GEZİ
Akdeniz’in incisi Mersin
1
GEZİ
Kurucu Galip ÖZTÜRK İmtiyaz Sahibi Metro Turizm Sey. Org. Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem ÖZTÜRK GÖBÜLÜK Yayın Koordinatörü Mustafa YILDIRIM Genel Yayın Yönetmeni Damla ULUDAĞ Kurumsal İletişim Başkanı Emir TÜRKKAN Kurumsal İletişim Direktörü Nilüfer İLERİ Yayın Danışma Kurulu Şenol AYYILDIZ Av. Burçin BAŞAK Mehmet ERDOĞAN Grafik Tasarım Ufuk CERGENÇ Hukuk Müşaviri Av. Tuncay ÇALTEKİN Editörler Elif ÖZYILMAZ YEŞİL Nurcan GÜNEŞ YAVAŞ Adem Burak YAZAR Murat BAŞARAN Halkla İlişkiler Sorumlusu Nagihan KAYA GÖRGÜN Reklam Pazarlama Atlas Yazılım ve Bilişim Hiz. Tic. A.Ş. 0530 760 51 97 Adres Büyük İstanbul Otogarı Yönetim Binası Kat: 2 Bayrampaşa / İSTANBUL BASKI TARİHİ MAYIS 2017 / Yerel Süreli BASKI GD Ofset Matbaacılık ve Ticaret San. A.Ş. Atatürk Bulvarı Deposite İş Merkezi A5 Blok 4.Kat No:407
4
İkitelli OSB Başakşehir / İSTANBUL Tel: 0212 671 91 00 Fax: 0212 671 91 90
İÇİNDEKİLER MERSİN 19 MAYIS
12 ÇOCUĞUNUZA YUMURTAYI SEVDİREN SUNUMLAR
10 48
KAÇ KALORİ
20 40 42 52 64 68
46
TARİHTE BU AY SİNEMA KİTAP DÜNYASI GURME EĞLENCE ASTROLOJİ - BURÇLAR
DEMOKRASİ SINAVINI BAŞARIYLA GEÇTİK ürkiye, yakın tarihinin ne önemli virajını 16 Nisan tarihinde geçti. 16 Nisan Pazar günü anayasa değişikliği ve başkanlık sistemi için milyonlarca seçmen sandık başına gitti.
T
Bu aşamada verdiğimiz sözü sonuna kadar tuttuk ve oy kullanmaya gelen ya da giden her yolcumuza bilet hediye ettik. Böylece Türk demokrasisine olan borcumuzu kısmen de olsa ödedik.
Bu referandum 80 milyonluk nüfusu, her geçen gün güçlenen ekonomisi, siyasi istikrarı ile bölgesinde en önemli güçlerden biri haline gelen Türkiye için çok büyük önem taşıyordu.
Referandum nedeniyle oluşan bu yolcu hareketliliği 18 Nisan tarihine kadar devam etti. 14 Nisan-18 Nisan tarihlerinde yaşanan bu hareketlilik de karayolu yolcu taşımacılığı sektörüne nefes aldırdı.
Biz de Metro Holding ve holdingimizin amiral gemisi Metro Turizm olarak demokrasinin emrinde olduğumuzu referandumdan günler önce açıkladık ve yaşadıkları yer ile oy kullanacakları yerler farklı olan, sadece asli vatandaşlık görevini yerine getirerek oy kullanmak için sandığa koşan vatandaşlarımıza bir sonraki seferlerinde kullanmaları için biletler hediye ettik.
Diğer taraftan, siyasi istikrarın korunmasının Türkiye ekonomisi için ciddi faydaları olacağına inanıyorum. Son dönemde turizmde yaşanan gerilemenin bu yıldan itibaren yükseliş trendine girmesini, bunun da karayolu yolcu taşımacılığı sektörüne olumlu yansımasını umuyorum. Zira turistler kendi ülkelerinden örneğin Antalya’ya, örneğin Nevşehir’e uçakla gelseler bile belli bir noktadan sonra otobüsleri mutlaka kullanacaklardır. Bu da bizlere daha fazla yolcu, daha fazla kazanç olarak yansıyacaktır.
Referandumdan günler önce yaptığımız bu duyuru yerini tam anlamıyla buldu. İkametgâhları Türkiye’nin dört bir yanında olan pek çok kişi 14 Nisan’dan itibaren oy kullanmak üzere yolculuklarına başladı. Bu kişiler özellikle öğrencilerden oluşuyordu. Türkiye’nin dört bir yanına yapılan yolculuklar bu sayede özellikle 14-16 Nisan tarihinde ciddi bir artış gösterirken, yine farklı farklı şehirlerden İstanbul’a da çok sayıda kişi oy kullanmaya geldi.
Bu yılın ikinci yarısından itibaren de Türkiye’nin hem siyasi hem ekonomik hem de toplumsal olarak hak ettiği noktalara gelmesini, bölgesindeki lider ülke pozisyonunu korumasını bekliyorum ki, bunun için de hem birey olarak hem de bir iş adamı olarak üzerime düşen her şeyi yapacağımı bir kere de buradan dile getirmek istiyorum. Aydınlık günlerde buluşmak dileğiyle…
GALİP ÖZTÜRK
Metro Ticari ve Mali Yatırımlar Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
6
YAZA VE SEZONA HAZIRLIK
M
ayıs ayı baharda açan çiçeklerin ve bereket dolu bitkilerin, buğday başaklarının filizlenerek dara durduğu en güzel ay. En güzel zaman derler Mayıs için. Çiçeklerin ve kuşların hayatın bal tadına vardığı bir zaman dilimi olarak da adlandırılan Mayıs, biz karayolu yolcu taşımacılığı sektörü için ise yenilenme ve yolcular için hazırlığın son ayıdır aynı zamanda. Her yıl okulların kapandığı hafta başlayıp yeni ders zilinin çaldığı dönemde biten “Sezon” öncesinde son hazırlıkların yapıldığı, hizmet içi eğitim seferberliğinin son noktaya ulaştığı aydır Mayıs bizim için. Tüm hazırlıklarımızı yapıp, deniz kum güneş diyerek Ege ve Akdeniz kıyılarına kendilerini atmak isteyenleri, memleketine gidip ürün hasatı yapacak olanları, Karadeniz’de fındık, Ege’de zeytin toplayacakları, ‘Güzel Atlar Ülkesi’ Kapadokya’da peri bacalarının heybetinde kendini kaybetmek isteyenleri, yani yolculuk heyecanını içinde duyan herkesi bu yıl da taşımaya talibiz. “Aklınızda neresi varsa oraya Metro Turizm var” sloganımıza uygun bir şekilde Türkiye’de araçlarımızın gitmediği nokta kalmadı. Güneyden kuzeye, doğudan
batıya aklınıza neresi gelirse gelsin mutlaka otobüslerimiz oraya gitmiştir, mutlaka sevenleri kavuşturmuştur. 25 yıldır bunun için sektörün lideri ve öncüsü olduk. Bundan sonra da yerimizi kimseye kaptırmaya niyetimiz yok! Biz 50. yılımızda da, 100. yılımızda da Türkiye’nin lider seyahat firması olmayı hedefledik, çalışmalarımızı da bu hedefi gerçekleştirmek için bugünden yapıyoruz. Yaş ortalaması 5’ten küçük araç filomuzla, eğitimli kaptan ve hostlarımızla, araç içi eğlence sistemlerine yaptığımız yatırımlarla, kusursuz hizmet anlayışıyla hizmet veren yol kenarı dinlenme tesislerimizle, misafirimiz kabul ettiğimiz yolcularımızı ağırlamaya devam edeceğiz. Ben inanıyorum ki, her yıl küçülen bir sektörün büyüme ivmesi hiç düşmeyen şirketi olarak Metro Turizm güzel ülkemiz Türkiye’nin geleceğinde hak ettiği yerde olacaktır. Keyifli Metro Turizm yolculuklarında buluşmak dileğiyle.
ÇİĞDEM ÖZTÜRK GÖBÜLÜK
Metro Turizm Seyahat Org. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
7
(ĽĤĽğĤľŕįdÃğįōíØqĽØĽÖįÃxÃç =ŅğÕÃō ĜæÃçįGÀPıĤPĉĉį Ĥı Öį Pıı
WHATSAPP DESTEK HATTI
0505 182 34 55 Sektörde bir ilke imza attık! Kusursuz bir yolculuk için WhatsApp destek hattımız hizmetinizde!
19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız Kutlu Olsun!
0 850 222 34 55
TARİH
19 MAYIS ATATÜRK’Ü ANMA, GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Müfettişi Mustafa Kemal Atatışmaların sonlandırılması için Bayramı, her yıl 19 Mayıs tarihinde türk’ün Bandırma Vapuru ile yapıOsmanlı Hükümeti tarafından Muskutlanan, Türkiye Cumhuriyeti’nin lan yolculuk sonrası Samsun’a tafa Kemal görevlendirilmiş ve ve Kuzey Kıbrıs Türk kendisine 9. Ordu’nun Cumhuriyeti’nin millî müfettişliği verilmiştir. “Gençler, Cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. bayramıdır. 19 Mayıs Bunun üzerine müfetSiz, almakta olduğunuz terbiye ve kültür ile insanlık 1919, kurtuluş savaşıtiş görev bölgesine değerinin, vatan sevgisinin en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz mızın başlangıç tarihiBandırma Vapuru ile kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz... Benim dir. Atatürk’ün ve Türk ulaşmış ve bir hafta naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak ulusunun yeniden doğboyunca Mantıka PaTürkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” duğu gündür. 19 Mayıs las’ta kalmıştır. Bu 1919’da Mustafa Kemal süreçte bölgede meyAtatürk Bandırma Vadana gelen çatışmalapuru ile Samsun’a çıkrın sebebini araştırmış mıştır ve bugün İtilaf ve işgalcilere karşı Devletleri’nin işgaline karşı Türk ulaşması olayı, Kurtuluş Savaşı’nın bizzat Türk direniş örgütlerinin kuKurtuluş Savaşı’nın başladığı gün fiili başlangıcı olarak kabul edilrulmasında etkin rol oynamıştır. kabul edilir. Atatürk bu bayramı mektedir. Mustafa Kemal Atatürk, bu bir hafTürk gençliğine armağan etmiştir. Samsun’da Rum çeteleri ve Türk talık süreç sonunda Havza’ya geç19 Mayıs 1919 tarihinde 9. Ordu halkı arasında meydana gelen çamiştir. Havza’da geçirdiği on yedi
10
TARİH
gün sonunda ise şehirden ayrılarak Amasya’ya hareket etmiştir. Samsun’a 19 Mayıs’ta Tütün İskelesi’nden çıkan Mustafa Kemal görevinin gereklerini yerine getirmeye koyulmuş ve bazı incelemelerde bulunmuştur. Bu incelemeler sonucunda Rum çetelerinin Müslüman halka saldırdığı, yerel yöneticilerinse dış devletlerin de duruma karışmasıyla bu olaylara müdahale edemediği kanısına varmıştır. Bunun üzerine Canik mutasarrıfını görevden alarak yenisini atamış ve bölgede oluşan karışıklıklara yabancı askerlere aldırmaksızın doğrudan müdahale etmesini emretmiştir.
Bir hafta Samsun’da, on yedi gün de Havza’da kalan Mustafa Kemal bu süreçte Anadolu’nun ve halkın genel durumu hakkında bilgi alarak ulusal hareketin fikirsel temellerini atmıştır. Bunun yanında 28 Mayıs 1919 günü müdafaa-i hukuk cemiyetlerine gönderdiği bir genelgeyle İzmir’in işgalinin protesto edilmesini istemiş ve bunun sonucunda tüm Anadolu’da 96 miting gerçekleştirilmiştir. Bu, Osmanlı Hükûmetince hoş karşılanmamış ve kendisinin İstanbul’a dönmesi emredilmiştir. Harbiye Nezareti’ne oyalayıcı bir telgraf gönderen müfettiş 12 Haziran 1919 günü Amasya’ya hareket etmiş ve burada bir genelge ilan ederek açıktan açığa Millî Mücadele’nin başladığını duyurmuştur.
Erzurum ve Ankara’da bulunan kolordular ile iletişim kuran Mustafa Kemal müfettişlik görevleri arasında yer alan “bölgede yer aldığı iddia edilen Türk direniş topluluklarının dağıtılması” yerine getirmek bir kenara kendi eliyle ulusal direniş örgütleri kurulmasına önayak olmuştur. Mustafa Kemal tümüyle İngiliz denetiminde bulunan şehirde ulusal hareketin yönetilemeyeceğine kanaat getirmiş ve 25 Mayıs günü Havza’ya hareket etmiştir. Havza’da geçen günlerinde Ankara ve Konya’daki kolordu komutanları ile telgraflaşmış, ülkedeki genel durum hakkında bilgi almaya çalışmıştır.
11
GEZÄ°
12
GEZİ
Akdeniz’in incisi Mersin Antik çağ Kilikya’sından kalan zengin tarihiyle eski bir Akdenizli… Güzel havası, uçsuz bucaksız portakal ve limon bahçeleri, palmiyeleri, yaylaları ve her mevsim enfes tatlarıyla Mersin sizi kucaklamaya hazır.
13
GEZİ
T
ürkiye’nin güneyinde bulunan bir liman kenti olan Mersin’in kuzeyindeki Yumuktepe höyüğünde yapılan kazılarda birçok katman ortaya çıkarılmış. Bunların en eskisi, M.Ö. 6300’lere, en yenisi ise Selçuklu dönemine uzanıyor. Mersin’in tarih sahnesine çıkışı ise 19. yüzyılın ortalarına rastlıyor. Bu dönemde henüz bir köy olan bölge, Türkmen aşiretine ev sahipliği yapmış ve adını bu aşiretten almış. Kentin kaderi özellikle Amerikan İç Savaşı sırasında dünyadaki pamuk kıtlığını gidermek amacıyla Çukurova’da gelişen pamuk üretimi ve bölgenin 1866’da demiryolu ağına bağlanmasıyla değişmiş.
14
Mersin’de ziyaret edilebilecek önemli birçok yer var; Alahan Manastırı, Cennet ve Cehennem, Kız Kalesi, Ayaş, Yumuktepe, Soli-pompeipolis, Eshab-ı Keyf Mağarası, Anemurium tarihi kalıntıları, Kleopatra Kapısı gibi birçok tarihi mekana ev sahipliği yapıyor. Papa XVI. Benedictus’un 2008’i “Saint Paul Yılı” ilan etmesinden sonra Mersin’in Tarsus ilçesi Hristiyan turistlerin uğrak yeri oldu. Mut ilçesinde bulunan Alahan Manastırı ile Tarsus’taki St.Paul Kuyusu ve Anıt Müzesi UNESCO Dünya Miras Alanları listesine alındı.
GEZİ
YEMEK KÜLTÜRÜ Mutfak kültürüyle insanları etkileyen kentlerin tamamı, farklı kültürlerin zenginlikleriyle yoğrulmuştur. Mersin için de fazlasıyla geçerli bu kuram. Mersin’in mutfağının zenginliğini sadece barındırdığı kültürel mozaiğe bağlamak haksızlık olur. Burada Akdeniz’in cömertçe sunduğu balık ve deniz ürünleri ile Çukurova’nın bereketli topraklarından fışkıran çeşitli tarım ürünleri bir arada bulunuyor. Bu zengin kültür, ortaya geniş ve lezzet zengini bir mutfak çıkarıyor. Yöre mutfağında et, bulgur ve baharatlar ayrıcalıklı bir yere sahip. Mersin’in en meşhur tatlarından biri tantuni. Neredeyse her köşe başında bir tantunici görmek mümkün. Gün içinde en az bir öğün kırmızı et yenilen yörede nasıl oluyor da insanlardan sağlık fışkırıyor diye merak edenlere ise cevap, sadece şalgam olacaktır. Uzmanlar söylüyor: B grubu vitamin deposu
olan bu içecek, içerdiği laktik asitten dolayı sindirimi de kolaylaştırıyor. Bu şifalı içeceği çarşı içinde ve şehrin birçok yerinde yapıp satan dükkanlar olsa da, Suphi Özkan’ın mekanı en bilinenlerden. Tüm Akdenizliler gibi Mersin de dışarıdan neşeli, rahat, sakin ve umursamaz; içine karıştıkça hareketli, biraz da telaşlı. Şehrin tam merkezindeki eski çarşıya gittiğinizde, insanı yormayan, telaşlı ama tatlı koşuşturmalardan siz de nasibinizi alabilirsiniz. Aslında eski çarşı, şehrin hiç değişmeyen ender yerlerinden biri. Şehirde neredeyse 24 saat açık olan ciğerciler, servisi ve lezzetiyle sakatat yemeyenlerin bile fikrini değiştiriyor. Oturduğunuz anda ezme domates salatası, karışık yeşillikler ve nar ekşili közlenmiş soğan salatasıyla masanız donatılıyor. Arkadan ciğer veya yürek, ateşe atılıp incecik şişlerde boy gösteriyor. Ciğerin üstüne tatlı yemeden olmaz; eğer usulü neyse yapalım diyorsanız, sıcacık bir peynirli kadayıf size kendinizi Mersinli hissettirmeye yetecektir. Bazı Antakyalılar’ın bile künefeyi bu şehirde yediğini söyleyebiliriz. Mersin’in iddialı tatlıları bunlarla sınırlı değil elbette. Şöhreti ülke sınırlarını aşan, adını havucun Arapça’daki karşılığı olan cezer’den alan cezerye, diğer lezzetlerden biri. Mersin’de cezeryeyi her üretici kendi usulünde hazırlıyor. Temelde marmelat haline getirilen havuca baharat ekleniyor ve ceviz, antepfıstığı ya da fındıkla karıştırılıyor. Eskiden sadece Ramazan ayında, son yıllarda ise tüm yıl boyunca bulunabilen kerebiç, alışık olduğunuz tatlılardan bir hayli farklı.
15
GEZİ
Mersin’i görüp de uzunca bir süre tekrar gitmeyenler, akıllarında kalandan çok farklı bir şehirle karşılaşabilirler. Sokaklarda artık daha az turunç ağacı var; şehir içindeki portakal ve limon bahçelerinin yerini bugün 15 katlı siteler almış. Özellikle Doğu’dan aldığı göçle kalabalıklaşan şehir, hem sahil şeridi boyunca, hem de dağlara doğru genişlemiş. Yine de palmiyelerin sıralandığı upuzun ve özenle düzenlenmiş sahiliyle Mersin, birçok kıyı kentini kıskandıracak güzellikte. Binlerce yıllık bir geçmişten süzülüp gelen izler, hem şehirde hem de Silifke’ye doğru uzanan kıyı şeridinde güzelliğini gözler önüne seriyor.
Akdeniz’in cömertliğini en iyi, Mersin’deki balık çeşitliliğinden anlarsınız. Eski çarşının içindeki balık pazarına girdiğinizde çeşit çeşit balıkların arasında mavi yengeci görünce şaşıracak, jumbo karideslerin büyüklüğünden, barbun balıklarının bolluğundan ve fiyatının ucuzluğundan etkilenip belki de Mersinlileri kıskanacaksınız. Canınız hemen oracıkta balık yemek
16
istediyse aldığınız balıkları yan sokaktaki ufak balık lokantalarından birinde pişirtebilir, yanında taze roka salatasıyla bir Akdenizli keyfi yaşayabilirsiniz. Özellikle hafta sonları balık yemek isteyenlerin ilk tercihi, şehir merkezinden 65 kilometre uzaklıktaki Narlıkuyu. “Zaten denizin kenarındayız balık yemek için bu kadar mesafe gitmeye ne gerek var” diye düşünme-
yin ve mutlaka gidin. Mersin’le ilgili belki birçok detay, zaman içerisinde aklınızdan silinebilir ama bu minik kasabanın sevimli koyu, belleğinizde kalıcı bir yer edinecek. Bu ufak koy, çoğu balıkçılık yapan ailelerin işlettiği balık lokantalarıyla dolu. Akdeniz’in ılık ve çok tuzlu suyuna inat, burası denizin derinliklerinden karışan yer altı kaynağı sayesinde soğuk ve az tuzlu. Bundan nasibini alan balıklar da her soğuk su balığı gibi diri ve lezzetli. Burada yemeniz gereken balık lagos. Kışın bile dışarıda, denizin hemen kenarındaki masalarında oturabileceğiniz bu restoranlarda iyot kokusunu ciğerlerinize çekin; ruhunuzu arındırıp midenize şenlik yaşatın. Mersinlilerin hafta sonu ritüellerinden bir diğeri de Toroslar’ın eteklerindeki yaylalara çıkmak. Yazın şehrin rutubetli sıcağından kaçan birçok Mersinli Gözne, Soğucak gibi yaylalara sığınır ve rahat bir nefes alır. Kışın bu yaylaları mesken tutan Yörükler içinse yaz ayları, Toroslar’ın zirvelerine doğru yol alma vaktidir.
GEZİ
NEREDE YEMELİ?
Ciğerci Apo Ciğer denince akla gelen ilk isim. Üç şubesi var. Ciğer, yürek ve et ince şişlerde, kömür ateşinde pişirilip incecik açık ekmeklerle servis ediliyor. Ciğerci Bahattin 24 saat açık bu ciğercinin dört şubesi var. Güler yüzlü servisiyle dikkat çekiyor. Göksel Tantuni 40 yıllık deneyimi ve kalitesiyle lezzetli tantunileri bulabilirsiniz. Memoş Tantuni Pek çok tantunicinin olduğu şehirde tantuninin en iyisini yiyebileceğiniz dükkanlardan. Az yağlı yemek isteyenlere biftek tantuni de servis ediliyor. Sarnıç Tesisleri Mersinlilerin hafta sonu kahvaltısı için ilk tercihi. Kahvaltıya geciktiyseniz üzülmeyin, buranın tereyağlı bulgur pilavı ve tavuk kavurması da çok meşhur. Yanında keçi sütünden yapılmış dondurmayla servis edilen sıcak tatlılardan yemeyi ihmal etmeyin. Lagos Restoran Restoranın balıkçılık da yapan sahipleri, kendi tuttukları balıkları servis ediyor. Burada yörenin en güzel balığı olan lagos yemelisiniz. Künefeci Emin Usta Mersin’in bol peynirli kadayıfına iyi bir örnek. Kullandıkları taze peynir özel olarak Antakya’da yaptırılıyor.
Mersin karayoluyla İstanbul’a 932, Ankara’ya 483, İzmir’e ise 892 kilometre mesafede.
NEREDE YEMELİ?
Köşekbükü Mağarası Ovabaşı Köyü sınırlarında olan Köşekbükü Mağarası hem turistik bir gezi alanı hem de sağlık açısından ziyaretçi sayısı gün geçtikçe artıyor. Mağaranın astıma iyi geldiği biliniyor. Mersin tatilinizde Köşekbükü Mağarası yakınındaki otellerin birinde konaklayarak bu 20 bin yıllık mağarayı kolaylıkla gezebilirsiniz. Yumuktepe Mersin’in şehir merkezinde yer alan Yumuktepe Höyüğü, hem kolay ulaşımıyla hem de tarihteki önemiyle araştırmacıların ve turistlerin dikkatini çekiyor. İlk olarak İngiliz arkeolog John Garstang tarafından bulunmuş. Yapılan kazılarda birçok tarihi eser gün yüzüne çıkarılmış. Belenkeşlik Kalesi (Kız Kalesi) Belenkeşlik Kalesi’ni mutlaka gezmelisiniz. Diğer adıyla Kız Kalesi, şehir merkezine 20 kilometre uzaklıktaki Soğucak Yaylası’nda yer alıyor. Yapımı sırasında kesme blok taşlar kullanılmış olan kale, dikdörtgen bir mimariye sahip.
Dondurmacı Halil Mersin’in en meşhur tatlılarını ve dondurmalarını bulabilirsiniz. Hiç eksik etmedikleri tuzlu yer fıstığı kavurmasını da tatmanızı öneririm. Kerebiçci Oğuz Kerebiç, alışık olduğunuz tatlılardan bir hayli farklı. Kerebiççi Oğuz’da Mersin’de bu tatlıyı hakkıyla yapan yerlerden en eskisi. Balık Rina Restoran Mersin’de eşsiz balığın tadını çıkarabileceğiniz şık bir atmosfere sahip.
17
GEZİ
Anamur Çayı Dragon Çayı üzerinde bulunan Dibek mevkisindeki mesire yerlerinde buz gibi suya girebilir, balık avlayabilir, restoranlarda alabalık yiyebilirsiniz. Ilısu Şelalesi Yüksek debili suya sahip şelale 70 metre yükseklikten dökülerek inanılmaz bir görüntü oluşturuyor. Sadece suyun sesini duymak bile ruhunuzu dinlendirmek için yetecektir. Fakat bununla yetinmeyerek merakla çevreyi keşfetmeye başlarken bulacaksınız kendinizi. Yerköprü Şelalesi Mut-Gülnar-Ermenek üçgeninde yer alan bir doğa harikası. Toros Dağları’nın derinliklerinde yer alan ve milli parklar kanunu çerçevesinde tabiat anıtı kapsamına alınan ender güzellikteki şelale, adeta saklı bir cenneti andırıyor. Zeyne Türbesi Büyük bir bahçe içerisinde bulunan Zeyne Türbesi, Mersin’in Mut ilçesine bağlı olan Zeyne Kasabası’nda yer alıyor. Mersin’e özel aracınızla seyahat edecekseniz hem Zeyne Türbesi’ni hem de Hazreti Mikdat Camii’ni ve Donuktaş Anıtı’nı ziyaret etme fırsatını yakalayabilirsiniz. Dağpazarı Kilisesi Kiliseyi özellikle tarih severler mutlaka ziyaret etmeli. Akçakıl Koyu Bir tatilden lüks yerine sadelik isteyenlerdenseniz, Akçakıl Koyu’nda bir tatil planlayabilirsiniz. Huzuru ve sakinliğiyle dinlendirici bir bölge olan Akçakıl Koyu, Taşucu’nda bulunuyor. Silifke sınırları içerisindeki bu tabiat güzelliği ilçe merkezine sadece 12 kilometre uzaklıkta. Taşucu’na ise 3 kilometrelik bir mesafede.
18
GEZİ
Olba Antik Kenti Mersin’in Silifke ilçesi sınırlarında yer alan, köklü tarihini günümüze kadar getiren önemli bir antik kent. Olba Krallığı’nın en önemli ticaret şehrine ait su kemeri, çeşme binası, nekropol, tiyatro ve evler bugüne kadar gelebilmiş önemli kalıntılar arasında. Mezgit Kale Mersin Silifke’nin Türkmenuşağı Köyü’nde bulunan Mezgit Kalesi, aslında bir kale değil Korkusuz Kral olarak bilinen bir kralın anıt mezarı. Silifke gezi listenize ekleyeceğiniz Mezgit Kalesi, günümüze kale gibi sağlam geldiği için kale olarak anılıyor. Limonlu Çayı Aksıfat ve Eldilek derelerinin birleşiminden doğan Limonlu Çayı çevresindeki otellerin veya pansiyonların birinde konaklayarak unutamayacağınız bir yolculuğa başlayabilirsiniz. Çayın uzunluğu 130 kilometreyi buluyor. Kanlıdivane İlginç bir antik kent olan Kanlıdivane, Olba krallığının bir kenti. Mersin-Erdemli’deki tatilinizde Kanlıdivane yakınındaki otellerin veya pansiyonların birinde konaklamayı tercih edebilirsiniz. Böylelikle hem bu antik kenti kolaylıkla ziyaret edebilir, hem de diğer doğal ve tarihi alanları gezme fırsatı yakalayabilirsiniz. Cennet ve Cehennem Mağaraları Cennet ve Cehennem Çökükleri veya Cennet ve Cehennem Obrukları, Silifke Narlıkuyu yakınlarında bulunan, doğal yollarla oluşmuş, tarihi ve turistik olarak ilgi çeken, çok derin mağaralar. Astım-Dilek Mağarası Cennet çöküğünün 300 m güneybatısındaki mağaraya helezonik demir bir merdivenle inilir. Birbirine bağlantılı, toplam uzunluğu 200 metreyi bulan galeriler çok ilginç şekilli dev sarkıt ve dikitlerle süslüdür. Mağaranın astımlılara iyi geldiğine inanıldığı ve içinde dilek tutulduğu için Astım-Dilek Mağarası diye anılır.
19
TARİHTE BU AY
2 MAYIS 1885
4 MAYIS 1953
Fenerbahçe Spor Kulübü kuruldu.
Ernest Hemingway, Yaşlı Adam ve Deniz adlı romanıyla Pulitzer Ödülü aldı.
Paris’li ünlü modacı Coco Chanel, Dünyanın en ünlü parfümlerinden biri olan Chanel No. 5’i piyasaya verdi.
6 MAYIS 1889
7 MAYIS 1867
17 MAYIS 1995
18 MAYIS 1987
19 MAYIS 1919
20 MAYIS 1933
21 MAYIS 1981
Anadolu’nun ilk lisesi 1 Mayıs (idadisi) Kastamonu 1889 Abdurrahman1 Mayıs işçilerin ortak paşa Lisesi bayramı olarak temeli törenle atıldı. kabul edildi.
3 MAYIS 1907
15 MAYIS 1940
McDonald’s Amerika’da kuruldu.
20
16 MAYIS 1919
Mustafa Kemal Paşa Türk Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak üzere İstanbul’dan Samsun’a doğru yola çıktı.
5 MAYIS 1921
Nasuh Mahruki, Everest’in zirvesine çıkan ilk Türk oldu.
İstanbul’da ilk deniz otobüsleri işlemeye başladı. İlk seferler Bostancı-Kabataş arasında yapıldı.
Eyfel Kulesi ziyaretçilere açıldı.
Mustafa Türk Hava Kemal Yolları kuruldu. Paşa’nın 9. Ordu müfettişi olarak Anadolu’ya Samsun’dan ayak bastı ve Milli Mücadele’yi başlattı.
Alfred Nobel dinamitin patentini aldı.
Atatürk’ün 100’üncü doğum yıl dönümü törenlerle kutlandı.
TARİHTE BU AY
8 MAYIS 1886
Atlantalı kimyacı ve eczacı olan John S. Pemberton dünyanın en ünlü içeceği haline gelecek Coca-Cola’yı Georgia’da icat etti.
22 MAYIS 1988
Galatasaraylı futbolcu Tanju Çolak ligde attığı 39 golle Metin Oktay’ın 38 gollük rekorunu kırdı.
13 MAYIS 2014
11MAYIS 1924
9 MAYIS 1955
Anneler Günü, Türkiye’de ilk kez kutlandı.
Gottlieb Daimler ve Karl Benz 10 MAYIS şiketleri 1868 birleşerek Bugünkü adı MerceDanıştay, olan des-Benz Şura-yı Devlet şirketini kuruldu. oluşturdular.
23 MAYIS 1928
24 MAYIS 1956
Türk Vatandaşlığı Kanunu kabul edildi, tekke ve zaviyeler kapatıldı.
İlk Eurovision Şarkı Yarışması, İsviçre’nin Lugano kentinde düzenlendi. 7 ülkenin katıldığı yarışmayı ev sahibi İsviçre’nin şarkısı kazandı.
25 MAYIS 2005
Azeri petrolünü Türkiye üzerinden dünya pazarına ulaştırması amaçlanan Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) boru hattına ilk petrol verildi.
12 MAYIS 1965
Sovyet uzay aracı Luna 5 Ay yüzeyine çarptı.
Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen bir madende çıkan yangın sonucunda 301 maden işçisi hayatını kaybetti, 80 işçi yaralandı.
14 MAYIS 1796
26 MAYIS 1897
27 MAYIS 1935
28 MAYIS 1902
29 MAYIS 1936
30 MAYIS 1974
31 MAYIS 1859
Bram Stoker’ın Dünyaca ünlü Dracula romanı basıldı.
Türk Bayrağı hakkında kanun, TBMM’de kabul edildi.
Türkiye’de hafta tatili Cuma’dan Pazar’a alındı.
Cumartesi günlerinin tam gün tatil olması kararı alındı.
Edward Jenner ilk çiçek aşısını uyguladı.
Bilim adamı Thomas Edison pili buldu.
Londra’daki ünlü saat kulesi Big Ben’in saati ilk kez çalışmaya başladı.
21
MACERA
BOLU Yazı: Sema POLAT semapolat@sonsuzmedya.com Gerçekleştirdiğim birçok iş bazlı veya turistlik geziyi kaleme dökmekte zorlanmadım, ama iş kendi memleketime geldiğinde sanırım yazmakta oldukça zorlanıyorum. Çocukluğumda özellikle yaz tatillerinin bir kısmını geçirdiğim, bahçelerinde koşturduğumuz, hiç beklemediğimiz bir anda yağan yağmurdan saklanmak için geniş avluların saçakları altına saklandığımız, yeşilin her tonunu görebileceğiniz, yaylalarında kokan mis gibi kekik kokularıyla ve enfes mutfağıyla kalbimdeki yeri ayrı memleketim BOLU.
Bolu’nun en önemli simgesi nedir diye düşünürsek birçok şey gelir insanın aklına, Ormanları, gölleri, yemekleri ama en önemlisi KÖROĞLU’dur.
Bir yiğitlik ve başkaldırışın simgesidir, KÖROĞLU. Ama şairdir aynı zamanda, yürekleri kabartan, aşka hürmet eden naif dizleri hala okunur yöre halkı tarafından. Rahmetli annanem ile aynı köydendir, bu sebepten çocukluğumdan ilk defa annanemden dinlemiştim öyküsünü, yiğit ve kahraman Köroğlu bir askerdir, sonradan dağa çıkan bir Celali eşkiyasıdır. Bu adı eski Türk destanlarındaki bir kahramandan almıştır. Asıl adı Ruşen Ali’dir. Köroğlu; yiğit, adaletli, inançla dolu ideal bir insandır. Babası Yusuf, Bolu Beyi’nin seyisidir. At meraklısı olan Bolu Beyi, seyisi Yusuf’u
24
cins bir at almaya gönderir; fakat Yusuf’un getirdiği tayı beğenmez, adamın gözlerine mil çektirir. Yusuf tayı ve oğlunu alıp memleketten çıkar. Ruşen Ali, babasının tarif ettiği tarzda, tayı karanlık bir ahırda besler. Tay, belli bir zaman sonra kanatlanır, eşsiz bir küheylan olur. Yusuf ile Ruşen Ali, Aras ırmağına gider, orada Bingöl’den inecek olan üç sihirli köpüğü beklerler. Yusuf, köpükleri içince, tekrar görmeye başlayacak, gençleşecek ve Bolu Beyi’nden intikamını alacaktır. Fakat, Ruşen Ali köpükleri kendisi içer, babasına köpüksüz su verir. Yusuf buna bir yandan üzülür, bir yandan da, oğlu intikamını alacak bir yiğit olacağı için sevinir. Bu sihirli üç kö-
MACERA
pükten biri Köroğlu’na ebedi hayat, biri yiğitlik, biri de şairlik sağlar. Yusuf, oğluna intikamını almasını tavsiye ettikten sonra ölür. Ruşen Ali Kır-At’ı ile birlikte dağa çıkar. Köroğlu diye ün alır, bir derebeyi gibi yaşamaya başlar, her savaşta üstün gelir; bezirganlardan, beylerden, paşalardan aldıklarını yoksullara dağıtır. Delikli demir (tüfek) icat olunup da eski yiğitlik gelenekleri bozulunca, arkadaşlarına dağılmalarını tavsiye eder, “sır olur”, Kırklar’a karışır.
25
MACERA
Bu tarihsel durumunun yanında, Bolu yöresine Osmanlı akını ilk kez Osman Gazi tarafından başlatılmıştır. Bolu yöresinin tümüyle fethedilmesi ise Orhan Gazi döneminin ilk yıllarına (1324 - 1326) rastlar. Bir başka rivayete göre Osmanlılar zamanında bölgede, bol olarak Uluğ - Alim olması nedeniyle önceleri “Bol Uluğ”, zamanla yöre “BOLU” olarak isimlendirilmiştir. Yıldırım Beyazid’in ölümü ile başlayan şehzadeler savaşına Bolu, birçok kez sahne oldu. Bolu, Ankara Savaşı sonrası Timur’un talan ettiği bölgelerin dışında kaldığı gibi, bu tehlike bitinceye kadar, Osmanlı Devleti’nin 2. kurucusu sayılan Çelebi Mehmet’i de Kızık Yaylasında barındıran belde olmuştur. Çelebi Mehmet’in Osmanlı Devleti’nin birliğini sağlamasından sonra ise Bolu, düzenli bir yönetime kavuştu. Mondros Mütarekesi’nin yürürlüğe girmesi ve İzmir’in işgal edilmesinin ardından Bolu yöresinde ilk Müdafa-i Hukuk Cemiyeti Gerede’de örgütlendi. Bolu 1. Dünya Savaşı’nda ve sonrasında düşman işgaline uğramadı fakat maddi zarar gördü. Mustafa Kemal Paşa önderliğinde yapılan milli mücadele dönemlerinin sonunda Bolu, 10 Ekim 1923’de Mutasarrıflık devrini tamamladı ve vilayet haline getirildi. Bolu denildiğinde bir de aklımıza tabi İzzet Baysal gelir, Kendisi genç yaşlarda babasını kaybetmiştir, uzun yıllar mimarlık yapmıştır, severek evlendiği eşini 8 yıl sonra kaybettiğinde 3 yaşındaki kızı ile hayata tutunmuş bir babadır, bir daha evlenmemiştir, kendisini mesleğine ve 1986 yılında kurduğu İzzet Baysal Vakfına adamıştır. Kreşler, ilkokullar, liseler, üniversite, sağlık tesisleri, sosyal tesisler ve okutulan, topluma kazandırılan gençler. 2000 yılında vefat ettiğinde cenazesine yüzbinler katıldı. Naaşı Bakanlar Kurulu kararı ile ve kendi arzusu üzerine Abant İzzet Baysal Üniversitesi Gölköy kampüsündeki anıt mezarına defnedilmiştir. Kurduğu vakıf halen faaliyetlerine devam etmektedir.
26
MACERA
GEZİLECEK YERLER
MUDURNU İl merkezine 52 km uzaklıktadır, kendi aracınız ile gidiyorsanız harika dağ manzaralarıyla karşılaşacaksınız demektir. Bir de Bolu’dan Mudurnu’ya giderken, şehir çıkışında solunuzda Pamukkale’deki beyaz kayaları andıran bir görüntü göreceksiniz. Akkaya Travertenleri, bu yöredeki doğal kaynak suyunun çıkış yeri. Bir süre, insanlar, yanlarında getirdikleri kaplarla, buradan doğal kaynak suyu alabiliyorlardı. Zamanla burada, geçmiş yıllarda özel bir şirket tarafından tesis kuruldu ve bu muhteşem kaynak suyu şişelenerek tüm ülkeye satılmaya başlandı. Uzaktan burayı gördüğünüzde, zaman bulursanız, kaynak suyunun çıktığı yere kadar gitme şansınız ve zamanınız varsa gidebilirsiniz mesafesi uzak değil. Osmanlı kokuludur, Mudurnu. Osmanlılardan, bugüne ulaşmış bir fısıltı gibi duran kasabaya Şeyh-ül Ümran tepesinden baktığınızda aşağıda, eski beyaz boyalı evlerin, bahçelerin, camilerin kucaklaştığını göreceksiniz. Yeşilin hakim olduğu ilçede bulunan 165 adet ev ve 8 Cami, çeşme
ve hamam olmak üzere toplam 173 adet mimari değeri yüksek yapı nedeniyle “Kentsel Sit Alanı” ilan edilmiştir. Türk sivil mimarisinin en güzel örneklerinden biri ise Armutçular Konağı ve Keyvanlar Konağıdır. Yöresel ev yemeklerinin tanıtıldığı konaklardan oda kiralamak da mümkün. Mudurnu Saray helvalarının üretim merkezi olan Mudurnu birçok isimle kendini Türkiye ve dünya çapında duyurmuştur. Mudurnu’ya 5 km mesafede bulunan Babas Kaplıcası’nın metabolizma hastalıkları ve hafif diyabetliler üzerinde olumlu etkileri vardır. Konaklama tesisi olarak restore edilmiş konaklar tarih öncesinin ihtişamını taşımaktadır. Mudurnu’nun 30 km kuzeybatısında yer alan Sarot Kaplıcası Taşkesti - Ilıca Köyü hudutları içerisindedir. Bolu ili dahilinde bulunan bütün maden sularından ayrı bir özellik taşıyan kaynak, sıcak ve sülfatlıdır. Mudurnu Tarihi Ahi Kenti adı ile 2014 yılında Dünya Mirası Listesine dahil edilmiştir.
29
MACERA
GÖYNÜK Fatih Sultan Mehmet Han’ın hocası, Akşemsettin Hazretleri’nin Türbesinin de bulunduğu, şeker fasulyesi, uğut marmelatı, tokalı örtüleri ve tahta oymacılık eserleri ayrıca, 20. yüzyıl başlarına ait eski Türk evleri bakımından zengin olan ilçe sahip olduğu 137 adet tarihî konut, 21 cami, türbe, çeşme, hamam, kule ve hazire olmak üzere toplam 158 adet sivil mimari eser sebebiyle “Kentsel SİT Alanı” ilan edilmiştir. İlçede ayrıca 14. yüzyılda Gazi Süleyman Paşa tarafından inşa ettirilen tarihi cami, hamam ve konak da bulunmaktadır. Göynük merkezinde bulunan Akşemsettin Hazretleri’nin türbesini ziyaret edebilir ve konakların bulunduğu sokaklarda yürüyüşler yapabilirsiniz. Göy-
nük ilçesinin simgesi, Zafer kulesidir. Göynük yöresine gelenlerin hemen gözüne çarpar. İlçeye hakim bir tepe üzerinde, 1922 yılında yaptırılmıştır. Yapı Cumhuriyet döneminin ilk kaymakamlarından, Hurşit Bey tarafından yaptırılmış olup, dünya tarihinde, Amerika’da bulunan Zafer Anıtından sonraki, ikinci yapılan anıttır. Sakarya Meydan Savaşı anısına yaptırılmıştır. Ahşap ve 3 katlı ve yalı baskı tarzındadır. Son zamanlarda film ve dizi platolarının da kurulduğu ilçe görülmeye değer. Frig Kitabesi de ilçe sınırları içinde Soğukçam köyündedir. 1966 yılında bulunmuştur. Bu yazıtın, Frigler dönemine ait olduğu sanılıyor. Yüksek bir kaya üzerindeki yazıtı/kitabeyi görebilirsiniz.
SEBEN “Cenneti görmek için ölmeyi beklemeyin, Seben’e gelin” Evet, Seben Kaymakamlığının internet sayfasında bu yazıyı gördüğümde gülümsemiştim, Seben gerçekten şirin ve güzel bir ilçe.
30
Seben Şehir merkezinde 54 km, Ormanın aksine ovalardan geçerek ulaşıyorsunuz, küçük ve sakin bir yerleşim yeri. Fakat yol üzerinde karşılaşacağınız manzaralar sizi mest edecek. Tarihi kaya evlerini gördüğünüzde şaşırmayın çünkü dağın içine gömülü duran bu kaya evleri Seben’in sembolü haline gelmiş durumda. Çeltik deresi, Hocaş, Kaşbıyıklar, Yuva, Solaklar, Alpağut köylerinin derin vadilerinde yükselen kayalar içinde, kayalara oyulmuş, 3-4 katıl kaya evleri bulunmaktadır.
GEZİ
Solaklar köyü yakınlarındaki mağaraların ilçe merkezine uzaklığı 3 km. civarındadır ve dağ yamacında bulunan mağaralara tırmanmak için, biraz güç harcamanız gerekir. Frikya uygarlığına ait taş oyma mezarlar ve sonraki döneme ait eski bir kilise kalıntısı bulunmaktadır. 1972 yılında yörede yapılan kazılarda bulunan kalıntılar, günümüzde Bolu Müzesinde sergilenmektedir. Bölgede, özellikle “Peri bacaları” ilgi çekmektedir. Solaklar kaya evlerinin bulunduğu yörede, ayrıca bir “Alabalık Tesisi” bulunuyor. Burada, kaya evlerin manzarasını izlerken, hemen akarsunun kıyısında alabalık yiyebilirsiniz. Pek tabi sadece kaya evleri ile değil, kaplıcaları da oldukça bilinen bir yer Seben, “pavlu – Bağlum Kaplıcaları” İlçe merkezine bağlı 14 km uzaklıktaki Kesenözü köyündedir.
ÇUBUK GÖLÜ İlçe merkezine 11 km. uzaklıkta olup, kuzeydedir. Göynük-Bolu karayolunda, 5.km.den sola dönülüyor ve 6 km. daha ilerledikten sonra, göle ulaşılıyor. Göl Kayabaşı tepesinden inen heyelan sonucu, vadinin tıkanması ile oluşmuştur. Deniz seviyesinden 1150 metre yüksekliktedir. Yanında ise, küçük bir köy yerleşkesi bulunuyor. Piknik yapmak için ideal bir yer. Göl çevresinde yürüyüş yapmak mümkün. Olta balıkçılığı yapılabiliyor.
1894 yılında, Bolu yöresinde arkeolojik araştırmalar yapan Vitalciuret isimli bir şahıs: burada, bir şehir bulunduğunu belirtmiştir. Çünkü, bunu kanıtlayan birçok kalıntı bulunmaktadır. En önemli kalıntı ise, eski kaplıca binasıdır ki bu bina halen kullanılmaktadır. Ancak, şehir yapılaşmasının, bölgedeki bir deprem sonucunda tamamen ortadan kalktığı düşünülmektedir. Bölgeye ait eski tapu kayıtlarında, buradan “Pavli” olarak söz edilmektedir. Evet, kaplıca suyunu sıcaklığı 78 derece civarındadır. Kaplıca sularının iyi geldiği söylenen hastalıklar şunlardır: sinir, yara, cilt hastalıkları, kadın hastalıkları, romatizmal ve mafsal rahatsızlıkları.
SEBEN GÖLÜ Seben Gölü, Karadeniz bölgesinin en büyük göllerinden birisidir. Abant gölünün, 4 katı büyüklüktedir. 833 hektar alana sahi, 8.5 km. çevre uzunluğu olan göl, 8 metre derinliktedir. Göl; Seben ovasının sulanması için yapılmıştır. İlçe halkı ileride Turizme açılmasını hedeflediklerinden bahsetti bize, umarım kendi doğal özelliğini koruyabilerek bunu başarabilirler.
31
MACERA
KARAGÖL Kıbrıscık-Beypazarı karayolu üzerinde bulunan burası, bir Orman içi dinlenme yeridir. İlçe merkezine 22 km. uzaklıktadır. Göl: 1 hektar büyüklüğünde ve oldukça derindir. Çevresi ise, tamamen ormanlık alandır. Gölde, kamp yapmak için uygun bölgeler bulunmaktadır. Ayrıca gölde, çok sayıda yaban ördeği bulunması, buranın bir avlak alanı olarak da kullanılmasını sağlar.
KARAGÖL YEDİGÖLLER
Y
edigöller Milli Parkı heyalanın Kıbrıscık-Beypazarı karayolu üzerinde oluşturduğu bulunan buileiçi “Orman Denizi” ni andıran zengin rası, birgöller Orman dinlenme yeridir. İlçe merkezine örtüsüneGöl: sahiptir. Volkanik kayaçlardan 22 km. bitki uzaklıktadır. 1 hektar büyüklüğünde ve oluşan zaman zaman yer hareketleri oldukçasahada derindir. Çevresi ise,göçük tamamen ormanlık sürüklenmeye yapısı, göllerin alandır. Gölde,hazır kamparazi yapmak için uygun meydana bölgeler gelmesini hazırlayan faktörlerdir. Yedigölbulunmaktadır. Ayrıcabaşlıca gölde, çok sayıda yaban örler’in hakim olduğu bitki örtüsü isealanı kayınolarak ağaçlarıdeği bulunması, buranın bir avlak da dır. Bunun haricinde kullanılmasını sağlar.gürgen, karaçam, meşe, kızılağaç, göknar, sarıçam, ıhlamur, karaağaç, yapraklı üvez, fındık ve porsuk gibi birçok değişik tür ağaçta görülmektedir. Seringöl, 1.758 metrekare büyüklükte, içinde Gökkuşağı balık türünü barındıran Heyelan Gölüdür. Büyükgöl, Milli Park’ın en büyük gölüdür (24.895 metrekare) . En derin noktası 16 metredir. İçinde barındırdığı balık türleri; Gökkuşağı, Mercan Abant Alası, Kadife. Deringöl, Derinliği birçok noktada 10 metreyi bulan gölün etrafındaki patika alanda doğa yürüyüşü yapabileceğiniz gibi bu gölde avlanmada serbesttir. İncegöl, Uzun ve incedir. Sazlıgöl , İncegöl’den hemen bitimindeki tamamen sazlıktan oluşan bir göldür. Nazlıgöl ve Kurugöl, Nazlıgöl’ün suları fazla olduğunda yılın belli aylarında su ile dolan 150 metrekare alanı olan yılın bir çok ayında kuru olduğu için ismini bu fiziki yapısından almıştır. Kapankaya manzara seyir yerine çıkıldığında gölleri ve eşsiz peyzaj güzellikleri görmek mümkün olduğu gibi, yol kenarındaki levhanın bulunduğu yerden patika takip edildiğinde Karaçam Anıt Ağacı görülebilir. Geyik üretim alanı da ziyaret edilebilecek yerlerdendir. Konaklama için bungalov tarzı pansiyonlar bulunmaktadır.
32
MACERA
ABANT GÖLÜ Abant gölü İstanbul-Ankara karayoluna oldukça yakın olması nedeniyle yoğun olarak kullanılmaktadır. Gölün etrafında oteller ve restoranlar mevcuttur. Göl çevresi eğlence, dinlenme, spor, avcılık ve piknik yapmaya uygundur. Kamp alanları mevcuttur. Gölü çevreleyen asfalt yol gezinti amacıyla kullanılır. Dört adet günübirlik piknik alanı yer alır. Samat yaylası yakınlarında günde 330 çadırın kullanabileceği kamp alanı bulunur. Çevredeki alıç, böğürtlen, kuşburnu, çilek, mantar ve dağ çilekleri gibi bitkilerden yararlanılır. Göl çevresinde alabalık ve geyik üretim istasyonları yer alır. Alabalık yavruları göle bırakılır. Geyikler yetiştikten sonra doğaya bırakılır. Çam ormanları ile çevrelenmiş kocaman bir göl, nefis bir doğa, huzurun sonuna dek hissedilebildiği, harika bir ortam işte orası Abant Gölü Tabiat Parkı... Her mevsim harika olan Bolu’daki Abant Gölü özellikle bahar aylarında ve kışın beyaz kar örtüsü altında bir başka güzel oluyor.
SÜLÜKLÜGÖL TABİAT PARKI Mudurnu ilçe sınırları içinde yer almaktadır. Uzmanların yaptığı incelemeye göre göl 1703 yılında heyelan seti şeklinde oluşmuştur. Tektonik hareketler sonucunda meydana geldiği tahmin edilen çukur alan, taban suyu ve Hongurdak deresi tarafından doldurulmuştur. En derin yeri 35 metre kadar olan bu çökme sonrası toprakta bulunan köknar, çam ve meşe ağaçlarının üst kısımları dikili şekilde su yüzeyinde kalmıştır. 300 yıldır hala çürümeden duran 183 adet dikili ağaç gövdesi özellikle yaz sonu suların azalmasıyla birlikte gölün içinde ilginç bir manzara oluşturmaktadırlar. Göl içindeki ağaçlar Sülüklügöl’le yaşıttır ve en az 300 yıldır su içinde çürümeden durmaktadırlar. Bu olay tabiatta nadir rastlanan durumlardan biri olduğu için ve farklı habitatlar içeren göl çevresinin korunmuş bir ekositeme sahip olması nedeniyle Sülüklü göl 1987’de korunan alanlar statüsüne alınmıştır. Sülüklügöl balık avı yapılmasının ve yaban hayvanlarının avlanmasının yasak oduğu bir bölgedir. Avlanma sıkı kontrol altında yasaktır. Sülüklügöl’ün rengi mevsime göre yeşil ya da turkuaz olmaktadır.
35
MACERA
MENGEN Buyrun, dünyanın en lezzetli yemeklerini yapmayı bilen insanların diyarına, burası yemek ustalarının memleketi. Buranın insanı, dünyada yemek üzerine büyük üne sahipler. 1453 yılında, Fatih Sultan Mehmet’in; İstanbul’u fethedince, saray mutfağını, Mengenli Yakup Ağa adlı Paşa’ya kurdurduğu söylenir. Bunun sonucunda: Mengenli Yakup Ağa; yakınlarını ve hemşerilerini saray mutafında görevlendirmiş ve böylece, aşçılık, Mengenlilerin bir ata mesleği haline gelmiştir. Halen Beyaz Saray’dan Büyük Emirliklerin Saraylarına kadar hemen her önemli mutfakta bir Mengen’li vardır. İlçede, her yıl, Ağustos ayının ilk haftası: Cumartesi ve Pazar günleri; “Mengen Aşçılar Festivali” düzenleniyor. Festival, ilk olarak,1981 yılında düzenlenmiştir. Festivalin amacı, bütün aşçıların bir araya gelmesi ve mutfak becerilerini sergilemeleridir. Ayrıca yemek yarışmaları, stant açılışları ve müzik ve eğlence programları düzenlenmektedir. Festival tarihçesine bakıldığında yaşanan bazı ilkler şunlardır; 4 metre boyunda döner, 101 metre uzunluğunda şiş kebap, 4.5 metre çapındaki tencerede hazırlanan 10.000 porsiyon kapasiteli Mengen pilavı sunulmuş.
K
KARTALKAYA
öroğlu Dağları üzerindedir. Bölge, yarı ılıman bir iklime sahip olup, kayak merkezi ve çevresi çam ormanlarıyla kaplıdır. Hakim rüzgar yönü, batı-kuzeybatı yönündedir. Kayak ve snowboard sevenler Kartalkaya’ya gönül rahatlığı ile gidebilirler. Burada kendileri için uygun pistler bulabilirler. Kartalkaya, aynı zamanda, profesyonellere de hitap eden dik pistleri ile de gözde bir kayak merkezidir. Kayılabilen alan, 1850-2200 metre yükseklik kuşağı üzerindedir. Zirve, 2200 metre yüksekliktedir. Ancak, kayalık olup, alpin çamlarıyla kaplıdır. 12 adet pistte, toplam uzunluk, 20 km’yi bulur. Burada, kayak yapmanın dışında, sahip olduğu muhteşem manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Manzara, yalnızca çam ağaçlarıyla sınırlı değildir. Bolu dağlarını ve Köroğlu dağlarını rahatlıkla görebilirsiniz. Yazın, bu dağların yamaçlarında, doğa yürüyüşü yapılabilmektedir.
36
MACERA
BOLU GÖLCÜK TABİAT PARKI Denizden 1206 metre yüksekte bulunan gölün çevresi yaklaşık 1300 metredir. Yürüyerek gölün çevresini yarım saatte dolaşmanız mümkün. Gölün çevresinde yürürken karşılaşacağınız harika manzaraların fotoğrafını çekmek için veya sadece bulunduğunuz yerin tadını çıkarmak için molalar vereceğinizden eminim. Bu harika gölün çevresinde keyifle vakit geçirmek için kendinize bolca zaman tanıyın ve gölün çevresini dolaşmak için acele etmeyin. Tesisin hemen yanında, gölün çevresinde turlamak için golf arabası veya elektrikli, üç tekerlekli araçlardan kiralamanız mümkün. Eğer 4-5 kişilik grupla göle gittiyseniz golf arabası ile eğlenceli bir tur yapabilirsiniz. Genelde çift olanlar elektrikli ufak araçları tercih ediyorlar. Bolu Gölcük fotoğraflarında sık sık gördüğünüz villa benzeri yapı orman bakanlığının misafirhanesidir. Özellikle karşı kıyısından uzun pozlama ile yansıma fotoğrafları çekmek için harika bir kadraj sunmakta. Park bünyesinde konaklama imkanı bulunmamaktadır. Fakat yakın çevredeki Bolu ve Karacasu’da farklı konaklama seçeneklerinden faydalanabilirsiniz. Kamp yapmak isteyenler gölün girişinde yetkililerle görüşüp gerekli izin aldıktan sonra belli alanlarda kamp yapabilirler.
GEREDE Köroğlu’nun köyünün de bağlı olduğu ilçe, Bolu’nun en büyük ilçesidir. Benim ailemin de köklerinin bulunduğu Gerede, “Dericiler Şehri” olarak da anılmaktadır. Türklerin en eski mesleklerinden olan Dericiliğin 450 yıldır hiç durmadan yapıldığı tek yer Gerede’dir. Antik çağa kadar uzan geçmişi, İpekyolu üzerinde bulunmasıyla önemli bir değere de sahiptir. Bizanslıların önemli bir süre yer edinmesinden sonra Türklerin bölgeye gelmesi ve yerleşmesinden sonra, “Kratia” olan ismi zamanla “Gerede” olmuştur. Hatta eski komutanlardan Hüsrev Gerede’de bu toprakların yetiştirdiği evlatlarındandır. Hacı Emin Efendi Camii, II. Abdülhamit tarafından yaptırılan Aşağıovacık Köyü camii, Esentepe’deki Ramazan Dede Türbesi, Asar Kalesi, Keçi Kalesi kalıntıları, Kiliseli Han diye bilinen tarihi Tüccar Hanı, Yukarı Tekke Camii, Aşağı Tekke Camii ve Türbesi, Yıldırım Beyazıt Cami’dir. 298 Yıldır her sene Eylül ayında gerçekleşen Helva ve Şekerleme Panayırı’da bu tarihsel yolculuğun bir parçası olarak günümüze kadar gelmiştir. Çocukluğumda panayırda sayısını hatırlamadığım kadar Şekerleme ve helva çeşidi görürdüm, şimdilerde bu sayının azaldığını görüyorum ve üzülüyorum.
Her yıl Temmuz ayı içinde Esentepe’de geleneksel “Esentepe Yağlı Güreşleri” yapılır. Şehrin kuzeyinde Esentepe, Arkut Dağlarında yaylalar başlıca mesirelik alanlardır. Özellikle Gerede yaylaları, yayla turizmine çok uygundur. En büyük ve güzel yaylası ise yedi yaylanın bir araya gelmesinden oluşan Yünlü Yaylası’dır. Gerede’de Gerede Gölü, Kuru Göl ve Kapaklı Gölleri olmak üzere 3 adet krater göl bulunmaktadır. Gerede havzasındaki önemli akarsular, Ulusu Deresi, Markuşa Çayı, Yenecik Çayı, Kösreli Deresidir. Çok zengin bir fauna ve floraya sahip olan Gerede’de kızıl geyik, alageyik, yaban domuzu, kurt, kızıl tilki, çakal, sansar, boz ayı, kara ayı, kahverengi ayı, kirpi, köstebek, karaca, zerdeva, avrasya vaşağı, yaban kedisi, sazlık kedisi, tavşan, ada tavşanı, gelincik, kaya kartalı, şah kartal, paçalışahin, kızıl,şahin, bayağışahin, doğan, atmaca, leylek, karaleylek, kuzgun, bıldırcın, keklik, ağaçkakan, yalıçapkını, sincap, kertenkele, küpeli yılan, çeşitli kemirgenler, susamuru, çeşitli sazan türleri, yeşil, kadife, tekir, bekir gibi balıklar, alabalık gibi birçok hayvan vardır. Yurdumuzda paçalı baykuşun kaydedildiği iki noktadan birisidir. Bitki örtüsü kışa dayanıklı kozalaklı ağaçlardır. Esentepe’de 600 yaşını aşmış çam ağaçları mevcuttur. 2000 rakımın üstünde Alpin çayırlar geniştir. 1600 - 2000 rakım arası saf köknar ormanları çok büyük alan kaplar. Daha aşağılarda karaçam, sarıçam, karaağaç, gürgen, kayın, porsuk (bitki), meşe, fındık, ceviz, kestane, huş gibi ağaçlardan meydana gelen karışık ormanlar bulunur. Osmanlı döneminde kalitesi Isparta gülüne denk güller yetiştirilirdi. Ancak gül üretimi günümüzde bitmiştir.
37
Aklınızda Avrupa Varsa
Oraya METRO Var! SOFYA -
EDİN
İ Z L M E AVRUPA İ R E L R E F E S YI FET N İ L H BER
Sofya
BERLİN DRESDEN BUDAPEŞTE BRATISLAVA HALLE LEİPZİG BRNO SELANİK PRAG
www.metroturizm.com.tr
0850 222 34 55
SİNEMA
Saplantı Başrollerinde, Katherine Heigl, Rosario Dawson, Geoff Stults ve Whitney Cumminos’ın yer aldığı filmde Tessa, bitmiş evliliğini aşamamıştır. Boşandığı kocası David, Julia ile nişanlanıp onu daha önce birlikte yaşadıkları
eve getirmiştir. Tessa aynı zamanda, David’in kızları Lilly ile yeni ve mutlu bir hayat kurmasını problem etmektedir. Yeni eş ve üvey anne ro-
Vizyon Tarihi 5 Mayıs 2017
lüne alışmaya çalışan Julia ise sonunda hayalindeki ve sıkıntılı geçmişine bir perde çekmesine yardımcı olabilecek birini bulduğuna inanmaktadır.
Kral Arthur: Kılıç Efsanesi Guy Ritchie’nin yönettiği ve Charlie Hunnam, Jude Law, Astrid Berges Frisbey ile Djimon Hounsou’nun oynadığı film, Kral Arthur’un kılıcı Exca-
libur’un efsanesini ve Arthur’un sokaklardan, tahta yolculuğunu konu alıyor. Arthur çocukken babası öldürüldüğünde, amcası Vortigern taç giyer. Kim olduğunu bilmeyen Arthur, ekmeğini şehrin arka sokaklarında taştan
çıkaran biridir. Kılıcını taştan çektiğinde, bütün hayatı alt üst olur ve
Vizyon Tarihi 12 Mayıs 2017
40
gerçek mirasına, krallığına sahip çıkmaya mecbur bırakılır.
SİNEMA
Aşkın Çekimi One Day ve An Education filmleriyle tanınan yönetmen Lone Scherfig’in son filmi, Gemma Arterton ve Sam Claflin’i buluşturan bir romantik komedi. 2. Dünya Savaşı sırasında A.B.D ve İngiltere İstihbarat Bakanlıkları,
ulusa moral aşılamak amacıyla Dunkirk Muharebesi’nde kurtarılan askerlerin hikayesini anlatan bir film çekmektedirler. Sekreterlik pozisyonuna
Vizyon Tarihi 19 Mayıs 2017
başvurduğunu düşünen Catrin işe alınınca, birden kendini bu filmin senaryo ekibinde bulur. Senaryo ekibinin başındaki Tom’un sayesinde sava-
şın tüm zorluklarına rağmen içindeki umudu ve sevgiyi keşfedecektir. BAFTA ödüllü Lissa Evans’ın romanından uyarlanan film, sinemaya ve sinemacılara yazılmış bir aşk mektubu olarak niteleniyor.
Karayip Korsanları: Salazar’ın İntikamı Johnny Depp, Karayip Korsanları Salazar’ın İntikamı filminde ikonik, he-
yecan verici anti-kahraman rolü Jack Sparrow ile sinemaya geri dönüyor. Çılgın maceralara atılan talihsiz Jack Sparrow yaklaşan kötü kaderin rüzgarını hissetmeye başlamıştır. Korkunç Kaptan Salazar (Javier Bardem) tarafından yönetilen ölümcül hayalet korsanlar, Jack hariç denizdeki tüm
korsanları öldürerek Şeytan Üçgeninden kaçmıştır ve Jack’in hayatta
Vizyon Tarihi 26 Mayıs 2017
kalmak için tek umudu efsanevi Poseidon Asası’nı bulmaktır. Jack Sparrow, asayı bulsmak için güzel ve zeki gökbilimci Carina Smyth (Kaya Scodelario) ve Kraliyet Donanmasından Henry (Brenton Thwaites) adında dikbaşlı, genç bir denizciyle pek de kolay olmayan bir anlaşma yapmak zorundadır…
41
KİTAP
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat Yazar: Stefan Zweig Çevirmen: Mahmure Kahraman Yayınevi : İş Bankası Kültür Yayınları - Modern Klasikler Zweig bu novellası’nda bir kadının yaşamını bütünüyle değiştiren yirmi dört saatlik deneyimini anlatırken, insanda içkin saplantıların ve dayanılmaz arzuların sınırlarında gezinir. Özgürce ve tutkuyla içgüdülerinin peşine takılan bir kadının bu kısa ve yoğun hikâyesi, kadın kalbinin sırlarına ermiş ustanın kaleminde olağanüstü bir anlatıya dönüşür. Yapıtı için mekân olarak muhteşem atmosferiyle Fransız Riviera’sını seçen Zweig, 1920’li yılların sonlarında Avrupa’nın “kibar” tabakasının ikiyüzlü ahlak anlayışına yönelik eleştirel tavrıyla dikkat çeker.
İyi Hissetmek Yazar: David Burns Yayınevi : Psikonet İşte size iyi bir haber; kendinizi kaygı, suçluluk, kötümserlik, erteleme, düşük benlik saygısı ve depresyonun diğer “dipsiz kuyu” lardan ilaçsız kurtarabilirsiniz! İyi Hissetmek’te, psikiyatrisst David Burns duygularınızı harekete geçirecek ve hayata daha olumlu bakmanızı sağlayacak, bilimsel olarak test edilmiş teknikler sunuluyor. Duygu durumunuzdaki dalgalanmaların nedenlerini anlayın Olumsuz fikirleri kafanızdan silip atın Suçluluk duygunuzla başa çıkın Sevgi ve onay bağımlılığınızın üstesinden gelin Özgüveninizi arttırın “Hiçbir şey yapmamak” ile baş edin Depresyonun acı veren girdabından kurtulun “Okunacak ve tekrar okunacak bir kitap!”
42
KİTAP
Sırça Köşk Yazar: Sabahattin Ali Yayınevi : Yapı Kredi Yayınları ‘Niçin hep acı şeyler yazayım? Dostlar, yufka yürekli dostlar bundan hoşlanmıyorlar. ‘Hep kötü, sakat şeyleri mi göreceksin?’ diyorlar. ‘Hep açlardan, çıplaklardan, dertlilerden mi bahsedeceksin? Geceleri gazete satıp izmarit toplayan serseri çocuklardan; bir kaşık toprak, bir bakraç su için birbirlerini öldürenlerden; cezaevlerinde ruhları kemirile kemirile eriyip gidenlerden; doktor bulamayanlardan; hakkını alamayanlardan başka yazacak şeyler, iyi güzel şeyler kalmadı mı? Niçin yazılarındaki bütün insanların benzi soluk, yüreği kederli? Bu memlekette yüzü gülen, bahtiyar insan yok mu?’
Umut Bahçesi Yazar: Diane Ackerman Çevirmen: Çağrı Sümengen Yayınevi : Pegasus Hayat Kurtarmak, Kendi Hayatlarından Vazgeçebilmek Demekti Varşova Hayvanat Bahçesi Sahiplerinin Yüzlerce İnsanı Nazilerin Elinden Kurtarmasını Anlatan Gerçek Bir Hikâye.. 1939: Almanlar Polonya’yı işgal eder. Varşova Hayvanat Bahçesi’ni işleten Jan ve Antonina Żabiński şehre yapılan bombardımandan sağ çıksa da hayvanlarının birçoğunun işgalciler tarafından öldürüldüğüne tanık olur. Daha sonra kendilerini en üstün ırk olarak gören Naziler, en değerli hayvan türlerini, hayvanlarda “en saf” ırkları yaratma maksadıyla yürüttükleri programlarda kullanmak üzere Berlin’e gönderirler. Üzerlerinde hissettikleri tüm Nazi baskısına rağmen Żabińskiler, boş kalan hayvan kafeslerinde Yahudileri saklamak için hayatlarını tehlikeye atarak yaklaşık üç yüz kişiyi Holokost’tan kurtarırlar. Żabińskilerin cesaretinden ve Antonina’nın tüm canlılara karşı gösterdiği inanılmaz hassasiyetten büyülenen, çok satan kitaplar yazan Diane Ackerman, empati duygusunun ve sevginin gücüne dair dokunaklı ve dramatik bir hikâye anlatıyor.
43
9PÀPIJįdÃğįōíØqĽØĽÖįÃxÃç
=ŅğÕÃō ĜæÃçį: ōPÀPIJį Pıı 7 / 24
0 850 222 34 55
IP TABANLI YENİ NESİL ÖDEME KAYDEDİCİ
YAZARKASAPOS FUSIONS 410G
Nakit Para Çekmecesi
Desktop Set
ÜCRETSİZ GSM HATTI 81 İLDE TEKNİK SERVİS BARKOD-QR KOD OKUYUCU BANKALARLA SORUNSUZ İŞLEM ERGONOMİK TASARIM
OTOBÜS İÇİ EĞLENCE SİSTEMLERİ
10’’ HD ANDROID TABLET TV TELİFLİ FİLM SATIŞI ONLINE MARKET HD IP TELEVİZYON HD IP RADYO ONLINE BİLET SATIŞI BANKACILIK İŞLEMLERİ HAVALE VE EFT ANDROID OYUNLAR MOBİL UYGULAMALAR 3D & HD FİLMLER ÜYELİK PROGRAMI FABRİKA: Melih Gökçek Bulvarı 1368. Cadde No:113/2 İnfoteks Alfa Plaza İVOGSAN Yenimahalle/ANKARA
0850 433 14 14 infoteks.com.tr
YAŞAM
ÇOCUĞUNUZA YUMURTAYI SEVDİREN SUNUMLAR
Y
umurta başlıca besin kay-
naklarımızdan biri olarak görülmektedir.
Özellikle
Türk mutfağında kahvaltılarımızın
vazgeçilmezi olan yumurta büyüme çağındaki çocukların mutlaka tüketmesi gereken bir besindir. Yapısında şeker ve karbonhidrat ba-
rındırmayan yumurta başlı başına bir protein kaynağıdır. Yumurtada bulunan proteinin yarısından fazlası beyazında geri kalanı ise sarısında yer almaktadır. Ancak öyle
ki çocukların bir kısmı yumurtayı ya hiç sevmez ya da sadece sarısını yemek isterler. Büyüme çağında
bu derece önemli olan yumurtayı
çocuklarınıza enfes sunumlar ya-
parak yedirebilirsiniz. Yumurta yedirmenin oldukça zor olduğu 1
yaş sonrası dönemde çocuğunuzun alerjisi yoksa aşağıdaki sunumlar
ile hem çocuğunuz yumurtaya kar-
şı daha olumlu yaklaşacak hem de sofranızda farklı görsellikler ile yemeğe olan ilgisi artacaktır. Ya-
pılan araştırmalar besinler içindeki
en kaliteli proteinin yumurtada olduğunu göstermiştir. Ayrıca yu-
murta dışarıdan alınması gerekli olan amino asitleri dengeli ve ye-
terli miktarda içerir. Vücuda gerek-
li olan başta A, B, D, E ve birçok vitamini yüksek oranda barındırır.
46
YAŞAM
Çocukların fizik-
sel ve zihinsel gelişimi açısın-
dan çok gereklidir.
Bir adet yumurta
ortalama 50 gram olarak kabul edilebilir ve bir yu-
murtadaki besin değerleri ortalama;
BesinDeğerleri • 70 Kalori • 6g protein • 5g yağ • 1g karbonhidrat şeklindedir.
47
DİYET
Diyetisyen Tuğçe SERT
KAÇ KALORİ Yaz aylarının yaklaşmasıyla diyet yapma sıklıkları da artmaya başlıyor. Bu sayıda sizlere, sıkça uyguladığım bir diyetten ve yeni bir bölümümüz olan “Kaç Kalori?” ‘den bahsedeceğim.
Lahana diyeti, çok uzun zamandır var olan ve uygulandığında kısa sürede yağ yaktığını düşündüğünüz diyetler arasındadır. Düşük kalorili ve az yağlı bir diyettir. Bu diyette her öğünde sınırsız lahana çorbası içebilirsiniz. Özellikle günde 8 bardak su tüketmeniz gerekir. Ancak çok kısıtlı bir diyet olduğundan uygulanması kesinlikle sakıncalıdır.
Lahana çorbası tarifi 1 orta boy lahana, 6 büyük soğan, 1-2 domates, 2 yeşil biber, 1 demet maydanoz
48
DİYET
Lahana diyeti listesi 1.gün: İstediğiniz kadar meyve (muz hariç) ve sınırsız çorba 2.gün: Sınırsız sebze (mısır ve nişastalı besinler hariç) patates tüketebilirsiniz ve dilediğiniz kadar çorba 3.gün: Sınırsız sebze(mısır ve nişastalı besinler hariç) patateste yok. Doyana kadar meyve ve çorba 4.gün: 5 tane muz, 4 bardak süt ve çorba 5.gün: 500 gr. kırmızı et veya tavuk eti, 6 tane domates, istediğiniz kadar çorba 6.gün: Sınırsız yağsız kırmızı et ve lahana çorbası 7.gün: Esmer pirinç, dilediğiniz kadar sebze, meyve suyu ve çorba
Diyetin kalori oranı •Lahana diyeti ortalama 800-1000 kaloridir. Lahana diyetinin zararları Kalori oranı çok düşük olduğundan vücutta su ve kas kaybı yaratır. Yani 7 günde verilen 4-5 kilo kayıp yağ değil su ve kas olur. Diyet, lahana ağırlıklı olduğundan gaz şikâyetlerine ve şişkinliğe neden olabilir. Lahana diyeti, çok kısıtlı bir diyet olduğundan kısa sürede kilo vermenizi ancak verdiğiniz kiloyu tekrar hızla almanıza neden olur. Bu tip diyetleri sık yapmak metabolizmanızın ve kilo verme hızınızın yavaşlamasına neden olur. Bu tarz popüler diyetlerin zararları göz önünde bulundurulmalıdır.
49
AYIN MEYVESİ
Lezzetli kırmızı
çilek
Kokusuyla, tadıyla baştan çıkaran lezzet tarih boyunca dünya mutfaklarında dayanılmaz tatlılara eşlik ediyor. Hoş kokusuyla sadece yiyeceklerde değil kozmetikte de kullanılan çilek, yaz aylarının en renkli lezzetlerinden. Gülgillerden, sapları sürüngen, çayır ve ormanlarda kendiliğinden yetiştiği gibi daha çok da meyvesi için bahçelerde özel olarak yetiştirilen, ak çiçekler açan, birçok çeşidi bulunan bir bitki. Yaz aylarının vazgeçilmez meyvesi çileğin faydaları saymakla bitmiyor. Rengi, kokusu ve tadıyla en sevilen meyvelerden biri olan çilekte bol miktarda fosfor ve demir bulunuyor. B, C ve K vitamini açısından bir hayli zengin olan çilek vücuda kuvvet verir, damar tıkanıklığını önler ve kolesterolü düşürür. Çok iyi bir antioksidan olması sebebiyle bağışıklık sistemini güçlendirir. Kansere karşı koruyucu özelliği vardır ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Bağırsak kurtlarının dökülmesine yardımcı olur, kanı temizler, vücuttan zararlı maddeleri uzaklaştırır. Diş etlerini güçlendirir, ağız kokusunu giderir. Hollywood yıldızları dişlerine çilekle masaj yaparak dişlerini beyazlatır. Sakinleştirici etkiye sahiptir, stresi azaltır, tansiyonu ve ateşi düşürür. Romatizma ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelir. Cildi nemlendirip taze bir görünüm kazandırır. Vücutta biriken zehirli maddeleri dışarı atar, damar sertliği ve böbrekteki kum, taş gibi rahatsızlıkları önler ve zamanla bunların geçmesini sağlar.
50
AYIN MEYVESİ
Çileğin 100 gramında 37 kalori, 59 mg C vitamini (bu oran limondan bile fazla), 1 mg sodyum, 174 mg potasyum, 21 mg kalsiyum olduğunu belirten uzmanlar, çileğin hazmedilmesinin biraz zor olduğu için midesi hasta ve tembel olan kişilerin çilek suyunu tercih etmeleri gerektiğini belirtiyorlar. 300 gram çilek yaprağı ve kökü 1 gece ıslatılarak ertesi gün 1 litre suda 20 dakika kaynatılıp çay gibi içilirse mafsal iltihabı, damar sertliği, tansiyon yüksekliği, karında su toplanması, böbrek ve mesane rahatsızlıklarında, kum ve taş rahatsızlıklarında fayda sağladığı belirtiliyor. Çilekte diğer meyvelerde bulunmayan salisilik asit bulunuyor. Kalp ve damar hastalıklarını önlemeden, enfeksiyon ve virüslerle savaşmaya kadar pek çok yarar sağlayan çilek, İspanya’daki Salamanca Üniversitesinin yaptığı çalışmaya göre, düzenli tüketildiğinde LDL (kötü) kolesterol seviyesinin düşmesine de yardımcı oluyor.
Bunları biliyor musunuz? 8 çilek çocuklar için gerekli olan günlük C vitamininin yüzde 100’ünü karşılıyor. Bir bardak çilek sadece 55 kalori. Belçika’da sadece çilek için kurulmuş olan bir müze var. Bir çilekte ortalama 200 tohum bulunuyor.
51
YEMEK
TANTUNİ Tantuni denilince Mersin akla gelir. Enfes lezzetlerin başında gelen tantuniyi evde de yapabilirsiniz. Türkmen sıkması, kara kavurma, et sote, sebzeli kavurmanın sentezinden oluşan Tantuni, Arapça yumuşak yemek manasına gelir. Yörede en yaygın etli yiyecekler arasında yer alan Tantuni, dananın kaburga ve koldaki yağlı ve siyah kısımdan alınan nohut kadar doğranmış etinden yapılır. Et bir tepsi içinde suyunu çekinceye kadar haşlanır. Haşlanan et tepsinin kenarına çekilir. Müşteri talep ettiğinde yağ ilave edilerek kızartılır. Garnitürü soğan, domates, maydanoz ve naneden oluşur.
52
YAPILIŞI: Açık ekmeklerin orta kısmına sıra halinde soğan konulur. Bunun üzerine ufak doğranmış domatesler, yıkanmış maydanoz ve nane yerleştirilir. Kızartılmış et kaşıkla bunların üzerine serpilir. Üzerine limon sıkılıp, tuz, kırmızı, acı, toz biber ekilerek dürüm yapılır. Oval dürümlük ekmek ortadan ikiye katlanarak yarıya kadar sarılır ve müşteriye verilir. İsteyene ayrıca bir parça limon, süs biberi veya biber turşusu verilir. Müşteri dürümü özel bir tutuş şekliyle yer. Tantuniyi ilk kez yiyenler bu tutuş şeklini bilmediklerinden, çokça tantuni suyuyla elbiselerini lekelerler. Tantuniyi yenilirken, dürümün iki ucu birleştirilerek tutulmalıdır. Bu da ilk kez tantuni yiyecekler için küçük bir sır.
YEMEK
ÇİLEKLİ KUP MALZEMELER Çilek ( kaç kişilik kup yapacaksanız o miktarda çilek kullanabilirsiniz) Kek ( hazır ya da evde yaptığınız vanilyalı kek) Labne peyniri Vanilyalı Kremşanti Süt Pudra şekeri
Mayıs ayı çileğin olgunlaştığı mevsimdir. Çoğun insanın da sevdiği kıpkırmızı, tatlı mı tatlı meyveyle yapacağınız tatlılar hem hafif hem de C vitamini açısından zengin olacaktır. Sıcakların kendini gösterdiği Mayıs ayında sizlere enfes ve kolay bir çilekli kup tarifimiz var. YAPILIŞI: Öncelikle sos tavanıza çilekleri küp doğrayarak üzerine pudra şekeri ekleyin ve ocakta 15 dakika çevirin. Ardından buzdolabında soğumaya bırakın. Kremşanti ve sütü mikser yardımıyla çırparak hacimli hale getirin. Bu sırada labne peynirinden yoğunluğunu damak tadınıza uygun miktarda kremşantinize ekleyin. Birkaç kez mikserle karıştırdıktan sonra soğuması için buzdolabında 15 dakika dinlendirin. Kuplarınızı koyacağınız bardağınızın dibine keklerinizi ufalayarak ekleyin. Soğuttuğunuz kremayı kek üzerine ardından çilek sosu, tekrardan krema ve taze çilekleri ekleyin. Üzerini taze nane ekleyerek servis edin. Afiyet olsun..
53
METRO
TÜGVA etkinliğinde Erdoğan-Öztürk buluşması İstanbul’da gençlik programına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş adamı Galip Öztürk ile sohbet etti. Öztürk, kripto Fetöcüleri Cumhurbaşkanı’na şikayet etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından organize edilen buluşmada gençlerle bir araya geldi. Abdi İpekçi Spor Salonu’nu tıka basa dolduran kalabalığa seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, etkinlikteki gençlerin şahsında, Gazze’nin, Halep’in, Bosna’nın, Rumeli’nin, Kudüs’ün ve Afrika’nın gençlerini gönülden selamladığını söyledi. KRİPTO FETÖCÜLERİ ŞİKÂYET ETTİ Coşkulu programda sürpriz buluşmalar da yaşandı. Gençlik Buluşması Programı’nda katılan konuklardan Metro Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile sohbet etti. Öztürk’ün, kamudan hala temizlenemeyen ve son günlerde sürekli kendisiyle uğraşan kripto Fetöcüleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şikayet ettiği öğrenildi. Öztürk, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile samimi görüşmenin fotoğrafını da paylaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra, Galip Öztürk’le birlikte etkinliğe gelen Premier Lig’in ünlü Türk futbolcusu Gökhan Töre ile de kısa bir sohbet gerçekleştirdi. DİKKAT ÇEKEN ‘BRÜT TAKAS’ MESAJI Ünlü işadamı Öztürk, İstanbul’daki büyük buluşmayı Twitter’dan attığı mesajlarla duyurdu. İlk mesajında, “Gökhan Töre kardeşimle Sayın Cumhurbaşkanımızla TÜGVA Gençlik Buluşması’nda konuştuk” diyen Öztürk ikinci mesajında ise “ALCTL, AVGYO ve VAKFN tahtaları brüt takas uygulaması kurul tarafından yeniden görüşülür, hatadan dönülür inşallah...” diye yazdı. Bünyesinde halka açık 6 şirket bulunan Metro Holding’in Başkanı Galip Öztürk’ün mesajı dikkat çekti. Bilindiği gibi geçtiğimiz hafta Sermaye Piyasası Kurulu’nda yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında 33 SPK’lı hakkında yakalama kararı çıkarılmış, 18’i gözaltına alınmıştı. Firari durumdaki 15 kişi ise aranıyor.
54
METRO
Metro Turizm Samsunlu öğrencilerin dileklerini yerine getirdi Samsun Metro Turizm ile Samsun Milli Eğitim Müdürlüğü’nün beraber yürüttüğü “Bir Dilek Tut, Kendin İçin” adlı sosyal sorumluluk projesi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün belirlediği; Yakakent Karaaba Ortaokulu, Yakakent Liman YBO, Ayvacık Eynel Ortaokulu ve Asarcık’tan toplamda 230 öğrencinin katılımı ile gerçekleştirildi. BÜYÜK HEYECAN YAŞADILAR Bulundukları ilçeden sabah saatlerinde yola çıkarak Samsun şehir merkezine gelen çocuklar, büyük heyecan yaşadı. Şehir merkezi dışında kırsal kesimde yaşamını sürdüren ve birçoğu hayatlarında ilk defa büyükşehre gelen çocuklar, program kapsamında gezdikleri gördükleri yerleri şaşkınlık ve mutluluk içinde izledi. Seyahatleri sırasında tramvay yolunun yanından geçen öğrencilerin birçoğu ilk kez bir tramvay gördü, ilk kez bir müze gezdi ve ilk kez 3 boyutlu bir sinema keyfi yaşadı.
55
METRO
UMUDUN, HAYALLERİNİN RESMİNİ ÇİZDİLER Öğrencilerin ilk durakları olan Samsun Büyükşehir Belediyesi Kent Müzesine gelen öğrenciler müze rehberleri eşliğinde Samsun tarihi hakkında bilgi aldı. Çocuklar müzede resim atölyesinde hayallerini ve umutlarını pastel boyalarla çizdiler. Çizdikleri bu resimleri İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-ge Sorumlusu Serpil Akgün, ilerde farklı bir etkinlikte sergileyeceğini söyledi. Müze gezisi sonrası öğrencilere hikâye kitabı hediye edildi. Öğrenciler bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi. Etkinlik kapsamında Bandırma Vapuru ve Hayvanat Bahçesini de gezen öğrenciler bu gezilerin ardından hayatları boyunca ilk defa 3 boyutlu sinema filmi izledi. Hayatlarında birçok ilki bir arada yaşayan öğrenciler, hayallerinin gerçek olduğunu söyledi. FATİH ÖZTÜRK: “TÜM ÇALIŞMALARIMIZ ÖNCE İNSAN EKSENİNDE DEVAM EDECEK…” Metro Holding grup şirketlerinden Samsun Gıda A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Öztürk; “ Metro Grubu olarak “önce insan” ekseninde çıktığımız yolda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Grubumuza ait 36 şirketle, Türkiye’nin birçok şehrinde çeşitli sosyal sorumluluk projelerine desteklerimiz artarak devam ediyor. Köyde yaşayan, imkânları zayıf olan çocuklarımıza Samsun’u tanıtma ve gezdirme, hayatlarında birçok ilki onlara yaşatmak için yola çıktık. Bu projenin 23 Nisan haftasına denk gelmesi de bizler için mutluluk vericiydi. Bu anlamlı günde onların gözündeki mutluluğu görmek her şeye değerdi. Metro Holding olarak bu tür projelerin artması için çalışmalarımıza devem edeceğiz. Bize desteklerini esirgemeyen Metro Holding Kurucu ve Onursal Başkanı Sayın Galip Öztürk’e buradan teşekkürlerimi iletiyorum” dedi. HAKAN ÇAKIR: “BU PROJE HEPİMİZ İÇİN ANLAMLI…” Samsun Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çakır; “Bu proje hepimiz için anlamlı ve çocuklarımız için çok değerli bir projeydi ve Milli Eğitim Müdürlüğü ile beraber bu projeyi hayata geçirdiğimiz için çok mutluyum. Metro Holding Kurucusu ve Onursal Başkanı, Hayırsever İş Adamı Sayın Galip Öztürk’ün bir eğitim gönüllüsü olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Kendisi 25 yıl içerisinde 25’in üzerinde okul yaptırıp Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlamıştır. Bu projeyi duyduğunda çok duygulanmış ve her türlü desteği vereceğini açıklamıştır. Gelinen noktada öğrencilerimizin yüzlerindeki mutluluk ne kadar doğru bir işe imza attığımızın göstergesidir. Çocuklarımız bugün birer fidandır yarın meyve veren ağaçlara, ulu çınarlara dönüşmeleri için hepimizin el birliğiyle eğitime ve bu tür sosyal sorumluluk projelerine destek vermesi gerekmektedir. Bu proje bizler için ne ilk ne de son olacaktır, bu süreçte bizlere desteklerini esirgemeyen herkese ve bu tür etkinliklerin kamuoyuna duyurulmasına vesile olduğunuz için tüm basın mensubu arkadaşlarımıza teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
56
METRO
DİLEKLERİNİ GÖKYÜZÜNE BIRAKTILAR Yorucu gezinin ardından yemeklerini yiyen öğrenciler, ay yıldızlı bayrağımız desenli balonları Canik Bayrak Tepe’de gökyüzüne bıraktı. Programın sonunda öğrencilerin hepsine Küçük Prens adlı hikaye kitabı, anı defteri ve “Bir Dilek Tut, Kendin İçin” projesi kapsamında duygu ve düşüncelerini yazması için mektup ve pulların bulunduğu hediyeler verildi. Etkinlikte Metro Turizm Samsun Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çakır, Metro Holding grup şirketlerinden Samsun Gıda A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve 23. Dönem Ak Parti Samsun Milletvekili Fatih Öztürk, Samsun Gıda A.Ş. Genel Müdürü Yasin Dinler, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Erdal Aksoy, Samsun Milli Eğitim Müdürlüğü ARGE Sorumlusu Serpil Akgün, Lovelet AVM Müdürü Mustafa Süzen, Zevahir Restoran Sahibi Soner Dursun, İşletme Müdürü Ömür Ünal, etkinliğe katılan ortaokulların müdür ve öğretmenleri katıldı.
57
METRO
Metro Turizm’den 25. yıla yakışır yenilik Karayolu yolcu taşımacılığı sektöründe 25. yılını kutlayan Metro Turizm, Samsun-Ankara hattına yepyeni bir anlayış ve soluk getirdi. Uçak konforunu aratmayan yeni CIP otobüsler hizmete başladı. Çeyrek asırdır kara yolu yolcu taşımacılığı sektörüne değer katan, ilklerin firması Metro Turizm, CIP otobüsler ile Samsun-Ankara hattına yeni bir yolculuk anlayışı getirdi. Samsun Ankara arasındaki yolculuğu 4,5 saate indiren, kahvaltılı, Digitürk yayını, son teknoloji ile donatılmış televizyonları ve daha birçok yenilikle dolu otobüslerin lansman töreni 13 Nisan 2017 Perşembe günü Samsun Yusuf Ziya Yılmaz Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde gerçekleştirildi. CIP araçların tanıtım törenine; Eski Devlet Bakanı Ak Parti Milletvekili Ahmet Demircan, Kavak Belediye Başkanı İbrahim Sarıcaoğlu, Havza Belediye Başkanı Murat Ekiz, Samsun Gıda A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Öztürk, Samsun Metro Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çakır, Van-Bes A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Çepni, Samsun Gıda A.Ş. Genel Müdürü Yasin Dinler, Samsun Metro Bölge Müdürü Ali Karayutu, Samsun TSO Meclis Başkanı Aydın Özvatan, Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkan Vekili Oğuzhan Serinkaya, Çarşamba TSO Başkanı Ahmet Yılmaz, Terme TSO Başkanı Ahmet Ekmekçi, Samsun MÜSİAD Başkanı Haluk Tan, Samsun Askon Başkanı Furkan Okudan, Samsun SAMGİAd Başkanı
58
METRO
YOLCULUKLARIN TANIMI DEĞİŞİYOR Açılış konuşmasını yapan Samsun Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çakır; “25. yıla yakışır bir projeyle Metro Turizm ailesi olarak Metro CIP adını verdiğimiz otobüslerimizle seferlere başlıyor ve Samsun-Ankara hattında CIP otobüslerimizle yolculukların tanımını değiştiriyoruz. Samsun-Ankara arası sadece 4,5 saat sürecek seyahatte; kahvaltı ya da soğuk sandviç ikramı, kesintisiz internet, Digitürk yayını gibi birçok yeniliği ve lüksü bir arada sunuyoruz. 25 yıldır bizimle birlikte bu yolda yürüyen yolcularımıza ve tüm çalışanlarımıza teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. HER YENİLİK SAMSUN’DAN BAŞLIYOR
Savaş Gömeç, Samsun SAMSİAD Başkanı Hüseyin Yangın, Samsun MOBİD Başkanı Erkan Malkoç, Samsun Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Necdet Uzun, Ak Parti Kavak İlçe Başkanı Bülent Yüksel, Samsun Gazeteciler Cemiyeti Dernek Başkanı Mehmet Yazıcı, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Sait Bilgiç, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlük Genel Sekreteri Menderes Kabadayı, Samsunspor Başkanı Erkut Tutu, Eski Samsunspor Başkanı Emin Kar ve çok sayıda Samsunlu katıldı.
Metro Holding kuruluşlarından Samsun Gıda Yönetim Kurulu Başkanı ve Samsun Eski Milletvekili Fatih Öztürk de ulaşım sektöründe Metro Turizm’in 25’inci yılını kutladığını hatırlatarak, “Samsun’da Galip Öztürk’ün tırnağıyla kazıyıp ortaya çıkardığı bir filonun artık zirvesine ulaşmış durumdayız. 25’inci yılımızda en üst segmentlerle Metro CIP Lounge otobüslerimizi, 16 Nisan’da yola çıkartıyoruz. Bu otobüslerimizle 7 saat olan Samsun-Ankara hattını uçakla yarışır hale getirerek 4.5 saate indireceğiz. Ayrıca otobüs ulaşımını uçaktan daha lüks hale getirmek istiyoruz. Metro Turizm olarak biz her yeniliği Samsun’dan başlatıyoruz. Sektörde 25 yıl önce Yönetim Kurulu Başkanımız Galip Öztürk’le çıktığımız bu yolculukta bir çok projeyle birlikte imza attık. Bu anlamda da Metro CIP ile sektörde yine bir ilke imza atmanın gururunu yaşıyoruz. Bizlerle birlikte bu gurura ve mutluluğa ortak olan tüm katılımcılara teşekkür eder, bu başlattığımız projenin hayırlı olmasını dilerim” dedi. Samsun’un çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilci ve başkanlarının da konuştuğu toplantıda, Metro Turizm’in Samsuna ve ülkemize kazandırdığı bu güzel projeden dolayı mutlu olduklarını, bu bağlamda Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk’e teşekkürlerini dile getirdiler. Samsun basınının ve Metro Turizm Bölge işletmecilerinin de katıldığı toplantıda tanıtım filmi izlendikten sonra 25. yıl pastası kesildi. Kahvaltı, soğuk sandviç ikram servisinin yer aldığı, online bankacılık hizmetlerinin bile yapılabildiği, sosyal medya uygulamalarının hepsine erişimin sağlanabildiği, 30 vizyon filminden her zevke uygun bir seçeneğin bulunabildiği bu yolculuklar Samsun- Ankara hattında yolculukların tanımını değiştirecek.
59
METRO
Metro Holding’de inovasyon dönemi Batum’da gerçekleştirilen toplantıda konuşan Metro Holding İcra Kurulu Başkanı ve CEO’su Mehmet Akif Yaşın önemli mesajlar verdi. İnovasyona bir bütün olarak baktıklarını belirten Yaşın; “Metro Holding inovasyona hazır ve değişim başladı. Yapmaya çalıştığımız şey, 2025 yılının Metro Holding’ini tanımlamak ve ona doğru gidecek yolu hep beraber oluşturmak” dedi. Metro Turizm, 19-20 Nisan tarihlerinde, Batum’daki Euphoria Hotel’de gerçekleştirdiği toplantıda bölge işletmecileri ve iş ortaklarıyla bir araya geldi. Toplantının gündüz gerçekleştirilen oturumunda, bölge işletmecileri çalışma grupları oluşturarak sorunların çözümüyle alakalı fikir alışverişinde bulundu, merkezi yönetime sunulmak üzere mutabık kalınan konuları belirledi. 19 Nisan Çarşamba akşamı gerçekleştirilen toplantıda ise Metro Holding İcra Kurulu Başkanı ve CEO’su Mehmet Akif Yaşın, yeni dönemde izlenecek yolu anlatan bir konuşma yaptı. Metro Holding’in büyük bir aile olduğunu belirten Mehmet Akif Yaşın; “Bir aile olmak, bir ülke olmak, birlikte olmak, ortak acıyı ve ortak mutluluğu paylaşmakla olur. Nasıl ülke olurken mutluluğu ve sıkıntıyı paylaşıyorsak, bir şirket olurken de aynı şeyleri paylaştığımızda adaletin tecelli edeceğine inanıyorum” dedi. YENİLENMEDEKİ KARTAL ÖRNEĞİ Sürdürülebilir başarı için yenilenmenin ve inovasyonun gücüne dikkat çeken Metro Holding CEO’su Mehmet Akif Yaşın şu örneği verdi: “Kartallar yaklaşık 40 yıl yaşarlar ve 40. yıllarına geldiklerinde gagaları ve tırnakları artık av yapamaz hale gelir. Kartal burada bir ölüm uçuşuna çıkar ve o uzayan gagasını kayalara
60
çarparak yerine yeni gaga çıkmasını sağlar. Ancak bu arada çok acı da çeker, o yeni çıkan gagasıyla da o uzamış tırnaklarını tek tek söker ve artık av yapabilir hale gelir. Yeni gagasıyla ve yeni tırnaklarıyla yeniden bir ömre başlar, yeni bir 40 yıla doğru uçmaya başlar. Bu hikâyeyi hem kendi şirketiniz için hem kendi hayatınız hem Metro Grubu için düşünün. Gagamız uzamış olabilir, tırnakları uzamış olabilir, eskisi kadar iyi av yapamıyor olabilir fakat kartalın o ölüm uçuşuna çıkıp o değişimi gerçekleştirecek iradeniz varsa ve bu acıya katlanmayı göze alabiliyorsanız; önünüzdeki bir 40 yıl daha av yapabilen bir kartal haline gelirsiniz.” “MESELE DEĞİŞİMİN İHTİYACININ FARKINDA OLMAK” Mehmet Akif Yaşın, Metro Holding ailesinin her ferdinin şu soruyu kendisine sorması gerektiğini de ifade etti: “Bu değişimi hayatımıza geçirebilecek iradeye sahip miyiz, bu acıyı karşılayacak yüreğimiz cesaretimiz, sabrımız var mı? Kendi kendimize bu soruyu sormamız lazım. Değiştirmek zorunda olduğumuz şey öncelikle kendi hayatımız ve kendi bakış açımız. Değiştirmek zorunda olduğumuz şey olaylara yaklaşım tarzımız. Çünkü dünya her gün ve her an değişiyor. Sabit kalmakta direnenleri ekosistem çemberin dışına atıyor. Önümüzde ya bildiğimiz gibi devam etmek var yada
METRO
yeni kelimesinin ardındaki o
büyük gücün içinde olmak var. Bunu hem hayatımız hem de şirketlerimiz için düşünmeliyiz. İnovasyon insan hayatına kat-
kı sağlayan, konforunu artıran ve bazı zor gibi yaptığımız iş-
lerin aslında kolay bir yolunun olduğunun göstergesidir. Her
tüzel kişiliğin canlı bir yapısı var, Metro Holding de aslında canlı bir yapı. Bu yapı kendisini yenilemezse, 25 sene önce
öğrendiği tekniklerle devam ederse, hikâyedeki kartal gibi
olur. Biz bunun farkındayız. Soru şu; sizler de aynı şeyin
farkında mısınız? Bunun cevabını kendi kendinize düşünmelisiniz. İnovasyon tek başına değil bütün halinde olabilecek bir şeydir.”
“HAYAT İRADE VE NİYET İŞİDİR” İnovasyonun bir bütün olduğunda anlam taşıdığını da vurgulayan Metro Holding CEO’su Mehmet Akif Yaşın; “Bilmemiz gereken şu, biz bir aileysek ve beraber para kazanıyorsak bu değişime beraber gönül vereceğiz. Yürekten arzu edeceğiz. Niyet edeceğiz ve hareket edeceğiz. Metro Holding gibi büyük bir yapıyı yönetim anlamında önümüzdeki 20-30 yılın şartlarına uygun hale getirmek bir miktar yatırım işidir ama daha önemlisi bir irade ve niyet işidir. Ben bu iradeyi ve niyeti Sayın Galip Öztürk’de gördüğüm için buradayım fakat tek başına yeterli değil. Çünkü değişim bir bütündür, Adana’daki, Şanlıurfa’daki, Gaziantep’deki, Mardin’deki, Tekirdağ’daki iş ortaklarımız da, yani bütün iş ortaklarımız da bu değişimle ilgilenmelidir. Birçok üniversitede birçok konferansa katıldım. Bana ‘kurumsallık ne demek’ diye sorduklarında verdiğim örnek şu; Anadolu’da bir esnafın, bir çocuk elinde parayla gelip amca ben bunu almak istiyorum dediğinde oğlum babanın haberi var mı, annenin haberi var mı demesidir. Anadolu’daki eşraf kavramı bana göre evrensel anlamdaki kurumsallığın tam karşılığıdır. Adalet benim kendi şirketimle ilgili yapmam gerekenler neyse sizin de bizzat sahip olduğunuz şirket için yapmanız gerekenleri karşılıklı yapma anlayışınızdan geçiyor. Metro olarak benim hatalarım var mıdır? Olabilecek kadar vardır fakat aynı soruyu kendimiz için de sormalıyız. Anadolu’daki iş ortaklarımız, yıllık 20 milyon yolcunun taşındığı bu kadar büyük bir organizasyonun içinde ben ne kadar hatalıysam şubem de o kadar hatalıdır, şubem ne kadar hatalıysa ben de o kadar hatalıyım diyebilmelidir. ‘Ben üstüme düşeni ne kadar yapıyorsam Metro da o kadar yapıyor mu?’ sorusunu kendinize sorabilmelisiniz. Bunun cevabında gizli her şey” diyerek önemli bir mesaj verdi.
61
METRO
2025 YILININ METRO HOLDİNG’İ OLUŞUYOR Metro Holding’i geleceğe hazırladıklarına da dikkat çeken Mehmet Akif Yaşın; “İnovasyon anlamında neler yaptığımıza birkaç örnek vermek gerekirse; sektörümüzün ihtiyaç duyduğu insan kaynağını eğitim konusunda, acentelerin ihtiyaç duyduğu yazılım konusunda gerekli çalışmalarımızı yapıyoruz. Bu çalışmaların sonuçlarını sizinle paylaşmaya da başlıyoruz. Filomuzun yaş ortalamasıyla ilgili ciddi bir çalışma yürütüyoruz. İnsan kaynağı konusunda, Metro Akademi adı altında eğitim programını başlattık, 1 ay sonra bunun sonuçlarını almaya başlayacağız. 2014, 2015, 2016 yıllarında Metro Turizm markası altında gerçekleştirilmiş tüm
seferlerin verilerini analiz edilebilir hale getirdik. Bölgeler ne yaptığında başarılı oldu ne yaptığında başarısız oldu, bunun analizini yapıyoruz. Sektörün belirleyici bir markası olarak, size yapabileceğimiz katkı; büyük yatırımlarla, marka için gerekli çalışmaları yapmak. Sizin bölgelerarası ticaretinizi daha verimli, daha etkin, daha karlı, daha başarılı ve daha sürdürülebilir hale getirecek altyapıları kurmak. Bunları sizlerin hizmetine sunmak. Metro Holding inovasyona hazır ve değişim başladı. Yapmaya çalıştığımız şey, 2025 yılının Metro Holding’ini tanımlamak ve ona doğru gidecek yolu hep beraber oluşturmak” diye konuştu.
TURİZM BAKANLIĞINDAN ÜST DÜZEY KATILIM 19 Nisan akşamı gerçekleştirilen toplantının iki önemli onur konuğu da vardı. Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Turizm Bakan Yardımcısı Jaba Beridze ve Müsteşar Tamar Kaikacishvili toplantıya katıldı. Metro Holding’in Gürcistan’da gerçekleştirdiği yatırımların çok önemli olduğunu belirten Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Turizm Bakanlığı Müsteşarı Tamar Kaikacishvili, şunları söyledi: “Sizlere Batum’da evsahipliği yapmaktan onur duyuyoruz, Metro Holding’in buradaki yatırımları bizler için çok önemli. Acara Özerk bölgesine yapılan büyük bir katkıdır. Turizm açısından
62
Batum çok gelişti, otellerimizin kalitesi giderek artıyor. Batum’a daha öncede gelmiş olanlarınız gelişmeyi daha iyi gözlemleyebiliyor, Acara hükümeti yatırımcıların gelmesine destek veriyor, yatırımcıların önünü açmak için elimizden geleni yapıyoruz. Gürcistan’da yaptığınız her yatırım bizler için istihdam ve yeni işyeri demektir, Turizm Bakanlığı olarak Metro Holding’e bir kere daha teşekkür ediyoruz, Şunu da bilmenizi isteriz, Turizm Bakanlığı olarak her zaman yanınızdayız, Batum’da her zaman bir dostunuz var.”
EĞLENCE
63
EĞLENCE
Sudoku (sūdoku, Rakam Yerleştirme diye de bilinir) standart olarak 9x9 boyutlarında bir diyagramda çözülen ve her satır, her sütun ve her 3x3’lük karede 1’den 9’a rakamların birer kez yer alması gereken bir zeka oyunu türüdür. Japonca “Sayılar TEK olmalı” anlamına gelen “Suuji wa dokishin ni kagiru” kelimelerinin kısaltması olan Sudoku, günümüzde Asya’dan, Avrupa ve Kuzey Amerika’ya da yayılan oldukça popüler bir oyundur. Oyunun amacı dokuzar hücreden oluşan 9 eşit kutuya bölünmüş bir alan üzerinde sayıları tekrar etmeyecek şekilde dizmeyi başarmak. Her satır ve sütunda 1’den 9’a kadar olan sayıları sadece bir kez kullanarak dizmeniz gerekiyor. Aynı şekilde çizgilerle ayrılmış her kutu içerisinde de 1’den 9’a kadar olan sayılar 1 kez kullanılmak zorundadır.
64
EĞLENCE
ARADAKİ 7 FARKI BULUN
65
ASTROLOJİ
KOÇ (21 MART - 19 NİSAN)
BOĞA (20 NİSAN - 20 MAYIS)
İKİZLER (21 MAYIS - 21 HAZİRAN)
Mayıs ayının ilk haftasında, geçmişten beri beklediğiniz ve sizler için büyük önem taşıyan güzel haberler alacaksınız. Ancak, Mayıs ayının ortalarında eşiniz ya da sevgilinizden gelecek radikal bir değişiklik kararıyla biraz sarsılabilirsiniz. Bu radikal karar ayrılık yönünde olabilir. Duygusal değişimlerinizi kariyerinize yansıtmadan bu dönemi rahatlıkla atlatmaya çalışmalısınız. Maddi harcamalarınızı biraz daha düşünerek ve planlı bir şekilde yapmazsanız, daha zor durumlara düşebilirsiniz.
Enerji dolu olan Boğa burçları, Mayıs ayında güneşin kendisini göstermesiyle daha da motive olarak hem iş hem de sosyal hayatlarında yükselişe geçecekler. Ailenizle daha çok vakit geçirmek isteyebilir ve tüm tatil planlarınızı ailenizle yapabilirsiniz. Bu süreçte partnerinizin kararlarını da dinlemeniz, ilişki sağlığınız açısından büyük önem taşıyor. Beslenmenizdeki düzensizlik devam ederse, mide problemleri yaşayabilirsiniz.
Mayıs ayının ilk haftasında ikizler burcunu oldukça büyük yenilik ve fırsatlar bekliyor olacak. Kendinizi geliştirmek için birçok fırsatla karşılaşacaksınız. Kariyerinizde oldukça şanslı bir döneme giriyorsunuz. Bu şanslılık planlarınızı gerçekleştirmede de karşınıza çıkacak. Uzun süredir seyahat etmek istediğiniz ülkelere gitme fırsatı yakalayabilirsiniz. Arkadaşlarınızla olan diyaloglarınızda gereksiz tartışmaları alttan almalı ve ani parlayan ruh halinizi biraz dinginleştirmelisiniz.
YENGEÇ (22 HAZİRAN - 22 TEMMUZ)
ASLAN (22 TEMMUZ - 22 AĞUSTOS)
BAŞAK (23 AĞUSTOS - 22 EYLÜL)
Evine çok düşkün olan Yengeç burçlarını, kendilerini ev dekorasyonuna ve ev yenilemeye adayacakları çok yoğun bir dönem bekliyor. Fırsatını yakalayamadığınız hobilerinizi gerçekleştirmek için zaman bulacak ve oldukça yaratıcı işler ortaya çıkaracaksınız. Odaklanma sorunu yaşayan Yengeç burçlarına oldukça iyi gelecek kısa bir tatil planlarının tam zamanı. Mayıs ayının dingin ve ılık havası Yengeç burçlarının sinir ve stresine iyi gelecek.
Uzaklardan gelen şaşırtıcı ve umutlandırıcı haberlerle birlikte Mayıs ayında büyü bir beklentiye girecek olan Aslan burçları, heyecanlı bir döneme giriyorlar. Kariyerinizdeki yükselişin farkına vararak daha ciddi kararlar almanız gerekebilir. Ailevi konuların gündeme geleceği bu dönemde büyüklerinize karşı ılımlı yaklaşarak, olumlu tepkileri üzerinize çekebilirsiniz. Aşk hayatınızdaki durgunluğun ani bir şekilde değişebileceği durumlar meydana gelebilir. Mantığınızı kullanmalısınız.
Mayıs ayında oldukça hareketli bir döneme giriyorsunuz. Bu dönemde hayatınızda büyük dönüm noktaları yaşayabilirsiniz. Nisan ayında başka ülkeye taşınma kararı aldıysanız, bu kararı yeniden değerlendirmeli ve sevdiklerinize danışmalısınız. Maddi konularda ve kariyerinizde önemli insanlardan gelecek destekler ile hızla daha huzurlu bir dönemin kapılarını aralıyor olacaksınız. Sağlığınız, yaptığınız streslerden dolayı kötüye gidebilir. Dikkatli olmanızda fayda var.
68
ASTROLOJİ
TERAZİ (23 EYLÜL - 23 EKİM)
AKREP (24 EKİM - 21 KASIM)
YAY (22 KASIM - 21 ARALIK)
Mayıs ayının ilk haftasından itibaren yoğun tempolu günler sizleri bekliyor olacak. Bu tempo arasında hayatınızda iş ve aşk anlamında gerçekten neler istediğinize iyi karar vermeli ve analizinizi yapmalısınız. Geçmişte yaşadığınız, ilişkiler, arkadaşlıklardan oluşan borç ve alacaklar yeniden karşınıza çıkabilir. Agresif davranmamalı ve olaylara düşünerek tepkiler vermelisiniz. Geçmişte yaşadığınız sağlık problemleri yeniden gündeme gelebilir. Sağlıklı beslenme ve spor ile hastalıklardan kurtulabilirsiniz.
Mayıs ayında hav sıcaklıklarının artmasıyla ruhu daralan Akrep burçları da rahata erecekler. Kalp kırıklıklarıyla dolu bir geçmişse sahip olan Akrep burçlarının yaralarını saracak ve kendilerini çok mutlu hissedecekleri sürpriz bir aşk ufukta beliriyor. Sahip olduğunuz yetenekleri ortaya çıkarmanın tam zamanı. Önünüze serilen fırsatları mantığınızla değerlendirerek kariyerinizde yükselişe geçebilirsiniz.
Yay burçları için Mayıs ayı, tam anlamıyla huzur ayı olacak. Aile ve iş hayatınızda sıkıntılı olan durumlarınız düzene girecek. Her işini güven altına alarak yapmak istemeniz çok normal. Etrafınızdan bu davranışınızla alakalı aldığınız olumsuz yorumlara takılmamalısınız. Evliliğinizde monotonlaşmaya başlayan günlerinizi farklılaştırmak için minik hafta sonu tatiline çıkmanız, hayatınızı neşelendirecektir. Sağlıkla ilgili konularda umursamaz davranışlarınız, gelecekte kötü sonuçlar doğurabilir.
OĞLAK (22 ARALIK - 19 OCAK)
KOVA (29 OCAK - 18 ŞUBAT)
BALIK (19 ŞUBAT - 18 MART)
Mayıs ayının başlarında olumsuz bir takım olaylar yaşayabilecek olan Oğlak burçları, sakinliklerini korumalılar. Yaşadığınız üzücü ve can sıkıcı olaylar karşısında kendinizi iyi hissetmek için hobi edinmek, ruh sağlığınız açısından oldukça etkili bir yöntem olacaktır. Sosyal ortamlarda çekingenliğinizi geri planda bırakarak yeni dostluklar edinmelisiniz. Aile büyüklerinizden gelecek bir haberle maddi anlamda oldukça rahatlayabilirsiniz.
Mayıs ayı içerisinde kova burçları, risk almaması gereken bir döneme giriyorlar. Finansal konularda risk almamalı, kendinize fazlaca güvenerek yeni yatırım ve girişimlerde bulunmamalısınız. Mayıs ayı ortalarında ise kendinizi haklı görme dürtünüz daha da artacak ve buna bağlı olarak bazı sorunlarınızı daha da kafanıza takarak stres yaşayabilirsiniz. İkili ilişkilerde yalan söylememek en iyisi olacaktır, sizler için. Pembe yalanlar atma riskine girmemelisiniz. İlişkisi olmayan kova burçları için yeni aşklar kapıda gözüküyor. Özel bir insanla yeni başlangıçlar yapabilirsiniz.
Aile ilişkilerinizde üçüncü, aile dışından olan insanlardan kaynaklanabilecek problemlere karşı sakinliğinizi koruyarak, her duyduğunuza inanmadan, temkinli, hareket etmenizi gerektirecek bir döneme giriyorsunuz. Aile içi bağlarınız çok kuvvetli olsa da dış duyumlardan dolayı biraz sallantılar olabilir. Bu konuda sadece ailenizi dinlemeniz gerekiyor. Yeni başlangıçlar için enerjinizi doğru yönlendirmeli ve olumsuz olayları tamamen hayatınızdan çıkarmalısınız.
69
METRO
70
METRO
71
METRO
72
METRO
73
METRO
74
METRO
75
METRO
76
GEZÄ°
77
GEZÄ°
78
GEZÄ°
79
“NEDEN ATS ARAÇ TAKİP SİSTEMLERİ” HIZ AŞIMINI ENGELLER KONTROLÜ SAĞLAR ZAMANDAN TASARRUF YAKITTAN KAZANDIRIR 0 (212) 658 00 32
www.atlasaractakip.com