Mall Report by Demircan Medya Grubu

MALL REPORT

DÖVİZLE KİRA DÖNEMİ BİTİYOR getireceğiz. Bu konuyla ilgili toplumda da zaten ciddi bir talep var. Detayları, hukuki süreçleri çalışılıyor şu an.” diye konuştu.

AYD: İŞ BİRLİĞİNE HAZIRIZ T.C. Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak’ın yaptığı açıklama sonrası alışveriş merkezleri ve yatırımcılarını temsilen AYD Başkanı Hulusi Belgü şunları söyledi: “Bugüne kadar 55 Milyar Dolar yani 330 Milyar Türk Lirası’na ulaşan AVM yatırımlarımızın yaklaşık olarak yüzde 30’u yani yaklaşık 15 Milyar Doları (100 Milyar Türk Lirası) yabancı yatırımcılar tarafından yapılmıştır. Bu yatırımlar gerçekleşirken bankalar tarafından yapılan 10-15 yıllık fonlamanın önemli bir bölümü -Türk Lirası fonlamanın bankalar tarafından tercih edilmemesi sebebi ile- yabancı para birimleri ile yapıldı.

azine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, alışveriş merkezlerinde, evlerde dükkanlarda artık dövizle kiralama ve satış dönemine son vereceklerini açıkladı.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Türkiye gibi güçlü ülkelerin dolarizasyon sorununu artık geride bırakması gerektiğini belirterek, “Bu konuda şu anda çok yoğun bir çalışma başladı. AVM’lerdeki dükkanlarda, gayrimenkullerde döviz

ile kiralama ve satışın önüne geçmek için gerekli adımları en kısa sürede atacağız. İşte burada hassas bir nokta var. Bir kısım kredi döviz riski bununla ilişkili olan portföyü ayıracak şekilde çalışıyoruz. Bunu en kısa sürede Meclis’e

Sayın Bakanımızın yaptığı açıklamada alınacak önlemlere ilgili olarak yabancı para birimi ile yapılan fonlamayı yani kredi borcu olan yatırımcıyı koruyacaklarını açıklamış olması, bizim her zaman altını çizdiğimiz ülkemiz için son derece kıymetli olan yabancı yatırımcılarımızın haklarının korunacağının göstergesi olması açısından son derece kıymetlidir. Zira son 5 senede Türkiye’ye direkt gelen yabancı sermayenin %10’unu alışveriş merkezi yatırımları vasıtasıyla olmuştur.”

Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına Genel Yayın Yönetmeni Metin Tahnal Yazı İşleri Müdürü Adem Ünce Genel Koordinatör Turgut Tahnal Editör Ece Kırdudu haber@mallreport.com.tr Görsel Yönetmen Cihan Albay Reklam Müdürü Fisun Dilek Reklam ve Pazarlama Uzmanı İkbal Demirok Öznur Yılmaz Elif Sayın Gür İngiltere Sorumlusu: Suzan Doğan Ankara Sorumlusu: M. Serdar Burkan Abone Semiha Kale abone@demircanmedya.com.tr Baskı Yeni Devir Matbaacılık ve Gazetecilik A.Ş. Cemal Ulusoy Cd. Bahçelievler / İstanbul Tel : 0212 697 10 00

Yönetim Merkezi Beşyol Mahallesi İnönü Caddesi No: 18 Kat: 4/8 Sefaköy - K.Çekmece İstanbul T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 info@mallreport.com.tr www.mallreport.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47

Editör DÖVİZ İLE KİRALAMA VE SATIŞTA GEREKLİ ADIMLAR ATILACAK Sevgili Mall Report Okuyucuları, Her ay kaliteli yayıncılık anlayışı, özgün ve zengin içeriğiyle okuyucularına ulaşmaya devam eden Mall Report, eylül sayısıyla tekrardan karşınızda. Eylül ayı dövizle kiralama ve satış sebebiyle hem hararetli hem de sektör olarak durağan geçiyor diyebiliriz. Döviz kurunun yukarı yönlü seyri AVM yatırımcısı ile perakendeciyi karşı karşıya getiriyor. Artan maliyetler ve kiralara karşılık alım gücünün aynı seyirde devam etmemesi perakende sektörünü ciddi zararlara uğratıyor. AVM sektörünün kur sabitlemesi ve TL üzerinden kiralamaya karşın mevzuatta düzenleme isteyen perakendeciler çözümü masaya yatırmak istiyor. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak; Türkiye gibi güçlü ülkelerin dolarizasyon sorununu artık geride bırakması gerektiğini belirterek, bu konuda yoğun bir çalışma başladığını, AVM’lerdeki dükkanlarda, gayrimenkullerde döviz ile kiralama ve satışın önüne geçmek için gerekli adımları en kısa sürede atacaklarını söylüyor. Bu konuda, Gebze Center AVM ve MarkAntalya AVM kur sabitlemesine giderek ilk adımı attılar. Bu ay günümüzün en önemli yatırım metotlarından olan franchise sistemine de yer vererek gıda firmalarının franchise şartları üzerine firma sahiplerinden bilgiler aldık.

TESİS YÖNETİM HİZMETLERİNDE KALİTE FARKI AVM’ler, oteller, rezidanslar, siteler, havaalanları, okullar gibi sosyal yaşam alanlarında temizlik ve güvenlik hizmetleri belirli kalite standartları içerisinde yürütülmeli. Günün en çok zaman geçirilen bu mekanlarında kişilerin kendini güvende hissetmesi ve hijyenik bir ortamda bulunduğundan emin olması tekrar tercih noktasında önemli bir etken. Üst düzey tesis yönetimi firmalarından hizmet kalemlerinde kaliteyi nasıl yansıttıkları ve fark yaratan kalite unsurlarının neler olduğu hakkında konuştuk.

“BACK TO SCHOOL” Eylül ayına girmemizle birlikte sektör canlanmaya başlıyor. AVM’ler ve perakendeciler de kampanyalara başlıyorlar. Perakendeciler yaz tatilinin ardından okula dönmeye hazırlanan öğrenciler için “Back To School” koleksiyonları hazırlarken, AVM’ler tatilden dönen müşterileri kendilerine çekebilmek için çeşitli etkinlik ve kampanyalar düzenliyorlar. Tüm bunları eylül sayımızda sayfalarımıza taşıdık. Bir sonraki sayımızda buluşmak dileğiyle… Keyifli okumalar,

Genel Yayın Yönetmeni // Metin Tahnal

İÇİNDEKİLER

102

10... 43 YENİ AVM GELİYOR

100 64... H&M, BÜYÜK COŞKUYLA PALLADIUM AVM’DE AÇILDI

14... TÜRK KOZMETİK MAĞAZALARI HİZMET KALİTESİNDE SINIFTA KALDI 34... MULTİ TÜRKİYE’NİN YENİ CEO’SU: PINAR YALÇINKAYA HACAOĞLU

74... KAHVE SOKAĞI’NDAN 10 MİLYON TL’LİK YATIRIM PLANI 87... TURNAGÖL TİYATROSU FARKINDALIK YARATAN PROJELERE DEVAM EDİYOR

52... PERAKENDE VERİMLİLİK ÇÖZÜMLERİNİ TEKNOLOJİDE ARIYOR

93... ERSE KABLO İSO İKİNCİ 500 LİSTESİ’NDE 314’ÜNCÜ SIRADA

59... BEYMEN SUADİYE İLK YILINDA BAŞARILI PERFORMANSI İLE ÖNE ÇIKTI

96... TAV GÜVENLİK AVM PROJELERİNDE DE ADINDAN SÖZ ETTİRECEK

ARAŞTIRMA

43 YENİ AVM GELİYOR TİCARİ GAYRİMENKULDE ÖZGÜN PROFESYONEL HİZMETLER SUNAN JLL TÜRKİYE’NİN ‘TİCARİ GAYRİMENKUL PAZARI GÖRÜNÜMÜ RAPORU’ YAYINLANDI. ORGANİZE PERAKENDE, OFİS, LOJİSTİK VE OTEL SEKTÖRLERİNE İLİŞKİN RAKAMLARIN PAYLAŞILDIĞI ÇALIŞMADA, 2018’İN İLK YARISINDA GERÇEKLEŞTİRİLEN İŞLEMLER MERCEK ALTINA ALINDI.

AKTİF AVM SAYISI 411… JLL’nin çalışmasına göre Türkiye genelinde şu anda aktif halde olan AVM sayısı 411. İstanbul’daki alışveriş merkezi sayısı 118. Mega şehirde inşaat halinde olan AVM sayısı ise 18 olarak belirlendi. İstanbul’da inşaat halinde olan merkezlerin önemli bir bölümünün 2018’in ikinci yarısında ve 2019’un ilk çeyreğinde hizmete açılması planlanıyor. Ankara’da ise şu anda hizmet veren AVM sayısı 39. Başkentte 9 yeni merkez şu anda inşaat halinde. Türkiye genelindeki AVM sayısının 2021 sonunda 454’e çıkması bekleniyor. 2018’in ikinci yarısında açılması planlanan, uzmanlaşmış

AVM’lerle perakende sektöründe yeni bir dönemin başlayacağı ifade ediliyor.

PERAKENDE PİYASASI ÇEŞİTLENMEYE GİDİYOR JLL’nin raporuna göre perakende sektöründe; öz sermayesi güçlü olan perakendecilerde yeni mağaza açma iştahı gözlemlenirken, geçtiğimiz iki yılda verimsiz şubelerini kapatan elektronik marketlerin verimli metrekarelerde AVM’lere geri döndüğü görülüyor. Yatırımcıların mesafeli yaklaştığı; ancak alışveriş merkezine kayda değer bir ayak trafiği çeken sanat ve spor okullarının sayısının artması da bekleniyor. Diğer yandan, tren/otobüs terminalleri, spor stadyumları, üniversiteler ve A sınıfı ofis binalarında perakende alanlarına ağırlık verilmesiyle perakende piyasasında çeşitlendirmeye gidileceği öngörülüyor.

OFİSTE BOŞLUK ORANI DÜŞÜYOR, KİRALAR TL’YE DÖNÜYOR JLL’nin çalışmasında, A sınıfı ofis piyasasına ilişkin rakamlar da paylaşıldı. Boşluk oranı bir önceki yılın ikinci çeyreğine kıyasla yüzde 21,9’dan, yüzde 20,9’a geriledi. 2018’in ilk yarısında İstanbul’daki

A sınıfı ofis stoku, bir yıl öncesine göre 482 bin 500 metrekare arttı. Kiralama işlemleri bakımından Anadolu Yakası’nda Ataşehir ve Kozyatağı, Avrupa Yakası’nda ise Levent ön plana çıktı. İstanbul ofis piyasasında görülen en önemli değişikliklerin başında kira kontratlarının TL üzerinden gerçekleşmeye başlaması geliyor. JLL uzmanlarına göre ofis piyasasındaki hareketliliği şirketlerin operasyonlarını küçültmesi ve çalışan sayılarını düşürmesinin yanı sıra verimliliği (kişi başına düşen m2) artırma ve kira bedelini düşürme talebi nedeniyle gerçekleşen işlemler oluşturuyor.

YABANCI ZİYARETÇİ SAYISI YÜZDE 31 ARTTI Turizmdeki toparlanma sinyalleri, JLL’nin çalışmasındaki rakamlara da olumlu yansıdı. Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı bir yıl öncesine göre yüzde 31 oranında artış kaydetti (11,5 milyon). İstanbul Atatürk Havalimanı ile Sabiha Gökçen Havalimanı’na inen yabancı yolcu sayısı yılın ilk yarısında 40,4 milyon olarak hesaplandı. Otellerdeki doluluk oranı ise yüzde 17’lik artışla yüzde 65 seviyesine çıktı.

ALİBABA VE AMAZON FAYDA SAĞLAYABİLİR JLL’nin raporuna göre yılın ilk yarısında lojistik pazarındaki kiralama işlemlerinde gözle görülür şekilde düşüş yaşandı. Aynı dönemde kiralamadan çok satışa yönelik taleplerin geldiği ifade edildi. Sakarya, Düzce, Çatalca ve Silivri gelişmekte olan lojistik bölgeleri olarak belirlenirken, Alibaba ve Amazon gibi e-ticaret devlerinin Türkiye pazarına giriş yapmasının ardından – özellikle lojistik merkezi yatırımı yapmaları durumunda – sektörün canlanmasına katkı sağlayacakları belirtildi.

ARAŞTIRMA

TÜKETİCİLER DAVETKAR MAĞAZALARA YÖNELİYOR

afe zincirlerinden lüks kozmetik markalara kadar tüm şirketler, kendilerini rekabetten farklılaştırmak için benzersiz marka deneyimleri yaratmaya çalışıyor. Mağaza içi markalama ve satış noktası (POS) promosyonları, tüketicileri ürüne yönlendirse bile basılı promosyon, ambalajlama ve mağaza içi dekor, müşterilerin satın alma kararını etkileyen en önemli unsurlardan oluyor.

Baskı hizmeti sağlayıcıları (BHS’ler), şirket içi baskı departmanları, potansiyel müşterilerin algılarını yönlendirmeyi ve basılı materyallerin daha verimli kullanılmasını sağlıyor. Markaların iletişim kampanyalarını güçlendirme yolları ile ilgili bilgilerini paylaşan Canon B2B Pazarlama Müdürü İsmet Özdemir, baskı aracılığıyla yenilikçi mağaza deneyimlerini güçlendirme yollarını aktarırken Canon’un son çalışmasından örnek veriyor. Özdemir: “Alışveriş yapanların yüzde

GÜNÜMÜZDE MARKALAR SADECE PAZARLAMA KAMPANYALARIYLA TÜKETİCİLERİN DİKKATİNİ ÇEKMEYE ÇALIŞMIYOR AYNI ZAMANDA GEREK MAĞAZA İÇİNDE GEREKSE DIŞ ALANLARDA MÜŞTERİYE EŞSİZ BİR MARKA DENEYİMİ SAĞLAMAYI AMAÇLIYOR. ARAŞTIRMALARA GÖRE PROMOSYONLAR VE DENEYİM ALANLARI TÜKETİCİLERİN SATIN ALMA KARARINI ETKİLESE DE NİHAİ SATIN ALMA KARARINDA EN ETKİLİ YÖNTEMLERDEN BİRİ MAĞAZA İÇİ BASKILAR (POSTER, AFİŞ, TABELA) OLUYOR.

78’i, ürünlere dokunabilmenin, ürünleri hissedebilmenin ve deneyebilmenin mağazada alışveriş yapmaları için en büyük neden olduğunu belirtiyor. Bu da markaların rakiplerinden farklılaşacağı marka deneyimleri yaratmalarını zorunlu kılıyor.” diyor. Dijital baskı teknolojilerinin sağladığı fırsatları iyi değerlendiren BHS’lerin başarılı bir marka hikayesi yaratabileceğinin altını çizen Özdemir sözlerine şunları ekliyor: “Pazarlama alanında

ARAŞTIRMA

çalışanlar, müşterileri üzerindeki etkiyi en üst düzeye çıkartabilecek baskı hizmetleri sağlayıcıları (BHS’ler) arayışı içindeler. Biz de Canon olarak farklı baskı uygulamalarını birbiriyle tutarlı bir şekilde harmanlayarak başarılı bir marka hikayesi yaratmanın kolay olacağını anlatmak istedik. Tasarımcı, fotoğrafçı ve film yapımcısı CliveBooth ile çalışarak bir tanıtım kampanyası ortaya çıkardık. Bu çalışma ile çok kanallı kampanya yaratmanın ve sonuç olarak etkin bir marka öyküsü oluşturmanın ne kadar kolay olduğunu gösterdik.” Özdemir, mağaza içi satışı artırmak isteyen markalar için ambalaj tasarımından mağaza içi baskılara kadar dikkat edilmesi gereken noktaları aktarıyor:

VİTRİN CAMLARI VE MAĞAZA İÇİ TASARIMLAR SATIN ALMALARI TETİKLİYOR Vitrin tasarımı, müşteriler daha mağazaya girmeden önce onları cezbediyor. Nefes kesici posterler, afişler ve tabelalar tüketicilerin dikkatini çekiyor ve onlara ilham veren koleksiyon katalogları ile POS ekranları tüketicileri ürünlere yönlendiriyor. BHS’ler, kolay kullanımlı, yüksek kaliteli, tutarlı renklere sahip POS teşhirleri ile mağaza içi atmosferi farklılaştırabiliyor. Pazarlama alanında çalışanların 10’da 8’iPOS’un, alışveriş yapan tüketicilerin kararlarında en etkin kanal olduğunu belirtiyor. Plansız satın almalara üzerine araştırmalar ise İngilizlerin plansız ve son an satın alma dürtüsü ile 21,7 milyar pound para harcadıklarını belirtiyor.

MAĞAZA İÇİ DAVETKAR OLMALI Her ne kadar internetten yapılan alışveriş oranı gün geçtikçe yükselse bile perakende alanındaki alışverişlerin

büyük bir oranı hâlâ mağazalarda gerçekleştiriliyor. Markalar, tüketicilerin fiziksel alışveriş tutkusunu yönlendirmek amacıyla mağaza içi ortamları daha davetkâr hale getirmeyi hedefliyor. Alışveriş yapanların yüzde 59’u ilham veren bir ortamı tercih ediyor. Öte yandan basılı dekorasyon malzemelerinin mağaza içi kullanımında popülerliği artıyor. Başarılı mağaza içi dekorasyonun anahtarı çok kanallı bir kampanyaya entegre olan, müşterilere ilham verebilecek, onları satın almaya doğru yönlendirecek bir atmosfer oluşturmak. Özellikle 18 ile 24 yaş arasındaki müşteriler, mağazadan alışveriş yapma sebebinin “atmosfer ve deneyim” olduğunu belirtiyor. Mağaza içi dekorasyonları, gelişen dijital baskı üretim teknolojileri sayesinde her zamankinden daha esnek oluyor. Dijital baskı teknolojileri, iletişim kampanyalarının hızına paralel olarak baskıların yenilenmesini ve güncellenmesini sağlıyor.

ŞIK AMBALAJ TASARIMI SATIN ALMA EĞİLİMİNİ ARTIRIYOR Ürün ambalajları müşterilerin satın alma güdülerini artırıyor. Markalar, müşterinin

birçok duyusuna hitap etmeyi başaran ambalaj tasarımlarını tercih ediyor. Ambalaj tasarımlarında ise görsel çekicilik, ağırlık, doku, karmaşıklık ve hatta ürün kutusunu açarken çıkacak ses ve koku bile marka kimliği ve değerleri ile uyumlu olmasına dikkat ediliyor. Tüketicilerin yüzde 65’i ambalajından etkilendikleri için yeni bir ürün denediğini, yüzde 41’i ise en önemli satın alma kararlarından birinin çevre dostu ambalaj olduğunu belirtiyor. Markalar ambalaj tasarımlarında rafta ürününün öne çıkan dizaynlara öncelik veriyor.

AMBALAJ TASARIMLARINDA YENİ TREND KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ DİZAYNLAR Ürün ambalajında tam bir kişiselleştirme sağlayan tasarımlar oldukça popüler. Müşterileri ile tam bir bağlantı kurmayı arzulayan markaların, artık karmaşık tasarımları, kağıt ve karton dışındaki tahta, metal, plastik gibi çeşitli malzemeler üzerine dijital olarak basabilecekleri teknolojileri bulunuyor. Böylece, markanın görünümü ve müşterilerinde bıraktığı hissiyat ön plana çıkıyor.

ARAŞTIRMA

TÜRK KOZMETİK MAĞAZALARI HİZMET KALİTESİNDE SINIFTA KALDI ULUSLARARASI ARAŞTIRMA ŞİRKETİ 4SERVİCE’İN TÜRKİYE ÇAPINDAKİ SEKİZ KİŞİSEL BAKIM VE KOZMETİK MAĞAZACILIĞI MARKASININ 16 SATIŞ NOKTASINDA YÜRÜTTÜĞÜ “GİZLİ MÜŞTERİ ARAŞTIRMASI”, MÜŞTERİNİN HİZMET KALİTESİNDEN DUYDUĞU MEMNUNİYETSİZLİĞİ ORTAYA KOYDU. MÜŞTERİLER İHTİYACINA KOLAY ERİŞEBİLMESİ, ÜRÜN HAKKINDA YETERLİ BİLGİ ALABİLMESİ, KASADA BEKLEME SÜRESİ GİBİ MAĞAZA İÇİ HİZMET STANDARTLARINA 100 ÜZERİNDEN 53,4 PUAN VERDİLER.

luslararası araştırma şirketi 4Service, 2018 yazında sekiz kişisel bakım ve kozmetik mağaza zincirinin Türkiye çapındaki 16 satış noktasında “gizli müşteri” ziyaretleri yaptırdı. Ziyaret edilen zincirler arasında Cosmetica, Cosmo Home, Eve, Gratis, Hobi, Pino Cosmetics, Rossman, Sevil ve Watsons markaları yer aldı. Araştırma için mağazalara gerçek müşteri kılığında giden gizli müşteriler görevlendirildi. Kendilerinden mağaza içi hizmetler ve operasyonel süreçleri değerlendirmeleri istendi. Gizli müşterilerin markalara verdiği not ortalaması, mağaza içi hizmet kalitesi açısından 100 üzerinden 53,44’te kalırken, operasyonel süreçler açısından ise 87,50 oldu.

İşte bu iki başlığı oluşturan alt değerlendirme ölçütleri ve en düşük, en yüksek puanları alan markalar:

HİZMET MEMNUNİYETSİZLİĞİ SATIN ALMAYI ENGELLİYOR Elde edilen sonuçlar, Türkiye’de kişisel bakım ve kozmetik mağaza zincirlerinin mevcut hizmet standartlarının müşterileri memnun etmeye yetmediğini ortaya koyuyor. Gizli müşterilerin operasyonel süreçler için verdikleri puanların ortalaması 87,5 iken, mağaza içi hizmet standartlarına 53,4 puan vermeleri sektör temsilcilerini yeniden düşünmeye yöneltiyor. Bu durum, müşterinin mağaza içinde kalma ve satın alma arzusunun düşüşüne ilişkin sektö-

re önemli bir fikir veriyor. Araştırma kapsamında gizli müşterilere kendilerine hangi mağazalarda samimi bir veda yapıldığı, “iyi günler, yine bekleriz” gibi ifadelerle uğurlandıkları da soruldu. Buna göre, yalnızca dört mağazada bu yönde bir veda gerçekleşirken, müşteriyi en çok memnun eden konuların nezaket, neşe, personel yeterliliği ve satış odaklılık olduğu tespit edildi. Araştırmaya konu olan markalar arasından Cosmo Home, pek çok kategoride rakiplerini geride bırakmasıyla dikkat çekti.

MAĞAZALARDA KURALLAR DEĞİL, DEĞERLER SİSTEMİ YARATILMALI Konuyla ilgili açıklama yapan 4Service Türkiye Direktörü Mert Gırgıç, “Daha fazla müşteri memnuniyeti ve daha fazla satış için mağaza çalışanlarının motive edilmesine, teknik bilgilerinin, ürün hâkimiyetlerinin artırılmasına ve hizmet kalitesinin yükseltilmesine ihtiyaç var. Gizli müşteri programı her bir markaya müşteri gözünden neleri yetersiz yaptığını görme olanağı sunuyor. Yüksek bir rekabet çağında, karlılığın yolu yüksek bir hizmet kalitesinden geçiyor.” dedi. Gırgıç şöyle konuştu: “Standartlar bir hizmet değildir. Hizmet hiçbir şey yapamayacağınız yerde başlar, ancak kalpten gelir, içtenlikle sunulur. Bugünün mağazaları kurallar değil, değerler sistemi yaratmalı.”

AVM

TÜRKİYE’DEKİ AVM’LER ÇÖZÜM İÇİN BİR ARAYA GELDİ

YD Geniş Katılımlı Yönetim Kurulu Toplantısı’nda 300’ü aşkın alışveriş merkezini temsil eden AVM yatırımcıları ve profesyonel yöneticilerden oluşan sektör temsilcileri bir araya geldi. Toplantıya katılan sektörün önde gelen yatırımcı ve profesyonelleri, hükümetin ekonomi alanında alacağı kararları destekleyecekleri konusunda hemfikir olurken; alınacak kararların yatırımcı, perakendeci, banka ve devlet gibi tüm paydaşların faydasını gözetmesi gerektiğini ifade ettiler. AVM yatırımcıları, hali hazırda güncel kur uygulamadıklarını, kurları düşük düzeyde sabitlediklerini veya indirim yaptıklarını vurgulayarak durduk yere bir panik havası yaratılmasının engellenmesi gerektiğini ifade ettiler. Yaratılan panik havasının, uzun vadede organize perakendeye ve Türkiye ekonomisine önemli zararlar vereceğini belirten katılımcılar, spekülasyonların devam etmesi halinde ülkemize yapılacak yatırımları ciddi manada sekteye uğratacağının altını çizdiler. Yapılan toplantı neticesinde, hükümet ve tüm paydaşlarla beraber hareket edilirse ortak yol bulunabileceği ifade edilirken, 5 ana başlıkta karara varıldı: İletişime açık olacağız: Son dönemde Türkiye ekonomisinde yaşanan olumsuz gelişmeler ve artan maliyetler sebebiyle perakendecilerin kârlılığının düştüğünü anlıyoruz. Bu zor dönemde her yatırımcı,

ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ VE YATIRIMCILARI DERNEĞİ (AYD), GENİŞ KATILIMLI YÖNETİM KURULU TOPLANTISINI SEKTÖRÜN ÖNDE GELEN YATIRIMCI VE PROFESYONELLERİNİN KATILIMI İLE DÜZENLEDİ. TOPLANTININ ANA GÜNDEM MADDESİ, HÜKÜMETİN EKONOMİ ALANINDA ATTIĞI ADIMLARDAN BİRİ OLAN VE ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNİ DOĞRUDAN İLGİLENDİREN DÖVİZLE KİRALAMA KONUSUYDU. perakendecisini dinleyecek. Her alışveriş merkezi kendi gerçekleri doğrultusunda, sorumluluklarını yerine getiren perakendecisinin sorunlarına çözüm arayacak. Birebir görüşmeler yapacağız: Yatırımcılar, toplu kiracı görüşmesi yapmayacak. Her kiracı ve her yatırımcının kendi gerçe-

ği farklı olduğu için sendikal anlamda yapılmak istenen toplu görüşmelere girmeyecek. Kiracı ve alışveriş merkezi bazında, birebir görüşmeler gerçekleştirecek. Destek olacağız: Şu anda bütün AVM’ler kira ciro oranı doğrultusunda perakendecilerine gerek kuru sabitleyerek gerek Türk Lirası’na dönerek gerekse indirim yaparak en az yüzde 20 oranında destek oluyor. Bu oran, kredi yükü bitmiş veya kira - ciro oranı yüksek olan AVM’lerde daha da artıyor. Bankalar ile görüşeceğiz: Yatırımcıların döviz cinsinden olan kredi borçlarının Türk Lirası’na dönmesi ve varsa yapılandırma seçeneklerini görüşmek için kurulacak komisyonlar vasıtasıyla bankalarla görüşmeler yapılacak. Bankaların kredileri ve dövizle alınan uzun vadeli mevcut kredilerin Türk Lirası’na dönmesi için görüşmeler yapılıp, çözüm aranacak. İlgili Bakanlıklar ile ilişkiyi sürdüreceğiz: Sektörümüzün sorunlarına, hükümet yetkilileri ile yapılan / yapılacak görüşmeler ışığında çözümler aranacak ve geliştirilen öneriler yetkililer ile paylaşılacak.

AVM

GEBZE CENTER EURO KURUNU 5,54 OLARAK SABİTLEDİ Doğuş GYO, AVM’de döviz kuru sabitleme kararında kiracılardan iş hacimlerinin oldukça daralmış olması nedeniyle gelen taleplerin ve son dönemde finansal piyasalarda görülen kur artışlarının olumsuz etkilerinin dikkate alındığını belirtti. Doğuş Holding’in gayrimenkul şirketi Doğuş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, Gebze Center AVM kiralarında Euro kurunu eylül ayı boyunca 5,54 lira olarak sabitledi. Döviz kuru sabitleme kararına AVM kiracılarının iş hacimlerinin daralması gerekçe gösterildi. Bu yılın ilk üç aylık döneminde 4,01 lirada ve Temmuz-Ağustos döneminde 4,80 lirada sabitlenen Euro kuru eylül ayı sonuna kadar 5,54 lira olarak uygulanacak. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 5 Eylül’de belirlenen gösterge niteliğindeki Euro kuru ise 7,7336 ve bu da 2017 sonuna göre yüzde 70 artışa işaret ediyor. Doğuş GYO ise Gebze Center AVM kiralarında Euro kurunu yaklaşık yüzde 38 yükseltmiş oldu.

MARKANTALYA’DA döviz kuru sabitlendi Antalya Valisi Karaloğlu’nun girişimiyle TMSF yönetimindeki MarkAntalya’da dolar üzerinden kira ödeyen işletmeciler için döviz kuru sabitlendi. TMSF yönetimi tarafından alınan karar gereği kiracı işletmecilerin kira ücretlerindeki dolar kuru 4,10 TL olarak belirlendi.

KANUNLAŞMASI GEREKİYOR

Son aylarda Dolar ve Euro’nun Türk lirası karşısındaki artışı nedeniyle döviz üzerinden anlaşma yapılan alışveriş merkezlerindeki iş yerlerinin kira ücretleri de Türk lirası bazında 2 katına yaklaştı. 400 civarında AVM’nin bulunduğu

Türkiye genelinde, çok sayıda ulusal ve uluslararası marka ile bu markaların franchising yöntemiyle imtiyaz hakkını üstlenen patronlarını zora sokan bu duruma karşı Antalya’da ilk adım, MarkAntalya AVM yönetiminden geldi.

AVM’ler ve iş yeri sahiplerinin, kira sözleşmelerini sabit kur üzerinden TL’ye çevirmesi gerektiğini belirten ATSO Başkanı Çetin, “14 Ağustos’ta dövizle yapılmış kira sözleşmelerinde kurun sabitlenmesini istedik ve girdi maliyetlerinde artışa dönük önlemler talep ettik. 4,00- 4,20 üzerinden sabitlenme önerdik. Sayın Vali’miz bu konuda bir AVM’de öncü oldu. Bir an önce bunun kanunlaşması ve Türkiye’den kira sözleşmelerinin TL üzerinden yapılması gerekiyor.” dedi.

AVM

NOVADA MENEMEN İLE EGE BÖLGESİNE YENİ BİR SOLUK… Novada Menemen AVM’yi tanıyabilir miyiz? İzmir – Çanakkale kara yolu üzerinde, Eski Foça kavşağında yer alan Novada Menemen; 22 Haziran 2017’de açıldı. Menemen’in yanı sıra komşu ilçeleri Aliağa, Dikili, Çiğli, Bergama ve Foça’yı da kapsayan etki alanın yanı sıra kuzey Ege’de yer alan tüm tatil beldelerinin ulaşım yolu üzerinde olması dolayısı ile özellikle hafta sonu ve tatil günlerinde toplamda yaklaşık 4 milyon 200 bin kişinin alışveriş ihtiyacını karşılamaktadır. Novada Menemen, Ege mimarisini yansıtan, açık hava konseptinde bölge halkı ile yerli ve yabancı turistler için renkli bir mola noktasıdır. Ulusal ve uluslararası 55 markayla, farklı yaş gruplarına hitap eden, eğlence alanlarına ev sahipliği yapan Novada Menemen ile Kuzey Ege bölgesi, hem yepyeni bir mola noktasına hem de yeni bir soluk getirerek alışveriş ve yaşam merkezine kavuşmuş oldu. Novada Menemen; Türkiye’nin en hızlı gelişen restoran zincirlerinden Köfteci Yusuf’un günde ortalama 9 bin kişiye hizmet verebildiği en büyük şubesine ev sahipliği yaparken, açık hava konseptinde pek çok markayı da ziyaretçisi ile buluşturuyor. Novada Menemen AVM’de hangi markalar yer alıyor? Menemen’e ilk defa gelen markalar var mı? A101 ve Tekzen’in yanı sıra, erkek ve kadın giyiminde öncü markalardan LC Waikiki, U.S Polo, Koton, Mavi, İpekyol, Altınyıldız Classics, Penti, Ayyıldız, Daffari, Ruba, Şimal Novada Menemen’deki mağazalar arasında yerini aldı. Spor giyimin sevilen markalarından Sarıyıldız ve Hummel ile ayakkabı sektörünün en güçlülerinden Flo, Ataköy Ayakkabı ve Oskar Ayakkabı da Novada Menemen’de açılan diğer markalar arasında bulunuyor. Ev dekorasyonu ve tekstilinin güçlü markaları Madame Coco, English Home,

M.Aykut Bolat Novada Menemen AVM Müdürü

ULUSAL VE ULUSLARARASI MARKALARLA EGE BÖLGESİ’NE YENİ BİR SOLUK GETİRDİKLERİNİ İFADE EDEN NOVADA MENEMEN ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ M. AYKUT BOLAT, “HER ZAMAN DOĞRU İLETİŞİM KURARAK MİSAFİRLERİMİZİN GÜLER YÜZLE, KEYİFLE, MUTLU ALIŞVERİŞ YAPABİLECEKLERİ BİR YAŞAM MERKEZİ OLMAYI HEDEFLİYORUZ. “DEDİ. Taç Linens, Özdilek, Şirin Mobilya ve Şirin Baby Mobilya ile Toyzz Shop, Samsung, Gratis, Watsons, Yves Rocher, Gigi Şeker, Kerem Optik ve Autoroy da Novada Menemen’de hizmet veriyor.

Novada Menemen’in açık hava konseptli yeme-içme alanında bulunan restoranlar arasında ve dünyanın en büyük köftecisi Köfteci Yusuf ve dünyaca ünlü kahve zinciri Starbucks’ın yanı sıra Köfteci

AVM Yusuf’un yeni konsepti Döner Y, Pasaport Pizza, Waffle Kent, Alsancak Unlu Mamüller, PennyCafeve Sokak Kahvecisi de yer alıyor. Çocuk ve yetişkinlere özel eğlence alanı Playland ise Novada Menemen’de yaşam ve eğlence konseptini bir arada sunan markalardan biri. Bunların yanı sıra mart ayında açılan ve etki alanımızda bulunmayan 6 salonlu, son teknoloji görüntü ve ses sistemlerine sahip 3D filmleri tüm dünya ile aynı anda izleme şansı sunan My Cinelife sinemaları da alışveriş merkezimizin önemli markalarındandır. Sosyal medya kanalları potansiyel müşterilere ulaşmanın en kısa yolu. Peki, siz sosyal medyayı etkin olarak kullanıyor musunuz? Gerek alışveriş merkezimizin tanıtımı ve etkinliklerin duyurusu gerekse markalarımızdan haberlerle takipçilerimizin alışveriş fırsatlarını yakalamaları, gerekse misafirlerimizin bize hızlıca ulaşarak taleplerini iletebildikleri aktif ve anlık olarak 24 saat gözümüz kulağımız olduğunu düşündüğümüz için etkin olarak sosyal medyayı kullanıyoruz. Biz her geçen gün artan takipçilerimize, alışveriş fırsatları, etkinlik ve kampanya duyurularının yanı sıra sıkılmadan keyif alacakları kanallar oluşturmayı önemsiyoruz. Oyunlar, bilgiler, tanıtımlar, videolar ile anında ve dinamik bir dil bizim için sosyal medya. Sosyal medya ajansımızın profesyonel ekipleri, pazarlama departmanımız ile koordineli olarak 24 saat tüm sosyal medya kanallarını aktif ve dinamik tutmayı sağlıyor ve önemsiyoruz.

yağışı altında gerçekleştirdiğimiz dans etkinliği gösterilebilir. Alışveriş merkezimizin swot analizini çıkararak eksik yönlerimizi gidermeye artı yönlerimizi daha da güçlendirmeye özen gösteriyoruz. Yılın başında gerçekleştirdiğimiz bir yıllık pazarlama planımız kapsamında dönem dönem ticari kampanyalar, özel etkinlikler, konserler, kimi zaman küçük kimi zaman büyük ama sürekli ziyaretçilerimizin keyif alacağı bir yaşam merkezi olma yolunda çalışmalarımız hız kesmeden devam etmektedir. İzmir, AVM potansiyeli ve rekabeti açısından önemli bir şehir. Siz bu rekabette rakiplerinizden farklılaşmak adına neler yapıyorsunuz? Bahsettiğiniz gibi İzmir Türkiye’nin 3. büyük şehri olarak önemli sayıda da alışveriş merkezi yatırımının yer aldığı bir şehir. Alışveriş merkezlerinin büyük bir çoğunluğunun yer aldığı bölgelerden biraz uzağız. Bizim etki alanımız Aliağa, Menemen, Bergama, Foça, Dikili ve üzerinde yer aldığımız İzmir, Çanakkale Asfaltının yol misafirleri. Bu yönden bakınca bizim etki alanımızda rakibimiz diyebileceğimiz bir alışveriş merkezi aslında yok. Bununla beraber bir sene öncesi alışveriş merkezimiz kurulmadan önce, Mavişehir, Karşıyaka gibi lokasyonlardaki alışveriş merkezlerine uzun bir trafik sonrası ulaşan bu bölgelerde yaşayan misafirlerimiz, çok daha kolaylıkla aradıkları her şeye ulaşabiliyor olmanın keyfini yaşıyorlar. Sürekli gerçekleştirdiğimiz event ve kampanyalarında etkisi ile yeni sloganımızda da belirlediğimiz gibi “Alışveriş, Eğlence, Moda, Lezzet ve kısacası Hayat Yanı Başında” diyoruz etki alanımıza. Etki alanındaki kitlenin beklentilerini doğru analiz edebilen, yenilikleri ve farklılıkları takip edebilen doğru lokasyonda doğru konsepti sunabilen ve aslında en önemlisi de duygusal bağı kurabilenler, memnuniyeti sağlayabilenler bir tık daha başarılı oluyor. Bizde her zaman doğru iletişim kurarak misafirlerimizin güler yüzle, keyifle, mutlu alışveriş yapabilecekleri bir yaşam merkezi olmayı hedefliyoruz.

Enerji verimliliğini sağlamak adına neler yapıyor, hangi sistemleri kullanıyorsunuz? AVM’mizdeki enerji tüketiminin en büyük kısmı mağazalarımızın iklimlendirilmesi için harcanıyor. Tipik bir mağazanın toplam faturasının yüzde 50’sinden fazlası ısıtma-soğutma için ödeniyor. Mevcut binalarımızın yalıtımlı olması nedeni ile yüzde 50’ye varan oranlarda enerji tasarrufu yaptığımız bir gerçek. AVM’mizde tüketilen toplam elektrik enerjisi içinde aydınlatmanın payı yüzde 20 civarındadır. Aydınlatmada verimliliğin sağlanması ile hem görsel, hem bütçesel rahatlama sağlayacağının bilincindeyiz. Aydınlatmada enerji tasarrufu, görsel konfordan ödün vermeden, gerekli en az aydınlık şiddetlerinin sağlanması ile elde edilir. Bunun için öncelikle düşük verimli ışık kaynakları yerine yüksek verimli ışık kaynakları kullandırıyoruz.

Etkinlik planlamalarınızda en çok hangi konseptler üzerinde duruyorsunuz? Alışveriş merkezimizin açıldığı günden bugüne geçen 1 sene içinde hemen hemen tüm ulusal ve bölgesel özel gün ile ilgili etkinlikler gerçekleşirdik. Misafirlerimizin alışveriş eğilimleri ve beklentilerini etkinlik ve kampanyalara gösterdikleri reaksiyonları ve taleplerini yakından takip ederek etki alanımızdaki hedef kitlemize daha önce yaşamadıkları keyifli alışveriş deneyimleri sunmaya gayret ediyoruz. Buna en iyi örnek; İzmir gibi kara hasret bir gölgede sevgililer gününde kar

AVM

Sonae Sierra, Bright Programı ile 2018 2018 International Business Awards® Gümüş Stevie® Ödülünü kazandı

onae Sierra, Bright Programı ile 2018 2018 International Business Awards® Gümüş Stevie® ödülünü kazandı.

Sonae Sierra, 15. International Business Awards® kapsamında “Enerji Endüstrisi Yılın Yeniliği” dalında Gümüş Stevie® Ödülü’nün kazananı olarak açıklandı. International Business Award dünyanın öncü iş ödülü programıdır. Dünya çapındaki özel ve kamusal, kar amacı güden ve gütmeyen, küçük ve büyük tüm bireyler ve kuruluşların aday olabildiği yarışmaya, 74 ülkenin farklı bölgelerinden toplamda 3 bin 900’den fazla adaylık başvurusu yapıldı. “Bright Programı - Gayrimenkullerin karbon ayak izini iyileştirme” projesi Sonae Sierra tarafından tasarlanmış olan, dünya çapında enerji harcamasını azaltmayı ve gayrimenkul karbon ayak izini iyileştirmeyi amaçlayan yenilikçi bir enerji tasarruf programıdır. Bina ve enerji sistemlerinden kullanan insanların davranışlarına ve bölgeye özel faktörlere kadar bir varlığın operasyonunun her yönünü bütünüyle ele alır. Bright programı Sonae Sierra’nın kiracılara ve ziyaretçilere sağladığı hizmet seviyesini sürdürürken hatta iyileştirirken

Sonae Sierra, 15. International Business Awards® kapsamında “Enerji Endüstrisi Yılın Yeniliği” dalında Gümüş Stevie® Ödülü’nün kazananı olarak açıklandı. portföyünde belirli iyileştirme önlemlerini hedeflemesini, kapsamlı enerji tüketimini düşürmesini ve çevresel ayak izini önemli ölçüde düşürmesini sağlamıştır. Program Sonae Sierra’nın enerji optimizasyon modellemesi yazılımını kullanarak 28 alışveriş merkezinde 249 enerji optimizasyon önlemi tanımlamasına imkan vermiştir. 1.8 milyon € toplam yatırım tutarıyla, bu önlemlerin 185’i 2017 yılında Sonae Sierra’nın enerji tüketimini yüzde 10 düşürmesini ve maliyetlerden 2.3 milyon € tasarruf etmesini sağlamıştır. Bu durum ayrıca Sonae Sierra’ya ait alışveriş merkezlerinin 2017 karbon ayak izinin yüzde 44’üne eşit sera gazı emisyonu azaltımını sağlamıştır (şebeke ortalama emisyon faktörlerine dayanarak). Projelendirme aşamasında olan önlemler ile yıllık olarak ek 1.3 milyon € maliyet tasarrufu sağlanması hedeflenmektedir.

Stevie Ödülünü kazananlar 12 jüriye katılmış dünya çapında 270 yöneticiden fazlasının ortalama puanlarıyla belirlenmektedir. Bright Programı’nın adaylığı için bazı juri üyelerinin yorumları; • “Fikir harika ve sonuçlar oldukça etkileyici.” • “Gayrimenkul varlıklarının karbon ayak izini azaltmak ve dünyada bir fark yaratmak için harika bir iş amacı.” • “Muhteşem bir çevre ve tasarruf yenilikçiliği.” • “Daha fazla şirket sürdürülebilirliği önemsemeli ve çevre dostu stratejileri benimsemeli. Bu kampanya diğer marka ve şirketlere örnek olma ve sürdürülebilir yaşam gibi konularda farkındalığı arttırmak için çok başarılı.” Sonae Sierra’nın Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İletişim Direktörü Elsa Monteiro “Sonae Sierra’nın böylesi önemli bir ödülü kazanması bizleri çok memnun etti. Bu, hem bizim hem de müşterilerimizin portföyünde enerji tasarrufuna uzun süreli bağlılığımızın tanınması anlamına geliyor” dedi. Stevie Ödülleri’nin başkanı ve kurucusu Michael Gallagher “Bu yıl IBA Stevie Ödülü kazananları, şimdiye kadarki en seçkin kazanan grubu” dedi. “Bir Stevie kazananı olarak yeterlik kazanmak için gerekli minimum ortalama juri puanını yükselttik bu yüzden 2018 yılının kazananları bu başarıları için daha fazla gurur duymalıdır”. şeklinde yorum yaptı.

AVM

EROĞLU GAYRİMENKUL’ÜN EV VE OFİS TASARIMINA YÖNELİK, ÖZEL KONSEPTLİ YENİ ALIŞVERİŞ MERKEZİ HOM DESIGN CENTER AÇILDI.

HOM DESIGN CENTER KAPILARINI AÇTI

om Design Center, ev ve ofis tasarımına yönelik tüm markaları tek çatı altında toplayan özel konseptiyle ziyaretçilerine kapılarını açtı. Eroğlu Holding yatırımı olan Hom Design Center, Skyland İstanbul projesi kapsamında hayata geçirildi. Kiralama ve yönetimini JLL Türkiye’nin üstlendiği proje, 40 bin metrekarelik kiralanabilir alana sahip Hom Design Center’da mobilyadan dekorasyon aksesuarlarına, perdeden zemin kaplamaya, beyaz eşyadan aydınlatmaya ev ve ofis tasarımına yönelik 100’e yakın mağaza yer alıyor. Hom Design Center, yalnızca tasarımları değil tasarımcıları ve takipçilerini de buluşturacak. Mimarlar, sanatçılar, modacılar ve tasarım dünyasının önde gelen isimleri yaratıcılıklarını Hom Design Center’da sergiliyor. Hom Design Center, workshoplar, sergiler ve etkinliklerle milyonlarca insana ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Ayrıca projede kapsamında bulunan Gastro Court, 25’in üzerinde gastronomi markasıyla lezzet katacak.

Maslak ve Levent’in ortasında, TT Arena’nın yanı başında, TEM otoyoluna direkt bağlantı yolunun ve metro istasyonunun hemen yanında yer alan Hom Design Center ulaşım kolaylığıyla da dikkat çekiyor.

AVM

MARKANTALYA GÖZ KAMAŞTIRIYOR YÖNETİM VE KİRALAMA HİZMETLERİ GAYRİMENKUL ÇÖZÜMLERİ, AVRUPA’DA LİDER FİRMALAR ARASINDA YER ALAN APLEONA REAL ESTATE MANAGEMENT TARAFINDAN GERÇEKLEŞTİRİLEN MARKANTALYA ALIŞVERİŞ MERKEZİ AÇILDIĞI GÜNDEN BUGÜNE ARTAN ZİYARETÇİ GRAFİĞİ VE SÜREKLİ YENİLENEN MAĞAZA KARMASI İLE HEM ANTALYA HEM DE SEKTÖRDE DİKKATLERİ ÜZERİNE ÇEKMEYE DEVAM EDİYOR.

Bünyesinde yer alan ulusal ve uluslararası büyük markalarla kaliteli bir alışveriş sunmanın yanında, sosyal yaşam merkezi konseptiyle öne çıkan, birbirinden ilginç sosyal aktivitelere, kültürel ve sanatsal etkinliklere imza atan MarkAntalya AVM, dünyanın dört bir köşesinden gelen misafirlerini ağırlıyor.

ŞEHRİN TAM KALBİNDE Lokasyonu itibariyle çok geniş bir müşteri kitlesi bulunan MarkAntalya, “Şehrin Tam Kalbinde” yer alıyor. Konumu, kalitesi ve büyüklüğü ile Antalya’nın marka değerini yükseltmeyi de hedefleyen MarkAntalya, özellikle Kaleiçi, Kale Kapısı ve Yat Limanı gibi Antalya’nın simgesi olan tarihi merkezlere yakınlığı ile dikkat çekiyor.

BÖLGENİN EN ÖNEMLİ TİCARİ VE SOSYAL YAŞAM MERKEZİ Ziyaretçi sayısını her yıl artıran MarkAntalya AVM, bugüne kadar 85 milyona yakın ziyaretçisini ağırlayarak büyük bir başarıya imza atı. MarkAntalya AVM Müdürü Necati Ufuk Toydemir, Ağustos 2013’te açılan AVM’nin Antalya’nın sosyal hayattaki popülaritesini artırmanın yanı sıra şehrin çağdaş bir alışveriş merkezi ile bölgede önemli olanaklar sunduğunu dile getirdi.

AVM

DİJİTAL REKLAMLARIN PAZARLAMA STRATEJİSİNDE ÖNEMİ BÜYÜK

DİJİTAL REKLAMLARIN PAZARLAMA STRATEJİSİ İÇİN ÖNEMİNDEN BAHSEDEN BRANDIUM AVYM PAZARLAMA YÖNETİCİSİ MEHMET İSSİ; SOSYAL MEDYANIN ZİYARETÇİLERE ULAŞMADA EN ETKİLİ VE PRATİK YOL OLDUĞUNU, ZİYARETÇİLERİN TALEPLERİ VE ÖNERİLERİ DOĞRULTUSUNDA ETKİNLİK VE KAMPANYALAR OLUŞTURDUKLARINI SÖYLEDİ.

ijital pazarlamaya ilişkin stratejik hedeflerinizden bahseder misiniz? Dijital reklam pazarlamada ana hedefimiz birçok marka gibi minimum maliyet ile maksimum geri dönüşleri elde etmektir. Bu akış doğrultusunda büyük oranda başarıyı yakalayabilmek adına ölçülebilinirlik ve pazar araştırmaları bizler için olmazsa olmazlardandır. Gerek iş ortaklarımıza gerekse de yatırımcılarımıza ilettiğimiz raporlamalarda ölçümlemelerimiz daha somut adımlarımızın birer göstergesi haline gelmektedir. Bütün bu noktaları dikkate aldığımızda dijital reklamların pazarlama stratejisi için önemi karşımıza çıkmaktadır.

“SOSYAL MEDYA YÖNETİMİNDE ORGANİK OLARAK İLK SIRALARDAYIZ” Sosyal medya kanalları potansiyel müşterilere ulaşmanın en kısa yolu. Peki, siz sosyal medyayı etkin olarak kullanıyor musunuz? Sosyal medya kanalları bizler için ziyaretçilerimize ulaşmak için kullandığımız en etkili ve pratik mecralardandır. Bu kanallar sayesinde ziyaretçilerimiz ile direkt olarak hızlı bir akış içerisinde iletişime geçebiliyoruz. Yönetimini üstlendiğimiz sosyal medya mecralarında gerçekleştirdiğimiz etkinlik duyurularının

AVM

yanı sıra bu mecralar sayesinde etkinlik planlarımızı da ziyaretçilerimizden gelen geri bildirimler sayesinde oluşturmaya başladık. Ziyaretçilerimize yönlendirdiğimiz sorular sayesinde onların talepleri ve önerileri doğrultusunda etkinliklerimizi veya kampanyaları bu mecralar aracılığı ile talebe daha uygun halde oluşturabiliyoruz. Gerçekleştirmiş olduğumuz aktif sosyal medya yönetimi sayesinde sosyal medya sıralamalarında organik olarak ilk sıralarda yer bulmaktayız. Kampanyaları duyurmada sosyal medya sizce ne kadar etkili? Günümüzde hızla gelişen teknoloji ile birlikte insanlar artık hayatlarının her anında mobil cihazlar aracılığı ile sosyal medyaya erişim sağlayabilmekte. Bizler de bu gelişmelerin takipçisi olarak çalışmalarımızı ağırlıklı olarak mobil ağırlıklı reklam çalışmaları yönüne kaydırdık. Gerek ölçümlemeler açısından gerekse ziyaretçilerimizle yaşamlarının her anında iletişim imkânı verdiğinden dolayı sosyal medya mecralarımızı en etkin şekilde yönetmek durumundayız.

ZİYARETÇİLERİN ŞİKAYET VE ÖNERİLERİ ANLIK OLARAK TAKİP EDİLEBİLİYOR Sosyal medyanın kullanılmaya başlanmasının sektöre yansımaları ne şekilde oldu? Her şeyden önce sosyal medya kullanımı ziyaretçilerimizin istek ve talepleri doğrultusunda onların duygularına daha fazla dokunma imkanını sağlamış oldu. Bu da ziyaretçilerimize nasıl daha iyi hizmet verebileceğimizin önünü açmış oldu. Mobil teknolojideki son gelişme-

lerle artan 7/24 online müşteri hizmetleri sosyal medya ve benzeri mobil uygulamalar aracılığı ile ziyaretçilerin şikayet ve taleplerini direkt olarak iletebilmenin yanı sıra etkinlikleri ve kampanyaların duyurularını anlık takip durumunu ortaya çıkardı. Bu durum bizlere alışveriş merkezlerinin bölgesel etkisinden çıkıp diğer birçok yerdeki ziyaretçilerle de iletişime geçebilme fırsatını oluşturmuş oldu. Alışveriş merkezi ziyaretçileri artık sadece bölgesindeki alışveriş merkezlerini değil yolculukları esnasında araştırdıkları bir alışveriş merkezine de ziyaretçi olabiliyorlar.

AVM

AHL PARK ALIŞVERİŞ MERKEZİ AĞUSTOS AYINDA ÇORUMLULARIN ALIŞVERİŞ ALGISINI DEĞİŞTİRMEK ÜZERE MUHTEŞEM BİR ALIŞVERİŞ VE EĞLENCE FESTİVALİ DÜZENLEDİ.

AHL PARK’TA

MUHTEŞEM AÇIK HAVA KONSERLERİ

AVM

Çorum’un ilk ve tek alışveriş merkezi olan AHL PARK AVM, alışveriş ve eğlencenin merkezi olmaya devam ediyor. Bu yıl ilki düzenlenen AHL PARK Alışveriş ve Eğlence Festivali, AVM önündeki açıkhavada on binlerce kişiye ev sahipliği yaptı.Son zamanların en popüler ve sevilen sanatçıları AHL PARK’ta sevenleriyle buluştu. 10 Ağustos günü Ece SEÇKİN AHL PARK’ta hayranlarının karşısına çıktı.Başarılı sanatçı dans ekibiyle sahnede hem sesiyle hemde dansıyla büyüledi.Beğenilen şarkılarını on binlerce kişi ile aynı anda seslendirdi.

11 Ağustos günü özellikle romantik şarkılarıyla geniş bir hayran kitlesine sahip olan Fettah Can’ın açıkhava konserine ev sahipliği yaptı. Fettah Can, alanı tıka basa dolduran hayranlarına ‘Boş Bardak‘ , ‘Işıklı Yol‘ , ‘Sen En Çok Aşıksın’ gibi sevilen şarkılarını akustik olarak seslendirdi. 12 Ağustos günü ise Fatma Turgut canlı performansı ile genç, yaşlı tüm AVM ziyaretçilerini coşturdu.

FESTİVALDE YÜZDE 70’E VARAN İNDİRİMLER OLDU AHL PARK Alışveriş Merkezinde düzenlenen festivalde açık hava konserlerinin yanı sıra açık hava sineması film gösterimi, dans eşliğinde yürüyen bando ekipleri, patenli kızlar ve birbirinden güzel çocuklar için farklı aktivitiler düzenlendi.Bu festivalde 100’den fazla markanın yüzde 70’e

varan indirimleri ile ziyaretçiler alışverişin de keyfini çıkarttı. Yönetimi ve kiralaması JLL Türkiye tarafından yapılan AHL PARK AVM Müdürü Cihangir Özdemir ‘AHL PARK Alışveriş merkezi olarak açıldığımız günden bugüne sektöründe öncü markalara yer vererek Çorum ‘u yaşam ,eğlence ve buluşma merkezi haline getirme hedefiyle hareket ettik. Bundan sonraki süreçte de AHL PARK AVM Çorumlulara avantajlı alışverişin yanısıra eğlenceli aktivitelerle sosyalleşme fırsatı sunmaya devam edecektir.Çorum için ekonomik , sosyal ve kültürel bir değer olan alışveriş merkezimiz ,onların hayatlarına dokunan kampanyalar,etkinlikler ve hizmetlerle faaliyetlerini sürdürecek ve şehrin kalbi olmaya devam edecektir.

Makale

Hakan YILDIZ Agora Antalya Alışveriş Merkezi Müdürü

Nasıl

Kazanırız? EKONOMİK BAŞARI Alışveriş merkezinin varlık nedeni olan ‘ziyaretçi & kiracı & yatırımcı’ denkleminin yarattığı ekonomik performansa odaklanan bu strateji gelecekteki başarının anahtarı haline gelecektir. Yalnız ‘Yüksek Kura Çözüm’ olan bu stratejiyle birlikte, gelin kazanmayı mümkün kılanın ne olduğuna bakalım. Her Alışveriş Merkezi sadece kiracıya yer vermek değil, onun ile birlikte kazanmak ister. İşte bu yüzden her Alışveriş Merkezi sadece rekabet etmek değil kazanmak için oynamalıdır. Oyunu kazanmak için Alışveriş Merkezi birinci önceliği nakit elde etmeye yani kira tahsilatlarını maksimumda tutmaya, ek gelirleri arttırmaya ve harcamaları azaltmaya verip ikinci önceliği ise ziyaretçi yaratmaya ve onları elde tutmaya vererek yüksek kur ortamında bile kolaylıkla para akışı elde edilebilir. Yalnız yüksek kurlar nedeniyle maliyetlerin fırladığı bu dönemde sektördeki başarının anahtarı, Alışveriş Merkezinde bir kazanma kültürü oluşturma yani mevcut kiracıları tutma, yeni kiracılar kazandırma ve tüm kiracıların yüksek cirolar elde etmesi için onları motive eden yatırımcının zenginleşmesi yönünde olacaktır. Sonuçta her Alışveriş Merkezinin belli becerilere ihtiyacı vardır ama en önemlisi para kazanma becerisidir. Çünkü herkes çok iyi bilmektedir ki, bugün artık ekonomik bir başarı olmayınca diğer bütün yönetim becerilerinin en ufak bir anlamı bile yoktur.

AVM

CAROUSEL AVM STEVIE’DEN 4 ÖDÜL KAZANDI CAROUSEL ALIŞVERİŞ MERKEZİ, DÜNYANIN EN SAYGIN İŞ ÖDÜLLERİNDEN BİRİ OLAN STEVIE INTERNATIONAL BUSINESS AWARDS’DAN “CAROUSEL’LE HATIRALARIM” PROJESİYLE YARIŞTIĞI KATEGORİLERDEN TOPLAM 4 DALDA ÖDÜL KAZANARAK BAŞARISINI TAÇLANDIRDI. Stevie Yarışmasından 3 Bronz, 1 Gümüş dalda ödül kazanarak başarısını taçlandıran Türkiye’nin köklü ve eskimeyen alışveriş merkezi Carousel, bu yıl yaşanmışlıkların değerini hatıralarla ön plana çıkararak, “En İyi Marka Deneyimi”, “En İyi Pr İletişim Kampanyası”, “Yılın Kampanyası” ve “Yılın Küçük Bütçeli Kampanyası” kategorilerinde ödüle layık görüldü.

Vadistanbul Ulaşım Yatırımı ve Etkinlikleriyle Uluslararası Ödüllerin Sahibi Vadistanbul, uluslararası ödüllerine yenilerini ekledi. İş dünyasının en prestijli uluslararası ödül organizasyonlarından biri kabul edilen Stevie Awards, bir Gold Stevie Winner, iki Bronze Stevie Winner olarak üç farklı kategoride Vadistanbul’u ödüllendirdi. Vadistanbul, önemli ulaşım yatırımı olan, Seyrantepe metrosundan AVM’nin içine kadar giden havadan giden raylı sistem ‘Havaray’ ile “Yılın En İyi Ürünü ve Servisi” başlığında Gold Stevie Winner oldu. Vadistanbul’da 18 Ocak – 25 Şubat arasında düzenlenen kış Lunaparkı, İstanbul Winter Dream ile PR İletişim Kampanyası ve Event Marketing Kategorileri’nde Bronze Stevie ödülünü kazandı. Bir diğer Bronze Stevie ödülü ise 25 bin taraftarın izlediği Galatasaray şampiyonluk maçı gösterimine PR İletişim Kampanyası ve Event Marketing Kategorisinde verildi. Vadistanbul festival alanına 144 metrekarelik dev LED ekranın kurulduğu ve Göztepe - Galatasaray maçı canlı olarak yayınlandığı etkinlikte adeta bir stadyum havası yaşanmıştı. Vadistanbul, bu yıl içerisinde Amerika Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri Derneği tarafından 1995 yılından bu yana Amerika’da düzenlenen Hermes Creative Awards 2018’de 9 ödül, dünyanın en prestijli ödüllerinden sayılan RLI (Retail and Leisure International) Ödülleri’nde 2018 Uluslararası Perakende ve Eğlence Destinasyonu Kategorisi’nde “Highly Commended” ödülü aldı.

AVM

JLL Türkiye tarafından yönetilen Şehrin Değişmeyen Modası Palladium Ataşehir, bu yıl gerçekleştirdiği Yeni Yıl Melodisi ve Kahve Günleri projesiyle perakende sektörünün en önemli platformlarından biri olan Stevie Awards platformundan 3 ödül kazandı.

PALLADIUM ATAŞEHİR ÖDÜLE DOYMUYOR Şehrin Değişmeyen Modası Palladium Ataşehir, 30’dan fazla ülkeden binlerce projenin değerlendirildiği Amerika’nın en prestijli organizasyonlarından Stevie Awards tarafından 2 projesiyle 3 bronz ödülün sahibi oldu. Kahve Günleri projesi ile Brand Experience of the Year kategorisinde bronz, Yeni Yıl Melodisi projesi Best Brand Experience Event kategorisinde bronz ve Communications or Pr Campaing\ Program of the Year kategorisinde bronz ödüle layık görüldü.

MALATYAPARK BİRÇOK DALDA ÖDÜL SAHİBİ OLDU Malatyapark Alışveriş ve Yaşam Merkezi geçtiğimiz yıl 7.’si düzenlenen Malatya Uluslararası Film Festivali’ne yaptığı ev sahipliği ile birçok dalda ödül sahibi oldu.

2009 yılında faaliyete başlayan, Malatyalı iş adamlarının yatırımcısı olduğu ve birçok markaya ev sahipliği yapan Malatyapark Alışveriş ve Yaşam Merkezi, Malatya için ilklerin öncüsü olurken, gerçekleştirdiği kampanyalar ile şehrin ve ülkenin gözde alışveriş merkezi olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Yıl içerisindeki birbirinden özgün ve yaratıcı kampanyalar ile dikkatleri üzerine çeken Malatyapark, dünyanın en prestijli ödüllerini veren Stevie Awards’dan bu yıl da eli boş dönmedi. Malatyapark Alışveriş ve Yaşam Merkezi geçtiğimiz yıl 7.si düzenlenen Malatya Uluslararası Film Festivali’ne yaptığı ev sahipliği ile birçok dalda ödül sahibi oldu. “Yılın Şirket ve Yılın Pazarlama Kampanyası”, “Kültür ve Sanat” kategorisinde; “Yılın Pazarlama Kampanyası” ve “Sanat Eğlence”

kategorisinde, “Yılın İletişim Programı” ve “En İyi Etkinlik” olmak üzere 5 ödüle layık görüldü.

AVM

İZMİR’İN MAVİBAHÇESİ’NE 6 ÖDÜL Her yıl birçok ülkenin katılımı ile gerçekleştirilen, dünyanın en prestijli iş rekabeti ödüllerine adını yazdırmayı başaran Stevies Awards sonuçları kamuoyuna duyuruldu. Farklı ve yenilikçi organizasyonları ile adından sıkça söz ettiren MaviBahçe Alışveriş ve Yaşam Merkezi, dünyaca ünlü organizasyonda geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ödülleri topladı. Dünyaca ünlü caz sanatçılarını İzmirlilerle buluşturan, binlerce müzikseverin izlediği Jazz Festivali ile lezzet ustalarını buluşturan Gastronomizmir Yemek ve Gurme Festivali Stevies Awards’ın farklı alanlarında 6 ödül birden kazandı. MaviBahçe, kazandığı ödüllerle her iki organizasyonunun başarısını taçlandırmış oldu. Stevies Awards Ödül Töreni 20 Ekim tarihinde Londra’da düzenlenecek.

JAZZ FESTİVALİ’NDE SEYİRCİ REKORU KIRILDI Dünyaca ünlü caz ustalarını İzmirliler ile buluşturan, üç gün süren MaviBahçe Jazz Festivali’ni 45 bin müziksever izlemişti. Etkinlikte böylece geçen yıl 30 bin olan izleyici rekorunu da kırılmış oldu. Yeme ve içmeye dair birçok etkinliğin yer aldığı MaviBahçe Gastronomizmir Yemek ve Gurme Festivali de yoğun ilgi görmüştü. Gurme lezzetler, sokak lezzetleri, söyleşiler, workshoplar, yarışmalar, atölyeler, konserler gibi birçok aktivitenin yer aldığı festival katılımcılardan tam not almıştı.

EGE PERLA’YA STEVIE AWARDS’DAN 4 ÖDÜL BİRDEN

İzmir Körfezi’nin en güzel noktasında, İş GYO güvencesiyle keyifli bir yaşam alanı oluşturan Ege Perla, sunduğu hizmetleri ve oluşturduğu konseptleriyle farkını ödülleriyle de gözler önüne seriyor. Yeni yaşam merkezi olarak hayatın tüm sosyal ihtiyaçlarına cevap veren Ege Perla lansman döneminde gerçekleştirdiği birbirinden özel etkinlikleri ve devam eden dönemde hayata geçirdiği organizasyonlarıyla İzmirlilerin hayatına renk katarken ödüllerin de sahibi oldu. 30’dan fazla ülkeden binlerce projenin yarıştığı Stevie Ödülleri’nde Ege Perla lansman döneminde hayata geçirdiği birbirinden eğlenceli çocuk etkinlikleri, ünlü isimlerin katılımıyla gerçekleşen moda, sağlıklı yaşam sohbetleri, Sertab Erener, Candan Erçetin, Ayhan Sicimoğlu, Enbe Orkestrası gibi müzik dünyasının en özel isimleriyle birlikte düzenlediği konserleriyle “Yılın Pazarlama Kampanyası”, “En İyi Marka Deneyim Etkinliği”, “En İyi Halkla İlişkiler Etkinliği” ve “En İyi Etkinlik” dallarında bronz ödüle layık görüldü. Aldıkları ödüllerden dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Kanyon Genel Müdürü İbrahim Paksoy, “Geçtiğimiz sene İzmir’in yeni kent merkezi olarak adlandırılan Bayraklı Bölgesi’nde hayat bulan Ege Perla, bölgenin ilk karma projesidir. Konut, ofis ve AVM’den oluşan ve 490 milyon TL’lik yatırımla kapılarını lezzet, moda, sanat ve eğlencenin ön planda tutulduğu yepyeni bir konseptle açan Ege Perla, hayattan zevk alarak yaşayan ve yaşamak isteyen herkese hitap eden bir marka olarak misafirlerini ağırlıyor. Çalışmalarımıza İzmirlilerin hayatlarına dokunan, onların hayatlarına renk katan bir yaşam merkezi olarak devam edeceğiz.” dedi.

AVM

İSTMARİNA ALIŞVERİŞ MERKEZİ’NE “STEVIE” YAĞMURU Moda, lezzet ve eğlenceyi denize nazır konumda sunan İstMarina Alışveriş Merkezi, uluslararası iş dünyasının en prestijli ödüllerinden bir olarak kabul edilen, bu yıl 74 ülkeden 3 bin 900 katılımın gerçekleştiği 2018 yılı International Business Awards kapsamında 4 Stevie Ödülü birden kazandı.

ya otoriteleri tarafından takdir edilen ödüllü bir AVM olmaktan gurur duyuyoruz. Elde ettiğimiz bu uluslararası başarıda, bütün alışveriş merkezi yönetim ekibimizin katkıları var. Yaratıcılıkları, vizyonları ve uygulamadaki özverili çalışmaları sebebi ile tüm arkadaşlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum.” dedi.

İstMarina Alışveriş Merkezi açılış etkinlikleriyle, dünya çapında 150’den fazla profesyonelin yer aldığı jürinin değerlendirmesi sonucunda; “Yılın Kampanyası” kategorisinde “Altın Stevie”, “Yılın PR Kampanyası ve En İyi Tüketici Etkinliği” kategorisinde “Gümüş Stevie” ödüllerini kazandı. İstMarina, “En İyi Marka Deneyimi ” kategorisinde ise “Bronz Stevie” ödüllerine layık görüldü. İstMarina Alışveriiş Merkezi Müdürü Melih Çevik, dünyanın en itibarlı ödül platformlarından biri tarafından onurlandırılmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirterek, “Kazandığımız ödüller bize doğru yolda olduğumuzu gösteriyor ve bu doğrultuda daha nice projelere imza atmak üzere bizleri motive ediyor. Kazandığımız uluslararası ödüller ile tüm dün-

RINGS AVM, MALLMARK’A EMANET RINGS AVM’NİN YÖNETİM VE KİRALAMA ÇALIŞMALARI JLL TÜRKİYE’DEN MALLMARK’A GEÇTİ. 2014 YILINDA SELİN YAPI TARAFINDAN HAYATA GEÇİRİLEN RINGS AVM, BUNDAN BÖYLE MALLMARK YÖNETİMİNDE OLACAK.

İstanbul Anadolu Yakası’nın gelişimi en hızlı olan Sancaktepe’de yer alan Rings AVM, Mallmark yönetimindeki alışveriş merkezleri arasında yerini aldı. Aytaç Özçiçek yönetimindeki Mallmark’ın deneyimleri Rings AVM’ye aktarılarak çalışmaların başarılı bir şekilde devamı sağlanacak. Rings AVM Müdürlüğü’nü ise Selçuk Şanlı üstlenecek. Rings AVM, yarı açık mimarisiyle dikkat çekiyor. 9 sinema salonu, seçkin markaları, dünya mutfaklarından fast food’a kadar farklı alternatifler sunan restoranları, çocuk ve gençler için özel eğlence merkezleri, hipermarket ve elektronik marketleri ile Rings AVM, aynı zamanda Sancaktepe bölgesinin hızlı gelişimine paralel olarak sosyal yaşam alanlarına duyulan ihtiyacı da karşılıyor.

AVM

HER YIL 160 MİLYON

MULTİ TÜRKİYE’NİN YENİ CEO’SU: PINAR YALÇINKAYA HACAOĞLU

ulti Corporation, Multi Türkiye’nin yeni yönetim kurulunu açıkladı. Multi Türkiye CEO’su olarak atandığı duyurulan Pınar Yalçınkaya Hacaoğlu, 2014 yılından bu yana Multi Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapan Patrick van Dooyeweert’ten görevi 1 Eylül 2018 itibariyle devralacak. Patrick van Dooyewert, bundan böyle tamamen Multi Corporation’daki CDO/CIO görevine odaklanacak. Şirkette Multi Türkiye Kıdemli Varlık Yönetimi Direktörü olarak görev yapan Antoine Mocachen ise COO olarak atandı. Şirketin Finans Direktörü Michiel Wolters Multi İrlanda’nın Finans Direktörü olarak atanırken, Multi Türkiye’nin yeni CFO’su Lucien Smits oldu.

SEKTÖRDE 19 YILI AŞKIN TECRÜBE… Sektörde 19 yılı aşkın tecrübesinin yanı sıra kiralama, varlık ve alışveriş merkezi yönetimi, satın alma ve iş geliştirme konularında kapsamlı bir birikime sahip olan Pınar Yalçınkaya Hacaoğlu, daha önce Bilkent Holding bünyesinde birçok alışveriş merkezi projesinin arazi ve iş geliştirmesi üzerine çalışmıştı. 2006’da ECE Türkiye bünyesine katılan Hacaoğlu, burada üstlendiği çeşitli yönetim görevlerinde

ZİYARETÇİYE KAPILARINI AÇAN TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK PERAKENDE PLATFORMU MULTİ TÜRKİYE’NİN YENİ CEO’SU SEKTÖRDE 19 YILI AŞKIN DENEYİMİ BULUNAN PINAR YALÇINKAYA HACAOĞLU OLDU.

bulunmuş, 2017 yılında şirketin CEO’su olmuştu. Multi Türkiye’nin yeni CFO’su Lucien Smits ticari gayrimenkul sektöründe özellikle kurumsal finans, yönetsel finans, muhasebe ve varlık yönetimi alanlarında engin tecrübeye sahip. Multi Türkiye’nin yeni COO’su Antoine Mocachen ise gayrimenkul geliştirme, varlık yönetimi ve mülk yönetimi alanlarında 20 yılı aşkın tecrübeye sahip. Antoine Mocachen Orta ve Doğu Avrupa ve Türkiye alışveriş merkezi sektöründe aralarında Simon Property Group’un da bulunduğu önemli şirketlerde çalıştı. Lucien Smits ve Antoine Mocachen Multi bünyesine 2017’de katılmışlardı.

Multi Corporation CEO’su Josip Kardun, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Pınar Yalçınkaya Hacaoğlu’nun Türkiye ekibimize katılmasından büyük bir mutluluk duyuyorum. Türk alışveriş merkezi sektörünün çeşitli alanlarında elde ettiği ve yıllara dayanan deneyiminin yanı sıra Türkiye pazarına dair bilgi birikimiyle de Multi için kilit öneme sahip bir ülke olan Türkiye’deki yönetim ekibimizi güçlendirmek için en doğru kişi olduğunu düşünüyoruz. Birlikte hem kiracılarımıza hem de alışveriş merkezlerimizi ziyaret eden milyonlarca ziyaretçimize daha fazla değer sunmak için çalışacağız. Bu vesileyle geçtiğimiz dört yılda gösterdiği gayretlerden ve sunduğu katkılardan ötürü Patrick van Dooyeweert’e de teşekkür ediyorum.”

AVM

KANYON’DA

GÖREV DEĞİŞİMİ İBRAHİM PAKSOY, KANYON YÖNETİM İŞLETİM VE PAZARLAMA GENEL MÜDÜRÜ OLARAK GÖREVİNE BAŞLADI. PAKSOY, SON OLARAK MERAAS HOLDİNG’İN DUBAİ’DEKİ AVM PORTFÖYLERİ YÖNETİMİNDEN SORUMLU DİREKTÖR GÖREVİNDE YER ALMIŞTI.

anyon Yönetim İşletim ve Pazarlama’nın yeni Genel Müdürü İbrahim Paksoy oldu. Marmara Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu olan Paksoy, yüksek lisans eğitimini Koç Üniversitesi Finans Bölümü’nde tamamladı. İş dünyasında 24 yıllık bir tecrübeye sahip olan Paksoy, kariyerine 1994 yılında Arthur Andersen’da Finansal Denetim Bölümü’nde uzman olarak başladı. 1996-2003 yılları arasında Fiba Holding bünyesindeki Credit Europe Bank’ta Hollanda, Almanya ve Rusya’da finansal kontrol ve planlama süreçlerinden sorumlu olarak yürüttüğü çeşitli yöneticilik görevlerinin ardından 2004-2010 yılları arasında yine Fiba Holding’in gayrimenkul geliştirme ve yönetimi alanında faaliyet gösteren iştiraki Anchor Group Romanya’da CFO ve CEO görevlerinde yer aldı. Ardından 2010-2015 yılları arasında önce Jones Lang Lasalle daha sonra Pradera Asset Management bünyesinde Cevahir AVM Genel Müdürü olarak görev yaptı. 2015

ve 2016 yıllarında Multi Corporation’da Varlık Yönetiminden Sorumlu Direktör ve Klepierre’de AVM Portföy Yönetiminden Sorumlu Direktör görevlerini üstlenen Paksoy, son olarak Meraas Holding’in Dubai’deki AVM Portföyleri Yönetiminden Sorumlu Direktör pozisyonunda yer aldı.

AVM

ECE TÜRKİYE’DE YÖNETİM DEĞİŞİKLİĞİ STEFAN ZEISELMAIER, ECE TÜRKİYE’NİN YENİ CEO’SU OLARAK ATANDI. Eylül 2018 itibariyle Stefan Zeiselmaier, ECE Türkiye CEO’su olarak atandı. Stefan Zeiselmaier, ECE Türkiye’den Ağustos sonu itibariyle ayrılma kararı alan Pınar Yalçınkaya Hacaoğlu’nun yerine geçti. Hacaoğlu, 12 senedir hizmet verdiği ECE Türkiye’den, kariyer yolunda aldığı yeni kararlar neticesinde ayrıldı. Buna istinaden ECE Türkiye Yönetim Kurulu, yeni CEO Stefan Zeiselmaier ve hâlihazırda görevine devam eden CFO Nuri Şapkacı’dan oluşacaktır. ECE Grubu CIO’su Henrie W. Kötter, “ECE Türkiye’nin yönetimini Stefan Zeiselmaier’e emanet etmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Kendisi hem Almanya’da hem de uluslararası pazarlarımızda engin tecrübelere sahiptir. Ayrıca, sektörümüzde ve ECE Grubu içerisinde köklü bir geçmişi de bulunmaktadır.” dedi. Kötter ayrıca, “Sayın Hacaoğlu’nun görevinden ayrılma kararından üzüntü duyduk. Kendisine ECE Grubu’na katkılarından dolayı teşekkür ediyor, gelecekteki kariyerinde başarılar diliyorum.” diye ekledi. Stefan Zeiselmaier, 1996 yılından beri ECE Grubunda görev alıyor.10 sene boyunca bünyesinde yer aldığı Alışveriş Merkezi Yönetimi departmanında, Almanya’daki pek çok alışveriş merkezinin sektöre arzını, açılışını ve yönetimini gerçekleştirmiştir. Ardından, 15 sene boyunca ECE Grubu Rusya operasyonlarından sorumlu olmuştur. Bu süreçte, hem yeni alışveriş merkezleri geliştirmiş hem de Rusya’da bir hizmet portföyü kurmayı başarmıştır. ECE Grubu için önemi büyük olan Stefan Zeiselmaier’in ECE Türkiye CEO’su olarak atanması, ECE Grubunun Türkiye’ye verdiği önemi ve ülkeye duyduğu bağlılığı bir kez daha göstermesi açısından da önemlidir.

Highway Outlet’te yeni yönetim Polis Bakım ve Yardım Sandığı (POLSAN) bünyesindeki HighWay Outlet AVYM’de yönetim değişikliğine gidilerek 2016 yılının Temmuz ayından beri genel müdürlük görevini üstlenen M. Arif Tuncer 5 Eylül 2018 tarihi itibariyle görevinden ayrıldı. Tuncer’in yerine vekaleten Genel Müdür olarak Emniyet Teşkilatı’nda deneyimli, emekli Emniyet Müdürü Soner Okur atandı. Soner Okur, 6 Eylül 2018 itibariyle Highway Outlet AVYM’deki görevine başladı.

ETKİNLİK

ANKAMALL’DAN BAŞKENT’E AUTOFEST DAMGASI

EYLÜL AYI ÇOCUK ETKİNLİKLERİYLE CAPACITY AVM YİNE RENGARENK Sıcacık bir yaz tatilinin ardından cıvıl cıvıl atölyeler, eylül ayı boyunca Capacity Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde minik ziyaretçilerini bekliyor.

ECE Türkiye tarafından yönetilen Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezlerinden ANKAmall’da bu yıl 2’nci kez gerçekleştirilen AUTOFEST, renkli görüntülerle veda etti. İki gün boyunca ziyaretçi ağırlayan ve otomobil dünyasını ANKAmall’a taşıyan festivale Ankara dışından da büyük bir katılım gerçekleşti. Otomobil tutkunlarını buluşturan festivalde farklı otomobil markalarının en yeni modellerinden görenleri geçmişe götüren klasik otomobillere kadar 300’ün üzerinde araç sergilendi. Modifiye araçlar, rengarenk vosvoslar ve öğrenciler tarafından tasarlanıp üretilen elektrikli araçlar da festival ziyaretçileri tarafından ilgiyle karşılandı. Otomobil sporları bölümünde ise ralliden off-road’a, drag’dan drift’e kadar birçok yarış otomobili pilotları eşliğinde sergilenirken Ankara Otomobil Sporları Kulübü (ANOK) ve Ankara Doğa Sporları ve Off Road Kulübü (ANDOFF) da ziyaretçileri otomobil sporları konusunda bilgilendirdi. İlk kez devlet kurumları da bu festivalde yer alarak bilgilendirme çalışmaları da gerçekleştirdi. JÖAK (Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı) ve Emniyet Genel Müdürlüğü standları ile yer alırken Ankara Büyükşehir Belediyesi klasik itfaiye araçlarıyla festivalde ziyaretçilerle buluştu. Festival, otomobil sporu meraklılarının yakından tanıdığı ünlü isimleri de ağırladı. Türkiye Drift Şampiyonası’nda yarışan ünlü drift pilotları Abbas Çimen ile Mert Gırgırlar da festivalin renkli konukları arasında yer alırken, geçen sene sergilediği dj performansıyla göz dolduran, sanatçı kimliğinin yanı sıra drift pilotluğuyla da bilinen Doğukan Manço da AUTOFEST’in konuğu oldu.

Her ay birbirinden farklı atölyelere ev sahipliği yapan Capacity AVM, bu ay yine eğlence dolu. Çocuklar metalden cam malzeme boyamaya, dekoratif aynadan kalemlik boyamaya kadar el becerilerini geliştiren atölyeler ile aynı zamanda çok eğlenecekler. Boyama atölyelerinin yanı sıra akıl ve zekâ oyunları ile Cupcake Yapım Atölyesi’nde de muhteşem

vakit geçirmek için çocukların adresi bu ay da Capacity AVM olacak. Eylül Ayı Etkinlikleri; • 7, 8, 9 Eylül Akıl ve Zekâ Oyunları, • 15 Eylül Cumartesi günü Seramik Atölyesi, • 16 Eylül Pazar Cam Vazo Boyama Atölyesi, • 22 Eylül Cumartesi Metal Çöp Kovası Boyama, • 23 Eylül Pazar günü Dekoratif Ayna Boyama Atölyesi, • 29 Eylül Cumartesi Kalemlik Boyama Atölyesi ve • 30 Eylül Pazar günü ise, Cupcake Yapım Atölyesi

ETKİNLİK

FORUM MAGNESIA’DA RETROBÜS COŞKUSU Forum Magnesia, ziyaretçilerine özel düzenlediği Forum Music Fest 90’lar isimli özel organizasyon kapsamında 1 Eylül 2018 Cumartesi günü saat 20.00’de sevilen grup Retrobüs’ü dinleyenleriyle buluşturdu. Etkinlik kapsamında Forum Magnesia’nın sosyal medya hesapları üzerinden gerçekleştirilen yarışmayla seçilen üç şanslı hayranı, Retrobüs grubuyla tanışma imkânı da yakaladı. Başarılı performanslarıyla Forum Magnesia misafirlerinden tam not alan Retrobüs grubu, nostalji rüzgarları estiren keyifli bir yaz konserine imza attı.

İNEGÖL AVM’DE OKULA DÖNÜŞ ZAMANI Keyifli etkinlik programı, zengin yerli ve yabancı marka karması ile ziyaretçilerine sayısız seçenek sunan İnegöl AVM, okula dönüş döneminde hem çocukları hem de ebeveynlerini mutlu edecek hediyeler ve etkinlerle Eylül ayını karşılıyor. Eylül ayında Kahraman İtfaiyeciler adlı çocuk etkinliği ile minik ziyaretçilerine eğlenceli ve öğretici dakikalar sunacak İnegöl AVM ayrıca eğitim – öğretim sezonun başlamasına sayılı günler kala alışveriş yapan konuklarına içinde kalem ve defter bulunan okul çantaları hediye edecek.

Canlı müzik dinletisi de ziyaretçilerin alışveriş keyfini taçlandıracak…

YILMAZ VE DURMAZ USTA İLE TANIŞIN… İnegöl AVM’de geçen aylarda başlanan yenileme çalışmalarının maskot isimleri de belli oldu. Sosyal medya üzerinden düzenlenen anket sonucu İnegöl AVM yenilenme sürecinin sevimli maskotlarının ismi; katılımcılar tarafından Yılmaz ve Durmaz Usta olarak seçildi. Bu ay itibariyle İnegöl AVM’de ziyaretçileri karşılayacak Yılmaz ve Durmaz Usta ziyaretçilere çeşitli oyunlar oynatarak hediyeler kazandıracak.

Okula dönüş etkinlikleri kapsamında TRT Çocuk’un sevilen çizgi dizisi “Hapşuu” film karakterleri de İnegöl AVM’de miniklerle buluşacak. Hassas Anne olarak tanınan konuşmacı, yazar Ece Kumkale de bu ay İnegöl AVM’nin konuğu olacak. Kumkale hem annelik süreci hakkında bilgiler verecek hem de annelere çocuklarıyla keyifli vakit geçirebilecekleri oyun önerilerinde bulunacak.

ETKİNLİK

MARMARA FORUM’DAN ROBOTİK KODLAMA PROJESİ

Metrogarden AVM’de

“Yeni bir sen”

Çocukların bilişsel, sosyal ve duygusal gelişimlerine yönelik eğlenceli ve eğitici etkinlikler alanında Türkiye’de ilklere imza atan Marmara Forum Çocuk Kulübü’nün ağustos ayı boyunca her hafta sonu gerçekleştirdiği Yaz Okulu etkinliğine 1.500’den fazla çocuk katıldı. Yoğun katılım ve istek üzerine Eylül ayında da devam etmesi kararlaştırılan etkinlik kapsamında, çocuklar “Motorlu Robotik ve Kodlama 4.0” ve “Motorlu Robotik ve Kodlama 8.0” atölyelerinde buluşuyor. Her ay milyonlarca ziyaretçiyi ağırlayan İstanbul’un alışveriş ve eğlence merkezi Marmara Forum, Çocuk Kulübü ayrıcalığı ve toplumsal sorumluluk bilinciyle kurguladığı özel projeleri kapsamında gerçekleştirdiği ve ağustos ayı boyunca her hafta sonu 5-8 yaş çocuklar için Motorlu Robotik ve Kodlama 4.0, 9-12 çocuklar için de Motorlu Robotik ve Kodlama 8.0 atölyelerinde 1.500’den fazla çocuğu ağırladı. Marmara Forum Çocuk Kulübü’nün bu özel etkinliğine aileler ve çocuklar tarafından gösterilen yoğun ilgi sonucu, atölyelerin eylül ayında da devam etmesi kararlaştırıldı. Geleceğin robot mühendislerini buluşturan atölyelerde katılımcı çocukların projelerde ve oyunlarda kendini rahatça ifade edebilmesini sağlamak, özgüvenlerini ve hayal güçlerini geliştirmek, eleştirel düşünce ve yaratıcılıklarını ön plana çıkartmak hedefleniyor. Marmara Forum Çocuk Kulübü robotik kodlama projesi, 1-2, 8-9, 15-16, ve 22-23 ve 29-30 Eylül günleri, 13.00-20.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Atölye kapsamında kodlama eğitimi alacak olan çocuklar, etkinliğe özel kurulan alanda gruplara ayrılarak istenilen hedefe en kısa sürede ulaşmaya çalışacak.

etrogarden AVM, 4 Eylül’ de başlayan kampanyayla yeni sezonda güzellik katmaya hazırlanıyor. Hediye Dükkânı’nda önemli markaların güzellik ve bakım ürünlerini Metrogarden Kart sahipleriyle buluşturacak olan Metrogarden AVM, kurulacak “Yeni Bir Sen” standıyla güzellik- bakıma dair hizmetler sunacak. Ümraniye, Sancaktepe ve Çekmeköy’ün odak noktasında bulunan Metrogarden AVM, 4 Eylül tarihinde başlayıp; 7, 14, 21, 28 Eylül ve 5, 12, 19 Ekim tarihlerinde ise her cuma kurulacak “Yeni Bir Sen” standında yeni sezona özel güzellik ve bakım ile ilgili bilgiler verilecek. Çok çeşitli markaların güzellik ve bakım ürünleri de Hediye Dükkânı’nda Metrogarden Kart sahibi Metrogarden ziyaretçileri ile buluşturulacak. Metrogarden ziyaretçisi kadınlar, kozmetik mağazalarında beğendikleri güzellik ve bakım ürünlerini, yaptıkları

alışverişlerden elde edecekleri Metrogarden Kart’larına topladıkları puanlarla Hediye Dükkânı’ndan temin edebilecek. Kampanya süresince kurulacak “Yeni Bir Sen” standında güzellik ve bakım hizmetinden de faydalanabilecek. Güzellik uzmanları, “Yeni Bir Sen” standını ziyaret eden misafirlerle güzellik ve bakım önerilerini paylaşırken, çeşitli makyaj uygulamaları da sunacak. Alanda hizmet verecek kuaför ise çeşitli saç modellerini ücretsiz olarak uygulayacak. Sezonun trendi örgüden topuza, fönden maşaya diledikleri modeller, Metrogarden kart sahibi ziyaretçilerin saçlarıyla buluşacak. 4 Eylül’de kadınlar için özel olarak kurulan “Yeni Bir Sen” standında güzellik ve bakım hizmeti alacak kadınlar profesyonel fotoğrafçı tarafından çekilecek fotoğraflarını “Metrogarden’da Yeni Bir Sen” başlığı ile sosyal medya hesaplarından da paylaşabilecek.

ETKİNLİK

MEYDAN İSTANBUL’DA

“EĞİTİM İÇİN BİR TOHUM”

İstanbul Optimum Outlet AVM’den

10. yılında konuşturan kampanya Anadolu yakasının kalbi Kadıköy’de, eğlence ve yaşam alanı olarak misafirlerini 10 yıl önce ağırlamaya başlayan Optimum Outlet AVM, yıldönümü coşkusuna ziyaretçilerini de ortak ediyor ve onlar için konuşturan bir kampanyaya imza atıyor. Optimum Outlet AVM’deki yerli ve yabancı markalardan, 7 Ekim tarihine kadar aynı gün içinde toplam 150 TL ve üzeri alışveriş yapan ziyaretçiler, çekilişle 10 iPhone X’den birini kazanma şansı yakalıyor. Her alışveriş kazanma şansını artırıyor. Onuncu yılında yenilenen iç alanlarıyla ziyaretçilerine alışveriş yaparken nefes aldıran Optimum Outlet AVM, indirim kampanyalarıyla da alışveriş keyfini ikiye katlıyor.

‘’Eğitim İçin 1 Tohum’’ projesi kapsamında özel olarak tasarlanan saksılardan satın alan herkes, maddi imkânları sebebi ile eğitim alma zorluğu çeken öğrencilere burs verme imkânı sunuyor, bunun yanı sıra doğada tohumunuz ağaç olarak yeşeriyor. ‘’Eğitim İçin Bir Tohum Projesi’’ Oku Sev Vakfı’nda projelendirilen ve maddi aksaklıklar sebebi ile eğitimi yarıda kalmış veya eğitim desteğine ihtiyacı olan öğrencilere burs olanağı sağlamak amacı ile oluşturuldu. Projenin amacı, ülkemizdeki ormanların geleceği için farkındalık yaratmayı hedefliyor. İş dünyasından sanat ve cemiyet hayatına kadar önemli isimler bir araya gelerek, doğa ve eğitim temalı saksılar tasarladı. Eğitim İçin Bir Tohum Sosyal Sorumluluk projesine dikkat çekmek isteyen ve destek veren Meydan İstanbul Alışveriş Merkezi, bu proje kapsamında, sevilen şarkıları ile başarılı sanatçı Emir’i ağırlıyor. Emir konseri 16 Eylül Pazar Günü saat 17:00’da Meydan Açık Hava sahnesinde gerçekleşecek olup, sevenleri sanatçı ile buluşma imkânı bulmuş olacak. Eğitim için Bir Tohum projesi standı Meydan İstanbul Alışveriş Merkezinde 6 Eylül -25 Eylül tarihleri arasında ziyaret edebilir.

ETKİNLİK

OKULA DÖNÜŞ HEYECANI BİLKENT CENTER’DA YAŞANACAK Bilkent Center’da yaz tatili sonrasında çocuklar için rengarenk etkinlikler düzenleniyor. Sevilen çizgi film kahramanı Sonic Boom, 14-15-16 Eylül tarihlerinde özel bir gösteriyle Bilkent Center’ın minik ziyaretçileri ile buluşuyor. Sonic Boom karakterleri okula dönüş eğlencelerine hız katıyor. Çocuklar, Minika Go ekranlarında yayınlanan ve severek izledikleri çizgi film Sonic Boom karakterleri ile tanışma fırsatı bulurken, 22-23 Eylül tarihlerinde Bilkent Center Ankara’da bulunan dans okulları öğrencilerinin gösterilerine ev sahipliği yapacak.

‘OKULA DÖNÜŞ’ÜN EN EĞLENCELİ YOLU EMAAR AVM’DEN GEÇİYOR 42

SONIC BOOM SAHNEDE Renkli kostümü, kendine özgü dansı ile çocukların gönlüne taht kuran Sonic Boom, renkli bir performans sergilemeye hazırlanıyor.

14-15-16 Eylül tarihleri 13.30, 15.30, 17.30 saatlerinde yapılacak gösteriler tamamen ücretsiz olup çocuklar hayranı oldukları süper kahramanı sahnede keyifle izleme fırsatı bulacak.

‘Okula Dönüş’ heyecanının başladığı bugünlerde çocuklar ve ebeveynler için Emaar AVM’de kaçırılmayacak bir etkinlik başlıyor. 7-16 Eylül arasında ‘Kahramanlar Okula Dönüyor Macera Parkuru’ ile AVM’nin dört bir yanına kurulan eğlenceli etkinlik alanları sayesinde çocuklar macera ve eğlenceyi doyasıya yaşayacak. Kahramanlar Okula Dönüyor Macera Parkuru, DC Super Friends, Kahraman Sahnesi, Kahraman Aileler, DC Superhero Girls, Teen Titans Go Curcuna, Kahraman Afişler, Kahraman Fotoğraf Noktası, Kahraman Akademi Kaçış Oyunu ve Kahraman Çantaları Atölyesi adlı 9 farklı ve eğlence dolu etaptan oluşuyor.

Küçük büyük herkesin vazgeçilmezi Süper Kahramanlar, Emaar AVM’de kurulan macera parkurunda çocuklar ve aileleriyle buluşuyor. AVM’nin çeşitli alanlarına yayılan macera parkuru, çocukların okula dönüşünü eğlenceli bir biçimde kutlayarak ailelerin alışveriş keyfini de ikiye katlıyor.

ÇOCUKLAR BİLKENT CENTER’DA DANS EDİYOR Bilkent Center’da ‘Okula Dönüş’ etkinlikleri 22-23 Eylül tarihlerinde düzenlenecek Bilkent Center Dans Günleri ile devam edecek. Bilkent Center Ankara’da bulunan dans okullarının performanslarından oluşacak gösterilere ev sahipliği yapacak... Bu kapsamda 22 , 23 Eylül 14.00 ile 18.00 saatleri arasında Bay Sanat, Fame Dans, Ankara Dans, Rüya Bale Okulu, Oya Akın Dans Okulu AFK Dans Okulu, Jale Tezer Dans Grubu, Başkent Dans Okulu, Hayal Sahne ve Line Dans okullarının performansları, geleceğin dansçılarının yetişmesi ve miniklerin dansı sevmeleri için örnek teşkil edecek.

Emaar AVM’ye gelerek parkur için kaydını yaptıran çocuklar süper kahraman pelerinleriyle çeşitli etapları tamamlayarak hem eğlenip hem öğreniyor hem de sonundaki sürpriz hediyelerin sahibi oluyor. Anne babalar da bu parkurların bir kısmında çocuklarla birlikte görevleri tamamlamalarına yardımcı olarak kendi süper kahramanları eşliğinde bu eğlenceye ortak olma şansını yakalıyor. Okulların alışverişini unutulmayacak bir macera parkuru deneyimi ile renklendiren Emaar AVM, tüm çocukları kendi süper kahramanlarıyla tanışmak ve doyasıya eğlenmeleri için bekliyor.

KAPAK KONUĞU

“PERAKENDE KENDİNİ SÜREKLİ YENİLEYEN BİR SEKTÖR” ÖZEL RÖPORTAJ: BANU NOYAN

Bu ayki röportaj konuğum, perakende sektörünün bilirkişilerinden Suat Soysal... Düzenlediği fuarlar ve yaptığı organizasyonlarla adından sıkça söz ettiren Suat Soysal ile sektör üzerine biraz konuşalım dedik ve Soysal Danışmanlık’ta buluştuk. Keyifli okumalar dilerim... 44

Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümü mezunusunuz. Perakende sektörüne girişiniz nasıl oldu? 1980 yılında mezun olduktan sonra perakende sektöründe satış elemanlığından üst yönetime dek mağazacılığın tüm aşamalarında çalıştım, eskilerin deyişiyle “reyonun tozunu yuttum.” Atalar, Mudo Grubu ve Benetton’da yöneticilik yaptım. 1991’den sonra mağazacılıkta eğitim ve insan kaynakları konularına yöneldim ve 1996’da perakende sektörünün eğitim ve gelişim merkezi olarak Soysal Eğitim Danışmanlık’ı kurdum. Perakende Günleri’nin hazırlıkları ne zaman başlar? Bir sonraki organizasyonun süreci nasıl işliyor? Perakende Günleri hazırlığı hiç bitmeyen bir organizasyon. Bittiği gün, hatta bitmeden önce bir sonraki senenin hazırlıklarına başlarız.

KAPAK KONUĞU Sektörün en büyük organizasyonu bu yıl 18 yaşında. Siz Perakende Günleri’ne başladığınızdan bu yana sektörün gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz? Perakende hızlı gelişen bir sektör ama 2000’lerin başından beri büyük bir ivme kazandı. Uluslararası bilgi ve deneyimden ilham alan, müşteriyi daha iyi tanımaya başlayan bir anlayış gelişti ve perakende kendini sürekli yenileyen bir sektör haline geldi. Değişim ve gelişimin ivmesi arttı. Artık müşteri ihtiyaçlarını daha yakından tanıyan, yenilikçi ve hızla büyüyen bir sektör. Ayrıca yurt dışına açılan, global markalar yaratma yolunda yürüyen bir perakende ile karşı karşıyayız. Perakende Günleri’nde yer alan konuşmacıları belirlerken öncelikli kriterleriniz nelerdir? Perakende Günleri, son derece dinamik ve gündemi hızla değişen bir sektöre ışık tutmak ve gelecek vizyonunu kurmak için düzenleniyor. Hızlı değişen perakende gündemine ve yeni trendlere ışık tutacak, bilgi ve ilham verici oturumlar düzenlemek ana hedefimiz. Ayrıca Perakende Günleri katılımcıları, çok seçici ve bilinçli bir kitle. Bu kitlenin ihtiyaç ve beklentilerine uygun konuşmacılarımızı oldukça titizlikle seçiyoruz. Perakende Günleri’nde en çok ses getiren ve sizi en çok etkiyen konuşmacılar kimlerdi? Perakende Günleri’nde yer almış her bir konuşmacıdan etkilendim, hepsinden öğrendiğim şeyler oldu. Örneğin, Garage Technology Ventures CEO’su Guy Kawasaki’nin 2008’deki konuşmasında söylediği, “Basit düşünün, basit olun,” mottosundan çok faydalandım. Yine Lozan Üniversitesi’nde İşletme Profesörü Stephane Garelli’nin 2014 Perakende Günleri’nde başarının anahtarı olarak verdiği şu üç soruyu unutamam: “Neden olmasın, neden şimdi olmasın, neden ben olmayayım?”(Why not, why not now, why not me?) Yine 2013’te küçük yaşta görme yetisini kaybetmiş Columbia Üniversitesi’nden Profesör Sheena Iyengar’ın, “seçmek” konusunda yaptığı, çok seçeneğin müşteride satın alma isteğini nasıl azalttığını anlatan konuşmasından çok etkilenmiştim. Perakende Günleri’nin bu yıl gündemi ne olacak? Perakende Günleri her sene yeni bilgi ve deneyimlere yer verir, geleceğe ışık tutar. Ama bu sene en iyi birbirimizden öğreniriz diyerek deneyime, Retail Experience Exchange (REEx) yani karşılıklı deneyim paylaşımına daha fazla ağırlık veriyoruz. Başarı ve başarısızlık örnekleri, değişik uygulamalar ile deneyimlerden öğreneceğiz. Teknolojik gelişimler, değişen dünyada yarından sonra nelerle karşılaşacağımız ve tabii ki perakende trendleri de gündemimizde yer alacak. Ülkemizden ve yurt dışından birbirinden değerli konuşmacılar en yeni uygulamaları, işimizi geliştirecek deneyimleri anlatacak. Teknoloji ve dijitalleşmeden yurt dışına açılıma, e-ticaretten maliyet düşürme ve satış stratejilerine, perakende trendlerinden müşteri davranışlarına geniş yelpazede konuyu ele alacak.

Örneğin bu seneki konuşmacılarımızdan Peter Hinssen, dünyanın en çok aranan hatiplerinden birisi. Gelecekte bizleri neyin beklediğini ve yarından sonra hayatta kalmak isteyen firmaların neler yapması gerektiğini anlatacak. Yine bu sene Facebook üst yönetiminden Carolyn Everson’u konuk ediyoruz. Katılımcılarımız bu oturumda Facebook ve aplikasyonlarını kullanarak müşteri ile iletişimi nasıl satışa çevireceklerine dair bütün sorularına cevap alabilecek. Guess saatlerini dünya markası haline getiren Cindy Livingston keyifli, ilham dolu, bilgilendirici bir konuşma dinleyeceğiz. Sektördeki en büyük organizasyon Perakende Günleri. Ayrıca başka zirveler de yapılıyor. Sizce bunlar yeterli mi? Sektörde pek çok organizasyon düzenleniyor. Perakende Günleri 18 yıldır yapılan dev bir etkinlik. Gerek içeriği, gerekse yarattığı network olanaklarıyla sektörün en büyük etkinliği olarak düzenleniyor. Perakende Günleri, sektörümüzün gücünü hep birlikte büyütmek için var. Perakende Günleri’nin yurt dışı yansımaları nasıl? Her sene fuar ve B2B toplantılarımız ile yurt dışından pek çok katılımcıyı misafir ediyoruz. Ülkemize yatırımcı çekmek ve Türk perakendesinin yurt dışına açılımında önemli roller üstlendik. Etkinliklerimiz sayesinde ülkemizden ve yurt dışından katılımcılar yeni iş birliklerinin, yeni ortaklıkların temellerini atıyor, işbirliklerini güçlendiriyor. Yurt dışındaki perakende sektörü ile Türkiye’deki perakende sektörünü şimdiki konjonktürde karşılaştırdığınızda farklar ve benzerlikler nelerdir? Dünya genelinde müşteri davranışları değişiyor. Müşteriler her kanaldan her tür bilgiye ve alışveriş şansına erişebiliyor. Türkiye’de de durum değişik değil. Ülkemizde de müşterinin ihtiyaç ve beklentileri dünyaya paralel olarak değişiyor. Perakende tüm dünyada bu değişime adapte oluyor. Türkiye perakendesi de bu değişimi yakalamış, markalarıyla uluslararası rekabete girebilecek durumda. Aynı şekilde teknolojik gelişmelerin yarattığı değişimi ülkemiz de yurt dışı perakende kadar hızla yakalıyor. Klasik mağazacılığın dönüşümü dünyayı olduğu kadar ülkemizi de etkiliyor. AVM ve perakende sektöründe önümüzdeki dönemde karşılaşılacak fırsatlar ve riskler neler olabilir? AVM ve perakende sektörü için en büyük risk kendini değişime adapte edememek olabilir. Ama aynı hızlı değişim bir fırsat olarak da kullanılabilir. Örneğin klasik mağazacılığın değişimi, çok kanallı satış, e-ticaret olanakları doğru uygulandığında satışı artırmak için çok büyük fırsatlar. Gelişen teknoloji daha geniş kitlelere ulaşma ve satış olanağı sağlıyor, bu da büyümek hızını artırmak için büyük bir fırsat. Önemli olan perakendecilerin her zaman müşteriyi ve değişen dünyayı analiz edebilmesi, teknolojiye ayak uydurabilmesi ve çevik olması.

KAPAK KONUĞU Tüketicilerin her geçen gün ihtiyaç ve beklentileri değişiyor. Özellikle gençler kısa sürede top olan trendlere anında ulaşmak / yaşamak istiyorlar. Bu beklentileri karşılamada AVM’ler ve perakende sektörü sizce yeterli mi? Değişime en hızlı adapte olan sektör perakende. Müşterinin beklentilerini hızlı analiz edip karşılayabiliyor. Bu çevikliği koruduğu sürece sektör müşteri beklentilerini karşılayabilir ve hatta beklentilere yön verebilir. Bugün bu değişimi “alt üst oluş” (disruption) olarak tanımlıyoruz. Küçük bir start-up işi bir anda trend haline gelip yıllardır faaliyet gösteren köklü bir firmayı tehdit eder hale gelebiliyor. Aynı zamanda yeni müşterinin hıza, istediği bilgiye anında erişmeye ve aradığı ürünü hemen bulmaya ihtiyacı var. Pazarı iyi analiz edebilen, geleceği, hatta yarından sonrayı görebilen, müşterinin hızına yetişebilen AVM’ler ve perakendeciler beklentileri rahatlıkla karşılayabilir. AVM yatırımları açısından Türkiye’nin potansiyeli nedir? AVM sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz? Genç nüfusu ve tüketim alışkanlıkları ile ülkemiz büyüme ve gelişim fırsatı açısından büyük bir potansiyel. Geçen sene Perakende Günleri konuşmacılarımızdan ekonomist Fatih Keresteci, Türkiye ile Japonya’yı karşılaştırarak şunu söyledi: “Tüketim alışkanlıklarına baktığımızda Türkiye bebek bezi satışlarında ileri seviyedeyken, Japonya yaşlı bezi satışlarında önde. Yani üreten ve tüketen, potansiyeli son derece güçlü genç bir nüfusumuz var. O yüzden geleceği oldukça parlak görüyorum.” Türkiye’de ve dünyada şu an en hızlı büyüyen perakende alanı hangisi? Neden? Perakendenin her alanı hızla büyüyor ama en hızlı büyüyen alan olarak özellikle e-ticaretten söz etmemiz gerekir. 2011 yılında dünyada e-ticaretin toplam perakende içerisindeki payı yüzde 3.6 iken 2016’daki payı yüzde 8.5’e yükseldi. Türkiye’de ise 2013-2016 yılları arasında ortalama yüzde 34 büyüyen bir perakende e-ticaret hacminden söz ediyoruz. Perakende sektöründe aplikasyonlar, online alışveriş, mağazalarda dijital kabinler ya da kasiyersiz kasalar derken dijitalleşme hızla gelişmeye başladı. Siz bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Yarının AVM’leri, klasik mağazacılığı teknoloji ile harmanlayan deneyim merkezlerine dönüşecek. Dijital deneyim, teknoloji temelli aktiviteler, yapay zeka destekli mağazacılık gibi pek çok yenilik göreceğiz. Dünya bu yöne ilerlerken perakende ve AVM sektörü de yerinde saymayacak. Klasik mağazacılık yepyeni bir deneyim haline gelecek. Müşterisini iyi analiz edip ne istediğini bilen ve bunu uygulayabilen markalar kendini farklılaştırabilecek. Satış Danışmanlığı ve mağazacılık Türkiye’de gençlerin yarı zamanlı çalıştığı ve meslek olarak düşünmediği bir iş kolu. Firmaların kendi içinde verdikleri eğitimler, ödüller ve kariyer olanakları bu döngüyü ne kadar kırdı? Mağazacılık ne zaman gerçek anlamda profesyonel bir meslek olarak kabul edilir? Sadece organize perakende bugün yaklaşık 1 milyon kişiye istihdam sağlıyor. Büyük bir iş gücünden bahsediyoruz. Çalışan değişi-

minin hızlı olduğu bir sektör fakat firmaların çalışana değer katan, bilgi ve yeteneklerinden daha iyi faydalanmaya başlayan insan kaynakları politikaları sayesinde bu döngü kırılıyor, mağazacılık bir meslek olarak kabul edilmeye başlanıyor. Trendleri belirleyen bir Z kuşağı var. Perakende sektörü, talepleri sürekli değişen bu kuşağın marka bağlılığını nasıl yakalar? Z kuşağının dikkati oldukça dağınık. Bu kuşağın öncülüğünde değişen müşterinin gözünde farklılaşmak da artık kolay değil. Ancak değişik deneyimler yaşatan, müşterisini çok iyi tanıyıp alışveriş deneyimini kişiselleştirebilen, teknolojiyi yerinde ve dozunda kullanabilen markalar bağlılığı yakalayabilecek. Ama bu bağın sürekliliği için perakendenin de sürekli değişime, müşterinin değişime adapte olmaya devam etmesi gerekecek.

HUKUK

DÖVİZE ENDEKSLİ KİRA SÖZLEŞMELERİNDE KİRA BEDELİNİN UYARLANMASI DAVASI

KİRA BEDELİNİN UYARLANMASI DAVASI NEDİR? Eski Kanun’dan farklı olarak, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda (“TBK”) bu husus, sözleşmenin değişen şartlara uyarlanması, “Aşırı ifa güçlüğü” başlığı altında düzenlenmiştir. TBK’nun 138. Maddesinin birinci fıkrasına göre: “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.” Yasada yer alan ve dövize endeksli kira sözleşmelerinde kiracıya dava hakkı veren bu madde, Kira Bedelinin Uyarlanması Davası’nı gündeme getirmektedir. Bu davanın açılabilmesi için de aşırı ifa güçlüğü ile aşağıda yer alan unsurların bir arada bulunması gerekmektedir. 1.Taraflarca öngörülemeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durumun oluşması 2.Bu durumun hiçbir şekilde Kiracıdan kaynaklanmıyor olması ve Kiracının bir kusurunun olmaması 3.Meydana gelen mevcut durum sonrasında ifanın Medeni Kanunu’n 2/2 maddesi uyarınca dürüstlük kuralına aykırılık oluşturacak biçimde kiracı aleyhine aşırı biçimde güçsüzleşmesi ve mevcut olguların kiracının durumunu aleyhine değiştirmesi 4.Kiracının, değişen durumda borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olması.

SÖZLEŞMEDE DEĞİŞEN KOŞULLARA İLİŞKİN HÜKÜM YER ALIYORSA…

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki;

Yargıtay ; sözleşmenin değişen hal ve şartlara uyarlanması için sözleşmede ve yasada uyarlamaya ilişkin hüküm bulunmamasını esas kabul etmek ile beraber , bazen sözleşmede olumlu ya da olumsuz uyarlama kaydı bulunsa da, bu kayda dayanarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasının talep edilmesinin Medeni Kanun 2/2 maddesi uyarınca hakkın kötüye kullanılması anlamına gelebileceğini, bu nedenle edimler arası aşırı dengesizlik varsa uyarlama kaydına rağmen uyarlama yapılabileceğini kabul etmektedir.( Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 30/05/2012 tarihli ve 2012/8973 E., 2012/8973 K. sayılı ilamı. )

Mevcut kira sözleşmesinde “uyarlama davası açılamaz” hükmü yer alsa dahi, “ DÖVİZ ÜZERİNDEN KİRA ÖDEYEN KİRACI UYARLAMA DAVASI AÇABİLİR ”

Yani bu durumda kiracı, sözleşmede uyarlama hakkından feragat etmiş dahi olsa, Yargıtay karşılıklı edimler arasındaki aşırı dengesizlik nedeniyle kiracının uyarlama hakkını kabul etmektedir.

Av. Pelin Baruh Döviz kurlarının son günlerdeki artışı ile rekor seviyelere ulaşması durumu, mevcut kira sözleşmeleri nedeniyle hâlâ günlük kur üzerinden kira ödemesi yapmak zorunda kalan markaları mağaza kapatma ya da kira uyarlama davası açma noktasına getirmiştir.

HUKUK

T.B.K.138.MADDE, KİRACIYA HANGİ İMKÂNLARI TANIMAKTADIR? Yasa, bu madde ile kiracıya iki imkân tanımaktadır: 1.Kiracı, bu maddeye dayanarak, kiranın uyarlanması için yetkili mahkemede uyarlama davası açabilir. Bu hakkını kullanmadan evvel de yasanın tanıdığı ikinci imkâna başvuramaz Bu imkânda açılan dava üzerine hâkim, mevcut durumu kendiliğinden araştıracak, değerlendirecek uyarlama mümkün ise ve gerekli şartlar gerçekleşmiş ise miktarı belirleyecektir. 2.Uyarlama şartları gerçekleşmemiş ve mümkün değil ise bu maddeye göre kiracı, sözleşmeden dönme(fesih)hakkını kullanabilir. Bu hakkın dava ve mahkeme nezdinde kullanılmadan, karşı tarafa bildirim şeklinde gerçekleşmiş olması durumunda dahi uyuşmazlık mahkemeye taşınacak ve uyarlama şartlarının oluşup oluşmadığı hâkim tarafından araştırılacaktır. Yani bu imkânda da öncelikle uyarlama esastır. Uyarlama mümkün ise dönme(fesih)geçersiz sayılacaktır.

YENİ KİRA BEDELİ NASIL BELİRLENECEKTİR? Hâkim bütün koşulları göz önünde bulundurarak sözleşmeyi yürürlükte tutmaya çalışacaktır. Bu doğrultuda yeniden belirlenecek kira bedeli; •Üretici fiyat endeksindeki artış oranı •Kiralananın durumu •Emsal kira bedeli •Yabancı paranın değerindeki değişikliklere göre hâkim tarafından hakkaniyete göre belirlenecektir. Kira uyarlama davası sırasında hâkim, incelemesini yaparken kira sözleşmesine bağlı kalarak ve meydana geldiği iddia edilen olağanüstü durumu inceleyerek, gerekmesi halinde söz konusu yerde keşif için yetkili kişiler göndererek kararını vermektedir. Ayrıca hâkim, dava tarihinden başlayacak biçimde ileriye doğru geçerli olacak şekilde karar vermekte ve böylelikle de hayatın olağan akışına uygun bir kira bedeli belirlenmektedir. Kira uyarlama davası sonucunda hâkimin belirlediği yeni kira miktarı, kira sözleşmesinde belirlenen miktar yerine geçmekte ve dava tarihinden itibaren kiracının bu yeni miktar üzerinden ödemelerini gerçekleştirmesi gerekmektedir. Dava tarihinden önceki kiralar için uyarlama talep edilemeyecektir. Bu hususta Yargıtay 13. HD‘si 22.03.2001 tarihinde “..Uyarlama kira bedeline ilişkin olup sözleşmenin diğer koşullarını ortadan kaldırmaz. Uyarlama dava tarihinden geriye doğru uygulanmaz. Davanın reddi gerekir.” şeklinde karar vermiştir (2001/1979 E. ve 2001/2831 K.). Ancak bunun haricinde kira sözleşmesi hükümleri, sözleşmenin süresinin sonuna kadar geçerli olmaya devam etmektedir.

Şöyle ki; Kira uyarlama davaları ile hâkim, sadece kira bedelinde bir değişiklik yapılmasına karar verebilmektedir. Hukuk sistemimiz, taraflar arasında yapılan sözleşmelerde irade serbestisi, yani kamu düzenine aykırı olmamak şartıyla tarafların serbest iradeleriyle sözleşme şartlarını belirleme teorisini benimsemiştir. Kira uyarlama davası neticesinde kira bedelinde değişiklik yapılmasına karar verilmesi, kira sözleşmesinde yer alan diğer şartlarda herhangi bir değişikliğe sebebiyet vermeyecektir. Kısa süreli mesela 1 yıl süreli kira sözleşmelerinde çok istisnai durumlar dışında uyarlama davası talep etmek mümkün bulunmamaktadır.

KİRA BEDELİ YABANCI PARA OLARAK MI TL OLARAK MI ÖDENECEKTİR? Doktrinde farklı görüşler bulunsa da Yargıtay’ın uygulaması her iki tarafın da yabancı para üzerinden kira sözleşmesinin devam etmesi konusunda iradeleri bulunmadığı sürece kira bedelinin TL olarak ödenmesi gerektiğidir. İstisna Olarak Erteleme Hükmü: Ancak söz konusu hüküm, Kanun kapsamında işyerleri için uygulanması ertelenen maddeler dâhilindedir. Bu sebeple işyeri kiralarında söz konusu kira bedelindeki artış gerçekleştirilirken, öncelikle sözleşme hükümleri göz önünde bulundurulacak ve beş yıl boyunca kira bedelinde değişim yapılamayacağı kuralı geçerli olmayacaktır.

GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME HANGİSİDİR? Kira uyarlama davalarında görevli mahkeme yeni HMK’ ya göre Sulh Hukuk Mahkemeleri, yetkili mahkeme ise kira sözleşmesinin ifa edildiği yer mahkemesidir.

Sonuç olarak; dövizdeki ani ve fahiş artışlar, ekonomik koşullarda ani değişiklikler, aşırı enflasyon, para değerinin büyük ölçüde düşmesi vb. nedenlerle meydana gelen olağanüstü değişiklik ve dolayısıyla güçlükler, edimin olduğu gibi yerine getirilmesini borçludan beklenemez duruma getirmişse, doğruluk ve dürüstlük kuralları gözönünde tutularak “işlem temelinin çökmesi ya da sarsılması ilkesi” uyarınca sözleşme yeni durumlara mahkeme marifetiyle uyarlanabilecektir.

PERAKENDE

HOTİÇ’TEN KONKORDATO KARARI Saraciye sektörünün en önemli markalarından Hotiç konkordato ilan etti. Hotiç’in CEO’su Alihan Hotiç’in yaptığı açıklamada yaşanan nakit sıkışıklığı TL’de yaşanan aşırı değer kaybının piyasa faizlerini öngörülebilir düzeyin çok üzerine çıkarması sebebiyle kısa vadeli ödemelerde sıkıntı yaşamaya başladığını belirterek mahkemenin tedbir kararı aldığını belirtti.

70 yıllık ayakkabı markası Hotiç konkordato ilan etti. Hotiç’in CEO’su Alihan Hotiç yaptığı açıklamada “Tüm satın almamızı yurt içindeki tedarikçilerden yaparak Türkiye’den çıkan ilk global Türk ayakkabı markası olma hedefi ile ihracat yoluna çıkmış Hotiç markamız milli bir değerdir.” diyerek açıklamalarına devam etti: “HOTİÇ Ayakkabı Sanayi ve Ticaret A.Ş. olarak, 1938 yılından bugüne, Türkiye genelinde 150 satış noktası, 900’e yakın çalışanımız ile 1,5 milyonu aşkın müşterimize hizmet vermekteyiz. 80 yıllık köklü geçmişimizde farklı yaşam tarzlarına uygun, özgün tasarım, toplam kalite ve marka kimliğini öne çıkaran sektöründe lider ayakkabı ve aksesuar markasıyız. Tasarım ve üretiminin tamamı Türkiye’de yapılan, üretim

teknolojisini, el işçiliğinin kalitesiyle birleştiren moda markası HOTİÇ olarak 2015 yılında Türkiye’den çıkan ilk global Türk ayakkabı markası olma hedefi ile ihracat yoluna çıktık. Tüm satın almamızı yurt içindeki tedarikçi partnerlerimizden yaparak, Türk ayakkabı ve çanta üretiminin gücünü de arkamıza alarak çok hızlı bir ivme yakaladık. İki senede yedi katına çıkan ihracat rakamlarına ulaşmayı başardık. İsviçre’den Moğolistan’a kadar geniş bir coğrafyaya yayılan markamız, şu ana dek kendi mağaza konseptimiz ile açılan bayiler aracılığı ile büyüdü.

YAPILANDIRMA SÜRECİ BAŞLATILDI Ancak son dönemde piyasalarda yaşanan nakit akışı sıkışıklığı, TL’de yaşanan aşırı değer kaybının piyasa faizlerini öngörülebilir düzeyin çok üzeri-

ne çıkarması sebebiyle şirketimiz, kısa vadeli ödemelerde sıkıntı yaşamaya başlamıştır. Bu süreç, ticari faaliyetlerimizi de etkiler hale gelmiştir. Piyasa koşullarına uyum sağlamak adına, mevcut ödeme yapımızda sürdürülebilir değişikliklere gitmek, bazı tedbirler almak ve yasal süreçleri devreye koymak adına Yönetim Kurulu kararı ile yeniden yapılandırma sürecini başlatmış bulunmaktayız. Bu doğrultuda 31.08.2018 tarihi itibariyle Av. Yunus Egemenoğlu tarafından yetkili Asliye Ticaret Mahkemesine yapılan konkordato talebimiz gereğince, mahkemece tedbir kararı alınmıştır. Tüm tedariğini yurt içinden yapan ve ihracat yolculuğuna çıkmış HOTİÇ markamız milli bir değerdir. Yeniden yapılandırma sürecimizin temel amacı müşterilerimizin, tedarikçilerimizin ve bayilerimizin haklarını korumaktır. Bu süreç, daha sağlam ve kararlı adımlarla markamızı ileriye taşıyacaktır. Bugüne kadar yarattığımız güven, kalite ve mutlu müşteri deneyimini daha nice yerli ve yabancı müşterimize uzun yıllar yaşatmaya devam edeceğiz. Değerli müşterilerimizin, tedarikçilerimizin ve bayilerimizin sıkıntı yaşamaması amacıyla başlattığımız bu yeniden yapılandırma bilgisini tüm kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşıyoruz. Geçici süreli bu durumu başarıyla ve el birliği ile geride bırakacağız. Anlayışınız ve destekleriniz için teşekkür ederiz.”

PERAKENDE

GİLAN KONKORDATO İLAN ETTİ TÜRKİYE’DE MÜCEVHER SEKTÖRÜNÜN ÖNEMLİ MARKALARINDAN GİLAN KONKORDATO İLAN ETTİ. MARKANIN ÜST DÜZEY YÖNETİCİSİ OSMAN GEYLAN, BANKALARDAN UZUN VADELİ BİR PLAN BEKLEDİKLERİNİ DİLE GETİRDİ. Türkiye’de mücevher alanında ön plana çıkan firmalardan biri olan Gilan, konkordato ilan etti. Gilan’ın üst düzey yöneticisi Osman Geylan neden konkordato ilan ettiklerinin detaylarını anlatı. Bloomberg HT’de yer alan habere göre, 3 Eylül Pazartesi günü konkordato için başvurduklarını ifade eden Geylan, 5 Eylül Çarşamba günü de konkordato ilan ettiklerini dile getirdi. Geylan, “İşimize odaklanabilmek için bunu yaptık, amacımız mevcut vadeleri uzatmak. Borçlu olduğumuz bankaların markamıza bakış açısı olumlu, böyle dönemler beraber hareket edilmesi gereken dönemler, Türkiye hedeflerine markalarıyla ulaşabilir” dedi.

amaçladıklarını ve ihracatta daha agresif bir plan üzerine çalıştıklarını sözlerine ekledi. Finansal kriz yaşamalarına sebep olan nedenlere de değinen Geylan, “Son 2-3 senedir turizmde yaşanan gerileme ve nitelikli turist sayısındaki azalış, müşterilerin daha ucuz ve günlük kullanılacak mücevherlere yönelmesi, yüksek faizle beraber uzun vadeli yatırımların yapılmasının imkânsız hale gelmesi ve girdilerin tamamına yakının ithal olması (altın ve pırlanta) kurdaki dalgalanmalardan etkilenmeler kriz yaşamamıza neden oldu” ifadelerini kullandı.

Devletin Türkiye’yi dünyada temsil eden markaları uzun vadeli kredilerle desteklemesi gerektiğini dile getiren Geylan, “Gilan Mücevher, Anadolu ve İstanbul kültürünü dünyaya anlatan ilk ve tek lüks markası, 50’ye yakın çalışanıyla, tasarımlarıyla ön plana çıkan şirket dünyaca ünlü isimlerin ürünlerini kullanmasıyla tanınıyor. Türkiye’nin alanında markalaşmış şirketlerinden biridir. Marka New York’ta adından oldukça söz ettirmektedir” dedi. Gilan’ın Akmerkez, İstinyePark, FourSeasons Bosphorus ve Ankara Çankaya Caddesi’nde mağazaları bulunuyor.

BANKALARDAN UZUN VADELİ BİR PLAN BEKLİYORUZ Şirketin beşi katılım bankası olmak üzere toplamda 12 bankaya borcu bulunuyor. Geylan, şu anda mevcut varlıklarının, bankalara olan borçlarına rahat rahat yetecek düzeyde olduğunu ifade etti. Geylan, bankalardan en az 1 yılı ödemesiz uzun vadeli bir plan beklediklerinin de altını çizdi ve finansal krizi çözebilmek için 3 tanesi İstanbul’da, 1 tanesi Ankara’da bulunan mağazaların daha verimli hale getirilmesini

PERAKENDE

PERAKENDE VERİMLİLİK ÇÖZÜMLERİNİ TEKNOLOJİDE ARIYOR Perakende ve bilişim sektörü profesyonelleri 2 Ekim’de düzenlenecek Perakende Teknolojileri Konferansı’nda bir araya gelerek, perakendeye özel teknolojik çözümleri ve gelişmeleri görüşecek.

ategori Mağazacılığı Derneği (KMD) tarafından 2 Ekim 2018’de beşincisi düzenlenecek olan “Perakende Teknolojileri Konferansı” öncesinde perakende sektörüne yön veren profesyoneller bir araya geldi. KMD Yönetim Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım’ın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya KMD Yönetim Kurulu Üyeleri de katıldı. Toplantıda, perakende gündemindeki konulara da değinilirken, teknolojideki büyük dönüşümün sektöre etkilerinin konferansta detaylarıyla ele alınacağı belirtildi. Perakendenin tüm kategorilerinden profesyoneller ile bilişim sektöründe faaliyet gösteren firmaların ve girişimcilerin katılacağı konferansta önemli bir network ortamı oluşturulduğu aktarıldı. Maliyetlerin kontrolünde ve verimlilik artışında büyük katkı sağlayan teknolojik çözümlerin, perakende özelindeki örnekleriyle Perakende Teknolojileri Konferansı’nda ele alınacağı, bu nedenle tüm sektörün etkinliği yakından takip etmesinin önem taşıdığı belirtildi. KMD Yönetim Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, sektörün gündeminde önemli bir yer tutan döviz kurları ve artan maliyetler karşısında çözüm yolları aradıklarını, teknolojinin de burada önem taşıdığını vurguladı. Maliyet düşürücü çalışmaları değerlendirirken

Perakende Teknolojileri Konferansı’nda sunulan çözümlerin faydalı olabileceğinin altını çizdi.

START-UP PROJELERE YER VERİLECEK Teknolojideki yenilikleri takip ederken, konferansın içeriğine de her sene bir yenilik getirmeyi hedeflediklerini belirten Gökyıldırım bu amaçla start-up firmalarına özel bir yer ayırdıklarını belirten Gökyıldırım şöyle devam etti: “Bu sene bir yenilik olarak konferansımızda startup projelerine yer vereceğiz. Teknolojik çözümlerin gelişmesi ve yaygınlaşmasında start-up projelerinin çok etkili olduğuna inanıyoruz. Parlak fikirlerden doğan bu projelerin çoğu bizim sektörümüzde olduğu gibi farklı alanlarda da kullanılıp geliştirilebiliyor, verimlilik artışlarına yol açabiliyor ve hatta çok farklı sürümleri geliştirilip günlük hayatlarımıza kadar girebiliyorlar. Konferansımızın fuayesinde ayıracağımız özel bir alanda bu projelerin de detayları incelenebilecek.” KMD üyelerinin Türkiye çapında yaklaşık 6 bin satış noktasında 165 bin kişilik bir istihdam ve 82,5 milyar TL seviyesinde ciro yarattığını belirten Gökyıldırım; “Der-

neğimiz, temsil ettiği, ülke ekonomimize katkı açısından da önem taşıyan bu büyüklük sayesinde kısa sürede tanınan ve görüşlerine önem verilen bir dernek halini aldı. Düzenlediğimiz etkinliklerle de sektörün gündemine ışık tutmayı ve öncü olmayı hedefliyoruz.” dedi. Perakende sektörünün teknolojiyi en yoğun kullanan sektörlerden biri olduğunu ifade eden KMD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Alp Önder Özpamukçu, Perakende Teknolojileri Konferansı’nın yeni çözümleri sektör ile birebir buluşturması açısından farklılaştığını ve öne çıktığını iletti. Özpamukçu; “Sektör olarak çeşitli nedenlerle artan maliyetlerimizi kontrol etmek için sürekli çözümler geliştiriyoruz. İthalata getirilen vergi yükleri, dövizdeki dalgalanmalar gibi unsurlar maliyetlerimizi doğrudan etkiliyor. Her türlü yeni yatırımımızı planlarken eskiden olduğundan daha dikkatli ve araştırmacı olmak durumunda kalıyoruz. Çözüm Oturumları’nı izleyip perakende deneyimini de doğrudan dinledikten sonra benzer teknolojik yatırımları değerlendirirken farklı açılardan bakarak daha doğru kararlar vermemiz kolaylaşıyor. Konferansın perakendecilere yatırım kararı vermelerinde büyük katkısı olduğuna inanıyoruz.” dedi.

PERAKENDE

Teknosa’dan sektöre yeni bir ilk daha ‘Memnuniyet Değişim Uygulaması’ Teknoloji perakendeciliğinin öncü markası Teknosa, ‘ilklerin markası’ olmayı sürdürüyor. “Memnuniyet Değişim Uygulaması”nı başlatan Teknosa, bu kapsamda müşteri-

BMD, TAMPF İLE YOLLARINI AYIRDI ORGANİZE PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN ÇATI ÖRGÜTÜ OLAN BİRLEŞMİŞ MARKALAR DERNEĞİ (BMD), TÜRKİYE ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ VE PERAKENDECİLER FEDERASYONU (TAMPF) İLE YOLLARINI AYIRDI. BMD Başkanı Sinan Öncel, genel kurulda yaptığı konuşmada, TAMPF’ın perakende sektöründe güç birliği ve sinerji yaratmak üzere 5 yıl önce kurulduğunu hatırlattı. Federasyonun çatısı altında olmadan karar alma süreçlerinde daha dinamik olacaklarını belirten Öncel, “Bugün yurt içi ve yurt dışında hazır giyim ile perakende sektörünün önünde çok önemli fırsatlar, bir o kadar da hızla çözülmesi gereken olumsuzluklar var. Mevcut sorunlarımızın çözüm süreçlerinde hızlı hareket edebilmek, üyelerimizin haklarını daha etkin olarak koruyabilmek için ayrılma kararının uygun olacağını düşünüyorum.” dedi.

lerine, belirlenen ürün gruplarında, kullanılmış ürünlerde de geçerli 30 gün içerisinde değişim fırsatı sunuyor. Sabancı Holding iştiraklerinden, Türkiye’nin teknoloji ile bağlantı noktası Teknosa, sektöründe yine bir ilke imza atarak ‘Memnuniyet Değişim Uygulaması’nı başlattı. Teknosa’dan alışveriş yapan teknoloji severler, uygulama kapsamında kullanılmış bile olsa 30 gün içerisinde değişim imkânına sahip olacak. Memnuniyet Değişim Uygulaması’ndan faydalanmak isteyenler bu haklarını bir defaya mahsus olarak tüm Teknosa mağazalarından gerçekleştirebilecek. Memnuniyet Değişim Uygulaması belirlenen ürün grupları dışındaki tüm ürünlerde geçerli olacak.

Sinan Öncel’in konuşmasının ardından yapılan oylamada BDM’nin TAMPF’tan ayrılma önerisi, katılan üyelerin oy birliği ile kabul edildi. Perakende sektörünün en önemli iş örgütlerinden olan BMD çatısı altında 143 üye ve 400’ün üzerinde marka yer alıyor. BMD üyesi markalar yurt içinde 70 bini, yurt dışında ise 3 bin 200’ü aşkın mağaza ile faaliyetlerini yürütüyor.

mapic PERAKENDE

MAPIC 2018’DE TÜRK PERAKENDE SEKTÖRÜ GÜCÜNÜ GLOBAL ARENAYA TAŞIYACAK FRANSA CANNES’DA KAPILARINI 24. DEFA AÇAN MAPIC’TE TÜRK PERAKENDE SEKTÖRÜ GÜCÜNÜ GLOBAL ARENAYA TAŞIYACAK. TÜRKİYE TEMSİLCİSİ ALKAŞ TARAFINDAN ORGANİZE EDİLEN ÇALIŞMALAR DOĞRULTUSUNDA FUARDA TÜRKİYE 80’İ AŞKIN FİRMA VE 250 KİŞİYİ AŞKIN ZİYARETÇİYLE YER ALACAK.

lkaş’ın Türkiye temsilciliğini yaptığı, Türk perakende markalarının yurt dışına açılma hedeflerini destekleyen dünyanın en büyük perakende ve gayrimenkul fuarı MAPIC, 24. kez kapılarını açmaya hazırlanıyor. 14-16 Kasım tarihlerinde Fransa Cannes’da dünyanın en önemli perakende markalarının yanı sıra perakende sektöründe global yatırım hareketlerine yön veren AVM yatırımcıları, master franchise’lar mimarlar, tasarımcılar, şehirler ve ülkelerden oluşan 9 bin üzerinde katılımcıyı bir araya getirecek. MAPIC’e katılan Türk perakendecilerinin yurt dışı hedefleri doğrultusunda önemli işbirliklerine imza atmaları bekleniyor. Uluslararası arenaya Türk perakende markalarını tek çatı altında tanıtmak için Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) işbirliğiyle oluşturulan sinerjinin de etkisiyle global hedefler doğrultusunda büyük adımlar atılması bekleniyor. Özellikle Turkish Brands çatısı altında yer alan Network, B&G Store, D’S Damat, Gönül Kahvesi, İpekyol, Kiğılı gibi markaların yanı sıra Türkiye’nin öncü markaları şimdiden toplantılar için hazırlıklara başladı.

500’ÜN ÜZERİNDEKİ B2B Fuarda bu yıl ilk defa Galataport projesi sergileniyor olacak. Alkaş Genel Müdürü Yonca Aközer’in açıklamalarına göre, Turkish Brands çatısı altında yer alan 11 güçlü markanın belirledikleri coğrafyalar doğrultusunda organize ettikleri 500’ün üzerin-

deki B2B, Türk markalarına duyulan ilgiyi göstermesinin yanı sıra hem Türk markalarının yurt dışında geliştirecekleri global işbirlikleri hem de uluslararası yatırımcıyı Türkiye’ye yatırıma yönlendirmeleri açısından son derece değerli göstergeler. Aközer’in bu noktadaki değerlendirmeleri şöyle oldu: “Türkiye perakende sektörünün öncü markalarının hedefleri doğrultusunda geçtiğimiz yıl ülkeler ve markalarla temasa girerken, doğrusu büyük bir ilgiyle karşılandığımızı belirtmek gerekiyor. Markalarımıza gösterilen bu ilgi, mağaza açtıkları ülkelerde yarattıkları algının güçlü olduğunu göstermesi kadar yıllar boyunca markalaşma doğrultusunda attıkları adımların, ne denli etkili olduğunu ortaya koyması açısından da değerli. Global hedeflere ulaşma açısından markalarımıza bu denli etkili bir platform sunmaktan ayrıca gururlu olduğumuzu da belirtmek gerekiyor.” MAPIC Fuarı’nda her biri kendi alanında etkin ve perakendenin bugünü kadar gelecek trendleri hakkında da bilgi verecek 200 konuşmacının yer aldığı 100’den fazla konferansın düzenleneceğini belirten Aközer’in dikkat çektiği bir diğer nokta, Türkiye için gerçekleştirilecek organizasyonlar oldu. Bunlar içinde her bir bölgenin uluslararası şirketler açısından taşıdığı yatırım potansiyelini ortaya koyan Ana Oturum’ların özel bir önem taşıdığını vurgulayan Aközer, bu yıl da düzenlenecek Türkiye Ana Oturumu’na uluslararası yatırımcıların da katılacağını açıkladı.

PERAKENDE

Yataş Grup 2018 Yılının İlk Yarısında 25,6 milyon TL Net Kar Elde Etti

Yataş Grup, Enza Home ve Yataş Bedding markalarıyla yatak, ev tekstili ve mobilya sektöründe yakaladığı başarılı büyüme ivmesini 2018 yılının ikinci çeyreğinde de sürdürdü. 2018 yılının ilk yarısını 25,6 milyon TL net karla kapatan Yataş Grup, 2017’nin aynı dönemine göre net satış rakamını yüzde 23,1 artırarak 426 milyon TL’ye ulaştırdı. dönemine göre net karını da yüzde 18,5 artırmayı başaran Yataş Grup’un 2018’in ilk yarısında net karı 25,6 milyon TL oldu. 2012-2017 yıllarında sürdürdüğü marka dönüşüm ve yapılandırma çalışmalarında büyük başarı elde ederek, mobilya sektöründe rekor büyümeye imza atan Yataş Grup, büyümesini artan bir ivmeyle sürdürüyor. 2018 yılının ilk yarısında 426 milyon TL net satış rakamına ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre net satış gelirini yüzde 23,1 artırdı. Şirket, aynı dönemde 59 milyon TL FAVÖK (Faiz Amortisman ve Vergi Öncesi Kar) elde ederek geçen yıla göre yüzde 40 daha fazla FAVÖK elde etti. Geçen yılın aynı

“İHRACAT ODAKLI BÜYÜYECEĞİZ” Yataş Grup’un sadece Türkiye’de değil yurtdışında da büyümesini sürdürdüğünün altını çizen Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın; “Kendimize ihracat odaklı bir büyüme stratejisi belirledik ve hedefimizde 2030 yılına kadar en az dört ülkede pazarın ilk 5 markası içerisinde olmak var. Yeni dönemde Turquality Destek Programı’nın gücünü de arkamıza alarak özellikle Avrupa ve Ortadoğu pazarlarında büyümeyi planlıyoruz” dedi.

MAĞAZALAŞMA ATAĞI DEVAM EDİYOR Avrupa, Ortadoğu ve Balkanlar başta olmak 49 ülkeye ihracat yapan Yataş Grup, hem yurtiçi hem de yurtdışındaki mağazalaşma çalışmalarına da ara vermeden devam ediyor. 2017 yılında yurtiçinde 99, yurtdışında ise 10 yeni mağaza açan Yataş Grup, bu yılın sonuna kadar yurtiçinde 104 mağaza açmış olarak tamamlamayı ve yurtdışı mağaza sayısını ise 86’ya ulaştırmayı hedefliyor. Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu listesinde 279’uncu sırada yer alan Yataş Grup, sektör liderliği hedefiyle satın aldığı Divan Home ve Divan Yatak markalarının lansmanını ise kasım ayında gerçekleşecek Furniture İstanbul Fuarı’nda yapmayı planlıyor.

PERAKENDE

ZÜHRE PAZAR PAYINDA BÜYÜMEYİ HEDEFLİYOR PAZAR PAYLARINI BÜYÜTEREK, MARKAYI DAHA GÜÇLÜ VE GLOBAL PAZARDA ETKİN BİR KONUMA GETİRECEKLERİNİ SÖYLEYEN ZÜHRE YÖNETİM KURULU BAŞKANI HÜSNÜ EKİN, “YURT İÇİNDEKİ SATIŞ NOKTASI SAYIMIZI 500’E, YURT DIŞI SATIŞ NOKTASI SAYIMIZI 250’YE ÇIKARTMAYI HEDEFLİYORUZ.” DEDİ. Zühre’nin doğuş hikayesini kısaca anlatır mısınız? Zühre 2005 yılında İstanbul’da kuruldu. Ortağım Erhan Yazıcıoğlu ve ben perakende mağazacılık kökeninden geliyoruz. İMC’de yan yana mağaza sahibi olan iki komşuyken; süreç içerisinde gelişen dostluk ve karşılıklı etik değerlere gösterilen saygı ile ortak olma ve üretime girme kararı ile Zühre markasını kurduk. Kendi markamız ve koleksiyonumuzla kadın pardesü, kap ve manto üretimine başlayarak sektöre adım attık. Markamızın kaliteli fiyat anlayışı ve karşılaştığı ilgi sayesinde; 2010 yılında şube sayımızı artırdık ve franchise kararı aldık. Ardından ürünlerimizi daha geniş bir pazarda, global arenada tüketicilerle buluşturmayı istedik ve 2010 yılında yurt dışına açıldık. Muhafazakar giyimde Türkiye’nin konumunu nedir? Son zamanlarda muhafazakar moda gittikçe ilgi görüyor. Muhafazakar fuarlar ve festivallerin de gün geçtikçe sayısının artması pazara olan ilgiyi gösteriyor. Dünyaca ünlü A+ birçok marka da muhafazakar giyim sektörüne yönelmiş durumda. Gittikçe büyüyen muhafazakar giyim sektöründe, edinilen verilere göre 2017 yılında Müslüman ülkelerin 200 milyar dolar harcadığı saptandı.

Buna karşılık harcama miktarının 2020 yılında 270 milyar dolara ulaşması öngörülüyor. Türkiye’de bu pazarın içerisinde tekstil sektöründeki deneyim ve kalitesiyle önemli paya sahip olacaktır. Peki, muhafazakar giyim pazarında Zühre’nin payı ne kadar? Zühre olarak, kadın dış giyimine yeni bir anlayış getirerek güncel ve özgün çizgimizle kısa sürede, stil sahibi kadınların sevilen markası haline geldik. Bugün Türkiye genelinde 300’den fazla bayimiz bulunuyor. Aynı zamanda Ortadoğu ve Avrupa başta olmak üzere toplam 20’den fazla ülkeye ürün gönderiyoruz. İhracat rakamlarınız ve büyüme hedeflerinizden bahseder misiniz? Zühre olarak pazar payımızı büyütüp, Türk markalarının dünya sektöründe büyüme hedefine önemli katkılar sağlamayı amaçlıyoruz. Yurt içindeki satış noktası sayımızı 500’e, yurt dışı satış noktası sayımızı 250’ye çıkartmayı hedefliyoruz. Yurt içindeki ve yurt dışında franchise sayımızı ise 50’ye çıkartmayı hedefliyoruz. 2018 de ihracatımızı yüzde 90 büyütmek istiyoruz. 2018 ilk çeyrek verileri bunu destekliyor. Yurt dışında Endonezya, Irak, Ürdün başta olmak üzere 8 ülkede franchise bayimiz bulunmakta. Hali hazırda 24 ülkeye ihracatımız bulunmakta. Yakın zamanda 10 franchise bayiliğinin daha açılması düşünülmekte. Almanya, Endonezya ve Malezya hedefimizde bulunan ülkeler konumunda. Zühre müşterilerini ilerleyen dönemlerde ne gibi sürprizler bekliyor? 2018 yılı için kendi markamız adına öngörülerimiz; önümüzdeki dönem için hedefimiz olan, önce Endonezya ve Katar pazarında yer alıp ardından diğer ülkelere de açılarak markayı daha güçlü ve global pazarda etkin bir konuma getirmemizin gerçekleşeceği. Yapacağımız yatırımlar ve açacağımız mağazalarla 2018 yılında sektörümüzün büyüme hedefine ekonomik anlamda önemli katkılar sağlayacağız.

PERAKENDE

Dosso Dossi, Türk modasının yıldızlarını küresel alıcı ile buluşturuyor Dosso Dossi’nin, çeşitli nedenlerle Türkiye’ye gelemeyen alıcılara ulaşmak için üç haftalık maratona Kazakistan’da start verdiğini bildiren Dosso Dossi Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eraslan, “Eylül ayı içinde Moskova CPM Fuarı’nda yerimizi alacağız. Ayrıca Dosso Dossi Bakü organizasyonumuzun ikincisini gerçekleştireceğiz. Böylece firmalarımızı 3 haftada bu üç ülkede 16 bin alıcıyla buluşturacağız.” dedi. Dosso Dossi Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eraslan, yüksek katma değerli, nitelikli üretim yapan Türk hazır giyim firmalarını 2018’de 16 bin alıcı ile buluşturacaklarını bildirdi. Hikmet Eraslan, sadece önümüzdeki 3 hafta içinde Kazakistan, Rusya ve Azerbaycan’da 6 bin küresel alıcıyı Türk modasının yıldızı 200 üretici firma ile bir araya getireceklerini söyledi.

27-29 Ağustos tarihleri arasında Kazakistan’ın Almatı şehrinde düzenlenen CAT EXPO fuarına Dosso Dossi çatısı altında katılan firmaların büyük ilgi gördüklerini belirten Eraslan, Türk moda endüstrisi için bölgede büyük potansiyel bulunduğunu ifade etti. 17 milyar dolarla Türkiye’nin ikinci büyük ihracatçı sektörü olan hazır giyim endüstrisinin net döviz getirisinde ise 14 milyar dolar ile açık ara birinci sırada yer aldığının altını çizen Eraslan, şöyle devam etti: “Sadece bu veri bile bize hazır giyim endüstrisinin ülkemiz için stratejik önemini ortaya koyuyor. Ben 14 milyar dolarlık net getiriyi orta vadede 30 milyara çıkarmanın hiç de zor olmadığını düşünüyorum. Türkiye imalat sanayinde böyle bir avantaja sahip başka bir sektör göremiyorum. Bununla birlikte turizmde yakalanan başarılı ivmenin hazırgiyim sektörüne de olumlu yansımalarının olacağına inanıyorum. Tüm bu gerçeklerden hareketle, tasarıma odaklanan, katma değeri yüksek üretim yapan nitelikli hazır giyim firmalarımıza küresel pazarlarda rehberlik yapıyoruz. Sektörün tamamının teknolojik dönüşümü sağlayabilmesi ve küresel ligde yerini sağlamlaştırabilmesi için kamunun desteğinin de yeni bir perspektifle ele alınması gerektiğine inanıyorum.” Hikmet Eraslan Dosso Dossi’nin bugüne kadar kamudan hiçbir destek almadan hazır giyim endüstrisinin ve Türk modası-

nın gönüllü tanıtım elçisi gibi çalıştığını söyledi. Antalya’da 13 yıldır haziran ve aralık aylarında düzenledikleri organizasyonlarda aileleriyle birlikte 4 – 5 bin alıcıyı ağırladıklarını bildiren Eraslan “Antalya, Dosso Dossi’nin ve Türk moda endüstrisinin kalbinin attığı yer. Ancak çeşitli nedenlerle Antalya’ya gelemeyen ya da gelmek istemeyen alıcılar var. Biz bir şekilde onlara ulaşmak için ülke ülke dolaşıyor adeta ‘modern çerçilik’ yapıyoruz.” dedi.

TÜRKİYE İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAKTAN KAÇINMADIK, KAÇINMAYIZ Döviz kurlarındaki yukarı yönlü hareketlenmeyi de değerlendiren Hikmet Eraslan, yüksek kurun hazır giyim ihracatçılarının lehine gibi görünmesine rağmen ekonomide hasar bırakma riski olduğuna dikkat çekti. Eraslan, ülkenin bu sıkıntılı süreci en az kayıpla atlatabilmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ellerini taşın altına koymaktan kaçınmayacaklarını sözlerine ekledi.

PERAKENDE

BEYMEN SUADİYE İLK YILINDA BAŞARILI PERFORMANSI İLE ÖNE ÇIKTI Yaklaşık yarım asırdır Türkiye moda sektörünün yanı sıra dünya lüks perakende sektörünün de öncüleri arasında yer alan Beymen’in Eylül 2017’de Bağdat Caddesi’nde hizmete sunduğu Beymen Suadiye, ilk yılında başarılı performansı, exclusive hizmetleri, zenginleşmiş marka miksi, Anadolu Yakası’nda ilk defa hizmete sunduğu kozmetik, kids ve home gibi yeni kategorileri ile kusursuz bir Beymen deneyimi yaşattı.

ile Anadolu Yakası’nda bir Rönesans’a tanıklık ettik. Vaktiyle Beymen’in Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi’nde yakaladığımız enerjinin bir benzerini Bağdat Caddesi’nde yakaladık. Beymen Suadiye’nin ardından başta Chanel olmak üzere pek çok dünya markası yeni mağazaları için Bağdat Caddesi’ni tercih etti” dedi. 5 bin metrekareye yayılan alanı, 700’ü aşkın dünya markası ve 20 farklı ürün kategorisi ile Beymen’in en büyük cadde mağazası olan Beymen Suadiye’nin müşterileri arasında kadınların oranı yüzde 63, erkeklerin oranı yüzde 37 oldu. Turist satışlarında ise Suudi Arabistan ilk sırada yer

aldı. Suudi Arabistan’ı sırası ile Katar, Amerika, İngiltere, İsveç, Hollanda takip etti. 100 kişilik uzman ekibi ile pazar dâhil her gün 10.00-20.00 saatleri arası hizmet veren Beymen Suadiye’de, en çok alışveriş Cumartesi günleri 15.00 -18.00 saatleri arası yapıldı. Sepet ortalamasının ise bin 400 TL olarak gerçekleştiği satışlarda, ithal kadın mar-

kaları yüzde 47 ile ilk sırada yer alırken, en çok tercih edilen markalar Etro, Valentino, Moncler ve Kenzo oldu. Beymen’in kendi markaları olan Beymen Collection ve Academia da en çok tercih edilen markalar arasında yer aldı. Kadınlar en çok sneaker ve elbise alırken, erkekler ise en çok sneaker ve tişört satın aldı.

Beymen Suadiye’nin ilk yılını değerlendiren Beymen CEO’su Elif Çapçı, “Beymen Suadiye, İstanbul’un en değerli ve prestijli yaşam alanları arasında yer alan Bağdat Caddesi’ndeki yeni yapılanmanın önemli mihenk taşlarından biri oldu. Beymen Suadiye

PERAKENDE

Vestel’e Plus X Award’dan

‘En Yenilikçi Marka’ ödülü Vestel, dünyanın en prestijli teknoloji ve tasarım yarışması Plus X Award’da 6 farklı ürünü ile 18 ödül aldı. Yarışmada tüketici elektroniği kategorisinde en fazla ödülü alan Vestel ‘En Yenilikçi Marka’ seçildi. Dünyanın en prestijli yarışmalarından biri olan Plus X Award’da, teknoloji dünyasına kattığı yeniliklerin yanı sıra tasarım alanında da dikkatleri üzerine çeken Vestel, 6 ürünü ile 18 ödül sayısına ulaşarak tüketici elektroniği kategorisinde en çok ödülü alan marka oldu.

İnovatif teknolojilerin ödüllendirildiği ve dünyanın farklı ülkelerinden çok sayıda markanın aday gösterildiği yarışmada yenilik, tasarım, yüksek kalite, kullanım kolaylığı, işlevsellik, ergonomi ve ekoloji kriterlerine göre ürünlerinin yenilikçiliğini ön plana çıkaran markalar onurlandırılıyor. Her kategoride en çok ödül sayısına ulaşan markalar Plus X’in en prestijli ve en büyük ödülü olan ‘En Yenilikçi Marka’ ödülüne layık görülüyor. 15 yıldır düzenlenen ve her yıl teknoloji, spor ve yaşam alanlarında dünyanın önde gelen markalarının yarıştığı Plus X Award’da şirketlerin inovatif yaklaşımları cesaretlendirilerek gelişimleri ve inovasyon alanında rekabet güçlerini artırmaları destekleniyor.

Festivale götüren festival başlıyor COLIN’S’in her yıl heyecanla beklenen global kampanyası COLIN’S Jeans Fest, yeni sezona yeni sürprizlerle merhaba diyor. COLIN’s, bu sene festivale katılarak, tarzını sokağın dinamiğini yansıtan tasarımlarıyla oluşturanlara festival sürprizi yapacak. Farklı ülkelerden yapılacak çekilişle belirlenen 40 şanslı kişi, Avrupa’nın en önemli elektronik müzik festivallerinden biri olan Romanya’nın Cluj şehrinde düzenlenen Untold Festivali’ne katılacak. 38 ülkedeki 600’den fazla COLIN’S mağazası ve colins. com.tr adresinde düzenlenen “Festivale götüren festival” sloganıyla Jeans Fest, Türkiye’de 6 Eylül’de başlıyor. Türkiye’den “festival bize uyar” diyen 10 şanslı jean tutkunu COLIN’S ile Untold Elektronik Müzik Festivali’nde muhteşem anların tadını çıkaracak. Dünyaca ünlü DJ ve müzisyenlerin katılımıyla yapılacak festival, 2019 yılının Ağustos ayında gerçekleşecek. Jeans Fest, bu sene de alışveriş süreçlerini bir festivale dönüştürecek. 6 Eylül – 3 Ekim tarihleri arasında COLIN’S mağazasından ve online alışveriş sitesinden yapılacak her Jean pantolon alışverişi bir çekiliş hakkı, ayrıca bir sonraki alışverişte geçerli yüzde 20 indirim kazandıracak.

PERAKENDE

AYDINLI GRUP YENİ LOJİSTİK MERKEZİNİN TEMELLERİNİ ATTI 25 Ocak 2017 tarihinden itibaren TMSF bünyesinde bulunan perakende sektörünün lideri Aydınlı Grup bünyesinde yer alan Aydınlı Gayrimenkul İnşaat A.Ş’nin Aydınlı Grup Silivri Lojistik Merkezi Projesi’nin temel atma töreni gerçekleştirildi. Aydınlı Grup’un 2018 senesinde başlattığı ikinci projesi olan, toplam 118 bin metrekare arazi alanlı Silivri Lojistik Merkezi’nin temel atma töreni, Aydınlı Grup Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Sarı, Aydınlı Grup CEO’su ve Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Erbey, Yönetim Kurulu Üyeleri Ercan Doğan, Habil Yazıcı, Hasan Ölçer, Aydınlı İnşaat Genel Müdürü Erkan Sönmez, Aydınlı İnşaat ve Aydınlı Hazır Giyim çalışanları ve yapı yüklenicisi firmanın katılımı ile gerçekleştirildi. Perakende sektörünün lider firmalarından Aydınlı Grup, 2023 hedefleri doğrultusunda çalışmalarına hız kazandırdı. Aydınlı Grup Hazır Giyim A.Ş’nin ihtiyaçlarını karşılamak ve daha etkin bir lojistik ya-

pılandırmasının oluşturulması amacıyla hayata geçirilmesi planlanan projenin temelleri atıldı. Bünyesinde yer alan U.S. Polo Assn., Cacharel ve Pierre Cardin markalarının depolama ve sevkiyat ihtiyaçlarının tek bir noktadan karşılanması amacıyla 110 dönümlük bir arazi üzerine kurulu 4 bloktan oluşan, Halkalı ve Çerkezköy gümrüklerine, Aydınlı Grup merkezine ve Tekirdağ limanına gönderim sağlayacak Silivri Lojistik Merkezi’nin inşaat çalışmalarına hızla devam ediliyor.

AYDINLI GRUP FARKLI SEKTÖRLERLE DE EKONOMİYE KATKI SAĞLIYOR Toplam inşaat alanı 125 bin78 metrekare olan projenin ikinci aşamasında tam otomasyon katlı ve askılı sisteminin de kurulması ile Aydınlı Grup bünyesinde yer alan Aydınlı İnşaat A.Ş. tarafından 2021 yılı sonu itibariyle tamamlanması planlanan Silivri Lojistik Merkezi, Grup’un 2023 hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol oynayacak.

Önümüzdeki 5 yıl içerisindeki ciro hedefini 2,8 milyar TL olarak açıklayan Grup, toplam ihracat payını yüzde 24’e çıkartarak 2023 yılında 672,3 milyon TL’lik bir ihracat cirosuna ulaşmayı planladığını belirtmişti. Bu doğrultuda Aydınlı İnşaat A.Ş. tarafından temelleri atılan Silivri Lojistik Merkezi, hem Aydınlı Grup’un ihracatını artırmada önemli bir rol alacak hem de Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayacak. Aynı zamanda 2021 yılı sonu itibariyle açılması planlanan lojistik merkezinde büyük bir istihdam sağlanacak. Lojistik merkezinin hayata geçirilmesiyle tüm dünyada sahip olduğu mağaza sayısında da hızlı bir artış yakalayacak olan Aydınlı Grup, bu sayede 2023 yılında çalışan sayısını 5 bin 903’e çıkarmayı hedefliyor.

TAM OTOMASYONLU YAPI ile TÜRKİYE’DE BİR İLK Perakende sektöründe sevkiyat hızının önemine ve satılan ürünün yerine konulması ve ulaştırılması için geçen zamana dikkat çeken Aydınlı Grup, projenin 2. aşamasında tam otomasyonlu bir yapıya geçiş yapacak. Dünya trendlerini yakından takip eden ve global standartlarda üretim anlayışını benimseyen Aydınlı Grup, bu projesiyle hazır giyim sektöründe hali hazırda tüm dünyada kullanılan otomasyonlu sistemi kullanmaya başlayacak. Son teknolojiyi her daim tüm iş akışına entegre etmeyi amaçlayan, dünya standartlarında kalite ve ürün sunmayı amaç olarak belirleyen Grup, tam otomasyonlu sisteme geçiş yaparak Türkiye’de bu sistemi kullanan ilk hazır giyim firması olacak.

PERAKENDE

Arzum, Plus X Award 2018’de 8 ödülün sahibi oldu Arzum, dünyanın saygın tasarım ödülleri arasında yer alan Plus X Award 2018’de 4 yeni ürünüyle 8 ödülün sahibi oldu. Türkiye’nin öncü elektrikli ev aletleri markası Arzum, teknolojisi ile olduğu kadar tasarımları ile de dikkat çeken ürünleriyle ödüllerini artırmaya devam ediyor. Arzum, 2018 yılında pazara sunduğu yeni ürünleri Technoart El Blender’ı, Olimpia Plus elektrik süpürgesi, OKKA Grandio Türk kahvesi makinesi ve OKKA BeanGourmet Türk kahvesi değirmeniyle Plus X Award 2018’de 8 ödülün sahibi oldu. Plus X Award 2018’de patentli ve özel tasarımlı 6 bıçağıyla standart blender’lara göre iki kat daha güçlü performans sunan, ergonomik tasarımı sayesinde el yapısına kolayca uyum sağlayan ve güvenli tutuş sunan Arzum Technoart El Blender’ı Tasarım ve Fonksiyonellik ödüllerinin sahibi oldu. Performansıyla yüksek emiş gücü sağlayan ve kalıcı temizliğin anahtarını sunan, benzersiz tasarımıyla da dikkat çeken Arzum Olimpia Plus, Tasarım ve Kullanım Kolaylığı ödüllerini kazandı. OKKA ailesiyle bugüne dek birçok kez ödül alan Arzum, inovasyonlarla donatılmış yeni Arzum OKKA Grandio Türk kahvesi makinesiyle Yüksek Kalite, Tasarım ve Kullanım Kolaylığı ödüllerini aldı. Çekirdekten taptaze Türk kahvesi keyfini mutfaklara taşıyan Türk kahvesi değirmeni ARZUM OKKA Beangourmet ise ergonomik tasarımıyla Kullanım Kolaylığı Ödülü’nün sahibi oldu.

GÖMLEK SEÇİMLERİMİZ KİŞİLİĞİMİZİ YANSITIYOR OLABİLİR Mİ? Günlük hayatının yoğun temposunda çalışan erkeklerin vazgeçilmez parçası olan gömlekler aslında kişiliğimizin bir parçası. Güne farklı renk ve dokuda gömlekler arasından seçtiğimiz gömlek ile başlıyor ve çevremize bu şekilde mesajlar veriyoruz. Erkek giyim sektöründe dünya markası olan Tudors Gömlek; Aşkım Kapışmak ile yaptığı sosyal duyarlılık kampanyası ile seçtiğimiz gömleklere farklı anlamlar katarak, toplumsal birleşmeyi, sevgiyi, saygıyı öne çıkarıyor. Ünlü davranış bilimleri uzmanı ve yazar Aşkım Kapışmak’ın desteği ve öncülüğünde başlatılan sosyal duyarlılık ve farkındalık projesi ile sosyal medya üzerinden sevgi, saygı, birlik ve beraberlik mesajı yaygınlaştırmak hedefleniyor.

PERAKENDE

H&M,

BÜYÜK COŞKUYLA PALLADIUM AVM’DE AÇILDI

KALİTE VE SÜRDÜRÜLEBİLİR MODAYI EN İYİ FİYATLA SUNAN, DÜNYANIN EN SEVİLEN MODA MARKALARINDAN H&M’İN YENİLENEN GLOBAL TASARIM KONSEPTİNE AİT İLK MAĞAZASI, BÜYÜK COŞKUYLA ANADOLU YAKASININ EN PRESTİJLİ ALIŞVERİŞ MERKEZİ PALLADIUM AVM’DE AÇILDI.

erakla beklenen büyük açılış için sabahın çok erken saatlerinden itibaren sıraya giren yüzlerce moda sever, açılışa özel fırsatlarla keyif dolu alışveriş deneyimi yaşadılar. H&M Türkiye Ülke Yöneticisi Müge Arpacıoğlu, mağaza açılışı ile ilgili düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi: “Uzun zamandır beklenen Palladium açılışımızla muhteşem bir coşku yaşadık. Moda severlerin markamıza gösterdiği ilgi, pazara giriş yaptığımız ilk günden beri aynı coşkuyla devam ediyor. Yenilenen global tasarım konseptine uygun Türkiye’deki ilk mağazamızla müşterilerimize en son modayı, en uygun fiyatla sunmanın keyfini

yaşıyoruz. H&M olarak Türkiye pazarındaki performansımızdan çok memnunuz ve güvendiğimiz lokasyonlarda genişlemeye, iyi performans gösterdiğimiz mağazalarımızda da müşterilerimize en iyi servisi sunmaya devam edeceğiz.” H&M Palladium açılışı için sıraya giren ilk 100 müşteriye 5 bin TL’ye kadar hediye çekleri dağıtılırken, denim koleksiyonunda seçili ürünlerde de yüzde 50 indirim imkanıyla eşsiz bir alışveriş imkanı sunuldu. Ayrıca İkonik İngiliz dekorasyon markası GP & J Baker ile gerçekleştirilen özel kadın koleksiyondan da en çarpıcı ürünler bu ma-

ğazada moda severlerle buluştu. Büyük açılışta muhteşem bir alışveriş coşkusu yaşandı.

TÜRKİYE’DEKİ MAĞAZA SAYISI 64 OLDU H&M Palladium, müşterilere daha rahat ve anlaşılır mekan yaratmak amacıyla yaratılan 2018 global mağaza tasarım konseptine sahip Türkiye’deki ilk H&M mağaza ve 2 bin 500 metre kare satış alanından oluşuyor. Mağaza kadın modasının sıkı takipçisi Trend ve Everyday koleksiyonları, zamansız klasiklerden oluşan Modern Klasik, gençlerin favorisi Divided, erkek ve kadında en iyi basic’ler, denim, iç giyim ve aksesuarları, spor serisi H&M Sport, LOGG ve çocuk koleksiyonlarını kapsıyor. H&M, Palladium AVM’deki açılışı ile Türkiye’deki mağaza sayısını 64’e çıkardı. Açılışla 90 kişiye daha istihdam sağlayan H&M’in Türkiye’deki toplam çalışan sayısı 3250’den fazla kişiye ulaştı. H&M, güçlü performans sergilediği Türkiye pazarındaki açılışlarına önümüzdeki aylarda da emin adımlarla devam edecek.

PERAKENDE

Kültür, sanat ve eğlence sektörünün dev şirketi D&R’ da üst düzey yeni bir atama yapıldı. Türkiye’de 184 mağaza ve dr.com.tr ile hizmet veren D&R’ın “Pazarlama ve Kategori Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı” pozisyonuna, hızlı tüketim ürünlerinin farklı alanlarında 19 yıldan bu yana pazarlama, inovasyon ve satış odaklı görev yapmakta olan Ayça Mutluer Bayraktar atandı.

D&R’A ÜST DÜZEY YENİ ATAMA

Üsküdar Amerikan Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan Bayraktar; kariyerine 1999 yılında Unilever’de başladı. Unilever Marka Müdürü, ardından PepsiCo şirketinde Pazarlama Müdürü ve Güneydoğu Avrupa Bölge İçecek Pazarlama Müdürü olarak çalıştı. Son 6 yıldır Dominos Pizza’da “Pazarlama ve Satış Direktörü” olarak görev alıyordu.

İNGİLTERE PAZARI TÜRK CEO’YA EMANET İngiltere’nin CEO’su olarak devam edecek. Optik perakende sektörünün dünya lideri GrandVision, 44 ülkede 7 binden fazla mağaza ve 35 binden fazla çalışanı ile hizmet veriyor.

OPTİK PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN DÜNYA LİDERİ GRANDVİSİON’IN

Atasun Optik’in 11 yıllık başarılı büyüme hikayesinde strateji ve hedeflerin oluşturulmasında ve uygulanmasında önemli üst düzey roller alan Onur Köksal, Atasun Optik’in Türkiye’nin önde gelen perakende markalarından biri olması konusunda da önemli projeleri yönetti.

YÜZDE 100 İŞTİRAKİ ATASUN OPTİK CEO’SU ONUR KÖKSAL, GRUBUN İNGİLTERE CEO’SU

ATASUN OPTİK YENİ CEO’SU NİHAT AYDIN

OLARAK ATANDI. YENİ GÖREVİNE EKİM 2018’DE BAŞLAYACAK OLAN ONUR KÖKSAL’DAN BOŞALAN KOLTUĞA ATASUN OPTİK COO’SU NİHAT AYDIN OTURACAK.

Kuruluşundan bu yana Atasun Optik bünyesinde önce CFO ardından da CEO olarak görev alan Onur Köksal, 1 Ekim 2018 tarihinden itibaren görevine GrandVision’ın en büyük pazarlarından biri olan

Atasun Optik’in GrandVision bünyesindeki hedefleri ve global stratejileri ile paralel olarak yakalamış olduğu başarılı büyüme hikayesinin yeni dönemdeki liderliğini, 2015’ten bu yana Operasyon Direktörü-COO olarak görevini başarıyla sürdüren Nihat Aydın yürütecek. Kariyerine 1998 yılında Almanya’da; Buco Waermeaustauscher’da başlayan Nihat Aydın, sırasıyla Rowenta, Elginkan Holding, OSRAM, Unilever ve English Home’da yönetici ve üst düzey pozisyonlarda görev aldı. İstanbul Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu olan Aydın, Almanca ve İngilizce biliyor.

Makale

Dr. M. Vahit İpekçi

Yüksek Beklentili Bir Dönem;

“Okula Dönüş/Back to School” “Okula Dönüş” veya “Back to School” diye anılan söz konusu alışveriş dönemi, hem mağazalar hem de AVM’ler için büyük potansiyel taşımaktadır fakat sektörümüz ne yazık ki, Kuzey Amerika’da Yılbaşı/Noel satışlarından sonra yılın ikinci en yüksek cirosunun gerçekleştiği bu dönemi yeteri kadar değerlendirememektedir. İki yıl önce de değindiğim bu konuyu yeni gelişmeler ışığında yeniden değerlendirmek istiyorum. Stratejimizi, okula dönüş müşterilerini sadece lise son sınıfa kadar olan öğrenciler olarak düşünerek değil, üniversitelileri de göz önüne alarak kurmalıyız. Bu sayede ürün gamımızı, kırtasiye, çanta, hazır giyim, ayakkabı, tablet vb. elektronik eşya, hatta yurt odası/öğrenci evi tefrişine kadar geliştirebiliriz. ABD’de yalnızca okula dönüş dönemi toplam perakende cirosu yaklaşık 84 milyar dolar seviyelerinde ki bu bizim yıllık organize perakende satışlarımızın üstünde çıkıyor. Bu başarıyı getiren anlayış ve uygulamaların başlıca olanlarını aşağıda inceleyeceğiz. Öncelikle söz konusu dönemi iki aylık bir süreye yayıyorlar; yani temmuz başında faaliyetler olgunlaşıyor. Çok katlı mağazalar, kendi “Black Friday in July” adı ile Temmuz içinde “Black Friday” uygulamasında bulunuyorlar ve yıllardır istikrarlı olarak iki ay öncesinde gerçekten güçlü promosyonlar ile müşteri için erken alışverişi alışkanlık haline getirmeyi başarmışlar. Walmart, Target, Amazon, eBay web sayfalarında, promosyon ilanlarının yanı sıra okulların öngördüğü ürün listelerini de yayınlıyorlar. Hatta Walmart 3D Virtual Tour ile size seçenekleri özellikle yurt odası yerleşimlerini/aksesuarlarını üç boyutlu olarak sunuyor. Örneğin “Bad Bath & Beyonds” firması yurt/öğrenci odalarında bulunması gerekli 92 kalem ürünü “Campus Checklist” adı altında sitesinde yayınlamış. Bu sene de, üniversite öğrencilerinin %60’ının dört yıldır Amazon’un Okula Dönüş için özel olarak hazırladığı “Prime Day” promosyon uygulamasına girmeleri bekleniyor. Yukarıda belirtilen firmalar başta olmak üzere, büyük perakendecilerin ve

katlı mağazaların söz konusu promosyonlarındaki fiyatlamaları o kadar gerçekçi ve başarılı ki, son yıllarda potansiyel müşterilerinin yarısından fazlası Temmuz ayı ortasında alışverişlerini neticelendiriyorlar. Milenyum (Z) kuşağının yaklaşık yarısı ürün ve fiyat kıyaslamasını akıllı telefon kullanarak saptayıp sonrasında alışverişi mağazada tamamlıyor. “Click & Collect” uygulaması bu dönemde öne çıkıyor ve Macy’s ile Walmart bu konuda başı çekiyorlar. Yine Milenyum kuşağının kendilerini en iyi ifade edecekleri kalemler, hazır giyim/ayakkabı ve elektronik eşyalardır. Bu sebeple en büyük yatırım “Z” kuşağına yapılmalıdır. Gençler söz konusu olduğundan, bu dönemde e-ticaret çok önemli gözükse de, ebeveynlerin gerçekleştirdiği küçük öğrencilere dönük alışverişlerde ve ülkenin değişik bölgelerinde hala fiziki mağaza önceliği devam etmekte. Üniversite öğrencileri bu dönemde asla ikinci plana atılmamalıdır, 2017 yılında ABD’de gerçekleşen Okula Dönüş satışlarının yüzde 35’inin üniversitelilerden geldiği bilinmektedir. En yüksek faturaların tablet ve Kişisel Bilgisayarlardan geldiği göz önüne alınırsa, bu grubun kıymeti daha iyi anlaşılabilir. Sonuç olarak, Okula Dönüş stratejimizi Temmuz ayından başlayacak şekilde planlayıp, bunu gerçekçi promosyonlarla destekleyip, internetten sipariş-mağazada teslimi bu dönemde ön plana çıkarıp, “Z” Kuşağının sosyolojisini anlayabilirsek, orta vadede cirolarımızın yükseldiğine şahit olacağız. Özellikle genç nüfusun, batılı ülkelere göre yüksek olduğu ülkemizde Okula Dönüş satışları daha da önem kazanıyor. Yine bu dönemi iki aylık bir süreye yaymakla, stok daha iyi yönetilebilecek ve aşırı stok maliyetinden kaçınılacaktır. Konumuz ile ilgili son bir temennim Milli Eğitim yöneticilerine olacak. Her yıl ders kitapları değişmezse, yıl sonlarında ardımızdan gelen öğrencilere bağışlayarak savurganlığın önüne geçip, ekonomiye katkıda bulunabiliriz. Hoşça kalın.

VİTRİN

MİNİKLER İÇİN OKUL

ZAMANI Samsonite, okula başlayacak miniklerin gelişimine uygun taşıma özelliği sunan, renkleriyle dikkat çeken, kullanışlı, popüler çizgi film karakterlerinden oluşan eğlenceli bir koleksiyonu hazırladı. Eğlenceli hayvan karakterleriyle tasarlanan Happy Sammies koleksiyonu unicorn, tavşan, kedi, tilki, dinozor gibi birden fazla eğlenceli tasarım ve renk seçeneğiyle miniklerin en iyi okul arkadaşları oluyor. Sevimli fermuar başlıkları ve içerisinde isim etiket yeri de bulunan Samsonite Happy Sammies koleksiyonu, tekerlekli valiz şeklindeki modelleriyle de 5-6 yaş aralığındaki minikler için uygun ürünler sunuyor.

OKULUN İLK GÜNÜ SAMSONITE DISNEY ULTIMATE YANINDA Samsonite hayatı kolaylaştıran tasarımlarıyla şimdi de okul çantalarında hem güvenli hem de foksiyonel çözümler sunuyor. Disney’in çocuklar tarafından en sevilen karakterleri Mickey ve Minnie ile tasarlana bu yeni

ürünler çocukların en tüm ihtiyaçlarını karşılayacak. Sırt çantalarından, çekçekli valizlere, kalem kutularına kadar her boyda tasarlanan ürünler, çocuklarınızı okul sezonunda da yalnız bırakmayacak. Pembe ve grinin pastel uyumu ve ışıltılı detaylarla süslenen Minnie Glitter koleksiyonu kız çocukları için vazgeçilmez bir çanta koleksiyonu olurken, mavi renklerin hakim olduğu, yumuşak kulak dokuları ile üç boyutlu Mickey karakteri Mickey Letter koleksiyonu da erkek çocukları için ideal bir koleksiyon olacak. Sırtta uzun süre taşınan çantaları çocuklar için konforlu hale getiren Samsonite, çantaların sırt kısımlarındaki yastıklı panel ve S şeklinde omuz askıları sayesinde ergonamik bir kullanım sağlayarak sırt sağlığını koruyor. Çantanın omuz askılarının kaymasını engelleyen ve çantanın ağırlığını dengeleyen göğüs kayışı, üzerinde bulunan yansıtıcı malzemeler sayesinde sürücülerin çocukları fark etmesini sağlayan detaylarıyla da çocuklara güvenli bir ulaşım sağlıyor.

LC WAKIKI İLE OKUL ZAMANI LC Waikiki, yaz tatilinin ardından okula dönmeye hazırlanan her yaştan öğrenci için hazırladığı Back To School Koleksiyonu ile hem rahatlığa hem de modern şıklığa göz kırpıyor. Okul öncesi koleksiyonundaki kreş grubu College teması ile bordo, ördekbaşı yeşili, ocre, lacivert renk kombinasyonu ile yer alırken Timsah rugby, varsity college rakam baskılarla retro ve klasik bir tarz sunuyor. Aplikelerde arma ile çeşitlilik, kapitone, kolda şeritli anlatımlar, yaka da triko bant anlatımları yer alıyor. Beli lastikli pantolonlar, kol ucu ribanalar okul öncesi dönem erkek çocukları için çok kullanışlı. Lacivert, kırmızı, gri, sarı renklerden oluşan genç erkek grubu koleksiyonunda kolej montları, çizgili kol ve yaka ribanalarıyla kolej stilini yansıtıyor. Sweatlerde renk blokları ve tipografik grafikler genç ve dinamik bir görüntü sağlıyor. Denim altlar farklı yıkamalarla bu görüntüyü tamamlıyor. Trend olmaya devam eden örme jogger pantolonlar bu sezonda da karşımıza çıkıyor. Genç kız grubunda bulunan Miss Rebel temasında ekoseler yeniden yorumlanırken çizgi detayları sloganlarla birleşiyor. Kırmızı ve siyahın hakim olduğu bu temada ayrıca branding detaylar da yer alıyor. Game of Stripe temasında baş rolü çizgiler üstlenirken colorblock görüntüler dikkat çekiyor. Grafik detayların ön planda olduğu temada renkler, yeşil ve kırmızının tonlarından oluşuyor.

VİTRİN

KOTON KIDS İLE OKULA DÖNÜŞ ÇOK EĞLENCELİ OKUL SEZONU FLO İLE BAŞLIYOR! Okula rahat ve havalı bir ayakkabı ile adım atmak isteyen çocuklar FLO’nun Sonbahar-Kış Koleksiyonu’nda aradığını bulacak. Okul kıyafetleriyle en çok tercih edilen siyah, lacivert, taba ve grinin yanı sıra bej ve haki renklerinin de ağırlıkta olduğu koleksiyonda kızlar için metalik renkli sneaker’lar ve makosen modeller öne çıkıyor. Erkeklerin tercihi ise siyah, lacivert ve taba renklerin hâkim olduğu modellerle, renkli taban özelliğiyle tarz yaratan ayakkabılar oluyor. Sezonun en popüler trendlerinden metalik renkli yıldız figürleri, inci, püskül, kurdele, metal toka ve kadife yüzey detaylarıyla özelleştirilen okul ayakkabıları ile kız öğrenciler okuldaki farkını yaratacak. Klasik modellerin vazgeçilmezi olan makosen ayakkabılar, rugan yapısıyla okul formalarına uyum sağlarken, metalik etkilerin görüldüğü sneaker’lar, kızları okulun yıldızı yapacak nitelikte…

Koton Kids, okula dönen çocukları bol çeşit ve canlı renklerle karşılıyor. Hem kız hem de erkek çocukları için rahat tasarımlar sunan koleksiyonda, spor detayların yanı sıra sezonun en eğlenceli trendleri de dikkat çekiyor. Kız çocukları için pilili lacivert eteklerin hazırlandığı koleksiyonda erkekler için pilili chino pantolonlar gibi klasik üniformalar bulunuyor. Amerikan spor giyim stilinden ve üniversite sporlarından esinlenilmiş grafiklerin kullanıldığı tasarımlarda büyük harf ve sayı baskıları da ön plana çıkıyor. Turuncu, kırmızı, sarı ve saks mavisinin hakimiyet kurduğu Koton Kids Back To School tasarımlarında çizgiler hem kız hem de erkek stilleri için önemli bir rol oynuyor. Kız çocukları için hazırlanan kalın çizgili tasarımların gökkuşağı desenine dönüştüğü koleksiyonda tütü tasarımlarıyla yeni sezonun favorileri belirleniyor. Kot salopetlerin ve fırfırlı elbiselerin kızlar için anahtar parçaları oluşturduğu koleksiyon erkekler için ise kare desenli bermuda modellerini ön plana çıkarıyor. Açık omuzlar, büyük fırfırlar ve küçük puantiyelerle sezonun en eğlenceli tasarımlarına imza atan Koton Kids Back To School Koleksiyonu, tüm Koton ve Koton Kids mağazalarının yanı sıra online alışveriş sitesinden ulaşılabilir fiyatlarla satışa sunuluyor.

Erkek çocuklar ise FLO’nun cırt cırtlı sneaker’larıyla okula ilk rahat adımlarını atacak. Taba, siyah, lacivert ve gri renklerinin ağırlıkta olduğu koleksiyonda, casual tarzda tabanları renkli ayakkabılar ve snekaer’lar ile küçük beyler tarzını ortaya koyacak. Renkli tabanların yer aldığı modeller, sezon trendlerini yansıtırken, okul formalarıyla uyumu yakalayacak.

VİTRİN

PENTİ YOUNG İLE SEZONA RENKLİ BAŞLANGIÇ…

Türkiye’nin lider çok kategorili iç giyim moda perakende markası Penti’nin 3-15 yaş arası çocuklar ve gençlere özel koleksiyonu Penti Young, Sonbahar/Kış sezonunda çok renkli.

Miniso ile kırtasiye alışverişini keyifli hale getirin

Aksesuardan kozmetiğe, teknolojiden tekstil ürünlerine kadar birçok kategoride sürekli yenilenen yaklaşık 6 bin çeşit ürünü ile doğal, kaliteli yaşam ve ulaşılabilir fiyat politikasını benimsemiş olan inovatif Japon markası Miniso, sonbaharın gelmesiyle okula hazırlık sürecinde ihtiyaç duyulan ürünleri, heyecanlı öğrenciler ve veliler için raflarına taşıyor. Miniso, öğrenciler için okula dönüş alışverişini farklı ve eğlenceli ürünleriyle renklendirirken ebeveynler içinde inovatif ürünler alma şansı verecek.

OKUL SIRALARI MINISO İLE RENKLENECEK Miniso öğrencilerin eğitimini ve yaratıcılıklarını desteklemek için ihtiyaç duyulan kullanışlı ve özel tasarım kırtasiye ürünlerini okula dönüş dönemi için raflara taşıyor. Ders çalışmayı eğlenceli hale getirecek bu ürünler öğrencilerin yeni ders yılına ve okul sıralarına renk

‘Back to school’ dönemi ile birlikte yeni sezona güçlü bir giriş yapan Penti Young, çoraptan iç giyime, ev giyimden aksesuarlara kadar geniş bir koleksiyon sunuyor. Dinamik, eğlenceli, rengarenk bir dünyanın parçası olan Penti Young, sevimli dostlar, eğlenceli sloganlar, komik karakterler ve cool çizgileriyle günün her saatine uyum sağlayarak okula dönüşü keyifli bir hale büründürüyor.

katacak. Eğlenceli mataralar, pipetli tasarım su kapları, çeşit çeşit kalemler, her zevke hitap eden defterler, eğlenceli not kâğıtları, We Bare Bears lisanslı çantalar ve rengârenk sırt çantaları gibi yüzlerce seçenek Miniso mağazalarında ve internet sitesinde Miniso severlerin beğenisine sunuluyor.

VİTRİN

OKULA DÖNÜŞ HEYECANI D&R’DA Timberland çocukları okulda hem renkli hem rahat! Okula dönüş dönemi alışverişlerinin vazgeçilmezi Timberland, yine ilk günden itibaren minik ayakların konforu için ilk adres olacak. Sunduğu teknolojilerle çocukların pek çok ihtiyacına aynı anda cevap veren modeller, yeni sezonda çok sevilen üç renk alternatifiyle sunuluyor. Lacivert pembe ve gri renkli Timberland ayakkabılarda bulunan üç farklı taban katmanı, minik ve genç ayakların konforunu maksimum seviyeye taşıyor. Lastik dış tabanın dayanıklılığını darbe emici, hafif ve

esnek Eva taban takip ediyor. En içte yer alan Ortholite iç taban ise ayaklara gelecek darbeleri emiyor, uzun ömürlü yastıklama, yüksek seviyede nefes alma, nem kontrolü ve antimikrobik işleviyle göz dolduruyor. Su geçirmeyen GORETEX teknolojisine sahip Timberland ayakkabılar aynı zamanda minikleri mevsim geçişlerindeki sürpriz yağmurlardan da koruyor. Esnek ve dayanıklı bağcıkların yanı sıra kullanımı kolay cırt cırtlı bağlama imkanı da sunan Timberland, hem içte hem dışta çocukların rahatı için çalışıyor.

D&R; yaz tatilini geride bırakıp yeni öğretim dönemine başlayacak öğrencilerin, okula dönüş dönemini daha keyifli hale getiriyor. Okul alışverişi için kapılarını açan D&R; okul için gerekli olan birçok lisanslı ve seçkin markayı binlerce seçenekle tek bir çatı altında sunuyor. Öğrencilere “zengin çeşit ve bol seçenekle” birçok markanın lisanslı ürününü sunan D&R, kırtasiye ihtiyaçlarının tek noktadan, “en iyi fiyat avantajıyla ve güvenle” karşılanmasını sağlayıp, keyifli bir alışveriş deneyimi yaşatıyor. Kalem, defter, dosya, cetvel, defter kabı ve etiket gibi öğrencilerin en temel ihtiyaçları Syloon, Pape, Zipp-it, Exacent markalarının özel ayrıcalıklarıyla öğrencileri bekliyor. D&R mağazasında yer alan diğer markalar da yeni eğitim yılı için özel tasarlanan ürünleriyle öğrencilerin ihtiyaçlarına yönelik alışveriş kolaylığı sağlıyor. Kırtasiye setleri, temalı defterler, tasarım kalem kutuları, eğlenceli planlayıcılar, figürlü silgiler, stickerlar ve daha fazlası D&R mağazalarında tüm öğrencilerin hayatlarına renk katmaya hazırlanıyor. D&R ürün çeşitliliğinin zenginliğinin yanı sıra uygun fiyatlarıyla da fark yaratıyor. Her zevke uygun tüm okul çantalarında yüzde 30 indirim fırsatı öğrenciler kadar velileri de mutlu edecek.

Makale

Engin Yıldırım

Franchising Nedir Avantajları Nelerdir? FRANCHISING NEDİR? Sözleşmeye dayalı, direkt bütünleşmiş bir pazarlama sistemidir. Sistemin yaratılma ve ilk uygulama yeri olan ABD’de başlayan franchising, bir ürün veya hizmetin imtiyaz hakkına sahip tarafın belirli bir süre şart ve sınırlamalar dahilinde işin yönetim ve organizasyonuna ilişkin bilgi ve destek sağlamak yoluyla, imtiyazdan doğan hakkını ticari işler yürütmek üzere ikinci tarafa verdiği uzun dönemli ve sürekli bir iş ilişkileri bütünü olarak tanımlanıyor.

A) Franchise açısından avantajları; -Tanınmış markaların sağladığı sürekli müşteri ve iş yapma imkanı, -Franchise veren işletmenin eğitim hizmetleri ve uzman personel desteği sağlaması, -Kaliteli personel bulma, işe alma ve yetiştirme konularında franchise veren tekniklerinden yararlanılması,

Franchisor, ürüne, hizmete, bilgi birikimine ve bunlara ait başarılı bir markaya, isme sahip ve bunların satış dağıtım veya işletme hakkına belirli bir bedel karşılığı veren taraf olarak ifade ediliyor. Bu açıdan franchisor, kendisi ve bireysel franchise’lerinden oluşan franchising sisteminin kurucusu ve koruyucusu. franchise ise doğrudan veya dolaylı bir malı bedel karşılığında franchisor’un ticari adını veya hizmet markasını, iş görme ve teknik yöntemlerini, sistemini, fikri mülkiyet haklarını kullanma hak ve zorunluluğunu, taraflar arasında bu amaçla yapılan yazılı franchise anlaşması süresi ve kapsamı içinde devamlı olarak alacağı ticari ve teknik destek ile üstleniyor. Franchise’in franchisor’a ödediği bedel; isim, marka veya sistemi kullanma hakkı karşılığında ödenen bir başlangıç ücreti + franchisee feeden ve yıllık ciro ve kardan, anlaşmada belirlenen oranlarda, yüzde olarak ödenen ücretlerden oluşuyor.

-Mali, ticari ve personel konularında sağlanan destekler, teknik işlevlere ağırlık verilip başarı şansı artırılması,

KİMLER DAHA ÇOK FRANCHISE ALIYOR?

-En az maliyetle büyüme ve gelişme sağlaması,

-Üniversite mezunu aile desteği alan ve yeme içmeyi seven gençler, -Emekli ikramiyesiyle bir iş kurmayı hayal eden girişimciler, -Birikimi olan ve doğduğu şehre dönmeyi hayal eden kişiler.

FRANCHISING’İN AVANTAJLARI:

-Küçük işletmelerin karşılaşacakları risk ve işletmecilik sorunlarının minimize edilmesi, -Franchise veren işletmenin mali ve hukuk danışmanlarından yararlanılması, -Şirketin sürekli olarak yaptığı araştırma ve geliştirme çalışmalarından yararlanılması, -İşletmenin kuruluş aşamasında ve kuruluş yerinin seçiminde bilimsel tekniklerin kullanılması, -Kuruluş aşamasında leasing kaynaklardan finansal destek sağlanması, -Reklam ve tanıtma giderlerinden tasarruf sağlanması

B) Franchisor açısından avantajları; - Franchisor’un karını artırması, -Büyüme ve iş hacminin artması, -Mal ve hizmetlerin daha fazla satılmasıyla franchisor’un finansal kuruluşlarından kredi bulma imkanını arttırması, -Daha hızlı, rahat ve denetlenebilir bir dağıtımın olması ve -Pazarla ilgili hızlı ve sürekli bilgi akışının sağlanması.

Makale

Sakıncaları: Franchisee açısından sakıncaları; Yaratıcılığın azalması, franchisor’un koyduğu bazı kurallara ve kısıtlamalara uyma zorunluluğu, sözleşme aşamasında yeterli araştırma yapılmadığında karın önemli bir kısmının franchisor’a gitmesi, sözleşme konusu ürünün yaygın kullanımının giriş aidatlarını yükseltmesi, anlaşma gereğince franchisor’dan alınması zorunlu bazı ürünlerin piyasadan daha ucuza alınabilmesi, sözleşmelerde boşlukların olması durumunda sistemin franchisor lehine çalışmasının mümkün olabileceği ve franchisor’un franchisee’ye güvensizliğin sözleşme ile sağlanan hak ve imkanların sınırlı tutulmasına neden olması. Franchisor açısından sakıncaları; Sisteme giriş aidatlarının bazen tahsil edilememesi, işletmelere sağlanan bazı bedellerin tahsilinde yaşanan güçlükler, işletmelerin sistemin sağlayacağı yararların sadece franchise veren işletmelerden beklemelerinin işbirliği anlayışını zedelemesi, franchisee’in iş başında durmaması ve başarılı bir marka ve ismin franchisee’nin hatalı faaliyetleri sonucu zarar görebilme ihtimali. Franchise alan, markanın deneyimli takımının da desteğini yanında buluyor. İmalat sorunlarıyla uğraşmıyorlar. Trendin artmasına franchise işletmelerin krizden daha

az etkilenmesi de etkili olmuştur. Shop mix oluşturulurken büyük oranda tanınmış markalara öncelik verilmektedir. Tabi alışveriş merkezleri de kiralamayı franchisor ile yapmayı tercih etmektedir. Sonuçta markanın sahibi en iyi yine kendi markasını koruyacak, kirayı düzenli ödeyecektir. Diğer yandan franchisor’da, franchisee’in bir süre sonra başka bir marka ile anlaşıp tabelasının inmesini istemeyeceği için -veya iflas etmesi durumundadirekt olarak kendisi ile sözleşme yapılmasını tercih ediyor. Franchisee ile de alt kiracı sözleşmesi imzalıyor. Özetlemek gerekirse, franchising sistemi iş tecrübesi olmayan ve kendi işini kurmak isteyenlerin veya o sektör hakkında fazla bilgisi olmayan kişilerin riskini azaltır, belirli standart, kalite ve teknolojiye sahip olmalarını sağlar. Franchisor ise gerekli sermayeyi franchisee’den sağlayarak, az bir sermaye ile hızla yayılabilir. Küçük işletmeler, büyük işletmelerle rekabet ederlerken sermaye, yönetim yetersizliği, uzmanlık eksikliği, niteliksiz iş gücü, yüksek kalite ve standartlar kazanmalarını, teknoloji transferini, yeni iş imkanlarının oluşturulmasını sağlar.

GIDA

KAHVE SOKAĞI’NDAN

10 MİLYON TL’LİK

YATIRIM PLANI Franchise şartları hakkında bilgi veren Kahve Sokağı Yönetim Kurulu Başkanı Osman Budak, 2019 yılı için öncelikli amaçlarının doğru noktalarda şube sayısını 50’ye çıkarmak olduğunu söyledi.

ranchise şartlarınızdan bahseder misiniz? Kahve Sokağı markasının iki konsepti bulunmaktadır. Birincisi kafe konseptimiz, bunun için minimum 200 metrekarelik işlek caddelerde dükkan olması şartımız bulunmaktadır. Ama asıl bahsetmek istediğim ikinci konseptimiz olan “kiosk” konseptimiz. Kioskların yatırım maliyetleri daha düşük olduğundan daha fazla kişi bayilik alabiliyor. Bunun için en önemli şart konseptin kurulacağı yer. İnsan sirkülasyonun yoğun olduğu uğrak yerler, benzin istasyonları, dinlenme tesisleri, alışveriş merkezleri, belediye meydanları, devlet ve kamu binaları, hastaneler, konser ve sinema girişleri, üniversiteler, metrolar, ticaret merkezleri gibi noktalardan yer kiralaması yapmalıdırlar.

Franchise verdiğiniz şubelere ne gibi destekleriniz oluyor? Franchise verirken başlangıçta eğitim desteği veriyoruz. Personellere öncelikle merkezimizde eğitim veriyoruz. Daha sonra şube açılışında eğitimlerimize devam ediyoruz. Çok fazla sayıda üyesi bulunan iş ilanı verebileceğimiz bir internet sitesine üyeliğimiz var, personel ihtiyacı olanlar için bu platformda ücretsiz ilan veriyoruz. Tasarım, reklam, katalog ihtiyacı olan şubelerimiz kendi ajansımızdan ücretsiz faydalanabiliyorlar. Aylık olarak satış artırmaya yönelik kampanyalarımız oluyor, bunlarla ilgili tasarımlarımızı hazırlayıp baskılarını yapıp bayilerimize göndererek reklam konusunda destek oluyoruz. Tüm misafirlerimizin istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerini bildirebilecekleri Whatsapp iletişim numaramız mevcut. Bu uygulama sadece bizde var. Misafirlerimiz istedikleri zaman bu numaraya mesaj atıp bize ulaşabiliyorlar. Bayi sahiplerimiz her biri kendi şubelerinde personele yönelik farklı teşvik primi uygulamaları zaten yapıyor. Fakat bizde merkez olarak şubede ki personellere yönelik satış arttırıcı kampanyalar yapıp onlara teşvik primleri veriyoruz.

Franchise verdiğiniz kaç şubeniz var? Kahve Sokağı markası olarak toplamda 36 adet franchise bayiliği verdik. Bunlardan 4’ü kiosk konseptinde. İki tanesi dinlenme tesisinde, bir tanesi özel bir hastanede, bir tanesi de benzin istasyonunda misafirlerimize hizmet veriyor. 32 adet bayimiz ise Türkiye’nin farklı lokasyonlarında misafirlerimize kafe konseptinde hizmet veriyor. Şubelerinizde ürün ve hizmet farkı oluyor mu? Tüm şubelerimizde aynı menü kullanıldığı için ürün olarak herhangi bir farklılık söz konusu değildir. Merkezden giden ürünler dışında anlaşmalı olduğumuz tedarikçilerimiz bulunuyor. Bu tedarikçilerimiz sayesin-

de her şubemizde aynı ürünü bulmanız mümkündür. Menüde yer alan tüm ürünlerimizin reçeteleri mevcuttur, bayilerimiz bu reçeteler doğrultusunda misafirlere ürün çıkardığı için herhangi bir farklılık oluşmuyor. Personele eğitim verirken bayi sahiplerimize de eğitim vererek hizmet farkının oluşmasının önüne geçmeye çalışıyoruz. Yakın zamanda gerçekleştirmeyi düşündüğünüz yatırım planlarınız neler? 2019 yılı için öncelikli amacımız doğru noktalarda şube sayısını 50’ye çıkarmak. Yeni yatırımcılarla bu rakama ulaşabilmek için 10 milyon TL’lik yatırım yapacağız. İzmir’de güzel noktalarda en az 10 şube açmak da gelecek dönem planlarımızın arasında.

GIDA

MUTLULUK TADINDA ÜRÜNLERİN YARATICISI ÖZSÜT, TÜRKİYE’DE

ÖZSÜT FRANCHISE SİSTEMİ İLE KAZANÇLI YATIRIM SUNUYOR

FRANCHISE SİSTEMİNİ EN İYİ UYGULAYAN MARKALARDAN BİRİ OLARAK DİKKAT ÇEKİYOR. 80 YILLIK BİLGİ BİRİKİMİNİ YATIRIMCILARIYLA PAYLAŞARAK, BU KÖKLÜ AİLENİN BİR PARÇASI HALİNE GELMELERİNİ SAĞLAYAN MARKA, GİRİŞİMCİLERİN SAYGI UYANDIRAN VE KAZANÇLI BİR YATIRIM GERÇEKLEŞTİRMELERİNE İMKAN SUNUYOR.

utluluk tadında ürünlerin yaratıcısı Özsüt, 80. yılında Türkiye’nin dört bir yanında büyümeye devam ediyor. Türkiye’de franchise sistemini en iyi uygulayan markalardan biri olan Özsüt, yatırımcılar için çok cazip fırsatlar sunuyor. 1938 yılında İzmir’de kurulan ve 1991 yılına kadar yalnızca Kemeraltı’ndaki mağazasında hizmet veren Özsüt, 90’lı yılların ortasından itibaren büyüme stratejisi olarak franchise sistemini kullanıyor. 46 ilde 180’in üzerinde bayisi olan marka, girişimcilerin saygı uyandıran ve kazançlı bir yatırım gerçekleştirmelerine imkan sunuyor.

çok cazip fırsatlar sunuyor ve geri dönüşün hızlı olması için birçok konuda sürekli destek sağlıyor. Lokasyon seçiminden verimli operasyon yönetimine kadar tüm konularda franchise’larına katkı sağlayan marka, bu şekilde riskleri minimuma indirerek, yatırımın geri dönüş süresini azaltıyor. Yatırımcılarının Özsüt’ün çalışma disiplinini benimseyen, değerlerine sahip çıkan,

müşteri memnuniyet ve mutluluğunu önemseyen kişiler olmasına çok önem veren marka, böylece franchising sisteminin başarıyla işlemesini sağlıyor. Türkiye’nin en tanınan ve sevilen markalarından birinin temsilcileri haline gelen yatırımcılar, pazar potansiyellerine çok daha kolay bir şekilde erişebiliyor.

İş hayatının ilk basamaklarını çıkarken, güven duyulan ve beraber adım atılabilen bir desteğin bulunması, girişimciye yüksek motivasyon veriyor. Özsüt, 80 yıllık bilgi birikimini yatırımcılarıyla paylaşarak, bu köklü ailenin bir parçası haline gelmelerini sağlıyor. Yatırımcılar için sektörde

GIDA

2019 YILINDA HEDEF YURT DIŞINDA 5 ŞUBE

Franchise şartları hakkında bilgi veren ve 200 metrekare bir mağazanın ortalama maliyetinin 700-750 TL civarı olduğunu belirten Yeşilçam Kahve Evi Yönetim Kurulu Başkanı Ali İhsan Demirbilek, 2019 yılında yurt dışında 5 şube açmayı hedeflediklerini söyledi.

ranchise şartlarınızdan bahsedebilir misiniz? Şu anda bizim Türkiye geneli mevcut 50 şubemiz var. Yurt

içinde mağaza arayan yaklaşık 20 tane de hazırda yatırımcımız mevcut. 5 yıl için 100 bin Türk Lirası isim bedeli alıyoruz. En az 200 metrekare bir dükkan talep ediyoruz. Şu şartlarda da 2 bin 500 TL+ KDV metrekare birim fiyatımız var. Yani 200 metrekare bir mağazanın ortalama maliyeti 700-750 TL civarı.

HAREKETLİ LOKASYONLAR TERCİH EDİLİYOR Yatırım yaparken lokasyon açısından dikkat ettiğiniz unsurlar neler? Hareketli lokasyonlar, geniş cepheli ve geniş kaldırımlı dükkanlar, en az 200 metrekarelik bir alan olması lazım. Çünkü küçük metrekarelerde kendimizi iyi ifade edemiyoruz, sığamıyoruz. Mekan ne kadar büyük olursa o kadar ferah ve rahat oluyor, içerde birçok alternatif sunabiliyoruz: çocuk oyun alanları, farklı köşeler gibi. Franchise verdiğiniz firmalarda ürün ve hizmet farkı oluyor mu? Hayır ürün ve hizmet farkı olmuyor. Biz bütün mağazaların A’dan Z’ye tüm yiyecek ve içecek, set üstü gruplarını da temin ediyoruz. Merkezi eğitimimiz olduğu için bütün şeflerimiz ve baristalarımız yeni açılacak mağazadaki kurguyu ve düzeni kurduktan sonra aynı reçeteyi yeni açılacak mağazanın kadrosuna öğretiyorlar. Yani her yerde aynı lezzet ve kaliteyi sağlıyoruz.

YURT DIŞI GÖRÜŞMELERİ DEVAM EDİYOR Yakın dönem içerisinde yeni yatırım planlarınız var mı? Yurt dışında Frankfurt, Londra, İran ve Katar’da 4 tane görüşmemiz var. 2019 yılı hedeflerimizde yurt dışında 5 tane mağaza açmayı planlıyoruz. Türkiye genelinde de yine hızlı bir şekilde mağazalarımızı açmaya devam edeceğiz.

GIDA

PİZZA LAZZA’DAN FRANCHISE ATAĞI English Home, Memorial Sağlık Grubu, A101 marketleri, Eve Shop gibi lider markalarıyla 7 bin 500’ün üstünde noktada, on binlerce kişilik istihdamla hizmet sunan Turgut Aydın Holding’in markası PizzaLazza, Türkiye’nin 1 numaralı yüzde100 yerli pizza zinciri olmak için emin adımlarla büyüyor. 2014 yılında temelleri atılan marka Sakarya Akyazı’da kurulan Pizza Lazza bir yıllık AR-GE sürecinden sonra 2015 yılında Anadolu Yakası’nda yaygınlaşmaya başladı. 9’u franchise olmak üzere toplamda 33 şubesi ile pizza severler ile buluşuyor. Yatırımcıya merkezden anahtar teslim proje konsepti ile franchise veren Pizza Lazza, Sultanbeyli’de bulunan üretim merkezi, en teknolojik ve üstün kaliteli ürünler, profesyonel tedarik süreci, lojistik, eğitim ve mimari proje ekibi ile hizmet veriyor.

İTALYAN PİZZA İLE TÜRK KARADENİZ PİDE KÜLTÜRÜNÜ BULUŞTURUYOR Pizza Lazza Genel Müdürü Hasan Akyüz; markanın hizmet kalitesi ve lezzetleri ile fiyat politikası ile öne çıkacağını dile getirirken “Franchise’larımız ile uzun vadeli birliktelik düşünüyoruz. İşinin başında olması bizim için çok önemli. Konseptimiz 100 metrekare ila en fazla 120 metrekare aralığında restoranlardan oluşuyor. Alışılmıştan daha büyük boy pizzaları hesaplı fiyatlara sunma hedefiyle yola çıkan Pizza Lazza’nın menüsünde başka hızlı servis pizzacılarda daha önce görmediğiniz lezzetler de var. Mesela İtalya’nın kapalı pizzası ‘Calzone’ ile Türk Karadeniz pide kültürünü birleştiren reçetesiyle sıcacık kapalı pizza olan Lazza’yı denemek gerek. Amerikan ‘Sub’ ve ‘Hogi’ sandviçlerini de enfes pizza hamuruyla yeniden yorumlayıp fırından çıkınca diri salata malzemesiyle canlandıran Hogi de bir diğer spesiyal lezzeti. Pizza Lazza yenilikçi, üstelik de gerçek dana eti içeren

ürünleriyle helal sertifikaya sahip marka, yakın zamanda tüm Türkiye’de olacak.” dedi. Eğitimden, gıda denetimine, pazarlamadan, bölge korumaya, kalite güvence departmanı ile tüm süreçler merkez denetiminde ve yönetiminde yapılıyor. Genellikle ağırlıklı olarak cadde dükkânlar tercih ediliyor. Türkiye’nin en büyük holdinglerinden Turgut Aydın Holding markası Pizza Lazza, yüzde 100 yerli olarak, global markalar ile rekabet ediyor. 2019 yılına kadar franchise bedeli almayacak olan marka 2023 yılında 400 şubeye ulaşmayı hedefliyor.

GIDA

“YERLİ ÜRETİMLE BÜYÜDÜK, YENİ YATIRIMLARA HIZ VERECEĞİZ” ze istihdam alanları açma kararı aldık. İhracatımızı da artırarak ülkemize açılan savaşta, devletimizin ve milletimizin yanında yer alacağız. Tüm vatandaşlarımızın artık gündelik ihtiyaçlarını yerli üründen yana tercih etmesi çağrısında bulunuyoruz.” dedi.

TÜRKİYE’YE YÖNELİK EKONOMİK VE FİNANSAL BASKILARIN GİDEREK ARTTIĞI BU DÖNEMDE, DÖVİZ SPEKÜLASYONUNA KARŞI İŞ DÜNYASINDAN TEPKİLER YÜKSELİYOR. BEREKET DÖNER CEO’SU MUHAMMET NEZİF EMEK, TÜRKİYE’YE YÖNELİK TÜM SALDIRI VE TUZAKLARA RAĞMEN YURT İÇİ VE YURT DIŞI YATIRIMLARINA HIZ KESMEDEN DEVAM EDECEKLERİNİ VE DAHA

HER ŞEYE RAĞMEN YATIRIMA DEVAM Yüzde 100 yerli ve milli bir firma olan Bereket Döner, ülkemizde ve dünya çapında kısa zamanda büyüyerek Türkiye’nin başarılı markaları arasına girdi. Geleneksel döner lezzetinin çeşitli ülkelerde temsil edilmesine öncülük eden Bereket Döner, tüm ticaretini TL ile sürdürürken yaşanan ekonomik baskılara rağmen ihracat oranlarını var gücü ile yükseltmeyi ve yatırımlarını çoğaltmayı planlıyor.

ÇOK ÇALIŞACAKLARINI SÖYLEDİ.

EKONOMİK BASKILARA EN BÜYÜK CEVABI YERLİ ÜRETİCİ VERECEKTİR Türk Döneri’nin dünyadaki sözcüsü ve savunucusu Bereket Döner’in CEO’su Muhammet Nezif Emek, son günlerde ülkemize yönelik ekonomik baskıların ve ambargoların yoğunlaştığını belirterek, “Ülkemize yönelik uygulanan ekonomik baskılara ve ambargolara en büyük cevabı yerli yatırımcılar ve üreticiler verecektir. Türk Milleti’nin üretim gücünü hafife alanlar kısa zamanda yanıldığını anlayacaktır.” dedi.

“DEVLETİMİZİN VE MİLLETİMİZİN YANINDA YER ALACAĞIZ” ABD yönetiminin Türkiye’ye uyguladığı haksız ambargonun duvara çarpacağını belirten Emek şunları söyledi: “Millet olarak ülkemize yönelik her türlü spekülasyon ve baskıyı tarihin tozlu sayfalarına atmasını iyi biliriz. Milletimiz bu oyunu bozacak güce, ferasete, akıl ve donanıma sahiptir. Türkiye’ye yönelik ekonomik ve finansal saldırılara rağmen Bereket Döner ailesi olarak yatırımlarımızı sürdürme ve üretimimizi artırarak daha çok gencimi-

GIDA

PİDEOR’DAN

FRANCHISE ATAĞI GÖÇMEN BÖREKÇİSİ

ŞUBE SAYISINI 80’LİYOR EN HIZLI VE EMİN ADIMLARLA BÜYÜYEN GIDA ZİNCİRLERİNDEN OLAN GÖÇMEN BÖREKÇİSİ, KIBRIS-GİRNE, ÇANKIRI VE ESKİŞEHİR’DE AÇILACAK ÜÇ YENİ NOKTASIYLA ŞUBE SAYISINI “80’LİYOR”.

oğun franchise taleplerini doğru

değerlendirerek tüketiciye nitelikli noktalarda ulaşmayı ilke edinen Göçmen Börekçisi, günde 8-10 ton ürettiği el yapımı lezzetlerini KıbrısGirne, Çankırı ve Eskişehir’de açılacak üç yeni noktasıyla yüz binlerce kişiye ulaştıracak. Göçmen’in Ekim ayına kadar yurt içi ve yurt dışındaki yeni yatırımcı adaylarına sunduğu fırsata da büyük ilgi var. Ekim ayına kadar 30 bin TL olan franchise bedeli karşılığında, franchise adaylarına 5 bin TL’lik bedelsiz börek verecek olan firma, bayi adaylarından royalty bedeli de talep etmiyor.

AKTAŞLAR LEZZET GRUBU’NUN FAST-FOOD SEKTÖRÜNE HIZLI GİRİŞ YAPAN MARKASI PİDEOR, BİRBİRİNDEN LEZZETLİ TATLARINI DÜNYANIN VE TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINA FRANCHISE VEREREK TAŞIMAYI HEDEFLİYOR. Aktaşlar Lezzet Grubu’nun sağlıklı, lezzetli ve hızlı konseptiyle oluşturduğu markası Pideor, 2018 yılının ikinci yarısında da franchise vererek büyümesini sürdürülebilir kılmayı hedefliyor. Bugün Beşiktaş ve Bomonti’de lezzet tutkunlarını karşılayan Pideor; yılsonunda 10 şube daha açarak takipçileriyle buluşma yolunda çalışmalarını sürdürüyor.

İLK 20 ŞUBEDEN İSİM PARASI TALEP EDİLMİYOR İlk 20 şube için franchise giriş bedeli almayacağını duyuran Aktaşlar Lezzet Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Aktaş, franchise alacakların sektör tecrübesi olmasa da Pideor’un pratik ve ustalık gerektirmeyen sistemi ile kısa bir eğitim aldıklarını belirtti. Satışa sunulacak tüm ürünleri kendi fabrikalarından gönderdiklerini belirten Aktaş, “Yüz metrekare civarındaki yatırım maliyetimiz cadde mağazaları için minimum 70 metrekare, AVM’lerde 40 - 50 metrekare de olabiliyor. Pratik açık alanlarda kolay kurulumu olan portatif veya demonte konteyner konsepti içine de yapılabiliyor. Bu 3 konseptimizle küçük, orta ve daha büyük olarak franchise şubelerimiz açılabiliyor. Mümkün olduğunca yaya hareketinin çok olduğu, önünde aracın durabileceği, okul ya da üniversite yakınları, bilindik merkezi caddeler olmasına dikkat ediyoruz.” dedi.

ORGANİZASYON

“TÜRKİYE’NİN ETKİNLİK FABRİKASI”: AŞKIM ORGANİZASYON

ektördeki çalışma alanınızdan bahseder misiniz? Dünya genelinde çocuk, hayatın en büyük bir parçası ve en bağlayıcı noktasıdır. Bir yetişkin her zaman çocuğunun mutlu ve keyifli zamanlar geçirdiği yerlerde olmak ister. Aşkım organizasyon olarak bizlerde keyif aldığımız ve heyecan duyduğumuz duyguları her an yaşamak adına daha çok alışveriş merkezi eğlenceleri ve çocuk etkinlik alanlarına yoğunlaştık. AVM etkinliklerinde çocuğa dair gösteri, çocuk kulübü, yarışma ve atölye gibi tüm etkinlikleri gerçekleştiriyoruz. Bu alanda Türkiye’nin en geniş portföyüne sahip firmayız ve bu yüzden firmamızı “Türkiye’nin Etkinlik Fabrikası” olarak lanse ediyoruz. İyi iletişim kurduğumuz AVM sektöründe yetişkin ve çocuk olmak üzere ziyaretçilerin ne gibi talepleri var artık bunu çok iyi biliyoruz. Buna istinaden gelişen teknolojiyle paralel çalışıp tüm etkinliklerde her geçen gün revizeler sağlıyoruz. Aynı zamanda bizler hedeflerimizde olan dünyaca ünlü çizgi dizilerin lisanslı AVM etkinliklerini gerçekleştirerek, çocukların hayal dünyasında ki kahramanları AVM’ler de onlarla buluşturuyoruz. Türkiye’nin dört bir tarafına sağladığımız profesyonel hizmet anlayışı ile sektördeki tüm AVM’lere çözüm ortağı olarak çalışmaktan ve çalıştığımız tüm AVM’ler de kuruma özel programlar hazırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Şirketinizi sektörde önemli konuma getiren farklılıklar nelerdir? Aşkım organizasyon olarak kuruluşumuzdan bugüne hedeflerimiz doğrultusunda ilerledik. Her zaman olmayanı üretmek ve sunmaktan da büyük keyif aldık. Sunduğumuz ve gerçekleştirdiğimiz birçok etkinlik olduğu gibi hali hazırda yarınlar için bekleyen projelerimiz de mevcut… Yaptığımız çalışmaları her zaman karşılaşabileceğimiz reaksiyonları test ederek sunduk. Bu da gerçekleştirdiğimiz işin başarı ile sonuçlanmasında ki en büyük etken oldu. Kendi bünyemizdeki ekipler ile çalışmak, kendi personellerimiz ile adeta bir fabrika gibi üretmek ve başka bir kuruma ihtiyaç duymadan gerçekleştirdiğimiz tüm işlerde lojistiğine kadar bünyemizce sağlamak. Hem ekonomik anlamda hem de kalite anlamın da AVM’lere kazanç sağlattı. Lisanslı etkinlikler düzenlemek AVM’lere ne gibi fayda sağlıyor? Öncelikle Disney Channel kanalında yayınlanan dünyaca ünlü DORAEMON çizgi dizisinin ve TRT Çocuk kanalı İBİ çizgi dizisinin lisansiyer firmasıyız. Lisanslı etkinlikler düzenlemenin bir sanatçı konseri kalabalığından farkı yok. Çocuklar için televizyonda gördükleri kahramanlarla buluşmak ve onlarla keyif dolu vakitler geçirmek unutulmaz bir an… Çocuklar takipçisi olduğu kahramanla buluşabilmek için ebeveyni o gün orada

DÜNYACA ÜNLÜ ÇİZGİ DİZİLERİN LİSANSLI ETKİNLİKLERİNİ GERÇEKLEŞTİREN AŞKIM ORGANİZASYON’UN FİRMA SAHİBİ AŞKIM BAYUK, “LİSANSLI ETKİNLİKLER DÜZENLEMENİN BİR SANATÇI KONSERİ KALABALIĞINDAN FARKI YOK.” DİYOR.

olmaya zorluyor. Ve etkinlikler her zaman yoğun ilgi ve katılımla gerçekleşiyor. Çoğu AVM’de ziyaretçi sayılarına doğru orantıda etki yarattığını bizler de tecrübe ettik. Daha öncelerde de söylediğim gibi çocuk keyif aldığı ve daha önceden mutlu olduğu

yerlerde olmak ister. Bu bir pazarlama zinciridir. Etkinlik için gelinen AVM’de aile her zaman en iyi müşteridir. Tekstilden, yeme-içme, market ve oyun alanlarına kadar birçok sektöre de kazanç sağlattığı pazarlama raporlarında görülmektedir.

ORGANİZASYON

TURNAGÖL TİYATROSU FARKINDALIK YARATAN PROJELERE DEVAM EDİYOR TURNAGÖL TİYATROSU FİRMA SAHİBİ CİHAN TURNAGÖL, FINDIKLI ROTARY KULÜBÜ’NÜN DESTEĞİ İLE YİNE BİR SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ GERÇEKLEŞTİRDİ. Turnagöl Tiyatrosu’nun yapmış olduğu organizasyon ve Fındıklı Rotary Kulübü’nün desteği ile Yaşar Salt, “Senin hayatında bende varım.” diyerek katılımcılara Türkiye’de engelli olmanın ne kadar zor olduğunu anlattı. Ikea Türkiye Ceosu Fuat Atalay’ın desteklediği Yaşar Salt uzun bir süredir Ikea’da çalışıyor. Maalesef tıpta çaresi olmayan Spino Serebellar Ataksi Hastası. Ancak hayata bu yazdığı kitap ile yeni bir pencereden bakıyor. Turnagöl Tiyatrosu Firma Sahibi Cihan Turnagöl, “Kitabını özellikle tavsiye ediyorum. Turnagöl Tiyatrosu ve Fındıklı Rotary ailesi olarak Yaşar Salt’a imza günleri planlayarak destek oluyoruz. Eylül ayında da Flo Ayakkabıcılık çalışanlarına güzel bir sunum ile imza günü yapacağız. Türkiye’de farkındalık yaratan projelere ve ilham kaynağı olmaya devam edeceğiz. Sizler de Yaşar’ın kitabını alarak destek olabilirsiniz. Hayatta küçük şeylerden bile mutlu olmasını bilmemiz gerektiğini öğrenebiliriz. Ayrıca yapmış olduğum bu projelerden dolayı Fındıklı Rotary Kulübü şahsıma özel bir ödül takdim etti.” dedi.

“İLHAM KAYNAĞI OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Turnagöl Tiyatrosu olarak sosyal sorumluluk projelerine devam ettiklerini ve saygın firmaları İhtiyaç sahipleri ile buluşturduklarını söyleyen Turnagöl, “Hizmet Komite Başkanlığını yapmış olduğum Fındıklı Rotary Kulübü’nün değerli üyesi Sevda Arıkan, Uzay Kimya

olarak KAÇUV(Kanserli Çocuklara Umut Vakfı) evine önemli bir destekte bulundu. KAÇUV evine çevre dostu temizlik malzemeleri bağışında bulunan Arıkan önemli bir projeye katkı sağlamış oldu. Sevda Arıkan birçok projesi ile ödül almış kadınların iş dünyasında ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu göstermiş bir iş kadınıdır.” diye belirtti. Turnagöl Tiyatrosu olarak Uzay Kimya ile ortak projelere devam edeceklerini ifade eden Turnagöl, “Bu projede bize destek olan Fındıklı Rotary Kulübü Başkanı Özgür Demirdöven’e de teşekkür ediyoruz. Projelerimiz Ekim ayından itibaren yoğun bir şekilde devam edecek. İlham kaynağı olmaya devam edeceğiz.” diyerek sözlerini sonlandırdı.

ORGANİZASYON

KOPERATİFF İSTANBUL AVM’LERE 360 DERECE İLETİŞİM HİZMETİ

VERİYOR

MARKALARIN 360 DERECE İLETİŞİM ÇALIŞMALARINI YÜRÜTTÜKLERİNİ SÖYLEYEN KOPERATİFF İSTANBUL KURUCU ORTAKLARI EMRE TOPALAKÇI, İLKER KOCA, TOLGA KAYASU,; DİJİTAL PAZARLAMA STRATEJİLERİNDEN VE AVM’LER İLE YAPTIKLARI İŞBİRLİKLERİNDEN DE BAHSETTİLER. Firmanız hakkında bilgi verebilir misiniz? Neler yapıyorsunuz? Emre Topalakçı: Bizler Koperatiff İstanbul olarak; yaklaşık bir sene önce ortak üretime olan inancımızdan dolayı yolculuğumuza başladık. Bu inancımızla beraber üçüncü nesil yaşam alanı çatısı altında 360 derece iletişim çalışmalarını yürütmemizin yanında misafirlerimize ortak çalışma alanımızda çalışma imkanı ve üçüncü dalga kahve alanımızda doğal kahvelerimizden tatma imkanı sunuyoruz. Firmalara iletişim danışmanlığı kapsamında hangi hizmetleri veriyorsunuz? Emre Topalakçı: Firmaların sadece iletişim danışmanlığını değil 360 derece tüm iletişim ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Kreatif çalışmalarından prodüksiyon hizmetlerine, halkla ilişkiler çalışmalarından dijital çalışmalarına kadar her alanda markalarımıza hizmet veriyoruz.

Dijital pazarlama stratejilerinizden bahseder misiniz? İlker Koca: Dijital pazarlama artık neredeyse her markanın dilinde olan bir yaklaşım fakat önemli olan doğru markayı doğru strateji ile birleştirmektir. Bizler her markamız için ayrı ayrı stratejiler geliştiriyoruz. Markalarımız içerisinde AVM’ler, oteller, yerel ve global markaların yanı sıra sanatçılar da yer alıyor. Bizler her bir markanın dinamiklerine göre şekillenerek onlara özgü çalışmalarımızı şekillendiriyoruz. Kimisinde sadece reklamlar ile ilerlerken kimisinde sadece online pr çalışmaları yapıyoruz kimisinde ise hepsini birden yürütüyoruz. Danışmanlığını yaptığınız markaların sosyal medya hesaplarını yönetirken nelere dikkat ediyorsunuz? İlker Koca: Hesapları yönetirken asıl önem verdiğimiz markanın kendisi. Marka nerede konumlanmak istiyor sorusu bizim asıl yol haritamızı çıkaran noktadır. Bu sorumuzdan sonra markamızın analinizi çıkararak şu an nerede olduğunu, nereye gitmemiz gerektiğini belirliyoruz. Özellikle sanatçı markalarımızla daha samimi ve sürekli iletişim halinde olurken diğer markalarımızda daha kurumsal bir

dil ortaya koyarak ilerliyoruz. Bizler için marka ile hedef kitlesi arasındaki bağ asıl dikkat etmemiz gereken konu. Bu bağ ne kadar güçlü olursa o kadar güçlü bir iletişim kurulmuş olacaktır. AVM’ler ile nasıl işbirlikleriniz var? Tolga Kayasu: AVM’ler ile ağırlıklı olarak 360 derece iletişim çalışmalarını yürüterek ilerliyoruz. Hatta bu çalışmalarımızı tıpkı onların yönetiminden birer çalışanmışız gibi yürütüyoruz. İş ortakları ile yürüttükleri çalışmalardan kendi bünyelerindeki çalışmalara kadar her aşamalarında yer alıyoruz. Her türlü kreatif çalışmalarının yanı sıra dijital çalışmalarından halkla ilişkiler çalışmalarına ve prodüksiyon hizmetlerine kadar yerine getiriyoruz. Yeri geldiğinde onlarla birlikte saha ziyaretleri yaparak iş ortakları ile iç iletişim çalışmaları yürütüyoruz, yeri geldiğinde bölgesel ve yerel dış iletişim çalışmalarında yer alıyoruz. AVM’lerin dinamiklerini bilerek onların sürekli ulaşabileceği ve hızlı bir şekilde çözüm bulabilecekleri çözümleri ortaya koyuyoruz. Özellikle perakende ve AVM’lerde çalışma koşullarının ve hızın ne kadar önemli olduğunu bildiğimizden en fazla dikkat ettiğimiz konuların başında bu hassasiyetler gelir.

ORGANİZASYON

İŞ HAYATINDA İLETİŞİM VE MOTİVASYONUN GIDASI MÜZİK PROFESYONELLERİN MÜZİK YARIŞMASI “9. OFİSTEN SAHNEYE” İÇİN BAŞVURULAR BAŞLIYOR. “9. Ofisten Sahneye Müzik Yarışması” profesyonellere yakışır müzik performansları ve bol eğlence ile yine coşturmaya hazırlanıyor. Kendi tarzında Türkiye’nin tek ve en büyük organizasyonu olan ve 2019 Nisan ayında maksimum 30 şirketin katılımıyla gerçekleştirilecek “Ofisten Sahneye” IF Performance Hall Beşiktaş’ta müzikle keyifli geceler yaşatacak. “Ofisten Sahneye” yarışmasında geçen yıl birinci olan Anadolu Efes – Esaslı Band ekibi, 3 Ekim tarihinde Cote D’Azur’un incisi Cannes’a doğru enfes bir seyahate çıkıyor ve Hollywood yıldızlarını ağırlayan tarihi Intercontinental Carlton Cannes Oteli’nde konaklıyor. 2019 “Ofisten Sahneye” yarışmasını kazanacak ekip ise yine müzik ağırlıklı muhteşem bir yurtdışı seyahati bekliyor.

MÜZİK GRUPLARI ŞİRKET ÇALIŞANLARINDAN OLUŞUYOR Sadece şirket çalışanlarından oluşan müzik gruplarının yarışabildiğI “9. Ofisten Sahneye”şirketler arası müzik yarışmasına başvurular,

şirketlerin İnsan Kaynakları departmanları aracılığıyla 22 Mart 2019 tarihine kadar yapılabiliyor. Detaylı bilgi ve başvuru için www. ofistensahneye.com sitesi ziyaret edebilir. “Ofisten Sahneye” müzik yarışmasına şimdiye kadar 202 şirket katıldı, 72 gece müzik performansları sergilendi, bin 200 şirket çalışanı müzisyen sahne aldı ve 57 bin şirket çalışanı izleyici olarak katıldı ve şirketlerini oylarıyla destekledi. Yarışma Citibank, Astra Zeneca, Pirelli, ABank, Nestle, Abbott, Anadolubank,ING Bank, Jotun, Avea, Tüpraş, Netaş, İpsos KMG, TTNET, Turkcell, Ford, Microsoft, Doğuş Oto, Şişe Cam, Hürriyet, Eczacıbaşı İlaç,Ericsson, 3M, McCann Erickson, T-Bank, TUSAŞ, Ipsos KMG, Vodafone, Cocacola, KPMG,Vestel, Bosch, Anadolu Sigorta, Finansbank,

Alcatel lucent, Odeabank, AkçanSA, Kaya Grubu, Garanti Teknoloji, Beymen, Dumankaya, Vestel, Pernod Ricard, ATU, Avivasa, BDH, Çelebi Holding, GFK, Işık Üniversitesi, İTÜ, Kariyer. net, Logo Yazılım,MercedesBenz, P&G,Pegasus, Roche, Sahibinden.com, Tüv Rheinland, Tüyap, Roketsan, Man, Anadolu Efes, Sanofi, Cisco, Amcor, Yataş gibi şirketleri sahnede ağırladı.

ŞİRKETLER ARASI REKABET EĞLENCEYE DÖNÜŞÜYOR Proje Sahibi ve Yarışma Genel Koordinatörü Hakan Yanar “Şirketler artık çalışanlarının motivasyonunu artıran ve “biz” kültürünü yaygınlaştıran etkinlikleri seçiyor. Biz de bu yarışma ile şirketler arası rekabeti eğlenceli bir boyuta taşıyoruz. İş dünyası profesyonelleri arasında takım ruhunu ateşlemek amacıyla düzenlediğimiz yarışmada, her yıl birbirinden başarılı performanslar izledik. Bu yıl da 7 hafta boyunca, yine iş dünyasının resmiyeti yerini eğlencenin yükselen sesine bırakacak. Şirket çalışanları iş arkadaşlarını sahnede şarkı söylerken ya da yöneticilerini gitar solosu yaparken görebilecek ” diyerek bu tür etkinlikler düzenlemeyi sürdüreceklerini belirtti.

EĞLENCE

MARKA VE ZİYARETÇİ BAĞINI BAŞARIYLA KURDUK MÜŞTERİLER İÇİN İDEAL EĞLENCE ALANLARI KURGULAYARAK MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ ODAKLI HİZMET SUNDUKLARINI SÖYLEYEN OPS!CO GROUP YÖNETİM KURULU BAŞKANI KORAY DİLMAÇ, MARKA VE ZİYARETÇİ BAĞINI BAŞARIYLA KURDUKLARINI İFADE ETTİ.

Müşteri sadakatini sağlamak adına neler yapıyorsunuz? Ziyaretçilerimizin Playkids’i tercih etmesi için birçok sebep var. İlk olarak Türkiye’nin birçok noktasında aynı kalitede hizmet veriyoruz ve bu konuya hassasiyetle yaklaşıyoruz. Operasyonel açıdan zinciri tamamlayamadığımız lokasyonlarda veya bölgelerde yer almayı tercih etmiyoruz. Sunmuş olduğumuz hizmetin standardını oluşturabilmek adına bugüne kadar çok emek verdik ve bunun stabil kalması adına var gücümüzle çalışıyoruz. Bu anlamda bulunduğumuz farklı noktalarda bizi tercih eden, aynı ziyaretçilerden gelen geri bildirimler, “marka - ziyaretçi bağını” başarıyla kurduğumuzun en büyük göstergesi. Özel günler, aile indirimleri, sadakat kartları müşteri çekimine etki ediyor mu? Bu gibi sadakat sistemleri müşteriyi nasıl etkiliyor? Merkez yönetim olarak tüm mağazalarda ortak kampanyalar düzenleyerek çalışmalarımızın bölgesel kalmasından ziyade genelde bir memnuniyet yaratması ve daha farklı kitlelere ulaşıyor olması ilk amacımız. Sunmuş olduğumuz kampanyalarda birçok bileşene dikkat ediyoruz. Hem bölgesel çapraz kampanyalar hem de farklı sektörlerdeki markalar ile birlikte ülke genelinde çalışmalar yürütüyoruz. Sadakat kartları uzun süredir kullandığımız ve otomasyon ile koordineli çalışan, belirli bir müşteri portföyü

oluşturmamızı sağlayan yararlı bir sistem. Kullanıcıya özel planlanan kampanyalar ve indirimler ile yakın zamanda bu konuyu bir seviye yukarı taşımayı planlıyoruz. Ne tür yenilik ve farklarla rakiplerinizden ayrılıyorsunuz? Playkids, sektörde “yenilikçi” bakış açısıyla tanınan ve her gün üzerine koyarak yatırımlarını devam ettiren bir grubun en değerli parçası. Hem sistemsel olarak hem de sektörün içerisinde kurgulanan fikirler açısından sürekli kendimizi yeniliyoruz. Çağa ve yeniliklere ayak uydurmaya, böylelikle her zaman yeni kalmaya çalışıyoruz. Playkids, eğlence sektörünün franchise veren ilk markasıdır. Kendi mimari ekibi, ithalat departmanı ve reklam ajansı olan; açılış, proje, tanıtım gibi tüm süreçleri kendi içerisinde yürüten bir markadır. Sektörün önde gelenlerine ürün tedariği yapan, sektörce bilinen uluslararası tedarikçilerin Türkiye distribütörüdür. Playkids, Türkiye’nin en sevilen eğlence merkezi markasıdır. Müşterileriniz sizi neden tercih ediyor? Çünkü, Playkids onlar için ideal eğlence alanları kurgular ve ziyaretçi memnuniyeti odaklı hizmet sunar.

ÜRÜN HİZMET

ATALIAN TESİS YÖNETİMİNİN HER AŞAMASINDA

MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNİ ESAS ALIYOR Bu beklentileri “Entegre Tesis Yönetimi” ile karşılamak mümkün. Bu hizmet konsepti ile toplu yaşam alanlarının temiz, güvenli ve konforlu olarak yönetilmesi sağlanabilmektedir.

MÜŞTERİ ODAKLI YAKLAŞIMI ESAS ALARAK BÜTÜN HİZMET SÜREÇLERİNİ BUNA UYGUN OLARAK TASARLADIKLARINI BELİRTEN ATALIAN KALİTE YÖNETİM SİSTEMLERİ DİREKTÖRÜ ALİ ASKER SERVİ, KALİTE STANDARTLARI HAKKINDA BİLGİLER VERDİ. Üstün nitelikli hizmet verebilmek için belirlediğiniz kalite standartlarınız var mı? Kaliteyi nasıl sağlıyorsunuz? ATALIAN Kalite Yönetim Sistemi, her aşamada müşteri memnuniyetini esas alan toplam kalite anlayışı ile oluşturulmuştur. Sözleşme aşamasından itibaren bütün destek ve operasyonel süreçler tanımlanmış, roller ve hedefler belirlenmiştir. Projelerimizin standart, verimli ve nitelikli şekilde yönetilebilmesi için “ATALIAN Proje Yönetim Sistemi” uygulanıyor. Bu sistem; hizmet planlama ve gerçekleştirme, eğitim, denetim, iş sağlığı ve güvenliği, müşteri ilişkileri yönetimi, insan kaynakları, tedarik yönetimi, raporlama gibi temel süreçlerin doğru uygulanarak hizmet kalitesinin garanti edilmesini sağlıyor. Proje bazlı hedef kartı uygulaması sistemin performans göstergelerinin izlenmesine ve şeffaf şekilde müşteri ile birlikte değerlendirilmesine olanak tanıyor.

Toplu yaşam alanlarının yöneticilerinin tesis yönetim firmalarından beklentileri neler oluyor? Müşteri öncelikle hayatının kolaylaşmasını ve konforunun artırılmasını talep ediyor. Bü-

“

tün bunların da piyasa koşullarında rekabetçi maliyetler ve üst düzey kalite standartlarının korunarak gerçekleşmesini gözetir. Ayrıca, talep ve beklentilerinin de hızlı karışlanmasını ister.

Sizi diğerlerinden ayıran ve fark yaratan kalite unsurlarınız neler? ATALIAN’nın uluslararası düzeyde Fransa merkezli yürüttüğü “Operasyonel Mükemmellik” ve “Müşteri Tutundurma” programları bulunmaktadır. Bu programlar; hizmet kalitesinin yükseltilmesi, verimliliğin artırılması ve müşteri memnuniyetinin üst seviyelere çıkarılmasını amaçlamaktadır. Fransa merkez ve yerel ekiplerin ATALIAN prensip ve hedeflerine bağlı olarak yaptığı bu çalışmalar hizmet standartlarını yükselttiği gibi, aynı zamanda bilgi ve tecrübe paylaşımını destekleyerek “En iyi uygulamalar” ın yaygınlaşmasına olanak tanımaktadır. Kuşkusuz ki bu sistematik, büyük ATALIAN organizasyonunu güçlü ve dinamik kılmaktadır.

Kalite farkınızı ortaya koymak adına çalışma prensipleriniz arasında olmazsa olmaz dediğiniz şey nedir? ATALIAN uluslararası bir şirket olmakla birlikte yerel değerleri ve deneyimleri ön planda tutarak büyümeye devam etme ilkesini benimsemiştir. Müşteri odaklı yaklaşımı esas alarak bütün hizmet süreçlerini buna uygun olarak tasarlamaktadır. İş sağlığı ve güvenliği başta olmak üzere hizmet verdiği ülkelerin yasal şartlarına tam olarak uyma taahhüdü vardır. Ayrıca ATALIAN; İnsan Hakları, İş Gücü, Çevre ve Yolsuzlukla Mücadeleyi öncelikleri arasına alan “Birleşmiş Milletler Global Compact Sözleşmesi” ni imzalamış kurumlar arasındadır.

ÜRÜN HİZMET

ERSE KABLO İSO İKİNCİ 500 LİSTESİ’NDE 314’ÜNCÜ SIRADA

İSTANBUL SANAYİ ODASI (İSO) TARAFINDAN AÇIKLANAN 2017 YILI TÜRKİYE’NİN İKİNCİ 500 BÜYÜK SANAYİ KURULUŞU ARAŞTIRMASI SONUÇLARINA GÖRE; ERSE KABLO, 2017 YILI PERFORMANSIYLA İSO İKİNCİ 500 LİSTESİ’NDE 314’ÜNCÜ SIRADA YER ALDI.

İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan ve her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen 2017 yılı Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırması sonuçlarına göre; Erse Kab-

lo, 2017 yılı performansıyla İSO İkinci 500 Listesi’nde 314’üncü sırada yer alarak, geçen yıla göre daha üst sırada yer alma başarısını gösterdi.

ZAYIF AKIM KABLO FİRMALARI ARASINDA EN ÜST SIRADA İSO İkinci 500 Listesi içerisindeki zayıf akım kablo firmaları arasında üst sırada yer alan

Erse Kablo, geniş üretim kapasitesi, hizmette kalite anlayışı, müşteri ilişkileri organizasyonu ve güçlü bayi yapısıyla, bir adım ileride olmaya devam ediyor. Bu başarıda emeği geçen tüm değerli çalışanlarına, iş ortaklarına teşekkürlerini sunan Erse Kablo Yönetimi, bu başarıdan mutluluk ve gurur duyduklarını belirtti. Erse ürün gamı içinde; koaksiyel, sinyal kontrol, yangına dayanıklı, haberleşme, veri iletişim, kumanda ve özel kablolar yer almaktadır. Erse pazar gücünü; yangına dayanıklı ürün gruplarında Ervital ve Firesafe, kumanda kabloları grubunda Erflex, lan kabloları grubunda Erline markalarıyla sağlamlaştırarak ilerlemeye devam ediyor.

ÜRÜN HİZMET

YÜZ TANIMA TEKNOLOJİSİ İLE YÜKSEK

GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINIYOR YÜZ TANIMA TEKNOLOJİSİNİN KULLANIM ALANLARI VE AVANTAJLARINDAN BAHSEDEN EYEDIUS CEO’SU GÖKHAN TALAT TUNA, KENDİ GELİŞTİRDİKLERİ EYEDIUS PASS ÜRÜNÜ HAKKINDA DA BİLGİ VERDİ. Güvenlikte yüz tanıma teknolojisi ülkemizde hangi alanlarda kullanılıyor? Kullanım oranı nedir? Yüz tanıma teknolojisi dünyanın pek çok ülkesinde yoğun olarak kullanılıyor. Kamusal alanlarda

suçluların tespiti, havaalanlarında pasaport kontrolü, mobil ödeme güvenliği gibi çeşitli alanlarda aktif olarak yüz tanıma teknolojisi tercih ediliyor. Ülkemizde ise yüz tanıma teknolojisi, henüz diğer ülkelere göre daha az yaygın kullanılan bir teknoloji olsa da son dönemde cep telefonlarına ek özellik olarak eklenerek gündelik hayatımıza dahil oldu. Artık çoğu kişi cep telefonlarında yüz tanıma teknolojisini kullanarak telefon güvenliğini sağlıyor. Öte yandan mobil bankacılık işlemleri gibi ek güvenlik önlemlerinin alındığı alanlarda da yüz tanıma teknolojisi kullanılıyor. Peki, yüz tanıma sistemi her ortamda kullanılabiliyor mu? Yüz tanıma sistemi, dünyada pek çok alanda güvenlik açısından kullanılan bir yöntem. Özellikle havaalanları, AVM, kamusal alanlarda güvenliğin yüksek önem arz ettiği yerlerde sıklıkla kullanılıyor. Ülkemizde ve birçok Avrupa ülkesinde ise yüz tanıma sistemi, yalnızca Kişisel Verileri Koruma Kanunu çerçevesinde kullanılabilmektedir. Teknik anlamda ise yüz tanıma teknolojisinin başarısı kullanılan kamera ya da cep telefonunun kamera özelliklerine bağlı olarak değişir. Ortam ışığının yetersiz ol-

duğu ya da ışığın çok fazla olduğu durumlarda yüz tanıma sisteminin doğruluk oranları değişiklik gösterir. Saç, sakal, türban, gözlük gibi durumlarda tanımlama işleminde bir hata oluyor mu? Yüz tanıma sisteminde, kişilerin yüzlerine eklenen sanal noktalar arasındaki uzaklıklar milimetrik hesaplamalar esas alınır. Kişinin olduğundan fazla makyaj yapması, saç rengini ya da modelini değiştirmesi, sakal ya da bıyık bırakması yalnızca fiziksel değişikliğe yol açar. Dış görünüşlerdeki değişimler, yazılımın sayısal kodlar aracılığı ile kişiyi tanımasına engel teşkil etmez. Yalnızca yüz üzerine eklenen sanal noktalar arasındaki uzaklıkların hesaplanmasını zorlaştıracak şekilde takılan aşırı büyük güneş gözlükleri, yüzün bir kısmını kapatan şapka ya da kaşkoller yüz tanıma işleminin sağlıklı gerçekleşmesine engel olur. Yüz tanıma teknolojisinin ne gibi avantajları var? Unutulan, sürekli kaybedilen ya da çalınarak güvenliği tehlikeye atan kart ve şifre sistemleri yerine, yüz tanıma teknolojisi kandırılamaz altyapısı ile yüksek güvenlik sağlar. Eyedius olarak geliştirmiş olduğumuz yüz tanıma sistemini, Eyedius Pass ürünümüz ile akıllı cihazlara taşıdık. Yalnızca kullanıcıların cep telefonuna bakıp yüzünü doğruladığı Eyedius Pass ile ofis ve konut siteye giriş için kullanılan proksimite kartları yerine daha güvenli giriş-çıkış imkanı sağlanıyor. Tamamen yerli ve patent başvurusunu yapmış olduğumuz Eyedius Pass ile her yıl yüz binlercesini ithal ettiğimiz kart, çip ve okuyucuların kullanımı giderek azalarak, ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacak. Öte yandan güvenlik amacı ile kullanılan yüz tanıma teknoloji sayesinde ülkemizde kaybolan milyonlarca çocuk ve yetişkin bulunabilecek ve ailelerine kavuşabilecek.

ÜRÜN HİZMET

MÜŞTERİLERİMİZ KALİTE ODAKLI HİZMETİ HAK EDİYORLAR MODERN DÜNYADA KABUL EDİLMİŞ KALİTE STANDARTLARINI UYGULADIKLARINI İFADE EDEN SOLUTO SERVICES TESİS YÖNETİMİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI GÜLÇİN KARA, YÜKSEK MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNİ HEDEFLEDİKLERİNİ BELİRTTİ.

Üstün nitelikli hizmet verebilmek için belirlediğiniz kalite standartlarınız var mı? Kaliteyi nasıl sağlıyorsunuz? Sektörümüz için modern dünyada kabul edilmiş kalite standartlarını uygulamakla birlikte, biz “tüm müşterilerimizin kalite odaklı hizmeti hak ettikleri” prensibi ve şirket ilkelerimiz çerçevesinde yüksek müşteri memnuniyetini hedefliyoruz. Bu hedefi ise Soluto firması olarak her seviyedeki şirket çalışanlarımıza verdiğimiz önem ve müşteri segmentine uygun olarak sürekli yenilenen saha eğitimleri ile sağlıyoruz. Hizmet verilen her bir yaşam alanı için uygulanması gereken standartlar vardır. Örneğin, temizlik konusunda bir iş merkezinde uygulanacak temizlik hizmet standardı ile bir hastane projesinde uygulanacak standartlar farklı olacaktır. Bu nedenle her yaşam alanında uygulanması gereken hizmet seviyesinin önceden belirlenmiş kalite standartlarına göre yorumlanması ve tekrar planlanması gerekir. Bunu başardığınızda müşteri memnuniyeti ve kaliteyi sağlıyorsunuz. Toplu yaşam alanlarının yöneticilerinin tesis yönetim firmalarından beklentileri neler oluyor? Beklenti, içi doldurulamaz sonsuz bir kavram. Kalite standartlarını uygulayarak bunu olması gereken beklentide tutmanız mümkün ve bunu yapıyoruz. Diğer yandan, beklentilerin oluşması günümüz rekabet ortamında çok olası bir durum ve gün geçtikçe de artıyor. Soluto firmamızın benimsediği kültür ve hizmet anlayışında önce müşteriyi tanımak, anlamak ve müşterimizin kurum kültürüne uygun hizmet standardını uygulamak yatıyor. Başarımızın ve sürdürülebilir olmanın en temeli budur. Sizi diğerlerinden ayıran ve fark yaratan kalite unsurlarınız neler? Bahsettiğim üzere sektörümüz için kabul edilmiş dünya standartlarında kabul görmüş sistemleri kullanmakla beraber çalışanlarımızın eğitim kalitesi bizi ayıran en önemli özellik. İşini severek yapan herkes fark yaratacaktır. Soluto çalışanları

işini severek yapıyor ve yöneticilerimiz de müşterilerimizle çok yakın bir temas halinde işlerini yönetiyor. Diğer yandan Soluto olarak hizmet sektöründe yüksek müşteri memnuniyeti açısından bize en yakın alt sektör olan “otelcilik” yaklaşımını tesis yönetim hizmetlerinde ön planda tutuyoruz. Bu anlamdaki gereken “know-how”ı da ortaklık yapımız içinde çözüyoruz. Kaliteli farkınızı ortaya koymak adına çalışma prensipleriniz arasında olmazsa olmaz dediğiniz şey nedir? Şirketimizin kuruluşundan bu yana ayrılmadığımız prensiplerimiz var ve bunlardan asla ödün vermeyeceğiz; -İşimizin temeli olan insana yatırım yapmak ve değer vermek, -Rekabetçi olmak ama asla rekabet yasalarına aykırı davranmamak, -İşimizi ülke kültürümüzün ve yasalarımızın gerektirdiği değerlere dayanarak yürütmek, -Özel yaşam ve müşteri bilgileri gibi konularda gizlilik kurallarına tam olarak riayet etmek, -Faaliyetlerimizin yürütülmesinde sürdürülebilirlik ve çevre ile ilgili sorumlulukları sürekli ön planda tutmak, -Her konuda şeffaflık ve doğruluğun peşinde olmak. Müşterilerimize ve çalışanlarımıza duyduğumuz saygı her türlü faaliyetimizin merkezinde yer alır.

ÜRÜN HİZMET

TAV GÜVENLİK AVM PROJELERİNDE DE ADINDAN SÖZ ETTİRECEK ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİNDEKİ KALİTE UNSURLARINDAN BAHSEDEN TAV GÜVENLİK İŞ GELİŞTİRME VE TESİS GÜVENLİĞİ KOORDİNATÖRÜ GÖKSEL KAYA; ANKARA VE İSTANBUL BAŞTA OLMAK ÜZERE YAKIN GELECEKTE BAŞLAYACAK AVM PROJELERİNDE DE YER ALACAKLARINI SÖYLEDİ. TAV Özel Güvenlik Hizmetleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Sahip olduğu bilgi birikimi, farklı uzmanlıklardan gelen kadrosu ile çeşitli kurum ve kuruluşlara da destek vermekte olan TAV Güvenlik, 1997’den bu yana başta sivil havacılık güvenliği olmak üzere güvenlik hizmetleri tayfının tamamında faaliyet göstermektedir. Ülkemizde 5188 sayılı yasa kapsamında, uluslararası boyutta ise yine bu alanda geçerli mevzuat ve anlaşmalara uyumlu küresel standartlarda hizmet sağlamaktadır. Güvenlik hizmeti verdiğiniz alanlar nereler? TAV Güvenlik ülkemizde diplomatik temsilcilikler, üniversite, okul, hastane, hassas tesisler gibi spesifik know-how gerektiren güvenlik hizmetlerini de aynı profesyonellikte sunmaktadır. Bezmialem, Beykent ve MEF Üniversiteleri, Florence Nightingale Hastaneleri, Hyatt Regency Ataköy, Pullman ve Mercure Otelleri, OASIS AVMleri, Kozapark ve Akkoza Konutları, Prime Istanbul Residences, Sultan Makamı Sitesi, Kemer Country Club ve Koza World of Sports (WOS) gibi cazibe merkezlerine güvenlik

hizmeti sağlanmaktadır. Türkiye’nin yolcu trafiği en yoğun havalimanları olan İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, İzmir Adnan Menderes, Gazipaşa-Alanya, Milas-Bodrum Havalimanlarında ulusal ve uluslararası standartlarda güvenlik hizmeti yürütmektedir. Pek çok uluslarası havayoluna Uçak Özel Güvenlik hizmeti de veren TAV Güvenlik, HAVAŞ, THY KARGO gibi saygın kuruluşların da çözüm ortağıdır. Güvenlik hizmetinizde teknolojinin yeri ne kadar önemli? Pek çok alanda gelişen teknoloji, risk ve tehdit unsurlarına çeşitlilik kazandırırken özellikle terör örgütlerinin de bu gelişmelerden yararlandığı düşünülürse - bunlara karşı alınan tedbirler paralelinde de daha isabetli ve gelişmiş çözümleri beraberinde getirmektedir. CCTV tabanlı izleme veya biyometrik sistemler gibi akla gelebilecek her türlü güvenlik uygulaması ile güvenli

yaşam daha kolay erişilebilen, daha hızlı ve daha konforlu bir hale gelmektedir. Havacılık güvenliğinde teknoloji, taşınması yasaklı veya tehlikeli olan maddelerin taranması ve tespiti, yolcu/kargonun takibi ve tanımlanması, bir bütün olarak da sistemin idamesinde kilit bir öneme sahiptir. Teknolojik entegrasyonun artması ile güvenlik sistemleri iletişim kabiliyeti kazanmıştır. Personel seçiminde nelere dikkat ediyorsunuz? Güvenlik, doğası gereği hem sağlam bir duruş hem de insanla iç içe olması itibariyle de esnek, akıcı ve dostça iletişim kurmayı, çözüm odaklı olmayı gerektiren bir sektör. Personel seçimi yapılırken diksiyon ve iletişim becerileri, eğitim durumu, fiziksel yeterlilik, temiz özgeçmiş, iş deneyimleri ve uzmanlıkları gibi pek çok kritere dikkat edilmekte; kişinin güvenlik sektörüne, insana ve topluma bakışı değerlendirilmektedir.

ÜRÜN HİZMET

Küresel standartlarda hizmet vermek şirket kültürünün bir parçasıdır. Tüm bunların sonucu olarak herhangi bir projede kaç kişi ile hizmet sağlanıyor olursa olsun TAV Ailesi’nin her bir bireyi markayı taşıyabilmekte, işin kapasitesi gözetilmeksizin profesyonel hizmet sağlanabilmektedir. “Önce müşteri değil, önce personel” anlayışındayız. Personelinize gerekli özeni gösterdiğinizde onların da aynı özeni müşteriye yansıttığına inanıyoruz.

Güvenlik personellerinin üst düzey donanıma sahip olması için nasıl bir eğitime tabii tutuyorsunuz? Sivil havacılık güvenliğinde hizmet verecek personel sektörün doğasının gereği olarak diğer güvenlik eğitimlerine ilave olarak Temel Sivil Havacılık Güvenliği, Kontrol Noktası Güvenlik Uygulamaları, EDS Operatörlüğü, Yer Hizmetleri Güvenliği, Kokpit-Kabin, Kargo Güvenliği gibi uluslararası standarta uygun hizmet vermeye yönelik eğitimlerden geçmektedirler. Güvenlik personeli 5188 sayılı yasa kapsamında Özel Güvenlik eğitimi almaktadır. Bunun dışında da; hastane, otel, fabrika, AVM, deniz limanları gibi kendine has gereksinimleri olan sektörel eğitimlere de ayrıca tabi olmaktadırlar. Önce insan prensibi ile hizmet üreten TAV Güvenlik, aynı zamanda mesleki İngilizce, stresle başa çıkma, etkili iletişim, kişisel imaj gibi daha pek çok kişisel gelişim konusunda da çalışanlarına imkanlar sunmaktadır. Bunun dışında müşteri deneyiminin kalitesini arttırmaya yönelik eğitimler de almaktadırlar.

liğini arttırabilmektedir. Profesyonel ve iş ayırmayan bir yaklaşımımız var. Dolayısıyla, evet, AVM’ler de kapasitemize göre kaliteli hizmet verebileceğimizden emin olduğumuz bir alan. Halihazırda İstanbul Güneşli ve Muğla Bodrum’da iki AVM’ye hizmet veriyoruz. Ayrıca, Ankara ve İstanbul başta olmak üzere yakın gelecekte başlayacak AVM projelerinde ismimizi duyuyor olacaksınız. TAV Özel Güvenlik’i diğer firmalardan ayıran kalite unsurları neler? TAV Güvenlik, önce insan yaklaşımıyla bünyesinde hizmet vermekte olan insan kapitaline ciddi yatırımlar yapmaktadır.

TAV Güvenlik gerçek bir çözüm ortağıdır. Yıllardır, müşterilerimizin ihtiyaçlarını onlara en uygun şekilde karşılayabilmek için herhangi bir şart aramaksızın, diledikleri zaman paylaşımlarına ortak olup gereken mesaiyi birlikte seve seve harcıyor ve uzun vadeli, kalıcı ilişkileri destekliyoruz. Zaman içinde duymaktan, okumaktan keyif aldığımız “zengin yetenek, deneyim ve teknik yetkinlik havuzu, ulusal ve uluslararası kamu hizmeti deneyimi, profesyonel hizmet, yenilikçi ve pratik çözümler, tam kapsamlı güvenlik hizmetleri deneyimi, akıcı iletişim ve destek, müşteri esaslı hizmet ve maliyet dengesi yaklaşımı, uzun soluklu ve sadık çözüm ortaklığı anlayışı” gibi geribildirim ve yorumlar da kalite ve kurum olarak farkımızı yansıtıyor diyebiliriz.

AVM’lere güvenlik hizmeti verme planlarınız var mı? TAV Güvenlik Ailesi, güvenlik sektörünün hemen hemen her alanından uzmanı bünyesinde bulundurmakta ve farklı disiplinleri sahaya uygulayarak verimli-

ÜRÜN HİZMET

ISS HİZMETTE FARK YARATMAYA DEVAM EDİYOR Öncelikle ISS Teknik olarak yapılanma sürecinizden bahsedebilir misiniz? Bilindiği üzere ISS hizmet sektöründeki 5 ana faaliyet kapsamında direkt olarak hizmet vermektedir. Bu dalları temizlik, güvenlik, catering, bahçe bakım / haşere kontrol ve son olarak teknik olarak sıralayabiliriz. Teknik hizmetler kapsamında uzun süredir bir organizasyonumuz olmakla birlikte 2016 yılı itibariyle yeni bir yapılanma sürecine girdik. Benimde ISS ailesine dahil olmamla başlayan bu süreç benzersiz bir çözüm ortaklığı modeline dönüştü. Bugün merkez kadrolarında 48 üst düzey mühendis ve teknik personelden oluşan bu yapı, çok büyük bir hızla 2 bin kişilik bir teknik oluşumuna doğru ilerlemektedir. Bu manada ülkemizdeki hizmet sağlayıcılar arasındaki en büyük teknik portföyü yönettiğimizi söyleyebilirim. Hizmet modeliniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Nedir farklı olan? Özellikle soft hizmetlerde, iş gücü sayısına bağlı olarak hizmet verildiği için bu personellerin istihdamı çok önemlidir. Teknik hizmetler dünyası öncelikle bu noktada diğer hizmetlerin yörüngesinden ayrılıyor. Bizim için teknik işletme sürecinde gerekli personellerin projeye yerleştirilmesi, başlangıç aşaması olarak bile adlandırmadığımız bir aşama. Öncelikle müşterilerin ihtiyaçlarını mercek altına alıyoruz. Bu mercekten gözükenleri doğru kadrolar ile

ISS Teknik Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Dağhan Yalçın : “ ISS çatısı altında oluşturduğumuz teknik yapılanma ile 1,5 yıl gibi kısa bir sürede Türkiye’deki en büyük ve kapsamlı teknik hizmet sağlayıcısı olduk ve benzersiz organizasyonumuz ile fark yaratmaya devam edeceğiz.” dedi. konusunda uzman, tasarım ve uygulama deneyimlerini kariyerlerinde sentezlemiş üst düzey mühendisler ile çalışmaktayız.

yorumlamamız önemli, dolayısıyla mühendislik dallarının tamamına dokunan nitelikli yöneticiler ile projeleri ele alıyoruz. Konuyu böyle ele aldığımızda personel istihdamı ekseriyetinden çıkan bu hizmet dalında farklılaşmamız kaçınılmaz oluyor. 2018 yılı başında hayata geçirdiğimiz dev bir adım olan “teknik mükemmellik merkezi” yapılanmamızdan bahsetmeden geçemeyeceğim. Bu yapılanmanın temelinde, ISS kalite kültürümüzden gelen ve verdiğimiz hizmeti daha iyiye taşımanın yattığı bir anlayış var. Teknik alanda böyle bir oluşum için;

Müşteri portföyünüzden bahsedebilir misiniz? Müşterilerimizin bu sektördeki tüm segmentlerde olduğunu söyleyebilirim. Son günlerde ülkemizin de gündeminde olan şehir hastaneleri, mega projeler kapsamında ele alınabilecek en kapsamlı süreçlerimizden bir tanesi. Bu sene içerisinde dördüncü şehir hastanesi açılışını tamamlıyor olacağız. Bu projelerin gelişimiye sağlık sektöründe gerçekten benzersiz bir deneyime sahip olduk. Diğer tarafta telekomunikasyon ve bankacılık sektöründeki kritik saha deneyimlerimizde oldukça fazladır. Yine zorlu segmentlerden endüstriyel tesislerdeki referanslarımız farklılaştığımız bir başka segment olup, birçok tesiste sarı çizginin ötesindeki proses ekipmanlarının bakımına girdiğimiz yüksek mühendislik gerektiren çözümlerimiz bulunmaktadır. AVM segmenti de bağımsız olarak takip etmekte olduğumuz ve Türkiye’nin çeşitli illerine yayılmış önemli projelerimizin olduğu değerli bir müşteri grubumuzdur. Diğer tarafta iş merkezleri, plazalar, rezidans ve yüksek nitelikli toplu yaşam alanları, oteller, universite ve okulların da arasında bulunduğu birçok teknik işletme noktamız bulunmaktadır.

ÜRÜN HİZMET

TÜRKİYE’DEKİ E-TİCARET SİTELERİ DÜNYAYA AÇILMALI

ünya genelinde yaklaşık 1,7 milyar insan internet üzerinden alışveriş yapıyor ve bu alışverişin yıllık cirosu 2 trilyon doları buluyor. Elektronik ticaret hacminin bu denli gelişmesi ülkeler arasındaki ticarete de farklı bir boyut getirdi. Bir ürünü dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan kişiye, işletmeye satmak ya da satın almak oldukça kolaylaşırken, dünya gerçek anlamda global bir köye döndü. Ticaretteki bu gelişmeler, Amazon, Alibaba gibi e-ticaret sitelerini dünyanın en değerli şirketleri arasına girmesini sağladı. Bu siteler aracılığıyla neredeyse dünyanın her yerine ürün satabilmenin mümkün olduğunu belirten Wordapp.com CEO’su Cem Arel, Türkiye’deki e-ticaret sitelerinin de artık yurtdışına satış yapmaları gerektiğini, e-ihracatın Türkiye ekonomisini daha sağlam hale getireceğini vurguladı. “Son haftalarda ekonomi alanındaki gelişmeler Türkiye ekonomisinin sağlam temelleri olduğunu gösterdi. Ancak bu temelleri daha da güçlendirmek gerekiyor. E-ticaret ile ihracatta sürekli ve kalıcı artış yakalanmalı.” diyen Arel, bir e-ticaret sitesi aracılığıyla milyonlarca potansiyel müşteriye ulaşmanın çok daha hızlı ve daha az maliyetli olduğunu belirtti. “Son 20 yılda ‘dünyanın en değerli şirketleri’ listesinde yaşanan değişime hepimiz şahit olduk.” diyen Arel, “zincir mağazaların, otomobil üreticilerinin, telekomünikasyon şirketlerinin yerini teknoloji şirketleri almıştı. Şimdi bu listeye dünyanın e-ticaret devleri giriyor. İlk fırsatı değerlendirememiş olabiliriz ancak ikinci şans kaçırılmamalı! Türkiye’nin e-ticaret devleri yurtdışına açılmalı!” açıklamasında bulundu.

YURT DIŞINA E-TİCARET EKONOMİYİ SICAK TUTAR! İhracatın ülke ekonomisinin ve para biriminin gelişimi açısından oldukça önemli olduğuna vurgu yapan Arel, Türkiye’nin en büyük e-ticaret platformlarının yalnızca ülke içinde satış yaptığına değinerek, Amerika, Çin ve Hindistan’da bulunan e-ticaret devlerinin birçok farklı ülke için dil desteği sağladığını vurguladı. Arel, böylelikle bu sitelerin e-ihracat pazarından önemli bir pay aldıklarını söyledi. Arel, “Türkiye’deki e-ticaret sitelerinin yabancı dil desteğiyle yurt dışına satış yapması hem Türk Lirası’na hem de ihracatımıza güç katacaktır. Ayrıca yerli üreticiyi de büyütecektir.” diye konuştu.

Online işletmelere ve e-ticaret sitelerine 25 farklı dilde içerik desteği sağlayan Wordapp.com’un CEO’su Cem Arel, TL üzerindeki baskının e-ihracat ile kırılabileceğini ve Türkiye’deki e-ticaret sitelerinin e-ihracat yapılabilecek platformlara dönüşmeleri gerektiğini belirtti.

Türkiye’de ürettiği ürünü yabancı e-ticaret siteleri üzerinden dünya pazarına sunan girişimcilerin olduğunu belirten Cem Arel, “e-ihracat yapmak isteyen kobi yabancı e-ticaret siteleri üzerinden yapıyor. Satıcılardan üyelik bedelini de satış karşılığında komisyonu da yabancı şirket alıyor.” vurgusu yaptı.

E-TİCARET YETMEZ, E-İHRACAT GEREK! İngilizce ve Fransızca’dan, Norveççe ve Rusça’ya kadar 25 farklı dilde içerik üretimi yaptıklarını söyleyen Arel, “Biz 20 bine yakın freelance yazarımızla e-ticaret sitelerini, e-ihracat sitelerine dönüştürebiliyoruz. Bu içerikler ilgili hedef pazarlarda yaşayan, anadili o ülkeye ait olan yazarlarımız tarafından yapılıyor. Bu sayede yerel ve kültürel olarak da avantaj sağlanıyor. Ancak Türkiye’deki e-ticaret siteleri alternatif diller bir kenara, ne yazık ki İngilizce dil desteği bile sunmuyor.” ifadelerini kullandı.

ÜRÜN HİZMET

Edenred’in Hediye Dünyası Büyüyor

Edenred Türkiye’nin teşvik ve ödüllendirme çözümü olan Ticket Compliments, doğum günü, bayram, terfi gibi özel günlerde çalışanların motivasyonunu artırmak, performans ödüllendirmesi veya esnek yan haklar kapsamında tercih ediliyor. Kampanya dönemlerinde de geçerli olması avantajıyla da ön plana çıkan Ticket Compliments, kullanıcılar tarafından kendi ihtiyaç ve beğenilerine göre giyimden, ayakkabıya, aksesuardan, teknoloji ürünlerine, kozmetikten, ev yaşamına kadar birçok kategoride özgürce kullanım imkanı sunuyor. Ayrıca Ticket Compliments ürünlerini tercih eden işverenler farklı markalarla anlaşmak, hediye temin etmek ve dağıtmak gibi operasyonel yüklerden de kurtulmuş oluyor.

TICKET COMPLIMENTS İLE YENİ MARKALAR YENİ DENEYİMLER

ÇALIŞANLARIN ALIM GÜCÜNÜ ARTIRAN, İŞVERENLERE MALİYET AVANTAJI SUNAN VE ÜYE İŞLETMELERE EK SATIŞ HACMİ YARATAN ÇÖZÜMLERİ İLE ADINDAN SIKÇA SÖZETTİREN EDENRED, HEDİYE KUPONU TİCKET COMPLİMENTS ÜYE AĞINI ÜÇ YENİ MARKA İLE ANLAŞARAK GENİŞLETTİĞİNİ DUYURDU.

100

Elektronikten, mobilyaya, mutfak gereçlerinden, dekorasyona, kozmetikten, mücevherata geniş alışveriş markalarını içeren Ticket Compliments Universal, alışveriş ağına Türkiye’nin yeni eğlence parkı ViaSea ve Kanyon alışveriş merkezinde yer alan Türkiye’nin yeni elektronik müzik mağazası Hifimyfi’yi ekleyerek müşterilerine yeni eğlence fırsatları sunuyor. Ticket Compliments Fashion, geniş üye ağına 100 yıllık ayakkabı ve deri ürünleri perakendecisi ve Türkiye’nin en büyük markalarından biri olan İnci Deri’yi dahil ediyor. Böylelikle tek bir mağazaya bağlı kalmadan ihtiyaca göre alışveriş imkanının yanı sıra pek çok markada indirim ve kampanya sezonlarında da geçerli olan Ticket Compliments hediye ve alışveriş kuponları 20 markanın 3 bine yakın noktasında seçim özgürlüğü sunuyor.

ÜRÜN HİZMET

YÜZ TANIMA SİSTEMLERİ EN DOĞRU VE GÜVENİLİR TEKNOLOJİDİR YÜZ TANIMA SİSTEMLERİNİN OKUMA HIZI VE DOĞRULUĞU BAKIMININDAN EN GÜVENİLİR TEKNOLOJİ OLDUĞUNU İFADE EDEN MEYER GROUP SATIŞ VE PROJE YÖNETICISI ORÇUN BAYINDIR, AYRICA YÜZ TANIMA TEKNOLOJİSİNDE KİŞİNİN CİHAZA BİR TEMASI OLMAMASI DOLAYISIYLA HİJYEN VE KULLANIM PRATİKLİĞİ AÇISINDAN DA KOLAYLIK SAĞLADIĞINI BELİRTTİ.

kontrol, Access kontrol, otomasyon yönetimi ve şüpheli kişi teşhis tanıma sistemlerinde tercih sebebidir. Peki, yüz tanıma sistemi her ortamda kullanılabiliyor mu? Önceki yıllarda yüz tanıma teknolojisinde cihazın konumlandırılacağı ortam çok fazla önem arz ederken, gelişen teknoloji ile birlikte artık bu hassasiyet durumu minimum seviyelere inmiştir, lakin hala bu tip bir durum azda olsa söz konusudur. Şöyle ki; cihazın konumlandırılacağı ortam direkt güneş ışığına maruz kalmamalı, cihazın görüntü algıladığı sensörlere ve kameralara ışık direkt nüfuz etmemelidir. Böyle bir durumda hassas termal kameralarda parlama söz konusu olacak ve okuma kalitesi ve algılama seviyesi maalesef düşebilecektir. Bu bağlamda ilgili cihazların, ifade ettiğimiz tarzda bir ortamda konumlandırılması kullanım kalitesini oldukça artıracaktır.

Güvenlikte yüz tanıma teknolojisi ülkemizde hangi alanlarda kullanılıyor? Kullanım oranı nedir? Güvenlik sistemlerinde yüz tanıma teknolojisi özellikle son yıllarda oldukça yükselişte olup, özelikle personel devam

Saç, sakal, türban, gözlük gibi durumlarda tanımlama işleminde bir hata oluyor mu? Piyasada 2 boyutlu ve 3 boyutlu algılama teknolojisine sahip farklı marka ve model cihazlar bulunuyor.2 boyutlu diye adlandırılan cihazlar, kişilerin yüzündeki

saç, sakal ve diğer noktaları referans değer olarak algılıyorken, 3 boyutlu cihazlarda ise sistem yüz üzerindeki saç, sakal, gözlük vb. detayları dikkate almıyor, referans değer olarak kişinin 3 boyutlu matematiksel algoritmasını değerlendiriyor. Dolayısıyla türban, gözlük, sakal vb. kişiye özel durumlar sistemin okuma kalitesini etkiliyor. Yüz tanıma teknolojisinin ne gibi avantajları var? Yüz tanıma sistemleri, özellikle diğer biyometrik teknolojilerle kıyaslandığında gerek okuma hızı, gerek okuma doğruluğu bakımından hali hazırda dünya piyasasında satılmakta olan en güvenilir ve doğru teknolojidir. Parmak izi teknolojilerinde özellikle ağır sanayi vb. koşullarda kullanıcıların parmak izlerinin cok yıprandığı göz önüne alındığında, Göz tanıma teknolojisinin gerek maliyetinin olması gerektiğinden yüksek ve aynı zamanda da okuma hızının yüz tanıma teknolojisine kıyasla oldukça yavaş kalmasından ötürü, yüz tanıma sistemi takibi alternatif teknolojilerden birkaç adım daha yarışı önde götürüyor. Ayrıca yüz tanıma teknolojisinde kişinin cihaza bir temasa söz konusu olmaması dolayısıyla hijyen ve kullanım pratikliği de kullanıcılara oldukça kolaylık sağlıyor.

101

ROTA

BORA BORA ADALARI

GÖZÜNÜZÜ ALAMAYACAĞINIZ

MUHTEŞEM

TURİZM DESTİNASYONLARI GÖRDÜĞÜNÜZ ANDAN İTİBAREN GÖZÜNÜZÜ BİR AN OLSUN ALAMAYACAĞINIZ O ADRESLERE DOĞRU YOLA ÇIKMAYA NE DERSİNİZ? GÖRDÜKTEN SONRA SİZİ HAYRETE DÜŞÜRECEK O MUHTEŞEM MANZARALARA GELİN BİRLİKTE YOLCULUK EDELİM.

BRUGGE, BELÇİKA

MYKONOS, YUNANİSTAN

Belçika’nın masalsı şehri Brugge’da rüyalarınızı süsleyen olağanüstü manzaralar var. Belçika’nın gözbebeği olarak adlandırılan bu durakta kanal turuna çıkabilir, gün batımını izleyebilir, nefes kesici duraklarını bir bir keşfederek Brugge’yi yakından tanıyabilirsiniz.

Dünya’nın en romantik adreslerinden Mykonos, Yunanistan’ın en çok tercih edilen yerleri arasında. Mavinin bu denli yakıştığı bu şehirde bakmaya doyum olmayan manzaralar gizli. 35 seneyi aşkın bir zamandır popülerliğini ilan etmiş durumda. Eğlencelerin hiç bitmediği bu şehir gece-gündüz demeden her daim çok hareketli. Yunanistan turları ile Mykonos’u keşfedin.

VENEDİK, İTALYA Dünya’nın en romantik şehirleri arasında başı çekenlerden biri de elbet Venedik. Venedik’te yapılacak en güzel şeylerin başında gelen gondol turları ile şehrin muhteşem manzaralarına ortak olacaksınız. Unutulmaz bir tatil için İtalya turları sizi bekliyor.

SAN SEBASTIAN, İSPANYA YUNNAN, ÇİN

102

İspanya’nın en çok merak uyandıran şehri San Sebastian’da tarihi yapılardan, müzelerden uzaklaşıp kendinizi

ROTA

SAN SEBASTIAN, İSPANYA deniz, güneş ve kumun kucağında bulacaksınız. Doğal güzellikler içinde bütünleşmiş bir deniz, altın sarısı kumlar, yeşilin her tonuyla çevrili bir doğa ve ötesini görmeye hazır olun.

KERALA, HİNDİSTAN Romantik tatil deyince Hindistan’ın Kerala şehrinden bahsetmemek olmaz. Buranın en can alıcı özelliği tekne evlerinde konaklamaktan geçiyor. Su kanalları arasında yapılan tekne turlarına katılmadan, vahşi yaşamla iç içe yaşayan bölgelerini keşfetmeden, tropikal plajlarında deniz sefası yapmadan Kerala’dan ayrılmayın.

VENEDİK

RIO DE JANEIRO, BREZİLYA Brezilya’nın nefes kesici plajlarıyla ünlü olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Bu büyüleyici ülkede görmeden dönmemeniz gereken bir yer de Rio de Janeiro olmalı. Sugarloaf Dağlarından Praia Vermelha’ya kadar uzanan bir teleferik turu ile Rio de Janeiro’nun romantik manzaralarıyla tanışabilirsiniz. Brezilya’nın en büyük ikinci kenti olan Rio de Janeiro’yu Brezilya turları ile görebilirsiniz.

KERALA

MOSELLE NEHRİ VADİSİ, BATI AVRUPA Nehir kenarında evler, mistik bir atmosfer, zengin doğa ve yamaçlardaki üzüm bağları ile sizi bu dünyadan alıp yeni yerlere götürecek bir yerdir.

ISLE OF SKYE, İSKOÇYA En eski jeolojik oluşumlardan olan Isle Of Skye, gerçek olamayacak kadar harika doğa manzaralarına ev sahipliği yapıyor. Tam

RİO

103

ROTA

olarak huzurun karşılığı olarak nitelendirilen bu İskoç toprağı, dünyadaki en romantik destinasyonlardan biri.

BIG SUR, KALİFORNİYA

FRANSIZ RIVIERASI, FRANSA Fransız Rivierası boyunca dağlık kasabalar, mimari harikası köprüler, masmavi denizin göz alıcı sahil şeridi eşsiz bir tecrübe sunuyor. Bu kıyı şeridi mutlaka görmeniz gereken dünyanın en romantik destinasyonlarındandır.

YUNNAN, ÇİN Yunnan, tipik bir Çin eyaleti olmasının yanı sıra sessiz sakin ve göz alıcı derecede güzel olması nedeniyle yılın her zamanı ziyaretçi çekiyor. Özellikle dağlık kesimi ile ünlüdür.

BIG SUR, KALİFORNİYA Big Surda yer alan koylar, kartpostallardaki görüntüleri andırır. Bir eyalet parkına da ev sahipliği yapan Big Sur, kafa dinleyebileceğiniz bir yer.

BORA BORA ADALARI, FRANSIZ POLİNEZYASI Pasifik Kraliçesi adıyla da anılan Bora Bora Adaları, doğal manzarasıyla müFRANSIZ RIVIERASI, FRANSA

104

kemmel bir ortam sunuyor. Yıl boyunca sıcaklığın 25 ile 30 derece arasında değiştiği yeri her mevsim ziyaret edebilirsiniz.

LEVANZO ADASI, SİCİLYA Sakin bir tatil istiyorsanız küçük bir balıkçı kasabası olan Levanzo Adası tam size göre. İtalya’nın batısında kalan 3 adanın en küçüğü olan Levanzo beyaz badanalı evleri ve mavi pencereleriyle hayatın tadını çıkarmak isteyenler doğru adres.

RAFTAKİLER

Süreya Kuaför Salonu / Şebnem Burcuoğlu Onlarınki mahalle aşkıydı, bilmeyen yoktu. Cemal ve Süreyya’nın hikâyesi, bizim alt sokaktaki Arma Pastanesi’nde, tezgâhta son kalan acıbadem kurabiyesini paylaştıkları gün başladı. Önce Cemal, biz centilmen adamız evelallah havalarında Süreyya’ya ikram etti kurabiyeyi. Süreyya ise, utangaç bir bakışla gözlerini yere indirerek kurabiyeyi tezgâhtan aldı ve tam ortadan ikiye böldü. Biliyorum, çünkü ben de oradaydım. Hayır, pastanenin içinde değil, dışında, diğerleri kadrosunda. Hani hayatta bir kahramanlar vardır, bir de diğerleri ya, aynen o hesap. Kocan Kadar Konuş’un yazarı Şebnem Burcuoğlu’ndan sımsıcak bir mahalle hikâyesi!

Nefesi Tutku Olan Kadın-Afife Jale / Osman Balcıgil Osmanlı’nın ilk Müslüman kadın oyuncusuydu Afife Jale. Babasından Şeyhülislam’a, Dahiliye Nazırı’ndan Şehremini’ne kadar kimler uğraşmadı ki onunla, yılmadı. Teyzesinin oğlu çok âşıktı güzel kıza. O da seviyordu dünya yakışıklısı delikanlıyı. Aralarına önce sahne, sonra Afife’nin “beyninde taşıdığı hançer” girdi. “Bir Bahar Akşamı” ikinci aşkı Selahattin’e (Pınar) rastladı Afife. Büyük bir aşkla sarıldı ünlü sanatçı güzel Afife’ye. Paşa dedesinin de tutkusu olan tiyatroya beşikten mezara ve ölümüne bağlı kaldı Afife. Son nefesini Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde verirken, “gözlere yıldız tozu serpmeyi” sürdürüyordu kuşkusuz. Osman Balcıgil, satış rekorları kıran Celile, Yeşil Mürekkep ve İpek Sabahlık’ta olduğu gibi, Nefesi Tutku Olan Kadın Afife Jale’de de yaşadığımız coğrafyanın tarihsel ve toplumsal derinliklerine büyük bir ustalıkla iniyor. (Tanıtım Bülteninden)

İsmi bir zamanlar Tatavla olan, Kurtuluş semtine hoş geldiniz. Büyük mağazaların sıralandığı Rumeli Caddesi’yle, fanfirikli Nişantaşı kafelerinin hemen üstünde yer alan Kurtuluş’ta, bir liracı, çiğ köfteci, turşucu, yufkacı, yorgancı, overlokçu, son ütücü, kısaca ne ararsanız vardır. Ramazan’da pide, Noel’de kurabiye, Paskalya’da çörek pişer burada. Bu semtin sayısız hikâyesi içinde en kalplere dokunanı ise Cemal, Süreyya ve Feza’nınkidir. (Tanıtım Bülteninden)

Dönüş / Ayşe Kulin Gerçekler acıdır; acıtır, incitir… Tam da hayatının yoluna girdiğini sandığı günlerde, önce annesinden gelen bir haber, ardından eski bir şapka kutusunda bulduğu mektuplar… Derya’nın, iki yıldır sümenaltı edilen gerçekleri bir tokat gibi öğrenmesi, onu dünyanın bir megakentinden ötekine savuracak, kaderi onu sarı bir sonbahar günü, açılıp açılmayacağını bile bilemediği bir demir kapının önüne kadar taşıyacaktır. Genç kız, acaba gizem dolu bu perdenin ardına geçebilecek midir? Öğreneceklerini kabul edebilecek, kabul etse bile sindirebilecek midir? O kapı açılırsa elbette… Dönüş, aldatmanın, aldatılmanın, affetmenin, acıtan gerçeklerin romanı. (Tanıtım Bülteninden)

105