ALTIN DÜNYASI GAZETESİ - SAYI 110

Page 1

ALTIN DÜNYASI • SAYI 110








w w w. h e m e r a p i r l a n t a . c o m

|

w w w. h e m e r a g o l d . c o m w w w. m y r a g o l d . c o m


HEMERA FABRİKA (Factory)

Maltepe Mah. Litros Yolu Fatih San. Sit. Kat:2 No:250 Topkapı - Zeytinburnu Pk.34010 İstanbul- TÜRKİYE Tel :+90 212 444 1 467 Tel :+90 212 501 05 06 Tel :+90 212 501 97 97 Fax :+90 212 501 77 98 sales@hemeragold.com

HEMERA SHOWROOM

Art of jewellery

Vezirhan Caddesi No:68B Nuruosmaniye/Fatih Pk.34120 İstanbul- TÜRKİYE Tel: +90 212 527 66 67 Tel: +90 212 527 66 77 www.hemeragold.com info@hemeragold.com

HEMERA ONLINE SATIŞ Tel: +90 212 501 78 00 GSM: +90 530 148 69 35 www.hemerapirlanta.com info@hemerapirlanta.com










BİR FUAR DAHA GERİDE KALDI Kuyumculuk ve mücevherat sektörünün dünyaya açılan penceresi Istanbul Jewelry Show Ekim ayında Istanbul CNR Fuar Merkezi’nde gerçekleştirildi. Çok sayıda katılımcının yer aldığı fuarı çok sayıda kişi ziyaret etti. Her ne kadar en büyük ihracat pazarımız olan Ortadoğu’da yaşanan istikrarsızlık ve Ukrayna-Rusya gerginliği sözkonusu olsa da fuara katılan firmalar fuardan memnun ayrıldı. Fuarın hemen öncesinde netleşen değerli taş ithalatında alınan ÖTV’nin kaldırılması haberi fuara da olumlu yansıdı. Orta ve uzun vadede ÖTV düzenlemesinin sektöre çok önemli kazanımlar sağlayacağını düşünüyoruz. Fuarla ilgili değerlendirmeleri ve detaylı bilgiyi ilerleyen sayfalarda bulacaksınız. Karta taksit yasağı kalktı BDDK’nın, Şubat ayından bu yana sektörü son derece olumsuz etkileyen, kuyumcu mağazalarında kredi kartı ile taksitli satışı yasaklama kararı fuarın hemen sonrasında yapılan duyuru ile resmen kalkmış oldu. Sektörde çok büyük ciro kayıplarına neden olan bu karar önemli bir durgunluğa sebep olmuştu. Sektörün beklentisi, bu kararın fuardan önce açıklanması yönündeydi. Ancak, yasağın kalkması ve mağazalarda 4 taksit yapılmasına izin verilmesi, fuar sonrasına denk gelince, bu kararaın olumlu etkilerinin fuara yansımadığını gözlemledik. Yasağın kalkmasının açıklanması sonrasında sektörde ciddi bir hareketlenme gözlendi. İKO’nun yaptırdığı araştırmaya göre bu kadar kısa bir süre içinde sektörde ciro artışı %15’i buldu. Taksitli satış düzenlemesi sonrasında sektörde hareketlenme hız kazanacak. Taksit yasağının kalkması sonrası gözler yılbaşı alışverişinde Şubat ayı başında taksit yasağının gelmesi sonrasında Sevgililer Günü’nden itibaren özel günlerdeki satışlarda ciddi ciro kayıpları yaşanmıştı. Neyse ki önemli ciroların elde edildiği yılbaşı alışverişi dönemi öncesinde taksit imkanı geri geldi. Bu yüzden sektörde yılbaşı alışverişi ile ilgili hareketlenme şimdiden başladı. Bu dönemin sektörümüz için başarılı ve verimli geçmesini diliyoruz.

REKLAM SATIŞ YÖNETMENLERİ

MELEK SANCAKLI DİLA ECEM ÇAKIR

SAYI: 110 • KASIM 2014 • YIL: 8 Yayın Dünyası Gazetecilik Yayıncılık ve Dağıtım A.Ş.

Adına, Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni:

REMZİ ÇELEN EDİTÖR

ASLI ÇELEBİOĞLU

GÖRSEL YÖNETMEN

İSMAİL BATI

MUHASEBE SORU MLUSU

ERDAL BUDAK

KATKIDA BULUNANLAR:

MEHMET ÇELİK BURHAN GEZGİN SALİHA ASCENSİO EMRE ALKİN MEHMET CAN ÖZDEMİR AYLİN GÖZEN

Yš netim Yeri: KŸ • Ÿ kayasofya Mah. Aksakal Sk. No: 27 Fatih/İstanbul Tel: 0212 518 84 01 (pbx) Fax: 0212 518 84 02 info@yayindunyasi.com www.altindunyasi.org BASKI: Umur Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. Adres: Esenkent Mahellesi Dudullu Organize Sanayi Bölgesi, 2. Cadde No:5, 34776 Ümraniye / İstanbul n Sertifi ka No 12002



Altın Dünyası haber

C

umhurbaşkanlığı koltuğunu Recep Tayyip Erdoğan’a bırakan 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir eşliğinde 24 Ekim günü Cuma namazı için Sultanahmet’e geldi. Abdullah Gül Sultanahmet Camii çıkışında vatandaşların ve gazetecilerin yoğun ilgisi ile karşılaştı. Yürüyerek Sultanahmet gelen Gül, burada mücevher sektörünün lider markası Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam

Altınbaş, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, İbrahim Kaygısız ve birçok iş adamı ile yemekte bir araya geldi. İmam Altınbaş ile bir araya geldikleri yemek sonrası kapıda kendisini bekleyen gazetecilerden soru almayan Abdullah Gül, restoran yanındaki bir kitapevine uğradı. Çok sayıda koruma eşliğinde dolaşan Gül, turistlerin de yoğun ilgisi ile karşılaştı. Teşekkürlerini ileterek Sultanahmet’ ten ayrıldı.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Sultanahmet’te Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş ve birçok iş adamıyla öğle yemeğinde buluştu. 18 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110



Altın Dünyası haber

Başarılı bir fuarı geride bıraktık TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı ve Altınbaş Mücevherat Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş Istanbul Jewelry Show II ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Fuarların sektörlerin gelişiminde son derece önemli bir role sahip olduğunun altını çizen İmam Altınbaş yeni ÖTV düzenlemesinin olumlu etkilerinin fuarla birlikte hissedilmeye başladığını belirtti ve fuar organizasyonunun hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

20 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


T

ürkiye Odalar ve Borsalar Birliği Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı ve Altınbaş Mücevherat Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş 16-19 Ekim 2014 tarihleri arasında İstanbul CNR Fuar Merkezi’nde düzenlenen Istanbul Jewelry Show II ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Fuarların, sektörlerin gelişiminde çok önemli bir role sahip olduğunu belirten İmam Altınbaş şu noktaların altını çizdi; “Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün gelişimine paralel olarak fuarlarımız da her geçen gün gelişim gösteriyor. Mart ve Ekim aylarında düzenlenen Istanbul Jewelry Show ile sektörümüzde yaşanan değişim ve ilerlemeyi tüm dünyaya duyurmamızda son derece önemli rol oynuyor. Bu açıdan baktığımızda düzenlenen fuarın sektörümüz için olumlu geçtiğini söyleyebilirim. Ekim ayında düzenlenen fuar dış pazarlara hitap etmesi açısından öne çıkıyor. Kısa bir süre önce gerçekleşen yeni ÖTV düzenlemesi ile ilgili gelişmeler tüm dünya tarafından ilgi ile takip edilir nitelikte. Fuar süresinde ülkemizi ziyaret eden misafirlerimiz bu konuda önemli derecede bilgi sahibi oldular. Elbette ki fuarlar sektör içi iletişimin ve ticaretin gelişimi açısından da son derece önemli role sahipler. Fuarı ziyaret eden binlerce ziyaretçi katılımcılar ile bir araya geliyorlar. Yeni koleksiyonlar tanıtılıyor, karşılıklı fikir alışverişi ve sektörle ilgili değerlendirmeler yapılıyor. Biz bu sene PERA markamızla fuarda yerimizi aldık ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen ziyaretçilerimizi ağırladık.” BDDK’nın kuyumcu mağazalarında kredi kartlarına taksitli satışı yasaklaması kararını kaldırması ve kuyumcularda 4 taksite izin verilmesi kararının açıklanmasının fuarın hemen sonrasına denk gelmesinin fuar açısından şanssızlık olarak nitelendirilebileceğini belirten İmam Altınbaş konu ile ilgili düşüncelerini şu şekilde ifade etti; “BDDK’nın Şubat ayı başından itibaren kuyumcu mağazalarında kredi kartı ile taksitli alışverişleri yasaklaması sonrasında sektörde çok ciddi bir daralma yaşanmıştı. Bazı bölgelerde bu daralma %40’ın üzerinde oranlarda ciro kaybı yaşanmasına sebep oldu. Bu sektörde çok ciddi bir daralma anlamına geliyor. Sektör yaklaşık 8 aydır önemli bir kan kaybı yaşadı. Özellikle iç pazara yönelik olarak çalışan şirketler sıkıntılı bir dönem geçirdi. Tabi bu durum Mart ayında düzenenen fuara da yansımıştı. TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi olarak, diğer sektörel kurumların da işbirliği ile bu yasağın kalkması için yoğun çaba sarfettik. Uzun uğraşlar sonunda kredi kartına taksit yasağı kalktı. Ancak ne yazık ki bu kararın açıklanması Ekim fuarı sonrasına denk geldi. Eğer bu yasağın kalkmasının açıklanması fuar öncesinde yapılsaydı fuar çok daha hareketli geçebilirdi. Buna rağmen fuarın gerek firmamız gerekse sektörümüz açısından önemli geçtiğini söyleyebilirim. Bu organizasyonun hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim.”

Ekim ayında düzenlenen fuar dış pazarlara hitap etmesi açısından öne çıkıyor. Kısa bir süre önce gerçekleşen yeni ÖTV düzenlemesi ile ilgili gelişmeler tüm dünya tarafından ilgi ile takip edilir nitelikte. Fuar süresinde ülkemizi ziyaret eden misafirlerimiz bu konuda önemli derecede bilgi sahibi oldular.

SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 21


Altın Dünyası haber

KUYUMCUKENT Kuyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, sektörde yaşanan son gelişmeler ve Kuyumcukent’te devam eden gelişim süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Dünyanın sayılı altın ve pırlanta üretim ve pazarlama merkezlerinden biri olan Kuyumcukent’in öneminin, özellikle değerli taş ithalatında alınan ÖTV’nin kaldırılması sonrasında daha da arttığını belirten Halaç, Kuyumcukent’in Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’nün dünyanın zirvesini hedefleyen yolculuğunda kritik bir öneme sahip olduğunun altını çizdi.

K

uyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç kuyumculuk ve mücevherat sektöründe yaşanan gelişmeler ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Özellikle değerli taş ithalatında alınan ÖTV’nin kaldırılması sonrasında Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’nün orta ve uzun vadede çok önemli kazanımlar elde edeceğini belirten Özcan Halaç, düzenleme sonrasında, dünyanın en büyük entegre altın ve pırlanta üretim ve pazarlama merkezlerinden birisi olan Kuyumcukent’in öneminin daha da arttığını ifade etti. Özellikle son dönemde yapılan çalışmalar neticesinde hızlı bir değişim ve gelişim sürecinin yaşandığı Kuyumcukent’in sektörün dünyanın zirvesini hedefleyen yolculuğunda son derece önemli bir role sahip olduğunun altını çizen Av. Özcan Halaç şunları söyledi; ‘’Kuyumcukent binden fazla atölyeyi ve dev ölçekli üretim tesislerini bünyesinde barındıran dünya standartlarında bir kompleks. Aynı zamanda Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’nün ihracat ve üretiminin de lokomotifi olma özelliğine sahip. Özellikle son dönemlerde ortaya koyduğumuz çalışmalarla, bu dev kompleksin sektörde ve dünyada hakettiği noktaya gelmesi adına önemli adımlar atmış olduk. Yaptığımız çalışmaların bizim açımızdan en önemli sonucu Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’nün Kuyumcukent’e olan güveninin sağlanmış olmasıdır. Tesis edilen güven ortamı sonrasında Kuyumcuknet profesyonel yönetim anlayışının da sonucu olarak önemli bir gelişim ivmesi yakalamıştır. Öncelikle doluluk oranlarında hızlı bir iyileşme gözlenmiştir. Kısa bir süre öncesine kadar aidat karşılığı kiralanan yerler artık günümüzde hava parası teklif edilerek dahi bulunamaz duruma gelmiştir. Atölye bloğu doluluk oranları hemen hemen %100 düzeyindedir. AVM ve yan hizmetler alanlarında da doluluk oranları artmaya devam etmektedir. Kuyumcukent’teki gelişme çevresini de son derece önemli etkilemiştir. Kuyumcukent’in Türk Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü’nün üretim merkezi haline geldiğini kolaylıkla söyleyebiliriz. Bununla birlikte Kuyumcukent sektörün pazarlama ve ihracat merkezi olma konumuna da yükselmiştir. Gerek Anadolu gerekse dünyanın dört bir yanından gelen sektör profesyonelleri, her türlü üreticiyi tek çatı altında barındıran Kuyumcukent’ten alışveriş yapmanın ayrıcalıklarını yaşamayı keşfetmiş durumdadırlar. Alışveriş için Kuyumcukent’i tercih eden sektör profesyonellerinin sayısı her geçen gün artmaktadır. Önümüzdeki dönemde uluslararası ziyaretçi sayısını arttırmaya yönelik çalışmalarımıza hız vereceğiz. Bu konuda nihai tüketicilere yönelik önemli bir adım atmış durumdayız. THY ile yaptığımız görüşmeler neticesinde Kuyumcukent AVM Bloğu’nun transit yolcuların kulanımına açılması adına önemli yol aldık.’’ Şeffaf, katılımcı ve profesyonel yönetim anlayışlarının, başarılı çalışmalar ortaya konmasında son derece önemli olduğunu vurgulayan Av. Özcan Halaç, kurumsal ve profesyonel yönetim süreçlerinin başarıyı da beraberinde getirdiğini ifade etti. Ortaya konulan başarılı lobi faaliyetleri neticesinde Kuyumcukent’in kamu kurum ve kuruluşları nezdinde de saygınlığının arttığını belirten Halaç, bu süreçte 22 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

sektörün en önemli ve etkili karar merkezi haline geldiğini işaret etti. Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün uzun yıllardır en önemli gündem maddesi olan değerli taş ithalatında alınan ÖTV’nin kaldırılması sürecinde de kuyumcu mağazalarında kredi kartına taksitli satış yasağının kaldırılması sürecinde de Kuyumcukent yönetiminin son derece etkin bir rol aldığını belirten Av. Özcan Halaç, Kuyumcukent’in sektörü temsil etme konumundaki duruşunun altını çizdi. Kuyumcukent’in gelişimi ile birlikte çevresini de son derece olumlu etkilediğini belirten Av.Özcan Halaç bu konuda şunları söyledi; ‘’Daha önceki dönemlerde başarısız bir proje algısına sahip olan Kuyumcukent’e sektörün duyduğu güveni tesis etmemiz ile birlikte sadece Kuyumcukent değil çevresi de son derece olumlu bir gelişim ve değişim süreci yaşadı. Kuyumcukent’teki emlak fiyatlarının ve kiraların artması malikleri sevindirirken diğer taraftan Kuyumcukent çevresindeki tesislerde de önemli bir gelişme süreci yaşanmaya başladı. Artık önemli kurumlar da Kuyumcukent’i tercih ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Takas ve Saklama Merkezi’nden sonra Borsa İstanbul Kıymetli madenler ve Taş Piyasası’da burayı tercih etti. BIST’in şubesi geçtiğimiz ay Kuyumcukent’te hizmet vermeye başladı. Tüm bu gelişmeler Kuyumcukent’in sektörün üretim merkezi olması yanında pazarlama ve yönetim merkezi olma yolunda da önemli adımlar attığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor’’ Kuyumcukent’te yaşanan değişimin ve ilerlemenin sektör için son derece önemli olduğunu belirten Av.Özcan Halaç son olarak şu noktaların altını çizdi; ‘’Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörü dünya ile rekabette son derece önemli avantajlara sahiptir. Doğru ve profesyonelce yönetilen bir Kuyumcukent, sektörün dünya ile rekabetinde son derece kritik bir öneme sahiptir. Biz, görev yaptığımız süre boyunca bu anlayışla hareket ettik. Bunun sonucunda Kuyumcukent’e olan güveni tesis ettiğimiz gibi önemli bir gelişme ivmesi de yakaladık. Bundan sonraki süreçte hedefimiz, Kuyumcukent’i dünyada söz sahibi komplekslerden biri haline getirmektir.’’


Köklü geçmişimizden aldığımız güçle

BORSACILIĞIN HER ALANINDA YENİ BAŞARILARA UZANIYORUZ.

NASDAQ OMX Group stratejik ortaklığı, borsacılık teknolojisi alanında art arda yapılan görkemli yatırımlar, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesi kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar, yeni finansal ürünler, yeni pazarlar… Dünyanın bilinen en eski borsası Aizanoi’den Dersaadet Tahvilat Borsası’na ve İMKB’ye, köklü bir borsacılık geçmişi üzerinde yükselen Borsa İstanbul bulunduğu bölgede liderliğe koşarken, borsacılığın yarınlarına yön veren adımlar atarak, büyük hedeflerine gururla ilerliyor.


Altın Dünyası haber

Nitelikli ziyaretçi katılımcıları da memnun etti Her yıl olduğu gibi bu yıl da İstanbul Jewelry Show Ekim’e katılımda bulunan Mioro, fuardan memnun ayrıldı. Yeni müşteriler ve yeni siparişlerle başarılı bir fuarı geride bıraktıklarını söyleyen Mioro Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Gençoğlu, kredi kartına getirilen 4 taksit imkanının sektörü yılın son aylarda hareketlendireceğini söyledi.

M

ioro her yıl olduğu gibi bu yıl da İstanbul Jewelry Show Ekim’den başarıyla ayrılan firmalardan biri. Fuarın ziyaretçi portföyü analizi doğrultusunda oluşturdukları koleksiyonlarını sergileyen Mioro, böylelikle fuardan alacağı verimi de garantiliyor. Bölge ülkelerden davet ettikleri müşterilerinin önemli bir kısmının Mioro standını ziyaret ettiklerini dile getiren Mioro Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Gençoğlu, aldıkları yeni siparişlerle fuardan memnun ayrıldıklarını söyledi. Fuar ziyaretçilerini nitelikli olarak değerlendiren İlyas Gençoğlu, şunları söyledi: “Fuar kapı giriş rakamlarını bilmiyorum fakat gözlemlerime göre yoğun bir katılım olduğunu düşünüyorum. Fuar ziyaretçilerinin gezme amaçlı olmaktan çok sipariş verme amaçlı olduğunu görmek sektörümüz açısından memnuniyet vericidir. Ziyaretçiler genellikle Orta Doğu, Afrika ve Asya ülkelerinden, İstanbul’a uçuş mesafesi 3 saat ve daha yakın ülkelerden gelenlerden oluştu. Avrupa ve Amerika kıtalarından fuar ziyaretçileri çok az sayıda gerçekleşti.”

24 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Gençoğlu, çeşitlilik açısından müşterilerine çok sayıda altın koleksiyonunu, talep edilen altın ayarında üretme kapasitesine sahip bir firma olarak altın içi boş ve içi dolu zincirlerin tüm çeşitleri, teknoloji ve el emeğini birlikte kullanarak üretilen el işi içi boş setler, elektro form üretim tekniği kullanılarak üretilen geniş bir takı koleksiyonunu bu fuarda müşterilerinin beğenisine sunduklarını belirtti. Yılın son ayları için umut ışığı… İlyas Gençoğlu kısa bir süre önce kaldırılan kredi kartına taksit yasağına ilişkin ise şu açıklamada bulundu: “Kuyumculuk sektörüne yönelik Ekonomi yönetiminin 9 ay önce almış olduğu taksit yasağı iç piyasaya ürün satan üreticileri, toptancıları ve kuyumcu mağazalarını çok zor bir sürece sokmuştur. Bütün bu işletmelerin 2014 hedefleri şaşmış ve cirolarında büyük düşüş yaşamışlardır. Aynı bakanlığımızın bu kararı yeniden ele alması ve yetersiz olmakla birlikte 4 taksit imkânının yeniden sağlanması sevindiricidir. Bu yılın kalan birkaç ayı için sektör adına umut olmuştur. Taksit imkânının yeniden sağlanması için emek veren sektör kurum yöneticileri ve sektör mensuplarına kendi adıma şükranlarımı sunarım.”


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 25


Altın Dünyası haber

FUARDAN MEMNUN AYRILDIK

D

Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün değerli taş tedariği alanındaki lider firmalarından Ediz Dereli Istanbul Jewelry Show’da ziyaretçilerini ağırladı. Başarılı bir fuar dönemi geçirdiklerini belirten Ediz Dereli, fuar öncesinde yaptıkları çalışmaların karşılığnı fuarda aldıklarını ve fuarın sektörün beklentilerini karşılayan nitelikte olduğunu ifade etti.

eğerli taş tedariği alanında lider firmalardan birisi konumundaki Ediz Dereli Değerli Taşlar Istanbul Jewelry Show’da ziyaretçilerini ağırladı. Fuarın firmaları açısından oldukça olumlu geçtiğinin altını çizen Ediz Dereli fuarla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Artık Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörü dünyada ağırlığını iyice hissettiren global oyunculardan birisi haline gelmeye başladı. Sektörümüzdeki gelişim süreci devam ediyor. Bu gelişime paralel olarak fuarcılık alanında da ilerleme kaydediyoruz. Fuarlarımız her geçen gün bir adım daha ileriye gidiyor. Tabi fuarların başarısı Türkiye ve global pazarın konjonktürü ile de doğru orantılı. Yakın coğrafyamızda yaşanan onca olumsuzluğa karşın olumlu bir fuarı geride bıraktığımızı söyleyebilirim. Biz değerli taş tedariği alanında sektöre hizmet veren bir firmayız. Bu fuar

26 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

süresince gerek ürün stok çeşidimiz gerekse hizmet sistemimizle alakalı ziyaretçilerimizi bilgilendirdik. Fuarlar mevcut müşterilerimizle bir araya gelme açısından da önemli. Çünkü günlük yoğun iş temposu içinde özellikle birbirimizle bir araya gelerek sohbet edebilme imkanı bulamıyoruz. Yoğun iş temposuna bizim işimizin önemli bir parçası olan yoğun seyahat programı da eklenince dostlarımızla sohbet edebilme imkanımız hemen hemen hiç kalmıyor. Tabı fuarlar bu açıdan da önemli. Sürekli ticaret yaptığımız dostlarımızla karşılıklı birer çay içebilme imkanı bulabildiğimiz için mutluyuz. Elbette bu süreçte pek ok potansiyel müşteri ile de iletişime geçiyor ve kendimizi tanıtma fırsatı da buluyoruz. Bu açıdan baktığımızda fuarın son derece verimli geçtiğini söyleyebilirim.’’


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 27


Altın Dünyası haber

İKO, “Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması” ile sektöre ışık tutuyor

Türk tüketicisi kuyum sektöründe fiyat ve promosyon avcısı

İstanbul Kuyumcular Odası, dünyada ilk kez gerçekleştirilen “Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması” ile tüketici alışkanlıklarının nabzını tutuyor. Son zamanlardaki en dinamik sektörlerden bir tanesi olan kuyumculuk alanında tüketicilerle ilgili bilinmeyenleri ortaya koyan araştırma, her ay periyodik olarak gerçekleştirilecek. 28 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


xxxxxxx

İstanbul Kuyumcular Odası (İKO), Boğaziçi Araştırma & Yönetim Danışmanlık iş birliğinde yürütülen “Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması” ile paylaşılan ve güvenilir bilgi platformu oluşturmayı amaçlıyor. Her ay periyodik olarak gerçekleştirilecek olan araştırma; makroekonomik konjonktürün gidişatı ile ilgilenen üreticilere, perakendecilere ve karar vericilere önemli düzeyde yararlı bilgiler sağlayacak. Norayr İşler “Araştırma verileri, sektör sorunlarının tespitinde önemli rol oynayacak” İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler “Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması”nın sektörün gelecek planlamasında rotasını belirlenmesinde büyük fayda sağlayacağını belirterek “İstanbul Kuyumcular Odası olarak, beş bin yıllık bir kadim mirası temsil eden Türk kuyumculuk sektörünü dünya liderliğine taşımayı hedefliyoruz. Araştırmanın sektör sorunlarının tespiti ve ihtiyaçlarının belirlenmesinde önemli rol oynayacağına ve sektöre yön vereceğine inanıyoruz. Türk tüketicisi hakkında önemli bilgiler veren araştırmaya göre Türk tüketicilerinin yüzde 34’ü fiyat avcısı. Bu veri aslında Türk tüketicisi iyi bir altın yatırımcısı olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu. Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması’na göre Türk tüketicilerinin yüzde 34’ü Fiyat Avcısı, yüzde 19’u Marka Odaklı, yüzde 17’si Yenilikçi, yüzde 15’i Promosyon Avcısı ve yüzde 13’ü Prestij Arayan olarak karşımıza çıkıyor. Kredi kartına taksit sınırlaması, yüzde 27’lik bir kesimin harcamalarını azalttı

“Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması” tüketici alışkanlıkları hakkında çarpıcı verileri ortaya koyuyor. Araştırmaya göre 2014 yılı eylül ayında ödeme yöntemi olarak yüzde 78 nakit, yüzde 15 kredi kartı tercih edildi. Bu veri, kredi kartına taksit sınırlamasının, yüzde 27’lik bir kesimin harcamalarını azalttığını ortaya koyuyor. Kuyumculuk alışverişinde daha çok geleneksel kanallar tercih edildiği gözlemlenirken; online alışveriş tercih edenler sadece yüzde 4,9 olarak karşımıza çıkıyor. Eylül 2014’te birey başına kuyumcularda ortalama 358,6 TL; tüketici başına sarrafiye ürünlerinde ortalama 200,7 TL, yüzük alışverişinde 674,4 TL harcandı. Tüketicilerin tercih ettiği ürünü özellikle almasının nedeni ürünün fiyatı (yüzde 51) ve hediyelik için uygun ürün olması (yüzde 42) olarak ortaya çıkıyor. Tüketiciler, sertifikalı ürün tercih ediyor

Araştırmaya katılanların yüzde 40’ı markalı ürün satan mağazadan alışveriş yaparken, yüzde 27’si markasız ürün satan mağazaları tercih ediyor; hem markalı hem de markasız ürün satışı yapan mağazalardan alışveriş yapanların oranı ise yüzde 32. Kuyumculuk ürünlerinde markaya önem verenler yüzde 27’lik bir kesimi oluştururken; marka tercihinde en etkili faktörler garanti ve güvenilirlik yüzde 66, dayanıklılık ve uzun ömürlülük yüzde 59, ürün modeli ve moda yüzde 51 olarak ortaya çıkıyor. Tüketicilerin yarısından çoğu (yüzde 58) ürünlerin sertifikalı olmasına önem veriyor. Üretim biçimine göre daha çok fabrikasyon ürünler tercih edilirken (yüzde80), el işi ürünleri tercih edenlerin oranı yüzde 19 olarak karşımıza çıkıyor. Tasarım biçimine göre ise araştırmaya katılanların yüzde 81’i herkesin kullandığı tasarımları yüzde 18’i kendisine özel tasarımları tercih ediyor.

“Kuyumculuk Sektörü Tüketici Araştırması”na katılan tüketicilerin özellikleri • Bireylerin %34,7’si Fiyat Avcısı, 19,2’si Marka Odaklı, %17,7’si Yenilikçi, %15,0’ı Promosyon Avcısı ve %13,5’i Prestij Arayan segmentinde yer almaktadır. • %50,8’i erkek, %49,2’si kadındır. • Yaş ortalamaları 32,3’tür. • %58,4’ü bekar, %33’7’si evlidir. • %39,2’si yüksek Sosyo Ekonomik Statü (AB), %61,9 orta direk (C1C2) Sosyo Ekonomik Statü grubunda yer almaktadır. • %54,5’i üniversite, %24,5’i lise mezunudur.

SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 29


Altın Dünyası haber

MİB Yönetimi İstanbul Valisi Vasip Şahin’i ziyaret etti Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetimi İstanbul Valisi Vasip Şahin’i makamında ziyaret etti. Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, başkan yardımcıları Mustafa Atayık ve Turhan Gürdal ile Mücevher Tanıtım A.Ş. Genel Koordinatörü Esin Sözer’in katıldığı toplantıda kuyumculuk ve mücevherat sektöründe yaşanan gelişmeler ve Tarihi Yarımada’da yaşanan sorunlar ele alındı.

Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetimi, kısa bir süre önce yeni görevine başlayan İstanbul Valisi Vasip Şahin’i makamında ziyaret etti. Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, başkan yardımcıları Mustafa Atayık ve Turhan Gürdal ile Mücevher Tanıtım A.Ş. Genel Koordinatörü Esin Sözer’in katıldığı toplantıda İstanbul Valisi Vasip Şahin’e Türk kuyumculuk ve mücevherat sektöründe yaşanan gelişmelerle ilgili bilgi verilirken Tarihi Yarımada’da yaşanan sıkıntılar da ele alındı. Türkiye ekonomisinin önemli sektörlerinden birisi olan mücevherat sektörünün temsilcilerini ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren Şahin şunları söyledi; “Kuyumculuk ve mücevherat sektörü ülkemizin lokomotif sektörlerinden birisi. Sektörün merkezi de hemen yukarımızda bulunan Kapalıçarşı ve çevresi. Üniversite öğrenimi dönemimden bu yana sıklıkla ziyaret ettiğim ve bildiğim bir bölge. Yıllar sonra yine aynı bölgede görev yapıyor olmaktan son derece memnunum.” dedi. Kuyumculuk ve mü30 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

cevherat sektöründeki gelişmelerle ilgili önemli gelişmelerin olduğunu vurgulayan Mücevher İhracatçıları Birliği Ayhan Güner şu noktaların altını çizdi; “Kuyumculuk ve mücevherat sektörü 3,5 milyar dolar ihracat gerçekleştiren önemli bir sektör. Bundan kısa bir süre önce hükümetimizin de desteği ile uzun yıllardır çözümü için yoğun çaba sarfettiğimiz ÖTV konusunda da sonuca ulaştık. Bundan sonraki dönemde daha yüksek üretim, istihdam ve ihracat gerçekleştirerek ülke ekonomisine katkımızı arttırmayı hedefliyoruz. Belirttiğiniz gibi böylesine önemli bir sektörün merkezi içerisinde bulunduğumuz Tarihi Yarımada. Biz burada önemli sorunlar yaşıyoruz. Trafik sorunu bunlardan biri. Özellikle turist taşımacılığı hizmeti veren otobüsler Tarihi Yarımada’da içinden çıkılmaz bir trafiğe sebep oluyor. Sadece bir kaç firma için hizmet veren bu araçlar büyük sorun. Bölgede uygulanan turistik ziyaret sistemi de çok önemli bir sorun. Kapalıçarşı ve çevresine getirilen yüzbinlerce kişinin ziyareti, tur şirketleri tarafından sadece 1 saat ile bilinçli olarak sınırlandırılıyor. Sadece belirlenen sınırlı sayıdaki mağazadan alışveriş yapmak zorunda bırakılan turistler neredeyse Kapalıçarşı’ya giremiyor bile. Bu sebeple çok yüksek miktarda gelirin heba olduğnu söyleyebilirim. Bu azalan turizm geliri anlamına da geliyor. Tabi Tarihi Yarımada’nın altyapı sorunu da büyük. Ben bizzat resimler çekerek size bir dosya hazırladım. Bu resimlerde gördüğünüz bir ortamda turisti bölgeye çekebilmeniz ve satış yapabilmeniz mümkün değil. Bölgede gerekli düzenlemelerin yapılabilmesi için bizler taşın altına elimizi koymaya hazırız. Sizlerin de desteği ile Tarihi Yarımada’nın hakkettiği noktaya gelmesi için elimizden geleni yapmaya hazırız.”



Altın Dünyası haber

PERA PIRLANTA

İSTANBUL JEWELERY SHOW’DA YİNE İLKLERE İMZA ATTI...

Sektörde öncü olma yolunda hızlı ve emin adımlarla ilerleyen PERA, İstanbul Jewelry Show’a oldukça iddialı girdi. Birbirinden şık konseptlerini fuarda iş ortaklarına özel bir sunumla gerçekleştiren PERA, farklı tasarımlarda yarattığı mücevherleri, ayrı ayrı konseptlerde sunarak PERA standını bu fuarda da ışıl ışıl yansıttı. Sektörde daha önce hiç kullanılmamış 3D ekranlara konseptlerini entegre ederek farklı bir sunum gerçekleştirdi. Fuar katılımcılarının beğenisini toplayan sunum tekniği ile yeni koleksiyonlar ön plana çıkarıldı. Adını İstanbul’dan alan PERA fuarda İstanbul 32 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

görüntüsünü mücevherlerle birlikte ekranlara yansıttı. İlk kez Türkiye’de kullanılan bu uygulama ile dikkatleri üzerine çeken PERA, altın ürün grubunda yarattığı Aqua koleksiyonu ile de yine 3D görselliği ve mücevherleri, deniz ve mercanlarla birleştirdi. Pırlanta da moda, hediye ve evlilik yine ayrı ayrı başlıklarda ele alındı. Her birinde özel bir hikaye ile adından söz ettiren PERA, bu fuarda LOWE ürün grubunu öne çıkardı. Basının da fazlasıyla ilgili gösterdiği bu koleksiyonun tasarım tescili de PERA’ya ait. Tektaş ve beştaşın birleşimi ile oluşturulan bu ürün grubu, PERA ile özdeşleşti ve pırlanta konseptleri içinde tek olma özelliği taşıdı.


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 33


Altın Dünyası haber

GÜMRÜKLERDE YAŞANAN SORUNLAR DİLE GETİRİLDİ

Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetimi İstanbul Gümrük ve Ticaret Müdürü Nevzat Er’i ziyaret etti. Mücevher İhracatçıları Birliği adına toplantıya katılan Mustafa Atayık ve Can Özkök kuyumculuk ve mücevherat sektörü ihracatçılarının gümrüklerde yaşadığı problemler ile taleplerini Nevzat Er’e iletirken sorunların giderilmesi adına karşılıklı yapılması gerekenlerle ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. ve bu problemleri birebir yaşıyoruz. Aynı zamanda üye ihracatçı firmalarımızın da talebini içeren bir rapor hazırladık. Bu rapordan hareketle hazırlayacağımız iş planlarımız ile gümrük süreçlerimizde yaşanan sıkıntıların azalacağını ümit ediyoruz.’’

Mücevher İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcıları Mustafa Atayık ve Can Özkök İstanbul Gümrük ve Ticaret Müdürü Nevzat Er’i makamında ziyaret etti. İhracatçılarımızın gümrüklerde yaşadıkları probemlerin masaya yatırıldığı toplantıda, iş süreçlerinin daha sağlıklı işleyebeilmesi için yapılması gerekenler ele alındı. Kuyumculuk ve mücevherat sektöründe faaliyet gösteren firmaların gümrükleme işlemlerinin diğer sektörlere göre farklılıklar gösterdiğini belirten Can Özkök şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Faaliyet gösterdiğimiz iş kolunun özelliği sebebiyle gümrük süreçleri bizim için ayrı bir öneme sahip. 1 gramının dahi son derece değerli olduğu bir ürün grubunda hizmet veriyoruz. Bu yüzden diğer sektörlere göre farklı ihtiyaçlarımız ortaya çıkabiliyor. Biz de bu noktadaki önerilerimizi sizinle paylaşabilmek için buradayız. Bizler zaten ihracatın içindeyiz 34 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Özellikle güvenlik alanında hassaiyet gösterilmesi gerektiğini belirten Mücevher İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Atayık, birlik olarak ilgili kurum ve kuruluşlarla yakın iletişim içinde olduklarını, verilen hizmetin kalitesinin artması için koordineli olarak çalışmalar yaptıklarının altını çizdi. Bu anlamda gösterdikleri yakın ilgiden dolayı Nevzat Er’e teşekkür eden Mustafa Atayık karşılıklı işbirliği içinde çalışmaya devam edeceklerini belirtti. Gümrük iş süreçlerinin etkinliğinin arttırılması adına her sektörün farklı talepleri olabileceğini belirten İstanbul Gümrük ve Ticaret İl Müdürü Nevzat Er, kuyumculuk ve mücevherat sektörünün de altın ve pırlanta gibi son derece değerli ürün işlemleri gerçekleştirdiği için özel uygulamalara ihtiyaç duyabileceğini belirtti. Tanımlanan yetkileri çerçevesinde, yaşanan sıkıntıların en aza indirilmesi adına ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını belirten Nevzat Er, bu çalışmaların planlanmasında sektör temsilcileri ile de birlikte çalışmalar yaptıklarını ifade etti.



Altın Dünyası haber

Türk kuyumculuk sektörünün önderleri İstanbul'da bir araya geldi

Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner kuyumculuk sektörünün önderlerini İstanbul'da buluşturdu. TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı Başkanı İmam Altınbaş, eski MİB Başkanı Cihan Kamer'in yanı sıra Türkiye'deki tüm kuyumculuk oda başkanları ve yardımcılarının davetli olduğu yemeğe katılan sektör liderleri sektörün geleceğini konuştu. Sektörün istediği vergi düzenlemesinin çıkartılmasının sektöre önemli bir sorumluluk yüklediğini söyleyen MİB Başkanı Ayhan Güner, "2013 yılının tamamında yapılan kayıtlı elmas alışverişi Borsa İstanbul bünyesinde faaliyete geçen İstanbul Elmas Borsası'nda ilk 10 günde aşıldı. Sektörümüzü kayıtlı ve vergi katkısı yüksek bir sektör haline getirmemiz gerekiyor" dedi.

İstanbul’da düzenlenen 39. İstanbul Jewelry Show önemli gelişmelere sahne oldu. Geçmiş yıllara göre uluslararası alıcı katılımının önemli bir artış gösterdiği fuar için özel çaba harcayan Mücevher İhracatçıları Birliği; sektörün uluslararası standartlarını yükseltmek amacıyla Dünya Elmas Borsaları Federasyonu ve World Diamond Mark ile anlaşma imzalarken bir yandan da sektör liderlerini buluşturdu. Sektörün birlik ve beraberliğinin önemini vurgulayan MİB Başkanı Ayhan Güner, bu birliğin güç ve sorumluluğu beraberinde getirdiğini anlattı. Florya Develi Restaurant’ta gerçekleşen buluşmada bir konuşma yapan MİB Başkanı Ayhan Güner, sektörün birlik ve beraberliğinin herkesi daha güçlü kıldığını belirterek şunları söyledi: 36 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

“Son dönemde bir yandan kredi kartı ile taksit yasağı, bir yandan vergi düzenlemeleri nedeniyle gündemimiz hayli yoğundu. Her birimizin iyi niyetle farklı girişimlerde bulunduğunu gözlemledik. Bu amaçla katkıda bulunan herkese teşekkür ediyoruz. Ancak birbirimizden kopuk hareket ettiğimiz zaman her zaman hedeflediğimizin dışında sürprizlerle de karşılaşma riskimizin olduğunu hep birlikte gördük, yaşadık. Siyasi irade karşısında sektörümüzün birlik ve beraberlik içinde durması en etkili duruş olacaktır. Bundan sonrasında her birimizin bu anlamda birlik içinde olması önemlidir. Adı federasyon mu olur, konfederasyon mu olur bilemem; ama gerekli çalışmaları yapıp sektörümüzü tek bir yapı altında birleştirmenin zamanı geldi.”


Gerçekleştirilen çalışmaların ve elde edilen sonuçların sektöre önemli sorumluluklar yüklediğinin altını çizen Güner; “Sektörümüzün artık kayıt altına alınması gerekiyor. Bizlere üretimimizi destekleyecek şekilde vergi kolaylığı sağlandı. Artık ayağımızdaki prangadan kurtulduk. Dünyadaki rakiplerimiz ile eşit koşullardayız. Artık ihracatımızı arttırmamız, daha çok insanı istihdam etmemiz, kayıtlı satışlarımızı yükseltmemiz ve ödediğimiz vergilerin de sektörümüzün büyüklüğüne yakışır olması gerekiyor.” diye konuştu. Kuyumcular Odası Başkanlarının ve yardımcılarının görüşlerini dile getirerek önerilerini paylaştıkları buluşmada Borsa İstanbul bünyesindeki Elmas Borsası üyesi olan kuyumcuların vergiden muaf işlem yapma uygulaması ile ilgili bilgilendirme de yapılarak; oda üyelerinin mağdur olmamak amacıyla 31 Aralık 2014’e kadar getirilen 2.000 TL giriş aidatlı üyelik olanağından yararlanmaları tavsiye edildi. Sektör önderlerine seslenen TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı Başkanı İmam Altınbaş, geçmiş dönemdeki deneyimlerden hareketle hükümetin attığı adımın karşılığını bulması gerektiğini şu sözlerle anlattı: “Geçmişte de benzeri isteklerimiz ve vaatlerimiz oldu. Cihan Bey ile birlikte değerli bir mücadele verdik ve siyasi iktidar bize istediğimiz koşulları sağladı. Ancak sürecin sonunda bize destek verenler dönüp bize sordular; biz üzerimize düşeni yaptık, peki ya siz? Sektör üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyince kazanımlarımızı kaybettik.” MİB eski Başkanı Cihan Kamer de yeni düzenlemenin kendilerinin çok da menfaatine olmadığını belirterek sektörü birlik içinde olmaya çağırdı ve şunları söyledi: “Bizler büyük perakende ağları olarak durumdan etkilenmiyorduk. Yurt dışından mamul ürünleri vergi ödemeden ithal edip satıyorduk. Ancak pırlantaya verginin bugünkü şekilde uygulanması sektöre çok şey kazandıracak; bu nedenle biz de destekliyoruz. Sizleri böyle bir arada görmek bizi de umutlandırdı. Sektörümüz böyle bir ve beraber olup görüş ve önerilerini tartışabilirse gelecekte daha iyi noktalara geleceğimize inanıyoruz.”

SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 37


Altın Dünyası haber

38 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 39


Altın Dünyası haber

2015 AJUR Mücevher Takı Tasarım Yarışması jüri üyeleri buluştu

Sektör tasarım ile güçlenecek

Türk kuyumculuk sektörünün ihracat kapasitesini artırmak için sürekli yeni projelere imza atan Mücevher İhracatçıları Birliği, mücevhere yüksek katma değer sağlayan ve ihracat değerini artıracak olan tasarım yeteneğini geliştirmeye devam ediyor. 2015 AJUR Mücevher Takı Tasarım Yarışmasını düzenleyen MİB; yarışmanın jüri üyelerini buluşturdu.

2015 AJUR Mücevher Takı Tasarım Yarışması ile altın takı ve mücevher sektöründe özgün Türk tasarımlarının teşvik edilmesini hedeflediklerini belirten MİB Başkanı Ayhan Güner; “Mücevherde değerli metaller ve taşlar kullanılır, inci, elmas, altın, yakut... Bunların emtia değeri bellidir. Ancak asıl katma değeri tasarım sağlıyor. Ne kadar iyi bir tasarıma imza atarsanız o kadar marka ve ürün değeriniz yükselir. Türk mücevher sektörü de tasarım ile güçlenecek.” diye konuştu. Yarışmada öne çıkacak genç tasarımcıların çarpıcı, çağdaş ürünleri uluslararası platformlara taşınarak sektörde Türk markasının tasarım gücü artırılacak. Yarışmaya katılacak olan genç tasarımcılar “Altın takı” ve “Değerli Taşlardan Mamul Mücevher” dallarında yeteneklerini sergileyecekler. Genç mücevher tasarımcılarının eserleri konusunda uzman ve dünyaca tanınmış isimler arasından seçilen jüri tarafından değerlendirilecek. Shangri-la Bosphorus IST TOO restaurantta ilk kez bir araya gelen jüri üyeleri şu isimlerden oluşuyor: 40 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

ÜYELER: Cezo TAŞ (CETAŞ Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı; Mücevher Tasarımcısı) Prof. Dr. Gül İREPOĞLU (Sanat Tarihçisi) Prof. Dr. Altan TÜRE (Arkeolog, Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi) Yrd. Doç. Yeşim ÖZLER BAĞRIŞEN (Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi) Mehtap ELAİDİ (Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı, Moda Tasarımcısı) İsmail Hakkı KARATOPRAK (Mücevher Tasarımcısı) Arman SUCUYAN (Mücevher Tasarımcısı) YEDEK ÜYELER: Surmak SUSMAK (Mücevher Tasarımcısı) Kader YILDIZ (Mücevher Tasarımcısı) İlteriş ÇATALBAŞ (İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölüm Başkanı)

2015 AJUR Mücevher Takı Tasarım Yarışması’na katılmak isteyen genç tasarımcıların, 19 ARALIK 2014 saat 17:00’ye kadar tasarımlarını MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ (JTR):

Çobançeşme Mevkii, Sanayi Cad. Dış Ticaret Kompleksi A Blok Kat 2 (Mücevher Sektörü Şubesi) Yenibosna 34197 / İSTANBUL adresine göndermeleri ya da elden teslim etmeleri gerekiyor. Yarışmada “Altın takı” ve “Değerli Taşlardan Mamul Mücevher” ürün kategorilerinde dereceye giren eserler istanbul Mücevher Fuarı ile eş zamanlı ödül töreni ile sahiplerini bulacak. Yarışmada iki kategoride ayrı olmak üzere birinciye 10 bin, ikinciye 7 bin 500, üçüncüye de 5 bin TL para ödülü verilecek. Tasarımları üretilmek üzere seçilen finalist eserler ve ödül törenine ilişkin ayrıntılı bilgiler sosyal medya ve www.jtr.org.tr websitesi üzerinden 29-30 Aralık 2014 tarihleri arasında ilan edilecek. Yarışma koşullarına ulaşmak isteyen genç tasarımcılar da aynı web sitesinden yararlanabilir.



Altın Dünyası haber

Altınbaş Strateji Toplantısı İçin Buluştu

Altınbaş, düzenli olarak gerçekleştirdiği toplantılara, bir yenisini daha ekleyerek ürün yönetimi stratejileri görüştü. Ürün yönetiminden yeni sezona ilişkin hazırlıklara ve satış stratejilerine kadar pek çok konunun masaya yatırıldığı toplantıda 2015 yılı için ürün stratejisi belirlendi.

A

ltınbaş Mücevherat düzenli olarak strateji toplantıları ile bir araya gelmeye devam ediyor. Bu toplantılardan sonuncusu ürün yönetimi stratejisi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Birçok konunun paylaşıldığı toplantıda 2014 yılı ürün yönetimi değerlendirmesi ve yeni satış stratejilerin yanında Altınbaş’ın 2015 yılı ürün stratejileri hakkında fikir paylaşımında bulundu. Altınbaş’ın beyin fırtınası toplantısı olarak gerçekleştirdiği buluşmada, yöneticilerinin katılımları markanın yeni dönem ürün stratejilerinin belirlenmesinde aktif rol oynadı. Altınbaş’ın gücünün doğduğu topraklardan ve kendisini yükselten iş ortaklarından geldiğini belirten Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş “Altınbaş ailesi olarak ortak akıl kattığımız toplantılarımızda ürün yönetimi stratejimizde 42 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

bize yol gösterecektir. Altınbaş olarak, çalışanların fikirlerine, onların markaya katacağı değere olan inancım sonsuzdur. Sizlerden gelen geribildirimler ve fikirler ile gelişiyor, geliştiriyoruz. Attığımız tüm başarılı adımlarda birlikte yürümenin heyecanını yaşıyoruz. Toplantımızın ana gündem maddesi yeni ürün yönetimi stratejimiz ve satış stratejilerimiz oldu. Sezona ilişkin ürün stratejilerimizi ve planlarımızı da pazarın mevcut koşullarına ve tüketicilerin talebine göre belirlememiz gerekiyor. Hep birlikte çalışmalarımızı güç katacağız.’’ dedi.



Altın Dünyası haber

SEKTÖRDE TARİHİ BAŞARI Kuyumcukent İşletme A.Ş. tarihi bir başarıya imza attı. Kurulduğu günden bu yana kadar olan dönemde 10 trilyona yakın zarar eden Kuyumcukent İşletme A.Ş. 2014 yılı 3. çeyrek verilerine göre kar etmeye başladı. 1,5 yıl gibi kısa bir süre içinde böylesine önemli bir başarıya imza atmış olmaktan dolayı son derece memnun olduklarını dile getiren KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdür Selami Tütüncüoğlu ekip olarak bu başarıyı sürdürmek için azimle çalışmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

KİAŞ’ta tarihi bir başarıya imza atıldı. Kurulduğu günden bu yana 10 trilyona yakın zarar eden KİAŞ mali gücünün zirvesine çıktı. 1,5 yıl gibi kısa bir süre önce yönetimi teslim aldıklarında 5 trilyon gibi bir zararın söz konusu olduğunu belirten KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdür Selami Tütüncüoğlu, uyguladıkları şeffaf, kurumsal ve profesyonel yönetim anlayışı ile bu başarıya ulaştıklarını belirtti. Göreve başlar başlamaz KİAŞ’ın mali durumuyla ilgili bilimsel çalışmalar yaparak uygulanması gereken mali bütçe disiplininin çerçevesini belirlediklerini belirten Tütüncüoğlu, çok yoğun ve özverili çalışmalar ortaya koyarak, mali bütçe disiplininden şaşmadan planlarını uyguladıklarını ve hedeflerine ulaştıklarını ifade etti.

Selami Tütüncüoğlu kritik başarı faktörlerini şu şekilde sıraladı; ‘’KİAŞ’ı devraldığımızda profesyonel bir mali analiz çalışması yaptık. Bunun sonucunda bir bitçe disiplini oluşturduk. Bir yandan giderlerimzi kontrol altına alırken diğer taraftan da gelirlerimizi arttırmaya gayret ettik. Örneğin sadece son 9 aylık dönemde giderlerimizdeki artış %1,25 olarak gerçekleşirken KİAŞ’ın gelirleri %44,9 oranında artış gösterdi. Profesyonel yönetim anlayışımız sonucunda Kuyumcukent’e olan güvenin kazanılması sonrasında buraya talep de son derece yükseldi. Mevcut alanların kiralama çalışmalarının profesyonelce yürütülmesi sonucunda da kira gelirlerimiz %35 arttı. Aynı şekilde otopark ve dedektör gelirlerimizde de sırasıyla %3 ve %11’lik artışlar sözkonusu. Bunlar hep yeni işyerlerinin de açılmaya devam ettiği anlamına geliyor. KİAŞ’ın nakit akışında da son derece olumlu gelişmeler yaşanıyor. Önceki yönetim döneminden gelen yaklaşık 4.800.000 TL’lik cari nakit açığı 2014 yılının 3. çeyreği itibari ile sıfırlanmış durumda. Bu şirketin nakit durumu itibarı ile de artık sağlıklı bir yapıya ulaştığını başka bir deyişle dış kaynak kullanımı yolu ile finansman ihtiyacının kalmadığını ifade ediyor. Tüm bunları ortaya koyduğumuzda yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın sayılı altın ve pırlanta üretim merkezlerinden birisi olan Kuyumcukent’in önemli bir dönüm noktasını da geride bırakarak sektörün geleceğini inşaa eden çok önemli bir merkez konumuna geldiğini söyleyebiliriz. KİAŞ’ın mali durumundaki düzelmeye de paralel olarak Kuyumcukent gelişimine ve sektöre hizmetine emin adımlarla devam edecektir.’’

Uzun yıllardır sektördeki pek çok kişinin "ölü yatırım" olarak nitelediği Kuyumcukent’e can verdik, "ölüyü dirilttik".

‘’ARTIK AİDATLAR DÜŞÜYOR’’ Ortaya konulan başarılı mali çalışmalar sayesinde, yıllardır arttırılan aidatların da düşüş eğilimine girdiğini vurgulayan Selami Tütüncüoğlu şunları söyledi; ‘’KİAŞ’ta uzun yıllardır sözkonusu olan çok yüksek seviyedeki zarar sebebiyle aidatlar da sürekli arttırılmak zorunda kalınıyordu. Ancak biz bu zararı hızla aşağıya çektik. Bu sayede maliklerimizin ve Kuyumcukent sakinlerinin üzerindeki aidat yükünü azalttık. İlk 9 aylık süreçte de planladığımız rakamdan daha düşük bir aidat düzeyi uygulayabildik. Bu performansımızı daha da arttırmaya devam edeceğiz. Artık KİAŞ zarar eden değil, kar eden, vergi veren bir şirket haline geldi. Uzun yıllardır sektördeki pek çok kişinin ‘’ölü yatırım’’ olarak nitelediği Kuyumcukent’e can verdik, ‘’Ölüyü dirilttik.’’ Bu başarıya ulaşılması adına atılan adımlarla ilgili bilgi veren 44 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


Hazırlıkları sayesinde her fuarı verimli geçiren Zen Pırlanta bu yıl da müşterilerini yeni modelleri ve Forevermark pırlantalarıyla şık standında ağırladı. “Dünyanın en temiz, en beyaz, en parlak ve en mükemmel kesilmiş pırlantaları” olarak nitelendiren Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş, Forevermark pırlantalarıyla ilgili şu detayları da paylaşıyor: “Bu fuarda standımızda çok özel pırlantalar sergiledik. Dünyanın en temiz, en beyaz, en parlak ve en mükemmel kesilmiş pırlantaları olan Forevermark’ı standımıza taşıdık. Forevermark, De Beers grubunun pırlanta markası, dünyada az sayıda mücevhercide satılıyor, Türkiye’de de lisans ortağı olarak Zen’i seçtiler, Forevermark pırlantaları sadece Zen Pırlanta’da satışa sunuluyor. Forevermark markalı pırlantalar, dünyanın en temiz, en beyaz, en parlak ve en mükemmel kesilmiş pırlantaları olma özelliğine sahip. Dolayısıyla dünyadaki pırlantaların sadece %1’i Forevermark olmaya layık. Forevermark pırlantalarının üzerinde bu özelliklerini simgeleyen özel bir mühür/kimlik numarası bulunuyor. Tüm bu özelliklerinden dolayı Forevermark pırlanta alacakların ilgisini çekiyor. Forevermark satın alacak kişi biliyor ki, dünyanın en özenle seçilmiş pırlantalarından birine sahip olacak.” Emil Güzeliş, “Her fuar bizim için çok önemli, çünkü markamızı müşterilerimize ve potansiyel müşterilere en iyi anlatabileceğimiz, en doğru yerler fuarlar. Biz hem İstanbul’daki hem de yurt dışındaki tüm fuarlara özel olarak hazırlanıyoruz.” diyerek fuarların marka için önemini vurguladı.

H

er yıl İstanbul Jewelry Show’un en önemli katılımcılarından biri olan Zen Pırlanta bu yıl da Ekim fuarında müşterileriyle bir araya geldi. Zen, bu yıl fuar standında ağırlıklı olarak Forevermark ürünlerine yer verdi. De Beers Grubu’nun pırlanta markası Forevermark ile gerçekleştirdiği iş birliği ile başarılı bir yıl geçiren Zen, fuar standına da taşıdığı bu özel pırlantalarla ses getirdi. Forevermark pırlantalarını

4 Taksitin gelmesi, sektörünün kaybettiği %30 daralmayı geri almasını sağlayacak Kredi kartı taksit yasağının kaldırılmasının sektörün kaybettiği yüzde 30 daralmayı geri almasını sağlayacağını ifade eden Emil Güzeliş konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Taksit uygulaması çok da güzel bir zamanda geldi, yılbaşı sektör için önemli bir dönem. Şimdiye kadar pırlanta, altın almak isteyenler ya satın alamadılar ya da 5000TL’lik harcama planlarını 2500 TL’ye düşürdüler. Ama taksitin gelmesiyle satın alamayanlar alışveriş yapacak, satın alma yapanlar da aldıkları taşları büyütecekler. Kasım-aralık aylarında bu açığın kapanacağına dair inancım büyük. Taksit yasağından sonra dükkân kapatan kuyumcular da tekrar sektöre dönmeyi düşüneceklerdir.” SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 45


Altın Dünyası haber

İsviçre Heyeti İTO’yu ziyaret etti İsviçre Kanton Jura Ekonomi ve İşbirliği Devlet Bakanı Micheal Probst ve heyeti İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. İki ülke arasındaki ticari ilişkiler bu toplantıda konuşuldu.

İsviçre Kanton Jura Heyetine ülkemizdeki gümrük mevzuatı ve iş kurulu hususunda hazırlanan sunumlarla ülkemizdeki ticaret hakkında bilgiler verildi. İTO Başkan vekili Murat Kalsın, toplantıda İstanbul’un tarihini ve güzelliklerini de anlattı. İsviçre ile yapılan ihracatın geçen yıllara göre yükseldiğini dile getiren Murat Kalsın, iki ülke arasında ihracat ve ithalat konusunda bir takım bilgiler verdi. Altın sektörü ihracatının 2013 yıllında %73 artarak ülkemize ekonomi bakımından oldukça iyi bir noktaya getirdiğini belirtti. İsviçre Ekonomi ve İşbirliği Bakanı Micheal Probst ise konuşmasında; Türkiye’de olmaktan gayet mutlu olduğunu, kendisi ile gelen 19 şirket yöneticilerinin Türkiye’de önemli çalışmalarda bulunacağını dile getirdi. İki ülke arasındaki ekonomiyi daha da güçlendirmek için çalışacaklarını belirtti. Türkiye ekonomisinin iyi olduğunu söyleyen Micheal Probst “Biz ekonomisi iyi olan ülkelerle çalışırız. Orayı gezer inceler çalışmalarımızı buna göre yaparız” dedi. 46 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110



Altın Dünyası haber

Lizay geniş ürün yelpazesi ve mağazalaşma stratejisi ile marka bilinirliğini her geçen gün artırıyor. 2014 yılında bünyesine eklediği 3 yeni mağaza ile genişlemeye devam eden firma, 2015 yılında da gerçekleştirmeyi hedeflediği planlamaları ile iç pazar payında büyümenin gerçekleşmesini bekliyor. Özenle hazırlandığı İstanbul Jewelry Show Ekim’de, Lizay’ın gücünü test etme fırsatı bulduklarını söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serbes, “Lizay bu fuarda da gücüne güç kattı” diyor. çirdik. Katıldığımız fuar sayesinde Türkiye genelinde gücümüzü test etme imkânı bulduk ve yeni modellerimizle Lizay Pırlanta markasının gücüne güç kattık. Geniş ve gelişmiş pazarlama ekibimizle pozitif iş bağlantıları kurarak satış rakamlarımızı daha da yukarı çektik. Fuar süresince hangi ürünlerinizi müşterilerinizin beğenisine sundunuz? Türkiye mücevher sektöründe dünyanın en önemli merkezlerinden biri haline geldi. Istanbul Jewelry Show, yurt içi ve yurt dışı ziyaretçileri bir araya getirmesiyle Lizay Pırlanta için de önem taşıyor. Fuarda kendimizi yurt dışına da tanıtma fırsatı bulduk fakat yurt içinden gelen ziyaretçiler daha yoğundu. Jewelry Show ve beraberinde gelecek diğer fuarlar sayesinde firmamız, ürün ve koleksiyonlarımızı müşterilerimize bir arada sunabilme imkânı sağlıyor. Müşterilerimizle birebir diyalog geliştirebilme, onların ihtiyaç ve önerilerini dinleyebilme fırsatını yaşıyoruz. Lizay olarak, son ürün modellerimizle birlikte koleksiyonlarımıza farklı ve yeni tasarımlar ekledik ayrıca 2015 için hazırladığımız yeni koleksiyonlarımızı da sergileyeceğiz.

Bu yıl 39.su gerçekleştirilen Istanbul Jewelry Show Ekim firmanız adına nasıl geçti? Beklentilerinizi karşıladı mı? Sektörün en büyük fuarı olan Istanbul Jewelry Show’un sektörün profesyonellerini bir araya getirmesi açısından önemli bir etkinlik olduğunu düşünüyoruz. Lizay Pırlanta için fuar, son derece olumlu geçti. Gerek fuara gelen ziyaretçiler ile kurmuş olduğumuz bağlantılar, gerekse yeni ürünlerimizin tanıtımı için fuara katılmamız fayda sağladı. Bu sene önceki senelere nazaran yoğun bir ziyaretçi trafiği oldu, bu durumdan oldukça memnunuz. Altın fiyatlarının gerilemesi sebebiyle müşteri talepleri arttı. Böyle etkinliklerde mevcut ve yeni müşteriler ile sıcak temasımızı sürdürüyoruz. Fuara olan katılım nasıldı, ziyaretçi profilini değerlendirebilir misiniz? Fuara özel yeni ürün ve koleksiyonlar oluşturduk. Müşteri profiline göre model çalışmaları yapılarak müşterilerimize davetiye gönderildi. Beklentilerimizi karşılayan bir fuar ge48 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Kredi kartı taksit yasağının kaldırılmasına ilişkin değerlendirmeleriniz nelerdir? Kredi kartına taksitlendirmelerin kaldırılması sektörü olumsuz etkiledi. Bankalarla oluşturduğumuz alternatif yöntemler sayesinde etkileri minumum düzeye indirgedik. Mağazalaşma zincirimize 2014 yılında 3 mağaza daha ilave ederek kapatıyoruz. 2015 yılında kredi kartı taksitlendirilmesi ve ÖTV düzenlemesi ise daha verimli bir yıl geçireceğiz. İhracat ve iç pazar paylarında büyümenin gerçekleşmesini bekliyoruz.



Altın Dünyası haber

Mücevherat sektörünün önde gelen firmalarından FD Diamond sektör profesyonellerinin bir araya geldiği İstanbul Jewelry Show Ekim fuarının dikkat çeken firmaları arasında yer aldı. Fuarda sergilediği yeni koleksiyonları ile adından söz ettiren FD Diamond birbirinden eşsiz tasarımları ile fuarın öne çıkan firmalarından biri oldu. Fuardan bekledikleri dönüşü aldıklarını belirten FD Group Kurucu Başkanı Cemalettin Şahin görüşlerini Altın Dünyası ile paylaştı. Bu yıl 39.su gerçekleştirilen Istanbul Jewelry Show Ekim firmanız adına nasıl geçti? Beklentilerinizi karşıladı mı? Bu fuara üçüncü iştirakimiz. Ancak bu defa FD Diamond markası için öncekilerden farklı bir yanı vardı. FD Diamond bu fuara ilk defa hazırladığı koleksiyonlarla katıldı. Bu açıdan baktığımızda mücevher modasına yön vermek, insanlara sadece maddi ve manevi değerlerinin yanında an-

lamları da olan mücevherler sunuyor olmak bizleri çok mutlu etti ve gururlandırdı. FD Diamond’ın İstanbul Jewelry Show Ekim 2014’te ilk defa tanıttığı koleksiyonları Cennet kokan hikayelere sahip. Koleksiyonlardan bir tanesi “Hüma Kuşu Koleksiyonu” diğeri ise “Ab-ı Hayat Koleksiyonu”. Bu iki koleksiyonda gerek hikâyeleriyle, gerek tasarımlarıyla hem görsel ve yazılı basının hem de ziyaretçilerin çok fazla ilgisini çekti. Fuar süresince standımızda ağırladığımız misafirlerin yoğunluğu bizleri çok mutlu etti. Hatta yoğunluktan misafirlerimize gerekli özeni gösteremedik diye endişelendiğimiz zamanlar oldu. Ancak yine de alnımızın akıyla işin içinden çıkmayı başardığımızı düşünüyoruz. Fuar sonu en büyük güzellik ise, FD Diamond Koleksiyonlarına olan beğeninin sözlerde kalmayıp sipariş olarak elle tutulur şekle dönüşmesiydi. Siparişler bizleri ticari olarak mutlu etse de, gerçek mutluluk koleksiyonlara olan beğeninin sözde değil, gerçek olduğunu göstermesiydi. Fuara olan katılım nasıldı, ziyaretçi profilini değerlendirebilir misiniz? Gözlemlerimiz bize gösteriyor ki; geçen yıl ki Ekim fuarına göre yurt içinden ve yurt dışından daha yüksek sayıda bir ziyaretçi katılımı vardı. En azından bizim için böyleydi. Ayrıca yurtdışı ziyaretçiler ile koleksiyonlarımız için yurtdışı bağlantılar yapma fırsatı bulduk. Fuar süresince hangi ürünlerinizi müşterilerinizin beğenisine sundunuz? FD Diamond’ın artık sektörde bilinen, yüksek kalitedeki pırlanta ve işçiliklere karşın, çok uygun fiyatlarla, üstelik uluslararası laboratuvar sertifikalı satışa sunduğu pırlanta ürünler standart olarak yine vardı. Bunun yanında yukarıda bahsettiğimiz gibi ilk defa koleksiyonlar ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Koleksiyonların ikisinin de birer hikâyesi var. Kredi kartı taksit yasağının kaldırılmasına ilişkin değerlendirmeleriniz nelerdir? 1 Şubat 2014’te yürürlüğe giren kanunla kaldırılan

50 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


kuyumcularda kredi kartı ile taksitli satış en çok etkisini 14 Şubat Sevgililer Günü’nde gösterdi. Hazırlıksız yakalanan tüketici; özellikle fiyatı diğer altın ürünlere göre biraz daha pahalı olan pırlanta ürünlerden biraz uzak durmak zorunda kaldı. 14 Şubat Sevgililer Günü’nün en çok satan ürünlerinden olan tektaş pırlantalar geçmiş yıllardaki kadar çok rağbet göremedi. Çünkü insanlar ödeyebile-

AB-I HAYAT KOLEKSİYONU Hüma Sonsuzluğa çağlardı usul usul ab-ı hayat. Köpüklerinde sonsuz gençliğin, ölümsüzlüğün iksiri. Işık kadehinden bir damlasını içmenin hayali. Nice kahramanları peşinde bilinmeyen dünyalara sürükledi.

cekleri aylık takside göre bir hesap yapmışlardı ancak mağazalara geldiklerinde evdeki hesabın çarşıya uymadığını gördüler. Sonuç olarak sektör ciddi bir olumsuz etki aldı bu durumdan. Ancak ilerleyen zamanda taşlar yerine oturdu ve artık çok da olumsuz etkisi var demek doğru olmaz. Şimdi taksitli satış tekrar geri geldiğinde ise mutlaka olumlu yansımaları olacaktır. Her ne kadar 4 taksitle sınırlı olsa da insanların

alım güçlerine olumlu yansıyacak, değeri daha yüksek ürünlerin satışını olumlu yönde etkileyecektir. Ancak şu noktaya da dikkat çekmek istiyoruz. Kredi kartı taksidinin kaldırılması için bir kaç sebep vardı. Ancak bunlardan bir tanesi gerçekten çok önemlidir ve bu taksit uygulaması geri getirilirken bu maddeye başka önlemler alınması gerekir. Kuyumculuk sektörü binlerce yıldır var olan bir sektör ve adı güvenle eş anlamlı kullanılan bir sektördür. Ancak bu kredi kartına taksit yapılabilme olayını suistimal ederek, bir çeşit para çevirme işine döndüren, sektörün içine sızmış farklı niyette işletmeler vardı. Ya da sektörümüzün içinde var olan ama bu yaptığı şeyin ne anlama geldiğini fark edememiş meslektaşlarımız vardı. Taksit uygulaması geri getirilirken bu duruma çok dikkat edilmeli ve adı güvenle eş anlam taşıyan kuyumculuk sektörünün bu itibarını zedeleyecek durumların yeniden oluşmasını engelleyecek her türlü tedbir, yaptırım, kanun, kontrol ya da uygulama ne gerekiyorsa devlet tarafından iyi şekilde organize edilmeli. Binlerce yılda oluşan bu sektörün adı, bir kaç yılda yerle bir edilmemeli.

HÜMA KUŞU KOLEKSİYONU

Hüma kuşunun sesinde gizliydi cennetin şarkılar fısıldayan nehirlerinin sesi. Onun kanatlarında parlardıbu dünyanın hayal edilemeyen güzellikteki bütün renkleri. Kanatlarını çırptığındacennetin bütün çiçeklerinin muhteşem kokuları saçılırdı. Onun gölgesini bile görme şansına sahip olanlaracennetin hazinelerinden bereket, bolluk, şans yağardı...

SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 51


Altın Dünyası haber

KUYUMCUKENT’TEKİ GELİŞİM DEVAM EDECEK

K

uyumcukent İşletme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş sektörde yaşanan gelişmeler, geride bıraktığımız fuar ve Kuyumcukent’in ilerleyişi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kuyumcukent’in oldukça iyi bir yolda olduğunu belirten Nevzat Sudaş bu konu ile ilgili şunları söyledi; ‘’Kuyumcukent’in yönetimini devraldığımız dönemden bu yana çok önemli bir ilerleme kaydettik. Artık Kuyumcukent hakettiği ilgiliyi sektörden görmeye başladı. Daha önceki dönemlerde boş olan dükkanlar artık hava parası karşılığında bile bulunamıyor. Kiralar ve gayrimenkul fiyatları yeniden artış eğilimine girdi. Kuyumcukent gelişirken çevresini de olumlu etkiliyor. Artık gerek malikler gerekse kiracılar Kuyumcukent’ten çok daha fazla memnunlar. Bu başarının elde edilmesinde emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.’’ Sektörde yaşanan gelişmelerle ilgili yorumlarda bulunan Sudaş, şu noktaların altını çizdi; ‘’Değerli taş ithalatında alınan ÖTV Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün önündeki en önemli engellerden birisiydi. Bu konuda yaptığımız çalışmalarla olumlu sonuç alınmasında katkımız olduysa ne mutlu bize. Biz bu süreçte elimizden gelen her türlü desteği gösterdik. Sağolsun, devlet büyüklerimiz ve dostlarımız da özverili ve 52 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Kuyumcukent İşletme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, Kuyumcukent’te yaşanan ilerleme ve sektörde yaşanan son gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu. Kuyumcukent’in çok iyi bir yolda olduğunu belirten Nevzat Sudaş kompleksin dünyanın önemli merkezlerinden biri olma yolunda hızla ilerlediğini belirtti. anlayışlı çalışarak bu konuda çözüme ulaşmamızda destek oldular. Sektörümüz adına olumlu bir çalışmaya katkımız olduysa ne mutlu bize’’. Istanbul Jewelry Show’un her geçen sene daha da geliştiğini kaydeden Nevzat Sudaş fuar ile ilgili yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Fuarlar sektörün gelişimi açısından son derece önemli organizasyonlar. Fuarlar sektörümüzün dünyaya tanıtılması açsından da önemli rol oynuyorlar. Her sene olduğu gibi bu sene de fuara katılımın yoğun olduğunu gözlemliyoruz. Sektörümüzün gelişimine paralel olarak fuarımız da gelişecektir.’’



Altın Dünyası haber

Sektörün en önemli ihracatçılarından birisi olan Hemera Kuyumculuk’un Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi Istanbul Jewelry Show ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Fuarın firmaları açısından son derece başarılı geçtiğini belirten Çiftçi, fuar için yaptıkları hazırlıkların karşılıkğını aldıklarını belirtti.

K

uyumculuk ve mücevherat sektörünün önde gelen firmalarından Hemera Kuyumculuk Istanbul Jewelry Show kapsamında yurtiçi ve yurtdışından gelen çok zayıda ziyaretçisini ağırladı. Fuarın kendileri açısından son derece olumlu geçtiğinin altını çizen Hemera Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi yaptığı değerlendirmede şu noktaların altını çizdi; ‘’Fuarların sektörler açısından son derece önemli organizasyonlar olduğuna inanıyoruz. Bu yüzden her

54 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

yıl çok sayıda fuara katılıyor ve iş ortaklarımıza yeni koleksiyonlarımızı sunuyor, onlarla bir araya geliyoruz. Istanbul Jewelry Show da önemli organizasyonlardan biri konumunda. Bu fuar için de uzun süre önce hazırlık planlarımızı yapmış ve uygulamaya koymuştuk. Yaptığımız hazırlıkların karşılığını almış olmaktan son derece memnunuz. Türkiye’nin dört bir yanından müşterilerimiz ziyaretimize geldi. Bununla birlikte pek çok ülkeden ziyaretçilerimizi de ağırlama fırsatı bulduk. Fuar süresince aldığımız tepkilerden son derece memnunuz. Müşterilerimiz ile yaptığımız değerlendirmeler paralelinde de önümüzdeki dönemde gerek yurt içi gerekse yurtdışı pazarlarda hareketlenme olacağı kanaatindeyiz. Hemera Kuyumculuk olarak her zaman yeni koleksiyonlarımız ile müşterilerimize alternatif yaratıyoruz. Bundan sonraki süreçte de yeni koleksiyonlarımız, ürün ve servis kalitemizile müşterilerimize değer katmaya devam edeceğiz.’’


Altın fiyatlarındaki düşüş darphane ürünlerine talebi artırdı Altın fiyatlarındaki sert düşüş, başta çeyrek, yarım ve tam olmak üzere darphane ürünlerine talebi artırdı. Gramı 82 liraya kadar gerileyen altına gösterilen yoğun ilgi sonucu, darphaneye üç ayın toplamından daha fazla sipariş verilse de üretim, talebi karşılamaya yetecek şekilde devam ediyor. Altın fiyatlarındaki ciddi düşüş, darphane ürünlerine olan talebi artırdı. Yatırım yapmak isteyenlerin özellikle çeyrek, yarım ve tam altına olan ilgisi sonucu, darphaneye 5 tondan fazla sipariş verildi. Üç ayın toplamından daha fazla sipariş alan darphanede sıkışıklık yaşansa da üretim, talebi karşılamaya yetecek şekilde devam ediyor. Darphanedeki sıkışıklık bir - iki gün içine normale dönecek İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut konuyla ilgili olarak, altın fiyatlarında yaşanan düşüş nedeniyle talebin artması ve darphaneye siparişin oldukça yoğun olması sonucu, kısa süreli bir sıkışıklığın normal olduğunu belirterek “İs-

tanbul Kuyumcular Odası olarak, sık sık ziyaret ettiğimiz darphanede yeterli ve modern bir teknoloji kullanılıyor. Ancak, altın fiyatlarındaki düşüş sonucu, sıra dışı bir durumla karşı karşıyayız. Ayrıca Cumhuriyet altınının tarihi değiştiği için de talep fazlası var. Öyle ki darphaneye üç ayın toplamından daha fazla sipariş verildi. Normal şartlarda 24 saat içinde her türlü talebi karşılayabilen darphanede yaşanan sıkışıklığın bir - iki gün içine giderileceğini söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.

İTO Kuyumcular Komitesi Pırlanta Eğitimleri Devam Ediyor Kuyumculuk sektörü genelinde değerli doğal taş alanında, hem satıcı hem de alıcı tarafında varolan bilgi eksikliğini ortadan kaldırmak için yapılan eğitimler hız kesmeden devam ediyor. İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesinin organizasyonu ile yapılan bu özel eğitimler sonunda 250 kişi sertifika almaya hak kazandı…

İTO Kuyumculuk Komitesi, doğal taş eğitimine desteğini aralıksız devam ettiriyor. İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı; Uluslararası Mücevher Taşları Dernek Başkanı Gemolog Fazıl Özen’in bir hafta süren taş eğitim kurslarıyla, bugüne kadar 250 kişinin pırlanta ve renkli taş uzmanı sertifikası almaya hak kazandığını, bu eğitimin sektörümüzün gelişimi açısından çok önemli olduğunu ifade etti. Bugün itibariyle kalkan ÖTV’nin ülkemizin bitmiş pırlantalı ürün grubunda daha büyük hedeflere koşmasına önemli bir unsur oluşturacağını kaydeden Başkan Erhan Hoşhanlı; “Ne kadar donanımlı olursanız muharebe alanında o kadar çok başarı şansınız olur. Yüksek kaliteli işçiliğimizi, uluslararası bilgiler eşliğinde zenginleştirirsek, hayatımıza ve işimize fark katarız” dedi. Hem uluslararası çapta hem de ülkemizde değerli taş sertifikalandırılmasının da yeni gelişen bir alan olduğunu, sertifikalandırma ile ilgili yasal boşlukların bulunduğunu vurgulayan Hoşhanlı; “Doğal değerli taş alanında bilgi eksikliği ve mevcut bilgileri güncelleme, geliştirme konusunun üzerine gitmemiz ve bunu kendimize hedef belirlememiz gerekiyor. Biz bu konuda bir destek sunmak ve sektör mensuplarının bu eğitim sonucunda, elde ettikleri sertifikalarıyla rakiplerinin bir adım önüne geçmelerini sağlamak istedik” diye konuştu. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 55


Altın Dünyası haber

ASSOS’UN IŞILTISI ISTANBUL JEWELRY SHOW’DA PARLADI Mücevher modasına yön veren marka Assos Istanbul Jewelry Show kapsamında Türkiye’nin dört bir yanından gelen ziyaretçilerini ağırladı. Birbirinden özel koleksiyonları ile göz kamaştıran Assos iş ortakları ile bir araya gelerek önümüzdeki dönemde ortaya konulacak çalışmalar ve projelerle ilgili karşılıklı görüş alışverişinde bulundu.

T

ürk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün lider markalarından Assos Türkiye’nin dört bir yanından gelen ziyaretçilerini Istanbul Jewelry Show’da ağırladı. Özel koleksiyonları ile dikkat çeken Assos fuara değer katan markalardan biri oldu. Istanbul Jewelry Show ile ilgili sorularımızı yanıtlayan Assos Genel Müdürü Mustafa Kemal Çeçen şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Assos iş ortağı olarak müşterileri ile birlikte değer yaratarak büyüyen, gelişen bir marka. Dolayısıyla müşterilerimiz ile ilişkilerimizi son derece yakın tutuyor, her fırsatta bir araya gelerek onların ihtiyaçlarını belirleme ve bu ihtiyaçları karşılamak için çözüm yolları belirlemeye gayret ediyoruz. Istanbul Jewelry Show da iş ortaklarımız ile bir araya gelmemiz açısından önemli bir organizasyon. Ekim fuarı ihraç pazarlarına hitap etmesi açısından da bizim için önemli. Sadece Türkiye’den değil pek çok ülkeden dostlarımızla bir araya geldik. Organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ederiz.’’ 56 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


ONSA ISTANBUL FUARA RENK KATTI

S

ektör ihracatında en ön sıralarda yer alan ve sektörümüzü uluslararasaı pazarlarda başarı ile temsil eden Onsa Istanbul, Istanbul Jewelry Show’da iş ortakları ile bir araya geldi. Yurtdışından çok sayıdaki ülkeden gelen ziyaretçilerini ağırlayan Onsa Istanbul müşterilerine yeni koleksiyonlarını tanıttı. Fuarın olumlu bir havada geçtiğini anlatan Hakkı Sezer sektörün ihraç pazarlarında yükseliş ivmesinde olan performansının artarak devem edeceğini belirterek şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörü her geçen sene dış pazarlara daha da entegre olmaya başladı. Dünyanın pek çok ülkesine, hemen hemen her kıtaya ihracat gerçekleştiren, dünyanın önemli oyuncularından birisi haline gelmiş bir sektörüz. Bunun paralelinde fuarlarımız da gelişiyor. Örneğin, daha önceki yıllarda gereksiz olarak nitelendirilen Istanbul Jewelry Show Ekim de yüksek bir performansa ve dünyada kabul görür bir konuma ulaştı. Biz de Onsa olarak bu fuara katılmış olmaktan mutluyuz. Bu fuarın her geçen sene daha da gelişeceğine inanıyoruz. Uluslararası pazarlarda, özellikle ihracatımızın önemli bir bölümünü gerçekleştirdiğimiz Orta Doğu’daki istikrarsızlık sektörü olumsuz etkilemiş olsa da pazar çeşitlendirme stratejisi ile bu kriz dönemini de geride bıraktık. İhracat rakamlarımızda her geçen sene daha da artış meydana geliyor. Başarılı performansımız önümüzdeki dönemlerde de devam edecek.’’

Kuyumculuk ve mücevherat sektörünün lider ihracatçılarından biri olan Onsa Istanbul, Istanbul Jewelry Show’da yeni koleksiyonlarını ziyaretçilerinin beğenisine sundu. Hakkı Sezer ihracata yönelik başarılı faaliyetleri ile ülke ekonomisine ve sektöre değer katmaya devam edceklerini belirtti.


Altın Dünyası haber

Yıldız Kuyumcular Jival'in yepyeni koleksiyonlarıyla büyülendiler...

K

uruluşundan itibaren, kendi fuarını merkez binasında gerçekleştiren ve kuyumcularına ulaşarak, yeni ürünlerini tanıtan Jival, bu sene de geleneksel “Yıldız Kuyumcular Buluşması”nda altın ve pırlanta koleksiyonlarını değerli kuyumcularıyla buluşturdu. Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen bayiler, yenilenen ve yoğun talep gören alyans koleksiyonlarını da yakından inceleme fırsatı buldular. Fuarın gözdesi zarif tasarımı ve ışıltısıyla pırlanta ve renkli taşlardan meydana gelen yeni Deep Queen koleksiyonu oldu. Zengin ürün çeşitliliği ve klasik gelin setlerindeki yeni modeller de büyük ilgi gördü.

58 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110



MAKALE

AYLİN GÖZEN

Instagram’ın Mücevher Tasarımına Etkisi

mioro.com.tr yenilendi!

S

osyal ağlar her yaşta insanın hayatında yer kaplıyor artık. Gençlerin telefonlarının şarjı bittiğinde yaşadığı yangın çıkmışçasına panik, ruh sağlıkları açısından endişe verici olsa da, tamamını etkilemişe benziyor. Bir çekme-paylaşma çılgınlığı sürüp gidiyor, gözler telefondan ayrılmıyor… Markaların ve tasarımcıların, tüketiciye ulaşmak için sosyal medyada paylaşımda bulunmasına alıştık. Hatta bu paylaşımlar, markanın da hayatımızda yer alabilmesi, kişiliğini ortaya koyması için “olmazsa olmaz”lar arasında. Ancak, günlük hayatımızdan insanların da farklı akımları başlatabilme gücü, gittikçe artarak devam ediyor. Bu güç, tasarımcılar ve hatta pazarlama konusunda çalışanlar için, sosyal medyadaki etkili kişileri de takip etmeyi şart haline getirdi. Mücevherin tartışılmaz değerleri, nesiller boyu aktarılabilen eskimezliği, değeri ve modadan bağımsız hali. Yine de, moda beğenileri etkiliyor, pek çok yeni ve farklı tasarıma önce gözümüz alışıyor, sonra beğenip kullanmak istiyoruz. Eklem yüzükleri, üst üste ve birkaç parmağa takılan yüzükler, iri ve renkli mücevher taşları en fazla bu paylaşımlarla tetiklenip yayılıyor. Dünyanın farklı farklı köşelerindeki, sektörle ilgisi olmayan insanların ya da bloggerların günlük hayatından paylaştıkları aksesuar ve mücevherlerin binlerce beğeni alması, sosyal medyayı, trendlerin belirlenmesinde ana kaynaklardan biri konumuna getiriyor. İnternetteki anahtar kelimelerden faydalanarak sokak modasını takip etmek, bunu rafine bir bakış açısıyla tasarımlara yansıtmak atlanmaması gereken bir çalışma haline geldi. Takip edilmesi gerekenler listesi ise yüksek beğeni alan, dünyanın farklı köşelerinde yaşayan, günlük hayatımızdan insanlar. Bunun yanında, öncü moda dergilerinin Facebook, Instagram gibi sayfalarını takip etmek ve bloglarına göz atmak, derginin kendisini okumaktan daha güncel ve ilginç. Kendimizi sosyal medyanın alışkanlık yapan etkisine kaptırmadan, kısa bir araştırma ile düzenli takip edilecekler listesi oluşturmanın ve dönem dönem güncellemenin tam zamanı…

60 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Altın sektörünün en önemli markalarından olan Mioro, yeni web sayfasını hayata geçirdi. Mioro; Türkiye’de 30 yılı aşkın deneyimi sayesinde güçlü, yenilikçi ve altın sektörüne yön veren yapısı ile farklılığını sürdürüyor. Kurumsal yapısı, teknolojiye yaptığı yatırımları ve zengin ürün çeşitliliği ile konusunda lider konumda yer alıyor. Kaliteli hizmet anlayışını ve sade çizgisini kurumsal kimliği ile bütünleştirerek, Dünya’nın birçok bölgesinde müşterilerine hizmet veriyor. Sektörel gelişimi yakından takip ederek, başarıyı ön planda tutan Mioro yayına geçen yeni web sayfasıyla, şimdi daha fazla kişiye ulaşıyor. Sadelik ve kullanım kolaylığının öne çıktığı mioro. com.tr’den yeni koleksiyonları, ürün çeşitlerini detaylı inceleyebilir, gelişmeleri takip ederek markayla daha hızlı bir iletişim kurabilirsiniz.



Altın Dünyası haber

Roberto Bravo’ dan Yeni Yıla Özel Koleksiyon: Kokina

Yılbaşının Işıltısı Roberto Bravo Mücevherlerinden Yansıyor Sıra dışı tasarımlarıyla kadınların büyük beğenisini toplayan Roberto Bravo, yeni yılı kırmızının enerjisi ile karşılıyor. Roberto Bravo’nun yılbaşı özel koleksiyonu Kokina, farklı ürünleriyle şıklık ve zarafetin yanı sıra, sıra dışı kadınlara özgü ayrıcalıkları da bir arada sunuyor.

Yeni bir yılın geldiğinin habercisidir kokinalar. Roberto Bravo, kırmızının enerjisini içinde barındıran yeni yılın simgesi kokina çiçeklerini yılbaşı koleksiyonuna taşıyor. Doğa ve çevreden esinlendiği koleksiyonları ile stil sahibi kadınların karakterine özgü tasarımlar hazırlayan Roberto Bravo, yeni yılda da kendinizi özel hissetmenizi sağlayacak. Kokina Koleksiyonu’nda yer alan pırlanta ve safir taşlarla bezenen kolye, küpe ve yüzükler kadınların yeni yılda mücevherleri arasında görmek isteyeceği tasarımlardan oluşuyor. Altın üzerinde Roberto Bravo’ya özel mine tekniği ile renklendirilen Kokina Koleksiyonu yılbaşında sevdiklerine hem özel hem değerli bir hediye arayışı içinde olanlar için şık bir alternatif oluşturuyor.

62 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110



Altın Dünyası fuar

FUARLA BİRLİKTE MORALLER DÜZELDİ UBM Rotaforte’nin organize ettiği 16 -19 Ekim “İSTANBUL JEWELRY SHOW” Fuarı, özellikle yabancı alıcıların akınına uğradı. Bir önceki yıl aynı döneme kıyasla, tekil ziyaretçi oranında, %10’luk ziyaretçi artışı sağlayan, 39.“Istanbul Jewelry Show” Fuarı, yerli ve yabancı 15.000’den fazla sektör profesyoneli tarafından ziyaret edildi. UBM Rotaforte tarafından, her sene yılda 2 kez, Mart ve Ekim aylarında düzenlenen “Istanbul Jewelry Show”, bu yıl da Doğu Avrupa’dan Yakın Asya’ya, Rusya’dan Ortadoğu’ya Kuzey Afrika’dan Türki Cumhuriyetler’e kadar dünya çapındaki önemli mücevher alıcıları ile mücevher marka ve firmalarını bir çatı altında toplayarak, ticari iş birliklerine imza atılan önemli bir platforma ev sahipliği gerçekleştirdi.

64 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 65


Altın Dünyası fuar

M

ücevher İhracatının %80’inin gerçekleştiği ve sadece mücevher sektörü profesyonellerine yönelik, 29 yıldır kesintisiz olarak, UBM Rotaforte tarafından her sene İstanbul’da, yılda 2 kez Mart ve Ekim aylarında düzenlenen “Istanbul Jewelry Show” 16 -19 Ekim tarihlerinde gerçekleştirdiği fuar ile yerli ve yabancı birçok firma, tasarımcı ve önemli mücevher alıcılarını bir araya getirerek geleceğin “altın” adımlarının atılmasında büyük rol oynadı. 4 gün süren fuarda, ünlü markaların en yeni modellerinin sergilendiği büyüleyici atmosferde önemli iş birliklerine imza atıldı. “Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarı’nda %10 Büyüme Yakalandı! Ortadoğu ve Avrupa’nın en önemli ticari köprüsü olma özelliğine sahip ve Türkiye’nin 1 numaralı, Dünya çapında ise 550 mücevher

ihtisas fuarı arasında, ilk 5 sırada yer alan, Uluslararası “Istanbul Jewelry Show” 2013 Ekim Fuarına oranla, bu yıl tekil ziyaretçi oranında %10’luk bir büyüme yakalayarak, önemli bir başarıya imza attı. Gerek Türkiye genelinden, gerekse dünya genelinden önemli alıcıların ziyaret ettiği “Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarı %36’sı yurtdışından, %64’ü ise Türkiye genelinden olmak üzere, 15.066 kuyumculuk sektörü profesyoneli tarafından ziyaret edildi. 39. “Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarında bu yıl dikkat çeken bir diğer önemli gelişme de, 2013 Ekim’de 95 ülkenin ziyaretçi olarak yer aldığı fuar, bu yıl 107 ülke tarafından ziyaret edildi. Doğu Avrupa’dan Yakın Asya’ya, Rusya’dan Ortadoğu’ya Kuzey Afrika’dan Türki Cumhuriyetler’e kadar dünya çapındaki en önemli alıcılarla tanışma ve işbirliği imkanı

39.’su gerçekleştirilen “Istanbul Jewelry Show” Fuarının Organizatörü UBM Uluslararası Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü Şermin Cengiz, bir kadın olarak sektörde başarıyla adından söz ettiriyor. “Dünya genelinden önemli alıcıları, altın takı, pırlantalı mücevher, değerli taş, inci, montür, gümüş, saat, vitrin dekorasyon, makine, ekipman ve yan sanayii, kalıp ve kasa sektöründen 800’ün üzerinde firma ile tanışma fırsatı yarattık. Üreticiler, toptancılar, mümessiller, ihracatçılar, tasarımcılar ve tedarikçiler; tüm sektör profesyonelleri bir arada. Fuarımız aynı zamanda, altın, gümüş, pırlanta, inci, takı, saat, makine ve kuyumculuk yan sanayi sektöründe yeni ürün ve hizmetlerin yanı sıra, en son tasarımları bir arada görebileceğiniz mükemmel bir buluşma noktası olarak dikkat çekti. Ekim ayı, Noel, Yeni Yıl, tatil sezonu ve yılsonu siparişleriniz için en doğru zamanlama olduğundan fuarımızı bu doğrultuda sadece sektör profesyonellerini buluşturmaya yönelik organize ediyoruz. Rusya, Orta Doğu, Avrupa Birliği, Kuzey Afrika, Türki Cumhuriyetler ve Doğu Avrupa’daki alıcıları hedef alan özel ürünlerle en doğru ticaret merkezini oluşturuyoruz.” 66 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


sağlayan 16 - 19 Ekim “Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarı’nı bu yıl ziyaret eden ülkelerin başında ise sırasıyla; İran, Rusya, Irak, Lübnan, Cezayir, Yunanistan, Azerbaycan, İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Fas, Tunus, Bulgaristan, Hindistan geliyor.

EKİM FUARININ YÜKSELEN BAŞARI GRAFİĞİ Lavin Pırlanta Firma Ortağı Cem Mağzalçioğlu Ülkemizin ve bölgemizin içinde bulunduğu siyasal gelişmelerden dolayı ziyaretçi kalitesi ve müşteri sayısında azalma olsa da Ekim fuarı artık dünyadaki sektörel fuarlar arasında yukarı doğru çıkış sergilemekte. Firmamız adına da oldukça olumlu geçen bir fuar oldu. Özellikle sertifikalı pırlanta taşlarımız ve her boy ve temizlikte ürettiğimiz tektaş ve beş taş alyanslarımız oldukça ilgi çekti… Birçok yeni müşteriyle tanışma ve iş yapma fırsatı bulduk. Pırlanta ve mücevher alıcısının bu fuarda sayı olarak biraz azaldığını gördük.

Türkiye’nin mücevher ihracatında, %80 oranında önemli bir paya sahip olan, “Istanbul Mücevher Fuarı”, Doğu Avrupa’dan Yakın Asya’ya, Rusya’dan Ortadoğu’ya Kuzey Afrika’dan Türki Cumhuriyetler’ e kadar dünya çapındaki önemli alıcılarla tanışma ve işbirliği gerçekleştirilmesi imkanını sağladı. 15 Bin’den fazla yerli ve yabancı sektör profesyoneli ziyaretçiyi, kuyumculuk sektöründen 800’ün üzerinde yerli ve yabancı firma ve markalar ile aynı çatı altında buluşturan fuarda, milyon dolarlık ticari iş birliklerinin temeli atıldı.

ÖTV ve kredi kartı yasağının kaldırılması… Ben bu fuarda ÖTV ve kredi kartı yasağının kalkmış olmasının müşteriler üzerinde olumlu bir etki bıraktığını düşünmekteyim. Bilindiği gibi kredi kartı yasağı özellikle pırlanta satışlarını oldukça olumsuz etkilemişti. Ancak odalar ve birliklerimizin göstermiş olduğu çabayla az da olsa bir rahatlama oldu. Bu olayda emeği olan herkese buradan teşekkür ederiz…

YURT DIŞI PORTFÖYÜNÜ ARTIRAN PAZAR ÇALIŞMALARI… Tarz Alyans Yönetim Kurulu Başkanı Mert Ayarman Bu yılki fuar her zamankinden biraz daha farklı geçti. Her ne kadar Ekim fuarının yurtdışı ağırlıklı geçtiğini bilsek de yurtiçi ziyaretçi açısından beklenenin çok altında kaldı. Yurtdışı ziyaretçi profilini düşündüğümüzde her zamankinden çok daha iyi idi. Ekim fuarının Yılbaşı, Sevgililer Günü gibi önemli günlerden önce olması sebebiyle, mücevher alışverişinin kış aylarında artıyor olmasına rağmen, mağaza sahipleri fuara ilgi göstermedi. Yani mevcut bayilerimizden bile gelmeyen çok oldu. Bu durum ülkemiz sosyoekonomik durumuna bağlı olarak bir kriz beklentisine bağlanabilir. Alışverişin düşük olmasını bekliyorduk ama ziyaret sayısının bile bu kadar düşük olması sürprizdi. Yurt içinde yaşanan bu durumun tersine yurtdışından ziyaretin arttığı gibi siparişler de arttı. Daha önceki fuarlarda gelen ziyaretçilerden ilk siparişlerini verenler olduğu gibi ilk tanıştığımız ziyaretçilerden de sipariş almamız olumluydu. Çalışmadığımız yeni ülkeler ile ticaret başlangıcını da olumlu değerlendiriyorum. Fuarımız UBM ortaklığından sonra daha düzenli olmaya başladı. Bu sene Rotaforte’nin de yurt dışı pazar çalışmalarına önem vermesi müşteri portföyünü olumlu yönde etkiledi. Yurtiçinde yaşanan olumsuzlukların yurtdışında çok büyütüldüğünü bildiğimiz için fuar öncesi kuşkularımızın yersiz çıkması bizi mutlu etti. Umarım ülkemiz ekonomisinde olumlu gelişmeler yaşanır ve Mart fuarı yurtiçinde de başarıya ulaşır. Yeni Koleksiyonlarımız İlgi Gördü Yurtiçinde yeni koleksiyonlarımız ilgi gördü. Umarım bu kış bu koleksiyonu daha rantabl olarak satacağız. Yurt dışı için hazırladığımız özel koleksiyonlar da yeni yabancı müşteri edinmemizde faydalı oldu diyebilirim. Artik neredeyse her coğrafya için farklı ürünler hazırlamaya başladık. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 67


Altın Dünyası fuar

FUARA YURT DIŞINDAN YOĞUN İLGİ Fiore Doro Firma Sahibi Şermin Koç

Ekim fuarı fimamız adına oldukça olumlu geçti. Fiore Doro olarak her fuara elimizden gelen tüm enerjimizi vererek hazırlandığımız için bu fuarın firmamız adına olumlu geçmesi sürpriz olmadı. Biz bünyemize sadece fuarlarda değil her zaman yeni ürünler ve yeni markalar katmaya çalışıyoruz ve bu yolda ilerlemeyi hedefliyoruz. O nedenle en yeni koleksiyonlarımızı müşterimize bu fuarda tanıttık. Hazırladığımız tüm koleksiyonlar ilgi gördü diyebiliriz. Kaliteli hizmet zaten bizim için en önemli şeylerden biri ve bu bize her fuar olduğu gibi beklentimizin fazlasını karşılıyor. Bu fuar biraz daha küçük olmasından dolayı, yurt içinden çok fazla ilgi görmedi gibi bir izlenim bıraktı bizde. Ziyaretçilerimizden aldığımız sonuca göre yurt dışından daha fazla ziyaretçi ve ilgi vardı.

68 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

SESA EN YENİ TASARIMLARINI GURURLA SUNDU

YENİ MÜŞTERİ İLE TANIŞMA İMKANI

SESA Kuyumculuk firma sahibi Selim Sarışın

Riva Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şahin

İstanbul Ekim fuarı, her yıl olduğu gibi ihracat ağırlıklı çalışmalarla geçti. Fuar boyunca sergilediğimiz yeni ürünlerimize beklediğimizin üstünde bir ilgi gördük. AR-GE’ye yaptığımız yatırımların karşılığını görmek bizi gelecek için daha da motive ediyor. 2015 yılında daha cesur ve farklı ürünleri üretim bandımızdan çıkararak, pazarların beklentilerinin biraz dışına çıkacağız. Taleplerin ve beklentilerin dışına çıkarak, yapacağımız yeni ve iddialı modellerimizle yeni taleplerin oluşmasını sağlamayı amaçlıyoruz. Tabi ki biraz risk almış olacağız. Fakat Dünya çapında markalaşma ve özgünleşmek için bu cesur hamleleri ortaya koymamız gerekiyor. İJS’nin ardından hiç ara vermeden ilk kez İtalya Vicenza’daki uluslararası takı fuarında katılmaya hazırlanıyoruz.

İtalya ve Hong Kong Uluslararası takı fuarlarının hemen ardından kendi evimizde arzu ettiğimiz sonuçları alarak yılı olumlu bir şekilde kapatıyoruz. Şu an itibariyle yılbaşına kadar üretim kapasitemiz gelen siparişlerle tamamen dolmuştur. Fuar esnasında 10’un üstünde yeni müşteri ile tanışma imkanı elde etmemiz çok sevindirici. Zaten fuarların esas amacı yeni Pazar ve alıcılarla üreticilerin buluşmasıdır. Vitrine koyduğumuz ürünlere eşit oranda ilgi gösterilmesi de bizi ayrıca mutlu kıldı. Bu da üretim aşamasında doğru modelleri seçtiğimizi gösteriyor. Vitrinlerimizi farklı bölgelerin farklı beklentilerine cevap verebilecek bir şekilde hazırladık. Arap pazarı için farklı, Rus pazarı için farklı, Avrupa pazarı için farklı ürünler sergiledik. Fuarda uzun bir aradan sonra pres ürünleri soranlar oldu. Belki de talebe göre tekrar pres üretiminde bir artırıma gidebiliriz. Şu anda çok az miktarda pres ürün üretim bandımızdan çıkıyor.


“YERLİ KATILIMCI SAYISI YETERSİZDİ”

SON YILLARIN EN VERİMLİ EKİM FUARI

FUARA İLGİ ÇOK YOĞUNDU

Sina Montür Pazarlama Direktörü Utku Can Lek

Steel Kalıp& Makine Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf İzzet Çelik

My Stone Firma Sahibi Gökhan Dalbudak

Bu fuarda full set çeşitlerimizi ciddi oranda artırdık, her zaman olduğu gibi tektaş ve sıralı taş montürlerimize ve bitmiş ürünlerimize ilgi yoğundu. Fuara başta İran, Kuzey Afrika olmak üzere Arap ülkelerinden yoğun katılım oldu. İstanbul Jewelry Show Ekim fuarı ihracat ağırlıklı bir kimliğe bürünmesiyle, yurtiçindeki kuyumcuların ilgi alanından uzaklaştı, tatmin eden sayıda yabancı alıcılara, yerli alıcılar da eklenmiş olsaydı fuardan tam arzu edilen sonuçlar elde edilmiş olacaktı. Fuar, ister istemez komşularımızdaki karışık siyasi ortamdan da negatif etkilendi. 2014 yılının sezon finalini kendi evimizde yapmış olduk. 2014 yılı tüm zorluklara rağmen, markamız için kayıp bir yıl olmamıştır. 2015 yılında daha çok uluslararası fuar katılımıyla ihracat alanında vites yükseltmeyi planlıyoruz.

İstanbul Jewelry Show Ekim fuarında; birçok yeni makinelerimiz ve özel kalıp modellerimizle müşterilerimizin karşısına çıktık. Tamamı Steel bünyesinde üretilen ileri teknolojiye sahip makinelerimizle “MadeInTurkey” kaşesini yabancı konuklara gururla sunduk. Son yılların en başarılı İstanbul Ekim fuarını geride bıraktık, yılın başına yakın düzenlenen bu özel organizasyonda en yeni endüstriyel makineleri ve kalıpları müşterilerimize sergileme fırsatı yakaladık. 2013 yılına göre işlem hacmimizde yaklaşık %20 oranında bir artış söz konusu. İstanbul Jewelry Show’a katılan yabancı alıcılar, birçok ürünümüzün yeni versiyonlarını sipariş ettiler. Bugün üretim tarzımızı daha çok müşteri ihtiyaç ve beklentilerine göre şekillendiriyoruz. Dünya çapındaki müşterilerimizin taleplerini bir süzgeçten geçirerek ortaya çözüm odaklı çalışmalar koyuyoruz. Ocak ayında düzenlenecek İtalya fuarına da katılımda bulunarak, yeni yıla hızlı bir giriş yapmayı planlıyoruz.

İstanbul Jewelry Show Ekim Fuarı firmamız için gayet başarılı ve olumlu geçmiştir. Dünyadaki ekonomik daralma, komşularımızın içinde bulunduğu siyasi kaos ve bunun gibi problemlere rağmen fuar beklentilerimizin üzerinde olumlu geçti. Bu başarılı fuar organizasyonunun hazırlanmasında emeği geçenlere de teşekkür ederiz. Fuara katılım yoğundu; yerli ve yabancı birçok ziyaretçi mevcuttu. Bu fuarda Arap ülkelerinden çok fazla ziyaretçi gözlemledim. Tabiî ki Doğu blok ülkelerinden de ziyaretçiler mevcuttu, ayrıca yurt içinden gelen ziyaretçilerinde oldukça fazla olduğunu söyleyebilirim. Gelen ziyaretçilerin sadece gezmek için değil de ilgilendiği ve araştırdığı şeyler için geldiğini görmek güzeldi. Biz MYSTONE olarak zümrüt, safir, yakut, üzerine çıplak taş olarak yoğunlaşmış bir firmayız ve fuarda bu ürünlerimizle yer aldık.

Artek’s Yönetim Kurulu Başkanı Ari Çolak

Ekim fuarını Mart fuarına kıyasla daha çok profesyonel alıcıların ziyaret ettiğini düşünüyorum. Ayrıca fuarın ve ortamın küçüklüğü daha samimi bir atmosfer oluşturduğu için daha iyi geçtiğini söyleyebilirim. Firmamız adına beklentilerimizi karşıladığımız bir fuar oldu. Laser markalama, kesme ve CNC Engraving makinelerimiz fuarda oldukça ilgi gören ürünlerimizdendi. Ziyaretçilerimiz ağırlıklı olarak Suudi Arabistan, Fas, Meksika, Ürdün, Azerbaycan, Lübnan ve Ermenistan gibi ülkelerden oldu. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 69


Altın Dünyası fuar

70 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 71


Altın Dünyası fuar

72 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 73


Altın Dünyası fuar

74 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 75


Altın Dünyası fuar

76 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 77


Altın Dünyası fuar

78 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 79


Altın Dünyası fuar

80 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110



Altın Dünyası haber

Türk kuyumculuk ve mücveherat sektörünün lokomotif firması İstanbul Altın Rafinerisi Istanbul Jewellery Show’da ziyaretçilerini ağırladı. Fuarda yoğun bir ziyaretçi trafiği olduğunu vurgulayan İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç fuarın gerek firmaları gerekse sektör açısından olumlu geçtiğini ifade etti.

S

ektörün dev firmaları Istanbul Jewellery Show’da ziyaretçilerini ağırladı. Kuyumculuk ve mücevherat sektörünün öncü firmalarından İstanbul Altın Rafinerisi de her sene olduğu gibi bu sene de fuarın en çok ziyaret edilen standlarından birisi oldu. İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç fuar ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’Perakendeciden toptancıya, üreticiden ihracatçıya kadar çok geniş yelpazedeki firmaya hizmet veren bir grubuz. Fuarlar da müşterilerimizle bir araya gelmemiz açısından son derece önemli. Her fuarda olduğu gibi bu fuarda da çok sayıda ziyaretçimizi ağırladık. Fuar beklentilerimize paralel düzeyde geçti. Fuarın başlamasından kısa bir süre önce değerli taş ithalatında alınan özel tüketim vergisinin kaldırılması fuara da olumlu yansıdı. Ancak BDDK’nın kredi kartlarına taksitli satışı yasaklama kararında değişiklik yaparak kuyumcu mağazalarında 4 taksite kadar taksit yapılabileceği konusunda karar vermesi fuar sonrasına denk geldi. Eğer bu karar fuardan önce açıklanmış olsaydı iç pazar açısından baktığımızda daha da hareketli bir fuar geçirebilirdik. Ancak genel olarak bir değerlendirme yaptığımızda fuarın sektör açısından olumlu geçtiğini söyleyebilirim. 82 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


Adalet ve Kalkınma Partisi Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Muş da İstanbul Altın Rafinerisi’nin standını ziyaret edenler arasındaydı. Av. Özcan Halaç ve çalışma arkadaşları ile uzun süre sohbet eden Mehmet Muş, Halaç ile birlikte fuardaki firmalara da ziyarette bulundu. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 83


Altın Dünyası haber

İstanbul Elmas Borsası Dünya Elmas Borsaları Birliği'nin dikkatini çekti

Borsa İstanbul bünyesinde kurulan İstanbul Elmas Borsa'sında işlemlerin başlamasının ardından Dünya Elmas Borsaları Federasyonu'nun dikkatini çeken İstanbul'da önemli bir işbirliği anlaşması imzalandı. DEBF tarafından kurulan bir vakıf olan World Diamond Mark'ın Başkanı ve Moskova Elmas Borsası Başkanı Alex Popov ile Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner; Türk mücevher sektöründe elmas kullanımının gelişmesi; elmasın bir yatırım aracı olarak genişlemesi ve Türkiye'nin dünya pazarından alacağı payı arttırması amacıyla kapsamlı bir işbirliğinin ilk imzasını Borsa İstanbul Genel Müdürü Yardımcısı Dr. Çetin Ali Özdemir'in de katıldığı bir törenle attılar.

T

ürkiye ekonomisinin en dinamik sektörlerinden biri olan ve ihracatta önemli bir paya sahip olan mücevher sektörü çok önemli bir atılımın gerçekleşmesini sağlayacak uluslararası bir işbirliğinin ilk adımını attı. İstanbul’da düzenlenen 39. İstanbul Jewelry Show (İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı) kapsamında gerçekleştirilen işbirliğinin mücevher sektörü için olduğu kadar Türkiye Ekonomisi için de önemine değinen Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner; “Türkiye elmas pazarından bugüne kadar alamadığı payını alacak” dedi. Fuarın 2. gününde bir araya gelen WDM Başkanı, Dünya Elmas Borsaları Federasyonu Başkan Yardımcısı ve Moskova Elmas Borsası Başkanı Alex Popov ile Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner kapsamlı bir işbirliğinin ilk adımını attılar. Dünyada elmas kullanımının güven altına alınmasını ve bilinçli bir şekilde yaygınlaşmasını amaçlayan Dünya Elmas Borsaları Federasyonu’nun bu amaçla kar amacı gütmeyen bir vakıf olan World Diamond Mark’ı kurduğunu belirten 84 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

WDM Başkanı Alex Popov şunları söyledi: “Elmas, pırlanta başta olmak üzere değerli taşların dünyada kuyumculuk sektörü açısından yeri, değeri başkadır. Günden güne kullanımı ve ticareti gelişen bu değerli emtianın, özellikle perakende kullanımı tarafımızdan ciddi bir şekilde desteklenmektedir. Türkiye, Elmas Borsası’nı yaşama geçirmekle ilk önemli adımı attı. Biz de üzerimize düşeni yapacağız ve Türkiye başta olmak üzere bölgede güvenli elmas ticareti yapılabilmesi için saygın adımları atacağız. Türk mücevher sektörünü destekliyoruz; çünkü ne çok küçük ne de çok büyük ve ortak dili konuşuyoruz... WDM’nin amacı dünya çapında elmas kullanımını destekleyerek Türk üreticilerinin ve perakende sektörüne doğrudan kazanç sağlamak. Bir başka nokta da Türkiye önemli bir turizm merkezi. Hem dünyanın her yerinden insanlar Türkiye’ye geliyor, hem de Türkler dünyanın her yerine gidiyor. Türk Mücevher İhracatçıları ile birlikte uluslararası standartlarda bir dergi çıkartarak işe başladık. WDM Magazine biz de adımız koyarak size ne kadar inandığımızı ve güvendiğimizi gösterdik. Bu dergi sayesinde siz artık sadece Türk değil aynı zaman da uluslararası olacaksınız.”


İmza törenine katılan Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Çetin Ali Dönmez de, elmasın dünyanın en değerli emtialarının başında geldiğini belirterek, şunları söyledi: “Biliyorsunuz, Dünyanın en değerli emtialarının başında gelen Elmas, Borsa İstanbul bünyesinde kurulan Elmas ve Kıymetli Taş Piyasası’nda 30 Eylül 2014 Salı günü gerçekleştirilen ilk seans ile işlem görmeye başladı. Sadece elmas değil, ayrıca 32 sayılı karar kapsamındaki tüm değerli taşlar artık Borsamızda işlem görmesi halinde KDV istisnasından yararlanacak. Kıymetli taşların vergilendirilmesi ile ilgili olarak yapılan düzenleme, ülkemizde taş ve mücevher işçiliğinin korunması, daha da geliştirilmesi ve sektörel istihdamın arttırılmasına sağlayacağı katkı açısından son derece önemlidir. Haziran ayında Borsa İstanbul ve Dünya Elmas Damgası Derneği (World Diamond Mark® Foundation - WDMF), Dünya Elmas Damgası programlarını Türkiye’de uygulamak üzere bir Mutabakat Zaptı imzaladı. Mutabakat Zaptı ile Borsa İstanbul, Dünya Elmas Damgasının (World Diamond Mark) Türkiye’deki temsilcisi olmayı, Türkiye kuyumculuk sektörünün önemli bir parçası olan elmas ticaretini geliştirmeyi ve ayrıca tüketicinin korunmasını hedefliyor. ” Ayrıca, KMTP’nin Karaköy’deki yerini Kuyumcukent’e taşıdıklarını söyleyen Çetin Ali Dönmez, “Kuyumcukent’te Borsamız Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası için oldukça prestijli ve güven-

hacmine ulaşması için ellerinden geleni yapacaklarını belirten Güner; “İsrail, Belçika ve Dubai elmas borsalarının yıllık işlem hacmi 100 milyar doların üzerinde. Ulaşımı, erişimi ve ticareti çok daha kolay ve güvenli olan ülkemizin bu büyüyen pazardan pay alacağını da hesaba katmamız gerekiyor. İddialı konuşmak istemem ama 5 yıl içerisinde 25 milyar dolar hedefini tutturmamız kimseyi şaşırtmasın.” dedi. likli yeni bir bina yapılacak, ancak bu arada sektöre daha yakın olmak amacıyla yeni yerimize taşınana kadar yine Kuyumcukent içinde bulunan bir alanda hizmet vermeye başladık.” dedi. MİB ve WDM arasındaki işbirliği protokolünün imzalandığı basın toplantısında konuşan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, yeryüzündeki en değerli emtia olan elmasın ticaretinin sağlıklı, güvenli ve bilinçli yapılabilmesi açısından Borsa İstanbul bünyesinde Elmas Borsası’nın yaşama geçmesinin önemine değinerek, “Bu anlamda gerçekten çok değerli ve cesur bir adım atan hükümetimize teşekkür ediyorum. Bunun karşılığını Türkiye Ekonomisi istihdam, üretim, ihracat olarak alacak” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

MİB ve WDM işbirliğinin ilk adımı olarak tüm dünyadaki mücevher sektörüne ulaştırılan World Diamond Magazine dergisi ilk sayısı yayınlandı. İngilizce ve uluslararası nitelikteki içeriği ile küresel bir değer yaratmayı hedefleyen WDM, Türk Kuyumculuk Sektörünün itibarına da bu anlamda katkı sağlayacak. İşbirliğinin diğer adımlarında, kuyumculuk sektörünün eğitimi, başta elmas olmak üzere değerli taş kullanımının yaygınlaştırılması, tüketicilerde mücevher kullanımının yaygınlaştırılmasını desteklemek amacıyla kalite ve güvenlik seviyelerinin yükseltilmesi hedefleniyor. WDM ile işbirliği yapacak olan MİB kadar, Dünya Elmas Borsaları Federasyonu ile işbirliğini geliştirecek olan BİST İstanbul Elmas Borsası da bu gelişmeden payını alacak.

“İstanbul Elmas Borsası sadece bizlerin işlem yapacağı bir ticaret merkezi değil. Dünyanın her yerinden değerli taş ticareti yapanlar gelip alış veriş yapabilecekler. Borsada işlem gören taşların üretim ağımıza katılması hem kuyumcularımızın hem de tüketicilerimizin açısından çok önemli. Bu ticaret kayıt altına alınmanın yanı sıra ticarete konu olan elmasların niteliği de artık sertifikalandırılacak. Herkes ne alıp sattığını bilecek. Hepimizin üzerimize düşeni yapması halinde Türkiye, elmas pazarından bugüne kadar alamadığı payını alacak. Katma değeri en yüksek ihracat ürünümüz olan mücevher sayesinde ihracat kilogram değerimiz artacak.” MİB Başkanı Ayhan Güner, Türkiye’nin 2013 yılında kayıtlı ihracatının 2,25 milyar dolar olduğunu; bunun yanı sıra 1,3 milyar doların üzerinde bir satışın doğrudan turistlere yapıldığını belirterek Türkiye’nin 4 milyar Dolar seviyelerinde olan ihracatının; içinde elmas kullanılarak üretilen mücevherin payının artması halinde 10 milyar dolar seviyelerine çıkmasının sürpriz olmaması gerektiğini belirtti. İstanbul Elmas Borsası’nın kısa sürede ciddi bir ticaret

Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Dönmez:

“Elmas ve Kıymetli Taş Piyasası elmas ticaretini geliştirmeyi ve ayrıca tüketicinin korunmasını hedefliyor” SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 85


Altın Dünyası haber

86 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 87


Altın Dünyası haber

Yabancı alıcılardan Mert Alyans’a yoğun ilgi Ülkemizin önde gelen alyans üreticilerinden Mert Alyans; İstanbul Jewelry Show Ekim ayağından memnuniyetle ayrıldı. İhracat ağırlıklı olarak gerçekleşen Ekim fuarında, Mert Alyans en yeni tasarımlarını sergileme fırsatı elde etti. en iyi şartlarda alacaklarını artık öğrendiklerini ve bu bağlamda yeni müşteri potansiyelinin gittikçe azaldığını belirten Saraç; “Genel olarak sektörümüz açısından verimli bir fuar geçtiğini gözlemledim. Devletimizin pırlanta üzerinden ÖTV’yi kaldırması, yurtdışı katılımlarda firmalarımıza destek sunması ve kredi kartı yasağının kalkması gibi önemli hamlelerin sektör olarak hızla karşılığını vermeliyiz. Birçok yabancı üreticinin kendi ülkelerinde olmayan imkanlara sahip olduk. Artık top biz üreticilerde” diye konuştu.

U

zun bir dönemdir İstanbul Jewelry Show’un her iki dönemdeki fuarına katılım gösteren Mert Alyans; başarılı bir Ekim fuarını daha geride bıraktı. Yerli müşterilerin çok fazla olmadığı fuarda; Mert Alyans’ın dünyanın farklı noktalarındaki müşterileri fuara geldiler ve yeni ürünleri büyük beğeniyle karşıladılar. Mert Alyans Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Saraç; İstanbul Jewelry Show Ekim fuarının tamamen ihracat ağırlıklı bir kimliğe büründüğünü, bu kimliğin daha fazla ön plana çıkarılması için, fuarın uluslararası tanıtımının biraz daha artırılmasının son derece faydalı sonuçlar ortaya koyacağını söyledi. Ekim fuarının son yıllarda Türkiye’nin komşularının daha yoğun ilgisine mazhar olduğunu kaydeden Hakan Saraç; fuar boyunca İran, Irak, Ortadoğu, Kuzey Afrika ülkeleri ve az sayıda Rusya’dan yabancı alıcının yer aldığını dile getirdi. Piyasadaki alıcıların hangi ürünü kimden

88 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

“Gerçek maliyetler, gerçek fiyatlar ortaya çıkmalı. Merdiven altı üretim bitmeli” Bu dakikadan sonra sektörümüz içinde yapılacak olan tüm ticaretin kayıt altında olması gerektiğini ve her türlü satışın faturalı yapılmasına dikkat çeken Saraç; sözlerini şöyle sürdürdü: “Devletimizin bize atmış olduğu olumlu adımların karşılığını, her türlü ticaretimizi resmi kayıt altında tutarak ve faturalandırarak göstermeliyiz. Eğer ki bu konuda gerekli çalışmaları yapamazsak, bize verilen bazı imtiyazları kaybedebiliriz. Kayıt dışı ekonominin önüne geçmek hepimizin görevidir. Başta sektör kurumları olmak üzere, ülkemizdeki tüm kuyumcuların faturasız mal alımı ve satımı işleminden uzak durmaları gerekiyor. Artık gerçek maliyetler ile gerçek fiyatlarla uluslararası arenada birlik içinde hareket etmeliyiz. Merdiven altı üretim son bulmalı, böyle faaliyet gösteren atölyelerin resmi çalışmaya geçmesi için sektör kuruluşları çeşitli projeler geliştirmelidir. Daha ilk günlerden kredi kartı ile taksitli alışverişin, sektörümüze heyecan kattığını ve işlem hacmine olumlu yansıdığını gözlemliyoruz. 2015 yılında pırlantalı alyans model sayımızı artırmayı planlıyoruz. Kalkan ÖTV’nin bitmiş ürün grubunda ülkemizin değerli üreticilerini çok daha fazla ön plana çıkaracağını ve katma değerler yaratacağına inanıyorum.”



Altın Dünyası haber

Mücevher İhracatçıları Birliği ve Borsa İstanbul işbirliğiyle Çırağan Sarayı'nda düzenlenen organizasyonda mücevherat sektörü bir araya geldi. Borsa İstanbul bünyesinde kurulan piyasada işlemlerin başlamasının ardından borsa üyeliğinin kuyumculuk sektörüne ve esnaflarına yararları sektörle paylaşıldı.

T

ürkiye ekonomisinin en dinamik sektörlerinden biri olan ve ihracatta önemli bir paya sahip olan mücevher sektörü Borsa İstanbul bünyesinde Elmas ve Kıymetli Taşlar Piyasası’nın faaliyete girmesi ile yeni olanaklarla tanıştı. Borsa İstanbul üyelerine kendi aralarında vergiden muaf işlem yapma imkanını sağlayan piyasada kuyumcuların yapabilecekleri işlemler ve uygulamalar Mücevher İhracatçıları Birliği üyelerine ve kuyumculuk sektörünün önde gelen firmalarına anlatıldı.

Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner kuyumculara borsa üyeliğinin avantajlarını anlatırken; Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Dr. Çetin Ali Dönmez de uygulamaların detayları hakkında bilgi verirken Borsa İstanbul uzmanları da sektör temsilcilerinin sorularını yanıtladı. Mücevher İhracatçıları Birliği (MİB) Başkanı Ayhan Güner,

Toplantıya katılan kuyumculuk sektörü temsilcileri, Borsa İstanbul Elmas ve Kıymetli Taşlar Piyasası’nda işlem yapmanın kendilerine sağlayacakları kolaylık ve yasal güvenceler hakkında bilgilenerek borsa üyeliği işlemleri hakkında kafalarında oluşan soruların yanıtlarını aldılar. Piyasa üyesi kuyumcuların Borsa İstanbul’da kendi aralarında yapacakları işlemler Katma Değer Vergisi’nden muaf olacak. Borsa'dan alınan değerli taşlardan üretilen mücevherlerin ihraç edilmeyip iç pazarda nihai tüketiciye satılması durumunda katma değer vergisi söz konusu olacak. 90 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


Türkiye’de kuyumculuk sektörünün uzun yıllar verdiği mücadeleyi anlatarak şunları söyledi: “Hükümetimiz bize güvenerek vergi konusunda istediğimizi verdi. Bize düşen de bunun karşılığında sektörümüzün kayıt altına alınmasını sağlamak; ülke ekonomisine katkımızı arttırmak; istihdam, ihracat ve vergi anlamında sektörümüzü Türkiye’nin en değerli ve verimli sektörlerinden biri haline getirmektir. Ayhan Güner, yeryüzündeki en değerli emtia olan elmasın ticaretinin sağlıklı, güvenli ve bilinçli yapılabilmesi açısından Borsa İstanbul bünyesinde Elmas Borsası’nın yaşama geçmesinin önemine değinerek, “Bu anlamda gerçekten çok değerli ve cesur bir adım atan hükümetimize teşekkür ediyorum. Bunun karşılığını Türkiye Ekonomisi istihdam, üretim, ihracat olarak alacak” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “İstanbul Elmas Borsası sadece bizlerin işlem yapacağı bir ticaret merkezi değil. Dünyanın her yerinden değerli taş ticareti yapanlar gelip alış veriş yapabilecekler. Borsada işlem gören taşların üretim ağımıza katılması hem kuyumcularımızın hem de tüketicilerimizin açısından çok önemli. Bu ticaret kayıt altına alınmanın yanı sıra ticarete konu olan elmasların niteliği de artık sertifikalandırılacak. Herkes ne alıp sattığını bilecek. Hepimizin üzerimize düşeni yapması halinde Türkiye, elmas pazarından bugüne kadar alamadığı payını alacak. Katma değeri en yüksek ihracat ürünümüz olan mücevher sayesinde ihracat kilogram değerimiz artacak.” MİB Başkanı Ayhan Güner, Türkiye’nin 2013 yılında kayıtlı ihracatının 2,25 milyar dolar olduğunu; bunun yanı sıra 1,3 milyar doların üzerinde bir satışın doğrudan turistlere yapıldığını belirterek Türkiye’nin 4 milyar Dolar seviyelerinde olan ihracatının; içinde elmas kullanılarak üretilen mücevherin payının artması halinde 10 milyar dolar seviyelerine çıkmasının sürpriz olmaması gerektiğini belirtti. İstanbul Elmas Borsası’nın kısa sürede ciddi bir ticaret hacmine ulaşması için ellerinden geleni yapacaklarını belirten Güner; “İsrail, Belçika ve Dubai elmas borsalarının yıllık işlem hacmi 100 milyar doların üzerinde. Ulaşımı, erişimi ve ticareti çok daha kolay ve gü-

Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner:

“İstanbul Elmas Borsası'nda işlemlerin başlamasını takiben ilk 10-15 günlük süre zarfında yapılan işlem miktarının 2013'ün tamamındaki işlem miktarını aşması sektörün bu anlamda gerçekten istekli olduğunu gösteriyor ve bizlere umut veriyor."

SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 91


Altın Dünyası haber

Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Çetin Ali Dönmez:

“ Borsa İstanbul Dünya Elmas Borsaları Federasyonu ile yakın işbirliği içinde, elmas ve elmaslı mücevherler için dünya çapında tüketici güveni yaratmak ve geliştirmek için çalışıyor. Biz de Dünya Elmas Damgası’nın (World Diamond Mark) ana amacı olan perakendecileri yetkilendirme, tüketiciyi bilinçlendirme ve elmas piyasalarındaki satışları artırmaya katkıda bulunmayı arzu ediyoruz, karşılıklı görüşmelerimiz çalışmalarımız devam ediyor.”

92 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

venli olan ülkemizin bu büyüyen pazardan pay alacağını da hesaba katmamız gerekiyor. İddialı konuşmak istemem ama 5 yıl içerisinde 25 milyar dolar hedefini tutturmamız kimseyi şaşırtmasın.” dedi. Bilgilendirme toplantısına katılan Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Çetin Ali Dönmez de, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun çıkmasıyla birlikte yeni bir döneme girildiğini, 4 Nisan 2013 tarihinde Borsa İstanbul esas sözleşmesinin tescil ve ilamıyla İMKB ve İstanbul Altın Borsası’nın birleştirilerek, Borsa İstanbul A.Ş. adı altında yeni bir kuruluş meydana getirildiğini hatırlattı. Çetin Ali Dönmez, Türkiye’de sermaye piyasaları çerçevesinde alınıp satılan her türlü finansal sözleşmenin, her türlü kıymetin, tek bir erişim noktasından, mümkün olursa piyasalar arası çapraz teminat yönetimini etkin bir şekilde mümkün kılacak şekilde birleştirilmesi, hem emir öncesi hem emir sonrası süreçlerin düzgün bir şekilde aksamasız bir şekilde yürütülmesini içeren bu entegrasyonun, Türkiye sermaye piyasaları için bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Türkiye’nin en eski ve en değerli sanatlarının başında gelen kuyumculuğun ülke ekonomisine daha yüksek katkı sağlamasının önemini vurgulayarak, bu anlamda Borsa İstanbul olarak ellerinden geleni yapacaklarını belirten Çetin Ali Dönmez, şunları söyledi: “Bilindiği üzere, 32 sayılı karar kapsamındaki tüm değerli taşlar artık Borsamız üyeleri arasındaki işlemlerde KDV istisnasından yararlanacak. Kıymetli taşların vergilendirilmesi ile ilgili olarak yapılan düzenleme, ülkemizde taş ve mücevher daha da geliştirmesi, yurtiçi satışların ve ihracatın canlanması ve sektörel istihdamın arttırılmasına sağlayacağı katkı açısından son derece önemlidir. Ayrıca yeni düzenleme ile sektörün daha düzgün ve kayıt altında çalışmasını da teşvik eden bir düzenlemedir, emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyoruz.


SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 93


Altın Dünyası haber

“İthal gümüş takılar, yerli üretimi olumsuz etkiliyor etkiliyor” Son yıllarda çok uygun işçilik fiyatları eşliğinde özellikle Çin’den ithal edilen gümüş takılar; yerli üreticinin işlem hacminin ciddi miktarlarda daralmasına yol açtı. Eren Has Gümüş Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Eren; on yıl öncesine kadar yaklaşık tüm gümüş takıların %10’unu oluşturan ithal ürünlerin bugün itibariyle %40’lara dayandığını, her geçen gün gümüş takı üreticilerinin kan kaybettiğini söyledi. kabusu olmaya başlıyor. Son yıllarda etkisini arttıran ithal takılar; birçok küçük gümüş üretim atölyesinin kapısına kilit vurmaya veya üretimlerine ara vermeye sebep oldu. Ülkemizin en büyük has gümüş maden ticareti yapan markalarından biri olan Eren Has Gümüş Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Eren; Türkiye’deki gümüş üreticilerinin; tasarım alanında önemli bir hamle yapamazlarsa yurtdışındaki sert fiyat rekabetiyle Çinli üreticiler ile başa çıkamayacaklarını; özgün ve kültürel değerleri yansıtan özel dizaynların tek çıkış yolu olduğunu ifade etti. Bugün itibariyle Çinli gümüş takı üreticilerinin yaklaşık %25’e varan işçilik fiyat avantajıyla özellikle ihracat alanında Türk gümüş takı üreticilerini çok fazlasıyla zorladığını belirten Mehmet Eren; “İtalyan gümüş takı üreticilerinin ‘Gümüş Mücevher’ kavramının içini doldurduklarını görmekteyiz. Özellikle renkli yarı değerli taşlar ile yaptıkları özel koleksiyonlar ve sıra dışı dizaynlar ile yurtdışında yüksek işçilik fiyatlarına karşın, kendi pazarlarını koruyabildiler. Biz de bu toprakların çok renkli kültürel objelerini kullanarak, yüksek kaliteli ürünlerimizi dünya pazarına sunmalıyız” diye konuştu.

Uygun işçilik fiyatlarıyla hem yurtiçinden hem de yurtdışından gümüş takı alıcılarının ilgisini çeken Çin ve Uzakdoğu gümüş takıları; gittikçe gümüş takı sektörümüzün

94 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Günümüzde, gümüş has satışının son yıllara göre azaldığı sözlerine ekleyen Eren; devletin gümüş takı üreticilerini destekleyecek bir projeyi ortaya koymasının çok faydalı olacağını, gerekirse ithal gümüş takılara belirli bir kota uygulamasının dahi söz konusu olabileceğini, böylelikle ülke içinde nefes alan gümüş üreticisinin yurtdışına daha kuvvetli bir şekilde çıkabileceğini dile getirdi.



Altın Dünyası haber

Rizeli Yazıcı Ailesi’nin okumayan tek ferdi olan İlhami Yazıcı genç yaşta atıldığı ticaret hayatında zirveye tırmanan isimlerden biri. Kuyumculuk sektöründe çırak olarak çalışmaya başlayan Yazıcı’nın kurduğu Yazıcı Grup, bugün bünyesindeki 600’den fazla çalışanı, yıllık 600 milyon TL cirosu ve Asya, Avrupa ve Afrika’daki yatırımları ile yalnızca kuyumculuk ve mücevherat sektörünün değil, iş dünyasının önemli firmalarından biri haline geldi. İlhami Yazıcı 20 yaşında ticarete atıldı. Bu gün 45 yaşında ve Dubai, Tanzanya, İskoçya’da 3, Türkiye’de 10 şirkete sahip. 600’den fazla çalışanı var. Rizeli Yazıcı ailesinin okumayan tek ferdi olarak, ticarete atılan İlhami Yazıcı, patron çocuğu olarak büyüse de çırak olarak girdi kuyum sektörüne. İşin her aşamasını ilk adımdan yaşayarak öğrendi. Sektörde ortaklıklar kurdu, döviz büroları açtı, ihracat yaptı, inşaat, turizm ve su ürünleri işine girdi, yurtdışında mağazalar açtı. Bazı özel ürünlerde ilk ithalatçı ve ihracatçı oldu. İlhami Yazıcı ismindeki firması ile üç yıl üst üste Nuruosmaniye Vergi Dairesi’nde sıralamaya girdi.Yazıcı Sarraf’ın yıllık cirosu 600 milyonu buluyor. İlhami yazıcı kimdir? 1969’da Rize Çayeli’nde doğdum. Yazıcı ailesindenim. Dedemler 1936 yılında İstanbul’a gelmiş. Kasımpaşa’da, Eyüp Sultan’da, Fatih’te ekmek fırınları açmış ve işletmiş ailem. Dedem 1946 yılında İstanbul Fırıncılar Odası Başkanı ve Demokrat Parti İstanbul İl Başkanlığı görevlerinde bulunmuş. 1960’DA KENTİN EKMEĞİNİ ÜRETMİŞLER Tüm aile fırıncı mıydı? Ailem fırıncılık yapıyordu. Babam ve dedem 1960 yılında Almanya’dan Matador Ekmek Fabrikası’nı getirmişler İstanbul’a. 1 liranın 1 mark olduğu o yıllarda 850 bin lira vermişler bu fırın için. Günde 80 bin ekmek üretiyorlarmış ve tüm İstanbul’un ekmek ihtiyacını karşılıyorlarmış. TÜCCAR OLMAK İSTİYORDUM, OKUMADIM… Aile mesleğini değil de neden kuyumculuğu seçtiniz? Akrabalarımın içinde kuyumcu olanlar vardı. Onlara heves etmiş ve kuyumcu olmak istemiştim. Ortaokulu bile bitirmedim. Ticaret hayatına atılmak istiyordum ama sevmediğim için fırıncı olmak istemiyordum.

96 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110


HİÇ BİR BABA ÇOCUĞUNA ARKA ÇIKMAMALI! Kuyum dükkân mı açtınız? Nasıl başladınız? Kapalıçarşı’da Karadeniz Örnek Kuyumcusu Hacı Mehmet Topal’ın yanında kuyumcu çırağı olarak başladım işe. Yıl 1981’di… Çıraklık yapmak zor gelmişti, çünkü işveren bir ailenin çocuğuydum. Ama yaptım. Burada öğrendiğim şu oldu: Hiç bir baba çocuğuna arka çıkmamalı. Başarı böyle geliyor çünkü. Patronum Mehmet Topal, 1982 yılında tezgâhın, iki yıl sonra da toptan satışların tüm sorumluluğunu verdi. 1989’a askerliğe kadar böyle devam ettim. 1990’da askerden döndüm, toptancılık yapmak istiyordum. Bu arada aileniz fırıncılığa devam ediyor muydu? Askerden dönmüştüm, iki ay sonra babam Mahmut Yazıcı Bulgaristan’da ilk ekmek fırınını açtıktan kısa bir süre sonra vefat etti. İkinci nesil fırıncılık yapmadı ailede, fırınların hepsinin işletmesi başkalarına verildi. 20 MİLYON DOLARLIK İŞ YAKALADIK 1990 yılının Şubat ayında Hacı Mehmet Topal’ın yeğenleri Mehmet ve Ahmet Topal ile ortak olarak Özen Kuyumculuk’u kurduk. Zincirli Han’da ilk ofisimizi açtık ve toptancılık işine başladık. Türkiye’nin her yerine altın satmaya başladık. 1994 yılında da ihracata başladık. Avrupa’da yaklaşık 16 ülkeye, Orta Doğu’dan Amerika’ya kadar ihracat yaptık. Yılda 20 milyon dolarlık iş yakalamıştık. 1 AYDA 100 KİLO ALTIN SATTIK Nasıl bu kadar başarılı oldunuz? 1992 yılında ilk kez yurt dışına, Almanya’ya gittim. Döner dönmez de ortaklarıma ‘Hemen Almanya’da şirket kuracağız, toptancılık yapacağız ve 1 numara olacağız’ dedim. Ziegen kentinde. İslam Arslan ve Abdurrahman Eroğlu ile birlikte bir dükkân açtık. İki kere çok ağır trafik kazası geçirince 1994 yılında evlenmek üzereyken, Türkiye’ye dönmeye karar verdim. DUBAİ’YE KIRMIZI ALTIN GÖTÜRDÜM 1995 yılına herkes Kore’den mal getiriyordu. Birin üstüne beş koyup satıyorlardı. Güney Kore’ye gittim, sonra Hindistan’dan ilk 22 ayar Hint takımlarının ilk ithalatçısı oldum. Laleli piyasasındaki Ruslar Dubai’ye gitmişti. 1997 yılında Dubai piyasasına gittim. Rusların kullandığı kırmızı altın takıyı götürdüm ve ilk seferinde 30 kilo sipariş aldım. Dubai’ye ürün ithalatına ve ihracatına başladım. Yüzük, küpe, kolye satışı yaptım dünyanın dört bir yanına.

GİTMEDİĞİM ÜLKE KALMADI Müşterilerinizi nasıl buldunuz? Amerika hariç dünyada gitmediğim hiçbir ülke kalmadı. Tek tek dolaştım, pazar araştırması yaptım. Müşterilerimle tanıştım. Ortaklarımın İngilizce bilen çocuklarını yanıma aldım ve ülke ülke gezdim. Fuarlara katılmaya başladık. 2002 yılından sonra pırlanta, mücevher işine girdik. AİLE İŞE KARIŞINCA ORTAKLIK BİTTİ… Topal pırlanta firmasını kurduk. Ortaklarımızın çocukları evlenip hanımları şirkete gelmeye başlayınca çatıdaki yönetim aile yönetimine dönmeye başladı. Sorunlar da böylece başladı. 2004 yılında bana ‘’mücevherattan ayrıl, hisselerini al ve toptan 22 işinde ortaklığımız devam etsin’’ dedi ortaklarım. Ben de bu işin ahlaki ve fi ziki olarak böyle olamayacağını söyledim. Kader birliği yaptığımız, en büyük çileleri çektiğimiz, refaha kavuştuğumuz tam da bu dönemde bu an bu teklifin düzgün ve adaletli olmadığını söyledim. Bana şartlı ayrılık önerdiler ve altın alanında başka bir iş yapmamı istediler. Ben de kabul ettim. İlhami Yazıcı adını verdiğim külçe altın, rafineri, sarrafiye firmam, Yazıcı Sarraf ve Kuyumculuk’u (YSK) kurdum. 2005 yılında işe başladım. 2006’dan 2009’a kadar Nuruosmaniye Vergi Dairesi’nde ilk 4 ile 11’inci arasında gittim, geldim. Döviz bürosu işletmeciliğine, inşaat müteahhitliğine nasıl başladınız? 2008 yılında piyasanın ihtiyacı olduğuna karar vererek, İstanbul’un çeşitli yerlerinde döviz büroları açtım. Yazıcı Altın Döviz, Yazıcı Değerleri Madenler, Hizmet Döviz Altın (HDA), Dem Döviz’i kurdum. Batı Döviz AŞ’yi aldım. Sonra inşaata girdim. İstanbul’un çeşitli yerlerinde şantiyeler kurdum. Kendi şirketim de var, ortaklıklarım da var. Konut ve butik alışveriş merkezleri inşa etmeye başladım. 13 ŞİRKETİ, 600 KİŞİYİ YÖNETİYOR Kaç şirketiniz var? Ticaret Odası meclisinde şirket sayısı rekoru sizde mi? Türkiye’dekiler; Yazıcı Sarraf ve Kuyumculuk, Yazıcı Altın Döviz, Dem Döviz, Erkan Döviz, Hizmet Döviz, Ey-En Sultan, Yazıcı Gayrimenkul Yapı, Hizmet Gayri Menkul, Hizmet Döviz

Altın. Yurtdışındakiler; Tanzanya, Dubai, İskoçya… Yurtdışında üç şirketiniz var? Nasıl gittiniz o ülkelere? İskoçya’daki şirketim de Rasim Balcı ile ortağız. Lapis Gold Aberdeen Kuyum Mağazası ile Aberdeen şehrinin en büyük kuyumcusuyuz. Tanzanya’da safari, Dubai’de Fine Gold isimlerinde ortaklı firmalarım var. Aynı zamanda İstanbul Altın Rafinerisi gram altın Türkiye ana bayiliğini yürütüyorum. İlhami Yazıcı nasıl bir patron. Tek başınıza 13 şirketi nasıl takip ediyorsunuz? Her akşam en geç 12’de yatıyorum ve sabah 7’de kalkıyorum. Her gün elektronik posta ile bana ulaştırılan bilgileri kontrol ediyorum. İşlerimi sorumluluk verdiğim insanlar takip ediyor. Yanımızda uzun süredir çalışan insanlar var. Sorumluluk verdiğim herkese pirim veriyorum, güveniyorum. Güvenmeden olmaz. Onlar da yaptıkları her işe değer katmaya çalışıyorlar. Lüksü sevmem. Çizgisi olan bir insanımdır. Radikal bir insanım. Hemen karar alırım, hemen uygularım. İşkoliğim de aynı zamanda. Tüm şirketlerdeki ekip arkadaşlarımın sayısı 600’ü buluyor. Babamın iki önemli lafı hayatımı yönlendirdi: Biri şu idi:‘Tarlanın içinde, teknenin kıçında, işinin başında ol.’ Diğeri de şu: ‘Akıllı olan, aklını kullanır; daha akıllı olan başkasının aklını kullanır.’

Kızdım, 4 bin esnafı tek tek aradım… İstanbul Ticaret Odası’na kızdığım için girdim. Bir arkadaşımız aday olacak diye girmemiştik İTO seçimlerine. Daha sonra istediğimde, girmemi istemediler. ‘Girsen de, kanamazsın zaten’ dediler. Ben de İstanbul’daki ürün verdiğim 4 bin esnafı tek tek aradım, oy istedim. 1500 şirketin imza sirkülerlerini aldım. Seçim günü karşılama, organizasyon ekibi kurdum ve büyük farkla kazandık. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 97


Altın Dünyası haber

Besay için en verimli Ekim fuarı İstanbul Jewelry Show’a çok uzun yıllardır katılım gerçekleştiren, sektörümüzün değerli markalarından Besay Kuyumculuk; fuardan yüzde yüz memnuniyetle ayrıldı. Deneyimli kuyumcu Ömer Kaya; şirket tarihinin en verimli Ekim fuarını gerçekleştirmekten dolayı büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti.

İstanbul Jewelry Show’un hem Mart hem de Ekim ayağına düzenli katılım gösteren, sektörümüzün dinamik markası Besay Kuyumculuk; firma tarihinin en başarılı Ekim fuarını geride bıraktı. Bu yıl fuar için özel bir hazırlık dönemi geçirmeyen, yeni takılarını fuara özel saklamayan ve yaz mevsimi boyunca piyasaya en yeni ürünlerini sık sık lanse eden Besay; özellikle yabancı alıcıların ilgi odağı oldu. Üretiminin az bir bölümünü ihracata ayıran Besay Kuyumculuğun standı; büyük bir özenle hazırladığı takıların yabancılardan tam puan alması ve müşterilerine samimi yaklaşımıyla fuar boyunca doldu taştı. Besay Kuyumculuk firma sahibi Ömer

98 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Kaya; en zor piyasa şartlarında dahi, mesleğinizin hakkını tam anlamıyla verdiğinizde gerekli kişi ve kuruluşlardan takdir görüldüğünün, kaliteli ürünün dünyanın her yerinden alıcısı olabileceğinin bu fuarda net bir şekilde ortaya çıktığını dile getirdi. Bu fuarın, Besay’ın ihracat çalışmalarında daha cesur hamleler ve açılımlar yapabilmesine vesile olacağını belirten Ömer Kaya; ihracat çalışmalarında önemli tecrübesi olmayan genç bir kadro ile yabancı misafirlerin karşısında olduklarını, çok profesyonel bir yaklaşım yerine; samimi ve gerçekçi söylemlerinin özellikle yabancı alıcılardan takdir gördüğünü söyledi. Fuar boyunca sadece yeni yabancı alıcılarla buluşma fırsatı yakalamadıklarını, yurtiçinden de azımsanmayacak sayıda eski ve yeni müşterileri ile buluştuklarını kaydeden Kaya; “Yurtiçinde kendi müşterilerimizin referansıyla bize gelen yeni kuyumcularla tanışma şansı elde ettik. Son aylarda benimde bizzat tezgahın başına geçerek çalışma arkadaşlarımla birlikte hareket etmem, ekibimizin performansına olumlu katkı yapmıştır” diye konuştu. Ekim fuarının ihracat kaslarının daha kuvvetli olduğunu bildiklerini ve bu fuarda ürün gamında daha çok yurtdışından talep görecek ürünlere ağırlık verdiklerini sözlerine ekleyen Kaya; “Odaklanmanın ne kadar önemli olduğunu bu fuarda anladık. Önümüzdeki yıl; ihracat çalışmalarına yönelik kapasite artırımı yapacağız. Şu an itibariyle İJS Mart fuarına kadar üretim bandımız gelen siparişler ile dolmuştur” dedi.



Altın Dünyası sektörden

Kuyumcukent Genel Müdürü Selami Tütüncüoğlu sektördeki son gelişmeleri değerlendirdi

31 Aralık 2013 tarihinde BDDK’nun almış olduğu karar gereği, 01 Şubat 2014 tarihinden itibaren gıda, akaryakıt, hediyelik eşya, kuyum ve altın gibi birtakım ürünlerde taksitle satış imkanı kaldırıldı. Bu uygulamanın kaldırılmasına sebep; tefeciği önlemek olduğu söylendi ve bu kararın alınmasında bankacıların büyük rolü oldu. Bu kararın alınması aşamasında sektörün sivil toplum kuruluşları ile gerekli istişareler yapılmadığı için, karar sektörümüzü çok olumsuz bir biçimde etkilemiştir. Bu kararın uygulandığı 8 aylık dönemde, İstanbul Kuyumcular Odası’nın yapmış olduğu analize göre ise yaklaşık 440 milyon TL’lik bir ciro kaybı, aşağı yukarı % 40-45 civarında bir hacim azalmasından bahsediliyor. Ramazan bayramının da yaz ayına, yani düğün mevsiminin denk gelmiş olması, sektörün en büyük cirosunu yakaladığı Sevgililer Günü’nün bu dönemde olması, sektörümüz açısından büyük kayıplara neden oldu. Halk altın almaktan vazgeçti, senetle altın alanlara rastladık. Sektörümüzde işçi çıkarmalar ve kepenk kapatmalar yaşandı. Bunun kaldırılması için sektör sivil toplum kuruluşları olarak ciddi bir çaba sarf ettik. Başta Kuyumcukent Yönetimi olmak üzere İKO, İTO Kuyumculuk Komitesi, TOBB Kuyumculuk Meclisi ve Mücevher İhracatçıları Birliği olarak Ankara’nın yolunu çok aşındırdık. Baştan bu karara ilişkin Danıştay’a yürütmenin durdurulması ve iptal davaları açıldı. Esasen bu yasakla, halkımızın tasarruf yapma imkanı kısıtlandı. Tefecilik mali kontrolle önlenebilirdi, bunun yerine tüm sektör cezalandırıldı.

100 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Çabalarımız sonunda sektör temsilcilerimizin görüşleri alınarak bir taslak metin hazırlandı ve Ağustos ayı sonunda web sitesinde yayımlandı. 22 Ekim 2014 günü ise Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan kararla, kredi kartı ile altın satışlarında 4 taksit gelmiştir. Bu karar büyük bir başarıdır, ancak biz bu kararı yeterli bulmuyoruz. Bu gelişmede bize yardımcı olan ve sektörümüze bu kazancı sağladıkları için Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve BDDK Başkanı Muhsin Öztekin’e çok teşekkür ediyorum. Geçmişte 8 taksit uygulaması vardı, 4 taksit de bankalar veriyordu, dolayısıyla toplam 12 taksitle satış yapılabiliyordu. Şu anda 4 taksit uygulamasının yeterli olduğunu düşünmüyoruz. Bankalarında ilave 2 taksit yapıp bir rahatlama sağlamasını bekliyoruz. Diğer sektörlere 9 ay bu taksit imkanı sunuluyor, dolayısıyla onlarla rekabet etme imkanının bizden alındığını düşünüyorum. Netice olarak bu kararı çok olumlu bir karar olarak görüyorum, ancak yeterli olmadığını düşünüyorum. Bununla takı alanlar rahatlayacak, artık 3035 TL taksitle dar gelirlilerde altın alabilecektir. Değerli taşlardan ÖTV’nin kaldırılması sektör için bir milattır… 2005 yılında çıkarılan bir mevzuat ile değerli taşların ithalinden ÖTV alınıyordu. Yani hammaddeden vergi alınıyor ve üretimin önüne engel konuyordu. Bu olumsuz durum, sektörümüzü gerçekten ciddi


biçimde etkiliyordu. Bu konu ile ilgili sektör temsilcileri olarak başta Kuyumcukent Yönetimi, TOBB Kuyumculuk Meclisi, İTO Kuyumculuk Komitesi, Mücevher İhracatçıları Birliği ve İKO gibi kuruluşlar senelerdir sektörün önünde kambur olan ÖTV’nin kaldırılması ile ilgili ciddi uğraş verdiler ve sonuç Ağustos ayında alındı. Torba Yasa içinde yer alan yeni düzenleme 14 Ağustos 2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak daha önce işlenmemiş değerli ve yarı değerli taş ithalinden alınan % 20’lik ÖTV kaldırılarak yerine % 18’lik KDV uygulaması konuldu. Ancak Borsa üzerinden ithal veya işlenerek ihraç edilen ürünlerden vergi alınmayacak, sadece yurt içi nihai tüketiciye satışta % 18 KDV alınacaktır. Mücevher ithal edenler ise; altın/gümüş değeri düşüldükten sonra % 18 KDV ödeyecekler. Bu, sektörümüz için çok büyük bir milattır, ülke taş fobisini aşmıştır. Artık kayıt dışılığa son verilecek, ülkemiz taş sektöründe çığır açacaktır. Değerli taş sektöründe en önemli 2 ülke olan Belçika ve İsrail çok ciddi ciro rakamlarına sahip; ilki 58 milyar dolar, ikincisi 17 milyar dolarlık bir ciroya sahip. Ülkemiz de bu alanda onlara rakip olacak düzeye gelecekti, ancak mevzuatın açmış olduğu sektörün önündeki engeller sebebiyle bunu gerçekleştiremiyorduk. Bu engel aşıldığı için 2011 yılından beri hiç açılış yapmayan Taş Borsasında ilk defa bir işlem 30 Eylül 2014 tarihinde gerçekleşti. Bu yeni uygulama ile önce sektördeki kayıt dışılığın önüne geçilmiş olacak. İhracat rakamlarımız çok ciddi anlamda artacak. 2023 hedeflerinde 500 milyar dolar olan ve kuyumculuk ve mücevherat sektörü için 12 milyar dolar olarak belirlenen hedefe artık ulaşabileceğiz. Şu anda 2,3 milyar dolarlık bir hacme sahibiz. Bu rakamın bu sene içinde % 10 hatta % 20’lere; gelecek dönemde ise 12 milyar dolara ulaşmasını hedefliyoruz. Bu ne demek? Yeni bir iş alanı, istihdam demek ve ülke ekonomisinin gelişmesi demektir. Hindistan bu konuda son derece tecrübeli ve başarılı bir ülke;

taş kesim atölyesi olarak dünyada faaliyetini sürdürdüğünü ifade edebilirim. Aşağı yukarı 1 milyon 300 bin kişiye istihdam sağlıyor. Bu faaliyete başlamadan önce işlem hacmi 4 milyar dolarken, aşağı yukarı 30 milyar dolara kadar yükselen çok büyük bir üretim merkezi haline geldi. Türkiye de bölgesinde bir taş kesim atölyesi, dağıtım ve üretim merkezi olmak için bir fırsat yakaladı. İnşallah gelecek dönemde engelli vatandaşlar da başta olmak üzere birçok insana istidam sağlayacağız. ÖTV’den muaf olunabilmesi için sektör mensuplarımızın borsaya üye olmaları gerekiyor. Eğer borsaya üye olmazlarsa KDV ödemek zorundalar. Bununla ilgili yine sivil toplum kuruluşları olarak çabamızı sonlandırdık ve Borsa İstanbul A.Ş. ile yaptığımız görüşmeler neticesinde borsaya kayıt olmak için geçerli olan 20.000 TL’yi 2.000 TL’ye düşürdük. Bu ücretle kayıtların geçerliliği 31 Aralık 2014 tarihine kadar geçerli. Sadece şirketler değil, şahıs şirketlerinin de girmesine imkan sağlanmıştır. Sektör mensuplarının gerekli evrakları ile beraber Borsa İstanbul A.Ş.’ye başvurarak üyeliklerini yaptırmaları mümkün olacaktır. Dünyadaki ekonomik göstergeler düzelme eğilimine girdiği için altın güvenli liman olmaktan uzaklaştı, fiyatlarda düşüş ve istikrar sağlanmaya başlandı. Son 6 yılda -son 2 yılı hariç tutmak kaydı ile- altın fiyatlarında ciddi yükselmeler oldu. Ons’u 1.600 dolara kadar yükseldi. Son 2 yılda, 2012’den itibaren de bir düşüş meydana geldi. Temmuz ayında fiyat 1.250’lerde zirve yapmıştı, şuanda 1.140’lara kadar düşse de nispeten stabil bir pozisyondan bahsedebiliriz. Altın fiyatlarındaki spekülatif hareketleri gerçekleştiren, dünya hegamonu ABD ve onun Merkez Bankası FED’in davranışlarıdır.

Varlık alımlarında azaltmaya gidilmiş olması, işsizlik oranlarının düşmüş olması, faizleri sabit tutma eğilimi, ekonomik verilerin güçlenme göstergeleri, hisse senedi piyasaları kazançları ve tüketici endeksinin yükselmesi neticede altın fiyatlarının düşüşüne ve doların yükselmesine neden oldu. Ben spekülatif sözleri doğru buluyorum, ama temel olarak şunu ifade edebilirim; ekonomik verilerin güvenilir hale gelmiş olması, altın fiyatlarının daha stabil hale gelmesini, ekonomik verilerdeki oynamaların ise altın fiyatlarının oynak hale gelmesine sebep olduğunu söyleyebilirim. Doların güçlenmesi altının düşüşüne neden olacaktır. Diğer taraftan Asya ve Hindistan’ın fiziki altın talebinin artması ile İsviçre’de yapılacak altın rezervinin artırılması referandumunun ise, altın fiyatlarının artışına sebep olacağını değerlendiriyorum. Bazen spot piyasalarda ciddi dalgalanmalar oluyor ve halkımızın yanlış yönlendirilmesi kayıplara sebep oluyor. Bu düşünceden hareketle piyasaların dikkatle takip edilmesi en doğru hareket tarzı olacaktır.

Geçmişte 8 taksit uygulaması vardı, 4 taksit de bankalar veriyordu, dolayısıyla toplam 12 taksitle satış yapılabiliyordu. Şu anda 4 taksit uygulamasının yeterli olduğunu düşünmüyoruz. Bankaların da ilave 2 taksit yapıp bir rahatlama sağlamasını bekliyoruz. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 101


Altın Dünyası haber

Karaltın, yurtiçindeki yeni satış noktaları ile üretimde dengeyi sağladı 2012 ve 2013 yıllarında ihracat pazarında çok önemli çıkış yakalayan ve dünyanın en otantik takıları arasında değerli bir yere sahip olan Trabzon Hasırı; yurtdışındaki yükselişine bu yıl ara verdi. Cevat Kara; bu yıl Irak ve Dubai gibi önemli iki pazardan yaklaşık yarı yarıya oranında hasır taleplerinde azalma olduğunu, bu daralmanın etkisini hafifletmek için Türkiye’de yeni satış noktalarına giriş yapmayı tercih ettiklerini söyledi.

Firmalarının internet sitesinde yer alan ve sürekli güncellenen ürün kataloğunun, müşteri referanslarının ve özgün tasarımlarının yeni müşteri edinmede, farklı noktalara satış yapmada kendileri büyük avantajlar sağladığını kaydeden Cevat Kara; “Bu yıl iç piyasada 50 yeni noktaya ürünlerimizi sunduk. Çok farklı illerden talepler alıyoruz. İhracattaki daralma nedeniyle, bu yıl iç piyasanın isteklerine çok daha hızlı geri dönebilme şansı yakaladık. 48 saat içinde bizden istenen modeli Türkiye’nin her noktasına servis edebiliyoruz” diye konuştu. Bu yıl daha dengeli, daha uygun ve istikrarlı giden altın fiyatları nedeniyle 22 ayar Trabzon hasırının 14 ayar hasıra göre daha fazla talep edildiğini belirten Kara; “Geçtiğimiz yıllarda %60 14 ayar hasır ürünler, %40 22 ayar hasır isteniyordu. Bu yıl tam tersi rakamlar ortaya çıktı” dedi.

T

arihi geçmişi, benzersiz dokusu, yüzde yüz el işi yapılışı ve asil duruşuyla takı grupları arasında çok özel bir yere sahip olan Trabzon Hasırı; yurtdışındaki yükselişine bu yıl ara verdi. Özellikle komşularımızda yaşanan çeşitli siyasal krizler ve çatışma ortamları; talepler azalmasının en önemli sebepleri arasında yer aldı. Trabzon hasırının köklü markalarından Karaltın firma ortağı Cevat Kara; bu yıl hasıra yurtdışından talebin yaklaşık %50 oranında azaldığını, bu negatif durumu dengelemek için yurtiçinde uzun zamandır ulaşamadıkları yeni illere ve yeni satış noktalarına konsantre olduklarını ifade etti. 102 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

“Karaltın Akademi” Yeni Dönem Eğitimlere Başlıyor Her yıl düzenli olarak Karaltın firması tarafından organize edilen ve Trabzon hasırı örücülerin mükemmel derecede örgü işlemlerinde başarılı olması hedeflenen, geleneksel örücü eğitim programı start alıyor. 15 Kasım ve 15 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan eğitimler ile mevcut profesyonel örücülerin çok daha başarılı ve hatasız ürünler ortaya koyması için çaba sarf edilecek. Şehrin en değerli hasır örücülerinin bizzat bilgi ve birikimlerini aktaracağı eğitime çok yoğun bir ilgi var. Cevat Kara; iyi ile yetinmelerinin söz konusu olmadığını, mükemmel sonuçları standartları haline getirmek için ve hep daha iyiye ulaşmak adına bu eğitimlere çok büyük önem verdiklerini sözlerine ekledi.



Altın Dünyası haber

Üretimde 999,9 tercih ediliyor

Kuyumculuk ve mücevherat sektöründe, üretim aşamasında en önemli unsur hiç kuşkusuz üretim kalitesidir. Bütün üreticilerin en yüksek hassasiyeti gösterdiği bu konuda en yüksek kalite standardına ulaşılması son derece önemlidir. Üretimde en yüksek kalitede sonuç alınabilmesi için neden 999,9 saflıkta hammadde kullanılması gerektiği ile ilgili İstanbul Altın Rafinersi’nden Oktay Asker ile görüştük. yaşanan iyileşmedir. Binde 999,9 saflıktaki altının safsızlık oranının sıfıra yakın olması üretim kalitesinin en üst seviyede olması sonucunu doğurmaktadır. Yanlış anlaşılmaları gidermek için bu konuda ilk olarak şunu söylemekte fayda var. İster binde 999,9 saflıkta, ister binde 995 saflıkta olsun, kullandığınız hammaddenin altın ayarı ile bir ilişkisi yoktur. Yalnızca döküm aşamasında kullanacağınız oranlarda farklılık sözkonusudur. Binde 999,9 saflıktaki altın kullanımı üretim kalitesini nasıl etkiliyor? Bu durumu şu şekilde açıklayarak detaylandırabiliriz; Piyasada has olarak tabir edilen saf altının sahip olduğu kimyasal kompozisyon ürün kalitesinde son derece etkilidir. Düşük miktarlarda dahi olsa bazı empüriteler, dökümde renk bozuklukları, gevrekleşme ve fiske olarak tabir ettiğimiz döküm boşlukları oluşmasına sebep verebilmektedir. Örneğin yaygın olarak bulunan kurşun ve bizmut taneler arasında kimyasal bileşikler oluşturarak ürünlerde sertleşme ve gevrekleşmelere neden olmakta, bunun neticesinde ürün yüzeyinde çatlaklar gözlemlenebilmektedir. Bununla birlikte silisyum, iridyum ürün üzerinde bölgesel sert noktaların oluşabilmesine sebep olmaktadır. Magnezyum ve krom oksitli bileşikleri ise tel çekme ve haddeleme esnasında çatlaklar oluşması sonucunu doğurabilmektedir.

Son zamanlarda üreticilerin üretimde 999,9 saflıkta altın tercih etmeye başladıklarına tanık oluyoruz. Üreticilerin dört dokuza yönelmelerindeki sebepler nelerdir. Binde 999,9 saflıktaki altının, binde 995 saflıktaki altına göre üretim aşamasında hangi üstünlüklere sahip? Şunu ifade etmeliyim ki binde 999,9 saflıktaki altının binde 995 saflıktaki altına göre safsızlık miktarının düşük olması sebebiyle kullanımda en yüksek verim elde edilebilmektedir. Saflık oranının en yüksek olduğu binde 999,9’un üretimde binde 995’e göre çok daha üstün olduğu muhakkaktır. Ürün kalitesine önem veren üreticilerin binde 999,9 saflıktaki altını tercih etmelerinin sebebi üretim kalitesinde 104 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Peki bu saydıklarınız ürünün kalitesini son derece olumsuz bir şekilde etkilemiyor mu? Kesinlikle haklısınız. Binde 999,9 saflıkta altın kullanarak bu riskleri ortadan kaldırdığınız gibi fire miktarınızın azalması gibi pek çok konuda maliyet avantajı da sağlanıyor. Bu yüzden özellikle son zamanlarda oldukça yüksek bir orandaki üretici binde 995 yerine binde 999,9 saflıktaki altın kullanmaya başladı. Biz de bu gruptaki oluşan talebi karşılayabilmek için binde 999,9 saflıktaki altın üretimimizi artırdık. Talebin artışı, bizim de önümüzdeki dönemde binde 999,9 saflıktaki altın üretimimizi daha da artıracağımızı gösteriyor.

“ Üreticiler her geçen gün daha da artan oranda çekili 999,9 talep ediyorlar. Biz de bu talebi karşılamak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. ”


Altın Dünyası haber

İstabul Kıymetli Madenler 1 Yaşında İstanbul Altın Rafinerisi çatısı altında kurulan İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş. bir yılda gümüş üreticilerin en önemli destekçilerinden biri haline geldi.

İAR güvencesiyle Tavuk pazarı mevkiinde gümüş sektörüne hizmet amaçlı açı-

lan İKM 1 yaşına girdi. Açıldığı günden bu yana sektöre hizmet amacıyla çalıştıklarını ifade eden Şirket Yöneticisi ve Yönetim Kurulu Üyesi Halim Yüksel düşüncelerini şöyle ifade etti; “Gümüş sektöründe hizmet vermeye başlayalı bir yıl oldu. 1 kg. 10 kg. ve 25 kg. granül gümüş alımı ve satımı 5gr.10gr. 20gr. 50gr. 100gr. 500gr. ve 1kg.’lık külçe gümüş alım satımı gümüş ve altın takoz ifrazı, hurda değişimi, platin alımı satımı paladyum alım satımı gibi hizmetlerde bulunduk. Dolu dolu bir yılı geride bıraktık. İnanın bu süre nasıl geçti anlayamadık. İAR güvencesiyle İKM’nin gümüş sektörüne olumlu ve hızlı büyümede ivme kazandırdığını düşünüyoruz. Gerek toptancı, gerek atölyeci olsun bu sektörün yaşadığı sorunlarda çözüm ortağı olmak amacımızdı. Yurtdışı ve yurtiçi bağlantılarımızla, her türlü lojistik desteğimizle, İAR güvencesi ve kalitesiyle ve her şeyden önce sektöre duyduğumuz sevgimizle saygımızla bu amacımıza ulaştığımızı düşünüyoruz. Özellikle Almanya’da, Dubai’de, ABD’de ve Kırgızistan’da bulunan yurtdışı ofislerimizle hizmet ağımızı genişletip gümüş sektörüne yurtdışında kolay hareket kabiliyeti sağlıyoruz. Gümüş piyasasından bize gelen olumlu tepkiler bizim piyasaya daha neler yapabileceğimiz sorusunu gündeme getirdi. Son bir yılda edindiğimiz tecrübe hizmet kalitemizi daha da artıracak, sorunları daha hızlı çözecek ve sektörde ilerleme yolunda hız kazandıracaktır.” Halim Yüksel; “İKM gümüş sektörüne yön veren, sorun değil; sorunlara hızlı çözüm üreten, sektörde “ben değil, biz olmanın” yollarını arayan ve “ben kazanayım değil, birlikte kazanalım” demeyi amaç edinen bir firmadır” diyerek sözlerini tamamladı. SAYI 110 • ALTIN DÜNYASI 105


Altın Dünyası haber

DenizBank sektöre DenizBank’ın yönelik çalışmaları hız kesmeden devam ediyor Yeni düzenleme ile birlikte kredi kartına 4 taksit imkânı sunmaya başladıklarını söyleyen Denizbank Altın Bankacılığı Grup Müdürü Hikmet Güncan, bu düzenlemenin sektörde yaşanan daralmayı önemli ölçüde gidereceğini söyledi.

DenizBank olarak sektörde yaşanan son gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? BDDK’nın Şubat ayında sektöre yönelik kredi kartına taksit uygulamasını kaldırması sektörü olumsuz yönde etkiledi. Kredi kartı ile gerçekleştirilecek kuyum harcamalarına 4 aya kadar taksite olanak sağlayan yeni düzenleme ile sektörün hareketlenmesini bekliyoruz. Sektörün en önemli satış kanallarından birisi olan kredi kartı ile ilgili yapılan bu düzenlemenin sektörde yaşanan daralmayı önemli ölçüde gidereceğini düşünüyoruz. DenizBank olarak düzenleme ile birlikte müşterilerimizin DenizBank BONUS Kart’ları ile yapacakları kuyum harcamalarına 4 taksit imkânı sunmaya başladık. Diğer taraftan KOBİ müşterilerimizin İşletme Kart’ları ile sektörde yapacağı harcamalarına 9 taksit olanağı sağlamaya devam ediyoruz. Bir diğer konu olan değerli taş ithalatında alınan ÖTV’nin kaldırılmasının da sektörün önünü açacak, rekabet gücünü artıracak, üretimi, ihracatı ve doğal olarak istihdamı destekleyecek son derece önemli bir gelişme olarak görüyoruz. Yeni düzenlemeyle getirilen taksit uygulaması ile birlikte düşünüldüğünde iç piyasada da hareketlilik yaşanacaktır. DenizBank olarak sektöre sunduğunuz ürün ve hizmetleriniz nelerdir? Türkiye için katma değeri son derece yüksek bu sektörde, DenizBank Altın Bankacılığı olarak hedefimiz mevduattan krediye sektör ihtiyaçlarını karşılayacak tüm 106 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

bankacılık ürünlerini sunmaktır. Bu amaçla sektöre yönelik konsantrasyonumuzu artırarak müşterilerimizin talep ve beklentilerine yönelik ürün geliştirmeye devam ediyoruz. Bankamız, altın bankacılığında sunduğu geniş ürün yelpazesi ile diğer bankalardan farklılaşıyor. İmalatçıdan toptancıya, küçük üreticiden perakendeciye kadar altın ticareti ile uğraşan tüm sektör firmalarına destek sağlıyoruz. Sadece İstanbul değil tüm Türkiye genelindeki perakendeci kuyumcu esnafımız hem Bankamız hem de ülke ekonomisi açısından ayrı bir önem arz ediyor. İstanbul’da olduğu gibi Anadolu’da faaliyet gösteren kuyumcu esnafımızın gelişimine katkıda bulunmak da Bankamızın öncelikleri arasında yer alıyor. Altın kredilerimizle, müşterilerimize daha kolay ödeme şartları sunmaya çalışıyoruz. Müşterilerimiz tercih ettikleri ödeme planına bağlı kalarak, istedikleri vade ve ödeme sıklığı ile kredilerini ödeyebiliyorlar. Eşit Taksitli Altın Kredisi, İmalatçılara Altın Destek Kredisi ve Erken Kapama Opsiyonlu Altın Kredisi en çok talep gören ürünlerimiz arasında yer almaktadır. Tüm kuyumcu esnafımıza yönelik bir ürün olan Eşit Taksitli Altın Kredisi, özellikle vitrinini zenginleştirip işini büyütmek isteyen perakendeci kuyumcu esnafımıza 36 aya varan vadelerde finansman desteği sağlıyor ve müşterilerimizin uzun vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılıyor. Yoğunlukla sipariş ile çalışan imalatçı kuyumcularımıza ise İmalatçıya Altın Destek Kredisi ile destek sağlıyoruz. Bu kredi ile amacımız imalatçı kuyumcu müşterilerimizin sipariş üretimi süresince ihtiyaç duydukları fonlamayı ödemesiz dönem seçeneği ile sağlayabilmek. Siparişlerin hazırlanması ile vadeli satış bedellerinin tahsilâtı arasında geçen süreçte duyulan işletme sermayesi ihtiyacını 3 aya varan ödemesiz dönem ve toplamda 18 aya varan vadeler ile karşılama imkânını değerli müşterilerimize sunuyoruz.


BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR. BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR.

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR.


Altın Dünyası bülten

“Alpina Maceraları”

Alplerden gelen sporcu kimliği ve geleneksel değerleri ile mükemmel bir uyum içerisinde olan İsviçreli saat üreticisi ALPINA, kısaca “Alpinistler” adını verdiği hedef kitlesine, doğaya saygılı ve eşsiz bir macera sunuyor. Bu macera seyahatleri programı sayesinde “Alpinistler” nefes kesici doğa keşiflerini deneyimleme fırsatı bulacak. Kuzey ve Güney kutuplarını yalnız başına geçen tek adam olarak tarihin sayfalarına adını yazdıran efsanevi kutup gezgini Borge Ousland ve kendisinin maceraperest ekibi tarafından düzenlenen, “Alpina Maceraları” adı verilen bu program ile katılımcılar zorlu ama bir o kadar da muhteşem ortamlarda Alpina’nın marka değerlerini özümseyebilecekler.

İsviçreli saat üreticisi Frederique Constant, çiftlerin paylaştığı tutkuyu yansıtan yeni seri saatlerini tanıtmaktan büyük memnuniyet duyuyor. Yeni Index Automatic çiftlere özel koleksiyon, inanılmaz fiyatlarıyla da ön plana çıkan dört nefes kesici modelden oluşuyor... Eğer siz de kalbinizin daha hızlı atmasını sağlayan o özel kişiyle ömrünüzün kalanını paylaşmayı hayal ediyorsanız; onunla tıpkı

108 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Ayaklarındaki buz kramponları ile kayaklar üzerinde ve Husky cins köpekler eşliğinde, Borge Ousland ve ekibi kendilerinin yıllardır kat ettikleri arazilerde “Alpinistler”e yol gösterecekler. Nefes kesen manzaraları, olağanüstü kutup ışıklarını ve kutup soğuğunu, kütleler halindeki buzulları ve takım ruhunu keşfetmek için siz de kendinize Norveç’te, Arktik buz örtüsünde, Grönland’da, Güney Kutbu’nda ya da Patagonya’da bir yolculuk planlayabilir ve doğanın ihtişamını yaşayabilirsiniz. Borge Ousland’ın felsefesi ve yaklaşımında gerçek bir çevreci boyut vardır ki bu aynı zamanda özellikle ekolojik konularda hassas bir firma olan Alpina’nın da özü ve değerlerinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu sebeple efsanevi kâşif tarafından düzenlenen, kısıtlı sayıdaki bu yolculuklarından oluşan heyecan verici ortaklık oldukça uyumlu olarak gelişmiştir.

akıp giden değerli zamanınızı paylaştığınız gibi yeni Frederique Constant Index saatlerinizi de paylaşıyor olmak romantik bir fikir olacaktır! Daha fazla bilgi edinmek için www.frederique-constant.com sitesini ziyaret edebilir veya info@mayasaat.com adresine email gönderebilirsiniz.



Altın Dünyası haber

Hello Kitty Atasay mağazalarında

Altıntaç Kuyumculuk, lisans anlaşması ile üretmiş olduğu Hello Kitty markalı takılarını hem Kapalıçarşı’da bulunan kendi mağazasında, hem de Atasay mağazalarında müşterileriyle buluşturuyor. Altıntaç Kuyumculuk Firma Sahibi Kamer Dökmeciyan ile Hello Kitty markası ve Atasay ile gerçekleştirdikleri lisans anlaşması üzerine konuştuk.

devam ederken hem de Atasay firması ile imzaladığımız Tek Satıcılık Sözleşmesi kapsamında Atasay mağazalarında satılmasını da sağladık. Bu markanın üretimiyle ilgili bilgi verir misiniz? Sanrio firması başta Hello Kitty ibareli markaları ve tasarımları olmak üzere kendi karakterini korumak ve bunun kullanıcıya en iyi şekilde ulaşmasını sağlamak için çok titiz bir üretim istiyorlar. Tasarım, üretim, satış gibi yaptığımız her şey onların onayından geçtikten sonra tüketiciye ulaştırılıyor. Merkez Japonya ‘nın Türkiye pazarına bakışı hakkında bilgi verir misiniz? Açıkçası Japon kültürünü bizim kültürümüze oldukça yakın bulmaktayız. Bu yakınlık da hedefler koyma ve strateji geliştirme konusunda bizlere kolaylık sağlıyor. Hello Kitty markalı altın ürün satışlarına tüketicinin ilgisi ne boyutta? Ne kadarlık bir satış hacmine sahip? Yeni doğumdan itibaren başlayarak birçok çocuğun ve hatta yetişkin kadınların bile ilgisiyle karşılaşıyoruz. Satış olarak baktığımızda ise Hello Kitty’li ürünler toplam çocuk mücevheri satışının yüzde 40’ını kaplıyor. Şirketiniz hakkında bilgi verir misiniz? Altıntaç firması olarak 1963 yılından bu yana kuyumculuk sektöründe satış ve imalatla uğraşmaktayız. 2004 yılından beri ise çocuklar için tasarım ve imalat yapıyoruz. Ürünleriniz sektörde hangi özellikleriyle farklılaşıyor? Öncelikle önem verdiğimiz konu çocukların sağlığı ve kullanım kolaylığı. Ürünlerimizin üretimini çocukların kullanımı ve sağlığını gözeterek yapıyoruz. Aynı zaman da kuyumculuk işçiliği olarak da yapabileceğimizin en iyisini yapmaya özen gösteriyoruz. Hello Kitty’nin Türkiye’de lisansını alma süreci nasıl gelişti? Yurtdışı bazlı Sanrio firması, Türk bir yatırımcı ile ortaklık kurarak Türk tüketicisine daha yaygın ve kolay ulaşmak istiyordu. Bu kapsamda bizlere ulaştılar ve biz de bu süreçte kendileriyle Lisans Anlaşması yapmak suretiyle Türkiye’de Hello Kitty markalı takı üretimine başlayarak kuyumculuk alanında kendileriyle partner olduk. Lisans Anlaşması ile üretmiş olduğumuz Hello Kitty markalı takıları hem Kapalıçarşı’da bulunan kendi mağazamızda satmaya 110 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Hello Kitty için Atasay markasıyla yapılan işbirliğinin kapsamı hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu işbirliği kapsamında hedefleriniz, planlarınız nelerdir? Amacımız Türkiye’de Hello Kitty markasını en iyi şekilde temsil etmek. Bu düşünceyle yola çıkarak ülkemizde kuyumculuk sektöründe yaygın mağaza ağına sahip olan Atasay kuyumcukla karşılıklı olarak işbirliğine başladık. Titizlikle ürettiğimiz ve Sanrio firmasının onayından geçen Hello Kitty unsurlu takıları Atasay kuyumculuk ağını da kullanmak suretiyle çocuklarımıza ulaştırmayı hedefliyoruz. Hello Kitty ürünleri sektörde farklı noktalarda satılıyor mu? Bunun önüne geçmek için nasıl planlarınız var? Maalesef sektörde Hello Kitty unsurlu taklit ürünler satılıyor. Esnaflarımız hala marka ve tasarım konularında yeterince bilinçli değiller. Taklit ürün satışının kanunca suç sayıldığını, cezai müeyyidesi olduğunu ve bunun etik olarak da tasarıma, emeğe ve yatırıma saygısızlık olduğunun farkında değiller. Biz bu bilincin oluşması için marka ve tasarım hakkını ihlal eden tüm gerçek ve tüzel kişilere gerekli uyarıları hem sözlü olarak hem de hukuki ve cezai yollardan yapıyoruz. Bu konuya gösterilecek hassasiyet, hem kendileriyle Sanrio firması arasında olumsuz şartlar oluşmasını hem de kanun karşısında zor durumda kalmaların önleyecektir.

Hello Kitty takıları, Atasay mağaza ağını da kullanarak çocuklarımıza ulaştırıyoruz.



Erkek mücevher modasının en şık temsilcisi Vive Le Roi tasarımları, bu yılbaşı erkeklerin en çok beğendiği hediyeleri olacak. Her stile uygun, krallara layık hediye alternatifleri Atasay’da! Atasay, dünya mücevher modasındaki en son trendleri kadınların yanı sıra stil sahibi erkeklerle de buluşturuyor. Tarzına önem veren şehirli erkeğin markası Vive Le Roi tasarımları, bu yılbaşında en şık hediye alternatifleri arasında yerini alacak. Tarz sahibi erkekler için hazırlanan Vive Le ROI’nın asi şıklığa vurgu yapan koleksiyonları şehirli erkeğin maceracı içgüdüsünü yansıtan tasarımlarla buluşuyor. Atasay’ın stil sahibi erkekler için hazırladığı Vive Le Roi koleksiyonlarında yer alan gündüz ve gece şıklığının temsilcisi çift sıra derili bileklik tarzına önem veren erkekleri kendine çekiyor. Deri, siyah pırlanta kullanılan ok biçimindeki kolye ise siyah pırlantanın cazibesiyle Vive Le Roi erkeklerinin içindeki asi yanı ortaya çıkarıyor.

Türkiye’nin en büyük pırlanta perakendecisi olma yolunda hızla ilerleyen Zen Pırlanta, sadece pırlantalı mücevherler sunduğu mağazalar zincirine her geçen gün yeni bir halka ekliyor. Zen Pırlanta’nın, Türkiye genelinde Ankara, Adapazarı, Adana, Balıkesir, Bursa, Denizli, Eskişehir, Hatay, İstanbul, İzmir, İzmit, Kütahya, Kahramanmaraş, Kayseri, Mersin, Rize, Samsun, Trabzon ve Uşak’ta toplam 45 mağazası bulunuyor. Pırlantada en geniş satış ağı ile ulaşılabilir olmayı hedefleyen Zen Pırlanta’nın, yurt dışında da Kıbrıs’ta 2, Kuveyt, Katar ve Abu Dhabi’de 1’er mağazası bulunuyor.

112 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110



Altın Dünyası bülten

Yılbaşının Hayalet Avcıları İstikameti Altıniş’e Çeviriyor

Ağırlıkları ortalama 2,5 gram ile 3 gram arasında olan, kuyum camiasında ‘Hayalet Kolye’ olarak tabir edilen ürün gruplarının önemli üreticilerinden Altıniş; yaklaşan yılbaşı için en yeni ürünlerini vitrinlerine taşımaya başladı. Şimdiden en güzel hayaletlere sahip olmak ve yılbaşında yüksek satış gerçekleştirmek isteyen kuyumcular rotayı Altıniş’e çeviriyor… Yaklaşık 10 yıl önce kuyum piyasasına ‘hayalet kolye’ ürün grubunu sunan ve yükselen altın fiyatlarıyla birlikte gittikçe popülerliği artan ultra light kolyeler özel günlerin vazgeçilmez hediyeleri arasında yerini aldı. Altıniş Kuyumculuk firma sahibi Mehtap Ahlat; yıllar önce bu ürün grubuna yatırım kararı aldıklarında bugünü öngördüklerini, şu an itibariyle yaklaşık 3000 farklı hayalet kolye model arşivleriyle, kuyumcuların yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını ifade etti. Hayalet kolyelerin uygun bütçeleriyle alan kişiyi, şık ve zarif görünümüyle de kullanan kişiyi mutlu kıldığını belirten Mehtap Ahlat; “Bu ürün grubu çok hafif olması nedeniyle hayalet olarak tabir ediliyor. Yıllar içinde bu ince ürünlerin daha sağlam olması ve daha uzun ömürlü bir kullanıma sahip olması için yeni teknikler geliştirdik” dedi. Ahlat; yaklaşan yılbaşı için en yeni ‘Hayalet Kolye’ modellerinin hazırlığının tamamlandığını ve satışa sunulmaya başlandığını söyledi. 114 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Üretim çeşitliliği Bykuk’a iyi geldi 2014 yılının en sert işlem hacminde daralan aylarında ilk kez Trabzon hasır ürün grubunun dışına çıkan ve 22 ayar kelepçeleriyle büyük beğeni toplayan Bykuk, üretimde çeşitliliğe gitti. 2014 yılı içinde özellikle birkaç ay hem içpiyasada hem de yurtdışında çok önemli daralmalar yaşandığını belirten Bykuk Kuyumculuk firma ortağı İbrahim Kuk; markalarının yıllar sonra ilk kez farklı bir ürün grubuna giriş yaptığını, böylelikle hem kriz ortamında ürün çeşitliliğine giderek ticari dengeleri yerine oturttuklarını aynı zamanda İstanbul’da yer alan üretim atölyelerinin de tam kapasite çalışması için isabetli bir karar aldıklarını ifade etti. Sadece farklı bir ürün grubuna giriş yapmakla yetinmediklerini, Anadolu’nun farklı yörelerinin el işi özel dokumalarını takıya aksettirmeye başladıklarını kaydeden İbrahim Kuk; “Özellikle İstanbul Jewelry Show Mart fuarında sıra dışı birkaç koleksiyonumuzun büyük ilgi toplayacağını tahmin ediyorum. Birbirinden farklı örgü sistemlerini aynı takı üzerinde kullanmayı planlıyoruz. Ülkemizin değerli tasarımcılarından Hasret Çınar ile birlikte şimdiden Mart fuar çalışmalarına hız verdik. Bykuk; yeni, özgün ve taklit edilmesi zor modelleri hayata geçirmeye devam edecektir” diye konuştu.

10’un başarısı Tam 10 yıl önce Kuyumcukent bünyesinde temelleri atılan ve çok küçük bir işlem hacmine sahip atölyeden, ton bazında altın işleyen bir markaya dönüşen Gülcemal Kuyumculuk; çıraklık dönemini geride bırakarak ustalık dönemine adım attı. Siirtli Gülcemal kardeşler tarafından kurulan Gülcemal Kuyumculuk; geçtiğimiz günlerde 10’uncu yılına adım attı. Sektörün dev markaları arasında kısa sürede kendine yer bulan ve titiz işçiliği, dürüst çalışma prensipleriyle 10 yılda önemli mesafeler kat eden Gülcemal Kuyumculuk; belirlediği hedeflere ulaşarak yeni bir 10 yılın yapılanmasına adım atıyor. Gülcemal Kuyumculuk firma ortağı Necmi Gülcemal, “Başarı elde etmek için sürekli önünüze hedefler koymalısınız. Hedefleriniz hiçbir zaman bitmemeli” dedi. Teknolojik altyapılarını geliştirme, daha kurumsal bir yapıya kavuşma ve daha etkin müşteri iletişimi sağlama adına önümüzdeki yakın dönemde önemli adımlar atmayı hedeflediklerini belirten Gülcemal; “2015 yılında pazarlama kadromuzu genişleteceğiz. Marmara bölgesinin tüm noktalarına birebir ulaşmak istiyoruz. Ayrıca 2015 yılında tamamen bilezik toptan satışı yapacağımız yeni bir mağaza açmayı da düşünmekteyiz.” dedi.



Altın Dünyası bülten

E Usta’nın 14 ayar ürün bu kez alevden grubuna girişi başarılı oldu Trabzon hasırının deneyimli markalarından esinlendi E Usta Kuyumculuk; yılın başında ilk kez 14 ayar

Maraşlı

ürün grubuna giriş yaptı. Firmanın üniversite mezunu, genç lideri Emrah Usta; kuyum sektörü için oldukça zor bir yılda markalarının 14 ayar ürün grubuna giriş yaptığını, çok kısa sürede emekleme dönemi yaşamaya fırsat bulmadan, yürümeye başladıklarını ifade etti.

Yeni tasarımları büyük bir özenle hayata geçiren, daha önce denenmemiş tarzlara üretim bandında yer ayıran Maraşlı Kuyumculuk; yılın son koleksiyonunda alevden esinlendi. Alevin görüntüsünden esinlenerek yapılan, sade ve yoğun kalem işli bilezikler 2014’ün en son yenilikleri olarak kuyumcu vitrinlerinde yer almaya başlıyor. Son dönemlerde yılda ortalama 70- 75 farklı bilezik modeli hazırlayan, müşterilerine özgün ürünler sunan Maraşlı Kuyumculuk; yaklaşık 18 parçadan oluşan yeni koleksiyonuyla yılı tamamlıyor. Her 3 ayda yeni koleksiyon ortaya koyan Maraşlı; son yeni ürünlerinde alevden esinlendi. Alevin yanma esnasında aldığı görünümü bileziğe yansıtan Maraşlı; bu yılın trendi sadeliğin özünden ayrılmadı. Maraşlı Kuyumculuk firma ortağı Serhan Maraşlı; yeni koleksiyonlarında çok özel kalem işçiliği olduğunu, rodajın bu yıl çok az tercih edildiğini ve daha az işçilik ücretine sahip modellerin piyasadan talep gördüğünü ifade etti.

116 ALTIN DÜNYASI • SAYI 110

Yıllarca Trabzon hasır üreten ve İstanbul Kuyumcukent’te yeni bir üretim atölyesi açan E Usta Kuyumculuk; yüksek kaliteli işçiliği, kendine özgü özel altın rengi ve müşteri memnuniyetine verdiği özel ilgiyle krizi adeta fırsata çevirmeyi başardı. Markalarının başarılı Trabzon hasır üretiminin dışına çıkarak, daha fazla ürün çeşitliliğini üretme arzusu duyduğunu, bu hayali de kuyumum anavatanı İstanbul’da gerçekleştirdiklerini belirten E Usta kuyumculuk firma ortağı Emrah Usta; “Siyasi kaos, kredi kartı ile taksitli alışveriş yasağı, seçim atmosferi derken gerçekten yeni bir firmanın tercih etmeyeceği bir ortamda markamızın 14 ayar kolu dünyaya geldi. Tek çekim ve nakit para ile yüksek bütçeli kuyum alışverişinden vatandaşın mecburen uzaklaşması, 22 ayara göre daha uygun fiyatlı 14 ayar ürün grubuna belki de pozitif bir etki yaptı. Yılın sonuna yaklaştığımız şu günlerde, yılın başında önümüze koyduğumuz hedeflerin tamamına ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz” diye konuştu.

“Goldbarters” 3 yaşına girdi Ülkemizin önde gelen kıymetli maden işleme ve rafineri markası İsgold; hem ülkemizde hem de Avrupa’da hızla büyümeye devam ediyor. 3 yıl önce merkezi Almanya’da bulunan Goldbarters markasını kuran ve bu marka üzerinden Avrupa’nın çeşitli ülkelerine yatırım altınlarını sunan İsgold; dünya çapında bir marka olma hedefi doğrultusunda çalışmalarını planlıyor. Uzun bir dönem pazarlama faaliyetlerini Avrupa’da yaptıktan sonra geçtiğimiz yıl ülkemizdeki altın yatırımcılarına ürünlerini sunmaya başlayan İsgold; hızlı ilerleyişini devam ettiriyor. Alman ortağıyla birlikte 3 yıl önce Goldbarters markasını kuran İsgold; kısa sürede başta Almanya, İsviçre ve Avusturya’da bulunan yatırımcılara, gram altınlarını yüksek kalitesi eşliğinde sundu. İsgold Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Aşık; “Goldbarters’ın tüm ürünleri İsgold’un Türkiye’deki fabrikasında üretilmektedir. Avrupa’nın finans ülkelerinde adından kısa sürede söz ettiren Goldbarters firması, temelinde bir Türk şirketi ve yöneticilerinin olması ile gurur kaynağımız oldu” dedi. Yakın zaman içinde Goldbarters markalarının Avrupa’daki ‘Benelüx’ ülkelerine de giriş yapacağını ve yüksek kaliteli yatırım altınını son tüketiciyle buluşturacaklarını sözlerine ekleyen Aşık; ilerleyen dönemlerde pazarın dev markalarıyla çeşitli işbirliği yapmalarının mümkün olabileceğini, bir dünya markası olmak için oyunun kurallarına göre hareket edeceklerini söyledi.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.