SAYI 103

Page 1

SAYI 103 NİSAN 2014

Sektör Istanbul Jewelry Show ile yeni sezon için start verdi

ÖZLENEN TABLO























ALTIN VADİ KONAKLARI hayal ettiğiniz gibi...

SATIŞ OFİSİ

SATIŞ OFİSİ Adnan Kahveci Mahallesi, Ender Sokak No: 3 Beylikdüzü / İstanbul Tel: 0212 876 30 96 www.altinvadikonaklari.com

MERKEZ OFİS Skyport Residence Yakuplu Mahallesi Hürriyet Bulvarı No: 1 Kat: 27/217 Beylikdüzü / İstanbul Tel: 0212 876 30 95 Faks: 0212 876 30 97 www.rafineriyapi.com.tr




Sektör fuar ile yeni sezona start verdi

Sektörün en önemli organizasyonu İstanbul Jewelry Show 20-23 Mart 2014 tarihleri arasında İstanbul CNR Fuar merkezi’nde gerçekleştirildi. Yeni sezonun başlangıcı anlamına da gelen fuarda yüzlerce katılımcı firma binlerce ziyaretçiyi ağırladı. BDDK’nın kuyumcu mağazalarında yapılan alışverişlerde kredi kartı ile taksitli satışı yasaklayan kararına, yaklaşan seçim sebebiyle oluşan atmosfer de eklenince sektörün fuarla ilgili beklentisi düşmüş olmasına rağmen fuar hareketli geçti demek hiç de yanlış olmaz. Organize edildiği dönem sebebiyle yenisezonun başlangıcı anlamına da gelen İstanbul Jewelry Show sonrasında sektörün yeni sezonla ilgili pozitif beklentilere sahip olduğu değerlendirmeleri yapılsa da iç pazarda halen çok ciddi bir sıkıntı önümüzde duruyor. Kredi kartına taksit yasağı.

Hasar tespit raporu; ciro kaybı %40

BDDK’nın kredi kartlarına taksitli satışı kuyumcu mağazalarında yasaklaması sonrasında sektörden “hasar tespit raporları” gelmeye başladı. Yasağın başlamasından itibaren günümüze kadar olan dönemde perakende mağaza cirolarında yaşanan ciro kaybı %40 seviyelerinde. Bu iç piyasada kısa dönemde ciddi bir daralma anlamına geliyor. Ancak yapılan diğer bir değerlendirme de iç pazarın bu şoku bir süre sonra atlatacağı yönünde. Gerek BDDK gerekse Ekonomi Yönetimi ile kart yasağı ile ilgili görüşmeler devam ediyor. Ancak bu yasağın, tefeciliğin önüne geçmekten çok hane halklarının tüketim eğiliminin ve cari açığın azaltılması amacıyla gelmesi sebebiyle kısa dönemde bir çözüm beklenmiyor. Sektörün kendisini kötü senaryoya göre hazırlamasında fayda var.

Mücevher İhracatçıları Birliği’nde Turkuaz Grubu göreve devam ediyor

Mücevher İhracatçıları Birliği seçimli genel kurulu İstanbul Dış Ticaret Kompleksinde gerçekleştirildi. Av. Özcan Halaç liderliğindeki Birlik ve Çalışma Grubu ile Ayhan Güner liderliğindeki Turkuaz Grubu arasında son derece centilmence geçen seçim süreci sonunda ipi göğüsleyen taraf Turkuaz oldu. 400’e yakın ihracatçının oy kullandığı seçim sonrasında Ayhan Güner başkanlığındaki yönetim kurulu 4 yıl daha Mücevher İhracatçıları Birliği’ni yönetecek. Yeni yönetime görevlerinde başarılar diliyoruz.

Özlenen tablo; Kuyumcukent – İKO bir arada!

Sektörde yaşanan önemli problemlerden birisi de sektör kurumları arasında iletişimin olması gerekenin altında kalması hatta zaman zaman çekimlerin yaşanmasıydı. Daha önceki dönemlerde İTO - İKO ve Kuyumcukent - İKO arasında benzer sıkıntıların yaşanmasına tanık olmuştuk. Ancak geçtiğimiz günlerde Kuyumcukent ve İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimleri, İstanbul Kuyumcular Odası’nın Çemberlitaş’taki binasında bir araya geldi. Sektörün bu önemli kurumlarını bir arada görmek sektör açısından özlenen bir tabloydu. Ziyaretin detaylarını ilerleyen sayfalarda bulabilirsiniz. Yeni sezonun tüm sektörümüz için huzur, başarı ve bol kazanç getirmesini dileriz.

REKLAM SATIŞ YÖNETMENLERİ

SAYI: 103 • NİSAN 2014 • YIL: 8

MELEK SANCAKLI KADER YAŞAR DİLA ECEM ÇAKIR BUSE GÜNGÖR GÖRSEL YÖNETMEN

İSMAİL BATI Yayın Dünyası Gazetecilik Yayıncılık ve Dağıtım A.Ş.

Adına, Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni:

REMZİ ÇELEN

YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

ZEHRA KAŞIKOĞLU ÖRS EDİTÖR

ASLI ÇELEBİOĞLU 24 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

GRAFİK/TASARIM

SELİN BEŞİRYAN MUHASEBE SORUMLUSU

ERDAL BUDAK

KATKIDA BULUNANLAR:

MEHMET ÇELİK • BURHAN GEZGİN SALİHA ASCENSİO • EMRE ALKİN MEHMET CAN ÖZDEMİR • AYLİN GÖZEN

Yönetim Yeri: Küçükayasofya Mah. Aksakal Sk. No: 27 Fatih/İstanbul Tel: 0212 518 84 01 (pbx) Fax: 0212 518 84 02 info@yayindunyasi.com www.altindunyasi.org BASKI: GEZEGEN BASIM / 100. Yıl Mah. Matbaacılar Sitesi 2. Cad. No: 202/A Bağcılar - İstanbul • Tel: 0212 325 71 25 Sertifika No: 12002



Altın Dünyası • Gündem

TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş, Mücevher İhracatçıları Birliği seçiminde kazanan Ayhan Güner’i ve Yönetim Kurulu Üyelerini tebrik etti.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş, 15 Nisan 2014 günü İstanbul Maden Metal İhracatçıları Birliği’nde gerçekleşen Mücevher İhracatçıları Birliği seçimini kazanan Ayhan Güner’i ve Yönetim Kurulu üyelerini tebrik etti. Altınbaş, adaylığını koyan sektörün sevilen ve saygın isimlerinden Avukat Özcan Halaç’a ve ekibine de sektöre hizmette böyle bir adım attıklarından dolayı teşekkür etti.

İMAM ALTINBAŞ: “Ekonomimize artı değer sağlayan İhracatçılar Birliği’nin, temsili adına yapılan bu seçimde öncelikle aday olan herkese teşekkür ediyorum. Aday olarak, sektörümüze hizmet adına adım attılar. Aynı zamanda kazanan Ayhan Güner’i ve yönetim kurulunu can-ı gönülden tebrik ediyorum. Kendisinin İhracatçılar Birliği’nin temsili için elinden geleni yapacağına inanıyor ve başarılarının devamını diliyorum."

26 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Haber

Kuyumcukent Yönetimi İKO’yu ziyaret etti Sektörün önemli iki kurumu Kuyumcukent ve İstanbul Kuyumcular Odası yönetimleri bir araya geldi. İKO’nun Çemberlitaş’taki binasında gerçekleştirilen toplantıda, sektörel birlik ve beraberliğin tesis edilmesi adına son derece önemli mesajlar verildi.

İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi geçtiğimiz günlerde Kuyumcukent Yönetimi’ni ağırladı. Her iki kurumun yönetimlerinin tam kadro katıldığı yemekli toplantıda sektörel sorunlar masaya yatırıldı. Oldukça sıcak bir havada gerçekleşen toplantıda sektörel sorunlarla ilgili karşılıklı görüş alışverişinde bulunulduğu gibi bundan sonraki süreçte Kuyumcukent ve İKO’nun işbirliği içerisinde birlikte hareket ederek sektöre hizmet vermeleri noktasında fikir birliğine varıldı. Toplantıda söz alan Kuyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, nazik davetlerinden dolayı İKO Yönetimine teşekkür etti ve toplantı ile ilgili şunları söyledi; “İstanbul Kuyumcular Odası, sektörün en önemli kurumlarından birisi. Ne yazık ki bundan önceki dönemde İKO ile olması gerektiği düzeyde yakın işbirliği gerçekleştirme fırsatı bulamamaıştık. Oysa şimdi sektörün iki kurumu olarak böylesine güzel bir ortamda bir araya geliyor, olması gerektiği gibi karşılıklı fikir alışverişinde bulunuyor ve sektörümüz için birlikte çalışabiliyoruz. Bu toplantının gerçekleşmesindeki en önemli faktör Norayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetiminin paylaşımcı ve işbirlikçi yönetim anlayışıdır. Kendilerine bir kez daha teşekkür ederim. Sektörel sorunlarımızla ilgili bir değerlendirme yapmadan önce sektörel kurumların bu sorunlara bakış açısının yanlış oldu28 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

ğunu vurgulamak gerekiyor. Ne yazık ki bizler “Sorun çıksın da çözümüne bakarız” anlayışına sahibiz. Oysa ki ticarette amaç sorun çıksın da ben bunu çözeyim demek değil. Sorunların çıkmasını etkileyen faktörleri ortadan kaldırmamız gerekiyor. Sesimizi de duyurmamız gerekiyor. Örneğin zirve. Gerek ulusal gerekse uluslararası zirvelerin yapılması lazım. Bundan önceki süreçte bu zirveleri İstanbul Altın Rafinerisi olarak duyarlı bir kaç firmanın desteği ile yapmak zorunda kaldık. Halbuki Altın Zirvesi gibi önemli bir organizasyonun sektörün kurumları tarafından organize edilmesi gerekir. Altın Zirvesi gibi organizasyonlar ekonomi yönetimi ile geliştirilecek lobi faaliyetleri için son derece olumlu ortamın yaratıldığı projeler. Bununla birlikte sektörümüzün algı yönetimi ve kamuoyuna sesimizin duyurulması için de önemli. Benzer bir etkiyi geçtiğimiz günlerde İKO Yönetimi, kredi kartlarına taksit konusunda düzenlediği basın toplantısı ile yarattı. Bu çalışmaların artması ve sektörel kurumlar tarafından organize edilmesi gerekiyor. İKO’da yaşanan anlayış değişikliği sektöre hizmet olarak dönecektir. Bunu hepimiz gözlemlemeye başladık. Yeni yönetime görevlerinde başarılar diliyor ve bu nazik davetleri için tüm Kuyumcukent’teki firmalar hatta sektörümüz adına teşekkür ediyorum.”


Kuyumcukent Yönetimi’ni İKO çatısı altındaki bir toplantıda görmekten son derece memnun olduğunu dile getirerek konuşmasına başlayan Norayr İşler, Birlik ve Diyalog Grubu olarak kurumlararası iletişimin son derece önemli olduğunu bildiklerini ve bu anlayış ile hareket ederek sektöre hizmet üreteceklerini belirtti. Güçbirliği ile çalışılarak sektörel sorunların çözümü noktasında mesafe kat edebilecekerini düşündüğünü belirten İşler, konuşmasına şu şekilde devam etti; “İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi olarak bundan sonraki süreçte daha paylaşımcı bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Özcan Bey’in fikirlerinden faydalanmak sektörümüz için önemli. Kendisinden her zaman destek alabileceğimizi düşünüyoruz. Sektörün kurumları uyum içerisinde çalıştığı sürece sektörel sorunların çözümü mümkün olabilecektir. Biz bu anlayış ile yola çıktık ve özveri ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte sektörümüzün çok önemli bir değeri olan Kuyumcukent ile çok daha yakın bir iletişim içerisinde çalışacağız. Tüm kurumlarla birlikte hareket ederek bir şeyler yapılması gerekiyor. Bu açıdan baktığımızda artık sektörel kurumlarımızda profesyonel yöneticilerin daha çok devreye girmesi gerektiğini hatta profesyonel bir yöneticinin tüm kurumlarımız ile birlikte çalışarak hizmet vermesi gerektiği kanaatindeyim. Bizler mücevher ustaları ve tüccarlarıyız. Hukuk, iletişim, finansman, pazarlama vb konularda uzman değiliz. Ancak sektörümüzün geldiği noktada her konuda uzman kişi ya da kişilerin profesyonel hizmetine ihtiyacı var. Bunun başarılı bir örneğini Kuyumcukent’te görüyoruz. Elbette önümüzde pek çok önemli sorun var. Bunlardan birisi de kredi kartlarında ortaya çıkan taksit yasağı. Biz bu konuda bir komisyon oluşturduk ve Prof. Dr. Erol Uusoy’dan profes-

yonel destek alıyoruz. Her konuda olduğu gibi bu konuda da sizlerle birlikte hareket etmek istiyoruz. Sizin görüş, öneri ve desteğiniz bizim için çok önemli. Burada sizleri ağırlamaktan son derece memnunuz, bizleri kırmayıp geldiğiniz ve değerli işbirliğiniz için çok teşekkür ederiz. Bu anlayış ile birlikte hareket ederek sektörümüze çok daha sağlıklı hizmet vereceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.”

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 29


Altın Dünyası • Haber

30 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Haber

Hemera Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi;

Tüm sektöre teşekkür ederiz Sektörün önde gelen firmalarından Hemera Kuyumculuk’un Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi geçtiğimiz günlerde yapılan Mücevher İhracatçıları Birliği seçimleri ile ilgili görüşlerini Altın Dünyası ile paylaştı. Seçimlerin beklendiği gibi son derece centilmence bir atmosferde yapılmış olmasından dolayı memnuniyet duyduğunu belirten Çiftçi yeni seçilen yönetime başarılar diledi.

S

ektörün en önemli kurumlarından birisi olan Mücevher İhracatçıları Birliği Seçimleri 15 Nisan 2014 tarihinde İstanbul Dış Ticaret Kompleksi’nde gerçekleştirildi. Hemera Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda seçimlerde Birlik ve Çalışma Grubu Yönetim Kurulu Adayı İsa Çiftçi görüşlerini Altın Dünyası ile paylaştı. Seçimlerin beklendiği gibi son derece dostça ve centilmence bir atmosferde gerçekleştirilmiş olmasından dolayı memnun olduğunu dile getiren İsa Çiftçi, şunları söyledi; “Katılımın yüksek olması ve gerek seçim öncesi gerekse seçim sonrasında tarafların seçimlere bakış açısı sektörümüzde demokrasi anlayışının ne kadar yerleşmiş olduğunun bir göstergesidir. Sektörümüz için fayda yaratmak ve hizmet üretmek için yaşanan bu hizmet yarışı, sektörümüzün gelişimi açısından son derece önemlidir.” Seçim sürecinde hizmet yarışına giren her iki tarafın da sektörün gelişimi adına önemli projeleri ortaya koyduğunu belirten 32 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

İsa Çiftçi, gündeme gelen bu projelerin hayata geçirilmesi ile birlikte sektörün dış pazarlarda gelişimine devam edeceğinden en ufak bir kuşkusu olmadığını ifade etti. Adaylık çalışmaları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan İsa Çiftçi sözlerine şu şekilde devam etti; “Bizler bu mesleği yaparak kazanç sağlıyor, istihdam yaratıyoruz. Bu sektöre vefa borcumuz var. Sektöre hizmet anlayışları gereği sektörel kurumlarda görev alarak hizmette bulunmak bizim için ayrıcalık değil bir görevdir. Bu yüzden önceki dönemde Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetiminde görev almıştım. Bu bilinçle değerli dostum Av. Özcan Halaç ile birlikte bu yıl yapılan seçimlerde hizmet yarışına girdik. Kazanmayı ve sektöre hizmette bulunmayı isterdik. Ancak sektörün takdirine elbette ki saygı duyuyoruz. Bu süreçte bizi destekleyen ya da desteklemeyen herkese teşekkür ediyor, sizin aracılığınız ile yeni yönetime görevlerinde bir kez daha başarılar diliyorum.”



Altın Dünyası • Röportaj

Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş; Son 7 yıldır pırlantalı mücevher kategorisinde liderliği bırakmayan Zen Pırlanta, 2014 yılında ihracatta büyüme hedefini yüzde 15’ten yüzde 30’a çıkardı. Ülkelerin pazar analizlerinden de yola çıkarak hedef noktalarını belirleyen markanın gündeminde Abu Dabi’de açacağı mağaza ve Suudi Arabistan için görüşmeler var. Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş, İstanbul Jewelry Show’da da hedef ülkelerden gelen ziyaretçilerden yola çıkarak ihracat pazarlarını daha çok netleştirdiklerini söyledi ve Orta Doğu pazarının daha da büyüyeceğinin sinyallerini verdi. Sektör inişli çıkışlı gündem konularıyla etkilenmeye devam ediyor. Bu durumdan zarar almadan çıkmak adına satışları artırıcı ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? Sevgililer Günü, Anneler Günü, Yılbaşı gibi özel günler, toplumda genel olarak ilgi duyulan, hediye heyecanının yaşandığı dönemler. Bu günler öncesinde tüm sektörlerde bir hareketlenme yaşanıyor, bizim satışlarımız da pozitif yönde etkileniyor. Bunun dışında dönemsel kampanyalar, özel indirimler, yeni koleksiyon ve ürünler müşterilerin ilgisini çeken ve satışları etkileyen önemli unsurlar. Mücevherleriyle olduğu kadar kurumsal yapısıyla da örnek teşkil eden markalardansınız. Firmanız için motivasyon artırıcı unsurlardan bazılarını anlatabilir misiniz? Gitmek istediğiniz yolu, hedefinizi çizip bunu birlikte çalıştığınız kişilere doğru bir şekilde aşılamak çok önemli. Markamızı geliştirmek adına atacağımız adımlara ekibimizden gelen bilgiler, öneriler doğrultusunda karar veriyoruz. Fikir alışverişlerinde bulunup, ortak noktalarda buluşmanın önemine inanıyoruz.

Yılın ilk çeyreğini geride bıraktık. Zen Pırlanta için ciro ve karlılık açısından nasıl bir yıl geçiyor? Şubat başı itibariyle taksitli alışverişlerin kalkması ciroları önemli oranda etkiledi. Bu kısıtlamadan sonra sektörün %20 küçüleceğini tahmin ediyoruz. Biz de 2014 hedeflerimizi, 2013 ile aynı tutacağız. 2014 sektörün ihracata yöneleceği bir yıl olacak diye düşünüyorum. Bizim de ihracatta yoğun çalışacağımız bir yıl olacak. 2014 ihracat hedeflerimizi revize ettik, %15’lik büyüme hedefimizi %30’a çıkardık. Son yıllarda firmalar ihracatın öneminin farkında. Sektör adına en gözde ihracat pazarları son dönemde hangi bölgelerden oluşuyor? Sizin bu konuda girişimde bulunmaya hazırlandığınız yeni pazar var mı? Biz ilk kurulduğumuzda ihracat yapan toptancı bir firmaydık. Yurtdışında 2000 yılında Hollanda’da, 2001 yılında Amerika’da, 2002’de Dubai’de ofis açtık. Bu ofislerimiz sayesinde kurulduğumuz günden bu yana ihracatımızı sürekli geliştirdik. Son 7 yıldır pırlantalı mücevheratta sektör lideriyiz. İhracat için bölgeleri incelediğimizde Avrupa ve Amerika pazarında rekabet etmemiz gereken güçlü yerel markalar olduğunu gördük. Fakat Orta Doğu’da durum çok faklı. Taşlar yerine oturmamış, kendilerine ait güçlü markaları henüz oluşturamamışlar. Bu sebeple bu bölgelere yatırım yapmak avantajlı. Bizim bu bölgede Kuveyt ve Katar’da mağazalarımız bulunuyor. 34 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

“Abu Dabi’de mağaza açacağız, Suudi Arabistan için görüşmelerimiz sürüyor” Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen İstanbul Jewelry Show Mart firmanız adına nasıl geçti, ziyaretçilerinize ne tür hizmetler sundunuz? Fuar için yeni modeller hazırladık. Yeni sezon için hazırladığımız tasarımları ilk kez fuarda sergiledik. Standımızda geniş model seçeneği ve fiyat avantajımız ile müşterilerimizi ağırladık. Orta Doğu’da mağazalaşmaya önem veriyoruz, Kuveyt ve Katar’da mağazalarımız bulunuyor, yakın zamanda Abu Dabi’de bir mağaza açacağız, Suudi Arabistan’da görüşmelerimiz devam ediyor. Fuarda bu bölgeden gelen ziyaretçilere mağazacılık sistemimiz, hizmetlerimiz hakkında bilgi verdik. Fuarda göze çarpan müşteri değişikliği Rusların azalması ve Arapların çoğalmasıydı, özellikle Mısırlı ziyaretçi sayısında önemli bir artış oldu. Fuarın Nevruz’a denk gelmesi İran ve Azerbaycan’dan gelen ziyaretçi sayısını etkiledi, oldukça azdı. Biz fuara Amerika, Güney Amerika, Kanada ve Avrupa’daki müşterilerimizi de davet ettik ve standımızda ağırladık. Ama yoğunluğumuz Orta Doğu’ydu, bu pazarın çok daha büyüyeceğine inanıyoruz.



Altın Dünyası • Fuardan

Sektör profesyonelleri 38. kez İstanbul Jewelry Show’da buluştu

“2015 yılı fuarı için rezervasyonlar şimdiden başladı” Istanbul Jewelry Show 20 – 23 Mart tarihleri arasında 38. kez sektör profesyonellerini bir araya getirdi. Kuyumculuk sektörünün buluşma noktası haline gelen fuarda, gerek katılımcı sayısı, gerek ziyaretçi sayısı her geçen sene daha da artıyor. UBM Rotaforte Genel Müdürü Şermin Cengiz yaptığı açıklamada, başarılı bir fuar dönemini daha geride bıraktıklarını dile getirirken şimdiden 2015 yılı fuarları için oldukça fazla rezervasyon yaptırıldığını söyledi. Mart 2014 Fuarı sonrası değerlendirmelerinizi öğrenebilir miyiz?

Bildiğiniz gibi, Türkiye Mücevher Sektörünün Buluşma Noktası; ”Istanbul Jewelry Show” 20-23 Mart tarihlerinde sektör profesyonellerini 38.kez biraraya getirdi. Tüm dünyada ve ülkemizde özellikle son aylarda kuyumculuk sektörünü ciddi anlamda etkileyen tüm ekonomik ve de sosyal olumsuzluklara karşın çok başarılı bir fuar gerçekleştirdik. Öyle ki geçtiğimiz bu son fuar, Rusya, İran, Yunanistan, Irak, Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan, Cezayir, Fas, İsrail, Tunus, Mısır, İtalya, Almanya, Suudi Arabistan başta olmak üzere, yurtdışı ziyaretçi trafiğimiz bu yıl, geçen yıl aynı dönemdeki fuarımızla karşılaştırıldığında, yabancı ziyaretçi oranında yavaşlama beklentisinin tersine %2’lik bir artış yakaladı. Toplamda yerli ve yabancı 26.974 sektör profesyonelinin ziyaret ettiği “Istanbul Jewelry Show” Mart 2014 Fuarı’yla ilgili gerek fuarımızı ziyaret eden sektör profesyonellerinden, gerekse katılımcı firmalarımızdan gayet güzel bildirimler aldık. Öyle ki, 16-19 Ekim tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi (CNR – Expo)’da gerçekleştirecek olduğumuz “Istanbul Jewelry Show” Ekim 2014 Fuarımızın katılımcı firma kontenjanı şu an % 85 civarında dolmuş durumda ve gerek yurtiçinden gerekse yurtdışından Mart 2015 ve Ekim 2015 fuarılarımız için katılımcı firmaların birçoğu yerlerini şimdiden yenilediler bile. Sanırım, “Istanbul Jewelry Show” Mart 2014 Fuarının başarısını ispatlayan başlıca göstergelerden biri bu olsa gerek.

2014 – 2015 Sektör değerlendirmelerinizi öğrenebilir miyiz?

2014 yılı sadece Kuyumculuk sektörü için değil, tüm sektörler için oldukça zorlu bir yıl oldu. Ne yazık ki gerek Türkiye’de gerekse global pazarlarda yaşanan ekonomik ve sosyal dalgalanmaların sektörü olumsuz etkilemiş olduğu bir gerçek. Öte yandan, kredi kartlarına getirilen sınırlama uygulamaları da, bu durumun ülkemizde daha da hissedilir bir hal almasına neden oldu. Elbette, etkin bir kriz yönetimi ve sektörün gelişimine yönelik atılacak etkili adımlarla kısa ve orta vadede bu olumsuzlukların hızlı bir şekilde aşılması mümkün olabilecektir. Türkiye’nin gerek coğrafi konumu, gerekse sektörümüzün bu noktada parlayan bir yıldız olması, her zaman olduğundan daha da çok yurtdışının ilgisini çekiyor ve çekmeye de devam edecektir.

Katılımcılarınızın Fuar Sonrası görüşleri nasıl, fuardan memnun kaldılar mı?

Öyle zannediyorum ki fuardan memnun kalmamış olsalardı, şu an ne Ekim 2014 Fuarındaki yerlerin %85’ini daha Mart Fuarı akabinde doldurmuş olurduk, ne de 2015 yılında gerçekleştirecek olduğumuz fuarlarımızın satışlarına katılımcılarımız bu denli ilgi göstermiş olurlardı. Oysa daha 1-1.5 yıl sonrası gerçekleştirilecek bir fuar için bile firmalar şimdiden yerlerini yeniliyorlarsa , bu “Istanbul Jewelry Show” un başarısı noktasında çok önemli bir kriterdir. Ancak şunu da belirtmeden geçemeyeceğim, sonuç itibariyle hizmet sektöründeyiz, dolayısıyla ne sadece bizim kurumumuza ne de sektörümüze has olmayan bir konu ise, hizmet noktasında insan faktörünün ve beklentilerin kişiden kişiye göre değişkenlik arz ettiği gerçeği. Bu noktada, hiçbir zaman herkesi %100 memnun edebilmeniz ne yazık ki mümkün olamaz. Bu durum yurtdışında gerçekleştirilen en ünlü fuarlar için de aynı şekildedir. 36 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Fakat UBM Rotaforte olarak gerek 29 yıldır, Mücevher Sektörü’nün gelişimine yönelik, sektörümüzle omuz omuza, aynı amaç için çaba sarf ediyor olmamız, gerekse UBM gibi uluslararası fuarcılık alanında bir dünya devinin bünyesinde yer alan bir yapıda olmamız sebebiyle, amacımız yine de her zaman gerek katılımcılarımızın gerekse ziyaretçilerimizin tamamının fuarımızdan memnun ayrılmasını sağlamak. Bu bağlamda, her zaman gerek fuar sırasında, gerekse fuar sonrası tarafımıza iletilen geri bildirimler, düzenlediğimiz anketler ve gerek sözlü, gerekse yazılı olarak belirtilen tüm öneri ve şikayetler, bünyemizde büyük bir titizlikle incelenerek değerlendirilmekte olup, UBM standartları çerçevesinde bir sonraki fuar için mevcut önerilerin çözümü doğrultusunda hızlıca aksiyon alınmaktadır.

Firmaların daha başarılı olma etkenleri nelerdir?

Tüm dünyada iş yapma yöntemleri hızlı bir değişim süreci içerisinde. Bu durum, fuarcılık sektörü açısından da aynı şekilde seyrediyor. Dünyanın her yerinde, fuar organizasyonu yapan firmanın iyi hazırlanmış olmasının yanı sıra, katılan firmaların üzerlerine düşen önemli sorumluluklar da bulunuyor. Bu hazırlık süreci de, fuar öncesinde firmaların kendi müşterilerini ve hatta buluşmak istedikleri hedef alıcılarını fuara davet etmeleri, yeni koleksiyonlar hazırlamaları, gösterişli olmasından ziyade yaratıcı ve fonksiyonel standlar hazırlamaları vb. gibi bir takım çalışmaları da yapmalarından geçiyor. Fuara, özellikle bu şekilde büyük bir titizlikle hazırlanan firmaların potansiyel alıcıyla buluşma noktasında da çok daha başarılı olduğunu gözlemliyoruz. Bu yüzdendir ki, katılımcı firmaların mutlaka ön çalışma yapıp, alıcı grubunu birebir davet etmesi son derece önemli bir başarı faktörü. Öte yandan, stand dizaynından, ürün sunumuna, standına gelen ziyaretçi ile kurulan ilk temasa, hazırlanan sipariş kataloğuna kadar firmaların her zaman rakiplerinden bir adım önde olma yolunda çalışmalar yapmaları gerekiyor. “Istanbul Jewelry Show” da da yurtdışında ziyaret ettiğim fuarlarda da bazı markaların ve firmaların potansiyel alıcıların standlarını ziyaret etmesi için son derece dikkat çekici ve yaratıcı çalışmalar yaparak büyük bir titizlikle hazırlandıklarını görüyorum. Ümit ediyorum kısa zamanda tüm Türk Mücevher marka ve firmaları aynı hassasiyetle fuara hazırlık süreçlerini gerçekleştirerek, daha fazla alıcının ilgisini çekme fırsatı bulabileceklerdir. Burada katılımcılarımız için kullanacağım kilit kelime : Her mecrayı kullanarak öne çıkmak olacaktır.

Ekim Fuarı için pazarlama çalışmalarınız nelerdir, ne tür yenilikler olacak?

16 – 19 Ekim 2014 tarihlerinde CNR Expo’da gerçekleştirilecek olan “Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarımız da yine gerek yurtiçi gerekse yurtdışından önemli alıcıların buluşma noktası olmaya devam edecek. Bu bağlamda, pazarlama tarafındaki çalışmalarımız hem mevcut pazarlardaki tanıtım iletişim çalışmalarımıza ağırlık verilmesi hem de özellikle sektörümüzün hedef ve beklentileri doğrultusunda yeni pazarlardan da daha yoğun bir katılımcı kitlesinin fuarımıza ziyaretçi olarak gelmesi noktasında tüm hızıyla devam etmektedir. Öte yandan, yenilik anlamında, ilkini “Istanbul Jewelry Show” Mart 2014 Fuarı’nda gerçekleştirmiş olduğumuz, küçük işletme ve zanaatkarların da fuarımızda katılımcı olarak yer alabilmesini amaçlayan “Kuyumcukent” yönetiminin değerli işbirliği ile pilot bir uygulama başlatmış ve bu kapsamda, “Istanbul Jewelry Show” Mart Fuarında, küçük üreticilerden ve zanaatkarlardan oluşan Kuyumcukent Pavilyonuna yer vermiştik. Fuar sonrası birebir görüşmelerin neticesinde çok memnun kalındığını ve gelecek fuarlar da büyüme potansiyeli olduğunu öğrendik. Bu pavilyonun en önemli özelliği, toplu katılım organizasyonu olması, bu bağlamda kollektif bir yapı içerisinde küçük işletmelere hem dekorasyon ve benzeri tüm maliyetlerini toplu katılım organizasyonu çerçevesinde minimize etmelerine olanak sağlaması, hem de fuara katılarak kendilerini gösterme imkanını bulabilmeleri. Alıcı açısından ise fuardan ayrılırken, alıcının yepyeni tarzlar ve modeller buldum düşüncesi ile fuarı ziyaret etmesi, takip eden senelerde de bu fuarı portföyüne almasının en temel sebepleri arasında yer alır. Dolayısıyla, ilkini geçtiğimiz Mart Fuarında başlattığımız bu ve benzeri özel proje çalışmalarına, 16 – 19 Ekim tarihlerinde gerçekleştirecek olduğumuz “Istanbul Jewelry Show” Ekim 2014 Fuarımızda da gerçekleştirebilmeyi hedefliyoruz.



Altın Dünyası • Fuardan

Altın kategorisi PERA’yı daha da güçlendirdi 2013 yılında bünyesine altın kategorisini de katarak başarısını perçinleyen Pera’nın ajandasındaki en önemli notlardan biri de ihracatta daha da aktif olmak. Bu noktada yurtdışında doğru lokasyonlarda yer alarak hedefine yaklaşıyor. 2013 yılında önemli bir adım atan Pera’nın kısa sürede ulaştığı noktayı Genel Müdür Serdar Nerezoğlu değerlendiriyor. sa, İngiltere, Bulgaristan, Sırbistan, Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Avustralya, Romanya, Slovakya, Makedonya, Azerbaycan, Türki Cumhuriyetleri ve Kıbrıs’ta da anlaşmalı olduğumuz kuyumcularımız aracılığı ile hem altın, hem de pırlanta ürünlerimizi tüketicilerimizin beğenisine sunuyoruz.

Yenilikçi, modern bakış açısına sahip, profesyonel… Pera’yı anlatan sadece birkaç kelimeden bazıları. Markada, çoğu uzun yıllardır Altınbaş Mücevherat bünyesinde çalışmış, kurum kültürünü A’dan Z’ye bilen, ekip ruhuna tamamıyla ayak uyduran bir ekip yer alıyor. Tasarımlarında yenilikçi, modern ve elegan bir tarza sahip olan Pera, kusursuz işleyen bir pazarlama ağına da sahip. Pera Genel Müdürü Serdar Nerezoğlu, tüm bunların birleştiği noktada rakiplerinden bir adım öne geçen markanın bu tutumunun 2014 yılında da hız kesmeden süreceğini söylüyor. Türkiye’nin önemli mücevher markalarından birisiniz. Ancak günümüzde rekabet ortamı her geçen gün daha da büyüyor. Bu noktada büyümenizde önemli etkenlerden olan satışlarınızı pozitif yönde etkileyen en önemli konuları sıralayabilir misiniz? PERA markası Altınbaş Mücevherat Grubuna bağlıdır. Dolayısı ile arkamızda güçlü ve lider bir marka vardır. Sektörel anlamda oldukça tecrübeli bir ekip, ürün yönetimi konusunda uzman üretim departmanı, kabiliyetli satış ekibi, her türlü hizmeti sunan, fark yaratan bir pazarlama ekibi ile fark yaratmaktayız. Bu yukarıda saydığım her bir başlık, satışlarımızı olumlu yönde etkilemektedir. Başarıyı tetikleyen unsurlardan biri de personelin motivasyonunun yüksek olması. Firmanız için motivasyon artırıcı unsurları anlatabilir misiniz? Grubumuzda en önemli özellik personellerimizde ciddi bir aidiyet duygusunun olmasıdır. Çalışanlarımızın çoğu uzun süredir Altınbaş bünyesinde çalışmış, kurum kültürü ile yetişmiş kişilerdir. Bizler tüm grup şirketlerimizde, başarının ancak ekip ruhu ile sağlanacağına inanırız. Bu yüzden de, çalışanlarımızın motivasyonu önceliklidir. Başarının severek yapılan işlerle sağlandığını biliriz. Bu yönde de çalışanlarımızın moti? ık vasyonunu artırmak için pek çok proje hayata geçirrd şa a Nasıl b ruhu ile. ip ek ve dik, geçirmeye de devam edeceğiz. ız h Yenilik,

mu? mi, inovasyon Geleneksellik İnovasyon.

ak mı, Kurumsallaşm ı önce gelir? m markalaşmak bağlantılı... ile i ir İkisi de birb rtdışı mı? Yurtiçi mi, yu hedef pazarımız... da Her iki pazar 38 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Pera mücevherlerini her geçen gün dünyanın farklı pazarlarında görmeye devam ediyoruz. 2014 yılında ajandanızda yeni bir ülke hedefi var mı? İhracat alanında PERA olarak stratejilerimiz 2014 yılında daha geniş alana yayılarak devam etmektedir. Almanya’da merkez ofisimiz bulunmakta. Burada Avrupa’nın pek çok ülkesine giderek, ürünlerimizin satılmasını sağlıyoruz. Bunun dışında özellikle Fran-

Dünyada ilk sıralarda yer alan İstanbul Jewelry Show Mart geçtiğimiz günlerde gerçekleştirildi. Gerek stand, gerek profesyonel ekibiniz ve gerekse ürünlerinizle fuarın yine gözde markalarından biri oldunuz. Fuarın firmanız açısından nasıl geçtiğini bir de sizden dinleyebilir miyiz? Markamız, 2013 yılında altın kategorisini de bünyesine katmış ve ürün çeşitliliği anlamında daha da güçlenmiştir. Bu yüzden de fuarda da sadece pırlanta koleksiyonlarımızı değil, altın konseptlerimizi de iş ortaklarımız ile buluşturduk. Aynı zamanda PERA Showroom’unda da bu konseptler özel sunumu ile sergilenirken, fuara gelen ziyaretçilerimizin de büyük beğenisini aldık. Fuarda, stand, ürün ve ziyaretçilerimize olan yaklaşımımızla kusursuz bir hizmet sağladık. Diğer günlerde olduğu gibi fuarda da önceliğimiz iş ortaklarımızın memnuniyetini sağlamak, onlarda her zaman olumlu bir duruş yaratmak. Hem yerli, hem de yabancı misafirlerimiz fuarı ziyaret ettiler. Yeni tasarlanan, fuar için özel bir sunum hazırladığımız koleksiyonlarımızı ilk kez gördüler. Bizim için fuar başarılı geçti diyebilirim. Gerçekleştirilen fuarlar, sektörel anlamda firmalar için pek çok avantaj içermekte. Yeni ürün çeşidimizi müşterilerimiz ile buluşturmamıza fayda sağlamakta, yeni müşteriler edinmemizin önünü açmaktadır. Dolayısı ile de markamız adına etkili bir fuar geçirdik. Fuar esnasında gerçekleştirdiğimiz organizasyonumuz ile de iş ortaklarımızla bir araya geldik. Şehir içi ve şehir dışından birçok iş ortağımızla İstanbul’un nezih mekanlarından Nossa Costa Restaurant’ta bir araya geldik. Düzenlediğimiz gecede hem eğlenceli saatler yaşanırken hem de bir arada olmanın mutluluğunu paylaştık.



Altın Dünyası • Fuardan

Karakaş Atlantis uzun bir aradan sonra tekrar Istanbul Jewelry Show’daydı Kurumsal kimliği ile ön plana çıkan firmalar arasında bulunan İzmir’li Karakaş Atlantis, bu yıl uzun bir süredir verdiği aradan sonra İstanbul Jewelry Show Mart’ın katılımcıları arasında yer aldı. Atlantis standı “Kayıp Uygarlık Atlantis” temalı cansız mankenleriyle fuarın ilgi odağı oldu. Atlantis Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Karakaş Altın Dünyası’na yaptığı fuar değerlendirmesinde fuarın özellikle prestij açısından markaya ve reklam faaliyetlerine olan pozitif katkısına değindi. İstanbul Jewelry Show Mart firmanız adına nasıl geçti, ziyaretçilerinize ne tür hizmetler sundunuz? 3-4 yıl aradan sonra 2014 İstanbul Jewelry fuarına bu sene biz de katıldık. Reklam, marka açısından gayet olumlu geçtiğini söyleyebiliriz. Yerli yabancı birçok profesyonel ziyaretçinin yanında birçok ulusal basın kuruluşu standımıza oldukça ilgi gösterdi. Özellikle “Kayıp Uygarlık Atlantis” temalı soğuk heykellerimiz 4 gün boyunca fuarın gözde ve ilgi çekici temalarıydı. Kuyumcu müşterilerimize bütün hizmet birimlerimizle (Bilezik, Alyans, 14 takı, Pırlanta, Elmas, Gümüş) ürünler sunduk. Fuarı firmanız adına değerlendirecek olursanız avantajlarını ve dezavantajlarını sıralayabilir misiniz? Firmamız açısından ele alacak olursak uzun yıllardan sonra İstanbul Fuarında olmak bize en çok reklam, marka ve kendimizi hatırlatma açısından etkili oldu. Görsel şovumuz (soğuk mankenlerimiz), stand ve müşteriye karşı ilgimiz fuardaki en büyük artılarımız idi, eksi yönlerimiz ise uzun yıllardan sonra tekrar fuarda olmamızdan kaynaklanan, organizasyon açısından bazı durumlarda son anlara kalmamız oldu. Ciro ve karlılık açısından nasıl bir yıl geçiriyorsunuz? Gündemde yaşanan dalgalanmalar yılsonu hedeflerinizi etkiliyor mu? Maalesef son zamanlardaki küresel gelişmeler ve 2013 yılının sonunda başlayan ülkemizdeki gelişmelerin sıkıntılarını kuyumculuk sektörü olarak biz de yaşıyoruz. Geçen seneye oranla bir miktar gerideyiz. Fakat yıl sonu hedefimizde revizyon yapmadık, 1 milyon TL/yıl ciro hedefimize devam ediyoruz. Aynı zamanda bu sene faaliyet karımıza daha da önem veriyoruz. Tüm bu olumsuz koşullarla birlikte, kredi kartlarına taksitlendirme kısıtlaması getirilmesi bizleri de etkilediği gibi, bilhassa daha küçük kuyumculuk işletmeleri için büyük tehdit oluşturmaktadır. Bu durumun tekrar değerlendirildiği bilgilerini aldık, umarız en kısa zamanda kimseyi mağdur etmeyecek bir sistemle kredi kartlarında taksitlendirme işlemlerine devam edebiliriz. Satışlarınızı pozitif yönde etkileyen en önemli konular neler? Satışlarımızı pozitif etkileyen en önemli unsur piyasada 50 yılı yakın süredir 40 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

hizmet vermemizden dolayı oluşturduğumuz güvenimiz, bunun yanında kaliteli ürünler sunmamız, kuyumcu müşterilerimiz yararına alternatif projeler geliştiriyor olmamız ve kuyumculara sunduğumuz promosyon ürünlerimizdir. Kısa süreler içerisinde bu güçlü olduğumuz alanlarda çok daha güçlü olma altyapı çalışmalarımıza devam ediyoruz. Artık satışı sadece ürün ve yan hizmetler olarak düşünmüyoruz, yaklaşık bir yıl gibi zaman zarfından sonra çok daha değişik hizmetler, projeler, kampanyalar, promosyonlar vb. ile birlikte kuyumcu müşterilerimizin karşısında olacağız.

“En büyük motivasyon kaynağımız vizyonumuz” Başarıyı tetikleyen unsurlardan biri de personelin motivasyonunun yüksek olması. Firmanız için motivasyon artırıcı unsurları anlatabilir misiniz? Değişim sürecinde olduğumuz bu dönemde, insan kaynağımız da bu değişimden etkilenmekte, en büyük motivasyon kaynağımız; şirket potansiyelimizi, yapmak istediklerimizi ve vizyonumuzu çalışanlarımıza aşılamak, bununla birlikte işlerini heyecan ve istekle yapmalarını sağlamak. En büyük motivasyon kaynağımız vizyonumuz, bunu hedef gösterip şartların hem şirket hem de çalışanlarımız açısından nasıl değişeceğini anlatıyoruz. Firmalar ihracatın öneminin farkında. Sektör adına en gözde ihracat pazarları son dönemde hangi bölgelerden oluşuyor? Sizin bu konuda girişimde bulunmaya hazırlandığınız yeni pazar var mı? Evet ihracat son zamanlarda sektördeki birçok firma tarafından fark edilmiş durumda, biz de bu durumu değerlendiren firmalar arasındayız. Geçen yıl 47,4 milyon dolarlık bir ihracat gerçekleştirdik. Sektörde en öne çıkan pazar Dubai olarak gözüküyor, biz Dubai, Irak, İran, Rusya, Litvanya, Amerika, Fransa, İtalya, İsrail olmak üzere 9 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. 2014-2015 yıllarında İran-Irak pazarına da yoğunlaşma hedefimiz mevcut.



Altın Dünyası • Fuardan

Assos, tasarımlarıyla İstanbul Jewelry Show’a damgasını vurdu

Mücevheri modaya dönüştüren Assos, mücevher sektörünün en önemli etkinliği olan İstanbul Jewelry Show’da yer aldı.

Assos, ziyaretçilerine baharın gelişini birbirinden renkli ve göz alıcı tasarımlarla müjdeledi. Assos, 2014 yılının trendleri ile yaratılan yepyeni koleksiyonlarını ve göz alıcı tasarımlarını keşfetmek isteyenleri fuar alanına kurduğu dev ekranlarla karşıladı. Zarif tasarımların yer aldığı fuar standında elmas, pırlanta ve altın ürünler grupları ziyaretçilerin beğenilerine sunuldu. Assos standını ziyaret eden misafirler Assos’un ihtişamı ile büyülendi. Piyasaya sunduğu tüm koleksiyonlarıyla trend yaratan Assos, Türkiye’nin yanı sıra dünyanın pek çok bölgesindeki seçkin mağaza ve satış noktalarıyla buluşmaya devam edecek.

42 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Fuardan Kurtulan Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Naci Kurtulan:

Dünyada birçok farklı pazara ürün tasarlayan bir firma olan Kurtulan yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirilen fuarları da ilgiyle takip eden firmaların başında geliyor. İstanbul Jewelry Show’a 18 yıldır katılımcı olarak katıldıklarını belirten Kurtulan Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Naci Kurtulan, fuarlarda bireyselden önce ülke olarak marka olmanın başarıyı getirdiğini belirtti. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen İstanbul Jewelry Show Mart firmanız adına nasıl geçti, ziyaretçilerinize ne tür hizmetler sundunuz? 2014 Mart fuarı ciromuz bir önceki yılın aynı dönemde yapılan fuarı ile yaklaşık olarak aynı kaldı. Ancak biz her yıl ciromuzu arttırma hedefinde bir firma olarak bu hedefi gerçekleştirememiş olduk. Bu bağlamda ortalama bir fuar geçti diyebiliriz. Her yıl olduğu gibi bu yıl da yeni koleksiyonlarımızı titizlikle hazırlayıp sunduk. Bunun yanında ürünümüzü destekleyici tüm çalışmalarımız tamam olarak müşterilerimizin karşısına çıktık. Fuarda ağırlıklı olarak hangi yabancı alıcı heyetleriyle karşılaştınız? Ziyaretçi açısından tatminkâr bir fuar dönemi yaşandı mı? Ortadoğu ülkeleri çoğunluktaydı. Ziyaretçilerin alım güçleri biraz düşüktü diyebiliriz. Fuarı hem sektör adına hem de firmanız adına değerlendirecek olursanız avantajlarını ve dezavantajlarını sıralayabilir misiniz? Fuarın İstanbul’da olması büyük bir avantajdır. Türkiye kuyumculuk sektörü açısından en önemli fuardır ve sektöre ivme kazandırmaktadır. Sonuçta bir ülkede fuar düzenlenmesi, sadece o fuarın konusu ile ilgili ticaret yapanları değil, diğer birçok sektörü de hareketlendiren bir olgudur. Yemek sektöründen konaklamaya ve ulaşıma kadar her alanda ticarete faydası vardır. Başka bir ülkede fuar katılımcısı olmak hem zahmetli, hem de pahalıdır. Bu yüzden müşteri karşısına geniş bir ekiple ve büyük bir stantla çıkmak zordur. Kendi ülkenizde katıldığınız bir fuarda tüm imkânlarınızı seferber ederek gönlünüzce ve firmanızı yansıtan bir stantla müşterilerinizle buluşabilirken, yurt dışı fuarlarında ancak sunulan standartlarla hareket etmek gerekiyor. IJS Kurtulan Kuyumculuk açısında da çok önemli bir fuardır ve 18 senedir katılmaktayız. Eğer ödevinizi yapan bir firma/sektör iseniz, kendi ülkenizde düzenlenen bir uluslararası fuarın dezavantajı diye bir şey zaten olamaz. Ancak yapılan fuarı iyi değerlendirmek çok önemli. Bireysel başarı yetmiyor. Ülke marka olamadıkça, küresel bir başarıdan söz etmek her zaman zor olmaktadır. Ülke marka olmak ise uzun soluklu ve titiz bir çalışma gerektirmektedir. Ciro ve karlılık açısından nasıl bir yıl geçiriyorsunuz? Gündemde yaşanan dalgalanmalar yılsonu hedeflerinizi etkiliyor mu? Ciromuzun aynı kaldığını belirtmiştim. Genel ekonomik şartlar nedeniyle, müşterilerimiz dalgalanmalar konusunda daha temkinliydiler diyebiliriz. Alıcılar, güncel olanı takip etmek, hem de arzu edildiği veya şartlar oluştuğu anda siparişi verebilmek ve üreticileri bir nebze olsun yönlendirebilmek için fuarlara önem vermelidirler. Sonuçta üretici ve alıcı bir ekip çalışmasının tarafları olmalıdır. Satışlarınızı pozitif yönde etkileyen en önemli konuları sıralayabilir misiniz? Özgün ve dünya trendlerini takip eden bir firma olmamız en büyük 44 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

avantajımız. Üretimimizde kaliteden kesinlikle ödün vermiyoruz. Müşterilerimizin beklentilerini iyi analiz edip farklı pazarlara ve alıcılara hitap edecek çeşitli koleksiyonlar hazırlıyoruz. Bu koleksiyonların bizi yansıtması çok önem verdiğimiz başka bir konu. Hızlı ve iyi servis, müşteri memnuniyeti ve ürünü destekleyici her türlü materyalle tamamlanmış bir çalışma ortaya koymaya gayret ediyoruz. Başarıyı tetikleyen unsurlardan biri de personelin motivasyonunun yüksek olması. Firmanız için motivasyon artırıcı unsurları anlatabilir misiniz? Firmamızda çalışan herkes kendisini bu ailenin bir ferdi olarak görür. Yüksek maaşlar, sosyal haklar ve primler ile ördüğümüz, yenilikçi ve gelecek vadeden bir yapıyı desteklememizin, çalışanlarımızı memnun ettiği kanaatindeyiz. Son yıllarda firmalar ihracatın öneminin farkında. Sektör adına en gözde ihracat pazarları son dönemde hangi bölgelerden oluşuyor? Sizin bu konuda girişimde bulunmaya hazırlandığınız yeni pazar var mı? Amerika pazarında uygulanan vergiler nedeniyle ticaret eski yıllara göre çok zorlaşmış olmasına rağmen Amerika ve Ortadoğu Kısa kısa… hala en önemli ve vazgeçilmez Nasıl başardık? Özgün olarak ve çok çalışarak pazarımız. Uzun yıllar boyu Geleneksellik mi, inovasyon mu? kesintisiz olarak emek verdi- Her ikisi de. ğimiz bu pazarlar yüzümüzü Kurumsallaşmak mı, markalaşmak güldürmeyi sürdürüyor. Uzak- mı önce gelir? Doğu pazarı nispeten yeni ol- Kurumsallaşmadan, Markalaşamazsınız. Yurtiçi mi, yurtdışı mı? duğumuz ama umut vadeden Yurtdışı. bir pazar özelliği taşıyor.



Altın Dünyası • Fuardan

Pırlantada hazırladığı koleksiyonlarını ve altın ürün çeşitliliğini mücevher fuarında iş ortakları ile buluşturan PERA, yine fark yarattı. Beyaz ve grinin hakim olduğu, sade ve modern tasarım ile birleştirilen fuar standında, tek tek konseptlerini sergileyen PERA'nın, fuarda anlattığı konsept isminden de yola çıktığı Pera'nın ve İstanbul'un öyküsüydü.

46 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


Vitrinleri İstanbul’un çeşitli güzelliklerinden kesitler alarak süsleyen PERA, 2014 marka imaj çekimini de ilk kez beğeniye sundu... Pırlantada evliliği, abiyeyi, moda ve hediyeyi ayrı ayrı konseptler halinde sunan PERA, altında da ürün çeşitliliği ile dikkatleri üzerine çekti. Naz Elmas, PERA’yı ziyaret etti Her fuarda olduğu gibi, yine PERA’nın bu fuarda da ünlü bir konuğu vardı. Dizilerin sevilen oyuncusu Naz Elmas, fuarda PERA standını ziyaret ederek, yeni ürünlere göz attı, tasarımları denedi... Pırlantaya özel bir ilgisi olduğundan da bahseden Naz Elmas, PERA’nın Carat ürün grubunu ve Fem konseptini takarak, ürünler hakkında bilgi aldı...

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 47


Altın Dünyası • Fuardan

48 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Fuardan

Birçok yeni tasarımı ve çarpıcı modelleriyle İstanbul Jewelery Show’da yine büyük ilgi uyandıran SESA Gold; fuarda mutlaka ziyaret edilmesi gereken markaların içinde kendine sağlam bir yer edindi. Son dönemde AR-GE’ye büyük yatırım yapan SESA GOLD; doğu ve batı kültürlerinin zevklerini harman yaparak ortaya “SESA LUXURY”ı çıkardı.

B

irkaç yıldır önemli bir atak içinde olan hem yurtdışında hem de yurtiçinde müşteri sayısını hızla arttıran SESA Gold; bir İJS’yi daha başarıyla tamamladı. İtalyan tarzıyla doğunun zevklerini ve kültürel öğelerini birlikte sentez eden SESA Gold; daha önce benzeri pek yapılmamış bir tarz ortaya koyuyor. Yeni tasarımlarında doğu ve batı sentezini tam arzu ettikleri gibi takıya yansıttıklarını belirten SESA Gold Yönetim Kurulu Başkanı Selim Sarışın; “Ülkemizin daha fazla katma değer üreten çalışmalar yapmasının zamanı geldi de geçiyor bile. Hizmet sunduğunuz pazarın beklentilerini iyi etüt etmenizin yanında, zaman zaman pazarı şaşırtacak farklılıklarda üretmeliyiz” dedi. Hem global hem de ülkemizdeki ekonomik konjonktüre bakıldığında sisli bir havanın bulunduğu bir ortamda İJS’nin start aldığını kaydeden Sarışın; “Buna rağmen, biz fuarda arzu ettiğimiz sonucu yakaladık ve fuarın genel performansının bireysel olarak üstüne çıktık. Ağırlıklı olarak mevcut müşterilerimizin yoğun ilgisi ve siparişleri oldu. Önümüzdeki fuarlarda umut ediyoruz ki yeni müşteriler ile tanışma şansı elde ederiz” diye konuştu.

50 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Daha çok Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika’dan yabancı alıcıların fuara geldiğini söyleyen Sarışın; birçok firmayla aynı üretim tekniklerini kullanmalarına rağmen, tasarım alanında son dönemde yaptıkları atılımın müşteri kitleleri tarafından benimsendiğini ve farklı kültürlere sahip ülkelerde ortak bir beğeni meydana getirecek kreatif çalışmalara imza attıklarını dile getirdi. Seçimlerin ardından içpiyasada bir hareketlenme beklediklerini de sözlerine ekleyen Sarışın; düşen altın fiyatlarının olumlu yansımasının olacağını, bir de kredi kartı ile ilgili belli sayıda taksitli kuyum alışverişinin sağlanmasıyla piyasanın derin bir nefes alacağını ifade etti. Selim Sarışın, fuarda bir detaya dikkat çekti… Selim Sarışın; fuar alanında bazı bölgelerin daha yoğun insan trafiğine sahip olduğunu, bazı yerlerin ise daha atıl durumda kaldığını gözlemlediğini belirterek şunları söyledi: “Bu dengesiz durum iki sebepten oluşuyor. Birincisi büyük standa sahip olan firmalar boydan boya bir koridoru vitrinsiz bir şekilde kaplıyorlar. Böylelikle o koridora ziyaretçiler girmedikleri için, o koridorda yer alan daha küçük stantlar ziyaretçilerin gözünden kaçıyor. Bir başka sebep ise, fuarın sosyal alanlarının ve yemek içecek bölümlerinin farklı alanlara konumlandırılmaması oluyor. Halbuki yurtdışında farklı temalara sahip fast food alanları fuarın değişik köşelerinde hizmet veriyor. Böylelikle bu alanlara gidecek olan kişiler yolunun üstündeki stantları da görmüş oluyorlar.“



Altın Dünyası • Fuardan

EDİZ DERELİ 6 yıl sonra

İstanbul Jewelry Show’daydı Değerli taş tedarik sisteminin mücevher firmaları açısından önemini her defasında vurgulayan Ediz Dereli, sektörde hizmet verdikleri pek çok firmanın da kendi taşını kendisi satın almak yerine, bu konuda uzman olan firmalar ile işbirliğine gittiklerini ifade etti. Bu noktada sektörün önemli derecede ilerleme kaydettiğini söyleyen Ediz Dereli, firma çalışmalarına ilişkin sorularımızı yanıtladı.

M

üşteri ihtiyaçlarına yoğunlaşarak, talepler doğrultusunda hizmetlerini şekillendiren Ediz Dereli, yurtiçi ve yurtdışında aktif rol oynuyor. Geleneksellikten kopmadan inovatif yönetim tarzına da yakın olan Ediz Dereli, firmaları adına kurumsallığı ve markalaşmanın önemini şöyle anlatıyor. “Sektörümüzden örnek vermek gerekirse Sevan Bıçakçı, markalaşmayı kurumsallaşmaktan önce başardı. Türkiye’nin yurtdışında tanınan belki bir - iki markasından biri oldu. Ama bu Sevan’ın şahsına has bir başarısı. Bana sorarsanız kurumsallaşmak olmadan markalaşmak biraz daha kısır kalabilir. Kurumsallaşmak ile markalaşmanın temeli atılmalı ve onun üzerine markalaşmak gelirse daha kalıcı olacağına inanıyorum.” Sektör, altın fiyatlarında yaşanan dalgalanmaya alışırken arka arkaya gelen gelişmeler hem sektör hem de firmalar adına oldukça zorlayıcı günler geçirdi. Bu noktada 2014 yılında sektörde yaşanan gerilemeye karşın şirket tarihinin en iyi yılını geçirdiklerini dile getiren Dereli, hedefledikleri yılsonu rakamlarına şimdiden yaklaştıklarının mesajını veriyor. Yakaladıkları bu ivmenin ardında uzun yıllar beraber çalıştıkları profesyonel ekiplerine ve iş ortaklarıyla kurdukları güvene dayalı iletişim olduğunu belirten Ediz Dereli, “Son 3 seneki durumumuza baktığımızda %25 ile 30 arasında yeni müşteriler ile büyüme gösteriyoruz. Bunun sebebi de iş ortaklarımızın bizi birbirlerine tavsiye etmeleri. Bu durum da bize olan güvenin bir göstergesi” dedi. Personellerini çalışandan ziyade şirket ortağı olarak gördüklerini, fikirlerine ve tecrübelerine oldukça değer verdiklerini ifade eden Dereli, şirket bünyesinde sistemli ve profesyonel bir şekilde personelleriyle hizmet sürdürdüklerini söyledi.

52 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

“Rusya, Çin ve Hindistan pazarıyla ilgileniyoruz” İhracat alanında da yıl içerisinde büyük gelişmeler yaşayan Ediz Dereli, Rusya ve Çin’le ilgili araştırmalarda bulunduklarını, ardından da Hindistan pazarıyla ilgilendiklerini dile getirdi. Bu konudaki açıklamalarını sürdüren Dereli, “Herkes Hindistan’dan zümrüt alırken biz Hindistan’a Dubai üzerinden zümrüt satıyoruz. Özellikle zümrüt ve tanzanite konusunda çok iyiyiz. Çin pazarına da Hong Kong fuarına katılarak ulaşıyoruz” dedi.

“Fuar tarihi belirlerken tüm detaylar göz önünde bulundurulmalı” 6 yıl aradan sonra İstanbul Jewelry Show’a katılan firmanın bu kararını Ediz Dereli şöyle anlatıyor, “6 yıl aradan sonra fuara yeni ürün gamı ve yeni hizmetlerimizi anlatabilmek adına katıldık. Uzun yıllardır çalıştığımız Rusyalı, Ukraynalı ve diğer yabancı iş ortaklarımızın, Mücevher İhracatçıları Birliği desteğiyle burada konaklamalarını sağladık.” Fuarda, Irak, Rus, Ukrayna, Hindistan ve Dubai’den ziyaretçilerinin çoğunlukta olduğunu söyleyen Dereli, fuarın Nevruz’a denk gelmesi nedeniyle İran ve Azerbaycan’dan ziyaretçilerin az olduğunu söyledi. Dereli, önümüzdeki fuarlarda bu tür detayların düşünülerek tarih belirlemesi gerektiğini söyledi. İstanbul Jewelry Show’un dünyanın sayılı fuarlarından olduğunu hatırlatan Ediz Dereli, fuarın desteklenerek daha iyi bir konuma ulaştırılması gerektiğini ifade etti. Ediz Dereli fuarda dikkatlerini çeken ve kendileri için büyük bir dezavantaj oluşturan konuyu şöyle özetledi; “Yurtdışından karneyle getirilen ürünler fuarda izinsiz satılmakta. Bu da bizim ticaretimizi negatif yönde etkiliyor. Bu konuda kontrollerin daha kuvvetli olması gerekiyor.”



Altın Dünyası • Röportaj

Mioro ihracat kanalını güçlendiriyor Türk kuyumculuk sektörünün güçlü markalarından Mioro, son yıllarda ihracata dayalı bir iş modeline geçmek için çalışmalarını sürdürüyor. “Oluşturduğumuz iş modeliyle her yıl ihracat oranımızı artırmaktayız” diyen Mioro Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Gençoğlu, geride bırakmış olduğumuz ilk çeyrek değerlendirmesinden fuar ajandasına, ihracat hedeflerinden kurumsal yapısına kadar birçok konuyu Altın Dünyası için anlattı.

M

ioro ihracat alanında çıtayı daha da yükseğe çıkarmayı hedefliyor. Bu noktada oluşturdukları ajandaya göre yaşanan dalgalanmalara rağmen iyi bir yol izliyorlar. Konuya ilişkin sorularımızı yanıtlayan İlyas Gençoğlu yılsonu hedeflerini şu şekilde özetliyor; “Yaşanan olumsuzluklar ve dalgalanmalara rağmen ilk çeyrekte hedeflerimizi yakalamış durumdayız. Yılın kalan bölümünde olumsuzluklar olmadığı sürece yıllık hedeflerlerimizi tutturacağımızı düşünüyorum.” Uzun süredir katılım gösterdiğiniz, İstanbul Jewelry Show’un her zaman ilgi çeken firmalarından biri olarak fuarı nasıl değerlendiriyorsunuz? İstanbul Jewelry Show Mart fuarı, firmamız MİORO adına olumlu geçmiştir. Fuar süresince fuarı ziyaret eden mevcut müşterilerimizle ilişkimizi geliştirmek ve yeni müşterilerle tanışmak fırsatı bulduk. Fuar öncesi uzun süren hazırlıklar sonucu oluşturduğumuz tasarımları fuarda sunarak yeni siparişler aldık. Ziyaretçilerimize ürün yelpazemizden ve işleyişimizden bahsedip iletişim gücümüzü daha da kuvvetlendirdik. Genel olarak memnun kaldığımız bir fuarı bitirmiş olduk. Yabancı alıcılarla bir araya gelmek için fuarlar kaçınılmaz bir buluşma noktası oluyor. Fuarda ağırlıklı olarak hangi yabancı alıcı heyetleriyle karşılaştınız? Fuarın ziyaretçilerinin daha çok Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinden gelen gruplardan oluştuğunu gördük. Ziyaretçi açısından tam olarak tatminkar olunduğunu söyleyemeyiz. Fuarımızın daha başarılı olması için ziyaretçi sayısının artırılması ve farklı ülke ve coğrafyalardan ziyaretçi gelmesi için çalışma yapılması gerektiğini düşünüyorum. Fuarı hem sektör adına hem de firmanız adına değerlendirecek olursanız avantajlarını ve dezavantajlarını sıralayabilir misiniz? İstanbul fuarı önemini koruyan bir fuar, Dünya kuyumculuk fuarları arasında önemli bir yere sahip. Uçak seyahati ile 3 saatte İstanbul’a ulaşabilecek birçok ülke ve önemli bir nüfus var ve daha önemlisi çoğunun vizesiz gelebilme imkanı var. Bütün bunlar fuarımız için ve şirketimiz için çok önemli hususlar. Kuyumculuğumuzun firmamız da dahil olmak üzere sürekli kendini geliştirmesi de yabancı müşterilerin ilgisini çekmekte ve sürekliliği sağlamaktadır. Kurumsal yapısını oluşturmuş, sunduğu hizmet ve ürünleriyle güvenilirliğini kanıtlamış bir firmasınız. Peki, firmanız için “güven unsuru” neyi ifade ediyor? Firmamız için e önemli konu güven unsurudur. Alıcı sipariş edeceği ürünün kalitesinin iyi, yarının doğru, siparişinin tam ve zamanında teslim edileceğine inanmalıdır. Müşteri aldığı ürünü satarak kazanç elde ederse sürekli müşteri olur. Fiyat, kalite ilişkisi diğer en önemli konudur. 54 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

İnsan kaynakları kategorisi firmanız adına ne tür bir önem taşıyor? Mioro yönetim kademesi insan kaynağının çok önemli olduğunu bilerek, personelini eğiten ve personeline değer veren bir anlayışla insan kaynaklarını yönetmektedir. Başarıların beraber kutlandığı ve sorunların paylaşılarak çözüldüğü bir anlayışla çalışmaktayız. Son yıllarda ihracata ağırlık veren bir firmasınız. Bu noktada altyapınızı da güçlendiriyorsunuz. Yeni pazar çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Oluşturduğumuz ihracat modeli sayesinde her geçen yıl ihracat oranımızı artırmayı başardık. Yeni pazarlara adım atmadan önce hedef bölgenin analizini yapıyor, ürün tercihlerinden gelir oranlarına, yaş kategorisinden değişkenlik gösteren taleplere kadar her türlü detaya önem veriyoruz. Bu noktada olmak is- Kısa kısa… tediğimiz yeni pazar arayış- Nasıl başardık? larımız devam etmektedir. Güven vererek Geleneksellik mi, inovasyon Pazarlama ekibimiz yurtdı- mu? şında gerçekleştirilen bir- İnovasyon çok fuara katılarak yeni he- Kurumsallaşmak mı, markalaşdeflere varmakla ilgili yo- mak mı önce gelir? Kurumsallaşmak ğun olarak çalışmaktadır. Yurtiçi mi, yurtdışı mı? Yurtdışı



Altın Dünyası • Fuardan

Fuar beklentilerimizi karşıladı

S

Sektörün önemli firmalarından Lizay, İstanbul Jewelry Show’da yerini alan firmalar arasındaydı. Fuar öncesi hazırlık dönemini verimli bir şekilde geçirdiklerini belirten Lizay Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serbes fuardan bekledikleri dönüşü alarak ayrıldıklarını söyledi.

ektörün en önemli organizasyonu olan ve yeni sezonun başlangıcının habercisi niteliğine de sahip olan İstanbul Jewelry Show 20-23 Mart 2014 tarihleri arasında İstanbul CNR Fuar Merkezi’nde yapıldı. Bu önemli organizasyonda yerini alan ve ziyaretçilerini ağırlayan firmalardan birisi de Lizay’dı. Fuar öncesi hazırlık dönemini verimli geçirdiklerini ve bu yüzden fuardan beklediklerini aldıklarını belirten Lizay Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serbes fuarla ve çalışmaları ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; “Fuar öncesinde BDDK’nın kredi kartlarına taksitli satışı yasaklayan kararının olumsuz bir hava yarattığını ve fuarla ilgili beklentileri aşağıya çektiğini düşünüyorduk. Bu karar ile birlikte sektörde, perakende cephesinde cirolar %40’a varan oranlarda azaldı. Bu gelişmenin etkilerinin fuarda da hissedilmesi kaçınılmazdı. Bu yüzden fuar öncesi hazırlıklar önceki yıllara göre daha da önem kazandı. Bu bilinçle fuara özenle hazırlandık. Ziyaretçi sayısında da tahmin edildiği oranda bir düşüş gözlenmedi. Yine her sene olduğu gibi bu sene de çok sayıda müşterimizi standımızda ağırladık ve yeni koleksiyonlarımızı tanıttık. Fuardan beklentilerimizin karşılığını alarak ayrıldığımızı söyleyebilirim. Fuarın yerel seçim öncesine denk gelmesi de beklentilerin aşağıya çekilmesine sebep oldu. Seçim öncesi oluşan atmosfer ekonomik beklentileri de etkiledi. Tüm bunlara rağmen fuarın güzel geçmesi, önümüzdeki sezonun da iyi geçeceği ile ilgili beklentiye girmemize sebep oldu. Elbete yeni sezonda önümüzde çok önemli bir sorun var. O da BDDK’nın kredi kartlarına taksitli satışı yasaklama kararı alması. 1 Şubat’tan bu yana perakende mağazalarda, tüm Türkiye genelinde %40’lar düzeyinde bir gerileme olduğunu tahmin ediyoruz. Bu son derece önemli bir oran. Ekonomi yönetimin kısa vadede bu sorunu çözebileceğini düşünmüyorum. Ben bu kararın alınmasının altında yatan nedenin kart tefecileri ile mücadele etmekten ziyade cari açık ve artan tüketim eğilimini dizginlemek olduğu kanaatindeyim. Bu yüzden kısa sürede bir çözüm beklersek sektör olarak yanılgıya düşebiliriz. Sektörün bu gerçeği göz önünde bulundurarak planlama yapmasında fayda görüyorum.

“1 Şubat’tan bu yana perakende mağazalarda, tüm Türkiye genelinde %40’lar düzeyinde bir gerileme olduğunu tahmin ediyoruz. Bu son derece önemli bir oran. Ekonomi yönetimin kısa vadede bu sorunu çözebileceğini düşünmüyorum.” 56 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Koleksiyon

Altınbaş’tan Annelere “Sonsuz Sevgi’’ Sürprizi Altınbaş, Anneler Günü'nü sade ve şık tasarımlar ile kutluyor. En değerli mücevher olan anneleri ve sevdiklerini unutmayan Altınbaş bu değerli günü, özel bir hediye ile unutulmaz kılıyor. ltınbaş, ‘’Anneler Günü’’nü özel tasarımların yer aldığı bir koleksiyon ile karşılıyor. Anne ve çocuk ilişkisindeki güçlü bağı sembolize eden tasarımlara sahip mücevherler, pırlanta ve altının muhteşem uyumunu yansıtan ince detayları ile dikkat çekiyor. Altınbaş annelere özel hazırladığı altın ve pırlantadan oluşan sade, yalın ve göz alıcı bir koleksiyondaki ürünlerinin her biri özel bir duyguyu sembolize ediyor. Anne ve çocuğun birbirine sunduğu şefkat, annenin koruyuculuğu ve anne çocuk kucaklaşmasını canlandıran koleksiyon, sınırlı sayıda tasarlandı. Bu özel günde annenizin stilinde özel tasarımı ile fark yaratacak ve onları mutlu edecek mücevherler, Altınbaş mağazalarında sizleri bekliyor.

58 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Fuardan

FD GROUP fuardan memnun ayrıldı Ortaya koyduğu başarılı performans ile kısa sürede sektörün önemli firmalarından birisi haline gelen FD Group, İstanbul Jewelry Show’da da adından söz ettirdi. Fuardan bekledikleri dönüşü aldıklarını belirten FD Group Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Şahin görüşlerini Altın Dünyası ile paylaştı. ektörün en önemli organizasyonu olan İstanbul Jewelry Show’a iyi hazırlandıklarını ve bunun dönüşünü de aldıklarını belirten Cemalettin Şahin, her ne kadar kredi kartlarına getirilen taksit yasağı, seçim ortamı, devam eden değerli taş ithalatında ÖTV sorunu ve benzeri problemler sektörde olumsuz bir hava yaratmış olsa da fuarda gösterilen ilgiden memnun olduklarını dile getirdi. Başarısızlığa bahane üretmenin son derece kolay olduğunu ve bu anlayışın kurum kültürlerinde yeri olmadığını belirten Şahin şunları söyledi; “Sektörün içinde bulundu-

ğu konjonktürün pembe bir tablo ortaya koymadığı hapimizin malumu. BDDK’nın kuyumcu mağazalarında kredi kartı ile taksitli satışları yasaklaması sonrasında tüm sektörümüzde perakende mağazaların gerçekleştirdiği ciroların en az yüzde 30 oranında azalmış olduğunu tahmin ediyorum. Bu gerçekten çok büyük bir oran. Pek çok küçük firmanın kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalabileceği bir durumdan bahsediyoruz. Bununla birlikte geride bıraktığımız yerel seçimin yarattığı atmosfer de pek çok sektörü olduğu gibi kuyumculuk ve mücevherat sektörünü de etkiledi. Buna bağlı olarak dövizde yaşanan volatiliteyi de gözardı etmemek gerekiyor. Bunların yanında uzun zamandır önümüzde duran sıkıntılar var. Değerli taş ithalatında alınan ÖTV, enflasyon muhasebesi ve benzeri problemler sektörün hızını kesen etkenler. Ancak biz anlayışımız gereği bunların hiç birinin hedeflerimizin önünde çözülemeyen sorunlar olarak durmasını istemiyoruz. Bu yüzden çok çalışıyoruz. Gerek ürün ve gerekse hizmet olarak her geçen gün kendimizi geliştirerek müşterilerimize yarattığımız faydanın çıtasını yükseltiyoruz. Bu anlayış ile hareket ettiğimiz zaman olumlu dönüşler alma şansına sahip olduğumuzun bilincindeyiz. Geride bıraktığımız İstanbul Jewelry Show’dan memnun ayrılmış olmamız da bunun bir örneği. Biz fuara çok iyi hazırlandık ve bunun neticesinde fuardan beklediğimiz dönüşü aldık.” Perakende kökenli olmaları sebebiyle müşteri ihtiyaçlarını belirlemede son derece önemli bir avantaja sahip olduklarını belirten Cemalettin Şahin,

60 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


bu konuda ise şunları söyledi; “İş hayatında başarıyı getiren önemli faktörlerden birisi müşteri beklentilerini karşılayan ürün ve hizmetler ortaya koymaktır. Bizim bu konuda son derece önemli bir avantaja sahip olduğumuzu düşünüyorum. Biz perakende kökenli bir firmayız ve halen perakendecilik alanında da büyüyen bir organizasyona sahibiz. Bu yüzden gerek nihai tüketici gerekse perakendecilerin ihtiyaç ve beklentilerini son derece sağlıklı bir şekilde analiz edebiliyoruz. Başka bir deyişle peraken-

de mağazalarımızınn organizasyonumuzda birer Ar-Ge laboratuvarı işlevi gördüğünü söylemek hiç de yanlış olmaz. Bu yüzden müşteri beklentileri doğrultusunda ürün ve hizmetler ortaya koyma noktasında başarılıyız. Tabi çok çalışmak, dürüstük gibi faktörleri de değerlendirdiğinizde karlı, istikrarlı ve sürdürülebilir bir çalışma modeli ortaya çıkıyor. Fuardan oldukça memnun ayrılıyoruz. Fuarı gerçekleştiren organizatör firma UBM Rotaforte’ye ve fuarda standımızı ziyaret eden dostlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.”

Sektörün en önemli organizasyonu olan İstanbul Jewelry Show geride kaldı. Yüzlerce firmanın katıldığı organizasyonda gerek ürünleri ve gerekse hizmetleri öne çıkan firmalar oldu. Bu firmalardan birisi de özellikle son yıllardaki başarılı performansı ile sektörün önemli firmalarından birisi haline gelen FD Group. Üretim ve toptan alanında hızla büyüyen FD Group aynı zamanda değerli maden ve döviz ticaretinde de sektöre hizmet veriyor.

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 61


Altın Dünyası • Haber

Hemera üretim atağında Kuyumculuk ve müceherat sektörünün önde gelen firmalarından Hemera her geçen gün yükselen üretim ve ihracat grafiği ile sektörde değer yaratmaya devam ediyor. Yüzlerde kişinin istihdam edildiği, son teknoloji ile donatılmış dev fabrikada üretilen altın ve pırlantalı mücevherler gerek yurtiçi gerekse yurtdışı pazarlarda kadınların zarafetini tamamlıyor.

H

emera Kuyumculuk uluslararası standartlarda yaptığı üretim ile sektörün gelişimine katkı sağlamaya devam ediyor. Yüzlerce kişinin istihdam ediliği, son teknoloji makine ekipman parkuruna sahip olan dev tesiste hemen hemen her üretim teknolojisi kullanılarak altın ve pırlantalı mücevherler hayat buluyor. Her biri alanında uzman yetişmiş insan kaynağının en önemli güçleri olduğunu belirten Hemera Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi, üretim çalışmaları ile ilgili şunları söyledi; “Uzun yıllardır kuyumculuk ve mücevherat sektöründe üretici kimliğimizle faaliyet gösteriyoruz. Fabrikamızda ürettiğimiz altın ve pırlantalı mücevherleri gerek yurtiçi gerekse yurtdışı pazarlara ulaştırıyoruz. Aynı zamanda ihracat çalışmalarımızla da sektöre değer katmaya devam eden bir firmayız. İhracat çalışmalarımız nedeniyle dünyanın dört bir yanındaki fuarlara katılıyor ve sektörel gelişmeleri uluslararası bazda takip ediyoruz. Dünyadaki üretim teknolojilerini ve yeni teknikleri süratle bünyemize uyarlıyoruz. Gerek son teknoloji ekipman gerekse her biri konusunda uzman yetişmiş insan kaynağımız sebebiyle son derece yüksek kalitedeki ürünleri son derece uygun maliyetlerle üretebiliyoruz. Bu durum bize ve dolayısyla iş ortağı olarak gördüğümüz müşterilerimize rekabet üstünlğü sağlıyor. Bunun yanında son derece zengin bir tasarım havuzuna sahibiz. Bu sayede her geçen gün ürün yelpazemize çok sayıda yeni modeller ekleniyor. Dolayısıyla müşterilerimiz, son derece zengin model çeşidine, son derece yüksek kalitede ve son derece uygun fiyatlarla ulaşarak Hemera ayrıcalığını yaşayabiliyorlar.

62 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Etkinlik

Pera özel bir gecede iş ortakları ile buluştu... İstanbul Jewelry Show’da gerçekleştirdiği başarılı fuar dönemi kapsamında, Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş ve PERA Genel Müdürü Serdar Nerezoğlu'nun ev sahipliğini yaptığı, Ataköy Marina’da yer alan Nossa Costa Restaurant’ta iş ortaklarıyla bir araya gelen PERA, unutulmaz bir organizasyona imza attı. Mücevher modasına yön veren PERA, iş ortaklarını İstanbul’un nezih mekanlarından Ataköy Marina’da yer alan Nossa Costa Restaurant’da ağırladı... Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş ve PERA Genel Müdürü Serdar Nerezoğlu’nın ev sahipliğini yaptığı gecede, Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vakkas Altınbaş, Assos Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Altınbaş ve Altınbaş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Göztepe Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Altınbaş da katılarak, geceyi onurlandırdı. Gecede açılış konuşması yapan Serdar Nerezoğlu, marka yaratma sürecinden ve PERA markasının yeni konseptlerinden bahsetti. PERA gecede özel bir film ile tanıtıldı ve iş ortakları tarafından beğeni ile karşılandı. PERA pasta kesiminin ardından da sahneye çıkan Sibel Mirkelam, şarkılarıyla misafirlere unutulmaz bir gece yaşattı...

64 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 65


Altın Dünyası • Etkinlik: PERA

66 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 67


Sizi ferah ve özgün mimari yapısı, dünya markalarıyla bezenmiş donanımı, doğal ve sosyal yaşam alanları ile tüm ihtiyaçlarınızı karşılayacak şekilde tasarlanmış yeni evinizi görmeye davet ediyoruz...

Beylikdüzü Altın Vadi Konakları’nda

Yaşama Bir Adım Kaldı Yoğun trafik, yüksek katlı yapılar, gürültü... Enerjimizi hızla tüketiyor. Neyse ki dünya metropollerinden biri olan İstanbul’da az katlı bloklarıyla insan tabiatına uygun bir proje yapılıyor. Beylikdüzü Altın Vadi Konakları, hem şehre hem denize yakın, yeşillikler içinde modern bir proje.

İ

stanbul’un yeni çekim merkezi Beylikdüzü inşaa edilen Altın Vadi Konakları’nda dış cephe ve ince işçilik çalışmalarının hızla devam ettiği projenin teslimi için sona yaklaşıldı. Satışların hızla devam ettiği projede dairelerin büyük kısmı sahiplerini bulurken, uygun fiyat, hemen tapu ve %1 KDV avantajları gibi fırsatlar sunuluyor.

Rafineri Yapı tarafından Beylikdüzü’nde 6,090 m2 arsa üzerine inşaa edilen Altın Vadi Konakları’nın teslim tarihi Temmuz 2014 olarak belirlendi. 5 katlı 8 blok ve toplam 102 daireden oluşan projede 1+1, 2+1, 2+1 dubleks, 3+1, 4+1 dubleks ve 5+1 dubleks dairelerden oluşmaktadır. Dairelerin metrekareleri ise 82 m2 - 233 m2 arasında değişiyor. Altın Vadi Konakları,


son dönemde ağırlıkla çok katlı olarak tasarlanan projelerden farklı olarak beş katlı bloklardan oluşuyor. Beyaz rengin hakim olduğu konutların dış cephesine dikey sütunlar eşlik ediyor. Sadece sizin kullanımınıza özel yaklaşık 4.000m2 peyzaj alanına sahip Altın Vadi Konakları’nda; günlük hayat alıştığınız görüntülerin dışına taşınıyor. Yaz kış havuz keyfi sunuyor Projede sosyal alanlar kapsamında yer alan açık ve kapalı yüzme havuzuyla yaz-kış havuz keyfi yaşayacak. Öte yandan projede; fitness merkezi, sauna, çocuk oyun alanları, kapalı oto park, güvenlik ve 7 gün 24 saat kamera sistemi bulunmaktadır. Proje lokasyonuyla ön plana çıkıyor Beylikdüzü Altın Vadi Konakları, ulaşım açısından da kolay ulaşılabilir bir lokasyonda bulunmaktadır. Metrobüs, Hastane, Üniversite, Okul ve Alışveriş Merkezi gibi hayatın önemli noktalarına maksimum 10 dakika mesafede bulunmaktadır.

A3

A1

A5

B2

B1

A2

A4

A6

İNŞAAT ÇALIŞMALARINDAN SON GÖRÜNTÜLER


Altın Dünyası • Haber

DenizBank istikrarlı büyümesini hız kesmeden sürdürüyor DenizBank sunduğu avantajlı ürünleriyle sektöre kazanç sağlamaya devam ediyor. Bankanın toplam mevduatı Altın bankacılığına başladıkları günden itibaren 425 kg.’dan 18 tona ulaştı, kredileri ise 350 kg.’dan 2.6 tona çıktı. Oldukça başarılı bir grafik gösteren DenizBank’ın kuyumculuk sektörüne sağladığı avantajları DenizBank Altın Bankacılığı Grup Müdürü Hikmet Güncan anlattı. rım, tam veya gram şeklinde birikim yapabilir, avantajlı faiz oranları ile kazançlarını arttırabilirler. Ayrıca bu ürün DenizBank kredi kartlarına verilecek tek bir talimat ile geleceğe altın cinsinden yatırım yapmak için uygun bir yatırım aracı olarak dikkat çekiyor. Sektörde bir ilke imza atarak sunmuş olduğumuz “Eşit Taksitli Altın Kredisi” ile 24 aya varan vadelerde kuyumcu müşterilerimize finansman desteği sağlıyoruz. Müşterilerimizin kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için “Erken Kapama Opsiyonlu Altın Kredisi” ile müşterilerimize kredilerini diledikleri zaman kapatma imkanını komisyonsuz sunuyoruz. Yine sektöre bir ilk olarak sunduğumuz, yoğunlukla sipariş ile çalışan imalatçı kuyumcular için 3 aya varan ödemesiz dönem seçeneği bulunan “İmalatçıya Altın Destek Kredisi” ürünümüz ilgi çekmektedir. Altın mevduatlarına ilgi nasıl? Sektör genelinde genel durum ve beklentileriniz? Türk yatırımcısının tasarruflarını değerlendirdiği alanların başında altın ve gayrimenkul gelmektedir. Özellikle son 10 yılda altının yakaladığı yükseliş performansı ve kolay bir şekilde alınıpsatılır hale gelmesi altına olan ilgiyi daha da artırdı. Artık birçok kişinin bankada altın hesabı bulunmaktadır. Müşterilerimiz günün 24 saati altın alıp satabilmektedir. Bankanızın altın bankacılığında bu yılki büyüme planları hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Özellikle yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması yönünde hazırlanan yenilikçi ürünler ve altın mevduatının yanı sıra sunulan gümüş mevduatı ile de DenizBank olarak toplam mevduatımız Altın bankacılığına başladığımız gün itibari ile 425 kg’dan bugün itibari ile 18 tona ulaştı. Kredilerimiz ise 350 kg’dan 2.6 tona ulaştı. Bu yıl da büyüme trendimiz aynı hızla devam edecektir. Yeni ürünleriniz var mı? Varsa kısaca anlatır mısınız? Altın bankacılığı konusunda yeni ürünler geliştirirken özellikle müşterilerimizin talep ve beklentilerine yönelik ürünler üzerine yoğunlaşıyoruz. Altına dayalı ürün gamımızı artırırken amacımız müşterilerimizin altına kolay ulaşabilmesini sağlamak. Yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması yönünde hazırlanan uygulama ile müşterilerimizin fiziki altınlarını Bankamız mevduat hesaplarına yatırarak güvenli bir şekilde üstelik faiz getirisi ile değerlendirmelerini sağlıyoruz. Bu kapsamda her Çarşamba 17 yetkili şubemizde gerçekleştirdiğimiz fiziki altın toplama günleri olan “DenizAltın Günleri” kapsamında bugüne kadar 4 ton fiziki altını ekonomimize kazandırdık. Yeni projemiz “Gram Altın” ile müşterilerimiz fiziki olarak getirip mevduata dönüştürdükleri altınlarını yetkili şubelerimizden istedikleri zaman 1 , 2.5, 5 , 10, 20, 50, 100 gramlık kupürler halinde çekebileceklerdir. Altın bankacılığında en gözde ürün hangisi? “Altın Biriken Hesap” ilgi gören ürünlerimiz arasında yer alıyor. “Altın Biriken Hesap” ile müşterilerimiz aylık veya 3 aylık sürelerle düzenli olarak çeyrek, ya70 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Altın fiyatlarının seyrine ilişkin beklentileriniz? Altın kısa vadeli bir yatırım aracı değil, uzun vadede yatırımcılarına değer kaybettirmeyecek likit ve kıymetli bir emtiadır. Bu düşünceden hareketle altına yatırım yapmayı düşünen müşterilerimizin “Altın Biriken Hesap” gibi uzun vadeli altın mevduat ürünlerini tercih etmelerini daha doğru buluyoruz.



72 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Haber

KİAŞ Kuyumcukent’i Geliştirmek İçin Her Yolu Deniyor…

Türk Hava Yolları’nın transit yolcuları Kuyumcukent’e gelmeye başladı

Kuyumcukent İşletme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş’ın Türk Hava Yolları Genel Müdürü Doç. Dr. Temel Kotil ile yaptığı “transit yolcuların Kuyumcukent’e taşınması” projesine ilişkin yapılan ziyaret ve görüşmeler neticesinde uzun yıllardır geçmiş Yönetimlerde yalnızca “fikir” aşamasında kalmış olan proje hayata geçmiş oldu. Yapılan üst düzey görüşmeler neticesinde “Transit yolcuların Kuyumcukent’te ağırlanması” hızla başlatıldı. Ortadoğu’dan gelen 14 kişilik seçkin gazeteci grubu 17 Nisan Perşembe günü saat 11:00’de ulaştığı Kuyumcukent’te Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından karşılandı. Kuyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı odasında ağırlanan Dubai, Filistin, Kuveyt ve Katar’dan gelen ziyaretçiler KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Selami Tütüncüoğlu tarafından yapılan İngilizce sunum ile Kuyumcukent ve KİAŞ hakkında bilgilendiler. KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, Blok Kat Malikleri Yönetim Kurulu Üyesi Rahmi Gayret, KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekilleri Mustafa Ertekin ve Abdullah Deniz’in de bulunduğu görüşmede ziyaretçiler transit yolcu ziyaretleri ve Kuyumcukent firmalarının Ortadoğu’ya yapıyor olduğu ihracatlarla ilgili sorular sorarak, merak ettikleri konuları öğrendiler. Görüşmenin ardından kısa bir Kuyumcukent turu yapan transit yolcular, misafirperverlikleri için Yönetim Kurulu’na teşekkür ederek tesisten ayrıldılar. Geçtiğimiz aylarda İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ile yapılan görüşmelerde Mutlu’nun da değindiği transit yolcuların Kuyumcukent’te ağırlanması

74 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

çalışmasının hızlandırılması için Blok Kat Malikleri ve KİAŞ Yönetim Kurullarından oluşturulacak heyet için Yönetim Kurulları komisyon üyelerini seçmeye başladı. Oluşturulacak olan heyet transit yolcu transferi ile ilgili geniş kapsamlı görüşmeler ve çalışmalar yaparak, başlatılmış olan ziyaretleri en kısa sürede arttırma hedefinde görevlerini yürütecekler. “Transfer için havaalanında bekleyen turistlerin alışveriş ve mola vermeleri için birkaç saatliğine Kuyumcukent’e getirilip daha sonra tekrar havaalanına bırakılmasını içeren proje için THY Yönetimi ile görüşmelerimiz devam ediyor. Bu konuda planlama çalışmalarımız devam ediyor, bunları aşma yolunda hızla ilerliyoruz. Kısacası Dubai’deki modeli buraya getirmek istiyoruz. Bir süredir üzerinde çalışıyor olduğumuz bu projede ciddi mesafeler kat ederek misafirlerimizi de ağırlamaya başladık” diye konuşan KİAŞ Genel Müdürü Selami Tütüncüoğlu atılacak bu adımın ardından Kuyumcukent’in önünde engellerin azalacağına ve hak ettiği yere daha çabuk ulaşacağına değindi.



Altın Dünyası • Fuardan

Uğur İnci Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Üstdağ;

“Fuara iyi hazırlanan firmalar kazandı”

İstanbul Jewelry Show’un vazgeçilmez katılımcı firmalarından Uğur İnci, yine başarılı bir fuar dönemi geçirdi. Fuarın iyi geçmesi için firmalara da bazı sorumluluklar düştüğünü söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Üstdağ, fuardan yıl sonu hedeflerine, trendlerden ihracat pazarına kadar birçok açıklamayı Altın Dünyası için yaptı. organizasyonları konusunda iyi bir hazırlık yapılmadıysa fuardan çok şey beklemek yanlış olur” dedi.

Yasaklar, dalgalanmalar, seçimler sektöre olumsuz yansıdı… 2013 yılsonunda yaşanan durgunluk ve 2014 yılı içerisinde yaşanan kredi kartına taksit sınırlaması, fiyat dalgalanmaları, seçimlerden kaynaklanan olumsuzlukların sektöre olumsuz yansıdığını anlatan Üstdağ, yaşanan bu gelişmelerin firmalarına yansımasını şöyle özetledi; “Yurtiçi satışlarına baktığımızda ciroda ciddi bir düşüş yaşadık. Seçimler sonrası yurtiçi satışlarda sevindirici bir yükselme var. İlk üç ayda maalesef hedeflerin altında kaldık, umarım devamında açığı kapatabiliriz.”

İ

stanbul Jewelry Show’un oldukça dikkat çeken firmalarından olan Uğur İnci, ürün çeşitliliği, stand konsepti ve profesyonel ekibiyle başarılı bir fuar dönemi geçirdi. Fuar sırasında olduğu kadar öncesinde de yoğun bir tempoyla fuara hazırlanan firmanın fuar değerlendirmelerini Uğur İnci Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Üstdağ, şu şekilde yaptı, “Firmamız açısından fuarı yurtiçi piyasa ve ihracat olarak ayrı ayrı değerlendirmeliyiz. İç piyasada satışlar önceki yıllara göre çok düşüktü. Bu yılın başlangıcına ve piyasa gidişatına bakarak iç piyasa konusunda beklentilerimiz düşüktü ve gerçektende öyle oldu. İhracat kısmına bakarsak hedefimizin üzerine çıktık. Var olan müşterilerimiz haricinde yeni alıcılarla olumlu görüşmelerimiz ve satışa dönen sipariş alımlarımız oldu. Kısaca fuardan mutlu ayrıldık.” Fuarda ağırlıklı olarak Irak ve Cezayirli alıcıların olduğuna değinen Üstdağ, “Bizim açımızdan ziyaretçi konusunda tatminkar bir dönem oldu. Fuara iyi hazırlanan, ödevini iyi yapan firmalar kazandılar” dedi. Fuarın en büyük avantajının yeni müşteri edinebilmek adına fırsatlar yarattığını ifade eden Üstdağ, fuarın özellikle yabancı alıcılarla bir arada olmayı daha da kolaylaştırdığını söyledi. Fuarın verimli geçmesi için firmalara düşen sorumlulukların da olduğunu anlatan Üstdağ, “Firma fuara iyi hazırlanmadıysa ve yeterli donanıma sahip değilse bu firmaya dezavantaj olarak dönecektir. Fuar öncesi koleksiyon ve ziyaretçi

“Bu yazın vazgeçilemeyecek takısı bileklik ve bilezikler. Büyük ve iri takılar ön planda. Büyük kolyeler, bilezikler ve uzun küpeler. Altın sarısı daha fazla tercih edilmeye başlıyor. Püskül detayı bolca bütün takılarda yer alıyor.” “Çalışanların yetki ve sorumluluklarını artırmak daha yaratıcı işler ortaya çıkarıyor” Alanında lider markalardan olan Uğur İnci’yi başarıya taşıyan etkenlerden birinin de personel motivasyonu olduğunu anlatan Üstdağ, “Motivasyonu yüksek çalışanların firmanın başarısına daha fazla katkıda bulundukları bir gerçektir. Her bireyin değişik kişilik yapısı olduğu için, motive edici faktörler de farklılık gösteriyor. Personelimin kendi departmanlarında karar alım sürecine katılmalarını sağlıyorum. Karar alınacak konuyla ilgili fikirlerini beyan ederler ve bu konu üzerinde tartışırız. Çalışanlar üzerinde baskıcı bir denetim mekanizması yerine denetimin uygun seviyede tutulmasından yanayım. Her sorunun sürekli yöneticiye sorulması yerine, çalışanların yetki ve sorumluluklarını artırarak daha verimli ve yaratıcı işler yaptıklarını düşünüyorum. Çalışanlar genellikle kendilerini rutine sokan işlerden sıkılır ve motivasyonu düşer, ancak çok fazla iş çeşitliliği de gözünü korkutup stres faktörünü ortaya çıkarır. Bizim yaptığımız işte bunu ayırt edebilmek çok zor olsa da, motivasyonun sağlanması açısından göz önünde bulunduruyorum. Yaptığımız şirket yemekleriyle tüm çalışanları bir araya getirip, kaynaşma sağlayıp motivasyona katkıda bulunuruz” dedi.

Kuyumculuk sektöründe takılar artık geleneksel çizgilerden çıkıp modern tasarımlara geçiş yaptı. Sizin açınızdan geleneksellik mi, inovasyon mu daha önce geliyor? Tabi ki inovasyon. Günümüzde teknoloji, tüketici, ürün her şey değişiyor. Bu anlamda rekabet ortamında ayakta kalabilmek için inovasyon şart. İnovasyonu sadece yeni ürün veya yeni teknik değil, üretim, ürün, hizmet, satış, pazarlama açısından değerlendirip ele almak gerekir. Son yıllarda firmalar ihracatın öneminin farkında. Sektör adına en gözde ihracat pazarları son dönemde hangi bölgelerden oluşuyor? Sizin bu konuda girişimde bulunmaya hazırlandığınız yeni pazar var mı? Cezayir, Fas, Libya, Irak, Dubai… Son dönemlerde ciddi artış yaşanan bölgeler. Biz de bu bölgelerle çalışıyoruz. 76 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Etkinlik

Mücevheri modaya dönüştüren marka ASSOS, 22 Mart Cumartesi akşamı Nossa Costa’da düzenlediği görkemli bir davet ile VIP müşterilerini ağırladı.

Her sezon oluşturduğu yeni koleksiyonlarla dikkatleri üzerine çeken Assos’ un Nossa Costa’da gerçekleşen daveti özel müşterileri tarafından büyük beğeni topladı. Nilay Dorsa’nın açılışını yaptığı gecede konuklarına sürprizlerle dolu bir davet hazırlayan ünlü mücevher markası Assos, Fatih Ürek’in verdiği konserle de geceye renk kattı. Assos Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Altınbaş ve eşi Ayşegül Altınbaş geceye ev sahipliği yaptı. Davet boyunca Fatih Ürek’in şarkılarıyla eğlenen davetliler arasından şanslı isimlere gece sonunda Assos’tan gümüş objeler hediye edildi. 78 ALTIN DÜNYASI • SAYI 102


SAYI 102 • ALTIN DÜNYASI 79


Altın Dünyası • Etkinlik

80 ALTIN DÜNYASI • SAYI 102


SAYI 102 • ALTIN DÜNYASI 81


Altın Dünyası • Haber

Dağıtım kanalımızı genişletmeye devam ediyoruz Alyans kategorisinde yalnızca Türkiye’nin değil Avrupa’nın sayılı firmalarından birisi olan Schwarz Alyans 6 ay gibi kısa bir süre önce faaliyet göstermeye başladığı iç pazardaki ilgiden memnun. Emir Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Sağ iç pazardaki çalışmaları ve kısa bir süre önce katıldıkları fuarla ilgili görüşlerini Altın Dünyası paylaştı. gibi kısa bir sürede üretip kendilerine teslim edebiliyoruz. Numune sistemi sağlıklı işleyince mağazaların da memnuniyet düzeyi artıyor.”

6 ay gibi kısa bir süre önce Türkiye pazarına yönelik olarak da faaliyet göstermeye başlayan Schwarz Alyans iç piyasadaki istikrarlı büyüme sürecine devam ediyor. Ürün çeşidi, servis hızı ve hizmet kalitesi ile fark yaratan firma Türkiye’nin dört bir yanındaki bayi ağını geliştiriyor. İç pazarda gördükleri tepkiden memnun olduklarını belirten Ferit Sağ çalışmaları ile ilgili şunları söyledi; “Uzun yıllardır yalnızca ağırlıklı Avrupa olmak üzere ihraç pazarlarına yönelik olarak faaliyet gösteren bir firma iken, Türkiye’deki potansiyelin gelişmesi ile birlikte 6 ay gibi kısa bir süre önce iç piyasaya yönelik olarak da faaliyet göstermeye başladık. Agresif olmayan bir strateji ile her bölgenin önde gelen perakende mağazaları ile işbirliğine giderek dağıtım kanalımızı yapılandırıyoruz. Bu kadar kısa bir süre içerisinde yaklaşık 100 satış noktası ile iş birliği yapar duruma geldik. Şu ana kadar gösterilen ilgiden memnunuz. Bundan sonraki süreçte de aynı anlayış ile hizmet vermeye devam edeceğiz.” Özellikle model zenginliği, ürün kalitesi ve servis hızı ile fark yarattıklarını belirten Ferit Sağ şu ana kadarki çalışmalarında müşteri memnuniyet düzeylerinin yüksek olduğunu, bu durumun da başarıyı getirdiğini belirtti. Avrupa’da olduğu gibi Türkiye’de de 1 günde sipariş teslimi sistemini başarı ile uyguladıklarını söyleyen Ferit Sağ şu noktaların altını çizdi; “Son derece profesyonel bir üretim sistemine sahibiz. Müşterilerimizin siparişlerini istisnasız olarak ertesi gün teslim edebilecek servis hızına sahibiz. Bu müşterilerimiz için önemli bir unsur. Biz Türkiye’de de Avrupa’da olduğu gibi numune sistemi ile çalışıyoruz. Bu sayede perakendeciler son derece zengin ürün çeşidini, sermaye ayırmadan müşterilerine sunup satış yapabiliyorlar. Biz de gelen siparişleri en yüksek kalitede sadece 1 gün 82 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Türkiye’nin demografik yapısının ve ekonomik gelişme hızının alyans talebini de olumlu etkilediğini söyleyen Ferit Sağ bu konudaki değerlendirmelerini şu şekilde ifade etti; “Türkiye istikrarlı ekonomik büyüme evresine sahip bir ülke. Aynı zamanda genç nüfus oranı da oldukça yüksek. Bu da evlilik sayılarının günümüzde de önümüzdeki yıllarda da fazla olacağı anlamına geliyor. Elbetteki bu alyans talebinin artış trendinde olacağının bir göstergesi. Biz de bu yüzden Türkiye pazarını göz ardı edemeyeceğimizi düşünerek, iç piyasaya yönelik de faaliyet göstermeye başladık. Söylediğim gibi şimdiden 100’e yakın satış noktasına ulaştık. Aynı hizmet anlayışıyla bundan sonra da faaliyetlerimize devam edeceğiz.”



Altın Dünyası • Fuar

Istanbul Jewelry Show altın ihracatına hareket kazandırdı

Dünya mücevher sektörünün gözdesi “İstanbul” oldu

UBM Rotaforte tarafından, Türk Ekonomi Bankası (TEB) Ana Sponsorluğu’nda organize edilen “Istanbul Jewelry Show” Mart 2014 Fuarını, tamamı sektör profesyonellerinden oluşan 26 Bin 974 (26.974) kişi ziyaret etti. TEB Ana Sponsorluğunda gerçekleştirilen “Istanbul Jewelery Show” Fuarında tüm dünya genelinden, Türkiye dahil toplam 111 ülkeden önemli alıcıların ziyareti ile milyon dolarlık ticari işbirliklerine imza atıldı. 25’den fazla ülkeden 1200’ün üzerinde firma ve marka, göz alıcı ürünlerini ilk kez “Istanbul Jewelry Show’da vitrine çıkarttı.

D

ünya mücevher sektörü fuarları arasında ilk 5 içinde yer alan ve sadece sektör profesyonellerine yönelik düzenlenen “ISTANBUL JEWELRY SHOW” Fuarı 38. Kez yerli ve yabancı sektör profesyonellerini İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR – Expo) bir araya getirdi. “Istanbul Jewelry Show” Mücevher Fuarı, toplam 6 salonda 60.000 m²’lik alanda Türkiye, İtalya, Çin, Hong Kong, Birleşik Arap Emirlikleri, Japonya, Hindistan, Tayland başta olmak üzere 25 ülkeden ihracatçı ve üretici firmaların ürün ve tasarımlarını tüm dünya genelinden 111 ülkeden önemli alıcılar ve sektör profesyonellerini ağırladı. 2014 yılı mücevher modası ilk kez bu fuarda sektörün beğenisine sunuldu! Fuarda, mücevher firmaları özel koleksiyonları, farklı konsept ve sunumlarıyla büyük ilgi topladı. 2014 yazının modası ise; renkli değerli taşlarla sentezlenen modeller, doğal taşlarla buluşan şifa dağıtan pırlantalı modeller, modernize olan otantik takılar, kelepçe bileklikler, oversize inci taşlar, üç boyutlu tasarımlar, safirler ve zümrüt taşlarla oluşturulan büyük ama hafif modeller oldu. Fuarda altın, pırlanta, mücevher, taş, montür, rafineri, gümüş, saat tasarımlarının yanı sıra vitrin malzemeleri, makine- ekipmanları ve kasa sektörünün önde gelen firmaları yeniliklerini sergiledi.

84 ALTIN DÜNYASI • SAYI 97 103

Özel alım heyetleri ile milyon dolarlık ticari işbirlikleri gerçekleşti! UBM Rotaforte tarafından Türk Ekonomi Bankası (TEB) Ana Sponsorluğu’nda düzenlenen “Istanbul Jewelry Show” Mart Fuarı’na; Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri, Hindistan, Lübnan ve Çin’den özel alıcı delegasyonlarının yanı sıra T.C. Ekonomi Bakanlığı, Rusya, Fas, Lübnan, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri ‘den alım Heyetleri katıldı. Toplamda Türkiye dahil, 111 ülkeden, 26 Bin 974 (26.974) sektör profesyoneli tarafından ziyaret edilen “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı, milyon dolarlık ticari işbirliklerinin gerçekleştirilmesi imkanını sundu. Gerek Türkiye’den, gerek yurtdışından kuyumculuk sektör profesyonellerinin yoğun ilgisini çeken, mücevher sektörünün buluşma noktası, “Istanbul Jewelry Show” Fuarı’nın, bu yıl 2.’si 16 -19 Ekim tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR – Expo) yine sadece sektör profesyonellerine yönelik düzenleniyor olacak. İstanbul Değerli Maden ve Mücevherat İhracatçıları Birliği, Mücevher İhracatçıları Birliği, T.C. Ekonomi Bakanlığı ve KOSGEB tarafından desteklenen Istanbul Jewelry Show, Uluslararası Fuarlar Birliği (UFI) kalite onayı ve Kalite Yönetimi Sistemi ISO-9001 belgesine sahip.


6. Ajur Mücevher Tasarım Yarışması sonuçlandı

6. Ajur Mücevher Tasarım Yarışması’nda “doğa ve aşk” diyerek başlayan yolculukta tasarımlar, mücevherle hayat bularak takıya dönüştü. Yarışmanın finalinde altın takı ve değerli taş kategorilerinde dereceye giren tasarımlar arasında yapılan değerlendirmede ilk üç eserin yaratıcıları ödüllerine kavuştu.

ALTIN VE DEGERLİ TAŞ KATEGORİLERİ İLK ÜÇ FINALİST ÖDÜLLERİ ILE...

ALTIN KATEGORİSİ BİRİNCİSİ DEFNE TEMALI HÜLYA MERT TASARIMI

SAYI SAYI103 97 • ALTIN DÜNYASI 85


Altın Dünyası • Fuardan

86 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 87


Altın Dünyası • Fuardan

88 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 89


Altın Dünyası • Fuardan

90 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 91


Altın Dünyası • Fuardan

92 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 93


Altın Dünyası • Fuardan

Tarz Alyans Yönetim Kurulu Başkanı Mert Ayarman:

“Ziyaretçi sayısına oranla alım oranı yüksek bir fuar oldu”

Ürünlerini İzmir’den Türkiye’ye ve yurtdışındaki birçok noktaya ulaştıran önde gelen alyans üreticisi Tarz Alyans, İstanbul Jewelry Show’un gelişimi ve markalaşmasının önemine her fırsatta dikkat çeken ve fuarı 10 yılı aşkın bir süredir katılımcı olarak destekleyen isimler arasında. Bu doğrultuda tüm yeni koleksiyonlarını fuar dönemlerinde beğeniye sunan Tarz Alyans, Mart fuarında görücüye çıkardıkları oldukça yoğun ilgi gören ürünlerini yaz sezonu boyunca müşterilerine sunmaya hazırlanıyor. Yönetim Kurulu Başkanı Mert Ayarman ile fuar ve fuarın ardından sektörü bekleyen hareketlilik üzerine konuştuk. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen İstanbul Jewelry Show Mart firmanız adına nasıl geçti, ziyaretçilerinize ne tür hizmetler sundunuz? Geçtiğimiz günlerde yaptığımız Mart fuarı maalesef bu sene şanssız bir döneme denk geldi. Yurt içinde tam seçim arifesi olması ve kafalarda bazı soru işaretlerinin olması yurt içi alıcı ziyaretçi sayısına olumsuz yansıdı. Ziyaretçi sayısı azalmasına karşı gelen ziyaretçilerde alım oranı yüksek oldu. Bu nedenle enteresan bir fuar geçirdiğimizi söyleyebilirim. Biz son aylarda yeni koleksiyonlarımıza yoğun bir hazırlık yapmıştık. Yurt içi ve yurt dışı müşterilerimize özel farklı koleksiyonlar ile hazırlandık. Satış grafiklerimizi incelediğimizde elişi ürünlerimizin satış oranının eski oranlara yaklaştığını gördük. Bu nedenle özel elişi model koleksiyonumuz olan ‘Ala Koleksiyon’umuzu büyüttük. Bu da satışlarımıza olumlu yansıdı diyebilirim. Fuarda ağırlıklı olarak hangi yabancı alıcı heyetleriyle karşılaştınız? Ziyaretçi açısından tatminkâr bir fuar dönemi yaşandı mı? Yurt dışı ziyaretçilerde tek olumsuz koşul maalesef yine siyasi konjonktürden kaynaklanan Rus müşterilerimizdeki azalma idi. Rusya ve Ukrayna’daki karışıklıklar bu bölge ziyaretçisine olumsuz yansıdı. Ancak Avrupa’dan ve ABD’den bazı yeni alıcılar görmek bizi mutlu etti diyebilirim. Fuarı hem sektör adına hem de firmanız adına değerlendirecek olursanız avantajlarını ve dezavantajlarını sıralayabilir misiniz? Ben Istanbul Jewelry Show’u yıllardır bizim fuarımız olarak dile getirmeye çalışıyorum. Birlikte sahipleneceğimiz birlikte daha da büyütmemiz gereken bir fuar. UBM ortaklığından bu yana çok daha düzenli çok daha modern bir fuar olmaya başladı. Biz katılımcılarda düzgün fuarın gereksinimi olan kurallara uymayı öğrenmeye başladık. Artik hedefimiz daha fazla ülkeden daha önemli alıcıları ülkemize çekebilmek. Bu tabii ki sadece Rotaforte’nin çalışmasıyla olabilecek bir durum değil. Bu noktada Rotaforte-IMMIB-Oda ilişkileri ve ortak çalışmalarının artmasını bekliyoruz. Ciro ve karlılık açısından nasıl bir yıl geçiriyorsunuz? Gündemde yaşanan dalgalanmalar yılsonu hedeflerinizi etkiliyor mu? Bu sene sürpriz bir sene olacak gibi gözüküyor. Son derece durgun iki aydan sonra zıplayan iş günlerini yasayacağımız bir yıl olacak. Umarım ülkesel ve bölgesel siyasi durumlar ticari hayatımızı çok etkilemeyecektir. Satışlarınızı pozitif yönde etkileyen en önemli konuları sıralayabilir misiniz? Satışların pozitif yönde etkileneceği en önemli etmen tabii ki kredi kartlarındaki taksit yasağının kalkması. Taksit yasağı doğal olarak kuyum alışverişinde çok ciddi düşüşler yarattı. Satış rakamlarındaki yüksek ederlerden dolayı taksitsiz alışveriş çok zora girdi. Maalesef aramızda bulunan bir kaç tefeci zihniyetli kişiyi yakala94 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

yıp cezalandıramayan sistem neden tüm camiayı cezalandırıyor anlamak mümkün değil. Umarım bu yasak çok yakında kalkacaktır. Tabi genel ekonomik durum ve Cumhurbaşkanlığı seçimindeki olası sorunlar da satış potansiyelini etkileyecektir. Başarıyı tetikleyen unsurlardan biri de personelin motivasyonunun yüksek olması. Firmanız için motivasyon artırıcı unsurları anlatabilir misiniz? Bizim şirket sistemimizde patron odaklı bir yapı yok. Tüm çalışanlar sistemin ortağıdır. Çırağından ustabaşına, sekreterinden genel müdüre kadar her çalışan bireysel performansını ne kadar yüksek tutarsa şirket o oranda başarılı olur. Şirket ne kadar başarılı olursa maddi bölüşümde o oranda yüksek olur. Gerçek demokratik şartları uyguladığımızda yani fikir söyleme özgürlüğü, yanlısı bulma ve düzeltme, gerçekten yanlış yapanın uyarıldığı doğru yapanın teşvik edildiği bir sistemde başarının ve inovasyonun daha fazla olacağına inanıyorum. Son yıllarda firmalar ihracatın öneminin farkında. Sektör adına en gözde ihracat pazarları son dönemde hangi bölgelerden oluşuyor? Sizin bu konuda girişimde bulunmaya hazırlandığınız yeni pazar var mı? İhracat çok ama çok zor bir iş. Çok zengin bir ülke ihracat yapmanın çok kolay olacağını düşünmek hayal olur. Onun yerine önce ihracat yapan firma kendisini, ürününü ve imalat kabiliyetini çok iyi tanımalıdır. Bundan sonra hedef seçilecek ülke iyi değerlendirilmeli o ülke şartlarına uygun ev ödevi iyi çalışılmalı, en son olarak da o ülkeye doğru yatırımlarla ihracata girişilmelidir. Eskisi gibi fuara katılıp hiç tanımadığımız bir ülkeden sipariş almak kolay değil elbette. Yani bizim başarılı olduğumuz ülkede başka firmalar başarısız, başka firmaların başarılı olduğu ülkelerde biz başarısız olabiliriz. Ancak genel konjonktüre baktığımızda tabi ki Kuzey Irak, Orta Doğu ülkeleri, Rusya ihracatta en aktif olunan ülkeler. Yaz sezonunun gelmesiyle birlikte sezon trendleri belli olmaya başladı. Yaz sezonunda ağırlıklı olarak hangi tarz ürünler karşımıza çıkacak? Biz Orta Avrupa’daki başarımızı devam ettirmek artırmak amacindayiz. Birkaç yeni pazarda daha araştırma içindeyiz ama bu pazarlar hem ülkemize uzak hem de 2014 şartlarını düşündüğümüzde iyi analiz yapmamızı gerektiren ülkeler. Bu nedenle çalışmalarımız devam ediyor. Yaz sezonu ürünrdık… Çalışarak. lerimiz zaten Mart fua- 4 Nasıl başa asyon rında görücüye çıkan ve Geleneksellik mi inov 4 yeni yeni vitrinlere ulaşmu? Harman. maya başlayan koleksiak mı yonlarımızdan oluşuyor. 4 Kurumsallaşm Bu dönemde artık Ekim markalaşmak mı? (!) fuarına dek yeni model Kurumsallaşabilmek çalışması yapmayacağız. yurt dışı mı?

Kısa kısa…

4 Yurt içi mi Globalizasyon.



Altın Dünyası • Fuardan

KİAŞ’ın İstanbul Jewelry Show’da ilk defa “Kuyumcukent Pavilyonu” açması ses getirdi! Ortadoğu’nın en büyük entegre altın, gümüş mücevher üretim ve ticaret merkezi olan Kuyumcukent, yeni Yönetimi ile birlikte sektörün cazibe merkezi olma yolunda ciddi adımlar atıyor. Kuyumcukentli firmalar 20-23 Mart 2014 tarihleri arasında gerçekleşen İstanbul Jewelry Show’da Kuyumcukent’in birlik ve beraberliğini bir kez daha sektöre kanıtlamış oldu. CNR Expo Center’da gerçekleşen sektörün en önemli fuarı İstanbul Jewelery Show’da; KİAŞ Yönetimi ve UBM Rotaforte arasında yapılan işbirliği ile Kuyumcukent firmaları Kuyumcukent Pavilyonu’nda yerlerini alarak Kuyumcukent çıkartması yaptılar. Kuyumcukent içerisinde faaliyet gösteren orta ölçekli 22 firma (Ahmet Karbeyaz, Arjan Gold, Berbey Kalıp, Berhan Cıvıldar, Çavuşlar Kuyumculuk, Delaloğlu Kuyumculuk, Ege Kuyumculuk, Erva Gold, Göğüş Kuyumculuk, Harree Stone, İkra Kuyumculuk, Işık Gold, İvian Gold, Karaağaç Altın, Küçükler Kuyumculuk, Murobu Takı, Pina Kuyumculuk, Pamira Kuyumculuk, Rüzgar Stone, Staf Diamond, Suset Kuyumculuk, Toprak Kuyumculuk), KİAŞ tarafından kendilerine sağlanan çok özel fiyat ve avantajlardan yararlanarak yapılan anlaşmanın sağladığı fırsatı değerlendirerek yer aldıkları fuarda; hizmetlerini uluslararası piyasaya pazarlayarak markalarını büyütme ve dünyaya açılma fırsatı buldu. % 38 oranındaki daha cazip fiyatlarla birlikte, KOSGEB desteğinden de faydalanan Kuyumcukent firmaları, fuardan oldukça avantajlı çıktı. Kuyumcukent Pavilyonunda yer alan firma sahipleri ile yapılan görüşmelerde; Kuyumcukent olarak uluslararası bir organizasyonda yer almaktan memnun olduklarını, verilen tercüman hizmetinin oldukça faydalı olduğundan, kendilerine sunulan fiyat politikası ve KİAŞ Yönetimi ve çalışanlarının fuar boyunca kendilerine destek olmalarından dolayı gelecek fu-

96 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

arlarda da yer almak istediklerini belirttiler. Fuar süresince UBM Rotaforte Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Kuyumcukent Blok Kat Malikleri Yönetim Kurulu Üyesi olan Şermin Cengiz, İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler gibi sektörün önemli isimleri Kuyumcukent Pavilyonu’nu ziyaret ederek Kuyumcukent firmalarıyla bir araya geldiler. Kuyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, KİAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Selami Tütüncüoğlu başta olmak üzere, Kuyumcukent Yönetimleri önemli ziyaretler esnasında ziyaretçilere eşlik ederek Kuyumcukent’i ve Kuyumcukentlileri tanıttı. Fuar sonunda öneri ve görüşleri alınan firma sahipleri; gelecek fuarlarda daha merkezi bir alanda, üretici vurgusunun daha ön planda olduğu geniş bir stantta yer almak istediklerini belirterek güzel bir fuar geçirdiklerini dile getirdiler ve bu fırsatı kendilerine tanındığı için KİAŞ’a teşekkür ettiler. KİAŞ Yönetimi; ilk kez projelendirilen pavilyon çalışmasının tüm detaylarını katılımcı firmaların fikirleri doğrultusunda yaparken, gelecek fuarlarla ilgili yeni çalışmalarla ilgili işbirliğine gidileceğini belirtti. Firmaların gösterdiği ilgiden memnun olduğunu belirten KİAŞ Genel Müdürü Selami Tütüncüoğlu; bu projeyi birlikte başlatan Kuyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç ve UBM Rotaforte Yö-


“Ufak Esnaf Olarak Burada Yer Almak Bizim İçin Ciddi Bir Adım Oldu” Pamira Kuyumculuk Coşkun Kurtuluş Firma Sahibi

netim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Kuyumcukent Blok Kat Malikleri Yönetim Kurulu Üyesi olan Şermin Cengiz’e teşekkür ederek, gelecek fuarlar için firmaların belirttiği görüşlerin tamamını dikkate alacaklarını, organizasyonun Kuyumcukent ailesinin yurtdışına temsili açısından güzel bir adım olduğunu ve gelecekte bunun sadece İstanbul’da değil, diğer illerde hatta ülkelerde tekrarlanacağını söyledi.

“Kafamdaki Soru İşaretleri Fuarla Birlikte Son Buldu”

“KİAŞ’ tan Aldığımız Destek Bizim İçin Çok İyi Oldu”

Elm Gold / Vahap Karaağaç Firma Sahibi

KRüzgâr Stone – Ahmed Bülent Çilkaya / Firma Sahibi

“Fuara ilk kez katılıyorum. Gelecek fuarlar için daha umutluyuz. Bu acemiliği atlatıp KİAŞ ailesinden bundan sonra çok daha büyük organizasyonlar bekliyoruz. Fuarla ilgili katılmadan önce kafamda birçok soru işaretleri vardı, ancak fuarla birlikte bu son buldu. Fuar kendi adıma oldukça iyi geçti. Bundan sonraki fuarlara katılmayı düşünüyoruz. KİAŞ’tan daha gösterişli bir alan istiyoruz.”

“Anadolu ve yurt dışından gelecek müşterilere ulaşmak, kendi markamı duyurmak, ürünlerimi tanıtmak, kalitemi göstermek, kısacası hizmetimi insanlara sunmak amacıyla katıldığım fuarda bu pavilyonda yer almaktan memnun olduğumu söyleyebilirim. İlk defa katılmamıza rağmen oldukça iyi geçti. Bundan sonra gerçekleşecek fuar organizasyonlarına katılmak isterim. KİAŞ’tan aldığımız destek bizim için çok iyi oldu, ayrıca standımız için daha çok görselliğe önem verilmeli diye düşünüyorum…”

“Kuyumcukent Pavilyonu Daha İyi Yerlerde Olmalı”

“Farklı Ürün Hizmeti Veren Firmaların Birbirinden Ayrılması Önemli Bir Husus”

Pina Kuyumculuk Oktay Atasoy / Firma Sahibi “Kendimizi tanıtmak, müşteri sayısını arttırmak için katıldığımız fuarda; beklentilerimizin üzerinde bir gelişim gösterdik. Kuyumcukent Pavilyonu olarak daha iyi ve dikkat çekici yerlerde olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Gelecek fuarlara da katılmayı düşünüyoruz.”

Çavuşlar Kuyumculuk Kürşat Geçgil / Firma Sahibi “Yeni müşterilerle tanışmak, yeni bir vizyona sahip olmak, ürünleri tanıtmak ve kendimizi geliştirmek amacıyla fuara katıldık. Fuar firmamız adına güzel geçti. Genel olarak bir sıkıntımız yok. Bu fuara 5. kez katılıyorum ve gelecek fuarlara da katılmayı düşünüyorum. Farklı ürün hizmeti veren firmaların birbirinden ayrılmasının daha faydalı olacağını düşünüyoruz.”

“Kuyumcukent’ in Fiyat Politikası Oldukça İyi ve Bu Şartlarda Gelecek Fuarlarda da Yerimizi Almak İsteriz” Staf Diamond – Carlos Borucu & Rafi Ekser / Firma Ortakları “Kendimizi tanıtmak ve yurt dışı bağlantısı kurmak amacıyla fuara katıldık. Daha önce de birçok fuara katıldık, ancak bu fuardaki katılımcı sayısını az bulduk, özellikle firmamızın en çok hitap ettiği ABD’ den katılımcı göremedik ve İspanya, İtalya’dan katılımcılar ise oldukça az diyebiliriz. Kuyumcukent’in fiyat politikası oldukça iy,i bu şartlarda gelecek fuarlarda yerimizi almak isteriz. Gelecek fuarlarda daha geniş kapsamlı bir organizasyonun yapılmasını isteriz.”

“Yeni müşteri sağlamak ufak esnaf olarak, Kuyumcukent’in sunduğu pavilyonda yerimizi almaktan mutluyuz. Bu destekle burada yerimizi almak bizim için ciddi bir adım oldu. Fuara genel olarak katılımcının az olması bizleri de etkiledi. Daha iyi olabilirdi. Bu nedenle durgun geçse de yeni müşterilerle tanışma fırsatımız oldu. Daha fazlasını ümit ederdik. İlk kez katılıyoruz ve bundan sonraki fuarlarda da yer almak istiyoruz. Hol içerisinde ara biraz daha boşluk olabilirdi. Bundan sonraki fuarlarda ürün ayrımlarının daha net yapılmasının daha faydalı olacağını düşünüyorum.”

“Kuyumcukent’in Bu Fuarlarda Devam Etmesinden Yanayız” Toprak Kuyumculuk (Jessica) Ahmet Duran Güdücü Firma Sahibi “Yeni pazar ve ihracatlara yönelik çalışmalar için katıldığımız fuar bizim için iyi bir fırsat oldu. Daha önce de fuar deneyimlerim oldu. Kuyumcukent bünyesinde ilk kez yer alıyoruz. Genel olarak memnun olduğum fuarda gelecek fuarlara da katılmayı düşünüyorum. Kuyumcukent Pavilyonu’nun bundan sonraki fuarlarda daha gösterişli ve daha ön planda olması gerektiğini düşünüyorum. Kuyumcukent’ in bu fuarlarda devam etmesinden yanayız.”

“Üretici Firma Vurgusunun Öne Çıkartılması Çok Önemli” Küçükler Kuyumculuk Celal Küçükler Firma Sahibi “Yıllardır bu fuara katılıyoruz. Kuyumcukent Pavilyonu’nda yer almaktan memnunuz. Ekim ayında düzenlenecek fuara da katılmayı düşünüyoruz. KİAŞ’ tan stant çalışmalarında üretici firma vurgusunu her zaman öne çıkarmasını istiyoruz.” SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 97


Altın Dünyası • Fuardan

Merkezi Elazığ’da bulunan ve Kuyumcukent’te de üretim atölyesi olan Acarın Kuyumculuk; İstanbul Jewelry Show’da başarılı sonuçlar elde ederek, ihracat alanında yeni pazarlara yönelme konusunda emin adımlar attı. Acarın Kuyumculuk; yeni modelleriyle büyük beğeni toplarken, yurtdışından neden yüksek talep aldığını ispatlamış oldu.

Ü

lkemizin önde gelen bilezik üreticilerinden biri olan ve Elazığ’da merkezi bulunan Acarın Kuyumculuk; üçüncü kez katıldığı İstanbul Jewelry Show’dan başarıyla ayrıldı. Özel üretim teknikleri kullanarak, bilezik üretiminde birçok yeni türün ortaya çıkmasını sağlayan Acarın Kuyumculuk; yine ses yetirecek ve bir benzeri başka firmalarda yer almayan çarpıcı koleksiyonlarıyla dikkat çekti. Acarın Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Acar; her fuarda koleksiyonlarını baştan sona yenilediklerini belirterek; “Nerdeyse firmamızda 15 günde bir yeni ürünler ve yeni konseptler vitrinlere çıkıyor. Fuar boyunca; AR-GE’ye yaptığımız yatırımları, yenilikçi anlayışımızı ve ülke kuyumculuğumuzun özgün örneklerini farklı ülkelerden gelen sektör mensuplarına göstermekten dolayı büyük mutluluk duyduk” dedi. Bu yıl fuarda benzersiz bir tasarımı sadece çok özel müşterilerine gösterdiklerini kaydeden Hakan Acar; bu orijinal tasarımın ve tekniğin, taklit edilmemesi için çok sıkı koruma altına aldıklarını, fuar boyunca bir görenin bir daha gelerek bu özel ürünü yakından incelemek istediğini söyledi. Yeni yapılan çok özel ürünlerin ihracatta kullanılacağını kaydeden Acar, şöyle konuştu: “Sürekli yeni modeller piyasaya sunuyoruz. Fuar dönemlerinde ise daha önce benzeri yapılmamış üretim ve döküm teknikleri kullanıyoruz. Bu yenilikçi yaklaşımımızı şirketimizin misyonu olarak kabul ediyoruz. 16 Mayıs’ta Antep fuarında yine yerimizi alacağız. İstanbul Jewelry Show, firmamız için çok başarılı geçti. Markamız ağırlıklı olarak ihracat çalışmaları yapmaktadır. Bu fuar; ihracat amacımıza çok uygun geçmiştir. Arap ülkeleri ağırlıklı olarak çalışmakla birlikte bu yıl ilk kez İsrail’e de ürünlerimizi sunacağız.” Ülkemizde 30’a yakın ilimizde satışa sunulan Acarın markalı bilezikler; Elazığ’ın en büyük ulusal markalarından birisi. Acarın; İstanbul Jewelry Show kapsamında 500 yeni modelini ilk kez gözler önüne serdi. 98 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Fuardan

Fuar boyunca piyasanın nabzı Harem’de attı

Sektörümüzün köklü kıymetli madenler markalarından biri olan Harem Döviz & Altın, ilk kez katılım gösterdiği İstanbul Jewelry Show’da ziyaretçilere güncel piyasa verileri sunarak fuarı renklendirdi. Özellikle mobil cihazlarda pratik kullanım imkanı sunan Harem online uygulaması, markanın standında yer alan dev ekran ile katılımcıların ve ziyaretçilerin bilgisine sunuldu.

Y

ıllardır kuyum sektörüne hizmet sunan, güven içinde firmaların değerli maden ve döviz işlemlerini yaptırdığı Harem Döviz & Altın; ilk kez katıldığı İJS’de ziyaretçilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Tamamen sektör temsilcilerine markalarının çeşitli hizmetlerini

anlatmak, sanal âlemde imza attıkları çalışmaları göstermek ve yeni müşteriler ile tanışmak için fuara katılan Harem; bu amacına ulaşarak fuardan mutlu ayrıldı. Harem Altın & Döviz Genel Müdürü Ara Miraşoğlu; ilk kez katılım gösterdikleri İJS çatısı altında sektör mensupları, mevcut Harem müşterileri ve yeni müşteri adaylarıyla bir araya gelme şansı yakaladıklarını belirterek; “Yıllardır bu sektöre hizmet sunan markamız, sektörümüzün en önemli organizasyonuna da renk katmıştır. Yerli ve yabancı ziyaretçilerin dev ekranımız vasıtasıyla güncel piyasa verilerine anlık ulaşması, her şeyden önce fuarımızda hoş bir detay oluşturmuş ve artı değer sağlamıştır” dedi. Fuar ortamında birçok sektör mensuplarıyla bir araya gelmelerinin, yeni fikirlerin ve düşüncelerin ortaya çıkmasına önayak olduğunu kaydeden Ara Miraşoğlu; seçimin ardından ekonomide istikrarlı verilerin ortaya çıkacağını, ekonomik döngünün tekrar hızlanacağını ve birçok sektörde iş hacminin artacağını ileri sürdü. Fuara katılan birçok kişi Harem Altın’ın standını ziyaret ederek, akıllı telefonlarında ve tabletlerinde kullandıkları Harem Altın online uygulaması için firma yetkililerine teşekkür ettiler. Günümüzde; tüm piyasa verilerinin, yorumların ve değerli madenlerle ilgili işlemlerin yer aldığı özel program, binlerce kişi tarafından mobil cihazlarda ve bilgisayarlarda kullanılıyor.

Fuarın sultanı görenleri büyüledi İstanbul Jewelry Show, her yıl olduğu gibi birbirinden özel ve çarpıcı tasarımlara ev sahipliği yaptı. Tüm bu tasarımlar arasında daha önce hiç yapılmamış bir örgü sistemini geçmişten alarak takıya uyarlayan Akdin Kuyumculuk; “ZultanaKonstanza” isimli koleksiyonuyla Jewelry şovun şovunu yaptı.

T

rabzon hasır takısının köklü üreticilerinden olan, 36 yıllık tarihiyle önemli başarılara imza atan Akdin Kuyumculuk; son yıllarda daha önce yapılmamış tarzlarda tasarımlar ortaya koyarak, katma değer yaratan çalışmalara imza atıyor. Geçtiğimiz yıl ki İJS Mart fuarında “Altına Tarihi Dokunuş” isimli koleksiyonuyla yağlı boya sanatının inceliklerini Trabzon hasırına yansıtan ve büyük beğeni toplayan Akdin; geçen 12 ayın ardından ortaya çıkardığı “ZultanaKonstanza” isimli özel koleksiyonuyla Türk kuyum tarihinde unutulmayacak bir başka çalışmayı daha hayata geçirdi. Son yıllardaki en durgun İJS fuarını sektörün yaşadığını, çok özel bir çalışmanın sonucu olan ‘ZultanaKonstanza’ koleksiyonuyla kendi stantlarında bu durgunluğu hissetmediklerini kaydeden İhsan Akdin; “Eğer bizde çok farklı ve özel bu koleksiyonumuzu yapmamış olsaydık fuarın durgunluğu bize de sirayet edecekti. Anadolu’nun ücra bir köşesinde çok az kişi tarafın100 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

dan yapılan bu örgü sistemini, takı üretimine uyarlayarak tüm gözleri üzerimize çektik. Fuar boyunca yerli yabancı birçok ziyaretçiyi ağırladık.” diye konuştu. Tamamen el işi ve sınırlı sayıda üretilen bu özel koleksiyon için fuar öncesi belirledikleri işlem hacmine ve talebe çok rahatlıkla ulaştıklarını, tahminlerinin ötesinde gelen yoğun siparişlere karşılık vermek için tüm imkânlarını zorlayacaklarını dile getiren Akdin; “Fakat biliyoruz ki ne kadar zorlarsak zorlayalım bu özel örgüyü yapan sınırlı sayıda kişi var. Makinede yapılmadığı için üretim miktarını zaman içinde kademeli olarak arttıracağız” dedi. İlk aşamada 32 parçadan oluşan “ZultanaKonstanza” 14 ayardan 22 ayara kadar üretilebiliyor. Yakın zaman içinde Akdin Kuyumculuk; bu koleksiyonun ürün çeşidini arttıracak ve uluslararası fuarlara katılım gösterecek. Birçok farklı aksesuara uyarlanabilecek bu özel örgü sistemi; ayrıca her ülkenin kendi kültürel öğeleriyle harmanlanarak, farklı görünümlere bürünerek vitrinlere çıkacak.



Altın Dünyası • Fuardan

İstanbul Jewelry Show’da Venedik Sokağı Orotalia, rengârenk Venedik evleri, Venedik kostümlü mankenleri ve İtalyan tasarımlarıyla Venedik sokağını yeniden Istanbul Jewelry Show’da kurdu. Orotalia adına verimli geçen fuarı Firma Sahibi Sadık Koşucuoğlu Altın Dünyası için değerlendirdi. Her yıl, fuarlarda kullandığı farklı tasarım stantları ve koleksiyonlarıyla merak uyandıran Orotalia, bu yıl da İtalyan tasarımcılarının hayal gücüyle şekillenen mücevher tasarımları ve gözde koleksiyonlarını Venedik Sokağı’ında ziyaretçilerine sundu. Firma Sahibi Sadık Koşucuoğlu fuarın Orotalia adına oldukça verimli geçtiğini şu cümlelerle dile getirdi: “İstanbul Jewelry Show Orotalia için verimli gelişti. Gelen dostlarımızla olumlu görüşmeler yaptık. Yeni iş ortaklarımız oldu. Fuara iddialı geleceğimizi söyledik. Ve beklentileri karşıladığımıza inanıyoruz. Firmamıza olan medyanın ve ziyaretçilerimizin ilgisi de bizi çok memnun etti. En başta Ocean, Stella ve Elenore her zamanki gibi rağbet gören koleksiyonlarımız oldular. İtalyan tasarımcılarımızın eşsiz koleksiyonları fazlasıyla dikkat çekiciydi. Bunların hepsinin yanı sıra özel bir çalışmayla oluşturulan Venedik konseptli standımız olduğunu düşünüyoruz. Her anlamda Mart 2014 fuarı bizim tam istediğimiz doğrultuda ilerledi. Yeni koleksiyon çalışmalarımıza başladık. Bir dahaki fuara, yeni, canlı ve her zamanki çizgimizle görüşmek üzere”.

Lavin fuardan mutlu ayrıldı

İstanbul Jewelry Show Mart’tan her yıl olduğu gibi bu yıl da pek çok katılımcı memnun ayrılırken mutsuz ayrılan firmalar da oldu. Lavin Pırlanta için ise fuar başarılı sonuçlandı. Firma Ortağı Cem Mağzalçioğlu piyasaya göre çok da verimli olmayan fuarın Lavin adına olumlu geçmesine etki eden faktörleri Altın Dünyası ile paylaştı. Lavin Pırlanta Firma Ortağı Cem Mağzalçioğlu piyasaya göre çok da verimli olmayan fuarın Lavin Pırlanta adına olumlu geçtiğini dile getirdi. Ürün çeşidi ve iç piyasadaki atılımları sonucu oluşan müşteri portföyünün buradaki en büyük etken olduğunu belirten Mağzalçioğlu “Fuar için hazırlamış olduğumuz sertifikalı pırlanta çeşitlerimiz müşterilerimizin ilgisini oldukça cezp etti.”dedi. Fuarın yurtdışı ziyaretçi sayısında azalma gözlemlediklerini dile getiren Mağzalçioğlu “Geçtiğimiz yıllara kıyasla pırlanta, çıplak taş ve mücevher kategorisinin yabancı ziyaretçi sayısında ciddi bir azalma söz konusuydu. Özellikle Rusya’dan gelen ziyaretçi sayısının azalması bu fuarda dikkat çekti. Biz Lavin Pırlanta olarak iç piyasada yaptığımız atılımlarla ciddi bir müşteri portföyüne sahip olduğumuz için bu durumdan çok fazla etkilenmedik.” Fuar organizasyonun büyütülmesinin, gerçek anlamda toptancı olmayan perakende firmaların fuara katılımının niteliksiz katılımcı sayısını artırdığına da değinen Cem Mağzalçioğlu böylesi bir büyümenin organizasyonun ve nitelikli katılımcıların yararına olmadığını söyledi. 102 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Haber

İnternet teknolojilerinde yaşanan gelişmeye paralel olarak son derece dikkat çekici başarı hikayeleri de ortaya çıkıyor. 4 yıl içinde milyonlarca takipçiye ulaşan ve oldukça yüksek satış rakamları gerçekleştiren TESBİHANE bunlardan biri. Tesbih gibi niş bir pazarda oldukça başarılı olan TESBİHANE, zengin model çeşidi ve profesyonel çalışma sistemi ile kuyumcuların da hizmetinde. Üstelik ülkenin dört bir yanındaki hazır müşterileri ile birlikte. İnsanlık tarihinin en önemli teknolojik buluşlarından birisi olan internette başarı hikayeleri yazılmaya devam ediliyor. Tesbih gibi niş bir pazara yönelik olarak 4 sene önce Veysel faaliyet göstermeye başlayıp günümüze geldiğimizden milyonarca takipçi ve oldukça Çimenci yüksek cirolara ulaşan Tesbihane de bu başarı hikayelerinden biri. İnternet sitesi ve sosyal medya üzerinden milyonlarca takipçiye ulaşan Tesbihane oldukça yüksek satış rakamlarına ulaşmanın da ötesinde son derece yüksek bir marka bilinirliği oranına da sahip durumda. Tesbih ile ilgili internette bir arama yaptığınızda Tesbihane’ye rastlamama gibi bir şansınız yok. Hakan Bu Tesbihane’nin başarısıKapıyoldaş nın altında yatan en önemli faktörlerden biri. Ancak bununla birlikte ürün çeşitTesbih kuyumcular için de hala niş bir pazar liliği, servis hızı, ürün kalitePerakendecilikte gösterdikleri başarılı performansı, topsi ve fiyatlar da firmanın hıztan platformda da göstereceklerini düşündüğünü söyleyen lı büyümesini etkileyen diHakan Kapıyoldaş, sahip oldukları kritik başarı faktörleri ile ğer önemli faktörler arailgili şunları söyledi; “Yalnızca tesbih tasarımı yapan özel bir sında yer alıyor. Bu yüzden tasarım ekibi kurduk. Tesbih kültürünü detaylı olarak inceTesbihane perakende satışliyor ve bu konuda AR-GE için önemli kaynak ayırıyoruz. larda son derece başarılı bir Bu sayede binlerce modelden oluşan son derece geniş bir performans sergiliyor. tasarım havuzu oluşturduk. Bununla birlikte son derece etKonunun sektörümüzü ilgikin bir tedarik sistemi yönetimi kurduk. Bu sayede en süt lendiren kısmı ise Tesbihane’nin kuyumcu mağazaları ile işbirliğine giderek Türkiye’nin düzey kalite ve uygun fiyat bileşenine sahip durumdayız. dört bir yanında toptan satış organizasyonu kurmaya başlıyor olması. Konunun deBununla birlikte oldukça yüksek bir marka bilinirliğine de taylarını Tesbihane Kurucu Ortağı Hakan Kapıyoldaş şu şekilde açıkladı; “İnternetulaştık. Artık Türkiye’nin dört bir yanında tanınır durumte tesbih ürün grubu ile ilgili son derece niş bir pazar olduğunu gördük ve ortağım dayız. Tabi bunlara servis kalitemiz ve hızımızı da eklemeVeysel Çimenci ile birlikte 4 sene önce sitemizi kurduk. Bizim kültürel miras olamiz gerekir. Bütün u faktörler bir araya geldiğinde Kuyumrak tanımladığımız tesbih kategorisinde ürün seçimi ve tanıtıma büyük önem verdik. cularla da son derece başarılı, kazan-kazan Gerek modellerimiz ve gerekse hizmetimiz büyük beğeprensibine dayalı bir işbirliği gerçekleştireni gördü. Yalnızca Türkiye’nin dört bir yanına değil ABD ar tesbihin cul yum Ku bileceğimizi düşünüyorum. Bu konudaki iş ve Japonya’ya dahi tesbih satar duruma geldik. Önceleöneminin farkındalar. modelimiz satış noktası formatında başlari oldukça düşük fiyatlı tesbihler satıyorken sepet ortalan işe gel i yacak. Kuyumcular için özel olarak tasarekl sür mamız her geçen gün artış eğiliminde. İnternet üzerinden bih Tes lattığımız vitrin ekipmanlarında birbirinden 25.000 TL fiyatlara da tesbih satabilen bir sisteme, marve son derece ilgi gören özel tesbih koleksiyonlarımızı sergileyecekaya ve müşteri güvenine sahibiz. Satışların artması ile birbir kategori. Bu alana ğiz. Kuyumcular artık tesbihi daha profeslikte çalıştığımız üretici sayısı, ürün çeşitliliği, ürün kalitesi yönelik profesyonel hizmet yonel ve daha kazançlı bir şekilde satacakve servis hızımız da arttı. Kendi bünyemizde de üretim faa arl cul um lar. Önümüzdeki dönemde kuyumcu makuy k aliyetlerine başladık. Bu alanlarda başarılı bir seviyeye ulaverere şınca toptan pazarda da faaliyet gösterme kararı aldık.” birlikte bu alandaki boşluğu ğazalarına yönelik çalışmalarımızla büyümeyi planlıyoruz.” dolduracağız. 104 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Etkinlik

Jival'de dopdolu geçen Mart Fuarı 20-23 Mart tarihleri arasında düzenlenen 11.Yıldız Kuyumcular Buluşması her yıl olduğu gibi bu yıl da baharın coşkusuyla ve büyük oranda katılımla gerçekleşti.

J

ival’in gelenekselleşen Yıldız Kuyumcular Buluşması bu yıl da ses getirdi. 20-23 Mart tarihleri arasında düzenlenen 11. Yıldız Kuyumcular Buluşması yurtiçi ve yurtdışından gelen birçok ziyaretçinin katılımıyla gerçekleşti. Her zevke uygun, kalite ve şıklığın tasarıma yansımış halini ziyaretçileriyle buluşturan Jival, bir kez daha önemli bir organizasyona imza attı. Türkiye ve yurtdışından gelen, iş ortaklarının buluştuğu fuarda bu yıl düğün sezonun başlaması nedeniyle özellikle gelin setleri büyük ilgiyle karşılandı.

106 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 107


Altın Dünyası • Seçim

Mücevher ihracatçıları yeni yönetimi seçti Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün en önemli kurumlarından birisi olan Mücevher İhracatçıları Birliği seçimleri yapıldı. 15 Nisan 2014 Salı günü İstanbul Dış Ticaret Kompleksi’nde gerçekleştirilen ve 400’e yakın mücevher ihracatçısının oy kullandığı seçimde ihracatçılar Turkuaz Grubu ile devam dedi.

M

ücevher sektörünün dünya pazarlarındaki payını artırmak ve rekabet gücünü kuvvetlendirmek için çalışmalar yürüten Mücevher İhracatçıları Birliği, Türkiye ekonomisine sağladığı katkıyı da giderek artırıyor. Ayrıca birlik; üyelerine, tüm ihracat faaliyetlerinde destek verirken, sektörün gelişimini sağlamak adına sosyal projelerle de çalışmalarını destekliyor. Mücevher İhracatçıları Birliği’nin yeni Yönetim Kurulu; Ayhan Güner (On Mücevherat) Başkanlığında Can Özkök (İnnova Kuyumculuk), Mustafa Atayık (Gizil İnci), Mustafa Kamar (Motif Kuyumculuk), Zeki Belbak (Belbak Hed. Eşya), Hakan Saraç (Mert Kuyumculuk), Rober Taş (Cetaş Kuyumculuk), Mehmet Can Özdemir (HRD Antwerp), Vartan Marancı (Marancı Kuyumculuk), Turhan Gürdal, Gürkan Merim (Model Kuyumculuk) tarafından oluştu. Denetim Kurulu’nu oluşturan isimler ise; Süleyman Akgün (Akgün Silver), Muhammet Ali Şengül (Şengül Kuyumculuk) ve Murat Başak (Garni Kuyumculuk). Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanlığını dört yıl süre ile yürütmek üzere seçime iki liste katıldı. “Biz İhracatı Biliyoruz, Hep Birlikte Zirveyi Hedefliyoruz” sloganı ile seçimlere katılan ve yeniden seçilen Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Güner yaptığı açıklamada öncelikle tüm sektör temsilcilerine kendisine ve yönetim ekibine gösterdikleri güvenlerinden dolayı teşekkür etti. Ayhan Güner, “Mücevher sektörü olarak ülke ekonomisi için yarattığımız katma değer her geçen gün artıyor. Yeni yönetimimizle birlikte sektörümüzün sesi olmaya devam edeceğiz. Sorunlarımızı her platformda yineliyoruz. Bu sorunların çözümü ve başladığımız işleri tamamlamak adına yeniden göreve talip olduk. Sektörü sadece mücevher olarak düşünmüyoruz saatten, altına, gümüşten bijuteriye kadar üretim ve ihracat yapan tüm firmalarımızın temsilcisi konumundayız. Bütün bunları göz önüne alarak çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğiz” diyerek sözlerini bitirdi.

108 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 109


Altın Dünyası • Koleksiyon

Bembeyaz gelinliğiniz ile muhteşem bir uyum sağlayacak beyaz altın ve taşlarla süslenmiş düğün setlerini görmeye sizleri bekliyoruz. Sade modelleri tercih edenlere özel hazırlanan çiçek ve damla formundaki setler gerdanlık, bileklik ve küpeden oluşmaktadır.

Geri sayım başladı! Düğün telaşı sürerken hala gelinliğiniz ile hangi takıyı takacağınıza karar veremediyseniz eğer, sizi Jival’in profesyonel satış danışmanları eşliğinde, altının ışıltılı dünyasına bekliyoruz. Taşlı, sade, sarı ya da beyaz altın ile bu yılın en gözde düğün setlerine gelin birlikte karar verelim.

110 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Görkemli güzelliğin ifadesi olan manolya, altın halatlı ve taşlı zincirler ile işlenerek, modern parçalarla bütünleşiyor. Gelinlere özel hazırlanan 40 farklı modelin yer aldığı, 14 ayar setler Manolya Koleksiyonu’nu oluşturuyor. Muhteşem güzellikteki düğün setlerine tüm JİVAL mağazalarından ve www.jival. com.tr’den ulaşabilirsiniz.



Altın Dünyası • Haber

“Beklentilerimizin karşılığını aldığımız bir fuar oldu”

Sektörün önemli ihracatçılarından Hemera Kuyumculuk, İstanbul Jewelry Show’da ziyaretçilerini ağırladı. Fuar öncesinde başarılı bir hazırlık dönemi geçirdiklerini belirten Hemera Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi, yaptıkları hazırlıkların karşılığını aldıklarını ve fuardan memnun ayrıldıklarını ifade etti.

Yeni sezonun başlangıcı olarak kabul edilen Istanbul Jewelry Show, İstanbul CNR Fuar Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yüzlerce firmanın katıldığı fuar binlerce ziyaretçiyi ağırladı. Fuar öncesi hazırlık dönemini verimli geçiren firmalar fuardan memnun ayrıldı. Bu firmalardan biri de Hemera Kuyumculuk oldu. Hemera Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı İsa Çiftçi fuarla ilgili değerlendirmelerini şu şekilde paylaştı; “Sektörümüzün en önemli organizasyonu olan Istanbul Jewelry Show yeni sezonun başlangıcı olması ve yabancı ziyaretçi sayısının fazlalığı açısından da ayrı bir öneme sahip. Uzun yıllardır fuardaki yerimizi alıyor ve yeni koleksiyonlarımızı ziyaretçilerin beğenisine sunuyoruz. Özellikle kredi kartlarına taksitin sıfıra indirilmesi sonrasında sektörde oluşan olumsuz havanın fuara da yansıyabileceği tahminleri yapılıyordu. Biz her şeye rağmen fuardan yüksek bir performans bekliyorduk. Fuar öncesi hazırlıklarımızı her sene olduğu gibi bu sene de profesyonelce tamamladık. Fuar beklentilerimizin üzerinde olumlu geçti. Yeni koleksiyonlarımızın gördüğü talepten de yeni müşterilerle tanışmış olmaktan da son derece memnunuz. Bu fuarın gerçekleştirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim.”

Pera’dan Anneler Günü’ne özel bir koleksiyon...

Anneme en kıymetli hediye, en küçük kutuda gelir...

A

nnelerinizin özel günü PERA’da pırlanta ile ışıldıyor... Pırlantalarla bezenmiş olan PERACARAT koleksiyonuna yeni ürünler tasarlayan PERA, anneler için özel bir konsept hazırladı... Büyük bir tek taş efektine sahip, pırlantalı modellerden oluşan bu ürünler, kolye, küpe ve yüzükten oluşmakta... Farklı zevk ve beğeniye hitap edecek bu koleksiyonun en göze çarpıcı özelliği, fiyat avantajı olmasına rağmen, oldukça büyük ve ışıl ışıl olması... PERACARAT koleksiyonunda yer alan bu ürünleri görmek ve satın almak için; Türkiye’nin her yerinde PERA anlaşmalı kuyum mağazalarına gitmeniz yeterlidir. Ayrıca PERA online sitesinde de satış yapılmaktadır. Size en yakın satış noktası için; https://www.perapirlanta.com/SatisNoktalari Online Satış Mağazası için; www.perapirlanta.com 112 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Fuardan

FUARDAN MEMNUN AYRILDI Altınbaş Holding'in kuyumculuk sektöründeki markalarından biri olan ELLDA, ürünleri ile altın pazarına farklı ve kaliteli alternatifler sunmaya devam ediyor. Altın denince akla ilk gelen marka olma hedefiyle yola çıkan ELLDA, modern ve trend yaratan ürünleriyle hizmet vermeye devam ediyor. Tanıtım ve pazarlama çalışmalarına ağırlık verdikleri bir dönemde olan marka, İstanbul Jewelry Show’da yerli ve yabancı ziyaretçilerle bir araya gelme fırsatı buldu. Fuardan oldukça memnun bir şekilde ayrıldıklarını söyleyen ELLDA Genel Müdürü Candemir Biçimseven, gerek yurtiçi gerekse yurtdışı piyasalarda kendilerini tanıtmaya devam edeceklerini söyledi. Sektör profesyonelleri İstanbul Jewelry Show’da buluştu. ELLDA olarak ilk kez katıldığınız fuar firmanız açısından nasıl geçti? Ürün temelli hazırlıklarımızı tamamladıktan sonra ilk kez katılım gösterdiğimiz İstanbul Jewelry Show firmamız adına oldukça verimli geçti. Bizi rakiplerimizden ayrıştıracağını düşündüğümüz, tasarım ve kaliteye önem verdiğimiz ürünlerden oluşan zengin bir ürün çeşitlemesiyle fuara katıldık ve bunun sonucunda farklı ülkelerden çok sayıda ziyaretçiye servis verdik. Fuar süresince iletişime geçmiş olduğumuz yeni iş ortaklarımızla fuar sonrası çalışmalar gerçekleştirerek hizmetimizi ticarete dönüştürdük. Fuardaki başarılı çalışmalarımızın yanı sıra eksiklerimizi de değerlendirerek bir sonraki organizasyonlar için şimdiden tedbirlerimizi almaya başladık. İstanbul Jewelry Show her geçen gün dünya fuarları arasındaki yerini yükseltiyor. Fuarın genel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz. UBM Rotaforte tarafından düzenlenen İstanbul Jewelry Show, her geçen sene sektör adına daha da önem kazanmaya başladı, dünya fuarları arasındaki yerini de sağlamlaştırmayı başardı. Bunu hem katılım hem de ziyaret zenginliğinden gözlemekteyiz. Ancak organizasyon konusunda maalesef halen bazı sıkıntılar yaşanmaya devam ediyor. Elbette ki her geçen sene gözle görülür iyileşmelere karşı teknik altyapı, ticari anlamda İstanbul Fuarı’nın sahip olduğu önemin daha gerisinde bulunuyor. Ancak organizatör kuruluşun bu konuda ne kadar deneyimli ve güçlü olduğunu da göz önüne alarak önümüzdeki fuarlarda çok daha iyi fuarlar geçireceğimize inanıyorum. Dünya ekonomisinde yaşanan daralmanın Türk ve dünya ülkeleri pazarlarına yansımasını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2008 yılından sonra sektörde ciddi değişiklikler yaşanmaya başlandı. Bir taraftan dünya ekonomisindeki ciddi daralma, diğer taraftan kıymetli metal fiyatlarındaki ciddi artışlar sektörde global bazda çok ciddi değişimler yaşanmasına yol açtı. Örneğin bir zamanlar sektörün en önemli üreticisi durumundaki İtalya, tasarım ve katma değer anlamında önemini korumasına karşın üretimdeki pozisyonunu kaybetmektedir. Artık özellikle miktarlı üretimler Türkiye, Hin114 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

distan, Tayland ve Çin gibi ülkelere kaymaktadır. Bunun yanı sıra bir başka değişim de takılarda ana metalin farklı alternatiflerle zenginleşmesi olmuştur. Bunu şöyle örnekleyebiliriz; bir zamanlar altının ayarı konusunda bile katı tutum sergileyen pek çok üretici artık gümüş ve hatta bronz ürünler dahi üretmekte. Bence bunun özeti şudur; takıda öncelik tasarımdır, kullanılan metal tasarımın bir aracıdır. Türkiye’nin en önemli kuruluşlarından Altınbaş Holding’in en yeni şirketisiniz. Bu noktada gelecek projelerinizden ve müşteri yaklaşımınızdan bahsedebilir misiniz? Altınbaş Holding gibi çok büyük ve köklü bir grubun en genç şirketiyiz. Şirket olarak oldukça genç olmamıza karşılık deneyimli bir kadromuz var. Öncelikle gerek iç gerekse dış pazarlarda kendimizi tanıtmak, rakiplerimizle olan farklarımızı müşterilerimize anlatmak istiyoruz. Müşterilerimize anlatmaya çalıştığımız önceliklerimiz şunlardır; özgün tasarımları üstün kalite ile üretip geniş müşteri kitlelerine bunu en iyi şekilde sunmak, servisimizle ürünlerimizin arkasında olduğumuzu göstermek, bütün bunları da makul bir fiyatlandırma politikasıyla müşteri ile buluşturmak...



Altın Dünyası • Fuardan

Mert Alyans'tan iki yeni koleksiyon

Alyans sektörünün öncü ve yenilikçi firması Mert Alyans; yıllardır katıldığı Istanbul Jewelry Show’dan yine etkileyici sonuçlar elde ederek ayrıldı. Pek çok yeni tasarımı standında sergileyen Mert Alyans; özellikle YOURRING ve MIRA koleksiyonları ile büyük beğeni topladı. Çeyrek asırlık deneyimi, sahip olduğu ileri teknolojisi, AR-GE yatırımları ve yenilikçi yaklaşımı ile alyansa yeni bir bakış açısı kazandıran, sektörün dinamik firması Mert Alyans; yeni koleksiyonları ile fuarın konuşulan ismi oldu. Türkiye lansmanı fuarda yapılan, “sizin yüzüğünüz, sizin eseriniz” sloganı ile sınırsız tasarım ve kişiselleştirme imkanı sağlayan YOURRING, gerek üretim tekniği gerekse sunum şekli ile bir ilk. Lansmanda kullanılan, Hall girişine ve stant içine yerleştirilmiş özel hologram sistemleri ile havada oluşturulan 3D Animasyon gösterisi hayranlık uyandırdı ve basının da ilgi odağı oldu. Mert Alyans; üç dilde hazırladığı basın bülteni, konsept broşür ve görselleri, dev ekranda tanıttığı “YOURRING Configurator” yazılımı ve sunum tablasından oluşan bir dizi pazarlama aktivitesi ile yerli yabancı alıcılara ulaşmayı başardı ve fuar satış hedefini üçe katladı. Fuar sırasında yabancı firmaların yoğun ilgisi ile karşılaştıklarını, A.B.D. dahil 4 ayrı ülkeden “tek yetkili dağıtıcı” olma yönünde talepleri değerlendirdiklerini belirten firma yetkilileri, YOURRING’i farklı ve dünyada eşsiz kılan en önemli özelliğinin; çıkarılabilir özel kapak tekniği olduğunu ve değiştirilebilir parçaların sağladığı binlerce farklı ta-

sarım alternatifinin “satışın devamlılığı ve müşteri sadakati” konularında fırsatlar sunduğunu ifade ettiler. ALYANSHANE çatı markası altında tescilli ve patentli olarak sunulan YOURRING; kolay ve hızlı sipariş imkanı veren teknolojik sipariş sistemi ile de dikkatleri çekti. Özel yazılım “YOURRING Configurator” sayesinde kuyumcular, müşterilerine hızlı hizmet sunma fırsatı yakalıyor ve müşteri sadakatini sağlıyor. Hesap makinasına ihtiyaç duymadan anında nihai tüketici fiyatını parça başına hesaplayan ve ayar bazlı gösteren program ile birkaç tuşa basarak online sipariş verilebiliyor. “YOURRING Configurator”, hem kuyumcu hem de son tüketici için tasarım yapma keyfi ve kolay sipariş verme imkanı sağlıyor. Bu özel koleksiyon, kuyumculara yine çok özel bir set vasıtası ile ulaşıyor. 110 parçadan oluşan sunum tablası, başlangıçta hazırlanmış 10 konsept ve parça detaylarını içeren 50 adet broşür, kolay ve hatasız sipariş verme imkanı sağlayan özel yazılım, afiş ve görsel desteğinden oluşan bu set ile kuyumcunun nihai tüketiciye kolay bir şekilde sunum ve satış yapması hedeflenmiş. Set ile verilen kurumsal tanıtım katalogu ile kuyumcu; ömür boyu garanti şartları, set içeriği ve fiyatı, afiş örnekleri, kutular, konsept ve parçalar hakkında da bilgi ediniyor. YOURRING, önümüzdeki dönemde eklenecek yeni konseptler ve parçalar ile sürekli kendini yenileyen ve genişleyen dinamik bir koleksiyon olarak adından daha uzun süre bahsettireceğe benziyor. “MiRA” ; kuyruklu yıldızdan ilham aldı, satışların yıldızı oldu… Mert Alyans, İJS’de bir başka iddialı çalışması, kuyruklu yıldız anlamına gelen MİRA ile de büyük beğeni topladı. Kısa süre önce ilk olarak 12 farklı modeliyle piyasaya sunulan geniş ve bombeli yapısı ile klasik alyans grubuna bambaşka bir boyut kazandıran MİRA; kısa zamanda çok başarılı bir satış grafiği yakalamıştı. Gördüğü yoğun talep üzerine MİRA koleksiyonuna eklenen birbirinden şık 41 yeni modelin tanıtımı yapıldı. MİRA, özel bir “display” eşliğinde kuyumculara sunuluyor.

Karaltın yurtdışında da iddialı Istanbul Jewelry Show’a 7 yıldır düzenli katılım gösteren, Trabzon hasırının öncü markalarından Karaltın; birbirinden güzel yeni modelleriyle iç piyasada olduğu kadar yurtdışında da önemli başarılara imza atacağının sinyallerini verdi. Trabzon hasır takısında ilk kez fantezi tarzda üretimine yıllar önce geçen, ilk ihracat çalışmalarını geçtiğimiz yıllarda gerçekleştiren ve Trabzon hasırının ününü Dünya arenasına çıkaran Karaltın; başarılı bir fuar dönemi daha geçirdi. Fuar boyunca özellikle yabancı alıcıların yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını ve tahminlerinin üzerinde başarılı sonuçlar elde ettiklerini belirten Karaltın firma ortağı Nevzat Kara; “Tamamen tescili alınan 40 özel modelimizle, İstanbul Jewelry Show’a renk kattığımıza inanıyoruz. Her sene çalışmalarımızın üstüne kata116 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

rak ilerliyoruz. Karaltın’ın yurtdışında da gözü kara” dedi. Bu yıl ki fuar zamanlamasının, sıkıntılı bir döneme denk geldiğini vurgulayan Kara; hem seçim ortamının hem siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın, fuarda özellikle iç piyasanın katılımını belli ölçüde negatif etkilediğini söyledi. Bu yıl, yeni ve daha büyük bir stant ile müşterilerinin karşısına çıkan Karaltın; gözalıcı, birbirinden özel ve güzel setlerini mükemmel bir ortamda sergiledi. Karaltın, seçimin ardından şu anda son aşamaya geldiği yeni ürünlerini de vitrinlere taşıyacak. Firma, önümüzdeki iki yıl içinde üretiminin %50’sini ihracata kanalize etmeyi planlıyor.



Altın Dünyası • Gündem

Mesleki standartlar belirleniyor Avrupa Birliği Uyum Yasaları çerçevesinde tüm meslek branşlarda standartların ortaya konması ve mesleki yeterliliği belgelendirme, kuyum sektörünün de gündemine girdi. Ülkemizde birçok sektörde bu konuyla ilgili altyapı çalışmaları ve somut uygulamalara geçilirken, kuyum sektörü de birlik içinde bu konuyu enine boyuna masaya yatırmaya karar verdi. Geçtiğimiz günlerde İTO Kuyumculuk Komitesi Üyeleri ile İKO Yönetim Kurulu Üyeleri bir araya gelerek, bu önemli konuyu birlikte ele alma kararı verdiler.

Avrupa Birliği Uyum Yasaları çerçevesinde tüm meslek branşlarında standartların ortaya konması ve mesleki yeterliliği belgelendirme, kuyum sektörünün de gündemine girdi. Ülkemizde birçok sektörde bu konuyla ilgili altyapı çalışmaları ve somut uygulamalara geçilirken, kuyum sektörü de birlik içinde bu konuyu enine boyuna masaya yatırmaya karar verdi. Geçtiğimiz günlerde İTO Kuyumculuk Komitesi Üyeleri ile İKO Yönetim Kurulu Üyeleri bir araya gelerek, bu önemli konuyu birlikte ele alma kararı verdiler. Ülkemiz her alanda büyük bir gelişme gösteriyor. Geçmişe dönüp baktığımızda, günümüzde daha çok eğitimli ve işini ileri teknoloji eşliğinde yapan genç beyinlerin birçok farklı sektörde daha fazla rol aldıklarını gözlemliyoruz. Dünya çapında en ön sıralarda konumlandığımız kuyum sektörü de sürekli gelişiyor ve kendini yeniliyor. Dünya ile entegre çalışmaların çok yoğun yapıldığı sektörümüzde; işinin ehli kişilerin yeterlilik düzeylerinin tespit edilmesi ve herkesin kendi branşıyla ilgili mesleki standartlara uygun halde olduğunu belgelendirmek bir zaruriyet kazanıyor. Artık icra edilen meslekte; hangi seviyede olduğumuz, hangi konulara va-

118 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

kıf olduğumuz ve bunları ne ölçüde kullanabildiğimiz sertifika ile tescillenecek. Bu önemli konuyla ilgili yaklaşık 1 yıldır kamuoyuna açıklamada bulunan ve sektörün diğer önemli kurumlarıyla birlikte harekete geçmek için gerekli altyapıyı oluşturan İTO Kuyumcular Komitesi, İKO Yönetimiyle bir araya geldi.

Mesleki Yeterlilik Meselesi Memleket Meselesi İKO Yönetim Merkez binasında gerçekleşen toplantıda; mesleki yeterliliğin ve mesleki standartların tespit edilerek belgelendirilmesinin önemi, konuyla ilgili uzmanların katılımıyla ele alındı. Toplantıda söz alan İstanbul Ticaret Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Kahraman Arslan; yaptığı sunumda; mesleki yeterlilik meselesinin bir memleket meselesi olduğunu, Dünya çapında yaşanan ekonomik ve siyasi değişime ülkemizin tüm sektörlerinin aynı anda ayak uydurmasının önemine vurgu yaptı. Birçok sektörün Dünya çapında rekabet edebilmesi için nitelikli, gelişmeye açık, kendini yenileyen işgücüne ihtiyaç duyduğunu belirten Yrd. Doç. Dr Kahraman Arslan; “İşadamlarımız; mesleki bilgi ve becerisi yüksek, teorik ve pratik düzeyde rekabetçi, mesleğindeki gelişmeleri yakından takip eden ve öğrendiklerini başarıyla uygulayan, katma değer yaratan, nitelikli işgücü talep etmektedirler. Bu program; bu talebe cevap verecek ve uluslararası düzeyde kişinin mesleğini icra edebileceği bir anlam ifade edecektir” diye konuştu. Şu anda ülkemizde birçok sektörde; kişilerin sahip olduğu diploma ve belgelerin mesleki yeterliliği tam anlamıyla ifade et-


mediğini kaydeden Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İşletmeler işe alımlarda diploma ve belgeden ziyade, tavsiye ve deneme süresi ile sorunu çözme yoluna gitmişlerdir. Böylelikle deneme yanılma yöntemi ortaya çıkmaktadır. Bu da hem zaman hem kaynak israfı anlamı taşımaktadır. Halbuki gelişmiş herhangi bir Avrupa ülkesinde mesleki eğitimi olmayan ve bu konuda yeterliliğini kanıtlayamayan birinin o mesleği icra etmesi mümkün değildir. Ama bizde neredeyse herkes her işi yapabilirim diyor. Artık Dünya; eğitimin nasıl verildiğini değil, verilen eğitimin nasıl sonuçlar doğurduğunu çok daha fazla önemsemektedir. Avrupa ve ABD’de eğitim sektöründe giderek öne çıkan ve benimsenen “Yeterliliğe Dayalı Eğitim Öğretim” yaklaşımıdır. Türkiye’de bireylerin mesleki bilgi ve becerilerini ölçme değerlendirme ve belgelendirme yapmak amacıyla ‘Mesleki Yeterlilik Kurumu’ (MYK) kurulmuştur ve ‘Ulusal Yeterlilik Sisteminin (UYEP) Güçlendirilmesi Projesi’ ortaya konulmuştur. Kuyumculuk sektörümüzde artık bu konuda hızla harekete geçmelidir.”

Yeni Parola “Ömür Boyu Sürekli Gelişim ve Sürdürülebilir Eğitim” Sektörümüzü bu konuda harekete geçirmeye önayak olan İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı, toplantıda yaptığı konuşmada; komitelerinin bu konu ile ilgili uzun zamandır sektör mensuplarının dikkatini çekmeye çalıştığını, bu önemli projede İKO’nun, İMMİB’in ve İTO Kuyumculuk Komitesinin ortak hareket etmesinin zorunlu olduğuna vurgu yaptı. Kuyumculuk mesleğinin içinde birçok farklı kategori bulunduğunu, bu kategorilerde yer alan her işin sınıflandırılarak iş tanımlanmasının ve standartlarının yazılı hale getirilmesi gerektiğini kaydeden Erhan Hoşhanlı; “Standartları belirledikten sonra, bu standartlara uygunluğun test edilmesi gerekecektir. Mesleğimize yeni atılanları ilgilendirdiği kadar, mesleğin içinde yıllardır var olan kişilerin mesleki

yeterliliğinin ve seviyesinin tespiti de bir o kadar önemlidir” dedi. Bugün gerçekleşen toplantının çok önemli bir adım olduğunu ifade eden Hoşhanlı; sektörümüzün başında yer alan kurumların konuya gereken hassasiyetli yaklaşımı gösterdiklerini ve toplantı sonucunda; ortak bir komisyon kurularak proje için düğmeye basılma kararı alındığını dile getirdi. Türkiye’de şu ana kadar 500 farklı meslek grubunda standartların belirlendiğini belirten Hoşhanlı, şunları söyledi: “Ülkemizdeki birçok farklı sektörün bu konuda adım attıklarını görüyoruz. Türkiye’de tüm sektörler er veya geç, kendi meslek gruplarıyla ilgili tanımlama ve belgelendirme yapacaktır. Üzerinde yoğunlaştığımız mesleki yeterlilik belgesi; çeşitli seviyelerden oluşacak. ‘Ömür boyu sürekli eğitim anlayışı’, artık hayatın ve tüm iş kollarının ayrılmaz bir parçası olmuştur. Sektör kuruluşlarımız bu konuda mutlaka ortak hareket etmelidir. Bu çalışmalarımızın ardından mesleki ölçme ve değerlendirme kurulu oluşturmamız gerekecektir. Süreklilik arz edecek bu projenin hayata geçmesi, özellikle nitelikli işgücü arayan ve bu konuda zaman kaybetmek istemeyen firmalarımız için etkin sonuçlar doğuracaktır. Bu çalışmanın en değerli meyvesi; ‘Uluslararası standartlara sahip olan mesleki yeterlilik belgesine’ kişinin sahip olmasıdır. Örneğin bir mıhlama ustası bu belge ile Dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun, mesleğini rahatlıkla icra edebilecektir. Yeni İKO Başkanımız Norary İşler ile bu konuda etkin işbirliği yapacağımıza ve hızla yol alacağımıza inanıyoruz.”

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 119


Altın Dünyası • Saat

Yeni Frédérique Constant Classics Index Serisi Her biri oldukça şık, temiz çizgilere sahip, zarif ve zengin ancak bir o kadar da sade kadran tasarımına sahip dokuz benzersiz otomatik model yeni Classics Index koleksiyonunu oluşturuyor. Paylaşılan ortak özellikler Classics Index koleksiyonunda bulunan her saat, üzerinde 26 adet değerli taş bulunan otomatik FC-303 kalibre tarafından desteklenmektedir. Saatte 28.800 salınım yapabilen bu ultrahassas kalibrenin 38 saatlik güç rezervi bulunmaktadır. Parlak cilalanmış kasa, bileklere rahatça oturan ve çap ölçüsü 40mm olan orta boy olarak çalışılmıştır. Kadranı konveks kesim safir kristal cam ile çerçevelenen bu seride, her model 50 metreye kadar suya dayanıklıdır. Tüm modellerde saat, dakika ve saniye göstergeleri ile kadran üzerinde saat 3 pozisyonuna yerleştirilmiş bir takvim penceresi bulunur. Tüm ayarlar tek bir vidalı tepe kurma kolundan yapılabilir. Son olarak, her model için indeksler ve rakamlar dikkatle cilalanmış ve tek tek elle uygulanmıştır.

Her tür zevke hitap eden tasarımlar

Yeni Classics Index modellerinden ikisi FC-303C5B4 ve FC303V5B4 çelik kasa üzeri pembe altın ile kaplanmıştır. Buna 120 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

uyumlu olarak kadran üzerindeki indeksler de pembe altın kaplamadır ve kayış olarak koyu kahverengi deri kayış tercih edilmiştir. Bu modellerin birbirinden tek farkı birinin kadranının koyu çikolata renginde diğerinin ise gümüş renkte olmasıdır. Geri kalan yedi modelin tümü çelik kasalıdır. Çelik kasalı modellerde seçilecek tasarım özellikleri daha da göz kamaştırıcıdır. Bunlar arasında siyah, beyaz ve gümüş kadranlı modeller bulunmaktadır. Dört Classics Index modelinde kadran üzerindeki 12 ve 6 rakamları elle uygulanmış Romen rakamlardır. Üç model, sportif çelik bilezik sunarken diğer üç modelde siyah krokodil kayış seçeneği mevcuttur. FC-303WN5B6OS referanslı model ise son derece lüks görünümlü kahverengi deve kuşu derisinden kayış ile sunulmaktadır. Yeni Classics Index saatler hakkında daha fazla bilgi edinmek için www.frederique-constant.com sitesini ziyaret edebilir veya info@mayasaat.com adresine mail gönderebilirsiniz.



Altın Dünyası • Röportaj

Kurtulan Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Naci Kurtulan:

ÖTV sorununu tanımlamada yanılgı içindeyiz Sektörün, ÖTV problemini tanımlamada çok ciddi bir yanılgı içinde olduğunu belirten Naci Kurtulan, değerli taş ithalatında alınan ÖTV’nin kaldırılmasının yanısıra bitmiş ürünlere ÖTV’nin getirilmesinin sektör için son derece önemli olduğunun altını çizdi. Yalnızca değerli taş ithalatında ÖTV’nin kaldırılmasının sektörün gelişimi için yeterli olmayacağını belirten Kurtulan, vergi politikalarının doğru uygulanmaması durumunda sektörün ithalat bağımlısı olmaya devam edeceğini, nitelikli işgücünü yitireceğini ve üretici kimliğinden hızla uzaklaşmaya devam edeceğini söyledi. Kuyumculuk ve mücevherat sektöründe uygulanan ÖTV ile ilgili yanlış bir algının olduğunu vurguluyorsunuz. Sektör ÖTV sorununa hangi açıdan bakmalı? ÖTV sorununu tanımlamada ciddi bir yanılgı içindeyiz. Yıllardır değerli taş ithalatında alınan %20’lik Özel Tüketim Vergisi’ne odaklandık. Bu son derece dar bir bakış açısıdır. Evet, sektör ÖTV konusunda ciddi bir sorun yaşamaktadır. Ancak bu değerli taş ithalatında alınan vergiden çok, bitmiş ürün ithalatında “alınmayan” vergi sorunudur. Olması gerekenin tam tersi şekilde işleyen bu sistem sebebiyle binlerce yıllık bir üretim kültürüne sahip sektörümüzün üretim yeteneği köreltilmekte, sektörün dışa bağımlılığı her geçen gün artmakta ve nitelikli işgücü kaybı yaşanmaktadır. Eğer ben Hong Kong fuarına gittiğimde, İskenderun’daki bir perakendeciyi bitmiş ürün seçerken görebiliyorsam ya da yılların ustası bir sadekar mücevher sektörünü bırakıp servis şöförlüğü yapmak zorunda kalıyorsa bu tablonun yaşanmasındaki en önemli sebeplerden birisi mücevherat sektöründe uygulanan yanlış vergilendirme politikasıdır. Şu anda uygulanan ÖTV “Siz üretmeyin, nitelikli işgücü yetiştirmeyin, yatırım yapmayın, dünya markaları yaratmayın, ithalat yaparak dış ticaret açığını arttırın” demektir. Bu anlayış değişmedikçe sektörün yaşadığı sıkıntı her geçen katlanarak artmaya devam edecektir. Siz dünyanın dört bir yanındaki fuarlara katılan, global anlamda tüm mücevher pazarını ve ülkelerin gümrük ve vergilendirme uygulamalarını takip eden bir kişi olarak nasıl bir sistem uygulanmasının doğru olacağını düşünüyorsunuz? Ben değerli taş ithalatında alınan %20’lik ÖTV’nin kaldırılması gerektiğine kesinllikle katılıyorum. Ancak sadece hammadde ithalatında vergiyi kaldırmak yeterli olmayacaktır. Elbette

hammadde maliyetlerimizin düşmesi uluslararası pazarlarda rekabet gücümüzü arttıracaktır, ancak sektörün üretim ve ihracat potansiyelinin gelişmesi için bitmiş ürün ithalatında ÖTV uygulanması gerekmektedir. Yani sektörün gelişimi için ÖTV’ye çok daha geniş bir açıdan bakmak gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda otomotiv sektörünü örnek verebiliriz. Otomotiv sektörü 2013 yılında 21,3 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Bu bizim gerçekleştirdiğimiz ihracatın 10 katından da fazla bir rakam. Bu sektörümüz dünya ile rekabet edebilir bir güce sahip. Burada şunu sormak gerekir. “Eğer otomotiv ithalatında ÖTV uygulanmasaydı otomotiv sektörü bu kadar gelişebilir miydi?” Otomobil ithalatında alınan en düşük ÖTV oranı %45. Bu oran %135’e kadar çıkıyor. Bu şekilde ülkemiz için çok önemli bir sektör korunuyor, gelişiyor, istihdam sağlıyor, vergi ve ihracat geliri yaratıyor. Peki bizde durum nedir diye baktığımızda son derece yanlış bir uygulama görüyoruz. Bitmiş üründe ÖTV olmadığı için sektörümüz yabancı ülkelerin istilasında. Perakende kuyumcular dahi yurtdışından ürün satın alıyor. Üretim tesislerimizin çok büyük bir kısmı atıl bekliyor. Bundan bir kaç sene öncesinde kadar 1000’e yakın kişinin üretim yaptığı dev fabrikalarda üretimde çalışan kişi sayısının 50 bile olmadığını görüyoruz. Kısacası bitmiş ürün ithalatında Özel Tüketim Vergisi’nin uygulanması, çıplak taş ithalatında verginin kaldırılması kadar önemldir. Ancak ne yazık ki işin bu boyutu uzun zamandır göz ardı edilmektedir. Sektörün önündeki ÖTV sorununa farklı açılardan bakmak gerektiği ortadadır. Çıplak taş ve bitmiş ürün ithalatında uygulanan vergilendirme politikalarındaki akılcı değişiklikler Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün gelişiminde son derece önemli katkılar yapabilecektir.

“Sektörümüzde yaşanan ÖTV sorunu, taş ithalatında alınan vergiden çok, bitmiş ürün ithalatında ‘alınmayan’ vergi sorunudur.” 122 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Koleksiyon

Katre

Mücevherat sektörünün lider markası Altınbaş pırlanta, zümrüt ve safir taşlardan oluşan damla kesim “Katre” koleksiyonu ile bu bahar da şıklığınıza şıklık katacak. İsterseniz sade bir kıyafet ile isterseniz de farklı mücevherler ile kombin yaparak kullanabileceğiniz damla kesim tasarımlar; stilinizin öne çıkan parçası olacak. Güzelliğine ve gösterişine bir kraliçe kadar düşkün kadınlar için Altınbaş tarafından ince işçilik detayları ile özel olarak tasarlanan mücevherler, ilkbaharın ışığını daha fazla yansıtması için keskin hatlarla buluşuyor. Altınbaş’ın ilkbahar için tasarladığı koleksiyonu ile işlenen pırlantalar, zümrüt ve safir taşlar ile bezenmiş ‘Katre’ koleksiyonu sadece baharı değil, feminen çizgiler ile kadınsılık ve çekiciliği de temsil ediyor. Katre koleksiyonunda damların verdiği ilhamı koleksiyondaki bütün parçalarda görebilirsiniz.

Baharın ışıltısı ‘KATRE’ koleksiyonunda İlkbaharı, renkli mücevher koleksiyonlarıyla karşılayan Altınbaş ışıltılı koleksiyonu “Katre” ile kadınların beğenisine sunuluyor. Yenilikçi ve estetik tasarımlar, baharın neşesini andırırken bayanların üzerinde göz alıcı birer zarafet simgesi haline dönüşüyor. Pırlanta, zümrüt ve safir gibi zarif taşlarla çevrilmiş yedi farklı kolye, küpe takımının bulunduğu koleksiyon moda sever kadınlara hitap ediyor. Altınbaş’ın, anlamı “damla” olan ‘Katre’ koleksiyonunda yer alan damla kesim küpeler ve kolyeler kutlanacak tüm mutlu anlar için en romantik seçenek olarak Altınbaş mağazalarında yer alıyor.

124 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Haber

Mücevher Ürün Bilgisi ile Fark Yaratmak Altınbaş ekibinin işi! Kıbrıs Altınbaş Kuyumculuk ekibi 20 Nisan 2014 Pazar günü Lefkoşa Merit Hotel’de “Mücevher Ürün Bilgisiyle Fark Yaratma” eğitimi gördü.

Tüm Kıbrıs Altınbaş Kuyumculuk mağazaları ekibinin katıldığı ve Altınbaş Kuyumculuk Mali İşler Müdürü Yılmaz Sezgin önderliğinde gerçekleşen eğitimde Mücevher Marka ve Eğitim Danışmanı-GIA Eğitmeni Sema Duymaz; mücevher, altın, pırlanta ve değerli taşların tarihçelerini anlattı. Satış danışmanlarının ve genel müdürlük ekibinin de katılımı ile gerçekleşen bu eğitim dolu günde, tüm Kıbrıs Altınbaş Ekibi hem satışını gerçekleştirdikleri ürünün tarihçesi ile ilgili bilgi aldılar hem de mücevherat ile ilgili günümüzde bilgiyle fark yaratmanın farklarını öğrenme fırsatı yakaladılar. Kokteyl ile devam eden bu keyifli günün sonunda eğitimi tamamlayan tüm ekibe 1992 yılında kurulan, merkezi Paris’te ve üretimi lüks saat sertifikaları da takdim edildi. Kıbrıs Altınbaş Kuyumcuyapımcılığının anavatanı İsviçre La Chaux-de-Fonds’da bulunan luk ekibi her zaman bilgi donanımları ile fark yaratmaya Bell&Ross, 2001 yılından bu güne Chanel Grubu içerisinde ve eğitim programlarına hızla devam edecek.

Bell & Ross, Askeri Saat Yapımcılığında Uzman

faaliyet göstermekte. Ülkemizde Doğuş Holding bünyesindeki D Saat ve Mücevherat tarafından temsil edilmeye başlanan marka, seçkin satış noktalarında saat severlerle buluşacak.

Askeriyenin tarihine ve değerlerine tutkuyla yaklaşan Bell&Ross, havacılıktan ve özellikle de havacılık cihazlarından ilham alıyor. Marka, Birinci Dünya Savaşındaki cep saatleri, İkinci Dünya Savaşında kullanılan uçuş cihazları, 1960’lardaki uçak gösterge panelleri gibi tarih boyunca, karada, denizde ve havada ordunun kullandığı süre ölçerlere atıfta bulunarak koleksiyonlarını yaratıyor. Saatler, orduların özellikle performans ve mükemmelliyet değerlerini göz önünde bulundurularak ve özel işlevlerle donatılarak yüksek performans için tasarlanıyor. Marka, pilot, astronot, bomba imha uzmanı gibi zorlu koşullar altında çalışan profesyoneller için mükemmel işlevsellikte saatleri yaratmayı, tasarlamayı ve üretmeyi kendine görev edinmiş. Her Bell&Ross saat, tasarımcıların, mühendislerin ve profesyonel kullanıcıların yetenekleri ile harmanlanarak dört önemli açıdan kullanıcılarına fayda sağlıyor: okunaklılık, işlevsellik, hassasiyet ve güvenirlik. İleri teknoloji üretim teknikleri ve el işçiliğinin eseri olan saatler, askeri tasarım çizgileri ile saat meraklılarına ulaşıyor. 126 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Röportaj

“Fuarlar, markalar için büyük bir reklam avantajı” Değerli taş pazarındaki, güvenilir ve kaliteli hizmetiyle değerli taş talebine karşılık veren firmalardan biri olan MYSTONE özenle hazırlandığı Mart fuarında yeni ürünlerini müşterilerinin beğenisine sundu. Yurt içi ve yurt dışı fuarları ilgiyle takip eden Mystone Firma Ortağı Gökhan Dalbudak, fuarları markalar için önemli bir reklam avantajı olarak değerlendirdi. dışı müşterilerimizin yanı sıra Rusya, Ukrayna ve İran gibi ülkelerden gelen ziyaretçilere servis verdik. Fuarı hem sektör adına hem de firmanız adına değerlendirecek olursanız avantajlarını ve dezavantajlarını sıralayabilir misiniz? Fuarların hiçbir şekilde dezavantajı olduğunu düşünmüyorum. Ancak Fuar organizatörlerinin “Uluslararası bir mücevher fuarı daha iyi nasıl yapılır?” sorusunu kendilerine sık sık sormaları gerektiğine inanıyorum. Avantajları dediğimizde ise bir marka için en büyük reklam fuardır. Müşteri olmaya müsait birçok potansiyel alımcı mevcut. Kendimizi bu tarz platformlarda göstermezsek hedef koymanın bir anlamı kalmaz. Ciro ve karlılık açısından nasıl bir yıl geçiriyorsunuz? Gündemde yaşanan dalgalanmalar yılsonu hedeflerinizi etkiliyor mu? Satış ve kar oranı olarak, şu zamana kadar bizi düşündürecek bir manzarayla karşılaşmadık. Bu tamamen hedef ciromuzu mevcut şartları düşünerek belirlediğimizin işaretidir. Yılsonu hedefimizi etkileyecek bir durum pek söz konusu değil gibi. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen İstanbul Jewelry Show Mart firmanız adına nasıl geçti, ziyaretçilerinize ne tür hizmetler sundunuz? Fuarın geneline baktığımızda, firmamız için olumsuz geçtiğini söyleyemeyiz. Fakat piyasadaki belirsizlikten dolayı müşterilerin, ürün stratejisi üzerine yaptığı planları etelediğini düşünüyorum. Fuar sonrası hareketlilik de bunun en önemli işareti. Müşterilerimize, her fuar olduğu gibi, kaliteli bir servisle ürün çeşidimizi sunduk, dönemsel alımlar için fikir alışverişinde bulunduk. Fuarda ağırlıklı olarak hangi yabancı alıcı heyetleriyle karşılaştınız? Ziyaretçi açısından tatminkar bir fuar dönemi yaşandı mı? Yabancı ziyaretçi olarak düşünürsek, fuar çok aktif değildi. Rutin yurt-

Satışlarınızı pozitif yönde etkileyen en önemli konuları sıralayabilir misiniz? Satış başarımızın en önemli unsuru kuruluşumuzdan beri dikkat ettiğimiz müşteri talepleri ve ilişkileridir. Stokumuzu güncel satılabilir seviyede tutmamız bizi ileri taşıyor. Sıralama yapacak olursa; stok kontrolü, kaliteli servis, müşteri öncelikleri ve fiyat. Başarıyı tetikleyen unsurlardan biri de personelin motivasyonunun yüksek olması. Firmanız için motivasyon artırıcı unsurları anlatabilir misiniz? Personelin motivasyonun artması, karşısındaki müşterinin ona güvenmesiyle ivme kazanır. Siz bunu gördüğünüz zaman personelin gelirinde bir kısım iyileştirmeler yapıyorsanız problem yaşanmaz.

Kusursuz ve kaliteli hizmetin adresi; Modern Metod Ayarevi Alanında pek çok ilke imza atan Modern Metod Ayarevi, iş ortaklarına kupelasyon ve titrasyon yöntemiyle hizmet vermeye devam ediyor. Yaklaşık 30 yıllık tecrübeyle sektörde hizmet veren Modern Metod Ayarevi, kupelasyon ve titrasyon yöntemiyle Kapalıçarşı’da hizmet veren tek firma özelliği taşıyor. Kupelasyon metodundaki çalışma sistemleriyle ilgili bilgi veren Firma Sahibi Nurettin Albora, “Bu metoddaki çalışma sistemimiz, her bir numune için en az iki veya üç tartım almaktayız ve bu numunelerin yanında şahit olarak 999,9’luk çek altın ile beraber işleme sokmaktayız. Gümüş ayarı bakımında ise iki sistemimiz mevcut olduğu halde daha güvenli sistem olan titrasyon yöntemini kullanmaktayız” dedi. Kuyumcukent’e kurulan ilk ayar evi Kuruluşlarından itibaren pek çok şube ile iş ortaklarına hizmet vermeye devam eden Modern Metod, bünyelerinde en az 10 yıllık olmak üzere alanında tecrübeli personel ile faaliyetlerini sürdürüyor. Kuyumcukent’te kurulan ilk ayarevi olma özelliği taşıyan Modern Metod’un faaliyetleriyle ilgili Albora şu açıklamalarda bulundu, “Hizmetimiz içinde Sheen Alloy satışımız da mevcut standartlara sahip olan bu alloy çeşidimizde hem döküm hem şarnel hemde astara uygun kalitede bir alloy çeşitidir. Alloyumuz progold alloyuna muadil bir alloy olup, kalite olarak aynı özelliklere sahip olmakla beraber fiyat olarak da daha uygun bir seviyededir. Alloyumuzu kullanan müşterilerimize teknik destek sağlamakta, gerektiğinde metalurji mühendisi arkadaşımız vasıtasıyla üretim esnasında onlarla beraber iş birliği yapmakta ve sıkıntı doğan noktalarda çözüm üretmekteyiz.” 128 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Haber

Altın tesbihi yabancılar da el üstünde tutuyor

Y

ıllardır tamamen altın tesbih üretiminde kendini geliştiren ve bu konuda sadece ülkemizde değil Dünyada da en önde gelen üreticilerden biri olarak kabul edilen Yavuz Kuyumculuk; bugün ürettiği her iki altın tesbihten birini ihraç ediyor. Her tür ayarda, özgün tasarımlar eşliğinde, birçok simgeyi, objeyi ve mikro çizimleri dahi tesbihe başarıyla aktaran Yavuz Kuyumculuk; 3 farklı kıtada onlarca ülkeye altın tesbihlerini “Made In Turkey” kaşesiyle gönderiyor. Arap kültüründe tesbihin çok önemli bir yere sahip olduğunu, altın tesbihi ise çok zengin Arap şeyhlerinin ve işadamlarının tercih ettiğini belirten Yavuz Kuyumculuk firma sahibi Mehmet Yavuz Tuncer; “Başta; Fas, Tunus, Cezayir, Dubai, Suudi Arabistan olmak üzere Arap Yarımadası’nda ve Kuzey Afrika’da yer alan ülkelerden tesbihimize talep oluyor. Arap ülkelerine 18 ve 21 ayar tesbih üretiyoruz. Çok fazla takı ve aksesuar kullan-

Yaklaşık üretiminin %50’sini dünyanın farklı ülkelerine ihraç eden Yavuz Kuyumculuk; altın tesbih dendiğinde ilk olarak “Made In Turkey” algısının oluşmasında çok önemli bir unsur. 130 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

mayan Arap erkekleri farklı farklı çeşitlere sahip tesbihlerini biriktiriyor. Bölgede çok sayıda tesbih koleksiyoncusu yaşıyor” diye konuştu. Dünyada altın tesbih üretiminde ülkemizin ciddi bir rakibinin olmadığını, Türkiye’de en yüksek kapasiteli altın tesbih üretimini kendi firmalarının yaptığını vurgulayan Yavuz Tuncer; ister seri isterse tek adet butik üretim yapabilme güçlerine sahip olmalarının ve kişilerin hayallerindeki her şeyi tesbihin küçük tanelerine yansıtmalarının isimlerini ön plana çıkardığını söyledi. Yakın komşumuz Yunanistan’da tesbih kullanımının sıklıkla görüldüğünü, az sayıda da olsa Yunanistan’a da altın tesbih gönderdiklerini kaydeden Tuncer; Hristiyan ülkelerde “Rosario” adı verilen ve tesbihin çok daha büyüğü olan ve boyna asılan dua kolyesinin de firmalarında yapıldığını, bu üründe sürekli yeni modeller üreterek, geniş pazarda daha etkin rol almaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi.



Altın Dünyası • Röportaj

DST ve SISMA’dan güç birliği Uzun süren görüşmeler sonucu distribütörlüklerini yürüttükleri SISMA firmasıyla ortaklığa imza atan DST Makine, gerçekleştirdiği ortaklıkla birlikte alanında önemli bir adım attı. SISMA’nın kurumsal deneyimini, etkin yönetim ve bilgi birikimlerini DST’ye aktaracaklarını söyleyen Genel Müdür Tolga Burkay, bu ortaklığın kazandırmış olduğu avantajları ve yatırım planlarını Altın Dünyası için anlattı. buldum. İki buçuk yılı devamlı olmak üzere, bu sürenin önemli bir kısmında yurtdışında çalışmalarım oldu. Bu açıdan baktığımda şunu söyleyebilirim ki; 2000’li yıllara geldiğimizde, Türkiye Kuyumculuk endüstrisi çok önemli bir atak yaparak teknoloji ve know-how yatırımlarını çok artırdı. Tasarım konusunda çok çok ilerledik. Bir zamanlar sadece başka ülkeleri taklit eden sektörümüz, şu an başkalarınca taklit edilir hale geldi. Dünyanın her yerinden müşterilerim, “Türk tipi tasarım ve üretim” konusunda yardım ister oldular. Bunu duymak inanılmaz heyecan ve gurur verici. Şu an gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki; Türkiye kuyumculuk endüstrisi, teknolojinin etkin ve verimli kullanımı açısından dünyanın en gelişmiş birkaç ülkesinden biridir. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen İstanbul Jewelry Show firmanız adına nasıl geçti, beklediğiniz talep ile karşılaşabildiniz mi? IJS, beklediğimizin de ötesinde bir başarıyla geçti bizim için. Birçok yeni firmaya ulaştığımız gibi, var olan müşterilerimizle de buluşup yeni projeler hakkında fikir alış verişinde bulunma imkânımız oldu. Çok sayıda sipariş aldık ve çok olumlu bağlantılar yaptık.

Alanında dünya çapında markalarla gerçekleştirdiğiniz distribütörlük çalışmalarının yanı sıra SISMA ile yaptığınız ortaklık çalışması markanızı daha da güçlendirdi. SISMA ile ilgili yapılan ortaklıktan sonra hizmetlerinizde ve kurumsal yapınızda ne tür değişiklikler olacak? Bu ortaklığın firmanıza ve sektöre kazandırdığı avantajlar nelerdir? SISMA ile ortaklığımızın bize ve müşterilerimize pek çok şekilde pozitif yansımaları olacaktır. Öncelikle, kurumsal yapımız SISMA ile paralel hale gelecek. SISMA’nın kurumsal deneyimleri ve onlarca yılda oluşan etkin yönetim ve bilgi birikimleri firmamıza doğrudan geçecek. Bu, başlı başına çok büyük bir avantaj. Deneyim, parayla satın alınabilecek bir değer değil ve bu büyük deneyim SISMA ile organik bağımız olduğu için doğrudan firmamıza geçecek. Bunun yanı sıra, finansal olarak çok daha güçlü bir hale geldik bu anlaşmayla. Küçük firmaların yatırımlarında uzun vadeli ödeme seçeneklerimizi devreye sokacağız. Ayrıca, SISMA’nın dünya kuyumculuk endüstrisindeki deneyim ve bilgi birikimlerini buradaki müşterilerimize aktararak, onların global rekabette bir adım öne geçmelerine yardımcı olabileceğimizi düşünüyoruz. Yurtdışı çalışma tecrübelerinize dayanarak, Türkiye, alanında hizmet verdiğiniz kategoride dünyada nasıl bir konumda, teknoloji ve profesyonellik açısından değerlendirebilir misiniz? 17 yıldır içinde bulunduğum kuyumculuk makine ve teknolojileri alanında, dünyayı ve ülkemizi gözlemleme ve kıyaslama imkânı 132 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Fuarda ziyaretçilerinize hangi hizmetleri sundunuz? Gerçekleştirdiğiniz ortaklıkla ilgili iş ortaklarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız? Fuarda ziyaretçilerimize yeni teknolojileri tanıtma fırsatımız oldu. Çünkü bu yıl pek çok yeni makineyle karşılarına çıktık. YASUI’nin yeni döküm makineleri, kauçuk pressleri, mum kazanları, SISMA’nın lazer sinterleme makinesi, Lazerli CNC makinesi gibi yeni ürünler çok ilgi çekti. SISMA’yla yaptığımız ortaklıkla ilgili ise bunun sektörümüz için çok önemli bir gelişme olduğuna dair çok olumlu geri dönüşler aldık ziyaretçilerimizden. Firmanızı daha fazla kitlelere ulaştırmak, markalaşma çalışmalarını hızlandırmak adına kendinize nasıl bir yol haritası çizdiniz? Öncelikli hedefimiz servis kalitemizi çok daha üst bir noktaya çıkarmak. Bunun doğal sonucu olarak satışlarımızın daha da artacağının bilincindeyiz. Ayrıca kurumsal kimliğimizi süratle SISMA çizgisine paralel hale getirmek istiyoruz. Ayrıca, kendi Showroom’umuzda yapacağımız open-house tanıtımlarla, yeni teknolojilerimizi daha etkin şekilde tanıtma planlarımız var. Yıl içerisinde iş ortaklarınızın hizmetine sunmaya hazırlandığınız yeni bir teknoloji var mı? Yukarıda bahsettiğim gibi, bu yılki fuarda pek çok yeni makine tanıttık. Bunların bir kısmı prototip makinelerdi. Seri üretimlerine başlanır başlanmaz, bu makinelerin satış ve servisine başlayacağız.



Altın Dünyası • Fuardan

Alyansın en şık hali fuarda “merhaba” dedi

Uzun bir AR-GE çalışma dönemi ve üretim süreci geçiren Ever After koleksiyonu, alyansa yeni bir boyut kazandırmak adına sektöre merhaba dedi. İstanbul Jewelry Show’da üretim ve hayal gücünün geldiği en üst noktayı cömertçe gözler önüne seren Ufuk Alyans; fuarda büyük takdir ve beğeni topladı. İstanbul Jewelry Show’a yaklaşık bir yıldır büyük bir özenle hazırlanan ve firma tarihinin en iddialı, en çarpıcı tasarımlara sahip alyans koleksiyonlarını vitrinlerine taşıyan, merakla beklenen ‘Ever After’ koleksiyonunun tamamını ziyaretçilerin beğenisine sunan Ufuk Alyans; başarılı bir fuarı daha geride bıraktı. Ufuk Alyans firma sahibi Ufuk Güneş; “Birçok farklı ürün grubumuzun en yeni modellerini ve Ever After koleksiyonumuzun ilk alyanslarını İJS kapsamında ilk kez lanse ettik. Harcadığımız yoğun emeğin karşılığını, hem beğeni hem de ticari olarak görmemiz bizim daha farklı yeniliklere girişmemize zemin hazırlayacaktır” dedi. Ziyaretçilerin haricinde sektördeki meslektaşlarından da yeni tasarımlarına ve konseptlerine övgü almalarının çok sevindirici olduğunu kaydeden Ufuk Güneş; İstanbul Jewelry Show’un ihracat çalışmaları için attıkları adımları hızlandırmaya vesile olduğunu, özellikle Avrupa pazarından ürünlerine talep olmasının markalarına yeni ufuklar açacağını dile getirdi. Yeni tasarımlarının taklit edilmemesi için tescil işlemlerini yaptıklarını kaydeden Güneş; “Artık yeni tasarımlarımızda çarpıcı güzellikler ortaya koyarak, fiyatın ikinci üçüncü plana atılmasını sağlamak istiyoruz. Sürekli bahsedilen katma değerli ürünlerin üretimi konusunda, markamız üstüne düşen görevi yerine getirecek ve dünya arenasında tedarikçi, fason kimliği ile değil kendi markasıyla ayaklarının üstünde duracaktır” diye konuştu. Fuarda kendilerine koydukları hedefi yakaladıklarını sözlerine ekleyen Güneş, markalarının fuarda aldığı siparişleri hazırladıktan ve teslim ettikten sonra, önümüzdeki İJS Ekim fuarı için vakit kaybetmeden hazırlıklara başlayacağını söyledi.

İstanbul Jewelry Show’a damgasını vurdu

Başta kuyum sektörü olmak üzere, birçok sektöre hidrolik press kalıp ve kuyumcu makineleri üreten, özel kalıp hizmeti sunan Steel Kalıp& Makine; İstanbul Jewelry Show’dan yine mutlu ayrıldı. Birçok yeni makinesini görücüye çıkaran Steel; yeni modelleri ve hidrolik pres kuyumculuk makineleri ile ziyaretçileri kendine hayran bıraktı. Kendi branşında ünü ülke dışına taşan Steel Kalıp & Makine; yıllardır katıldığı başarılı fuar deneyimine bir yenisini ekledi. Birçok yeni makineleri ve özel kalıp modelleriyle müşterilerinin karşısına çıkan Steel; tamamı kendi bünyesinde üretilen ileri teknolojiye sahip makineleriyle “MadeInTurkey” kaşesini yabancı konuklara gururla sundu. Steel Kalıp& Makine Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf İzzet Çelik; çok

134 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

başarılı bir İstanbul fuarını daha geride bıraktıklarını, yılın başına yakın düzenlenen bu özel organizasyonda en yeni endüstriyel makinelerini ve kalıplarını müşterilerine sunduklarını söyledi. İstanbul Jewelry Show’un hem Mart hem Ekim ayağına yıllardır katılım gösterdiklerini, ülke bayrağımızı birçok yurtdışı fuarda da gururla dalgalandırdıklarını belirten Yusuf İzzet Çelik; hidrolik press ve kuyumculuk makineleri alanında markalarının Türkiye çapında bir numara olduğunu, bu sonucu elde etmek için yıllarca işlerine yüksek konsantrasyonla büyük emek harcadıklarını dile getirdi. Bu fuarda özellikle en yeni modelleri ve güçlü makinelerini tanıttıklarını kaydeden Çelik; “Tahmin ettiğimiz gibi ağırlıklı olarak yabancı konukları standımızda ağırladık. Fuar boyunca hem eski müşterilerimize hizmet sunduk hem de birçok yeni müşteri adayı ile tanışarak, ticari münasebet başlattık” dedi.



Altın Dünyası • Koleksiyon

Tüm hayatımız boyunca yanımızda olan, sevgisi ve şefkatini hiçbir zaman esirgemeyen en değerli varlığımız; annelerimiz. Siz de bu "Anneler Günü"nde, annenizi Jival'in çiçek motifli kolyeleri ile ya da vazgeçilmez elmas taşının ışıltısıyla mutlu edebilirsiniz.

Renk renk takılar… 0-14 yaş arası çocuklar için tasarlanmış, onların hayal dünyalarına ait figürlerin bulunduğu ürünler, parlak ve cıvıl cıvıl renkleriyle dikkat çekiyor. Çocukların en sevdiği renkler ve sembollerden meydana gelen yeni koleksiyon küpeler, çıtır bileklikler, kelepçeler ve künyelerden oluşmaktadır.

Osmanlı saray bahçelerinin çiçeği olan sümbül, altın setlerde yeniden yorumlanıyor. Koleksiyon, taşlı yuvarlak figürlerin ve sümbül tohumlarına benzer altın parçaların uyumunu sergiliyor. 14 ayar altının beyaz, sarı ve roz rengiyle birleşerek birçok farklı figüre dönüşmesi Sümbül Koleksiyonunu oluşturuyor. Eski Osmanlı saray bahçelerinin mis kokulu çiçeğini andıran nadide koleksiyona tüm JİVAL mağazalarından ve www.jival.com.tr’ den ulaşabilirsiniz.

136 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103



Altın Dünyası • Fuardan

Besay İstanbul Jewelry Show’dan yarı mutlu ayrıldı Kuyum camiasının köklü markalarından Besay Kuyumculuk; büyük bir özenle hazırlandığı İstanbul Jewelry Show’dan yarı mutlu ayrıldı. Fuar kapsamında Besay; ticari faaliyetlerden, işlem hacminden ve yüksek sipariş almaktan daha çok yeni ürünlerini ve markasını daha çok kişiye tanıtmayı önemsiyor.

Y

aklaşık 6 aydan bu yana İJS Mart fuarına büyük bir sessizlik ve özenle hazırlanan Besay Kuyumculuk; özgün tasarımlarıyla mesleğine duyduğu büyük aşkı takılarına yansıttı. Besay Kuyumculuk firma sahibi Ömer Kaya; yıllar önce kısıtlı taş çeşidinde yaptıkları asimetrik kullanım tekniğini bu fuar kapsamında birçok yarı değerli taşa uyguladıklarını, her bir taş için özel hazne yaparak ciddi işçilik ortaya koyduklarını söyledi. Fuar boyunca ağırlıklı olarak mevcut müşterilerini ağırladıklarını, yeni müşteri adayları ve sektör mensuplarıyla karşılaşma şansı bulamadıklarını belirten Ömer Kaya; stantlarının fuar alanında ön planda olmayan bir yerde konumlandırıldığından yakındı.

Akgün Silver fuarda müşterilerinin yoğun ilgisi ile karşılaştı

Vagold’un fuar sonrası en büyük kazanımı ‘Tecrübe’

İstanbul Jewelry Show’a büyük bir özenle aylar öncesinden hazırlıklara başlayan Akgün Silver; fuarda yeni müşterilerle tanışma imkânı buldu. Fuar öncesi hem ülkemizde hem de yurtdışında farklı ülkelerde yer alan müşterileri ile etkin iletişim çalışmaları yürüten Akgün; özellikle kendi müşterilerinin yoğun katılımını sağladı.

İstanbul Jewellery Show’a ilk kez katılan VA GOLD; hem fuar ortamını hem de fuarda nasıl bir konumda bulunması gerektiğini tecrübe etti. Bundan sonra ki fuarlarda VA GOLD; daha büyük metrekarelere sahip stant ve daha ön planda olacağı pozisyonu tercih edecek.

Fuar öncesi çok ciddi hazırlık dönemi geçiren ve fuara katılacak olan misafirlerine limitli sayıda çok özel takılar hazırlayan Akgün Silver; kendi müşterilerinin yoğun katılımı ve ilgisiyle fuar hedeflerine ulaştı. Akgün Silver Genel Müdürü Halit Ağca; bu yıl global ekonomik konjonktürün de etkisiyle hem yerli hem yabancı ziyaretçi sayısının oldukça az olduğunu, gümüş takı piyasasında bir durgunluğun bulunduğunu, fakat kendilerinin yapmış olduğu birebir iletişim çalışmalarıyla birçok yeni ürününü mevcut müşterileriyle buluşturma imkanı elde ettiklerini söyledi.

138 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

8 ayar takı üretiminin öncü markası VA GOLD; ilk kez katıldığı İstanbul Jewelry Show’dan mutlu bir şekilde ayrıldı. Daha önce benzer bir deneyim yaşamayan VA GOLD; özellikle fuarda geniş kitlelere ulaşma, markasını daha yakından tanıtma hedefini gerçekleştirdi. Fuara birbirinden güzel kelepçe, bilezik ağırlıklı ürünleriyle katılan marka; özellikle 8 ayarda rakipsiz üretim kalitesini göz önüne serdi. VA GOLD firma sahibi Vural Akbal; ilk kez katıldıkları İstanbul fuarında parayla elde edemeyecekleri çok önemli tecrübeler kazandıklarını, bundan böyle fuara düzenli katılım göstereceklerini söyledi.



Altın Dünyası • Fuardan

Somoro’nun fuar yorumu, “beklenenin üzerinde başarı” oldu İstanbul Jewelry Show Mart ve Ekim fuarlarının düzenli katılımcılarından, ülkemizin önde gelen montür üreticilerinden Somoro; İJS Mart fuarında beklentilerinin üstünde başarılı bir sonuç elde etti. Bu yıl özellikle iç piyasada önemli bir çıkış yakalayan Somoro; müşteri memnuniyetine verdiği büyük önemle dikkat çekiyor. Ülkemizin montür alanında dünya çapındaki markalarından biri olan Somoro Kuyumculuk; bir başarılı İJS’yi daha geride bıraktı. Fuar boyunca kalabalık bir kadroyla müşterilerine hizmet sunan, en yeni modellerini yakından tanıtan Somoro; başarılı ekip çalışmasının ve yenilikçi anlayışının meyve-

lerini aldı. Somoro Kuyumculuk Satış Sorumlusu Barış Yüce; İJS Mart fuarının geçmiş yıllara göre daha sakin geçtiğini, fuar alanındaki kalabalığın ve ziyaretçi sayısının bilinen yoğunlukta olmadığını söyledi. Yüce; “Mevcut müşterilerimizin ziyaretinin haricinde fuarda, yeni müşteriler de kazandık. Bu yıl daha çok hafif ürünlere rağbet olduğunu gözlemledik. Seçimlerin ardından önümüzdeki günlerde iç piyasanın hızlı bir canlanma yaşayacağını öngörüyoruz. Yaz sezonu öncesi tüm hazırlıklarımızı yaptık. İç piyasadaki müşterilerimizin tüm taleplerine karşılık vermeye hazırız” diye konuştu.

İstanbul Jewelry Show’un Demirbaşı, Mamuş Gold

“Fuarlar sektörü hareketlendiriyor”

İstanbul Jewelry Show’a yıllardır katılan, sektörümüzün kıdemli bilezik markalarından Mamuş Gold; fuar boyunca müşterilerini ağırlama ve yeni ürünlerini tanıtma şansı elde etti. Fuar öncesi kendisine koyduğu hedefleri yakalayan Mamuş Gold; ihracat çalışmalarına artı değerler ekledi. Mamuş Gold Genel Müdürü Rıfat İyigün; İJS’ye her zaman olduğu gibi çok büyük önem verdiklerini, fuar öncesi özenle hazırladıkları yeni ürünlere ziyaretçilerin büyük ilgi gösterdiğini söyledi. “Tüm bu olumsuzluklara rağmen özellikle yurtdışından gelen alıcılar fuara hayat verdi. İç piyasamızdan ziyaretçilerimiz geçmiş yıllara göre daha azdı. Fuar öncesi belli bir hedef koymuştuk. Fuar sonunda bu hedefi yakaladığımızı ve bir miktar geçtiğimizi gördük.Bu fuarda piyasaların nabzına göre ürün konseptimizi ve çeşitliliğimizi revize ettik. Daha hafif daha kolay satılabilir ürünlere vitrinlerimizde ağırlık verdik. İç piyasada 14 ayar çalışıyoruz. Yurtdışında ki müşterilerimiz bizden 18 ve 21 ayar ürünler istiyor. İhracat çalışmalarımızda bu fuarda geçmiş fuarlara göre daha yüklü miktarda sipariş aldık. Markamız özellikle son 3 yılda ihracatta çok ciddi bir atılım gösterdi. Piyasamızda son yıllarda birçok firmanın ihracat ile tanıştığını gözlemliyorum. Günümüzde markalarımızın daha büyük hedeflere ulaşması için ihracat artık olmazsa olmaz duruma gelmiştir.” 140 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

İhracat ayağındaki geniş çalışma sistemi ile birçok uluslararası fuarın katılımcısı olan Franco Fontana bu yıl İstanbul Jewelry Show’u başarılı olarak yorumlayan firmalar arasında. Fuarı “tatminkar” olarak değerlendiren Franco Fontana Mağaza Müdürü Kerem Esenlik Franco Fontana’nın geçirdiği fuar sürecini Altın Dünyası’na anlattı. “Sektörde önemli bir yeri olan İstanbul Jewelry Show Mart fuarının firmamız açısından güzel ve verimli olduğunu soyleyebiliriz. Ziyaretçilerimize sunduğumuz 2014 koleksiyonu ise oldukça beğeni ile karşılandı. Ürünlerimize gösterilen ilgi bizi oldukça memnun etti. Kalabalık ve yoğun bir Mart fuarı geçirdik. Çoğunlukta Orta Doğu’dan alıcılar ile karşılaştık. Genel olarak değerlendirilecek olursa tatminkâr bir fuar olduğunu düşünüyorum. Fuarın sektör adına katkısının oldukça büyük olduğunu düşünüyorum. Firmamız ve firmalar adına da yeni müşteriler kazanıldı, yeni pazarlar elde edildi. Buna göre tasarımlar geliştirilecek, üretim hızlanacak, sektöre bir hareket gelecek diye tahmin ediyorum. Mart fuarının sektör firmalarına avantajları muhakkak olmuştur ve olacaktır.”



Altın Dünyası • Fuardan

Özyurt hat sanatının en değerli sembolünü bileziğe taşıdı Anne karnında bebekler VAV şeklinde bulunur. VAV harfi, AllahınVahid ismini ve birliğini temsil eder. Tarihi hat sanatımızda en çok kullanılan figür VAV’dır. Tabi ki VAV, birçok farklı takıda resmedildi. Fakat ilk kez bileziğe, Özyurt Kuyumculuk tarafından aktarıldı. Türk kuyum sektöründe bilezik denince, yarım asırdan büyük tarihiyle önemli bir yere sahip olan Özyurt Kuyumculuk, yeni bir tasarıma imza attı. Özyurt, geçtiğimiz yıl büyük beğeni toplayan ve kaligrafi sanatını bileziğe aktaran çalışmasının ardından şimdi de Hat sanatından bir örneği vitrinlerine taşıdı. İslamda çok önemli bir yere sahip olan ve tarihi hat sanatımızda da sıklıkla kullanılan VAV; Özyurt’un yeni koleksiyonuna ilham oldu.

Rota Gold Vizyon Park’ta Uzun bir süredir İstanbul Vizyon Park’a taşınma hazırlığı yapan, bileziğin köklü markası Rota Gold; modern teknik altyapı ile donatılmış, son derece konforlu, yüksek hijyen koşullarına sahip, geniş ve ferah ortamıyla çalışanların verimliliğini arttıran, akıllı bina özelliğindeki İstanbul Vizyon Park’a üretimini taşıdı.

Yaklaşık 44 yıl önce Eyüp Yılmaz tarafından Çemberlitaş’ta kurulan, 28 yıldır da Kürkçüler Pazarı (Tavuk Pazarı) sokakta faaliyet gösteren, bileziğin köklü markalarından Rota Gold; İstanbul Vizyon Park C2 Blok’taki yerini aldı. Rota Kuyumculuk yeni yerinde; İVP’de yer alan yeni üretim merkezinde birçok gelişmiş CNC makinesini aynı anda kullanabilecek. Rota Gold firma sahibi Kerim Yılmaz; yıllar sonra tarihi ve kuyumcuların mabedi olarak kabul edilen Çemberlitaş’tan, müşterilerinin artan taleplerine daha etkin cevap verebilmek ve daha büyük hedeflere ulaşmak için ayrılma kararı aldıklarını söyledi.

142 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Şanslı damat ve Maraşlı gelinler aranıyor Kuyumculuk; Şarnelde model sınırlaması tarihe karıştı Son dönemde artan altın fiyatlarıyla birlikte, özellikle bilezik üreticilerinin ürünlerinin daha hafif olması ve daha kolay satılması için şarnel tekniği ile üretimi artırdıklarını biliyoruz. Fakat şarnel ile yapılan üretimlerde, CNC’de yapılan geniş ürün çeşitliliğine ulaşılamıyor. Birçok CNC’de yapılan model Şarnel tekniğinde yapılamıyor. Fakat bu bildiklerinizi unutmanın vakti geldi. Geçtiğimiz aylarda piyasaya sunulan yatırım ve hediye altınına ayrı bir boyut kazandıran Şans Altını; şimdi de düğünlerde damat ve geline şans getirecek. Böylelikle şanslı olan damat veya gelin ikinci bir şans altınını ücretsiz kazanma fırsatı yakalayacak. İsgold Kıymetli Madenler ve Rafineri firması tarafından geçtiğimiz aylarda tanıtımı yapılan, alan kişiye ikinci bir şans sunan ‘Şans Altını’, bu yıl düğünlerde çiftlerin mutluluğuna mutluluk katmaya hazırlanıyor. 22 ayar üretilen, çok şık dairesel bir görünüme sahip olan Şans Altını; uygun bütçesi, şık tasarımı ve ikinci bir kez ücretsiz kazanım şansı sunmasıyla dikkat çekiyor. Şans altını alan kişiler, ürünün üzerinde yazan özel kodu www.sansaltin.com sitesinde yer alan forma giriyorlar. Şanslı numarayı bulan kişi, anında ücretsiz yeni bir şans altını sahibi oluyor.

Bilezik üretiminde 60 yılı geride bırakan Maraşlı Kuyumculuk; mesleki tecrübesini ve ileri teknolojiyi sonuna kadar kullanarak, bilezik üretiminde bir tabuyu ortadan kaldırdı. Her CNC makinesinden çıkan modelin şarnel tekniği ile yapılamıyor olması artık tarihe karışıyor. Maraşlı Kuyumculuk; CNC makinesinde ürettiği her bileziğin şarnel versiyonunu yapabiliyor. Maraşlı Kuyumculuk firma ortağı Gökhan Maraşlı; uzun denemelerin ve ciddi araştırmalarının ardından, kendilerine has geliştirdikleri bir teknik ile CNC makinede yapılabilen tüm modellerin şarnel versiyonunu üretmeyi başardıklarını söyledi. Yükselen altın fiyatlarının eskiye göre şarnel bilezik modellerine daha çok rağbet olması için zemin oluşturduğunu belirtti.



Altın Dünyası • Haber

Sahra Döküm fark yaratıyor Üretim zincirinin en önemli halkalarından biri olan döküm kategorisinin, güven-zaman-kalite üçgeninde hizmet veren temsilcilerinden Sahra Döküm; babadan oğla devreden geleneksel sistemle uzun yıllardır sektörün içinde… Sahra Döküm, analiz ettiği piyasa taleplerine göre ürün portföyünü her geçen gün artırmayı hedefliyor. Firma Sahibi Atilla Kayıtmaz Sahra Döküm ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Sahra Döküm olarak kaç yıldır sektörde hizmet veriyorsunuz, firmanızın oluşum aşamasından bahsedebilir misiniz? Firmanızı oluşturan adımlarınız/stratejileriniz nelerdir? 6 yıldır “Sahra Döküm” olarak sektörde hizmet vermekteyiz. Daha öncesinde babam Ahmet Kayıtmaz Aytaç Döküm olarak sektördeydi. Babadan Oğla diyebiliriz. Güven, zaman, kalite stratejimizin temelini oluşturmaktadır. Faaliyet alanlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Hangi bölgelere hizmet götürüyorsunuz? Modellerimizi hem iç piyasa hem de dış piyasaya göre kendimiz üretiyoruz. Yoğun olduğumuz bir bölge değil de, çok sayıda bölge olması hedefimiz olduğu için iç piyasaya ne kadar önem veriyorsak dış piyasaya da o önemi göstermekteyiz. Üretim zincirinin en önemli halkalarından biri de döküm. Bu noktada Sahra Döküm’ü “tercih edilen” konuma getiren çalışma sisteminizden bahsedebilir misiniz? Sahra Döküm olarak sektörün en önemli zincir halkalarından birini oluşturduğumuzun bilincindeyiz. Her ay çıkan yeni 300 modelimizle müşterilerimize seçenekler sunarak onların bizi tercih etmelerini sağlamaktayız. Müşterilerimize, özel tasarımlarıyla sadece kendilerine döküm dökmemiz, sağladığımız avantajlardan sadece biri…

Ürün portföyünüzü nasıl tarif edersiniz? Hangi ayar ve ürün gruplarında ne tarz üretimleriniz var? Ürün portföyümüz Pave yüzükler, çok taşlı yüzükler, cilalı yüzükler, küpeler, çerçeveler gibi hemen hemen bütün modellerimiz var. Yurt dışı için genellikle 1821 ayar, iç piyasa için ise 8-14-22 ayar döküm döktüğümüz müşterilerimiz bir hayli. Ürünlerinizde benimsediğiniz tarzı belirlerken neleri göz önünde bulunduruyorsunuz? Özellikle hafif ve gösterişli olmasına dikkat ediyoruz. Fakat değişik modeller yapmaktan sıradanlığı bozmaktan da korkmuyoruz. Farklı modeller ile de müşterilerimizin karşısına çıkıyoruz. Piyasa neye hitap ediyorsa araştırma yapıldıktan sonra çalışmalarımızı başlatıyoruz. Üretimlerinizde teknolojinin hangi kaynaklarından besleniyorsunuz? Teknolojiden çok fazla yararlanmakta ve araştırmaktayız. Döküm makinemiz, alçı alma makinemiz, fırınımız, otomatik İtalyan kazanımız olarak hepsi son teknoloji olup bunun yararlarını fazlasıyla görmekteyiz. Sahra Döküm’ün gelecek hedeflerinde neler var? Her ay çıkartacağımız modellerimizi daha da çeşitlendirerek müşteri memnuniyetini tam anlamıyla gerçekleştirmek.

Zen Pırlanta, Eskişehir mağazası açıldı Türkiye’nin en büyük pırlanta markası Zen, Eskişehir Espark AVM mağazasını açtı.

M

ağazalaşma atağı ile dikkat çeken Zen, Türkiye’deki 46. mağazasını Eskişehir Espark AVM’de açtı. Eskişehir’deki ilk Zen mağazası şık ve zarif dekorasyonu ile dikkat çekiyor. Sadece pırlantalı ürünleri satışa sunulduğu mağaza, geniş model seçeneğe sahip. Mağazada her beğeniye uygun bir mücevher bulmak mümkün. Mağazada pırlantanın asaletini yansıtan tektaşlar, beştaşlar ve alyansların yanı sıra, en zarifinden en gösterişlisine birçok model bulunuyor. Ayrıca, erkeklere pırlantanın sunan pırlantalı aksesuar koleksiyonu ve ZEN markalı pırlantalı saat koleksiyonu da mağazada sergileniyor.

144 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


Altın Dünyası • Haber

Cartier, Prenses Kelly’nin mücevherlerini yeniden yarattı Cartier’nin Paris’te 13 rue de la Paix’de bulunan efsane butiği, Olivier Dahan’ın yönettiği ‘Grace of Monaco’nun final sahnesine ev sahipliği yaptı. Film, Prenses Grace rolünü oynayan Nicole Kidman’ın, Cartier mücevherleri içinde ışıldarken kendini kraliyet sorumlulukları ve ailesine adamak için Hollywood kariyerine son verdiğini basına açıklamasıyla son buluyor. Filmin ilk gösterimi, 67’inci Cannes Film Festivali’nde yapılacak.

Prens Rainier’in Prenses Grace’e evlilik teklifi yaptığı 10.47 karat baget yüzüğü tasarlayan ve düğün hediyesi olarak bir çok mücevher hazırlayan Cartier’nin, Grace Kelly ile uzun yıllar süren sadık bir ilişkisi oldu. Grace Kelly’nin hayatını konu alan ve çekimleri sırasında Cartier’nin uzmanlığına sıkça başvurulan ‘Grace of Monaco’ için, Monaco Prensliği’nin onayıyla Cartier atölyelerinde 5 kraliyet mücevherinin reprodüksiyonları hazırlandı. Bu tarihi reprodüksiyonların yanı sıra, Maria Callas’ı canlandıran Paz Vega için zümrüt gerdanlık, Prince Rainier’i canlandıran Tim Roth ve Aristotle Onassis’i canlandıran Robert Lindsay için saat ve aksesuarlar gibi bir çok parça, Cartier tarafından prodüksiyon ekibine sunuldu.

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 145


Altın Dünyası • Gündem

Mücevher ihracatı ilk çeyrekte 589 milyon 780 bin dolar oldu

Türk mücevherinin yıldızı tüm dünyada parlamaya devam ediyor. Mücevher İhracatçıları Birliği verilerine göre; sektör ihracatı ilk çeyrekte değer bazında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 9,62 artarak 589 milyon 780 bin dolara, miktar bazında ise yüzde 71,28 artışla 747 bin 488 kilograma ulaştı. Bu dönemde Türk mücevherine olan ilgisi ile Ortadoğu ihracatta liderliğini sürdürürken; ilk çeyrekte yüzde 99 artış ile Kuzey Afrika ülkeleri de dikkat çekti.

M

ücevher İhracatçıları Birliği tarafından açıklanan 2014 yılı ilk çeyrek verilerine göre; Türkiye’nin külçe altın hariç mücevher ihracatı değer bazında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 9,62 artarak 589 milyon 780 bin dolara ulaştı. Miktar bazında ise sektörün ihracatı yüzde 71,28 artışla 747 bin 488 kilogram oldu. Türk mücevher sektörünün Ocak-Mart dönemi ihracatı ürün gruplarına göre incelendiğinde; “altından mamul mücevherci ve kuyumcu eşyası” 526 milyon 118 bin dolar ile ilk sırada yer aldı. Bu ürünleri sırasıyla 27 milyon 241 bin dolar ile “gümüşten mamul mücevherci ve kuyumcu eşyası” ve 18 milyon 492 bin dolar ile “pırlantalı altın ve gümüşten mücevherci eşyası ve aksamı” izledi. Mücevher sektörünün ilk çeyrekte en çok ihracat yaptığı ülkeler; Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Libya, Litvanya ve Rusya Federasyonu olarak sıralandı. Bölgeler açısından değerlendirildiğinde ise ilk sırada 248 milyon dolar ile Yakın, Orta ve Doğu Asya ülkeleri yer alırken; bu bölgeyi 124 milyon dolar ile AB ülkeleri ve 106 milyon dolar ile Diğer Avrupa Ülkeleri takip etti. Ayrıca söz konusu dönemde değerde yüzde 99 artış yakalayan Kuzey Afrika ülkelerine ihracat ise 40 milyon dolara yükseldi. Mart ayında mücevher ihracatındaki artış ise miktarda yüzde 130’a ulaştı… Mücevher İhracatçıları Birliği verilerine göre; 2014 Mart ayı mücevher ihracatı, geçen yılın aynı ayı ile kıyaslandığında, değer bazında 11,16 artarak 212 milyon 596 bin dolara ulaşırken; miktar bazında da yüzde 130,68 artış ile 329 bin 99 kilogram oldu.

146 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103

Mart ayı ihracatında değerde en çok artış yaşanan ülkeler ise, Singapur, Belçika, Kırgızistan, Libya ve Hong Kong oldu. Yılın ilk çeyrek sonuçlarını değerlendiren Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Güner; “Artışla başladığımız 2014 yılına artışla devam ediyoruz. İlk çeyreği geçen yılın aynı dönemine göre miktarda yüzde 71,28, değerde ise yüzde 9,62 yükseliş ile kapattık. Sektör temsilcileri olarak ihracat çalışmalarımıza yoğun olarak devam ediyoruz ve çalışmalarımızın karşılığını alabilmekten dolayı memnunuz. Böylece hem sektörümüzü dünyada büyütüyor hem de ülke ekonomisine sağladığımız katkıyı giderek artıyoruz” dedi. Güner, “Türk mücevherleri tüm dünya ülkeleri açısından dikkat çekiyor. Özellikle altın takıda Ortadoğu ve Avrupa’nın en büyük üretim merkeziyiz. Son dönemde Ortadoğu’dan pırlantalı mücevherlerimize olan talep giderek artıyor. Ancak pırlantalı takıda dünya ile rekabet edebilmemizin önündeki ÖTV engeli maalesef devam ediyor. Yurtdışından hammadde olarak aldığımız pırlantaya yüzde 20 oranında ÖTV ödüyoruz. ÖTV’li aldığımız pırlantayı ülkemizde işleyerek ihracat ettiğimiz de söz konusu vergiyi üretim maliyeti olarak fiyatlarımıza eklemek zorundayız ve bu da uluslararası rekabet gücümüzü düşürüyor. Biz Belçika ve İsrail Borsası gibi büyüyebiliriz. Sektör olarak hiçbir ülkede olmayan bir alt yapıya sahibiz, çok deneyimli ustalarımız var. Sadece bize yurtdışındaki rakiplerimizle rekabet edebilecek şansın verilmesini istiyoruz. Eğer bu fırsat verilirse altın takıda olduğu gibi pırlantalı takıda da tüm dünyada söz sahibi olabileceğiz” diyerek sözlerini bitirdi.

ÜLKE

OCAK - MART 2013

OCAK - MART 2014

BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ 141.905.683,45 121.551.158,50

% DEĞİŞİM -14,34

IRAK

67.926.593,96 101.860.854,89 49,96

LİBYA

11.741.871,77

LİTVANYA

24.129.523,57 25.859.280,88 7,17

RUSYA FEDERASYONU

57.206.197,90 25.713.652,33

-55,05

A.B.D

29.735.257,53 25.689.593,61

-13,61

KIRGIZİSTAN

5.117.201,12

21.812.679,79

326,26

ALMANYA

28.642.259,42 21.613.796,83

-24,54

BELÇİKA

1.223.674,10

1.593,63

AZERBEYCANNAHCIVAN

15.574.432,22 19.130.999,60

33.566.218,28

20.724.527,02

185,87

22,84


Altın Dünyası • Koleksiyon

En değerli paskalya yumurtası…

“Faberge Yumurtaları” Minyatür bir mücevher parçası ya da paskalya yumurtası… Bundan tam 172 yıl önce Çarlık Rusya'nın tanınmış mücevhercisi Carl Faberge, bir paskalya geleneği olan süslenmiş yumurta geleneğini sınırsız hayal gücü ve tasarım yeteneğiyle bir araya getirerek, 19. yüzyıla damgasını vuran ünlü “Faberge Yumurtaları” koleksiyonunu oluşturdu. Hristiyan dünyasının Paskalya bayramını kutladığı bu günler, Faberge’in eşsiz paskalya yumurtalarını hatırlamamızı sağladı.

P

eter Carl Faberge, Rusya’nın sahip olduğu en büyük mücevher ustalarından biriydi. babası Gustav Faberge’nin başlatmış olduğu tasarımları geliştirdi ve aile adının, tasarımlarıyla birlikte büyük bir yükselişe geçmesi için çok çalıştı. Rus aristokrasisinin dikkatini daha fazla çekebilmek için bir farklılık yaratması gerektiğinin farkında olan Peter Carl Faberge, Rusya’da büyük kutlamalara sahne olan Paskalya zamanında ailelerin birbirlerine hediye ettikleri süslenmiş, rengarenk yumurtalardan ilham alarak Faberge’nin ününe kavuşmasını sağlayan o tasarımların başlangıcını yaptı. 1885 yılında Çariçe Maria Feodorovna ile evliliklerinin 20. yıl dönümüne denk gelen Paskalya için özel bir hediye arayan Çar III. Alexander, o zamanların mücevher dünyasında yavaş yavaş tanınmaya başlayan mücevher ustası Peter Carl Faberge’ye giderek, ona bu hediye siparişini verdi. Bu siparişle birlikte önemli bir dönüm noktasından geçen Faberge, özel olarak hazırladığı beyaz mineli yumurtayı paskalya sabahı saraya götürdü. İlk bakışta hiçbir özelliği yokmuş gibi görünen bu paskalya yumurtası, bundan sonra Faberge’nin yaptığı bütün yumurtalarda olduğu gibi içerisinde farklı farklı sürprizler gizliyordu. Çariçe Feodorovna yumurtayı açtığında içinden

ilk önce altından tasarlanan yuvarlak bir yumurta sarısı çıktı, onun içine de altından bir tavuk tasarımı gizleyen Faberge, finali ise tavuktan çıkan minyatür bir kraliyet tacı ile yakuttan tasarlanan mikro yumurtayla yaptı. Peter Carl Faberge, ince bir el işçiliğine dayanan bütün tasarımlarında ayrı bir özelliği öne çıkardı. Rokoko, Art Neuveo gibi birçok farklı tarzı yakalayan tasarımlar, çarların ve soyluların seyahatlerinde yanlarında götürdükleri Faberge hediyelerle, sahip olduğu ünü, Rusya sınırlarının çok ötesine taşıdı. Yaptığı her tasarıma mücevher görünümü veren Faberge’nin içine sanatı hapseden değerli tasarımlarını takip eden yeni eserler, ancak uzun yıllar sonra ortaya çıkabildi. 53 adet olduğu düşünülen bu eşsiz yumurtalardan biri geçtiğimiz günlerde Amerika’da bir bit pazarında bulundu. Yumurtayı 13.000 dolara satın alan kişi google’dan yaptığı araştırmayla gerçek fiyatının 33 milyon dolar olduğunu öğrendiğini ve çok şaşırdığını basın açıklamasıyla duyurdu. Yumurtanın gerçek olup olmadığı ise Londra’da bir uzman tarafından incelenerek kanıtladı. Bugün kaybolan 7 tane Faberge yumurtası dışındaki diğer yumurtalardan bir kısmı Kremlin Cephaneliği Müzesi’nde sergilenirken, geri kalanlar da Avrupa ve Amerika’daki koleksiyonerlerin elinde bulunuyor.

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 147


Altın Dünyası • Saat

Konyalı Saat mağazaları 2014 yılında büyümeye devam ediyor Büyüme hızını 2014 yılında da devam ettiren Konyalı Saat, 28 Şubat’ta ilk mağaza açılışını İstanbul Canpark AVM’de gerçekleştirdi. Konyalı Saat diğer mağazasını ise Anadolu Yakası’nın en prestijli AVM’lerinden biri olmaya aday Akasya AVM’de açtı.

Konyalı Saat ile görmedim duymadım yok! Viyana’da şehrin göbeğinde yer alan kelebek evinde yüzlerce tropik kelebeğin uçtuğunu gördünüz mü? Peki, eğlence yaşamının vazgeçilmezleri arasında bulunan Hamburg barlarını ya da gece kulüplerini? Yeni yerler görmek için yapmanız gereken şey çok kolay!

Nacar’dan zamanın kıymetini bilen annelere

Zamanın kıymetini iyi bilen anneler için en özel hediye alternatifi; Nacar By Night serisi. Tasarımı kadar işlevsel özellikleriyle de dikkat çeken bu seri, Anneler Günü’nde Annelerin yüzünü güldürecek. 148 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


Altın Dünyası • Haber

“Türkiye Altın Tedarik Zincirinde Sorumlu ve İhtilafsız Satın Alma” başlıklı Çalıştay, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ve Borsa İstanbul işbirliğiyle 3 Nisan tarihinde İstanbul’da düzenlendi. Çatışmalardan etkilenmiş ve yüksek risk taşıyan bölgelerden Sorumlu Maden Tedarik Zinciri için OECD Gerekli Özen Rehberi’nin uygulanmasını teşvik etmek amacıyla OECD’nin Türkiye’de düzenlediği ilk etkinlik olan Çalıştay, özellikle altın üreticileri, kuyumcular, geri dönüşümcüler, rafineriler, ithalatçı ve ihracatçıları hedefliyor. Çalıştay, Türkiye altın sektöründe bilinç düzeyini yükseltmek ve sektörün sorumlu kaynak tedariği kapasitesini geliştirmek adına önemli bir adım oldu. Çalıştayın açılışında konuşan Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, OECD üyesi olan Türkiye’nin hassas bir bölgede konumlandığını ve buna bağlı olarak, Borsa İstanbul’un tüm piyasalarında şeffaflık ve tarafsızlığa özel önem verdiğini söyledi. Dönmez sözlerine şöyle devam etti: “Büyük ve saygın bir borsa olarak, her zaman sorumluluk içinde hareket etmeye ve tüm faaliyetlerimizle ilgili hesap verebilir olmaya son derece büyük özen gösteriyoruz. Türkiye’de altın ithalatının sadece üyelerimiz tarafından yapılabildiğini ve altın ithalatının kontrolümüz altında olduğunu vurgulamak isterim. Çok iyi düzenlenmiş bir değerli madenler piyasamız olmakla birlikte, OECD ve diğer uluslararası kuruluşların yapıcı katkılarına her zaman açığız. Dolayısıyla, OECD Gerekli Özen Rehberi gibi uluslararası ilkeleri ele alan etkinliklerin, üyelerimizin piyasa yapısını ve kurumsal yönetimini geliştirebileceğini düşünüyoruz ve bu toplantının, üyelerimizin çatışmalardan etkilenmiş ve yüksek risk taşıyan bölgelerden kaynaklanabilecek risklerden kaçınma noktasında ufuklarını genişletmeye katkısı olacağını umuyoruz”. Dönmez’in açılış konuşmasının ardından gerçekleştirilen Çalıştayın ilk oturumunda, OECD Proje Lideri Tyler Gillard, ihtilaflı bölgeler ve altın ticareti arasındaki bağlantılara ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Gillard, şirketlerin sorumlu maden tedarik zincirlerine dair yasal düzenlemelerin ötesine geçmeleri gerektiğini vurgulayarak “OECD Sorumlu Maden Tedarik Zincirleri için Gerekli Özen Rehberi” doğrultusunda uluslararası beklentiler ışığında düşünmeye başlamaları gerektiğini söyledi. Tyler Gillard, “Şirketler, kaynak kararlarına eleştirel bir gözle bakmalılar ki, olası çatışmaların getireceği finansman risklerini önleyebilsinler ya da hiç değilse azaltabilsinler. Bunun bir yolu da sektörler arası yenilikçi işbirliği olabilir. OECD, altın tedarik zincirinde sorumlu kaynak uygulama çabalarında Türkiye’yi ve Türk şirketlerini desteklemeyi taahhüt etmektedir” dedi. “OECD Gerekli Özen Rehberi” uygulamasının dünyadaki tüm çatışmalardan etkilenen ve yüksek riskli bölgeler için geçerli olduğunu vurgulayan Tyler Gil-

lard, “Türkiye gibi ülkelerin işbirliğiyle OECD ülkeleri küresel maden tedarik zincirlerinde gerekli özeni uygulamaya yardımcı olmaya devam edecektir. Türkiye ile birlikte barışçıl bir büyüme ve gelişmenin kaynağı olan altın ticaretine katkıda bulunabilir; çatışmalar, insan hakları suiistimali ve maden ticareti arasındaki bağlantıyı ortadan kaldırabiliriz” diye konuştu. Gillard’ın konuşmasının ardından, Borsa İstanbul Altın Rafinerisi ve LBMA (The London Bullion Market Association) üyesi Türk rafinerilerinin temsilcileri, IGR Global Genel Müdürü Gürsel Özdemir ve Nadir Maden Rafinerisi Uluslararası Projeler Direktörü Behnar Ilgin, “Türkiye’nin Altın Tedarik Zincirinde Gerekli Özen Uygulamalarına Katkıları” konusunda birer sunum gerçekleştirdi. IGR Global Genel Müdürü Gürsel Özdemir, sunumunda OECD Gerekli Özen Rehberi, LBMA Sorumlu Altın Programı ve DMCC Altın Tedarik Zinciri’nde Rafineri açısından Rehberlik’te öngörülen ilkeleri uygulamanın önemini vurgulayarak Altın Tedarik Zinciri uygulamasında bazı önemli sorunları dile getirdi ve Tedarik Zinciri Gerekli Özen Sisteminin geliştirilmesi konusunda bazı önerilerde bulunduk. Nadir Maden Rafinerisi Uluslararası Projeler Direktörü Behnar Ilgin, Çalıştaya ilişkin olarak; “Borsa İstanbul ve OECD işbirliğiyle düzenlenen “Türkiye Altın Tedarik Zincirinde Sorumlu ve İhtilafsız Satın Alma için OECD Gerekli Özen Rehberi Çalıştayı”, üyelerimiz adına oldukça verimli oldu. Çalıştay ile bir kez daha gördük ki, Borsa İstanbul ve Türkiye’nin LBMA tarafından tanınan üç büyük rafinerisi, OECD Gerekli Özen Rehberine taraf oldular. Kuyumcular Odası gibi oluşumlarla bu şekilde işbirliği içinde çalışılması, sektörün etkinliği adına önemli. Özellikle denetçi firmalar bu tür çalıştaylara katılarak yerel düzenlemeler ve uygulamalar konusunda kendilerini geliştirebilirler” dedi. Signet Kuyumculuk Kurumsal İlişkiler Başkan Yardımcısı David Bouffard “uluslararası müşteri taleplerinin karşılanması”, Dubai Multi Commodities İş Geliştirme Müdürü Chirag Sharma ise “piyasaya erişim” konusunda birer konuşma yaptılar. Çalıştayın ardından, katılımcılar için Borsa İstanbul’da, İstanbul Altın Rafinerisi, Nadir Maden Rafinerisi ve Atasay Kuyumculuk sponsorluğunda öğle yemeği düzenlendi. SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 149


Altın Dünyası • Haber

Diyamandi;

Değerli taş tedarikinde kurumsal çözümler Değerli taş tedariki deyince akla ilk gelen firmalardan birisi olan Diyamandi İstanbul, Antwerp ve Bangkok şubelerindeki çalışmaları ile değerli taş alanında fark yaratıyor. İş ortaklarınının değerli taş taleplerini çok geniş bir ürün skalasında, son derece hızlı ve en üst seviyedeki hizmet kalitesi ile karşılayan Diyamandi hızlı büyümesine devam ediyor. Şirket kurucularının 30 yıla varan tecrübelerini birleştirerek profesyonel ve kurumsal bir yapıda hizmet veren Diyamandi, paydaşlarına sunduğu hizmet ile değerli taş alanında sektörde öne çıkan firmalar arasında yer almaktadır. Ulsulararası standartlarda tedarik sistemi, iş ortaklarının her boy ve kalitedeki taş ihtiyaçlarını, çok kısa sürelerde ve son derece uygun fiyatlarla karşılayabilmelerine imkan sağlamaktadır. Değerli taşlar ve mücehver sektöründe geleceğe dönük çalışmalarını, güçlü stratejilerle destekleyen Diyamandi , çağdaş hizmet anlayışının temsilciliğini yapmaktadır. Şeffalık, müşteri odaklılığı ve dürüstlük ilkeleri üzerine firma prensipleriyapılandırılan firma Kurumsal ve bireysel ticaretler, yurtiçi ve yurtdışı seyahatleri ile müşterilerine yakın ilgi , değerli taşlar ve mücevher ile alakalı yurtiçi ve yurtdışı organizasyonlara katılarak , piyasayı sıcak takip ederek , vizyonunu sürekli genişletmek ve geliştirmek amacındadır.

Müşteri memnuniyeti ve güleryüz ile…

Sevil Döküm

Ürün portföyü ve özenli çalışma prensibi ile Sevil Döküm, teknolojinin geldiği son noktayı sürekli takip ederek, ihtiyaç duyulan model ekipmanları ve kalitesi ile kurulduğu yıl olan 1994 yılından bu yana sektörde hizmet veriyor.

F

antezi yüzük, kolye, tektaş, alyans ürün gruplarında 8-14-18-21 ve 22 ayar gruplarında çalışan Sevil Döküm, ihtiyaç doğrultusunda gereken talebi karşılamaya devam ediyor. Teknolojinin geldiği son noktayı sürekli takip ederek, ihtiyaç duyulan model ekipmanları ile ürün portföyünü sürekli yenilediklerini belirten Firma Sahibi Sevil Taşyiyen Sevil Döküm’ü şu cümlelerle anlattı: “Kalitemizin yanısıra müşteri memnuyeti, güvenimiz ve yeni modellerimizle Sevil Döküm olarak farklılığımızı ortaya koyuyoruz. Son teknoloji makinalarda model takibi üzerine yeni tasarımlarda calışıyoruz. Ürünlerimizde tarzı belirlerken müşteri tercihi göz önünde bulunduruyoruz. Bizim için önemli olan müşterilerimiz memnuniyeti ve güleryüzü.” Bir kadın olarak bu alanda daha fazla kadını görmek istediğini dile getiren Sevil Taşyiyen, kadınların her konuda yetenekli ve başarılı olabileceğini söyledi. Taşyiyen’in, gelecek hedefinde ise rakiplerinden farklı olarak Sevil Döküm’ü başarıyla daha üst konuma taşımak var. 150 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103


Altın Dünyası • Haber

Harmony için “Fuar nasıl geçti?” Harmony Değerli Taşlar Yönetim Kurulu Başkanı Fazıl Özen, İstanbul Jewelry Show’u fuara etki eden gündem başlıklarına değinerek Altın Dünyası için değerlendirdi.

İ

çinde bulunduğumuz yıla geçen yılın sonundan başlayarak siyasi çalkantılarla girilmesi ve fuarın ertesi haftası da seçim olması 2014 fuarını olumsuz etkiledi. Aslında sadece bu iki sebep değil, altın ve doların ciddi değer kazanımı, kuyumcularda kredi kartı taksitli satışların iptalleri de bunu etkileyen diğer ana nedenlerdi. Her yıl fuar öncesi çarşı piyasasında yaşanan yeni koleksiyonların çıkartılması telaşı ve yoğunluğu ise bu sene neredeyse yok denecek kadar az idi. “Fuar nasıl geçti?” sorusuna verilecek en gerçekçi cevap için bence o fuarda “Yeni kaç tane müşteri ile tanışıldı ve müşteri edinildi” ile direkt olarak alakalı. Bunun dışında bir diğer gerçek ise “Fuar süresinde veya sonrasında alınan siparişlerin sonucunda kasaya giren sıcak satış rakamı nedir?” Bu soruyu tüm katılımcılar kendilerine sormalıdır. Eğer zaten yıllardır kendilerine gelen müşteri geldiyse ve onlara fuarda satış yapıldıysa bu sadece kendimizi kandırmak olur. Aynı olay fuar organizatörü içinde geçerlidir. Sadece fuara gelen katılımcıların sayısı değil, bu yıl eskiden gelen ziyaretçilerden daha fazla sayıda mı ziyaretçi gelmiştir, yeni kaç ziyaretçi gelmiştir bunun da ciddi olarak incelenmesi gerekir. Fuar organizasyonu ile ilgili olarak, Rotaforte’nin en az stand satışı ile ilgilenildiği kadar veya daha fazla fuara “ciddi ziyaretçi” getirilmesi için de çalışmalar yapması gerektiğine inanıyorum. Ziyaretçinin sayısı kadar alım güçleri de oldukça önemlidir. Bu açıdan doğru ülkelerden, doğru alıcıların davet edilmesinin daha uygun olacağını düşünüyorum. Fuarda maalesef “boş” diye tabir edilebilecek ziyaretçi sayısı da maalesef hiç az değil. Hizmet konusunda ise geçen yıllarda düzenlenen fuarlara göre daha profesyonel çalışma olduğundan dolayı da tebrik ederim. Fakat mükemmele ulaşmak için de işi hep sıkı tutmak gerektiğine inanıyorum. Maalesef Türkiye’nin bir başka acı gerçeği ise “fuar zamanı toptancılardan ürünleri almak fakat sezon sonunda veya satamayınca aldıklarını iade etmek”. Bunu da düşünerek ve hesaplayarak yılımız

nasıl geçiyor ve geçecek sorusunun en doğru cevabını bulabiliriz sanırım. Firmamız açısından değerlendirmek gerekirse, Türkiye’nin dört bir yanından gelen müşterilerimiz ve mezunlarımızla hem karşılıklı görüşmek, hem de satış bağlantıları yapmış olmak bizim için mutluluk verici bir olaydı. Her yıl fuarda “satış yapılması kesinlikle yasaktır” anonsları yapılmasına rağmen yabancılar başta olmak üzere herkes rahatlıkla satışlarını yapmakta. Ya bu anonstan ve uygulamadan vazgeçilmeli veya gerçekten bu kural uygulanmalıdır. Bu arada yabancı firmaların da bu satışları “kitabına uydurmak” diye tabir edebileceğimiz yöntemlerle gerçekleştirmesi, fuar döneminde veya daha sonraki zamanlarda kaçak mal sokulması ve çıkartılması Türkiye’de yerleşik, vergi veren, ithalat yapan firmalar açısından oldukça büyük bir haksız rekabete yol açmaktadır. Bu da yine konu ile ilgili kurumların ilgisizliğinden kaynaklanmaktadır.

“Üretimin her aşamasında olduğu gibi dökümde de kalite ön planda” Gerek üretim aşamasında gerekse ürünlerin müşteriyle buluşturduğu ilk anda kalitesi ile fark yaratan döküm firmaları arasında bulunan MERCAN DÖKÜM, kurulduğu yıl olan 2000 yılından bu yana sektörde hizmet veriyor.

F

izyon, döküm mamülleri, yarı mamül kategorisinde taşlı-tassız ürün grupları, küpe, yüzük, kolye ürün gruplarında 8 ve 22 ayar gruplarında çalışan Mercan Döküm, benimsediği müşteri odaklı çalışma yapısıyla ihtiyaç doğrultusunda gereken talebi karşılamaya devam ediyor. Teknolojinin geldiği son noktayı sürekli takip ederek, ihtiyaç duyulan model ekipmanları ile sürekli yenilenen ürün portföyü ve kalitesi ile Mercan Döküm özellikle son dönemde yoğunlaştığı hafif ve gösterişli ürün grubunda da başarılı örneklere imza atıyor.

SAYI 103 • ALTIN DÜNYASI 151


Altın Dünyası • Haber

SETTE’nin mağazalaşma atağı sürüyor İPEKYOLU SILVER Türkiye’ de takı sektöründe kendini ispat etmiş olmanın haklı gururuyla Perakende Mağazalar Zinciri ile planlı büyümeye devam ediyor. Toptan gümüş mağazacılığının yanı sıra, perakende olarak SETTE adı altında yarattığı markasıyla çok kısa sürede 16 mağazaya ulaşmış durumda.

Ö

zgün tasarımları ve dünyanın çeşitli ülkelerinden getirdiği ve distribütörü olduğu markalarından oluşan koleksiyonlarını, yılların getirdiği deneyimin ışığında sizlerle buluşturmaya devam ediyor. Özgün mağaza konsepti, koşulsuz müşteri memnuniyeti misyonu ile SETTE Mağazaları; gümüş, çelik ve saat ürünlerinden oluşan koleksiyonlarını, müşterilerine yüksek kalite, uygun fiyat ve ödeme kolaylığıyla sunmaktadır. Sette’nin şık koleksiyonlarını Türkiye genelinde her geçen gün bir yenisi daha eklenen AVM mağazalarının yanı sıra Sura Hagia Sophia Hotel ve Sura Dizayn Hotel içerisinde bulunan Sette mağazalarında da inceleyebilirsiniz.

Kaliteli ve özenli işçilik arayanların adresi,

ÇARŞI DÖKÜM Çarşı Döküm, kurulduğu yıl olan 2003 yılından bu yana 11 yıldır sektörde hizmet veriyor. Zengin ürün portföyünü İstanbul’daki müşterilerine ulaştıran Çarşı Döküm, sağladığı üstün müşteri memnuniyetinin yanı sıra üstün hizmet kalitesi ve tasarımları ile de dökümde fark yaratıyor.

F

antezi, yüzük, tektaş, küpe, kolye ürün gruplarında 8-14-1822 ayar gruplarında çalışan Mercan Döküm, müşterilerinin tercihleri ve piyasanın talepleri doğrultusunda hizmet veriyor. Teknolojinin geldiği noktayı sürekli takip ederek, ihtiyaç duyulan makine ve ekipman ile hizmet verdiklerini dile getiren Çarşı Döküm Firma Sahibi Hikmet Kara “Her zaman; yeni modeller, yeni tasarımlar ve en son sistemde, müşterimize daha iyi hizmet vermek adına kaliteli ve özenli işçilik ile güçlü bir firma olma yolunda çalışıyoruz” dedi. 152 ALTIN DÜNYASI • SAYI 103




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.