Eylül 2016 by Atlasyazılım

GEZİ

Kurucu Galip ÖZTÜRK İmtiyaz Sahibi Metro Turizm Sey. Org. Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem ÖZTÜRK Yayın Koordinatörü Mustafa YILDIRIM Genel Yayın Yönetmeni Damla ULUDAĞ Görsel Yönetmen Ufuk CERGENÇ Yayın Danışma Kurulu Başkanı Necmi HATİPOĞLU Yayın Danışma Kurulu Av. Aslı ÇOKGÜLER Mustafa SARI Sema CEYLAN Şenol AYYILDIZ Hukuk Müşaviri Av. Tuncay ÇALTEKİN Editörler Elif ÖZYILMAZ YEŞİL Nurcan GÜNEŞ YAVAŞ Adem Burak YAZAR Murat BAŞARAN Reklam Pazarlama Atlas Yazılım ve Bilişim Hiz. Tic. A.Ş. 0530 760 51 97 Adres Büyük İstanbul Otogarı Yönetim Binası Kat: 2 Bayrampaşa / İSTANBUL BASKI TARİHİ EYLÜL 2016 Yayın Türü Yerel Süreli BASKI Matsis Matbaa Hizmetleri Tel: 0212 624 21 11 4

İÇİNDEKİLER TARİHE YOLCULUK; BOSNA HERSEK MARMARİS

12 54

OKULLAR AÇILIYOR

28 36 38 68 70 72

KURBAN BAYRAMI’NDA DOĞRU BESLENME TÜYOLARI

TARİHTE BUGÜN SİNEMA KİTAP DÜNYASI GURME EĞLENCE ASTROLOJİ - BURÇLAR 5

GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN YATIRIMA DEVAM Türkiye etkileri uzun zaman geçmeyecek bir

Diğer taraftan Türkiye’nin en büyük İmam-Hatip

15 Temmuz gecesi yaşadı. 15 Temmuz bir

Okulu olan Canik Galip Öztürk Anadolu İmam-

darbe girişimiydi ama gelinen noktada darbeye

Hatip Lisesi’nin adını “Şehit Ömer Halisdemir”

kalkışanlar artık yaptıklarına pişman olmuşlardır

olarak değiştirdik ve okulumuzun yeni tabelası da

zannediyorum. Zira yaptıkları ülkenin geleceğiyle

asıldı. Böylece, darbe girişiminin seyrini cuntacı

oynamaktı ama sonuç Türkiye’nin birbirine

komutanı alnından vurarak değiştiren ve kendisi

kenetlenmesi oldu. Bu girişim bir araya gelmesi

de şahadet şerbetini içen kahraman evladımızın

zor kesimleri aynı amaç doğrultusunda biraya

adını yaşattığımız gibi yeni Ömerler yetişmesine

getirdi: ‘Darbeye karşı’ tavır almayı toplumun

de vesile olacağız.

bütün kesimleri, partili, partisiz herkes başardı. Ve darbeciler kelimenin tam anlamıyla tokat yedi.

Şimdi sırada ‘Yeni Türkiye’yi inşa etmek var. Bu dönemde bizlere düşen devletimize

Darbe girişimi sonrası yaşan bu kenetlenme

ve hükümetimize sonsuz destek vermektir.

hepimize ülkemizin geleceğinin aydınlık

Herkesin elini taşın altına koyması gereken bu

olduğunu, umutsuzluğa kapılmamak gerektiğini

dönemde biz Metro Grubu olarak yatırımlarımıza

gösterdi. Gerektiğinde birbirine böylesi biçimde

son hız devam edeceğiz ve daha büyük bir

kenetlenebilen bir ülkenin karşısında kim ya da

azimle çalışacağız. Ülkemizin ekonomisine

ne durabilir ki?

ve siyasi istikrarına olan güvenimizle faaliyet gösterdiğimiz; turizm, madencilik, gıda, tarım,

Biz bu süreçte Metro Holding ve Metro

otogar işletmeciliği gibi değişik sektörlerde

Turizm olarak elimizden geleni fazlasıyla

yatırım yapmaya, istihdamı artırmaya devam

yapan kurumların başında geldik. Demokrasi

edeceğiz… Güçlü ekonomimizde hainlerin

nöbetlerinde halkımızla iç içe olmanın yanı sıra,

beklediği yönde bir sarsıntı olmayacaktır, bunun

Türkiye’nin en büyük otogarının adını demokrasi

garantisi vatansever işadamları olarak bizleriz.

şehitlerimizin anısına “15 Temmuz Demokrasi

İnanıyoruz ki Türkiye’nin geleceğine güvenen her

Otogarı” olarak değiştirdik. Samsun, Kayseri,

işadamı da aynı hassasiyetle davranacaktır.

Kırıkkale, Havza ve Çarşamba Otogarlarının ismi de artık Demokrasi Otogarı.

Aydınlık günlerde buluşmak dileğiyle.

GALİP ÖZTÜRK Metro Ticari ve Mali Yatırımlar Holding A.Ş. Kurucu ve Onursal Başkanı

TÜRKİYE’NİN ‘METRO’SUYUZ Türkiye, tarihinin en önemli olaylarından birini 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşadı. Orduya sızmış FETÖ mensupları demokrasimizi ortadan kaldırmak için darbe yapmaya kalkıştı. Bu girişim, çok şükür ki demokrasisine sahip çıkan vatandaşlarımız ve emir komuta zincirinde kalan TSK mensuplarımız sayesinde başarıya ulaşamadı. Darbe girişimi sonrasında yaşananlar Türk halkının cumhuriyetine, hükümetine, devletine ve demokrasisine ne denli sahip çıktığını açıkça gösterdi. 26 gün boyunca bütün şehirlerimizin meydanlarında milyonlarca insanımız demokrasi nöbetleri tuttu. Bu süreçte yanlarında, Türkiye’nin Metro’su olduğunu bir kez daha gösteren Metro Turizm vardı. Metro Turizm ekipleri İstanbul, Ankara, İzmir, Samsun, Bursa gibi büyük kentlerimizin meydanlarında nöbet tutan vatandaşlarımıza yiyecek içecek ikramı yaptı, otobüslerimiz ihtiyaç olması durumunda kullanılmak üzere medyalarda bekletildi. Bu dönemde vatandaşlarımız gibi Metro Turizm de demokrasi sınavını başarıyla verdi. Bu sürecin seyahat firmalarını olumsuz etkilediğini de söylemeden geçemeyeceğim. Özellikle kamuda çalışanların izinlerinin kaldırılması sonucunda karayolu yolcu taşımacılığı sektöründe seyahat oranları 3’te 1

oranında düştü. Sadece kamu çalışanları değil, özel sektörde çalışanların da önlerini görebilmek için izinlerini ileri bir tarihe ertelemesiyle normalde çok yoğun olan Ağustos ayında durgun bir dönem yaşadık. Bu durgunluk ancak Ağustos’un ilk haftasında iptal edilen memur izinlerinin tekrar açılmasıyla bir parça ortadan kalktı ve yolcu yoğunluğumuz yeniden başladı. Şimdi önümüzde 12- 16 Eylül tarihlerinde kutlayacağımız Kurban Bayramı ve bayram tatili var. Bakanlar Kurulumuz aldığı bir karar ile bayram tatilini 9 güne çıkardı. Böylece 10- 19 Eylül tarihleri arası alınan karar ile tatil oldu. 9 günlük bu tatil karayolu yolcu taşımacılığı sektörü için yaprak kıpırdamayan kış sezonu öncesinde son nefes alma fırsatı olacak. Biz Metro Turizm olarak, en geniş araç filosuna sahip, en çok sefer düzenleyen firma olarak bayram tatilinde de tam anlamıyla teyakkuz halinde olacağız. 9 gün tatilin olduğu Ramazan Bayramı tatilinde bin 500 ek seferle 1,5 milyonun üzerinde yolcu taşımıştık. Bu bayram tatilinin kış öncesi son tatil olması nedeniyle daha çok kişinin yolculuğa çıkmasını bekliyoruz. Bu öngörü ile ek seferler için gerekli çalışmaları da yaptık. Tatilde memleketlerine ya da tatil beldelerine gitmek isteyen her yolcumuzun seyahate çıkabilmesinin güvencesi biziz. Çünkü biz ‘Türkiye’nin Metro’suyuz.

ÇİĞDEM ÖZTÜRK Metro Turizm Seyahat Org. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

9PÀPĲįdÃğįōíØqĽØĽÖįÃxÃç

=ŅğÕÃō ĜæÃçį: ōPÀPĲį Pıı 7 / 24

0 850 222 34 55

BAYRAM

KURBAN BAYR AMIMIZ MÜBAREK OLSUN Kurban Bayramı, Müslümanlar tarafından Hicri Takvime göre Zilhicce ayının onuncu gününden itibaren dört gün boyunca kutlanan bir dini bayramımızdır. Zilhicce ayının onuncu, on birinci ve on ikinci günlerine ‘Eyyâm-ı nahr’ (Kesme günleri) ve bir önceki gün olan Zilhicce ayının dokuzuncu gününe Arife denir. Kurban Bayramı, aynı zamanda İslam âleminin her yıl Mekke’de hac farizasını ifa ettikleri vakittir. Kurban Bayramı, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan birçok ülkede dinî bayram olmasının yanı sıra resmî tatil ilan edilir. Ramazan Bayramı ile beraber İslam dinindeki en önemli iki bayramdan biridir. Hicri takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar güneş temelli miladi takvimden 11-12 gün kısadır. Bu nedenle Kurban Bayramı her sene 11-12 gün daha erken kutlanır. Yaklaşık 33 senede bir bayramı aynı tarihlere tekabül eder.

Kimler Kurban Kesebilir?

Kurban kesmek, akil, akıllı, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve muki olan bir Müslümanın yerine getireceği bir ibadettir.

Hangi Hayvanlar Kurbanlık Olarak Kesilebilir?

Koyun, keçi, manda, sığır ve dede kurban olarak kesilebilir. Koyun ve keçinin 1 yaşını, sığır ve mandanın 2 yaşını, devenin ise 5 yaşını doldurmuş olması gerekiyor.

GEZİ

YEŞİL VE MAVİNİN BULUŞTUĞU CENNET KÖŞESİ;

MARMARİS

GEZİ

Marmaris yeşilin ve mavinin tüm tonlarını yılın on iki ayında görebileceğiniz cennet bir köşedir. Uzun kıyı şeridindeki koyların çokluğu, doğal liman oluşu, antik kentlere yakınlığı, doğal güzellikleri, mavi tur olanakları, modern yat limanları, körfezin her türlü su sporlarına olanak sağlaması, beş yıldızlısından başlayarak en mütevazı pansiyonuna kadar tüm turistlerin gönüllerince tatillerini geçirebilecekleri cennet bir ilçedir. Kısa bir süre öncesine kadar balıkçılığı, süngerciliği ve ıtırlı bitkileri ile tanınan Marmaris, bugün büyük bir turizm merkezi haline gelmiştir. Kara ulaşımı yanı sıra Dalaman Havaalanı ve Rodos Feribotları ile kolayca dış dünyaya açılma imkanı bulan Marmaris, Datça yolu üzerinde bulunması, Fethiye yoluna yakınlığı nedeniyle önemini arttırmaktadır. Akdeniz’deki yatlar için oldukça uygun bir doğal limanı olduğu gibi, Yalancı Boğaz’daki atölyelerde yat imalatı ve bakımı yapılabilmektedir. Akdeniz iklimine sahip oluşu, kışın bile denize girme imkanı sağlarken, etrafını çepeçevre saran sık ve yüksek dağlar ile çam ormanları, dünyada ender görülen Günlük (Liquidamber Orientalis) ağaçları ve geniş yapraklı çınar ağaçları Marmaris’in yeşil dokusunu oluşturur.

GEZİ

Tarih Kokan Kent Marmaris Marmaris’te kentleşme, kale çevresinde gelişti ve giderek yaygınlaştı.

Bugün Beldibi ve Armutalan sırtlarından denize ve İçmeler’e kadar çok geniş bir alana dağılan Marmaris’in Kale, iskele ve marina ile sınırlanmış bölümü, tarih kent merkezi olarak adlandırılıyor. Bu bölgedeki tarihi yapıların tamamı 16.-20. yy’a, Osmanlı Dönemine ait. Kale çevresindeki tarihi yapılar olduğu gibi korunmuş ve restore edilmiş. Büyük bölümü restoran, bar, alışveriş merkezi olarak kullanılıyor. Konut kullanımı da var ama çok az. Sokaklar dar, ahşap yapılar çıkmalı; tıpkı diğer Osmanlı kentlerinde olduğu gibi.

NERELERE GİDİLİR? Marmaris Kalesi ve müzesi Yat Limanı arkasında yüksek bir noktada yer alan Marmaris Kalesi’nin yapımından söz eden tek yazılı kaynak, Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi. 17. yüzyılda Muğla çevresini gezen Evliya Çelebi, Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos Seferi öncesinde, kalenin yaptırılması için emir verdiğinden ve kalenin sefer sırasında askeri üs olarak kullanıldığından söz ediyor. Evliya seyahatnamesinde “Kalenin ana kaya üzerine dört tabyalı olarak inşa edildiğini, düzgün taşlardan örülmüş 400 ayak duvarı olduğunu, giriş kapısı üstünde bir kitabe, içerde dizdar, imam, kayyum ve nöbetçiler için birer oda bulunduğu”nu söylüyor. Kimi kaynaklar ise, Kanuni’nin kaleyi Rodos seferi dönüşünde yaptırdığını belirtiyor. Birinci Dünya Savaşı’nda körfeze giren Fransız savaş gemilerinin topçu ateşiyle büyük bölümü yıkılan kalenin içi, Cumhuriyet öncesinden başlayarak 1970’li yıllara kadar iskan edilmiş.

Yakın zamana kadar 18 konut varlığını sürdürmüş. Marmaris Kalesi 1980-1990 yılları arasında restore edildi ve 1991 yılında Marmaris Müzesi olarak hizmete açıldı. Toplam yedi kapalı mekânı bulunuyor. Beşik tonozlu giriş mekânı iç bahçeye açılıyor. Avluda sağda ve solda yer alan merdivenler surlara çıkışı sağlıyor. Surlardan çevreyi seyretmek ve fotoğraflamak keyifli. Bahçeden girişi olan kapalı mekânlardan ikisi arkeoloji salonu olarak düzenlenmiş. Bu salonlarda ve bahçede bölgeden toplanan taş eserler, Hellenistik, Roma ve Bizans çağlarına ait amforalar ile Knidos, Burgaz, Hisarönü kazılarında açığa çıkarılan pişmiş topraktan yapılmış kandiller, şişeler, figürinler, çeşitli kaplar, cam eserler, ok uçları, sikkeler ve süs eşyaları sergileniyor. Etnografya salonunda ise, Osmanlı Dönemi sonuna tarihlenen günlük yaşamla ilgili dokuma, halı, kilim, mobilya, bakır mutfak eşyaları, silahlar ve süs eşyaları sergileniyor. Diğer mekânlar sanat galerisi, büro ve depo olarak kullanılıyor.

GEZİ

Müze, turizm sezonu süresince, pazartesi günleri dışında her gün 08.30-12.00 ve 13.00-17.30 saatleri arasında ziyarete açık. (Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı)

İyilik Kayalıkları Arkeoloji Parkı Marmaris yeni bir parka kavuştu. Bir arkeoloji parkı bu. Marmaris şehir merkezinde, İyilik Kayalıkları olarak bilinen 8 bin 342 metrekarelik alan ile tepe eteğindeki 2 bin 100 metrekarelik alan 1. derece SİT alanı kapsamına alındı ve İyilik Kayalıkları Arkeoloji Parkı olarak ziyarete açıldı. Parkta MÖ 4. yy’a ait olduğu belirlenen arkeolojik kalıntılar sergileniyor.

Mahallesi’ndeki İbrahim Ağa Camisi 1789’da,

Marmaris yakın çevresinde Osmanlı dönemine tarihlenen başka eserler de var. Kemeraltı

askerleri Sarıana’nın tek ineğinin sütüyle kahvaltı

Muğla yolunun 10. km’sindeki Taşhan ve 1993 yılında selde yıkılan Kemerli Köprü ise 1552’de yapılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferine çıkmadan önce ziyaret ettiği kehanetleriyle ünlü Sarıana’nın türbesi aynı adlı mahallededir. Rivayete göre Rodos seferine hazırlanan koca Osmanlı ordusunun bütün yapmış.

GEZİ

İskele ve yat limanı çevresinde Marmaris Netsel Marina Güney Ege’nin en büyük ve modern yat limanıdır. 720 yat kapasiteli marinada, yatlara her türlü servis verilmektedir. Marina ile çarşı arasındaki Belediye rıhtımına ise Mavi Yolculuk ve günübirlik gezi tekneleri bağlanırlar. Yat limanından Değirmençayı Deresi’ni takip ederek içeri yöneldiğinizde barlar sokağına çıkacaksınız. Her türlü müzik zevkine hitap eden barlar sağlı sollu bu sokakta sıralanır. Çoğu eski Marmaris evlerinin restorasyonuyla dönüştürülmüştür bugünkü işlevlerine.Yüksek duvarlarla çevrili eğlence kompleksleri de

açılmıştır bu bölgede son yıllarda. Eğlence sabahın ilk ışıklarına kadar sürer. Rıhtım boyunca sıralanan bar ve lokantalar ise günbatımı öncesinde dolmaya başlar. Rıhtıma paralel ve dik inen sokaklar Marmaris’in gece yaşamının en renkli noktasını oluştururlar. Müziğin ve eğlencenin her türü vardır. Eski kent devasa bir alışveriş merkezi gibidir. Araç trafiğine kapalı, üstü tentelerle örtülü sokaklara sıralanmış dükkanlar ve tezgahlar çok renkli bir görüntü oluştururlar. Alışveriş niyetiniz olmasa bile, bu sokaklarda dolaşmaktan keyif alacaksınız.

Günnücek, Yalancı Boğaz ve Cennet Adası (Yıldız Adası/ Nimara) Marmaris’in yaz sıcağından bunalırsanız Netsel Marina’yı geçip, Günnücek piknik alanına gidebilirsiniz. Parfümcülükte kullanılan sığla yağının sağlandığı günlük ağaçları arasında yazın suyu çok azalan bir dere de bulunmaktadır. Piknik alanı orman idaresi tarafından düzenlenmiştir. Plaj ve kamp alanından yararlanabilirsiniz.

GEZİ

Aktaş Sahilden Yalancı Boğaz’a giden yolun 3. km’sinde ufak bir yerleşim alanıdır. Kuzey yönü ormanlık tepelerle çevrili, gürültüden uzak, sakin bir köşedir. Plajının kumu incedir. Marmaris’in gece manzarasının en güzel göründüğü yerlerden biridir. Adını deniz kenarındaki yüksek bir ak kayadan almıştır. Kalınabilecek birkaç motel vardır.

Cennet Adası (Nimara yarımadası/Yıldız Adası) Ada olarak bilinen ama aslında yarımada olan Cennet Adası (Nimara yarımadası) Marmaris’in karşısında boylu boyunca uzanır. Yarımada günübirlik teknelerin uğrak yerlerinden birisidir. Her sabah Marmaris’ten kalkan tekneler gidişte ya da dönüşte uğrarlar Cennet Adası’na. Bütün gün boyunca kalanlar da vardır. Ama dilerseniz, kent merkezine 8 km uzaklıktaki Yalancı Boğaz’a kadar minibüs ya da aracınızla gidip yürüyerek Cennet Adası’na çıkabilirsiniz. Patika yollar kent kalabalığından uzakta ve doğayla başbaşa ideal bir yürüyüş güzergahı oluşturur. Manzara çok güzeldir. Teknelerin yanaştığı iskele çevresinde çardak lokantalar ve kafeler vardır. Adada az bilinen ilginç bir mağara bulunuyor. Yalancı Boğaz’ı geçip Cennet Adası’na girildiğinde başlayan orman yolu, sağa ve sola olmak üzere ikiye ayrılıyor. Sola ayrılan yolda bir kilometre ilerlendiğinde henüz adı bile olmayan mağaranın yakınına ulaşılıyor. Mağarayı bulabilmek için

kesinlikle bir rehbere ihtiyaç var çünkü herhangi bir işaret yok. Mağaraya önce tırmanarak sonra çalılıklar arasında güçlükle yürüyerek ulaştığınızda karşılaştığınız manzara sizi büyüleyebilir. Mağara galerisi oldukça geniş ve gözalıcı sarkıt ve dikitlerle dolu.

Armutalan

Marmaris’in hemen yanıbaşında, yeni otel, lokanta, oyun ve spor alanları ve eğlence yerleriyle gelişen turizm merkezidir Armutalan. Adını bir zamanlar bol olan armut ağaçlarından almış. Ulaşım çok kolay. Minibüsler düzenli sefer yapıyor. Ormanla çevrili belde, temizliği, sesizliği ve iyi çevre düzeniyle ziyaretçileri ve yerli-yabancı Marmaris tutkunlarını çekiyor kendisine. Yeni yürüyüş yolunun bir bölümü Armutalan orman alanı içinde yer alıyor. Yürümek, bisiklete binmek, köpekle gezinti yapmak için gerekli alan ve parkur düzenlemesi yapılmış. Orman derinliklerinde keşif turu düzenlemek size kalmış. Kaya tırmanışı meraklıları için de uygun kayalık alana sahip.

GEZİ

İçmeler Marmaris’in eğlencesinden yararlanıp ta güniçini ve uyuma saatlerini daha sakin geçirmek isteyenler için hemen yakında ayrı bir turizm merkezi olarak gelişen bir yer var: İçmeler. Çok sayıda otel bulunmasına rağmen, yapılan çevre düzenlemesiyle yeşili ve çiçeği bol, yürüyüş yolları geniş, plajı her zaman temiz bir beldedir İçmeler. Beldenin girişindeki park botanik bahçesi gibidir. İçmeler’i ortadan kesen dere yapılan düzenlemeyle beldeye güzel bir hava katmıştır. Derenin iki yakası hediyelik eşya satıcıları, elişi sergileriyle renkli ve canlıdır. Yeme, içme ve eğlence açısından da çok zengin seçeneklere sahiptir İçmeler. Daha fazlasını isteyenler için Marmaris birkaç adım ötededir. Marmaris - İçmeler arasında çok sık taşıt bulunuyor. Ayrıca kıyı boyunca Marmaris’e uzanan yürüyüş yolu, olağanüstü bir manzara eşliğinde yürüme olanağı sağlar. Aşırı yapılaşmaya ve kalabalığa rağmen plajı ve deniz suyu temiz kalabilmiş. Ama daha temiz deniz ve daha az kalabalık isterseniz, tekne turlarına katılıp çevre koylara gitmelisiniz. Modern ile geleneksel yapı İçmeler’de bir aradadır. Sahilin hemen arkasında, yürüme mesafesindeki köyiçi ve daha ilerideki kanyonun girişindeki tesisler doğa ve eski köy yaşamı tutkunları içindir.

Beldibi Marmaris’e girerken sağda, vadi boyunca uzanan, eski ama son yıllarda artan yapılaşmayla hızla büyüyen bir beldedir. Antik Physkos kenti de hemen bitişiğinde, Asar Tepesi’ndedir. Tüm Marmaris çevresinde olduğu gibi burası da ormanlık tepelerle çevrili bir doğanın içindedir. 1995’li yıllara kadar sebzecilik ve meyvecilikle geçinen köy hızla gelişerek konut alanına dönüşmüştür. Merkeze uzaklığı bir kilometredir. Nüfusu 6 bin kadardır.

GEZİ

NELER YAPILIR? Çevreye tekne turları Marmaris’te günü geçirmenin en keyifli yollarından biri, tekne turlarına katılmaktır. Çarşı içinde ana iskeleden ve Marmaris’in değişik yerlerinden kalkan irili ufaklı yüzlerce tekne hergün tıka basa doluyor ve çevredeki adalara, koylara günübirlik turlar düzenliyor. Marmaris’in karşısındaki Cennet adası (Nimara/Yıldız), Bedir adası, Turunç, Kumlubük, Çiftlik, Fosforlu Mağara en popüler uğrak yerleri arasında yer alıyor. Yüzme molaları ve balık ziyafeti bu turların olmazsa olmazı. Geceleri de “mehtap turları” düzenleniyor. Kimi tekneler uğranılan yerlerde lokantalarla anlaşıyor, kimileri de teknede yemek servisi veriyor. Teknede eğlence de unutulmuyor. Marmaris’ten daha uzun günübirlik turlar da düzenleniyor. Devasa teknelerle yapılan bu turların uğrak yerleri arasında Ekincik ve Dalyan da bulunuyor. Gökova, Sömbeki ve Hisarönü Körfezi’ndeki koy ve adalara da tekne turları yapılıyor. Sömbeki körfezi için Bozburun’a, Selimiye’ye ve Orhaniye’ye, Hisarönü körfezi için Hisarönü Köyü sahiline, Gökova körfezi için de Çamlı iskelesine gitmek gerekiyor. Seyahat acentaları Gökova, Sedir Adası ve koy turlarını Marmaris’ten Çamlı iskelesine transferler, tekne organizasyonu ve yemek dahil günübirlik olarak organize ediyorlar.

GEZİ

Marmaris’ten Günübirlik bir alternatif: Rodos Marmaris’e gelmişken, bir gününüzü Rodos’a ayırabilirsiniz. Türk vatandaşlar için günübirlik Rodos ziyaretlerinde yurtdışı çıkış harcı ödenmesi de gerekmiyor. Yazın hergün Marmaris Marina’dan Rodos’a katamaran tipi tekneler çalışıyor. Marmaris’ten Rodos’a saat 09.00 ve 16.00’da seferler var. Bu seferlerin karşılıkları ise saat 08.00 ve 16.30’da. Seyahat acentalarının günübirlik Rodos turlarına da katılabilirsiniz.

MARMARİS’TE YEMEK ŞÖLENİ

Bol çeşidi ve rekabet seviyesi yüksek balı, özellikle de çam balı ünlüdür, Marmaris’in. Marmaris’te deniz ürünleri, fastfood, Türk ve dünya mutfakları (Çin, İtalyan, İngiliz ve Hint restoranları) üzerine uzmanlaşmış lokantalar için bol seçenek vardır.

KATKILARINDAN DOLAYI MUĞLA İL KÜLTÜR TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ’NE TEŞEKKÜR EDERİZ. 20

Balık iskele ve yat limanı çevresindeki lokantalarda, İçmeler, Turunç, Akyaka, Çiftlik, Orhaniye, Selimiye, Bozburun ve Söğüt Saranda Mahallesi’nde, Türk mutfağının çeşitleri çarşı çevresinde, uluslararası mutfak, pizza çeşitleri merkez, Armutalan ve İçmeler’de, köy mutfağı, gözleme, mantı çeşitleri, Çamlık, Bayır, Çiftlik, Turgut, Orhaniye çevresindeki yol üstü ve deniz kenarı lokantalarında yenir. Otellerin açık büfeleri de gerek yerel mutfak, gerekse uluslararası mutfaklar açısından zengindir.

IP TABANLI YENİ NESİL ÖDEME KAYDEDİCİ

YAZARKASAPOS FUSIONS 410G

Nakit Para Çekmecesi

Desktop Set

ÜCRETSİZ GSM HATTI 81 İLDE TEKNİK SERVİS BARKOD-QR KOD OKUYUCU BANKALARLA SORUNSUZ İŞLEM ERGONOMİK TASARIM

OTOBÜS İÇİ EĞLENCE SİSTEMLERİ

10’’ HD ANDROID TABLET TV TELİFLİ FİLM SATIŞI ONLINE MARKET HD IP TELEVİZYON HD IP RADYO ONLINE BİLET SATIŞI BANKACILIK İŞLEMLERİ HAVALE VE EFT ANDROID OYUNLAR MOBİL UYGULAMALAR 3D & HD FİLMLER ÜYELİK PROGRAMI FABRİKA: Melih Gökçek Bulvarı 1368. Cadde No:113/2 İnfoteks Alfa Plaza İVOGSAN Yenimahalle/ANKARA

0850 433 14 14 infoteks.com.tr

MACERA

TARİHE YOLCULUK; BOSNA HERSEK Yazı ve Fotoğraf: Fatih YAYLA

Günlerden Bosna Hersek. Mesafesi kısa ve vizesiz gidilebilen Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’dır. Şehrin dört bir yanı yeşilin her tonunu barındıran yüksek dağlarla çevrili ve bu yüzdendir ki şehir tertemiz bir havaya sahip. Saraybosna, Bosna bölgesinin Dinar Alpleriyle çevrili Saraybosna Vadisi içerisinde Miljacka Nehri çevresinde kurulmuştur. Şehir, barındırdığı dini çeşitliliğiyle bilinir., Müslüman, Ortadoks, Katolik, Musevi burada yüzyıllar boyunca barış içinde yaşamışlardır. İşte bu yüzden Saraybosna, Avrupa’nın Kudüs’ü olarak kabul edilir. Saraybosna’nın adı, Osmanlı İmparatorluğu tarafından alınmadan önce Vrhbosna’ idi. Osmanlı Devletinde Bosna-Saray denmesinin yanı sıra Saray Ovası olarak da bilinmektedir. Bu yüzden günümüzde pek çok dilde bu ifadenin kısa hali olarak Sarajevo adı kullanılmaktadır. Kendi halkı da şehirlerine Sarajevo derler ki vadiye dik bakan saraydan görülen ova manzarasından esinlenerek Saray-Ova dendiği rivayet edilir.

MACERA

Ne Zaman Gitmeli?

En uygun ziyaret edilebilecek zaman yaz dönemini kapsayan Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarıdır. Şehrin ortasından akan Miljacka Nehri şehre ayrı bir hava katmaktadır. Eski bir Osmanlı şehri olan Saraybosna’da Osmanlı mimarisine ait birçok yapı görmeniz mümkün. Şehir merkezinde bulunan Başçarşı bunun en güzel örneklerini barındırmaktadır. Çok eski bir tarihi olan Saraybosna sokaklarında yürürken kendinizi tarihin eski sayfalarında kaybolurken bulabilirsiniz. Çoğunluğu Müslüman olan bu Balkan şehrinde birçok tarihi camii ve bu camilerin bahçelerinde Osmanlı dönemine ait mezarlar görmek mümkün. Başçarşı sokaklarında yürürken eski dükkanların bazılarında Türk Bayrakları görmek beni duygulandırdı. Kimi esnaf sizinle Türkçe konuşabiliyor ve kolayca anlaşabiliyorsunuz. Ama genel itibariyle Türkçe bilen sayısı çok az.

GEZMEDEN DÖNMEYİN • Başçarşı • Katolik Katedrali • Yaşam Tüneli • Latin Köprüsü

Bosnalılar yardımsever, sıcakkanlı ve cana yakın insanlar. Her ne kadar havalimanından şehre gitmek için bindiğimiz taksi benden yüksek ücret talep etse de bunu genele yaymak doğru olmaz. Ama yine de bir uyarı birçok turistik şehirde olduğu gibi taksiye binmeden önce taksimetreyi açmasını söyleyin!

MACERA

BOŞNAK BÖREĞİ

Bosna’nın bir diğer avantajı da fiyatların ucuz olması. Bosna Hersek para birimi Convertible Mark (BAM) dir. Fiyatlar Türkiye’ye göre uygun ve yeme içme ucuzdur. Başlıca yemeniz gerekenler; Cevap cici dedikleri İnegöl köftesini andıran, köfteye benzeyen ekmek arasında soğanla birlikte servis edilen bir yemektir. Onun haricinde günün her saati yiyebileceğiniz Sac Börek, bir diğer adıyla Boşnak böreğini yemeden kesinlikle dönmemeniz gerektiğini hatırlatayım. Sonrasında ise közde Türk kahvesi içerek yemek faslını noktalayabilirsiniz. Bu ihtiyaçların hepsini Başçarşı’da karşılayabilirsiniz. Saraybosna küçük bir şehir olmasından dolayı birçok yerini yürüyerek dolaşabilirsiniz.

MACERA

MOSTAR

Bosna Hersek’e gelmişken tarihi Mostar şehrini görmeden gitmek olmazdı. Otobüsle 2.5 saat süren yolculuğun ardından Mostar’a ayak basıyorum. Mostar, Saraybosna’ya 136km uzaklıkta bulunuyor. Saraybosna’dan Mostara doğru giderken yol kenarlarında katliamlarda hayatlarını kaybetmiş insanların bulunduğu çok sayıda mezarlık göreceksiniz. Mostar deyince akla ilk gelen Mimar Sinan’ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından yaptırılan ve birçok savaşta düşman bombardımanı ile yıkılıp yeniden onarılmış, tarihe tanıklık etmiş Mostar Köprüsüdür. Köprü hala eski ihtişamını ve orijinalliğini korumakta olup, gördüğünüz ilk anda sizi kendine hayran bırakmayı başarıyor. Köprüye ulaşmak için yine Başçarşı’yı andıran tarihi dükkanların arasından geçiyorsunuz. Bu dükkanlarda hediyelik eşya gibi birçok ürün satılıyor. Köprü üzerine çıktığınızda gördüğünüz manzara inanılmaz. Altınızda akan bir nehir üzerinde bulunduğunuz tarihi bir köprü ve kafanızı çevirdiğinizde tarihi taş evler camiler ve yapılar... Bir de köprüden atlama hikayesi var. Anlatılanlara göre eski bir gelenek olarak evlenme çağındaki erkek evleneceği kıza cesaretini ve evliliğe hazır olduğunu ispatlamak için köprünün üzerinden Neretva Nehrine atlarmış. Bu rivayet ne kadar doğrudur bilmemekle birlikte gerçeklik payının yüksek olduğunu da belirtmek isterim. Şuan köprüde aldığı bahşişlerle yeterli miktara ulaştığında atlayan insanlar bulunmaktadır. Mostar’a bir gününüzü ayırmanız yeterli olacaktır. Çok küçük bir şehir ve görülecek yerleri çok kısıtlı. Ancak bir o kadar da büyüleyici. Bir başka gezi yazısında görüşmek üzere...

Sosyal Medya /geziyoruzabi

TARİH

DÜNYA TURİZM GÜNÜ KUTLU OLSUN 27 Eylül Dünya Turizm Günü

1992 Yılından Bu Yana Turizmin İçerisinde Olmaktan ve Katkı Sağlıyor Olmaktan Büyük Gurur Duyuyoruz. Turizm, dinlenmek, eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yapılan geziler ve bir ülkeye veya bir bölgeye turist çekmek için alınan ekonomik, kültürel, teknik önlemlerin, yapılan çalışmaların tümüdür. Turistik gezi, insanların sadece bir yerden bir yere gitmesi değil kültürel, ekonomik ve toplumsal olarak da iletişim içinde olmalarıdır. Turizm sayesinde insanlar hem diğer ülkelerin, hem kendi ülkelerinde yaşadıkları bölgenin dışındaki güzelliklerin, hem de geçmişte yaşamış olan insanların bırakmış oldukları kültürel mirasın farkına vararak, gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmanın gerekliliğine inanarak hayata farklı açılardan bakabilirler. Turistler gittikleri ülke ya da bölgede

gördükleri yerler karşılığında o yöre halkına para kazandırırlar. Yani turizm ziyaret edilen ülke ve bölgenin ekonomisine büyük bir maddi katkı sağlar. Turizm açısından ülkemize en çok Antalya ve Bodrum gelir kazandırır. Çok basit görünen tarihi bir kalıtım ya da doğal ortamlar turizm açısından çok önemli olabilir. Dinlenme ve konaklama için doğal güzellikleri ile bilinen plajların ve tabiat ortamlarının korunması bu amaçla çok önemlidir. Önümüzdeki yıllarda yapılacak alt yapı çalışmaları ile Dünya Turizm Gününün ülkemizde kutlanması beraberinde geniş bir reklam getirecektir. Dünya ülkelerinin kendilerini uluslararası anlamda tanıtmalarında en etkili yöntem turizm çalışmalarıdır. Türkiye’de turizm, Ege ve Akdeniz kıyılarındaki arkeolojik ve tarihi alanlar üzerine yoğunlaşmıştır. Türkiye’nin en büyük şehri olan İstanbul, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti olması dolayısıyla da antik döneme sahip birçok yapıyı

barındırmaktadır. Sultanahmet Camisi, Ayasofya ve Topkapı Sarayı bunlardan birkaçıdır. Diğer önemli turizm alanları; Roma İmparatorluğu döneminden kalan Efes, Truva, Bergama, Side, Meryem Ana Evi’nin yanı sıra Kapadokya, Nemrut ve Pamukkale bölgeleridir. Plaj bölgeleri, genellikle Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde yaşayan insanlar ve Batı Avrupa’dan gelen turistler için önemli bir turizm alanıdır. En önemli plajlar, Ege kıyılarından başlar ve Akdeniz’de Antalya yakınlarında son bulur. Bodrum, Fethiye, Marmaris, Kuşadası, Alanya önemli tatil yöreleridir. Dünya turizm sıralamasında, uluslararası gelen turist istatistiğine göre 6. Sırada yer alan ülkemiz büyük başarıya imza atmaktadır. Bu denli önemli bir gelişmeye katkıda bulunmaktan büyük gurur duyuyoruz.

“AKLINIZDA NERESİ VARSA, ORAYA METRO VAR”

TARİHTE BU AY

11 Eylül 2001

7 Eylül 1998

Amerika Dünya Ticaret Merkezi’ne düzenlenen 11 Eylül saldırılarında 2.976 kişi öldü, 6.291 kişi de yaralandı.

İnternet araştırma motoru Google kuruldu.

3 Eylül 1995 eBay kuruldu.

1 Eylül 1939

Almanya’nın Polonya’ya saldırması üzerine, II. Dünya Savaşı başladı. Milyonlarca kişinin öldüğü savaşın başlamasının 50. yılında, Dünya Barış Günü ilan edildi.

5 Eylül 1960

Muhammed Ali , 1960 Roma Olimpiyatlarında altın madalya kazandı.

Keban Barajı ve Hidroelektrik Santrali açıldı.

6 Eylül 1977

2 Eylül 1666

4 Eylül 1919

Gazi Mustafa Kemal Paşa, Sivas Kongresi’ni açtı.

Greenpeace (Yeşilbarış) çevre örgütü kuruldu.

13 Eylül 1647

İtalyan matematikçi ve fizikçi Evangelista Torricelli barometre’yi icat etti.

14 Eylül 1922

10 Eylül 1855

Yumurtalık’tan dış ülkelere ilk petrol sevkiyatı başladı.

Büyük Londra Yangını başladı ve üç gün sürdü; 13.200 ev ve 87 kilise kül oldu.

9 Eylül 1974

15 Eylül 1971

İzmir’e bağlı Bergama ilçesi düşman işgalinden kurtuldu.

Türkiye’de ilk telgraf haberleşmesi başladı.

8 Eylül 1930

3M şirketi, şeffaf yapışkan bant’ın satışına başladı.

12 Eylül 1959

Sovyetler Birliği Ay yüzeyine inen ilk insan yapısı nesne Luna 2 roketini Ay’a fırlattı.

TARİHTE BU AY

27 Eylül 2000

Sydney Olimpiyat Oyunlarında 85 kilo güreşçisi Hamza Yerlikaya olimpiyat şampiyonu oldu.

19 Eylül 1921

TBMM, Mustafa Kemal Paşa’ya, Mareşal rütbesiyle Gazi unvanı verdi.

23 Eylül 1993 Michael Jackson Türkiye’de konser verdi.

17 Eylül 2014

Minecraft’ın yapımcısı olan Mojang, Microsoft tarafından 2.500.000.000 dolara satın alındı.

21 Eylül 1938

İlk TV haber programı, BBC’de yayınlandı.

20 Eylül 1519

16 Eylül 1908

18 Eylül 1851

Amerikan gazetesi New York Times yayımlanmaya başlandı.

25 Eylül 1982 Türkiye’nin ilk kadın Büyükelçisi Filiz Dinçmen, Amsterdam’da görevine başladı.

24 Eylül 1852

Portekizli kaşif Ferdinand Magellan, 270 kişi ve 5 gemiyle İspanya’dan yola çıktı.

General Motors Şirketi kuruldu.

29 Eylül 1887

Fransız Henri Giffard ilk kez zeplinle uçtu.

22 Eylül 1903

İtalo Marconi, kornet dondurma külahının patentini aldı.

İlk gramofon patenti, Alman kâşif Emil Berliner tarafından alındı.

28 Eylül 1889

Metrik sistemin temel birimleri olan kilogram ve metre Fransa’da düzenlenen I. Ağırlıklar ve Ölçümler Genel Konferansı’nda tanımlandı.

26 Eylül 1932

Türk Dil Kurultayı toplandı. Dil Bayramı ilk kez kutlandı.

30 Eylül 1791

Mozart’ın son operası Sihirli Flüt’ün galası Viyana’da yapıldı.

SICAK YAZ GÜNLERİNDE SERİN İKRAMLARIMIZ İLE YOLCULUKLARIMIZ

DEKORASYON

MOBİLYALARIN GİZEMLİ HAMMADDESİ PALETLER TAŞIMA PALETLERİNİ KULLANARAK OLDUKÇA KULLANIŞLI MOBİLYALAR ÜRETEBİLECEĞİNİZİ BİLİYOR MUSUNUZ? Önceki yıllarda hiçbirimiz bu paletlerin ne işe yaracağını bilmeden yaşıyormuşuz meğerse. Genellikle yakılacak bir malzeme olarak gördüğümüz paletlerin kullanım alanlarının yaratıcılıkla buluşması sonucu bizlere çok güzel ürünler ortaya çıkarıyor. Ev dekorasyon ürünlerinin hele ki orijinal tasarımlı olanlarının fiyatları çoğumuzun bütçesini zorlayacak cinste. Son yıllarda “kendin-yap” adıyla anılan bir çeşit hobi olarak adlandırabileceğimiz projeler ile evler oldukça dekoratif hale gelebiliyor. Bunların en farklı ve kullanışlılarından bir tanesi de taşıma için kullanılan paletlerden mobilya üretimidir. Sehpalardan kitaplıklara, masalardan sandalyelere hayaliniz ve becerinizin elverdiği birçok mobilyayı yapmanız mümkün oluyor.

PEKİ BU AHŞAP PALETLERİ NEREDE BULABİLİRİZ? Öncelikle satın almak ve tertemiz kullanmak istiyorsanız, birçok yapı markette, çeşitli e-ticaret web sitelerinden temin edebilirsiniz. Peki bu paletleri ücretsiz nerelerden temin edebilirsiniz? Biraz rica minnet hale düşeceğinizi baştan söylememiz gerekiyor. Çünkü bu paletler tek kullanımlık değil. Marketlerde, manavlarda oldukça kullanışlı bir ürün bu paletler. Rica ettiğiniz takdirde temin edebilirsiniz. Biraz fikir vermek amacıyla sizler için araştırdık. İşte palet kullanarak yapabileceğiniz birkaç mobilya;

DEKORASYON

YATAK BAŞLIĞI

Yatak başlığı ve bazasını oldukça fazla fiyatlarda alıyor, birkaç yıl içerisinde onlardan sıkılmaya başlıyoruz. Hem ucuz hem de dilediğiniz tasarımı uygulayabileceğiniz bir palet fikri; yatak başlığı. 2 palet kullanarak yapabileceğiniz bu mobilyanın üzerini dilediğiniz renge ve desene boyayarak yatak odanızın dekorasyonunu değiştirebilirsiniz.

MASA VE SANDALYE

Bunlar biraz zorlayıcı uygulamalar olsa da çabalarınızın sonucunu aldığınızda kendinizle gurur duyacaksınız. Biraz zahmetli olan bu uygulamada masanızda cam yüzey kullanarak salaş olan masanızı modern forma dönüştürebilirsiniz. Masa ve sandalye yapım teknikleri için internette küçük bir araştırma sonucu sağlıklı ürünler elde edebilirsiniz.

KİTAPLIK

Modası geçmiş kitaplıklardan sıkıldığınızı duyar gibiyiz. Evinizin havasını bir anda değiştirebilecek bir uygulama da paletten kitaplık yapımı. Hiç zorlanmayacaksınız çünkü aldığınız paleti birkaç yerinden testere yardımıyla keserek birbirinden bağımsız bölmeler oluşturabilirsiniz. Biz ahşap renginde kullanmayı tercih etsek de istediğiniz renge boyayarak evinizde uyumu yakalayabilirsiniz.

RESİM ÇERÇEVELİĞİ

Duvarların monotonluğundan sıkıldınız mı? İşte bu tam da size göre bir fikir. Oldukça kolay olan bu fikirde paleti ters çevirerek duvara monte etmeniz yeterli olacak. İster farklı renklere boyayarak, isterseniz de orijinal haliyle kullanabilirsiniz.

Yenilenen

METRO

ile

Turkiye’nin Her Yerine

101 Adet Yeni Otobüs

SİNEMA

Bridget Jones’un Bebeği Vizyon tarihi: 14 Eylül 2016 Yönetmen: Sharon Maguire Tür: Komedi 2006 yılında büyük gişe yapan Bridget Jones filminin devamı niteliğinde olacak olan film ile oldukça eğlenceli sahneler bizleri bekliyor. 10 yıl önceki filmde Mark Darcy ile evlenen Bridget Jones, 40 yaşında ve boşanmış bekar bir kadın olarak izleyiciyle buluşuyor. Darcy ile boşandıktan sonra kariyerine daha sıkı sarılan Jones’un sakarlığı ile hayatının getirdikleri büyük sorunlar oluşturuyor. Keyifle izleyeceğiniz filmde başrolde Renée Zellweger ve Colin Firth, yan rolde de Patrick Dempsey yer alıyor.

Çok Uzak Fazla Yakın Vizyon tarihi: 23 Eylül 2016 Yönetmen: Türkan Derya Güven Tür: Romantik Türk film ve dizilerinin önemli ve akılda kalıcılığı yüksek çalışmalar ortaya çıkaran Türkan Derya’nın ilk uzun metraj yapımı büyük bir aşk hikayesini beyaz perdeye taşıyor. Burcu Biricik ve Özgün Çoban gibi sinema sektörünün yeni yıldızları başrollerde yer alıyor. Keyifli bir aşk hikayesinin hem inişlerini hem çıkışlarını izleyerek duygulanacak aynı zamanda da eğleneceksiniz.

SİNEMA

Büyük Felaket Vizyon tarihi: 30 Eylül 2016 Yönetmen: Peter Berg Tür: Dram, Aksiyon Başrollerinde birçok filmden tanıdığımız Kate Hudson, Mark Wahlberg, Dylan O’Brien ve Kurt Russell gibi isimler yer alan film bir bakıma gerçek bir hikayenin sinemaya uyarlanmış versiyonu olarak izleyeceksiniz. Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan açık deniz üzerinde aktif haldeki sondaj kulesinin petrol sızdırması ve Nisan 2010 yılında patlamasıyla büyük bir felaket yaşanmıştır. Bu felaket hem maddi hem de manevi olarak Amerika’ya büyük zararlar vermiştir. Aksiyonun ve dramın bir arada olduğu film izlemeye değer.

Kayıp Balık Dori Vizyon tarihi: 02 Eylül 2016 Yönetmen: Angus MacLane, Andrew Stanton Tür: Animasyon Kayıp Balık Nemo severlerini tam on ikiden vuracak bir film daha vizyona girdi. Okyanusta oğlunu kaybeden ve onu aramak için bir uçtan bir uca macera dolu bir yolculuk yapan Nemo’nun babası, Dory adında hafıza sorunu olan bir balık ile tanışmış ve tüm yolculuğu onunla yapmıştı. Kayıp Balık Nemo filminin gösteriminin ardından oldukça popüler olan Dory’nin kendi ailesini bulma serüveni sinemada animasyon türünü sevenleri oldukça mutlu edecek. Büyük ,küçük herkesin izleyebileceği keyifli bir film Eylül ayına damgasını vuracak.

KİTAP

Muhammed Ali / Dünyanın Kralı Yazar: David Remnick Yayınevi: Martı Yayınları Muhammed Ali ya da o dönemdeki adıyla Cassius Clay, 1950’lerde spor camiasına bir bomba gibi düştüğünde, bu siyahi adamın kalıpları yıkıp dünyayı değiştireceğini kimse bilmiyordu. O, sınırları aşan bir boksör, ringde ve ring dışında rakiplerini ezip geçecek kadar iyi bir şovmendi. Ama aynı zamanda ırkçı politikaların ve kültürel savaşların yoğun olduğu süreçte etkin rol oynayarak dönemine ışık tutan bir idoldü. Siyahi insanları baskı altında tutan herkese ve herşeye başkaldırdı. Neredeyse boks hayatına mal olacak isyankârlığı ve dur durak bilmeyen haykırışlarıyla gençliği ayağa kaldırıp onlara ilham kaynağı oldu. Ve bu benzersiz, özgür duruşuyla milyonların kahramanı olmayı en çok o hak etti. Pulitzer Ödüllü yazar David Remnick tarafından kaleme alınan Dünyanın Kralı, Muhammed Ali’nin kimliğini kabullendirme aşamasında verdiği zorlu mücadeleyi ve sonucunda elde ettiği başarıyı anlatan, ilham verici bir yaşam öyküsü.

OZ Yazar: Adam Fawer Çevirmen: Algan Sezgintüredi Yayınevi : April Yayıncılık Dorothy ilk defa öldüğünde on iki yaşındaydı. En azından bana söylediği buydu. Delirdiğini düşünmüştüm ama şimdi ona inandığım için esas deli ben miyim diye merak ediyorum. Öyleysem bunların hiçbirinin önemi yok demektir. Ama değilsem. Eh, o zaman dünya benim düşündüğüm gibi bir şey değil demektir. Üstelik tek bir dünya yok. Kafanız karıştıysa canınız sıkılmasın. Benimki de karışmıştı. Okuyun, anlayacaksınız. Sonra karar verirsiniz: Ben mi delirdim yoksa siz mi? Hortum seni sürükledi. Şimdi hikâyeye baştan başlayacaksın. Aklını, kalbini, duyularını karıştıracak bir dünyayla karşı karşıyasın. Bu diyarda gündüzler karanlık turuncu, güneş siyah, geceler bembeyaz. Büyünün yerini bilim aldı. Hatırladığın herkes, her şey artık çok daha güzel, korkunç, acımasız. Yeniden keşfetmeye hazırlan: OZ’u ya da kendini!

KİTAP

Havva’nın Üç Kızı Yazar: Elif Şafak Yayınevi: Doğan Kitap Şirin, Mona ve Peri, Günahkâr, İnanan ve Şaşkın. Münkir, Mümin ve Mütereddit. Böylesine farklı üç genç kadın nasıl bir araya gelebilir? Arkadaş olabilirler mi sahi? Hatta kız kardeş? Tanrı, bilim, kimlik, aidiyet, Doğu-Batı tartışmalarının tam ortasında hiç kimselere benzemeyen, karizmatik bir adam, sarsıcı bir skandal ve sıra dışı bir aşk, yarım kalan, seneler sonra yeniden canlanan. Elif Şafak büyüleyici dili ve sağlam olay örgüsüyle inanca, inançsızlığa, arayışa, farklı kadınlara ve aşka dair baş döndürücü bir yolculuğa çıkarıyor bizleri. Havva’nın Üç Kızı Türkiye ile Avrupa, dün ve bugün arasında gidip gelen güncel bir hikâye anlatıyor. Yüzyılımızın en çok tartışılacak konularından birini kışkırtıcı kahramanlar aracılığıyla ele alan, temposu hiç düşmeyen, kolay kolay unutamayacağınız bir roman.

Kendime Ait Görünmez Bir İşaret Yazar: Aimee Bender Çevirmen: Sibel Sakacı Yayınevi : Can Yayınları Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü kitabının yazarı Aimee Bender’dan yine sıradışı ve bir solukta okunacak kadar akıcı ve merak uyandıran bir roman sunuyoruz: Kendime Ait Görünmez Bir İşaret. Kitabın kahramanı Mona Gray, sporculuğunu örnek aldığı babası hastalanınca, geleceği parlak bir atlet olmaktan vazgeçer, sevdiği herşeyi bırakıp kendini matematiğin dünyasına kapatır. Babasının yaklaşan ölümünü zihninde engellemek için organlarını kesmeyi düşünür ve bu amaçla 20. doğum gününde kendine armağan olarak bir balta alır. Matematik öğretmeni olunca, öğrencilerin sayıların ihtişam ve önemini fark ettiğini görür. Bir süre sonra, Mona’nın girift bir şekilde örülmüş maskesinin altındakileri, bir bakışta gören yeni fen öğretmeni çıkagelir ve Mona’nın özenle düzenlenmiş dünyası, en yüce düzen olan aşkla sarsılır. “Bu roman bir meltem kadar hafif ve bir kar tanesi kadar kendine özgü.”

ÇERKEZKÖY

BURSA AKÇAY

0 850 222 34 55

YAZAR

ROMANTİK VE AİLEVİ ROMANLARIN GELMİŞ GEÇMİŞ EN ÇOK SATAN YAZARI; DANIELLE STEEL Dünyada büyük ses getiren ve romanlarıyla en çok satan yazarlar listesinin 8. Sırasında bulunan Danielle Steel, ülkemizde de büyük hayran kitlesine sahip. Dünyada en çok satanlar listesinin en başını William Shakespeare çekiyor. Bu analizlere bakıldığında Danielle Steel oldukça başarılı bir yazar olarak şimdiden tarihe geçti.

Danielle Steel Kimdir?

14 Ağustos 1947 yılında New York’ta dünyaya gelen ABD’li yazarın ismi Danielle Fernandes Dominique Schuelein-Steel’dir. Romanları 800 milyon gibi devasa bir adede ulaşan rakamlarda satmıştır. Başarısı öyle ki romanlarından 22 tanesi televizyon için uyarlanmıştır. 2 romanı da filme uyarlanmış, Altın Küre Ödülleri için de aday seçilmiştir.

Hayatı

Anne ile babası John Schulein-Steel ve Norma da Câmara Stone Danielle Steel, Löwenbräu bira kurucularından soyundan olup Portekizli bir diplomatın kızıdır. Varlıklı bir ailenin kızı olan Steel anne ve babasının o yedi yaşındayken boşanması sonucu babasının yanında büyümüş ve nadiren annesi ile görüşmüştür. Küçük yazlardan itibaren öyküler yazmaya başlayan Steel henüz 18 yaşındayken Claude-Eric Lazard ile evlenmiş ve New York Üniversitesi’nde de eğitimine de devam etmiştir. Yazılarını sürdüren Steel ilk yazısını ertesi yıl, 1968’de tamamlamıştır. Kızı Beatrix’in doğumunun ardından, New York’ta tanınan Supergirls isimli bir halka ilişkiler ajanslığı için çalışmıştır. Bir dergi sahibi müşterisinin yazdığı makalelerden etkilenmesi ve ona kitap yazmasını önermesinin ardından San Francisco’ya taşınan Steel metin yazarlığı yaparak Grey Reklam için çalışmıştır. Çekingen biri olarak tanınan Steel Claude-Eric Lazard ile evliliğinden 9 yıl sonra boşanmış ve 1972 yılında ilk romanı Eve Gidiş (Going Home)’i yayımlamıştır. Romanında aile sorunlarını anlatan konulara yer vermiştir.

YAZAR 1981 yılında üçüncü eşi Traina ile evliliğinden bu yana Steel, yazdığı romanlarıyla New York Times ciltli ve ciltsiz en iyiler listelerinde neredeyse kalıcı olmuştur. Toplamda 360’dan fazla en iyiler listesinde yer almıştır. Yazarın 1989 yılında yayınladığı yapıtından bu yana Steel New York Times gazetesinin en çok satanlar listelerinde yer almıştır. Kendi çocuklarıyla mümkün olduğu kadar fazla zaman geçirmek için kararlı olan Steel, gün boyunca çocuklarıyla birlikte oluyor, sadece dört saat uyuyor ve geceleri dahi yazıyordu. Oğlu Nick’in velayetini babası Traina’dan almak için dava açan Steel’in gördüğü sonuç Kaliforniya temyiz yargıcının hakkında “Ünlü olması”’nı göz önünde bulundurarak aldığı ret kararıydı. Dava sonunda oğlu Nicholas Traina, bipolar bozukluk sonucu 1997 yılında intihar etmiştir. Steel, intihar eden oğlu Nick’in anısına “Onun Parlak Işığı” (His Bright Light) adlı kurgusal olmayan romanını yazmıştır. Steel kitabının ön sözünde şöyle demiştir;

u kitabı, Nick’le birlikte yaşadığımız acıyı, cesareti, sevgiyi ve bunları yaşarken öğrendiklerimizi başkalarıyla paylaşmak için yazıyorum. Nick’in hayatı yalnızca bizim için içimizi burkan bir anı olarak kalsın istemiyorum; başkalarının bu kısacık hayattan dersler çıkaracağını umuyorum. Her şeye rağmen yaşadığımız umutları ve gerçekleri ihtiyacı olan herkes görsün istiyorum. Dileğim, birilerinin bizim öğrendiklerimizden yararlanması ve bunların yardımıyla bir hayat kurtarması.

Kariyeri boyunca yılda bir kitap yazan Steel, 2 yılda bir kitap yazan yazarlardan farklı olmuştur.. 1973 yılında kariyerine başlamış, 1977 yılından itibaren ise her yıl aralıksız kitap yayınlayan Steel kariyeri boyunca birçok yıl iki ya da üç kitabını aynı yıllar içinde yayınlamıştır. Kariyerini sürdüren, yazdıklarıyla özellikle kadın okurların beğenisini kazanmıştır.

Kitapları 1981yılında başarıyı yakalayan Danielle Steel, yazdığı 90’a yakın romanıyla en çok satanlar listesine girmiştir. Romanları 28 dile çevrilmiş ve dünya genelinde 47 ülkede yayınlanmıştır. Eserlerinin türü daha çok romantik, ailevi ve toplumsal olaylardan oluşmaktadır.

TEKNOLOJİ

GÜNEŞİN GÜCÜ ADINA! YAKITSIZ UÇAK SOLAR IMPULSE ATLAS OKYANUSUNU AŞTI

Solar Impulse isimli uçak yakıtla değil tamamen güneş enerjisiyle çalışabilir şekilde üretilmiş. Temiz enerji ve dünyayı koruma prensibiyle yola çıkan Solar Impulse ekibi dünyada bir ilki gerçekleştiriyorlar. 2015 yılında Abu Dhabi’den Kalaeloa’ya 8 etapta uçan Solar Impulse, Pasifik Okyanusu’nun batısında tam tamına 21 saatlik uçuşu gerçekleştirerek en uzun solo uçuş anlamında tarihe geçti. Boeing 747 model uçağın kanat boyuna sahip olan uçakta, 17 bin adet fotovolatik hücre bulunuyor. Uçakta bulunan lityum-ion bataryalar sayesinde gece uçuşunu da yakıtsız olarak gerçekleştirilebiliyor.

JULES VERNE’DEN GÜNÜMÜZE; AY’A YOLCULUK Ay, Güneş Sistemi içerisindeki beşinci büyük ve doğal uydudur. Ay’a olan gizemli ve macera dolu yolculuklar insanlı ve insansız olarak eski yıllarda birçok projeyle gerçekleştirilmiştir. 1969 yılında ilk insanlı uzay aracının Ay’a iniş yapması ve Neil Armstrong’un Ay’a ilk adımı atmasıyla insanlık tarihinde büyük bir gelişme sağlanmış oldu. Yıllardır yapılan çalışmalara bir yenisi daha ekleniyor. 2017 yılının sonlarına doğru insansız uzay aracıyla yapılması planlanan Ay yolculuğu, Amerika Birleşik Devleti’nden Ay’a gitmek için izin alan ilk ticari şirket olan Ay Ekspresi tarafından gerçekleştirilecek. Günümüze kadar ticari şirketler yalnızca Dünya yörüngesine kadar çıkabilmiş, yörüngeden ilerisi devlet tarafından gerçekleştirilmişti. Bu anlamda da ilk olacak yolculukta, uzay aracının içinde Ay üzerinde test ve analizler gerçekleştirmek üzere deney kiti bulunacak.

TEKNOLOJİ

GELECEĞİN DEV BACAKLI OTOBÜSLERİ TRAFİĞİ KOLAYLAŞTIRACAK Ülkemizde de özellikle İstanbul ve Ankara illerimizde yaşayan insanların adeta çile olarak adlandırdıkları trafiğe çözüm olacak yeni bir toplu taşıma aracının deneme sürüşlerine Çin’de başlandı. Transit Yükseltilmiş Otobüs olarak adlandırılan elektrikli devasa otobüs Çin’in Hebei eyaletinde 300 metrelik deneme parkurunda faaliyetine başladı. Elektrik sistemiyle çalışarak yeşil teknoloji grubuna giren otobüs 21 metre uzunluğunda ve 300 yolcu kapasitesine sahip. Bu devasa teknolojinin en büyük avantajı; altından araçların geçebilmesi. Metro mantığıyla çalışan ancak metro altyapısı maliyetinden 5 kat ucuz olan otobüs, trafiği oldukça rahatlatacak ve konforlu bir ulaşım sağlayacağa benziyor.

OTOBANDAN 2+1 SUİT ARAÇLARLA HAREM EKSPRES İZMİT - GÖLCÜK KARAMÜRSEL

0 850 222 34 55

MÜZİK

SANAT GÜNEŞİ, PAŞA, KLASİK TÜRK MÜZİĞİNİN EN BÜYÜK İSİMLERİNDEN BİRİ,

ZEKİ MÜREN

7’den 70’e herkesin tanıdığı Türk Klasik müziğinin en değerli isimlerinden biridir, Zeki Müren. Her seslendirdiği eseri büyük ses getirmiştir. “Sanat Güneşi” ve “Paşa” olarak anılan Müren, Klasik Türk müziğinin en büyük isimlerinden biri olarak kabul edilir. Sanata olan katkılarından dolayı 1991 yılında “Devlet Sanatçısı” unvanıyla ödüllendirilmiş, Türkiye’de verilmeye başlanan Altın Plak Ödülü’nün de ilk sahibi olan sanatçı, müzik yaşantısı boyunca altı yüzü aşkın plak ve kaset doldurmuş üç yüzü aşkın şarkı bestelemiştir.

Yaşamı

Bursa’nın güzel semtlerinden biri olan Hisar, Ortapazar Caddesi’ndeki ahşap evde 6 Aralık 1931 tarihinde dünyaya gözlerini açtı, Sanat Güneşi. Üsküp’ten Bursa’ya göç eden Kaya ve Hayriye Müren çiftinin tek çocuğuydu. İlkokul eğitimini Bursa’daki Osmangazi İlkokulu’nda tamamlayan Müren’in yeteneği ilkokul öğretmenleri tarafından keşfedildi. Müzikli okul müsamerelerinin başrollerinde oynamaya başlayan Sanat Güneşi’ nin doğuşu başlamış oldu. Ortaokul eğitimini de Bursa’da tamamlayan Zeki Müren, İstanbul’a gitmeyi kafasına koymuş ve bunu babasına açıklamıştı. Babasının da onayıyla önce İstanbul Boğaziçi Lisesi’ne gitti. Üstün başarı gösteren Müren, liseyi birincilikte tamamlayarak şuan ki adıyla Mimar Sinan Üniversitesi olarak bilinen İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ne girdi. Yüksek Süsleme Bölümü Sabih Gözen atölyesinden de başarıyla mezun olan Müren’in çalışmaları pek çok kez sergilenmesinin yanı sıra sahne kostümlerinde de bu yeteneğinin esintilerini bizlere gösterdi.

MÜZİK

Müzik Kariyeri Önce ülke genelinde tanınan meşhur tamburi İzzet Gerçeker’den solfej ve usul dersleri almaya başlayan Zeki Müren, musiki bilgileri öğrenmeye başladı.Ardından 1949 yılında lise sıralarındayken sinema yönetmeni ve yazar Arşavir Alyanak’ın babası Agopos Efendi ve Udi Krikor’dan musiki eğitimi alarak musiki temelini oluşturdu. 1950 yılında üniversite öğrencisiyken TRT İstanbul Radyosunun açmış olduğu solistlik sınavını 186 adayı geride bırakarak birincilikle kazandı. 1 Ocak 1951 tarihinde ilk radyo konserini İstanbul Radyosunda hem de canlı olarak verdi ve büyük beğeni topladı. Bu konserde saz ekibi olarak kendisine Hakkı Derman, Şerif İçli, Şükrü Tunar, Refik Fersan ve Necdet Gezen eşlik etti. 1950’li yıllarda İstanbul Radyosu Anadolu’dan dinlenemiyordu. Ankara Radyosu daha çok dinlenebildiği için henüz Anadolu o müthiş performansı dinleyememişti. Bu fikirle yola çıkan plak fabrikası sahibi Şükrü Tunar, Zeki Müren’e kendi eseri olan “Muhabbet Kuşu” şarkısını seslendirerek plağa doldurttu. Bu plak sayesinde tüm Anadolu Zeki Müren’i tanıdı. Zeki Müren TRT İstanbul Radyosundaki başarılarından sonra düzenli olarak eserler seslendirmeye ve radyo konserleri vermeye başladı. 15 yıl radyo konserlerini hem de canlı olarak veren Zeki Müren kendini sahne ve plak çalışmalarına adayarak, ilk sahnesini 26 Mayıs 1955 tarihinde aldı. Genellikle kendi dizayn ettiği sahne kıyafetlerini giyiyordu. Saz heyetine tek tip kıyafet giydirmek ve podyum kullanmak gibi çeşitli yenilikler getirdi. Maksim Gazinosu sahnelerinde aralıksız 11 yıl Behiye Aksoy ile dönüşümlü olarak

sahne aldı. 1976’da Londra’daki Royal Albert Hall’da konser vererek bu mekânda sahne alan ilk Türk sanatçı oldu. Zeki Müren 600’ü aşkın plak ve kaset doldurdu. Plağa okuduğu ilk şarkı Şükrü Tunar’ın “Bir Muhabbet Kuşu” güfteli şarkısıdır. Müren 1955’te “Manolyam” adlı şarkısıyla Türkiye’de ilk kez verilen Altın Plak Ödülü’nü kazandı. 1991 yılında Devlet Sanatçısı seçildi. 300 dolayında şarkı besteledi. On yedi yaşındayken bestelediği “Zehretme hayatı bana cânânım” mısrasıyla başlayan acemkürdi şarkı bestelediği ilk şarkıdır. “Şimdi Uzaklardasın” (suzinâk), “Manolyam” (kürdilihicazkâr), “Bir Demet Yasemen”, “Gözlerinin İçine Başka Hayal Girmesin” (nihavend) güfteli, “Elbet Bir Gün Buluşacağız” gibi şarkıları sık sık okunan, en sevilen şarkılarıdır. Zeki Müren bu şarkıları plaklara da okumuştur. Zeki Müren kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı nedeniyle hayatının özellikle son 6 yılında sahne hayatından ve medyadan uzaklaştı. Bodrum’daki evinde inzivaya çekildi. Bu dönemi “kendini dinlemek” olarak tarif eder. 24 Eylül 1996 günü, TRT İzmir Televizyonunda kendisi için düzenlenen tören sırasında geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yumdu. Cenazesi büyük bir halk kalabalığının katıldığı büyük bir törenle kaldırıldı. Mezarı, doğum yeri olan Bursa’da Emirsultan Mezarlığı’ndadır.

YAŞAM

TATİL BİTTİ, ŞİMDİ OKUL ZAMANI

Çalsın okul zilleri!

Yaz tatili, tüm kış yolu gözlenen, tatile gitme hayallerinin sahibi, dinlenmenin en güzelidir. Gelmesini dört gözle bekleyen tüm öğrenciler için koskoca 3 ay su gibi geçer, her yıl. Bu sene de bir tatil daha sona erdi. 3 ay gibi uzun bir tatilden sonra okula adapte olmak biraz zor olabiliyor. 3 ay boyunca bir düzen oturtmak isteyen ebeveynlerin bu konudaki ısrarcılıkları olumlu sonuçlanmamış olabiliyor. Denizin, havuzun, güneşin, güzel havanın ve sokakların keyfini çıkaran çocuklar, istedikleri saatte yatıp istedikleri saatte kalktılar. Sınırsız bilgisayar ve televizyon şanslarının dışında kimi öğrenciler tatil ödevlerini de ihmal etmediler.

YAŞAM

İlk hafta adapte sürecinin en yoğun olacağı bir dönemdir. En zorlu haftayı atlattıktan sonra yeni sosyal ortam yaratan çocuğunuzun okula alışma süreci başlayacak. Bu dönemde de ders programı, günlük çizelgeler hazırlayarak disiplinli bir okul hayatını en başından programlamış olursunuz. Bu programları çocuğunuzla birlikte hazırlamanız, çocuğunuzun uyum sağlaması konusunda zorluklarla daha az karşılaşmanızı sağlar.

Geçmiş yıllarda öğrenilen konuların unutulması öğrencilerde en büyük tatilden okula geçiş aşamasının sorunlarından bir tanesidir. Bu durumda çocuğunuzun geçmiş yıllarda gördüğü konular üzerinden eğlenceli ve yaratıcı bir şekilde geçmeniz gerekiyor. Sizin desteğiniz ile birlikte bu endişeden de en kısa sürede kurtulacaktır. Okul sendromu, endişesi, korkusu, hepsi sizin yani ebeveynlerin desteği ile aşılabilen sorunlardır. Korkmadan çocuğunuzun yanında olmalısınız. Onunla ders çalışabilir, etkinlikler yapabilir, birlikte eğlenceli zamanlar geçirebilirsiniz. Unutmayın sevgi her sorunu yener. Dersler Başlasın!

SAĞLIK

Diyetisyen TUĞÇE SERT İstanbul Onkoloji Hastanesi

KURBAN BAYRAMI’NDA DOĞRU BESLENME TÜYOLARI

Bayramların en güzel yanı tüm sevdiklerimizle bir araya gelmek, güzel anılar paylaşmak ve vazgeçilmezimiz olan bayram sofralarıdır. Kurban Bayramı denildiği zaman aklıma, çocukluğumda dedemlerin arka bahçesinde kesilen koyunlar gelir. Bayramdan 2-3 gün önce gelen koyunlar mahallede hepimize arkadaş olur, tüm bahçelerden koyun sesleri gelirdi. Şimdi ise bizim evde aile büyükleri yaşlanınca, koyunların yerini büyükbaş hayvanlar aldı. Kurban bayramında yapılan kavurmalar, şiş kebaplar ve üzerine yenilen tatlılar ise hala devam eden bayram geleneklerimiz arasında yer alıyor.

Peki, kurban bayramında doğru beslenmek için neler yapabiliriz? • Kurbanda tüketim sıklığı artan kırmızı et, demir, çinko, fosfor, magnezyum, B12 ve kaliteli protein içerir. Ancak doymuş yağ ve kolesterol oranı yüksek olduğundan, özellikle kalp-damar, tansiyon, diyabet ve böbrek hastalarının kırmızı eti fazla miktarda tüketmemeleri gerekir. • Kurban kesiminin uygun koşullarda, sağlıklı ortamda yapılması gerekir. • Bayram günü kesilen etler sert olduğundan hem

pişirme hem de sindirim açısından sıkıntı yaratır. Özellikle sindirim zorluğu yaşayan kişilerin, bayram günü kesilen etleri 24 saat buzdolabında beklettikten sonra tüketmeleri daha sağlıklı olacaktır. • Etleri kızartma, kavurma yerine, haşlama, ızgara veya fırında pişirme şekillerini tercih edebilirsiniz. Yapılan araştırmalar özellikle kızarmış ve yanmış kırmızı et tüketiminin kolon ve mide kanseri riskini arttırdığını göstermektedir.

SAĞLIK

• Pişirmenin yanında saklama koşullarının da sağlıklı olması için etlerinizi büyük parçalar yerine kıyma veya küçük parça et haline getirip buzluk kısmında veya derin dondurucuda muhafaza edebilirsiniz. Buzluk kısmında -2 derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda -18 derecede daha uzun süre saklayabilirsiniz. • Kırmızı et iyi bir demir kaynağıdır. Bu nedenle vücudunuzda demir eksiliği varsa, etle birlikte ayran, yoğurt yerine bol limonlu salata tercih etmeye özen gösterin. Demir eksiliğiniz yoksa yoğurt, cacık veya ayran tercih edebilirsiniz. • Beslenme dengesini sağlamak adına etlerin yanına bulgur pilavı, tam buğday makarna veya esmer pirinç tüketebilirsiniz.

• Etli sebze yemeği yapacaksanız, içerisine ekstra yağ koymadan etin kendi yağıyla yemeği pişirmeye çalışın. • Kurban bayramında etin yanı sıra ikram edilen tatlılara da dikkat etmek gerekir. Özellikle şerbetli ve hamur tatlılarından uzak durmaya çalışın.

• Tatlı tercihinizi dondurma veya sütlü tatlılardan yana kullanabilirsiniz. • Bayram ziyaretlerinden sonra kendinize zaman ayırıp, gün boyunca aldığınız fazla kalorileri yürüyüş yaparak dengelemeye özen gösterin. • Meyve, sebze ve tahıl gruplarını da bayramda beslenmenize eklemeyi ihmal etmeyin.

Herkese mutlu, sağlıklı ve huzur dolu bir bayram diliyorum.

AYINMEYVESİ

AĞUSTOS’UN GİDİŞİNİ UNUTTURAN SONBAHARA GEÇİŞİ GÜZELLEŞTİREN MEYVE;

İNCİR Ağustos ayının son günlerinde olgunlaşan incir, Eylül ayının en gözde ve taze meyvelerinin başında geliyor. Baldan tatlı olan bu meyve sonbahara girmeden önce yazın son demlerini bizlere yaşatıyor, adeta. Yüksek oranda lif ve potasyum kaynağı olan incirin dünyada özellikle Türkiye’de yetiştiğini söyleyebiliriz. 2005 yılı FAO verilerine göre Dünya’da 1.057.000-Ton incir üretilmiş olup, incirin Dünya’daki en büyük üreticisi 280.000 ton ile Türkiye’dir. Bunu 170.000Ton ile Mısır ve diğer Akdeniz ülkeleri takip etmektedir. Başlıca dış satım ürünümüzdür. Ege bölgesinde tarımda ön planda yer alır. Türkiye’de en fazla Aydın yöresinde yetiştirilir.

“Dal ucunda torbacık, İçi dolu helvacık.” Faydaları saymakla bitmeyen incirin tarihi oldukça eskilere dayanıyor. Mitler, Pagan dinleri, Yunan ve Roma mitolojisinde ismi geçen incir her derde deva olarak tasvir edilir. Başta yapısında yüksek oranda lif bulundurmasıyla bağırsak hareketlerini düzenleyerek sindirim sistemine sağladığı yararların yanında, güçlü kemikler için gerekli olan magnezyum, kalsiyum ve K vitaminini bol miktarda bulundurduğu için kemik sağlığının korunması ve güçlenmesine katkı sağlayan meyveler arasında yerini almaktadır.

AYINMEVYESİ

İncir, yaş olarak tüketildiği gibi kuru olarak da oldukça rağbet gören bir meyvedir. Potasyum bakımından da

anlamına da geliyor. Özellikle

muz ile yarışır konumda

kadınlarda görülen meme

bulunan incir, kan basıncının

kanserine karşı antioksidan

dengelenmesine yardımcı

içerikli meyve ve yüksek lif

olarak tansiyonunuzu da

içeren gıdaların tüketilmesi

dengelemiş olur. Günlük

büyük önem taşıyor.

hayatta beslenmemiz genelde fast-food gibi yüksek sodyum ve karbonhidratlı besinler olduğundan tansiyon sorunları oldukça artmış durumda. İşte bu noktada incir devreye giriyor. Yüksek tansiyonu engelleyen incir, aynı zamanda gıdalardan alınan şeker sindiriminin ve vücut tarafından emilimini yavaşlatarak şeker seviyenizi de dengede tutmuş oluyor.

Sürekli yüksek lifli gıdaların bağırsak hareketlerini etkileyerek sindirim sistemine olan olumlu etkilerinden bahsedilmektedir. İncir de bu gıdaların arasında yerini alıyor. Bağırsaklarımız besin lifi ve suyu çok seven organlarımızdır. Eğer yetersiz besin lifi ve vücudun ihtiyaç duyduğundan daha az miktarda sıvı tüketirsek, kabızlık

Yapısındaki C vitamini ile

oluşur. Kurutulmuş incir bu

antioksidan özelliğini de

ihtiyacınızı karşılamada faydalı

unutmamak gerekiyor.

bir meyvedir. Tabi ki diğer lif

Antioksidan özellik demek

içeren gıdaları da tüketerek

kötü huylu hücrelerin oluşması

sağlıklı bir sindirim sistemine

ve gelişmesini engellemek

sahip olabilirsiniz.

Kuru İncir (pişirilmemiş) 100g için besin değeri Enerji-kJ 1041 Protein 3.30 g Yağ 0.93 g Karbonhidrat 63.87 g Lif 9.8 g Şeker 47.92 g Demir 2.03 mg Kalsiyum 162 mg Magnezyum 68 Fosfor 67 mg Potasyum 680 mg Çinko 0.55 mg C vitamini 1.2 mg Pantothenik Asit 0.434 mg B6 vitamini 0.106 mg

HABER

Metro Turizm demokrasi nöbetinde İstanbulluların yanında Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine karşı tutulan ‘Demokrasi nöbetleri’ hafta boyunca sürdü. Türkiye’nin dört bir yanında kentlerin ana meydanlarında toplanan vatandaşların İstanbul’daki ne önemli buluşma noktası ise Taksim Meydanı oldu. İstanbul’da demokrasi nöbetlerinin üssü haline gelen Taksim Meydanı’nda buluşan yüzbinlerce İstanbullu hep bir ağızdan ‘Darbeye ve darbecilere hayır’ diye haykırdı.

Metro Turizm de meydanı dolduran yüzbinlere destek olmak için otobüsleri ile oradaydı. Günler geceler boyu devam eden nöbete katılan demokrasi taraftarlarını bir an bile yalnız bırakmayan Metro Turizm ekibi, su ve yiyecek ikramında bulundu. Diğer taraftan Samsun’da da ‘Sevdamız sensin’ çıkartmaları ile süslenen Metro Turizm otobüsleri kentte konvoy yaptı.

HABER

Metro Turizm Bursa’da da demokrasi nöbetinde 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlayan demokrasi nöbetleri yurdun dört bir yanında günlerce devam etti. Meydanları dolduran demokrasi aşıklarını İstanbul- Ankara, İzmir ve Samsun’da bir an bile yalnız bırakmayan Metro Turizm, Bursa’da da adı 15 Temmuz Demokrasi Meydanı olarak değiştirilen Şekreküstü Meydanı’nda darbeye karşı duran Bursalılarla bir araya geldi.

Bursa’dan alınan davet üzerine kente gitti.

Kırmızı- beyaz, “Sevdamız Sensin” çıkartmaları ile süslenen çift katlı bir Metro Turizm otobüsü

demokrasiye sahip çıkmasının çok anlamlı

Bursa’ya giden otobüste yer alan Metro Turizm ekibi her gece binlerce Bursalının buluştuğu meydanda yiyecek ve içecek ikramı yaptı. Genç yaşlı, kadın erkek binlerce Bursalının buluştuğu meydandaki Metro Turizm otobüsünün önünde uzun kuyruklar oluşurken, vatandaşlar Metro Turizm’in bu süreçteki duruşunun ve olduğuna vurguladı.

iz m i r z! e l r i e y f e e izd s ı l ık etin l ı ş Kar e hizm il

İZMİR İSTANBUL KUŞADASI GÜZELÇAMLI 0 850 222 34 55

0 850 222 34 55

HABER

Kahraman astsubayın adı Samsun’da yaşatılacak Öztürk’ten Şehit Halisdemir’e vefa FETÖ üyesi darbeci general Semih Terzi’yi vurduktan sonra şehit olan Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’in adı Samsun’da Metro Holding Kurucu Onursal Başkanı Galip Öztürk tarafından yaptırılan okula verildi. Fetullahçı Terör Örgütü’nün 15 Temmuz tarihindeki darbe girişimi sırasında, darbe yanlısı Tuğgeneral

Semih Terzi ve bir grup askerin Ankara’daki Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmek istemesi üzerine, darbeci komutanı vuran ve hemen ardından kendisi de şehit olan Piyade Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’in adı Samsun’da yaşatılacak. Kahraman askerin adı Samsun’un Canik ilçesinde Metro Holding Kurucu Onursal Başkanı Galip Öztürk tarafından yaptırılan Türkiye’nin en büyük İmam Hatip Lisesi’ne verildi.

DARBE GİRİŞİMİNİN SEYRİNİ DEĞİŞTİREN KAHRAMAN Metro Holding Kurucu Onursal Başkanı Galip Öztürk, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında FETÖ’cü Tuğgeneral Semih Terzi’yi silahını çekerek alnından vurarak öldüren ve darbe girişiminin seyrini değiştiren şehit astsubay Ömer Halisdemir’in ismini Samsun’un Canik ilçesinde yaptırdığı İmam Hatip Lisesi’ne verdiğini duyurdu. 110 derslik ve 40 laboratuvarıyla Türkiye’nin en büyük İmam Hatip Lisesi unvanına sahip olan ve kendi ismini taşıyan okulun adının ‘15 Temmuz Ömer Halisdemir İmam Hatip Lisesi’ olarak değiştirildiğini ifade eden Öztürk, “Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında, darbe yanlısı Tuğgeneral Semih Terzi ve bir grup askerin Ankara’da ki Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı basarak ele geçirmek istemesi üzerine Piyade Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir, darbeci komutanı vurmuş,

açılan ateş sonucu şehit olmuştu. Komutanının, “Canının ver ama orayı o teröristlere teslim etme” demesi üzerine, bir saniye düşünmeden silahını çekip terörist elebaşı Semih Terzi’yi alnından vuran kahraman evladımız, bu kararıyla darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasını sağlamıştır. O’nun için ne yapsak azdır biliyorum ve şehitlerimizin tamamı, en az onun kadar kıymetlidir, bunun da bilincindeyim. Ancak Ömer kardeşimizin destansı kahramanlığı, bu hain işgal girişiminde bambaşka bir yere sahip. Memleketim Samsun’da yaptırdığım 110 derslik ve 40 laboratuvarıyla Türkiye’nin en büyük İmam Hatip Lisesi unvanına sahip okulumuzun Galip Öztürk olan adını, 15 Temmuz Ömer Halisdemir İmam Hatip Lisesi olarak değiştirme kararı aldım. Aziz hatıran önünde saygıyla eğiliyorum, emanetin emanetimizdir. Nur içinde yat başçavuşum” açıklamasını yaptı.

HABER

Demokrasi şehitleri İstanbul Otogarı’nda yaşayacak Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’da gerçekleştirdiği askeri darbe girişimine anlamlı bir tepki de Galip Öztürk Yatırımlar A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk’ten geldi. Kendisi de FETÖ mağduru olan Galip Öztürk, Avrasya Terminal İşletmeleri A.Ş bünyesinde hizmet veren Büyük İstanbul Otogarı’nın isminin, ‘İstanbul 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’ olarak değiştirildiğini açıkladı. Galip Öztürk Yatırımlar A.Ş’nin bir iştiraki olan Avrasya Terminal İşletmeleri A.Ş’nin bünyesinde hizmet veren Büyük İstanbul Otogarı’nın ismi ‘İstanbul 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’ olarak değiştirildi. AVTER Yönetim Kurulu’nun aldığı bu önemli kararı, aynı zamanda TOFED Kurucu Onursal Başkanı da olan Galip Öztürk Yatırımlar A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk sosyal medya hesabından duyurdu. Öztürk kararla ilgili

ayrıntılı açıklamayı da ayrıca yaptı. FETÖ’ye karşı verilen mücadeleyi ikinci bir istiklal savaşı gibi gördüğünü belirten Galip Öztürk Yatırımlar A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk; “Milletimiz 15 Temmuz akşamı büyük bir sınav verdi. Vatanımıza, bayrağımıza, demokrasimize, devletimize canı pahasına sahip çıktılar. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifalar diliyorum. 15 Temmuz’u ve şehitlerimizi asla unutmamamız, onların hatıralarını ilelebet yaşatmamız gerekiyor. Bu nedenle Türkiye’deki karayolu yolcu taşımacılığının kalbi Büyük İstanbul Otogarı’nın ismini şehitlerimizin hatırasına hürmeten ‘İstanbul 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’ olarak değiştiriyoruz. Ülkemiz için can veren, ülkemizi FETÖ’ye teslim etmeyeceğiz diyen o kahraman insanlarımız için ne yapsak azdır. Allah hepsinden razı olsun” dedi.

TÜRKİYE UÇURUMUN KENARINDAN DÖNDÜ Kendisi de Fetullahçı Terör Örgütü’nün kumpasıyla mağdur edilen bir iş adamı olan Galip Öztürk sözlerini şöyle sürdürdü: “İlerleyen dönemde 15 Temmuz’da ülkemizin nasıl bir uçurumdan döndüğünü çok daha iyi anlayacağız. Zaten terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in yaptığı açıklamalar ülkemizi kimlere satmak istediklerini, kimler adına işgal etmek istediklerini açıkça gösteriyor. Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan, Başbakanımız Binali Yıldırım’dan ve FETÖ’nün darbe girişime karşı çıkan diğer siyasi liderlerden de Allah razı olsun. Bu vatan mücadelesidir deyip

birlik oldular. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde milletimiz FETÖ’cü vatan hainlerine geçit vermedi” diye konuştu. Büyük İstanbul Otogarı’nın yeni adını taşıyan tabelası da önümüzdeki günlerde asılacak. Yönetim kurulu kararı, AVTER’in işlettiği Çanakkale, Kırıkkale, Kayseri, Havza ve Çarşamba otogarlarını da kapsıyor. Bu 5 otogarın da adı 28 Temmuz 2016 itibariyle 15 Temmuz Demokrasi Otogarı olarak değiştirildi.

GEZİ

GURME MARMARİS’E ÖZGÜ ÖZEL YEMEK; SÜRHA

Marmaris’te düğün, sünnet, nişan gibi önemli olayların olduğu günlerde yapılır.

MALZEME LİSTESİ • Oğlak kol kemiği • Bal • Zeytinyağı • Pirinç • Ciğer • Soğan • Kimyon • Tarçın • Kuşüzümü

YAPILIŞI;

Bir oğlağın kol kısmı kaburgalı olarak alınır. Kasaba “sürhalık” dendiğinde hazırlanmış şekilde alırsanız daha rahat edersiniz. İçine biraz bal, zeytinyağı konularak bir gün et dinlendirilir. Ertesi gün iç pilav hazırlanır. Soğanı pirinçle kavurduktan sonra dilimlenmiş ciğer parçaları, kuşüzümü, kimyon, çok az da tarçın eklenerek iç pilavı hazırlayın. Çok pişirmeyerek hafif çiğ bırakın. İç pilavı kaburgaların arasına doldurup, şişme payı bırakılarak dikin. Üzerine salça ve zeytinyağı sürerek fırına verin. Pişme süresi fırında iki, üç saattir. Kara fırında pişirme imkanınız varsa lezzet bakımından daha verimli sonuçlar elde edebilirsiniz.. Arada kendi yağı ile sıvanarak daha iyi pişmesi sağlanır. Afiyet olsun.

KAR BEYAZI PAMUK GÖRÜNÜMLÜ MUHTEŞEM TATLI; BEZE

Çoluk çocuk herkesin bayıla bayıla yediği lezzetlerden biridir, beze. Çoğu bölgelerde farklı isimlerde anılsa da Marmaris bölgesinde beze olarak anılmaktadır.

MALZEME LİSTESİ • Toz şeker • Yumurta • Yağlı kağıt

YAPILIŞI;

Önce yumurtanın beyazı sarısından ayrılır, sarısı ayrı bir yerde toplanır. Yumurtanın beyazı toz şeker eklenerek karışım katılaşana değin karıştırılır. Katılaşan bu karışım bir kaşık yardımı ile yağlı kağıdın üzerine minik minik damlatılarak fırına verilir. 3035 dakika sonra kabardığında fırından çıkarılır. Fırından çıktıktan sonra torba içine konduğunda kuru olur, dışarıda bırakıldığında ise sakızlı bir şekil alır. Tercih sizin. Dilerseniz karışımınızın bir kısmına çilekli puding ya da kakao ekleyerek pamuk bezelerinizi pembe ve kahverengi olarak sunabilirsiniz. Afiyet olsun..

SUDOKU

Sudoku (sūdoku, Rakam Yerleştirme diye de bilinir) standart olarak 9x9 boyutlarında bir diyagramda çözülen ve her satır, her sütun ve her 3x3’lük karede 1’den 9’a rakamların birer kez yer alması gereken bir zeka oyunu türüdür. Japonca “Sayılar TEK olmalı” anlamına gelen “Suuji wa dokishin ni kagiru” kelimelerinin kısaltması olan Sudoku, günümüzde Asya’dan, Avrupa ve Kuzey Amerika’ya da yayılan oldukça popüler bir oyundur. Oyunun amacı dokuzar hücreden oluşan 9 eşit kutuya bölünmüş bir alan üzerinde sayıları tekrar etmeyecek şekilde dizmeyi başarmak. Her satır ve sütunda 1’den 9’a kadar olan sayıları sadece bir kez kullanarak dizmeniz gerekiyor. Aynı şekilde çizgilerle ayrılmış her kutu içerisinde de 1’den 9’a kadar olan sayılar 1 kez kullanılmak zorundadır.

EĞLENCE

iKi RESiM ARASINDAKi 7 FARKI BULUN

ASTROLOJİ KOÇ (21 MART - 19 NİSAN) Uzun süredir olaylar karşısında sessizliğini koruyan

BOĞA (20 NİSAN - 20 MAYIS) Yenilenme zamanınız geldi de geçiyor bile. Yepyeni

Koç burçlarının sabırlarının son noktalarına geldikleri

bir imaj, yeni bir hayat düzeni Boğa burçları için Eylül

bir dönem başlıyor. Yaşadığınız karmaşık duygular

ayının anlamın haline geliyor. İnatçı kişiliklerinden dolayı

sonucu vereceğiniz tepkileri kontrol etme konusunda

monoton bir yaşam içerisinde kendilerini tekrarlayan

sıkıntılar yaşayabilirsiniz. İkili ilişkilerinizde fevri

Boğa burçlarının değişim ayı olacak. Değişim yaparken

davranışlarınız sonucu haklı durumdayken haksız duruma

duygusal düşünmeyip, olaylara tamamıyla mantıksal

geçmeniz söz konusu olabilir. Bu kadar olumsuz bir ay

olarak yaklaşacaksınız. Bu da tüm işlerinizin sağlıklı

mı diye düşünecekken size iyi haberlerimiz var; Maddi

şekilde gerçekleşmesini sağlayacak. Sağlık problemlerinizi

durumunuzda bir takım sürprizler Eylül ayında sizleri

uzmanlara danışarak çözmelisiniz.

bekliyor.

İKİZLER (21 MAYIS - 21 HAZİRAN) Kariyer hedefleme yolunda emin adımlar atılacak

YENGEÇ (22 HAZİRAN - 22 TEMMUZ) Aşk hayatları çalkantılı olan Yengeç burçlarını bu

bir dönem sizleri bekliyor. Vereceğiniz kariyer konuları ve

dönemde de sakinlikten eser yok. Eve aşırı bağımlı olan

hayatınızın diğer tüm alanlarına daha gerçekçi bakmanız

Yengeç burçlarının aşk hayatları bu sebepten dolayı

gerekiyor. Hedeflerinize ulaşmak için harcayacağınız çaba

çalkantılı olabilir. Biraz daha çıkmalı, gezmeli, yeni yerler

sağlığınızı bir kenara atmanız için neden oluşturmamalı.

keşfetmelisiniz. Eğitim hayatınızın seyrinde sürpriz bir

Dostlarınızla aranızda yaşanacak bir takım tartışmalardan

gelişmelere karşı hazırlıklı olmalısınız. Yeni dönemde

dolayı kalbiniz kırılabilir. Dürüst yapınız kimi zaman bu tarz

karşılaşabileceğiniz farklı durumlar moralinizi biraz

olumsuzluklara yol açabiliyor.

bozabilir. Ancak idealist yapınız sayesinde çalışarak durumu kendi lehinize çevirebilirsiniz.

ASLAN (22 TEMMUZ - 22 AĞUSTOS) Rutin giden hayat temposuna sahip Aslan burçlarının

BAŞAK (23 AĞUSTOS - 22 EYLÜL) Yeni bir ilişkiye adım atacak olan Başak burçlarını

hayatlarına yeni dinamikler ekleniyor. Sabit geçen

bol heyecanlı, bol flörtlü bir dönem bekliyor. Eylül ayının

günlerinizin ardından yaşayacağınız hareketli günlere

ılımlı havası en çok Başak burçlarına yarayacak. Dingin

adapte olmanız kendinizi zorlamanız anlamına geliyor.

ve sakin bir ruha bürünecek olan Başak burçlarının

Gelecek konusundaki endişeleriniz karşısında panik

hayatlarına girecek olan yeni bir aşk ile dengeli bir

olmadan hareket etmelisiniz. Bu tür kaygı ve endişeler

dönem yaşayacaklar. İş yerinizde bir takım iletişimsel

olması oldukça normaldir. Olmadığı zaman bir sorun

problemler yaşayabilirsiniz. Kendinizi ifade etmeli ve yanlış

aramanız gerekir. Evlilik planları yapan Aslan burçlarının

anlaşılmaların önüne geçmelisiniz. Unutmayın, herşey

alacağı kararla yeni bir ev fikri doğabilir.

sizin elinizde.

TERAZİ (23 EYLÜL - 23 EKİM) Jüpiter üzerinde bulunan Terazi burçları, bu ay iyi

AKREP (24 EKİM - 21 KASIM) Eylül ayı adeta bir aydınlanma dönemi olacak Akrep

bir hayatın kapılarını aralayacaklar. İş, sosyal, özel ve

burçları için. Hayatınızdaki çözülmemiş sorunlar, gizemli

ailevi ilişkilerinizin canlanacağı bir döneme giriyorsunuz.

kalmış olan birçok şey gün ışığına çıkacak. Bu sebeple siz

Zorlu dönemlerden geçen ve bunalan Terazi burçlarının

refah içerisinde hissetseniz de bir takım maddi sorunlarla

tatil için vakit ayırması gerekiyor. Maddi sorunları sürekli

karşılaşmanız mümkün. Geçirdiğiniz son birkaç yılı

kafanıza takarak olumlu düşünebilecekken daha da kötü

kariyerinizi belirleme ve hedeflerinize ulaşma yönünde

düşünmeye başlıyorsunuz. Ruhsal anlamda sorunlarınızı

harcamış ve hiç karşılık görememiş gibi hissediyor

bir kenara bırakabilmeli ve Eylül ayının size sunacağı iyi bir

olabilirsiniz. Endişe etmeyin. Çalışmalarınızın meyvelerini

hayata kapılarınızı açmalısınız.

bu dönem içerisinde almaya başlayacaksınız.

YAY (22 KASIM - 21 ARALIK) İlişkilerine karşı oldukça sadık ve romantik yaklaşan

OĞLAK (22 ARALIK - 29 OCAK) Oğlak burçları için Eylül ayı, oldukça yoğun bir

Yay burçlarını bu dönemde zorunlu ayrılık bekliyor. Şehir

döneme girişin habercisi oluyor. İş hayatında sıkışan

değişiklikleri, iş gezileri gibi sebepler ile sevdiğinizden bir

işler, yetiştirilmesi gereken projeler, özel hayatınızda ise

süre ayrı kalabilirsiniz. Ayrı kaldığınız sürede sadakatinizi,

partnerinizin beklentilerini karşılamak için oluşan yoğun

özgür ruhunuz olumsuz etkileyebilir. Ciddi ilişkide olan

çabalarınız sizi yorgun düşürebilir. Pes etmezseniz, bu

Yay burçları bu konuda dikkat etmelisiniz. Beslenme

dönemi oldukça rahat bir şekilde atlatabilirsiniz. Ailevi

düzenindeki dengesizlikler sebebiyle sağlık sorunları

konularda ciddi kararlar alınması gerekebilir. Bu kararlarda

yaşayan Yay burçlarının doktora görünmelerinde fayda var.

sizin rolünüz oldukça önemli olacak. Düşünüp, tartarak karar vermelisiniz.

KOVA (29 OCAK - 18 ŞUBAT) Duygusallıkta sınır tanımayan Kova burçlarını

BALIK (19 ŞUBAT - 18 MART) Burçların en duygusalı olarak Balık burçları denilse

oldukça eğlenceli bir dönem bekliyor. Tatilini henüz

de bu ay Balık burçlarının tam anlamıyla ciddiyete ve

yapmamış ya da yapamamış olan Kova burçlarının

mantığa bürüneceği bir ay olacak. Kalp kırıklıklarını kendi

karşılarına sürpriz tatil planları çıkabilir. Sinir ve stresten

çabalarıyla tamir eden Balık burçları iş hayatında yükselişe

uzak geçireceğiniz günlerde ilişkinizdeki sorunları

geçiyorsunuz. Aldığınız her yeni karar ile başarıya bir adım

çözebilirsiniz. Kilo problemlerine yakalanmamak

daha yaklaşacaksınız. Ailevi desteğiniz sayesinde manevi

adına sağlıklı beslenme programları uygulamalı ve

açıdan da oldukça güzel bir döneme giriyorsunuz. İlişkiniz

abur-cuburlardan uzak durmalısınız. Kırgın olduğunuz

evliliğe doğru emin adımlar atabilir. Hazırlıklı olun.

arkadaşlarınızı affetmenin zamanı geldi. İnatçılığı bırakın.

, z u r o y ı l a l o y Birlikte

.. z u r o ıy t a K ç ü G e z ü Gücüm

FÄ°LOMUZ

METRO

0 850 222 34 55