![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/b81b55ce986ac28c1b97c93a4dbc0beb.jpg?width=720&quality=85%2C50)
17 minute read
E=mC2
by Eda
bASINÇLI hAVA SİStEMLERİNDE KULLANILAN SırALı HAt(ıN-LİNE) FİLtrE ELEMENtLErİ
ONur ıSıkcEVAHİr makine mühendisi Filsan Filtre
Advertisement
kompresör sistemlerinde sıkıştırılan hava çeşitli filtrasyon aşamalarından geçerek depolanmak üzere hava tankına gönderilir. kompresörde rotor kısmında ve sonrasında hava tankında basınca maruz kalan havanın içerisinde bulunan nem, sisteme zarar verebilecek düzeyde su partiküllerine dönüşebilmektedir. Filtreleme işlemi gerçekleştirilmeyen su partikülleri, özellikle basınçlı havanın kullanıldığı sistemlerde korozyona neden olmasından dolayı sistem verimliliğinin düşmesine ve aynı zamanda bakım masraflarının artmasına neden olmaktadır.
FiLTRE
İstenmeyen durumlardan oluşabilecek zararların önüne geçebilmek, sistem verimliliğinin arttırılması ve nemden oluşabilecek bakım masraflarını minimuma indirebilmek için üretilen özel filtrasyon özelliklerine ve düşük mikron değerlerine sahip Sıralı Hat(In-Line) filtreleri kullanılmaktadır.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/bbdb7f6f683a4cd5990d1e3963a20095.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Şekil 1 : Sıralı Hat Filtrelerinin Filtreleme Aşamaları
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/04c04db615bcdf55edad3ee8d21bef14.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/73a57fad205406c60970dc226312b515.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Şekil 2 : Sıralı Hat Filtrelerinin teknik Özellikleri
1.Ön/Partikül Filtreleri
Hava tankı içerisinde depolanan hava,kurutucu sistemine gönderilmeden önce ön filtre olarak 3 mikrona kadar filtrasyon kabiliyetine sahip filtreden geçerek havada bulunabilecek kirleticiler coalescing filtrelerine gelmeden filtrelenmiş olur.
2.Coalescing(Kurutucu) Filtreleri
Ön/Partikül filtrelerinden coalescing filtrelerin ömrünü ve verimliliğini düşürebilecek büyüklükteki kirleticilerden arındırılmış bir şekilde gelen hava coalescing giriş(mavi) filtresinde 1 mikrona kadar filtrelenerek kurutucu sistemine gönderilir. Kurutucu sisteminde özel gazlar sayesinde soğutularak havanın içerisinde bulunan nemin yoğunlaşması sağlanır ve 0,01 mikrona kadar hassas filtrasyon özelliğine sahip Çıkış(kırmızı) coalescing filtresinde filtrelenerek sisteme zarar vermeyecek oranda nem düzeyine getirilir.
Sıralı hat(In-line) filtrelerinin dış tarafına sarılan poliüretan köpük katkılı süngerleri ile filtrasyona zarar verebilecek pislikler coalescing hassas filtrasyon bölümüne gelmeden engellenir.
2.2.Coalescing Filtrelerinde Ek Materyal Seçimi
Filtrenin uzun ömürlü olması açısından özellikle korozyona karşı dirençli materyaller kullanılmasına dikkat edilmelidir. Bu materyallerin bulunduğu kapak kısımları ile beraber kullanılan ek materyallerin plastik veya alüminyumdan seçilmesine özen gösterilmelidir.
3.Aktif Karbon Filtreleri
Aktif karbon filtreleri, kompresör sistemlerinde dışarıdan çekilen havanın içerisinde bulunan ve kötü kokuya neden olan gaz moleküllerini engellemek için kullanılan filtrelerdir. Kompresör
sistemlerinde In-line filtrelerden sonra nemden arındırılmış havanın içerisinde bulunan kokunun veya zararlı olabilecek herhangi bir gaz molekülünün arındırılmış bir şekilde sisteme verilmesini sağlaması açısından aktif karbon filtreler önem teşkil etmektedir. Bu filtreler, havada bulunan zararlı gaz moleküllerini filtrelerin yapısında bulunan aktif karbonun üzerine yapışması sonucu filtrasyon işlemini gerçekleştirmektedir.
Kullanım alanları
Filsan aktif karbon filtreleri özel tasarımı sayesinde hastane, yemek endüstrisi, medikal endüstri, tekstil endüstrisi ve temiz havanın gerekli olduğu birçok üretim tesisinde kullanılabilir.
3.1.Aktif Karbon Kağıtları
Filtreleme işleminin en önemli parametresi olan aktif karbon kağıtları, meltblown denilen ve püskürtme yöntemiyle üretilen elyafın arasına aktive edilmiş karbonun farklı yapıştırıcılar kullanılarak yerleştirilmesi sonucu üretilen kağıtlardır.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/f28f20b910a39654ad85d8d7125003cc.jpg?width=720&quality=85%2C50)
3.2.Aktif Karbonlar
Filtrelerin içerisinde bulunan aktif karbonlar, odun, hindistan cevizi kabuğu gibi karbon oranı yüksek malzemelerden elde edilen karbonun belli aşamalardan geçerek aktive edilmesi ile meydana gelmektedir. Karbonların aktive edilme işlemi sırasında yüzey alanları genişleterek filtrasyon alanı arttırılır. Bu sayede karbonlar daha fazla gaz molekülü yakalayarak bünyesine hapseder.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/7511ed18756780a058fbe416321580b1.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/6faa68d0c30bddcb56cdbf4d490a6573.jpg?width=720&quality=85%2C50)
4. FİLTRE SEÇİMİNİN ÖNEMİ
Gerekli araştırma çalışmaları yapılmadan düşük kaliteli malzemeler kullanılarak üretilmiş filtreler, kullanılmaya başlandıktan kısa bir süre sonra partikül birikmelerinden dolayı tıkanmalar görülebilmektedir. Aynı zamanda bu filtreler basınç düşüşüne de neden olarak sistemin fazla elektrik tüketmesine ve yüksek enerji giderine sebebiyet verebilmektedir. Filsan Sıralı Hat Filtreleri kullanıcıların bu tarz durumlarla karşılaşmamaları için kompresörün basıncına ve istenilen mikron hassasiyetine göre seçilen yüksek filtrasyon kabiliyetine sahip coalescing kağıdı ile birlikte geliştirilen özel sarım teknolojisi sayesinde basınç düşüşü ve tıkanmaların önüne geçerek enerji tasarrufunu sağlamaktadır.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/8457744e838e7516af54743896147f91.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/9da843755786865b1f7f299af3a83f48.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/a6719b171fb1aed9834b8b61ed041b5e.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/3dc3ee6e02108e737b42ba858d963dc2.jpg?width=720&quality=85%2C50)
E=mc²
İLkEr AkçAY
yüksek uçak mühendisi
Tüm matematikçileri ve fizikçileri kendisine hayran bırakan, dünyanın en basit ve aynı zamanda en karmaşık formülüdür e=mc². ünlü fizikçi albert einstein tarafından 1905 yılında kaleme alındığı günden bugüne genel anlamda herkes için enerjiyi temsil eder. enerji = Kütle x ışık Hızı nın karesi bu formülün tanımladığı “enerjinin kütleye, kütlenin de enerjiye” dönüşebileceğini gerçek anlamda anlayabilmek ancak termonükleer reaksiyonları incelemekle mümkündür ancak biz bugün burada bu kadar derinlere inmeyeceğiz.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/1d6365fe0770218dc0f733f3a6330a16.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Enerjiyi tam olarak tanımlamak fizik bilimindeki en zor şeylerden biri olsa da en basit tanımıyla enerji, etrafımızda olup biten her şeyin meydana gelmesini mümkün kılan şeydir. Daha teknik bir ifadeyle enerji, maddelerin iş yapabilme yeteneğine verilen isimdir.
Karşımıza birçok farklı şekillerde çıkan enerjinin en çok gözlenebilen türleri; mekanik, elektrik, manyetik, kimyasal, ısı, ışık, nükleer gibi formlarıdır. Bizim ise bu yazımızda ağırlıkla ilgileneceğimiz türleri mekanik, elektrik ve ısı enerjisi olacak.
Basınçlı Hava Sistemlerinde Enerji Verimliliği konusu basınçlı hava sisteminin kurulum aşamasıyla başlar. İşletmenin basınçlı hava ihtiyaç analizinin yapılması, analiz sonucu doğru sistem tasarımı oluşturulması, yüksek verimliliğe sahip sistem bileşenlerinin seçilmesi doğru başlangıç için ilk adımlardır. İkinci adım ise doğru tasarlanıp kurulmuş sistemi ilk günkü verimlilikte işletebilmek için gerekli bakım prosedürünün yürütülmesidir. Bu iki önemli başlığın birinin yapılmaması diğerinin de kıymetini yitirmesine sebep olacaktır. Dünyanın en mükemmel sistemini kurmanız doğru bakım ve kontrol yapılmadığı sürece bir anlam ifade etmeyecektir, hakeza yanlış tasarlanmış ve kurulmuş bir sisteme ne kadar iyi bakım yapsanız da verimliği belli bir seviyenin üzerine çıkarmanız mümkün olmayacaktır. Özetle sistemin kurulum aşaması da bakım aşaması da çok kıymetlidir ve maksimum enerji verimliliği ancak ikisinin de doğru yapılması sonucu elde edilebilecektir.
Her ne kadar birçok avantaja sahip olsa da basınçlı hava yüksek maliyetli bir güç kaynağıdır. Basınçlı Hava Sistemlerinde maliyetlerinin büyük bir kısmını enerji tüketimi oluşturur. (Bkz Şekil 1) Bu nedenle, sistem tasarım aşamasında işletmenin nasıl bir basınçlı hava sistemine ihtiyacı olduğundan emin olunmalı ve gerekli hesaplamalar ve ekonomik analizler yapılmalıdır.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/00df5ed5dcf7b5f75e44bde9eed4c76d.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Kompresör Seçimi
Basınçlı hava sistemlerinin kalbi olan ve enerji verimliliğine en yüksek miktarda ve kolaylıkta katkı sağlayacak ana komponent olan kompresörün seçiminde dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, işletme ihtiyacının doğru tespiti sonrasında alınacak kompresörün harcadığı enerji ve buna karşılık üretmiş olduğu hava debisidir. Başka bir deyişle, birim hacim havayı belli bir basınca en az enerji harcayarak getirebilmesi yani verimliliğidir. Enerji verimliliği konusunda her geçen gün invertörlü ve direkt akuple tip kompresörler daha fazla tercih edilir hale gelmektedir. İlk yatırım maliyetleri %20 mertebesinde daha yüksek olmakla birlikte bu maliyet farkı kısa sürede amorti edilebilmektedir.
Basınçlı hava sistemleri enerji tüketimi çok yoğun sistemler oldukları için verimlilik çok önemlidir. En uygun koşullarda bile, kompresörlere verilen enerjinin oldukça büyük bir bölümü zayi edilir. Bu atık enerjiyi faydalı enerjiye dönüştürmenin yolları sistem dizaynı sırasında belirlenmeli ve basınçlı hava sistemi olabilecek en verimli şekilde tasarlanmalıdır. Kompresörden atılan sıcak havadan enerji geri kazanım uygulaması (su veya ortam ısıtması gibi) en tipik geri kazanım yöntemidir. Ayrıca, kompresör verimini artırmak için giriş havasının mümkün olduğunca soğuk, temiz ve kuru olması gerekmektedir. Bu nedenle sistem yerleşiminde kuzey yönünde ve yağmurdan korunmuş bir hava girişi tercih edilmelidir. Giriş sıcaklığındaki her 5 °C’lik düşme enerji tüketiminde % 2 azalmaya neden olur. 7 bar çalışma basıncına göre dizayn edilmiş bir kompresörün basınç değerindeki her 150 milibarlık artış, enerji sarfiyatının %1 oranında artması anlamına gelmektedir.
Kurutucu Seçimi
Kompresörden çıkan yüksek sıcaklıktaki basınçlı hava yüksek miktarda su ve yağ ihtiva eder. Havadaki nem ve kompresör kaynaklı bu yağ ve su karışımının sistemden uzaklaştırılması şarttır zira aksi durumda bu bulamaç şeklindeki karışım tesisatlarda ve bağlı çalışan tüm makinalarda korozyon, aşınma ve tıkanmalara sebep olur ve ağır tamir-bakım masrafları gerektirir, ölçüm aletlerinin yanlış çalışmasına sebebiyet verir.
ISO 8573-1 normları, işletmelerin ihtiyaç duydukları basınçlı hava kalitesi uyarınca soğutmalı veya kimyasal kurutucu tercih etmelerini ve farklı kombinasyonlarda filtreler kullanmalarını gerektirmektedir. Soğutmalı ve Kimyasal Kurutucu seçiminde de tıpkı kompresör seçiminde olduğu gibi yüksek verimli, basınç kaybına sebep olmayacak, bakım masrafları düşük ve uluslararası normlara uygun teknik özelliklere sahip ürünler tercih edilmelidir. Yeni soğutucu tipi hava kurutucusu yatırımında kurutucunun enerji tasarrufu çevrimi yapabilmesi önemlidir. İşletmenin uygulamalarında ihtiyaç duyduğu basınçlı hava çiğlenme noktasının altında bir çiğlenme noktasına sahip kurutucu kullanımından kaçınılmalıdır. Her tür rejeneratif adsorbsiyonlu kurutucu için enerji tasarrufu sağlayan çiğlenme noktası denetleyicisi, kurutucunun yapısında yer almalıdır.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/33910fe74069c9b64e64cb49c692320d.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Basınçlı Hava Filtreleri
Genel anlamda enerji ve verimlilik üzerine hazırlık yapılmış olsa da uzmanlık alanımız gereği Basınçlı Hava Filtrelerine biraz daha fazla değineceğiz.
Maksimum enerji verimliliğinin sağlanması basınçlı hava hatları üzerindeki tüm bileşenlerde minimum basınç kaybı oluşmasıyla mümkündür. Etkili bir filtreleme yapılmayan basınçlı hava hatları üzerindeki makinalar, cihazlar, aletler kısacası sistemler aşınmaya maruz kalıp ilave bakıma ihtiyaç duyarken, bu hatlarda üretilen ürünlerde kalite düşüklüğü gözlemlenir.
Kaliteli filtre ve iç elementlerinin kullanılmasıyla sağlanan üstün filtreleme özellikleri sayesinde, basınçlı hava sistemlerinin sürekli, temiz ve yüksek kaliteli basınçlı hava sağlamasına olanak tanınır.
Basınçlı hava hatlarında yaşanabilecek basınç kayıpları enerji verimliliğinde düşüşlere ve işletme maliyetlerinde artışlara neden olmaktadır. Sistem üzerindeki 0,1 barlık basınç kaybı toplam enerji sarfiyatında %1 mertebesinde bir artışa neden olabilmektedir. Basınçlı hava filtrelerinin iç elementlerinin düzenli olarak değiştirilmesi ve bakımların zamanında yapılması enerji verimliliğine ciddi katkı sağlamakta, basınç kayıplarını ve işletme giderlerini azalttığı gibi sisteme bağlı tüm cihaz makine ve aletlerinde ekonomik ömürlerini artırmakta ve bakım maliyetlerini düşürmektir. Filtre değişim aralıkları enerji verimliliğine doğrudan etki eder. İşletme çalışma saatlerinin yanı sıra basınçlı havanın sıcaklığı, hava debisi gibi parametrelere de bağlıdır. Filtre iç elemanlarının zamanında ve orijinal veya muadil parça ile değiştirilmesi kullandığınız basınçlı havanın kalitesinin güvencesidir.
Filtre bakım zamanları sisteme giren basınçlı havanın kalitesine bağlı olarak ortalama 3.500 saat mertebesindedir. Bu bakımlar genelde Kompresör bakım dönemlerine denk getirilir ve birçok imalatçının periyodik servis programına dahil edilmiştir. 3.500 saatlik ortalama değişim süresi sisteme giren basınçlı havanın kalitesiyle doğru orantılıdır. Yani Kompresörde uygun yağ kullanılmış, separatör, hava ve yağ filtreleri zamanında değiştirilmiş ise sisteme giren hava kalitesi de daha yüksek seviyede olacaktır. Bu durumda filtrelerin element ömürleri uzayacak ve 3.500 saati aşacaktır. Tam tersi durumda ise optimum değişim süresi 3.500 saatin altına düşecektir. Ancak Kompresörün bakımını yaparken tankı ihmal ediyor ve düzenli tahliye edip periyodik bakımlarını yapmıyorsanız hava kaliteniz düşeceğinden filtre element ömürleriniz yine kısalacaktır. Filtre element ömürlerinin tespitinde ve takibinde Diferansiyel Basınç Kirlilik Göstergesi kullanılması manuel takibe gerek kalmadan değişim zamanlarının doğru tespitini yapmaya yarar.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/a81955044802dabadea8c69a686e76c2.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Daha Yüksek Enerji Verimliliği İçin Basınçlı Hava Filtresi Kullanım Önerileri
Basınçlı Hava Filtrelerinin toplam enerji verimliliğine katkısını maksimize edebilmek için sistem tasarım aşaması ve sonrasındaki servis ve bakım faaliyetleri sırasında şu hususlara dikkat edilmelidir; n İhtiyaç duyulan basınçlı hava kalitesi göz önünde bulundurularak filtre kombinasyonu oluşturulmalı, böylece sisteme gidecek havanın kalitesi güvence altına alınarak maksimum enerji verimliliği sağlanmalıdır. Filtre kombinasyonunu oluştururken farklı tipteki filtrelerin elementlerinin teknik özelliklerini göz önünde bulundurmalı ve seçimi bu doğrultuda yapılmalıdır.
AIRMASTER Filtre Serisi Tanım
OF Serisi Ön Filtreleme
Partikül Filtreleme 3 mikron Yağ Buharı Filtreleme
SF Serisi Su ve Yağ Tutucu 0.1 mikron 0.1 mg/m3 PF Serisi Partikül Tutucu 0.01 mikron 0.01 mg/m3 CF Serisi Yağ Buharı Tutucu - 0.003 mg/m3 Nom. Bas. Düşüşü (Temiz&Kuru) 0.04 bar 0.05 bar 0.08 bar 0.1 bar
Airmaster OF ve SF serisi filtreler kurutucu öncesinde monte edilmeli ve mutlaka içten dışa çalışır şekilde yani filtre bağlantısı havanın elementin içinden dışarıya doğru akacağı şekilde yapılmalıdır. Sıralama için yukarıdaki tablo veya bazı üreticilerin ambalaj üzerindeki şemalarına riayet edilmelidir. Montaj öncesinde ok işaretlerine dikkat edilmesi önemlidir.
Kurutucu öncesinde monte edilecek SF serisi bir filtre, kurutucunun verimini artırarak daha iyi bir yoğuşma yapmasını, içerisinden geçen havanın filtre edilmiş olması sebebiyle kurutucunun komponentlerinin daha uzun ömürlü olmasını sağlayacaktır.
Airmaster CF serisi filtreler (aktif karbon) mutlaka Airmaster PF serisi (partikül tutucu) filtrelerden sonra
monte edilmelidir. Her iki filtre türü de kurutucu çıkışına monte edilir. Bu tip filtreler yağ buharı filtrasyonu, koku filtrasyonu, bakteri filtrasyonu gibi konularda etkindir. Verimli çalışabilmeleri için öncesinde basınçlı havanın mutlaka filtre edilmiş olması gerekir. n Sistemi besleyen kompresörün gücü, ani kalkışlar, sistem kayıpları gibi unsurlar göz önünde bulundurulmalı yani sadece bağlantı ölçüleri değil kapasite hesabı yapılarak filtre seçimi yapılmalıdır. Bu sayede kısa sürede element tıkanması, kompresörde zorlanma ve yüksek enerji sarfiyatı gibi sorunların daha başlangıçta önüne geçilmelidir. n Filtrelerin ısı kaynaklarından uzağa yerleştirilmesi filtre verimini artıracak, filtre gövdelerinin ömrünü uzatacak ve filtre elementlerinin verimini artıracaktır. Özellikle CF serisi aktif karbon filtrelerin ısı kaynaklarına yakın monte edilmemesi, içerisinden geçen havanın sıcaklığının 35ºC yi geçmemesi sağlanmalıdır. n Filtre üzerindeki ok işaretlerine dikkat edilmeli ve ters montaj yapılmamalıdır. Aksi halde bu durum filtrasyon veriminin düşmesine neden olacak, şamandıralı otomatik tahliye veya selenoid valfli tahliyelerin kısa sürede arıza vermesine sebep olacaktır. n Filtrelerin zemine dik olarak değil de belli bir açıyla monte edilmesi, bu durumda filtre içerisinde biriken yağ ve su karışımının filtre dışına atılması mümkün olmayacak, bazı durumlarda filtre elementi bu karışımın içinde kalarak görevini yapamaz hale gelecektir. Şamandıralı otomatik tahliyeler ise bu tip bir montajda görev yapamayacaktır. n Her şeyden önemlisi filtre elementleri 3.500 saatlik operasyon süresi veya maksimum 0.7 barlık basınç farkı oluşması halinde mutlaka orijinal veya kaliteli muadil filtre elementleriyle değiştirilmelidir.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/b2200260c14ff0c6884638b8b57b5348.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Sistemdeki filtre ihtiyacının doğru tespit edildiğini, kaliteli ürünler kullanılarak sağlıklı bir tesisat kurulduğunu, ve sistemimizin kusursuz çalıştığını düşünelim. Zaman ilerledikçe basınçlı hava filtrelerinin, tıpkı otomobillerimizdeki hava ve yağ filtreleri gibi, içlerinde katı ve sıvı kirleticileri biriktirdiğini ve bir süre sonra verimlerinin düşerek “tıkanmaya” başladıklarını fark ederiz.
Filtre giriş ve çıkışı arasındaki basınç farkının 0,3 bara ulaşması filtre veriminin düşmeye başladığını, 0,5 bara ulaşması filtre değişim zamanının yaklaştığını, 0,7 bara ulaşması ise filtre elementlerinin mutlaka değişmesi gerektiğini ifade etmektedir. Filtrelerin kullanımı sırasında; n Filtre üzerinde otomatik tahliye aksesuarları yok ise sistemden geçen havanın kirlilik durumuna göre azami haftada bir gövdenin altındaki vanası veya musluğu açılarak biriken kontaminasyon tahliye edilmelidir. Genellikle unutulan bu basit bakım, hava kalitesini çok etkilemektedir. Düzenli tahliyenin atlanacağı düşünülüyorsa filtrelerinizi, filtre üzerine monte edilen şamandıralı otomatik tahliye ile almanız tavsiye edilir. n Filtre üzerinde kirlilik göstergesi yok ise 3.500 saatlik çalışma süresi sonunda veya azami 12 ayda bir filtre iç elementi değiştirilmelidir. Olası büyük arızalar bu sayede çok düşük maliyetlerle önlenebilir. Çalışma saatlerinin takip edilemeyeceği düşünülüyorsa filtrelerinizi, filtre üzerine monte edilen diferansiyel basınç kirlilik göstergesi ile almanız tavsiye edilir.
Servis sırasındaki uygunsuzluklar ve yapılması gerekenler
Filtrelerin giriş ve çıkışı arasındaki basınç farkı 0,7 bar seviyesine ulaştığında filtre elementlerinin değiştirilmesi gerektiği ve bakım zamanı geldiği aşikardır. Genelde kompresör bakım zamanlarına denk getirilen filtre bakımlarında şu konulara çok dikkat edilmelidir. n Filtre elementleri 3.500 saatlik operasyon süresi sonunda mutlaka orijinal veya muadili filtre elementleriyle değiştirilmelidir. n Filtre elementi değişimi sırasında, yağ ve su ile kirlenmiş filtre alt gövdesinin iç kısmı da mutlaka temiz bir bezle silinerek ve geride artık kalmayacak şekilde temizlenmelidir. Gövdenin kirli olarak monte edilmesi yeni filtre elementinin verimini düşürecektir. n Filtre alt gövde temizliği sırasında tahliye vanaları, şamandıralı tahliyeler ve selenoid valfler de mutlaka temizlenmeli, montaj öncesi olası bir pislik sıkışmasına ve hava kaçağına karşı tedbir alınmalıdır. n Değiştirilecek iç elementler yağlı ve kirli ellerle tutulmamalı, daha başlangıç aşamasında kirletilmemelidirler. Filtre gövdesinden çıkartılan kirlenmiş elementler “yağlı atıklar” kategorisinde değerlendirilerek çevreye zarar vermeyecek şekilde ortamdan uzaklaştırılmalıdır. n Uygun olmayan elementler altı delinerek veya oringi
çıkartılarak monte edilmemelidir. Mutlaka filtreye uygun orijinal veya muadil element kullanılmalı ve filtre elementinin üst boğaz noktasının yuvaya oturduğundan emin olunmalıdır. n Filtre alt kapağı takılmadan önce oring kontrol edilmeli, hafifçe yağlanmalı ve kapak kapatılmalıdır. Nihayetinde mutlaka kaçak testi yapılmalıdır.
Sistemdeki kaçak ve kayıpların tespiti ve giderilmesi:
Basınçlı hava sistemindeki kaçakların önlenmesi enerji tasarrufu için çok önemli bir fırsattır. İşletmelerdeki en büyük verim kayıpları kaçaklar ve kayıplar sebebiyle meydana gelir. Kaçaklar çoğunlukla emniyet valfleri, boru ve hortum bağlantı yerleri, kesici valfler, yol verme kaplinleri ile pnömatik aletlerde meydana gelir. Kaçakların asıl oluşma nedeni uygun olmayan tesisattan ziyade yetersiz ve eksik bakımdan kaynaklanır. Kullanılan ekipman ve cihazların teknik kapasiteleri elverdiği sürece işletme basıncı ne kadar düşürülür ise hava dağıtım hattındaki kaçaklardan oluşacak kayıplar da o oranda azalacaktır. Aşağıdaki tabloda da görüleceği üzere enerji verimliliğini artırabilmenin en kolay ve kazancı en yüksek yolu kurulum aşaması ve sonrasında bakım ve tamir sırasında bu kayıpların giderilmesidir.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/e1081a9c774f3b2131256195b0965c38.jpg?width=720&quality=85%2C50)
Basınçlı hava sistemlerinde basınç kayıplarını minimize etmek için izlenmesi gereken genel adımlar aşağıdaki gibidir:
• Aftercooler, su seperatörü, kurutucu ve filtre gibi basınçlı hava iyileştirme ekipmanlarını seçerken maksimum çalışma basınçlarında minimum basınç kaybı sağlayan ürünler tercih edilmeli ve üreticinin bakım prosedürleri aksatılmadan gerçekleştirilip kayıt altına alınmalıdır. • Basınçlı havada bulunan su buharının boru ve tank paslanması gibi sistem verimliliğini ve hava kalitesini düşüren zararlı sonuçlarından korunmak için hava filtreleme ve hava kurutma ekipmanlarının sağlıklı çalışması sağlanmalıdır. • Basınçlı hava dağıtım sisteminin tasarımını yaparken uygun boru çapları seçimine ve mümkün olan yerlerde döngülü dağıtım sistemi uygulanmasına dikkat edilmelidir. • Sistemde dolaşan basınçlı havanın kat ettiği mesafeler olabildiğince düşük tutulmalıdır. • Son kullanım noktalarındaki ekipmanların düzgün çalışması için ihtiyaç duyduğu basınç seviyeleri doğru hesaplanarak kompresörün gereğinden yüksek basınçlı hava üretmesi engellenmelidir • Basınçlı hava ile çalışan ekipmanların hava giriş noktalarındaki basınç seviyelerinin yeterli olup olmadığı kontrol edilerek yetersiz boyutta tasarlanmış hava hatları, hızlı bağlantı kaplinleri, filtreler, regülatörler ve yağlayıcılar gibi ara ekipmanlar sebebiyle dağıtım sistemi ile havalı aletler arasında bazı durumlarda 2-3 bara kadar ulaşabilen basınç kayıplarının tespiti ve bu kayıpları önleyici tedbirlerin alınması sağlanmalıdır. Böylece yüksek basınç farklılıklarının önüne geçilerek yararlı işe dönüşmesi gereken basınçlı havayı olumsuz etkileyen durumlar ortadan kaldırılarak maksimum verimlilik yakalanabilir. • Her kullanım noktasındaki basınç gereksinimi incelenerek sistemin üretmesi gereken en yüksek basınç seviyesi belirlenmelidir. Ekipmanların çalışabilirliğini etkilemeyecek kadar sistem basıncını azaltarak kompresörün gereksiz enerji tüketiminin önüne geçilmiş olunur. • Basınç regülatörü, yağlayıcılar, hava hortumları ve ara bağlantı ekipmanlarını mümkün olan en düşük basınç düşümü ve en iyi performans kriterlerine göre seçmek ve bu ekipmanlarını ortalama debiye göre değil de gerçek debi değerlerine göre boyutlandırmak sistem verimliliğini önemli ölçüde arttırır. • Büyük boyutta seçilmiş bağlantı kaplinleri daha düşük basınç kayıplarına sebep olur. Örnek olarak 1/4” hızlı bağlantı kaplininde oluşan basınç düşümü 1/8” hızlı bağlantı kaplinine göre yaklaşık %83 daha azdır.
Basınçlı hava tankları ve saklama kapasitesi tespiti
Basınçlı hava tankları basınçlı hava sistemlerinin daha verimli çalışmasını ve sistem basıncında oluşabilecek talep dalgalanmalarını dengelemeyi sağlar. Hava tanklarını sistemde sağlıklı bir şekilde kullanmak için aşağıdaki hususların dikkate alınması gerekir: • Uygulamanın mümkün olduğu durumlarda, hava tankları kompresöre yakın konumlandırılmalıdır. • Yükte/boşta çalıştırma yapısıyla kontrol edilen vidalı hava kompresörü kullanan pek çok işletme için dakika bazında kompresör kapasitesinin her 1 m3’ü için yaklaşık 14 litrelik bir tank kapasitesi eklenmesi basınçlı hava sisteminin verimini maksimize eder. • Hava tanklarının dondurucu ortamlarda kullanılması durumunda kondensat tahliyelerinin donmaması için gerekli önlemler alınmalı, mümkünse daha düşük ortam sıcaklıklarına göre tasarlanmış tank tipleri tercih edilmelidir. • Hava tankı seçimi yaparken hesaplanan ihtiyaçtan biraz daha büyük tank tercih edilmesi, sistem basıncının dengelenmesine ve ani talep artışlarının karşılanmasına önemli katkılar yapar. • Basınçlı havanın kurutulması gerektiği durumlarda, biri kurutucudan önce biri de kurutucudan sonra olmak üzere iki hava tankı kullanılması ile kurutucu kaynakları debi ve basınç düşümleri gibi sıkıntıların ortadan kaldırılması açısından yararlıdır.
Özetlemek gerekirse daha önceki yazılarımızda da hep vurguladığımız gibi bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür. Enerji verimliliğini maksimize edebilmek ve bunun sonucunda düşen maliyetlerle rekabet gücünü artırabilmek için tüm sistemin verimliliğini artırmak gerekir. Başlangıç aşamasında doğru sistem tasarımı ve kullanım aşamasında da bakım-onarım hayati önem arz etmektedir.
Adnan Dalgakıran’dan küresel rekabet karşısında türkiye’nin performans raporu
İş dünyasının önde gelen isimlerinden Adnan Dalgakıran, Türkiye’nin gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşma yolunda üç yüzyıldır sürdürdüğü koşuyu sadece ekonomik bir perspektifle sınırlı kalmadan; eğitimden hukuka, yönetimden tarihe ve kültüre kadar vasatlık tuzağına sebep olan bütün faktörlere değinerek kapsamlı bir yordamla ele alıyor. Bunun yanı sıra hukuki, yapısal ve sistemsel bazı kronik açıklarımızın nasıl verimlilikten ve gelişmeden uzak kalmamıza sebep olduğunu grafiklerle, sayılarla gösteriyor ve iş dünyasının, sivil toplumun ve devlet kurumlarının son yıllardaki performansını oldukça anlaşılır biimde ve roman akıcılığında analiz ediyor. Dünyada vasatlık tuzağını aşmış ülkelerin neler yaptığına ayna tutarak sunduğu pek çok fikir ve çözüm önerisiyle aslında Türkiye’yi bir an evvel kendisiyle yüzleşmeye davet ediyor.
Yüzleşme, tarih boyunca hepimizin bildiği ama bir türlü üzerine kafa yormak istemediği gerçeklerle yüzleşmeksizin kurtuluş reçetelerine ihtiyaç duymuş ülkesine, ona sevdalı bir zihin tarafından yazılmış derin ve eksiksiz bir rapor…
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/d63f2af374a11d82e708acb91665c5b3.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/5269e90e4f40370148d28a979248be1c.jpg?width=720&quality=85%2C50)
CAGI, basınçlı hava ve Gaz El Kitabı'nın güncellenmiş bölümünü paylaştı
Basınçlı Hava ve Gaz Enstitüsü (CAGI), Bölüm 4 - Basınçlı Hava ve Gaz El Kitabının Basınçlı Hava Sistemi Tasarımı'nın güncellenmiş bir versiyonunun artık CAGI web sitesinden indirilebileceğini duyurdu CAGI yönetimi 4. Bölümün, verimli bir güç kaynağı olmasını sağlamak için bir basınçlı hava sisteminin nasıl doğru şekilde tasarlanacağına, kurulacağına, çalıştırılacağına ve bakımının nasıl yapılacağına dair kapsamlı bir incelemenin sonucu olduğu vurgulandı. Sekiz bölümlü Basınçlı Hava ve Gaz El Kitabı, içeriğini basınçlı hava ile ilgili mevcut teknoloji ve uygulama düzeylerine getirmek için kapsamlı bir düzeltmeden geçiyor. Bölüm 4, revize edilmekte olan Bölüm 1, 2, 3 ve 5'e katılıyor ve şu anda CAGI web sitesinde yayınlanan El Kitabının altıncı baskısının bölümlerinin yerini alıyor. Ek bölümler ise revize edildikçe duyurulacak ve CAGI web sitesinden ücretsiz olarak indirilebilecek.
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/17eda8671daba3df1b68275ab369ae9e.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/d7c334c3d81aae314607fa07b442909e.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/01dbafb6a5b3de36f703ff4bb520268a.jpg?width=720&quality=85%2C50)
![](https://assets.isu.pub/document-structure/210422072827-83142d6f4761e8a0f23280184ee9863e/v1/a3d49965b934342f32a7694769ad163c.jpg?width=720&quality=85%2C50)