Sayfalar lowres

Page 1



Şakir GÜLDER Genel Yayın Yönetmeni

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Adına İmtiyaz Sahibi Ahmet AKTAŞ Genel Yayın Yönetmeni Şakir GÜLDER Editör Yasemin OĞUZ ÇOŞKUN Yayın Kurulu Yasemin OĞUZ ÇOŞKUN Merve ULUYOL Muhammed EROL Tashih Ekibi Hüseyin AY İlhan ŞENTÜRK Mine AYDIN Fotoğraflar Ömer Kemal GÜR Tuncay YAMAN Tasarım & Baskı Greenart Reklam

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Dergisi Eylül 2016 • Yıl: 3 • Sayı: 3

Bir eğitim öğretim yılının sona ermesinin tatlı telaşını yaşadığımız şu günlerde gerek Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak, gerekse Müdürlüğümüze bağlı okul ve kurumlar olarak başarılı, verimli ve dolu dolu bir yılı daha bitiriyor olmanın haklı gurunu da bir bakıma dergimiz vasıtasıyla okurlarımızla paylaşmaktayız. Kurduğumuz bu cümleler ilk bakışta çok iddialı gelebilir. Ancak söylediklerimizin iddiadan öte olduğunu, öğrencisinden öğretmenine; velisinden diğer tüm paydaşlara kadar herkesin üzerine düşeni layıkıyla yapmak için gösterdiği çabanın somut çıktılarını dergimizin sayfaları karıştırıldığında alenen görmek mümkün olacaktır. Evinize gelen misafirlerinizi en iyi şekilde ağırlamak için sarf ettiğiniz gayreti düşünün. Onlar için hazırladığınız ikramlar ne kadar lezzetli olursa olsun hazırlayacağınız sunumun konuklarınız üzerindeki etkisi daha fazla olacaktır. Ortaya gelişi güzel konmuş ikramlar ne kadar lezzetli olursa olsun hiç kimse bu lezzetlerin farkına varmayacaktır. İşte bizler de ilçe dergimizi hazırlarken bunu prensip edinmeye çalıştık. Yapılan çok verimli ve başarılı çalışmaları güzel bir sunumla gözler önüne serelim, paydaşlarımızla, çevreyle paylaşalım istedik. Bunu yaparken mutlaka zorlandığımız hususlar oldu. Zorlanmamızın iki temel nedeni vardı: Birincisi sayfa sayısı sınırlı olan hazırladığımız bu yayında hangi çalışmalara yer verecektik? Birbirinden verimli ve emek verilen sayısız güzel çalışmayı nasıl eleyecektik? Diğer yandan amatörce yaptığımız bu çalışma ile beğeni düzeyi yüksek eğitim camiasının beklentilerine cevap verebilecek miydik? Derken kaygıları bir tarafa bırakıp kolları sıvadık ve 2015-2016 eğitim öğretim yılının ilçemiz için kısa bir özeti niteliğinde olan dergimizi siz okurlarımızın beğenisine sunduk. “İkimiz Bir Fidanız” dedik ve engelli bireylerin toplumsal yaşam içine karşı karşıya kaldıkları sorunlara dikkat çekmeye, yetiştirdiğimiz çocuklarımızın bu konu ile ilgili duyarlılıklarını arttırmaya çalıştık. “Çekmeköy’den Radoviş’e Kardeşlik Köprüsü”nü kurarak elimizi Makedonya’da Radoviş’te yaşayan Yörük kardeşlerimize uzattık. Öğrencilerimiz Matematik ve Fen derslerinde zorlanmasınlar diye “Özgün Materyal Geliştirme Projesi”ni hayata geçirdik. Öğretmen Paylaşım Günleri, Bilim Şenlikleri, Kültür Sanat Haftası etkinlikleri, okullarımızın ulusal ve uluslararası düzeyde yürüttükleri projeler ve her biri iyi örnek olarak mutlaka paylaşılması gereken okul etkinlikleri, öğrencilerimizin kültürel, sanatsal ve sportif alanlarda kazandıkları başarılar, hepsi büyük bir özen ve emekle hazırlanmış kutlama ve anma programlarımız, bilgi paylaşımını sağladığımız seminer ve konferanslar… Dergi Hazırlama Komisyonu olarak müdürlüğümüzün, okullarımızın ve kurumlarımızın hazırladıkları lezzetleri güzel bir sunumla sizlere ulaştırmış olma temennisiyle…

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

1


içindekiler * Editörden

Şakir GÜLDER / Genel Yayın Yönetmeni

01

Birlikten Kuvvet Doğar Ahmet AKTAŞ

Sayfa 04

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürü

* Ahmet POYRAZ Röportaj

08

* Çekmeköy’de Eğitim

10

* İman Power T-Shirtler

36

* Çekmeköy’den Radoviş’e

12

* Akif’e Dair

38

* İkimiz Bir Fidanız Projesi

18

* Tevhid ve Vahdet

39

* Bu Başarı Hepimizin

22

* Atalar Oyunu Mangala

40

* Özgün Fikirler Hayat Buldu

26

* Bahçivan Çocuklar İş Başında

42

Sayfa 45

Sayfa 30

Halk Eğitim Merkezinde Okuma Yazma Öğrenen

YETiM GÜLERSE DÜNYA GÜLER * Eğitimde Yenilikçilik Ödülü

27

* Söz Gençlerin

28

* Küçük Hayaller Büyük Projeler

29

* 100. Yılında Kut’ül Amare Zaferi

32

CESUR KALEMLER’in Hikayesi * Geleneksel Sanatlarımız, Zanaatlarımız * Peygamberimin Rahmetiyle Büyüyen Çocuklar

ZEKAMIZI

OYUNLA GELİŞTİRİYORUZ Çekmeköy 1. Akıl ve Zeka Oyunları Turnuvası Sayfa 34

MERHABA EY MEHTERAN! 2

46

Sayfa 44

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

48


içindekiler * Paylaşmak Güzeldir

50

II. Öğretmen Paylaşım Günü * Bir Uzmandan Dinleyelim

52

* Okulumda Güvendeyim

55

* Hakk’a Vuslat

57

* Erler Çıktı Meydane,

58

Ebrû Sanatı Sayfa 56

Biri Birinden Merdane * Beş Soruda İş Güvenliği

60

BİR AYAĞIMIZ

AVRUPA

Sayfa 62

* Okullar ve Şehirler

66

* Okul Öncesi Şenliği

69

* Bilim Şenliği

70

Marifet İltifata Tabidir

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2015-2016 Eğitim Öğretim Yılı Yılsonu Ödül Töreni Sayfa 72

74

Çekmeköy Belediyesinin Öncelikli Konu Başlığı:

* Birlikte Yürüyebilmek

76

* Okullardan Haberler

80

“EĞİTİM”

* Değişim, Gelişim ve Eğitim

92

* Bir’Şiir ve Türkü Dinletisi’nin Ardından

Sayfa77

BAŞARMANIN KEYFİ

Sayfa 89

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

3


Birlikten Kuvvet Doğar Biliyoruz ki, eğitimin birçok bileşeni var ve başarıyı yakalamak bu bileşenler arasındaki uyuma ve işbirliğine bağlı.

Ahmet AKTAŞ

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürü

Son dönem yönetim yaklaşımlarında yönetici ile lider kavramları kesin çizgilerle birbirinden ayrılmakta; kalite yaklaşımı doğrultusunda tercih edilen liderlik olmaktadır. Olayları görmek istediği şekilde değil gerçekte olduğu gibi görebilen, kurumdaki işlerin belli bir disiplin içerisinde yürütülmesi ile yetinmeyen, bütün paydaşlarla açık, destekleyici ve samimi iletişim kurabilen, gerektiğinde eleştirilerle yüzleşen, tüm paydaşlarını belirlenen hedefler doğrultusunda motive edebilen, kurumla ilgili herkese içten ilgi gösteren, empati kuran, farklılıklara saygı gösteren, yoğun ve disiplinli çalışabilen, pozitif düşünebilen, istekli ve coşkulu olabilen ve çalışanların istekli ve coşkulu olabilmesi için uygun ortam ve şartları hazırlayabilen ve tüm bunları yapabilmek için kendilerini sürekli olarak geliştirmeye çalışan yöneticiler genel olarak lider olarak tanımlanmaktadır. Bu yöneticilik yaklaşımını benimseyerek çeşitli kademelerinde hizmet verdiğim eğitim camiasında 20152016 eğitim öğretim yılıyla birlikte Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak ikinci yılın sonuna gelmiş bulunuyoruz. “Bir günü diğerinin aynı olan kişi zarardadır.”

4

sözünden hareketle iki yıl boyunca İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak verdiğimiz hizmetin kalitesini, fiziki olanakların eğitim öğretim sürecine katkılarını, sosyal, kültürel ve sportif etkinliklerin sayısını ve çeşidini, başarılarımızı her geçen yıl biraz daha arttırarak hedeflerimize ulaşmada emin adımlarla yürümekteyiz. Kurum olarak var olma nedenimizin, kim için ne yaptığımızın, mevcut imkânlarımızın neler olduğunun, performansımızı olumlu ve olumsuz etkileyen faktörlerin, kaynaklarımızı nasıl arttırabileceğimizin ve hedeflediğimiz yerin neresi olduğunun bütün paydaşlarımız tarafından bilinmesi ve kabul görmesi gerekliliğinden hareketle yasal sorumluluklarımızın yanında hizmet eden ve hizmet sunulan paydaşlarımızın istek ve beklentilerini, içinde bulunduğumuz çevrenin sosyo-kültürel ve ekonomik yapısını, kültürünü, hızla değişen ve gelişen zamanı göz önünde bulundurmakta, plan ve programlarımızı bu doğrultuda yapmakta; bir taraftan sahip olduğumuz yerel özellikler, diğer taraftan insani, milli ve evrensel değerlere dayalı olarak oluşturduğumuz ilke ve değerlerimizin kâğıt üstünde kalmaması için üstün çaba sarf etmekteyiz.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


“ Attığımız her adımın planlama ve uygulama aşamasında bireylerin ve toplumun ihtiyaçlarını esas alarak, genellik ve eşitlik ilkesinden hareketle yetiştirecek ve yetişecek bireylerde adalet ve hoşgörü temeline dayalı davranış biçimleri geliştirmek adına örnek olmak yolunda gayret göstermekteyiz.

Attığımız her adımın planlama ve uygulama aşamasında bireylerin ve toplumun ihtiyaçlarını esas alarak, genellik ve eşitlik ilkesinden hareketle yetiştirecek ve yetişecek bireylerde adalet ve hoşgörü temeline dayalı davranış biçimleri geliştirmek adına örnek olmak yolunda gayret göstermekteyiz. Hedef kitlenin her türlü fırsattan ve imkândan eşit şekilde yararlanmasını sağlamada işbirliğine açık, paylaşımcı, destekleyici ve özendirici politikalarla kurum kültürünün oluşmasına ve yaşatılmasına önder olmaya çalışmaktayız. Çalışanların süreçlerde aktif rol almasını sağlamak, etkin personel yetiştirmek için önce çalışanlara yatırım yapmak gerektiğinin ve yapılan yatırımın kurumun kalitesine yansıyacağının farkındayız. Bu nedenle başta kurum müdürlerimiz olmak üzere tüm eğitim personeli, öğrenci ve velilerimizle formal ilişkilerin yanında informal diyaloglar kurmaya, samimi ve açık olmaya, eğitim sürecine herkesin gözünden, her pencereden bakmaya özen göstermekteyiz. Ekip çalışmalarında aktif rol alarak sürece katkıda bulunmaya, çalışanların yaptıkları işlerde daha etkin, verimli ve üretken olabilmeleri için olanakları araştırmaya, şartları ve imkânları uygun hale getirmeye çalışmaktayız. Çünkü biliyoruz ki, eğitimin birçok bileşeni var ve başarıyı yakalamak bu bileşenler arasındaki uyuma ve işbirliğine bağlı. Bir dizi vagonun bir ucuna bir lokomotif, diğer ucuna başka bir lokomo-

tif bağlandığını, bunların aksi yönde hareket ettiklerini düşünün. Vagonlar ilerleyemeyeceği gibi belki bir noktadan sonra birbirinden kopacak ve dağılacaklardır. İşte bizim yönetim yaklaşımımızın özünü de aynı yöne doğru hareket eden lokomotiflerin sayısını arttırmak oluşturmaktadır. Böylelikle gideceğimiz yere daha güvenli ve daha kısa zamanda ulaşacağımız muhakkak. Bu nedenle her ortamda Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak bir “aile” olmanın önem ve gerekliliğini vurguluyor, attığımız adımların bunu sağlayacak nitelikte olması için uğraşıyoruz. Eğitim-öğretim faaliyetlerinde başarıya ulaşmakta eğitim personelinin yeterlilikleri, gayret ve uyumu kadar diğer tüm ilgililerin de ortak hareketi ve uyumu önemlidir. Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak bizler bu konuda kendimizi şanslı addediyoruz. Çünkü ilçemizde neredeyse tüm kurum ve kuruluşlar çocuklarımız için attığımız adımlarda sonuna kadar bizimle birlikteler ve çalışmalarımıza destek vermekteler. Bitirmek üzere olduğumuz eğitim-öğretim yılında da öğrencilerimize, velilerimize ve çevreye katkı sağlamak üzere yürüttüğümüz çalışmaların her zaman en önemli destekçisi ve takipçisi olan Kaymakamlık makamından, yerel imkânların kullanılmasında eğitimi her zaman öncelikli konumda bulunduran, çalışmalarımızda maddi

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

5


manevi katkılarını esirgemeyen Çekmeköy Belediyesine, gerek okullarımızda gerekse okullarımızın çevresinde aldıkları güvenlik tedbirleri ile eğitim öğretim yılının sorunsuz bir biçimde tamamlanmasında büyük emek sarf eden emniyet güçlerinden, öğrencilerimizin beden ve ruh sağlığına sahip bireyler olarak yetişmeleri için çalışan toplum sağlığı birimlerine kadar ilçemizde her kurum ve kuruluş bizleri yürüttüğümüz çalışmalarda yalnız bırakmadılar. Paydaşlarımızdan da aldığımız bu destekle 20152016 eğitim öğretim yılında da bizleri hedeflerimize ulaştıracak projeler üretip hayata geçirdik. Üç okulumuzu fiziki olarak daha iyi şartlara kavuşturmak için güçlendirme çalışmalarını başlattık ve tamamladık. İlçemizde üç okulumuzun 2015-2016 eğitim öğretim yılı itibariyle faaliyete geçmesini sağladık. Yürüttüğümüz projelerle öğrencilerimize yeni ve farklı ufuklar açarken desteğe ihtiyacı olan bireylere ulaşmaya çalıştık. Türkiye Beyazay Derneği ile birlikte yürüttüğümüz “İkimiz Bir Fidanız” projesi ile toplumsal eşitliğe ve bütünlüğe vurgu yaparak engelli öğrencilerimizle engelsiz öğrencilerimizin bir takım aktivitelerde birlikte yer almalarına ve hepsinden önemlisi birlikte

6

diktikleri dikili bir ağaçlarının olmasına vesile olduk. Yine Türkiye Beyazay Derneği ile birlikte Makedonya Radoviç’te yaşayan Yörük kardeşlerimize ulaşıp imkânlarımız ölçüsünde oradaki çocuklarımızın eğitim olanaklarını iyileştirmeye çalıştık. Çocuklarımızı 23 Nisan haftasında İstanbul’a getirerek “Anavatan” olarak bildikleri Türkiye’yi, İstanbul’u daha yakından tanımalarını sağladık. Öğretmen Paylaşım Günleri’nin ikincisini, Kültür Sanat Haftası etkinlikleri içerisinde “Okullar Şehirler” etkinliğinin ilkini, Okul Öncesi Şenliğini, Bilim Fuarını gerçekleştirdik. “Özgün Materyal Geliştirme” projesi ile öğrencilerimiz matematik ve fen derslerinden korkmasınlar, öğrenmeleri daha kalıcı ve verimli olsun istedik. Okullarımız daha güvenli olsun diye “Okulumda Güvendeyim” projesini hayata

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


“ Her ortamda Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak bir “aile” olmanın önem ve gerekliliğini vurguluyor, attığımız adımların bunu sağlayacak nitelikte olması için uğraşıyoruz.

geçirdik. Yıl içerisinde öğretmen, öğrenci ve velilerimizi işlerinin ehli uzmanlarla seminer ve konferanslarda buluşturduk. Birbirinden anlamlı ve renkli kutlama ve anma programları ile ortak duyguları hep birlikte yaşadık. Çalışmalarımız sırasında çoğu zaman ekip üyelerimizle zamanın çok hızlı geçtiğinden yakındık. Ancak geriye dönüp baktığımızda o çok hızlı geçen zamana yine ilçemize, öğrencilerimize, çevreye katkı sağlayan sayısız

çalışmayı sığdırdığımızı gördük. Olumlu sonuçlarını aldığımız her çalışma bir sonraki adım için bizi cesaretlendirip motive etti ve geldik bir yılın daha sonuna. 2015-2016 eğitim-öğretim yılı içerisinde çalışmalarımızda bize destek olan Çekmeköy Kaymakamlığına, Çekmeköy Belediyesine, okul müdürlerimize, öğretmenlerimize, öğrenci ve velilerimize, diğer tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

7


ÇEKMEKÖY BELEDİYE BAŞKANI

AHMET POYRAZ Bize kendinizden, özellikle de öğrenim hayatınızdan bahseder misiniz? 1964 yılında Rize Çayeli’nde doğdum. Rize’de ve İstanbul’a döndükten sonra Cihangir’de okudum. Okul yıllarımda çok haber izler, ülkede neler oluyor takip ederdim. Bu merakım ve memleket meselelerine olan ilgim beni zamanla siyasete yönlendirdi.

diyebilirim. Zaten ilk dönemdeki bu çalışmalarımız sayesinde halkımız bizi büyük bir oy farkıyla yeniden belediye başkanı olarak görevlendirdi. Şimdi nüfus artışına bağlı olarak doğan ya da doğabilecek ihtiyaçlar üzerinde çalışıyoruz. Sosyal belediyecilik nedir? Bu alanda neler yaptınız?

Belediyeciliğin alt yapı ve üst yapı yatırımları asli görevleridir. Zamanla bu yatırımları tamamladıktan sonra vatandaşların tüm beklenti ve ihtiyaçlarının birinci dereceden görevimiz olmasa da bizim sorumluluk alanımızda olduğunu hissettik. Mesela ilçemizde 2003 yılında AK Parti İlçe Başkanı, 2009 yılında da okul ihtiyacı varken, “Bu bizim işimiz değil.” diyerek Çekmeköy Belediye Başkanı seçildim. Siyasette görev topu taca atmadık. “Gençlerimizin iyi bir eğitim alabilkişinin kendi elinde değildir. Allah’ın nasibiyle, önce mesi, ilçemizin ve ülkemizin geleceği için çok önempartin görevlendiriyor, sonra seçime gidiliyor ve halkın lidir.” dedik ve hayırsever teveccühü ile o göreve vatandaşları ilçemizde geliniyor. Ben kadere okul yapmaya yöninanırım, öncesinde uzun lendirdik. Arsalar vadeli planlarım yoktur. bağışladık ve anaokulu, Vatana ve millete hizmet ilk, orta ve lise düzeyinde etmek için yola çıktım, iki onlarca okul yaptırdık. dönemdir Çekmeköy BeMilli Eğitim Bakanlığına lediye Başkanı olarak bunu devrettik. Aynı şekilde yapmaya çalışıyorum. gençlerimizin sanat, spor ve bilimle ilgilenmeleri, Belediye başkanı sağlıklı ve faydalı nesiller olduğunuzda yapacağınız Belediye Başkanı Sayın Ahmet Poyraz ile Çekmeköy’ü ve yetişmesi açısından çok çalışmalarda öncelikle Çekmeköy’de eğitim ve öğretimi konuştuk. önemli; bu nedenle bizler yapmak istedikleriniz gençleri bu doğrultuda yönlendirmeye gayret ettik. var mıydı? Bu öncelikleri gerçekleştirebildiniz mi? Her mahallenin nüfusuna göre aile sağlığı merkezleri derken, devlet hastanesinin yapımına başlandı. Aynı Çekmeköy dört beldenin birleşmesiyle oluşan bir ilçe. şekilde, “İlçemizde maddi açıdan ihtiyaçlı bir aile varken, 2008 yılında ilçe statüsüne kavuştu. 2009 yılında da bizim onlardan habersiz olmamız, en güzel kaldırım belediye başkanı seçimi yapıldı. Çok az bir oy farkıyla taşlarını döşesek, en iyi parkları yapsak ne fayda?” göreve geldim. O dönemler, hem ilçe halkının, hem bededik. Bu nedenle Sosyal Yardım Müdürlüğümüzle lediye personelinin kafası çok karışıktı. Bazı belde bevatandaşlarımızın maddi manevi yanında olmaya lediyeleri borç bıraktı. Dört belde belediyesinin binası çalışıyoruz. Cenazesi, hastası olan vatandaşlarımız en vardı ama hiçbiri büyük bir ilçe belediyesini kaldıracak acılı, en telaşlı hallerinde belediyeyi arıyorlar ve ekipkapasitede değildi. Bazı beldelerdeki yatırımlar ihtiyacı lerimiz 7 gün 24 saat onların yardımlarına koşuyor. karşılarken, bazı beldelerde yapılacak çok iş vardı. Kısa sürede iyi bir ekip kurdum. O ekiple birlikte kısa vadeli ve uzun vadeli planlarımızı yaptık. İş bilenin, kılıç “Biz O’nu Çok Sevdik” projesi kapsamında seriniz kuşananın derler. Belde belediyelerinden kalan borçları devam edecek mi? ödedik, yeni belediye binamızı yaptık, alt yapı ve üst yapı yatırımlarımızı ilk dönemimizde tamamladık Siyasete İlçe başkanı olarak başladığınızı biliyoruz. Belediye başkanı olma hedefiniz var mıydı?

8

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Proje aşamasında kıymetli hocamızla diyalog kurup projemize kendisi de uygun görürse adının verilmesini istedik. Hocamız sağ olsun bizleri kırmadı ve projemizin adını Çekmeköy Belediyesi Prof. Dr. Aziz Sancar Uluslararası Bilim Olimpiyatları olarak belirledik. Bu süreçte Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu bizlerden desteğini esirgemedi ve açıkçası bir köprü vazifesi gördü. Ben kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum.

Peygamber Efendimizin örnek hayatını gençlerin öğrenmesi, yeni nesillere doğru aktarılması için başlattığımız bir proje “Biz O’nu Çok Sevdik”. İlk yıl Peygamber Efendimizin hayatını okudular ve sınava girdiler. İkinci yıl ise Merhamet ve Adalet temalı Uluslararası Kısa Film Yarışması gerçekleştirdik. Projeye 26 ülkeden 785 film başvurdu. Cumhurbaşkanlığı himayesinde gerçekleşen bu projenin ödül törenine Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da teşrif etti. Dereceye girenler ödülleri onun elinden aldılar. Her iki yıl da çok yoğun ilgi gören bu projede önümüzdeki yıl da güzel bir çalışma yapmayı düşünüyoruz.

Prof. Dr. Aziz Sancar Uluslararası Bilim Olimpiyatları’na Araştırma, Teknoloji ve Enerji Verimliliği adı altında 26 ülkeden 785 proje başvurdu. Projemizin final sergisini Maltepe Marma Otelde gerçekleştirdik. Final sergimizde 100 proje yerini aldı. Akademisyen jüri heyetinin oylaması sonucu kazanan 30 yarışmacı ödüllerini Prof. Dr. Aziz Sancar’ın elinden aldı. Hem gençlerimiz hem de bizler için çok güzel bir tecrübe oldu. Önümüzdeki yıllarda bu projemizin devamı gelecek ve ben inanıyorum ki bu projeler gençlerimizin ufkunu açacak.

Hamidiye ve Mehmet Akif Mahalleleri’nde okul çalışmanız var mı? Evet. Ulus pazarı, kapalı pazar yerine taşındığında pazarın büyük arsasını okul yapılmak üzere planlayacağız. Böylece nüfus artışına bağlı olarak ileride daha çok hissedilecek iki mahallenin okul sorunu ortak noktada çözülmüş olacak. Nobel ödüllü Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın ismini taşıyan bilim olimpiyatlarınız da çok dikkat çekti. Aziz Sancar’ı bu projeye nasıl dahil ettiniz?

Belediye Başkanı olmasaydınız hangi mesleği seçerdiniz? Ailem ticaretle uğraşıyor. Ticareti dedemden öğrendim ve onların kurduğu işletmelerin sorumluluğunu aldım. Başkan olmasaydım, ticari işletmelerimizle daha yakından ilgilenme fırsatım olurdu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

9


Çekmeköy’de

Eğitim

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Dergisi İçin Eğitim ve öğretim dönemi uzun ve zorlu bir dönem. Bu dönemin başından sonuna kadar gayret gösterip bugün de bunun neticesini alan öğrenci ve öğretmenlerimizi yaptıkları çalışmalar için teker teker tebrik ediyorum. Gerçekten sağlıklı, verimli bir dönem geçirdik. Sonraki dönemde de ilçemizin eğitim ve kültür vadisi olma yolunda hep birlikte gayret göstereceğiz. Değerli İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Ahmet Aktaş başta olmak üzere ilçemizdeki 2000’den fazla öğretmenimizi ve 50 bin den fazla öğrenci ve onların anne babalarını canı gönülden tebrik ediyorum. Okul yöneticilerimiz ve öğretmenlerimiz kendi öz evlatlarını nasıl koruyorlarsa aynı şekilde evlatlarımızı da burunları kanamadan geleceğimizin teminatı olarak yetiştirmeye gayret ettiler. Bütün toplumlar için eğitim önemlidir; ama bizim toplumumuzda geleceğimizi yönlendiren en önemli kurumların başında eğitimin geldiğini düşünüyorum. Çünkü insanın nereden geldiğini nere gideceğini kâinattaki konumu belirlemek kendisinin konumlandırmak için eğitim önemli. Dolayısıyla biz Mülki İdare Amirleri olarak bütün kurum ve kuruluşlarla ilgili çeşitli görev-

10

lerimiz olmakla birlikte eğitimle ilgili görevleri daha öncelikli görüyoruz. Eğitimde kendimizi daha birinci dereceden vazifeli görüyoruz. Çekmeköy’ü, İstanbul’un model ve modern bir ilçesi, eğitim vadisi, ruhları sıkılan İstanbullular’ın ruhlarını dinlendirecekleri bir mekan olarak anlatmaya gayret ediyoruz. Çünkü İstanbul, özellikle trafik noktasında, kamu hizmetleri noktasında son derece büyümüş ve daralmış bir şehir. Çekmeköy bu anlamda yeşili bol, İstanbul’un tarihten bu tarafa doğal güzelliklerini koruyan yeşil ilçelerinden bir tanesi. Bu güzel ilçede eğitim ve kültür düzeyinin gelişmesi için çalışıyoruz. İlçemizde okuma yazma bilmeyen 4 bin 450 vatandaşımız vardı. İsim ve adreslerini tespit edeceğimiz bu vatandaşlarımıza hem okuma yazma kursu, hem Kur’an kursu, hem de sağlık bilgilerini içerecek bir program hazırladık. “Dilimi ve dinimi sağlıklı bir şekilde öğreniyorum” şeklinde sloganlaştırabileceğimiz programımızda hem dilimiz, hem dinimiz öğretiliyor hem de bu vatandaşlarımızın sağlık sorunları tespit ediliyor. İstanbulumuzun bir “Eğitim ve Kültür Vadisi” olarak adlandırılıp, eğitim ve kültür alanında cazibe

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz gerçekleştirdiği projelerle İstanbul’da adından söz ettiren kurum. Her sene İstanbul’un 4 köşesinden gelen öğretmenlerin sosyal alanda bildikleri farklı bilgileri, oyunları, etkinlikleri birbirine öğretme imkanı buldukları öğretmen paylaşım günü etkinlikleri, bu sene ilki düzenlenen ve 5 gün süren her günüde farklı bir etkinliğin olduğu Çekmeköy Kültür Sanat Haftası projesi, İkimiz Bir Fidanız, 7 Bölge 7 Renk, Çekmeköy’den Radoviş’e - Kardeşlik Köprüsü, bence örnek bir projelerden birkaçı. merkezi olmasına gayret ettiğimiz ilçemizde Bununla ilgili sadece kaymakamlığımız değil; belediyemiz, milli eğitim müdürlüğümüz, diğer kurum ve kuruluşlarımız katkı ve gayret içindeler. Çok mesafeler aldık. Bu konuda, bu hedefi daha belirgin hale getirip İstanbul için Çekmeköy denildiğinde bu markanın hatırlatılması, hatırlanması orta vade hedeflerimizden biridir. Çalışmalarımızda belediyemizin tüm desteğini yanımızda hissediyoruz. Çekmeköy Belediye Başkanımız eğitim için olmazsa olmazımız anlayışı ile çalışmalarını gerçekleştiren bir idareci. İlçemizde okullara ilk sayısı ile 20 bin adet basılarak çocuklarımıza dağıtılan Çekmeköy Çocuk dergisi ilköğretim çağındaki çocuklarımız için çok güzel bir çalışma, bununla birlikte 7 Bölge 7 Renk projesi ve Çekmeköy’den Radoviş’e - Kardeşlik Köprüsü eğitim ve kültürü içeren öğrencilere yönelik bu projeler gibi birçok projede belediyemiz ilk sırada yer alıyor. Çekmeköy Belediyesinin bir farkı da imkanlarını herhangi bir karşılık beklemeden kullandırıyor olması. İçinde bulunduğumuz kaymakamlık binası, belediyeye ait olan bir binadır. Bu durum tam anlamıyla kardeşlik ve aile sıcaklığı altında uyumlu çalışmanın getirdiği sonuçlardır.

Eğitime bu kadar önem verilen eğitim ve kültür vadisi olarak anılan Çekmeköyümüzde yaz tatiline giren öğrencilerimizin imtihan odaklı bir hayattan kurtulup

günü yaşamalı aslında büyük imtihanı ebedi bir cenneti ve ezeli bir cehennemi kazanmanın olduğunu diğer imtihanların onun küçük küçük aşamaları olduğunu düşünmek ve ona uygun davranmayı gayret etmelerini tavsiye ediyorum. Öğretmenlerimizin öğrencilerimizi kendi öz çocukları gibi kabul etmelerini, bir çocuğumuzu bile israf etme lüksümüzün olamadığını bir çocuğu kurtarmanın bütün insanlığı kurtarmakla zaman zaman eşdeğer olabileceğini hatırlatarak sizlere teşekkür ediyor, herkese sağlıklı ve mutlu bir ömür diliyorum.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

11


ÇEKMEKÖY’DEN Çekmeköy

Çamlık Ortaokulu

Çekmeköy

Özel Çınar Ortaokulu

Çekmeköy

Özel Erdem Ortaokulu

Çekmeköy Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu

Çekmeköy

Nükte Sözen Ortaokulu

Köprüler uzakları yakınlaştırır, ayrı düşenleri kavuşturur. Köprüler, yıllar, yüzyıllar boyu kavuşmak isteyenlere, bir olmak birlik olmak isteyenlere hizmet eder. Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Çekmeköy Belediyesi ve Türkiye Beyazay Derneği’nin Çekmeköy ile Makedonya Radoviş’teki Türkmen köyleri arasında kurduğu köprülerin yüzyıllar boyu dimdik ayakta kalması temennisiyle… Sabah semada yankılanan ezan sesi ile uyanmak ve tarihi camilere akın eden cemaate karışmak… Üsküp’ün 600 yıllık Türk Çarşısı’nda alışveriş yapmak. Alaca Cami’nin rengârenk süslemeleri içinde huzurla dua etmek… Burası Üsküp, burası Kalkandelen; kadim medeniyetimizin önemli eserlerinin ev sahibi… Kocali, Kılavuzlu, Pırnalı; ecdadımızın köyleri.. Gizem, Esma, Mümin; hepsi bizim çocuklarımız… Onların Anavatan Türkiye’ye olan sarsılmaz bağları yüreğimizin derinliklerini titretmeye devam ediyor. Her şey ne kadar tanıdık, hepsi ne kadar içten. Gezdiğimiz yerler belki Anadolu’nun bir kenti, kasabası değil, ancak bir o kadar bizden.

12

Şanlı tarihimizin sayfaları milletimizin tarih boyunca mazlumun, mağdurun yanında yer aldığının sayısız örnekleriyle doludur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti özellikle son yıllarda bulunduğu coğrafyada önemli bir güç olarak dünya siyasetinde adından söz ettirmekte; politik, siyasi, ekonomik çıkar hesaplarının dışında dünyanın neresinde olursa olsun dil, din, ırk ayrımı yapmadan dün olduğu gibi bugün de ihtiyaç duyan herkese yardım elini uzatmaktadır. Devletimizin bu güçlü ve vakur duruşu, anavatan dışında yaşayan kardeşlerimize de güç vermektedir. Makedonya’da yaşayan kardeşlerimizin ağzından düşmeyen; “Siz orada ne kadar güçlü olursanız biz de burada o kadar rahatız. Güçlü Türkiye, Güçlü Makedonya Türkleri” cümleleri bunun açık göstergesidir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


RADOVİŞ’E Alikoç Kocaali

İlköğretim Okulu

Buçim Köyü

İlköğretim Okulu

Topolnica Köyü

İlköğretim Okulu

Kılavuzlu Köyü

İlköğretim Okulu

Pırnalı Köyü

İlköğretim Okulu

KARDEŞLİK KÖPRÜSÜ Peki Balkanlar’a bu anlamlı yolculuk nasıl mı başladı? Makedonya’nın Radoviş Bölgesi’ndeki Türk köy okullarının maddi ve manevi desteğe ihtiyacı olduğunu duyduğumuzda şüphesiz geri durmadık, duramazdık. Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Türkiye Beyazay Derneği olarak kolları sıvadık. Soydaş öğrencilerimizin daha iyi imkânlarda eğitim görmeleri için Çekmeköy Belediyesi’nin de büyük desteğini aldık. “Çekmeköy’den Radoviş’e Kardeşlik Köprüsü Projesi” işte böyle hayata geçti. Radoviş’teki Türk okulları ile İstanbul Çekmeköy İlçesi okulları arasında kardeşlik bağlarının tohumlarını attık. Soydaş okullarının ekonomik açıdan desteklenmesine, karşılıklı ziyaret ve kültürel etkinliklerle ortak değerlerimizin yaşatılmasına yönelik faaliyetler planladık. Çekmeköy’den 5 ortaokulumuz Radoviş

Bölgesi’nde Türkmen köylerinde faaliyet gösteren 5 Türk okulu ile eşleştirdik. Proje Yürütme Kurulu ve Çekmeköy proje okullarının yöneticilerinin katılımı ile Radoviş’teki okullara Nisan ayında bir ziyaret gerçekleştirdik. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Haftasında ise İstanbul Buluşmasında bütün proje kardeş okullarımızın bir araya gelmesini sağladık. Balkanların o zorlu coğrafyasında, her türlü olumsuzluğa rağmen değerlerini korumaya çalışan kardeşlerimizle kucaklaştık. Radoviş’in Kılavuzlu Köyü’nde yaşayan Ümmügül Teyzenin; “Gittiniz buralardan, bizi yetim koydunuz” cümlesine “Hayır!” dedik; “İşte buradayız!.” Şimdi bir kez da tekrarlıyoruz; “Hayır, Ümmügül Teyze hiç merak etme. Biz biriz, bir aradayız ve her zaman da bir olacağız!”

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

13


Dünyanın İncisi İstanbul’a Hoş Geldiniz

Dünyanın incisi İstanbul’u gezdik Makedonya Radoviş’ten gelen kardeşlerimizle birlikte. Makam ziyaretlerimizi gerçekleştirdik. İstanbul’un iki yakasını süsleyen yapıları mekânları izleyip deniz kokusunu çektik içimize, tepeden baktık İstanbul’a, Boğaz’a. Tarihi Yarımada’yı gezip Gülhane’de lalelerin İstanbul’a ne kadar da çok yakıştığına birlikte şahit olduk. Peygamber Efendimizin sancaktarını, Eyüp Sultan’ı ziyaret edip, devletimizin, milletimizin bekası için dua ettik hep birlikte. Ortak tarihimize, ortak kültürümüze ait değerlerimizi birlikte büyük bir gururla seyredip, atalarımızı yâd ettik.

14

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


“Misafirlerimiz ilk geldiğinde onların yurt dışından geldikleri düşüncesiyle iletişim kurabilmek adına Türkçe biliyor musunuz? diye sordum. Aldığım cevap ben de büyük bir duygu yoğunluğuna neden oldu. Çünkü çocuklarımız alıngan bir tavırla “Biz Türk’üz” dediler. Ne mutlu Türküm diyene…”

“Evimize Makedonya’dan arkadaş geleceğini öğrendiğimde çok heyecanlandım. Hep evimize başka ülkelerden biri gelsin isterdim. Hele başka bir ülkede yaşamasına rağmen Türk kültürünü, kültürümüzü, dilimizi koruyabilmiş biriyle tanıştığım için çok mutluyum.“

Çetin Kayfeci

Hiranur Onurcan

Nükte Sözen Ortaokulu Velisi

Çekmeköy Nükte Sözen Ortaokulu Öğrencisi

“Ben Makedonya’dan çok değişik duygularla geldim. Burada bu kadar güzel şeylerle karşılacağımı tahmin etmiyordum. Sonra çok iyi arkadaşlar buldum. Özellikle Buse ve ailesi.” Sibelcan Amedova

Radoviş Kılavuzlu Köyü Misafir Öğrenci

Bu dört günde yaşadıklarımız, gördüklerimiz, hissettiklerimiz bir ömür hatıralarımızda, anılarımızda mühürlenip iz bırakacaktır. Gördüğümüz yerler, tarihi eserler biz öğretmenlere ve en önemlisi öğrencilerimize Türkiye’nin, Türk milletinin ne denli büyük, yüce olduğu, Türk misafirperverliğinin dünyanın hiçbir yerinde eşi benzerinin olmadığı hissini yaşatmıştır. Teşekkürler demek çok azdır ancak şu anda başka söz bulamıyorum. Mevlüde Asanova

“Benim adım Mirsat Amedov. Ben çok sevdim İstanbul’u. İki arkadaşımda kaldım ve ikisini de çok sevdim. Boğaz turunda martılara simit attık ve dümeni alıp gemiyi kullandık. İstanbul’u çok sevdim. Belki yine gelirim.” Mirsat Amedov.

Radoviş Kılavuzlu Köyü Misafir Öğrenci

Radoviş Kılavuzlu Köyü Misafir Öğretmen

“En kısa zamanda sizleri Makedonya’da ağırlamak isteriz. Bizim bağlarımız çok güçlü ve hiçbir zaman sona ermeyecek. Sizleri tanıdığım için çok mutluyum. Bizim için yaptığınız her şey için teşekkürler.” Emel Emin Misafir Öğretmen-Radoviş

Makedonya’dan gelen arkadaşlarımı çok sevdim. En az bizim kadar cana yakınlar. Tezgül arkadaşımla çok güzel vakit geçirdik. Bu projede yer aldığım ve onunla tanıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ben de Tezgül’ün yaşadığı yerleri çok merak ediyorum. Ve onların ülkesine gitmek istiyorum. Bu dört gün boyunca arkadaşlarımın mutlu olduğunu görmek beni de mutlu etti.” Ayşe İkra Selçuk

Çekmeköy Özel Erdem Koleji Öğrencisi

“İstanbul’a geldiğim için çok mutluyum. Trafiği dışında harika bir şehir. İstanbul’da herkesin Türkçe konuştuğunu biliyordum. Ama buraya gelince bir garip geldi bana. Çünkü herkes benim, bizim konuştuğumuz dili konuşuyor. Hiçbir farklılık yok. Benim yaşadığım ülkede ise birbirinden farklı diller konuşuluyor. Öğretmenlerimiz, arkadaşlarımız bize o kadar iyi davrandılar ki kendimizi evimizde gibi hissettik. Hiç yabancılık çekmedik.” Sevgül Yaşarova Misafir Öğrenci Radoviş Kocaali Köyü

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

15


Yanımızdan geçen insanların selamları: “Esselâmü Aleyküm, ve Aleyküm Selâm.

“Çekmeköy’den Radoviş’e Kardeşlik Köprüsü Projesi” ile Makedonya’daki kardeşlerimizle tanış olmak, birlikte ve bir arada olmak için yola koyulduk. Ata yadigârı yapılar, meşhur kuru fasulye, ayran ve ince belli bardakta çaylar… Sonra yanımızdan geçen insanların selamları: “Esselâmü Aleyküm, ve Aleyküm Selâm. Bir tarafta karşılaştığımız her şey Osmanlı adaletinden, dirayetinden, vefasından ve refahından izler taşıyor; diğer taraftan unutulmuşluğun çaresizliği, kaderine terk edilmişliğin acısı, kendi yağıyla kavrulmanın getirdiği yokluk hissediliyor. Elbette, üzülüyor insan! Sanki çekilmişiz öz vatanımıza, ne bir ses ne bir haber… Yıllarca kavrulmuşuz kendi kahrımızla, Anadolu’da. Şükür ki kabuğumuzu kırmaya başlamışız ve kaldırmışız başımızı. Ve görür olmuş gözlerimiz, güneş gibi hasretle bizi bekleyen kardeşlerimizi. El uzatmakla kalmamış hatta tutup kaldırmışız ayağa, umut olmuşuz ata yadigârı topraklara. Hasretlik bitmiş, artık Türkiye söz konusu olunca yüzler gülüyor Üsküp’te, Radoviş’te, Buçim’de, Topolnitsa’da, Kocaali’de, Alikoç’da, Pınarlı ve Kılavuzlu’da. “Hoş geldiniz” diyerek hasretle sarılıyor bizlere kardeşlerimiz. Hüseyin ERGÜN Çekmeköy Çamlık Ortaokulu Müdürü

Bu projede yer alan okul müdürleri olarak, projeyi duyduğumuzda, kardeşlik dendiğinde, bunu projeden öte bir görev addettik. Burada mutlaka olmalıyız dedik. İyi ki de bu projede olmalıyız demişiz. Makedonya’ya gitmeseydik; Maya Dağı’nı, Vardar Ovası türküsünü, Üsküp’ü, Manastır’ı okuduğumuz kitaplardan, filmlerden görüp, kısa geçen haberlerden duyduğumuzla kalacaktık. Eğer Radoviş’e, Üsküp’e gitmeseydik; 500-600 yıl önce oraya yerleşen, oraların Türkleşmesini, İslamlaşmasını sağlayan Evlâd-ı Fatihân’ın torunlarının hala çok güzel Türkçe konuştuğunu bilemeyecektik. Gitmeseydik, oradaki kardeşlerimizin hala bizlerden biri olarak kaldıklarına, kültürümüzü yaşattıklarına şahit olamayacaktık. İnsanları samimi, içten ve sıcak… İstedik ki biz de Çekmeköy olarak onlara gönlümüzü açalım, evlerimizi açalım, maddi manevi olarak onların yanında olalım… Kardeşlik köprülerimizi artıralım, sağlamlaştıralım... Mevlüt ŞİMŞEK Çekmeköy Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu Müdürü

16

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


İşte o zaman hissediyorsunuz “KARDEŞLİK” nedir? Kardeşe uzatılan elin adı neden “KÖPRÜ” dür?

Balkanları yıllarca izledik, dinledik. “Elveda” diyen de oldu “Merhaba” diyen de dizilerle. Ama hiçbiri oralara gidip, oranın toprağının kokusunu, havasını içine çektiğimiz kadar işlemedi yüreğimize. Aslında ne “elveda” ne de “merhaba” idi söylenecek söz. Yıllarca bekledikleri ve söylememiz gereken bir söz vardı ki biz onu söyledik: “KARDEŞİM”. Uçağa ilk binerken yabancı bir ülke hayal ediyorsunuz; öyle ya adı değişmiş, bayrağı değişmiş… Yıllarca bize oralar Slavlaşmış diye anlatılmış durmuş. Ama havaalanına indiğinde; insanları, camileri, yolları, yapıları görmeye başlayınca bir an bitiyor o yabancılaştırılmış düşünceler. İngilizce konuşmaya çalıştığınız birinin “Abi, ben Türk’üm, ne gerek var elin diline” diye tepki verdiğinde utanıyorsunuz bildiğinizden, öğrendiğinizden! Ve içinizden bir ses haykırıyor: “Buralar bizim, biz buralıyız…” diye. Hele o Yörük köylerine ulaştığınızda sanki sizi yıllardır tanıyor, yıllardır bekliyormuş gibi karşılayan köylüler, çocuklar… “Türkiye” deyince hepsi bir şeyler anlatıyor heyecanla ve biraz buruk… “Gardaştık, ayırdılar.” diyen yorgun teyzem; “Her gün Türkiye’ye dua ediyoruz.” diyen öğretmen, “Bizi eskiden unuttulardı, şimdi köyümüze suyumuzu bile Türkiye getirdi.” diyen Yörük dedem” tek bir şey anlatıyor: “Siz güçlüyseniz, biz de güçlüyüz.” İşte o zaman hissediyorsunuz “KARDEŞLİK” nedir? Kardeşe uzatılan elin adı neden “KÖPRÜ” dür.

Kardeşlerimiz ve soydaşlarımızla kurduğumuz köprü bundan sonra gönül köprüsü olarak devam edecektir. Biz onları sevdik, onlar da bizi... Artık, bir kardeş okulumuz daha var. Radoviş bölgesindeki Buçim İlköğretim Okulu öğrencileri ile öğrencilerimiz, öğretmenleri ile öğretmenlerimiz arasında kardeşlik köprüsü kurulmuş ve bu sürece velilerimiz de dâhil olmuştur.Kardeşlik köprüsünde harcı olan herkese teşekkür ediyorum. Mehmet KARAGÖZ Çekmeköy Özel Çınar Koleji Müdürü

Hakan ÇALIŞIR Çekmeköy Özel Erdem Koleji Müdürü

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

17


m ı l a y a m l O z i B Engel

İKİMİZ BİR FİDANIZ PROJESİYLE FİDANLAR BÜYÜYECEK, DOSTLUKLAR GELİŞECEK “Öğretmen Paylaşım Günleri”nin temel amaçlarından birini kişisel ve mesleki özellikleri, ilgi alanları, aldığı eğitimler birbirinden farklı öğretmenlerimizin uygulama örneklerini, güzel ve verimli sonuçlar elde ettikleri çalışmaları birbirleriyle paylaşmalarını sağlamak oluşturmaktadır. Diğer yandan bu vesile ile bir araya gelen eğitim personelimizin işbirliği ve diyalogları da gelişmekte, süreç içerisinde birbirlerinin bilgi ve tecrübelerine başvurmaları da mümkün olmaktadır.

Bilgi çağı olarak adlandırılan yaşadığımız dönemde bilgiye ulaşma ve bilgiyi paylaşmanın bin bir türlü yolu ve aracı var. Ancak aynı işle meşgul kişilerin bireysel birikimlerini, tecrübelerini ve yeteneklerini birbirleriyle teorik bilgilerden ziyade uygulama örneklerinin yer aldığı atölye çalışmaları şeklinde paylaşımlarının daha etkili olduğu muhakkak. Çeşitli içeriklerde düzenlenen eğitimlerde, eğitime katılan kişilerin de beklentilerinin bu yönde olduğu, programlar sonlarındaki izlenimlerden elde edilen en önemli sonuç.

Kendini geliştiren, yeni yaklaşımlardan haberdar olmak isteyen, paylaşımcı öğretmenlerimizin bir araya geldiği bu öğrenme platformuna bu yıl da ilgi oldukça fazlaydı. 25 atölyenin oluşturulduğu paylaşım gününde atölyelerde görev alan öğretmenlerimiz bildiklerini başkaları ile paylaşmanın, katılımcı olarak atölyelerde yer alan öğretmenlerimiz ise yeni uygulamalar öğrenmenin keyfini yaşadılar.

Dolayısıyla ilçemizde 2015-2016 eğitim öğretim yılında ALEV Okullarında ikincisi düzenlenen

18

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Fidanlar k e c e r e ş e Y e l y i g v Se Ülkelerin gelişmişlik düzeyleri farklılıklar gösterse de toplumların engellilere karşı tutum ve davranışları benzerlikler göstermekte; engelliler yaşadıkları toplumlarda birçok olumsuz tutum ve davranışla karşılaşabilmektedir. Ekonomik, sosyal ve siyasî yapı bozuklukları, toplumların bilgi eksikliği, yetersizliği, aldırmazlığı, yanlış yaklaşımları, ayrımcılık ve fiziksel çevre koşulların yetersizliği engellilerin sıklıkla karşılaştıkları problemlerdendir. Engelli kişinin ekonomik, sosyal ve kültürel yaşama katılması için devlet kurumları tarafından gerekli önlemler alınsa da bazı durumlarda toplumsal ilişki ve algılar engellilerin sosyal olarak dışlanmasına neden olabilmektedir. Bireyin fiziksel işlevlerindeki bozukluk ve bunların hareket yeteneğinde yarattığı eksiklik ve güçlük, onu toplumun diğer bireylerinden farklı kılmakta, bu da engellilerin yaşadığı ayrımcılığın asıl nedenini oluşturmaktadır. Engelli bireyin algılanması ve değerlendirilmesinde empatiyi gerçekleştirememe durumunda; acıma duygusu ve daha sonra ise uzaklaşma söz konusu olmaktadır. Oysa temel yaklaşım, acıma duygusu olmamalı, engelli bireyi olduğu gibi kabul etme olmalıdır. Küçük yaşlarda çocuklara engelli bireylerle ilgili bu bilincin kazandırılması, toplumumuzda engelli bireylerin karşılaştıkları sosyal sorunların azalmasında önemli bir paya sahip olacaktır.

İkimiz bir Fidanız Projesi ile engelli ve engelsiz bireylerin çocukluktan itibaren kaynaşmaları sağlanarak uzun sürecek dostlukların tohumlarının atılması, bu şekilde engellilerle ilgili toplumsal algının olumlu yönde gelişmesine ve bilinç düzeyinin artmasına katkı sağlanması hedeflenmiştir. Ocak 2016- Haziran 2016 tarihleri arasında 6 ay süreyle yürütülen proje ile İstanbul Çekmeköy İlçesinde faaliyet gösteren resmi ortaokullarda bedensel, işitsel ve görme engelli öğrencilerin yine Çekmeköy’de belirlenen 4 proje okulundaki öğrencilerle eşleştirilmiş, çeşitli etkinlik ve buluşmalarla öğrenciler arasında tanışma ve kaynaşma gerçekleşmiş, öğrencilere birlikte büyütecekleri fidanlar teslim edilmiş, fidanlar belli bir büyüklüğü gelinceye kadar buluşmalarla ve mümkün olduğunca karşılıklı ziyaretlerle eşleştirilen öğrenciler arasında dostluk bağlarının kurulması sağlanmış ve ortak bir alanda fidan dikimleri gerçekleştirilmiştir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

19


Bilgi çağı olarak adlandırılan yaşadığımız dönemde bilgiye ulaşma ve bilgiyi paylaşmanın bin bir türlü yolu ve aracı var. Ancak aynı işle meşgul kişilerin bireysel birikimlerini, tecrübelerini ve yeteneklerini birbirleriyle teorik bilgilerden ziyade uygulama örneklerinin yer aldığı atölye çalışmaları şeklinde paylaşımlarının daha etkili olduğu muhakkak. Çeşitli içeriklerde düzenlenen eğitimlerde, eğitime katılan kişilerin de beklentilerinin bu yönde olduğu, programlar sonlarındaki izlenimlerden elde edilen en önemli sonuç. Dolayısıyla ilçemizde 2015-2016 eğitim öğretim yılında ALEV Okullarında ikincisi düzenlenen “Öğretmen Paylaşım Günleri”nin temel amaçlarından birini kişisel ve mesleki özellikleri, ilgi alanları, aldığı eğitimler birbirinden farklı öğretmenlerimizin uygulama örneklerini, güzel ve verimli sonuçlar elde ettikleri çalışmaları birbirleriyle paylaşmalarını sağlamak oluşturmaktadır. Diğer yandan bu vesile ile bir araya gelen eğitim personelimizin işbirliği ve diyalogları da gelişmekte, süreç içerisinde birbirlerinin bilgi ve tecrübelerine başvurmaları da mümkün olmaktadır. Kendini geliştiren, yeni yaklaşımlardan haberdar olmak isteyen, paylaşımcı öğretmenlerimizin bir araya geldiği bu öğrenme platformuna bu yıl da ilgi oldukça fazlaydı. 25 atölyenin oluşturulduğu paylaşım gününde atölyelerde görev alan öğretmenlerimiz bildiklerini başkaları ile paylaşmanın, katılımcı olarak atölyelerde yer alan öğretmenlerimiz ise yeni uygulamalar öğrenmenin keyfini yaşadılar.

20

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


İki ayrı faydanın hedeflendiği projeden sağlanan diğer bir fayda ise adından da anlaşılacağı gibi öğrencilerimizin yaşadıkları çevreye katkıda bulunmaları olmuştur. Geleceğe bırakılacak yeşil ve güzel bir dünya için eşleştikleri arkadaşlarıyla birlikte fidanlarını büyütmüş, onları ortak bir alana dikerek hem yeşile katkı sağlamış hem de kurulan dostluklarını büyüttükleri fidanlarla sağlamlaştırmışlardır. Böylelikle öğrencilerimiz Sevgili Peygamberimizin “Kıyamet kopmaya yakınken elinizde bir ağaç fidanı varsa ve onu dikmeye vakit bulabilirseniz onu dikin” sözleriyle ifade ettiği önemli ve sevabı büyük olan bir işe birlikte imza atmışlardır.

Proje tanıtım programına Milli Eğitim Eski Bakanı Nimet BAŞ ve Eski Milletvekili Lokman AYVA da katıldılar.

Sırat’tan incedir sevda köprüsü Beraber geçelim tut ellerimden. Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü Beraber uçalım tut ellerimden Gönüldeki birlik kalkandır dışa Aldırma ayaza, yele, yağışa Giden ilkbahara, gelecek kışa Beraber göçelim tut ellerimden. Birleşmek üzeredir şafakla gurûp Korku beklenilmez kapıda durup İster zehir olsun, isterse şurup Beraber içelim tut ellerimden. Abdurrahman KARAKOÇ

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

21


N İ Z İ M İ P E H I R A Ş A B BU İstanbul Eğitimde İyi Örnekler Sergisine Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Damgası İstanbul Eğitimde İyi Örnekler 2016 Sergisi için il genelinde yapılan değerlendirmede 3000 iyi örnekten sergilenmeye değer bulunan 100 iyi örneğin 11´i ilçemiz okullarından seçilmiştir. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz iyi örneği sergilenen tek ilçe müdürlüğü olarak adından ayrıca söz ettirmiştir. Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü- İkimiz Bir Fidanız Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün, Çekmeköy Belediyesi ve Türkiye Beyazay Derneği desteği ile yürüttüğü “İkimiz Bir Fidanız” projesi ile engelli ve engelsiz bireylerin çocukluktan itibaren kaynaşmalarını sağlayarak bu şekilde engellilerle ilgili toplumsal algının olumlu yönde gelişmesine ve bilinç düzeyinin artmasına katkıda bulunulması hedeflenmiştir. Diğer yandan çevre bilincine sahip, yaşadıkları doğal çevreyi koruma ve katkıda bulunma sorumluluğunu taşıyan bireyler yetiştirmek, kendilerine emanet edinen fidanların bakımını üstlenen öğrencilerde sorumluluk bilincinin gelişmesine katkı sağlanmak projenin alt amaçları olmuştur. İstanbul Çekmeköy İlçesi’nde faaliyet gösteren resmi ortaokullarda tam zamanlı kaynaştırma eğitimi kapsamında eğitimlerine devam eden bedensel, işitsel ve görme engelli bireylerin dört okuldan belirle-

necek engelsiz öğrencilerle eşleştirilmesi, çeşitli etkinlik ve buluşmalarla öğrenciler arasında tanışma ve kaynaşmanın gerçekleşmesi, ortak fidan dikim faaliyetinin gerçekleştirilmesi, fidanlar belli bir büyüklüğü gelinceye kadar buluşmalarla ve mümkün olduğunca karşılıklı ev ziyaretleri ile eşleştirilen öğrenciler arasında dostluk bağlarının kurulmasının sağlanması ve fidanlar belli bir büyüklüğü geldikten sonra ortak bir alanda fidan dikimlerinin gerçekleştirilmesi projenin başlıca faaliyetlerini oluşturmuştur. Çekmeköy’de 4 ortaokul proje okulu olarak belirlenmiş, engelli öğrencilerin bulunduğu okullarla birlikte toplam 13 okulumuz aktif olarak projede yer almıştır. Projede yer alan öğrenci sayısı 23 engelli ve 23 engelsiz öğrenci olmak üzere toplam 46’dır.13 Rehber Öğretmen projede öğrencilere rehberlik etmişlerdir. 46 öğrenci velisi de proje faaliyetlerinde yer almışlardır.

Çekmeköy Anaokulu Sanatla Yetiş & Sanatla Yatış Proje ile özellikle davranış bozukluğu sergileyen, akranlarına göre daha hareketli olan veya kendini ifade etmekte zorlanan çocuklar başta olmak üzere tüm çocukların sanatla uğraşıp rahatlayarak eğlenceli vakitler geçirmelerine yardımcı olmak, onların estetik duygularını geliştirerek mantıksal düşünme kabiliyetlerini artırmak, yaratıcılıklarını desteklemek, sanatın terapi edici özelliklerinden faydalanmak amaçlanmıştır. Çalışmalarda genellikle artık materyaller ya da çok

az maliyetli ürünler kullanılmıştır. 40 öğrencinin ebeveynleri ile katıldıkları proje faaliyetleri sonunda sanatla uğraşan çocukların estetik duygularının, yaratıcılıklarının, problem çözme ve mantıksal düşünme becerilerinin, sorumluluk duygularının ve ince motor kaslarının geliştiği, özgüvenlerinin arttığı, çalışmaların dil gelişimine katkıda bulunduğu, sanatsal becerilerde gelişme sağlandığı tespit edilmiştir. Proje sonunda elde edilen en önemli somut çıktı çocukların yaptıkları birbirinden güzel el emeği ürünler olmuştur.

ve öğretim lenen “Eğitimde İyi Örnekler Paylaşım Sergisi” , eğitim İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzen şmak, bu payla örnekleri yürütülen faaliyetler sonucunda ortaya çıkan iyi model faaliyetleri kapsamında, resmî okul/kurumlarda ndan larımız tarafı belirleyerek ön plana çıkarıp resmi tüm okul/kurum örneklerden haberdar olmak ve özgün çalışmaları alınmasını amaçlamaktadır.

22

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Rahmi Mihriban Bedestenci İnteraktif (Etkileşimli) Defter Öğrencilerin ders sırasında not tutma, özet yazma konusunda pek de hevesli olmadıkları gözlemlenen bir durumdur. Ancak elin de bir hafızası olduğu unutulmamalıdır. Öğrenme süreci içine ne kadar çok duyu organı katılırsa öğrenmenin kalıcılığı da o kadar artmış olur. Projenin amacı öğrencilerin görsel, dokunsal ve de kinetik zekâlarına hitap etmek, konsantrasyonlarını arttırmak, dersleri eğlenceli kılmak, öğrenmeyi kolaylaştırmak, not tutmayı sevdirmek, defterleri daha işlevsel hale getirmektir. Tüm öğrenme modellerini kullanarak öğrencinin kendi kişiselleştirilmiş ders kitabını hazırlaması projenin temasıdır. Bu defteri hazırlarken öğrenci aktiftir. Araştırır, sorar, görsel düşünür, düşüncelerini sentezler, çok boyutlu düşünür. Projeye 43 üçüncü sınıf öğrencisi katılmış; Yapılan ankette öğrencilerin interaktif defter çalışmaları sayesinde

severek, eğlenerek öğrendikleri, öğrendiklerinin akılda kalıcılığının arttığı sonucuna ulaşılmıştır. Öğrencilerin kendilerine özel hazırladıkları interaktif defterler bu projenin somut çıktısı olmuştur.

Rahmi Mihriban Bedestenci-Okuyor Anlıyorum, Eğleniyor Öğreniyorum Projenin amacı, çeşitli etkinliklerle öğrencilere kitap sevgisi aşılamak ve onlara kitap okuma alışkanlığı kazandırmaktır. Proje etkinlikleri kapsamında önce “ Okudukça Hızlanıyorum” parkuru ile öğrencilerin okuma hızlarında artış ve sınıf kitaplıklarının, okul kütüphanesinin aktif kullanımı sağlanmıştır. Öğrencilerin okudukları kitaplarla ilgili etkinlikler yaparak okudukları bilgileri yaparak yaşayarak öğrenmeleri desteklenmiş; öğrencilerden okudukları kitaplardaki yöntemleri kullanarak kendi kitaplarını yazmaları istenmiştir. Okuldaki okuma saatlerine veliler de dahil edilmiştir. Ayrıca okul bahçesinin bir bölümünü okuma bahçesine çevrilerek bahçe duvarlarının bir kısmı kitap temalı resim ve sloganlarla süslenmiştir. Proje ile kitabı seven, bulduğu her fırsatı kitap okuyarak değerlendiren, evlerinde kendilerine ait bir kütüphane oluşturan, arkadaşları ile kitap değiştirerek kitap okumanın pahalı bir alışkanlık olmadığını gören ayrıca okuduklarından çıkarımlar yapabilen, bilgiyi transfer edebilen öğrencilerin sayısı çoğalmıştır.

Yunus Emre Anaokulu - Ellerim Temiz Temizlik alışkanlığı, insan sağlığı açısından son derece önemlidir. Bu alışkanlığın olumlu bir biçimde kazanılması da, çocuğun temizlik gereksinimlerinin karşılanması sırasında aldığı izlenimlerle ilgilidir. En hızlı gelişme çağı olan okul öncesi dönemde, çocuğa kazandırılacak olan öz bakım becerileriyle ilgili temel bilgi ve alışkanlıklar onun sağlıklı bir birey olarak yetişmesini sağlayacak ve gelecek yaşamda bağımsız, kendine yetebilen, topluma uyumlu, olumlu davranışlara sahip bir birey olmasına zemin hazırlayacaktır. “Ellerim Temiz” projesi ile çocuklara el yıkama alışkanlığını kazandırmak ve sabun kullanımını özendirmek amaçlanmıştır. Proje kapsamında 90 öğrenciye temizlik ile ilgili eğitim verilmiş ve çocuklar kendi sabunlarını üretmişlerdir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

23


Yunus Emre Anaokulu - Dedem ve Ninemle Okulumda Oynuyorum Çocuk oyunları; toplumun inanç, edep, sanat ve kahramanlık gibi unsurlarını dile getiren, topluma has giysi ve materyallerle oynanan ve çocukların zekâ ürünü olan millî kültüre yönelik önemli bir unsurdur. Günümüzde ise, Türk topluluklarında oynanan oyunlar unutulmaya başlanmış; bu gerekçeyle geleneksel oyun ve oyuncaklarımızın, bu kültürün değerli mirasçıları olan dede ve ninelerimizle öğrencilerimize aktarılması hedeflenmiştir. Anket geliştirilerek ebeveynlere ön test-son test olmak üzere uygulanmıştır. Etkinlikler öğrencilerle yaparak-yaşayarak aktif öğrenme ilkesine uygun olarak gerçekleştirilmiştir. Kukla oynatma, bez bebek yapımı, ip bebek yapımı, halat çekme, dokuz tombik, topaç yapımı, yağ satarım bal satarım, bezirgân başı vb. 18 etkinliğe180 öğrencimizin etkin katılımı sağlanmıştır. Proje etkinlikleri ile büyükanne, büyükbaba ve ebeveynler; çocukluk günlerine

geri dönme fırsatı bulmuş ve kendi çocukluklarında iyi hatıralarla oynadıkları oyunları, çocuklarına, torunlarına öğreterek onlarla oynama imkânı bulmuşlardır. Çocuklar ise, anne babaları ve büyükanne ve büyükbabalarıyla oyunlar oynamaktan keyif almışlardır.

Yunus Emre Anaokulu - Benim Çocuğum, Kurallar Benim Koruma Alanım tekniğinden, kukla oyunlarından, posterlerden ve resimlerden yararlanılarak, etkinlikler Piaget’in aktif katılım ilkesine uygun olarak hazırlanmıştır.

Projenin amacı, öğretmen ve öğrenci etkileşiminin üst düzeyde sağlanması, sınıf yönetimi sürecinin daha etkin hale gelmesi, öğrencilerin sınıf içi kararlara katılımlarının sağlanması, planlı ve düzenli bir eğitim ortamının oluşturulmasıdır. Proje, dört ülkeyle etkileşimli olarak aynı anda uygulanmış; Türkiye’den 22 öğrenci; Romanya, Polonya ve Yunanistan’dan ise toplam 70 öğrenciyi kapsamıştır. Süreç sonunda öğrencilerin davranışların duyuşsal ve bilişsel arka planını kavradıkları, kurallı ve düzenli sınıf ortamında derse olan motivasyonlarının arttığı görülmüştür. Proje sürecinde rol yapma

Proje sonunda öğrenciler istenmeyen davranışı tartışma becerisi kazanmış, kararlara katılmış, sorumluluk duyguları gelişmiş, arkadaş ilişkilerinde daha başarılı olmuşlardır. Proje sürecinde kullanılan web araçlarında hazırlanan dokümanlar ve ülkelerin birbirlerine gönderdiği ‘Golden Rule’ (Altın Kural) kartları projenin somut çıktılarını oluşturmuştur.

Yunus Emre Anaokulu - 7 Ülkeden 7 Tat Projenin amacı, çocuklarda tat alma duyusunun gelişiminin desteklenmesi, çocukların önyargılı oldukları besinleri tüketme alışkanlığı kazanmaları, farklı kültürlerle etkileşimin sağlanması, farklı kültürlere ait beslenme alışkanlıkları hakkında bilgi sahibi olunmasıdır. Projeyle, Türkiye, İtalya, Hırvatistan, Romanya, Polonya, Fransa ve İngiltere’nin kültürel yemek tarifleri 7 ülkede aynı anda çocuklarla birlikte denenmiştir. Yaparak yaşayarak öğrenme ilkesinden hareketle süreçte aktif rol alan ve eğlenerek öğrenen öğrenciler önyargılı oldukları besinleri tüketmeye başlamışlar, farklı kültürlerin yiyeceklerini tanımışlardır. Kültürel etkileşimin sağlandığı projede uygulanan anket sonuçları incelendiğinde çocukların öğünlerini daha düzenli tükettikleri, öğünlerinde yer verdikleri meyve-sebzelerde artış olduğu, abur cubur alışkanlıklarının

24

azaldığı görülmüştür. Proje sürecinde öğrencilerle yapılan kültüre özgü yiyecekler, öğrencilerin farklı kültürlere dair edindikleri bilgiler ve beslenme alışkanlıklarında meydana gelen değişim projenin somut çıktıları olmuştur.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Sema Bozkır Anaokulu - Damla Damla Matematik Çocukların matematiğin soyut dünyasını anlayabilmeleri için somut ve ilk elden deneyim sağlayıcı etkinlikleri kullanmalıdırlar. Okul öncesi dönem matematik eğitiminde en önemli dönemlerden biridir. Çünkü matematik korkusu/ kaygısı gelişmemiştir. Projenin amacı, çocukları geleceğe daha donanımlı biçimde hazırlamak, öğrenilen bilgilerin günlük yaşantıda ne şekilde kullanılabileceğini onlara öğretmek, çocuklara matematiği sevdirmek ve matematiksel zekânın temellerini atmaktır. Proje kapsamında her hafta matematiğin eğlenceli, hayatla iç içe olan yüzünü tanıtmak için okul aile işbirliği ile birçok duyuya hitap eden materyaller hazırlatılmıştır. Yaparak-yasayarak ve dokunarak etkinlikler yapılmış; ayrıca gözlem, deney, gösterip yaptırma, soru-cevap ve anlatım yöntemleri de kullanılmıştır. Çocukların matematiği günlük yaşamla ilişkilendirebilmeleri, akıl yürütme, yorumlama ve hafıza becerilerinde artış, ritmik sayma, sudoku gibi bulmaca

etkinliklerine karşı ilginin artması, iletişim becerilerinin güçlenmesi projeden sağlanan başlıca yararlar olmuştur. 40 öğrencinin aktif görev aldığı etkinliklerde matematiksel oyunlar, hikayeler, bulmacalar (sudoku, fark, örüntü vb.)deneyler, puzzle, satranç, labirent, saat vb. materyaller yapılmıştır.

Sema Bozkır Anaokulu - Duyguların Rengi Sosyal bir varlık olarak birey dünyaya geldiği andan itibaren geçirdiği yaşantılar ile değişik duygu durumları içerisinde kendini bulmaktadır. Birey, hayata uyum sürecinde duygularını anlamayı, kontrol etmeyi, aynı zamanda başkalarının duygularını tanıyabilmeyi gerektiren birçok durumla karşı karşıya kalmaktadır. Bu durumları başarı ile yönetebilmek, okul öncesi dönemden itibaren çocuğun duygusal becerilerinin uygun eğitimsel ve ailesel yaşantılarla desteklenerek geliştirilmesi ile mümkündür. Bireyin duygusal becerilerinin yeterince gelişmemiş olması hem kendi ruh sağlığı hem de sosyal ilişkileri bakımından olumsuz etkiler yaratabilecek bir durumdur. Öğrencilerin duygularını renklerle ifade etmelerini sağlayan proje etkinlikleri sonucunda çocukların duygusal gelişim süreçleri sınıf içinde ve ailelerle yapılan bireysel görüşmeler sonucunda sosyal ve aile hayatında yaşadıkları değişim ve gelişmeler gözlemlenmiştir.

Sema Bozkır Anaokulu - Yaşayan Matematik Projenin amacı, formel matematik eğitimi ile karşı karşıya kaldıkları ilkokul yıllarında çocuklarda matematik korkusunun gelişmemesi, matematiği sevmeleri, matematik öğreniminden heyecan duymaları ve matematiğe karşı pozitif tutum geliştirmeleri amacıyla okul öncesi dönemde matematiği yaparak yaşayarak içselleştirmelerini sağlamaktır. Çalışmaya öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeylerinin ve bireysel farklılıklarının tespitine yönelik sınıf içi etkinliklerle başlanmış, velilere yönelik matematik eğitimi bilgilendirme semineri düzenlenmiştir. Proje faaliyetlerinin çocuğun gerçek yaşamda uygulayabileceği çalışmalar içermesine ve yaparak yaşayarak öğrenmesine fırsat verici etkinlikler olmasına önem verilmiştir.

gerçekleştirilmiştir. Proje faaliyetleri sonunda çocuklarda matematiğe karşı olumlu tutumların ve problem çözme yeteneklerinin geliştiği, başarma duygularının güçlendiği tespit edilmiş; çocukların matematiksel iletişimi öğrendikleri, hayatın her alanında matematiğin var olduğunu keşfettikleri gözlemlenmiştir.

Kâğıt kalem etkinlikleri yerine aile katılımlı ve günlük etkinliklerle öğrencilerin kendi kendilerine matematik kavramlarını kullanmaları sağlanarak doğal, formal ve yapılandırılmış öğrenme deneyimleri ile öğrenme EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

25


ÖZGÜN FİKİRLER HAYAT BULDU Matematik ve Fen Bilimleri “Özgün Materyal Geliştirme” Projesi “Fıstıkçı Şahap” -bin yaşasın- çoğumuzun yakından tanıdığı, en meşhur ve en sevdiğimiz kuruyemişçidir. Sayesinde sert ünsüzleri ile yumuşak ünsüzleri karıştırmamayı öğrendik, konu ile ilgili soruları da bir çırpıda çözer olduk. Ne kadar da akılda kalıcı ve kolay öğretiyor değil mi basit kalıp cümleleri? Keşke fen bilimlerinin ve matematiğin karmaşık dünyası da bunun gibi basit ifadeler, yazılı materyaller, resim ve grafikler, nesne ve modeller, ses kasetleri ve kısa filmler ile ifade edilse de bu korkulu dünya ile ilgili ön yargılar azalsa dedik ve Matematik ve Fen dersleri için “Özgün Materyal

Proje Yürütme Kurulu ‘nun hazırlıkları tamam Geliştirme” Projesini geliştirdik. Öğrencilerimiz “Formülleri aklımda tutamıyorum, bana bu Fen Bilgisi dersi ağır geliyor.” demesin, öğretmenlerimiz “Anlatıyorum, anlatıyorum öğrenciler bir türlü anlamıyor.” diye hayıflanmasınlar istedik. “Özgün Materyal Geliştirme” projesi ile eğitim öğretimin niteliğini, öğretim süreçlerinin etkililiğini ve verimliliğini arttırabilmek; bilimsel amaçlı etkinliklere katılımı sağlamak amacıyla Fen Bilimleri ve Matematik dersleri için özgün materyaller geliştirebilmeyi amaçladık. Çok küçük dokunuşların “Daha önce neden aklımıza gelmedi?” diye düşünebileceğimiz basit fikirlerin, öğrenmeye olan katkılarını ortaya koymayı; böylelikle öğretmenlerimizin mesleki gelişmelerine fırsat vermeyi, öğrencilerin yaparak - yaşarak öğrenmelerini sağlayacak materyaller geliştirmelerini desteklemeyi, günümüzdeki bilimsel ve teknolojik gelişmelerin sağladığı olanakların eğitim ortamlarına aktarılmasını sağlamayı, öğretmenlerimizin materyal geliştirme sürecinde edindikleri bilgi ve becerileri meslektaşlarıyla paylaşmalarına fırsat vermeyi, eğitim programlarında yer alan kazanımları öğrencilerin ilgisini çekecek materyallerle desteklemeyi hedefledik.

Hedef kitlesi Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı resmi ve özel ortaokullarda görev yapan Fen Bilimleri ve Matematik öğretmenleri olan projeye özgün fikri olan toplam 60 öğretmen katılmış, Proje Yürütme Kurulu tarafından yapılan ön eleme sonucunda belirlenen Fen ve Matematik branşlarında toplam 50 çalışma Marmara Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi akademisyenlerinden oluşan üst kurul tarafından değerlendirilmiş; değerlendirme sonucunda Matematik alanında ilk üçe giren özgün materyal, Fen alanında da yine ilk üçe giren özgün materyal ödüllendirilmiştir. İlk üçe giren çalışmaların fikir sahipleri tam, yarım ve çeyrek altınla ödüllendirilmişlerdir. Proje sonunda Matematik branşında Kemerdere İsmihan İsmet Süzer Ortaokulu Matematik Öğretmeni Ayşe Sağlam’ın Yuvarlanıyorum adlı çalışması birinci, Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu Matematik Öğretmeni Dilber AKTAŞ’ın Döndür-Ötele-Yansıt adlı çalışması ikinci, Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu Matematik Öğretmeni Tülin GÜMÜŞTEKİN’in Sorularla Koşuyorum adlı çalışması üçüncü olarak ödüle layık görülmüştür. Fen Bilimleri branşında Alemdağ Emlak Konut Ortaokulu Fen Bilimleri Öğretmeni Yasemin ÖZDAMAR’ın Element Küpleri adlı çalışması birinci, Nişantepe Ortaokulu Fen Bilimleri Öğretmeni Erhan GÜMÜŞ’ün CaNsu adlı çalışması ikinci, Çamlık Ortaokulu Fen Bilimleri Öğretmeni Sultan TAZE ARSLAN’ın Maddelerin Halleri adlı çalışması üçüncü olarak ödüle layık görülmüştür.

Özgün fikir sahibi Matema3k ve Fen Bilimleri Öğretmenlerimiz ödüllerini alırken

26

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Çekmeköy Sema Bozkır Anaokulu’na Eğitimde Yenilikçilik Ödülü Eğitim sisteminde kapsamlı bir şekilde yürütülen yeniden yapılanma çalışmalarının desteklenmesi, yenilikçi uygulamaların eğitim sistemine kazandırılması, öğrenci ve öğretmenlere daha iyi eğitim ve öğretim imkânları sunulması ve eğitim öğretimin niteliğinin yükseltilmesi amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığınca 2012 yılından beri yürütülen “Eğitim ve Öğretimde Yenilikçilik Ödülleri” ne 2014-2015 eğitim öğretim yılında ülke genelinde 5 kategoride 1047 başvuru yapılmıştır. Elektronik ortamda alanında uzman kişilerce yapılan değerlendirmeler sonucu 123 çalışmaya saha ziyaretleri yapılmış ve saha ziyaretleri sonucunda 89 çalışma Bölgesel Birincilik Ödülü almaya hak kazanmıştır. İlçemiz Okul Öncesi Öğretmenlerinden Merve AKYOL KILIÇ, “ Montessori Yöntemiyle Değerler Eğitimi’’ isimli projesiyle “Eğitim ve ÖğretimdeYenilikçilik Ödülü” almaya hak kazanmıştır. Çalışmanın temel amacı, “Montessori Yaklaşımı ve Değerler Eğitimi”nin birlikte uygulandığı etkinlikler ile hedef kitle olan okul öncesi öğrencilerine; bilgi, beceri, tutum kazandırmanın yanında onların dengeli, sağlıklı, gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere sahip, temel ve insani değerleri kazanmış iyi insan, iyi vatandaşolarak yetişmelerinisağlamaktır. Yenilikçi proje sahiplerine ödülleri, 27 Ekim 2015 tarihinde Ataşehir Zübeyde Hanım Öğretmenevi’nde yapılan, Bakanlık, İl Milli Eğitim ve İlçe Miilli Eğitim Müdürlükleri düzeyinde çok sayıda katılımcının hazır bulunduklarıİstanbul Bölgesel Ödül Töreni’nde takdim edildi

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

27


Söz Gençlerin…. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü - TÜGVA Münazara Yarışması Herhangi bir konu üzerinde zıt düşüncelerin karşılıklı olarak savunulması olarak tanımlanan münazara, öğrencilere; kitap okuma, inceleme, araştırma yapma alışkanlığı kazandırma ve toplum önünde düşünce ve görüşleri rahatça ifade etme becerisi kazandırması yanı sıra izleyicileri bilgi sahibi yapması açısından önemli bir etkinliktir. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Çekmeköy Şubesi’nce ortaklaşa gerçekleştirilen münazara yarışmasına ortaöğretim okullarından dörder kişiden oluşan 12 lise takımı katılmıştır.

Birbirinden iddialı takımlarının fikir mücadelesi verdiği yarışmanın finali Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Güç Kardeşler Anadolu Lisesi öğrencileri arasında yapılmıştır. Çekmeköy Belediyesi Nikâh Sarayında yapılan final müsabakasına İlçe Kaymakamı Cemal Hüsnü Kansız, Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Aktaş ve çok sayıda öğrenci izleyici olarak katılmışlardır.

Büyük bir çekişmeye sahne olan final mücadelesi sonucunda çok az bir puan farkıyla ipi göğüsleyen Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Münazara takımı olmuştur. Final programı, yarışmada dereceye giren Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Güç kardeşler Anadolu Lisesi ve Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi münazara takımlarının İlçe Kaymakamız, Belediye Başkanımız ve İlçe Milli Eğitim Müdürümüz tarafından ödüllendirilmesi ile sona ermiştir.

28

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


KÜÇÜK HAYALLER Teknoloji Tasarım ve inovasyon eğitiminin yaygınlaştırılması için ortaokul 7. ve 8. sınıflarda işlenen Teknoloji ve Tasarım dersinde her yıl öğrenciler, projeler geliştirmekte ve proje maketleri gerçeğe en yakın şekilde oluşturulmaktadır. Öğrencilerimizin ürettiği projelerin sergilendiği Küçük Hayaller, Büyük Projeler İstanbul

Projesinin üçüncüsü İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Esenler Kaymakamlığı, Esenler Belediyesi, Teknoloji Tasarım Öğretmenleri Meslek Kuruluş Derneği ve Bilgi Eğitim Sosyal Araştırmalar Merkezi (Besam) işbirliği ile gerçekleştirildi.

96 lar. İl elemelerinde f il sergisine katıldı ki e A er et üz m ek eh m M et ğ sil da m m girenler ilçemizi te ı’nın “Çeggen” adlı tasarımı ve Ale rerek ödüle layık sarımdan ilk beşe gi ğc ta a Ya ın 45 n as ar lta an tıl Su rım ka ra sa e ila ta in D ı, seçilen 25 u öğrencisi İlçe elemeler ul rım ok sa ta rta lı O ad n ” ze m Sö ra ükte Tang çalışma içinden N ncisi Beyza Şahin‘in “ Kum Saatli re öğ u ul ok rta O Ersoy görüldü.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

29


YETiM GÜLERSE DÜNYA GÜLER Dünyada savaş, açlık, yoksulluk vb. sebeplerle çok sayıda korumasız ve yetim çocuk bulunmaktadır.

Yemenli Yetim Kardeş Sabriye’den Mektup Var

Uzak Doğu’da, Orta Doğu’da ve Afrika’da binlerce çocuk, iklim koşullarındaki olumsuzluklar, iç çatışmalar ve benzeri nedenlerle yetim ya da korumasız durumdadır. Şu an yanı başımızda devam eden Suriye iç savaşında binlerce çocuk yetim kalmıştır. Bundan 20-25 yıl öncesinde yine Irak’ta yetim kalan çocukların yüz binlerce oldukları ifade edilmektedir. 2014 yılı İHH (İnsani Yardım Vakfı) verilerine göre, dünyada 200 milyonu aşkın yetim olduğu sanılmaktadır. Bu sayı ülkemizin nüfusunun üç katına yakın bir rakamdır. Bu çocuklar, insan tacirleri tarafında zorla başkalarına evlatlık verilmek, işçi olarak çalıştırılmak, organ mafyasının eline düşmek, misyonerlik faaliyetleri ile din değiştirmeye zorlanmak, açlık ve susuzluğa terk edilmek gibi akıl, beden ve ruh sağlıklarını ifsat edecek bir takım tehdit ve tehlikelerle karşı karşıyadırlar.

30

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

TERCÜMESİ Yetimden İHH Gönüllülerine, Kıymetli Gönüllüler, Allah size hayırlar versin… Siz benim babam gibisiniz. Yetimlere yardımlarınızın hep devam etmesini istiyorum. Yetim Kızınız Sabriye / YEMEN


Ülkemizde İHH öncülüğünde başlatılan “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” kampanyası, çocuklarımızı küçük yaşlardan itibaren bilinçli, yardımsever, başkalarının dertleriyle dertlenen duyarlı insanlar olarak yetiştirebilmeyi esas almaktadır.

İyilik aradın mı insanda, kötülük kalmaz… Mevlana

Bu proje; savaş, doğal afet, yoksulluk, hastalık vb. sebeplerle Türkiye veya dünyanın bir başka ülkesinde anne/babasını kaybetmiş olan çocuklarımızın eğitim, sağlık, gıda, giyecek, barınma gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması için ülkemizdeki ilköğretim ve lise seviyesindeki öğrencilerimizin katkı sağlamasını; böylece dünyada iyiliğin yayılmasınıhedeflemektedir.

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde yapılan çalışma ile okullarımız “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” kampanyasına her yaştan öğrencilerimizle katılmaktadır. Geçen sene 125 yetime kardeş olan ilçemiz, bu sene ülkemizden ve dünyanın farklı coğrafyalarındantoplam 140 yetim çocuğa kardeş olmuştur. Bu proje ile iyiliğin en güzel hali ilçemizde kendini göstermektedir ve çocuklarımız bu kampanyaya gönülden destek vererek bizlere örnek olmaktalar. Kaynak:http://www.ihh.org.tr/fotograf/yayinlar/dokumanlar/227-dunyada-yetim-gercegi-dokuman.pdf Fatih AKBABA Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu Türkçe Öğretmeni

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

31


100. YILINDA KUT’UL AMARE ZAFERİ Hasan ATAY Çekmeköy Alemdağ And. İHL. Tarih Öğretmeni

Dünya Savaşı Başlıyor XVIII. yüzyılda İngiltere’de başlayan, daha sonra bütün Avrupa’ya yayılan Endüstri Devrimi ile ham madde ve pazar arayışı artmış, bu anlayış doğrultusunda devletlerin emperyalist duyguları kamçılanmış, buna paralel olarak sömürgecilikte devletler birbiriyle rekabete girmişlerdir. Sömürge rekabeti, XIX. ve XX. yüzyılda birçok küresel savaş ortamı hazırlarken bu savaşların ilki ve en önemlisi I. Cihan Harbi olmuştur. Sanayi ve teknolojinin gelişmesi, Avrupa’nın petrol ve yan ürünlerine talebini artırmış, yeraltı ve yer üstü kaynaklarının zenginliğinden dolayı Osmanlı topraklarının Ön Asya veya Orta Doğu toprakları “Düvel-i Muazzama” olarak tabir edilen büyük devletlerin iştahını kabartmıştır. I. Cihan Harbi’nde Almanya yanında savaşa dâhil olan veya buna mecbur kalan Osmanlı, Avrupalılar tarafından 1815 Viyana Kongresi’nden beri “hasta adam” olarak değerlendirilmiş, “hasta adam” kucaklarında can vermeden önce topraklarının kendi aralarında paylaşılmasını arzu etmişlerdir. XIX. yüzyılın son çeyreğine kadar özellikle “Güneş Batmayan İmparatorluk’’ diye adlandırılan İngiltere’nin politikalarından dolayı bu paylaşım mümkün olmamıştır. Lakin I. Dünya Savaşı’nda Osmanlı coğrafyası İtilaf devletlerinin kendi aralarında yapmış olduğu paylaşım planlarıyla başka bir döneme girmiştir. Osmanlı Devleti, savaşa girmesiyle birçok cephede savaşmak durumunda kalmış, yokluk içerisinde hem kendi topraklarını korumaya çalışmış, hem de birçok cephede müttefiklerine yardıma koşmuştur. Vatan sevgisini imandan bilen Osmanlı tebaası, yokluk demeden cepheden cepheye koşmuş, en değerli mukaddesatını korumak için canını seve seve feda etmiştir.

ederek emperyalist sınırlarını daha da artırmışlardır. Fakat asıl çarpışmalar Bağdat’ın güneyinde yer alan ve ismini Hz. Peygamber döneminde yaşamış İranlı sahabe Selmanı Farisi’nin kabrinden alan Selmanı Pak Çarpışmaları, savaşın dönüm noktası olacaktır. Zafer Kapıda Selmanı Pak Muharebesinde, İngilizler ağır kayıp vererek geri çekilmek zorunda kalmış, yaklaşık 4537 askerini bu savaşta kaybetmişlerdir. Daha iyi bir takviye imkânı alacağını düşünen İngiliz General Towshend, üç tarafı Dicle Nehri’yle çevrili olan Kutül Amara’yı savunma tedbiri için merkez olarak seçmiştir. Lakin Osmanlı kuvvetlerinin ikmal yollarını iyi kapatması, kuşatmanın yarılmasına engel olması, İngilizlere havadan gelen yardımların hava muhalefeti nedeniyle Türk tarafına kayması İngiliz birlikleri için sonun başlangıcı olmuştur. Kuşatmanın ilk zamanlarında maddi sıkıntı çekmeyen İngiliz askeri birlikleri 1916 yılının ilk çeyreğinde kış şartlarının yaşanması, yağmurların yağması ile nehir yataklarının taşması, bahar ile birlikte yüksek sazlıkların ortaya çıkması üzerine zor durumda kalmışlardır. Düşman birliklerini bekleyen diğer bir sıkıntı ise, et stoklarının tükenmesi olacaktır. İngiliz birlikleri birkaç kez kuşatmayı yarmayı düşünseler de ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kalacaklardır. Sonrasında iki taraf arasında başlayan görüşmelerden sonuç alınamaması üzerine İngilizler’in 29 Nisan 1916 tarihinde 13 general, 481 subay olmak üzere yaklaşık 13000 kişilik askeri birliği teslim olacaktır. Bu zafer bütün ülkede mutluluğa neden olurken yabancı basında çıkan haberlerde İngiltere’nin ağır kaybı yazılacak, hatta Alman basınında çıkan karikatürlerde aslanı terbiye eden bir Osmanlı askeri resmedilecektir.

İngiltere Petrol Kaynaklarını İstiyor İngiltere, Çanakkale Cephesi’nde hem deniz hem de karada yaşadığı “Melhamayi Kübra”yı unutturmak, bu yenilginin psikolojik baskısından kurtulmak maksadıyla Osmanlı’nın petrol bakımından zengin olan Irak topraklarına gözünü dikmiş; Basra Körfezi’nden yapılacak çıkarma ile kuzeye doğru ilerlemeyi, böylece asıl hedef olan Bağdat’ı kısa sürede düşürmeyi hedeflemiştir. İngilizler, 1914 yılının sonları ve 1915 yılının başlarında kolay bir şekilde Basra Körfezi’nin kenarındaki Fav kasabasını işgal ederek kuzeye doğru işgal hareketlerini yaymışlar, Bağdat’a doğru ilerleyerek 1915 yılının ortalarında Amara’yı, 25 Temmuzda ise Nasıriye kasabasını işgal etmişlerdir. 29 Eylül’de ise Kutul Amara’yı işgal

32

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

niden e Y a r n So aferi 100 Yıl Z e r a m Kutul A


AMARE Dinle beni Amare; Hangi kilisenin çanları, hangi katedralin hain planları yok sayabilir seni… Neden yazmadı tarih seni? Oysa çoktan bulunmuştu yazı… Hangi alfabeye sığmadın, bir harf de mi yoktu kaderinde? Ceylan TAN Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik AL. Öğrencisi

Dinle beni Amare! Sen ki antik bir kentin mitolojik öğesi olabilecek kadar asildin. Dicle’nin kıyısındaki geçmişinle neden tarihten silindin? Bağdat’ın sora sora bulunup, kolay kolay alınamayacağının tek örneği değil miydin? Peki, Amare, şanlı zaferler listesinden neden aforoz edildin? Ey yanlış hatmedilmiş tarihin hatırlanmayan kurbanı! Sen acemi bir sanatkârın ihtişamlı eseri değil miydin? Sırattan geçemeyecek olan bir kavmin yenilgisi sığmıştı koca bir asra. Alamazlardı seni Amare, geçilmiş olsa bile Basra… Sen ki Amare, yanlış atfedilmiş bir devrin batmayan zamanı… Kurtlar gibi uluyan bir düşmanın sana kucak açmasını bekleme! Mızraklardan geçirilmiş lime lime edilmiş merhamet… Bu coğrafyadan hak beyan eden düşmanın imanı bile emanet… Dicle bile sana hayranken Amare, düşmanın hududuna göz dikmesi kaçınılmaz… Bir aşiretin isyanı ile Amare, senin gibi şanlı bir yer kolay kolay alınmaz… Af-

en “ArsZaferin ardından Halil Paşa askerlerine hitab kara zlere İngili şan, ve lanlar! Bütün Osmanlılara şeref sında sema şli güne ğın topra n kızgı meydan olan bu ben de şehitlerimizin ruhları sevinçle gülerek uçarken, editebrik enizi hepinizin pak alınlarından öperek cüml Kut’u se gerek ve sında yorum. Ordum gerek Kut karşı ve 10 bin kurtarmaya gelen ordular karşısında 350 subay a 13 Kut’t n bugü lık karşı buna t Faka iştir. verm erini şehit Bu rum. alıyo general, 481 subay ve 13 bin 300 er teslim

fet bizi Amere! Hep böyle anlatıldı bize tarih… Yanlış bir masalın uyumsuz cümlesi gibi… Sen bir yokmuş aslında hep varmışsın… Tıpkı bir aşk masalı gibi… Şahitlik ettiğimiz aşk, tarih yaprakları arasında sararmayacak kadar büyük aslında, Dicle ve Fırat… Mezopotamya’nın iki asi çocuğu… Bereketli ve zengin meyveler vermiş iki âşık. Bağdat, bu meyvelerin en tatlısı ve taliplisi en çok olanı… Sonu kan ve gözyaşına teslim olan aşk bu… Şimdilerde sokaklarında cıvıldayan çocuk sesleri değil, ağlayan anaların feryatlarının yükseldiği Amare… Gündüzünü de gecesini de kuzguni siyaha boyayan hüznün soluklandığı Amare… Bağdat ki Mansur’lar yetiştirmiş, Bağdat ki Halidi Bağdadilere yurt olmuş, Bağdat ki şehirler kurup, medeniyetlere beşiklik etmiş değil midir? Şimdilerde kaderi eski ihtişamlı günlerini beklemek mi olmalıydı?

z kuvteslim aldığımız orduyu kurtarmaya gelen İngili Şu iki dir. üşler vetleri de 30 bin zayiat vererek geri dönm k büyü kadar ecek düşür farka bakılınca, cihanı hayretlere bule kelim için ak yazm olayı bu bir fark görülür. Tarih sebatının makta müşkülata uğrayacaktır. İşte Osmanlı ikinci ’de, kkale İngiliz inadını kırdığı birinci zaferi Çana kadar ne ının başar bu zaferi burada görüyoruz.’’diyerek r. caktı koya a anlamlı olduğunu ortay

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

33


ZEKAMIZI

OYUNLA GELİŞTİRİYORUZ Çekmeköy 1. Akıl ve Zeka Oyunları Turnuvası Bilişsel becerilerini geliştirmek başta olmak üzere öğrencilerimizin gelişimini çeşitli açılardan desteklemek için ilçemizde yürütülen çalışmalardan biri 2015-2016 eğitim öğretim yılında küçük yaş grupları için ilki düzenlenen“Akıl Oyunları Turnuvası” olmuştur. Sabiha Hamdi Türkay İlkokulu’nun organizasyonu ve Çekmeköy Kaymakamlığı, Çekmeköy Belediye Başkanlığı, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Düzey Gıda, İUS ve Gala Turizmin desteği ile gerçekleşen turnuvaya 178 okul öncesi ve ilkokul öğrencisi katılmıştır.

Öğrencilerimize, problemler karşısında farklı ve özgün stratejiler geliştirebilme, hızlı ve doğru karar verebilme, bireysel veya takım halinde ve rekabet ortamında çalışma becerilerinin kazandırılması ve problem çözmeye yönelik olumlu tutum geliştirmesi hedeflenen etkinlik, bir yarışma ortamından ziyade çocuklarımızın farklı okullardan gelen yaşıtlarıyla birlikte yeni şeyler öğrendikleri, renkli ve eğlenceli bir eğitim ortamına dönüşmüştür.

İki katlı bir evin üst katında sönük halde 3 lamba ve alt katında 3 elektrik anahtarı var. Her bir anahtar bir lambayı açıp kapatıyor. Bu anahtarları istediğiniz kadar açıp kapatabilirsiniz fakat üst kata yalnızca bir kere çıkıp hangi lambanın yandığını kontrol edebilirsiniz. Bu durumda hangi anahtarın hangi lambayı açıp kapadığını nasıl bulursunuz?

Sivas‘tan hareket eden 43 yolculu bir otobüs kullanıyorsunuz. Yozgat´ ta 7 yolcu binip, 5 yolcu indi. Ankara´ da 8 yolcu indi, yolcu tuvalete gidip geldi ve 4 yeni yolcu bindi. 8 saat sonra İstanbul´a vardığınızda şoförün adı neydi?

34

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Neden Akıl Oyunları? Zeka oyunları, çocukların eğlenirken zekâsını geliştirmesi, yeni fikirlere yatkın olması ve zihnini açık tutması için oluşturulmuş oyunlardır. Çocuklar bu oyunlar sayesinde yeni zihinsel yetenekler kazandığı gibi, var olan zihinsel ve bilişsel yeteneklerini de geliştirirler. Zeka oyunları, çocuklara çabuk karar verme, farklı fikirler üretme, sonraki aşamaları öngörme ve olasılık hesaplama gibi mantığını etkili bir şekilde kullanma yeteneği kazandırır. Bu tarz oyunlar çocukların zihinsel becerilerini geliştirmekle kalmaz, bunun yanında kötü alışkanlıklar edinmelerine de engel olur. Hızlı ve doğru karar vermeyi ve planlı hareket etmeyi öğretir. Kişiliği ve karakteri olumlu yönde etkiler. 5 Liraya aldığınız bir çantayı 6 Liraya satar, 7 liraya tekrar alır, 8 Liraya satar ardından 9 lİraya alır 10 Liraya satarsanız bu ticaretten kar mı zarar mı etmiş olursunuz? Çocukların, başardıkça özgüvenleri yükselir. Bu sayede çocuklar bağımsız karar vermeyi ve verdikleri kararın sorumluluğunu üstlenmeyi öğrenirler. Zeka oyunları, yüksek konsantrasyon gerektirdiğinden, çocuk bu oyunları oynarken dikkatini tamamen buraya vererek tek bir yere konsantre olma konusunda da egzersiz yapmış olur. Zekâsının işe yaradığını fark edecek olan çocuk, gün geçtikçe heveslenecek, daha çok kafasını yoracak ve kendini geliştirmek için çaba sarf edecektir. Kaynak:www.zekâkulubu.net

Sadece bir tek kibritiniz var, içinde bir gaz lambası, bir gaz sobası, ve bir de mum bulunan karanlık ve soğuk bir odaya girdiniz… Önce hangisini yakarsınız?

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

35


R E L T R İ H S T R E W O P İMAN Esma Nardan YAĞAN

Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu Meslek Dersleri Öğretmeni

Görme duyusuna hitap eden bilgilerin öğrenmedeki payı yadsınamaz. Yapılan araştırmalar, beyinde işlem gören bilgilerin %90’ının görsel olduğunu ortaya koymaktadır. Telefonlarımızda bulunan Instagram, Facebook, Twitter, Vine gibi, konuşmaların az, görüntülerin ise oldukça fazla olduğu sosyal medya araçlarına baktığımızda bu oranın hiç de uçuk olmadığını görmek zor değil. Hatta daha çarpıcı bir bilgi vermek gerekirse Buzfeed; Facebook’ta dakikada 208.300, Instgram’da ise 51.000 fotoğrafın paylaşılıp milyarlarca beğeni aldığını ifade etmektedir.

iş, aş, eş, telaşesiyle akşamı zor edenleri düşünen Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri farklı bir etkinlikle bizlere iman sahibi olmanın önemi anlatmaya çalıştılar.

Hal böyleyken, teknolojiyle beraber hayatımıza giren görsel anlatımın gücü bu denli etkiliyken; cuma günü hutbeye gelemeyen gençleri, hadis kaynaklarımızdan bi-haber olanları, tefsirin ne demek olduğunu bilmeyenleri, burnunun ucundaki hakikati göremeyenleri, görüpte söylemeyenleri, kendi söylediğinden başka bir şey duyamayanları, hayatını kurtaran şeyin yarın gireceği sınavda olduğunu düşünenleri,

Söz üstüne söz söylemenin bir çuval boş kelime yığını olarak görüldüğü, kimsenin akıl almaya ve vermeye ihtiyacının olmadığı, sözlerimize davranışlarımıza ve yaşantımıza güzellik katacak hadislerin bir kısmının doğru, bir kısmının yanlış olarak gruplandırılıp itibarsızlaştırılmaya çalışıldığı günümüzde bu tişörtlerin sessiz, bir o kadar da gülümseten haykırışlarına gelin yakından bakalım.

Hazırladıkları tişörtlerle, görselin gücünü onlar da kullandılar. “İman power tişörtler”, ilk görüşte rengârenk boyanmış t-shirtler olarak algılansa da biraz daha dikkat kabartanların yüzlerinde bir tebessüm bırakmakta. Tebessümün ardından her birinde iman sahipleri için bir hakikati görebiliyorsunuz.

Fazla Söze Gerek Yok

36

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

37


AKİF’E DAİR Nazmi YILDIRIM Çekmeköy İmam Hatip Lisesi Müdürü

Tarihte önemli rol oynayan ve iz bırakan şahsiyetlerin sonraki dönemlerde hatırlanması, hatırlayanların bakış açısı ve algılamalarına göre şekillenir. Onların fikirleri ve faaliyetleri, hatırlandıkları dönemin genel iklimi içinde değerlendirilir ve adeta yeni bir okumaya tabi tutulur. Bunun nedeni, “tarihi olanı” tespitten çok, güncel olanı tarihin desteğiyle daha etkili bir hale getirmek, geçmişi bugüne şahit kılmaktır. Yeni bir asrın başlangıcında, bir kültürel etkilenme ve değişim sürecinde milli değerlerin farklı bakış açılarına göre yorumlandığı Osmanlı’dan Cumhuriyete geçiş döneminde yaşamış, yazıları, konuşmaları, vaazları ve şiirleriyle tarihe tanıklık etmiş ve yön vermeye çalışmış bir kişilik olarak Mehmet Akif de farklı değerlendirmelere konu olmuş önemli bir şahsiyettir. Sezai Karakoç’a göre şimdiki zaman kategorisine dayanan ve gerçekle bağı hiç kopmamış bir düşünceye sahip olan Akif, Türk-İslam Milletinin geçmişinin kördüğüm haline gelmiş problemlerini dile getirmiş bir şairdir. Şiirine temel tarihi kadro olarak şimdiki zamanı alan ve ancak şimdiki zamanın çok gerçekçi bir şekilde ortaya konması ile bu kördüğümden kurtuluşun mümkün olacağını düşünen Akif’e göre, bu yapılmadığı takdirde, bu millet için bir gelecek yoktur. İşte Akif’in şimdiki zamana ve realist anlayışa bu kadar önem vermesinin hikmeti, onun hedeflediği gelecek zamanı şiirle daha sıhhatli bir zemine oturtma çabasıdır. Mehmet Akif, geçmişle gelecek kavşağında durarak, geleceğe ışık tutan bir “münevver aydın”dır. Çünkü o, “Batı kaynaklı bilim-tekniğe ve diğer bazı olumlu ve faydalı değerlere karşı olmamakla birlikte; dinî ve millî değerlere bağlı, milleti ve vatanı için düşünce üreten ve tavır geliştiren” bir kişidir. Mehmet Akif’i genelde İslam toplumunun özelde ise Türk milletinin büyük bir münevver aydını yapan ana unsur, onun milletinin sorunlarını doğru teşhis etmesi ve buna uygun doğru çözümler üretmesidir. Onun münevver aydın sorumluluğu içinde hareket etmesinin en güzel örneklerinden birisi, işgal sonrasında içinde bulunduğu milletinin iradesinin somutlaştığı Kuvâ-yı Milliye hareketine tam bir kararlılıkla katılmasıdır. M. Akif’in etkisi sadece yaşadığı zaman dilimiyle sınırlı kalmamış, sonraki dönemlerde de fikirlerine, heyecanlarına katılan, bunları kendi zamanlarının ruhu içinde yeniden

38

yaşanır kılmaya çalışan kesimler olmuştur. Öte yandan onu, bugüne ait siyasal mücadelenin inşa ettiği düşünceye karşı olumsuz bir figür olarak yerleştirenler de olmuştur. M. Akif Ersoy’a ilişkin bu farklı değerlendirmeler, onun fikirlerini anlama ve yeniden yorumlamada da belirleyici olabilmektedir. Ona yönelik kimi eleştirileri ortaya koyanlar kadar, Ersoy’u bütünüyle benimsediklerini düşünenler dahi onun fikirleriyle kendi fantezilerini bir ölçüde karıştırdıkları da işaret edilmesi gereken bir husustur. M. Akif’in, gelenekçi veya yenilikçi/reformist olarak nitelendirilmesinin iki temel sebebi vardır: Onun dinine bağlı, İslam’ın bir hayat nizamı olarak yaşanmasını arzu eden bir anlayışa sahip olması, Batıcı aydınlarca dinci veya gelenekçi olarak adlandırılmasına neden olmuştur. Öte yandan yaşanan İslamî anlayışın dinin özüyle bağdaşmadığını, dinin yeniden özüne döndürülmesi gerektiğini savunması nedeniyle de mevcut dini anlayışın devamını isteyenlerce yenilikçi veya dinde reform yapma taraftarı olarak nitelendirilmiştir. Oysa Akif’e göre mahiyet-i millimiz; milli kültürümüz, mazi, hal ve âti / gelecek dönemeçleriyle düşünülmelidir. Çünkü bir millet geçmişinden getirdiği değerlerini koruyup, yaşatarak geleceğe aktarabildiği takdirde varlığını sürdürebilir.

“Sırr-ı terakkînizi siz, Başka yerlerde taharrîye heveslenmeyiniz. Onu kendinde bulur yükselecek bir millet; Çünkü her noktada taklîd ile sökmez hareket. Alınız ilmini Garb’ın, alınız san’atini; Veriniz hem de mesâînize son sür’atini. Çünkü kâbil değil artık yaşamak bunlarsız; Çünkü milliyeti yok san’atın, ilmin; yalnız, İyi hâtırda tutun ettiğim ihtârı demin: Bütün edvâr-ı terakkîyi yarıp geçmek için Kendi “mâhiyyet-i rûhiyye” niz olsun kılavuz Çünkü beyhûdedir ümmîd-i selâmet onsuz.” Mehmet Akif Ersoy

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


“HZ. PEYGAMBER, TEVHİD VE VAHDET” Tevhid; tek Allah inancı etrafında birleşmek demektir’’LA İLAHE İLLALLAH’’ sözü tevhidin özünü teşkil etmektedir. Tevhid; kainatı yaratan ve yöneten en yüce varlık olan ‘’ALLAH’’ a şeksiz ve şüphesiz iman etmektir. Vahdet ise birlik beraberlik anlamına gelmektedir. İslam dininin üzerinde durduğu en önemli konulardan birisi, mutluluğun vazgeçilmez şartlarından olan birlik ve beraberliktir. Birlik ve beraberliğin olduğu yerde kardeşlik, huzur, bolluk, bereket ve rahmet vardır. Dünya ve ahrette mutlu olmak Allah’ın kitabına ve Peygamber’in sünnetine sımsıkı sarılmak, birlik ve beraberlik içinde olmakla mümkündür. Yüce Rabbimiz birlik ve beraberliği ihmal etmememizi istiyor ve bizleri Al-i İmran suresinde şu şekilde uyarıyor; ‘’Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın. Parçalanıp ayrılmayın’’ ve yine Al-i İmran suresinde ‘’ Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. İşte onlar için büyük bir azap vardır’’. Sevgili Peygamberimiz (SAV) de ‘’ Mü’minin mü’mine durumu yekpare bir binayı meydana getiren, perçinlenmiş kayaların birbirlerine karşı durumu gibidir’’ buyurarak birlik ve beraberliğin önemini belirtmiştir. Tek bir Allah’a aynı peygambere, aynı kitaba inanan Müslümanların Kur’anın etrafında birleşmeleri ’’birlikte dirlik vardır’’ ilkesine sarılmaları,asla parçalanıp bölünmemeleri öğütlenmiştir. “Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’tan korkun ki rahmete eresiniz.” (Hucurat, 49/10) ayeti ile ve İbnu Ömer (r. anhümâ) anlatıyor: “Rasulullah (a.s) buyurdular ki: “Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu tehlikede yalnız bırakmaz. Kim, kardeşinin ihtiyacını görürse Allah da onun ihtiyacını görür. Kim bir müslümanı bir sıkıntıdan kurtarırsa, Allah da o sebeple onu Kıyamet gününün sıkıntısından kurtarır. Kim bir müslümanı örterse, Allah da onu kıyamet günü örter.” [EbûDâvud, Edeb 46, (4893); ve hadisi şerifi ile kardeşliğin önemi üzerinde durulmuştur. Kardeşliğin en güzel örneğini bizlere sahabe efendilerimiz Ensar- Muhacir kardeşliği ile göstermişlerdir. Mekkeli Müslümanlar Mekke’den Medine’ye hicret etiklerinde hiçbir şeyleri yoktu, her şeyleri Mekkede kalmıştı, muhtaç durumdalar idi. Peygamber Efendimiz (SAV) bir gün Enes bin Malik(RA)’ın evinde onları toplayıp Ensar ve Muhacir kardeşliği ilan etti. Medineli Ensarlar Mekkeli muha-

cir kardeşlerini öyle sahiplendiler ki her şeylerini onlarla hiç zorlanmadan paylaştılar. Şu anda aynı şeyleri bizlerde yaşıyoruz ülkelerinde savaş olduğu için ülkemize sığınan mülteci kardeşlerimiz var onlara yardım elimiz uzatmalı, asla onlara kötü davranmamalıyız. Belki biz sahabe efendilerimiz gibi olamayız ama ez azından onarlı örnek alabiliriz. Birlik ve beraberliğin zıddı ise tefrikadır, yani bölücülük. Bir toplumu yıkmak isteyenler ilk olarak o toplumun fertleri arasına nifak, kin, nefret tohumu saçarlar, böylece onarlın birliğini sarsmaya çalışırlar. Bilirler ki bunu yaparlarsa er yada geç hedeflerine ulaşacaklardır. Bilmeliyiz ki tefrikaya,çekişmeye ve anlaşmazlıklara düşmek yada bunlara sebep olmak topluma yapılacak en büyük haksızlıklardandır. Fertleri kavga,kin,nefret ve haset duygularıyla kavrulan toplumlar huzursuzdur. Tevhid inancına dayalı birlik ve beraberlik ruhuna sahip olmayan en küçük meselede bir araya gelemeyen toplumlar kendi sonlarını hazırlarlar ve başka toplumların oyuncağı olmaya mahkumdurlar. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy ne güzel ifade etmiş;

Girmeden bir millete tefrika,düşman giremez, Toplu vurdukça sineler, onu top sindiremez. Sen-ben desin efrad,aradan vahdeti kaldır, Milletler için işte kıyamet o zamandır.

Bu yılki Kutlu Doğum Haftası “Vahdet ve Tevhid” kutlama programı, Çekmeköy İmam Hatip Lisesi tarafından gerçekleştirildi.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

39


ATALAR OYUNU

MANGALA Asırlar öncesinden günümüze kadar gelmeyi başarmış Mangala, milli kültürümüzün önemli bir parçasıdır. Nasıl ki türkülerimiz, halk oyunlarımız genetik kodlarımıza işlemişse Mangala içinde aynı durum söz konusudur. Taşların bir kuyudan başka bir kuyuya nakledilirken çıkardığı sesler bizim için bozkırda dörtnala koşan doruların nal sesleri gibidir ve bizler yaptığımız her bir hamlede hazinemize yani karargâhımıza güç katmanın ve baba ocağına sahip çıkmanın hazzına varırız.

Bu hazzın temelleri, Saka Türklerine kadar dayanmaktadır. Yapılan araştırmalar Mangala oyununu Sakaların, Hunların, Göktürklerin oynadığı göstermektedir. Mangala’nın popüler bir şekilde oynandığı dönem hiç şüphesiz Osmanlı İmparatorluğu Dönemi’dir. Osmanlı Dönemi’nden günümüze kadar ulaşmış minyatür ve gravürler incelendiğinde halk arasında Mangala’nın yaygın olarak oynandığı rahatlıkla söylenebilmektedir. Evlerde kadınların, kahvehanelerde erkeklerin oynadığı Mangala oyunu için yabancı seyyahlar, Türklerin Mangala’yı saatlerce hiç tartışmadan, zevkle oynadıklarını belirtmişlerdir. Mangala, Osmanlı Dönemi’nde halk arasında yaygın bir oyun olmanın yanında sarayda da en çok tercih edilen oyunlardan biri olmuştur. Padişahlar savaş meydanlarında hızlı strateji geliştirebilmek için bu oyunu oynamayı tercih ederlerken, şehzadeler de eğitimlerinin bir parçası olarak Mangala’yı oynamışlardır. Ayrıca

40

savaş meydanlarında askerler vakit bulduklarında yerlere kuyu kazıp, kuyulara taşlar yerleştirerek bu oyunla vakit geçirmişlerdir. Dünyanın farklı ülkelerinde farklı türlerde Mangala’ya benzer oyunlar oynanmaktadır. Ancak Türk Mangalası’nı benzer diğer oyunlardan ayıran bazı farklılıklar vardır. Türk Mangalası’nda, kuyulardaki her bir taşa “asker”, hazineye ise “karargâh” gözüyle bakılması Türk Mangalası’nı diğer türlerden ayıran başlıca özelliktir. Bu adlandırma, Türklerin savaşçı bir yapıya sahip olmalarından gelmekte ve bizim kültürümüzde Mangala’ya bir savaş ve strateji oyunu gözüyle bakıldığını göstermektedir. En önemli kültür tarihçilerimizden biri olan Metin And, “Mangala” kelimesinin Türkçede en küçük askerî birlik anlamına gelen “manga” kelimesinden türemiş olacağını belirterek bu anlayışı kuvvetlendirmektedir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Osmanlı Dönemi’nden sonra Mangala oyunu uzun bir süre unutulsa da son 8 – 10 yıldır yapılan çalışmalarla Mangala tekrar eski popülaritesini yakalamaya başlamıştır. Önsezi, esneklik, basiret, hafıza ve uyanıklık gibi yetilerin gelişmesine katkı sağlayan, atalarımızdan bize miras kalan ve kültürümüzün bir parçası olan bu oyunu genç kuşaklara tanıtmak, yaygınlaşmasını sağlamak amacıyla Sultançiftliği Ortaokulu 2015-2016 eğitim öğretim yılında “Atalar Oyunu Mangala” projesi yürütülmüştür. “Atalar Oyunu Mangala” projesine ilçemizden 11 resmi, 2 özel olmak üzere toplam 13 okul katılmıştır. Proje faaliyetlerinden ilki öğrencilerin Mangala oyunu ile ilgili ilgi ve bilgilerini ölçmek olmuş; bu çalışma ile 13 okulda yaklaşık 9000 öğrenciye ulaşılmıştır. Projenin başlangıcında ve sonunda öğrencilere daha önce Mangala’yı duyup duymadıkları, Mangala oyun kurallarını bilip bilmedikleri ve Mangala oynayıp oynamadıkları sorulmuştur. Uygulanan ön ankette 9000 öğrenciden ancak %42’sinin daha önce Mangala’yı duyduğu tespit edilirken bu oran proje sonunda yapılan ankette %88’e ulaşmıştır.

Başlangıçta Mangala kurallarını bilen öğrenci sayısı %15 iken, proje sonunda %71’e; mangala oynayanların sayısı %18 iken proje sonunda %73 yükselmiştir. Özetle “Atalar Oyunu Mangala” projesi sonucunda 9000 öğrenciden 7920’si Mangala’yı duymuş, yaklaşık 7000 öğrenci ise mangala kurallarını öğrenmiş ve Mangala’yı oynar hale gelmiştir. Projenin diğer bir faaliyeti ise ilçemizde düzenlenen Mangala Turnuvası olmuştur. 11 Mayıs 2016 tarihinde Ali Kuşçu İlkokulu Spor Salonunda yapılan turnuvaya 62 öğrenci katılmış; turnuva neticesinde Hatice Mehmet Ekşioğlu Ortaokulu’ndan Yasin Koçak birinci, Özel Çınar Ortaokulu’ndan Emre Selvi ikinci, Kemerdere İsmihan İsmet Süzer Ortaokulu’ndan Mevlüt Emre Keçeci üçüncü olmuştur. Atalar Oyunu Mangala” projesi ile milli kültürümüzün bir parçası olan Mangala oyununun geçmişten bugüne ve bugünden geleceğe aktarılmasına hizmet edilmiştir.

Muammer KARABIÇAK Sultan Çiftliği Ortaokulu Türkçe Öğretmeni

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

41


BAHÇIVAN ÇOCUKLAR İŞ BAŞINDA

Birsen Ateş ŞENTÜRK Sultan Çiftliği İlkokulu Sınıf Öğretmeni

İlkokul çağında çocukların doğayla iç içe olması ve bir canlı olarak başka canlı türlerine ilgi göstermesi gerektiği düşüncesi Sultançiftliği İlkokulu Öğretmeni Birsen ATEŞ ŞENTÜRK’ü ve öğrencilerini harekete geçirdi. Onlar, Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesinin yürüttüğü “Bahçıvan Çocuklar” projesinin ayak seslerine kulak verdiler. İzci öğrencilerimiz, Çekmeköy Kaymakamlığı, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Çekmeköy Belediyesinin desteğiyle “Bahçıvan Çocuklar” projesinin başkahramanları oldular.

Her ziyaret sırasında farklı etkinliklerle çocuklarımız doğayla ilgili yeni şeyler öğrenip birer bahçıvan gibi kendi ürünlerini ürettiler.

Ekim 2015 tarihinde başlayan Bahçıvan Çocuklar serüveni 33 hafta boyunca her Çarşamba kar kış, yağmur güneş demeden keyifle ve heyecanla devam etti. Minik izcilerimizi bu kadar heyecanlandıran neydi?

Proje faaliyetleri ile ilgili izlenimlerini, gözlemlerini yazdıkları, duygu ve düşüncelerini paylaştıkları “Mutlu Mektuplar ve Bahçıvan Defteri” lerini tuttular.

“Taşları Renklendirdik” etkinliği ile taşları şekillendirip boyayarak bahçelerini koruyacak bekçilerinizi yaptılar.

42

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


ş kurumu , ı n ı r a l suyla kabuk meyve ış kâğıtları rak i r e l k i m p ld ullanıl arak bi breli to Çöp ol praklarını, k nik olan gü a ga ağaç y tamamen or ıp karıştır - ürettiler. st o p kom

cak ılar; an d a m a ç lar. U aklarla arı oldu lerindeki bard unu e il i ğ n e ö tkinli olduğ zzz!” e daki pipetler v akkatli bir iş z ız V Vız meş ların ttiler. “Arı Vız kostümler, ağız anın ne kadar i takdir e in r m e i p r tl a e le r y bal giydik ve gay özünden alışkanlıklarını g ın r a ıl ç ar ın ve arılar anladılar

“Bahçedeki Sınıf” etkinliği ile yatak denilen yükseltilmiş boş alana marul, maydanoz, bezelye, bakla, lale, sümbül, sarımsak, soğan, tere vs. diktiler. Sonra gözleri gibi bakıp büyüttükleri ürünlerini hasat ettiler.

Bütün bu çalışmalar minik izcilerimizin özgüvenlerini, sorun çözme yeteneklerini arttırdı. Duygu ve düşüncelerini daha rahat ifade etmeye başladılar; hayvana, bitkiye olan bakış açıları değişti ve ilgileri arttı. Empati kurup diğer canlıların ihtiyaçlarını anlamaya başladılar. Her haftası ayrı bir keyifle geçen 33 haftanın sonunda öğrencilerimiz “Hasat Şenliği” yaparak yetiştirdiklerini ve öğrendiklerini diğer arkadaşları ile paylaştılar. Öğretmen Paylaşım Günleri’nde atölye çalışmalarına katılarak, çeşitli eğitim platformlarında etkinlik ve sunum yaparak onlarca bahçıvanın daha yetişmesine katkı sağladılar.

İçinde toprak, bitki, çiçek, ağaç, yaprak, su kısacası doğa olan bütün etkinlikler çocuklarımızla olsun… EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

43


A B A H R E M ! N A R E T H E M EY Bizdik o

şkıyla

bütün a hücumun

Dünyanın ilk ve en eski alaturka ordu bandosu olan mehter, tarihteki ilk Türk devletinden itibaren, Türk kara ordularını destekleyen, coşturan ve ruhunu doyuran özellikleriyle sadece askerlerin değil muzaffer bir ulusun da duygularını temsil eden bir unsur olmuştur. Farsça mih “büyük”ten üstünlük eki –ter ile oluşturulmuş ve “en büyük” anlamına gelen mehter, askeri musikiyi icra eden topluluğa verilen isimdir. Mehter takımının görevi, ordu savaşa giderken savaş müziği çalarak askere coşku vermektir. Hun Türkleri zamanındaki adı Tuğ olan ve vurmalı sazlarla nefesli sazlardan oluşan askeri mızıka okulu Fatih’ten sonra “mehter” adını almıştır. Yazılı kaynaklarda mehtere ilk olarak Orhun Kitabelerinde rastlanmakta; 11. yy. yazılmış Divan-ü Lügat-it Türk’te de hakanların huzurunda müzik yaptığını anlatılmaktadır. 16., 17. ve 18. yy.da yetişen Bestekâr ve icracıları eliyle askeri musiki sanatının zirvesine ulaşan mehter musikisi hem savaşlar,

44

Bizdik o kanatlı;

sabah

hem Osmanlı elçi veya heyetlerine eşlik eden şatafatlı takımlar münasebetiyle Avrupa’da tanınmış; önce ordu birliklerini, sonra da bestecileri etkilemiştir. Batı müziğinin şah eserlerini yazmış olan Mozart, Bizet gibi besteciler mehter müziğinin etkisinde kalarak Türk tarzında “Ala Turka” denilen besteler yapmışlardır. 1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nın kapatılmasıyla birlikte Mehterhane de kaldırılarak yerine Avrupai tarzda bandolar kurulmuş; Mehteran bölüğü kaybolup gitmiştir. 1914 yılında Türkçülük akımının kuvvetlenmesi üzerine Enver Paşa’nın emriyle Mehteran-ı Hakaniye adıyla yeniden kurulmuş, askerî müzeye bağlanmış ve mehtere tarihi bir hüviyet kazandırılmıştır. 1935 yılına kadar askeri müzede varlığını sürdüren mehter bu tarihte tekrar kaldırılmıştır. 1952 yılında ise yeniden kurdurularak daha sonraki yıllarda kurulacak mehter takımlarının da önünü açmıştır. Bu tarihten sonra da günümüze kadar yaşatılmıştır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

safta ilk atılan

yüz atlı.

Çekmeköy ilçemizin ilk ve tek mehter takımı 2014 yılının ilk aylarında Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi tarafından kurulmuştur. Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Mehter Takımı, Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdür Yardımcısı Sanlı ULUS yönetiminde 27 kişilik kadrosuyla ilçemizin başta resmi törenleri olmak üzere Cumhuriyet Bayramı, Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı, İstanbul Fethi, Mekke’nin Fethi, Okul Tanıtım Günleri, Bilim Şenlikleri gibi birçok etkinlikte yer almaktadır.


Halk Eğitim Merkezinde Okuma Yazma Öğrenen

CESUR KALEMLER’in Hikayesi

Sıtar KESER Çekmeköy Halk Eğitim Merkezi Okuma-Yazma Kurs Öğretmeni

Çekmeköy Halk Eğitimi Merkezi tarafından 2015 – 2016 eğitim öğretim döneminde okuma yazma faaliyetleri kapsamında kurslara katılan her bir kursiyerin hayat hikâyeleri damıtılarak bir hikâyeler kolâjının oluşturulduğu “Cesur Kalemler Projesi” hayat geçirildi. Derlenen hikâyelerde, her bir kursiyerin okuma yazma serüvenine tanıklık etme imkânına erişildi. Bu hikâyelerin tanığı olan fotoğraflarla zenginleştirilen çalışmalar, diğer insanlara örnek olması, onları cesaretlendirmesi umuduyla hem dergi formatında hem de sergilenerek paylaşıldı. Okuma yazma bilmeyenlerin yaşamları diğerlerine nazaran daha çetindir. Yön bulmasını sağlayacak levhalarda

yazılanları, doktorun yazdığı ilacın prospektüsünü, çocuğunun eve getirdiği ödevi, beklediği otobüsün hangisi olduğunu, çok sevdiği arkadaşının telefon numarasını vs. okuyamamak, akan dünyayı dışarıdan seyretmek zorunda kalmak gibidir. Projenin adı “Cesur Kalemler”. Neden mi “Cesur Kalemler”? Bunun yanıtını, derlenen hayat öyküleri veriyor bize. Hayat öyküsüyle projeye katkı sunan cesur kalemlerden biri, bir tabela ya da metin gördüğünde bir sürü anlamsız kargacık burgacık şeklin yüzüne vurduğunu ifade etmişti. Yazıya dair bu betimleme, okuma yazma bilmeden geçen bir ömrün özeti gibiydi. Diğer hikâyelerde de fazlasıyla örneği mevcuttu bu zorlukların.

“Yıllardan beridir eşim yurt dışında çalışıyor. Gelen mektupları hep başkalarına okuturdum. Eşim de bilirdi başkalarına okuttuğumu. Bu yüzden yazamazdı her şeyi.” “Otobüsle çıktığım uzun yolculuklarda, moladan sonra bineceğim otobüsü bulamama ihtimalinden dolayı hep korku yaşadım.” “Hastanelerde doldurmam için verilen formu elime aldığımda geçen saniyeler benim için bir ömre bedeldi.” “Okuma yazmayı bilmemek, gözlerim olduğu halde ama görememen, dilim olduğu halde konuşamaman gibiydi.” Cesur Kalemler Yaşanan zorlukların, hikâyelerin kahramanlarını yıldırmadığı, hayatlarında yeni bir başlangıç yapmak için kurslara kayıt olmalarından bellidir. Her birinin kursa kayıt olma serüveni de, tanıklık edene ayrı bir dünyanın kapılarını açar niteliktedir. Cesur kalemlere kursa nasıl kayıt olmaya karar verdikleri sorulduğunda her biri kendi yaşam penceresinden yanıtlar vermiştir. Bir kırılma noktası vardır ya, her biri bu kırılma noktasını deneyimleyerek yönelmiştir okuma yazma kurslarına. “Okuma yazma bilmemenin zorluklarını çok çektim. Ama bir keresinde birine acil nerede diye sormuştum. O da bana; “Gözünün önünde koca acil yazısı yazıyor görmüyor musun?” diye yanıt vermişti. Bu benim için bir dönüm noktası oldu ve kursa kayıt oldum.” “Çocuklarım büyüyorlar ve ben çocuklarıma onlar henüz büyümeden masal okumak istiyorum. Bu yüzden buradayım.”

Yaşamlarının geri kalanının daha farklı olacağına şahitlik edilmektedir Birçoğunun ilk defa kendileri için bir şey yaptıklarını hissettiklerini söyledikleri hikâyelerinde, yaşamlarının geri kalanının daha farklı olacağına şahitlik edilmektedir. Bir kursiyerin ifade ettiği şu sözler her şeyi özetler niteliktedir:

“Kursa geldikten sonra kendi geleceğime dair hoşuma giden hayaller kurmaya başladığımı fark ettim. Bu hayalleri gerçekleştirebileceğimi de hissedebiliyorum. Çünkü artık, yapılması gerekeni de, yapılması gereken için ihtiyacım olanı da biliyorum…”

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

45


GELENEKSEL

SANATLARIMIZ ZANAATLARIMIZ

Ferihe CEYLAN

Çekmeköy Halk Eğitim Merkezi El Sanatları Teknolojisi Öğretmeni

Çekmeköy Halk Eğitimi Merkezi bünyesinde, 2015 - 2016 eğitim öğretim yılında Geleneksel Türk El Sanatlarına ilgiyi arttırmak amacıyla “Milli Kültür ve Geleneksel Sanatlar Kulübü” kurulmuş ve kulüp üyeleri dönem boyunca unutulmaya yüz tutmuş bu sanatların tarihçeleri, işlevleri, günümüzdeki konumları ile ilgili araştırmalar yapmış ve yaşatılmaları için çalışmalar sürdürmüşlerdir. Yıl içerisinde yapılan çalışmaların yer aldığı bir dergi hazırlanarak okurlarla paylaşılmıştır. El Sanatları insanoğlu var olduğundan beri tabiat şartlarına bağlı olarak ortaya çıkmıştır. İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak, örtünmek ve korunmak amacı ile ilk örneklerini vermiştir. Daha sonra gelişerek çevre şartlarına göre değişimler gösteren el sanatları, ortaya çıktığı toplumun duygularını, sanatsal beğenilerini ve kültürel özelliklerini yansıtır hale gelerek “geleneksel” vasfı kazanmıştır. Geleneksel Türk El Sanatları, Anadolu’nun binlerce yıllık tarihinden gelen çeşitli uygarlıkların kültür mirasıyla, kendi öz değerlerini birleştirerek zengin bir mozaik oluşturmuştur. Geleneksel Türk El Sanatları; halıcılık, kilimcilik, cicim zili, sumak, kumaş dokumacılığı, yazmacılık, çinicilik, seramik ve çömlek yapımcılığı, işlemecilik, oya yapımcılığı, deri işçiliği, müzik aletleri yapımcılığı, taş işçiliği, bakırcılık, sepetçilik, semercilik, maden işçiliği, keçe yapımcılığı, örmecilik, ahşap ve ağaç işçiliği, arabacılık vb. olarak sıralanabilir. Geleneksel el sanatlarımızdan dokumaların hammaddeleri yün, tiftik, pamuk, kıl ve ipekten sağlanmaktadır. Eğirme veya başka yollarla iplik haline getirilerek veya elyafı birbirine değişik metotlarla tutturarak bir bütün meydana getirme yoluyla elde edilen her cins kumaş, örgü, döşemelik, halı, kilim, zili, cicim, keçe, kolonlar dokuma olarak adlandırılmaktadır. Dokumacılık, Anadolu’da çok eskiden beri yapılmakta olan, çoğu yörede geçim kaynağı olmuş ve olmaya devam eden bir el sanatıdır. El sanatlarımızın zarif örneklerinden olan oyalar; süslemek, süslenmek amacından başka taşıdıkları anlamlarla bir iletişim aracı olarak da kullanılmaktadır. Günümüzde Anadolu’da tığ, iğne, mekik, firkete / filkete gibi araçlarla

46

yapılan oyaların ya bordür ya da bir motif olarak tasarlanmış olanları, kullanılan araç ve tekniklerine göre iğne, tığ, mekik, firkete / filkete, koza, yün, mum, boncuk ve kumaş artığı gibi değişik adlar almaktadır. Kastamonu, Konya, Elazığ, Bursa, Bitlis, Gaziantep, İzmir, Ankara, Bolu, Kahramanmaraş, Aydın, İçel, Tokat, Kütahya gibi şehirlerimizde daha yoğun olarak yapılmakta, ancak eski önemini kaybederek çeyiz sandıklarında varlığını korumaya çalışmaktadır. Geleneksel kıyafetlerle birlikte kullanılan oyalarımızın yanı sıra takılar da dikkat çekici aksesuarlardandır. Anadolu’da yaşamış tüm uygarlıklar değerli ve yarı değerli taşlarla metalle birlikte veya ayrı işleyerek sanatsal nitelikli eserler üretmişlerdir. Selçuklularla birlikte gelen değişik üslupların en önemlisi Türkmen takılarıdır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde ise imparatorluğun gelişimine paralel olarak mücevhercilik önem kazanmıştır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Anadolu’da Tunç Çağında bakır, kalay katılarak tuncun elde edilmesinden sonraki dönemlerde bakır, altın, gümüş gibi madenler de dövme ve dökme tekniğiyle işlenmişlerdir. En çok kullanılan maden bakırdır. Maden işçiliğinde dövme, telkari, kazıma (kalemkar), çekiç işi kakma, küftgani, savatlama, ajır kesme gibi teknikler kullanılmaktadır. Bakırın yanı sıra pirinç, altın, gümüş gibi metallerle yapılan el sanatları günümüzde üstün işçilik ve çeşitli tasarımlarla yaşatılmaya çalışılmaktadır. Barınma gereğinden doğan mimari, bölgelerin coğrafi koşullarına göre biçimlenmiş, çeşitlenmiştir. Buna bağlı olarak gelişen ahşap işçiliği Anadolu’da Selçuklu döneminde gelişip, kendine özgü bir niteliğe ulaşmıştır. Selçuklu ve Beylikler dönemi ağaç eserler daha çok mihrap, cami kapısı, dolap kapakları gibi mimari elemanlar olup üstün işçilik içermişlerdir. Osmanlı döneminde sadeleşerek daha çok sehpa, kavukluk, yazı takımı, çekmece, sandık, kaşık, taht, kayık, rahle, Kur’an muhafazası gibi gündelik kullanım eşyaları ve pencere, dolap kapağı, kiriş, konsol, tavan, mihrap, minber, sanduka gibi mimari eserlerde uygulanmıştır. Kakma, boyama, kündekâriz, kabartma oyma, kafes, kaplama, yakma gibi tekniklerle işlenen ahşap eşyalar günümüzde de kullanılmaktadır.

Geleneksel mimaride dış cephe ve iç mekân süslemesinde taş işçiliği de önemli bir yer tutmaktadır. Taş işçiliğinin mimari dışında en çok kullanım alanı mezar taşlarıdır. Oyma, kabartma, kazıma (profito) gibi teknikler uygulanmaktadır. Kullanılan süsleme öğeleri, bitkisel, geometrik motifler ile yazı ve figürlerdir. Hayvansal figür azdır. İnsan figürlerine ise Selçuklu Dönemi eserlerinde rastlanmaktadır.

Mimariye bağlı olarak gelişen diğer bir sanat kolu da çini sanatıdır. Anadolu’ya Selçuklularla girmiştir. Figürlü sanat eserlerini kullanmaktan çekinmeyen Selçuklu sanatkârlar özellikle hayvan tasvirlerinde çok başarılı olmuşlardır. 14. yüzyılda İznik, 15. yüzyılda Kütahya, 17. yüzyılda Çanakkale’de başlayan seramik sanatı bu yörelerde ken-dilerine has renk, desen, form özellikleri ile Osmanlı Dönemi seramik ve çini sanatına yeni yorumlar getirmiştir. 14. - 19. yüzyıllar arası Türk çini ve seramik sanatı fevkalade yaratıcı işçiliği ile dünya çapında üne kavuşmuştur.

Hayvancılıkla uğraşan kırsal kesimlerde yaygın olarak kullanılan keçe, çul ve ağaçtan yapılan semer kullanıldığı dönem boyunca geleneksel sanatların bir kolunu oluşturmuştur. Günümüzde başta endüstrileşme olmak üzere değişen yaşam şartları ve değer yargılarına bağlı olarak üretimleri hemen hemen kaybolmaktadır. Müzik aletleri yapımı, eskiden beri devam etmektedir. Bu aletler ağaçlar, bitkiler ve hayvanların; deri, bağırsak, kıl, kemik ve boynuzlarından yararlanılarak yapılmaktadır.

Anadolu uygarlıklarından elde edilen cam işçiliğinin en seçkin örnekleri günümüzde “cam”ın tarihi gelişimi konusuna ışık tutmaktadır. Çeşitli model ve formlarda vitray, Selçuklular döneminde geliştirilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul’un fethiyle camcılığın merkezi bu kent olmuştur. Çeşm-i bülbül, Beykoz işi bu dönemden günümüze ulaşabilen tekniklerden bazılarıdır. Anadolu’da camın ilk kez gözboncuğu olarak üretimi İzmirGörece köyündeki ustalar tarafından gerçekleştirilmiştir. Anadolu’nun her tarafında temelinde nazar inancı olan cam boncukları görmek mümkündür. Günümüzde fonksiyonunu henüz kaybetmeyen sepetçilik atalardan öğrenildiği gibi halen; saz, söğüt ve fındık dallarından örülerek yapılmaktadır. Eşya, yiyecek vb. taşıma amacından başka ev içi dekorasyonunda da kullanılmaya başlanmıştır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

47


PEYGAMBERİMİN RAHMETİYLE BÜYÜYEN ÇOCUKLAR

Ayten KÖSE

Nükte Sözen Ortaokulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni

On dört asır önce dünyaya teşrifiyle ışığının her yeri aydınlattığı o nurlu insan, yeryüzünün solmayacak tek gülü, âlemlere rahmet Peygamberimiz çok severdi çocukları. Rahmetiyle insanlığı aydınlattığı gibi, yüreği ile sevdiği çocukların, hayatlarını da aydınlatmıştır. Çocukların dünyasına şefkati ve sevgisiyle anlam katmıştır. Çocuklarını öpmekten imtina eden Araplara, onları öpmenin rahmetin gereği olduğunu bizzat uygulayarak göstermiştir. Sevmiştir ve sevdiğini söylemekten de çekinmemiştir. “Biriniz kardeşini seviyorsa ona sevdiğini söylesin (Ebû Dâvud, Edeb 122).” ilkesini düstur edinen Efendimiz, Medine’ye ilk girdiği sırada büyüklerden evvel küçüklere yönelmiş “Beni seviyor musunuz çocuklar?” diye sormuştur. “Seni çok seviyoruz, ya Rasulallah” cevabını alınca mutlu olmuş, keyiflenmiştir. Çocuklara ‘’Ben de sizi çok seviyorum çocuklar’’ diye buyurmuş; onu karşılamaya gelen çocuklara mübarek kollarını açmış, onları şefkat ile kucaklamıştır. Gönüllerin Efendisi (sav), güzel olan her şeyi severdi. Sahip çıkardı, korurdu. Çocuklar da bu dünyanın en güzel süslerindendir. Rabbimin kullarına hediyesi ve nimetidir. Allah’ın çocuk bahşettiği kulları kurbanlar keserek, hamd-u senalar ederek yüce Allah’a şükrederler. Vermedikleri ise dua üstüne dua katarak kendilerine de versin diye Rab’lerine isteklerini niyaz ederler. Ebeveynlere bir lütuf olarak bahşedilen çocuklar, Yüce Allah’ın kullarına emanetidir. Bu sebepledir ki çocukların büyükler üzerinde hakları vardır. Bunlardan en mühimi İslami terbiyeye göre eğitilmeleridir.

Çocuklarını ahlaklı bireyler olarak topluma kazandırmak büyüklerinin vazifesidir. Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: “Bir baba çocuğuna güzel ahlaktan daha üstün bir miras bırakamaz-Buhari”. Çocuk masumiyet demektir. Günahsızlık demektir. Çocuk demek, cennet demektir. Rasulallah-ı Zişan, Âlemlere Rahmet Peygamberimizin, Sevgilimiz Efendimizin yüreğindeki çocuk sevgisi birçok örnek olay ile günümüze kadar aks etmiştir. Öyle ki Kutlu Nebi (sav)’in hayatını incelediğimizde etrafında çocukların olduğuna; meclislerde, mescitlerde çevreye ve duruma göre değil, çocukların o anki durumlarını ve psikolojik hallerini dikkate alarak karar verdiğine ve ona göre davrandığına şahit oluyoruz. Bir gün namaz kıldığı esnada torunu Hz. Hüseyin’in sırtına çıktığı vakit onun keyfi kaçmasın, oyunu bozulmasın diye uzun süre o şekilde secde halinde kalır. Olaya şahit olan sahabeler, Efendimiz uzun süre hiç hareket etmeden secdede kalınca Rasulallah’a vahiy geldiğini ve bu sebeple doğrulmadığını düşünürler. Hiç birinin aklına gelmez ki küçük torunu için öylece kalakaldığı… Hz. Muhammed (sav)’in çocuklara karşı tutumuna şahit olan herkes çocuklara karşı olan tutumlarını yeniden şekillendirmişlerdir. Arap örf ve adetlerinde hiçbir kıymeti olmayan kız çocuklarına değer verilmeye başlanmıştır. Kız çocuklarını diri diri toprağa gömen zihniyet, Efendimiz (sav) ile tarihe gömülmüştür. Çünkü O, “ Çocuklarınıza eşit davranın; farklı davranacak olsanız dahi kızlarınızı üstün tutun!” diye buyurmuşlardır.

Bir baba çocuğuna güzel ahlaktan daha üstün bir miras bırakamaz. Hadis-i Şerif

48

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


İslami öğretilerle boyut değiştiren vicdanlara, evvelki cahilliye gelenekleri ağır gelmiştir. Bunun en güzel örneği Hz. Ömer’dir. Gömdüğü kız çocuğu sonrasında Hz. Ömer’de ağır vicdani bir yük halini almıştır. İki cihanın güneşi Aleyisselatü Vessellem, çocuklara kıyamaz, onlara dayanamazdı. Uzun tuttuğu namazları çocuk ağlaması duyunca bitirirdi. Daha söyleyecek sözü olsa bile hutbesini yarıda keser, o an herhangi bir çocuğun sıkıntısı var ise onu giderir öyle devam ederdi konuşmasına. O’nun bu şefkati, sevgisi ve merhameti sadece kendi çocuklarına ve torunlarına karşı değildi. Kendi çocuklarından sadece erkek olanlara da değildi. Peygamberimiz kız-erkek, senin-benim çocuğum ayırımı yapmadan bütün çocukları kapsayan ulvi bir sevgiye sahipti. Onlara büyüklere gösterdiği saygı ve ihtimamı gösterirdi. “Çocuklarınıza saygılı davranın, onlarla alay etmeyin, onlara hakaret etmeyin, aptal ve cahil gibi lakaplarla onları çağırmayın’’ diye buyururdu. Hele de söz konusu yetim çocuklarsa! Onlara hiç kıyamaz, onların ellerinden tutarak babalık ederdi. Bayram günü elini öpecek bir babasının olmayışının ıstırabı ile duvar dibine çöken yetim bir kızın çocuğunun babasının Uhud’ta şehit olduğunu duyduğunda gözyaşlarını tutamamış; çocuğa doğru eğildiğinde mübarek gözyaşları toprağa doğru akmıştı. Babası tarafından Peygamberimizin eğitime bırakılan Hz. Enes (r.a.) 10 yıl kadar Efendimizin yanında kalmış ve eğitiminden geçmiştir. Hz. Enes (r.a.)’den nakledilen rivayetler Rasulallah’ın ona bir kez olsun “of” bile demediği şeklindedir.

Allah Resulü (sas), çocukların eğitimine önem verirdi. Eğitim metotları arasında azarlamak, tehdit etmek, korkutmak ve dayak yoktu. Çocukları azarlayanları, kaba ve sert davrananları da uyarırdı. Çocukları terbiye ederken onlara alternatif yollar sunarak doğruya yöneltirdi. Resulallah (sav) buyurmuştur:”İyilik etmeleri için çocuklarınıza yardımcı olun. Her anne ve baba çocuklarının itaatsizliğine engel olabilir.” (Mecma’uzZevâid, c.8, s.146) Çocuklara tepeden bakmazdı. Onlarla boy seviyesine göre çömelerek diyalog kurar, gerektiğinde çocuklarla çocuklaşarak onlarla oyunlar oynar, şakalaşırdı. Karşılaştığı çocuklara selam vermeden geçmezdi. Günümüz pedagoglarının çocuk eğitiminde önerdiği ilkeleri ve tavsiyeleri, Hz. Muhammed (sav), 1400 yıl önce uygulamıştır. Bizler de çocukların toplumun geleceği olduğunun bilincinde olmalıyız. Peygamberimizin sözleri ve uygulamaları doğrultusunda ders çıkarıp ibret almalı ve çocuk eğitimine gerekli özeni göstermeliyiz. İslami terbiyeden ve eğitimden yoksun bırakılan çocukların anne babalar üzerinde vebalinin olduğunu unutmamalı; en güzel, en naif şekilde onları eğitmeliyiz. Unutmamalıyız ki bugünün çocukları yarının büyükleridir. Yarın nasıl bir insan profili ile karşılaşmak istiyorsak bugün onlara ona uygun davranmalıyız. Selam ve Dua ile…

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

49


II. Öğretmen Paylaşım Günü

Kendini geliştiren, yeni yaklaşımlardan haberdar olmak isteyen, paylaşımcı öğretmenlerimizin bir araya geldiği bu öğrenme platformuna bu yıl da ilgi oldukça fazlaydı. Bilgi çağı olarak adlandırılan yaşadığımız dönemde bilgiye ulaşma ve bilgiyi paylaşmanın bin bir türlü yolu ve aracı var. Ancak aynı işle meşgul kişilerin bireysel birikimlerini, tecrübelerini ve yeteneklerini birbirleriyle teorik bilgilerden ziyade uygulama örneklerinin yer aldığı atölye çalışmaları şeklinde paylaşımlarının daha etkili olduğu muhakkak. Çeşitli içeriklerde düzenlenen eğitimlerde, eğitime katılan kişilerin de beklentilerinin bu yönde olduğu, programlar sonlarındaki izlenimlerden elde edilen en önemli sonuç. Dolayısıyla ilçemizde 20152016 eğitim öğretim yılında ALEV Okullarında ikincisi düzenlenen “Öğretmen Paylaşım Günleri”nin temel amaçlarından birini kişisel ve mesleki özellikleri, ilgi alanları, aldığı eğitimler birbirinden farklı öğretmenlerimizin uygulama örneklerini, güzel

50

PAYLAŞMAK GÜZELDİR

ve verimli sonuçlar elde ettikleri çalışmaları birbirleriyle paylaşmalarını sağlamak oluşturmaktadır. Diğer yandan bu vesile ile bir araya gelen eğitim personelimizin işbirliği ve diyalogları da gelişmekte, süreç içerisinde birbirlerinin bilgi ve tecrübelerine başvurmaları da mümkün olmaktadır. Kendini geliştiren, yeni yaklaşımlardan haberdar olmak isteyen, paylaşımcı öğretmenlerimizin bir araya geldiği bu öğrenme platformuna bu yıl da ilgi oldukça fazlaydı. 25 atölyenin oluşturulduğu paylaşım gününde atölyelerde görev alan öğretmenlerimiz bildiklerini başkaları ile paylaşmanın, katılımcı olarak atölyelerde yer alan öğretmenlerimiz ise yeni uygulamalar öğrenmenin keyfini yaşadılar.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


* Yaratıcı Drama İle Tanışma / ÇDD * Kolay Öğrenme Teknikleri * Okul Öncesi Eğitimde Orff-Schulwerk Uygulamaları * Seramik Karo Üzerine Doku * 5-8 Fen Deneyleri İstasyon Çalışması * Dünyaca Ünlü Ödüller Almış Kutu Zekâ Oyunları * Gizemli Kutular * Yaşayan Matematik * Okulöncesinde Matematik Ve Fen Proje Uygulamaları * Elementer Müzik ve Hareket Eğitimi * İnteraktif Defter * Öykülerle Matematik * Beden Eğitimi Dersi Boş Ders Değildir * Teknolojiye 6 Şapka ile Bakış * Eğlenceli Fen Deneyleri * Choose your path in STORYTELLING: Reading or Telling? * Avrupa Birliği Projeleri Ve ELF Projesi * Resfebe: Resimli Alfabe * Geçmişten Günümüze Fen Yolculuğu * Tarih Eğitiminde Alternatif Bir Yol: Sanal Müze Kullanımı * Çık Dışarıya Oynayalım * Bahçıvanlık * Öğrenme Tasarımı: Fen Bilimleri Örneği * Aile Okuryazarlığı Programının Tanıtılması * Güvercinimden Mektuplar

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

51


BİR UZMANDAN DİNLEYELİM Günlük koşuşturmalarımız içinde aile ilişkilerimiz, meslek hayatımız, sosyal yaşamımız kısaca sürekli yaptığımız işlerimiz, ilişkilerimiz, rollerimiz ve sorumluluklarımızla ilgili zamanla bakar kör oluruz. Yani rutinleşen işler bizlerin yaşantımız içinde bazı eksiklerimizi, yanlışlarımızı görmemizi engeller. Yine koşuşturma içerisinde bazen yeni gelişmeleri, yeni bilgileri takip edemeyebiliriz. Zaman zaman yaptıklarımızın, eksik yaptıklarımızın, bildiklerimizin ve ya bilmediklerimizin uzman kişiler tarafından seslendirilmesi kendi uygulamalarımızı bilimsel bir değerlendirmeye tabi tutma fırsatı sağlar. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz kendi alanlarında uzman kişilerin katılımı ile düzenlediği söyleşilerle, seminerlerle katılımcılara bu fırsatı mümkün olduğunca sunmaya çalışmaktadır. Farklı içeriklerde davet edilen uzman konuklar, kendi alanlarda ilçemiz personeliyle yaptıkları paylaşımlarla öğretmen ve yöneticilerimizin hem kişisel, hem de mesleki gelişimlerine katkı sağlamaktalar.

Nurdoğan ARKIŞ - «Değer Odaklı İletişim» Semineri “Hiç Bir Sonuç Tesadüfî Değildir Hocam…” Doğru bildiğimiz yanlışlar, yanlış bildiğimiz doğrular. Yanlış olduğunu bildiğimiz ancak toplumsal algılar nedeniyle yapmak zorunda kaldığımız yanlışlar… Ve değerlerimiz… Aydın Üniversitesi işbirliği ile öğretmenlerimize yönelik “Değer Odaklı İletişim” konulu seminerde kendi yaşamından kesitlere yer veren Sosyolog Nurdoğan ARKIŞ, anlattıkları ile bütün bunları bir öz eleştiri süzgecinden geçirmemizi sağladı.

Sosyolog Nurdoğan ARKIŞ’ın “Mümkün” adlı kitabından…

“Doğru”, başkaları yaptığı ya da yapmadığı için değil kendi başına doğru olduğu için yapılır. Anlamlı bir yaşam oluşturmanın temel adımlarından biri, kişinin doğru olanı yapmasıdır, başkalarının yaptığını değil. Bildiği doğruları uygulamaya dahi yönelmeyen bir kişinin, anlamlı bir yaşam sürme ihtimali sıfırdır. Dolayısıyla, başkalarının doğru ve anlamlı yaşamalarını beklemekten önce kendimize liderlik yaparak, doğru ve anlamlı yaşama konusunda bir model yaratabiliriz.

Gökhan Yücel – “21.yy Eğitimin Geleceği Öğretmen, Öğrenci ve Yaşam Becerileri” Semineri

Herkes Dahi Olmak İstiyor; Daha İyi Olmak İsteyen Yok Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun olan ve yurt dışında çeşitli eğitim programlarını tamamlayan Gökhan Yücel, “21.yy Eğitimin Geleceği Öğretmen, Öğrenci ve Yaşam Becerileri” başlıklı seminer ile Çekmeköy’de öğretmenlerle buluştu. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı seminerde Yücel, eğitim sistemimizin farklı boyutlarına dikkat çekerek kendimizi tanıma noktasında öz eleştiri yapmamız gerektiğini vurguladı. Bireysel farklılıklara önem veren bir

52

eğitim anlayışının gerekliliği üzerinde durarak Osmanlı sultanlarının Enderun mektebinin kapısına yazdırdığı “Burada hiçbir balık uçmaya, hiçbir kuş yüzmeye zorlanmaz.” cümlesini örnek verdi. Hep birileri gibi olma isteğimizin toplum olarak ön plana çıktığından bahseden Yücel’in “ Herkes dahi olmak istiyor. Daha iyi olmak isteyen yok.” ifadesi bir bakıma seminerin öz cümlesi oldu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Doç. Dr. İbrahim Şahbaz- Öğretim Görevlisi Turgay Şakar – “Göz Sağlığı “Semineri

Görmeyen Çocuk Öğrenemez

Üniversitesi Öğretim Görevlisi Turgay Şakar çocukluk döneminde göz hastalıklarının teşhisi ve tedavisinin önemi, gözlük seçimi konusunda dikkat edilmesi gereken hususları içeren sunumlarını gerçekleştirdiler. Öğretmenlerimize, okul çağında olup henüz görme bozukluğu ya da göz kusuru tespit edilmemiş çocukların tespitine yönelik bir takım ipuçları verdiler.

Çekmeköy İlçe Milli eğitim Müdürlüğü ile Anadolu Gözlükçüler ve Optisyenler Derneğinin ortaklaşa düzenledikleri “Görmeyen Çocuk Öğrenemez” adlı göz sağlığı seminerine ilçemizde görevli sınıf öğretmenleri ve okul öncesi öğretmenleri katıldılar. Seminerde Doç. Dr. İbrahim Şahbaz ve Üsküdar

Sıtkı Aslanhan - “Sporda Ahlak Ve Kötü Alışkanlıklardan Korunma” Semineri Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Gençlik Projeleri Destek Programı kapsamında Öncü Gençlik ve Spor Kulübünün katkılarıyla düzenlenen “Sporda Ahlak Ve Kötü Alışkanlıklardan Korunma” konulu seminere konuşmacı olarak katılan Eğitimci-Yazar Sıtkı Aslanhan, ailelerin çocuklarına iyi bir üniversite kazanması için çok çalışmaları gerektiğini sürekli söylediğini belirterek, önceliğin üniversite değil; edep, onur, kişilik sahibi insan olmak olduğunu ifade etti. Aslanhan, gençlerin bugünkü ahlaki tutumlarına değinerek “Biz şanlı tarihin evlatlarıyız. Hedefimiz ve amaçlarımız var. Bilinçli ve ahlaklı bir nesil olmak için çok çalışmalıyız.” şeklinde konuştu. Aslanhan, gençliğin içinde bulunduğu yaşamı örneklerle dile getirerek kimi zaman güldürürken kimi zaman da düşündürdü. Seminerde ayrıca “ahlaklı sporcu nasıl olunur, spor ahlakı nedir ve kötü alışkanlıklardan nasıl korunulur?” konularında bilgi aktarıldı.

Yrd. Doç. Dr. Mustafa CAN – “Din Eğitimi” Semineri İlçemiz okullarında İmam Hatip Lisesi Meslek Dersleri öğretmenleri ve Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerine yönelik yapılan seminer çalışmasına İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Mustafa CAN, konuşmacı olarak katıldı. Eğitimin farklı tanımlarını yapan CAN, genelde tüm öğretmenlerin, özelde ise Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerinin sınıf yönetiminde dikkat etmeleri gereken konuları kendi öğretmenlik hayatından örnekler vererek anlattı. İslami eğitimin temel özelliklerini “Allah için öğretmek esastır; din öğretimi, dünya ahiret

dengesini esas alır, bundan dolayı sadece dini ilimler değil müspet ilimler de ilim kapsamındadır. Branşı ne olursa olsun tüm öğretmenler bir ahlak ve adap öğretmenidir ve tevhit her dersin ana ilkesidir. Eğitimin merkezinde insan vardır. Her şey insan içindir ve eğitim genel olarak kişilere şahsiyet ve özgüven kazandırmayı temel ilke edinir. Din eğitiminin temelinde ise fikir özgürlüğü vardır, baskıcı değildir” şeklinde ifade eden CAN, din eğitiminde ailenin fonksiyonunun yanında öğretmenlerin sorumluluklarına vurgu yaptı.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

53


Dr. İbrahim Hakan Karataş- “İletişim ve Sınıf Yönetimi” Semineri Yönetici ve öğretmenlerin; genel kültür, özel alan ve pedagojik formasyon konularında, bilgilerini arttırmak, onlara yeni beceriler kazandırmaya, eğitim ve öğretimde karşılaşılan problemlere çözüm yolları bulmaya yönelik yeterliliklerini arttırmak amacıyla Eylül dönemi mesleki çalışmalar ilçemizde uzman kişilerden alınan destekle çeşitli konu başlıklarında sınıf ve branş öğretmenlerinin katılımı ile yapıldı. Öğretmenlerimizle bu dönemde bilgi ve tecrübelerini paylaşan uzmanlardan biri de İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Hakan Karataş oldu. Karataş, “İletişim ve Sınıf Yönetimi” başlıklı seminerinde, doğru ve etkili iletişimin gücünü örneklerden yola çıkarak anlattı.

Yard. Doç. Dr. Oktay Aydın- “Öğrenci Tanıma Hizmetleri” Semineri İlçemizde görev yapan öğretmenlerimiz “Öğrenci Tanıma Hizmetleri” konulu seminerde Yard. Doç. Dr. Oktay Aydın ile buluştular. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü’nde görev yapan, lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde çeşitli dersler veren, çok sayıda eğitim projesinde görev alan, tez danışmanlığı yapan ve çeşitli konularda seminerler veren Yard. Doç. Dr. Oktay Aydın’ın konu alanı ile ilgili yayınlanmış çok sayıda kitap bölümü, bilimsel makale, gazete ve dergi yazıları, ayrıca çeşitli ulusal TV kanallarında röportajları bulunmaktadır.

AYDIN, öğretmenlerimize öğrencileri tanımaya yönelik yapılabilecek çalışmalar ve bir kısmını ken-disinin geliştirmiş olduğu ve bu çalışmalarda kullanılabilecek testler hakkında bilgi verdi. Yetenek İlgi ve Yönelim Testi (MIT), Gelişim Testi, Davranış ve Uyum Testi, Kişilik Testi, Psikolojik Hazırbulunuşluk Testi (PHT) gibi öğrencilere uygulanabilecek testler ve bu testlerle elde edilecek kazanımlar, AYDIN tarafından öğretmenlerimize anlatıldı.

Selahattin Yaylamaz- “Doğru Tercih” Semineri Okuma zekâsı, kadın erkek ilişkileri, evlilik, iletişim, zihinsel gelişim, çocuk eğitimi, anne baba eğitimi ve öğretmen eğitimleri ile ilgili konularda başarılı çalışmalar yürüten, yurt içi ve yurt dışında eğitim, seminer ve konferanslar veren Selahattin Yaylamaz, ortaöğretime yerleşme süreci ve tercih dönemi öncesi 8. Sınıf öğrencilerimizle ve onlara bu konuda rehberlik edecek öğretmenlerimizle buluştu. Konuşmasında başarısızlığın tek sebebinin amaçsızlık olduğunu vurgulayan Yaylamaz, “Ya kendi planını uygularsın, ya da başkalarının planını uygulamak zorunda kalırsın. Başaracağına ne kadar çok inanıyorsan, o kadar çalışırsın. Başarılı kişilerin karşılaştığı güçlükler, başarısızların karşılaştığı güçlüklerle

54

aynıdır. Ancak farklı olarak başarılı olanlar, sorunu çözmeyi becermişlerdir. Bir şeyi gerçekten yapmak isteyen bir yol, istemeyen bir mazeret bulur. Bana bir öğrenci gösterin ki çok çalışıyor. Çünkü inanıyor. Çalışmıyor mu? Çünkü inanmıyor. Bir şeye ilgi duymakla adanmak farklıdır. Adandığınız şey sizindir. Sınırlı düşünenler sınırlı hayat yaşarlar.” gibi kilit cümlelerle üst öğretim için tercih aşamasında olan öğrencilerimizin geleceğe dair hedeflerini yeniden bir gözden geçirmelerini sağladı.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


OKULUMDA GÜVENDEYİM PROJESİ İLE OKULLARIMIZ DAHA GÜVENLİ Okul, eğitimin üretildiği yerdir. Bu nedenle bir eğitim sisteminin amacına ulaşabilmesi, okulların amacına ulaşmasına bağlıdır. Bu amacın gerçekleşmesi için gerekli olan ön koşullardan birisi fiziksel ve psikolojik olarak güvenli bir okul ortamının oluşturulmasıdır. Okulların güvenli olması öğrenci, öğretmen, yöneticiler ve diğer okul görevlilerinin sorumluluklarını en iyi şekilde yerine getirmelerini sağlar. Aksi bir durumda oluşacak güvenlik kaygısı, öğretmenin ve

öğrencilerin performansını düşürür. İlçemizde 2015-2016 eğitim öğretim yılında uygulanan “Okulumda Güvendeyim” projesi ile öğrencilerin, öğretmenlerin ve diğer personelin kendilerini fiziksel, psikolojik ve duygusal bakımdan güvende hissetmelerini, daha verimli olabilmelerini, sıcak ve samimi bir ortamda eğitim öğretim faaliyetlerini sürdürmelerini sağlamak hedeflenmiştir.

Okul ortamında ve çevresinde öğrencileri bedensel ve zihinsel olarak olumsuz etkileyecek risk faktörleri önceden tespit edilerek koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınması, önlenemeyen risklere karşı erken müdahale sisteminin yerleşmesini sağlayacak yönetim anlayışının oluşturulma ve eğitim ortamını öğrencilerin bedensel ve ruhsal gelişimlerine uygun hale getirilmesi amacıyla Çekmeköy Kaymakamlığı’nın himayesinde, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün koordinasyonuyla uygulanmaya başlanan “Okulumda Güvendeyim” projesi kapsamında hazırlanan İlçe Eylem Planı doğrultusunda çalışmalar yürütülmüştür. Okullarımız, İlçe Eylem Planı’na paralel olarak hazırladıkları Okul Eylem Planları ile faaliyetlerini gerçekleştirmişlerdir. Okul yöneticileri, Okul Aile Birliği üyesi, öğretmen

ve öğrencilere ilave olarak emniyet görevlisi ve müftülük temsilcilerinden oluşan Okul Çalışma Ekipleri aylık olarak toplanmış, planlamalar dahilinde yapılan çalışmalar değerlendirilmiş, tespit edilen sorunlarla ilgili çözüm önerileri üretilmiş ve bu çözüm önerilerinden okul olarak kendilerinin gerçekleştirebileceklerini hayata geçirmiş, kendi imkanları dışında olanlar için ilgili kişi, kurum ve kuruluşlardan destek sağlamaya çalışmışlardır. Yapılan çalışmalar aylık kontrol çizelgeleri ve aylık raporlarla İlçe Proje Yürütme Kurulu ile paylaşılmıştır. Okullardan gelen çalışma raporları değerlendirilerek, Çekmeköy Kaymakamı Cemal Hüsnü KANSIZ başkanlığındaki Proje Üst Kurulu’na sunulmuştur.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

55


RENKLERİN SUYLA AHENKLİ DANSI Geleneksel Türk sanatlarından biri olan ebru, genel olarak yoğunluğu kitre gibi maddelerle artırılmış su yüzeyine, toprak boyaların, at kılından yapılan fırçalar kullanılarak serpilmesi ile elde edilen renkli desenin, kâğıda aktarılması işidir diye tarif edilebilir. 24-29 Kasım 2014 tarihleri arasında 190 ülkenin katılımı ile yapılan “Somut Olmayan Kültürel Miras Hükümetler Arası Komite” toplantısında ebru sanatının UNESCO tarafından dünyanın ortak mirası olarak kabul edilmesinin ardından bütün dünyayla birlikte Türkiye’de de ebru sanatına olan ilgi artmıştır. Bizler de her fırsatı öğrencilerimizi bize ait olan bu özel sanatla tanıştırmak için değerlendiriyoruz. Gerek sınıf etkinliklerimizde gerekse çeşitli proje ve atölye çalışmalarında yer alarak öğrencilerimizin kendi elleriyle kendi çalışmalarını yapmalarını sağlayarak onları bu eşsiz sanatla buluşturuyoruz. Öğrenci, öğretmen ve velilerimizden aldığımız olumlu tepkiler gösterdiğimiz gayretin sonuçlarını aldığımızı gösteriyor. 2016-2017 eğitim öğretim yılında Çekmeköy’de eğitim gören bütün öğrencilerimizi, üzeri küllenen ve yeni yeni hatırlanmaya başlanan ebru sanatımızla tanıştırarak değerlerinin farkında bireyler yetişmesine katkıda bulunmak, sanatsal faaliyetlerle öğrencilerimizin gelişimini desteklemek, hedeflerimiz arasında bulunmaktadır. Sertaç ARAZ Taşdelen 125. Yıl İlkokulu Sınıf Öğretmeni Ebru Sanatçısı

Ebrû Sanatı Hakkında Geleneksel İslam-Türk sanatlarının en önemlilerinden biri olan ebru sanatının, ilk olarak nerede, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı tam olarak bilinmemektedir. Her ne kadar çok eski tarihli kitap ciltlerinde ve albümlerde(murakka) ebrulu kağıtlara rastlanmış olsa da, kesin tarihi bilinen en eski ebru örneği, 1554 tarihli bir yazıda görülmektedir. Bu yazıda bulunan ebru tekniğinin, ancak usta bir ebrucu tarafından yapılması mümkün olan “hafif ebru” olması sebebiyle, ebru sanat tarihinin çok daha eskilere uzandığı düşünülmektedir. Ebru sanatı hakkında Türkçe kaleme alınmış bilinen en eski eser, 1615’ten sonra yazılan “Tertib-i Risâle-i Ebrî” adlı yazma kitapçıktır. Her ne kadar ilk olarak kimin yaptığı kesin bir şekilde bilinmese de, ebru sanatının Türkistan coğrafyasından çıkan bir Türk

56

sanatı olduğu batılılar tarafından da kabul edilmiştir. Bu sebeple Avrupa da ebru, “Türk kâğıdı” veya “Türk mermer kâğıdı” diye bilinmektedir. Türkistan coğrafyasından sonra İran’a ve oradan da Osmanlı coğrafyasına geçtiği bilinen ebru sanatı, Osmanlı da sanatsal açıdan kemale ermiştir. Gerek kullanılan malzemeler ve boyalar gerekse teknik açıdan asıl kimliğini kazanmış ve yaygın olarak kitap kapaklarını ve kitapların iç kısımlarını süslemek amacıyla kullanılmıştır. 1700’lü yıllarda İstanbul’da yaşamış olan Hatip Mehmet Efendi, ebru sanatında “Hatip ebrusu” diye bilinen, su yüzeyinde figüratif desenler oluşturmayı ilk olarak başaran kişidir. Bundan sonra çeşitli Türk ebru ustaları farklı desen, çiçek ve akkase ebru yapım tekniklerini başarı ile uygulayarak ebru sanatını günümüze taşımışlardır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


“ Erler Çıktı Meydane HAKK’A VUSLAT Biri Birinden Merdane” “Ey dil sen bitmez tükenmez bir hazinesin hem de dermanı olmayan bir dertsin.” Mevlana Celaleddin ölüm gününü “Hakk’a vuslat”, “Düğün günü” saymıştır. O, Rabbine “Ölmek şeker gibi tatlı bir şey, canı sen aldıktan sonra seninle olunca da tatlı candan da tatlıdır, ölüm” şeklinde seslenir. Böylelikle ölüme bir başka açı kazandırır. İlçemizde Hz. Mevlâna’nın 742. Vuslat Yıldönümü Töreni, Özden Cengiz Anadolu Lisesi İrfan Cengiz Salonu’nda çok sayıda katılımcının iştirakleriyle gerçekleştirildi. Organizasyon İşleri ve Spor Kulübü öğretmenleri rehberliğinde, öğrencilerin yaklaşık üç ay süren hazırlığı sonucunda “Hamdım Piştim, Yandım” adlı tiyatro eserinin sergilendiği ve sonrasında Mevlana konulu resim sergisinin gezildiği program, izleyicilerden büyük beğeni gördü. Mevlana’yı Anma Programı, 212Haber.com, Bizim Bölge Haber gibi birçok yerel basın organında yer aldı ve etkinlik ayrıca YouTube adresine yüklendi. Mevlana 1207 yılında bugünkü Afganistan, o dönemde İran sınırları içerisindeki Horasan eyaletinin Belh şehrinde doğan, ünlü Türk felsefecisidir. Horasan bölgesi MÖ 600 – MS 1400 yılları arasında batı, doğu ve din felsefelerinin birbirine bilgi aktardığı Orta Asya’nın en önemli yeridir. Belh şehri özellikle MÖ 330 Hellenistik Dönem ile başlayan kültürel alışveriş sayesinde Hint, Mısır ve Mezopotamya bilgilerinin birleştiği kütüphaneler ve bilginler yani bilim – sanat şehridir. 1200’lerin başındaki Moğol Cengiz Han istilasına kadar gücünü korumuştur. 4 yaşında babasından felsefe, filoloji ve din dersleri almaya başlar. 1214 yılında Bağdat’a, 1218 yılında Konya – Karaman’a göç ederler ve babası Bahaeddin Veled için Anadolu Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat tarafından Konya’da medrese yapılır. Batıdaki Anadolu Selçuklu topraklarına Rum diyarı denildiği için isminin sonuna “Rum-i (Rum diyarında yaşayan) eki alır. Babası Bahaeddin Veled 1231 yılında öldükten sonra Mevlana akademide ders vermeye başlar. Sevgi ve saygı göstergesi olarak öğrencileri ve sevenleri tarafından “Mevlana- Efendi” lakabı verilir. Böylece ismi unvan ve sıfatlarla birlikte tam olarak “Mevlana Muhammed Mustafa Celaleddin-i Rum-i” olur. Türkçe konuşulan yerlerde ve İran’da kısaca Mevlana denilmektedir.

“ Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde arama, arif kişilerin gönlündedir bizim mezarımız. Burada ölüm tezahür ediyorsa da orada doğumdur. ”

Kıssadan Hisse… Bir gün bir adam koşarak Hz. Süleyman (a.s) huzuruna girdi. Yüzü sararmış, dudakları morarmıştı, adam tir tir titriyordu. Adamın bu halini gören Hz. Süleyman sordu: - Sana ne oldu nedir bu halin? dedi. Adam solu soluğa cevap verdi: - Azrail bana çok tuhaf bir nazarla, hatta hışımla baktı. İçime tarifi kabil olmayan bir korku düştü. Sizin adalet kapınıza sığındım, dedi. Bunun üzerine Hz. Süleyman: - Peki, şimdi benden ne istiyorsun ne yapayım senin için? dedi. Adam: - Ey adaletli padişah rüzgâra emret beni Hindistan’a götürsün belki oraya gidince Azrail’in hışmından canımı kurtarır, içimdeki bu korkudan kurtulurum, dedi. Hz. Süleyman rüzgâra emretti; rüzgâr da adamı Hindistan’da bir adaya götürdü. Ertesi gün Hz. Süleyman divan vakti halkı kabule başlayınca Azrail çıkageldi; Hz. Süleyman bir gün önce olanları ve adamı hatırlayıp sordu: - Dün bana bir adam geldi kendisine hışımla baktığını söyledi, bunun sebebi nedir bana söyleyebilir misin? Ey Azrail! dedi. Azrail cevap verdi: - Ey büyük padişah, ben o adama hışımla bakmadım onu görünce şaşırdım. Çünkü Cenab-ı Rabbül Âlemin bana: “Git falan kulumun canını Hindistan’da al.” buyurdu. Adamı görünce şaşırdım. “Bu adamın yüz tane kanadı olsa yine de Hindistan’a gidemez.” diye düşündüm. O yüzden kendisine tuhaf tuhaf ve şaşırmış olarak baktım, fakat Hindistan’a gidince adamı orada görüp daha da şaşırdım ve bana emredildiği gibi adamın canını Hindistan’da aldım. dedi. Bu dünya zindandır, biz de zindandaki mahpuslarız, zindanı del kendini kurtar..

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

57


“ Erler Çıktı Meydane Biri Birinden Merdane”

Alemdağ Emlak Konut Ortaokulu I.Karakucak Güreş Şenliğini Gerçekleştirdi Alemdağ Emlak Konut Ortaokulu milli sporumuz güreşe öğrencilerimizin ilgisini arttırmak için tarihe geçecek bir şenliğe imza attı. Okulun bahçesindeki çimenlik alanda Türkçe Öğretmeni Mustafa Gökenci rehberliğinde Kültür Şenliği kapsamında ‘Karakucak Güreşleri ve Mani Atışması’ tertip edildi. Güreşlere olan ilgi tahmin edilenin üzerindeydi. Davul zurna eşliğinde alana gelen güreşçiler, Kırkpınar Marşı eşliğinde peşrev çekmeye başlayınca seyircilerin alkış ve destekleri ile meydan inlemeye başladı. Ardından güreşçiler kendi kategorilerinde sırasıyla hakemler eşliğinde er meydanına çıktılar.

Bu meydan er meydanıdır, Nice koç yiğitler bu meydandan geçti, Acı tatlı suyun içip göçtü, Atlar gibi tepişin, Aslanlar gibi kapışın Ya Muhammed, Ya Ali, Pehlivanların piri Hazret-i Hamza Veli, Dellal çıksın aradan, Hepsine kuvvet versin yaradan, Pehlivan, pehlivan

58

35-40 kg, 45-50 kg, 50-60 kg olmak üzere üç kategoride yapılan güreşlerin ardından şenlik, mani atışmalarıyla devam etti. Gerçek ocak, yayık, değirmen taşı ve hamur tablasının kullanıldığı mani atışması adeta bir açık hava tiyatrosu gibiydi. Davul zurna sesleriyle coşan seyirciler mehter marşlarıyla da tarihe ve özüne yolculuk yapma imkânı buldular. Şenliğin sonunda Kaymakamımız Sayın Cemal Hüsnü Kansız ve İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Ahmet Aktaş müsabakalarda dereceye giren öğrencilerimize madalyalarını takdim ederken duygu ve düşüncelerini de dile getirdiler. Alanının tertibi katılımcıların hafızalarda silinmeyecek etki bıraktı. Şenlik, ortamı kıymetlendiren izleyicilere pilav, tavuk ve ayran ikramıyla son buldu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Türk Güreşinin Tarihçesine Kısa Bir Bakış Güreşin varlığı, Türk kültüründe çok eskilere dayanmaktadır. Yaşantısı sürekli olarak tabiat ile iç içe geçen Türk Ulusu’nun 3000 yıl evvel güreş yaptığını o dönemlere ait bulgulardan ve tarihi kayıtlardan tespit etmek mümkün olmaktadır. İslamiyet’ten önce de her Türk’ün güreştiği bilinmektedir. Ölen yiğitler silahlarıyla gömülerek mezarları çevresinde dokuz gün dokuz gece süren güreşler düzenlendiği rivayet edilmektedir. Yiğitlerin ölüm yıldönümlerinde de yine üç gün üç gecelik güreş müsabakaları düzenlendiği anlatılmaktadır. Türkler güreşe özel önem vermiş, bütün sporlardan üstün tutmuşlardır. Binicilik ve atıcılığın yanında “Pujila” da - Yakut Türklerinin buluşu bir tür boks- ve atlı cirit oyunlarında son derece usta olan Türkler, güreşi de bütün sporların temeli, terbiye verici, adeta bir ibadet şeklinde kabul etmişlerdir. Orta Asya’daki Türklerde güreş, binicilik ve okçuluk sporlarıyla birlikte yapılmaktadır. Eski Türklerin kendi aralarında harp etmek istemedikleri, aralarında çıkan anlaşmazlıkları, karşılıklı çıkardıkları iki pehlivanın kıyasıya güreşinin sonucuna bağladıkları, yenen pehlivanın tarafı galip, yenilen pehlivanın tarafının da mağlup sayıldığı ifade edilmektedir. Türk güreşi genel olarak iki türlüdür. Biri Anadolu’da “Harman Güreşi” olarak da adlandırılan “Karakucak”, diğeri ise Yağlı Güreş ve Kırkpınar güreşleridir. şeklinde de bilinmektedir. Karakucak Güreşleri, çim zeminlerde, toprak alanlarda, harman yerlerinde yapılmaktadır. Diz kapağı altına kadar gelen PIRPIT denen bir giysi giyilerek yapılan Karakucak güreşi Türk’lerin öz ve

milli güreşidir. Dayanağı Orta Asya olan bu güreş günümüze kadar çok az değişiklikler dışında aslına uygun olarak icra edilmek-tedir. Karakucak, başka bir deyişle serbest güreş Mancu’dan, Yakut Türklerinden, Moğolistan’dan, Azerbaycan’dan, Doğu ve Batı Türkistan’dan, Kazak ve Kırım Türk’lerine varıncaya kadar bilinen bir spordur. Oğuzlarda ve Eski Türk’lerdeki güreşin aynısı olan Karakucak güreşi günümüzde daha çok yağlı güreşin olmadığı bölgelerimizde düğünlerde, bayramlarda, festivallerde, kültür şenliklerinde davul zurna eşliğinde yapılmaktadır. Kaynak:http://www.tgf.gov.tr

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

59


Beş Soruda İş Güvenliği Arzu Gökçe Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü İş Sağlığı ve Güvenliği Büro Koordinatörü

1

“İş Sağlığı Ve Güvenliği” sıkça duyduğumuz bu yeni kavramı bize açıklar mısınız?

İş sağlığı ve güvenliği, sadece hukuk, hekimlik, mühendislik ve ekonomi bilimlerinin çalışma alanları olmayıp disiplinler arası niteliğinden dolayı birden çok bilim dalının çalışma alanını kapsamaktadır. Tüm bu nedenlerden ötürü, iş sağlığı ve güvenliğini tanımlarken ve buna ilişkin kuralları düzenlerken yalnız sağlık ve teknoloji üzerinde durmak yeterli olmamaktadır. İş güvenliği bakımından, koruyucusuz bir makinede çalışmak ne kadar riskli ise koruyucusu olan bir makinede uzun çalışma süresi ile çalışmak da bir o kadar risklidir. Yeterli ücreti alamamış veya geç almış bir çalışanın işine konsantrasyonu beklenemez. Mobbinge maruz kalmış birinden güvenli çalışmasını istemek boşunadır. Toplumumuzda, iş sağlığı ve güvenliği kültürünün sağlanabilmesi için uzun süre kamu gücü ile desteklenmiş norm hukukunun uygulanmasına ihtiyaç vardır. Yukarıda değindiğimiz hususları da göz ardı etmemek koşuluyla,” İş Sağlığı ve Güvenliği” kavramını; işyerinde işin yürütülmesi sırasında çeşitli nedenlerden kaynaklanan sağlığa zarar verebilecek koşullardan korunmak amacıyla yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalardır. ”şeklinde özetleyebiliriz.

2

Ülkemiz İSG açısından dünyadaki gelişmelerin neresindedir?

2012 öncesi dönemde, ülkemizde İSG’ye yönelik hususların, çok sayıda farklı kanun ve alt mevzuatla düzenlenmiş olması uygulamayı zorlaştırmıştır. Bireylerdeki güvenlik kültürünün zayıflığı, işçiler ve memurlar için farklı düzenlemelerin söz konusu olması, uygulamada birlik sağlanmasını engellemiş, ülkemizin dünyadaki gelişmelerin çok gerisinde kalmasına neden olmuştur. Türkiye 1932 yılından beri üyesi olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)’ nün kabul etmiş

60

olduğu pek çok sözleşmenin yanı sıra 155 ve 161 sayılı sözleşmeleri de onaylamıştır. Böylece mevzuatını ve uygulamasını da sözleşme hükümleri ile uyumlu hale getirmeyi ve uluslararası denetime tabi tutulmayı kabul etmiş olmaktadır. Özellikle ILO Sözleşme ve Tavsiye kararları ile AB Konsey Direktifleri İSG mevzuatında benzer düzenlemelere yer vermesini zorunlu kılmıştır. Bu nedenlerle, 2000’li yıllardan sonra ülkemizde mevzuat çalışmalarına hız verilmiş; 2012 yılında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu yayımlanmış ve alt düzenlemeleri oluşturulmuştur. Mevzuattaki bu gelişmelerle ülkemizin İSG açısından teoride mevcut eksiklikleri önemli ölçüde giderilmiştir. Fakat 6331 Sayılı Kanun’un getirdiği önleyici yaklaşım önemli seviyede bir kültür değişimini gerektirmektedir.

3

Kamuda İSG ile ilgili yapılması gereken çalışmalar nelerdir?

Kamu Kurumu niteliğindeki işyerlerinde 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 7. ve 8.’inci maddeleri hariç diğer maddeleri 31.12.2012 tarihinde uygulanmaya başlanmıştır. İlgili kanunun 7. ve 8. inci maddelerin uygulamasına ise 01.07.2016 tarihinde geçilecektir. 6331 Sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 31.12.2012 tarihi itibariyle risk analizlerinin yapılmamış olması veya yapılan risk analizlere göre belirlenmiş risklerin giderilmesi için önlem alınmaması, kamu işverenini hem kanuna aykırılıktan dolayı sorumlu tutar ve hem de olası kaza, iş kazası ve meslek hastalığından dolayı hukuki ve cezai yaptırımlarla karşı karşıya bırakır. Bu nedenle, kamu kurumu işvereni, öncelikle risk analizi yaparak olası riskleri belirlemeli ve risklerin ortadan kaldırılması bir maliyeti gerektiriyorsa, rücuen sorumluluktan kurtulabilesi için ilgili birimden ödenek talep etmesi gerekmektedir. Aynı şekilde kanunun 11. maddesine göre kamu işvereni, işyerine yönelik tehditlere müdahale etmek için Acil Ey-

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Başkanlığında İSG Kurulu’nu oluşturduk. Çalışan temsilcisini belirledik ve kurul eğitimlerimizi tamamladık. Kurulumuz ilk aşamada Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü İç Yönergesini hazırladı. Müdürlüğümüzün ve bağlı tüm okul ve kurumların İSG alanında görev, hak ve sorumluluklarını belirleyen İç Yönergemiz WEB sitemizde yayımlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girdi. İkinci aşamada Yine İSG Kurulumuzca belirlenen Risk Değerlendirme Ekibi’ne gerekli eğitimleri ve-rerek Müdürlüğümüzün risk değerlendirmesi ile ilgili çalışmalara başladık. Risk Değerlendirme Ekibi’nin oluşturduğu rapor İSG Kurulumuzca incelenerek İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Ahmet AKTAŞ’ın bilgisine sunuldu. Ardından Düzeltici Önleyici Faaliyet (DÖF) Planları da İSG Kurulumuzun katılımı ve bilgisi dâhilinde tamamlanarak ilgili birimlere tebliğ edildi. İlçe Milli Milli Eğitim Bakanlığında İSG ile ilgili yürütülen Eğitim Müdürlüğü Acil Durum Eylem Planı’yla ilgili faaliyetler nelerdir? çalışmalara başladık. Bunlara ilaveten Müdürlüğümüz çalışanlarının 8 saatlik Temel İSG eğitimlerini tamamla Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 6331 Sayılı Ka- yarak belgelendirdik. Yine eğitimler kapsamında ilçemiz nun kapsamında gerekli mevzuat çalışmalarını yapıldı. bünyesinde bulunan tüm okul/kurum müdürlerine hizmet İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliğinin 10. içi eğitim kapsamında risk değerlendirme eğitimi vererek maddesi gereğince Bakanlık merkez teşkilatında ve 81 İl bu konuda alt yapı oluşturmaya çalıştık. Müdürlüğümüz Milli Eğitim Müdürlüğü’nde İşyeri Sağlık ve Güvenlik ve bağlı kurumlarımızın ilkyardım ve yangın eğitimi almış Birimleri (İSGB) ni oluşturdu. İstanbul İl Milli Eğitim personel ihtiyacını gidermek amacıyla düzenlenecek Müdürlüğü ise bünyesinde mevcut 34 ilçenin her birinde eğitimlere katılması gereken personel sayılarını belirledik, İlçe İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimini oluşturdu ve ilçe kurumlar bazında ilgili planlamaları yaptık. Temmuz 2016 birimlerini Avrupa ve Anadolu bölgesi koordinatörlükleri itibariyle okul ve kurumlarımıza iş güvenliği uzmanlarının olmak üzere iki ana koordinatörlüğe bağlı olacak şekilde ve işyeri hekimlerinin görevlendirmeleri yapılacak olup ilçeler bazında ihtiyaçların belirlenmesi gerekmekteydi. yapılandırdı. Yaptığımız çalışma sonucu ilçemiz bünyesindeki okul ve Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü İş Sağlığı ve kurumları eşit koşullarda beş ana bölgede topladık. Buna Güvenliği Büro Koordinatörü olarak İSG alanında bağlı olarak İş Güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi ihtiyacını yürüttüğünüz faaliyetler hakkında bilgi verir misiniz? belirledik. Bunların dışında birimimizce oluşturduğumuz program dâhilinde Müdürlüğümüz bünyesinde bulu Birimimiz Şubat 2016 itibariyle faaliyete başladı. nan okul ve kurumlara rehberlik amaçlı ziyaretlerde Öncelikle Personel Şube Müdürümüz Fatih Yüzüak bulunmaktayız. lem Planlarını yapmak zorundadır. Bunlarla ilgili kendisi gerekli tedbirleri alabileceği gibi, konuyla ilgili diğer kurum ve kuruluşlardan yardım da talep edebilir. Ayrıca, 6331 Sayılı Kanun’un 16. maddesine göre, çalışanlar; işyerinde karşılaşılabilecek sağlık ve güvenlik riskleri, koruyucu ve önleyici tedbirler, kendileri ile ilgili yasal hak ve sorumlulukları hakkında bilgilendirilmek zorundadır. Kanunun 17. maddesine göre kamu işvereni, çalışanların ve çalışan temsilcilerinin, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini almasını sağlamak ve verilen eğitimler belgelendirmek zorundadır. 50 ve daha fazla çalışanın bulunduğu ve altı aydan fazla süren sürekli işlerin yapıldığı işyerlerinde kamu işvereni, 6331 Sayılı Kanun’un 22. maddesine göre iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili çalışmalarda bulunmak üzere kurul oluşturmalıdır.

4

5

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü personeli İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimlerini tamamlayarak sertifikalarını İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Ahmet AKTAŞ’tan aldılar.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

61


BİR AYAĞIMIZ

AVRUPA

AB projeleri, öğretmen ve öğrencilerimizin yabancı dil yeterliliklerini arttırmak ve yabancı dil eğitimlerini desteklemek, dünyadaki eğitim uygulamalarını tanımak, kültürel etkileşimi sağlayarak başka toplumlarla olan benzerlik ve farklılıklarımızın farkına varmak, bu vesile ile kendi değerlerimizi ve zenginliklerimizi tanıtmakta önemli

bir paya sahiptir. Okullarımızın mümkün olduğunca bu imkânlardan yararlanabilmesi için ilçemizde AB projeleri ile ilgili eğitimler ve seminerler sık aralıklarla düzenlenmekte, bu çalışmaları yapan okullarımızın deneyimlerini diğer okullarla paylaşmaları sağlanmaktadır.

Haydi, Okulumuzu Birlikte Geliştirelim Alemdağ Anadolu İmam Hatip Lisesi İlçemizde 2015-2016 eğitim öğretim yılı içerisinde onaylanan AB projelerinden biri Alemdağ Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin “HAYDİ OKULUMUZU BİRLİKTE GELİŞTİRELİM” isimli projesi olmuştur. Erasmus + Programı kapsamında AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı tarafından yürütülen ve IPA kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından desteklenen projenin amacı, okul olarak uluslararası düzeyde bir vizyon geliştirerek “Uzun Dönemli Okul Gelişim Planı” hazırlayabilmek, uluslararası aktiviteler düzenleyebilmek, projeler üreterek bu projeleri okul müfredatı ile entegre edebilmektir. Proje kapsamında İspanya, Madrid’te Cervantes Kurs Merkezi’nin 23 – 29 Temmuz 2016 tarihleri arasında düzenleyeceği “Let´s Make Our School More İnternational”“Haydi Okulumuzu Daha Uluslararası Yapalım” kurs etkinliğine katılım sağlanacaktır. Yaygınlaştırma kapsamında kurstan sonra katılımcılar, seminerler ve sunumlarla elde ettikleri kazanımları okuldaki diğer personel ve ilçede görev yapan eğitimcilerle paylaşacaklardır. Yine proje etkinlikleri içerisinde ilçede görev yapan 50 öğretmene “ Proje Hazırlama Semineri” nin düzenlenmesi, broşürler vb. dokümanların hazırlanarak paylaşılması planlanmaktadır. Alemdağ Anadolu İmam Hatip Lisesi/Ortaokulu, AB projeleri ile ilgili önemli bir başarıya da imza atmıştır. Ortaokul öğrencisi Samet KOÇAK, Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulusal Ajans tarafından düzenlenen Avrupa Birliği slogan

62

yarışmasında İstanbul birincisi olmuştur. Samet KOÇAK , “Avrupa Birliği Halkların Dirliği, Avrupa Birliği Renklerin Şenliği” sloganı ile yarışmaya katılmıştır. 29.05.2016 tarihinde İstanbul’u temsilen Ankara’daki yarışmaya katılacaktır. İlk üçe girmesi halinde; Avrupa’da bir şehre üç gün gezi ödülü kazanacaktır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Öğretmenlerimiz Erasmus Projesi Kapsamında Almanya’daki Meslektaşları İle Buluştular Saadet Yılmaz İlkokulu Saadet Yılmaz Anaokulu öğretmenleri yürüttükleri “Avrupa’da Okuma Öğretimi Politikaları ve Uygulamaları Eğitimi” adlı Erasmus+ Programı KA1 projesi kapsamında, ilk hareketliliği 24 Ocak-04 Şubat 2016 tarihleri arasında Almanya-Berlin’e gerçekleştirdiler. Öğretmenlerimiz, “dtz-bildung & qualifizierung gGmbH” adlı TürkAlman Merkezi’nde 10 günlük süre ile kurs ve izleme faaliyetlerine katıldılar. Program süresince: * Avrupa ülkelerindeki okuma öğretimi, * Okuma öğretiminde okul ve öğretmenin rolü, *Okul dışında okumanın yaygınlaştırılması konularında eğitim aldılar ve okul ve kurum ziyaretleri ile de öğrendiklerini pekiştirdiler.

Projenin ikinci hareketliliği Temmuz ayında Portekiz’de ve üçüncü hareketliliği ise Ağustos ayında Litvanya´da gerçekleşecek olan eğitimlerle devam edecektir.

Hollanda Kardeş Okul Programı Özden Cengiz Anadolu Lisesi Özden Cengiz Anadolu Lisesi’nin 2014-2015 eğitim öğretim yılında Hollanda Amersfoort’ta bulunan t’Atrium Okulu ile ilkini gerçekleştirdiği Uluslararası Kardeş Okul Programı bu yıl da devam etti. Aralık ve Nisan aylarında her iki ülkede birer hafta olarak planlanan program, atölye çalışmalarını, okul tanıtımlarını, müze ve sergi gezilerini, turistik yerlerin görülmesini ve protokolde yer alan bir günlük staj etkinliklerini kapsadı. Özden Cengiz Anadolu Lisesi öğrenci ve öğretmenleri yabancı dillerini geliştirmek ve farklı bir kültürle doğrudan etkileşim kurabilmek amacıyla otel yerine yabancı ailelerin evinde misafir oldular. Bu deneyimin özellikle öğrencilere önemli katkılar sağladığı program sonrası düzenlenen değerlendirme toplantılarındaki geribildirimlerden tespit edildi.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

63


Uluslararası Bir Başarı HÖV Alemdağ Tunç Çapa Anadolu Lisesi

HÖV Alemdağ Tunç Çapa Anadolu Lisesi, 2015 yılından bu yana “Avrupa Birliği Erasmus + Gençlerin Girişimcilik Becerilerini Geliştirme” temalı proje kapsamında proje ortakları Letonya, İspanya, Romanya, Hırvatistan ile çeşitli çalışmalar yürütmektedir. 2018 yılında sona erecek projede öğretmen ve öğrenciler ortak ülkeleri ziyaret ederek karşılıklı hareketlilikler gerçekleştirilmekte; girişimcilik konusunda çalışmalar yapmaktadırlar.

logo ile katılmıştır. Bir ay boyunca internet üzerinden yapılan oylamalar sonucunda 15 adet logo içerisinden yarışmayı HÖV Alemdağ Tunç Çapa Anadolu Lisesi 10. Sınıf öğrencisi Cem Mirkan Karadağ kazanmıştır. 10. Sınıf öğrencisi Merve Çağlar’ın tasarladığı logo ise yarışmada ikinci olmuştur.

Projenin amaçları girişimcilik konusunda öğretim programının ve öğrencilerin ihtiyaçlarını belirlemek, okuldan erken ayrılmaları engellemek, öğrencileri iş ve iş kurma konusunda desteklemek, sosyal hayata entegre etmek, çalışma sürecini daha çekici hale getirmek, motivasyonu arttırmak, okul ile gerçek hayat arasındaki bağı güçlendirmek ve ortak ülkeler arasında fikir alışverişi yaparak öğrencilerin girişimcilik deneyimini geliştirmektir. Bunların yanı sıra her ülkeden öğrencilerin girişimcilik ve işletme becerilerini nasıl edindiklerini anlamaya, staj süreçlerini karşılaştırmaya yönelik faaliyetler de yürütülmektedir. Proje amaçları doğrultusunda çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Bunlardan biri de projenin logosunu belirlemek için ortak ülkeler arasında düzenlenen logo tasarım yarışmasıdır. Logo tasarım yarışmasında öğrencilerden jpg formatında en fazla dört renk kullanarak projenin konusuyla ilgili basit, anlaşılır ve yenilikçi bir logo tasarlamaları istenmiştir. Düzenlenen yarışmaya her ülke, öğrencileri tarafından tasarlanan 3 adet

64

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


e- twinning Projeleri Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu okuldan yeni sevgi vagonları eklenmiş; bu tren Zonguldak Ereğlisi’nde “Sevgi, Barış, Dostluk Köprüsü”nde Türkiye’nin sevgi treni olarak sergilenmiştir. TRT Çocuk, “Haberin Olsun” programında yaptığı haberle e-twinning projesinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamıştır. Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu, “Welcome To My Marvellous City” projesiyle yurtdışındaki yirmi ortağına okullarını, ilçemizi, ilimizi ve ülkemizi tanıtmışlar; yöresel kıyafetlerimizi, örf ve adetlerimizi, yemeklerimizi ortaklarıyla paylaşmışlar, karşılıklı kültür alışverişinde bulunmuşlardır.

Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu öğrencileri son üç yıldır katıldıkları ulusal ve uluslar arası e-twinning projeleri ile farklı kültürleri tanımakta, yerli ve yabancı sayısız dost edinmektedirler. Okulumuz bu eğitim öğretim yılında üçü ulusal, beşi uluslar arası olmak üzere sekiz e-twinning projesi yürütmüştür. “Sevgi, Barış, Dostluk Treni” projesiyle öğrencilerimiz toplumumuzun ihtiyacı olan temel duyguları bizzat yaşayarak, sergileyerek özümsemişler, çevrelerine de örnek olmuşlardır. Türkiye’deki proje ortağı okulları gezen bir lokomotife her

Yine “The Postcard Of My Place” adlı uluslar arası e-twinning projesiyle proje okulları ortak çalışmalar yürütmüş; “A Game İn Each Ring” projesiyle ise öğrencilerimiz yabancı ortaklarına unutulmaya yüz tutmuş çocuk oyunlarımızı tanıtmışlardır. 2015-2016 eğitim öğretim yılında Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu’ndan toplam 330 öğrencimiz ulusal veya uluslar arası proje çalışmalarına dahil olmuş, yurtdışındaki proje ortaklarıyla online ortamlarda görüşüp tanışma fırsatı bulmuşlardır. Bütün bu çalışmalarla öğrencilerimizin yabancı dil eğitimleri desteklendiği gibi kendi kültürel değerleri ile ilgili farkındalıklarının artması da sağlanmıştır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

65


66

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Okullar ve

Şehirler

Okullar Şehirler Etkinliği İle Anadolu, Çekmeköy Oldu, Çekmeköy Anadolu. Tarihtir Anadolu; Efes’ten Malazgirt’e, Çanakkale’den Sakarya’ya… Bir sevdadır Anadolu; Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Orhan Veli’nin, Âşık Veysel’in dizelerinde… Kahramanlık öykülerinin yazıldığı yerdir Anadolu; Alp Arslan’ın, Ulubatlı Hasan’ın, Yörük Ali Efe’nin, Seyit Onbaşı’nın, Gazi Mustafa Kemal’in ve nicesinin yazdığı kahramanlık öykülerinin… Bir sanattır Anadolu; Mimar Sinan’ın, Hacı Arif Bey’in, Levni’nin eserlerinde… Güzeldir, güzelliktir Anadolu, Bir türküdür Anadolu; hep birlikte söylenen…

Yaşadığımız toprakların köklü tarihi ve zengin kültürünü her fırsatta dile getirmek, bu zenginliklerle gurur duymak, bu vatan topraklarında yaşayan her vatandaş için bir hak, aynı zamanda bir sorumluluktur. Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz bu hak ve sorumluluk bilinci ile hemen her sene ülkemizin güzelliklerini, köklü tarihini ve zengin kültürünü vurgulamak için farklı etkinliklere imza atmaktadır. 20142015 eğitim öğretim yılında Müdürlüğümüz tarafından yürütülen “Yedi Bölge Yedi Renk- Bölgeler Arası Öğrenci Buluşmaları” projesinin temel amacı bu olmuş; 2015-2016 yıllında ise yine Müdürlüğümüz tarafından organize edilen “Kültür Sanat Haftası” nda okullarımızı bir araya getirmek üzere vesile olarak “Okullar Şehirler” etkinliği gerçekleştirilmiştir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

67


Okullar ve

Şehirler

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlemiş olduğu Kültür ve Sanat Haftası, 30 Mayıs Pazartesi günü Doğa Park’ta “ Okullar Şehirler” etkinliği ile başlamıştır. Ülkemizin doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün renklerinin yer aldığı etkinlikte kültürü, folkloru, yemekleri, geleneksel kıyafetleri, ozanları, âşıkları, efeleri zeybekleri, halayı, horonu ile ülkemizden renkler sergilenmiştir. Renklerin hepsi bir harmonide buluşmuş, ses olmuş, şiir olmuş, şarkı olmuş, söz olmuş, Çekmeköy semalarında yankılanmıştır.

68

Bütün tatlarımız bir sofrada buluşmuş; Anadolu’nun gönlü zengin insanları “aş”larını paylaşmış; halayda, horonda omuz omuza, kol kola birlik olmuş, coşkuyu birlikte yaşamışlardır. İçilen çaylar sohbetin güzelliğine dem katmış, yenilen dondurmalar hararetli yüreklere ferahlık vermiştir. Lüle taşı, oltu taşı, ellerde sebil olmuş; fındıklar, fıstıklar çaylara çerez olmuştur. Tatlılar, sohbetlere lezzet katmıştır. “Okullar Şehirler” etkinliği ile Anadolu, Çekmeköy olmuştur, Çekmeköy Anadolu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


ÖNCE OKUL ÖNCESİ

Okul Öncesi Şenliği-31 Mayıs

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlemiş olduğu Kültür ve Sanat Haftası, 30 Mayıs Pazartesi günü Doğa Park’ta “ Okullar Şehirler” etkinliği ile başlamıştır. Ülkemizin doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün renklerinin yer aldığı etkinlikte kültürü, folkloru, yemekleri, geleneksel kıyafetleri, ozanları, âşıkları, efeleri zeybekleri, halayı, horonu ile ülkemizden renkler sergilenmiştir. Renklerin hepsi bir harmonide buluşmuş, ses olmuş, şiir olmuş, şarkı olmuş, söz olmuş, Çekmeköy semalarında yankılanmıştır. Bütün tatlarımız bir sofrada buluşmuş; Anadolu’nun gönlü zengin insanları “aş”larını paylaşmış; halayda, horonda omuz omuza, kol kola birlik olmuş, coşkuyu birlikte yaşamışlardır. İçilen çaylar sohbetin güzelliğine dem katmış, yenilen dondurmalar hararetli yüreklere ferahlık vermiştir. Lüle taşı, oltu taşı, ellerde sebil olmuş; fındıklar, fıstıklar çaylara çerez olmuştur. Tatlılar, sohbetlere lezzet katmıştır. “Okullar Şehirler” etkinliği ile Anadolu, Çekmeköy olmuştur, Çekmeköy Anadolu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

69


Bilim Şenliği Bilim Gözlemle Başlar, Deneyle Devam Eder, Yasayla Genellenir. TÜBİTAK Bilim Fuarları, temel eğitimde bilim kültürünün geliştirilmesine yönelik olarak Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda düzenlenen bilimsel faaliyetlerdir. Okullarda gerçekleştirilen bu fuarlarla, ortaokul ve ortaöğretim öğrencilerinin kendi ilgileri doğrultusunda belirledikleri konular üzerine araştırma yapabilecekleri, araştırmalarını sergileyebilecekleri, eğlenerek öğrenebilecekleri bir ortam oluşturulması amaçlanmaktadır. TÜBİTAK Bilim Fuarları bir yarışma etkinliği değildir. Bu fuarların amacı, öğrencilerin ürettikleri bilimsel bilgileri arkadaşlarıyla, öğretmenleriyle ve ilgi duyan herkesle paylaşmalarını sağlayacak eğitici, öğretici ve eğlendirici bir ortam oluşturmaktır. Bu ortamda araştırmasını sunan öğrenciler, üretebilmenin heyecanını, ürettiğini başkaları ile paylaşmasının coşkusunu ve bunların kendisinde oluşturduğu özgüven duygusunu yaşamaktadırlar.

70

lçemizde, aralarında ortaokul ve liselerin bulunduğu on okulumuz 2015-2016 eğitim öğretim yılında TÜBİTAK 4006 ile öğrencilerini bilime dokundurdu. Her okulun kendi bünyesinde yaptığı etkinlikler bilim dolu geçti. TÜBİTAK Bilim Fuarı düzenleyen bütün okullarımız daha sonra İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Kültür Sanat Haftası etkinlikleri kapsamında bir araya gelerek İlçe Bilim Şenliği’ne katıldılar. Şenliğe beşer proje ile katılan okullarımız en ilgi çekici çalışmalarını sergileyerek ziyaretçileri bilime doyurdular. Bilim Şenliği’nin gözdesi Robot Bilim etkinliği oldu. Yazılımları yapılan robotlar neler yapmadılar ki.. Futbol oynadılar, belirlenen çizgiden sapmadan yürüdüler. Çocuklarımız, gerek okullarında TÜBİTAK 4006 kapsamında yaptıkları etkinliklerle, gerekse Bilim Şenliği’nde hem eğlendiler, hem öğrendiler.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Bilimsel süreç becerilerinin kazanılması ile öğrencilerin soyut işlem basamağına ulaşması arasında yüksek bir korelasyon bulunmaktadır. Araştırmalar, değişkenleri değiştirmek, verileri yorumlamak, hipotez kurmak ve deney yapmak gibi bazı bilimsel süreç becerileriyle soyut işlem becerileri arasında yüksek bir ilişki bulunduğunu ortaya koymaktadır. Öğrencilerin bilimsel süreç becerilerini kullanması, onların öğrendiklerini daha kolay hatırlamalarını sağlamaktadır. Bu becerileri kullanmanın en etkili yolu yaparak yaşayarak öğrenmedir. Yaparak öğrenmede öğrenci hemen hemen tüm duyularını kullanmakta; bu sayede öğrenme daha etkili, kolay ve kalıcı olmaktadır.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

71


Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2015-2016 Eğitim Öğretim Yılı Yılsonu Ödül Töreni Eğitimin çok bileşenli bir denklem olduğu, bu bileşenlerden birinin ya da bir kaçının tek başına sarf ettiği çabanın istenilen sonuca ulaşmada yetersiz kalacağı muhakkaktır. Öğrenci, öğretmen, veli gibi okulun içindeki bileşenler kadar çevredeki diğer kişi, kurum ve kuruluşların da mevcudiyeti ve eğitim konusunda üstlendikleri roller hedeflere ulaşmada oldukça önemlidir. İlçemizde neredeyse tüm kurum ve kuruluşlar çocuklarımız için attığımız adımlarda sonuna kadar bizimle birlikte hareket etmekte ve çalışmalarımıza destek vermekteler.

MARİFET İLTİFATA TABİDİR

Vizyonu Çekmeköy İlçesi’ni, 21. yüzyıl eğitim anlayışının gerektirdiği strateji ve uygulamalarla bölgesel ve ulusal ölçekte tercih edilen bir eğitim ve kültür vadisi haline getirmek olan, eğitim öğretim faaliyetleri için gerekli fiziki alt yapıyı iyileştirmek, eğitim öğretimin kalitesini arttırmak, öğrencilere farklı öğrenme ortamları sunarak onların sahip oldukları yetenekleri fark etmelerini sağlamak amacıyla çalışmalar planlayan ve yürüten Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz, eğitim öğretim yılının değerlendirildiği, yıl içerisinde yapılan başarılı çalışmaların paylaşıldığı, eğitim sürecine dâhil olan, eğitim faaliyetlerine katkı sağlayan kişi, kurum ve kuruluşlara teşekkür plaketlerinin takdim edildiği ödül törenini 7 Haziran 2016 tarihinde çok sayıda katılımcının iştirakleri ile gerçekleştirdi. Vizyonu Çekmeköy İlçesi’ni, 21. yüzyıl eğitim anlayışının gerektirdiği strateji ve uygulamalarla bölgesel ve ulusal ölçekte tercih edilen bir eğitim ve kültür vadisi haline getirmek olan, eğitim öğretim faaliyetleri için gerekli fiziki alt yapıyı iyileştirmek, eğitim öğretimin kalitesini arttırmak, öğrencilere farklı öğrenme ortamları sunarak onların sahip oldukları yetenekleri fark etmelerini sağlamak amacıyla çalışmalar planlayan ve yürüten Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz, eğitim öğretim yılının değerlendirildiği, yıl içerisinde yapılan başarılı çalışmaların paylaşıldığı, eğitim sürecine dâhil olan, eğitim faaliyetlerine katkı sağlayan kişi, kurum ve kuruluşlara teşekkür plaketlerinin takdim edildiği ödül törenini 7 Haziran 2016 tarihinde çok sayıda katılımcının iştirakleri ile gerçekleştirdi.

Artık Hasat Zamanı Güz döneminde bin bir titizlikle hazırladığımız topraklarımızı tohumlarla buluşturduk. Onlara baktık, gübresini verdik, havalar azıcık kurak gittiğinde canımız sıkıldı, ekinimizin susuz kalmaması için çözümler ürettik. Filizlerin toprak tanelerinin arasından çıkmasını beklerken zaman zaman kışın şiddeti bizleri ürküttü. Bazen de hiç beklemediğimiz anda ortalık güllük gülistanlık oldu. Öyle böyle derken artık filizler büyüdü, ekinler oldu. Şimdi ise gözümüz gibi bakıp büyüttüğümüz ekinlerimizin hasat zamanı. Kimimizin toprağı taşlıydı, kimimizin havası kurak. Kimimiz bir verip beş alırken, kimimiz bir sonraki ekin döneminin tohumlarını zor çıkardık. Olsun dedik, ya nasip dedik, seneye daha çok çalışırız dedik. Yıl içerisinde yapılan çalışmaların paylaşıldığı birbirinden verimli etkinliklerin ardından artık “Marifet iltifata tabidir “diyerek 2015-2016 eğitim öğretim yılı ödül töreninde bir araya geldik.

72

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Öğrencilerimize, velilerimize ve çevreye katkı sağlamak üzere yürüttüğümüz çalışmaların her zaman en önemli destekçisi ve takipçisi olan, çalışmalarımızda yer alarak bizlere güç veren Kaymakamımız Sayın Cemal Hüsnü KANSIZ, törende eğitime katkı sağlayan herkese tebriklerini ve takdirlerini iletti. İlçemizde eğitim öğretim faaliyetlerinin planlanması, organizasyonu ve sahada takibi konusunda birbiriyle bağımsız ama aynı zamanda birbiriyle örtüşük işleri takip eden ve uyum içerisinde çalışan Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Şube Müdürlerimizin, imkânlarını sadece kendi öğrencileri, kendi kurumları için kullanmayıp ilçemizde eğitim gören tüm öğrencilerimizle paylaşan özel okullarımızın, ellerindeki kısıtlı imkânlarla okullarını daha iyiye taşımak adına mesai kavramı gütmeden gece gündüz çalışan, hiyerarşik yapı içerisinde belki de en hassas konumu temsil eden, üst yönetimden öğretmenine, öğrencisinden velisine, muhtarından tedarikçisine bir denge unsuru oluşturarak canla başla çalışan resmi okul müdürlerimizin ve işin mutfağında görev alan Ar-Ge üyelerinin ödüllendirildiği program bir bakıma 2015-2016 eğitim öğretim yılının finali oldu.

Eğitime gönül ve emek veren herkese teşekkürler.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

73


Bir “Şiir ve Türkü Dinletisi”nin Ardından Nice söz söylendi, Ölen söz değil, sözü söyleyendi. Söz şiire, şiir gönüllere misafir bu gece…

Şinasi YILDIRIM

Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü

Yine, bastırılamayan acılara, dindirilemeyen öfkelere, geri döndürülemez zamana, ölümden daha ağır ayrılığa, “zehirden acı” gurbete, ifrit yalnızlığa, sahipsiz mağlubiyetlere ket vuran ve teselli veren en samimi dost, türküler değil midir? Anadolu kiliminin kökboyasıdır; türküler. Türküler, Anadolu’nun lisanı, Anadolu’nun nefesidir. Türküler, Anadolu’nun arzuhalcisidir. Bazen ” bâd-ı sabâ”, bazen de «Allı Turnalar», yâr ahvaline ulak edilir: Allı turnam bizim ele varırsan Şeker söyle, kaymak söyle, bal söyle, Eğer bizi sual eden olursa Boynu bükük benzi soluk yar söyle Uzak bir hayale, yetişilmez bir hülyaya nasıl ulaşabilir insanoğlu? Ya da cümlesinin derûnunda ıstırap yatan ve bahtımızın örsüne mıknatıs zerresi gibi yapışan aşk, hasret, gurbet, ölüm, yalnızlık, ayrılık vb. elem akrabası mücerredatın etkisinden nasıl kurtulabilir? Lâhutî değerlere ram olmanın yanında, şiirin inşirah bahşeden iklimine, ipek kanatlar kuşanıp süzülerek… Psikiyatri Profesörü Kemal Sayar, bir mülakatında; “Okuduğum şiirler bana şifadır. Çünkü bazen içinde gezip duran bir duyguyu tam adlandıramazsınız. Birden bir şairle, bir dizeyle karşılaşırsınız. O sizin içinizdeki o duygunun adını çok güzel koymuştur. Şiir o yüzden bir şifadır.” der. Sait Faik ise; “Şiir olmayan yerde insan sevgisi de olmaz. İnsanı insana ancak şiir sevdirir. Şiir, insanı insana yaklaştıran şeydir.” tespitinde bulunur. Şiirin fert ve toplum üzerindeki tesiri yadsınamaz bir hakikattir şüphesiz, ancak sevgi ve saygının sürekli örselendiği; zarafetin, zedelendiği günümüzde, güzel hasletlerimizi hatırlatmak için şiirle türkülerimizi harmanlamak gerekiyordu belki. Çünkü anlatamadığımız duyguları, kimselere söyleyemediğimiz sırları en içten paylaşan, yarenlik eden ve ruhumuzu en isabetli tahlil eden türküler değil midir? “Şiirin gerçeğini köy türkülerimizde bulmuşum.” diyen Bedri Rahmi Eyüboğlu da, “Türküler Dolusu” isimli meşhur şiirinde; “Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası/Ayak seslerinden tanırım/ Ne zaman bir köy türküsü duysam/ Şairliğimden utanırım.” diyerek türkülerdeki samimiyeti işaret etmemiş midir?

74

Türküler, acıların tanığı; şenliklerin ortağıdır. Yemen Cephesi’nin, yürek dağlayan bozgununu Yemen Türküsü’nden daha iyi hangi Vakanüvis anlatabilir? Düğünlere, Ankara’nın Fidaydası’ndan daha hürmetli hangi konuk davet edilir? Türküler, her zaman bizi, “biz” yapan değerlerin gönüllü muhafızı ve rehberi olmuştur. ”Dostluğu, vefayı türkülerle içselleştiren vefasızlık eder mi? Ana-baba ulviliğini türkülerle büyüten hürmetsizlik eder mi? Kara bahtını türkülere havale eden isyan eder mi? Nefsini, türkülere emanet eden öfkesine yenik düşer mi?

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


PENDNAME Süsü içte ara, kabuğa bezenme Kulluktadır hikmet, rütbeye özenme Alçakgönüllü ol, yüksekte gezinme Cehl beresindeki havdan ibretin al

Ölüm, ayrılık ve hastalık gibi insan ömrünü törpüleyen, Azrail mahdumlarına karşı acziyetimizi, hangi doktor, hangi psikolog türküler kadar anlar ve tedavi eder? Hangi dil bilimci, edebiyatçı ve şair, türküler kadar anlatabilir meramını? Hangi muhabir, türküler kadar tafsilatlı haber verir sıladan? Tüm bu gerçeklerden hareketle, “Eğitim ve Kültür Vadisi Çekmeköy” sloganıyla tümleşen ilçemizde, acilen bir şiir ve türkü programı tertip etmek gerekiyordu. Okullarımızın, şiirsever ve musikişinas idareci ve öğretmenleriyle şiir ve türkü programı yolculuğu böylece başlamış oldu. Program için, ünlü şair, Nurullah Genç de, gecenin onur konuğu olarak bizimle beraber olacak ve şiirlerini okuyacaktı. Nurullah Genç’in bulunduğu bir ortamda şiir okuma hissiyatı heyecanımızı artırıyordu. Kendi şiirimi okuyacak olmak ise, benim için bu heyecanı daha da artıran bir etkendi.

Dostu tut, yadı güt, tanıyıver fendini Her engeli şans bil, aşıver bendini Akan su gibi ol, yenile kendini Mar derisindeki kavdan ibretin al Birlik ile yurt tut, yalnız tez sürülür “Ben” yerine “biz” de, bencil çok yerilir Halkla uyumlu ol, tezat tez görülür At sürüsündeki davdan ibretin al Bab-ı hakka sığın, arama bir penah Hakka çevir yönün, sorma başka cenah Cehennemi düşün, işleme tek günah Yer küresindeki lavdan ibretin al Çocuk boş bir kâğıt, boya bin bir renge Sevgini denk dağıt, gözet ortak denge Disiplinle eğit, hazır eyle cenge Sayd yöresindeki bavdan ibretin al Acizleri gözet, merdi sever beşer Hayatla cidal et, insan zorda pişer Bedeni zinde tut, zayıf tez düşer Kurt töresindeki avdan ibretin al Sıdk ile tut sözün, pey olmaz akitsiz Şükr ile yum gözün, suk kalmaz nakitsiz Sabr ile tart özün, gül açmaz vakitsiz Dut şırasındaki tavdan ibretin al

Sunum metni, slaytlar, şiirle müzik oryantasyonu, şiir okuyacak kişiyle ses tonu uygunluğu, seçilen müzik ve şiirlerin, aşk olarak belirlediğimiz temaya uygunluğu, davetiyelerin hazırlanışı vb. hususlar hep ön planda tutulmuştu. 16 Mayıs akşamı da, Nurullah Genç’in katılımıyla şiir ve türkü dinletisi programını, izleyenlerin beğenisine sunmuş olduk.

Bizleri katılımlarıyla onurlandıran herkese teşekkürler...

Takvayı üstün tut, bilgidendir payen Herkesi eşit gör, balçıktandır mayan Nefsine hâkim ol, fıtrattandır hayân Hicr suresindeki vavdan ibretin al Şinasi YILDIRIM Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

75


BİRLİKTE YÜRÜYEBİLMEK Eğitim öğretim faaliyetlerinin planlanması, uygulanması, uygulama sırasında karşılaşılan sorunların çözümü ve uygulamalardan elde edilen sonuçların analizinin yapılarak belirlenen hedeflere ulaşma konusunda ortak tutumların benimsenmesi ve sergilenmesi. İlçemizde hiyerarşik yapı içerisinde en üst kademeden en alt kademeye kadar görev yapan eğitim personelinin en genel görev tanımını yapmak için bu tanımlamayı kullanmak yanlış olmaz. Ortak hedeflere yönelebilmenin ön koşulu ise kurum kültürüne, personel arasındaki uyuma ve işbirliğine bağlıdır. İlçemizde formal ilişkilerle bu uyum ve birliktelik sağlanmaya çalışılmakta; informal diyaloglarla da desteklenmektedir. Eğitim personeline yönelik yapılan piknikler, kahvaltılar, tarihi mekân gezileri gibi bir takım organizasyonlarla personelimizin hem kendisine zaman ayırarak baltasını bilemesine vesile olunmakta, hem de işbirliğini sağlamaya ve paylaşımları arttırmaya yönelik keyifli ve verimli ortamlar oluşturulmaktadır.

76

BALTALARI BİLEMEK GEREK Bir ormanda iki adam ağaç kesiyormuş. Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Akşamları da arkadaşından bir kaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş. İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar. Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş. Birinci adam öfkelenmiş: “Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?” İkinci adam yüzünde tebessümle yanıt vermiş: “Ortada bir sır yok. Sen durmaksızın çalışırken ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir.”

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


Çekmeköy Belediyesinin Öncelikli Konu Başlığı:

“EĞİTİM” Hayata geçirdiği ulusal ve uluslararası projelerle dikkat çeken Çekmeköy Belediyesi, gerek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile birlikte yürüttüğü projelerle, gerekse eğitim alanında yürüttüğü bağımsız projelerle öğrencilerimizi geleceğe hazırlamak, onların gelişimlerini çeşitli açılardan desteklemek için ayrı bir gayret sarf etmekte; Müdürlüğümüzün “İlçemizi 21. Yüzyılın gerektirdiği strateji ve uygulamalarla bölgesel ve ulusal ölçekte tercih edilen eğitim ve kültür vadisi haline getirmek” vizyonuna ortak olmaktadır.

Prof. Dr. Aziz Sancar Uluslararası Bilim Olimpiyatları Çekmeköy Belediyesi’nin eğitim alanında hayata geçirdiği diğer bir proje liseli gençlerin bilimi bilen, anlayan, özümseyen, yorumlayan ve üreten gençler olarak yetişmeleri ve ürettikleri projelerle ülkemizin ve insanlığın gelişimine katkı sağlamaları amacıyla hazırlanan “Prof. Dr. Aziz Sancar Uluslararası Bilim Olimpiyatları” projesidir. Çekmeköy Belediyesi tarafından bu hedefler doğrultusunda hazırlanan ilk etkinlik 2015 yılında ulusal düzeyde gerçekleşen bilim şenliği olmuştur. 2016 yılında bilim ve teknoloji alanında hedefler büyüterek uluslararası projelerin yarıştığı ve dünyadaki tüm lise öğrencilerinin. katılabileceği bir bilim olimpiyatına dönüşmüştür. Nobel ödüllü bilim adamımız Prof. Dr. Aziz Sancar’ın da kabul etmesiyle projenin adı “Çekmeköy Belediyesi Prof. Dr. Aziz Sancar Uluslararası Bilim Olimpiyatları” olarak belirlenmiştir. Bu yarışma aynı zamanda bir yerel yönetim tarafından hazırlanan uluslararası

ilk bilim olimpiyatı olma vasfını taşımaktadır. Projenin tanıtım toplantısı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik’in katılımlarıyla Teknopark’ta gerçekleşmiştir. Olimpiyatlara “Araştırma Projeleri”, “Teknoloji” ve “Enerji Verimliliği” olmak üzere üç ayrı kategoride 26 ayrı ülkeden 785 proje katılmış; bu projeler ülkemizin farklı üniversitelerinde görev yapan seçkin akademis-yenlerden oluşan jüri tarafından yenilikçilik, uygulanabilirlik, sürdürülebilirlik ve sosyal etki kriterleri bağlamında ele alarak değerlendirilmiştir. Birbirinden değerli projelerden final sergisi için ilk 100 proje belirlenmiş, 21 Mayıs 2016 tarihinde MARMA Otel’de düzenlenen final sergisinde yapılan değerlendirmede her kategorinin ilk 10’u tespit edilerek dereceye giren 30 projenin sahipleri ödüllendirilmiştir. Dünyanın birçok ülkesinden lise düzeyindeki gencin katıldığı projede gençlerimiz başka ülkelerde insanların bilime nasıl baktığını görmüş ve hayat ufukları da genişlemiştir.

TEÇÖM Ortaokul son sınıf öğrencilerimizin, ortaöğretime geçiş sınavı olan TEOG sınavına hazırlanmalarını desteklemek için Belediye tarafından TEÇÖM projesi yürütülmüştür. Proje ile Çekmeköy ilçesi sınırları içerisinde eğitim öğretim gören ortaokul 8. Sınıf öğrencilerine çözemedikleri sorularda yardımcı olmak ve geçmiş yılların TEOG sorularını çözerek onları sınava hazırlamak, TEÇÖM’e katılan öğrencilerin başarı düzeylerini takip ederek başarı düzeylerini arttırmak hedeflenmiştir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

77


u m r o f t a l P r i Açık Fik İnsan ancak kelimelerle düşünür ve onlarla fikir üretir. Ancak kelimelerin dünyasında anlam arayışlarına çözümler bulur. Bu nedenledir ki düşünce dünyamızın tuğlalarıdır, kelimeler. Günümüzde sıklıkla reform edilen eğitim ve öğretim içeriği, öğrencilerin hazırlanması gereken yoğun içerikli sınavlar ve en önemlisi teknolojik imkânların genişlemesi gibi nedenlerle zihni farklı meşguliyetlere boğulan, kendi dünyasına ait değerler ve düşünce yapısını içselleştiremeyen bir gençlik yetişiyor olması Çekmeköy Belediyesini harekete geçirdi. Tek yönlü bilgi akışına maruz kalan gençlerin, kendilerine verilen eğitimsel içeriğin pratikteki karşılığını günlük hayata uyarlamalarını sağlamak, yabancı kaldıkları kendi kültürel ve içtimai değerlerini benimsemelerine yardımcı olmak, bu değerlerle onları yüz yüze getirecek eğitim ortamları

oluşturmak için Çekmeköy Belediyesi, Açık Fikir Platformu projesini uygulamaya koydu. Açık Fikir Platformu gençlerimizin daha özgün ve daha özgür düşünebilmeleri için hayata geçirilmiş bir projedir. Özgür düşünen gençlerin özgün düşünceler üreteceği, özgün düşünceler üretenlerin ise iyi bir dünya inşa edecekleri inancıyla yola çıkılan projede farklı niteliklere sahip, ortaöğretim 1 ve 2. Sınıf öğrencilerinden belirlenen 40 öğrenciye her cumartesi toplamda üçer saatlik eğitimler planlanmıştır. Eğitimler, felsefe, tarih, sinema, müzik, İstanbul’u tanıma ve anlama gezileri, hayatımızda farklı ufuklara yelken açmamızda katkıları olan önemli şahsiyetleri okuma ve onlarla tanışmayı kapsamaktadır. Her öğrenciyle bireysel olarak ilgilenilerek beceri, kabiliyet ve istekleri doğrultusunda çalışma yapmaları desteklenmektedir.

DEDE BANA MASAL ANLAT Çekmeköy Belediyesi, Darülaceze Başkanlığı ve Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle hayata geçirilen “Dede Bana Masal Anlat” projesiyle, 60 yaş üstü dede ve nineler, Çekmeköy İlçesindeki devlet anaokullarını ziyaret ederek, çocuklara masal ve hikâye anlattılar. Nesillerin buluşturulmasının hedeflendiği projede, dede-torun ilişkisinin artık fazlaca gelişemediği çekirdek ailelerde büyüyen çocuklara, Türk kültüründe var olan yaşlılara saygının önemini hissettirmek amaçlanıyor. Çekmeköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülen projede, çocuklarla buluşmak isteyen ve anlatacak hikâyeleri olan, Çekmeköy’de yaşayan ya da Darülaceze’de hayatını devam ettiren 60 yaş üstü dede ve ninelerden oluşan 30 kişi belirlendi.

78

Bu ekipte yer alan dede ve nineler, belirlenen gün ve saatte, kendileri için tespit edilen anaokulunu ziyaret ederek, çocuklara masal ve hikâyeler anlattılar. Buluşmaların kayıt altına alındığı projede faaliyetler sonunda belgesel ve masal kitapları da hazırlanacak.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


i s i m e d a k A k Yenili İlçemizde eğitim alan lise öğrencilerinin, gelecek kaygılarını azaltmak, üniversite hazırlık süreçlerinde destek olabilmek, kreatif düşünebilmelerini, potansiyel eğitim birikiminin açığa çıkmasını sağlamak amacıyla Çekmeköy Belediyesi’nin yürüttüğü diğer bir proje “Yenilik Akademisi” projesi olmuştur. 200 ortaöğretim öğrencisinin faydalandığı projede Çekmeköy Mehmet Akif Kültür Merkezi’nde Cumartesi ve Pazar günleri proje üretmeye yönelik eğitimler verilmiştir.

ise bireycilikten kurtulan öğrenciler, toplumsal sorunları gözlemleyerek, yenilikçi ve farklı fikirler üretebilecek seviyeye ulaşmışlardır. Proje kapsamında verilen eğitimlerin içeriği Proje Üretim Dersi, Farkındalık ve Algı Yönetimi, Yöntem ve Yöntemsizlik, Özelleştirilmiş Matematik, Proje Yazma, Geliştirme Beceri Yetenek Dersi gibi derslerden oluşmuştur.

Öğrencilere ilk olarak eksikliklerin tespitine yönelik farkındalık eğitimleri verilmiş, öğrenciler ilk derslerde öncelikle kendilerinin ve yakın çevrelerinin ihtiyaçlarını gözlemlemiş ve fikir üretebilme yeteneklerini geliştirmeye yönelik etkinliklere katılmışlardır. Tam üretim aşamasında

Okul Günlüğü Projesi Çekmeköy Belediyesi’nin 2010 yılından itibaren geleneksel hale getirdiği “Okul Günlüğü” projesi kapsamında hazırlanan günlükler bu eğitim öğretim yılında da öğrencilerimize ulaştırıldı. Çocukların kalemle buluşmalarını sağlamak, yazı yazma ve okuma alışkanlıklarını geliştirmesini desteklemek amacıyla Çekmeköy Belediyesi’nin altı yıldır aralıksız olarak düzenlediği “Okul Günlüğü” projesi öğrencilerimiz

tarafından yoğun ilgiyle karşılanmaktadır. 2015-2016 eğitim öğretim yılında okul günlükleri ilkokul 3. sınıf öğrencisi toplam beş bin öğrenciye dağıtılmış; öğrenciler tuttukları günlüklerle birbirinden renkli ödüllerin sahibi olma şansını yakalamışlardır. Her okul kendi oluşturduğu komisyonlarda kendi öğrencilerinin günlüklerini değerlendirmiş, yarışma sonunda derece alan öğrenciler ödüllendirilmişlerdir.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

79


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM ÇAMURLA ŞEKİLLENEN ARKADAŞLIK

Alemdağ İlk / Ortaokulu

Çekmeköy Alemdağ İlkokulu’nda farklı ve keyifli bir çalışmaya imza atıldı. 3-B sınıfı öğretmeni Gülsüm Yücel Güngör’ün fikriyle ortaya çıkan çalışma, çevre okullardaki öğrencilerin katılımıyla, “Çamurla Şekillenen Arkadaşlık” sloganıyla gerçekleştirildi. 60 öğrenci ve öğrenci velisinin katıldığı çamur etkinliğinin ana teması, değişik karakter ve özellikteki öğrencilerin, aynı çatı altında, ortak malzemeleri kullanarak, el becerilerini, yeteneklerini keşfetmeleri, aralarındaki arkadaşlığı, dostluğu ve paylaşımı, sanat yoluyla geliştirmeleriydi. Çalışmalardan büyük bir keyif alan öğrenciler, sanatsal becerilerini ortaya çıkarma ve çamurdan yaptıkları çalışmalarla kendilerini ifade etme imkânı buldular.

SATRANÇ TURNUVASI HEYECANI

Çatalmeşe İlk / Ortaokulu

Alemdar Çatalmeşe İlk/Ortaokulu ilçemizde satranç sporunu sevdirmek ve öğrencilerimiz arasında satrancı bir kültür haline getirmek amacıyla 2010-2011 eğitim öğretim yılından bu yana büyük gayret sarf ediyor. Çekmeköy Belediyesi işbirliği ile bu yıl 6. sı düzenlenen satranç turnuvası yine çok sayıda okulumuz ve öğrencimizin katıldığı bir şölene dönüştü. Çekmeköy Kaymakamı Cemal Hüsnü KANSIZ’ın da dediği gibi: “Hayat da satranca benzer; hep bir adım önde olan, bir sonraki hamleyi düşünen kazanır. Dolayısıyla satranç çocuklarımızın gelişiminde çok etkili ve onlara birçok beceriyi aynı oyun içinde kazandırmaktadır.” İlçemizde artık satranç sporu Alemdar Çatalmeşe İlk/Ortaokulu ile anılmaktadır.

DÜNYA EL YIKAMA GÜNÜ ETKİNLİĞİ 2008 yılından bu yana 15 Ekim tarihini “Dünya El Yıkama Günü” olarak kabul eden Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), tüm dünyada el yıkama alışkanlığının yeteri kadar yaygın olmaması sebebiyle bu alışkanlığın önemine vurgu yapmakta; bu günün amacını sabunla el yıkama alışkanlığını kazandırmak olarak belirtilmektedir. Ali Kuşçu İlkokulu’nda Dünya El Yıkama Günü dolayısıyla hijyen eğitim semineri düzenlendi. Seminerde öğrenciler doğru el yıkama yönetimini ve mikroplardan korunma

80

Ali Kuşçu İlkokulu

yollarını uygulamalı olarak öğrendiler. Öğrencileri hijyen kuralları hakkında bilgilendiren Orkun Ateşok: “Dünyanın her yerinde olabildiğince çok çocuğa ulaşmaya çalışıyoruz ve yıllardır bu etkinliğimizi sürdürüyoruz.” diye konuştu. Ailelere de hijyen konusunda uyarı ve tavsiyelerde bulunan Ateşok: “Velilerin çocuklarını hijyen konusunda bilinçlendirmelerini istiyoruz. Aileler için çocukları çok önemli. Biz diyoruz ki çocuklarımız sağlıklı ve mutlu olsunlar, bunun için de ilk koşul hijyen.” diye ekledi.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM EĞİTİM KOÇLUĞU PROJESİ Çamlık Ortaokulu, 2015-2016 eğitim-öğretim yılı içerisinde uygulamaya koyduğu “Eğitim Koçluğu” projesiyle 8.sınıf öğrencilerinin TEOG başarılarını yükseltmeyi, öğrencilerin sınav stresiyle baş etmelerine yardımcı olarak basit hatalar yapmalarının önüne geçmeyi hedeflemiştir. Proje ile 8.sınıf öğrencilerinden kendilerine eğitim koçu olarak üç öğretmen seçmeleri istenmiş; öğrencilerin istekleri doğrultusunda 8.sınıf öğretmenleri arasından eğitim koçları belirlenmiştir. Eğitim koçları, öğrencilere öğle

Çamlık Ortaokulu arasında ve ders saatleri dışında, okul toplantı odasında eksiklik gördükleri dersler üzerinde ve sınav başarısını artıracak yönde rehberlik yapmışlardır. Yürütülen çalışmalarla öğrencilerin ders ve sınav kaygılarının en aza indirilmesine, öğrencilerin kişisel problemle-rinin derslerini olumsuz etkilemesinin önüne geçilmesine katkı sağlanmış, öğretmen ve öğrenci iletişimini en üst seviyeye ulaşmıştır. 5 ay süreyle uygulanan projede 16 öğretmen görev almış ve 110 civarında öğrenci eğitim koçluğu projesinden yararlanmıştır.

KIRMIZI KOLTUKLA 360 DERECE İLETİŞİM PROJESİ Farklı projelerle dikkat çeken Çekmeköy Anaokulu, 2015-2016 eğitim öğretim yılında okulla paydaşları arasında işbirliği ve iletişimi kuvvetlendirmek, kişiler arası iletişim kalitesini yükseltmek amacıyla geliştirdikleri “Kırmızı Koltuk’ la 360 Derece İletişim” projesini hayata geçirmiştir. Bu projeyle okul- toplum- aile işbirliğinin güçlendirilmesinin yanı sıra; toplumun tüm kesimlerinden, yerel paydaşların(eğitimciler, özel eğitim kurumları, belediye, muhtar, bölge esnafı vb.) okulla olan iletişim ve işbirliğini en üst düzeye çıkarmak, kurum kültürünü, vizyon ve misyonunun tüm paydaşlar tarafından benimsenmesini sağlamak, kültürel aktarıma destek olmak, fikirleri ve çalışmaları ile çevrelerine katkı sağlayan vizyon sahibi kişilerin tecrübelerinden yararlanmak hedeflenmiştir. Diğer yandan okul öncesi eğitimde yeni yöntemlerden

Çekmeköy Anaokulu

biri olan “kırmızı koltuk- sıcak sandalye” tekniği ile öğrencilerin sorgulama, özgüven, iletişim yeteneklerinin gelişmesine katkı sağlanmıştır.

SİNEMA OYUNCUSU ŞAFAK SEZER İLE SÖYLEŞİ

Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi

Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi, öğrencilerini hayata ve mesleğe hazırlarken onlara farklı öğrenme ortamları sunmak, farklı mesleklerle uğraşan kişilerle buluşturmak konusunda oldukça kararlı. Birçok edebiyatçıyı, felsefeciyi ağırlayan öğrenciler, bu defa renkli bir kişiliği, sinema oyuncusu Şafak Sezer’i okullarında misafir ettiler. Okul konferans salonunda gerçekleşen buluşma ve söyleşide Sezer, hayata dair izlenimlerini ve tecrübelerini aktardı. Bu ziyaretin çekilen hatıra fotoğraflarıyla tamamlanacağı aşikârdı. Özellikle meslek tercihleri içerisinde sinema ve televizyon olan öğrenciler anlatılanları büyük bir ilgi ve merakla dinlediler

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

81


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM BİR TÜBİTAK BAŞARISI DAHA…

Güç Kardeşler Anadolu Lisesi

1969 yılından beri TÜBİTAK tarafından ortaöğretim öğrencilerine yönelik proje yarışmaları düzenlenmektedir. Bu yıl 47. si düzenlenen bu etkinlilerin amacı temel ve uygulamalı bilim alanlarında öğrencileri araştırmaya teşvik etmek ve proje kültürünü kazanmalarını sağlamaktır. Güç Kardeşler Anadolu Lisesi öğrencileri geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yılda çalışmalarıyla adlarından söz ettirdiler. Tarih alanında hazırladıkları projeler, bölgemizde sergilenmeye değer bulundu. “XIX. Yüzyılda Taş Bahçelerimizin Gözünden Üsküdar (Merkez) Halkının Sosyal Yapısının İncelenmesi” adlı proje, 22-25 Mart 2016 tarihleri arasında Maltepe Cevahir Otel’de sergilendi.

PLASTİKLERİ ATMIYORUZ OKULUMUZU SÜSLÜYORUZ

Hatice Mehmet Ekşioğlu İlk/Ortaokulu

Hatice Mehmet Ekşioğlu İlk/Ortaokulu öğrencileri uzun süredir atık pil, atık yağ toplama, atık kâğıtları değerlendirme, fidan dikimi, geri dönüşüm projeleri gibi çevreyle ilgili çalışmalar yürütmekteler. Öğrencilerin çevreye olan duyarlılıklarını arttırmak için yapılan çalışmalardan biri de 4 Nisan 2016 tarihinde 3/A ve 3/C Sınıfı Öğretmenleri Seher Nas ve Güner Aksoy’un, öğrencileri ile birlikte gerçekleştirdikleri “Plastikleri Atmıyoruz, Okulumuzu Süslüyoruz” projesi oldu. Proje kapsamında sınıf öğrencileri pet şişelere koydukları topraklara canlı çiçeklerini yerleştirdiler. Daha sonra bütün petleri okul bahçesine astılar. Bahçe duvarı renklendi, güzelleşti. Öğrenciler yaptıkları işten büyük mutluluk duydular ve bu çalışma ile atıkların yeniden kullanabileceğini ve atıklarla estetik çalışmalar yapılabileceğini gösterdiler.

VİTRAY ÇALIŞMASI Anasınıfındaki minikler başta olmak üzere Hatice Mehmet Ekşioğlu İlkokulu öğrencileri farklı bir deneyim yaşadılar. 7 Nisan 2016’da okulda yapılan vitray boyama çalışmasına katılan öğrenciler önce işin nasıl yapılacağını uzmanından öğrendiler; daha sonra kendi minik elleriyle vitray boyama yaptılar. 50 öğrencinin katıldığı etkinlik sonunda öğrencilerin edindikleri en büyük kazanım kendi eserlerini ortaya koymak ve başarıyı tatmak oldu. Kuşku yok ki insan yapabildiğini ve başardığını gördükçe kendi potansiyelinin farkına varacak ve daha büyük işler başarmak için kendisinde kuvvet bulacaktır.

82

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

Hatice Mehmet Ekşioğlu İlk/Ortaokulu


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM KIYMETLİ KADINLARIMIZA BÜTÜNCÜL BİR BAKIŞ…

Kemerdere İsmihan İsmet Süzer İlk/Ortaokulu

Kemerdere İsmihan İsmet Süzer İlk/Ortaokulu tarafından düzenlenen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü programında konumları her yönden kıymetli olan kadınlarımıza bütüncül bir bakışla unutulmayacak bir gün yaşandı. Yaklaşık 300 kişinin katıldığı programda tarihe yön veren kadınlarınTomris Hatun, Rabiatül Adeviyye, Hayma Ana, Bezm-i Alem Valide Sultan, Zübeyde Hanım, Nene Hatun, Halide Edip Adıvar, Remziye Hisar, Refet Angın, Lale Orta, Tansu Çiller, Hüma Hatun’un- canlandırıldığı tiyatro gösterisi, anne temasının vurgulandığı koro çalışması, okuldaki öğretmenlerden gönüllü olarak oluşan “Ben Kadınım, Ben Gelinciğim” temalı oratoryo ve yine okulun öğretmenlerinin ses verdiği keman, gitar ve bağlama eşliğindeki müzik ziyafeti katılımcıların büyük beğenisini kazandı. Büyük fedakârlık yaparak kendisini engelli yavrusuna adayan iki annenin ve okulun emektar öğretmeninin ödüllendirildiği programın anısına 40 yıllık hatırı olan kahvenin yer aldığı güzel hediyeler katılımcılara hediye edildi.

TAŞINIR KÜTÜPHANE

Koçullu Köyü Anaokulu

Ömerli Koçullu Köyü Anaokulu, 2016 yılında yürüttüğü “Taşınır Kütüphane” projesi ile öğrencilere ve çocuğun model alabileceği aile bireylerine kitap okuma alışkanlığını kazandırmaya, ailelerin çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmelerini sağlamaya yönelik çalışmalar yürüttü. Uygulama için her sınıfa ayrı valiz temin edildi ve içlerine hem öğrencilere hem de evdeki diğer aile bireylerine yönelik çeşitli eğitici ve eğlendirici kitaplar yerleştirildi. Böylelikle çevresinde kütüphane sayısı yetersiz olan ailelere ücretsiz ve doğrudan kitaba ulaşma imkânı tanındı. Oluşturulan taşınır kütüphane-

MEZUNLARLA BULUŞMA Mehmetçik Anadolu Lisesi’nin düzenlediği “Bir Fark da Sen Yarat” adlı konferansta Okul Rehber Öğretmeni Gülcan GÜNEŞ yönetiminde Mehmetçik Anadolu Lisesi mezunlarından 17 genç, son sınıf öğrencileri ile buluşup üç saat süren keyifli ve verimli paylaşımlarda bulundular. Coğrafya öğretmeninden, ziraat mühendisine; lojistik öğrencisinden, mimarlık öğrencisine; sağlık teknisyeninden, matematik öğretmenine; beden eğitimi antrenörlük öğrencisinden,

ler, oluşturulan değerlendirme formlarıyla birlikte birer haftalığına öğrencilerin evlerine gönderildi. Ailelerden, bu kitaplardan seçerek çocuklarına okumaları ve taşınır kütüphane içerisinde gönderilen değerlendirme formlarını doldurup okula göndermeleri istendi. Değerlendirme formları sayesinde projeden sağlanan yararları tespit etme imkânına sahip olundu. Öğrencilerle birlikte yapılan kütüphane açılışı, kitaplar konulu tiyatro etkinlikleri, kitap kumbarası kampanyası ve sınıf içinde yapılan diğer faaliyetlerle proje çalışmaları desteklendi.

Mehmetçik Anadolu Lisesi psikolojik danışmanlık öğretmenine; bilgisayar mühendisliği öğrencisinden, harp okulları öğrencisine kadar çok farklı alanlardan mezun veya bu alanlarda öğrenci olan eski mezunlar, YGS arifesinde ve LYS heyecanındaki son sınıf öğrencilerinin sorularına cevap verebilmek, onların hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olabilmek için adeta birbirleriyle yarıştılar. 04.12.2015 tarihinde gerçekleşen bu etkinlikten Mehmetçik Anadolu Lisesi eski mezunları mutlulukla, son sınıf öğrencileri ise merak ettikleri soruların cevaplarıyla ayrıldılar.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

83


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM EFENDİMİZİ KISA FİLMLERLE ANLATIYORUZ…

Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu

Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri, farklı bir çalışma yaparak bugüne kadar hadislerden, dualardan, kitaplardan, şiirlerden ezgilerden ve naatlardan dinlediğimiz Efendimizi film kareleriyle anlattılar. Görsel ve işitsel anlatımdan yararlanılarak yapılan bu çalışmada meslek dersi öğretmeni Esma NARDAN YAĞAN, 8. Sınıf öğrencileri ile farklı gönüllere mikrofonlarını uzattılar ve bazı soruları yönelttiler: • Efendimiz deyince aklınıza ne geliyor? • Efendimiz şu an burada olsaydı ne derdiniz? • Efendimizin çocuklara verdiği değer ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Uzatılan mikrofona sarf edilen güzel cümleler Asr-ı Saadete sığmayan sevginin günümüzde de devam ettiğinin somut göstergesiydi. Ayrıca öğrencilerin Peygamberimizin hadislerinden yola çıkarak senaryolaştırıp çektikleri kısa filmler kısaydı ancak çok şey anlatıyordu.

SEVGİ ÇİÇEKLERİNE BİR DAMLA SU

Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Galip Öztürk Sevgi Evleri ve Çocuk Yuvası ortaklığı ile “Sevgi Çiçeklerine Bir Damla Su” adlı proje kapsamında 80 öğrenci 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutladı. Programın açılışının ardından danslar ve illüzyon gösterileri çocuklardan yoğun ilgi gördü. Öksüz, yetim veya çeşitli sebeplerden dolayı devlet korumasına alınmış çocuklara destek olmak, bir damla su misali katkıda bulunmak, onların yüzünü bir an olsa gülümsetebilmek için başlarını okşayan bir el de biz olalım düşüncesiyle harekete geçen Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencileri böyle anlamlı bir projeye imza atarak yaptıkları çalışmalarla herkesin büyük takdirini topladılar. Miniklerin sosyal yaşamdan uzakta kalmamaları amacıyla proje kapsamında iki yıl boyunca her ay bir etkinlik düzenlenmesi planlanıyor.

BİR BAŞKA AÇIDAN KUTLU DOĞUM

Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Çekmeköy Nesrin Uçmaklıoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri “Kıyametin kopacağını bilseniz elinizdeki fidanı dikiniz” Hadis-i Şerif’inden yola çıkarak Kutlu Doğum Haftası’nda daha yeşil bir okul ve dünya için fidan dikimi gerçekleştirdiler. Programın açılışında Hz. Muhammed (S.A.V.)’in örnek kişiliği anlatıldı. Çekmeköy Kaymakamı, Belediye Başkan Yardımcıları ve çok sayıda davetlinin katıldığı Fidan Dikim Töreni’nde okul bahçesine 65 selvi fidanı, 20 gül ve 40 sarmaşık fidanı dikildi. Öğrencilerimiz, Peygamberimiz (S.A.V.)’in en önemli tavsiyelerinden biriniağaç dikme, yeşili sevme- yerine getiriyor olmanın huzurunu yaşadılar.

84

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM KOMŞUN AÇKEN TOK YATMA!

Nişantepe Anaokulu

Nişantepe Anaokulu, bireylere daha küçük yaşlardan itibaren başkalarına iyilik yapmanın önem ve gerekliliğini anlatmak, onlara iyilikte bulunmanın verdiği iç huzuru ve mutluluğu hissettirmek ve o duyguları tadan çocuklarda iyilik yapmayı alışkanlık haline dönüştürmek amacıyla “KOMŞUN AÇKEN TOK YATMA!” projesini hayata geçirdiler. “İyilik nedir, yardım nedir?” soruları ile yola çıktılar ve Okul – aile işbirliğiyle yürütülen projede her hafta belirlenen bir ürün çocukların iyilik çantalarıyla okula getirildi. Gelen ürünler sınıflardaki iyilik kumbaralarında biriktirilerek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere proje paydaşı olan markete

teslim edildi. Diğer yandan çocuklar iyilik defterlerine resimler çizildiler, okul içinde hazırlanan panoda proje ile ilgili görseller sergilendi, ailelerden çocuklarında proje boyunca gözledikleri davranışları ve proje ile ilgili kendi düşüncelerini mektup şeklinde yazmaları istendi. Proje sonunda çocuklara yeniden “İyilik nedir, yardım nedir?” soruları yöneltildi. Uygulama öncesinde çocuklar, iyilik ve yardımı yakın aile ve arkadaş çevrelerine yapılan iyilik olarak ifade ederken, proje sonunda çocuklardan alınan cevaplar “tüm insanlara yardım edilmeli” şeklindeydi ve bu çalışmayla iyilik kavramının çocuklarda geliştiği gözlemlendi.

KAYGILARIM BALONA, HEDEFLERİM GÖKYÜZÜNE… 2015-2016 eğitim öğretim yılı 1. Dönem TEOG Sınavı öncesinde 8. Sınıf öğrencilerinin kaygılarını azaltmak, stres atmalarını sağlamak amacıyla Nükte Sözen Ortaokulu rengârenk bir etkinlik gerçekleştirdi. Olumsuz duygular yaratan sınav kavramının öğrenciler üzerindeki etkilerini azaltmak, eğlenceli bir etkinlikle öğrencilerin geleceğe dair hedeflerini gözden geçirmelerini, hedeflerine odaklanmalarını sağlamak amacıyla Nükte Sözen Ortaokulu Rehber Öğretmeni Gökçe ÖZKAN ÇALIŞKAN tarafından 8. Sınıf

“ALTIN AYAKKABI” SAHİBİ TANJU ÇOLAK

Nükte Sözen Ortaokulu

öğrencilerine yönelik “Sınav Kaygısı ve Baş Etme Yöntemleri” konulu bir seminer düzenlendi. Seminer sonunda her öğrencinin bir hedef belirlemesi istendi. Öğrenciler hedeflerini yazdıkları bu kâğıtları balonlarına bağlayarak gökyüzüne bıraktılar. Bütün öğrencilerin aynı anda bıraktığı balonların gökyüzündeki görüntüsü ve süzülüşleri görülmeye değerdi. Derslerden bunalan, testler içinde boğulan öğrenciler bu vesile ile kaygılarını bir an olsun bir tarafa bıraktılar ve en önemlisi gelecek hedefleri üzerinde bir kez daha düşünmüş oldular.

Öğretmen Semiha Yıldırım İlkokulu

Öğretmen Semiha Yıldırım İlkokulu, alanlarında başarılı, rol model olan kişileri okullarına davet ederek öğrencilerinin geleceğe dair hedeflerinin şekillenmesine yönelik faaliyetler yürütüyor. Bu kapsamda, öğrencilerde spor sevgisi kazandırmak, sporcu olmanın güzelliklerini ve zorluklarını paylaşmak, dünyanın dört bir yanına ülkemiz adına yardım elini uzatan Kızılay’ın kuruluş amacını, faaliyetlerini anlatmak amacıyla “Altın Ayakkabı” sahibi Tanju ÇOLAK ve İstanbul Kızılay Başkanı İlhami YILDIRIM’ı okullarında ağırladılar. Öğrencilerle bir araya gelen Tanju ÇOLAK, onların sporla ilgili sorularını cevapladı. Kendi spor yaşantısıyla ilgili bilgi veren ÇOLAK, öğrencilerle vakit geçirmekten büyük keyif aldığını belirterek onlarla hatıra fotoğrafları çektirdi. EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

85


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM MOL GÜNÜ

Özden Cengiz Anadolu Lisesi

Özden Cengiz Anadolu Lisesi Kimya Zümresi, Kimya dersini ve yapılan deneylerle laboratuar ortamını sevdirmek, kimya deneyleri ve kavramlarına ilgiyi artırmak amacıyla Mol Günü etkinliğini gerçekleştirdi. Kimyada önemli bir kavram olan Mol sayısı (6,02.1023 )’nın önemini vurgulamak için her yıl tüm dünyada 23 Ekim tarihinde kutlanan Mol Günü’nü, Özden Cengiz Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencileri

bir şölene dönüştürdüler. Kimya Öğretmeni Elif Gündüz’ün rehberliğinde ve diğer branş öğretmenlerinin destekleriyle öğrencilerin hazırladıkları, 23 Ekim 2016 tarihinde tüm gün süren etkinlikte Mol kurabiyeleri, müzik ve sahne performansları katılımcılardan büyük beğeni topladı ve Mol Günü etkinliği youtube ortamında paylaşıma da açıldı.

SEVGİ, BARIŞ, DOSTLUK TRENİ ÇEKMEKÖY’DE Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ulusal e-twinning projesi maskotu Sevgi, Barış, Dostluk Treni, projede Çekmeköy’ü temsil eden Rahmi Mihriban Bedestenci İlkokulu’na geldi. Farklı illerden 110 okulun katıldığı projede öğretmenler ve öğrencilerin kültürel iletişimde ve bilgi alışverişinde bulundukları, birbirlerinin kültürlerini tanıdıkları, yeni dostluklar kurdukları etkinlikler yapıldı. Bu etkinliklerle çocuklar yaratıcılıklarını, kendilerine olan özgüvenlerini ve okuldaki verimliliklerini artırdılar. Aynı zamanda kültürümüzde yeri olan Mevlana, Yunus Emre gibi Türk büyüklerini ve onların düşünce biçimlerini tanıdılar. Çekmeköy’ü tanıtımla başlayan etkinlikler geçtiğimiz aralık ayında yapılan “Şarkı Yarışması” ve mart ayında yapılan “Fotoğraf Yarışması”

ile devam etti. Yarışmalarda ilkokullar kategorisinde dereceler elde edildi. Anasınıfı öğrencileri kumbaralarında biriktirdikleri paralarla aldıkları hediyelerle, Mustafa Necati Bey Öğretmen Huzurevi’ne ziyaret gerçekleştirdiler. Proje maskotu olan lokomotifler uğradıkları her okulda bir hafta boyunca sergilendi. Her okul lokomotifini, o kente özgü magnet, resim ve sevgi, barış, dostluk mesajları ile bir sonraki durağına uğurladı. Türkiye’yi dolaşan ‘Sevgi, Barış, Dostluk Treni’ projenin başlangıç yeri olan Karadeniz Ereğli’de Mayıs ayında sergilendi ve lokomotiflerin getirdiği mektuplar kitap haline dönüştürülecek

OKULUMUZU SEVİYORUZ, BİRLİKTE BOYUYORUZ Rahmi Mihriban Bedestenci İlkokulu, öğrenci, öğretmen ve velilerini aynı amaç etrafında bir araya getirmek, motivasyonu, okula karşı sorumluluk ve sahiplenme duygularını artırmak amacıyla güzel bir çalışma yürüttü. Yol genişletme çalışması nedeniyle yıkılan ve yeniden yapılan okul bahçe duvarları ve korkulukları, gönüllü üniversite öğrencilerden alınan destekle renklendirildi. Öncelikle düzenlenen anketle okul duvarlarında en çok yer verilmesi istenilen karakter ve resimler belirlendi. Okul Aile Birliği aracılığıyla veli,

86

Rahmi Mihriban Bedestenci İlkokulu

Rahmi Mihriban Bedestenci İlkokulu

öğrenci ve öğretmenler, kısacası tüm okul etkinliğe davet edildi. Yemekler ve ikramlar hazırlandı. Gönüllü üniversite öğrencilerinin yaptıkları çizimler öğretmen, öğrenci ve veliler tarafından hep birlikte renklendirildi. Büyük, küçük herkes bu etkinliğe katılmak için hafta sonu okula geldi ve molalarda, yemekler hep birlikte yenildi. Yaklaşık iki hafta sonu süren çalışmalar sonunda okulun bahçe duvarları tüm okulun katkısı ile ağaçlar, hayvan figürleri ve çizgi film karakterleri ile renklendi. Korkuluklar ise gökkuşağı renklerine boyandı.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM 13. SABANCI ÜNİVERSİTESİ EĞİTİMDE İYİ ÖRNEKLER KONFERANSI’NDA 4 PROJE Sema Bozkır Anaokulu, geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yılda Sabancı Üniversitesi Eğitimde İyi Örnekler Konferansı’nda yerini aldı. 02 Nisan 2016 tarihinde 13.sü gerçekleşen Eğitimde İyi Örnekler Konferansı’nda ilçemiz okulu, İstanbul’da bir ilki gerçekleştirerek 4 projeyle poster sunum yapmaya hak kazandı. 2004’ten beri her yıl düzenlenen konferans, eğitimde iyi örneklerin yaygınlaştırılması için zengin bir iletişim ve işbirliği platformu sunmakta; konferanslarda, aralarında Milli Eğitim Bakanlığı tem-

silcileri, öğretmenler, akademisyenler, sivil toplum kuruluşlarından temsilciler, veliler, özel sektörden eğitime ilgi duyan kişiler ve öğrencilerden oluşan binlerce katılımcı, onlarca uygulama ve materyal örneği etrafında bir araya gelmektedir. Sema Bozkır Anaokulu bu yıl ki konferansta, Ailelerle Mutlu Sınıflar, Matematiğin Büyülü Dünyasına İlk Adım, Ressamları Tanıyorum Sanatla Büyüyorum ve Yaşayan Matematik adlı projelerle ilçemizi başarılı bir biçimde temsil etti.

ÇEKMEKÖY, KLASİK MÜZİKLE BULUŞTU Sultançiftliği Ortaokulu’nun girişimleri ve Çekmeköy Belediyesi, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kopuz Oda Orkestrası işbirliği ile düzenlenen “Klasik Müzik Konseri” Çekmeköylüler için güzel bir müzik ziyafetine dönüştü. Turgut Özal Kültür Merkezi’nde düzenlenen konserde klasik müziğin dev bestekârlarından; Vivaldi, Çaykovski, Piazzolla, Gardel, Boccherini’nin eserleri, şef Şekip ENSARİ’nin

Sultan Çiftliği Ortaokulu

yönetiminde, solistler Ali İlhan ÇELİKSU ve Ayça GÖKDENİZ eşliğinde, Kopuz Oda Orkestrası tarafından icra edildi. Çekmeköy Kaymakamı, Belediye Başkan Yardımcısı, İlçe Milli Eğitim Müdürü ve daha çok sayıda dinleyicinin katıldığı, müzisyenleri arasında Sultançiftliği Ortaokulu Müzik Öğretmeni Meral KAYA’nın da bulunduğu Kopuz Oda Orkestrası konseri yoğun bir ilgi gördü.

DESTEK EĞİTİMLE ÖĞRENMEYİ KEŞFET Taşdelen 125.Yıl İlkokulu’nda, Atatürk’ün “Eğitimde kaybedilecek hiçbir fert yoktur.” özdeyişinden hareketle üstün yetenekli ve özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilere yönelik özel eğitim desteği verilmesi amacıyla “Destek Eğitim Odası” açıldı. Sınıflarda özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilere gerekli desteğin sağlanamaması, hazırlanan bireyselleştirilmiş eğitim programlarının tam anlamıyla uygulanamaması, kaynaştırma yoluyla eğitimden beklenen faydaların elde edilmesi nedeniyle görevlendirilen dört

Sema Bozkır Anaokulu

Taşdelen 125. Yıl İlkokulu

öğretmenin rehberliğinde üstün yetenekli ve özel eğitime ihtiyaç duyan dokuz öğrencinin destek eğitim odasından etkili biçimde yararlanması sağlandı. Ayrıca sağlık problemleri sebebiyle okula devam edemeyen bir öğrenciye de evde eğitim verildi. Destek eğitim ortamı sayesinde başarabildiğini gören öğrencilerin özgüveni arttı. Destek eğitim odaları özel eğitime ihtiyacı olan öğrenciler için sadece derslerine yardımcı olunan bir yer değil, kendilerinin değerli olduğunu, sevildiğini hissettikleri özel bir alan oldu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

87


R E L R E B A H N A D Z I OKULLARIM ÖĞRENCİLERİMİZ 10. ULUSLARARASI ROBOT YARIŞMASINDA Ülkemizde mesleki ve teknik eğitimin niteliğinin artırılması, orta ve yükseköğretim seviyesindeki mesleki ve teknik eğitim öğrencilerinin bilgi ve becerilerini kullanan, girişimci, bilimsel düşünen, rekabet edebilme bilincine sahip bireyler olarak yetiştirilmesi, bilgi ve dene-yim paylaşımı yapmaları için ortam hazırlanması, toplumda mesleki ve teknik eğitim konusunda farkındalık oluşturulması, endüstriyel otomasyon teknolojileri alanında ve robot teknolojileri konusunda çalışmaların tanıtımının yapılması ve sergilenmesi hedefleriyle her yıl lise ve üniversite öğrencilerinin katılımlarıyla uluslararası robot yarışmaları düzenlenmektedir. Millî Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından lise ve üniversite öğrencilerine yönelik 10. Uluslararası Robot Yarışması’na 11-13 Mayıs 2016 Gaziantep ev sahipliği yaptı. Çeşitli kategorilerde robotların yarıştığı yarışmada Taşdelen İMKB Mesleki

İLÇEMİZDE MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ DAHA

Taşdelen İMKB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından yapılan robotlar çizgi izleyen ve hızlı çizgi izleyen kategorilerinde ilçemizi başarı ile temsil ettiler.

TEV Ezel Gülen Kıray Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Ülkemizde nitelikli iş gücüne duyulan ihtiyaç mesleki ve teknik liselere olan ilgiyi de günden güne arttırmaktadır. İlçemizde ortaokulu tamamlayan öğrencilerimizin üst öğretim tercihleri arasında özellikle sağlık alanında eğitim veren mesleki ve teknik liseler önemli yer tutmaktadır. Öğrencilerimizin bu talebine cevap verecek ve sağlık sektörüne nitelikli eleman yetiştirecek olan TEV Ezel Gülen Kıray Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ilçemizde eğitim öğretim faaliyetlerine başladı. Türkiye’nin ilk kadın doktorlarından Ezel Gülen Kıray’ın vasiyeti doğrultusunda, Türk Eğitim Vakfı’na yaptığı bağış ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından İstanbul Çekmeköy’de yapılan TEV Ezel Gülen Kıray Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin açılışı, TEV Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, İstanbul Vali Yardımcısı Ahmet Hamdi Usta, Çekmeköy Kaymakamı Cemal Hüsnü Kansız, Çekmeköy Belediye Başkan Yardımcıları Şenol Çetin ve Şahmettin Yüksel, İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Ahmet AKTAŞ, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşların katılımıyla 7 Ekim 2015’de muhteşem bir törenle gerçekleştirildi.

EL ELE VERDİK, SEVGİ KÖPRÜSÜ KURDUK Yunus Emre Anaokulu, okul öncesi dönem çocuklarında sorumluluk, paylaşma ve yardımlaşma değerlerini geliştirmek üzere “El Ele Verelim, Birlik Olalım” projeni hayata geçirdi. Projenin ilk basamağında bu değerler çocuklara tanıtıldı. Sonrasında kardeş üç okul belirlendi: Uğur Böcekleri Sınıfı, Bitlis Hizan Sarıbal İlkokulu’yla; Minik Kalpler Sınıfı, Siirt Mehmet Akif Ersoy İlkokulu’yla ve okulumuzun diğer tüm sınıfları ise Siirt İhsan Süreyya Sırrı İlkokulu’yla eşleştirildi. Öğretmen, öğrenci ve veliler, bu okullardaki ihtiyaç sahibi arkadaşlarının hayallerini süsleyen oyuncakları, giysileri, kırtasiye malzemelerini temin edip elleriyle paketleyerek kardeş okullara gönderdiler. Bununla birlikte Çekmeköy Belediyesi ve Türk Kızılayı Çekmeköy Şubesi önderliğinde “Haydi Çekmeköy Bu Sese Kulak Ver” sloganıyla gerçekleşen yardım kampanyasında Bayırbucak Türkmenleri için gönüllü velilerin desteğiyle bebek bezi toplandı ve belediye ekipleri tarafından ihtiyaç sahibi Türkmenlere ulaştırıldı. Her iki kampanyada da minikler, arkadaşlarını mutlu etmenin haklı gururunu

88

Yunus Emre Anaokulu

yaşadılar. Yardımlaşmanın, paylaşmanın önemine vardılar ve bunu deneyimleyerek öğrenme fırsatı buldular. Batıdan doğuya kurulan “Sevgi Köprü”’sünde yürümekten dolayı çok mutlu oldular.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016


ÇEKMEKÖY İLÇE OKUL SPOR FAALİYETLERİ Okul Sporları Yönetmeliği’nin iptali ve 20132014 eğitim öğretim yılında Milli Eğitim Bakanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın ortak protokolüyle yürürlüğe giren Okul Spor Faaliyetleri Yönetmeliği ile birlikte ilçemizde oluşturulan Okul Sporları İlçe Tertip Komitesi üç yıldır artan bir grafik ile çalışmalarını sürdürmektedir. 2013-2014 eğitim öğretim yılında Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nün ilçelerde yapılacak okul spor müsabakalarına resmi hakem göndermesi ile başlayan faaliyetlerimiz ilk olarak 4 branşta gerçekleştirilen turnuvalar ile tamamlandı. Futbol, voleybol, basketbol ve atletizm branşlarında 180 okul takımı ve 2030 öğrencinin katılımı ile düzenlenen turnuvalarda 55 okul takımı ve 700 öğrenci ödüllerini aldılar. 2014-2015 eğitim öğretim yılında ise ilçemizde öğretmen turnuvaları dahil olmak üzere 10 branşta, 57 alt kategoride, 452 okul takımı ve 5361 öğrencimizi ve öğretmenimiz ilçe faaliyetlerimiz içine dahil ederek turnuvalarımız gerçekleştirildi. 2015-2016 eğitim öğretim yılında 10 farklı branşta 11 spor organizasyonu düzenlenen ilçemizde 65 alt kategoride 516 okul takımının katıldığı faaliyetlerde kızlarda 2372, erkeklerde 3534 ve toplamda 5906

Mustafa AY

Çekmeköy İlçe Tertip Komitesi Beden Eğitimi Öğretmeni

öğrencimiz ile turnuvalar gerçekleştirildi. 1 Eylül 2013 tarihinde faaliyete geçen Okul Sporları Bilgi Yönetimi Sistemi ile müsabakalara katılan bütün öğrencilerin lisans işlemleri elektronik ortamda gerçekleştirmeye başlandı. Kayıtlı lisanslı öğrencilerimiz, ilçemizdeki öğrenci sayısının %16’sına ulaştı. İlçemiz, İstanbul ilçeleri arasında lisanslı öğrenci sayısı olarak ilk dörtte yerini aldı. Gençlik Hizmetleri Ve Spor İl Müdürlüğünün ilçe müsabakaları için valilik onayının ilkokullardaki öğrencileri kapsamamasından dolayı ilkokul öğrencilerimiz turnuvalara çok fazla dahil edilemedi. İlkokul öğrencilerimizin de bazı branşlarda turnuvalara dâhil edilmesi ile birlikte lisanslı öğrenci oranı daha da artacaktır. İleriki yıllar için hedefimiz, Çekmeköy Belediyesinin de katkılarıyla müsabakaları her iki döneme yayıp sporla içe içe bir eğitim öğretim yılı oluşturmak, spor y a p a n öğrenci sayımızı, branş ve turnuva sayılarını arttırmaktır. Çocuklarımızın sadece sınav streslerini atmak için uğraştıkları bir alan olmasından ziyade onlar için hayat tarzı haline getirilmesiyle sporun her anlamda çok büyük yararlarını göreceğimize inanıyoruz.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

89


BAŞARMANIN KEYFİ

Muhammet Âdem Kaplan

Alemdağ Anadolu İmam Hatip Lisesi (Ortaokulu) Wushu Küçük Erkekler Türkiye Şampiyonu

Yusuf Balkan

Çekmeköy Anadolu İma Hatip Lisesi İstanbul Liseler Arası Boks Turnuvası İstanbul İkincisi

Nurican Ateş

Tunç Çapa Anadolu Lisesi Genç Erkekler Güreş 100 Kg’da İstanbul Birincisi

Rıfat Eren GIDAK

Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu Güreş 55kg İstanbul Üçüncüsü

90

Abdülkadir Kaan Demir

Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi İstanbul Liseler Arası Boks Turnuvası İstanbul Birincisi

Cemre Güvenç

Güç Kardeşler Anadolu Lisesi Gençler Karate Müsabakaları İstanbul Üçüncüsü

Yusuf YILDIZ

Hüseyin Avni Sipahi Ortaokulu İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atletizm Oyunları Yarışmaları Küçük Erkekler Gülle Atma İstanbul Birincisi

Damla KORKMAZ

Mimar Sinan İmam Hatip Ortaokulu Wushu Türkiye Şampiyonu

Berkay Çil

Ertuğrul Budak

Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi İstanbul Liseler Arası Boks Turnuvası İstanbul Üçüncüsü

Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi İstanbul Liseler Arası Boks Turnuvası İstanbul Üçüncüsü

Gülhanım KAVRAZ

Enes Mert SARIMEHMET

Hüseyin Avni Sipahi Ortaokulu İstanbul’un En Hızlısı Salon Atletizm Şampiyonası İstanbul Birincisi

Beyza KENAN

Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu Çitos En Hızlısı Atletizm Yarışması İstanbul Üçüncüsü

Ahmet KORKMAZ

Ş. Öğretmen İzzet Yüksel İmam Hatip Ortaokulu Yıldızlar Wushu Türkiye İkincisi

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016

Taşdelen 125.Yıl İlkokulu öğrencisi Minik Erkekler Karate İstanbul Üçüncüsü

Şahin Ruşen UYANIK

Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu Güreş Yıldızlar Türkiye Şampiyonası Türkiye Üçüncüsü

Muhammed KELEŞ

TEV Ezel Gülen Kıray Mes. ve Tek Ana. Lisesi Güreş Serbest Stil Türkiye Üçüncüsü



DEĞİŞİM, GELİŞİM VE EĞİTİM Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Hizmetiçi Eğitim Faaliyetleri Eğitim sisteminde öğrenci öğrenmesini etkileyen onlarca değişken içerisinde öğretmenin kalitesi ve öğretmene sunulan mesleki gelişim faaliyetlerinin büyük önem arz ettiği bilinmektedir. Mesleki gelişim, profesyonellerin kendilerini mesleklerinde; teknik, yasal, kavramsal ve sosyal / değişim konularında güncel tutmaları için gereklilik arz eden bir süreç olarak tanımlanmaktadır. Öğretmenler sürekli mesleki gelişim yoluyla, alan bilgilerini derinleştirebilmekte, alanlarıyla ilgili son gelişmelerden haberdar olmakta, yeteneklerini kullanma imkânı bulmaktadırlar. Dolayısıyla öğretmen ve okul yöneticilerinin yaşam boyu öğrenme süreçleri, okulların etkin işleyişine katkıda bulunan önemli faktörlerden biri olarak görülmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen merkezi hizmetiçi eğitim programlarına katılımın teşvik edilmesine yönelik çalışmaların yanında ilçemizde görev yapan yönetici ve öğretmenlerin ihtiyaç ve talepleri göz önünde bulundurularak çeşitli alanlarda ve başlıklarda mahalli hizmetiçi programları planlanmaktadır. 2015-2016 eğitim öğretim yılı bu açıdan verimli bir yıl oldu. 2016 yılı mahallı hizmetiçi eğitimi kapsamındaki hizmetiçi eğitim programlarından biri 20-26 Şubat tarihleri arasında Özden Cengiz Anadolu Lisesi’nin ev sahipliğini yaptığı “Akran Zorbalığını Önleme Kursu” oldu. Özelliklerle okullarda çocuklar arası şiddetin önlenmesine yönelik etkili çözümlerin paylaşıldığı kursa 69 idareci ve öğretmen katıldı. Çekmeköy Rehberlik ve Araştırma Merkezinde 23-25 Mart 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilen ve ilçemizde görevli 23 rehber öğretmenin katıldığı “Psikoeğitim Uygulayıcı Eğitimi Kursu”nda Çekmeköy Rehberlik ve Araştırma Merkezi Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı Ahmet Kahraman ve Ümraniye Rehberlik ve Araştırma Merkezi Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı Yalçın Yılmaz, bireyleri ve toplumu etkileyen deprem, sel, yangın, taciz, trafik kazası, ölüm gibi meydana gelen olaylar

92

sonrasında okullarda travma sonrası olumsuz yaşantıları azaltmak ve normalleşme sürecini hızlandırmak amacıyla okullarda uygulanana psikoeğitim programı hakkında bilgi paylaşımında bulundular. Program içeriğinde travma sonrası tepkiler, bu tepkilerin yaşa göre değişmesi, iletişim, travmaya dayanıklı bireyler yetiştirmek için yapılabilecek çalışmalar yer aldı. 09-13 Mayıs 2016 tarihleri arasında Güç Kardeşler Anadolu Lisesi’nde “Avrupa Birliği Proje Hazırlama Teknikleri “konulu hizmetiçi eğitim kursunda okul yöneticilerimiz ve öğretmenlerimiz Şehit Öğretmen İzzet Yüksel Ortaokulu İngilizce Öğretmeni Ceyhan SEPETCİ’nin sunumu ile Avrupa Birliği projeleri hakkında bilgilerini tazelediler. Uygulamalı olarak planlanan eğitimde proje hazırlama imkânı bulan kursiyerler, örnek projelerini sundular. AB projeleri ile ilgili değişiklikler ve gelişmeler, KA1KA2 projelerinin aşamaları, ortak bulma platformları, proje ekiplerinin taşıması gereken özellikleri, başarılı bir proje için başlıca sorumluluk ve görevler, e-twinning projeleri kursun ana başlıklarını oluşturdu. Kursta ayrıca faydalı Web 2.0 araçlarının da tanıtımı ve uygulaması yapıldı. 18-20 Mayıs tarihleri arasında aday öğretmenlerin ve öğretmenlerin performans değerlendirme sürecinin nasıl yapılacağına dair paylaşımda bulunulan “Performans Değerlendirme Semineri”ne ilçemizde görevli okul ve kurum müdürleri katıldılar. Uygulama sürecinde karşılaşabilecek aksaklıklar hakkında formatör öğretmen Onur KAHYA katılımcılara bilgi verdi. Ortaokul ve liselerde görev yapan öğretmen ve yöneticiler ve öğretmenlerin katıldığı “Ergen Psikolojisi Kursu”, okul yöneticilerine yönelik düzenlenen “Soruşturma Teknikleri Kursu” ve “KBS ve Taşınır Mal Yönetim Sistemi Kursu” 2015-2016 eğitim öğretim yılı içerisinde düzenlenen mahalli hizmetiçi eğitim programlarından diğerlerini oluşturdu.

EĞİTİM VE KÜLTÜR VADİSİ / ÇEKMEKÖY İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DERGİSİ / 2016




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.