Erzurumu kurtaran komutanlar

Page 1

Erzurum’u Kurtaran komutanlar

Rüşdi Paşa Rüşdi paşa, 1872 tarihinde Erzurum’da doğdu. 1893’de Harp Okulu’nu topçu subayı olarak bitirdi. Balkan savaşına katıldı. 1.Dünya savaşında Kolordu topçu komutanlığı, 9.Kafkas Tümeni komutanlığı yaptı. Kurtuluş Savaşı’nda 3.Kafkas Tümen Komutanlığı görevinde bulundu ve 1921 yılında generalliğe yükseldi. Daha sonra 9. Kafkas Tümeni Komutanlığına atandı. Bilahare 9.Kolordu komutanlığına atanan RÜŞDİ Paşa, bu görevdeyken Ağustos 1923 tarihinde Erzurum milletvekili seçildi. Halk Fıkrası Meclis grubunda yer alan RÜŞDİ paşa adının İzmir suikastına karışması dolayısıyla 1926 yılında idam edildi.


(Deli) Halid Paşa (Karsıalan)

1883 yılında İstanbul'da doğdu. Harbiye'yi bitirdi (1903) ve Yemen'e gitti (1908). Bundan sonraki bütün hayatı cephelerde geçmiştir. Mondros'tan sonra Kazım Karabekir Paşa ile 15. Kolordu komutanlığına gelerek İslam Tümeni'nden kalan kuvvetlerin bir savunma çekirdeği haline getirilmesini sağladı. Milli mücadele dönemi başında Erzurum Kongresi'nde Trabzon delegelerinin Mustafa Kemal'e karşı çıkmalarını, aldığı yıldırma tedbirleriyle önledi. Sakarya Savaşı'nda 12.Gruba komuta etti. Savaşlarda gösterdiği cesaretten ötürü "Deli" lakabıyla anılmaya başlandı. Büyük Taarruz'da Kocaeli Grubu komutanlığı yaptı ve yaptığı mezalimi ile ünlü Yunan 11.Tümenini Komutanı General Kladas ile beraber esir aldı. Kafkas Cephesinde de komutanlık yapan HALİD Paşa Ardahan, Posof ve Artvin'in de düşman işgalinden kurtulmasını sağladı. Erzurum’un kurtarılışı sırasında Harput kapıdan Erzurum’a giren birliklerin başında o vardı.


İkinci Büyük Millet Meclisi'ne Ardahan milletvekili olarak katıldı. Bu dönemde Paşalar Meselesi yüzünden Meclis'te sert tartışmalar yaptı; malul gazilerle ilgili bir önergeye imza toplamak için Ali Çetinkaya ile tartışırken Meclis koridorunda vuruldu ve birkaç gün sonra öldü (1925). Ölüm sebebi bir sır olarak kaldı. Türkiye Büyük Meclisinde silahla Vurulan ve ölen tek milletvekilidir.


Kazım Karabekir Paşa

Kurtuluş savaşı komutanlarından Kazım Karabekir İstanbul'da doğdu. 1896'da İstanbul Fatih Askeri Rüştiyesi'ni, 1899'da Kuleli Askeri İdadisi'ni, 1902'de Harbiye Mektebi'ni ve 1905'te de Erkân-ı Harbiye Mektebi'ni bitirerek yüzbaşı rütbesiyle orduya katıldı. 1916'da Kutü'l-Amare'yi kuşatan 18. Kolordu komutanlığına getirildi ve burayı aldıktan sonra Irak'ta İngilizlerle çarpıştı. 1917'de Diyarbakır'daki 2. Kolordu komutanlığına getirildi ve Van, Bitlis, Elaziz (Elazığ) cephelerindeki II. Ordu komutanlığına vekâlet etti. 1918'de Erzincan ve Erzurum'u Ermenilerden ve Ruslardan geri aldı. Ardından Sarıkamış, Kars ve Gümrü kalelerini ve Karakilise'yi (Karaköse) kurtardı. Aynı yıl mirliva (tümgeneral) oldu. Savaştan sonra askerlikten ayrılarak 17 Kasım 1924'te kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın başkanlığına seçildi. 3 Haziran 1925'te Şeyh Sait ayaklanması nedeniyle bu parti kapatıldı. Kazım Karabekir ilginç bir şekilde Mustafa Kemal Paşa'ya karşı yapılan İzmir suikastı ile ilgili görülerek bazı partililerle birlikte yargılandıysa da beraat etti. Siyasi yaşamına on iki yıllık aradan sonra, 6 Ocak 1939'da İstanbul Milletvekili olarak devam etti. 1946'da TBMM Başkanlığına seçildi ve bu görevde iken öldü (26 Ocak 1948).


Alvarlı Efe Hazretleri

Hace Muhammed Lutfi (Alvarlı Efe Hazretleri) 1868'de Erzurum'un Hasankale'ye bağlı Kındığı köyünde dünyaya gelmiştir. Pederleri Hace Hüseyin Efendi, valideleri Seyyide Hatice Hanım'dır. Tahsilini başta pederi olmak üzere devrinin şöhretli âlimlerinden tamamlayarak mücazen 1307'de Hasankale'nin Sivaslı Camii'ne imam olmuştur. Aynı yıl pederleri ile birlikte Bitlis'e giderek Hace Muhammed Pir-i Küfrevi Hazretleri'nin mümtaz bir halifesi olarak Hasankale'ye avdet etmişlerdir. Buradan Erzurum'un Dinarkom köyüne gitmiş. 1. Cihan Harbi yıllarında Yavi’de görevli iken Rusların işgali ve zulmüne karşı sessiz kalmamış Ermeni çetelerinin bu bölgede Müslüman halkı katliamlara başladığı günlerde kendi köyünden ve çevre köylerden topladığı 60’a yakın gönüllü ile kendi müfrezesini oluşturarak bir mücahit asker gibi düşmanın


korkulu rüyası haline gelen bir yiğit insan olmuştur. Müfrezesiyle Rusların o civardaki silah depolarının bulunduğu köylere inanılmaz baskınlar düzenleyerek olağanüstü başarılar elde etmiştir. Son olarak Oyuklu Köyü yakınlarında Ruslara ait büyük bir mühimmat deposunu teslim alarak, Rusların yanı sıra Ermeni çetelerini de bozguna uğratıp püskürtmüştür. Ardından iki arkadaşıyla birlikte Haydar Boğazı’ndaki Zergideler Köyü’nde Türk ordusuna katılarak şanla ve zaferle Erzurum’a girmiştir. Bu kurtuluş günü ayni zamanda onun en hüzünlü bir günüde olmuştur. Muhterem babası Hâce Hüseyin Efendi Ermeni çeteciler tarafından ne yazık ki bu günde şehit edilmiştir. Bilahare vazifesini Hasankale'ye nakletmiş, kendisine Hasankale Müftülüğü teklif edilmiş ise de kabul etmemiştir. Hasankale'ye bir saat mesafede olan Alvar köyü halkının istirhamı üzerine oraya giderek bu köyde yirmi dört sene vazife yapmıştır. 1939 yılında tedavi için Erzurum'a gitmiş, Mehdi Efendi Mahallesi'nde müsteciren bir evde ikamet ederek 16 sene de burada olmak üzere 90 senelik ömrünü insanlığa ve İslamiyet'e adamıştır. 12.03.1956 tarihinde ebedi aleme intikal etmiş ve naaş-ı şerifi Alvar köyünde pederleri Hüseyin Efendi yanına defnedilmiştir.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.