YUNANİsTAN'IN BATI TRAKYA pOLİTİKASI: Batı
Trakya Türklerinin Sorunlan * * * THI~ WESTERN THRi\CE POLICY OF C;REECE: Problems of The Weste17l Thra(e Ttlrks
Salim GÖKÇEN"
"ÇiJzjimsii;Jiik öliimdiir. .. Klasik Yunan tragec!Jasında oyun ilerledikçe ifler "arap .raç/'na diiner, kimin eli kimin cebinde, kimin kansı kimin dadısı belirsi;Jefir,' hryanet, cinayet derkm ifler IYice kanflr ııe çiizjimsii;Jiik mertebesine ula;ılır... İfte o esnada sahne gögiinden zembil içinde tanrı iner... Bu çÖ'zjim tannsıtlır, adı da "dms ex machina"." Anlamı: Zellibii içindeki "tanrı oyuncu". O zamanların makinası, çıkrtğa benzer bir düzenekle indirilıp kaldmıdığı içı'n "makinadan tann" demıjler... İfte bu mekanik tanrı iner ve o tragedJıqyı çÖ'ziimlendirir, imanların kavram yok.runlttğu irinde çÖ'zemedikleri çıkmai.!arı sona erdirir. .. "i GİRİŞ
.Ö. 2000-1200'lCrde bölgeye gelerek yerleşen "TIVlK" kabilelerinden adını alan Trakya Bölgesi; Karadeniz, Marmara Denizi ve Balkan-Rodap Dağlan arasında bulunmaktadır. Doğu Trakya, bugünkü Türkiye'nin Avrupa kıtasındaki bölümünü teşkil ederken, Batı Trakya; 1913'te kurulan "Batı Tm/qa Hükümet-i Müstakilesi" sınırlan temel alındığında, bir kısmı Yunanistan, diğer bir kısmı da Bulgaristan sınırlan içinde kalan bölümü oluşturmaktadır. Günümüz Batı Trakya'sının sınırlan; Doğudan Meriç Nehri ile Türkiye'den ayrılmakta, Batıdan Mesta-Karasu Nehri ile Makedonya'dan ayrılmakta, Kuzey'den Rodop Dağlan ile Bulgaristan'dan aynımakta, Güney'den de Adalar Denizi ile çevrili bulunmaktadır. 1923 Lozan Anlaşması ile sınırları çizilen Barı Trakya, bugün tamamen Yunanistan'ın idaresinde bulunmaktadır2 .
M
İdari açıdan Gümülcine, İskeçe ve Dedeağaç olmak üzere üçe ayrılmış olan Ban Trakya" dar bir şerit halinde uzanan ve 8.578 km 2lik bir yüzölçüme sahiptir. Bölgenin
Atatürk Üniversitc~i, Atatürk İlkeleri ve İnkılfıp Tarihi En~titüsü Araştırma (;örevlisi. Ahmt:t Turhan Altıner, 'Tes/w F.IJI/JtlS/IIS", Hürriyet, (6 Haziran 1999). Geniş bilgi için bkz. Hikmet Öksüz, Lozan'da Batı Trakya Sorunu, Lü. Atatürk İlkeleri ve İnkılar Tarihi Enstitüsü, (Yayınlanınaıiliş Yüksek Lisans Tezi), İsr.1992 . .ı Alcxis f-Icraclide~, Yunanistan ve "Doğudan Gelen Tehlike" Türkiye, (çcv.Ht:rkü\ Mila~), iletişiın, i~r.2U02. dOO.
SATjM CÖKÇEN Bulgarisran sınırına paralel uzanan dağlık kesiminde, "Yasak Bi.jlge" bulunmakra ve burada yaşayan 40 bin civarındaki Türk'ün dış dünya ile çok az bir bağlanrısı bulunmaktadır4 • Batı Trakya'da Türk varlığının ortaya çıkışı, bölgeye gelen Kuman, Peçenek ve Uz Türkleri ile 8. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Anadolu'dan gelen Oğuz Türkleri ise 13. yüzyıldan itibaren bölgeye yerleşmeye başlamış ve kısa sürede çoğunluğu ele geçirmiştirs .
Bölgede süren Türk yönetim ve hakimiyeti, 1. Balkan Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin mağlııp olması ilc sona erdi. Osmanlı Devleti, 29 Eylül 1913'te imzaladığı isranbul Andaşması ile Batı Trakya'yı Bulgarisran'a bıraku. ı. Dünya Savaşı'nın ardından Batı Trakya, Fransa ve Yunanistan tarafından işgal edildi. Bulgaristan ve Müttefikkr arasında 27 Kasım 1919'da imzalanan Ncuilly Antlaşması, biilge yönetiminin Müttefiklere geçmesini sağlamıştırô . Bu süreçte bölgede, bir "Miittejik/emraJl Batı Trak)'rJ Türk Ht/kümeti" kurulmuş ve halkın iki dereceli bir referandum ile bölgenin gelece~ti hakkında fikir beyanı alınmışLJr. Bu referandumda halkın seçtiği 8 temsilci (Türkler 5; Yunan, Bulgar ve Yahudiler 1'er), Batı Trakya'nın Fransız mandası altında bir otol1omi veya Yunanistan ilc birleşmesini oylamıştır. Ne yazık ki, [emsilci çoğunluğunu elinde [Lıtan Türklerin vereceği karatın belirleyici olmasına rağmen referandumdan 4'ü Türkler tarafından verilen 5 oyla Yunanistan'la birleşme kararı çıkmıştır (14 Mayıs 1919)7. Böylece Yunan işgali, 22 Mayıs 1920'Je mmamlanmıştır. Bu dumm, Mütrefıkler ve Yunanistan arasında 10 Ağustos 192ü'de imzalanan Sevr Anlaşması ile (Y Llnan Sevri) resmileşmiştir. Lozan görüşmeleri esnasında Türk Jelegasyonunun, Barı Trakya halkının kendi geleceğini belirleme talebi, daha ünce yapılan referanclum gerekçe gösterilerek kabul edilmemiştir. Bölgenin Yunanistan'a bağlanması, muhalif olmasına rağmen başta İngiltere olmak üzere büyük Avrupa dcvletlerinin baskısıy1a Türkiye'ye de kabul ettirilmiştirs .
YUNANİSTAN'IN BATI TRAKYA'YA YÖNELİK poLtTİKALARI
Lozan
Anlaşması'nın
vatandaşlara tanınan
haklar
ilgili hükümleri 9 ile Batı Trakya Türk azınlıç,>1, diğer özel azınlık haklarına da sahiptirlerlO. Bu çerçevedc
yanında
Batı Trakya Azınlığı İnsan Hakları ve Belgeler, l3an Trakyalılar Demt'ği, Ank.1987, ~.6. Bugün bu "} ·t/.wk IJif!;;c" uygulama~ı, Mcrhum Dr. Sadık Abmer'in yoğun çabaları nerice~iııde bldırıJmı~ durumdadır.
T~ık Sadık Ahmet,"Hi,. iliJ'tllI HtJkkl1 /),.01111: Ht/II T,.(}~y,,", Yeni Türkiye, (Türk Dünyası Özel Il, S:l O, Ank.1997, :;.1793. 6 lIa~kırı Oran, "/3t1/7 7i~l~y(}'daki Mii.r/iil1/tI" Türk /J.r!/lk~t", Türk-Yunan Uyuşmazlığı, Metis Yay. ist.1990, s.150. Nevrekoplu Celal Bey'in Hatırları, Arma Yay. ht.2000, s.203-268. 7 I-':cmal Şevket 13anl.ıey, Batı Trakya Türk Devleti (1919-1920), Boğaziçi Yay. İst. (farih)),
,
Sayı~ı),
~.1II7-117.
8 Abdurrahim Dcd<" Balkanlar'da Türk İstiklal Hareketleri, Türk Dünya~l Yay. i ~r.l97R, ~.SOSl. Batı Trakya Azınlığı İnsan Hakları ve Belgeler, ~.1()5-1Ü7. 9 Scha L. Meral', Lozan Barış Konferansı / Tutanaklar - Belgeler, SBF Y:ıy. Ank.1973, Taklın:T1, c.Jl, s.11-14. ıo Yuııani~tan'ırı Ban Trakya Türk a%uılığına i1i~kin ulu~lararası yükümlülükleri şunlardan oluşmakradır: 19·13 Atina Anrla~ma:;ı, 1920 Sevr Anrla~ına~ı (Yunan Sevri), 1923 1..o:.:a1] Anla~ması, Din ve İmırıca Dayalı AYll1m ve Hoşgörü:;ü7.1üğün Bütün Biçimlcrinin Ortadan Kaldınlmasına ilişkin Birleşmi~ l\Iilkrler l\cyannamesi, BM ırk ayrımının tüm şekiııerinin ortadan kaldırılması hnkkındaki uluslararası :;()zleşınc, A(;11( Helsinki Nihai Belgesi, ACIK (1980) Madrid İzlcmc Toplantısı Kapal1l~ Belgesi, M;IK (198<») Viy"na İLlerne Toplantısı Kapanı~ Belgesi, ACIK (Kopenhag, I <)90) T3c~cri BOjTtır Kon fcrarı~ı
YUN t\ NtSTJ\N'IN Bt\ TT TRt\KY i\ PC )LİTtKc\SI maHuflannı
karşılamak suretiyle her türlü dinı ve sosyal hayır kurumları ile egırım ve
öğretim kurumları
açma, i~letme, denedeme ve bu kummlarda kendi anadiııerini de serbestçe kullanma hakkı ellerindedir. Yunanistan da, bu anlaşma hükümlerini azınlık anayasası olarak tanımayı ve bu hükümlere aykın hiçbir kanun, uy.srulama ve resmi muamele yapmayacağını kabul ve taahhüt etmiştir. Ancak Yunanistan'ın ırkçı ve şoven tutumu, Lozan Anlaşması hükümlerinin uY1:,rulanmasını mümkün kılmamış ve hatta Han Trakya'daki Türk varlığını yok etmek ve izlerini silmek için her türlü planı uygulamaya koymuştur, Bu sistematik çabalarla da, 1920'li yıllarda Bau Trakya nüfusunun 0;(,85 gibi çoğı.ınluğunu teşkil eden Türkler, t,>Ünümü:r.de %30'lara düşmüştürll. Batı Trakya Türklüğü, Yunanistan'ın baskılanna maruz kalırken, İstanbul'daki RumIar, Türkiye şartlarında müreffeh bir kesimi meydana getirmektedirler. nu Runılar, azınlık haklan yanında, Türk vatandaşlığı haklarından da faydalanmaktadırlar. Loı:an'da verdiği söze sadık kalan Türkiye, bunlara hiçbir baskı uygulamamaktadtr. Bau Trakya'daki Türklere bir un değirmeni dahi açma izni verilmezken, Türkiye Odalar Birliği'nin İthalatçı İhracatçı kataloglarına bakıldığında, çok sayıda İ stanbul1u Rum vatandaşımızın büyük fabrikalar ve büyük işyerlerine sahip oldukları görülebilir. Rumların İstanbul'da altı lisesine karşılık, Batı Trakya'da iki Türk lisesi vardır. Türkiye'de her türlü kredi imkanlarından faydalanan RumJara, toprak satmaları, ehliyet alınamaları, Türkiye'de serbestçe gezmemeleri, bina yapmamaları, dinlcıini değiştirmeleri vs. için hiç kimse baskı yapmamaktadırll,
Yunanİstan'daki ayrımcı uygulamalar u dolayısıyla Türk roplumundan devlet memuru alınmamaktadır. Vilayette, postanede, belediyede, ulaştırma sektöründe, bölgesel asayiş idaresinde, mahkeme ve hastanede memur olarak çalışan hiçbir Türk bulunmamakta hana Türklere orman korucusu olarak dahi görev veıilmemekredir1 -l.
Şu anda Hatı Trakya'da 1.5 milyon Müslüman Türk'ün olması gerekirken baskılar, geiçler, wlüm ve işkenceler yoluyla icra edilen asımilasyon ilc bölgede sadece 150 - 200 bin civarında Türk yaşamak[adırls
Bdgesi vc AGIK (21 Kasım 19'J(J) Yeni i\vrupa İçin Paris Şarrı. Geni~ bilgi için Iıkz. Tayyar Arı, "E.~e SM/IIJlııe 'l'iirk-Yııl/(//1 İ/i,rkikd', A.Ü. SBF Dergisi, c.SO, (Ocak-Haziran 1995), No:1-2, s.S3. LI Ahmcr,"Bir İI/s(//ı l-I"k/tl/1 DrtwJI: Btlll Trakya", s,1796. 12 Süleyman Kocaba~, Tarihte ve Günümüzde Türk-Yunan Mücadelesi, İst.1<J8S, s.244-245. l1 Yuııanisr:ın'ın Hau Trakya'ya yönelik politikalarını eleştiren kuruluşların c.!eğerlendirmeleri için bkz. Human Rights Watch (January 1999) (http:/ hvww.geocities.com/CapitoIHill/ Senatc/2697/ tbhrhrw.hrml). European Co urt of Human Rights Case of Ahmet Sadık v. Greece (15 November 1996) (htrp:/ /www.gwciıics.com/Capiwlf-lill/Senarc/ 2697 /tbhrEUI IR1.hrml), U.S. Department of State Grecce Country Report on Human Rights Practices for 1997 Released by the Bureau of Democracy, Human Rights, and Labor (30 January 1998) (http://www.geocirics.coın/Capiroll-Iill/ Senate/2697/tbhrUSOnPT1.hrml). Amnesıy International - Greece (Report 1998) (hnp:/ /www. amnesry,org/ailiiJ/ilireport/ar9H/eur25.htm). International Helsinki Federation for Human RightsGreece (Annual Report 1997) (hrrp:/ /www.ihf-hr.org/ar97gre.htm). International Helsinki Federation for Human Rights-Greece (Annual Report 1998) (http://www.ihf-hr.org/reports /ar9Rhr'Jilgre.hını). International Helsinki Federation for Human Rights-The Turkish Minoriıy (hrrp: / /www.gcocitics.coın/Cal)irolHill/Senate/2697/tlıhrlHF3.html). 14 Ahmer,"!.lir il/s,,1/ f Irık/ill'! J)rt/IIJI: /3,,11 Tmk)'tI", s,1796. 15 Mustafa Özfarura, "'t-m/atliJ!t)1/ Ba!ı 'fi(}kya'dtl Lilzal/'ı f Fi,e StJ)ilJltlk!adıl''', Türlciye, (5 Kasım 2000); Şükrü Sina CiLird, Tarihsel Boyut İçinde Türk-Yunan İlişkileri (1821-1993), Ümit Yay. Ank.1993, s.84. .
SALİ M GÖKÇEN
Yunan İstihbarat Örgütü (ElP), bölgedcki Türklerin nüfus gücünü zayıflatmak için Rusya'dan getirdiği sözde Pontuslu ve dünyanın dört bir yanından Yunanistan'a sığınan göçmcnlcri Batı Trakya'ya taşıyıp Türklerin çevresine yerleştirmiştir. ElP'in bu bölgede yaşayan Türkkre yönelik bölücülük hareketleri dc dikkat çckecek kadar artmıştır. Bu böıücü.lük harekctlerinin malzcmesi, Türkiye ve Atatürk düşmanlığı yaratmak ve Türkleri birbirlerine düşman etmektir l6 . Bu arada Yunanistan, Avrupa ya da ABD'de bir Trakyalılar Kurultayı düzenleme Böylece Batı Trakya konusu uluslararası platforma taşınarak Türkiye aleyhine malzeme olarak kullanılacakur. Yunan propagandası, Batı Trakya konusunu uluslararası alanda "Türkiye'nin Balı Tra~ya'da gözü var" şeklinde duyurmaktadır '7 . hazlrltğı yapmaktadır.
Yunanistan'ın Batı Trakya politikasını yansıtan Ekim 2üüO'de İskeçe'dc yapılan "5. TrakyaUar lVtm//qyl"ndan alınan aşağıdaki notlar Yunanistan'ın Bau Trakya üzerindeki emellerini çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır'B: ~ İskeçe Başpiskoposu Pandeleimon konuşmasında, bölgedeki Hristiyan nüfusun artması gerektiğini
vc bu amaçla kilise tarafından çok çocuklu Hristiyan ailelere para vc bölgenin Yunanlılığından şüphe edilmcsine tahammül
yardımında bulunulduğunu edilemeyeceğini söylemiştir.
~ Yunanistan Başpiskoposu Hristodulos konuşmasında "Bu bölgede bir nüfiJs sorunu Ilar. KomfııkmmıZfn (Iurk/er) aksine dolurganlik dt/fük seviyede. A.lnca eski J01!Yetler Bir/iğ/nden getirikn Pontus/ıı/ardan 100 bin kifinin burqya yerkf/iri/me/eri projesi ııardı. Ancak bafanlı olamadı. Bıı bölgede ifSiZ/ik, karqyo/u bağkmlısı o/maması ııc insanlardaki giiııensizlik d'!]gusu bölgenin önemli problem/eridir" demektedir. ~ Doğu
Makedonya Trakya Bakanı Yorgos Pashalidis de konuşmasında, "AB Trakya/da harcanmak üzere son 5.ltl içinde 1,5 trilYon Drahmi'yarc/ım geldiğini, Rı'sya'dangelen 25 bin Portus/u sayesinde artlığını" söylemiştir.
ka]ııak/anndanBalı bö{~e miftlSllI1ll11
~ Yunanistan Trakya Derneklcri Başkanı Paraskevopulos ise konuşmasında; Türkiye'ye saldırarak Türkiye'nin Trakya'yı sınırlanna katmak istediğini, Trakya'daki Müslümanlann eğitiminin Yunanca olması gerektiğini, Türkçe'nin eğitimde yer almasının tehlikeler yarattığını ve 6 Nisan tarihinin "Trarya Yunanlihrının Soykmm Günü" olarak kabul edilmesini istemiştir.
TÜRK KİMLİGİNİİNKAR ETME Yunanistan'ın uygulamaya çalışuğı asimilasyon politikalarının en belirgin olanı Türk kimliJ:,rinin Yunanistan'da inkar edilmesidir. Yunanistan, ana dili Türkçe olan bu insanlann etnik kökenini reddetmektc ve sadecc Müslüman azınlık olarak tanımlayarak topluınu bölmeye çalışmaktadır. Yunanisran'ın hedeflerinden biri de Batı Trakya Türklerinin Türkiye ile olan tarihi ve kültürel bağlannı koparmak ve kendi içinde eritmektir l9 •
16
17 LA ı9
INAF Haber Ajansı, (11 Aralık 2000). INAF Haber Ajansı, (11 Aralık 2000). INAF Haber Ajansı, (11 Aralık 20(0). Ahmet,"Bir il/Jaıı Haktan Dramı: Hatt Trakya", 5.1794.
YUNANİSTAN'IN BATI TRAKYA pOLİTİKASI
Bu uygulamanın sonucu olarak 1928 yılında kurulan Gümülcine Türk Gençler Birliği ve daha sonraki yıllarda kurulan Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği ve İskeçe
Türk Birliği gibi sosyal ve kültürel kurumJar hükümet tarafından kapatılmı~"(), gerekçe olarak da "Yımanistan'da Türk hulunmadığı ve do!a.ylSl ile bt! kt!rult!flann tabdalarında yer alan "Türk" kefimesinin bult!namayacağı" gösterilmiştir. Bu derneklerin özellikle isimlerinde yer alan "Türk" ibaresinden dolayı kapatılması tarihinde ilk kez "Türklük Mitingi"nin düzenlenmesine neden olmuştur (29 Ocak 1988)"1.
azınlık
Daha önceki yıllarda Yunanistan resmi evraklarında 'Türk" ve "Türkçe" ibareleri halde 1980'li yılların başından itibaren Yunanistan'ın bu uygulamaya açık olarak başlamasının sebebi Türk toplumunu asimile etmektir. kullanıldığı
Batı Trakya'da halen 15 Türkçe süreli yayın ve 5 Türkçe radyo kanalı bulunmaktadır. Türk yayıncılam karşı baskı, sindirme gibi uygulamalara başvurulmamakla birlikte, hükümetin basın ve yayın organlarına sağladığı imkanlar (basın kartları, dağıtan konusunda yardımlar) hususunda ayınmcı davranılmaktadıL Öte yandan, İskeçe ve Gömülcine'de halen elektrik şebekesi olmayan ve dolayısıyla televizyon yayınlarım izleyemeyen 8 azınlık köyünün bulunması, aym şekilde bazı köylerin hala telefondan mahrum olması, AB üyesi Yunanistan'ın, soydaşların bilgi edinebilme özgürlüğüne gereken saygıyı göstermediğinin en belirgin örneğidir"".
Bu arada, Batı Trakya'da Türk azınlığa karşı hasmane tutumu ile tanınan Gümülcine Metropoliti Damaskinos, Türklere baskı yapmak için geçmişte Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'ndan büyük paralar aldığını itiraf euniştir. Damaskinos, Elefteratipia Gazetesi'nin Pazar eki Epsilon'da ycr alan açıklamasında, Batı Trakya'da kendi deyimiyle "TürkiYe'nin besleme/erine" karşı faaliyetlerde kullanılmak üzere Dışişleri Bakanlığı'ndan daha önce aldığı paraların son zamanlarda kesilmesinden yakınınıştır. Kendisine verilen paraları ne şekilde kullandığım açıklamaktan kaçınan Damaskinos, özellikle Andreas Papandreu iktidarı sırasında Yannis Kapsis'in ve daha sonra Siyasi Bahar Partisi Genel Başkanı Anronis Samaras'ın Dışişleri Bakanı olduğu dönemlcrde önemli miktarda para aldığını belirtmiştir"3.
TBMM Tutanak Dergisi, D:21, e.27, (tn Şubat 2000). Tilrk/ük Milil/g/ııiıı ikiııci 'yıldiilliitllil 0/011 29 Ocak 1989 /anN, Yııııaıı giZli /efki/a/km lar'{jiııdaıı hareke/c gcçiri/cıı çapuletl Yuııal/ faıı,,/ik/eıi 10rt!{ılıdcllı a'.{fııltk 10n'hiTlc "Yullall V"lıda/iZnti" oktrok J"eçtni{tir. Ç'apU/c1l PC )tma/ik YJlI/(Iıı/ılar /arajitldaıı gcrçek/c{/irilel/ taf/ı-sopolı sa/dınlarda 30 Tilrkytlralanntlf, 270 Dirk dükkaf!l I"hrip ve.yağtııa edi/miı/ir. (M.cihat Özöndcr-Halirn Çavuşoğlu, "Ba/kal/Ior pe Balı Tra/ga Türk/iiğil", Yeni Türkiye, 20 21
(rürk Dünyası Özel Sayısı), II, 5:16, Ank.1997, s.1803). 22 http://www.habervitrini.eom, (26 Kasım 2001). 23 Hürriyet, (17 Şubat 1998). Yunanistan Kilisesi, Batı Trakya'da Türk Azınlık ile YunanWar arasındaki demografık dcngenin bozulması nedeniyle nüfusu artırma kampanyası organize euniştir. Kilise Yühek Kurulu'nun 3. çocuk sahibi olacak çifdere ayda 40 bin Drahmi (50 Mi/yoTl 77.) yardım yapma brannın, ilk olarak Batı Trakya'da uygulanaeab'! belirtilmiştir. Ihşpiskopos Hristodulos, "Noc/ döııeıııiTlde bölgcde dol"ıı 10 {/lmk/"ıı 7'siniıı Müsliimal/ o/dıığu bilgisi ge/di. 811T111 dIlyduğlımda, Türk CIIRlhurba{kalıı T "IJ,ıl/ Oza/ııı söy/cmif /I/dıı!,ıı (EııdlfclmHııyifl, YIlI/aııis/aıı ile sava{1Jıc!yacağıt Bir kaç yıl içiııde Tra/e;ya bOfa/acak ve bize ycrlefmentiz irili 'ya/lJtJracaklar) {ck/il/deki sdzleri ha/ır/adıRl ve dehfctc kapı/dıRl" ifadesini kullanrruşrır. Yunanistan'ın en büyük sorununun azalan doğum oranı olduğunu belirten Başpiskopos Hristodulos, Yunan halkına çok çocuk yapmaları çağrıMnda bulunmuştur. (Hürriyet, (09 Mart 1999)).
SALİM GÖKÇEN
VAT ANDAŞLIKTAN
ÇıKARMA
Baskılara
dayanamayarak göç ttmeyen, asimilasyona elirtnerek kimliğini korumaya Trakya Türk Toplumuna karşı uygulanan bir diğer uygulama vatandaşlıkran çıkarmadıı'. Temel bir insanlık hakkı olarak kişi, isreği dışında vatandaşlıktan çıkarılamaz. Yunanistan Anayasası da bunu; "milliyet, trk, diL, din veya siyasal inaııl' farkına haktlmaks/~fI çalışan Batı
Y'lfflrmistrJII'da .ytlfayatl berkeJilı bo.yatı, nrJfl1f.ls'lf ve hiirriyeti tamamlyle bimqye altındadır. (madde 5, paragraf 2)" diyerek garanı:i altına almıştır. Varandaşlıktan çıkarmayı öng(ırcn 19. madde aynen şi)yledir: "YımCltl-Ortodoks Jqyımdan oltt/{ıyan bir Ytman vCltClndafl'yıırt dlflnda IJIIlunduğımdCl r/olltlıqeceği kanaati hastl olursa bu kifinin vatClnda!lığml ko.ybettiği ildn edilir. "24 Açıkça ırkçı önyargılara dayanan bu yasa maddesi, Türkleri vatandaşlıktan mahrum etmek için bir silah olarak kullanılmıştır. Yıllar içerisinde, binlerce Azınlık Mensubu, bu madde tahundaki dışlanmadan dolayı vatandaşlıklarınıyitirmişlerdir. Bugün söz konusu 19. madde Yunanistan Parlamentosunca kaldırılmış 25 (11 Haziran 1998) olmakla birlikte, [adiların geriye dönük işlemeyeceği kuralından hareketle, zarara uğrayan binlerce, devlersiz kalmış azınlık mensubunun durumunda herhangi bir değişiklik olmamıştır. Yunanisran'ın,
uygulamaya koyduktan 33 yıl sonra iptaline karar verdiği Vatandaşlık 19. maddesi, uygulanmasından bugüne kadar büyük bir bölümü Batı Trakya Türkleı; olmak üzere, 60 bin kişinin vatandaşlıktançıkartılmasına nedtn olmuştur2 C>.
Yasası'nın
MÜFTÜLER VE DİN ADAMLARı Yunanistan'da müfrülcrin azınlık içinde yapılacak bir seçimle işbaşına gelmesi, 1913 tarihli Atina Andaşması'nın 11. maddesi ile iingörülmüştür. Bu hüküm, 1920 yılında kabul edilen 3245 sayılı yasa ile Yunanistan iç hukukuna girıniştir. Aynca Lozan Anlaşması ile söz konusu haklar garanti altına alınmıştır. Yunanistan'da 1967 yılındaki asktı; darbeye kadar her iki yılda bir cemaat stçimleri yapılıyordu ancak bu tarihten itibaren Müslüman topluluğun seçimleı; yapılmamaktadır. 1967 yılında Yunan hükümetinin rayin ettiği müftüler halen iş başındaoır. Bu arada, Ahmet Damatoğlu isimli bir Çingene 1973 yılında Dimetoka'ya müftü, Müslüman olmayan bir k.işi de 1967 yılında İskeçe Dini İdaresi'nin Yilnctim Konseyi'nin başkanlı[,'1na tayin edilmiştir2 7 .
Ote yandan Yunanistan, 25 Aralık 1990'da çıkardığı bir kanun hükmünde kararname ilc, uluslararası anlaşmalardaki taahhütlerini unutarak s(ız konusu yasayı tamamen ilga ctmiş ve müftülerin Yunan makamlan tarafından atanması yoluna gitmiştir28 • Hatı Trakya Türk At:ınlığı tarafından 17 Ağustos 1990 tarihinde seçilmiş bulunan İskeçe Müfrüsü Mehmtt Emin Aga29, müftülük makamını b'aspettiği iddiasıyla 24 Ocak 1995
I-kraclidcs, Yunanistan ve "Doğudan Gelen Tehlike" Türkiye, s.302 http://193.140.41.94/-inaf/English/new51et/tnl020.htm. (20 Ocak 20(1). LG Zaman, (25 Ocak 1995). 27 Ömer Turan, "Balktlll Tiirklen"ııiıı Diııi Meseleleri", Yeni Türkiye, (Türk Dünyası Özel Sayısı), Tl, S:1C"Ank.1997,5.1755. 28 Özünder- çavuşoğlu, "Utllkaıılar ve Batı Trak.ya TiJl'kliiğii", s.1801. 29 !\tina'rıın, Rall Trakya Türk azınlığı tarafından seçilen müfcüleri tanunaması nedeniyle sık sık hakkında suç duyurusunda bulunulan NIüftü Aga, şimdiye kadar aleyhindç açılan davalardan yaklaşık <) yıl hapiş cezası almışrır. (NTV, (28 Nisan 2(02)). 24
2S
YUNANİSTAN'IN BATI TRAKYA pOLİTİKAsı
taıihinde Larissa İstinaf Mahkemesince 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Türklerin oyu ile seçilen bir diğer müfrü İbrahim Şerif ise Aralık 1994'te aynı suçtan 8 ay hapse mahkum edilmişrir30 . Avrupa insan Hakları Mahkemesi (AİHM)'nin müftükrin davalarıyla ilgili gerekçeli kararında ''Demokratik toplumlarda devletin, dini topluluklarm bir/efik biryiinetim altmda toplanmast tJqa böyle bir yönetime maruz bırakılmaları için önkm alma ihtiJacı olamaz" ifadderi kuııanılnuştır. AiHM, Yunanistan'ın 'Vini topluluklar arasındaki gerilimi o",ılemek için arqya <~irdil1/" şeklindeki savunmasına ise, "Dini topluluklar arasında gerilim ve bO!iinmiifliik'yafanabi/ir,
ancak bıı çoğulcult~~un vazgerilmez Jonuçlarındadır. Boyle bir dımımda dwletin giirelJi, çoğulculı{(ıı yok etmek deği~ değifik grııplamı birbirlerine hOfgodlyle bakacağı ortamı yaratmaktır" yanıtlılı vermiştir 31 . !\İHM ayrıca, Yunanistan'ın Strasbourg'a sunduğu savunmalarda, müftü seçimlerinin ''lvlüsliimanlrtr ile Hristlyanlar vrya Yt/!/amstaıı ıle Ttirk~ye mmllıM geri/iml1 ııer/eti olaca,ğııi(l dair hiçbir kalltt stıııamadığını"da belirtmiştir. Merke%dcn aranan müftüye karşı çıkan Mehmet Emin Aga'nın "haksız" yere yargılanıp mahkum edildiğine de kanaat getiren AİHM, bu mahkumiyetin ',nechll1i bir Jo!yal ihtiyaçtan kClynaklanmar/ığım" belirterek, Yunanistan'ın, vatandaşının din özgürlüğünü ihHil ettiği hükmünde bulunmuştur32 .
Yunanistan bu davada, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin din ve vicdan ilgili 9. maddesini ihhilden hüküm giymiştir. Atina'nın itirazına rağmen halk tarafından seçilen diğer müftü İbrahim ~erif de Strasbourg'a taşıdı[:,'1 davayı 1999 yılında kazanmış ve Atina, bu davada da vatandaşlarının din özgürlüğünü ihHiI etmekten mahkum olmuşrur33 . Bu durum, Yunanistan'ın Batı Trakya Türk Azınlığı'nın uluslararası anlaşmalar ile tanınmış statüsünü ihlal etmek yönünde sürdürdüğü uygulamaların bir yenisini tqlcil etmektedir. Bir din adamının görevini im ermesinden dolayı cezalandınlması, din ve inanç özgürlüğü ile hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır. Bu tutum, uluslararası anlaşmalarla teminat altına alınan çağdaş demokratik uygulamalar ve insan haklarına da aykındır. Ö%gürlüğüyle
EKONOMİK BASKlLAR VE GÖç
Yunanistan, Batı Trakya'nın nüfus yapısını değiştirmek uğrunda en etkili yöntem olarak ekonomik baskıyı kullanmaktadır. Hilhassa, Türklerin tapulu ropraklal1nın ellerinden çeşitli vesilderle alınması, Türklere karşı ekonomik mücadelenin temelini oluşturmaktadır. Bununla birlikte Yunanistan, Türklerin birbirletine toprak sarmasını engellemekte, çeşitli tapu ve kadastro oyunlarına başvurarak, kasıtlı istimHıklerle Türkleri topraksızlaştım1aya çalışmaktadır. Böylece tek geçim kaynağı tOprak olan Barı Trakya Türkleri, topraklarından mahrum edilerek geçinemez bir duruma düşürülüp, bölgeden göçe zorlanmaktauırlar'-1. Nitekim, bu yolla pek çok Türk, Barı Trakya'yı terk etmek zorunda kalmıştır. Lozan AnlaşmasınU1 imzajandığı tarihlerde Batı Trakya'da Türklerin toprak mülkiyet oranı %85 olarak tespit edilmişti. Bugün ise bu oran %30'lar seviyesindedir. Bu düşüşteki en büyük faktörlerden biri Yunanistan'ın diğer birçok bölgelerinden farklı olarak
"Htllkmı Dirklen'ııiıı J)illJ Meseleleri", ~. i 755. NTV, (17 Ekim 2(02) . .12 NTV, (17 Fkim 2(02). 33 NTV, (17 Ekim 2002). 34 Kocaba~, Türk-Yunan Mücadelesi, s.240; Heraclides, Yunanistan ve Tehlike" Türkiye, s.302 30
Turan,
3l
"Doğudan
Gelen
SALİM GÖKC;EN ta~ınmaz
mal edinmenin izne tabi olmasıdır. Bunun pratikteki uyi:,ıulaması ise ~u şekildedir: mal edinmek isteyen bir Türk, vilayetlerde bulunan komisyonlanı ba~vurmakr.adır. ilu başvuru hemen reddedilmez, fakat inceleme gerekçesi ile yıllarca sürüncemede bırakılır. l<lasik bir bürokrasi kuralı olan "Bugün git yarın gel!" ve "Evrakta fN eksik/er ı/ar/" muamelesi ile kişi malı almaktan vazgeçinceye kadar süre uzatılır. Diğer faktör de tapuların mülk sahiplerinin awna yenilenmemesidir. Bir çok araziler hala Osmanlı dilneminden kalma tapularla belirlenmektedir. Tabü ki, zamanla miras yolu ile bölünmeler dolayısı ilc dönümlerce arazi kaybolmaktaelır. Ayrıca tck yazılı senet olan bu tapular tarunmayarak Türk toprakları devlet mülkü sayılmaktadır. Türkler bürokrasinin bu uygulamaları neticcsinde mallarını Yunanlılara satmak zorunda bırakılmaktadır. Bunun yanında devlet bankaları tarafından verilen uzun vadeli, düşük faizli veya faizsiz kredilerle Yunanlıların, Türklerin mallarını satın alması teşvik edilmektedir.
Taşınmaz
Yunanistan Anayasası'nda "Mülkiyet hakkı devletin himqyesindedir. Hiç kimse bıı haktan edilemez" denilmesine rağmen Türklerin arazi kaybına neden olan bir diğer uygulama da istimlak etmedir. Türklere ait ekilebilir verimli araziler üniversite açmak, sanayi bölgesi kurmak veya askeri saha gerekçesi ile istirnli'ik edilmekte, istim!ak bcdeli olarak da ekilemez bölgedeki bir çorak arazi parçası verilmek istenmektedir}s. ıııahmm
Bu tür 1)
baskıcı Yunan politikalarının iki
Azınlığı
esas
amacı vardır:
asimile etmek;
2) Bunun mümkün olmaması halinde, Yunanistan'ın olarak görülen, azınlık mensuplarını yerlerinden sökmek. Bu doğrultuda, zorlanmak tadırlar36 .
azınlık mensupları
bütünlüğü
için tehdit
bölgeyi terk etmeye ve hatta ülkeden göç etmeye
Yunanistan Espiyonaj Seksiyonları çeşitli vesilelerle bölge halkına baskı kurmuş ve Türkleri yok etme yoluna gitmişlerdir. Etnik-i Asfalia (Yunan Milli Emniyeti), Kratiki İperesia Pliroforion (Merkezi Haberalma Teşkilatı), Politiko Grafio (Siyasi Şube), Tmima Aladapon (Yabancılar Şubesi), Stratiotıki İperesia rliroforion (Askeri İstihbarat) gibi resmi teşkilatlar sistemli bir şekilde çalışarak Türkleri göçe zorlamışlardır. Bu reşkilatlar, Batı Trakya Türklerine "Genocide Morta!' (Yok Ederek Tasfiye) planlarıru uygulamış ve 1923-1941
3650
1941-1944
3215
1944-1949
5504
tarihlerinde toplam 12.369 Türk'ü
öldürmüşlerdir}7.
Bu olaylar cJevam ederken 1923 ile 1939 yılları arasında Türkiye'ye iltica eden Türklerin sayısı 38.556'dır. Batı Trakya/dan 1939 ilc 1960 yılları arasında yalnız pasapartla Ahmet,"Bir İnsan Haklan DronJl: BaIT Trakya", 5.1796. politikalan sonucu, 750.000 civarındaki Tütk nüfusu, Tütkiye, Almanya, İngiltere ve Avustralya'ya göç eunek zorunda kalmışlardır. (TBMM Tutanak Dergisi, D:21, c.27, (03 Şubat 2000». 37 Nazif Baydar, "Balkardtlr'daıı Göç", Yeni Türkiye, (Türk Dünyası Özel Sayısı), II, S:16, Aok.1997, s.17W. 35
36
Yunanistan'ın baskıcı
YUNANİsTAN'IN BATI TRAKYA pOLİTİKASI
Türkiye'ye gelip daimi ikamet alanların kesin toplanu 23.873 kişidir. Yine 1939 ile 1960 arasında Türkiye'ye 25.360 Türk iltica etmek zorunda kalmıştır. Lozan ve 10 Haziran 1930 Ankara Anlaşmaları neticesinde 1923-1933 yılları arasında Yunanistan'dan gelen göçmenlerin sayısı 384.000'00. 1934-1960 yılları arasında ise 23.788 göçmen Türkiye'ye gelmiştir. 1960-1980 yılları arasında iltica veya vatandaşlıktan çıkanlmak suretiyle Türkiye'ye gelen Batı Trakya Türkünün 19.000 civarında olduf,'U tahmin edilmektedir·'1H.
SİYASAL YAŞAM Yunanistan'ın
politik
yaşama
1) Seçmenlerin iradesinin 2) Politik
müdahalesi iki
şekilde
sandığa yansımasını
unsurların kapsanunı
görülmektedir:
engellemek;
daraltmak.
Günümüze kadar seçmenlerin iradesinin sandığa yansımasını engellemek için, özetlenebilir: Seçimlerin birkaç gün öncesinde, sınırları kapamak suretiyle, yüksek öğrenim ve turizm amaçlarıyla Türkiye'de kalan, Türk kökenli Yunanistan vatandaşlarının oy kullanmasının engellemesi; Azınlık oylarını geriletmek için, bölge dışından Batı Trakya'ya askerler getirtilerek oy kullandınlması; Türklerin yoğun olarak toplandığı bölgeler başta olmak üzere, oy sandıklarını kısıtlayarak oy verme Yunanistan'ın yaptıkları şöyle
işleminin güçleştirilmesi39 .
Bununla birlikte, Azınlık mensuplarının doğum kayıt belgelerini doğum yerlerinden yere nakletme olanakları olma<lığtndan o azınlık mensubu oy kullanacaksa, eğer orada ikamet etmiyorsa, doğduğu yere seyahat etmek zorundadır. Etnik Yunanlılar için böyle bir zorunluluk yoktur4°.
yaşadıkları
Yunanistan, seçimlerde, Azınlık aleyhine çeşitli barajlar getirerek, Azınlığın iradesinin sandığa gerçek anlamda yansımasını da son derece zora sokmaktadır. 1989 seçimlerinde, Azınlıktan 'Türk" diye söz eden kampanya bildirileri dağıttıkları gerekçesiyle, Türk Azınlık liderleri merhum Dr. Sa<lık Ahmet ile İbrahim Şerif aleyhinde dava açllmışw41 .
EG1T1M Batı
Trakya Türk Toplumunun özellikle eğitim alanında karşı karşıya kaldığı baskı, yaşamlarını menfi yönde etkilemektedir. Azınlık mensupları, çocuklarını doğru-dürüst eğitme fırsatından yoksundurlar. Okul binalan kötü durumda olmasına karşın, yenilerinin yapılmasına izin verilmemektedir. Azınlık öğrencileri, yıpranmış ders kitaplarını ve bu kitaplarda 1951 müfredatına göre hazırlanmış konuları görmek zorundadırlar. Nitelikli öğretmen sayısı yok denecek kadar azdır. Azınlık öğrenci, final sınavlarını Yunanca almak zorundadır; yıl boyunca Türkçe olarak gördüğü derslerde dahi durwn bu şekildedir. Azınlık okullarına sadece kısıtlı sayıda öğrenci alınmaktadır. Bu Azınlık
.18
39 40 41
mensuplarının
Hayuar, "13alk{}/lkır'M" GbÇ", s.1769. http://193.140.41.94/ -inaf/English/newslet/tn1020.hrm. (20 Ocak 2001). http://193.140.41.94/-inaUEnglish/newslct/ınl020.hrm. (20 Ocak 2001). http://193.140.41.94/-inaf/English/ncwslcr/tnl020.hrm. (20 Ocak 2001).
SALiM GÖKÇEN nedenle:: A7.lnlık kalmak tadır42
öğrencilerinin
% 7ü'e yakını eğitim ıçın Türkiye'ye gelmek zorunda
Bölgede şu an 256 Türk ilkokulu vardır. Bunların 90'ı İskeçe'de, 136'5ı Glimülcine'de, 30'u Dedeağaç'tadır. Her yıl lOOO'in üzerinde mezun veren bu okullarda 371 öğretmen görev yapmaktadır. Mezun olan Türk öğrencilerden 200'ü Yunan okullarında, diğerleri ise Türkiye'de öğrenim görmektedirler4 3. Yunan makamları, eğitim sahasına ilk müdahalesini 1972 yılında gerçekleştirmiş ve 3065/1954 sayılı "A'(!nlık Okulkırı Eğitim Kanunu"nun bazı maddelerini değiştirmek suretiyle "TiJrk/Türkçe" ibarelerin yerine, Yunanca'da "a'(!nlık" ve "Müslüman" kelimelerinin kısaltılmışı olan, ancak tam olarak hangisini karşıladığı belli olmayan "M/ kon" ibaresinin kullanılmasına dair bir düzenleme yapmıştır. Yine, 695/1977 sayılı ''A'(!nlık Okulları ile SÖPA Öğretim ve Denetim Kadrosunun Somnkırınm Çiiifimiine Dair Kanun" çıkartılmak suretiyle, azınlık üzerinde bazı emeller istikametinde kurulmuş olan "Jelanik ÖZel Pedagoli Akademisi" mezunlarının azınlık okullarına öncelikli olarak atanmaları sağlanmışur. Bu çerçevede, zaten 1960'lı yıllardaki öğretmen kıyımına ek olarak, Türkiye'den görev yapmak üzere gelecek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı öğretmenlerin ve yine Türkiye'deki öğretmen okullarından mezun olan Yunan vatandaşı Türk öğretmenlerin azınlık okullarına girişleri kapatılmıştır. Bunun ardından 1991 yılında merhum Dr.Sadık Ahmet tarafından "Yunanlı, Tiirk'e Tiirkçe Öğretemez" sloganı ile bir boykot hareketi başlatılmıştır. Yunan tarihine, bayrağına sevgi aşılamaya ve Türk çocuklannda Yunan Milli Şuuru oluşturmaya yönelik muhtcvaya sahip YunanWarın Türkçe okuma kitaplarını boykot hareketine çok sayıda SÖP A mezunu da katılmıştıı.44. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın 2001 Yılı İnsan Hakları Raporu'nun Yunanistan ile ilgili bölümünde Yunan hükümetinin Batı Trakya Türklerine yönelik tutumu elcştirilmiştir. Raporda, Batı Trakya'da "hem İslami, hem de kıik" okullar bulunduğu, bu okullardaki eğitimin kalitesinin diğer Yunan okullarından düşük tutulduğu ve ''Atina'daki 20 bitl Miis/iiman'ın
Batı
ne cattlisi ne de dini görevlisi oldıtğu, buyüzden de cenazekr dahil her türlii dini iılettl için 'l"ak)la'ya gitmek zomnda kaldıkkın" belirtilmiştir4 5 . Batı
Trakya'da bütün bunlarla birlikte Türkçe kitapların muhteva ve sayı itibariyle azınlık okullarında duyulan başlıca eksikliklerden biridir. Mevcut iki ortaöğretim kUlumunda (İskeçe Karma Azınlık Lisesi ve Gümülcine Celal Bayar Lisesi) had safhaya ulaşan bu eksiklik, Türk öğrencilere Türkçe okudukları derslerde Yunan dilinde sınava girmeleri yönünde getirilen değişiklik ve öj:','ienci taleplerinin kura ve sınav ile karşılanması şeklindeki uygulama, söz konusu iki öğretim kurumunu zaman zaman kapanma noktasın getirmiştir. Her yıl Türkiye'de yapılmakta olan üniversite f,ıiriş yetersizliği,
42 Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı [arafından, azınlık öğrencileri için Yunanistan'a gönderilen Türkçe ders kitapları, Yunan depolarında çürürken, gümrüklerde bekletilirken, 19S0'li yıllardan kalma ve fotokopiyle çoğalulan, içerisinde "insanoğlu bir gün aya gidecektir" şeklinde ifadeler ya da kuruş hesabı aritmetik alışrırmaları bulunan kitaplar, azınlık okullarında okurulmaktadır. (TBMM Tutanak Dergisi, D.:21, C.27, (03 Şubat 2000)). 43 Abdullah Uluyurr, "Balkatllıır'da Türk ve Akraba TOPluluklamıda Eğiliili", Yeni Türkiye, (rürk Dünyası Özel Sayısı), lI, S:16, Ank.1997, s.1770-1771. 44 Özönder-Çavuşoğlu, "Bıılkıııı/ar ve Bııf1 Trılkya 'Tiirkliijt,i/', 5.1804; Heraclides, Yunanistan ve "Doğudan Gelen Tehlike" Türkiye, 5.302 45 Anadolu Ajansı, (04 Man 2002).
YUNANİSTAN'IN J)ATT TRAKYA pOLİTİKAST sınavlarına katılan 600-800 arasındaki Batı Trakyalı Türk öğrencilerin 40-50'si dl~ınJakiler Batt Trakya'daki değil, Türkiye'deki liselerden mezun olmu~lardır46.
Bütün bu imkansızlık ve zorlamalar karşısında 1971 yılı verilerine göre Batı Trakya Türk Toplumunun okuma-yazma oranı %40'tır. Bugün bu oran artsa da, bu genel çerçeveyi a~mamaktadır47.
SONUÇ ) _oıan Anla~ması'nın imzalanmasından bu yana Batı Trakya'daki insan haklan, ve kitlesel boyutlarda ihlal edilmektedir. Yunan makamlan yıllarca, gerek Lozan Anla~ması'na gerekse, Yunanistan'ın taraf olduğu ikili ya da çok taraflı diğer anlaşmalara uymamışlardır. Aynca Türk a7.ınlığa karşı Yunan makamlannın uyguladığı politikalar, Avıııpa Birliğini meydana getiren prensip ve değerlere, Helsinki Nihai Senedi'ne, Paris Şanı'na, AGIT belgeleri ile bildirilerine ve hatta Yunanistan Anayasası'na aykırıdır. Yunanistan, uluslararası sorumluluklan ve kendi anayasasına rağmen, hayatın her alanında, Türk azınlığa karşı ayınmcı politikalar yürütmektedir. ısrarla
Atina Üniversitesi tarafından düzenlenen "Türk-Yunan Münasebetleri" konulu toplantıda konuşan Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu: "Kı/ms'ın AB.Ye igelik ba,rvıımstltııın, adanın
son 26 yıllık geçıııipnde TiirkiJ1e'nilı Kıbm'ı 1974'te i.rtilOs! ve haletl adamn %3l'sini iıgal etmesine devam etmesine karp, mııhtemel bir siyasi an/ap1lalltli detaJıkmıım hai!r/anJtlasl irin bir anahtar olacağı konusunda !yimserii; AB liyeliğinin Kıbrıs Tiirklerinin ekonomik imkanlannltl artması ve insan haklanllin garantisi ıçın büyük bir lans olduğıina ;'1/mDıorum. Aynea Tiirkçe AB'nin resmi dilleri arasına girecektir. "48 açıklamasında bulunmu~tur. Papandreu, Kıbnslı Türklere AB garantisi alonda etnik varlığını sürdürme garantisi vaad ederken, Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen Lozan Anlaşması gereği, varlığı ve hakları garanti altına alınmış olan Batı Trakya Türk azınlığı, Türk ismini kullanamaz. Toprağını satar ama toprak alamaz. Camisini, evini, dükkanını tamir edemez. Ehliyet alamaz ve yüksek tahsil yapamaz. Tedavi, iş, ziyaret maksadıyla Türkiye'ye gidenin vatandaşlık hakkı elinden alınır bir durumdadır. Son olarak. Batı Trakya Türk Toplumunun sorunlanna §u §ekilde çözüm önerileri getirilebilir: Batı Trakya'da yaşayan Türklerin eğitimine önem veri.lmeli, Yüksek Lisans ve Doktora çalı~malan teşvik edilerek, Batı Trakya tarihi, coğrafyası vı~ kültürel hayatıyla ilgili akademik çalışmalar yapılmalıdır.
eğitim
Türkiye, Batı Trakyalı öğrencilerin eğitim burslarını ve kontenjanlannı artırarak ve kültür dÜ7.eylerinin gelişmesine katkıda bulunmalıdır. Bugün Batı Trakya'daki en büyük Türk işletmesi 15 işçının çalı~tığı bit mermer azınlığın ~irketleşmesi teşvik edilmeli, iş adamlarıınızın
fabrikasıdır. Batı Trakya'da
46 47
48
Özöndcr-C;avuşoğlu, "Balkaıılar ve Batı Trak.~a TürkIJJiii", $.1 R04. Uluyurt; "Balkanlar'da ·llirk ve Akraba Topiııluklarında Eğitim", $.1771. Mustafa Necati Özfamra, "Kıbrıs ııe Yııııanislaıı", Türkiye, (5 K..1sım 2000).
SALİM GÖKÇEN
Yunanistan ile yapacakları ithalat ve ihracat öncelikle bu şirketler böylece azınlığın ekonomik hayat standartları YÜkseltilmelidir.
vasıtasıyla yapılmalı
Bölgede bulunan Türkçe radyolara frekans tahsisi sayesinde a7.ınlığa bölge Türkçe yayın yapacak bir televi7.yona kavuşturulmalıdır.
ve
iletişim imkanı
sağlanmalı,
Avrupa Birliği'nden gelen yardımların ülke çapında dağıumındaki çifte standarda son verilmeli ve Batı Trakya'da eşit oranda dağıtılması sağlanmalıdır. Azınlık
içinde farklı görüşlerin bulunması zenginliktir. Ancak bu durum yol açmamalı, bunun Yunanistan'ın işine geleceği unutulmamalıdır. Bölge insanının Türkçe'yi ihmal etmeksizin mutlaka Yunanca'yı öğrenmesi sağlanmalıdır. sürtüşmelere
Batı
Trakya realitesini dünya gündemine taşıyabilmek için, bölge halkının ilgili uluslararası çapta baskı grubu oluşturacak, profesyonel, etlcin sivil toplum kuruluşları, NGO'lar (Non-Government Organisatian) oluşturulmalı, bunlar vasıtasıyla uluslararası kuruluşlar ile temasa geçilmeli ve geniş çaplı toplantılar düzenlenmelidir. sorunlarıyla
Türlciye, Batı Trakya'da mutlaka bir banka açmalıdır. Uzun vadeli, düşük faizli kredilerle Türk çiftçisi kalkındınlmalıdır. Batı Trakya'da üretilen tütün ve pamuğun alımı yapılmalı, seracılık teşvik edilmelidir. Türkiye'nin, Batı Trakya'dan gelenlere ikamet tezkeresi vermesi gerekmektedir. Tezkere verildiği takdirde, İstanbul'dan, Gümülcine'ye, İskeçe'ye ve diğer bölgelere göç başlayacaktır. Ratı Trakya Türkleri, kendi haklarının Türk-Yunan yakınlaşması sürecinin gölgesinde kaybolmasından endişe duymaktadır. Bu nedenle, Türk-Yunan dostluğunun tesisi, Ran Trakya'daki hak arama mücadelesini unutturmamalı ve asla yavaşlatmamalıdır. Türkiye, komşusu Yunanistan ile ilişkilerinde uygulayacağı geniş ufuklu, alternatilli dış politika stratejileriyle, Yunanistan'da yaşayan azınlığın kendi dini, kültürel, sosyal ve ticari hayatlarını huzurlu bir şekilde geçinnelerini sağlayabilir.
YUNANİSTAN'IN BATI TRAKYA pOLİTİKAsı
EKLER
Ek:1)
Batı
Trakya
SALİM GÖKÇEN
•
Ek:2) İskeçe Türk Gençlik Yurdu İlk İdare Heyeti (14 Nisan 1927)
Ek:3) Gümülcine Metropolidi Damaskinos'un Gümülcine Protesto Yürüyüşü
Başkonsolosluğu'na
YUNANİSTAN'IN BATI TRAKYA pOLİTİKASI
Ek:4) İskeçe 1933
Ek:5) İskeçe Türk Gençler Vurdu
SALİM GÖKÇEN
Ek:6) İskeçe Türk Birliği Kurucu ve Üyeleri
Ek:7) Üniversite Diplomalan TamıunayanBatı Trakyalı Gençlerin Protesto Yürüyüşü
YUNANİSTAN'IN BATI TRAKYA POLİTİKAsı
ABSTRACT Western Thrace was occupied and annexed first by Bulgana in 1913 and then by Greece in 1920. The Greek occupation of the region was offıcially accepted by Turkey with the Lassane Peace Agreement in 1923. Since 1923, Greece policies upon the Muslim Turks living in Western Thrace have bem consisted of two phases that are: the change of population balance between Turks and Greeks and the creatian of a minor Turkish community in the region. This policy was alınost succeeded in 1924. the ethnic cleaning of Turks from the region and destroying histonc perspectives and existence of Turks in the region. This second policy has been camed on since 1924 by the vanous ways such as keeping Turks under the press, occupying their farms, destroying their ethnic identity and human rights, etc. This paper reports the situation and general problems of the Muslim Turkish Minonty living in Western Thrace and Greece policies upon them since the Lossan Peace Agreement.
Keywords:
Western Thrace, Lassane Peace Agreement, Greece, Turkish Minority, Greek Oceupation.