MALL REPORT
DÖVİZ BORCU OLAN YAKLAŞIK 120 AVM BANKALARA GEÇEBİLİR KAYBET/KAYBET DURUMU ORTAYA ÇIKTI
Alışveriş merkezlerinin yatırımları sırasında döviz kredi kullandığını hatırlatan Alkaş, “Bir ara dövizle borçlanmak TL’ye göre daha uygundu. Neredeyse ‘dövizle borçlanmayanı dövüyorlar’ gibi bir hava hakimdi” dedi. Dövizli kiraların TL’ye dönüşüyle ilgili karar sonrası “lose-lose” (kaybet-kaybet) durumunun ortaya çıktığını ifade eden Alkaş “Devletler, şirketler, kurumlar sözleşme imzalarken ideal olanı “win-win” (kazan-kazan) modelidir” diye konuştu.
BANKALAR ÜÇÜNCÜ TARAF OLARAK EKLENEBİLİR Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği Başkanı Hulusi Belgü’yle çözüm arayışları sırasında gündeme gelen formüle değinen Alkaş şöyle konuştu:
JLL Türkiye Başkanı Avi Alkaş, AVM’lerin ciddi boyutta döviz borcu olduğunu belirterek, “120 dolayında AVM bankalara geçebilir.” dedi. Uluslararası gayrimenkul danışmanlık şirketi Jones Lang LaSalle (JLL) Türkiye Başkanı Avi Alkaş, “Dövizli kiralar konusu AVM’leri dövmek gibi bir olaya dönüşüyor. Bu gidişle döviz borcu olan 120 dolayında AVM bankalara geçebilir.” dedi. Alkaş, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar’a konuştu.
4
“Perakende sektörü ile AVM’ler arasındaki kira sözleşmelerine bankalar “üçüncü taraf” olarak eklenebilir. Banka, kira sözleşmelerine bağlı kredi açabilir. Sonra da kira tahsilatını anlaşılan dönem boyunca banka yapabilir. Bu yöntem, AVM sahipleri-işletmecileri ile perakende sektörü arasındaki kira gerilimini ortadan kaldırabilir.”
Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına Genel Yayın Yönetmeni Metin Tahnal Yazı İşleri Müdürü Adem Ünce Genel Koordinatör Turgut Tahnal Editör Ece Kırdudu haber@mallreport.com.tr Görsel Yönetmen Cihan Albay Reklam Müdürü Fisun Dilek Reklam ve Pazarlama Uzmanı İkbal Demirok Öznur Yılmaz Elif Sayın Gür Ebru Yıldız İngiltere Sorumlusu: Suzan Doğan Ankara Sorumlusu: M. Serdar Burkan Katkıda Bulunanlar Beyza Ezerel Av. Pelin Baruh Abone Semiha Kale abone@demircanmedya.com.tr Baskı Yeni Devir Matbaacılık ve Gazetecilik A.Ş. Cemal Ulusoy Cd. Bahçelievler / İstanbul Tel : 0212 697 10 00
Yönetim Merkezi Beşyol Mahallesi İnönü Caddesi No: 18 Kat: 4/8 Sefaköy - K.Çekmece İstanbul T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 info@mallreport.com.tr www.mallreport.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47
6
Editör Merhaba Sevgili Mall Report Okuyucuları, Yine çok özel bir kasım sayısı ile sizlerleyiz. Kasım sayıları bizim için her zaman en önemli sayılardan biri olmuştur. Çünkü sektör için çok fazla önem arz eden iki fuarda; MAPIC ve Perakende Günleri’nde sizlerle buluşacağız. Bu iki fuar kasım ayının yoğun ve verimli geçmesini sağlıyor. Bu sayımızda da her zaman olduğu gibi dopdolu içeriklerle çok doyurucu ve keyifli haberlere yer verdik. Birbirinden özel röportajlar, yeni yatırımlar, sektöre dair gelişmeler, araştırmalar, yeni ürün ve hizmetler… hepsi ve daha fazlası Mall Report’un kasım sayısında! Bu sayımızı okumak biraz zamanınızı alacak olsa da ilgiyle okuyacağınıza eminim.
BÜYÜME STRATEJİLERİ VE YENİ MAĞAZALAR Konkordato ilan ederek mağaza kapatanların yanı sıra kriz döneminde yeni mağaza açanları da göz ardı edemeyiz. Bu dönemde birçok mağaza kapandığı gibi birçok marka da şubeleşmeye ve yeni mağazalar açmaya devam ediyor. Peki, kriz bu markaları etkilemedi mi? Kriz döneminde bu büyümeyi nasıl devam ettiriyorlar? Nasıl atağa geçiyorlar? Bu markaların büyüme stratejileri neler? Kasım sayımızda tüm bunlara yanıt bulacağız.
ENFLASYONLA MÜCADELEYE DESTEK VEREN MARKALAR Aynı zamanda kasım sayımızda, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan “Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı”na destek veren firmalara ve indirimlerine de yer verdik.
FORUM ERZURUM AVM YENİLENİYOR Kiralamasını Multi Turkey’in yaptığı Forum Erzurum, “çok iyi” dereceyle Türkiye’nin Breeam Sertifikası’na sahip ilk binası ve ilk yeşil alışveriş merkezi. 32 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olan Forum Erzurum çağdaş mimari ile yöresel ve tarihsel elementleri bir araya getirerek, Erzurum şehrine farklı bir atmosfer katıyor. 2018 yılında yeni yatırımlarla yenilenme çalışmaları yapan ve değişime giden Forum Erzurum’u kasım sayımızda kapağımızda ağırladık.
Genel Yayın Yönetmeni // Metin Tahnal
İÇİNDEKİLER
-HIZLI TÜKETİMDE TRENDLER DEĞİŞTİ -CEO’NUN ÜÇ SINAVI -YABANCI YATIRIMCI İÇİN FIRSAT DÖNEMİ -PAZARLAMA İLETİŞİMİNDE ODAKLANILMASI GEREKEN 4 UNSUR -TÜRK AİLE ŞİRKETLERİ 2018’DE CİROLARINI ARTIRDI -ERZURUM MNG BİR YILDA 19 MİLYON ZİYARETÇİ AĞIRLADI
8
-GAYRİMENKUL VE PERAKENDE SEKTÖRÜNE ÖZEL ULUSLARARASI TEK ETKİNLİK -TÜRKİYE’NİN İLK VAGON MAĞAZASI FORUM GAZİANTEP’TE AÇILDI -SİMİT SARAYI, 7 MAĞAZASIYLA İSTANBUL HAVALİMANI’NDA -FORUM ERZURUM AVM YENİLENİYOR -“YENİ PERAKENDE”DEN MESAJ: ENFLASYONUN FRENİ BİZİZ
ARAŞTIRMA
IPHONE’CULAR BURGERDAN, ANDROID’CİLER PİZZADAN VAZGEÇMİYOR Masaüstünden mobile geçişimizin hızlandığı bu dönemde Yemeksepeti, Android ve iPhone kullanıcılarının yemek tercihlerini merak etti ve araştırdı. Yemeksepeti bugün siparişlerinin yüzde 76’sını mobilden alıyor ve bu siparişlerin yüzde 60’ı iPhone’dan, yüzde 40’ı ise Android’den geliyor. iPhone’cular ve Android’cilerin sipariş adetlerine bakıldığında iki kullanıcı da burgerda buluşuyor ve burgeri liderliğe taşıyor. Pizza ve çiğ köftede ise Android’ciler önde gidiyor. Mobil internetin hızlı yükselişi e-ticareti de hareketlendiriyor. Bugün Yemeksepeti’nin günlük aldığı 100 bin siparişin yüzde 76’sı artık mobilden geliyor. 2018 Eylül itibarıyla; Yemeksepeti uygulaması IOS’ta 4 milyon kez indirilirken, Android’te ise 5,6 milyon kez indirildi. Yemeksepeti COO’su Nedim Nahmias, “Günümüzdeki teknoloji trendlerine baktığımızda, mobil alışveriş, video içerikler, lokasyon bazlı pazarlama, kişiselleştirme gibi kavramların giderek daha yoğun bir şekilde karşımıza çıktığını görüyoruz. Yemeksepeti olarak başarımızın altında yatan en önemli nedenlerden biri yeni teknolojileri hiç vakit kaybetmeden iş süreçlerimize entegre edebilmemiz ve bu sayede kullanıcı odaklı hizmetlerimizi her an en üst seviyede tutmayı başarabilmemiz. Tüm çalışmalarımızı yaparken aklımızda şunu hiç çıkarmıyoruz: Yemeksepeti kullanıcısının karnı aç ve kan şekeri düşük. Bu sebeple bizim için zaman çok değerli. Yemeksepeti mobil uygulaması aynı Yemeksepeti gibi, kullanıcılarımızın karınlarını en hızlı ve kolay şekilde doyurabilmesi için tasarlandı. Yemeksepeti üzerinden yapılabilen her şey mobilde de yapılabiliyor.” diyor.
YEMEK SİPARİŞLERİNDE ANDROID VE IOS RÜZGARI Mobil deyince malum, Android’ciler ve iPhone’cuların tatlı rekabetlerini hatırlatmaya gerek yok! iPhone ve Android kullanıcılarının mobil alışkanlıklarına dair birçok araştırma yapıldı. İki mobil kullanıcısının aralarında bazı farklar olduğunu biliyoruz. Yemeksepeti, bu iki grubun yeme alışkanlıkları da değişiyor mu diye merak etti ve araştırdı. Konu yemeğin birleştirici gücü olunca iPhone’cular da Android’ciler de ortak lezzetlerde buluştu. Ancak yine de öne çıkan bazı farklılıklar var.
10
IPHONE’CULAR DAHA ÇOK SİPARİŞ VERİYOR Yemeksepeti’ne gelen mobil siparişlerin yüzde 60’ı iPhone’dan, yüzde 40’ı Android’ten geliyor. Sepet tutarlarına bakıldığında ise, iPhone’cuların Android’cilere göre yemeğe biraz daha fazla harcadığı görülüyor: iPhone kullanıcıları, Android kullanıcılarına göre sepet başına ortalama yüzde 13 daha fazla harcıyor.
IPHONE’CULAR VE ANDROID’CİLERİN ORTAK TERCİHİ: BURGER iPhone’cular ve Android’ciler ortak bir lezzette buluşuyor ve en fazla sipariş sayısıyla burgeri liderliğe taşıyorlar. Android kullanıcılarının toplam siparişleri içerisindeki burger sipariş oranı yüzde 14 iken; iPhone kullanıcıları burgeri biraz daha seviyor ve Android’cilere göre yüzde 5 daha fazla sipariş ediyorlar. iPhone kullanıcılarının toplam siparişlerinin yüzde 19’u burger siparişlerinden oluşuyor.
PİZZA VE ÇİĞ KÖFTEDE ANDROID’CİLER ÖNDE Her iki uygulamanın kullanıcılarının en sevdiği ikinci lezzet olan pizza siparişlerinde Android’ciler ipi göğüslüyor. Android’ciler toplam siparişlerinin yüzde 13’ünü pizzadan yana kullanırken; iPhone kullanıcıları ise onları yüzde 3 geriden takip ederek toplam siparişlerinin yüzde 10’unu pizzaya ayırıyorlar. Ayrıca Anadolu topraklarından tüm ülkeye yayılan efsane lezzet çiğ köfte mobil siparişlerde en çok tercih edilen lezzetler arasında yer alıyor. Çiğ köftesiz sipariş sipariş değildir diyen Android’ciler iPhone kullanıcılarına göre 2 kat daha fazla çiğ köfte siparişi veriyorlar.
ARAŞTIRMA IPHONE’CULAR TATLI VE KAHVE TUTKUNU ÇIKTI Her yaştan insanın sevdiği, mutluluk kaynağı olarak da adlandırılan tatlı, her iki kullanıcının siparişlerinde önemli bir yere sahip. Tatlı hem iPhone hem Android kullanıcılarının en çok tercih ettiği 4. lezzet oluyor. Kullanıcıların çikolata, dondurma ve kuru pastayı da içeren tatlı siparişleri incelendiğinde ise; iPhone’cuların tatlılara Android’cilerden daha fazla düşkün olduğu ortaya çıkıyor. iPhone kullanıcılarının toplam siparişlerinin yüzde 8’i tatlı siparişlerinden oluşuyor ve Android’cilere göre 2 kat daha fazla tatlı siparişi veriyorlar. Android kullanıcılarının toplam siparişleri içerisindeki tatlı sipariş oranı ise yüzde 4. Kahve siparişlerinde de iPhone kullanıcıları önde gidiyor. iPhone’cular Android’cilerden 2 kat daha fazla kahve siparişi veriyor.
IPHONE’CULAR SALATA İLE FORMUNU KORUYOR Her iki mobil uygulamanın kullanıcıları hafif ve diyet lezzetleri siparişlerinden eksik etmezken, salatayı baş tacı ediyorlar. iPhone kullanıcıları salata çeşitlerini Android’cilere göre 2 kat daha fazla tercih ederek salataya düşkünlüklerini gösteriyorlar.
IPHONE BÜYÜK ŞEHİRLERDE, ANDROID İSE ANADOLU’DA LİDER 68 ilde faaliyet gösteren Yemeksepeti’nin mobil sipariş trendleri kentlere göre de değişiklik gösteriyor.
12
3 büyük kentteki mobil siparişlerde iPhone’cular ipi göğüslüyor. iPhone’un lider olduğu şehir ise İstanbul. İstanbul’daki mobil siparişlerin yüzde 70,8’i; İzmir’deki mobil siparişlerin yüzde 61,7’si ve Ankara’daki mobil siparişlerin ise yüzde 60,7’si iPhone uygulamasından geliyor. Android ise Anadolu kentlerindeki gücünü sürdürüyor. Android’ten gelen siparişlerin en
yüksek olduğu iller yüzde 56,9 ile Sinop ve yüzde 55,1 ile Kırşehir oldu.
GENÇLER SİPARİŞ ŞAMPİYONU Mobil siparişlere bakıldığında her yaş grubuna rastlamak mümkün. Bu yaş kırılımları incelendiğinde, hem Android’ten hem de iPhone’dan gelen toplam siparişlerin yüzde ortalama 65’ini 18-28 yaş arasındakilerin verdiği görülüyor.
ARAŞTIRMA
2018’İN EN COOL MARKALARI Marketing Türkiye için Roamler Türkiye’nin bu yıl dördüncüsünü gerçekleştirdiği “Cool Markalar Araştırması” 2018’in en cool markalarını gözler önüne serdi. “Yılın En Cool Markaları” bu yıl ilki düzenlenen “Cool Gece”de ödüllerine kavuştu. İşte 2018’in en cool markaları… Superbrands International Başkanı W. R. Colgrave, Cool Brands 2007 kitabının önsözünde cool markayı şu sözlerle tanımlıyor: “Başarılı markaların iki aşaması vardır: Herkes tarafından kabul görmüş yerleşik markalar ve cool markalar… Nadiren bu kavramların ikisi aynı markada bir araya gelir. Fakat genellikle bu markalar ayrı kavramlardır. Çünkü cool kavramı, çığır açmayı ve yeniyi ifade eder. Cool, yeni nesillerin markasının adıdır, zamanla cool marka yerleşik, bilinen bir markaya dönüşür.” Bu iç görüden yola çıkan, Marketing Türkiye ve Roamler Türkiye iş birliğinde gerçekleştirilen “Cool Markalar Araştırması” Türk tüketicilerinin “en cool bulduğu markaları” gözler önüne serdi. İklimlendirmeden jean sektörüne, otomotivden Kahve kategorisine kadar 30’a yakın
14
alanda yapılan araştırmada halk jürisi Türkiye temsili bir örneklemle “Yılın Cool Markaları”nı belirledi. Markaların iletişim çalışmalarında da sıklıkla kullanmaya başladıkları ve benimsedikleri “cool” kavramı dördüncü yılın sonunda bir ödül törenine evrildi. “Cool Markalar Araştırması” sonucu kendi kategorilerinde birinci olan markalar 19 Ekim Cuma günü Fairmont Otel’de düzenlenen “Cool Gece”de bir araya geldi. 2018’in en cool markaları düzenlenen görkemli bir törenle ödüllerine kavuştu. Gecede Türk Markaları Kategorisi’nde Vestel en cool marka ödülünün sahibi oldu. Mavi’nin reklam yüzü Kıvanç Tatlıtuğ 2018’in en cool erkek marka yüzü olurken, Head&Shoulders marka yüzü Serenay Sarıkaya ise en cool kadın marka yüzü kategorisinde ödüle layık görüldü.
YILIN COOL MARKASI ÖDÜLÜNÜ KAZANAN MARKALAR: 1. Akaryakıt Kategorisi: Opet 2. Banka Kategorisi: Garanti Bankası 3. Beyaz Eşya Kategorisi: Arçelik 4. Çikolata Kategorisi: Nestlé 5. Diş Macunu Kategorisi: İpana 6. Erkek Marka Yüzü Kategorisi: Kıvanç Tatlıtuğ 7. Ev Geliştirme/Yapı Market Kategorisi: Koçtaş 8. Fast Food Kategorisi: Burger King 9. GSM Operatörü Kategorisi: Turkcell 10. Güneş Gözlüğü Kategorisi: Ray-Ban 11. Hazır Kahve Kategorisi: Nescafé 12. İç Giyim Kategorisi: Penti 13. İklimlendirme Kategorisi: Toshiba 14. Jean Kategorisi: Mavi 15. Kadın Kozmetik Kategorisi: MAC Cosmetics 16. Kadın Marka Yüzü Kategorisi: Serenay Sarıkaya 17. Klasik Ayakkabı Kategorisi: Kemal Tanca 18. Kredi Kartı Kategorisi: Garanti Bonus 19. Kuruyemiş Kategorisi: Tadım 20. Küçük Ev Aletleri Kategorisi: Arzum 21. Mücevherat Kategorisi: Zen Pırlanta 22. Online Alışveriş Sitesi Kategorisi: Hepsiburada 23. Otomotiv Kategorisi: BMW 24. Sadakat Kartı Kategorisi: Migros Money Club 25. Süpermarket Kategorisi: Migros 26. Şampuan Kategorisi: Clear 27. Teknoloji Marketleri Kategorisi: Teknosa 28. Tur Operatörleri Kategorisi ETS Tur 29. Türk Markaları Kategorisi: Vestel
ARAŞTIRMA
PAZARLAMA İLETİŞİMİNDE ODAKLANILMASI GEREKEN 4 UNSUR Dünyanın en büyük reklam ve iletişim şirketlerinden biri olan WPP’nin medya planlama ve satınalma uzmanı GroupM, Türkiye’ye özel markaların belirsizlik ve ekonomik dalgalanma süreçlerinde iletişim yatırımlarında dikkat etmeleri gereken 4 önemli adımı paylaştı. Türkiye’de ve dünyada çok sayıda reklamveren markaya hizmet veren medya planlama ve Satınalma uzmanlığı GroupM Türkiye’de hizmet verdiği markalar için oluşturduğu “Akıllı Çözümler Platformu”nda ekonomide yaşanan dalgalanmalar ve değişen tüketici alışkanlıklarına karşın markaların nasıl bir yol izlemeleri gerektiğine dair yol haritası ve bu günleri fırsata çevirmek için çözüm önerilerini paylaştı.
BAŞARININ ANAHTARI ODAĞI KORUMAK Ekonomik durgunluk ve belirsizlik dönemlerinde başarı anahtarının “odağı korumak” olduğunu belirten WPP Türkiye Ülke Müdürü ve GroupM Türkiye CEO’su Demet İkiler, “Markalar için başarı ve performansı etkileyecek en önemli faktörler, tüketici ayak izlerini yakından takip ederek marka stratejilerini doğru belirlemekten geçiyor. Sürekli değişen ekonomik koşullar ve tüketici beklentilerine paralel olarak iletişim yatırımlarının geri dönüşünü artırmak için çeşitlenmiş data ve teknoloji çözümleri bize fırsatlar sunuyor.” dedi. GroupM Türkiye yönetimi olarak hem reklamverenlere hem de sektöre yön vermek adına Akıllı Çözümler Platformu’nu hayata geçirdiklerini belirten İkiler, “Dünyanın içinden geçtiği süreç lokal olarak hepimizin farklı düşünmesini gerektiriyor. Bu süreçte reklamveren markalarımızın sürdürülebilirliğine katkıda bulunma sorumluluğuyla hayata geçirilen Akıllı Çözümler Platform’unun ilk üretimi bugunün fırsat-
18
larını bulmaya odaklanmak oldu. Önümüzdeki dönemde de reklamverenlerimizin işlerine katkı sağlayacak öneriler oluşturmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu. Şirketlerin, odağını doğru belirleyerek belirsizlik dönemlerinden daha güçlü çıktığını belirten GroupM, markaların bu süreçlerde pazarlama iletişimi üzerinde durması gereken 4 unsuru şu şekilde sıralıyor; Markaya odaklanma: Özellikle belirsizlik dönemlerinde markanın kendi kimliğini çok iyi tanıması ve bu doğrultuda strateji belirlemesi hem tüketici hem de marka için son derece önemli. Rekabet ve sektör analizi: İlk refleks olarak iletişim
stratejilerinde kontrollu hareketler başlar ve böyle bir ortamda rekabetten farklı olarak yapılan hareketler algıda fark yaratmayı da beraberinde getirir. Tüketiciyle sürekli iletişim: Tüketici ayak izlerini yakından takip ederek detaylı müşteri analizleri ile en verimli mecrada tüketicinin kaygı ve önceliklere karşılık verebilen kişiselleştrilmiş mesajlar daha hızlı performans dönüşümü sağlar. Doğru bütçe yönetimi: Bu mesajların, satınalmaya ya da iş hedefine dönüşümüne göre maliyetlendirme markaların çok daha odaklı ve verimli iletişim yapmalarını sağlar. Bugun data ve teknolojinin sunduğu imkanlarla bütçeyi akıllıca kullanmak en verimli yöntem.
19
ARAŞTIRMA ARAŞTIRMA
CEO’NUN ÜÇ SINAVI KPMG 2018 CEO ARAŞTIRMASI’NIN SONUÇLARINI AÇIKLADI. BU YIL TÜRKİYE’NİN DE ARALARINDA OLDUĞU 51 ÜLKEDEN YAKLAŞIK 2 BİN CEO İLE YAPILAN ARAŞTIRMA, DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜMÜ YÖNETMEYE ÇALIŞAN CEO’LARIN BENZER İKİLEMLERLE KARŞI KARŞIYA KALDIĞINI GÖSTERİYOR. ‘BÜYÜME SANCILARI’ BAŞLIKLI RAPORA GÖRE CEO’NUN AJANDASINDA ÜÇ KRİTİK BAŞLIK VAR; JEOPOLİTİK DALGALANMA, SİBER RİSK VE JENERASYON DEĞİŞİMİ.
K
PMG’nin bu yıl küresel olarak dördüncü kez düzenlediği CEO Araştırması’na, ekonomiye yön veren 11 kilit ülkeden bin 300 CEO’nun yanı sıra Türkiye’nin de aralarında olduğu 40 ülkeden CEO’lar görüş verdi. Türkiye’den 25 CEO, iş hayatındaki değişim ve dönüşümle ilgili gözlem, strateji ve deneyimlerini aktardı. Teknoloji çağının fırsat ve tehditlerinin CEO gözüyle değerlendirildiği araştırma, coğrafyanın sorunları farklılaştırmadığını, her ülkeden CEO’ların benzer zorluklarla mücadele ettiğini ortaya koyuyor. Araştırmayı yorumlayan KPMG Türkiye Başkanı Murat Alsan, “Herkesin ve her şeyin birbirine bağlanmaya başladığı, diğer yandan da dalgalanmaların yaşandığı bir dünyanın tehditlerine ve fırsatlarına CEO’ların nasıl karşılık verdiğini CEO araştırmalarından takip ediyoruz. Görüyoruz ki Afrika, Amerika, Asya-Pasifik, Avrupa, nerede olurlarsa olsunlar tüm CEO’lar engellere rağmen büyüme hedefliyor. Kendilerini
bekleyen büyüme sancılarının da farkındalar. Bu şartlarda şirketlerini büyütecek yeni yollar ve yenilikçi yöntemler peşinde olduklarını anlıyoruz” dedi. CEO’ların, risk ajandasının sürekli değiştiği bir dünyada iş yaptığını vurgulayan Alsan, şunları söyledi: “Bu sorunlar için bekle-gör yaklaşımı bir seçenek değil. Mesela CEO’ların siber güvenlik alanında sistemlerindeki savunmasız noktalarla ilgili çözümleri ertelemesi düşünülemez. İkincisi, her ne kadar siyasi oyuncu olmasalar da her CEO’nun jeopolitiği gündeminde tutması gerekiyor. Hem kendilerinin hem yönetim kurullarının; jeopolitiğin finans, iş ve çalışma modelleri ile işletmelerin büyümesi üzerindeki etkisini anlaması için bu şart. Ayrıca büyümeyi sağlamak için jenerasyon değişimini çok yakın takip etmek önemli. Y kuşağının beklenti ve tercihleri, işletmelerin büyümesini doğrudan belirleyecek.”
SİBER RİSK, ÜLKESELLİK, Y KUŞAĞI KPMG 2018 CEO Araştırması’ndan öne çıkan bazı başlıklar şöyle: - Tüm CEO’ların ajandasının ilk sıralarında aynı üç başlık var; jeopolitik dalgalanma başlığı altında tanık olduğumuz yükselen korumacılık ve ülkesellik, siber risk ve demografik değişimler… CEO’lar bu üç güçlü rüzgara karşı yelken açıyor ama engellere rağmen neredeyse tamamına yakını büyüme hedefliyor. - Korumacılık ve ülkesellik CEO’ların büyüme hedeflerini tehdit ediyor. Türkiye’deki CEO’ların tehdit listesinin en başında ‘ülkeselliğe dönüş’ var. - Türkiye’de siber farkındalık artmış görünüyor. Geçen yıl CEO’ların yüzde 72’si organizasyonlarının siber saldırılara hazırlıklı olmadığını ifade etmişti. Bu yıl hiçbiri tamamen hazırlıklı olduğuna inanmıyor. Türkiye’deki CEO’ların yüzde 40’ına göre her şir-
20
ARAŞTIRMA
CEO’NUN ÜÇ SINAVI ketin siber saldırıya uğraması an meselesi. -CEO’lar jenerasyon değişimiyle baş etmek zorunda. Dijital dünyadan gelen yeni müşteriler, geleneksel müşteri davranış ve beklentilerini değiştirdi. Köklü ve büyük kurumsal şirketler, acil adaptasyon ve dönüşüm zorunluluğu karşısında bocalıyor.
BÜYÜME BEKLENTİLERİ TEMKİNLİ
GÜNEY AMERİKA VE AFRİKA HEDEFTE - Küresel CEO’ların yüzde 70’inin, Türkiye’deki CEO’ların yüzde 68’inin gelecek 3 yıldaki coğrafi genişleme hedeflerinin başında gelişmekte olan pazarlar var. Bunlar arasında her üç CEO’dan birinin önceliği Orta/Güney Amerika. İkinci sırada Doğu Avrupa geliyor. Türkiye’deki CEO’lar için Afrika da ilk üçte yer alıyor.
- Dünyadaki ve Türkiye’deki CEO’lar hem kendi endüstrilerinin hem kendi işletmelerinin büyümesine bu yıl daha olumlu bakıyor. Fakat bu güven, ulusal büyüme beklentilerine aynı şekilde yansımıyor. Özellikle Avrupa’nın büyük ekonomileri ve Türkiye’de CEO’ların, ülkelerinin yakın gelecekteki büyümesine duydukları güven düşüyor. Ekonomilerde bu nedenle büyümenin sancılı olacağı tahmin ediliyor.
DÖNÜŞÜMÜN LİDERLERİ
STRATEJİK İŞ BİRLİKLERİ
- Teknoloji çağında CEO’ların önemli görevlerinden biri de akıllı makineler ve yetenekli insanların bir arada çalıştığı bir gelecek için işletmelerindeki işgücünü yeniden yapılandırmak. Türkiye’deki CEO’ların yüzde 84’ü yapay zeka teknolojisinin çok sayıda yeni iş alanı yaratacağını düşünüyor. Bu teknolojiyi daha çok deneyimleyen küresel CEO’larda ise bu oran yüzde 62.
- CEO’lar belirsizliklere ve engellere rağmen büyüme için inorganik yöntemlere dikkat çekiyor. Küresel CEO’ların yüzde 33’ü, Türkiye’deki CEO’ların yüzde 52’si stratejik ortaklıklarla büyüme hedeflerini yakalayabileceğine inanıyor. - CEO’ların yüzde 60’ı yenilikçi startuplarla işbirliğini büyüme
22
için almaları gereken ilk üç aksiyon arasına koyuyor.
- Bir işletmenin radikal dönüşümden geçmesi için, süreci yönetecek lidere ihtiyacı var. Küresel CEO’ların yüzde 71’i bu süreci yönetme konusunda kendilerini hazırlıklı görüyor. Türkiye’de ise CEO’ların yüzde 56’sı lider kadroların bu dönüşüm için yeterli donanımda olduğu görüşünde.
DİJİTAL İŞGÜCÜNÜN ETKİSİ
- Küresel CEO’ların yüzde 67’sinin önceliği ‘veri bilimci’leri organizasyona katmak. Türkiye’deki CEO’ların yüzde 36’sı bunu öncelik olarak tanımlıyor. Türkiye’de veri analitiği teknolojileri kullanımının henüz yaygınlaşmaması nedeniyle bu sonucun ortaya çıktığı söylenebilir.
CEO VE SOSYAL MEDYA - “CEO’lar karar alırken neye güveniyor?” sorusunun yanıtı; sosyal medya. Küresel CEO’ların yüzde 81’i, Türkiye’deki CEO’ların ise yüzde 88’i stratejik kararlar almadan önce sosyal medya kaynaklarından gelen veri ve bilgiye güveniyor. Geleneksel medya ikinci sırada yer alıyor. Devlet kurumlarının açık veri kaynakları hem dünyada hem Türkiye’de listenin sonunda.
ARAŞTIRMA
YABANCI YATIRIMCI İÇİN FIRSAT DÖNEMİ Ağustos ayındaki kur ve enflasyon artışı Türkiye ekonomisinde yavaşlamaya neden olsa da, üçüncü çeyrekte ofis pazarında oluşan talep, sektörde telafi edici bir ivme yarattı. Kimi köklü perakendeci konkordato ilan ederken global perakende devleri yatırımlarında hız kesmedi. Ticari gayrimenkul danışmanlık şirketi Cushman & Wakefield tarafından hazırlanan “Türkiye Pazar Analizleri 2018 Üçüncü Çeyrek Ofis, Perakende ve Sanayi ve Lojistik” başlıklı rapor, cadde mağazaları ve ofis kiralarındaki son durumla ilgili önemli bilgileri ortaya koyuyor. Yılın ilk iki çeyreğinde 2017’nin aynı dönemine göre cadde mağazaları ve ofis kiraları kura bağlı olarak yüzde 22’ye varan oranlarda gerilemişti. Gerilemenin aynı eğilimde sürdüğü üçüncü çeyrek rapor sonuçlarına göre, Türkiye genelindeki ofis kiraları ortalama yüzde 20 düşerken, perakende pazarında da yüzde 30 civarı bir azalma kaydedildi.
YENİ KİRALAMALAR ARTARKEN, FİYATLAR DÜŞÜYOR İstanbul’da 85 bin 881 metrekare yeni ofis alanının pazara girdiği ve toplam arzın 6.08 milyon metrekareye yüksel-
24
diği belirtilen rapora göre; üçüncü çeyrekte yeni kiralama önceki çeyreğe göre yüzde 33.26 oranında artarken, önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3.31 azaldı. Yılın üçüncü çeyreği eylül sonuçlarına göre, İstanbul’da metrekare bazında ofis kiraları 2017’nin aynı dönemine oranla yüzde 20 azalarak 32 dolara, Gayrettepe’de yüzde 20 düşüşle 20 dolara, Maslak’ta yüzde 25 düşüşle 21 dolara, İstanbul Anadolu Yakası’nda ise yüzde 4’lük düşüşle 24 dolara geriledi. Söz konusu rakamlar İzmir’de yüzde 7.1 azalışla 13 dolar olurken, Ankara’da yüzde 6.7 düşerek 14 dolar olarak hesaplandı.
YABANCI YATIRIMCININ İLGİSİ ARTACAK Rapora göre 3. çeyrekte de, Türk lirasının değer kaybetmesi ve enflasyondaki önemli artış ekonomiyi yavaşlama noktasına getirdi. Hazine ve
Maliye Bakanlığı’nca hazırlanan ve ekim ayında yürürlüğe giren düzenlemeye göre tüm kira sözleşmeleri 2 Ocak 2018’deki kur üstünden TL’ye dönüştürülecek, sözleşmeler bu tarihten önce yapılmışsa geçerli tarih için enflasyon ayarlaması yapılacak. Çok daha yüksek kur oranı nedeniyle mülk sahipleri ve yüksek enflasyon endekslemesinden dolayı kiracılar üstünde baskı oluşturacak bu durumun pazardaki etkileri bir sonraki çeyreklerde hissedilmeye başlanacak. Yeni düzenlemeyle ofis yatırımlarının varlık değerinin ABD Doları bazında azalmasıyla birlikte yatırım için fırsat kollayan yabancı alıcı ilgisinin büyük oranda ivme kazanması bekleniyor.
GLOBAL MARKALAR YATIRIMLARDA HIZ KESMEDİ Perakende kiralarındaki düşüşün ofis pazarına kıyasla daha yüksek olduğu rapora göre, üçüncü çeyrekte birincil perakende kiralarındaki metrekare fiyatları, Türkiye genelinde ortalama yüzde 30 civarında azaldı. Birincil perakende kiraları İstanbul’da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30 azalarak 150 dolara geriledi. İzmir’de yüzde 23.5 düşüşle 75 dolar, Ankara’da ise yüzde 24 düşüşle 95 dolar olarak gerçekleşti. Rapora göre, üçüncü çeyrekte özellikle ağustos ayındaki kur artışının etkisiyle perakendeci aktivitesi oldukça düşük kaldı. Bu dönemde kimi perakendeciler kur baskısına dayanamayıp konkordato ilan ederken, global perakende devleri yatırımda hız kesmedi. Birincil perakende pazarında 3. çeyrekte ilave arz girişinin olmadığı vurgulanan rapora göre yeni AVM inşa faaliyetleri de büyük ölçüde durma noktasına geldi.
ARAŞTIRMA
DOĞRU VİDEO PAZARLAMASI İÇİN
6 STRATEJİK HAMLE
Video içerik pazarlaması günden güne gelişme gösteren bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Sanal gerçeklik çözümleri, 360 derece videolar ve live streaming içerikler son yıllarda video pazarlamasına yeni bir soluk getirdi. We Are Social ve Hootsuit’in 2018 yılı istatistiklerine göre ülkemizde en aktif kullanılan sosyal medya mecralarının başında Youtube geliyor. Dijital Dönüşüm Danışmanı ve Me Consultancy kurucusu Murat Erdör, dijital dünyanın trendleri arasında yükselişini sürdüren ve sanal gerçeklik uygulamalarının etkisiyle gelecekte daha da ilgi çekmesi beklenen video içerik pazarlamasıyla ilgili öneriler sundu.Murat Erdör, video pazarlamasıyla ilgili atılabilecek doğru stratejik hamleleri şu şekilde sıraladı:
MARKA İLE TUTARLILIK Video içerik pazarlaması yaparken dikkat edilmesi gereken noktalardan ilki, marka ile oluşturulan video arasındaki tutarlılıktır. Videonun tonu, grafik etkileri, renk ve müzik kullanımı gibi özgün öğeler, video ile marka arasında köprü görevi görmelidir.
AKILDA KALICI VİDEO Video içerik pazarlamasının en önemli başarı kriteri içeriğin kalitesidir. Oluşturulan içeriklerde satış ve pazarlamadan ziyade hikâyenin ön plana tutulması videonun akılda kalıcı olmasını sağlayacaktır. Ayrıca video içeriklerinde marka ile uyumlu bir hikâyesinin olması, markaya güç kazandıracaktır.
İLK 10 SANİYE! Hedef kitleniz video içeriklerinizi izlerken tatmin olmalıdır. Bundan dolayı video içeriklerinizin dikkat çekici olması gerekir. Hedef özellikle ilk on saniyede hedef kitlenizi etkilemek olmalıdır. Video içeriklerinizi oluştururken hedef kitlenizin alışkanlıkları, davranışları, yaşam tarzları, ilgi alanları ve merak duydukları şeyleri göz önünde bulundurun.
SEO VE ÖZGÜN İÇERİK Video içerikleriniz ile ilgili SEO çalışmaları yapmanız ve video açıklamalarına gereken önemi vermeniz, arama motorlarında içeriğinizi tanımlar ve ön plana çıkarır. Öte yandan anahtar kelime seçimleriniz, başlıklarınız ve açıklamalarınız da özgün olmalıdır. Video içerik optimazasyonunu başarılı bir biçimde gerçekleştirmeniz video içerik pazarlamasında sizi rakiplerinize göre bir adım ileriye götürecektir.
26
VİDEO PLATFORMUNUZU OLUŞTURUN Dünyada günde bir milyar saatin üzerinde video içeriğinin tüketildiği ve dünyanın en büyük ikinci arama motoru olarak anılan YouTube, video içerik pazarlamasında tartışmasız lider sosyal medya platformu durumunda. Dolayısıyla mevcut değilse bir YouTube kanalı açmanız ve düzenli olarak markanız ile uyumlu video içerikleri paylaşmanız, hedef kitlenizle bağ kurmanızda yardımcı olacaktır.
HAFİF DİL, EĞLENCELİ İÇERİK Video içeriklerinizi oluştururken ağır bir dil kullanmamaya özen gösterin. Günlük dil ve esprili bir yaklaşım sergilemeniz hedef kitlenizi cezbetmenize yardımcı olacaktır. Didaktik bir dil kullanımı ve ciddi bir yaklaşım videolarını sıkıcı kılabilir. Video içeriklerinizde hedef kitlenize vermek istediğiniz mesajları her zaman hafif ve eğlenceli bir biçimde yönlendirin.
ARAŞTIRMA
TÜRK AİLE ŞİRKETLERİ 2018’DE CİROLARINI ARTIRDI KPMG’NİN AVRUPA AİLE ŞİRKETLERİ BAROMETRESİ 2018 SONUÇLARINA GÖRE TÜRKİYE’DEKİ AİLE ŞİRKETLERİNİN YÜZDE 70’İNDEN FAZLASI, SON BİR YILDA CİROLARINI ARTIRMAYI BAŞARDI. ANCAK TÜRK AİLE ŞİRKETLERİNİN DÖRTTE BİRİNDEN FAZLASI GELECEK 2019’LA İLGİLİ KAYGILI OLDUKLARINI DİLE GETİRİYOR. KPMG’nin Avrupa Aile Şirketleri Derneği (EFB) ile birlikte hazırladığı Avrupa Aile Şirketleri Barometresi’nin 7’ncisi yayımlandı. Araştırmaya 26 Avrupa ülkesinden, 41’i Türk, bin 576 aile şirketi yöneticisi katıldı. Araştırma, Avrupalı aile şirketlerinin büyük bölümünün önümüzdeki 12 aya güvenle baktığını, buna karşın Türk aile şirketlerinin dörtte birinden fazlasının gelecek yılla ilgili kaygıları olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya Türkiye’den katılan aile şirketlerinin yüzde 71’i, geçtiğimiz 1 yılda cirolarını genel olarak artırdıklarını belirtti. Cirosu artan aile şirketlerinin yüzde 60’ından fazlası yüzde 50’den az, yüzde 10’u ise yüzde 50’den fazla büyümeyi başardıklarını kaydetti.
YENİ İSTİHDAM DÜŞÜK Araştırmaya göre, her 5 Türk aile şirketinden 3’ü son 1 yılda çalışan sayılarını aynı tuttuklarını ya da personel azaltma kararı aldıklarını ifade etti. Çalışan sayısını artırma kararı alan şirketlerin oranı ise yüzde 37’de kaldı.
SİYASİ BELİRSİZLİK EN BÜYÜK SORUN Araştırmaya Türkiye’den katılan aile şirketi yöneticilerinin yaklaşık dörtte biri, karşılaştığı en büyük zorluğun ‘siyasi belirsizlikler’ olduğunu vurguladı. Bu zorluğu sırasıyla ‘istikrarsız döviz kurları’ (yüzde 18) ve ‘kârlılıkta azalma’ (yüzde 15) takip ediyor.
BEKLENTİ VERGİLERİN DÜŞÜRÜLMESİ KPMG Türkiye Danışmanlık Bölümü Başkanı Hande Şenova, Türk aile şirketlerinin yaklaşık yüzde 30’unun, vergi oranlarının düşürülmesinin büyüme hedeflerini tutturmalarına büyük destek sağlayacağını dile getirdiğini kaydetti. Listede ikinci sırada finansman imkânlarına daha kolay erişim (yüzde 24), üçüncü sırada ise altyapının geliştirilmesi (yüzde 10) yer alıyor.
ÖZ SERMAYEYE GÜVEN Türk aile şirketlerinin dörtte biri, önümüzdeki 1 yıllık dönemde finansman açısından özsermayelerine güveniyor. Özsermayeyi yüzde 20’lik oranla banka finansmanı ve yüzde 17 ile endüstriyel anlaşmalar izliyor. Araştırmanın Türkiye sonuçlarında dikkat çeken satır başları şöyle: • Türk aile şirketlerinin yüzde 44’ü, son 1 yılda yurtdışı faaliyetlerini bir önceki yılla aynı oranda sürdürdü. • Türk yöneticiler, gelecek 2 yıllık dönemde şirketlerinin önceliklerini, kârlılığı artırma (yüzde 38), yeni pazarlara yönelme/ihracat yapma (yüzde 19) ve daha inovatif olma (yüzde 16) olarak sıralıyor.
28
ARAŞTIRMA • Türk aile şirketlerinin yaklaşık yüzde 60’ı, yönetimi bir sonraki nesle devretmeyi düşünüyor. • Türk yöneticilerin yaklaşık yüzde 70’i, aileden olmayan bir CEO’ya görev vermeyi düşündüklerini belirtti. • Türk aile şirketleri, halka açılmaya Avrupa’dakilerden daha sıcak bakıyor. Halka arz yoluyla şirketini satmayı planlayan Türklerin oranı (yüzde 45), Avrupa genelinin 3 katı. • Türk aile şirketlerinin yüzde 88’i, strateji planlarının inovasyon ve yeni teknolojilere yatırım yapmayı içerdiğini kaydetti.
AVRUPA’DAKİ DURUM Araştırmaya göre Avrupalı aile şirketlerinin büyük bölümü, geleceğe güvenle bakmalarına karşın, rekabet gücünü sürdürüp büyümeye devam edebilmek için yeni yetenekleri çekmeleri ve inovasyon faaliyetlerine hız vermeleri gerektiğinin farkında. KPMG Türkiye Danışmanlık Bölümü Başkanı Hande Şenova, rapora ilişkin değerlendirmesinde, “Avrupalı aile şirketleri, geçtiğimiz yıl iyi bir ilerleme kaydetti. Bir sonraki adımda, hassas ve önem arz eden bir sürecin parçası olarak, var olan operasyonlarını ölçeklendirmeleri gerekecek. Avrupalı aile şirketleri dünya çapında iş yapmaya hazırlanırken, kendilerini dünyanın dört bir yanından gelen şirketlerle rekabet içinde bulacaklar. Büyüme ve yayılma planlarını yaparken, artan küresel rekabeti de hesaba katmalılar” diye konuştu.
Raporun Avrupa ayağına ilişkin ilgi çeken bulgular ise şöyle: • Avrupalı aile şirketlerinin yüzde 73’ü, önümüzdeki 12 ayda gösterecekleri finansal performansa güveniyor. • Avrupa genelinde güven oranı artarken, İngiltere’de Brexit’in etkisiyle geçen yıla göre 15 puan azalarak yüzde 68’e düştü. • Katılımcıların yüzde 64’ü geçtiğimiz yıl cirolarında artış olduğunu bildirdi. • ‘Yetenek savaşları’, aile şirketlerinin karşılaştığı en büyük zorluk olarak ilk sıraya yerleşti. Katılımcıların yüzde 53’ü yetenek savaşını en büyük üç sorunundan biri olarak tanımladı. Bu oran 2017’de yüzde 43 ve 2016’da yüzde 37’ydi. Bu senenin öne çıkan diğer zorlukları arasında, ‘artan işgücü maliyetleri’ (yüzde 36) ve ‘siyasi belirsizlikler’ (yüzde 36) bulunuyor. • Avrupalı aile şirketlerinin yüzde 54’ü büyüme planları kapsamında yeni pazarlara açılmayı hedefliyor. Yaklaşık dörtte biri ise büyümeyi hızlandırmak için ürün yelpazelerini genişletmeyi ve çeşitlendirmeyi planlıyor. • Katılımcıların yüzde 86’sı elde ettikleri kârı ana faaliyet alanlarına, yüzde 83’ü inovasyona ve teknolojiye, yüzde 81’i ise işe alım ve eğitime yatırdıklarını belirtiyor. • Katılımcıların üçte biri şirket dışından bir CEO’yu işe almayı düşünüyor.
UZMAN PERSONEL İHTİYACI Hande Şenova, “Büyüyen aile şirketleri için ailenin ötesine geçerek ihtiyaç duydukları diğer yetenek gruplarını bulmak gittikçe önem kazanıyor. Bu, dijital inovasyondan üretim veya montaj hattı seviyesindeki önemli rollere kadar değişen, oldukça uzmanlaşmış roller için özellikle geçerli. Ne yazık ki, bu tür uzmanlık gerektiren rollerin doldurulması giderek daha da zorlaşıyor. Artan yetenek açığı, karar vericiler tarafından acil olarak ele alınması gereken bir sorun” ifadelerini kullandı.
30
ARAŞTIRMA 2018 YILININ GELİNEN BÖLÜMÜNDE YAŞANAN FİYAT BASKISINA RAĞMEN SEKTÖRÜN ORGANİK BÜYÜMEYE DEVAM ETTİĞİNİ VURGULAYAN DÜNYANIN ÖNDE GELEN ARAŞTIRMA ŞİRKETİ NIELSEN, Y VE Z KUŞAKLARININ DAVRANIŞ VE ALIŞVERİŞ ALIŞKANLIKLARINI ANLAMAYA YÖNELİK OLARAK GERÇEKLEŞTİRDİĞİ KAPSAMLI ÇALIŞMASININ ÖN SONUÇLARINI DA İLK KEZ SEKTÖRLE PAYLAŞTI.
HIZLI TÜKETİMDE TRENDLER DEĞİŞTİ 32
ARAŞTIRMA
HIZLI TÜKETİM ÜRÜNLERİ PAZARI YÜZDE 17 BÜYÜDÜ Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) tarafından bu yıl 5’incisi düzenlenen Ortak Gelişim Kongresi’nde sahne alan ve “Yeni Dünyada 3 Yeni’yi Anlamak: Yeni Perakendeci, Yeni Ürün ve Üretici, Yeni Alışverişçi” başlıklı bir sunum gerçekleştiren Nielsen, sektörün sahip olduğu mevcut büyüme ivmesinin ve gelecek potansiyelinin önemini vurguladı. Nielsen adına sahne alan Nielsen Türkiye Genel Müdürü Didem Şekerel Erdoğan ve Nielsen Perakende Hizmetleri Lideri Tamer Gülsaç, Hızlı Tüketim Ürünleri Pazarında (HTÜ) modern kanalın son 10 yılda 3 katın üzerinde bir mağaza sayısı artışı kaydettiğini söylediler. “Nielsen Perakende Paneli verilerine göre Hızlı Tüketim Ürünleri pazarı (FMCG), 2018 yılının ilk 8 aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oranında bir ciro büyümesi kaydetti.” diye konuşan Şekerel Erdoğan, büyümenin yüzde 14’lük kısmının fiyat değişiminden, yüzde 3’lük kısmının ise hacim büyümesinden kaynaklandığını belirtti. Şekerel Erdoğan, “Sektörün, fiyat baskısına rağmen önemli bir organik büyüme kaydettiğini görmekteyiz.” değerlendirmesinde bulundu. Şekerel Erdoğan, yılın ilk 8 ayında ciro ve hacim bakımından en çok büyüyen ilk 5 kategorinin enerji içecekleri, kuru meyve, hazır puding, deodorant ve ayran kategorileri olduğunu paylaştı.
“MODERN PERAKENDE İÇİN FIRSAT VAR” Büyümede başı çeken kanalların parfümeriler ile indirim marketlerinin de dahil olduğu 400 metrekare altı süpermarket kanalı olduğunu vurgulayan Tamer Gülsaç, “Modern kanalın ciro ağırlığını benzer yapıdaki diğer ülkelerle kıyasladığımızda, Türkiye’de modern perakendenin daha gideceği çok yol olduğunu görüyoruz.” diye konuştu.
“MAĞAZA İÇİ AKTİVASYON BAZI KATEGORİLERDE ÇOK ETKİLİ…” “Yeni Perakendeci” başlığındaki iç görüleri paylaşan Nielsen Perakende Hizmetleri Lideri Tamer Gülsaç, perakendede büyüme bakımından başı çeken formatın küçük süpermarketler olduğunu vurguladı. Gülsaç, “Hem globalde hem de Türkiye’de yükselen yeni yıldız küçük format…” diye konuştu. Perakende kategori yönetimi anlayışının da bir dönüşüm sürecinden geçtiğini ve odağına alışverişçiyi almakta olduğunu belirten Gülsaç, “Alışverişçi odaklı bir kategori yönetiminin en önemli bileşenlerinden biri şüphesiz mağaza içi aktivasyon.” diye konuştu. Nielsen Kategori Alışverişinin Temellerini Anlama 2018 çalışmasının sonuçlarına göre mağaza içi aktivasyonun belirli kategorilerde ziyaret öncesi iletişime göre çok daha etkili olduğunu belirten Şekerel Erdoğan ise, “Bu kategoriler arasında “atıştırmalıklar”ın yanı sıra özellikle yüz bakım, tıraş köpüğü, duş jeli, saç boyası gibi kişisel bakım kategorileri öne çıkıyor.” dedi.
33
ARAŞTIRMA “DAHA SAĞLIKLI”DAN “SAĞLIK VEREN”E GEÇİŞ VAR Geçen yılki zirvede de altını çizdikleri “sağlık yönündeki güçlü yönelimin” yeni bir aşamaya geçtiğini söyleyen Şekerel Erdoğan, tüketicilerin artık “daha sağlıklı”dan da öte, “sağlık veren” ürünler arayışında olduklarının altını çizdi. “Sağlık yönündeki bu talep ürün satışlarına da yansımış durumda.” diye konuşan Şekerel Erdoğan, son iki yılda proteinli süt, beyaz çay, kuruyemiş bar, kefir, kuru meyve, çiğ kuruyemiş ve probiyotik/meyveli yoğurt gibi sağlık vadeden kategorilerin, gıda ortalamasının çok üzerinde hacim büyümesi kaydettiklerini ekledi. Organik ürünlerin de yükselişlerini sürdürdüklerini belirten Tamer Gülsaç ise organik trendinin gıdayla sınırlı kalmayıp gıda-dışına doğru genişlediğini belirterek, organik ürünlerin büyüme kaydettiği gıda dışı kategori örnekleri ile paylaştı.
YENİ ZAMAN ALIŞVERİŞÇİLERİ: Y VE Z KUŞAKLARI Y - Z kuşaklarının teknoloji ve tüketim alışkanlıklarıyla ilgili kapsamlı içgörüler içeren Nielsen’in “Yeni Zaman Alışverişçileri” raporunun sonuçlarını ilk kez kamuoyuyla paylaşan Didem Şekerel Erdoğan, “Teknoloji çağında doğmuş ve büyümüş genç kuşağı anlamak çok kritik öneme sahip, çünkü bu kuşaklar yakın gelecekte alıverişçilerimizin ana kitlesini oluşturuyor olacaklar.” açıklamasında bulundu. Çalışmanın ön sonuçlarını katılımcılarla paylaşan Şekerel Erdoğan, Y ve Z kuşaklarının alışveriş tercihlerinde ultra kolaylığın ön planda olduğunu belirtti. Genç kuşakların online alışveriş motivasyonlarında fiyat, çeşitlilik ve hız faktörlerinin belirleyici olduğunu vurgulayan Şekerel Erdoğan, en çok satın alınan kategoriler arasında moda, kozmetik/kişisel bakım ve teknolojinin başı çektiğini ekledi.
“Hyyge” Alışverişçi cephesinde gördükleri yeni bir trendin de “hygge” (“hüge” diye okunuyor) olduğunu belirten Şekerel Erdoğan, “İskandinav ülkelerinden çıkan bu trend, tüketicilerin ev keyfine yönelik tüketim yapmaları anlamına geliyor.” dedi. Şekerel Erdoğan, bu trendin sonucu olarak buzlu ve özel kahveler, hazır ve toz tatlılar, meyveli ve tatlı içerikli yoğurtlar, dondurmalar, noodle ve dondurulmuş gıdaların ortalama pazar büyümesinin üzerinde performans gösterdiklerini ekledi.
“İNTERNETTE YAŞIYORLAR” Y ve Z kuşaklarının pek çok yönden benzeşmekle birlikte önemli farklılıklar da taşıdıklarının altını çizen Şekerel Erdoğan, “Aslında bu farklılaşma noktaları, alışverişçi tercihlerindeki değişimin yönünü de gösteriyor.” diye ekledi. Z kuşağının daha geniş bir kanal repertuarıyla alışveriş yaptığını ve teknoloji kullanımında da birden çok aracıyı (telefon, tablet, bilgisayar) aynı anda kullandığını belirten Şekerel Erdoğan, Z kuşağının hayatında görselliğin daha çok ön planda olduğunun da altını çizdi. Şekerel Erdoğan, “Y kuşağında Facebook en çok tercih edilen sosyal medya platformu olurken, Z kuşağında Instagram daha çok tercih ediliyor. Keza görsellik, arama tercihlerini de belirlemekte: Y kuşağı internet araması olarak Google’ı tercih ederken, Z kuşağı Youtube’u tercih ediyor.” şeklinde örnekler paylaştı.
34
HUKUK
DÖVİZ VEYA DÖVİZE ENDEKSLİ SÖZLEŞMELERDE
TÜRK LİRASI UYGULAMASI
13 Eylül 2018 tarihinden itibaren, Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri sözleşmelerde sözleşme bedeli ve bu sözleşmeden kaynaklanan ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacaktır. 13 Eylül 2018’den itibaren 30 gün içinde daha önce akdedilmiş ve yürürlükteki sözleşmelerin de Türk Lirası olarak yeniden belirlenmesi gerekiyor. Kural ve istisnalar aşağıdaki tabloda düzenlenmektedir.
Sözleşme Türü
Genel Kural
Konusu serbest bölgeler dahil yurt içinde yer alan gayrimenkuller olan, konut ve çatılı iş yeri dahil gayrimenkul kiralama ve satış sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılamaz
İstisnalar
İş sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılamaz
1)Yurt dışında ifa edilecek iş sözleşmeleri 2)Türkiye'de yerleşik olup, TC vatandaşı olmayanların taraf oldukları iş sözleşmeleri 3)Yurt dışında yerleşik kişilerin Türkiye'de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler ile serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin taraf olduğu iş sözleşmeleri
Danışmanlık, aracılık ve taşımacılık dâhil hizmet sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılamaz
1)İhracat, transit ticaret, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetler kapsamında yapılan hizmet sözleşmeleri, 2)Yurt dışında gerçekleştirilecek faaliyetler kapsamında yapılan hizmet sözleşmeleri 3)Türkiye’de başlayıp yurt dışında sonlanan veya yurt dışında başlayıp Türkiye’de sonlanan elektronik haberleşme ile ilgili hizmet sözleşmeleri, 4)Yurt dışında yerleşik kişilerin Türkiye’de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler ile serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin taraf olduğu hizmet sözleşmeleri 5)T.C. vatandaşı olmayanların kişilerin taraf oldukları hizmet sözleşmeleri
Eser sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılamaz
1)4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda tanımlanan gemilerin inşası, tamiri ve bakımına ilişkin eser sözleşmeleri
Menkul satış sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
1)İş makinesi dahil taşıt satış sözleşmeleri
Menkul kiralama sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
1)İş makinesi dahil taşıt kiralama sözleşmeleri (13.09.2018 öncesi imzalananlar hariç)
Bilişim teknolojileri kapsamında yurt dışında üretilen yazılımlara ilişkin satış sözleşmeleri ile donanım ve yazılımlara ilişkin lisans ve hizmet sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda tanımlanan gemilere ilişkin finansal kiralama (leasing) sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar'ın 17 ve 17/A maddeleri kapsamında yapılacak finansal kiralama (leasing) sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
Kamu kurum ve kuruluşları ile Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı şirketlerinin taraf olduğu sözleşmeleri
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
1)Gayrimenkul satış ve gayrimenkul kiralama sözleşmeleri hariç
Kamu kurum ve kuruluşlarının taraf olduğu döviz cinsinden veya dövize endeksli ihaleler, sözleşmeler ve milletlerarası andlaşmaların ifası kapsamında olmak kaydıyla; yüklenicilerin üçüncü taraflarla akdedeceği sözleşmeler
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
1)Gayrimenkul satış, gayrimenkul kiralama ve iş sözleşmeleri hariç
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın 28/3/2002 tarihli ve 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında gerçekleştirdiği işlemlerle ilgili olarak bankaların taraf olduğu sözleşmeler
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
Türkiye'de yerleşik yolcu, yük veya posta taşıma faaliyetinde bulunan havayolu işletmeleri; hava taşıma araçlarına teknik bakım hizmeti veren şirketler; havalimanlarında yer hizmetleri veren kuruluşlar, doğrudan veya dolaylı olarak sermayelerinde en az %50 hisse oranına sahip olduğu ortaklıkların Türkiye'de yerleşik kişilerle yapacakları sözleşmeler
Döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilir
1) Gayrimenkul satış, gayrimenkul kiralama ve iş sözleşmeleri hariç
NOT: Uluslararası piyasalarda fiyatı döviz cinsinden belirlenen kıymetli madenlere ve/veya emtiaya endekslenen ve/veya dolaylı olarak dövize endekslenen sözleşmeler, dövize endeksli sözleşme olarak değerlendirilir.
35
HUKUK Döviz veya Dövize Endeksli Sözleşme Bedelinin Türk Lirası Bedel ile Belirlenmesi Konusunda Taraflarca Mutabık Kalınamaması Halinde Halihazırda akdedilmiş, Tebliğe dâhil olan sözleşmelerde yer alan bedeller Türk Lirası olarak taraflarca yeniden belirlenirken mutabakata varılamazsa; akdedilen sözleşmelerde döviz veya dövize endeksli olarak belirlenen bedeller, söz konusu bedellerin 02/01/2018 tarihinde belirlenen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası efektif satış kuru ile hesaplanan Türk lirası karşılığının 02/01/2018 tarihinden bedellerin yeniden belirlendiği tarihe kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması suretiyle belirlenir.
Kira Sözleşmelerinde Uygulama 13 Eylül 2018 tarihinden önce akdedilen konut ve çatılı iş yeri kira sözleşmelerinde döviz veya dövize endeksli olarak belirlenen bedeller yukarıda anılan hesaplamaya göre göre iki yıllık süre için Türk parası olarak belirlenir. Ancak, Türk parası olarak belirlemenin yapıldığı kira yılının sonundan itibaren bir yıl geçerli olmak üzere; Türk parası olarak belirlenen kira bedeli, taraflarca belirlenirken mutabakata varılamazsa, belirleme tarihinden belirlemenin yapıldığı kira yılının sonuna kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması yoluyla belirlenir. Bir sonraki kira yılı Türk parası cinsinden kira bedeli ise, taraflarca belirlenirken mutabakata varılamazsa, önceki kira yılında geçerli olan kira bedelinin Türkiye İstatistik Kurumunun belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması yoluyla belirlenir ve belirlenen Türk parası cinsinden kira bedeli bu fıkrada belirtilen iki yıllık sürenin sonuna kadar geçerli olur. Kira bedellerinin bu şekilde belirlenmesi durumunda, kira sözleşmesindeki kira bedellerinin, depozitonun ve benzeri giderlerin teminatı olarak verilen döviz cinsinden nakit ya da teminat mektuplarının da değiştirilmesi gerekeceği şüpheden uzaktır.
DÖVİZ CİNSİNDEN VE DÖVİZE ENDEKSLİ SÖZLEŞMELERLE İLGİLİ HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI’NIN EN SON YAPTIĞI BASIN DUYURUSU ÇERÇEVESİNDEKİ ÖRNEKLEMELER AŞAĞIDA BİLGİLENDİRME MAHİYETİNDE BELİRTİLMİŞTİR
A. Türk Lirası olarak yeniden belirleme yöntemi Tüm gayrimenkul satış ve kira sözleşmelerine uygulanabilir olan çevirme yöntemine göre, sözleşmelerdeki bedeller 02 Ocak 2018 tarihli Türkiye Merkez Bankasının efektif satış kuruna göre Türk Lirası’na çevrilecektir. Bu şekilde belirlenen bedel Türkiye İstatistik Enstitüsü tarafından 02 Ocak tarihinden Türk Lirası üzerinden belirleme tarihine kadar geçen süre
36
Av. Pelin Baruh
için yayımlanan Tüketici Fiyat Endeksinin aylık uyarlama oranı uyarınca artırılacaktır. Bu minvalde, ilgili kira bedeli Türk Lirasına çevrildikten sonra, Türk Lirası olarak tespit edilen bedel Ocak ayından ilk fatura tarihine kadarki dönemde yayımlanan Tüketici Fiyat Endeksinin aylık uyarlama oranları ile çarpılacaktır (“Birinci TL Kirası”). Birinci TL Kirası, herhangi bir değişime tabi olmadan, ilgili 12 aylık kira yılı sonuna kadar uygulanacaktır. Örneğin, sözleşme tahtında kira bedeli başlangıç tarihi, 01.02.2017 ise, Birinci TL Kirası, 01.02.2019 tarihine kadar uygulanacaktır.
Hesaplamaya örnek olarak; Sözleşme tarihi: 01.02.2017 TL’ye çevrilme tarihi: 01.10.2018 Döviz Sözleşme bedeli: 1.000 Amerikan Doları TCMB kuru: 3,7776 Dolar/TL TÜFE: 02.01.2018 tarihinden 01.10.2018’e kadar Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 9 aylık toplam TÜFE değişim oranı (%19,37)
HUKUK
TL’ye Çevrilen Sözleşme Bedeli = (Sözleşme bedeli * TCMB kuru ) * (1+TÜFE) = (1000 * 3,7776) * (1+0,1937) = 4.509,32 TL Buna göre, bedelleri Amerikan Doları olarak belirlenen sözleşmelerde Ekim ayı için kur 4,50932 Dolar/TL olarak uygulanacaktır.
B. (Konut ve Çatılı İş Yerleri Kiraları İçin) Birinci TL Kirası’nın Yıllık Artış Oranı Tebliğ, 13 Eylül 2018’den önce akdedilmiş, konut ve çatılı işyerleri kira sözleşmeleri için, tarafların anlaşamaması halinde uygulanmak üzere, bir artış oranı yöntemi belirlemektedir. Buna göre;
1. İlk artış yılı İlk 12 aylık kira döneminin sona ermesini müteakip, kiraya verenin Birinci TL Kirası’nı güncelleyerek sonraki 12 aylık kira dönemine uygulanacak olan kira bedeli hesaplayabilecektir. Bu durumda, tarafların artış oranında mutabık kalamaması halinde, Birinci TL Kirası, Türkiye İstatistik Enstitüsü tarafından Türk Lirası üzerinden belirleme yapıldığı tarihten yeni kira yılının başladığı dönem arasında geçen süre için yayımlanan Tüketici Fiyat Endeksinin aylık uyarlama oranı uyarınca artırılacaktır. (“İkinci TL Kirası“). Örneğin, sözleşme tahtında kira bedeli başlangıç tarihi, 01.02.2017 ise ve TL üzerinden belirleme Ekim
2018’de yapıldı ise İkinci TL Kirası hesabında, Ekim, Kasım, Aralık, Ocak ve Şubat Tüketici Fiyat Endeksinin aylık uyarlama oranları dikkate alınacaktır. Bu kira bedeli, 01.02.2019 ile 01.02.2020 arasındaki dönemde uygulanacaktır.
2. İkinci Artış Yılı İkinci TL Kirası’nın uygulandığı kira yılının sonunda, tarafların artış oranında mutabık kalamaması halinde, İkinci TL Kirası, Türkiye İstatistik Enstitüsü tarafından önceki kira yılının başlangıcından yeni kira yılının başlangıcına kadar geçecek dönem için Türkiye İstatistik Enstitüsü tarafından yayımlanan Tüketici Fiyat Endeksinin aylık uyarlama oranı uyarınca artırılacaktıt. Yukarıdaki örnekte yer alan kira sözleşmesi bakımından, İkinci TL Kirası’nın Şubat 2019’dan Şubat 2020’ye kadar yayımlanan Tüketici Fiyat Endeksinin aylık uyarlama oranları uyarınca artırılması ile bulunacak. Bu kira bedeli, Tebliğ’de geçen 2 yıllık sürenin sonuna kadar uygulanır. Örneğin, Türk Lirası üzerinden belirleme 1 Ekim 2018 tarihinde yapıldı ise, yeni kira bedeli, 01.02.2020 ile 01.10.2020 arasındaki dönem için uygulanır.
3. İki Yıllık Dönem Tebliğde belirtildiği üzere, 13 Eylül 2018 tarihinden önce akdedilmiş, bedelleri döviz cinsinden ve ya döviz endeksli belirlenen, konut ve çatılı işyerleri kira sözleşmeleri, iki yıllık bir süre için Türk Lirası cinsinden belirlenecektir. Tebliğ bu iki yıllık sürenin ne zaman başlayacağını ve bittiğinde nasıl bir uygulama olacağını belirtmemektedir.
37
AVM
ANKARA’NIN SİMGESİ ATAKULE 29 EKİM’DE IŞIK SAÇTI! AÇILIŞ COŞKUSU UZUN KUYRUKLAR OLUŞTURDU Açılışla beraber Cumhuriyet Bayramı’nı komşularıyla kutlayan Atakule’de, gün boyu Cumhuriyet Bandosu’nun gerçekleştirdiği gösterilerin ardından, Ankaralılar akşam saatlerinde giderek artan bir kalabalık ile yerlerini aldılar. Ozan Doğulu performansıyla coşan misafirler, ardından Ankara’da ilk kez gerçekleşen görkemli ses ve ışık gösterileri unutulmaz anlar yaşadılar.
Ankara’nın ilk, Türkiye’nin ikinci alışveriş merkezi olan ve kulesi ile Ankara’nın sembolü haline gelen Atakule, 29 Ekim’de gerçekleştirdiği görkemli açılış ile geri döndü. Ankaralıların yoğun ilgi gösterdiği ve unutulmaz anlar yaşadığı açılış etkinliklerinde, Cumhuriyetimizin 95. yılı kutlandı. Ankara’nın sembolü Atakule, gerçekleştirdiği görkemli etkinlikler ile alışveriş merkezi bölümünün açılışını gerçekleştirdi. 29 Ekim’de gerçekleştirilen etkinlikler ile muhteşem bir geri dönüşe imza atan Atakule, Cumhuriyetin kuruluşunun 95. yıldönümünde Atakule GYO tarafından başkentlilere ve tüm Türkiye’ye armağan edildi.
38
ANKARALILARDAN ATAKULE’YE YOĞUN İLGİ Yatırımcı ve Atakule GYO Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Tarman, Atakule GYO Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İcra Kurulu Başkanı Murat Tarman, Atakule GYO Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mehmet Arpacı, JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, A Tasarım Mimarlık Başkanı ve Yüksek Mimar Ali Osman Öztürk, çalışanlar, konuklar ve Ankaralıların yoğun katılımı ile gerçekleşen kurdele kesiminin ardından, Atakule Alışveriş Merkezi ziyarete açıldı.
Atakule Alışveriş Merkezi, Ankara’nın merkezinde, kentin en özel parklarından biri olan Botanik Parkı manzaralı bir tepede yer alıyor. Elçilik binalarına, bölgenin önde gelen sanat galerilerine ve şehrin gözde yerleşim bölgesi Çankaya’da misafirlerine hizmet verecek. Bölgenin dokusu korunarak, var olduğu alana değer katacak şekilde, incelikle detaylandırılan Atakule, yeni yüzü ile alışveriş merkezinden öte, çağdaş mimarisi ile fark yaratan, özel tasarım anlayışı ile hayatla bütünleşen, doğa ile iç içe ayrıcalıklı bir yaşam sunacak. Yeni yüzü, marka karması, gündelik veya en sofistike ihtiyaçlara kadar her konuda, “Ankara’nın keyif, lezzet ve buluşma noktası” olarak hizmet etmeye hazır.
AVM
HOM DESIGN CENTER İHRACAT ÜSSÜ OLACAK Eroğlu Yapı’nın Tasarım Ve Dekorasyon Konseptli Yeni Alışveriş Merkezi HOM Design Center Açıldı. Eroğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Eroğlu, “HOM Design Center’ın Yerli Tasarım Ve Dekorasyon Markaları İçin Bir İhracat Üssü Olmasını Hedefliyoruz.” Diye Konuştu.
E
roğlu Yapı’nın, Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen tasarım ve dekorasyon markalarını tek çatı altında toplayan yeni alışveriş merkezi HOM Design Center kapılarını açtı. HOM Design Center, birçok ülkede sayısız projeye imza atan ünlü mimar Peter Vaughan tarafından tasarlanan, İstanbul’un en çekici yaşam ve yatırım merkezlerinden Skyland İstanbul karma projesinin içinde yer alıyor. Yılda 5 milyon ziyaretçi bekleyen HOM Design Center’ın iç mekan tasarımları ise alışveriş merkezleri, konut ve eğitim yapıları
konusunda uzman mimar Sinan Kafadar’ın imzasını taşıyor. HOM Design Center’da kiralamalar TL üzerinden yapılıyor, metrekare başına 150.-TL200.-TL arasında fiyatlandırılıyor.
EN YENİLİKÇİ KONSEPT ALIŞVERİŞ MERKEZİ HOM Design Center’ın Türkiye’nin ve İstanbul’un en yenilikçi konsept alışveriş merkezi olacağını vurgulayan Eroğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Eroğlu şunları ifade etti: “Ziyaretçilerimiz
ev
ve
ofis dekorasyonu için gereken her şeyi HOM Design Center’da bulabilecek. İsmimiz de buradan geliyor zira HOM, ‘Home Office Mall’un kısaltması. Mobilyadan beyaz eşya ve elektroniğe, yer döşemesinden perdeye, aydınlatmadan aksesuara tarz sahibi ev ve ofisler tasarlamak isteyenler HOM Design Center’da buluşacak. Skyland İstanbul projemizin sakinleri ise konut ve ofislerini HOM Design Center’dan dekore etmenin konfor ve keyfini yaşayacak.” HOM Design Center ile yerli üretimi de destek-
lediklerini belirten Eroğlu şöyle konuştu: “HOM Design Center, 40 bin metrekarelik kiralanabilir alana kurulu 100 mağazalı bir alışveriş merkezi. Mağazalarımızın yüzde 90’ının kiralamasını tamamladık. Yılsonuna kadar tüm mağazalar açılmış olacak. HOM Design Center’ın yerli tasarım ve dekorasyon markaları için bir ihracat üssü olmasını hedefliyoruz. Amacımız, A Plus markalarla tüketiciyi buluşturan en kapsamlı merkez olarak ticarete ve ülke ekonomisine de katkıda bulunmak. HOM Design Center’ın dekorasyon ve tasarım markalarının ihracat üssü olacağına inanıyoruz.”
HOM DESIGN CENTER BİR DÜNYA MARKASINA DÖNÜŞECEK Eroğlu Holding bünyesinde yer alan markaları Colin’s ve Loft gibi, yarattıkları her markayı bir dünya markası haline getirmenin temel hedefleri olduğunu vurgulayan Eroğlu sözlerine şu şekilde devam etti: “Başta Ankara ve İzmir olmak üzere büyük şehirlerimizde açacağımız HOM Design Center’ları bir zincire dönüştürmek hedefindeyiz. Yurt dışında da yatırım planlarımız var. İlk etapta yabancı müşterilerin dikkatini çekebilmek adına yurt dışı reklamlarımızı devreye sokacağız. Yurt içi şubelerin ardından yurt dışında da açacağımız HOM Design Center’larla markalaşmamız hızla devam edecek.”
40
GAYRİMENKUL VE PERAKENDE SEKTÖRÜNE ÖZEL ULUSLARARASI TEK ETKİNLİK
ALKAŞ’IN TÜRKİYE TEMSİLCİLİĞİNİ YÜRÜTTÜĞÜ, PERAKENDE VE GAYRİMENKULÜN ULUSLARARASI ETKİNLİĞİ MAPIC 14 - 16 KASIM’DA FRANSA CANNES’DA 24. KEZ KÜRESEL PERAKENDECİLERİ VE AVM YATIRIMCILARINI BİR ARAYA GETİRİYOR.
42
P
erakende ve gayrimenkulün uluslararası etkinliği hakkında detaylı bilgi almak için MAPIC’in Türkiye temsilciliğini yürüten Alkaş adına Genel Müdür Yonca Aközer ile görüştük.
24. kez gerçekleşen MAPIC fuarı, yurt dışına
Alkaş’ın Türkiye temsilciliğini yürüttüğü MAPIC Fuarı’nda bu yıl katılımcı ve ziyaretçileri neler bekliyor? Neler amaçlanıyor? Öncelikle Türk markalarının yurt dışına açılmasında doğru temsiliyet ve doğru kontaklarla buluşmasında Alkaş olarak destek vermekten son derece mutlu olduğumuzu belirtmek isterim. Türkiye’nin ihracat gücünün daha da artması ve tüm dünyada markalaşması açısından çok önemli bir organizasyon olan MAPIC’in Türk katılımcılar için çok güzel geçeceğine de inancımız tam.
fikir edinmek isteyenleri ağırlıyor.
açılma kararlılığı olan ya da yurt dışı ilişkilerini güçlendirmek isteyen katılımcıları ve perakende sektöründe gelecek dünya trendlerinin ne olacağı hakkında somut ve kesin Bu yıl MAPIC, perakende markalarının yanı sıra perakende sektöründe global yatırım hareketlerine yön veren AVM yatırımcıları, masterfranchise’lar mimarlar, tasarımcılar, şehirler ve ülkelerden oluşan katılımcıları bir araya getiriyor. Diğer yandan, MAPIC esnasında her yıl olduğu gibi yine 100’den fazla konferans düzenlendi. Kendi alanlarında etkin, gelecek trend-
mapic özel
ler hakkında bilgiler veren 200 konuşmacının katıldığı bu konferansların yanı sıra, perakende sektörünün Oscar’ları olarak tanımlanan MAPIC ödülleri de gerçekleşti. Yeni iş birlikteliklerinin oluşmasına olanak sağlayan MAPIC’e katılımımız sayesinde Türkiye’nin ekonomik ve jeopolitik potansiyelini sergileme fırsatı bulacağız. Fuar için ne gibi hazırlıklar yapılıyor? Hazırlık süreci hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? Bu fuara önceden hazırlanmak çok önemli dolayısıyla çok ciddi bir şekilde neredeyse 1 yıl boyunca hazırlıklarımız sürüyor. Fuara katılan perakende ve gayrimenkul firmaları dikkate alınarak ve MAPIC online database aracılığı ile B2B toplantıları fuara gitmeden organize ediliyor. Turkish Brands standı çatısı altındaki tüm markaların oradan kazançlı ve yeni projelerle ayrılabilmesi için Alkaş olarak desteğimiz tam.
ÜÇ FARKLI KATEGORİ: GIDA, HİZMET, İNOVASYON Fuara kaç firma ve ziyaretçi katılım sağlıyor? MAPIC 2018 12 bin metrekarelik bir alanda 80 ülkenin katılımıyla gerçekleşti. Bin 900’ü aşkın firmanın binini yatırımcı firmaların oluşturduğu fuarda 3 farklı kategori var; gıda, hizmet ve inovasyon.
Fuarın ana teması nedir? Ana temaya yönelik nasıl etkinlikler organize edildi? Fuarın ana teması bu yıl ‘Dijitalin Fiziksel Çağı’; Yeni tüketim yöntemleri ve değişen tüketici ihtiyaçları perakende endüstrisine yön veriyor ve perakende sektörü yeni oluşumları takip ederek kendini geliştiriyor. Bu gelişimin temelinde de müşteri deneyimleri yer alıyor. Bu kapsamda fuar esnasında gerçekleşen seminerler bu konuya değinecek, gelecek trendler hakkında ipuçları vermeye çalışacak.
500’Ü AŞKIN B2B B2B sayısında bir artış olacak mı? Turkish Brands çatısı altında yer alan güçlü perakende markalarının seçimleri doğrultusunda organize edilen 500’ü aşkın B2B sayesinde Türk markalarının yurt dışında geliştirecekleri global işbirlikleri, uluslararası yatırımcıyı Türkiye’ye yönlendirmeleri ve Türk markalarına duyulan ilginin artırılması hedefleniyor. Markalarımızın bu toplantılar vesilesiyle yeni işbirliklerine doğru ilerleyeceklerinden eminim. Türk firmalarının global adımları açısından önemli bir gösterge olan bu toplantılar bu yıl da 500’ü aşacak. MAPIC Fuarı’nın hem gayrimenkul hem de perakende sektörü için nasıl etkileri oluyor? MAPIC sadece firmaların ve markaların sektörün yeniliklerini yakalamasını sağlamıyor. Aynı zamanda yurt dışı
43
mapic özel ile ilişkiler kurulması sağlanırken yeni projelere hayat veriliyor. Yeni teknolojileri, trendleri ülkemize getirirken, kendi markalarımızı yurt dışına tanıtma fırsatı veriyor bu fuar. MAPIC’in gayrimenkul ve perakende sektörüne özel uluslararası tek etkinlik olduğunu unutmamamız gerekir. Böyle bir platformda ülkemizi güçlü bir şekilde temsil etmek, markalarımızı ve iş gücümüzü dünyaya tanıtabilmek çok büyük önem taşıyor. Bu yıl hangi markalar MAPIC’e katılıyor? İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) ve Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) iş birliği ile kurulan Turkish Brands çatısı altında yer alan adL, B&G Store, DeFacto, D’S Damat, Gönül Kahvesi, İpekyol, Kiğılı, Knitss, LC Waikiki, Aker, Simit Sarayı ve Network gibi güçlü isimler var. Sadece stantta değil fuarı her yıl takip eden ülkemizin önde gelen perakende markalarının da münferit katılımları mevcut. Ayrıca bu markaların yanı sıra bu yıl ilk defa Galataport projesi de sergilendi.
GALATAPORT PROJESİ TANITILDI MAPIC’te bu yıl ilk defa sergilenen Galataport projesinden bahseder misiniz? Galataport projesi ilk defa MAPIC 2018’de yer aldı. Galataport Genel Müdürü Erdem Tavas beyinde ifade ettiği üzere; Galataport projesi bir gayrimenkul projesinin ötesinde. Projenin içerisinde kruvaziyer limanı dışında, müzeler, alışveriş,
44
yeme içme mekanları ve ofis alanları bulunuyor. Bu anlamda proje, Türkiye ekonomisine katkıda bulunacak olmasının yanı sıra aynı zamanda ülke turizmini de olumlu anlamda etkileyecek.
AVM
HOME CITY PENDİK KAPILARINI ZİYARETÇİLERİNE AÇTI risinde markalarımızın çoğu yerli. Bu durum oldukça sevindirici. Sektörde enflasyonla mücadele programı çerçevesinde çok ciddi indirimlere gidildi. Bu indirimlerin Home City Pendik AVM’nin açılışına denk gelmesi iyi bir başlangıç olacaktır.” dedi.
Başta mobilya ve dekorasyon olmak üzere bir evin ihtiyacı olan her şeyi tek bir çatı altında toplayan Home City Pendik, kapılarını ziyaretçilerine açtı. Türkiye’nin ilk ve tek mobilya ve dekorasyon AVM’si olan Home City Pendik, 1 Milyar TL’lik yatırımla hayata geçti. Türkiye’nin ilk ve tek mobilya ve dekorasyon AVM’si olan Home City Pendik, halkın yoğun ilgisi ile açıldı. Konsepti, farklı hizmet alanları ve cazip fırsatlarıyla fark yaratacak olan AVM, Türkiye’nin önde gelen 100 mobilya ve dekorasyon markası ile ziyaretçilerini karşılıyor.
DÖRT MEVSİM MOBİLYA ALIŞVERİŞİ Açılış konuşmasında Home City Pendik’in mobilya ve ev dekorasyon sektörünü organize perakende modelinden bir alışveriş merkezine dönüştüren örnek ve öncü bir proje niteliği taşıdığını belirten JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, “İnsanlar
46
için insanlarla çalışarak mutlu mekanlar oluşturma tutkumuzun yeni adreslerinden biri olan Home City Pendik Mobilya ve Dekorasyon Alışveriş Merkezi’ni Türkiye’ye kazandırmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Home City Pendik, dekorasyon sektörünü “organize perakende” modelinde modern bir alışveriş merkezinde toplayan alışveriş merkezlerinin öncülerinden biri oldu. ” dedi. Home City Pendik Mobilya ve Dekorasyon Alışveriş Merkezi’nin Türkiye ekonomisi için oldukça önemli olduğunu belirten Pendik Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, “Son zamanlarda Türkiye’nin geçirdiği durumlardan dolayı hepimiz bir tasarruf içindeyiz. İhtiyaç doğrultusunda özellikle yerli markalar tercih edilmelidir. Home City Pendik Mobilya ve Dekorasyon Alışveriş Merkezi içe-
1 milyar TL’lik yatırımla hayata geçirilen AVM; ev tekstilinden züccaciyeye halıdan perde ve aydınlatmaya kadar birçok markayı barındırıyor. Yeni evlenecek çiftlerin, evini yenilemek isteyenlerin ve yeni ev sahiplerinin tüm ihtiyaç ve beklentilerini tek çatı altında toplayan Home City Pendik Mobilya ve Dekorasyon Alışveriş Merkezi, dört mevsim mobilya alışverişi imkânı sunuyor. Bin araçlık otopark kapasitesine sahip olan AVM, mobilya ve ev dekorasyon mağazalarının dışında yeme içme hizmetleri ve çocuk alanları ile keyifli bir ‘Alışveriş ve Yaşam Merkezi’ olmayı hedefliyor. Pendik’ te, E5 - Tem bağlantı yolu üzerinde ve Sabiha Gökçen Havalimanı karşısında yer alan Home City Pendik Mobilya ve Dekorasyon Alışveriş Merkezi’ne Gebze- Kartal - Kurtköy - Pendik hatlarında yer alacak ücretsiz müşteri servisleri ile ulaşılabiliyor. Uçak saatini beklerken keyifli zaman geçirmek isteyenlerin uğrak yeri olacağı AVM, ziyaretçilerini birbirinden farklı ve eğlenceli aktiviteler ile karşılıyor.
AVM
SULTANBEYLİ’NİN PARLAYAN YILDIZI 2012 yılının Aralık ayında kapılarını ziyaretçilerine açan Plato Alışveriş Merkezi, sektördeki 6.yılını kutluyor.
KURUMSAL MARKALAR YATIRIM İÇİN PLATO’YU TERCİH EDİYOR “Zamanla yükselen hizmet kalitesi ve kuvvetlenen imajımızla birlikte artan alıcı müşteri sayısı, kurumsal markaların Sultanbeyli bölgesinde yatırım için Plato’yu tercih etmelerini sağladı.” şeklinde açıklamalarda bulunan AVM Müdürü Salih Tolan, “LC Waikiki’nin mağazasını 2 kat büyüterek yenilemesiyle başlayan değişim süreci, Hummel‘ın bayi olan mağazasını merkeze devralarak 3 kat büyütmesiyle hız kazandı. Son yıllarda aramıza katılan Tekzen, Madam Coco, Euro Moda, Gönül Kahvesi, Uptown, Big Trend, Y-London, Usta Dönerci ile 2018 yılı içerisinde açılan Tedi, Watsons ve Ebebek mağazaları Plato’nun gücüne güç kattı.” diye ekledi. Sultanbeyli’nin en merkezi noktası olan Fatih Bulvarı üzerinde bulunan Plato AVM, geneli çocuklu aileler olmak üzere yılda ortalama 5 milyon ziyaretçi ağırlıyor.
Sultanbeyli bölgesinin ilk AVM’si olarak sektördeki 6. yılını kutlayan Plato Alışveriş Merkezi 2015 yılı başında yönetim değişikliğine giderek yeni bir sayfa açtı. Etkin ve disiplinli yeni yönetim anlayışıyla vizyonunu geliştiren, imajını artıran ve kiracılarıyla bütünleşen Plato‘da büyük bir titizlikle sürdürülen çalışmalar meyvelerini vermeye başladı.
48
AVM
Capitol AVM, Enflasyonla Topyekün Mücadele’yi Dövize Karşı Tedbirler İle Birleştirdi katıldı. Capitol, kiracıları ile sözleşmelerinin dövizden Türk Lirasına dönüşümünde kanuni hakkı olan kurdan feragat etti. Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’na destek için de kira artışlarında baz alınacak TÜFE oranlarında indirim kararı aldı. İki yıla yayılı indirimler, kademeli olarak uygulanacak.
Capitol Alışveriş Merkezi, kiracılarına Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’na destek kapsamında ve dövize karşı tedbirlere ek olarak indirimler yaptı. Kiracıları ile sözleşmelerinin dövizden Türk Lirasına dönüşümünde kanuni hakkı olan kurdan feragat etti. Kira artışlarında baz alınacak TÜFE oranlarında indirim kararı aldı. Türkiye’de alışveriş merkezleri arasında 25 yıllık deneyimi ile perakende sektörüne destekte her zaman öne çıkan Capitol, devletin başlattığı ekonomik mücadeleye hem döviz kuru hem de hem de enflasyon boyutundan
50
Capitol Alışveriş Merkezi İcra Kurulu Üyesi Selda Eremsoy, “İlk boyut olarak döviz sözleşmelerinin TL’ye çevrilmesinde kanuni hakkımız olan 1 Euro’nun 5,3715 TL olarak esas alınması hakkımızdan iki yıl süre ile feragat ettik. 2014 yılından bu yana sabit kur uygulamamız var. Böylelikle kira bedellerinde Aralık 2018 sonuna kadar yüzde 32,98, Ekim 2019’a kadar yüzde 30, Ekim 2020’ye kadar ise yüzde 20 indirim yapılmış oldu.” diye konuştu. İkinci boyutta Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’na destek verdiklerini; ancak bunun programda öngörüldüğü gibi iki ay yerine iki yıl olduğunu vurgu-
layan Eremsoy, şunları söyledi: “Bilindiği gibi artık kira artış oranlarında TÜFE baz alınacak. Bununla birlikte ortaya çıkacak TÜFE oranlarında da indirim yapma kararı aldık. 1 Ekim 2019’a kadar yüzde 50, 1 Ekim 2020’ye kadar ise yüzde 25 indirim uygulayacağız.”
YENİ BİR AVM İNŞA EDER GİBİ YENİLENDİK Capitol Alışveriş Merkezi’nin kiracılarıyla birlikte Türkiye’nin ekonomik mücadele günlerinden başarıyla çıkması için üzerlerine düşeni yapmaya devam edeceklerini söyleyen Eremsoy, “25 yıllık deneyimimiz bize her zaman değişimin öncüsü olma sorumluluğu yüklüyor. Alışveriş merkezimizi teknik altyapı dahil adeta yeni bir alışveriş merkezi inşa edercesine yenileyerek, mimari renovasyonu tamamladık. Bundan kaynaklı döviz kredi borcumuzu ödemeye devam ediyoruz. Ayrıca kurulduğumuz ilk günden bu yana kiracılarımızdan genel gider payı almıyoruz.” dedi.
AVM
METROPOL İSTANBUL İLKLERİ HAYATA GEÇİRECEK Asset Yatırım Yönetim A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi Merve Timurlenk Şengül: “İstanbul’un Özlem Duyduğu Yaşam Alanıyla, Seçkin Kafe Ve Restoranlarıyla, Spor Alanları, Sineması, Doğru Konumlanmış Markaları Ve Avantajlı Konumuyla Metropol İstanbul 2019 Yılına Damgasını Vuracak.” Metropol İstanbul’dan bahseder misiniz? Nasıl bir proje? Yatırımı hangi firma tarafından gerçekleştiriliyor? Metropol İstanbul AVM-YBL (YAŞAM BLOKLARI); İstanbul İli, Ataşehir İlçesi, Atatürk Mahallesi’nde konumlanmıştır. AVM ve YAŞAM BLOKLARI seçkin, çekici ve güvenli bir merkez oluşturmak amacı ile iç ve dış mimarisi başta olmak üzere; hemen her detayı özenle çalışılarak tasarlanmış bir karma kullanım projesidir. İstanbul’un en önemli lokasyonlarından birinde ve karayolu ulaşımı ile tüm çevreyollarına yaklaşık 10 dakikalık mesafede yer alan Metropol İstanbul, alışveriş merkezi olarak değil; yaşam alanı olarak inşa edildi. Bu özel projenin yatırımını ASSET YATIRIM YÖNETİM gerçekleştiriyor. Kaç metrekare alan üzerinde kuruldu? Metropol İstanbul için kendi türünde Türkiye’nin en büyük projesi olarak lanse ediliyor. Diğer karma projelerden farkı nedir? 120 bin metrekare arsa alanı ve yaklaşık 1 milyon metrekare inşaat alanı olan Metropol İstanbul, içerisinde 2 bin 136 bağımsız bölümden oluşan yüksek dona-
tılı ofis blokları, sıcak ve rahat yaşam rezidans blokları, 80 bin metrekarelik alışveriş merkezi, 5 bin 900 araçlık kapalı otoparkı, 800 metre uzunluğunda modern açık hava alışveriş caddesi, İstanbul’un eşsiz manzarasının izlenebileceği 330 metre uzunluğa sahip Türkiye’nin en yüksek görkemli kulesi, 1 kilometre uzunluğundaki festival ve etkinlik alanları, spor ve park alanları gibi üniteleri içinde bulunduran en büyük karma projelerden biridir.
ALIŞVERİŞ MERKEZİ DEĞİL YAŞAM ALANI AVM’nin toplam kiralanabilir alanı kaç metrekare? Nasıl bir konsepte sahip olacak? Yaklaşık 80 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olan Metropol İstanbul projesi, yatay mimaride 3 alışveriş katı ve 250 mağazadan oluşuyor. Toplamda 4 bin araçlık 2 bodrum kat “otopark katı” olarak kullanılmaktadır. Farklı konseptlerde tasarlanan avlulara geçişlerde ise “gateway”ler ve “gateway”ler arasında da geçiş koridorları bulunuyor. Metropol İstanbul bir “alışveriş merkezi değil; yaşam alanı” diyoruz. Çünkü biz ziyaret-
52
AVM
çilerimiz için saatleri değil; tüm günü keyifle geçirebilecekleri bir proje tasarladık. Alışverişin eğlence ve kültürel aktivitelerle bütünleşeceği, açık ve kapalı alanların entegre olacağı, cadde ve sokaklarında insanların sosyalleşeceği alanlar oluşturarak ilkleri hayata geçirdik. Kiralama konusunda nasıl bir yol izliyorsunuz? Metropol İstanbul’a markaların ilgisi nasıl? Herkesin içinde olmak isteyeceği yeni yaşam adresi olan Metropol İstanbul, moda, alışveriş, eğlence, spor, kültür, sanat, cadde, park, yeme-içme, sinema, konfor, rahat ulaşım gibi birçok unsuru içinde barındıracak şekilde planlandı. Çok yakın zamanda inşaatı bitecek olan İstanbul Finans Merkezi’nin 250 bin kişilik ilave istihdam öngörüsü ile tüm yerli ve yabancı markaların kalbi projemizde olmak için atıyor. 2019 yılında, sadece Ataşehir’ de değil; İstanbul’da ikamet eden herkesin ilk tercihlerden biri olacağız. Bu hedef ve gözlemlediğimiz ihtiyaçlar doğrultusunda Metropol İstanbul’daki alanların yüzde 30’unun ağırlıklı dünya mutfağı ile hizmet verecek yeme&içme bölümü için, yüzde 20’sinin eğlence ve sanat sektörü için, yüzde 20’sinin büyük mağazacılık hizmeti için, yüzde 30’unun ise tekstil, ev tekstili ve elektronik hizmeti için kiralamalarını gerçekleştirmekteyiz. Projedeki yeşil alanların kullanımı ve güneş panelleri ile Leed Gold sertifikasına sahipsiniz. Bu çalışmalardan bahseder misiniz? AVM – YBL (YAŞAM BLOKLARI)’ler Amerika Yeşil Bina Konseyi
(USGBC) tarafından geliştirilen LEED (Leadership in Enerji and Environmental Design) Core & Shell (CS) derecelendirme sisteminde belirtilen çevre şartlarını ve performans kriterlerini karşılayacak şekilde inşa edilmiştir. LEED GOLD sertifikasına sahip olan bu projenin tasarımı uluslararası mimarlık ofislerince gerçekleştirilmiştir. Yaşam bloklarının tasarımı RMJM ofisine; AVM tasarımı ise ROY HIGGS INTERNATIONAL ofisine aittir.
KEYİFLE VAKİT GEÇİRİLECEK ALANLAR… Sosyal alanların kullanımı nasıl tasarlandı? Çağdaş ve sanatsal etkinlikler yapmak, aile eğlence merkezi ile eğlencenin de adresi olabilmek adına; 800 metre yatay uzunluğa sahip bir alanda İstanbul’un özlem duyduğu yaşam alanını kurduk. Ziyaretçilerimiz 5 bin metrekarelik bu alanda alışveriş yaparken aynı zamanda çeşitli performanslar
izleyebilecekler. Yine 5 bin metrekareye yayılan çocuk ve genç oyun alanlarımız, 1 kilometre uzunluğundaki açık park ve spor salonlarımız, yüksek kalitede hizmet sunacak olan sinemamız, kafe ve restoranlarımız ile ziyaretçilerimiz Metropol İstanbul’da tüm gün keyifle vakit geçirebilecekler. Konut ve ofis alanlarında oturumlar başladı mı? Ne zaman başlayacak? Konut ve ofis bloklarımızda yaşam yaklaşık 1 yıl önce başladı. Şu anda, yaklaşık olarak yüzde 80 oturumun gerçekleştiği projede toplamda, 15 bin kişi çalışan ve oturan nüfus bulunmaktadır. Açılış tarihi ne zaman? Açılışa özel nasıl bir etkinlik ya da kampanya oluşturmayı planlıyorsunuz? Küresel krizin perakende sektöründeki negatif etkilerine ve ekonomide yarattığı belirsizliğe rağmen, perakende markalarımıza ve ziyaretçilerimize verdiğimiz söz ile Metropol İstanbul Alışveriş Merkezi’mizin açılış tarihini 19 Nisan 2019 olarak açıkladık. Heyecanla açılışı bekleyen tüm paydaşlarımıza önemli bir sürprizimiz de AVM açılışımızdan dört ay önce Aralık 2018’de Metropol İstanbul’un kapılarını DasDas ile açıyor olmamız. Bu bağlamda, İstanbul’a çok önemli bir kültür sanat merkezi daha kazandırmanın haklı gururunu yaşamaktayız. Açılış öncesi yapacağımız etkinlikler ile hedef kitlemize ulaşıp merak uyandırmaya devam edeceğiz. Açılış törenimizde ise kültür-sanat ve eğlence dünyasının da içinde olacağı çok yönlü etkinlikler ve açılışımıza özel kampanyalar yapacağız.
53
AVM
Ümraniye Bölgesinin Buluşma Noktası Olan Canpark Alışveriş Ve Yaşam Merkezi, Yepyeni Bir Proje İle Perakende Sektöründe Farkını Hissettirecek. Açıldığı Günden Bu Yana Birbirinden Renkli Etkinliklere Ev Sahipliği Yapan, Kampanyalar Düzenleyen Ve Bünyesindeki Seçkin Markaları İle Bölgenin Buluşma Noktası Haline Gelen Canpark AVM, Hizmet Kalitesini Daha Da Artırmak Aynı Zamanda İstihdama Katkı Sağlamak Amacıyla ‘Canpark Akademi’yi Kuruyor.
54
GELECEĞİNİZ İÇİN ‘CAN’LA BAŞLA ÇALIŞIYORUZ… Perakende sektörüne ilgisi olan, enerjisi yüksek, yoğun çalışma temposundan zevk alacak, özgüveni yüksek, gelişime ve değişime önem veren ancak fırsat bulup bu konuda eğitim alamamış ya da istediği iş fırsatını yakalayamamış olan, en az lise mezunu, 18-25 yaş arası gençlerin iş yaşamına katılımını amaçlayan proje kasım ayında Canpark AVM’de başlıyor. Canpark Akademi’de verilecek olan eğitimler 3 aşama olarak belirlendi. Tüm kriterlere uyan ve ön elemeyi geçen adaylar; aralarında Endüstriyel Klinik Psikolog Dilara Kızılçay, Tekademi Kurucusu Timur Köseoğlu ve Analist İSG Genel Müdürü Mesut Acar’ın da olduğu konusunda uzman isimlerden iş hayatında ihtiyaç duyabilecekleri genel eğitimleri alacaklar. Etkili iletişimden çatışma yönetimine, öz denetim ve kişisel farkındalık eğitiminden bireysel kariyer planlamasına, stres yönetiminden takım çalışmasına, kadar pek çok konuda alacakları eğitim; iş hayatının başındaki katılımcılara katkı sağlayacak.
İlk aşamayı başarı ile tamamlayan ve devam şartına uyan adaylar, 2. aşamada ise spesifik sektörel eğitimleri almaya hak kazanacaklar. Canpark AVM’de faaliyet gösteren ve sektörde farkını hissettiren ulusal ve uluslararası markaların yöneticileri tarafından verilecek olan eğitimler, katılımcıların tercih edecekleri alanda nelerle karşılaşabileceklerinin teorik çalışması olacak.
PERAKENDE SEKTÖRÜNE UYGUN ADAYLAR SEÇİLECEK Canpark Akademi’den mezun olan katılımcılar; perakende alanında faaliyet gösteren markaların ihtiyaç duyduğu, genç, dinamik ve eğitimli iş gücü kadrosu için tercih edilen bireyler olacak. Proje ile ilgili konuşan Canpark Alışveriş Merkezi Müdürü ve Canpark Akademi Kurucusu Volkan F. Binöz; “Canpark Akademi projesine başlarken gençleri istihdam etmenin ne kadar önemli olduğundan yola
AVM
Canpark AVM Pazarlama Müdürü ve Canpark Akademi Kurucusu Gökçe Yaygın
Canpark Alışveriş Merkezi Müdürü ve Canpark Akademi Kurucusu Volkan F. Binöz çıktık. Yapılan araştırmaları değerlendirdiğimizde; Avrupa istatistiklerine göre ülkemizde ‘çalışmayan, eğitim görmeyen gençler’in yüzde 30,8 ile ilk sıralarda yer aldığını gördüğümüze üzüldük. Özellikle 18-24 yaş arasında bu özellikleri taşıyan kadınların yüzde 43,6 olması bizleri akademiyi kurmaya teşvik etti ve başvuru kriterlerini buna göre oluşturmamızı sağladı. 80 kişilik kontenjan ile sınırlı olan eğitim programımızın elemelerin hassasiyet ve hakkaniyet ile yapılacağını özellikle belirtmek isterim. Klinik Psikolog tarafından hazırlanan sorular ile perakende sektörüne en uygun adayları seçebileceğiz. İş hayatında cinsiyet eşitliğinden yanayız bu nedenle eşit sayıda kadın erkek öğrenci almayı hedefliyoruz. Akademimizin, toplumda engelsiz yaşam için daha önce hayata geçirdiğimiz ve uygulaması devam eden “Engelsiz AVM” projemizi de
destekler nitelikte olmasını istedik ve ayrıca iki kişilik engelli kontenjanı ayırdık.” dedi.
“DİNAMİK İŞ GÜCÜ İÇİN FIRSAT YARATTIK” Canpark AVM Pazarlama Müdürü ve Canpark Akademi Kurucusu Gökçe Yaygın ise her işin başının eğitim olduğunu, ancak
sektörde yetişmiş eleman bulmakta zorluk çekildiğinin altını çizdi. ”Geleceğimiz olan gençlerimiz için canla başla çalışıyoruz. Akademiyi kurmamızdaki en önemli neden, sektörde ihtiyaç duyulan genç, dinamik iş gücü için fırsat yaratmaktı. Bu özelliklere sahip olsalar bile eğitim ile birleşmediğinde fark yaratmak söz konusu olamıyor. Biz de gençlerimize fırsat vermek adına eğitimlerini üstlenmek ve farklarını ortaya koyma şansını tanımak istedik. Hem markaların kalifiye eleman ihti-
yacını karşılamak hem de ziyaretçilerimizin alışveriş merkezimizde geçirdiği sürede daha kaliteli hizmet almasını sağlamak amacıyla başlattığımız projemize yoğun ilgi olması bir taraftan gençlerimizin eğitime ne kadar önem verdiğini gösterirken diğer taraftan da geleceğin mesleği olan mağazacılık konusunda kendini geliştirmek isteyenlerin sayısının fazlalığını ortaya serdi. Biz Canpark AVM ve Canpark Akademi olarak üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmekten gurur ve mutluluk duyuyoruz.” dedi.
55
AVM
ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNİ ZİYARETÇİLERİN BEKLENTİLERİ ŞEKİLLENDİRİYOR Dün ve bugün olduğu gibi yarının alışveriş merkezilerini de ziyaretçilerin beklentileri şekillendirecek. Geleceğin alışveriş merkezleri topluma ve çevreye duyarlı, dijital dönüşümü tamamlamış, ziyaretçiler için hayatı kolaylaştıran, içinde olmaktan zevk alacakları etkinlik, mekan ve hizmet bütününü en ideal şekilde sunan alanlar olacak. Tepe Emlak Yatırım olarak 20 yılda bu dönüşümün bir parçası, kimi noktada öncüsü olduk. Yaşama değer katan yenilikçi, yaratıcı ve keyifli mekanlar yaratma mottomuzla portföyümüzde bulunan alışveriş merkezlerinde ziyaretçilerimizin beklentilerini karşılayan yeniliklerle yarının alışveriş merkezlerini tasarlamaya devam edeceğiz.
TEPE EMLAK YATIRIM A.Ş. GENEL MÜDÜRÜ HAYAL OLCAY: “YAŞAMA DEĞER KATAN, YENİLİKÇİ, YARATICI VE KEYİFLİ MEKANLAR YARATMA MOTTOMUZLA PORTFÖYÜMÜZDE BULUNAN ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNDE ZİYARETÇİLERİMİZİN BEKLENTİLERİNİ KARŞILAYAN YENİLİKLERLE YARININ ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNİ TASARLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ.” AVM sektörü ilk günden bu yana konsept, mimari, büyüklük, iç dizayn gibi birçok alanda değişikliğe uğradı. Sizce yarının AVM’leri nasıl olacak? Alışveriş merkezlerinin bugüne kadar yaşadığı dönüşüm, insanların sosyal ihtiyaçları, trendler ve şehirlerin gelişimine paralel olarak gerçekleşti. Çünkü bizim işimiz bina yönetiminin ötesinde insanı, ihtiyaçlarını anlamak ve buna uygun ideal karmayı tasarlamak. Bu nedenle AVM’ler artık alışveriş yapılan pasif alanlardan yaşam tarzı sunan mekanlara dönüştü. Örneğin son yıllar-
56
da market alanlarının küçüldüğünü ve gastronomiye ayrılan alanların büyüdüğünü görebiliyoruz. Çocuk ziyaretçiler için özel konseptler, açık kapalı alanlarda güçlü peyzaj düzenlemeler dikkat çekiyor.
Tüketicilerin her geçen gün ihtiyaç ve beklentileri değişiyor. Özellikle gençler top olan trendlere anında ulaşmak istiyorlar. Bu beklentilerin hızına Tepe Emlak Yatırım bünyesindeki AVM’leriniz ile yetişebiliyor musunuz? Hızla ulaşma ve aynı hızla tüketim, içinde bulunduğumuz dönemin bir yaşam biçimi. Bu talebe sahip olanlar sadece gençler değil, çalışan kadınlar, ev hanımları, hafta sonu ailesiyle bir arada eğlenceli bir plan yapmak isteyen baba, kısacası nasıl tanımlarsanız tanımlayın herkes kendi önceliğindeki trendlere hızla ulaşmak istiyor. Bu tanımlamaları en küçük kırılımlara kadar detaylandırabiliriz çünkü Tepe Emlak Yatırım portföyündeki alışveriş merkezlerinde başarının önemli kriterinden biri ziyaretçilerimizi tanıyarak, beklentilerini karşıladığımız hizmeti sunmaktır. Hıza yetişebilmeniz için “farkında” olmanız lazım. Ziyaretçisini tanıyan bir alışveriş merkezi doğru proje, etkinlik ve kampanyalarla onlara dokunarak, beklenti ve taleplerini karşılayabilir. Bizler de İstanbul’da Tepe Nautilus, Ankara’da Bilkent Center, Bilkent Station, Tepe Prime Avenue,
AVM
Ahlatlıbel Atatürk Parkı ve bu yıl portföyümüze eklediğimiz 365 AVM özelinde araştırma yapıyor, gözlemliyor ve değerlendiriyoruz. Bunun sonucunda da ziyaretçilerimizin beklentilerini güne ve gündeme uygun şekilde hızla karşılayacak içerikler üretiyoruz. Bu kimi zaman Ankara Coffee Festival gibi katılımcı sayısıyla rekor kıran bir festival, kimi zaman alışveriş deneyimini keyifli ve kazançlı hale getiren Tepe Nautilus Card gibi bir uygulama, kimi zamanda çok özel bir konser veya atölye çalışması olabiliyor. Tepe Emlak Yatırım olarak klasik alışveriş merkezinin yanında açık alan ve park işletmesi de bulunuyor. Birbirinden farklı bu konseptlerin yönetimini anlatır mısınız? Tepe Emlak Yatırım olarak bugüne kadar Türkiye genelinde farklı birçok projenin konsept danışmanlığını, kiralama ve yönetimini üstlendik. Bu çalışmalardaki stratejik önceliğimiz projelerin marka değerini oluşturmak, yaratıcı fikirlerle yatırıma değer katmak ve pazar paylarını koruyarak artırmak oldu. Bunlar
içerisinde halen yönetimine devam ettiğimiz alışveriş merkezleri haricinde konsept danışmanlığını ve kiralama yönetimini üstlendiğimiz 42 Maslak, Mix Kayseri, Bulvar Loft gibi projelerin yanı sıra tamamen farklılaşan İzmir’deki Teos Marina gibi özel projeler de yer alıyor. Açık hava konseptini Ankaralılarla ilk kez buluşturan lokasyonu, mimari yapısı ve gastronomi ağırlıklı marka karmasıyla Tepe Prime Avenue’da sektörde öncülük yaptığımız önemli projelerimizden. Yaz boyunca özel tasarlanan sahnesinde gerçekleştirilen etkinlikler, konserler ve hemzemin havuzu ile her yaşa hitap eden, gözde buluşma mekanları arasında yer alıyor. Ahlatlıbel Atatürk Park’ı da portföyümüzde konumu ve içeriğiyle farklılaşan bir proje. Ticari alanlarının renovasyonunu ve kiralamasını gerçekleştirerek halen yönetimini sürdürdüğümüz Ahlatlıbel Atatürk Parkı’nda 25 bin 300 metrekare çim ve ağaçlık alan, spor sahaları, oyun parkları, paintball, bisiklet, yürüyüş parkurları bulunuyor. Kapalı alan yönetimini düşündüğünüzde idari
anlamda farklılaşan noktaları mevcut. Ancak Tepe Emlak Yatırım olarak sahip olduğumuz yaşama değer katan yenilikçi, yaratıcı ve keyifli mekanlar yaratma mottomuz bu farklı konseptleri bir arada başarıyla yönetebilmemize olanak veriyor. Bir alışveriş merkezinde nasıl ziyaretçimizin beklentilerine cevap verecek içerikler ve hizmetler üretiyor, kiracımız olan markalara değer katmaya çalışıyorsak Ahlatlıbel Atatürk Parkı’nda da aynı anlayışla çalışıyoruz. AVM ve perakende sektöründe önümüzdeki dönemde karşılaşılacak fırsatlar ve riskler neler olabilir? Özellikle son dönemde indirim oranlarıyla dikkat çeken e-ticaret kanallarına talebin artması alışveriş merkezleri için bir risk olarak görülse de biz bu konuyu bir rekabet alanı olarak değerlendiriyoruz. Online alışverişe olan talep günümüzde artsa da hala görerek, dokunarak, deneyerek satın almak isteyen bir ziyaretçi kitlesi var. Bunun yanı sıra AVM sayısında da paralel bir artış yaşanıyor ve burada ziyaretçileri için fark yaratan AVM’ler ön plana çıkmayı başarıyor. İlk başta da belirttiğim gibi alışveriş merkezleri artık sadece alışveriş odaklı alanlar değil. Biz ziyaretçilerimize bir yaşam biçimi bir deneyim sunuyoruz. Bunun da perakende markaları için bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Günümüz ekonomik koşullarında ve artan rekabet ortamında iyi yönetilen, müşterilerin ihtiyaçlarını doğru tespit eden, gerek mimarisi gerekse pazarlama faaliyetleriyle fark yaratan AVM’ler bu tarz riskleri fırsata dönüştürebilirler.
57
AVM
MOVAPARK AVM HEM YAŞAMA HEM EKONOMİYE CANLILIK KATIYOR ÜLKENİN EN BÜYÜK AQUAPARKINA SAHİP AVM Bünyelerinde bulunan yüze yakın markayla ekonomiye değer katıp istihdam sağladıklarını belirten Özdemir, “Konsept bir proje olan Movapark AVM, ismi gibi verimli Mezopotamya ovası ve tarihe tanıklık eden binlerce yıllık yaşanmışlıklarıyla, yeri geldi Mova Salon’da düğün halaylarına, yeri geldi birçok sanatçımıza ev sahipliği yaptı. Ülkemizin en büyük aquaparkına sahip olmanın keyfini çocuklarımızla doyasıya yaşadık, tıpkı bölge halkımızın sıcaklığı nasıl hepimizi sarıyorsa, iklimin sıcaklığında serinlemek isteyen herkesi aquaparkımızın serin sularıyla sardık.” dedi.
ÇOCUKLAR VE HAYVANLAR UNUTULMUYOR
MOVAPARK AVM 7 YILDIR MARDİN’E VE BÖLGE HALKINA HİZMET VERMEYE DEVAM EDİYOR. BÜNYELERİNDE BULUNAN YÜZE YAKIN MARKAYLA EKONOMİYE DEĞER KATIP İSTİHDAM SAĞLADIKLARINI BELİRTEN MOVAPARK AVM GENEL MÜDÜRÜ NAZLI ÖZDEMİR SIKLIKLA SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ DE YAPTIKLARINI SÖYLÜYOR. “Bir şehrin yansımasıdır AVM’ler aslında, nasıl küçük bir şehir nefes alır büyür çoğalır, bazen azalırsa, 24 saat uyumazsa işte AVM’lerde öylece dimdik ayaktadır, hem yaşamın hem de ekonominin tam kalbinde… ”ifadelerinde bulunan Movapark AVM Genel Müdürü Nazlı Özdemir, “Movapark AVM de tam da bu noktada güneydoğunun en kadim şehrinde açıldı, tam 7 yıldır bölge halkıyla büyüdü, bazen acıya göğüs gerdi bazen de şen kahkahalara ev sahipliği yaptı.” diyor.
58
Sosyal sorumluluk bilincinin ülkemizde her an daha fazla hissedildiği bu dönemde, göçmen çocuklar ve onlara kucak açan ailelerin çocuklarıyla yüzlerce eğitim yaptıklarını söyleyen Özdemir sözlerine şu şekilde devam etti: “Çocuklarımız jönglor oldu, sirk dünyasının kapısını araladı akrobat oldu, pandomim yaptı, tahtabacak oldu… tüm eğitimlerinin sonunda kazandıkları yeteneklerini Movapark AVM’de sergiledi. Hayvanları da unutmadık 2018 yılında, hayat tamircimizle el ele verdik. Atölye açtık, çığlıklarını duyduk, bazen ilaç olduk, bazen protez olduk ayaklarına, bazen de bir kap mama olduk hep birlikte.”
“İLK ÇAĞRIYLA TL İLE KİRALAMAYA GEÇİŞ YAPTIK” Movapark AVM Genel Müdürü Nazlı Özdemir konuşmasına şu sözlerle son verdi: “Movapark AVM ve tüm mağazalarımızla birlikte yaşanılan ekonomik süreçte desteğimizi hiç azaltmadan devam ettik. TL ile kiralamaya geçişimizi ilk çağrı ile birlikte gerçekleştirdik ve hala daha devam ediyoruz. Topyekün mücadeleyi ekonominin lokomotifi olan tüm perakendecilerimizle birlikte sürdürmeye devam edeceğiz.”
AVM
OLIVIUM OUTLET CENTER YERLİ VE YABANCI ZİYARETÇİ YAPISINA SAHİP
ÜÇ AY ÖNCE OLIVIUM OUTLET CENTER AVM MÜDÜRLÜĞÜ GÖREVİNE BAŞLAYAN MERT SAKAKLI İLE GEÇMİŞ TECRÜBELERİNE DE DAYANARAK OLIVIUM OUTLET HAKKINDA KONUŞTUK. Olivium AVM’nin yeni genel müdürü oldunuz. Biraz kendinizden ve sektörel geçmişinizden bahseder misiniz? Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü’nde lisans eğitimimi tamamladıktan sonra 1996 yılında iş yaşamıma başladım. 22 yıllık iş yaşamım boyunca perakende sektöründe, sinema, tekstil, mobilya alanlarında üst düzey yönetici olarak görev aldım. 2015 -2018 yılları arasında, kiralama ve yönetimi Apleona Real Estate Management Türkiye tarafından yapılan Diyarbakır Ceylan Karavil Park Alışveriş Merkezinde AVM Müdürü olarak görev yaptım. Akabinde yine Apleona Real Estate Management Türkiye bünyesinde bulunan Olivium Outlet Center’da yaklaşık 3 ay önce AVM Müdürü olarak göreve başladım. Evli ve bir çocuk babasıyım.
60
Geçmiş tecrübelerinize dayanarak Olivium AVM’yi nasıl tanımlarsınız? 2000 yılında kapılarını ziyaretçiye açan ve İstanbul’un ilk Outlet Center’ı olan Olivium Outlet Center 18 yıldır gerçek outlet olma ilkesinden ayrılmadan sadece Zeytinburnu’na değil bütün İstanbul’a her kesimden, yerli ve yabancı ziyaretçiye hitap ediyor. Her yaşa ve sosyal gruba hitap eden etkinlikleri ve ciro hedefli kampanyaları ile sektöre örnek olan Olivium Outlet Center aynı zamanda 360 derece ferah mimarisi ile ziyaretçilerine keyifli ve konforlu alışveriş yapma imkânı sağlıyor. Yüzlerce yerli ve yabancı markayı bünyesinde bulunduran alışveriş merkezi güçlü marka karması ve 18 yıllık deneyimiyle sektörün öncülerinden olmaya devam ediyor. Artık ge-
leneksel hale gelen “Salı Pazarı” organizasyonu ile de ziyaretçilerini salı gününe özel çok daha cazip kampanyalar, fiyatlar ve ürünler ile karşılayan Olivium Outlet Center, fark yaratmayı başarmış, müşteri sadakati noktasında önemli bir projeye imza atmıştır. Lokasyonunuzdan bahseder misiniz? Zeytinburnu bölgesinde olan bu AVM nasıl bir alışveriş kültürüne sahip? Ulaşımda gelişmiş bir noktada olan Zeytinburnu, İstanbul’un Avrupa yakasında; Fatih, Bakırköy, Güngören, Bayrampaşa ve Eyüp ilçelerine komşudur. Zeytinburnu’nun ekstra bir özelliği ise Marmara Denizi’ne kıyısı olmasıdır. İlçe, İstanbul için önemli olan binaları ve büyük iş sektörlerini bünyesinde barındırıyor. Bu sebeplerden dolayı Olivium Outlet Center lokasyon avantajı-
nı en iyi şekilde kullanıyor. Ulaşımın kolay olması, tarihi yarım adaya yakınlığı ve birçok tarihi binayı bünyesinde bulundurması sebebiyle çok kısa sürede İstanbul’un önde gelen alışveriş merkezleri listesine girmeyi başaran Olivium Outlet Center, çoğu yabancı turistin de ilgi kaynağı oluyor. Bölgenin genel olarak büyük avantajlarını kullanan, cazip ve konforlu alışveriş keyfi yaşamak isteyen bölgesel, yerli ve yabancı ziyaretçi yapısına sahip olduğunu söylemek mümkün. Bu durumun bizim için en zorlayıcı tarafı ise geleceğe dönük stratejilerimizi planlarken iki yönlü düşünmek zorunda oluşumuz. Bir yandan yerli ziyaretçimizi outlet gücümüzü kullanarak uygun fiyatlarla buluşturmalı, diğer yandan yabancı ziyaretçi için cazibe merkezi olmaya devam etmeliyiz.
AVM
AİDİYETİ YÜKSEK BİR ALIŞVERİŞ MERKEZİYİZ İYİ BİR İLETİŞİMİN ZİYARETÇİ İLE AVM ARASINDA GÜÇLÜ BİR BAĞ OLUŞTURDUĞUNU İFADE EDEN ARCADIUM ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ SEVDA ADALI AKBAŞOĞLU, “DEĞİŞEN VE GELİŞEN MÜŞTERİ İHTİYAÇLARINA CEVAP VEREBİLMEK İÇİN KENDİMİZİ SÜREKLİ YENİLİYORUZ.” DEDİ. Bu sene gerçekleştirdiğiniz araç kampanyanızın detaylarından bahseder misiniz? Araç kampanyası kasım ayında başlıyor. Her 100 TL’lik alışverişe bir çekiliş hakkı kazanılıyor. Kampanya dönemleri ciro artışına olumlu yönde katkı sağlarken, müşterilerin yaş, eğitim, meslek, semt, alışveriş alışkanlığı gibi önemli verilerinin de datalara eklenmesiyle istatistiksel analizler yapabilmemizi sağlıyor. Geçen yıl ziyaretçilerimiz kampanya boyunca 145 bin 875 adet çekiliş hakkı kazandı. Bu yıl bu sayının daha da artmasını bekliyoruz. Arcadium sürekli olarak ve herkese yönelik etkinliklerin yoğun yapıldığı bir AVM. Bu etkinliklerin ziyaretçi üzerindeki etkilerinden bahseder misiniz? Değişen ve gelişen müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek için kendimizi sürekli yeniliyoruz. Ziyaretçiler süregelmiş etkinlikleri her daim görmek istiyor, uzun soluklu etkinliklerin sürmesi yönünde ısrarcılığını açıklıkla dile getiriyor. Çünkü her sorusuna, her fikrine saygıyla yaklaşan yönetim ekibi görüyor karşısında. İyi iletişim ziyaretçinin alışveriş merkezi ile güçlü bağlar kurmasını sağlıyor. İkinci evim, huzur bulduğum AVM, kendimi güvende hissettiğim AVM yaklaşımları sürdürülebilirlik sağlıyor. Kazanı-
62
lan güven her şeyden çok değerli oluyor. Yaklaşık beş yıldır devam eden Arcadium Çocuk Tiyatrosu’nda her pazar anneanneleri, anneleri ve çocukları salonda birlikte çocuk oyunu izlerken görmek, ailelerin birlikte geçirebildiği en kıymetli günü bizimle geçirmelerini sağlayabilmek ve onları tüm gün alışıveriş merkezinde misafir etmek çok kıymetli. Biz aidiyeti yüksek bir alışveriş merkeziyiz ziyaretçilerimizin hayatlarına dokunurken taleplerine cevap bulacakları etkinlikler yapmaya özen gösteriyoruz. Her yıl etkinliklerimizi güncelleyerek ziyaretçileri yeniliklerle tanıştırıyor olmaktan büyük keyif alıyoruz. Özel günleri, milli bayramları çok önemsiyoruz, her bayram bizim için ilk günkü coşkuyla karşılanıyor ve karşılık buluyor. Doğru marka karması, doğru lokasyon, ulaşılabilir lüks hizmet ve müşteri memnuniyetinin birleşmesiyle haftada yaklaşık 125 bin ziyaretçi ağırlıyoruz.
2018 Arcadium AVM için nasıl geçti? Yılbaşındaki hedeflerinize ulaşabildiniz mi? 2018 yılı tamda planlarımız doğrultusunda ilerledi. Zor bir yıl geçiriyoruz buna rağmen kiralama hedeflerimiz, mimari renovasyon hedeflerimiz ve ziyaretçi hedeflerimiz planlarımıza paralel ilerliyor. Renovasyon ile hayat bulan Arcadium Cadde, sonrasında yeniden düzenlenip marka karması güçlendirilen Arcadium Mutfak ve bu yıl hayata geçirilen Arcadium Meydan projeleri bizi hedeflerimize taşıdı. 2019 hedeflerinizden bahseder misiniz? Yılın son günlerine doğru tamamlanması planlanan Arcadium hizmet katı renovasyonuyla 2019 yılına güzel bir başlangıç hedefliyoruz. Marka karmasını güçlendirecek kiralama çalışmaları, ziyaretçi memnuniyeti sağlayacak pazarlama faaliyetleri devam edecek. Ayrıca mimari güncellemelerle bina yatırımlarımızı da sürdüreceğiz.
AVM
on mağaza” Forum Gaziantep Alışveriş Merkezi “vag ekleştirdi. konseptli projesiyle Türkiye’de bir ilk gerç a bilgi veren Forum Türkiye’nin ilk vagon mağazası hakkınd et Turan Çakmak, Gaziantep Alışveriş Merkezi Müdürü Ahm ürünü bir araya “Nostaljik figürlerle modern alışveriş kült z mevcut ve potansiyel getirdiğimiz vagon mağaza konseptimi eyimi olacak.” dedi. ziyaretçilerimiz için yeni bir alışveriş den
64
AVM
TÜRKİYE’NİN İLK
VAGON MAĞAZASI FORUM GAZİANTEP’TE AÇILDI
65
AVM
T
ürkiye’de ilk kez gerçekleştirilen “vagon mağaza” projesini hayata geçirdiniz. Projeniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Forum Gaziantep Alışveriş Merkezi olarak, ziyaretçilerimize ve markalarımıza katma değer sağlamak adına projeler üretiyor ve belirlediğimiz takvim doğrultusunda çalışmalarımızı hayata geçiriyoruz. İndirim Treni projemiz “vagon mağaza” konsepti ile Türkiye’de bir ilk oldu. 1978 model, 30 m ve 40 ton ağırlığında olan iki yolcu vagonunu yeniden dizayn ederek ziyaretçilerimiz için alternatif bir alışveriş noktası oluşturduk. Her ay 3 farklı önemli markanın extra indirimli ve outlet ürünleri bu vagonlarda satışa sunulacak.
YENİ BİR ALIŞVERİŞ DENEYİMİ… Böyle bir proje gerçekleştirme fikri nasıl oluştu? Projemizin hikayesinden bahsetmeden önce sektörle ilgili kısa birkaç bilgi paylaşırsam amacımızın daha net anlaşılacağını düşünüyorum. Türkiye’de 400’ün üzerinde alışveriş merkezi var. 12 milyon metrekare kiralanabilir alan, yüzlerce önemli marka ve milyonlarca ziyaretçiden oluşan bir pazardan bahsediyoruz. Alışveriş merkezleri kendi içerisinde farklılıklar gösterse de hepimizin amacı ortak; nitelikli müşteri sadakati, kiracı memnuniyeti ve yatırımcının
66
karlılığı.Bunu bir puzzle olarak düşünebilirsiniz.Parçaların her biri tam ve yerinde olmalı. Aksi durumda istediğiniz fotoğrafı elde edemezsiniz. Bundan sonraki kısımda ise rekabette farklılaşmak için değişen müşteri alışkanlıklarına yönelik planlara ihtiyacınız var. İşte projemizin çıkış noktası tam da burada başlıyor. İndirim İstasyonu projesi, rekabetin güçlü olduğu bir ortamda, tüketiciye yeni ve farklı ne sunabiliriz sorusunun cevabıdır. Nostaljik figürlerle modern alışveriş kültürünü bir araya getirdiğimiz vagon mağaza konseptinin, mevcut ve potansiyel ziyartetçilerimiz için yeni bir alışveriş deneyimi olacağını düşünüyoruz. Dikkat ederseniz birçok alışveriş merkezi birbirine benzer kampanyalar yapıyor ve yapılan pazarlama faaliyetlerinin büyük bir bölümü insanlarda artık farkındalık yaratmıyor. Tabi burada her alışveriş merkezini aynı kefeye koyamayız.Yapılan birçok doğru iş var. Bu sayfalarca konuşulabilecek ve kısmen subjektif olan bir konu.
PROJE 6 AYLIK BİR SÜREÇTE HAZIRLANDI Gerçek bir yolcu vagonunu mağazaya dönüştürmek zor oldu mu? Bu süreci bizlere anlatır mısınız? Projemiz 30 kişilik bir ekiple, 6 aylık bir süreçte hazırlandı ve hayata geçti. Zaman zaman zorlandığımız birçok nokta oldu. 30 metre ve 40 ton ağırlığındaki vagonlar gemi
ve yat taşıyan vinçler yardımıyla kaldırılarak, tıra yüklendi ve alışveriş merkezimize getirildi. Yaklaşık 45 kilometre kara yolundan tren geçti diyebiliriz. Bu esnada polis ekipleri tarafından güzergahlar trafiğe kapatıldı ,eskort polis araçları eşliğinde transfer gerçekleşti. Diğer yandan, devlet kurumları ile yapılan resmi yazışmalar, satın alma süreci, transfer yöntemi, tadilat çalışmaları ve konumlandırma için alınan gerekli izinler gibi detayları düşündüğünüzde zorlandığımız birçok nokta olduğunu söyleyebilirim ancak her ne olursa olsun önemli olan yaptığımız işin yerini bulmasıdır.Projemizin açılış günü ziyaretçilerimizin yoğun ilgisi ve vagonlarda yer alan markaların memnuniyeti bize farklı projeler için yeni bir motivasyon kaynağı oldu.Şunu da özellikle belirtmeliyimki bu projenin çıkış noktasından finaline kadar tüm süreç Forum Gaziantep ekibi tarafından yönetildi. Bizler görünen taraftayız ancak arka planda projemizin gizli kahramanları var. Tüm ekip arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.
HER AY 3 ÖNEMLİ MARKA YER ALACAK Vagonda hangi markalar yer alacak? Nasıl indirimler olacak? Projemiz 13 Ekim’de ziyaretçilerimizle buluştu. Vagonlarımızda 12 aylık süre boyunca, her ay 3 farklı önemli markaya yer vereceğiz. Şu an 50’ye yakın marka ile sözleşme yaptık. Buradaki temel koşulumuz, markaların ekstra indirimli ve outlet ürün satması. O yüzden sadece konsepti ile değil ziyaretçilerimize sunduğumuz indirimlerle de iddialıyız. Bunun gibi farklı projeler gerçekleştirmeyi düşünüyor musun? İddialı projelerle müşterilerinize farklı alışveriş deneyimleri yaşatmaya devam edecek misiniz? Elbette. Üretmezsek rekabet edemeyiz. 2019’un ilk çeyreğinde hayata geçirmeyi planladığımız yeni ve iddialı projelerimiz var. Şimdilik bu kadarını söylemiş olalım. Son olarak neler söylemek istersiniz? Treni kaçırmayın :) Projemizde yer alan markalarımıza ve yoğun ilgilerinden dolayı tüm ziyaretçilerimize bir kez daha teşekkür ederiz.
AVM
ESKİ BİR YOLCU VAGONUNA YENİDEN HAYAT VERİLDİ Peki, vagon orijinalliğini koruyor mu? Biz sadece bir vagonu mağazaya dönüştürmedik. Yaklaşık 10 yıl boyunca yolcu taşıyan ve 30 yıldır atıl bir köşede bekleyen bir yolcu vagonuna yeniden hayat vererek, ziyaretçilerimizin beğenisine sunduk. Tüm tadilat çalışmalarımızda vagonların dokusuna zarar vermeden mümkün olduğunca tüm orijinal aksamlarını kullandık. Perdeler, renkler, aydınlatma sistemi ve kapılar hala dönemin ruhunu yansıtmaya devam ediyor. Hatta vagonlarımızın üzerinde 80’li yıllara ait unutulmayan birçok şarkı sözünü görebilirsiniz. Vagon projesi ile bir farkındalık yaratarak müşterilere yeni bir alışveriş deneyimi yaratmayı mı hedeflediniz yani? Tabii ki. ”Vagon Mağaza” konsepti, her şeyden önce tüketiciye farklı bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bugüne kadar alışılagelen alışveriş anlayışının dışında bir konsept ile ziyaretçilerimizin karşısına çıktık.
67
AVM
MANİSA’YLA BÜTÜNLEŞEN FORUM MAGNESİA, ŞEHRİN EN ÖNEMLİ ÇEKİM MERKEZİ VE BULUŞMA NOKTASI OLARAK ZİYARETÇİLERİNE İLKLERİ YAŞATMAYA DEVAM EDİYOR. FORUM MAGNESİA ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ ÖZGÜR TEKDEMİR, BAŞARILARININ SIRRINI “GÖNÜL BAĞI” OLARAK AÇIKLIYOR.
“FORUM MAGNESİA’NIN SÜRPRİZLERLE DOLU DÜNYASINA DAVETLİSİNİZ!” Forum Magnesia Alışveriş Merkezi olarak ziyaretçileriniz ile aranızdaki bağı nasıl kuvvetlendiriyorsunuz? Manisa’nın en önemli çekim merkezi ve buluşma noktası olan Forum Magnesia Alışveriş Merkezi, açıldığı ilk günden itibaren ziyaretçilerine kaliteli ve keyifli bir alışveriş deneyimi sunuyor. 2012 yılından bugüne dek birbirinden farklı ulusal ve yerel markalara ev sahipliği yaparak dinamik yapımızı sürdürdük ve bu süre zarfındaki çalışmalarımızla Manisalılarla özel bir gönül bağı kurduk. Uzun vadede canlı tutmayı başardığımız bu bağımız sayesinde, 2018 yılının ilk 10 ayında yaklaşık 5 milyon ziyaretçiyi Forum Magnesia’da ağırladık. Gerçekleştirdiğimiz etkinlik ve kampanyalarla her geçen gün daha çok ziyaretçimizi yeniliklerle buluşturmaya devam ediyoruz. 2018 Forum Magnesia AVM için nasıl geçti? 2018 yılında özellikle minik misafirlerimize yönelik özel çalışmalarımız ön plana çıktı diyebiliriz. Çocukların yaratıcılığını geliştiren, sosyalleşmelerini sağlayan lisanslı etkinlikler ve atölyeler gerçekleştirdik. Ramazan döneminde misafirlerimizi eski günleri özlemle hatırlatacak Hacivat Karagöz Orta Oyunu, Semazen Gösterisi ve döneme özel çeşitli ikramlar eşliğinde ağırladık. Ayrıca bu yıl Multi Türkiye bünyesinde bir ilke imza atarak Forum Music Fest etkinliğimizi gerçekleştirdik ve 90’lar nostaljisini Forum Magnesia’ya taşıdık. Sevilen sanatçı Rafet El Roman’ı ve Retrobüs
68
grubunu ağırladığımız bu keyifli organizasyonda ziyaretçilerimize benzersiz bir müzik ziyafeti yaşattık. Etkinliğimizden sonra aldığımız olumlu geri bildirimlerle de ne kadar doğru bir işe imza attığımızı gördük. Misafirlerimizin çok beğendiklerini dile getirdikleri diğer çalışmalarımız ise ticari kampanyalarımız arasında yer alan “Akaryakıt Kampanyası” ve “Hediye Kabini” uygulaması oldu. Planlarımız arasında bulunan yeni kampanyalarımızı da hayata geçirerek yılbaşı alışverişini canlandırıp 2019’u umut ve heyecanla bekleyeceğiz. 2019 hedeflerinizden bahseder misiniz? Forum Magnesia olarak hazırlıklarını tüm hızıyla sürdürdüğümüz 2019 yılında, her yıl katlanarak büyüyen başarımızı sürekli kılmak en büyük hedefimiz. Ziyaretçilerimize sunduğumuz hizmetleri yenileyip çeşitlendirmek adına yakın zamanda bazı düzenlemeler yaptık. WC, ortak alan, teras gibi noktalarda yeni-
lemelerin yanı sıra misafirlerimiz için hazırlanan dinlenme noktalarımızı çoğalttık ve çocuk oyun alanlarımızla ziyaretçilerimize daha rahat ve sıcak bir ortam hazırladık. Yakın zamanda Suwen, Tavuk Dünyası ve HD Pidem markalarını Manisa ile ilk defa buluşturduğumuz çalışmalara imza attık. Yeni yılda da benzer çalışmalarımız devam edecek ve yepyeni markaları Manisalıların beğenisine sunacağız.
AVM
Forum Kayseri AVM’nin Müdürü H.Haldun Tüzünsoy Oldu Sektörde on yılı aşkın deneyime sahip olan Haldun Tüzünsoy, 17 Eylül 2018 itibariyle Multi Türkiye bünyesinde bulunan Forum Kayseri AVM müdürlüğü görevini üstlendi. 1990 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan H.Haldun Tüzünsoy, iş hayatına aynı sene özel bir havayolu şirketinde başladı. Yedi yıl bu sektörde çeşitli görevlerde bulunduktan sonra 1997 yılında perakende sektörüne atılarak çeşitli markalar için yöneticilik görevleri üstlendi. 2004 yılında ECE Türkiye bünyesinde bulunan Almanya Ludwigsburg’deki Breuningerland alışveriş merkezinin müdürlüğü görevine getirilen Tüzünsoy, bu görevinin ardından sırasıyla CarrefourSA Maltepe Park ve Metrocity alışveriş merkezlerinin yöneticiliğini yaptı. Kariyerine Rönesans Holding’de Emlak Yönetim Direktörü ve ardından Corio Türkiye’de Yönetim Kurulu Üyesi ve Operasyon ve Varlık Yönetim Müdürü olarak devam eden Tüzünsoy, 2012 yılında perakende sektöründe, alışveriş merkezlerine yönetim ve kiralama danışmanlık hizmeti veren Lemon’u kurdu. 2018 yılı Eylül ayında Multi Türkiye bünyesine katılan H.Haldun Tüzünsoy, bundan böyle kariyerine Forum Kayseri AVM müdürü olarak devam edecek.
Forum Mersin AVM’nin Müdürü Ali Kabakcı Oldu Ali Kabakcı, 1 Ekim 2018 itibariyle Forum Mersin AVM müdürlüğü görevini üstlendi. Sektörde on yılı aşkın deneyimi bulunan Kabakcı, Multi Türkiye bünyesinde bulunan Forum Kayseri’de 2014 yılından bu yana AVM müdürü olarak görev yapıyordu. 2006 yılında Marmara Üniversitesi Maliye Bölümü’nden mezun olan Ali Kabakcı, sektördeki kariyerine 2008 yılında AVM mfi Partners şirketinin merkez ofisinde finans uzmanı olarak olarak başladı. Sonrasında Astoria Alışveriş Merkezi’nde yönetim kadrosunda yer aldı. 2010 yılında Multi Türkiye bünyesine katılan Kabakcı, sırasıyla Forum Ankara Outlet’te ve Forum Kayseri’de alışveriş merkezi müdür yardımcılığı görevini üstlendi ve 2014 yılında Forum Kayseri AVM müdürü oldu. Sektörde sekiz yılı Multi Türkiye’de olmak üzere 10 yılı aşkın deneyimi bulunan Ali Kabakcı, bundan böyle kariyerine Forum Mersin AVM müdürü olarak devam edecek.
70
AVM
72
AVM
73
AVM
MEYDAN İSTANBUL AVM’YE AVRUPA’DAN ÖDÜL YAĞDI
EUROPEAN AWARDS SHOWER FOR MEYDAN ISTANBUL SHOPPING CENTER
MEYDAN İSTANBUL ALIŞVERİŞ MERKEZİ, EUROPEAN PROPERTY AWARDS 2018 YARIŞMASINDA 3 AYRI ÖDÜL KAZANDI. Meydan İstanbul AVM, Londra’da yapılan yarışmada son 2 senedir gerçekleştirdiği kapsamlı yenilenme projeleri ve perakende sektörüne getirdiği yeni jenerasyon uygulamalarıyla rakiplerini geride bıraktı. Meydan İstanbul AVM, perakende mimarisinde Avrupa’nın En İyi Mimarisi, perakende geliştirme alanında ‘’Avrupa’nın En İyi Geliştirilen Alışveriş Merkezi’’ ve Bathroom dizayn kategorisinde ‘’Avrupa’nın En İyisi’’ ödüllerini aldı. Ayrıca, Perakende Geliştirme ve Bathroom dizayn alanında “ 5 Star” ödüllerinin de sahibi olan Meydan İstanbul, dünya liginde de Türkiye’yi temsil etmeye hak kazandı. Yönetim Kurulu Üyesi Merve Gülay, ödüllerini, Londra’da gerçekleşen törende, European Property Awards Başkanı Stuart Shield, Salica Genel Müdürü Ben Newman ve Birleşik Krallık Lordlar Kamarası’ndan Hause of Lord Best’in elinden aldı.
74
MEYDAN ISTANBUL SHOPPING CENTER RECEIVED 3 DIFFERENT AWARDS IN EUROPEAN PROPERTY AWARDS 2018 CONTEST. Meydan Istanbul Shopping Center won the European Property Awards competition in multiple categories that was held in London, due to its successful renovation project that had been executed for the last 2 years and its cutting edge applications that broke new ground in retail industry. Meydan Istanbul Shopping Center received Europe’s Best Architecture and Europe’s Best WellDeveloped Shopping Center awards in retail category as well as Europe’s Best award in Bathroom design. The awards were presented to Board Member of Executive Committee Merve Gulay by Stuart Shield, the
President of The European Property Awards, and Earl of Caithness Malcolm Sinclair, member of the United Kingdom House of Lords, during the awards ceremony in London. Meydan Istanbul Shopping Center, which left its mark on the awards ceremony, is the largest open-air, wellness and shopping center of Turkey and Europe thanks to its 128 acre-land. Meydan Istanbul Shopping Center is a unique and unique concept that has many awards in the world as a ve new generation shopping and living center unique with its green nature-friendly architectural structure and ecological en-
vironmentalist features. Meydan Istanbul Shopping Center distinguishes AVM from other shopping malls in the world and makes it a privileged feature and international organizations confirm this. Meydan Istanbul Shopping Center is one of the most prominent shopping centers of Europe receiving 32 million visitors a year. There are 5 million houses within 5 to 10 minutes from Meydan Istanbul Shopping Center. Meydan Istanbul Shopping Center opens up new horizons with its retailing concept in the world and its green, green architecture.
AVM
BALIKESİR’İN KALBİNDE YER EDİNMEYİ AMAÇLIYORUZ ESAS 10 BURDA AVM BALIKESİR’E YAKIN ZAMAN İÇERİSİNDE HİZMET VERMEYE HAZIRLANIYOR. ALIŞVERİŞ MERKEZİ HAKKINDA BİLGİ ALDIĞIMIZ 10 BURDA ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ MURAT SÖNMEZ, ”MARKALARIMIZLA BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRECEĞİMİZ FAALİYETLERLE TÜM ŞEHRİN SOSYALLEŞTİĞİ BİR ALIŞVERİŞ MERKEZİ OLACAĞIZ.” DİYOR. etkinlikler, konserler ve çeşitli organizasyonlara dev sahnesiyle ev sahipliği yapacak.
TÜRKİYE’DE BİR İLK:“SAHNE 10” Yakın zaman içerisinde açılacak olan 10 Burda AVM hakkında bilgi alabilir miyiz? Toplam kiralanabilir alan ne kadar, projede kaç mağaza yer alacak? Esas 10 Burda, 40 bin metrekare kiralanabilir alanı, 135 seçkin mağazası, bin 200 araçlık otoparkı ile Balıkesir’e yakın zaman içerisinde hizmet vermeye başlayacak. Alışveriş merkezimizde market alanımızda 2 bin metrekare ile MMM Migros, elektronik market olarak 2 bin metrekare ile Media Markt yer aldı. Yapı dekorasyon kategorisinde 2 bin 750 metrekare ile Tekzen, 2 bin 600 metrekare alanda iki kata yayılan Boyner department store olarak anchor kiracılar arasında yer aldı. Cafe restoran alanları 5 bin metrekarede çeşitlenirken projede ayrıca 7 salonlu Cinema Pink özel konseptiyle Balıkesir’le buluşmuş olacak. 10 Burda ayrıca ülkemizde ilk kez uygulanan sahne meydanı “Sahne 10” ile hem kentin hem de alışveriş merkezinin dev sahnesi olacak. Sahne 10 meydan işlevinin yanı sıra
76
10 Burda AVM Esas Gayrimenkul’ün kaçıncı projesi? Balıkesir’in tercih edilmesindeki en önemli faktörler nelerdir? 10 Burda AVM Esas Gayrimenkul’ün 6. alışveriş merkezi projesi olarak hayata geçiyor. Balıkesir, ilçeleriyle beraber 1,2 milyon nüfusuyla, turizm, tarım, sanayi gibi kulvarlarda sahip olduğu büyük potansiyeli ve hızlı gelişim gösteren özellikleriyle organize perakende için de çok büyük yatırım fırsatlarını barındırıyor. Bu bağlamda perakende sektörünün önde gelen markalarının da Balıkesir’de bulunma ve büyüme planı içerisinde olduğu bir ortamda projemizin temelleri atılmış oldu.
ÖZEL DIŞ CEPHE MİMARİSİ… Mimari açıdan ön plana çıkan unsurlar neler olacak? 10 Burda tasarlanırken mimari özellikleriyle de Balıkesir’i yansıtması amaçlandı ve benzer projelerden farklı olarak açık kapalı alan geçişleriyle özel bir dizayn oluşturuldu. Balıkesir’in doğal güzelliklerinin ilham verdiği proje tasarımında Kaz Dağları’nın kendisine has çizgileriyle özel bir dış cephe mimarisi oluşturuldu. Ayrıca kentin gelişen endüstrisinden izler taşıyan mimari dokunuşlarıyla da kentin dokularına yer verildi. Esas 10 Burda AVM açık ve kapalı dolaşım alan alternatifleriyle çok daha keyifli ve yüksek enerjili alışveriş deneyimi sunuyor.
AVM
10 Burda yer aldığı lokasyon itibarıyla nasıl bir konuma sahiptir? 10 Burda, Balıkesir merkezindeki konumu ve aynı zamanda çevre il ve ilçelere ulaşım yollarına da yakınlığıyla önemli ve değerli bir noktada yer almaktadır. Çok sayıda konut alanının içerisindeki 10 Burda AVM’ye tüm toplu ulaşım araçlarıyla rahatça ulaşılabilmektedir. AVM içerisinde kaç mağaza olacak? Marka karmanız hakkında bilgi verebilir misiniz? Alışveriş merkezimizde 135 mağaza olacak. Çok çeşitli yeme içme markalarımız açık ve kapalı alanlarımızda keyifli atmosferler oluşturacak. Dünyaca ünlü moda markalarından seçkin eğlence alternatiflerine kadar her sektörde çok alternatifli bir karmayla yüksek doluluğa sahip bir proje oluşturduk.
BİRÇOK MARKA BALIKESİR’DE İLK MAĞAZALARINI AÇACAK 10 Burda AVM ile Balıkesir’e ilk defa gelecek markalar olacak mı? Elbette. Balıkesir’in merakla beklediği markaları kentle buluşturmuş olacağız.
Mango, Mudo, Media Markt, Avva, B&G Store, Carters, Kemal Tanca, Özdilek, Pierre Cardin, Schaffer ve daha birçok markamız Balıkesir’deki ilk mağazalarını açmış olacak. Açılış ne zaman yapılacak? Açılışa özel etkinlik, kampanya, konser gibi çalışmalarınız var mı? Esas 10 Burda AVM 14 Kasım tarihinde saat 14:00’te açılışını gerçekleştirerek Balıkesirlilere hizmet vermeye başlayacak. Açılış günü ve devam eden haftalar süresince aralıksız aktivite, eğlenceli etkinlikler, konserler ve bir çok organizasyon ile açılış coşkusunu büyük bir şölene dönüştürecek.
TÜM ŞEHRİN SOSYALLEŞECEĞİ BİR AVM… 2019 yılına yönelik hedeflerinizde neler var? Önümüzdeki günlerde ve bu yılın son çeyreğinde faaliyete başlamış olacağız. Önümüzdeki yılda da markalarımızla birlikte gerçekleştireceğimiz faaliyetlerle tüm şehrin sosyalleştiği, alışveriş
yaptığı, etkinliklerimiz ve kentle bütünleşecek projelerimizle Balıkesir’in kalbinde yer edinmeyi amaçlıyoruz. Uzun yıllardır sektörde yer alan deneyimli bir isim olarak AVM sektörünün gelişimi hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Ülkemizde modern anlamdaki alışveriş merkezleri ile 80’li yılların sonunda tanışmaya başladık ve ilk AVM’den günümüze 30 yıllık bir dönemi geride bıraktık. AVM yapıları zaman içerisinde birçok dönüşüm yaşarken ziyaret nedenleri de değişerek çeşitlendi. Ülkemizde artık hemen her kentimizde alışveriş merkezleri var ve organize perakende sektörüyle birlikte hızlı bir büyüme gerçekleşti. Geldiğimiz noktada 4. nesil AVM’ler hayata geçti ve tüketim ihtiyaçlarının yanı sıra deneyimin önemsendiği projelerle sektör gelişmeye devam ediyor. Geride bıraktığımız dönemlerde hayata geçmiş AVM’ler de geçirdikleri mimari konsept yenilemeleriyle bu değişimin parçası haline geliyorlar. Sektörümüz ülke ekonomisi, ticari hayatın gelişimi ve istihdam katkısı ile ülkemizin en önemli ve lokomotif sektörleri arasında yer almaya devam edecek.
77
AVM
CAROUSEL AVM ÖDÜL SAYISINI 13’E ÇIKARDI CAROUSEL ALIŞVERİŞ VE YAŞAM MERKEZİ, DÜNYANIN PRESTİJLİ PAZARLAMA VE İLETİŞİM ÖDÜL PROGRAMLARINDAN MARCOM AWARDS’TAN CAROUSEL’LE HATIRALARIM PROJESİYLE 2 DALDA PLATİN, 3 DALDA ‘ALTIN’ OLMAK ÜZERE TOPLAMDA 5 ÖDÜL KAZANDI.
Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri Derneği tarafından yılın en yaratıcı projelerine verilen, alanının en büyük ödüllerinden biri olan Marcom Awards‘ta her yıl binlerce projenin yarışıyor. Marcom Ödülleri, Uluslararası Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri denetiminde, alanının önde gelen uzmanlarından olu-
şan bir jüri tarafından değerlendirilip veriliyor. Carousel, Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri Derneği tarafından verilen ve sektörünün en önemli ödül programlarından Marcom Awards’tan 5 ödül daha kazanarak, daha önce Hermes’ten aldığı 4 ödül ve Stevie’den aldığı 4 ödül ile birlikte ödül sayısını toplamda 13’e çıkardı. 5 dalda yapılan başvurunun hepsi ile ödül kazanan Carousel Alışveriş ve Yaşam Merkezi 2 platin, 3 altın ödülün sahibi oldu. Marcom Awards’tan ödül kazanılan kategoriler: -En İyi Özel Etkinlik -En İyi İletişim Programı -En İyi Dijital Pazarlama Kampanyası -En İyi Marka Yenileme -Marka İle İlişkili En İyi Kampanya
Hilltown’un Büyük Açılışına 2 Platinum Marcom Ödülü Birden Hilltown AVM, 2017 Yılında Ziyaretçilerine “Merhaba” Dediği Büyük Açılış Etkinlikleriyle Marcom’dan İki ‘Platinum’ Ödül Almaya Hak Kazandı. Anadolu yakasının yeni cazibe merkezi Hilltown AVM, 2017 yılı ekim ayında gerçekleştirdiği, 3 gün 3 gece süren ‘Büyük Açılış’ etkinlikleriyle dünyanın en seçkin pazarlama organizasyonlarından MarCom Ödülleri’nde iki kategoride Platinum ödüle değer bulundu. Adalar manzarasına sahip restoranları, alışveriş caddeleri, neoklasik mimari yapısı, kolay ulaşılabilir konumu ve geniş eğlence alanlarıyla beğeni toplayan Hilltown AVM, Büyük Açılış nedeniyle binlerce ziyaretçiyi çeken başarılı bir kampanya gerçekleştirmişti. Konserlerden dans gösterilerine kadar geniş yelpazede etkinliklere imza atan alışveriş merkezi, ziyaretçilerin büyük ilgi gösterdiği bu etkinlikleriyle Stratejik İletişim başlığı altında Ürün Lansmanı ve Özel Etkinlik kategorilerinde iki Platinum ödüle birden layık görüldü. İstanbul’un yoğun temposundan sıkılmış metropol insanının nefes alabileceği alışveriş ve eğlence kasabası konseptinde misafirlerini ağırlayan Hilltown AVM, misafirlerine yeni bir alışveriş ve yaşam deneyimi sunuyor.
78
AVM
MARMARA FORUM “2,5 TONLUK TÜRK KAHVESİ”YLE DÜNYA REKORUNA KOŞUYOR Türkiye’nin en büyük alışveriş ve eğlence merkezlerinden biri olan Marmara Forum, tüm dünyanın tanıdığı Türk Kahvesi kültürünü dünya rekoruyla taçlandıracak. 17 Kasım 2018 günü gerçekleştirilecek 2,5 tonluk Türk Kahvesi rekor denemesiyle, şu anda Bosna Hersek’te olan dünya rekoru, Marmara Forum tarafından ana vatanına getirilmiş olacak. Marmara Forum Alışveriş Merkezi, 1-20 Kasım tarihleri arasında düzenleyeceği “International Coffee Weeks” etkinliği kapsamında yarışmalardan tadımlara, workshop’lardan özel dekorlara kahveye dair pek çok etkinlik gerçekleştirecek. Etkinliklerin yanı sıra Guinness Dünya Rekorları organizasyonunun takip edeceği bir dünya rekoruna da aday olan Marmara Forum’da tam 2,5 tonluk dev bir cezvede Türk Kahvesi pişirilecek. 17 Kasım 2018 Cumartesi günü gerçekleştirilecek rekor denemesi için özel bir cezve hazırlandı. Marmara Forum’a kurulacak dev Türk Kahvesi cezvesinde 2,5 ton ağırlığında
80
kahve pişirilerek gerçekleştirilecek denemenin başarıya ulaşması durumunda, şu anda Bosna Hersek’te olan dünya rekoru ait olduğu topraklara, Türkiye’ye kazandırılacak. Kültürümüzün ve değerlerimizin en leziz temsilcisi olan Türk Kahvesi’ne dair bir dünya rekoruna şahit olmak isteyen herkes, International Coffee Weeks’e davetli! Dünya rekoru denemesi hakkında: • 17 Kasım 2018 Cumartesi günü, Guinness tarafından görevlendirilen hakem heyeti Marmara Forum’da olacak. • Kahve pişirme işlemi başlamadan önce dev cezvenin tüm ölçümleri video ve fotoğraflarla kayıt altına alınacak. • Ölçümler bittikten sonra kahve pişirme işlemi başlayacak. • Kahve pişirildikten sonra son ölçüm gerçekleştirilecek ve pişirilen kahve, katılımcılara dağıtılacak. • Dev kahve cezvesinde 90 kilo kahve ve 20 kilo şeker kullanılacak, toplam 2,5 ton Türk Kahvesi pişirilecek. • Toplam 25 bin bardak Türk Kahvesi dağıtılacak. • 1 metre 86 cm yüksekliğindeki Dev Türk Kahvesi cezvesi, geleneksel pişirme usulüne uygun bir hazırlık süreci gerçekleştirilebilmesi için özel olarak tasarlandı. • Rekor denemesi, hijyen koşullarına dikkat edilerek gerçekleştirilecek ve hakem heyeti eşliğinde tescillenecek.
AVM
TERRACITY AVM’YE 7 ÖDÜL BİRDEN! ECE Türkiye tarafından yönetilen Antalya’nın prestijli alışveriş merkezi TerraCity, “Geleceğe Pedallıyoruz” ve “Pedalları Çevirin, Çocukları Sevindirin” sloganıyla gerçekleştirdiği etkinlikleri ile dünyanın en önemli pazarlama ve iletişim programlarından biri olan uluslararası MarCom Ödülleri’nde dört platinum, üç gold olmak üzere toplam 7 kategoride ödül aldı.
D
ünyanın en büyük şirketlerinin, reklam ve halkla ilişkiler ajansları ile sivil toplum kuruluşlarının başvurduğu, projelerin Uluslararası Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri denetiminde, alanının önde gelen uzmanları tarafından değerlendirildiği MarCom Ödülleri’nde yarışmaya katılmak üzere gönderilen çalışmalar arasında, sektöre referans teşkil edecek kalitede olan projeler ödüllendirildi.
Terracity AVM, “Geleceğe Pedallıyoruz” projesi ile kurumsal sosyal sorumluluk, halkla ilişkiler programı, pazarlama materyalleri ve iletişim programı kategorilerinde platinum; marka yenileme, pazarlama promosyon etkinlikleri, kurumsal etkinlik kategorilerinde ise gold ödül kazandı. TerraCity AVM’de 28 Nisan–28 Haziran tarihleri arasında “Geleceğe Pedallıyoruz” ve “Pedalları Çevirin, Çocukları Sevindirin” sloganıyla gerçekleştirilen etkinliklerde;
Antalya Bisiklet Derneği üyelerinin gözetiminde bisiklet sürüş eğitimleri ile birçok çocuk ve yetişkine bisiklet kullanılması öğretilirken, Süslü Kadınlar Bisiklet Turu platformu kurucusu Selma Gür’ün söyleşisi ile de bisiklet kullanımının önemi belirtildi. Kepez’de bulunan bir ilkokulun öğrencilerine de AVM ziyaretçilerinin TerraCity içindeki sanal gerçeklik alanında çevirdiği her kilometre için bir bisiklet hediye edilerek proje sonlandırıldı.
Highway’de Euro İle Olan Kiralar 3,60 TL Kur İle Sabitlendi Bolu’da TEM Otoyolu üzerinde bulunan Avrupa’nın en büyük otoyol tesisi Highway Outlet AVM, euro karşılığı olan kira sözleşmelerini 3,60 TL kur üzerinden TL’ye çevirmeye karar verdi.
82
Polis Bakım ve Yardım Sandığı (POLSAN) bünyesinde TEM Otoyolu’nun Bolu Dağı mevkiinde hizmet veren Highway Outlet AVM yönetiminden yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi gereği; “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar”ın yürürlüğe konulmasına, 20 Şubat 1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 1’inci maddesi gereğince karar verilmiştir. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi ile birlikte, Highway Outlet Alışveriş ve Yaşam Merkezi Yönetimi olarak Euro ile sözleşmesi bulunan kiracılarımızın kira sözleşmelerini mevcut kurun çok gerisinde olan 3,60 TL kur üzerinden Türk Lirası’na çevirme kararı almış bulunmaktayız.”
AVM
SAMSUN ÇARŞAMBA’NIN İLK VE TEK ALIŞVERİŞ MERKEZİ NOVADA alanındaki öncü firmalarından Turkmall tarafından yönetiliyor. İlçenin ilk ve tek alışveriş merkezi olan Novada Çarşamba yaklaşık 15 bin 900 metrekare kiralanabilir alana sahip. Mimari açıdan ön plana çıkan unsurlar neler? Açık hava konsepti, ferah ve modern mimarisinin yanı sıra açık terasları, geniş koridorları ve peyzaj alanları mimari olarak fark yaratan unsurlarımızdır.
“AVANTAJLI BİR LOKASYONDAYIZ”
Novada Çarşamba AVM Müdürü Ömer Gamzeli: “Bölgenin Tek Buluşma Noktası Olarak, Yıl İçerisinde Sürekli Olarak Uygulanan Kampanya Ve Etkinlikler İle Alışverişi Eğlenceli Bir Hale Getirerek, Ziyaretçilerimize Keyifli Bir Ortam Yaratmayı Amaçlıyoruz.”
Bulunduğunuz lokasyon bakımından avantajlı bir durumda mısınız? Samsun’un en büyük 2. ilçesi olan Çarşamba’nın ilk ve tek alışveriş merkezi olmamız ve ayrıca Karadeniz yolu kenarında olmamız açısından oldukça avantajlı bir lokasyonda olduğumuzu söyleyebiliriz. Bölgenin yeni ve modern yerleşim yerlerinin arasında, kolay erişilebilir bir konumda bulunmamızdan dolayı da yalnızca 10 dakikalık bir zaman diliminde, yürüme mesafesinde 30 bin kişiye, araç ile de yaklaşık 120 bin kişiye
hizmet vererek yılda 4 milyon ziyaretçi ağırlıyoruz. Marka karmanız hakkında bilgi verebilir misiniz? Novada Çarşamba’da Tekzen Yapı Market, Defacto, Flo, Mavi Jeans, Penti, Hummel, Altınyıldız Classics, Süvari, ToyzzShop, Göz Grup Optik, BTM gibi ulusal ve 4 salonlu Premier Sinemaları, Z&G Bowling ve Oyun alanı, Vefa Restoran gibi bölgesel markalar yer alıyor. Ayrıca en son migros ile el sıkıştık.
RAHAT VE GÜVENİLİR ALIŞVERİŞ İMKANI Bölge halkına sosyal ve kültürel anlamda neler kattınız? Novada Çarşamba olarak bölgeye ekonomik açıdan katkı sağladığımızı ve istihdam yarattığımızı; ayrıca bölge halkına da rahat ve güvenilir alışveriş imkanı sağladığımızı düşünüyoruz. Bölgenin tek buluşma noktası olarak, yıl içerisinde sürekli olarak planlanan ve uygulanan kampanya ve etkinlikler ile de alışverişi eğlenceli bir hale getirerek, ziyaretçilerimize keyifli bir ortam yaratmayı amaçlıyoruz.
EĞLENCE VE ALIŞVERİŞİN TEK ADRESİ Novada Çarşamba AVM hakkında bilgi alabilir miyiz? Kaç metrekare alan üzerine kurulu? Toplam kiralanabilir alan ne kadar? Çarşamba ve çevre ilçelerinde eğlence ve alışverişin tek adresi olan Novada iki yıldır ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Novada Çarşamba, sektörde 26. yılını geride bırakan, Türkiye’nin alışveriş merkezi geliştirme ve yatırımı
83
AVM
ERZURUM MNG BİR YILDA 19 MİLYON ZİYARETÇİ AĞIRLADI Doğu’nun En Büyük Alışveriş Merkezi Olan Erzurum MNG, İlk Yılında Önemli Başarılara İmza Attı. Pek Çok Sosyal Sorumluluk Projesine Destek Veren Ve İlk Kez Yurt Dışından Turistleri Şehre Çeken İddialı Bir Alışveriş Festivali Organize Eden Erzurum MNG, Bir Yılda 19 Milyon Ziyaretçi Ağırladı. Erzurum MNG, kurulduğu günden bu yana Doğu Anadolu’nun en çok ilgi gören adreslerinden biri… MNG Holding’in AVM sektöründeki 500 milyon liralık bu dev yatırımı, geçtiğimiz yıl Murat Boz ve pek çok ünlünün katıldığı renkli bir organizasyonla sektöre giriş yaptı.
Grup bünyesinde kurulan MNG Yönetim Hizmetleri şirketince işletilen AVM, değerli eserleri görme şansı sunan sanat galerileri, 5 bin 300 metrekarelik heyecan veren tema parkı, bin 300 metrekare alana kurulan Fitness Center’ı, 350 koltuklu şehir tiyatrosu ve son teknoloji sineması ile 140 bin öğrenciye ev sahipliği yapan Erzurum’a renk katıyor. Erzurum MNG Alışveriş ve Yaşam Merkezi, 160 bin metrekare büyüklüğü ile Doğu Anadolu Bölgesinin en büyük alışveriş merkezi. Türkiye’deki alışveriş merkezleri sıralamasında da ilk 5’te yer alan AVM, açıldığı günden bu yana Erzurum’daki sosyal yaşamı ve ticareti canlandırdı. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerimizde tüketici ile buluşan seçkin markaların çoğunu ilk kez bölgeye getiren alışveriş merkezi, 175 mağaza, eğlence, sinema ve kültürel etkinleri bir arada sunarak Doğu’nun gözde şehri Erzurum’a dinamizm kazandırdı. Bölge halkının eğitim, sanat, eğlence ve alışveriş konusunda çıtasını yükselt-
meyi hedefleyen MNG Holding, Erzurum’a yakışacak bir alışveriş merkezi hazırlarken, sanatsal etkinliklere geniş yer ayırdı. Nitelikli oyunlar sunarak sevilen sanatçıları izleyici ile buluşturan 350 koltuklu çocuk şehir tiyatrosu, son teknolojiye sahip Cinemaximum’da Gold Glass ayrıcalığı ile seyir zevki sunan sineması ve değerli eserleri yakından görme şansı veren sanat galerileri, kültür sanata verilen bu değeri kanıtlar nitelikte...
DAF İLE 3 GÜNDE 600 BİN ZİYARETÇİ Erzurum MNG Yönetimi, metrekare anlamında büyük bir alışveriş merkezi ve modern bir mimari yapı sunmanın yanı sıra işletmecilikteki deneyimlerini de konuşturarak önemli organizasyonlara imza atmakta. Özellikle 23-25 Mart tarihlerinde düzenlenen Doğu Anadolu Alışveriş Festivali (DAF), Erzurum’un İran başta olmak üzere bölgedeki diğer ülkelerde de tanıtılmasına
84
AVM
kentimiz, uluslararası boyutta bir alışveriş festivaline ev sahipliği yaptı. Bundan böyle gelenekselleştirilmesi planlanan Doğu Anadolu Alışveriş Festivali, bu yıl Mart ayında 2. kez, çok daha iddialı etkinlikler ile hayata geçirilecek.
GELENEKTEN GELECEĞE MNG YANINIZDA…
katkıda bulundu. DAF ile birlikte ilk kez bir Doğu kentimiz, uluslararası boyutta bir alışveriş festivaline ev sahipliği yaptı. Büyükşehir Belediyesi’nin de destekleri ile Erzurum MNG Alışveriş ve Yaşam Merkezi tarafından düzenlenen ve 3 gün süren Doğu Anadolu Alışveriş Festivali (DAF), yakın şehirlerden ve İran’dan, toplam 600 bin ziyaretçiyi ağırladı. Doğu’nun en büyük alışveriş merkezinde yüzde 70’lere varan indirimler, ikramlar, sıra geceleri ve mehteran takımına ek olarak kent merkezinde ve mağazalarda sıcak bir ilgiyle karşılanan İranlılar, Erzurum’u çok sevdi.
DOĞU ANADOLU ALIŞVERİŞ FESTİVALİ’NİN İKİNCİSİ MART AYINDA MNG, tüm bu başarılarının yanı sıra Erzurum’a uluslararası platformdan turist çekerek, Türkiye ekonomisine de katkıda bulundu. Doğu Anadolu Alışveriş Festivali (DAF) bünyesinde İranlı turistleri Erzurum’la buluşturan MNG’nin etkinliği sayesinde; ilk kez bir Doğu
Erzurum MNG Alışveriş ve Yaşam Merkezi, “Türk Oyunları Erzurum’dan Yükselir” sloganı ile, 10-12 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilen Erzurum Türk Oyunları organizasyonuna da ana sponsor olarak imza attı. MNG Yönetim Hizmetleri’nin Genel Müdürü olan Dr. Aydoğan Süer bu konuda “Gençlerin spora yönelmelerini son derece önemli görüyoruz. Türk kültürünün hala arzu ettiğimiz kadar tanınmayan köklü gelenekleri ve sporları da değer verip desteklediğimiz konuların başında geliyor.” dedi.
HER HAFTA SONU RENKLİ ETKİNLİKLER VE ALTIN YAĞMURU Doğu’nun en büyük alışveriş merkezi olan Erzurum MNG, ilk yılında tam 19 milyon ziyaretçiyi ağırlayarak önemli bir başarıya imza attı. Açıldığı günden bugüne kadar uluslar arası festivallerden sponsorluklara, konserlerden kampanyalara kadar sayısız organizasyon gerçekleştiren alışveriş merkezi, şık mimarisiyle de beğeni topluyor. Sosyal sorumluluk projeleri ve renkli konserleri ile Erzurum halkının sevgisini kazanan alışveriş merkezi, 1. yaş günü kutlamalarında ziyaretçilerine altın dağıtmaya başladı. Bu uygulama çok sevilince Erzurum MNG Yönetimi, yıl boyunca her hafta sonu alışveriş yapanları altın yağmuruna tutmaya devam etme kararı aldı.
85
AVM
NTS DANIŞMANLIK’TAN 2019‘DA YENİ AVM PROJELERİ 86
AVM
2007 yılında doğru proje, doğru yatırım grubu ile AVM yatırımı yapan gayrimenkul ve inşaat şirketlerine yurt içi ve yurt dışında proje geliştirme, raporlama hizmeti, pazarlama, konsept oluşturma, kiralama, yönetim, yönetim danışmanlığı, arazi alım-satım, fizibilite çalışmaları gibi konularda hizmet vermek üzere kurulan NTS Danışmanlık, şimdiye kadar İstanbul ve Anadolu’da birçok alışveriş merkezi projesini başarıyla hayata geçirdi. 2018’deki başarılı AVM projelerinin yansıra 2019 yılında hayata geçecek olan projeler ile öne çıkan NTS Danışmanlık Kurucusu Behiye Savaşkan “Sürdürülebilirliği olan alışveriş merkezleri oluşturmaya çalışıyoruz. Şimdiye kadar imza attığımız projelere baktığımızda doğru stratejilerimiz ile beraber, başarıya ulaştığımızı düşünüyorum. NTS Danışmanlık olarak hedefimiz, Türkiye’nin her noktasında, modern ve başarılı alışveriş merkezi projeleri geliştirmek” dedi. NTS Danışmanlık 2018’i birçok proje ile bitiriyor. Şu anda çalışmalarını sürdürdüğünüz hangi projeleriniz var? Proje yatırımcımız Ata GYO ile Ata Corner Lüleburgaz projemizde şehir merkezine yürüyüş mesafesinde, geniş otopark kapasiteli, otogar karşısında konumlandırılmış, her yaştan tüketiciye hitap eden, bünyesinde Kahve Dünyası, Burger King, D&R, Neşve, Popeyes, bin metrekare içerisinde kendisine ait asansör ve yürüyen merdivenin olduğu 3 kattan oluşan, ailelerin gelip çocuklarını güvenli bir şekilde teslim edebilecekleri, her yaşa hitap eden oyun parkurları ve oyun makinaları ile bilardo ve gençlik merkezi alanları yaratan Playpark projemizde yer alıyor. Cadde Çomu, yatırımcısı Sunar Group ile Adana Merkez Ziyapaşa Bulvarı’nda bölgenin ilk cadde mağaza projesi olarak hayat bulacak. Kartaltepe Alışveriş ve Yaşam Merkezi, yatırımcısı MSB Grup Yapı’nın toplam 120 bin metrekare alanda 508 konut ve alışveriş ve yaşam merkezi ile Ankara Eskişehir yolu üzerinde yer alıyor. Polatlı’nın ilk ve tek alışveriş ve yaşam merkezi olacak Kartaltepe Alışveriş ve Yaşam Merkezi, bin 500 metrekare LCWaikiki, bin 500 metrekare Flo, bin metrekare ebebek, bin 100 metrekare Playpark ve Bowlingo, Migros, Cinemaximum, Gloria Jean’s Coffees, Burger King, Watsons, Mavi, Gratis, Atasun Optik, Popeyes, Toyzz Shop, Penti, Pizza Wings, D&R, Bursa Kebap Evi, SR Döner, Usta Dönerci, Collezione ve birçok eklenen yeni markasıyla 2018’in son çeyreğinde açılışa hazırlanıyor.
CADDE ÇOMU - ADANA
Ağrı’nın en büyük ilçesi olan Patnos merkezde 2019’in son çeyreğinde açmaya hazırlandığımız AVM projemizde 2M Migros, LCWaikiki, Cinemaximum, Burger King, Usta Döner, Popeyes, Mavi, Flo, Tekzen, Watsons, Penti, bin 600 metrekare ile bölgenin en büyük çocuk ve bowling eğlence merkezi Playpark ve Bowlingo ile kiralamaları gerçekleşen birçok yeni markamız yer alıyor. On Mall Burhaniye projemiz Sevkon İnşaat yatırımı ile 16 bin metrekare kiralanabilir alanda şehrin merkezi, Hürriyet Bulvarı ile Şaip Hoca bulvarı kesişiminde ana bulvarlar üzerinde, belediye binasına 100 metre uzaklıkta ve adliye binası yanında konumlanıyor. On Mall Burhaniye içerisinde hipermarketten çocuk eğlence alanına, teknolojiden kozmetiğe ulusal ve uluslararası birçok sektörel markaya ev sahipliği yapacak. 1071 Bayburt, Bayburt merkezde 15 bin metrekare kiralanabilir alanda bölgenin ilk cadde mağaza projesi olarak her yaştan tüketiciye hitap eden, ziyaretçilerin teknoloji ve moda trendlerini yakından takip edebileceği bir alışveriş ve yaşam merkezi olacak. İzmir Kemalpaşa projemiz ise şehrin merkezinde açık cadde konseptinde, ferah teras alanları, konforlu çocuk eğlence ve sosyal alanları, geniş otopark alanı ile bir alışveriş ve yaşam merkezi projesi olarak hazırlandı.
1071 BAYBURT - BAYBURT
87
AVM
ATA CORNER - LÜLEBURGAZ
Bunun yanında Kuşadası ve İç Anadolu bölgesinde iki projemizin konsept çalışmalarına başlamış bulunmaktayız. Yönetim ve yeniden kiralama çalışmalarını yürüttüğümüz Sapanca’da bulunan NG Bedesten AVM’de Tekzen ve Penti, Karabük Kares AVM projemizde de LCWaikiki mağazalarının açılışlarını gerçekleştirdik.
NTS Danışmanlık olarak 2019 hedefleriniz nelerdir? Sektörümüz hızla büyüyor, bu büyümeyi sürekli ve sürdürülebilir hale getirmemiz lazım. Biz bugünün değil geleceğin yatırımlarını yaratmak istiyoruz. Hedefimiz, öncelikle portföyümüzü genişletip, yeni AVM projeleri hayata geçirmek, yenileme, geliştirme ve profesyonel yönetim hizmetleri konusunda tüm il ve ilçelerde başarılı projelere imza atmak.
KARTALTEPE AVM - ANKARA POLATLI
88
AVM
NTS Danışmanlık’tan yeni bir YATIRIM;
NTS Fidanlık
N
TS Danışmanlık AVM ve perakende sektöründeki başarılarının yanında yeni işlere de imza atıyor. 2016’da hayata geçen NTS Fidanlık’ta Leylandi fidanı, Limoni servi, Gold taflan, Ligustrum, Mavi Ladin üretimi ve bu ürünlerin satışı konusunda hizmet vermeye başladı.
İstanbul Kurtköy’de Tarım Bakanlığı’ndan ruhsatlı 80 bin Leylandi fidanı yetiştirme kapasitesi olan arazide modern üretim teknikleri kullanılarak ürünlerini satışa sunmaya başladı. Hedefi peyzaj yapan kişi ve kuruluşlara kaliteli ürünler sunmak olan NTS Fidanlık satış sonrası sulama, gübreleme, ilaçlama gibi konularda uzman kadrosuyla teknik destek sağlıyor.
89
AVM
NTS Danışmanlık Yelken Takımı
İŞ HAYATINDAKİ BAŞARILARININ DIŞINDA YELKEN SPORU İLE İLGİLENEN VE YELKEN YARIŞLARINDA YER ALAN NTS DANIŞMANLIK KURUCUSU BEHİYE SAVAŞKAN VE EKİBİ, BU ALANDA DA BİRÇOK ÖDÜLÜN SAHİBİ OLDU. Geçen sene olduğu gibi bu sene de sizi NTS Danışmanlık ile yelken yarışlarında izledik. Hem yarıştınız, hem NTS Danışmanlık olarak denize yelken açtınız. Sponsor olma fikri nasıl ortaya çıktı? Yelken, takip ettiğim ve izlerken keyif aldığım bir spor dalı. İzlerken keyif alıyorsam, bu aktiviteyi yaparken kim bilir ne kadar adrenalin yaşayacağımı ve ke-
92
yifli olacağımı düşündüm. Başladığım her işte başarılı ve en iyiler arasında olmayı hedeflediğim için şirketimin de bunun bir parçası olmasını arzu ettim. “Dünyayı şekillendiren su ve rüzgârdır, yatırımlarınızı şekillendiren doğru tercihlerinizdir“ diyerek NTS Danışmanlık olarak tekne yarışlarında yelken açmaya başladık ve takımımızı kurduk.
NTS Danışmanlık olarak perakende ve gayrimenkul sektöründe birçok başarılı projeye imza atmış bir firmayız. Kendi sektörümüzde başarılarımız devam ederken, bu keyifli ve heyecan verici sporda da başarıyı devam ettirelim istiyoruz. Bu sene NTS Danışmanlık yelken takımı olarak birçok ödül aldık, bu başarımızı da gelecek yıllarda devam ettirmeyi arzu ediyoruz.
ETKİNLİK
41 BURDA AVM KODIAQ KAZANDIRIYOR KOCAELİLİLERİ İLKLERLE BULUŞTURARAK, ÖZEL DENEYİMLER YAŞATAN, CAZİBE MERKEZİ 41 BURDA AVM, YENİ KAMPANYASI İLE ZİYARETÇİLERİNİN HAYALLERİNE DOKUNUYOR. Kocaelilileri ilklerle buluşturarak, özel deneyimler yaşatan, cazibe merkezi 41 Burda AVM, ziyaretçilerini muhteşem araç kampanyası ile karşılıyor.
41 Burda AVM, 12 Ekim-30 Ocak tarihleri arasında alışveriş fişlerini biriktirerek toplamda 150 TL’ye ulaşan ziyaretçilerine ‘Skoda Kodiaq’ kazanma şansını sunuyor. Kampanyaya katılacak 41 Burda AVM ziyaretçilerinin, alışveriş toplamları 150 TL’ye ulaştığında danışma noktasına gelerek kayıt yaptırmış olmaları gerekmektedir.
Ayakları yerden kesecek araç kampanyası ile 41 Burda AVM, tüm ziyaretçilerini hayallerini gerçekleştirme fırsatını yakalamaya davet ediyor.
EGE PERLA’DA OKUMA ATÖLYESİ İLE ÇOCUKLAR EĞLENİRKEN ÖĞRENİYOR Çocukların neşeli dünyasına ortak olmaya devam eden Ege Perla, 20 Ekim- 11 Kasım tarihleri arasında her hafta sonu Tırtıl Kids’in eğlenceli kitaplarıyla hazırlanan “Okuma ve Drama Atölyeleri” nde İzmirli çocukları ağırlıyor. Çocuk katında kurulacak Igloo içerisinde gerçekleştirilecek bu atölyeler ile çocuklar, okuyacakları kitaplarla yepyeni maceralarla buluşacak. Ege Perla’da yer alan ve ailelerin favori kitap evlerinden biri olan Tırtıl Kids, Mutlu Hayalperest, Tom’un Olağanüstü Makineleri, Ejderhalar Seviyor, Nerede Bu Muzlar, Komşularım gibi en renkli kitapları ve interaktif atölyeleri ile çocukları ağırlamaya hazırlanıyor. 20
Ekim Cumartesi günü itibariyle başlayacak atölyelere 11 Kasım’a kadar her hafta sonu 13.00 ve 15.00 saatlerinde 4 yaş üzeri tüm çocuklar katılabilecek. Atölyeler boyunca çocuklar tarafından Ege Perla’da kurulan kitap kumbarasına kitaplar bağışlanmaya devam edecek. Ege Perla, kitap kumbarası ile başka çocukların da kitapla buluşmasına katkıda bulunurken, bağış yapan çocukların kendi kütüphaneleri için de yepyeni bir kitap edinme şansı yakalamalarına imkan sağlıyor. Öğrenirken eğleneceğiniz birbirinden keyifli atölyelere katılmak için rezervasyon yaptırmayı unutmayın.
ETKİNLİK
TEPETAKLAK EV, ATLASPARK AVM’DE Atlaspark AVM, “Tepetaklak Ev” ile eşsiz bir deneyime davet ediyor. Atlaspark AVM, sıra dışı bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. AVM’nin açık otoparkında yer alan “Tepetaklak Ev”, ziyaretçilere eğlenceli bir deneyim yaşatacak. 31 Aralık’a dek sürecek “Tepetaklak Ev”, İstanbul’da ilk olma özelliğini taşıyor. “Tepetaklak Ev”de, çocuk oyun odası, genç çiftler için oturma odası ve mutfak gibi her kitleye hitap eden “tepetaklak” alanlar ve köşeler bulunuyor. İlginç bir deneyim yaşamak isteyenler, Atlaspark’ta bu “ters evi” tanıyabilir. Tepetaklak Ev, özellikle sosyal medya fotoğrafları için ender bulunan mekânlardan biri olarak biliniyor.
Tepetaklak Ev, 31 Aralık’a kadar Atlaspark açık otoparkında gezilebilecek. 6 yaş ve üzeri çocuklar için ücretli olan eve, her veli için 1 çocuk ücretsiz olarak alınacak. Atlaspark AVM, herkesi bu eşsiz deneyime davet ediyor.
ATLASPARK’TA KONSER ZAMANI Atlaspark, kasım ve aralık ayı boyunca Türk pop müziğinin sevilen isimlerini ağırlayacak, ziyaretçilerini müzik ziyafetiyle buluşturacak.
Atlaspark Kasım Konser Takvimi 3 Kasım Cumartesi, saat 17.00 Kutsi 17 Kasım Cumartesi, saat 17.00 Fettah Can 24 Kasım Cumartesi, saat 17.00 Aydın Kurtoğlu
Atlaspark ve KralPop Radyo işbirliğiyle düzenlenecek konserlerin ilki 3 Kasım Cumartesi günü Kutsi ile başladı. Türk pop müziğinin güçlü isimlerinden Kutsi, konserde en sevilen şarkılarını seslendirdi. KralPop TV’den canlı yayınlanacak konserler serisi 17 Kasım’da Fettah Can ve 24 Kasım’da Aydın Kurtoğlu ile devam edecek. Atlaspark, hayata renk katan, eğlence ve sürprizlerle dolu etkinliklerini sürdürmeye devam edecek. Aralık konserlerini kaçırmamak için Atlaspark’ı takipte kalın.
ETKİNLİK
İSTMARİNA’DA HAKAN ALTUĞ İZDİHAMI Sevilen şarkısı “Telefonun Başında Çaresiz Bekliyorum” şarkısı ile hayranlarını selamlayan Hakan Altun, seslendirdiği romantik şarkılara konserinin ilk bölümünde duygusal rüzgarlar estirdi. Konserin ikinci bölümünde ‘Teklif Ediyorum’ ve ‘Düğünse Düğün’ gibi şarkılarla hayranlarını coşturan Altun, açılış gecesine özel hazırladığı repertuvarı ile dillere dolanan eski ve yeni şarkılarını mekanı dolduran hayranları ile birlikte seslendirdi. Açılışın ilk sanatçısı olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren başarılı sanatçı, “Şimdiye kadar sahne aldığım en etkileyici mekanlardan birisindeyiz. Böyle bir mekanı ve İstMarina Alışveriş ve Yaşam Merkezi gibi bir değeri bu bölgeye kazandırdığı için DAP Yapı ve DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz’a özel olarak teşekkür etmek istiyorum. Bugün bir ilki yaşıyoruz ama daha birçok kez, bu görkemli sahnede yer alacağım.” dedi.
“AMACIMIZ BÖLGEYE DEĞER KAZANDIRMAK” İstMarina ile Anadolu yakasının en büyük AVM’lerinden birini
İstMarina AVM’de eğlencenin kapıları dün gece Hakan Altun’un muhteşem konseriyle açıldı. İstMarina AVM’de ilk açılışı yapılan Türkiye’nin en önemli markalarından Jolly Joker’de kapasitesinin üzerinde doluluk oranına ulaşan konseri 3 binin üzerinde kişi izledi.
K
artal sahilde denize nazır konumda, açık alan ferahlığı ile kapalı alan konforunu bir arada sunan yeni nesil alışveriş merkezi İstMarina, Anadolu yakasında eğlence hayatının rotasını değiştirmeye hazırlanıyor. Türkiye’nin eğlence sektöründeki en güçlü markalarından Jolly Joker, Anadolu yakasındaki ilk şubesi Jolly Joker İstMarina’nın kapılarını dün gece fantezi müziğin güçlü sesi Hakan Altun’un verdiği muhteşem konser ile açtı. İki bin beş yüz kişilik kapasitesi ile Anadolu Yakası’nın en özel kapalı konser mekanı olma özelliğini taşıyan Jolly Joker İstMarina’nın açılış gecesi yoğun ilgi gördü. Konseri tam kapasite dolduran 3 binin üzerinde müziksever sürprizlerle dolu gecede adeta müzik ziyafeti yaşadılar.
hayata geçirdiklerine dikkat çeken DAP Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, “Bugün Anadolu Yakası’nın ilk Jolly Joker’ine ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Açılışı Hakan Altun gibi değerli bir sanatçımızla yapıyor olmak da bizim ayrı bir keyif oldu. Amacımız Anadolu Yakası’na, İstanbul’umuza yeni değerler kazandırmak. Bu vizyon ile hizmet etmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
ETKİNLİK
CAPACITY’DE
KASIM AYI ETKİNLİKLER İLE DOLU CARREFOURSA’DA ALIŞVERİŞ, OPET’TE YAKIT KAZANDIRMAYA DEVAM EDİYOR
O
Her hafta sonu olduğu gibi bu ayda hafta sonlarınızın uğrak yeri Capacity olacak! Kasım ayı etkinlikleri: • 5-11 Kasım, “Atatürk’ü Anma Sergisi”, • 10 Kasım, “Çerçeve Tasarım Atölyesi”, • 10-11 Kasım tarihlerinde
“Atatürk Temalı Dev Puzzle Etkinliği”, • 11 Kasım, “Maske Boyama Atölyesi”, • 17-18 Kasım tarihlerinde Capacity’nin “6. Geleneksel Satranç Turnuvası”, • 24 Kasım “Çiçek Ekim Atölyesi” ve 25 Kasım “Eva’dan Ev Yapım Atölyesi” ile keyifli hafta sonları sizleri bekliyor.
PET, CarrefourSA ile hayata geçirdiği işbirliğiyle, müşterilerine avantaj sunan yeni bir kampanya başlattı. 30 Kasım tarihine kadar tüm CarrefourSA marketlerinde CarrefourSA Kart ile tek seferde 100 TL ve üzeri alışveriş yapanlar; kampanyaya SMS ile dahil olduklarında 10 TL, OPET mobil uygulaması ise katılımında ek olarak 10 TL olmak üzere toplam 20 TL yakıt puan kazanıyor. Kampanyadan yararlanmak isteyenlerin “Carrefoursa - cep telefonu numarası - plaka - şifre” yazarak, 6738’e SMS ile göndermeleri yeterli oluyor. SMS katılımında kullanılacak şifreler, CARREFOURSA kasa fişlerinin altına basılı olarak veriliyor. SMS ile kampanyaya katılanların cep telefonlarına OPET tarafından 10 TL yakıt puan, ek olarak OPET mobil uygulaması ile 10 TL daha yakıt puan toplamda 20 TL yakıt puan yükleniyor Yakıt puanlar, kampanyaya dahil OPET istasyonlarında tek seferde yapılacak 175 TL ve üzeri benzin veya motorin alışverişlerinde geçerli olacak. Yakıt puanlar, 31 Aralık 2018 tarihine kadar kullanılabilecek.
Sınırlı kontenjanların bulunduğu atölyelere katılım için kayıt yaptırmayı unutmayın. Tüm atölyeler 14.00 ile 18.00 saatleri arasında Capacity B1 katı havuz alanında ücretsiz olarak gerçekleşecektir.
ETKİNLİK
FORUM ANKARA 10. YILINI İKİ BÜYÜK SÜRPRİZLE KUTLUYOR
F
orum Ankara Outlet, kuruluşunun onuncu yılı şerefine ziyaretçilerine benzersiz sürprizler hazırladı. Forum Ankara’nın bir talihli ziyaretçisine Toyota C-HR 1,8 Hybrid Dynamic araç hediye edecek. 13 Ekim 2018 itibariyle başlayan kampanya 13 Ocak 2019’a dek devam edecek ve özel kampanya kapsamında Forum Ankara’dan tek seferde 100 TL alışveriş yapan herkes, bir çekiliş hakkı kazanacak. Fiş veya faturaları ile danışma masasına başvuran ziyaretçiler, üzerinde çekilişe katılım numarası ve müşteri bilgileri ile katılım tarihinin yer aldığı belgeyi alabilecek. 19 Ocak 2019 tarihinde Noter ve Milli Piyango yet-
MACERA DOLU SAFARİ TURU MARMARA PARK’TA! Çocukların televizyonlarda sıklıkla gördüğü safari ve macera dünyası, ECE Türkiye yönetiminde bulunan, Türkiye’nin ilk uzay temalı alışveriş merkezi Marmara Park AVM’de kapılarını açıyor.
kilileri huzurunda Forum Ankara’da gerçekleştirilecek çekilişle sahibini bulacak olan bu özel aracı kazanmak isteyen herkes, keyifli ve kazançlı bir alışveriş deneyimi için Forum Ankara’ya davetli!
10. YIL COŞKUSU DEMET AKALIN’LA YAŞANDI 20 Ekim 2018 Cumartesi günü, Özlem Yıldız moderatörlüğünde başlayan muhteşem kutlama etkinliği kapsamında, ünlü şarkıcı Demet Akalın Forum Ankara sahnesinde hayranlarıyla buluştu. 10. yıla özel görsel şovlar ve DJ performansla coşkulu bir kutlamaya imza atan Forum Ankara, tüm ziyaretçilerini bu şölenin bir parçası yaptı.
Macera dolu safari alanı ile çocukları vahşi doğanın ortasında hissettirecek Marmara Park AVM, World of Safari etkinliğine katılan her çocuğa safari kıyafeti giydirerek etkinliğe dahil ediyor. Özel safari aracı ile gezip dürbünleri ile gergedan, zebra, fil, aslan ve zürafa gibi tüm hayvanları izleyebilecekler. Aynı zamanda etkinlik alanı içerisinde yer alan yapboz duvarı, animasyon çadırı, Ipad’den hayvan sesleri dinleme ve boyama oyunu etkinlikleri yanı sıra çocukların eğlenceli zaman geçirebilecekleri boyama masaları da yer alıyor. 26 Ekim – 4 Kasım tarihleri arasında, Marmara Park AVM Zemin Kat etkinlik alanında gerçekleştirilecek World of Safari etkinliği çocuklara vahşi dünyanın kapılarını aralıyor.
ETKİNLİK
AGORA ALIŞVERİŞ MERKEZİ’NDE FASHION FEST HEYECANI AGORA KIŞ DEFİLESİ’NDE 2019 KREASYONLARI SERGİLENDİ
Agora Fashion Fest serisinin altıncısı 19- 20- 21 Ekim tarihlerinde gerçekleşti. Fashion Fest’e İzmirliler yoğun ilgi gösterdi. Bu yıl 6.’sının düzenlendiği Fashion Fest’te; dünyaca ünlü bay ve bayan markalarının kış kreasyonları ünlü modeller eşliğinde sergilendi. Festivalde müthiş bir görsel şölene dönüşen defilenin yanı sıra konserler, dans gösterileri, renkli çocuk etkinlikleri ve canlı müzik dinletileri İzmirlilerle buluştu. Yoğun ilgi gören festivalde birçok eğlenceli etkinliğe ek olarak Agora Alışveriş Merkezi mağazalarına özel indirimler ve kampanyalar ile alışverişler avantaja dönüştü. Agora Fashion Fest 6’ya özel ayakkabıdan kozmetiğe, teknolojiden giyime, aksesuardan ev dekorasyonuna, çocuk giyimden ev tekstiline ve gurme restoranlara kadar birçok mağazada planlanan çok özel indirimler ve kampanyalar ziyaretçiler tarafından büyük ilgi topladı.
100
Agora Fashion Fest 6 kapsamında ünlü mankenler ile Agora Kış Defilesi’nde önde gelen markaların 2019 kış kreasyonları sergilendi. Agora Kış Defilesi’nde ünlü model Ebru Öztürk, son dönemlerin dikkat çeken ismi Gizem Barlak, 2016 Türkiye Güzeli Buse İskenderoğlu ve Miss & Mr Model of Turkey 2018 yarışmasının birincilerinin de içinde bulunduğu modeller Akif Örük koreografisi ile bu muhteşem defilede yer aldılar. Batik, Benetton, Damat & Tween, Forever New, Gap, İpekyol, Jimmy Key, Kiğılı, Lufian, Mango, Marks & Spencer, Polo Garage, Roman ve Twist markaların sonbahar- kış sezonu ürünleri sergilenerek 2019 yılında trend olacak parçalar ve kombinler bu defilede boy gösterdi.
CEM BELEVİ VE BAHADIR TATLIÖZ KONUK OLDU Agora Fashion Fest’te defilenin yanı sıra ünlü sanatçıların konserleri de yer aldı. Agora Kış Defilesi seans arasında sahne alan Cem Belevi, mini konser performansı ile ziyaretçilerden büyük beğeni topladı. Sanatçı; Aç Kollarını, Yedi Düvel, Sor ve Alışamıyorum gibi en sevilen şarkılarını seslendirdi. Agora Alışveriş Merkezi’nde ünlü geçidi 21 Ekim Pazar Bahadır Tatlıöz canlı konseri ile devam etti. Agora Fashion Fest sahnesinde İzmirli hayranlarıyla buluşan Bahadır Tatlıöz; Takvim, Su Yolunu Bulur, Yangınlar Var, Vay Haline gibi popüler şarkılarının yanı sıra Yanımda Kal, Uzun Lafın Kısası, Kış Güneşi, Tavla, Hakim Bey gibi Türkçe Pop’un sevilen parçalarını da canlı olarak seslendirdi. Bahadır Tatlıöz, destek verdiği sosyal sorumluluk projesi kapsamında işitme engelli hayranları için tüm şarkıları işaret diline çevrildi.
ETKİNLİK
RED KİT EFSANESİ VADİSTANBUL’DA Dünyanın en sevilen çizgi karakterlerinden Red Kit, eğlenceli etkinlik alanıyla 3-11 Kasım 2018 tarihleri arasında Vadistanbul’da… Vadistanbul; çocukların eğlenmeye doyamayacağı, eğlenirken öğreneceği etkinlikler düzenlemeye devam ediyor. Dünyanın en ünlü kovboy çizgi film karakteri Red Kit minik misafirleri için Vadistanbul’a geliyor. Vadistanbul’da kurulacak olan Red Kit kasabasında çocuklar Daltonlar’ı yakalamaya ve banka soygunlarını önlemeye çalışacak. Red Kit kasabasında çocuklar şerif rozeti almak için de eğlenceli atölyelere girecek ve oyunlar oynayacak. Etkinliğe katlan tüm çocuklar etkinlik sonunda kendilerinin kasabanın kurtarıcısı olduklarını yazan gazeteyi de hediye olarak alacaklar. Etkinlik 3-11 Kasım 2018 tarihleri ve saat 12.00 20.00 saatleri arasında düzenlenecek. Etkinliğe katılım Vadistanbul’a e gelen tüm çocuklara açık.
SUR YAPI MARKA AVM’DE ÇOCUK MÜZİKALLERİ BAŞLIYOR Sur Yapı Marka AVM’de üç ay boyunca birbirinden renkli müzikal oyunların sahneleneceği etkinlikler başlıyor. Etkinlik; çocuklara sevgiyi, iyiliği, anlayışlı olmayı, yardımseverliği, doğruluğu öğretirken sevilen şarkılar, kukla gösterileri ve birbirinden renkli yarışmalarla keyifli bir yolculuğun kapılarını aralıyor. Türkiye’nin en seçkin markalarını Bursalılarla buluşturan Sur Yapı Marka AVM, üç ay boyunca çocuklar için dopdolu bir program hazırladı. Hafta sonları düzenlenecek birbirinden renkli müzikal oyunlar, yarışmalar ve şovlar, tüm çocukları hayal dünyalarının sınırsızlığını keşfedecekleri eğlenceli bir yolculuğa davet ediyor.
102
Çocukların eğitiminde ve kişisel gelişimlerinde önemli bir yere sahip müzikal oyunlar, çocuklara farklı dünya kapılarını açarken onların verimli zaman geçirebilmelerine de olanak sağlıyor. Etkinlikler çocuklara çevreyle daha iyi bağ kuracakları, birlikte eğlenip öğrenecekleri, öz güven, uyum ve cesaret duygusu kazandırıyor.
FORUM ERZURUM AVM
YENİLENİYOR
104
FORUM ERZURUM, TÜRKİYE’NİN İLK YEŞİL ALIŞVERİŞ MERKEZİ OLARAK 9 YILDIR ZİYARETÇİLERİNE HİZMET VERİYOR. FORUM ERZURUM ALIŞVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ CANER SABANER, “ŞEHRİN VE BÖLGENİN İLK ALIŞVERİŞ MERKEZİ OLAN FORUM ERZURUM’UN PERAKENDE TİCARETİNİN GELİŞİMİNDE BÜYÜK KATKISI OLDUĞUNA İNANIYORUZ. ERZURUM’UN BİZE VERDİĞİ DEĞERİN FARKINDAYIZ VE BUNU DAHA BİR ADIM ÖTEYE TAŞIMAK İÇİN YENİ YATIRIMLAR GERÇEKLEŞTİRMEYE BAŞLADIK.” DEDİ.
105
BREAM SERTİFİKASI’NA SAHİP YEŞİL ALIŞVERİŞ MERKEZİ Forum Erzurum AVM’yi kısaca tanıyabilir miyiz? Ne zaman açıldı? Toplam kaç metrekare kiralanabilir alana sahip? Türkiye’nin ilk “çok iyi” dereceyle Bream Sertifikası’na sahip yeşil alışveriş merkezi olarak zamanının ötesinde bir vizyonla 21 Ekim 2009’da ziyaretçilerimize hizmet vermeye başladık. Toplamda 32 bin metrekarelik kiralanabilir alanla Erzurum ve komşu illeri alışveriş merkezi kültürünün yanı sıra pek çok markayla da tanıştırma özelliğine sahibiz.
KAMPANYALAR, ETKİNLİKLER VE SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ…
F
orum Erzurum Alışveriş Merkezi, Türkiye’nin ilk Bream Sertifikası’na sahip yeşil alışveriş merkezi.
Multi Türkiye yönetiminde olan AVM, 9 yıldır Erzurum ve komşu bölgelerden oluşan geniş bir ailenin parçası. AVM Müdürü Caner Sabaner ile Forum Erzurum hakkında detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.
106
Aldığınız ödüller ve yapmış olduğunuz etkinliklerle adınızdan sıkça söz ettiriyorsunuz. Pazarlama çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Bu çalışmalarda sizi yönlendiren ve motive eden şeyler neler? Forum Erzurum olarak bizler, hem Multi Türkiye’nin bilgi birikimini hem de Erzurum’daki dokuz yıllık tecrübemizi kullanıyor, tüm stratejilerimizi müşterilerimizi odağımıza alarak belirliyoruz. Perakende sektörünün değişken dinamiklerine ayak uyduruyor, misafirlerimizin talepleri doğrultusunda esnekliğimizi kaybetmeden hareket edebiliyoruz. Bu anlamda konumlandırmamızı “aile alışveriş merkezi” olarak belirledik. Bu stratejimizi bugüne de olduğu gibi, bundan sonra da pazarlama çalışmalarımızla desteklemeye devam edeceğiz.
ZİYARETÇİLERDE AİDİYET DUYGUSU OLUŞTU Erzurum’un ilk alışveriş merkezi olarak bölge halkını ulusal markalarla ve alışveriş merkezi ile tanıştırdınız. Forum Erzurum’un bölge halkının nezdinde yeri nedir? Şehrin ve bölgenin ilk alışveriş merkezi olan Forum Erzurum’un perakende ticaretinin gelişiminde büyük katkısı olduğuna inanıyoruz. Bu kapsamda ziyaretçilerimize ilkleri
yaşatmış olmamız, onların da aidiyet duygusuna önemli oranda katkıda bulundu. Her biri birbirinden değerli ziyaretçilerimizin bizi nasıl sahiplendiğini görüyor, ailenin bir parçası olarak biz de onların keyifli zaman geçirmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Dokuz yıldır Erzurum ve komşu bölgelerden oluşan geniş bir ailenin parçasıyız.
Gerek ziyaretçilerimizle olan birebir görüşmelerimizde gerekse yaptığımız özel grup çalışmalarında pek çok pozitif geri bildirim aldık. Ziyaretçilerimizin bizi sahiplenmiş olduğunu görmek ve hissetmek gerçekten çok kıymetli. Erzurum’un bize verdiği değerin farkındayız ve bunu daha bir adım öteye taşımak için yeni yatırımlar gerçekleştirmeye başladık.
Pazarlama çalışmalarımızı ticari kampanyalar, gerçekleştirdiğimiz etkinlikler ve sosyal sorumluluk projelerimiz olarak üç ana başlıkta toplayabiliriz. Ticari kampanyalarımızla amacımız müşterilerimize cazip ayrıcalıklar sunmak. Forum Erzurum Card projemiz kapsamında, yıl içinde harcama yapan misafirlerimize belli tutarlarda, anında değerlendirebilecekleri fırsatlar yarattık. Gündemde ise Türkiye’nin ilk yeşil alışveriş merkezi olarak sunduğumuz Toyota C-HR Hybrid araç çekilişi kampanyamız var. Önümüzdeki aylarda beIN/Digiturk ortaklığıyla Multi Türkiye çatısı altında bulunan alışveriş merkezleri arasında bir ilki gerçekleştirecek ve özel bir ticari kampanya başlatacağız. Pazarlama çalışmalarımızın ikinci önemli başlığı olan etkinliklerimiz, ağırlıklı olarak çocuklara hitap eden içeriklere sahip. Etkinliklerimize katılan minik misafirlerimizin burada geçirdikleri zamanı hem eğlenerek hem de öğrenerek değerlendirebilmesini çok önemsiyoruz. Bu anlamda yıl içinde Erzurum’da ilk kez yapılan pek çok lisanslı ve eğitici çocuk etkinliği gerçekleştirdik. Ailelere en iyi deneyimi sunmak adına devam eden çalışmalarımızı da Forum Erzurum Çocuk Kulübü, ücretsiz çocuk oyun alanımız, çocuklar için hizmete açtığımız ücretsiz doğum günü evi ve her hafta sonu düzenlenen çocuk atölyeleri olarak sıralayabiliriz. Bununla beraber alışveriş merkezimiz içinde bulunan kültür merkezimizde yepyeni bir konser serisi de hayat buldu ve her hafta bir sanatçıyı ziyaretçilerimizle buluşturduk. Erzurum ve çevresine karşı olan sosyal sorumluluğumuzu da çok önemsiyoruz. Milli Eğitim İl Müdürlüğü, Sağlık İl Müdürlüğü, Gençlik Spor İl Müdürlüğü ve Atatürk Üniversitesi’yle işbirliği yaptığımız pek çok ortak etkinliğimiz var. Etkinliklerimize örnek olarak ilkini hayata geçirdiğimiz Forum Erzurum Resim Yarışması, Sağlık Günleri, Masa Tenisi Turnuvası gibi çalışmalarımızı sıralayabiliriz. Yine Türkiye’nin ilk yeşil alışveriş merkezi olma özelliğimizden hareketle, “Dünya Temizlik Günü” katılımcısı olduk ve gönüllülerin yanı sıra yönetim ekibi olarak hepimizin dahil olduğu bir etkinlikle, alışveriş merkezimizin içinde bulunduğu Palandöken bölgesinin göletini temizledik.
2018 yılının genel bir değerlendirmesini yapmak gerekirse, sosyal sorumluluk çalışmalarımız ve sergilerimiz gibi kültürel etkinliklerin yanı sıra toplam 13 çocuk etkinliği, 15 ticari kampanya ve 6 konser organizasyonu gerçekleştirdiğimiz dolu dolu, verimli bir döneme imza attığımızı söyleyebilirim. Tüm bu çalışmalarda mottumuzu şöyle belirledik: “Forum Erzurum açıldığında doğan çocuklar, bu gün 9 yaşında!” Yani dokuz yıldır büyük ailenin bir parçası olarak hayatın içinde olmamız,
107
10.YILA YEPYENİ BİR BAŞLANGIÇ… Yakın zamanda renovasyon çalışmalarına başlayacaksınız. Forum Erzurum’da neler değişecek? Dokuzuncu yılımız olan 2018’i değişim yılımız olarak planladık. Bu yıl süren çalışmalarımızı 2019 yılının ilk çeyreğinde tamamlamış olmayı hedefliyoruz. Böylece 10. yılımıza da yeni yüzümüzle merhaba diyeceğiz. Çalışmalarımızı yine üç ana başlıkta özetleyebiliriz. Alışveriş merkezimizin fiziksel yenilenmesi başlığı altında dış cephe dekorasyonlarının yeniden yapılması, yeni oturma, dinlenme alanlarının ve çocuk parklarının oluşturulması, terasların giyotin teras malzemesiyle kapatılması gibi çalışmalarımız var. Bugüne dek tüm mobilyalarımız, mescitlerimiz, tuvaletlerimiz yenilendi ve bebek bakım odalarının yanı sıra aile tuvaletleri yapıldı.
mutlu ebeveynlerle birlikte mutlu çocukları görmemiz en büyük motivasyonlarımızdan biriydi. Uluslararası Solal Marketing ödülleri kapsamında da satış aktivasyonu kategorisinde iki gümüş ödüle layık görüldük. Önümüzdeki yıllarda da müşterilerimize en iyi deneyimi sunmak adına kararlılıkla çalışmalarımıza devam edeceğiz. Toplamda kaç mağazaya sahipsiniz. Forum Erzurum’la birlikte bölgeye ilk defa gelen markalar var mı? Forum Erzurum’da toplam 108 ticari ünite bulunuyor. Yatırım vizyonumuz kapsamında Erzurum ve çevresini yepyeni markalar ile tanıştırmak vardı. Bünyemizdeki çoğu markanın müşterilerimize sunduğu hizmetlerle bu misyonumuzu gerçekleştirmiş olduk.
108
Yeni markalarımızın bünyemize katılması konusundaki çalışmalarımızla, mağaza karmamıza farklı sektörleri ve markaları ekleyeceğiz. Market, yapı market, spor salonu, teknoloji, beyaz eşya, kadın giyim, spor, ayakkabı gibi alanlardan ulusal ve uluslararası markalarımız ziyaretçilerimizin beğenisine sunulacak. Mevcut mağazalarımızın yenilenmesi başlığı altında ise yine misafirlerimizin talepleri doğrultusunda gündeme alınan çalışmalar geçekleştiriliyor. Bu yıl Koton, Levi’s, Flo, Hummel, Ayakkabı Dünyası gibi markalarımızın dekorasyon yenileme süreçleri tamamlandı ve yenilenmeye devam eden mağazalarımız da mevcut. Yaklaşık bir yıl önce aldığımız yenilenme kararı sonrasında, detaylı ön çalışmalarımızı tamamladık ve son altı aydır da hız-
la yenilenmeye odaklandık. Bu kapsamda alışveriş merkezimizin toplam metrekaresinde bir değişiklik yapılmaksızın daha verimli kullanılmasına yönelik yenilikçi çözümler yaratıldı. Böylece ziyaretçilerimizin konforu artarken, markalarımızın da işi kolaylaştı. Bundan böyle misafirlerimiz Forum Erzurum’un tüm ortak alanlarında üst kalitede ekipmanlar görecekler. Özellikle çocuklarıyla beraber Forum Erzurum’u ziyaret edenlerin yeniliğin farkını ve kalitesini daha yakından hissedeceğine inanıyoruz. Bebek bakım odasındaki biberon ısıtıcıdan yeme içme alanlarımızdaki özel aile masalarına dek, konfor yaratan çağdaş dokunuşlarla çocuklu ailelere yepyeni bir deneyim sunacağız. Erzurum dışında ziyaretçileriniz var mı? Özellikle sınır komşularından ziyaretçiler geliyor mu? Forum Erzurum olarak Nevruz döneminde İran ve Azerbaycan’dan gelen müşterilerimizi ağırlıyoruz. Bu sebeple mart ayları bizim için çok değerlidir. Komşularımızın bölge ekonomisine olan katkılarını, alternatif bir ziyaret noktası yaratarak artırdığımıza inanıyoruz. Yabancı misafirlerimize özel imkanlar sunuyor, onların ihtiyaçlarına yönelik fırsatlar yaratıyoruz.
SOSYAL MEDYA AKTİF OLARAK KULLANILIYOR Sosyal medya kanalları potansiyel müşterilere ulaşmanın en kısa yolu. Sosyal medya yönetiminizden bahseder misiniz? Günümüz dünyasında sosyal medya kanallarının önemi, Forum Erzurum gibi bir marka için göz ardı edilemez boyutta. Pazarlama bütçelerimizde önemli bir yeri olan sosyal medya için pek çok özel çalışma gerçekleştiriyoruz. Ziyaretçilerimize direkt seslendiğimiz en önemli mecralardan birisi sosyal medya. Reklam ve tanıtımın yanı sıra bu yıl Anneler Günü için neşeli bir proje de gerçekleştirdik ve bir günlüğüne alışveriş merkezi yönetimini annelere verdik. Ziyaretçilerimizin keyifle takip ettiği, yaklaşık yarım milyon kişiye ulaştığımız bu özel videoyu kaçıranlara da mutlaka izlemelerini tavsiye ediyoruz.
Solakzade Mahallesi Yavuz Sultan Selim Bulvarı No:43 Palandöken/ Erzurum T. +90 442 232 70 00 / info@erzurumavm.com /forumerzurumavm
/ForumErzurumAVM
/ForumErzurumAVM
www.forum-erzurum.com.tr
109
Makale
DR. M. VAHİT İPEKÇİ
E-TİCARETİN DEVİ; JEFF BEZOS’UN AMAZON ÖYKÜSÜ Amazon; ilk kitap satışının henüz 4. yılında “Time” dergisi tarafından kurucusunu “Yılın Şahsiyeti” olarak seçtirebilecek ölçüde dev bir başarı hikayesi. Macera, bu efsanevi yükselişin mimarı Jeff Bezos’un 1994 baharında internet üzerinden ağ kullanımının bir önceki yıla göre 2 bin 300 kez arttığını fark etmesi ile başlıyor. Bezos bu sırada 30 yaşında, Wall Street’te bulunan bir finans kuruluşunda (D.E.Shaw & Co.) başkan yardımcısı olarak çalışıyor ki o yaşta hafife alınacak bir pozisyon değil. Ardından işinden istifa eden Bezos, kendi işini kurmak üzere Seaattle, Washington’a taşınıp, kiralık bir ev tutuyor ki, bu görkemli şirket birkaç ay sonra aynı evin garajında kurulacaktı. Kısıtlı kuruluş sermayesini ise ailesinin birikimlerinden ödünç alacaktı. Temmuz 1994’te “Cadabra” adı ile kurulan şirket, bu ismin telaffuzunda yanlış anlaşılmalar olabileceği gerekçesi ile kısa sürede “Amazon” adını tercih etti. Öncelikle e-ticarete en uygun ürünleri saptamaya odaklandı ve bilgisayar yazılımı, donanımı, cd, video, kitap arasından başlangıç için en uygun olan sonuncusunu (kitap) seçti. Bu tercihinde dünyanın her köşesinde edebiyata olan ilgi, düşük fiyat ve çok fazla seçenek olması rol oynadı. Hazırlık döneminin ardından ilk satışını Haziran 1995’te yapacaktı. İlk ayın sonunda haftalık kitap satışı 20 bin ABD Dolarını aşarken, ABD’nin 50 eyaletine ve 45 ülkeye dağıtım yapıyordu. Başlangıçta her bir kitap satışında kısa bir zil/çan çalıyordu ki bu küçük ekibin motivasyonunun artmasına neden oluyordu. Tabi bu uygulama kısa sürede artan satışlara paralel olarak zilin kesintisiz şekilde çalmasının ardından iptal edilip güzel bir anı olarak kalacaktı. Aynı yıl içinde “Kleiner Perkins” firmasından bulduğu 8 Milyon Dolarlık fonu yatırım amaçlı kullandı, artık kitabın yanısıra, video oyunları, MP3, yazılım, elektronik, giysi, mobilya, oyuncak, gıda, mücevher vb satabilecekti. Söz konusu 8 milyonluk fonun getirisi tarihin en kârlı yatırımlarından biri olarak kayda geçecekti. Ancak bu ölçekte bir büyümeyi özel fonlarla sür-
110
dürülebilir hale getirmenin zorluğu onu 1997 yılında şirketini halka açılmaya yöneltti. Halka arz fiyatı 18 Dolar olan Amazon hisseleri bu makalenin yazıldığı tarihte (27 Ekim 2018) bin 643 Dolara, şirketin değeri ise 4 Eylül 2018 günü 1 Trilyon Dolara ulaşacaktı. ABD Finans devi Wells Fargo’ya göre hisse değeri 12 ay içerisinde 2 bin 300 Dolar seviyesine gelecektir. Amazon artık gerek piyasa değeri, gerekse toplam satış hacmi açısından dünyanın en büyük alışveriş sitesi olmuştu. Halka arzı gerçekleştirdiği 1997’den 2004 yılına kadar hiç kâr payı dağıtmayan firma, Wall Street şirket değerleme uzmanlarının sektöre bakışını değiştirmelerine neden olmuştur. Gerçekten de Jeff Bezos, hep 5-10 yıllık hedeflere yönelmiş ve devamlı inovatif yatırımlar yapmıştır. “The Amazon Way” kitabının yazarı, John Rossman, Amazon’un kısa vadeli kâr yerine uzun vadeli inovasyonu ve müşterileri için en doğruyu yapmayı tercih ettiğini vurgulamaktadır. Amazon yıllar içinde e-ticarete ek olarak fiziksel mağazacılıkta, özellikle gıda sektörüne yatırım yapmanın gereğini duymuş ve 2017 yılında ABD’nin üst segment gıda perakendecisi “Whole Food”u 13.4 Milyar dolar fiyatla alımını gerçekleştirmiştir. İçinde bulunduğumuz yılın ilk çeyreğinde ise 575 satış noktası ile Hindistan’ın 4. büyük gıda perakendecisini Hintli ortağı ile birlikte satın aldı. Ortakların bu konudaki açıklaması sektörümüz için önemli bir vurgulama; “On line gıda perakendeciliği fiziksel mağaza olmadan düşünülemez, mağaza sayısının artması omni-channal stratejisini destekler”. Bezos ise fiziksel mağazacılıktaki amacını şöyle belirtiyor; “Eğer sunacağınız bir yenilik varsa fiziksel mağazacılıkla ilgileniriz, yoksa –biz de bu işin içinde olalım- mantığı işe yaramaz”. İşte bu noktadan hareketle bu yıl açmaya başladığı kasasız “AmazonGo” mağazalarının sayısını 2021 yılına kadar 3.000’e çıkarmayı hedefliyor. Sonuç olarak Amazon, Ocak 2018 itibarı ile yaklaşık 50 şirketi bünyesine katmış, dünya genelinde 309.000 kişiyi istihdam eden (Walmart’ın ardından ABD’de ikinci sırada) ve toplam satışları 178 Milyar dolara ulaşmış bir dev olarak emin adımlarla çıkışını sürdürmektedir. Robot kullanımı, drone, Dash Button, Echo, kasasız mağaza vb yenilikler ile Walmart’I geçme stratejisini ve perakende sektörüne getirdiği inovatif uygulamaları gelecek ay detaylı olarak ele alacağız Hoşça kalın,
Makale
Hakan Yıldız AGORA ANTALYA ALISVERİŞ MERKEZİ MÜDÜRÜ
Konkordato İlan Eden Şirketler Nasıl Kurtulur? EKONOMİ NASIL CANLANIR? Yıllardır özverili çalışmamız sonucu ortaya çıkan kârlılığımız bize istikrar getirmiş; istikrar büyüme getirmiş ve büyüme hem gençlerimize iş garantisi hem de geleceğe güvenle bakmamızı sağlamıştır. Dolayısıyla ekonomik başarılarımız bize cesaret vererek geleceğe yönelik umudumuzu beslese de kârlı rakamlar öykünün sadece bir kısmını oluşturmaktadır. Geçtiğimiz yıllarda ülkemizde uzun vadeli TL kaynağının yok denecek kadar az olması, olanın da aşırı pahalı olması nedeniyle yatırımlar çoğunlukla döviz kredisiyle yapılmış. Bu durumda maliyetleri döviz cinsinden olan birçok yatırımcının önemli miktarda döviz borcu biriktirmesine neden olmuştur. Ekonomik zorluklarla boğuştuğumuz bugünlerde üreticinin dövize endeksli maliyetlerini tüketiciye yansıtması sebebiyle etkilerini derinden hissettiğimiz kur şokunun yanına şimdi bir de ciro sıkıntısı eklenmiş ve bu durumun bir yansıması olarak da nakitte erişim iyice zorlaşmıştır. Dolayısıyla nakitti olanın da parasına çok yüksek faiz istemesiyle, hem yatırımcının hem de perakendecinin çözüm yolları tıkanmış ve “borç / alacak ilişkisiyle borçlanmış olan yatırımcı veya perakendecinin kredisini geri ödeyebilmek için yapılandırma veya konkordato” ilan etmekten başka çaresi kalmamıştır. Bugünlerde yüzleşmemiz gereken zorlukların listesi uzun ve korkutucu olsa da siz ve ben, sektörümüzü ülkemizin en başarılı ekonomik değeri yapmak istiyoruz. Büyük gücümüzden dolayı geleceğimiz parlak ama bu geçiş
112
dönemini başarıyla atlatabilmek için her birimize büyük görevler düşmektedir. Ülke olarak temiz bir sayfa açıp, geleceğe umutla bakabilmemiz için bu sorunlu kredilerin temizlenmesi, bir anlamda vücudun kurtarılması için bu kangrenin kesip atılması gerekmektedir. Bunun içinde yüz binlerce insanımızın çalıştığı zora düşen şirketleri kurtarmak adına hepimiz, hazineden yani ülke gelirlerimizden çocuklarımızın geleceği için fedakârlık yaparak, tıpkı 2002 krizinde bankalara yaptığımız gibi “konkordato diğer adıyla iflas anlaşması ilan eden şirketlerin borcunu ödeyememesi nedeniyle oluşan bu sorunlu kredileri, ancak hazinenin geri ödeme garantisi vermesiyle” temizleyebiliriz. Daha iyi bir Türkiye için mücadele ettiğimiz bugünlerde, inanıyorum ki hep birlikte daha güzel günler göreceğiz ve büyüyerek ülkemize hizmet etmeye devam edeceğiz. Bize güvenen insanlar için dayanacağız ve bu durumdan daha da güçlenmiş olarak çıkacağız.
PERAKENDE
KİĞILI KALİTESİNİ DÜNYAYA TANITMAYA DEVAM EDİYOR Kriz döneminde birçok firmanın pazarlama yatırımlarını geri çektiği halde kendilerinin pazarlama yatırımlarına ağırlık verdiklerini belirten Kiğılı CEO Hilal Suerdem, “Kiğılı olarak yurt dışındaki faaliyetlerimizle erkek modası anlayışımızı ve kalitemizi dünyaya tanıtıyoruz; böylece bir Türk markası olarak global arenada rekabet ediyoruz.” dedi. Markanızı büyütmek adına neler yapıyorsunuz? Türkiye’de 67 ilde 225 mağazamız, yurt dışında 15 ülkede 26 satış noktamız bulunuyor. Bizler köklü bir markayız; tecrübemiz ve esnek yapımız sayesinde yolumuzda emin adımlarla ilerlemeyi başarıyoruz. Önümüzdeki dönem büyüme, yeni mağazalar, istihdam, yeni alanlar ve yeni pazarlar konusunda yatırımlarımız devam edecek. Türkiye’de tabii ki yeni yatırımları değerlendireceğiz ancak bu dönem bizim için yurt dışı yatırımlarımıza ağırlık vereceğimiz bir dönem olacak. Yakın dönemde hem yeni pazarlara açılacak hem de mevcut pazarlarda yeni satış noktalarında olacağız. Kriz dönemi markanızı nasıl etkiledi? Neler yaptınız? Tabii ki her sektörde olduğu gibi, perakende sektörü de krizden etkilendi. Ancak Enflasyonla Topyekun Mücadele kampanyasıyla birlikte sektörde bir hareketlilik oldu. Kiğılı markasıyla hedefimiz,
114
kaliteyi ve lüks ürünlerimizi ulaşılabilir fiyatlarla sunmayı sürdürmek. Her ortamda rahatça giyilebilecek, şık ve konforlu parçalar yaratarak, Türk ve dünya erkeklerinin yanında olabilmek. Bu doğrultuda, kar marjlarımızdan fedakarlık ederek biz de Enflasyonla Topyekun Mücadele Kampanyasına katıldık. Var olan yüzde 40 indirimlerimize ek olarak yüzde 10 indirim uyguladık. Çok güzel geri dönüşler aldığımızı söyleyebilirim. Kriz döneminde, birçok firma pazarlama yatırımlarını geri çekerken bizler pazarlama yatırımlarımıza ağırlık verdik. Sektördeki 80 yıllık tecrübemizle adımlarımızı öngörülü bir şekilde attık. Kiğılı olarak yatırımcı ruha sahibiz. Geçtiğimiz on yıllar içerisinde kriz dönemleri yaşansa da, yatırım yapmayı durdurmamış bir firmayız. Beklentimiz dışında gelişen durumları kabul edip, süreci kendimiz için en iyi olan şekilde yönetmeye çaba gösteriyoruz. Bunun yanı sıra, müşterimiz her zaman
odağımızda. Hangi pazarda hizmet veriyorsak, oradaki tüketicinin beklentilerini hiç durmadan gözlemliyoruz. Satış sürecinin her aşamasında en iyi hizmeti vermeye gayret ediyoruz. Yurt dışı yatırım planlarınızda neler var? Yakın zaman içerisinde açmayı düşündüğünüz mağazalar var mı? Kiğılı olarak yurt dışındaki faaliyetlerimizle erkek modası anlayışımızı ve kalitemizi dünyaya tanıtıyoruz; böylece bir Türk markası olarak global arenada rekabet ediyoruz. Yaptığımız çalışmalar sektörümüzün dünya piyasalarında söz sahibi konuma
taşınmasında da etkili oluyor. Gelecekte Kiğılı markasını yurt dışında çok ileride görüyoruz. Bu konudaki vizyonumuz bir hayli geniş. 2023 yılında, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılını, 100 yurt dışı mağazamız ile karşılamayı planlıyoruz. Yakın gelecekte, bir yandan yeni pazarlara açılırken, bir yandan da mevcut pazarlardaki metrekarelerimizi büyütmeyi hedefliyoruz. Balkanlar ve Orta Doğu, öncelikli olarak satış noktalarımızı artıracağımız yerler. Önümüzdeki süreçte Sırbistan Promenada AVM ve Romanya Bükreş Park Lake AVM’de mağaza açılışlarımız gerçekleşecek.
PERAKENDE
BUKA YURT DIŞINDA BÜYÜMEYİ HEDEFLİYOR Müşterilerin beklentilerine göre inovatif ve fonksiyonel ürünleri ulaşılabilir fiyatlarla sunduklarını belirten Buka Yönetim Kurulu Başkanı Suat Erdoğan, “İç pazar faaliyetlerimizin yanı sıra ihracat çalışmalarımızla yurt dışı pazarlarında da büyümeyi hedefliyoruz.” dedi. Buka’nın büyüme stratejilerinden bahseder misiniz? Henüz çok yeni bir marka olmamıza rağmen yaklaşık iki yıl gibi kısa bir süre içinde mağaza sayımızı 14’e çıkardık. Hedeflerimizi; iç pazar ve ardından yurt dışı pazarında ilerlemek üzerine planladık. 2015 yılından bugüne toplamda 60 milyon TL’lik bir yatırımla büyümeye devam ediyoruz. İç pazar faaliyetlerimizde hızla yol alırken, yurt dışı pazar çalışmalarımızı da aynı hızla devam ettirdik. Yurt dışındaki ilk mağazamızı Kuzey Kıbrıs açtıktan sonra Bahreyn’deki mağazamızla Ortadoğu pazarına giriş yaptık. Bundan sonraki hedefimiz; yurt dışı pazarlara ağırlık vererek yurt dışında büyümek olacak. Özellikle de Rusya, Ortadoğu ve Avrupa pazarları bizim hedef pazarlarımız arasında yer alıyor.
Markanızı farklı kılan unsurlar neler? Buka’nın en önemli özelliği; özgün, modüler, inovatif, özelleştirilebilir ürünler sunması. Markamız, kullanıcılarımıza mobilya alırken seçim özgürlüğü ve kullanırken de değişim özgürlüğü sunuyor. Buka olarak, tüketiciye hayal ettiği ve istediği ürünü vadediyoruz. Koltuğun kılıfının, ebadının, kolçaklarının ve ayaklarının değiştirilebiliyor olması kullanıcıların hayatına büyük kolaylık sağlıyor.
Sürdürülebilir bir marka olabilmek için müşteri memnuniyetinin önemi büyük. Peki, siz müşteri memnuniyetini sağlamak adına neler yapıyorsunuz? Şehir yaşamının hızıyla birlikte değişen trendlere bağlı olarak tüketici alışkanlıkları da değişim gösteriyor. Günümüzde tüketiciler tasarıma dahil olabildiği, kişiselleştirilmiş, fonksiyonel ve modüler ürünleri daha fazla tercih ediyorlar. Tüketicinin beklentilerini karşılarken, ona hitap eden ve onu etkileyen özellikleri de göz önünde bulunduruyoruz. Onların beklentilerini anlayarak hem inovatif hem de fonksiyonel ürünleri ulaşılabilir fiyatlarla sunuyoruz. Kendi bünyemizdeki güçlü ve dinamik tasarım ekibimizle ürünlerimizi geliştiriyoruz. Bu ekipte yer alan iç mimarlar ve endüstriyel tasarımcıların tasarladıkları özgün ve kalıcı tasarımları
116
işinin ehli mobilya ustalarımızla birlikte üretiyoruz. Müşterimizin beklentisini çok iyi anlayan bir marka olarak onların ihtiyaçlarına uygun en kaliteli ürünleri sunmaya çalışıyoruz.
Yatırım planlarınızda neler var? Yakın zaman içerisinde açmayı düşündüğünüz mağazalar var mı? İç pazar faaliyetlerimizin yanı sıra ihracat çalışmalarımızla yurt dışı pazarlarında da büyümeyi hedefliyoruz. Bu dönemde daha çok yurt dışına ağırlık verdiğimizi ifade edebiliriz. Ortadoğu pazarını yakından takip ediyoruz. Kısa bir süre önce Bahreyn mağazamızı açarak bu pazara giriş yaptık. Ülkemize yoğun ilgi gösteren Körfez ülkelerinden bayilik talepleri alıyoruz. Önümüzdeki dönemde Katar ve Lübnan’da mağaza açmayı hedefliyoruz.
PERAKENDE
PERAKENDE GÜNLERİ 28-29 KASIM’DA SEKTÖRÜ BİR ARAYA GETİRECEK sektör temsilcilerini buluşturmaya hazırlanıyor. Perakende Günleri’18 bu sene 24 farklı oturumda 27 ayrı konuşmacıyı ağırlayacak. İki gün sürecek organizasyonda deneyimlerinden yola çıkan profesyonel isimler başarılarının sırlarını paylaşarak sektörün geleceğine ışık tutacak. Perakende Günleri’18’in bu seneki yabancı konuşmacıları arasında yeni çağın çarpıcı düşünürü Peter Hinssen, 23 yıl boyunca ALDI’de üst düzey yönetici ve CEO olarak görev yapmış Paul Foley, Facebook Küresel Pazarlama Çözümleri Kıdemli Başkan Yardımcısı Carolyn Everson, Guess Saatleri’nin global başarısının arkasındaki CEO Cindy Livingston ve Communisis Global Satış ve Pazarlama Direktörü Joe Ward yer alıyor.
SEKTÖRE IŞIK TUTACAK ÖNERİLER… Peter Hinssen son kitabı ‘The Day After Tomorrow’ kitabından yola çıkarak, konuşmasında yarından sonra da hayatta kalmak için firmaları bugünden harekete geçmeye, radikal ve uzun dönemli düşünmeye davet ederken, çağa uyumlu, çevik ve yeni fırsatları yakalayabilmek için de öneriler sunacak. Bugün büyük perakende firmalarına danışmanlık yapan, daha önce 23 yıl boyunca ALDI’de üst düzey yönetici ve CEO olarak görev yapmış Paul Foley ise indirim market devi ALDI’nin satış ve kârlılık modelini anlatarak tüm sektöre ilham verecek sırlarını paylaşacak.
Perakende sektörünün Türkiye’deki en büyük ve verimli buluşma platformu Perakende Günleri, bu sene 28-29 Kasım 2018 tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek. Soysal Danışmanlık tarafından 18’incisi düzenlenen Perakende Günleri’nde bu yıl ‘Retail Experience Exchange’ teması ile deneyimlerin gücü sektöre ışık tutulacak. 2001 yılından bu yana Türkiye’deki en büyük iş dünyası organizasyonu ve uluslararası alanda da sayılı organizasyonlardan biri olan Perakende Günleri, perakende sektörü ve ilgili tüm sektörlerin güncel durumunu tartışmak, çözüm yolları üretmek, sektörün geleceğine yön vermek ve sektördeki yenilikleri paylaşmak üzere alanında uzman yerli ve yabancı konuşmacılarla
118
Facebook Küresel Pazarlama Çözümleri Kıdemli Başkan Yardımcısı Carolyn Everson ise dijital dünyadaki trendleri değerlendirirken Facebook, Instagram, Messenger ve WhatsApp’ın yer aldığı Facebook ailesi aplikasyonları ile sürdürülebilir büyüme ve etki yaratma fırsatlarını paylaşacak. Bir diğer yabancı konuşmacı olan Cindy Livingston konuşmasında dünya genelinde 2 bine yakın mağazası olan Guess Saatleri’nin sağlıklı büyümek için dört ilkesini katılımcılarla paylaşırken Gc markasının başarı hikayesini anlatacak.
PERAKENDE
“İşimiz basit, karmaşıklaştıran biziz” diyen Communisis Global Satış ve Pazarlama Direktörü Joe Ward ise konuşmasında en basit temel prensiplerin perakendede nasıl başarıyı getireceğini anlatacak.
SEKTÖRÜN TÜM KESİMLERİ BİR ARAYA GELİYOR Perakende Günleri’18 ile ilgili bir değerlendirme yapan Soysal Kurucusu Suat Soysal: “2001 yılından bu yana Türk perakendesi ve ona hizmet verenleri dünyadaki gelişmelerden haberdar etmek, yüksek standartlara ulaşmalarını sağlamak ve tüketicileri için fark yaratmalarına katkıda bulunmak amacıyla Perakende Günleri’ni düzenliyoruz. Her yıl 6 binin üzerinde katılımcımız perakendecilerden AVM’lere, iş geliştiricilerden teknoloji firmalarına ve tedarikçilere kadar sektörün tüm kesimlerini bir araya getiriyoruz. Perakende Günleri, B2B görüşmeler, fuar ve konferans dizisi ile ulusal ve uluslararası çapta yeni iş birliklerinin doğması için fırsat sunuyor. Bu sene de deneyimlerden öğrenmeye odaklanıp ‘Retail Experience Exchange’ teması ile sektöre ışık tutacağız.” Vestel ve Simit Sarayı’nın ana sponsorluğunda düzenlenen Perakenede Günleri’18’in yerli konuşmacıları arasında ise ünlü Yönetmen, Senarist ve Yazar Ferzan Özpetek, Vestel Genel Müdürü Ergün Güler, Otoyol A.Ş. Oksijen Tesisleri Genel Müdürü Alp Gürdil, Doğuş Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar, Akakçe A.Ş. Genel Müdürü Koray Karataş, Shell Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Meltem Okyar Perdeci, Bankalara-
rası Kart Merkezi Genel Müdürü Soner Canko, Oyuncu Mert Fırat, Günaydın Et Restoranları Kurucu Ortağı Cüneyt Asan, Facebook Türkiye Direktörü Derya Matraş, Altunbilekler Marketler Zinciri İnsan Kaynakları ve Kurumsallaşma Direktörü Öznur Altunbilek, Özhan Marketler Zinciri Genel Müdürü İbrahim Özhan, Philip Morris Türkiye Genel Müdürü Filiz Yavuz Diren, ePTTavm. com Genel Müdürü Hakan Çevikoğlu, Ekonomist Can Pamir, Turkcell Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Erkan yer alıyor.
Ana sponsorlar: Vestel, Simit Sarayı Sponsorlar: Atü Duty Free, Ece Türkiye, MediaMarkt, Securitas, Obase, Akakçe, Communisis, Facebook, Intema Yaşam, Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş., Saat&Saat, Shell, Troy, Turkcell, ePttAVM. com, Posta, Easy Point, Edwards, Gönül Kahvesi, Mudo, Nebim, Skechers, Tepe Emlak, Damat Tween, Ajans Press, Related Digital, Bersay İletişim Grubu, Creative Red, NTV, VOGUE, Cumhuriyet, Para, TAMPF, AYD,BMD, GPD, KMD, TMD, TURYİD, ASD, UFRAD, MTD, MOSDER,
Perakende Günleri’18’nin ilk gününde ATÜ Perakendeye Katkı Özel Ödülü, Genç Liderler Ödülü, En Başarılı Profesyonel Yönetici Ödülü, En Başarılı Sosyal Medya Kullanımı Ödülü ve En Başarılı İnsan Kaynakları Uygulaması Ödülü sahiplerini bulurken; ikinci günde ise ile Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahipleri açıklanacak.
119
PERAKENDE
D
erimod Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Zaim son dönemde yaşanan gelişmeler konusunda şu açıklamalarda bulundu:
Gelen yoğun talep sonucu, 6 yıl sonra tekrar başlattığımız “Eskiyi Getir Yeniyi Götür… Eski deri ceketinizi 300 liraya sayıyoruz, yerine Yeni Nesil Derimod veriyoruz!” efsane ceket kampanyası, ceket satışlarımızı patlattı. Kızılay ile beraber geçen sefer de yaptığımız gibi çok güzel, bizi çok mutlu eden bir iş yapıyoruz. Tüm bu gelen eski ceketleri elden geçiriyoruz, temizleyip, tamir edip, astarlarını düğmelerini değiştirip, yepyeni bir görüntü ile ihtiyaç sahibi üniversite öğrencilerine ulaştırıyoruz. Ayrıca turizm sektöründe yaşanan pozitif artış ve havaların serin gitmesi de eylül ayında perakendecilerin yüzünü güldürdü. Bizim de satışlarımız da yüzde 60 oranlarına gelen ciddi bir artış var.
EKONOMİK SORUNLAR PEK ÇOK SEKTÖRÜ ETKİLEDİ Ülkemizde son dönemde yaşanan ekonomik dalgalanmalar, lokomotif sektörlerimizden bilhassa inşaat ve perakende olmak üzere pek çok alanda zorluk yaşanmasına sebep oldu.
DERİMOD, VERİMSİZ 6 MAĞAZAYI KAPATIP 110 MAĞAZAYLA DEVAM EDECEK Kriz döneminde alınması gereken önlemler dahilinde yılbaşına dek verimsiz 6 mağazayı kapatacaklarını beliren Derimod Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Zaim, “110 mağazamızla yolumuza sağlam adımlarla devam ediyoruz” dedi.
120
Bu ekonomik sorunların etkilerini, Derimod olarak faaliyet gösterdiğimiz perakende sektöründe biz de gözlemliyor, senelerdir bizimle birlikte aynı yolda yürüyen yerli ve yabancı kurumların yaşadıkları zorlukları üzüntü ile karşılıyoruz. Ancak unutmamak gerekir ki, Türkiye, 1994, 2001 ve 2008 yıllarında çok büyük ekonomik krizlerin üstesinden millet olarak el ele vererek geldi. Bu nedenle bugün içinde olduğumuz durum, geçtiğimiz yıllarda hepimizin şahit olduğu buhranların yanında aşılamayacak bir kriz değildir. Tüm bunların yanı sıra sektörümüzdeki önemli markalar ve bizim hakkımızda gerek yazılı medya gerek sosyal medya da zaman zaman asılsız haberler yer almaktadır. Cirolarla ve bankalarla ilgili bir problemimiz yokken, maaşlarımızı ve çeklerimizi günü gününe öderken, çıkan bu asılsız haberler bizi üzmektedir.
6 MAĞAZA KAPATILIYOR Her kriz döneminde alınması gereken önlemler dahilinde verimsiz 6 mağazamızı yılbaşına kadar kapatıp, gider kalemlerini revize edip, mevcut 110 mağazamızla yolumuza daha sağlam adımlarla devam etmekteyiz. Son dönemde hükümet tarafından alınan kararlar ışığında, milli birlik ve beraberlik ruhuyla kolaylıkla aşacağımıza emin olduğumuz bu dönemde, fırtına ve sert rüzgarı karıştırmamakta fayda olduğunu düşünüyor; organize perakende sektörünün bu süreçten daha da güçlenerek çıkacağına inanıyoruz. ”En önemlisi ülkemize inanıyoruz.”
PERAKENDE
AVM VE PERAKENDE SEKTÖRÜNE YÖNELİK TASARIM VE ÖZEL ÇALIŞMALARINDAN BAHSEDEN ORAL MİMARLIK YÖNETİCİ ORTAKLARI EMRE ORAL VE KEREM ORAL, VİTRİN TASARIMLARININ ÖNEMİNE DE DEĞİNDİLER.
Kerem Oral
Emre Oral
MÜKEMMEL BİR İŞ İÇİN
TİTİZ ÇALIŞMA PRENSİBİ İLE BAŞARI SAĞLANIYOR
Emre Oral: Başarımızı titiz çalışma prensibimize bağlıyoruz. Eğer her şeyin mükemmel olmasını isteyen bir müşteri varsa, siz de kusursuz olmak zorundasınız. Dünyanın en ünlü şirketlerinin bizimle çalışmasının sebebi de bu, onların memnuniyeti için bütün imkanlarımızı seferber ediyoruz.
Proje uygulama, tasarım ve proje yönetimi hizmetini nasıl sağlıyorsunuz? Başarınızın sırrı nedir? Kerem Oral: Öncelikle müşterilerimizin isteklerini öğreniyoruz ve bu istekleri doğrultusunda onlara tasarımlarımızı sunuyoruz. Tekrar tekrar süren revizyonlar ve mimari, elektrik ve mekanik iş kalemlerinin tasarımları üzerine çalışmalar yapılıyor. Tasarım süreci bittikten sonra bizim için ihale süreci başlıyor. Bu süreçte müşteriler ile yükleniciler arasında köprü oluyoruz. Fi-
AVM ve perakende sektörüne yönelik tasarımlarınız ve özel çalışmalarınız oluyor mu? Bunlardan bahseder misiniz? Emre Oral: Evet, AVM ve perakende sektörüne yönelik konsept oluşturma ve tasarım projelerimiz oluyor. Kendi yatırımlarımız için de konseptler hazırlıyoruz. Bunlardan bizim için en özel olanı kendi markamız olan Palivor Çiftliğinin tüm marka konseptidir. Ayrıca Mitsubishi Türkiye showroomları için ve Magic Life oteller zinciri için yıllarca konsept desteği sağladık.
KUSURSUZ OLMAK GEREKİYOR Oral Mimarlık hakkında bilgi verebilir misiniz? Emre Oral: Oral Mimarlık 1933 yılında dedemiz, mimar Muhtar Oral tarafından kuruldu. Yapı ve Kredi Bankası’nın 1946’daki kuruluşundan sonra, Muhtar Oral, 1976’ya kadar 29 yıl boyunca, Yapı ve Kredi Bankası’nın 200’den fazla şubesinin tasarım ve inşaatını müteahhit olarak yüklendi. Bu süre içerisinde Oral Mimarlığın adı gün geçtikçe duyulmaya ve alanında işini titizlikle yapan bir şirket olarak bilinmeye başladı. Daha sonra babamız Mimar Ahmet Oral şirketin kurumsal temellerini attı ve şirketi günümüze taşıdı. Babamız Ahmet Oral ve biz İstanbul Nişantaşı’nın, modern ve klasiği birleştiren mimari ödüllü projesi Değer 16 apartmanını beraber inşa ettik. Bugün ise kardeşim mimar Kerem Oral ve ben artık uluslararası sahada işler yapan İstanbul, Dubai ve Moskova’da ofisleri olan Oral Mimarlığı geleceğe taşıyoruz. Oral Mimarlık olarak şu anda ağırlıklı olarak Chanel, Christian Dior, Prada, Louis Vuitton gibi üst segment firmaların Türkiye, Ortadoğu, Rusya ve Asya’daki lüks mağazalarına; mimari, proje yönetim, uygulama ve mobilya alanlarında destek sağlıyoruz. Bunun yanında İstanbul içerisinde kendi emlak geliştirme işlerimize devam ediyor ve Kırklareli’de başlattığımız modern çiftlik projemiz Palivor Çiftliğini büyütüyoruz.
122
yat-kalite hassas dengesini tutturarak müşterilerimiz için en uygun yüklenicileri ve tedarikçileri seçiyoruz. Bu seçimler yapılıp projenin uygulanma aşamasına gelindiğinde, bütün iş programımız gün gün hazır oluyor. Gerisi ekipleri etkili bir şekilde koordine etmek, özverili bir çalışma süreci ve hassas saha kontrolleri.
PERAKENDE
VİTRİNİN ALBENİSİ OLMALI Vitrin tasarımlarının müşteri çekimine ne gibi bir etkisi oluyor? Kerem Oral: Vitrin ilk izlenimdir. Müşterinin ilk gördüğü yer vitrindir. İçeriye girip girmemeye vitrine bakarak karar verilir. Bu yüzden tasarlayacağınız vitrinin albenisi olması lazım. Mağazaya davet etmesi lazım ancak vitrin aynı zamanda mağazanın kimliğinden de uzaklaşmamalı. Mağaza içindekilerle bütünlük göstermeli. Markanın kurumsal kimliğini yansıtmada tasarım ne kadar etkili? Kerem Oral: Markanın kurumsal kimliği ve tasarım birbiriyle doğrudan bağlantılı şeyler. Her markanın, tıpkı insanların olduğu gibi, bir kişiliği var. Markalar bu kimliklerini her türlü operasyonlarına yansıtırlar. Markanın reklam yüzleri, reklam filmleri, ürün tasarımları, kurumsal kimliği, mağaza mimari tasarımları hepsi bir bütünün parçalarıdır ve bir biri ile uyumlu bir şekilde seçilir. Örnek olarak; asi tarzda ürünler tasarlayan bir markanın mağaza tasarımında da mutlaka bu öğeler olur. Ya da ihtişam temalı ürünler tasarlayan bir markanın mağazası da ihtişamlı olmalıdır. Biz mimarlar, tasarım aşamasında müşterimizin kurumsal kimliğini hesaba katarak dokunuşlar yaparız.
Yeni nesil mağaza tasarımlarında teknolojiden nasıl faydalanıyorsunuz? Emre Oral: Yeni teknolojinin tasarımlar üzerine en büyük etkisi bilgisayarlar üzerinde oldu. Artık çok hızlı bilgisayarlar ve bilgisayar programları ile en komplike işleri en hızlı ve doğru şekilde bitirebiliyoruz. Ayrıca render teknolojisinin çok ilerilere gitmesi, aklımızdaki tasarımları tamı tamına görselleştirmemizi sağlıyor. Bu sayede müşteriler istedikleri küçük detayları önce bilgisayar üzerinde görüyor, sonra da nihai kararını veriyor. Buna ek olarak gelişen iletişim ağı bütün dünyayı ayağımızın altına serdi. Malzeme bulamamak ve bu yüzden tasarım değiştirmek diye bir şey artık kalmadı. İstediğiniz ürünü istediğiniz yerden temin edecek imkanımız var artık.
Yeni mağaza tasarımlarındaki yenilikler ve trendlerden bahseder misiniz? Kerem Oral: 2010’lu yıllardan itibaren ortaya çıkan en büyük yenilik aydınlatma konseptinde oldu. Büyük led ekranlar, neon ışıklar, futuristik aydınlatma tasarımları son yıllardaki en önemli trendler. Bu gösterişe tezat olarak da aydınlatmalarda gösteriş arttıkça mobilyada sadelik ve minimal tasarımlar olmazsa olmaz hale geldi. Bunun yanında tabletler mağazalarda önemli bir görsel iletişim yolu haline geldi. Mağaza çalışanları ellerindeki tabletler ile stok kontrolü yapabiliyor ve müşterilerine görseller gösterebiliyorlar. Bunun için mağaza tasarımlarında tablet ve akıllı telefon standları görmeye başladık.
123
PERAKENDE
GIOVANE GENTILE 33. MAĞAZASINI BAĞDAT CADDESİ’NDE AÇTI nı belirtti. Giovane Gentile olarak tekstil sektörünün önemli oyuncularından olduklarını ifade eden Şenoğlu, “Bağdat Caddesi’nde açtığımız 33. mağazamızla tüketicilerimizin bir kez daha karşısına çıkmaktan mutluluk duyuyoruz. Sektörümüzün önemli markalarından biri olduğumuz inancıyla hedeflerimizi belirlerken hep bir adım sonrasını düşündük. Yüzde 100 müşteri memnuniyetine inanan bir marka olarak Türkiye’nin her noktasında olma hedefiyle çalışıyoruz. İlk şubemizi açarken de 33. mağazamızı açarken de hedefimiz hep aynıydı; takipçilerimizin bizden vazgeçmemesi ve onları kaliteli ürün skalasıyla buluşturmak.2019 yılında ise Turquality desteği ile birlikte, yurt dışında mağazalaşırken daha agresif olacağız.”
“ENFLASYONLAMÜCADELEYİ DESTEKLİYORUZ”
Sürdürülebilir büyüme hedefleri doğrultusunda emin adımlarla ilerleyen Giovane Gentile, yurt dışında olduğu gibi yurt içinde de mağazalaşma yolunda ilerliyor. Yılın ilk dokuz ayında açtığı 6 mağazasıyla büyümesini sürdürülebilir kılan Giovane Gentile, son olarak İstanbul Bağdat Caddesi’nde açtığı mağazasıyla takipçilerini karşılıyor. ‘Centilmen sözünün değeri’ mottosuyla erkek giyiminde fark yaratan Giovane Gentile, Türkiye’nin her noktasında olma hedefi doğrultusunda emin adımlarla ilerliyor. 33. mağazasını İstanbul Bağdat Caddesi’nde açan Giovane Gentile, 2018/19 sonbahar-kış koleksiyonunda yer alan yeni tasarımlarıyla İstanbulluların gönlünde taht kurmaya hazırlanıyor. Yılın ilk dokuz ayında Viaport AVM, Antalya The Land Of Legends, Mersin Forum AVM, İzmit Symbol AVM ve Elazığ’da açtığı şubelerle adından söz ettiren Giovane Gentile, yurt içi ve yurt dışında mağazalaşmaya devam ediyor.
2019 HAZIRLIKLARINA BAŞLANDI Açılışa ilişkin değerlendirmede bulunan Giovane Gentile Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Şenoğlu, 2018 hedeflerinin tamamlandığını ve 2019 yılı için çalışmalara başladıkları-
124
Öte yandan sürdürülebilir bir ekonomi için son dönmede ülkemizin karşı karşıya kaldığı zor günlerin üstesinden 81 milyonun kenetlenerek gelebileceğine inandıklarını söyleyen Ercem Tekstil A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Şenoğlu, ülkemizin sahip olduğu potansiyelinin farkında olduklarının altını çizdi. Bu bakış açısıyla ‘Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’nı desteklediklerinin belirten Şenoğlu, Giovane G.’ ve ‘Giovane Gentile’ markalı ürünlerinde yüzde 20 indirim uygulama kararı aldıklarını söyledi.
PERAKENDE
TEKZEN KKTC’DEKİ 2. MAĞAZASINI AÇTI TÜRKİYE’NİN YÜZDE 100 YERLİ SERMAYELİ VE EN YAYGIN EV GÜZELLEŞTİRME MERKEZİ TEKZEN, YURT İÇİNDE VE YURT DIŞINDA BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR. TEKZEN, YURT DIŞINDAKİ DÖRDÜNCÜ MAĞAZASINI KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ GAZİMAĞUSA LEMAR AVM’DE HİZMETE AÇTI. Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli ve en yaygın ev güzelleştirme merkezi Tekzen, KKTC’deki ikinci mağazasını Gazimağusa Lemar AVM’de hizmete açtı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki ilk mağazasını 2015 yılı Mayıs ayında başkent Lefkoşa’da açan Tekzen, KKTC’de lokasyon olarak bu kez de Gazimağusa’yı seçti. Tekzen, yaklaşık 60 bin nüfusa sahip Gazimağusa’ ya Lemar AVM’deki bin 996 metrekare satış alanına sahip mağazası ile hizmet verecek.
Gazimağusa mağazası ile yurt dışı yatırımlarına bir yenisini ekleyen Tekzen, yurt dışındaki mağaza sayısını 4’e çıkartmış oldu. Tekzen’in yurt içinde 59 ilde 138 mağazası bulunurken, yurt dışında Romanya’nın başkenti Bükreş’te 2, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de 2 mağazası buluyor. Gazimağusa mağazasında mobilyadan ev ve mutfak gereçlerine, inşaat ve tesisat malzemelerinden elektrik ve aydınlatma ürünlerine, bahçe dünyasından evcil hayvan dünyasına kadar çok geniş yelpazedeki binlerce çeşit ürün aynı çatı altında sunuluyor.
Under Armour Mağaza Yatırımlarına Devam Ediyor İleri teknoloji kullanılarak üretilen ürünleri ve tasarımlarıyla spor tutkunlarının beğenisini kazanan Under Armour, mağaza yatırımlarına devam ediyor. İki buçuk yılda açtığı 23 mağaza ile satış ağını hızla genişleten marka, 24. mağazasını İstanbul Cevahir AVM’de açtı. Under Armour’ın İstanbul’daki yeni mağazası, 180 metrekarelik bir alanda hizmet verecek. Antrenman, koşu, basketbol, golf ve birçok spora yönelik geniş ürün yelpazesiyle öne çıkan Under Armour, inovatif üretim anlayışıyla sporculara kendilerini daha iyi hissettirmeyi ve performanslarını artırmayı hedefliyor. Under Armour’ın Türkiye’deki yatırımlarının hız kesmeden sürdüğünü belirten Under Armour Türkiye Genel Müdürü Aydın Kanatlı, “Dünyanın en büyük spor ürünleri markalarından Under Armour olarak son teknoloji kullanarak tasarladığımız rahat ve konforlu ürünleri yeni mağazalarımız aracılığıyla spor tutkunlarıyla bu-
126
luşturmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Türkiye’nin farklı noktalarında büyümeye devam ediyoruz. Bugün İstanbul Cevahir Avm’de hizmete giren 24. mağazamızla, bulunduğumuz her noktada olduğu gibi müşterilerimizin beklentilerini ve taleplerini en iyi şekilde karşılayacağımıza inanıyoruz.” dedi.
PERAKENDE
TERGAN’IN YENİ MAĞAZASI FATİH HISTORIA AVM’DE AÇILDI
BEYMEN CLUB ATAKULE MAĞAZASI AÇILDI Deri sektörünün önde gelen firmalarından Tergan, tasarımlarını İstanbul Fatih’in en büyük AVM’lerinden biri olan Historia’daki yeni mağazasında moda tutkunlarıyla buluşturuyor. Mağaza açılışına özel, ayakkabılarda net yüzde 50, saraciyede net yüzde 40 indirim sunan Tergan, müşterilerini geniş ürün yelpazesi ile karşılıyor. Yurtiçinde 37, yurtdışında 14 mağazasıyla hizmet veren Tergan’ın, 38’inci mağazası Historia AVM’de kapılarını açtı. Özgün çizgileri ve iddialı modelleriyle müşterilerinden her daim tam not alan marka, artan mağaza sayısıyla daha fazla derisevere ulaşmayı amaçlıyor.
Şehirden yola çıkan, etnik zenginliklerden, sanattan ve doğanın yansımalarından ilham alan tasarımlarıyla her sezon moda tutkunlarını gözdesi olan BEYMEN Club, yeni mağazasını Atakule AVM’de açtı. BEYMEN Club Atakule, hazır giyim, ayakkabı, çanta ve aksesuar kategorilerinde; ince, rafine zevklerin ve entellektüel birikimlerin etkisiyle, şehir şıklığından ödün vermeyenler için tasarlanan en yeni kadın ve erkek BEYMEN Club koleksiyonlarını müşterileriyle buluşturuyor. 136 metrekarelik alan üzerine kurulu BEYMEN Club Atakule, her gün 10.00-22.00 saatleri arası hizmet veriyor.
Sonbahar-Kış 2018-19 koleksiyonundaki yeni ürünleriyle de yeni mağazasında moda tutkunlarıyla buluşan Tergan, farklı olmayı sevenlerin de bir numaralı tercihi oluyor. Cüzdanları, kemerleri, kadın çantaları, ofis ve kişisel kullanım için çeşitli deri aksesuarlarıyla geniş ürün yelpazesine sahip olan Tergan, deri kullanmayı sevenlerin kalplerini fethediyor. Tergan, gerek erkek gerekse kadın koleksiyonlarında kullandığı derinin yenilenmiş ve farklı yorumlanmış modellerini, bu kez Historia AVM’de misafirlerinin beğenisine sunuyor.
127
PERAKENDE
KRİSTAL ELMA’DAN TEKNOSA’YA 4 ÖDÜL BİRDEN Teknosa, reklam dünyasının en prestijli ödülleri arasında yer alan ve bu yıl 30.’su düzenlenen Kristal Elma Ödülleri’nde 1 Kristal, 1 Gümüş ve 2 Bronz Elma olmak üzere toplamda 4 ödül birden kazandı. Sabancı Holding iştiraklerinden, Türkiye teknoloji perakendeciliği sektörünün öncüsü Teknosa, hem dijital medyadaki yaratıcı fikirleri hem de TV – Radyo kullanımındaki yenilikçi uygulamalarıyla Kristal Elma Ödülleri’ne adını yazdırdı. Teknosa’nın radyo reklam kuşağı sponsoru olarak katkı sağladığı, Best FM ve 4129 ile Tohum Otizm Vakfı adına yapılan semptom reklamlar, Medya Kullanımı/Radyo dalında Kristal Elma’ya layık görülürken, Kurumsal İmaj ve Toplumsal Sorumluluk kategorisinde de Bronz Elma’nın sahibi oldu. Teknosa’nın Mediacom işbirliği ile Türkiye’de ve dünyada gerçek zamanlı optimize edilen ilk dijital TV yayınını gerçekleştirdiği projesi ise Medya Kullanımı kategorisinde Bronz Elma ile ödüllendirildi.
KARNE DÖNEMİNDE ETKİLEŞİMLE ÖDÜLLERİ TOPLADI Teknosa’nın gençleri hedef alan sömestr projesi “Berkcan Güven ile Güne Puanım” ve yıl sonu projesi “Chaby Han ile Ebeveyn Karneleri”, Sosyal Medya/Influencer İletişimi kategorisinde Gümüş ödülün sahibi oldu.
130
Proje kapsamında Youtuber Berkcan Güven; çekilen “Güne Puanı Yükselten Vlog” ile Instagram’dan öğrencilere karne gününe puanlarını sordu. Ardından çekilen vlogla en beğendiği cevabı veren kişiyle bir araya gelerek eğlenceli bir gün geçirdi. Teknosa, ikinci karne döneminde ise anne babaların da bir zamanlar öğrenci olduğunu hatırlatarak ünlü Youtuber Chaby Han ve ailesi ile çekilen videoyu yayınladı. Takipçilerinden anne ve babalarının karnelerini paylaşmasını isteyen Chaby Han, en beğendiği 5 paylaşımın sahibini Teknosa’nın karne hediyeleri ile buluşturdu.
PERAKENDE
MOMODA TÜRKİYE’DE DE BÜYÜME YOLUNA GİRDİ DÜNYANIN EN BÜYÜK MOMODA MASAJ KOLTUĞU FİRMASININ DANIŞMANLIĞINI YÜRÜTEN YKG PERAKENDE KİRALAMA VE MARKA DANIŞMANLIĞI KURUCUSU İBRAHİM DÜZENLİ, MOMODA TÜRKİYE OLARAK BİRÇOK AVM’DE İŞLETMEYE BAŞLADIKLARINI, 3 YIL İÇERİSİNDE 5 BİN ADET MASAJ KOLTUĞUNA ÇIKMAYI HEDEFLEDİKLERİNİ SÖYLEDİ. grubudur. Şu anda ana tüketici felsefesi “Bir mola ver, bir VSPA’ ya sahip ol!” Türkiye’de faaliyet göstermeye başlayacaksınız. Peki, anlaşma yaptığınız yerler var mı? Momoda Türkiye olarak 212 Power Outlet AVM, İstmarin AVM, Bursa Korupark AVM, Zafer Plaza AVM ile Cevahir Funlab, İstanbul Forum Funlab, Eskeşehir Neo Funlab, Çorum Funlab mağazalarında işletmeye başlamış bulunuyoruz.
Danışmanlığını yürüttüğünüz Dünyanın en büyük MOMODA firması hakkında bilgi verebilir misiniz? Momoda, 2015 yılında Şanghay’da kurulmuş genç bir firmadır ancak arkasında 20 yıldan uzun bilgi birikimi olan sektörün en büyük üreticisi ROTAI vardır. Şirket stratejisinde, birlikte gelir veya kira paylaşımı üzerinden karşılıklı projeler üretiliyor. Momoda Spa koltuklar, rahat bir yaşam tarzı sağlıyor. Momoda; Çin’ de havalimanları, hızlı tren istasyonları, sinemalar, alışveriş merkezleri, oteller, vb. kanalları kapsayan 360’dan fazla şehirde yer alıyor. Pazarda 70 binden fazla Momoda masaj koltuklarının işletmesi yürütülüyor. Hedef müşteriler, 18-45 yaş
MOMODA Spa koltuklar nasıl çalışıyor? Müşterilerin tercihine göre 5-10-,20 TL kağıt para ile çalışıyor. Müşterilerimiz spa yaptırırken kullanmış olduğu telefonunu şarj edebiliyorlar. İstendiği takdirde aplikasyonu kendi telefonlarına indirerek ve QR kodu okutularak kredi kartı ile ödeme de yapılabiliyor.
Daha fazla AVM’de yer almak gibi düşünceleriniz var mı? Gelecek dönem hedeflerinizde neler var? Tabii ki. 3 yıl içerisinde 5 bin adet masaj koltuğuna çıkmayı hedefliyoruz. İşletmesini yaptığımız noktaların dışında ev, ofis, otel, üniversite, havalimanı, hastane vs. gibi alanlara konumlanmayı planlıyoruz. Aynı zamanda, Türki Cumhuriyetler, Balkan ülkeleri, Avrupa ve ABD ile master franchise görüşmeleri yapıyoruz.
131
PERAKENDE
“YENİ PERAKENDE”DEN MESAJ: ENFLASYONUN FRENİ BİZİZ
Füsun Tavus Mumcu – GPD Genel Sekreter, Kutay Kartallıoğlu – CARREFOURSA , Merter Özay – Özay Hukuk Özgür Tort – MİGROS , Erdal Tüfekçi – ONUR Market, Mustafa Songör – GPD Yk Başkanı, Haluk Alpay – OBASE Galip Aykaç – BİM, Murat Keklik – Detay Hmk, Tuba Yapıncak – TCHIBO, Kaan Ünver – Anadolu Grubu İlhan Erkan – TAB GIDA , Gökçin Aras – ÜÇGE, Sinem Türüng - METRO
Gıda sektörünün tüm oyuncuları GPD – Ortak Gelişim Kongresi’nde bir araya gelerek, ülke gündemine ilişkin görüşler ile sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini değerlendirdi.
132
G
ıda Perakendecileri Derneği (GPD) tarafından beşincisi düzenlenen “GPD – Ortak Gelişim Kongresi”nde gıda perakendesine yön veren profesyoneller bir araya geldi. 800 profesyonelin bir araya geldiği kongrenin ana konusu Yeni Perakende oldu.
Kongrenin açılış konuşmasını yapan GPD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Songör, perakende sektörünün ülke gündemine oturan enflasyonla mücadeledeki kilit rolünü vurgulayarak “Enflasyonu frenleyen en önemli güçlerden biri organize perakendecilerdir. Üretici ile tüketici enflasyonu arasındaki fark, biz perakendecilerin çabasını ve katkısını kanıtlamaktadır. Enflasyonla mücadelede organize perakendenin rolü daha da önemsenmelidir. Bizim ve tedarik zincirimizin işleyişini kolaylaştıracak düzenlemeler ve destekler, hükümetimizin enflasyonla mücadelesine de katkı sağlayacaktır. Alınan önlemler ve getirilen yeni düzenlemelerle birlikte, özel sektörün özverili çalışmalarıyla bu sürecin daha da hızlı geçmesi temennimizdir.” dedi.
PERAKENDE
“SEKTÖRÜN ORTAK GELİŞİMİ İÇİN BİR ARAYA GELMEKTEN MUTLULUK DUYUYORUZ” Ortak Gelişim Kongresi’nin sektörde önemli ve takip edilen bir buluşma haline geldiğini belirten Mustafa Songör, sektörün ortak gelişimi için bir araya gelinmesinin büyük önem taşıdığını belirtti. Kongrenin zengin içeriğinin yanında sektör gündemine de değinen Songör, ticaret serbestisini etkileyecek müdahalelerden uzak durulmasının önem taşıdığını belirterek; “Perakendeci – tedarikçi arasındaki ilişkiye dair düzenlemeler ticaret serbestisini sekteye uğratacaktır. Rekabetin bu kadar yoğun olduğu bir sektörde, iki ticaret oyuncusunun arasındaki ilişkinin devlet tarafından detaylandırılması sonrasında daha önemli sorunlara yol açma riski taşımaktadır.” dedi.
MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLERİ SEKTÖRÜN GÖRÜŞÜ ALINARAK YAPILMALI Konuşmasında organize perakendecilerin hükümetten taleplerini dile getiren Songör, şöyle devam etti: “81 ile ve yüzlerce ilçeye dağılmış, kayıtlı kurallı işleyen ve merkezi olarak yönetilen binlerce mağazalara ulaşan operasyonlardan bahsediyoruz. Mevzuattaki ani değişiklikler maliyet baskısı altındaki sektörümüzü oldukça zorluyor. Bu değişikliklerin sektörle birlikte, görüşümüz alınarak yapılmasını istiyoruz. Düzenlemelerde operasyonlarımızın da dikkate alınması büyük önem taşıyor.” Organize gıda perakendesinin toplam gıda perakendesi içindeki payının sadece yüzde 27 seviyelerinde olduğuna dikkat çeken Songör, “Medyada tüm düzenlemelerin sanki sadece bizim için yapılmış gibi gösterilmesi bizi rahatsız ediyor. Biliyoruz ki Bakanlığımız her yeri denetliyor. Ancak sadece büyük perakendecilerde yapılan denetimlerin ve karşılaşılan olumsuzlukların medyada yer almasına üzülüyoruz.” dedi. Songör sözlerini şöyle sürdürdü: “Adı üstünde hızlı tüketim malları olan perakendeciliğimizin hedefi her zaman ticari döngünün aynı hızla devam ettirilmesi; tüketiciye ulaştırılmasıdır. Zaten doğası gereği ve verimlilik odaklı olarak organize perakende; tüketim mallarının depolanmadan tüketiciye ulaştırılarak memnuniyetin sağlanmasına yönelik operasyonel çalışma modellemelerini yürütür. Aynı zamanda fırsatçılık yapılarak ve stoklayarak fiktif artışlar yaratanlar açısından da en önemli güçtür. Buna rağmen perakendenin fiyat artışlarında adres gösterilmesinin önüne geçilerek üretici için sürdürülebilir, tüketici bütçesi için elverişli ortam sağlamaya dair yoğun çaba gösteren organize perakendenin bilakis teşvik edilmesi önemlidir.”
“YENİ PERAKENDE” HER YÖNÜYLE ELE ALINDI Kongrede perakendenin günümüz şartlarına ve geleceğe göre şekillenen yeni düzeni, sektörün güncel durumu, ekonomideki beklentiler, sektöre teknolojinin etkisi ve market ile gıda servis zincirlerindeki yeni formatlara dair konular işlendi. Sektörün rotasını çizen profesyonellerin buluşacağı kongrede gerçekleşen “Tanışma Maratonu”nda her yıl olduğu gibi bu yıl da önemli bir network ortamı oluşturuldu.
KÜÇÜK ÜRETİCİ VE KOOPERATİFLERE TAM DESTEK Toplamda 45 dakika süren ve kısa tanışmaların gerçekleştiği Tanışma Maratonu’na 17 perakendeci kuruluşun üst düzey yöneticisi katıldı. Maratona katılan küçük üreticiler, yeni iş birlikleri için kendilerini tanıtma fırsatı yakaladılar. Kongre sırasında gün boyu gezilebilen Gelişim Market’te yer alan üretici ve tedarikçilere de ürünlerini tanıtarak daha büyük pazarlara açılabilme imkanı sağlandı. Bu sene ayrıca hem kongre akışında hem de Gelişim Market’te kooperatiflere ağırlık verilerek sektöre olan katkıları vurgulandı.
PERAKENDEDE YÜKSELEN YILDIZ KÜÇÜK FORMATLAR Gün boyunca moderatörlüğünü M.Serdar Kuzuloğlu’nun yaptığı kongrede, GPD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Songör’ün açılış konuşmasının ardından oturumlara geçildi. “Yeni Dünyada Üç Yeni’yi Anlamak” başlıklı sunumu ile Nielsen Türkiye, Genel Müdürü Didem Şekerel Erdoğan ve Perakende Hizmetleri Lideri Tamer Gülsaç, günümüz perakende sektöründeki yeni stratejileri paylaştılar. Hızlı Tüketim Ürünleri (HTÜ) pazarına ilişkin Nielsen verilerinin paylaşıldığı sunumda, 2018 yılının ilk 8 ayında HTÜ pazarının yüzde 17 oranında ciro büyümesi kaydettiği belirtildi. Bu büyümenin yüzde 14’lük kısmının fiyat değişiminden geldiği, pazarın hacmen yüzde 3 oranında büyüyerek önemli bir organik büyüme kaydettiğinin altını çizildi. Süpermarketlerdeki ortalama fiyat artışının Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 18,6 olarak gerçekleştiği, özellikle gıda dışı kategorilerde daha yüksek artışlar gözlendiği belirtildi. Yılın ilk 8 ayında ciro ve hacim bakımından en çok büyüyen ilk 5 kategorinin enerji içecekleri, kuru meyve, hazır puding, deodorant ve ayran olduğu ortaya çıktı. Perakendenin yükselen yıldızının “küçük formatlar” olduğu, bunun hem dünyada hem de Türkiye’de belirgin biçimde gözlendiği belirtildi.
YENİ PERAKENDEYE YÖN VERECEK GENÇLERİN PROJELERİ YARIŞTI İlk yarının son oturumu ise gençlerin katılımı ve yüksek enerjisi ile gerçekleşen “Perakendeye Gençlik Enerjisi” başlıklı yarışmaydı. Yeni kuşağın, geleceğin profesyonellerinin tespit ve beklentilerini tartıştıkları oturum interaktif bir ortamda gerçekleşti. Marmara Üniversitesi Endüstri Tasarımı Bölümü öğrencilerinin, perakendenin geleceğine dair tasarladıkları projeler sahneye taşındı ve kongre katılımcılarının oylarıyla en beğenilen proje belirlendi.
133
PERAKENDE
PROFİLO, ‘KULLANMAYANLAR BİLE MEMNUN’ DEDİ KRİSTAL ELMA’YI KAPTI den oluşuyor. Filmlerde bu kez Profilo kullanmayanlar mercek altına alınarak onların bile markadan ne kadar memnun oldukları eğlenceli bir dille anlatılıyor.
“ÜRÜN DENEYİMLEME VE TAVSİYENİN GÜCÜ ÖNEMLİ”
Yıllardır imza attığı yaratıcı pazarlama çalışmalarıyla hem tüketicilerin hem de iletişim dünyasının beğenisini kazanan Profilo, yeni reklam kampanyası ile 2018 Kristal Elma Ödülleri’nde “Elektronik ve Beyaz Eşya” kategorisinde büyük ödül kazandı.
134
Yaratıcı ve kendine özgü mizah dilini kullandığı eğlenceli pazarlama ve iletişim çalışmaları ile yıllardır tüketicilerin beğenisini kazanan Profilo Dayanıklı Ev Aletleri, “Profilo Kullananlar O kadar Memnun ki Kullanmayanlar Bile Memnun” sloganıyla gerçekleştirdiği reklam kampanyası ile Kristal Elma’nın sahibi oldu. “Film, TV ve Sinema” dalında “Elektronik ve Beyaz Eşya” kategorisinde Kristal Elma alan Profilo’nun reklam kampanyası; beyaz eşya kategorisini kapsayan ürünler-
Kristal Elma Ödülleri’nde bir kez daha ödüle layık görülmekten mutlu olduklarını belirten Profilo Dayanıklı Ev Aletleri Pazarlama Müdürü Burcu Seçkin, “Büyük bir emek ve özveri ile yaptığımız çalışmaların reklam dünyasının en prestijli organizasyonlarının başında gelen Kristal Elma’da bir kez daha ödülle takdir edilmesi bizi yine çok mutlu etti. Profilo olarak her zaman, kendine has diliyle fark yaratan, dikkat çekici, eğlenceli ve tüketicimizle sıcak bir bağ kuran reklam çalışmaları yapıyoruz. Yeni reklam filmi kampanyamızda da bu yaklaşımımız devam etti. Hedef kitlemiz arasında ürün deneyimleme ve tavsiyenin gücü önemli bir yer tutuyor. Profilo kullanıcılarımız ürün memnuniyetlerini ürünleri çevrelerine tavsiye ederek gösteriyorlar. Biz de bu sefer bu iç görüden yola çıkarak bu deneyimi eğlenceli bir dil ve farklı bakış açısıyla anlatmaya çalıştık. Markamızın bu yaratıcı işlere imza atmasında emeği olan ajansımız Rafineri’ye ve bu başarıyı bizimle paylaşan tüm iş ortaklarımıza teşekkür ederim.” dedi.
PERAKENDE
KOÇTAŞ BÜYÜMEYE ‘FIX’LENDİ mağazaları Türkiye’deki en önemli örneklerden.” dedi.
“FİX MAĞAZALARIMIZDA CİROMUZU YÜZDE 50 ARTIRDIK”
Evler için ilham verici çözümler sunan Koçtaş, Fix adını verdiği küçük format mağazalarına bir yenisini daha ekledi. Koçtaş Fix mağazalarının 18.’si, yenilenen formatıyla Şile’de açıldı. Ev geliştirme sektörünün lideri Koçtaş, çok kanallı perakendecilikte Türkiye’nin en önemli örneklerinden biri olan ve kısa süre önce formatı değişen Koçtaş Fix mağazalarına bir yenisini daha ekledi. 300 metrekarelik bir alanda, 5 bin ürünü fiziksel olarak müşterilerle buluşturan ve hızlı sipariş ekranı sayesinde ilave 30 bin ürüne daha ulaşma imkânı sunan Koçtaş Fix mağazalarının 18.’si Şile’de hizmete açıldı. Mağazanın açılışı, Şile Kaymakamı İbrahim Süha Karaboran, Şile Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Turan Temel, Koçtaş Genel Müdürü Alp Önder Özpamukçu ve Koçtaş yetkililerinin katılımıyla gerçekleşti.
136
Konuyla ilgili açıklama yapan Koçtaş Genel Müdürü Alp Önder Özpamukçu, “2013 yılında Koçtaş Fix adını verdiğimiz 250 ila 350 arasında metrekareye sahip küçük format mağazalarımızı müşterilerimizin hizmtine sunduk ve ‘mahalleli’ olduk.” diye konuştu. İlk Koçtaş Fix mağazasını Çekmeköy Taşdelen’de açtıklarını söyleyen Özpamukçu, “Tüketici alışveriş alışkanlıkları, evlerine veya iş yerlerine daha yakın lokasyondaki mağazalara yöneliyor. Müşterilerimizin en çabuk ulaşabilecekleri, ihtiyaçlarını hızlıca karşılayabilecekleri yer arayışına çözüm olarak Koçtaş Fix mağazalarımızı tasarlayıp, hayata geçirdik. Bizim mahallelerdeki yüzümüz olan Koçtaş Fix
mağazalarımızda, müşterilerimizin acil ve temel ihtiyaçları doğrultusunda hemen alınabilecek 5 bin adet ürün yer alıyor. Ayrıca hızlı sipariş ekranlarımızdan ilave 30 bin ürünün, ister evlere ister mağazaya teslimat yapılmasına imkân sağlıyoruz. Bugüne kadar şehir merkezlerinde müşterilerimizle buluşuyorduk. Şile mağazamız, sahil bölgesinde açtığımız ilk Fix mağazamız olma özelliğini taşıyor. Hem büyük hem de küçük formattaki mağazalarımız ve dijital satış kanallarımız ile müşterilerimize çoklu kanaldan en iyi hizmeti sunmak için çalışıyoruz. Sektörümüzün geleceğinde son derece belirleyici olacak çok kanallı perakendecilikte, Koçtaş Fix
Şile mağazasının açılışıyla birlikte İstanbul’daki Koçtaş Fix mağaza sayısının on sekize ulaştığını ifade eden Özpamukçu sözlerini şöyle sürdürdü: “Gerçekleştirdiğimiz pazarlama araştırmaları sonucunda, kısa süre önce mağaza formatımızı değiştirdik ve ürün gamımızı yeniden düzenledik. Koçtaş Fix mağazalarımızın formatını, Koçtaş mağaza formatına dönüştürdük. Turkuaz olan Koçtaş Fix logomuzu, büyük format mağazalarımızdaki gibi turuncu yaptık. Dönüşümü gerçekleşen mağazalarımızda üçüncü çeyrek itibariyle yüzde 50 ciro artışı elde ettik. Önümüzdeki süreçte büyüme hedefimizi büyük oranda, küçük formatlı Koçtaş Fix mağazalarımız ile gerçekleştireceğiz. Koçtaş Fix mağazalarımız, bizim büyüme stratejimizdeki kılcal damarlarımız. Şu anda sadece İstanbul’da olan Koçtaş Fix mağazalarımızı, 2019 yılı itibariyle İstanbul dışına da yaymayı planlıyoruz. Koçtaş olarak büyüme stratejimizi her durum ve koşulda aralıksız hayata geçirmeye ve özellikle Koçtaş Fix mağazalarımızla da büyümeye devam ediyoruz.”
PERAKENDE
SWATCH’UN TÜRKİYE’DEKİ 41. MAĞAZASI CAPITOL AVM’DE AÇILDI Dünyanın en büyük saat markalarından İsviçreli Swatch, Türkiye’deki mağazalarına bir yenisini daha ekledi. Swatch, 41. mağazasını İstanbul Capitol AVM’de açtı. İkonik modeller, sanat ve sanatçı iş birlikleri ve devrim yaratan birçok konsept ile dünyanın en popüler saat markalarından Swatch, Capitol AVM’deki mağazasını açmasıyla, yetkili bayilerle birlikte Türkiye genelinde satış noktala-
rını 141’e yükseltmiş oldu. Swatch Capitol mağazasında yeni sezon Sonbahar/ Kış 2018 koleksiyonunun yanı sıra, SKIN Irony, mekanik devrim niteliğindeki Sistem 51, çocuklara saati okumayı öğreten İsviçre saati Flik Flak ve The Eyes güneş gözlükleri ile birlikte 400’den fazla model satışa sunuluyor. 25 Ekim tarihinde kapılarını açan mağaza, Capitol AVM’nin 1. katında bulunuyor.
GUESS ANKARA’DAKİ İLK OUTLET MAĞAZASINI AÇTI
Ankara Optimum Outlet Alışveriş ve Eğlence Merkezi, seçkin marka karmasına, moda severlerin yakından takip ettiği GUESS’i de dahil etti.
Bünyesindeki seçkin ulusal ve uluslararası markalarla Ankara’nın çekim merkezi olan Optimum, Türkiye’de büyüme stratejisine hız veren ve tüm mağazalarının operasyonunu kendisi üstlenen GUESS’in Ankara’daki tek outlet mağazasını ziyaretçileriyle buluşturdu. Amerikan ve Avrupalı tarzını yansıtan modern, dikkat çekici tasarımlarını ve kapsül koleksiyonlarını sergi-
lediği mağazalarıyla Türkiye’de her geçen gün adını duyuran GUESS’in Optimum AVM zemin katında açılan yeni mağazası, moda takipçilerinden yoğun ilgi görüyor. Denim, çanta, saat, ayakkabı gibi ürünlerden oluşan koleksiyonlarıyla her dönem kendinden söz ettiren GUESS, trendleri yakından takip eden moda tutkunlarını Optimum AVM mağazasına davet ediyor.
137
PERAKENDE
ARÇELİK KRİSTAL ELMA’DA 4 ÖDÜL BİRDEN KAZANDI
A
rçelik ve Reklam Ajansı Y&Rİstanbul, Reklamcılar Derneği tarafından 11-12 Ekim tarihlerinde düzenlenen Türkiye’nin en önemli yaratıcılık ve pazarlama etkinliği Kristal Elma Festivali kapsamında gerçekleşen 30. Kristal Elma Türkiye Reklam Ödülleri Yarışması’nda 4 ödül birden kazandı. 30 Yılın Yaratıcılığa Cesaret Veren Reklam veren Özel Ödülü’nü kazanan Arçelik, aynı zamanda
1 kristal elma, 1 gümüş elma ve 1 bronz elmanın sahibi oldu. Arçelik, dünyada bir ilk olan karbon fiber buzdolabı Diamond reklam kampanyası ile “Uygulamada Mükemmellik-En İyi Animasyon” kategorisinde Kristal Elma, basın kategorisinde; “Blender – Pardon Karıştırmışız” reklam kampanyası ile Gümüş Elma ve “Blender – Pardon Karıştırmışız” reklam kampanyası ile Film-TV-Sinema kategorisinde Bronz Elma ödüllerine layık bulundu.
ARÇELİK VE REKLAM AJANSI Y&R-İSTANBUL, 30. KRİSTAL ELMA 2018 TÜRKİYE REKLAM ÖDÜLLERİ YARIŞMASI’NDA 4 ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLDÜ.
138
“YARATICILIĞA CESARET VERİYOR, ÖDÜLLERİMİZE ÖDÜL EKLİYORUZ” Arçelik Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmet Tüfekçi, büyük değişimlerin yaşandığı günümüz dünyasında yeni stratejiler ve iş modelleri ile Arçelik’in sürekli olarak kendisini yenilediğini belirterek “Arçelik olarak yaratıcı fikirlerin ortaya çıkmasını ve bu fikirlerin gelişmesini sağlayan bir çalışma ortamı sunuyoruz. Geliştirilen yenilikçi yaklaşımlar rekabet ortamında müşterilerimize sunduğumuz ürün ve hizmetlerde farklılaşmamızı sağlıyor. Bu farklılaşmaya verdiğimiz önem sayesinde de kazandığımız başarılarımıza her geçen gün yenilerini ekliyoruz. Bu başarılar ve ödüller bizlere bir kez daha yaratıcı çalışmalarımızın tüketicilerimize dokunarak onların beğenisini kazandığını ortaya koyuyor. Türkiye’nin sektöründe en sevilen markası olarak ürün ve hizmetlerimizin yanı sıra yaratıcı fikirlerimizle de tüketicilerin hayatlarını kolaylaştırmaya devam edeceğiz.” dedi.
PERAKENDE
YAPI KREDİ’DEN İŞLETMELERİN HAYATINI KOLAYLAŞTIRAN DİJİTAL ÜRÜN VE HİZMETLER YAPI KREDİ İŞLETMELERİN GÜNLÜK HAYATINI KOLAYLAŞTIRARAK, TÜM FİNANSAL İHTİYAÇLARINI DİLEDİKLERİ YERDEN, DİLEDİKLERİ ZAMANDA VE HIZLI BİR ŞEKİLDE KARŞILAYABİLMELERİNİ HEDEFLİYOR. Yapı Kredi kurumsal ve bireysel müşterilerini şubeye gitmelerine gerek kalmadan, ihtiyaç duyabilecekleri bankacılık hizmetleriyle 7/24 buluşturuyor. Yapı Kredi müşterileri, Yapı Kredi Mobil ile hem bireysel hem de işletmelerinin bankacılık işlemlerini hızlı ve güvenli bir şekilde tek bir uygulama üzerinden gerçekleştirebiliyor. İşletmelerinin her türlü finansman ihtiyacı için esnaflar, hafta sonu dâhil her gün Yapı Kredi Mobil, Kurumsal İnternet Şubesi ve 444 0 448 Müşteri İletişim Merkezi aracılığıyla kolay bir şekilde taksitli ticari kredi başvurusu yapabiliyor, kredileri anında hesaplarına geçebiliyor. Buna ek olarak kurumsal internet şubesi ve Müşteri İletişim Merkezi üzerinden Esnek Ticari Hesap ürünü ile kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılayıp, World Business kart başvurularını da gerçekleştirebiliyor. Ayrıca, müşteriler POS ürünü için de yine şubeye hiç uğramadan Müşteri İletişim Merkezi aracılığıyla taleplerini iletebiliyor. Öte yandan,
MTV, gümrük vergisi, SGK prim ve fatura ödemeleri gibi müşterilerin zamanını alan pek çok ödeme işlemleri Yapı Kredi Mobil ve Kurumsal İnternet Şubesi üzerinden kolayca ve hızlıca yapılabiliyor. Esnaflar şifrelerini hatırlamalarına gerek kalmadan Yapı Kredi Mobil’e göz taramasıyla giriş yapabiliyor, QR kod ile ATM’ye hiç dokunmadan para çekebiliyor.
SEKTÖRLERE YÖNELİK YENİLİKÇİ ÜRÜN VE HİZMETLER… Türkiye’nin dijital bankası Yapı Kredi’nin sektöre kazandırdığı yenilikçi ürünlerin en önemli örnekleri; işletmelerin kendi kampanyalarını oluşturabilmeleri için hayata geçirilen Self Servis World ve günlük nakit akışlarını daha rahat yönetebilmeleri için oluşturulan POS Avans ürünü… Bankacılık sektöründe bir ilk olarak hayata geçirilen Self Servis World ile World Üye İşyerleri’nin kampanya ve müşteri altyapısı ile CRM gücünden faydalanmaları hedeflendi. Bu uygulama ile Üye İşyerleri kendi puan veya
indirim kampanyalarını oluşturabiliyor. Bunun yanı sıra sistemin gerisinde çalışan “Akıllı Kitle Seçimi” uygulaması sayesinde milyonlarca World kredi kartı sahibi müşteri arasından kendileri için en uygun hedef kitleye SMS ve e-posta ile bu kampanyalarını duyurabiliyor. World Üye İşyerleri kampanya sonuçlarını ve performansını da raporlarla takip edebiliyor, gelecekte yapmayı düşündükleri kampanyaları bu verilere göre kurgulayabiliyor. Türk bankacılık sektöründe bir başka ilk olan ve 2018 yılında hayata geçirilen POS Avans ile de Yapı Kredi Üye İşyerleri’nin blokede bekleyen POS alacaklarıyla vade tarihini beklemeden, para transferi gerçekleştirmeleri sağlanıyor. POS Avans sayesinde esnaf ve işletmeler ödemelerini güvenli ve zahmetsiz bir şekilde yapıyor, nakit akışlarını daha rahat yönetebiliyorlar. Yapı Kredi’nin amacı müşterilerinin günlük hayatını sürekli kolaylaştırarak her türlü finansal ihtiyaçlarını diledikleri yerden karşılayabilmelerini sağlamak. Bu amaçla, Türkiye’nin dijital bankası olarak, gelecek yıllarda da farklı ölçeklerden tüm işletmeleri dijital kanallarda sundukları ürün ve hizmetlerle desteklemeye devam edecekler.
139
PERAKENDE
VAKIFBANK’TAN KOLAYLIK SAĞLAYAN İNOVATİF ÇÖZÜMLER Bunun yanı sıra yatırım işlemlerinden kredi başvurusuna, hesap açma işlemlerinden e-Devlet sistemine girişe kadar geniş bir yelpazede 300’ün üzerinde bankacılık hizmetini müşterilerimizin kullanımına sunduk. Mobil Bankacılık uygulamamız üzerinde sunduğumuz işlem çeşitliliği bakımından oldukça iddialıyız. Bugün itibarıyla kullanıcı sayısı 3,3 milyona ulaşmış olan bu uygulamamız üzerinden müşterilerimize hızlı, güvenli ve kolay bankacılık hizmeti sunuyoruz.
DİJİTAL BANKACILIK HİZMETLERİ HAKKINDA BİLGİ VEREN VAKIFBANK GENEL MÜDÜR YARDIMCISI İLKER YEŞİL, PERAKENDECİLERE SUNDUKLARI ÇÖZÜMLERDEN DE BAHSETTİ. Bankanızın dijital bankacılık adı altında sunmuş olduğu hizmetlerden kısaca bahseder misiniz? Geniş ürün ve hizmet yelpazemizle müşterilerimizin ihtiyaç ve taleplerini etkin ve hızlı bir şekilde çözmek için sürekli olarak yenileniyor ve gelişiyoruz. Sektörümüze öncülük eden bir anlayışla birçoğu ilk olan inovatif uygulamayı hayata geçiriyoruz. Kısa bir süre önce Mobil Bankacılık üzerinden Masterpass uygulamasına kart ekleme özelliğini uygulamaya alarak sektörde bir ilki gerçekleştirdik. Yine temassız ödeme özelliğinin de pilot çalışmalarını tamamlayarak müşterilerimizin hizmetine sunduk. Bu sayede ödeme sistemlerinde de çeşitliliği sağladık.
140
Peki, dijital bankacılığa dair gerçekleştirmeyi planladığınız yatırımlar neler? Önümüzdeki süreçte dijital alan ve kanallardaki yatırımlarımız daha da artacak. Yine yakın zamanda Mobil Bankacılık uygulamamızın yeni versiyonunu müşterilerimizin kullanımına sunmayı hedefliyoruz. Bunun yanında sesli asistan, chatbot, çağrı merkeziyle görüntülü görüşme, ses ve yüz biyometrisi, geliştirmeleri devam eden ve önümüzdeki yıl VakıfBank Mobil’e ekleyeceğimiz yeni özellikler olacak. Blockchain ve yapay zeka başta olmak üzere kartsız ödeme, şube dışı bankacılık ve müşteri deneyimi bankamızın yol haritasında önemli yerlere sahip. Yeni ürün tasarımının yanı sıra var olan ürünlerimizin geliştirilmesi, sadeleştirilmesi ve müşteri deneyimine göre şekillendirilmesine yatırım yapmaya devam edeceğiz.
Dijital bankacılık alanında perakende çözümlerinizden bahseder misiniz? Firmalarımızın ihtiyaç duyduğu raporları kendi sistemleriyle entegre bir şekilde web servisler üzerinden alabilmeleri için alt yapısını geliştirdiğimiz bir açık bankacılık hizmetimiz mevcut. Bu sistem firmalarımıza bazı bankacılık işlemlerini de yapma kolaylığı sağlıyor. E-ticaret ödemelerinin, kredi kartı veya banka kartı dışında, internet bankacılığı kanalları üzerinden kolayca ve güvenle yapılmasını sağlayan ödeme çözümünü de perakendecilerimize sunuyoruz. Yanı sıra e-ticaret altyapımızda kartlı ödemelerin yanı sıra kart saklama, otomatik tekrarlı tahsilat gibi pek çok hizmetimizde yer alıyor. Türkiye ekonomisinin bel kemiğini oluşturan KOBİ’lerimizin de Alibaba. com’a ücretsiz üye olmalarını sağlıyoruz. Böylece KOBİ’lerimiz, dünyanın en büyük e-ticaret platformlarından birinde ürünlerini satma şansı yakalıyorlar. Ayrıca, Elektronik Teminat Mektubu Platformu projesi ile Türkiye’de bir ilke imza atarak, teminat mektuplarının elektronik ortamda paylaşılmasını sağlayan uygulamayı hayata geçirdik ve Türkiye’nin ilk e-teminat mektubunu düzenledik. Böylece işlemlerin daha hızlı ve güvenilir bir şekilde gerçekleştirilmesini ve birçok riskin sıfırlanmasını sağlamış olduk. Diğer taraftan bankamız, e-fatura alanında özel entegratörlük ve elektronik fatura saklama hizmeti veriyor. Bu kapsamda e-fatura oluşturma, mali mühürleme, fatura gönderme, fatura alma ve arşivleme hizmetleri de perakendecilere sunuluyor.
ENFLASYONLA TOPYEKÛN MÜCADELEYE DESTEK
E
konomimizin sağlıklı olabilmesi, yatırım, üretim, ticaret ve tüketim ortamının düzgün işleyebilmesi için enflasyonu düşürmek zorundayız. Buna yönelik olarak ekonomi yönetimi enflasyonla topyekûn mücadele programı hazırladı. Tamamlanan program Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından tüm detaylarıyla açıklandı. İş dünyasından enflasyonla mücadeleye tam destek geldi. Enflasyonla mücadeleye katılım için tüm firmalardan asgari yüzde 10 indirim yapmaları ve bu indirimi yıl sonuna
142
kadar sürdürmeleri fikri üzerinde topyekun bir mutabakata varıldı. Tabii ki bu bir gönüllü kampanya. Zorunluluk yok. Topyekun mücadeleye katılacak tüm firmalar, belirlenen logo ile birlikte asgari yüzde 10 kampanyasını uygulayacaklarını taahhüt ettiler. Logonun stickerlerını camlarını yapıştıran kişiler bu güçlü mücadeleye omuz verdiklerini gösterecekler. Bu kapsamda bir de www.enflasyonlamucadele.org.tr adı verilen bir internet sitesi kuruldu. Firmalar bu kampanyaya katılmak isterlerse, internet sitesi veya Bakanlık üzerinden başvurularını yapabilir, katılımlarını sağlayabilirler.
PERAKENDE
ATASUN OPTİK ENFLASYONLA MÜCADELE PROGRAMI’NI DESTEKLİYOR Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’na tam destek veren Atasun Optik, Türkiye genelinde 44 ilde 202 noktası ve online platformuyla 12 Ekim 2018 tarihinden itibaren 3 ay sürecek şekilde 13 Ocak 2019’a kadar, 9 farklı dünya markasına ait güneş gözlüklerinde mevcut indirimlerine ek yüzde 10 indirim başlatıyor.
BOYNER GRUP MÜŞTERİSİNİ ENFLASYONUN ETKİLERİNDEN KORUYACAK Türkiye’nin en büyük halka açık giyim perakendesi grubu Boyner Grup, tüm şirket ve markalarıyla enflasyonla mücadele program ve inisiyatiflerine destek vereceğini açıkladı. Grup, enflasyonla savaşa etkin katılım için tüm perakende şirketlerinde müşterilerinin alım gücüne destek olmak için satış kampanyaları, indirimler ve ödeme kolaylıklarını da içeren bir eylem planını hayata geçirme kararı aldı. Bu eylem planına ek olarak Boyner Grup şirketleri tarafından üretilen ve 500’ün üzerinde mağaza ve e-ticaret sitesinde satılan Boyner Grup markalarında yüzde 10 indirim uygulanacak. Bu indirim Altınyıldız Classics, Beymen, Beymen Club, Cotton Bar, Divarese, Fabrika, Limon ve Network gibi markaları da kapsayan 30’un üzerinde markada geçerli olacak. Takip eden dönemlerde ise bu oran daha da artacak. Alışverişin yeni icadı olarak 2015’te lanse edilen Hopi ise tüketicilerin alım gücünü artıran ve yeni kampanya ve teklifler geliştirerek üye şirketlerin verimliliğini daha da artıran projeleriyle enflasyon mücadele çabalarını Grup şirketleri ve perakende sektörü dışına da taşıyacak.
FİBA PERAKENDE GRUBUNDAN ENFLASYONLA MÜCADELE KAPSAMINDA BASIN AÇIKLAMASI Fiba Holding’e bağlı grubumuzun perakende markaları Marks & Spencer; GAP ve Banana Republic olarak 20 yılı aşkın bir süredir Türkiye’de müşterilerimize hizmet vermekteyiz. Bu süreçte her zaman ülkemizin, müşterilerimizin ve çalışanlarımızın yanında olduk. Türkiye’nin içinden geçtiği sıkıntılı günlerin üstesinden gelmek üzere Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan “Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı” kapsamında gerekli tüm desteği mağazalarımızda ve e-ticaret sitelerimizde vermeye hazırız. Atılacak adımları ve enflasyonla mücadele için yürütülen çalışmaları biz de yapacağımız indirimlerle canı gönülden destekliyor olacağız. Enflasyonla mücadele seferberliğinde, tüm Fiba Perakende Grubu markalarımızda yapacağımız etkili satış kampanyaları, indirim teklifleri ve kurgulayacağımız ödeme kolaylıklarıyla müşterilerimizin hizmetinde olmaya devam edeceğiz.
143
PERAKENDE
SİNOZ ENFLASYONLA MÜCADELEYE YÜZDE 20 İNDİRİM İLE DESTEK VERİYOR Türkiye’nin lider dermo kozmetik markası Sinoz, ekonomideki ‘Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’ kapsamında başlayan kampanyaya, ürünlerine yüzde 20 indirim uygulayarak destek veriyor.
2008 yılından bu yana elde etmiş olduğu güveni ve başarıyı ‘Tüketici Kalite’ ve ‘Altın Marka’ ödülleriyle taçlandıran yüzde 100 yerli dermokozmetik markası Sinoz tüm ürünlerinde yüzde 20 indirim uygulama kararı alarak enflasyonla mücadeleye destek veriyor. Ekonomiyi güçlendirmeye yönelik atılan tüm adımlara destek vereceklerini belirten Sinoz Yönetim Kurulu Başkanı Yasin Çörekçi, “Son dönemlerde ekonomiyi canlandırma ve daha da güçlendirme yönünde ülkemizin önemli uygulamaları ve atılımları olduğunu görüyoruz. Biz de Türkiye’nin yerli üreticilerinden biri olarak topyekûn, birlik duygusuyla hızlı karar alınabilen bir yaklaşımın gerekliliğine inanıyoruz. Bu çerçevede, tüm ürünlerimizde yüzde 20 indirim uygulama kararı aldığımızı kamuoyuna duyurmak istedik” dedi.
TEKZEN’DEN ENFLASYONLA MÜCADELEYE YÜZDE 10 VE ÜZERİ İNDİRİM İLE DESTEK Türkiye’yi “Kendin Yap” kültürüyle tanıştıran yüzde 100 milli sermayeli en yaygın ev güzelleştirme merkezi Tekzen, Hazine ve Maliye Bakanlığı önderliğinde başlatılan “Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı”na katıldı. Mağazalarında satışa sunulan yüzlerce seçili ürüne yüzde 10’dan yüzde 60’a varan indirimler uygulayan Tekzen, geçtiğimiz aylarda da kur artışına yanıt olarak fiyatlarını sabitlemiş ve ekonomiye destek mesajı vermişti. Tekzen Pazarlama Müdürü Mehmet Cem Kızılkaya “Türkiye’nin en yaygın ev güzelleştirme merkezi olarak Ağustos ayında döviz kurlarındaki yükseliş
144
nedeniyle “ İnadına zam yok “ kampanyamızı başlatmıştık. Şimdi de “Enflasyonla Topyekün Mücadele” programına katılarak 59 ilde 138 mağazasında yüzlerce çeşit ürününde yüzde 10 ve üzeri indirim uyguluyoruz. Bu iyileştirme hareketinde indirim oranlarımızı yüzde 10 ile sınırlı tutmayıp, üstüne çıkmak istedik. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan bu mücadelenin piyasalara çok olumlu yansıdığını görüyor, biz de Tekzen olarak bu programın içinde olmayı çok önemsiyoruz. Yıl sonuna kadar geçerli olacak bu kampanyaya ek olarak dönemsel kampanyalarımızla tüketicilerimize fırsatlar sunmaya devam edeceğiz.” dedi.
PERAKENDE
MEDIAMARKT’TAN EFLASYONLA MÜCADELE PROGRAMI’NA YÖNELİK AÇIKLAMA MediaMarkt olarak, Türkiye’nin en çok tercih edilen çok kanallı elektronik perakendecisi olmak için sürekli daha iyiyi sunma çabamızın yanı sıra, toplumun ihtiyaç ve beklentilerine göre hizmet vermeye devam ediyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından başlatılan “Enflasyonla
Topyekûn Mücadele Programı”nı destekliyoruz. Tedarikçilerimizle bir araya gelerek tüketicimizin alım gücüne katkıda bulunacak şekilde, belirli ürünlerde indirim yapacağız. Üstelik bu ürünleri her hafta güncelleyerek müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz. Perakende
SPORTIVE, ENFLASYONLA MÜCADELEDE MÜŞTERİLERİNE KOLAYLIK SAĞLIYOR Türkiye’nin yerel sermayeli lider spor perakendecisi Sportive, Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’na destek veriyor. Bu kapsamda Sportive, çeşitli satış kampanyaları ve indirimlerle müşterilerine kolaylık sağlamayı hedefliyor.
146
sektörünün en büyük var olma amacı, tüketici taleplerini doğru zamanda ve tercih edilen kanalda karşılayabilmektir. Bu sistemin sağlıklı işleyebilmesi için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz ve her zaman olduğu gibi birlik ve beraberlik anlayışı içinde tüketicimizin yanında olacağız.
Yükselen enflasyonu düşürmek ve ekonomide kalıcı bir istikrar ortamı yaratmak için Türk markalarının elbirliğiyle hareket etmesinin büyük önem taşıdığını ifade eden Sportive A.Ş. Genel Müdürü Zeynep Selgur, “Dünyada da perakendenin en demokratik kategorisi sayılan spor perakendeciliğiyle yılda 8 milyon müşteriye hizmet veren Sportive olarak ekonomide sürdürülebilirliği sağlayabilmeyi ve özellikle yaş grubu oldukça genç olan müşterilerimizin alım gücüne katkı yaratabilmeyi bu dönemin en önemli sorumluluğu olarak görüyoruz. Ekonominin sağlıklı bir işleve sahip olabilmesi için tüketicinin taleplerine doğru yer ve zamanda cevap verebilmek perakendecinin var olma nedenlerindendir. Sportive olarak biz de, çeşitli kampanyalarla müşterilerimi-
zin yanında olmaya devam edeceğiz.” dedi. Bu kapsamda 500 TL ve üzeri sezon alışverişlerinde anında 100 TL indirim uygulayan Sportive, kendi adını taşıyan koleksiyonu ile Türkiye distribütörü olduğu Arena ve Nike Aksesuar’da da yıl sonuna kadar yüzde 15 indirim fırsatı sunuyor. Sezon sonu ürünlerin satışa sunulduğu outlet mağazalarında ise tüm ürünlerde geçerli 2. ürüne ekstra yüzde 20 indirim sağlanıyor.
PERAKENDE
EROĞLU HOLDİNG’DEN ENFLASYONLA MÜCADELEYE TÜM MARKALARIYLA TAM DESTEK
ATASAY ENFLASYONLA MÜCADELE SEFERBERLİĞİNİN DESTEKÇİSİ Türkiye’nin en köklü markalarından Atasay, ‘Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’na destek veriyor. Şirket, yapılan seferberlik kapsamında gereken indirimi uygulayacak. Eroğlu Holding, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan “Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı”na tüm markalarıyla tam destek verdiğini açıkladı. Eroğlu Holding bünyesindeki gayrimenkul şirketi Eroğlu Yapı ile moda markaları Colin’s ve Loft yılsonuna kadar geçerli olacak indirim miktarlarını da belirledi. Eroğlu Yapı, peşin gayrimenkul satın alımlarında yüzde 20, kredili satışlarda ise liste fiyatı üzerinden yüzde 10 indirim uyguluyor. “Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı” kap-
148
samında şirketlerden ve markalardan talep edilen yüzde 10’luk indirimi bir adım ileri götürdüklerini de belirten Eroğlu şöyle konuştu: “Gayrimenkul tarafında peşin alımlarda indirim oranımızı yüzde 20’ye kadar yükselttik. Moda markalarımızdan Colin’s yılsonuna kadar tüm indirimlere ek olarak yüzde 10 indirim uygulayacağını açıkladı. Loft markamızla da kampanyaya destek vereceğiz. Türk halkı birlik olursa karşı karşıya kaldığı her türlü sorunun üstesinden gelebilir. Biz buna yürekten inanıyoruz.”
Atasay’ın Ceo’su Atasay Kamer, programa ilişkin olarak, “Türkiye’nin en köklü markalarından biri olarak, Türkiye’nin yaşadığı sorunlara her zaman duyarlı olduk. Dolayısıyla başlatılan enflasyonla mücadele seferberliğinin de sonuna kadar destekçisiyiz. Eğer enflasyonla topyekun mücadele edersek bu konuda kalıcı ve sürdürülebilir bir gelişme sağlayabiliriz. Bu doğrultuda ürünlerimizde, gereken indirim miktarını uygulayarak Türk halkının alım gücünü kolaylaştırmaya çalışacağız. Bu geçiş sürecinde Atasay olarak sorumluluk göstermekten kaçınmayarak, üstümüze düşen görevleri yerine getirmeye gayret göstereceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
PERAKENDE
LITTLE CAESARS’TAN BELİRLİ ÜRÜNLERE ENFLASYON İNDİRİMİ Tüm şubelerinde günlük yoğurduğu pizza hamuruyla hazırladığı pizzaları, yenilikçi lezzetleri ve kampanyalarıyla Türkiye’nin en sevilen pizza markalarından Little Caesars, ülkemizin içinde bulunduğu zorlu süreçte üzerine düşen sorumluluğu yerine getirme bilinciyle Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan “Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı”nı destekliyor ve belli ürünlerde indirim uyguluyor. 16 Ekim 2018 itibarıyla hayata geçen uygulama kapsamında, orta boy tek pizzalarda yüzde 12, orta boy tek pizza ve 1 litre içecekte yüzde 10, orta boy Sezar Kıymalı’da yüzde 27 ve orta boy Parti 2’li’de yüzde 11 oranında indirim yapılıyor.
BUKA’DAN ENFLASYONLA MÜCADELEYE KAMPANYAYLA DESTEK Buka, yıl sonuna kadar sürecek enflasyonla topyekûn mücadele indirim kampanyasıyla tüketicilerin yanında. Yeni yıla hazırlanırken evlerinde değişiklik yapmak isteyenler, 1 Kasım - 31 Aralık tarihleri arasında geçerli olacak kampanya kapsamında; koltuk, kanepe, puf, sehpa, kırlent ve yemek odası ürünlerinden yapılacak alışverişlerinde yüzde 25 indirim fırsatından yararlanacak.Aksesuarlar ise yüzde 60’a varan indirimle satışta olacak.
HENRY KOLTUK TAKIMI ALANLARA 2 SEHPA HEDİYE Buka’da fırsatlar indirimlerle sınırlı kalmıyor. Bundan böyle her ay bir ürün grubu özelinde yapılacak kampanya ile alışverişler daha kârlı olacak. Yıl sonuna kadar devam edecek özel kampanya kapsamında Henry koltuk takımı alanlara orta ve yan sehpa hediye ediliyor.
Not: Sehpa hediyesi Henry 3+2+1 ve 3+3+1 takım ve 4899 ₺ üzeri Henry satışlarında geçerlidir.
Kilim Mobilya’dan yüzde 10’luk destek Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı”nın başarısı için, iş dünyasından, tüketicilere kadar, toplumun tüm kesimlerinin desteği gerektiğinin altını çizen Kilim Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yayla, şunları söyledi: “Kilim Mobilya olarak, Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak tarafından açıklanan “Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı”nı destekliyor, programın başarısı için ekonominin tüm bileşenlerinin bu mücadeleye katkı vermesinin gerekliliğine inanıyoruz. Buradan hareketle, biz de Kilim Mobilya olarak, bütün kalbimizle destek verdiğimiz programa somut desteğimizi sürdüreceğimizi bir kez daha yineliyor, ürünlerimizde mevcut indirim oranlarımıza ek olarak yüzde 10 indirim yaptığımızı kamuoyunun bilgilerine sunuyoruz.”
150
PERAKENDE
FLO’DAN ENFLASYONLA MÜCADELEYE TAM DESTEK AYAKKABI SEKTÖRÜNÜN LİDERİ FLO, TÜRKİYE’NİN ENFLASYONLA MÜCADELESİNE DESTEK VEREREK
KİĞILI ENFLASYONLA MÜCADELEYE DESTEK VERİYOR Türkiye’de moda perakendeciliği sektörünün öncü kuruluşlarından olan Kiğılı, hazır giyim sektörünün gelişmesi için desteklerine devam ediyor. Kiğılı, Enflasyonla Topyekün Mücadele programı dahilinde tüm indirimlerine ek yüzde 10 indirim sunuyor.
“ENFLASYONLA TOPYEKUN MÜCADELE” PLANINA KATILDI. FLO, YÜZLERCE MODEL AYAKKABIDA YÜZDE 30’A VARAN İNDİRİM SAĞLAYACAK. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan “Enflasyonla Topyekun Mücadele” planı, ülke genelinde büyük destek gördü. Türkiye’nin lider ayakkabıcısı FLO Mağazacılık ise enflasyonla mücadeleye karşı hazırlanan plana tam destek veriyor. FLO Mağazacılık’tan yapılan açıklama ise şu şekilde: Yıllardır Türkiye’ye, milli üretime ve yerli marka yaratma hedefine inanan ve durmaksızın yatırım yapmaya devam eden FLO Mağazacılık olarak; Hazine ve Maliye Bakanılığı tarafından açıklanan “Enflasyonla Topyekûn Mücadele” planına canı gönülden desteğimizi açıklıyoruz. Yerli üretimin ve herkes için erişilebilir ürünlerin adresi olan FLO mağazalarımızda ve web sitemizde 12.10.2018 Cuma günü itibari ile yüzlerce üründe yüzde 30’a varan indirim uygulayacağız.
Günümüz hazır giyim sektörünün oluşmasına çok büyük katkı sağlamış markalardan biri olan Kiğılı, perakende sektörünü güçlendirmek için çalışmalarına devam ediyor. Sektörün gelişmesi için yaptığı kampanyalarla yüksek kaliteli ürünleri ulaşılabilir fiyatlarla sunan Kiğılı, yüzde 40 indirime ek olarak sunduğu yüzde 10 indirim ile enflasyonla mücadeleye de destek oluyor. Enflasyonla Mücadeleye Destek Kampanyası, mağazaların yanı sıra kigili.com ve abdullah.kigili.com’da da geçerli olacak.
“ENFLASYONLA MÜCADELEDE BİZ DE VARIZ” Kiğılı CEO’su Hilal Suerdem, “ Enflasyonun en çok etkilediği sektörlerden biri olan perakende sektörünün hız kesmeden büyümeye devam etmesi için elimizden gelen tüm katkıları sağlayacağız. Bu yolda, kar marjlarımızdan fedakarlık etmeyi sürdüreceğiz. Bizim hedefimiz modayı ve kaliteyi ulaşılabilir fiyatlarla herkese sunabilmek. Enflasyonla mücadeleye verdiğimiz destek kapsamında tüm Kiğılı ve Abdullah Kiğılı Exclusive Cut mağazalarımızda geçerli olmak üzere, tüm indirimlere ek olarak yüzde 10 indirim sunacağız.”
152
GIDA
TÜRES TÜRK MUTFAĞINI DÜNYAYA TANITIYOR TÜRES GENEL BAŞKANI RAMAZAN BİNGÖL, “TÜRES’İN AMACI TÜRK MUTFAĞINI DÜNYAYA TANITMAK. MUTFAK KÜLTÜRÜMÜZDE UNUTULAN ŞEYLERİ GÜN YÜZÜNE ÇIKARMAK VE O UNUTULMUŞ KÜLTÜRÜ TEKRAR YAŞATMAK.”
154
Öncelikle TÜRES’i (Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği) tanıyabilir miyiz? Türk mutfağını tanıtmak ve yaşatmak amacıyla 24 Eylül 2004’te Mutfak Kültürünü Tanıtma ve Yaşatma Derneği adıyla kuruldu. 2006’da yapılan olağanüstü genel kurulda adı Tüm Restoranlar, Lokantalar ve Tedarikçiler Derneği
olarak değiştirildi. 13 yıl bu şekilde hizmet verdikten sonra son genel kurulumuzla ismi Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği olarak değişti. 330 üyesi bulunan ve bu üyelerin 10 bin noktaya ulaşan şubeleriyle Türkiye çapında çeşitli sektörlerden üyesi bulunan ama ağırlıklı olarak restoran tedarikçisi bulunan bir dernek. TÜRES’in amacı nedir? Neler yapıyorsunuz? TÜRES’in amacı Türk mutfağını dünyaya tanıtmak. Mutfak kültürümüzde unutulan şeyleri gün yüzüne çıkarmak ve o unutulmuş kültürü tekrar yaşatmak. Onun dışında sektörün sorunlarıyla ilgileniyoruz. Daha önce TÜRES’in KDV sorunu ile ilgili yoğun bir çalışması oldu. KDV’lerin yüzde 18’den yüzde 8’e düşürülmesinde TÜRES’in ciddi bir emeği var. En son yemek kartlarıyla ilgili mücadelemizi kamuoyunda herkes takip etti. Gerek yemek kartı şirketleriyle gerek devletler nezdinde ilgili bakanlıklarla ve kurumlarla temas halinde olduk. Bu sorunun kolay çözülemeyeceğini bildiğimiz için boykot kararı almıştık. Boykot kararımızı o dönemin ticaret bakanı Bülent Tüfenkçi’nin talebi üzerine iptal ettik ve bu sorunun bakanlık tarafından çözüleceği taahhüdünü bakanın bizzat kendisinden aldık. Sorun çözüldü ve şu an komisyonlar yüzde 6’ya düştü, ek ücretler kaldırıldı. Bu da bizim sektöre çok büyük bir katkımızdır. Çünkü yüzde 12’lere varan komisyonlar uygulanıyordu.
GIDA Dernek olarak sosyal sorumluluk projeleriniz oluyor mu? Sosyal sorumluluk projelerinde ağırlıklı olarak yer alıyoruz. Kızılay’a Türkiye’de ilk yeme-içme tırını biz yaptık. Bu tır, içinde mutfağı olan, olası bir afet durumunda anında afet bölgesine gidip hem yemek yapılabilen hem de dağıtım yapılabilen bir mutfak. Bunun dışında Reina’da bir dönem bir katliam yaşandı. O dönem insanlar sokağa çıkma konusunda bir endişe yaşadılar. Bu da ticareti olumsuz etkileyecek bir şeydi. Bundan dolayı “Hayatına Sahip Çık” adında bir proje yaptık. TURYİD, BMD, KMD, TÜRES ve birkaç ünlü isimle birlikte bu projeyi gerçekleştirdik. Türkiye’de yapılan gençlik festivalleri özellikle İstanbul’da yapılan İGF (İstanbul Gençlik Festivali), Etnospor Kültür Festivali gibi organizasyonların food court’larını, Yenikapı ve Maltepe’deki ramazan etkinlik alanlarını biz kuruyoruz. Üyelerimiz ile birlikte bu organizasyonlarda hizmet veriyoruz. Bunun dışında Medeniyet Üniversitesi’nin Gastronomi Bölümü’nü kendi sponsorluğumuzla açtık. Bir devlet üniversitesine böyle bir katkımız oldu. Üsküdar İSMEK Mutfak Sanatları Okulu yine bizim sponsorluğumuzda açıldı. Dönem dönem ünlü şefleri tecrübe paylaşımı ve doğrudan eğitim olarak okullara gönderiyoruz. Moritanya Devleti bu sene 31. Afrika Birliği zirvesine ev sahipliği yaptı. Bu zirvede hizmet verecek personelin eksikliğinden kaynaklı bir eğitime ihtiyaçları vardı. TİKA’dan böyle bir hizmet alabilir miyiz diye Türkiye’den talepleri olmuş. TİKA’da bu işi TÜRES’in yapabileceğini düşünüp bizimle irtibata geçti. Biz buradan oraya 20 eğitmen götürdük. Mutfak, kat hizmetleri ve servis olmak üzere 3 branşta 500 kişiye 2
ay boyunca eğitim verdik. Aynı zamanda Afrika Birliği zirvesine götürdüğümüz bu ekiple de bir hizmet sunduk. Afrika Devlet başkanlarına bu ekiple birlikte 3 gün boyunca tamamı Türk mutfağından oluşan bir menü hazırladık. Ülkemiz gastronomi alanında nasıl bir potansiyele sahip? Ülkemizde gastronomi anlamında ciddi bir potansiyel var. Ama sektörün en büyük problemi; sektöre girenlerin yüzde 60-70’inin işi bilmedikleri ve işlerini doğru yapmadıkları için batması. Ehli olmayan kişi bu işte başarılı olamaz. İşverenlik ayrı bir şeydir, restoran işletmeciliği ayrı bir şeydir. İşveren işçi ilişkileri ve restoran işletmeciliği diye 2 ayrı kitabım bulunuyor. Orada da bu konulara detaylı olarak yer verdim. Bir elmasımız var elimizde ama işlenememiş, doğru tanıtılamamış. Artık yavaş yavaş tanıtıyoruz ve organizasyonlar yapıyoruz. Dünyaca ünlü şefler getiriyoruz. Şu anda Antep’te çok değerli çalışmalar yapılıyor. Antep bir gastronomi şehri haline geldi. Bunu Antep başardıysa Türkiye’nin diğer illeri de yapabilir. 81 vilayetin ayrı ayrı bir sürü lezzeti, kültürü ve değeri var. Böyle zengin bir coğrafyada her il bunu doğru işlerse gastronomimiz de çok doğru bir yere gelebilir. Dünya markaları üretebiliriz.
mutfak müzesi projesini hayata geçirmek üzere görüşme halindeyiz. Bu tarz mutfak kültürünü tanıtan Uluslararası Lezzet İstanbul Festivali yaptık. Yenikapı’da 60 markayı bir araya getirdik. Bu etkinliğin amacı da zaten Türk mutfağını tanıtmaktı. 12 farklı ülkeden yabancı şefler getirdik, o şeflere burada Türk yemekleri yaptırdık. Amaç, ülkesine döndüğünde menüsüne dahil edebileceği bir Türk yemeği öğretmekti. Türk yemek ve tatlılarının reçetelerini verdik. İstanbul’da misafir ettik, gezdirdik, workshoplar yaptık ve ülkelerine gönderdik. Yaptığınız çalışmalarda destek aldığınız kuruluşlar oluyor mu? Tabii ki. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TİKA, Maliye Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Kültür Bakanlığı bunların hepsiyle çalışmalar yürütüyoruz. Kültür Bakanlığı’nın 25 kişilik bir gastronomi şurası var. Ben de bu şurada yer alıyorum. Bu şura Türkiye’de gastronomi turizminin rotasını belirleyecek. TÜRES olarak enflasyonla mücadele kapsamında üyelerinizle birlikte nasıl bir işbirliği içerisine girdiniz? Enflasyonla mücadele kapsamında bakanlığın yapmış olduğu çağrı üzerine biz de üyelerimize bu anlamda bir çağrı yaptık. Destek vermek isteyen üyelerimize bunu duyuracağımızı belirttik. Üyelerimizden gelen dönüşlerle 110 markayla gazetelerde ilan verdik ve 4 bin noktada uyguladık. “Çorbada Bizim de Tuzumuz” olsun mottosuyla enflasyonla mücadeleye yüzde 10 indirimle destek vereceğimizi kamuoyuna beyan etmiş olduk. Tabii bu yüzde 10 indirim kimi işletmelerde seçili ürünlerde kimi işletmelerde tüm ürünlerde olacak şekilde uygulamaya konuldu. Bunun için bir görsel hazırladık. Bütün destek veren üyeler bu görseli işletmelerinde vitrinlerine asıp bu indirimi beyan ediyorlar. Bu şekilde kampanyamız devam ediyor.
Mutfak kültürüne yönelik araştırmalarınız var mı? Üyelere özel toplantı ve workshoplar düzenliyor musunuz? Danışmanlarımızdan Ömür Akkor, mutfak kültürüne dair çok ciddi çalışmalar yapıyor. Yapacağımız tüm kültürel faaliyetleri de onun danışmanlığında yürütüyoruz. Şu an mevcutta bir mutfak müzesi projemiz var. Bu
155
GIDA
TECRÜBEMİZİN YANSIMALARI ÜRÜN VE KONSEPTLERİMİZDE Modern Çağa Ayak Uydurarak Sürekli Yeni Trendleri Konseptlerine Uyguladıklarını Belirten Kahve Sokağı Genel Koordinatörü Emre İşlek, “Tecrübelerimizin Yansımalarını Ürünlerimizde Ve Konseptlerimizde Görebilirsiniz.” Dedi.
Büyüme stratejilerinizden bahseder misiniz? Büyüme stratejileri firmamızın temel amaçları arasında yer almaktadır. Günümüzde kafe sektörü sürekli gelişiyor. Bizlerde bu gelişimi takip edebilmek adına sürekli olarak konseptimizi yeniliyoruz. Eğer konseptiniz eski kalırsa insanların sizi tercih etmeleri için bir sebepleri olmaz. Bu yüzden yatırımcılarımızı çok iyi analiz edip, modern çağa ayak uydurarak mimarlarımızla sürekli yeni trendleri konseptimize uyguluyoruz. Bunun yanı sıra açık bayilerimizin istek ve taleplerini yerine getirerek mevcut büyüklüğü de korumak stratejilerimiz arasında. Markanızı farklı kılan unsurlar neler? Firmamız zaman içerisinde değişen çevreye ayak uyduran, modern yönetim sistemiyle işletilen bir markadır, bu sayede bu sektörde rakiplerimizden hep bir adım önde oluyoruz. Bizi farklı kılan en önemli unsurlarımızın başında tecrübemiz var, 2005 yılından beri kahve sektörünün içeri-
156
sindeyiz. Tecrübelerimizin yansımalarını ürünlerimizde ve konseptlerimizde görebilirsiniz. İzmir’de kendimize ait 7 bin 500 metrekarelik alanda kurulu üretim tesisimiz var, bu sayede kendimize özel ürünler çalışabiliyoruz. Sürdürülebilir bir marka olabilmek için müşteri memnuniyetinin önemi büyük. Peki, siz müşteri memnuniyetini sağlamak adına neler yapıyorsunuz? Biz Kahve Sokağı olarak müşteri yerine misafirlerimiz demeyi tercih ediyoruz ve bu yüzden misafirlerimizin şubelerimizden memnun ayrılmaları bizim için sürdürülebilirlik adına en önemli unsurlardan biridir. Müşteri memnuniyeti, müşterinin istek ve talepleri bizim için önemli olduğundan whatsapp iletişim hattımız var. Bayilere gönderdiğimiz tüm kampanya çalışmalarında, internet sitemizde, sosyal medya hesaplarımızda bu numarayı paylaşıyoruz. Bu sayede misafirlerimiz bi-
zimle her zaman her konu için iletişime geçebiliyorlar. Müşterinin şubelerimizde istediği ürünleri ve bilmediği ürünleri keşfetmesi için de merkezde Ar-Ge ekibimiz sürekli çalışmalar yapıp aylık kampanya ve menü çalışmaları yapıyorlar. Yatırım planlarınızda neler var? Yakın zaman içerisinde açmayı düşündüğünüz mağazalar var mı? Kahve Sokağı markası kendini sürekli geliştiren bir marka ve 2019 Ocak ayı için hazırladığımız yeni ve modern konseptimiz ile şube sayısını yurt içinde 50’ye tamamlamak
istiyoruz. Ama bu konseptimizi 2018 yılı kasım ayında çıkararak bu yılı 40 şube ile kapatıyoruz. Yakın zaman içerisinde, İstanbul, Ankara, Aydın, Ağrı, Kastamonu, İzmir lokasyonlarında yeni şubeler açmayı planlıyoruz. Kahve Sokağı’nın yeni yıl için bir başka projesi daha var. Yakın zamanda çıkacak bu proje sayesinde daha küçük dükkanlarda daha düşük maliyetlerle yatırımcılara yeni fırsatlar sunmak için hazırlanıyoruz. Bu projemiz üzerinde uzun zamandır çalışıyoruz ve çok farklı bir konsept olacağına inanıyoruz. Şimdiden 5 noktada proje için bekleyen yatırımcılarımız var.
GIDA
ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ KAHVE DEPOSU GENEL MÜDÜRÜ ÜMİT KÖKEL: “TÜKETİCİLERİMİZE DOĞAL BİR AROMASI OLAN VE TÜRK DAMAK TADINA EN UYGUN KAHVELERİ HİJYENİK KOŞULLARDA HAZIRLAYARAK KOŞULSUZ MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ SAĞLAMAK ÖNCELİKLİ AMACIMIZDIR.” Kısaca Kahve Deposu hakkında bilgi alabilir miyiz? Biz Kahve Deposu olarak 50 yılı aşkın süredir Kökel Kurukahve markasıyla müşterilerimize hizmet veriyoruz. Amacımız her zaman tüketicilerimize doğal bir aroması olan ve Türk damak tadına en uygun kahveleri hijyenik koşullarda hazırlayarak koşulsuz müşteri memnuniyeti amacına dayalı olarak sunmaktır. Tamamıyla bu tarz bir üretim için planmış fabrikamızı da 2003 yılında İkitelli’de kurduk ve hala faaliyetine devam ediyor. Mağazacılığa attığımız adımda yine bu prensip ve hedefler üzerinde başladı.
serüvenimizi Çiftlik Caddesi-Samsun, Mardin-Midyat, Mardin-Merkez, Diyarbakır, Mersin, Gaziantep, Ordu-Merkez mağazaları takip etti. 2018 yılının başlarında KahramanmaraşElbistan, Adıyaman-Gölbaşı, Şırnak-Silopi’de açtığımız 3 yeni şubemizi sizinle buluşturduk. 2018 yılının sonlarına yaklaşırken Adıyaman-Merkez şubemiz sizlerle olacak. Yatırımcılara verdiğiniz destekler neler? Doğru yer seçimine destek, franchise ve personel eğitimi gibi desteklerin yanında; üretimimiz olan kahve ve kahve türevlerini mağazalarımıza toptan fiyatıyla sunuyoruz.
2019’DA CİROYU YÜZDE 20 ARTIRACAĞIZ Franchise verdiğiniz kaç şubeniz var? Franchise sistemi ile açılmış 14 adet mağazamız bulunuyor.
ADIYAMAN-MERKEZ ŞUBESİ AÇILACAK Franchise sürecinizden bahseder misiniz? İlk kez 2009 yılında Güngören Kale Center Alışveriş Merkezi’nde açtığımız mağazamızla tüketiciyle buluştuk. İstanbul’da Avcılar, Alibeyköy-White Hill ve Başakşehir-Arterium AVC mağazalarımız yer alırken Türkiye’nin diğer illerinde de sevilen bir marka ve tat haline geldik. İstanbul’da başlayan mağazacılık
158
Yeni yatırım planlarınızı ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz? 2018’de Kökel Kurukahve ve Kahve Deposu olarak toplam ciromuz 7 milyon TL’dir. 2019’da mevcut ciromuzu yüzde 20 artırmayı planlıyoruz. 2018 yılı Kahve Deposu’nun geleceği açısından yeni mağazaların açılması ve kalitesinin artırılması açısından oldukça verimli geçti. 2019 yılında ise mevcut şubelerimize yenilerini eklemek için çalışmalarımızı neredeyse tamamladık. İlk ve öncelikli hedefimiz her zamanki gibi müşteri memnuniyetidir
GIDA
SİMİT SARAYI, 7 MAĞAZASIYLA İSTANBUL HAVALİMANI’NDA “MAĞAZA SAYIMIZI ARTIRACAĞIZ” Açılış törenine katılan Simit Sarayı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kavukcu, İstanbul Havalimanı’nda yatırımlarının süreceğini belirterek, “Dünyanın en önemli merkezlerine Simit Sarayı mağazası açıyoruz. Farklı ülkelerde havalimanları başta olmak üzere, transit merkezlerinde mağazalarımız var. Dünyanın yeni havacılık merkezi olmasını beklediğimiz İstanbul Havalimanı’nda da global ölçekte hizmet vereceğiz” dedi. Yeni havalimanının; tüm dünya markalarının mağaza açmak istediği bir yapıda olduğunu belirten Kavukcu, “Havalimanının yeni fazları devreye girdikçe, biz de mağaza sayımızı artıracağız.” dedi.
Simit Sarayı, dünya havacılığının en büyük merkezi olan İstanbul Havalimanı’ndaki 7 mağazasında misafirlerini ağırlayacak. Büyüklüğünden altyapısına, güvenlik sistemlerinden mimarisine pek çok alanda dünyaya örnek olacak yeni havalimanının ilk fazı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle hizmete açıldı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda açılan yeni havalimanında bulunan 7 Simit Sarayı mağazası açılış günü misafirlerini ağırladı. Mağazalarını; AVM’ler, havalimanları, üniversiteler, kamu kurumları, stadyumlar, fuar alanları, hastaneler, akaryakıt, metro ve tren istasyonları, toplu konut alanları ve perakende caddelerinde konumlandırarak farklı müşteri segmentlerine ulaşan Simit Sarayı, dünyanın en büyük havacılık merkezi olan İstanbul Havalimanı’nda iç ve dış hatlarda bulunuyor. Geniş ürün yelpazesi ve konforlu mimari konseptiyle; açıldığı ülke ve şehirlerde kısa sürede misafirlerinin beğenisini kazanan Simit Sarayı, Türkiye dahil 25 ülkede keyifli anlara ev sahipliği yapıyor.
159
GIDA
BÜYÜME STRATEJİMİZ “FRANCHISE SİSTEMİ” GENİŞ YELPAZEDE HİZMET… Markanızı farklı kılan unsurlar neler? Özsüt olarak benimsediğimiz misyon ve vizyonun başarımızın en büyük sırrı olduğunu düşünüyorum. Bizler misafirlerimize ne sunarsak sunalım, en taze, sağlıklı, kaliteli ve katkısız ürünler ile hazırlayıp en iyi şekilde sunmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda üretim ve lojistik alanlarında teknolojik uygulamalar geliştiriyor, kapsamlı yatırımlarla verimimizi artırıyor ve markamızı büyütüyoruz.
Büyüme stratejilerinden ve müşteri memnuniyetini sağlamak adına sundukları hizmetlerden bahseden Özsüt Genel Müdürü Güçlü Şeneler, önümüzdeki dönemde şubelerinin bulunmadığı illerde yer almayı düşündüklerini, bu yıl için yurt içi hedeflerinin yüzde 30 büyüyerek 200’ü aşkın mağazaya ulaşmak olduğunu söyledi. Büyüme stratejilerinizden bahseder misiniz? Özsüt, 1938 yılında İzmir’de kuruldu ve 1991 yılına kadar yalnızca Kemeraltı’ndaki mağazasında hizmet verdi. O tarihte ikinci mağaza Alsancak’ta açıldı. 90’lı yılların ortasından itibaren yurt içine açılma kararı alan Özsüt’te, büyüme stratejisi olarak franchise sisteminde karar kılındı. Günümüzde ise franchise ile büyüme yöntemini Türkiye’de en iyi uygulayan markalardan biri olarak, yurt içinde 180’in üzerinde mağazamız, Azerbaycan’da ise dört mağazamızla yatırımlarımıza devam ediyoruz.
160
Günümüz müşterileri, sevdikleri ve güvendikleri mekanların farklı anlarına hitap edecek şekilde, geniş yelpazede hizmet sunmasını tercih ediyor. Hafta sonu tatlı keyfini de, akşamüstü kahve molasını da, öğlen yemeğini de aynı mekanda geçirebilmek istiyor. Biz de uzun bir süredir Özsüt’ü bu şekilde konumlandırıyoruz. Sürdürülebilir bir marka olabilmek için müşteri memnuniyetinin önemi büyüktür. Peki, siz müşteri memnuniyetini sağlamak adına neler yapıyorsunuz? Özsüt olarak ünümüzü sütlü tatlılara ve pastalara borçlu olsak da, günümüzde bu lezzetlerin yanı sıra, şerbetli tatlılar, unlu mamuller, dondurma, kaymak, çikolata, kahve, kahvaltı,
Türk ve dünya mutfağından özel yemeklerden oluşan zengin menümüzle misafirlerimizin en keyifli anlarına eşlik ediyoruz. Özsüt’ün bacasını tüttüren ilk lezzet olan kazandibi tatlısını, bugün hala aynı dede yadigarı reçeteyle hazırlıyoruz. Bir taraftan geleneksel tatlarımızı gün yüzüne çıkarırken, bir yandan da yepyeni tatlarla misafirlerimizin karşısına çıkıyoruz. En önemli özelliklerimizden biri de Türkiye çapında günlük pasta ve tatlı dağıtımı yapan bir firma olmamız. Bunun yanı sıra, personelimizin eğitimine büyük önem veriyor, her zaman güler yüzlü ve hızlı servis sunuyoruz. Tüm bunlar başarıyı da beraberinde getiriyor.
HEDEF YURT İÇİNDE YÜZDE 30 BÜYÜME Yatırım planlarınızda neler var? Yakın zaman içerisinde açmayı düşündüğünüz şubeler var mı? Maharetli ustalarımız güzel lezzetleri ortaya çıkarırken bizler de yönetim olarak bir yandan onlara tüm desteği sağlıyor, diğer yandan da yatırımcı adaylarımızla görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemde, henüz şubemizin bulunmadığı illerde yer almayı planlıyoruz. Ek olarak, büyük kentlerin yeni açılan ana arterlerinde de mağaza açmak istiyoruz. Önceliğimiz İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Kocaeli’de mağaza sayımızı artırmak. Bu yıl için yurt içi hedefimizi yüzde 30 büyüme ve 200’ü aşkın mağazaya ulaşmak olarak belirledik.
GIDA
YEŞİLÇAM KAHVE EVİ ORTADOĞU VE AVRUPA’DA BÜYÜME PLANLARI YAPIYOR ULUSAL VE ULUSLARARASI FUARLARA KATILIM SAĞLIYORUZ Markayı büyütmek ve en iyi yerlere getirmek için ekipleriyle gece gündüz çalıştıklarını söyleyen Yeşilçam Kahve Evi Yönetim Kurulu Başkanı Ali İhsan Demirbilek, ulusal ve uluslararası fuarlara katılarak doğru hamlelerle yavaş yavaş büyümek istediklerini ifade etti.
YERLİ BİR MARKA OLARAK ÜLKEMİZİN BİR DEĞERİYİZ
Yeşilçam Kahve Evi markasının milli ve yerli bir marka olarak ülkemizin bir değeri olduğunu belirten Yeşilçam Kahve Evi Yönetim Kurulu Başkanı Ali İhsan Demirbilek, “2019 planlarımızda Ortadoğu ve Avrupa’da büyümek var.” dedi.
Yeşilçam Kahve Evi markasının milli ve yerli bir marka olarak ülkemizin bir değeri olduğunu belirten Demirbilek,” Yeşilçam Kahve Evi’ne gelen misafirimiz kesinlikle yabancılık çekmez. Mağazalarımıza giren herkes muhakkak
kendisinden bir şeyler bulur. Konseptimizde yiyecek, içecek, nargile olmak üzere her şey eksiksizdir. Gelen misafirlerimiz farklı bir arayışa girmezler.” dedi. Sürdürülebilir bir marka olabilmek için müşteri memnuniyetinin önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Demirbilek, mini anketlerle müşterilerin talep ve şikayetlerine cevap vererek, müşteriler ile sürekli ilgilendiklerini de belirtti.
ORTADOĞU VE AVRUPA’DA BÜYÜME PLANLARI… Son olarak yatırım planlarından bahseden Demirbilek, “Yakın zaman dahilinde yaklaşık 20 tane Türkiye’de, 3 tane de yurt dışında mağaza açacağız. 2019 planlarımızda Ortadoğu ve Avrupa’da büyümek var.” ifadelerinde bulundu.
161
GIDA
YENİ KİTLELERE ULAŞMAK MARKA İÇİN ÖNEMLİ Markanızı farklı kılan unsurlar neler? Biz Gloria Jean’s Coffees olarak dünyanın en iyi kahvesine sahip olduğumuzu iddia ediyoruz. Hizmette hata olabilir, lokasyonda hata olabilir ya da personelimiz anlık hata yapabilir. Ama şu bir gerçek ki biz dünyanın en kaliteli kahve çekirdeklerini müşterilerimize sunuyoruz. Dünyada birçok kahve çeşidi var. Gloria Jean’s Coffees’in küreseldeki stratejisi, dünyanın en iyi bölgelerinden en iyi hasadı misafirlerine sunmak. Biz kalitemize ve hizmetimize sonsuz güveniyoruz. İşte bu yüzden de “gurme” kahveci olarak anılıyoruz.
“Daha önce kahvemizi hiç tatmamış insanlara kahvemizi tattırarak yeni bir kitleye ulaşabilmek markamızı büyütebilmek adına oldukça büyük önem taşıyor.” diyen Gloria Jean’s Coffees Kurumsal İletişim Direktörü Tuğba Dinçerler, İstanbul Yeni Havalimanı gibi büyük bir projede 4 şube açacaklarına da değindi. Büyüme stratejilerinizden bahseder misiniz? Büyüme stratejisi olarak en başta yeni mağazalar açmaktan bahsedebiliriz. Özellikle de markamızın ilk kez gittiği illerimizde, daha önce belki de kahvemizi hiç tatmamış insanlara kahvemizi tattırarak yeni bir kitleye ulaşabilmek markamızı büyütebilmek adına oldukça büyük önem taşıyor. Bunun yanında misafirlerimize ürün kullanım miktarını artırma amaçlı promosyonlar sunarak menümüzdeki ürünlerin satışlarını artırmak ve sonrasında da bunun devamlılığını sağlamak da stratejilerimizden bir tanesi. Bunu desteklemek adına sosyal medya ve diğer mecralarda ürünlerimizin tanıtımını sık sık yapıyoruz. Gloria Jean’s Coffees mobil uygulamamızda yeni geliştirdiğimiz, 5’li paket halinde alındığında yüzde 10 indirimli ve 1 kahve hediye eden kahve paketlerimiz oldukça büyük ilgi gördü. Son olarak, her sezona özel olarak çıkardığımız yeni ürünlerle misafirlerimizi farklı tatlarla buluşturuyoruz. Örneğin bu kış sezonuna özel olarak Salted Caramel & Popcorn içeceğimiz mağazalarımızda yerini aldı ve oldukça fazla sevildi.
162
Sürdürülebilir bir marka olabilmek için müşteri memnuniyetinin önemi büyüktür. Peki, siz müşteri memnuniyetini sağlamak adına neler yapıyorsunuz? Müşteri memnuniyetinin markamız için en çok önem verdiğimiz, en hassas noktamız olduğunu söyleyebiliriz. Bunu sağlayabilmek adına mağazaların dizaynına, temizliğe, hijyene, ürünlerimizin kalitesine ve personel eğitimlerine çok önem veriyoruz. Ancak elbette her yerde olduğu gibi hata olduğu durumlar ortaya çıkabiliyor. Böyle durumlar için misafirlerimize bize ulaşabilmeleri için birçok seçenek sunuyor; şikayetleri dinliyor, derhal önlemini alıyoruz ve elbette telafisini elimizden geldiğince yapmaya çalışıyoruz. Yatırım planlarınızda neler var? Yakın zaman içerisinde açmayı düşündüğünüz mağazalar var mı? Şu an önümüzdeki dönemlerde açılacak olan 9 adet mağazamızın hazırlık süreçleri devam etmekte. Ancak açıkçası bizi en çok heyecanlandıran İstanbul Yeni Havalimanında açacağımız 4 şubemiz. Bu denli büyük bir projede markamızla yer almak bizlere gurur veriyor.
GIDA
R I D N A Z A K “ÖNCE ” N A Z A K A SONR
163
GIDA
BAMBİ İSTANBULLULARI LEZZETLİ TATLAR İLE BULUŞTURMAYA DEVAM EDİYOR
TOPLAMDA 13 ŞUBE OLARAK İSTANBUL BÖLGESİNDE HİZMET VERDİKLERİNİ SÖYLEYEN BAMBİ CAFE YÖNETİM KURULU BAŞKANI EMİN GÜNER, “TÜRKİYE’NİN İLK 7/24 ÇALIŞAN RESTORAN ZİNCİRİ OLARAK İSTANBUL GENELİNDE GÜNDE 15 BİN, YILDA 6 MİLYONA YAKIN KİŞİ BAMBİ CAFE’Yİ ZİYARET EDİYOR.” DİYOR.
164
B
ambi, İstanbul’un çeşitli merkezi semtlerinde yer alan 13 şubesi ile İstanbulluları her gün kaliteli ve lezzetli tatlar ile buluşturmaya devam ediyor. 1974’te yola çıktığı ilk günden itibaren Bambi, şehir yaşamının süratli yolculuğu içerisindeki insanların hızlı bir şekilde istedikleri güzel lezzetlere kavuşmasını sağladı, sağlıyor ve sağlayacak. Yönetim Kurulu Başkanı Emin Güner, Bambi Cafe ile ilgili sorularımızı cevapladı. Bambi Cafe’nin kuruluş öyküsünden bahseder misiniz? Bambi Cafe’nin kuruluş öyküsü Güner kardeşlerin iflas edip tekrar hayata tutunma mücadelesinin öyküsüdür. İflas eden Güner kardeşler pazarcılıktan kamyon taşımacılığına birçok iş yaparak geçim mücadelesi vermiş ve daha sonra ilk olarak Galatasaray Lisesi altında küçük bir dükkanda ortaklı olarak büfecilik hayatına başlamışlardır. Daha sonra halen faaliyette olan taksim Sıraselviler’deki dükkanı çok ortaklı olarak tutarlar ve Bambi ismiyle 1974 yılında başlarlar.
1993’e kadar ortaklardan ayrılmalar devam eder ve 1993’de Mustafa Güner tamamını satın alır. Dört oğlu ile tek şubeli olarak devraldığı Bambi’yi dededen,babadan esnaf olan Güner ailesi, müşteri memnuniyeti odaklı dürüst çalışmaları neticesinde bugünkü zincir işletmelere ulaştırmıştır. Bambi ismini koyma fikri nasıl oluştu? Bambi adını, ormanların en zarif, meraklı, cesur ve aynı zamanda da hızlı canlısı olan ceylanın özel isminden aldı. Aynı zamanda kısa, akılda kalıcı, sempatik ve sıra dışı olması da marka ismini belirlemede etkili olmuştur. Menünüzde hangi ürünler mevcut? En fazla rağbet gören ürününüz nedir? Tavuk çeşitleri, et, tavuk, döner, köfte, sosisli, sandviçler, waffle, kumpir, dilli kaşarlı tost, kaşarlı dürüm döner, ıslak hamburger gibi ürünler bizimle özdeşleşen ürünler…
GIDA
her girişimciye değil iş bilgisi, deneyimi, çalışkan ve bizimle uzun süre çalışmak isteyen insanlara bu işi vereceğiz. Buradaki sloganımız “Önce Kazandır Sonra Kazan” olacak. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk yerli paket servis yapan restoran zincirisiniz. Bununla ilgili neler söylemek istersiniz? Paket şubesi ile alakalı haklı bir gurur yaşıyoruz. Bunu ilk başlatan biziz. Bu konuyla alakalı yeni çalışmalar yaparak geliştirmek istiyoruz. İstanbul genelinde günde 15 bin, yılda 6 milyona yakın kişinin ziyaret ettiği Bambi Cafe, Türkiye’nin ilk 7/24 çalışan restoran zinciri olmayı sürdürüyor.
“DÜNYAYA AÇILMAK İSTİYORUZ” Son olarak gelecek dönem hedeflerinizde neler var öğrenebilir miyiz? Franchise sistemini geliştirip alt yapısını hazırlamak ve kadrolarını oluşturmak hedeflerimiz arasında. Franchise verdikten sonra bütün dünyada bize özel olan lezzetlerle içecekler ve soslar başta olmak üzere dünyaya açılmak istiyoruz. Amacımız ticaret değil tamamen kültürel bir açılım olmasını istememiz. Türk kültürünü tanıtan, bütün dünyada Türk ahlakını, Türk misafirperverliğini gösteren şubeler açmak istiyoruz. Kendimizi kültür eliçisi gibi düşünüyoruz. Lezzetlerimizin yanında ahlakımızı ve çalışkanlığımızı da göstermek istiyoruz.
“DÖNERLER KENDİ İMALATIMIZ” Ürünlerinizin üretimi sizin tarafınızdan mı yapılıyor? Bildiğimiz kadarıyla dönerleriniz müşteriler tarafından beğeniliyor. Dönerinizi farklı kılan nedir? Dönerler kendi imalatımız, katkısız, tamamen doğal ve kendi özel sosumuzla beraber marine edildiği için kendi lezzetini koruyor. Şu an kaç şube ile nerelerde faaliyet gösteriyorsunuz? Taksim (Merkez, Anıt ve paket olmak üzere 3 şube) Osmanbey, Bakırköy, Sirkeci, Mecidiyeköy, Ümraniye, Gayrettepe, Çamlıca restoran, Çamlıca paket ve yine taksimde kuruyemiş olmak üzere toplamda 13 şube olarak İstanbul bölgesinde hizmet veriyoruz.
“ÖNCE KAZANDIR SONRA KAZAN” Franchise şartlarınızdan bahseder misiniz? Franchise alan kişilere tedarik konusunda nasıl destekleriniz oluyor? Franchise alt yapısı hazırlandı. Kendimize özel hazırlanan program ile hayata geçirmek istiyoruz. 2019’un ikinci yarısını konuyla alakalı olarak kendimize hedef seçtik. İsteyen
165
GIDA
HD HOLDİNG’İN FRANCHISE FIRSATLARI YATIRIMCILARI BEKLİYOR lezzetlerini hakkıyla hazırlayarak misafirlerimizle buluşturmaya devam etmek için, bizimle birlikte büyüyecek ve kazanacak yol arkadaşları arıyoruz.” diyen Işık, avantajlı franchise fırsatlarıyla Geleneksel Türk Mutfağı’nın sektördeki gücünün artacağına ve Türk markalarının kazanacağına dikkat çekiyor.
ADAYLARDA ARANAN ÖZELLİKLER
Türkiye’nin en büyük yerli restoran zinciri HD Holding, geleneksel Türk mutfağının lideri olmak isteyen girişimcileri bekliyor. Yüzde 100 usta eliyle hazırladığı kaliteli lezzetlerini uygun fiyatla misafirleriyle buluşturan HD Holding, bünyesinde yer alan HD İskender, HD Döner, Pidem ve Pideko markalarını Türkiye’nin dört bir yanında büyütecek yatırımcılara franchise fırsatı sunuyor.
Franchise adaylarında aranan özellikler ise öncelikle alanında lider ve kazançlı markaları temsil etme isteğine sahip olmak, HD Holding’in vazgeçilmez prensipleri olan “Ürün kalitesi odaklı”, “Misafir memnuniyeti odaklı” ve “Her zaman uygun fiyat odaklı” olmayı benimsemiş olmak, Türk lezzetlerini, güçlü bir Türk markası ile daha fazla kişiye ulaştırmanın heyecanına sahip olmak, gerekli olan yatırımı karşılayacak finansal kaynaklara sahip olmak ve zamanını restoranına ayırabilecek olmak.
YATIRIMCILARA TAM DESTEK Türkiye genelinde 30’dan fazla ilde 200 üzerindeki restoranıyla hizmet veren HD Holding, her yıl 25 milyondan fazla misafiri ağırlıyor. Geleneksel Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetlerini restorancılık alanındaki uzmanlığı ile birleştirerek 3 bin üzerinde çalışanının desteğiyle misafirlerine erişilebilir fiyatlarla sunuyor.
166
5 YIL İÇERİSİNDE 500 RESTORAN HD Holding yeni franchise sistemiyle büyümeye devam ederek restoran sayısını 5 yıl içerisinde 500’e çıkarmayı hedefliyor. “23 yıllık başarılarla dolu yolculuğumuzda, daha fazla kişiye ulaşılabilmek, Türk mutfağının geleneksel
Firma yatırımcılarına, kendi et işleme tesislerinde güvenli bir şekilde ve tüm denetimlerden geçerek hazırlanan ürün tedariği, sürekli pazarlama desteği, tedarik zinciri yönetimi, insan kaynakları yönetimi, HD Akademi desteği ile çalışan eğitimi ve 23 yıllık operasyonel tecrübesinin yanı sıra satın alma gücünden faydalanma imkanı sağlıyor.
GIDA
DÜNYADA TÜRK DÖNERİ DENİLİNCE İLK AKLA GELEN MARKAYIZ Gelişim sürecinde Bereket Döner fabrikasında işler çok hızlı büyüdü. Öyle ki bizden döner satın alanlar, iznimiz dâhilinde markamızı kullanmaya başladı ve markalı Bereket Döner şubeleri hızla arttı. Bereket Döner’den döner alan müşteri kitleleri de gelişti.2007’de kapasitenin üzerine çıkan fabrikamız yetersiz kalınca şu an bulunduğumuz, 5 bin 500 metrekarelik alana sahip İstanbul/Hadımköy’deki fabrikamızı kurduk. Yıllar içinde kapasite artış yatırımlarımıza devam ettik. 2016’da fabrikamızın alanı 12 bin 500 metrekareye ulaştık. Böylece bir vardiyada 60 ton ürün üretebilecek bir fabrika halini aldık. Şu anda fiilen bir vardiyada 50 ton döner üretiyoruz. Yıllık 14 bin ton döner üreten bir fabrika konumundayız.
BEREKET DÖNER’İN KURULUŞ HİKAYESİNDEN BAHSEDEN BEREKET DÖNER CEO’SU MUHAMMET NEZİF EMEK, YENİ YATIRIM PLANLARINI DA BİZLERLE PAYLAŞTI. Bize Bereket Döner hikayesinden bahseder misiniz? 1988 yılında Hayrettin Taşkıran’ın Beyoğlu’nda küçük bir dükkân olarak açtığı Bereket Döner, bugün 125 şubesi ve yaygın dağıtım ağıyla Türkiye’nin ilk ve en büyük oyuncusu. Bereket Döner’in Yönetim Kurulu Başkanı olan Hayrettin Taşkıran’ın “Bir gün bir döner fabrikası kuracağım ve döneri tonlarca üretip tırlarla satacağım” diyerek ifade ettiği döner üretim hayali ise aslında dönüm noktası oldu. Taşkıran, 1988’de dört şubeden üçünü sattı ve 2007‘de İstanbul/İkitelli’de döner üretim fabrikası kurdu. Bu fabrika hem Türkiye’nin ilk hazır döner fabrikası ve hem de Türkiye’de faaliyet konusu dönercilik olan ilk fabrika. Böylece Türkiye’nin ilk ve en büyük döner üreticisi olduk. Ayrıca o dönemde dönerle ilgili yasal mevzuatın da yoktu ve kurulan fabrikayla Türkiye’deki yasal mevzuatın oluşumuna da destek vermiş olduk.
168
14 ülkeye ihracat yapmakla birlikte; restoran zincirlerinde, kendi bünyemizde ve tüm iştiraklerimiz ile birlikte 2 bin 500 kişilik istihdam ve yaklaşık 300 milyon lira ciro hedefi ile 2018 yılı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İSO tarafından açıklanan üretimden satışlara yapılan sıralamada Türkiye’nin İkinci Büyük 500 Sanayi Kuruluşu’ndan biri olarak yerini alması da şirketimizin, çıktığı yolda doğru ve emin adımlarla nasıl yürüdüğünün de kanıtı aslında. Yüzde 40’a varan büyümeyle sektörün liderliğini perçinlemiş olan Bereket Döner, tüm çalışanlarımızın gösterdiği özveri ve emek ile de büyük bir başarıya doğru hızla ilerliyor. Bereket Döneri rakiplerinden farklı kılan nedir? Rakiplerimizden ayrıştığımız en temel unsur geleneksel Türk dönerinin tüm tat ve sunumlarını bir arada bulundurmamızdır. Kalite, hijyen ve helal üretim standartlarından hiçbir taviz vermeden, oluşturduğumuz alt yapı ile tüm ürünlerimizi tüm restoranlarımızda aynı standart kalite ve lezzette sunabilmekteyiz. Kısacası,
2018 yılı şube hedefleri •
Yurt içi: 30 yeni şube açılışı hedeflemekteyiz.
2018 yılın son çeyreğine girerken hedeflerimizin yüzde 90’ına yaklaşmış olmanın mutluluğunu yaşamaktayız.
2019 yılı şube hedefleri •
Yurt içi: 50 yeni şube açılışı hedeflemekteyiz.
•
Yurt dışı: 5 yeni şube açılışı hedeflemekteyiz.
GIDA
döner denilince akla ilk olarak Bereket Döner gelmektedir. Çünkü dürümden ekmek arasına, porsiyon dönerden iskendere ve dönerli menemenden köfteye kadar birçok tavuk ve kırmızı et lezzetinin aynı anda bulunduğu tek markadır Bereket Döner. Ayrıca gerçek Türk döner kalite ve lezzetinden taviz vermeden farklı sunum çeşitleri ve soslarla değişen ve gelişen damaklarımıza hitap edebilmemiz ile de ayrışmaktayız. Üretim gücümüz, bilgi birikimi ve tecrübemiz ile de Bereket Döner olarak sektördeki diğer firmalardan ayrışmaktayız. Bugün dünyada Türk döneri denilince ilk akla gelen markayız. Bu bilgi birikimi ve tecrübeyi paylaşmaktan çekinmememiz, sektörün gelişmesi ve büyümesi için çaba sarf etmemiz ve sektördeki diğer firmaları rakip değil iş ortağı görmemiz de bizi farklı kılıyor. Girişimcilerde hangi özellikleri arıyorsunuz? Girişimci Ruh ve sürekli başarma azmine, işe ilgi gösterecek, zamanının bir kısmını ve dikkatini bu işe ayıracak olmasına, insan Yönetimi ve finansal yönetim tecrübesine, gerekli yatırım yapabilecek işletme sermayesine sahip olunmasına, Bereket Döner Akademi tarafından verilen İşletmeci Eğitim Programına katılım sağlayarak, başarılı olmalarına, markamıza değer katabilecek, vizyon sahibi ve sürekli gelişime açık girişimciler olmasına dikkat ediyoruz. Neden franchise ile büyümeyi amaçlıyorsunuz? Müşteri ve kalite odaklı hizmet anlayışımızla Türkiye’de tüm illerde açılacak restoranlarımızla misafirlerimize ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hedefi franchise sistemi ile daha hızlı ve daha güçlü bir şekilde gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Yatırımcılarından; reklam, lojistik, eğitim bedeli gibi ilave hiçbir bedel almayan franchise sistemimizle “kazandır-kazan” prensibiyle hareket ediyor ve mutlu franchise’larımıza bereketli bir yatırım fırsatı sunuyoruz.
Bereket Döner franchise bedelleri •
Bereket Döner Durak: Alınmamaktadır.
•
Bereket Döner Paket: 20.000 TL + KDV
•
Bereket Döner Express: 60.000 TL + KDV
•
Bereket Döner Restoran: 100.000 TL + KDV
•
Bereket Döner Since 1988 Büyük Alakart Konsept: 200.000 TL + KDV
Franchising sayesinde yatırımcılarımızla birlikte Bereket Döner’in yüksek standartlarının tüm tüketicilerle en hızlı ve yaygın şekilde buluşturabilmeyi hedefliyoruz. Bereket Döner Olarak 5 ayrı iş modelimizle hem yüksek karlı büyük montanlı iş yapmak isteyen, hem de bütçesi küçük hedefi büyük girişimcilerimize destek oluyoruz. Yurt dışında şubeleriniz var mı? Yurt dışı hedefleriniz nelerdir? Mevcut olarak Suudi Arabistan Mekke Bölgesi Taif şehrinde şubemiz ile hizmet vermeye devam ediyoruz.
2019 yılında 5 yeni şube daha açmayı planlıyoruz. Gelecek beş yıllık dönemde başta Suudi Arabistan olmak üzere tüm Ortadoğu’yu Bereket Döner Restoran ve Bereket Döner Durak’lar ile donatmayı hedeflemekteyiz. Yine Afrika, Orta Asya, Türki Cumhuriyetleri ve Avrupa ülkeleri için görüşmelerimiz devam ediyor. Avrupa’ya açılma anlamında hem Balkanlar da hem de Bulgaristan da gerekli girişimleri başlattık.2019 yılsonuna kadar bu bölgede de yapmış olduğumuz fizibilite çalışmalarını sonlandırıp Bereket Döner Avrupa’nın ilk imzalarını atmış olmayı hedefliyoruz.
169
GIDA
SAMPİ “SAMSUN PİDESİNİ” TÜM DÜNYAYA TANITACAK SAMPİ PİDE GENEL MÜDÜRÜ ERCAN YILMAZ: “2019 YILI SONUNDA DANİMARKA, KIBRIS VE ÜLKEMİZDE BULUNAN TOPLAM 28 OLAN ŞUBE SAYIMIZI, BÜYÜK BİR SIÇRAMA İLE 40’A ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ.” Marka olarak franchise yöntemi ile hareket ettiklerini ve yatırımcılara minimum yatırım maliyetlerine karşılık, düzenli bir kazanç sistemi sunduklarını söyleyen Sampi Pide Genel Müdürü Ercan Yılmaz, “Yatırımcılara personel, eğitim, merkezi satın-alma ve uzman kadromuz önderliğinde kendi işlerini yapabilme fırsatları yaratıyoruz.” açıklamasında bulundu.
1989’DAN BERİ… 1989 yılından beri Türkiye’nin en eski ve en bilinen pide zinciri olduklarını ifade eden Yılmaz, “Çok şubeli olmamıza rağmen butik işletmelerden bile daha lezzetli ürünler sunuyoruz. Hem açık hem de kapalı Karadeniz pidelerinin yanı sıra, kendimize özel formülümüzle hazırladığımız lahmacunumuzla da geniş bir müşteri yelpazesine sahibiz.” dedi. “Şubelerimizi düzenli olarak uzman ekibimizle eğitimlerden ve denetimlerden geçiriyoruz. Her ay profesyonel bir kurum ile gizli müşteri denetlemeleri yapıyoruz
ve sonuçlarına göre yapıcı aksiyonlar alıyoruz.” diyen Yılmaz, “Müşteri her zaman haklıdır” prensibi ile stratejilerini belirlediklerini söyledi.
2019 YILINDA HEDEFLER BÜYÜK Yatırım planlarından bahseden Yılmaz, Rusya ve Körfez ülkelerinden yatırımcılar ile temas halinde olduklarını, yurt içinde de birçok yatırımcı ile görüşmelere devam ettiklerini belirtti. Yılmaz, “2019 yılı sonunda Danimarka, Kıbrıs ve ülkemizde bulunan toplam 28 olan şube sayımızı, büyük bir sıçrama ile 40’a çıkarmayı hedefliyoruz.” dedi.
170
GIDA
BURSA KEBAP EVİ DÜNYADA DA MARKA OLACAK ŞU AN 36 İLDE 94 ŞUBEYE ULAŞTIKLARINI BELİRTEN BURSA KEBAP EVİ GENEL MÜDÜRÜ CEM ULUBAY, “2019’DA YURT İÇİ VE YURT DIŞI HEDEFİMİZ 25 YENİ ŞUBE. BURSA KEBAP EVİ, DÜNYADA DA TANINAN BİR MARKA OLACAK.” DİYOR. Bursa Kebap Evi, uzun yıllar süren ön hazırlık ve araştırmalar sonucu dünyaca meşhur Bursa Kebabı’nı en gerçek haliyle tüketicilere sunmak için modern ve yenilikçi bir yönetim anlayışı çerçevesinde kurulan bir restoran zinciri. Şu an 40’a yakın ilde şubesi bulunan Bursa Kebap Evi; Rize, Adana, Ankara, Balıkesir ve Beypazarı’ndaki bazı AVM’lerin yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri (Dubai ve Abu Dabi), Fransa (Metz) ve Amerika’da yeni şubeler açmaya hazırlanıyor. Genel Müdürü Cem Ulubay, Bursa Kebap Evi ile ilgili sorularımızı cevapladı. Bursa Kebap Evi’nin kuruluş öyküsünden bahseder misiniz? Bursa Kebap Evi, 2003 yılında kurulmuş bir marka. Markanın 2 franchise şubesine sahip olan Cem ve Caner Helvacı kardeşler, 2010 senesinde
Bursa Kebap Evi’nin isim hakkını satın alıyorlar. İsim hakkını aldıktan sonra şubeler arasında bir konsept birliği yapıyorlar. İmalathane ve bir genel merkez kuruluyor. Bir yıl boyunca markanın büyümesi anlamında altyapı çalışmaları yapılıyor. 2018 yılına geldiğimiz zaman ise şu an 36 ilde, 94 şubeye ulaşılmış durumda.
TERCİHİMİZ FRANCHISE İLE BÜYÜMEK Büyüme stratejilerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz? Markaların iki tip büyüme stratejisi vardır. Ya franchise verirsiniz ya da kendi şubelerinizi açarsınız. Franchise’ın avantajı, yatırımı franchise alan kişinin yapmasıdır. Bu şekilde markanın büyümesi hızlanır.
Bursa Kebap Evi de büyüme yolunda franchise stratejisini kullanan markalardan biri. Büyüme anlamında AVM’leri tercih etme sebepleriniz nelerdir? Lokasyonun nasıl bir etkisi var? AVM’ler artık bir yaşam kültürü haline geldi. AVM’lerde kendimizi ifade edebilmek daha kolay. Şu an mevcutta 85 tane AVM, 9 tane cadde şubemiz bulunuyor. Dolayısıyla bir marka büyümek istiyorsa AVM’lere ihtiyacı var. AVM’lerin de bize ihtiyacı var. Orayı heyecanlandırmak ve yaşatmak için… Bu yüzden AVM’ler öncelikli tercihimizdir.
EN ÇOK BURSA KEBABI TALEP GÖRÜYOR Müşterilerinize hangi ürünlerle hizmet veriyorsunuz? En çok hangi ürün talep görüyor? Ana ürünümüz ismimizden de anlaşıldığı üzere Bursa Kebabı. Ama bunun yanında Bursa’nın yöresel İnegöl Köftesi, Pideli Köftesi, Kasap Köfte, tavuk çeşitlerimiz ve künefe, kemalpaşa gibi tatlılarımız ile menümüz çeşitleniyor. Müşterilerimiz tarafından en fazla talep gören ise Bursa Kebabı.
172
GIDA
Özellikle İskender dönere özgü geliştirdiğiniz formülü paylaşır mısınız? Sizi farklı kılan nedir? Birincisi etimiz, ikincisi sosumuz bizi farklı kılıyor. Bizim sosumuz salça bazlı değil. Biz sosumuzu domatesten yapıyoruz. Domatesleri yılda bir kez alırız, bin derecelik fırınlarda közleriz ve daha sonra bunu sos haline getiririz. En büyük özelliğimiz bu.
FRANCHISE ALANLARA ÜRÜN VE PERSONEL DESTEĞİ Franchise şartlarınız nelerdir? Franchise alan kişilere ürün ve ekipman anlamında nasıl destekleriniz oluyor? Franchise bedelimiz 150 bin TL. Cirodan yüzde 4 royalty bedeli alıyoruz. Ortalama yatırım bedelide de 1 milyon TL’yi buluyor. Franchise alan kişilere, satacağı tüm ürün ve personel konusunda destek oluyoruz. Tüm personel kadrosunu biz oluşturuyoruz. Çünkü genelde franchise talebiyle
gelenler farklı iş kollarında olan kişiler oluyor. Dolayısıyla bu işin ustalık gerektiren tarafında çalışacak insanları bulamıyorlar. Biz de marka olarak böyle bir girişim yaptık. Türkiye’de sanırım sadece biz yapıyoruz bunu. Aynı zamanda şubelerin konseptlerini de biz kendimiz yapıyoruz.
2019’DA YURT İÇİ VE YURT DIŞI HEDEFİMİZ 25 YENİ ŞUBE Bursa Kebap Evi olarak kısa ve uzun vadedeki hedeflerinizi öğrenebilir miyiz? Markamıza yurt dışından oldukça fazla talep var. Almanya’da iki şubemiz var. Türkiye’de neredeyse 100 şubeye ulaşmış durumdayız. Ama yurt dışında bir konsept marka yok. Sadece bireysel olarak açılmış Türk restoranları var. Bizim de döner ve İskenderlerimiz dünyaca tanındığı için bize olan talep büyüyor. Almanya’daki şubelerimize ilaveten İran ile görüşmelerimiz devam
ediyor, Amerika’da 2019 yılı içerisinde bir şubemiz açılacak. Hollanda, Fransa, Belçika, Lüksemburg buralarda da görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Aralık ayında Birleşik Arap Emirlikleri Abu Dabi şubemizi açıyoruz. 14 Kasım’da Balıkesir 10 Burda AVM’de bir şubemiz açılacak. Yılda ortalama 12 şube açılışı yapıyoruz. Yani her ay bir şube açmaya çalışıyoruz. 2019 senesinde yurt içi ve yurt dışı toplamı olarak hedefimiz 25 şube.
ÇOCUKLARA YÖNELİK ETKİNLİKLERİMİZE İLGİ ÇOK YOĞUN Bursa Kebap Evi’nin yapmış olduğu sosyal sorumluluk projelerinden ve çocuklara yönelik düzenlediği etkinliklerden bahseder misiniz? Dönemsel olarak sosyal sorumluluk projelerimiz oluyor. En son doğuştan iki kolu olmayan ve Avrupa Paralimpik Şampiyonası’nda altın madalya kazanan Türk yüzücümüz Sümeyye Boyacı ile sponsorluk için görüştük ve görüşmelerimiz devam ediyor. Çocuklara yönelik yaptığımız etkinliklere ilgi çok yoğun oluyor. Zaten çocuklara yönelik etkinlik yapıldığı zaman aileyi de işin içine katmış oluyorsunuz. Şu an Amerikan servislerimizde yer alan ödüllü öykü yarışması etkinliğimize katılım çok yüksek ve çok sayıda öykü gelmiş durumda. Bursa Kebap Evi olarak bu yoğun ilgiden çok memnunuz özel jürinin değerlendireceği öykülerin yarışma sonucunu biz de heyecanla bekliyoruz.
173
GIDA
YAPTIĞIMIZ İŞTE EN ÖNEMLİ UNSUR MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ “Yaptığımız İşte En Önemli Unsur Müşteri Memnuniyeti.” İfadesinde Bulunan Etçi Mehmet Firma Sahibi Mehmet Dağ, “Gelen Misafirlerimize Evdeki Rahatlığı, Güler Yüzlülüğü, Ürün Kalitesini Sergileyerek Onların Memnun Ayrılmalarını Sağlıyoruz.” Diyor. Büyüme stratejilerinizden bahseder misiniz? Bu soruya 3 aşamada cevap vermek istiyorum. 1.pazara nüfus etme: En az rakiplerimiz kadar pazardan pay almalıyız. 2.yeni müşteriler kazanma: Farklı reklam mecraları ile yeni müşteriler. 3.ürün geliştirme: Hiçbir zaman bizim amacımız ürünü son haline getirmek değil sürekli yenilikler yapmak.
ÜRÜNLERİMİZİ KENDİMİZ ÜRETİYORUZ Markanızı farklı kılan unsurlar nelerdir? Yüzde 100 Türk sermayeli markamız Ar-Ge çalışmaları
174
yaparak uzun bir araştırma sonucunda pazara açılmıştır. Bu sayede pazardaki açıkları araştırarak eksiklerini kapatmıştır. Tabii ki en büyük özelliğimiz ürünlerimizi kendimizin üretiyor olmasıdır. Sürdürülebilir bir marka olabilmek için müşteri memnuniyetinin önemi büyük. Peki, siz müşteri memnuniyetini sağlamak adına neler yapıyorsunuz? Yaptığımız işte en önemli unsur müşteri memnuniyeti. Biz de, gelen misafirlerimize evdeki rahatlığı ,güler yüzlülüğü, ürün kalitesini sergileyerek onların memnun ayrılmalarını sağlıyoruz ve en önemlisi onların isteklerini anlayabiliyoruz.
YATIRIMLAR DEVAM EDİYOR Yatırım planlarınızda neler var? Yakın zaman içerisinde açmayı düşündüğünüz mağazalar var mı? Yatırım planlarımız elbette var. Gerek bayilik sistemi ile gerekse kendi yatırımlarımız ile çok yakın zamanda yeni mağazalarımızda müşterilerimizi ağırlayacağız.
GIDA
SULTANAHMET KÖFTECİSİ’NİN KIBRIS ATAĞI Duman, bu yatırımları hayata geçirmek için yoğun şekilde çalışıyor.”
DENKTAŞ DA MÜDAVİMİYDİ KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş’ın Sultanahmet Köftecisi’nin müdavimleri arasında yer aldığını, resmi ya da özel İstanbul ziyaretlerinde Sultanahmet köftesini tatmadan ülkesine dönmediğini anımsatan Tezçakın: “Merhum Denktaş, dükkanımıza ilk kez 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinlikleri için İstanbul’da bulunduğu 1987 yılında gelmişti. Sonrasında sık sık misafirimiz oldu. Merhum Denktaş da KKTC’de şubeler açmamızı çok isterdi. O zamanlar şube açmayı düşünmüyorduk, Bugünlere kısmetmiş.” diye konuştu.
1920 Sultanahmet Köftecisi Onursal Başkanı Mehmet S. Tezçakın: “KKTC’de yüzlerce kişiye istihdam sağlayacak projeleri hayata geçireceğiz.” KKTC’deki ilk şubesini Gazimağusa’daki City Mall AVM’de açan 1920 Sultanahmet Köftecisi, imzalanan master franchise sözleşmesi ile yeni projeleri hayata geçirmeye hazırlanıyor. 1920 Sultanahmet Köftecisi Onursal Başkanı Mehmet S.Tezçakın, ilk franchise şubenin beklentilerinin de üzerinde ilgi görmesinin, KKTC’de yeni yatırımlar konusunda kendilerini cesaretlendirdiğini belirtti. Yeni yatırımları master franchise aracılığıyla yapacaklarını, bu konuda da KKTC’nin başarılı iş adamı Tunç Müdüroğluları ile anlaştıklarını kaydeden Tezçakın, şunları söyledi: “Sayın Tunç Müdüroğluları ile şirketimiz arasında sözleşmeler imzalandı. KKTC’de yüzlerce kişiye istihdam sağlayacak yeni projeleri birlikte hayata geçireceğiz. İlk aşamada bir imalathane kurarak Doğu Akdeniz Üniversitesi, Girne ve Lefkoşa’da birer şube açacağız. Ardından market, lokanta ve otellere yönelik dondurulmuş ürün satışına başlayacağız. Et entegre tesisi kurulması, elegant et lokantaları, köfte arabası, catering gibi projeleri de yakın zamanda hayata geçireceğiz. CEO’muz Mert Tezçakın ile Genel Müdürümüz Burak
176
OSMANLI KAĞIT PARALARI MÜZESİ KURMAK İSTİYOR Tezçakın, 3. kuşak Sultanahmet Köftecisi olmanın yanı sıra dünyanın en kapsamlı Osmanlı Kağıt Paraları Koleksiyonu’nu oluşturmuş bir nümismat olarak da KKTC’ye yönelik projelerinin bulunduğunu bildirdi. KKTC’de para müzesi kurmayı, sergiler açmayı hedeflediğini anlatan Tezçakın, “Ayrıca, tedavülden kalkmış madeni paraları müşterilerimize diş kirası, bereket parası olarak dağıtarak Osmanlı’dan miras kalan gelenekleri KKTC’de yaşatacağız.” diye konuştu. 1920 yılında kurulan asırlık işletmenin, KKTC’nin yanı sıra Almanya, İngiltere ve Azerbaycan’da şubeleri bulunuyor.
GIDA
İZMİR OPTİMUM AVM’NİN EL ELE CAFE’SİNE ALTIN ÖDÜL
İzmir Optimum AVM, Uluslararası Alışveriş Merkezleri Konseyi (ICSC) tarafından düzenlenen Solal Pazarlama Ödül Platformunda, El Ele Cafe projesiyle kurumsal sosyal sorumluluk kategorisinde altın ödülün sahibi oldu. İzmir Optimum AVM, otizmli çocukların sosyal yaşama daha fazla dahil olmalarını sağlamak amacıyla özel olarak tasarlanan El Ele Cafe ile alışveriş sektörünün uluslararası alanda en büyük organizasyonu olan ICSC Solal Marketing Awards’ta kurumsal sosyal sorumluluk kategorisinde altın ödüle layık görüldü.
otizmli çocukların denge hissini ve güvenini geliştirmesine imkan veriyor. El Ele Cafe’nin tüm geliri, açıldığı günden bu yana Anadolu Otizm Vakfı’nın aracılığıyla yine otizmli çocuklara eğitim bursu olarak kullanılıyor.
Uluslararası Alışveriş Merkezleri Konseyi (ICSC) tarafından her yıl düzenlenen, pazarlama yönetimi alanında sektörün en prestijli organizasyonunda altın ödül kazanarak büyük gurur yaşatan El Ele Cafe, İzmir Optimum AVM ve Anadolu Otizm Vakfı iş birliğiyle yaklaşık 2 yıldır faaliyet gösteriyor. El Ele Cafe’de, 16 yaş ve üzeri, orta ve hafif otizmli çocuklar hizmet veriyor. Böylece çocukların hem aile bütçelerine katkıda bulunması hem de duygusal tatminlerinin ve gelişimlerinin desteklenmesi hedefleniyor. Özel olarak tasarlanan ve Almanya’da üretilen oyuncaklarla dolu parkın yanında hizmet veren El Ele Cafe, birbiriyle empati yapabilecek ebeveynlerin de sosyalleşmesine fırsat sunuyor. Parktaki özel oyuncaklar da çocuklara duyusal bütünleme sağlarken, dokunma duyusunu geliştirerek
177
GIDA
BURGER KING FAST FOOD KATEGORİSİNDE TÜRKİYE’NİN LOVEMARK’I SEÇİLDİ Üstün hizmet kalitesi, misafirleriyle kurduğu samimi iletişimi ve her yıl yenilediği ürün yelpazesiyle gönüllere taht kuran Burger King, başarısını aldığı ödüllerle pekiştiriyor. Türkiye’nin hızlı servis restoran sektörünün lideri TAB Gıda’nın Burger King markası, 5. kez fast food kategorisinde Türkiye’nin Lovemark’ı seçildi. MediaCat önderliğinde Ipsos işbirliğinde gerçekleştirilen ve geleneksel hale gelen “Türkiye’nin Lovemark’ları 2018” araştırmasının sonuçları açıklandı. Araştırma sonucunda Burger King bu yıl da fast food kategorisinde birinciliğe layık görülerek kendi sektörünün ‘Lovemark’ı seçildi. Konuya ilişkin olarak değerlendirmede bulunan TAB Gıda Pazarlama Genel Müdürü Seçil Demiralp, “Burger King markamızla daha önce 2011, 2012, 2013 ve 2015 yılı olmak üzere üst üste 4 kez ‘Türkiye’nin Lovemark’ı seçilmiştik. Bu yıl yine bu ödüle layık görülmekten ve 5. Kez ‘Türkiye’nin Lovemark’ı olmaktan ötürü büyük bir mutluluk duyuyoruz. Biz inanıyoruz ki başarının yolu tüketicimizi dinlemekten, onların isteklerine cevap verecek özel iletişim kampanyaları yaratmaktan geçiyor. Önümüzdeki dönemde de bu ödüllerden aldığımız güçle ve aşkla çalışmaya ve yepyeni Burger King lezzetlerini müşterilerimizle buluşturmaya devam edeceğiz.’’ dedi.
DOMINO’S PİZZA YENİ AVM KONSEPTİ İLE TEPE NAUTILUS’DA Hızlı servis pizza denilince akla gelen ilk marka olan Domino’s Pizza, İstanbul Anadolu yakasının gözde alışveriş merkezlerinden Tepe Nautilus’da yeni şubesini açtı. Domino’s Pizza, AVM’lerdeki hızlı hizmet akışına en iyi şekilde ayak uydurmak için tasarladığı yeni konseptini bu kez de Tepe Nautilus’daki şubesine taşıdı. Tepe Nautilus’da açılan yeni şube, markanın bu konseptle hayata geçirdiği 3’üncü AVM şubesi oldu.
AVM’LERE ÖZEL, 3,5 DAKİKADA PİŞİREN FIRIN Domino’s Pizza AVM’lerdeki aktif operasyona en iyi şekilde ayak uydurabilmek için farklı bir inovasyon geliştirmiş, bu
178
konsepti daha önce iki AVM’de uygulamıştı. Bu konsept doğrultusunda Domino’s Pizza, AVM’lerde her zamankinden daha çabuk pişiren özel fırınlar kullanmaya başladı. 30 dakikada teslim garantisi nedeniyle çok hızlı hareket etmeye alışkın olan Domino’s Pizza, bu uygulamayla hızını daha da artırdı. Normal bir Domino’s şubesinde pizzaların pişirilmesi halihazırda yalnızca 6 dakika sürerken, yeni fırınlarla bu süre 3,5 dakikaya kadar düşürüldü. Domino’s Pizza, önümüzdeki aylarda AVM’lerdeki potansiyelleri değerlendirmeye devam edecek.
GIDA
TANTUNİ DENİNCE AKLA İLK MMY GELİYOR MMY TANTUNİ’NİN GENÇ PATRONU MEVLÜT ŞİMŞEK, “TANTUNİYİ İSTANBUL’A VE TÜRKİYE’YE TANITMADA CİDDİ BİR EMEĞİMİZ VAR.” DİYOR. İSTANBUL’A TANTUNİYİ BİZ SEVDİRDİK MMY Tantuni için tantuniyi İstanbul’a sevdiren marka diyebilir miyiz? İstanbul’da tantuni denince akla ilk gelen yer burası. İstanbul’a ilk geldiğimizde tantunici hemen hemen yoktu. Biz o küçük kulübede başlayınca ve ürün de güzel olunca, insanların beğenisini kazandık. İstanbul’un en az yüzde 35’i MMY Tantuni’yi biliyordur. Tantuniyi İstanbul’a ve Türkiye’ye tanıtmada ciddi bir emeğimiz var. Şubeleşme ve franchise politikanızla ilgili bilgi verebilir misiniz? Biz bu işe başlarken hedeflerimiz arasında zaten güçlü bir zincir olmak vardı. 20 yıllık sürede İstanbul’da kendimize ait şubeler açtık. 7 şubemiz oldu. 3 tane de franchise verdik. Fakat maalesef gıda sektöründe zincir olma konusunda bazı sıkıntılar var. Biz o eksiklikleri görünce franchise verdiğimiz yerlerin tabelalarını indirdik ve franchise vermeyi durdurduk. Ne gibi sıkıntılar? İnsanlar buradaki hareketliliği görüyor. Biz de açalım, aynı hareketlilik bizde de olur diye düşünüyorlar. Buranın 20 yıllık geçmişi var. Buradaki sirkülasyonu hemen yakalayamazsınız. Bir de başında bulunmayacağınız bir yatırım yapıyorsanız, sonuç almanız çok zor. Bizim sektörde sadece paranızın olması yeterli değil. Mutfağa girmeyecekseniz ya da işin başında
180
durmayacaksanız, bayilik almak ciddi sıkıntı. Bayilik vermek için tüm altyapımız hazır. Doğru zamanı ve doğru yatırımcıyı bekliyoruz şu anda. Aylık ziyaretçi sayınız ne kadar? Benzin istasyonundaki MMY Tantuni’yi aylık aşağı yukarı 30 bin müşteri ziyaret ediyor. Totalde de aylık 40 bin civarında müşterimiz ürünlerimizi tercih ediyor.
AMACIMIZ NESİLDEN NESİLE AKTARILAN BİR TAT OLMAK Müşterilerinizle ilgili araştırmalar yapıyor musunuz? Tabii ki yapıyoruz. Araştırmalarımıza göre, 20 yıl önce buraya bekâr olarak gelip de şimdi çoluk çocuğuyla gelen müşterilerimiz var. Gelen herkes de buraya eşiyle, dostuyla, çevresiyle geliyor. Bir nevi fısıltı reklamıyla büyüyoruz biz. Bizim amacımız da zaten nesilden nesile aktarılan bir tat olmak… İstanbul’a baktığınızda 20-30 yıllık firmaları çok fazla göremezsiniz. Biz 20 yıldır aynı yerde bu işi sürdürebiliyorsak, bu kesinlikle o hedeflerimizin arasında sürekliliği, kalıcılığı ilke edinmemizden kaynaklanıyor. Bizim asırlık bir firma olma hedefimiz de var. İnşallah çocuklarımız bu işi aynı şekilde götürür. Tantuniden başka ürünleriniz var mı? İnsanlar bizi sadece tantunici olarak biliyor. İnsanlar canları hamburger çektiğinde belli markalara gidiyorsa, tantuni çektiğinde de bize geliyor. Tan-
tuninin haricinde tatlılarımız var. Künefe, ayva tatlısı, kabak tatlısı…
2020’DE MERSİN’E BÜYÜK BİR RESTORAN AÇACAĞIZ Tantuni serüveniniz Mersin’de başladı. Oraya da şube açma düşünceniz var mı? 2020’de Mersin’de büyük bir restoran açmayı düşünüyoruz. Bu işi orada öğrendik. Orada böyle bir yerimizin olması bizim için çok anlamlı ve çok mantıklı bir yatırım olacak .
ÜRÜN HİZMET
ELEKTRONİK ETİKETLER CİDDİ BİR FİNANSAL YATIRIM
XPLACE SATIŞ VE PAZARLAMA DİREKTÖRÜ AYDIN ÖZYURT : “ELEKTRONİK ETİKETLER PERAKENDECİLERİN KAMPANYALARINI SATIŞ NOKTALARINDA ÇOK DAHA HIZLI HAYATA GEÇİRMELERİNE OLANAK SAĞLIYOR.”
182
xplace’i tanıyabilir miyiz? Neler yapıyorsunuz? Ürünleriniz neler? xplace, 2002 yılında kurulan, özellikle perakende sektöründeki markalara ve zincir mağazalara teknolojik çözümler üretmeyi kendine hedef edinmiş, Almanya merkezli bir şirket. Kısaca özetlersek, dijital dönüşüm yolculuğunda çözümlerimizle perakende markalara destek veriyoruz diyebiliriz. En önemli iş başlıklarımızdan bir tanesi de; elektronik fiyat etiketleri. Elektronik fiyat etiketleri
konusunda, Media Markt projesinin Türkiye dahil tüm Avrupa entegrasyonunu yaparak dünyanın en büyük sistem entegratörü ünvanını almış durumdayız. 12 milyon adetin üzerinde etiketi tüm Avrupa’da başarıyla yönetiyoruz. xplace bir elektronik fiyat etiketi üreticisi değil. Tüm elektronik fiyat etiket üreticileri ile çalışabilen bağımsız bir sistem entegratörü. Dolayısıyla biz, markanın ihtiyacına göre, rüştünü ispatlamış elektronik fiyat etiket üreticilerinden birini ya da alternatifleriyle birlikte birkaçını müşterilerimize öneriyor ve proje için en uygun olan sistemi birlikte seçip projeyi hayata geçiriyoruz.
YENİ YÖNETMELİK ETİKETLERİN İÇERİĞİNİ DİNAMİKLEŞTİRDİ Fiyat etiketi yönetmeliği hakkında neler söylemek istersiniz? Yeni yönetmelik etiketlerin içeriğini daha dinamik hale getirdi. Etiketlerde yer alması zorunlu unsurların artması ve yer alma-
ÜRÜN HİZMET
yan bilgiler sonucunda olası cezalar perakendecileri konuya daha dikkatli bakma zorunluluğu getirdi. Etiketlerin üzerindeki son fiyat değişiklik tarihinin belirtilmesi, yerli ürünlerde bulunması gereken özel logoların yanı sıra gıda perakendesinde sebze-meyve reyonunda tüm ürünlerin menşeinin belirtilmesi ilk akla gelen değişiklikler. Tüm bu gelişmeler elektronik etikete perakende sektörünün ilgisini artırdı. Tüm operasyonlarını dijitalleştirme hedefinde olan perakendeciler bu süreç içerisinde elektronik etikete mutlaka yer vermeyi planlamakta. Verimlilik artışı yanı sıra yatırım maliyetlerinin geri dönüşü de daha kısa vadelere inmiş durumda. Orta hatta kısa vadede daha fazla perakende firmasının raflarındaki etiketlerini dijitalleştireceğini tahmin ediyoruz.
FİYAT YÖNETEN TÜM ZİNCİRLERE HİZMET VERİLİYOR Hangi sektörler ile çalışmalar yapıyorsunuz? Aslında biz mağazası olan ve mağazasında fiyat etiketi kullanan, fiyat yöneten tüm zincirlere hizmet veriyoruz. Gıda, teknoloji, giyim gibi fiyat etiketini çok efektif bir şekilde kullanabilecek zincirler ile çalışıyoruz. Şu anda özellikle tekstil perakendecileri için kıyafet üzerinde uygulanabilecek özel elektronik etiketler de üretildi. Birkaç firmayla bunun görüşmelerini yapıyoruz. Peki, elektronik etiketin avantajlarından bahseder misiniz? Baskı etiketler ile elektronik etiketler arasında maliyet farkı var mıdır? Elektronik etiketler baktığınız zaman ciddi bir finansal yatırım. Bunun birçok farklı kalemde artıları var. Elektronik fiyat etiketinin fiziki yararları olduğu kadar gözle görülemeyecek şekilde markaya katkısı da var. Kağıt etiket basma operasyonunu ortadan komple kaldırdığı için mağaza personelinin müşteriye çok daha verimli bir şekilde ve daha çok odaklanmış şekilde ilgilenmesi, satışa daha odaklı çalışması bunların hepsi elektronik etiketlerin markaya kattığı değerler… Birçok farklı değişkenden dolayı perakendeciler artık bırakın aylık fiyat kullanmayı, gün içinde bile fiyat değiştirir hale geldiler. Bunun basılı malzeme ile yapılması imkansız. Yüzlerce mağazası olan
bir gıda perakendecisinin binlerce etiketin üstündeki fiyatı ya da bilgiyi aynı anda değiştirmesi imkansız. Elektronik etiketler perakendecilerin kampanyalarını satış noktalarında çok daha hızlı hayata geçirmelerine de olanak sağlıyor. Elektronik fiyat etiketi sistemiyle kasa ile raf arasındaki fiyat farkları da ortadan kalktığı için, bundan dolayı oluşan zararlar da ortadan kalkıyor. Peki, bu fiyat değişimleri tek bir noktadan mı yapılıyor? Elektronik etiket istemini, müşterilerimizin ihtiyaçları ve iş yönetim modellerine göre farklı yapılarda kurgulayabiliyoruz. Tek bir merkezden Türkiye’nin tüm şehirlerindeki mağazaların bilgileri ve fiyatları otomatik olarak değiştirebileceği gibi bölgesel kampanyalar da yapılabiliyor ya da aynı şehrin içinde belirli semtlerin fiyatları da değiştirilebiliyor. Müşterinin verdiği yetkiye göre mağaza müdürleri de ürün fiyatlandırmalarını
183
ÜRÜN HİZMET
güncelleyebiliyor. Bunu küçük bir el terminaliyle mağaza içinde manuel olarak yapabiliyorlar. Dolayısıyla her şeyin merkezden yönetilmesi gerekiyor gibi bir şart yok. Bu işin perakendeci açısından en iyi yanı da bu zaten. Bu ürünler üzerlerindeki NFC çipleri sayesinde müşterilerin mobil cihazlarıyla direkt iletişime geçip bir pazarlama unsuru olarak da kullanılabiliyorlar. Yani müşteri etikete telefonu yaklaştırdığında o etiketin üzerine biz herhangi bir bilgi, video ya da kişiye özel kampanya datası yüklemişsek eğer NFC çip sayesinde müşterinin telefonu ile bağlantıya geçebiliyoruz.
ÇALIŞANLARIN ÜZERİNDEKİ YÜKÜ KALDIRIYOR Müşterileriniz elektronik etiketlerden memnun kalıyorlar mı? Türkiye’de birçok perakendeci elektronik fiyat etiketini kullanmak istiyor. Ancak kullanmaya başlayan firma sayısı çok az. Elektronik etiketi kullanan ya da pilot uygulamasını sistemi uyguladığımız satış noktalarında, mağaza personelinin mutluluğu görülmeye değer açıkçası . Özellikle fiyat değişikliği dönemlerinde personelin yaşadığı o kaos ve üzerlerine binen ekstra iş yükünün ortadan kalkmış olması, onları hem daha mutlu ediyor, hem de müşterilerine daha motive bir şekilde hizmet vermelerine imkan sağlıyor. Elektronik etiket sistemini alıcıya nasıl bir fiyatlandırma üzerinden sunuyorsunuz? Biz Almanya merkezi bir şirket olmamız nedeniyle tekliflerimizi euro kuru ile veriyoruz. Fakat Türk lirası olarak teklif isteyen müşterilerimize de TL teklifi sunabiliyoruz. Bunun yanı sıra, farklı finansal çözümler üzerinde de çalışıyor ve müşterilerimizin bu sisteme finansal olarak nasıl daha rahat ulaşabilecekleri konusunda alternatif uygulamalar yapıyoruz. Bunlardan en önemlisi, finansal çözüm ortağımız Grenke firması ile müşterilerimize sunduğumuz finansal leasing çözümü. Bu yöntemle, ortaya çıkan tutarı uzun vadeli kiralama yöntemi ile ödeme fırsatı veriyoruz müşterilerimize.
184
7/24 YERİNDE SERVİS VE BAKIM HİZMETİ Satış sonrası hizmetlerinizden bahseder misiniz? Elektronik fiyat etiketi sistemi kesintisiz enerji ve internet ortamında kusursuz çalışabilen bir yapıya sahiptir. Dolayısıyla sistemi doğru kurgulandığında ortaya çıkan hata adetleri de çok düşük olmaktadır. Ama yine de, olası bir sorunun çok hızlı çözülmesi gerekmektedir. Bizim işimizin en önemli kısmı da bu zaten, kurulum ve satış sonrası hizmet. Çünkü müşterinin en kritik başlıklarından bir tanesine dokunuyoruz. Fiyatların doğru çalışması, rafta doğru fiyatın yayınlanması, kasa ile rafın aynı fiyatı konuşuyor olması ve tüm bunların hatasız çalışması gerekiyor. Hata varsa da bir an önce düzeltilmelidir. Müşterilerimizle farklı seviyelerde satış sonrası hizmet anlaşmaları yapıyoruz. Öncelikle uzaktan erişim ile sorunu çözmeye çalışıyoruz, sorunu o şekilde çözemiyorsak 7/24 yerinde servis ve bakım hizmeti veriyoruz. Elektronik etiket dışında AVM’lere ve markalara özel hizmetleriniz var mı? Tabii ki var. Elektronik fiyat etiketleri bizim ana işlerimizden biri ama biz vizyonumuzu perakendecilerin dijital dönüşüm partneri olarak tanımlıyoruz. Kimi için dijital dönüşüm, elektronik fiyat etiketleriyle başlıyor ama kimisi için müşteri memnuniyetini ölçecek bir memnuniyet kioskundan başlıyor ya da kimisi için müşterisine satış noktasında daha fazla bilgilendirici bir ekran koymak öncelik olabiliyor. Bunun dışında yazılım ve donanım gücümüzü de kullanarak müşterinin ihtiyaçlarını karşılayacak farklı ekranlar ve çözümler üretiyoruz. Mağazacılık artık daha küçük ebatlarda yapılmaya başlandı. Durum böyle olunca da firma sahipleri tüm ürün gamlarını sergileyemiyorlar. Tam bu noktada online alışveriş terminalleri yaratmak, sergileyemediğiniz ürünleri bir şekilde satıcının eline tabletlerle ya da satış noktalarının birkaç kritik yerine koyacağınız kiosklarla müşteriyi bilgilendirecek cihazlar koymak yine bizim işlerimiz arasında.
ÜRÜN HİZMET
AYVOS PERAKENDE SEKTÖRÜNE YÖNELİK ÇÖZÜMLER SUNUYOR müşteriler daha çok ziyaret gerçekleştiriyor, mevsimsel dönem başlangıç ve bitiş zamanlarına göre müşterilerimin duygu durumu nasıl değişiyor, yeni bir kampanya çıktığımda gerçekten hedef kitleme ulaşabilecek potansiyelde müşteri ziyareti yakalayabilmiş miyim gibi sorulara Digidoor ile yanıt bulunabiliyor. Digidoor’u özellikle hangi işletmeler kullanmalı? Bu ürünü kimlere tavsiye ediyorsunuz? Son kullanıcıya mağazacılık modeli ile veya online kanalda web cam üzerinden canlı görüşme destekli ürün sunarak satış yapan herhangi bir işletme; Digidoor’dan faydalanarak iş süreçlerini gerçek verilere göre yorumlayabilir, güncelleyebilir.
AYVOS BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KURUCU ORTAĞI ERAY HANGÜL, PERAKENDE SEKTÖRÜNE YÖNELİK YAZILIM ÜRÜNLERİ HAKKINDA BİLGİLER VEREREK AVANTAJLARINDAN BAHSETTİ. Perakende sektörüne yönelik ürününüz Digidoor hakkında bilgi verebilir misiniz? Ayvos olarak perakende sektörüne yönelik Digidoor isimli çözümümüz ile mağazaya giriş yapan kişilere otomatik tekil numara vererek tekrar geldiklerinde eski müşteri gibi tanıyan ürünümüzü sunuyoruz. Digidoor aynı zamanda ilgili kişinin yaş aralığı, cinsiyet, duygu durumu (gülüyor, normal, sinirli, şaşkın), baktığı yön (dikey ve yatay), izleme yapılan alana baktığı toplam süre gibi bilgileri de otomatik hesaplayabiliyor. Aynı bilgileri mağazadan çıkış yaparken de alabili-
186
yoruz. Böylece her bir tekil müşteri, mağazaya hangi duygu durumu ile girdi, hangi duygu durumu ile çıktı ve genel olarak zaman ekseninde mağazanın ziyaretçi profili neydi anlık takip edilebiliyor. Digidoor’u kullanan perakendeciler ne gibi avantajlar sağlıyor? Perakendeciler; eski / yeni müşteri, yaş aralığı, cinsiyet, duygu durumu gibi bilgileri anlık elde ederek pazarlama ve satış süreçlerinde sahadaki gerçek veriye göre iş süreçlerini optimize edebilme gücüne kavuşuyorlar. Örneğin; ayın hangi dönemi eski
Yine perakende sektörünü yakından ilgilendirebilecek Quematik ürününüz var. Bununla ilgili de bilgi verebilir misiniz? Quematik herhangi bir alandaki anlık kişi sayısını tespit ederek, sanal olarak işaretlenmiş alanlarda yoğunluğun değişimini bölge bazlı otomatik olarak takip eden bulut tabanlı bir üründür. Özellikle kuyruk analizi süreçlerinde müşteri memnuniyetini artırmaya ve verimli bir şekilde iş süreçlerinin işletimini sağlamaya yönelik katma değer sunar. Perakende sektörüne tavsiye edebileceğiniz başka ürün ve hizmetleriniz var mı? AR&GE sürecine yeni başladığımız, ürünleşmemiş bir çalışmamız var. Bu sistemle kıyafet tespiti yapılabilecek. Örneğin, siz mağazaya girerken sistem üzerinizde kırmızı bir t-shirt algılıyor. “Merhaba hanımefendi, kırmızı t-shirt üzerine lacivert mont çok yakışır. 199 TL’den başlayan fiyatlarla 2. kat kadın reyonumuzda.” diyerek sizi yönlendiriyor. Bu diyaloğu artırılmış gerçeklik (AR) deneyimi sunan sanal bir robot eşliğinde; henüz müşteri mağazaya girerken kişinin yaş, cinsiyet ve duygu durumu bilgileri ile harmanlayarak karşılayacak bir altyapı sunmayı hedefliyoruz.
ÜRÜN HİZMET
BİLİŞİMCİLER VE BİLİŞİM GRUBU’NU TANIYALIM BİLİŞİMCİLER VE BİLİŞİM GRUBU’NUN KURULUŞ AMACI VE ÜYELERİ HAKKINDA BİLGİ VEREN BİLİŞİMCİLER VE BİLİŞİM GRUBU BAŞKANI ŞENOL VATANSEVER, “AVM VE PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN BİLGİ TEKNOLOJİLERİ BÖLÜMLERİNDE GÖREVLİ BİLİŞİMCİLERİ DE ARAMIZA ÜYELİK BAŞVURUSU YAPMAYA DAVET EDİYORUZ.” DEDİ. yöneticilerini bir araya getirerek sektörün ihtiyaçlarına çözüm üretmek, kamuoyu oluşturmak ve gelecek nesillere bilişim alanında yüksek teknoloji üreten bir Türkiye bırakılmasına katkı sağlamak amacıyla 15 Kasım 2017 tarihinde kurduğumuz Bilişim Grubu; 7 ülkede, 36 şehirde 300’ün üzerinde üyeye ulaştı. Bilişimciler kimlerden oluşuyor? Şu an kaç üyeniz var? Bilişimciler, farklı sektör ve alanlarda faaliyet gösteren kurumların/şirketlerin Bilgi Teknolojileri (BT) bölümlerinde çalışanlar, Üniversitelerde BT bölümlerinde görev alan akademisyenler, BT alanında faaliyet gösteren üretici/distribütör/çözüm sağlayıcı şirketlerin sahipleri/ortakları ve çalışanları, BT alanında çalışan basın mensupları ve BT alanına ilgi duyan kanaat önderlerinden (Bakanlar, Milletvekilleri, Kamu Kurumları Üst Düzey Bürokratları vb.) oluşan Türk bilişim sektörünün en geniş tabanlı düşünce topluluğudur. 1 Haziran 2018 tarihinde kurduğumuz Bilişimciler, 3 ayda 500’ün üzerinde üyeye ulaştı. 1. yaşını Türkiye’nin 81 ilinin tamamında ve yurt
dışında organizasyonunu tamamlayarak 5 binin üzerinde üyeyle kutlamayı hedefliyoruz. Peki, Bilişim Grubu’nun kuruluş amacı nedir? Üye sayısı kaça ulaştı? Bilişim Grubu, CIO ve IT yöneticilerinden oluşan Türk bilişim sektörünün en etkili düşünce topluluğudur. Sektördeki özel şirketler, STK’lar, kamu ve diğer paydaşlarda görev alan bilişim
Gelecek 5.0 adı altındaki yaklaşımından bahseder misiniz? Bu yaklaşım ile neyi hedefliyorsunuz? Gelecek 5.0; yüksek teknoloji, mutlu insan ve dünya barışı temelli bir yaklaşım. Almanya ile anılan Endüstri 4.0, Japonya ile anılan Toplum 5.0’ın da ötesinde Türkiye ile anılmasını hedeflediğimiz Gelecek 5.0 yaklaşımımızı Mart 2018’de kamuoyunun bilgisine sunduk. Hedefleriniz nelerdir? Vizyonumuz, Türk bilişim sektörünün en etkili düşünce topluluğu olmak. Misyonumuz ise; yenileşimci bilişim fikirleri üretmek/ değerlendirmek, kararları ilgili kişiler ve kurumlarla paylaşmak, kamuoyu oluşturmak ve şikayet odaklı değil, çözüm odaklı hareket etmek. Bu vesileyle AVM ve perakende sektörünün bilgi teknolojileri bölümlerinde görevli bilişimcileri de üyelik başvurusu yapmaya davet ediyoruz.
187
ÜRÜN HİZMET
VR GÖZLÜKLERLE YÜZDE 100 MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ Teknolojik gelişim neleri değiştirdi? Siz bu gelişime yönelik ne tür bir ürün geliştirdiniz? Yıllarca tartışırız “Çok gezen mi daha iyi bilir yoksa çok okuyan mı’. Hangi fikri savunursak savunalım üzerinden yıllar geçse de eskimeyen bu sorunun cevabı artık değişti. Cevap “Teknoloji ile gezen her zaman daha çok bilir” de yatıyor. Bu tezi güçlendirecek teknolojinin adı VR (Virtual Reality) Teknolojik gelişmeler turizm sektörünü nasıl etkiledi? Buna yönelik yatırımlar yapılıyor mu? Teknolojik gelişmeleri yakından takip eden turizm sektörü daha yenilikçi teknoloji çözümlerle müşterilerine kaliteli hizmet sağlayarak katma değer yaratmayı hedefliyor. Artık perakende gibi sektörlerden alışveriş yapanların ürünleri satın almadan önce deneyebilecekleri veya test edebilecekleri daha interaktif, kapsamlı bir deneyim sunma kabiliyeti nedeniyle VR ve AR gibi teknolojik yatırımlar yapmaya başlandı. Turizm sektöründe de müşterilerine kolayca başka yerlerden de alabilecekleri bir hizmet yerine sanal ve artırılmış gerçeklik sunarak tatillerine karar vermeden önce mağazada birçok destinasyonla interaktif olarak etkileşime geçebiliyorlar. Böylece, tatilcilerin seçtikleri yer için rezervasyon gerçekleştirmeden önce otel odalarını görmelerini ve cazibe merkezlerini keşfetmelerine olanak tanıyor.
188
BİLİŞİM GRUBU VE BİLİŞİMCİLER BAŞKAN VEKİLİ/ JOLLY TUR BİLGİ TEKNOLOJİLERİ DİREKTÖRÜ TURGUT ÇİLİNGİR, TURİZM SEKTÖRÜNDE SANAL GERÇEKLİK KULLANIMI İLE MÜŞTERİLERE KALİTELİ HİZMET SAĞLAMA VE KATMA DEĞER YARATMANIN ÖNEMİNDEN BAHSETTİ. Jolly Tur olarak siz de teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyorsunuz. Peki, geliştirdiğiniz 360º VR deneyiminiz hakkında bilgi verebilir misiniz? Son dönemde pek çok sektörde müşteri deneyimine sanal bir gerçeklik kazandıran VR gözlükler, Jolly Tur’un da kadrajına girdi. Tatil planlamalarını yaparak gidecekleri oteli önceden görmek ve buna göre karar vermek isteyen Jolly Tur misafirleri, artık VR gözlüklerle otele gitmeden bu deneyime sahip olacaklar. Misafirlerinin rezervasyon sürecinde birçok otelin 360 derece video çekimini izleyerek, kendilerine en uygun oteli seçmesini sağlayan Jolly Tur, tüm seyahat acentelerinde bulunan VR gözlüklerle yüzde 100 müşteri memnuniyetine ulaşmayı hedefliyor.
ÜRÜN HİZMET
LOGO, EN ÇOK FİRMAYA
HİZMET VEREN YAZILIM ŞİRKETİ
Logo Yazılım İcra Kurulu Başkanı M. Buğra Koyuncu, yazılımlarla ilgili sorularımızı yanıtladı.
LOGO YAZILIM İCRA KURULU BAŞKANI M. BUĞRA KOYUNCU: “PAZARIN TERCİHLERİNİ VE STANDARTLARI GÖZETEREK MÜŞTERİLERİMİZLE SICAK İLİŞKİ KURMAMIZ NETİCESİNDE TÜRKİYE’DE EN ÇOK FİRMAYA HİZMET VEREN YAZILIM ŞİRKETİYİZ.”
190
Yerli bir marka olarak, Ar-Ge çalışmalarınızdan ve ülke ekonomisine katkılarınızdan bahsedebilir misiniz? Türkiye’nin uluslararası yazılım markası olarak dünya teknoloji trendleri paralelinde ürünler geliştiriyoruz. Türkiye ve dünyada rekabet gücümüzü artırmak için kullanımı kolay, mobil ve etkili ürünler geliştiriyor, bunun için Ar-Ge’ye büyük önem veriyoruz. 2018’in ilk yarısında Ar-Ge’ye 43,2 milyon TL kaynak ayırdık. Çalışanlarımızın yüzde 42’si mühendis. Öncelikli olarak ODTÜ, Bilkent, İTÜ, Boğaziçi, Ege, 9 Eylül gibi Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden mezun nitelikli gençleri, yerli yazılım üretimi için istihdam ediyoruz. Bu ülkenin mühendisleriyle ülkemiz için çözümler geliştiriyoruz. Bu yaklaşımımızı da “Yılın Ar-Ge Yatırımı”, “Türkiye Merkezli Üretici-Hizmet” gibi ödüllerle perçinliyoruz. Yurt dışında kaç ülkede yazılım ürünleriniz kullanılıyor? Teknoloji devleri dahil olmak üzere 50 ülkeye ihracat yapıyoruz. ABD, Kanada, Romanya, Hin-
distan, Slovakya, Senegal, İspanya, Fransa, Çin, Güney Afrika, Almanya ihracat yaptığımız ülkelerden birkaçı. Türk bir yazılım firması olarak, dünya genelinde 200 binden fazla firmaya, iş yapış süreçlerini kolaylaştıracak çözümler sunmanın gururunu yaşıyoruz. Doğrudan ve dolaylı olarak sektörde kaç kişiye istihdam sağlıyorsunuz? 2017 sonu itibarıyla yalnızca Logo Yazılım bünyesinde çalışan sayısı, Türkiye’de 635, Romanya’da 451, Hindistan’ta 42. Türkiye genelinde 800’ü aşkın iş ortağımızın bünyesinde Logo ürünlerinin satış ve hizmetlerinden sorumlu uzmanlarımızla birlikte 5 bin kişiyi aşan bir istihdam ekosisteminden söz edebiliriz. Bir Türk markası olarak marka bilinirliğinizi nasıl sağladınız? 1984’te 8 mühendis arkadaşın bir start-up olarak Kadıköy Yazıcıoğlu İş Hanı’nda kurduğu Logo Yazılım, 34 yılın ardından Türkiye’nin en büyük bağımsız yazılım kuruluşu konumuna yükseldi. Bu başarının arkasında Ar-Ge ye verilen önem ve müşteri memnuniyeti var. Müşterilerinin koşulsuz mutluluğu, Logo için her şeyden önemlidir. Bu nedenle ürettiğimiz ürün ve hizmetlerin üstün nitelikli olmasına önem veriyoruz. ‘Toplam Kalite Yönetimi’ni bir yönetim felsefesi olarak benimsedik. Pazarın tercihlerini ve standartları gözeterek müşterilerimizle sıcak ilişki kurmamız neticesinde Türkiye’de en çok firmaya hizmet veren yazılım şirketiyiz. Markanızın değerinden bahsedebilir misiniz? 2011’den bu yana bölgesel güç olma hedefiyle ulusal ve uluslararası satın almalar ve ortaklıklarla büyümeyi sürdürüyoruz. Sektörün lider ve öncü markası olarak geniş bir ekosisteme sahibiz. Yıllar içinde kurumsal nitelikli işletmeler ve KOBİ’lerle kurduğumuz sağlam bağların yanı sıra üniversitelerle sürdürdüğümüz işbirlikleri, sektörel organizasyonlarda yer alarak paylaştığımız deneyimler marka bilinirliğimizde önemli katkı sağladı. Yakaladığımız başarılı grafik, bağımsız kuruluşların araştırmalarına da yansıyor. Brand Finance’in Türkiye’nin En Değerli Markaları 2018 araştırmasında, bir önceki yıla göre 5 sıra yükselerek 67. sıraya geldik. Son iki yıl içinde 93. sıradan 67. sıraya yükselen Logo Yazılım, Bilişim kategorisinde birinciliğini korudu.
ÜRÜN HİZMET
DIGITAL PLANET, E-DÖNÜŞÜM’ÜN ÖNCÜSÜ OLMAYA DEVAM EDİYOR DIGITAL PLANET CEO’SU ŞERİF A. BEYKOZ: “E-DÖNÜŞÜM SÜRECİNİN GELİŞMESİNE ÖNCÜLÜK EDEN BİR FİRMA OLARAK GÜÇLÜ ALTYAPIMIZLA AR-GE ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM EDİYORUZ.”
D
igital Planet CEO’su Şerif
cevap verebilen güçlü bir altyapıya sa-
A. Beykoz, ürün ve çözüm-
hibiz. ‘Kişiselleştirilmiş Akıllı Doküman’
leriyle ilgili sorularımızı
kavramı altında ödüllü ilk yüksek sıkış-
cevapladı.
tırmalı dijital doküman arşiv teknolojisini Türkiye ile tanıştırdık. Bu teknoloji
Şirketinizden kısaca bahsederek ürün
ile geliştirilen NetVault isimli bu ürünü
gruplarınızı ve sunduğunuz çözümleri
yurt dışına ihraç ettik.
anlatır mısınız? 2000 yılından beri yeni teknoloji-
Firmaların e-Dönüşüm süreçleri hak-
lerle iş dünyasına, KOBİ’lere yenilik-
kında bilgi verebilir misiniz?
çi çözümler üreten bir Ar-Ge şirketi
Digital
olarak hizmet veriyoruz. e-Dönüşüm
200’den fazla ERP sistemiyle entegras-
sürecinin gelişmesine öncülük ede-
yonu sayesinde firmalara e-Dönüşüm
rek Türkiye’de e-Fatura konseptini
için sorunsuz, hızlı ve güvenli bir geçiş
ilk kez uygulamaya geçirdik. Böylece
süreci sağlıyoruz. Firmalar iş süreçle-
e-Fatura, e-Defter ve e-Arşiv Fatura
rinde en ufak bir aksaklık yaşamadan
çözümlerinin diğer kurumların hayatına hızla girmelerinde aktif rol oynadık. Bu ürünlerin yanında e-İrsaliye, e-Makbuz,
e-Bilet,
e-Yedekleme,
e-Mutabakat, e-İmza, KEP gibi yeni ürünlerle çözüm yelpazemizi günün gereksinimlerine uygun olarak geliştirdik. Günümüzde hızla artan veri boyutlarının yönetilmesi teknolojilerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kişiselleştirilmiş doküman yönetimi (CCM), finansal çözümler platformumuz “ParanTez”, mobil ödeme platformumuz “PayALL” ve birçok yeni ürünümüzle pazardaki yönlendirici ve yönetici konumumuzu güçlendirdik. Bunun yanı sıra Ar-Ge’sini yaptığımız veri sıkıştırma ve saklama konularındaki inovatif teknolojilere yatırım yapmaya devam ediyoruz.
Ürünlerinizin öne çıkan özellikleriyle ilgili neler söylemek istersiniz? Digital Planet olarak yıllık 1 milyar e-Arşiv
Fatura
işleme
hacmimizle
Türkiye’de e-Dönüşüm sektörünün en büyük e-Fatura platformlarından biri ve Avrupa’nın da ilk üçü arasında yer alıyoruz. e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye, e-Makbuz, e-Bilet, e-İmza ve KEP ürünleriyle ‘kağıtsız ortam’ anlayışını destekleyen hizmetler sunuyoruz. Özellikle e-Dönüşüm ürünlerimizle kurum içi süreçleri değiştirmeden, 200’e yakın ERP, genel muhasebe, ön muhasebe ve e-Ticaret yazılımı yapan firmalarla iş ortaklığı havuzumuz sayesinde, şirketlerin e-Dönüşüm’e geçişlerinde kolay ve hızlı entegrasyon sağlıyoruz. Bunun yanında 7/24 destek ve yüzde 99’a yaklaşan kullanıcı memnuniyetiyle her geçen gün artan müşteri sayımıza
192
Planet
e-Dönüşüm
e-Fatura
ürünlerini
Portalı’nın
kullanmaya
başlayabiliyorlar. Elektronik sertifikalarda kullanılması zorunlu olan mali mühürlerini kendileri almak zorunda olan anonim ve limited şirketleri de bu süreçte yalnız değil. Destek ekibimiz, tüm süreçlerde kendilerine yol gösterici bir görev üstleniyor. Şahıs firmaları ise bu süreçte mali mühür yerine e-İmza kullanmak zorunda. Şahıs firmaları e-Dönüşüm’e geçişte ihtiyaç duydukları e-İmza’larını direkt Digital Planet’ten temin edebilir. Maliyet anlamında ise kağıt bir faturanın mürekkep, basım, kargolama, saklama gibi maliyetleri 3-5 TL arasında değişirken e-Dönüşüm’e geçişi tamamlanan firmalar için bu rakamlar artık kuruşlarla ifade ediliyor. Bu da firmalar için çok ciddi bir tasarruf anlamına geliyor.
ÜRÜN HİZMET
GLOBALNET YERLİ İŞGÜCÜNÜN YANINDA
İNTERNET TEKNOLOJİLERİ VE YAZILIM ALANINDA 20 YILI GERİDE BIRAKAN GLOBALNET’İN GENEL MÜDÜRÜ ERTAN BARUT, “DİJİTAL DÖNÜŞÜM YOLCULUĞUNA ÇIKAN KURUM VE KURULUŞLARA TAM DESTEK SUNUYORUZ.” DİYOR. reklam, dijital pazarlama, SEO arama motoru optimizasyonu, sosyal medya, e-ticaret, bulut yazılım, portal ve mobil uygulamalarla tüm sektörlere çözüm ve hizmetler sunmaktayız.”
HER TÜRLÜ DESTEĞİ VE HİZMETİ VERİYORUZ “Kurum, kuruluşların, markaları yanında, ürün ve hizmetlerinin internet varlık analizlerini yapıyor, birlikte değerlendiriyor, belirlediğimiz yol haritası doğrultusunda uzman ekiplerimizle geliştirmeye yönelik çalışıyoruz. Aynı zamanda kuruluş adına sahip çıkıyor, koruyup geliştiriyor ve yönetiyoruz. Süreç dahilinde bakım, destek, eğitim hizmetleri, içerik desteği ve süreç danışmanlık hizmetlerini de sunuyoruz.”
İŞ İLİŞKİLERİ VE İŞ SÜREÇLERİ BULUTTA CRM Müşteri İlişkileri Yönetimi ve BPM İş Süreçleri Yönetimi yazılım çözümleriyle kuruluşların tüm iş süreçlerini ve iş ilişkilerini bulut ortamına taşımaktayız. Böylece kuruluşlar; zamandan ve mekândan bağımsız olarak gelen talepler, verilen teklifler, satın alma, sipariş, tedarik, iş ortaklığı, hukuk gibi iş süreçlerini, kısaca tüm şirket kaynaklarını uzaktan yönetebiliyor. Satıştan pazarlamaya, finanstan Ar-Ge’ye tüm verilere ve dokümanlara her yerden erişebiliyor. Müşterileri, iş ortakları, bayi-tedarikçi ağı, yakın çevre, dış kaynaklar ve çalışanlar ile sürekli canlı, yazılı, sesli ve görüntülü iletişim halinde olmaları sağlanıyor.”
ŞİRKETLER DAHA DİRENÇLİ, DAHA GÜÇLÜ İnternet teknolojileri ve yazılım alanında 20 yılı geride bıraktıklarını söyleyen GLOBALNET Genel Müdürü Ertan Barut, süreç dahilinde dijital dönüşüm yolculuğuna çıkan kurum ve kuruluşlara tam destek sunduklarını vurguladı. “Bilgi birikimimiz, tecrübemiz, uzman teknoloji çözümlerimiz, güçlü altyapılarımız ve sürekli memnuniyet prensibimiz doğrultusunda dijitalleşmeye kararlı tüm kuruluşların yanındayız.” diyen Barut, bu çerçevede sundukları hizmetler ve izledikleri yol haritası hakkında bilgi verdi. Barut, şunları kaydetti: “GLOBALNET olarak alan adı, web sitesi, hosting, e-posta, sanal sunucu, internet güvenliği, dijital
“Dijital dönüşüm; verimliliğin artırılması, müşteri memnuniyetinin yükseltilmesi, sektörel entegrasyonun sağlanması, tüm kitlelerle iletişim ve etkileşim ile iç ve dış pazarlara erişimin sağlanması, ihracatın artırılması ve işlerle birlikte şirketlerin de büyümesi için büyük avantajlar sağlıyor. Sürece sahip çıkılması, doğru kurgulanması, belirlenen yol haritasına uyulması ve iyi yönetilmesiyle kurum ve kuruluşlar daha dirençli ve daha güçlü bir konuma ulaşabiliyor.”
DİJİTAL TÜRKİYE HEDEFİ UZAK DEĞİL “Kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektörün yerli üretimi ve yerli teknolojileri tercih etmelerini önemsiyor, dijital dönüşüm sürecinde tüm kaynaklarımızla çalışıyor ve destekliyoruz. Tüm sektör kuruluşlarına ‘internet teknolojilerini etkin ve verimli kullanarak dijital dönüşümle gelen fırsatları değerlendirip dışa açılmaları’ için çözüm ve hizmetler sunuyor, kamu kurumlarının dijital dönüşümle gelen taleplerine özel çözümler geliştirip destek hizmetleri sağlıyoruz. ‘Dijital Türkiye’ hedefine katkı sağlamak için var gücümüzle çalışıyoruz.”
193
ÜRÜN HİZMET
VOLANT YAZILIM İŞ SÜREÇLERİNİ EŞSİZ VERİMLİ KILIYOR
V
olant Yazılım’ın sahibi Ahmet Çenet, perakende sektörüne yönelik ürünleriyle ilgili sorularımızı cevapladı.
hale edilebilir akıllı yönetim yapıları ile iş süreçleri en üst seviyede eşsiz verimli kılınmaktadır.
Öncelikle Volant Yazılım’dan bahseder misiniz? Volant; yazılım çözümleri alanında, işletmenize güvenilir, üretken ve sizi geleceğe hazırlayan kalıcı çözümler sunar. Aynı dili konuştuğumuzun farkındalığıyla tanışmak ve müşterilerimizin şirket kültürünü tanımak, bizim her zaman ilk adımımızdır. Perakendeciler yeni teknolojileri neden benimsemeli? Dijital teknolojilerin gelişmesi, tüketici davranışlarında büyük bir değişimi tetikliyor. Tüketiciler için artık ürünü temin ettikleri satış kanalı önemini yitiriyor. Bu değişikliğe ayak uydurabilmek için perakendecilerin yeni teknolojiler, yeni süreç ve yeni organizasyon formatları benimsemeleri, çağa uygun bir iş stratejisi geliştirmeleri gerekiyor. Bu durum perakende sektöründe ürünlerin sınıflandırılmasından fiyatlama politikalarına, kampanya yönetiminden finansal uygulamalara, müşteri ilişkilerinden satış planlamaya, tedarik zinciri ve depo yönetimine kadar tüm süreçlerin etkili bir yazılım altyapı sistemiyle yönetilmesini gerektiriyor. Bu anlamda siz neler yapıyorsunuz? ERP, tedarik zinciri, depo yönetimi, sevkiyat, barkodlama, raporlama, mobil ve web tabanlı kullanımı kolay uygulamalar içeren Volant ERP iş çözümlerimizle perakende sektöründe faaliyet gösteren müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayarak etkin
194
VOLANT YAZILIM’IN SAHİBİ AHMET ÇENET: “PERAKENDE SEKTÖRÜNDE FAALİYET GÖSTEREN MÜŞTERİLERİMİZİN TÜM İHTİYAÇLARINI KARŞILAYARAK ETKİN SÜREÇ YÖNETİMİ YAPMALARINI SAĞLIYORUZ.” süreç yönetimi yapmalarına olanak tanıyoruz. Merkez ve mağazalar arasında otomatik süreçlerin uygulanmasına imkan tanıyarak iş yükünü azaltıyoruz. Sektörün en kritik ihtiyacını, yani yüksek hız beklentisini yerine getiriyoruz.
İNSANSIZ VE HIZLI SAYIM OLANAKLARI SAĞLIYORUZ Ürünlerinizden Lojistik 4.0 ile ilgili bilgi alabilir miyiz? Lojistik planlama kavramının dijitalleştirilmesiyle daha esnek, hızlı ve verimliliği artıran yapılara geçilmiştir. Gerçek zamanlı harita üzerinde, trafik yoğunluğu, hava şartları ve anlık değil tahmin edilebilir gelecek trafik bilgileri baz alınarak lojistik planlaması yapılmaktadır. Planlanan lojistik aksiyonlarının canlı izlenebilir ve müda-
Akıllı depo sisteminizle hakkında bilgi verebilir misiniz? Akıllı depo sistemimizle adresleme ve 3 boyutlu depo yönetimi çağını başlatmış bulunmaktayız. Fiziksel koşulların tümünü sanallaştırdığımız bu alanda stok sayımlarımız, akıllı drone sistemi ile, görüntü işleme teknolojisi ve optik tanıma sistemi kullanılarak elde edilen bütünlük içerisinde insansız ve hızlı sayım olanakları sağlamaktadır. Mevcut depo sayımlarında kullanılan tamamen insan odaklı olan yapı, artık değişmektedir.
SESİ YAZIYA ÇEVİREN SİSTEMİMİZ VAR Volant Yazılım müşterilerine ne gibi kolaylıklar sağlıyor? Sektördeki diğer programlara baktığımızda mağazacı müşterimize en kârlı veri ve sunumun Volant Yazılım tarafından yapıldığı açıkça ortada. Ayrıca tüm evrak ve dokümanları dijital ortamda saklayarak müşterilerimize kolaylık sağlıyoruz. Mağazalarda işlem hızı çok önemlidir. Açılış ve kampanya zamanlarında müşterilerimizin yeni kimlik oluşturmaları için Volant Yazılım tarafından sesi yazıya çeviren bir sistemimiz var. Bu sistemle yoğunluğun önüne geçiyoruz. Programımız; satış öncesi, satış süreci ve satış sonrası desteğimizde; stok yönetimi, muhasebe yönetimi, mağaza yönetimi, müşteri ve personel yönetimi gibi faaliyet alanlarında iş sürecine ekleyerek şirket için en verimli çalışma şeklini ortaya çıkartıyor.
ÜRÜN HİZMET
ERGOSİS İLE TASARRUF KAÇINILMAZ Bir İşletmenin İhtiyacı Olabilecek Tüm Güvenlik Çözümlerini Anahtar Teslim Sunduklarını Söyleyen Ergosis Güvenlik Sistemleri Genel Müdürü Ahmet Kerestecioğlu, “Bizim Tüm Çalışmalarımız Firmaların Gözden Kaçırdıkları Fakat Aslında Görünmeyen Tarafta Büyük Zararlara Uğradıkları Kısımları İyileştirmek Adına Yapılan Çalışmalardır.” Dedi.
Perakende sektörüne yönelik çözümlerinizden bahseder misiniz? Ergosis; geçiş güvenlik, bariyer, kamera, yangın ihbar, acil anons sistemleri gibi bir işletmenin ihtiyacı olabilecek tüm güvenlik çözümlerini anahtar teslim sunan, teknik hizmet & servisini veren bir kuruluştur. On binin üzerinde çalışanı olan dev fabrikalardan beş kişilik işletmelere kadar pek çok şirkete hizmet veriyoruz. Abonelik, satın alma ve kiralama gibi farklı satış modelleri ile çözümlerimizi ekonomik hale getiriyoruz. Perakende işletmeleri neden teknolojik çözümlere ihtiyaç duyuyorlar? Günümüzde bireylerin kendilerine özgü özelliklerini kullanarak tanımaya dayanan biyometrik sistemler önemli bir yer tutuyor. Biyometrik
tanımanın temel avantajı, bir kart ya da şifre kullanmak yerine, giriş izni isteyen kişinin kendisini fiziksel olarak sisteme tanıtmak zorunda olmasıdır. Biyometrik sistemlerde kullanılan fiziksel özelliklerin unutulması, kaybedilmesi, çalınması gibi durumların olmaması sistemin güvenliği için önemli bir avantajdır. Teknolojik çözümleriniz firmalara nasıl bir verimlilik sağlıyor? Ergosis’in doğru projelendirmeleriyle farklı sektörlerde tasarruf eden birçok referans müşterisi bulunuyor. Örneğin; üretim yapan ve vardiya sistemi ile çalışan firmaların gece vardiyalarında üretimde ki aksaklıklar firmaları ciddi zarara uğratabilir, bu bağlamda çalışmış olduğumuz kurumlara kurmuş olduğumuz Personel Devamlık Takip
Sistemleri (PDKS) sayesinde ciddi tasarruflar sağlıyoruz. Bunun haricinde yine tarım sektörüne öncülük eden firmalardan biri ile yürüttüğümüz projede şirketin 9 tarlasına işçiler için iris tanıma cihazı kurduk, bu sayede işçilerin takibini, çalışma sürelerinin kontrol edilmesini ve işçi ücretleri konusunda tasarruf edilmesini sağladık. Bizim tüm çalışmalarımız firmaların gözden kaçırdıkları fakat aslında görünmeyen tarafta büyük zararlara uğradıkları kısımları iyileştirmek adına yapılan çalışmalardır. Teknoloji geliştikçe sektöre yönelik çözümlerde gelişiyor. Peki, perakende sektörünü bekleyen yeni çözümler neler olacak? Geliştirmeyi düşündüğünüz teknolojik perakende çözümleriniz var mı? Ülkemizde yerli ve milli
kavramı her gün önemini artırıyor, bu sebeple yakın zamanda ithal ettiğimiz bazı cihazları Türkiye’de üretmek için girişimlerimiz olacak. Yazılım ve teknik ekibimiz bu konuda araştırmalarına devam ediyor. Biyometrik ürünlerin kullanımı her geçen gün genişlemekte, üzerinde çalıştığımız 2 yeni proje ile biyometrik cihazların bugüne kadar kullanılmadığı alanlar için çözümlerimiz çıkacak. Bu sektörlerden bir tanesi “servisler”; servis araçlarının takibi uzun zamandır yapılan bir uygulama ancak servisin kullanımının (servisi aktif olarak kaç kişi kullanıyor, ne zaman & nereden biniyor, ne zaman & nerede iniyor, güzergahlar vs…) takibi uygulanmamış bir çalışma. Bu ihtiyaca yönelik kısa bir süre sonra yeni bir çözümümüzü piyasaya sunacağız.
195
ÜRÜN HİZMET
TAV’DAN İLK 9 AYDA
206 MİLYON EURO KÂR
TAV HAVALİMANLARI, 2018’İN İLK 9 AYINDA NET KÂRINI YÜZDE 25 ARTIRARAK 206 MİLYON EURO’YA YÜKSELTTİ. AYNI DÖNEMDE ŞİRKETİN KONSOLİDE CİROSU YÜZDE 6 ARTIŞLA 902 MİLYON AVRO OLDU.
T
ürkiye’nin havalimanı işletmeciliğinde dünyadaki lider markası TAV Havalimanları, yılın ilk 9 ayında 118 milyon yolcuya hizmet verdi. Şirket aynı dönemde 902 milyon Euro ciro elde ederken net kârı 206 milyon Euro oldu. TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, “TAV olarak 7 ülkede 15 havalimanının işletmesini üstleniyoruz. Havalimanı işletmeciliğinde tüm dünyada tercih edilen bir marka olarak hizmet şirketlerimiz de 20 ülkede toplam 63 havalimanında hizmet veriyor. Hizmet şirketlerimizin faaliyet gösterdiği 63 havalimanının 40’ı yurtdışında, 19 farklı ülkede bulunuyor.” dedi. Mayısta Türkiye’nin dış hat yolcu trafiği açısından ikinci büyük havalimanı olan Antalya Havalimanı’na yüzde 50 ortak olduklarını belirten Şener, “2018’in ilk 9 ayında dış hat yolcu trafiği yüzde 27 büyüyen Antalya Havalimanı, Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonu olarak şirketimizin
196
geleceğe dönük büyüme planları içinde önemli bir yere sahip.” şeklinde konuştu.
ÇİFT HANELİ BÜYÜME HEDEFİMİZİ TUTTURDUK İşlettikleri havalimanlarının neredeyse tamamının 2018’de tüm zamanların en yüksek dış hat yolcu rakamlarına ulaşarak kendi rekorlarını kırdıklarını belirten Sani Şener, şu değerlendirmelerde bulundu: “Portföyümüze bu yıl kattığımız Antalya hariç Türkiye’de işletmesini üstlendiğimiz havalimanları yılın ilk 9 ayında yüzde 10 yolcu artışı elde ederken, yurtdışında işlettiğimiz havalimanlarının yolcu büyümesi yüzde 15 olarak gerçekleşti. Toplam yolcu trafiği açısından Tunus’ta yüzde 50, Gürcistan’da yüzde 21 ve Makedonya’da yüzde 18 artış oldu. Böylece inorganik büyüme de dahil olmak üzere 2018’in ilk 9 ayında hizmet verdiğimiz yolcu sayısında yüzde 36 büyüme kaydettik. İnorganik büyümeyi dahil etmediğimiz zaman sadece organik büyümemiz yüzde 11’e ulaştı. Yolcu sayısında elde ettiğimiz bu çok başarılı sonuçları yüksek kârlılıkla taçlandırma-
yı da bildik. Ciromuz yüzde 6 artarak 902 milyon Euro’ya, FAVÖK yüzde 23 artarak 485 milyon Euro’ya ulaştı. Kurdaki harekete karşın net kârımız yüzde 25 artarak 206 milyon Euro oldu. Önemli çift haneli büyüme hedefimizi ilk 9 ay itibariyle tutturduk.”
BÜYÜME BEKLENTİLERİMİZİ KORUYORUZ TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, ilk 9 ayla ilgili değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “2018 yılsonu için trafik ve kur varsayımlarımız çerçevesinde ve Antalya yolcusu dahil olarak, yüzde 30’dan fazla yolcu büyümesi, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yüzde 8-10 arası dış hat yolcusu büyümesi, İstanbul Atatürk Havalimanı şehir çıkışlı dış hat yolcuda yüzde 11-13 arası büyüme, FAVÖK’te yüzde 14-16 arası artış ve net kârda önemli çift haneli büyüme beklentilerimizi koruyoruz.”
ÜRÜN HİZMET
INTEGRATED ACCESS CONTROL SOLUTION FROM BOSCH FOR THE MALL OF SWITZERLAND
BOSCH THE MALL OF SWITZERLAND İÇİN KARTLI GEÇİŞ VE KONTROL ÇÖZÜMLERİ SUNUYOR İsviçre’nin Luzern Kantonu’ndaki Ebikon şehrinde bulunan the Mall of Switzerland toplamda 65 bin metrekarelik sahip olduğu alan ile İsviçre’de bulunan en büyük ikinci alışveriş merkezi. Bu ultra modern binanın ziyaretçileri yaklaşık 90 mağaza, 18 restoran, 12 oditoryuma sahip multipleks sinema, büyük kapalı oyun alanı ve spor kompleksi olanaklarından faydalanıyorlar. The Mall of Switzerland’ın ziyaretçi sayısının bir yıl
198
içerisinde 5 milyona ulaşması bekleniyor. Elbette ziyaretçi sayısındaki artış bina güvenliğinin sağlanması sırasında önemli zorlukları beraberinde getirmektedir. Ancak Bosch’un bina teknolojileri alanındaki deneyim ve uzmanlığı ile ilgili olarak The Mall of Switzerland İşletme Müdürü Jan Wengeler şunları söyledi: ”Bugünlerde trendler ve müşteri ihtiyaçları her zamankinden daha hızlı değişiyor. Binalar da bu duruma kolayca adapte olabilmelidir.
Elbette bu durum güvenlik açısından yeni zorlukları beraberinde getiriyor. Fakat iş ortağımız olan Bosch ile bütün sorunların üstesinden gelebileceğimizi biliyoruz”. Alışveriş merkezindeki erişimi sınırlı alanları kontrol etmek için MATRIX kartlı geçiş ve kontrol çözümü uygulandı. 100’den fazla kapının anlık görüntülerini ileten bu özel çözüm ile kalabalıkların olduğu komplike durumlarda misafirlerin ve personelin güvenliği artırılıyor.
The Mall of Switzerland, located in Ebikon in Lucerne Canton, has a total floor space of 65,000 square meters. It is the second largest shopping center of Switzerland. Visitors to this ultramodern building complex can take advantage of about 90 stores, 18 restaurants, a multiplex cinema with 12 auditoriums, a large indoor playground and multiple exercise facilities. The Mall of Switzerland is expected to receive up to five million visitors a year. This poses considerable challenges for building security, for which it is relying on Bosch’s ex-
perience and expertise. “These days, trends and customer needs change faster than ever before. Buildings have to be able to adapt easily – although this of course also poses new challenges, for instance with regard to security,” explains Jan Wengeler, who manages the mall. “But with Bosch as our partner, we know that we can handle whatever comes up.” The MATRIX access control system visualizes the states of more than 100 doors to enhances the safety and security of guests and personnel, also in complex situations with large crowds.
ÜRÜN HİZMET
SOMFY İLE GÖZÜNÜZ ARKADA KALMIYOR tente, pergola, pencere, güneş kırıcı, garaj ve bahçe kapıları için üretmiş olduğumuz motorlar, kumandalar, kontrol üniteleri, kameralar, alarm sistemleri, sensörler ile birlikte uzaktan kontrol ve izleme de sağlayan akıllı ev ve bina sistemleri yer alıyor. İş yerlerine özel güvenlik sistemlerinizden bahseder misiniz? İç ve dış mekan kameralarımız güvenlikte teknolojinin gücünü sunuyor. Örneğin; Visidom ICM100 motorlu ve gece görüşlü iç mekan kameramız, açısını kolayca değiştirebilme özelliğine sahip. Kameranın kablolu ve kablosuz internet bağlantısı özelliği bulunuyor. HD görüntü kalitesi, hareket tespit edildiğinde e-posta ve akıllı telefon uygulaması üzerinden bildirim gönderimi, Micro SD karta kayıt yapabilmesi, iç mekan kameralarında çift yönlü sesli iletişim de ürünü farklılaştırıyor. Firma sahipleri için bu sistemlerin avantajları nelerdir? Yerleştirilen kameralar sayesinde mağazanızı ya da iş yerinizi nerede olursanız olun, cep telefonunuzdan ya da tabletinizden her an izlemeniz mümkün oluyor. Bu sayede ofiste kimse yokken her şeyin yolunda olduğundan emin olmanızı ya da mağazanızı istediğiniz an gözlemlemenizi sağlıyor. Bunun için Visidom uygulamasını ücretsiz olarak Android veya IOS akıllı telefonunuza indirmeniz ve PIN kodunuzu girmeniz yeterli oluyor. Kameralar, alarm durumunda ya da siz istediğinizde Micro SD karta görüntü kaydı da yapabiliyor.
SOMFY TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ SEMİH GÖRÜR: “YERLEŞTİRİLEN KAMERALAR SAYESİNDE MAĞAZANIZI YA DA İŞ YERİNİZİ NEREDE OLURSANIZ OLUN, CEP TELEFONUNUZDAN YA DA TABLETİNİZDEN HER AN İZLEMENİZ MÜMKÜN.”
Somfy markası hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? 1969 yılında Fransa’da kurulan Somfy, konutlardaki ve ticari binalardaki açılır-kapanır mekanizmalar için ileri teknolojili motorlar ile akıllı ev sistemleri üreten dünya çapında bir marka. Türkiye pazarına girişimiz 80’li yılların başlarına dayanıyor. Önceleri distribütörler aracılığıyla sağladığımız hizmeti; 2004 yılından itibaren Somfy Türkiye olarak direkt kendimiz sağlamaya başladık. İstanbul merkez ofisimiz ve ana lojistik merkezimiz dışında Ankara, İzmir, Adana, Antalya ve Bakü’de bölge temsilciliklerimiz mevcut. Somfy Grubu, yüzde 80’in üzerindeki global pazar payı ile motor ve otomasyon sistemlerinde açık ara dünya lideri konumunda bulunuyor. Ürün gamımız içinde perde, panjur, kepenk,
200
Uzaktan yönetimin güvenliğe nasıl katkıları oluyor? Akıllı bina teknolojilerimize ve kameralarımıza ek olarak bu yıl Somfy Protect ürün grubu dahilinde çeşitli güvenlik çözümlerimizi kullanıcıların beğenisine sunmaya başladık. Örneğin; Somfy One ürünümüz, dahili hareket sensörü ve siren içeren bir güvenlik kamerası. Akıllı telefon uygulaması sayesinde istediğiniz zaman evinizi ya da ofisinizi izlemenizi mümkün kılıyor. İçeriye izinsiz bir giriş olduğunda da hem siren çalarak davetsiz misafirleri kaçırıyor, hem de telefonunuza anında bildirim göndererek sizi haberdar ediyor. Alarm durumunda video kaydına da başlıyor. Bu tarz teknolojiler istediğiniz zaman evinizi ya da iş yerinizi kontrol etme imkanı verdiğinden siz dışarıdayken bile gözünüz arkada kalmıyor.
ÜRÜN HİZMET
NAKİTİNİZ LOOMIS TÜRKİYE İLE YÜZDE 100 GÜVENDE LOOMIS TÜRKİYE İŞ GELİŞTİRME
Loomis Türkiye İş Geliştirme ve Satış Direktörü Demir Bükülmez, nakit ve kıymetli maden taşıma hizmetleriyle ilgili sorularımızı cevapladı. Loomis, 2011’de Türkiye pazarına girdi. Aradan geçen 7 yılda Loomis’in Türkiye’de geldiği nokta nedir? Loomis, İsveç kökenli dünyanın en büyük nakit yönetim şirketlerinden biri. 2011’den beri Türkiye’de her yıl yüzde 50’nin üzerinde büyüyerek sektörün en güçlü şirketlerinden biri konumunda. Başta bankacılık, kuyum ve perakende sektörü olmak üzere sigortalı, yüksek güvenlik eşliğinde emtia, para ve evrak transferi gerçekleştirdiğimiz operasyon ağımızda 975 zırhlı aracımız, bine yakın personelimizle ayda 300 binden fazla noktaya hizmet götürüyoruz. Loomis Türkiye, müşterilerine hangi hizmetleri veriyor? Bankaların şube ve ATM noktalarının nakit trafiğini yönetmek, kasalamak ve ulaştırmak, hizmetlerimiz arasında. Banka şubesi gibi çalışan nakit toplama merkezlerimizde sayılan ve paketlenen nakdi ihtiyaç duyulan noktaya ulaştırıyor, ihtiyaç fazlasını da kasalara geri alıyoruz. Hizmetlerimizin diğer bölümü ise altın, kuyum, döviz, çek ve diğer kıymetli evrak taşımacılığı. Hizmet verdiğimiz önemli bir alan da perakende sektörü. Perakende sektöründe biriken nakitlerin toplanması hizmetini veriyoruz. Market zincirleri, giyim firmaları ve restoranlarda her gün nakit birikiyor. Bu nakdin bizim gibi profesyoneller tarafından teslim alınması, nakit merkezine getirilip sayılması ve kurumun çalıştığı banka
VE SATIŞ DİREKTÖRÜ DEMİR BÜKÜLMEZ: “BAŞTA BANKACILIK, KUYUM VE PERAKENDE SEKTÖRÜ OLMAK ÜZERE HER TÜRLÜ KIYMETLİ EMTIA, PARA VE EVRAK TRANSFERİNİ YÜZDE 100 GÜVENLE GERÇEKLEŞTİRİYORUZ.” Sigorta, müşterinin beyan ettiği değerin tamamını ve tüm riskleri kapsar.
nezdinde Merkez Bankası hesaplarına yatırılması işlemleri yapılıyor.
BEYAN EDİLEN DEĞERİN TAMAMI VE TÜM RİSKLER SİGORTALI Müşterilerinize verdiğiniz garantilerin kapsamından bahsedebilir misiniz? Tüm taşımalarımızı özel donanımlı zırhlı araçlarımız ve silahlı güvenlik personellerimiz nezaretinde yapmaktayız. Teslim alma anından teslim edilme anına kadar tüm süreç sigortalıdır.
Türkiye’nin ve dünyanın her yerine para veya kıymetli maden taşıyabiliyor musunuz? 1995’ten beri IATA lisansına sahip bir şirket olarak değerli kargo taşımacılığında öncü bir isim haline geldik. Amerika, Uzakdoğu, Afrika ve Avrupa’nın birçok noktasından havalimanı veya kapı teslimi değerli kargo taşımacılığı hizmetini müşterilerimize sunuyoruz. Seçkin havayolu şirketleriyle yapılan anlaşmalarımız sayesinde değerli kargo taşımalarında, yüzde 100 sigorta güvencesinde hizmet sağlıyor, zaman avantajı yaratıyoruz.
ZIRHLI ARAÇLARIMIZ YÜKSEK TEKNOLOJİYLE DONANIMLI Taşıma esnasında ülkemizde herhangi bir olumsuzlukla karşılaştınız mı? Benzer hizmeti veren diğer şirketlerin karşılaştıkları bazı istenmeyen olaylarla biz de karşılaştık. Yaşanılan hiçbir olayda Loomis müşterileri bir kayıp yaşamadı. Çünkü Loomis verdiği hizmetlerde yüzde 100 güvence sunar. Araçlarınızın ve güvenlik görevlilerinizin özellikleri neler? Zırhlı araçlarımız yüksek teknolojiyle donanımlı. Verdiğimiz hizmetlerin tamamı kayıt altında ve profesyonel takip programlarıyla entegre şekilde gerçekleşmektedir. Yüksek teknoloji barındıran otomasyon sistemleriyle binlerce organizasyonu saat gibi düzenli bir şekilde izleyip yönetiyoruz. Araçlarda görevli personellerimizin hepsi silahlı özel güvenlik görevlisi. İş başvurusu yapan kişiler için risk departmanımız titiz araştırmalar gerçekleştirir.
201
ÜRÜN HİZMET
DSCS, müşteri odaklı güvenlik denetim hizmetlerine devam ediyor lendirmeler kullanılarak puanlama yapılır. Böylelikle güvenlik firmasının yıl içerisindeki geçmişe dönük başarısı ve eksiklikleri grafiksel olarak görülebilir. Yetkilendirilmiş Yükümlülük Sertifikası Danışmanlığı: DSCS, YYS kapsamında Ek-2 ve Ek-7 de “Emniyet ve Güvenlik Koşulu” başlığı altında bulunan soruların yerine getiriilip getirilmediğinin kontrolü, bu koşulların yerine getirilmesi için atılması gereken adımları ve atılan adımlar neticesinde beklenen şartların ne derece karşılandığını ölçümler ve bunu rapor olarak sunar.
DSCS Kurucusu ve Genel Müdürü Sinan Demir, sektörde deneyimli yönetici kadrosuna sahip olduklarını ve müşteri memnuniyeti odaklı hizmet verdiklerini söyleyerek, “DSCS olarak diğer güvenlik denetimi ve danışmanlığı firmalarından farklı olarak numerik ölçümlerle ve objektif değerlendirmelerle raporlama sunuyoruz” dedi. DSCS Kurucusu ve Genel Müdürü Sinan Demir, Demir Security Consulting Services(DSCS)’in güvenlik denetimi ve danışmanlık sektöründe hızla büyüyen, hiçbir güvenlik firmasıyla ticari veya hukuki bağı olmayan, sektörde deneyimli yönetici kadrosuna sahip ve müşteri memnuniyeti odaklı hizmet veren güvenlik denetim ve danışmanlık firması olduğunu söyleyerek, “DSCS olarak diğer güvenlik denetimi ve danışmanlığı firmalarından farklı olarak
202
numerik ölçümlerle ve objektif değerlendirmelerle raporlama sunuyoruz. Projelendirme, idari ve teknik şartnamelerin hazırlanması konusunda çalışmalarımızı gerçekleştirerek müşterilerimiz ile paylaşıyoruz” dedi. Demir, DSCS olarak verdikleri hizmetleri ise şöyle özetledi: “Güvenlik Denetim ve Danışmanlık Hizmeti: Mevcut güvenlik yapılanmasının muhtemel bir vaka karşısında nasıl bir tepki vereceğinin gözlemlenmesi amacıyla gece / gündüz habersiz denetimler gerçekleştirilir. Lokasyonun güvenlik yapılanması, fiziki şartları, muhtemel riskleri ve tesisin niteliği gereği oluşabilecek muhtemel vakalar göz önünde bulundurularak çeşitli senaryolar oluşturup gerçekleştirilen denetimler sırasında bu senaryolar birer drill uygulaması olarak tatbik edilir. Gerçekleştirilen denetimler sonrasında, denetimin gerçekleştiği süreci başından sonuna kadar içeren raporlar hazırlanarak işletmeye sunulur. DSCS tarafından hazırlanan raporlarda, sektördeki diğer firmalardan farklı olarak numerik değer-
VIP Personel Eğitimi ve Denetim: VIP personel değerlendirmesi, görev başında haberli denetim ve uygulama, görev başında habersiz senaryolu denetim, korumanın temel prensipleri, fiziki koruma tedbirleri, araçta koruyucu güvenlik düzenlemeleri, yaya halinde koruyucu güvenlik düzenlemeleri, kişisel koruma, korumada arama kuralları, patlayıcı maddeler bombalar, suikastçıların tarihi, nedenleri ve çalışma yöntemleri, criminal profiling, genel kollukla iletişim. Elektronik Güvenlik Danışmanlığı: Kablolu ve kablosuz hırsız alarm sistemleri, kapalı devre kamera (CCTV) sistemleri, akıllı kalem sistemleri, X-Ray ve metal kapı dedektör sistemlerinin projelendirilmesi, satın alma ve montaj ile devreye alınması süreçlerinin yönetim danışmanlığı, kartlı geçiş sistemleri, çevre güvenlik (Tel çit, duyarlı sensör) sistemleri. Background Screening: Kimlik bilgilerinin teyidi, adli sicil evrak incelemesi, işyeri teyidi, ikamet teyidi, referanslarla mülakat, itibar araştırması, eğitim bilgilerinin teyidi.”
ÜRÜN HİZMET
SECURITAS, AVM VE MAĞAZA GÜVENLİĞİNE BÜTÜNLEŞİK OLARAK YAKLAŞIYOR SECURITAS TÜRKİYE GÜVENLİK SÜREÇLERİ KALİTE KOORDİNATÖRÜ HÜSEYİN ERİM: “TÜM GÜVENLİK ÇÖZÜMLERİNE, AVM VE MAĞAZA GÜVENLİĞİ DE DAHİL OLMAK ÜZERE, BÜTÜNLEŞİK OLARAK YAKLAŞMAKTAYIZ.”
Securitas Türkiye Güvenlik Süreçleri Kalite Koordinatörü Hüseyin Erim, perakende segmentindeki güvenlik uygulamalarıyla ilgili sorularınızı cevapladı. Perakende segmentine yönelik güvenlik planlamalarıyla ilgili bilgi verebilir misiniz? Günümüzde hangi sektörde olursa olsun güvenlik planlaması yatırımla eş zamanlı gerçekleştirilmelidir. Henüz yatırım aşamasında ilgili segmente yönelik yapılacak bir risk analizi sonucunda elektronik ve fiziki güvenlik sistemlerinin entegre edilmesiyle oluşturulacak bu yapının uzun vadede ciddi kazanımları olacaktır. Başta AVM’ler olmak üzere perakende segmentinde faaliyet gösteren bütün işletmeler için konu daha da önem kazanmaktadır. Hali hazırda yatırım aşamasında ciddi kamera ve benzeri elektronik güvenlik yatırımları yapılırken, elemanlı güvenlik genellikle işletme safhasında devreye girmekte ve entegre olarak çalışması gereken sistem ayrı ayrı kurgulandığından verimli olamamaktadır.
204
Neler yapılması gerektiğiyle ilgili biraz daha detaylı bilgi aktarabilir misiniz? Teknolojinin gelişmesiyle perakende segmentinde görünür önlemlerin dışında, görünmeyen ve arka planda çalışan sistemlerin kullanılması ön plana çıkmıştır. Güvenlik hizmetimizin kurgulanmasında ana yapı taşlarımızdan biri olan ‘Securitas Güvenlik Metodolojisi’, adım adım söz konusu hizmette optimizasyonun sağlanabilmesi için atılacak adımları tarif etmektedir. Henüz yatırım aşamasında başlayan planlama, işletmenin faaliyete geçmesiyle birlikte her aşamadaki risklerin dikkate alınmasıyla değişken bir güvenlik yapılanmasını gerektirmektedir. Örneğin bir AVM inşaatının ilerleyen safhalarıyla birlikte oluşan farklı risklere karşı dinamik güvenlik çözümlerinin oluşturulması son derece önemlidir. Müteakiben, ilk açılış anındaki risklerin minimize edilmesine imkan veren çözümler, işletmenin ilerleyen süreçleri boyunca oluşan yeni rislere göre etkin olarak devam ettirilmelidir. Bu kapsamda Securitas olarak neler yapıyorsunuz? Günümüz teknolojisinin sağladığı imkanlar güncel olarak takip edilmekte, özel yazılımlı kameralarla tarama yapılarak şüpheli paketlerin ve şahısların anında tespit edilmesi sağlanmakta, kritik noktalarda oluşturulmuş senaryolarla oluşan riskler anında görülmekte ve bu görüntüler eş zamanlı olarak başta ‘Güvenlik Koordinasyon Merkezi’ndeki personel olmak üzere ilgililere ulaştırılmaktadır. Bunun yanı sıra güvenlik hizmetinin temel kurallarından biri olan ‘yedekleme’ prensibi gereği bütün bu faaliyetler bir ‘Uzaktan İzleme Merkezi’ ile entegre edilmekte ve sistemin kesintisiz çalıştırılması sağlanmaktadır.
Securitas olarak güvenlik çözümlerine yaklaşımınız nasıl? Tüm güvenlik çözümlerine, AVM ve mağaza güvenliği de dahil olmak üzere, bütünleşik olarak yaklaşmaktayız. “Öncelikle muhtemel riskleri ve bunlara karşı alınması gereken önemleri belirliyoruz. Entegre Güvenlik Çözümleri olarak adlandırdığımız modelimizle daha güçlü ve daha uzun süreli iş birlikteliklerini sağlıyoruz. Entegre Güvenlik Çözümleri’nizi biraz açabilir misiniz? Tek çözüm, tek sözleşme, tek muhatap bilinciyle geliştirilen Entegre Güvelik Çözümleri, iş ortaklarına uzman güvenlik hizmeti, danışmanlık, resepsiyon, itfaiye, güvenlik alanındaki teknoloji yatırımları ve teknik destek konularını tek bir çözümde birleştirerek sunuyor. Böylece iş ortaklarının ihtiyaçları dışında bir yatırım yapmalarının önüne geçilerek hem riskler hem de maliyet optimize ediliyor.
ÜRÜN HİZMET
YANGINA ERKEN MÜDAHALENİN EN TEKNOLOJİK YOLU SENSORMATIC, SUNDUĞU GELİŞMİŞ YANGIN ALGILAMA TEKNOLOJİSİ ÇÖZÜMLERİ İLE YANGININ ÇOK DAHA ERKEN VE DOĞRU BİR ŞEKİLDE ALGILANMASINI SAĞLIYOR. Yangın algılama teknolojileri her geçen gün gelişiyor. Bununla birlikte kimi sensör bazlı ürünler belirli ortam ve durumlarda doğru zamanda teşhis için yeterli olamayabiliyor. Sensormatic tarafından sunulan yeni nesil Video Tabanlı Yangın Algılama Çözümü, mevcut sistemlerin hatalı ya da geç algılayabileceği yangınları doğru bir şekilde ve daha erken tespit edebiliyor.
BÜYÜK ALANLARDA DAHA ERKEN MÜDAHALE Günümüzün artan ticaret hacmi, beraberinde lojistik sektörünün daha hızlı bir şekilde ve daha büyük alanlarda çalışması zorunluluğunu getiriyor. Bu tip depolar, ürünlerle ilgili operasyonel yönetim her ne kadar yüksek teknolojiyle gerçekleştirilse de güvenlik konusunda yeni zorluklar getirebiliyor. Büyük antrepolar, depolar ya da uçak hangarları gibi alanlarda oluşabilecek yangınlar, içerideki ürün sayısı ve değeri yüksek olduğu için daha büyük risklere sahip bulunuyor. Video Tabanlı Yangın Algılama (VFD)
206
çözümü, standart yangın algılama sistemlerine oranla çok sayıda avantaja sahip. Geleneksel sensör bazlı sistemlerde yangın algılama sensör içerisinde yapıldığından dolayı dumanın sensöre kadar ulaşması gerekiyor. VFD çözümü yangın oluşmaya başladığı anda yangını kaynağında algılıyor. VFD çözümündeki her bir kameranın 300 metrekareye varan alanlardaki yangınları net ve daha erken bir şekilde tespit edebilmesi maliyet ve yönetim kolaylığı sağlıyor.
ENDÜSTRİYEL TESİSLERE ÖZEL ÇÖZÜM Sensormatic’in uzun yıllara dayanan elektronik güvenlik sistemleri deneyimiyle projelendirilen Video Tabanlı Yangın Algılama çözümü, endüstriyel tesisler için de ciddi bir kolaylık sunuyor. Birbirine yakın makineler ya da üretim bantları ile donatılan bu alanlarda oluşabilecek bir yangın durumunda, yangın kısa sürede tesisin diğer kısımlarına ulaşabiliyor. Standart sensör bazlı uygulamalarda duman ya da alev gibi unsurların sensöre ulaşması durumunda alarm tetiklenirken, Video Tabanlı Yangın
Algılama çözümünün daha geniş alanı taraması ve gelişmiş algoritmaları sayesinde yangını kaynağında algılayıp teşhis edebiliyor. Bu sayede yangın henüz küçük bir seviyedeyken gerekli müdahale yapılarak karşılaşılabilecek zarar minimumda tutuluyor.
MEVCUT KAMERA SİSTEMLERİYLE UYUMLU Video Tabanlı Yangın Algılama ürünlerinin bir diğer avantajı ise mevcut yangın sistemine destekleyici bir sistem olarak kullanılmasının yanı sıra tesiste önceden kurulmuş güvenlik kamerası sistemleriyle kolayca entegre olabilirken aynı zamanda üzerindeki akıllı video analiz özellikleri ile işletmenin güvenliğini de sağlayabiliyor. Sensormatic’in tecrübeli ve uzman ekibi tarafından gerçekleştirilen entegrasyonlar sayesinde ek bir video izleme yatırımı yapmaya gerek kalmıyor. Ürünlerin kullanım sırasındaki avantajları arasında bakım ve temizlik süreçleri de bulunuyor. Kurulumu kolay bir şekilde gerçekleştirilebilen ürünlerin bakımı için kamera lenslerini belirli aralıklarla silmek yeterli olabiliyor.
ÜRÜN HİZMET
QUASAR İSTANBUL TESİS YÖNETİMİ İÇİN ATALIAN İLE ANLAŞTI İstanbul’un büyüleyici silüetini şehrin merkezinde sunan gayrimenkul kompleksinin teknik bakımı, elektrik ve mekanik işleri ile kapalı ve açık alanların temizlik hizmetleri iki yıl boyunca ATALIAN tarafından karşılanacak. Tesis yönetimi kavramının ülkemizde de yerleşmesi ile birlikte artık projelerin yönetimleri profesyonel kurumlara devre-
Viatrans A.Ş’nin Mecidiyeköy’de bulunan, mükemmelin ve ilklerin merkezinde yaşamak isteyenlere sunulan proje Quasar İstanbul’un tesis yönetimi kapsamında tüm teknik ve temizlik hizmetleri, 2013’te Türkiye’de faaliyet göstermeye başlayan ATALIAN Global Services tarafından karşılanacak. 2013 yılında girdiği Türkiye tesis yönetimi pazarında 4 yılda önemli bir yol kat ederek ilk 5 arasına yerleşen ATALIAN Global Services; tesis yönetimi, enerji yönetimi, temizlik, güvenlik, teknik bakım, inşaat & renovasyon, resepsiyon, peyzaj ve bina otomasyon sistemleri hizmetleri ile birçok önemli markanın ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor.
2 YILLIK SÖZLEŞME İMZALANDI ATALIAN Entegre Tesis Yönetimi Quasar İstanbul’un teknik tesis yönetimi ve temizlik hizmetleri kapsamında Viatrans ile iki yıllık bir sözleşme imzaladı. İstanbul Mecidiyeköy semtinde bulunan komplex yaklaşık 190 bin metrekarelik bir alanı kaplayan iki kuleye ev sahipliği yapıyor. Proje Quasar İstanbul, Fairmont Hotel ve Quasar Residences ve Ofisess olmak üzere iki kuleden oluşuyor. Boğaziçi’nin eteklerinde yükselen, İstanbul’un tarihi yapısı ve modern silüeti ile kontrast oluşturan Quasar İstanbul 2016 yılında tamamlandı.
208
dilmeye başlandı. Yönetimini profesyonel ekipler tarafından gerçekleştirmeyi tercih eden Quasar İstanbul’un teknik tesis yönetimi ihtiyacı donanımlı ATALIAN personeli tarafından karşılanacak. Projenin tüm teknik bakım, ısıtma, soğutma, iklimlendirme, duman emme ve filtrasyon işleri ATALIAN Global Services’in entegre tesis yönetimi kapsamında sunulacak.
ÜRÜN HİZMET
MASTER SERVİS İLE MODERN TESİS YÖNETİM HİZMETLERİ… risinde yer alan ISO Prosessleri ve standartlarına göre uyguluyoruz. Master Servis ailemizde yer alan tüm bireylerin hangi kademede olurlarsa olsunlar, branş ve görev biçimleri esas alınarak kişisel gelişim, mesleki gelişim ve teknik eğitim programlarına sürekli ve periyodik olarak tam ve eksiksiz katılmaları sağlanmakta olup, eğitim katılım ve performansları, yine her kademedeki çalışanlarımızın rutin olarak yapılan performans değerlendirmelerinde etkin rol oynuyor. Doğrudan davranışsal farkındalığı ve farka dönüştüren eğitim programlarımızda;
Master Servis, tesis yönetim hizmetleri konusundaki 30 yıllık tecrübesiyle müşterilerine hizmet vermeye devam ediyor. Yerli ve milli bir şirket olduklarına değinen Master Servis Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Akar; dünya standartlarında, çevreyi koruyan yöntem ve teknikler ile modern tesis yönetim hizmetleri verdiklerini söylüyor. Master Servis hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? Tesis Yönetim Hizmetleri konusunda sahip olduğumuz 30 yıllık tecrübemizle, 2007 yılında kurulan Master Servis olarak, bugün İstanbul, Ankara, Mersin, Adana, Trabzon, İskenderun, Antakya, Gaziantep, Erzurum, Zonguldak, Nevşehir gibi ülkemizin pek çok şehrinde pek çok kurumsal müşterimize hizmet veriyoruz. 360’ Tesis Yönetimi hizmetinizden bahseder misiniz? Neler yapıyorsunuz? Faaliyetlerinizi nerelerde gerçekleştiriyorsunuz? Alışveriş merkezleri, site & toplu konut projeleri, otel, hastane ve tüm özel projelerde genel temizlik yönetimi -
koruma ve güvenlik Yönetimi – teknik alt yapı işletimi – peyzaj / yeşil alan bakım ve yönetimi - concierge yönetimi - haşere ilaçlama& PEST kontrol yönetimi hizmetlerimiz ile 360 derece tesis yönetim hizmetlerimizi, sahip olduğumuz zengin makine- ekipman kapasite ve parkıyla, kimyasal ürün seçimlerimizde gösterdiğimiz hassasiyet ile dünya standartlarında, çevreyi ve yaşanılan ortamı koruyan yöntem ve teknikleri ile modern tesis yönetim hizmetlerimize devam ediyoruz. Master Servis bünyesindeki personelleri nasıl bir eğitimden geçiriyorsunuz? Eğitim programlarımızı Master Servis - Master Akademi bünyesinde kalite standartlarımız ve yönetimimiz içe-
İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri - Bireysel Gelişim & Kalite Eğitimleri - Teknik Hizmet Eğitimleri başlıkları altında toplanmış toplamda yıl boyunca, 30 farklı ana başlıkta, bin 740 saat sürekli eğitim verilmekte olup, her bir projemize özel müfredat, içerik ve takvim oluşturuluyor. Müşteriler neden Master Servis’i tercih etmeli? Ülkemizin jeopolitik konumu ve küresel krizlerden kaynaklanan maliyet artışları enerji maliyetlerinden sonra en büyük ikinci kalem olan işçilik maliyetlerinde de ciddi artışlara neden oluyor. Bu nedenle tesislerin vazgeçilmez ihtiyacı olan facility servislerinin doğru ve optimum düzeyde sağlanabilmesi iş gücü, makine/kimyasal ve IT çözümlerini efektif oranlarda kullanabilen profesyonel ekipler tarafından sağlanabilmektedir. Bu üç unsurun uygun yönetim teknikleri ile desteklenmesi hizmetin kalitesini ve sürdürülebilirliğini sağlamaktadır. Master Servis olarak, tamamen yerli ve milli bir şirketiz. Butik servis anlayışımızla sürdürülebilir bir hizmet sunabildiğimiz için, bugün pek çok müşterimizle neredeyse 10 yıldır yola devam ediyoruz.
209
ÜRÜN HİZMET
KÄRCHER’DEN YENİ AKÜLÜ EL SÜPÜRGESİ Kärcher’in yeni akülü el süpürgesi HV 1/1 Bp, güçlü performans ile kablosuz kullanımı birleştiriyor. Kompakt ve hafif tasarımı sayesinde çok çeşitli uygulamalar için kullanılabiliyor.
H
er zaman yaratıcılığı ve yenilikçiliğiyle temizlik sektörünün lider markalarından biri olan Kärcher, yeni ürünler geliştirmeye devam ediyor. Ünlü Alman markasının yeni akülü el süpürgesi HV 1/1 Bp, güçlü performans ile kablosuz kullanımı birleştiriyor. Bu ürün, kompakt ve hafif tasarımı sayesinde çok çeşitli uygulamalar için kullanılabiliyor. Lityum-iyon pil (18 V), HV 1/1 Bp’ye 20 dakika çalışma gücü sağlıyor. Eko- Verimlilik modunda ise çalışma süresi 30 dakikanın üstüne çıkabiliyor ve aynı zamanda çalışma sesini azaltıyor. Şarj durumu her zaman batarya üstünde görülebiliyor ve yeni hızlı şarj aleti sayesinde, tamamen şarj etmek sadece 60 dakika sürüyor.
ÇALIŞMA SÜRESİNDEN YÜZDE 25’E VARAN TASARRUF Verimli ve ekonomik motoru ayrıca yüksek vakum gücü sağlıyor. 115 W’ya kadar nominal güç ve 33 l/s’lik bir hava akışı sayesinde, ortalama bir dizüstü bilgisayar ağırlığındaki kompakt cihaz (1.8 kg), mükemmel temizlik sonuçları elde edilmesine olanak veriyor. Kablolu modellere kıyasla, kablosuz bir süpürge kullanmakla çalışma süresinden yaklaşık yüzde 25’e kadar tasarruf ediliyor. Farklı bir odanın temizlenmesi için makinenin fişinin çekilmesi ve tekrar prize takılması gerekmiyor. Böylelikle verimlilik artmış oluyor. HV 1/1 Bp, standart aksesuarların yanı sıra opsiyonel aksesuarlar sayesinde birçok farklı kullanım amacına uygun olarak kullanılabiliyor.
210
TEMİZLİK DENİNCE KÄRCHER 1935 yılında Almanya’da Alfred Kärcher tarafından kurulan Kärcher, temizlik makine, ekipman ve aksesuarlarının yanı sıra, temizlik kimyasalları ve deterjanlarını da üretiyor. Kärcher, 190’ı aşkın ülkede 40 bini aşkın satış noktasından kullanıcılara hizmet sağlayan bir sanayi devi. 12 binin üzerinde çalışanla Kärcher, 80 yılı aşkın bir süredir tüm dünyada hem profesyonel kullanıcılara hem de ev kullanıcılarına yenilikçi temizlik çözümleri sunuyor.
ÜRÜN HİZMET
İLE TÜM AVM’LER BİR TIK UZAKTA AKTEM BİLİŞİM AVM’LERİN İHTİYAÇLARINA FARKLI AÇILARDAN BAKARAK UYGULAMALAR GELİŞTİRİYOR. GELİŞTİRDİKLERİ AVMCEBİMDE UYGULAMASI HAKKINDA BİLGİ VEREN AKTEM BİLİŞİM YÖNETİCİSİ ARİF EMRE, AVM’LERE MÜŞTERİ ÇEKEBİLECEK “İNDİRİM YILDIZI” OYUNUNU DA ANLATTI.
Ö
ncelikle bizlere Aktem Bilişim hakkında bilgi verebilir misiniz? Aktem Bilişim farklı sektörlerden gelen, yazılım alanında kendini kanıtlamış yazılımcılardan oluşuyor. Bu çeşitlilik bize AVM’lerin ihtiyaçlarına daha farklı açılardan bakabilme imkanı sağlıyor. Sahip olduğumuz bu farklı bakış açısı bize AVM sektöründeki çözülememiş sorunları bugüne kadar düşünülmemiş yöntemlerle kolaylıkla ve düşük maliyetlerle çözebilmek için ihtiyacımız olan yetenekleri sağlıyor.
AVMCEBİMDE uygulamanızı anlatır mısınız? Aslında AVMCEBİMDE AVM’ler ile ilgili tüm konularda AVM müşterilerine destek olmak için hazırlanmış büyük bir proje. Bu projenin ilk ayağı; AVM’lerde gerçekleştirilmekte olan tüm indirim, kampanya ve etkinliklerin güncel ve eksiksiz olarak AVMCEBİMDE kullanıcılarına ulaştırılmasından oluşmakta. AVMCEBİMDE’ye web üzerinden ulaşılabilmekte ancak biz kullanıcılarımıza daha geniş bir alanda hizmet verebilmek için mobil uygulamamızı geliştiriyoruz. AVMCEBİMDE müşterilerin yalnızca AVM’lerin kampanya ve etkinliklerini takip edilebileceği bir mobil uygulama mı? Bu daha başlangıç. AVMCEBİMDE’yi indirip kullanacak kişilere vaat ettiğimiz şey bizimle çalışmakta olan tüm AVM’ler ile ilgili memnuniyetlerini maksimum seviyeye çıkartmak. Müşterilerin AVM’lerdeki sıkıntıları ile ilgili sordukları sorular bizim alt proje isimlerimiz oldu. Bunlar; Alışveriş yapmak istiyorum. Bana en yakın AVM nerede?
Gitmek istediğim mağaza bana en yakın hangi AVM’de var? Bana en yakın AVM’ye nasıl gidebilirim? AVM içerisinde gitmek istediğim mağaza ya da hizmet nerede? AVM’nin müşteri servisi nerede? AVM otoparkında arabamı bulamıyorum? Bu hizmetlerin hepsini tek bir uygulama altında kullanıcılarımıza veriyoruz. AVMCEBİMDE uygulamanız dışında tasarladığınız ya da tasarlamayı düşündüğünüz bir uygulamanız mevcut mu? Biz başka ne yapabiliriz diye düşünürken AVM’LERDE oynanabilecek ve AVM’lere müşteri çekebilecek bir oyun tasarlamaya karar verdik ve “İndirim Yıldızı”nı tasarladık. İndirim Yıldızı eğlence seven gençleri, indirim kovalayan AVM müşterilerini, alacağı ürün için indirim bekleyen müşterileri, ihtiyacı olmayıp da bu fiyata bu ürün kaçmaz diyecek müşterileri ve daha birçoklarını etkisi altına alacak bir hazine avı oyunudur. Oyun mobil cihazlar için tasarlanmıştır. Oyunun temel motivasyonu AVM müşterilerine, başka yerlerde bulamayacakları indirimli ya da ücretsiz ürün ve hizmetlere hazine bulma heyecanı ile ulaşmalarını sağlamaktır. Oyunun amacı ise müşterilerin AVM’lere girmesini sağlamak, AVM’ ye giren müşterilerin de mağazaları gezmesini sağlamaktır. Bunun yanında indirim yıldızı oyununun mağazaların stok eritme yolu olarak da kullanabilecekleri ayrı bir mecra olacağını düşünüyoruz. Oyunculardan AVM içerisinde saklanmış olan kioskları bulmaları ve kioskların üzerindeki kare kodları telefonları ile okutmalarını istiyoruz. Yeterince yıldızı bulup kare kodları okutan oyuncular, önceden belirlenmiş seçtikleri ürünleri ya da hizmetleri indirimli olarak satın alma hakkına sahip oluyorlar.
212
ÜRÜN HİZMET
KOKULANDIRMAYI BİR İLETİŞİM ARACI OLARAK KULLANIYORUZ ve itici gaz içermediğini, doğru ve etkili kokulandırma ile müşteri algısını yönetebileceklerini, müşteri memnuniyetini ve satışları artırabileceklerini anlatıyoruz. Müşteri ile doğru ve sağlıklı iletişim kurmak, müşteriyi doğru anlamak ve doğru bilgilendirmek, koku seçimi ve kokulandırma ile ilgili danışmanlık hizmeti vermek gerekiyor. Teknik servis hizmetinizin çok kuvvetli olması bizi farklılaştıran diğer bir güçlü tarafımız.
Kurumsal kokulandırma sektörünün Türkiye için yeni bir sektör olduğunu ancak öneminin gittikçe arttığını belirten Scentfume Kurumsal Kokulandırma Şirketi Satış ve Pazarlama Direktörü Ayşegül Baştuğ, kurumsal kokulandırma ürünleri hakkında bilgiler verdi. Türkiye’de kurumsal kokulandırma sektörünün geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz? Kokulandırma yapılırken dikkat edilmesi gereken konular nelerdir? Kurumsal kokulandırma Türkiye için yeni bir sektör. Değeri hızla anlaşılıyor ve önemi artıyor. Sektör gelişirken biz de değişim ve gelişim gösteriyoruz. Müşteri profili ve beklentilerini göz önünde bulundurarak biz de işimizi analiz ediyoruz. Müşteri talep ve beklentilerini analiz ettiğimizde birkaç
214
konunun çok önemli olduğunu fark ettik. Ürün ve hizmet kalitemizden ödün vermeyerek özellikle bu konularda güçlü olmaya karar verdik. Kurumsal kokulandırmaya, ortama hoş bir koku yaymanın ötesinde daha profesyonel, yeni ve farklı bir açıdan bakıyoruz. Kurumsal kokulandırmayı mimari projelerin bir tamamlayıcısı, dekoratif bir ürün ve hizmet olarak görüyoruz. Kokulandırmayı bir iletişim aracı olarak kullanıyoruz. Kokularımızın sağlığa zararlı madde
Scentfume’un ürünleri hakkında bilgi alabilir miyiz? Özellikle hangi alanlarda kokulandırma hizmeti veriyorsunuz? Scentfume dekoratif ürünler ile kokulandırmayı vurgulayan bir firma. Ürünlerimizin hepsi firmamıza tescillenmiş tasarım ürünlerdir. Kutu formunda ürünlerimiz olduğu gibi farklı objeler ile de kokulandırma yapıyoruz. Örneğin, mağaza, ofis, ve otellerde kutu formundaki kokulandırma makinelerimizi kullandığımız gibi, saksılı yapma çiçek ve ağaç formundaki ürünlerimizi ile de kokulandırma yapıyoruz. Müşterilerimize hem ağaç ve çiçek alarak yerinizi güzelleştirin hem de kokulandırın diyoruz. İki
ürünü tek üründe birleştirerek farklı alternatifler sunuyoruz. Uygulamalarımızı yaparken çalışan ve müşteri memnuniyetine de önem veriyoruz. Mağaza, ofis, hastane, otel, spor merkezi, spa ve masaj salonları, tiyatro, hava alanı, plaza, ev gibi her türlü yer, her büyüklükteki mekan için kokulandırma hizmeti veriyoruz. Kokulandırma makinelerimizi mekan içerisinde doğru konumlandırarak her büyüklük ve yapıdaki mekanı etkili bir şeklide kokulandırabiliyoruz. Etkili kokulandırmada için mekanın metrekaresi, tavan yüksekliği, mimari yapısı, hava akımı, ortamdaki diğer kokular gibi kriterler göz önünde bulundurmalı. Gelecekteki yatırım hedefleriniz nelerdir? Birçok kıtada distribütörlük ağı oluşturmayı hedefliyoruz. Buna yönelik olarak Amerikalı bir firma ile görüşmelere başladık. Amerika’ da internet üzerinden alışveriş yapmak oldukça yaygın. Öncelikli olarak ürünlerimizin bu firmanın internet sitesinde satışı yapılacak. İlerleyen zamanda Türkiye’deki distribütörlük ağımızı genişletmeyi ve başka ülkelerde de distribütörlük vermeyi hedefliyoruz.
ÜRÜN HİZMET
VİTRİN TASARIMI HİKAYENİN
GİRİŞ PARAGRAFIDIR
BİR MARKA KİMLİĞİ İÇİN ÜRÜN NİTELİĞİ VE KALİTESİ KADAR, MEKÂN TASARIMININ DA ÖNEMLİ OLDUĞUNU BELİRTEN OSO MİMARLIK KURUCU ORTAĞI OKAN BAYIK, “ÜRÜNLER İLE MAĞAZA KONSEPTİ UYUM İÇERİSİNDE BİRBİRİNİ TAMAMLARSA, HEDEF KİTLESİNİ ETKİLEMENİZ VE DOLAYISI İLE SATIŞ HEDEFLERİNİ YÜKSELTMENİZ KOLAYLAŞIR.” DİYOR.
216
O
SO Mimarlık hakkında bilgi verebilir misiniz? OSO Mimarlık, bir yapının hayata geçebilmesi için gerekli olan 3 temel disiplinde eğitim almış 3 kardeş tarafından, 2007 yılında kurulan bir mimarlık ve iç mimarlık tasarım ofisidir. Mimar, iç mimar ve inşaat mühendisinden oluşan ve mesleki anlamda birbirleriyle direkt ilintili olan bu ortaklık sayesinde; yapının tasarımından, anahtar teslimine kadar olan süreçte işverene çok ciddi
avantajlar kazandırıyor. Yurt içi ve yurt dışı projelerimiz ile özellikle mağaza, showroom ve ofis tasarımı konularında uzmanlaşmış bir mimarlık ofisi olarak; tasarım ve projelendirme, taahhüt ve uygulama hizmetleri ile kontrol ve danışmanlık hizmetleri veriyoruz. AVM ve perakende sektörüne yönelik tasarımlarınız ve özel çalışmalarınız oluyor mu? Perakende sektörüne ilk olarak 2007 yılında, Karınca mağazalarının tasarım konseptini yaparak başladık. Başlangıçta tekil mağaza olarak yola çıkılan proje, ilerleyen dönemlerde mağaza sayısının artması ile birlikte zincir mağaza konseptine evrildi. Benzer şekilde “ebebek” markasının zincir mağaza konsepti, “Karamela” ve “Kaloo” mağazaları ile Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde yer alan “Loremen” ayakkabı showroomu tamamladığımız
mağaza örneklerimizden bazılarıdır. Halen de Cidde’de bir tekstil showroomu ile İstanbul’ da yeni kurulan bir tatlı markasına ait projelerimiz devam ediyor. Vitrin tasarımlarının müşteri çekimine ne gibi bir etkisi oluyor? Perakende sektörünün tasarım kriterleri, diğer sektörlere göre çok farklı dinamikler içeriyor. Vitrin tasarımı da bu kriterlerin en önemli unsurlarından birini oluşturuyor. Şöyle ki; sektördeki rekabet ve pazar payı yarışı oldukça üst düzeyde. Dolayısı ile müşterilerin algısal olarak dikkatinin yakalanması ve akabinde mağazaya çekilebilmesi, tasarımlarımızın en önemli problematiğidir. Bu noktada bizim için mağaza tasarımı, giriş ve vitrin düzenlemesi ile başlar. Yani hikayemizin giriş paragrafıdır ve okuyucuya ilk fikri veren en önemli metindir. Markanın kurumsal kimliğini yansıtmada tasarım ne kadar etkili? Bir marka kimliği için ürün niteliği ve kalitesi ne kadar önemli ise; mekân tasarımının da aynı öneme sahip olduğuna inanıyoruz. Örneğin bir Türk kahvesinin bakır fincandaki sunumu başka, porselen fincan başka, çay bardağındaki sunumunun ise bambaşka bir ambians yaratması gibi. Eğer satılan ürünler ile mağaza konsepti uyum içerisinde birbirini tamamlarsa, hedef kitlesini etkilemeniz ve dolayısı ile satış hedeflerini yükseltmeniz kolaylaşır. Bunun da yolu, kurumsal kimlik ile tamamen örtüşen bir konsept tasarımdır.
ÜRÜN HİZMET
Türkiye’nin en büyük tesis yönetim firmalarından biri konumunda olduklarını belirten ARF Group Kalite Sistem ve Üretim Müdürü Ahmet Özbay, kalite standartları doğrultusunda eğitimli personelleri ile en ileri seviyede tesis yönetimi ve hizmet inovasyonu sağladıklarını söyledi. Üstün nitelikli hizmet verebilmek için belirlediğiniz kalite standartlarınız var mı? Kaliteyi nasıl sağlıyorsunuz? Uygulamalarımızın şeffaflığı, müşterilerimizle ve müşterilerimizin konumlarıyla etkileşim kurmamızı kolaylaştırır. Böylece her ayrıntıya hâkim olarak çalışmalarımızı derinleştirir, genlerimizdeki liderlik vasıflarını ortaya koyarak teşvik eder, geliştirir, hizmet inovasyonu ve sürekli iyileştirmelerle verimliliği zirveye ulaştırırız. Hizmetlerimizin etkinliğini ve kalitesini en yüksek seviyede sağlamak için kullandığımız hammadde birinci sınıf ürünler tercih etmekteyiz, bununla birlikte uzman ekibimiz ve modern tesisimiz ile müşterilerimize, yerinde, zamanında, doğru şekilde ürün sunulmasını hedeflemekteyiz. Hizmet kalitesi, müşteri beklentilerini karşılanması için üstün ya da mükemmel hizmetin verilmesi olarak tanımlanabilir. Kaliteyi ölçmek için anketler yapıyoruz, yeterli Hijyen Sertifikası / HACCP belgesi bulunmasını sağlıyoruz ve catering ekibimizin programlarımız ve girişimlerimiz boyunca sürekli eğitim almaya devam etmesini sağlıyoruz. Toplu yaşam alanlarının yöneticilerinin tesis yönetim firmalarından beklentileri neler oluyor? Yöneticiler, tesis yönetimini uzmanına bırakıyor, işine odaklanıyor. ARF Group bugün Türkiye’de 2 binin üzerinde çalışana sahip bulunuyor. Türkiye’nin
ARF GROUP VERİMLİLİĞİ ZİRVEYE ULAŞTIRIYOR
en büyük tesis yönetim firmalarından biri konumundaki kuruluşumuz temizlik, güvenlik, iş gücü, teknik bakım, taşımacılık, catering olmak üzere hizmet dalında destek veriyor. Böylece müşterilerinin kendi uzmanlık alanlarına odaklanmalarını sağlıyor. Sizi diğerlerinden ayıran ve fark yaratan kalite unsurlarınız neler? Tesis Yönetimi, müşterilerimize asli işleri dışında hiçbir ayrıntıyla uğraşmama avantajını sunmamız demektir. ARF Group kalite standartları doğrultusunda eğitimli personeli ile en ileri seviyede tesis yönetimi ve
hizmet inovasyonu sağlayarak istikrarlı bir kalite sunuyor. İşletme süreci çatımız, en iyi uygulama yönetimleri konusunda pusula işlevini üstlenerek müşterilerimizin beklentilerinin de üstüne çıkmamızı ve daima yüksek kaliteye sahip hizmetler sunmamızı garanti eder. Bu çatı aynı zamanda risklerin yönetilmesi ve en aza indirgenmesi için yeni fırsatlar da sunar. Bu konsept, hizmet verme tarzımızın daima son kullanıcıya odaklı olarak uygulanmasını, sürekli eğitimlerle güçlendirilmesini ve belgelenmesini sağlar.
Kaliteli farkınızı ortaya koymak adına çalışma prensipleriniz arasında olmazsa olmaz dediğiniz şey nedir? Hizmetlerimizi eksiksiz sunuşumuzun temelinde, süreçleri en uygun konumda tutmak için sürekli yaptığımız iyileştirmeler ve hizmetlerin entegrasyonu yer alıyor. Müşterilerimizin her bir ihtiyacını tam anlamıyla karşılamak ve sunduğumuz çözümlerin yararını somut olarak ortaya koymak için yöntemlerimizi, sistemlerimizi ve süreçlerimizi sürekli iyileştirip geliştiriyoruz. Sözleşme aşamasından fatura aşamasına kadar müşterimiz ile bütün ilişkilerimizi yönetmek, kesintisiz iyileştirme sağlamak ve ilişkileri tam arzu edildiği biçimde yönetmek için mükemmel bir çatı kuruyoruz.
217
ÜRÜN HİZMET
TEKNOLOJİ VE GÜVENLİK SİSTEMLERİ AYNI PARALELDE YÜKSELEN DEĞERLER Bireysel ve kurumlara özel ne gibi güvenlik çözümleriniz mevcut? Art Sistem olarak, projenin ihtiyacına yönelik uçtan uca tüm ürün ve çözümleri bünyemizde barındırıyoruz. IT konusundaki güçlü yapımız da çözümlere profesyonel destek vermemize yardımcı oluyor.
GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜ VE TEKNOLOJİ İLE ARASINDAKİ BAĞI DEĞERLENDİREN ART SİSTEM GENEL MÜDÜRÜ SERKAN KEKİK, SATIŞ KANALLARI HAKKINDA DA BİLGİLER VERDİ. Güvenlik sektörünün Türkiye’deki mevcut durumundan ve potansiyelinden kısaca bahseder misiniz? Günümüzde maalesef güvenlik sistemleri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ihtiyaç listelerinin en başında geliyor. Gelişen teknolojinin de etkisi ile sürekli artan grafiğe sahip bir sektör. Hemen her gün kurum ve kuruluşların bu konuda ihtiyaçlarını görebileceğimiz gibi özel sektör ve konutlar da otomasyonun bir parçası olan güvenlik sistemlerine önem vermekte. Sizce teknolojinin güvenlik sektöründeki payı nedir? Geleceğin güvenlik teknolojilerinde trend ne olacak? Teknoloji ve güvenlik sistemleri aynı paralelde yükselen değerler. Dolayısı ile teknoloji ilerledikçe güvenlik sistemleri daha efektif kullanıma sahip ve daha akıllı olmakta. Bu bağlamda gelecekte akıllı yönetim özellikleri ile donanacak ürün ve çözümler trend olacaktır.
218
Satış kanallarınız hakkında bilgi verir misiniz? Art Sistem sadece bayileri ile hareket eden çözüm odaklı bir firmadır. Bünyemizde 16 kişilik bayi destek müşteri temsilcisi ve 8 kişilik ürün yönetimi kadrosu ile birebir destek verdiğimiz gibi, www.pcbayi.com adresindeki b2b sitemizde sadece bayilerimizin kullanabildiği özel alanda, tüm ürünlerin özelliklerini, stok durumunu ve özel alış fiyatlarını görebildiği gibi kendi siparişten teslimata kadar birkaç tuşla alışveriş yapılabiliyor. Ayrıca teknik servisteki ürünlerde aynı sistem üzerinden basitçe takip edilebiliyor. Bununla birlikte bayilerimizden gelecek proje bilgilerini yorumladığımız ve proje sonlanana kadar destek olduğumuz proje grubumuzda gerektiğinde yerinde destek olarak bayilerimizin işlerine değer katmakta. Gelecek dönemlere ilişkin ne gibi yatırımlar yaptığınızı öğrenebilir miyiz? 2018 yılının başında aldığımız kararlar ile geliştirmeye devam ettiğimiz proje ve proje destek kanadına daha fazla önem vereceğiz. Ürün ve çözümlerin son kullanıcıya en doğru şekilde hizmet verebilmesi için eğitimler düzenlemeye devam ederek bilinçli bir sektör tüketimi oluşturmak hedefimiz.
ÜRÜN HİZMET
“Temizleme periyodlarına uymak kasko yaptırmak gibidir” AB Teknİk Genel Müdürü Burhanettİn Ünver, doğru bİr şekİlde kurulamayan mutfak bacasının ne gİbİ sonuçlar doğuracağını bİzlere aktırırken, aynı zamanda bacaların temİzlİğİ noktasında da bİzlere bİlgİler verdİ. İyi kurulmayan mutfak baca sistemi ne gibi sonuçlar doğurur? İyi kurulmayan baca sistemleri baca görevini yapmadığı için sorunlar çıkaracaktır. İyi duman çekmeme; kanallarda akıntı, çevreden-müşteriden hatta personelden şikayet, yangın ve kaza riskinin artması başlıca sorunlardır. Diğer bir en büyük sorun ise sistemi düzeltmek için tekrar bir maliyetin olmasıdır.
olmuştur; kullanıcı faktörü, sistemin çalışmaması, yapılan tadilatlarda çıkan olaylar vb… Bu yüzden bakımı yapan firmanın ve personelinin yetkin olması, düzgün bakım yapılması ve bakım aralıklarının atlanmaması gerekir. Bakım yapılmazsa; her zaman
risk altında olursunuz, mutfak ortamınızda kötü koku olur, olası yangın ve aksi durumda işletme kapalı kalır, bakım yapılmayan sistemler enerji kaybına sebep olur, bakımını düzenli yaptırmayan işletmede çıkacak olan bir yangın sonrası sigorta şirketi hasarınızı karşılamaz.
Bakım yapılırsa; riskleriniz azalır, personel ve müşteri alanınızda kötü koku olmaz, enerji tasarrufu sağlamış olursunuz, yasal bir yükümlüğü yerine getirmiş olursunuz, olası bir olumsuzlukta risklerinizi azaltmış olursunuz.
BACALARINIZIN YANMAYACAĞININ GARANTİSİ YOK! Neden bacaların periyodik olarak temizlenmesi gerekir? Herhangi bir ihmal olması durumunda neler yaşanabilir? Temizleme periyodlarına uymak kasko yaptırmak gibidir. Bacanıza uzun süre bakım yaptırmazsanız yanmayabilir, ama yanmayacağının garantisi yoktur. Her zaman yangınları tetikleyen faktörler
Bu alandaki denetimler sizce yeterli mi? Ülkemizde baca ve yağlı kanal temizlik bakımının önemi daha yeni yeni algılanıyor. Bu paralel hızla sistemlerde gelişiyor. Denetleme ayağında devlet kanalındaki itfaiyelere bu görev veriliyor. İstanbul İtfaiyesi bu konuda birçok yatırım yaparak birim kurdu ve birkaç ilde bunu model alıyor. Lakin, ne bakım yaptırmayana ceza ne de yaptırana ödül var. Benim hala umudum var, ilerde bu konu çok önem arz edecek. Temennim olası çıkacak bir yangın veya iş kazasında birilerinin zarar görmemesi.
219
ORGANİZASYON
KARADENİZ UŞAKLARI ETKİNLİĞİ ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNE HEM İMAJ HEM DE PARA KAZANDIRIYOR Saha içerisinde bulunan özel dekorlarda fotoğraflar çekilebiliyorsunuz. Etkinlik sahamızda, saman balyalarının etrafında çocuklarınız eğlenirken, sahamızda ki Karadeniz insanına ait sözlerinden oluşan mini sergide yüzünüz gülümsüyor. Torul standımızda Karadeniz Keşanlarına bakarken, birden stantlarda satış yapan isimlerin sahaya çıkıp horon yaptığını görüyorsunuz ve daha ne olduğunu anlamadan kendinizi horonun içinde bulabiliyorsunuz. Karadeniz’in 10 il ve İlçe stantlarından oluşan projemiz kısacası ilk etapta mini bir fuar çalışması gibi görünse de detaylarında ki tüm dokunuşlarda, Halkla İlişkiler (PR) mantığı ön plana çıkarıldığı için dört yıldır bulunduğu sahalarda büyük beğeni toplamıştır. Ürünlerde ki mevzuata uygun duruşu, aktiviteleri ve saha dekoru ile sürekli kendini yenileyen Karadeniz Uşakları etkinliği, Karadeniz’in, renkli, coşkulu, mizahi, eğlenceli duruşunu en doğru şekilde gittiği sahalara yansıtan bir çalışmadır.
Karadeniz Uşakları etkinliğinizden bahseder misiniz? Karadeniz Uşakları, Karadeniz’in geleneksel ürünlerinin , müziklerinin, lezzetlerinin, mizahı duruşunun bir araya geldiği özel bir halkla ilişkiler ve tanıtım projesidir.
Şimdiye kadar yapılan yöresel etkinliklerden farkı nedir? Bu projenin farkı, 8 yıl önce yola çıkarken öncelikle kurumsal kimliğe uygun şekilde geliştirilmiştir. AVM’lerin tüm kurallarına uyum sağlayacak ekip arkadaşları ile çalışılmaktadır. AVM’lerle çalışan ilk yöresel etkinlik bizimdir. Standı temsil eden isimler aynı zamanda bulunduğu sahadaki kurumu da temsil ettiğinin bilincinde isimlerdir. Diğer etkinliklerdeki gibi değişken stant sahipleri ile çalışılmamaktadır. Aynı isimlerle yıldır düzenli çalışma yapmaktayız. Böylece sahadaki yüzler gittiğimiz sahalarda isim olarak da tanınmaktadır. Daha önce de söylediğimiz gibi PR mantığı ile geliştirilen projemizde aktivitelere oldukça özen gösterilmektedir. Yani çocuklara ayrı, büyüklere ayrı aktiviteler yapılmaktadır. Diğer yöresel etkinliklerde dikkat edilmeyen, yörenin insanı ve yöreden getirilmiş ürün konularında etkinliğimiz oldukça hassas durmaktadır. Yani projede olmak isteyen bir isime Karadenizli olması ve satacağı ürünlerle ilgili belge istenmektedir. Dahası tek amacı ticari kazanç üzerine kurulu isimlerin bizim etkinliğimizde yeri yoktur. Diğer etkinliklerde ticaret ve kazanç daha ön plandayken, bizde isimler bu etkinliğin ve şovun bir parçası olmaktadır.
Karadeniz’i, Karadenizli isimlerle tanıtan etkinliğimizde Karadeniz’in, birbirinden özel geleneksel ürünleri ile tanışıyorsunuz. Sürmene bıçak sanatçılarının yaptığı bıçaklarından, Trabzon’un ünü ülke dışına çıkmış tereyağından, Gümüşhane’nin pestillerine, hediyelik eşyalarına kadar çok sayıda geleneksel lezzetleri bir arada görüp, tadabiliyor, isterseniz satın alabiliyorsunuz.
Hangi AVM’lerde gerçekleştirildi? Etkinliğimizin başlangıç projesi “Memleketim” etkinliğini de dikkate alırsak toplam 8 yıl içerinde 850’ye yakın aktivite yaptık. İzmir’de Mavişehir Ege Park ve Balçova Ege Parkta başlayan projemiz, İzmir Optimum AVM,İzmir Bornova Park AVM ile devam etti. Daha sonra 1 yıla yakın Kipa AVM’lerle çalışmamız sürdü. Sonrasın-
KARADENİZ UŞAKLARI ETKİNLİĞİNİN; KARADENİZ’İN GELENEKSEL ÜRÜNLERİNİ, MÜZİKLERİNİ, LEZZETLERİNİ, MİZAHI DURUŞUNU BİR ARAYA GETİREN ÖZEL BİR PROJE OLDUĞUNU BELİRTEN ORİJİN PR AJANSI SAHİBİ HÜLYA SEVİNÇ, “8 YILDIR GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ ÇALIŞMANIN BAŞARISINI ARKAMIZDAN GELEN BENZERİ YÖRESEL ETKİNLİKLERDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SANIRIM BU TÜR ETKİNLİKLER DE CİDDİ BİR ROL MODEL OLDUK.” DİYE BAHSETTİ.
224
ORGANİZASYON
da Denizli Teras Park AVM, Bursa Anatolium AVM, Uşak Festiva AVM, Salihli Festiva AVM, Muğla Park AVM, Antalya Erasta AVM, Fethiye Erasta AVM, Ankara Nata Vega AVM, Ankara Taurus AVM, Ankara Atlantis AVM, Kırıkkale Podyum AVM, Aksaray Efor AVM, Milas Pamelon AVM, Edremit Novada AVM, Söke Novada AVM, Menemen Novada AVM, Nazilli Bamboo AVM, İnegöl AVM, Kuşadası AVM, Kütahya Sera AVM, Ankara Göksu AVM, İstanbul Silivri, Urfa Novada, Olivium Outlet Center, Armonipark, Kale Outlet Center , Pelicanmall, Metroport, Atlaspark, Neomarin, 19 Burda, 14 Burda, 41 Burda ve Düzce Krem Park ile çalıştık. Saydığımız alışveriş merkezlerinin pek çoğu ile yılda iki kere etkinlik yaptık. Bunların arasında gerek “Memleketim” gerekse son projemiz Karadeniz Uşakları ile aynı AVM’de en az 5-6 sefer çalışma yaptık. Kaç kişilik bir ekip ile çalışıyorsunuz? Ekipte yer alanlar hangi farklılıklarla ön plana çıkıyor? 10 il ve ilçe standından oluşan Karadeniz Uşakları, 21 kişiden oluşmaktadır. Bu isimlerden 2 kişi müzik ve sahne, hafta sonu horon, çocuk etkinlikleri konusunda yetkili isimdir.
tür aktivitelerin sayıları AVM’lerde artıyor. Bu işi doğru yapan kadar yanlış yapanlarda oluşuyor. Ürün ve hijyen konusu, bu tür etkinliklerdeki ürün yelpazesinin birbirine benzemesi AVM’lere gelen ziyaretçilerin de etkinliğe ilgisini düşürüyor. Benzeri bazı yöresel etkinlikler işi tamamı ile ticarete ve rekabete dökünce beklenen son ile karşı karşıya kalıyoruz. Geleneksel ürünlerin kalitesi düşüyor. Alışveriş merkezlerinin bir kısmı aktivite ve imaj kısmı ile değil kira bedelini önceliğine alıyor. Kısacası bizim özenerek yarattığımız “Pazar” her geçen gün ivme kaybediyor. Bu nedenle bir sonraki adımımız sabit projelerde varlık göstermek olacaktır. AVM’lere neler vadediyorsunuz? Bugüne kadar yaptığımız çalışmalarda öncelikle ziyaretçi giriş sayısını ciddi ölçüde artırıyoruz. Karadeniz Halk Dansları, Karadeniz Müzik Konseri etkinliğimiz gibi alışveriş merkezine oldukça beğeni toplayan aktivite götü-
rüyoruz. Alışveriş merkezine bu aktiviteleri bütçesiz sunuyoruz. Yaptığımız tüm aktivitelere ziyaretçileri de dahil ederek, ziyaretçilerle oldukça keyifli vakit geçiriyoruz. Tüm bunların dışında AVM’ye bütçenin uygunluğunu da dikkate alarak, ayrıca kiralama bedeli de ödüyoruz. Bütçe istemeyen alışveriş merkezlerinde de etkinliğin gün sayısını artırıp, reklam desteği veriyoruz. Kısacası alışveriş merkezine hem kazanç hem de imaj sağlıyoruz. Günümüzde popüler kültürün yıldızı olan alışveriş merkezlerimize, etkinliğimizin geleneksel kültürümüze sahip çıkan duruşu ile özel imaj kazandırıyoruz. Ayrıca ekip arkadaşlarımız sürekli etkinlik içinde olduğu için, giyimden yeme içmeye kadar tüm ihtiyaçlarını AVM’lerde karşılıyorlar. Çoğu AVM’de, bulunduğumuz mekan işlemecileri, “Bir daha ne zaman gelirsiniz?” sorusunu soruyorlar. Yani aynı zaman AVM’lerde alışveriş sinerjisi de oluşturuyoruz.
Stant çalışanları yazın beyaz, kışın siyah olmak üzere tek renk giyinmektedirler. Ayrıca sahada yaka kartı takmaktadırlar. Organizasyon bölümü yetkilisi hariç tüm stant yetkilileri ve çalışanları Karadenizli isimlerden oluşmaktadır. Tüm çalışanlar, AVM iç yönetim kuralları konusunda bilgiye sahiptir. Esprili ve neşeli duruşları ile gittiğimiz her AVM ve belediye çalışmalarında kurumun yönetiminden, ziyaretçilere kadar çok güzel dostluklar kuran ekibimiz, anlattıkları fıkralar, horonlar ve sohbetlerle girdiğimiz sahaların kahramanları olmuşlardır. Organizasyon kaç gün sürüyor? Etkinliğimiz, Alışveriş Merkezlerinde en az 10 gün sürmektedir. Çift hafta sonu dikkate alarak, tarihler kurgulanmaktadır. Bazı AVM’lerde özel iste olduğu zaman bu süre 15 – 17 güne çıkarılmıştır. Ama tercih edilen süre 10 gündür. Karadeniz Uşakları etkinliği ile hedefiniz nedir? Hedefimiz, etkinliğimizin bilinirliğini yükseltip, sabitte bir projeye imza atmaktır. Yani bir sonraki hedefimiz marka olmak. Konu ile ilgili zaman zaman AVM’lerden özel teklifler gelmektedir. Doğru nokta ve zamanda ilk atacağımız adım, sabit özel bir proje yaratarak, bu proje üzerinden büyümeye çalışmayı planlıyoruz. Çünkü her gecen gün bu
225
ORGANİZASYON
İŞİNİ SEVMEK #İYİBİRŞEYDİR
Özdem Çoban
Hizmet verdiği her alanda, markalarına #iyiişiyimarka mottosu ile projeler hazırlayan İyibirşey A.Ş. , geçmiş yıllarda olduğu gibi 2019 yılında da farklı, yenilikçi ve ses getiren işler sunarken, Doğu Avrupa ve Türki Cumhuriyetlerde de farklı disiplinler içeren çalışmalarına başlayacak.
226
Osman Alkaç İyibirşey A.Ş. yaratıcı tasarım çalışmaları; kurumsal müşterileri dışında, gerek dijital gerekse basılı ve açıkhava mecralarında yenilik yaratabilecek Ar-Ge çalışmaları ve ürün geliştirme süreçleri ile devam ediyor. İki ayda bir yayınladıkları, 250 noktada 10 bin kopya olarak ücretsiz dağıtılan Lokall İzmir Kent Rehberi ile sergiler, buluşmalar ve kültürel çalışmalarda yer almaya devam edecekler.
ORGANİZASYONLARA FARKLI BİR SOLUK GELECEK İyibirşey A.Ş.’nin etkinlik ve prodüksiyon çalışmaları; her yıl gerçekleştirilen kurumsal markalara özel planlamalar ve
Serkan İncu AVM organizasyonlarına farklı soluk getirecek yenilikler hedefiyle şekilleniyor. Bu yıl içerisinde üç yeni nesil konsept proje müşterilerin beğenisine sunulacak. Ayrıca, danışmanlık yaptıkları iki markaları için geliştirdikleri sosyal sorumluluk projeleri kapsamında, ülke çapında “road show” organizasyonları gerçekleştirmek üzere çalışıyorlar. 2019 yılı, İyibirşey A.Ş. ekibi için yine çok çalışıp, ulaştıkları tüm insanlara mutluluk dağıtacakları 365 gün 6 saat olarak geçecek gibi görünüyor. İyibirşey ailesi, yeni ticari yılda; işini seven, kaliteli rekabet yürüten, hem kendi için hem toplum için en iyisini vermeye çalışan herkes için başarılı ve güzel bir yıl diliyor.
ORGANİZASYON
YILIN 52 HAFTASI, 52 FARKLI ETKİNLİK YAPABİLEN TEK FİRMAYIZ yif alıyoruz. Bu yüzden çalıştığımız, görüştüğümüz her AVM ile iş yapmak zorunda olmadığımızı ancak fikir olarak dahi olsa kendilerinin her zaman yanında olduğumuzu bilmelerini isteriz. Kendini sektöre adamış, tek hedefi başarılı proje çıkarmak olan bir beyin takımına fikir sormak, saygı duymak bence her şeye değer. Böylesine bir beyin takımı olunca yılın 52 haftasına, 52 farklı etkinlik gerçekleştirebilen tek firma olmanın da gurunu yaşıyoruz. Adım adım ilerlediğimiz sektörde her geçen gün daha da güzel geçmişlerle hayata devam ediyoruz. Şimdiden 2019 yılına hazırız ve tüm çözüm ortaklarımızı sevindirecek projelerle geliyoruz.
ETKİNLİKLERDE DOĞRU PLANLAMA ÇOK ÖNEMLİ
AŞKIM ORGANİZASYON YÖNETİCİSİ AŞKIM BAYUK: “EĞER BİR ETKİNLİĞİN BİTİMİNDE SİZİ TEBRİK EDEN ZİYARETÇİLER VAR İSE HEDEFE ULAŞILMIŞ DEMEKTİR.” Etkinliklerde öncelikleriniz nelerdir? Türkiye’nin dört bir köşesine hizmet veriyoruz ve bundan gurur duyuyoruz. Hiçbir zaman işi küçük-büyük olarak ayırmadık, aksine kilometrelerce uzakta olan AVM’lere her daim hizmet etmekten memnuniyet duyduk. Muhakkak ticari bir beklenti içerisindeyiz fakat işini aşkla yapanlar olarak bizim için maddiyat ikinci planda. Bizler öncelikle iletişim kurabildiğimiz, fayda sağlayabildiğimiz ve memnuniyetle sonucuna ulaştırdığımız işlerden ke-
Etkinlikler de memnuniyete ulaşmanın yolu nelerdir? Öncelikle afişe etmek için ya da bir şeyler var demek için bir planlamayı kesinlikle doğru bulmuyorum. Etkinliklerde süreklilik önemli olduğu kadar doğru planlama da çok önemli. Doğru planlama istediğiniz hedef kitleye ulaşmak için en ince çizgi. Etkinliklerde bir araya geldiğimiz ziyaretçilerden edindiğimiz tecrübelere istinaden memnuniyete ulaşmanın yolu şaşırtmak, eğlendirmek, güldürmek ve bulunduğu konumda keyifli vakit geçirerek günlük yaşantıdan biraz uzaklaştırmak. Eğer bir etkinliğin bitiminde sizi tebrik eden ziyaretçiler var ise hedefe ulaşılmış demektir. Biraz önce de bahsettiğim gibi bir AVM’de yılın 52 haftası, 52 farklı etkinlik yapabilen tek firmayız. Portföyümüzde bulundurduğumuz çalışmaları özel gün takvimini göz önüne alarak planlıyoruz. Bu konuda bizden destek almak isteyen tüm yöneticilerimize de sunumlarımızı taleplerine göre iletiyoruz.
HAYAL EDİLENİ ANLATMAK EN ZOR KISIM… Projeyi hayal etmek mi? Yoksa hayata geçirmek mi daha zor? Bizler için hayal ettiğimizi uygulamak en pratiği, bunun en zor kısmı hayal ettiğimizi anlatmak. Düşündüklerimizi her ne kadar sunumlarla, dosyalarla, çizimlerle ifade etmeye çalışsak da uygulamada gösterebildiğimizi tam anlamıyla yakalayamıyoruz. Burada devreye güven giriyor, vizyonlarımızı ortak noktada buluşturabildiğimiz, fikirlerimize ve işlerimize güvenen kişi veya kurumlarla her zaman başarılı projeleri geri de bıraktık.
227
ORGANİZASYON
AVM’LERDE PRO-MASAJ İLE PROFESYONEL MASAJ HİZMETİ PR PARTNERS FİRMA SAHİBİ ALTAN UZUN: “PROFESYONEL MASAJ HİZMETİNE ULAŞMA GÜÇLÜĞÜNÜ, NİTELİKLİ PERSONELLERİMİZ VE FİYAT POLİTİKAMIZLA AVM’LERDEKİ KİOSK KONSEPTİMİZLE ORTADAN KALDIRIYORUZ.” Pro-masaj neden tercih edilmeli? Vizyonumuz gereği ‘’farkımız tarzımız, tarzımız farkımız’’ ilkesi ile hareket edip, yapılmayanı yapma ve ülkemizde olmayan ticari projeleri kendimizce yorumlayıp, hayata geçirme arzusu ile çalışıyoruz. Günümüz postmodernizm çağında hepimiz hayat maratonuna, mevcut hayat şartları gereği mecburi olarak katılıyoruz. Okul hayatından sonra gelişen bu yorucu ve stresli süreçte, insanlar para kazanırken sağlığını kaybetmekte, yorucu iş hayatının insan vücudunda bıraktığı olumsuz etkiler sonucu zamanla bedensel ve ruhsal rahatlamaya ihtiyaç duymaktadır. Promasaj olarak profesyonel masaj hizmetine ulaşma güçlüğünü, nitelikli personellerimiz ve fiyat politikamızla AVM’lerde görünür şekilde yer alan kiosk konseptimizle ortadan kaldırıyoruz. Pro-masaj kiosk konseptiniz ile AVM’lerde nasıl hizmet veriyorsunuz? AVM’lerin ve kullanıcıların ilgisi nasıl? Dakikası 2 TL olan fiyat politikamız ile verdiğimiz hizmeti cazip kılıp, AVM ziyaretçilerini yoğun olarak çekiyoruz. Bu sebeple şubelerimizde hafta içi, hafta sonu sürekli bir etkinlik havası yaratılıyor. Anatomik anlamda yetkinlikleri ileri seviye olan fizik tedavi personellerimizle, el becerileri iyi olan
228
masör-masöz personellerimizin iş bilgilerini harmanlayarak sağlıklı ve kaliteli hizmet üretiyoruz. Bizimle çalışan ekip arkadaşımızın kalitesi Pro-masaj markamızın potansiyel kalite değerinin toplamını oluşturuyor. Müşteri portföyümüzün bir kısmı bulunduğumuz AVM’lere 50-100-150 km mesafelerden sadece masaj hizmeti almak için geliyor. Bu da sunduğumuz hizmetin kalitesini özetliyor. Perakende günlerine katılım sağlayacaksınız. Bu organizasyona katılım amacınız nedir? Perakende sektörünün önemli temsilcilerinin bir araya geldiği bu önemli organizasyonda Pro-masaj markamızın tanıtımı
için yer alıyoruz. Sektöre yön veren bu organizasyonun tüm temsilcilerine ve yöneticilerine çok fazla artı değer kattığına inanıyoruz. En son açtığınız şubelerden bahseder misiniz? 2019 yılında planladığınız açılışlar var mı? En son Zonguldak Esas 67 Burda AVM ve Palladium Antakya AVM’de yeni açılan şubelerimiz oldu. 2019 yılında 20 şube açmak planlarımız arasında. Gelecek dönem hedefleriniz nelerdir? Dünyanın birçok ülkesinde alternatif tıp ve terapi hizmeti olarak rağbet gören masaj kültürü toplumumuzda oluşmamıştır. AVM’lerde uyguladığımız, geliştirdiğimiz bu oluşumun toplumumuzda da yer edinecek bir kültüre dönüşmesini ve Promasaj markamızın yakın gelecekte profesyonel masajın tanınmış tek yüzü olmasını hedefliyoruz. Bunun yanı sıra spa, hamam, refleksoloji, nail art uygulamalarımızın da yer aldığı yepyeni bir hizmet kompleksi üzerinde çalışıp, büyümemizi bu yönde planlıyoruz.
EĞLENCE
İNOVASYON POLIN’DE BİR YAŞAM BİÇİMİ POLIN WATERPARKS SATIŞ&PAZARLAMA DİREKTÖRÜ ŞÖHRET PAKİŞ: “BUGÜN BİRÇOK ÜLKENİN, HATTA KITANIN EN BÜYÜK VE ÖDÜLLÜ SU PARKLARINDA POLIN İMZASI BULUNUYOR.” Firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz? Hangi alanda faaliyet gösteriyorsunuz? 1976 yılında İstanbul’da kurulan Polin, bugün su kaydırakları ve su parkları tasarım, üretim, mühendislik ve montajında A’dan Z’ye hizmet sunan, global arenada pazar lideri olan bir su parkı tedarikçisidir.105 ülkede kendi markasıyla 3 binden fazla su parkı projesi gerçekleştiren firmamız, “Daima Yenilikçi”, “Dünya Çapında Üstün Kalite” ve “Teknoloji Liderliği” vizyonuyla global su parkı sektöründe birçok yeniliğe imza atmıştır. Bugün birçok ülkenin, hatta kıtanın en büyük ve ödüllü su parklarında Polin imzası bulunuyor. 2012 yılında KOBİ kategorisinde “Yılın İhracatçısı”; 2013 ve 2015 yıllarında “ Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen İlk 100 Şirketi” arasına girdik. 2 kez üst üste bu listede olan 16 şirketten biriyiz.
230
Sunduğunuz hangi ürün ve hizmetlerle rakipleriniz arasında öne çıkıyorsunuz? Polin kurulduğu günden bugüne Ar-Ge’ye ve inovasyona hep değer verdi. İnovasyon Polin’de bir yaşam biçimi. Bu yüzden sektörde yeni bir kilometre taşı olarak gösterilen kendinden temalı ilk su kaydırağı olan King Cobra gibi sektörde oyunu değiştiren ürünler sunabildik, kaydıraklarda daha önce yapılmamış kapalı kalıp teknolojisini sektöre kazandırdık. Sadece su kaydırakları tasarımında değil, su kaydırağı üretim teknolojilerinde sunduğumuz yeniliklerle de sektörde adımızı “teknoloji lideri” olarak koruyoruz. Polin 2006 yılından bu yana kaydıraklarını iki tarafı parlak yüzeyli ve pürüzsüz, daha mukavim ama daha hafif, görselliği mükemmel ürün elde etme
gibi önemli avantajları olan RTM (Resin Transfer Molding) kapalı kalıp kompozit üretim teknolojisiyle üretmeye başladı. Bu teknoloji kaydırak üretiminde en ileri noktadır. Turizm ve eğlence sektörünün bir tedarikçisi ve sektördeki gelişimin tanığı olarak sektörün geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörümüz çok dinamik ve yenilikçi bir sektör. Yenilik olmazsa olmaz. Yatırımcılar daha çok heyecan verici, etkileyici ve görselliği ön planda olan atraksiyonları tercih ediyorlar. Su parkı yatırımcıları için en büyük mücadele alanı burası, çünkü müşterileri tesise çekmek zorundalar. Kaydırak tasarım çalışmalarımızı yaparken şuna bakıyoruz, su parkına gelen misafirler ne istiyor. Su parkı ziyaretçileri
en heyecanlı, kalplerini yerinden oynatacak atraksiyonları tercih ediyorlar. İnteraktif kaydıraklar istiyorlar. Eğlenceyi ve deneyimi eşleri, çocukları, kardeşleri, arkadaşları ile paylaşmak istiyorlar. Temalı ve yüksek kapasiteli kaydıraklar da tercihler arasında. Bu sebeple aynı anda 4 ya da 6 kişinin aynı anda kayabileceği kaydıraklar tasarladık. Bir de tabii teknoloji entegre kaydıraklar bugün gündemimizde. Augmented reality, virtual reality, gaming artık su parklarının da bir parçası olmaya hazırlanıyor. Bu konuda Polin’in güzel sürprizleri var. Sektöre örnek birçok proje artık Türkiye’de. Bu projelerden birkaçı bu yıl değişik uluslararası ödüllere bu kaydıraklarıyla layık görüldüler. Amerika’dan çekim ekipleri Extreme Waterparks programı için birkaç kez Türkiye’ye geldiler. Bunların hepsi bizleri çok gururlandırıyor.
EĞLENCE
ATLANTIS FUNNY CITY BİR İLKE İMZA ATTI Yurt içi ve yurt dışı olmak üzere kaç işletmeniz bulunuyor? Planlarınız arasında yeni açılacak şubeleriniz var? Yurt içinde ve yurt dışında 7 adet işletmemiz bulunuyor. Yakın dönemde Arena Park AVM’de yeni salonumuzu hizmete açacağız. Salonumuzun hazırlıkları, ekip olarak bütün gücümüzü ve enerjimizi vererek devam ediyor. Ailelerin gelmek isteyeceği alanlar yaratmada uzmanlığımızı, deneyimlerimizi kullanıyoruz. Bu yılı büyüme planlamasında tedbiri elden bırakmadan iş geliştirmeye ayırdık.
Müşteri Memnuniyetine Yönelik Olarak Bir İlke İmza Atarak App Store Ve Play Store’da Yer Aldıklarını Söyleyen Atlantis Funny City Genel Müdürü Sedat Dönmez, “Sadakat Programları Bizim En Önemsediğimiz Projemizdi, Bunların Tamamını Hayata Geçirmiş Olmanın Haklı Gururunu Yaşıyoruz.”Dedi.
Müşteri memnuniyetine yönelik neler yapıyorsunuz? 2018’ de misafirlerimizin salonlarımızdan memnun ayrılmalarını sağlamak adına yine çok çalıştık. Bizi çok heyecanlandıran bir ilke imza attık; mobil uygulama içinde yer almak için çalışmalarımızı tamamladık, App Store ve Play Store içinde yerimizi aldık. 21. yüzyıl çağında gençlere ya da pek çok kesimden müşterimize hitap etmenin en kolay yolunun cep telefonları üzerinden olduğu yadsınamaz gerçek… Çağın gerisinde kalmak yerine misafirimizi daha iyi tanımak bizlerden hizmet anlamında ne talepleri var, neden memnun, neden şikayetçi ya da hangi kampanya mutlu ediyor, hangi hizmetimiz kime hitap ediyor görmek adına, çok verimli sonuçları olan çalışmalara imza attık.
Bizlere kısa bir vakit ayıran misafirlerimize, tanışmamızın ardından sürpriz hediyeler sunuyoruz. Uzun aralıklarla kimseyi sıkmayacak, yormayacak rutinde tanıtım, açılış haberleri, sürpriz indirimler ve kampanya duyurularımızı yapacağız. Sadakat programları bizim en önemsediğimiz projemizdi, bunların tamamını hayata geçirmiş olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Açıkçası yorucu ve üzerine kafa yorduğumuz bu işleri layığı ile başardık ve şu anda hangi salonumuza hangi müşteri profili, ne sıklıkta geliyor, hangi kampanya ilgisini çekiyor çok iyi biliyoruz. Kişisel bilgilerine erişmemize müsaade eden misafirlerimiz ayrıcalıklarımızdan faydalanıyor. Kişiye ya da kurumlara özel etkinlikleriniz olacak mı? Şirketlere özel, salonlarımızda her yıl sayısız yaptığımız Kurumsal Şirket Bowling Turnuvaları devam edecek. Yine çocuklar ve yetişkinler için doğum günü partileri ile muhteşem anılar bırakan coşkulu kutlamalar yapmaya da devam edeceğiz. Yeni yıldan beklentileriniz neler? Hedeflerinizde neler var? Yeni yılda da büyüyen, gelişen, benzersiz, fark yaratan ne varsa planlama içindeyiz. Ülkemizin kimi zaman ekonomik olarak yaşadığı birtakım olumsuzluklar elbette var. Biz yine geçmiş donanımlarımızla yatırımlarımıza, hamlelerimize daha önce bu dönemlerde yaptığımız kriz yönetimlerinde olduğu gibi yaklaştık ve yine elbette her sektörde olduğu gibi dalgalanmalara maruz kalsak da iş planlarımızda tedbiri elden bırakmadan büyümeye ve gelişmeye devam edeceğiz.
231
EĞLENCE
PLAYPARK & BOWLINGO
BÜYÜMEYE VE MUTLULUK İHRAÇ ETMEYE DEVAM EDİYOR
Türkiye Genelinde Yeni Şube Açılışları Yaparak Mağazalar Zincirini Her Geçen Gün Daha Da Büyüten Playpark & Bowlingo Yurt Dışı Çalışmalarına Da Hız Kesmeden Devam Ediyor.
Ülke içinde mesafe ve lokasyon farkı gözetmeksizin gerek batıda büyük şehirlerde gerekse en doğuda, güneydoğuda şube açılışları yapmaya devam eden Playpark & yurt dışı operasyonlarının son halkasına Kosova şubesini ekledi. Ekim ayında açılış yapılan şube Prizren’de müşterilerine hizmet veriyor. 2 bin 300 metrekarelik kullanım alanı, çocuk eğlence merkezi, 400 metrekarelik softplay oyun alanı, çarpışan arabaları, bowling salonu, bilardo salonu, cafesi ve diğer tüm imkanları ile şu an ülkenin en büyük ve en kapsamlı eğlence merkezi konumunda.
2019 HEDEFİ 35 ŞUBE Daha önce yurt dışı operasyonlarında 2 bin 200 metrekare Kazakistan, 2 bin metrekare Ukrayna ve 950 metrekare KKTC’de kurulum ve işletme tecrübesi olan Playpark & yurt zincirini büyütmeye devam ediyor. Yurt dışı operasyonlarına yeni halkalar eklemeye devam edecek olan Playpark &Bowlingo Kazakistan, Kosova ve
232
İngiltere’de olmak üzere toplam 5 yeni yurt dışı şube için çalışmalarını da hızlandırmış durumda. Diğer taraftan yurt içi büyümesi de devam eden Playpark &Bowlingo en son Doğubayazıt şubesinin de eylül ayında açılışını yaparak toplam lokasyon sayısını 23’e çıkarttı. Halen projesi devam eden Polatlı, Arnavutköy, Lüleburgaz gibi projeler ile 2018 yılını toplam 27 şube ile kapatacak olan Playpark & Bowlingo hali hazırda sözleşmeleri imzalanmış ve görüşmeleri devam eden projeler ile 2019 yılı hedefini 35 şube olarak belirledi.
EĞLENCE
OYUN FABRİKASI BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR
OYUN FABRİKASI, 1 KASIM’DA ANTALYA MİGROS’TA Ece Türkiye’nin yönetimini ve kiralamasını üstlendiği Antalya Migros AVM, yıllar geçse de vazgeçilmezliğini sürdüren şehrin ve bölgenin en sevilen yaşam ve alışveriş merkezi. Birçok ulusal ve uluslararası markayı bünyesinde bulunduran Antalya Migros, Oyun Fabrikası ile artık çok daha keyifli ve eğlenceli olacak. Oluşturacağı kum oyun alanı konsepti ile sahili adeta alışveriş merkezinin ortasına getirecek olan Oyun Fabrikası, yaş sınırı gözetmeksizin hizmet vermeye hazırlanıyor. Konsept içerisinde ebeveynler çocuklarını görevli oyun ablalarına emanet edip alışverişin ve bir kahvenin tadını sonuna kadar çıkarabilecekler. Hem çocuklar, hem de aileler için yeni ve bulunmaz bir fırsat.
KÜÇÜK SÜVARİLER ARTIK EMAAR SQUARE MALL’DA! Geçtiğimiz günlerde yepyeni bir konsept daha Emaar Square’de hayata geçti. Çocuklar, üzerinde zıplayarak hareket ettirdikleri atlar ile alışveriş merkezi içerisinde keyiflerince vakit geçiri-
234
ANKAMALL VE EMAAR SQUARE’DE AÇMIŞ OLDUĞU EĞLENCE ALANLARI İLE PERAKENDE DÜNYASINA YEPYENİ BİR SOLUK GETİREN OYUN FABRİKASI, ANTALYA MİGROS’TA KURDELE KESMEYE HAZIRLANIYOR.
yorlar.Güvenli bir alan içerisinde mekanik atlar ve onlar için özel tasarlanmış lego masalarında oynayabilen çocuklar hem oynarken sosyalleşebilecek fırsatı buluyorlar hem de bu fırsat onların kişisel gelişimlerine büyük ölçüde katkı sağlıyor. İnteraktif eğlence anlayışını özümsemiş ve bu çerçevede özgür ve nitelikli alanlar yaratan Oyun Fabrikası, yaşam ve alışveriş merkezlerinin aranan markası.
EĞLENCE
Amega, Sanal Gerçekliği Hareket Teknolojisiyle Dinamikleştiriyor! Eğlence sektörünün lider markası AMEGA, hareket teknolojilerinin sanal gerçeklik simülasyonlarına entegre sistemlerle etkileyici ve benzersiz ürünlere imza atmaya devam ediyor. Bu yıl 100.sü gerçekleşecek Uluslararası Atraksiyon ve Eğlence Parkları Birliği (IAAPA) Fuarı’na beş yeni ürünle katılan AMEGA, katılımcılara unutulmayacak anlar yaşatmaya hazırlanıyor. Yeni teknolojileri hareket sistemlerine dahil ederek firma misyonundaki değişimin devinimini ürünlerine başarılı bir şekilde yansıtan firma yönetici ortağı Hakan Yıldırıcı: “gelecek teknolojilerin hep öncüsü olacağız ve iyi işler çıkarmaya devam edeceğiz” diyerek AMEGA’nın iddialı çizgisini koruyor. 12-16 Kasım tarihleri arasında Orlando’da gerçekleşecek fuara sanal gerçeklik teknolojisinin ağırlıkta olduğu ürünlerle katılacak olan AMEGA, “Nereye istersen oraya uç” sloganıyla yeni çıkardığı ürünü Heliride Mini’yi tanıtacak ve ziyaretçilere dakikalar içerisinde VR ile dünya turu yaptıracak bir helikopter uçuş deneyimi yaşatacak. Sinema tutkunlarını hedef alan yeni Cinecoaster VR ile izleyiciyi filme hapsedecek, WRS serisi ve F1 ile ralli yarış adrenalinini yaşatacak.
Amega is Incorparating Virtual Reality into Motion Technologies! AMEGA, the leading brand in the entertainment industry, continues to produce impressive and unique products by integrating their expertise in motion technologies with the virtual reality simulations. AMEGA, which will participate in the 100th International exhibition on “International Association of Amusement Parks and Attractions” (IAAPA), with five new products, is preparing to present the participants with unforgettable moments. Hakan Yıldırıcı, the ma-
naging partner of the company, who successfully reflects the change in the company’s mission by incorporating new technologies into its motion systems, highlighted the ambitions of AMEGA by saying: “We will always be the pioneer of future technologies and continue to create great things.”
NEW CONCEPTS AND PRODUCTS WILL BE INTRODUCED! AMEGA, which will attend the fair that will take place in Orlando between 12th16th November of with the majority of their products utilizing virtual reality technology, will introduce Heliride Mini with the slogan, “Fly wherever you want” and participants will be able to experience a world tour in a helicopter, in a matter of minutes. With the brand new Cinecoaster VR, which targets cinema enthusiasts, it will have the film lovers burst with excitement. WRS series and the F1 rally racing will make the participants’ adrenaline increasing while experiencing a race in a Rally or an F1 competition.
235
EĞLENCE
PROJELERİMİZİN ODAĞINDA ‘MUTLULUK’ VAR Tureks Uluslararası Fuarcılık A.Ş. Kurucu Ortağı Nergis Aslan, 14- 16 Şubat Tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezinde Düzenleyecekleri ATRAX 2019 – 7. Uluslararası Eğlence-Etkinlik, Park-Rekreasyon Fuarı Ve 14-17 Şubat Tarihlerinde Düzenleyecekleri Macera Turizmi Ve Sporları Fuarı Hakkında Detaylı Bilgiler Verdi. Kulağa çok hoş geliyor. Bize mutluluk odaklı projenizi anlatır mısınız? 14- 16 Şubat tarihlerinde İstanbul Fuar merkezinde düzenleyeceğimiz ATRAX 2019 – 7. Uluslararası Eğlence-Etkinlik, Park-Rekreasyon Fuarı ve 14-17 Şubat tarihlerinde düzenleyeceğimiz Macera Turizmi ve Sporları Fuarı ADVENTURE TURKEY ile eş zamanlı gerçekleşerek sektörün birbiriyle bağlantılı tüm alanlarını aynı platformda buluşturuyoruz. ATRAX fuarımızda her yıl bir tema işliyoruz. Bu yıl ATRAX 2019 Fuar temamızı “Mutlu Şehirler” olarak belirledik. “Mutlu Şehirler” ile daha fazla sosyalleşme ve aktivite imkanı sağlayan, şehir halkının mutluluğuna odaklanmış eğlence ve rekreasyon projelerini ön plana çıkarıyoruz. Mutlu Şehirler temanızla neyi amaçlıyorsunuz? Şehirler insanları daha mutlu yapar mı? “İnsanlar içinde bulunduğu şehrin bilinci ile şekilleniyor, şehrin ruhu o şehirde yaşayanların duygu durumlarını etkileyerek mutlu ya da mutsuz insanlar yaratıyor.” Bu yaklaşımdan yola çıkarak oluşturduğumuz “Mutlu Şehirler” teması ise şehrin planlanmasından peyzaj çalışmalarına, yatırımlarından kültürel aktivitelerine kadar birçok çalışmayı bünyesinde barındırıyor.
Bu amaç doğrultusunda Rekreasyon, Spor Bilimleri, İletişim, Peyzaj Mimarları, Şehir ve Bölge Planlamacıları Bölümlerini kapsayan farklı disiplinler arası koordinasyonu sağlayarak üniversiteleri, yerel yönetimleri, üreticileri, yatırımcıları, etkinlik yöneticilerini ve hizmet alıcılarını ile bir araya getirme noktasında çalışmalarımız hızla devam ediyor. Mutlu Şehir teması ile neler yapacaksınız? Fuarda; akademisyenler, sektör uzmanları ve yerel yönetimler ile “Kentsel mutluluk nedir? Geç kalmadan şehirleri dönüştürmek, geleceğe dair öneriler, ile “Mutlu Şehirler” İnşa Etmenin Önemi ve Gereklilikleri, Eğlence ve Rekreasyonun Şehir Halkının Mutluluğu Üzerindeki Etkileri’” vb. konuları ele alıyor olacağız. Aynı zamanda ATRAX Fuarı kapsamında düzenlediğimiz “Shining Star Awards – 6. Eğlence, Rekreasyon Ödülleri yarışmamızda iki yeni kategori ekleyerek Yılın Mutlu Şehri ve Yılın Mutlu İlçesini ödüllendiriyor olacağız. Bunun yanı sıra Rekreasyon Araştırmaları ve Çalışmaları Derneği (REKCAD) ve Tureks Uluslararası Fuarcılık işbirliği ile yaptığımız Üniversitelere yönelik bir yarışma var. Lisan ve Lisansüstü öğrencilere yönelik yarışmada Mutlu Şehirler olmaya yönelik öne sürülen en iyi projeleri ödüllendiriyoruz. ATRAX’IN bu yıl asıl sürprizi Adventure Turkey ile birlikte yapılması diye düşünüyoruz. Sizce de öyle mi? Kesinlikle Adventure Turkey fuarı hem bize hem de sektöre büyük bir heyecan kattı. Firmalarımız bu eş zamanlı organizasyonu çok beğendiler ve inandılar. ‘Macera, rekreasyon ve eğlence bir araya geliyor, potansiyel büyüyor sloganı’ ile birlikte nasıl bir potansiyelin çıkacağına dikkat çekerek aslında birbiri ile iş yapan yada yapma potansiyeli olan sektörleri bir araya getirmiş olduk.
236
ROTA
BİR TABLO MİSALİ
“SONBAHARDA YEDİGÖLLER”
YEDİGÖLLER’DE HAFTA SONU GEÇİRMEK ADETA BİR TABLONUN İÇİNDE OLMAK GİBİ. YEDİGÖLLER’E GİDECEKSENİZ BİLMELİSİNİZ Kİ BU DOĞA HARİKASI YER İLKBAHAR VE SONBAHAR MEVSİMLERİNDE EN GÜZEL HALİNE BÜRÜNÜYOR…
238
ROTA
1642 hektar büyüklüğündeki Yedigöller Havzası, 1965 yılında milli park olarak korumaya alınmıştır. Havza kayan kütlelerin vadilerin önlerini kapatması sonucu oluşan, yüzeysel ve yeraltı akışlarıyla birbirine bağlı, kuzeyden güneye bin 500 metre mesafede sıralanmış 7 gölden oluşmuştur. Kampçılık, günübirlik piknik, tabiat içerisinde yürüyüş, fotoğrafçılık buraya gelen ziyaretçilerin uğraşı olmuştur.
ÜLKEMİZİN İLK ALABALIK ÜRETME TESİSİ… Milli park bünyesinde Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl olarak 7 göl vardır. Bu göller aralarında 100 metre yükselti farkı bulunan iki plato üzerindedir. Ortalama 780 metre yükseklikte olan platodaki göllerin en büyüğü Büyükgöl’dür. En derin yeri ise 15 metredir. Büyükgöl’ün güneydoğusundaki Deringöl, 20 metre uzunluğundaki akan bölümü ile Büyükgöl’e bağlıdır.
bir şelalenin oluşmasına sebep olduğundan “Şelale Gölü” adı da verilir. Aynı platoda Sazlıgöl, İncegöl ve Küçükgöl bulunur. Kuzeyden güneye doğru alçalma gösteren bölgede, en yüksek yer bin 488 metre ile Eğrikiriş Tepesi, en alçak yer ise 465 metre ile Kirazçatı’dır.
YEMYEŞİL BİR CENNET Çok sayıda bitki türünü içeren milli park, yurdumuzun en güzel, karışık doğal ormanlarına sahiptir. Başlıca ağaç türleri olan kayın, gürgen, meşe, kızılağaç, akçaağaç, karaağaç, titrek kavak, sarı ve karaçam, köknar, fındık, ıhlamur ve dişbudak ağaçları yüksek boylu ve düzgün gövdelidir. Porsuk gibi nesli azalmakta olan bitki türleri de mevcuttur. 240 bitki türünün yer aldığı milli park, ayrıca sayısız mantar çeşidine de ev sahipliği yapmaktadır.
Büyükgöl, Yedigöller’de canlı alabalık yetiştirilmesi için damızlık amaçlı kullanılıyor. Ülkemizde ilk alabalık üretme istasyonu 1969 yılında burada kurulmuştur. Büyükgöl’ün kuzeyinde ise Seringöl bulunuyor. Diğer platodan 100 metre yükseklikteki platonun en geniş gölü Nazlıgöl’dür. Dibinden sızdırdığı bol miktardaki su, gölün kuzeydoğusunda yüzeye çıkarak
239
ROTA
BİR DOĞA HARİKASI… Yaban hayvanlarından ayı, domuz, kurt, tilki, sansar, sincap, geyik, karaca ve tavşan ile kuşlardan yabani ördek, yabani güvercin ve keklik vardır. Milli Park sahasında 100’ün üzerinde kuş türü tespit edilmiştir. Bu özellikleriyle Yedigöller Milli Parkı tam bir doğa cenneti durumundadır. Her yıl mayıs-eylül dönemlerinde Büyükgöl ve Deringöl’de ücret karşılığı sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir. Göllerde gölalası ve gökkuşağı alabalığı vardır.
ZİYARETE EN UYGUN ZAMAN NİSAN VE KASIM AYLARI Yedigöller Milli Parkı içerisindeki “Kapankaya Manzara Seyir Yeri”ne çıkılarak gölleri ve eşsiz peyzaj güzelliklerini görmek mümkündür. Bu güzergâh üzerinde bir de anıt ağaç bulunmaktadır. Ayrıca, milli park içindeki geyik üretme istasyonu ziyaret edilebilir.
240
Sessiz ve sakin bünyesi, güzel manzaraları, değişik arazi şekilleri, yürüyüş yolları, şelaleleri, çeşitli cinste bitki ve ağaçlarla süslü yamaçlarıyla piknik, dinlenme, fotoğraf çekme, spor yapma ve kamp kurma gibi rekreatif faaliyetler yapılabiliyor. Ayrıca, 1 hektarlık alanda çadırla veya karavanla konaklama da yapılabilir. Parkın ziyarete en uygun zamanı nisan-kasım ayları arasıdır. Milli Park İçinde bulunan 18 üniteden oluşan toplam 72 yataklı bungalov evlerde konaklama ve restoran hizmeti verilmektedir.
RAFTAKİLER
karşı kazandığı başarıları, kurduğu yeni cumhuriyetle gerçekleştirdiği “çağdaş” demokratik cumhuriyet idealini, kadın hakları başta olmak üzere sosyal hayatta gerçekleştirdiği reformları, eğitimkültür-sanat-ekonomi-tarım-sanayigündelik yaşam ve diğer başka alanda hayata geçirdiği, dönemi için emsalsiz denebilecek başarıları kaleme alırken, gündelik hayatından da kesitler sunuyor.
MUSTAFA KEMAL / YILMAZ ÖZDİL Yılmaz Özdil yeni kitabında, Mustafa Kemal’in Osmanlı ordusunda görevli bir askerken -bilhassa 1.Dünya Savaşı’nda görev aldığı Çanakkale cephesinde- çeşitli cephelerde ve daha sonra Türk Kurtuluş Savaşı’nda emperyalist güçlere
Ayrıca Mustafa Kemal’in, sanatsever ve entelektüel kimliğini, hayvanseverliğini, doğa bilincini, çocuk sevgisini, kadın hakları konusunda sergilediği vizyonerliğini ve diğer sıra dışı özelliklerini sebep sonuç ilişkisi içinde ele alıyor. Onun, ailesiyle, arkadaşlarıyla, çocuklarıyla ve çocuklarla, hayatına giren kadınlarla olan ilişkisini; cephede askeri veya diplomatik temasta bulunduğu kişilere karşı “insan sevgisi” etrafında şekillenen barışçı tutumunu; ülkede gerçekleştirdi-
ği kültür reformunun önemini; tüm dünyada “ezilen toplumlar” tarafından örnek alınan askeri ve siyasi başarılarını; bunların yanında en sevdiği yemekten en çok dinlediği şarkılara, giyim tarzından sevdiği hayvanlara, hatta Türkiye’nin “çağdaş” ülkeler seviyesine geçebilmesi için gündelik yaşamda yaptığı ve yapılmasını arzuladığı davranışlara kadar eksiksiz ve insani yönleriyle bütüncül bir Mustafa Kemal portresi ortaya koyuyor. Bu kitapta, Mustafa Kemal’in çocukluğundan Kuvayı Milliye ruhuna, idam fermanından Kurtuluş Savaşı’na, Cumhuriyet’in kuruluşundan Mustafa Kemal’in kişisel özelliklerine, hizmetlileri ile olan diyaloglarından gece hayatına ve hayatında iz bırakan yakınlarına kadar pek çok detayı bulacaksınız. Bugüne kadar hep Atatürk’ü okudunuz Yılmaz Özdil’in kaleminden Mustafa Kemal’i okuyacaksınız!
PARİS’TEN ÇİÇEKLERLE / SARAH JIO Bu kitabı yazarken, karakterlerimin peşinden en etkileyici kafelere, güzel balkonlara ve canım Paris manzaralarına gittim. Bu seyahatte Montmartre’nin basamaklarına tırmandım, Rue de Cler pazarındaki renkli görüntülere hayranlıkla baktım, küçük ara sokaklardaki gizli kafelerde espresso yudumladım. Hepsi unutulmazdı. Ama bu hikâye, çikolatalı kruvasanlardan ve bir bahar günündeki Eyfel Kulesi’nden daha derinlere iniyor. Bu hikâyenin sayfaları, 1940’lı yılların savaşla yıpranmış Paris’inde, gönül yaralarını ve travmaları ele alıyor. Günümüzde ise direnmeyi, affetmeyi ve sevmeyi becerebilen veya beceremeyen karakterleri. Bu kitap, benim Paris’e yazdığım aşk mektubum. Ve belki bir gün, bir mektup daha yazarım. Şimdilik, hayal ettiğim bu hikâyenin, karakterlerin, Paris’in her şeyinin en ince detayına kadar keyfini çıkarmanızı umuyorum. Nilüfer çiçekleri yürek parçalayıcı yolculuklardan geçer. Tohumları toprakla, artıklarla ve birbirine giren köklerle kaplı bulanık bataklık suyunda filizlenir. Çiçek açmaları için bu korkunç karanlıkta yolunu bulması gerekir, suyun üstünde bir yerde güneş ışığının olduğunu içten içe bilmeli ya da en azından
242
bunu umut etmeli. Böylelikle bu yolculuktan zarar görmeden çıkar ve zafer kazanmış bir şekilde çiçek açar. 1940’ların işgal altındaki Paris’inde Paris’in tüm çiçeklerini beklerken Paris’in tüm acılarını kendinde bulan bir kadın… 2000’lerde Işığın Şehri Paris’in nostaljik havasında ve aydınlığında kendi acılarıyla ve geçmişiyle yüzleşebilmek için başka bir kadının geçmişinin peşinde iz süren başka bir kadın… Kendine özgü sürükleyici tarzıyla Sarah Jio bu romanında bulanık sularda derinlere batmış iki nilüfer olan güçlü kadın karakterlerle geçmiş ve bugün arasında köprü kurarak hayatta önemli olan şeyleri hatırlatıyor.