Erzurum golbasi ve kavak mahallesi

Page 1

Gölbaşı, Kavak Mahallesi

Eski kaynaklarda adı Gölbaşı veya Kavak Mahallesi olarak geçen mahalle, Kavak Kapısı’nın berisinde kurulu olup sadece Erzurum’un değil Osmanlı’nın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin savaşlar tarihinde, ticareti ve sosyal hayatında önemli bir yere sahip mahalledir. Bundan yaklaşık 50 yıl öncesine kadar şehrin en kuzeyinde bulunan mahalle, bostanların, Karasu bataklığının ve sazlığının artığı irili ufaklı birçok su birikintisine ve gölcüğe komşu olduğu için muhit olarak da “Gölbaşı” adıyla anılır. Mahalle, adını eski dilde “gümrük” anlamına gelen “kavak”tan almaktadır. Kavak Mahallesi adının kavak ağacıyla hiçbir ilgisi yoktur. Tıpkı İstanbul’daki Anadolu Kavağı (gümrüğü), Rumeli Kavağı (gümrüğü), Kavak(gümrük) İskelesi’nde olduğu gibi… Mahallenin “kavak” ismini alması, Evliya Çelebi’nin de Seyahatnamesi’nde belirttiği gibi Osmanlı Devleti’nin en büyük üçüncü gümrüğünün Erzurum’da bu mahallede olmasındandır. Gümrük Hanı, Gümrük Cami ve Hamamı’nın bu mahallede olması; Kongre Meydanına eskiden “Gümrükhane” denmesi mahallenin “kavak “adıyla anılmasının tek nedenidir. Erzurum’a yapılan ilk tren istasyonu Ruslar tarafından 1916’da Kavak Mahallesi’ne yapılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün Erzurum Kongresi öncesi ordudan istifa ettiği dilekçesini saraya bildirdiği Telgrafhane, Kavak Camii’nin karşısındaydı. Erzurum’un ilk en düzgün caddesi olan Topdağı Caddesi 1903’te Kavak Mahallesi’ne yapılmıştır. Adını mahallenin en eski caddesine veren Topdağı’nda tabyalarda halk kurtuluş destanı yazmıştır. Ruslara karşı şehir merkezinde ilk şehitlerin verildiği Sütnişan Şehitliği Kavak Mahallesi’ndedir. Cumhuriyet tarihinde Erzurum’un üçüncü belediye başkanı (1930-1933) Seyfullah Topdağı Kavak Mahallesi’nde, bahçesinde envai türlü ağacın ve meyvenin olduğu


meşhur aynalı konağında ikamet etmiştir. Kavak Mahallesi cumhuriyetten günümüze Erzurum’a nice milletvekili, bürokrat, akademisyen, iş adamı, birbirinden renkli şahsiyetler kazandırmıştır. Yakın tarihe kadar kalabalık nüfusu ve 1958-1976 yılları arasında mahallenin muhtarı olan merhum Poççikli Ali’nin ağırlığıyla şehrin siyasetine yön veren mahalle olmuştur. 1950-1960 tarihleri arası Erzurum’un meyve sebze hali, halkın “Kuruhapan” dediği ve halen ayakta duran han bu mahallededir. Etrafı şimdiki gibi kapalı değil açıktı. Pastırma imalathanesi, canlı hayvan ticareti, özel meyve sebze hali, kesimhane gibi farklı ticaret kollarında hizmet veren 10 han, kiremit fabrikası, bisküvi fabrikası, Trabzon lastiği imalathanesi bu mahallededir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Türkiye’nin en önemli silah fabrikalarından biri olan ve daha sonra İş Ocağı olan Firdevsoğlu Kışlası Gölbaşı’nda zamana direnmeye çalışmaktadır. Elektrik şehre gelmeden evvel şehrin aydınlatılmasında, halkın birçok işinde kullanılan ve Rusya’dan alınan gazın depolandığı Gaz Ambarları 1930’da Kavak Mahallesi’ne yapılmıştır. Yakın tarihe kadar Hayvan Hastanesi Kavak Mahallesi’ndeydi. Şehrin ilk oto tamircileri, kerestecileri, sanayisi bu mahallede (Tortum garajı ve eski Kavak mezarlığında)oluşmuştur. İçi çürümeye yüz tutmuş Kongre binası, günden güne eriyen Kavak Kapısı bu mahallededir. Şehrin Borsa binası, Yakutiye Kaymakamlığı bu mahallededir. Ve bu mahalle 1980’den sonra erimeye başlamış, tükenme noktasına gelmiştir. Kavak Mahallesi önce parçalanmış, birçok yeni mahalleye (Abdurrahmanağa, Aziziye, Mecidiye…) bölünmüştür. Diğer eski mahalleler gibi ruhunda derin izler bıraktığı insanlarını kaybetmiştir. Gürcükapı ile beraber her bakımdan şehrin en işlek ve kalabalık muhiti iken şimdi kenar mahalle durumuna düşmüştür. Adeta varoş olmuştur. Ramazan’da sık sık eski mahallemi gezme, oradaki insanlarla görüşme fırsatım oldu. Gördüğüm o ki, mahallemiz yerel yönetimler tarafından çok ihmal edilmiş. 1990’ların başında çıktığım mahallede o gün bugün bir çivi çakılmamış. Mahallede bir yaban gibi duran Curlıng Salonu dışında… Bu salonun girişi öyle bir yerden verilmiş ki bu salona gelenler neredeyse hiçbir mahalleden geçmiyor.


Erzurum’un kadim mahalleleri maalesef zamana direnemedi. Kimi kentsel dönüşüme kurban gitti, kimi metruk hale geldi, yalnızlaştırıldı, ötekileştirildi. Yeni nesil, ne Erzurum’un en azından yakın tarihini biliyor ne kadim mahalleleri tanıyor. Evet, Gölbaşı ve Kavak Mahallesi şimdilerde sahipsiz bir halde... Tarihi Gümrük Camii’nin dibinde bir ara Karasu Kütüphanesi vardı, şimdi hurdacı ve iş makineleri var. Kavak Camii’nin karşısında bir ara Erzurum’un zenginlerinden Keskinlerin konağı vardı, şimdi hurdacı var. Eski Hayvan Hastanesi’nin karşısında, eski vekillerimizden İsmail Köse’nin de babası olan Abdülbaki Köse’nin yıkılan hanının hemen altında hurdacı var. Yakın zamana kadar çevre yolu olan eski adıyla Libya, yeni adıyla Ahmet Yesevi Caddesi üzerinde 5 hurdacı var. Meskûn mahalde, sağlık ocağının ve tarihi eserlerin yanı başında… Hem hurdacıların hem halkın selameti ve huzuru için hurdacıların bir araya toplanması lâzım. Büyükşehir Belediyesi’nin hurdacıları şehir dışına çıkarma projesini gerçekçi bulmadığımı söylemeliyim. Keşke o proje başarıyla uygulanabilse… Ses ve çevre kirliliğinden dolayı hurdacı esnafıyla halkın karşı karşıya gelmemesi için, tarihi eserlere karşı sorumluluğumuz nedeniyle hurdacılar, cadde ve sokak aralarında çıkarılıp mesela aynı muhitte hurdacılara eski Ağırbakım’ın yeri, eski Firdevsoğlu kışlasının alt kısmı adres olarak gösterilebilir. Hurdacıların sokak aralarında olmalarının doğurduğu bir olumsuzluk da mahallede hırsızlık olaylarının artması. Küçük çocuklar bile harçlık çıkarmak için sokak aralarında ne bulurlarsa çalıp hurdacılara satarak harçlıklarını çıkarmaktadırlar. Bu durum hurdacıyı ilgilendiren bir mesele değil, şehrin idarecilerini ilgilendiren bir meseledir. Kadim şehirler kadim mahalleleriyle var olurlar. Kimse mesuliyetten kaçmasın!


Ne vakıflar, ne belediyeler… Kavak Mahallesi pislikten geçilmiyor. Sokaklarda çöpler birkaç gün alınmıyor. İtfaiye’nin önünden Sanayi-Şükrüpaşa köprülü kavşağına kadar bölünmüş yolda tek süpürgecinin olması bu büyük semte saygısızlıktır. Yağmur yağdığında Tamirhane Sokak’taki logarlar, kanalizasyon taşıyor, alt yapının eskiliğinden dolayı pis su evlerin temellerinden çıkıyor. ESKİ’nin bir an önce bu konuyla ilgilenmesi lâzım. Temizlik ve sağlık bir an bile ihmale gelemez. Daha neler neler… Çeşmelerin kışın sokakları buz pistine çeviren suları ve zamanında yapılmayan kar temizliği… Mahallede metruk bina gitgide artıyor. Mahalle muhtarlarının feryatları duyulmuyor. Metruk bina suç mahalleri oluyor. Tinercilerin mekânı oluyor. Mahalleli Emniyet Müdürlüğü’ne müteşekkir. Daha Ramazan içinde yapılan kapsamlı bir operasyonla uyuşturucu satıcısı veya kullanıcısı yaklaşık 15 kişi yakalandı. Şimdilik mahalle bu pislikten temizlenmiş görünüyor. Mahallede ne çocukların oyun parkı, ne gençlerin spor yapabilecekleri bir sahaları var. Kavak Camii’nin alt tarafındaki dükkânların önü en son eski belediye başkanı Lütfü Koç zamanında parke taşlarıyla yapılmış. Esnaf ve vatandaş isyan ediyor. Yetkililerin umursamazlığına… Bir kaldırımda üç farklı kot olur mu? Kavak Camii’nin önündeki dönel kavşakta ışıklandırma yetersiz olduğu için bu kavşakta akşam saatlerinde sık sık kaza oluyor. Mahallede fuhuş olaylarının bitmiş olmasına rağmen şehrin Gölbaşı’na önyargısının devam etmesi, mahallelileri üzmekte. Dadaşkent’te ve şehrin birçok yerinde olan ahlâksızlıklara rağmen halen Gölbaşı’na önyargıyla bakılması, bu mahallede yaşayanların önemsenmemesi, bu mahallenin muhtarlarına itibar edilmemesi, mahalleliye potansiyel suçlu hissi verilmesi, bu mahalleye siyasilerin verdikleri sözlerde durmaması olarak dışa yansıyor. Halk kendilerine itibar etmeyen ve mahalleyi potansiyel suçlu olarak gördüğünü ifade eden yetkililerin olduğunu söylüyor. Halk herkese öfkeli ve kendi başına yaşıyor. Özellikle seslerine kulak tıkayan, mahallenin meselelerine ilgisiz siyasilere ve yerel yöneticilere… Seçimlerden önce başta Sağlık Bakanı Recep Akdağ olmak üzere, milletvekillerinin Erzurum Teknik Üniversitesi’nin kampusunun Firdevsoğlu Kışlası’na kurulacağına dair defalarca söz verdiklerini; ama yine aldatıldıklarını ifade eden mahalle sakinleri kendi kaderlerine terk edildiklerine inanıyor.


Bir dokun bin ah işit! Şehrin tüm yöneticileri, şehrin etkili ve yetkili kişileri bu kadim mahallenin, sokaklarında benim de ayak izlerimin olduğu mahallemin sorunlarını yerinde dinlemeli, meselelere ivedilikle çözüm üretmeli, halkın gönlünü almalıdırlar.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.