Hizmetix Ağustos 2018

GÜNDEM

MİLYONLARCA KİŞİYİ İLGİLENDİREN VERGİ YAPILANDIRMASINDA

SÜRE UZATILDI Milyonlarca borçluyu yakından ilgilendiren vergi yapılandırmasında süre uzatıldı. Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun’dan yararlanmak isteyen borçluların, 27 Ağustos 2018 Pazartesi gün bitimine kadar borçlu bulundukları idarelere (tahsil dairelerine) başvurmaları gerekiyor. Yapılandırılan borçların kredi

kartıyla peşin ya da taksitle ödenmesi de mümkün olacak.

Vergi borcunu yapılandırmak isteyen borçluların, 27 Ağustos tarihine kadar, Maliye Bakanlığı’na, il özel idarelerine, belediyelere, büyükşehir belediyelerine, YİKOB’lara, büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idarelerine bağlı tahsil dairelerine yazılı olarak başvuruda bulunmaları gerekiyor.

HANGİ BORÇLAR YAPILANDIRMA KAPSAMINDA? -31.03.2018 tarihi itibariyle gecikmiş vergi borçlarında Yurt İçi ÜFE oranında güncelleme -Motorlu Taşıtlar Vergisi’nde büyük oranda ödeme kolaylığı -Trafik Para Cezaları ve diğer idari para cezalarında önemli indirim -Peşin ödemelerde Yurt İçi ÜFE oranında hesapla-

6 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

nan tutardan ayrıca yüzde 90 indirim -Vergi aslına bağlı olmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının yüzde 50’sinin silinmesi -Vergi ihtilaflarının sulh yoluyla sonlandırılmasında yüzde 80’e varan indirim -İşletme kayıtlarının cezasız ve faizsiz olarak gerçek duruma uygun hale getirilmesi -Eczanelerde cezasız faizsiz stok düzeltme -Matrah ve vergi artırımında vergi incelemesinden muafiyet -İnceleme ve tarhiyat safhasındaki borçlar için yapılandırma -Beyan edilmemiş gelirler ve kazançlar için pişmanlıkla cezasız ve faizsiz beyan -Yurt içi ve yurt dışı bazı varlıkların milli ekonomiye kazandırılması -Borçları 18 taksitte 36 ay sürede ödeme -Yapılandırılan borçları anlaşmalı bankaların banka kartı ve kredi kartı ile ödeme -Vadesi 31.12.2013 tarihinden önce olan 100 TL ve altındaki borçların silinmesi.

Editör Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına İMTİYAZ SAHİBİ Metin Tahnal GENEL YAYIN YÖNETMENİ Turgut Tahnal YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Adem Ünce EDİTÖR Ece Kırdudu haber@hizmetix.com.tr

Turgut Tahnal Genel Yayın Yönetmeni

GÖRSEL YÖNETMEN Cihan Albay grafik@hizmetix.com.tr GRAFİK TASARIM Medine Tahnal REKLAM & PAZARLAMA Erdinç Sözbir Öznur Yılmaz Ebru Yıldız Tolga Müren ABONE SORUMLUSU Semiha Kale abone@demircanmedya.com.tr İNGİLTERE SORUMLUSU Suzan Doğan HOLLANDA SORUMLUSU Özge Özler Erdoğan ALMANYA SORUMLUSU Nihat Dörttepe KATKIDA BULUNAN Necati Kola BASKI Milsan Matbaacılık ve Gazetecilik AŞ YÖNETİM MERKEZİ Beşyol Mah. İnönü Cad. No:18 K:4/8 Sefaköy - Küçükçekmece / İST. T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 www.hizmetix.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü: Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47

8 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Yeni hükümet sistemi hayırlı olsun

T

ürkiye, 24 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir hükümet sistemine ve yeni bir ekonomi modeline geçti. Bu yeni sistemde bazı bakanlıklar birleştirildi.

Cumhurbaşkanına ve kabineye yardımcı olacak ofisler açıldı, kurullar kuruldu.

11 yıldır iş dünyası ile hizmet sektörünü buluşturan tek dergi olarak biz de Hizmetix’in kapağına bu konuyu taşıyalım istedik. Konuya gerek iş dünyasının saygın isimleri, gerek sivil toplum kuruluşları, gerek şirketler, gerekse belediyeler büyük ilgi gösterdi. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Ekonominin paydaşları, yeni sistem ve yeni ekonomi modelinden genel olarak ümitli. Artık daha hızlı karar alınacağını ve daha hızlı eyleme geçileceğini belirtiyorlar. Ve gerekli adımların bir an önce atılmasını istiyorlar.

Çünkü dövizdeki ani yükseliş, artan kredi faiz oranları ve enflasyondaki çift haneli rakamlar, iş dünyasını, hizmet sektörünü ve piyasaları ciddi şekilde olumsuz etkiliyor. Konuştuğumuz ve görüş aldığımız bütün isimler, ekonomide güven ortamının bir an evvel tesis edilmesini, üretim ekonomisine geçilmesini, kredi faizlerinin düşürülmesini, dövizdeki artışın durdurulmasını istiyorlar.

Bunlara ilave olarak TÜSİAD; insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğüne dikkat çekerek özellikle yabancı sermayeyi ülkemize çekmek için bunlara dikkat edilmesi gerektiğini ifade ediyor.

Evet, yeni bir sisteme geçtik. Şu sıralar cumhurbaşkanından kahvedeki işsize kadar herkesin birinci gündemi ekonomi. Ve herkes büyük bir beklenti içinde.

Yeni hükümet sisteminin hayırlı olmasını temenni ediyor, ekonomi yönetimine de kolaylıklar ve başarılar diliyorum.

İÇİNDEKİLER

20... MÜŞTERİ SADAKATİ ALARM VERİYOR 40... DİJİTAL DÖNÜŞÜM İLE RAKİPLERİN BİR ADIM ÖNÜNDESİNİZ

44 Evren Demirbaşoğlu: Digital Planet, şirketlerin dijitalleşme sürecini hızlandırıyor

96... PROJELERİNİZİ PLANLAMAK VE UYGULAMAK SANATIMIZDIR

72 Ruhsar Pekcan: İhracatımız ne kadar güçlü olursa ekonomimiz de o kadar güçlü olur

100... GÜL KOKULU HİZMETLERİN ŞEHRİ: ISPARTA 116... UNITED GROUP’UN ÖNCELİKLİ HEDEFİ ŞEHİR HASTANELERİ 62

90

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Projeler ekonomimizi ateşleyecek

124... EOS’UN HEDEFİ 2025’TE AVRUPA LİDERİ OLMAK

Emre Eldener: Lojistik ve gümrük süreçlerinin hızlandırılması şart

144... FORA, DÜNYANIN EN BÜYÜK ENTEGRE ZEYTİN İŞLEME TESİSİ 188... WISH MORE HOTEL, LÜKS VE KONFORU MODERN DOKUNUŞLARLA SUNUYOR 64 Berat Albayrak: Enflasyonla mücadele öncelikli hedefimiz olacak

208... GÜVENİ VE KALİTEYİ SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAK KÜLTÜR AİLESİNİN ORTAK HAYALİ

26... İSTANBUL YENİ HAVALİMANI’NIN TİCARİ ALANLARINA YOĞUN İLGİ

12 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

186 Timur Bayındır: Gelir artış hızı doluluk artışını geçti

187... CVK SAFIRA SPA& FITNESS YAZA ÖZEL AVANTAJLAR SUNUYOR

Makale

Deniz Gökçe

Türkiye’yi bırak, Euro Bölgesi’ne bak!

Temmuz ayının son gününde Euro Bölgesi’nin çeyreklik büyüme verileri ilan edildi. Çeyreklik büyümelerin son iki yılda iyice yavaşladığı ve 2018’in ikinci çeyreğinde ise büyümenin iyice küçüldüğü ortaya çıktı.

2018 yılında ilk çeyrekteki büyümeyle ikinci çeyrek büyümesi karşılaştırıldığında, sadece yüzde 0.3 büyüme farkı vardı. Bu, 2016’dan bu yana olandan daha yavaş bir büyümeydi.

2017’den bu yana para politikasını düzenleyenler, Merkez Bankası’nı kriz ortamında çözüm getirmesi için devreye sokmalıydılar. Son yılın ilk çeyreğinde büyüme zaten sadece yüzde 0.4 kadardı. Öte yandan Reuters bile büyümenin aslında yüzde 0.4’ten yüksek olacağı tahminini yapmıştı.

Eldeki büyüme verileri detaylı değil. Ama dünya çapında yavaşlama geldiğinden de şüphe ediliyor. 2017 sonunda büyüme çeyrekleri, yüzde 0.7 ve sonraki çeyrekte de yüzde 0.4 olmuştu.

Commerzbank ekonomisti Christoph Well, “Elimizdeki veriler nedeniyle son iki çeyrekte Euro Bölgesi’nin önemli büyüme kaybı yaşadığını biliyoruz.” diyordu.

2018’de bölgedeki yüksek petrol fiyatları, bu yıl şirketlere yük olmuştu. Ama esas endişeler, yani ABD ile dünyanın geri kalanları arasında ticaret fiyatı sorunları, şirketleri hırpalayacak ve yatırım ile ihracat azalacaktı.

ABD Başkanı Donald Trump’la, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean- Claude Juncker görüştükten sonra ise risklerin bir miktar azaldığı düşünülmekte. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario

18 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

Draghi ise ticaretin geçtiğimiz yılda, eskisi kadar ekonomik destek yaratmadığını vurguluyordu.

Büyüme ise spektaküler olmasa da gene de etkili olabilecekti.

Eurostat, ilan ettiği son rakamlarda, haziran ayında, işsizliğin Aralık 2008’den bu yana en düşük yüzde olan 8.3 düzeyinde olduğunu açıklıyordu. Ekonomistler ise işlerin çok kötü olmadığını ve Avrupa Merkez Bankası’nın yıl sonunda olabilecek 2.5 trilyon Euro likidite artırmasının gerekmediğini söylüyor. Yani Avrupa Merkez Bankası’nın normal yaklaşımını değiştirmesinin gerekmediğini vurguluyorlar. Bu durumda faiz hadlerinin Eylül 2019’a kadar artırılması pek gerekmiyor.

Sonuçta Avrupa Merkez Bankası, her ay aldığı bonoları 30 milyar Euro’dan 15 milyar Euro’ya indirmeyecek gibi.

EKONOMİ

İ R E T MÜŞ

Fikret Çetinkaya

SADAKA Tİ

ALARM

VERİY OR

KPMG VE TÜKETİCİ ÜRÜNLERİ FORUMU (CGF), KÜRESEL ÖLÇEKTE TÜKETİCİ ÜRÜNLERİ VE PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN DİNAMİKLERİNİ ARAŞTIRDI. TÜRKİYE’DEN DE KATILIM SAĞLANAN KÜRESEL TÜKETİCİ ÜRÜNLERİ VE PERAKENDE YÖNETİCİLERİ ARAŞTIRMASI 2018, MÜŞTERİ SADAKATİNDEKİ DEĞİŞİME DİKKAT ÇEKİYOR.

20 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

EKONOMİ

D

enetim, vergi ve danışmanlık hizmetleri sunan ve sektöründeki en büyük uluslararası şirketlerden biri olan KPMG ve Tüketici Ürünleri Forumu (CGF), küresel ölçekte tüketici ürünleri ve perakende sektörünün dinamiklerini araştırdı. Türkiye’den de katılım sağlanan Küresel Tüketici Ürünleri ve Perakende Yöneticileri Araştırması 2018, teknoloji ve yeni neslin aktif katılımıyla boyut değiştiren sektörün en temel unsuru olan müşteri sadakatindeki değişime dikkat çekiyor.

Tüketici ürünleri sektöründe satın alma gücünü ele geçiren Y ve Z kuşağı sayesinde bütün satış pratikleri değişiyor. Üye firmalar ağı sistemiyle 154 ülkede 200 bin çalışanıyla finansal hizmetler, tüketici ürünleri ve endüstriyel sektörlerden gıda, perakende, enerji, telekomünikasyon, kimya gibi pek çok sektöre danışmanlık hizmeti veren KPMG ve Tüketici Ürünleri Forumu’nun (CGF) yaptığı Küresel Tüketici Ürünleri ve Perakende Yöneticileri Araştırması, sektördeki dönüşümün kodlarını çıkardı.

Bu yıl altıncısı yapılan araştırmanın sonuçları, tüketici sektörünün radikal bir değişimin eşiğinde olduğunu ve CEO’ların rekabetçi kalabilmeleri için benzer ölçekte değişiklikler yapmaları gerektiğini ortaya koyuyor.

Araştırma sonuçlarını değerlendiren KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Fikret Çetinkaya, “Tüketici ürünleri ve perakende sektöründe yıkıcı değişimlerin yaşandığı, jeopolitik, demografik ve teknolojik gelişmelerle kuralların yeniden yazıldığı bir dönemden geçiyoruz. CEO’ların pazarı dinlemesi, dışa dönük bakması ve iş modellerini değiştirmeye odaklanması gerekiyor.” diyor.

MÜŞTERİ MERKEZLİLİK, REKABETÇİLİĞİ KORUYACAK EN ÖNEMLİ STRATEJİLERDEN BİRİ Araştırmada dikkat çeken bazı başlıklar şöyle: Son beş yılda, tüketici ürünleri ve perakende sektörünün pazar liderleri, yükselen startup’lar ve yerel oyuncular tarafından sürekli baskı altına alınmaya başladı. Artan baskıyla değişim hızına ayak uyduramadığı için küçülmek zorunda kalan şirketlerin yanında, bu koşullara rağmen hızla büyümeye devam edenler de var. Araştırmaya göre, hızlı büyüyen şirketlerin liderlerinin yüzde 68’i sektördeki yıkımın onlara rekabet avantajı sağladığını söylüyor. Araştırmaya katılan liderlerin yüzde 58’i ise mevcut iş modellerini yeniden gözden geçirdiğini belirtiyor.

CEO’ların yüzde 65’inden fazlası şirketlerinin inovasyon ve yıkım kültürünü teşvik ettiğini belirtiyor. Yüzde 40’ı ise şirketlerinin dönüşüme başarıyla uyum sağlayamadığını dile getiriyor.

Sektörün hızlı büyüyen şirketlerinin yüzde 77’si inovasyonu teşvik eden bir kültüre sahip. Diğer yandan, dijital dönüşümde geride kalan şirketlerin liderlerinin yüzde 60’ı, gecikme nedeninin yatırım getirisinin belirsizliği olduğunu söylüyor.

Hızlı büyüyen şirketlerin yüzde 87’si müşteri ile dağıtım kanallarını optimize ediyor.

Yüzde 84’ü iş süreçlerini talebe dayalı ve müşteri merkezli hale getirmek için yeniden tasarlıyor. Yüzde 70’i ise dijital dönüşümü hızlandırmış durumda.

Sektörün zorlukları bölgelere göre incelendiğinde; Kuzey Amerika’da yüzde 32’yle ‘sektörel yakınsamalar’ ile ‘hız ve verimlilik talebi’ öne çıkıyor. ‘Yıkıcı modellere sahip yeni rakipler’ yüzde 31’le üçüncü sırada yer alıyor. Avrupa’da ise ‘hız ve verimlilik talebi’ yüzde 32 ile ilk sırada. Bu zorluğu yüzde 30’la ‘hızla büyüyen yeni teknolojiler’ ve ‘yıkıcı modellere sahip yeni rakipler’ takip ediyor.

Türkiye’nin de içinde bulunduğu Ortadoğu ve Afrika bölgesi için yüzde 40 ile ‘yıkıcı modellere sahip yeni rakipler’ en önemli zorluğu oluşturuyor. Yüzde 33’le ‘politika ve regülasyonla ilgili değişiklik/baskılar’ ikinci sırada; yüzde 28’le ‘değişen ekonomik ve jeopolitik koşullar’ üçüncü sırada yer alıyor.

Araştırma bulgularına göre, müşteri merkezli yaklaşım, şirketlere hem daha fazla gelir hem de daha yüksek kârlılık sağlıyor. Bugün müşteri merkezlilik sayesinde başlangıç aşamasındaki şirketlerin gelirlerini yüzde 2,7; orta ölçekli işletmelerin yüzde 3,2 ve büyük işletmelerin yüzde 3,8 oranında artırdığı belirlendi. Bu rakamın 2020’ye kadar sırasıyla yüzde 5,5; 5,5 ve 5,9’a ulaşması bekleniyor. Kârlılık öngörülerinde ise küçük ölçekli işletmelerin kârlarını yüzde 2,7, orta ölçekli işletmelerin yüzde 3,7 ve büyük işletmelerin yüzde 5,3 artırdığı ortaya çıktı. Bu rakamların 2020 yılında sırasıyla yüzde 5,4; 5,7 ve 7,4 olması bekleniyor.

Müşteri merkezlilik hem bugün hem de gelecekte şirketlerin rekabetçiliğini korumasını sağlayacak en önemli stratejilerden biri. Şirketlerin müşteriler konusundaki hedeflerinde ilk sırayı yüzde 48’le müşteri ihtiyacını anlamak, ikinci sırayı yüzde 43’le ‘cüzdan payı’nı artırmak, üçüncü sırayı yüzde 41’le en büyük etki anında etkileşim yaratmak, dördüncü sırayı yüzde 35’le müşterilerin dikkatini çekmek ve beşinci sırayı yine yüzde 35’le müşteriyle 7/24 bağlantıda kalmak alıyor.

Araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 48’i müşteri ihtiyaçlarını anlamanın kendileri için en önemli unsur olduğunu belirtirken, müşteri merkezli liderlerin yüzde 46’sı için müşteri ile sürekli iletişim içinde olmak öncelikli durumda.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 21

EKONOMİ

BEYAZ YAKALILAR GÖÇÜYOR İstanbul, genç beyinleri göçe zorluyor. Geçen yıl 422 bin 559 kişi İstanbul’u terk etti. Buna karşılık 416 bin 587 kişinin geldiği İstanbul, ilk kez aldığı göçten fazla göç verdi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, Çanakkale Tekirdağ, Yalova, Sakarya, Kocaeli gibi İstanbul’a yakın şehirler düzenli olarak göç alıyor. Tekirdağ ve Yalova’da net göç hızı yüzde 20’nin üzerinde. Eskişehir, Muğla, Antalya gibi kentler de yeni bir hayat kurmak isteyenlerin tercih ettiği iller arasında ilk sıralara yerleşiyor.

İZMİR BEYAZ YAKALILAR İÇİN CAZİBE MERKEZİ Her dönem ilgi gören İzmir’e ise beyaz yakalı göçü var. İstatistikler, genç ve nitelikli nüfusun rotayı İzmir’e kırdığını gösteriyor.

Türkiye’deki birçok il gibi İzmir’in de yıllarca İstanbul’a beyin göçü verdiğini belirten İnci Holding İK Müdürü Serap Manisalı, özellikle son iki yıldır bu hareketin geriye döndüğünü söyledi. İzmir’in beyaz yaka çalışanlar için cazibe merkezi haline geldiğini vurgulayan Manisalı, şöyle konuştu: “Binlerce beyaz yakalının yeni bir hayat kurmak üzere İzmir’e geldiğini görüyoruz. Biz de bu artışı, şirketimize yapılan iş başvurularından dikkatle takip ediyoruz. TÜİK verilerine göre İzmir düzenli olarak her yıl Türkiye’nin her ilinden 120 bin civarında göç alıyor, 100 bin civarı da göç veriyor. İzmir’in net göç hızı yüzde 5.8’e ulaşmış. Bu gidenden çok gelen olduğunu gösteriyor. İşin bir de beyaz yakalı boyutu var. TÜİK verilerine göre 2017’de İzmir’e 30-55 yaş arası toplam 36 bin 749 kişi göç etti. İstanbul’dan

22 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Serap Manisalı YAKIN TARİHTE İLK KEZ GEÇEN YIL GÖÇ VEREN İSTANBUL’DAN KAÇIŞ VAR. TÜİK VERİLERİ; ÇANAKKALE, TEKİRDAĞ, SAKARYA, YALOVA GİBİ İSTANBUL’A YAKIN ŞEHİRLERİN İSE YÜKSEK ORANDA GÖÇ ALDIĞINI SÖYLÜYOR. SON YILLARIN GÖZDESİ İZMİR HER YIL ORTALAMA 120 BİN CİVARINDA YENİ YERLEŞİM ALIYOR.

göç edenlerin sayısı 16 binden fazla ve İzmir’de iş pozisyonu arayan 40 yaş üstü yöneticilerde artış gözlemleniyor. Sadece 2018’in ilk altı ayında İnci Holding olarak 46 binin üzerinde iş başvurusu aldık. Başvurular arasında sadece İstanbul’da ikamet edenlerin sayısı 9 bin, İzmir dışından

toplam başvuru sayısı ise 23 bin oldu.

Başvuranların 15 bini kadın ve 3 bini 40 yaş üzeri. Şirketimizin bu süreçte gördüğü yoğun ilgiden memnunuz. İzmir’in yeniden eğitimli ve nitelikli beyinleri çekmesini hem şirketimiz hem de tüm bölgemiz için büyük bir kazanım olarak görüyoruz.” dedi.

EKONOMİ

TAV’IN İLK YARI KÂRI 93 MİLYON EURO TAV HAVALİMANLARI, 2018’İN İLK YARISINDA NET KÂRINI YÜZDE 55 ARTIRARAK 93 MİLYON EURO’YA YÜKSELTTİ.

AYNI DÖNEMDE ŞİRKETİN KONSOLİDE CİROSU YÜZDE 8 ARTIŞLA 550 MİLYON EURO OLDU. TAV, YILSONU BEKLENTİLERİNİ DE YUKARI YÖNLÜ REVİZE ETTİ.

Türkiye’nin havalimanı işletmeciliğindeki küresel markası TAV Havalimanları’nın 2018’in ilk yarısında hizmet verdiği yolcu sayısı, önceki yıla göre yüzde 31 artarak 67 milyona ulaştı. Şirket aynı dönemde net kârını yüzde 55 artırarak 93 milyon avroya yükseltti. İlk 6 aydaki performansı değerlendiren TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, “Sektörünüzde lider olabilmeniz için, yatırımda, finansal kabiliyetlerinizde, havalimanı işletmesinde, mühendislikte, tasarımda da lider olmalısınız.

Duty-free, yiyecek-içecek, yer hizmetleri, teknoloji gibi havalimanı servis şirketlerinizde de lider olmalısınız. İstihdam yaratmada, yetenekli insanları kadronuzda tutmada da lider olmalısınız. Bizim bunu becerdiğimize inanıyorum.” dedi.

DIŞ HAT YOLCU SAYISINDA TARİHİ ZİRVELERE ULAŞTIK Şu anda 15 havalimanı yatırımını yaptıklarını ve işlettiklerini belirten Şener, ilk 6 aydaki rakamları şöyle yorumladı: “Servis şirketlerimizle de, bizim işletmediğimiz 63 hava-

24 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

limanında hizmet veriyoruz. Yani dünyada toplam 20 ülkede 78 havalimanında bulunan bir markayız.

Lider olduğumuz her konuda başarılı bir yıl geçiriyoruz. Gelirlerimizin yaklaşık yüzde 15’ini yurtdışındaki havalimanlarımızdan elde ediyoruz.

2018’in ilk yarısında çoğu havalimanımız hizmet verilen dış hat yolcu sayısında tarihi zirvelere ulaşarak rekorlar kırdı. Mayıs 2018’de Antalya Havalimanı’nın da portföyümüze eklenmesiyle hizmet verdiğimiz yolcu sayısı ilk 6 ayda yüzde 31 arttı. Antalya hariç organik yolcu büyümesi ise ilk 6 ayda yüzde 16 oldu. Tarihi zirvelerine ulaşan yolcu rakamlarımızı ilk 6 ay itibarıyla rekor finansal sonuçlara yansıtmayı başardık. Ciromuz yüzde 8 artarak 550 milyon Euro’ya; FAVÖK (Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kâr) yüzde 25 artarak 254 milyon Euro’ya ulaştı. Bu dönemde net kârımız yüzde 55 artarak 93 milyon Euro oldu.”

BEKLENTİLERİMİZİ YUKARI YÖNLÜ REVİZE ETTİK Sani Şener, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Antalya Havalimanı, dış hat yolcusu açısından Türkiye’nin en büyük ikinci havalimanı ve önemli bir büyüme potansiyeline sahip. An-

Sani Şener talya Havalimanı’nın portföyümüze eklenmesiyle 2018 yolcu beklentilerimizi yukarı yönlü revize ettik. Yılsonu itibariyle TAV Havalimanları toplam yolcu sayısında yüzde 30’un üstünde artış bekliyoruz. Atatürk Havalimanı dış hat yolcusu büyüme beklentimizi yüzde 8-10 seviyesine ve Atatürk Havalimanı şehir çıkışlı dış hat yolcu sayısında büyüme beklentimizi de yüzde 11-13 seviyesine çektik. Ciroda yüzde 4-6 arası, FAVÖK’te yüzde 14-16 arası ve net kârda önemli oranda çift haneli artış bekliyoruz. Yatırım harcaması beklentimizi ise tüm yıl için 120 milyon Euro olarak revize ettik. 2018 beklentilerimiz, kur ve yolcu varsayımlarımız dahilinde, Mayıs 2018’den itibaren Antalya Havalimanı’nı içerecek şekilde ve Atatürk Havalimanı’nı 2018 boyunca işleteceğimiz varsayımıyla hesaplandı.”

EKONOMİ

İSTANBUL YENİ HAVALİMANI, TÜRKİYE’NİN ÖNDE GELEN PERAKENDE ŞİRKETLERİNİN ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİNİ “İGA PERAKENDE GÜNÜ”NDE AĞIRLADI. 300 FARKLI DESTİNASYONA UÇUŞ İMKANIYLA KITALARI BİRLEŞTİRECEK İSTANBUL YENİ HAVALİMANI, MAĞAZACILIĞIN DA YENİ MERKEZİ OLACAK.

İSTANBUL YENİ HAVALİMANI’NIN TİCARİ ALANLARINA YOĞUN İLGİ İlk fazı tamamlandığında 90 milyon yolcuya hizmet verecek İstanbul Yeni Havalimanı, Türkiye’nin önde gelen perakende şirketlerinin üst düzey yöneticilerini “İGA Perakende Günü”nde ağırladı. Yüze yakın havayolu şirketinin yer alacağı, 300 farklı destinasyona uçuş imkanıyla kıtaları birleştirecek İstanbul Yeni Havalimanı, mağazacılığın da yeni merkezi olacak.

26 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Hizmete açıldığında Türkiye’nin dünyaya açılan vitrini olmaya hazırlanan İstanbul Yeni Havalimanı’nda ticari anlaşmalar devam ediyor.

Dünyanın tek çatı altında sıfırdan yapılan en büyük havalimanı olacak İstanbul Yeni Havalimanı, teknolojiden kozmetiğe, giyimden dekorasyona, lüks tüketimden yeme-içme alanlarına kadar geniş yelpazede hizmet veren Türkiye’nin

önde gelen yüze yakın perakende şirketini ve şirketlerin üst düzey yöneticilerini “İGA Perakende Günü”nde ağırladı.

7/24 SAAT KESİNTİSİZ VE KUSURSUZ YOLCU DENEYİMİ Bir alışveriş merkezinin sahip olduğu tüm perakende çeşitliliğini ve marka karmasını bünyesinde barındıracak İstanbul Yeni Havalimanı, pek çok alışveriş mekânı ve havalimanından farklı olarak yolculara 7 gün 24 saat kesintisiz ve kusursuz bir yolcu deneyimi yaşatacak. İstanbul Yeni Havalimanı, farklı alışveriş, yeme-içme opsiyonları ve etkinlik alanlarıyla yolcuların uçuştan en az 4 saat önce gelip aileleriyle iyi vakit geçirebilecekleri bir yaşam alanı olma niteliğine sahip olacak.

EKONOMİ

RAKAMLARLA İSTANBUL YENİ HAVALİMANI PERAKENDE ALANLARI Giden yolcu katında 39 bin 812 metrekare, gelen yolcu katında ise 13 bin 998 metrekare duty free mağaza alanı bulunmaktadır.

Premium ve ana akım olmak üzere iki parçalı moda ve aksesuar alanları olacak ve bu alanların her biri 3 bin metrekare büyüklüğünde ve 25’er satış mağazasını bünyesinde bulunduracaktır.

Mert Başar

Saat, mücevher ve bijuteri bölümünde toplamda 3 bin metrekarelik alanda 30 mağazalık kiralanabilir

İGA Havalimanı İşletmesi Ticari İşler Genel Müdür Yardımcısı Mert Başar, İGA Perakende Günü’ndeki konuşmasında, tüm dünyanın gıptayla takip ettiği İstanbul Yeni Havalimanı’nın açılmasına 100 günden daha kısa bir süre kaldığını belirterek şunları söyledi: “İnşaat sürecimiz süratle devam ederken İstanbul Yeni Havalimanı işletme dönemi çalışmalarımız da aynı hızda devam ediyor. Bugün Türkiye’nin en büyük perakende şirketlerinin buluşmasına ev sahipliği yaptık. İstanbul Yeni Havalimanı’nda gelinen son noktayı yerinde görmelerini istedik. En önemli önceliğimiz, yolcu konforunu ve alışveriş deneyimini kusursuz hale getirmek. Bunun için de hem Türkiye’nin hem dünyanın en büyük perakende markalarıyla işbirlikleri geliştirerek ticari anlaşmalar yapıyoruz.”

geniş bir kapının açılacağını vurgulayan Mert Başar, ”Buradan hareketle İstanbul Yeni Havalimanı’nın Türk ürünleri ve markalarının tanıtılması için de en önemli platformlardan biri haline geleceğini söyleyebiliriz. Uluslararası markaların yanı sıra Türkiye’nin kahraman markaları da havalimanımızda yerini alarak ülkemizin tanıtımına katkıda bulunacaklar. Markalar, terminal mağazası ile fuar etkisini yaşayacaklar ve uluslararası işbirliği fırsatları ile markalarını dünyaya tanıtma imkanına sahip olacaklar.

Biz, markaların karşısına hayatlarında her zaman çıkmayacak bir fırsat sunuyoruz. Havalimanında açacakları bir mağazayla dünyanın

alan mevcuttur. Çocuk giyimi için ise 3 satış alanından oluşan 300 metrekare büyüklüğünde bir alan alışveriş severlerin hizmetinde olacak. Ev tekstili ve aksesuarları için 5 satış mağazası, 450 metrekarelik bir alan ile yolcularımıza hizmet verecek. Öte yandan kara tarafında yaklaşık 10 bin metrekare mağaza alanı bulunmaktadır. (Araç kiralama, turizm acentaları, banka ofisleri, kuaför, eczane vb.)

pek çok farklı ülkesinde mağaza açmış gibi ürünlerini farklı milletlerden milyonlarca insana sunma imkanına sahip olacaklar.” dedi.

MARKALAR, TERMİNAL MAĞAZASI İLE FUAR ETKİSİNİ YAŞAYACAKLAR İstanbul Yeni Havalimanı sayesinde Türkiye’den dünyaya

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 27

EKONOMİ

İİB’İN İLK 6 AY İHRACATI 3 MİLYAR 440 MİLYON DOLAR

Ahmet Güleç

İSTANBUL İHRACATÇI BİRLİKLERİ (İİB) KOORDİNATÖR BAŞKANI AHMET GÜLEÇ, 2018’İN İLK 6 AYINDA GERÇEKLEŞEN İHRACAT RAKAMLARINI AÇIKLADI: “İİB OLARAK İLK 6 AYDAKİ İHRACATIMIZ BİR ÖNCEKİ YILIN AYNI DÖNEMİNE GÖRE YÜZDE 7,8 ARTARAK 3 MİLYAR 440 MİLYON DOLAR OLARAK GERÇEKLEŞTİ.” İstanbul İhracatçı Birlileri (İİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Güleç, İİB’in 2018’in ilk altı ayında gerçekleştirdiği ihracat rakamlarını açıkladı. Güleç, “İİB olarak 2018 yılının ilk altı ayındaki ihracatımız, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,8 artarak 3 milyar 440 milyon dolar olarak gerçekleşti.” dedi.

28 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Gemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği, Hububat, Bakliyat, Yağı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Yaş Meyve-Sebze İhracatçıları Birliği’nin yanı sıra Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği koordinatör başkanlığını yöneten Güleç, Türkiye ihracatının yüzde 4,3’lık kısmının İİB kanalıyla yapıldığını belirtti.

Ahmet Güleç, İstanbul Yaş Meyve-Sebze İhracatçıları Birliği’nin yüzde 32 artışla 199 milyon dolar, Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği’nin yüzde 25 artışla 368 milyon dolar, Gemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği’nin yüzde 19 artışla 414 milyon dolar, Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği’nin yüzde 17 artışla 742 milyon dolar, Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin yüzde 9 artışla 955 milyon dolar, Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin yüzde 3 artışla 327 milyon dolar, Kuru Meyve ve Mamulleri İhracat-

çıları Birliği’nin ise yüzde 2 artışla 76 milyon dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı.

İSTANBUL İHRACATTA BİRİNCİ İİB rakamlarını değerlendiren Güleç, “İstanbul İhracatçı Birlikleri’nin 2017 ve 2018’in ilk 6 aylık performanslarını değerlendirdiğimizde; ihracatımız 2018’in ilk 6 ayında yüzde 7 artarak 3 milyar 440 milyon dolara yükselirken, son 12 ayda ise bir önceki yıla göre yüzde 7 artışla 7 milyar dolar olarak gerçekleşti. İhracatı ülkeler bazında incelediğimizde, 2018’in ilk 6 ayında en fazla ihracat gerçekleştirilen ülkeler Irak, Almanya, Rusya, Birleşik Krallık ve İtalya olarak kayıtlara geçti.” dedi. İhracat rakamlarını İİB’in sorumluluk sahasında bulunan iller açısından da değerlendiren Güleç, 2018’in ilk 6 ayında en fazla ihracat yapan iller sıralamasında İstanbul, Bursa ve Kocaeli’nin ilk üç sırayı paylaştığını açıkladı.

Güleç, İİB’in 2018’in ilk altı ayında, 3 milyar 440 milyon ihracatla Türkiye genelinde 8. büyük genel sekreterlik konumunda olduğunu söyledi.

Makale

Mahfi Eğilmez

Kur-faiz-enflasyon üçlüsü Prof. Dr. Veysel Ulusoy, Twitter hesabından bir şema paylaşmıştı. Üçgen şeklindeki şemanın köşelerinde kur, faiz ve enflasyon yazıyordu. Altına da şöyle bir not eklenmişti: “Bu üçünden ancak birini sabit tutabilir, kontrol edebilirsiniz. Diğer ikisi dalgalanmaya bırakılır.”

Bu şema ve açıklama, ekonomi biliminde ‘üçlü açmaz’ diye bilinen hipotezi basit bir şekilde açıklıyor. Bu hipoteze göre, sermaye hareketlerinin serbestliği, sabit döviz kuru ve bağımsız para politikası uygulaması aynı anda var olamaz.

Türkiye uygulamasına derinden baktığımızda, sermaye hareketlerinin serbest, döviz kuru rejiminin dalgalı olduğunu, faizlerin serbest piyasada arz ve talebe göre belirlendiğini, buna karşılık bazı kamu bankaları aracılığıyla faizler üzerinde geçici olarak ve kısmen baskı uygulandığını görüyoruz. Faizler üzerindeki bu geçici ve kısmi baskılamanın, üçlü açmaz hipotezinin öngördüklerinden önemli bir sapma yaratmadığını söyleyebilecek durumdayız.

Burada asıl üzerinde durulması gereken konu, enflasyonu denetlemekle görevli Merkez Bankası’nın para politikasını bağımsız uygulayıp uygulamadığıdır.

Merkez Bankası, uzunca bir süredir para politikasını enflasyon hedeflemesi çerçevesinde yürütüyor. Enflasyon hedeflemesi; belirli bir dönem sonu için uygun enflasyon oranının belirlenmesi ve o orana ulaşılması için para politikası araçlarının kullanılması demektir.

Para politikası, bu üç büyüklüğü de denetlemeye yarayan araçlara sahip. Örneğin, kurların hızla yükseldiği ve bunun enflasyonu artırdığı bir ortamda Merkez Bankası, para politikasının en önemli aracı olan borç verme faizini artırarak piyasa faizlerini yukarı iter. Bu yolla kuru ve enflasyonu denetim altına alabilir.

Ne var ki bu müdahale, yapısal sorunların olduğu ve bu sorunların riskleri yükselttiği bir ortamda uzun süreli ve derin etkiler yaratmaz. Türkiye’de bugün yapısal sorunlara ek olarak bir de para politikasıyla maliye politikası çelişkisi ortaya çıkmış durumdadır.

Enflasyonla mücadele bir numaralı hedef gibi gösterilse de aslında gizli hedef, yüksek büyümedir.

30 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

Seçimle gelen harcama artışı, para politikasıyla maliye politikası çelişkisini doruk noktasına çıkarmış bulunuyor. Yapısal sorunların giderek büyüdüğü, maliye politikasının farklı bir amaca yöneldiği böyle bir durumda sadece faizi artırarak sağlanacak geçici düzeltmeler bir süre sonra etkisini yitirir. O noktaya varıldığında faizi artırmak da çözüm getirmemeye başlar.

Uygulamaya bakıldığında enflasyon hedeflemesi için öngörülen adımlardan ilkinin var olduğu görülüyor. Yani Merkez Bankası, hükümetle birlikte bir yılsonu enflasyon hedefi belirliyor. Bu hedef yıllardır değişmiyor (yüzde 5.) Yılsonlarında ise bu hedeften büyük ölçüde sapmış oranlar çıkıyor karşımıza.

Kurlardaki gidişe bakılırsa, yılsonu gerçekleşmesi, bugünkü enflasyondan aşağıda olmayacak gibi görünüyor. Buna göre Merkez Bankası, hedef aldığı enflasyon oranının iki-üç katı kadar enflasyon oluşmasına engel olamıyor.

Bu durumda Merkez Bankası’nın yürüttüğü para politikası konusunda karşımızda üç durumdan birisi var demektir: Bir; Merkez Bankası bağımsız değil, faiz aracını gereği gibi kullanamıyor. İki; Merkez Bankası para politikasını uygulamakta yetersiz kalıyor. Üç; Merkez Bankası, kendi elinde olmayan diğer ekonomi politikası araçları farklı amaçlara yöneldiği için, para politikası uygulamasının anlamsız kalacağını düşünerek faizi artırmakta isteksiz davranıyor.

Ben hepsinin kısmen geçerli olduğu kanısındayım ve Merkez Bankası faiz artırımına gitmemekle doğru yapmıştır.

Merkez Bankası’nın en ciddi hatası ise piyasayı bu yönde hazırlamayıp farklı beklentiler oluşmasına göz yummasıdır. Bunun sonucunda piyasa, Merkez Bankası’nın faiz artırmamasını sürpriz olarak karşılamış ve ani tepki vermiştir. Oysa günümüzde para politikasında sürprizlere yer yoktur. Fed’in saygınlığı büyük ölçüde sürprizlere yer vermemesinden kaynaklanıyor.

NOT: Bu yazı, Mahfi Eğilmez’in izniyle mahfiegilmez.com sitesinden alınmıştır.

FİNANS

TİCARİ HAYATIN HER NOKTASINDA FİNANSAL ÇÖZÜMLER ÜRETİYORUZ TÜRKİYE İŞ BANKASI GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ŞAHİSMAİL ŞİMŞEK: “ULUSLARARASI TİCARETTEN STOK FİNANSMANINA, ESNAFLARIN KREDİ İHTİYAÇLARININ ANINDA KARŞILANMASINDAN E-TİCARETE KADAR TİCARİ

T

HAYATIN HER NOKTASINDA FİNANSAL ÇÖZÜMLER ÜRETMEKTEYİZ.”

ürkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek, yatırım kredileriyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

Yatırım yapmak isteyen firmalara yönelik desteklerinizden bahsedebilir misiniz? İş Bankası olarak ticari hayatta faaliyet gösteren tüm firmalarımıza yönelik programlar hazırlıyor, onlara güvenilir ödeme yöntemleri ve ihtiyaçlarına uygun farklı finansman çözümler sunuyor, bilgi teknolojisinin tüm olanaklarını kullanarak pratik ve hızlı çözümler geliştiriyoruz. İş Bankası olarak ticari hayatın her noktasında finansal çözümler üretmekteyiz. Bu noktalar uluslararası ticaretten stok finansmanına, esnafların kredi ihtiyaçlarının anında karşılanmasından e-ticarete kadar değişkenlik arz etmekte. Yatırım kredileri de sunduğumuz finansman çözümleri arasında önem arz ediyor.

Şahismail Şimşek TurSEFF ve MidSEFF kredileriniz hakkında bilgi verebilir misiniz ?

TurSEFF-Bankamız ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası arasında TurSEFF Programı kapsamında kredi anlaşması imzalandı. Bu anlaşma çerçevesinde, KOBİ’lerin yeni-

Şirketlerin işlerini geliştirmelerinde ne tür destekleriniz oluyor?

Orta ve uzun vadeli yatırım kredilerini firmaların yeni yatırımlar gerçekleştirebilmesi, var olan tesis ve teçhizatın genişletilmesi ve yenilenmesi için müşterilerimize sunuyoruz. Müşterilerimizin yatırımlarının, makine ve/veya işyeri alımlarına ilişkin nakit ihtiyaçlarının finansmanına yönelik olarak, esnek ödeme koşullarıyla, TL veya döviz cinsinden yatırım kredisi veriyoruz. Kredinin firmanın gelecek dönemlerde yaratacağı fonlarla geri ödenecek olması, kredi süresinin uzun olmasına bağlı olarak firmanın ekonomik ve teknolojik gelişmelerden olumsuz etkilenme riski ve dolayısıyla kredi riskinin kısa vadeli kredilere göre yüksek olması gibi faktörlere kredi verme aşamasında dikkat ediyoruz.

lenebilir enerji ve enerji verimliliği yatırımlarının finansmanı ile enerji verimliliğine yönelik satıcı kredilerinin fonlanması amacıyla kaynak sağlanıyor. Genel kredilendirme prensipleri çerçevesinde uygun bulunacak talepler, yine uygun koşullar ve vadelerde karşılanıyor. Benzer nitelikli olan ve enerji verimliliği ve tasarrufunu artırmaya yönelik olarak sağlanan diğer kaynak ise MidSEFF kapsamında yer alan ve Midcap (Orta ve Büyük Ölçekli İşletme) olarak tanımlanan firmalara kullandırılan krediler. MidSEFF kredileri, bankamız ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası arasında imzalanan Kredi Sözleşmesi çerçevesinde yenilenebilir enerji, atıktan enerji ve endüstriyel enerji verimliliği konularında orta ölçekli yatırımların finansmanına ve Türkiye’nin enerji arzına katkıda bulunan ve belirli çevresel ve sosyal standartları sağlayan sürdürülebilir enerji projelerine yönelik bir kaynaktır. İlgili fon, küçük ve orta ölçekli işletmelere kaynak yaratırken orta ve büyük ölçekli işletmelere de kaynak yaratmaktadır.

Bu bağlamda, her iki kesime de ayrılan limitler dahilinde, söz konusu ölçekteki firmalara yatırım kredileri sağlanmaktadır.

Destekleriniz bundan sonra da devam edecek mi? İş Bankası olarak ticari hayatın her aşamasına ve tüm kesimlerine yönelik finansman çözümleri geliştirmeye devam edeceğiz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 31

FİNANS

KOBİ’LERİN İHTİYACI OLDUĞU ANDA DEVREDEYİZ QNB Finansbank Bireysel ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Erkin Aydın, KOBİ kredileriyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

“KOBİ’lerin Gücüne Güç Katıyor!” sloganını kullanan QNB Finansbank’ın işletmelere yönelik en avantajlı kredi ürünleri neler? “İşimiz rakamlarla değil insanlarla” felsefesi doğrultusunda esnaf ve KOBİ’lere finansal çözümlerin ötesinde destek sunuyoruz. İş hacimlerini artırmaya, işletme sermayesi teminine, doğru yatırım arayan firmalara danışmanlık yapmaya, tüm KOBİ’lerimizin gücüne güç katmaya hazırız. KOBİ’leri desteklemek için sadece yurt içinden değil, yurt dışından kaynaklar sağlamaya devam ediyoruz. Avrupa Komisyonu’nun KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak için sağladığı garantörlük programının (COSME) Türkiye’deki ilk kullanıcısı olduk ve teminat göstermekte zorlanan ama büyümek isteyen KOBİ’lere bu program aracılığıyla destek olduk. Uzun vadeli yatırım yapmak isteyen ama ucuz kaynağa ulaşmakta zorlanan KOBİ’ler için de Avrupa Yatırım Bankası’ndan fonlar temin ettik. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan elde ettiğimiz garantörlük kapsamında kadın girişimcilere de 200 milyon TL’nin üzerinde kredi kullandırdık.

KGF (Kredi Garanti Fonu) kredilerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz? KGF kredisi ile diğer krediler arasındaki fark nedir?

2018’de KGF kapsamında tüm bankacılık sektörüne 55 milyar TL teminat sağlandı. Bu program kapsamında yararlanıcı tipleri ihracatçı, yatırımcı, kadın ve genç girişimci, tarım ve diğer (KOBİ ve KOBİ dışı tüm firmalar)

32 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

başlıkları altında değerlendiriliyor. QNB Finansbank olarak işinde kalıcı başarı yakalamak isteyen ancak teminata ulaşmakta zorluk yaşayan veya işini daha büyük ölçeğe taşımak için mevcut teminatına ek teminat gereksinimi duyan KOBİ’lerin ihtiyacı olduğu anda devredeyiz. Şubat 2018’den bu yana müşterilerimize yaklaşık 2,5 milyar TL‘nin üzerinde kullandırım sağladık.

Erkin Aydın

QNB FİNANSBANK BİREYSEL VE KOBİ BANKACILIĞI GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ERKİN AYDIN: “TEMİNATA ULAŞMAKTA ZORLUK YAŞAYAN VEYA MEVCUT TEMİNATINA EK TEMİNAT GEREKSİNİMİ DUYAN KOBİ’LERİN İHTİYACI OLDUĞU ANDA DEVREDEYİZ.”

KGF kredisinden kimler yararlanabilir? KGF’nin sağladığı kefalet limiti ve oranı nedir?

Yıllık cirosu 0’dan 40 milyon TL’ye kadar ve çalışan sayısı 250’nin altında olan firmalar, yani esnaf ve KOBİ’ler bu kredilerden faydalabilir. Biz de tüm müşterilerimize KGF ile yaptığımız işbirliği çerçevesinde bu kredileri cazip oran ve vadelerde sunuyoruz. Yararlanıcı tiplerine göre limit ve oranları değişiyor.

KOBİ’lere finans desteğiyle ilgili 2018 hedefleriniz neler?

Geçen beş yılda KOBİ’lerin bankacılık sektöründeki öneminin arttığını ve Haziran 2018 rakamlarına baktığımızda KOBİ kredilerinin payının yüzde 35’in üzerine çıktığını görüyoruz. KGF, KOSGEB ve yurtdışından KOBİ’ler için aldığımız uzun vadeli kaynakların da desteğiyle 2018’de bir önceki seneye oranla kredilerde yüzde 30 büyüme hedefimiz var. Geçmişte olduğu gibi müşterilerimizi yurtiçi ve yurtdışı kaynaklı fonlarla ve ihtiyaçlarına uygun kredilerle desteklemeye devam edeceğiz. KOBİ’lerin gücüne güç katıp ulusarası piyasalarda ticaret yapabilmelerine imkan sağlayacağız. Önümüzdeki yıllarda da küreselleşmenin yarattığı güçlü rekabet ortamında, ulusal ekonomilerin gelişmesi ve korunması bakımından önemli bir görevi olan KOBİ’lerimize artan hizmet ve artan fon kaynağıyla hizmet vermeyi hedefliyoruz.

FİNANS

FİRMALAR ŞEKER LEASING İLE YATIRIM MALLARINA HIZLICA SAHİP OLUR firmaların alım kararı verdikleri yatırım mallarını, tüm operasyonel işlemlerini kendi bünyesinde tamamlamak suretiyle, firmaların talepleri doğrultusunda karşılıklı belirlenecek süre ve en uygun ödeme koşullarında firmaların kullanımına sunmaktadır. Kira ödemelerinin sonunda ise kiralamaya konu makine ve ekipmanların mülkiyetini kiracısına devretmektedir. Bu çerçevede, 6361 sayılı kanun gereği fikri haklar dışında sabit kıymet niteliğindeki amortismana tabi her türlü taşınır ya da taşınmaz mal leasing işlemine konu olabilir.

Burak Latif Latifoğlu ŞEKER LEASING GENEL MÜDÜRÜ BURAK LATİF LATİFOĞLU: “FİRMALAR, ŞEKER LEASING SAYESİNDE SATIN ALMA, İTHALAT, AKREDİTİF, YÜKLEME, SİGORTA, TESLİM GİBİ OPERASYONEL SÜRECİ TAKİP ETMEK ZORUNDA KALMIYOR.” Şeker Leasing Genel Müdürü Burak Latif Latifoğlu’nu yatırım ekipmanları leasingi ile ilgili sorular yönelttik.

Yatırım ekipmanları leasing hizmetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bir Şekerbank kuruluşu olarak faaliyetlerini sürdüren Şeker Leasing; deneyimli kadrosu, uluslararası ilişkileri ve finansal gücüyle yatırım yapan firmalara kaliteli hizmet sunmaktadır. Şeker Leasing,

34 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Leasing süreciniz nasıl işliyor?

Yatırım kararı alan firma, satıcıyla görüşerek alım şartlarını belirler, satıcı firmadan temin ettiği proforma faturayla Şeker Leasing’den leasing/finansal kiralama talebinde bulunur. Şeker Leasing, talep doğrultusunda ve nakit akışlarını da dikkate alarak firma tarafından istenilen vade ve para birimi üzerinden hazırladığı ödeme planını firmaya sunar. Ödeme planı üzerinde mutabık kalınması sonrasında firmanın başvuru formu, proforma fatura ve kredilendirmeyle ilgili evrakları temin edilir. Firmanın kredi çalışması yapılır ve kredi koşulları belirlenir. Bunu takiben finansal kiralama sözleşmesi düzenlenerek satın alma süreci başlatılır. İşleme konu yatırım malının satın alımı Şeker

Leasing tarafından gerçekleştirilerek firmaya teslimi sağlanır. Sözleşme süresi sonunda ise kira ödemelerinin tamamlanmasıyla ilgili yatırım malının firma mülkiyetine devri gerçekleştirilir.

Son olarak leasingin en önemli birkaç avantajından bahseder misiniz?

Firmalar, yatırım mallarının alımını öz kaynakları ya da kredi yerine leasing yoluyla gerçekleştirdiğinde istisna kapsamına giren çok sayıda yatırım malı alımında yüzde 1 KDV avantajından yararlanacaktır. Yüzde 18 veya 8 KDV ödemek yerine yüzde 1 KDV ödenerek önemli bir kazanç sağlanmış olacak ve yatırımın geri dönüş süresi önemli ölçüde azalacaktır.

Bunun yanında satın alma aşamasında oluşan KDV’yi de peşin ödemek yerine kira ödemeleriyle birlikte taksitler halinde geri ödeme imkanına kavuşulacaktır. Yatırımını leasing yoluyla gerçekleştiren gerçek ve tüzel kişiler, banka limitlerinden bağımsız olarak gerçekleşecek kredi tahsisiyle, acil nakit ihtiyacı olduğunda, banka kredi limitlerini işletme sermayesi ve diğer ihtiyaçları kapsamında kullanma opsiyonuna sahip olacaktır. Bunun yanında TL/Euro/Dolar bazlı esnek kira ödeme planlarıyla yatırımların rahatça finanse edilmesi imkanı sağlanmaktadır.

Leasing işlemleriyle ilgili sağladığınız operasyonel kolaylıklarınız var mı?

Leasing işlemine konu yatırım ürünlerinin tüm yurt içi satın alma ve ithalat işlemleri, Şeker Leasing’in uzman kadroları tarafından gerçekleştirilir. Firmalar, satın alma, ithalat, akreditif, yükleme, sigorta, teslim gibi operasyonel süreci takip etmek zorunda kalmadan Şeker Leasing’in sağladığı kolaylıklarla dilediği yatırım malına hızlıca sahip olurlar.

FİNANS

MÜŞTERİLERİMİZE FARKLI BİR LEASING DENEYİMİ YAŞATIYORUZ

Fatih Torun

YAPI KREDİ LEASING GENEL MÜDÜRÜ FATİH TORUN: “YATIRIM EKİPMANLARININ LEASING İŞLEMLERİNDE, SÜRECİN BAŞINDAN SONUNA KADAR MÜŞTERİLERİMİZİN YANINDA YER ALIP ONLARA FARKLI BİR DENEYİM YAŞATIYORUZ.” Yapı Kredi Leasing Genel Müdürü Fatih Torun, yatırım ekipmanları leasingi ile ilgili sorularımızı cevapladı.

Yatırım ekipmanları leasing hizmetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Yapı Kredi Leasing olarak Türkiye geneline yayılmış 14 bölgemiz, danışmanlık hizmetlerimiz, güçlü sermayemiz, akılcı çözümlerimiz, uzman kadromuzla müşterilerimize danışmanlık ve komple çözümler sunuyoruz.

Gümrük, vergi ve hukuk konularında önde gelen servis sağlayıcılarıyla iş birliklerimiz bulunuyor. Fonlama altyapımızın çeşitliliği ve zenginliği nedeniyle farklı finansman imkanları sunabiliyoruz. Tüm bu özelliklerimizle sektör liderliğimizi uzun yıllardır sürdürüyoruz.

Danışmanlık hizmetlerinizden bahsedebilir misiniz?

Finans sektöründe danışman kimliğimizle de ön plana çıkıyoruz. Başvuru anından sözleşme imzalanma-

sına, satın alma işlemlerinden ekipmanların devrine kadar güçlü bir danışmanlık hizmeti veriyoruz. Yenilediğimiz dijital altyapımız ve bölgelerimiz aracılığıyla Türkiye’nin her yerine hizmet götürebiliyoruz. Bu da bizi ulaşılabilir yapıyor.

Ayrıca online işlemler platformu üzerinden müşterilerimize şeffaflık prensibimizi göz önüne alarak tüm bilgilerimizi açmış durumdayız.

Hangi alanlarda yatırım ekipmanları leasing hizmeti veriyorsunuz?

Yıllar içerisinde edindiğimiz deneyim ve yetkinliğimizin yanı sıra kaliteli insan kaynağımızdan aldığımız güçle farklı sektörlerde faaliyet yürüten tüm müşterilerimizi, finansal kiralamaya konu olan tüm ekipmanlarla buluşturuyoruz. Bu doğrultuda üretim, otomotiv, metal, tekstil gibi sektörlerde yatırım ekipmanlarının leasing işlemlerinde, sürecin başından sonuna kadar müşterilerimizin yanında yer alıyoruz ve onlara farklı bir leasing deneyimi yaşatıyoruz.

Leasing süreciniz nasıl işliyor? Leasing işlemleri ile ilgili sağladığınız operasyonel kolaylıklarınız var mı?

Hizmet ağımız ve sahada aktif çalışmamız sayesinde leasingin imkanlarından yararlanmak isteyen kurumlarla hızla temasa geçebiliyoruz. Öte yandan son yıllarda dijital taraftaki çalışmalarımızı hızlandırıp altyapımızı yeniledik. Online işlemler platformumuz sayesinde ülkemiz genelinde en uzak noktalara dahi erişim imka-

Web sitenizin özelliklerini anlatabilir misiniz kısaca?

Müşterilerimiz, ykleasing. com.tr’ye girip online işlemler platformu üzerinden tüm bilgilerini görüntüleyip günlük işlemlerini yönetebiliyor. Müşteri temsilcilerinin bilgilerine ulaşabiliyor, kendilerine yönelik hazırlanan özel kampanyalardan haberdar oluyor. Ödeme planlarını, vergi beyannamesine esas fatura detaylarını takip edip kopyasını alabiliyor. Yapı Kredi Leasing’le imzaladığı sözleşmenin detaylarını inceleyebiliyor. Web sitemizin diğer ana bölümü olan ikinci el makine ekipman satış platormu da dijitalleşme vizyonumuz doğrultusunda yenilendi. Bu sistem üzerinden satılık iş makineleri, araçlar ve farklı sektörlere hitap eden makine ile ekipmanlar için teklif toplanabiliyor. Yapı Kredi Leasing’in sunduğu geniş imkanlardan yararlanmak isteyen herkes bu platform üzerinden ilanları takip ederek tekliflerini online olarak verebiliyor. Ayrıca sektörde bir ilk olan mobil uygulamamızla müşterilerimiz depolarımızda yer alan makinelerin üzerindeki QR kodları okutarak en hızlı şekilde ilanlara ulaşıp yerinde teklif sunabiliyor.

nımızı artırdık. Böylelikle hem fiziksel hem de dijital ortamda kurumların taleplerini anında alabiliyoruz ve değerlendirme sürecine başlıyoruz. Gerekli şartları karşılayan tüm müşterilerimize ihtiyaçları doğrultusunda hizmet sunuyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 35

BİLİŞİM

GLOBALNET, ŞİRKETLERİN İNTERNET VARLIKLARINI GELİŞTİRİYOR VE KORUYOR GLOBALNET, 1999’dan beri tüm sektörlere “İnternet odaklı sınırsız/sinirsiz yazılım projeleri ve hizmetleri geliştirip sunma” vizyonuyla faaliyetlerini geliştirerek sürdürüyor.

Teknolojik gelişmeler ve pazar dinamikleri doğrultusunda ayrıntılı analizler yapan GLOBALNET, dijital gelecek öngörüleri ile Ar-Ge faaliyetleri, geliştirdiği bulut yazılımlar, dijital internet varlıkları hizmetleri ve Bitrix24 CRM İşbirliği platform çözümleriyle dijital dönüşüm yolculuğuna çıkan şirketlerin iş süreçlerini buluta taşıyor.

Kurumsal ya da marka odaklı internet siteleri, gelişmiş profesyonel e-posta, sanal sunucu, e-ticaret, alan adı, dijital pazarlama, sosyal medya, seo, içerik geliştirme vb internet varlığı hizmetleri sunuyor.

GLOBALNET, İNTERNET VARLIKLARINI GELİŞTİRİYOR VE DÜZENLİYOR Dünyada web presence (web varlıkları) sadece web sitesi varlıkları olarak sunulurken Türkiye’de ilk defa GLOBALNET “İnternet Varlıkları Yönetimi” (internet presence management) yaklaşımını geliştirdi.

Zaman içerisinde kuruluşların şirket, ürün, hizmet markalarının gelişmesi ile bilinirliğinin artırılması çabaları, artan alan adları, web si-

36 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

TEKNOLOJİK GELİŞMELER VE PAZAR DİNAMİKLERİ ÇERÇEVESİNDE YAKIN TAKİP İLE AYRINTILI ANALİZLER YAPAN GLOBALNET, GLOBAL ÖLÇEKTE BİRÇOK BÜYÜK FİRMA, FİNANS KURULUŞU VE HOLDİNGE İNTERNET VARLIKLARINI GELİŞTİRME, YÖNETİM, DENETİM VE DANIŞMANLIK HİZMETLERİ VERİYOR.

teleri, e-posta servisleri, sunucular, sosyal medya varlıkları, Google’daki içerik varlıkları, harita işletme verileri, istatistik verileri, reklam verileri ve de bulut üzerindeki uygulamalarla varlıkların sayısı sürekli artarak yönetim güçlüğü oluşmuştur. İşte bu noktada GLOBALNET, global ölçekte birçok büyük firma, finans kuruluşu ve holdinge internet varlıklarını geliştirme, yönetim, denetim ve danışmanlık hizmetleri sunarak hem varlıklarını geliştiriyor, hem de koruyor.

GLOBALNET, “Dijital Türkiye” hedefi doğrultusunda başlatılan “Dijital Dönüşüm” sürecinin ülkemizin daha ileriye gitmesinde büyük önem taşıyan eğilimlerden biri olduğuna inanmaktadır.

Bu sürece katkı vermek amacıyla Bitrix24 ile İş Ortaklığı yapan GLOBALNET, “Dijital Dönüşümün Başlangıç Noktası” hedefiyle iş ortaklığı ağ yapısını genişleterek, geliştirdiği yenilikçi projeleri, çözüm ve hizmetlerini birer birer hayata geçirmeye başlamıştır.

GLOBALNET, geniş ölçekli iş yapabilme hedefine giden yolda, ekseni etrafında küme iş ortaklıkları, dış kaynaklı serbest ekonomik işgücü yapılarını oluşturmak, verimli ortak çalışmalar yapabilmek, anlık ve ekseni etrafındaki tüm yapılarla sürekli iletişim halinde olabilmek, küçük ya da büyük ölçekli bir çok projeyi, iş süreçlerini ve ekipleri yönetebilmek, verimliliği ve karlılığını arttırmak isteyen kuruluşlara Bitrix24 çözümlerini önermektedir.

BİLİŞİM

MİKRO YAZILIM KULLANAN HER 10 MÜŞTERİDEN 9’U MUTLU MİKRO YAZILIM GENEL MÜDÜRÜ ALPASLAN TOMUŞ: “BİLGİ BİRİKİMİMİZ, MÜHENDİSLİK ÇÖZÜMLERİMİZ VE DİNAMİK YAPIMIZLA, MİKRO YAZILIM KULLANAN HER 10 MÜŞTERİDEN 9’U MUTLU.”

M

ikro Yazılım Genel Müdürü Alpaslan Tomuş’a, KOBİ’lere yönelik yazılımlarla ilgili sorularımızı yönelttik.

Büyümek isteyen KOBİ’ler iş süreçlerini dijitalleşmeyle nasıl verimli hale getirebilir?

KOBİ’lerin e-Dönüşüm ve dijitalleşme yolculuğunda kurumsal ve ticari yazılımlar önemli bir boşluğu dolduruyor. Kurumsal ve ticari yazılımlar, işletme verimliliğini önemli ölçüde artırarak doğru verilerin toplanmasını, veriden bilgi, bilgiden ise politika/strateji üretilmesini sağlamaktadır. Ayrıca etkin planlama (insan kaynakları, finansal akış, üretim vb.) ile verimlilik artışı elde edilmektedir. Şirketlerin yatırımları sonucu elde ettikleri faydalar, genel olarak şu başlıklar altında toplanabilir: Maliyetlerde azalma, gelirlerde iyileşme, gelişmiş nakit yönetimi, envanter ve personel sayılarında azalma, sipariş termin sürelerinin azalması, üretkenlik ve sipariş yönetiminde iyileşme, bilgi ve süreç akışlarıyla müşteriye hizmet sürelerinde iyileşme.

Peki, KOBİ’ler neden dijital dönüşüm gerçekleştirmeli?

Her sektörden KOBİ’nin kurumsal ve ticari yazılıma ihtiyacı var. Nasıl yaşamak için yemek yemek, su içmek gerekiyorsa, işimi sağlıklı ve kontrollü büyütmek isteyen şirketler için de ticari yazılıma ihtiyaç var. Ticari yazılımlar, işletmelerdeki olası sorunlara erken teşhis konmasına ve sıkıntılar ilerlemeden çözülmesine olanak sunuyor. Türkiye’nin önde gelen kurumsal ve ticari yazılım şirketlerinden biri olarak biz, sunduğumuz ürün ve hizmetlerle KOBİ’leri rekabete hazırlıyoruz. Mikro Yazılım, hem ulusal hem de uluslararası rekabet ortamında şirketlerin ellerini güçlendiriyor. Ürün ve hizmetleriniz nerelere ulaşıyor?

Mikro Yazılım, ürün ve hizmetlerini Türkiye’de ve Türkiye sınırlarının ötesinde 105 bini aşkın işletmeyle buluşturmayı başarmıştır. Bilgi birikimimiz, mühendislik çözümlerimiz, dinamik yapımız ve müşteri odaklı yaklaşımımız ile Mikro Yazılım kullanan her 10 müşte-

38 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Alpaslan Tomuş riden 9’u mutlu. Mikro Yazılım ürünleri, bugün Türkiye dışında Azerbaycan, Rusya, Bulgaristan ve Arap ülkelerinde de pek çok işletme tarafından kullanılan uluslararası değer görmüş yazılımlar kategorisinde yer alıyor.

KOBİ’ler dijitalleşmeye yönelik nasıl yatırımlar yapmalı?

Kurumsal yazılım yatırımlarına karar verme sürecinde yalnız KOBİ’lerin değil, büyük şirketlerin bile zorlandığını görmekteyiz. Bu noktada firmalar, kendi iş süreçlerine en uygun yazılımı seçmek adına, öncelikle kendi iş süreçleriyle ilgili ihtiyaçları net olarak ortaya koymak durumundalar. Mikro Yazılım olarak, firmaların elindeki çeşitli uygulamalardan elde edilen ham verinin analizi için gerekli araçlarla kurum içi ve kurum dışı verileri tek bir platformda toplayarak verinin bilgiye, bilgilerin de kararlara ve stratejiye dönüştürülmesini sağlıyoruz. Böylelikle bilgiye en hızlı şekilde ulaşılması, kurumun gelir ve performansının en üst düzeye çıkarılması hedeflenmektedir. Burada en önemli fayda, firmaların stratejik planlarını en doğru şekilde oluşturabilecekleri projeksiyonların onlara doğru ve hızlı bir şekilde sunulmasıdır. Yazılımcılarımız, bu noktadan sonra, şirketin var olan işlerini en üst düzeyde yönetecek ve verimli büyümelerini sağlayacak nitelikte kurumsal, ticari ve e-Dönüşüm yazılımları geliştirirler.

BİLİŞİM

DİJİTAL DÖNÜŞÜM İLE RAKİPLERİN

BİR ADIM ÖNÜNDESİNİZ

DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜN ŞİRKETLERİN OPERASYONEL MALİYETİNİ DÜŞÜRÜP VERİMLİLİĞİ ARTIRDIĞINI, BU SAYEDE ŞİRKETLERİN RAKİPLERİNE KARŞI REKABET ÜSTÜNLÜĞÜ SAĞLADIĞINI BELİRTEN LOGO YAZILIM İCRA KURULU ÜYESİ AKIN SERTCAN; KOBİ’LERE BÜYÜK ÖNEM VERDİKLERİNİ, ESNEK VE VERİMLİ ÇALIŞMALARINA ORTAM HAZIRLAYAN UYGULAMALAR ÜRETTİKLERİNİ SÖYLEDİ.

D

ijital dönüşümün KOBİ’lere sağladığı avantajlar neler?

Dijital dönüşüm, her şeyden önce şirketlerin operasyonel maliyetini düşürmesini ve verimliliğini artırmasını sağlıyor.

Böylece şirketler, rakiplerine göre rekabet avantajı yakalayarak onların bir adım önüne geçiyor. Şirketlere rekabet ortamında büyük avantaj sağlayan dijital dönüşüm, aynı zamanda kaynak ve süreçlerini optimize etmelerini sağlayarak, hem yeni müşteri kazanımı, hem de müşteri bağlılığını artırma konularında yeni stratejiler geliştirmelerine olanak tanıyor. Bu açıdan bakıldığında dijital dönüşüm, şirketlerin gelirlerini ve pazar paylarını maksimize etmek açısından kilit rol oynuyor. Öte yandan, dijital dönüşümün şirketlere sağladığı esnek yapı sayesinde, kurumlar değişen koşullara hızla adapte olabiliyor, yeni ürün ve servislerin piyasaya sunulmasına ve yeni ticari modellerin geliştirilmesine öncülük edebiliyor.

E-dönüşümle birlikte, faturalaşma süreçlerine belirli bir standart getirildi, tek bir merkezi sistem üzerinden kontrol sağlanarak, daha kaliteli iç ve dış denetimin yolu açıldı.

KOBİ’lere yönelik ürün ve hizmetlerinizden bahseder misiniz?

Logo Yazılım olarak, Türkiye’nin geleceğe taşınmasında büyük öneme

40 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

sahip olan, ülke ekonomisinin vazgeçilmez aktörleri KOBİ’lere büyük önem veriyor, daha esnek ve verimli çalışmalarına ortam hazırlayan iş uygulamaları üretiyoruz. Sahada yanlarında oluyor, verdiğimiz eğitimlerle bilgi birikimlerine katkıda bulunuyor, sorunlarına özel çözümler getirmek için destek oluyoruz. Dijital dönüşüme öncülük eden e-devlet uygulamaları için önemli yatırımlar yapıyor, her türlü mevzuatın fiili hayatta kullanımına yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Mevzuatın yanı sıra, işletmelerin finansal rekabet avantajı oluşturabilmeleri için katma değerli uygulamalar da geliştiriyoruz. Bu açıdan bakıldığında şirketlerin gelirlerini ve pazar paylarını maksimize etmek açısından Logo olarak kilit rol oynuyoruz.

Farklı ölçekteki kurumlar için Kurumsal Kaynak Yönetimi, e-Devlet Çözümleri, İş Analitiği Çözümleri, CRM Çözümleri, e-İş Çözümleri (B2B, B2C), Tedarik Zinciri Yönetimi gibi alanlarda çok sayıda Logo ürün ve çözümünü pazara sunarak firmaların rekabette bir adım öne çıkmalarına yardımcı oluyoruz.

KOBİ’ler dijitalleşmeye yönelik nasıl yatırımlar yapmalı?

Bütünsel olarak baktığımızda sektöre ve firma büyüklüğüne göre farklı dijital olgunlaşma seviyeleri görüyoruz. Finans, perakende ve hizmet sektöründeki şirketlerin; özellikle servis verdikleri müşteri sayısı ve

Akın Sertcan bölge büyüdükçe, dijital dönüşümde öncü olduklarını söyleyebiliriz.

Kurumsal yazılımların Türkiye’deki şirketler, özellikle de KOBİ’ler tarafından kullanımında, son yıllarda yukarıya doğru ciddi bir ivme olduğunu görüyoruz. KOBİ’ler BT yatırımlarına her geçen yıl daha fazla kaynak aktarıyor. Araştırmalar, KOBİ’lerin hâlâ donanımsal ihtiyaçların karşılanmasını birinci öncelik olarak ele aldığını gösteriyor. Özellikle üretim/ imalat (otomotiv, makina, elektronik, dayanıklı tüketim), hizmet (lojistik, dağıtım), inşaat/taahhüt sektörlerinde, ERP sistemlerine olan ilgi ve kullanımda büyük bir artış olduğunu söylemek mümkün. Donanımı takiben, BT güvenliği, yedekleme, depolama ve bulut çözümlerinin KOBİ’lerin yatırım planlarında yer aldığını görebiliyoruz.

BİLİŞİM

AYVOS, MAKİNE ÖĞRENİMİ, YAPAY SİNİR AĞLARI VE DERİN ÖĞRENMEYE DAYALI, GÖRÜNTÜ İŞLEME TABANLI, KATMA DEĞERLİ YAZILIM VE OTOMASYON SİSTEMLERİ GELİŞTİRİYOR. ÜRÜNLERİ HAKKINDA DETAYLI BİLGİLER VEREN AYVOS BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KURUCU ORTAĞI ERAY HANGÜL, ÜLKEMİZDE YAZILIM SEKTÖRÜNÜN DURUMUNU DA DEĞERLENDİRDİ.

Eray Hangül

AYVOS İLE

GERÇEK DÜNYA

PROBLEMLERİNİ

ÇÖZÜYORUZ Öncelikle sizden Ayvos Bilgi Teknolojileri hakkında bilgi alabilir miyiz?

Biz Ayvos Bilgi Teknolojileri olarak görüntü işlemi üzerine çalışıyoruz. Firmamızı 3 yıl önce kurduk. odağımız görüntü işleme. Görüntü işlemede; görüntüden hareketin tespiti, harekete konu nesnenin sınıflandırılması ve gerçek alarmların üretilmesi gibi çıktılar sağlayan ürünlerimiz mevcut. Bunun dışında alev algılama, bir reklam alanına bakanların sayısı, cinsiyet ve yaş aralığı, perakende sektörüne yönelik olarak eski-yeni müşteri analizi gibi çözümlerimiz var.

Digidoor ürününüzden bahseder misiniz?

Burada derin öğrenme, çok katmanlı yapay sinir ağları gibi yakla-

42 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

şımları kullanıyoruz. Sahada belirli bir alanı görüntüleyen kameralardan gelen bilgiyi analiz edip, istatistiki sonuca dönüştürüyoruz. Müşterilerimize en çok katma değer olarak yarattığı nokta şu oluyor; ziyaretçilerin zaman bazlı davranış profili ellerinde olmuş oluyor. Ona göre reyon düzenini, mağaza düzenini veya bir kampanya düzenleyeceği zaman elindeki somut veriye dayalı olarak bunu yapmış oluyor. Yine reklam panosu senaryosunda da örneğin; çok kalabalık bir AVM, çok daha pahalı olması gerektiği düşünülen bir reklam alanı var ama daha az ziyaretçi alan belki daha çok insanın baktığı bir reklam alanı daha değerli olabilir.

Sağlık sektörüne yönelik dijital görüntüleme yazılımlarınız var mı?

Acillerdeki hasta yoğunluğunun tespitini yapabiliyoruz. Doktorların kameralardan sürekli izleme yaparak hasta yoğunluğunu gözle takip etmesi yerine, otomatize bir şekilde kişi sayısını tespit ediyoruz.

QUEMATIK ile sunucuya dakikada bir görüntü alarak, kaç hasta var bunun tespiti yapılıyor. Ambulans sistemine bu bilginin aktarılması, daha az yoğunlukta olan acile ambulansın yönlendirilmesi gibi bir çözümümüz var.

Yangın uyarı sisteminiz nasıl bir ürün? Avantajları nedir?

Duman sensörü olmayan dış mekan alanlar ya da duman sensörü olduğu halde yüksek tavanlı olan, talaşlı üretim yapılan depolarda herhangi bir yangın duru-

munda duman çıkana kadar iş işten geçebilir. FIREX ile alevi algıladığımız an alarm veriyoruz. Alev korlaşmadan, yangın büyümeden erken uyarı ile hasarın azaltılmasını sağlıyoruz. Bu sistemde özel thermal kamera donanımına ihtiyaç duyulmuyor.

Zaten KOBİ’ler pahalı olduğu için thermal kamera alamıyor.

Var olan standart IP kameralarla bunu çözebilir miyiz diye düşündük. Onun üzerine FIREX’i geliştirdik.

Bildiğimiz kadarıyla ulaşım üzerine de çözümleriniz var.

Bu çözümleriniz neler?

Plaka tanıma modülümüz var.

Bunun dışında otobüs içi kişi sayma çözümümüz var. Burada mesela; otobüs A şehrinden B Şehrine gidiyor. Şoför bu güzergah arasında yolcu alıyor. Ama ücretini firmaya vermiyor, kendi alıyor. Bunu önlemeye çalışıyo-

BİLİŞİM

ruz. Tayland’da müşterimiz var.

Saatte bir otobüse kaç kişi binmiş bilmek istiyor. Orada 50 otobüste denemelere başlayacağız. Hedef önce 3000 sonrasında 10000 otobüste bu sistemi faal hale getirmek.

Ayrıca Passobus diye bir ürünümüz var. Bu ürün de 65 yaş kartının usulsüz kullanılıp kullanılmadığını analiz ediyor. Kart basıldığı an da yüzün analizi yapılıyor, yaş ve cinsiyet tespit ediliyor. “Mehmet Amca’nın 65 yaş kartını basan gerçekten kendisi miydi yoksa torunu Meryem miydi?” Bu durumun analizi yapılıyor.

Sergöz diye nitelendirdiğiniz seralara özel yazılımınızda nasıl çözümler sunuyorsunuz? Ürünümüz Antalya’da muz seralarında kullanılıyor. 20 dönümlük bir muz serasında çatı kapağı açık mı kapalı mı? Havuzun su seviyesi nedir? gibi durumların analizi oluyor. Buralarda sahne değişimi algılama yaklaşımı ile sahadaki analog durum dijitalleştiriliyor. Renk farklılıklarında, değişim farklılıklarında o değişimi otomasyon sistemine entegre bir biçimde iletiyoruz. İlgili sistem de sulama sürecini optimize ediyor. Şu an üzerinde çalıştığınız bir AR & GE planınız var mı?

Evet var. Özellikle moda sektörüne yönelik bir çalışmamız mevcut. Örneğin; siz dışarıda bir yerde ya da Instagramda bir kıyafet gördünüz ve beğendiniz. O fotoğrafı bizim sistemimize gönderdiğinizde ona en benzer 5 tane kıyafet bulunuyor.

Böylece tek tek sitelere girip aramak zorunda kalmıyorsunuz. Bunu B2B anlamında firmalar şu şekilde kullanıyor; bir fason t-shirt üreticisini düşünün. Bir markaya gidip o t-shirt’ü satmak istiyor. Firma sahibi internetten böyle bir tasarım var mı diye tek tek bakıyor. Bazen 2 ila 3 gün efor harcanıyor. Eğer benzer tasarım yok ise satın alıyor. Bizim bu uygulamamızda ürünün benzeri otomatik

bulunuyor, alıp almama kararı daha hızlı veriliyor. Bunun dışında henüz konsept olarak duran, ürünleşmemiş bir çalışmamız var. Bu sistemle kıyafet tespiti yapılabilecek. Örneğin, siz mağazaya girerken sistem üzerinizde kırmızı bir t-shirt algılıyor. “Merhaba hanımefendi, kırmızı t-shirt üzerine siyah yağmurluk çok yakışır. 200 TL’den başlayan fi-

Peki, ülkemizde yazılım sektörünün durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Son 10 yıla baktığımız zaman sektör bayağı gelişti. Özellikle teknoparkların çok faydası oldu. Şu an 40’ın üzerinde teknopark var. Buralarda girişimciliği destekleyen programların etkisi oldu. Ama marka ve ürün çıkarma yönünde bir zafiyet var. O yönden sektör biraz daha niş alanlara yönlenmeli. Bu da biraz sabır gerektiriyor.

Mesela görüntü işleme zor bir alan. Bununla uğraşan çok firma yok.

Biz de olabildiğince başka firmalarla teknik / ticari iş-

yatlarla ABC reyonumuzda.” diyerek sizi yönlendiriyor. Bunu şu an dünyada bahsettiğim şekilde yapan yok. Bunları yaparsak bunlar çok niş ürünler, ihracatı da olabilir. Şu anda Bulgaristan’a GETS – www. ayvosgets.com ürünümüzü ihraç ediyoruz. Bu ürün çiftçilere yönelik, tarlalarda hırsızlığa karşı güvenliği sağlıyor.

birliği yaparak know-how paylaşımı ile daha hızlı yol almak istiyoruz. Dolayısıyla sahada hakim ancak ticari olarak doygunluğa ulaşmış pazarlarda yer alan firmaların var olan ürünlerine, Ayvos gibi niş yazılımlar üreten firmaların entegre edilmesi ile ilerleme vizyonu gibi bir yaklaşımla yazılım sektörü daha hızlı yol alabilir. Çünkü rekabet, ve niş ürün gelişimi sağlıyor. Rekabetin olması için de KOBİ’lerin desteklenmesi gerekiyor. Şu anda, Türkiye’de bu mantık hafiften yeşermeye başladı. Daha da büyüyüp, kök salması lazım. Örneğin, turkiye.ai Yapay Zeka

İnsiyatifi bu konuda öncü olma yolunda ilerliyor.

Kendi adımıza konuşmam gerekirse yazılım üretimimizde bağımlı olduğumuz ücretli ve kaynağı elimizde olmayan bir kütüphane yok. Türkiye’de aslında birçok firma açık kaynak kodun gücüne inandı ve bilgi birikimi anlamında kuvvetlendi.. Stratejik sektörlerden savunma sanayi, ilaç ve gıda sektörlerinde kullanılan otomasyon sistemlerinin tümünün süratle yerlileşmesi lazım.

Bunlar yerlileşmedikçe biz dışarıya sürekli yüksek miktarda döviz ödüyoruz ve kendimizi huzurlu hissedemiyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 43

BİLİŞİM

Digital Planet şirketlerin dijitalleşme sürecini hızlandırıyor

Evren Demirbaşoğlu

2008 yılında Elektronik Fatura Kayıt Sistemi (EFKS)’nin devreye girmesinin ardından Müşteri İletişim Yönetimi (CCM) uygulamalarını e-Fatura çözümleriyle entegre eden Digital Planet, Türkiye’de faaliyet gösteren 81 Özel Entegratör şirket arasında bu iki hizmeti birlikte sunan tek firma olarak Türkiye’nin dijitalleşme sürecinde şirketlere daha fazla hız ve kolaylık sağlıyor.

15 yılı aşkın süredir, şirketlerin müşterileri için oluşturdukları fatura, kredi kartı ekstresi, sigorta poliçesi gibi dokümanların kişiye özel bir şekilde hazırlanmasını sağlayan CCM uygulamalarını sunan ve bu konuda

44 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

pazara öncülük eden Digital Planet, şirketlerin dijital çağa hızla adapte olmalarını sağlayarak, Türkiye’nin dijitalleşme hedefine de katkı sağlıyor. e-Dönüşüm hizmetleri ile CCM uygulamalarını bütünleşik ve entegre şekilde kullanan Digital Planet, aynı zamanda bu iki çözümü birlikte sunabilen tek Özel Entegratör firma olma özelliğine de sahip. Özellikle son kullanıcıya hizmet veren telekom, banka, sigortacılık ve enerji sektörlerinde oldukça önemli bir çözüm olan CCM uygulamalarının müşteriler ve şirketlere sunduğu avantajları aktaran Digital Planet Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Evren Demirbaşoğlu, “CCM çözümlerimiz hem şirketlere hem de şirketlerden hizmet alan müşterilere faydalar sunuyor. Şirketler; CCM’i kullanarak yüksek hızda aynı anda farklı formatlarda doküman oluşturabiliyor, bu dokümanları farklı iletişim kanallarıyla (web, çağrı merkezi, e-mail, baskı, sms, fax…) müşterilerine ulaştırabiliyor ve en önemlisi de telefon faturaları, kredi kartı ekstreleri, sigorta poliçeleri, müşteri mektupları gibi dokümanları bir pazarlama aracına dönüştürebiliyorlar. Bu dokümanlar üzerinde kişiye özel pazarlama mesajları oluşturularak müşteriye iletiliyor. CCM uygulamaları, şirketlerin kişiye özel fatura hazırlarken kullanıcıların fatura üzerinde görmek istediği verileri akıllı grafikler üzerinden sunma imkânı da veriyor. Bir e-Fatura CCM uygulaması ile hazırlandığında, müşterinin hangi hizmeti ne kadar kullandığı gibi veriler 3 boyutlu grafikler veya tablolar halinde, önceki dönemlerle karşılaştırmalı olarak müşteriye sunulabiliyor.” dedi.

CCM İLE ESKİ VE YENİ NESİL PAZARLAMA YÖNTEMLERİ BİR ARADA CCM uygulamaları farklı kanallardan gönderim imkanı tanıdığından, Omnichannel stratejisini de destekliyor. Müşteri yönetim süreçlerinde şirketlerin tüketiciyle tüm kanallar üzerinden iletişim sağlamaları, bu sayede müşteri algısını arzu edildiği yönde değiştirebilmeleri ve ürünlerini en doğru yöntemle pazarlayabilmeleri gibi hedeflere, CCM uygulamasının sunduğu avantajlar sayesinde ulaşılabiliyorlar. Hem eski hem de yeni nesil pazarlama yöntemlerini bir arada müşteriye sunan CCM, böylece müşterinin tüm 360 derece pazarlama ihtiyacını karşılıyor.

BİLİŞİM

İZİBİZ GÜCÜNÜ BİLGİ VE DENEYİMDEN ALAN YERLİ BİR FİRMA İZİBİZ BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ İŞ GELİŞTİRME VE PAZARLAMA DİREKTÖRÜ HÜSEYİN ŞİMŞEK: “YÜZDE 100 YERLİ GİRİŞİMİ OLAN İZİBİZ, GÜCÜNÜ SADECE BİLGİ VE DENEYİMİNDEN ALMAKTADIR.” İzibiz Bilişim Teknolojileri İş Geliştirme ve Pazarlama Direktörü Hüseyin Şimşek, e-Dönüşüm ve dijitalleşmeyle ilgili sorularımızı cevapladı. Öncelikle İzibiz Bilişim ile ilgili kısaca bilgi alabilir miyiz? İzibiz Bilişim Teknolojileri AŞ, 2013’te telekom sektörünün özellikle faturalama alanındaki uzman danışman kadrosuyla elektronik belge, elektronik ticaret, veri ambarı ve bulut konularında faaliyet göstermek üzere kuruldu. Merkezi İstanbul Maltepe’de. Alanında uzman ve nitelikli insan kaynaklarıyla bilişim sektöründe iddialı projelere imza atarak geliştireceği servisler ve ürünlerle, yenilikçi projeler geliştirmeyi ve ülke içindeki dışa bağımlılığı kırmayı hedeflemektedir. İzibiz, Ar-Ge ve proje geliştirme hizmetlerini Yıldız Teknik Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi‘ndeki Ar-Ge ofisinden sürdürmektedir. Yüzde 100 yerli girişimi olan İzibiz, gücünü sadece bilgi ve deneyiminden almaktadır.

46 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

KOBİ’lere yönelik ürün ve hizmetlerinizden bahseder misiniz?

Sadece e-Dönüşüm’e odaklı bir firma olmamız sebebiyle ilk günden bu yana Gelir İdaresi Başkanlığı’nın ilan ettiği tüm ürünlerle ilgili geliştirmeler ve onay süreçleri hızlıca tamamlanmış ve yetkinlik olarak firmamızın ürün ve hizmet gamına eklenmiştir. Bu bağlamda başta e-Fatura olmak üzere e-Fatura saklama, mali mühür uyum, e-Arşiv fatura, e-İrsaliye, e-Serbest Meslek Makbuz, e-Müstahsil ürünleri ile ilgili tüm çalışmalar tamamlanmış ve müşterilerimizin hizmetine sunulmuştur. İzibiz olarak ayrıca katma değerli servisler üreterek farklılık oluşturmaya, müşterilerimizin dijital dönüşüm süreçlerine tam katkı sağlamaya önem veriyoruz. Bu bağlamda e-Mutabakat, mail bildirim servisleri, mobil bildirim servisleri gibi ilave hizmetleri de devreye alarak firmaların dijital gereksinimlerine katkı sunuyoruz.

Türkiye e- Dönüşüm’ün şu anda neresinde?

Türkiye e-Dönüşüm ve dijitalleşmeye her anlamda hazır haldedir. e-Dönüşüm sektöründe dünyanın en iyi örnekleri arasında yerini almıştır.

Biraz gecikmeli başladığımız bu yolculukta birçok ülkeyi geride bıraktık.

Bu ivmeyle e-Dönüşüm hizmetlerinin

Hüseyin Şimşek daha alt seviyelerdeki şirketlere ve kuruluşlara da ulaştırılması için Gelir İdaresi Başkanlığı nezdindeki girişimlerimiz ve çalışmalarımız devam etmektedir. Özellikle tüm unsurlarıyla hazır e-Arşiv Fatura ürününün e-Fatura kullanıcıları için de kapsayıcı olması noktasındaki beklenti ve taleplerimizin bu yılsonu itibariyle devreye alınacağını ve e-Dönüşüm kapsamının bu ilaveyle yüzde 40 büyüyeceğini tahmin ediyoruz.

Büyümek isteyen KOBİ’ler iş süreçlerini e-Dönüşüm ile nasıl verimli hale getirebilir?

Tüm şirketlerimizin e-Dönüşüm ve dijitalleşmenin kaçınılmaz varlığını kabul ederek bu yolculukta doğru ve sağlam partnerlerle birlikte sisteme entegre olmalarının yararlı olacağını düşünüyoruz. Bu bağlamda gerek fiziki altyapı gereksinimleri, gerekse genel işletme maliyetleri anlamında ciddi tasarruflar elde edileceği konusunda, rakam boyutu da ortaya konularak dünya ölçeğinde birçok rapor yayınlanmış ve yayınlanmaktadır. Dijital dönüşüm sadece maliyet boyutuyle değil, hizmet kalitesinin artırılması, verimlilik ve dünya ölçeğinde kabul görmüş ürün ve hizmet standartları açısından da çok önem arz etmektedir.

BİLİŞİM

KYOCERA, KOBİ’LERE VERİMLİLİK TASARRUF VE ZAMAN KAZANDIRIYOR KYOCERA BİLGİTAŞ TURKEY İŞ GELİŞTİRME & PAZARLAMA DİREKTÖRÜ TÜRKAY TERZİGİL, DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE DOKÜMAN ÇÖZÜMLERİ HİZMETLERİYLE KOBİ’LERE BİRÇOK AVANTAJ SAĞLADIKLARINI İFADE EDİYOR.

Türkay Terzigil KYOCERA Bilgitaş Turkey Doküman Çözümleri AŞ İş Geliştirme & Pazarlama Direktörü Türkay Terzigil, dijital dönüşüm ve doküman hizmetleriyle ilgili sorularımızı cevapladı.

Dijitalleşme nedir? Bu kavram KOBİ’lerin gözünü korkutmalı mı?

‘Dijital dönüşüm’ kavramı, en temel anlamıyla işletmelerin dijital teknolojileri çalışma ortamlarına entegre ederek yeni iş modelleri üret-

melerini ifade ediyor. Bu yenilikler elbette teknik gelişmelerin yanı sıra işletme kültürü ve çalışma biçimlerinde de köklü dönüşümleri beraberinde getiriyor. Ne yazık ki ülkemizde faaliyet gösteren KOBİ’lerin büyük kısmında dijitalleşmenin çok yüksek maliyetlere katlanmalarını ve tüm çalışma biçimlerini baştan aşağı değiştirmelerini gerektiren, dolayısıyla ya altından kalkamayacakları ya da yaptıkları yatırımın karşılığını ala-

KYOCERA ürünleri KOBİ’lerin dijitalleşmelerine nasıl katkı sağlıyor? İş yaşamının genelde en rutin ve zaman alıcı süreçleri olan doküman iş akışlarının dijitalleştirilmesi, işletmelere baskı maliyetlerini kontrol altına alma, çalışan verimliliğini ve memnuniyetini yükseltme gibi pek çok fırsat sunuyor. Dijital dönüşümün henüz başında doküman yönetimi gibi temel bir sürecin optimize edilmesi, ilerleyen dönemlerde yapılacak değişikliklerin daha rahat biçimde benimsenmesini sağlıyor. KYOCERA Bilgitaş olarak bu noktada KOBİ’lere yazıcı ve çok fonksiyonlu fotokopi makinelerinden (MFP) oluşan donanım ürünlerimiz, doküman çözümü yazılımlarımız, Yönetilen Doküman Hizmetleri (MDS) servislerimiz ve iş ortaklarımızla doküman iş akışlarını en etkin biçimde yönetebilmeleri için tüm imkânları sunuyoruz. Bu imkânlar, başta kağıt dokümanların taranarak dijital ortama aktarılması, baskı ve doküman güvenliğinin sağlanması, dijital ortamda depolanan belgelerin arşivlenmesi ve yönetilmesi olmak üzere doküman yönetiminin her noktasını kapsıyor.

48 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

mayacakları bir hamle olduğu korkusu hakim. Oysa dijitalleşme, her zaman bu kadar büyük yüklerin altına girmeyi gerektirmiyor. Kendilerine özgü ihtiyaçları iyi değerlendiren KOBİ’ler, makul düzeyde yatırımlarla dijital dönüşümlerini başlatabilir ve elde ettikleri geri dönüşü analiz ederek yatırımlarına devam etmeyi değerlendirebilirler.

Dijitalleşmenin KOBİ’ler için avantajları nelerdir?

Avantajları şöyle sıralayabiliriz: Bilginin dijital ortama aktarılması, ihtiyacı olan herkesin ona bilgisayarlar ve/veya mobil cihazlar üzerinden kolayca erişilebilmesini sağlıyor. Doğru bilgiyi bulmaya daha az, işi doğru yapmaya daha fazla zaman harcanıyor.

Dijital teknolojilerin veriyi yüksek düzeyde izlenebilir hale getirmesi sayesinde, işletmelerde hassas verilerin güvenliği çok daha etkili biçimde sağlanabiliyor.

Dijital dönüşüm çerçevesinde basılı verilerinin bir kısmını dijital ortama geçiren işletmeler, önceden depolamada kullanılan fiziksel alanı, iş yerlerini güzelleştirmek ve çalışan kapasitelerini artırmak gibi biçimlerde değerlendirebiliyorlar.

Dijitalleşen iş süreçleri, çalışan verimliliği üzerinde yarattığı etkiyle KOBİ’lere hem zaman hem de maliyet avantajı fırsatları sunuyor. İşletme faaliyetlerinin dijital ortamda görünürlük kazanması, KOBİ’lere belki de şimdiye dek fiziksel imkânsızlıklar nedeniyle temas edemedikleri müşterilerin ve pazarların kapılarını açıyor. Potansiyel müşterilerle karşılaşmak kolaylaşıyor.

BİLİŞİM

TESİS YÖNETİMİNİN GÜÇLÜ YAZILIM PLATFORMU

‘SENYONET’ Senyonet, tesis (site, ofis ve AVM) yöneticilerinin aidat takibi, banka entegrasyonu, muhasebe, varlık yönetimi, bakım, personel devam kontrol sistemi, talep yönetimi, temizlik denetimleri, güvenlik denetimleri, farklı yazılım ve donanımlarla entegrasyonlar gibi ihtiyaçlarını en geniş kapsamda ve en yeni teknolojilerle karşılayan bulut tabanlı web ve mobil uygulamalar platformu.

Senkron Yazılım iştiraklerinden olan Senyonet Yazılım, 22 yıllık tesis yönetim tecrübelerini içeriyor. Desteklediği fonksiyonlarla yönetimlere profesyonel bir hizmet sunarak rahat bir nefes aldırıyor.

Yıldız Teknopark’ta bir Ar-Ge projesi olarak geliştirilmesi devam eden Senyonet, KDV istisnası sayesinde site yönetimlerine önemli bir maliyet avantajı sağlarken, iş yükü ve masrafları da azaltıyor.

Türkiye’nin 81 ilinde binlerce tesiste başarıyla kullanılan Senyonet, 2018 yılı sonuna kadar 10 ülkeye yazılım ihracatı hedefine emin adımlarla ilerliyor.

MAKSİMUM FAYDAYI HEDEFLEDİK

Mehmet Yıldızdoğan

Konuyla ilgili konuşan Senyonet CEO’su Mehmet Yıldızdoğan, 22 yıldır temizlik, güvenlik, teknik ve yönetim hizmeti veren çok büyük şirketlerle çalıştıklarını ifade ediyor: “Senyonet, bu tecrübelerimizin sonucunda ortaya çıkan ve tesis yönetiminin her alanında var olan bir ürün. Aslında sadece bir

TESİS YÖNETİCİLERİNİN TÜM İHTİYAÇLARINI EN YENİ TEKNOLOJİLERLE KARŞILAYAN BULUT TABANLI UYGULAMALAR PLATFORMU SENYONET’İN CEO’SU MEHMET YILDIZDOĞAN, “GENİŞ BİR YELPAZEDE UYGUN MALİYETLER VE MAKSİMUM FAYDALARLA ÇÖZÜMLER SUNUYORUZ.” DİYOR.

50 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

yazılım değil, mobil uygulamalarıyla, entegre yazılım ve donanım çözümleriyle güçlü bir platform.

Yakın zamanda en son teknolojik altyapılarla yeni versiyonunu yayınladık. Kullanışlı web arayüzümüz ve mobil uygulamalarımızla, tesis yöneticilerinin ve site sakinlerinin maksimum şekilde Senyonet’ten faydalanmasını hedefledik. Senyonet, modüler ve esnek yapısı sayesinde sadece aidat takip yazılımı ya da site yönetim yazılımı olarak kullanılabileceği gibi, uçtan uca tüm yönetim süreçleri için de kullanılabilecek zengin bir fonksiyonaliteye sahip. Geliştirdiğimiz paketlerle, bir apartmandan bir şehir hastanesi ölçeğine kadar geniş bir yelpazede uygun maliyetlerle çözümler sunuyoruz.”

Yıldızdoğan, Senyonet ile ilgili daha detaylı bilgiye www.senyonet.net adresinden ulaşılabileceğini sözlerine ekliyor.

BİLİŞİM

TÜRK TELEKOM’DAN BİR İLK GİRİŞİMCİLİĞİN KALBİ ‘SANTRAL’DE ATACAK olduğu yaşayan bir topluluğa ev sahipliği yapmak ve ortaya çıkacak sinerji ile başarılı olmalarını sağlamak.” diye konuştu.

TARİHİ SANTRAL BİNASI GELECEĞE YÖN VERENLERİN BULUŞMA NOKTASI

Fırat Yaman Er Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom, Türkiye’den yenilikçi ve genç dünya markaları çıkmasına katkıda bulunmak amacıyla girişimcileri desteklemeye devam ediyor. Teknolojiye yaptığı yatırımlarla ‘inovasyon ve girişimcilik’ konularına öncülük eden Türk Telekom, Tahtakale’de bulunan santral binasını girişimcilerin ücretsiz olarak yararlanabileceği bir topluluk merkezi haline getirdi.

Türk Telekom’un, girişimcilik ruhunu çok önemsediğini ve inovasyonu tüm işlerinin merkezine koyduğunu ifade eden Türk Telekom Strateji, Planlama ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Fırat Yaman Er, “Özellikle telekomünikasyon gibi yeni fikirlerin ışığında gelişen ve dönüşen bir sektörde tüketiciye fayda sağlayan fikir ve teknolojileri hayata geçiren girişimler sektöre önemli ölçüde katkı sağlıyor. Bu katkıyı artırmak için girişimcilerin sektör oyuncularıyla olduğu kadar kendi aralarında kurdukları karşılıklı etkileşim de büyük önem taşıyor. Bu amaçla geçmişte telekomünikasyon santrali olarak kullanılan Tahtakale’deki binamızı topluma faydalı olacak şekilde yeni teknolojilerin geliştirileceği, girişimcilerin kullanımına açık bir topluluk merkezi olarak yeniden tasarladık. Beklentimiz burada, girişimini hayata geçirmek için çalışan kişilerin bilgi ve tecrübelerini paylaşarak birbirine destek

Günümüzde girişimcilere destek veren pek çok kuluçka merkezinin bulunduğunu ifade eden Er, SANTRAL’i ekosistemdeki tüm girişimcilerin bir araya gelerek bir topluluk oluşturabileceği bir üst platform olarak konumladıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk Telekom’un en eski üç santral merkezinden biri olarak 1913 yılında kurulan ve yıllarca insanları birbirine bağlayarak bilgi akışına aracılık eden tarihi santral, asli görevini sembolik de olsa sürdürsün ve girişimcileri birbirine ve dünyaya bağlasın istedik. Bir dönemin son teknolojisine ev sahipliği yapan mekân artık yeni teknolojiler üreterek geleceğe yön verenlerin buluşma noktası olacak.”

SANTRAL’in, Türkiye’de girişimcilere özel tamamen ücretsiz olarak hizmet verecek ilk ve tek topluluk merkezi olacağını belirten Er, kurdukları merkezin, Ağustos ayı itibarıyla başvuruları almaya ve değerlendirmeye başlayacağı bilgisini verdi. Türkiye’de yine bir ilki gerçekleştirerek girişimcilere tamamıyla ücretsiz olarak kapsamlı bir hizmet sunduklarını kaydeden Fırat Yaman Er, “SANTRAL’de girişimcilere ilham verici bir çalışma ortamı ve topluluk faaliyetleri için benzersiz bir etkinlik alanı sağlıyoruz. Toplam 3 kat üzerine kurulu 2 bin metrekare alanda hizmet verecek olan merkezimiz, topluluk buluşmalarının düzenleneceği etkinlik alanı, aynı anda 250 kişinin çalışabileceği ortak çalışma, toplantı ve dinlenme alanları ile 360 derece İstanbul manzaralı terastan oluşuyor. Girişimcilerimiz, bina içinde Türk Telekom’un gigabit hızında internet bağlantısından da ücretsiz olarak yararlanabiliyor.” dedi.

TÜRK TELEKOM, TAHTAKALE’DE BULUNAN SANTRAL BİNASINI GİRİŞİMCİLERİN ÜCRETSİZ OLARAK YARARLANABİLECEĞİ BİR TOPLULUK MERKEZİ HALİNE GETİRDİ.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 51

BİLİŞİM

KOBİ DOSTU COBOT’LAR GERÇEK ANLAMDA ESNEK ÜRETİM SAĞLIYOR Yüzde 58’lik pazar payıyla 50’den fazla ülkede sektördeki liderliğini sürdüren Universal Robots, şimdiye kadar yaklaşık 25 bin Cobot kurulumuyla globalde ve Türkiye’de insan merkezli otomasyonu herkese ulaştırmayı hedefliyor. Universal Robots’un Cobot’ları, robot programlama uzmanlığı gerektirmeyecek şekilde kolay programlanabilir olması, hızlı kurulum, esnek konumlandırma ve iş birliğine dayalı (Collaborative) yapısı sayesinde KOBİ’lere önemli avantajlar sağlıyor. KOBİ’ler, Cobot’larla üretimi verimli hale getiriyor.

KOLABORATİF ROBOT TEKNOLOJİSİYLE OTOMASYONA KOLAYCA GEÇİŞ KOBİ’lerin robot teknolojisine geçişiyle ilgili konuşan Universal Robots Satış Geliştirme Yöneticisi Kandan Özgür Gök, “KOBİ’ler, büyük ölçekli üretim yapmadıklarında robot teknolojilerine yatırım yapma ve bu teknolojileri kullanma konusunda tereddüt yaşıyordu. Bu tereddüt Universal Robots ile aşılmaya başladı. Cobot’lar, endüstri alanındaki büyük işletmelerle birlikte KOBİ’ler için de önemli katkılar sağlıyor. Günümüz üretim süreçlerinin değişime uğrayarak esnek bir hale gelmesi ihtiyacı ve kolaboratif robotun mucidi Universal Robots’un geliştirdiği ileri

52 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

İNSANLA İŞ BİRLİĞİNE DAYALI COBOT’LARI İLE DÜNYANIN BİR NUMARALI ROBOT FİRMASI UNİVERSAL ROBOTS, KOBİ’LERE KOLABORATİF ROBOT TEKNOLOJİSİ SUNUYOR. ÜRETİM SÜREÇLERİNDEKİ ESNEKLİK İHTİYACIYLA ROBOT TEKNOLOJİSİNE YÖNELEN KOBİ’LER ÜRETİMİNİ VERİMLİ HALE GETİRİYOR.

teknolojiyle kullanıcılara sağladığı sayısız avantaj, KOBİ’leri de kolaboratif robot teknolojilerini kullanma yönünde bir değişime zorluyor.” dedi.

KOBİ’LER ESNEK ÜRETİMLE VE BİRÇOK YENİLİKLE TANIŞIYOR Son dönemde KOBİ’lerin robot teknolojileri kullanma eğilimlerine bakıldığında; sadece yüksek adetlerde aynı kalitede üretim yapmanın dışında gerçek anlamda esnekliğe ihtiyaç duydukları, kaliteden ödün vermeden düşük üretim adetleri için hızlı değişimlere cevap verebilmeyi önemsedikleri gözlemleniyor. Bu çerçevede iş birliğine dayalı kolaboratif robotlar küçük işletmeler için de daha fazla talep görecek ve geleceğin iş modeli kolaboratif robotta olacak.

Sağladıkları bu avantajların dışında insanla birlikte güvenli olarak iş birliğine dayalı çalışabilmesi, az alan kaplaması, esnek konumlandırılarak farklı görevler içinde kullanılabilmesi, hızlı kurulum ve programlama yapılabilmesi, robotun elle hareket ettirilerek de programlanabilmesi, UR Akademi ile online olarak ücretsiz sunulan interaktif eğitim, 220 V güç ge-

reksinimi ve az enerji tüketimi, UR+ ekosistemiyle Tak-Çalıştır-Üretime Başla! konsepti gibi birçok avantajla kullanıcılarına kalite, esneklik, ergonomi ve maliyet avantajı sağlıyor. Bu avantajlar, kullanıcıların bulundukları iş alanında rekabetçi olmalarını sağlıyorlar.

Cobot’lar, geniş uygulama alanları ile paketleme, enjeksiyon makineleri, makine besleme, yapıştırma, boya, cıvatalama, kalite kontrol, alma-bırakma, montaj, test ve laboratuar işlemleri gibi küçük veya büyük işletmelerde üretim süreçlerinin farklı aşamalarında kullanılıyor.

24 SAAT BOYUNCA ÜRETİM MÜMKÜN Cobot’lar genellikle basit bir süreci çalışanlarla hemen hemen aynı hızda gerçekleştiriyor. Bu nedenle manuel olarak elde edilen üretim miktarından memnun olunan durumlar için operasyonlar otomatikleştirilebiliyor.

Robota uygun yörüngeleri öğreterek ve maksimum taşıma kapasitesine dikkat ederek Cobot 24 saat boyunca üretim gerçekleştirilebiliyor. Böylece verimlilikte bir artış gözlemleniyor.

BİLİŞİM

KİTAP SEVERLERE YEPYENİ BİR OKUMA ALIŞKANLIĞI KAZANDIRAN E-KİTAP OKUYUCULARININ EN YENİSİ KOBO CLARA HD, AYRICALIKLI FIRSATLARLA TÜM D&R MAĞAZALARINDA.

HAYATI KOLAYLAŞTIRAN E-KİTAP OKUYUCU:

F

KOBO CLARA HD

arklı bir okuma deneyimi sunan ve hızlıca yükselişe geçen e-kitap okuyucularının en yenisi Kobo Clara HD, kitap kurtlarının tüm kütüphanesini yanında taşımasını mümkün hale getiriyor.

Kobo Clara HD, kitap ve teknoloji seven, hem gündüz hem de gece okuyucuları için son teknolojiyle tasarlanan e-kitap okuyucusu ComfortLight PRO özelliğinde yer alan okuma ışığıyla daha rahat bir okuma deneyimi sunuyor. Mavi ışığa maruz kalma oranını azaltmak için renk sıcaklığını otomatik olarak değiştiren ComfortLight PRO özelliğiyle kitap okumak artık daha keyifli hale geliyor.

6 BİN KİTABI KOLAYCA TAŞIYABİLİRSİNİZ 8 GB yerleşik hafızası ve kâğıda basılmış görüntüsüyle Kobo Clara HD’ler, 6 bin adede kadar kitabı kolayca taşıma imkânı sunuyor. Kobo Clara HD’de yer alan Kobo SleepCover özelliği, eller serbest okumaya izin verirken, önde yer alan deri kapağı açıldığında da otomatik olarak uyanıyor ve kapatılırken de otomatik uykuya geçiyor.

54 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Farklı yazı tipi ve yazı boyutları arasından seçim yapabilme imkânıyla her ortamda rahat okuma olanağı sağlayan Kobo Clara HD’ler, tüm D&R mağazalarında ve dr.com.tr’de satışta.

BİLİŞİM

Sistem 9, Bilişim 500’de kategori birincisi!

Sistem 9, Türkiye’nin önde gelen sektör araştırması Bilişim 500’ün 19. yılında hem kategori birincisi oldu hem de “En İyi Performans Gösteren 10 Bilişim Şirketi” arasında yerini aldı.

Sistem 9, “Görüntü ve Ses Sistemleri Sistem Entegratörü” kategorisinde liderlik koltuğuna oturdu. Aynı zamanda satış gelirlerine göre, “Son 3 Yılda En İyi Performans Gösteren 10 Bilişim Şirket” listesine de girmeyi başardı. Söz konusu kategoride 2016 yılında 150’nci sırada bulunan Sistem 9, 2017’de ise 57 basamak yükselerek listede 93. sıraya çıktı.

“TÜRKİYE’DE LİDER, DÜNYADA İSE İLK FİRMALAR ARASINDAYIZ” Sistem 9 Yönetim Kurulu Başkanı S. Kaan Akın, “Görüntü ve Ses Sistemleri Sistem Entegratörü” kategorisinde en yakın rakiplerinden yüzde 481 gibi ciddi bir fark atarak birinci olduklarını vurgulayarak şu bilgiyi verdi: “Dünyada ‘Digital Signage’ diye bilinen sistemi Türkiye’de ‘Dijital Yayın ve Bilgilendirme Ekranları’ adıyla yaygınlaştırıyoruz. Günümüzde Türkiye ile birlikte 20 ülkede 40 bini aşkın dijital ekranı yönetiyoruz. Perakende mağazıcılığa yönelik dijital poster , fast food şubelerine özel dijital menuboard, bankalar, üretim tesisleri, büyük işletmelere özel kurumsal tv, video wall, dokunmatik uygulamalar gibi dijital çözümler üretiyoruz. Her sektöre yönelik bir ürünümüz var diyebilirim. Tek merkezden özel yazılımla yönettiğimiz bu sistemler ile artık poster, afiş gibi basılı metaryeller için şirketleri maliyet yükünden kurtarıyor, operasyonel giderlerini de ortadan kaldırıyoruz. Kurumlar müşteri iletişiminde aradığı hıza ulaşıyor, satışa yönelik kampanyalarını saniyeler içinde devreye alabiliyor, dilerse çalışanlarına dönük yayınlar ile iç iletişimlerine yönelikte bu sistemleri kullanıyor.

Yönettiğimiz ağın genişliği bakımından bu alanda Türkiye’de lider, dünyada ise ilk firmalar arasındayız.

Bunu sadece bizim değil, ülkemizin başarısı olarak görüyoruz.”

BThaber Yayıncılık tarafından gerçekleştirilen Bilişim 500 Araştırması’na ilişkin verilerin sektöre ayna tuttuğunu belirten Akın, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Faaliyet gösterdiğimiz alanda iş hacminin 250 milyon dolara ulaştığını tahmin ediyoruz. Sektörü daha da büyütmek için yatırıma devam ediyoruz. Sektörün 2023 yılında dünyada 24 milyar dolarlık bir hacme ulaşması bekleniyor.

56 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Sistem 9 Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Suzi Baharti

Sistem 9 olarak biz de, Cumhuriyet’in 100’ncü yılında, Türkiye’nin bu pastadaki payını yüzde 10’a ulaştırmayı hedefliyoruz.” İstanbul’da gerçekleştirilen ödül töreninde, Sistem 9’un “Görüntü ve Ses Sistemleri Sistem Entegratörü Birincisi” ödülünü Sistem 9 Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Suzi Baharti aldı.

Kaynak: İlk 500 Bilişim Plus Şirketi Türkiye 2017

BİLİŞİM

GELİR 10 MİLYAR TL’YE DAYANDI, TURKCELL HEDEF BÜYÜTTÜ TURKCELL, 2018’İN İLK 6 AYINDA BÜYÜMESİNİ SÜRDÜRDÜ. 9 MİLYAR 867 MİLYON TL İLE TÜM ZAMANLARIN EN YÜKSEK 6 AYLIK GELİRİNİ ELDE EDİLİRKEN, İLK YARI NET KÂRI İSE 916 MİLYON TL OLDU. Turkcell, 2018’in ilk 6 ayında büyümesini hız kesmeden sürdürdü.

Turkcell Grup, 9 milyar 867 milyon TL ile tüm zamanların en yüksek 6 aylık gelirini elde ederken, 4 milyar 156 milyon TL FAVÖK’e (Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kâr) ulaşarak yeni bir rekora daha imza attı. İlk yarı net kârı ise 916 milyon TL oldu. Turkcell’in ilk aylık performansında öne çıkan başlıklar şöyle: Gelir büyümesinde hedef artırdı: Başarılı finansal ve operasyonel sonuçlarla yarıyıl hedeflerini aşan Turkcell, 2018 sonu için gelir büyüme öngörüsünü yükseltti.

Büyüme hedefi yüzde 14-16 aralığından yüzde 16-18’e çıkarıldı.

Kaan Terzioğlu

Dijital servislerde 100 milyon hedefi geçildi: Büyüme stratejisini, dünyaca tanınan küresel ürün ve servisler geliştirme üzerine kuran Turkcell’in uygulamaları 106 milyon indirme rakamını aştı. Moldovalı operatör Moldcell’in BiP uygulamasını şebekesine entegre ederek müşterilerine sunmasıyla bu alanda önemli bir aşama daha kaydedildi.

500 dev projeyle kurumları da dijitalleştiriyor: 2016’da Açılan Gebze Veri Merkezi’nin ardından haziranda İzmir’de uluslararası standartlarda bir veri merkezi daha açan Turkcell, kurumsal şirket ve kamudaki dijital entegrasyon hizmetlerinde 500 proje sayısını aştı.

Yaani, Dergilik ve Paycell 5 milyon barajını aştı: Turkcell’in dijital uygulamalarına ilgi giderek artıyor. BiP, fizy ve lifebox’ın ardından Dergilik, Yaani ve Paycell’de de 5’er milyon barajları aşıldı. İndirilme rakamı 6,5 milyona ulaşan Dergilik’te aylık okunan yayın sayısı 5 milyonu aşarken, platforma 800’ü aşkın yabancı yayın da eklendi. Türkiye’nin arama motoru Yaani’nin indirilme sayısı da 5 milyonu aştı. Ödeme platformu Paycell’de kayıtlı kart sayısı 1,6 milyona ulaşırken, mobil ödeme kullanıcılarının sayısı 5 milyonu geçti.

BAŞARILI BİR YARIYILI DAHA GERİDE BIRAKTIK Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, ilk yarıyılda elde edilen sonuçları şöyle değerlendirdi: “Dijital operatör yolculuğumuzda birçok önemli işe imza attığımız başarılı bir yarıyılı daha geride bıraktık. Tam bir yıl önce, New York Borsası’nda 2017 ikinci çeyrek sonuçlarını açıklarken ‘Dünyanın ilk dijital operatörüyüz’ demiştik. Geçen bir yılda, dijital servis portföyümüzü zenginleştirmek ve yaygınlaştırmakla kalmadık; tüm sektörleri dijitalleşmeyle dönüştürecek yetkinliklerimizi ülkemizin hizmetine sunduk. Dijital servislerimizi küreselleştirme yolunda adımlar atmaya devam ettik. Ekonomiyi dijitalleştirme vizyonumuzun önemli yapıtaşı olan ve kurumsal şirketlerle kamu sektörüne uçtan uca bilişim teknolojileri desteği sağladığımız dijital entegrasyon hizmetlerimizde 500. projeye ve toplamda 1,1 milyar TL’lik sipariş büyüklüğüne ulaştık.

Dijital operatör vizyonumuzun gerçekleşmesindeki en önemli altyapı unsurlarından biri olan veri merkezi işimiz kapsamında, İzmir’deki yeni veri merkezimizi müşterilerimizin kullanımına açtık.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 57

Makale

Osman Arolat

YENİ DÖNEM

YENİ OLUŞUMLAR YENİ BEKLENTİLER...

95 yıllık Parlamenter Sistem sona erdi. Yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi başladı. Yönetim açısından birçok yenilik ve değişim gündemde. Bu yeni sistemin ülkemize, barış, huzur ve refah getirecek projeleri hayata geçirmesini dileyerek hayırlı olmasını diliyorum.

Her seçim sonrası yeni dönem ve yeni beklentilerden söz ederiz. Bu kez buna yeni yönetim biçimini içeren yeni oluşum da eklendi. Cumhuriyet döneminin başından bu yana 95 yıl süreyle içinde yaşadığımız Parlamenter Sistem sona ererken, Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi dönemi başladı. Doğaldır ki, bu yeni dönem de yeni beklentilere neden olacak. Önemli sorunlarımız var. Ekonomik açıdan yüksek enflasyon, yüksek faiz, yüksek kur, yüksek işsizlik bunlar arasında yer alıyor. Bunlara bağlı olarak piyasalarda ödeme sıkıntısı, yatırım yetersizliği, üretim eksikliği gibi sorunlar yaşandığı da belirtiliyor.

Dış politika ve terör sorunlarının da ülkemizin gelişmesine fren olduğu için, çatışmadan uzak, uzlaşmacı bir dış politika ve kararlı bir terörle mücadelenin gündeme alınması gerekiyor.

Sanayi oda başkanlarıyla bir süre önce yeni dönem beklentileri konusunda söyleşiler yapmıştım.

Toplumsal beraberlik, birlikteliğin sağlanması için kutuplaşmaların sona erdiği yeni bir dönemin başlatılmasını beklediklerini belirttiler. Bu beklentilerinin ilk adımı olarak OHAL döneminin

58 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

sona erdirilmesiyle, normalleşmenin başlaması gerektiğinin altını çizdiler. Yeni döneme ait ilk demeçlerde de başta Cumhurbaşkanı’nın ve AK Parti yöneticilerinin OHAL’in bir kez daha uzatılmayacağı, sona ereceği açıklamaları yer aldı.

Bu da sanayicilerce olumlu bir beklentiye yol açtı.

Sanayiciler beklentilerinden birisi de Cumhurbaşkanı’nın atayacağı yeni bakanlar kurulunun sorunlara hakim, konularında ehil, toplumsal diyalogla sorunlara çözüm arayacak, liyakatlı bireylerden oluşmasını istediklerini ifade ettiler. Yatırımların, üretimin, ihracatın artırılmasını sağlayacak projelerin hayata sokulmasıyla büyümede süreklilik sağlanabileceği ve bununla toplumsal refah 95 artırmanın mümkün olacağını dile getirdiler.

Eğitim, adalet, yatırım ve vergi reformuna ihtiyaç olduğunun atını çizerek, bu alanlardaki reformların hemen gündeme alınması gerektiğini söylediler.

Evet, yeni bir dönem, yönetimde yeni özellikler taşıyan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi başladı. Bu dönemin ülkemiz sorunlarının çözümüne yardımcı olacak projeleri hayata geçirmesini, ülkemizin barışçıl bir ortamda yaşamını sürdürmesini beklerken, yeni dönemin hayırlı olmasını diliyorum.

?

?YENİ

TÜRKİYE YENİ EKONOMİ RUHSAR PEKCAN TİCARET BAKANI

EROL BİLECİK TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI

BERAT ALBAYRAK HAZİNE VE MALİYE BAKANI ABDURRAHMAN KAAN MÜSİAD GENEL BAŞKANI

DOSYA

YENİ EKONOMİ

YENİ SİSTEM, YENİ EKONOMİ

60 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

YENİ EKONOMİ

DOSYA

TÜRKİYE’NİN 24 HAZİRAN SEÇİMLERİYLE BİRLİKTE GEÇTİĞİ YENİ SİSTEMİ VE YENİ EKONOMİ MODELİNİ KAPAĞIMIZA TAŞIDIK. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN İLK 100 GÜNDE YAPILACAKLARA DAİR SUNUMUNA, HAZİNE VE MALİYE BAKANI BERAT ALBAYRAK’IN AÇIKLAMALARINA, TİCARET BAKANI RUHSAR PEKCAN’IN TESPİTLERİNE GENİŞ YER AYIRDIK. AYRICA, İŞ DÜNYASININ GÖRÜŞLERİNE YER VERDİK. Türkiye, bir süredir dövizdeki ani yükselişler, kredi faizlerindeki artışlar, enflasyonun çift hanelerde seyretmesi, ihracatın azalıp ithalatın artması, yabancı yatırımların düşmesi ve işsizlik gibi ekonomik sıkıntılar yaşıyordu. 24 Haziran seçimlerinin sonuçları, sıkıntıların ve belirsizliklerin ortadan kalkması ümidiyle merakla bekleniyordu.

Türkiye, bu seçimlerle birlikte yeni bir hükümet sistemine ve yeni bir ekonomi modeline geçti.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin devreye girmesiyle Türkiye, tarihi bir değişim yaşadı.

Başbakanlık makamının sona erdiği ve bakanlık sisteminin 25’ten 16’ya düşürüldüğü yeni sistem, Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına taşıyacak kalkınma hamlelerinin gerçekleştirilmesi için oluşturuldu. Bu kapsamda Başbakan Yardımcılığı’na bağlı Hazine Müsteşarlığı, yeni yapılanmada Maliye Bakanlığı çatısı altında konumlandırıldı.

Maliye Bakanlığı’nın adı ise ‘Hazine ve Maliye Bakanlığı’ olarak değiştirildi. İhracatın 500 milyar dolara yükseltilmesi ve İstanbul’un dünyanın finans merkezi olması hedefiyle de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığı ‘Tica-

ret Bakanlığı’ adı altında birleştirildi.

Ekonomi alanında 6 olan ilgili bakanlık sayısı 3’e indirildi. Bu kapsamda, 16 yılda 3 kattan fazla artan milli geliri vizyon projelerle, ekonomik canlılık, istihdam, bilgi ve toplumsal fayda üreterek yeniden katlama hedefiyle oluşturulan sistemde ekonomi yönetimi sadeleştirildi.

Ayrıca yeni sistemde 9 da kurul oluşturuldu. Bunlardan biri de Ekonomi Politikaları Kurulu oldu.

YENİ SİSTEMDE EN ÇOK ÖNEM VERİLEN KONU EKONOMİ Yeni sistemde en çok önem verilen neredeyse ekonomi oldu. Kurulların haricinde cumhurbaşkanına bağlı 4 ofis oluşturuldu. Tüm bakanlıkları ilgilendiren konularda faaliyet yürütecek olan bu ofisler, ekonomiyi yakın-

dan ilgilendiriyor: Finans Ofisi, İnsan Kaynakları Ofisi, Dijital Dönüşüm Ofisi ve Yatırım Ofisi…

Bu birimler, insan kaynağının etkin ve verimli kullanımı, dijital dönüşüm ve hizmet kalitesinin artırılması ile Türkiye’nin yatırım alanında cazibe merkezi haline getirilmesi ve yeni finansal enstrümanların geliştirilmesinde rol alacak. Söz konusu yapılanmayla ekonomide netlik ve büyüme esas alınacak. Yeni yönetim modelinde ekonomi yönetimi; üretim, finans ve ticaret sacayaklarına oturtulacak.

Büyük yatırımlar desteklenerek yatırımcıların önü açılacak. Türkiye cazibe merkezi haline getirilecek.

Biz de başta ekonomi ve iş dünyasını yakından ilgilendiren yeni sistemi ve yeni ekonomi modelini kapağımıza taşıdık. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk 100 günde yapılacaklara dair sunumuna, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ekonomiye dair açıklamalarına, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın tespitlerine geniş yer ayırdık.

Ayrıca iş dünyasının, sivil toplum kuruluşlarının, iş adamlarının ve belediye başkanlarının görüşlerine ve haberlerine yer verdik.

Genel olarak herkes yeni sistemden umutlu. Dövizin hızla yükseldiği, kredi faizlerinin arttığı, enflasyonun çift haneli seyrettiği şu günlerde herkes gerekli adımların bir an evvel atılmasını bekliyor. ‘Yeni sistem’ ve ‘yeni ekonomi’, şu an herkes için ‘yeni bir ümit’ demek. Herkes ümitle her şeyin yoluna girmesini bekliyor.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 61

DOSYA

YENİ EKONOMİ

PROJELER EKONOMİMİZİ ATEŞLEYECEK BAŞTA EKONOMİ VE İŞ DÜNYASI OLMAK ÜZERE TÜM KAMUOYUNUN MERAKLA BEKLEDİĞİ İCRAAT PROGRAMI, CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN TARAFINDAN SUNULDU. İLK 100 GÜNDE YAPILACAKLARI AÇIKLAYAN ERDOĞAN, “İLK 100 GÜNDE YAKLAŞIK 46 MİLYAR LİRALIK BÜTÇEYLE HAYATA GEÇİRECEĞİMİZ 400 PROJE, ADETA YENİ DÖNEMİN ATEŞLEYİCİ GÜCÜ OLACAKTIR.” DEDİ.

62 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

C

umhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hayata geçmesinin ardından 3 aşamalı bir planla ilk 100 günlük, ikinci 100 günlük ve 6 aylık icraat programını belirleyen Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ne bu planlara göre çalışmalarını yapmalarını istedi. Geçtiğimiz günlerde yapılan kabine toplantısında bakanlar, ilk 100 günlük proje ve çalışmalarıyla ilgili tek tek sunum yaptı. Son halini alan icraat planını, Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı. İşte, ekonomi ve iş dünyasını ilgilendiren kısımlar: “Cumhurbaşkanlığımıza ve bakanlıklarımıza bağlı kurumlarımızın 100 günde yaklaşık 46 milyar liralık bütçeyle hayata geçireceği bu 400 proje, adeta yeni dönemin ateşleyici gücü olacaktır. Mevcut bütçe imkânlarıyla yürütülebilme-

sine dikkat ettik. Yeni yönetim mimarimizi oluştururken tüm kurumları, ilgili bakanlıklar bünyesinde toplamaya özen gösterdik. Genelkurmay, Diyanet, MİT, Savunma Sanayii gibi belli yerler dışındaki tüm kurumlar faaliyet alanlarındaki bakanlıklar bünyesinde çalışmalarını sürdürecek.”

“KAMU İŞLERİ HIZLANIP MALİYET AZALACAK” “Cumhurbaşkanlığının kendisinin doğrudan yürüteceği faaliyetleri de bu doğrultuda sınırlı tuttuk. Bu projelerden biri vatandaşların kamu işlerini hızlandıran ve maliyetleri azaltan e-devlet sistemini etkinleştirmek olacaktır. Bir başka proje de tüm icraat, plan ve projelerin takibini sağlayacak sistemi en kısa sürede Cumhurbaşkanlığı bünyesinde kurmak.”

YENİ EKONOMİ “KANAL İSTANBUL’A 2 BUTİK ŞEHİR”

onlara yapılacak en büyük ve kalıcı yardım olacağına inanıyoruz.”

“Kanal İstanbul projesi kapsamında taşınmaz devri ve planlama çalışmaları tamamlanacak. Kanal İstanbul’un her iki tarafında butik şehirler kurulacak. Biz Kanal İstanbul projesini olmazsa olmaz olarak görüyoruz ve yapacağız.”

“KADIN, GENÇ VE ENGELLİLERE YENİ İMKÂN”

“MİLLET BAHÇELERİ’NDEN 5’İ TAMAMLANIYOR” “Kayaşehir, Baruthane, Esenler ve Konya’da ilklerini hayata geçireceğimiz Millet Bahçeleri’nin 5’i 100 gün içinde tamamlanacak. 100 gün içinde 17 bin konut ve işyerini hak sahiplerine teslim edecek, 16 bin konut ve işyerinin de temelini atacağız.”

“SOSYAL YARDIMDAN ZİYADE İSTİHDAM” “Milletimizin her kesimine yönelik sosyal destek projeleri uyguluyoruz. Geçtiğimiz 16 yılda 242 milyar tutarında sosyal yardım yaptık. Yeni dönemde sosyal yardım veri tabanı oluşturarak farklı kurumlar tarafından verilen hizmetleri daha etkin hale getiriyoruz. Yeni dönemde sosyal yardımdan ziyade istihdama yönlendirecek yeni bir anlayışı öne çıkarmayı planlıyoruz. Mesleki eğitim kursları ve desteklerle vatandaşlarımızı üretken hale getirmenin

“Önceliğimiz imalat ve bilişim sektörleri. İhtiyaçlarını tespit ettiğimiz hane sayısını 526 binden 826 bine çıkartıyoruz. Her yıl 100 bin gencimizin sosyal çalışma programlarından yararlanması için ilk uygulamayı başlatıyoruz. İstihdamın artırılması için işverenlere sağladığımız teşviklere ek olarak kadınlara, gençlere ve engellilere sunulan imkânları genişletiyoruz.”

“KENTSEL DÖNÜŞÜM DEVAM EDİYOR” “TOKİ vasıtasıyla 81 vilayetimizin tamamında inşa ettiğimiz 837 bin konutla vatandaşlarımızın barınma sorunlarına öncülük ettik. Binalarımız gayet güzel, fiyatlar uygun. İnşallah bundan sonraki süreçte çok daha farklı bir şekilde inşa edilecek ve böylece değişim dönüşüm projelerimizi hayata geçireceğiz. Kentsel dönüşüm projelerimiz devam ediyor. Halen ülke çapında 1 milyon 300 bin bağımsız birimde dönüşüm çalışması sürüyor.”

“YASTIK ALTINDAN DÖVİZLERİ ÇIKARIN” “Kişi başına milli gelirimizi 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara çıkardık.

DOSYA

Son yıllarda ardı ardına yaşadığımız gelişmelerin ekonomi alanında programlarını yavaşlattığı gerçektir.

Ekonomi savaşıyla karşı karşıyayız.

Biz bu savaştan da galip çıkacağız.

Kamu kaynakları tek elde toplanarak uzun vadede yıllık 3-4 milyar lira gelir sağlanacak. Buradan milletimize sesleniyorum, yastık altından dövizlerinizi çıkartın. Dolar ve Euro’larınızı, altınlarınızı çıkartın.

Yerli ve milli direnişinizi tüm dünyaya karşı ortaya koyun.”

“530 YENİ HİDROELEKTRİK SANTRALİ YAPTIK” “Enerji ihtiyacımızın karşılanması konusunda çok önemli başarılara imza attık. Ülkemize 530 yeni hidroelektrik santrali kazandırdık. Şimdi buna nükleer enerjiyi ekliyoruz. Akkuyu’nun inşası sürüyor. İlk ünitesini 2023’te hizmete alıyoruz. Sinop ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Mevcut doğalgaz ve petrol boru hatlarımıza ilaveten TANAP, Türk Akımı ve Doğu Akdeniz Boru Hattı gibi tarihi nitelikteki projeleri hayata geçiriyoruz.”

“TÜRKİYE’NİN DAHA İDDİALI HEDEFLERİ VAR” “Hazine ve Maliye Bakanlığı’mızla kamunun mali kaynaklarını tek elde topladık. Kamu borçlarının milli gelire oranını yüzde 60’tan yüzde 8,4’e düşürdük. Ülkemiz büyüdükçe, geliştikçe her alanda olduğu gibi makroekonomik ölçeklerimiz de gelişmiştir. Bugün artık Türkiye’nin daha iddialı hedefleri vardır.”

“TURİZMDE YENİ PAZARLARA AÇILIYORUZ” “Turizmde yeni pazarlara açılıyoruz. Nüfus ve ekonomi olarak dünyanın en büyük gücü haline gelmiş olan Çin’in turizm pazarındaki yerinin artırılması için eylem planı hazırlıyoruz.

Daha büyük sıçramaların altyapısını kuruyoruz.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 63

YENİ EKONOMİ

DOSYA

BERAT ALBAYRAK, HAZİNE VE MALİYE BAKANI OLDUĞU GÜNDEN BU YANA ÖNCELİKLİ HEDEFİNİN ENFLASYONLA MÜCADELE OLACAĞINI SÖYLÜYOR.

Berat Albayrak

ENFLASYONLA MÜCADELE ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ OLACAK 24 Haziran seçimleri geride kalıp Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk kabinesi açıklandığında, ilk merak edilenlerden biri Hazine ve Maliye Bakanı’nın kim olacağıydı? Mehmet Şimşek ile ilgili beklentiler varken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın isminin açıklanmasıyla piyasa olumsuz tepki verdi. Kamuoyundan tepkiler de oldu. Tepki gösterenlerin gerekçeleri, ‘damadın tercih edilmesi’ ve Albayrak’ın ‘ekonomiden fazla anlamaması’ idi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eleştirilere karşı bir açıklama yaptı: “Berat Albayrak Bey’in finans sektörüyle hem

64 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

pratikte hem de teoride geçmişi var. Böyle bir geçmişi olmuş bir arkadaşımız olması sebebiyle bu işi çok daha seri derleyip toparlayacağına ve başarıyla yürüteceğine inanıyorum. Bu adımla birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı, devlete finans temininde çok daha güçlü bir kaynak oluşturacak.”

Albayrak göreve başlarken medyada kendisini bekleyen sorunlarla ilgili geniş haberler ve analizler yer alıyordu. Bu sorunlar şöyle sıralanıyordu: Güvenin yeniden tesisi, enflasyon ve büyüme dengesi, Türk Lirası’ndaki düşüş, cari açık ve bütçe açığı…

YENİ EKONOMİ MALİYE POLİTİKASI ENFLASYONLA MÜCADELEYE KATKI VERECEK Berat Albayrak, ekonomi ile ilgili ilk açıklamasını, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin ilk toplantısının ardından yaptı. Kabinede ekonomi yönetimine ilişkin alınan kararları paylaştı. Albayrak, makroekonomik hedefler doğrultusunda atılacak bazı adımları şöyle sıraladı: - Ekonomide dengelenmeyi sağlamak ve enflasyonla mücadele öncelikli hedefimiz olacak.

- Maliye politikası, enflasyonla mücadeleye katkı vererek dengeli büyümeyi destekleyecek şekilde tasarlanacak.

- Ekonomideki tüm paydaşlarla istişare halinde enflasyonla mücadele hedefine dair makul bir plan oluşturup Orta Vadeli Program’da ilan edeceğiz. Bu plan, enflasyonu kısa zamanda tek hanelere indirip orta vadede kademeli olarak fiyat istikrarını sağlayacak şekilde yapılacak. Bir kez plan üzerinde uzlaştıktan sonra, maliye politikası ve bütçe parametreleri bu ara hedefleri esas alarak oluşturulacak.

- Bütçe harcamalarında etkin kontrol, verimliliğin artırılması ve hedeflerle uyum amaçlanacak. Sadece bütçe dengesi değil, aynı zamanda harcama kontrolü üzerinden kurallı ve öngörülebilir bir çerçeve oluşturacağız. Böylelikle enflasyon üzerinde dolaylı vergi ayarlamalarından gelen öngörülmeyen şokları asgariye indireceğiz.

- Orta Vadeli Program çerçevesinde, bütçe gelirleri tarafında ise vergi yükünü aşamalı olarak daha dengeli, sade ve öngörülebilir bir yapıya kavuşturacağız.

- Maliye politikasındaki bu dönüşüm, bir yandan fiyat istikrarı ve dış dengedeki iyileşmeye katkıda bulunurken, aynı zamanda basiretli borç yönetimini destekleyen makro ihtiyati politikalar ile sağlıklı büyümenin de önü açılacaktır.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ilerleyen günlerde akademisyenler, ekonomistler ve iş adamlarıyla İstanbul’da istişare toplantıları gerçekleştirdi. İş dünyasıyla yapılan istişare toplantısına TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik, TİM Başkanı İsmail Gülle, MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, TÜRSAB Başkanı Firuz Barboros Bağlıkaya’nın yanı sıra iş insanları Hüsnü Özyeğin, Murat Ülker, Hamdi Akın, Nihat Özdemir, Fuat Tosyalı, Mehmet Ali Aydınlar, Hasan Çolakoğlu, Abdullah Tivnikli, Abdulkadir Konukoğlu, Mehmet Torun, Kazım Türker, Tuncay Özilhan, Ahmet Firuzan Kanatlı, Ferit Şahenk, Bülent Eczacıbaşı, Mehmet Cengiz, Ahmet Nazif Zorlu, Ahmet Çalık, Ali Kibar ve Cemal Kalyoncu gibi isimler katıldı.

2019’DA TEK HANELİ RAKAMLARI GÖRECEĞİZ İstişarelerde daha çok dinleyici pozisyonunda kalan Albayrak, toplantıların ardından yaptığı açıklamalarda enflasyonla mücadeleye vurgu yaptı: “Yaptığımız toplantılarda

DOSYA

enflasyonla mücadele, sürdürülebilir ve sağlıklı büyüme sağlanması, bütçe disiplini, Türkiye’nin yeni döneme ilişkin potansiyelinin belirlenmesi konularında katılımcıların görüşlerini dinledik.”

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, katıldığı programlarda ve çıktığı canlı yayınlarda hep aynı konulara vurgu yaptı. NTV’de katıldığı programda gündemdeki gelişmeleri değerlendiren Albayrak, enflasyonda 2019 yılı itibarıyla tek haneli rakamları göreceğimizi iddia etti: “Hem enflasyon hem de faizin tekrar zapturapt altına alınıp tek haneli rakamlara düşürülmesini hedefliyoruz.

2019 yılı itibarıyla inşallah tek haneli rakamları göreceğiz. Hatta 2018 sonu itibarıyla düşüş trendini güçlü şekilde göreceğiz. Çok somut adımlar atmaya başladık.

Bundan daha güçlü adımlar atma süreci devam edecek.

Kamudan başlayarak cari harcama, tasarruf, mali disiplin sürecinin adımlarını zaten piyasa görüyor, görmeye devam edecek.”

ENFLASYON DİZGİNLENECEK ZERRE ŞÜPHEM YOK “Enflasyonun dizginlenip aşağı düştüğünü, büyümeye pozitif etkisini, faizlerin düşüp konuttan tüketime, reel sektör harcamalarına kadar güçlü etki yapacağını herkes görecek. Türkiye’nin bu trendi, hem yatırımcısına hem de Türkiye’de yerleşik 81 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının refah düzeyinin, zenginliğinin gelişmesine katkı sağlayacak. Reel sektör de bundan nasiplenecek. Borçlanma maliyetleri, yatırım noktasındaki maliyetler, enstrüman çeşitliliği, vadelerin uzaması, faizlerin düşmesi istihdama da etki yapacak. Bundan zerre şüphemiz yok.”

BUGÜN DÜNDEN YARIN DA BUGÜNDEN DAHA İYİ OLACAK Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin en güzel tarafı, bakanlık sayısının 26’dan 16’ya düşürülmesi ve bakanların çoğunun özel sektör ve şirket mantığıyla çok daha uyumlu kurumlarını yönetmesi. Geçmişten bugüne kadar taşınan bürokrasideki tecrübenin aklıyla özel sektör mantığının birleştirilerek daha dinamik bir süreç bu sistemle başlatıldı.

Bugün dünden, yarın da bugünden daha iyi olacak. Hiçbir endişem ve şüphem yok ama biz günlük yaşamayacağız. Önümüzdeki küresel süreç, bu yüzyılın güçlü resminde Türkiye’yi başka bir yere koyuyor. Türkiye, bu stratejik ve kritik avantajını siyasi ve toplumsal anlamda güçlü bir yapıya kavuşturdu.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 65

DOSYA

YENİ EKONOMİ

YENİ BİR HİKÂYEYE İHTİYAÇ VAR TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI EROL BİLECİK, CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ’Nİ VE SİSTEMDEN BEKLENTİLERİNİ DEĞERLENDİRDİ.

BİLECİK, “ARTIK BİZİM ÖZELLİKLE DIŞ DÜNYAYA SATACAĞIMIZ YENİ BİR HİKÂYE LAZIM.” DEDİ.

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni ve sistemden beklentilerini değerlendirdi.

Bilecik’in düşünceleri ve beklentileri özetle şöyle: “Yeni sistemde alınacak bütün kararlar hızlı bir şekilde hayata ve uygulamaya geçecek. Ancak hızlı karar alma ve uygulama yaparken paydaşlarla, ekosistemin bütün oyuncularıyla, örneğin bir kararnamenin ortaya çıkış noktasında veya bir kararın masaya gelişi ve resmileşmesi noktasında ekosistemdeki bütün paydaşlarla yeteri kadar tartışılmasını ve yeteri

Erol Bilecik

66 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

kadar görüş alışverişinde bulunulmasını yüksek ölçüde temenni ediyorum. İş dünyasının önemli beklentilerinden bir tanesi bu. Kararnameler çıktıktan, kararlar verildikten sonra yapılan eleştiri veyahut istişareler zaman kaybından başka bir şey olmadığı gibi bazen hakikaten farklı eleştiriler alıyor.”

havayı bir an önce pratiğe dökmesini bekliyoruz.”

“Artık bizim özellikle dış dünyaya satacağımız yeni bir hikaye lazım.

Hepimizin içselleştireceği, hepimizin bu anlamda benimseyeceği, hepimizin taşın altında elimizin olabileceği bir hikayeye ihtiyaç var.”

SÖYLEMLERİN PRATİĞE DÖKÜLMESİNİ BEKLİYORUZ

İŞ DÜNYASI İÇİN EN BÜYÜK SORUN ENFLASYON

“Özel sektördeki en önemli nokta, maliyetlerden kurtulabilmek, bunu minimuma indirebilmek. Bakanlıklardaki sadeleşmenin önemli özelliklerinden bir tanesi bu; hız getirir, verimlilik getirir. Aradaki bazı katmanların ortadan kalkmasının bile bu hıza ve sadeleşmeye katkısı olur diye düşünüyoruz.”

“Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak, iş dünyasıyla bir araya geldi. Sayın Bakan son derece önemli mesajlar verdi. Samimi mesajlarından büyük memnuniyet duyduk. 2 saat planlanan toplantı 5 saat sürdü. Toplantıda iş dünyası olarak beklentilerimizi masanın üzerine koyduk. Sayın Bakan’dan söylemlerindeki olumlu

“İş dünyası için en büyük sorun, enflasyon... Makul seviyeleri aşan, Türkiye gibi büyük bir ekonomide olmaması gereken bir enflasyon oranıyla baş başayız. Yüzde 15,4’ten bahsediyoruz. Enflasyon yükseldikçe öngörülebilirlik azalıyor. Bunun faize, kurlara olan yaptırımları farklı. Finansman maliyetleri artıyor. Bugün Türkiye’de iş dünyasının sıkça konuştuğu nokta o.

Yüzde 25’lerin üzerinde olan TL/faiz oranlarından bahşediyoruz. Bir sıkıntı da rekabet koşulları bozuluyor. Yani gittikçe bozulan bir nokta var. Borçların geri çevrilmesinde, belki şu an yaşanmıyor ama bunun emareleri var, zaman zaman sinyalleri var.”

İNSAN HAKLARI, DEMOKRASİ VE HUKUK OLMADAN GÜÇLÜ EKONOMİ OLMAZ “Ekonomi için bazı isteklerimiz var: Toplumsal uzlaşma, reform, hukukun üstünlüğü ve özgürlükler… İnsan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü oturtmadan güçlü bir ekonomi olması söz konusu olmaz.”

“Güçlü bir Türkiye ekonomisi için hukuk devleti ilkeleri, başta Merkez Bankası olmak üzere denetleyici kurulların bağımsızlığı, AB’ye uyum sürecinin hızlanması, çağdaş bir eğitim sistemi, teknoloji temelli ve sürdürülebilir kalkınma politikaları son derece önemlidir. Bu konular başta olmak üzere; ülkemizi ileriye taşıyacak tüm alanlarda yeni yönetime başarılar diliyoruz.”

YENİ EKONOMİ

DOSYA

TL KULLANIMI ÖZENDİRİLMELİ YÜKSEK FAİZ MALİYETLERİ AZALTILMALI MÜSİAD GENEL BAŞKANI ABDURRAHMAN KAAN, HİZMETİX’E, YENİ HÜKÜMET SİSTEMİNDEN BEKLENTİLERLE İLGİLİ AÇIKLAMALARDA BULUNDU. 24 Haziran seçimleriyle geride kalan sistemin en önemli sorununun hantal bürokratik yapı ve buna bağlı ortaya çıkan karar alma süreçlerindeki yavaşlık ve iletişim eksikliği olduğunu ifade eden MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sağlayacağı en büyük avantaj, tesis edeceği proaktif yapıyla karar alma süreçlerinin hızlanması olacaktır.

Ekonomi alanında çalışan bakanlıkların sayısının azaltılması, karar alma ve alınan kararların uygulamaya geçirilmesi konusunda daha aktif bir yapı sunacaktır.” dedi.

Sağlıklı bir ekonomi için piyasaların güveni ve psikolojik algısının da çok önemli olduğunu ifade eden Abdurrahman Kaan, bu bağlamda yeni sistemin en önemli getirilerinden birinin de ekonomi politikalarında ortak bir dil kullanarak ekonominin bütün aktörleri arasındaki iletişimin artırılması ve böylece güven ekonomisinin yeniden tesis edilmesi olacağını dile getirdi.

Yeni sistemde mevzuatın daha açık ve öngörülebilir olduğu, iş ve yatırım ortamının daha da iyileştirildiği, fikri mülkiyet haklarının daha da güçlendirildiği, özel sektörün önünü açacak fiziki ve sosyal altyapı yatırımlarının sürdürüldüğü güçlü bir ekonomik yapının tesis edileceğine inandıklarını söyleyen Kaan’ın değerlendirmeleri şöyle: “Yeni ekonomi sisteminde oluşturulacak ofisler, hükümet icraatları ile ilgili hazırlık çalışmalarında oldukça önemli bir rol oynayacaktır. Bu ofislerin Cumhurbaşkanı ile birebir çalışır-

68 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

ken bürokrasiye takılmadan, sistemin öncelikleri doğrultusunda projeleri yönetecek ve çalışmalar gerçekleştirecek olmasını önemsiyoruz.

Türkiye ekonomisinin öncelikli konu başlıklarına yönelik ekonomi politikalarını hızlı bir şekilde oluşturmak, yeni dönemin ‘dinamik iletişim’ stratejisini kurgulamak, Türkiye ekonomisinin dinamiklerine yönelik bir iletişim içeriği oluşturmak çok önemli. Gerek finans kesiminin, gerekse reel sektörün bu manada yeni ekonomi yönetiminden aceleci ve günü kurtaran açıklamalar beklemeleri yerine, yeni iletişim stratejisine yönelik sürecin şekillenmesine sabır göstermeleri daha yerinde olacaktır.

YENİ DÖNEM HIZLI BİR KALKINMA SÜRECİNE DÖNÜŞTÜRÜLMELİ Yeni dönemde teminat ve teşvik mekanizmalarının yanı sıra özel sanayi bölgelerinin geliştirilmesiyle KOBİ’lerin önünün açılması, Türkiye’nin mevcut ihracat potansiyelinin artırılması ve arzulanan ihracat seferberliğinin başlatılmasında oldukça etkili bir çözüm olacaktır. Yeni dönemde Eximbank’ın ödenmiş sermayesinin artırılması ve toplam kredi hacminin 2 katına çıka-

rılarak 80 milyar dolara yükseltilmesi bekleniyor. Ayrıca Türkiye Ticaret Merkezlerinin sayısı da 40’a çıkarılacak. Bu bağlamda yeni sistemin küresel ticarette de Türkiye’ye önemli avantajlar sağlamasını bekliyoruz.

Yürütme mekanizmasında istikrarın sağlandığı 5 yıllık bir süreç bizleri bekliyor. Bu sürecin muhakkak hızlı bir kalkınma sürecine dönüştürülmesi gerekmektedir. Yeni sistem kapsamında yapılacak bütün politikalar; ileri teknolojili ve katma değerli üretimin artırılması, ihracatın hacminin genişlemesi ve mevcut tasarruf oranının artırılarak yatırıma dönüşmesini sağlamaya yönelik olmalıdır.

Başta sanayi ve tarım sektörü olmak üzere yatırımlara verilen desteğin artırılması, kurdaki hareketliliğin önüne geçilebilmesi için TL’nin kullanımının özendirilmesi ve yüksek faiz maliyetlerinin azaltılması gibi makro meselelerin öncelikli politikalar arasında olması; ülkemizin dengeli büyüme ve hızlı kalkınma sürecinde yol almasında etkili olacaktır.”

Abdurrahman Kaan

DOSYA

YENİ EKONOMİ

EKONOMİK VE TİCARİ BAŞARILAR BİZLERİ BEKLİYOR CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNE GEÇİLMESİ VE YENİ KABİNE İLE İLGİLİ DEĞERLENDİRME YAPAN TİM BAŞKANI GÜLLE, “YENİ SİSTEMLE BİRLİKTE ARTIK BÜROKRATİK İŞLEMLER HIZ KAZANACAK, HÜKÜMETİN KARAR ALMA MEKANİZMALARI DAHA HIZLI VE ETKİN BİR ŞEKİLDE İŞLEYECEK.” DEDİ.

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilmesi ve yeni kabine ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Gülle, “Bu yeni dönem tüm ülkemiz için hayırlı olsun. Artık çok farklı bir yönetim, farklı bir hükümet anlayışı göreceğiz. Cumhurbaşkanımız liderliğinde, ülkemizi 2023 hedeflerine taşıyacak kadrolar artık belli oldu. Göreve gelecek bakanlarımızın, hem hizmet hem de koordinasyon konusunda son derece başarılı olacaklarına yürekten inanıyoruz. Yine özel sektör kökenli bakanlarımız, firmalarımızı çok daha iyi anlayacak, taleplerimizi çok daha isabetli bir şekilde değerlendirecek. Nice ekonomik ve ticari başarılar bizleri bekliyor.” dedi.

RUHSAR PEKCAN İHRACATÇILARIN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETECEK TİM olarak yeni sistemde, Ekonomi Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın birleşmesi ile oluşturulan Ticaret Bakanlığı ile birlikte çalışacaklarını kaydeden Gülle şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte artık bürokratik işlemlerin hız kazanması, hükümetimizin karar alma mekanizmalarının da daha hızlı ve etkin bir şekilde işlemesi en önemli avantajlar. Bu sayede ülkemizin ekonomik kalkınma süreci de güçlü bir şekilde devam edecek.

Yeni sistemimizin ilk kabinesinde yer alan bakanlarımıza tüm ihracatçılarımız adına başarılar diliyoruz. Türkiye ihracat ailesi son dönemlerde gerçekleştirdiği sürekli ihracat artışları ile ülkemiz için de moral kaynağı olmuştur. Bu güne kadar bizlerden desteğini esirgemeyen, tüm sorunlarımızın çözümünde yanımızda olan ve

70 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

İsmail Gülle vizyonuyla ihracatçının cesaretini artıran Bakanımız Nihat Zeybekci’ye ihracat camiası adına şükranlarımızı sunarız.

Ticaret Bakanlığı görevine gelerek Türkiye’nin hem iç hem de dış ticaret gemisinin kaptanlığı görevini yürütecek olan Sayın Ruhsar Pekcan’ın da ülkemizin ticaret erbabının ve ihracatçılarının sorunlarına çözüm bularak, onların küresel rekabette daha güçlü konuma gelmelerine destek olacağına hiçbir kuşkumuz yok. 2017’de 71 bin firmamız ihracat yaptı. Bu firmalarımızın tamamına yakını aynı zamanda iç piyasada da faaliyet gösteriyor. İki bakanlığın tek elde toplanması, bu anlamda bizler için son derece olumlu bir gelişme. Önümüzdeki süreçte artık belirsizliklerin son bulmasıyla birlikte, ülkemizde siyasi istikrarın sağlanması neticesinde ekonomik istikrarın da sağlanarak Türkiye’nin ekonomik sıçrayışının çok daha güçleneceğine inanıyoruz. Bu yıl için hedeflediğimiz 170 milyar dolar üstü ihracat hedefimize emin adımlarla ilerleyeceğiz.”

YENİ EKONOMİ

DOSYA

İHRACATIMIZ NE KADAR GÜÇLÜ OLURSA EKONOMİMİZ DE O KADAR GÜÇLÜ OLUR açıklanıyordu. Şimdi iki bakanlık tek çatı altında birleştiği için olması gerektiği gibi artık bundan böyle TİM ile beraber aynı rakamı açıklayabiliyoruz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilerek çok daha etkin ve hızlı bir yönetim sisteminin kurulduğunu ifade eden Pekcan, bu sistemin olumlu sonuçlarını ve bunların ekonomiye yansımalarını da süreç içerisinde izleme fırsatı bulacaklarını kaydetti.

Ruhsar Pekcan

TİCARET BAKANI RUHSAR PEKCAN, “İHRACATIMIZ NE KADAR GÜÇLÜYSE EKONOMİMİZ DE O KADAR GÜÇLÜDÜR. YENİ DÖNEMDE BAKANLIĞIMIZIN ÇATISI ALTINDA RESMİN BÜTÜNÜNE BERABER BAKMA FIRSATI BULACAĞIZ.” DEDİ.

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, temmuz ayı ihracat rakamlarının açıklandığı toplantıda yeni hükümet sistemi ve yeni ekonomi yönetimi konularında da değerlendir-

72 •

melerde bulundu. Pekcan, ihracatın yüzde 11,8 artarak 14,1 milyar dolar seviyesine ulaştığını belirterek “Bu, tüm zamanların temmuz ayı için en yüksek rakamıdır.” dedi.

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Bakan Pekcan, Ticaret Bakanlığı Konferans Salonu’nda düzenlenen basın toplantısında, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ile birlikte temmuz ayı geçici ihracat rakamlarını açıkladı.

Pekcan, açıklanan rakamların üretimle, yatırımla, ihracatla kalkınan Türkiye için güzel bir haber olduğunu belirterek “Eskiden iki ayrı rakam

AYNI DÖNEMDE İTHALATIMIZ DA GERİLEDİ Ruhsar Pekcan, iç piyasadaki ekonominin dinamikleri ne kadar etkin işlerse küresel pazarlardaki rekabetin de o kadar güçlü olacağını belirterek “İhracatımız ne kadar güçlüyse ekonomimiz de o kadar güçlüdür. Yeni dönemde Ticaret Bakanlığımızın çatısı altında resmin bütününe beraber bakma fırsatı bulacağız.” dedi.

YENİ EKONOMİ

DOSYA

TOBB’UN 100 BİN ÜYESİ HİÇ İHRACAT YAPMAMIŞ

Kamu ve sivil toplumun güçlerini ve fikirlerini birleştirerek, karşılıklı fikir alışverişinde bulunarak 21. yüzyılın şartlarına göre iç ve dış ticareti yapısal olarak güçlendirecek yeni adımlar atacaklarını vurgulayan Pekcan, şunları dile getirdi: “Cumhurbaşkanımızın vizyoner liderliğinde tüm paydaşlarımızla nitelikli iş birliği projelerine imza atacağız. Türkiye, 2018 yılının başında iddialı büyüme hedefleri, iddialı turizm rakamları koymuş ve bunları gerçekleştirmiş bulunmaktadır. Günümüzün korumacılık ve ticaret rüzgârlarına rağmen ihracatta da kendi rekorumuzu kırıyoruz. Temmuz ayı ihracatımız yüzde 11,8 artarak 14,1 milyar dolar seviyesine ulaştı. Bu, tüm zamanların temmuz ayı için en yüksek rakamıdır.

12 aylık değerlendirmelere göre de bugüne kadar açıklanmış en yüksek rakam olan 163,3 milyar dolara ulaşmış bulunmaktayız. Aynı dönemde ithalatımız da yüzde 6,4 gerileyerek 20,1 milyar dolar seviyesine düşmüş-

tür. Dolayısıyla cari açığımız da olumlu etkilendi. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 58,7’den 70,1’e çıktı.”

OTOMOTİV, 2,8 MİLYAR DOLARLA İLK SIRADA Pekcan, söz konusu dönemde Türkiye’nin 223 ülkeye ihracat yapar hale geldiğine dikkati çekerek otomotiv sektörünün 2,8 milyar dolarla birinci sırada yer aldığını söyledi.

Savunma ve havacılık sektörü ihracatının yüzde 77 arttığına işaret eden Pekcan, “Cumhurbaşkanımızın Afrika kıtasına verdiği önemle Kuzey Afrika’ya ihracatımız yüzde 55, Afrika kıtasına ihracatımız yüzde 23 arttı.

En çok ihracat yaptığımız ülkeler Almanya, İngiltere, Amerika, en çok ithalat yaptığımız ülkeler de Çin, Rusya ve Almanya olarak kendini göstermektedir. Şu sıralar Orta Vadeli Program (OVP) çalışmaları devam ediyor. Orta vadede ihracatımızın 169 milyar dolara ulaşması hedeflenmektedir. Analiz sonuçları bu rakamı biraz daha aşacağımızı gösteri-

yor.” değerlendirmesinde bulundu.

Pekcan, hükümetin ve ihracatçıların ortak bir heyecan ve kararlılıkla çalıştığını vurgulayarak Türkiye’nin küresel piyasalarda başarılı olmak için ihracata dayalı yatırım yapmak ve ihracatla kalkınmak zorunda olduğunu söyledi.

DAHA FAZLA TEKNOLOJİ, TASARIM VE MARKA ÜRETMELİYİZ Dünyanın hızlı bir dönüşüm sürecinde olduğuna dikkati çeken Ruhsar Pekcan, “Dünyadaki 7,7 milyar nüfusun ortalama yıllık geliri 10 bin 400 dolar. Ülkemizde kişi başına düşen gelir 10 bin 600 dolar. Muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkmak için milli gelirimizi birkaç misline çıkarmak zorundayız. İhracatla gelirimizi yükseltmenin yolu 21. yüzyıl’ın yükselen sektörlerinde daha fazla teknoloji, tasarım ve marka üretmektir. Biz geleceğin sektörlerine yatırım yapmak zorundayız.” diye konuştu.

Pekcan, vatandaşın sağlıklı ve güvenilir ürünleri tüketmesi, Türk malı algısının güçlenmesi için çalışmalar yaptıklarını belirterek özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yapacaklarını dile getirdi.

TİM’de kayıtlı 71 bin ihracatçı olduğunu anımsatan Pekcan, şunları kaydetti: “Bunun 12 bini düzenli ihracat yapan firma. TOBB’a kayıtlı 1,5 milyon üyenin hiç ihracat yapmamış 100 binlik bölümü biraz destekle ihracat yapabilir. Bu 100 binlik potansiyelin hayata geçirilmesi için çalışmalara başladık. Küresel ekonomide cesur ve yeni bir dünya kurulurken Türkiye olarak bu dünyanın önemli bir aktörü olmaya devam edecek. Yolumuz uzun ama ilk adımı ihracatla başlıyor, sonraki adımları da ihracatla devam ediyor.”

Pekcan, dünyanın enerji kaynaklarının gelecekte büyük ölçüde değişeceğini vurgulayarak Türkiye’nin ihtiyaç duyacağı ve yükseleceği sektörleri daha fazla destekleyeceklerini dile getirdi. Bu kapsamda, yazılım, yapay zeka ve diğer teknolojik alanlarda Türkiye’nin potansiyelini küresel piyasalara sunmak üzere ‘yeni nesil serbest bölgeler’ kuracaklarını kaydeden Pekcan, dijitalleşmeyi ve e-ticareti ön plana çıkaracaklarını aktardı.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 73

DOSYA

YENİ EKONOMİ

EKONOMİDE POZİTİF YANSIMALAR GÖRECEĞİZ İTO BAŞKANI AVDAGİÇ: “SEÇİM SONUÇLARI BİZE TÜRKİYE’NİN İLK GÜNDEM MADDESİNİN ÜRETİM, YATIRIM, BÜYÜME OLDUĞUNU SÖYLÜYOR.”

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinin başarıyla ve güvenle tamamlandığını belirterek, “Seçim sonuçları bize Türkiye’nin ilk gündem maddesinin üretim, yatırım, büyüme olduğunu söylüyor. İş dünyamızı yeni atılım döneminde; yeni atılımlara, yeni yatırımlara çağırıyorum.” dedi.

YERLİ VE MİLLİ PROJELER… Milletin 24 Haziran’da sandığa yansıyan teveccühünün, milletçe birlik ve beraberliğin timsali olmasını dileyen Avdagiç, “İnanıyorum ki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde hem 2023 vizyonunu daha çabuk gerçekleştireceğiz hem de ilk 10 ekonomi hedefimizi daha hızlı yakalayacağız. Zihniyet değişikliği ile yerli ve milli üretim projelerimiz kalkınmamızın lokomotifi olacaktır.” diye konuştu.

74 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Şekib Avdagiç

İLERİ TEKNOLOJİ DÖNEMİ Başkan Şekib Avdagiç, İTO olarak Türkiye’nin küresel ekonomide güçlü bir şekilde yer almasının dijital kalkınmayla, bilgi ekonomisiyle mümkün olacağını vurguladı. Avdagiç, “24 Haziran seçimleriyle geleneksel dönem sona erdi. Cumhurbaşkanlığı sistemiyle daha hızlı ve güçlü bir yönetim dönemine girdik. Seçim sonrası planlarımızda ileri teknolojiye dayalı bir ufuk planlıyoruz.

Dijital kalkınma ile Türkiye’yi çok daha ileri taşıyacak bir yol haritasının oluşturulmasından yanayız.” dedi.

Avdagiç, “Seçimler artık geride kaldı. Elimizde elbette bir yapılacaklar listemiz var. Piyasa tarafında da reel sektörde de oyun

değiştirici politikalar ve aksiyon gerekiyor. Elbette temel öncelik yapısal reformların hızlandırılmasıdır. Hükümet seçim öncesinde bunun sinyalini verdi. Seçim sonrasında da harekete geçilmesini bekliyoruz.” ifadelerinde bulundu. Şekib Avdagiç konuşmasını şu şekilde bitirdi: “Yeni sistemle birlikte güçlü liderlikle beslenen yönetim biçiminin ekonomideki pozitif yansımalarını hep birlikte yaşayacağız. Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişle ekonomide devletimizin atacağı hızlı adımlara bizler de ilave yatırımlarla eşlik edeceğiz.

Türkiye nasıl siyasette eski kapasiteyi zorlayıp kendine yeni alan açtıysa, ekonomide de devletimizin alacağı hızlı kararlara yetişebilmek için iş dünyası olarak ilave yatırımlara gideceğiz.”

DOSYA

YENİ EKONOMİ

SOSYAL KALKINMANIN MİMARI:

UŞAK

BELEDİYESİ Yerelde oluşan sorunun yereli iyi gözlemleyerek ve yerele göre çözüm üreterek bertaraf edilebileceği düşüncesiyle uzun süren araştırmalar sonucu ortaya çıkan Şehir Zekası Programı, kentte yaşayan bireylerin sosyal, ekonomik ve demografik verilerini toplayarak bölge bazlı durum ve ihtiyaç haritaları çıkarabiliyor. Programın hayata geçmesinde ise Uşak Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü, Uşak İl Sağlık Müdürlüğü, Uşak Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, Uşak İli Sosyal Yardımlaşma Ve Dayanışma Vakfı, Uşak Emniyet Müdürlüğü’nden elde edilen datalar ve iş birliği büyük önem taşıyor.

Uşak için özel olarak üretilen ve hizmete sunulan Şehir Zekası Programı ile öncelikli olarak belediyenin yaptığı araştırmalar sonucu ortaya çıkan ve kamu kurumları tarafından paylaşılan veriler analiz ediliyor. Sonrasında çeşitli çalışma kategorilerine dair (yeni doğanlar, yaşlılar, engelliler, eski hükümlüler, madde bağımlıları, işsizler, şiddet eğilimi olanlar) mahalle bazlı yoğunluk haritaları çıkarılıyor. Uşak Belediyesi, Uşak İl Emniyet Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, Uşak İl Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Uşak İl Emniyet Müdürlüğü ve diğer kamu kurumlarının uzmanları tarafından değerlendirilen bu yoğunluk haritaları ile bölgelerin şehir planlamasından psikolojik, sosyal ve çevresel gereksinimlerine kadar tüm ihtiyaçları tespit ediliyor. Böylece zaman ve kaynaktan tasarruf sağlanarak gerekli hizmet ve eğitim çalışmaları hızla hayata geçiyor.

Nurullah Cahan YÜRÜTTÜĞÜ SÜRDÜRÜLEBİLİR VE KATMA DEĞERİ YÜKSEK PROJELERLE UŞAK’I MODERN BİR KENT HALİNE GETİREN UŞAK BELEDİYESİ, YAZILIMI VE ALTYAPISI TAMAMEN BELEDİYEYE AİT ‘ŞEHİR ZEKASI (URBAN INTELLIGANCE) PROGRAMI’ İLE KENTTEKİ SOSYAL REFAH SEVİYESİNİ YÜKSELTMEYİ SÜRDÜRÜYOR.

YILIN SOSYAL ALTYAPI PROJESİ ÖDÜLÜ Şehir Zekası (Urban Intelligance) Programı ile Uşak Belediyesi, Yaşayan Şehirler Platformu tarafından her sene 20 ana kategoride verilen Şehir Ödülleri’nde bu sene ‘Yılın Sosyal Altyapı Projesi’ birincilik ödülüne layık görüldü. Jürisinde birçok akademisyen ve kurumun bulunduğu, binlerce projenin yarıştığı programın ödül töreninde ise projeyi ve Uşak’ı, Belediye Başkanı Nurullah Cahan temsil etti. Şehir Zekası (Urban Intelligance) projesinin uzun süren araştırmalar ve saha çalışmaları sonucunda ortaya çıktığını ve bu kapsamda şehirdeki tüm mahallelerin tarandığını ifade eden Uşak Belediye Başkanı Nurullah Cahan, belediyenin yürüttüğü projelerde sosyal altyapıya verilen önemin çok

76 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

YENİ EKONOMİ

DOSYA

zilerde hem bölgenin doğal ve kültürel özellikleri tanıtıldı hem de gidilen şehirdeki şehit aileleriyle tanışılması sağlanarak kurulan gönül köprüleri tazelendi. Yaptığı çalışmalarla şehit ailelerine her zaman destek çıkan Uşak Belediyesi, düzenlediği bu geziyle canını vatanı için hiç düşünmeden feda eden şehitlerin emaneti olan ailelerine moral verdi.

15 TEMMUZ ANMA PROGRAMI

büyük olduğunu; engeli bulunan, sosyal yardıma ihtiyacı olan bireylerin ve şehirde yaşayan tüm vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla bu projenin hayata geçirildiğini ifade etti.

15 Temmuz milli birlik ve dayanışma ruhunu yaşatmak adına alanında örnek birçok projeyi hayata geçiren Uşak Belediyesi, şehit ve gaziler için bir anma programı düzenledi. Uşak Belediyesi tarafından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın koruması Şehit Mehmet Çetin’in mezarı başında düzenlenen anma etkinliğine şehidin ailesi, siyasi partilerin temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve birçok Uşaklı katıldı. Anma programı sırasında 15 Temmuz Şehitleri ve Gazilerinin göstermiş olduğu fedakarlığı unutturmayacaklarını belirten Başkan Nurullah Cahan, Uşaklı Mehmet Çetin ve canını ortaya koyan nice şehitlerin adını yaşatmanın kendilerine bir vefa borcu olduğunu ifade etti. 15 Temmuz Milli Birlik ve Beraberlik Ruhunu yaşatmak adına birçok projeyi hayata geçiren Uşak Belediye Başkanı Nurullah Cahan, Şehit Mehmet Çetin’in ismini ise ilde yapımı tamamlanan köprülü kavşağa verdi.

TALEBE GÖRE DEĞİL, İHTİYACA GÖRE HİZMET Nüfus yoğunluk haritasına göre bir sokağın kaç adet çöp konteynırına ihtiyacı olduğu talep üzerine değil, Şehir Zekası programının gerçek verilerine göre hesaplanıyor ve hizmet süratle ulaştırılıyor. Veya bir bölgede madde bağımlısı veya engelli bireylerin yoğunluk haritasına göre Uşak Belediyesi, Emniyet Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ve diğer tüm paydaşlar ortak projeler geliştirerek sosyal risk düşürülüyor, doğru hizmet doğru şekilde ulaştırılıyor ve bu sayede daha sağlıklı bir toplumsal yapıya kavuşulması hedefleniyor. Şehrin ya da bölgenin ihtiyacını talebe göre değil, ihtiyaca göre şekillendiren bu proje ile hizmet tamamen tarafsız ve eşit bir şekilde halkın hizmetine sunuluyor.

GÖNÜL KÖPRÜLERİNİN MİMARI UŞAK BELEDİYESİ Şehit ve Gazi aileleri için her yıl farklı bir program gerçekleştiren Uşak Belediyesi, bu yıl da Güneydoğu Anadolu gezisi gerçekleştirdi. Vatanı için canını ortaya koyan şehitlerin ailelerine moral olması amaçlanan ge-

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 77

Makale Atilla Yıldıztekin

YENİ HÜKÜMET MODELİ İYİ DEĞERLENDİRİLMELİ Ekonomik gelişmenin temelinde üretim yatmaktadır. Gerek tarımsal, gerek endüstriyel, gerekse hizmet üretimi, ülkelerin uzun dönem performansını artırmaları için zorunludur. Üretim, öncelikle yurt içi tüketimi, sonra da artan üretimin yurt dışı talebi karşılaması için, yani ihracat için yapılır. Üretim için hammaddenin ve yarı mamulün yine iç piyasadan karşılanması döviz talebini düşürmekte ve dış ticaret açığı dediğimiz, ithalat-ihracat dengesini olumlu yöne çevirmeye yaramaktadır. Ürün satış fiyatının yeterli kâr marjını karşılamak üzere rakip veya benzerlerinden daha düşük olması, pazarın genel beklentisidir. Düşen maliyet aynı zamanda pazarın onayladığı satın alma fiyatı ile toplam tedarik zinciri üzerindeki maliyetin, yani tedarik zinciri kârının da maksimizasyonu olacaktır.

Türkiye, yeni yeni tedarik zinciri yönetiminden söz etmektedir. Artan üretim ölçekleri, zorlaşan pazar koşulları, beklenmedik ekonomik ve politik krizler, artan döviz fiyatları, yükselen enflasyon ve faizler, ülkemizde şirketlerin büyümesinin önündeki engellerdir. Buna karşılık özellikle üretim yapan kuruluşlar büyümek zorundadır. Büyümeyi yönetmek ise en zor işlerden biridir.

Hükümetler bu tedarik zincirleri içinde sadece kural koyucu, engellemeye varan kontrol mekanizmaları yaratan, geleceği belirlemeye yaramayan politikalar üretmek için çalışmazlar. Birim şirketler nasıl kendi üretimleri için tüm tedarik zincirlerini planlıyorlarsa, hükümetler de daha makro düzeyde üretim ve tüketim dengesini sağlayacak tedbir ve yönlendirmelerde bulunmalıdır.

Fazla üretim, eksik tüketim olduğu noktalarda tüketimin ve ihracatın teşvik edilmesi bir devlet politikası olmalıdır. Eksik üretim ve fazla tüketim dengesizliğinde ise tüketimi zincirleyecek, enflasyonu kontrol altına alacak tedbirler yine devlet ta-

78 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

rafından alınmalıdır. Bu çalışma sadece endüstriyel ürünler için değil, tarımsal ürünler ve hizmetler için de geçerlidir.

ÜRETİM VE PAZARLAMA İÇİN LOJİSTİK YATIRIMLAR ŞART Yeni bir hükümet modeline geçtik. Bu yönetim döneminin başarısı, tüm kurumların yaşamlarını devam ettirmelerine hatta uzun dönem performanslarını arttırmalarına dayanmaktadır. Bu amaçla öncelikle tarımsal ürünlerden başlamak üzere tüm tarım üretiminin bölgesel ve hacimsel planlaması yapılmalı, plana uygun yapılan tarımsal üretimin teşvik edilmesi gerekmektedir.

Tarım ürünleri ile üretilen gıda tüketim ürünlerinin de üretiminin planlanması ikinci zorunluluktur.

Bunun ardından gelecek şey bu ürünlerin başlangıçtan tüketim noktasına kadar olan yolculuğunun, yani lojistiğinin de planlanması, en düşük maliyet, en yüksek hızla ulaştırılmasını sağlayacak lojistik altyapının, ulaşım ağlarının kurulmasıdır.

Endüstriyel ürünler için de aynı süreç gereklidir.

Kara ve deniz taşıması teşvikleri, lojistik maliyetlerini düşürecek lojistik köyler, yeni demiryolu ağları ve demiryolu terminalleri kurulmalıdır.

Bu çalışmaların artık 5 yıllık planlarla değil, 20-25 yıllık uzun dönemli planlarla yapılması, beşer yıllık kısa dönem eylem planlarının, projelerin gündeme getirilmesi zamanı gelmiştir. Yeni hükümet döneminde hızlı karar verme, kaynakların ortak kullanılması, denetim baskısının hafiflemesi, yetki ve sorumlulukların çerçevesinin genişlemesi bize doğru yolu gösterecektir.

Türkiye’nin uzun dönemli hayatiyeti için bu fırsatları kaçırmamamız gerekir. Başka alternatifimiz kalmamıştır.

DOSYA

YENİ EKONOMİ

YENİ HÜKÜMET SİSTEMİMİZ HAYIRLARA VESİLE OLSUN

Tahir Nursaçan KAYSERİ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI TAHİR NURSAÇAN, TÜRKİYE’NİN 24 HAZİRAN SEÇİMLERİYLE BİRLİKTE GEÇTİĞİ YENİ YÖNETİM SİSTEMİYLE İLGİLİ AÇIKLAMADA BULUNDU. NURSAÇAN, “YENİ SİSTEMİN ÜLKEMİZ VE MİLLETİMİZ İÇİN HAYIRLARA VESİLE OLMASINI TEMENNİ EDİYORUM.” DEDİ.

80 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

T

ürkiye, 24 Haziran seçimleriyle birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçti. Sanayi ve ekonomi dünyası, bu yeni sistemi genel olarak olumlu karşıladı. Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan da açıklama yaparak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını temenni etti, tüm kabine üyelerine yeni görevlerinde başarılar diledi.

Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan’ın açıklamaları şöyle: “Ülke olarak tüm dünyaya örnek olacak şekilde tarihi günleri hep birlikte yaşıyoruz. Türkiye’nin 2023 ve daha sonraki yıllara ait hedeflerini gerçekleştirme noktasında, ekonomik reform odaklı, yatırım hamlelerinin devam ettiği verimli ve hayırlı bir dönem olmasını, demokratikleşme, güven, istikrar ve ekonomik refahın devamlılığının sağlanmasında çalışmalara kararlılıkla imza atılacağına ve hızlı bir şekilde atılımların yapılacağına, birlik ve dayanışma içerisinde, yeni, büyük ve güçlü Türkiye’de yaşanmakta olan bu değişim ve gelişim hamlesinden güçlenerek ve daha da gelişerek hep birlikte çıkacağımıza olan inancımız tamdır. Ülkemizin kalkınması ve gelişmesi için çaba ve gayret gösteren iş dünyası olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ekonomimize değer katmak için elimizden gelen tam desteği vereceğimizi tüm kamuoyuna özellikle belirtmek isterim.

Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ve kutlu yürüyüşe devam inancından hareketle, oluşan yeni sistemin ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum.”

DOSYA

YENİ EKONOMİ

“Türkiye güçlü ve büyük bir

dünya devleti olacak”

H

AK-İŞ/Hizmetİş Sendikası Niğde İl Başkanı Gökhan Demircioğlu, “Ülkemizin birliği ve beraberliği, vatanımız ve milletimizin geleceği için hareket etmeliyiz.” dedi.

Demircioğlu, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yemin etmesiyle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi başlamıştır. HAK-İŞ Konfederasyonu ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanımız Sayın Mahmut Arslan’ın ifade ettiği gibi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini daha ileri demokrasi standartlarının yakalanması, Türkiye’nin daha iyi yönetilmesi, yönetimin önündeki birtakım engellerin kaldırılması açısından önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Bu yeni dönemde Türkiye’nin güçlü ve büyük bir dünya devleti ve aktörü haline geleceğine inanıyoruz. Yeni yönetim sisteminin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyoruz.” şeklinde konuştu.

KABİNEDE GÖREV ALAN BAKANLAR ALANINDA UZMAN Kabinede görev alan bakanların alanında uzman, icracı isimlerden oluştuğunu ifade eden Demircioğlu, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ilk kabinesi cumhurbaşkanımız tarafından açıklanmıştır. Kabinede görev

82 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Gökhan Demircioğlu

HAK-İŞ/Hizmet-İş Sendikası Niğde İl Başkanı Gökhan Demircioğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin ülke için hayırlı olmasını diledi. alan bakanlarımıza görevlerinde başarılar niyaz ediyoruz. Türkiye, genel seçiminin ardından yeni “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” ile tanışmıştır. Siyasi krizlerin ekonomik krizlere de sebep olduğunu ve bundan en çok emekçilerin zarar gördüğünü biliyoruz.

Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini destekledik.

Yeni sistem daha ileri demokrasi, Türkiye’nin daha iyi yönetilmesi, yönetimin önündeki birtakım engellerin kaldırılması ve siyasi krizlerin yaşanmaması için çok önemlidir.” dedi.

YENİ EKONOMİ

YENİ YÖNETİMDEN

KREDİ FAİZLERİNİ DÜŞÜRMESİNİ BEKLİYORUZ

DOSYA

ilkesi, en iyi başkanlık sisteminde uygulanıyor. Dolayısıyla ekonomik sorunlara direkt müdahale edilebilmesi, önlem ve tedbirlerin alınması açısından önem arz etmektedir.

ÜLKEMİZ İÇİN HAYIRLI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM Yeni sistemde bakanlık sayısı azaltıldı. Bazı bakanlıklar birleştirildi. Ekonomi ve Hazine tek bakana emanet edildi. Siz bu modeli nasıl yorumluyorsunuz?

Bu model ülkemizde yeni uygulanacak bir sistemdir. Dünyada başka bir eşinin de olduğunu bilmiyorum. Halkımızın onayını ve güvenini kazanan bu sistemin ülkemiz için hayırlı olacağını düşünüyorum.

KREDİ FAİZLERİNİN ÇOK YÜKSEK OLDUĞUNU VE SEKTÖREL KRİZ YAŞANDIĞINI BELİRTEN CEYLAN İNŞAAT YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUAMMER CEYLAN, YENİ YÖNETİM MODELİNİN EKONOMİK SORUNLARA DİREKT MÜDAHALE EDİLEBİLMESİ AÇISINDAN ÖNEM ARZ

Dövizin ani yükselmesi, kredi faizleri ve enflasyonun artması, en çok ekonominin lokomotif sektörü inşaatı etkiliyor. Sektörün önemli firmalarından Ceylan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ceylan’a sektörün sorunlarını ve yeni yönetim modelinin ülke ekonomisine ne gibi avantajlar sağlayacağını sorduk.

Türkiye, 24 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir yönetim sistemine geçti. Bu yeni sistemin ülke ekonomisine ne gibi avantajlar sağlayacağını düşünüyorsunuz?

Dört önemli avantajından bahsetmek mümkündür: Direkt görevlendirilme, güçler ayrılığı, hız/kararlılık ve istikrar... Direkt görevlendirilme, başkanın halkın direkt oylarıyla seçilmesi anlamına gelmektedir. “Kuvvetler ayrılığı”

Şu an inşaat sektörü olarak en önemli sorunlarınız neler?

Yeni ekonomi yönetiminden neler bekliyorsunuz? İnşaat sektöründe inşaat maliyetlerinin artışıyla birlikte konut kredilerinin ciddi anlamda yükselmesi ve satışlarda yaşanan durgunluktan dolayı sektördeki firmalar ciddi nakit sıkıntısı içine düştü. Şirketler kredileri ödemekte zorluk çekmektedir. Yeni yönetimin banka kredilerini düşürüp satışlarda hareket sağlaması gerekmektedir. Şu an ülke ekonomisinde gördüğünüz sorunlar nelerdir? Çözümü konusunda yeni ekonomi yönetimine ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz?

Kredi faizleri çok yüksek.

Dövizin hızlı bir şekilde aniden yükselmesi, enflasyonun artması, bunlara paralel olarak yatırımcıların piyasaya nakit sürme yerine faiz ve dövize para yatırması nedeniyle ekonomik, özellikle sektörel kriz yaşanmaktadır.

ETTİĞİNİ SÖYLÜYOR.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 83

DOSYA

YENİ EKONOMİ

YENİ DÖNEMDE İCRAATLAR HIZLANIP ETKİNLEŞECEK TÜRKİYE KATILIM BANKALARI BİRLİĞİ (TKBB) YÖNETİM KURULU BAŞKANI METİN ÖZDEMİR: “YENİ DÖNEMDE İCRAATLAR HIZLANACAK VE ETKİNLEŞECEK. EKONOMİ DÜNYASI BU İVMEDEN FAZLASIYLA YARARLANACAK.”

24 Haziran seçimlerinin ardından uygulamaya koyulan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yatırım, üretim ile ihracatta atılım getireceği, büyümeyi ve refahı artıracağı öngörülüyor. Sistemin ülke ekonomisini düzelteceğine inanan katılım bankaları, yeni hükümetin seri şekilde karar alıp hayata geçireceği, bu sayede ülkemizin sıçrama yapacağı görüşünde.

Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) Yönetim Kurulu Başkanı ve Ziraat Katılım Genel Müdürü Metin Özdemir, yeni dönemden umutlu olduklarını belirtti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin karar verme ve uygulama süreçlerine

84 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

dinamizm getireceğini dile getiren Özdemir, “Yeni bakanlarımızın Meclis ile ilgili görevlerinin olmaması, icraatları daha da hızlandıracak.” dedi.

EKONOMİMİZ CANLANACAK Seçimlerin ilk turda tamamlanmasının ülkemize zaman kazandırdığının altını çizen Özdemir, “Oluşan Meclis, Cumhurbaşkanlığı makamıyla uyumlu bir kompozisyon taşıyor. Bu da her icraatta hız ve etkinlik sağlayacak. Ekonomimiz de bu olumlu ivmeden fazlasıyla yararlanacak. Yeni sistemle ekonomimizde ciddi bir canlılık yaşanacak gibi görünüyor.” diye konuştu.

DOSYA

YENİ EKONOMİ

BİLİŞİM SEKTÖRÜNE DESTEĞİN ARTMASINI BEKLİYORUZ BİLİŞİM SEKTÖRÜYLE İLGİLİ SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDA ÖNEMLİ GÖREVLERİ BULUNAN ERTAN BARUT: “SEKTÖRÜMÜZÜN GELİŞİMİ İÇİN DEVLETİMİZİN DESTEĞİNİN ARTMASINI, YÜRÜTÜLECEK ÇALIŞMALARA SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI TEMSİLCİLERİNİN DAHİL EDİLMESİNİ İSTİYORUZ.” hep birlikte sürdürülebilir bir yapıda gerçekleştirilmesini arzu etmekteyiz.

Ertan Barut

T

ürkiye Bilişim Derneği (TBD), Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD), Bilişim Yazılım Eser Sahipleri Derneği (BİYESAM) gibi meslek örgütlerinde aktif görevleri bulunan Ertan Barut’a, yeni yönetim modelinin bilişim sektörüne etkisi ve Türkiye’nin bilişimdeki yeriyle ilgili sorular yönelttik.

Türkiye’nin geçmiş olduğu yeni yönetim modelini özellikle sektörünüz açısından nasıl yorumluyorsunuz?

Genel olarak yeni yönetim modelinin ülkemiz için hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Biz sivil toplum kuruluşları temsilcileri olarak her dönemde ülkemiz ve geleceğimiz için çalışmaya, katkı vermeye devam ediyoruz.

Bundan sonra da devam edeceğiz. Yeni yönetim yapısının ve organizasyonların yerleşmesini müteakip sivil toplum kuruluşları olarak bu oluşumlara katkı vermek üzere girişimlerde bulunacağız.

Türkiye’nin bilişimde söz sahibi olabilmesi için yeni sistemden beklentileriniz nelerdir?

Türkiye’nin bilişimde söz sahibi olabilmesi için yeni sistemde yer alan dijital dönüşüm benzeri yapılar ve yeni organizasyon biçimleri sektörümüz adına bizleri de heyecanlandırmaktadır. Öncelikle bir önceki bakanlıklar, ilgili kurum ve kuruluşlarla yaptığımız çalışmaların devam etmesini bekliyoruz. Sektörümüzün gelişimi için devletimizin desteğinin artmasını, bundan sonra yürütülecek çalışmalara sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin dahil edilmesini, sektör raporlarımızda ve oluşturulan yol haritalarımızda olan hususların devlet, sanayiciler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla

86 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Şu an itibariyle Türkiye’nin bilişimde geldiği noktayı nasıl yorumluyorsunuz öncelikle?

Bilişim sektörü, TL bazında yıllık ortalama yüzde 15 büyüyor. Devletin ve bilişim sektörünün genel hedefi, bu oranı daha yukarılara çekmek. Aynı zamanda bilişim ve yazılım ihracatımız da her sene önemli oranlarda büyüyor. Daha çok Ar-Ge yapmak, sektörü büyütmek, ‘Dijital Türkiye’ hedefine ulaşmak, dijital dönüşümü her alanda gerçekleştirmek, dijital ekonomiye geçiş yapmak ve dünyada bilişim alanında da söz sahibi olmak için yoğun çaba sarf etmekteyiz.

Söz konusu hedeflere ulaşmak için neler yapıyorsunuz?

Bilişim, yazılım ve siber güvenlik uzmanı yetiştirmeye ve istihdamı artırmaya çalışıyoruz. Yerli yazılım ve donanım üretiminde devlet kurumları ve üniversitelerle sektörün işbirliği yapmasına ve oluşacak girişimlere katkı vermeye gayret ediyoruz. Özel sektör, üniversiteler ve kamu kurumlarında yerli donanım ve yazılımların kullanımını teşvik ediyoruz. Ayrıca, teknolojik altyapılarımızın, internet erişimi ve GSM iletişim altyapılarımızın güçlendirilmesi gerekiyor.

E-ticaret alanındaki girişimlerin artırılması, alışverişlerde internetin ve e-ticaretin kullanımının teşvik edilmesi, yaygınlaştırılması icap ediyor. Teknoparkların sayısının ve imkânlarının artırılması, tekno girişimcilerin çoğalması, ihracatın teşvik edilmesi ve uluslararası markalar üretecek yerli üretimlerin dışa açılmasına destek olunması da icap ediyor. Yönetimlerinde bulunduğum bilişimle ilgili sivil toplum kuruluşları, tüm bunlarla birlikte Ar-Ge faaliyetlerinin her alanda artırılması, geleceğe dönük daha nitelikli Ar-Ge faaliyetlerinin teşvik edilmesi ve uluslararası patent sayılarının artırılması için yoğun olarak çalışmaktadır.

YENİ EKONOMİ

PİYASADAKİ NAKİT SIKIŞIKLIĞI ÇÖZÜLMELİDİR

Arif Gülen ARF Group Yönetim Kurulu Başkanı Arif Gülen, yeni hükümet sistemi ve ülke ekonomisinin durumuyla ilgili sorularımızı cevaplandırdı.

Türkiye, hem ülke yönetimi hem de ekonomi yönetimi anlamında yeni bir sisteme geçti. Bu sistem değişikliğini gerek sektörünüz gerekse ülke ekonomisi açısından nasıl yorumluyorsunuz? Öncelikle yeni sistemin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Seçim sonrası beklenen ve bence etkisi en yüksek karar OHAL’in kalkmasıydı. Özellikle yabancı yatırım ve dolayısıyla ekonominin güçlenmesi anlamında olumlu etkileri olacağı yadsınamaz bir gerçektir. Başka bir pencereden bakacak ve baktıracak olursak özellikle Sağlık, Milli Eğitim ve Turizm bakanlıklarına getirilen kişilerin reel sektörde ticaretin içinden olmasından çok umutluyum. Ticareti bilen, ülkedeki reel ticaretin handikaplarına hakim kişilerin vereceği kararlar ve çizeceği rotalar, bürokrat ve siyasilerden çok daha faydalı olacağı kaanatindeyim. Bu 3 bakanlığın alacağı kararların özel okullar, hastaneler, oteller ve tatil köyleri anlamında sektörümüzü de yakından ilgilendireceği aşikardır.

DOSYA

YENİ HÜKÜMET SİSTEMİNİN ÜLKEYE HAYIRLI OLMASINI DİLEYEN ARF GROUP YÖNETİM KURULU BAŞKANI ARİF GÜLEN, SEKTÖR OLARAK YAŞADIKLARI SIKINTILARI SIRALAYARAK ÇÖZÜM ÜRETİLMESİ GEREKTİĞİNİ İFADE EDİYOR.

HÜKÜMET VE SEKTÖR ARASINDA ÇALIŞTAYLAR YAPILMALI Sektörün önemli firmalarından birisiniz. Sizce şu an sektörün en önemli sorunları nelerdir? Bu sorunların halledilmesi için neler bekliyorsunuz?

Tesis yönetimi anlamında sitelerde KDV muafiyetinin getirilmesi elzemdir ve bu sorun en önemli problemlerden biridir. Teşviklerin, gelir vergisi ve genel anlamda KDV’nin düzenlenmesi de yeni sistemde beklentilerimiz içerisindedir. İnsan kaynağı sıkıntısı ve hizmet personelinin yetişmesi anlamında üniversitelerle hükümet ve sektör arasında çalıştaylar yapılması gerekmektedir.

Asgari ücret düzenlemesi, özellikle güvenlik personelinin belli bir maaşın altında çalıştırılamaması ile ilgili yasal düzenlemenin yapılması beklentilerimiz arasındadır.

Sizce Türkiye ekonomisinin şu anki en büyük sorunları nelerdir? Öncelikli olarak hangi adımlar atılmalıdır?

Sıcak para ve nakit akışının olmaması, faizlerin yüksek olması, döviz kurlarının hareketli ve güven vermiyor olması en önemli sorunlardan biridir. Ekonomik güvenin sağlanmasıyla ilgili Cumhurbaşkanımızın ilgili STK ve meslek komiteleri yetkilileriyle bir araya gelip ilgili bakanın ve çalışma gruplarının piyasaya güven verecek atılımlar yapması faydalı olacaktır.

AGRESİF OLMAYAN BÜYÜMEYLE YATIRIMLARA DEVAM Mevcut ekonomik gerçeklikleri de göz önüne alarak, ARF Group’ un hedefleri, büyüme stratejileri nelerdir?

ARF Group, 2015-2017 yıllarında ciro, personel ve kapasite anlamında konsolide olarak yaklaşık yüzde 200 büyümüştür. 2018 ve 2019’da kayıpsız, agresif olmayan büyüme içerisinde yatırımlarına devam edecektir.

Genel anlamda sektörün şu anki durumunu ve geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Hizmet sektörü her şartta büyümeye mahkûmdur.

Fakat nakit akış dengesi kurulamaz ve tahsilat problemleri aşılamazsa, kendi içinde büyüyen bir tümör olarak şirketleri kaçınılmaz son olan felakete sürükler. Hükümet, önce devlet bankaları ve sonra özel bankaları teşvik ederek piyasadaki nakit sıkışıklığını çözmek adına yeni ve kolay kredi çalışmaları yapmalıdır.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 87

DOSYA

YENİ EKONOMİ

KARAR ALMA SÜREÇLERİ HIZLANACAK YENİ YÖNETİM SİSTEMİYLE KARAR ALMA SÜREÇLERİNİN HIZLANACAĞINI SÖYLEYEN İSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI ERDAL BAHÇIVAN, “ALINACAK OLAN HIZLI KARARLARLA EKONOMİMİZ, ÜRETİM HAYATIMIZ VE SANAYİMİZ İÇİN ELZEM OLAN REFORMLARIN EN KISA SÜREDE GERÇEKLEŞTİRİLECEĞİNE OLAN İNANCIMIZ TAMDIR.” DEDİ.

“GÜÇLÜ ADIMLAR ATMA ZAMANI GELDİ”

Erdal Bahçıvan Demokratik bir seçim sonucu, milletimizin iradesiyle kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin fiilen başladığını belirten Erdal Bahçıvan, “Yeni sistemin, ülke olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz huzur, güven ve istikrarı daha da güçlendireceğini düşünüyorum.” dedi.

88 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Bahçıvan, “Açıklanan Bakanlar Kurulumuzun, yeni dönemin ruhuna uygun olarak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde icracı ve iş dünyamızı yakından bilen isimlerden oluşturulması memnuniyet vericidir.” ifadelerinde bulundu.

Ülke olarak artık kaybedecek vaktin olmadığını, ekonomi ve üretim için güçlü adımlar atma zamanının geldiğini vurgulayan Bahçıvan, “Yeni hükümetimizin, özellikle son yıllarda iş dünyası olarak büyük ihtiyaç duyduğumuz bazı yapısal konularda karar alma süreçlerini hızlandıracağını düşünüyorum. Alınacak olan hızlı kararlarla ekonomimiz, üretim hayatımız ve sanayimiz için elzem olan reformların en kısa sürede gerçekleştirileceğine olan inancımız tamdır.” dedi.

Erdal Bahçıvan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne vizyoner ve birikimli bakanlardan oluşan ilk Bakanlar Kurulu’nun hayırlı olmasını diliyorum. Ekonominin, üretimin ve her alanda kalitenin ana gündem olacağı inancıyla; başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm bakanlarımızı tebrik ediyor, başarılar diliyorum.”

DOSYA

YENİ EKONOMİ

LOJİSTİK VE GÜMRÜK SÜREÇLERİNİN HIZLANDIRILMASI ŞART UTİKAD BAŞKANI EMRE ELDENER, YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDEN LOJİSTİK SEKTÖRÜNE DAİR BEKLENTİLERİNİ AÇIKLADI.

T

ürkiye, 24 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir yönetim sistemine geçti. Bu yeni sistemin ülke ekonomisine ne gibi avantajlar sağlayacağını düşünüyorsunuz?

Yeni sistemin; bürokrasisi azaltılmış, etkin, sektörlerle iş birliği içinde, yönetimde hızlı karar verme, sonuç alma ve gelişim sağlama yönünden önemli kazanımlar getirebileceğini düşünüyoruz.

Bakanlıkların icracı yapılar olması ve sektörlerle eşgüdüm içinde bir çalışma sistemi geliştirilmesi halinde pek çok konuda hızlı gelişim sağlanabilecektir.

Yeni sistemde bakanlık sayısı azaltıldı. Bazı bakanlıklar birleştirildi, bazılarının ise ismi değişti. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının yeni adı ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı oldu. Sizin bu sistem üzerine yorumlarınız nedir?

Yeni bakanlık sisteminin lojistik sektörüne ne gibi etkisi olabilir?

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı altyapı çalışmaları nedeniyle bütçeden en fazla pay alan bakanlıklardan biriydi. Adının Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak değiştirilmesi altyapıyı geliştirmeye devam etme eğiliminin kuvvetli bir vurgusu olarak algı-

90 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Emre Eldener lanmaktadır. Bakanlığın görev kapsamı değişmedi, dolayısıyla ilgili alt birimler bakan öncülüğünde ve bakan yardımcılarının yönlendirmeleriyle faaliyetlerine devam edecekler. Altyapı projeleri zaten uzun dönemli planlamalar çerçevesinde ilerleyen yatırımlar. Ekim ayında İstanbul Yeni Havalimanı’nın açılmasını beklerken, demir yolu altyapı yatırımlarında da önemli hamleler var.

Aynı şekilde Ekonomi, Gümrük ve Ticaret Bakanlıkları da birleştirilerek Ticaret Bakanlığı adını aldı ve böylece ülkemizin iç ve dış ticaret sektörleriyle, gümrük yapısı tek bir çatı altında toplanmış oldu. Bu birleşme iç ve dış ticaretimizle lojistik akışları hızlandıracak çağdaş gümrük uygulamalarının geliştirilmesine katkı sağlama potansiyeline sahip.

Şu an Türk Lojistik sektöründe gördüğünüz en büyük sorunlar nelerdir? Çözümü konusunda yeni ekonomi yönetimi neler yapmalı? Ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz?

Rekabeti kısıtlayıcı, ticarete girişi zorlaştırıcı, yüksek belge ücretleri ve tarife kıskacı getiren mevzuat yerine, kolaylaştırıcı ve basitleştirilmiş sistemler kurulması ve uygulanması ile serbest rekabet dinamiklerinin işletilmesi UTİKAD olarak en önemli beklentilerimizden birisi.

Lojistik ve taşımacılık akışlarının hızlandırılması için ulusal taşımacılık ağının, demir yolları, kara yolları ve limanlarla kesintisiz bağlantısının sağlanması bir zorunluluk. Bunun için BTK’nın etkin kullanımı, Van Gölü ve Boğazlardan kesintisiz demir yolu geçişlerinin sağlanması, tüm liman ve sanayi bölgelerin demir yollarıyla entegrasyonunun tamamlanması acil gerekliliklerimizden. Kapıkule gibi yoğun sınır kapılarından çıkışların hızlandırılması için gerekli tüm altyapı ve mevzuat iyileştirilmelerinin bir an önce tamamlanması da dış ticaretimizin hızlanmasına katkı sağlayacaktır. Ülkemizin uluslararası taşımacılık koridorlarında daha etkin yer alması için lojistik ve gümrük süreçlerinin hızlandırılması şart. Bunun için hala üzerinde çalışılan yeni gümrük kanun taslağı bu süreçlere destek olacak hükümlerle donatılmalıdır. Ayrıca ülkemiz üzerinden yapılması halinde çok ciddi döviz kazandırma potansiyeli olan transit ticaretin, güvenlikten ödün verilmeden ancak akışları ve hızı kesilmeden yapılmasını sağlayacak transit rejimi kolaylaştırmaları sağlanmalıdır.

DOSYA

YENİ EKONOMİ

KARESİ’DE ÇOCUK OLMAK VARDI!

YÜCEL YILMAZ BAŞKANLIĞINDAKİ KARESİ BELEDİYESİ; BİSİKLET YOLLARI, YÜRÜYÜŞ YOLLARI, YENİ NESİL OYUN GRUPLARI, FITNESS ALETLERİ VE AQUA PARK GİBİ HİZMETLERLE DİKKAT ÇEKİYOR. BU HİZMETLERİN KEYFİNİ EN ÇOK ÇIKARANLAR İSE Yücel Yılmaz

B

alıkesir’e bağlı Karesi Belediyesi, farklı hizmetleriyle ön plana çıkıyor. Yücel Yılmaz başkanlığındaki belediye; bisiklet yolları, yürüyüş yolları, yeni nesil oyun grupları, fitness aletleri ve aqua park gibi hizmetlerle dikkat çekiyor. Bu hizmetlerin keyfini en çok çıkaranlar ise tabii ki çocuklar.

92 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

ÇOCUKLAR.

Karesi Belediyesi’nin dikkat çeken hizmetlerden biri, bisiklet yolları. 30 kilometre olarak planlanan bisiklet parkurunun 5 kilometrelik bölümü, Paşaalanı Mahallesi’nde hizmete girdi. İmar planına da işlenen bisiklet yolu üzerinde 5 okul ve 5 de resmi kurum bulunuyor.

Balıkesir Bisikletliler Derneği ile birlikte 5 kilometrelik parkurda bisiklet süren Karesi Belediye Başkanı

YENİ EKONOMİ

DOSYA

Yücel Yılmaz, dünya standartlarında oluşturulan bisiklet yoluyla bölgedeki okul ve resmi kurumlara bisikletle güvenli bir şekilde ulaşılmasını sağladıklarını söyledi. Karesililerin bisiklet yoluna sahip çıkmalarını isteyen Yılmaz; Değirmen Boğazı, TOKİ, Ziyaretli Köyü, Paşaalanı, Kuvayi Milliye Mahallesi ve Adnan Menderes’e kadar uzayacak projeyle birlikte bisiklet kullanıcı sayısını artırmayı hedeflediklerini belirtti.

5 KİLOMETRELİK PARKURU TAMAMLADIK Yücel Yılmaz, bisiklet yoluyla ilgili şunları söyledi: “Bir sözümüzü daha yerine getirmenin onurunu yaşıyoruz. Sağlıklı spor yapmanın bir yolu da bisiklete binmek. Titizlikle ve uluslararası standartlarda oluşturduğumuz parkur 5 kilometreden oluşuyor. Dikkat ettiğimiz unsurlardan biri de öğrencilerimizin okullarına bisikletle gelebilmelerini sağlamaktı. Öğrenciler, güzergâh üzerindeki okullarımıza trafik tehlikesi yaşamadan gidebilecek. Parkur, resmi kurumların ve değişik yeşil alanların da yanından geçiyor. Bisiklet sürerken yorulan arkadaşlarımızın dinlenebilecekleri alanlar da var. Ben çok mutluyum. Çünkü bir şehirde ailelerin çocuklarıyla sağlıklı bisiklet sürebilmesinden, top oynayabilmesinden, farklı etkinlikler yapabilmesinden daha fazla mutluluk veren bir şey yok.”

Belirli bir alışkanlık olduktan sonra hiçbir problemin çıkacağını düşünmüyoruz.”

BİSİKLETLİLER DE MÜŞTERİ

HEDEF 30 KİLOMETRELİK BİSİKLET YOLU

Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, bisiklet parkurunu düzenlerken çok dikkat ettiklerini belirterek şunları dile getirdi: “Esnafımız, belirli ölçüde araçlarını dükkânının önüne park etmek istiyordu veya müşterileri park etsin istiyordu. Ama bisikletliler de bir müşteridir. Onlar da daha rahat edecek. Şehirdeki insan daha mutlu olduğu zaman daha iyi olacağını düşünüyoruz. Yollarımız uygun şekilde planlandı.

Bisiklet yolunun imara işlendiğini de ifade eden Yılmaz, Çevre Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’ndan her 20 metresine bir bisiklet hibe alacaklarını ifade etti: “Bu bisikletleri öğrencilerimizle paylaşıp Balıkesir’de iyi bir bisiklet sürücüsü sayısına ulaşacağımızı düşünüyoruz.

Proje aslında uzun vadeli. 30 kilometreye tamamlanacak ve bunların hepsi imara işlenecek. Bunları zaman içerisinde toplumumuzun kullanımına açacağız.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 93

DOSYA

YENİ EKONOMİ içerisine çocukların ücretsiz kullanacağı aqua park kurdurdu. 2 Temmuz’da başlayan Karesi Yaz Spor Okulları’nın ilk dönemi 28 Temmuz’da sona erdi. 30 Temmuz’da başlayan ikinci dönemi ise 1 Eylül’de sona erecek.

MEZBELELİK ALANA SPOR TESİSİ

BİSİKLET MEDENİYET DEMEKTİR Yılmaz, şöyle devam etti: “Bisiklet medeniyet demektir. Düşük kaldırım medeniyet demektir. Her ikisini de Karesi’de uygulamaya başladık. Vatandaşımıza diyoruz ki şehrin sakini değil, sahibi olun. Bu işler sahip çıkmayla devam edebiliyor. Halkınızın da desteğiyle Karesi değişiyor, gelişiyor, gerçekten güzelleşiyor ve yaşanabilir bir şehir oluyor. Bir baba oğluyla bisiklet süremiyorsa o şehirde eksiklik vardır demektir. Biz bu eksiği de tamamladığımızı düşünüyoruz.”

BİZ EN ÇOK ÇOCUKLARIN BELEDİYESİYİZ Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, her yıl olduğu gibi bu yıl da çocukların yazı eğlenerek ve öğrenerek dolu dolu geçireceği programlara aqua parkı da ekledi. Karesili çocuklar, Sakarya Karesi Park’ta aqua parkı ücretsiz olarak yaz boyu kullanabilecek.

Karesi Belediyesi, “Biz en çok çocukların belediyesiyiz” sloganıyla Balıkesir’de yine bir ilki daha başlattı.

Başkan Yücel Yılmaz, “Benim çocuklarım yazı dolu dolu eğlenerek ve öğrenerek geçirsin.” diyerek Karesi Park’ın

94 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Karesi Belediyesi, Sakarya ve Kuvayi Milliye mahallelerinin kesişim noktasındaki mezbelelik halde bulunan 20 bin metrekarelik alanı; halı saha, tenis kortu, yürüyüş yolları, yeni nesil oyun grupları ve fitness aletlerini barındıran yeni yaşam ve aktivite merkezi haline dönüştürerek halkın hizmetine açtı. Karesililer tarafından çok sevilen ve rağbet gören merkezin tam bir cazibe noktası haline gelmesi için Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, parkın içerisine aqua park kurulması konusunda talimat verdi. Kısa sürede kurulan aqua park, Karesi Yaz Spor Okulu kapsamında profesyonel eğitmenler eşliğinde çocuklara ücretsiz hizmet verecek. Başkan Yılmaz, projelerin halkımızın tarafında da beğenilmesinin kendilerini mutlu ettiğini söyledi.

AQUA PARK YÜZLERİ GÜLDÜRDÜ Su, eğlence ve güneşin buluştuğu havuzlara bu yıl aqua parkı da eklediklerini belirten Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Karesi’de spor yapmayan, yüzme bilmeyen çocuk kalmayacak diyerek 2015 yılından bu yana ilçemizdeki okulların bahçelerine havuzlar kurduk.

Bu havuzlarda on binlerce çocuğa yüzme ve stil öğrettik. Okulların bahçelerine kurulan havuzlar sayesinde yazın denize gidemeyen çocuklarımız hem yüzme öğrendiler hem de yaz dönemi programları içerisinde diğer sportif faaliyetlerden faydalandılar.” dedi.

DOSYA

YENİ EKONOMİ

DUREN YAPI AŞ ORTAĞI YÜKSEK MİMAR MEHMET DENİZ, ‘PROJELERİNİZİ PLANLAMAK VE UYGULAMAK SANATIMIZDIR’ SLOGANIYLA OFİS BÖLME SİSTEMLERİ, ENDÜSTRİYEL FABRİKA BİNALARI, İDARİ YÖNETİM OFİS DEKORASYONU, ANAHTAR TESLİM PROJE TAAHHÜT VE UYGULAMALARI ÜZERİNE HİZMET VERDİKLERİNİ SÖYLÜYOR.

Mehmet Deniz

PROJELERİNİZİ PLANLAMAK VE

UYGULAMAK SANATIMIZDIR Duren Yapı AŞ markalarından Demontable Ofis Bölme Sistemleri; ofis, fabrika, idari bina dekorasyonu, peyzaj düzenlemesi, proje taahhüt ve uygulamaları üzerine hizmet veren bir firma. Sektörün liderlerinden. Duren Yapı AŞ’nin ortağı Yüksek Mimar Mehmet Deniz’e, firmasıyla ve sektörle ilgili sorular yönelttik. Öncelikle sizi yakından tanıyabilir miyiz?

Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi mezunuyum. Yüksek lisansımı İtalya’da Milano Üniversitesi’nde yaptım. İki farklı firmada yöneticilik yaptıktan sonra kendi işletmelerimizi oluşturduk.

Firmanızın uzmanlık alanı nedir?

Endüstriyel yapılarda spesifik uygulamalar... Bu yapıların, fabrikaların ve idari binalarının oluşumu, ince işleri, taahhüt uygulamaları, başlıca yaptığımız işler. Taşeronluk yaptığımız büyük projelerimiz oldu. Devletimiz için ürettiğimiz güncel projelerimizle de yolumuza devam ediyoruz. Bitirdiğimiz ve devam eden çok sayıda projemizle sağlam bir geçmişe sahibiz.

Firmanızla ilgili biraz daha bilgi alabilir miyiz?

Duren Yapı AŞ olarak ortaklı bir firmayız. Ortaklığımızın farklı sektörlerde üretim, hizmet, ithalat ve ihracata yönelik şirketleri mevcut. Taahhüt ettiğimiz işlerin büyük kısmını, kendimize ait üretim ve uygulama mantığıyla

96 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

yürütüyoruz. Mobilya, alüminyum ve metal sektöründe üretimler yapıyoruz. İhracatımızı ve ithalatımızı kendimiz yönlendiriyoruz. Kısacası, dışa bağımlı olmadan mümkün olduğu kadar şirketimiz içerisinde birçok hizmeti koordine ve organize etmeye çalışıyoruz.

MÜŞTERİLERİMİZE ZAMAN VE PARA KAZANDIRIYORUZ Bu işe yönelmenizdeki etkenler neydi? Bu alanda bir boşluk mu gördünüz?

Ofis bölme sistemleri, genel olarak projelerde hep lokomotif bir üründür. Olmazsa olmazlardandır. Geçmiş tecrübelerimizin verdiği güvenle, bu iş kolunda yatırımlarımızı güçlendirdik. Bu işe yönlenmemizin bir başka sebebi de işverenlerin anahtar teslim taahhüt mantığına erişmiş olmalarıdır. Eskiden usta gelsin, sıvacı gelsin, boyacı gelsin, onlarla biz uğraşalım denirdi. Sektörde hem ürettiğimiz ürünlerle hem de bilgi birikimimizle son kullanıcılara, endüstriyel yapıda proje koordinasyonunun önemini anlatıyoruz. Halihazırda yeri olup onu geliştirmek isteyen ya da sıfırdan yer yapmak isteyenlere de anahtar teslim taahhüt uygulaması sağlıyoruz. Yaptığımız bu uygulamalar ve verdiğimiz hizmetlerle eminiz ki firmaların sırtından hatırı sayılır bir yük alıyoruz. Firmalara açıkçası hem zaman hem de para kazandırıyoruz.

YENİ EKONOMİ

DOSYA

MARKAMIZ TÜM DÜNYADA BİLİNİYOR Patenti size ait olan Demontable markanızdan bahsedebilir misiniz?

Dediğiniz gibi Demontable markası bizim patentimizde. İnsanlar kâğıt mendil isterken ‘Selpak verir misiniz?’ derler ya; bizim sahibi olduğumuz markanın da tüm dünyadaki şartnamelerde ‘demontable’ olarak bilinirliği var. Bu ürün, adından da anlaşılacağı gibi, demonte bir üründür. Duvar sistemi olarak kullanılır. Dekoratif duvar sistemi olarak kullanıldığı için de müşterilerimiz uzun vadede ürünü lego mantığıyla istedikleri gibi söküp başka yerlerde de kullanabilirler. Tabii ki biz bu ürünün montaj ve demontaj hizmetini de veriyoruz.

Bayileriniz var mı Türkiye genelinde?

Demontable markası olarak şu an Türkiye’de 17 tane bayimiz var. Bayilik ağımızla sistemli çalışmalar yapıyoruz. Ürettiğimiz ürünlerle ilgili işlerin profesyonel manada nasıl yapılacağını da bayilerimize anlatıyoruz. Demontable markamızın sloganı ‘Projelerinizi planlamak ve uygulamak sanatımızdır’. Yani bir projede planlama çok önemlidir. Talepler doğrultusunda firmalara çözüm oluştururuz. Önemli olan, hem mimaride hem de inşaat alanında sağlam planlama yapmaktır. Her işte olduğu gibi…

PATRONUMA KIZDIM, DÜKKÂN AÇTIM Sektörde lider konumda mısınız?

Markamızdan da anlaşılacağı üzere tabii ki lider konumdayız. Herkesin kendine göre müşterisi ve pazar payı vardır muhakkak. Biz de bu pazarda hatırı sayılır bir ortalamaya sahip firmalardan birisiyiz. Geçmişimiz, bu sektörü Türkiye’ye getiren ve geliştiren firmalardan başlayarak oluştu. Tabiri caizse, kötü ev sahibi kiracıyı ev sahibi yaparmış ya, ben de patronuma kızdım ve hedefe odaklanarak sağlam adımlarla sektördeki yerimizi aldık. O iş öyle yapılmaz, böyle yapılır mantığıyla yürüdük açıkçası. Büyüyen ekonominin içerisinde biz de mümkün olduğu kadar işimizle yer aldık. Yer aldığımız süre içerisinde de başarılı ve kaliteli işler yaptık. Müşterilerimiz sürekli bizden ürün ve sistem talebinde bulunurlar.

YÜKSEK FAİZDEN DOLAYI BİRÇOK FİRMA MAĞDUR OLUYOR Ülke ekonomisinin mevcut durumunu da göz önüne alarak hem sektörün hem de firmanızın geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Ekonomimiz maalesef uzun yıllardır çek yasasından dolayı mağdur.

Ticaretin yanlış yönlendirilmesinden dolayı, ticareti bilmeyen insanların finans kaynaklarını yanlış kullanmasından dolayı sorunlar yaşanmakta. Uzmanlığı olmayan insanların yönetmesinden dolayı da inişli-çıkışlı durumlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bankaların sistemin içerisinde olmazsa olmaz olduğu koşullarda da yüksek faizden dolayı birçok firma mağdur oluyor. Bu sistemde büyük firmalar, farklı kaynaklarla desteklenirken, KOBİ’ler yavaş yavaş eriyor maalesef.

Yaptığınız projelerden bahsedebilir misiniz?

Birçok irili ufaklı projelerimizle birlikte Özdilek, Bosch, Tofaş, Renault, Mako, Coşkunöz Holding, Aromsa Aroma, Asil Çelik, Galatasaray Sportif AŞ, Bursaspor, Uludağ Üniversitesi, Pilot Koltuk, Maya Grup, Leroy Merlin, Sönmez Holding, Shell, Opet, Petrol Ofisi gibi kurumsallığını kanıtlamış firmaların taahhüt işlerini yapıyoruz.

Gebze Organize Sanayi Bölgesi ve Tuzla Kimyacılar Organize Sanayi Bölgesi’nde büyük firmaların yönetim binalarını yapıyoruz. Koç Holding ve Sabancı Holding çatısı altındaki franchise firmaların dekorasyon taahhütlerini yerine getiriyoruz.

Onun yanında Ülker Grubu ile çok güzel çalışmalar yaptık geçmişte.

Devlet kurumları da var mı hizmet verdikleriniz arasında? Şu an Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Sağlık bakanlığı ile ortak yürüttüğümüz projelerimiz var.

Ayrıca, bazı belediyelerle çalışıyoruz. Geçmişte de birçok belediyeyle, kamu kurum ve kuruluşlarıyla çalıştık.

İHRACATTA ORTADOĞU’DAN BALKANLAR’A KAYDIK İhracattan bahsedelim biraz da. Nerelere ihraç ediyorsunuz ürünlerinizi? Ürün ve hizmetlerimizi son dört yıla kadar Arap ülkelerine çok gönderiyorduk.

Irak, Suriye, Katar, Libya gibi ülkelere çok işler yaptık. Ortadoğu coğrafyasında yaşanan bazı sıkıntılardan dolayı biz de rotamızı farklı ülkelere çevirdik. Şu an Kosova, Makedonya, Bulgaristan, Yunanistan, Rusya gibi ülkelere ihracat yapıyoruz. İsrail ve Filistin’e de ürün gönderiyoruz bu arada.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 97

YENİ EKONOMİ

DOSYA

HIZLI KARAR ALMAK

EKONOMİYE

DİNAMİZM KAZANDIRACAK olacağı gibi getireceği avantajlar da olacaktır. Örneğin, hızlı karar almanın sağlayacağı faydaların ekonomimize dinamizm kazandıracağını söyleyebiliriz. Makroekonomik alanda dünyada faizlerin kademeli olarak artması, bizim gibi gelişmekte olan ülke piyasalarında muhtemel bazı dezavantajlara neden olabilir. Özellikle dayanıklı tüketim sektöründe, diğer sektörlerde olduğu gibi yavaşlama olması muhtemeldir. Ancak yeni yılla beraber yapılacak olan ekonomik reformların ve üretime dayalı ülke ekonomisine geçişin, bu yavaşlamanın önünü keseceğini ve gelecek yılda büyümeyi ivmelendireceğini düşünüyoruz.” diye konuştu.

TÜRK LİRASI DEĞER KAZANMALI Sinem Kınran Parlak YENİ YÖNETİM SİSTEMİ ÜZERİNE GÖRÜŞLERİNİ DİLE GETİREN SİNGER TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ SİNEM KINRAN PARLAK, YENİ YILLA BERABER YAPILACAK OLAN EKONOMİK REFORMLARIN VE ÜRETİME DAYALI ÜLKE EKONOMİSİNE GEÇİŞİN EKONOMİK BÜYÜMEYİ İVMELENDİRECEĞİNİ SÖYLEDİ.

98 •

EKONOMİK BÜYÜME İVMELENECEK 24 Haziran seçimleri ile birlikte Türkiye’nin yeni bir döneme girdiğini, özellikle ekonomik gelişmelerle ilgili çok fazla adım atılması gerektiğini ifade eden Singer Türkiye Genel Müdürü Sinem Kınran Parlak, “Başkanlık sisteminin dezavantajları

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Parlak, “Yıl sonuna kadar ülkemizdeki ve dünyadaki gelişmeler, doğal olarak ekonominin seyrini de olumlu ya da olumsuz yönde etkileyecektir. Elbette dileğimiz, her şeyin ülkemiz ve milletimiz adına istenilen yönde gerçekleşmesi, enflasyonun düşmesi, Türk lirasının Dolar ve Euro karşısında değer kazanması. Türkiye ekonomisi ile ilgili kişisel öngörülerimden bahsetmem gerekirse, yıl sonu enflasyonu olarak yüzde 15-20 bandı arası bir orandan söz edebiliriz. Doların 4,5 TL ila 5 TL bandı noktasında olacağı, faizlerin ise yüzde 17-23 arası gelişeceği beklenebilir.” dedi.

İSTİKRAR ÇOK ÖNEMLİ Parlak konuşmasına şu şekilde son verdi: “Ekonomik alanda rahatlama için bence finans ve reel piyasalarda istikrar çok önemli olacaktır. İstikrar için de büyümenin çeşitlendirilmesi, sadece inşaat değil diğer alt sektörlerin, özellikle sanayi üretiminin, tarımın ve teknoloji odaklı sektörlerin desteklenmesi ile buna yönelik bir büyümenin devlet politikası haline gelmesi gerekiyor.”

YENİ EKONOMİ

DOSYA

GÜL KOKULU HİZMETLERİN ŞEHRİ:

ISPARTA

BELEDİYE HİZMETLERİYLE ÖN PLANA ÇIKAN ŞEHİRLERİMİZDEN BİRİ DE ISPARTA. ULUSLARARASI GÜL FESTİVALİ İLE ADINI DÜNYAYA DUYURAN KENTİN ÇEHRESİ YENİ YATIRIMLARLA DAHA DA GÜZELLEŞİYOR. KIRKPINAR’IN RÖVANŞI NİTELİĞİNDEKİ YAĞLI GÜREŞLER DE ŞEHRİN EN ÖNEMLİ ETKİNLİKLERİNDEN. BELEDİYE BAŞKANI YÜKSEK MİMAR YUSUF ZİYA GÜNAYDIN, “ISPARTA’MIZA HER ANLAMDA HİZMET ETMEK İÇİN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞIYORUZ.” DİYOR.

100 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

YENİ EKONOMİ

DOSYA

YUSUF ZİYA GÜNAYDIN

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 10 1

DOSYA

Isparta denince gül, gül denince Isparta akla geliyor. Isparta denince akla bir şey daha geliyor: Gül kokulu hizmetler… Yüksek Mimar Yusuf Ziya Günaydın başkanlığındaki Isparta Belediyesi, yatırımlardan kültürel etkinliklere, sportif faaliyetlerden ekonomik girişimlere kadar birçok alanda hizmetleriyle ön plana çıkıyor.

Gül bahçesi Isparta’nın en önemli etkinliği, tabii ki Gül Fuarı ve Uluslararası Gül Festivali. Isparta Belediyesi tarafından her yıl düzenlenen fuar ve festival, şehre ayrı bir hava, ayrı bir hareket getiriyor. Dünyada bir ilk olma özelliğine sahip festivalin açılışı, kent merkezindeki mehteran gösterileri, kortej yürüyüşü ve çelenk sunumuyla başlıyor. Fuar ve festival; çeşitlik etkinlikler, yarışmalar, defileler, doçent ve profesörlerin gül ile ilgili konuşmalar ve sunumlar yaptıkları söyleşiler, gül kıyafetleri sunumları ve ünlü sanatçıların verdiği konserlerle devam ediyor.

Yerli ve yabancı birçok davetlinin ve misafirin katıldığı etkinliğin fuar ayağı, Gökkubbe Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştiriliyor. Fuar kapsamında Hollywood yıldızları, dünya liderleri ve ünlü isimlere kişiye özel parfüm üreten dünyanın sayılı koku uzmanlarından Bihter Türkan Ergül eşliğinde vatandaşlara parfüm atölyelerinde ‘Kendi Parfümünü Kendin Yap’ çalışmaları gerçekleştiriliyor. Yine Gül Fuarı kapsamında ‘Gül Yemekleri Yarışması’ da şefler, liseler ve üniversiteler arasında gerçekleşirken; fuarda Türkiye ve dünyanın önde gelen firmaları ve sektör temsilcileri ağırlanıyor.

102 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

YENİ EKONOMİ

10 ISPARTA, DÜNYAYA YETMEYECEK HALE GELECEK Isparta Belediye Başkanı Yüksek Mimar Yusuf Ziya Günaydın, “Dünyada Gül Fuarı ve Uluslararası Gül Festivali’ni ilk defa Isparta’da gerçekleştiriyoruz. Bu etkinlikle parfüm ve kozmetik sanayiinin gelişmesini, gülyağı üretiminin çoğaltılmasını, dünyaya ihracatının artırılmasını, ekonomimizin canlanmasını hedefliyoruz.

Fuarımıza çok sayıda yerli-yabancı sektör temsilcileri ve işadamları katılıyor. Bir gün gelecek, 10 Isparta olsa dünyaya yetmeyecek. Yine bir gün gelecek, Paris’in merkezi Isparta olacak.” diyor.

Fuar ve festivalin en önemli etkinliklerinden biri ise Kendi Parfümünü Kendin Yap… Etkinliğe dünyanın sayılı koku uzmanlarından Bihter Türkan Ergül eşlik ediyor. Ergül, “Fuar kapsamındaki etkinliğimizde kimyager öğrencilerimizle parfüm tasarlıyoruz. İşin teknik kısmını çok iyi biliyorlar. İstiyoruz ki buna bir de ruhunu katsınlar. Tasarladıkları parfümlerin hikâyeleri olsun. Kendi iç dünyalarını da yansıtsınlar. Tabii ki bir parfüm tasarımı bu kadar kolay olmuyor ancak gençlerimizin önünü açmak için de parfüm tasarımı nedir, nasıl tasarlanır, kişiye özel koku nasıl üretilir, dünyada bunun örnekleri nelerdir diye tecrübelerinizi aktarmaya çalışıyoruz.” şeklinde konuşuyor.

ISPARTA, PARFÜM BAŞKENTLERİNDEN BİRİ OLACAK Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın da Türkiye’nin ilk

parfüm yarışmasına ev sahipliği yaptıklarını belirterek şunları ifade ediyor: “Dünyada buna benzer bir yarışma, sadece Fransa’nın Grasse kasabasında yapılıyor. Grasse, dünyanın parfüm başkenti olarak biliniyor. Gül Fuarı kapsamındaki yarışmamıza yüzlerce kişi katılıyor. Son yarışmamıza 264 kişi katıldı ve 58 parfüm değerlendirmeye layık görüldü. Artık Isparta’mızın 58 ayrı parfümü var. Bu 58 parfüm üzerinde yapılabilecek çalışmalarla dünya çapında da parfümler oluşturulabilir. Parfümün merkezi şu an Paris, gülün ve parfümerinin hammaddesi Isparta. Dünyanın gülyağı ihtiyacının yüzde 65’ini şehrimiz karşılıyor.

Isparta’mızı daha yüksek seviyelere ulaştırmak istiyoruz. Ortaya çıkan parfümlerin bu formülleri, Isparta’nın milli projesi oldu. Bu parfümleri buradaki gençlerimiz yaptı. Her şey hayallerle başlar, gerçeklerle sonuçlanır. İyi yoldayız. Yaptığımız bu çalışmalar kuru çaba değil. Biz de dünyanın parfüm başkentlerinden biri olacağız.”

ERGENEKON MÜZESİ İLE ETNOĞRAFYA MÜZESİ BÜTÜNLEŞİYOR Isparta Belediyesi, kültürel ve ekonomik etkinliklerin yanı sıra yatırımlarla da adından söz ettiriyor. Önemli yatırımlardan biri, Gökçay Kavşağı’ndaki Ergenekon Müzesi. Etnografya Müzesi’nin devamı olarak inşa edilen 400 metre uzunluğundaki müzenin inşaat çalışmaları devam ediyor.

Depreme dayanıklı olarak inşa edilen müze, 22 metre derinliğinde 150 fore kazık üzerine inşa edilen kolonlar üzerine oturuyor. 16 metre yüksekliğinde 5 ayrı bölümden oluşacak müzede odalardan altta kalan dereden akan sular da seyredilebilecek.

Ergenekon Müzesi, Türk mimarisinin hem çağdaş geleceğini hem de geçmişini yansıtacak. Müzede bin ton ağırlığında mermere işlenen Ergenekon Destanı, Ahşap Sanat Merkezi’nde işlenen dünyaca ünlü ressamlara ait 3 boyutlu tablolar, Orta Asya’dan Anadolu’ya kadar gelen

YENİ EKONOMİ

DOSYA

Türk kıyafetlerinin mermerden işlenmiş heykelleri, ISMEK bünyesinde üretilen ve Anadolu motiflerini üzerinde barındıran ipek iplikten ipek kumaş üzerine bayanlar tarafından işlenen değerli eserlerin yanı sıra Cumhuriyet öncesi 550 yıllık Isparta tarihi de müzede yer alacak.

ISPARTA’YA TAMAMEN DOĞAL HAYVAN ŞEHRİ Isparta Belediyesi’nin bitirdiği yatırımlardan biri de Koçtepe Köyü yolu üzerinde inşa edilen Sokak Hayvanları Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi.

Bir yıl önce merkezin açılışını yapan Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, “Buraya bir hayvan şehri kuruldu. Şehirde nasıl bir altyapı ve üst yapı varsa burada da sağlandı.

Tesiste doğallığa önem verildi. Merkezde en güzel ameliyathaneler, açık köpek yuvaları ve evleri, kedi evleri ve yuvaları, kuduz evleri ve daha çok değişik sosyal alanlar var. Çocuklarımızın oynayabilecekleri oyun alanları ve masal evini de unutmadık. Burada hayvan sevgisi ve çocuk sevgisi buluşturulacak.

ISPARTA’YA HAVALİMANI GİBİ OTOGAR Şehre önemli yatırımlar gerçekleştiren Isparta Belediyesi, havalimanı gibi otogar yapıyor. 200 dönümlük bir alanda projelendirilen Isparta Şehirlerarası ve Kırsal Terminal’de AVM’nin yanı sıra 96 metre yüksekliğinde kültürel ve sosyal içerik barındıran kule de bulunuyor. Projede 500’ü açık, 500’ü kapalı olmak üzere bin araçlık otopark, sinema salonları, küçük ve büyük çaplı ticari mekanlar, restoran ve kafeteryalar, döner restoran, şehrin manzarasına hâkim cam teraslı kafeterya ve gül bahçeleri de yer alıyor.

200 dönümlük alanda 100 bin metrekarelik inşaat alanının bulunduğuna ve tek kat üzerine inşa edildiğine dikkat çeken Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, “Bu alanda bir milimetrelik meyil ve rampa

dahi bulunmuyor. Böyle bir çalışma Türkiye’de daha gerçekleştirilmedi.” şeklinde iddialı konuşuyor.

Terminal inşaatıyla ilgili bilgiler aktaran Başkan Günaydın, şunları dile getiriyor: “Çelik çatı çalışmaları yapılıyor. 50 metre açıklıkta kubbe şeklinde bir giriş kapısı yapılıyor. Çarşı bölgesindeki sokaklar da oldukça geniş. Çok dikkat çekici özellikler var. Sokakları raylı çelik sistemle yazın açıp kışın kapatabiliyoruz. Döner kulemiz bulunuyor. Bittiğinde Isparta’mızın sevilen kulesi olacak. Kafeterya ve lokantalar var. Yine Ak Kilim Müzesi yapılıyor. Yoğun çalışılıyor, arazi büyük, proje büyük. Yüzlerce yıla hitap edecek proje. Türkiye’de ilk.”

KIRKPINAR’IN RÖVANŞI: ISPARTA YAĞLI GÜREŞLERİ Isparta Belediyesi’nin kültürel ve sportif etkinliklerinden biri de yağlı güreşler. Isparta ve çevresindeki güreş severlerin yoğun ilgi gösterdiği et-

kinlik, tarihi Kırkpınar’ın rövanşı niteliğinde. Ağustos ayının ilk pazar günü düzenlenen yağlı güreşlere, eski ve yeni ünlü pehlivanlar katılıyor. Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, güreşler dolayısıyla şehre gelen Ahmet Taşçı, Mehmet Güçlü, Hüseyin Çokal, Kadir Birlik gibi eski ünlü pehlivanları makamında ağırlıyor. Güreşlere, Kırkpınar’da boy gösteren ünlü başpehlivanların yanı sıra yüzlerde sporcu katılıyor.

Güreşlere gösterilen ilgiden çok memnun olan Başkan Günaydın, organizasyonu daha da büyütmek için çalışmalarına devam ettiklerini belirtiyor: “Daha güzel, daha büyük tesisleri şehrimize kazandırarak bu organizasyonun çok daha iyisini yapacağız. Ata sporumuz yağlı güreşlere gösterilen ilgiden ve sahip çıkılmasından dolayı halkımıza çok teşekkür ediyorum. Yüksek katılım gösteren güreşçilerimize, otoritelere, hakemlerimize, tertip komitemize ve organizasyonda görev alan herkese de teşekkürlerimi iletiyorum.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 10 3

DOSYA

YENİ EKONOMİ

TÜRKİYE VE DÜNYADA KENT YAŞAMINI KOLAYLAŞTIRIYORUZ

K

ent Kart Yurtiçi Pazarlar Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Burak Peksoy, hayatımızı kolaylaştıran ürün ve yazılımlarıyla ilgili sorularımızı cevapladı.

Kent Kart olarak sunduğunuzu ürünler ve hizmetler hakkında bilgi verir misiniz?

Kent Kart 1998’de İzmir’de kuruldu. Elektronik ücret toplama başta olmak üzere belediyeler ve özel işletmelerle iş ortaklığı yaparak araç takip, yolcu bilgilendirme ve kamera kayıt sistemlerini günün en ileri teknolojisini kullanarak sunuyoruz. Donanımda ve yazılımda kendimizi sürekli geliştiren bir araştırma geliştirme merkezi ve bilgi teknolojileri şirketiyiz.

Şükrü Burak Peksoy KENT KART YURTİÇİ PAZARLAR GENEL

Ürünlerinizde ithal-yerli oranı nasıl?

Başlangıçta ithalata dayalı bir üretim sürecimiz vardı.

2002’de yerli üretim aşamasına geçtik. 2005’te ise Ar-Ge çalışmalarımıza başlayarak yazılımda da değişime öncülük eden yenilikçi anlayışımızı zirveye taşımayı hedefliyoruz. 2012’de kurduğumuz Ar-Ge merkezimizin ürettiği donanım ve yazılımlar bizlere onur veriyor.

MÜDÜR YARDIMCISI

Kent Kart’ı Kent Kart yapan etkenler nelerdir? Çalışanlarımızın yüksek enerjisi, etkin yönetişim ve 300’ün üzerinde çalışanın alnının ve aklının teri olarak sıralayabiliriz.

KOLAYLAŞTIRDIKLARINI

Hangi fikirden yola çıkarak bu girişimi hayata geçirdiniz, başarınızın sırrı nerede saklı?

Dünya nüfusunun yüzde 50’den fazlası kentlerde yaşıyor. Bu oran her geçen gün artıyor. Bu kentleşme, istenmeyen yan etkileri de beraberinde getiriyor. Bu sorunlar, akıllı kent çözümleriyle giderilmeye çalışılıyor.

Biz de bu ihtiyaçtan yola çıkarak daha yaşanabilir kentlerin oluşturulmasına yönelik çözümler üretiyor ve kent insanımızın yaşamının kolaylaştırılmasına katkıda bulunuyoruz. Bu vizyonla yola çıkan Kent Kart, ülkemizin ilk elektronik ücret toplama sistemini kuran firma oldu.

2005’te dünyada bir ilke atarak elektronik ücret toplama ve otomatik araç yönetim sistemini tek bir cihaz içine entegre etti ve bu entegrasyonun uluslararası patentlerini aldı. 2008’de de kendi geliştirdiğimiz gerçek zamanlı yolcu bilgilendirme sistemlerini uygulamaya başladık.

Dünyada bir ilk olarak Türkiye’de kredi kartları ve banka kartlarıyla da ulaşım uygulamasını başlattık.

Elektronik ücret toplama sisteminizin faydaları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bu sistemin hem kent yönetimleri hem de yolcular için birçok faydası vardır. Nakit paranın ortadan kalkmasıyla şoför işine odaklanır. Raporlamalar ve üretilen verilerle hatlar ve planlamalar etkin şekilde yapılır. Personel, zaman ve araç tasarrufuyla maliyetler düşer, kârlılık artar. Yolcu bilgilendirme sistemiyle yolcular, güzergâh adı ve numarası-

104 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

ŞÜKRÜ BURAK PEKSOY, YERLİ ÜRÜN VE YAZILIMLARLA TÜRKİYE BAŞTA OLMAK ÜZERE BİRÇOK ÜLKEDE HAYATI İFADE EDİYOR.

nı, sürücünün kimlik bilgilerini, aracın hızını, güncel haberleri, yaklaşılan durak anonslarını takip eder.

Durak yolcu bilgilendirme sistemiyle toplu taşıma araçlarının servis numarası, hat ismi, tahmini varış zamanı, gecikme, program değişiklikleri, hava durumu ve işletmelerin ihtiyaçlarına yönelik tüm mesajlara yer verilebilir. Akıllı telefonlar üzerinde çalışan Kent Kart mobil uygulamamızla yolcular, yakın durak bilgisini, bakiyelerini, araçların harita üzerindeki konumlarını, favori duraklarını ve Kent Kart numaralarını görebilirler.

Kaç şehir ve ülkede faaliyet gösteriyorsunuz?

12 ülkede 44 projeyle faaliyet gösteriyoruz. Bu ülkeleri ABD, Azerbaycan, Katar, Macaristan, Makedonya, Pakistan, Polonya, Sırbistan, Suudi Arabistan, Suriye, Ürdün ve Türkiye olarak sıralayabiliriz.

DOSYA

YENİ EKONOMİ

BAŞKAN RİFAT ÖZKAN NİĞDELİLERİN GÖNÜLLERİNE DOKUNMAYA DEVAM EDİYOR

Rifat Özkan

106 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

YENİ EKONOMİ

DOSYA

NİĞDE BELEDİYE BAŞKANI RİFAT ÖZKAN, DURMAKSIZIN YAPTIĞI ESNAF VE VATANDAŞ GEZİLERİYLE GÖNÜLLERİ FETHETMEYE DEVAM EDİYOR. ÖZKAN, “NİĞDELİ HEMŞEHRİLERİMİZE DAHA İYİ HİZMET İÇİN HAFTA SONUNU HAFTA İÇİNE KATARAK GECE-GÜNDÜZ DEMEDEN ÇALIŞIYORUZ.” DİYOR.

BAŞKAN ÖZKAN, YENİ SİSTEMİN İLK BAŞKANIYLA Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı için gittiği Ankara’da 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. Niğde’nin kalkınması ve aydınlık yarınları için durmaksızın çalışan Rifat Özkan, 125. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nın ardından 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yakın temaslarda bulundu. Başkan Özkan, “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile toplantı sonrası değerlendirmelerde bulunarak başkanlık görevinde başarılar diledik. Tüm Niğdeli hemşehrilerimize selamlarını ileten Cumhurbaşkanımız, çalışmalarımızda başarılar temennisinde bulundu.” dedi.

Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan, esnaf ve vatandaş ziyaretleriyle gönülleri fethetmeye devam ediyor. Esnaflarla hoş sohbetler gerçekleştiren Başkan Özkan, her zaman esnafın yanında olduklarını vurguluyor. Özkan, hem esnafla hem de alışveriş yapan bölge sakinleriyle yakından ilgileniyor.

Vatandaşların yoğun sevgisiyle karşılanan Başkan Özkan, “Hemşehrilerimize daha iyi hizmet için hafta sonunu hafta içine katarak gece-gündüz demeden çalışıyoruz. Her gün farklı caddeleri ziyaret ederek vatandaşlarımızı dinliyoruz. Onların taleplerine göre hizmet üreterek çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Mahallelerimizin ne ihtiyacı varsa imkânlar ölçüsünde en iyisini yapmaya devam edeceğiz.” Diyor. Niğde Belediyesi’nin

hizmetlerinden son derece memnun olan vatandaşlar da Başkan Rifat Özkan’a teşekkürlerini iletiyor.

BAŞKAN ÖZKAN’DAN YENİ KABİNEYE TEBRİK MESAJI Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk kabinesinin belirlenmesinin ardından bir tebrik mesajı yayımlayan Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan, yeni sistemin ve kabinenin ülkeye hayırlı olması dileğinde bulundu. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı yardımcısını ve yeni yönetim sisteminin ilk kabinesini açıkladı. Cumhurbaşkanlığı göreve başlama törenine katılmak üzere Ankara’da bulunan Belediye Başkanı Rifat Özkan, açıklanan kabine listesinin Türkiye’ye hayırlar getirmesi temennisinde bulundu. Ülke tarihinin en önemli demokratik dönüşümlerden birinin yaşandığını belirten Başkan Özkan, “Özlemle beklenen yeni yönetim sisteminin resmen başlamasının mutluluğunu yaşıyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, yeni kabinenin alacağı kararların ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Yeni yönetim sistemiyle ülkemizin daha güzel bir konuma geleceğine inancımız tamdır. İlk günkü gibi birlik ve beraberlik içinde millete hizmet en önemli hedefimiz olacaktır.” dedi.

ETKİNLİKLERDE 15 TEMMUZ’A YAKIŞIR FİNAL Niğde Belediyesi’nin 6 gün boyunca Ömer Halisdemir Meydanı’nda düzenlediği anma etkinlikleri, Ahmet

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 10 7

DOSYA

YENİ EKONOMİ Şafak konseriyle muhteşem bir final yaptı. Belediye tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinliklerine Niğdelilerin ilgisi çok yoğun oldu.

Adını 15 Temmuz’un sembol isimlerinden alan Ömer Halisdemir Meydanı’nda yapılan programlar 6 gün boyunca dolu dolu geçti. Uğur Işılak’tan Ahmet Şafak’a kadar ünlü isimlerin konuk olduğu etkinlikler Niğde’de 15 Temmuz zaferini ve coşkusunu yaşattı.

Etkinlikte konuşması sık sık alkışlarla bölünen Belediye Başkanı Rifat Özkan, şunları söyledi: “İki yıl önce meydanı doldurduğumuz gibi aynı heyecanla Niğde buradayım diyor. Allah hepinizden razı olsun. 81 vilayet içinde 80 vilayet bizi kıskanmasın. Biz Niğde’yiz. Biz Ömer Halisdemir’in memleketiyiz. Biz darbenin alnının ortasından vuran bir memleketiz. Onun için biz 15 Temmuz’u farklı kutlarız. Bir haftadır ayaktayız, meydandayız. Bu heyecandan da hissediyorum ki şehitlerimizin ruhları burada. Şehitler ölmez, vatan bölünmez.” Ömer Halisdemir Meydanı’nda düzenlenen programa Niğde Valisi Yılmaz Şimşek, AK Parti Niğde Milletvekilleri Yavuz Ergun, Selim Gültekin, Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan, AK Parti İl Başkanı Mahmut Peşin, İl Genel Meclisi Başkanı Bülent Küçüktuna, Ak Parti Merkez İlçe Başkanı Ömer Kılıç, protokol üyeleri ve binlerce Niğdeli katıldı.

İNÖNÜ VE ÖZBELDE’DE SEMT KONAKLARI Niğde Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla vatandaşlarının kişisel gelişimlerine katkı sağlamak, sosyal refahı artırmak amacıyla farklı hizmetler sunmaya devam

108 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

YENİ EKONOMİ

DOSYA

şehre yeni bir soluk geldiğini söyleyen Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan, “Sokaklar şehirleri yaşatan ana unsurlar arasında yer alıyor.

Yaptığımız çalışmayla bu sokağımızın mevcut potansiyelini daha da artıracağız.

Kente estetik bir değer katarak görsel bir zenginlik oluşturacak bu çalışma esnafımıza ve hemşehrilerimize hayırlı olsun.” dedi.

ediyor. Belediye Başkanı Özkan’ın projelerinden olan semt konakları, Niğde’de ilk, farklı, yeni ve fonksiyonel bir yaşam merkezi durumunda. Semt konakları, pek çok farklı ihtiyaca çözüm getirerek mahallelere renk katıyor. Semt konaklarında bayanların farklı aktivitelerde bulunması için her şey düşünülmüş.

Takı tasarımdan dolgu oyuncak bebek yapımı kurslarına kadar birçok etkinliğin yer aldığı semt konaklarında bayanların nezih bir ortamda spor yapmaları da sağlanıyor.

Başkan Özkan, “Mahallelerimizin değerine değer katıyoruz. Hemşehrilerimizin hayatını kolaylaştıracak ve onları daha mutlu edecek projeler hazırlıyoruz. Bu projelerimizden semt

konakları, aklınıza gelebilecek her türlü hizmetin toplandığı bir hizmet çatısıdır. Bu konaklarda her bir mahallemizin özelliklerine, beklentilerine ve yaşam şekline göre proje üretiyoruz.” diyor.

ŞEHRE DEKORATİF AYDINLATMA Niğde Belediyesi, modern dokunuşlarla şehrin çehresini büsbütün değiştiriyor. Belediyeciliğin her noktasında hizmet üreten Niğde Belediyesi, şehrin estetik dokusunu canlandırmaya devam ediyor. Belediye, şehrin önemli caddeleri arasında yer alan Paşakapı Caddesi’nde yenileme çalışması başlattı. Aydınlatmalarla

TARİHİ ESERLERİN ÜZERİNDEKİ YAZILAR TEMİZLENDİ Niğde Belediyesi, şehir merkezinde bulunan çeşitli tarihi eserler ve türbelerin üzerlerine gelişigüzel yazılan ve görüntü kirliliği oluşturan yazıları tamamen kaldırıyor.

Tarihi değerlere sahip çıkılması gerektiğini her fırsatta vurgulayan Başkan Özkan, “Özellikle halka hitap ve hizmet eden tarihi eser ve türbe gibi eserlerin korunması gerekir. Toplum olarak bu konuda bilinçli davranılması gerekiyor. Bizler göreve geldiğimizde halka hizmet veren çeşme, tarihi eser ve türbe gibi eserlerin gelişigüzel yazılarla görüntü kirliliği oluşturduğunu ve şehrin dokusuna zarar verdiğini gördük. Bu konuda çalışmalarımızı hızla tamamlayarak bu yazıları silmek için bir ekip görevlendirdik. Görevlendirdiğimiz ekipler şehir merkezinde çeşitli cami, tarihi eser ve türbelerdeki yazıları silmek için çalışmalara devam etmektedir.” dedi.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 10 9

DOSYA

YENİ EKONOMİ

BÜYÜK TÜRKİYE İDEALİNİN EN BÜYÜK ADIMI ATILDI TÜMSİAD GENEL BAŞKANI YAŞAR DOĞAN, 15 TEMMUZ’UN İKİNCİ YIL DÖNÜMÜ MÜNASEBETİYLE BAZI DEĞERLENDİRMELERDE BULUNDU. DOĞAN, “CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ İLE VÜCUT BULAN MİLLETÇE VE DEVLETÇE BİRLİKTE HAREKET ETME RUHU, TARİHİMİZDEN DE ALDIĞIMIZ İLHAMLA ÜMİT EDİYORUZ Kİ 2023 VİZYONU DOĞRULTUSUNDA EKONOMİK BAŞARILARIMIZ İÇİN BİR VESİLE OLACAKTIR.” DEDİ.

“15 Temmuz 2016’da milli egemenliğimize haince yapılan işgal girişimine büyük bir endişeyle şahit olduk. Milletimiz ilk andan itibaren onurlu karakteri ile bunu kabullenemedi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla milletimiz, bu girişimde bulunanlara karşı cansiperane bir şekilde inancını ve vatanını savunmak için meydanlara akın etti. Hainler gözü dönmüş bir şekilde, sivil halka silah kullanmaktan çekinmedi. Milletimiz bu kalkışmanın başarılı olmasına izin vermedi. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı hem cesaret verici olması hem de tüm milletimizi meydanlarda birleştirmesi sebebiyle çok önemliydi.” diyen TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, sürecin ekonomik, sosyal ve kültürel boyutta ele alınması gerektiğini ifade etti.

EKONOMİK, SOSYAL VE KÜLTÜREL PRANGALAR ORTADAN KALKACAK TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan şu ifadelere yer verdi: “15 Temmuz 2016’da ortaya çıkan “millet iradesi” ile haince girişime karşı vatanını ve geleceğini savunan kadirşinas milletimiz, bu milletin asla esaret altına alınamayacağını dünyaya bir kez daha göstermiştir. Yeni Türkiye için vücut bulan millet iradesi bir daha darbe girişimlerinin yaşanmaması için ekonomik, sosyal ve kültürel her türlü prangaları ortadan kaldıracak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin önünü açmıştır. 24 Haziran 2018 seçimleri

110 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Yaşar Doğan sonrası fiilen hayata geçirilen yeni sistemde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve yeni yürütme ile de Büyük Türkiye idealinin ilk ve en büyük adımı atılmış oldu.”

“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile vücut bulan milletçe ve devletçe birlikte hareket etme ruhu, tarihimizden de aldığımız ilhamla ümit ediyoruz ki 2023 vizyonu doğrultusunda ekonomik başarılarımız için bir vesile olacaktır. Biz sivil toplum kuruluşlarına da ekonomimizin gelişimi için, milletimizin ortaya koyduğu hedefler doğrultusunda büyük görevler düşmektedir.

Yeni Türkiye için vücut bulan millet iradesiyle, milli üretimimizi gerçekleştirmemiz gerekmektedir. Kültür, eğitim, sanayi gibi temel yapıtaşlarımızı oluşturan konularda millileşmeyi tamamlamalıyız. Bizler hedeflerine kilitlenmiş bir milletiz. Ne oyuna geleceğiz ne de Büyük Türkiye hedeflerimizden vazgeçeceğiz.”

“Milletin geleceği için canını ortaya koyarak şehadet şerbetini içen askerlerimize, polislerimize ve vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hem bizler hem de gelecek nesiller 15 Temmuz Şehitlerine ve gazi vatandaşlarımıza minnettar kalacaktır.”

DOSYA

YENİ EKONOMİ

Erzincan Cemalettin Başsoy

LAF ÜSTÜNE LAF DEĞİL, TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYMAYA GELDİKLERİNİ BELİRTEN ERZİNCAN BELEDİYE BAŞKANI CEMALETTİN BAŞSOY, “ALLAH’A HAMDOLSUN ÇOK KISA SÜREDE BİRÇOK PROJEYİ TAMAMLAYIP HEMŞEHRİLERİMİZİN HİZMETİNE SUNDUK.” DİYOR.

ERZİNCAN’A HİZMET ÜSTÜNE HİZMET izmeetix tix.com.tr .com.tr >> >> Hizmetix Hizmetix 111122 •• wwwwww. h. hizm

YENİ EKONOMİ

DOSYA

Belediyesi 30 Mart 2014 yerel seçimlerinin üzerinden 4 buçuk yıl geçti. Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy, hemşehrilerine vadettiği projeleri tek tek hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyor. Başsoy, “Hemşehrilerimizin güvenini boşa çıkarmamak için meclis üyelerimizle ve mesai arkadaşlarımla gece gündüz demeden çalışmaya devam ediyoruz.” diyor.

Projeleri ve şehrin acil ihtiyaçlarını planlarken yaşanılabilir, huzurlu

ve çevreci bir kent hayal ettiklerini belirten Cemalettin Başsoy, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ mantığıyla hareket ettiklerini dile getiriyor: “İnsan şehrin, şehir de insanın aynasıdır. Hacı Bayram Veli Hazretleri’nin ifade ettiği gibi insan şehri inşa ederken, taşın toprağın arasında aslında kendini inşa eder. Gönülde her ne var ise şehir olarak görünür. Gönlü taş olanın şehri taş, gönlü aşk ile dolu olanın şehri gülistan olur.”

CUMHURBAŞKANIMIZA VE MECLİS BAŞKANIMIZA ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM

Şehir inşa etmenin sabır ve soluk istediğini ifade eden Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy, “Hemşehrilerimizin desteği ve hayır duasıyla 4 buçuk yıldır hizmet ediyoruz. Katılımcı, kültürel, çevre dostu ve hizmetkâr bir belediyecilik anlayışını benimsiyoruz. Göreve başlarken işlerimizi kısa, orta ve uzun vadede planlamıştık. Kısa vadede altyapıyı bitirmemiz gerekiyordu. 2007’den beri devam eden altyapı imalatı yüzde 30’lardayken şu anda yüzde 100’e ulaşmış bulunmaktayız.” şeklinde konuşuyor.

Laf üstüne laf değil, taş üstüne taş koymaya geldiklerini belirten Başsoy, “Allah’a hamdolsun çok kısa sürede birçok projeyi tamamlayıp hemşehrilerimizin hizmetine sunduk. Bu işlerin yapılmasında bize en büyük desteği veren başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, büyüğümüz, vefa adamı TBMM Başkanımız Sayın Binali Yıldırım’a, ayrıca milletvekillerimize, meclis üyelerimize, başkan yardımcılarıma, müdürlerime ve isimsiz kahramanlar olan tüm belediye çalışanlarına teşekkür ediyorum.” diyor.

Cemalettin Başsoy, bir teşekkür de sabırlarından dolayı Erzincan halkına ediyor: “Projelerimizi gerçekleştirirken bazen kısmı su kesintisi oldu, bazen yollar kazıldı. Sabırlarından ve dualarından dolayı onlara da çok teşekkür ediyorum.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 11 3

DOSYA

YENİ EKONOMİ

UZUN VADEDE BİTİRİLECEK PROJELER

ORTA VADEDE PLANLANIP BİTİRİLEN İŞLER

1. Tramvay projesinin ihalesi yapıldı, çalışmalar başladı 2. Et entegre tesisi yapişlet-devret modeliyle başlatıldı 3. Canlı hayvan pazarı inşaatı başladı, bir aya kadar hizmete girecek (DAP- Belediye işbirliği ile) 4. Çöpten elektrik elde etme projesi yapişlet-devret modeliyle başladı, yıl sonuna kadar tamamlanacak (1.2 mw) 5. Tıbbi atıkların bertarafı projesi başlatıldı, yıl sonu tamamlanacak 6. Vasgirt Deresi tahkimi ve rekreasyonu başladı 7. Cumartesi Pazarı’nın ihalesi yakında yapılacak, bir ay içinde inşaatı başlamış olacak 8. Esentepe inşaatı başladı, yaklaşık 180 bin metrekarelik alanın rekreasyonu ve hizmet binası yılsonuna kalmadan bitmiş olacak 9. Başbakan Binali Yıldırım Parkı inşaatı 2 ay önce başladı, 2 aya tamamlanacak (77 bin metrekarelik alan) 10. Aksu içme suyu projesi tünel ve zemin etüt çalışmaları başladı 11. Terzibaba Külliyesi’nin temelleri atıldı 12. Terzibaba mezarlık düzenlenmesi yıl sonu itibariyle tamamlanacak 13. Kent içerisinde yeni dekoratif aydınlatma direkleriyle şehre daha şık ve modern gece görüntüsü sağlanacak

1. Başbakan Binali Yıldırım Bulvarı 2. Yeni Terminal alt geçidi 3. Terzibaba kavşağı alt geçidi 4. Terzibaba kavşağı bağlantı yolları ve aydınlatması 5. Yeni İtfaiye binası 6. 6 derslikli kreş 7. 10 muhtar evi 8. Ekşi su mesire alanını yenileme 9. Jeotermal kaplıcalar 10. Otobüs duraklarının sayısı yüze çıkarıldı. 10 noktaya dijital ekran konuldu 11. 5 bin adet 15 yaş üzeri ağaç dikimi 12. 40 dekarlık Piri Sami mezarlık düzenleme ve cami yapımı 13. 15 Temmuz Şehitler Parkı 14. 100 yeraltı çöp konteyneri 15. Cami kebir şadırvan ve sosyal tesisleri 16. 3 yeni spor kompleksi 17. 10 kilometrelik bisiklet yolu 18. 13 Yeni park 19. 7 adet kavşak düzenlemesi 20. 8 cadde genişletme 21. 600 dekar yeni arazi alımı 22. Yeşil alanlarda 30 kilometrelik otomatik sulama sistemi 23. 5 milyon çiçek dikimi 24. 15 cami bahçesi, 17 okul bahçesi düzenlemesi 25. Atatürk Parkı, İnönü Parkı, Barış Manço Parkı revizyonu 26. Hizmet binalarımızın restorasyonu 27. ERMEK 28. AİDEM 29. Ramazan etkinlikleri 30. Mehter

114 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

ALTYAPIDA YAPILAN İŞLER 1. İçme suyu şebekesi yenilendi 2. 40 bin abone bağlantısı gerçekleştirildi 3. 364 vana odası imalatı gerçekleştirildi 4. 60 noktaya yangın vanaları konuldu 5. 4 yeni su deposu yapıldı 6. 6 adet pompa yenilendi 7. İçme suyu ana isale hattı yenilendi 8. Skada sistemi yapıldı 9. Belediyeye kanal görüntüleme aracı ve en gelişmiş kuka ve vidanjör aracı alındı 10. Otomatik klorlama sistemi kuruldu 11. 22 kilometrelik kanalizasyon ana isale hattı yenilendi 12. Arıtma tesisi yenilendi 13. 20 kilometre yağmur hattı yapıldı

YENİ EKONOMİ

DOSYA

ERZİNCAN YENİ DÖNEMDE DE YATIRIMLAR ŞEHRİ OLACAK Yeni hükümet sistemini de değerlendiren Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy, yatırım konusunda Erzincan’ın en kârlı şehirlerden biri olacağını ifade ediyor. Başsoy’un değerlendirmeleri şu şekilde: “Sayın Cumhurbaşkanımızdan, Sayın Meclis Başkanımızdan Allah razı olsun. Erzincan’ı yatırımların şehri yaptılar. Bütün bu yatırımları Erzincan hak ediyor. Yeni dönemde yeni projeler hayata geçirilecek, Erzincan yatırımlardan en kârlı çıkan şehir olacaktır.

Türkiye olarak tarihi bir olay yaşadık. Türkiye’nin ilk Devlet Başkanı, AK Parti Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yemin

AKSU DERESİ

etmesiyle sistem değişikliği yapılmış oldu. Bizler de bu tarihi güne şahitlik ettik. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan yeni sistemin ilk kabinesini açıkladı. Her bir bakanımız kendi alanlarında tecrübe sahibi olarak bu ülkeye çok büyük hizmetlerde bulunmuş insanlar.

Türkiye, 2023 vizyonuna yakışır bir şekilde yoluna emin adımlarla ilerlemeye devam edecektir. Genel Başkanımız öncülüğünde bu vizyonda ülkemizin kalkınma hamlesini istikrar içerisinde gerçekleştireceğinden şüphe yoktur. Bir yönetici için en önemli unsur arkasındaki destektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a aziz milletimiz 24 Haziran’da teveccühünü gösterdi. O her zaman milletine güvendi. Milletimiz de bizleri hiçbir zaman yalnız bırakmadı.

Türkiye, AK Parti döneminde yepyeni bir çağa girdi. Bu başarının öncüsü Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte teşkilatlarımızla ülkemiz için çalışmaya devam edeceğiz. Yeni kabinemiz vatana ve milletimize hayırlı olsun. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 11 5

TESİS YÖNETİMİ

UNITED GROUP’UN ÖNCELİKLİ HEDEFİ ŞEHİR HASTANELERİ United Group İcra Kurulu Başkanı İlhan Altun ile hizmetlerini, hedeflerini ve İtalyan Manutencoop ile kurdukları ortaklığı konuştuk. Öncelikle United Group hakkında genel bilgi alabilir miyiz?

Tesis yönetim hizmetlerinin dışında faaliyetleriniz var mı?

United Group, sadece tesis yönetim hizmetleri veren bir firma değil.

Bünyesinde tesis yönetimi, inşaat, akademi, gıda, filo ve teknoloji firmalarını barındıran bir şirketler grubu. Bu şirketlerimiz UFS Tesis Yönetim AŞ, United Yapı, United Filo, United Akademi, UFS Gıda ve Mahrek Teknoloji… Bilinenin aksine tesis yönetim işlerini yapan United Group değil, UFS Tesis Yönetim AŞ. Bu firmalar, hepsi farklı gibi görünse de aslında tesis yönetim hizmetlerini uçtan uca tamamlayan organizasyonlar. Her birinin müstakil olarak farklı müşterileri de var tabii.

İlhan Altun

UNITED GROUP İCRA KURULU BAŞKANI İLHAN ALTUN, İTALYA’DA 140 HASTANEYE HİZMET VEREN MANUTENCOOP İLE ORTAKLIK KURDUKLARINI BELİRTEREK “ŞU AN PROJEKSİYONUMUZDA İKİ TANE ŞEHİR HASTANESİNİN İHALESİ VAR.” DİYOR.

116 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

Şirketler grubu olarak verdiğiniz hizmetleri kısaca özetleyebilir misiniz?

UFS Tesis Yönetim AŞ ile bir tesisin uçtan uca tüm ihtiyaçlarını uzman kadromuzla en üst seviyede sağlıyoruz. United Filo ile bir kurumun ya da hizmet verdiğimiz tesisin araç ihtiyaçlarını yine en üst seviyede karşılıyoruz. United Yapı ile daha çok inşaat taahhüt işleri yapıyoruz. Yaptığımız bina ve tesislerde planlama aşamasından itibaren tesis yönetim hizmeti de veriyoruz. United Akademi’de kurumsal ve mesleki eğitim programları, eğitim zirveleri, şirket içi etkinlikler ve organizasyonlar gibi hizmetler veriyoruz. Eğitim bizde

TESİS YÖNETİMİ

İK direktörlüğüne bağlı küçük bir birim değil, kendi içinde kadrosu ve bütçesi olan bir şirket. Bu da bizim hizmetlerimizin farklılaşmasını sağlayan faktörlerden biri.

UFS Gıda ve Mahrek Teknoloji neler yapıyor peki?

UFS Gıda ile önemli markaların franschise haklarını satın alıyoruz.

AVM’lerde ve farklı yerlerde bu yiyecek-içecek mağazalarını açıp işletiyoruz. Mahrek Teknoloji ise tüm organizasyonlarımızda ve operasyonlarımızda teknolojiyi daha iyi kullanabilmemiz açısından kurulmuş bir ortaklık. 21 yıldır Ar-Ge faaliyetleri yapan Ortam Elektronik ile birlikte kurduk. Yüzde 52’si ve yönetimi bizde. Mahrek Teknoloji, IoT (nesnelerin interneti) üzerine çalışıyor. Çok farklı faaliyet alanları var ama grup olarak bizi daha çok ilgilendiren, telemetrik cihazlar. Bu cihazlar sayesinde personellerimizin ve araçlarımızın nerede olduğunu görebiliyoruz. Teknolojiyi kullanarak daha verimli, daha takip edilebilir, daha az riskli tesis yönetim hizmetleri veriyoruz. Özellikle büyük arazilerde hizmet verirken çalışanların sağlığından endişe ediyoruz. Bu cihazlar sayesinde çalışanlarımızın nerede, ne yaptığını görebiliyoruz.

İTALYANLAR İLE KURDUĞUMUZ ŞİRKETİN İSMİNİ DEĞİŞTİRİYORUZ Aynı zamanda iki konsorsiyumun da üyesisiniz değil mi?

Evet. Biri Manuten United.

Diğeri de GMU. Üçte bir ortaklarından biri olduğumuz GMU, inşaat üzerine kurduğumuz bir konsorsiyum. Manuten United’a gelince…

Bu röportaj vesilesiyle de duyurmuş olalım; İtalya’da 1938’de kurulan, 20 bin çalışanı olan, yüzlerce farklı kuruma hizmet veren ve 140 tane hastane yöneten ortağımızın ismi Manutencoop idi. Manutencoop, bir kooperatif. Bu kooperatifin Manutencoop Tesis Yönetim Şirketi adlı

KEŞKE SURİYE’DE BİR AN EVVEL BARIŞ ORTAMI OLUŞSA Yakın dönemle ilgili hedefleriniz neler?

Plan ve projelerimiz 2023’e göre kurgulanmış durumda. Grup olarak 2023’te 1 milyar TL ciro hedefimiz var. Şu an grup bünyesinde 5 bin kişilik bir istihdam söz konusu. 2023’te bu sayının 20 bin olması için çalışıyoruz. Ayrıca, 2020’de yurt dışına açılma, 2023’te de minimum iki ülkede olma hedefimiz var. Bu ülkeler Ortadoğu’da olacak büyük ihtimal.

Suriye’de barışın sağlanmasından sonra üzerimize düşen olursa da seve seve yaparız.

Keşke o barış ortamı oluşsa. Koşa koşa gidip o desteği veririz.

bir firması vardı. Bu firmanın ismini geçtiğimiz günlerde Rekeep olarak değiştirdiler. Biz de Türkiye’deki ismimizi Rekeep United olarak değiştiriyoruz.

Eski adıyla Manuten United, yeni adıyla Rekeep United nasıl oluştu?

Tesis yönetiminde bir iddiayla yola çıktık biz. Sektörde dünyaya bir oyuncu kazandırmak… Biz bu niyetlerle çalışmalarımıza devam ederken özellikle sağlığa mesafeli yaklaşıyorduk. Biliyorduk ki sağlık, hata kabul etmeyen ve uzun yıllar deneyim isteyen bir sektör. O sırada İtalya’dan Manutencoop, tecrübelerini Türkiye’deki kamu hastanelerinde değerlendirmek üzere arayıştaydı. Bu süreçte yollarımız kesişti. Kendilerine vizyonumuzdan ve yaptıklarımızdan bahsettik. Türkiye, son 15 yıldır ciddi bir dönüşüm içerisinde. Bu dönüşümün en önemli ayaklarından biri de sağlık. Burada devlet üzerine düşeni yapıyor.

Bizim gibi özel firmaların da elini taşına altına sokması gerektiğine inandık. Bu konuda ülkemize nasıl bir katkıda bulanabileceğimizi düşünürken ortağımızın İtalya’da hizmet verdiği hastaneleri inceledik. Oradaki know how’ı Türkiye’ye transfer etmek, açıkçası bize çok cazip geldi.

6 ay birbirimizi tanıma sürecinin ardından iyi niyet anlaşması imzalayarak ticari görüşmelere başladık.

Ve Türkiye’de birlikte ayrı bir firma kurmaya karar verdik ve kurduk.

ŞEHİR HASTANELERİNİN İHALELERİNE HAZIRLANIYORUZ Ortaklık şu an nasıl gidiyor?

Neler yapıyorsunuz?

Ekibimizi kurduk. Aktif olarak ziyaretlerimizi yapıyoruz. Şu an projeksiyonumuzda iki şehir hastanesi var. Onların ihalelerine hazırlanıyoruz. Pazarın ve kamu hastanelerinin talep ettiği, uçtan uca hizmet. Biz de şirketimizin ve ortaklarımızın imkânlarını kullanarak A’dan Z’ye tüm ihtiyaçları karşılayacak hazırlıkları yaptık. Ve şu an İtalya’da kullanılan iyi bir kaynak yönetimi (ERP) programı var.

Transferini sağlama aşamasındayız.

Bu anlayışla hastanelerdeki verimliliği artıracağımıza, enfeksiyonları en aza indireceğimize, özellikle işletme masraflarını düşüreceğimize inanıyoruz. Yaptığımız simülasyonlarda özellikle insan gücünün verimli kullanılmasıyla yüzde 22 tasarruf edildiğini gördük. Tabii bunun uygulamasını da görmek lazım. Bu anlamda şehir hastanelerinin kamu-özel ortaklığının olması büyük avantaj. Bu konuyla ilgili özel sektörün sensörleri biraz daha açık. Derdimizi daha rahat anlatabileceğimiz muhataplar var. Aynı zamanda Sağlık Bakanlığı’nda da bu konuyla ilgili yoğun çalışmalar devam ediyor. O tarafta da derdimizi anlattığımızda doğru sonuçlar alacağımıza inanıyorum.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 117

TESİS YÖNETİMİ

SOFRA/COMPASS GROUP TÜRKİYE

5 BİN KİŞİYİ İSTİHDAM EDECEK TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK İŞVERENLERİNDEN BİRİ OLDUKLARINI BELİRTEN SOFRA/COMPASS GROUP TÜRKİYE YÖNETİM KURULU BAŞKANI VE CEO’SU NİHAT KARTAL: “2018 SONUNA KADAR 5 BİN KİŞİYİ İSTİHDAM ETMEYİ HEDEFLİYORUZ.”

iş merkezleri ve fabrikalarda yaşandı. İş merkezleri ve fabrikaları, sırasıyla eğitim kurumları (yüzde 30) ve hastaneler (yüzde 10) takip etti. 2018’de de hedefimiz çift haneli büyümeye devam etmek. Bu hedefimiz doğrultusunda 2018 mali yılımızın ilk 9 ayında Sofra/Compass Group Türkiye olarak yüzde 24,9 büyüme kaydettik. İSO 500’de Türkiye’nin en büyük 2. işverenisiniz.

Bu yıl kaç kişiye istihdam sağlayacaksınız?

Tüm hizmetlerimizde görev yapan toplam 24 bin çalışanımızla Türkiye’nin en büyük işverenlerinden biriyiz.

2018 yılsonuna kadar 5 bin kişiyi istihdam etmeyi hedefliyoruz. Bu noktada kadın istihdamına verdiğimiz önemin de altını çizmek isterim. Çalışanlarınızın ne kadarı kadın?

Tüm çalışanlarımızın yüzde 38’i, yöneticilerimizin ise yüzde 52’si kadın. Bu gurur duyduğumuz bir tablo. 2021’e kadar kadın çalışan oranımızı yüzde 50’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Kadına meslek edindirmeyi çok önemsiyoruz ve bu konuyu sosyal sorumluluğumuz olarak belirledik.

Kadın Şefler Akademisi projesini geliştirdik.

Nihat Kartal Sofra/Compass Group Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Nihat Kartal, firmayla ilgili sorularımızı cevapladı. Öncelikle Sofra Compass Group Türkiye’nin iş hacmiyle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Sofra/Compass Group Türkiye olarak iş merkezleri, fabrikalar, eğitim kurumları ve sağlık kurumlarına toplu yemek ve destek hizmetleri sunuyoruz. Hizmetlerimiz, yaygınlığımız ve insan kaynağımızla sektörümüzün lideriyiz. Türkiye’nin 81 ilinde 2 bin 100 müşteriye 3 bin 650 farklı lokasyonda hizmet veriyoruz. 24 bin çalışanımızla Türkiye’nin en büyük işverenlerinden biriyiz.

Günde 1,2 milyon, yılda 320 milyon öğün yemek hizmeti sağlıyoruz.

EN HIZLI BÜYÜME İŞ MERKEZLERİ VE FABRİKALARDA İlk yarısını geride bıraktığımız 2018 yılı Sofra Compass Group Türkiye için nasıl geçiyor?

2017’de yüzde 20 büyüme gerçekleştirmiştik. Bu büyüme oranı içinde en hızlı büyüme yüzde 60’lık payla

118 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

MEZUN ETTİĞİMİZ KADINLARDAN 40’INI İSTİHDAM ETTİK Kadın Şefler Akademisi projesini detaylandırabilir misiniz?

Bu projeyle yiyecek-içecek hizmetleri sektöründe faaliyet göstermek üzere, piyasada tercih edilecek vasıflara sahip, özgün ve profesyonel çalışma prensiplerine göre eğitim almış kadın aşçılar yetiştirilmesini, kadın istihdamının artırılmasını hedefliyoruz. Akademi, mutfakta çalışmayı arzulayan yeni mezun öğrencilerden ev hanımlarına kadar geniş yelpazede bir kadın kitlesini kucaklıyor. Mutfakta çalışmak isteyen, mutfaktaki becerilerini artırmayı amaçlayan ve kişisel becerilerini biraz daha profesyonel bir seviyeye çıkartmak isteyen kadınlar, bu projenin temel hedef kitlesi. Proje, ortalama 6 ayda, teorik ve pratik olarak verilen eğitimlerin ardından istihdamla sonuçlanıyor. Kurslara devam eden ve eğitimini başarıyla tamamlayan kadınlara grup bünyesindeki farklı projelerde iş imkânı sunuluyor. İstanbul ve İzmir’de son 2 yılda gerçekleştirdiğimiz projeden yaklaşık 250 kadın mezun oldu ve 40’ı istihdam edildi. Projeyi daha sık ve daha fazla ilde gerçekleştirebilmek için çalışmalarımız sürüyor.

TESİS YÖNETİMİ

YÖNETİM İŞİMİZ FAZLASI FARKIMIZ başladım. Uzun yıllar orada yöneticilik yaptıktan sonra 2016’nın başında bir grup arkadaşımızla M Plus Grup Yönetim AŞ’nin temellerini attık. Edindiğimiz tecrübe ve birikimi kendi alanımızda değerlendirmek istedik.

Gayemiz, Türkiye’de tesis yönetiminin en iyisi olmak...

En büyüğünden ziyade, en iyisi olmak... En iyisi olduğumuzda, en büyüğü olacağımızı da biliyoruz. Şu an İstanbul, Tekirdağ ve Ankara’da olmak üzere yaklaşık 20 bin bağımsız bölüme hizmet ediyoruz. Bunlar içerisinde konutlar olduğu gibi AVM’ler de mevcut. İsminizin açılımı nedir? İsmimizdeki M, ‘yönetim’ anlamındaki İngilizce ‘management’ kelimesinden geliyor. Plus da ‘artı’, ‘fazlası’ demek. Yani ismimiz, ‘yönetimden fazlası’ anlamına geliyor. Sloganımız da zaten bu. Biz yönetimin bir görev olduğunu biliyoruz ve en iyi olabilmek için de işimizde hep daha fazlasını düşünüyoruz.

SAKİNLERİMİZİN RANDEVULARINI DA BİZ ALACAĞIZ

İlhan Aydın Kartal

SLOGANI ‘YÖNETİMDEN FAZLASI’ OLAN M PLUS GRUP YÖNETİM AŞ’NİN YÖNETİM KURULU BAŞKANI İLHAN AYDIN KARTAL, “HEDEFİMİZ SEKTÖRDE TÜRKİYE’NİN EN İYİSİ OLMAK.” DİYOR.

Tesis yönetim sektörünün iddialı firmalarından biri M Plus Grup Yönetim AŞ. Hedefleri, sektörün en iyisi olmak. M Plus Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Aydın Kartal’a, firma ve sektörle ilgili sorular yönelttik.

M Plus Grup Yönetim AŞ ne zaman kuruldu? Şu an hangi hizmetleri veriyor?

Ben bu sektöre 1997’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin site yönetim şirketi olan Boğaziçi AŞ’de

120 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

‘Yönetimden fazlası’ sloganınızı biraz açabilir miyiz? Birçok firma yönetim işini yapıyor. Bunlar arasında M Plus’ı ayıran en önemli özellikler nelerdir?

Her şeyden evvel 20 yılı aşkındır bu sektörün içinde olan biri olarak söylüyorum. Gerçekten bizi ayıran şu: Biz geçmiş dönemde yaptığımız hizmetlerde iki yönden çok zorlanıyorduk. Birincisi, şeffaflıktı. Sakinlerimiz veya malikler, ‘Ödediğimiz aidatlar nereye gidiyor?’ diyordu. İkincisi de ‘Yönetime bildirdim ama hâlâ halletmediler’ gibi konulardı. Biz işte ‘fazlası’ dediğimizin ilk ayağı olan bir mobil yazılım geliştirdik. Dedik ki isteyen mali tabloyu, aidat ödemelerini veya başka bir konuyu sistem üzerinden görsün. Yönetimi aramalarına hiç gerek kalmasın. İşletmeyle ilgili de aynı şekilde. Sakinler ya da malikler, şikayet ettikleri ya da talepte bulundukları bir konunun halledilip halledilmediğini yine aynı mobil uygulama üzerinden görebilsin. Diyelim ki şikayet veya talep yönetime iletildi. Cevap verme süresi var, halledilme süresi var. Tüm bu süreçleri sakinlerimiz ve maliklerimiz biliyor. Süreç, tepe yöneticiye kadar ulaşıyor. Kısacası, birbirini kontrol eden bir sistem.

TESİS YÖNETİMİ

ÜNİVERSİTELERDE TOPLU YAPI YÖNETİMİ BÖLÜMLERİ AÇILMALI Sitelerde hizmetleri en iyi şekilde verebilmek için yetişmiş eleman gerekiyor.

Ama sektörde bu anlamda şikayetler söz konusu. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

2012’den itibaren biz, üniversitelerimizle toplu yapı yönetimi bölümü açılması için görüşmeler yaptık. Kentsel dönüşümle birlikte bu artık ciddi bir ihtiyaçtır. Lise ve üniversitelerde buna yönelik

çalışmalar yapılmalıdır. Şirketlerde bürolar var. İhtiyaca binaen üniversitelerde sekreterlik ve büro yönetimi bölümleri var. Bu bürolar, sitelerin içerisinde bir bölüm zaten.

O zaman tüm siteyi de kapsaya-

Başka var mı ‘fazlası’ uygulamalarınız?

Site sakimlerimiz için taksi çağırmak, sipariş vermek ya da kuaförden randevu almak gibi hizmetlerimiz de ‘fazlası’ kısmına ilave olarak önümüzdeki günlerde başlayacak. Tecrübe ve birikimlerimizin haricinde bu tür hizmetlerle bir adım öne geçtiğimizi söyleyebiliriz.

KOMŞULUK İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRMEK İÇİN ETKİNLİKLER DÜZENLİYORUZ Binalar büyüdükçe artan sorunlardan biri de komşuluk ilişkilerinin azalması. Komşuluk ilişkilerinin gelişmesi için de çalışmalar yapıyor musunuz?

‘Plus’ kısmına bunlar da dahil mi? Çok güzel bir soru. Hakikaten binalar yükseldikçe komşuluk azalıyor. Biz her şeyi bir vesile kılmaya çalışıyoruz. Yılbaşında, milli ve dini bayramlarda, ramazanda, 1 Mayıs’ta veya bahar geldiğinde etkinlikler düzenliyoruz.

Güvenlik, temizlik, peyzaj, teknik bakım… Bunların hepsi bir iş ama biz istiyoruz ki orada aynı zamanda bir komşuluk ilişkisi olsun. Temel işlerimizin dışında komşuluk ilişkilerini geliştirmek için de çalışıyoruz.

Son zamanlarda sitelerde yabancılar da çoğaldı.

Komşuluk ilişkilerine ilaveten kültürleri birleştirmek için de çalışıyor musunuz?

Bazı sitelerde yüzde 25’leri bulan yabancı oranı var.

Onların kültürlerini de kapsayacak çalışmalar yapıyoruz.

Mesela, 23 Nisan etkinliği düzenliyorsunuz ama yüzde 25’i Körfez ülkelerinden. Onların da bu etkinlikten bir şeyler anlaması gerekiyor. Ya da anlamadığında ters dav-

cak toplu yapı yönetimi bölümleri açılmalı. Az çok yönetimi, iletişimi, işletmeyi bilen insanlar yetiştirilmeli. Biz dersleri dahi belirlediğimiz çalışmalar yaptık. Yeri gelecek, bunlar hayata geçecek. Ülkemizin

yeni geçtiği yönetim modelinde bu konuda daha hızlı yol alacağımızı düşünüyorum. YÖK tarafından o bölümler açıldığında okutulacak derslere varıncaya kadar çalışmalarımız hazır.

ranmaması gerekiyor. Sitelerde çalışanlarımızın dışında o insanlardan da temsilciler olmasına özen gösteriyoruz.

Yönetimin özü iletişim ve takip. Yaptığımız etkinlikler iletişimin de bir parçası. Aslında konuşarak, dokunarak, anlatarak, yaşayarak bir iletişim kurmuş oluyoruz.

SİTELERİN BELEDİYESİ GİBİYİZ Sizlere sitelerin belediyesi diyebilir miyiz?

Güzel bir benzetme. Çimden, güvenlikten, temizlikten, teknik bakımdan, hava durumundan, ‘uçaklar neden bizim üstümüzden geçiyor’dan tutun da tüm alanları site sakinlerini mutlu etme ve bilgilendirme adına bilmek zorundasınız. Verilen hizmetlere Anadolu’dan baktığınızda muhtarlık gibi bir şey diyebilirsiniz. İlçeden baktığınızda kaymakamlık… Hatta valilik veya mini bir devlet de diyebilirsiniz. Hakikaten siteler, belli bir düzeni ve kaidesi olan bir alan. Ve tüm hizmetleri 24 saat aralıksız vermeniz gerekiyor. Tıpkı belediye gibi, kaymakamlık gibi, valilik gibi… Normal işlerde işini bitiren evine gidip dinleniyor. Ama bizimki 24 saatlik bir iş. Bu 24 saatin her alanını güvenlik açısından, temizlik açısından, teknik açıdan, iletişim açısından doldurmak için zinde kalmanız gerekiyor. İşte bu göreve çok üst düzeyde hazır olmak gerekiyor. İstanbul, Ankara ve Tekirdağ’ın dışında büyümeyi hedeflediğiniz iller var mı?

Var. Konya, Kocaeli, İzmir, Bursa, Antalya gibi illerde de olmayı hedefliyoruz. Ayrıca Körfez ülkelerine açılma planlarımız da var.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 121

TESİS YÖNETİMİ

ÖZEL GÜVENLİK KÖREZ’İN İŞİ KÖREZ ÖZEL GÜVENLİK VE KORUMA HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRÜ ŞAİP KÖREZ, SİTELERDEN FABRİKALARA, İŞ MERKEZLERİNDEN AÇIK HAVA KONSERLERİNE KADAR HER ALANDA GÜVENLİK, DANIŞMANLIK VE RİSK ANALİZİ HİZMETİ VERDİKLERİNİ SÖYLÜYOR. Körez Özel Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Genel Müdürü Şaip Körez, site güvenliğiyle ilgili sorularımıza yanıt verdi. Öncelikle Körez Güvenlik hakkında kısa bilgi verebilir misiniz?

Ocak 2018’de kuruldu. Siteler, rezidanslar, zincir mağazalar, iş merkezleri, plazalar, kafeler, restoranlar, pastane zincirleri, okullar, hastaneler, şantiyeler, depolar, fabrikalar, oteller, toplantılar, seminerler, açık hava konserleri, güvenlik danışmanlığı ve risk analizi, para nakli alanlarında hizmet vermektedir.

Site ve konut güvenliğiyle ilgili hizmetlerinizi biraz detaylandırabilir misiniz?

Firmamız fiziki güvenlik hizmeti ve güvenlik teknolojilerini bir program dâhilinde sunmaktadır.

Güvenlik hizmeti alacak projenin

122 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

Şaip Körez valilikten verilen özel güvenlik izni olması şarttır. Kurumumuz ilk kez belge alacak tesislere belgenin alınmasıyla ilgili takip ve yazışmaları yapabilmektedir.

Site ve konut güvenliği hizmeti verirken en çok dikkat ettiğiniz noktalar neler?

Gerek yaya gerek araç her türlü giriş-çıkış izlenir. Yaya, şüpheyi mucip bir çanta, torba ve benzeri eşya taşıyorsa el dedektörüyle araması yapılır.

Site demirbaşları, özellikle yangın tüpleri kontrol edilir. Taşınma sırasında doğabilecek hırsızlık vakalarının önüne geçilmesi için çıkışa kadar vasıta başında bulunulur. Sakinlere ait araçların kapı, cam veya farlarının açık olup olmadığı kontrol edilir.

Böyle bir durumda kat malikine haber verilir. Yangın halinde derhal itfaiyeye bildirilir. Site sakinlerinin güvenliğini sağlamak için yangın mekânı boşaltılır. Diğer güvenlik tedbirleri de

alınarak hırsızlığa geçit verilmez. Site telefonuna gelen şikâyet ve vukuat ihbarları tutanakla tespit edilir. Acil ambulans ihtiyacı olan kat sakini yardım istemesi halinde derhal ambulans çağrılıp tutanakta belirtilir. Site içindeki her türlü adli vukuat, güvenlik amiri ve personeli tarafından izlenir, derhal kolluk kuvvetine bildirilir. Ölüm hallerinde derhal kolluk kuvvetine bilgi verilir. Site dışından tamirat, tadilat için gelen resmi veya özel şahıslar, kimlikleri sorulmak suretiyle kontrol edilir. Davet ve görevleri dışındaki müdahaleleri önlenir. Site binalarının tamir, boya, bakım, tamirat gibi işlerinin izlenmesinde güvenlik amiri ve personeli birinci elden mesuldür. Site binalarının dış cephe rengini, balkon veya balkon demir parmaklık rengini, bina projesini değiştiren tadilatlar derhal tutanakla tespit edilip yöneticiye ihbar edilir. Site yönetiminin belirleyeceği saatlerde komşularını ve site sakinlerini rahatsız edici şekilde müzik dinleyen, eğlence yapan, balkonlarda ve bağımsız bölümlerde rahatsızlığa sebebiyet verenler vardiya amirince ikaz edilir. Site mıntıkası dışından gelen şahıslarca çöp konteynırlarının karıştırılması önlenir.

Konteynırların dışına çöp bırakılması engellenir. Siteye gelen bütün ekipler, izin yazısı olsa bile konut sahibinden teyit alındıktan sonra içeriye alınır.

Güvenlik personellerinize ne tür eğitimler veriyorsunuz?

Yasalarla zorunlu kılınan eğitimlere ilave olarak her düzeydeki çalışan için ayrı ayrı olacak şekilde yenileme eğitimi programları, yapılan görevin niteliğine uygun ihtisas ağırlıklı alan eğitim programları ve yönetim kademelerinde görev alacaklara yönelik yönetici eğitimi hazırlanmış olup bu eğitimler talep halinde uygulanmaktadır.

TESİS YÖNETİMİ

EOS’UN HEDEFİ 2025’TE

AVRUPA LİDERİ OLMAK

İ

zmir merkezli EOS Management Kurumsal İletişim Direktörü Duygu Aydın’a firmayla ilgili sorular yönelttik.

uyum içinde gelişiyoruz. Hedefimiz, 2020’de tüm Türkiye’de franchise ofisleşmesini sağladıktan sonra 2025’te Avrupa’da da lider olmak.

Öncelikle EOS Management ile ilgili kısa bilgi verebilir misiniz?

EOS (Europa Organization System), sektörde 7. yılını bitirdi. Yaşam alanları artık kompleks yapılardan oluşuyor. Çok ciddi sorumluluk gerektiren bu iş, bir kişinin veya birkaç kişilik ufak ölçekli yönetim firmalarının yapabileceği bir iş olmaktan çoktan çıkmıştır.

Artık kimse bu tarz yerlerin yönetiminde olmak istemiyor. Risk analizleri, iş güvenliği gibi birçok yeni kanun ve sorumluluklar, uzmanlaşmış ve tecrübeli bir ekip gerektiriyor. Muhasebesi, finansmanı, satın alması, teknik servisi, hukuk servisi ve teknolojik iletişim yatırımı, ciddi altyapı ve organizasyonla yapılabilir. İşte biz tüm hizmetleri, kurumsal standartları oluşturulmuş, ölçümlenebilir bir şekilde müşterilerimize sunuyoruz. Onlara güvenli ve huzurlu bir yaşam sağlayarak, mutluluklarına artı koyarak ideale yakın bir hizmet veriyoruz.

Büyük tesis yönetim firmaları genellikle İstanbul ve Ankara merkezli olarak faaliyet gösterip diğer şehirlerde de şubeleşirken; EOS ise İzmir merkezli olarak hizmet veriyor. Bunun belli bir sebebi var mı?

Biz 3 kuşaktır İzmirli bir aileyiz ve yaşadığımız yerde işimizi kurduk. Biz İzmir’i iyi biliyoruz.

Kurumsal standartlı hizmet sunabilen lokal bir firma olmak bize ayrı bir güç katıyor. Şehrin her türlü dinamiğini bilmek; insan kaynağı, lojistik ve en önemlisi maliyetlerde ciddi bir avantaj sağlıyor. Büyük ölçekli dediğiniz firmalarla aramızdaki farkı kendi lehimize çevirebiliyoruz. Çünkü onların İzmir’e bizim kadar hâkim olmaları mümkün değil. Bu büyük bir avantaj bizim için. Çünkü yöneteceğiniz yeri bilmelisiniz. Aksi takdirde iyi yönetemezsiniz.

EOS’un açılımı nedir? Özel bir anlamı var mı?

Evet, EOS ciddi bir vizyonla kuruldu: Avrupa’nın en kaliteli yönetim hizmetleri sunan firması olmak... Belirlediğimiz hedeflerle

124 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

Tesis yönetim sektörü açısından İzmir’deki potansiyel hakkında bilgi verebilir misiniz? İzmir’de büyük ölçekli siteleşme yeni oluşuyor ve çok hızlı gelişiyor. Kuzey ve güney hattı sürekli gelişiyor ve büyüyor. Çok ciddi bir potansiyelden bahsediyoruz.

Duygu Aydın

EOS MANAGEMENT KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ DUYGU AYDIN: “EOS CİDDİ BİR VİZYONLA KURULDU. HEDEFİMİZ 2020’DE TÜM TÜRKİYE’DE FRANCHİSE OFİSLEŞMESİNİ SAĞLADIKTAN SONRA 2025’TE AVRUPA’DA DA LİDER OLMAK.”

İzmir ve çevresinde nerelere hizmet veriyorsunuz?

Başta kent merkezi olmak üzere tüm İzmir diyebiliriz. Kuzeyde yeni yerleşim alanları Ulukent, Menemen, Aliağa, güneyde Menderes, Torbalı ve batıda Güzelbahçe, Urla ve Çeşme hizmet alanımız içinde.

TESİS YÖNETİMİ

EOS’u rakiplerinden ayıran en önemli özellikler nelerdir?

EOS yaptığı işin öneminin farkında. Gerçek anlamda müşteri mutluluğunu ve huzurunu benimsiyoruz. Ancak bu yüzeysel bir mutluluk ve huzur değil.

Günümüz modern yaşamında sadece verdiğiniz hizmetle değil, hizmetin arka planı da çok sağlıklı olmalıdır. Aksi takdirde kısa zamanda geçici başarılara sahip

olursunuz ama kalıcı olamazsınız.

Bu anlamda gerekli insan kaynağı, teknoloji ve bilişim yatırımına sahip olmalısınız. Yapılacak her iş, her sözleşme bir risktir; ciddi bir tecrübe sermeyeniz olmak zorundadır. Yoksa bizler vekil sıfatı ile iş gördüğümüz için, bu bedeli hizmet verdiğiniz insanlar ödemek zorunda kalır. İşte biz hizmetin görünmeyen gerçek yüzüne de çok yatırım yaptığımız için gerçek

EOS’u rakiplerinden ayıran en önemli özellikler nelerdir?

EOS yaptığı işin öneminin farkında. Gerçek anlamda müşteri mutluluğunu ve huzurunu benimsiyoruz. Ancak bu yüzeysel bir mutluluk ve huzur değil. Günümüz modern yaşamında

müşteri mutluluğu yakalayabiliyoruz. Farkımız kısaca budur. İzmir’den diğer büyük şehirlere açılma gibi hedefleriniz var mı?

Elbette; ama bu bir süreç işi. Kısa zamanda İzmir’de sektörümüzde lider olduk. Şimdi 2 buçuk yıldır yoğun emek harcadığımız kendimize özel yazılımımızı bitirdik. Bundan sonrasında 2020 hedefi olarak her ilde bir franchise ofis açılması var.

sadece verdiğiniz hizmetle değil, hizmetin arka planı da çok sağlıklı olmalıdır. İşte biz hizmetin görünmeyen gerçek yüzüne de çok yatırım yaptığımız için gerçek müşteri mutluluğu yakalayabiliyoruz. Farkımız kısaca budur.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 125

TESİS YÖNETİMİ

KALİTELİ HİZMET

BUYRUK GROUP’UN YAŞAM BİÇİMİ Buyruk Group Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısıı Mehmet Levent Buyruk, hizmetleriyle ilgili sorularımıza cevap verdi. Öncelikle Buyruk Group hakkında bilgi verebilir misiniz?

Faaliyete başladığımız 1992’den bu yana özellikle metal, gıda, kimya, plastik, ilaç ve lojistik sektörlerinde faaliyet gösteren işletmelerin esas işleri dışındaki yardımcı işlerini üstleniyoruz. Bu işletmelerin hem asıl işleri olan üretim ve satışa konsantre olmalarını hem de maliyet konusunda avantajlar sağlayarak kârlılıklarını ve dolayısıyla rekabet güçlerini artırmalarını amaçlayan çalışmalar yürütüyoruz. Kuruluş amacımızı şu cümleyle özetleyebiliriz: “Siz asıl işlerinize odaklanın, yardımcı işlerinizi biz çözümleyelim.”

En önemli referans konularınız nelerdir? Ülke genelindeki 100’ün üzerinde lokasyonda hizmet veren yaklaşık bin 200 personelimizin özlük haklarını eksiksiz ve tam zamanında yerine getirmek, çevreye ve doğaya duyarlı olmak, ticari faaliyetlerimizi sosyal sorumluluk çalışmalarımızla desteklemek, en önemli referans noktalarımız.

Kalite ve hizmet anlayışınızdan da bahsedebilir misiniz?

Faaliyet konularımızla ilgili TÜV-SÜD İSO 9001:2008 ve TSE belgelerine sahibiz. Hizmetlerimizi yürütürken klasik ticaret anlayışı ‘kazan-kazan’dan ziyade, müşteri ve çalışanlarımıza olan sorum-

126 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

luluklarımızın bilinciyle tüm teknolojik yenilik ve gelişmeleri takip ediyor, gerek şirket yöneticilerimizi ve saha sorumlularımızı, gerekse hizmet veren personelimizi sürekli eğitim faaliyetleriyle destekleyip denetleyerek kalite anlayışını yaşam biçimi olarak benimsemelerini sağlamaya gayret gösteriyoruz.

Buyruk Group hangi sektörlere tesis yönetim hizmeti veriyor? Özellikle AVM, metal, gıda, kimya, plastik, ilaç, ambalaj ve lojistik sektörlerinde faaliyet gösteren işletmelerin her türlü tesis yönetim hizmetlerine cevap veriyoruz.

Buyruk Group, daha iyi hizmet verebilmek için müşteri memnuniyeti anketleri de düzenliyor. Bu anketler hakkında bilgi verebilir misiniz? Üstlendiğimiz hizmetleri yasal gereklere uygun, zamanında ve eksiksiz sunmak, ürün veya hizmeti eksiksiz ve tam bir müşteri memnuniyeti sağlayana kadar geliştirmek, hizmet üretimin tüm aşamalarında işin gereği olan azami gayret ve dikkati sarf etmek, önemli özelliklerimizden ve olmazsa olmazlarımızdandır. Bununla beraber, sektördeki tedarikçilerimizle yakın temasta bulunarak ticari ilişkileri geliştirmek ve bunun sonucunda müşterilerimize sürekli gelişen ve kendini yenileyen organizasyon anlayışıyla hizmet vermek, ticari ilişkilerimizin de uzun soluklu olmasını sağlıyor. Bu sayede müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentileri de otomatik olarak karşılanmış oluyor. Düzenli olarak sektör bazında yapılan MMA şirket içi değerlendirmelerden sonra, şeffaf olarak web sitemizde müşterilerimize ve müşteri potansiyellerimize servis edilmektedir.

Mehmet Levent Buyruk

BUYRUK GROUP YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI MEHMET LEVENT BUYRUK: “ÜRÜN VEYA HİZMETİ TAM BİR MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ SAĞLAYANA KADAR GELİŞTİRMEK OLMAZSA OLMAZLARIMIZDAN.”

Rekabetin çok olduğu sektörde Buyruk Group ’u diğerlerinden ayıran en önemli özellikler neler?

‘Müşterimiz olmazsa biz olamayız’dan yola çıkarak her konuda şeffaflık, dürüstlük, iyi hizmet veren eğitimli personel, hızlı lojistik destek, kaliteli hizmet üretimi ve en önemlisi iyi insanlardan oluşan bir ekibe sahip olmak.

Hızla büyüyen sektörde Buyruk Group’un hedefleri neler?

Son ekonomik gelişmeler hedefleri revize etmemizi gerektirse de ciddi, özellikli ve marka firmalara butik hizmet anlayışıyla seviyeli bir büyüme yakalanacaktır. Bu çerçevede yıl sonuna kadar en az yüzde 8 -10 büyüme hedefimiz olacaktır.

TESİS YÖNETİMİ

KALİTELİ HİZMET SEÇENEK DEĞİL ZORUNLULUKTUR!

Y

Levent Yağbasan KALİTEDEN ÖDÜN VERMEYEN VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNİ ÖN PLANDA TUTAN BİR ANLAYIŞLA FARK YARATTIKLARINI İFADE EDEN YENİÇERİ GÜVENLİK ALARM İZLEME MERKEZİ VE ELEKTRONİK GÜVENLİK MÜDÜRÜ LEVENT YAĞBASAN, GÜVENLİK VE HAYAT KALİTESİNİ ARTIRACAK PROJELER HAYATA GEÇİRDİKLERİNİ BELİRTTİ.

128 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

eniçeri Özel Güvenlik Hizmetleri olarak fiziki güvenliğin yanında elektronik güvenlik hizmetleriniz de var. Güvenlik ihtiyacına hizmet eden ve hayatı kolaylaştıran akıllı güvenlik çözümlerinizden bahseder misiniz?

Elektronik güvenlik sistemlerinin hayatımıza girmesi ile bu sistemlerin güvenlik ihtiyaçlarımızın karşılanması açısından genel anlamda tatmin ve ikna edici olmakla birlikte, elektronik ve dijital alanda yaşanan hızlı gelişmeler ile “Hayatı Sıfır veya Minimal Riskle Yaşamak İsteyen” birey ve topluklarca; kendileri, aileleri ve değer verdikleri tüm kıymetlerinin sonsuz güven içinde olması beklentisi, güvenlik ihtiyaçları karşılanırken en ufak bir açığa tahammül göstermeyecekleri ifade edilmekte ve en küçük riskin bile daha başlangıçtan bertaraf edilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.

Bu sebeple; günlük hayatın akışı içerisinde evde veya ofiste yapılması gereken ve hayatı kolaylaştıran rutin görevler ile olmazsa olmazımız

bazı kritik iş ve eylemleri bizim yerimize düşünerek uygulayan, adeta, sanal bir yardımcımız gibi çalışan ve kişisel hata ve noksanlıkların en aza indirildiği sistemler ile bu ihtiyaçların karşılanabileceğini değerlendiriyorum. Zaten Yeniçeri olarak biz de; gelişen teknoloji ve teknolojik gelişmeye paralel olarak az maliyet ile kurulabilen sistemler ile artık evde veya ofiste prize takılı olan hemen hemen tüm elektrikli ev aletleri, doğalgaz, elektrik ve su vanalarına kadar tüm donanımı güvenlik sistemiyle uyumlu şekilde çalışacak, bizim güvenlik ve hayat kalitemizi artıracak projeleri hayata geçiriyor ve akıllı güvenlik çözümü olarak bir paket halinde kullanıcılarımızın hizmetine sunuyoruz.

Alarm İzleme Merkezi’nizin işleyişini anlatır mısınız?

Alarm izleme merkezimiz, konusunda uzman ve yeterli teknik donanıma sahip personelimiz ile 7 gün 24 saat esasına göre çalışan ve güncel teknolojinin sunduğu tüm imkanları barındıran modern bir merkezdir.

TESİS YÖNETİMİ

Alarm izleme merkezimizde konut ve işyerlerinin alarmlarının izlenmesi ve kullanıcının isteğine göre emniyet birimlerine raporlanması, araç takip sistemleri ile araç filolarının takip edilerek istenilen raporların verilmesi, sanal devriye hizmeti gibi hizmetleri barındırıyor.

Hangi alanların güvenliğini sağlıyorsunuz?

Başta özel güvenlik hizmeti verdiğimiz tüm AVM, fabrika, site, maden sahaları, havalimanı, termik ve hidroelektrik santraller gibi yerler ile ayrıca konutların, elektronik güvenlik hizmetlerini karşılıyoruz. Kısaca özetlemek gerekirse ihtiyaç duyulan her noktada Yeniçeri Özel Güvenlik Hizmetleri A.Ş. olarak hem fiziki hem de elektronik güvenlik olarak hizmet veriyoruz.

Günümüzde teknoloji her alana entegre edilmeye başlandı. Özellikle güvenlik alanında yaşanan teknolojik gelişmeler neler oldu?

Teknoloji sadece güvenlik alanında değil, hizmet sektörünün her alanında baş döndüren bir hızla ilerliyor. Ancak güvenlik alanında özellikle CCTV sistemlerinde ortaya çıkan yenilikler hem kullanıcıya uygun, maliyetli, kaliteli ve sonuç odaklı çözümler sunuyor hem de esnek kurulum yapısı ile maksimum müşteri memnuniyeti olan hedefimizi tutturmamızda önemli bir unsur olarak ortaya çıkıyor.

Peki, siz teknolojiyi yakından takip ederek hizmetlerinize bunu yansıtıyor musunuz?

Güvenlik alanında yaşanan gelişmeleri yakından takip etmek ve bu gelişmeleri mutlaka hizmetlerimize dahil etmek, sistemlerimizi sürekli olarak güncel tutmak zorundayız. Biliyoruz ki korumakla yükümlü olduğumuz alanlardaki sistemlerin yeterliliğini ve güncelliğini sadece biz değil başka unsurlarda takip ediyor.

Neden sizi tercih etmeliler?

Sizi diğer firmalardan ayıran özellikler neler?

Halen elektronik güvenlik ve alarm izleme alanında hizmet veren firmaların birçoğunda kullanılan cihaz ve malzemeler aynı marka ve özelliktedir. Bu bazda bizim firmamızın da diğer firma-

lardan farkı olmamasına karşın, Yeniçeri Güvenlik olarak bizler, “Kaliteli hizmet bizim için bir seçenek değil, zorunluluktur.” sloganıyla hareket ederek daima yaptığının arkasında duran, kaliteden ödün vermeyen ve müşteri memnuniyetini ön planda tutan anlayışla fark yaratmaktayız.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 129

TESİS YÖNETİMİ

DOĞUŞ TEMİZLİK MAKİNALARI’NIN PAZAR PAYI SÜREKLİ ARTIYOR

DOĞUŞ TEMİZLİK MAKİNALARI ANKARA BÖLGE MÜDÜRÜ M. SERDAR AKÇİL: “TÜRKİYE VE DÜNYA PAZARINI YAKINDAN TAKİP EDEN FİRMAMIZIN SEKTÖRDEKİ PAYI HER GEÇEN GÜN ARTMAKTADIR.”

H

ızla gelişen temizlik sektörünün makina ihtiyacını karşılayan lider firmalardan biri, Doğuş Temizlik Makinaları. Firmanın Ankara Bölge Müdürü M. Serdar Akçil sorularımızı cevapladı. Öncelikle firmanız hakkında bilgi verebilir misiniz?

Doğuş Temizlik Makinaları, 1995’te sektöre adımını atmıştır. Kısa sürede kendini kanıtlamış ve Alman Hako firmasının Türkiye mümessilliğini almıştır. 90 yıllık geçmişe sahip yüzde 100 Alman markası olan Hako’nun temizlik sektöründeki tüm parkurlarına sahiptir. 2016 yılı içerisinde yeni nesil temizlik otomatı olan i-mop markasını da dünya pazarı ile aynı anda türkiye pazarına sunmuştur. Ürünleri kısaca şu şekilde kategorize edebiliriz: İç alan makinaları (itmeli otomat, binicili otomat, otopark makinaları), dış alan makinaları (kuru ve ıslak süpürücüler, hidrostatik ve multifonksiyonel makinalar, karla mücadele ve belediyelere yönelik genel kapsamlı temizlik makinaları) ve özel amaçlı makinalar (yürüyen merdiven temizleme makinaları, dış cephe sistemleri temizlik kimyasalları)…

Pazar payınızın gelişimiyle ilgili bilgi verebilir misiniz? Ülkemizde temizlik hizmetleri 1950’lerden itibaren hızlanmış ve yurt dışı bağlantılı markaların ithalatı başlamıştır. Bu dönemden itibaren kamu kurumlarının yanı sıra çok uluslu oteller, AVM’ler, perakende marketler ve endüstri kuruluşlarının hizmet alma kültürleri doğrultusunda pozitif bir büyüme içerisine girilmiş ve endüstriyel temizlik sektörünün kalitesinin artması yönünde bir baskı oluşmuştur. Bu da profesyonel makinaların artışına sebep olmuştur. Doğuş Temizlik Makinaları da bu pazarda yüzde 100 büyüyerek konumunu perçinlemiştir. Yeniliklere ve gelişmelere açık olan firmamız, Türkiye ve dünya pazarını yakından takip etmekte, uluslararası fuar ve kongrelerde yer almaktadır. Pazar payımız her geçen gün artmaktadır.

Sektörünüzün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Türkiye’de temizlik makinalarının geleceği, salt büyüyen inşaat sektörü, gelişen konaklama turizmi endüstrisi, özel sağlık kurumları, şehir hastaneleri ve büyüyen

130 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

M. Serdar Akçil projelerle bağlantılı olarak gelişeceği bir gerçektir.

Fakat halihazırda makinayla temizlik yapmayan birçok potansiyel müşterinin olduğu da bilinmelidir.

Pazarın sadece yüzde 2025’lik bölümünün temizlik hizmetlerinden yararlandığını düşünürsek de pazarın gelişmeye çok açık olduğunu söyleyebiliriz.

Doğuş Temizlik Makinaları’nın kiralama sistemi hakkında bilgi alabilir miyiz?

2007’de Türkiye’de bir ilk olan temizlik makinası kiralama sistemini ülkemizde hayata geçiren ilk firmayız. Temizlik makinalarını kısa ve uzun vadeli kiralama seçeneğiyle temizlik firmaları başta olmak üzere tüm kurumlara kiralamaktayız. Ayrıca Avrupa’da uygulanan full servis sisteminin ülkemizde uygulamasını başlatan firmayız. Bu sistemle

müşterilerimizin gereksiz harcamaları ortadan kaldırılmıştır. Böylece makina kullanım maliyetleri düşürülmüş ve işgücü kayıpları önlenmektedir.

Son olarak, hedeflerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz? Ülkemizde en kaliteli ve iş verimi yüksek olan ürünlerin kullanıma sunulmasıdır. Bunun için şirketimizde tüm birimlerin sürekli Ar-Ge ve yurt dışı fuar, eğitim ziyaretlerini yoğun hassasiyetle uygulamaktayız. Aldığımız bilgileri de tüketicilerle paylaşmaktayız. Aynı zamanda ülkemizin gerçeklerine göre ihtiyaçlarını dikkate alarak teknoloji transferini uygulamaktayız. Bu sayede satışını yapmış olduğumuz makinaların 10 yıldan daha fazla kullanılabilir olduğunu ülkemizde görmek verdiğimiz hizmetin doğruluğunun en iyi ispatıdır.

TESİS YÖNETİMİ

SEKTÖRÜN TEMEL TAŞLARINDAN BİRİ OLDUK ORKUN ŞİRKETLER GRUBU YÖNETİM KURULU ÜYESİ SELİM KADI: “KURUMSALLAŞMA SÜRECİMİZİN BAŞARIYLA TAMAMLANMASI, ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİ, TEMİZLİK HİZMETLERİ, TESİS YÖNETİMİ, TEKNİK HİZMETLER VE BİR TESİSİN TÜM İHTİYAÇLARINI

Selim Kadı

KARŞILAYABİLECEK BİRİMLERİN ŞİRKETİMİZ İÇİNDE TOPLANMASI ŞU AN ADI KALİTE İLE ANILAN ORKUN ŞİRKETLER GRUBU’NUN OLUŞMASINI SAĞLADI.” Orkun Şirketler Grubu ‘ndan bahseder misiniz? Şirketimiz, Emniyet teşkilatından emekli olan babamız Şaban Kadı tarafından 2004 yılında özel güvenlik hizmeti vermek üzere kuruldu. Ben, ablam Arzu EKİNCİ ve kardeşim Serdar KADI’nın katılımlarıyla şirketimiz aile şirketi hüviyetini kazandı. Şirketimizde inovasyonu tüm birimlerimizde uygulayabilmek için kurumsallaşma sürecini başarıyla tamamladık ve sektörümüzün temel taşlarından biri olmayı başardık. Kurumsallaşma sürecimizin başarıyla tamamlanması, özel güvenlik hizmetleri, temizlik hizmetleri, tesis yönetimi, teknik

hizmetler ve bir tesisin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek birimlerin şirketimiz içinde toplanması şu an adı kalite ile anılan Orkun Şirketler Grubu’nun oluşmasını sağladı.

Personel Seçerken Nelere Dikkat Ediyorsunuz? Nasıl Eğitimler Veriyorsunuz?

Fabrika, AVM, toplu konut, eğitim vs. alanlardaki hizmetlerin şekilleri ve istekleri farklı yapılardadır. Şirketimiz personel seçimini müşterimizin bu hizmet özelliklerine göre yapıyor.

Uygun personel adayının öncelikle Sağlık Raporlarını oluşturan Hemogram Testi,

Akciğer Grafisi, Odiometri Testi, Solunum Fonksiyon Testi başta olmak üzeri işin özelliğine göre idrar tetkiki, portör tetkikleri, karaciğer fonksiyon testleri, hepatit testleri, toksikolojik testler ve göz muayenesi yapılır ve tüm sonuçların uygun çıkması durumunda işe alımı yapılır. İşe alınan personelimizin öncelikle Teorik ve Pratik ISG Eğitimleri ardından Asansörden Canlı Kurtarma Eğitimi, Yangın Eğitimi, İlk Yardım Eğitimi, Arama Kurtarma Eğitimi başta olmak üzere tüm eğitimleri anlaşmalı olduğumuz ehliyetli kurumlar ve İSG uzmanımız tarafından verilir, ardından işine başlar.

Ülkemizin ekonomik gelişimi hakkında neler söylemek istersiniz? Ülkemiz uzun bir zamandır istikrarlı bir büyüme ile yoluna devam ediyor.

Büyüme ile birlikte artan nüfusa rağmen işsizlik oranı belli seviyelerde düşüyor.

Uzun yıllardır lideri olduğumuz tekstil, metal ve gıda ürünlerinin yanı sıra hizmet sektöründeki gelişmeler de yabancı sermayenin ülkemize girmesinde etkili oluyor. Yıllardır Avrupa Birliği’ne girmeye çalışıyor, tüm reformları uygulamaya gayret ediyoruz.

Avrupa Birliği’nin normlarının ve standartlarının uygulanması tabii ki birçok konuda yüksek refah sağlıyor fakat AB artık bizim olmazsa olmazlarımız arasında değildir. Yeni dünya düzeni kuruluyor ve biz de pozisyon olarak en doğru yerde olmaya gayret ediyoruz. Özellikle devletimizin Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan (BRICS) oluşan yeni birliğe katılma çalışmalarını çok olumlu buluyorum.

Toprağında yaşadığım vatanımın vatandaşlarına daha fazla istihdam sağlamak ve halkımızın layık olduğu yüksek kalitede hizmetimizi sürdürmek en büyük arzularım. Ülkeme ve halkımıza güveniyorum.

Biz birlikte başaracağız.

Güvenlik anlamında nasıl hizmetler veriyorsunuz?

Hizmetlerimiz Fiziki Güvenlik, Dijital Güvenlik ve Güvenlik Danışmanlığı olarak 3 kategoridedir. Fiziki Güvenlik; Fabrikaların, Tesislerin, Eğitim Kurumlarının, AVM ve Toplu Yapıların, Konser ve Çeşitli Organizasyonların personel ile sağlanan güvenliğidir. Dijital Güvenlik; CCTV Kamera Takip Sistemlerinin plan ve projelerinin yapılması, Kartlı, Parmak ve Retina Okumalı vb. sistemlerin projeye göre belirlenmesi ve yaptırılmasıdır. Güvenlik Danışmanlığı; Güvenliği sağlanacak kişi veya tesisle ilgili, Güvenlik Risk Analizi yapılarak teorik anlamda riskleri saptayan ve önlemleri belirleyen hizmetler ayağıdır.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 131

TESİS YÖNETİMİ

Bir sitenin güvenliğini sağlayan personellerde olması gereken ekstra özellikler (iletişim becerisi, diksiyon, yabancı dil vs. gibi) nelerdir? Site güvenliğinde görevlendireceğiniz personellerde ne gibi özellikler arıyorsunuz?

Bu saydıklarınızın hepsi önemli özellikler; ama benim sürekli belirtiğim, müşterilerimiz gibi düşünebilen, empati yeteneği kuvvetli ve her şeyden önemlisi aidiyet duygusuna sahip olmaları aradığımız ilk özelliklerdir.

Yasin Kınık

MÜŞTERİLERİMİZ GİBİ DÜŞÜNEBİLEN PERSONELLERLE ÇALIŞIYORUZ

Sitelerde güvenlikle ilgili en çok görülen vakalar neler? Bunları en aza indirmek için neler yapıyorsunuz?

Hırsızlık teşebbüsleri ilk sırada gelmektedir. Yukarıda diğer sorulara verdiğim cevaplar ile de kısmen cevaplamış olduğum gibi, çalışan personellerimizin görevine verdiği önem ve duyarlı davranışları alınan ve alınacak fiziki güvenlik önlemleri ile tamamlanarak ‘şüphe’yi de elden bırakmadan görev yapmaları gerekliliği bu olayları en aza indirgemek açısından en önemli eğitim konusudur.

MHS Özel Güvenlik Genel Koordinatörü Yasin Kınık, site güvenliğiyle ilgili sorularımıza cevap verdi.

Sitelerin güvenliğini sağlarken hangi teknolojilerden yararlanıyorsunuz?

Kamera sistemleri, plaka tanıma sistemleri, bariyerler ve diğer fiziki önlemler gibi birçok cihazı tabii ki biz de kullanıyoruz. Ama benim ısrarla üstünde durduğum, özel güvenliğin, ‘olmadan önce müdahale etme’ sanatını uygulaması gerekliliğidir. Yani anlatmaya çalıştığım, bu bahsettiğiniz cihazların hepsi, yine güvenlik görevlisinin yaptığı görevdeki hassasiyeti neticesinde işe yarayan cihazlar. Caydırıcılık anlamında oldukça etkili olan bu cihazlar, bir hırsızlığı engellemekten öte olay sonrası tespit için etkili olabilmektedir. İnsan faktörü çok önemlidir.

Yönettiğiniz sitelerin güvenliğini sağlarken en çok dikkat ettiğiniz hususlar neler?

Siteler çevresinde alınan fiziki güvenlik kadar giriş kapılarının ve kapıda çalışan personelin kalitesi de çok önemli. MHS Güvenlik olarak ilk hedefimiz, hizmet verdiğimiz müşterilerimiz gibi düşünebilen personeller yetiştirebilmektir. Bu anlamda giriş kapılarının stratejik önemini düşündüğümüzde, personelin hizmet kalitesini düşürmeden devam edildiği sürece, sorunlar daha oluşmadan kapıda absorbe edilebilir diye düşünüyorum.

Güvenli bir yaşam için site sakinlerinin de dikkat etmesi gereken hususlar var mı?

Tabii ki var. Hassasiyet gösterilmesini istedikleri her konuda kendileri ve çalışanları da hassas olmalı bence.

Onlar için çok önemsiz gözüken bir detay çok önemli olabilmekte. Güvenlik görevlilerine verecekleri her bilgi güvenliğin işini kolaylaştıracaktır. Bundan dolayı empati burada da devreye girmeli ve emin olmadıkları hiçbir konuyla alakalı onay vermemeli ve onayı çalışanlarına mümkün olduğunca bırakmamalıdırlar bence.

MHS ÖZEL GÜVENLİK GENEL KOORDİNATÖRÜ YASİN KINIK: “PERSONELLERİMİZDE ARADIĞIMIZ EN ÖNEMLİ ÖZELLİK, MÜŞTERİLERİMİZ GİBİ DÜŞÜNEBİLMELERİ VE AİDİYET DUYGUSUNA SAHİP OLMALARIDIR.”

132 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

GIDA

BİLTUR CATERING:

25 YILLIK TECRÜBE VE PROFESYONELLİK Öncelikle firmanız hakkında bilgi alabilir miyiz? Ne zaman kuruldu, şu an hangi noktada?

1993 yılında Bilfen Şirketler Grubu bünyesinde yer alan okullardaki öğrencilerin beslenme ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurulan Biltur Catering, ilerleyen yıllarda yemek hizmeti satın alan kurumsal firmalardan gelen talepler doğrultusunda toplu yemek üretimi yapmaya başladı.

25 yıllık tecrübemiz ile Türkiye’nin birçok noktasına toplu yemek hizmeti veriyoruz. Şu anda farklı şehirlerde kurulu 5 büyük üretim tesisimiz ile taşıma yemek hizmeti sunarken aynı zamanda Türkiye’nin farklı lokasyonlarında yer alan çok sayıda yerinde üretim mutfaklarımız ile de hizmet veriyoruz. Bin 200’ü aşkın çalışanımız ile günlük üretim kapasitemiz ortalama 160 bin porsiyon. Şirketinizde ne tür hizmetler veriyorsunuz?

Profesyonel ekiplerimiz tarafından kalite sistemleri yönetimine uygun ve son teknoloji kullanılarak üretim tesislerimizde hazırlanan yemeklerimiz her gün birbirinden farklı sektörlere hizmet veren firmalardaki müşterilerimize ulaştırılıyor. Çalıştığımız

134 •

Biltur Catering Genel Müdürü Sezai Sarıkcı

firmaların tercihlerine göre taşıma yemek hizmetinin yanı sıra mevcut yapıları içinde üretim mutfakları kurulumuna elverişli olan firmalara yerinde üretim hizmeti de veriyoruz. Müşterilerimizden gelen davet ve menü taleplerine göre VIP, TOP VIP servisleriyle oturma düzenli organizasyonların yanı sıra her türlü kokteyl, kokteyl prolange, piknik, mangal partisi, brunch ve coffee break gibi hizmetlerde sunuyoruz.

Yerinde yemek hizmetlerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Yerinde üretim yapabilmek için öncelikle fir-

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

PROFESYONEL EKİPLERİ TARAFINDAN KALİTE SİSTEMLERİ YÖNETİMİNE UYGUN VE SON TEKNOLOJİ KULLANILARAK HAZIRLANAN YEMEKLERİ BİRBİRİNDEN FARKLI SEKTÖRLERE ULAŞTIRDIKLARINI İFADE EDEN BİLTUR CATERING GENEL MÜDÜRÜ SEZAİ SARIKCI, MUTFAKLARI ELVERİŞLİ OLAN FİRMALARA YERİNDE ÜRETİM HİZMETİ DE VERDİKLERİNİ SÖYLEDİ.

manın mevcut mutfak şartlarının yerinde üretime elverişli olması lazım. Çünkü yerinde üretim mutfakların Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan kayıt belgesi alma zorunluluğu mevcut ve mutfağın fiziki şartları ile altyapısının asgari hijyen gereklerini yerine getirebiliyor olması bu belgenin alınması için önemli bir unsur. Bu sebeple biz müşterilerimize tecrübelerimiz doğrultusunda mutfak projelendirme önerilerimiz ile gidiyoruz, öncelikli olarak kendi projelendirdiğimiz mutfaklarda yerinde üretim yapmayı tercih ediyoruz.

GIDA

Hijyen ve kalite standartlarınızla ilgili bilgi alabilir miyiz?

Tüm merkez, yerinde ve taşıma mutfaklarımızı kapsayan ISO 22000 Gıda güvenliği, ISO 9001 Kalite, OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği, ISO 14001 Çevre, ISO 28000 Tedarikçi Zinciri ve ISO 10002 müşteri memnuniyeti yönetim sistemlerine ait belgelerimiz ile TSE Hizmet yeterlilik belgemiz mevcuttur.

Gün içinde mutfaklarımızda tüm süreçlerle ilgili kontrollerini üretim mühendislerimize yaptırıyoruz. Gerek mutfak personeli gerek kullanılan ekipmanların hijyene uygunluk durumlarını düzenli periyodlarla kontrol ediyoruz. Ürettiğimiz ürünlerden ve kullandığımız sulardan düzenli aralıklar ile numune alarak anlaşmalı olduğumuz Türkak’ tan akredite laboratuvarda analizlerini yaptırıyoruz.

Yeni hükümet sisteminin Türk ekonomisini ve sektörünüzü nasıl etkilemesini öngörüyorsunuz?

Yeni sistemle birlikte artık bürokratik işlemler hız kazanacak, hükümetin karar alma mekanizmaları daha hızlı ve etkin bir şekilde işleyecektir. Güçlü bir Türkiye ekonomisi için ülkemizi ileriye taşıyacak tüm alanlarda yeni yönetimin başarılı olacağına inanıyoruz.

Aynı zamanda yansımalarını kendi sektörümüzde de göreceğimizin düşünüyoruz.

Bu doğrultuda Biltur olarak yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 13 5

GIDA

UFUK ÇAY, KALİTESİYLE ADINDAN SÖZ ETTİRİYOR DOĞAL YAŞ YAPRAĞI İŞLEYEREK YILDA 700 TON SİYAH ÇAY ÜRETTİKLERİNİ SÖYLEYEN UFUK ÇAY SAN. VE TİC. A.Ş ZİRAAT MÜHENDİSİ VE GENEL MÜDÜRÜ NUMAN SARI, ÇAY TARIMININ SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMASI İÇİN YAPILMASI GEREKEN ÇALIŞMALAR ÜZERİNE DE KONUŞTU.

Numan Sarı Ufuk Çay’ı kısaca anlatır mısınız? Ne zaman kuruldu? Şu anki üretim kapasitesi nedir? Çay piyasasında, özel sektörün öne çıktığı tarihlerde; 1987 yılında Ufuk Çay San. ve Tic. A.Ş. olarak, Rize’de siyah çay imalatı ve paketlemesi yapmaya başladık. Kendi bölgemizin doğal, yaş çay yaprağını işleyerek, yılda 700 ton siyah çay üretir hale geldik. Üretmiş olduğumuz siyah çayı, kendimize ait olan Esvet ve Ufukçay markalarıyla piyasaya sunuyoruz. Özverili ve titiz çalışmalarımızın yanı sıra pro-

136 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

jelerimiz ile kapasitemizi ve kalitemizi artırdık. En sağlıklı büyümenin, müşteri memnuniyetine dayalı olduğunu bilen firmamız; yüksek randımanlı, nitelikli, tüketicilerimizin damak tadına uygun siyah çay üreterek sektörde adından övgüyle söz ettiren bir konuma geldi.

Ufuk Çay’ın kalite politikası nedir?

Ufuk Çay olarak en temel politikamız tüketici memnuniyetidir.

Bunun için de önceliğimiz, müşteri istek ve taleplerini belirleyerek taleplere cevap vermek; hoşgörüyle, doğal, sağlıklı çay üreterek tüketicilerimiz için çay saatlerini keyfe dönüştürmek… Aslında Türkiye halkı olarak; çayımızın doğallığı, içim kalitesi ve tüketimi bakımından çok avantajlı konumdayız. Fakat çay piyasasında faaliyette bulunan firmalar arasında, pazar paylaşımı konusunda amansız bir rekabet yaşanıyor. Rekabet, tüketicilere daha kaliteli çay üretmek yerine fiyat endeksli yapılıyor. Ufuk Çay olarak; fiyat endeksli değil, kalite endeksli rekabet yaparak her yıl, bir önceki yıldan daha kaliteli çay üretmenin gayreti içindeyiz. Bunun için de firmamız, bölgemiz hatta ülkemiz için başarının ancak kalite ve üretim ile yakalanabileceğine inanıyoruz. Çay tarımının sürdürülebilir olması için ne gibi çalışmalar yapılmalı?

Dünyada ve ülkemizde sudan sonra en fazla tüketilen içecek çay… Doğu Karadeniz bölgesinde 760 bin dekar alanda, yaklaşık 205 bin üretici çay tarımı ile uğraşıyor. Dolayısıyla bölge insanının en önemli geçim kaynaklarından

birisi olan çay tarımında yapısal düzenlemelerin sağlanması gerekiyor. Çay tarımının sürdürülebilirliği bakımından; çay çiftçisinin çaya olan ilgisi, çayın kalitesi mutlaka devam etmeli, artmalı ve miras yoluyla bahçelerin bölünmesinin önüne geçilmeli. Hatta mevcut bahçeler üzerinde toplulaştırma yapılmadır. Eğer bu toplulaştırma mümkün değilse kooperatif bilincini bölge de oluşturup, bununla ilgili altyapı çalışmalarına bir an önce başlanmalıdır. Çay tarımına ilgisi düşük olan çiftçiler, çay bahçelerinin bakım, budama, gübreleme, hasat gibi takiplerini kooperatiflere devredip, gelir – gider dengesini gözeterek paylarına düşen hasılaları alabilirler. Bunun yanı sıra bölge de işsiz olanların bu kooperatiflerde çalışması sağlanabilir. Çayımızın gelecek nesillere ulaşması ve daha kaliteli üretim için mutlaka bunu başarmamız gerekiyor.

Türkiye, hem ülke yönetimi hem de ekonomi yönetimi anlamında yeni bir sisteme geçti.

Bu sistem değişikliğini gerek sektörünüz gerekse ülke ekonomisi açısından nasıl yorumluyorsunuz? Ülkemizin ekonomisi son zamanlarda; dövizde ki yüksek kur, faizlerin yüksekliği, yüksek enflasyon ve cari açığın büyüklüğü nedeniyle zor bir süreçten geçiyor. Ben inanıyorum ki yeni hükümet sistemiyle birlikte, 2023 gibi hedeflere ulaşmamız ve bu sıkıntılı süreçten çıkmak için; üretim odaklı bir tarım politikasıyla birlikte ve ülkemizin potansiyeli iyi değerlendirilerek hem çiftçimiz, hem sanayicimiz hem tüketicimiz hem de ülkemiz, bu süreçten kazançlı çıkacaktır.

GIDA

NAMLI ZEYTİNLERİ GÜÇLÜ BİR MARKA OLMANIN SORUMLULUĞUNU TAŞIYOR TÜRKİYE’DEKİ İLK VE TEK BRC BELGELİ ZEYTİN ÜRETİM İŞLETMESİNE SAHİP NAMLI ZEYTİNLERİ’NİN PATRONLARINDAN VOLKAN DURMAZ, “SEKTÖRDE TANINMIŞ GÜÇLÜ BİR MARKA OLMANIN SORUMLULUĞUNU TAŞIYORUZ. İLKEMİZ, BİZE DUYULAN BU GÜVENİ SÜRDÜREBİLMEK.” DİYOR.

Volkan Durmaz Zeytincilik sektörünün önde gelen firmalarından biri de Bursa Gemlik merkezli Namlı Zeytinleri. Siyah ve yeşil zeytin çeşitlerinin yanı sıra zeytin yağı, gurme ve kozmetik ürünleri de üretiyor. Firmada babadan devralınan bayrağı şu an Volkan-Hüseyin Durmaz kardeşler taşıyor. Volkan Durmaz ile Namlı Zeytinleri’nin hikâyesini ve ürünlerini konuştuk.

Volkan Bey, şirketinizin hikâyesini bir de sizden dinleyebilir miyiz?

Kurucumuz, babam Mehmet Durmaz. 1978 yılında küfelerde zeytin satmaya başlayarak bugünkü şirketimizin temellerini atmış ve Mehmet Durmaz Zeytinleri’ni kurmuştur. Özenle üretip satılan bu kaliteli zeytinle-

138 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

re artan talep sonucunda babam Mehmet Durmaz’ın namı giderek yayılmış, 1993 yılında da Namlı Zeytinleri’ni kurup tesisleşme ve marka olma yolunda önemli bir adım atmıştır. Bu adım, meyvelerini kısa süre içinde vermiş ve Namlı Zeytinleri piyasada bir marka olmuştur.

1996 yılında babamızdan bayrağı devralarak çekirdekten yetişmenin verdiği tecrübeyle her geçen yıl çıtayı yükselttik. Bu bayrağı zirveye çıkarmayı ve orada tutmayı kendimize ilke edindik. Namlı Zeytinleri olarak Türkiye’deki ilk ve tek BRC belgeli zeytin üretim işletmesine sahibiz. Faaliyet gösterdiğimiz sektörde tanınmış güçlü bir marka olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Volkan ve Hüseyin Durmaz kardeşler ve tüm Namlı ailesi olarak ilkemiz, bize duyulan bu güveni sürdürebilmek, dünyada yetişen en eski meyve olarak bilinen zeytini, müşterilerimize en doğal haliyle kaliteli ve sağlıklı bir şekilde sunabilmek.

GEMLİK VE AKHİSAR’DA TESİSLERİMİZ VAR Tesislerinizden bahsedebilir misiniz biraz?

Gemlik ve Akhisar bölgesinde olmak üzere iki tesisimiz var. Gemlik’teki tesislerimizin 5 bin 500 metrekaresi kapalı, 4 bin 500 metrekaresi de açık

alan. Akhisar’daki tesisimiz ise 2 bin metrekare kapalı, bin 500 metrekare açık alana sahip. Gemlik tesislerimizde siyah zeytin, Akhisar tesisimizde ise yeşil zeytin üretimi yapılıyor. Namlı ve Volkan markası adıyla, gıda üretim şartlarına uygun olarak ISO 22000, HACCP, FSSC ve BRC belgeli modern tesislerimizde özenle üretilen zeytinlerimiz, ulusal market zincirleri ve yurt içine verilen bayilikler aracılığıyla değerli müşterilerimize ulaştırılıyor.

Son dönemlerde tartışma konusu olan tarım politikalarıyla ilgili neler söylemek istersiniz?

Her alanda olduğu gibi tarımda da ithal eden ülke olmaktan ziyade ihraç eden ülke olmalıyız. Bu yüzden de başta zeytin alanları olmak üzere tarım alanları korunmalı, tarımsal üretim yapan çiftçiler ve işletmeler desteklenmeli.

Eylül ayındaki Ev Dışı Tüketim Fuarı ile ilgili görüşleriniz ve beklentileriniz neler?

Sektörümüzle ilgili her türlü etkinliği önemsiyoruz. Ev Dışı Tüketim Fuarı’ndan beklentimiz ise ihracat yapabileceğimiz kişilerle, firmalarla tanışabilmek. Sektörün önemli firmalarından biri olarak ihracatımızı geliştirmek ve ürünlerimizi dünyaya pazarlamak istiyoruz.

GIDA

BUTİK, LEZZETLİ, DOĞAL VE AZ TUZLU ZEYTİNLERİN ADRESİ AVNİ EREL AVNİ EREL ZEYTİNLERİ’NİN PATRONU AVNİ EREL, “BUTİK, LEZZETLİ, DOĞAL VE AZ TUZLU ZEYTİN ÜRÜNLERİMİZLE HEDEFLERİMİZ BÜYÜK. DÜNYA ÇAPINDA TÜRK MARKASI OLARAK ÜRÜNLERİMİZİ TANITMAK İSTİYORUZ.” DİYOR.

Avni Erel

A

vni Erel Zeytinleri’nin patronu Avni Erel, baba mesleğiyle ilgili sorularımızı cevaplandırdı.

Firmanız hakkında kısa bilgi verebilir misiniz?

Büyük bir özen ve özveri isteyen zeytincilik sektörüne 1952’de adım attık. Şirketimiz, Veysel Erel’den gelen baba mesleği olarak bugün varlığını sürdürüyor. Bursa Orhangazi’deki üretim tesisimizde geleneksel yöntemlerle teknolojik sistemleri harmanlıyor ve doğallığımızdan ödün vermiyoruz. Hem köylü ve çiftçilerimizin hem de şirketimizin özenle ilgilendiği bahçelerimiz, doğal ve kaliteli mahsulün temel sebebi.

1988’de babamızdan devraldığımız bayrakla şirketi daha yukarılara taşımaktayız. Tecrübenin, doğallığın ve kalitenin yanında aile şirketi olmamızın getirdiği sıcaklık ve samimiyetle işimizi yapmaya devam ediyoruz. Uzman kadrolarımızla zeytin alımından fabrikada

140 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

işlemeye, paketlemeden lojistiğe, müşteri ilişkilerinden satış ve pazarlamaya kadar tüm süreçlerde kalite biliciyle hareket ediyoruz.

GIDA

Başlıca ürünlerinizden ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? Ürünlerimizi siyah zeytin, yeşil zeytin ve zeytinyağı gibi üç sınıfa ayırıyoruz. Zeytinlerimizin doğal fermente sürecini tamamlaması için tamamen su, tuz ve taş baskı yöntemiyle 10 ila 12 ay bekletiyoruz. Ambalajlandığında dahi katkı maddesi koymayıp steril şekilde tüketicilerimize sunuyoruz. Butik, lezzetli, doğal ve az tuzlu zeytin ürünleri üretiyoruz.

Bu kriterleri arayanların tek adresiyiz. Hedef kitlemiz yerli ve yabancı tedarikçi ile tüketicilerimizdir.

Türkiye’de catering, market, şarküteri ve toptancılar aracılığıyla hizmet vermekteyiz. Tüketicilerimize ve tedarikçilerimize daha hızlı ulaşmak için de internetten online satışlarımızı www.kahvaltım.com adıyla başlatmış olduk. Hedefimiz, doğallığımız ve lezzetimizle dünya çapında Türk markası olarak ürünlerimizi tanıtmak.

Kalite standartlarınızla ilgili bilgi alabilir miyiz?

Firmamız kaliteyi en yüksek standartta sağlamayı prensip edinmekte ve insan sağlığına birinci derecede önem vermektedir. ISO 9001, ISO 2.2000 gibi belgelerimiz olup düzenli aralıklarla zeytin tuz ve asit analizlerini laboratuvarlarda yaptırıp belgelendirmekteyiz.

Eylülde düzenlenecek olan Ev Dışı Tüketim (EDT) Fuarı ve Food İstanbul ile ilgili düşünceleriniz neler?

Ev Dışı Tüketim Fuarı ve Food İstanbul, yerli ve yabancı birçok tüketici, tedarikçi için tanışma ürünlerini daha yakından tanıtma ve tattırma olanağı sunmaktadır. Araştırmalar gösteriyor ki ev dışı tüketim harcamaları gelişen ve değişen hayat şartlarına bağlı olarak giderek artacak. Buna bağlı olarak da sektörümüzün tek fuarı olan EDT ve Food İstanbul her geçen yıl büyüyecek. Avni Erel Zeytinleri olarak fuara katılan firmalarla iş ortaklığı yaparak ürünlerimizi tüketicilerimize sunmaya devam edeceğiz.

Gıda ve tarım ürünlerinin ithalatı, son dönemlerde ülkemizde en çok tartışılan konulardan biri. Siz bu konuda ne düşünüyor ve neler öneriyorsunuz?

Gıda ürünleri ithalatı bu şekilde hiç fazlalaşmamıştı. Maalesef artış göstermekte ama bu artışın sürekli olarak devam edeceğini düşünmüyorum. Çünkü devletimiz gıda, tarım ve hayvancılık üzerine birçok yatırım ve teşviklerde bulunuyor. Bu teşviklere karşılık olarak halkımız ve genç nüfusumuz gıda ve tarıma daha fazla yönelmelidir.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 14 1

GIDA

ÜÇ LEZZET: HİZMET, LEZZET, MEMNUNİYET

Ü

ç Lezzet Catering’in patronu Hüseyin Alkan, yerinde ve taşıma yemek hizmeti verdiği firmasıyla ilgili sorularımızı cevaplandırdı.

Hüseyin Alkan ÜÇ LEZZET CATERING’İN PATRONU HÜSEYİN ALKAN, MİSYONLARINI KALİTELİ HİZMET, EV YEMEKLERİ GİBİ LEZZETLİ ÜRETİM VE SÜREKLİ ARTAN MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ OLARAK ÖZETLİYOR.

Öncelikle şirketiniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ağustos 2010’da faaliyete başladık. Yerinde yemek ve taşıma yemek hizmeti vermekteyiz. Sektörün ihtiyacı olan organik doğal ürünlerle, tecrübeli ve eğitimli kadromuzla son derece hijyenik koşullarda 10 bin kişiye yemek hizmeti sunan bir kuruluşuz. İstanbul Anadolu yakasındaki 5 bin kapasiteli yemek fabrikamızla müşterilerimizin ihtiyacı olan tüm yemek ve catering hizmetleri en profesyonel şekilde karşılanmaktadır.

Catering hizmeti alan firmalar kaliteye, hijyene ve ilkelere ne kadar dikkat ediyorlar? Genel olarak baktığınızda hizmet alan firmaların önceliği fiyat mı, kalite ve hijyen mi?

Bizimle çalışan firmalar genel olarak ilk önce kaliteye, daha sonra ise fiyata önem veriyorlar.

Sektörün şu anki durumuyla ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz?

Hammadde maliyetleri çok yüksek olduğu için bizler de bu durumda sıkıntı yaşıyoruz ve catering sektöründeki firmalarla sıkı rekabet içindeyiz. Özellikle fiyat konusunda catering firmaları arasında fiyat dengesizliği mevcut.

142 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Üç Lezzet ismi ve logosu nereden geldiğini bizimle paylaşır mısınız? İnsanlar günde üç öğün yemek yedikleri için ve lezzet aradıkları için biz de böyle bir isim koyalım dedik. Logomuzda ise yatay olan çizgi gün boyunu, diğer çizgiler ise sabah, öğle ve akşamı temsil etmektedir.

Misyonunuzla ilgili bilgi verebilir misiniz?

Misyonumuzu, yemek sektöründe hizmet vermenin sorumluluğuyla müşterilerimizin sağlığına gerekli hassasiyeti göstermek, hizmetimizin kalitesini sürekli artırmak, müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tutmak, müşterilerimize çağdaş üretim koşullarında hijyenik ve ev yemekleri gibi lezzetli catering hizmeti sunmak olarak özetleyebiliriz.

Peki, vizyonunuz?

Müşterimizin memnuniyetiyle yola çıkarak faaliyet alanımızla ilgili her türlü yeniliği yakından takip edip kendimizi sürekli geliştirmek ve müşteri memnuniyetinin sürekliliğini sağlamak.

Firma olarak hijyen koşullarını nasıl sağlıyorsunuz? Üç Lezzet, ‘önce hijyen’ anlayışıyla hareket eder. Üretilen bütün yemekler, her aşamada gıda mühendislerinin gözetim ve kontrolünden geçmektedir. Yılların vermiş olduğu tecrübeyle aşçıbaşılar ve aşçılar gerek lezzet konusunda gerekse hijyen konusunda çok titiz davranmaktadır. Ayrıca bütün personelimize, kalite yönetim temsilcisi tarafından düzenli aralıklarla hijyen eğitimi verilmektedir.

GIDA

FORA, DÜNYANIN EN BÜYÜK ENTEGRE ZEYTİN İŞLEME TESİSİ BALIKESİR HAVRAN’DAKİ FABRİKALARININ DÜNYANIN EN BÜYÜK ENTEGRE ZEYTİN İŞLEME TESİSİ OLDUĞUNU BELİRTEN FORA ZEYTİN GENEL MÜDÜRÜ EFE YAZICI, “ELEKTRİK ENERJİMİZİN BÜYÜK KISMINI ÇATIYA KURDUĞUMUZ PANELLERLE GÜNEŞTEN SAĞLIYORUZ. GELECEK NESİLLERE SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE YAŞANABİLİR BİR DÜNYA BIRAKMAK EN BÜYÜK İDEALİMİZ.” DİYOR.

mizi, Balıkesir’in Havran ilçesinde bulunan son teknolojiyle donatılmış tesisimizde üretiyoruz. Dünyanın en büyük entegre zeytin işleme tesisi olan fabrikamız 1994’te kuruldu.

Saklama ve paketleme kapasitesi toplam 80 bin ton olan fabrika, 70 bin metre kare kapalı olmak üzere toplam 120 bin metre kare alana sahip. Fora Zeytin, ihracat yapan ulusal bir marka. Türkiye’nin en iyi zeytin yetiştiren bölgelerinden aldığımız zeytinleri, tesisimizde işleyerek geniş dağıtım ağımız sayesinde Türkiye’nin her yerinde satışa sunuyoruz. Yüksek kapasitemiz ve modern imkânlarımızla kurulduğumuz günden beri ihracata önem veriyoruz. Tüm dünyada talep gören zeytin işleme teknikleri ve ileri standartlarla üretim yapıyoruz.

ENERJİMİZİN BÜYÜK KISMINI GÜNEŞTEN SAĞLIYORUZ

Efe Yazıcı Balıkesir’in Havran ilçesinde bulunan Fora Zeytin, sektörün en önemli markalarından biri.

Genel Müdür Efe Yazıcı’ya Fora Zeytin’in ürünlerini, kalite politikasını ve çalışmalarını sorduk.

144 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Fora Zeytin hakkında bilgi verebilir misiniz öncelikle?

Nerede kuruldu? Şu an sektördeki konumu ne?

Fora Zeytin olarak yüksek kaliteli zeytin ve zeytinyağı ürünleri-

Üretim politikanızdan bahsedebilir misiniz?

Doğadan aldığımız mucizevi ürün zeytini, doğaya saygı göstererek üretiyoruz. Fabrikanın çatısına kurulan güneş panelleri sayesinde ihtiyacımız olan elektrik enerjisinin büyük bir kısmını ise güneş enerjisinden sağlıyoruz. Gelecek nesillere sürdürülebilir tarım ve yaşanabilir bir dünya bırakmak en büyük idealimiz!

Başlıca ürünlerinizle ilgili bilgi alabilir miyiz?

Fora Zeytin olarak siyah zeytinden yeşil zeytine, dilimli ürünlerden ezmelere ve üstün kaliteli zeytinyağına kadar zeytinle ilgili çok geniş bir ürün yelpazemiz var. Türkiye’nin

GIDA

EDT FUARI, BİZLERİ MEVCUT VE POTANSİYEL MÜŞTERİLERLE BİR ARAYA GETİRİYOR

her yerinden gelen zeytin çeşitlerini, en uygun işleme teknikleriyle üreterek çok çeşitli paketlerde tüketicilerin beğenisine sunuyoruz. Farklı damak zevklerine, farklı sağlık hassasiyetlerine ve farklı kullanımlara yönelik çok sayıda ürünümüzle herkese hitap ediyoruz. Zeytin çok lezzetli olmasının yanı sıra sağlık açısından da çok yararlı bir besin.

Akdeniz beslenmesinde önemli bir yeri olan zeytinin sadece kahvaltıda değil her sofrada yeri olduğunu düşünüyoruz.

ÜRÜNLERİMİZ HER AŞAMADA İZLENİYOR Kalite standartlarınızla ilgili bilgi alabilir miyiz?

Hammadde, ürün hazırlama, depolama ve satış basamaklarında firmamızın sahip olduğu (BRC gibi) Gıda Güvenliği standartlarına uygun olarak Fora Zeytin kalitesini standart hale getirmek için ideal parametreler belirlenmiştir. Ürünlerimiz hammaddenin toplanması, fabrikamıza gelmesi, fermantasyon, ambalajlama, depolama ve sevkiyat

aşamalarından geçiyor. Tüm aşamalarında duyusal, fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik analizler ve görsel kontroller yapılıyor. Müşterilerimize her zaman beklentilerini karşılayacak en üst kalite ve hijyen standartlarında ürün sunmayı hedefliyoruz. Ürünlerin izlenebilirliği her aşamada sağlanıyor, ulusal ve uluslararası yasal yönetmeliklere uyuluyor. Kullanılan ambalaj ve yardımcı maddeler için de aynı özen gösterilerek kontrol ediliyor.

Eylülde düzenlenecek olan Ev Dışı Tüketim Fuarı ile ilgili düşünceleriniz, hedefleriniz ve beklentileriniz neler?

Gıda sektörünü ve ev dışı tüketim sektörünü bir araya getiren fuar, çok sayıda ulusal ve uluslararası gıda toptancısı, market zinciri, kurumsal satın almacı, otel ve restoran işletmecileri tarafından yoğun ilgi görüyor. Üretici firma olarak, hem mevcut müşterilerimizle, hem de potansiyel müşterilerle bir araya gelme şansı yakalıyoruz. Fuara gelen ziyaretçilere tadım yaptırarak ve üretim bilgileri vererek, zeytini ve çeşitlerini daha yakından tanıtıyoruz, aynı zamanda sektörde tüketim bilinci yaratmaya çalışıyoruz.

Firmamız ISO 9001, ISO 22000, BRC AA+, Kosher, Helal, UZZK Kalite Uygunluk, ISO 14001 ve OHSAS 18001 belgelerine sahiptir. Gıda güvenliği, kalite yönetimi, çevre, iş sağlığı ve güvenliği konularında entegre yönetim sistemleri uyguluyoruz.

ZEYTİNCİLİKTE ÜLKE MARKAMIZ DAHA ÜST SIRALARA ULAŞMALI Gıda ve tarım ürünlerinin ithalatı, son dönemlerde ülkemizde en çok tartışılan konulardan biri. Siz bu konuda ne düşünüyor ve neler öneriyorsunuz?

Türkiye, gıda ve tarım potansiyeli yüksek bir ülke. Zeytin ve zeytinyağı özelinde konuşmak gerekirse, ülkemiz bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu Akdeniz iklimi özellikleriyle İtalya, İspanya, Yunanistan ve Tunus gibi diğer Akdeniz ülkeleriyle birlikte dünyanın önde gelen zeytin ve zeytinyağı üreticileri arasında yer alıyor. Zeytincilik sektörü Türkiye için çok önemli bir değer. Daha fazla önem verilmesi, korunması ve geliştirilmesi gerekiyor. Dünyadaki zeytin üreten ülkeler içindeki konumumuzun ve ülke markamızın, doğru adımlarla gelecekte daha üst sıralara ulaşması ise hayalimiz.

Fora Zeytin olarak buna katkıda bulunmaktan onur duyarız.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 14 5

GIDA

ÖKÜZ BURGER

SINIRSIZ İÇECEK VE HOMEMADE BURGER LEZZETİ İLE DİĞER MARKALARDAN

SINIRSIZ

MUSTAFA UVER; İSTANBUL, İZMİR, BURSA VE ANKARA BAŞTA OLMAK ÜZERE

İÇECEK VE

DIŞINDA İLK ŞUBELERİNİ AÇACAKLARINI SÖYLEDİ.

AYRILDIKLARINI İFADE EDEN ÇNK’S ÖKÜZ BURGER MARKA YARATICISI DAHA BÜYÜK PAZARLARDA ŞUBELEŞEREK, 2019 YILI İÇERİSİNDE YURT

HOMEMADE KONSEPTİ İLE FARK YARATIYOR Fast food zincirleri genelde İstanbul’dan Anadolu’ya doğru yayılırken, Öküz Burger tam tersini gerçekleştiriyor. Öncelikle Isparta’dan yola çıkış hikayenizi sizden dinleyebilir miyiz?

Anadolu’ya belirli markalar yatırım yapmakta ve zaman içinde kısırlaşan bu düzenin insanları belirli markalara mahkum etmekte olduğunu farkederek Anadolu’daki bu boşluğu doldurmak adına harekete geçtik . Şimdiye kadar kaç mağaza açtınız? Mağaza seçiminizde AVM ya da cadde gibi ayrımlarınız var mı?

8 şube açılışı yapmış bulunuyoruz. Bunun dışında inşaatı devam eden 3 şubemiz daha var. Genelde AVM’lerde şubeleşen markamız, işlek yerlerde olmak şartıyla caddelerdeki konumlara da şube veriyor.

Büyüme planlarınızdan bahseder misiniz?

Yakın zamanda İstanbul, İzmir, Bursa ve Ankara başta olmak üzere daha büyük pazarlarda şubeleşerek, 2019 yılı içerisinde yurt dışında ilk şubemizi açmış olacağız. Bunun çalışmalarına şimdiden başladık Öküz Burger’i diğer burger zincirlerinden ayıran özellikler neler?

146 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Mustafa Uver Öküz Burger self servis ile diğer burger markalarına benzer gibi gözükse de sınırsız içecek ve homemade burger lezzeti ile diğer markalardan ayrılıyor. Şu an hangi illerde kaç şubeniz var? Yakın gelecekte nerelerde şubeleriniz olacak? Çanakkale, Kırıkkale, Çorum, Bolu, Edirne, Lüleburgaz, Konya ve Gaziantep şubelerimiz ile hizmet veriyoruz. Balıkesir, İstanbul ve İzmir şubeleri ile de yakında müşterilerimizle buluşacağız.

Mağaza konseptinizi belirlerken en çok dikkat ettiğiniz hususlar neler oldu?

Yönetici ekibimizde bulunan ve reklam, tasarım sektöründen gelen

Cihan Özaras yönetiminde gerçekleşen konsept belirleme çalışmalarında, homemade vurgusunu yapmaya özen gösterdik ve uluslararası markaların tasarımlarını inceleyerek konseptimize yön verdik.

2018 hedefleriniz nelerdir?

Geçtiğimiz 6 ayda hedeflerinizin ne kadarını gerçekleştirdiniz?

2018 yılı sonunda, 1 yıl içerisinde gerçekleştirme hedefi koyduğumuz, 10’dan fazla şube açma hedeflerimizi yıl bitmeden gerçekleştirdik. Yeni yatırımcılarımızla birlikte hedeflerimizi büyütmek ve uluslararası bir marka yolunda emin adımlarla ilerlemek istiyoruz.

GIDA

TÜRKİYE ÇEKİRDEK KAHVE TÜKETİMİNDE

DÜNYAYI YAKALAMAK ÜZERE Gloria Jean’s Coffees Kurumsal İletişim Direktörü Tuğba Dinçerler, ünlü kahve zinciriyle ilgili sorularımızı cevapladı.

Gloria Jean’s Coffees Kurumsal İletişim Direktörü Tuğba Dinçerler, “Diyarbakır’da ve Erzurum’da iyi cirolara ulaşıyorsak buradan bazı mesajlar almalıyız.” diyor.

Tuğba Dinçerler

148 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Gloria Jean’s Coffees’in şu an ülkemizde geldiği nokta hakkında bilgi verebilir misiniz?

1999’da Türkiye’ye giren ilk gurme kahve markası olan Gloria Jean’s Coffees ile Grup DNC olarak bizim faaliyetimiz 2012’de Türkiye isim hakkını satın alarak başladı.

Geride bıraktığımız 6 yılda 23 il ve 65 lokasyonda 750 çalışan sayısına ulaştık. Avustralyalı kahve zincirini sıfır mağazayla aldık ve konsepti yeni baştan yarattık. Şubelerinizin ne kadarı franchise? Şubelerimizin yüzde 60 kadarı franchise. Bizim franchise sistemimiz için en değerli şey, franchise adayımızın işini ciddiye alan biri olması ve karşılıklı güven ilişkisi kurabilmek. 50 bin dolar franchise bedelimiz var. Bunun yanı sıra şube yatırımı noktasında metrekare birim fiyatımız 2 bin dolar civarında.

Rekabetin üst düzey olduğu bir sektörde Gloria Jean’s Coffees’i farklı kılan özellikler neler?

Biz Gloria Jean’s Coffees olarak dünyanın en iyi kahvesine sahip olduğumuzu iddia ediyoruz. Hizmette, lokasyonda hata olabilir ya da personelimiz anlık hata yapabilir.

Ama şu bir gerçek ki biz dünyanın en kaliteli kahve çekirdeklerini müşterilerimize sunuyoruz.

Dünyada birçok kahve çeşidi var.

Gloria Jean’s Coffees’in küreseldeki stratejisi, dünyanın en iyi bölgelerinden en iyi hasadı misafirlerine sunmak. Biz kalitemize ve

hizmetimize sonsuz güveniyoruz. İşte bu yüzden de ‘gurme’ kahveci olarak anılıyoruz.

Müşteri kitleniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

2012’de markayla anlaşmaya vardığımızda müşteri kitlemiz hakkında yaptığımız araştırma sonucu Gloria Jean’s Coffees’in diğer kahve zincirlerine oranla daha yüksek olduğunu gördük. Bu durum başlangıçta dezavantaj olarak görüldü. Çünkü genç bir nüfusa sahibiz.

Bunu avantaja çevirebilmek adına konseptimizde birtakım değişiklikler yaptık ve üniversitelerin olduğu şehirlerde ve lokasyonlarda bulunmaya özen gösterdik. İlk adım olarak masaya servis şeklinde işleyen sistemimizi self servise dönüştürdük. Bu adım müşteri kitlemizi gençleştirme konusunda oldukça etki yarattı.

Gloria Jean’s başta olmak üzere kahve zincirlerinin Türk insanının içecek alışkanlığını değiştirdiğini düşünüyor musunuz?

Kahve sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

ABD’de kişi başına düşen kahve miktarı yılda 7 kilo. İskandinavya’da bu oran 5,5 kiloya kadar çıkıyor. Türkiye’de ise 1 kilo.

Bunun da yüzde 65’ini Türk kahvesi oluşturuyor. Biz bu oranı artırmak istiyoruz. Yeni nesil daha çok çekirdek kahveyi seviyor. Bizim yaptığımız araştırmalara göre Türkiye 5 yıl sonra çekirdek kahve tüketiminde dünyayla aynı standartlara gelecek. Bugün Diyarbakır’da ve Erzurum’da iyi cirolara ulaşıyorsak buradan bazı mesajlar almalıyız. Çekirdek kahve sadece ekonomik refahın yüksek olduğu yerlerde değil, tüm Türkiye’de seviliyor.

GIDA

NEVNİHAL, RESTORAN DEĞİL

LOKANTA!

Bülent Dilbağ

L

okanta Nevnihal Kurucu Ortağı Bülent Dilbağ, farklı bir konsepte sahip mekânla ilgili soruları-

mızı yanıtladı.

Öncelikle farklı bir konsepte sahip Lokanta Nevnihal hakkında bilgi verebilir misiniz?

Hikâyesi nedir?

Biz aile olarak zaten yeme içme sektörünün içindeyiz. İşletmecilikte hedeflerimiz hep doğal ürünler kullanmak üzerineydi. Yıllar içinde kazanmış olduğumuz tecrübeyi ve doğal ürün hedefimizi, Türkiye’nin yedi bölgesinin mutfağından oluşan bir lokanta ile hayata geçirebileceğimize karar verdik. Çengelköylü olmanın avantajıyla böyle güzel bir mekânı tutabildik.

Mekânın özellikleri nelerdir? İstanbul Çengelköy’de 7 bin 800 metrekare bir alana kurulu. Açık alan 180, kapalı alan 130 kişi kapasiteli bir mekân.

150 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Lokanta Nevnihal’i diğer restoranlardan ayıran en önemli özellikler nelerdir?

Sadece bilinen değil, Anadolu’da kullanılan fakat büyük şehirlerde unutulmaya yüz tutmuş birçok coğrafi işaretli ürünleri lokantamızda görebilirsiniz. Bizi tercih eden müşterilerimiz, daha önce tatmadıkları birçok tat ve tamamen doğal meyvesebzeleri deneyerek aynı zamanda sağlıklı beslenmiş oluyor. Lokantamızda şefimiz ve ekibimiz tecrübeleriyle fark yaratıyor. Aynı zamanda mekânımızın havadar ve ferah konumu sayesinde misafirlerimiz saatlerce sıkılmadan vakit geçirebiliyor.

LOKANTA NEVNİHAL KURUCU ORTAĞI BÜLENT DİLBAĞ, “KENDİ KÜLTÜRÜMÜZDEN BESLENMEK VE UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ TARİFLERİ GÜN YÜZÜNE ÇIKARMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK. SLOGANIMIZ ‘TOPRAKTAN MASAYA’.

RESTORAN İSMİNİ DE BİLİNÇLİ BİR ŞEKİLDE KULLANMADIK.”

YEREL ÜRETİCİYE DESTEK OLUYORUZ

müzden beslenmek adına unutulmaya yüz tutmuş tarifleri gün yüzüne çıkarıp misafirlerimize sunmak istedik. Ürünlerimizin önemli bir kısmını Anadolu’dan tedarik ederek hem yerel üreticiye destek olduk hem de misafirlerimize doğal ve taze ürünler sunduk. Biz buna kısaca ‘Topraktan Masaya’ dedik.

‘Topraktan Masaya’ya sloganınızın içeriğiyle ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

Lokanta açma fikrimizin olgunlaşma sürecinde amacımız çok para kazanmak değil, çok güzel hizmet verebileceğimiz bir yer yaratmaktı. Evde yemek yapma kültüründen uzaklaştıkça, endüstrileşen restoran ve lokantalarda geleneksel tariflerden uzaklaşıp adına dünya mutfağı denilen, birkaç çeşitten oluşan niteliksiz yemekler yapılmaya başladı.

Bunların karşısında biz bu işi sosyal sorumluluk olarak gördük. Kendi özümüze dönmek, kendi kültürü-

Menülerinizde Anadolu vurgusu ve yöresel isimler dikkat çekiyor. Bunun sebebi nedir?

Biz lokantamızın isminde bilinçli olarak ‘restoran’ kelimesini kullanmadık. ‘Lokanta’nın daha sıcak ve bizden olduğunu düşünüyoruz.

Ayrıca Cİ işaretli, yani ATO tarafından yerli olduğu tescillenmiş yöresel ürünler kullanıyoruz. Bu ürünleri sunarken de geleneksel isimlerini kullanıyoruz. Yeni nesil tarafından bilinmeyen fakat kültürümüzde var olan bu tarifleri ve bunların isimlerini yeniden kültürümüze kazandırmak istiyoruz.

Master Chef’iniz Rafet İnce’nin kariyerinden bahseder misiniz?

1981 Konya Ereğli doğumlu. Mesleğe Tekirdağ Anadolu Turizm Meslek Lisesi’nde başladı.

Devlet bursuyla “Le Cordon Blue College of Culinary Arts” ve “Toscan-Cascina”da F&B eğitimi görüp staj yaptı. CHEF-Kişisel Gelişim & Kariyer Üzerine ve Chef’in Sağlıklı Masası adlı iki adet kitabı bulunmakta. Şu anda kendisi lokantamızın işletme ortağıdır.

GIDA

Starbucks Frappuccino’ya Cheesecake dokunuşu Starbucks yazın rengarenk coşkusuna, Frappuccino ailesine yeni katılan ‘Blueberry Cheesecake’, ‘Mocha Cheesecake’ ve ‘Caramel Cheesecake’ ile eşlik ediyor.

S

tarbucks’ın yaz mevsimi özdeşleşen Frappuccino ailesine yeni katılan ‘Blueberry Cheesecake Frappucino’, ‘Mocha Cheesecake Frappucino’ ve ‘Caramel Cheesecake Frappuccino’ ile yaz çok daha lezzetli geçecek…

Dünyanın en kaliteli çekirdeklerinden hazırladığı içeceklerini, dünyanın farklı yerlerindeki misafirlerinin farklı damak zevklerini yansıtan özel tatlar sunmak için her sezon yeni keşiflere çıkan Starbucks, bu yaz da tadı damaklarda kalacak üç yeni lezzet ile Ağustos’un ilk haftasında karşınızda.

YABAN MERSİNİNDEN VAZGEÇEMEYENLERİN YENİ FAVORİSİ Starbucks, antioksidan özelliğiyle de son dönemde fazlasıyla tercih edilen yaban mersinini, özel krema ve bisküvi parçaları ile buluşturarak krema bazlı Frappuccino’larına bir yenisini ekliyor.

Blueberry Cheesecake Frappucino bu yaz yaban mersininden vazgeçemeyenlerin yeni favorisi olmaya hazır.

MOCHA LEZZETİ FRAPPUCCINO İLE BULUŞARAK, KAT KAT BÜYÜYOR Frappuccino, Cheesecake aromalı toz, mocha sosu ve bisküvi parçacıkları ile bir araya geliyor ve Mocha Cheesecake Frappuccino lezzeti katlanarak büyüyor.

Kahve bazlı olarak hazırlanan bu benzersiz içecek katmanlı görünümüyle gözünüzü de doyuruyor.

152 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

KAHVE VE CHEESECAKE’İN BENZERSİZ UYUMU Starbucks, Frappuccino’nun en sevilen tatlarından biri olan karamele de yazla birlikte yepyeni bir yorum getiriyor ve karameli cheesecake ile buluşturduğu, özel krema ile taçlandırarak bisküvi parçacıklarıyla süslediği Caramel Cheesecake Frappucino ile tüm yaz damaklarda iz bırakmaya hazırlanıyor.

Makale

Gülşen Yeşildağ Yelkenkaya

YENİ HÜKÜMET SİSTEMİ VE LOJİSTİK KÖYLER

Geçmiş dönem hükümetleri tarafından hazırlanmış olan “2023 Hedefleri”, geleceğe dönük yapılan planlara son noktayı koymuştur. Artık doğrusu ile, yanlışı ile 2023 makroekonomik hedeflerimiz belirlenmiştir. Yeni hükümet döneminde de bu hedeflerin gerçekleşmesi için çalışmalar yapılacağı mesajları verilmektedir.

LOJİSTİK KÖYLER UNUTULMASIN Türkiye’nin ‘lojistik üs olması’, son yıllarda her platformda gündeme gelen bir vizyon oldu bizler için. Lojistik, doğrudan üretim sektörlerine ve dolaylı olarak hizmet sektörlerine destek verecek bir iş kolu olarak öne çıkmakta, bölgesel lojistik master planlar hazırlanmaktadır.

Lojistik sadece bu hizmeti veren kuruluşlara değil, yayılma etkisiyle bölgesel ve ulusal sanayiciye, ticarete de destek olacaktır. Firmaları rakiplerinden öne çıkaran ve bölgede kalan katma değeri artıran bir sektör olarak görülmektedir. Artık birçok eğitim kurumumuzda lojistik konulu eğitimler verilmekte, akademisyenlerimiz, sektör liderlerimiz lojistiği öğrenmeye ve öğretmeye çalışmaktadır.

Uluslararası ticaret hacminin, taşıma-depolama ölçeklerinin, kişi başı milli gelirin artması ve intermodalite, kişisel tüketimi körüklemekte ve markalar arasındaki rekabetin de katkısıyla üretim-tüketim ölçekleri çoğalmakta, dolayısıyla lojistiğin kapasitesi büyümektedir.

Türkiye, Avrupa ile Orta Asya ve Ortadoğu arasındaki transit bir ülkedir. Son 20 yıldır lojistik altyapının önemi anlaşılmış olup deniz, kara, demiryolu, hava yolu ve boru hattı ulaştırma projeleri ile güçlendirilmektedir. Limanların özelleştirilmesiyle kapasiteleri artırılmış, konteyner taşımacılığı hem uluslararası hem kendi kara sularımızda artmış, yeni demiryolu projeleri başlatılmış, intermodal taşıma geliştirilmektedir. Kara taşımacılığı kanun ve yönetmelikleri, Meclis’te onay bekleyen demiryolu kanunları bu gelişmenin sonuçlarıdır. Ulaştırma ve lojistiğin lisansa bağlanması, sektöre girişlerin zorlaştırılması sektörün büyümesine fırsat yaratmış ve ekonomik ölçekler büyümüştür.

154 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

Türkiye, 2023’te dünyanın 10. en büyük ekonomisi haline gelecektir. Türkiye’nin milli geliri 760 milyar dolardan 2 trilyon dolar seviyesine çıkartılacak, kişi başı milli gelirimiz 25 bin olara ulaşacaktır. Demiryolu ağımız gelecek 12 yıl içinde 11 bin km’den 22 bin km’ye büyütülecektir. Son yıllarda başlamış olan bölünmüş yollarımızın uzunluğu 16 bin km’den 31 bin km’ye çıkartılacaktır. Dış ticaretimizin de ihracatta 550, ithalatta 650 milyar dolara çıkartılacağı hedeflenmiştir. Dış ticaret hacmimiz 1.1 trilyon dolara yükselecektir.

Buna benzen birçok hedef sıralayabiliriz.

Bu hedeflere ulaşmanın içinde lojistik altyapıda olması gereken çalışmalar belirlenmiş ancak lojistik köyler unutulmuştur. TCDD tarafından inşa edilecek olan 23 adet demiryolu yük aktarma istasyonlarının (intermodal yük terminalleri) 5 -6 adedi tamamlanmış, bir kısmı da inşa halindedir. Bunların ötesinde PPP özel sektör, kamu sektörü iş birliği ile yapılması gereken Lojistik Köy Projeleri aynı tempoda ilerlememektedir. Sadece Samsun Lojistik Merkezi projesinin 1. fazı devreye girmiştir. Diyarbakır Lojistik Köyü projesi ilerlemektedir. Gaziantep Lojistik Köyü için çalışmalar başlamıştır.

2023 için yükümüz ağırdır. Bu yükü taşıyacak güçlü kollara, bacaklara ve bedenlere ihtiyacımız vardır. Hükümetimiz tarafından planlanan altyapı yatırımlarının lojistik köylerle birlikte ele alınması ve gecikilmemesi gerekir. Bir gün gelecek, limanlarımızda konteynerleri koyacak yerlere, o yükleri indirip depolayacak alanlara, taşıyacak araçlara, trenlere, gemilere ihtiyacımız artacaktır. Kaynaklarımız tükenmeden yeni lojistik iş yapma şekline geçmemizde zorunluluk vardır.

LOJİSTİK

MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ ODAKLI KONSEPT HİZMETLER SUNUYORUZ

E

ksa Transport İdari İşler Yöneticisi Elif Karaoğlu, ağır ve gabari dışı taşımacılık hizmetleriyle ilgili sorularımıza yanıt verdi.

Elif Karaoğlu EKSA TRANSPORT İDARİ İŞLER YÖNETİCİSİ ELİF KARAOĞLU, 50 ARAÇLIK FİLOYLA TÜRKİYE’NİN YANI SIRA AZERBAYCAN, GÜRCİSTAN, ERMENİSTAN VE İRAN GİBİ ÜLKELERE KOMPLE, AĞIR, GABARİ VE PROJE TAŞIMA HİZMETLERİ VERDİKLERİNİ SÖYLÜYOR.

Ağır ve gabari dışı proje taşımacılığı ile ilgili başlıca hizmetleriniz neler?

Ağır yükler, her açıdan büyük bir organizasyon gerektirir. Ağır taşımacılığı ele almadan önce dikkate alınması gereken birçok önemli nokta vardır. Önceliğimiz en stratejik güzergâhı planlamak, ilgili izinler, yasal durumlar ve yetkililerle iletişim gibi lojistik süreçteki tüm ihtiyaçlarınızı karşılamaktır. Ayrıca yerli ve yabancı firmalara ihtiyaçları doğrultusunda, Türkiye içi eskort araç (pilot araç) hizmeti de sağlamaktayız.

En çok ne tür ağır yükler taşıyorsunuz?

Sanayi makinaları, vagonlar, iş makinaları, tekneler, enerji santralleri ve uçak motorları başlıca ve ağırlıklı olarak taşıdığımız yük cinsleridir. Bunun dışında proje işi olarak gerçekleştirdiğimiz çeşitli fabrika taşımaları bulunmakta.

Yakın dönemle ilgili hedefleriniz neler?

Gelişen Türkiye ekonomisinde; dünya standartlarına uygun entegre lojistik hizmetler verebilmek amacıyla, dinamik bir ekiple hızlı ve rekabetçi bir yol izlemeye çalışıyoruz. Global ticaret hayatında şeffaf firma politikamızı ve konsept hizmetlerimizi en güçlü seviyelerde bütün dünya firmalarıyla çalışarak geliştirmeye gayret ediyoruz.

158 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Nakliyat filonuzla ilgili bilgi verebilir misiniz?

C2 ve K1 yetki belgeli Uluslararası Nakliyeciler Derneği’ne (UND) üye olan şirketimiz bünyesinde değişik ölçülerde low-bed, flat-bed, mega ve jumbo 50 adet araç bulunmaktadır. Çevreye duyarlı araçlar ve yakıt sistemleri kullanmayı tercih ediyoruz. Sürücü ekibimiz, konusunda eğitimli, tecrübe sahibi ve sürekli olarak kendini geliştiren kişilerden oluşmaktadır.

Yurt dışına da taşıma hizmetleriniz var mı?

Evet, var. Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan ve İran gibi ülkelere komple, ağır, gabari ve proje taşıma hizmetleri veriyoruz.

Hizmet kaliteniz ve standartlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Şirket olarak güven, düşük maliyet ve zaman kavramlarını tecrübemizi kullanarak ve geliştirerek; müşteri memnuniyeti odaklı konsept hizmetler sunmaya özen gösteriyoruz. Hizmet stratejimiz; müşterilerimizin talep ettiği toplam tedarik sürelerine göre istenilen ürünü, istenilen yerden, istenilen zamanda gerekli bütün ek hizmetleri sağlayarak teslim etmek üzerine kurulmuştur.

Bunlara ek olarak teknolojik gelişmeleri yakından takip etmeye çalışıyoruz. Bulunduğumuz dijital çağda müşterilerimize gelişen teknolojiyle hizmet sunmayı amaçlıyoruz. Araç takip sistemleriyle uydudan konum bilgisi, veriyi doğru analiz etme, ERP çalışmaları gibi hizmetleri koordineli olarak gerçekleştiriyoruz.

Yenilenen internet sitemizde daha detaylı bilgilere ulaşılabilir.

LOJİSTİK

PROJE TAŞIMACILIĞINDA YARIM ASIRLIK TECRÜBE:

USLU AĞIR NAKLİYAT En çok hangi bölgelerde hizmet veriyorsunuz?

Tüm il ve ilçelere ulaşmaktayız.

Türkiye’nin her yerine hizmetimiz vardır.

Temelleri 1971 yılına dayanan Uslu Ağır Nakliyat, ağır ve gabari dışı yük taşımacılığında akla ilk gelen firmalardan biri. Yönetici Aykut Uslu, “Hedeflerimiz, firmamızı daha da ileriye taşımak.” diyor.

P

roje taşımacılığı denince akla ilk gelen firmalardan biri Uslu Ağır Nakliyat. Şehirler arası iş makinası, uzun ve geniş yük, projeli taşıma ve ağır nakliyat gibi birçok hizmet sunan firmanın kurucularından Aykut Uslu, sorularımızı cevaplandırdı. Öncelikle Uslu Ağır Nakliyat hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ne zaman kuruldu, şu an hangi noktada?

Firmamızın temeli 1971 yılında babamız Fuat Uslu tarafından atıldı.

1971-2005 yılları arasında şahıs işletmesi olarak faaliyet gösterdik.

2005’te Fuat Uslu, Adem Uslu ve Aykut Uslu ile aile şirketimiz kuruldu ve halen devam etmeyiz.

Ağır nakliyat ile ilgili başlıca hizmetleriniz neler?

Daha çok inşaat sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda iş makineleri taşımacılığı ve proje taşımacılığı yapmaktayız. Gabari ölçü dışı araçlarımıza uygun makine ve ekipman taşımaktayız.

En çok ne tür ağır yükler taşıyorsunuz?

En çok gabari dışı geniş malzeme taşımacılığı, gabari dışı uzun malzeme taşımacılığı, ağır tonajlı ve hafif tonajlı iş makinaları taşı-

160 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Aykut Uslu macılığı, ağır tonajlı ve hafif tonajlı gabari dışı vinç taşımacılığı, gabari dışı proje bazında fabrika malzemeleri taşımacılığı yapmaktayız.

Nakliyat filonuzla ilgili bilgi verebilir misiniz? Şirketimiz bünyesinde özmal olarak 10 adet çift çeker çekici, 5 adet tek çeker çekici, 20 adet 6-54-3-2 AKS sayılı L/B dorse, 13.60 Sal, standart, uzamalı , tenteli ve frigofirik dorseler, 14 adet öncü hizmeti sağlayan kamyonet tipi araçlara sahibiz.

Sektörün genel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sektörde kalite bazlı çalışmalar yapılmalı. Nakliye sözleşmelerinin belirli standartlara göre yapılması gerekiyor. Ayrıca özel yük taşıma izin belgelerinin yıllık ya da aylık bazda şirketlere diğer yetki (K-1,K2,L1 ) belgeleri gibi verilmesinin, sektörün önünü açacağı kanaatindeyiz.

Yakın dönemle ilgili hedefleriniz neler?

Hedeflerimiz, her zaman olduğu gibi kalite, güven ve uzmanlık bağlamında firmamızı daha da ileriye taşımak.

LOJİSTİK

TAVİ İLE TAKOGRAF VERİLERİNİ

İNDİR VE DEPOLA

ÜRÜN GAMINA DİJİTAL TAKOGRAF VERİ İNDİRME CİHAZI TAVİ’Yİ DE EKLEYEN SEYİR MOBİL’İN GENEL MÜDÜRÜ YAKUP KÜÇÜK: “FİRMALARIN TÜM SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETEBİLECEK ALTYAPIYA SAHİBİZ. DEPOSU SABOTAJA MI UĞRAMIŞ, ARACI NE KADAR YAKIT YAKMIŞ GİBİ SORULARIN HEPSİNİ YANITLAYABİLİRİZ.” Ürünlerinin tamamını bünyesindeki Türk mühendisleri vasıtasıyla geliştiren Seyir Mobil, ürün gamına dijital takograf veri indirme cihazı TAVİ’yi de ekledi. Seyir Mobil Genel Müdürü Yakup Küçük, “Firmaların tüm sorunlarına çözüm üretebilecek altyapıya sahibiz. Deposu sabotaja mı uğramış, aracı ne kadar yakıt yakmış, rölantideki yakıt tüketimi hangi seviyede gibi soruların hepsini yanıtlayabiliriz.” diyor.

3,5 tondan ağır tüm ticari araçlar ve 9’dan fazla koltuğu olan minibüs ve otobüslerde artık zorunlu hale getirilen sistem hakkında bilgi veren Küçük, “Karayolu Taşıma Yönetmeliği’ne uygun şekilde indirilen bu veriler sayesinde lojistik firmalarına büyük kolaylık sağlıyoruz. Araçların takograflarındaki verileri cihazımıza bağlayarak indirebiliyorsunuz. Ayrıca bu sene içinde piyasaya sürdüğümüz SYR FM10 cihazımızla entegre olarak çalışan sistemimiz sayesinde de takograf verilerini Seyir Mobil sistemi üzerinden online olarak indirebilir ve depolayabilirsiniz.” şeklinde konuşuyor.

DONANIM DA, YAZILIM DA SEYİR MOBİL’E AİT Yollardaki 60 bin araçta Seyir Mobil çözümlerinin bulunduğunu ifade eden Yakup Küçük, çözümlerini şöyle sıralıyor: “Bir firmayla iletişime geçtiğimiz zaman hemen sorunlarına çözüm üretebilecek altyapıya sahibiz.

162 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

basınç ve sıcaklıkla ilgili rapor sunuyor. Bizi öne çıkaran diğer özelliğimizse donanımı ve yazılımı tamamen kendimiz üretmemizdir. Böyle olduğu için de müşterilerimizin isteklerine butik çözümler üretebiliyoruz.”

İKİ ÜRÜNÜN PATENTİ FİRMAMIZDA

Yakup Küçük Çünkü biz de taşımacılık sektöründen geliyoruz. Deposu sabotaja mı uğramış, aracı yüzde kaç yakıt yakmış, rölantideki yakıt tüketimi hangi seviyede gibi soruların hepsini yanıtlayabiliriz.

SYR FM10 cihazımızla aracınıza dair her türlü raporlamayı veriyoruz. CAN Bus bulunan araçlarınızda ise sapma olmaksızın yakıt, devir, çalışma saati gibi bilgileri de müşterilerimize aktarıyoruz. SYR FM10 ürünümüz üzerinden gerçekleştirdiğimiz entegrasyonlarla birlikte hem sürücülere Gelişmiş Sürüş Destek Sistemleri (ADAS) adı altında güvenli sürüş ve güvenli koltuk imkanı sunuyoruz hem de yöneticilere araç ve sürücülerinin yaptığı ihlalleri anlık olarak takip etmelerine olanak sağlıyoruz. Bunun yanı sıra yeni cihazımız, lastik sensörleri sayesinde

Ürünlerini Türk mühendislerle geliştirdiklerinin altını çizen Yakup Küçük, iki ürün patentinin firmalarında bulunduğunu kaydederek şöyle devam ediyor: “Dijital takograf veri indirme, gelişmiş sürüş destek sistemleri entegrasyonu ve lastik sensörleri entegrasyonu sektörde sadece bize özgü çözümlerimizdir. Büyük çaplı lojistik firmalarının zamandan ve yakıttan tasarruf edebilmesi, hatta sürücüleri üzerinde detaylı analizler yapıp verimleri artırabilmesi adına bu çözümlerimiz çok önem teşkil etmektedir.

Küçük, tehlikeli maddeleri her aşamada takip ettiklerini de ifade ediyor: “Atıkların Karayolunda Taşınmasına İlişkin Tebliğ, atıkların kontrol edilmesini ve bu verilerin raporlanmasını zorunlu kılıyor. MOTAT hizmetimizle atık kontrolünün gerçekleştirilmesini sağlıyoruz. MOTAT, tablet ve uygulaması sayesinde, atıkların yüklenmesinden boşaltılmasına kadar olan sürecin raporlanmasını pratikleştiriyor. Bu süreci tam da bakanlığın istediği şekilde yürütüyoruz.”

LOJİSTİK

ANKARA LOJİSTİK ZİRVESİ SEKTÖRÜN GELİŞİMİNE KATKIDA BULUNUYOR ANKARA LOJİSTİK ZİRVESİ PROJE DİREKTÖRÜ HALE ÇORBACI, ZİRVE HAKKINDA GENEL BİLGİLER VEREREK LOJİSTIK SEKTÖRÜNE KATKILARINDAN BAHSETTİ.

11-13 Ekim’de başkentte yapılacak olan Ankara Lojistik Zirvesi ile ilgili genel bilgiler verebilir misiniz?

11-13 Ekim 2018 tarihlerinde, Ankara Lojistik Üssü’nde eş zamanlı fuar ve konferans olarak düzenlenecek olan zirve, ithalatçı ve ihracatçılar, nakliye ve lojistik firma sahipleri, lojistik hizmet sağlayıcıları, liman ve terminal işletmeleri, kurye firmaları yetkilileri, kargo sahipleri, sektör yatırımcıları, savunma sanayi firmaları, ilgili dernek ve birlikler, akademisyen ve öğrenciler, ilgili yayın kuruluşları ile çeşitli kamu kuruluşlarından oluşan ziyaretçileri ve sektörün önde gelen kamu kurum ve kuruluşlarının ve de lojistikte faaliyette bulunan tüm firmaları bir araya getirmeyi amaçlıyor. UND, UTİKAD, DTD, TÜRKİYE BİLİŞİM DERNEĞİ, AND, ELODER, TREDER ve TÜRKLİM’in desteği altında organize edilecek olan zirve, sektörde faaliyet gösteren tüm firmaların bir araya gelip yeni ürün ve hizmetlerini tanıtmalarına, iş bağlantıları yapmalarına ve ayrıca düzenlenecek olan konferansta sektörle ilgili önemli konuların konuşulup tartışılmasına imkan sağlayarak lojistik sektörünün gelişimine katkıda bulunan bir platform olacaktır.

Zirvenin Ankara’da düzenlenmesinin özel bir sebebi var mı?

Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara, coğrafi konumu nedeniyle

164 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

lojistik faaliyetler açısından önemli bir noktada yer alıyor.700 bin metrekarelik bir alana kurulan Ankara Lojistik Üssü sayesinde başkent Ankara bir lojistik merkez haline gelmiştir.

Zirvenin burada yapılmasının temel sebebi Avrupa’nın en modern lojistik üssünün ve ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarının burada yer almasıdır.

Zirve, lojistik sektörüne ne tür katkılarda bulunacak? Katılmak isteyen firmalara ne tür tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

Bahsettiğim gibi, sektörde faaliyet gösteren tüm firmaların bir araya gelip yeni ürün ve hizmetlerini tanıtmalarına , iş bağlantıları yapmasına ve ayrıca düzenlenecek olan konferansta sektörle ilgili önemli konuların konuşulup tartışılmasına imkan sağlayarak lojistik sektörünün gelişimine katkıda bulunan bir platform olacaktır. Katılmak isteyen firmalara tavsiyem, stant alarak veya zirveye sponsor olarak bir sekilde zirvede yer almalarıdır.

Zirvede konferanslar da olacak mı? Olacaksa kimler konuşmacı olarak katılacak?

Zirve kapsamında fuar ile eş zamanlı düzenlenecek olan konferansta önemli oturum konuları olacaktır.

Hale Çorbacı Konuşmacılar arasında, UND Başkanı Çetin Nuhoğlu başta olmak üzere, UTİKAD Başkanı Emre Eldener, Türklim Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Dölen, Turkish Cargo Genel Müdür Yardımcısı Turhan Özen, UNSPED CEO, Dr. Hakan Çınar, Ceva Lojistik Satış ve İş Geliştirme Başkan Yardımcısı Murat Karadağ, Ekol Lojistik Taşımacılık Genel Müdürü Murat Boğ yer almaktadır.

MERMER

MERMER REZERVLERİNİN YETERİNCE DEĞERLENDİRİLEMEYİŞİ İHRACATI YAVAŞLATIYOR

Ersoy Erol TÜRK MERMER MADEN VAKFI BAŞKANI ERSOY EROL: “TÜRKİYE, ÇEŞİT VE DESEN İLE 15 MİLYAR METREKÜP OLDUĞU TAHMİN EDİLEN GLOBAL REZERVİN YÜZDE 33’ÜNE SAHİP VE TÜRKİYE’DE MERMER SEKTÖRÜ KÜRESEL ÖLÇEKTE, ORTA VADEDE DAHA İLERİ BİR KONUMA GELMEYE ODAKLANMAKTADIR.”

166 •

İhracatta istenilen ivmenin yakalanamayışı, Türkiye mermer sektörünün önünde adeta görünmez bir barikat kuruyor. Bu barikatın oluşmasındaki temel sebep ise bizim halen Türkiye’deki mermer potansiyelini keşfedemeyişimiz ve mermer rezervlerini yeterince değerlendiremeyişimizdir. Öyle ki yazın serin, kışın sıcak tutuma özelliğinden dolayı tek bir coğrafya hitap etmeyen mermer, iklimi ve konumu zıt olan Afrika, Arap ülkelerinden Kanada gibi ülkelere kadar geniş bir kullanım olanağı tanıyor.

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Mermer’in kullanım alanları ve faydaları konusunda daha bilinçli hareket eden İspanya ve İtalya gibi ülkeler ise yıllardır Türkiye’den uygun fiyatlarda aldığı blok mermeri, kendi ismi ve markası ile küresel pazarlarda satıyor.

Dünya doğal taş sektörünün en büyük fuarları arasında gösterilen ve binden fazla katılımcı ile çok sayıdaki ziyaretçiye ev sahipliği yapan uluslararası İzmir Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı Marble, her sene daha büyük bir şekilde Türkiye’deki mermer ve doğal taş sektörüne can veriyor. Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının buluşma noktası olan liman kenti İzmir’de, tüm dünyadan katılan sektör profesyonelini buluşturan İzmir Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı Marble, Türk doğal taşlarını küresel doğal taş sektörüne tanıtmasıyla beraber, Türk mermercilerinin kendi eksiklerini görmeleri için kaçırılmayacak bir fırsattır. Ülkemiz doğal kaynaklar bakımından küresel madencilikte adı geçen 132 ülke arasından maden çeşitliliği bakımından 10’uncu sırada yer alıyor. Şu an küresel pazarda tica-

reti yapılan 90 çeşit madenden 77’sinin topraklarımızda var olduğunu biliyoruz. İşte bu noktada Türkiye’nin söz konusu üretim potansiyelini uluslararası ölçekte kanıtlayabilmesi için İzmir Fuarı başta olmak üzere, tüm sektör fuarları önemli bir fırsat oluşturuyor.

DOĞALTAŞ İHRACATI 2017’DE YÜZDE 13,4 ARTMIŞTI Sektörde küresel ölçekte markalaşma ve fuar tanıtım çalışmaları devam ederken, gelişim süreci de aynı paralelde sürüyor.

Türk Mermer Maden Vakfı 2017 Maden Değerlendirme Raporu’na göre, 2017 yılında doğal taş ihracatı 2016 yılına göre yüzde 13,4 artarak 7,9 milyon ton karşılığı 2 milyar doları geçmiştir. Doğal taş ihracatının yapıldığı ülkelerin başında 945 milyon dolarla Çin Halk Cumhuriyeti geldi. Çin’i sırasıyla 294 milyon dolarla ABD, 104 milyon dolarla Suudi Arabistan, 84 milyon dolarla Hindistan ve 63 milyon dolar ile Irak takip ediyor.

Türk Mermer Maden Vakfı Başkanı Ersoy Erol, “Buna karşılık, 2017’de 5,66 milyon ton mermertraverten ihracatı yapan sektörümüz, bu alandan 1,1 milyar dolar ihracat geliri elde etmiştir. Böylece, toplam maden ihracatımız içinde 2017’de en fazla ihraç edilen ürün mermertraverten olurken, işlenmiş mermer de 1,56 milyon ton ve 684 milyon dolarla ikinci sırada yer almaktadır.” dedi.

MERMER

TÜRKİYE MERMER DOĞALTAŞ VE MAKİNALARI ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ BAŞKANI RAİF TÜRK, “BU YIL MERMER İHRACATINDAKİ ÖNGÖRÜMÜZ 2,5 MİLYAR DOLAR GİBİYDİ FAKAT SON ZAMANLARDA ÇİN VE AMERİKA TİCARET SAVAŞI, DÜNYADAKİ ÇEŞİTLİ OLUMSUZ GELİŞMELER HAFİF DE OLSA SEKTÖRDE DURAKLAMAYA NEDEN OLDU. BUNUN GEÇİCİ OLDUĞUNU, YAKIN ZAMANDA TEKRAR YÜKSELİŞE GEÇECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ.” DEDİ.

Türk, geçen yıl Türkiye’den 1 milyar 900 milyon dolarlık mermer ihracatı yapıldığını belirtti.

Mermer ihracatının 2013 yılında 2 milyar 250 milyon dolara kadar çıktığını dile getiren Türk, şöyle devam etti: “Bu rakam sonraki yıllarda çeşitli nedenlerle düşüş gösterdi ve 1 milyar 600 milyona kadar geriledi. Geçen sene 1 milyar 900 milyona çıktı.

Bu yıl bizim öngörümüz 2,5 milyar dolar gibiydi fakat son zamanlarda Çin ve Amerika ticaret savaşı, dünyadaki çeşitli olumsuz gelişmeler hafif de olsa sektörde duraklamaya neden oldu. Bunun geçici olduğunu, yakın zamanda tekrar yükselişe geçeceğini düşünüyoruz.”

MERMER İHRACATI

Türk, en fazla yarı işlenmiş mermer ihracatının Çin Halk Cumhuriyeti’ne yapıldığını, az bir kısmının da Hindistan’a gittiğini belirtti. İşlenmiş mermer ihracatında ise ilk sırada Amerika’nın bulunduğuna işaret eden Türk, Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere Avrupa ve Afrika ülkeleriyle Rusya’nın da aralarında bulunduğu birçok ülkeye ihracat yaptıklarını anlattı.

YÜKSELİŞE GEÇECEK

MERMERLERİMİZ ÖNEMLİ YAPILARDA KULLANILIYOR

Raif Türk

TEKRAR

Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) Başkanı Raif Türk, “Bu yıl mermer ihracatındaki öngörümüz 2,5 milyar dolar gibiydi fakat son zamanlarda Çin ve Amerika ticaret savaşı, dünyadaki çeşitli olumsuz gelişmeler hafif de olsa sektörde duraklamaya neden oldu. Bunun geçici olduğunu, yakın zamanda tekrar yükselişe geçeceğini düşünüyoruz.” dedi.

168 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Türkiye’den ihraç edilen mermerlerin dünyanın birçok ülkesinde önemli yapılarda kullanıldığını dile getiren Türk, “Mermerlerimizin Mekke ve Medine’de kullanıldığı çok güzel yerler var. Amerika Birleşik Devletleri’nde Beyaz Saray’da kullanılan mermerlerimiz var. İspanya Kraliyet Sarayı’nda kullanıldığını biliyorum. Bunun dışında dünyanın birçok yerinde kullanılıyor.” diye konuştu.

MERMER

MERMERİN DEĞERİNİ TÜRKİYE BELİRLEMELİ Çin. Çin’in yanı sıra Hindistan ve Cezayir’de ofislerimiz var. Şimdi sırada yeni bir proje firmamız var.

Firmamızı kurup şimdi ismini vermek istemediğim bir ülkede ciddi çalışmalara başlıyoruz.

ÜLKEMİZİN YENİ YÖNETİMİNE MERMER BORSASI KURULMASI YÖNÜNDE ÇAĞRIDA BULUNAN LONGYI MARBLE YÖNETİM KURULU BAŞKANI DOĞAN CANCI: “MERMERİN DEĞERİNİ ALICI ÜLKELER DEĞİL, BİZ BELİRLEMELİYİZ.”

Çin, Hindistan, Tayvan, Tayland, Cezayir ve Güney Kore gibi ülkelere mermer ihraç ederek ülke ekonomisine katkıda bulunan Longyi Marble Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Cancı, sorularımızı cevapladı.

Firma olarak yeraltı kaynaklarımızın Türkiye ekonomisine kazandırılması için neler yapıyorsunuz?

Longyi Marble olarak bizler başta Çin olmak üzere Hindistan, Tayvan ve Tayland’a blok mermer, Cezayir ve Güney Kore’ye de kesilmiş mermer satışı yapıyoruz. İhracatlarımızla ülkemizin ekonomisine katkıda bulunuyoruz.

Tesislerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Firmamız Burdur merkezli.

3 katlı bir showroomumuz var

Doğan Cancı Burdur’da. Ayrıca yönetim bölümümüz de orada. Bunların dışında 4 katlı bir misafirhanemiz ve çalışan arkadaşlarımız için lojmanımız var. Özellikle yurt dışından gelen müşterilerimizi misafirhanemizde ağırlıyoruz. Bunun dışında Adıyaman, Bursa ve Antalya’da misafirhanelerimiz mevcut. İhracat faaliyetlerinizle ilgili bilgi alabilir miyiz? En çok hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?

Daha önce de belirttiğim gibi en çok ihracat yaptığımız ülke,

Yeraltı kaynaklarımızın daha iyi değerlendirilmesi için neler yapılması gerekiyor?

Türkiye, dünyanın en önemli mermer üreticileri arasında. Dünyadaki doğal taş rezervinin yüzde 40’ı ülkemizde. Dolayısıyla bir mermer borsası oluşturulmalı. Mermerin değerini alıcı ülkeler değil, biz belirlemeliyiz.

170 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Sektörel olarak yeni kabineden ve yönetimden beklentileriniz neler?

Biz ilk baştan beri hükümetimizden, başkanımızdan hep mutlu olduk ve hep destekledik. Ve ilk günden beri sektör için zaten hep güzel işler yaptılar. Kimileri diyor ki ‘İzinler zorlaştı, çok kontrol altında, harçlar yükseldi’… Ama bilmiyorlar ki yapılmak istenenler belli. Öncelikle ruhsat çetelerini, ruhsat karaborsacılığını ortadan kaldırdı. Gücü olmayanlar bin liraya, 2 bin liraya ruhsat alıp satıyordu. Bunun önüne geçildi. Bir diğer husus, tabii ki harçlar yükseldi. Hem çevre korunsun hem de sektör korunsun diye. Çünkü açılıp kapanan bir sürü ocak oldu zamanında. Dolayısıyla bizler ve müşteriler hep zor durumda kaldı. Ve en önemli husus kontrol altına alındı ki hain örgütlere giden para kaynağının önüne geçildi. Bir ülkede sigortacılık ve maden sektörü gibi alanlar, terör örgütleri için en gözde sektörlerdir. Beklentilerimize gelince… Bize yurt dışı fuarlarda verilen yerler hep kötü yerler oluyor. Bunun için siyasi gücü kullanmak lazım. Ayrıca, ihracat yapan firmalara kredi konusunda kolaylıklar sağlanmalı ki daha çok ihracat yapalım.

MERMER

TÜRKİYE’NİN

TAŞLARI “ALTIN” DEĞERİNDE DÜNYANIN BİRÇOK YERİNDE ÖNEMLİ İNŞAAT PROJELERİNDE KENDİNE YER BULAN ELAZIĞ VİŞNESİ, AFYON BEYAZI, DİYARBAKIR PETROL YEŞİLİ GİBİ TAŞLAR, DIŞ PAZARDA ALTERNATİFLERİNE GÖRE 4 KAT DAHA FAZLA FİYATTAN ALICI BULUYOR. MEKKE’DEN BEYAZ SARAY’A BİRÇOK PRESTİJLİ YAPIYI SÜSLEYEN TÜRK TAŞLARI, CANLI RENKLERİYLE MİMARLARIN VAZGEÇİLMEZİ ARASINDA YER ALIYOR. Yer altı zenginleri bakımından önemli potansiyele sahip Türkiye, doğaltaş sektöründe dünya rezervlerinin yaklaşık yüzde 40’ına ev sahipliği yapıyor. Anadolu’nun çeşitli yerlerinde çıkan taşlar, alternatiflerine göre canlı renkleri ve dayanıklılığı dolayısıyla rağbet görüyor.

Dünyanın önde gelen mimari projelerinde kendine yer bulan “Elazığ vişnesi”, “Afyon beyazı”, “Diyarbakır petrol yeşili” gibi özel taşlar, Türkiye’nin doğal taş ihracatına katkı sunuyor. Emsalleri metrekaresi 30 dolardan işlem görürken yaklaşık 120 dolardan satılan bu taşlar, doğal taş sektörüne güç katıyor. 2017’de Türkiye’ye 2,1 milyar dolar döviz kazandıran

172 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

doğal taş ihracatı, katma değeri yüksek bu ürünlerle ihracatı daha da yükseltmeyi hedefliyor.

TÜRK TAŞLARI TERCİH EDİLİYOR Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) Başkanı Mevlüt Kaya, yaptığı açıklamada, katma değeri yüksek ürünler ihraç etmenin zorunluluk haline geldiğini söyledi.

Türkiye’de çıkartılan taşların dünyanın birçok ülkesi tarafından tercih edildiğini belirten Kaya, iç piyasadaki tüketimin ise yurt dışı kadar çok olmadığına değindi.

Dünyada mobilya modasıyla taş modasının aynı seyirde olduğuna dikkati çeken Kaya, şöyle konuştu: “Türkiye’nin de şöyle bir özelliği var; dünyada moda ne ise bizim ülkemizde o renk mevcut. Bu bizim ihracatta çok önemli bir silahımız.

Ekonomi Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı sektöre çok büyük katkı sağlıyor. Dünyanın büyük otelleri, sıradan beyaz taşlar yerine Türk taşlarını tercih ediyor. Şu anda Elazığ vişnesi, Diyarbakır petrol yeşili gibi taşlarımız metrekaresi 100-110 dolara satılıyor. Aksesuar taşlarımızın metrekare fiyatı ise 250 dolara kadar çıkıyor. Pazarı genişlettikçe bu taşların da fiyatları yükselecektir.”

BEYAZ SARAY’DA VE MEKKE’DE ELAZIĞ VİŞNESİ Alacakaya Mermer ve Maden İşletmeleri Yönetim Kurulu Üyesi Ragıp Yaşlı da, Elazığ vişnesinin 4 kıtada 60 ülkeye ihraç edildiğini vurguladı.

Mevlüt Kaya Dünyada yalnızca Elazığ’da çıkan taşın çok özel bir ürün olduğunu dile getiren Yaşlı, bundan dolayı inşaat sektöründe birçok projede yer aldığını söyledi.

Türk taşlarının pazarlanması konusunda daha aktif çalışılması gerektiğini anlatan Yaşlı, “Bu taş, ABD’de Beyaz Saray’da kullanıldı.

Suudi Arabistan devleti, Mekke’deki Safa ve Merve tepeleri arasındaki yola bu taştan döşedi. Öte yandan dünyanın önde gelen firmaları mağazalarında Elazığ vişnesini tercih ediyor.” diye konuştu.

Yaşlı, şirket olarak 2017’de 100 bin metrekare Elazığ vişnesi satışı gerçekleştirdiklerini belirtti.

Bunun dışında çok kıymetli taşların da ocaklardan çıkarıldığını aktaran Yaşlı, “Marmaradolomit, Afyon beyazı, siyah inci gibi çok değerli taşlarımız mevcut. Bu ürünler alternatiflerine göre az bulunduğundan daha değerli. Diğerlerine göre yaklaşık 4 kat gibi bir fiyat farkı var.” diye konuştu.

MERMER

MADENCİLİK ÜLKEMİZİN EN ÖNEMLİ VE DEĞERLİ SEKTÖRLERİNDEN MADENCİLİK SEKTÖRÜNÜN HER YIL İHRACAT POTANSİYELİNİ ARTIRARAK ÜLKE EKONOMİSİNE KATKI SAĞLADIĞINI SÖYLEYEN YÜCE MADEN YÖNETİM KURULU BAŞKANI EROL YÜCE, YERALTI KAYNAKLARININ DAHA İYİ DEĞERLENDİRİLMESİ İÇİN TAVSİYELERDE BULUNDU. Ocaklarınız ve tesislerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Bursa’nın Nilüfer ilçesinde bulunan şirket merkezimiz, Bursa Orhaneli ilçesine bağlı Ağaçhisar mevkiinde beyaz ocağımız, Bilecik ili Şahinler mevkiinde Yüce Sofita Bej, Isparta Sütçüler mevkiinde gri ocağımız, Isparta Akpınar Ottoman ocağımız, Güneyi Madencilik bünyesinde bulunan Ottoman ocağımız ve Gemlik’te bulunan fabrikamız ile faaliyet gösteriyoruz. Ayrıca Bursa’nın Orhaneli ilçesine bağlı Ağaçhisar mevkiinde bulunan beyaz ocağımızda, Gemlik fabrikamızdan sonra ikinci mermer fabrikamız da yatırımlarının yüzde 70’ini tamamlayarak faaliyete geçmiş bulunuyor. İhracat faaliyetlerinizle ilgili bilgi alabilir miyiz? En çok hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?

Blok ihracatında Çin ve Hindistan öncelikli olarak yer alıyor. Bunun dışında işlenmiş ve proje kapsamında 50’ye yakın ülkeye ihracatımız bulunuyor.

Erol Yüce

F

irma olarak yeraltı kaynaklarımızın Türkiye ekonomisine kazandırılması için neler yapıyorsunuz?

Türkiye’de madencilik sektörü özellikle dışa bağımlılığı en az üretim ve ihracat yapısı konumu nedeniyle ayrı bir öneme sahiptir. Üretim esnasında ithal girdilerin en az olduğu sektörlerin başında gelmekte, dolayısıyla katkı payı açısından ülkenin en önemli ve değerli sektörleri arasında ilk sırada yer alıyor. Ülke ekonomisine bu derecede katkı sağlamakta olan sektörümüz her geçen yıl ihracat potansiyelini artırıp bu çerçevede profesyonel üretim prensipleri uyguluyor. Dolayısı ile kapasite artışı kapsamında ihracat döngüsünde önemli bir katma değer yaratıyor.

174 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Sektörel olarak yeni kabineden ve yönetimden beklentileriniz neler? Ülkemizde maden ruhsatı sahibi olan girişimcinin bu ruhsatta çalışmaya başlayabilmesi için birçok bürokrasi sarmalından geçmesi ve izin alması gereklidir.

Bu izinlerin alınması gerekliliğine katılmakla birlikte sürecin çok uzun olması yatırımcı açısından önemli bir sorun teşkil etmektedir. Bu kapsamda süreçte yer alan kamu kurumlarından ilave destek ve yardımın sağlanmasını talep ediyoruz.

Yeraltı kaynaklarımızın daha iyi değerlendirilmesi için neler yapılması gerekiyor? Ülkemizde yeraltı kaynaklarının etkin ve verimli şekilde ekonomiye kazandırılması çok büyük katma değer yaratacaktır. Bu kapsamda sektörümüz özelinde üretimin önde gelen maliyet unsuru olan akaryakıt

MERMER

fiyatlarının yüksekliği, fabrikalardaki enerji girdilerinin diğer üretici ülkelere oranla çok yüksek olması, orman işletmelerine ödenen ve her yıl artan yüksek kira bedelleri yatırımcıyı zorluyor ve ihracat hedeflerine ulaşmayı güç hale getiriyor. Kamu sadece üretim aşamasında değil satış ve tüketim alanında da yatırımcıya destek olmalı ve özellikle kamu yatırımlarımda ithal mermer tüketiminden kaçınarak yerli mermerlerimiz kullanılmalıdır. Özellikle blok satışlarında olmak üzere, gerek aracı gerek de doğrudan alıcılara yapılan satışlarda, ürünlerimizin nerede, kimlere ve hangi fiyatlarla satıldığını takip etmemiz gerekiyor. Aynı bölgedeki firmaların kendi arasında yaptığı rekabet nedeniyle bu süreç bize fiyat indirimi baskısı olarak dönüyor. Her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de kalifiye eleman eksikliği önemli sorunlardan biridir. Bu konuda açığı kapatmak adına sektör ve mesleki eğitim kurumlarının ortaklaşa çalışması, kamunun da buna destek vermesi gereklidir. İşsizlik rakamlarının yüksek olduğu ülkemizde sektör ise kalifiye eleman eksikliği çekiyor. Sorunun en temel nedeni ise, işe uygun alanlarda eğitim hizmeti veren kurumların eksikliğidir. Ayrıca sektör çalışma alanlarının çoğunun kırsalda yer alması nedeniyle bu eğitim çalışmalarının üretim sahalarına yakın bölgelere yaygınlaştırılması daha yararlı olacaktır. Değinmiş olduğum sorunların asgari düzeyden daha fazla iyileştirilmesi yeraltı kaynaklarımızın daha etkin ve verimli olarak kullanılması anlamına gelecektir. Bu konularda yapılacak olan her iyileştirme süreci, ülke ekonomisine başta ihracat kapsamında önemli katkılar sağlayacaktır.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 17 5

BELEDİYELER

KONYA SELÇUKLU BELEDİYE BAŞKANI AHMET PEKYATIRMACI SELÇUKLU’YA YENİ MEKÂNLAR KAZANDIRMAYA DEVAM EDİYOR. PEKYATIRMACI, “HEMŞERİLERİMİZE HİZMET VERMEK BİZLERE GÜÇ VERİYOR VE DAHA GÜZEL MEKÂNLARI İLÇEMİZE KAZANDIRMAK İÇİN TEŞVİK EDİYOR.” DEDİ.

Ahmet Pekyatırmacı

SELÇUKLU BELEDİYESİ HIZ KESMEDEN YENİ YATIRIMLARA DEVAM EDİYOR 176 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

MACERA PARKI YENİLENEN YÜZÜYLE YAZ SEZONUNA HAZIR Avrupa’nın en büyük tropikal kelebek müzesini Konya’ya kazandıran Selçuklu Belediyesi, yaz döneminde 4 farklı aktivitenin yer aldığı Macera Kulesi ve zeplin teleferik hattı ile 12 yaş ve üzeri adrenalin tutkunlarına hizmet veriyor.

Konya’nın en büyük parkı olan Kelebekler Vadisi Parkı’na vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. İçerisinde tropikal kelebek müzesi, Selçuklu Çiçek Bahçesi ve Macera Kulesi ile tam teşekküllü hizmet veren Kelebekler Vadisi Parkı havaların ısınmasıyla birlikte günün ve haftanın yorgunluğunu atmak isteyen yerli ve yabancı binlerce misafirini ağırlıyor. Hafta içi ve hafta sonu piknik alanlarını ve kamelyaları dolduran vatandaşlar, yine aynı bölgede yer alan Macera Kulesi ve zeplin teleferik hattında gönüllerince eğleniyorlar.

BELEDİYELER

Kelebekler Vadisi Parkı içinde yer alan Macera Kulesi, 2 bin 800 metrekare alana sahip yüksek kule üzerinde18 denge parkuru ile her biri farklı bir heyecan taşıyan halat, ahşap ve ip üzerinde yürüme gibi denge sporlarıyla 12 yaş ve üzerindeki macera tutkunlarına hitap ediyor. Koruma kemerleri ve özel eğitimli personel kontrolünde güvenliğin sağlandığı alanda halat üzerinde serbest atlayış oyunları ve tırmanma duvarı da yer alıyor. Macera Kulesi’nin zemini tek parça özel kauçuktan oluşuyor. Macera Kulesi’nde özel eğitimli 10 personel görev alıyor.

Macera parkı ve teleferik hattının yenilenen yüzüyle yaz sezonu için hizmet vermeye başladığını ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, “Konya’da ilk olan Macera Kulesi ve zeplin teleferik hattı hemşerilerimizin beğenisini kazandı. Ailelerin hafta içi ve hafta sonu huzurlu vakit geçirdikleri ve çocuklarımızın doyasıya eğlendiği mekanlar kazandırmak, hemşerilerimize hizmet vermek bizlere güç veriyor ve daha güzel mekanları ilçemize kazandırmak için teşvik ediyor.” dedi.

SPORUN MERKEZİ SELÇUKLU’DA YAZ SPOR OKULLARINA YOĞUN İLGİ Her yıl binlerce çocuğun spor yapmak için tercih ettiği Selçuklu Belediyesi Spor Okulları yaz döneminde de büyük ilgi görüyor. Yaz ve kış olmak üzere iki sezondan oluşan Spor Okulları eğitimleri, Selçuklu Belediyesine ait ulusal standartlara uygun 35 tesis ve 56 salonda gerçekleştiriliyor.

Yaz Spor Okulları bu yıl 18 Haziranda eğitimlere başladı ve eğitimler 2 Eylül tarihine kadar sürecek. 12 bin 866 öğrenci sayısına ulaşan Yaz Spor Okullarında 16 branşta hizmet veriliyor. Çocukların yaz tatilini spor ile değerlendirmeleri için önemli bir hizmet olan Selçuklu Belediyesi Yaz Spor Okulları’nda sporculara branşlarında profesyonel antrenörler eşliğinde, Yüzme, Basketbol, Futbol, Tekvando, Jimnastik, Tenis, Voley-

bol, Wushu, Karate, Kick Boks, Satranç, Judo, Hentbol, Güreş, Hokey ve Masa Tenisi branşlarında eğitim veriliyor.

Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Türkiye’nin en kapsamlı ve en büyük spor okullarından olan ve her yıl büyük ilgi gören Selçuklu Belediyesi Yaz Spor Okulları’nı ziyaret etti. Spor Okulları’nda eğitim gören sporcuların antrenmanını izleyen Başkan Ahmet Pekyatırmacı, çocuklar ve veliler ile bir süre sohbet etti. Ziyaretlerde Başkan Pekyatırmacı ve minik sporcular arasında renkli diyaloglarda yaşandı. Pekyatırmacı ziyaretlerde spor okulu öğrencileriyle satranç ve masa tenisi de oynadı.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 17 7

BELEDİYELER

RENKLERİN BULUŞTUĞU YER; SELÇUKLU ÇİÇEK BAHÇESİ

SELÇUKLU BELEDİYESİ SUBAŞI CAMİSİ’Nİ RESTORE ETTİ Selçuklu Belediyesi, Sille’de yürütülen restorasyon çalışmaları ile tarihi mirasa sahip çıkıyor. Sille’deki tarihi ve dini mekanların gün yüzüne çıkarılması amacıyla başlatılan çalışmalar kapsamında şu ana kadar birçok tescilli caminin restorasyonunu gerçekleştiren Selçuklu Belediyesi, bu tescilli yapıların biri olan Subaşı Camii’nin restorasyon çalışmalarını tamamladı ve cami yeniden ibadete açıldı.

Subaşı Camiinde yürütülen restorasyon çalışmaları kapsamında caminin duvarlarında bulunan derin çatlaklar restorasyonda sıkça kullanılan dikişleme metodu ile onarıldı. Yapıların statiğinde bulunan sorunlar uygulanan proje ile giderildi. Camilerin alt ve üst katlarında bulunan döşemeler aslına uygun olarak değiştirildi. İç ve dış sıvalar ile çatı kısmında bulunan saç kaplamalar, projesine uygun özgün malzeme ile değiştirildi. Ayrıca camide bulunan minber, mihrap, kürsü ve mahfil gibi mimari öğelerin konservasyonu yapılırken caminin Geç Osmanlı dönemine ait minaresi aslına uygun restore edildi.

Selçuklu Belediyesi çalışmalarda engelli vatandaşları da unutmadı ve engelliler için yürüme yolları ve rampalar yapıldı. Camii bahçesinde bulunan mağaraların bakım ve temizliğini de yapan Selçuklu Belediyesi, caminin müştemilatında yer alan gasilhane, erkek-bayan wc, engelli wc ve şadırvanı yeniden yaptı. Ayrıca caminin 2 katlı Kur’an Kursu da restore edilirken camiye ait hazirenin bahçe duvarları ve taşları da tamir edilerek çevre düzenlemesi de yapıldı. Son cemaat alanı ve bahçede bulunan muhdes yapılar kaldırıldığı Camide özel aydınlatma sistemleri kuruldu. Subaşı Camiinin restorasyonu 1 milyon 208 bin TL’ye mal oldu.

Selçuklu Belediyesi tarafından önemli bir tarihi eserin daha restorasyonunu tamamlayarak ibadete açmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı,”Tarihi yeniden canlandırıp gelecek kuşaklara aktarmak adına sürdürülen çalışmaların şehrimize değer katması temennisiyle yeniden ibadete açılan Subaşı Camii’nin hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

178 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Baharı rengârenk çiçeklerle karşılayan Selçuklu Çiçek Bahçesi, içerisinde yer alan 12 türden oluşan 658 bin çiçek ile kapılarını ziyaretçilerine açtı.

Geçtiğimiz yıl fotoğraf sanatçılarından yoğun ilgi gören bahçede kırmızı, beyaz, sarı, mor gibi farklı renklerde açan çiçekler bu yıl da fotoğraf sanatçılarının ilgi odağı oldu. Sunduğu görsel şölen ile özellikle düğün ve manzara fotoğrafı tutkunlarını da ağırlayan bahçede mevsimin çiçekleri olan sardunya, petunya, yıldız, kadife, yaprak güzeli, vapurdumanı, papatya gibi farklı türlerde bitkiler de yer alıyor.

Selçuklu Çiçek Bahçesinin bahar mevsimin gelişiyle her yıl yeni sezona farklı bir görsel içerikle girdiğini ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, bahçenin mevcut alanının genişletildiğini, gezinti alanlarının ve dekorasyonlarının tamamen yenilendiğini belirtti. Çiçek bahçesinde lalelerin yerini 12 türden 658 bin çiçeğin yer aldığını söyleyen Başkan Pekyatırmacı, “Tüm hemşerilerimizi çiçek bahçemize davet ediyorum. Tamamen konsepti yenilenen çiçek bahçemizde farklı türlerde bitkilerimiz mevcut. Farklı figürlerle zenginlik kazandırılan çiçek bahçemizde çocuklarımıza da hitap eden oyun gruplarıyla ailece gezilebilecek güzel bir mekanı hemşerilerimizin istifadesine sunduk.” dedi.

ÖZEL RÖPORTAJ

Ahmet Misbah Demircan

BEYOĞLU İSTANBUL’UN BİNBİR ÇİÇEKLİ BAHÇESİDİR 180 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

ÖZEL RÖPORTAJ

BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANI AHMET MİSBAH DEMİRCAN, HAYALİNDEKİ BEYOĞLU’NU ANLATTI. KÜLTÜRLERİN BULUŞTUĞU TARİHİ İLÇEYİ BİNBİR ÇİÇEKLİ BAHÇEYE BENZETEN DEMİRCAN, “HAYALİM DÜNYANIN ÖNDE GELEN ŞEHİRLERİNİ GERİDE BIRAKAN BİR BEYOĞLU.” DİYOR.

Öncelikle Beyoğlu’nun sizin için ne anlam ifade ettiğini soracağım?

Belediye Başkanı olmadan önce de Beyoğlu; çocukluğumun, gençliğimin geçtiği yerdi. Ben hayatı burada tanıdım. Beyoğlu benim her şeyimdi. Dünyanın neresine gidersem gideyim kendimi buraya ait hissediyorum. Bir gün işe gelmeyecek olsam da arabamın yolu mutlaka buradan geçer. Beyoğlu benim için böyle bir tutku. Başka bir çekiciliği var. İstiklal Caddesi’ne gelen insanlara “Niye buraya geliyorsunuz?” diye sorun, “Buranın başka bir havası var.

Buraya alıştık. Buradan başka bir yere gidemiyoruz.” cevabını alırsınız. Peki, Beyoğlu’nun insanlar üzerindeki bu etkisi nedir? Birincisi; insan emeğiyle oluşmuş tarihi binalar. İkincisi ise herkesin, her kültürün burada oluşturduğu çekicilik... Bir bahçede sırf lale, diğer bahçede de bütün çiçeklerden olsa sizce hangisi güzeldir? Bütün çiçeklerin olduğu bahçe daha caziptir. İşte Beyoğlu böyle bir yer, âdeta binbir çiçekli bahçedir.

Bu bahçede bir dönüşüm söz konusu. ‘Büyük Dönüşüm Projesi’ nedir?

Beyoğlu çok büyük bir cazibe alanı haline geldi.

Birçok projemiz var. Bu projelerin hepsinin bir olduğunu, yani İstanbul’un kalbinde, Beyoğlu’nda birbirine yakın mekanlarda olduğunu göstermek için “Büyük Dönüşüm Projesi” adı altında topladık. Bu başlık altında Galataport, Haliçport, Okmeydanı, Piyalepaşa ve Tarlabaşı gibi çılgın projelerin yanı sıra Atatürk Kültür Merkezi, Narmanlı Han, Maksim Sahnesi, Alkazar Sineması ve Dolapdere’deki yatırımlar gibi birçok proje mevcut. Her biri Beyoğlu’nun yükselen birer değeri.

Dönüşümün amacından kısaca bahsedebilir misiniz?

Malum, çağımız sürdürülebilir şehirlerin çağı. Sürdürülebilir şehirden kasıt ne? Sultan Fatih çok güzel söylüyor: “Hüner, bir şehir bünyad etmektir. Reaya kalbin abad etmektir.” Aslında çok basit. Sürdürülebilir şehir, insanın hayatını sürdürebilmesidir. Evinin, işinin, iyi bir eğitiminin olması, sosyal ve kültürel hayata dâhil olabilmek... 2004’te belediye başkanı olduğumda Taksim’den Galatasaray’a kadar bir hayat vardı. Ara sokaklarda hiçbir şey yoktu. Galatasaray’dan sonra âdeta yaprak kımıldamazdı. Bizim belediyenin çalışan bayanları akşam hava karardığında sokağa, caddeye çıkıp bir yerden bir yere yürümeye çekinirdi. Karaköy Yüksek Kaldırım, tersanelerin bulunduğu yerler inanılmaz heyecansızdı. Okmeydanı’nda tapu yoktu. Tüm bu projelerle birlikte Beyoğlun’u yeniden şahlandırıyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 18 1

ÖZEL RÖPORTAJ

14 YILDA 5 BİN 737 BİNAYI YENİDEN HAYATA KATTIK Bu proje, ‘var olanı koruma’ kapsamında değerlendirilebilir mi?

2004 şartlarında bir şeye karar vermemiz gerekiyordu. “İstanbul’un bu önemli merkezinde acaba ne yaparsak hem tarihi mirasımızı korumuş hem iş-aş kapısını açmış oluruz hem de genelde insanlara gelecek vaat etmiş oluruz?” diye kendimize sormaya başladık.

Elbette orada yapacağımız tek şey kültür endüstrilerini genişletmek ve turizme imkân sağlamaktı. Bir yandan dönüşümleri, restorasyonları, renovasyonları yaparken bir taraftan da sosyal ve kültürel hayatı geliştirmek için önemli adımlar attık. 14 yıl içinde 27 bin binanın 5 bin 737’tanesini restorasyon ve renovasyondan geçirerek yeniden hayata kattık. Biz şehri yenilerken eskiyi koru-

182 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

yarak geleceğe güvenle bakmasını sağlamaya çalıştık.

Bir metrekare inşaat yapmadan eskimiş binaları hayata döndürerek Beyoğlu’na 2 milyon 250 bin metrekare ticaret ve yaşam alanı kazandırdık. Zaman içinde değerini yitirmiş, kaderine terk edilmiş, harabe olmaya yüz tutmuş, adeta cinlerin cirit oynadığı mekanlarda tasarım ofisleri, sanat galerileri, restoranlar, eğlence mekanları, teknoloji firmaları ekonomi üretiyor, iş üretiyor, refah üretiyor.

Beyoğlunu yenilerken nostaljiyi ve belleklerimize kazınmış tarihi nasıl korumayı düşünüyorsunuz?

Tarihi korumak ve yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Doğrudur, Beyoğlu’nun herkes için nostaljik bir hatırası var. Fakat biz Beyoğlu’nun ileride sadece hatıralarda bir anı olarak kalmasından yana değiliz. Beyoğlu eşsiz konumu, tarihi dokusu, kültürel çeşitliliğiyle çok büyük bir potansiyel taşıyor. Ve biz bu potansiyeli hem Beyoğlu’na hem ülkemize hem de insanımıza katma değer yaratacak şekilde dışarıya açmak için gayret ediyoruz. Beyoğlu’nda iki türlü çalışma yaptık. Birincisi; İstiklal Caddesi, Tarlabaşı ve çevresindeki binaları restore etmek, güçlendirmek ve onları yeniden hayata döndürmekti. Bugüne kadar 6 bin binayı tamamladık. Diğer çalışmamız ise yenilemeyle istenilen sonucun alınamayacağı ve yaşam standardının düşük olduğu bölgelerimizde başlattığımız dönüşüm projeleriydi. Beyoğlu’nda başlattığımız kentsel dönüşüm hareketinin temelinde de yatan gerçek sebep buydu.

ÖZEL RÖPORTAJ

ESNAFIMIZ GELECEĞE DAHA UMUTLU BAKIYOR İstiklal Caddesi’ndeki değişime karşı esnafın tepkisi nasıl?

Beyoğlu’nun her bir köşesinde olduğu gibi İstiklal Caddesi’nde de çok önemli yatırımlarımız oldu. Bu yatırımların kimi tamamlandı, kimi hâlâ devam ediyor.

Bugün “İstiklal’de bir iş yerim olsun” hayalini dünyadaki bütün yatırımcılar kuruyor. Yeni açtığımız Yapı Kredi Kültür Merkezi inanılmaz güzel oldu. Emek Sineması kültür ve sanat endüstrisine ev sahipliği yapıyor. Madam Tussaud Müzesi, Türkiye’nin en yeni, dünyanın en köklü müzelerinden biri olarak her gün binlerce misafiri ağırlıyor. Bir otel havzasına dönüştürdüğümüz Talimhane Bölgesi adeta bir otel havzası.

Toplamda otellerimiz 13 bin yatak kapasitesine sahip.

Akıl almaz bir gayret ve cesaretle başladığımız Tarlabaşı Yenileme Projesi büyük bir hızla ilerliyor. Narmanlı Han yine çok konuşuldu. İstiklal’in nefes aldığı bir kapı olarak açıldı açılacak. Yıllarca kısır tartışmaların ağında takılı kalan Atatürk Kültür Merkezi yeniden inşa ediliyor. Bu yatırımlarla birlikte esnafımız artık geleceğe daha da umutla bakabiliyor.

Beyoğlu’nun imajı son birkaç yıldır değişime uğruyor; eğlence hayatından turistlere, İstiklal’de gezen insan profilinden artan sanat sergilerine kadar. Sizin gelecek için Beyoğlu’na kazandırmak istediğiniz imaj nedir? Öncelikle şunu söyleyebilirim ki Beyoğlu bambaşka bir semt olarak karşımıza çıkacak. Tüm sokaklarında vatandaşlarımızın rahatça gezip dolaşabildiği, sokakları tarih kokan, modern, çarpık kentleşmenin son bulduğu, düzenin hakim olduğu, sakinlerine her türlü sosyal faydayı sağlayan, dünya standartlarında kültür-sanat faaliyetlerine ev sahipliği yapan bir Beyoğlu kurmayı hedefliyoruz. Hayalim dünyanın önde gelen şehirlerini geride bırakan bir Beyoğlu. Yabancı turistlerin Beyoğlu’nu görmeden ülkemizden ayrılmak

istemeyecekleri bir Beyoğlu. Bu değişim ve dönüşüm hareketi elbette ki ekonomik göstergeleri de olumlu yönde etkileyecektir. Yapılan tüm yatırımlar beraberinde istihdamı getiriyor. Burada ekonomik çarkların hızla dönmesi anlamına geliyor. Uluslararası kuruluşlar da bu ekonomik kalkınmadan pay almak isteyecekler. Örneğin finans kuruluşları burada şubeler açacak, uluslararası şirketleri burada ofisler kuracaklar.

Beyoğlu İstanbul’un kalbi olduğuna göre Büyük Dönüşüm Projesi şehrin sosyokültürel yapısını nasıl etkiler?

Biz Beyoğlu’nu yeniden inşaa ederken insanların beklentilerini ön planda tutarak kurguladık.

Sanayi devrimi öncesi ve sonrası şehirler arasında çok büyük farklar oluştu.

Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişle birlikte toplumların sosyolojileri de değişti. Günümüzün beklentilerini iyi analiz etmek gerekiyor. Biz de çalışmalarımızın odağına insanların şehirlerinden beklentilerini koyduk.

GENÇLERİMİZ İÇİN PROFESYONEL YAZILIMCILIK KURSLARI AÇACAĞIZ Gençlere yönelik projelerinizden kısaca bahsedebilir misiniz?

Gençlerimiz ülkemizin geleceğinin teminatıdır. Biz de bu bilinçle hareket ederek gençlerimizin geleceğe hazırlanması noktasında birçok çalışmaya imza attık ve atmaya da devam ediyoruz. Özetlemek gerekirse; semt konaklarımızda ve gençlik merkezlerimizde yaz ve kış spor okulları, üniversite hazırlık kursları, eğitici ve öğretici seminerler gibi birçok alanda kurslar ve seminerler veriyoruz. Gençlerimizin tarihini ve kültürünü öğrenmeleri için kültür gezileri düzenliyoruz. Yaz tatillerini verimli bir şekilde geçirebilecekleri Kefken Çevre ve Yaz Kampımız 14 yıldır aralıksız devam ediyor.

‘Okulda Buluşalım’ projemiz kapsamında eğitim-öğretim dönemi içerisinde her hafta iki farklı okulu ziyaret ederek gençlerimizle bir araya gelip taleplerini dinliyoruz. Bu talepler doğrultusunda çalışmalarımızı şekillendiriyoruz.

Bugün içinde bulunduğumuz dijital çağda her şey yazılımlarla ve otomasyonlarla yönetilmeye başladı. Bu anlamda İmam Adnan Sokak’ta bir mekân açıyoruz; Akademi Beyoğlu. Bunun bir katı tamamen yazılım için ayrılıyor. Burada gençlerimiz için profesyonel yazılımcılık kursları açacağız.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 18 3

TURİZM

Mustafa Topçuoğlu

SABIRTAŞI YÖRESEL LEZZET ARAYANLARIN BEYOĞLU’NDAKİ TARİHİ BİR BİNANIN EN ÜST KATINDA LEZZETLİ İÇLİ KÖFTELERİ VE MARAŞ YEMEKLERİYLE ÜNLÜ SABIRTAŞI’NIN İLGİNÇ BİR HİKÂYESİ VAR. BAYRAĞI RAHMETLİ BABASINDAN DEVRALAN MUSTAFA TOPÇUOĞLU VE YANINDAN HİÇ AYRILMAYAN EŞİ FATMA HANIM İLE SAMİMİ BİR RÖPORTAJ GERÇEKLEŞTİRDİK.

184 •

K

BULUŞMA MEKÂNI

ahramanmaraş’tan İstanbul’a uzanan bir başarı öyküsü onlarınki...

Ali Topçuoğlu’nun kefil olduğu arkadaşının borcunu ödemek için İstanbul yollarına düşüp Beyoğlu’nda içli köfte işine girmesiyle başlayan bu öykü, ‘Sabırtaşı’nın marka haline gelmesiyle devam ediyor. Galatasaray Meydanı’nın karşısındaki tarihi bir binanın en üst katında yer alan Sabırtaşı Restoran’da bayrağı rahmetli Ali Bey’in oğlu Mustafa Topçuoğlu devralmış durumda. Babasının ve kendisinin hayatını kaleme alan Topçuoğlu’nun “Sabırtaşı: Beyoğlu’nda Bir Bey Oğlu” adlı bir kitabı da bulunuyor. Mustafa Bey ile ilginç hikâyesini konuşurken yanında eşi Fatma Hanım da vardı. İsterseniz önce Maraş’tan İstanbul’a uzanan ilginç hikâyenizi konuşalım.

Kahramanmaraş’ta toptancılık yapan babam, bir arkadaşına kefil oluyor. Kefil olduğu kişi borcunu ödemeyince bütün borçlar babama kalıyor. Babam da ‘borç namustur’ deyip İstanbul yollarına düşüyor. Beyoğlu’nda elinde tencereyle içli köfte satmaya başlıyor. Borçlarını yavaş yavaş ödüyor. Hâlâ babamın kime kefil olduğunu bilmeyiz. Bize hiç söylemedi.

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

TURİZM

KÜLTÜR ELÇİSİYİM Babanızdan devraldığınız bayrağı başarılı bir şekilde taşıyorsunuz. Başarınızın sırrı nedir? Çalışmak. Aileye verdiğimiz değer. Kullandığımız malzemeler. Ucuz malzemeyle daha fazla para kazanalım şeklinde asla düşünmedik. Şu an İstanbul’un en güzel sokak lezzetleri içinde biz de varız. Bütün yemek festivallerine, AVM’lerdeki sokak lezzetleri etkinliklerine davet ediyorlar. En iyi 101 lezzet içerisindeyiz.

Sabırtaşı, başta Maraşlılar olmak üzere yöresel lezzet arayanların buluşma mekanı gibi. Her Maraşlı İstanbul’a geldiğinde buraya mutlaka uğruyor. Maraş’a gittiğimde de beni yanlarına mutlaka çağırıyorlar. Bundan büyük mutluluk duyuyorum. Burada Maraş’ın sesi olmak çok güzel. Çünkü İstanbul’da Maraş mutfağını tanıtan pek bir yer yok.

Maraş’ın İstanbul’daki kültür elçisiyim diyebilirim. İlginç hikâyenizi kitap haline getirdiniz. İçli köftenizin yanı sıra içli ve içten bir yazar olarak neler söylemek istersiniz?

Kitaba babam Ali Topçuoğlu’nun doğuşundan itibaren başladım.

Anneme, halalarıma, ailedeki büyüklerime sordum.

Babamın çocukluğuyla ilgili bilgiler aldım. Babamdan ben doğana kadar ‘Ali Bey’ diye bahsettim.

Ben doğduktan sonra ise ‘babam’ olarak anlatımıma devam ettim. Kitapta, Kahramanmaraş’tan çıkışımız, İstanbul Beyoğlu’na gelişimiz, babamla yaşamış olduğumuz anılar, hayattan aldığım dersler var.

Kitapta sadece hayat hikâyeniz mi var, içli köftelerinizden de bahsediliyor mu?

Hayat hikâyemiz zaten içli köfte üzerine kurulu. İstanbul’a gelince serüvenimiz içli köfteyle başlıyor.

Bütün hikâyeyi içli köfteye bağladım. İçli köftenin yanında Maraş’ı da anlattım.

Aynı zamanda Beyoğlu da kitapta geniş yer tutuyor. Kendimizi anlatırken, Anadolu insanını da anlatmış oluyorum. Babam Anadolu’dan gelmiş bir kişi. Hem İstanbul hem de Anadolu beyefendisi.

Babam hepsini bir mozaik haline getirmiş birisi.

EVDE KARI-KOCA, İŞTE MESAİ ARKADAŞIYIZ Anneniz, zor günlerinde babanızın yanından hiç ayrılmamış. Eşiniz Fatma Hanım ile sizi de hep yan yana görüyoruz. Bir gününüz nasıl geçiyor?

Sabırtaşı, bir aile işletmesi. Babam ve annemden bayrağı biz devraldık. Eşimle 24 saat birlikteyiz. Annem, babamı hiç bırakmamış.

Bu geleneği eşim ve ben devam ettiriyoruz. Sabahleyin evden birlikte çıkıyoruz.

Akşama kadar tüm vaktimiz burada geçiyor. Birlikte olmaktan çok mutluyuz.

Bazen bize soruyorlar “Sürekli birlikte olmaktan hiç mi şikayetçi değilsiniz?” diye. İnsan sevdiğiyle birlikte olmaktan şikayetçi olur mu? Biz olmuyoruz ve çok mutluyuz.

Fatma Hanım siz şikayetçi değil misiniz!

(Gülüşmeler) Tabii ki ben de şikayetçi değilim.

Evden çıkıp iş yerimize geldiğimizde karı-koca ilişkimiz bitiyor, iş arkadaşlığı-

mız başlıyor. Biz birbirimize dayanarak, birbirimize güç vererek, fikirlerimizi paylaşarak emanetimizi devam ettirmeye çalışıyoruz Allah’ın izniyle. Çocuklarınız şikayetçi mi bu durumdan?

Biraz şikayetçi oluyorlar tabii. Onlara fazla vakit ayıramıyoruz. Çoğu zaman onları da buraya getiriyoruz. Ben burada olmalarını da istiyorum. Çünkü buradaki havayı solumaları gerektiğini düşünüyorum. (Söze burada Fatma Hanım dahil oluyor) Çocuklarımızın şanslı olduklarını düşünüyorum.

Burada sosyalleşiyorlar. Kendilerinden büyük insanlarla vakit geçiriyorlar. Ve hiçbir zaman çekingen olmadılar. Biri 9, biri 4 yaşında. Yaşıtları çekingen davranırken onlar girişken ve aktif. Onları çekirdekten yetiştiriyoruz yani (gülüyor)!

ÜNİVERSİTELERDE KONFERANSLAR VERİYORUM Müşteri potansiyelinizden bahsedebilir miyiz?

Buraya daha çok kimler geliyor?

Ben şunu gözlemliyorum: Babam hayattayken gençler gelirdi ama orta yaş ve üzeri daha çok gelirdi. Şu an orta yaş ve üzeri yine geliyor ama gençlerin artık daha çok geldiğini görüyorum. Beni üniversitelerden, okullardan girişimcilik üzerine konferans vermem için davet ediyorlar. Bu konferanslardan sonra gençlerin Anadolu’nun yemek kültürlerine daha çok rağbet ettiklerini gözlemliyorum. (Fatma Hanım yine araya giriyor) Yeni neslin aslında bu lezzetlere yabancı olduğunu görüyoruz. Bu lezzetleri tattıkça da hoşlarına gidiyor ve devam ettiriyorlar. Lezzetin tadına varınca ‘Demek ki bizim kültürümüzde bunlar da varmış’ diyorlar.

Fast food’dan uzaklaşıyorlar mı yani?

Evet, böyle bir bilincin oluşmaya başladığını görüyoruz.

Gençlerimiz Anadolu’nun gerçek lezzetlerini tatmaya, öğrenmeye başlıyor. Gençlerimizin ve kentli insanımızın bu ilgisini AVM’lerde düzenlenen sokak lezzetleri etkinliklerinde gözlemleyebiliyorum. Bizleri sık sık bu tür etkinliklere davet ediyorlar. İçli köftelerimize ve diğer yemeklerimize büyük ilgi oluyor.

AVM’lerde şube açmayı düşünmüyor musunuz?

Düşünüyoruz ama kiralar çok yüksek. AVM yönetimlerinin bizim gibi Anadolu lezzetlerini sunan işletmelere kolaylık sağlamasını istiyoruz. Kolaylık sağlanırsa elbette oralarda da şube açmak isteriz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 18 5

TURİZM

GELİR ARTIŞ HIZI DOLULUK ARTIŞINI GEÇTİ TÜRKİYE’NİN HAZİRAN 2018 OTEL DOLULUKLARI, 2017’NİN AYNI DÖNEMİNE GÖRE YÜZDE 24.9 ARTARAK ORTALAMA YÜZDE 56 OLDU. ASIL DİKKAT ÇEKEN YÜKSELİŞ ODA BAŞI GELİRDE GERÇEKLEŞTİ VE YÜZDE 47.1 ARTIŞLA 45.4 EURO’YA ÇIKTI. TÜRKİYE OTELCİLER BİRLİĞİ (TÜROB) BAŞKANI TİMUR BAYINDIR, KONAKLAMA SEKTÖRÜNDEKİ ODA GELİR ARTIŞ HIZININ DOLULUK ARTIŞINI GEÇTİĞİNİ SÖYLEDİ.

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, son 2-3 yıldan bu yana ilk kez konaklama sektöründeki oda gelir artış hızının doluluk artışını geçtiğini söyledi.

Bayındır, Türkiye’nin Haziran 2018 otel doluluklarının 2017’nin aynı dönemine göre yüzde 24.9 artarak yüzde 56’ya, oda başı gelirlerin de yüzde 47.1 artışla 45.4 Euro’ya çıktığını açıkladı. Turist sayısındaki artıştan

186 •

daha da önemli olanın fiyatların artması olduğunu vurgulayan Bayındır, “Haziran ayında bu artış oldukça yüksek oldu. Geçtiğimiz 2-3 yıldaki büyük oranlı gerilemelerden kaynaklanan bir baz etkisi olsa da yükselişin hızlı olması memnuniyet vericidir. Dolayısıyla yıl sonu itibariyle hem turist sayısında hem doluluklarda çift haneli artış beklentimizi koruyoruz.” dedi. “Türkiye’nin hedefi, turist sayısından çok geliri artırmak olmalı.” diyen Bayındır, “Yeni bakanımız Sayın Mehmet Ersoy’un da “Özellikle Türkiye’ye seyahat eden ‘nitelikli turist’ dediğimiz gelir grubu yüksek turistleri de hedefleyeceğiz.

Yani sadece sayıyı artırmakla yetinmeyeceğiz, daha fazla para harcayan, konaklama dışı harcaması daha yüksek olan turistleri hedefleyeceğiz.” sözleriyle bu hedefi ortaya koyması bizi memnun etti.” diye konuştu.

İSTANBUL’DA ODA GELIRI MORAL VERDI Öte yandan Türkiye’nin iki önemli turizm kenti İstanbul ve Antalya’da da doluluklar da belli oldu. İstanbul’un Haziran 2017’de yüzde 43.9 olan doluluk oranı, Haziran 2018’de yüzde 29.8 artarak yüzde 57 olarak ölçüldü.

Avrupa’da Haziran 2018’de

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Timur Bayındır doluluk oranlarında en yüksek artışı yaşayan destinasyon yüzde 29.8 artış oranı ile İstanbul oldu.

Haziran 2018’de ortalama günlük satılan oda bedeli 87.8 Euro ile 2017’ye göre yüzde 27.3 arttı. 2018 yılı ilk 6 aylık performansta ise İstanbul doluluk oranı ve oda başı elde edilen gelirde geçen yıla göre en yüksek artış oranını yakalayan destinasyon oldu. Ocak–Haziran 2017’de yüzde 54 olan doluluk oranı Ocak–Haziran 2018’de yüzde 67.1’e; ortalama günlük satılan oda bedeli 70.2 Euro’dan 77.7 Euro’ya; oda başı elde edilen gelir ise 37.9 Euro’dan 52.1 Euro’ya yükseldi.

TÜRKİYE’NİN EN PAHALISI ANTALYA’DA Antalya ve ilçelerinde Haziran 2018 otel dolulukları bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde17.8 artarak, yüzde 65.7 oldu.

Geçen yılın aynı ayında bu oran yüzde yüzde 55.8 olmuştu. Ortalama günlük satılan oda bedeli 115.5 Euro olarak, 2017’ye göre yüzde 15.2 artış gösterdi. Haziran 2017’de bu rakam 100.2 Euro olmuştu. Toplam oda sayısı üzerinden odabaşı elde edilen gelirlerde ise (RevPAR) geçen yıla oranla yüzde 35.7 artış oldu ve 75.9 Euro olarak ölçüldü.

Haziran 2017’de bu rakam 55.9 Euro olmuştu.

TURİZM

CVK SAFIRA SPA& FITNESS

YAZA ÖZEL AVANTAJLAR SUNUYOR 8 bin 500 metrekarelik alanıyla İstanbul’un en büyük otel spa&fitness merkezi olan, CVK Park Bosphorus Hotel İstanbul bünyesinde hizmet veren CVK Safira Spa&Fitness, hayatı sağlıklı yaşamak isteyenler ve şehir hayatının yorgunluğunu üzerinden atıp yenilenmek isteyenler “Uzak Doğu Esintisi” masaj paketi sunuyor. Bali, Thai ve Lomi Lomi masajlarından oluşan paket Ağustos sonuna kadar yüzde 45 indirim ile sunuluyor. Bali Masajı vücudunuzdaki kan, oksijen ve enerji akışını hızlandırarak enerji merkezinizi dengelerken; Thai masajı kaslardaki gerginliği azaltarak stres seviyenizi düşürüyor. Sıcak yağlarla yapılan Lomi Lomi masajı ise ruhunuzu ve bedeninizi dinlendirmeye yardımcı oluyor. 31 Ağustos tarihine kadar, bin 120 TL yerine 615 TL’den satışa sunulan Uzak Doğu Esintisi paketindeki masajlar, yıl sonuna kadar kullanılabiliyor.

ÜÇ FARKLI MASAJDAN OLUŞAN “UZAK DOĞU ESİNTİSİ” PAKETİ İLE CVK SAFİRA& FITNESS ÇOK ÖZEL BİR İNDİRİM FIRSATI SUNUYOR. AYRICA SPOR TUTKUNLARINA YÖNELİK 31 AĞUSTOS’ A KADAR YAPILAN YILLIK FITNESS ÜYELİKLERİ İÇİN DE AVANTAJLI PAKETLER BULUNUYOR.

ÇOK ÖZEL AYRICALIKLAR… Ulaşım kolaylığı, her biri alanında uzman eğitmenlerin yer aldığı, kapsamlı alanları ve ekipmanlarıyla sporseverlerin buluşma noktası haline gelen CVK Safira Spa&Fitness üyelikleri için de özel avantajlar bulunuyor. 31 Ağustos 2018 sonuna kadar yapılan bir yıllık üyeliklerin bir ayını, iki yıllık üyeliklerin ise iki ayını CVK Safira Spa & Fitness hediye ediyor. Formda kalmak isteyenlere bu ayrıcalıklar sunulurken, üyelik kapsamında seçilen paket tercihine göre 2 adet masaj, 10 adet PT (bireysel özel ders) ve ücretsiz üyelik dondurma imkanları da yer alıyor.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 18 7

TURİZM

WISH MORE HOTEL, LÜKS VE KONFORU MODERN DOKUNUŞLARLA SUNUYOR Bayrampaşa’da hizmet veren Wish More Hotel Istanbul, merkezi konumunu kusursuz hizmetleri ve gelişmiş olanaklarıyla birleştirerek keyifli ve konforlu bir konaklama deneyimi sunuyor. İstanbul’un en hızlı gelişen bölgelerinden Bayrampaşa’nın merkezinde yer alan Wish More Hotel Istanbul, gönülden servis yaklaşımı, kent kültürünü yansıtan kaliteli hizmetleri ve yenilikçi uygulamalarıyla hem iş hem de tatil amaçlı seyahat eden misafirlerine, keyifli ve konforlu bir konaklama deneyimi sunuyor.

FARKLI BİR KONAKLAMA DENEYİMİ Wish More Hotel Istanbul’un ayrıcalıklı odaları, konfor ile lüksü sade bir estetikle birleştiriyor. Otelde büyüklükleri 26 ile 97 metrekare arasında değişen, 29’u süit toplam 198 oda bulunuyor. Odaların tümü, tavandan tabana camları, beyaz ve antrasit renklerin hakim olduğu mobilyaları ve fonksiyonel mimari çözümleriyle ferah ve aydınlık mekanlar sunuyor.

İHTİYACA YÖNELİK TOPLANTI OLANAKLARI En son teknolojiyle donatılmış toplam 10 toplantı salonu bulunan lüks otel, gerektiğinde ikiye bölünebilen konferans salonu, kolonsuz balo salonu ve açık hava etkinlik alanıyla verimli toplantılar, unutulmaz düğünler ve keyifli kutlamalar için kusursuz mekan alternatifleri sunuyor.

BEDENİ VE RUHU TAZELEYEN HİZMETLER 2 bin metrekarelik büyüklüğüyle dikkat çeken Wish More Fitness & SPA, doğu ile batı prensiplerini uzlaştıran bütünsel bakım ritüelleriyle hizmet veren SPA merkezi ve son teknoloji ile donatılan ekipmanlara sahip butik fitness salonuyla faaliyet gösteriyor.

Ruhu ve bedeni arındıracak hizmetlerin bir araya geldiği ve yerli-yabancı terapistlerin bulunduğu modern SPA merkezinin beş masaj odası bulunuyor. Profesyonel eğitmenler eşliğinde kişiye özel ve grup halinde egzersizlerin uygulanabildiği fitness merkezinde ise enerji dolu programlarla motivasyonun hiç düşmeyeceği bir deneyim yaşatılıyor.

TÜRK VE DÜNYA MUTFAKLARINA YARATICI DOKUNUŞLAR Wish More Hotel Istanbul’un asma katında

188 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

yer alan konsept restoranı, Türk ve dünya mutfaklarının en gözde lezzetlerini yetenekli ve tecrübeli aşçılarının dokunuşlarıyla yeniden yorumluyor. Sabah kahvaltısının zengin açık büfe stilinde sunulduğu restoranda, öğle ve akşam yemekleri ise a la carte olarak servis ediliyor.

MÜKEMMEL KONUM Wish More Hotel Istanbul’a ister metro ister araçla kentin merkez noktalarından kısa sürede kolay şekilde erişilebiliyor. Otel misafirleri Atatürk Havalimanı, CNR EXPO ve İstanbul Fuar Merkezi gibi noktalara, Maslak ve Şişli gibi iş merkezlerine, Taksim ve Tarihi Yarımada gibi kentin sembol bölgelerine 20 dakika gibi kısa süreler içinde rahatça ulaşabiliyor. Bayrampaşa Otobüs Terminali’ne bir kilometre olan otel, şehrin en büyük alışveriş ve eğlence merkezleri arasında yer alan Forum Istanbul’un yanı başında konumlanıyor.

TURİZM

RADISSON BLU HOTEL & SPA ISTANBUL TUZLA’NIN

SADIK MİSAFİR ORANI OLDUKÇA YÜKSEK oldukça olumlu bir algıyla yer alıyor. Otelimiz, ahşap ağırlıklı harika mimarisi, sıra dışı suitleri, keyif dolu havuzları ve muhteşem SPA’sıyla hafta sonları bir resort atmosferine bürünüyor ve gerek ailelerin gerekse çiftlerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Bu ilgiye en çok oda&kahvaltı ve masaj içeren konaklama paketleriyle cevap veriyoruz. Diğer bir deyişle, misafirlerimize şehrin içinde resort atmosferi sunuyoruz ve kendimizi farklı bir yerde konumlandırıyoruz.

Fetih Kıraçoğlu

RADISSON BLU HOTEL & SPA ISTANBUL TUZLA REZERVASYON VE GELİRLER MÜDÜRÜ FETİH KIRAÇOĞLU: “İŞ TOPLANTISI İÇİN GELEN BİRÇOK MİSAFİRİMİZ, AYNI KEYFİ YAŞAMAK İÇİN AİLELERİYLE BERABER OTELİMİZİ TEKRAR TERCİH EDİYOR.”

Radisson Blu Hotel & SPA Istanbul Tuzla Rezervasyon ve Gelirler Müdürü Fetih Kıraçoğlu, otelle ilgili sorularımızı cevaplandırdı. Öncelikle bir şehir oteli için en önemli kriter nedir?

Misafirler için bir şehir otelindeki en önemli kriterin, öncelikle kaliteli hizmet anlayışı, konum ve iyi bir fiyat/ fayda dengesi olduğuna inanıyorum.

Hafta sonuna özel avantajlı paketleriniz neler?

Açıkçası bu durum İstanbul Anadolu yakasında tam tersine dönmekte ve hafta sonu dolulukları daha düşük seyretmekte. Otelimiz ise bu konuda misafir zihninde

190 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

İş toplantıları için otelinizi tercih eden müşterilerinize sunduğunuz imkan ve ayrıcalıklarla ilgili bilgi verebilir misiniz?

Son teknolojiyle donatılmış toplantı salonlarımız ve iş merkezimiz bu noktada bizim için sadece bir başlangıç. Otelimizi farklı kılan ise ağaçlarla çevrili huzurlu konumu, trafik ve gürültüden uzak izole yapısı.

Bu yönüyle, yüksek katılımcı sayısına sahip, konsantrasyonun dağılmaması gereken büyük kongreler ve toplantılar için bulunmaz bir fırsat yaratıyor. Gün ışığı alan, gerçek sarmaşıklarla donatılmış lobi alanı da iş misafirleri için başlı başına bir tercih sebebi. Stresli toplantılar, bu alanın rahatlatıcı atmosferiyle keyifli bir sohbete dönüşüyor. İş toplantısı amacıyla ağırlayarak tanıştığımız birçok misafirimizin, daha sonra aynı keyfi yaşamak için aileleriyle beraber konaklamak üzere otelimizi tekrar tercih ediyor olması da sanıyorum iş ziyaretlerinden memnuniyetle ayrıldıklarının en güzel göstergesi.

Sizi rakiplerinizden ayıran özellikler neler?

Bizi diğer otellerden ayıran en önemli özelliğimiz tek bir gruba değil, çok farklı misafir segmentlerine hitap eden özelliklere sahip olmamız. Hem iş hem toplantı hem de güzel bir tatil geçirme hedefiyle yola çıkan misafirlerin hepsine hizmet sunan bir yapımız var.

Bunu da İstanbul’daki en büyük ve en özel SPA’lardan biriyle, ferah odalarımızla, özgün mimarimizle, yemyeşil yerleşkemizle ve Sabiha Gökçen Havalimanı’na yakınlığımızla sağlıyoruz. İçerisinde kendisine özel hamam&saunası veya özel havuzu&bahçesi olan suitlerimiz tüm Türkiye otelleri içinde bile istisnai bir yere sahip. Sadık misafir oranımızın oldukça yüksek olmasının da onları otelimizden memnun şekilde uğurladığımızın iyi bir işareti olduğuna inanıyorum. Özellikle de İstanbul’da yaşıyorsanız harika bir konaklama deneyimi için bu oteli en az bir kere ziyaret etmelisiniz.

GAYRİMENKUL

NEF, ÖDENMİŞ SERMAYESİNİ 406,6 MİLYON TL ARTIRDI KONUT SEKTÖRÜNDEN SATIŞ LİDERLİĞİNİN YANI SIRA SON 3 YILDA GERÇEKLEŞTİRDİĞİ 4 BİN 500’ÜN ÜZERİNDE KONUT TESLİMİYLE GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNDE BÜYÜK BİR BAŞARIYA İMZA ATAN NEF; ÖDENMİŞ SERMAYESİNİ 52 MİLYON 390 BİN TL’DEN 459 MİLYON 174 TL’YE YÜKSELTTİ. BU ARTIŞLA NEF ŞİRKET ÖZKAYNAKLARINI 1 MİLYAR TL SEVİYESİNE YÜKSELTMİŞ OLDU.

Türkiye’nin lider gayrimenkul firması Nef, bir yandan yatırımlarına hız kesmeden devam ederken diğer yandan da finansal gücünü pekiştirecek adımlar atmayı sürdürüyor. Bu kapsamda Nef, son genel kurulunda alınan karar uyarınca 52 milyon 390 bin TL olan ödenmiş sermayesini 459 milyon 174 TL’ye yükseltti. Ödenmiş sermayesini yaklaşık yüzde 783 oranında artıran Nef, böylece son yıllarda gayrimenkul sektöründe gerçekleşen en büyük sermaye artırımlarından birisine imza atmış oldu. Konuyla ilgili alınan karar Kamuoyunu Aydınlatma Platformu’nda paylaşılırken, açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Timur Gayrimenkul Geliştirme Yapı ve Yatırım A.Ş.’nin 27 Temmuz 2018 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nda, şirketin 52.390.000,00-TL sermayesinin 406.610.174,63-TL daha arttırılarak, 459.000.174,63-TL’ye çıkarılmasına ve Şirket Esas Mukavelesinin Sermaye ile ilgili 6. maddesinin tadil edilmesine oybirliği ile karar verilmiştir.

6 AYDA 1,1 MİLYAR TL SATIŞ CİROSU

Erden Timur

194 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur, “Nef olarak, son 3 yılda 4 bin 500’ün üzerinde konut teslimi gerçekleştirirken, son 4 yıldır da konut satışlarında sektör lideri durumundayız.

2018 yılında da büyüme performansımızı sürdürüyoruz. Yılın ilk yarısında 1,1 milyar TL satış cirosuna ulaşarak geçen yıla göre yüzde 40’ın üzerinde bir büyüme yakaladık.” dedi.

Aktif büyüklükte sektörde lider olduklarını da belirten Erden Timur şöyle devam etti: Dünyanın en önemli finansal kuruluşlarından olan ve ülkemize her yıl 2 milyar Euro’nun üzerinde yatırım yapan EBRD, dünyada konut sektöründeki ilk ortaklığını Nef ile yapmıştı. Ardından gelen JCR not artışı ile yatırım yapılabilir seviyenin en üst seviyesi olan A+ notuna ulaştık.

Sermaye artırımı kararımız, orta ve uzun vadede Türkiye ekonomisine ve gayrimenkul sektörünün geleceğine olan inancımızın bir göstergesi.

GAYRİMENKUL

BİR YAŞAM ALANINDAN FAZLASI… Sur Yapı, Antalya’da Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm projesine imza atıyor. Bu büyük projeye Sur Yapı’nın imza atma süreci nasıl başladı?

2017 Mart sonu sözleşme imzaladık. İmza sonrasında hızlıca çalışmalara başladık. Projemizin geliştirilmesi ve diğer tüm hazırlıkları için gecemizi gündüzümüze kattık. 2017 Ağustos tarihinde projemizin hafriyatı çıkarılmaya başlandı. Aralık 2017’de satışa başladık. Daha sonra Büyükşehir Belediyemiz kura çekimlerini yaptı. Şimdi ise ikinci etabımızın satışlarına devam ediyoruz. 2019 Aralık ayı itibariyle ise projemizin ilk etabının teslimlerine başlayacağız.

Antalya’daki projenin detaylarından bahsedebilir misiniz? Ne kadarlık alanda ne kadarlık konut ve iş yeri inşa ediyorsunuz?

Antalya’da bir “yaşam alanı”ndan fazlasını inşa ediyoruz. Kepez-Santral bölgesinde 8 milyar TL yatırımla hayata geçirdiğimiz Sur Yapı Antalya projesi, 1 milyon 300 bin metrekare alan üzerinde yükseliyor. Projemiz 19 bin bağımsız bölümden oluşuyor.

Konut, ofis ve iş yerlerinin yanı sıra kendi hastaneleri, okulları, oteli, camileri, yeşil alanları ve alışveriş caddesiyle 70 bin kişinin yaşayacağı yeni bir şehir inşa ediyoruz. Bu projeyle yeşili ve maviyi hayatın merkezine yerleştiriyoruz.

de yeni bir cadde, yeni bir sosyal yaşam alanı sunacağız. Antalya için de yeni bir cazibe merkezi oluşturacağız.

8 yılda hayata geçecek olan bu projede her yıl ortalama 1 milyar TL’lik ticari hacim oluşacak. Şehrin ekonomisine ciddi katkı sağlayacağız. Malzeme alımından taşeron ve müteahhit seçimine kadar Antalyalılara öncelik veriyor, yerel ekonomiye katkı sağlıyoruz. Bu sayede oluşacak değerin büyük bir kısmının Antalya’da kalmasını sağlıyoruz. Daha şimdiden Antalya’ya yaklaşık 70 milyon TL girdi sağlandı. Proje tamamlandığında 40 bin kişilik bir istihdam rakamına ulaşacağız. Şu an proje hangi aşamada?

Satışlar nasıl gidiyor? Ön satışı gerçekleşen, 2019 yılında teslim edilecek 6 bin 417 konutluk ilk etabın inşası tam gaz devam ediyor. Projede 25 kule vinç aynı anda çalışıyor. 93 adet blokun inşası toplam sayısı 3 bin çalışanı bulan farklı ekiplerce gerçekleştiriliyor.

Projemiz umduğumuzun üzerinde büyük bir ilgi gördü. Bin 800 konutun satışı yapılmış durumda… Türkiye’nin 81 iline ev sattık. Avrupa’da yaşayan Türklerden ciddi talep alıyoruz, satıyoruz.

Dünya genelinde 600 kentten internet sitemiz ziyaret edildi. Rusların yanı sıra Arap ve İranlı kardeşlerimizden talep aldık. Yabancıya satışımızın daha fazla olacağını düşünüyoruz.

Sur Yapı’nın devam eden ya da başlamayı planladığı en önemli projeleri hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?

Antalya 2023’e kadar devam edecek büyük bir proje olduğu için önceliğimiz bunu tamamlamak üzerine… Türkiye’de ilk kez bu kapsamda geniş bir alan dönüşüme tabii tutuluyor. Önemli bir iş yapıyoruz, bu nedenle gece-gündüz demeden çalışıyoruz. Yeni yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. İstanbul’da birçok proje üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca İzmir’de de bir projemiz olacak, hazırlıklarını yapıyoruz.

SUR YAPI, ANTALYA’DA TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİNE İMZA ATIYOR. SUR YAPI’DAN BU BÜYÜK PROJE HAKKINDA DETAYLI BİLGİ ALDIK.

Bu proje tamamlandığında Antalya ve Türkiye neler kazanacak?

Sadece burada oturanlar için değil Antalya’nın farklı bölgelerinde yaşayan insanlar için

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 19 5

AVM

“ETKİNLİK VE KAMPANYALARLA MÜŞTERİLERİN TERCİHİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Rings Alışveriş Merkezi de ziyaretçileri için bir sosyal yaşam merkezi niteliğindedir. Artan rekabet çerçevesinde müşteri ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarımıza öncelik vereceğiz.

RINGS AVM İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜNDEN AVM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ GÖREVİNE GELEN SELÇUK ŞANLI, YENİ DÖNEM

ETKİNLİKLER MARKALARLA UYUM İÇERİSİNDE OLMALI

PLANLARI HAKKINDA KONUŞTU.

Selçuk Bey öncelikle meslek hayatınızla ilgili bizi biraz bilgilendirebilir misiniz? AVM sektörüne geçişiniz nasıl oldu?

Lisans eğitimimi Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’nde tamamladım. Alışveriş ve perakende sektörüne ise yatırımı Selin Yapı A.Ş. tarafından gerçekleştirilen Rings Alışveriş Merkezi’nde 2014 Kasım ayında işletme müdürü olarak göreve başlayarak geçmiş oldum. Kariyer hayatımı planlarken, farklı sektörlerde yapmış olduğum iş tanımlarım sayesinde bilgi ve deneyimlerimi sürekli geliştirdim.

EKİP RUHU VE TAKIM ÇALIŞMASI ÖNEMLİ Rings AVM’de uzun bir süre işletme müdürü olarak devam ettiniz. AVM Müdürlüğü görevine geçiş sürecinizden bahseder misiniz? Planlarınız nelerdir? İstanbul Anadolu Yakası’nın gelişimi en hızlı olan ve geleceğin itibar bölgesi Sancaktepe’nin tam kalbinde açılan; bölgenin ilk karma projeli, konut ve AVM’yi bünyesinde barındıran Rings AVM; gerek mimarisi, özgün tarzı, gerekse ulusal ve uluslararası çok seçkin markalarıyla İstanbul ve Anadolu Yakası’nın dikkat çeken, hayat vaat eden alışveriş merkezi durumundadır.

196 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

Selçuk Şanlı 2018 Haziran ayı itibariyle Rings AVM Müdürü olarak görevime devam etmekteyim. Başarılı bir AVM yönetiminde oluşturulacak ekip ruhu ve takım çalışmasının payı oldukça önemlidir. Bu ilkeyi baz alarak ekibimi de aynı heyecanla yöneterek AVM’mizi birlikte daha da ileriye taşıyacağımıza inanıyorum. Her geçen gün artan AVM sayısı sektörde rekabeti de artırıyor.

AVM’ler müşteriler açısından birer sosyal yaşam merkezi haline geldi.

Bu tarz AVM’ler müşterilerine sadece eğlence içeriği değil; aynı zamanda sosyal yaşam alanı da sunuyor. Yönetimini yapmış olduğum

Yeni dönemde yapmayı planladığınız etkinlikler var mı?

Planlamalarımızı yaparken özel konseptlerde etkinlikler planlamaya ve ziyaretçilerimizi farklı konseptlerle buluşturmaya özen gösteriyoruz. Bunun yanı sıra ziyaretçi profilini de göz önünde bulunduruyoruz. Etkinlik planlamasında önem verdiğimiz bir diğer husus ise, etkinliklerimizin bünyemizde bulunan markalarla uyum ve birlik içinde yürütülmesi. Düzenlediğimiz etkinliklere kiracılarımızı da entegre ederek, onlarla işbirliği yapıyoruz. Düzenlenen etkinlikler ve hediye kampanyaları Rings AVM ziyaretçileri tarafından tercih edilebilir olduğu için ziyaretçi sayısı ve ciro artışında önemli rol oynuyor.

Düzenleyeceğimiz etkinlik ve kampanyalarla ziyaretçilerimizin tercihi olmaya devam edeceğiz.

AVM

EFE GLASS’TAN ‘CAMIN BİN HALİ’ ETKİNLİĞİ ÇEYREK ASRI GERİDE BIRAKAN EFE GLASS, GEÇTİĞİMİZ GÜNLERDE ULUSLARARASI SERAMİK, CAM VE KÂĞIT SANATÇISI REMZİ KÖKLÜ ÖNDERLİĞİNDE ‘CAMIN BİN HALİ’ ADLI UYGULAMALI BİR DENEY GERÇEKLEŞTİRDİ.

ETKİNLİKTE CAM SANATÇILARININ SUNUMLARI İLGİYLE TAKİP EDİLDİ.

Cam ustalarının sanatçı ruhunu sunarak ortaya koyduğu eserleri dünyanın dört bir yanına pazarlayan Efe Glass, çeşitli etkinliklerle de adından sıkça söz ettiriyor. Çeyrek asrı geride bırakan ve ülkemizin ön önemli cam üreticilerinden biri olan Efe Glass, geçtiğimiz günlerde ‘Camın Bin Hali’ adlı uygulamalı bir deney gerçekleştirdi. Uluslararası seramik, cam ve kâğıt sanatçısı Remzi Köklü önderliğinde ve cam sanatçılarının sunumuyla büyük sütun, rölyef, mimari cam blokların yanı sıra incik, boncuk, üfleme, dökme, savurma, mine, emaye, yontma cam bloklar ve cam sanatına yön veren uygulamalar sanatseverler tarafından ilgiyle takip edildi.

Sektörde 25 yılı geride bırakan Efe Glass, İstanbul Gaziosmanpaş’da faaliyet gösteriyor. Cam üretiminde birçok tekniği bünyesinde barındıran Efe Glass, özellikle opal cam üretimiyle kalite ivmesini en üst noktaya taşıyor. Aydınlatma grubunda tekli cam, masa lambası, armatür, avize camları ile geniş ürün yelpazesi sunuyor. Zücaciye grubunda ise banyo cam aksesuarları, masa üstü, modaya ve günlük trendlere uygun ürünlerle müşterilerinin karşısına çıkıyor.

SANATSAL ETKİNLİKLERİN ADRESİ EFE GLASS Efe Glass, üretimin yanı sıra sektörle ilgili etkinliklere de imza atıyor.

Gaziosmanpaşa’daki cam tesislerinde düzenlenen ‘Camın Bin Hali’

198 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

temalı deneysel etkinlik, bunlardan biri. Uluslararası seramik, cam ve kâğıt sanatçısı Remzi Köklü yönetmenliğinde gerçekleşen programda İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yard. Doç. Dr. Süreyya Oskay, İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Vedat Yanarsönmez, Öğretim Görevlisi Ahmet Ertuğrul Kanat ve resim, heykel, moda tasarımcısı

Nihal Cihaner, çalışmalarıyla sanatseverlere eşsiz eserler sundu.

Efe Cam Genel Müdürü Hami Eyilik, etkinlik sonunda yaptığı konuşmada, katılımcılara ve programda emeği geçen sanatçılara cam sanatına kattıkları değer için teşekkürlerini iletti.

Eyilik, Efe Cam Tesisleri’nin bundan sonra da bu tarz sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapacağını aktardı.

EFE GLASS, ULUSLARARASI CAM KONGRESİ’NİN ANA SPONSORU Efe Glass, 3-7 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek 21. Uluslararası Cam Kongresi’nin de ana sponsoru. Kongre, 33 ülkede 300 üyesi bulunan Uluslararası Cam Tarihi Derneği (AIHV) tarafından 3 yılda bir düzenleniyor. Bu yıl İstanbul Üniversitesi’nin ev sahipliği yaptığı organizasyonda tarihçiler, sanatçılar, koleksiyoncular, müze küratörleri, bilim adamları ve araştırmacıların katılımıyla cam sanatına dair birçok araştırma makaleleri ele alınacak.

Aynı zamanda Efe Glass üretim tesislerinde cam sanatına dair birçok uygulamalı deney yapılacak.

AVM

SOSYAL MEDYADA ORGANİK İÇERİKLER ÜRETİLMELİ

Serdar Saraçoğlu

GERÇEKLEŞTİRDİK.

yonunda görev almaktayım. Sektörde 20 yılımı dolu dolu çok iyi tecrübelerle geçirdim. Gerek yerli, gerekse yabancı yatırımcılarla AVM sektörüne hizmet ettim. Kurumsal çalışmalarım esnasında kiralama, pazarlama, yatırım geliştirme ve yönetim deneyimleri sektörde iyi bir yer edinmeme katkı sağladı.

Brandium AVYM’nin yeni genel müdürü oldunuz. Biraz kendinizden ve sektörel geçmişinizden bahseder misiniz?

Alışveriş merkezi sektöründe 1997 yılı itibariyle yönetici olarak çalışmaya başladım. Yıllar birbirini takip ederken sırasıyla; Kipa AVM, Cefic Türkiye AVM’leri, Multi TürkMall, Forum Bornova AVM, Kazakistan Khan Shatyr Shopping Mall, ArmoniPark AVM ve şu anda Brandium AVYM’de yönetici pozis-

Sektörün en kıdemli yöneticilerinden biri olarak şimdiye kadar pek çok AVM yönettiniz. Geçmiş tecrübelerinize dayanarak Brandium AVYM’yi nasıl tanımlarsınız?

Brandium AVYM Anadolu yakasında bulunan en prestijli alışveriş merkezlerinin başında yer alıyor.

Güçlü marka karması, sektördeki bilinen en büyük kategori mağazalarının bulunduğu kiralanabilir alanı 60 bin metrekare olan ticari bir karma yaşam projesidir.

BRANDIUM AVYM’NİN GÖREVE YENİ GELEN GENEL MÜDÜRÜ SERDAR SARAÇOĞLU İLE BRANDIUM’UN KİRALAMALARI VE SOSYAL MEDYA ÇALIŞMALARI ÜZERİNE BİR SÖYLEŞİ

200 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

Bu karma yaşam projesi içerisinde alışveriş merkezi, 5 yıldızlı konferans oteli, ofis ve rezidansları barındırıyor. Brandium alışveriş ve yaşam merkezi lokasyon itibariyle A+, A ve B müşteri kitlesine sahiptir. Anchor markalarıyla; Decathlon, H&M, MediaMarkt, Boyner, Teknosa, Cinemaximum, LCW gibi bir çok mağaza 2 bin ile 5 bin metrekare arasındaki kiralanabilir alanlarla da önemli bir güce sahip.

Kiralanmayı bekleyen mağazalarınız var mı?

Bizler Brandium AVYM olarak bu sene 5.yılımızı doldurmuş bulunuyoruz. Bunca yıl içerisinde birçok tecrübe edindik. Bu tecrübemizi de mağazalarımızla elde ettik. Bu süreç içerisinde bizlerle ilerleyen hala birçok mağazamız var. Tabi ki bunların yanında değişen mağazalarımız da oldu. Süreç içerisinde yine bazı mağazalarımızın değişeceğini günümüz ekonomik şartlarında ön görüyoruz. Brandium AVYM’de 60 bin metrekare kiralanabilir alan üzerinden kiracılarımıza hizmet veriyoruz.

Yüzde 90 doluluk oranımızla hala en fazla doluluk oranına sahip AVM’ler arasında yer alıyoruz. Özellikle H&M, M&S, Decathlon, Toyzshop, Teknosa, Paşabahçe, UA, Kervan gibi bir çok AVM’de olmayan markaların bizim bünyemizde aynı anda olmasının yanında bu sene aramıza katılan Media Markt gibi dev markalarla da kiralama karmamızı çeşitlendirmeye devam ediyoruz.

Her yaştan ve gruptan birçok kişi en az bir sosyal medyayı kullansa da ağırlıklı olarak genç kuşak bu konuda daha aktif. Siz sosyal medya pazarlama planınızda gençlere yönelik özel çalışmalar yapıyor musunuz?

Biz sosyal medyaya sadece sosyal medya olarak yaklaşmıyoruz. Bu süreç bir dijital iletişim sürecidir.

Dijital iletişim süreci de dijital mecralardan tüketiciye dokunduğumuz her türlü kanalı kapsıyor. Bizler kon-

AVM

vansiyonel mecralara aktardığımız yatırımlarımızı uzunca bir süredir dijitale kaydırdık. Böylece hem yatırımlarımızın karşılığını reel veriler üzerinden alarak daha az maliyet ile daha fazla veri elde ederken hem de ziyaretçilerimize daha fazla dokunmuş oluyoruz. Yaptığımız SEO ve SEM yatırımlarımızın yanında sosyal medyada da yatırımlar yapıyoruz.

Fakat bizler sosyal medyada ağırlıklı olarak organik içerik üretmenin taraftarıyız. Özgün çalışmalar ile diğer AVM’lerden ayrışmamızın yanında ziyaretçilerimize daha samimi olarak yaklaşıyoruz. Bu çalışmalar da yapılan AVM Sosyal Medya liginde aylardır Anadolu Yakası’nda ilk sıralarda yer almamızı sağlıyor.

Sosyal medyadan size talepler, görüşler, dilek ve şikayetler geliyordur mutlaka. Özellikle bu konuda oluşturduğunuz bir ekip var mı? Bu gibi etkileşimlere nasıl dönüşler yapıyorsunuz?

Dijital üzerinden aldığımız geri bildirimleri tuttuğumuz bir veri tabanımız mevcut. Zaten bunu da aldığımız kalite belgelerimiz ile yapmamız gerekiyor.

Oluşturduğumuz bu veri tabanındaki bilgilerimiz ilgili birimlerce incelenerek anında cevaplanıyor. Sosyal medyanın yanında ziyaretçilerimizin 7/24 ulaşabilecekleri Whatsapp hattımız ile de hatalarımızı ya da hoşlarına giden çalışmalarımızı anında paylaşabiliyorlar.

Lokasyonunuzdan bahseder misiniz? Ataşehir nasıl bir alışveriş kültürüne sahip?

Ataşehir özellikle Anadolu Yakası’nın ticaret merkezi olma yolunda ilerliyor.

Son zamanlarda yapılan yatırımları da göz önünde bulundurduğumuzda bir finans merkezi haline getirilmesi çalışmaları dikkatimizi çekiyor. Bundan dolayı da özellikle bu bölgede artan yatırımlar sayesinde alışveriş kültürü de değişiyor. Kültürün değişmesinin yanında hedef kitle de değişiyor. Çalışan kesimin artmasından dolayı iş dünyasına yönelik marka karmalarının artmasının yanı sıra iş dünyasına yönelik hizmet veren yiyecek – içecek sektöründe de değişimler söz konusu.

Son aylarda hızla artan döviz kuru ile perakendeciler özellikle AVM kiraları konusunda zor bir dönemden geçiyor. Brandium olarak sizin perakendecilerle işbirliğiniz nasıl?

Bizler kiracılarımızı perakendeci ya da kiracı olarak görmüyoruz. Onları iş ortağı olarak görüyoruz. Böylece yaptığımız her adımda onların da birer ortağımız olduğunu ön görerek adımlarımızı atıyoruz. Bu durum gerek döviz kuru olsun gerek kendi içerisinde yaşadıkları mali sıkıntılar olsunlar onların her türlü karşılaştıkları zorluklarda yanlarında olmamızı gerektiriyor. İş ortaklarımız ile sürekli yüz yüze ve yazılı olarak iç görü çalışmalarımızın yanında yaptığımız toplantılar ile ortaklarımızın dertlerini sürekli dinliyoruz ve dertlerine göre onlara destek olmaya çalışıyoruz. Mali sıkıntılarına karşı kendi içerimizdeki pazarlama çalışmalarımız ile mali sıkıntılarını azaltmaya çalışıyoruz.

Sektörde sürdürülebilir olmak için sadece beklentileri karşılamak yeterli olmuyordur sanırım.

Bu noktada sizler gerek marka karması, gerek organizasyon ve etkinlikler, gerek kampanyalar, hizmet ve sosyal sorumluluk projeleri… gibi pek çok noktada neler yapıyorsunuz?

Bizler beklentilerin karşılanmasının yanı sıra yeni beklentiler yaratıyoruz. Bu beklentileri de oluşturduğumuz konseptler çerçevesinde yapıyoruz. 2 sene önce oluşturduğumuz anne ve çocuk AVM’si konseptimiz ile gündüz saatlerimizde iş dünyasına yönelik hizmet verirken geri kalan zamanlarda ise anne ve çocuklarımıza hizmet veriyoruz.

Bu çalışmalarımız marka karmalarımıza yansımasının yanı sıra mevcut markalarımızın da anne ve çocuk konseptine yönelmelerine sebep olmuştur.

Bunların yanında tabi ki de diğer kitlelerimize de yoğunlaşıyoruz.

Hala konserler, çekilişler yapmaya devam ediyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 20 1

AVM

NEXT LEVEL LÜKSÜ ULAŞILABİLİR HALE GETİRDİ

Zeynep Tarhan NEXT LEVEL PRESTİJLİ KONUMU VE ÖDÜLLÜ MİMARİSİ İLE ANKARA’NIN İLK KARMA YAŞAM PROJESİ. ANKARA’YA İSTİHDAM AÇISINDAN DA OLDUKÇA KATKISI VAR. NEXT LEVEL ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ ZEYNEP TARHAN İLE NEXT LEVEL’IN ANKARA İÇİN ÖNEMİNİ, İSTİHDAM AÇISINDAN KATKILARINI VE GELECEK DÖNEM HEDEFLERİNİ KONUŞTUK. Next Level, Ankara için ne ifade ediyor? Next Level olmasaydı başkentte neler eksik olurdu?

Next Level prestijli konumu ve ödüllü mimarisi ile Ankara’nın ilk karma yaşam projesidir. Şehrin en gelişmiş lokasyonunda yer alan stratejik konumu ile lüksü ulaşıla-

202 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

bilir hale getirdi. Ziyaretçiler şehrin içinde kargaşadan uzak alışverişlerini yaparken yaşam alanlarında aileleri ile birlikte keyifli dakikalar geçiriyor. Yerli ve yabancı ziyaretçi kitlesinin tüm ihtiyaçlarına yönelik hizmet çeşitliliği ve uluslararası markaların temsil edildiği bir merkez olması Next Level’ı öne çıkaran en önemli özelliği diyebiliriz.

Marka karmamızda modaya yön veren önemli markalar yer alıyor.

Next Level açıldığı ilk günden bugüne şehrin kültür ve sanat hayatına da büyük katkılar sağladı. Ülkemizin ve dünyanın ünlü sanatçıları ile ziyaretçileri buluşturarak farklı organizasyonlar hazırlamaya özen gösteriyoruz. Şehrin sanat hayatını destekleyen festivallere ve özel film gösterimlerine ev sahipliği yapıyoruz.

Next Level’in istihdam ve iş açısından Ankara ve Türkiye ekonomisine katkısından bahseder misiniz?

Alışveriş merkezleri Ankara’da istihdam yaratılması açısından son derece önemli bir görev üstlenmiştir. Next Level ise karma projesi ile istihdam alanları oluşturmuştur. Önceden geçici bir istihdam alanı olarak görülen perakende sektörü, artık gençlere kariyer yolunda adım adım ilerleyebilecekleri bir yaşam sunuyor. Satış temsilciliğinden mağaza yöneticiliğine, mağaza yöneticiliğinden merkez operasyonlarına ilerleyebilecekleri hatta yurt dışında uluslararası tecrübe kazanabilecekleri bir iş haline gelmeye başladı. Dünya markalarına açılan bir kapı olması nedeniyle Next Level üst düzey müşteri servisi veren pek çok önemli bileşenden

meydana gelen bir marka değerine sahip. Bu çatı altında konusunda uzman yöneticiler, sektöre yeni değerler kazandırmak üzere, akademik unsurları işin içine katarak hem eğitim hem deneyim olanağı sunuyor. Next Level bünyesindeki tüm mekanizmaların içerisinde yer alan pek çok çalışan, sektörde önemli pozisyonlarda görev alabilecek niteliklere sahip oluyor.

Yeni cumhurbaşkanlığı sistemiyle birlikte Türkiye’nin ekonomideki hedefleri çok büyük.

2023 yılında dünyanın en büyük ekonomileri arasına girme hedefleniyor. Next Level’in 2023 hedefleri nelerdir?

Türkiye ekonomisi içerisinde oldukça büyük bir paya sahip perakende sektörünün, 2023 hedeflerine doğru yol alırken, pazar büyüklüğünde beklenen olumlu artışlarla paralel olarak istihdam ihtiyacı da artacaktır. Değişen sistem ile birlikte bürokratik süreçlerin hız kazanıp sektördeki büyüme hedeflerinin önündeki engeller de kalkmış olacaktır. 2023 yılına doğru bu olumlu gelişmeler yaşanırken bizde bu gelişmeler ile birlikte sektördeki önemli dünya markalarına ev sahipliği yapmayı sürdüreceğiz. Önümüzdeki yıllarda yerli markalara olan talebin artacağı öngörüsüyle, dünya standartlarında yerli üretim yapan perakende markalarının oluşacağını ve büyüyeceğini öngörüyoruz. Bu kapsamda ziyaretçilerimizin beklentilerini karşılayabilecek ve gerekli hizmet standartlarını sağlayabilen yerli markaları sektörde olduğu gibi, Next Level bünyesinde de göreceğimize inanıyorum.

AVM

CAPITOL’ DEN RENGARENK 7 VESPA YAZ DEMEK CANLI RENKLER DEMEK, ENERJİ DEMEK… ENERJİ DOLU RENGARENK BİR YAZ KAMPANYASI CAPITOL’ DE ZİYARETÇİLERİNİ BEKLİYOR.

C

apitol “Rengarenk 7 Vespa Kampanyası” ile ziyaretçilerini yazın en renkli yolculuğuna çağırıyor.

25 Temmuz – 16 Eylül tarihleri arasında yazın bütün heyecanı şehrin stil ikonu Vespalar Capitol’de …

Aynı gün içinde toplamda her 100 TL ve katları alışveriş yapan kişiler 7 Vespa’ dan birine sahip olmak için 1 çekiliş hakkı kazanacak.

Capitol, “Gerçek keyif, her gün daha tutkulu ve büyüleyici bir hale gelen hayali gerçeğe dönüştürebilmektir.” mesajıyla enerji dolu bir yaza davet ediyor.

ŞEHRİN YENİ STİL İKONU VESPA’LAR Vespa renkli ve çarpıcı tasarımlarıyla Capitol ziyaretçilerine yeni bir enerji getirdi. Bebek mavisi, fıstık yeşili, sarı, bej, beyaz, mercan ve ikonikleşen kırmızı rengiyle, herkesin yazına renk katmak için 7 Vespa Capitol’ de.

204 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

AVM

“SOSYAL MEDYANIN GÜCÜNE İNANIYORUZ” Sosyal medya kanalları potansiyel müşterilere ulaşmanın en kısa yolu. Peki, siz sosyal medyayı etkin olarak kullanıyor musunuz?

Evet, biz de sosyal medyanın gücüne çok inanıyoruz ve sosyal medyada oldukça aktifiz.

Sosyal medyayı daha çok hangi amaçlar için kullanıyorsunuz?

Sosyal medyayı daha çok mağazalarımızın indirim ve kampanya duyuruları, AVM içerisinde yaptığımız kampanyalarımızı ve pazarlama etkinliklerimizi duyurmak için kullanıyoruz.

Kampanyaları duyurmada sosyal medya sizce ne kadar etkili?

Uyanır uyanmaz telefonu eline alan, şarjı bittiğinde bir şeyleri kaçırıyorum duygusuyla tedirginlik yaşayan, sosyal medyayla sürekli iç içe olan bir nesil var artık.

Ecem Doğru SOSYAL MEDYANIN GÜCÜNE İNANDIKLARINI VE AKTİF OLARAK KULLANDIKLARINI BELİRTEN NİSSARA AVM PAZARLAMA YÖNETİCİSİ ECEM DOĞRU, “SOSYAL MEDYA BULAŞICI HASTALIK GİBİ VE KAMPANYA DUYURULARINDA ÇOK ETKİLİ. BİZ DE ELİMİZDEN GELDİĞİNCE BUNDAN FAYDALANMAYA ÇALIŞIYORUZ.” DEDİ.

Dediğim gibi; biz Nissara AVM olarak, sosyal medyanın gücüne çok inanıyoruz. Özellikle günümüz şartlarında teknoloji ve haliyle sosyal medya kullanım yaşı giderek azalıyor.

7 yaşından 70 yaşına kadar takipçimiz var dersek çok da abartmış sayılma-

206 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

yız. Dolayısıyla sosyal medya bulaşıcı hastalık gibi ve kampanya duyurularında çok etkili, biz de elimizden geldiğince bundan faydalanmaya çalışıyoruz.

Sosyal medyadan size talepler, görüşler, dilek ve şikayetler geliyordur mutlaka. Özellikle bu konuda oluşturduğunuz bir ekip var mı? Bu gibi etkileşimlere nasıl dönüşler yapıyorsunuz?

Elbette geliyor. Bu konuyla bizzat kendim ilgileniyorum. Çünkü bizim için talep ve şikayetlere hızlı dönüş yapabilmek ve talep & şikayet her ne ise hızlı sonuca ulaştırmak çok önemli. Ziyaretçilerimizin Nissara AVM’de kendilerini değerli hissetmeleri için çalışıyoruz.

ÖZEL RÖPORTAJ

GÜVENİ VE KALİTEYİ SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAK KÜLTÜR AİLESİNİN ORTAK HAYALİ İSTANBUL KÜLTÜR EĞİTİM KURUMLARI YÖNETİM KURULU BAŞKANI FUL AKINGÜÇ ÖVER, KÜLTÜR KOLEJİ’NİN HEM EMEKÇİSİ HEM DE ESKİ ÖĞRENCİSİ.

BABASINDAN ALDIĞI BAYRAĞI BAŞARILI BİR ŞEKİLDE TAŞIYOR. “ÖNEMLİ OLAN NİCELİĞİ ARTIRMAK DEĞİL, NİTELİĞİ KORUYUP SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAK. ŞU ANDA 2 KAMPÜSÜMÜZDE NİTELİKTEN ÖDÜN VERMEDEN ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ.” DİYEN FUL AKINGÜÇ ÖVER, “SAĞLIKLI BÜYÜMEK HER ZAMAN BİR HEDEF, ANCAK KÜLTÜR GELENEĞİNİ VE DEĞERLERİNİ KORUYABİLECEK ŞARTLARI OLGUNLAŞTIRMADAN YALNIZCA FİZİKSEL BİR BİNA İLE SAYIMIZI ARTIRMAK GİBİ BİR PLANIMIZ YOK.” DEDİ.

Ful Akıngüç Över İSTANBUL KÜLTÜR EĞİTİM KURUMLARI YÖNETİM KURULU BAŞKANI FUL AKINGÜÇ ÖVER, KÜLTÜR KOLEJİ’NİN HEM EMEKÇİSİ HEM DE ESKİ ÖĞRENCİSİ. BABASINDAN ALDIĞI BAYRAĞI BAŞARILI BİR ŞEKİLDE TAŞIYOR. “ÖNEMLİ OLAN NİCELİĞİ ARTIRMAK DEĞİL, NİTELİĞİ KORUYUP SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAK. ŞU ANDA 2 KAMPÜSÜMÜZDE NİTELİKTEN ÖDÜN VERMEDEN ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ.” DİYEN FUL AKINGÜÇ ÖVER, “SAĞLIKLI BÜYÜMEK HER ZAMAN BİR HEDEF, ANCAK KÜLTÜR GELENEĞİNİ VE DEĞERLERİNİ KORUYABİLECEK ŞARTLARI OLGUNLAŞTIRMADAN YALNIZCA FİZİKSEL BİR BİNA İLE SAYIMIZI ARTIRMAK GİBİ BİR PLANIMIZ YOK.” DEDİ.

Ful Hanım, Kültür Koleji Onursal Başkanı Fahamettin Akıngüç’ten devraldığınız bayrağı başarılı şekilde taşıyorsunuz. Kolejde ilk görev aldığınız günlerden bugüne kadar geçen süreyi film şeridi gibi hızlıca gözlerinizin önünden geçirdiğinizde, ekranda gördüklerinizi özetleyebilir misiniz? İstanbul Üniversitesi’nde işletme ve istatistik lisansının ardından Londra’da Control Data Institute’de Bilgisayar ve Programlama konusunda lisansüstü çalışmalarda

208 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

bulunmuştum. Türkiye’ye döndükten sonra özel sektörde bilgi-işlem tarafında çalışmalarım oldu. NCR Bilişim Sistemleri A.Ş. firmasında üç yıl, BİM-SA A.Ş Akbank Otomasyonunda 2 yıl çalıştım. Ardından Marmara Üniversitesi’nde pedagojik formasyon eğitimini tamamladım. Ancak eğitim ilginç bir alan…

Nereye giderseniz gidin okul iklimi bir şekilde sizi çekiyor. Geçmişi düşündüğümde gözümde canlanan ilk görüntü de bu çekim aslında. Özel sektör deneyiminde her edindiğim bilgi, zihnimde “bunu eğitim alanına nasıl uyarlayabilirim?” sorusunu tetikliyordu. Özel sektörden eğitim alanına müthiş bir öğrenme iştahı ve alanımda öğrendiklerimi paylaşabilme isteğiyle koleje başladığım ilk günü dün gibi anımsıyorum. Dolayısıyla Kültür’de ilk işim, Kültür Kolejinde Eğitim ve Yönetim Bilgisayar Sistemi’ni kurmak ve Bilgi İşlem Merkezini oluşturmaktı. Bu heyecan 1997’de İstanbul Kültür Üniversitesi’nin açılışı, 1998 yılında öğretime başlayan Kültür2000 Kolejinin kuruluş çalışmalarıyla perçinlendi. Genel Müdür Yardımcılığı, Genel Müdürlük, İcra Kurulu Üyeliği/ Başkanlığı, gibi görevlerle geçen yaklaşık 30 yıllık eğitim yönetimi deneyimine şöyle bir karşıdan baktığımda gözümün önünden akan görüntüler özetle; mezuniyet sevinçlerini paylaştığımız öğrencilerimiz, anaokulundan üniversiteye yeni başlangıçlarına tanık olduğumuz öğrencilerimiz, Kültür Koleji’nin anaokulundan üniversiteye eğitimin tüm kademelerini içeren bir tesise ağır ve emin adımlarla dönüşümü… Bütün bunların her biri çok değerli.

Hayalinizdeki Kültür Koleji’ni anlatabilir misiniz?

Kültür Koleji 59’ncu yılında… İlk öğrencilerimiz X kuşağıydı. Şu anda Z Kuşağına hazırlanıyoruz. İlk mezunlarımızın torunları şimdi öğrencimiz. Bu bizim kuruluş hayalimizdi. Şimdi 60’ncı yılımıza yaklaşırken hayalimiz, gelecek nesilleri de Kültür farkıyla yaşama hazırlayabilmek. Ben Kültür Koleji’nin hem emekçisi hem de öğrencisi oldum. İki oğlum da Kültür Koleji’nde okudu. Biz aile işletmesi olarak her şeyden önce kendi evladımızın okuyabileceği kadar güvendiğimiz bir eğitim tesisi inşa etmeye çalıştık. Bu güveni ve kaliteyi sürdürülebilir kılmak Kültür ailesinin ortak hayali.

ÖZEL RÖPORTAJ Bilişim kökenli bir eğitici ve yöneticisiniz. Bu birikimleriniz Kültür Koleji’ne nasıl yansıdı? Bilişimin eğitimde kullanılması anlamında Kültür Koleji’ni farklı kılan özellikler neler?

Eğitimde dijitalleşmenin yolunun açıldığı yıllarda bilgisayar ve programlama konusunda lisansüstü çalışmalarda bulundum. Orada edindiğim deneyimlerin çıktısı; Kültür Kolejinin Eğitim ve Yönetim Bilgisayar Sistemi ve Bilgi İşlem Merkezi oldu. Eğitimde bilişimin kullanılması 90’lar itibarıyla gündeme alındı ve o günden bu yana en temel maddemiz. Bilgi ve iletişim sistemi Kültür Kolejinin kurumsal yapısında da eğitim hamlelerinde de önemli bir yere sahip. Teknolojinin etik ve efektif kullanımına ilişkin tüm deneyimleri öğrencilerimize kazandırmak bizim için çok önemli. Bizim için bilişim geleceğin bir parçası. Bu noktada öğrencilerimize bu yıl itibarıyla, “Future Kültür” dersi Kültür Koleji ve Kültür2000’de lise kademesinde başlayacak. Amaç öğrencilerin geleceğe yönelik fikir ve ürün ortaya çıkarabilmelerini sağlamak. Yine öğrencilerimizin bilişim ve teknoloji alanında fikir ve projelerini destekleyecek ön kuluçka merkezimiz bu yıl uygulamaya açılıyor. Kültür Koleji Ataköy ve Kültür2000 Koleji Hadımköy Kampüslerinde kurulacak olan “Ön Kuluçka Merkezi” ile öğrenci, öğretmen ve tüm çalışanların, bilgi ve iletişim teknolojileri alanında yaratıcı ve yenilikçi fikirleri merkezimiz çatısı altında değerlendirmeye alınacak. Kültür Koleji ve Kültür2000 Koleji’nde ayrıca “İnovasyon Merkezleri” ve “Bilim Merkezleri”miz var. Öğrenciler, anaokulundan itibaren algoritmik düşünme ve kodlama eğitimi, ardunio, robotik, sanal gerçeklik uygulamaları, greenbox teknolojisi, 3D yazıcılarla üretim ve daha pek çok teknolojik uygulama olanağına sahipler. Kültür’lü öğrenciler kendi mobil oyunlarını yazıyorlar, Ardunio ile pek çok araca hareket kazandırıyorlar. 3D yazıcıda kendi tasarladıkları ürünü basıyorlar. Kodlama ile yapay zekâ uygulamaları yapıyorlar. Özetle, Kültür’de her hayal ve fikir bir ürüne dönüşecek olanağa sahip.

Yeni açılan bazı özel okulların hızla şubeleştiklerini, aynı isimle çok sayıda yerde var olduklarını görüyoruz. Köklü bir geçmişi olan Kültür Koleji ise uzun süredir iki kampüste hizmet veriyor. Bu, bilinçli bir tercih mi? Şube sayısını artırma konusunda hedefleriniz yok mu?

Bu bilinçli bir tercih diyebiliriz. Biz Kültür Koleji olarak eğitim hizmetinin daima belli ilkeler ve değerler sistemi üzerinden yürümesi gerektiğine inanıyoruz. Niceliği artırmak değil, niteliği korumak ve sürdürülebilir kılmak bizim için önemli ve öncelikli oldu. Şu anda 2 kampüsümüzde nitelikten ödün vermeden çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sağlıklı büyümek her zaman bir hedef, ancak Kültür geleneğini ve değerlerini koruyabilecek şartları olgunlaştırmadan yalnızca fiziksel bir bina ile sayımızı artırmak gibi bir planımız yok.

Türkiye, yeni bir yönetim modeline geçti.

Yeni yönetimin ilk kabinesi de açıklandı? Sürekli sistem değişiklikleriyle gündeme gelen eğitimdeki sorunların bu kez düzeleceğini düşünüyor musunuz? Yeni Milli Eğitim Bakanı’nın açıklamalarını nasıl yorumluyorsunuz?

Milli Eğitim Bakanımız Prof. Dr. Sayın Ziya Selçuk çalışmalarına, eğitim sevgisine ve vizyonuna yakından tanık olma şansını yakaladığımız bir isim.

Bakanımızın bilgi ve deneyimleri kadar öğretmen, öğrenci ve aile üçgeni içinde Türk Milli Eğitimine yeni ufuklar kazandırabileceğine inanıyoruz. Bu noktada öğretmen, öğrenci ve aileyi mağdur eden, soru işaretleriyle yüklü bazı uygulamaların, eğitimin doğasına aykırı ani ve radikal değişimler konusunda kalıcı çözümler üretilecektir. Yerelde öğretmene değer veren anlayış ve zihniyet oturmadıkça küresel düzeyde bir eğitim kalitesi yakalamak ne mümkün ne de gerçekçi. Öğretmene yapılacak yatırımlar konusunda Bakanımız Prof. Dr. Ziya Selçuk nezdinde Milli Eğitim Bakanlığına güveniyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 20 9

SAĞLIK

BAKANLIK YOL GÖSTERİCİ EĞİTİCİ VE DENETLEYİCİ OLMALI YENİ SAĞLIK BAKANI’NIN ÜLKEMİZDEKİ SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARINI İYİ BİLDİĞİNİ BELİRTEN ŞAFAK SAĞLIK GRUBU CEO’SU PINAR BAYRAMGÜRLER, SAĞLIK SEKTÖRÜYLE İLGİLİ BEKLENTİLERİ HAKKINDA KONUŞTU.

Türkiye, 24 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir yönetim sistemine geçti. Bu yeni sistemin sağlık sektörünü nasıl etkileyeceğini düşünüyorsunuz?

Evet, bundan böyle Türkiye yeni bir yönetim biçimi ile tanışacak.

Henüz hiç kimsenin bu sistemin ne getireceği ya da ne götüreceği konusunda tam bir fikri yok. Ben şahsen ‘’Başkanlık’’ sisteminde kararların daha kolay, daha çabuk alınabileceğini ve uygulamanın daha iyi olacağını düşünüyorum. Bu iyileşme mutlaka sağlık sektörünü de olumlu etkileyecektir. Ülke nasıl idare edilirse edilsin, bilimsel gelişmelerin durmadığı bir dünyada yaşıyoruz. Hekimlerimiz tüm dünyada olduğu gibi bu inanılmaz değişimi ve bilgi akışını öğrenip hastalarına uygulamaya çalışıyorlar. Hastanelerimiz de teknolojiyi takip ediyor. En son teknolojiyi ülkemize getiriyoruz. Yeni sistemde bürokrasinin azaltılacağını, kararların çabuk alınıp, sorunların daha kolay ve kısa sürede çözülüp aşılacağını düşünüyorum. Ayrıca yeni

210 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Pınar Bayramgürler sistemde tedarik malzemelerinin daha çok yurt içinde imaline ağırlık verileceğini, kullandığımız malzeme ve teknolojide dışa bağımlılığımızın azalacağına inanıyorum.

Yeni ülke yönetiminden sağlık sektörüyle ilgili beklentileriniz nelerdir?

Öncelikli beklentimiz artan maliyetlerin karşılığında SGK ödemelerinin düzeltilmesi. 9 senedir SUT fiyatlarında ciddi bir düzeltilmeye gidilmedi. Türk Sağlık Sistemi ciddi bir işletme sıkıntısı yaşıyor. Hastanelerimizde kadro sıkıntısı çekiliyor. Uzman hekim bulmakta sorun

SAĞLIK

var. Kamuda çalışanların görevlerini aksatmadan özel hastanelerde de çalışabilmelerinin yolu açılmalıdır. Ayrıca hastaneler gerekli gördükleri ve ihtiyaç duydukları kadar uzman hekim görevlendirebilmeli, servis ve yatak adedini belirleyebilmelidir. Bakanlık yol gösterici, eğitici, ve denetleyici olmalıdır.

Yeni bakanımızın ülkemizdeki bu sorunları çok iyi bildiğini biliyoruz. Kendisi sektörümüzün içinden gelmektedir. Ve yıllarca bu sıkıntıları yaşamış birisidir.

Sağlık sektörünü gerek hastane gerekse hekim kalitesi açısından Avrupa ve dünya ile kıyasladığınızda neler söylemek istersiniz? Ülkemizde hayat şartlarının iyileşmesi, halk sağlığı hizmetlerinin gelişmesi ve sağlık hizmetlerindeki düzelme ve dönüşüm ile doğumda beklenen hayat süresinde önemli bir iyileşme olmuş ve OECD ülke ortalamalarına gelmiştir. 2015 yılında bizde doğumda beklenen hayat süresi 79,1 olmuştur. OECD ortalaması 80’dir. Yeni doğan ölüm oranları çok yüksek iken bu oranlarda OECD oranlarına gelmiştir. 2015’de OECD de bin canlı doğumda ölüm oranı 7,7 iken bizde 7’ye kadar gerilemiştir. ABD ‘de bu oran 6,2 dir. Yani ABD ‘de her canlı doğan bin bebekten 6,2 si kaybedilmektedir. ABD ‘de yılda bir kişiye harcanan para ile Türkiye de 8-9 kişiye hizmet verilmektedir. ABD en fazla MR tekti yapan ülkedir. Arkasından Türkiye gelir. Her iki ülkede de yıllık 1000 kişiden 100 civarı tetkik yapılmaktadır. İsrail de bu sayı 20 MR tetkikidir. Bunu düşünmek lazım. Çağımız iletişim ve bilgi çağı.

Dünyanın herhangi bir yerindeki bir bilim adamının ya da hekimin uygulaması veya keşfi ülkemizde de hemen tatbik edilir, uygulanır.

Gelişmiş ülkelerde sağlığa erişim hem zor hem de pahalıdır. Örneğin İngiltere’de bir uzmana

muayene olabilmeniz aylar alır.

Bizde sağlığa erişim fevkalade kolaydır, ve dünya standartlarına göre çok da ucuzdur. Bizde yapılmayan hiçbir tedavi yoktur.

Türkiye olarak bu konuda çok iyi olduğumuzu rahatlıkla, iftihar ederek söyleyebilirim. Dünyada sağlık hizmetlerini en iyi ve en ucuza vatandaşına veren bir ülkeyiz.

Grubunuz bünyesindeki hastanelerin ve tıp merkezlerinin çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Grubumuz bünyesinde 5 hastane, 5 tıp merkezi ,1 diyaliz merkezi ve 5 okul bulunuyor. Hastanelerimizin hepsi genel hastaneler olmakla birlikte farklı branşlarda yoğunlaşmışlardır. Grubumuzun ilk hastanesi olan Avrupa Şafak Hastanesinde Kalp Hastalıkları ve Kalp Cerrahi ile Tüp bebek merkezimiz ön planda iken İstanbul Şafak hastanemizde Kadın Hastalıkları ve Doğum ile El ve Mikro Cerrahi ön plana çıkıyor. Ataköy Hastanemiz Göz Hastalıkları ve Obezite Cerrahisinde ön planda iken Aile hastanemizde Beyin Cerrahisi ön plana çıkıyor. Göztepe Hastanemiz genel hastane olmakla birlikte Beyin Cerrahisi ve Genel Cerrahide öne çıkıyor.

Yeni yatırım projeleriniz var mı?

Büyüyen bir grup olarak karşımıza çıkan yatırım projelerini değerlendiriyoruz. Göztepe hastanemizi bünyemize daha yeni kattık orada hem medikal hem de otelcilik adına iyileştirmelerde bulunuyoruz.

Arnavutköy’de bulunan tıp merkezini yeni binasına taşıyarak büyütme çalışmalarımız devam ediyor.

Bunlardan bağımsız olarak Anadolu yakasında uygun zamanda uygun bir projeyi değerlendirmek ve hayalimiz olan kendi üniversitemizi kurmak adına çalışmalarımız devam ediyor.

Sağlık turizmine yönelik çalışmalarınız var mı? Varsa en çok hangi ülkelerin vatandaşlarına sağlık hizmeti veriyorsunuz?

Hastanelerimize Balkan ülkelerinden, Ortadoğu ülkelerinden ve Avrupa ülkelerinden gelen hastalarımız mevcut. Bazı ülkelerin direkt bakanlıklarıyla sözleşme yaparak, bazı ülkelerden bireysel hastaların transferiyle sağlık turizmine destek veriyoruz. Bu bağlamda Üsküp’te ve Irak’ta tanıtım ofislerimiz bulunuyor. Çoğunlukla Ortadoğu ve Balkan ülkelerinden gelen hastalara hizmet veriyoruz

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 21 1

SAĞLIK

ACİL SAĞLIK HİZMETLERİ ALANINDA TEKNOLOJİYE VE DONANIMA EN FAZLA YATIRIM YAPAN FİRMALARIN BAŞINDA GELEN MEDLINE, KURUMSAL PROJELERİ İLE DE SEKTÖRDE LİDERLİĞİNİ KORUYOR. MEDLINE’NİN YENİ PROJELERİ VE TEKNOLOJİ YATIRIMLARINI PAZARLAMA MÜDÜRÜ ALİ HAKAN ÇALIŞKAN İLE KONUŞTUK.

BİZ KENDİMİZLE

YARIŞIYORUZ

212 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

SAĞLIK

Medline’ı tanıyabilir miyiz?

Kurulduğu 1995 yılından itibaren hastane öncesi acil sağlık hizmetini üstlenen, oluşturduğu üstün hizmet kalitesi, donanımı ve yüksek müşteri mennuniyeti ile marka olmuş Türkiye’nin ilk özel acil sağlık hizmeti veren kurumudur. Esas Holding şirketi olan Medline, 2009’un ikinci yarısından itibaren sadece acil sağlık alanında değil, hastane dışında kalan “yerinde sağlık” ve “acil durum” ihtiyaçlarını da karşılamaya yönelik çeşitli hizmetleri vermek üzere yapısını yenilemiştir.

Temel hizmetiniz “Acil Sağlık Hizmeti.” Bu hizmetinizden biraz bahseder misiniz?

Acil Sağlık Hizmetimizi biraz açmak gerekiyor. Şöyle ki; acil durumlar, beklenmeyen, ertelenmeyen insanların hayatını tehlikeye sokabilecek kalp krizi, kaza, yaralanmalar gibi aniden gelişen durumlardır. Bu tip durumlarda kişilere sunulan mobil medikal hizmetlerin bütününe Acil Sağlık Hizmeti diyoruz. 7 Gün 24 saat Telefon ile Tıbbi Danışmanlık, Doktorlu Kara Ambulansı ve Medikal Bilgi Köprüsü temel hizmetimiz olan Acil Sağlık Hizmetimizin ayrılmaz parçalarını oluşturmaktadır. Telefon ile Tıbbi Danışmanlık hizmetimiz en değerli hizmetlerimizden biridir. 365 Gün 24 saat tek bir telefonla bir doktora ulaşma imkanı sunuyoruz. Birçok kişinin doktor bir tanıdığı olmasına rağmen istedikleri her an kendilerine ulaşamayabilirler. Medline’da ise ilk aramada bir sağlık personeli tarafından çağrı cevaplanır ve doktorlarımızdan acil olan veya olmayan her türlü sağlık sorunlarında (aniden yada belirli zamandır süre gelen sağlık problemleri ile ilgili, kullandığı ilaç ya da birlikte kullanacağı farklı ilaçlar ile ilgili, bir hastalık ya da hastalığın belirtileri hakkında, ismini ilk defa duyduğu bir tahlil ve ya tetkik hakkında) danışmanlık hizmeti alınabilmektedir. Medline Alarm Merkezine gelen çağrılar her zaman bir sağlık personeli tarafından ilk çalışında karşılanır, ambulanslarımızda doktorlar görev almaktadır.

Kaç hizmet kaleminiz var?

Sunmuş olduğumuz hizmetleri Acil Sağlık Hizmeti, Evde Bakım Hizmeti ve sağlık bakanlığı onaylı İlk Yardım Eğitimleri olmak üzere 3 ana başlık altında toplayabiliriz. 7 Gün 24 saat Telefon ile Tıbbi Danışmanlık Hizmeti, Doktorlu Kara Ambulansı ve Medikal Bilgi Köprüsü Acil Sağlık Hizmetimizi oluşturmaktadır. Acil Sağlık Hizmetimizin yanı sıra Revir ve Sabit Nokta Sağlık Hizmeti, Kurumsal Hizmetler, Bireysel Hizmet Paketleri (eve doktor, evde ya da işyerinde tetkik, checkup), Organizasyonlara Sağlık Ekibi Desteği ve Hava Ambulansı Organizasyonu hizmetlerini de vermekteyiz.

Bunlar bizim için çok önemli artılar. Çünkü olay yerine gidildiğinde acil sağlık ekibinde doktorun bulunması bulunduğunuz lokasyonda hastayı tedavi edebilme şansınızı arttırmaktadır. Bu şekilde vakaların yüzde 44’ünü olay yerinde çözebilmekteyiz. Zaten birçok firma sahibi ya da sigorta şirketi bu yüzden bizimle çalışmayı tercih etmektedir. Çünkü gereksiz oluşabilecek hastane masraflarının önüne geçmekteyiz. Medline, bireysel ve kurumsal üyelik sistemi kapsamında acil durumlarda, acil sağlık hizmetini üyelerine limitsiz ve ücretsiz olarak sunmaktadır.

Kurumsal paketler en fazla talep gören hizmetleriniz sanırım.

Kurumsal olarak firmalara neler sunuyorsunuz?

Finans, sigorta, inşaat, otomotiv, eğitim, turizm, güvenlik, perakende gibi farklı sektörlerden kurumsal firmalara acil sağlık hizmetimizi çok farklı proje kurgularıyla sunabiliyoruz. Firmaların çalışanlarını, sadakat programları ya da müşteri mennuniyeti kapsamında müşterilerini, bayi ya da iş ortaklarını 7/24 Türkiye sınırları dahilinde Medline güvencesine alabildiğimiz gibi sadece ikamet ettikleri konut ya da iş yeri sınırları içinde başlarına gelebilecek acil durumlara karşı misafirleri dahil ailelerini Medline güvencesine alabilmekteyiz. Otomotiv sektöründen de bir örnek vermek gerekirse, firmadan araç alan ya da düzenli olarak servis hizmetlerini kullanan müşterilerini 7 / 24 Medline güvencesine dahil edebildiğimiz gibi sadece sözleşme kapsamında Medline’a iletilen plaka-

ya sahip araç içinde karşılaşabilinecek acil durumlara karşı araç içerisinde bulunan herkesi Medline güvencesine alabilmekteyiz. Bazı servis taşımacılığı yapan turizm şirketlerinin araçlarının arkasında “Bu araç Medline güvencesi altındadır.” yazan stickerlar görürsünüz. Medline olarak bu projeyi ilk hayata geçiren biziz. Proje kapsamında servis araçlarını güvence altına alıyoruz. Servis araçlarının aktif olarak servis hizmeti verdiği sırada araç içerisinde karşılaşabilecek acil durumlara karşı, araç içinde bulunan herkes Medline güvencesi altına alınmaktadır. Araç başka bir yaya ya da araca çarpmış, kazaya karışmış olsa da araç içindeki ya da karıştığı kazadaki tüm kazazedelere acil sağlık hizmetleri Medline tarafından ücretsiz olarak verilmektedir. Konutlar içinde acil sağlık kurgularımız bulunmaktadır. Özellikle İnşaat, boya, yalıtım, güvenlik, beyaz eşya firmaları bu projelerimizi tercih etmektedir. Medline üyeliği hediye edilen kişilerin ikamet ettikleri evlerinin sınırları dahilinde karşılaşabilecekleri acil durumlarda konut sınırları içinde bulunan misafirleri ya da çalışanları dahil herkes Medline acil sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanabilmektedir.

Yine bazı kurumsal işbirliklerimizde siteleri, akıllı binaları, AVM, spor salonları ve okulları da Medline güvencesi altına alabiliyoruz. Spine Tower, Tekfen Tower, Akasya AVM, Trump Tower, Astoria Residence, Bellevue Residences, Emaar Square Mall, Anabilim Eğitim Kurumları, MAC, MACFit spor salonları gibi.

Ayrıca Medline, uzun yıllara daya-

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 21 3

SAĞLIK

nan tecrübesiyle yönetmelik gereği AVM yönetimlerinin alışveriş merkezlerinde kurmakla yükümlü oldukları acil tıbbi müdahale ünitesi hizmetlerinin organizasyonunu üstleniyor.

Buralarda görev alacak sağlık personelinin acil sağlık hizmetleri konusunda deneyimli ve nitelikli personel olmasına özen gösteren Medline gerektiği durumlarda en kısa sürede Medline ambulansının olay yerine intikal etmesini sağlıyor.

Medline olarak üyelerinize bir aplikasyon da sunuyorsunuz aynı zamanda...

Akıllı uygulamalar hayatımızın merkezine girmeye başlayınca biz de bu teknolojiden faydalanmak istedik.

Mevcut sağlık uygulamalarını incelediğimizde acil buton olarak gösterilen tuşa basıldığında telefonun kayıtlı bir numarayı hızlı arama özelliği ile aradığını gördük. Biz uygulamamızı daha işlevsel bir hale getirdik. Geliştirdiğimiz “Medline Acil” mobil uygulama sayesinde akıllı cep telefonunuz bir panik butonu haline geliyor. Tek tuşa basarak adres tarifine gerek kalmadan bulunduğunuz yere en kısa sürede ambulans ve acil sağlık yardımının ulaşmasını sağlıyoruz. Önce uygulamayı indirip İsim, soy isim, TC kimlik numarası, acil durumlarda haber verilmesi istenen kişi bilgilerini grip, kayıt olduktan sonra uygulamayı ilk indirdiğinizde pasif olan ambulans butonu aktif hale geliyor. Acil durumda bu butona basıldığında telefonun ekranın-

214 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

da da görülen, telefonun son konum bilgisi alarm merkezimize acil sinyal ile birlikte iletiliyor. Medline Alarm merkezinde görevli doktor, gelen acil sinyalin hangi üye tarafından, nereden geldiğini önünde açılan harita üzerinde görebiliyor. Derhal sinyal ileten numarayı arayarak durum hakkında bilgi alıyor ve aynı harita üzerinde görebildiği, acil sinyalin geldiği yere en yakın ambulans ekibini kişinin bulunduğu lokasyona yönlendiriyor. “Medline Acil” mobil uygulamasını bir ay süresince kullanabilecek şekilde dileyen herkes apple store ya da google play storedan ücretsiz olarak indirebilir. Bir ayın sonunda uygulamayı kullanmaya devam etmek için Medline’a üye olmak gerekiyor. Şimdiye kadar 2 bine yakın kişi uygulamamızı indirmiş durumda. Ayrıca uygulamamız içerisinde ilk yardım bilgileri de mevcut. Eğitimlerimizde kullandığımız ilk yardım bilgilerini nasıl uygulanacağını gösteren görseller ile birlikte uygulamamızın içerisine ekledik. Buradan kişiler ilk yardım hakkında merak ettikleri bilgilere ulaşabilmekte ve önemli noktaları öğrenebilmekteler.

Uygulamaya ek olarak geliştirmeleriniz olacak mı?

Mobil uygulamamızı da yapan IDEA firması ile yakın zamanda yeni bir teknolojik hizmetimizi hayata geçirmeyi planlıyoruz. “Uzaktan Hastalık Takip Sistemi”. İlk etapta tansiyon ve diyabet hastası olan kişilerin bu hizmetimizden yararlanmasını hedef-

lemekteyiz. Tansiyon ya da diyabet gibi kronik rahatsızlıklara sahip olan kişiler, gün içerisinde belirli periyodlarda tansiyonunu ya da kan şekerini ölçerek bir yerlere not almak ve doktoru ile belirlediği zamanlarda bu değerleri paylaşmak durumundadırlar. Biz bunu artık kişilerin akıllı telefonlarını kullanarak da yapabilmelerini sağlamak için “Medline Acil” mobil uygulamasına ek bir hizmet ekleyeceğiz. Bu hizmetten yararlanmak isteyen kişiler uygulama üzerinden kimlik bilgilerini, ölçüm zamanlarını, riskli ölçüm değer araklarını hatta özel doktorlarının iletişim bilgilerini girerek sisteme kayıt olacaklar. Ölçüm değerlerini, belirttikleri zamanlarda uygulama üzerinden girerek Medline veri tabanına kayıt edilmesini sağlayacaklar. Ölçüm yapmaları gereken zamanda ölçüm değerlerini uygulamaya girmeyen kişiler Medline Alarm Merkezi doktorları tarafından aranarak ölçümlerini yapmaları hatırlatılacak. Bir örnek ile hizmeti daha detaylı açıklamak gerekirse; Saat 08:30’da tansiyonunu ya da şekerini ölçüp uygulamaya girmesi gereken bir kişi. Kendi cihazıyla ölçtüğü ölçüm değerlerini uygulamadaki ilgili alana yazarak, gönder tuşuna basarak bu bilgilerin Medline sistemine kayıt edilmesini sağlayacak. Eğer kişi 08:30’da ölçüm değerlerini uygulamaya girmediyse 15 dakika sonra telefonuna Medline tarafından hatırlatma mesajı gelecek. Mesaj sonrasında da ölçüm değerleri uygulamaya girilmediği taktirde alarm merkezimizde görevli doktorumuz kişiyi arayarak ölçümlerini yapması gerektiği hakkında hatırlatmada bulunacak. Medline’a iletilen ölçüm değerleri kişinin sisteme kayıt olurken ilettiği referans aralıklarının dışındaysa alarm merkezi doktorumuz derhal kişiyi arayarak herhangi bir sıkıntılı durumun olup olmadığını kontrol edecek.

Hatta durumun ciddiyetine göre kişiye Medlline ambulans ekibini yönlendirebilecek. İstenildiği taktirde kişinin kendi doktoruna dahi haber verecek.

Kişiler uygulama üzerinden istedikleri zaman belirledikleri zaman aralıklarındaki ölçüm değerlerini grafikler ile görebilecekler, hatta istedikleri kişilere mail yoluyla iletebilecekler.

OTOMOTİV

MERCEDES-BENZ TÜRK’ÜN İCRA KURULU BAŞKANI SÜER SÜLÜN, “YURT İÇİ SATIŞLARIMIZ PAZARDAKİ DARALMAYA BAĞLI OLARAK BİR MİKTAR AZALSA DA ÖZELLİKLE AKSARAY’DAKİ KAMYON FABRİKAMIZA YAPTIĞIMIZ YATIRIMLARIN DA ETKİSİYLE İHRACAT HACMİMİZİ GİDEREK ARTIRIYORUZ.” DİYOR.

Süer Sülün

MERCEDES-BENZ TÜRK’ÜN İHRACAT HACMİ GİTTİKÇE ARTIYOR

Ü

lkemizde otomotiv sektörüne en fazla yatırım yapan şirketlerin başında MercedesBenz Türk geliyor. İstanbul Hoşdere’deki fabrikasında otobüs, Aksaray’daki fabrikasında da kamyon üreten Mercedes-Benz Türk’ün İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün; satış, yatırım ve hedeflerle ilgili sorularımızı cevapladı.

Türkiye’deki 50. yılınızı kutladığınız 2017’de yaklaşık 50 bin araç satışı gerçekleştirmiştiniz.

Döviz ve banka kredi faizlerinde artışların yaşandığı 2018 sizin için nasıl başladı, şu an üretim ve satışlar nasıl gidiyor?

2017, şirketimizin 50. yıl dönümü olması sebebiyle bizim için büyük önem teşkil ediyordu. Toplam 423 adet otobüs, 9 bin 128 adet kamyon, 9 bin 41 adet hafif ticari araç, 25 bin 588 adet otomobil ve 4 bin 598 adet ikinci

216 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

el satışı gerçekleştirerek 2017 yılını başarılı bir şekilde kapattık. 2018’de Türkiye otomotiv pazarının yükselen kur ve faizlerin etkisiyle 2017’den daha düşük bir seviyede kapanacağını öngörüyoruz. Bu yıla baktığımızda ise yurt içi satışlarımız pazardaki daralmaya bağlı olarak bir miktar azalsa da özellikle Aksaray’daki kamyon fabrikamıza yaptığımız yatırımların da etkisiyle ihracat hacmimizi giderek artırıyoruz. Bu artışın önümüzdeki yıl da devam edeceğini düşünüyoruz. Bu gelişmelerin yanı sıra, ürünlerimizde de önemli yenilikler bulunuyor. Ocak ayında yeni Tourismo otobüsümüzün lansmanını gerçekleştirdik. İstanbul Hoşdere’deki fabrikamızda geliştirip ürettiğimiz yeni Tourismo, hem turizm hem de şehirlerarası yolcu taşımacılığına getirdiği birçok yenilikle müşterisine sunuldu. Binek otomobil pazarında Yeni A-Serisi aracımızı haziranda Türkiye’de satışa sunduk. Hafif ticari araçlar tarafında 2018’in üçüncü çeyreğinde taşımacılık

OTOMOTİV

sektöründe fark yaratan Mercedes-Benz Sprinter aracımızın üçüncü nesli ve 2018’in son çeyreğinde pick-up dünyasının sınırlarının ötesinde olan Mercedes-Benz X-Class aracımızın V6 motorlu versiyonu gelecek. Bunun yanı sıra bu yıl, geçtiğimiz sene temel atma töreniyle duyurduğumuz Aksaray’daki yeni AR-GE merkezimizin açılışını yapacağız.

AKSARAY’DAKİ FABRİKAMIZIN KAPASİTESİ İKİ KATINA ÇIKACAK Üretim, satış ve ihracat anlamında 2018 sonu hedefleriniz nedir? Bu hedeflerinize ulaşabilecek misiniz?

2018’de hedeflediğimiz en önemli konular; üretimdeki performansımızı devam ettirmek, yeni ürünlerimizi pazarda tutundurmak, ihracat hacmimizi artırmak, ürünlerimizin yanında hizmet alanında da artış sağlamak, AR-GE ve bilişim teknolojileri alanlarındaki çalışmalarımıza hız kazandırmak ve kurumsal sosyal sorumluluk projelerimizle topluma yapılan katkıyı devam ettirmek. Mercedes-Benz Türk olarak 1967’den 2017 sonuna kadar 1,14 milyar Euro’yu aşan yatırımlar gerçekleştirdik. Sadece 2017’de 82 milyon Euro tutarında yatırım yaptık. 2016’da başlattığımız, 113 milyon Euro’luk yatırımla Aksaray’daki fabrikamızın kapasitesini iki katına çıkartacak projemizi 2018 içerisinde tamamlayacağız. Bu önemli yatırımın sonucu olarak bugünkü ihracatımızın üzerine her yıl 1 milyar Euro daha eklemeyi hedefliyoruz. Mercedes-Benz kamyonlarının yol testlerini Türkiye’de yapacak, Anadolu’dan dünyaya mühendislik ihraç edeceğiz.

Dövizdeki ani yükselişler ve kredi faizlerinin yüksek oluşu, işlerinizi nasıl etkiliyor?

Kur artışı ve faizlerdeki durum sadece otomotiv sektöründe değil, elbette genel anlamda da satış oranlarına etki ediyor. Kurdaki değişimleri ister istemez fiyatlarımıza yansıtıyoruz. Ayrıca, artan faiz oranları da müşterilerimizin alım gücünü etkiliyor. Ancak Mercedes-Benz Finansal Hizmetler aracılığıyla sunduğumuz finansal çözümlerimiz sayesinde müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaya aralıksız olarak devam ediyoruz.

SANAYİ VE KAMU ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİ KUVVETLENDİRİLMELİ Üretim, istihdam ve ihracat anlamında Türkiye’nin en büyük şirketlerinden biri olarak şu an Türk ekonomisinin ve sanayisinin en önemli sorunları nedir?

Küresel rekabetin her geçen gün arttığı günümüz ekonomisinde, otomotiv sanayisinin var olan rekabet ortamına hızlıca adapte olduğunu söylemek mümkün. Sanayi ve kamu arasındaki iletişimin artırılarak iş birliğinin kuvvetlendirilmesi, sanayimiz sürdürülebilir bir biçimde büyümesine fayda sağlayacaktır.

Daha önce üzerinde çalışma yapılan ancak henüz somut bir adım atılmayan ihracatçılar üzerindeki KDV alacağı yükünün hafifletilmesi konusu ve yurt içi satışlarda ise özellikle ticari araç kategorisinde tüketicilerin üzerindeki finansal yükü hafifletecek devlet destekli kredi seçeneklerinin sunulması otomotiv sanayisinin gelişimi açısından önem taşırken; diğer yandan yan sanayi üretiminin gelişmesi de son derece önemli bir durumdur. Yerlileşme oranını arttırabildiğimiz ölçüde üreticilerimizin yurtdışı pazarlarda rekabet gücü artacaktır.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 21 7