Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına İmtiyaz Sahibi Metin Tahnal Genel Yayın Yönetmeni Turgut Tahnal Editör Ece Kırdudu haber@mallreport.com.tr Görsel Yönetmen Cihan Albay Reklam Müdürü Fisun Dilek Reklam ve Pazarlama Uzmanı İkbal Demirok Öznur Yılmaz Elif Sayın Gür
Y
eni bir Mall Report sayısından herkese merhabalar,
Temmuz sayımızda yine birçok içerikle sektörde neler olduğunu siz değerli okuyucularımıza aktarmaya çalıştık. Başarılı ve ödüllü AVM’lerin haber ve röportajlarının bulunduğu sayımızda E-Ticaret üzerine araştırmalara da yer verdik.
AHTAPOT EĞLENCE MERKEZİ KAPAK KONUĞUMUZ OLDU Kapak konuğumuz ise; çocukların doyasıya, rahat ve özgür bir şekilde eğlenebildiği bir eğlence merkezi olan Ahtapot Eğlence Merkezi’nin Kurucusu Sonel Taşan oldu. Top havuzlarının elektronik makinalarla entegre edilmesiyle oluşturulan konseptte yalnızca zaman satarak çocukların iyi vakit geçirmesi sağlanıyor. Ahtapot Eğlence Merkezi Kurucusu Sonel Taşan, oyun alanları hakkında bilgiler verdi. Tüm detaylara röportajı okuyarak ulaşabilirsiniz.
ORGANİZASYONLARDA ZAMANLAMA…
Baskı Milsan Matbaacılık ve Gazetecilik A.Ş.
AVM’ler açısından başta çocuklar olmak üzere düzenlenen tüm event’lerin kurumsal kimlik ve müşteri bağlılığı açısından önemi oldukça fazla. Organizasyonlar mevsimlere, özel günlere, lokasyon, kültür ve gündeme göre farklı şekillerde müşteriye sunuluyor. Aylar önceden planlanmaya başlanan event’lerde zamanlama neye göre belirleniyor? Yaz döneminde AVM’ler hangi event’lere yöneliyorlar? Bir organizasyonun ‘iyi’ olarak nitelendirilebilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekiyor? gibi birçok sorunun cevabını organizasyon bölümümüzde bulabileceksiniz.
Yönetim Merkezi
DOĞRU İŞLEYEN FRANCHISE SİSTEMİ
Beşyol Mahallesi İnönü Caddesi No: 18 Kat: 4/8 Sefaköy - K.Çekmece İstanbul T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 info@mallreport.com.tr www.mallreport.com.tr www.demircanmedya.com.tr
Franchise, markanın büyümesi ve tanınmasının en hızlı yollarının başında geliyor. Özellikle gıda sektöründe firmalar büyümelerini hızlandırmak ve marka bilinirliğini sağlamak adına franchise yatırımlarına ağırlık veriyorlar. Bu ayki dosyamızda franchise vererek büyüyen markaların franchise sistemlerini, franchise ile nasıl büyüdüklerini ve doğru işleyen bir sistemin nasıl oluşturulması gerektiğini öğrendik.
İngiltere Sorumlusu: Suzan Doğan Ankara Sorumlusu: M. Serdar Burkan Abone Semiha Kale abone@demircanmedya.com.tr
Yayın Türü Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47
4
EDİTÖR
Keyifli okumalar diliyorum.
İmtiyaz Sahibi
Metin Tahnal
bu ay
ÖNE ÇIKANLAR
18
"2023'TE DÜNYA TÜRK MARKALARINI KONUŞACAK"
8 GÜÇLÜ KAYRAL: E-TİCARET’İN 2019 BÜYÜMESİ REKOR KIRDI
52 TUĞBA DİNÇERLER: HEDEF KİTLEMİZİN BULUNDUĞU DOĞRU NOKTALARDA YER ALIYORUZ
68
12 / TÜRKİYE’DE HIZLI TÜKETİM VE E-TİCARETTEKİ SON TRENDLER
ONLINE YEMEK SİPARİŞİ ŞAMPİYONLARININ FAVORİ MENÜSÜ
40 / KUMSMALL FACTORY EKİM AYINDA KAPILARINI AÇIYOR 67 / METRO TÜRKİYE’NİN ÖNCELİĞİ ÜRÜN GÜVENLİĞİ VE KALİTE 88 / MOBİL ERİŞİM SİSTEMLERİ GÜNLÜK HAYATTA DAHA ÇOK KULLANILACAK 92 / AKILLI İŞLETMELERE EKONOMİK ÇÖZÜM: PROVAS
54 AKIN GÜRBÜZ: “LEZZET VE HİZMET ANLAMINDA EN ÜST KALİTEDE OLAN TEK FİRMA OLMAK İSTİYORUZ”
6
76
ANADOLU YAKASI’NIN İLK VE TEK SU PARKI AÇILDI
90 ÜMİT YAŞAR USTA: BİONAY İLE KİMLİK İŞLEMLERİNİZ GÜVENDE
96
FETHİYE’DE BİR YERYÜZÜ CENNETİ: FARALYA
ARAŞTIRMA E-TİCARET’İN 2019 BÜYÜMESİ REKOR KIRDI TÜRKİYE’DE İNTERNETTEN ALIŞVERİŞ, 2019 YILINDA HIZ KESMEDEN REKORLAR KIRMAYA DEVAM EDİYOR. Avantajix.com Kurucu Ortağı Güçlü Kayral, geçen yılın ilk çeyreğinde 28 milyar 570 milyon lira olan kredi kartıyla internetten yapılan satın almaların, bu yılın aynı döneminde 40 milyar 668 milyon liraya yükseldiğini bildirdi. İlk çeyrekte e-ticaretteki artışın yüzde 42 olduğunun altını çizen Kayral, şunları söyledi: “İnternetten kredi kartıyla satın
almalar, 2019’un ocak ayında 13 milyar 433 lira, şubatta 12 milyar 397 milyon lira, mart ayında ise 14 milyar 829 milyon lira olarak gerçekleşti. 2014 yılında yıllık 40 milyar lira olan işlem hacmine 2019’da ilk çeyrekte ulaşıldı.” Kayral, Türkiye’de online alışverişin tercih edilmesinin nedenlerinin başında en uygun fiyatlı ürüne ulaşma isteğinin geldiğinin altını çizerek, “Online alışverişte eskiden güvenlik kaygısı vardı. O kaygı artık neredeyse tamamen yok oldu. Online alışveriş avantajlarından dolayı özellikle tercih edilir oldu. Özellikle gençler, dijital pazarın en aktif müşterisi konumunda. Karşılaştırma sitelerini çok iyi kullanarak her ürünün en uygun fiyatlısına ulaşabiliyorlar. Yeme-içme, seyahat harcamaları için fırsat sitelerinden çok özel fiyatlar alabiliyorlar. Ayrıca harcamalarını Avantajix.com gibi her alışverişte nakit para ödeyen siteler üzerinden yaparak, alışverişlerinin çok daha ucuza gelmesini sağlıyorlar.” diye konuştu.
PAZAR BÜYÜYOR, DÜKKANLAR KAPANIYOR Kayral, e-ticaret pazarı her yıl rekor üstüne rekor kırarken, Türkiye’de faaliyet gösteren e-ticaret sitelerinin sayısının son 5 yıldır sürekli düştüğünü bildirdi. Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği’nin (TÜBİSAD) aylık en az 15 bin ziyaretçisi olan e-ticaret sitelerini baz alarak 2014 ve 2019’de hazırladığı raporlara dikkati çeken Kayral, “Türkiye’de online alışveriş sitesi sayısı son 5 yıldır sürekli azalıyor. Site sayısı 2014 yılı başında bin 263 iken 2019’da bu sayı 728’e düştü. Son 5 yılda hem internetten hem de fiziksel mağazalardan satış yapan firmalara ait sitelerin sayısı 403’den 339’a, tatil-seyahat sitelerinin sayısı 234’den 95’e, sadece çevrimiçi satış yapan mağazaların sayısı ise 620’den 288’e geriledi. 6 olan yasal bahis sitesi sayısı ise değişmedi.” ifadelerini kullandı. Kayral, E-Bay ve Amazon gibi küresel şirketlerin Türkiye piyasasına girmesinin butik şirketleri olumsuz etkilediğini; kullanıcıların butik sitelerden alışveriş yapmak yerine daha güvenli bulduğu küresel şirketlere ait büyük platformlara yöneldiğini, dijital mağaza sayısındaki düşüşün bundan kaynaklandığını sözlerine ekledi.
8
ARAŞTIRMA MUTSUZ BİR MÜŞTERİYLE BAŞA ÇIKMANIN PÜF NOKTALARI MÜŞTERİNİN PENCERESİNDEN BAKMAYA ÇALIŞIN
MUTSUZ MÜŞTERİYİ NASIL KAZANACAĞIMIZI BİLMEZSEK, UĞRUNA ÇABALAYACAK BİR MÜŞTERİMİZ KALMAYABİLİR. BU YÜZDEN BELKİ DE TÜM ŞİRKETLER İÇİN ORTAK EN ÖNEMLİ KONULARIN BAŞINDA MUTSUZ MÜŞTERİYİ KAZANABİLMEK GELİYOR. PEKİ, MUTSUZ MÜŞTERİYLE BAŞA ÇIKMANIN VE BUNU UÇ NOKTALARDAKİ TEMSİLCİLERİNİZİN EN İYİ ŞEKİLDE YAPMASINI SAĞLAMANIN PÜF NOKTALARI NELERDİR? BU SORUYU ÖZELLİKLE DE HİZMET KALİTESİ VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ ÜZERİNE ODAKLANAN ULUSLARARASI PAZAR ARAŞTIRMALARI YAPAN 4SERVİCE GROUP’UN TÜRKİYE DİREKTÖRÜ MERT GIRGIÇ’A YÖNELTTİK VE İLGİNÇ YANITLAR ALDIK.
10
4Service Group Türkiye Direktörü Mert Gırgıç’a göre, ilk yapılması gereken şey, olayları müşterinin bakış açısından görmeye çalışmak. “Olayları karşınızdakinin bakış açısıyla görebildiğiniz zaman, anlayışlı, şefkatli ve daha iyi bir iletişim içinde olabilirsiniz.” diyen Gırgıç, ekliyor: “Empatiyle yaklaşılan bir sorunun çözülmesi çok çok daha kolaydır. Karşı taraftayken onu haksız görmenize karşın, kendinizi onun yerine koyduğunuzda nasıl hissettiğini anlar, dolayısıyla hem daha iyi bir diyalog kurarsınız, hem de beyniniz çözüme daha fazla odaklanır.”
ÇALIŞANLARINIZI ZOR VE MUTSUZ MÜŞTERİYLE İLETİŞİM İÇİN ÖZEL OLARAK EĞİTİN “İşin zor kısmı çoğu kez kontrol etmesi en güç olan uç noktada, yani markanızın sahadaki yüzü ve temsilcisi olan bayi / şube çalışanlarınızda bu sorunun patlak vermesidir.” Diyen Gırgıç, bu alanı “her iki tarafı da memnun etmenin en zor olduğu alan” olarak tanımlıyor. Bu nedenle başa çıkması zor müşteriler, mutsuz müşteriler gibi özel iletişim gerektiren özel gruplarla daha etkin bir iletişim kurabilmeleri için mağaza / bayi / şube çalışanı personelin özel olarak eğitilmesi gerektiğini vurguluyor.
KONUŞMALARINA İZİN VERİN Müşteri hizmeti veren kişiler için konuşmayı yönlendirmek istemek, genel bir alışkanlık denebilir. Gırgıç’ın bu konudaki önerisi şöyle: “Müşterileri karşılamaya ve tavsiyelerde bulunmaya alışkın olduğunuzdan, diyalogdan sorumlu olma eğilimi ağır basar. Ancak, mutsuz olan bir müşteri söz konusu olduğunda, şikayetlerini ve fikirlerini tam olarak ifade edene kadar bir süre direksiyonda kalmalarına izin vermek önemlidir. Bu şekilde kabul edilmiş ve anlaşılmış hissetmelerini sağlarsınız. Günün sonunda neyden şikayet ettikleri anlaşılmalıdır. Unutmayın; ancak önce sorunlarını kabul ettikten sonra bir çözüm bulmak için ilerlemeye başlayabilirsiniz.”
ŞİKAYETLERİNİ ÖZETLEYİN “Aktif dinleme” kavramı sadece konuşmalarına izin vermek değil, aynı zamanda söylediklerini tekrar etmek anlamını da taşıyor. Gırgıç şöyle söylüyor: “Sorunlarını onlara tekrar özetlediğinizde, onlara sadece konuşmalarına izin vermediğinizi değil aynı zamanda bilgileri tamamen anladığınızı ve sakladığınızı gösterirsiniz.”
ÇÖZÜM ÖNERİN Endişelerini dinlemek ve onaylamak, bir çözüme ulaşmak için yeterli değil. Hele ki “Anlıyorum ama” ile başlayan bir cümle, Gırgıç’a göre “Bir müşterinin bir mağaza ya da şube çalışanına ilettiği sorunuyla ilgili asla duymak istemeyeceği bir cümledir.” Bu nedenle mutlaka iki tarafın üzerinde mutabık olabilecekleri bir çözüm önerisi getirilmesi gerekiyor. Bu noktada Gırgıç, kaybedilen bir müşterinin, onları mutlu etmek için indirimli bir ürün sunmaktan ya da parasını iade etmekten çok daha büyük maliyet olduğunun altını çiziyor.
ARAŞTIRMA
TÜRKİYE’DE HIZLI TÜKETİM VE E-TİCARETTEKİ SON TRENDLER Dünyanın önde gelen araştırma şirketi Nielsen, Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği’nin “Değişen Tüketici, Dönüşen Perakende” teması ile düzenlediği E-ticaret etkinliğine katıldı. Nielsen, İstanbul’daki Point Hotel Barbaros’ta hayata geçen, perakende sektörünün bu özel buluşmasında “Türkiye’de FMCG Trendleri ve E-ticaret” konulu bir sunum yaparak önemli bilgiler verdi.
Devamı
12
ARAŞTIRMA Sunumda Nielsen Türkiye Genel Müdürü Didem Şekerel Erdoğan ve Nielsen Perakende Hizmetleri Direktörü İlker Unutkan birlikte dijital dönüşüm ve e-ticaret ile ilgili bilgilerini paylaştı.
ÜLKEMİZDE E-TİCARET YÜZDE 38 BÜYÜDÜ
Didem Şekerel Erdoğan, Nielsen 2018 Küresel E-Ticaret Rapor’una göre, dünya genelinde E-ticaretin, 2018 yılında bir önceki yıla göre yüzde 18 büyüme kaydederek 2.9 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını açıkladı. Bu rakam, tüm küresel perakende satışların yüzde 12’sine karşılık geliyor. Burada, E-ticaretin toplam ticaretteki payı olarak öne çıkan bölgelere baktığımızda, Asya Pasifik ve Kuzey Amerika bölgelerinin başı çektiğini görüyoruz. Asya Pasifik bölgesi, aynı zamanda yüzde 30’u aşan büyümesiyle küresel E-ticaretin motor gücü olarak öne çıkıyor.” dedi. Ülkemizde E-ticaretin 2018’deki payının yüzde 5.3, büyümesinin ise yüzde 38 olduğunu belirten Şekerel Erdoğan, diğer bir deyişle, Asya Pasifik bölgesinden bile daha çok büyüdük dedi. Türkiye FMCG (Hızlı Tüketim Ürünleri) kategorilerindeki online alışveriş payının yüzde 2’ye ulaştığını paylaşan Şekerel Erdoğan bu alanda büyüme potansiyeli olduğunu ifade etti.
TÜRKİYE İNTERNETTE DAHA FAZLA ZAMAN GEÇİRİYOR
Etkinlikte, “Türkiye’de E-ticaretin yaşadığı büyüme ve dönüşümün tesadüf olmadığını, bunun önemli bir altyapıya sahip olduğunu görmekteyiz.” diyerek söze başlayan Nielsen Perakende Hizmetleri Direktörü İlker Unutkan, “Türkiye, kentli nüfus yapısı ve dünya ortalamasının çok üzerinde internet penetrasyonuyla öne çıkıyor. İnternette geçirilen süre yaklaşık 7 saatle ABD ve Çin’in üzerinde. Online alışverişte çok önemli bir role sa-
14
hip olan mobil telefon penetrasyonu ve kullanıcı sayısında da küresel ortalamanın üzerinde bir seviyede bulunmaktayız.” şeklinde konuştu. Araştırmaya göre Türkiye’nin mobil ve dijital alandaki bu güçlü yapısı, nüfusun sadece bir bölümünün yoğun kullanımından da kaynaklanmıyor. Türkiye’de tüm nüfus kuşakları ve kültür grupları hızla dijitalleşiyor.
TÜRK KULLANICILAR SOSYAL MEDYADA PAYLAŞIM YAPMAYI SEVİYOR
İlker Unutkan’a göre, ülkemizde mobil ve internet penetrasyonundaki yüksek seviye, sosyal medya kullanımında da yansıma buluyor. Unutkan, Türk insanının sosyal medya kullanıcı penetrasyonunda küresel ortalamanın çok üzerinde olduğunu ifade ederken, “Sosyal medyada ABD ve Çin’in yaklaşık bir buçuk katı kadar bir süre harcamaktayız. Bu durum kullanıcı sayılarına da yansıyor: Dünyanın en büyük 18. nüfusu olan Türkiye, Facebook kullanıcı sayısında 9., Instagram kullanıcı sayısında da 5. sırada bulunmakta.” dedi. Raporda, son dönemdeki yenilikler arasında yer alan sesli arama ve sesli komut alanında da Türkiye’nin yüksek bir penetrasyonla, bu özelliği nüfusuna oranla en çok kullanan 6. ülke olduğunun altını çizdi.
AKILLI TELEFONLAR ONLINE ALIŞVERİŞİN BÜYÜMESİNDE ETKİLİ
Nielsen Türkiye Genel Müdürü Didem Şekerel Erdoğan, Nielsen’in 2019 yılı E-Ticaret Raporu’na göre Türkiye’de internette geçirilen ortalama sürenin, küresel araştırmalarla paralel biçimde günde ortalama 7 saat olduğunu ifade etti. Türkiye’de online alışverişçiler, ayda ortalama 4 kez online alışveriş yaparken, her gün alışveriş yapan yüzde 4’lük bir grup olduğunu da belirtti. Online alışverişte hangi kanalların daha çok kullanıldığına da değinen Şekerel Erdoğan,
“Online alışverişte özellikle akıllı cep telefonlarının açık ara lider olduğunu görmekteyiz. Son yıllarda artan akıllı telefon kullanım oranının, online alışverişin büyümesine pozitif etkide bulunduğunu söyleyebiliriz.” dedi.
ONLINE ALIŞVERİŞTE PROMOSYON VE İNDİRİMLER BELİRLEYİCİ OLUYOR
Nielsen Perakende Hizmetleri Direktörü İlker Unutkan, online alışverişçilerin “seçici” bir kitle olduğunu vurguladı. Unutkan, “Çünkü online alışverişçilerin çok büyük bir kısmı, satın alma kararı vermeden önce genelde kapsamlı bir ürün araştırması ve değerlendirmesi yapıyor, alışverişlerini önceden planlıyor. Öte yandan online alışverişçilerin yüzde 86’sının satın alma eğilimlerinde promosyon ve indirimler belirleyici oluyor, buna paralel olarak da marka sadakatleri düşük.” şeklinde konuştu.
FİYAT, ÇEŞİT VE HIZ ONLINE ALIŞVERİŞİN AVANTAJLARI
İlker Unutkan, online alışverişçinin alışveriş motivasyonları arasında ilk sırada fiyat kriterinin bulunduğunu söyledi. Unutkan, “Fiyat kategorisini, çeşit ve hız takip ediyor. Ürünleri görmek ve dokunmak isteği bir diğer bariyer olarak öne çıkarken, site güvenilirliği üçüncü en büyük bariyer olarak dikkat çekiyor.” dedi.
ONLINE ALIŞVERİŞLE EN ÇOK GİYİM VE AYAKKABI ALIYORUZ
Didem Şekerel Erdoğan, Nielsen’in 2019 yılı E-Ticaret Raporu’nda, Türkiye’de en çok online alışveriş yapılan ilk 5 kategori içinde giyim/ayakkabı, teknoloji/ elektronik, kişisel bakım/kozmetik, kitap/müzik/film ve yemek siparişi öne çıkıyor. Alışveriş frekansı açısından ayda ortalama 4 kez ile yemek siparişi ve market gıda ürünlerinin ağırlıkta olması dikkat çekiyor diye ifade etti.
MAKALE
Mehmet Akalın
BEBEK VE ÇOCUK ALIŞVERİŞ EKONOMİSİ Öncelikle, dünyadaki bebek-çocuk alışverişinin Türkiye bağlamında anlamı nedir diye sorgulayacak olursak; 212 ülkeye yapılan 17 milyar dolarlık toplam hazır giyim ihracatı içinde bebek giyimi yüzde 1.6 paya sahip olurken, sektörün yıllık ekonomik büyüklüğü 600 milyon liraya ulaştığını görüyoruz. Son dönemde tasarım, markalaşma, AR-GE yatırımları ve katma değerli üretime odaklanan sektör, kilogram başına ihracat gelirini 30 dolara çıkarmayı hedefliyor. 0-14 yaş grubunda 25 milyon nüfusa sahip Türkiye, gittikçe büyüyen bir çocuk giyim pazarına sahip. Hal böyle olunca bu alanda rekabet eden marka sayısı da günbegün artıyor. Ama bunun yanında, organize perakendenin 29 yıllık sürecinde birçok markanın silinip gittiğini de gördük. TÜİK verilerine göre geçen yıl 1.4 milyona yakın bebek dünyaya geldi. Sektörel haberlere göre aileler bebek başına yıllık yaklaşık 4 bin 800 TL civarında harcama yapıyorlar. Organize perakendenin alışveriş kültüründeki bilinç düzeyini artırdıkça ebeveynlerin çocuklarını sağlıklı büyütme talepleri doğrultusunda yeni ürün ve hizmetler ortaya çıkmaktadır. 85 milyonluk ülkemizde tüketim alışkanlıklarının halen homojen olmaktan çok uzak olması sebebiyle bilinçli bebek ve çocuk alışverişi harcama ortalamasının metropollerde dünya ortalamasına yakın olduğu görülürken genel nüfus açısından dünya ortalamasının altında olmasını büyük bir potansiyel olduğu değerlendirilmelidir. Giderek yaygınlaşmaya başlayan bebek-çocuk market konsepti potansiyel hakkında öngörülerin teyidi niteliğindedir. Eskiden mağazalarda sadece tekstil ürünlerinin satıldığı görülürken bugün tüketici taleplerinin artması ile bakım ürünlerinden kozmetiğe birçok ürünü bulmak mümkün. Bu noktada değinmeden geçemeyeceğim bir durumu da ifade etmek istiyorum. Bu sektör 1990’lı yıllarda gelişmeye başladı. Sektördeki firmalardan bazılarının hem yetişkinler için hem de bebekler ve çocuklar için üretim yaptığı,
16
bazılarının ise yalnızca bebek giyim üzerinde uzmanlaştığı görülüyor. Üreticilerin çoğu Bursa, İstanbul, Denizli ve İzmir’de kurulu olup, bebek ve çocuk giyimi üretimi ağırlıklı olarak Bursa’da gerçekleştiriliyor. İşte tam bu noktada, üreticiden mağazalara geçiş sırasında 25 yıl içerisinde yanlış uygulamalar sonucunda büyük maddi kayıplar yaşandığını gördük. Şöyle ki; ulusal üreticiler ve uluslararası marka distribütörlerinden ürünleri toptancı olarak alıp bir marka başlığında perakende tarafında bayiler üzerinden tüketiciye ulaştıran girişimlerin birçoğunun sektöre büyük zararlar verdiğini gördük. Halen bu tip girişimlerin olduğunu görmekteyiz. Bu anlamda, AVM’lerimize başvuran bayi adaylarını dikkatli olmaları konusunda da uyarmakta fayda var.
BEBEK-ÇOCUK KATEGORİLERİNDE CİRO PAYI ARTIYOR Bence, 2011 yılından itibaren LC Waikiki’nin bebek ürünlerine mağazalarında ayrı bir kategori açması ile bu sektörün dinamikleri, hedefleri ve stratejileri daha organize hale gelmeye başlamıştır. Giderek ürün gamını genişleten LC Waikiki bebek-çocuk giyiminde pazar payı sebebiyle trendleri belirleyen konumundadır. Click to brick iş modelini uygulayarak mağazacılığa geçen E-bebek ve Boyner’in sektördeki payları da giderek artmaktadır. Yerli
MAKALE markalarımız yanında ülkemizde faaliyette olan Zara, H&M gibi markalarda mağazalarında ki bebek-çocuk ürün oranını artırmaktadır. Ayrıca, uzun zamandır Türkiye’de faaliyette olan Mothercare’in ise bu sektördeki uluslararası deneyiminin birçok yeni oluşuma ilham verdiğini de belirtmek gerekiyor. Büyük mağazacılık yapan birçok markamız artık bebekçocuk kategorisinde ki ciro payını giderek yükseltmek adına çalışma yapmaktadırlar. Aslında, sektörel istatistikleri incelediğimizde bebek ürünlerinde en büyük ikinci ürünün bebek bezi olduğunu görüyoruz. Yaklaşık 2 milyar TL büyüklüğe sahip bebek bezi harcamalarında akla ilk gelen markaların kazançları yerli-yabancı birçok yatırımcıya çok cazip geliyor olmalı. Bu noktada, tüketiciye ekonomik ürün temini konusunda marketlerin private label üretimle kendi markaları ile bebek bezi satmaları modelini geliştirmeleri gerektiğini düşünüyorum.
BEBEK ARABASI ÜRETİMİNE BAŞLANMALI Diğer önemli kategoriler de elbette bebek maması ve bebek araç gereç-mobilya kategorileridir. Ebeveynler için bebek olduğunda olmazsa olmaz gereç bebek arabasıdır. Sektörel istatistiklerden edindiğim bilgiye göre yılda yaklaşık 400 bin bebek arabası satışı gerçekleştiriliyor. Burada en kritik sonuç bu bebek arabalarının yüzde 97’sinin ithal olmasıdır. Bu büyük tüketim potansiyelini referans alarak bebek arabası üretimi ile ilgili yatırım yapılması çok yerinde olacaktır. Ortalama bir hesap ile talebin yarısının Türkiye’de üretilen bebek arabaları ile karşılanması halinde yaklaşık yıllık 100 milyon dolar civarında ithalat azalacağını öngörüyorum. Yaptığım incelemede Türkiye sadece 4 ya da 5 firmanın bebek arabası üretimi yaptığını tespit edebildim.
MARKALAR ÇOCUKLARA YATIRIM YAPMALI Bebeklerimiz büyüyüp çocuk olduğunda işler biraz değişiyor. Çocuklara yönelik perakende, tabiri caizse çocuk oyuncağı değil demek gerekiyor. Çocuklar belli bir yaştan sonra satın alma kararlarında ebeveynlerine etki eder hale geliyorlar. İşte tam da bu noktada markalar için çocuklar nezdinde marka bilinci oluşturma önem taşır hale geliyor. Facebook tarafından yapılan bir araştırma sonucuna göre ise çocuklar, ebeveynlerinin harcamalarının yüzde 71’ini etkiliyor. SIS International Research anketine göre, yetişkinlerin yüzde 53’ü ve gençlerin yüzde 56’sı çocukluklarından hatırladıkları markaları tercih ediyorlar. Yani markalar çocuklara yapılan yatırımla, gelecekteki tüketicilerini de bir nevi garantilemiş oluyor. Markaların bu anlamda geliştirdikleri pazarlama faaliyetleri her geçen gün zenginleşiyor. Fast food markalarının çocuk menü yanında verdikleri oyuncaklar, film kahramanlı lisanslı ürünler bunlardan sadece bir kaçıdır. Kendi çocuklarımda gözlemlediğim Youtube’da yayınlanan “unboxig” videoları (bir başka çocuğun oyuncak paketini açıp onlarla
oynama videosu) çocukların ilgisini çekmek ve özendirmek açısında teknolojinin de ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Türkiye’de de çok güzel örnekler mevcut. Eti, Eti Çocuk Tiyatrosu ile kar amacı gütmeden tüm Türkiye’yi dolaşarak çeşitli oyunları sahneledi ve hem çocukları tiyatroyla tanıştırdı, hem de onların markayla bağ kurmalarını sağladı. İster kendisi karar versin ister çocukları karar versin tüm ebeveynler için öncelikler var. Ebeveynlerin, çocuğu için aldıkları ürünün kaliteli ve sağlıklı, kanserojen – zararlı kimyasal içermeyen gıdalar ve koku yaymayan oyuncaklar olmasına özen gösteriyorlar. Genel olarak değerlendirdiğimizde, 0-14 yaş grubundaki 25 milyon bebek ve çocuk, pazarlamanın Türkiye’de çok bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Birde bebek ve çocuğa yönelik alınan ürünlerin kısa bir süre sonra kullanılmaması da pazarın sürekli dinamik kalmasına sebep oluyor. Hedef kitlenin bebek ve çocuk olmasından hareketle de mümkün olduğunca hassas olunması gerekiyor.
17
PERAKENDE AVM
"2023'TE DÜNYA TÜRK MARKALARINI KONUŞACAK" İş dünyasındaki profesyonellere ve girişimci adaylarına cesaret ve ilham vermek amacıyla hayata geçirilen “Patronca Sohbetler”in konuğu Damat & Tween ve D’s markalarının kurucusu, Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu oldu. Süleyman Orakçıoğlu, “Türkiye çok kriz atlattı. Bu kadar çok kriz yaşanan ve dinamikleri hiç bitmeyen bir ülkede hayatta kalan markalar ile rekabet etmek çok zor. Çok net görebiliyorum ki 2023’te artık dünya Türk markalarını konuşuyor olacak.” dedi.
23 ülkede hizmet veren hazır ofis ve ortak çalışma alanları sektörünün kurucusu Servcorp tarafından hayata geçirilen “Patronca Sohbetler” etkinliği, Demet Cengiz’in moderatörlüğünde gerçekleşti. İlham verici başarı hikayelerine imza atmış patronların, girişimcileri cesaretlendirmek adına kendi hikayelerini aktardığı etkinliğin konuşmacısı Damat & Tween ve D’s markalarının kurucusu Süleyman Orakçıoğlu oldu.
18
“SEÇTİĞİNİZ SEKTÖRDE TECRÜBE SAHİBİ OLUN” 26 Haziran Çarşamba günü Tekfen Tower’da düzenlenen etkinlikte konuşmacı olarak katılan Damat & Tween ve D’s markalarının kurucusu Süleyman Orakçıoğlu önemli açıklamalarda bulundu. Orakçıoğlu, “Girişimci adaylarına ya da iş kurmak isteyen adaylara söyleyeceğim en önemli şey, önce seçtiğiniz sektörde tecrübe sahibi olun. Ayrıca çalıştığınız firmada başarılı olun ve kendinizi kanıtlamadan iş kurmayın. Ben uzun yıllar kendi alanımda çalıştım. Geriye dönüp baktığımda beni bu konuma getiren geçmiş yaşantımda yaşadığım tecrübeler ve hatalar oldu. Bunları görmek, hatalar yapmak ve ders çıkarmak için mutlaka kendi sektörünüzde çalışın. Her hatanıza rağmen tekrardan deneme cesaretinizi kaybetmeyin.” dedi. Ayrıca Damat & Tween ve D’s mar-
kaları için de açıklamalarda bulunan Orakçıoğlu, “Şu an 82 ülkede ürünlerimizi tüketicilerle buluşturuyoruz. Orta Asya’da pazar lideriyiz. Rusya ve çevresinde mağazalarımız var. Balkanda olmadığımız yer yok. Brezilya’da Panama kanalındayız. Afrika kıtasında İtalyan markalarından daha çok tanınıyoruz. Yakın zamanda Kanada pazarına da gireceğiz. Gün Damat & Tween için 24 saat, güney yarım kürede ve kuzey yarım kürede de çalışıyoruz. Her geçen gün marka bilinirliğimiz artıyor. Moda kenti olan İtalya pazarında ise hızla büyüyoruz.” dedi.
ETKİNLİK GİRİŞİMCİLER İÇİN YOL GÖSTERİCİ Yerli ve yabancı birçok kurumun ofis sağlayıcısı olan Servcorp, Türkiye Direktörü Damla Özgönül; Bu etkinliklerle iş dünyasına cesaret ve motivasyon konusunda köprü olmayı amaçladıklarını, sektörlerinde iz bırakan iş insanlarının deneyimlerinin birçok girişimci için yol gösterici olacağını düşündüklerini aktardı. Ayrıca Damla Özgönül, “İş yaşamı içinde geleceğe dair hayallerinizi gerçekleştirme konusunda motivasyona ihtiyacınız varsa ya da girişimci adayıysanız gelecekteki yol gösterici nitelikte olan etkinliklere sizleri de bekliyoruz.” dedi.
PERAKENDE AVM
RUSYA’NIN EN POPÜLER HAZIR GİYİM MARKASI: COLIN’S
Penti Romanya'da da pazar lideri oldu İç giyim, bacak giyim, ev giyim ve plaj giyim kategorilerinde Türkiye’nin en sevilen ve tercih edilen markası olan Penti, 2023’e giden yolda çizdiği gelecek projeksiyonuna hız kesmeden devam ediyor. Dünyanın doğusundan batısına her noktasına adım atmayı hedefleyen ve yurt dışı operasyonlarında başarılara imza atan marka, bu başarılarına bir yenisini daha ekledi. Arnavutluk, Kosova Makedonya, Gürcistan, Azerbaycan ve Suudi Arabistan’da yıllardır devam ettirdiği pazar liderliğini kimseye bırakmayan Penti, Romanya'yı da bu listeye dahil etti. 2019 yılında açacağı 5 yeni mağaza ile Romanya'da 45 mağazaya ulaşacak olan Penti, Romanya'nın yeni pazar lideri oldu. Uluslararası pazar araştırma şirketi Euromonitor ve marka sağlığı araştırma şirketi Future&Bright‘ın verilerine göre kalite ve rahatlık denildiğinde akla gelen ve tercih edilen ilk marka olan Penti, yaygın mağaza yapısı, online satış sitesi ve ürün çeşitliliği ile aynı zamanda kendi kategorileri içerisinde Romanya’da yer alan en ulaşılabilir marka olarak da konumlanıyor. 2018'de Romanya'da 5 milyonun üzerinde ziyaretçi ağırlayan Penti, 2019 yılı sonunda bu sayının 6 milyonun üzerine çıkmasını hedefliyor.
Dünyanın 38 ülkesinde 600’e yakın mağazasıyla faaliyet gösteren COLIN’S, hazır giyim sektöründe Rusya’nın en popüler markası seçildi. Global pazarda her yıl daha da güçlenen COLIN’S, Rusya’nın önde gelen gayrimenkul danışmanlık şirketi Jones Lang LaSalle (JLL) tarafından yapılan “En Yaygın Mağaza Ağına Sahip ve Ülkede Popüler Olan Markalar” araştırmasında ilk sırada yer alarak yurt dışı başarılarına bir yenisini ekledi. Son 6 yılında Genel Müdür olmak üzere 12 yıl COLIN’S Rusya’da görev yapan ve şu an COLIN’S Global Pazarlama Direktörlüğü görevini yürüten Önder Ön, “COLIN’S olarak Rusya gibi büyük bir pazarda da birinciliğe imza atmaktan gurur duyuyor, bunun global pazardaki istikrarlı büyümemizin göstergesi ve bir sonucu olduğunu düşünüyoruz. Başarılarımızın Türk hazır giyim sektörünü de güçlendireceği bilincinde olmak, bu yolda bize güç veriyor.“ dedi. Rusya’nın yaklaşık yüzde 95’inde yaygın mağaza ağına sahip COLIN’S’in “En Popüler Marka” seçildiği araştırma, ülkede nüfusu 500 binden fazla 37 şehirde bulunan 250 büyük marka arasında yapıldı ve sonuçlar Rusya’da gerçekleşen “Mapic Rusya” fuarında duyuruldu.
20
PERAKENDE AVM
GRATİS KADIN DOSTU ŞİRKET SEÇİLDİ Gratis, “Kadın Dostu 100 Şirket” araştırmasında “Kadın çalışan oranı en yüksek şirket” ve “Kadın yönetici oranı en yüksek şirket” kategorilerinde birinci sırada yer aldı. Sektöründe hizmet ağı yaygınlığı ile lider olan Gratis, kadın istihdamındaki liderliğini bu yıl da korudu. Capital Dergisi tarafından iş yaşamında kadın istihdamının önemine dikkat çekmek amacıyla 2013 yılından bu yana düzenlenen “Kadın Dostu 100 Şirket” araştırması sonucunda “Kadın Çalışan Oranı En Yüksek Şirket” ve “Kadın Yönetici Oranı En Yüksek Şirket” kategorilerinde birincilik ödülünün sahibi oldu.
GRATİS’İN BÜYÜMESİNDEKİ SIR “KADINLAR” Gratis CEO’su Can İkinci, Gratis’in 10 yıl önce kadın istihdamının önemine inanarak yola çıktığını ve geçen sürede kadın
çalışanlarına yaptığı yatırımlar ile birlikte büyüdüğünü belirterek, “Gratis için ‘kadın emeği’ çok kıymetli bir kavram ve var oluşunun temeli diyebiliriz. Gratis’in büyümesindeki sırrın da kadınlar olduğunu belirtmek isterim. Bugün, Gratis’in kadın çalışanlar konusundaki kararlı duruşunun bu kadar anlamlı ödüllerle takdir edilmesinin gururunu yaşıyoruz.” dedi. Gratis mağazalarının tamamının kadınlara emanet edildiğine dikkat çeken Can İkinci, “İlk günden beri kadın istihdamının iş yaşamındaki oranının artırılmasını amaçlayarak büyüyen ve bugün bu alanda ödül alan markamız, 600’ü aşkın mağazasının tamamında 4 bini aşkın kadını istihdam ediyor. Bunun yanı sıra perakende sektöründeki erkek istihdam oranının yüksek olduğu depo operasyonlarında da kadın istihdamını destekliyoruz. Tabii ki genel müdürlüğümüz bünyesinde yer alan tüm departmanlarımızda emek veren kadın çalışanlarımızın da gücünü markamız üzerinde hissediyoruz.” sözleri ile konuşmasını sürdürdü. Kadın çalışanlarının kariyer planlamalarına ve kişisel gelişimlerine de katkı sağlayabilmek için birçok program sunduklarını dile getiren İkinci, Gratis olarak özellikle mağaza tarafında çalışanların bir üst pozisyona hazırlanmasını sağlayan eğitim programları sunduklarını, böylelikle yönetici kadrolarının satış danışmanı pozisyonundan yetişmesini sağladıklarını belirtti. Can İkinci ayrıca, Gratis’te bölge müdürü olarak görev yapmakta olan kadın çalışanlarının yüzde 80’inin mağaza çalışanı olarak işe başladığını sonrasında bölge müdürlüğüne terfi ettiğinin altını çizdi.
“KADINA DEĞER KATAN ADIMLAR ATACAĞIZ” Törende yaptığı konuşmada, çalışanlarının iş yaşamı dışında özel yaşamını da önemseyen bir marka olduklarını söyleyen Can İkinci, “Şirketimizdeki kadınlarımızın her türlü desteğe erişimlerinin olabilmesi için tüm çalışanlarımızın hukuki konularda avukatlarımızdan ücretsiz danışmanlık hizmeti almasını sağlıyoruz. Ayrıca iş ve aile yaşamının dengeli yürütülmesi, stres ile başa çıkma, problemlerine alternatif çözüm yolları bulma gibi konularda kendilerine destek olabilmek için psikolojik destek hattı sunuyoruz. Yöneticilerimize ve ekiplerimize şiddet olduğuna dair duyum aldıklarında neler yapmaları gerektiği konusunda da eğitimler veriyoruz. Yaptığımız bu çalışmalar doğrultusunda Gratis olarak, her zaman olduğu gibi bundan sonra da kadının toplumdaki yerine sahip çıkarak her adımımızı kadına değer katma ilkesi ile atacağız” dedi.
21
PERAKENDE AVM
YATAŞ TÜRKİYE’NİN EN DEĞERLİ MARKALARI LİSTESİNDE YERİNİ ALDI Uluslararası bağımsız marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance’in bu yıl 12.’sini hazırladığı Türkiye’nin En Değerli Markaları araştırmasının sonuçları açıklandı. Türkiye’nin sevilen markası Yataş, listeye 61’inci, kendi sektöründe ise ilk sıradan girmeyi başardı.
MEDIAMARKT DİYARBAKIRLILARDAN BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, Türkiye’de büyümeye devam ediyor. 200 bin metrekare ile Türkiye’nin en geniş alanına sahip teknoloji perakendecisi, hedefleri doğrultusunda Diyarbakır’da mağazasının açılışını gerçekleştirdi. Yoğun bir katılımla Diyarbakır Ceylan Karavil AVM’de açılan mağaza ile MediaMarkt’ın Türkiye’deki mağaza sayısı ise 73’e yükseldi.
Türkiye’nin lider mobilya markası Yataş, uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance tarafından hazırlanan Türkiye’nin En Değerli Markaları listesine bu yıl 61. sıradan girmeyi başardı. Türkiye’nin en değerli 100 markasının yer aldığı listede kendi sektörünün de lideri olan Yataş’ın marka değeri ise 33 milyon dolar olarak hesaplandı. Konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunan Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, şunları söyledi: “40 yılı aşkın süredir Yataş markası kalite, güven, estetik ve şıklık kavramlarıyla bir arada anılıyor. Biz de bu sorumlulukla tüketicilere her zaman daha iyisini sunmak için yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Yeni teknolojiler ve inovatif çözümlerimizle farklılaşıyor, tüketicileri yeniliklerle buluşturuyoruz. Yataş Grup olarak şu anda yurt içinde ve yurt dışında toplam 429 mağazayla hizmet veriyor, Avrupa, Ortadoğu, Balkanlar ve Çin başta olmak 49 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu yıl 38’i yurt dışı olmak üzere toplam 116 mağaza açmayı ve özellikle Avrupa pazarında büyümeyi hedefliyoruz.”
22
Açılışla ilgili değerlendirmede bulunan MediaSaturn Perakende Grubu İcra Kurulu Üyesi, MediaMarkt Türkiye ve Yunanistan İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım Türkiye’ye güven duyduklarını ve yatırımlarına devam edeceklerini belirtti. Gökyıldırım, “Türkiye’de, elektronik perakende sektöründe büyümeye devam ediyoruz. Açılan her yeni mağazamızla tüketicilerin tercihlerine yönelik en iyi hizmeti vermek için çalışıyoruz. Diyarbakır’daki mağazamızda da bu özelliklerimizden taviz vermedik ve son teknoloji ürünleri Diyarbakırlılarla buluşturduğumuz için de çok mutluyuz. Tüketicilerimizi merkeze alan ve son teknolojiyi en hesaplı şekilde sunmayı hedefleyen vizyonumuzla, teknolojiyi daha ulaşılabilir kılıp yatırımlarımızı sürdüreceğiz.” dedi.
PERAKENDE AVM
ATASAY’IN ALMANYA ÇIKARMASI
ADORE OYUNCAK KORUPARK AVM’DE 1996 yılından bu yana LEGO, TOMY, Ravensburger gibi dünyanın önde gelen markalarının Türkiye’deki yüzü olan Adore Oyuncak, 2009 yılından bu yana faaliyet gösterdiği perakende sektöründe İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya mağazalarından sonra Bursa’dan gelen yoğun talep üzerine yeni mağazasını Bursa Korupark AVM’de açtı ve Bursalılarla kucaklaştı. Kaliteli, güvenilir, eğlenceli ve tüm çeşitli kategorilerden özellikle eğitici oyuncakları portföyünde bulunduran Adore Oyuncak, çocuklara mağaza içinde oyun alanlarıyla sunduğu eşsiz keşfetme deneyimini ve yüksek hizmet anlayışını bu defa Bursa’ya taşıdı. Hem çocukların hem de yetişkinlerin en sevdiği oyuncak mağazası özelliğini taşıyan Adore Oyuncak sadece Korupark AVM’ye özel etkinlikleri, kostüm karakterleri ve kampanyaları ile Bursalı oyuncak severlerin kalplerini fethetmeye hazır.
Dört nesildir mücevher sektöründeki tecrübesini global trendler eşliğinde birçok coğrafyaya taşıyan Atasay, Almanya’daki ilk mağazasını Eylül ayında açacağını duyurdu. 82 yıllık mücevher sektörü tecrübesinin gücüyle, dünya markası olma yolundaki serüvenini, Orta Doğu’dan sonra Avrupa’ya taşıyacak olan Atasay, önümüzdeki 5 yıl içerisinde Almanya’da 60 mağazaya ulaşmayı hedefliyor. Avrupa yolculuğuna Almanya ile başlayacak Atasay’ın Almanya’dan sonraki durağı Fransa ve İngiltere pazarları olacak. Mücevher sektöründe atılımlarını sürdüren Atasay, Türkiye’nin lider mücevher markası olarak benimsediği yenilikçi bakış açısını yurtiçi ve yurtdışındaki mağazalarıyla taçlandırıyor. Ürün çizgilerinde izlediği yenilikçi tasarımları “Tak Sana Yakışanı” mottosuyla mağaza konseptlerine de yansıtan Atasay, konseptinin izlerini taşıyan Almanya’daki ilk mağazasını 2019 yılının Eylül ayında açacağını duyurdu. Almanya’daki K1 Karree Mannheim Alışveriş Merkezi’nde açacağı mağazayla yurtdışındaki yatırımlarına hız kesmeden devam edecek olan Atasay, 5 yıl içerisinde Almanya’da 60 mağazaya ulaşmayı hedefliyor. Atasay’ın CEO’su Atasay Kamer, Almanya’da gerçekleştirilen basın toplantısında, konuya ilişkin “82 yıllık mücevher tecrübelerimizi dünyanın çok hızla değişen mücevher moda trendlerini yansıttığımız koleksiyonlarımızı, Avrupalı tüketicilerle de buluşturma şansı elde edeceğiz. Hedefimiz tıpkı Türkiye’de olduğu gibi Almanya’da da tüketicilerin “lovemark”ı olmak. Amacımız bu mağaza ile başlayarak, önümüzdeki 5 sene içerisinde Almanya’da 60 mağazaya ulaşmak. Almanya dahilinde her önemli cadde ve AVM’de yer almak istiyoruz. Almanya pazarıyla başlayacak olan Avrupa’daki yolculuğumuz, Fransa, İngiltere pazarları ile devam edecek.” dedi.
23
PERAKENDE AVM
BENETTON’DAN ÇEVRE İÇİN ÖNEMLİ HAMLE 2017 YILINDAN BERİ İYİ PAMUK UYGULAMALARI DERNEĞİ ÜYELERİNDEN BİRİ OLAN BENETTON GRUP,
VANS ONLINE MAĞAZASINI HİZMETE AÇTI 84’ten fazla ülkede 2 binden fazla perakende satış noktası bulunan Vans, Türkiye’deki satış noktalarına ek olarak online mağazasını da hizmete açtı.
2025 YILINA KADAR KULLANDIĞI BÜTÜN PAMUK ÜRÜNLERİNİ SÜRDÜRÜLEBİLİR YAPMAYI HEDEFLİYOR. 2025 yılı itibariyle Benetton Grup’un, koleksiyonlarında kullanılacak pamukların yüzde yüzü organik, geri dönüştürülebilir pamuktan ya da İyi Pamuk Derneği tarafından onaylı üreticilerden alınmış olacak. Bütün aktivitelerinde çevreye bıraktığı izi minimum seviyede tutmayı hedefleyen Benetton Grup, değişime şimdiden başladı. 2018 yılında kullanılan pamuklu ürünlerin yüzde 4,7’si çevreye etkisi azaltılmış pamuktan yapıldı. Aynı sene, Sisley ve United Colors of Benetton koleksiyonlarında kullanılan pamuğun yüzde 23’ü, dünyanın en büyük pamuk sürdürülebilirlik programı olan İyi Pamuk Uygulaması Derneği tarafından sertifikalandı. Programın prensiplerinin devamı olarak Benetton Grup, kullandığı pamukları program kapsamında eğitilmiş çiftliklerden aldı. Pamuk, çeşitliliğe ve hafifliğe önem veren müşteriler tarafından en çok tercih edilen ipliklerden biri olmasına rağmen pamuk üretimi çevreye ciddi zararlar veriyor. İyi Pamuk Uygulamaları Derneği’ne olan bağlılığı ile Benetton Grup, hem sosyal hem de ekonomik açıdan çevrenin korunmasına katkıda bulunuyor.
VF Corporation bünyesinde yer alan orijinal spor ayakkabı, giyim ve aksesuar markası olan Vans, haziran ayı itibariyle Türkiye’deki satış noktalarına ek olarak online mağazasını da hizmete açtı. Uluslararası ofisleri ve distribütörlük noktalarıyla 84’ten fazla ülkede 2 binden fazla perakende satış noktası bulunan Vans dünyasına artık www.vans.com.tr internet sitesi üzerinden de ulaşarak, alışveriş yapılabilecek. 1966 yılında Anaheim Kaliforniya’da Paul Van Doren tarafından kapılarını açan ve başlangıcını kaykay çevresi ile yapan Vans, günümüzde yalnızca kaykay dünyasının değil, müzik, moda ve sanat dünyasının da favorisi arasında yer alıyor. Vans bir yandan spor, sanat müzik ve sokak kültürü aracılığıyla gençler arasında yaratıcılığın destekçisi olurken diğer yandan ise Vans Pool Party, Vans Custom Culture, Vans Warped Tour® ve dünyanın birçok noktasında yer alan House of Vans’ler ile de sanatçı ve müzisyenlerin kendilerini ifade etmelerine olanak sağlıyor.
24
PERAKENDE AVM
TREPEZZI İLE EZBER BOZAN TASARIMLAR
T
BERFU PAKKAN RAMAZANOĞLU
LİNDA KENDER
BİRİ TÜRK, DİĞERİ ÜRDÜNLÜ İKİ KADIN GİRİŞİMCİ TARAFINDAN 2018 YILI OCAK AYINDA KURULAN VE BİR TÜRK MARKASI OLAN TREPEZZI MAYO VE GÜNEŞ KORUMALI PLAJ TEKSTİL ÜRÜNLERİ İLE ADINDAN SÖZ ETTİRİYOR. MODEST, BEACH COUTURE VE PLAGE OLMAK ÜZERE ÜÇ AYRI SEGMENTTE SATIŞA SUNULAN BU ÖZEL KOLEKSİYON KADINLARIN TÜM İHTİYAÇLARINI KARŞILIYOR. TREPEZZI KURUCU ORTAKLARI BERFU PAKKAN RAMAZANOĞLU VE LİNDA KENDER İLE KEYİFLİ BİR SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİK.
26
repezzi’nin kuruluş hikâyesini anlatır mısınız? Berfu Pakkan Ramazanoğlu ve Linda Kender nasıl bir araya geldi? Berfu: Linda ile uzun yıllara dayanan bir dostluğumuz var. Eşlerimiz çocukluk arkadaşı; biz de bu vesileyle tanıştık. Profesyonel hayatımızda ise ikimiz de uluslararası şirketlerde, finans ve pazarlama alanlarında yirmi yılı aşkın süre yöneticilik yaptık. Ancak moda tutkunu insanlar olarak ikimizin de hep kendi markamızı yaratma hayalimiz vardı. Hayalimizdeki marka olan Trepezzi’yi 18 ay süren Ar-Ge çalışmalarımızın ardından Ocak 2018’de kurduk. Markamızı hayata geçirirken, kendi ihtiyaçlarımız ve gözlemlerimizden yola çıktık. Ağustos 2018’de ise ilk koleksiyonumuzu sunduk. Mayo markası oluşturma fikri nasıl ortaya çıktı? Linda: Trepezzi koleksiyonlarını tasarlarken, güneşin zararlı ışınlarından korunma, cilt hassasiyeti ya da inanç gibi farklı nedenlerle modest mayo giyimini tercih eden kadınlara kusursuz bir şıklık sunmak istedik. Bizler özel hayatlarımızda, örneğin çocuklarımızla deniz tatiline çıktığımızda ya da spor yaparken cildimizi koruyacak, içinde rahat hareket edeceğimiz, fonksiyonel olarak kullanabileceğimiz ürünlere ihtiyaç duyuyorduk. Ancak bu konforu sağlamasını beklediğimiz piyasadaki mayo ve deniz tekstili ürünlerine baktığımızda bu ürünlerin hem işlevsellikten hem de moda trendlerinden oldukça uzak olduğunu gördük. Pazardaki bu boşluğu fark ettikten sonra, markamızın ana hatları da kafamızda şekillenmiş oldu. Gözlemlerimiz ve deneyimlerimizle, lüks deniz ve plaj giyimini modern çizgilerle yeniden yorumlamak üzere kolları sıvadık. Trepezzi fikri pazardaki bu boşluğu görmemizle doğdu. Trepezzi’nin müşteri hedef kitlesi kimlerdir? Hayatın her anında şık olmayı bilen, giydiği her kıyafetle kendine has stilini konuşturan, farklı, rahat ve modern bir tarz benimseyen tüm kadınlar bizim hedef kitlemiz. Elbette plaj ve deniz giyiminde erişilebilir lüks kategorisini tercih eden, feminen güzelliği ön plana çıkaran incelikli kalıplara ve yüksek kaliteli kumaşlara sahip deniz tekstilini tercih eden kullanıcılar önceliğimiz. Mayolarınız oldukça üstün özelliklerle ön plana çıkıyor. Bu özelliklerinden bahseder misiniz? Gerçekten de öyle. Trepezzi koleksiyonu, cildi güneşin zararlı ışınlarından koruyan yapısıyla lüks mayo ve plaj giyimini baştan yaratıyor. Ürünlerimizde UPF 50+ koruma sağlayan ithal Bionic Finish, Polyamid dokulu kumaşlar kullanarak sağlığı ve güzelliği koruyan bir yaklaşım sunuyoruz.
PERAKENDE AVM
Mayolarımızı benzerlerinden ayıran en önemli özellik ise, hem sportif amaçlarla hem de günlük alanda kullanılabilecek kadar fonksiyonel olması. Kumaşlarımızın su tutmayan yapısı ile ürünlerimiz sörf, yüzme gibi her türlü deniz sporunda kullanılabildiği gibi, hijyen sağlayan özelliğiyle de koşu, yoga gibi çok çeşitli aktivitelerde de kullanım rahatlığı getiriyor. Ayrıca kadınların her türlü ihtiyacı düşünülerek tasarlanan mayolarımızda kullanılan, basen ve karın bölgesini saklayan, beli ince gösteren kalıplarımız markamızın imzası niteliğinde. Alt ve üst parçaların gizli dikişlerle bağlanabilir olması gibi ince detayların gözetildiği ürünlerimiz, mükemmel kadın siluetini ön plana çıkarıyor. Koleksiyonlarımızda kullandığımız aksesuarlarımız da fark yaratan tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Ürünlerimize mutlaka özgün tasarımcıların sanatsal dokunuşlarıyla hayat bulan zengin aksesuar koleksiyonu eşlik ediyor. Gündelik kıyafetlerle de rahatlıkla kullanılabilecek renkli ve fiyonklu türbanlar, zarif saç bantları ve plaj çantalarıyla kombinlenen parçalar, kişinin tarzına özel modeller yaratmasına olanak tanıyor. Tüketiciler mayoları nasıl satın alabilirler? Satış ve pazarlama operasyonlarınızı nasıl yürütüyorsunuz? Modest, Beach Couture ve Plage olmak üzere üç ayrı segmentte sunduğumuz koleksiyonlarımızı web sitemiz üzerinden satışa sunuyoruz. Koleksiyonlarımız yalnızca Türkiye’de değil yurt dışında da yoğun ilgi gördüğünden sosyal medyayı, örneğin Instagram hesabımızı da pazarlama faaliyetlerimizde aktif şekilde kullanıyoruz. Diğer yandan Dubai merkezli lüks mağaza zinciri Al Tayer Insignia LLC ile imzaladığımız anlaşma ile koleksiyonlarımızı dünyanın en ayrıcalıklı satış noktalarına taşıma fırsatı yakaladık. Anlaşma kapsamında çok kısa süre içinde Trepezzi koleksiyonları, Al Tayer’in temsilcisi olduğu ulaşılabilir lüks markaları Harvey Nichols Dubai, Bloomingdale’s Dubai ve Bloomingdale’s Kuveyt gibi mağazaların yanı sıra lüks Al Tayer çizgisinin online platformdaki yansıması Ounass.com’da da moda tutkunları ile buluşacak.
Benzer anlaşmaları Türkiye’deki erişilebilir lüks segmentte ürün sunan mağaza zincirleriyle de gerçekleştirmek üzere çalışıyoruz. Çalışmalarımız tamamlandıkça duyurmaya devam edeceğiz.
ürünleriyle öne çıkan prestijli markalarla yan yana koleksiyonlarımızı sunmaya devam edeceğiz.
Önümüzdeki dönem hedefleriniz neler? Kısa vadedeki hedeflerimize baktığımızda sırada yeni koleksiyonumuzu pazara sunmak var. Ayrıca yetişkinler gibi çocukları da güneş ışınlarından koruyan özel bir koleksiyon yaratmak üzere de kolları sıvadık. Trepezzi olarak kendi alanımızda farklı bir moda deneyimi sunduğumuzun bilincindeyiz. Bu felsefemizle örtüşen, ayrıcalıklı
27
PERAKENDE AVM
GÖMLEK KRALLIĞI TUDORS
YURT DIŞINDA BÜYÜME ATAĞINI SÜRDÜRÜYOR
1998 YILINDA SEKTÖRE GİREN VE 21 YIL İÇERİSİNDE YURT DIŞI PERAKENDE PAZARINDA EN ÖNEMLİ ÜLKELERDEN BİRİ HALİNE GELEN TUDORS, YURT İÇİ VE YURT DIŞINDA MAĞAZALAŞARAK BAŞARILARINI DEVAM ETTİRİYOR. Tudors, Türkiye'nin tarihi alışveriş merkezlerinde de mağazalaşmasını sürdürmeye devam ediyor. Yurt içinde 176, yurt dışında 48 mağazaları olduğunu belirten Tudors CEO'su Yaşar Ayaydın, yurt içindeki mağazaları franchise ya da bayilik vermeden kendilerinin açtığını, yurt dışında ise master franchising sistemi ile mağazalarını açmaya devam ettiklerini belirtiyor. Ayaydın, “Yurt dışında Türk markalarına yoğun bir talep var. Eskiden beri yurt dışında Türk mallarını çok kaliteli buluyorlar. Türk Malı ibaresini gördüklerinde evet bu ürün kalitelidir algısı oluşuyor. Bu nedenle yurt dışında Türk markalarına talep çok fazla. Bizim de Tudors olarak en önemli ilkemiz Türkiye'nin en önemli gömlek markası olmak ve bu başarımızı uluslararası arenada sürdürmektir. ”dedi.
MÜŞTERİLERİN ŞİKAYET VE İSTEKLERİYLE BİREBİR İLGİLENİLİYOR Ayaydın, “Müşterimiz yaşadığı herhangi bir sorunda ya da farklı bir konuda müşteri hizmetlerine ulaşmanın yanı sıra web sitemizin “CEO'ya Yazın” bölümünden direkt olarak bana e-posta gönderebiliyor. Bunun yanı sıra şirket içi raporlama sistemlerinde de değinen
28
Ayaydın, “Tudors olarak raporlama bizim işimizin en önemli parçası. Oldukça gelişmiş düzeyde ve otomatize edilmiş bir raporlama sistemimiz var. Bu sayede gerek mağazalar gerekse yönetim tarafında işlerimiz hızlı ve sorunsuz bir şekilde yürüyor. Bu konuda danışmanlık istediğimiz yurtiçindeki şirketlerle yaptığımız görüşmelerde de bizim raporlama sistemimiz konusunda çok ileri seviyede olduğumuzu belirttiler.” şeklinde sözlerine devam etti. Tudors’un erkek giyim endüstrisi hakkında detaylı bilgi sahibi, yeni nesilde modayı takip eden ve kalıpların dışına çıkmayı hedefleyen özel ürünler üreten bir marka
olduğunu belirten Ayaydın, genç kesime odaklandıklarını ancak orta yaş grubunun da markalarını tercih ettiğini ifade etti.
TUDORS KALİTEYİ UYGUN FİYATLA MÜŞTERİLERİNE SUNUYOR Cadde mağazalarında büyümeye devam eden Tudors'un öncelikli mağaza açma politikası merkezi ve işlek caddeler olsa da AVM ya da cadde farketmeksizin uygun olan her yerde şube açmayı hedefliyorlar. “Gömlek Krallığı” Tudors kaliteyi uygun fiyatla müşterileriyle buluşturmaya devam ediyor.
KAPAK KONUĞU
AHTAPOT EĞLENCE MERKEZLERİ’NDE ÇOCUKLAR ÖZGÜRCE EĞLENİYOR ÇOCUKLARIN DOYASIYA, RAHAT VE ÖZGÜR BİR ŞEKİLDE EĞLENEBİLDİĞİ BİR EĞLENCE MERKEZİ AHTAPOT… TOP HAVUZLARININ ELEKTRONİK MAKİNALARLA ENTEGRE EDİLMESİYLE OLUŞTURULAN KONSEPTTE YALNIZCA ZAMAN SATARAK ÇOCUKLARIN İYİ VAKİT GEÇİRMESİ SAĞLANIYOR. OYUN ALANLARININ KONSEPTİNDEN BAHSEDEN AHTAPOT EĞLENCE MERKEZİ KURUCUSU SONEL TAŞAN, ÇALIŞAN PERSONELLERİN AKADEMİK EĞİTİM ALMIŞ ÇOCUK GELİŞİMİ MEZUNLARINDAN OLUŞTUĞUNU SÖYLÜYOR.
30
KAPAK KONUĞU
KÜÇÜK BİR İŞLETME OLARAK BAŞLADIK Öncelikle röportajımıza firmanızı tanıyarak başlayabilir miyiz? Ahtapot Eğlence Merkezi’nin hizmetleri, sektördeki geçmişi ve bulunduğu konum nedir? Kuruluşundan bu yana nasıl gelişmeler gösterdi? Ahtapot Eğlence Merkezi 2004 yılında Adana’da kuruldu. M1 Alışveriş Merkezi’nde ilk defa küçük bir işletme olarak başladık. İlk kurulduğu zaman burayı ek iş olarak açmıştık. Daha sonra orada en büyük kiracılardan biri olduk ve ana işimiz olarak devam ettirdik. Şu an bünyenizde kaç şube var? Nerelerde faaliyet gösteriyorsunuz? Konya’da 2, İstanbul’da 4 ve Malatya’da 1 tane şubemiz bulunuyor. Tüm eğlence merkezlerimiz AVM’lerde bulunuyor. 2-7 yaş grubuna hitap ediyoruz. Yapmış olduğumuz hizmet ve konsept buna göre düzenleniyor. Eğlence merkezlerinde ideal metrekare alanı ne kadar olmalı? Kendi konseptlerimizde minimum 300 metrekare olmasını istiyoruz. Bu bin 500 metrekareye kadar olabilir.
UYGUN LOKASYON İÇİN FİZİBİLİTE ÇALIŞMALARI YAPILIYOR Eğlence merkezlerinizi konumlandırılırken nelere dikkat ediyorsunuz? Sizin için lokasyonun önemi nedir? Ayrıca lokasyon seçimi yaparken sosyo-kültürel faktörler dikkate alınıyor mu? Yatırımlarımızı lokasyonun uygunluğuna göre yapıyoruz. Çünkü her yerde özellikle Anadolu’da bu tür büyük yatırımlar yapmak hem zor hem de riskli. Dolayısıyla bu tür fizibilite çalışmalarını çok sıkı yapıyoruz. Uygun gördüğümüz yerlerde eğlence merkezlerimizi yapmaya başlıyoruz.
Lokasyonun çok hareketli ve doğru bir nokta olmasına dikkat ediyoruz. Oyun alanlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Gerek konsept gerek hizmet olarak diğerlerinden farkınız nedir? Çocuklar ve aileleri burada nasıl vakit geçiriyor? Bizim diğer oyun merkezlerinden farkımız, alanlarımızı çocukların doyasıya, rahat ve özgür bir şekilde oynaması için tasarlıyor olmamız… Türkiye’de yalnızca bizim uyguladığımız bir konsept var. Bu konsept top havuzu dediğimiz oyun salonlarının elektronik makinalarla entegre edilmesiyle, zaman satarak ailelerin burada iyi vakit geçirmelerini sağlayan bir konsept. Bu konsepti de Türkiye’de sadece Ahtapot Eğlence Merkezi uyguluyor. Salonlarımızın içinde bulunan elektronik çocuk oyun makinelerinin tamamı free’dir. Yani herhangi bir ekstra ücretle çalışmaz. Sadece içeriye girilen timing süresi içerisinde istenildiği kadar burada oynanabiliyor. Burada hem eğitim hem de eğlenme anlamında hizmet vermek istiyoruz. Çocuklar burada enerjilerini atıyorlar. İsteyen ailesiyle birlikte oyun alanında vakit geçirebiliyor. Ayrıca çocukların doğum günlerinde burada farklı konseptler oluşturup hizmet veriyoruz. Bu konuda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Salonlarımızın hepsinde sürekli doğum günü partileri oluyor.
31
KAPAK KONUĞU
Yeni nesil teknolojilerin eğlence sektörüne nasıl katkıları oluyor? Siz bu teknolojilere nasıl uyum sağlıyorsunuz? Yeni çıkan ürünleri fuarlardan takip ediyoruz. Kendi oyun alanlarımız içerisinde değişiklikler yapıyoruz. Farklı ve yeni şeyler çıktığı zaman dekorlarımızda da yenilik yapıyoruz.
ÇOCUKLARLA BİREBİR İLGİLENİLİYOR Eğlence merkezlerinize müşterilerin ilgisi nasıl? Var olan şubelerimize çok yoğun bir talep görüyoruz. Çünkü burada çocuklarla birebir ilgileniyoruz. Onların o anki psikolojik sorunlarıyla bile ilgileniyoruz. Çocuklar burada oyunlar oynayıp güzel vakit geçiriyorlar. Dolayısıyla bulunduğumuz her yerde de çok yoğun ilgi görüyoruz. Müşteri memnuniyetini ve firmanızın sürekliliğini nasıl sağlıyorsunuz? Müşteri memnuniyeti bizim için çok önemli. Çünkü müşteri memnun olduğu zaman çocuğu da memnun oluyor. Olabildiğince mutlu olmalarını ve buradan mutlu ayrılmalarını sağlıyoruz. Mesela, devamlı gelen 3-4 senelik müşterilerimiz var. Müşterilerimiz memnun oldukça bizler de memnun oluyoruz. Müşterilerimize özel “yükle-kazan” kampanyamız var. Yüz boyama faaliyetleri ile çocuklara yönelik faaliyetler gerçekleştiriyoruz. Çocuk odaklı olarak çocukların veliler tarafından buraya getirilmesini hedefliyoruz. Ayrıca içeride çalışan personellerimizin hepsi çocuk gelişimi mezunu. Çocuklara nasıl davranması gerektiğini bilen, akademik eğitim almış kişileri çalıştırıyoruz. Personellerimiz çocuklarla oyunlar oynayıp, özel olarak ilgileniyor. Bu da
32
KAPAK KONUĞU
çocukların oldukça hoşuna gidiyor. Veliler de bu durumdan ayrıca memnun oluyorlar. Müşteri fiyattan mutsuz olursa ekstra bonus veriyoruz. Çalışanların güler yüzüyle alakalı bir sorun olursa, personellerimizin eğitimine daha fazla dikkat ediyoruz. Tüm bunlar hem müşteri memnuniyetini hem de firmamızın sürekliliğini sağlıyor. Oyun alanlarında hijyeni ve güvenliği nasıl sağlıyorsunuz? Emniyete son derece önem veriyoruz. Zaten bununla ilgili de salonlarımızda tehlike arz edecek hiçbir oyuna izin vermiyoruz. Oyuncakların yükseklikleri konusunda ve elektronik ürünlerin seçiminde dikkatli davranıyoruz. Temizlikte ise, hem sabah hem akşam olmak üzere günde iki kez detaylı temizlik yapılıyor.
ÇOCUKLAR ÖZGÜR VE RAHAT BİR ŞEKİLDE EĞLENEBİLMELİ Peki, iyi bir eğlence merkezi olmanın olmazsa olmazları neler? Neler yapılmalı? Çocukların özgür ve rahat vakit geçireceği ortamlar yaratmak çok önemli. Biz de bu nedenle alanlarımızda top havuzu, hareketli oyun makineleri ve elektronik makinelerin hepsini harmanlayıp çocukların free bir şekilde kullanmalarını sağlıyoruz. Yani bizdeki elektronik cihazlar artı bir ücretle çalışmıyor. Tamamı free olarak hizmet veriyor. Bu da bizi diğer oyun alanlarından ayıran bir özellik. Uyguladığımız bu sistemi olmazsa olmaz olarak görüyoruz.
33
KAPAK KONUĞU
Ahtapot Eğlence Merkezleri Kurucusu Sonel Taşan, Ahtapot Eğlence Merkezleri Marmara Forum Şubesi Mağaza Müdürü Gizem Kara ile birlikte.
EĞLENCE SEKTÖRÜNÜN DEĞERİ ANLAŞILMAYA BAŞLANDI Türkiye’de eğlence sektörünün yerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de eğlence sektörünün daha yeni yeni gerçek değerini bulmaya başladığına inanıyorum. Çünkü daha önce AVM’ler oyun merkezlerine yeteri kadar önem vermiyorlardı. Fakat ebevenylerin çocuklarıyla daha çok ve kaliteli zaman geçirdiğini ve eğlence merkezlerinin insanları AVM’de daha uzun süre tuttuğunu gören AVM’ler eğlence merkezlerini olmazsa olmaz olarak görmeye başladılar. Dolayısıyla bizim gibi işletmecilere lokasyon olarak artık daha iyi yerler sunuyorlar. Eğlence sektörünün bundan sonra da daha iyi noktalara geleceğini düşünüyorum.
34
Ahtapot Eğlence Merkezi olarak yeni şube açılışlarınız olacak mı? Gelecek dönem yatırım planlarınız neler? Eylül ayında Konya M1 Alıveriş Merkezi’nde açmayı düşündüğümüz bin 600 metrekare bir salonumuz olacak. Projenin içerisinde çocuklara hitap eden bir trambolin park bulunuyor. Bunun dışında herhangi bir yatırım planımız yok. Zaten ülkenin ekonomik durumundan dolayı da daha fazla yatırım yapmayı uygun bulmuyoruz. Ekonomik sorunlardan dolayı bizim sektörümüze de yansıyan sorunlar oldu. Bunların en başında metrekare birim fiyatlarının yüksek olması geliyor. Maliyetlerimizin ciro kirası ile düşebileceğine inanıyorum.
AVM
EGE PERLA AVM
KALİTESİNİ ÖDÜLLERLE TESCİLLENDİRİYOR
ÖDÜLLERİN EN ÖNEMLİ KATKISININ İZLENİLEN YOLUN DOĞRULUĞUNUN ULUSLARARASI ARENADA TESCİLLENMESİ OLDUĞUNU SÖYLEYEN EGE PERLA AVM MÜDÜRÜ ERSİN BAL, ALDIKLARI HER ÖDÜLÜN SORUMLULUK BİLİNÇLERİNİ ARTIRDIĞINI İFADE ETTİ. Ege Perla olarak en son hangi alanda hangi ödülü aldınız? Ege Perla olarak en son geçen yıl 30’dan fazla ülkeden binlerce projenin yarıştığı Stevie Awards’ta “Yılın Pazarlama Kampanyası”, “En İyi Marka Deneyim Etkinliği”, “En İyi Halkla İlişkiler Etkinliği” ve “En İyi Etkinlik” olmak üzere 4 farklı dalda bronz ödül aldık. Bu ödülleri kazanmaya sebep olan etkenler neler oldu? Ege Perla olarak trendleri yakından takip ediyor, hayata geçirdiğimiz etkinliklerde misafirlerimize farklı deneyimler yaşatacak içe-
36
rikler üretmeye özen gösteriyoruz. Ortaya koyduğumuz bu yenilikçi yaklaşımımız sayesinde İzmirlilerin beğenisini kazanıyoruz. Misafirlerimizden gelen olumlu geri bildirimler bizler için en büyük ödül. Bu geri dönüşler, İzmir’e değer katan içeriklerimiz ve aldığımız ödüller bir yandan bizleri motive ederken diğer yandan bizim için bir gurur kaynağı oluyor.
Perla olarak İzmir’e değer katacak kaliteli içerikler üretip, misafirlerimize farklı deneyimler yaşayabilecekleri, güzel anılar biriktirebilecekleri etkinlik ve faaliyetler sunuyoruz. Bu sürecin sonunda aldığımız her ödül bir yandan ilerlediğimiz yolun doğruluğunu bizlere kanıtlarken diğer yandan ise sorumluluk bilincimizi daha da artırıyor.
Ege Perla AVM şimdiye kadar hangi ödülleri aldı? 2017 yılında şehirlere değer katan projelerin ödüllendirildiği Sign of the City Awards’ta , ‘En İyi Ofis’ ve ‘En İyi Yerel Merkezli AVM’ kategorilerinde Sign of the City seçilen Ege Perla, geçen yıl ise Steve Awards’ta “Yılın Pazarlama Kampanyası”, “En İyi Marka Deneyim Etkinliği”, “En İyi Halkla İlişkiler Etkinliği” ve “En İyi Etkinlik” dallarında bronz ödüle layık görüldü.
Bundan sonraki süreçte Ege Perla AVM’nin hedefleri neler? Farklı peyzajımız, merkezi konumumuz ve doğa ile teknolojinin harmanlandığı yarı açık alışveriş merkezi modelimiz ile İzmirlilere yepyeni bir alışveriş deneyimi sunuyoruz. İzmir gibi geleceğin yükselen değeri olmaya aday bir kentin en çok gelişen bölgesinde yer alıyoruz. Ege Perla ile İzmir’e değer katacak, yenilikçi bir yaklaşımla İzmir’e layık simge bir yapı ve deneyim merkezi oluşturmayı hedefliyoruz.
AVM’lerin kazanmış oldukları ödüllerin ziyaretçi ve sektörel anlamda geri dönüşleri nelerdir? Almış olduğunuz ödüllerin Ege Perla AVM için önemi nedir? Daha fazla sorumluluk ve misyon yükledi mi? Ödüllerin en önemli katkısı izlediğiniz yolun doğruluğunun uluslararası arenada tescil edilmesidir. Ege
İş GYO’nun tüm tecrübesini yansıttığı ve karma bir proje olarak öne çıkan Ege Perla, yaşam merkezi olarak hayata geçirdiği etkinlikler ve sunduğu hizmetler ile şehrin çekim noktası olmaya devam edecektir.
AVM
BİLKENT CENTER 4 PLATINUM ÖDÜL KAZANDI BİLKENT CENTER DÜNYACA ÜNLÜ HERMES ÖDÜLLERİNDEN 4 PLATINUM ÖDÜL KAZANDI Bu yıl yenilenerek birçok ulusal markayı bünyesine katan ve 20. yılını kutlayan Bilkent Center, 2018 Eylül ayında ger-
çekleştirdiği Ankara Kahve Festivali ile ABD merkezli Uluslararası Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri Derneği (AMCP) tarafından gerçekleştirilen Hermes Creative Awards tarafından 4 dalda ödüle layık görüldü. Bilkent Center, on binlerce Ankaralının katıldığı etkinlik özelinde En iyi Festival, En Özel Etkinlik ve En İyi İletişim& Pazarlama Kampanyası, En İyi PR kampanyası olmak üzere 4 dalda platin ödülü kazandı.
“ANKARA’YI TEMSİL ETMEK GURUR VERİCİ” Dünyanın dört bir yanından projelerin katıldığı yarışmada, 4 ayrı platin ödül kazanmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Bilkent Center Alışveriş Merkezi Müdürü Ayhan Aytekin, “Bil-
kent Center olarak Ankara’da fark yaratan, sanata ve sosyo-kültürel hayata renk katan etkinlikler düzenlemeye özen gösteriyoruz. Eylül ayında ev sahipliğini yaptığımız Ankara Kahve Festivali, on binlerce ziyaretçi ağırladı. Sadece Ankara’dan değil çeşitli şehirlerden de katılım yoğun oldu.” açıklamasında bulundu. Bilkent Center ziyaretçilerinin sanatsal ve kültürel organizasyonları ilgi ve beğeniyle takip ettiğini belirten Aytekin, “Dünyaca ünlü Hermes Creative Awards ödüllerini kazanmak son derece gurur verici. Başkente ve insanlara değer katan projeler yapmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
PAZARLAMA DÜNYASININ EN PRESTİJLİ ÖDÜLÜ ÖZDİLEKPARKLARA
P
erakende sektöründe yalnızca alışveriş anlamında değil sosyal ve eğitsel anlamda da misafirlerinin ilgi odağı olmayı başaran ÖzdilekParklar, bugüne kadar gerçekleştirdiği beğenilen ve yoğun katılım sağlanan projeleriyle sektörde adından söz ettirmeye devam ediyor.
Tüm yıl boyunca birbirinden keyifli etkinliklere ve sosyal sorumluluk projelerine ev sahipliği yapan ÖzdilekParklar, bu alandaki başarısını uluslararası ödüllerle taçlandırdı. Dünyada, pazarlama ve iletişim alanlarında gerçekleşen en seçkin projeleri seçmek amacıyla binlerce başvuruyu tarafsız olarak değerlendiren Hermes Creative Awards, ÖzdilekPark İstanbul ve ÖzdilekPark Bursa Nilüfer’i altın ve platin ödüllerine layık gördü. ÖzdilekPark İstanbul, Sevgililer Günü özelinde hayata geçirdiği “Aşkınızın Gücü Sizi Paris’e Götürüyor” etkinliği ile altın ödül kazanırken, ÖzdilekPark Bursa Nilüfer ise “Satranç Turnuvası” etkinliği ile platin ödülün sahibi oldu.
38
AVM
Türkiye içinde ise son 3 senedir Marketing Türkiye tarafından gerçekleştirilen SocialBrands Veri Analitiği alanında gümüş ve bronz ödüller ile ödüllendirildik.
ÖDÜLLER MOTİVASYONU SAĞLIYOR TERRACITY ALIŞVERİŞ MERKEZİ OLARAK ALMIŞ OLDUKLARI ÖDÜLLERDEN BAHSEDEN AVM MÜDÜRÜ GÖZDE HOŞTEN, “ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNİN YOĞUN TEMPOSUNDA PROFESYONEL YAKLAŞIMIMIZI KORUYARAK AMATÖR RUHA SAHİP BİR HEYECAN İLE KOŞUYORUZ. BU TEMPONUN MOTİVASYONU DA ÖDÜLLER OLABİLİYOR.” DEDİ. Terracity AVM olarak şimdiye kadar hangi ödülleri aldınız? Terracity reklam çekimleri, Lürzer’s Archive dünyanın en iyi 200 dijital sanatçısı ödülüne layık görüldü. Gezi ve seyahat sitesi Tripadvisor’un kullanıcıları tarafından yapılan yorum ve değerlendirmelere göre 4 senedir üst üste ‘Mükemmellik’ ödülünü alıyoruz.
Her sene yaptığımız ve artık gelenekselleşen Gençlik Festivali’miz Stevie Awards ve Hermes Creative Awards çeşitli dallarda altın ödül ve birincilik ödüllerini aldı. Worldminia etkinliği çerçevesinde Saffet Emre Tonguç ve diğer önemli blogger’ları bir araya getirdiğimiz etkinliğimiz aynı şekilde Hermes Creative Awards dahilinde altın ödüle ulaştı. Uluslararası boyutta tanınan ve Antalya’nın en önemli spor etkinliklerinden biri olan Runatolia kapsamındaki TerracityRUN koşularımız birçok kategoride Stevie Awards ve Hermes Creative Awards altın ödül ve birincilik ödüllerini aldı. Aynı şekilde sporun diğer bir dalı olan bisiklet kullanımını desteklemek ve sosyal farkındalık yaratmak amacıyla hayata geçirdiğimiz #AntalyaİçinPedallıyoruz projemiz ile de Marcom dahil bir çok platformda farklı dallar da ödüle layık görüldük.
Son olarak almış olduğunuz ödülü kazanmaya sebep olan etkenler neler oldu? Şahsi fikrim ve gidiş yolum; öncelikle toplumsal katma değer veya temsil ettiğim kurum ve ziyaretçileri için değer yaratan işler üretebilmek, eğer şartlar olgunlaşırsa daha geniş platformlarda duyulabilmesi ve hatta yeni fikirlere örnek olabilmesi adına ödül sürecine girmesidir. Bu doğrultuda hazırlanan #GeleceğePedallıyoruz kampanyamız da gerek içerik gerekse toplumsal fayda yaratma kurgusu ile hem teknik kategorilerde hem de sosyal fayda odaklı kategorilerde ödüllendirildi. AVM’lerin kazanmış oldukları ödüllerin ziyaretçi ve sektörel anlamda geri dönüşleri nelerdir? Bizler (tüm sektör çalışanları), alışveriş merkezlerinin uzun çalışma saatlerinde ve hiç azalmayan yoğun temposunda profesyonel yaklaşımımızı koruyarak amatör ruha sahip bir heyecan ile koşuyoruz. Bu temponun motivasyonu da ödüller olabiliyor. Amatör ruh ile ortaya çıkan tüm profesyonel projeler de nihai hedefimiz olan ziyaretçi memnuniyetine katkı sağlıyor. Daha önce de belirttiğim üzere öncelikle toplumsal fayda yaratmaya yönelik projeler üreterek farkındalığı artırdığımıza inanıyorum. Almış olduğunuz ödüllerin TerraCity AVM için önemi nedir? Daha fazla sorumluluk ve misyon yükledi mi? Her zaman en doğru, en üretken projeleri hem alışveriş merkezi ziyaretçilerimiz hem de Antalya için kurgulamaya çalışıyoruz. Spor, çevre ve kültürel konuları destekleyen projelerimiz gelecekte de devam edecek. Kazandığımız ödüller ile doğru yolda olduğumuzu anlıyoruz ve elbette bu da bizlere enerji ve keyif veriyor.
39
AVM
KUMSMALL FACTORY EKİM AYINDA KAPILARINI AÇIYOR TOKİ tarafından Kayseri’de yaptırılan Avrupa ve Türkiye’nin en büyük karma projesi ‘KUMSmall Factory’ Radisson Blu Hotel Kayseri'de, mobilya sektör temsilcilerine tanıtım toplantısı düzenledi. 2 milyar TL’ye yakın yatırım maliyetiyle Anadolu’nun kalbi Kayseri’de kurulan KUMSmall Factory tanıtım toplantısına mobilya sektörünün öncü firmaları, iş dünyası temsilcileri ve kent yöneticileri katılım gösterdi.
KUMSmall Factory içerisinde bulunan AVM, iş merkezleri, otel, eğlence merkezleri ile mobilyadan dekorasyona, modadan yeme içmeye, spordan eğlenceye kadar ziyaretçilerine eşsiz bir alışveriş deneyimi sunacak. KUMSmall Factory; 1,5 milyon metrekare açık, 900 bin metrekare kapalı alanı ve 302 bin metrekare satış alanında, 6 bin araçlık otoparkı ve 400 mağazasıyla konforu ve alışveriş keyfini bütünleştirecek. 180 bin metrekarelik kiralanabilir alanda Avrupa’da bir ilke imza atacak klasik bir alışveriş merkezi ile mobilya ve dekorasyon konseptini bir araya getirecek. Yönetim ve kiralaması GLA Gayrimenkul Yönetim Kiralama ve Danışmanlık AŞ. tarafından yapılacak ve KUMSmall Factory AVM, Ekim 2019’da kapılarını açmaya hazırlanıyor.
TÜRKİYE'DEKİ AVM ANLAYIŞI FARKLI BİR NOKTAYA GELECEK GLA Gayrimenkul Yönetim Kiralama ve Danışmanlık AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Çelik, “Alışveriş merkezleri birbirinin tekrarı olmaya başladı ve Türkiye
40
bu konuda bir doyuma ulaştı. Şu anda Türkiye genelinde 426 tane alışveriş merkezimiz var. Türkiye'nin 2021’de 459, 2023'de ise 500 alışveriş merkezi olması bekleniyor. Ancak Türkiye'de kaç tane AVM olursa olsun KUMSmall Factory ile Türkiye'deki AVM anlayışı farklı bir noktaya gelecek. KUMSmall Factory, Kayseri'nin tanıtımında büyük rol üstlenecek ve Erciyes Kayak Merkezi'ne gelen turistler içinde uğrak noktası olacak. Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik koşulların ise çok uzak olmayan bir tarihte düzelmeye başlayacağına inanıyoruz. Ülkemiz ekonomisi için çizilen karanlık tablolarda dahi önemli markaların Kayseri'ye gelmesini sağladık. Çok daha iyi yerlere
geleceğimize inanıyoruz. TÜİK'in bir verisine göre yaptığımız harcamaların yüzde 6,4’ünü kriz ortamında mobilyaya harcıyoruz. Tüm bunları göz önünde bulundurarak mobilya sektörüne önemli katkılar sunacağımızı ve Türkiye'deki alışveriş merkezlerine yeni bir vizyon kazandıracağımıza inanıyoruz.” dedi. Yüzlerce ulusal ve uluslararası alternatif markayı çatısı altında toplayarak, kalıpların ötesinde bir konseptle sektöre yön veremeye hazırlanan KUMSmall Factory, bir Erciyes KSS Yapı Kooperatifi projesi. Merakla beklenen bu dev projenin yönetimi GLA Gayrimenkul Yönetim Kiralama ve Danışmanlık AŞ. tarafından yapılacak ve KUMSmall Factory Ekim 2019’da açılacak.
AVM
ANKAMALL 20’NCİ YILINI KUTLUYOR ihtiyaç ve beklentilerine de hitap eden bir alışveriş merkezi olma özelliğini daha da artırmıştır.
ANKAmall, 20’nci yılında sosyal hayatın ve alışverişin ilk adresi olmayı sürdürüyor. ANKAmall Alışveriş Merkezi Müdürü Evren Kırcalı: “Hareket noktamız, kent insanının ihtiyaç duyduğu her şeyi tek çatı altında sunmak. 20’nci yılımızda ziyaretçilerimizi daima yeniliklerle karşılamaya devam ediyoruz. ”diyor. Türkiye’nin en büyük ve köklü alışveriş merkezlerinden ANKAmall bu yıl 20’nci yaşını kutluyor. Ziyaretçilerinin her geçen gün artan yoğun ilgi ve memnuniyeti, tüketimde kalite ve çeşitliliğin farklı yaşamsal ihtiyaçlarla bir arada sunulduğu, bireysel, sosyal ve kültürel boyutları zengin, enerjisi yüksek ve rafine yaşama alanları temelinde yeni bir yaşam tarzı doğurmuş olmasından kaynaklanıyor. Alışveriş Merkezi Müdürü Evren Kırcalı sorularımızı yanıtladı.
ANADOLU’NUN EN BÜYÜK ALIŞVERİŞ MERKEZİ ANKAmall sektörün ilk AVM’lerinden biri. İlk açıldığınız günden bu yana nasıl bir gelişim izlediniz? ANKAmall, Türkiye’de alışveriş merkezi sektörünün öncülerinden biri. 120 bin metrekarelik kiralanabilir alanı ile Anadolu’nun en büyük alışveriş merkezi olma özelliğinin yanı sıra yenilikçi bakış açısıyla sürekli bir gelişim içerisinde. Bu gelişim ve değişim sadece hizmet ve çeşitlilik anlamında olmadı. Fiziki olarak da 2006 yılında hayata geçirilen genişleme projesi ve 2015 yılında gerçekleşen renovasyon ile yepyeni bir yüzle ziyaretçilerinin karşısına çıktı. 15 ay süren renovasyon
42
ANKAmall, sektörde son yıllarda değişen ve çeşitlenen beklentilere daha iyi karşılık verebilmek, çıtanın üzerine çıkmak için daima bir yenilik içerisinde. Sadece Ankara değil, Anadolu’nun dört bir yanından ziyaretçilerimiz tüm ihtiyaçlarını karşılayabilmenin ötesinde beklentilerini fazlasıyla karşılayan olanaklar ile de alışveriş merkezimizden mutlu ayrılıyorlar. Bu vizyon ANKAmall’ın daima genç, dinamik, enerjisi yüksek bir alışveriş merkezi olma olgusunu da diri tutuyor.
“ANKARA’NIN KALBİ ANKAMALL’DA ATIYOR” çalışması ile yeni markalar, yenilenen mağazalar ve yeni mağaza alanları ile yepyeni bir yüze kavuştu. Renovasyon kapsamında marka karmasını optimize etmek için 180 mağaza alanı yer değiştirdi ve yenilendi. Alışveriş merkezine eklenen 54 yeni marka ile toplam mağaza sayımız 365’e ulaştı. Bunun dışında, ziyaretçilerin açık hava ile buluşabileceği 3 bin 500 metrekarelik teras alanları, yenilenen ve modernize edilen yeme-içme alanı, fine-dining kafe ve restoranlar, skylightlarla donatılmış tavanların aydınlattığı koridorlar gibi fiziki değişiklikleri; vale, servis ya da concierge gibi hizmetleri ve çocuklar için yeni oyun alanlarını ziyaretçilere sunulan yeniliklerden bazıları oldu. Renovasyon sonrasında ANKAmall’ın yarattığı istihdam 6 bin kişiye ulaştı. AVM’lerde uzun süren başarının sırrı nedir? Siz başarınızı neye borçlusunuz? Tüketicinin gelişen ve değişen ihtiyaçlarına uyum sağlama yönünde kendini geliştiren merkezlerin kurumsal itibarını koruyup artırdığını düşünüyoruz. ANKAmall, alışverişte sunduğu kalite ve çeşitlilik yanında, gerçekleştirdiği sosyal ve kültürel etkinliklerle ziyaretçilerinin bireysel
Son 10-15 yıl içerisinde oluşan AVM kültürü ve sosyal yaşam merkezi olgusunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Alışveriş merkezleri artık alışveriş dışında yaşamsal ihtiyaçların da karşılandığı merkezler haline gelmiştir. Kafe ve restoranlarıyla, eğlence alanlarıyla, sosyal etkinlikleriyle, kültür, sanat, spor gibi pek çok alanda ihtiyaçları da karşılamak zorunda. Son 10 yılda oluşan alışveriş merkezi kültürünün geldiği noktada ziyaretçiler, alışveriş ve yeme içme ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra eğlenebilecekleri, dinlenebilecekleri, kişisel gelişimlerini de destekleyen ve çocuklarını nitelikli etkinliklerle buluşturabilecekleri alanlarda zaman geçirmek istiyor. Ziyaretçilerimiz, “Ankara’nın kalbi ANKAmall’da atıyor” diyor. Biz, “Kent insanının ihtiyaç duyduğu her şeyi tek çatı altında sunma” hedefiyle hareket ettik ve bunda da başarılı olduk. Sadece çok çeşitli ve konforlu alışveriş olanakları değil, sosyal etkinliklerimizi planlar ve uygularken de bunu önceledik. Gelişen ve değişen ihtiyaçlara uyum sağlama; başka bir deyişle ‘ihtiyaçlar çağına ayak uydurma’ konusunda kendini geliştiren merkezler, itibarını katlayarak artırma olanağına sahip olu-
AVM
yorlar. İstanbul’un Anadolu yakası dâhil Anadolu’nun en büyüğü olması dolayısıyla Türkiye’deki yüzlerce alışveriş merkezi içinde özel bir yere sahip olan ANKAmall, alışverişte sunduğu kalite ve çeşitlilik yanında, gerçekleştirdiği sosyal ve kültürel etkinliklerle insanların bireysel ihtiyaç ve beklentilerine de hitap eden bir alışveriş merkezi olma özelliğini sürdürmüştür. Burada değişen ve çeşitlenen gereksinimlere uygun etkinlikler hayata geçirmeye özen gösteriyoruz. Kadınların, erkeklerin, çocukların, ailelerin hayatlarına dokunacak etkinliklere ağırlık veriyoruz. Sağlık söyleşilerimiz ile ünlü uzmanları ziyaretçilerimizle buluşturuyoruz. Çocuklarımızı eğlendirerek eğitecek aktiviteler gerçekleştiriyoruz. Resim, fotoğraf, el sanatları gibi farklı alanlarda sergiler düzenliyoruz. Özel oyunculu sinema gösterimleri, galalar gerçekleştiriyoruz. Yani hayata dair her konuya eğitime, sağlığa, kültür-sanata, modaya, hemen her konuya değinerek tüm ihtiyaçlara cevap verecek bir çerçeve sunuyoruz.
dedik. Sadece Ankara değil Türkiye’nin dört bir yanından ziyaretçileri ağırladık. Tatlı stantlarında çeşit çeşit tatlıları tatma imkanı bulan misafirlerimiz büyük konserlerle de eğlenceli zaman geçirdiler. Aslında tatlı festivali ve diğer sürpriz etkinliklerimiz, 20’nci yılımızda aynı zamanda bir teşekkür mahiyetinde. Gördüğümüz ilgiye karşılık ziyaretçilerimize bu şekilde teşekkür edelim istedik. Ziyaretçilerimiz bu yıl büyük sürprizlerle karşılaşacaklar.
“YILIN FENOMEN AVM’Sİ” ANKAmall geçtiğimiz günlerde ‘’Fenomen AVM’’ ödülüne layık görüldü. Bundan bahseder misiniz? 20’nci yılımızı kutladığımız bu yıl, “Yılın Fenomen AVM’si” ödülüne layık görülmek bizi de mutlu etti. ANKAmall, BoomSonar ve Marketing Türkiye tarafından düzenlenen ve sosyal medya sektöründe liderlerin belirlendiği Social Media Awards’ta
alışveriş merkezi kategorisinde üç yıldır üst üste bu ödüle layık görüldü. Değişen ve dönüşen teknolojiye ayak uydurarak, yine müşteri memnuniyetine endeksli çalışmalar yürütüyoruz. Bu ödül de bunun getirisi… Almış olduğunuz ödüllerin ANKAmall için önemi nedir? Daha fazla sorumluluk ve misyon yükledi mi? Ödüller tabii ki her zaman itici güç olmaktadır. Ancak ANKAmall, 20 yıldır sürekli yükselen bir başarı grafiği çizmiştir. Bu da her zaman sorumluluğumuzu artırmakta, üstlendiğimiz misyon gereği hep daha iyisi için çalışma azmimizi de artırmaktadır. İlklerin alışveriş merkezi, öncü ve lider konumunda görülen ANKAmall ziyaretçilerinin beklentilerini karşılamanın ötesinde çağın gereklerine uyumlu değişim hamlesini en iyi hizmet anlayışı ile birlikte sürdürecek, çıtayı hep daha yukarılara çıkarmak için çalışmalarını gerçekleştirecektir.
20’NCİ YILA ÖZEL SÜRPRİZ ETKİNLİKLER OLACAK 20’nci yıla çok büyük etkinliklerle merhaba dediniz. Geçtiğimiz günlerde çok konuşulan tatlı festivaline ev sahipliği yaptınız. 20’nci yılımız için çok özel sürpriz etkinliklerimiz olacak. Bunlardan biri Tatlı Festivali idi. “20’nci yılımızda çok tatlıyız”
43
AVM
METREKARE BAŞINA DÜŞEN MUTLULUĞA BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ ESPARK ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ BERKAY DAMGACI:” MÜŞTERİ BEKLENTİ VE TALEPLERİNE HIZLI ŞEKİLDE YANIT VEREBİLEN DİNAMİK YAPIMIZ, ESPARK ALIŞVERİŞ MERKEZİ’NİN 12 YILLIK BAŞARISININ EN ÖNEMLİ ANAHTARIDIR. SADECE METREKARE BAŞINA DÜŞEN CİROYA DEĞİL, AYNI ZAMANDA METREKARE BAŞINA DÜŞEN MUTLULUĞA DA BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ.” Espark AVM olarak ilk açıldığınız günden bu yana nasıl bir gelişim izledi? Açıldığımız günden bu yana birçok yenilikçi projeyi hayata geçiriyoruz. Bununla birlikte, bölge insanını dikkatlice analiz edip duygu ve düşüncelerindeki değişimleri, verdikleri mesajları yakından takip ederek en hızlı şekilde kendimizi buna adapte ediyor ve çoğu zaman değişime öncülük ediyoruz. Ziyaretçilerimiz, geri bildirimlerini her zaman yazılı veya sözlü olarak vermiyorlar. Algılarımızı açık tutup her türlü durum ve olguyu derinlemesine inceleyerek doğru zamanda doğru mesajı almanın ve bu doğrultuda aksiyon almanın kritik noktalardan biri olduğuna inanıyoruz. Ziyaretçilerimizin birçok ulusal ve uluslararası markayı tek çatı altında bulabilecekleri, kaliteli ürün ve hizmetlere güvenle ulaşabilecekleri, alışveriş yapmak dışında da keyifli vakit geçirebilecekleri ve anı biriktirebilecekleri bir marka olarak hizmet veriyoruz. Alışveriş merkezimiz ilk açıldığında, “Espark” sadece bir alışveriş merkezinin ismi idi. Bugün gelinen noktada ise Espark, bölgenin en güçlü markalarından biri haline geldi. Sadece Eskişehir için değil, çevre iller için de bir cazibe merkezi olmayı başarmak bizi çok mutlu ediyor. AVM’lerde uzun süren başarının sırrı nedir? Siz başarınızı neye borçlusunuz? Uzun soluklu başarıyı yakalayan alışveriş merkezlerine baktığımızda, bunların en önemli ortak özelliklerinin öncelikle ziyaretçileri ve müşterileri, ama aynı zamanda perakendeciler ile yatırımcıları da mutlu edebilen projeler olduğunu görüyoruz. Tüm paydaşların beklentileri zamanında ve doğru anlaşılıp aksiyon alındığında başarı da beraberinde geliyor.
44
Zaman içerisinde değişen müşteri beklenti ve taleplerine hızlı şekilde yanıt verebilen dinamik yapımız, Espark Alışveriş Merkezi’nin 12 yıllık başarısının en önemli anahtarıdır. Kısaca bizler, sadece metrekare başına düşen ciroya değil, aynı zamanda metrekare başına düşen mutluluğa da büyük önem veriyoruz. Müşteri ile duygusal bağ kurmak için neler yapıyorsunuz? Duygusal bağ oluşturmak uzun bir süreç gerektirir. Ziyaretçiler, alışveriş merkezinin içine girdikleri andan itibaren, müşteri deneyiminin her safhasında değer görmek ve bunu sürekli yaşamak isterler. Bu noktada, ziyaretçimizi karşılayan
güvenlik görevlilerimizden başlayarak, temizlik ve danışma görevlilerimiz, perakendeciler, alışveriş merkezi yönetimi, fiziksel unsurlar, yenilikler, etkinlikler, hizmet kalitesi gibi alışveriş merkezinde vakit geçirilirken karşılaşılan her türlü unsur devreye giriyor. Ziyaretçilerimiz, tüm bu deneyimler sonucunda, alışveriş merkezimizden mutlu ayrılıyorsa ve bu her ziyaretlerinde aynı şekilde devam ediyorsa, onlara değer verdiğimizi hissediyorlarsa, duygusal bağ oluşmaya başlıyor. Yani buradaki “mutlu deneyimi” mümkün kılacak sistemi oturtmak ve bunun sürekliliğini sağlamak, alışveriş merkezi yönetimi olarak bizim için en büyük görevdir.
AVM
İSFANBUL'DA HEDEF 3 MİLYON TURİST
Osman Şentürk
Tankut Tonger
TÜRKİYE’NİN İLK TEMA PARKININ YARATICISI GÜRSOY GRUP, EĞLENCE, ALIŞVERİŞ, KONAKLAMA, YEME İÇME VE TÜM TURİZM FAALİYETLERİNİN BİR ARAYA GELDİĞİ "İSFANBUL RESORT" KONSEPTİNİ YAŞAMA GEÇİRİYOR. 30’a yakın farklı ve renkli üniteyle ailece sınırsız eğlencenin keyfini yaşatan tema parkı, açık hava konseptli alışveriş merkezi, açıkhava gösteri sahnesi, İsfanbul Holiday Home & Suites oteli ile yerli ve yabancı turistlerin gözdesi konumunda bulunan İsfanbul, çok yakında temelleri atılacak olan Türkiye'nin ilk "Designer Outlet" projesiyle turizmdeki ayrıcalıklı konumunu pekiştirmeyi hedefliyor.
İSFANBUL RESORT'TA YENİ YATIRIMLAR İsfanbul'un 2020 hedefleri hakkında bilgi veren Gürsoy Proje Geliştirme Grup CEO’su Osman Şentürk, İsfanbul'un çok daha cazip bir çekim merkezi haline gelmesi için yapılan yeni yatırımlardan söz etti. İsfanbul’un otel projesi olan Holiday Home & Suites'te 300 yeni odanın daha hizmete girmesiyle oda sayısının 420'ye çıkacağını belirten Şentürk, tema park, alışveriş merkezi, Designer Outlet, kongre ve etkinliklerin yapılacağı çok amaçlı salonlarda yapılacak yeniliklerle ile İsfanbul'un dev bir resort işletmesi haline geleceğini söyledi. Bu yatırımlarla mevcutta kompleks genelinde 2 milyon olan turist ziyaretçi sayısını 3 milyona çıkarmayı ve 12 ay ziyaret edilen bir turizm destinasyonu olmayı hedeflediklerini vurgulayan Şentürk, bu yıl açılacak olan metro ile de İstanbul Yeni Havalimanı’ndan İsfanbul'a gelmenin çok kolaylaşacağını duyurdu.
HEDEF, HER 10 TURİSTTEN 1'İNİN İSFANBUL TEMA PARK'A GELMESİ İsfanbul Tema Park Direktörü Tankut Tonger, 120 bin metrekarelik bir alana konumlanan ve 7 sene önce kapılarını açan İsfanbul’un Türkiye’nin ilk Tema Park’ı olduğunu vurgulayarak, Türkiye’de
“Eğlence Perakendesi” kavramını geliştiren ilk marka olduklarını belirtti. Tonger, “Sloganımız ‘Eğlencenin Başkenti’ ile misafirlerimize hizmet verdiğimiz İsfanbul, tema park, alışveriş merkezi, otel ve açıkhava sahnesinden oluşan Türkiye’nin ve yakın coğrafyanın ilk alışveriş, eğlence ve yaşam kompleksi konumunda bulunuyor. İsfanbul’da “entegre perakendecilik” anlayışıyla farklı bir konsept sunuyoruz. Yılda 1,5 milyon misafir ağırladığımız Tema Park’ımızda ziyaretçilerimizin 500 bin’i yabancı turistlerden oluşuyor” dedi. Turizm operasyonunda işbirliği anlaşması sağlanan yeni acenteler ağı ile İstanbul’a gelen yabancı turistlerin otellerden ücretsiz olarak İsfanbul Tema Park'a transferlerini sağladıklarını belirten Tonger, "Yabancı ziyaretçilerin konaklamalarında tercih ettiği İstanbul'daki yüzlerce otel ile başlattığımız iş birliği projeleri kapsamında, eğlence turizmini hızlandırarak gelecek yıl bu sayıyı 1 milyona çıkaracağız. Çok yönlü turizm çalışmalarımızla hedefimiz 2023 yılında Türkiye’ye gelen 10 turistten 1’inin eğlencenin başkenti İsfanbul Tema Park’ı ziyaret etmesinin sağlanması." dedi. Çalışmalarına başladıkları oteli genişletme projesiyle, İstanbul’un ilk temalı otelini hizmete açacaklarını belirten Tonger, kademeli olarak açılacak olan ve toplam 420 odaya çıkacak olan otelde yıllık 600 bin’in üzerinde yeni otel misafiri ağırlamayı hedeflediklerini ve bu misafirlerin çoğunluğunun yabancı turistlerden oluşacağını belirtti.
45
AVM
NOVADA MENEMEN AVM
2.YAŞINI
2 KONSER İLE KUTLADI NOVADA MENEMEN AVM, 2. YAŞINI CEM BELEVİ VE GÖKHAN KESER KONSERLERİ İLE KUTLADI.
CAPACITY’DE YETENEĞİNİ KEŞFET Temmuz ayını neşeyle karşılayan Capacity, yetenekli misafirlerine ev sahipliği yapıyor. Aileniz ve sevdiklerinizle birlikte plan yapma vakti geldi. Capacity’nin sizlere özel etkinlik ve yaratıcı çocuk atölyeleri ile her an, her şey yanı başınızda. Keyifli bir günün rotasını oluşturacak Capacity’de, temmuz ayı boyunca müzik ve eğlence devam ediyor. Temmuz ayında sevdiklerinizle birlikte kıyasıya mücadele ederken eğlenebileceğiniz Akıl ve Zekâ Oyunları’nın yanı sıra çocukların yeteneklerini ortaya çıkaracak, Alçı Boyama, Mum ve Kokulu Taş Yapım Atölyeleri ve Kumaş Boyama Atölyesi ile eğlence Capacity’de sizleri bekliyor.
46
Bölgenin en büyük ve en renkli alışveriş merkezi Novada Menemen, 2. yaşını muhteşem konserlerle kutladı. 22 Haziran Cumartesi günü 2. yaş kutlama konserlerinin ilk konseri olan Cem Belevi konserine yoğun katılım oldu ve davetliler unutulmaz bir gece yaşadı. Novada Menemen AVM'nin 2. yaş kutlama konserlerinin ilki olan Cem Belevi konseri ve konser öncesi sahne alan “Ersin Show” yoğun katılım ile gerçekleşti. Cem Belevi hayranları Novada Menemen AVM içinde gerçekleşen konser ve “Ersin Show” ile unutulmaz saatler yaşadı. İkinci konser ise 29 Haziran Cumartesi Gökhan Keser konseri ile devam etti. Gökhan Keser konseri öncesi, “Yüksek Dozda Enerji İçerir” sloganıyla “Ersin Show” sahne aldı.
MAKALE
Engin Yıldırım
YENİ NESİL OFİS ANLAYIŞI Yeni nesil ofis, sadece yeni inşa edilmiş bir bina anlamına gelmiyor. Bir zamanlar ofis temel olarak metrekare / kişi sayısı gibi basit bir verimlilik hesabı iken, şimdi ofis verimliliği, içerdiği sosyal imkânlar, teknolojisi, sosyalleşme, eğlence ve spor tesislerinin bütününden oluşuyor. Bu yeni anlayış trendleri belirliyor. Dünyanın en büyük şirketlerinin merkez ofisleri artık ‘kampüs’ konseptinde inşa ediliyor. Örneğin, dünya devi şirketlerden birinde çalışanlar öğle arasında 20 dakika yüzme yapıp, duşunu alıp yan bloktaki ofisine geri dönebiliyor. Ya da kitabını alıp, ofisinin önündeki yemyeşil bahçede kısa süre de olsa başka bir dünyaya gidebiliyor. Arabasıyla işe gelirken otopark sorunu yaşamıyor. Dünyada ofis eğilimleri bu yöne kayıyor. Kampüs ofis, kapalı kutu gibi ofislerin yerini ferah ofislerin aldığı, dikey binalar yerine az katlı yatay binalardan oluşan, dönen kapının önünde mola saati veren personelin değil de park hissi veren büyük yeşil alanlarda ve kat bahçelerinde rahat bir nefes alan personelin çalıştığı, ev rahatlığında çalışma ortamı sunan, yeni kuşak dünya trendi bir ofis. Kampüs ofis konsepti tüm dünyada üç temel değer ile ön plana çıkıyor. Teknolojinin getirdiği yenilikleri takip etmek, sosyal yaşama büyük önem vermek ve verimliliği her alanda esas almak. Çalışan insanlar, günün büyük çoğunluğunu iş yerinde geçiriyor. Dolayısıyla neredeyse ikinci bir ev görevi gören ofisle-
48
rin, yoğun tempoyla geçen stresli iş günlerine hazırlıklı bir donanıma sahip olması gerekiyor. Bu, bazı kişiler için ergonomik bir koltuk, yüksek performans sergileyen bir bilgisayar ve konforlu bir mola alanından ibaret. Ancak temel ihtiyaçlardan öte hem verimli hem eğlenceli çalışma koşulları sunan yeni nesil girişim ofisleri, hayal gücünün sınırlarını zorlayan tasarımlarıyla oldukça dikkat çekiyor. Yeni nesil ofis tasarımlarında 'çalışan psikolojisi ve sağlığı' ön planda. Çalışan psikolojisi için verimli çalışma süreciyle birlikte ‘odaklanma, sosyalleşme, öğrenme ve işbirliği kurmak’ önemli parametreler. İş yerindeki performansı optimize etmek; mekanlarda iş için gereken odaklanmayı sağlamanın yanı sıra kolektif kimlik ve verimli iş etkileşimlerinin gerçekleştiği sosyalleşme mekanlarını sunması ile mümkün olabiliyor. Soğuk kurumsal yapıların aksine tüm çalışanların bir ekip ruhu içinde var olması önemseniyor. Bu ruhun mekana kontrollü açık ofisler, iletişim platformları ve ortak alanlar ile yansıması çok önemli. Bu durum, ofisin işleyişi her ne olursa olsun daha yaratıcı ve aktif rol alan ofis kullanıcılarını artırıyor ve ofis yaşantısını dinamikleştiriyor. Son zamanlarda bilginin, deneyimin, teknolojinin paylaşıldığı sosyal alanlar oldukça artırıldı ofis tasarımlarında. Buna bağlı olarak da ihtiyaçlar, alanlar vs. değişiklik gösterdi. Daha fazla ortak gelişim mekanları, motive edici alanlar oluşmaya, gelişmeye başlandı. Yeni nesil ofislerde yenilenebilir enerji sistemleri ofis tasarımlarına entegre ediliyor. Ofis yapılarının, mimari tasarımdan iç mimari tasarıma kadar bütün detaylarının sürdürülebilirlik kavramı üzerine kurgulanması hem çalışan mutluluğu, hem de tasarım anlamında başarıyı getiriyor. Enerji tüketiminin en yoğun olduğu yapı tipolojilerinden biri olan ofislerde akıllı bina uygulamalarının ve otomasyon sistemlerinin kullanımı çok önemli. Eskiden ofis lokasyonları müşteri odaklıydı, şimdi çalışan mutluluğu ön planda. Son yıllarda ofisler metro, tren veya AVM’lere yakın güzergahlarda tercih edilmektedir. Ofis binalarında ise dikeyden yataya doğru tercih söz konusu. Çünkü ofiste çalışmamızın en önemli faydası iç iletişimdir ki dikey binalarda departmanlar arasında iletişim kopukluğu söz konusu olabiliyor.
MAKALE
Kolektif Çalışma Ofislerinden Kimler Faydalanabilir?
Genel olarak sunduğu hizmetler ve avantajlar ile freelancerlar, birkaç çalışana sahip küçük ölçekli firmalar ve start-up’lar tarafından ilgi gören kolektif çalışma ofisleri, aynı zamanda öğrenciler tarafından da tercih edilebiliyor. Küçük ölçekli firmalar, alternatif çalışma alanları sayesinde daha az masrafla, kullanışlı, toplantı yapıp sekreterlik hizmetlerinden faydalanabilecekleri bir ofise kavuşuyor. Freelancerlar, çalışma planlarına uygun olarak diledikleri zaman dilimleri içerisinde aynı ya da farklı kolektif çalışma ofislerinde sosyalleşerek ve daha kolay odaklanarak işlerini tamamlayabiliyor. Ayrıca aynı ya da farklı sektörlerden gelen yeni iş teklifleriyle karşılaşabiliyor. Start-up’lar yani girişimci şirketler ise hem küçük ölçekli firmalar gibi tasarruf ediyor hem de freelancerlarda olduğu gibi işlerini geliştirmek için sosyalleşme fırsatı yakalıyor.
- Esnek, kısa sureli kiralama fırsatı - Resepsiyon, posta-kargo faks hizmetleri - Çağrı karşılama ve yönlendirme (sekreter) - Network ve işbirliği fırsatı - Toplantı salonları ve business lounge - Tüm gün ücretsiz sıcak içecek ve su servisi verilmesi
lanması sayesinde mekansal gereksinimler çok daha az yer kaplayacak. “Daha etkili teknolojik altyapıya sahip olması gereken ofislerin bu tip mekanlara yatırım yapması gerekiyor. Mobil çalışanların ve dünyanın dört bir yanından katılımcı çalışmaların ön planda olacağı kurgularda Hangout ve Skype toplantı noktaları, canlı bağlantı ve konferans odaları yaratılacak.” “Özetle geleceğin ofisleri, o ofiste üretilen işin kendi dinamikleri de dikkate alınarak ve merkezi birey olan bir yapı üzerinde şekilleniyor.”
Geleceğin ofislerinde, teknolojik aletlerin gelişmişliği ve verilerin data olarak depo-
Yeni Nesil Ofis Kiralamaları Neden Avantajlı? - Merkezi noktalardaki A+ plazalarda - Prestij sağlayan şirket adresi - Full dekorasyonlu, lüks çalışma ortamı - Yatırım, aidat ve stopaj yok - İşletme ve personel giderlerinden kurtarır - Ofis gereçlerine yatırım yapmazsınız - Elektirik, su, iklimlendirme faturaları yok - Tek bir kira bedeli dışında sabit ödeme yok - Hemen işe başlayabileceğiniz için zaman kaybı yok - Toplu taşıma araçlarına ve alışveriş – iş merkezlerine yakınlığı ile rahat ulaşım imkanı sunması - Bir ofis paketi ile başla şehirlerde de ofis kullanabilme imkanı
49
AVM
EŞSİZ MANZARASI İLE ÜNYE’NİN İLK VE TEK ALIŞVERİŞ MERKEZİ: UNIPORT
Ömer Gamzeli
UNIPORT ALIŞVERİŞ MERKEZİ, ORDU’NUN EN BÜYÜK İLÇESİ OLAN ÜNYE’NİN EŞSİZ DENİZ MANZARASINDAN DOLAYI OLDUKÇA DİKKAT ÇEKEN İLK VE TEK ALIŞVERİŞ MERKEZİ. UZUN YILLAR KARADENİZ BÖLGESİ'NDE BİRÇOK AVM YÖNETEN AVM MÜDÜRÜ ÖMER GAMZELİ, UNIPORT HAKKINDA BİLGİ VERİRKEN AVM’NİN PAZARLAMA UZMANI NAZLI KAYA İSE DÜZENLEMİŞ OLDUKLARI ETKİNLİKLER VE PLANLANAN PROJELERİNDEN BAHSETTİ.
50
Uniport AVM’yi tanıyabilir miyiz? Ne zaman kuruldu? Kaç metrekarelik alana sahipsiniz? Toplam kaç mağazanız var? Ömer Gamzeli: Karadeniz sahil yolu üzerinde, Karadeniz’in incisi diye bilinen Ünye’de yer alan Uniport AVM 2017 yılı aralık ayında ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Yaklaşık 12 bin metrekare kiralanabilir alana sahip, çevre il-ilçelere yeni ulusal markalara ev sahipliği yapan ve güvenli bir alışveriş keyfi sunan Ordu’nun ikinci, Ünye’nin ise tek alışveriş merkezi. 44 işletmeye ev sahipliği yapıyor.
YILDA YAKLAŞIK 6 MİLYON ZİYARETÇİ Lokasyon özelliklerinizden bahseder misiniz? Ordu’nun alışveriş alışkanlıkları ve müşteri sadakati nasıl? Ömer Gamzeli: Ordu’nun en büyük ilçesi olan Ünye’nin ilk ve tek alışveriş merkezi ve ayrıca Karadeniz sahili kenarında olmasından ve eşsiz deniz manzarasından dolayı oldukça dikkat çeken bir lokasyonda olduğumuzu söyleyebilirim. İlçenin sahilinde, şehir merkezinde ve kolay erişilebilir bir konumda bulunan Uniport AVM yalnızca 10 dakikalık bir zaman dili-
minde, yürüme mesafesinde 30 bin kişiye, araç ile de yaklaşık 140 bin kişiye hizmet vererek yılda yaklaşık 6 milyon ziyaretçi ağırlıyor. Kısa bir süre önce Profit Danışmanlık ile çalışmaya başladınız? Bu karar süreci nasıl ilerledi? Ömer Gamzeli: Uzun yıllar Karadeniz bölgesinde AVM müdürlüğü yapıyor olmam ve Profit Danışmanlık’ın bu bölgede proje yönetiyor olması yollarımızı kesiştirdi. Zaten birbirimizi sektörden tanıyor olmamız ve bölgeye olan hakimiyetimden dolayı da teklif ve karar süreci hızlı ve kolay geçti. Böylece yine yeni bir başlangıç olarak Profit Danışmanlık'la beraber Uniport AVM yönetimini sürdürmeye karar verdik.
YÖNETİM ŞİRKETİNİN GÖREVİ ZİYARETÇİ VE KİRACI MEMNUNİYETİNİ SAĞLAMAK Yönetim şirketlerinin AVM’lerin gelişimi, kiracı ve ziyaretçi üzerindeki etkileri neler? Ömer Gamzeli: Alışveriş merkezi yönetimi yapan kişilerin ya da şirketlerin hem
AVM
perakende hem de gayrimenkul yönetimi hizmetlerini bir arada içeren, açılış öncesi hizmetleri ve açılış sonrası yönetimi ile ziyaretçileri merkeze alarak, kiracılarla yakın ilişkiler kurup, doğru kiracı yönetimi stratejisini uygulayıp, lokasyonu göz önünde bulundurarak marka ve ürün karması oluşturup sürdürülebilir yönetim kalitesini hedeflemesi gerekir. Bunun sonunda zaten ziyaretçi memnuniyeti de kaçınılmaz olacaktır. AVM’ler için yönetimin başarısı ile ziyaretçi memnuniyeti doğru orantılıdır. Çünkü AVM yöneticisinin ya da yönetim şirketinin görevi kira ve aidat toplamak değil ziyaretçi ve kiracı memnuniyetidir. 2019 yılı hedeflerinizde neler var? Yeni yönetim ile birlikte cirolarda ve ziyaretçi kapasitenizde bir artış öngörüyor musunuz? Ömer Gamzeli: 2019 yılı içerisinde AVM’ler için günümüzün en büyük sıkıntısı olan erken fesihler ve tahliye taleplerini mümkünse sıfıra indirmek ve mevcut bölge halkını hedef alarak yapacağımız pazarlama faaliyetlerimiz ile hem AVM ziyaretçi sayımızı hem de mağazalarımızın cirolarını artırmayı hedefliyoruz. Bu şekilde her anlamda mutlu bir AVM olarak yolumuza devam edebiliriz.
etmeden her soruya ve sorunlara cevap vererek kusursuz müşteri hizmeti sağlamaya gayret ediyoruz.
Nazlı Kaya
MÜŞTERİ ODAKLI OLARAK ETKİLEŞİM SAĞLANMALI Yeni nesil tüketici, genç, hızlı, dijital ve deneyim odaklı. Müşteri sadakati sağlama noktasında neler yapıyorsunuz? Nazlı Kaya: Günümüz değişen ve gelişen, özellikle de teknoloji ve internet kullanımını oranı doğrultusunda insanların ilgisini ve düşüncesini etkileyecek birçok faktör bulunmakta. Bu noktada müşteri odaklı olup etkileşim ve değer sağlamak, önemli olduğunu hissettirmek, hayatlarına dokunabilmek bunu da memnuniyete dönüştürmek sadakat konusunda yardımcı unsurlar. Büyük-küçük, önemli-önemsiz demeden ayırt
Uniport AVM olarak kültür sanat alanında ne gibi etkinlikler yapıyorsunuz? Düzenlediğiniz etkinlik ve projelerde nelere dikkat ediyorsunuz? Nazlı Kaya: Açıldığı günden bu yana ziyaretçilerimizin talepleri, önerileri ve beklentileri doğrultusunda etkinlik ve kampanyalar gerçekleştiriyoruz. Özellikle çocuk etkinliklerine ağırlık vererek yılın her döneminde her hafta sonu çocuklara yönelik, meslek atölyelerinden el becerilerine kadar gelişimlerine katkı sağlayacak farklı etkinlikler oluşturup ailelerin hafta sonu tatillerinde katıldığı etkinliklerde çocuklarını izleyerek eğlenceli bir şekilde vakit geçirmelerini görmek bizi son derece mutlu ediyor. Bunun yanı sıra özel gün ve bayramlara son derece önem veriyoruz, mutlaka o günlere ait etkinlik ya da kutlama yapıyoruz. Gelecek vaat eden ve bölgemizde önemli yere sahip sanatseverlerimizin hikâyelerini anlatan sergiler de açmaya özen gösteriyoruz. Sosyal medya kanalları potansiyel müşterilere ulaşmanın en kısa yolu. Sosyal medya yönetiminizden bahseder misiniz? Nazlı Kaya: Sosyal medya günümüzde ziyaretçilere ulaşmada en etkili ve en kısa yol. Bu kanallar ile ziyaretçilerimiz ile doğrudan iletişime geçebilmemiz tabii ki büyük bir avantaj. Takipçilerimizin sorularına ve görüşlerine önem verip hızlı bir şekilde cevap vererek etkileşim halinde olmak bizim için son derece önemli. Bu değer sağladığından sadık müşteri oluşturma potansiyelini yükseltmiş oluyor. Ağırlık verdiğimiz sosyal medya mecralarından duyurusunu yaptığımız etkinlik planlarımızı ziyaretçilerimizden gelen geri bildirimlerle oluşturup yeni etkinlik planlarımızı onlara göre şekillendirerek talebe uygu hale getirebiliyoruz. Doğru marka karmamızla ve doğru lokasyonumuzla kolay ulaşılabilir lüks bir hizmet ile müşteri odaklı olup bunu memnuniyetle birleştirerek ziyaretçilerimize yeni bir yaşam alanı oluşturuyoruz.
51
GIDA
HEDEF KİTLEMİZİN BULUNDUĞU DOĞRU NOKTALARDA YER ALIYORUZ hızlı yayılmayı ve yerinden etkin yönetimi sağlıyoruz. Ayrıca reklam gücümüz, marka tanınırlığımız ve satın alma gücümüz de artıyor. Doğru yatırımcıyı bulmak için neler yapıyorsunuz? Franchise partnerlerimizin bu işe nasıl baktığı bizler için önem taşıyor. Partnerimizin bizim vizyonumuzla ve bizim perspektifimizle işe bakması gerekiyor. Markayı sahiplenebilmesi ve ona zarar verecek en küçük bir harekette dahi bulunmadan çaba gösterebilecek olması bizler için oldukça önemli. Çünkü biz operasyonumuzda mağazalarımızı iştirak ve franchise olarak asla ayırmıyor hepsine aynı önemi veriyoruz. Markamızın her yerde iyi temsil edilebilmesi bizler için oldukça önemli.
GLORIA JEAN’S COFFEES KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ TUĞBA DİNÇERLER: “ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ VE BEYAZ YAKALI ÇALIŞANLARIN BULUNDUĞU, YAYA TRAFİĞİ YOĞUN, ARAÇ PARK SORUNU OLMAYAN VE AVM İÇERİSİNDE YOĞUN OLAN BÖLGELERDE BULUNMAYA DİKKAT EDİYORUZ.” Franchise, markanın büyümesi ve tanınmasında en etkili yolların başında geliyor. Markanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Franchise almak kadar vermenin de büyük katkıları olduğu şüphesizdir. Franchise vererek yatırımı azaltıyor, hızlı nakit girişi sağlıyor, sürekli gelir elde ediyor,
52
Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Lokasyon elbette ki çok önemli çünkü yanlış bir yer seçilmesi halinde yatırımcı için de bizler için de hayal kırıklığı yaşanabilir. Mağaza eğer hedef kitlemizin bulunduğu doğru yerde açılırsa herkes memnun olur. Üniversite öğrencileri ve beyaz yakalı çalışanların bulunduğu yaya trafiği yoğun, araç park sorunu olmayan bölgeleri ve AVM içerisinde ise AVM’nin yoğun olan bölgelerinde bulunmaya dikkat ediyoruz.
Doğru işleyen bir sistem nasıl olmalı? Franchise şartlarınız neler? Doğru işleyen bir sistemde franchise verilen mağaza düzenli bir şekilde kontrol edilmeli, operasyonu doğru yürütülmeli ve her an her alanda yatırımcıya destek verilmelidir. Franchise şartlarımız; 250.000 TL KDV dahil franchise bedeli 1.000.000 TL + KDV yatırım maliyeti Aylık net cirodan yüzde 6 royalty Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? Geçtiğimiz günlerde Çatalca, Denizli ve Karaköy’de yeni mağazalarımızı açtık. Ayrıca İstanbul Havalimanı'nda 4. olan geliş terminali dış kısımdaki mağazamız da yeni hizmete girdi. Şu anda önümüzdeki günlerde açılacak olan Lens İstanbul, Tuzla Port, Antalya Kemer, Dalaman Havalimanı, Fethiye, Mersin, Eskişehir mağazalarımıza odaklanmış bulunuyoruz. 2019 yılında, 2018’e göre cirolarımızı yaklaşık yüzde 20-25 arasında artırdık. 2020’ye doğru giderken bu ivmenin aynı şekilde devam etmesini ve 90 şubeye ulaşmayı hedefliyoruz. Bu yıl daha önce şube açmadığımız 5 tane şehirde hizmet vermek istiyoruz.
GIDA
“LEZZET VE HİZMET ANLAMINDA
EN ÜST KALİTEDE OLAN TEK FİRMA OLMAK İSTİYORUZ”
Markanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Franchise vermemizin katkılarından biri yatırımcının kendi işi olması ve devamlı gidip kontrol edebilmesi. Bizim de bunu operasyon ekibimizle denetlememiz, o şubenin daha iyi bir hizmete sahip olmasına ve daha karlı olmasına sebep oluyor. Bize yatırım yapan bir bayi daha sonra bu işin ne kadar basit olduğunu ve doğru yere yatırım yaptığını gördüğü zaman bir şube daha açmak istiyor. Bu şekilde doğrudan bir büyüme oluyor. Tavada Tavuk olarak yatırım yaparken dikkat ettiğiniz unsurlar neler? Yaklaşık 15 yıllık bir tecrübeye sahip olup yurt içi ve yurt dışı büyüme planlarımıza gelen talepler doğrultusunda doğru fizibilite ve raporlama sunarak yatırımcılarımızla beraber karar veriyoruz. Bu karar doğrultusunda yatırım yapacağımız noktaların yurt içinde hedef karlılık tablosu ve yatırım geri dönüş hızı hesaplanarak, yurt dışında da bölgedeki satış fiyatları, ürün maliyetleri ve sabit giderlerin ortalama hesaplanmasıyla kar marjı ortaya çıkarılır böylece en doğru yatırımı yapmak için karar verilir. Bizim bu noktada özelliğimiz sorumluluğumuzun farkında olup raporlama konusunda tamamen matematik ve bilim ışığında yorum yapmaktır. Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Şubenin açılacağı lokasyon tabii ki çok önemli. Bizim Doğubeyazıt, Bingöl, Erzurum, Trabzon, Samsun kısacası Anadolu'nun her köşesinde şubemiz var. Bizim için önemli olan o bölgedeki insanların profili. Nüfusun az olması bayilik vermemizde bir olumsuzluk teşkil etmiyor. Aslında en güzel işler de küçük yerlerde oluyor. Çünkü insanların satın alma gücü yüksek ve alışkanlıklarını değiştirmek istiyorlar. Mesela yıllarca hiç AVM olmayan yere AVM açılıyor, biz de oraya girdiğimiz zaman insanlar AVM'ye gitmek istiyor. Bu nedenle Anadolu çok güzel bir ticari alan. Doğru işleyen bir sistem nasıl olmalı? Franchise şartlarınız neler? Gıda sektöründe en önemli şey hataya anında müdahale edebilmek. Biz de bu nedenle her hafta toplantılar yapıyoruz.
54
TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDAN YATIRIM TALEPLERİ ALDIKLARINI İFADE EDEN
TAVADA TAVUK FRANCHISE KOORDİNATÖRÜ AKIN GÜRBÜZ, SEKTÖRDE LEZZET VE HİZMETİYLE EN ÜST KALİTEDE OLAN TEK MARKA OLMAK İSTEDİKLERİNİ SÖYLEDİ.
Bu toplantılarda şubelerin maliyetleri, olması gereken maaşlar, vergiler, faturalar bunların hepsini tek tek kontrol ediyoruz. Franchise vereceğimiz kişilerden 75 bin TL isim hakkı bedeli alıyoruz. Ortalama 100 metrekare bir mağazaya 500 bin TL yatırım maliyeti gerekiyor. Şube açıldıktan sonra 45 günlük sermaye desteği sağlıyoruz. Dekorasyonu bizim mimarımız yapıyor ancak yatırımcı kendi istediği yerle de çalışabiliyor. Dekorasyon malzemelerini ise bizim anlaşmalı tedarikçilerimizden yapabiliyorlar. Sözleşmemizde yüzde 3 ciro primi ve yüzde 1 reklam primi yazıyor ama şu ana kadar kimseden yüzde 3 ciro primi almadık.
Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? Şu an geldiğimiz noktada 50 tane şubeye ulaşmak üzereyiz. Yurt dışında 3. sözleşmemizi imzalıyoruz. Marka bilinirliği için çok ciddi reklam planlamaları yapıyoruz. Trendde kalıp Türkiye'nin en çok izlenilen dizilerinde ulusal anlamda reklamlar verdik. Önümüzdeki sezonda marka bilinirliğini artırmak adına tamamen reklam odaklı çalışacağız. Çünkü reklam bu işin kalbi… Tabii ki işletmedeki hizmetin, ürünün ve şube sayısının da marka bilinirliğinde önemi var ama reklamlarla da bir yıldız gibi parlamak istiyoruz. Bu şekilde marka bilinirliğini oturtup sektörde lezzet ve hizmet anlamında en üst kalitede olan tek firma olmak istiyoruz.
55
GIDA
FRANCHISE SİSTEMİNDE İLK ŞART DOĞRU YATIRIMCI VE DOĞRU LOKASYON
Markanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Franchising sistemi markalaşmanın bir adımıdır. Franchising sisteminde yatırımcı güçlü bir marka yaratmak için sıfırdan başlamak yerine, daha önce denenmiş ve kendini kanıtlamış güçlü bir iş anlaşmasına imza atmış olur. Büyük ölçüde para harcayarak kazanabileceği müşteri portföyüne, franchising sayesinde işini kurar kurmaz sahip olur. Franchising sisteminde standart korunabiliyor, lezzet ve hizmet kalitesi değişmiyorsa marka değeri artıyor. Müşteriler gittikleri her yerde marka gücüne inanarak aynı lezzeti ve hizmeti bekliyor. Pasaport Pizza olarak her bölgede verilen franchise; lezzetimizin daha geniş bir müşteri portföyüne ulaşmasını hızlandırıp, ailemizi büyütüyor.
56
PASAPORT PİZZA GENEL MÜDÜRÜ MÜKREMİN ÖZDEMİR: “FRANCHISING VERİRKEN GİRİŞİMCİNİN BU İŞ İÇİN DOĞRU SEÇİM OLUP OLMADIĞINI DEĞERLENDİRİYORUZ. FRANCHISE ADAYINDA ARADIĞIMIZ TEMEL ŞEY; BU İŞİ YAPMAYA CESARETİ OLMASI VE BU İŞE İNANMASI.”
Doğru yatırımcıyı bulmak için neler yapıyorsunuz? Franchising verirken çok uzun görüşmelerle girişimcinin bu iş için doğru seçim olup olmadığını değerlendiriyoruz. Franchise adayında aradığımız temel şey; bu işi yapmaya cesareti olması ve bu işe inanması. Hedefimiz, belirlemiş olduğumuz standartları sağlayabilecek ve markamızı en iyi şekilde temsil edebilecek, bizim değer yargılarımıza yakın değer yargıları olan bayilere ulaşmak ve seçmektir. Mevcut sistemimizde bayi memnuniyeti ön planda olduğu için mevcut bayilerimiz de bizim pazarlama departmanımızın en önemli ve gönüllü unsurlarıdır. Pasaport Pizza ailesi kuruluşundan itibaren bayi odaklı çalışmış olup Kazandır-Kazan felsefesinde çok başarılı olmuştur. Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Lokasyonlar için bölgenin genç nüfus yoğunluğu, ekonomik durum vb. kriterlere göre özel değerlendirmelerimiz var. Franchising hizmetimizde bizler her bayimizi ailemizin bir parçası olarak kabul ediyoruz. Her şeyden önce ilk şartımız doğru yatırımcı ve doğru bir lokasyon olması. Çok doğru bir lokasyonda iyi bir işletmeci bulamazsanız başarı şansınız çok düşük olur.
Doğru işleyen bir sistem nasıl olmalı? Franchise şartlarınız neler? Bizler bayilerimizin kazancı olan ciro üzerinden herhangi bir pay almıyoruz. Dünya devleriyle rekabet ederken onlar gibi değil onlardan farklı olarak başarılı olacağımızı biliyoruz. Bütün dünyanın kabul ettiği “Kazan-Kazan” kuralından uzaklaşarak “Kazandır-Kazan” prensibiyle başarıya ulaşmaya başladık. 2019 yılı için öngörülen isim hakkı franchise bedeli 60 bin TL’dir. Bu bedele proje ve inşaat takip işlemleri dahildir. Bayimiz ile birlikte bütün süreçlerde birlikte ilerliyoruz. Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? Doğru şekilde yapılan reklam ve sosyal medya kullanımı ile yaptığımız pizzalarımızı en iyi şekilde tanıtarak, tüketicinin aklında markamızın konumlanmasını sağlayarak bilinirliğimizi artırmak üzerine projelerimiz bulunmakta. Pasaport Pizza olarak kar, ciro, piyasa değeri ve yurt dışına açılma hedeflerimizin; itibar, müşteri memnuniyeti, çalışan memnuniyeti, iş ortakları memnuniyeti ve sadık müşteri sayısına bağlı olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu hususlarda sürekli iyileştirme ve geliştirme çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
GIDA
HOT DÖNER BÜYÜME YOLUNDA EMİN ADIMLARLA İLERLİYOR BU YIL İÇERİSİNDE 12 ŞUBE AÇMAYI HEDEFLEDİKLERİNİ BELİRTEN HOT DÖNER GENEL MÜDÜRÜ ERCAN YILMAZ, MARKA OLARAK YENİ BİR YAPILANMA SÜRECİNE GİRDİKLERİNİ AÇIKLADI. Yüzde yüz yerli sermayeli bir marka olarak Türkiye’de kaç şube ile nerelerde faaliyet gösteriyorsunuz? Toplam 56 şubemiz var, bunun 20 tanesi İstanbul'da, 36 tanesi ise İstanbul dışında. 9 şubemiz Ankara’da olmak üzere; Çankırı, Yozgat, Kayseri, Aksaray, Artvin, Osmaniye, Alanya, Antalya, Fethiye, Muğla, İzmir, Manisa, Balıkesir, Bursa ve İzmit'te şubelerimiz bulunuyor. Franchise modelinizden bahseder misiniz? Şubelerimizi anahtar teslim olarak açıyoruz. Yatırım tamamıyla adayımıza ait. Belli bir isim hakkı bedeli alıyoruz. Yüzde 2, aylık
58
ciro primi talep ediyoruz. Manav ürünleri hariç tüm ürünleri merkezden biz gönderiyoruz. Eğitimleri de yine biz veriyoruz. Onun haricinde yer seçme konusunda da önderlik yapıyoruz. Gelir seviyesi, bölgenin demografik yapısı gibi unsurları dikkate alarak fizibilite çalışmaları yapıyor, uygun yerlerde şubeler açıyoruz. Franchise adaylarının mental olarak bu işe uygun olmalarını istiyoruz. Mali olarak yatırım güçlerinin olmasını, kredi ile değil de tamamı ile peşin paralarının bulunmasını talep ediyoruz. Yatırımcının geri dönüşü ne kadar sürede oluyor? Yatırımın geri dönüşü bizim planlamalarımıza göre 24 ay gibi bir süreyi buluyor. Normalde sektörümüzde 3 yıldan bahsedilir. Ama biz 36 ayın altında bir zamanda tekrar yatırımı geri döndürebiliyoruz. Yurt dışında şube açmayı düşünüyor musunuz? Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinden talepler almaktayız. Görüşmelerimiz sürüyor. Yurt
dışında birkaç tane şube açma hatta küçük bir de ofis kurma planımız var. Ayrıca master franchise verme niyetimiz de var. Hot Döner’in kısa vadedeki hedefleri neler? 2019 yılı için 12 şube açma hedefimiz var. Bunun dışında kurumsal kimlik ile alakalı hedeflerimiz de bulunuyor. Yeni bir yapılanma süreci içerisindeyiz, yönetim yapımızı değiştiriyoruz. Saha operasyonuyla ilgili yeni bir organizasyon şemasına geçiyoruz. Eğitim üzerine birtakım düşüncelerimiz var. Akademi şeklinde uygulayabileceğimiz bir eğitim sistemine geçmeyi düşünüyoruz. Çalışmalara aşamalı olarak başladık. Tahmin ediyorum ki 1 yıl içerisinde bu hedeflerin çoğunu hayata geçirmiş oluruz. Ayrıca önümüzdeki dönemde profesyonel bir çağrı merkezi ile çalışmak istiyoruz. Bunun da görüşmelerine yaklaşık 2 ay içerisinde başlamış olacağız.
GIDA
GREEN SALADS ŞUBE SAYISINI ARTIRIYOR TAZE, ULAŞILABİLİR VE DİNAMİK BİR FİRMA OLDUKLARINDAN BAHSEDEN GREEN SALADS GENEL MÜDÜRÜ AYKUT CİHAT KİLİMCİ, YENİ AÇILACAK OLAN ŞUBELERİ HAKKINDA DA BİLGİLER VERDİ. Mevcut franchise durumunuz hakkında bilgi verebilir misiniz? Şu an hali hazırda 20 tane franchise’miz var. Sayının her geçen gün artacağını ön görüyoruz. Çünkü sürekli görüşmek isteyen talepte bulunan kişiler var. Şehir dışında projelerimiz var. Zaten Edirne ve Bursa’da dükkanlarımızı açtık. Önümüzdeki ay içerisinde İzmir'de dükkanımızı açmayı planlıyoruz. Dolayısıyla İstanbul dışındaki yoğun taleple beraber bayi sayımız artacaktır. Franchise sisteminizdeki başarının sırları neler? Bence dürüstlük ve güvenilirlik çok önemli. Eğer bunlar olmasaydı, bu kadar hızlı büyüyemezdik. Açık olduğumuz için insanlar bizi tercih ediyorlar. Bugüne kadar da mutsuz olan franchise’miz olmadı. Franchise yatırımının geri dönüşü ne kadarlık bir süreçte oluyor? Dükkanın fiziki yatırımına bağlı olmakla beraber, 2 yılla 4 yıl arası diyebiliriz. Franchise’lerinize verdiğiniz desteklerden bahseder misiniz? Başta eğitim desteği olmak üzere reklam desteği veriyoruz. Gerektiği zaman operasyonel destek veriyoruz, çünkü sürek-
li eleman giriş çıkışı olduğu için eleman bulmak ve yönetmekle ilgili sıkıntılar yaşıyorlar. Kendi kadrolarımıza ilave olarak destek için personel gönderiyoruz. Dolayısıyla operasyonel olarak hiçbir zaman sıkıntı yaşamıyorlar. Bayilerimizin menü gamını piyasanın ihtiyaçları doğrultusunda geliştirerek pazardan daha fazla fayda ve pay alması için çaba harcıyoruz. Onlardan gelen bilgileri de kendi içimizde değerlendirip sistemi dinamik halde tutuyoruz. Sizi diğer markalardan ayıran özellik nedir? Tazeyiz, ulaşılabiliriz ve dinamik bir firmayız. Bunu şube açılış hızımızdan ve menümüzden de görüyorsunuz. Bizde hayal kırıklığına uğramazsınız; hem yatırımcı olarak, hem müşteri olarak…
2019 yıl sonuna kadar ki hedefleriniz neler? Aynı zamanda yeni açılacak olan şubeleriniz hakkında da bilgi verebilir misiniz? Şu an halihazırda projesi devam eden İzmir projemiz var. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda da yer alacağız. Metropol AVM'nin bitiş tarihinde bizde yer alacağız ve en sonunda Buyaka’da yeniden devreye gireceğiz. Yaklaşık 40 günlük takvim içerisinde açılacak olan toplam 4 tane dükkanımız var. Bunlar dışında da görüştüğümüz ve bağlantılarımızın devam ettiği yerler var. Yıl sonuna kadar kaç şube hedefliyorsunuz? Şu an zaten açılacak yerlerle beraber 38’i yakalamış durumdayız. Yıla 30’la başladığımız zaman ciddi bir büyüme oranından bahsediyoruz. Görüşmelerimize bağlı olarak bu 50’li rakamları bulup geçebilir.
59
GIDA
MEYVELİ TÜRK KAHVELERİNİ
TÜM TÜRKİYE’YE VE DÜNYAYA ULAŞTIRIYORUZ Kahve sektörüne Türkiye’de ilk ve tek çeşit olan meyveli Türk kahveleriyle giriş yapan kahveciayhan’ın Kurucusu Ayhan Yücel, “Yerli üretim fabrikamızla, Türkiye ve dünyaya üretim yapmaya devam ediyoruz.” diyor. kahveciayhan’ın kuruluşu ve hikayesi hakkında bizlere bilgi verebilir misiniz? kahveciayhan, Nisan 2016’da, geçmiş tüm bilgi birikimi ve tecrübesiyle Ayhan Yücel öncülüğünde kurulmuş, yılların bahsedilen esnafı adıyla kahveciayhan olan Ayhan Yücel, markasını önce BiNefesKahve ile başlatmış ancak tüm müşterilerinden ve marka kimliği stratejileri çerçevesinde “kahveciayhan” ismiyle piyasaya Türkiye’de ilk ve tek çeşit olan meyveli Türk kahveleriyle giriş yapmıştır. Yerli üretim fabrikamızla, Türkiye ve dünyaya üretim yapmaya devam ediyoruz. Ürün çeşitleriniz nelerdir? Kahvelerinizi lezzetli ve farklı kılan özelliklerden bahseder misiniz? İlk piyasaya girdiğimizde rakiplerimizin ürünlerini inceledik. Örneğin, piyasada Osmanlı, Menengiç, Dibek kahvelerinde krema yoğunluğunda bir tat hakimdi. Biz durumu tam tersine çevirerek kahvenin yoğunluğunu artırıp, özel reçetemizle müşterilerimizin vazgeçilmezleri arasına soktuk. Osmanlı-Menengiç-Dibek Kahvesi’nde karşımızda çok rakip var ancak kendimizi rakipsiz gördük ve müşterilerimizin geri dönüşleriyle bunu tescilledik, tescillemeye devam ediyoruz. Bu çerçevede büyük markalardan üretim talepleri gelmeye devam ediyor. Yine büyük markalardan Espresso, Filtre Kahve, Öğütülmüş Sade Türk Kahvesi gibi ton bazında büyük üretim talepleri alıyoruz. Kendi markalarını bünyemizdeki tasarım ajansıyla etiket çalışmalarını yaparak sunuyoruz. Müşterilerimizi yormuyoruz, onlar kahvelerini yudumlarken, kendilerine özel üretilen kahvelerinin satışlarını düşünüyorlar. Biz de en sevdiğimiz işi yapıyoruz, kahve üretiyoruz! Kahvede muzlu, çilekli, naneli, vanilyalı birçok farklı tat geliştiriyorsunuz. Bu gibi farklı tatlar geliştirmenizdeki sebep nedir? Müşterilerinizin ilgisini çekiyor mu? Kesinlikle. Müşterilerimiz, yeni tatları ve yeni tercihleri kesinlikle görmek ve tatmak istiyorlar. İlk olarak Dağ Çilekli Türk kahvesiyle başlayan bu serüvenimiz, 15 çeşit meyve daha eklenerek devam ediyor. Bir müşterimizin, “Kafemizde satmak istediğimiz Dağ Çilekli Türk kahvesini siz yapar mısınız?” soru-
60
suyla araştırmalara başladık, testlerini yaparak ve önemli gıda raporlarının projeksiyonunu çizerek diğer aromalı kahvelere de giriş yaptık. Müşterilerimiz kahvelerimizin renkli paketleriyle turistik yerlerde çok canlı satış yapabiliyorlar. İnsanlar hem kahvelerin tadını merak ediyor hem de yakın çevrelerine hediye ediyorlar. Ürünlerin dağıtımını nerelere yapıyorsunuz? Teslimat nasıl yapılıyor? Tüm Türkiye’ye kargo ve kendi araçlarımızla dağıtım yapıyoruz. Ayrıca dünyaya konteyner şeklinde ihracat yaparak herkesi enfes kahvelerimizle buluşturuyoruz. kahveciayhan olarak tüm Türk kahvesi çeşitlerini ve dünya kahvelerini, instant ürünler ve diğer kurumsal ürünleri bünyemizde bulundurarak satışını yapmaya devam ediyoruz.
GIDA
BAYİLİK SİSTEMİ ÜLKE EKONOMİSİNDE ÖNEMLİ BİR YER TUTUYOR BAYİLİK SİSTEMİNİN ÜLKE EKONOMİSİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR YERİ OLDUĞUNU BELİRTEN KAHVE DEPOSU KOORDİNATÖRÜ TUBA KÖKEL, “KAHVE DEPOSU MARKASININ BÜYÜMESİNDE FRANCHISE’NİN ETKİSİ OLDUKÇA BÜYÜK.” DİYOR. Franchise, markanın büyümesi ve tanınmasında en etkili yolların başında geliyor. Markanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Bayilik sistemi ile açılmış işletme sahiplerinin başarı oranının, bayilik sistemi sahibi olmayan küçük işletmelerin oranından önemli ölçüde daha iyi olduğu araştırmalarla da kanıtlanmıştır. Bayilik sistemi ülke ekonomisi açısından önemli bir yer tutmakla birlikte başarı açısından da diğer iş seçeneklerine göre daha iyi bir şans sunmaktadır. Kahve Deposu markasının büyümesinde de franchise’nin etkisi oldukça büyüktür. Gerek hızlı gelişme yöntemi sunması, gerekse ürünlerin ve hizmetlerin geliştirilmesini sağlamakta rol oynuyor.
Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Planlamalarımız merkezi yerlerde bulunuyor. Alan büyüklüğü bizim için önem arz ediyor. 300 metrekare ve üzerinde yerler tercih ediyoruz. Aynı zamanda mağazalarımızın açık alan bölümleri bulunuyor. Doğru işleyen bir sistem nasıl olmalı? Franchise şartlarınız neler? Öncelikle bazı soruların cevaplarını iyi bilmeliyiz. Örneğin yeni şube/mağaza/ dükkan için hangi lokasyonlar doğru? Nerelerde büyümeliyiz? Türkiye'nin her yanında aynı hizmet/ ürünü vermek için denetim mekanizmaları nasıl kurulur ve çalıştırılır? Bunları bilmek lazım. Franchise şartlarımıza geldiğimizde ise franchise bedelimiz başlangıç için 20 bin Dolar’dır. Ayrıca franchise mağazamızın aylık cirosundan yüzde 2 ciro primi temin ediyoruz. Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? 2018’de Kökel Kurukahve ve Kahve Deposu olarak toplam ciromuz 14 milyon Lira’dır. 2019’ da mevcut ciromuzu yüz-
de 20 artırmayı planlamaktayız. 2019'un ortalarına geldiğimizde ise hedeflerimizi tutturacağımızı görüyoruz. 2018 yılı Kahve Deposu’nun geleceği açısından yeni mağazaların açılması ve kalitesinin artırılması açısından oldukça verimli geçti, 2019 yılında ise mevcut şubelerimize yenilerini eklemek için çalışmalarımızı neredeyse tamamladık. Yeni şube tadilatlarımız devam ediyor. İlk ve öncelikli hedefimiz her zamanki gibi müşteri memnuniyetidir.
Doğru yatırımcıyı bulmak için neler yapıyorsunuz? Franchise adayının yatırımcı, yenilikçi, vizyon sahibi olması ilk önceliklerimizdir. Markamızı ve marka değerimizi daha yukarılara taşıyabilmesi ise bir diğer önemli unsurdur. Ayrıca yatırımcımıza doğru yer seçimine destek, franchise ve personel eğitimi gibi destekler sağlıyoruz.
61
GIDA
Sincerely Yogurt Türkiye’nin dört bir yanında şubeleşmeyi hedefliyor Franchise vererek büyümeyi planladıklarını ve 2019 sonuna kadar franchise bedellerini uygun tutarak daha fazla kişinin girişimci olmasına fırsat verdiklerini belirten Sincerely Yogurt Türkiye ve Ortadoğu Master Franchise Kübra Nefise Kalkan, “Hem sağlıklı hem de lezzetli ürünlerimizle Türkiye’yi buluşturmak istiyoruz.” dedi. Franchise, markanın büyümesi ve tanınmasında en etkili yolların başında geliyor. Markanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Frozen yogurt çok geniş bir hedef kitleye hitap eden bir ürün. Çocuklar, aileler, gençler, çalışanlar Sincerely Yogurt’un hedef kitlesinde yer alıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin genç nüfusunun, giderek artan sağlıklı beslenme alışkanlığı ile Sincerely Yogurt şubeleşmesine pozitif yansıyacağını düşünüyoruz. Bu nedenle büyümemizi franchise üzerine kurguladık. Türkiye’nin dört bir yanında şubeleşerek bilinirliğimiz artırmak ve hem sağlıklı hem de lezzetli ürünlerimizle Türkiye’yi buluşturmak istiyoruz.
62
Doğru yatırımcıyı bulmak için neler yapıyorsunuz? Bizden franchise almak isteyenlerin dinamik, bu işi yapmak için tutkuları olmasını ve gerçekten bu alanda çalışmak istemelerini bekliyoruz. Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Sincerely Yogurt kiosk ve dükkân konsepti ile işlek caddeler, alışveriş merkezleri, havalimanları, sinemalar, spor merkezleri, plajlar, çocuk eğlence merkezleri ve üniversiteleri içeren geniş bir lokasyonı kapsıyor. En az 3 metre cepheli, 20-90 metrekare alanlarda kurulabiliyor. Eğlenceli, işlevsel, modern ve rahat tasarım imkânları ile franchise’ların yüksek verim alabilecekleri en uygun proje hayata geçiriliyor. Franchise şartlarınız neler? 2019 sonuna kadar franchise bedellerimizi uygun tutarak daha fazla kişinin girişimci olmasına fırsat vermek istiyoruz. Franchise toplam yatırım maliyetimiz ortalama 150-200 bin TL arasında değişse de; mağazalarımızda kullanılan yoğurt makinelerinde iki yıla uzanan taksitlendirme imkânımızla söz konusu maliyet
80-100 bin TL oluyor. Ayrıca kadın girişimcileri desteklemek adına franchise giriş bedelinde sunduğumuz yüzde 20 indirim imkânı ile yatırım maliyetimizi daha da düşürüyoruz. Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? Franchise vererek büyümeyi planlıyoruz. Hedefimiz 2019 yılı sonuna kadar 15 şube açmak ve 10 yıl içerisinde Türkiye genelinde 100 noktaya ulaşmak. 7’den 70’e herkese hitap eden ürünlerimizle Türkiye genelinde her yerde kolaylıkla açılabilecek, yatırımı da operasyonu da son derece pratik bir yapımız var. Bu nedenle çok hızlı bir şekilde yayılacağımıza inanıyoruz.
GIDA
@’Lİ BURGER
AVM VE CADDE ŞUBELERİYLE HIZLA BÜYÜMEYİ HEDEFLİYOR İlk şubesi Pelican Mall AVM’de açılan @’li Burger, Novada Edremit ve Kayseri Talas caddesinde bulunan 2 franchise şubesiyle birlikte toplam 3 şube ile hizmet veriyor. Yıl sonuna kadar 20 şubeye ulaşmayı hedefleyen @’li Burger’in franchise bedeli ise; 50 bin TL+KDV isim hakkı bedeli ve 250 bin TL yatım bütçesi. Aynı zamanda @’li Burger, franchise verdiği şubelere raporlama desteği, operasyonel destek ve 45 günlük sermaye desteği de veriyor. @’li Burger, uygun menüleri ve lezzetli burgerleriyle çok yakında yeni şubeleriyle tüm Türkiye’de hizmet vermeye devam edecek.
İyi fiyata iyi kahve McDonald’s’ta Müşterilerine en iyi lezzet deneyimini yaşatmayı amaçlayan McDonald’s Türkiye, uygun fiyatlı ve kaliteli kahvelerini konu alan yeni reklam serisinde, üçüncü nesil kahve dükkanlarına gönderme yaptı. “Siz istemediniz, biz de yapmadık" sloganıyla yola çıkılan ve üç farklı filmden oluşan seride, yeni nesil kahvecilerin abartılı sunumları konu ediliyor. Filmde, McDonald’s çalışanı barista kıyafetiyle “6 TL farkla kahvenizin üzerine isminizi yazalım mı” diye soruyor. Tüketiciyi gülümseten reklam filmi, iyi fiyata iyi kahvenin McDonald’s’larda içilebildiği mesajı veriyor. McDonald's Türkiye'nin yüzde 100 Arabica çekirdeklerinden ürettiği filtre kahvesi 1 liradan, Americano'su 4.5 liradan, Latte'si ise 5 liradan satışa sunuluyor.
63
GIDA
FRANCHISE VERMEK MARKA YÖNETİMİ AÇISINDAN
VERİMLİ OLUYOR Franchise vermenin marka yönetimi açısından daha verimli çalışmalar yapılmasına ve markanın büyümesine katkı sağladığını söyleyen Sampi Pide Genel Müdürü Murat Alan, yeni açılacak olan şubelerini de duyurdu.
Doğru yatırımcıyı bulmak için neler yapıyorsunuz? Çeşitli kanallarla yatırımcı arayıp bulabilirsiniz fakat kullandığınız kaynakların türüne göre yatırımcı profili değişmektedir. Biz bu alanda doğru kaynakları kullanmaya çalışıyor ve bizimle uzun süreli ortaklık kurabilecek yatırımcıyı bulmaya gayret ediyoruz. Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Şube açılacak lokasyonlar marka sahibi olarak bizim tarafımızdan hemen hemen bellidir. Yatırımcıyı bu lokasyonlara biz yönlendiriyoruz. Yatırımcının istediği lokasyonlar için ise araştırma ve fizibilite çalışması yaparak açıp açamayacağının kararını kendisine bildiriyoruz. İnanmadığımız lokasyonda şube açılmasına izin vermiyoruz. Doğru işleyen bir sistem nasıl olmalı? Franchise şartlarınız neler? Franchise sisteminin marka sahibi ve yatırımcı açısından çok fazla avantajı var. Doğ-
F
ranchise, markanın büyümesi ve tanınmasında en etkili yolların başında geliyor. Markanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Marka sahipleri kendi şubelerini açıp işletebiliyor. Bunun pek çok örneği var fakat kendi şubelerinizi işlettiğinizde marka yönetimi olarak enerjiniz bölünebiliyor. Bu da markanın büyümesi açısından verimliliğin düşmesine neden oluyor. Franchise vermek ise marka yönetimi açısından daha verimli çalışmalar yapılmasına ve markanın büyümesine daha olumlu katkı vermektedir.
64
ru sistem kullanıldığında bu avantajları; satın alma gücü, personel temini, mali ve hukuki destek, verimli ortak reklam, denetleme, kendini karşılaştırabilme, müşteri bağlılığı gibi daha birçok şekilde sıralayabiliriz. Franchise Şartları; Franchise Giriş Bedeli: Yurt içi 40 bin TL Yurt dışı 20 bin Dolar Sürekli Franchise Ödemesi: Yüzde 6 Reklam Payı Katılımı: Yok Ortalama İşletme Sermayesi: 250 bin - 300 bin Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? 2019 hedeflerimiz daha önce belirlediğimiz lokasyonlarda bayi açmak. Bu doğrultuda Ankara’da yakın zamanda açılacak şubelerimiz olacak. Antalya’da da bizim adımızı taşıyan Sampi Kavşağı'nda temmuz ayının sonunda şubemizi açıyoruz.
GIDA
BEREKET DÖNER FRANCHISE KAMPANYASINDA BÜYÜK İNDİRİM
EV DIŞI TÜKETİM SEKTÖRÜ YERLİ MARKALARLA BÜYÜYECEK onların istekleri, beklentileri bize yön veriyor. Her yaş grubuna hitap eden esnek bir modelimiz olmasına rağmen, üniversite gençlerinin Yeşilçam'a gösterdiği ilgi bize gurur veriyor. Sektörün kahve işletmeciliği bölümünde, Yeşilçam Kahve Evi liderliğini gençlere borçlu. Yıl sonuna kadar yurt içinde en az 22, yurt dışında 10 şubemizin daha açılışını yapacağız." dedi.
Döner sektörü yaz sezonunu hareketlendiren kampanya ile şenlendi. Bereket Döner, franchise yatırımcılarına üç ay boyunca yüzde 50 indirim fırsatı sunuyor. Türk dönerinin dünyadaki sözcüsü ve savunucusu Bereket Döner, sektörü hareketlendiren kampanyasının duyurusunu yaptı. Türkiye'nin en büyük hazır döner üreticisi şirketlerinden Bereket Döner, yaz sezonu boyunca franchise bedellerinde yüzde 50 oranında indirime gidiyor. Bereket Döner CEO'su Muhammet Nezif Emek, yatırımcılara yaptığı çağrıyla yaz dönemi boyunca geçerli olacak kampanya ile sektöre canlılık getirirken, bu kampanya ile girişimcilere de büyük imkan sunulduğunu söyledi. Sektöre ilk kez adım atmaya hazırlanan girişimcilerin önünü açmayı hedeflediklerini belirten Muhammet Nezif Emek, küçük yatırımların getirisi yüksek kazanca döneceği yeni uygulamanın yaz ayı sonuna kadar süreceğini ifade etti.
YENİ YATIRIMCILAR KAZANACAK Bereket Döner'in daha önce 60 bin TL'den franchise bedeli ile satışını yaptığı Bereket Döner Express'lerin 30 bin TL'ye çekildiğini söyleyen Emek şu bilgileri verdi: "Sektörün en pratik yatırım aracı olan Bereket Döner Express, hızlı dönüşü ve kolay kurulumu olan sadece Bereket Döner'in sunduğu bir işletme modelidir. Genç yatırımcılarımız için ideal bir başlangıçtır. Yaz dönemi kampanyası boyunca 100 bin TL'den satışını yaptığımız standart Bereket Döner Restoran franchise bedelini de 50 bin TL'ye düşürdük. Sektörde franchise'in zirvesi olarak kabul edilen Bereket Döner Since 1988 Büyük Alakart Konsept'in fiyatını ise 200 bin TL'den 100 bin TL'ye çektik."
66
Yeşilçam Kahve Evi Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali İhsan Demirbilek, ev dışı tüketim sektörünün önümüzdeki on yılda daha da büyüyeceğini belirterek, ‘’ETÜDER ve Brandy'nin verilerine göre, Türkiye genelinde 93 bine yakın mekanda yarım milyon gencin istihdamı sağlanıyor. Önümüzdeki on yılda bu rakamlar ikiye katlanacak; Yeşilçam Kahve Evi bu süreçte sektörün en önemli oyuncusu olacak.’’ dedi.
GENÇLERE YATIRIM YAPTIK, KAZANDIK Ev dışı tüketim sektörünün bütün dünyada hızla arttığını belirten Demirbilek; "Yeni nesil çalışanıyla, öğrencisiyle, ev dışı tüketime yöneliyor. Gençler sektörün bizim bu konuda ilham kaynağımız,
YABANCI MARKALARIN YAYILMA HIZI DURDU Türkiye'de küresel kafelerin, yayılma hızının son 3 yılda durakladığına işaret eden Yeşilçam Kahve Evi Kurucusu Ali İhsan Demirbilek şunları söyledi: ‘’Sektörde yerli yatırımcıların geliştirdiği şubeleşme modeli artık AVM'lerin dışında da kendini gösteriyor. Başarısını kanıtlamış markalar bizim gibi yurt dışına açılarak yeni yatırım alanlarına yoğunlaşıyor. ETÜDER verilerine göre Türkiye'de ev dışı tüketim harcamalarının yarısı, restoranlar ve fast food mekanlarında yapılıyor. 18 milyar dolarlık pasta, yeni yatırımcıların iştahını kabartıyor. Biz bir yandan yabancı markalarla rekabet ederken, diğer yandan da yeni yatırımcılara destek oluyoruz.
GIDA
METRO TÜRKİYE’NİN ÖNCELİĞİ ÜRÜN GÜVENLİĞİ VE KALİTE
Metro Türkiye Kalite Güvence Grup Müdürü Tülay Özel: “Metro Türkiye olarak kaliteli ürün ve hizmet sunmayı önceliğimiz olarak görüyoruz.”
Gıda sektöründe rekabet her geçen gün daha da artıyor. Siz bu rekabet ortamı içerisinde müşterinin markaya olan bağlılığını nasıl sağlıyorsunuz? Metro Türkiye olarak kaliteli ürün ve hizmet sunmayı önceliğimiz olarak görüyoruz. Bu kalitenin müşterilerimiz nezdinde yansımasını görmek adına, farklı iletişim kanalları üzerinden kendileriyle iletişim kuruyoruz. Sözgelimi, “Net Tavsiye Sistemi” aracılığıyla müşterilerimize alışverişleri sonrası anket gönderiyor, geri bildirimlerini alıyor ve hızlı bir şekilde dönüş yapıyoruz. Bu geri bildirimleri süreç iyileştirmeleri için de kullanıyoruz. Rekabetçi ve istikrarlı fiyat politikamızla da, başta HoReCa sektörü olmak üzere tüm müşterilerimizi fiyat dalgalanmalarına karşı korumak için çalışıyor, “İşinizi rahatlatan fiyatlar”la her gün yanınızdayız diyoruz. Bunların yanı sıra, “Türk mutfağı ve değerlerine sahip çıkmak” amacıyla HoReCa sektörünün ve gastronomi profesyonellerinin gelişimini destekliyor, et ve balık izlenebilirliği, coğrafi işaretli ürünler, hayvan refahı konularında sektöre örnek olacak projeler yürütüyoruz. Müşterinin gözünde kalite ne demektir? Müşteri ne ister? Biz kaliteli gıdayı güvenilir, yasalara uygun ve sürdürülebilir gıda olarak ele alıyor ve müşterilerimizin de beklentilerine bu doğrultuda karşılık veriyoruz. Gıda güvenliğinin sağlanması, halk sağlığının korunması ve gıda üretimi için yaşamsal öneme sahip. Günümüzde müşteriler, üreticiden satış noktasına, satış noktasından tesislerine sevkiyat hizmetiyle taşınan ürünlerinin, toplam kalite bilinciyle güvenliği tam sağlanmış ve izlenebilir olmasını, tedariğin tüm aşamalarında sorumlulukla hareket edilmesini talep ediyor.
Müşteriye kaliteli bir hizmet sunmak önemli. Kalite standartlarınız neler? Metro, gıda güvenliğinin öneminin bilincinde olan ve gıda güvenliğinin standardizasyonunu sağlamada hassasiyetle duran ender kuruluşlar arasında yer alıyor. Mal kabulden depolamaya, kıyma üretimi gibi üretim proseslerinden ürünlerin reyona dizilimine ve ürünlerin müşteriye sevkiyatına kadarki tüm zinciri garanti altına alan IFS CASH&Carry Wholesale / Toptan Standardı belgesine sahibiz. Bununla birlikte tüm operasyonlarımızda çevresel ayak izini en aza indirmek amacıyla enerji tüketiminden ormansızlaşmayla mücadeleye, atıkların azaltılmasından hayvan refahı konularına kadar birçok alanda Metro tarafından belirlenen küresel sürdürülebilirlik politikalarını takip ediyoruz. Kaliteyi yakalamak ve sürdürülebilir kılmak adına neler yapıyorsunuz? Tarladan, çiftlikten, kümesten, mezbahadan başlayan gıdanın yolculuğunu, fabrikaya ve mağazaya kadar takip ederek denetliyoruz. Kaynağından alınan ürünleri analiz ederek uygun ise mağazalara sevk ediyoruz. Gıda dışı ürünler de, tedarikçi denetim ve ürün analizleriyle onaylanarak reyona konuluyor. Tüm mağazalarımızdaki el terminalleri, TÜBİTAK tarafından gıda güvenliği kriterlerine göre habersiz denetleniyor. Metro meyve sebze platformu, Türkiye’de tek IFS lojistik gıda güvenliği sertifikasına sahip platform. Bunların yanı sıra, tüm gıda platformlarımız, ürünler konusunda uzman gıda mühendisi, ziraat mühendisi veya su ürünleri mühendisi olan Metro kalite kontrol ekibi tarafından kontrol ediliyor. Tüm mağazalarımızda gıda mühendisi veya veteriner olan kalite güvence uzmanları görev alıyor.
67
GIDA
ARAŞTIRMA
Online Yemek Siparişi Şampiyonlarının Favori Menüsü:
Lahmacun, Mercimek Çorbası, Gazlı İçecek ve Çikolatalı Sufle kredi kartı ile gerçekleştirdiler. Kullanıcıların yüzde 5’inin ise Yemeksepeti Cüzdan’ı tercih etmesi dikkat çekti.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARININ FAVORİ YEMEĞİ: LAHMACUN Son zamanlarda sağlıklı fast food olarak adından sıkça söz ettiren bunun yanı sıra ekonomik oluşuyla da cezbeden lahmacun hamur işinden vazgeçemeyen biz Türkler için her daim favori lezzet.
Dijitalleşmenin beraberinde getirdiği yeniliklerle birlikte tüketicilerin yaşam tarzları ve buna bağlı olarak yeme alışkanlıkları değişiyor. Özellikle genç nesil artık eskisi kadar evde yemek yapmaya zaman ayırmıyor. Değişen bu alışkanlıklarla birlikte artık milyonlarca insan yemek siparişlerini online platformlardan veriyor. Bugün, günde 400 bin siparişi kullanıcılarına ulaştıran Yemeksepeti, kullanıcıları arasında bu değişimin ne yönde olduğunu görmek için sipariş şampiyonlarının sipariş trendlerini inceledi.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARI ÇALIŞAN VE GENÇ NESİLDEN ÇIKIYOR Yemeksepeti’nden en çok siparişi veren şampiyon kullanıcıların yaş ortalaması 27. Bu da özellikle genç neslin evde yemek yapmaya daha az zaman ayırdığını ispatlıyor. Sipariş şampiyonları her gün ve hemen hemen tüm öğünlerde sipariş vererek rekor kırıyorlar. 2019’un ilk yarısının baz alındığı araştırmaya göre; sipariş rekortmenleri en çok hafta için öğlen 12.00 ve akşam 19.00-20.00 saatleri arasında sipariş veriyorlar. Bu veriye göre sipariş şampiyonlarının en fazla çalışan kesimden oluştuğu görülüyor.
ŞAMPİYONLAR GÜNDE ORTALAMA 40 TL HARCIYORLAR Sipariş şampiyonlarının günlük ortalama sepet tutarı ise tüm kullanıcıların günlük ortalama sepet tutarından daha üstte gerçekleşerek 40 TL oldu.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARI IOS’CU Sipariş rekortmenleri siparişlerini ağırlıklı olarak mobil üzerinden verirken IOS kullanan kullanıcıların oranı yüzde 75, Android kullananların oranı ise yüzde 25 oldu.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARININ YÜZDE 45’İ ONLINE KREDİ KARTI İLE ÖDÜYOR Zamandan kazanmak isteyen sipariş şampiyonları, söz konusu ödeme seçeneği olduğunda da zamandan tasarrufu tercih ediyorlar. Şampiyon kullanıcılar ödemelerini en çok online
68
Yılın ilk yarısında en çok sipariş veren kullanıcıların sipariş tercihleri de bunu doğruluyor.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARININ FAVORİ ÇORBASI: MERCİMEK ÇORBASI Mevsim ve saat gözetmeden tükettiğimiz çorbada biz Türklerin ilk tercihi her zaman mercimek çorbası oluyor. Mercimek çorbası sipariş rekortmenlerinin de en sevdiği çorba oldu.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARININ FAVORİ İÇECEĞİ: GAZLI İÇECEKLER Sipariş şampiyonları yemeklerinin yanında en çok gazlı içecekleri tercih etti. Onu ayran, su ve taze sıkma portakal suyu izledi.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARININ FAVORİ TATLISI: ÇİKOLATALI SUFLE Yemeklerde gelenekseli tercih eden sipariş rekortmenlerinin tatlıda tercihi ise çikolatalı sufle oldu. Çikolatalı sufleden sonra en çok tercih edilen tatlılar ise sırasıyla künefe ve waffle oldu.
SİPARİŞ ŞAMPİYONLARI KAHVALTIYI ATLAMIYOR Sipariş şampiyonlarının genel kullanıcılardan bir diğer farkı ise kahvaltı öğünü hemen hemen hiç atlamamaları. Tüm kullanıcılar arasında kahvaltı siparişini en fazla verenler yine sipariş şampiyonlarından çıkıyor.
GIDA
MARKANIN TANINMASINI VE BÜYÜMESİNİ FRANCHISE VEREREK SAĞLIYORUZ
M
FRANCHISE VEREREK MARKANIN TANINMASINI VE BÜYÜMESİNİ SAĞLADIKLARINI AÇIKLAYAN KAHVE SOKAĞI GENEL KOORDİNATÖR EMRE İŞLEK, FRANCHISE VERDİKLERİ KİŞİNİN HEYECANLI OLMASININ VE İŞLETMEYİ AÇTIKTAN SONRA DA MAĞAZASINA HER GÜN AYNI HEYECANLA GİTMESİNİN ÇOK ÖNEMLİ OLDUĞUNU SÖYLÜYOR.
70
arkanızın büyümesinde franchise vermenin nasıl katkıları oluyor? Franchise vererek büyümek markanın tanınmasına oldukça katkı sağlıyor. Franchise vermek için çeşitli kanallardan reklamlar veriyoruz ve bu reklamlar sayesinde erişim sağladığımız kişi sayısı çok fazla oluyor. Başvuruların çoğunluğu dijital ortamdan geliyor. Bunun yanı sıra bayilik verdiğimiz noktalarda açtığımız mağazalara çok fazla sayıda ziyaretçi geliyor. Ve insanlar “Acaba benimde böyle bir dükkanım olabilir mi?” diyerek bizlere ulaşım sağlıyor. Ayrıca bayilik almak isteyen yatırımcılarımız yakınlarındaki şehirlere giderek franchise mağazaları dolaşıp araştırmalarını yapıyorlar. Tüm bunlar sayesinde çokça kişiye erişim sağlıyoruz ve franchise vererek markamızın hedeflerimiz doğrultusunda tanınmasını ve büyümesini sağlıyoruz. Franchise vereceğiniz kişilerde aradığınız özellikler nelerdir? Biz franchise verirken karşı tarafa tüm bilgi birikimimizi, sistemin tüm sırlarını aktarıyoruz ki yatırımcı nasıl davranması gerektiğini, neler yapması gerektiğini bilsin. Bu sebeple yatırımcımız kötü niyetli olmamalı ve bilgileri başkalarıyla paylaşmamalıdır. Dürüst, güvenilir ve markaya sahip çıkacak özellikte olmaları gerekiyor. Ayrıca heyecanlı olması ve işletmeyi açtıktan sonra da mağazasına her gün aynı heyecanla gitmesi çok önemli. Bizler bu işe ilk girdiğimiz günden beri aynı heyecanı yaşıyoruz ve aynı duyguyu yatırımcımızdan bekliyoruz.
Şube açılacak lokasyonun sizin için nasıl bir önemi var? Bayilik görüşmelerimizi yaparken yatırımcılarımız için dükkanın yer fizibilitesini mutlaka yaparız. Yıllardır bu sektörde olmanın verdiği tecrübe ile yatırımcılarımızın göremediği yönleri ve farklı kriterleri değerlendiririz. Doğru lokasyon bu işin en önemli yapı taşlarından biridir. Lokasyon tercihlerimiz genelde, kafe caddeleri, işlek noktalar, üniversite bölgeleri, iş merkezleri yakını vs. Lokasyonunuz ne kadar iyiyse daha çok misafir ağırlama avantajınız oluşuyor. Doğru işleyen bir sistem nasıl olmalı? Franchise şartlarınız neler? Aslında sistemin doğru işlemesi için, yatırımcı adaylarımıza işi tüm şeffaflığıyla anlatmak gerekiyor. Her işin olduğu gibi franchise sisteminin de bir iş akış şeması var. Yatırımcı ve franchise veren bu şemaya uyduğu takdirde sistem doğru bir şekilde işler. Franchise verebilmemiz için öncelikle doğru lokasyonda bahçesi olan 200 metrekare bir dükkan olması gerekiyor. Dükkanın konumu ve büyüklüğü onaylandıktan sonra mimarımız şubeyi projelendiriyor, bizde metrekare bazında fiyat veriyoruz. 5 yıllık sözleşmemizi yapıp inşaata başlıyoruz. İki ayın sonunda işletmeyi hazır bir şekilde yatırımcıya teslim ediyoruz. Büyümenizi hızlandırmak ve marka bilinirliğinizi artırmak adına nasıl hedefleriniz var? Büyümemizi hızlandırmak için bayilikler vermeye devam ediyoruz. Çeşitli mecralarda reklamlar veriyoruz. 2019 yılının son çeyreğinde 10 adet franchise verme hedefimiz var. Hazırlığında sona geldiğimiz bazı projelerimiz var. Takipte kalarak bu projeleri daha yakından takip edebilirsiniz.
AVM EĞLENCE
ÇOCUKLARIN TALEPLERİNE GÖRE KENDİMİZİ SÜREKLİ GELİŞTİRİYORUZ “Çocuklar her zaman şirket merkezimizin tam ortasında” ifadesinde bulunan TMR Eğlence Merkezleri Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kaykaç, çocukların eğlence merkezlerinden mutlu olarak ayrılmasının sadakati artırdığını söylüyor.
L
okasyon, konsept, müşteri potansiyeli ve yeni teknolojik ürünlerin üretildiği eğlence alanlarında müşteri beklentileri hangi seyirde devam ediyor? Müşteri neler istiyor? Müşterilerimiz artık her parametrede farklılık istiyorlar. Lokasyonların ve çocuk eğlence mekanlarının farklılaşmasını, daha ferah ve renkli alanların oluşmasını, teknolojinin eğlence ve gelişim anlamında çocuklara daha fazla katkı sağlamasını sonuç olarak alışılmış eğlence deneyimlerinin dışında hizmet beklentilerini müşterilerimizde izlemekteyiz. Doğru hizmet, yenilikçi bakış açısı, güvenlik ve teknolojik gelişmeleri doğru fiyat politikası ile yansıttığımız zaman müşteri-marka bağımlılığı artarak devam ediyor. Bu politikalarımızı sahada uyguladık ve ticari başarı olarak da sonuçlarını aldık. Çocuklarda markanıza karşı bir sadakat algısı oluşturmak için nasıl çalışmalar yapıyorsunuz? Çocuklar her zaman şirket merkezimizin tam ortasında. Yani çocukların isteklerine göre işletmecilik yapıyoruz. Onları işletmelerimizden ne kadar mutlu uğurlarsak bir o kadar sadakatleri artıyor. İstedikleri ve daha mutlu oldukları
72
makineler, yazılımlar, eğlendikleri yeni oyun mekanları vb. gibi çocukların tüm taleplerini takip edip kendimizi ve şirketimizi sürekli yeniliyoruz. Bu suretle çocuk-ebeveyn bağımlılığını en yüksek düzeyde tutuyoruz. Eğlence alanlarının güvenlik ve hijyen standartları neler? Güvenlik anlamında ulusal ve uluslararası mevzuat ve diğer yönlendirmeleri tamamen işletmelerimizde uyguluyoruz. İthalatlarımızda dahi kalite standart belgelerine sahip ve denetimi yapılan tedarikçileri tercih ediyoruz. Türkiye ve Avrupa mevzuatlarında sektörümüzle ilgili her türlü kalite standardı belirlenmiş durumdadır. Bunları uyguladığınız zaman veya uygulayan tedarikçilerle çalıştığınız zaman yeterli ve gereken güvenlik önlemlerini almış oluyoruz. Bununla beraber çalışanlarımızı güvenlik konusunda sürekli eğitim ve seminerlere tabi tutuyoruz. Ayrıca şirket merkezinde, kendi işletmelerimizi denetleyen destek departmanlarımız mevcut. Bunlarla da yetinmeyip; güvenlik anlamında dışarıdan da profesyonel denetim ve danışmanlık destekleri alarak şirketimizi dinamik tutuyoruz.
Hijyen anlamında, bilimsel ve teknolojik verileri en doğru şekilde işletmelerimizde uyguluyoruz. Günlük olarak işletmelerimiz dezenfekte ediliyor, hedef olarak “en az evlerimiz kadar temiz olmalı” sloganı her an önümüzde duruyor. Bu konuda hiçbir şikayet almamış bir marka Smart Play ve Funnyday. AVM yatırımcılarının eğlence merkezlerinden nasıl beklentileri var? Yatırımcılarımızın açıkçası bu dönemde ilk beklentileri tahsilat konusunda; içinden geçtiğimiz dönemde bu açıdan da zorlanıyorlar. Biz bu konuda ihtilafsız olarak ve çok doğru ilişkilerle ilerliyoruz ve taahhütlerimizi eksiksiz yerine getiriyoruz. AVM yatırımcılarımızın önemli bir kısmı da; yeni oyun grupları ve teknolojik yenilikleri uygulamak anlamında bizleri yönlendiriyor. Biz de bu anlamda önemli yatırımcı grupları ile işbirliği yaparak “Yeni nesil çocuk eğlence alanları” oluşturuyoruz. Bu anlamda 2 lokasyonumuz 1-2 ay içinde açılıyor. Markamız sürekli kendisini yenileyerek, doğru hizmeti müşterilerine sunmak anlamında yönelişini her zaman devam ettirecektir.
EĞLENCE AVM
FARKLI VE DENENMEMİŞ KONSEPTLER UYGULUYORUZ
SEKTÖRDEKİ GELİŞMELERİ SÜREKLİ TAKİP EDEREK, YENİLİKÇİ BAKIŞ AÇISI İLE OYUN ALANLARINDA FARKLI VE DENENMEMİŞ KONSEPTLER UYGULADIKLARINI SÖYLEYEN OPS!CO ŞİRKETLER GRUBU YÖNETİM KURULU BAŞKANI KORAY DİLMAÇ, “ÇOCUK MERKEZLİ DÜŞÜNÜYOR, ONLARIN GÖZÜNDEN BAKIYOR VE HAYAL EDİYORUZ.” DİYOR.
Lokasyon, konsept, müşteri potansiyeli ve yeni teknolojik ürünlerin üretildiği eğlence alanlarında müşteri beklentileri hangi seyirde devam ediyor? Eğlence sektörü sürekli gelişen ve kendini yenileyen bir sektör. Bu bağlamda müşterilerin beklentileri de zamanla değişebiliyor. Firmaların sektördeki gelişmeleri takip edip, müşteri memnuniyetini baz alarak, onların beklentileri, talep ve önerileri doğrultusunda lokasyon seçimi yapması, farklı ve ilgi çekici konseptler uygulaması, ürün gamını belirlerken aynı zamanda müşteri profilini de iyi analiz etmesi gerekiyor.
lıklarla oyuncakların bakımlarının yapılması, oyun alanlarının düzenli olarak dezenfekte edilmesi ve temizliğinin yapılması önem arz etmektedir.
Çocuklarda markanıza karşı bir sadakat algısı oluşturmak için nasıl çalışmalar yapıyorsunuz? Playkids olarak çocuk merkezli düşünüyor, onların gözünden bakıyor ve hayal ediyoruz. Onların sıkılmadan keyifli vakit geçirebilecekleri, bununla birlikte hayal dünyalarını yansıtabilecekleri, oyun oynarken hem eğlenip hem öğrenebilecekleri, sosyalleşebilecekleri ve kişisel gelişimlerine katkı sağlayabilecekleri oyun alanları tasarlamaya özen gösteriyoruz. Sektördeki gelişmeleri sürekli takip ediyor, yenilikçi bakış açısı ile oyun alanlarımızda farklı ve denenmemiş konseptler uyguluyoruz. Bu da çocukların markamıza olan sadakatini ve ilgisini arttırıyor.
Bununla birlikte eğlence merkezlerinin klasik atari salonu mantığından ziyade daha yaratıcı ve interaktif alanlar sunması, çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimlerine katkı sağlayan oyun ekipmanlarını tercih etmesi, çocukların bu alanlarda efor harcarken ailelerin de keyifli vakit geçirebileceği alanlar tasarlaması beklenmektedir. Ayrıca eğlence merkezlerinin temiz olması ve güvenlik önlemlerinin alınıyor olması da avm yatırımcılarının beklentileri arasında yer almaktadır.
Eğlence alanlarının güvenlik ve hijyen standartları neler? Eğlence merkezlerinde kullanılan her türlü ekipmanın seçiminde çocuk merkezli düşünülmesi, onların sağlığını ve yaşamını riske edecek uygulamalardan kaçınılması, güvenlik ve hijyen standartlarının ön planda tutulması gerekmektedir. Bu nedenle belirli ara-
AVM yatırımcılarının eğlence merkezlerinden nasıl beklentileri var? AVM yatırımcılarının en büyük hedef kitlesi ailedir. Dolayısıyla eğlence merkezlerinden ilk beklentisi de aileye hitap ediyor olmasıdır. Bir eğlence merkezinin her yaş grubuna hitap ediyor olması, çocukların ve ailelerin ihtiyaç ve taleplerine karşılık veriyor olması o eğlence merkezini tercih edilebilir kılar.
Eğlence merkezlerinde sunulan hizmetin kalitesi, her yaş grubuna hitap ediyor olması, ürün gruplarının doğru seçilmesi ve kalitesi gibi bir çok etken müşteri sadakatini ve devamlılığı sağlıyor, iyi bir müşteri çekim noktası yaratıyor. Buna bağlı olarak alışveriş merkezine gelen aile sayısında da artış görülüyor. Yatırımcıların hedef kitlesi olan ailelerin girişlerindeki sayıların artması hem AVM yatırımcılarının hem de genel anlamda tüm kiracıların faydasına olacağından eğlence merkezleri bu anlamda kritik rol oynuyor.
73
AVM EĞLENCE
MÜŞTERİ GİBİ DÜŞÜNEBİLMEK GEREKİYOR
L
okasyon, konsept, müşteri potansiyeli ve yeni teknolojik ürünlerin üretildiği eğlence alanlarında müşteri beklentileri hangi seyirde devam ediyor? Müşteri neler istiyor? Eğlence alanlarında müşteri beklentisinin oldukça dinamik olduğunu söyleyebiliriz. Gelişen teknolojiyle birlikte çeşitlilik gösteren ve hızla değişen bir beklenti var. Bu beklentiyi karşılayabilmek için müşteri gibi düşünebilmek, müşterinin nasıl eğleneceğini idrak etmek gerekiyor. Merlin Entertainments bünyesinde hizmet veren Madame Tussauds, Sea Life ve Legoland® Discovery Centre İstanbul’da bizim bu konudaki önceliğimiz, ziyaretçilerimize eğlencenin bir parçası olacakları interaktif bir eğlence deneyimi yaşatmak. Gerek merkez içerisindeki eğlence alanlarımız, gerekse düzenlediğimiz eğlence etkinliklerinde ziyaretçiye içerisinde aktif olarak rol alacağı bir deneyim yaşatıyoruz. Örnek vermek gerekirse, Madame Tussauds İstanbul’da ziyaretçiler Messi’ye çalım atıp dijital kalede gole koşuyor, Muhammed Ali’nin baskülünde sıkletini ölçüyor, Sabiha Gökçen’in uçağına biniyor, MFÖ’nün sahnesinde davul çalıp şarkı söylüyor ya da Murat Boz’un telefonuyla birlikte selfie çekip çıkışta fotoğrafını alabiliyor. Legoland® Discovery Centre’da çocuklar ve aileleri birlikte vakit geçirecekleri farklı temalardaki eğlence alanlarında hem eğleniyor hem öğreniyor; 4D sinemada sadece merkezlerimizde seyredebilecekleri filmleri izliyor; Miniland’de Türkiye’nin ve dünyanın en önemli yapılarının Lego® parçaları ile hazırlanan modellerini görüyor; yarış alanlarında hep birlikte eğleniyor; atölye çalışmalarında ise yaratıcılığının sınırlarını zorluyor. Sea Life İstanbul’da ise ziyaretçilerimiz su altı dünyasının sırlarını keşfedecekleri büyüleyici bir yolculuğa çıkıyor ve bu yolculuk esnasında çeşitli etkinlikler, atölyeler, doğum günü kutlamaları ile eğlencelerine ayrıcalık katıyor.
74
likler düzenliyoruz. Onların ilgilerini çeken karakterleri, örneğin Madame Tussauds’da yeni lansmanını yaptığımız Spiderman figürü gibi, merkezlerimize ekleyerek onların ilgilerini dinamik tutuyoruz.
EĞLENCE ALANLARINDA MÜŞTERİ BEKLENTİSİNİN OLDUKÇA DİNAMİK OLDUĞUNU SÖYLEYEN MERLİN ENTERTAINMENTS GRUP GENEL MÜDÜRÜ SARPER HİLMİ SUNER, “BEKLENTİYİ KARŞILAYABİLMEK İÇİN MÜŞTERİ GİBİ DÜŞÜNEBİLMEK, MÜŞTERİNİN NASIL EĞLENECEĞİNİ İDRAK ETMEK GEREKİYOR.” DEDİ.
Çocuklarda markanıza karşı bir sadakat algısı oluşturmak için nasıl çalışmalar yapıyorsunuz? Çocukların sadakatini kazanmak için uyguladığımız en önemli yöntem onlarla birlikte çocuk olmak. Ziyaretçi hedefi 3-10 yaş arası çocuklar ve aileleri olan Legoland® Discovery Centre ve diğer iki merkezimizde çocuklara kendilerini rahat ve iyi hissettirecek eğlence alanları yaratıyor ve etkin-
Eğlence alanlarının güvenlik ve hijyen standartları neler? Merlin Entertainments’ın dünyadaki tüm merkezlerinde olduğu gibi Türkiye’de de “iş sağlığı ve güvenliği” konusunda yüksek kriterleri olan standartlar üzerinden düzenli denetimlere tabiyiz. Merkezlerimiz açılışları öncesinde proje aşamasında bu standartlar göz önünde tutularak tasarlanıyor, personelimiz bu alanda eğitimler alıyor ve denetleniyor. Güvenlik ve hijyen 3 merkezimizde de önceliklerimiz arasında yer alıyor, yapılan denetimler sonucunda da tüm dünyadaki merkezler arasında standartlarımız ile ilk sıralarda yer alıyor ve dünyadaki diğer Merlin Entertainments merkezlerine rol model oluyoruz.
EĞLENCE AVM
ÇOCUKLARIN ENERJİLERİNİ ATABİLECEKLERİ OYUN ALANLARI TERCİH EDİLİYOR MÜŞTERİLERİN TEKNOLOJİK OYUNLARI DEĞİL DE DAHA ÇOK ÇOCUKLARININ ENERJİLERİNİ ATABİLECEKLERİ EĞLENCE ALANLARINI TERCİH ETTİĞİNİ BELİRTEN ATOM PARK FİRMA SAHİBİ SEÇKİN SÜTŞURUP, ÇOCUKLARDA MARKAYA KARŞI SADAKAT OLUŞTURMAK ADINA ÜZERİNDE ÇALIŞTIKLARI PROJEDEN DE BAHSETTİ. denle daha çok hareket edip enerjilerini atabilecekleri konseptleri tercih ediyorlar.
Lokasyon, konsept, müşteri potansiyeli ve yeni teknolojik ürünlerin üretildiği eğlence alanlarında müşteri beklentileri hangi seyirde devam ediyor? Müşteri neler istiyor? Müşteriler, ekranlı video games oyunlar değil de çocukların eğlenmelerini ve daha çok hareket etmelerini sağlayacak oyun alanları istiyorlar. Bu yurt dışında da böyle… Özellikle Avrupa’da çocukların enerjilerini atabilecekleri oyun alanları tercih ediliyor. Zaten günümüz teknolojik çağında herkeste playstation, cep telefonu ve yeni sistem oyunlar var. Bu ne-
Çocuklarda markanıza karşı bir sadakat algısı oluşturmak için nasıl çalışmalar yapıyorsunuz? Daha önce oyun oynamış olan oyuncuyu tanıyan bir sistem üzerinde çalışıyoruz. Kendi kartlı sistem yazılımımız var. Bu kartlı sistem her gelen çocuğu tanıyarak gelen kişiye indirim ve kampanyalar sunacak. Şu an bu sistem üzerine çalışmalarımız devam ediyor.
Eğlence alanları dışında kurumsal markalarla olan çalışmalarınız var mı? Kurumlarla ilgili çalışmalarımız oluyor. Hemen hemen tüm iyi markaların özel günlerini, personelleri kaynaştırıcı gecelerinde veya hafta sonu düzenledikleri organizasyonlarda ürünlerimizle katılıyor, onlara destek veriyoruz. Kimsesiz çocuklar için de bir projemiz oldu. Urfa’daki Siverek parkında geçen sene kimsesiz çocuklar için bir gün düzenledik. Etkinliğe engelli ve kimsesiz çocuklar davetliydi. Belediye başkanı ve o bölgenin tüm yetkilileri de etkinliğe katılım sağladı. Düzenlemiş olduğumuz bu proje Avrupa’daki birçok kanalda gösterildi. Bu gibi destekli proje çalışmalarımız oluyor. Yakın zamanda hangi kurumsal marka ile çalıştınız? Birçok marka ile çalıştık. En son Migros’un reyon stantlarını düzenledik. Seçtikleri pilot yerlerde süt reyonu ise fiberden süt maketleri, bisküvi reyonu ise bisküvi maket görselleri yerleştirdik.
Eğlence alanlarının güvenlik ve hijyen standartları neler? Ellerin ve ayakların en çok değdiği yerlerin günlük olarak temizliği yapılıyor. Güvenlik olarak da her oyuncağın haftalık, aylık periyodlarda kontrolleri var. Tüm bunlar yapıldığı sürece hiçbir sorun yaşanmıyor.
75
AVM EĞLENCE
ANADOLU YAKASI’NIN İLK VE TEK SU PARKI AÇILDI Dünyada eğlence sektörünün en önemli temsilcilerinden Polin Group, yine bir ilke imza atarak İstanbul Anadolu Yakası’nın ilk ve tek su parkını kurdu. İstanbul’un uğrak noktalarından ViaPort Marina, içinde barındırdığı alışveriş merkezi, tema parkı, akvaryumu, aslan parkı, oyun merkezleri ve marinası ile ziyaretçilerine tüm günlerini keyifle geçirebilecekleri bir yaşam merkezi olarak yıllardır hizmet veriyordu. Ziyaretçilerin tüm günlerini ViaPort’ta geçirmek için artık bir nedenleri daha var: Marina Aquapark! ABM Grup tarafından yapılan 3,5 milyon Euroluk yatırım ile ViaPort Marina’da 15 bin metrekarelik bir alana kurulan su parkı, Anadolu Yakası’nın ilk ve tek su parkı olmasının yanında Türkiye ve Avrupa’da bir marina ile entegre olarak inşa edilen ilk su parkı olma özelliğini taşıyor.
76
TURİZME BÜYÜK KATKISI OLACAK Turizme büyük önemde katkı sağlayacak olan bu önemli projenin planlaması, tasarımı, mühendisliği, ürün tedarikçiliği ve montajı Polin Group Şirketleri tarafından yapıldı. Polin Design Studio tarafından tasarlanan su parkında, Polin Waterparks imzalı 10 su kaydırağı ve 1 özel temalı interaktif çocuk oyun grubu; Polin Spray Parks imzalı spray park; Polin Wave Parks imzalı bir dalga havuzu ve Futura Form imzalı parkın girişi için özel tasarlanan
ikonik kubbe yer alıyor. Türkiye’nin ve Avrupa’nın bir marina ile entegre olarak inşa edilen ilk su parkı olması ve Anadolu Yakası’nın ilk ve tek su parkı olmasının yanı sıra projeyi başından sonuna kadar büyük özveri ile takip eden Polin, projeyi daha da özel kılmak için parkta yer alan en adrenalinli su kaydırağı Looping Rocket’i 24,5 metre yüksekliğinde tasarlayarak Avrupa’nın en yüksek Looping Rocket’ini hem tesise hem de Türkiye’ye kazandırmış oldu. Looping Rocket, adrenalin tutkunlarının vazgeçilmez kaydıraklarından biri olarak su parklarında en çok ilgi gören kaydırakların başında geliyor. Marina Aquapark için her biri özel tasarlanan kaydıraklar arasında ziyaretçilere roller coaster hissi yaşatan Navigatour, doğal ışık efekti ile özelleştirilmiş tüp kaydıraklar ve birbirinden farklı kaydırakların özel kombinasyonlarıyla hız, adrenalin ve heyecan dolu birçok kaydırak da yer alıyor.
HER YAŞ GRUBUNDAN ZİYARETÇİYE HİTAP EDİYOR Her yaş grubundan ziyaretçilere hitap eden birçok atraksiyonu bünyesinde bulunduran Marina Aquapark’ta çocuklar kadar yetişkinler tarafından da büyük ilgi gören özel teması ile 7 kaydıraklı interaktif su oyun grubu ve spray park da bulunuyor. Dalga havuzu ise kaydıraklarda yorulup güneşin ve “denizin” tadını çıkarmak isteyenler için doğru adres. Kıyıya vuran dalgalarıyla denizdeymiş gibi hissettiren; hem dinlendiren hem de eğlendiren dalga havuzu, ziyaretçilerin saatlerce vakit geçirebilmesi için tasarlandı.
ORGANİZASYON
SEYİRCİ KALMA DÖNEMİ BİTTİ ARTIK HİKAYEYE DAHİL ETME ZAMANI GERÇEKLEŞTİRDİKLERİ ETKİNLİKLERDE HEDEF KİTLEYE FARKLI DENEYİMLER YAŞATARAK KALICI ANILAR BIRAKMAYI HEDEFLEDİKLERİNİ BELİRTEN KROMOZOM EVENT GENEL MÜDÜRÜ AYŞENUR KRANDA, “AVM ZİYARETÇİLERİ ARTIK HİKAYESİNİ DİNLEYECEKLERİ ETKİNLİKLERDEN ZİYADE BU HİKAYEYE DAHİL OLACAKLARI ETKİNLİKLERE KATILMAK İSTİYOR.” DİYOR. Organizasyonlar mevsimlere, özel günlere, lokasyon, kültür ve gündeme göre farklı şekillerde müşteriye sunuluyor. Aylar önceden planlanmaya başlanan event’lerde zamanlama neye göre belirleniyor? Özellikle AVM’lere sunacağımız etkinlik projelerimizin bir kısmını özel gün ve mevsimsel dönem çatısı altında aylar öncesinden planlıyoruz. Etkinliklerimizin önemli bir kısmı da AVM’lerin marka kimliklerine uygun, sadece onlara özel olarak tasarladığımız özgün projelerden oluşuyor. Sosyal sorumluluk projelerinde doğru zamandan bahsedilebilir mi? Sosyal sorumluluk projelerimizde doğru zamanı belirlerken; işlenecek olan konunun yaratacağı fayda ile hangi dönemde öne çıkarılmasının daha etkili olacağı ile ilgili bir fizibilite çalışması yapıyoruz. Mesela İnegöl AVM için geliştirdiğimiz DP ödüllü “Geri Dönen Mutluluk” projemiz, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Sıfır Atık projesine destek olmak amacıyla kısa zamanda geliştirdiğimiz ve gündemi sıcağı sıcağına yakaladığımız bir projeyken, İstanbul Cevahir AVM için İhtiyaç Haritası işbirliği ile geliştirdiğimiz ve Ace of Mice’ta yılın en iyi AVM etkinliği seçilen İhtiyaca Dokun projemizi 3 ay önce planlayıp Back to School döneminde gerçekleştirdik. Hazır olan ancak zamanlama olarak uygun olmayan projelerimizi beklettiğimiz dönemler de oldu. Yaz döneminde AVM’ler hangi event’lere yöneliyorlar? Yaz döneminde okulların kapanması ile birlikte AVM’lerde sakin bir atmosfer ister istemez hissediliyor. Bu dönemde ziyaretçiyi AVM’ye yönlendirecek çocuk aktiviteleri, açık hava sinemaları, müzik performansları, satış artıracak kampanyalar, AVM’yi canlandıracak alan dekorları ve yaz festivalleri ile yazın enerjisini AVM ziyaretçisine hissettiren, sosyal medya-
78
yı bu yönde efektif kullanan AVM’ler ziyaretçi çekiyor. Yaz döneminde Çiğli ve Balçova Kipa AVM’lerinde gerçekleştirilen Kipa İndirim Festivali için AVM açık otopark alanında tasarladığımız stant alanları, üç boyutlu dekorlar, çocuklar için eğlence alanları, fotoğraf çektirme alanları, şehirde ve AVM içinde renkli kortej gösterileriyle hem eğlenceli hem de cirolara olumlu yönde yansıyan bir etkinlik gerçekleştirdik.
Bir organizasyonun ‘iyi’ olarak nitelendirilebilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekiyor? Gerçekleştirdiğimiz etkinliklerle amacımız bir yandan AVM’nin marka değerini yükseltirken, diğer yandan da hedef kitleye farklı bir deneyim yaşatarak kalıcı anılar ve duygusal bir bağ oluşturmak. AVM ziyaretçileri artık hikayesini dinleyecekleri etkinliklerden ziyade bu hikayeye dahil olacakları etkinliklere katılmak istiyor. Geçtiğimiz yıl ilkini gerçekleştirdiğimiz International Forum Coffee Weeks etkinliğinde Kahve Festivali teması altında Marmara Forum’un birçok alanında ziyaretçiler için kahve/müzik/sanat deneyim alanları kurguladık. Katılan birçok ziyaretçiden güzel dönüşler aldık. Seyirci kalma dönemi bitti, artık hikayeye dahil etme zamanı…
ORGANİZASYON
BAŞARILI BİR ORGANİZASYON İÇİN YETENEKLİ BİR EKİP OLMALI
BİR ORGANİZASYONUN İYİ OLARAK NİTELENDİRİLMESİ İÇİN SAHİP OLUNMASI GEREKEN ÖZELLİKLERDEN BAHSEDEN TURNAGÖL TİYATROSU FİRMA SAHİBİ CİHAN TURNAGÖL, AYNI ZAMANDA TÜRKİYE’NİN EN ÇOK SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ YAPAN TİYATROSU OLDUKLARINI DA BELİRTTİ. Bir organizasyonun ‘iyi’ olarak nitelendirilebilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekiyor? Bir organizasyonun iyi olabilmesi için her yaştan ve sosyo kültürel açıdan kesime ulaşması gerekir. Hangi AVM'de yapılacaksa o bölgeye göre şekillendirilmelidir. Bir işin iyi olması yapan kişi ile ilgilidir. Bireysel yeteneği olan kişilerin ajans ya da firmaları yıllarca ayakta kalır. Ben Turnagöl Tiyatrosu’nu 1999 yılında kurdum. Şunu çok açık gördüm; benim olduğum hiç bir organizasyonda sorun olmaz.
Eğer firma beni gördüyse, başka bir ekip gönderdiğimde kabul etmiyorlar. Bu bireysel başarıdır. İyi bir yemek için, başarılı bir aşçı lazımsa, başarılı bir organizasyon içinde yetenekli bir ekip ve bu ekibin başında moderatörü olmalı. İyi olmak için eğlence sektöründe her seyircinin ve katılımcının seviyesine inmek, ziyaretçi ve katılımcılar ile aile olmak lazım. İkea mağazalarında etkinlik yaparken 6 yıl boyunca etkinliklerimize gelen aileler oldu. Ancak şu an tüketim toplumu, TV'de çıkmış işlerin iyi olduğunu sanmakta. Kesinlikle değil. Gelecek nesillerin iyi bir izleyici olmasını istiyorsak, başarılı ve akılda kalıcı işler yapılmalı. Aylar önceden planlanmaya başlanan event’lerde zamanlama neye göre belirleniyor? Sosyal sorumluluk projelerinde doğru zamandan bahsedilebilir mi? Ülkemizde ve dünyada trend bağımlılığı var. Bir yerde ne varsa hemen onu yapalım. İçeriğe pek bakılmadan, izlen-
meden, daha önce izleyenlerin yorumunu almadan, sadece moda olduğu için alınan etkinlikler var. Ben onları saman alevine benzetiyorum. Çabuk parlayıp kısa sürede bitiyorlar. Biz Turnagöl Tiyatrosu olarak bu sene 22. sezonumuza başlayacağız. Bu tiyatronun temeli benim bireysel yeteneğimden oluşmakta. Ekibimin başında durarak ticari kaygı gözetmeksiniz, kişileri mutlu etmek üzerine kurulmuş bir tiyatro. Türkiye’nin en çok sosyal sorumluluk projesi yapan tiyatrosuyuz desem yanlış olmaz. İki farklı STK'da başkanlık ve kurucu üyeliğim var. Sosyal sorumluluk projelerine 1999 yılında yaptığımız ilk oyun ile başladık. Sosyal sorumluluk için doğru zaman yoktur. Ne zaman isterseniz, eğer fikir ve proje üretme beceriniz varsa, projeleri hayata geçirebilirsiniz. 2019-2020 sezonunda Uluslararası Rotary Kulübü 2420. Bölge STK ve Kamu Kurumları Başkanı seçildim. Bu çok önemli bir görev. Bu görev ile birlikte birçok sosyal sorumluluk projesi yapacağız. Yaz döneminde AVM’ler hangi event’lere yöneliyorlar? AVM’ler yaz dönemlerini daha çok konser ve gösteriler ile geçiriyor. Bazıları daha ufak çaplı etkinlikler alıyor. İstanbul’da kalanlar için AVM'ye gelip keyifli vakit geçirmeleri açısından etkinlikler yapılıyor. 2 ay gibi bir sürede maliyeti az etkinlik ve konserler yapılıyor.
79
ORGANİZASYON
YAPILACAK ORGANİZASYONUN ZAMANLAMASI ÇOK ÖNEMLİ ORGANİZASYONLARDA ZAMANLAMANIN ÖNEMİ HAKKINDA KONUŞAN EVENTTIME ŞİRKET SAHİBİ ALPTEKİN MARAL, YAZ DÖNEMİNDE EN ÇOK TALEP GÖREN ETKİNLİKLERDEN DE BAHSETTİ. Event’lerde zamanlama neye göre belirleniyor? Bir organizasyonun yapılmasında zamanlamanın gerçekten büyük bir önemi var. Mevsim olmazsa olmaz bir kriter… Örneğin bir grubu Finlandiya’ya götürüp kutup etkinlikleri yaptırmak, kuzey kutup ışıklarını göstermek isterseniz bunu belli bir dönemde yapmalısınız. Ege adalarında parti ve deniz eğlencesi yapmak isterseniz yine belli dönemleri var. İtalya’da bağbozumunu görmek istiyorsanız mevsiminde gitmelisiniz. Fas’a gidecekseniz daha serin bir zamanı önerirsiniz. Kudüs’ü görecekseniz Cuma gününü iyi planlamalısınız. Bunun gibi epey kalabalık bir liste ile destinasyon planlamasında zamanlamanın önemini öne çıkaran örnekler sıralayabiliriz. Birde etkinliğin talep eden kurumlar tarafından realize edileceği zamanın öne-
80
Yaz döneminde AVM’ler hangi event’lere yöneliyorlar? Yaz aylarında, uzun yaz tatili sebebi ile özellikle çocuklara yönelik etkinliklere talep artıyor. Çocukların eğlenirken öğrendikleri “edutainment” konsepti ile genel kültüre katkıda bulunacak ve yaratıcılığını artıracak bir bilgiyi eğlenceyle sunan lisanslı oyun alanları veya etkinlikleri daha çok talep görüyor. Bu etkinliklerde yaratıcı drama/ teatral gösteriler, stand uplar, skeçler sahneliyor; oyunlar ve yarışmalar düzenliyoruz. Burada amacımız çocuklara birlikte çalışma, takım oyuncusu olma, sorumluluk alma gibi güdüleri eğlenceli bir şekilde kazandırabilmek oluyor. Yetişkinlere yönelik workshop ve kişisel gelişim temalı etkinlik taleplerini de oldukça fazla alıyoruz. Açık alana sahip AVM’lerde yaz konserleri, yurt dışından dünyaca ünlü sahne showları, sergiler de talep gören etkinliklerin başında geliyor.
mini kavramanız gerekli. Örneğin, bayilerinin son tüketiciye satış yaptığı bir firmaya anneler günü, kampanya günleri gibi tarihleri önermemelisiniz. Etkinliği ülkemizde faaliyet gösteren bir firma için yapıyorsanız genelde aileler için yapılmıyorsa bayram dönemleri veya yaz tatili dönemleri uygun zamanlar değildir. Bu tarihler ailelere yönelik aktiviteler için önerilmelidir. Yine satış sonrası etkinlikleri veya belli fuarlar için yapılacak etkinlikler, bu ticari faaliyetlerin içinde sonunda veya öncesinde yapılabilecek organizasyonlar hep bu etkinliklerin takvimine bağlıdır.
Bir organizasyonun ‘iyi’ olarak nitelendirilebilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekiyor? Organizasyonlar firmalara fayda sağlayıcı etkinliklerdir. Kimisinde bir ürünün lanse edilmesi, kimisinde çalışanların motivasyonu, kimisinde bayilerin eğlenmesi, kimisinde ise firmanın prestijini yansıtması gibi pek çok farklı amaçları vardır. İyi organizasyonlar, bu amaçlara hizmet eden organizasyonlardır. Tabi amacın yanı sıra organizasyonunda kendi içinde bazı nitelikleri vardır. Bunları yapan bizim gibi firmalarında kendi imzaları, organizasyona katacakları bir kimlik bir farklılık ve olmazsa olmaz bir kalite arayışı vardır. Özellikle temalı, konseptli çalışmalarla firmanın vizyonunun, hedef kitlesine doğru aktarmak bir organizasyonun “iyi” olarak nitelenmesinde önemli bir özelliktir. Burada iletişim doğru bilgi akışı ve çalışma uyumu sağlamak çok önemlidir. Sonuçta iyi bir organizasyonda iş birliği ve bilgi akışı önemli bir yer tutmaktadır. Hepsinin yanı sıra organizasyon ekiplerinin kontrolü ve tüm unsurların koordineli bir şekilde çalışması ve belli bir kurgu içinde gerçekleşmesi gerekmektedir.
ORGANİZASYON
Yapılmayanı yapmak ve cesur olmak çok önemli
AVM’lerin sadece özel günlerde değil beklenmedik anlarda da öne çıkmak amacıyla etkinlikler yapması gerektiğini söyleyen Marketing Toys Şirket Sahibi Koray Özdemir, “Zamansız olarak yapılan ve ses getiren büyük bütçeli etkinlikler her zaman büyük fark yaratır.” diyor. Event’lerde zamanlama neye göre belirleniyor? Alışveriş merkezleri için etkinlik takvimleri aslında çok standarttır. Her sene özel günler ve tatillere göre belirlenir. Çok da yenilik ve değişiklik gerektirmeden 23 Nisan, yılbaşı, BTS, sömestr, babalar günü vb. sürüp gider. Bana göre artık farklılaşmak ve sadece özel günlerde değil tam tersi beklenmedik anlarda öne çıkmak çok daha doğru. Mesela AVM bütçelerinin çocuk etkinlik tarafının büyük bir kısmı 23 Nisan’da kullanılır. Yani ortalama 3 gün süren bu dönemde her AVM en güçlü silahlarını ortaya koyar. İstanbul için bu eş zamanlı 120 proje ve
hatta belediyeleri de sayarsak 150 proje demek olur. Peki ya sonuç? Aynı anda herkesin 3 günü bombardımanında ön plana çıkamamak ve iletişim anlamında geride kalmakla sonuçlanır. Ama zamansız olarak yapılan ve ses getiren büyük bütçeli etkinlikler her zaman büyük fark yaratır. Açıkçası farklılaşmak için artık kutunun içinden çıkarak farklı yönlere gitmek gerekiyor. Yapılmayanı yapmak ve cesur olmak çok önemli. Yaz döneminde AVM’ler hangi event’lere yöneliyorlar? Yazları etkinlik sektörü, açık alanları olan
AVM’ler haricinde yavaşlayan bir sektördür. Ama asıl önemli olan sektörün bu dinamiğini kırabilmek. Okullar kapandığı gibi AVM’yi 2 aylığına kaderine bırakmak yerine tam tersi meydan okumak gerekiyor. İçinde bulunduğumuz dönemlerde 2 ay gözden çıkartılabilecek bir ciro katkısı değil. Artık hızlı akan iş hayatında 100 gün tatil yapabilen aileler yer almadığı için şehirde kalan çok ciddi bir nüfus var ve sıcaklarda AVM iyi bir alternatif olabilir. Bu alternatifler arasında yaratılabilecek çocuklar için su parkları yurt dışında önemli bir sektör oluşturuyor. Açık hava sinemaları farklılaştığı sürece çok önemli aktiviteler. Bir organizasyonun ‘iyi’ olarak nitelendirilebilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekiyor? Bir etkinliğin iyi olabilmesi için fark yaratması gerekiyor. İletişim anlamında bilinirliği artırması, ciro artışı, ayak bastı sayısının artması ya da sosyal sorumluluk anlamında olabileceği gibi her dördünü de kapsayabilir. Bunun için de etkinliğin proje sahibi AVM’ye özel tasarlanması gerekir. Türkiye’deki en büyük sorun etkinlik ajanslarının tasarımcıları olmaması ve o nedenle özel proje üretmek yerine Pinterest’ten kopyalaması. Bunu da farklı proje olarak nitelendirmesi. Bir projenin Türkiye’de ilk olması ya da daha doğrusu Türkiye’de ilk kez kopyalanması farklı olduğunu göstermez. İyi etkinlik ne mi? Ice Cream Museum’u kopyalamak ve bunu çok farklıymış gibi nitelendirmek değil tasarlayarak kendi özgün fotoğraf müzesini yaratarak dünyaya örnek olabilmek.
81
ORGANİZASYON
MART35 ORGANİZASYON MÜŞTERİLERİN TALEBİNE ÖZEL PROJELER ÜRETİYOR MART35 ORGANİZASYON KURUCU ORTAKLARI ÖZDE SEÇİL ÖZCAN KAÇAR VE DUYGU ALKIŞ BAYSAL, ORGANİZASYON PLANLAMALARINDAN VE İYİ BİR ORGANİZASYONDA OLMASI GEREKEN ÖZELLİKLERDEN BAHSETTİLER.
Duygu Alkış Baysal: Biz, Mart35 Organizasyon olarak, yıllık takvimde her özel gün için; ihtiyaç duyulan etkinliğin içeriğine göre en az 2 ay öncesinden hazırlıklarımızı ve sunumlarımızı yapıp paylaşırız. Ayrıca belirli aralıklarla müşterilerimizle iletişim halinde kalıp ihtiyaç ve taleplerini dinleyerek onlara özel projeler yaratırız. Bu sebeple her bir etkinliğimizde müşterilerimizle takım olarak hareket etmenin keyfini yaşarız. Sosyal sorumluluk projelerinde doğru zamandan bahsedilebilir mi? Duygu Alkış Baysal: Kesinlikle bahsedilebilir çünkü ihtiyacın doğru zamanda karşılanması çok değerlidir, ayrıca doğru zamanda ulaştırılan hizmet ile hem sosyal sorumluluk projesinin başarısından söz edebiliriz, hem de bu projeden faydalanan kurum veya kişilerin memnuniyetinden bahsedebiliriz.
Duygu Alkış Baysal Özde Seçil Özcan Kaçar Organizasyonlar mevsimlere, özel günlere, lokasyon, kültür ve gündeme göre farklı şekillerde müşteriye sunuluyor. Aylar önceden planlanmaya başlanan event’lerde zamanlama neye göre belirleniyor? Özde Seçil Özcan Kaçar: Organizasyonlarda belirttiğiniz üzere özel günler ve lokasyon çok belirleyici olmakla birlikte, müşterinin ne istediği bizler için çok önemli zira organizasyonun ne kadar bir hazırlık süresi gerekireceği yapacak olduğumuz etkinliğin kapsamına bağlı olarak değişiyor. Bu sebeple her bir etkinlik aslında bir proje gibi değerlendirilip, o etkinliğin ihtiyaçlarına göre zaman planı belirlenmektedir. Bu ihtiyaçlar; etkinlikte yer alacak insan kaynağı temini, onların eğitimi, etkinliğin görsel zenginliğini oluşturan bir dekor hazırlığı ya da o etkinliğin duyurulması için yapılacak sosyal medya ve reklam planlamaları gibi etkinliğin gerçekleşmesi için gereken tüm faktörler değelendirilerek etkinlikler için zamanlama tam net olarak belirleniyor.
82
Yaz döneminde AVM’ler hangi event’lere yöneliyorlar? Özde Seçil Özcan Kaçar: Yaz döneminde AVM'ler özellikle şehirlerinde popülasyon kaybı yaşanıyorsa (memleketine gidenler, tatile gidenler veya dönemsel iş için şehirden ayrılanlar) ticari aktivitelere yönelmektedirler. Ticari aktiviteler son zamanlarda müşterilere oynatılan bir takım dijital veya manuel oyunlarla zenginleştirilmektedir. Böylelikle müşteriler sadece yapmış oldukları alışveriş karşılığı bir aktiviteye katılmakla kalmayıp aynı zamanda keyifli vakit geçirmektedirler.
Bir organizasyonun ‘iyi’ olarak nitelendirilebilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekiyor? - Organizasyonun iyi tanıtılması ve özellikle sosyal medyada ilgili tüketiciye ulaşması - Organizasyonun duyurulduğu şekilde zamanında başlaması - Tüm organizasyon çalışanlarının aynı emek ve özveriyi göstermesi - Organizasyon süresince tekrarlanan operasyonlar var ise (örneğin çocuk atölyelerinde üst üste yaptığımız seanslar gibi) herbirinin aynı standart ve kalitede yürütülmesi - Çocuklara özel organizasyonarda tüketilen malzemelerin özellikle çocuk sağlığına tehdit oluşturmayan malzemelerden oluşması - Bizler için en önemli kriter müşterimizin ve organizasyonlan faydalanan tüketicilerin oradan memnuniyet içinde ayrılabilmesi ve yüzlerinde bir gülümseme bırakabilmek.
ÜRÜN HİZMET
Entegre OSGB rakiplerinden hangi özellikleri ile ayrılıyor? •İş Disiplini •Çözüm Odaklı Yaklaşım •Çok Lokasyonlu Proje Deneyimi •Sürekli Gelişim ve İş Süreçlerinde Dijitalleşme
Bu kapsamda firmalara; •İş Güvenliği Hizmetleri •İş Yeri Hekimliği Hizmetleri •Eğitim Hizmetleri •Denetim ve Danışmanlık Hizmetleri •Revir Hizmetleri •Ambulans Hizmetleri •İple Erişim Hizmetleri vb. ihtiyaçlara çözümler sunabilmekteyiz.
ENTEGRE OSGB SEKTÖRE ÖZEL ÇÖZÜMLERİYLE İSG SÜREÇLERİNİ KOLAYLAŞTIRIYOR TÜM SEKTÖRLERE ÖZEL ÇÖZÜMLERİYLE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ SÜREÇLERİNİ KOLAYLAŞTIRAN ENTEGRE OSGB’NİN KURUCU ORTAĞI YUNUS NAZIRLI, AVM’LERDEKİ RİSKLERDEN VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERDEN DE BAHSETTİ. 84
E
ntegre OSGB’yi tanıyabilir miyiz? Ne zaman kuruldu? Vermiş olduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz? Hizmet kalitesini artırmayı hedefleyen iki ayrı firmanın güçlerini birleştirmesi ile 2017 Nisan ayında anonim şirketin temel prensipleri oluşturuldu ve İstanbul merkezli “Özel Entegre İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri A.Ş.” kuruldu. “Entegre OSGB” markası, 2 yıl gibi bir sürede toplamda 5 şubesi ve 100’den fazla çalışanı olan kurumsal bir iş sağlığı ve güvenliği firması olarak ülkemizin birçok noktasına hizmet verebilir duruma gelmiştir.
OSGB ile çalışmanın firmalara olan zorunluluğu ve faydaları neler? Hizmet almamanın yaptırımları var mı? 2012 yılında yürürlüğe giren 6331 sayılı kanun ile İSG hizmeti almayan işletmeler birçok cezai yaptırım ile karşı karşıya kalabilmektedir. Bu cezalar herhangi bir iş kazası yaşanmadan önce para cezası ile sınırlı kalmaktadır. Ancak herhangi bir iş kazasının yaşanması sonucu ortaya çıkabilecek cezalar vicdani ve hukuki yönden çok daha ağır olmaktadır. Ayrıca İSG hizmetlerini alıyor olmanın işletmeye birçok faydası bulunmaktadır. Bunlar başlıca; •İş kazası önlenmesi •Meslek hastalıklarının önlenmesi •İş verimliliği artışı •Personel kayıplarının önlenmesi •Personel motivasyonuna bağlı verimlilik artışları •Firmaların müşteri memnuniyet oranında artış •Marka imajının güçlenmesi
ÜRÜN HİZMET
Şimdiye kadar hangi sektörler ve firmalar ile çalıştınız? Portföyümüzde 400’ ün üzerinde farklı işletme bulunmaktadır. Bunların büyük bir kısmını AVM’ ler, inşaatlar, lojistik ve endüstriyel firmalar oluşmaktadır. AVM sektöründe toplamda 1 milyon 750 bin metrekarelik bir alanda İSG, revir, ambulans, iple erişim hizmetleri başta olmak zere bir çok çözümü tesislere sunmaktayız. Başlıca referanslarımız arasında, Zorlu Center, Mall Of İstanbul, Emaar, Marmara Forum, İstanbul Forum AVM’leri yer alıyor. Hizmet alanlarınız arasında hangi şehirler ve bölgeler var? Şu ana kadar açmış olduğumuz şubelerimiz ile Marmara, İç Anadolu, Akdeniz ve Ege bölgelerine hizmet vermekteyiz. 2019 yılı sonuna kadar Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde şubelerimizi açmış olacağız. 2020 yılının sonuna kadar da tüm ülkeye hizmet verebilen bir İş Sağlığı ve Güvenliği firması olma hedefimiz vardır. Firmalar ile çalışmalarınızı nasıl planlıyorsunuz? Öncelikli olarak firmaların İSG hizmeti almak istediği tesislere İSG açısından değerlendirmesini yapıyoruz. Bu değerlendirme neticesinde İSG hizmeti organizasyon planlaması yapıyoruz. İşyeri yapısına uygun İSG profesyonelleri tespit edilip, işyeri için bir oryantasyon eğitimine tabi tutuyor ve görevlendirmelerini yapıyoruz. Bu aşamadan sonraki tüm planlamalar ve yapılan çalışmaların tamamı özel olarak tasarladığımız “Proje Takip Sistemi” aracı-
lığı ile online olarak 7/24 müşterilerimize sunulmaktadır. AVM’lerde bildiğiniz veya yaşadığınız olası, öngörülen ya da öngörülemeyen riskler nelerdir? Önlemler konusunda AVM yöneticileri / yatırımcıları nasıl bir yol izlemeli? Öncelikle tesislerin İSG açısından doğru inşa edilmesi AVM süreçleri açısından çok önemlidir. Proaktif önlemler AVM’lerin proje aşamalarında mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmeli ve inşaat projesi yatırımcılar tarafından buna uygun olarak hazırlanmalıdır. AVM’ler yapısı gereği birden çok süreci içinde barındıran ve çalışanı olduğu kadar ziyaretçileri için de risk barındıran ortamlar olmaktadır. Her ne kadar az tehlikeli grupta yer alıyorsa da aslında geri planda birçok faaliyeti içerisinde bulundurması nedeniyle çok tehlikeli risk grubunda yer almaktadır. Gündüz yapılan çalışmalarda AVM yönetimlerinin tüm kiracıların yaptığı faaliyetleri İSG açısında denetlemesi gerekmektedir. Basit olarak görülen bir restoran işletmesinde gaz yakan cihazlar kontrol altında olmadığı takdirde çok büyük hasarlara sebebiyet verebilecek kazalara neden olabilmektedir. Ayrıca tespit edilen risklerin önemli bir kısmı gece çalışmalarında ortaya çıkmaktadır. Birçok kiracı AVM yönetiminden bağımsız tadilat işlemleri yaptırmakta ve bunlar gece çalışmalarında AVM’ leri adeta bir şantiye sahasına dönüştürmektedir. Unutulmamalı ki AVM alanında çalışan kiracılar ve taşeronları AVM yönetim firmalarını da doğrudan ilgilendirmektedir.
Tesis yöneticileri için İSG yönetimi konusunda ilk önerimiz doğru bir İSG yönetim planı hazırlanmasıdır. Bu plana uygun bir İSG organizasyonu tesis edilmeli ve bu organizasyonda görev alacak kişilerin görev yetki ve sorumlulukları doğru ve İSG’ yi içerecek biçimde planlamalıdır. Yönetim tesisi fiziki sınırlarını belirlemeli ve hazırlanan risk analizleri tesislerde yer alan tüm paydaşların faaliyetlerini içerecek şekilde hazırlanmalıdır. Acil durumlar için oluşturulan planlarda yönetim ve kiracı ilişkisi göz önünde bulundurulmalıdır. Tüm çalışmalar için evrak takip sistemi ve iş izin sistemleri dijital platformlarda işleyişi aksatmayacak şekilde kurgulanmalıdır.
En yoğun sosyal yaşam alanlarının başında gelen AVM’lere özel hizmetleriniz neler? •İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri, •Kiracı ve Taşeron Denetim ve Takip Sistemi ve Hizmetleri, •Gece Çalışmaları Denetimi Sistemi ve Hizmetleri, •Revir hizmetleri, •Ambulans Hizmetleri, •Dış Cephe ve Diğer Yüksekte Çalışma Alanlarına İple Erişim Hizmetleri,
85
ÜRÜN HİZMET
BİYOMETRİK VE MOBİL GÜVENLİK SİSTEMLERİNİN KULLANIM ORANI ARTIYOR
E
KALE KİLİT PAZARLAMA VE İŞ GELİŞTİRME DİREKTÖRÜ SİNAN YORGANCIGİL: “TÜM DÜNYADA OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE’DE DE AKILLI VE BİYOMETRİK TEKNOLOJİLER İLE PAZAR BÜYÜME EĞİLİMİ GÖSTERİYOR.”
86
lektronik güvenlik sistemleri artık biyometrik ve mobil sistemler üzerinden ilerliyor. Kişisel korumanın yanında kurumlara hız ve anlık çözümler sunan yeni nesil güvenlik sistemlerinden bahseder misiniz? Biyometri bir bireyin fiziksel ya da davranışsal benzersizliğini ölçen ve mevcut kayıtlarla karşılaştırarak tanımlama işlemi yapan otomatik bir sistem. Başka bir deyişle, personel kimlik kartları, manyetik kartlar, anahtarlar veya şifrelerin kullanımı yerine biyometri kolay ve rahat doğrulama yöntemiyle bireyin parmak izlerini, yüzünü, irisini, avuç içi izlerini, imzasını, DNA ve retinasını kullanabilir. İnternet tabanlı işlerin hızlı şekilde büyümesi ve ihtiyaç duyulan tam doğrulama gereksinimi için biyometri, en uygun ve en kolay çözümlerin başında geliyor. Onun benzersiz, kalıcı, evrensel ve ölçülebilir özelikleri sayesinde makine, bireyi kendi başına doğrulayabiliyor veya kişinin tepkilerine yanıt vermesini kolay ve güvenli şekilde sağlayabiliyor.
ve yepyeni bir güvenlik ürünü pazarı yarattı. Dünya genelinde ve Türkiye’de biyometrik ve mobil güvenlik sistemleri; ulaşılabilirliği, uygulama kolaylığı ve pratik bir çözüm üretmesi nedeniyle en hızlı büyüyen güvenlik ürünlerinden biri haline geldi.
Türkiye’de biyometrik ve mobil sistemler üzerinden güvenlik sistemi nasıl ilerliyor? 200 yıldır değişmemiş olan kapı kilidi, dijital teknolojinin entegre edilmesiyle akıllandı
Biyometrik sistemler daha hassas tanımlama sağlıyor ve istenmeyen ihlal riskinizi azaltıyor. Biyometriyi güvenlik sistemine dahil etmek, zaman ve paradan tasarruf sağlıyor. Her geçen gün daha verimli hale gelen biyometrik güvenlik sistemlerinin gelecekte de hızla yaygınlaşması kaçınılmaz görünüyor.
Türkiye’deki güvenlik sektörü olarak baktığımızda büyüklüğünün (fiziki güvenlik de dahil olmak üzere) 18 milyar TL civarında olduğu öngörülüyor. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de akıllı ve biyometrik teknolojiler ile pazar büyüme eğilimi gösteriyor. Türkiye'de kilit sektöründe son yıllarda teknolojik ürünlerin de piyasaya girmesiyle birlikte yıllık 20 milyon adedin üzerinde satış gerçekleştiren sektör 230 milyon dolarlık büyüklüğe ulaşıyor. Kullanım alanlarına baktığımızda ise ülkemizde bireysel kullanımda insanlar biraz daha konforu ön plana çıkartıyor diyebiliriz. Yani elimde torbalarla alışverişten geldiğimde anahtarı cebimden çıkartmayayım, parmağımı basayım ve kapı açılsın diye düşünüyor. Ancak banka gibi güvenlik ihtiyacı yüksek yerlerde güvenlik, konforun önüne geçiyor ve hem mekanik hem de biyometrik güvenlik sistemleri birleştirilerek kullanılıyor. Oldukça avantajlı olan bu güvenlik sistemlerinin geleceğini nasıl öngörüyorsunuz? Güvenlik sektörü her yıl Türkiye’de ve dünyada önemli değişiklikler geçiriyor. Dünya akıllı kilit pazarında 2021 yılına kadar yüzde 81’lik bir büyüme öngörülmesi de, bunun en büyük göstergelerinden birisi. Biyometrik sistemler sahip oldukları teknoloji sayesinde birçok avantajı da beraberinde getiriyor. Öncelikle hızlı ve doğru tanıma imkanı sunuyor, şifre unutma ve çalınma sıkıntısını ortadan kaldırıyor. Yüksek güvenlik düzeyine sahip olduğu için üçüncü şahıslar tarafından kopyalanması güç. Ayrıca mobil sistemlerle de uyumlu çalışıyor.
ÜRÜN HİZMET
BİYOMETRİK VE MOBİL SİSTEMLER ZAMAN TASARRUFU SAĞLIYOR TÜRKİYE’DE BİYOMETRİK VE MOBİL SİSTEMLERE OLAN TALEBİN ARTTIĞINI BELİRTEN MEYER GROUP SATIŞ VE PAZARLAMA TÜRKİYE DİREKTÖRÜ ORÇUN BAYINDIR, “MOBİL UYGULAMALAR KULLANICILAR TARAFINDAN BEĞENİ İLE KULLANILIYOR VE GÜNDELİK HAYATTA FARKINDALIK YARATIYOR.” DEDİ.
Elektronik güvenlik sistemleri artık biyometrik ve mobil sistemler üzerinden ilerliyor. Kişisel korumanın yanında kurumlara hız ve anlık çözümler sunan yeni nesil güvenlik sistemlerinden bahseder misiniz? Günümüzde teknolojinin kişilere sağladığı ekstra işlevsellikler dışında kullanıcılar, ekstra zaman tasarrufu da sağlayabileceği, her veriye her an her koşulda ulaşabileceği alternatif çözümleri biz tedarikçilerden bekliyorlar. Bu noktada mobil uygulamalar kullanıcılar tarafından beğeni ile kullanılıyor ve gündelik hayatta farkındalık yaratıyor. Mobil ve biyometrik uygulamaların özellikle saha personellerinde, servis içi personel takiplerinde, iş güvenliği ile ilgili uygulamalarda birçok farklı kullanımı söz konusudur.
Biyometrik ve mobil güvenlik sistemleri kullanıcılara nasıl kolaylıklar sağlıyor? Anlık kontrollerin 3G data hatlı olan mobil el terminalleri ile yapılıyor olması, verilere anlık ulaşımın sağlanması, sabit cihazların montajının yapılamayacağı yerlerde el terminali ve mobil uygulamalarla müşterilere oldukça rahat ve konforlu veri akışı sağlanabiliyor. Örneğin, Türkiye’deki zincir perakende mağazalardan birinde (toplam 1.950 lokasyonda) ilgili personellerin personel devam kontrol, işe giriş ve çıkış ve aynı zamanda konum bilgileri mobil uygulamamız ile takip edilebiliyor. Dolayısıyla mağazalar arası dolaşan ve sürekli gezer vaziyette olan personellerin doğru zamanda doğru yerde olup olmadığı ile ilgili kesin sonuca ulaşıyor ve bu bilgileri yazılım ile birlikte müşterilerimize raporlayabiliyoruz.
Bir mobil uygulama ile üniversite kampüs içerisinde trafik ceza sistemi projesi hayata geçirilmiş ve ilgili uygulama ile uzun yıllardır çözümlenmeyen trafik karmaşası çözümlenmiştir. Ayrıca bir başka müşterimizin fabrika içerisindeki personellerinin ISG denetimleri, sağlık uygulamaları ve ceza yönetim sistemi yine aynı şekilde mobil uygulamalarla sağlanmakta olup, ilgili denetimler oldukça pratik bir şekilde yapılabiliyor. Oldukça avantajlı olan bu güvenlik sistemlerinin geleceğini nasıl öngörüyorsunuz? İlerleyen zamanlarda müşterilerimizin farklı ihtiyaçları da söz konusu oldukça bu tip mobil uygulamaların birçok farklı alanda çeşitlenerek çoğalacağını ve gündelik hayatımızda birçok alanda kullanılacağı ve farkındalık yaratacağı kanaatindeyim.
Türkiye’de biyometrik ve mobil sistemler üzerinden güvenlik sistemi nasıl ilerliyor? Kullanım oranı ne durumda? Getirdiği faydalar göz önüne alındığında, son yıllarda özellikle kullanım ve talep artıyor. Ayrıca projelere yönelik farklı uygulamalar da özel olarak müşterilerimiz için geliştiriliyor.
87
ÜRÜN HİZMET
MOBİL ERİŞİM SİSTEMLERİ GÜNLÜK HAYATTA DAHA ÇOK KULLANILACAK Mobil teknolojilerin geleneksel kart veya anahtar tabanlı geçiş kontrol sistemlerine oranla oldukça yüksek güvenlik sağladığına dikkat çeken infoMET Teknoloji İş Geliştirme Müdürü Egemen Kılıç, her geçen gün mobil sistemlere ilgi ve talebin arttığını söylüyor. Elektronik güvenlik sistemleri artık biyometrik ve mobil sistemler üzerinden ilerliyor. Kişisel korumanın yanında kurumlara hız ve anlık çözümler sunan yeni nesil güvenlik sistemlerinden bahseder misiniz? Mobil sistemler, güvenli kapılara, şebekelere, servislere ve daha fazlasına erişmek için akıllı telefon, tablet veya giyilebilir bir mobil cihazın kullanılmasıdır. infoMET Teknoloji olarak sunduğumuz ürün ve çözümler, işletmelerin mobil sistemlere ilişkin artan taleplerini karşılama imkânı veriyor. Türkiye’de biyometrik ve mobil sistemler üzerinden güvenlik sistemi nasıl ilerliyor? Kullanım oranı ne durumda? Ülkemizde parmak izi tanıma, el geometrisi ve iris tanıma gibi biyometrik sistemler çok uzun zamandır kullanılmakta ve bu sistemlerle artık günlük hayatımızın her alanında rahatlıkla karşılaşıyoruz. Ancak mobil sistemler henüz biyometrik sistemler kadar yaygın olarak kullanılmıyor. Fakat her geçen gün mobil sistemlere ilişkin olan ilgi ve talep artıyor. Şu an özellikle Hilton, Hyatt gibi birçok otel zinciri ülkemizdeki otellerinde arasında bulunduğu dünya genelindeki tüm otellerinde mobil teknolojilerinin kullanımına başladı. Yeni açılan tüm önemli otel projelerin-
88
de mobil erişim istenmekte ve bu teknolojiye sahip olmayan otellerde de bu dönüşüme başlandı. Biyometrik ve mobil güvenlik sistemleri kullanıcılara nasıl kolaylıklar sağlıyor? Mobil erişim anahtarları sayesinde geleneksel bir fiziksel anahtarın aksine, bir dijital anahtar istenmeyen bir şekilde çalınamaz. Mobil anahtarın ilişkili olduğu bir akıllı telefonun kaybolması durumunda, sahibi genellikle eksik bir anahtar veya cüzdandaki durumdan daha kısa sürede bunun farkına varabiliyor. Mobil anahtara ilişkin erişim yetkilendirmesi çevrimiçi ortamda derhal engellenebiliyor. Aynı zamanda bir anahtarın
veya hatta tüm bir kilitleme sisteminin değiştirme maliyetlerini ortadan kaldırmış oluyorsunuz. Basit, verimli bir mobil anahtar yönetimi, konut endüstrisi, servis sağlayıcılar, mobilite ve park yönetimi alanlarındaki şirketler için cazip ve maliyet tasarrufu sağlar. Yeni iş modelleri, örneğin kargo teslimatı yapanlar tarafından kargoları kilitli dolaplara teslim etmek için dolap kilidini açabilir. Bir başka artı erişilebilirlik: Tekerlekli sandalye kullananların veya yaşlıların sadece bir kapı açmak için yakın olmaları gerekirken artık mobil anahtarlar sayesinde doğrudan kilit veya kart okuyucunun önünde olmaları gerekmiyor.
Oldukça avantajlı olan bu güvenlik sistemlerinin geleceğini nasıl öngörüyorsunuz? Özellikle oteller, paylaşımlı ofis sağlayıcıları şu anda bu teknolojilere ciddi anlamda yatırım yapıyor. Mobil teknolojiler aynı zamanda okul, hastane ve ticari binalar içinde büyük bir esneklik, konfor ve maliyet avantajı sağlarken, fiziksel erişimde de geleneksel kart veya anahtar tabanlı geçiş kontrol sistemlerine oranla oldukça yüksek güvenlik sağlıyor. Bu nedenlerden ötürü mobil erişim sistemlerinin her geçen gün daha fazla günlük hayatımıza girdiğine yakın gelecekte şahit olacağız.
ÜRÜN HİZMET
KALİTELİ HİZMET VE DOĞRU ÜRÜNLERLE PROFESYONEL TEMİZLİK SAĞLANIYOR
"Babam, İsmet Işıltan Balabanlı’nın tecrübe ve bilgileriyle entegreli bir şekilde ilerliyorum." Sektörün mihenk taşları olan markaların yönetici koltuklarına yeni kuşak yöneticilerin eklenmesi ile markalarda dönüşümler başladı. Yönetici koltuklarına oturan yeni kuşak yöneticilerden biri olarak yarım hatta bir asırlık markaları geleceğe entegre etmek, dijitalleştirmek, yeni nesil temizlik ve otel ekipmanları tüketicilerin sadakatini kazanabilmek adına hangi adımları izleyerek ilerliyorsunuz? Geçmişin tecrübesi ile birlikte yarına bakmaya başlayan genç kuşak yöneticilerden biriyim. Öncelikle iyi bir yönetici adayı olmak için MBA-İşletme Master’ımı tamamladım. Babam, İsmet Işıltan Balabanlı’nın değerli tecrübe ve engin bilgileriyle birlikte
IBC Group Of Companies Yönetim Kurulu Üyesi Ekonomist Aybüke Balabanlı, yeni kuşak yöneticilerden biri olarak yapmış olduğu çalışmalardan bahsetti. sürekli entegreli bir şekilde ilerliyor, hem sektörün geçmişine hem de sektörün geleceğine vakıf olabilme şansını yakalamış oluyorum. Benim gibi genç kuşak yöneticilerin ayrıca çok şanslı olduğuna inanıyor, geçmişin tecrübesine sahip olan yöneticilerimizin genç kuşakların fikirlerine değer vermesi, genç kuşak yöneticilere kucak açmaları sonucunda, yeni kanın ve engin tecrübelerin birleşmesi sayesinde sektörel sürekliliğin sağlanıp, başarının kaçınılmaz olduğu gerçeğini gözlemliyorum. Sürekli sektörel fuarlara katılıyor, yeni nesil temizlik ve otel ekipmanlarını gözlemliyor, ürün kalemlerimizi sürekli revize ederek müşteri memnuniyetini kazanmak adına adımlarımızı firmamız olarak atıyoruz. İş kollarınızdan biri turizm ile direkt bağlantılı. Yaz aylarında turist sayısı artış göstermekte olup bu artış ile beraber yaşam alanlarında temizlik ve otel ekipmanları açısından kullanılan malzemelerin kaliteli olması hijyen ve konfor açısından dikkat çekmektedir. Siz buna yönelik neler yapıyorsunuz? Temizlik makinaları ve otel ekipmanlarının kaliteli olması denilince akla direk IBC Group’un gelmesi 92 yıllık biriken bir tecrübe ve IBC-Işıltan Balabanlı isminin verdiği güvenin sonucudur. 2019 yılının yaz aylarında gelen turist sayısı durmadan artış göstermekte olup, bu artış sonucunda kaliteli ürün isteği firmamıza olan talepleri artırmaktadır. Tesisler sosyal yaşam alanlarının temizliği açısından genelde nasıl zorluklarla karşılaşıyor? Müşterilerinizin memnuniyetini nasıl sağlıyorsunuz? Genelde ortaya hijyensiz sonuçlar çıktığı için müşterilerimizin çoğu bundan şikâyetçi olarak bize başvurmaktadırlar. Sosyal yaşam alanlarının temizliği ciddi bir ekip işi gerektiriyor. Çalışan personelin bilinçli olması, kullanılan temizlik ürünleri ve ekipmanlarının kaliteli olması, sosyal yaşam alanlarının düzenli temizlenmesi büyük önem taşıyor. Kısacası profesyonel temizlik adına gereken her şeyin eksiksiz ve doğru ürünlerle desteklenerek ilerlemesi gerekiyor. Firmamızın geçmişten gelen tecrübe ve sahip olduğu birikimler sonucunda müşterilerimize temizlik ekipmanları desteğini, tesisin tüm koşulları göz önüne alarak, yerin sahip olduğu özelliklere göre ürünleri belirleyip, en uygun ürünlerle desteklenmesini ve nasıl temizleneceğine dair eğitimleri ürünlerimizi teslim ederken sağlıyoruz. Bu sayede tüm müşterilerimiz kaliteli hizmet anlayışı ile karşı karşıya gelerek profesyonel temizlik ile iç içe bulunmuş olmanın avantajlarıyla tesislerinde doğru hizmet sonucu doğru temizliği sunmuş oluyor.
89
ÜRÜN HİZMET
Türkiye’nin yüzde 100 yerli mobil kart erişim cihazı biOnay, kamudan özel sektöre kimlik doğrulamanın gerekli olduğu tüm işlemlerde güvenliği sağlayarak kurumlara uçtan uca anahtar çözümler sunuyor.
biOnay Kurucu Ortağı Ümit Yaşar Usta
biOnay ile kimlik işlemleriniz güvende TÜRKİYE’NİN YÜZDE 100 YERLİ KART ERİŞİM CİHAZI “biOnay” Türkiye’nin yüzde 100 yerli mobil kart erişim cihazı biOnay, kamudan özel sektöre kimlik doğrulamanın gerekli olduğu tüm işlemlerde güvenliği sağlamak ve kurumlara uçtan uca anahtar çözümler sunmak için Türk mühendisler tarafından geliştirildi. Güvenlik testleri için “Ortak Kriterler (CC) EAL4+” sertifikasını Eylül 2018 tarihinde alan biOnay cihazı, fonksiyonel testler için şart koşulan “TSE Uyumluluk” sertifikasını da Mart 2019’da alarak Türkiye’nin ilk onaylı kimlik doğrulama cihazı oldu. Kimlik kartının yetkili kurum tarafından verilip verilmediğini, kişiye ait olup olmadığını tespit eden biOnay cihazları yeni çipli kartlarda yer alan parmak izi, dijital fotoğraf, PIN ve dijital sertifika unsurlarını kullanarak 3-faktör kimlik doğrulama gerçekleştirebilecek.
90
VATANDAŞIN KİŞİSEL BİLGİLERİ GÜVENDE
PRATİK, MODERN VE GÜVENLİ BİR KULLANICI DENEYİMİ
Cihazlar sayesinde vatandaşlar, kimliklerini uzattıkları herhangi bir kurumda kendi adlarına sahte işlem gerçekleştirilemeyeceğinden emin olur. Parmak izi verileri herhangi bir merkezde veya cihazda saklanmaz. Ayrıca kimlik doğrulamayı yapan görevlinin de kimliği eş zamanlı olarak kontrol edilir. Cihazın yetkisiz ya da manipüle edilmiş olmadığının ispatı için de biOnay cihazının ekranında kart sahibine sadece kendisinin bildiği ve çipte yer alan kişisel bir mesaj gösterilir. İlgili mesaj ancak kart sahibi tarafından onaylandıktan sonra işlem devam edebilir. Böylece hem kurumlar müşterilerinden emin olacak hem de vatandaş işlem yaptığı kurumdan gönül rahatlığıyla ayrılacak.
Bugün bir kurumda avuç içi, bir başka kurumda yüz tanıma, diğer bir kurumda SMS şifre gibi yöntemler vatandaşlarda kafa karışıklığı yaratıyor. Kimlik fotokopisini alan pek çok dolandırıcı da kimlik bilgileriyle vatandaşları mağdur etmeye devam ediyor. biOnay olarak bu noktada yeni çipli e-Kimlik kartlarının dijital entegrasyonunu sağlayarak kurumlar ve vatandaşlar için pratik, modern ve güvenli bir kullanıcı deneyimi sunmayı hedefliyoruz. Vatandaş kimliğini uzatması gereken her yerde aynı teknolojiyle karşılaşabilecek.
KURUMLARDA MALİYETLER AZALACAK biOnay cihazı kullanan kurumlar ise hizmet verdikleri kişinin kimliğinden emin olur ve sahte kimlikle yapılan işlemler nedeniyle uğradıkları maddi kayıplardan korunurlar. Dolandırıcılığın engellenmesinin yanında tasarruf konusu da oldukça önemli. Kimlik doğrulama sürecini dijitalleştiren kurumlar verimliliklerini artırır ve fotokopi kâğıdı, arşiv gibi masrafları ortadan kaldırır.
BİONAY’IN FAYDALARI biOnay kimliğinizi uzattığınız her noktada; noterlerde, hastane ve eczanelerde, okullarda, sınav merkezlerinde, sigorta şirketlerinde, bankalarda, GSM bayilerinde, tapu dairelerinde, belediyelerde, kapınıza gelen lojistik firmasında, Sosyal Güvenlik Kurumu'nda (SGK), PTT'de, kolluk kuvvetlerinde ve daha pek çok alanda kullanılabilir. Bu geniş kullanım alanı sayesinde avantajlarından da aslında üç farklı kesim yararlanabilir. Bu kesimlerden ilki tabii ki kimlik kartlarının sahibi olan vatandaşlar.
ÜRÜN HİZMET
Akıllı İşletmelere Ekonomik Çözüm: ProVAS ProVAS yazılımının genel özellikleri; Tüm Yazar Kasalara Erişim İşletme sahipleri ProVAS üyeliği ile sisteme kayıtlı Profilo yeni nesil yazar kasalarına bilgisayar, cep telefonu veya tablet aracılığıyla internet üzerinden erişebilir; satış fişleri, raporlar, ciro, PLU detayı gibi bilgilere ulaşabilirler.
Z Raporu ve Fiş Bilgileri Kullanıcılar tüm fişlere, Z raporlarına ulaşabilir ve raporları sisteme tanımladıkları e-posta adreslerine gönderebilirler.
Profilo Ödeme Sistemleri, geliştirdiği yeni nesil yazar kasalarla iletişimli yönetim ve raporlama yazılımı ProVAS ile işletme sahiplerinin şubelerini internet üzerinden takip edebilmelerine ve yönetebilmelerine imkân sağlıyor. Ödeme sektöründe yaklaşık 35 yıllık tecrübeye sahip olan Profilo Ödeme Sistemleri, en küçük işletmelerden en büyük zincir mağazalara kadar yaşanan tüm ihtiyaç ve problemlerden yola çıkarak geliştirmiş olduğu bulut tabanlı ProVAS yazılımı ile işletme sahiplerinin şubelerini ve gelirlerini istedikleri zaman ve istedikleri yerden kontrol edebilmelerini sağlıyor. ProVAS yazılımı ile kullanıcılar istedikleri zaman aralığında filtreleme yaparak rapor oluşturabiliyor ve nakit, kredi kartı, yemek kartı ödemesi, çek, döviz, sanal POS, Bonus, Yemek Sepeti, hediye kartı gibi birçok ödeme bilgilerine ulaşabiliyor. Kullanıcılar, internet erişiminin olduğu her yerde günlük, haftalık, aylık ciro bilgilerine erişebilir ve raporlayabilir.
Anlık Satış ve KDV Bilgileri Kullanıcılar ay içerisindeki KDV bilgilerini, oluşan KDV matrahını anlık olarak görüntüleyerek planlama yapabilir; hangi kısımdan ne kadar satış yapıldığını, hangi gün ne kadar ciro yapıldığını online takip edebilirler.
Alt Kullanıcı ve Grup Oluşturma Kullanıcılar birden fazla lokasyondaki farklı cihazlar için alt kullanıcılar oluşturabilirler.
Satış Miktarı ve Ciro Takibi Kullanıcılar satış miktarlarını ve saat bazında satış yoğunluğunu grafikler üzerinden inceleyebilirler. Yazar Kasa POS’lar üzerinden geçen banka uygulamalarına ait nakit, kredi kartı ve yemek çeki bazında ciro dağılımını görebilirler.
Cihaz Konfigürasyonu Kullanıcılar PLU yönetimi ile istedikleri cihazlarda toplu PLU ekleme, anlık fiyat değişikliği ve ürün bilgilerini anlık olarak güncelleyebilirler. İşletmeler ProVAS yazılımına sahip olarak Profilo Yeni Nesil Yazar Kasaları'na istedikleri zaman ve istedikleri yerden ulaşabilir, gelirlerini online takip edebilir ve iş süreçlerinizi hızlandırabilirler.
92
ÜRÜN HİZMET
POS olmak üzere geniş bir yelpazede ürün çeşitliliğimiz bulunuyor. Ayrıca birçok ÖKC markası için üye işyerlerimize entegrasyon hizmeti sunuyoruz. Çalışma koşullarında oldukça esnek bir yapımız bulunuyor. Müşteri tercihi ve verimlilik koşullarına bağlı olarak komisyonlu, blokeli, esnek (komisyon+bloke) veya sabit çalışma şekli alternatifleri ile pos hizmeti sunuyoruz.
ALBARAKA TÜRK MÜŞTERİ İHTİYACINA YÖNELİK ÖDEME SİSTEMLERİ SUNUYOR KÜÇÜK İŞLETME, KOBİ, TİCARİ VE KURUMSAL MÜŞTERİ
Pos cihazlarınızın özellikleri nelerdir? Kullanıcılara nasıl kolaylıklar sağlıyor? Ödeme sistemi çözümleri konusunda bankamızda teknolojik anlamda ileri düzeyde bir hizmet anlayışı bulunuyor. Standart ödeme hizmeti çözümlerinin yanı sıra, Albaraka Türk olarak POS ve kredi kartları konusunda World kampanya altyapısı ile işbirliği içerisindeyiz. World kart sahipleri anlaşmalı işyerlerimizden yaptığı işlemler ile Worldpuan ve kampanya avantajlarından yararlanarak, taksitli alışveriş yapabiliyorlar. Ayrıca temassız terminaller ile işlem hızı ve kolaylığı sağ-
lanabiliyor. 3D Secure, GO gibi güvenli ödeme sağlamaya yönelik altyapılar da elektronik ortamdaki POS’larımızda destekleniyor ve üye işyerlerimize güvenli ödeme hizmeti sunuluyor. POS cihazı seçimi ve başvuru nasıl yapılıyor? Tüm şubelerimizden, müşterilerimizin ihtiyacına uygun POS tipine göre başvuru formu alınarak kolay ve hızlı bir şekilde POS başvurusu yapılabiliyor. Ödeme sistemlerine yönelik inovasyonlarınız ve yatırımlarınız olacak mı? Ödeme sistemleri konusu çok dinamik bir alan. Müşterilerimiz ile sürekli ve yakın temas içerisinde olmamızı gerektiriyor. Biz de bu alandaki faaliyetlerimizi sürekli geliştirerek müşterilerimizin her zaman yanında olmayı hedefliyoruz. Bu konuda çalışmalarımız ve yeni projelerimiz devam ediyor. Sektördeki gelişmeler, iş ihtiyaçları ve yeni çıkan mevzuat düzenlemelerini yakından takip ediyoruz ve buna uygun geliştirmelerimiz ve yatırımlarımız devam edecektir.
SEGMENTLERİNE POS VE ÖDEME ÇÖZÜMLERİ SUNDUKLARINI SÖYLEYEN ALBARAKA TÜRK GENEL MÜDÜR YARDIMCISI HASAN ALTUNDAĞ, “ÖDEME SİSTEMİ ÇÖZÜMLERİ KONUSUNDA BANKAMIZDA TEKNOLOJİK ANLAMDA İLERİ DÜZEYDE BİR
A
HİZMET ANLAYIŞI BULUNUYOR.” DEDİ.
lbaraka Türk POS’ları hakkında bilgi verebilir misiniz? Ne tür POS çözümleri sunuyorsunuz? Albaraka Türk olarak küçük işletme, KOBİ, ticari ve kurumsal müşteri segmentlerine pos ve ödeme çözümleri sunuyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik olarak başta masaüstü POS, mobil POS, sanal POS, mail order
93
ÜRÜN HİZMET
AVM’LERDE HİJYENİK BİR ORTAM SAĞLAYARAK BULAŞICI HASTALIKLARI ÖNLÜYORUZ ARF TESİS YÖNETİMİ & DESTEK HİZMETLER DİREKTÖRÜ BÜLENT ÖZYILMAZ: “ALIŞVERİŞE GELEN MİSAFİRLERİN SİRKÜLASYONUNDAN DOLAYI TÜM ORTAK ALANLARDA, STERİL BİR ORTAM SAĞLAYIP BULAŞICI HASTALIKLARIN ÖNLENMESİNİ SAĞLIYORUZ.” rı kullanmaktayız. Her alan için ayrı makine, ekipman, kimyasal ve sarf malzeme kullanıp hizmet kalitesinin sürdürülebilir olmasını amaçlamaktayız. Alanlarda oluşabilecek kaza ve yaralanmaların önüne geçmek için uyarı tabelalarımızı kullanıp misafirlerimize konforlu bir alışveriş ortamı sağlamaktayız.
ARF Tesis Yönetimi & Destek Hizmetler Direktörü Bülent Özyılmaz
AVM’ler insan sirkülasyonunun yoğun olduğu alanlar ve bu alanlarda temizlik son derece önemli. İşin uzmanı olarak AVM temizliğine yönelik nasıl bir hizmet sunuyorsunuz? Ülkemizde her geçen gün artan AVM sayıları ve aynı zamanda bu bağlamda artan AVM ziyaretçilerinin beklentisine cevap vermek için öncelikle çok iyi bir gözlem yapmaktayız. Güvenilir olması beklenen alanlarda aynı zamanda hijyenik, sağlıklı ve bakımlı ortamlar sağlanmalı. Biz de alışverişe gelen misafirlerin sirkülasyonundan dolayı tüm ortak alanlarda, steril bir ortam sağlayıp bulaşıcı hastalıkların önlenmesini sağlıyoruz. AVM’lerde temiz, bakımlı ve hijyenik bir ortam sağlayabilmek için teknolojiden ne oranda yararlanıyorsunuz? Bu anlamda müşterilerinize sunduğunuz yenilikleri anlatır mısınız? Bu alanlarda günün yoğunluğuna göre farklı makine ekipman ve kimyasalla-
94
AVM temizliğinde ideal hijyeni sağlama noktasında yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz? Hangi noktalar, hangi sıklıkla, nasıl temizleniyor? Özellikle yeme-içme alanları, yürüyen merdivenler ve ortak alanlara ziyaretçilerin sağlıklı bir ortamda alışverişini yapması için özen göstermekteyiz. Hijyen hassasiyeti gözetilerek tuvalet temizlikleri ve tüm ortak alanlarda hijyen sağlayarak, ortam temizliğini
maksimum seviyeye çıkarmayı amaçlıyoruz. İş planlamalarının, denetlemenin, personel eğitimlerinin ve iş takibinin en iyi şekilde yapılmasını sağlıyoruz. Son zamanlarda inşa edilen AVM lerin kapalı alanları ile birlikte sosyal donatı alanı anlamında da zengin ve gösterişli yapıldığı izlenmektedir. İnşaat firmalarının ve mimarların yaptıkları bu projelerde zeminlerin seçiminde ve camlı yüzeylerde yapılacak temizliğin uygunluğu ve İSG anlamında tedbir açısından sektör yetkililerinden görüş almaları öngörülmektedir. AVM temizliğinde ‘personel’ kavramı ne oranda önemli? ARF Group Tesis Yönetimi olarak alanında uzman personellerle çalışmaktayız. Bu bağlamda personel eğitimlerine önem veriyoruz.
R TA
FETHİYE’DE BİR YERYÜZÜ CENNETİ:
FARALYA
FARALYA, DİĞER ADIYLA UZUNYURT… DENİZDEN 440 METRE YÜKSEKLİKTEKİ BU DOĞA HARİKASI YERLEŞİM ALANI, DOĞASIYLA OLDUĞU KADAR TARİHİ İZLERİYLE DE KONUKLARINA UNUTULMAZ ANILAR BIRAKIYOR. 40 KİLOMETRELİK ALAN İÇİNDE TARİHİ ROMA VE LİKYA KALINTILARINA, KELEBEKLER VADİSİ’NE VE KABAK KOYU’NA ULAŞMANIN MÜMKÜN OLDUĞU BU YERYÜZÜ CENNETİ, YEŞİL İLE MAVİNİN EŞSİZ BULUŞMASINA TANIKLIK EDİYOR. DÜNYACA ÜNLÜ TIMES DERGİSİ’NİN TÜRKİYE’DE BULUNAN 6 GİZLİ CENNET ARASINDA GÖSTERDİĞİ FARALYA, BU YAZ TATİL ROTANIZ İÇİN İDDİALI BİR SEÇENEK OLUYOR.
96
Geçmişten günümüzde Türkiye'nin en güzel koyları nerede diye sorduğumuzda herkesin aklına hep Fethiye gelir. Kabak Koyu, Kelebekler Vadisi, Ölüdeniz, Çalış Plajı ve sayamadığımız niceleri… Bu doğa harikası koyların yanı sıra denizden 440 metre yükseklikteki Faralya, diğer adıyla Uzunyurt köyü ise tatilciler için bambaşka deneyimler sunuyor.
TÜRKİYE’NİN GİZLİ CENNETİ Mavinin yeşil ile buluştuğu, dağlardan gelen rüzgarların insanın içini rahatlattığı bir merkez olan Faralya, Hisar Mahallesi, Orta Mahalle ve Kabak Mahallesi olarak üç mahalleden oluşuyor. Yüzünü Akdeniz’e dönen, sırtını Babadağ’a yaslayan kızılçam ormanlarıyla adeta cennetten bir köşe olan Faralya, Kabak Koyu ve Kelebekler Vadisi’ne yakınlığıyla da tatilciler için ideal bir seçenek oluyor. Dünyaca ünlü Times Dergisi’nin Türkiye’de bulunan 6 gizli cennet arasında gösterdiği Faralya, tarihin izlerini de gözler önüne seriyor.
FARALYA’DA NEREDE KALINIR? Faralya’da birçok konaklama seçeneği bulunuyor. Lüks Bungalovlar, ağaç evler konuklarına farklı bir deneyim sunarken kendini evinde hissetmek isteyenleri de unutmayan birçok seçenek daha var. Lüks
otelleriyle de herkese seslendiğini kanıtlayan Faralya, bu yaz tatili için deneyimlenmesi gereken bir rota olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca Ölüdeniz’de de konaklama yaparak hareketli turistik çarşıdan, plaj imkanlarından yararlanabilen tatilciler, Kelebekler Vadisi’ne tekne turu ile ulaşarak doğa harikası yerleri de yakından görme imkanı yakalıyor.
RAFTAKİLER Hayat Cesurlara Torpil Geçer/ Bircan Yıldırım Hayat sadece yola çıkmayı göze alanları kahramanlaştırır... Yıldırım aynı yere iki kere düşer mi? Düşer… İki kere de düşer, üç kere de. Yeter ki yağmurun altında durmaya cesaret et. Öfkeyle, rekabetle, küçümsemeyle, eleştiriyle ve yargıyla dolu konforlu alanını terk edebilmeyi başardığında hazır olduğun seni bulur. Unutma ki, aradığın da seni arıyor. Yaşamının dümeni kendi ellerinde…
Kalbin Temizse Hikayen Mutlu Biter/ Hakan Mengüç Hiçbir karşılaşma tesadüf değildir. Senin şu anda bu satırları okuyor olmanın tesadüf olmaması gibi, benim Afrika’ya araştırma yapmak için gidip orada bir sufiyle karşılaşmam ve ondan öğrendiklerimi bu kitapta derlemiş olmamın da tesadüf olmaması gibi. “Dert insana daima yol gösterir” der sufiler. Önemli olan yolu yürümekten vazgeçmemek. Yolda olan için “umut var” demektir. Kader her an yeniden yazılır çünkü. Kiminle ne zaman karşılaşacağını, neyi ne zaman bulacağını bilemezsin. Bazen istediğin şeyi aramakla bulamazsın ama bulanlar hep arayanlar olmuştur. Mevlana’nın dediği gibi: “Sen yola çık, yol sana görünür.” Yoluma ortaklık eden hocalarımın ilhamıyla karşına çıktığım bu kitapta sıkıntılarından kurtulman, ilişki problemlerini çözmen ve hayata daha olumlu bakabilmen için sufilerin kullandığı pratik yöntemleri kendi deneyim süzgecimden geçirerek sunuyorum. Kitapta yer alan öğretiler bugüne kadar binlerce insana yardımcı oldu, sana da olacağına inanıyorum. Şunu sakın unutma yol arkadaşım, kaç yaşında olursan ol, başından ne geçmiş olursa olsun; kalbin temizse hikâyen mutlu biter.
Kalbinin rehberliğini kimsenin karanlık kuyularında yitirme. Uçurumlar, dümeni kıracağın rotayı verirler sana. İhtiyacın olan tek şey cesaret… Yola çıkmaya, yağmurda ıslanmaya, kahraman olmaya cesaret et…
Camdaki Kız / Gülseren Budayıcıoğlu “Küçükken çekilen acıların ateşi kolay sönmüyor, kolay unutulmuyor ve izlerini hayatımız boyunca üstümüzde taşıyoruz.” Aşk yakıyor Ayrılık kavuruyor Aldatılmaksa hep çok acıtıyor… Bize çocukluk acılarını tekrar yaşatacak kişileri gözünden tanır, başkasına değil, ona âşık oluruz. Hayat onu kendi ellerimizle buldurur bize. Kaderimiz aslında doğduğumuz evlerde yazılır. Yine o evlerde yaralanır, o yaralarla büyür, sonunda o yaraların bizi götürdüğü yere gideriz. Ancak mutluluk her zaman o yolda değildir…
“Bu kitapta her zamanki gibi gerçek bir yaşam hikâyesi anlatacağım sizlere. Hep lüks içinde yaşamış ama kaderi daha baştan kötü yazılmış Camdaki Kız ile bir varoş çocuğunun aşk hikâyesi bu.”
“İYİ BENİ BULUR.”
97