Erzurum tarinde gezmek

Page 1

ŞEYHLER,VANİ EFENDİ VE DERE MAHALLELERİ SOKAKLARINDA YÜRÜMEK

1950 Erzurum Ekim ayı sonbaharın tüm etkilerini gösterirken, sabahları bitki yapraklarında çiğ damlaları yerini almıştı. Sıcaklık sabah saatlerinde sıfıra yaklaşmış, Güneş'te artık Deveboynu'ndan gecikmeyle ışınlarını gönderiyordu. Olsun sabah yürüyüşlerine devam etmeliydim. Evden çıkıp Bosna Caddesi'ne doğru yürürken birden muhite renk katan değirmenler aklımdan geçti. Artık 50-60 yıl öncesindeydim.

Eski bir köy değirmeni (Erzurum-Özbek Köyü) Buğday çuvalları değirmenlerde istiflenip öğütülme sırasını beklerken, bu aylarda şehrin un ihtiyacını karşılamak için gece-gündüz çalışmakta ve çuvallarla buğdayı öğüterek ihtiyaç duyulan un üretimi yapıyorlardı. Fil köprüsünün güney tarafında Karakullukçu değirmeni asırlarca un ürettikten sonra yıkılmış yerine Kültür Kurumu İlkokulu yapılmıştı. Okulun güney tarafında bulunan Erzurum Halk Oyunları derneği; şehrin kültür ve sanatına uzun yıllar hizmet vermiş, 1970'lerde açılan Zafer veya Göl sineması perdelerini seyircisine açmıştı. Köylerden başlayan göç sonucu mahallede gecekondu evi yapılmış, derenin etrafında tek katlı toprak damlı evler 1950 sonrası hızla çoğalmıştı.


Dörtgüllü çeşme Derenin sağ ve solunda Kırmızı Dörtgüllü, Yazıcı, Bican ve Çukur çeşme asırlardır, susayan dudaklara şifa sunmaya devam etmiş, dün olan ancak bugün olmayan köşk bahçesine kadar dört değirmene ev sahipliği yapmıştı.

Vaniefendi mahallesinde Kırmızı Çeşme (Bu çeşme ve ev şimdi yok!) Fidanlık bir zamanlar mesire yeriydi. Bahar ve yaz mevsiminde semaverini, ketesini, çöreğini yapan aileler Murat Paşa camisi önünde bekleyen Davulcu ve zurnacıların eşliğinde fidanlığa gider bunlara, kete, çörek yanında az çok harçlıkta vererek gönüllerini alırlardı. Köşk bahçesi özellikle Kazım Karabekir döneminde ağaç bayramı bu bölgede yapılır, fidanlar dikilir ve Albayrak mektebinin öğrencileri şiirler okunur bağımsızlık türküleri söylenirdi.


1950-1960 Erzurum havadan bakış Temizlik için sabun, sabun için iç yağı gerekirdi. Su, iç yağı ve diğer yardımcı malzemeler olunca sabun üretme artık kolaylaşırdı. Erzurum ve çevresi için sabun üreten birden fazla sabunhane çalışmalarını sürdürmüş ancak onlarda zamanla teknolojiye yenik düşmüşlerdi.

Muratpaşa mahallesine bakış Bir zamanlar doktor olmadığı için boğmaca hastalığına yakalananlar delikli taşın içinden geçince iyileştiğine inanılmış, çocuğu olmayan bayanlar taşın deliğinden geçerse çocuğunun olacağı savı ileri sürülürmüş. Tabi bugün ne bu taş ve nede böyle şeye inan insanımız kalmamıştı. Derenin sağ tarafında Bican sokak vardı ki burada zenginler oturur bunların karşısında mahallenin bakkalı Dadaş İlham müşterilerine hizmet sunardı. Dere camide zamanla görev yapamamış yıkılıp yeri yerine bugünkü cami yapılmıştı.


Dere Mahallesi Yolumun üzerinde 1963 yılında yapılan Kazım Karabekir İlkokulu bizleri karşılarken günümüzde imam hatip okuluna dönüştürdüğünü haber veriyordu. Derenin doğusunda Osmanlıdan kalma cephanelik bütün terk edilmişliğine rağmen tarihe ve zamana meydan okuyordu. Yolumu kuzeye çevirip Vani Efendi mahallesine döndüğümde Vani Efendi Camisi, Yetim Hoca Çeşmesi, Selim Paşa Çeşmesi hayallerde yoldan gelip geçeni karşılarken, 1620'lerde Karabağ'dan Erzurum'a gelip yerleşen Habip Mehmet Efendi, Mehmet Habip Efendi, Vani Efendi, Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin Erzurum ilim tarihine vurdukları damgalar, zihnimde beni derinlere götürüyordu.

Vaniefendi Cami Şeyhler camisi, Şeyhler medresesi ve Şeyhler hamamıyla bir külliye özelliği gösterirken, tarihi caminin minaresinde Fehim İbrahimhakkıoğlu'nun yaptığı Güneş saati görülmeye değer eserlerdendir. Hamamın bahçesinde kabri bulunan Külhani Baba makamı başka bir güzelliği temsil etmeye devam etmeyi sürdürmektedir.


Şeyhler Cami Güneş Saati Mahallenin süsleri olan çeşmeler ise varlık yokluk mücadelesini kaybetmek üzereler. Bir zamanlar lülelerinden akan sularla insanlara abu hayat kaynağı olan, Kırmızı Çeşme, İmam Pınarı, Hacı Ahmet, Hacı Ahmet Baloğlu, Çil Hafız çeşmeleri. Kimi yok olmuş , kiminin suyu kesilmiş, boynu bükük yetim gibi etrafa bakmakta, yok mu suyumu akıtacak bir babayiğit diye gelip geçeni seyretmektedir.

Şeyhler Cami Murat Paşa mahallesi bu bölgenin tarihi eserlerini bağrında barındırıyor, minaresi camiden ayrı tek minare olma özelliğini sergilerken 1314 yılında yapılan 700 yıllık Ahmediye Medresesi ilmin parıltılarını günümüze taşıyorken Murat Paşa hamamı temizliğin sembolü, cami bahçesinde bulunan Ane Hatun Kümbeti ve diğer kabirler bizlere ölümü hatırlatıyordu.


Muratpaşa Camide Namaz Gez Hamamı yıllardan beri hizmetini sürdürürken bir zamanlar Erzurum Belediyesinin ilk başkanı Resul Paşanın konağına ev sahipliği yapıyorken günümüzde taş sanatının güzel örneği olma özelliğini koruyan Fizo Babanın evi hala mahalleye renk katıyordu. Cumhuriyet dönemine damga vuran kapalı spor salonu ve Saray sineması yıkılan yok olan maddi varlıklarımızdandı. Artık mahallelerdeki konaklar yıkılmış, bahçeli evler yerini apartmanlara bırakmış, kadim Erzincan kapı mezarlığı kaldırılmış, Hacı Haşıl Tekkesi yıkılmış, ne yazık ki asırların kültürel varlıklarının bir bölümü günümüze kadar gelememiştir.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.