EDİTÖR
e d d a m m a h e v Makine yüme öründe hızlı bü rk makine sekt Tü en olması, ed k yd ce döne artış ka yıl büyümeye çen yıl büyük bu ge r ın ın he ar tı al a ile birlikte ca ra am nm İh atırım harc den yararla Y . rin or le iy ik en şv kl te be i rında ni yatırım gerçekleşmes ında yaz ayla girmesi ve ye yılın ikinci yarıs ların devreye r, ım tö tır ek ya S iş k. ca nm . ta ertele bekliyor amaları da ar r toparlanma at yatırım harc daha hissedili e is onomilerin da makine teçhiz rın la ’d Almanya a ek lın son ay yı ve , B ık A nl ğa an ra ol r du paza ktörün mevsimsel de, en önemli ilk 5 ayında se akine sektörün a karşın yılın m un B an . nd da , bu m ya en ru er ırk Diğ rlamış du lara ulaş ş satışları sını 5.7 milyar do dı la i tış es ar lm 6 ancılık çü e m kü zd or bu yıl rım ve e göre yü ilyon dolara, ta aynı dönemin m lın 9 yı 51 n i er çe el ge in lik mak el klima ve ihracatı, at ve madenci lara, endüstriy şa do in on tta ily ca m ra 7 317 ahları 29 dönemde ih ör ihracatı ise ra, takım tezg pa ve kompres 9 milyon dola m 25 po i , er ra el la in do ak m 967 milyon ineleri ihracatı ilerini soğutma mak lik boru üretic r. mış bulunuyo rük vergileri çe m aş ul gü ri ra n la na la do milyon ye uygu Genel Sekrete pan (ÇEBİD) a, hammadde ya nd a nı m ya la ü ık k ör aç kt rü ı m alakal Makine se e uygulanan gü . Bu konu ile z etkilemekte ı çelik ürünlerin ss su ya nı um n ol ay la nı ve da i lla lın in as iminde ku etkilendiğ rda olumsuz çelik boru üret za n, pa re ti ş Ze dı an et n de m ıla Meh k sık aç m iç hem ri tarafından sı üreticilerin he le e yl ke ni ül B de A ne e m ri r ivm vergile kaldırılması he örüne yeni bi rük vergilerinin çelik boru sekt rk Tü de m zamanda Güm he tirecek, aktır dedi. şturmalarını bi da bir adım asını sağlayac damping soru tm ar tın ca bu uzun koşu ra iz ih im ve rg in de im an et ür sağlay kazandırarak sektöre fayda berlerimiz ile ha ı tıl rın ay ve r. Geniş luğunu yaşıyo tmenin mutlu daha önde gi … ği ile görüşmek dile Yeni bir sayıda , Saygılarımızla
GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ ve TİCARET A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ MEHMET SÖZTUTAN GENEL MÜDÜR YARDIMCISI AHMET KIZIL SORUMLU MÜDÜR YUSUF OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr
GRAFİK TASARIM RECEP ÜNAL recep.unal@img.com.tr
ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr
REKLAM MÜDÜRÜ SEDAT KARADAYI sedat.karadayi@img.com.tr
CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00
KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@img.com.tr
EDİTÖR AHMET FARUK KOYUNCU faruk.koyuncu@img.com.tr
DIŞ İLİŞKİLER INTERNATIONAL RELATIONS EXECUTIVE AHMET ASLANTÜRK ahmet.aslanturk@ihlasfuar.com
ADRES 29 Ekim Caddesi No:23 34197 Yenibosna / İSTANBUL Tel.: 0212 454 25 03 Faks: 0212 454 25 06 www.nalburteknik.com web@img.com.tr
SANAT YÖNETMENİ İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr
MUHASEBE MÜDÜRÜ MÜRSEL GÜRLER muhasebe@img.com.tr
İRTİBAT BÜROLARIMIZ KONYA 0332 238 10 71
BORU dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Boru Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Boru Dergisi ayda bir yayınlanır.
10 13
n Petkim geleceği tiriyor tiş ye i rin ile tic yöne Nabucco yerine Trans-Adriyatik
14
on ton Kardemir 3 mily ıyor aş kl ya e hedefin
18
in kalbi Dünya ticaretin İstanbul’da attı Gedik Holding 50. yılında da
zarın Rems Türkiye pa r yo büyü
24 36
reklam indeksi AFC ........................ 34-35 AKTİF ...........................49 ARB ..............................41 AS BİLEK ......................55 BORŞEN .......................45 ÇANLI .................... 28 -29 ÇOLAKOĞLU ............Ö.K.İ EGE ............................Ö.K
NET ..............................69 EGE YILDIZ ...................11 GEDİK ...........................17 HES BORU ...................57 İHALECİLER .................77 KRİSTAL .......................71 KUZULUK .....................33 NAVLUN .......................73
PAKPLAST .....................1 PLAST TÜYAP ..............67 PLASTSU ............... 22 -23 SUBOR ...........................7 TURAN .........................63 TURAN .......................A.K VALFEX...........................3
SUBOR, GAP eylem planı kapsamında CTP boru teminine devam ediyor Mayıs ayında MAP İnşaat ile SUBOR arasında imzalanan sözleşme kapsamında Şanlıurfa Suruç Ovası Taşbasan Sol Sahil Sulaması 1. Kısım Projesi’ne 50 km CTP boru temini gerçekleşecek
S
uruç Ovası Pompaj Sulaması Projesi çerçevesinde Suruç Tüneli ile birlikte 8 ünitenin devreye alınması planlanmakta. Bölge halkının refahına katkıda bulunmayı hedefleyen Suruç Tüneli, Suruç Ovası Pompaj Sulaması Ana İletim Kanalı 1. Kısım, Suruç Ovası Pompaj Sulaması Sol Sahil Ana Kanal, Suruç Ovası Pompaj Sulaması Sağ Sahil Ana Kanal, Taşbasan Depolaması, Taşbasan Sol Sahil Sulaması 1. Kısım, Taşbasan Sol Sahil Sulaması 2. Kısım ile Taşbasan Sağ Sahil Sulaması Projeleri’nden oluşmaktadır. Projenin geçtiğimiz yıllarda devreye
6 - TEMMUZ 2013 -
alınan farklı etaplarında CTP boru temini gerçekleştirmiş olan SUBOR, Mayıs ayında imzalanan sözleşme ile Suruç Ovası Taşbasan Sol Sahil Sulaması 1. Kısım Projesi kapsamında da DN 8001900 mm çap sınıflarında, PN 4-10 bar basınç sınıflarında ve SN 2500 N/ m2 rijitliğinde, toplam 50 km CTP boru temin edecektir. 58 bin hektarı GAP Eylem Planı’nda yer alan ve büyük oranda tamamlanan Suruç Ovası Sulama Projeleri’nin devreye alınacak olan Taşbasan Sol Sahil Sulaması 1. Kısım etabının tamamlanmasıyla 13 bin hektar arazinin suya kavuşması sağlanarak, bölge
halkının istihdamına katkı sağlanacaktır. GAP Projesi’nin sürdürülebilir insani kalkınma felsefesini paylaşan SUBOR, bu önemli projeye hizmet ve ürünleriyle katkı sağlamaktan gurur duymakta.
ENERJİ PROJELERİNİN RAKİPSİZ TERCİHİ SUBOR CTP BORULARI HES yatırımcılarının daimi tercihi SUBOR CTP boruları, Aras Nehri üzerinde kurulacak olan Kars Kagızman Serap HES Projesi kapsamında tercih edildi. SUBOR, EBD Enerji firması ile Mayıs ayı içerisinde imzaladığı sözleşme ile Kars ili, Kagızman ilçesi, Aras Nehri kotları arasındaki 31.5 metre brüt düşüyü alacak şekilde tasarlanan ve kurulu gücü 30 MW olacak proje kapsamında tercih edilen SUBOR CTP boruları DN 3500 mm, PN 4 bar ve SN 5000 N/m2 rijitliğinde olup, toplam 420 metre’dir. Söz konusu boruların üretim ve sevkiyatının Temmuz ayı başında tamamlanması planlanmakta. FLOWTITE Teknolojisi’nin tartışılmaz üstünlüğü ile üretilen SUBOR CTP boruları, enerji projelerinde yatırımcıların tercihi olmaya devam etmektedir.
EDİRNE OVALARI SUYA KAVUŞUYOR SUBOR, Mart ayı içerisinde Karaca İnşaat firması ile imzalanan sözleşme kapsamında Edirne Çayırdere Sulaması Projesi’ne CTP boru ve bağlantı parçaları temini gerçekleştirecektir. İmzalanan sözleşme kapsamında DN 450-1200 mm çaplarında, PN 4-10 bar basınç sınıflarında ve SN 2500 N/m2 rijitliğinde partiler halinde üretilen ve sevk edilen CTP borular, toplam 22 km uzunluğundadır. Farklı çaplarda temin edilen CTP borular, hafifliği sayesinde pürüzsüz iç yüzeyi ve hidrolik özellikleri zarar görmeden iç içe sevk edilerek, bu sayede nakliyeden de ciddi tasarruf sağlanmıştır. DSİ XI. Bölge Müdürlüğü
8 - TEMMUZ 2013 -
tarafından sulama programı kapsamına alınan ve Çayırdere barajından alınan suyun tarım arazilerine iletimini sağlayacak projenin hayata geçmesiyle 2.583 hektar alanın sulanabilmesi hedeflenmekte.
KARADENİZ SUBOR CTP BORULARI İLE TEMİZLENİYOR SUBOR, Karadeniz Bölgesi’nin en büyük Atıksu Arıtma Tesisi ve Derin Deniz Deşarjı Projesi olma özelliğini taşıyan Samsun Doğu İlleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi ve Derin Deniz Deşarjı Projesi kapsamında CTP boru temini için PWT-Alke-Alkataş adi ortaklığı ile sözleşme imzalamıştır. Diğer yandan SUBOR, Nisan ayı içerisinde imzalanan sözleşme ile Samsun Doğu İlleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi ve Derin Deniz Deşarjı Projesi kapsamında DN 1800-2200 mm çaplarında, PN 10
bar basınç sınıfında ve SN 5000 N/m2 rijitliğinde, toplam 668 metre uzunluğunda CTP boru temini gerçekleştirecektir. Samsun Tekkeköy ilçesi Organize Sanayi Bölgesi sahil kesiminde inşa edilecek projenin işleyişi, günlük 105 bin m3 debi su (atık su) arıtıldıktan sonra boru hattı ile yaklaşık 3 bin metre açık denize deşarj edilmesi esasına dayanmaktadır. Şehrin doğu kısmında Ondokuz Mayıs Üniversitesi ile Çınarlık Belediyesi arasında kalan bölgenin atık sularının arıtılması için tasarlanan projenin ilk aşamasında 600 bin kişinin atık sularının arıtılarak şehrin deniz kirliliğinin giderilmesi planlanmaktadır. Flowtite Teknolojisi ile büyük çapta tekrarlanabilir kaliteyle üretilen SUBOR CTP boruları ülkemizin dört bir yanında hayat bulan enerji projelerinde tercih edilmeye devam etmektedir.
UGETAM ve TÜBİTAK UME işbirliği UGETAM (İstanbul Uygulamalı Gaz Ve Enerji Teknolojileri Araştırma Mühendislik Sanayi Ticaret A.Ş) ile TÜBİTAK UME (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Ulusal Metroloji Enstitüsü) arasında işbirliği protokolü imzalandı
U
GETAM’da tarafından gerçekleştirilen imza töreninde; TÜBİTAK UME Enstitü Müdürü Dr. Fatih Üstüner, İdari Müdür Yardımcı Dr. Erkan Danacı, Müdür Yardımcısı Dr. Mustafa Çetintaş, Uzman Ayşe Arslan Ergin hazır bulundu. İmza töreninde UGETAM adına ise Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Ümit Doğay Arınç, Teknolojik Hizmetler ve Belgelendirme Müdürü Ali Tem, Eğitim ve İş Geliştirme Müdürü Selim Serkan Say ve Muhasebe ve İnsan Kaynakları Müdürü Ali Şen katıldı. Gerçekleştirilen imza töreninde bir konuşma yapan UGETAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Ümit Doğay Arınç, UGETAM’ın kuruluş süreçlerine değinerek ülkemizin kalite seviyesinin yükselmesinde UGETAM’ın rolü üzerinde durarak uluslararası düzeyde UGETAM’ın yaptığı faaliyetler hakkında bilgi verdi. Yurt dışı projeleriyle kazanılan birikimlerin ülke dışına aktarılmaya başlandığını da ifade eden Arınç, bu işbirliğinin her iki kurum açısından da çok önemli olduğunu vurguladı. TÜBİTAK UME Enstitü Müdürü Sn.Dr. Fatih ÜSTÜNER ise imza töreninde; enerji sektörü başta olmak
üzere birçok alanda her iki kurumun ortak çalışmalar yapabileceğini, bu protokolün bir başlangıç niteliğinde olduğunu ve işbirliğinin önümüzdeki süreçte daha da artacağını ifade etti. Yapılan protokolle TÜBİTAK UME ve UGETAM’ın başta enerji olmak teknolojinin diğer alanlarında test, belgelendirme, muayene, eğitim konularında ortak çalışmalar yürütülmesi hedefleniyor.
SOCAR GEORGİA UGETAM’A ZİYARET SOCAR Georgia Gas Genel Müdür
Yardımcısı Anton Samsonidze, Satınalma ve Lojistik Müdürü Yashar Ibragimov ve Teknik Müdür Irakli Gabunia UGETAM’ı ziyaret etti. SOCAR Georgia Gas Heyetinin UGETAM ziyaretine, UGETAM Stratejik Planlama ve Kurumsal İletişim Müdürü Hüseyin Bulundu, Eğitim ve İş Geliştirme Müdürü Selim Serkan Say katıldı. Daha sonra tesisler gezilerek eğitim, test, sertifikasyon, kalibrasyon ve denetim çalışmaları hakkında yerinde incelemeler yapılarak önümüzdeki dönemde birlikte yapılacaklar konusunda görüş birliğine varıldı.
- TEMMUZ 2013 -
9
Petkim geleceğin yöneticilerini yetiştiriyor Petkim ile istanbul Üniversitesi işletme iktisadı enstitüsü arasında 2011 yılında imzalanan protokol gereğince başlatılan MBA programı ilk 29 mezununu verdi
P
etkim ve İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü arasında 2011 yılında imzalanan protokol gereğince başlatılan MBA (Master of Business Administration)programı ilk mezunlarını verdi. Petkim Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende 29 Petkim çalışanı diplomalarını alırken, aileleri ile birlikte büyük sevinç yaşadı. 25’i beyaz yakalı, 4’ü mavi yakalı olmak üzere toplam 29 fakülte mezunu çalışanın yer aldığı MBA programı, 3 yarıyıl ve 504 saatlik eğitim sürecini kapsadı.
Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut
10 - TEMMUZ 2013 -
YENİ DÖNEM EYLÜL AYINDA BAŞLAYACAK Ödül töreninde konuşan Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut, İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü ile Petkim arasındaki
İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Recep Pekdemir
kapsamlı sorunlarla başa çıkabilmek için gerekli olan analiz yeteneği ve bilgi birikimiyle donatılarak kariyerlerini desteklemeyi hedefliyor. Program ayrıca, kuram, uygulama, teşhis ve karar verme kavramlarının yanı sıra iletişim becerilerinin de gelişimini sağlıyor.”
TÜRKİYE VE AVRUPA’NIN İLK MBA ENSTİTÜSÜ
işbirliğinin ilk meyvelerini topladıklarını belirterek, Petkim Akademi bünyesinde gerçekleşen MBA programı ile geleceğin yöneticilerini yetiştirdiklerini söyledi. Şirket olarak çalışanların kariyer planlarına büyük önem verdiklerini ve her türlü desteği sağladıklarını kaydeden Korkut, Petkim Akademi bünyesinde açılan MBA programının, Türk ekonomisinin en önemli sorunları arasında yer alan üniversitesanayi işbirliğinin en özgün örneklerinden birini oluşturduğunu belirtti.
“HER TÜRLÜ ÖZVERİYİ GÖSTERİYORUZ” Türk sanayisinde geçirdiğim 30 yıllık iş yaşamımda gördüğüm en önemli eksiklik, nitelikli insan gücü oldu diyen Korkut, teori dünyası ile pratik dünyası arasındaki köprülerin yeterince kurulamadığını, bu durumun sonucu olarak işverenlerin nitelikli işgücü aradığı bir ortamda sokakların işsiz insanlarla dolu olduğunu kaydetti. Petkim Akademi projesinin çalışma hayatının tüm kademelerinde, özellikle de nitelikli ara işgücünün yetiştirilmesinde çok önemli bir işlev yükleneceğine dikkat çeken Korkut, şöyle devam etti: “Umuyorum bu muhteşem birlikteliğimiz ve sinerjimiz örnek olur ve tüm sektörlere yaygınlaşır. Biz Petkim olarak ileride şirketimizi yönetecek kadroların kariyer planlarına büyük önem veriyor, destekliyoruz
12 - TEMMUZ 2013 -
ve her türlü özveriyi gösteriyoruz. Bu eğitimi alan arkadaşlarımız gelecekte Petkim’in yönetim kadrolarını devralacak, bizlerin taşıdığı bayrağı daha yukarılara çıkaracaklar. MBA programımız 2013 yılı güz döneminde de devam edecek. Derslerimiz 20 Eylül 2013 tarihinde başlayacak. Bu program, çalışanlarımızın çeşitli düzeylerdeki geniş
İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Recep Pekdemir ise, Petkim ile yapılan ortak projenin kendi binaları dışında yapılan ilk mezuniyet törenleri olduğunu hatırlatarak, MBA programının diğer devlet üniversitelerine de örnek oluşturacağını vurguladı. İşletme İktisadı Ensitüsü’nün sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın ilk MBA okulu olduğuna dikkat çeken Prof. Pekdemir, üniversite ile iş hayatı arasında çok önemli bir köprü oluşturduklarını anımsattı. Mezunlara da seslenen Prof. Pekdemir, 1956 yılından bugüne Türk özel sektöründe ve iş dünyasında çok önemli başarılara imza atan mezunlar verdiklerini kaydetti. Bu mezunlar arasında SOCAR Türkiye Başkanı ve CEO’su Kenan Yavuz’un da bulunduğunu vurgulayan Pekdemir, Türkiye’de çağdaş anlamda işletmeci ve yönetici yetiştiren ilk eğitim kurumu olmanın yanında, işletmecilik alanında ilk kez lisansüstü eğitimini başlatan kuruluş olduklarını vurguladı.
Nabucco yerine Trans-Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı Projesi
E
nerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Nabucco’dan geçecek doğalgazı temin edecek olan Şahdeniz Konsorsiyumu’nun Nabucco yerine Trans-Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı Projesi’ni tercih etmesine ilişkin, “Avrupa’nın kuzeyine mi güneyine mi gidecek, karar burada kilitlenmişti. Şu anda Avrupa’nın güneyine gitmesi tercih edildi ve Türkiye açısından önemli bir fark yok” dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ostim Organize Sanayi Bölgesi Sanayici İşadamı ve Yöneticileri Derneği (ORSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Ülgener ve üyelerini makamında kabul etti. Burada soruları cevaplandıran Yıldız, ‘Nabucco’dan geçecek doğalgazı temin edecek olan Şahdeniz Konsorsiyumu, Nabucco yerine Trans-Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı Projesi’ni (TAP) tercih etti. Neler söyleyeceksiniz?’ sorusuna Yıldız, “Bizim, 25 Nisan 2011 tarihinde bu tür projelere hazırlıklı olmamız açısından Avrupa’nın güneyinden akabilecek doğalgaza karşılık bir anlaşma yapmıştık. Türkiye’de herhangi bir projeyi tercih etmek, diğerinden vazgeçmek anlamına gelmiyor. Türkiye olarak Şahdeniz-2 Korsorsiyumu’nun asıl gövdesi olan bin 800 kilometrelik ana omurgasını Türkiye’de TANAP’la inşa etmeye karar vermiştik. Bundan sonra ‘Avrupa’nın kuzeyine mi güneyine mi gidecek’, karar burada kilitlenmişti. Tabii, şu anda Avrupa’nın güneyine gitmesi tercih edildi ve bizim açımızdan çok
önemli bir fark yok” cevabını verdi. Bu tür uluslararası projelerin özellikle o boru hattının geçtiği ülkelerin siyasi istikrarıyla son derece bağlantılı olduğunu söyleyen Yıldız, “Türkiye’nin 6 milyar metreküplük doğalgaz ihtiyacının 2018 yılında karşılanmasına dönük yaptığımız anlaşma devam ediyor. Hem üretimin hem de taşımanın eş zamanlı olması lazım. TANAP’ta kamulaştırmayla alakalı işlemlere başlamış bulunuyor. Güzergahla alakalı her türlü proje çalışmalarını yapmış bulunuyoruz” dedi.
NABUCCO’YU ELEYEN GRUPTAN TÜRKİYE’YE ORTAKLIK TEKLİFİ Azerbaycan doğalgazını Avrupa’ya taşıyacak doğalgaz hattı için Botaş’ın da üyesi olduğu Nabucco değil TAP seçildi. Enerji Bakanı Yıldız, TAP projesine Türkiye’nin de ortak olması için teklif aldıklarını söyledi. Enerji köprüsü haline gelen Türkiye’yi yakından ilgilendiren doğalgaz boru hatlarıyla ilgili olarak son günlerde önemli gelişmeler yaşandı. Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, Şahdeniz Konsorsiyumu yetkilileri, Şahdeniz 2 projesinde üretilecek doğalgazın Yunanistan, İtalya ve Güneydoğu Avrupa’ya ulaştırılması için Trans Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı (TAP) projesinin seçildiğini resmen açıkladı. Şahdeniz Konsorsiyumu tarafından seçilmeyen Nabucco konsorsiyumu üyeleri arasında Türkiye’den BOTAŞ yer alıyor. Enerji Bakanı Taner Yıldız da TAP projesine Türkiye’nin ortak olması için teklif
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız
aldıklarını, bu öneriyi değerlendireceklerini söyledi. Yıldız “Konsorsiyum tarafından (üretilecek gazın) Avrupa’nın güneyine gitmesi tercih edildi. Bizim açımızdan çok bir fark yok. TAP’a ortak olma önerisi hem Şah Deniz Konsorsiyumu hem de TAP tarafından geldi. TAP’ın ortaklarından Statoil Şah Deniz II’nin de ortağı. Bu aşamadan sonra önce Batı Nabucco Projesi ile ilgili bütün ortaklarla birlikte değerlendirme yapacağız. Ardından bu öneriyi değerlendireceğiz” dedi. “Temenni ederim ki Yunanistan’daki siyasi istikrarsızlıklar ve İtalya’nın ekonomik geleceği bu projeye herhangi bir zarar vermesin” diyen Yıldız, bu tür uluslararası projelerin hattın geçtiği ülkelerin siyasi istikrarıyla yakından ilgili olduğunu bildirdi. Yetkililer, Türkiye’nin TAP’ta ne oranda ortak olabileceğine dair ayrıntıları taraflarla henüz değerlendirmediğini kaydettiler.
- TEMMUZ 2013 -
13
Kardemir 3 milyon ton hedefine yaklaşıyor Karabük Demir ve Çelik İşletmeleri (KARDEMİR) A.Ş. Genel Müdürü Fadıl Demirel, fabrikanın köklü, mali, üretim ve ürün yelpazesi ile düne göre daha güçlü bir şirket konumunda olduğunu söyledi
14 - TEMMUZ 2013 -
K
ardemir Genel Müdürü Fadıl Demirel, fabrika olarak çok iyi bir noktaya geldiklerini, eski ve daha önceki Kardemir’den fazla eser kalmadığını belirtti. Fabrikanın 1 milyon tondan 3 milyon tona ulaşmasında büyük oranda tesislerini tamamladıklarını anlatan Demirel, şöyle konuştu: “Bunun getirdiği bütün değişimler her türlü alanda görülecektir. Önümüzdeki dönemde tek başına bizim Kardemir’in idaresi değil aynı zamanda Türkiye’deki ticaretinde ve çelik sektöründeki durumların hepsinin bir etkisi olacaktır. Biz yatırımlarımızı yüzde 90 oranında tamamladık, 3 milyon tona çıkarken, çok az kısmı kaldı. Bu sene birkaç yatırımımızı daha devreye alacağız. Bununla ilgili detayları oluştu. Toplu sözleşmelerimizi yaptık ve onun doğurduğu neticeler ile ülkemiz de ve etrafında bir takım değişiklikler var ve bunun ileriye dönük etkileri var. KARDEMİR bütün bu parametreleri en iyi şekilde yöneterek ileriye dönük yoluna devam edecektir. Biz şu an köklü, mali, üretim ve ürün yelpazesi ile düne göre ayakları yerde daha hacimli ve rotası olan daha güçlü bir şirket konumundayız. Piyasa her zaman çok dalgalı riskli her an dikkatli gitmek lazım. Biz şu an daha güçlüyüz diye düşünüyorum” dedi.
“HEDEFİMİZ 3 MİLYON TONU 3 BİN İŞÇİ İLE YAPMAK” Kardemir Genel Müdürü Fadıl Demirel, 3 milyon tonu 3 bin işçi ile hedeflediklerini de belirterek, bu açıklamanın şehirde farklı algılandığını ve kitlesel olarak işçi çıkaracağı yönünde söylemlerin yanlış olduğunu söyledi. Bir takım verimlerle ilgili her şirketin kendine özgü hedefleri olduğunu aktaran Demirel, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bizimde verimli çalışabilmek ve çalışan başına çelik üretiminde dünya standartlarında iyi bir noktaya gelmek için bir takım kendimize göre bazı hedeflerimiz var. Bizim sektörümüzde hemen hemen bütün kuruluşun belli hedefleri var. İyi oldukları kötü oldukları bünyesel olarak konular var. Bunlardan bir tanesi işçiliktir. Bizim hedefimiz 3 milyon tonu 3 bin işçi ile yapmak. Bu da kişi başına bin ton çelik yapacağız demektir. Bu önemli bir hedeftir. Dünyada iyi olan şirketler bunu 600-700 ton olarak yapıyor. Kötü olanlar bunu 300-400 ton arasında yapıyor.” Hedefe çok yakın olduklarını anlatan Demirel, şunları söyledi: “Bizim 3 bin 500 civarında çalışanımız var. Biraz daha dikkatli gittiğimizde 3 milyon tona çıktığımızda üretimde bu noktaya geleceğiz. Verdiğimiz ücret azdır çoktur bunlar ayrıdır. İyi eğitimli alt yapısı
Kardemir Genel Müdürü Fadıl Demirel, 18 ay sonra 700 bin ton kapasiteli 120 milyon doların üzerinde 36 dönümlük arazi üzerine bir haddehane kuracaklarını söyledi. sağlam verimli o zaman sizin verdiğiniz ücretten ziyade önemli olan bu yapının kurulmasıdır. Bu yapı kurulduğu zaman insan idaresi ve personel olarak ayakları yere daha sağlam basmış olur. Yoksa buraya verimsiz insanları doldurup düşük ücret vermiş olmanız sizi kurtarmaz. Hele birde verimsiz insanları buraya doldurup yüksek ücret veriyorsanız bu da sizin batmanız anlamına geliyor. Sağlanması gereken burada eğitimli, verimli ve sayısı da dünya literatüründe mukayese edilebilir kişi sayısına ulaştırmaktır. Bizim bu anlamda hedefimiz var. Bunu yaparken kitle olarak insan çıkarmayacağız. Bu sayıyı belli emeklilerle bu hedefe gideceğiz. Bunu zamana yayacağız. Kitle çıkarımı yapmayacağız. Biz tabiî ki verimsiz olan ve şuan performans yönetim sistemini burada uyguluyoruz. Performansa uymayanları çıkarabiliriz. Kitle olarak çıkarma yapmıyoruz. TİS yaptık ve ciddi anlamda yükümüz arttı personelimizin maliyeti ciddi şekilde yükselmiştir. Bunun üzerine verimsiz personeli tutmayız. Adam çıkartmayacak anlamına gelmesin ama bir anda kitle olarak 50-100 kişi olarak işten çıkarma
yapılmayacak. Emekliliği gelenleri ve performansı buraya uymayanlar aldığı paranın hakkını vermeyenler burada yer almayacak. Popülist davranmanın bir anlamı yok. Herkes doğru anlasın. Burası pozitif bir şirkettir. Performansı uymuyorsa ve emekliliği gelenlerle sayımızı 3 bine çekeceğiz. Kitle çıkarımı olmayacak.”
DÜNYANIN 4. BÜYÜK HADDEHANESİ Dünyanın 4. büyük haddehanesini kurmak için yeni bir yatırım yapacaklarını da anlatan Demirel, sözlerini şöyle tamamladı: “18 ay sonra burada 700 bin ton kapasiteli 120 milyon doların üzerinde 36 dönümlük arazi üzerine bir haddehane kuruyoruz. Bu dünyanın dördüncü büyük ve ekipman olarak modern bir haddehaneyi Karabük’e kazandıracağız. Böyle bir haddehane verimli insanların üstünde olabilir. Buraya bir artısı varsa o tarafa dönüşecektir. Bizim için çalışan eleman kafasını işine veren adam bizim için bulunmaz nimettir. Kendisini el üstünde tutarız. Herkes kendini ona göre ayarlar ve burada ona göre yoluna devam eder”
- TEMMUZ 2013 -
15
Ruukki’den, hafif ve uzun ömürlü konteyner Finlandiyalı özel çelik üreticisi Ruukki, Türkiye’nin en eski ticari araç üst yapı ve treyler üreticisi Köse Araçüstü ile birlikte, geri dönüşüm sektöründe yenilik oluşturacak hafif ve uzun ömürlü konteyner geliştirdi
M
ersin’de kullanıma açtığı stok sahası ve yeni ürünleri ile Türkiye hedeflerini büyüten Ruukki, Köse ile birlikte geliştirdiği konteyner ile lojistik firmalarının en temel sorunu olan ağırlığın üstesinden gelerek kaliteden ödün vermeden dara ağırlığı hafifletilerek bir çözüm sunuyor. Bu yıl 9.su düzenlenen geri dönüşüm, Çevre Teknolojileri ve Atık Yönetimi Fuarı “Rewİstanbul”da sektöre tanıtılan konteyner, geri dönüşüm, inşaat ve tarım sektörlerinde, mermer ve seramik sanayinde kullanılabiliyor. Yıllık 2.3 milyon ton çelik üretim kapasitesi ile sektörün yıldızı konumuna gelen Ruukki, Türkiye’de başarılı faaliyetlere imza atmaya devam ediyor. Mayıs ayında kalın Raexçeliklerinin lansmanını Türkiye’de gerçekleştiren Avrupa özel çelik firması Ruukki, bu kez Rew İstanbul fuarında Köse firması ile birlikte tasarladığı hafif ve uzun ömürlü konteynerı sektöre tanıttı. Ruukki’nin aşınma sacı Raex ve yüksek dayanım sacı Optim malzemeleriyle üretilen konteyner, hafif ve uzun ömürlü olması sebebiyle lojistik sektöründe yenilik
16 - TEMMUZ 2013 -
oluşturuyor. Ayrıca bu hafiflik, aracın daha fazla yük kapasitesine ulaşabilmesine ve yakıt tasarrufuna imkan sağlıyor. Köse Ar-Ge çalışmaları, Ruukki Türkiye İç Anadolu Bölge Satış Müdürü Ural Algıer ve Ürün Müdürü TeroRasmus’un katkılarıyla tasarlanan konteyner, kaliteden taviz vermeden hafifletilerek 2.520 kg ağırlığında üretilebiliyor. Mevcut imalatlarda ST37 veya ST52 malzeme kullanılırken, 30 m3 standart bir konteyner taban 6mm, yanlar, ön ve arka levha 4mm sacları ile birlikte 3.700 kg ağırlığını buluyor.
“ÇELİK SACI İLK KULLANAN FİRMALARDAN BİRİYİZ” Kanca lift (hooklift) li bir araç 3-10 konteynera hizmet edebiliyor, bu da kamyonun yükleme sırasında beklemesini en aza indiriyor. Üzerindeki konteyneri (hooklift-kanca lift) hidrolik ekipmanı vasıtası ile uygun yere bırakıyor, yükleme yapıldığında almaya geliyor, bu iş gün içinde defalarca yapabiliyor. Geri dönüşüm, inşaat ve tarım sektörleri,
mermer ve sanayinde kullanılabilen konteyner, kullanıcısına sağlayacağı yenilikler ile farklılık oluşturuyor. Köse Fabrika Müdürü Ahmet Köse, projede neden Ruukki’yi tercih ettiklerini şöyle anlatıyor: ‘Türkiye’de Avrupa’dan gelen çelik sacı ilk kullanan firmalardan biriyiz. Projelerimizde en kapsamlı teknik destek Ruukki tarafından geldiği için ve yüksek kalitesi sebebiyle tercihimizi Ruukki’den yana kullanıyoruz.”
ÖZEL ÇELİK ÜRETİMİNDE AVRUPA DEVİ Finlandiya merkezli özel çelik üreticisi Ruukki, 2009 yılında kendi ofisiyle giriş yaptığı Türkiye pazarında beklentilerin üzerinde hızlı bir büyüme grafiği sergiliyor. Mersin’de açılan 1200 metrekarelik stok sahası sonrasında Türkiye’deki çözüm ortaklarının iş, zaman ve maliyet yükünü hafifleten Ruukki, 30 ülkede 9.000’in üzerinde çalışanıyla hizmet veriyor. 2012 yılında Ar-Ge çalışmalarına 26 milyon Euro yatırım yapan Ruukki, NASDAQOMX Helsinki borsasında işlem görüyor.
Dünya ticaretinin kalbi İstanbul’da attı İhlas Magazin Grubu’nun sponsorlar arasında yer aldığı, 18. Uluslararası İş Geliştirme Forumu ‘Futurallia 2013’, Futurallia Başkanı ve Dünya Ticaret Merkezleri Birliği CEO’su’nun katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi
D
ünyanın KOBİ’lere yönelik en büyük eşleştirme ve iş geliştirme forumlarından kabul edilen Futurallia’nın on sekizincisi İstanbul’da tarihinin en yoğun katılımıyla 5-6-7 Haziran tarihlerinde WOW Kongre
Merkezi Yeşilköy’de gerçekleştirildi. 1990 yılından itibaren her sene Avrupa ve Amerika’nın çeşitli kentlerinde düzenli olarak gerçekleştirilen Futurallia’nın en önemli özelliği, dünyaya açılmak isteyen ve küresel büyümeyi hedefleyen KOBİ’leri
bir araya getiriyor olması. Dünya Ticaret Merkezi Birliği CEO’su Eric R. Dahl: “Türk KOBİ’leri ve Türkiye ile yapılan ticareti önemsiyoruz”
“KOBİ’LERE ODAKLANIYORUZ” Dünya Ticaret Merkezi Birliği CEO’su Eric R. Dahl, 1970 yılında kurulan ve kâr amacı gütmeyen bir yapısı olan Dünya Ticaret Merkezlerinin 100’den fazla ülkede temsilcilikleri olduğunu ve 300’den fazla bölgede faal olarak çalışan küresel bir ağ olduğunu ifade ederek Türkiye’nin bu ticaret ağının en önemli oyuncularından biri olduğunu vurguladı. Sözlerine “Uluslararası ticaret, gelişimin en önemli göstergesi. Biz de bu nedenle KOBİ’lere odaklanıyoruz. Tüm dünyada büyümeyi ve özellikle büyümekte olan piyasalara katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. Bu nedenle Türkiye’deki KOBİ’ler ve Türkiye ile yapılan ticareti son derece önemsiyoruz. Ağımızın çok önemli ve değerli bir merkezi olan İstanbul Dünya Ticaret Merkezi’nde, uluslararası dev bir
18 - TEMMUZ 2013 -
organizasyonun gerçekleştirilmesi de Türkiye’nin önemini vurguluyor” dedi.
“BÜYÜK POTANSİYEL TAŞIYOR” Futurallia Başkanı Dominique Lenoir: “Türkiye ekonomisi dünya ticareti için büyük potansiyel taşıyor.” Futurallia İstanbul 2013’te 2 gün boyunca toplam 8600 iş görüşmesi gerçekleştirildi. Her 4 görüşmeden 1’inin somut olarak iş ortaklığına dönüştüğüne inandığımız, Bugün Türkiye’de 18.’si düzenlenen KOBİ’lerin dünyaya açılmasında etken Futurallia’nın rekor sayıda katılımcıya ulaşmış olmasının küresel ekonomide Türkiye ve Türkiye ile beraber büyüyen KOBİ’lerin dünyada ne kadar önemli bir iş ortağı olarak göründüğünün en somut göstergesidir. Bu görüşmeler sonucunda ortaya çıkacak olan iş birlikleri ise ülkeler arasındaki ticaret için etkin bir platform oluşturmaktadır.” dedi.
Fransız Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Andre Morcon
İSTANBUL CAZİBE MERKEZİ İstanbul Büyükşehir Başkan Vekili Göksel Gümüşdağ: “İstanbul, bölgesinin ticari ve ekonomik aktivitesinde bir öncü şehir, bir fuarlar ve kongreler şehri oldu.” Dünya çapında önemli bir ticari buluşmaya ev sahipliği yapmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Göksel Gümüşdağ, “Her dönem cazibe merkezi olan İstanbul geçmişte olduğu gibi bugün de doğusu ve batısıyla kuzeyi ve güneyi ile “küresel buluşma adresi” olmuştur. Uluslararası siyasetin, küresel ticaret ve finans hayatının, kültür- turizm ve spor dünyasının kalbi İstanbul’da atıyor. Kanal istanbul, 3. Havalimanı, Finans Şehri ve 3. Köprü gibi projeleriyle dünya finans hayatının ritmini hızlandırıyor. Ev sahipliği yaptığı dünyanın önemli fuar ve kongreleriyle dünya ticaret ve ekonomisine yön veriyor. Dünya
Fransa Büyükelçisi Laurent Bili
Futurallia Başkanı Dominique Lenoir
Dünya Ticaret Merkezi Birliği CEO’su Eric R. Dahl
- TEMMUZ 2013 -
19
İstanbul’da buluşuyor. Dünya Ticaretinin kalbi İstanbul’da atıyor.” dedi.
“2023 VİZYONUNA KATKIDA BULUNACAKTIR” TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve İDTM Yönetim Kurulu Başkan Vekili İlhan Parseker: “Futurallia İstanbul 2013, KOBİ’lerimize yeni iş birlikleri ve ihracat olanakları sağlayacak.” OECD raporlarına göre, Türkiye’nin 2008-2010 yılları arasında dünyanın direkt yatırım alanında en ilgi çekici 15. ülkesi konumuna geldiğini ve 2011-2030 yılları arasındaki dönemde de tüm OECD ülkeleri içinde en yüksek büyüme oranına sahip olacağını ifade eden İDTM Yönetim Kurulu Başkan
TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve İDTM Yönetim Kurulu Başkan Vekili İlhan Parseker
20 - TEMMUZ 2013 -
Vekili ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Parseker, “Türkiye olarak kuruluş yıl dönümü olan 2023’te 500 milyar dolarlık bir ihracat hedefimiz var. Bu hedefe ulaşmak için de KOBİ’lerimizin en zorlandıkları konulardan biri olan uluslararası iş ağı oluşturma konusunda desteklemek istedik. Futurallia İstanbul 2013’ün, KOBİ’lerimize kazandıracağı yeni iş birlikleri ve ihracat olanakları ile Türkiye’nin 2023 vizyonuna da katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.
ETKİNLİĞE EN YÜKSEK KATILIM FRANSA’DAN 90’ı aşkın Fransız sirketinin Futurallia İstanbul 2013’te Fransa Büyükelçisi Laurent Bili, Fransız Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Andre Morcon açılış konuşmacısı olarak söz aldı. Fransa
Büyükelçisi Laurent Bili: “İstanbul uluslararası ve bölgesel ölçekte önemli bir hale geliyor.” Türkiye’nin uluslararası pek çok organizasyona ev sahipliği yaptığını ve 2020 olimpiyatları için de aday olduğunu hatırlatan Fransa Büyükelçisi Laurent Bili “Futurallia İstanbul 2013 kapsamında burada yer almaktan mutlululuk duyuyor ve Futurallia ekibine İstanbul’u seçtikleri için teşekkür ediyorum” dedi. Fransa ile Türkiye arasındaki ekonomik iş birliğinin önemini dile getiren ve iki ülke şirketleri arasındaki ortaklıkların arttığını ifade eden Bili, “Fransa, Türkiye’yi, bölgenin diğer ülkelerine geçmek için önemli bir köprü özelliği taşıyor. Türkiye, Fransa’nın 4. ticari partneri, Türkiye için de Fransa 5. ülke durumunda. Zaten burada da pek çok Fransız firma var. Futurallia İstanbul 2013’ün, Fransız ve Türk firmaları ile yeni iş ufuklarına açılacağına inanıyorum” dedi.
“TÜRKLERLE ÇALIŞMAYI ARZU EDEN GİRİŞİMCİLERİZ” İstanbul Büyükşehir Başkan Vekili Göksel Gümüşdağ
Fransız Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Andre Morcon: “Ülke yeni bir rüzgârı solumakta ve bu rüzgar insanları birleştirmekte.” Fransız girişimciler
olarak İstanbul’da bulunmaktan çok mutlu olduklarını ifade eden Andre Morcon, “Biz Türklerle çalışmayı arzu eden girişimcileriz. Türkiye ve dünyanın pek çok yerinden gelen dostlarımızla verimli iş görüşmeleri yapıldı, halklar arasındaki kardeşliğin bu etkinlikle daha da pekişeceğine inanıyorum” dedi.
İHLAS MAGAZİN GRUBU SPONSOR OLDU İhlas Magazin Grubu sponsorluğunda gerçekleştirilen etkinlikte 26 ülkeden 860 katılımcı yerini aldı. Katılımcı sayısına ve İstanbul’a duyulan ilgiye dikkat çeken yabancı katılımcılar Türkiye ile ilgili önemli mesajlar verdi. Yapılan açılış konuşmalarında Dünya Ticaret Merkezleri CEO’su Eric Dahl ve Futurallia Başkanı Dominique Lenoir yaptıkları konuşmalarda Türkiye’de ekonomik olarak büyük potansiyel gördüklerini ve son 10 günde yaşanan olayların demokrasi anlamında hareketlenme olduğunun bir göstergesi olduğunu ifade ettiler.
- TEMMUZ 2013 -
21
Gedik Holding 50. yılında Kaynak, döküm, vana ve eğitim gibi birçok farklı sektörde faaliyet gösteren Gedik Holding, yeni ürün ve teknolojilerini sektöre sunmaya devam ediyor
B
u sene 50. kuruluş yıl dönümünü kutlayan Gedik Holding, 6-9 Haziran tarihleri arasında düzenlenen WIN Metal Working Fuarı’nda sektör temsilcileriyle bir araya geldi. Kaynak, döküm, vana ve eğitim gibi birçok farklı sektörde faaliyet gösteren Gedik Holding, yeni ürün ve teknolojilerini tanıttı. Döküm, vana ve eğitim gibi birçok farklı sektörde faaliyet gösteren, Gedik Holding bünyesinde yer alan Gedik Kaynak da WIN Metal Working Fuarı’nda geniş ürün yelpazesini ve yeni teknolojilerini tanıttı. Gedik Kaynak standındaki kaynak uygulama alanında ziyaretçiler, farklı ürünler ile canlı uygulamalar yaparak ürünlerin kalitesini birebir test etme imkanı buldu. Gedik Kaynak, fuar kapsamında 50. kuruluş yılına özel aktiviteler de düzenleyerek fuar katılımcılarına keyifli anlar yaşattı.
24 - TEMMUZ 2013 -
80’E YAKIN ÜLKEYE İHRACAT Geniş ürün gamı ve yenilikleri ile alakalı açıklamalarda bulunan Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik; “Gedik Kaynak olarak aralarında; Almanya, Amerika, İtalya, Rusya, Özbekistan, Yemen’in de içinde bulunduğu 80’e yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu nedenle iki yıldır İMMİB (İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri) tarafından ‘En Çok Ülkeye İhracat Yapan Orta Ölçekli İhracatçılar’ kategorisinde İhracatın Yıldızı ödülüne layık görülmenin gururunu yaşıyoruz. Hem kaynak sektöründeki başarılı çalışmalarımızı müşterilerimize tanıtmamıza hem de sektörün nabzını tutmamıza olanak tanıyan WIN Metal Working Fuarı da bizler için büyük önem taşıyor” dedi. Fuarda sergilenen “24 Eksenli Senkron Robot Sistemi ise (Quadro Motion)”; bir adet taşıma robotu ile üç farklı tipte kaynak robotunun senkronize hareketler ile konfigüre edildiği ve 24 eksenli esnek yapının koordinasyonunu içeren bir sistem olma özelliğine sahip. Sistem, fikstür ve mekanik sistemlerdeki hata oranını minimize ederek maksimum verimlilikte parça birleşimi yapılmasını sağlıyor.
- TEMMUZ 2013 -
25
Antalya’da 100 bin daire gaz kullanabilir durumda Energaz Genel Müdür Yardımcısı ve Batı Anadolu Bölge Genel Müdürü Hüseyin Işık Deniş, Olimpos Gaz’ın Antalya’da 30 yıllık şebekesinin alt yapısın tamamladıklarını ve kentte 500 bin daireye yetecek şehir istasyonu kurduklarını söyledi
E
nergaz Genel Müdür Yardımcısı ve Batı Anadolu Bölge Genel Müdürü Hüseyin Işık Deniş, Energaz Genel Müdür Yardımcıları Arda Beştaş, Hakan Araş ile Olimpos Gaz Genel Müdürü Fatih Yaşa Rixos Downtown Otel’de Energaz’ın alt şirketi Olimpos Gaz’ın Antalya yatırımlarını anlattı. Energaz Genel Müdür Yardımcısı ve Batı Anadolu Bölge Genel Müdürü Hüseyin Işık Deniş, 2013 yılında Antalya’dan çok şeyler beklediklerini söyledi. 2006 yılından bu yana Antalya’da alt yapı çalışmalarına devam ettiklerini belirten Deniş, “Antalya’nın 30 yıllık şebekesinin alt yapısın tamamladık. Antalya’da çok büyük bir şehir istasyonu, şehir girişi kurduk. Bu istasyon 500 bin daireye yetecek bir istasyon. Şehri besleyecek ana yakım hattı çalışmaları tamamladık. Antalya otogar şehir giriş istasyonundan başlayan omurga Serik ve Belek turizm bölgesine kadar gidiyor. Kentteki konut bölgelerinde başladığımız konut çalışmaları devam ediyor” dedi. Kepez’in Dokuma bölgesinde yatırım yaptıklarını hatırlatan Deniş, “Konyaaltı bölgesinde yatırımlara devam ediyoruz. Konyaaltı bölgesinde büyük bir alanda doğal gazı sağladık. Konyaaltı’nda 2013 yılında yatırımlar kış döneminde de devam
26 - HAZİRAN 2013 -
edecek. Birkaç ay içinde Konyaaltı’nda girilmedik cadde, sokak kalmayacak. Muratpaşa’da bu yıl yatırama başlıyoruz. Meltem, Demircikara Mahallelerinde çalışmalara başlıyoruz. Kundu Oteller bölgesinde çalışmalarımızla otellerin tamamına bağlantı sağladık. Belekte oteller Betüyab’a kapsamındaki 45 otelde çalışmalarımız tamamlandı” diye konuştu. Antalya’da 100 bin dairenin yılın ortasında doğal gaz kullanabilir durumda olacağının bilgisini veren Energaz Genel Müdür Yardımcısı ve Batı Anadolu Bölge Genel Müdürü Hüseyin Işık Deniş, “Energez olarak Türkiye’nin 10 şehrinde çalışmalarımız var. Antalya daha fazla önem veriyoruz. Antalya’da 70 milyon TL yatırımımız var. Yapmaya devam ediyoruz. Buradaki abone sayımız düşük. Şehirde doğal gaz konusu hava kirliliğinin önüne geçmek için doğal gaz kullanılmalı” diye konuştu.
10 ŞEHİRDEN GELEN TECRÜBE Energaz Genel Müdür Yardımcısı Arda Beştaş da Energaz’ın 10 şehirden gelen bir tecrübesi olduğunu belirterek, “Doğalgaz sadece soğuk şehirlerde olan bir ihtiyaç değil. Antalya aralık ve ocak ayları sıcak geçmiyor. Şu an ısıtmada
kullanılan yöntemler ısıtmaya yetmiyor. Antalya’da hava kirliliği de çok fazla. Gaz kullanımı ile hava kirliliğinin önüne geçilebileceğini düşünüyorum” dedi.
GAZ KESİNTİLERİ Türkiye’ye gazın İran, Rusya ve Azarbeycan’dan geldiğini ve kesintiler ile alakalı olarak Beştaş, “İran, Rusya ve Azarbeycan ile ilişkilerimiz kötü görünüyor. Fakat şu ana kadar hiçbir zaman gazımız kesilmedi. Bir dönem basınç sorunu yaşandı. Uluslar arası protokol gereği hiçbir zaman gazınızı kesiyoruz diye bir durum olmaz” dedi
ANTALYA’DA 6 BİNE YAKIN ABONE 2012 yılında Konyaaltı bölgesine yatırımlar gerçekleştirdiklerini hatırlatan Olimpos Gaz Genel Müdürü Fatih Yaşa, “Geçtiğimiz yıl Olimpos Gaz’ın Antalya’da 6 bine yakın abonesi oldu. Bize gelen talepler de var. Bu yıl gelen talepleri daha hızlı değerlendireceğiz. Bu yıl sonuna kadar 15-17 bin abone sayısı ile kapatmayı planlıyoruz. Tüm gaz kullanabilecek bölgelerde aboneler için kampanyalar başlattık” diye konuştu.
Türkiye, Plastik sektöründe dünyanın üretim merkezi olacak İTO Meslek Komiteleri Seçimleri’nde, PAGDER ile Kauçuk Derneği’nin tam destek verdiği adayların oluşturduğu “Değişim Grubu”, sektörün problemlerini çözecek projelerle umut veriyor
İ
TO Meslek Komiteleri Seçimleri’nde “Değişim Grubu”nun vizyonunda Türkiye’yi plastik sektörünün merkezi yapmak var. İTO Meslek Komiteleri Seçimleri’nin en güçlü adaylarının oluşturduğu “DEĞİŞİM GRUBU”, sektöründe değişimi başlatacak projeler ile Türkiye’yi plastik sektörünün üretim merkezi yapacak. “Değişim Grubu”, Türkiye plastik sektöründe hammadde fiyatları artarken ürün fiyatlarının sabit kalması, sektörün hammaddeyi dövizle alırken malını TL ile satıyor olması gibi önemli sorunlara uluslararası projelerle çözüm sağlamayı hedefliyor. Dövizin yükseldiği dönemde kur farkı nedeniyle sektörün zarar ediyor olması, hammadde fiyatları yükselişe geçtiğinde sektörün hammaddeyi zor bulması gibi pek çok sektör sorununa çözümle yaklaşan girişimlerle bu sorunları ortadan kaldıracak. Petrole dayalı plastik hammaddede zengin bir ülke olan Suudi Arabistan ile ortaklaşa oluşturulması düşünülen “Özel Kimya Parkı” ile sektörün hammadde sorununa çözüm getirilecek, mamul üretimindeki bilgi birikimi ile katma değerli projelere imza atacak. Projede kurulması planlanan “Özel Kimya Parkı” ile Suudi Arabistan’ın hammadde zenginliğinin, Türkiye’nin üretim altyapısı ile bütünleştirilmesi hedefleniyor. Bu birliktelik hammadde sorununu çözmüş olacak Türkiye’yi, dünya plastik sektörünün merkezi haline getirecek. ‘Özel Kimya Parkı’nda yıllık 6 milyar dolarlık mamul üretimi planlanıyor. Ardından gelecek petrokimya yatırımları ile mamul üretiminde 4 milyar dolarlık artış hedefleniyor.
- TEMMUZ 2013 -
27
Isıtma-Soğutma hatlarında korozyon tarih oluyor Gelişim Teknik AŞ tarafından distribütörlüğü üstlenilen aquatherm tesisat sistemleri, teknik mükemmelliği ve geniş ürün yelpazesi ile ilerlemeye devam ediyor
G
elişim Teknik AŞ tarafından distribütörlüğü üstlenilen aquatherm tesisat sistemleri, teknik mükemmelliği ve geniş ürün yelpazesi ile dünya çapında 40 yıldır tesisatçıların en çok tercih ettiği ürün olarak yoluna devam etmektedir. Aquatherm’ in geniş ürün yelpazesinde kendine büyük yer edinen ısıtmasoğutma boru sistemleri, aquatherm’in ısıtma-soğutma (fan coil), kalorifer tesisatı ve jeotermal hatlar için özel olarak geliştirdiği bir sistemdir. 20 355 mm arasındaki çaplar için üretimi mevcut olan bu sistemin, talep edildiği taktirde 630mm’ye kadar üretimi yapılabilmektedir. Isıtma-soğutma (fancoil) hatlarındaaquatherm’in tercih
30 - HAZİRAN 2013 -
edilme sebepleri: Özellikle soğutma hatlarında kullanılan siyah çelik boruların terleme neticesinde, dış ve diğer sebeplerle de iç korozyona maruz kaldıkları bilinmektedir. Benzer durum ısıtma hatlarında da görülmektedir. Aquatherm firmasının geliştirmiş olduğu %100 korozyona dayanıklı patentli fusiolen hammaddesinden üretilen aquatherm borular, korozyon hasarlarına son vererek soğutma ve ısıtma sistemlerinin ömrünü arttırmaktadır.
ENERJİ MALİYETLERİNDE TASARRUF Aquatherm’in diğer tesisat sistemlerinin özelliklerine ek olarak, toprak altına
ve beton içine gömülebilen ve metal deaktivatörlüolan bu sistemde antipas boya kullanılmasına gerek yoktur. Isı kaybı, çelik, bakır ve aliminyuma göre çok düşük olmakla beraber, sistem, pompa performansını artırır ve enerji maliyetlerinde tasarruf sağlamakta. Metal sistemlere göreizolasyon ve işçilik maliyetleri daha azdır ve servis ömrü uzundur. Sürtünme kayıpları çok düşük olan bu sistemin sıcaklık dayanımı -20°C ile 90°C aralığındadır ve uzama katsayısı 0,035 mm/mK’dır. Tesisat odalarından (chiller ve kazan) son nokta olan fan coil ünitelerine kadar, tüm boru ve bağlantı parçalarının (vanalar dahil) montajında aquatherm ürünleri kullanılabilmektedir.
Suyun kalite ile dansı “GREZ” gömme rezervuar
32 - TEMMUZ 2013 -
Y
üksek kalite ve estetiğe sahip çevre dostu “Grez “ gömme rezervuarlarımız 6 farklı tip ve 11 farklı model olarak piyasaya sunulmaktadır.. ComfortFit modelimiz komple izolasyonlu olup,hem yoğuşmayı önlemekte hemde sesi minimuma indirgemektedir. Ayrıca tuğla duvar, alçıpan duvar ve alaturka uygulamalarına cevap veren modellerimiz su tasarrufu, sessiz boşaltma özelliği ,ses ve nem yalıtımı ,ek yeri içermeyen HDPE’den mamül yekpare tankı, kolay montajı ile firmamızın teknoloji ve tasarım konusundaki farklılığını ortaya koymaktadır. İki kademeli telomatik boşaltma mekanizması tüm rezervuar modellerimizde kullanılmaktadır. Boşaltma grubu, uzun ömürlü ABS malzemeden üretilmiştir. Silikon malzemeden üretilen sızdırmazlık elemanı kullanılarak kireçlenme ve sertleşmenin önüne geçilmiştir. Farklı renk ve tasarımda kullanıma sunduğumuz banyonuza şıklık kazandıran kumanda panelleri Neva, Saba, Buse tüm modellerimiz ile kullanılabilmektedir. “Kalite insan içindir” sloganı ile yola çıkan firmamız, ISO 9001-2008 ve Ce belgesini almıştır. Firmamız en iyi kaliteyi en iyi fiyatlarla kullanıcının hizmetine sunmak için çalışmaya tüm gücüyle devam edecektir.
Rems Türkiye pazarında büyüyor Türkiye’nin büyümesi ile aynı hızda bir büyüme sergileyen Rems Türkiye, Türkiye’de yakın dönemde yatırım startı verecek. Yeni yatırım yanında personel sayısını da artırmayı hedefleyen Rems Türkiye, daha güçlü ve sağlam adımlarla koşmaya devam edecek
36 - TEMMUZ 2013 -
T
eknoloji ve kaliteyi güzel bir şekilde birleştiren Rems’in sarı siyah el aletleri bugün Türkiye pazarında önemli bir yere sahip. Özellikle boru işleme makineleri ve aletleri konusunda dünya lideri olan Rems, yaptığı yeniliklerle tesisat işleri ile uğraşan sanatkar kesiminin işlerini kolaylaştırmaya devam ediyor. Profesyonel makine ve el aletlerinden oluşan geniş ürün yelpazesini yüksek Ar-Ge teknolojisi ile sürekli geliştirdiklerini ve önümüzdeki dönemde pazara yeni ürünler sunmaya devam edeceklerini beliren Rems Türkiye Genel Müdürü B. Özer Çoğum; “Yüksek kaliteli, sağlam ve profesyonel ürünleri çok uygun fiyatlarla, kullanıcılarla buluşturmaya devam edeceğiz” dedi. Ana hedeflerinin artık Türkiye’de her yerde olmak olduğunu söyleyen Rems Türkiye Genel Müdürü B.Özer Çoğum ile Rems Türkiye’nin yakın dönemde yapacakları ve faaliyetleri ile alakalı bir söyleşi gerçekleştirdik.
Öncelikli olarak B.Özer Çoğum’u tanıyarak başlayalım?
“İskenderun doğumluyum. 43 yaşındayım. Makine Mühendisiyim. İlk olarak Almanya’da ihracat Müdür olarak işe başladım. Burada 2 yıl kadar görev yaptım. Daha sonra General Elektrik’e transfer oldum. General Elektrik’te de İhracat Müdürü olarak görev yaptım. Burada ağırlıklı olarak Arap ülkelerine ve Türkiye’ye baktım. Burada ise 7 yıl kadar bir dönem görev yaptım. Daha sonra bir Japon firmasında görev yaptım. Bu süreçte Türkiye ile işler yapıyorduk. Ve Japonlar Türkiye’ye gelmemi ve burada ofis açmamı söylediler. Türkiye’ye geldim ve Kozyatağı’nda bir ofis açtım. Burada 12 kişilik bir ekiple 2 sene kadar çalıştık. İlerleyen dönemde tekrar başka nedenlerden dolayı Almanya’ya dönüş yaptım. Bu süreçte 50 kişilik bir firmayı almıştım ve kendi işimle uğraşıyordum. Burayı da daha sonra devrettim. Ve farklı iş arayışları içine girdim. Bu süreçte Rems ile tanıştım. Ve Almanya’dan Türkiye Rems’in başına Genel Müdür olarak geldim.”
“PAZARIN ÖNCÜSÜYÜZ” Rems Türkiye’nin gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? “Rems, Türkiye’de 2005 yılında faaliyetlerine başladı. Ve Türkiye’de şubesini açtı. Fakat Rems 103 yıllık bir aile şirketi. Rems Türkiye, ilk olarak Avrupa yakasında kurulur, fakat daha sonra Anadolu yakasına taşınır. Şu an Anadolu yakasında faaliyetlerini devam ettirmektedir. Biraz geriye gidecek olursak, 2005 yılındaki Rems ile şimdiki Rems arasında ciddi bir büyüme var. Şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim; kendi sektöründe pastadan hatırı sayılır bir payı Rems almaktadır. Bu konuda da pazarın öncüsüyüz. Rems Türkiye, bu zamana kadar Türkiye’de yapılamayan birçok şeyi yaptı. Bunlar arasında Rems, Türkiye’de bir değişiklik yaparak transporter araçlara demo ürünleri koyarak, kullanıcının birebir uygulama ve demo yaparak, makineyi elinde tutarak benimsemesini sağladı. Rems her zaman ürünlerinin arkasında durmaktadır. Bu anlamda Rems ürünlerini kullanıcılara göstermekten de korkmuyor. Çünkü Rems’in ürünlerinin belli bir kalitesi var. Aynı zamanda demo uygulamasını pazarda ilk olarak Rems yaptı. Şu anda Türkiye genelinde, 7 bölgede personelimiz mevcut. İlerleyen dönemlerde bu sayıyı daha ileri seviyelere taşımayı hedefliyoruz. 2010 yılından beri ciddi bir büyüme gösteriyoruz. Bu büyüme trendini daha yukarılara taşımak için uğraş veriyoruz. 2013 yılında da yine aynı şeklide 2012’ye oranla % 25 oranında büyümeyi hedefliyoruz.”
Rems Türkiye Genel Müdürü B.Özer Çoğum
Bölgelerdeki çalışma şekli nasıl olacak? “Ağırlıklı olarak bayilik sistemi ile çalışıyoruz. Bölge bayileri oluşturuyoruz. Bölgelerde doğru iş ortakları bularak, onları yönlendiriyoruz. Burada bölge sorumlusu arkadaşlarımız bayiler ile bizim aramızdaki koordineyi sağlamaktalar. Böylelikle hem bayii kanalı ile hem eleman kanalı ile ve merkez ile 3 koldan Rems Türkiye olarak ustalara ulaşıyoruz. Şunu rahatlıkla söylemek mümkün; artık Rems denince sağlamlık akla geliyor. Diğer yandan 2012 yılı bizim için önemli bir yıldı. Ve 2012’yi başarılı bir şekilde kapattık. 2013 yılında bu başarımızı ikiye katlayacağız. Artık Rems’in her yerde olması için uğraş veriyoruz. 2013’te bunu hedefliyoruz. Daha önceden küçük iş ortakları ile çalışmalarını sürdüren Rems, artık bu sistemi tamamen değiştirerek, her yerde herkesle çalışmayı hedeflemekte.”
- TEMMUZ 2013 -
37
REMS USTA EĞİTİMLERİ DEVAM EDECEK Rems Türkiye, elektrikli el aletlerinde hangi ürünler ile yer alıyor? “Rems’in ana iş kolu boru işleme makinalarıdır. 2005 yılında beri Rems Türkiye olarak Türkiye’de diş açma ve boru üzerine çalışmalar yapıyoruz. Bu alanda Amigo 2 lokomotif ürünlerimizdendir. Artık sistem biraz daha değişti. Ve 2013’te presleme sistemi geldi. Artık Avrupa’da artık dişli sistem kullanılmıyor. Fakat Türkiye’de bunu oturtamadık. Bunun nedeni ise, ustaların teknolojiye kapalı olması. Bir zaman dişli sistem Amigo 2’yi anlatırken zorluk çekmiştik. Daha sonra geldiğimiz noktada Amigo 2 en çok satılan ürünlerimiz arasında ye almaktadır. Rems Presleme makineleri % 100 sızdırmazlık garantisi veriyor. 2013 yılındaki hedeflerimizden biri de pres teknolojilerini, pres sistemlerini Türkiye’deki tesisatçı ustalarına anlatmak. Bu konu ile alakalı olarak Türkiye genelinde ustalara yönelik olarak 2012 yılında yaklaşık olarak 10 il’de seminer verdik. Bu eğitimlerimiz aralıksız olarak aynı şekilde devam edecek.
REMS ARTIK HERYERDE OLACAK Yeni bayii ağları olacak mı? Ayrıca Rems olarak öne çıkardığınız ürün var mıdır? “Yenilikler muhakkak olacak. Önceki dönemlerde çok büyük bayiler bulup, bunlar aracılığı ile de tali bayiler oluşturuyorduk. Fakat bu sistemin önümüzü tıkadığını fark ettik. Yaptığımız toplantılar neticesinde Rems Türkiye,
38 - TEMMUZ 2013 -
REMS TÜRKİYE, BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR Rems Türkiye’nin bu kadar hedefleri varken Türkiye’den çekilecek mi? “Pazardaki rakiplerimiz Rems Türkiye, Türkiye’den çekilecek şeklinde söylemlerde bulunuyorlar. Böyle bir şey yok. Aksine Türkiye’de Rems daha da büyüyecek. Hata ilerleyen dönemlerde Rems Türkiye, Türkiye’de yatırım startı verecek. Bunun ile alakalı olarak yer arayışımız var. Rems Türkiye olarak yeni yatırım yanında personel sayımızı da artırmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda Almanya’daki yönetimimiz Türkiye pazarına büyük bir önem veriyor.”
REMS’TE EĞİTİM HİÇ BİTMİYOR Rems Türkiye’nin satış sonrası teknik destekleri hakkında bilgi verir misiniz? olarak her yere ulaşmaya karar verdik. Artık tanıtımlar noktasında olsun diğer mecralarda olsun Rems’i sık sık duyacağız. En büyük hedefimiz Rems’in görünürlüğünü artırmak.”
Rems’in Ar-Ge faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? “Almanya’daki teknik ekibimiz çok güçlü. Ar-Ge faaliyetlerimizi iki grup yürütmektedir. Birinci grup mevcut ürünleri daha iyi nasıl yapabiliriz bunu araştırmakta. İkinci grup ise pazar araştırması ile uğraşmakta. Bu konuda pazarda hangi ürünler işleri daha kolaylaştırıyor. Her iki grupta sürekli bunların araştırması ile uğraşmakta. Diğer yandan yeni ürünleri pazara sunmadan ilk olarak kendimiz deniyoruz. Daha sonra piyasaya dağıtıyoruz. Ve dağıttığımız ürünlerin geri dönüşlerini bekliyoruz. Gelen taleplere göre hangi ürünü daha iyi nasıl yapmamız lazım bunların hepsinin kontrolleri yapılıp, testlerden geçirdikten sonra pazara sunuluyor. Ayrıca 2013’te Rems’in yeni ürünleri olacak. Bunlar sürpriz. Çıkınca hep beraber göreceğiz.”
Rems Türkiye’nin hedefleri nelerdir? Nerede olmayı hedefliyorsunuz? “Rems Türkiye, pazardaki pastanın büyük dilimini zaten alıyor. Amacımız bu dilimi biraz daha büyütmek. Rems Türkiye olarak 2009’dan beri hedeflerimizi sürekli olarak büyütüyoruz. Bu hedeflerimizi de her gün artırmaya devam ediyoruz. 2013’te de bu hedefimizi % 25 oranında büyüteceğiz. Aynı zamanda Rems Türkiye, Teknik Meslek
Liseleri’nde, Meslek Yüksek Okulları’nda, Üniversiteler’de eğitimler veren ürünlerini birebir kullandırmaktadır. Şu ana kadar; Meksa Vakfı (Meslek Edindirme Vakfı) Adana, Mersin ve Diyarbakır şubelerinde 3 tane teknik atölye kurduk. Hatta buralarda yaklaşık olarak 1000 üzerinde madde bağımlısı öğrencinin topluma kazandırılmasında katkıda bulunduk.”
2012 Rems Türkiye açısından nasıl geçti? 2013 hedefleriniz nelerdir? “2012 yılını güzel bir şekilde kapattık. 2012 yılında belirlediğimiz hedeflere ulaştık. Rems Türkiye olarak 2012’yi başarılı bir yıl olarak geride bıraktık. Diğer yandan 2013 yılının ilk aylarında beklentilerimizin altında bir sezon geçirdik. Fakat Mart ayı itibari ile hedeflerimizin üzerine çıktık. Ve yine aynı doğrultuda devam ediyoruz. Ana hedefimiz ise Türkiye’de her yerde olmak. Her mağazada olmak. Bunların yanında eğitime de büyük destek vereceğiz. Ankara’da Ostim Meslek Yüksek Okul’unda eğitimlerimiz olacak. Öğrencilere kurs vereceğiz. Bunun karşılığında öğrencileri sertifikalandıracağız. Satışların yükselmesi açısından da fiyat indirmekten ziyade insanlara kaliteyi anlatacağız.”
Yapı market kanadında yer alacak mısınız? “Rems Türkiye olarak yapı market kanalında yer almayacağız. Ayrıca internet üzerinden de herhangi bir satış yapmayacağız. Bayilerimiz yani iş ortaklarımızla büyümeyi öngörüyoruz.”
“Rems Türkiye’nin Türkiye genelinde 19 tane servisi mevcut. Geldiğimiz noktada Türkiye’nin her yerinde yer almaktayız. Bunun nedeni ise; son kullanıcılar daha sonrasında firma ürünün arkasında ne kadar duracak, hep bunu düşünüyor. Biz bunların önüne geçmek için Rems Türkiye’nin nasıl her yerinde yer alıyorsa, servisleri de her yerinde yer almalı dedik. Ve bununla alakalı olarak belli pilot iller belirledik. Şu anda 19 il’de teknik servis hizmeti sunuyoruz. Ayrıca Rems ürünleri 2 yıl garantilidir. Kısaca Rems’te eğitim hiç bitmiyor. “
REMS TEKNOLOJİ’DE DE ÖNCÜ Toparlamak gerekirse son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir? “Rems’in teknolojik anlamda ne kadar önde olduğunu anlatmak için şunu söylemekte yarar görüyorum. Rems Almanya’yı rakiplerimiz presler ile alakalı ilgili yerlere Almanya’da şikayet etmişlerdi. Gelip denetleme yapıldı. Sonuç olarak denetleyenler, “Sizi neden şikayet ettiler anladık. Teknolojiniz çok ileri de rakipleriniz sizi çekemiyor” dediler. Hatta Rems’in ileri bir teknoloji çalıştığımız için de ödül verdiler. Bu da başarımızı taçlandırmış oldu. Rems Türkiye, 2009 yılında beri hedeflerini gerçekleştiren bir firma. Sürekli yükselişe geçiyor. 2013’te de büyüme hedeflerinde çok sağlam adımlar atarak yıla başladık. Ve bu sağlam adımları devam ettiriyoruz. Trend sürekli yükseliyor. Rems Türkiye, Türkiye ile büyüyor. Rems Türkiye, Türkiye’deki faaliyetleri ile alakalı 2015 projeksiyonu ile yola emin ve sağlam adımlarla devam ediyor.”
- TEMMUZ 2013 -
39
Pvc ve Pe Boru Alımı
Pvc, Pe Boru ve Ek Parçaları Alımı
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Ankara / Altındağ Kurum Adı: İller Bankası Anonim Şirketi Üstyapı Uygulama Dairesi Başkanlığı İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/83956 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri
İhale Tarihi: 2 Ağustos 2013 Cuma İhalenin Yapılacağı İl: Ankara / Altındağ Kurum Adı: İller Bankası Anonim Şirketi Üstyapı Uygulama Dairesi Başkanlığı İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/74846 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri
Cnc Boru Bükme Makinası
Koruge Boru Alımı
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 30 Temmuz 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Balıkesir Kurum Adı: Savaşlar Tesisat Taahhüt ve Ticaret Ltd. Şti İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: İstihbarat Şartname Bedeli: İlan metninde Bulunduğu Bölümler: Sanayi makinesi alımı, motor alımı, onarım, bakım, montaj ve yedek parça alımı ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri
İhale Tarihi: 1 Ağustos 2013 Perşembe İhalenin Yapılacağı İl: Burdur Kurum Adı: Burdur İl Özel İdaresi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/86645 Şartname Bedeli: 150 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri
40 - TEMMUZ 2013 -
Hdpe Esaslı Koruge Boru ve Ek Parçaları Alımı
Pe 100 Boru ve Bkv Alımı
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 7 Ağustos 2013 Çarşamba İhalenin Yapılacağı İl: Denizli / Serinhisar Kurum Adı: Serinhisar Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/89899 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Hurda, Hırdavat, Bakım onarım aletleri, Araç lastiği ve Yedek parça ihaleleri
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Giresun Kurum Adı: Giresun Özel İdaresi İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/90525 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri
Df Boru ve Parçaları Alımı
Polietilen Boru Alımı
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: İstanbul / Eyüp Kurum Adı: İstanbul Su Ve Kanalizasyon İdaresi İski Genel Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/69342 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı ihalenin Yapılacağı İl: İstanbul / Eyüp Kurum Adı: İstanbul Su Ve Kanalizasyon İdaresi İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/86166 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri
42 - TEMMUZ 2013 -
Polietilen Boru Alımı
Doğalgaz Dönüşüm İşi
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: İstanbul İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/**166 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri
İhale Tarihi: 29 Temmuz 2013 Pazartesi İhalenin Yapılacağı İl: Afyon İhale Türü: Yapım İşi İhale Kayıt No: 2013/**743 Şartname Bedeli: 50 TL Bulunduğu Bölümler: Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri
Doğal Gaz Malzemeleri Alımı
Muhtelif Profil, Çelik Çubuk ve Boru
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 22 Temmuz 2013 Pazartesi İhalenin Yapılacağı İl: Ağrı İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: Yerel Gazete Şartname Bedeli: 50 TL Bulunduğu Bölümler: Hurda, Hırdavat, Bakım onarım aletleri, Araç lastiği ve Yedek parça ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Tekirdağ İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/**190 Şartname Bedeli: 20 TL Bulunduğu Bölümler: Demir,Tel örgü, Çelik malzeme alımı, Metal, Ahşap, Plastik Doğrama ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri
- TEMMUZ 2013 -
43
Boru Hatlara İzolasyon Yaptırılacaktır
Hortum Komplesi Alımı
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 2 Ağustos 2013 Cuma İhalenin Yapılacağı İl: Eskişehir / Seyitgazi Kurum Adı: Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü Kırka Bor İşletme Müdürlüğü İhale Türü: Yapım İşi İhale Kayıt No: 2013/92823 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri -İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri
İhale Tarihi: 1 Ağustos 2013 Perşembe İhalenin Yapılacağı İl: Kayseri / Kocasinan Kurum Adı: 2 Ana Bkm Mrk Milli Savunma Bakanlığı Genel Kurmay Başkanlığı Bağlıları Ve Müsteşarlık İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/76050 Şartname Bedeli: İlan metninde Bulunduğu Bölümler: Hurda, Hırdavat, Bakım onarım aletleri, Araç lastiği ve Yedek parça ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri
Korigatör Boru, Muflu Boru ve Parçaları Alımı
Doğal Gaz Boru Hattı Deplasesi
İHALE BİLGİLERİ
İHALE BİLGİLERİ
İhale Tarihi: 6 Ağustos 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Tokat Kurum Adı: Tokat Belediye Başkanlığı İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/91915 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Demir,Tel örgü, Çelik malzeme alımı, Metal, Ahşap, Plastik Doğrama ihaleleri
İhale Tarihi: 31 Temmuz 2013 Çarşamba İhalenin Yapılacağı İl: Ankara İşin Yapılacağı İl: Konya Dosya Görülecek İl (ler): Ankara İhale Türü: Yapım İşi İhale Kayıt No: 2013/**454 Şartname Bedeli: 250 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri
44 - TEMMUZ 2013 -
2012
46 - HAZİRAN 2013 -
- HAZİRAN 2013 -
47
012 2012
Not: Navlun fiyatları port to port olarak baz alınmalıdır. Navlun fiyatları Imcosuz ve Prepaid yüklemeler için geçerlidir. Geçerlilik Süresi 31.05.2013 tarihine kadardır. Liman lokal masrafları ve dahili nakliye dahil değildir. Fiyatlarımız ihracat navlun fiyatlarıdır.
48 - HAZİRAN 2013 -
KISALTMALAR 20’DC : 20’FEET STANDART DRY CONTAINER 40’DC : 40’FEET STANDART DRY CONTAINER 40’HC : 40’FEET HIGH CUBE DRY CONTAINER PB : PARA BIRIMI T/T : TRANSIT TIME
Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği (DÇÜD) Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan
50 - TEMMUZ 2013 -
Çelik üretimindeki düşüş devam ediyor Türkiye’nin ham çelik üretimindeki gerileme eğilimi, yavaşlayarak da olsa Nisan ayında da devam etti. Nisan ayında 2.87 milyon ton seviyesinde gerçekleşen ham çelik üretimi, 2012 yılının aynı ayına göre % 0.7, bir önceki aya göre ise % 3.8 oranında geriledi
D
üşüş eğiliminin yavaşlaması nedeniyle, Ocak ayında % 8.8, yılın ilk çeyreğinde ise % 5.9 seviyesinde bulunan Türkiye’nin ham çelik üretimindeki gerileme, Ocak-Nisan döneminde % 4.6’ya düştü ve Türkiye’nin ham çelik üretimi 11.36 milyon ton seviyesinde kaldı. Hem uzun ürünlerin yarı mamulü konumunda bulunan kütük, hem de yassı ürünlerin yarı mamulü konumunda bulunan slab üretimi, geçen yıla göre gerileme gösterdi. Üretim yöntemi açısından bakıldığında, üretimin % 70’ini gerçekleştiren hurda tabanlı çalışan elektrik ark ocaklı tesislerin üretimleri % 10.7 oranında gerilerken, yüksek fırınlarda üretim yapan entegre tesislerin üretimlerinin % 13.4 oranında arttığı görüldü. Elektrik ark ocaklı tesislerin ham çelik üretimlerindeki keskin gerileme, ağırlıklı bir şekilde girdi maliyetleri ile nihai ürün fiyatları arasındaki marjların daralmasından kaynaklandı. Türkiye’nin ham çelik üretiminin % 4.6 oranında gerilediği Ocak-Nisan döneminde, dünya ham çelik üretimi % 2 oranında artış gösterdi. Global çelik üretimindeki artışta, Çin başta olmak üzere, Asya’nın üretim artışı etkili oldu. Ancak Türkiye’nin üretimindeki gerileme, ilk defa Çin hariç dünya çelik üretimindeki % 1’lik gerilemeden çok daha yüksek bir seviyede gerçekleşti. Üretimdeki yüksek oranlı gerileme eğilimi nedeniyle Türkiye, uzun bir süre sonra 2013 yılının Nisan ayında, dünya üretim sıralamasında bir sıra geriye düştü ve 9. sırada yer aldı. Ocak-Nisan dönemi itibarıyla, hâlen 8. sıradaki yerini koruyor olmasına rağmen, üretimdeki yavaşlama eğiliminin devam etmesi halinde, Ocak-Mayıs döneminde Türkiye’nin 9. sıraya düşmesi ihtimali ortaya çıktı. Türkiye’nin toplam nihai çelik ürünleri üretiminin, % 0.7 oranında düşüşle, 11.45 milyon tonda kaldığı yılın ilk dört aylık döneminde, genellikle inşaat sektörü tarafından tüketilmekte olan uzun ürünlerin üretimi % 4.4 oranında düşüşle, 8.15 milyon tona geriledi. Türkiye’nin toplam nihai çelik ürünleri tüketimi, % 3.2 oranında artışla, 9.24 milyon tona ulaşırken, uzun ürün tüketimi % 1.8 oranında düşüşle, 4.49 milyon ton seviyesinde kaldı. Tüketimdeki artış, yassı ürün tüketimindeki % 8.8’lik artıştan kaynaklandı. Ham çelik ve nihai çelik ürünleri üretiminin düştüğü bir dönemde, tüketimin artış eğilimi gösteriyor olması,
- TEMMUZ 2013 -
51
Türkiye’nin çelik tüketiminin artan oranlarda ithalat ile karşılanmasından kaynaklandı. Toplam çelik ürünleri ihracatının % 6 oranında arttığı OcakNisan döneminde, ithalatın % 34.8 gibi oldukça yüksek bir oranda arttığı, üstelik bu yükselişin önemli bir kısmının iç piyasada kapasitenin atıl durumda kaldığı yassı ürünlerde yaşandığı görüldü. Tüm bu olumsuzluklar yaşanırken, 14 Mayıs 2013 tarihinde yürürlüğe giren, genişliği 500 mm’den büyük soğuk hadde yassı çelik ürünlerine yüzde 10 oranında gümrük vergisi getirilmiş olması, yassı çelik piyasasında bir miktar iyileşme yaşanabileceği yönünde ümit verdi. Bu arada Cezayir’de açılışı yapılan Tosyalı Holding çelik tesisi de, Türk çelik sektörünün global seviyede bir ağırlığa sahip olma yönünde emin adımlarla yürüdüğünü göstermesi açısından gurur kaynağı oldu. İÇDAŞ’a verilen en temiz sanayi tesisi ödülü ise, çelik sektörümüzdeki gelişmenin, sürdürülebilir bir zeminde gerçekleştirildiğini gösterdi. Yaşanan tüm sıkıntılara rağmen, İstanbul Havaalanı, 3. Köprü, hızlı tren, otoyol ve kentsel dönüşüm projeleri başta olmak üzere, çok sayıda projenin istikrarlı bir şekilde hayata geçirilmeye devam edilmesi, geleceğe yönelik beklentileri olumlu yönde etkiliyor. Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Antonio Tajani’ni 16 Mayıs 2013 tarihinde Eurofer tarafından düzenlenen Avrupa Çelik Günü Konferansı’nda yaptığı konuşma, Avrupa Birliği’nin çelik sektörüne verdiği önemi ortaya koyuyor. Bu cümleden olarak, AB Komisyonu’nun tek taraflı bir şekilde atacağı adımların önüne geçilmesi ve özellikle hurda ihracatı konusunda getirilmesi planlanan sınırlamaların engellenmesi, Türk Çelik Sektörü için hayati önem taşıyor.
GÜMRÜK BİRLİĞİ REVİZYONU AKTÇ İLE STA’YIDA İÇERMELİ Ekonomi Bakanlığımızın, uzun bir süreden beri, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki Gümrük Birliği’nden şikayetçi olduğu biliniyor. Ancak söz konusu şikayetler, AB Komisyonu tarafından kayıtsız bir şekilde karşılanıyor. Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki dış ticaret rakamlarına bakıldığında, söz konusu kayıtsızlığa dayalı ilişkinin mevcut zeminde sürdürülmesinin mümkün olmadığı net bir şekilde ortaya çıkıyor. Gümrük Birliği Anlaşması’nın yürürlüğe girdiği 1996 yılından 2012 yılına kadar olan dönemde, Türkiye AB’den 210 milyar dolar tutarında net ithalat gerçekleştirmiş bulunuyor. AB’deki durgunluk nedeniyle, 2011 ve 2012 yıllarında AB’den yapılan yıllık net ithalatın 30 milyar dolar seviyelerine kadar çıktığı gözleniyor. AB ile aramızdaki ticaret aleyhimize büyürken, AB tarafından yapılan her Serbest Ticaret Anlaşması, Türkiye’nin aleyhine işleyen mevcut durumu daha da ağırlaştırmaya devam ediyor. Son olarak Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan tarafından yapılan açıklamalar,
52 - TEMMUZ 2013 -
Türkiye’nin bu konudaki rahatsızlığını açıkça ortaya koyuyor. Benzer durum, Avrupa Kömür Çelik Topluluğu (AKÇT) ile Türkiye arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması bakımından da geçerliliğini koruyor. Anlaşmanın imzalandığı 1996 yılından bu yana, AB ile aramızdaki çelik ürünleri dış ticareti, Türkiye’de mali krizin yaşandığı ve talebin keskin bir şekilde daraldığı 2001 yılı hariç, sistematik bir şekilde Ülkemiz aleyhine açık vermiş bulunuyor. 1996 yılından bugüne AB’den yapılan net çelik ithalatının 14.2 milyar dolara ulaştığı, hurda da dahil edildiğinde, net ithalatın 44 milyar dolara çıktığı hesaplanıyor. AB ile aramızdaki çelik dış ticaret açığı, son yıllarda AB’nin ekonomisinde yaşanmakta olan problemler dolayısıyla tüketimin azalmasının da etkisiyle, giderek artmaya devam ediyor. 2012 yılında, 2.4 milyar dolar seviyesine kadar ulaşan AB’den yapılan net çelik ürünleri ithalatında, 2013 yılının ilk çeyreğinde AB’deki hafif toparlanmanın da etkisiyle mevzi bir daralma gözlense de, açığın tümüyle kapanması mümkün görünmüyor. Sürekli bir şekilde aleyhimize gelişen mevcut duruma ve AB’nin Türkiye’ye yönelik ihracatının yüksek seyrini sürdürmesine rağmen, Türkiye ticari ortağı gördüğü AB ile ticaretini ortaklık çerçevesinde değerlendirirken, Avrupa Birliği 1996 yılından bu yana Türkiye’ye karşı 3 defa damping soruşturması açmış ve 1 kez de ABD’nin Section 201 önlemine paralel olarak, ticaret sapması olasılığını ileri sürerek kapsamlı bir korunma tedbiri uygulamış bulunuyor. Avrupa Birliği, Türkiye’ye sağladığı imkânları, Türkiye’nin onayı olmadan diğer ülkelere de sağlarken, Türkiye çelik ürünleri açısından Avrupa Birliği’ne adeta özel bir pazar oluşturmuş bulunuyor. Son olarak Güney Kore ile yapmış olduğumuz Serbest Ticaret Anlaşması’nda, Kore menşeli soğuk haddelenmiş paslanmaz çelik ithalatı için % 2 gümrük vergisinin kaldırılmasından rahatsızlık duyan ve bunun Güney Kore’ye özel imkânlar tanınması anlamına geldiğini belirten Avrupalılar, yıllardır Cezayir, Meksika ve Güney Afrika ile yapılan Serbest Ticaret Anlaşması’nın Türkiye’ye de uygulanması, Türkiye’nin de bu imkânlardan yararlandırılması yönündeki taleplerimizi göz ardı ediyor. Diğer taraftan, Avrupa Birliği Anlaşmanın hükümlerini kendi çıkarları doğrultusunda tek taraflı olarak değiştiriyor. İkili bir anlaşmanın mantığı ile bağdaşmayan bu durumun kesinlikle düzeltilmesine ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle, Avrupa Birliği ile aramızdaki Gümrük Birliği bazındaki ilişkiler gözden geçirilirken, çelik sektörü ile ilgili hususların unutulmaması ve bilhassa uç teknolojilere yönelik yüksek katma değerli ürünlerin üretimine yönelik devlet yardımlarına izin verilmesi, AR-GE ve çevre yatırımlarına yönelik mevcut kısıtlamaların kaldırılması hususları, çelik sektörümüz açısından hayati önem taşıyor.
- TEMMUZ 2013 -
53
Size anayasa verelim!
Denge
M. Ali Özbudun mehmetali.ozbudun@tg.com.tr
54 - TEMMUZ 2013 -
Ehlen ve sehlen! Mısır’daki darbeyi, müthiş bir el çabukluğuyla gerçekleştiren çağdaş firavunlara bir teklifim var. Anlaşıldığı kadarıyla, önümüzdeki yıl içinde “güdümlü ve kontörlü demokrasiye” geçmeyi planlıyorsunuz. Diyorum ki.. Anayasa çalışmalarınızda, bizim 1982 Anayasası’ndan yararlanabilirsiniz.?1982?Anayasası,?her bakımdan dört dörtlük bir darbenin ürünüdür. Yıllar itibariyle pek çok değişikliğe uğramıştır; şimdilerde, modifiye otomobilleri andırmaktadır. Sayın firavunlar.. Bu anayasa, bizi otuz yıl idare etti, sizin coğrafyanızda “en az elli yıl” herhangi bir sıkıntı çıkarmaz. Tepe tepe kullanırsınız. Size, anayasamızın hiç değişiklik yapılmamış olan “organik-katkısız” versiyonunu tavsiye ediyorum. *** Gelelim, 1982 Anayasası’nın vaktiyle barındırdığı faziletlere ve parlak siciline: -Devletin diliyle yazılmıştır. Devleti, vatandaşına karşı “koruyan ve kollayan” bir anayasadır. -İç?ve?dış?şoklara?dayanıklıdır. Kırmızı çizgilerle donatılmıştır. Toplum mühendisliğine soyunan kadrolar için idealdir. -Gerektiğinde, bir “yargı iktidarına” (juristocracy) rahatlıkla zemin hazırlayabilir. -Her türlü jakoben yoruma açıktır. Orduya ihtiyaç duymadan kotarılabilecek sivil darbelere meşruiyet oluşturmak bakımından biçilmiş kaftandır. Dahası.. -Anayasa yargısını ve idari yargıyı kontrol ettiğiniz sürece, hiçbir problemle karşılaşmazsınız. -Başta siyasi partiler kanunu olmak üzere, gerekli yasal değişiklikleri de yaparsanız, anayasadan maksimum düzeyde yararlanabilirsiniz. -Görülen lüzum üzerine, değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek hükümlerin arkasına kurnazca gizlenerek, hukuk dışı tasarruflarınızı harekete geçirebilirsiniz. *** 1982 Anayasası öylesine tuhaf bir metindir ki.. -Muhalefetteyken size batan bazı maddeler olabilir, fakat iktidara geldiğinizde onları değiştirmeye kıyamazsınız. Nefret ettiğiniz maddeler, bir süre?sonra,?janjanlı (yanar döner) kumaş gibi görünmeye başlar. Mesela.. “Azizim, bu madde o kadar güzel yazılmış ki, vaktiyle partimizi ezmesine?rağmen şimdi bize hizmet ediyor” diyebilirsiniz. *** Netice itibariyle.. -Anayasa dediğiniz, beygir gibidir, sahibine göre kişner. Sayın firavunlar.. -1982 Anayasası, lafzıyla ve ruhuyla tam size göre. Söylemedi demeyin!
Kusur ayıbı
Pazarola
Prof: Dr. İsmail Kaya ismailkaya@gmail.com
Prof. Dr. İsmail Kaya, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Pazarlama Anabilim Dalı Başkanıdır. Kendisine ismailkaya@gmail.com adresinden ulaşılabilir. Başka yazıları için, http://pazarola.blogspot.com, http://pazarlamabitanedir. blogspot.com ve http://pazarlamazekasi.b logspot.com blogları ziyaret edilebilir.
56 - TEMMUZ 2013 -
Pazarlamayla satışı, reklamla halkla ilişkileri, hatırgönülle profesyonelliği, bilimsellikle filimselliği birbirinden ayırt edemediğimiz, kâğıttan kaplanları ormanın hakimi bildiğimiz;?kargalar?ötünce?bülbüllerin sustuğu, hemen her şeyin birbirine karıştığı bir dünyada insan?bazen?ümidini?kaybedebiliyor. Pazarlama, reklam, halkla ilişkiler, iletişim, itibar yönetimi ve medya ilişkileri gibi konuların okulları bile olsa, mekteplileri çoğalsa da, bu işleri “reklam kokan hareketler”den kurtaramadığımız da bir gerçek. Halâ, bazı sayfalar, sütunlar, ekranlar, programlar haber değeri olmayan konularla, ayan-beyan reklam kokan metinler, görüntüler ve seslerle dolu. Pazarlama ve iletişim temelli diğer işler, hepsi, sanki kusursuzluk üzerine kurulmuş. Bunlar her nereye el atarlarsa, sanki her şey bir anda güllük gülistanlık... Bir rüya, bir hayal ki, sat satabildiğin kadar... İletişimin akış kanalı olan medya, aslında kusur ve yanlışlar üzerine kurulmuş sanılır. Ama, medyada da reklamıyla ve içeriğiyle güzelden geçilmiyor. Her şey makyajlı, her şey fotoşoplu, her şey abartılı... Tercih dönemindeki yayınlarına bakarsak, bütün üniversiteler on numara... Hangisi hayal, hangisi gerçek? Medya, arada sırada kusur bulmak, kusura bakmak ve kusurları göstermek görevini de hatırlar, bizi şaşırtır. Ama, şaşkınlık geçince anlarız ki, yine birilerinin kuyruğuna basılmakta, bir maksada koşulmaktadır. Geçmişte yaşadığımız bazı örnekler, medyanın “araştırmacı gazetecilik”ten maksadının halka gerçekleri göstermek olduğuna dair inancımızı da zedelemişti. Kullanılan, vurgulanan her sıfatın bir şeylere örtü olduğunu öğrenmiştik. Sorarız, siyasîlerin, onun bunun, bazı kesimlerin, halkın kusuru çok da, medyanın hiç mi kusuru yok? Medyanın ayıp ve kusurlarını kim gösterecek, kim araştıracak, kim bulacak, kim bakacak? Resmî kurumların kusurunu arayan, bakan, bulan, gösteren ayıplayan çok olur da, özel sektör kuruluşlarının, bazı reklam verenlerin hiç mi kusuru olmaz? Pazarlama, reklam ve halkla ilişkiler, kusurları örtbas etme, değersiz değerleri cilalama işi değil... Halkın gerçeklere, samimiyete ve dürüstlüğe açlığını doyuranlara hem selam, hem de helal olsun! (Pazarola, pazar günleri yayınlanır.)
Hindistan
Renklerin ve farklı kültürlerin ülkesi:
Asya’da bulunan ve yüzölçümü bakımından dünyada yedinci, nüfus bakımından ikinci sırada yer alan Hindistan; renklerin, dinlerin, farklı kültürlerin ülkesidir. Dünyada ki tüm ülkelerin ayrı bir rengi olduğu düşünüldüğü zaman Hindistan için renkli bir ülke tanımı yapmak yerinde olacaktır…
58 - TEMMUZ 2013 -
K
uzeyinde Keşmir ve Çin, kuzeydoğusunda Nepal ve Bhutan, doğusunda Bangladeş ve Birmanya, güneydoğusunda Seylan, güneyinde Hint Okyanusu, kuzeybatısında Pakistan ile çevrili ülke: Hindistan. Üçgene benzeyen Hindistan yarımadası, ülkenin en büyük kısmını kaplar. Ülkenin kapladığı alan 3.287.590 kilometrekare olup, kuzey-güney uzunluğu 3200 km, batı-doğu uzunluğu ise 2400 kilometredir. Tarihi Hindistan’ın tarihi hakkında bilgiler, Aryalardan başlamaktadır. Bundan önceki dönemler içindeki olaylar hakkında çok çeşitli ve kesin olmayan bilgiler mevcuttur. Hindistan Fizikî yapı bakımından üç ayrı bölüme ayrılır. Bunlar Dekkan Platosu, Ganj Ovası ve Himalayalar bölgesidir.
GENİŞ BİTKİ ÖRTÜSÜ Bütünüyle Ekvator’un kuzeyinde kalan Hindistan, sıcak bölge içerisindedir. Ovalık bölgeler yıl boyunca nemli ve sıcak olur. Hindistan ikliminin başlıca özellikleri musonlar, alize rüzgarları, sıcaklık ve düzensiz yağışlardır. Hindistan’da yazlar yağışlı, kışlar ise kurak geçer. Aylık sıcaklık ortalaması 25-35°C arasında değişir. 4500-5000 m yüksekliklerde karlarla örtülü bölgeler bulunur. Muson rüzgârlarının getirdiği
Ülke: Hindistan: Başkenti: Yeni Delhi Resmi Dili: Hindu dili ve İngilizce Dini: Hinduizm ve İslam Para Birimi: Rupee Önemli şehirleri: Delhi, Varanasi, Khajuraho, Agra Para birimi: Hindistan Rubisi
yağmurlar bölgelere göre değişmektedir. Dağlık bölgelerde yağış ortalaması 508 milimetreyi bulur. Bu ortalama Tar Çölünde 254 mm, Assam’da 10.000 mm, Dekkan’da 254 mm, Batı Gatlarda ise 5000 milimetreyi bulur. Bitki örtüsü ve hayvanlar: Tabiî kaynaklar bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir. Ülke topraklarının % 22’si ormanlıktır. Özellikle Himalaya etekleri sık ormanlıktır. Himalaya eteklerindeki ormanlar yapraklarını dökmezler. Bunlar palmiyeler, liyanlar, meşe, bambu ve defne ağaçlarından meydana gelmiştir. Dekkan’ın kuzeydoğusu ile Ganj Ovasında büyük ormanlar bulunmaktadır. Bu ormanların ağaçları kurak mevsimde yapraklarını dökerler.
GEZİLECEK YERLER Başkent: Delhi Red Fort (Kırmızı Kale): Bu kale Delhi’yi ziyarete gelen birçok insanın ilk ziyaret ettiği yerler arasında yer almaktadır. Şah Cihan tarafından 1648 yılında yaptırılan bu yapı en çok kırmızı duvarları ile ünlenmiştir. Kırmızı Kale, Şah Cihan’ın zenginlik ve gücünün bir göstergesi olarak yaptırılmıştır. Kale’ ye Lahore Kapısından giriş yapıyorsunuz. Girişte sizi oldukça renkli ve cıvıl cıvıl bir dünya karşılayacaktır. Burada kurulan panayır sayesinde kalenin mistik havasının içinde alışveriş yapabilirsiniz. Kale duvarlarının arkasında bulunan Yumanu Nehri, surların içinde bulunan Moti Mescidi (İnci Camisi) ile Red Fort, Delhi gezinizde ilk ziyaret edeceğiniz yer olmalıdır. Jama Mescidi: Hindistan’ın en büyük camisidir. Minaresi ve içerisinde bulunan abdest alınan havuzu ile görülmeye değer. Camii duvarlarında ya da daha doğrusu tüm Hindistan’da rastlayabileceğiniz ve
oldukça ilgi çekici olan bir diğer ayrıntı ise; duvar kenarlarında olan berberlerdir. Burada bulunan berberlerin önüne oturuyorsunuz ve sokakta herkesin bakışlar altında traş oluyorsunuz. Jama Camisi için söylenebilecek olan en şey ise, bu cami ye Müslüman olmayanlar alınmıyor.
VARANASİ Bu şehir Hindistan’da kutsal şehir olarak adlandırılır. Gezilebilecek tapınaklar, caddeler, evlerin mimarisi, insanların yaşam tarzının dışında bu şehri en özel yapan olaylardan bir tanesi ise; “ölü yakma törenleridir.” Bu törenler Hindistan’da oldukça önemlidir. Hinduizm inancına göre, ölülerin bir daha dünyaya geleceklerine inanılmaktadır. Ve bunun içinde ölüler yakılarak, külleri kutsal Ganj Nehrine atılır. Bu ölü yakma örenlerinde cenazenin üzerinde çok fazla odun görürseniz, bu ölen kişinin oldukça zengin olduğu anlamına gelmektedir.
KHAJURAHO Bu şehir Hindistan’da tapınaklar şehri olarak bilinir. Küçük bir kasaba büyüklüğünde ki bu şehirde en çok ilgi çeken şey; Khajuraho tapınaklarıdır. 9. ve 12 yüzyıllarda yapılan 85 tane tapınaktan sadece 25 tanesi sağlam bir şekilde ayakta kalmıştır. Bu tapınaklar savaş, kahramanlık ve aşk konularının işlendiği tapınaklardır. Ancak birçok insanın en çok ilgisini çeken erotik tapınaklardır.
- TEMMUZ 2013 -
59
Gez: Delhi’de ki Kırmızı Kaleyi İzle: Varanasi’de yapılan ölü yakma törenlerini Öğren: Tac Mahal ve Agra Kalesi’nin hikayesini Taktir et: Hayvanlara verilen önemi Seyret: Hintli kadınların dans edişlerini Araştır: Hindu inancını Kaçırma: Tac Mahal ziyaretini Satın al: Sari Hayran kal: Tac Mahal’e
AŞK ADINA VE AŞK UĞRUNA YAPILAN EN GÜZEL YAPIT: TAC MAHAL AGRA Hindistan’ı simgeleyen bu yapıt, mimarisi, gün batımında ve doğumunda görülen farklı manzaraları ile görenleri hayran bırakan bir yapıdır. Bu yapı yaklaşık olarak 21 yılda tamamlanmış ve yapımında 20 bin işçi çalıştırılmıştır. Beyaz mermerlerin içine karıştırılan değerli taşlar sayesinde, gün doğumunda ayrı, gün batımında ayrı renklere bürünmektedir. Tac Mahal’in çevresinde bulunan 4 tene kubbe dışa doğru eğik durmaktadır. Bu eğiklik bir mimari hatası değil aksine, bir önlemdir. Hindistan’da olabilecek bir deprem ya da zelzele de ana yapıya zarar gelmemesi için kuleler dışa doğru yapılmıştır. Ancak Tac Mahal’i meşhur yapan kulelerin eğikliği ya da yapımında çalıştırılan işçi sayısı değildir. Tac Mahal’in yapılış nedeni, dünyanın en ilgi çekici yapılarından bir tanesi yapmıştır. Şah Cihanın çok sevdiği eşi, 14. çocuğunu doğururken ölür ve bu duruma çok üzülen Şah Cihan eşinin anısına Tac Mahal’i yaptırıyor. Bu yapı aşkın simgesi olarak algılanmaktadır. Tac Mahal hakkında söylenebilecek son ayrıntı ise; Hindistan’a gelen bir çok ziyaretçi bu yapının gece ay ışığı altında seyretmek istiyordu. Bazı güvenli önlemeleri yüzünden gece ziyaretleri yasaklanmıştı. Ancak alınan son karara göre 2006 yılına kadar bu yapıyı gece ziyaret edebileceksiniz. Bu fırsatı kaçırmakta yarar var. Agra Kalesi: Bu kale Tac Mahal’in
60 - TEMMUZ 2013 -
karşısında bulunuyor. 4 tane kapısı bulunan kalenin, ancak 2 kapısı sağlam olarak günümüze kadar gelebilmiştir. Bu kaleden görünen Tac Mahal manzarası oldukça güzeldir. Bu kalenin de Tac Mahal kadar oldukça etkileyici bir hikÂyesi vardır. Tac Mahal’i yapımında oldukça yüklü paralar harcanması ve neredeyse ülke ekonomisinin çökmek üzere olmasına oldukça sinirlenen, Şah Cihan’ın oğlu Evrengzib, önce babasını tahtan indirir sonra Agra Kalesi’ne kapatır. Şah Cihan ömrünün geri kalan 7 yıllını bu kaleden aşkı uğruna yaptırdığı Tac Mahal’i seyrederek geçirir.
NE YENİR? Hindistan bugüne kadar bu ülkeye göç eden birçok değişik milletin yemek kültürlerinden karışımından oluşan bir mutfak kültüründe sahiptir. Ancak farklı milletlerin ne kadar etkisinde kalmış olsa da, genel anlamda Hint mutfağından fazla bir şey kaybetmemiştir. Hint mutfağından bahsetmek gerekirse; her yemeklerinde rastlayabileceğiniz ilk şey çeşitli baharatlar olacaktır. Baharatlı yemeklerin haricinde meyve ve sebzede
bu ülkede yiyebileceğiniz bir diğer ürünler arasında yer almaktadır. Özellikle ülkenin yöresel meyvesi olan mangoyu ve papayayı afiyetle yiyebilirsiniz. Hindistanlıların vejeteryan oldukları herkesçe bilinmektedir. Ancak Hindistan da farklı milletlerden birçok insan yaşaması vejeteryan olan bu ülkede, et ve et ürünleri bulabileceğiniz anlamına gelmektedir. Ancak Hindistan gibi sıcak bir ülkede, kebap, köfte ya da tandır tarzında yiyecekler yemek mideniz için ne kadar yararlıdır bilinmez.
BAHARAT ÜLKESİ Hindistan’da hemen hemen her yemekte, değişik baharatların karışımından farklı yiyecekler ortaya çıkmaktadır. Hindistan’da bulunan bütün pazarlarda, alışveriş yapabileceğiniz mekanlarda ilk rastlayacağınız ürünlerin başında baharat ve baharat çeşitleri gelmektedir. Baharat kokuları ülkeyi öylesine bir sarmıştır ki! Hindistan’da uçağınızdan ilk indiğiniz anda baharat kokuları ile karşılaştığınız
da bu ülkenin baharat ülkesi olduğunu anlayacaksınız.
MADENLER Hindistan madenler bakımından bir hammadde deposu olup, tarih boyunca milletleri kendisinin üzerine çekmiştir. Dünya demir rezervlerinin % 25’ine, mika rezervlerinin % 80’ine sahiptir. Boksit rezervi bakımından dünyanın ikinci ve manganez rezervi bakımından da üçüncü ülkesidir. Hindistan’da çıkarılan diğer yeraltı madenleri krom, kurşun, kömür, altın, gümüş, bakır, uranyum, titanyum ve petroldür. Ayrıca kireçtaşı ve amonyum sülfatlı gübre ile betonarme ve sıvı alçı için lüzumlu alçıtaşı, Rayasthan ve Gucerat bölgelerinde çıkarılır. Hindistan, elmas ve zümrüt bakımından da dünyanın sayılı ülkelerinden biridir.
ORTALAMA ÇELİK ÜRETİMİ 9,5 MİLYON Hindistan, 1945’te bağımsızlığa kavuştuktan sonra ekonomik yönden planlı ve hızlı bir şeklide gelişmiştir. Fakat çok artan nüfus, refah seviyesinin yükselmemesine ve kişi başına düşen millî gelirin düşük olmasına sebebiyet vermektedir. Hindistan’ın iş gücünü meydana getiren nüfûsun % 80’i tarımla, % 10’u endüstri ile uğraşmaktadır. Sanayi, Millî gelirin 1/5’ini imalatçılık ve madencilik teşkil eder. Petrol ve kimya ürünleri kısmen kendi tüketimi için kafidir. Ortalama çelik üretimi 9,5 milyon, demir filizi üretimi ise 40 milyon tondur. Hindistan’da bugün Damador Vadisinde 5 milyar ton kömür rezervi, Madras’da 2 milyar ton linyit rezervi, Assam bölgesi
civarında ise 5 milyon ton petrol rezervi bulunmaktadır. Ortalama yıllık kömür üretimi 123 milyon, petrol üretimi 19 milyon ton, boksit üretimi 1.740.000 ton civarındadır. Manganez üretiminde dünyada üçüncü sırayı almaktadır. Maden kaynakları bakımından oldukça zengin olan Hindistan’da alüminyum, krom, petrol, mika, kalay, çinko, kurşun, bakır ve altın çıkarılmakta. Yine aynı zamanda Hindistan halkının 3/4’ü tarımla uğraşmaktadır ve gelirlerin yarısı tarımdan sağlanmaktadır.Hindistan topraklarının yarısında ekim yapılmaktadır. Tarım topraklarının % 80’ine tahıl ekilmektedir. Malabar ve Kromandel kıyılarında pirinç, şekerkamışı yetiştirilmektedir. Bunların yanında buğday, arpa, keten, tütün, portakal, mısır, patates ve elma yetiştirilmektedir. Ayrıca her cins baharat, pamuk, kahve ve haşhaş üretilmekte. Bunlara ilave olarak; Balıkçılık, Hayvancılık, Ormancılık, Ticaret ise ayrıca önem taşımaktadır. Bir yanda yoksulluk bir yanda zenginlik. Bir yanda dini yapılar bir yanda tapınaklar. Bir yanda sokaklarda özgürce dolaşan inekler, maymunlar, bir yanda maddi hiçbir şeye değer vermediklerini belli etmek için çıplak ayakla gezen insanlar. İnançları, kültürleri, yaşam tarzları.İnançlarının bir getirisi olan kıyafetleri, renkli ve eğlenceli festivallerin yani kısacası bir çok şeyi bir arada bulabileceğiniz bir ülke.
İDDİALI BİR KUMAŞ ÜLKESİ Diğer yandan Hindistan’da alışveriş seçeneği olarak ilk düşünebileceğiniz,
Hindistan’a özgü olan kıyafetler olabilir. İpek dokuma ve keten kumaşlardan yapılan kıyafetlere ‘sari’ adı verilmektedir. Sari’yi ister ülkeye ilk ziyaretlerinizde satın alıp bütün Hindistan geziniz boyunca kendinizi ülkenin mistik havasının içinde hissederek gezin, isterseniz de Hindistan kültürünü, sevdiklerinize hediye edin. Sarilerin haricinde Hindistan, kumaş konusunda oldukça iddialı olan ülkelerin arasında yer almaktadır. Yerel pazarlardan tutun da en lüks mağazalara kadar bir çok yerde başta ipek dokuma olmak üzere rengarenk kumaş çeşitlerini bulabilirsiniz. Ancak kumaşlar konusunda Varanasi şehri diğer şehirlere nazaran en popüler olan şehirdir. Elbette ki Hindistan’dan satın alınabilecek ürünler sadece kıyafetlerle ya da kumaşlarla sınırlı değildir. Bu ülkede alışveriş yapmanın en keyifli taraflardan bir tanesi oldukça ucuz bir ülke olmasıdır. Bu ucuz ülkede satın alabileceğiniz ürünler genel olarak yöre halkının ürettiği ürünlerdir. Hindistan’da alışveriş nereden yapmak gerekir. Bu çok önemli bir konu. Herhangi bir nedenle gitmiş olduğunuz bir ülkeden kısa bir vaktiniz olsa da ne almanız gerekir. Bunu bilmekte fayda var. İşte Hindistan’da alışveriş caddelerde pazarlar da, ara sokalar da kısacası her yerde yapılır. Ancak Hindistan’da alışveriş yapmak için alışveriş merkezleri de yok değil. Ancak bir ülkeyi ziyaret ettiğiniz de bu ülkenin en güzel tarafı, o ülkeyi tüm kültürüyle yaşamak olduğunu düşünüyorsanız, alışverişlerinizi mağazalardan değil de bir anda önünüze çıkan seyyar satıcılardan yapın. Hindistan’da alışveriş için söylenebilecek son ayrıntı ise; bu ülke ne kadar ucuz olsa da satın almak istediğiniz ürünün için kesinlikle sıkı bir pazarlı yapmalısınız.
KARIŞIK BİR TRAFİK Hindistan’da trafik biraz karışıktır. Bu karışıklığın en büyük nedeni ise; ana caddenin ortasında bir anda beliren ineklerdir. Bu durum tüm trafiği bir anda felç edebilir ve o anda aşırı şekilde etraftan gelen korna sesleri de işin tuzu biberi olacaktır. İçinde bulunduğunuz durum, biraz sinir edici olsa da, zamanla bunun Hintlilerin inançlarının bir parçası olduğunu kabul edersiniz. Hindistan’da ulaşım için tercih edebileceğiniz araçlardan bahsetmek gerekirse; bu kadar karışık bir trafikte bir yerden bir yere ulaşmak için tercih edilecek araçlar, ufak arabalardır. Motosikletler ve çek çekler ilk tercihiniz olabilir. Ufak araçlarla bir anda sıkışan trafikte ara sokaklara girerek kurtulabilirsiniz. Tabii bunun için iyi bir şoföre ihtiyacınız olduğunu da unutmayın.
- TEMMUZ 2013 -
61
Machinery and raw materials It is expected rapid growth in the Turkish machinery industry which significantly increases the exports in every passing year. As the investment spending will create development; the suspended investments will start up; and the machinery and equipment investment spending will rise as a result of benefiting from investment incentives. The sector expects seasonal stagnation in the second half of the year and also expects tangible recovery in the last months of the year. On the other hand, the economic shrinkage in the EU and Germany markets –which are the most important markets for the machinery industry - hinders the exports of sector. Despite that, the exports in the first 5 months of the year have reached to $ 5.7 billion indicating 6% increase in comparison with the same period of last year; during this period, the construction and mining equipment exports has reached to $ 519 million, the agricultural and forestry machinery exports has reached to $ 259 million, the machine tools exports has reached to $ 297 million, the industrial air conditioning and refrigeration machines exports has reached to $ 967 million, the pumps and compressors exports has reached to $ 317 million. As well as the machinery industry, the steel pipe manufacturers also have negatively affected from the customs taxes applied to raw materials. Making a statement related to this issue (ÇEBİD) Secretary-General Mehmet Zeren said that; Steel pipe manufacturers were negatively affected in both domestic and foreign markets due to the customs taxes applied to flat steel products used in steel pipe productions. He stated that removal of Customs taxes would not only terminate the anti-dumping investigations opened by the EU countries very often; but also give a new impetus to Turkey’s steel pipe industry and it will increase the production and the exports. Our journal, which contributes to the sector by publishing detailed news, is proud to go one step ahead of this long run. Wishing to meet you in the next edition... Best regards,
62 - TEMMUZ 2013 -
Investment to Algeria amounting to 750 million, by Tosyalı Holding
T
The official opening of Tosyalı Iron and Steel Algeria Production Plant, was carried out on June 5, 2013 at the Oran city of Algeria, by Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan and Prime Minister of Algeria Abdelmalek Sellal.
64 - TEMMUZ 2013 -
osyalı Holding, the biggest iron and steel producer of Turkey’s private sector, follows its ambitions with an increasing manner abroad, after the investments it made in Turkey. Tosyalı Holding, which purchased Zeljezara AD Niksic, one of the biggest steel production plants of Eastern Europe, located in Montenegro, last year, this time established the biggest iron and steel factory of Algeria, in the Oran city of Algeria, with a budget amounting to 750 million dollar, including working capital. As for the annual turnover target of the plant, which has the characteristic of being the biggest steel investment of Turkey abroad and provides employment to more than 1000 persons, it is 1 billion dollars. The official opening of Tosyalı Iron and Steel Algeria Production Plant, whose foundation was laid in the year 2011, and which reached production stage upon being completed in record time of just 19 months, despite all economic negativities experienced in the world, was carried out on June 5, 2013 at the Oran
Tosyalı Holding, the biggest iron and steel producer of Turkey’s private sector, and which follows its ambitions with an increasing manner abroad, after the investments it made in Turkey, opened and iron and steel plant in Algeria, with an investment amounting to 750 million dollars.
city of Algeria, by Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan and Prime Minister of Algeria Abdelmalek Sellal. The opening ceremony, which was also participated by many ministers and bureaucrats from Turkey and Algeria, was also attended by more than 500 industrialists and businessmen, particularly industrialists and businessmen who are members of MÜSİAD (Independent Industrialists’ and Businessmen’s Association)
1 MILLION 250 THOUSAND TONS LIQUID STEEL PRODUCTION CAPACITY It became the biggest name of Algeria in iron and steel, with its 1 million 250 thousand tons liquid steel production capacity. At the Tosyalı Algeria Plant, which is the biggest iron and steel plant of the region, with its annual turnover target of 1 billion dollars and liquid steel production capacity of 1 million 250 thousand tons, the following items will be produced: ingot addressed towards production of coils of iron, high-strength
weldable structural iron, ribbed coils of iron, flat and wire coils of iron for the production of wire mesh-nail-wiregalvanized wire-rope wire-screw-boltpre-stressed concrete wire (wire rod), and commercial profiles. Products, which
will be produced through the use of high technology, will answer the needs of the developing and growing domestic market of Algeria. Tosyalı, which provides direct investment to 1018 persons in Algeria, aims to increase this number to 1.400 by
- TEMMUZ 2013 -
65
the end of the year 2014, when its wire rod investment, whose foundation was recently laid, will be completed.
“WE ARE THE BIGGEST STEEL PIPE PRODUCER OF TURKEY’S PRIVATE SECTOR” Chairperson of Tosyalı Holding’s Board of Directors Fuat Tosyalı, who gave a speech during the opening of Tosyalı Algeria Plant, spoke the following: “We are the biggest steel pipe producer of Turkey’s private sector, with our experience exceeding 60 years and our strong capital structure. Today
is a historical day for our company and Turkish steel sector. Within the scope of our aim to grow in countries of the region, we make the biggest private sector investment of Algeria. Our adventure at Algeria, which has a common and close history with Turkey, and with which we share the same religion and the same culture, started with the commercial relations we established 30 years ago. We had the chance to get to know the country and its neighborhood very well and we examined its potential. Our trust and belief to Algeria, and its administrators, who supported
us, also affected us, along with the developing economy, young and dynamic population of this beautiful country. It is the combination these mutual, potential and existing relations, our experience and entrepreneurial spirit, which initiated the process, which brought us to the present moment”.
MACHINERY AND EQUIPMENT FROM TURKEY, ARRIVED TO THE PLANT WITH 25 SHIPS Fuat Tosyalı, stating that they completed the plant in 19 months, with a budget of 750 million dollars, including working capital, told the following: “This achievement is a project for which machinery and equipment brought from Turkey with 25 ships were used, for which more than 100 Algerian supplier gave support, whose completed first stage is established on 26 hectares, which will produce 1 million 250 thousand tons of liquid steel and 900 thousand tons of structural iron annually, is a project equipped with machinery and equipment, which were produced through the exclusive use of Turkish technology”. Tosyalı, stating that the plant will ensure the friendly relations between Turkey and Algeria to continue increasingly, expressed: “In addition to its contribution to Tosyalı Holding in the latter’s journey to become a global company, I also believe this plant will also add an immense dynamism to the development of Algeria”.
EXPORT CARRIED OUT TO MORE THAN 70 COUNTRIES IN 5 CONTINENTS Tosyalı spoke as follows: “Today, I would like to express it proudly, we export hightechnology iron and steel products, which are among the leading indicators of the development of a country’s industry, to more than 70 countries in 5 continents as Tosyalı Holding, in addition to the domestic market of Turkey. Tosçelik products are used in Asia to Americas, Europe to Africa, even in Australia. While our export increases its share within our total sales each passing day, we receive a 35 percent share from our total sales volume in the current situation. The target of our group in this field, is to increase its share in total sales to the 50 percent level, and to fulfill our responsibility in helping our country to achieve its targets for the year 2023”. Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan, who went on with his official
66 - TEMMUZ 2013 -
visits in Algeria, and Prime Minister of Algeria Abdelmalek Sellal, also laid the foundations of the Wire Rod plant, the second leg of the Algeria investment.
PROPERTIES OF THE PLANT Products to be produced: Ingot, structural iron, coils of iron, commercial profiles Place of the investment: Algeria – City of Oran Quantity of employment generated: During the investment period, for 19 months, more than 2000 personnel were employed at the construction site and during the construction stage. 1018 personnel are directly employed, and after the completion of wire rod investment, 350 more personnel will be directly employed. Indirect investment is provided to more than 10.000 persons. Market where the product will be sold: The entirety of the products to be produced is addressed towards import substitution, and will be sold to the Algerian domestic market. Size of the Algeria factory: The plant, established on an area of 260 square meters, has the size of 62 football fields. Products to be produced at the Algeria factory and their characteristics.: Ingot addressed towards the production of coils of iron and structural iron, high-strength weldable structural iron, ribbed coils of
68 - TEMMUZ 2013 -
iron, flat and wire coils of iron for the production of wire mesh-nail-wire-galvanized wire-rope wire-screw-bolt-pre-stressed concrete wire (wire rod), commercial profiles. Technological features of the Algeria factory: An Iron and Steel Production complex, along with all its auxiliary plants, was established, in an extremely compact structure, through the use of mini mill concept and state of the art technology. The raw material input of the plant consists of scrap, DRI and pig; the ferrous material, whose melting procedure is completed at Electric – Arc Furnace, is then transferred
to the ladle furnace, which is the subsequent process, via ladles. The refining and alloying of the steel is performed in the ladle furnace, and the steel is brought with the desired mechanical and chemical properties. Liquid steel, which reaches the desired steel quality, is casted at continuous billet casters as billet and fed to rolling mill reheating furnaces through the hot charging method, and ingots, heated up to rolling mill temperature are transformed to final product on continuous structural iron and coils of iron production lines.
Bursagaz aims to add value to Bursa and to the society Bursagaz, which has continuously made production and which continuously developed itself by using state of the art technologies in parallel with the latest global technology developments, envisages to put into practice a project, which was perhaps never implemented in the global energy sector, in the year 2013.
B
ursagaz, which develops marketing strategies addressed towards making natural gas more widespread, with the purpose of increasing its corporate reputation and performance, has effectively put into practice during the period of 8 years since 2004, campaigns, which take into consideration various dynamics of the society, qualitative characteristics pertaining to age groups and socioeconomical development levels, and which accelerate Bursa residents’ transition process to natural gas. Bursagaz A.Ş. General Manager Ahmet Hakan Tola, stating they rolled up their sleeves with the motto “Everything is for beautiful Bursa”, told: “In activities we have been displaying, we continue to provide opportunities to Bursa residents, in order for them to make acquaintance with the natural gas comfort, with the advantageous campaigns we offer every year within the subscription and contract procedure processes, by giving particular importance to our
70 - TEMMUZ 2013 -
customer-focused service mentality”. We received information about Bursagaz’s activities and acts to be carried out by the company in the near future, from Bursagaz A.Ş. General Manager Ahmet Hakan Tola, who speaks as follows: “Through investments, amounting to approximately 300 million dollars we carried out from the year 2004 until the end of the year 2012, we now have the biggest private natural gas distribution network of Turkey with our distribution network of around 5 thousand kilometers”.
What efforts are you displaying in order to make natural gas usage in houses further widespread to ensure the prevention of air pollution, which are at the levels threatening for the human health? “Bursagaz, which develops marketing strategies addressed towards making natural gas more widespread, with the purpose of increasing its corporate
Who is Bursagaz General Manager Ahmet Hakan Tola? “I was born in Isparta, Senirkent in the year 1972. I graduated from the Mechanical Engineering Department at the Boğaziçi University in 1994 and my working life started the same year at İGDAŞ İstanbul Gaz Dağıtım A.Ş. (İstanbul Gas Distribution Company). I completed my Mechanical Engineering Master’s Degree at the Marmara University in the year 2000. After acting as a manager for İGDAŞ at the project, investment and marketing departments, I joined Çalık Holding in the year 2005 and started to be assigned as the Deputy General Director of Marketing and Sales at Bursagaz. After the incorporation of HSV Kayseri Doğalgaz Dağıtım A.Ş. (HSV Kayseri Natural Gas Distribution Company) into Çalık Holding, I was assigned as Kayserigaz General Manager on April 2007. I have found the opportunity to use my 19 years of experience in the energy sector, in an efficient manner at the establishments I was employed and recently, as of May 2010, I was appointed to my current post as the General Manager of Bursagaz.”
reputation and performance, has effectively put into practice during the period of 8 year since 2004, campaigns, which take into consideration various dynamics of the society, qualitative characteristics pertaining to age groups and socio-economical development levels, and which accelerate Bursa residents’ transition process to natural gas. Bursagaz, which gives particular importance to its customer-focused service mentality in the activities it has been displayed, provided opportunities for Bursa residents to make acquaintance with the natural gas comfort by courtesy of the advantageous campaigns it offers every year within the subscription and contract procedure processes. Bursagaz, which brought more than 650 thousand natural gas users and more than 780 thousand subscribers to the distribution sector as of today, after the commencement of its natural gas development journey in the year 2004, has played a big part in the popularization of natural gas use by organizing 11 gas
72 - TEMMUZ 2013 -
user and 13 subscription campaigns in total during this intense period of activity. The increasing success rate in the numbers of subscribers and gas users achieved by the campaigns throughout the years, were ensured by courtesy of sustainable marketing techniques. During the campaign periods, the campaign concept and the quantity of installments to be provided as part of the campaign were determined through also taking the socio-economical structure of the investment region. Besides, medium usage was managed efficiently, by putting up vinyl posters in the subways, on point locations in the city center and in neighborhoods, placing ads for local newspapers, local radios and televisions and using introductory informative announcements in public transport vehicles. SMS’s were sent to potential users whose GSM numbers we know, and others were reached via their home or business phones; these potential users were provided information concerning the campaign, and it was
emphasized that natural gas is the most economic, environment-friendly and comfortable fuel. Bursagaz experts arranged seminars under the name of “Environmental Pollution and Natural Gas Usage” at schools particularly determined to increase the natural gas culture and awareness of the city, and explained the natural gas and its benefits. Within the last year, 3 thousand 2 hundred students from 40 schools were reached in 6 different districts of our province. Bursagaz also put into practice encouraging and awareness raising social responsibility projects for the purpose of calling attention to environment and human health and explaining the vital importance of the subject. As leading examples of these projects, we can mention High Schools Environment Knowledge Contest, Bursagaz Youth Run and Bursagaz Afforestation Campaigns. I also would like to mention that we supported the activities carried out during the environment week, as a sponsor.”
talents of each of our friends employed in the company separately and in a detailed manner, and we carry out the assignment allocation according to their talents.”
Can you give us information concerning your current number of subscribers in Bursa? “In line with our corporate vision as Bursagaz, we ensured the increase of the number of subscribers, which was 330 thousand BBS in the year 2004 just after the privatization, to 775 thousand BBS, and the number of gas users from 245 thousand to 650 thousand BBS, representing a 135 percent increase in the number of subscribers and 160 percent increase in the number of gas users. Through an approximate investment of 300 million dollars we carried out between 2004 and the end of the year 2012, we now are have the biggest private natural gas network of Turkey with our distribution network of around 5 thousand kilometers in total. Today, Bursagaz not only has 350 km of steel line, more than 3 thousand 250 kilometers of polyethylene line and more than 1.400 km of service line structure, it has positioned more than 175 thousand service boxes in the field of distribution. While we have completed our investment liability, we continue to evaluate the demands of Bursa residents in the most efficient manner and to shape our new investment plans in this line.”
ECONOMICAL FUEL What is your opinion on the most recent natural gas price increases? Natural gas prices have been high, how suitable would be to tell our people ‘let’s use natural gas’? Isn’t there a contradiction between the two?
Bursagaz was carrying on with it activities as a public organization; afterwards it was privatized and incorporated into the Çalık Group, and it grew by courtesy of the synergy of EWE, one of the most important multi-distribution firms of Europe. How it managed to fit so many firsts, novelties and awards into such a short period? “In the journey we started with the vision of ‘becoming a model organisation for the world in natural gas distribution and ensuring synergy bringing customer portfolios for the group companies’, we
74 - TEMMUZ 2013 -
display efforts to use each passing day in line with this vision. As Bursagaz, we carry out company forward and add new ones to our successes, with our ambition to put our signature under many firsts, the resolution of being a model company in the energy sector, and our management style whose keywords are tolerance-loverespect-productivity-innovativeness, also benefitting from the nearly one century’s experience of German energy giant EWE AG. We try to establish family bonds at our company by improving the sense of belonging, and we pay attention to come together outside of the work hours through various activities. We analyze the
“When we look at the reality, natural gas is still the most economical fuel. In a flat of 100 square meters where natural gas is used, heating, cooking and hot water needs can be fulfilled through paying 52 percent less when compared to flats where coal is used and 72 percent less when compared to flats where electricity is used. While the price increases in natural gas make us unhappy, natural gas is still the most economical fuel.”
OUR SCADA CENTER PROVIDES SERVICE 24/7 In a way, these activities can be carried out after ensuring a distribution network with a good infrastructure, where materials conform to the standards are
used. Are there fine points to be considered, in relation with the natural gas systems? “Of course there are. One of our main missions as an organization is to provide a continuous and safe natural gas supply. Since natural gas is an inflammable and explosive gas due to its chemical structure, materials and equipments to be used as part of natural gas networks shall have the highest safety as per international standards. Materials in question are continuously subjected to tests and quality controls during their manufacturing, supply and installation, and their safety levels are certified. Besides, the teams to carry out the in-site installation and construction of these materials must also be knowledgeable and experienced. As for the postconstruction period, the network is also regularly screened against leaks and leakages each year, during the gas flow. By courtesy of SCADA (Remote Sensing
76 - TEMMUZ 2013 -
and Control), one of the best applications of Turkey in terms of scope-function, which we commissioned in the year 2012, the entire natural gas infrastructure and above ground stations are remotely inquirable, accessible and controllable. Teams monitoring the network 24/7 at our SCADA Center as part of their task, are able to safely cut the gas flow through remote intervention, in case of any accident or negativity.”
Can you give us information on what is needed to do on the subject of efficient natural gas usage? “Alongside being an odorless, clean and environment friendly gas, the biggest characteristic of natural gas is its ongoing advantage of being the most economical fuel, when compared with other types of fuel. Heat loss may be prevented through performing the heat insulation of the building; by this way, natural gas savings
up to 70 percent may be ensured, depending on the climate conditions. As it is known, buildings lose heat from windows, exterior walls, stairs, house walls, ceilings, coverings on unheated volumes, coverings on ground and open passages, and it is the reason why the fuel invoices of buildings are high. Just like “Guarantee and Quality Certificate” is demanded from the seller when a device is purchased, we from now on will prefer whether the heat insulation project is applied to the relevant building and ask the annual fuel consumption, when purchasing or renting a flat in a building, and we will prefer buildings with a low fuel consumption. More efficient usage of natural gas may be ensured through small changes to be made in houses. If roof insulation is inadequate, insulation works shall be procured in a suitable manner. The heat loss from the roof is around 25 percent. Heating cost may be reduced in this manner. When installation
would like to ask particularly is as follows: Which types of pipe Bursagaz uses in its projects, its gas networks? What characteristics it looks for in the suppliers?
of heat-adjusted thermostat is procured to systems, or devices with heat-adjusted thermostat are used, gas consumption would be optimized. Insulated materials should be preferred when replacing doors and windows. 5 percent of the entire heat loss in houses is from windows and doors. Gaps at the edges of existing noninsulated doors and windows should be covered with weather strip. If natural gas stove is used, the stove filter should be controlled each month after the initiation of the season requiring device’s usage, and it should be replaced if necessary. The efficient usage room comfort is 19 degrees. When room thermostat exists, it decreased by 1 degree and a 6 percent savings are ensured in fuel consumption. Thermostat should be turned off, if the house will not be used for a period longer than one day. If the curtains are closed during the night time, this brings a big energy saving. The curtains must be closed when the sun is set. When the weather is cold, areas of wall or window air-conditioners contacting with the outdoor air should be blocked. 15 percent of all heat losses occur due to air movements requiring reheat. However, never close the ventilation culvert, with a net passage of 100 centimeter square, whose presence is mandatory in environments with vented or non-vented natural gas devices. Radiators, furniture and objects should not be clocked and covered with curtains. If the radiators are covered the fuel consumption increases by 15 percent. When it is desired to purchase a natural gas consumption device, devices with high-efficiency
78 - TEMMUZ 2013 -
should be preferred. The baking oven should not be used for the purpose of heating, and the heating device should be adjusted in conformity with the comfort conditions of the environment. Vented devices should not be put inside cabinets; it causes the devices not to be able to receive combustion air from the environment and causes the combustion efficiency to fall. Hot water thermostat should be adjusted to 50°C at most. Extreme hot water not only causes excessive energy consumption, it is also unhealthy since it poses the risk of burn for human skin. Besides, water heating control valve should be brought to the pilot position, and it should be closed if the house will not be used for a week or more. Rinsing should be carried out with cold water, when performing manual dishwashing, and, if used, the dishwasher should be run when full. The insulation of surface-mounted hot water pipes should be carried out, and a model with high energy efficiency should be preferred when purchasing a new water heater. The kitchen stove lid should not be opened when cooking, its upper burning flame should be turned on, in a manner not to exceed the dimension of the saucepan or the frying pan, and time and temperature instructions should be followed. When these measures are taken, it would be possible to benefit from the efficiency of natural gas, and big savings may be ensured.”
STEEL PIPES CONFORM TO THE API 5L STANDARD Since our magazine’s main subject is pipe, the question I
“Bursagaz furnishes pipes in accordance with international norms. It delivers the gas, it has received as high-pressure gas at the city entrance point, to the final user by gradually reducing its pressure. Depending on the level of these levels, pipe material and wall thickness choices and installation are carried out in conformity with the ANSI 31.8 standard; we furnish steel pipes conform to the API 5L standard for medium and high pressures (above 4 bars), and pipes manufactured through the use of PE 80 raw material and produced in conformity with the TS EN 1555 standard for low pressure. We also look for conformity to these standards in our suppliers. Besides, we expect them to get positive results from the supplier audits covering from raw material supply to output product quality control, which we perform regularly”.
I believe combi boilers, used to activate the gas, also occupy an important place. In your opinion, what should be the things to be taken into account by our citizens while purchasing a combi boiler. Also, they generally make the combi boilers installed in balconies, is it a correct application? “Combi boiler selection is related to the location where it is suitable for the device to be installer, the desired device efficiency and the power of purchase; there are 3 types of combi boilers: Vented devices are the ones receiving the air necessary for combustion from the environment they are installed; they have open combustion chambers, and they give their combustion products to external environment through a suitable exhaust gas fixture and a suitable vent. Vented devices should not be placed at open balconies, bathrooms and resting rooms, locations whose net volume is smaller than 8 m3, areas exposed to atmosphere, chambers or building sections containing easily flammable materials, chambers or buildings, which would become particularly hazardous in case of fire and locations containing explosive materials. As prevention to carbon monoxide poisonings, places where the devices are located shall be equipped with a CO alarm device for each
vented device, and a ventilation culvert opening to atmosphere should exist at places where the devices are placed. Hermetic devices are the ones receiving the air necessary for combustion from external environment through special air connection, independently from the environment they are installed; they give their combustion products to external environment through special exhaust gas elements, and their ventilations are independent from the environment they are located. They can be located pretty much anywhere unlike vented devices, except for the chambers or building sections containing easily flammable materials, chambers or buildings, which would become particularly hazardous in case of fire and locations containing explosive materials. They can also be placed outdoors, provided they are held in a protective cabinet. Condensing devices are devices, which also benefit from the condensation latent heat of the vapor through condensing the water vapor inside the exhaust gas. In order for the desired efficiency to be ensured, condensing combi boilers should be preferred if the area to be heated is larger than 150 square meters.”
What efforts are displayed by Bursagaz concerning social responsibility? “When Bursagaz was privatized in the year 2004, the concept corporate social responsibility was extremely alien for natural gas distribution companies. This is why, being a first in this field is so much important for Bursagaz. Being able to reach every segment of the society and to create social value underlie our responsibility mentality, and this duty, which we fulfill, actually as citizens, are being seen as model by other establishments and they even raise the bar higher. As Bursagaz, with our management mentality aiming to carry out many firsts in our sector, we have put our signature under many activities by integrating our corporate social responsibility principles with our ethic way of behavior. With an approach accommodating itself to the macroeconomic and socio-cultural structure, which displayed many changes until today since the privatization process, we take care to put into practice various applications by allowing different seasonal passages among our cultural, social, sports-related and training/education-related projects. Actually, social benefit and our customer
satisfaction surveys provides us the most important source in putting our social responsibility projects into practice. Each feedback we obtain from our customers and every segment of the society are invaluable to us. Quintessentially, they are the ones directing us to our focal point. To determine the needs of our citizens and to give life to activities addressed towards increasing the social welfare level and development level is a teamwork, and we, as Bursagaz, display a mentality, which even exceeds expectations, by performing more than our share on the subject. The most important responsibility project of Bursagaz, is the Bursagaz Education Volunteers Association, which was established by Bursagaz employees, and which maintains its activities solely by courtesy of the support of volunteers. In fact, in addition to the arrangement of 6 different classes at 6 different schools and giving these as gifts to students within the year 2011, we carried out activities concerning the restructuring of primary schools located at Çöreler and Sarnıç villages together, along with all our employees. In the year 2011, Bursagaz Education Volunteers Association prepared an extremely important BEBKA Social Development project, in order for it to be put into practice in the year 2012. Within the scope of he project, titled “Let’s make education of the disabled easier, let’s add value to society”, we carried out restructuring activities at 45 special education classes in 40 primary schools in the year 2012. We started to instill the awareness of managing environmental effects, by courtesy of the High Schools Environmental Knowledge Contest, we first held in the year 2011, and which we aim to make traditional. 45 schools had participated in the first year, but today the number of the schools we host exceeds 100. It is an indicator for us, that we succeeded in calling attention to the subject of environmental consciousness. We of course don’t limit ourselves with the activities, in the field of training. We provide free consultancy service to many school concerning EFQM perfection model and total quality management applications. In the year 2011, our request for the appointment of a state school to us by the Provincial Directorate of National Education was accepted, and currently we provide comprehensive support to an Anatolian High School on the subject of quality management process. In the year 2012, we restructured the competence-based
trainings we have provided to external institutions until now, and collected these trainings on a training platform named Process Academy. With the academy, we aim to support institutions and organizations, which have taken a step in their journey to perfection via training, and to contribute to their corporate development processes. As a learning education, sharing information and supporting idea generation is among our strategic purposes; therefore we provide special importance to the subject. Naturally, the social responsibility projects of Bursagaz are not limited to these. When we observe the social projects we carried out as Bursagaz since the privatization, it is necessary to express that the element of continuity is the main element connecting these projects to life. We will continue in the future to put new projects into practice with each of our stakeholders supporting Bursagaz, and to encourage the theme of sharing which is a must in order to become a corporate company.
What are your targets as Bursagaz? “The reason of existence of all private companies, is naturally, make money. Of course, as the General Manager of the company, our main target is to satisfy our shareholders and to further increase our performance each year. However, increasing the profit is not our sole purpose; in addition to company success, another target of ours is to do our part deservedly in the fulfillment of social responsibility projects, as I answered in the previous questions, and, in consequence, to add value to Bursa and the society.”
To summarize, what are the last points you would like to share? Also, are there any new projects to be carried out soon? Can you give us information on these projects? “First of all I would like to thank you for the interview, and which was pretty pleasant for me. As Bursagaz, we are a continuously producing company, which always improves itself by using the state of the art technology, in parallel with the global technology. We certainly have many projects, some of which we initiated and some of which are being planned. To give a clue, we even plan to put into practice a project, which was perhaps never implemented in the global energy sector before, in the year 2013.
- TEMMUZ 2013 -
79