1 trilyon dolar ihracat rakamları ile dünyanın en önemli ticaret merkezlerinden biri olduğunu belirten T.C. Hong Kong Ticaret Ateşesi Merve Yılmazcan, pazarın büyüklüğü göz önünde bulundurulduğunda
166 Altın Dünyası
Türkiye’nin Hong Kong ile ticaretinin gelişme potansiyelinin büyük olduğunun altını çizdi. Her sektörde olduğu gibi kuyumculuk ve mücevherat sektöründe de frmalarımız için önemli fırsatlar bulunduğunu belirten Yılmazcan Hong Kong’un odaklanılması gereken bir pazar olduğunu söyledi. Yaşanan siyasi protestoların geçici nitelikte olduğunu ifade eden Yılmazcan, katılımcı firmalarımızın gönül rahatlığıyla fuarda başarıya odaklanabileceklerini vurguladı. Son dönemde Hong Kong ticaret yaslarında düzenlemeler yapıldığını ve bir takım kısıtlamalar
getirildiğini belirten Merve Yılmazcan, Ticari Ateşelik olarak, sadece ticaret yasaları güncellemeleri değil her konuda işadamlarımıza bilgi aktarmaya hazır olduklarının altını çizdi.
Hong Kong ticaret yasalarındaki değişikliklere dikkat etmek gerekiyor T.C. Hong Kong Ticaret Ateşesi Merve Yılmazcan ziyareti sonrasında değerlendirmelerde bulunan İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı şunları söyledi; ‘’Sayın Yılmazcan Hong Kong’un ticaret hacmi ve uyumculuk ve müceherat sektörünün önündeki fırsatlarla ilgili bizi bilgilendirdi. Hong Kong
Jewelry Show öncesinde faydalı bir görüşme gerçekleştirdik. Sayın ateşemiz Hong Kong’daki ticaret yasalarında yapılan güncellemeler konusunda da bizleri aydınlattı. Banka hesabı açmadan, ticaretin gerçekleşme süreçlerindeki pek çok aşamada bir takım değişiklikler olduğunu vurguladı. Hong Kong ile ticaret gerçekleştiren ya da gerçekleştirecek olan meslektaşlarımızın buradaki ticaret ateşeliğimiz ile irtibatta bulunmalarında büyük önem görüyoruz.’’
KOTASYONLU SATIŞ; ARTIK MÜMKÜN! HABER
GOLDİST’LE
KOTASYONLU SATIŞ; ARTIK MÜMKÜN!
OTOMASYONDA SUNDUĞU BENZERSİZ PROGRAM PAKETİYLE İÇ PİYASA MÜŞTERİLERİNİN YANI SIRA İNGİLTERE VE İTALYA’YA DA İHRAÇ EDEN GOLDİST BİLİŞİM .Ş, EKİM FUARI’NDA YAZILIM ALANINDA BİR İLKE İMZA ATARAK GELİŞTİRDİĞİ YENİ BİR ÖZÜMÜ SUNACAK. ÜRETİMDEN ETİKETLEME SİSTEMİNE, CENTERDAN PACKİNG LİST, ATA KARNESİ MODÜLÜNE KADAR KUYUMCULARA ZAMAN VE MALİYET KAZANDIRAN ETKİN ÇÖZÜMLERLE DESTEK OLAN GOLDİST, DE PAKETİYLE MÜŞTERİLERİNE KOTASYON OTOMASYONDA SUNDUĞU BENZERSİZ ŞİMDİ PROGRAM İÇ PİYASA MÜŞTERİLERİNİN YANI SIRA İNGİLTERE İTALYA’YA DA İHRAÇ EDEN GOLDİST BİLİŞİM SATIŞLARI YAPMAVEKOLAYLIĞI SAĞLIYOR.
GOLDİST İLE KOTASYONLU SATIŞ ARTIK MÜMKÜN
T
A.Ş, EKİM FUARI’NDA BİRaçıkladı. İLKE İMZA ATARAK ihracatçı GELİŞTİRDİĞİ YENİ BİR çözümler ürk kuyumculuğunda üretim YAZILIM firmalar için de özgün bir ALANINDA ilke imza attıklarını ÇÖZÜMÜ SUNACAK. ETİKETLEME SİSTEMİNE, CENTERDAN PACKİNG LİST, hattında hem butik, hem deÜRETİMDEN seri sunuyor. Goldist, programa eklediği modül “Ekim Fuarı’nda sunacağımız en önemli özellik; üretim yapabilmeMODÜLÜNE kabiliyetine ile ihracatçıların Çeki listesi (Packing list) ve Goldist’le; artık kotasyon satışı yapabilirsiniz. ATA KARNESİ KADAR KUYUMCULARA ZAMAN VE MALİYET KAZANDIRAN sahip Kurtulan Kuyumculuk’ta Ata Karnesi raporlarını saniyeler içerisinde Kotasyonla mücevher üreten firmalar, ETKİN ÇÖZÜMLERLE DESTEK OLAN GOLDİST, ŞİMDİ DE MÜŞTERİLERİNE KOTASYON 25 yıllık üretim ve pazarlama altını, pırlantayı, işçiliği ve taşları ayrı ayrı SATIŞLARI YAPMA KOLAYLIĞI SAĞLIYOR. hazırlamalarına imkan veriyor. Bugüne
T
eneyimiyle geliştirilen Goldist Bilişim A.Ş, ürk kuyumculuğunda üretim retici, toptancı ve perakendeci müşterilerine hattında hem butik, hem de seri unduğu paket programını yeni çözümlerle üretim yapabilme kabiliyetine enginleştiriyor. Otomasyonda benzersiz sahip Kurtulan Kuyumculuk’ta e üstün çözüm modülleriyle piyasadaki 25 yıllık üretim ve pazarlama deneyimiyle Goldist Bilişim A.Ş, akiplerinden ayrışarakgeliştirilen öne çıkan Goldist üretici, toptancı ve perakendeci müşterilerine Bilişim, 10-13 Ekim 2019 tarihleri arasında sunduğu paket programını yeni çözümlerle üzenlenecek İstanbul Mücevher Fuarı’nda zenginleştiriyor. Otomasyonda benzersiz rograma entegre ettikleri ve kuyumcuları ve üstün çözüm modülleriyle piyasadaki atışlarda büyük kolaylık getirecek bir yenilikle rakiplerinden ayrışarak öne çıkan Goldist Bilişim, 10-13 Ekim 2019 tarihleri uluşturacak. Programın rakiplerinden arasında düzenlenecek İstanbul olarak Mücevher Fuarı’nda stünlüklerini ayrı ayrı modül değil, bir programa entegre ettikleri ve kuyumcuları ütün şeklinde otomasyon olarak geliştirilmesi satışlarda büyük kolaylık getirecek bir yenilikle larak tanımlayan Goldist Bilişimrakiplerinden uzmanı buluşturacak. Programın Cemal Kazık, yeni çözümleriyle satış alanında üstünlüklerini ayrı ayrı modül olarak değil, bir
bütün şeklinde otomasyon olarak geliştirilmesi olarak tanımlayan Goldist Bilişim uzmanı KUYUMTIME Ekim 2019 Cemal/ Kazık, yeni çözümleriyle satış alanında Dünyası 78 Altın 168 KUYUMTIME / Ekim 2019
fiyatlandırarak satabiliyorlar. Bu oldukça zor ilke imza attıklarını açıkladı. ve bir karmaşık bir işlemdir. Biz, bunu Goldist’e “Ekim Fuarı’nda sunacağımız en önemli özellik; entegre ettik; artık müşterilerimiz kolaylıkla Goldist’le; artık kotasyon satışı yapabilirsiniz. kotasyon satışı yapabilecek. diğer Kotasyonla mücevher üreten Kotasyon, firmalar, yazılım çözemediği birayrı konudur. altını, firmalarının pırlantayı, işçiliği ve taşları ayrı satabiliyorlar. Bu oldukça zor Bu fiyatlandırarak konuda Goldist Bilişim tektir. Piyasada ve karmaşık bir işlemdir. Biz, bunu Goldist’e bunu yapabilen tek yazılım Goldist’tir.”
entegre ettik; artık müşterilerimiz kolaylıkla kotasyon satışı yapabilecek. Kotasyon, diğer İhracatçı firmalara özgün yazılım firmalarının çözemediği bir konudur. çözümler! Bu konuda Goldist Bilişim tektir. Piyasada bunu yapabilen yazılım Goldist’tir.” barkod, Goldist Bilişim’intek paket programında
sayım, stok, kasa, sipariş ve teklif, iş emirleri, İhracatçı firmalara özgün web entegrasyonu, mobil çanta, terazi çözümler! entegrasyonu, center Goldist Bilişim’in paket çözümleri, programındatoptan barkod, bayisayım, entegrasyonu ve eyanı sıra stok, kasa, sipariş veticaretin teklif, iş emirleri, web entegrasyonu, mobil çanta, terazi entegrasyonu, center çözümleri, toptan bayi entegrasyonu ve e- ticaretin yanı sıra
kadar bu işlemler manuel olarak yapıldığı
ihracatçı firmalar için de özgün çözümler için firmalara zaman kaybı ve ekstra maliyet sunuyor. Goldist, programa eklediği modül yüklediğini hatırlatan Cemal piyasada ile ihracatçıların Çeki listesi (Packing list) Kazık, ve bunu raporlarını çözen teksaniyeler otomasyonun Ata Karnesi içerisinde Goldist olduğunuimkan dile veriyor. getirdi.Bugüne hazırlamalarına kadar bu işlemler manuel olarak yapıldığı için firmalara ve ekstra maliyet Yurt zaman dışınakaybı program ihracatı yüklediğini hatırlatan Cemal Kazık, piyasada Kısa süre içerisinde müşteri portföylerini bunu çözen tek otomasyonun Goldist hızladile arttırma olduğunu getirdi. başarısı gösterdiklerini işaret
eden Goldist Bilişim uzmanı Cemal Kazık,
Yurtyurt dışına program içinde İstanbulihracatı başta olmak üzere
Kısa süre içerisinde müşteri Büyükşehirlerin yanıportföylerini sıra İngiltere ve İtalya’ya hızla arttırma başarısı gösterdiklerini işaret programı ihraç ettiklerini, İspanya ve eden Goldist Bilişim uzmanı Cemal Kazık, Yunanistan’la görüşmelerin yurt içinde İstanbul başta olmak üzereise sürdüğünü vurguladı. Büyükşehirlerin yanı sıra İngiltere ve İtalya’ya programı ihraç ettiklerini, İspanya ve Yunanistan’la görüşmelerin ise sürdüğünü vurguladı.
GLT AKADEMİ’DE RENKLİ TAŞLAR EĞİTİMİ BAŞLIYOR
Sertifikasyon çalışmaları ve pırlanta eğitimleriyle sektörün referans kuruluşu haline gelen ve son bir yıl içerisinde 15 bine yakın renkli taş analizi talebini karşılayan Türkiye Gemoloji Laboratuvarı GLT, 2020 yılıyla birlikte kendi Ar-Ge ve know how’ı ile geliştirdiği renkli taşlar eğitimini başlatıyor. Hafta içi verilecek eğitimler sonunda kursiyerler, gemolojik cihazlarla taşları tanımlayacak bir beceriye sahip olacak. TÜRKAK’tan TS EN ISO/IEC 17025 akreditasyon belgesini alarak dünyanın sayılı laboratuvarları arasına giren Türkiye Gemoloji Laboratuvarı (GLT), eğitimde yeni bir süreci daha başlatıyor. Pırlanta ve mücevher sertifikasyon çalışmaları, pırlanta eğitimleri ve değerleme hizmetleriyle sektörün referans kuruluşu haline gelen GLT Akademi, kuyumculardan gelen talep ve piyasa ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak eğitim hizmetlerine 2020 yılıyla birlikte renkli taşları da ekliyor. GLT Akademi yöneticisi, gemolog Emre Günay tarafından haftanın 5 günü verilecek eğitimlerde kursiyerlere renkli taşları birbirinden ayırt edebilecek, gemolojik cihazlarla çalışılarak taklit ve sentetik taşları, orijinal taşlarla karşılaştırıp tanımlayacak bilgi ve beceri sunulacak. Renkli taşlar kursu sonunda yapılacak sınavda başarı gösteren kursiyerler sertifika almaya hak kazanacak.
Benzersiz bir eğitim olacak
Bugüne kadar yüzlerce sektör mensubu ve tüketiciye pırlanta eğitimi veren 170 Altın Dünyası
GLT Akademi, renkli taşlar eğitiminde örnek teşkil edecek bir eğitim içeriğiyle farkını bir kez daha ortaya koyacak. Renkli taşlar eğitim müfredatı ve içeriği, tümüyle uluslararası gemoloji eğitimi almış GLT gemologları tarafından kurumun kendi Ar-Ge ve know how’ı kullanılarak hazırlanmış. Bu nedenle GLT Akademi’de verilecek eğitimler, katılımcılara dünya örneklerinden bağımsız, yerli, özgün ve benzersiz bir deneyim sunmuş olacak.
1 yılda 15 bin analiz
GLT Laboratuvarı, son bir yıl içerisinde sektörden gelen 15 bine yakın renkli taş analizi talebini karşıladı. GLT, akredite pırlanta sertifikasyon hizmetinin yanı sıra renkli taşları içeren mücevherler için de sertifika düzenliyor.
GLT’de verilen hizmetler
Kalkınma Bakanlığı’na bağlı İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) desteğiyle kurulan GLT Laboratuvarı’nda pırlanta, renkli taşlar ve mücevher sertifikalandırılması işlemi, pırlanta eğitimi ve Borsa İstanbul değerleme
hizmeti faaliyetleri yürütülüyor. Pırlanta, renkli taşlar ve mücevherin sertifikalandırılma işlemi, gemoloji alanında lisans-yüksek lisans eğitimleri almış ve uluslararası gemoloji enstitüleri tarafından verilen akredite eğitimlerini tamamlamış deneyimli gemologlar tarafından veriliyor. En son teknolojiyle donatılmış laboratuvarda, başta doğal, sentetik ve taklit olan mücevher taşlarının tanımlanması ve sertifikasyonu yapılıyor. Mücevher taşlarında uygulanan kimyasal ya da fiziksel yöntemlerle yapılan iyileştirme işlemlerini analitik yöntemlerle tespit ederek, mücevher sertifikası düzenleniyor. Ekim Fuarı’nda tüm sektör mensuplarını İstanbul Kuyumcular Odası kurumsal standında (Hall44M10) bekliyoruz.
ARD GOLD (Altın Rafineri Dünyası) olarak teknolojinin geldiği son noktada gerekli tüm teçhizatlar ile donatılmış tesisimizde değerli metallerin yüksek verimde geri kazanım (Ramatçılık) çalışmaları yapılmaktadır. Sizlerden gelen her türlü katı ve sıvı örneğin içeriğinde bulunan değerli metaller, numunenin yapısına uygun seçilen yöntemler ile geri kazanılabilmektedir. Tüm numuneler geri kazanım işlemi öncesi ve sonrası alanında uzman araştırmacılar tarafından analiz edilerek geri kazanım verimleri hesaplanmaktadır. İşlemlerimizin tamamında çevreye duyarlı bir şekilde kurşun kullanımından kaçınılmakta ve sizlere daha iyi hizmet verebilmek için her geçen gün tesisimize yenilikler kazandırılmaya devam edilmektedir.
Bugüne kadar sektörümüzün geri kazanım tesisinde kullanılan fırınlar herhangi bir teknik altyapıya sahip olmamaktaydı. Biz ARD Gold olarak yakma işlemini gerçekleştirdiğimiz fırının ülkemizde çok bilinmeyen bir bilim dalı olan Termo Dinamik Bilim dalından üst seviyede faydalanılarak ortaya çıkmış olan son teknoloji yakma fırınında yakma işlemini gerçekleştiriyoruz. İşlem öncesi ve sonrası alınan numeler AR-GE Labaratuvarımızdan içerisindeki altın miktarı tayin edilerek işlem aşamalarında kullanılacak kimyasal miktarları belirlenir.
Atıklar tesisimize geldiği andan itibaren türlerine göre asitik veya bazit olarak ayrılır. Ayrıştırılan malzemeler türüne uygun filtrelerden geçirilerek yakmaya hazır hale getirilir. Fırından çıkan küller değirmen ve karıştırıcılardan geçerek homojen bir malzeme haline getirilir homojen malzemenin tanecikleri mikron seviyededir. Bu sayede kimyasal işlem sürecindeki veririmliliğin artmasını sağlamaktadır. noktadı Burada İfraz makinası değirmenden çıkan külleri asitle buluştuğu noktadır. kullandığımız makine tamamen kapalı sistem olup açığa çıkan gaz distilasyon yoluyla tekrar sisteme dahil edilmektedir. Bu da gereksiz kimyasal kullanımını ve gaz salınımının önüne geçmektedir. Asit işlem süresi biten ürün filtrelerden geçirilerek çöktürme tankına alınır. Çöktürme tankından sonra çeşitli kimyasllarla çöktürme işlemi yapılır. Sonrasında filtrelerden geçirilerk altına ulaşılır.
Fabrika: İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Çevre Sanayi Sitesi 4. Blok No:3 Başakşehir / İstanbul
Merkez: Yenibosna Mah. Ladin Sok. No:4 Kuyumcukent Atölyeler Bloğu 2. Kat 3. Sk. No:18 Bahçelievler / İstanbul
Telefon: +90 212 485 00 53 - +90 532 270 51 34 info@ardgold.com.tr - www.ardgold.com.tr
172 Altın Dünyası
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
174 Altın Dünyası
176 Altın Dünyası
178 Altın Dünyası
180 Altın Dünyası
- Messika -
A Diamond Heritage A prominent figure on the diamond trading scene since he started out in 1972, André Messika brought his daughter up on dreams dusted with jewels, punctuated with trips around the world to source extraordinary stones. Surrounded by legendary gems from a young age, Valérie Messika moved away from diamond trading to concentrate on her passion for design and guided by a love for precious stones, she has blazed a glittering trail in the very closed world of fine jewelry. Valérie Messika’s philosophy is to imagine, dream and create. Her strengths lie in her fertile imagination, keen eye for detail and the ability to challenge herself every day. Carefully graded for size, color and purity, each stone is an immediate stimulus for a new detail, a curve, or a movement. Father and daughter represent two facets of a single passion for the eternal stone. And one day, Valérie Messika may well overtake the master, as the Messika name shines on, in the jewelry firmament. Maison Messika is about imagining, dreaming and creating, to give shape to a unique kind of jewelry. The first game-changer was the Skinny, slim diamond lines of surprising flexibility that re-drew the jewelry blueprint to highlight the essential, the adaptable. New and surprising shapes are constantly studied and re-imagined, to enhance female beauty and blend the timeless with the contemporary.
182 Altın Dünyası
Deep Blue Roberto Bravo’nun marka yüzü ve misafir tasarımcısı; Victoria Bonya
na doğru yeni bir yolculuğa davet etmekte ve yaratıcı ruhun hayranlarına büyüleyici bir yaşam stili sunmaktadır. Marka bugün çağdaş çizgileri, ileri teknolojisi, sıradışı tasarımları, usta işçiliği, etkileyici koleksiyonları ve geniş ürün yelpazesi ile tüm dünya çapında güçlü bir mücevher akımı yaratmaktadır.
Her bir Roberto Bravo mücevheri “ilham veren tasarımlar” ile benzersiz bir his yaratır Kamar ailesinin 1948 yılında başlayan ve 3 kuşaktır devam eden altın ve mücevher tutkusu, 1997 yılında dünyaya açılma vizyonu ile Roberto Bravo markasına dönüşmüştür. 1998 yılında dünya altın tasarım ve üretimin merkezi olan İtalya’nın Arezzo kasabasında Roberto Bravo firması olarak faaliyetlerine başlamış , 2008 yılında da ofisi Vicenza Corso Palladio’ya taşımıştır.
1997 yılına kadar perakende , üretim ve ihracat alanlarında faaliyet gösteren firma; bu yıldan itibaren dünya markası olma yolunda çalışmalara başlamıştır. Roberto Bravo ; merkezi İstanbul’da olan, Vicenza ve Moskova ofisleri ile yönetim faaliyetlerine , Türkiye, İtalya ve Kore ofisleri ile tasarım ve üretim faaliyetlerine devam eden uluslararası bir mücevher firmasıdır. Roberto Bravo , mücevher tutkunlarını değerli taşların gizemli ve büyüleyici dünyası-
Naviblue Mavi elmaslar, dünyanın en prestijli ve nadir hazinelerinden biridir. Bu muhteşem mücevherlerin altında yatan çekicilik, ışık efektleri ve kırılma ile geliştirilmiştir. Bir kelebek, beyaz altın ve mavi elmaslardan yapılmış bir kolye üzerinde sakince dinlenmektedir. Büyüleyici bir yıldız şeklinde kes, lmiş mavi pırlantalı bileklik, bizi yıldızların anlamını okumaya ve gizemlerini ortaya çıkarmaya teşvik eder.
184 Altın Dünyası
186 Altın Dünyası
188 Altın Dünyası
190 Altın Dünyası
192 Altın Dünyası
VERDA ALATON & TOHUM DESIGN Verda Alaton’un kurucusu ve tasarımcısı olduğu aksesuar markası Tohum Design, eşsiz ve nadir olanın daha da değer kazandığı günümüzde, her biri el yapımı ve tek olan tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Doğanın yarattığı güzelliklere odaklanma fikriyle doğan Tohum’un tasarımlarında, Alaton’un dünyanın çeşitli yerlerinden getirdiği doğal taşlar ve her türlü materyal kullanılıyor. 2019 takı trendleri arasında yer alan ve çok sayıda markanın da koleksiyonlarında yer verdiği deniz kabuklarını Tohum Design’ın Concha Koleksiyonu’nda da görmek mümkün. Altın ve gümüş kaplama veya doğal haliyle bırakılmış değişik formlardaki deniz kabuklarının kullanıldığı koleksiyonda, özellikle doğal taşların da dahil edildiği tasarımlarda, zarif bir uyum söz konusu. Markanın 2019’un ilk aylarında çıkan ve çok beğenilen bir diğer koleksiyonu da ‘Dünya’ oldu. Günümüz aksesuar modasının da işaret ettiği gösterişli kelepçeli tasarımların olduğu, kalın çizgilerden oluşan bu koleksiyonda, zinciri anımsatan iç içe geçmiş halkalar ve düğüm detayları bulunuyor. Tohum Design bu koleksiyonu, kadın dayanışmasının modern bir kutlaması olarak sunuyor, sorunsuz bir biçimde iç içe geçmiş ve ayrılmaz parçalar ise beraberliğin gücünü simgeliyor. Yeni koleksiyon Lumia’nın ise 26-30 Eylül tarihleri arasında Paris’te tanıtılacağı, markanın instagram hesabından duyuruldu.
194 Altın Dünyası
196 Altın Dünyası
198 Altın Dünyası
200 Altın Dünyası
202 Altın Dünyası
204 Altın Dünyası
206 Altın Dünyası
208 Altın Dünyası
210 Altın Dünyası
212 Altın Dünyası
214 Altın Dünyası
216 Altın Dünyası
218 Altın Dünyası
Dior Joaillerie’in yeni yüzü, Cara Delevingne! Cara Delevingne, Fransız moda evinin mücevher bölümü olan Dior Joaillerie’nin yeni yüzü olarak ilan edildi. Dior Onu “bir ilham perisinden çok daha fazlası” olarak nitelendirdi. Model, Victoire de Castellane tarafından tasarlanan son koleksiyon Rose des Vents’i ön plana çıkardı. Öngörülemeyen, tuhaf tarzıyla bilinen 27 yaşındaki model; Dior’un masalsı ve kadınsı aksesuarlardan daha alışılmışın dışında ve androjen bir görünüme geçtiğini gösteriyor. Dior Delevingne’ı “geleneksel mücevher kodlarını tersine çevirmek” için mükemmel bir model olarak görüyor. Markanın basın açıklamasında, modelin mücevherleri üst üste karıştırarak ultra modern bir doğallıkla takıyor olmasının onun tekil kişiliğini yansıttığı, bu tarzın onun benzersizliğini beslediği ve çok yönlü kişiliğini ortaya koyduğu dile getiriliyor. “Kendi kurallarına göre yaşıyor ve karıştırarak takmayı tercih ediyor; bir şarkıcı, model, ilham perisi veya oyuncu gibi - tek sınırı kendi özgürlüğü.”
İHRACATÇILARIN DÜNYAYA AÇILAN KAPISI WOJ TÜM DÜNYADA
İ
hracatçı firmalardan gelen yoğun talep üzerine Mücevher İhracatçıları Birliği yönetiminin bu yönde bir karar aldığını belirten proje koordinatörü Remzi Çelen, World of Jewelry (WOJ) Magazine ile ilgili şunları söyledi;
World Diamond Magazine aynı şekilde devam edecek
‘’Mücevher İhracatçıları Birliği’nin JTR Export, Sector Guide ve World Diamond Magazine (WDM) yayınlarını 5 yıldır hazırlıyoruz. Turquality desteği ile İngilizce hazırlanan WDM, 5 yıl içinde alanında dünyanın sayılı yayınlarından biri haline geldi. Firmalarımızdan yoğun talep olmasına rağmen Turquality desteği ile hazırlandığı için reklam alınması teknik olarak mümkün olmuyordu.
İkinci yayın World of Jewelry (WOJ) Magazine de devrede
İhracatçı firmalardan gelen talebin artması üzerine Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetimi World of Jewelry (WOJ) Magazine yayınının da hazırlanmasına karar verdi. Böylece ihracatçı firmalarımızın da dünyadaki binlerce alıcıya firmalarını tanıtabilmelerinin önü açıldı.
Özel dağıtım datası
Yaklaşık 20.000 firmadan oluşan listeden reklam veren ihracatçılarımız seçim yaparak ‘’3000 firmadan oluşan en iyi alıcılar’’ datasını oluşturdu. Bu adreslere tek tek dergiyi gönderiyoruz. Dergi aynı zamanda Mücevher İhracatçıları Birliği’nin katıldığı bütün yurt dışı organizasyonlarda da dağıtılıyor. WOJ ilk olarak JTR’nin düzenlediği Miami Ticaret Heyeti’nde Kuzey, Orta ve Güney Amerika’dan alıcılar ile buluştu. Sonrasında Vicenza ve Hong Kong fuarlarına gönderildi.
Ticaret Bakanlığı %60 tanıtım desteği
2010/6 numaralı tebliğe göre dergide kullanılan reklamların bedelinin %60’ı Ticaret Bakanlığı tarafından destekleniyor. 220 Altın Dünyası
Mücevher İhracatçıları Birliği ve Altın Dünyası işbirliği ile hazırlanan World of Jewelry Magazine (WOJ) ilk sayısında sektörün dev ihracatçı firmaları tarafından büyük ilgi gördü. İhracatçı firmalarımızı yurt dışındaki alıcı firmalara tanıtmak amacıyla hazırlanan derginin ilk sayısı tüm dünyadaki binlerce firmanın adreslerine gönderildi. Bunun için firmaların yurtdışı marka tescil belgesine sahip olmaları ya da başvuru yapmış olmaları gerekiyor.
Dijital çalışmalarla destekleniyor
Derginin internet üzerinden de çok sayıda kişiye ulaştırılması için çalışmalar tamamlandı. Worldofjewelry.net web sitesi üzerinden haberler yayınlanmaya başladı. Ayrıca datamızdaki onbinlerce mail adresine düzenli mailing yapılmasının altyapı işlemleri de sonuçlandı. İlk sayının dijital dergi formatı da oluşturuldu. Dijital çalışmalarla yayının etkinliği çok daha fazla artırılacak.
Kısıtlı kontenjan
Yayın yurtdışına gönderildiği için ağırlık kısıtlaması söz konusu. Bu yüzden reklam sayfa sayısı kısıtlandı. Reklam veren firma seçiminde uzun yıllardır başarılı ve istikrarlı bir şekilde ihracat yapmak, sektörü başarılı bir şekilde uluslararası fuarlarda temsil etmek, ihracat sıralamasında üst sıralarda yer almak gibi kriterlere önem veriliyor.
Reklam bedeli 400 USD olarak belirlendi
Mücevher İhracatçıları Birliği tarafından 1 sayfa reklam bedeli 400 USD olarak belirlendi. Mümkün olduğunca fazla firmanın tanıtım imkanından faydalanabilmesi için çift sayfa reklam yasağı getirildi. Yurtdışı marka tescil belgesi olan firmalar %60 Ticaret Bakanlığı desteği sonrasında net 160 USD maliyet ile reklam kullanabilecekler.
Fuar özel sayısı tamamlanmak üzere
WOJ’un fuar özel sayısı JTR tarafından ağırlanan alım heyetindeki misafirlerin otel odalarında, otellerin karşılama masalarında, fuarda JTR ve Altın Dünyası standlarında ve ASEAN 2019 Konferansında dağıtılacak. Ayrıca 3000 yabancı alıcıya kargo ile de gönderilecek.
MÜCEVHERCİLERİN Z JENERASYONU VE MİLENYUM KUŞAĞINA ULAŞMALARININ 10 YOLU 2020’den itibaren dünya çapındaki en yüksek harcama yapan nesil olması beklenen milenyum kuşağı ve daha şimdiden dünya nüfusunun % 35’ini oluşturan Z jenerasyonu, firmaların en önemli tüketici kitlesini temsil ediyor. Bu demografik gruplarla iyi ilişkiler kurmak mücevherciler için sahada kalmak adına yapılması gerekenler listesinde ilk sırada geliyor. Pragma Danışmanlık tarafından hazırlanan bu çalışma stratejilerinizi belirlemede yol gösterici olabilir. 222 Altın Dünyası
B
ugünün değişken ekonomisinde sürekliliği sağlamak milenyallerin (21-39) ve Z jenerasyonunun (0-20) ihtiyaçları, görüşleri ve değerleri hakkında güçlü bir anlayış sahibi olmayı gerektiriyor. Küresel perakende danışmanlık hizmeti veren Pragma, tüketim alışkanlıklarını göz önüne alarak bu kitlelere nasıl hitap edebileceğinize dair teknikleri tüm sektör oyuncuları ile paylaşıyor;
1. OTANTİK OLUN
Hikayeler satar, bu yadırganamaz bir gerçek. Bir ürüne samimiyet, inandırıcılık ve içselleştirici bir tat bırakmak istiyorsanız hikayeleri kullanın. Tüketiciler artık arka planında bir hikaye yatan, tasarım ve fikrin birlikteliğinden ortaya çıkan özel şeyler arayışındalar. Satın alacakları o şeyin bir “ürün”den daha fazlası olmasını bekliyorlar. Yani satıcılar olarak ne sattığınızın yanında nasıl sattığınıza da odaklanmalısınız. Bunun için
İngiliz Kraliyet Ailesi’nden Meghan Markle’nin onca gösterişli mücevherler dururken Kısmet by Milka’nın ‘’Hamsa’’ yüzüğünü tercih ediyor olması, hikayeye odaklanmak konusunda verilebilecek bir örnek olarak gösterilebilir.
ürününüzü anlatırken kaynağının, yolculuğunun veya kullanıcısının hikayesi gibi destekleyici bir takım özellikleri aralarında hassas bir denge kurmak şartıyla kullanabilirsiniz. Örneğin İngiliz Kraliyet Ailesi’nden Meghan Markle’nin onca gösterişli mücevherler dururken Kısmet by Milka’nın ‘’Hamsa’’ yüzüğünü tercih ediyor olması, hikayeye odaklanmak konusunda verilebilecek bir örnek olarak gösterilebilir.
2. ETİK OLUN
Araştırmalar milenyallerin %42’sinin markalarda etik politikaları benimseyen standartlar aradıklarını gösteriyor. Bu yüzden kaliteli kuyumcuların ham maddelerinin etik değerlerine vurgu yapmaları artık bir artı değil, şart olarak görülüyor. Bu yöntem; amaçlı satın alımları teşvik ederek basit bir alışverişi daha başka bir olaya çevirmek için iyi bir fırsat sunuyor. Örneğin Chopard, yalnızca malzemelerinin kaynakları
konusunda şeffaflık sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal ve ekonomik kalkınmayı artırmak için Güney Amerika’daki altın madenciliği topluluklarıyla da ortak işler yürütüyor. Bunun gibi etik olmaya örnek olan bir davranış eylemi ve marka politikası milenyaller ve Z jenerasyonunda kesinlikle pozitif yankı buluyor. Mücevherat sektöründe Responsible Jewellery Council’in üye sayısı her geçen gün artıyor. Ülkemizden Arpaş ve Midas’ın da RJC üyesi olduğunu belirtmekte fayda var.
3. YENİLİKÇİ OLUN
Milenyallerin %70’i laboratuvarda üretilen elmasları nişan yüzüğü olarak tercih ediyor. Çevre bilincine
DOĞUM YILI DOĞUM YILI
sahip genç tüketiciler, marka kimliklerini çevreye duyarlı olma ve çelişkisiz olma üzerine inşa eden markalardan alışveriş yapıyorlar. Örneğin mücevher markası Kimai, laboratuvarda yetiştirilen elmaslardan oluşan ürünler üretiyor ve ürünlerini geri dönüştürülebilir ambalajlarda sunuyor. Kuyumculuk sektöründe rekabet etme şansınızı kaybetmemek için yenilikçi yaklaşımlarla giderek büyüyen laboratuvarda yetiştirilen elmas pazarına ve Meghan Markle gibi ünlülerin bu parçaları takarak beğeni ve takdir topladığı günümüze ayak uydurmanız gerekiyor. Yeri gelmişken hemen belirtelim, Türkiye’de de sektörün önemli firmalarından birinin, global bir marka işbirliğine giderek lab grown diamond pazarına yönelik bir
DOĞUM YILI DOĞUM YILI
PEK ÇOĞU BABY BOOMERS JENERASYONU TARAFINDAN YETİŞTİRİLDİ
PEK ÇOĞU X JENERASYONU TARAFINDAN YETİŞTİRİLDİ
PEK ÇOĞU BABY BOOMERS JENERASYONU EKONOMİK GERİLEME TARAFINDAN YETİŞTİRİLDİ DÖNEMİNDE GELİŞTİLER
PEK ÇOĞU XDURGUNLUK JENERASYONU EKONOMİK TARAFINDAN YETİŞTİRİLDİ DÖNEMİNDE GELİŞTİLER
EKONOMİK GERİLEME İDEALİST, OLMA EĞİLİMLİ DÖNEMİNDE GELİŞTİLER
EKONOMİK DURGUNLUK PRAGMATİK, PRATİK SONUÇLARA DÖNEMİNDE GELİŞTİLER YÖNELİK OLMA EĞİLİMLİ
İDEALİST, EĞİLİMLİ DENEYİM OLMA YAŞAMAYA ODAKLI
PRAGMATİK, PRATİK SONUÇLARA PARA TASARRUFUNA ODAKLI YÖNELİK OLMA EĞİLİMLİ
DENEYİMÖNCÜSÜ YAŞAMAYA ODAKLI MOBİLİN
PARA TASARRUFUNA MOBİLLE DOĞDU ODAKLI
DEĞERLERİNİ PAYLAŞAN MARKALARI MOBİLİN ÖNCÜSÜ TERCİH EDER
ÖZGÜN MOBİLLEHİSSETTİREN DOĞDU MARKALARI TERCİH EDER
DEĞERLERİNİ PAYLAŞAN MARKALARI FACEBOOK VE INSTAGRAM TERCİH EDER TERCİH EDER
ÖZGÜN HİSSETTİREN MARKALARI SNAPCHAT VE INSTAGRAM (STORY) TERCİH EDER EDER TERCİH
FACEBOOK VE INSTAGRAM TERCİH EDER
SNAPCHAT VE INSTAGRAM (STORY) TERCİH EDER
224 Altın Dünyası
%
70
Milenyallerin %70’i laboratuvarda üretilen elmasları nişan yüzüğü olarak tercih ediyor. Çevre bilincine sahip genç tüketiciler, marka kimliklerini çevreye duyarlı olma ve çelişkisiz olma üzerine inşa eden markalardan alışveriş yapıyorlar.
%
51
Genç kadınlar artık mücevherleri sadece kutlamalarda verilen hediyeler olarak görmüyorlar çünkü zaten milenyallerin %51’i mücevherlerini kendileri satın alıyorlar.
hamlede bulunacağı, sektör kulislerinde sıklıkla konuşulmaya başlandı. Ancak sektörün geneli bu konuda ‘’bekle-gör’’ stratejisini benimsemiş görünüyor.
4. SÜRDÜRÜLEBİLİR OLUN
Hem döngüsel hem de paylaşımlı ekonominin yükselişiyle birlikte lüks kiralama piyasası adında yeni bir pazar ortaya çıktı. Londra merkezli marka Glitzbox, mücevher kiralamada abonelik hizmeti sunarak bu piyasaya katıldı. Amerika’daki Watchgang markası da aynı fikirle yeni saatlerini talep edenlerine kiralıyor. Bu perakendeciler için kesin bir öngörü olmasa da, nicelikten daha çok kaliteye odaklanan milenyum kuşağı ve Z jenerasyonu daha az yüksek değerli ürün satın aldığından, gelecekte ürünlerin ham maddelerini yeniden kullanmaya başlamaları muhtemel görünüyor. Perakendeciler de yakın bir gelecekte müşteriye sınırsız bir hizmet sunma adı altıda altın eritme veya elmasları başka şekilde yeniden oluşturma gibi ek hizmetler sunabilir.
5. ŞEFAF OLUN
Milenyallerin ve Z jenerasyonunun dijital yerliler olarak sürekli olarak internette gezindiğini biliyoruz. De Beers tarafından yayınlanan
rapor da milenyum kuşağı ve Z jenerasyonu kadınlarının yaklaşık % 60’ının elmas tasarımları, kalite ve fiyatlandırma hakkında bilgi edinmek için satın almadan önce internette arama yaptıklarını öne sürüyor. Bu yüzden müşterilerinize ne satın aldıkları konusunda ve fiyatları noktasında şeffaf olarak doğru bilgilendirme yapmalısınız. Şeffaf olmanız müşterilerinizin güvenlerini kazanmanız için yararlı olacaktır. Tabii bu şeffaflık çoğu zaman Amerika markası Mejuri’nin yaptığı gibi perakendecilerin işini de zorlaştırabilir. Mejuri, adil fiyatlandırma prensiplerini vurgulamak için her bir ürününde piyasanın ortalama şişirilmiş kâr paylı fiyatlarının yanında kendi fiyatlarını gösteriyor.
6. KİŞİSEL OLUN
Genç müşterilerin müşteri hizmetleri söz konusu olduğunda, yüksek derecelerde işçilik beklentileri olduğunu ve teknolojinin giderek artan ihtiyaçlara cevap vermek için birçok perakendeci tarafından benimsendiğini gördük. Genç müşterilerin yardım alırken internet sitelerindeki robot danışmanları kullanmakta da çok daha rahat oldukları gözlemleniyor. Bu doğrultuda De Grisogono, sosyal
%
60
De Beers tarafından yayınlanan rapor da milenyum kuşağı ve Z jenerasyonu kadınlarının yaklaşık % 60’ının elmas tasarımları, kalite ve fiyatlandırma hakkında bilgi edinmek için satın almadan önce internette arama yaptıklarını öne sürüyor. medya kampanyasını müşterilerin kişiselleştirilmiş arama sonuçlarına dayanarak Facebook üzerinden satın alma tavsiyeleri veren robot danışmanlarla yürüttü. Siz de kuyumculuk perakendecileri olarak, müşteri ihtiyaçları ve talepleri üzerine çözüm sağlayabilmek adına her geçen gün gelişen teknolojileri firmanıza adapte etmelisiniz.
7. SOSYAL OLUN
Sosyal medya, bugünün ünlülerini ortaya çıkaran bir platform. Z Jenerasyonunun % 46’sı 10’dan fazla influencer’ı takip ediyor ve sosyal medya aracılığıyla markalarla milenyallerden daha fazla etkileşime geçiyor. Milenyallerin Facebook veya Twitter’dan ziyade Instagram üzerinden etkileşimde bulunmayı tercih ettiği görülüyor. Bu yüzden Instagram’da alışveriş işlevselliğinizi etkinleştirmeli ve mağaza içeriğiniz ile çevrimiçi içeriklerinizi senkronize etmelisiniz. Örneğin Missoma, Instagram gönderilerinde paylaştığı görünümlerin aynısını müşterilerine bir bütün olarak satın alma fırsatı veriyor.
8. ULAŞILABİLİR OLUN
Kuyumculukta müşterilerin çoğunu kadınlar oluşturmaya devam etse de milenyaller ve Z jenerasyonunda erkekler de ümit vadeden bir kitleyi meydana getiriyor. Bu potansiyeli fark eden İngiltere merkezli Astrid & Miyu markası, ilk unisex takı serisini piyasaya sürdü. Genç kadınlar artık mücevherleri sadece kutlamalarda verilen hediyeler olarak görmüyorlar çünkü zaten milenyallerin %51’i mücevherlerini kendileri satın alıyorlar. Cinsiyetlerin güç eşitliği kazandığı ve genç tüketicilerin eskisinden daha yüksek harcama gelirlerine sahip olduğu çağımızda, herkes için daha erişilebilir kampanyalar üretmelisiniz. 226 Altın Dünyası
9. VERİ KAYNAKLI OLUN
E-ticaretin gelişmesiyle birlikte, genç müşterilere nasıl hitap edileceğinin belirlenmesinde web analitiği kilit faktör olarak yerini alıyor. Bazı butik kuyumcular satışlarını artırmak için veri analizlerini kullanmaya çok önceden başladılar bile; Cartier, “Aşk bilekliği” satışında genç tüketiciler arasındaki veri sonuçlarına göre Panthère saatini Net-aPorter’da yayınladı. Tiffany & Co. ve Chopard’da müşteri tabanını genişletmek için Net-a-Porter’da ürünlerini sergilemeye başladı. Önceden sadece butik mağazalarında özel müşterilere hitap eden bu markalar, internet sayesinde geniş bir kitleye ulaşmış oldular ve genç tüketicilerin lüks mücevhere olan bakış açısını değiştirerek satın alma eğilimlerini artırdılar.
10. EĞLENCELİ OLUN
Mücevher satın alma deneyimi mağazalarda hala uzun kuyruklar ve kilitli çekmecelerle ilişkilendirilmekte. Oysa genç müşteriler markalardan kendilerinin yaşam tarzlarını ve davranışlarını yansıtmasını bekliyorlar. Bunun için, yiyecek-içecek ikramlı, influencer’ların katıldığı özel mağaza içi etkinlikleriyle müşterileriniz için kaliteli zamanlar yaratabilirsiniz. Çünkü bugünün genç tüketicileri sadece satışa imkân veren bir ortama sahip markadan alışveriş yapmak yerine kendilerine daha anlamlı ve kalıcı deneyimler sunan markalardan alışveriş yapmayı tercih ediyorlar. Kaynak: Pragma Danışmanlık Hizmetleri
FUARA HAZIRLANIRKEN ‘’Pek bir hareket yok’’ ‘’Bekliyoruz, tatsız!’’ ‘’Alım heyetine gelenler alıcı değil’’ ‘’Hep aynı kişiler’’ ‘’Bir şey olacağından değil, iş olsun diye katıldık işte...’’
Yukarıda saydıklarımız, her fuarda duymaktan artık usandığımız fuar klişelerinden yalnızca bir kaçı. Bazıları her saniyesi ‘’para’’ olan fuarda ayak üstü dakikalarca sohbet etmekten çekinmeyip, her karşılaştığı kişiye bu klişeleri tekrarlarken, nasıl oluyor da başka firmalar fuar sonrasında atölyelerinin üretim programını haftalarca dolduracak siparişler almayı başarıyor? İşte bu ikici gruptaki firmaların fuar öncesinde, fuar esnasında ve sonrasında neler yaptıklarını araştırdık. A.FUAR ÖNCESİNDE YAPILMASI GEREKENLER a. Hedeflerin Belirlenmesi
Aşağıda belirtilen genel geçer hedeflere bakarak, kendi firmanız için, fuara dair beklentilerinizi belirleyebilirsiniz. Unutulmaması gerekir ki, bu planlamalar fuardan önce tamamlanmalı ve sıkı takip edilmelidir. Hedefler, yönetim ile birlikte 228 Altın Dünyası
kararlaştırılmalı ve bu hedefler fuar öncesinde, fuar standında görev alacak ekibe tüm hatlarıyla aktarılmalıdır. Fuar katılımında temel hedefler şu şekilde özetlenebilir: - Kaliteli fuarlarla satışları arttırmak ve yeni siparişler almak - Yeni ürünleri ya da hizmetleri tanıtmak - Mevcut müşterilerle ilişkileri geliştirmek
- Yeni müşteriler kazanmak - Pazar araştırmaları düzenlemek - Firmaların iletişim kurulabilecek kişilerine ait kontak bilgileri elde etmek - Yeni pazarlar ya da ülkelere açılmak - Satış sürecini hızlandırmak - Medya desteği kazanmak - Rekabeti kontrol etmek - Ziyaretçilere eğitim düzenlemek - Yeni eleman almak
b. Hedef Kitlenin Belirlenmesi
Nihai tüketiciler, toptancılar ve perakendeciler, acenteler, tedarikçiler, basın ve halk, hedef kitle olarak tanımlanabilir. Katılımınızı planlarken, bu fuardaki hedef kitlenizi belirlemek, öncelik arz etmelidir. İletişim kavramının (reklam mesajı, reklam malzemesi ve fuar ekibinin oluşturulması) ana hatları belirlenirken, hedef kitle tanımı ön planda tutulmalıdır. Örneğin Bahreyn’de düzenlenen ve nihai tüketicilerin de ziyaret ettiği Jewellery Arabia ile yalnızca sektör mensuplarının ziyaret etiği Istanbul Jewelry Show’da hedef kitleler farklılık gösterebilir. Farklı türde fuarlar, farklı hazırlıklar gerektirebilir.
c. Pazar Hakkında Bilgi Toplanması
Fuara katılmadan önce, söz konusu fuar, ülke ve pazar hakkında temel bilgilerin toplanması gerekir. Pazar araştırması, bölgesel, ulusal ve uluslararası araştırmalara dayanmalıdır. Belirlenen sektör ile bağlantılı olarak, faal destekleyici ortak olabilecek ulusal ve uluslararası ticari derneklerin listesinin yapılması faydalı olacaktır. Pazar araştırmaları, muhtemel katılımcı ve ziyaretçilerin, ihtiyaç ve isteklerini daha iyi bilmek ve sektördeki son gelişmeleri fuar konseptine entegre edebilmek amacıyla gereklidir. Pazar hakkında bilgi toplarken öncelik verilmesi gereken konular şu şekilde özetlenebilir: - Sektör ve ülke hakkında bilgi edinmek - Rekabetin gözlenmesi (rakiplerin fiyat ve ürün politikası hakkında bilgi edinmek) - Rekabet koşullarını gözlemlemek - Hedef kitle içinde yer alan grupların davranışlar ve talepleri hakkında bilgi toplamak (Talep edilen ayar grupları, altın ve pırlanta vs gibi) - Hedef kitlenin yeniliklere karşı yaklaşımı hakkında bilgi edinmek - Pazardaki boşlukları belirlemek - Pazardaki eğilimler ve yenilikler hakkında bilgi edinmek - Pazar ile ilgili ihracat olanaklarını araştırmak.
d. Yetkilendirmelerin Yapılması ve Personel Planlaması
Fuar ekibi oluşturulurken de hedefler ve hedef kitle göz önünde bulundurulmalıdır. Yeni tedarikçiler arıyorsanız, “satın alma” bölümünden yetkililerin fuarda bulunması, doğru olacaktır. Diğer taraftan, teknik sunumların ağırlıklı olduğu bir fuarda, “araştırma-geliştirme” bölümünden sorumlu kişilerin de fuarda bulunması, avantaj sağlayacaktır. Standınızda çalışacak personeli seçerken, bu işte tecrübeli ve istekli olanlar tercih edilmelidir. Birden fazla dil bilen çalışanlara sahipseniz, bu size puan kazandırır. Eğer büyük bir standınız varsa ve stand ekibiniz (üst düzey yönetici, satış-pazarlama uzmanları, teknik destek çalışanları gibi) kalabalık ise, potansiyel müşteriler ile anlaşma sürecini hızlandırır. Ziyaretçiler, fuarın genelinden çok, stand görünümünü ve yapısını hatırlar. Şirketinizin imajını yansıttığı için, çalışanlarınızın dış görünümü çok önemlidir. Bunun yanında, stand personelinizin yerel dili konuşabiliyor olması da oldukça önemlidir. Fuar süresince, standınızda görev alacak bir tercüman olması işinizi kolaylaştıracaktır. Çalışanlarınızın, bir arada, uyum içinde çalıştığını, ürünleriniz hakkında bilgi sahibi olduklarını yansıtmanız faydalıdır. Fuar ekibini bir araya getirerek, “fuar öncesi toplantısı” yapmak gereklidir. Şirket hedeflerini göz önünde bulundurarak, stantta çalışacak kişilere, başarmaları için bir hedef verin. Ekibinize, fuar süresince nasıl etkili çalışacaklarını gösterin ve müşteri üzerinde pozitif etki bırakmak için, sadece birkaç saniye süreleri olduğu gerçeğini vurgulayın. Bu nedenle, her zaman hazırlıklı olmaları gerektiğini belirtin. Olumsuz bir izlenimin düzeltilmesi uzun zaman gerektirir. Çalışanlarınıza vereceğiniz eğitimin kalitesi, başarıya ulaşmanızda büyük rol oynayacaktır.
Video davetiyenizi Whatsapp’tan müşterilerinize gönderebilir ve sosyal medyada paylaşabilirsiniz. Hatta fuar süresince, fuar alanının bulunduğu lokasyonda Instagram reklamı vererek, Instagram’a giren kişilere erişebilirsiniz.
(Bu konuda Altın Dünyası Dijital Ekibi’nden destek alabilirsiniz)
e. Fuar Esnasında ve Sonrasında Kullanılacak Reklam Materyallerinin Hazırlanması
Reklam Mesajı Reklam mesajınız, alıcıya, kar ve/veya benzersiz bir servis vaat etmelidir. Ürün hakkında verilecek bilgi, hedef kitle göz önünde bulundurularak hazırlanmalı, tüketiciye hitap eden bilgiler, basit ve kolay anlaşılabilir, alıcılara hitap eden bilgiler ise daha teknik içerikli olmalıdır. Reklam Materyalleri Öncelikle, fuarda hangi reklam materyallerinin (broşür, el ilanı, sergilenen ürünlerin fotoğrafları vb.) kullanılacağına karar verilmelidir. Seçilen reklam materyallerinin içeriği ve görünümü, hedef kitlenin talepleri ile örtüşmelidir.
B. FUAR ESNASINDA YAPILMASI GEREKENLER a. Ziyaretçilerin Karşılanması, Kontakların Kurulması ve Geliştirilmesi
Ziyaretçilerin %86’sının satın alma gücü olduğu, birçok fuar için geçerli bir olgudur. Bu nedenle, standınıza gelen herkese potansiyel müşteri gibi davranmak, akıllıca bir pazarlama uygulamasıdır. Unutmayınız ki, bir kişi sizi ziyaret ediyorsa, o kişinin şirketinize veya ürünlerinize karşı bir ilgisi vardır. Bu ilgiyi pozitif bir ilişkiye çevirmek, fuar ekibinizin çabası ile gerçekleşecektir. 230 Altın Dünyası
Araştırmalara göre alıcıların %94’ü, en iyi ürünü bulabilmek için, benzer ürünleri karşılaştırmaktadır. Bu karşılaştırmaların çoğu, çalışanlarınızın davranışlarına ve ürünleri sunuş biçimlerine bağlıdır. Bu nedenle, çalışanlarınıza, müşterilere karşı kibar, ürün hakkında bilgili, açıklamalarında kısa ve öz olmalarını hatırlatın. Ziyaretçiler, bir yandan ekiptekilerin, ürünler ve şirkete dair bilgilerini test ederken, bir yandan da çalışanlarınızın davranışlarını kontrol ederler. Ekibinizde yer alanlar, bu sorumluluğun bilincinde olmalıdırlar. Fuarlar ile ilgili başka bir önemli nokta, ziyaretçilerin sadece %15’lik bölümünün, satış ekibiyle doğrudan muhatap olmayı tercih ettiğidir. Birçok ziyaretçi, çalışanlarla doğrudan muhatap olmak istemektedir. Fuarları ziyaret eden, ancak memnun olmayan ziyaretçiler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre: %16’lık kesim, fuar satış ekibinde görevli kişilere güvenmiyor veya onlarla muhatap olmaktan hoşlanmıyor. Öneri: Fuar süresince, ekibinizdekilerin zinde olması, dolayısıyla müşterilerle iyi temas kurabilmesi ve samimi olabilmesi için, verilecek araların iyi planlanması gerekmektedir. Öte yandan çalışanlarınıza, ziyaretçilerin yüz ifadelerini okumayı ve bekleyen kişileri selamlamaya çalışmasını hatırlatın. %28’i, standa geldikleri zaman, kimsenin, kendilerine yardımcı olmadığını söylemiştir.
16
%
Fuarları ziyaret eden, ancak memnun olmayan ziyaretçiler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre: %16’lık kesim, fuar satış ekibinde görevli kişilere güvenmiyor veya onlarla muhatap olmaktan hoşlanmıyor.
Öneri: Bazen, çalışanlar, müşterilerle ilgilendikleri için meşgul olabilirler ve gelenlerle ilgilenemezler. Ancak, satış ekibiniz, zamanın büyük bir bölümünü, kendi aralarında veya cep telefonlarıyla konuşarak geçiriyorlarsa, olası satışları kaçırmak gibi önemli bir problemle karşı karşıyasınızdır. %42’ye göre ise, satış ekibi, ziyaretçilerin ihtiyaçlarını algılayamamaktadır. Öneri: Çalışanların, ziyaretçileri dikkatlice dinlediğinden ve onlara uygun cevaplar verdiğinden emin olun. Satış süreci boyunca, müşteriyi dikkatlice dinlemek, satışın çabuk ve başarılı olmasını kolaylaştırır. Ziyaretçiler ile iletişim kurarken, çeşitli reklam ve promosyon materyallerinin kullanılması, daha güçlü etki yaratır.
b. Stantta Verimli Çalışma Koşullarının Oluşturulması
Çalışanlar, stantta bulundukları sürede, 4 – 6 saat boyunca performanslarının en üst seviyesinde bulunurlar. Bu süreden sonra, fiziksel ve zihinsel olarak yorgun düşerler. Mümkünse, çalışanlarınızı, en fazla, aralıksız olarak 4 saat çalıştırmaya özen gösterin. Su kaybı ise diğer önemli bir husustur.
Bu nedenle, stantta bulunulduğu süre içinde, düzenli olarak su içilmelidir. Ancak, standa su dışında içecek ve yiyecek bırakılmamalıdır. Çalışanlar için iyi bir kahvaltı önemli bir husustur. Stantta, hareket alanının geniş olması da önemlidir. Daha iyi çalışabilmek için, her iki çalışana 9 metrekare alan düşmelidir. Stanttaki düzenli olması, güvenlik ve görünüş için gereklidir. Çalışanlar, fuar süresi boyunca, standa ayakta durmalıdırlar. Bu nedenle, rahat ayakkabılar giymeleri gerekir. Zorunlu haller (iş ile ilgili konular) dışında, cep telefonları stantta kullanılmamalıdır. Fuarın her bir dakikası, son derece değerlidir. Yapılan en yaygın hata, bilgisayar karşısında oturarak zaman geçirmek ve sigara içmektir. Bu tür davranışlar, firma imajını zedelemektedir. Bu ve benzeri durumların yaşanmaması için, gerekli uyarılar yapılmalıdır. Son olarak, iş kartı, elektrikli malzemeler için pil vb. bazı donanımların bulunması iyi olacaktır.
c.Fuar Hakkında Raporlar Çıkartılması
Fuar süresince, gerek kendi standınızda, gerekse diğer stantları ziyaret ederek gerçekleştirdiğiniz görüşmeleri, kayıt altında almanız gerekir. Bu kayıtlarda, temel başlıklar belirlenmeli ve bu başlıklara dair verilerin teminine özen gösterilmelidir. Firmalar, rakiplerin ürünleri ve pazar hakkında, yoğun gözlem yapmalıdırlar. Bu gözlemler, rapor biçiminde hazırlanmalı ve değerlendirmeler yapılmalıdır. Fuarda bulunmayan yöneticiler ve diğer ilgili departmanları bilgilendirmek amacıyla, raporlar hazırlanmalıdır. Standınız ve ürünleriniz hakkında aldığınız olumlu veya olumsuz tüm görüşleri rapor etmek, bir sonraki fuar katılımınızı planlarken, size büyük katkılarda bulunacağı gibi, ürünlerinizi ve standınızı daha cazip hale getirmek için, sizlere temel fikirler verecektir.
C. FUAR SONRASINDA YAPILMASI GEREKENLER
a. Fuar Raporları ve Görüşmelerin Değerlendirmesi Fuardan sonra iletişimi koparmamak için, fuar esnasında alınan yorumlar ve hazırlanan raporlar doğrultusunda, gerekli çalışmalar yürütülmelidir. Standınızı ziyaret eden firma temsilcilerine, fuar sonrasında, ürünlerinize dair daha kapsamlı bilgiyi, en kısa sürede göndermeniz de faydalı olacaktır.
b. Görüşmelerin Öncelik ve Önemi Göz Önünde Bulundurularak, Gerekli Toplantıların ve Bilgi Aktarımının Acilen Sağlanması
Yetkili kişilerle yapılacak bilgi alışverişi doğrultusunda, öncelik sıralaması yapılmalı, takip eden süreçte izlenecek yol kararlaştırılmalı ve vakit kaybetmeksizin çalışmalara başlanmalıdır. Fuarda bağlantı kurduğunuz firmalarla, ilişkilerinizi sıcak tutmanız gerekir. Söz konusu firmalarla ilişkinizi sürdürmeniz, uzun dönemde elde edilebilecek verimi artıracaktır.
c. İletişim Kurulması, Satış Ekibi ile Görüşmelerin Organize Edilmesi ve Satışın Tamamlanması
Satış ekibinizin gerekli organizasyonu gerçekleştirmesinde, fuar esnasında ve sonrasında hazırlanan raporların önemli bir katkısı olacaktır. Bu açıdan bakıldığında, fuar esnasında, mümkün oldukça detaylı, müşteri ve istenen ürün hakkında her türlü bilgiyi içeren raporların hazırlanmasının önemi ortaya çıkmaktadır. Bu verilerden yola çıkılarak hareket edildiği takdirde, satış aşaması çok daha kolay ve verimli sona erecektir.
d. Başarının Ölçülmesi
Fuar, niceliğine (fuar neticesinde, satışta gözlemlenen gelişme) ve niteliğine (rakipler ve sektör hakkında edinilen bilgiler, şirket imajına katılan değer vb.) göre, ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Dikkat edilmesi, asla unutulmaması gereken diğer bir konu, rakip firmalar ile bu
232 Altın Dünyası
firmaların ürünlerindeki gelişim ve fiyat değişikliklerinin gözlemlenmesidir. Sizinle birlikte fuara katılan rakip firmaların performansını, kendi performansınız ile karşılaştırarak, eksiklerinizi ortaya çıkartabilirsiniz. Fuarlar, yeni ürünlerin görücüye çıktığı ve alıcılar ile buluştuğu organizasyonlardır. Bu özelliği nedeniyle de fuar bir şovdur! Katılmayı planladığınız fuarlarda, nasıl daha iyi olunacağına dair araştırma yapın. Uzun vadeli başarı için, bu ve benzeri çalışmalar zorunludur. Fuarın karlılık hesaplaması, maliyet kayıtları ve geçmiş yıllardaki fuar katılımları ile yapılacak karşılaştırmalar, başarının ölçülmesinde kullanılan yöntemlerdir. Bu bilgiler, gelecek fuarlara katılım için de önemli fikirler verecektir. Başarıyı, tek başına, satış ile ölçmeye çalışmak gerçekçi bir yaklaşım değildir. Temel alınması gereken nokta, sistemli, sürdürülebilir bir çalışma ile iş bağlantılarının takibidir. Unutulmamalıdır ki, fuar, öncesi ve sonrasıyla uzun bir süreci kapsar; yoğun bir çalışma ile amacına ulaşabilir ve bütün olarak değerlendirilmelidir.
e. Diğer
Başarı, iş ilişkileri üzerine kuruludur. Dünya üzerindeki fuarlar, ziyaretçiler ve katılımcı firmalar arasında olumlu yüz yüze ilişkiler yaratmak için sürekli yenilenmektedir. Bir internet sitesinden veya bir broşür aracılığı ile yüz yüze ilişki kuramazsınız. Ürünlerinizi somut olarak görmek, benzerleri ile karşılaştırmak isteyen müşterilerinize, bu olanağı sunmanın en verimli yolu fuarlardır. Bu sebeple, fuarlara katılmak ve bu katılımı etkin bir yol ile gerçekleştirmek gerekir. Son olarak, şirketinizin fuardaki başarısı, çalışanlarınızın, gelecekte müşterileriniz olabilecek ziyaretçilerle olan kişisel iletişimleriyle doğrudan bağlantılıdır. Müşteri ilişkilerinde, güçlü bir fuar ekibinin yanı sıra, ürünlerinizi ve firma imajınızı gerektiği gibi tanıtmanızı sağlayacak fuar standı, en çok dikkat edilmesi gereken unsurlardır.
www.figarob2b.com
FUAR ALANINDA INSTAGRAM VE FACEBOOK’A GİREN KUYUMCULARIN FUAR DAVETİYENİZİ GÖRMESİ ARTIK MÜMKÜN! Fuara katıldınız ve bunu fuar süresince CNR Fuar Merkezi’nde Instagram ve Facebook’a giren, kuyumculukla ilgilenen kişilere duyurmak istiyorsunuz. Konum bazlı reklamlar ile artık bu çok kolay. Tek yapmanız gereken birkaç yeni ürününüzü Altın Dünyası’nın video stüdyosuna getirip firmanıza özel profesyonel fuar tanıtım davetiyesi hazırlatmak.
A
rtık fuar katılımcısı firmalar Altın Dünyası kreatif ekibi tarafından hazırlanan özel video davetiyeler ile fuar katılımlarını mevcut ve potansiyel müşterilerine prestijli, etkin ve düşük maliyetli bir şekilde duyurabiliyorlar. Sistem nasıl çalışıyor kısaca açıklayalım;
VİDEO DAVETİYE NEDİR? Firma logonuz, fuara özel hazırladığınız koleksiyondan seçilmiş
5 adet ürünün özel çekilmiş videoları, fuar salon ve stand numaranız, özel efektler ve müzik kullanılarak hazırlanmış video formatında davetiyelerdir.
VİDEO DAVETİYE KULLANIM ALANLARI NELERDİR? 1.Fuar süresince CNR Fuar Merkezi ve çevresinde konum bazlı reklam vermek Facebook ve Instagram konum bazlı
reklamları ile, fuar süresinde, CNR Fuar Merkezi’ni de kapsayan 1 km çapındaki alanda sosyal medyaya giren kişiler fuara özel hazırlanan videonuzu görebilir. Üstelik ilgi alanı kuyumculuk, mücevherat olan kişileri de seçebileceğiniz gibi, yaş grubu hatta cinsiyet gibi filtreleme seçenekleri de kullanabilirsiniz. (İpucu; Mücevher İhracatçıları Birliği’nin alım heyeti programında ağırladığı misafirlerin otellerini de hedef konum olarak belirlemenizi tavsiye ederiz!)
FUAR VİDEOSU
KONUM SEÇİMİ
HEDEF KİTLE DARALTMAK
Ürün videolarınız, logonuz, salon ve stand numaranız kullanılarak video davetiyeniz hazırlanır.
Fuar süresinde CNR Expo’yu da kapsayan 1 km’lik alan belirlenir.
Dilerseniz bu alan içindeki, ilgi alanı kuyumcu ve mücevher olanları seçebilir, hatta cinsiyet ve yaşa göre de filtreleme yapabilirsiniz.
234 Altın Dünyası
2.Fuar öncesinde Whatsapp ile mevcut müşterilere davetiye göndermek
DİĞER VİDEO KULLANIM ALANLARI
Fuardan önce de katılımınızı mevcut müşterilerinize whatsapp’tan göndereceğiniz video davetiyeniz ile duyurabilirsiniz.
3.Sosyal medyadan paylaşmak ve reklam vermek Kendi sosyal medya hesaplarınızdan fuar katılımınızı duyurabileceğiniz gibi binlerce sektörel sosyal medya takipçisi olan Altın Dünyası hesaplarında da videonuzu paylaşabilirsiniz.
VİDEO NASIL HAZIRLANIR? Video çekilmesini istediğiniz ürünlerinizi seçip Nuruosmaniye Şerefefendi Sokak’taki stüdyomuza gönderin. 5 adet ürününüzü yarım saat içinde teslim edelim. Sonrasında logonuz, fuar salon ve stand numaranızı bize iletmeniz yeterli. Videonuz 1 gün sonra hazır. Yoğunluk durumuna göre süre uzayabileceğinden son dakikaya kalmamanızda fayda var.
FUAR STANDINDAKİ TV EKRANLARI İÇİN VİDEO ÇEKİMİ 20 ürün / 200 USD
FİYAT NEDİR? 5 adet story 5 adet de standart ölçüde toplam 10 video hazırlama bedeli 100 USD’dir. Özel talepler ayrıca fiyatlandırılır.
ALTIN DÜNYASI’NIN SOSYAL MEDYA HESAPLARINDAKİ KUYUMCULARA DA ULAŞABİLİR MİYİM? Altın Dünyası’nın binlerce sektörel takipçisine reklam ile ulaşmak için hedefli reklam bedeli 200 USD’dir. Kontenjan sayısı sınırlıdır. (5000 adet altında görüntülemede ücret talep edilmez)
FİRMA TANITIM FİLMİ (Her bir yabancı dil + 100 USD olarak fiyatlandırılır) 650 USD
REFERANSLAR Zen, Storks, Assos, Ariş, Regold, Gelosia, Hoşgör, Tekin Seyrekoğlu, Yamachi, Il Bernardo referanslarımızdan sadece bazılarıdır.
REZERVASYON ve BİLGİ Nur Kuşkondurmaz Ayşegül Elgin Esin Çalışkan Serap Karakoç
: 0531 657 32 93 : 0536 935 58 56 : 0543 975 21 15 : 0533 319 48 53
ÇOK AMAÇLI ÜRÜN VİDEO ÇEKİMİ / 10 USD İster sosyal medya hesaplarınızda, ister e-ticaret sitenizde kullanın, ihracatçıysanız ATA setinizi video ile destekleyin (Toplu çekimler için fiyattır)
YALIKAVAK MARİNA’DA Yaratıcı, farklı, cesur ve ilerleyen kadının markası Kısmet by Milka, 3 sene önce Mykonos’ta açtığı ilk yazlık butiği sonrasında 2019 yılının ilk yeni mağazasını Bodrum Yalıkavak Marina’da açtı. Sezonu, el işçiliğindeki mükemmeliyetçi tavrı ve detaylardaki becerisi ile birleştirdiği brüt ve sofistike mimariyle karşılıyor! Yeni konsepti için Toner Mimarlık ile çalışan ünlü marka, zengin ürün çeşitliliğiyle Türkiye’nin en güzel noktalarından birinde konumlanıyor. Doğayı merkezine alarak oluşturduğu yeni dekorasyonu ile vitrinden ışıklandırmasına kadar yaptığı değişikliklerle mistik bir hava yaratırken, öze dönüşü ve hamlıktan gelen saflığı ortaya koyuyor. İlk aşamada huzurun ve sadeliğin göze çarptığı yeni mağazada; özel tasarım mobilyalar, soft renkler ve ham malzemelerle farklılık yaratıyor. Doğal detayların öne çıkartıldığı yeni konsept; konforu ve şıklığı aynı anda sunarak farklı bir deneyim sunuyor. Marka, son dönemde öne çıkan ve farklılaşmasında etkin rol oynayan piercing koleksiyonunu, bu mağazada da konumluyor. Mağaza içindeki piercing özel uygulama bölümü ve piercing yapan uzmanları sayesinde steril bir şekilde yeni piercing’lere sahip olabilirsiniz. Bununla beraber ince detaylar ve yeni formlarla hazırlanan Innerland koleksiyonu müşterilerini Kısmet by Milka’nın büyülü dünyasına çekiyor. 236 Altın Dünyası
SWAROVSKI YENİ TAROT MAGIC KOLEKSİYONUNDA MİSTİK YANIYLA BAĞLANTI KURUYOR
238 Altın Dünyası
S
warovski her sezon dünyanın dört bir yanındaki modern kadınların hayal gücünü yansıtan bir tema seçerek, her an görkemli tasarımları ön plana çıkarıyor. Marka, bir sonraki dönem olan Sonbahar/Kış 2019 sezonunda ise İlkbahar/Yaz 2019 #FollowTheLight temasına sadık kalarak ışığın sihrini kutluyor. Tarot Magic koleksiyonu, tasarımlarında tarot ve astroloji öğelerine yer veriyor. Silüetler ise ışıltılı semboller, simgeler, işaretler ve astroloji motifleriyle süslenerek tarzı fark etmeksizin tüm kadınlara ışıltı katıyor.Swarovski’nin Kreatif Direktörü Nathalie Colin, koleksiyonun esin kaynağıyla ilgili şu açıklamada bulundu: “Anlamlı şeylere sahip olmak isteriz çünkü günlük hayatımıza ışıltı katarlar. Swarovski takısı, günümüz modern kadını için harika bir ifade sembolüdür ayrıca kış yaklaştıkça kadınların, ışık ve pozitifliği simgelemesinin yanı sıra onları güçlendiren ve koruyan takı, sembol ve tılsımlar takmasını istiyoruz. Bu sezonun mesajı ise kadere inanmak ve geçirdiğimiz yoğun günlerde, günlük hayatımıza alabildiğimiz tüm yollardan biraz sihir almak.”
KOLEKSİYONDA ÖNE ÇIKANLAR Yeni sezonun ruh halini yansıtan Tarot Magic, şık altın tonlarıyla ve zengin lacivertler, morlar ve yeşillerle tamamlanan benzersiz silüetlere sahip. Marka; kristal, metal tonları ve semboller sayesinde ışık oyununu keşfediyor. Kırlangıçlar, maçalar, nazarlıklar ve el motifleri, Swarovski kristalleriyle süslenen ve yakından baktığınızda kendini açığa çıkaran, gizli anlam dolu detaylarla tamamlanan çok yönlü silüetlere aktarıldı.
İLK SÜRDÜRÜLEBİLİR MÜCEVHER KOLEKSİYONUNU ÇIKARDI Bugüne kadar koleksiyonlarında takı anlamında sadece bijuteri kategorisi takılara yer veren İtalyan moda devi Prada, ilgi alanını genişletiyor. Yeni mücevher koleksiyonu, hem sürdürülebilirliği hem de kalitesi ile Prada için bir ilk demek.
D
ünyanın her geçen gün daha çok önemsediği etik değerler, öncü markaları bu konularda bir takım girişimler yapmaya itiyor. Prada da bu konuda bir adım attı ve ilk sürdürülebilir mücevher koleksiyonunu çıkardı. Gösterişten ve detaydan uzak olan koleksiyon, sadeliği dikkat çekici hale getiriyor.
240 Altın Dünyası
Gitar kolyeler, hayvan figürlü sallantılı küpeler, stilize bileklikler ve koleksiyonda yer alan çoğu diğer parça markanın imza niteliğindeki ikonlarından meydana geliyor. 18 karat sarı altının tercih edildiği koleksiyonda kullanılan mücevherlerin hepsi Sorumlu Mücevher Konseyi’nden (Responsible Jewellery Council) onay sertifikalı olarak hem internet üzerinden hem de seçili mağazalarda satışa sunuldu.
Işıklar, Kamera, Motor…!
BVLGARI CINEMAGIA
İtalyan mücevher evi Bvlgari, beyazperdeyle arasındaki güçlü bağını yeni Cinemagia koleksiyonu ile kutluyor. Fellini ile Roma’nın merkezine ve Trevi Çeşmesi’nin ihtişamına yolculuk edebilir, Scorsese ile başka bir döneme zaman yolculuğu yapabilirsiniz. Bir film sizi bir tavşan çukurundan aşağıya saf bir fantezi dünyasına götürebilir. Filmlerin yaptığı gibi, Bulgari’nin yeni koleksiyonu Cinemagia’da bir çeşit sihirle sizi sinema dünyasının içine gönderiyor. Bulgari’nin sinemayla ilişkisinin geçmişine bakarsak 1950’lere kadar gidebiliriz. Sinemanın en parlak zamanlarında Bulgari Hollywood’a ve İtalyan sinemasına eşlik etmişti. Dünyanın en güzel kadınları unutulmaz filmlerin en can alıcı sahnelerinde Bulgari mücevherleriyle parladılar. Alternatif renk kombinleri, materyaller, taş kesimleri ve sanatkarlık Cinemagia koleksiyonunun her bir parçasında göze çarpıyor. Bulgari’nin Romalı ruhuna yaraşan bu tasarımlarının sahnesinde, sınırsız yaratıcılık ve uzmanlık başrolde. Bulgari değerli taşlar konusundaki yeteneğini de, Cinemagia koleksiyonu ile bir kez daha kanıtlıyor. İtalyan mücevher evi destansı ruhu ile birlikte, zarif zümrütlerin göz alıcı tonlarını özel olarak üretilmiş parçalarda bir araya getiriyor.
242 Altın Dünyası
www.premierjwlry.com www.premierjwlry.com Kuyumcukent Atölye Bloğu 1. Kat No: 20/21 Yenibosna / Bahçelievler / İSTANBUL / TÜRKİYE Kuyumcukent Atölye Bloğu 1. 5. KatSokak 5. Sokak No: 20/21 Yenibosna / Bahçelievler / İSTANBUL / TÜRKİYE premierjewelrytr Tel: +90 212 444 0 995 premierjewelrytr Tel: +90 212 444 0 995
PANDORA YENİDEN DOĞUŞUNU ÖZEL BİR ETKİNLİKLE KUTLADI Çünkü yenilenme sürecini tamamlayan Pandora’ya geriye sadece yeniden doğuşunu kutlamak kalmıştı.
D
animarka merkezli popüler mücevher ve takı markası Pandora’nın 2017’de yakaladığı ivme, son iki yılda yerini sabit bir düşüşe bıraktı. Uzun zamandır kendini yenilemeden piyasada yer alarak hem alışverişçilerin hem de yatırımcıların ilgisini kaybeden Pandora, yılın başında bu düşüşe bir son vereceğini ilan etmişti. Eylemlerinin küçük önlemlerden ziyade köklü değişiklikleri barındıracağını belirten markadan sonunda beklenen radikal yenilikler geldi. Pandora, bu yeni başlangıcını temsilen Los Angeles’da pembe temalı bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte aynı zamanda sonbahar koleksiyonunu da tanıttı. Aynı zamanda Pandora’nın yeni imza rengi olan pembeye boyalı bir caddede gerçekleştirilen etkinlik içinde influencer’ların, modellerin ve şarkıcıların olduğu 400 kişiyi ağırladı. Gün boyu süren etkinlik, markanın yeni vizyon görüşü olan dünyadaki tüm kadınların sevdikleri şeyleri ve tutkularını özgüvenle ifade etmeleri mesajını vurguladı. Pandora, yeni jenerasyonu daha iyi yakalayabilmek için stratejilerinde bir takım değişikliklere gitti. Bu bağlamda Pandora, artık kitlesine farklılaştırılmış logosu ve yeni görsel kimliğiyle hitap edecek. Yeni dönemde marka elçisi olarak 6 farklı influencer ismi de bolca göreceğiz.
244 Altın Dünyası
Bambi Northwood-Blyth
Larsen Thompson Elisa Sednaoui
Macarena Acehaga
KISMET BY MİLKA’DAN MODERN KADININ CESARET MANİFESTOSU 10 yıllık geçmişi boyunca kendisinden yarattığı ilkler ile söz ettiren, mücevher tutkunlarını “day-to-night”, “layering”, “curated ear” gibi kavramlar ile tanıştıran Kismet by Milka, cesaret ve başkaldırı sembolü piercing’i altın ile buluşturuyor.
İ
Madonna, Beyonce, Rihanna, Fergie, Anne Hathaway, Cameron Diaz, Katy Perry ve daha birçok Hollywood yıldızı tarafından tercih edilen Kısmet by Milka, 18 ülkede 5’i monobrand olmak üzere 100’den fazla satış noktasında yer alıyor. 246 Altın Dünyası
lk günden bu yana ilhamını kadınlardan alan Kısmet by Milka, asla durmayan ve sürekli ilerleyen kadınların hikayelerini koleksiyonlarında yansıtarak modern kadının sesi oluyor. Geçmiş yıllarda kadınların aştıkları sınırları ve kazandıkları zaferleri vurgulayan marka, 10. yılında cesur kadınların manifestosunu piercing ile yazıyor. Street Style trendi global anlamda git gide ön plana çıkarken, geleneksel, derli toplu, alışagelmiş tercihler yerini modern ve riskli parçalara bırakıyor. Aksesuarlar taşıyıcısının tarzını kişiselleştirirken, kombinlerini de tamamen farklılaştırmaya yardımcı oluyor. Eskiden kombin dendiğinde akla kıyafet gelirken, şimdi mücevherler de kombinleniyor. Bu, beraberinde “ear styling” ve “curated ear” gibi kavramları hayatımıza sokuyor. 14 Ayar altın, pırlanta ve safir gibi değerli taşların bir araya gelişiyle alışagelmiş piercing algısını baştan yaratan Kısmet by Milka,
risk almaktan korkmayan, her yaştan kadına, yeni ve “cool” bir dışa vurum alternatifi sunuyor. Kulağın helix, tragus, rook gibi pek çok bölgesine uygulanabilen piercing’ler, özel bir teknikle vidalı ve nikel kullanılmadan üretiliyor ve bu şekilde kulağın iyileşme sürecini hızlandırırken, kullanıcının rahatlığını ve sağlığını ön plana alıyor. Madonna, Beyonce, Rihanna, Fergie, Anne Hathaway, Cameron Diaz, Katy Perry ve daha birçok Hollywood yıldızı tarafından tercih edilen Kısmet by Milka, 18 ülkede 5’i monobrand olmak üzere 100’den fazla satış noktasında yer alıyor. Markanın yaratıcısı, başarılı girişimci Milka Karaağaçlı “moving forward” mottosuyla tüm kadınlara bir yeniliği yine ilk sunan olmaktan mutluluk duyduğunu belirtirken günümüz modern kadınına arkasına yaslanmak ve sayısız piercing alternatifi içinden tercihini yaparak kulağını baştan yaratmak kalıyor.
ALTINBAŞ MÜCEVHERAT’TAN YENİ REKLAM FİLMİ Altınbaş’ın, birbirine aşık çiftlerin, tektaş yüzük eşliğinde ilk evlenme teklifi ile başlayan ve nikah masasında son bulan “iki evet” arasındaki mutlu, heyecanlı, hayallerle dolu sürecini konu alarak hazırladığı yeni reklam filmi tüm dijital mecralarda yer almaya başladı. Mücevherat sektörünün lider markası Altınbaş, yeni yayınladığı Indie İstanbul imzalı reklam filmi ile tüm gelin ve damat adaylarının evlilik teklifi ile başlayan ve nikah masasında son bulan “iki evet” arasındaki mutluluğu sahipleniyor. “İki Evet Arasında” söylemiyle hazırlanan film, genç bir erkeğin sevdiği kıza evlilik teklifi etmesi ile başlıyor. İlk “Evet”in ardından film, genç çiftin süreçteki mutlu ve heyecanlı hazırlıkları ile devam ediyor. Film, çiftin nikah masasındaki “Evet”i ile bir ömür boyu sürecek mutluluğa yelken açmaları ile son buluyor. Altınbaş, yeni reklam filminde, geleceklerini birlikte şekillendirecek 248 Altın Dünyası
çiftlerin hayatları boyunca yanlarında taşıyacakları en özel simge ve en önemli detay olmayı amaçlıyor. Indie İstanbul tarafından hayata geçirilen reklam filminin prodüksiyonunu Film Bahçesi, yönetmenliğini ise Onur Altın üstlendi. Altınbaş sosyal medya hesapları üzerinden #İkiEvetArasında hashtagi ile iletişimi sürecek reklam filmine, Altınbaş’ın Facebook, Instagram ve YouTube hesabından ulaşılabiliyor. Evliliğin ve zarafetin sembolü olan pırlanta yüzükleri ise online satış sitesi altinbas.com’u ziyaret ederek inceleyebilirsiniz.
Reklamveren: Altınbaş Mücevherat Reklam Ajansı: Indie İstanbul Prodüksiyon: Film Bahçesi Yönetmen: Onur Altın Görüntü Yönetmeni: Olcay Oğuz Post Prodüksiyon: ABT İstanbul Dijital Medya Satın Alma Ajansı: Performics Kullanılan Mecralar: İnternet, sinema
Aisha Baker’ın Harikalar Diyarı
Tasarımlarında çocukluğumuzun fantastik temalarını ele alan Aisha Baker, yarattığı kendi harikalar diyarında klasik dünya masallarını 21. yüzyıla yeniden uyarlıyor.
E
vvel zaman içinde, kalbur saman içinde peri masallarının gerçek olduğuna inanırdık. Dolaplar sihirli bahçelere, büyülü ormanlara, şatafatlı şatolara açılan kapılardı. Hayal gücümüzün sınırsızlığı ile birbirinden mest edici yerlere keşif yolculuğuna çıkardık. Zaman geçti, pamuktan masal bulutları dağıldı ve gerçeklik gün yüzüne çıktı. Aisha Baker, sönmeye yüz tutmuş hayal gücümüzü körükleyerek bizi fantastik çocukluk düşlerimize geri döndürüyor. Her parça, başka bir harikalar diyarından fırlamışçasına stilize edilmiş. Bu diyarlara ait tasarımlar klasik peri masallarımızın modern zamayorumlarını temsil ediliyor.
250 Altın Dünyası
Hikayeleri nesillere aktarmak evrensel bir gelenek. Bu hikayeler dil bariyerlerini de aşıyor ve dünyanın farklı yerlerinden tüm insanlar tarafından bilindik hale geliyor. Biz de koleksiyonlarımızı aynı evrensel çizgiyi yansıtacak şekilde oluşturuyoruz.”
Eğlenmeyi seviyoruz ama kalıcı ve cazibesi olan bir şeyler yaratmak istiyoruz. Düz şekiller yerine hacimli mimari formları tercih ediyoruz. Derinliği ve taşın kesimini görmek istiyoruz.”
Mirror Mirror koleksiyonunun son serisi Masterpieces adı altında üç kısım olarak 2019’da farklı tarihlerde beğeniye sunulacak. Sadece gerçek koleksiyonerlerin kalbini çelebilecek sınırlı sayıdaki bu yüksek mücevher seçkisi tıpkı masallar gibi nesillerden nesillere aktarılma değeri taşıyor. Tasarımların hepsi Aisha Baker’in DNA’sı da denebilecek birkaç temel prensip üzerine kurulu: geniş renk skalası, karmaşık bir yapı ve üç boyutlu dizayn. Dubai merkezli Aisha Baker, Asya’nın ünlü tasarımcısı Hoonik Chang ve Aisha Baker’ın beraberliğinde 2017 yılında kuruldu. Aisha Baker yüksek mücevher sanatı uzmanı, Güney Kore’li Chang ise prestiji yüksek Central Saint Martins Sanat Okulu mezunu bir mücevher tasarımcısı. Hoonik Chang’in hayal gücü Aisha’nın üstün mücevher zevki ve anlayışına da uygun olarak harika tasarım fikirlerini ortaya koyuyor. Hem estetik hem kullanış anlamında mükemmel dengeyi sağlamayı başaran sanat eseri yankılı tasarımları, kişisel bir hazineye dönüşerek yaşamın sihirle dolu olduğunun vücudumuzdaki sembolik hatırlatıcıları gibiler.
NET-A-PORTER’DAN HUSUSİ MÜŞTERİLERİNE AYRICALIKLI BİR HİZMET Net-a-Porter, yeni lüks segment e-ticaret destinasyonu EIP Privé ile hususi müşterilerinin mücevher alışveriş deneyimlerini “bir tık” öteye götürüyor.
K
uyumcular, tasarımcılar veya markalarla randevulu yüz yüze görüşmeler yapan özel mücevher salonları, tek bir mücevher için çoğu insanın bir ev için ödeyeceğinden daha fazla fiyatı gözden çıkaran müşterileri için elbette ayrıcalıklı ve samimi bir alan sağlıyor. Lüks moda e-ticaret platformu Net-a-Porter, bu salon deneyimini yalnızca davetiye sistemi ile işleyen EIP Privé ile dijitale taşıyor. EIP Privé, özel müşterilerin önceden yaptıkları kategorilerdeki tercih, zevk hatta bedenlerine göre bu kişilere bir link üzerinden davetiye ile başka ürün tavsiyesi, yönlendirme ve stil önerileri vererek işliyor.
En yeni parçalara, ender mücevherlere ve sınırlı sayıdaki özel koleksiyonlara erişim, ön sipariş, kişiselleştirme gibi birçok ayrıcalığı sağlayan platform, en sadık müşterilerine dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar beğendikleri parçayı satın almadan önce denemeleri için ellerine teslim eden bir hizmet de sunuyor. EIP Privé’de Boehmer et Bassenge, Piaget, Boghossian, Bayco, Nadia Morgenthaler ve Giampiero Bodino’nın aralarında olduğu prestijli mücevher ve saat markaları yer alıyor.
EIP Privé, müşterilerine dünyanın en prestijli yüksek mücevher ve saat evlerini kişiye özgün davetiyelerle keşfetme fırsatı veriyor.” Alison Loehnis, Net-a-Porter Genel Müdürü
252 Altın Dünyası
MÜCEVHER SEKTÖRÜ İHRACAT ŞAMPİYONU İSTANBUL ALTIN RAFİNERİSİ Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) düzenlediği “Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçısı” araştırma sonucuna göre, Tüm Türkiye Genelinde ve Tüm Sektörler bazında 2018 yılı ihracat sıralamasında İstanbul Altın Rafinerisi, 17. sırada yer alırken; Mücevher sektöründe ihracat şampiyonu oldu.
254 Altın Dünyası
İstanbul Altın Rafinerisi CEO’su Ayşen Esen’e ödülü, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle takdim etti.
FUARLA BİRLİKTE HAREKETLENME ARTACAKTIR
U
zun yıllara dayalı sektör tecrübesi temelinde Kuyumcukent’e kurulan Saraç, tek çatı altında 1000’den fazla üreticiyi tek çatı altında barndıran dünyanın en büyük altın ve pırlanta üretim merkezi Kuyumcukent’in tercih edilen firmalarından biri haline geldi. Firma kurucusu Tarık Doğan faaliyetlerine ilişkin yağtığı değerlendirmede şu noktaların altını çizdi; ‘’Takoz değişimi, hurda altın ve sarrafiye alanlarında hizmet veriyoruz. Uzun yıllara dayanan bir sektör tecrübesine sahibiz. Bu yüzden oldukça geniş yelpazede bir müşteri portfoyüne sahibiz. Kurulduğumuz günden bu yana ortaya koyduğumuz, müşteri memnuniyeti temelli çalışmalarımız sayesinde mevcut müşterilerimizin memnuniyet düzeyleri de yeni müşteri sayılarımız da sürekli artıyor.
Ortaya koyduğumuz, müşteri memnuniyeti temelli çalışmalarımız sayesinde mevcut müşterilerimizin memnuniyet düzeyleri de yeni müşteri sayılarımız da sürekli artıyor. 256 Altın Dünyası
Kuyumcukent kendini kanıtladı ‘’Kuyumcukent dünyada benzersiz bir kompleks. Gelişimi devam ediyor. Artık Kuyumcukent dururken Tarihi Yarımada’da üretim yapmak firmalar için hiç mantıklı değil. Zaten pek çok firmanın son yıllarda buraya geldiğini görüyoruz. Kuyumcukent’e yöneliş buradaki ticaretin de gelişmesini tetikledi. Biz de Saraç olarak bu gelişimi iyi değerlendirdik. Şu anda pek çok üreticiye ve toptancı firmaya burada hizmet veriyoruz. Ayrıca aktif pazarlama ekiplerimizle Kuyumcukent dışındaki pek çok firmaya da hizmet ulaştırıyoruz. Fuar Kuyumcukent’e hareket kazandırıyor ‘’İstanbul fuarı artık dünyanın en önemli fuarlarından biri haline geldi. Yılda 2 defa gerçekleştirilen bu organizasyon Kuyumcukent’e de olumlu yansıyor. Fuarda alınan siparişler haftalar boyunca çalışılarak yetiştirilmeye çalışılıyor. Fuar Kuyumcukent’e hareket kazandırıyor.
SEKTÖREL KURUMLAR İŞBİRLİĞİ İÇİNDE ÇALIŞIYOR Sektörün temsil kuruluşları işbirliği içinde çalışmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde bir araya gelen Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar, İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Atayık, TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Üyesi ve İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi İlyas Gençoğlu, İKO Başkan Yardımcısı ve İTO Kuyumculuk Meclisi Üyesi İlhami Yazıcı ile İMMİB Genel Sekreteri Armağan Vurdu sektör sorunlarının çözümü noktasında önemli temaslarda bulundu. Önemli konularda temaslar gerçekleştirildi Mücevherat sektörü temsil kuruluşları bir araya gelerek geçtiğimiz günlerde önemli temaslarda bulundu. Sektörün önemli isimleri İstanbul’da Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay’la bir araya geldi. İKO Başkanı Mustafa Atayık, Başkan Yardımcısı İlhami Yazıcı, Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar, İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi İlyas Gençoğlu ve İMMİB Genel Sekreteri Armağan 258 Altın Dünyası
Vurdu’nun katıldığı toplantının gündemini yurt dışında yolcu beraberi getirilecek 3 kilogramlık kuyumcu hurdasının girişinin kolaylaştırılması, bakanlığın yeni Nace kod/ meslek tanımlama sisteminde diğer mesleklerle birlikte yer alan kuyumculuk sektörünün tek başına konumlandırılması talebi ve piyasanın etkin denetimi için geliştirilen Kuyumculuk Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (KDDK) kurulması konuları yer aldı.
Neden KDDK? Türkiye’de kuyumculuk yapan ve yapacak kişilerin mesleğin gerektirdiği, maddi, ahlaki, eğitim gereksinimleriyle işyeri asgari güvenlik standartlarının belirlenmesini, doğrudan ve dolaylı tüketici ilişkilerinde, yurt içi ve yurt dışı ticari ilişkilerinde esas alınacak etik ve mesleki kuralların belirlenmesini, mesleki standartlar, takdir ve caydırıcı cezai tedbirleri de içerecek yasal düzenlemelerin
hazırlık çalışmalarının yapılmasını sağlayacak, güncel sorunların çözümüne ilişkin kararları alacak ve aldığı kararlar tüm meslek mensuplarını bağlayıcı nitelikte olacak bir kurul (KKDK) oluşumuna ivedilikle ihtiyaç var. Kuyumculuk Denetleme ve Düzenleme Kurulu (KDDK), Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulur. Bankacılık ve finans sektörünü denetleyen ve düzenleyen BDDK’dan örnek alınarak geliştirilen KDDK, 21 kişiden oluşacak.
Kurul’un yönetiminde Türkiye’nin en büyük ilk 10 kuyumcu odası ve dernek başkanlarıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, TOBB ve Borsa İstanbul temsilcileri görev alacak. Kurul’un hedefleri de şunlardır: Kuyumculuk yasasının oluşturulması, yürürlüğe girmesinin sağlanması, etkin denetim, hızlı iletişim, tüketicinin korunması ve hızlı çözüm, standartların ve etik kuralların oluşturulması, mesleki gelişimin sağlanması, kayıt dışı ve merdiven altı çalışmaların ve haksız rekabetin önlenmesi, uluslar arası standartlara uyumun sağlanması… 3 kg altın konusunda sona mı geliniyor? İstanbul Kuyumcular Odası, Mücevher İhracatçıları Birliği, İTO-İSO kuyumculuk komiteleri, son 6 aydır Türkiye’nin altın ticaretinin merkezi olması hedefinde önemli bir kilometre taşı olarak
Sektör temsil heyetinin Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay’la gerçekleştirdiği görüşmede önemli konular gündeme geldi. gördükleri kuyumcu hurdasının yurt dışına girişinin kolaylaşması amacıyla bugüne kadar Ankara ve İstanbul’da sayısız görüşme ve ziyaret gerçekleştirdi. Sektör kuruluşları, Ticaret Bakan Yardımcısı Turagay’la yaptıkları görüşmenin ana gündemini turistlerin beraberinde getirecekleri altının serbest bırakılması konusu oluşturdu. Sektör
kuruluşları, kuyumcu hurdasının girişinin kolaylaştırılması durumunda ekonomiye yıllık 5-10 milyar dolarlık bir katkı sunacağına dile getiriyor. Bakan Yardımcısı Turagay, konuyu önemli bulduklarını, çözüm için Hazine Bakanlığı yetkilileriyle bir araya geleceklerini söyledi. Kuyumculuk, metal oto makineden çıkarılsın! Ticaret Bakan Yardımcısı
Rıza Tuna Turagay’la yapılan görüşmede, Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni sektör tanımlama sisteminde kuyumculuk ve mücevherin ‘Metal Oto Makine’ sınıfında yer alması konusu da ele alındı. İKO Başkanı Mustafa Atayık’ın yeni sektör tanımı yapılarak ‘Kuyumculuk’ mesleğinin ayrı bir meslek dalı olarak tanımlanması gerektiğini dile getirdi. Bilindiği gibi mevcut sınıflandırmada kuyumculuk, makine, alüminyum, hırdavat, kalaycı, soba, banyo kazanı imalatı, tenekecilik, çilingirlik, at arabası, oto döşeme vb. gibi meslek gruplarıyla aynı meslek kategorisinde yer alıyor. TİM Başkanı Gülle’ye ziyaret! Sektör heyeti, verimli geçen toplantının ardından Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle’yi de ziyaret etti. Ziyaretin ana gündemini ise yüksek katma değer altın takı ve mücevher ihracatı oluşturdu.
260 Altın Dünyası
TÜRKİYE’NİN ÖDÜLLÜ MÜCEVHERLERİ, PEKİN EXPO 2019 TÜRK GÜNÜ’NDE TANITILDI Mücevher İhracatçıları Birliği, Çin’in başkenti Pekin’de düzenlenen EXPO 2019’a, 11. Mücevher Tasarım Yarışması’nda finale kalan 10 tasarımı ile katıldı.
Pekin’de Görücüye Çıktılar Bu yıl “Bahçe Kültürü” konseptiyle açılan Pekin EXPO 2019, ana teması “Anadolu’nun Nadir Endemikleri” olan 11. Mücevher Tasarım Yarışması ile vizyon açısından da örtüştü. Bu çerçevede toplam 378 başvuru arasından finale kalan 10 farklı mücevher tasarımı, Pekin EXPO 2019’da yer alan Türkiye Pavilyonu’nda, ülkelerin üst düzey yöneticileri ve Türk üyeler tarafından ziyaret edildi. 100 Kişilik Özel Davet Pekin EXPO 2019 kapsamında Türk ve Çinli mücevher oyuncuları ile tasarımcılarının bir araya gelebilmesi amacıyla 3 Temmuz’da ilan edilen “Türk Günü”nde 100 kişilik özel bir davet düzenlendi. Davete, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da katıldı. Davet kapsamında İstanbul’dan Pekin’e getirilen 10 farklı mücevher tasarımı, Çinli modellerin katıldığı bir defile ile Türkiye Pavilyonu’ndaki Bahçehane’de tanıtıldı. “Asyalı Mücevher Birlikleri Başkanlarını İstanbul’da Ağırlayacağız” Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Atasay Kamer, yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin köklü kuyumculuk geleneğini küresel pazarlara girmesi için desteklemesi ve Pekin EXPO’da olduğu gibi belirli temalarda farkındalığın arttırılmasına yardımcı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
262 Altın Dünyası
“Mücevher sektörü denilince akla gelen en önemli lokasyonlardan olan Pekin EXPO’da Türkiye’nin kuyumculuk endüstrisinin gelişmesine katkı sağlayacak bir işe imza attık. Çeşitli yerel ve uluslararası tasarımcıların, basın mensuplarının, akademisyenlerin ve kuyumculuk liderlerinin saygın bir jürisinin titiz bir değerlendirme yaptığı ve en iyi 10 tasarımı belirlediği mücevher tasarımları Pekin Expo 2019’da seçkin davetliler ve Çin basınının katılımıyla gerçekleştirildi.” Çin Pazarı Bizim İçin Önemli Türk mücevher sektörünün dünyanın her ülkesinde bilinmesi gerektiğini ve bu alanda çalıştıklarını ifade eden Atasay Kamer, şöyle devam etti: “Türk mücevher sektörü 35 bin kuyumcu ve 6 bin üreticisiyle Hindistan, Çin, ABD ve Rusya’nın ardından beşinci büyük Pazar, Hindistan ve Çin’in ardından üçüncü büyük üretici ve İtalya ile birlikte ikinci büyük ihracatçı konumunda olan stratejik bir sektördür. Belli aralıklarda içinde birçok farklı ülkeden satınalmacıyı İstanbul’da ağırlarken, aynı zamanda yaşadıkları ülkelerde de mücevher sektörümüzün tanıtımını yapıyoruz. Çin pazarı da, bizler için hedef pazarlardan biri olarak ön plana çıkıyor. Geçen yıl Çin’e gerçekleştirdiğimiz mücevher ihracatı 65,4 milyon dolar seviyesindeyken, bu yılın yalnızca ilk 5 ayında Çin’e 128,5 milyon dolar mücevher ihracatına imza attık. Pekin EXPO 2019’a katılarak Asya pazarındaki yerimizi güçlendirmek adına büyük bir adım attık. Asya pazarı ile ticari ilişkilerimizi perçinleyecek asıl adımı Ekim ayında 41 ülkenin katılımıyla İstanbul’da düzenlenecek 8. Asean Gem & Jewellery President’s Summit (8. Asya Mücevher İhracatçıları Birlikleri Başkanları Zirvesi) ile atacağız. Bu zirve ile Asya’daki mücevher birliklerinin başkanlarını iki gün boyunca İstanbul’da ağırlayıp ticari ilişkilerimiz geliştirerek ülke ekonomisine katma değer sağlayacağız.”
AHLATCI HOLDİNG TÜRKİYE EKONOMİSİ’NİN ZİRVESİNDE Ahlatcı Holding, yıllık 75 milyar TL’lik iş hacmi ile Anadolu’nun en büyük grupları arasında yer alıyor. Fortune 500 Türkiye Araştırması’nda bu sene 11. ve 12. sırada iki şirketiyle birden listede yer alan Ahlatcı Holding, beş yıllık hedefler dâhilinde holding bünyesinde çalışan sayısını 5 bin kişiye, toplam ciroyu ise 100 milyar TL’ye çıkarmayı planlıyor. Ahlatcı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, şirketin altın işletmeciliğinde yurtiçi pazar payını yüzde 50 ve üzerine çıkarıp, 2019’da ihracat hedefini 1 milyar dolar olarak gerçekleştirmeyi planladıklarının altını çiziyor.
A
hlatcı Holding, 2018 yılı itibari ile altı ana sektörde 49 şirket ile faaliyet gösteriyor. Türkiye’nin altın üretimi ve ihracatında grup, başta Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere 17 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Türkiye iç pazarında; bilezikte yüzde 40, alyansta yüzde 25 ve spot altın piyasasında da yüzde 20 pazar payına sahip. Ahmet Ahlatcı, Ahlatcı Holding adına geleceğe yönelik planlarını Fortune Dergisi’nden Şule Laleli’ye verdiği röportajda açıkladı.
Ahlatcı Holding’in gündeminde neler var? 2019 yılına yönelik plan ve yatırımları neler? 2017 yılı itibari ile 6 ana sektörde 49 farklı şirket ve 3180 çalışanı ile faaliyetlerine devam eden holding, 17 farklı ülkeye ihracat gerçekleştiren Türkiye pazarında bilezik, alyans ve 264 Altın Dünyası
spot altın piyasasında yaklaşık yüzde 30 pazar payına sahip. 2018 yılını yaklaşık 75 milyar TL ciro ile kapatan holding AHL enerji ile GES elektrik santralleri, Çorum, Elazığ ve Konya AVM projeleri ile inşaat sektörü, iki özel hastane ve bir görüntüleme merkezi ile sağlık sektöründe faaliyetlerine devam ediyor. Bunun yanı sıra, Türkiye’nin yüzde 8’e yakın doğalgaz dağıtımını Çorum, Karabük, Kastamonu, Yozgat ve Çankırı il ve ilçelerinde gerçekleştiriyor. Ahlatcı Otomotiv ile otomotiv sektöründe Çorum bölgesinde yetkili satıcı ve servis faaliyetlerini sürdürüyor. 2016 yılında Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler A.Ş. faaliyete başlaması ile finans piyasalarına giriş yapan holding mevcut faaliyet alanlarında yatırımlarına devam etmeyi planlıyor. Kısa vadede altın işletmeciliği, enerji ve finans sektöründe büyümeyi planlayan holding 2019 yılı
içinde; grup şirketlerinde istihdam edilecek personelini ciro olarak yüzde 20 artış beklentisiyle, yeni yatırım ve şirket alımları ile birlikte yüzde 8-10 arasında arttırmayı düşünüyor. Özellikle Türkiye genelinde bilezik pazarında yüzde 40, alyans pazarında yüzde 30 ve spot altın pazarında 20 pazar payına sahibiz. Anadolu’da yer alan tek altın rafinerisinin kapasitesini arttırarak yüzde 50 oranına çıkarmayı hedefliyor.
Ekonominin gidişatı ile ilgili değerlendirmede bulunarak, bulunduğunuz sektörlerde ne kadarlık bir iş hacmi ile faaliyetlerinize devam ettiğinizden bahseder misiniz? Özellikle son bir yılda yaşadığımız kur şoku sonrası içinden geçtiğimiz ekonomideki dengelenme süreci
Türkiye genelinde bilezik pazarında yüzde 40, alyans pazarında yüzde 30 ve spot altın pazarında 20 pazar payına sahibiz. Anadolu’da yer alan tek altın rafinerisinin kapasitesini arttırarak payımızı yüzde 50 oranına çıkarmayı hedefliyoruz. Ahmet Ahlatcı içerisinde bazı belirsizlikler ekonomik dengeleme sürecinin devam etmesine neden oldu. Bu bağlamda daralan iç talebe karşılık firmaların ihracat yoluyla büyümeye devam etmeyi çalıştıkları gözleniyor. Yılın ilk yarısı itibariyle seçim sürecini atlatmamız akabinde dört yıllık seçimsiz bir sürecin içerisinde girdiğimizi düşünürsek, bundan sonraki dönemde enflasyonda baz etkisiyle birlikte gerileme, cari dengedeki iyileşme, kur volatilitesinin düşmesi gibi gelişmeleri global ölçekte merkez bankalarının yeniden genişleyici para politikalarına dönüşün vereceği fırsatlarla birlikte değerlendirerek kalıcı hale getirecek ve ardından ekonomide ithalata bağımlı olmayacak ölçüde katma değeri yüksek üretimi, istihdamı artırıcı ve ayrıca ihracatta pazarlarını genişletici ve tüm bunların sonucu olarak ekonomide sağlıklı ve sürdürülebilir büyümeyi sağlayacak yapısal reformları gerçekleştirmeye
odaklanmak önem teşkil ediyor. Bunların çerçevesinde ülkemiz bir şans yakaladı ve yıl sonuna doğru faizler düşecek, ihracat artacak ve cari açık fazlası verecek bu da ülkemizin yakaladığı önemli bir fırsat olacaktır. Önümüzdeki dört yıl çok güzel olacak.
Önümüzdeki beş yıl içerisinde yapacağınız yatırımlardan bahsedebilir misiniz? Sektörünüzle ilgili yurtdışına yönelik yatırım planlarınızdan ve çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?
Beş yıllık hedefler dâhilinde holding bünyesinde çalışan sayısını 5 bin kişiye, toplam ciroyu 100 milyar TL’ye çıkarmayı planlıyoruz. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından bu yıl 17’ncisi açıklanan “Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçısı 2018” araştırmasına göre Türkiye’nin en hızlı yükselen şirketi Ahlatcı Kuyumculuk oldu. Ahlatcı’nın iki şirketi ilk 1000 arasına girerken,
Ahlatcı Metal Rafineri 801. sırada, Ahlatcı Kuyumculuk 107.sırada yer aldı. TİM’in verilerine göre ayrıca Türkiye’nin en hızlı yükselen şirketleri sıralamasında Ahlatcı Kuyumculuk birinci sırada yer aldı. 2017 yılında 855.sırada yer alan Ahlatcı Kuyumculuk, 2018 yılında 143 milyon 662 bin dolar ihracatı ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen şirketi oldu. Ahlatcı Kuyumculuk un 2017 ihracatı 22milyon 693 bin dolar iken, 2018 yılında 143 milyon 662 bin dolarlık ihracatı ile ihracatını yüzde 533 artırdı. Çorum ili 2019 sonu itibariyle, milyar dolar ihracat rakamını aşan 18. il olmaya hazırlanıyor. 2018 yılında işlenmiş altın ihracatı 543 milyon dolar olarak gerçekleşen Ahlatcı Holding, bu yılın sonunda ihracatta milyar doların üzerine çıkmayı planlıyor. 2019 ihracat hedefimiz 1 milyar dolar.
Geleceğe yönelik beklentiler, hedef ve stratejileriniz nedir? Uzun vadede şirketin
hedeflerinden bahseder misiniz?
Önümüzdeki beş yıl içinde doğalgaz dağıtım kapasitesini Türkiye genelinde yeni anlaşmalar ile yüzde 10-15 seviyesine çıkarmayı planlıyoruz. Holding olarak altın işletmeciliğinde de yurtiçi pazar payını yüzde 50 ve üzerine çıkarıp, dünyada önemli altın oyuncularının arasına girmeyi hedefliyoruz. Bu zaman süresinde, holding yapılanmasının Finans, Altın işletmeciliği ve Enerji konusunda cirosunu iki katına çıkaran ve bu pazarlarda daha fazla bir paya sahip teknoloji konusunda gelişmeleri yakından takip ederek bu alandaki gelişmeleri çalışma alanlarında değerlendirerek Çorum şehrinde olduğu gibi Türkiye genelinde de katma değer yaratan Türkiye ihracatında da kendi alanında öncü bir holding konumuna gelmeyi planlamaktayız.
PIANO İLE ŞIKLIK NİŞANTAŞI’NDA! Her mod’a göre binlerce farklı kombin seçeneği sunarak öne çıkan Piano Very Jewellery, modanın kalbinin attığı Nişantaşı’nda mağazasını açtı. Kuralları bozan, alışkanlıkları geride bırakan, standartların dışına çıkan birbirinden farklı modelleri ile mücevher sektörüne bambaşka bir boyut kazandırdı. LÜKSE KOLAYCA ULAŞIP ŞIK OLMAK ARTIK ÇOK KOLAY!
Lüks takıların sadece belli bir kesime hitap etme algısını kıran Piano Very Jewellery, herkesin lükse kolayca ulaşıp şık olabileceğinin altını çiziyor. Bunu da trendleri ve modayı takip eden bir marka olmasına, yıllarca mücevher sektörün içindeki değişimleri görmesine, teknolojiyi takip etmesine ve usta tasarımcılarla birlikte çalışmasına borçlu olduklarını belirtiyor.
BİNLERCE KOMBİN SEÇENEĞİ
“Ne bir high jewellery ne bir fine jewellery, Piano bir Very Jewellery” mottosuyla hareket eden Piano, geniş ürün yelpazesiyle tüketicinin Mod’una göre binlerce kombin yapabilme şansı tanıyor.
DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜM GARANTİSİ
Piano Very Jewellery, güven veren bir marka olmasıyla da dikkat çekiyor. Müşteriye, ürününü dilediği zaman hiçbir neden göstermeden değeri karşılığında 266 Altın Dünyası
başka bir ürünü ile değiştirme garantisi sunuyor. Piano müşterileri, kuyum değerinin bulunduğu tamamı altından olan takıları Piano’ya ya da başka bir yere de değeri karşılığında satabilme garantisine sahip.
RAHAT MAĞAZA KONSEPTİ
Piano Very Jewellery rahat ve şık bir konsepte tasarladığı Nişantaşı mağazasıyla, içeriye girmekten çekinilen bir ortam algısını yıkıyor. Müşteri üzerinde satın alma baskısı oluşturmayan, herkesin dilediği gibi modellere göz atabileceği ve deneyebileceği bir mağaza anlayışıyla müşterilerini karşılıyor.
HIZLI ALIŞVERİŞ!
Piano Very Jewellery, mağazasında sergilediği her koleksiyona “pianojewellery.com” internet sitesinden ulaşma imkânı da sunuyor. Güvenli alışveriş, sağlam paketleme ve bedava kargosuyla alışveriş tutkunlarının bir tık kadar yakınında.
“Ne bir high jewellery ne bir fine jewellery, Piano bir Very Jewellery” mottosuyla hareket eden Piano, geniş ürün yelpazesiyle tüketicinin Mod’una göre binlerce kombin yapabilme şansı tanıyor. Aytaç KAMAR
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustaf Kamar;
MÜCEVHERDE HEDEF AMERİKA’YA YILDA 1 MİLYAR DOLAR İHRACAT Mücevher İhracatçıları Birliği üyeleri, Amerika Birleşik Devletleri’nin Miami kentinde 150’ye yakın kuzey ve güney Amerikalı mücevher firması ile bir araya gelip 400’e yakın ikili görüşme gerçekleştirdi. Geçen sene Kuzey Amerika’ya 313 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Mücevher İhracatçıları Birliği, Miami Ticaret Heyeti’nin ardından 1 yılda bu bölgeye 1 milyar dolar ihracat hedefliyor.
M
ücevher İhracatçıları Birliği, üyelerinin ihracat hacmini artırmak amacıyla yurtdışındaki hedef pazarlara yönelik ticaret heyetleri düzenlemeye devam ediyor. Bu çerçevede birlik, 25 üyesinin katılımıyla Amerika Birleşik Devletleri’nin Miami kentine çıkarma yaparak ABD, Meksika, Panama ve Güney Amerika’nın önde gelen mücevher markaları ile bir araya geldi. Miami Intercontinental Hotel’de gerçekleştirilen ticaret heyeti kapsamında 25 Türk markası, kuzey ve güney Amerikalı 150’ye yakın marka ile bir araya geldi, 400’e yakın birebir görüşme gerçekleştirerek ürünleri sergileme imkânı buldu.
“Miami ziyareti, Amerika’ya bir yılda 1 milyar dolar ihracat demek” Gerçekleştirilen ticaret heyeti gezisini değerlendiren Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kamar, stratejilerinin “Dünyadaki büyük alıcı ülkelere gideceksin ve büyük alıcıları Türkiye’ye getireceksin” şeklinde olduğunun altını çizerek 2019 yılı sonunda hedefledikleri 6 milyar dolar ihracata ulaşmak amacıyla fuarların yanı sıra hem müşterilerin olduğu ülkelere gittiklerini hem de bu müşterileri Türkiye’de ağırladıklarını belirtti. Mustafa Kamar, şunları dile getirdi: “Belirlediğimiz bir strateji var, buna göre hedef pazarları belirleyerek stratejik adımlarla hareket ediyoruz. Bu pazarlardan biri de Kuzey Amerika… Kuzey Amerika’ya 2018 yılında 268 Altın Dünyası
313 milyon dolar ve bu yılın 7 ayında da 200 milyon dolar olmak kaydıyla toplam 513 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Bu ihracatın 480 milyon doları direkt Amerika Birleşik Devletleri’ne yapıldı. Dolayısıyla potansiyeli itibarıyla kuzey ve güney Amerika bizler için çok önemli bir pazar. Bu vesileyle Türk mücevhercileri olarak Miami’de ABD, Meksika, Panama ve Güney Amerika’dan 150’ye yakın marka ile bir araya geldik. Toplam dört gün boyunca süren ikili görüşmeler gösterdi ki Kuzey Amerika’ya 1 yılda 1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirebiliriz.”
Toplam dört gün boyunca süren ikili görüşmeler gösterdi ki Kuzey Amerika’ya 1 yılda 1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirebiliriz.” Mustafa KAMAR “Miami’den sonra hedef Hong Kong ve Dubai” Yılın son çeyreğinde Hong Kong’a ve Dubai’ye birer ticaret heyeti düzenleyeceklerini belirten Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kamar, sözlerini söyle sonlandırdı: “Miami’nin ardından ilk etapta Orta Asya ülkelerindeki alıcılarla bir araya gelmek amacıyla Hong Kong’a gidiyoruz. Ardından 8 - 12 Ekim tarihleri arasında ‘ilk kez’ İstanbul’da gerçekleştirilecek 500’e yakın mücevherle ilgili ismi ağırlayacak olan 8. Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) Değerli Taş ve Mücevher Birlikleri Konferansı’na ev sahipliği yapacağız. Eş zamanlı olarak da 10 - 13 Ekim tarihleri arasında 49. İstanbul Mücevher Fuarı’nın kapılarını açacağız. Sonrasında da Ortadoğulu ve Afrikalı mücevhercilerle bir araya gelmek adına Dubai’de olacağız.” World of Jewelry Miami’de İlgiyle Karşılandı İhracatçı firmaların yabancı alıcılara ulaşması amacıyla hazırlanan World Of Jewelry dergisi, Mücevher İhracatçıları Birliği’nin Miami’de düzenlediği organizasyonda Kuzey,Orta ve Güney Amerika’dan yüzlerce alıcı ile buluştu. WOJ, birlik tarafından düzenlenen bütün organizasyonlarda yabancı alıcılar ile buluşmaya devam edcek.
ZEN PIRLANTA ABD’DEKİ İLK MAĞAZASINI NEW YORK’TA AÇIYOR
Pırlantalı mücevherde öncü marka Zen Pırlanta, uluslararası mağaza ağını genişleterek, Eylül ayında New York’ta ilk mağazasını açıyor.
S
on üç yıl içinde Düsseldorf, Köln, Dubai, Abu Dhabi, Kuveyt gibi şehirlerde mağazalar açarak yurt dışında da hızla büyüyen Zen Pırlanta, güçlü bir toptan satış ağına sahip olduğu Amerika pazarında, New York’daki mağazası ile perakende alanına da giriyor. Zen Pırlanta mağazası, ziyaretçilerinin sıcak ve zarif bir ortamda yüzlerce tasarımı keşfederek, Zen alışveriş deneyimi yaşamalarını amaçlıyor. Tasarımlar arasında modern veya klasik, farklı tarzlarda birçok pırlantalı modelin yanı sıra, pırlanta ve renkli değerli taşların buluştuğu tasarımlar yer alıyor.
Zen Pırlanta mağazası, ziyaretçilerinin sıcak ve zarif bir ortamda yüzlerce tasarımı keşfederek, Zen alışveriş deneyimi yaşamalarını amaçlıyor. 270 Altın Dünyası
De Beers Grubu’nun pırlanta markası Forevermark’ın Yetkili Mücevhercisi ve dünyada az sayıdaki Yetkili Üreticilerinden biri olan Zen Pırlanta’nın, Forevermark pırlantaları ile yaptığı tasarımlar öne çıkıyor.
Zen Pırlanta, Avrupa ve Orta Doğu’nun en büyük pırlantalı mücevher fabrikasına sahip. Her kadının hayali olan pırlantaları, Zen ustalarının hünerli elleri ile işlenerek mücevhere dönüşüyor. Üretim ve toptan satıştaki uzmanlığının yanı sıra Zen Pırlanta, 2005 yılında perakende alanında da çalışmaya başladı ve bugün 80 mağazayla kendi ülkesinden Amerika’ya, Körfez ülkelerine ve Avrupa’ya yayılan bir mağaza zincirine ulaştı. Zen Pırlanta tasarımları aynı zamanda New York, Düsseldorf ve Dubai’deki toptan satış ofisleri ile tüm dünyada satışa sunuluyor. Zen Pırlanta 2008-2015 yılları arasında ve 2018’de pırlantalı mücevherde en yüksek ihracatı gerçekleştirerek, İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birliği tarafından ödüle layık görüldü.
COSİMO VİNCİ
D
Röportaj: Dilara ÜNAL
ünyaca ünlü İtalyan mücevher tasarımcısı Cosimo Vinci ikinci kez karşımda duruyor, yine siyahlar içinde. Siyahın asaleti bir yana, diğer bir yanda göze çarpan ise tişörtünün üzerindeki Mustafa Kemal Atatürk imzası. Mücevher İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği 7 aylık mücevher tasarımı eğitiminin sonunda görüyorum ki, tıpkı öncesinde kendisinin de tahmin ettiği gibi, artık biz türklerden farksız. Kendisiyle söyleşimizde kurs eğitmenliğinden, trendlerden, İstanbul’dan konuştuk... 1. Dersler nasıl geçti? Gayet verimli ve keyifli geçirdik. Bundan çok memnunum. Sınıftaki öğrenciler birbirlerine gayet iyi uyum sağladılar ve birbirlerini tamamladılar. Birçoğu zaten profesyonel anlamda faaliyet gösteriyorlar. Bu kurs sayesinde de yabancı kaldıkları bazı teknikler konusunda kendilerini geliştirme fırsatını edinmiş oldular. Kurs bitiminde kaydettikleri ilerlemeyi fark etmemek mümkün değil. Hepsi bireysel başarılara imza attılar. Bu başarıda aralarında oluşan sinerjinin de katkısı büyük. Böyle olunca öğrencilerim ve ben çok iyi zaman geçirdik ve aramızda hem profesyonel anlamda hem de arkadaşça bir bağ oluştu. Bu yüzden hiçbir zaman iletişimi koparmayacağız. 2. Öğrencilerinizden beklentileriniz nelerdir? Eğitim esnasındaki ilgileri verdiğim ödevlerle pekiştirdiler. Tamamladığımız kursla öğrencilerimin neredeyse hepsi iş hayatına girmeye hazır hale geldiler, belli bir kapasiteye geldiler
272 Altın Dünyası
ama öğrenmenin sonu yoktur bu yüzden Birlik’le yaptığımız istişare sonucu taleplere göre bir üst kademe eğitim programı planlamayı düşünüyoruz. İyi bir tasarımcı olmak için minimum 10 yıl yetişmeniz gerekir. Fedakarlık ve emek bu işin olmazsa olmazları. O yüzden bu kurs sadece bir başlangıçtı. Burada normal kurslardan farklı olarak yaptığımız en önemli şey geleneksel Türk tarzının dışında Doğu-Batı sentezli bir perspektif modelini esas almamız. 3. Size göre yaratıcılık sonradan öğrenilebilir bir kazanım mıdır yoksa doğuştan bir yetenek mi? Sahip olduğumuz çeşitli yeteneklerin insan doğasında doğuştan var olan eşi olmayan mekanizmalarda yer aldığını söylemek mümkün. Bu mekanizmayı geliştirip geliştirmemek bizim elimizde. Üstüne ne kadar gidersek kendimizi o kadar iyi ifade ederiz. Yaratıcılıkta bir çeşit yetenektir. Açığa çıkmak için beslenmeye ve işlenmeye ihtiyaç duyar.
4. Tasarımda modaya ayak uydurmak mı özgünlük mü daha ağır basıyor sizin için? Farklı trendleri ve konseptleri takip etmek bizi daha keşifçi ve zengin bir ruh yapar. Sürekli yeni bir şeyler bulmalı, durmaksızın keşif peşinde olmalıyız. Ben modayı yeni kapılar açması adına takip ederken çok fazla etkisinde kalmamaya gayret gösteriyorum. Ama anaakımı yaratan da bir bakıma biziz. Üreten ve yayan herkesin bunda rolü var. Bir de bakmışsınız, bir sonraki modayı siz getirmişsiniz. 5. Mücevher dünyasında son trendlere baktığımızda spiritüelizm temalı tasarımların ön plana çıktığını görüyoruz. Bir anda her yerde görmeye başladığımız bu tasarımların konunun maneviyatını öldürdüğünü düşünüyor musunuz? Zor bir soru...Mücevherlerin sadece süs, aksesuar amaçlı olmaktan çıkıp kişinin kendini anlatma biçimi olmaya başlamasından beri mücevherler daha da kişisel, özel eşyalar haline geldiler. Her dönemin modası sosyo-kültürel/ekonomik olaylara göre değişkenlik gösteriyor. Bence günümüzde de insanların duygusal bir açlık yaşaması manevi sembollere sahip bu mücevherlerin moda olmasının asıl sebebi. Bu semboller, toplumun anlam ve derinlik ihtiyacına karşılık geliyor. Herkesin aynı anda aynı şeyleri takması anlamda yozlaşmaya sebep olur gibi görünse de aslında maneviyatın yaygınlaştıkça çoğaldığını ve etkisinin arttığını da söyleyebiliriz. Başka bir örnekle ele almak gerekirse, vegan olmak hiçbir zaman eskimeyen bir moda. Bu durumda yeni vegan olanlar için bunu moda olduğu için yaptığını söyleyemeyiz. Arkasındaki fikri benimsediği ve desteklediği için vegan olmuştur. Yani anlam ve amacı yerindedir. 6. İstanbul’da uzun bir zaman geçirdiniz. Bu şehir hakkında neler düşünüyorsunuz? Bir İstanbullu olacağımı burayı ilk gördüğüm andan itibaren biliyordum. Ve artık öyleyim! Her haftanın bir gününü öğrencilerimle şehri gezerek geçirdik. Aklınıza gelebilecek tüm görülmesi gereken yerlere gittik. Kapalı Çarşı’nın havasını da soluduk. Beni en çok Beyoğlu büyüledi. Buraya alt kültürün beşiği demek yanlış olmaz sanırım. Galata’nın dar ara sokaklarında yürürken sizi saran otantik ruhun ilham vermemesi mümkün değil! 7. Son olarak, öğrencilerinize ne öğütlersiniz? Özellikle bireysel markalarını kurmayı düşünen öğrencilerime tavsiyem, önce başka markalarda tasarımcılık yapıp deneyim kazanmaları. Markalarda bıraktıkları izler, yalnızca portfolyolarını zenginleştirmekle kalmayıp onları daha büyük bir resim için birikimli olmaya itiyor. Eğer, daha yolun başındaysanız güçleri birleştirmek yapılabilecek en iyi şeylerden biri.
ARİŞ PIRLANTA’DAN BROŞ KOLEKSİYONU... ZARAFETİN & İHTİŞAMIN BULUŞMASI
K
adının yaratıcı yönünü, şıklığını ve zarafetini ortaya çıkaran bir aksesuar olan, mücevher dünyasının yıldızı broş, Ariş Pırlanta’nın özel koleksiyonunda yeniden hayat buldu.
Ariş Pırlanta’nın, Art Deco, Art Nouveau çizgiler taşıyan birbirinden şık broşları bir mücevher klasiği olan broşları günümüz kadınlarıyla buluşturuyor. Usta ellerde özenle hazırlanan, her biri tek ve benzersiz broş modelleri Ariş Pırlanta’nın hayranlık uyandıran Broş Koleksiyonu’nda mücevherseverleri bekliyor. Pırlanta, elmas, mine, renkli değerli taşlar ve altın ile şekillenen birbirinden şık onlarca broş, yakada olduğu kadar saç mücevheri, kolye ucu olarak da kullanılabiliyor. Ariş Pırlanta’nın özel tasarımları ve tüm ürünleri www.arispirlanta.com ile tüm Ariş mağazalarında sizleri bekliyor.
274 Altın Dünyası
PIRLANTA GİBİ DENİZLER İÇİN
Pırlanta gibi denizlere duyarlı olarak, öğrenerek, sahip çıkarak ve öğrendiklerimizi çocuklarımıza aşılayarak ulaşabiliriz.
Türkiye’nin önde gelen pırlanta markası Zen Pırlanta, DenizTemiz Derneği/ TURMEPA’nın “Mavi Kıyılar” projesi kapsamında, Marmaris Hisarönü Körfezi’nde hizmet veren TURMEPA D-Marin adlı atık toplama teknesinin sponsorluğunu üstlendi.
B
u işbirliğini duyurmak amacıyla, TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu, Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş ile Zen Pırlanta ve TURMEPA Yönetim Kurulu Üyesi Şükran Güzeliş ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, çevre ve denizlerin korunmasına gösterdiği duyarlılık ve verdiği desteklerle tanınan Zen Pırlanta’ya teşekkür plaketi verildi. Zen Pırlanta’nın bu yılki sponsorluğunu üstlendiği TURMEPA D-Marin teknesi, TURMEPA’nın “Mavi Kıyılar” projesi kapsamında Marmaris’e bağlı Hisarönü Körfezi’nde 17 koyda hizmet veriyor. TURMEPA’nın atık toplama filosuna 2018 yılında eklenen tekne, Hisarönü Körfezi’nde bulunan 17 koyda yat ve turistik teknelerden sıvı atık topluyor. TURMEPA’nın çalışmalarına on yılı aşkın bir süredir destek veren Zen Pırlanta’nın Yönetim Kurulu Başkanı
276 Altın Dünyası
Emil Güzeliş konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Gerek şahsım, gerekse Zen Pırlanta olarak doğamızın korunması amacıyla sürdürülebilir projeler oluşturulmasına ve desteklenmesine büyük önem veriyoruz. DenizTemiz Derneği/ TURMEPA, ülkemizde çevre bilincini oluşturmak için ciddi projeleri hayata geçiren çok kıymetli bir dernek. On yılı aşkın bir süredir çeşitli projelerde birlikte çalışıyoruz. Daha önce de 2016’da Marmaris’e bağlı Hisarönü Körfezi’nde çalışan teknenin sponsorluğunu üstlenmiştik. Bu yıl da yine, içinde bulunduğumuz yaz sezonunda, ziyaretçi teknelerin denizlerimize bıraktıkları sıvı atıkları toplamak amacıyla TURMEPA D-Marin teknesinin sponsorluğunu üstlendik. Özellikle yaz aylarında muhteşem sahillerimiz yerli-yabancı binlerce tekne tarafından ziyaret ediliyor. Ancak ne yazık ki teknelerin çok büyük çoğunluğu gerekli kurallara uymuyor ve sıvı atıklarını denizlerimize boşaltıyor. TURMEPA ile yaptığımız iş birliği çerçevesinde Hisarönü Körfezi’ni
“pırlanta gibi” yapmak üzere yola çıkıyoruz. Denizlerimizin daha temiz kalmasına bir nebze de olsa faydamız olacak ve bundan büyük gurur duyacağız.” Zen Pırlanta ve TURMEPA Yönetim Kurulu Üyesi Şükran Güzeliş ise konuyla ilgili şunları söyledi: “Pırlanta gibi denizlere nasıl ulaşırız? Öncelikle farkına vararak, bilinçlenerek, duyarlı olarak, öğrenerek, öğrendiklerimizi hayata geçirerek, sahip çıkarak, çocuklarımızı bilinçlendirerek, onlara örnek olarak ulaşabileceğimize inanıyorum. Bu konuda Turmepa gibi çok önemli bir rehber var önümüzde. Derneğin Yönetim Kurulu Üyesi olarak denizlerimizin korunması konusunda daha da büyük sorumluluk hissediyorum.”
278 Altın Dünyası
ASEAN 2019 İSTANBUL'DA GERÇEKLEŞTİRİLECEK
Mücevher İhracatçıları Birliği, Türkiye Tanıtım Grubu’nun desteğiyle 8 – 12 Ekim tarihleri arasında dünyanın en önemli mücevher konferansını İstanbul’da düzenlemeye hazırlanıyor.
T
ürk mücevhercilerinin ihracat hacmini artırmak amacıyla yurt dışı fuarlara katılan, potansiyel pazarlara ticaret heyetleri düzenleyen ve Türkiye’ye VIP Alım Heyetleri getiren Mücevher İhracatçıları Birliği, Türkiye Tanıtım Grubu’nun desteğiyle 8 – 12 Ekim tarihleri arasında dünyanın en önemli mücevher konferansını İstanbul’da düzenlemeye hazırlanıyor. Bu yıl 8’incisi gerçekleşecek olan Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) Değerli Taş ve Mücevher Birlikleri Konferansı’na (8. ASEAN Konferansı) yaklaşık 50 ülkeden 250’ye yakın sektörün önde gelen ismi katılacak. Dünya Mücevher Sektörünün Gözü, Bu Konferansta Olacak ASEAN’da, Endonezya, Malezya, Tayland, Filipinler ve Singapur, Bruney, Vietnam, Laos, Myanmar ve Kamboçya yer alıyor. AB, ABD, Kanada, Rusya, Çin Halk Cumhuriyeti, Japonya, Güney Kore, Hindistan, Avustralya ve Yeni Zelanda ise Diyalog ortakları olarak anılıyor. Türkiye ise, İsviçre, Norveç ve Pakistan ile birlikte Sektörel Diyalog Ortakları grubunda bulunuyor. İstanbul’da 4 gün sürecek konferansa, ülkelerin mücevherle ilgili birlikleri başkanları ve önde gelen üreticileri katılacak. İlk gün konferans gerçekleştirilirken, toplantılarda katılımcılara hem Türkiye ile iş yapma modelleri hem de Güneydoğu Asya’daki mücevher ticareti rejimleri aktarılacak.
280 Altın Dünyası
Diğer günlerde ise katılımcılar 49. Uluslararası İstanbul Mücevher Fuarı’nı gezme imkânına sahip olacak. “Güneydoğu Asya, Mücevher İhracatı için Büyük bir Potansiyele Sahip” Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kamar, Türkiye’de ilk kez gerçekleşecek konferansı değerlendirirken, şunları söyledi: “Türkiye’nin ihracat açısından en yüksek performansı gösteren sektörüyüz. Geçtiğimiz yıl 4,4 milyar dolar ihracata imza atarken bu yılın ilk yarısında 1,6 milyar dolarlık ihracatla geçen seneye oranla son derece başarılı bir performans sergiliyoruz. Bu performansın artabilmesi amacıyla potansiyel arz eden ülkelere ziyaretler gerçekleştiriyor, bu ülkelerdeki fuarlara katılıyor ve yine bu ülkelerdeki satınalmacıları, İstanbul’da ağırlayarak sektörümüzün iş hacmini geliştirmeye gayret ediyoruz. Dolayısıyla 600 milyon kişinin yaşadığı Güneydoğu Asya ülkeleri, büyük bir potansiyele sahip. Toplam 10 ülkenin üyeliğiyle bir araya gelen ASEAN Birliği’nin yanı sıra Avusturalya, Orta Asya, Avrupa, Kuzey Amerika ve Orta Doğu ülkelerindeki mücevher birliklerinin başkanlarını İstanbul’da ağırlayacak olmaktan gurur duyuyoruz. Konferansla birlikte başlayacak olan 49. Uluslararası İstanbul Mücevher Fuarı da, konferansın hemen ardından birlik başkanlarının mevcut potansiyelimizi görebilmeleri için iyi bir fırsat teşkil ederken satınalma kararlarında olumlu bir rol oynayacaktır inancındayız.”
ARİŞ PIRL ANTA METROPOL AVM’DE! Mücevherat sektörünün, 112 yıllık deneyimiyle en köklü kuruluşlarından biri olan Ariş Pırlanta’nın, yeni konseptli ikinci mağazası İstanbul Metropol AVM’de açıldı.
M
ücevherat sektörünün, 112 yıllık deneyimiyle en köklü kuruluşlarından biri olan Ariş Pırlanta, yeni konseptli ikinci mağazasını İstanbul’da Metropol AVM’de açtı. Ağustos ayında hizmete giren ve Türkiye’nin en büyük karma kullanım projesi Metropol AVM, Ariş Pırlanta’nın İzmir’de Optimum AVM’de bulunan mağazasından sonra yeni konseptin uygulandığı ikinci adres oldu.
2019 yılı içerisinde yenilenen yüzünü yansıtacağı yeni mağazalarını ziyaretçileri ile buluşturmaya devam edecek olan Ariş Pırlanta’nın yenilenen yüzünü yansıtan mağaza, ziyaretçilerin de ilgi odağı oldu.
Ariş Pırlanta yenilenen mağaza konsepti ile dikkat çekiyor. Markanın tarihi ve köklü geçmişini, yenilikçi yönünü modern bir anlayış ile sunan konsept, yeni mağazalarda ziyaretçileri ile buluşmaya devam edecek.
İSTANBUL MÜCEVHER FUARI MÜCEVHER SEKTÖRÜNÜ 10-13 EKİM'DE 49. KEZ BİR ARAYA GETİRİCEK!
Türkiye mücevher sektörünün en önemli etkinliği olan Istanbul Jewelry Show’un, 2019 yılındaki ikinci fuarı olan Istanbul Jewelry Show, 10 - 13 Ekim 2019 tarihleri arasında CNR Expo, Istanbul Fuar Merkezi’nde 49. kez düzenlenecek. 2019 yılında 6 milyar USD ihracat hedefi olan Türkiye Mücevher Sektörünün hedefine ulaşması için en uygun platformu sağlayan fuar, 120’den fazla ülkeden 19.000 mücevher alıcısını 800’ün üzerinde firma ve marka ile bir araya getirecek.
D
ünyanın en büyük beş mücevher fuarı arasında yer alan Istanbul Jewelry Show, 10-13 Ekim 2019 tarihleri arasında CNR Expo, Istanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek. Fuar; 800’ün üzerinde firma ve markayı, 19.000 mücevher alıcısı ile bir araya getirerek yeni iş birliği fırsatları ve benzersiz bir bilgi paylaşımı için en uygun platformu yaratıyor. Türk Mücevher Sektörünün 6 milyar USD’lik ihracat hedefine ulaşmasında, Istanbul Jewelry Show - Ekim fuarı önemli bir rol oynuyor. Fuar, ihracat hedeflerine sağladığı olumlu katkıyla ekonomiye ivme kazandırıyor. 34 yıldır düzenlenen Istanbul Jewelry Show Mart ve Ekim fuarları, dünyanın en büyük fuar organizasyon şirketi olan Informa Markets tarafından organize ediliyor. Informa Markets 7 ülkede düzenlediği 17 mücevher fuarı ile sektörde köklü bir geçmişe ve uzmanlığa sahip. Bulunduğu portföyün gücünü de alan Istanbul Jewelry Show, tüm dünya mücevher sektör temsilcilerinin yakından takip ettiği bir fuar konumunda. Mücevher Sektörünün Görkemli Etkinliği 2019 yılında düzenlenen Istanbul Jewelry Show – Mart fuarı, yabancı ziyaretçi sayısında %9 artış göstererek 123 ülkeden 30.741 mücevher sektörü temsilcisini ağırlamıştı. Aynı zamanda Mart 2019 fuarı, Avrupalı ziyaretçi sayısında %15, Rusya’nın da dâhil olduğu BDT ülkelerinde ise %8 artış sağlamıştı. Bu veriler, Ekim 2019 fuarına da dünya mücevher sektörünün ilgisinin büyük olacağını gösteriyor. Yeni salon planı ile ziyaretçilerin fuar deneyimini olumlu yönde arttıracak olan fuarda; altın, mücevher, pırlanta, renkli taş,
282 Altın Dünyası
değerli ve yarı-değerli taş, inci, gümüş, gümüş takı ve gümüş ev eşyası, altın montür, rafineri, saat, kalıp, vitrin dekorasyon, makine - ekipman ve yan sanayi, kasa, yazılım, lojistik ile aydınlatma ürün gruplarının bulunduğu 800’ün üzerinde yerli ve yabancı mücevher firma ve markası yer alacak. Uluslararası Alım Heyeti geliyor! Istanbul Jewelry Show - Ekim 2019 Fuarı kapsamında, ihracatın artırılması, ihraç ürünlerine yeni pazarlar bulunması ve pazar payının korunması amacıyla “Uluslararası Alım Heyeti Programı” gerçekleştirilecek. Program kapsamında Avrupa, Orta Doğu, ABD, Kuzey Afrika ve Uzak Doğu ülkelerinden 1000 alıcı fuar kapsamında ağırlanacak. Mücevher tasarımının nabzı yine Designer Market’te atacak! Istanbul Jewelry Show - Ekim 2019 Fuarı’nda her yıl organize edilen Designer Market, usta ve genç mücevher tasarımcılarını bir araya getirecek. Fuar alanında özel olarak oluşturulan Designer Market’te tasarımcılar tasarımlarını ve ürettikleri mücevherleri sergileyecekler.
ZERAFET VE IŞILTI KATAN JİVAL ALTIN “HAYAT KOLEKSİYONU” Gelin adayların, gelinliğin en önemli tamamlayıcısı olan takı seçiminde klasik ya da modern tarzı tercih ediyor. Jival, klasikten vazgeçmeyen gelinler için; altının ışıltısını modern çizgiler ile bütünleyen set tasarımlarına imza attı. Trendler sürekli değişiyor, altın setler ise göz alıcı ışıltısı ile her dönemin en çok tercih edilen takıları olmaya devam ediyor. Özellikle klasik tarzı seven, bunu gelinlik ve takı seçimine de yansıtan gelin adayları altından vazgeçmiyor. Farklı formlardaki tasarımlarını farklı zevkler için hazırlayan Jival, altın setleri ile gelinlerin güzelliğine güzellik katıyor. Usta işçiliğin en iyi örneklerini sergileyen tasarımlar zarif detaylarıyla dikkat çekiyor. 284 Altın Dünyası
RİSK YERİNE BRINKS
Brink’s, dünya standartlarındaki güvenli lojistik hizmeti ve üstün koruma sağlamak üzere tasarlanmış olan gelişmiş teknolojili özel çözümleri ile sektörlerin ihtiyaç duyduğu güvenlik ve emniyet konularında 160 yıldır müşterilerinin yanında. Geçtiğimiz ay Mart İstanbul Mücevher Fuarı’nda da birçok katılımcı firmaların fuar ürünlerini taşıma ve kasalamada ‘Risk yerine Brink’s’ diyor… Brink’s, lojistik ve kasalama alanında en güvenilen firmalardan biri olarak dünya çapında faaliyet gösteriyor. Brink’s, 1859 yılında Amerika’da kurulan 120 ülkede faaliyet gösteren 60.000 çalışanı ile dünyanın en büyük güvenli lojistik firmasıdır. 22 seneden beri de Türkiye’de toptancı ve perakendecilere ithalat, ihracat, yurt içi küçük paket ve değerli kargo taşımacılık ve özel organizasyonlar da taşıma ve kasalama alanlarında hizmet vererek bankalar da dahil olmak üzere sektörün birçok ihtiyacını karşılayan global bir güvenlik şirketidir. Son olarak 2017 yılında açtığı Nuruosmaniye-Şerefefendi şubesinde 286 Altın Dünyası
hizmet veren Brink’s, kuyumculuk sektörünün ihtiyaç duyduğu değerli kargo taşımacılığını %100 güvence ile Türkiye’nin her yerinde sağlamaktadır. Brink’s, başta İstanbul Mücevher Fuarı olmak üzere dünya mücevher fuarlarında önemli rol oynuyor. Brink’s Güvenlik Hizmetleri, bu yıl 48.si düzenlenen Mart İstanbul Mücevher Fuarında değerli katılımcı firmalara taşıma ve fuar alanında stantlarına özel kasaları sorunsuz ve başarılı olarak hizmetini bir kez daha vermiştir
Taşıma ve kasalama hizmetinde hedeflerini her yıl %20 artırarak müşteri memnuyeti ile beraber ileriye taşımaktadır. Stantlara kasa vererek fuar süresince ki taşıma ve kasalama işlerini hızlı bir şekilde yürütme rolünü üstlenen Brink’s, müşterilerin stantlarına özel ayrıcalıklı kasa seçeneklerine de sahip. Bu kasalar kendi vermiş oldukları teminat içerisinde Brink’s sorumluluğu ve güvencesi altında muhafaza ediliyor. Brink’s sayesinde firmalar fuarda gün sonu ürünlerin toplanması ve depolanması gibi zahmetlere girmemiş oluyorlar. Brink’s, firmaların kendi kontrollerinde olan kasaları istedikleri yere taşıyor ve istedikleri yerde saklıyor.
Bu sene düzenlenilece olan III. Mezopotamya Fuarı Diyarbakır Altın Mücevher ve Gümüş Fuarı nda resmi taşıma ve kasalama firması olarak hizmet vermeye devam edecek tir. Ürün taşımacılığında emanetçi sisteminin kalkmasıyla Brink’s, aynı hizmeti profesyonel ve gelişmiş bir biçimde uygun fiyatlara sağlıyor. Brink’s Yurtiçi Satış Müdürü Faysal Atayan değerli kargo taşıma hizmeti emanetçi sistemi ile yıllarca aşılamayan sektörün sıkıntılarından bir çalışma modelidir.Brinks’in yaptığı şey – gönderilecek olan ürünleri kapıdan ve dükkandan dışarı çıkmayacak şekilde teslim alıp gideceği yerde tekrar dükkanın içine kadar Brink’s güvencesi altında minimum ücretlerde taşımak. Brink’s, Anadolu’da bir müşteri ürün gönderdiği zaman veya İstanbul’dan bir ürün Anadolu’ya gönderileceği zaman emanetçi sistemini daha cazip kılmayacak kadar uygun fiyatlandırmalarda gerçekleştiriyor. Birçok lojistik firmasıyla birlikte bu işin ne kadar hassas ve önemli olduğunun farkındalığı aşılandığından beri mücevher ve kuyumculuk sektörü, sunulan bu güvenli sistemi emanetçi sistemine tercih ediyor. Aynı zamanda katma değer de katan bu sistem için artısı çok eksisi yok denebilir.
Brink’s, etkinliğini E-ticaret ve küçük paket taşımacılığında da sürdürüyor. Dünyada 104 ülkede Küçük Paket hizmetini sunan Brink’s aynı tecrübe ve kalitesini Türkiye’ye taşımış durumdadır. 2018 de hizmete başladığı Küçük Paket servisinde şuanda sektörün %50’si Brink’s’i tercih ediyor. Ulusal kargo firmaları aracılığıyla kuyumculuk sektöründe faaliyet gösteren firmaların küçük değerli paketlerini %100 güvence ile taşımacılığını sağlıyor. Başta e-ticaret firmaları olmak üzere sektörün ihtiyaç duyduğu hizmetleri teknoloji tabanlı bir altyapı ile karşılıyor. Tam entegrasyonlu hizmeti sayesinde Brink’s’in taşımacılığındaki gönderileri göndericisi İos ve Android uyumlu uygulaması sayesinde takip edebiliyor ayrıca alıcılarına kargo durumunu sms yoluyla raporluyor. Bu sayede hem göndericisi hem de alıcısı paketlerini anlık olarak takip edebiliyor. Ayrıca N11.com ile yaptığı partnerlik sayesinde sanal Pazar hacmini de arttırmış durumda. Sektörüdeki bir çok firmayla yaptığı entegrasyonlar sayesinde hizmetini sorunsuz olarak sunuyor. Müşterilerden aldığı fikir ve istekler doğrultusunda hizmet kalitesini her geçen gün bir ileri noktaya taşımak için çalışmaya devam ediyor
Brink’s, başta İstanbul Mücevher Fuarı olmak üzere dünya mücevher fuarlarında önemli rol oynuyor.
İSTANBUL KUYUMCULAR ODASI VAKIFBANK’LA PROTOKOL İMZALADI İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi, kuyumcuların kredi konusunda yaşadıkları sıkıntıları çözmek amacıyla VakıfBank’la İşbirliği Protokolü imzaladı. Protokole göre, üyeler spot ve BCH Altın Kredisi’ni 12 ay vade, özel olarak belirlenen faiz ve komisyon oranlarıyla alabilecek. Altın kredisi, İKO üyelerine fiziki altın teslimi veya TL karşılığıyla ödenebilecek.
S
ektörün en önemli temsil kurumlarından biri olan İstanbul Kuyumcular Odası (İKO), mesleği geleceğe taşımak amacıyla çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. İKO Yönetimi, bu kapsamda Vakıfbank’la İşbirliği Protokolü imzaladı. VakıfBank’ın İstanbul’daki Genel Müdürlük Binası’nda düzenlenen toplantıda İKO Başkanı Mustafa Atayık ve VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, İşbirliği Protokolü’nü imzaladı. Protokol imza törenine İKO Başkan Yardımcıları Burak Yakın, İlhami Yazıcı, VakıfBank Genel Müdür Yardımcıları Hasan Ecesoy, Yakup Şimşek, Muhammet Lütfü Çelebi, KOBİ Bankacılığı Pazarlama Başkanı Murat Cem Volga, Bölge Müdürü Bülent Karadoğan ve Cağaloğlu Şube Müdürü Gülay Çınar Gül katıldı. Sektörün büyümesine dev katkı sunacak! Finans piyasasının önde gelen oyunculardan biri olan VakıfBank’la işbirliği protokolünü imzalamaktan memnun olduklarını belirten Türk kuyumculuk sektörünün en önemli temsil kurumu olan İstanbul Kuyumcular Odası’nın Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Atayık, “Türk kuyumculuk sektörü, ülkemizin üretim ve ihracatta dünya liderliğine
288 Altın Dünyası
oynayan nadir mesleklerden biridir. Geçtiğimiz yıl, doğrudan ihracatını yüzde 35 oranında artırarak 4,5 milyar dolara ulaştırdı. Ülke olarak yüksek kaliteli ürün gamımız ve sektörel potansiyellerimizle dünyanın altın ve mücevher ticaretinin merkezi olma yolunda ilerlediğimiz bir süreçte VakıfBank’la imzalanan işbirliği protokolünün önemi yadsınamaz. Üyelerimiz ve meslektaşlarımız, VakıfBank’ın uygun faiz ve esnek vade imkanı sunan altın kredileri, işletme, imalat ve ihracatçı kredileriyle yoluna daha güçlü bir şekilde devam etmesine katkı sunacağına inanıyorum. Sektöre yoğun ilgileri ve hassasiyetleri için öncelikle sektörümüz adına VakıfBank Yönetimi’ne teşekkür ediyoruz. Bu birlikteliğin 2023’te hedeflenen güçlü Türkiye’nin inşasına katkı sunmasını diliyorum. ” değerlendirmesinde bulundu. Altın Kredisi sektörü canlandıracak Protokol imza töreninde konuşan VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, “Nakdi ve gayri nakdi kredi ürünlerimizle İstanbul Kuyumcular Odası üyelerine destek vermekten mutluluk duyuyoruz. Altın Kredisi ürünümüzle sektörün önemli bir ihtiyacına çözüm sunuyoruz. Üyeler, bu krediyle fiziki altın türünde borçlanabilirken nakit ihtiyacı
olanlar da 65. Kuruluş Yıldönümü Kampanyamızdan yararlanabilecek” dedi. Protokol imalatı ve ihracatı artıracak Eximbank İhracatçı Kredisi üyeleri altın ihracatına teşvik edecektir diyen Özcan, “Ayrıca protokol, üyelere uygun vade ve faizlerle işletme kredileri, imalatçı/ihracatçı destek kredileri, makine alım kredileri, yatırım kredileri ve gayri nakdi kredilerini kapsıyor. Dünya Bankası’yla işbirliği kapsamındaki çevreci enerji projelerinin de finansmanını sağlıyoruz. Kısacası, protokol oldukça kapsamlı alternatifler sunuyor. Bu işbirliğinin ülke ekonomimize hayırlar getirmesini diliyorum.” şeklinde konuştu. Altın kredisi, fiziki altın olarak alınabilecek Protokol ile üyeler spot ve BCH Altın Kredisi’ni 12 ay vade, özel olarak belirlenen faiz ve komisyon oranlarıyla alabilecek. Altın kredisi, Oda üyelerine fiziki altın teslimi veya TL karşılığıyla ödenebilecek. Krediler minimum 1 kg ve katları şeklinde kullandırılabilecek. Fiziki altın teslimlerinde İAB tarafından talep edilen ücretler, sigorta, nakliye vb. giderler için Oda üyesinden fiziki altın teslimi ve sigorta altın masrafı tahsil edilecek.
ARD GOLD (Altın Rafineri Dünyası) olarak teknolojinin geldiği son noktada gerekli tüm teçhizatlar ile donatılmış tesisimizde değerli metallerin yüksek verimde geri kazanım (Ramatçılık) çalışmaları yapılmaktadır. Sizlerden gelen her türlü katı ve sıvı örneğin içeriğinde
bulunan değerli metaller, numunenin yapısına uygun seçilen yöntemler
ile geri kazanılabilmektedir. Tüm numuneler geri kazanım işlemi önces ve sonrası alanında uzman araştırmacılar tarafından analiz edilerek geri kazanım verimleri hesaplanmaktadır. İşlemlerimizin tamamında çevreye duyarlı bir şekilde kurşun kullanımından kaçınılmakta ve sizlere daha iyi hizmet verebilmek için her geçen gün tesisimize yenilikler kazandırılmaya devam edilmektedir.
Bugüne kadar sektörümüzün geri kazanım tesisinde kullanılan fırınlar herhangi bir teknik altyapıya sahip olmamaktaydı. Biz ARD Gold olarak yakma işlemini gerçekleştirdiğimiz fırının ülkemizde çok bilinmeyen bir bilim dalı olan Termo Dinamik Bilim dalından üst seviyede faydalanılarak ortaya çıkmış olan son teknoloji yakma fırınında yakma işlemini gerçekleştiriyoruz. İşlem öncesi ve sonrası alınan numeler AR-GE Labaratuvarımızdan içerisindeki altın miktarı tayin edilerek işlem aşamalarında kullanılacak kimyasal miktarları belirlenir.
Atıklar tesisimize geldiği andan itibaren türlerine göre asitik veya bazit olarak ayrılır. Ayrıştırılan malzemeler türüne uygun filtrelerden geçirilerek yakmaya hazır hale getirilir. Fırından çıkan küller değirmen ve karıştırıcılardan geçerek homojen bir malzeme haline getirilir homojen malzemenin tanecikleri mikron seviyededir. Bu sayede kimyasal işlem sürecindeki veririmliliğin artmasını sağlamaktadır. noktadı Burada İfraz makinası değirmenden çıkan külleri asitle buluştuğu noktadır. kullandığımız makine tamamen kapalı sistem olup açığa çıkan gaz distilasyon yoluyla tekrar sisteme dahil edilmektedir. Bu da gereksiz kimyasal kullanımını ve gaz salınımının önüne geçmektedir. Asit işlem süresi biten ürün filtrelerden geçirilerek çöktürme tankına alınır. Çöktürme tankından sonra çeşitli kimyasllarla çöktürme işlemi yapılır. Sonrasında filtrelerden geçirilerk altına ulaşılır.
Fabrika: İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Çevre Sanayi Sitesi 4. Blok No:3 Başakşehir / İstanbul
Merkez: Yenibosna Mah. Ladin Sok. No:4 Kuyumcukent Atölyeler Bloğu 2. Kat 3. Sk. No:18 Bahçelievler / İstanbul
Telefon: +90 212 485 00 53 - +90 532 270 51 34 info@ardgold.com.tr - www.ardgold.com.tr
290 Altın Dünyası
292 Altın Dünyası