AKP SANATÇILARA SALDIRMAYA DEVAM EDİYOR AKP'nin son dönemindeki saldırılarından nasibini alan sanatçılar da sürece çok yoğun bir katılım gösterdi. Fakat bu sanatçıların büyük çoğunluğunun alana silahlarıyla; örneğin çalgılaıyla ya da kostümleriyle çıkmadığına da tanık olduk. Bu da sanatçıların, sanatın nasıl özgürleşebileceği konusundaki bilinç eksikliğini gösteriyor bize. Yine de hatırı sayılır sayıda sanatçının ve grubun, sürece doğrudan ve hatta sokaktan destek verdiğini söyleyelim. AKP de bu sanatçı desteğini kırmak için Mehmet Ali Alabora üzerinden zayıf bir karşı saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırıların en geç seçimden sonra artarak devam edeceği açıkça görünüyor. SANATIN İKNA GÜCÜ Bir sanatçı için direnişten güzel bir malzeme zor bulunur. Çünkü sanatın en önemli dayanaklarından biri çelişkidir. Bu çelişki farklı yoğunluklarda zaten hayatın içinde var ama direniş bütün bu çelişkiyi görünür kıldı, sanat için bazı yeni yollar ve olanaklar ortaya çıkardı. Öte taraftan da sanatçının, kendisini ve sanatını özgürleştirebilmek için yine sanatı kullanması gerekliliğine yeniden ikna olduk. Çünkü sanatın, YENİ YOLLAR egemenler açısından en önemli işlevi 'ikna etmek'tir. Yılların klişesi "sanat çok güçlü bir Yani köleliği gönüllü hale getirmek. Elbette bu sömürü ve soygun düzenine karşı olanlar için de bu 'ikna silahtır"ın canlı-kanlılığına tanıklık ettik, sanat yeteneği' önemlidir ve kullanılmalıdır. için de "bu daha başlangıç" olabilir, hem en genel
anlamdaki sanatın hem de daha özelde direnişçi/muhalif sanatın, bu süreçle birlikte kendine yeni yollar ve olanaklar açması pek de zor değil.
Neticede sanat, daha uzun bir süre Gezi Parkı'nın peşini bırakmayacak gibi...