Aylık Siyasi Aktüel Gazete
1 9 1 3 ’ t Sofya e Sofya 1913
Yıl:11 Sayı: 86 Temmuz - 2014
Bilgi Ordusu Bizim Ordumuz, Bilip Ögretmek Bizim Borcumuz
C u m h u r b a ş k a n l ı ğ ı S e ç i m i Ta k v i m i B e l l i O l d u Cumhurbaşkanı Gül’ün görev süresinin dolması nedeniyle Cumhurbaşkanlığı seçimi için takvim taslağını hazırlayan YSK, seçiminin ilk turunu 10 Ağustos, 2. turunu 24 Ağustos’ta yapmayı planlıyor.
Cumhurbaşkanı Gül’ün görev süresinin dolması nedeniyle Cumhurbaşkanlığı seçimi için takvim taslağını hazırlayan YSK, seçimininilkturunu10Ağustos,2.turunu24Ağustos’tayapmayıplanlıyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 28 Ağustos’ta görev sü-
resinin dolması nedeniyle yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi için takvim taslağını hazırlayan Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçiminin ilk turunu 10 Ağustos, ikinci turunu ise 24 Ağustos’ta yapmayı planlıyor. YSK, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili çalışmalar kapsamında seçim takvimi taslağını da hazırladı. İki turlu seçime göre hazırlık yapan YSK’nın seçim takvimi taslağına göre, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu 10 Ağustos, ikinci turu ise 24 Ağustos olarak planlandı. Bu arada, yurt dışında yaşayan vatandaşlar ilk kez Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanacak. Bu nedenle 56 ülkede, 118 temsilcilikte sandık kurulması öngörülüyor. Yurt dışında yaşayan vatandaşlara 4 gün oy kullandırılması planlanıyor. Hazırlanan taslağa göre, bu vatandaşlar 31 Temmuz, 1-2-3 Ağustos tarihlerinde oy kullanacak. Türkiye’de alınan sonuçlarla birlikte yurt dışından gelen sonuçlar aynı anda açılacak. Bu nedenle kargo süresi de dikkate alınarak yurt dışındaki seçmenler Türkiye’den daha önce oy kullanacak. Yurt dışında 2 milyon 750 bin 820 Türk vatandaşı oy kullanacak.
1989 Göçünün 25. Yılı Uluslararası Bulgaristan Sempozyumu çekleşti. Forum körsüsünden Bulgaristan, Avusturya, Ar-
20–21 Haziran 2014 tarihlerinde İstanbul’da İstanbul Üniversitesi Avrasya Enstitüsü Salonu’nda “1989 göçünün 25.yılı Uluslararası Bulgaristan Sempozyumu” düzenlendi. Sempozyum İstanbul Üniversitesi, Bulgaristan Stratejik Araştırma Merkezi (BG SAM), İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı ve Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği BULTÜRK‘ün ortak girişimleriyle ger-
navutluk ve Türkiye’den akademisyen, uluslararası ilişkiler uzmanı, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, yazar ve sanatçılar olmak üzere otuz yetkili değerli konuşma yaptı. Bilgi değil tokuşunun başlamasından önce Büyük Göç’ü konu eden Bulgaristanlı ressam Burhanettin ARDAGİL’in sanat sergisi görüldü. Sanatçı konuklarına eserleri üstüne ayrıntılı ve anlamlı bilgi sundu. Ana örgütleyici önceliğiyle BULTÜRK Genel Sekreteri Dr. Müjgan DENİZ uluslar arası temsili forumu kısa ve anlamı bir kutlamayla açtı. Bulgaristan Türklerinin totaliter baskı ve terör rejimine karşı, demokrasi ve özgürlük uğruna başlattığı tarihsel Mayıs 1989 Ayaklanması ile Büyük Göç’ün aldığı kurbanlar anısına saygı duruşunda bulunuldu ardından İstiklal Marşı dinlendi. Ardından etkin toplumsal kitle örgütü olarak gelişen Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği BULTÜRK’ ün Öz Vatanda kalan kardeşlerimiz ve Türkiye’deki soydaşlarımızın ruhlarını birleştiren yoğun ve çok yönlü etkinlikleri üstüne bilgi verdi. Devamı 2‘de
Dolu felaketleri ciddi soruları ortaya attı
Geçen hafta herkesin kafasında büyük Bulgar şairi Yavorov’un “Graduşka”, (Dolu) başlıklı şiirinin canlanmasına neden oldu., Dolu felaketleri ve fırtınalar, başta başkent Sofya olmak üzere birçok şehirden geçti ve ciddi soruların ortaya atılmasına neden oldu. Bu soru, devletin bunlara benzer doğa afetler sırasında vatandaşlarına yardım edebilmek için hazır olup olmamasıdır. 8 Temmuz, Sali günü Sofya’da ne oldu? Birden bire oluşan 10 kilometre boyundaki dolu taşıyan bulut, 15 dakika içersinde Sofya ü,zerine yüzlerce metra küp buz döktü. Çeviz büyüklüğünden zaman zaman elma büyüklüğündeki buz parçaları, saatte 80-100 kilometre hıs yaparken yolunda ne pencere, de vitrin, ne de otomobil camları bıraktı. Devrilen ağaçlar ve kırılan dallar, sokaktaki kanalizasyon deliklerini tıkadı ve sokakları kapattı. Birçok sokak su kanalını andırıyordu. Dolu felaketi bir can aldı. Yaşlı bir adam, parkta düşen bir ağacın kurbanı oldu. Dolu felaketi tabii ki önlenemezdi. Fakat erken uyarı yapılabilirmiydi, böylece olumsuz sonuçlar daha az olabilirdi. Metereoloji uzmanları, fırtına ve dolu yağışı konusunda uyarmıştı, fakat böyle bir yağış beklenmiyordu. Yerel idareler de bu uyarıyı dikkate almamış. Dev dolu bulutu Sırbistan üzerinden gelmiş . tarım alanlarında dolşu yağışarıyla mücadele ajansı, dolu yağışlı bulutu, Sofya üzerinde buz yükünü boşaltmadan 8 da-
kika önce yakalamış. Ajans, tarım alanlarından sorumlu olduğu için vatandaşları uyarma görevinde değildir. Bu arada Hava kuvvetlerine ve Devlet Sivil Savunma Ajansına haber verilmiş. Sivil savunma ajansının erken uyarı cihazlarını hareket geçirmek için en az 15 dakikaya ihtiyaçı varmış. Tek sözle, bu söz edilen sitem zincirinde vatandaşları uyarmak için haır değildir. Birçok insanın mal olan Varna’nın Asparuhovo semtini basan sel felaketi, devlet bir ay zarfında ikinci kez görevini yerine getiremiyor. Doğal olarak erken uyarı sisteminin kurulması için harcanan 20 milyon avro, nasıl ve nereye harcandığı sorusu ortaya atılıyor. Bir iki ayrıntı daha, Sofya’daki sel felaketi sırasında Acil servis ve Bulgar KızılHaç binaların ı sel bastı. Başbakan Plamen Oreşarski’nin devlet oraganlarını denetleme emri, kötülüğün köklerine kadar iner ve gerekli önemler alınır, diye düşünüyoruz.
Avrupalı Türklerden Şikayet Makedonya ile işbirliği geli- Türkiye ile Yunanistan BSP’de sürpriz değişiklik arasinda Pazarkule Sinir Kapisi Sırbistan’da hırsızlık olaylarının fazla olmasından yakınan Avrupalı Türkler, Bulgaristan’ın da yollarından şikâyet ediyor Avrupa’nın farklı ülkelerinde çalışan Avrupalı Türkler okulların tatil olması ve bayramı yakınlarının yanında geçirmek üzere yola çıktı. Çok sayıda ülkeyi geçerek binlerce kilometrelik kat eden Avrupalı Türkler, ana vatanları Türkiye’ye ulaşmanın mutluluğunu yaşıyor. Sıcak altında gerçekleşen yolculuklar ise zorlu geçiyor. Türkiye’ye akın etmeye başlayan Avrupalı Türklerin en büyük şikayeti ise Bulgaristan’ın bozuk yolları. Sırbistan’da hırsızlık olaylarının fazla olmasından yakınan Avrupalı Türkler, Bulgaristan’ın da yollarından şikâyet ediyor. Sıla yolcuları Türkiye’ye gelişlerinde daha çok Trakya Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Kapıkule ve İpsala sınır kapılarını kullanıyor. Artış daha çok hafta sonunda yaşanıyor. Yolculuklarının yorucu geçtiğini belirten Arif Aksoy, Sırbistan’da hırsızlık olaylarının yaşandığını söyledi. Aksoy, Bulgaristan’ı ve Türkiye gümrüğünü de çok rahat bir şekilde geçtiklerini kaydetti. İsmail Özdemir de yolculukları sırasında ciddi bir sıkıntı yaşamadıklarını belirterek, “Bulgaristan’ın yolları bozuk. Yolları çukurlu ve hasarlı olması arabalara zarar veriyor. Gümrük sahasında eskine göre çok daha rahat geçtik.” dedi.
şiyor, sorunlar devam ediyor
Plamen Oreşarski hükümeti hafta içinde Makedonya’da iki projeyi finanse etme kararı aldı. Biri Ştip belediyesinde Otinya nehri üzerindeki köprüye yaya kaldırımı kurma, diğer proje ise, Üsküp’te zeka sorunu olan çocukların okuluna spor ve rehabilitasyon tesisleri kurmaya yönelik. Bulgaristan Makedonya ile işbirliğini geliştirmekte kararlı görünüyor.Yılın başından beri benzeri etkinlikler eksik değildi. Ocak ayında Dışişleri Bakanı Kristian Vigenin ve Makedonya Dışişleri Bakanı Nikola Poposki’nin girişimiyle Üsküp ve Sofya’da büyükelçilik konutları olarak ücretsiz bina tesis etmeye anlaşma imzalandı. Şubat ayında iki ülke arasında hızlı tren kurma anlaşmasına varıldı. Balgar ulusal televizyonu ve Makedonya ulusal televizyonu programlarının karşılıklı olarak kablolardan yayılması için uzlaşıya vardı. Sınırötesi işbirliği alanında da gelişme yaşandı. 2014– 2020 yılları arasında sınırötesi işbriliği programı hazırlanmaya başlandı, çevre, turizmi teşviki, kültürel, tarihi ve doğa zenginliğini koruma, rekabet gücünü arttırmaya yönelik ortak projeler bu stratejide yer aldı. Ne yazık ki ana sorunlar çözülmeden duruyor. İyi komşuluk, dostluk ve işbirliği anlaşması imzalama konusunda çabalar suya düştü.
Pazarkule ÇİLESİ
Murat MURAT Gümrük kapılarında sürekli dile getirilen sorunlar bitmek bilmiyor. Zamanla bitmesi gereken olumsuz davranışlar maalesef devam ediyor. Daha çok demokrasinin, insan haklarının sosyal ve hukuk devletinin konuşulduğu bu dönemde gümlük kapılarında dönen şaiyalar ülkemize hiç mi amma hiç yakışmıyor. Başımızdan geçen bir olayı okuyucularımız ile paylaşmak istedik çünkü benzeri olaylar ile daha önceleri de karşılaşmış olduğumuzdan camiamıza mensup insanlarımıza karşı yapılan bu gibi davranışlar karşısında gereken tepkiyi göstermelerini ve lüzümu halinde idari ve adli merciiler nezdinde de korkmadan hakları konusunda sonuna kadar mücadele etmekten imtina etmesinler. Konumuz tekstil işi yapan Bulgaristan’dan araba alarak Türkiye gelen Tolga AKYÜZ. İstanbul’dan doğdum topraklara Kırcaali’ye gezmeye gittik, babam da orada bir araba almış gezdik tozduk dönüşte bu arabayla İstanbul’a gidebilirmiyiz diye soruşturduk ve sonunda gidebileceğimizi öğrendik. Gerekli evrakları tamamladıktan sonra yola çıktık. Kırcaali’den Halkova’ya geldiğimizde bir arkadaşımız ile görüşmemizde Kapı Kule sınır kapısının çok yoğun olduğunu Almanyadan gelen gurbetçilerimizin büyük kuyruklar oluşturduğunu söyledi. Bizlerde bunun üzerine Yunanistan’a girerek oradan Pazartekke sınırın kapısından geçelim dedik ve yola çıktık. Yunan sınırına girişinde sağ tarafta arabayı durdurduk ve başladık beklemeye. Hemen karşıda iki Yunan memuru duruyor ve bize el kol işareti ile gelin diyorlar, bizde indik gittik yanlarına kadar pasaportlara baktı ve verdi pasaportları. Yani adamlar o kadar üşengeçler ki, yolun diğer tarafına bile geçemiyorlar ve AB’den yardım istiyorlar biz batıyoruz diyorlar. Bunları gördüğümüzde Yunanistan’ın çökme noktasına gelmesinin boşa olmadığını düşündük. Devamı 5’te
Geçen haftanın sonunda BSP Başkanı Sergey Stanişev, Temmuz ayının sonunda yapılacak olağandışı kongrede partinin yeni başkan seçeceğini duyurdu. Geçen ayın sonunda ise Stanişev, kendi partisi için bile sürpriz bir şekilde Avrupa Parlamentosu üyesi olmak için Halk Meclisi milletvekilliğinden istifa etti. Liderin bu tavrı gerçekten sürpriz oldu, çünkü AP seçimlerinden önce Stanişev, BSP’nin aday listesinin başında yer almakla güttüğü tek hedefin partinin şanslarını artırmak olduğunu iddia ediyordu ve seçim sonuçlarının netleşmesinin hemen ardından Bulgaristan’da yapılacak yeterince işin olduğunu belirterek adaylığını çekmişti. Dolayısıyla hafta sonu BSP partisinde yeni başkanın seçileceği haberi de sürpriz oldu. Kısa sürede üst üste yaşanan bunca sürpriz karışıklık yaratarak birçok soru işareti getiriyor.