Haber24Gazetesi Nisan 2019 Sayısı Çıktı by Haber24Gazetesi

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

28.04.2019

18:53

Sayfa 1

Şık: Londra'ya 59 milyar dolar kaçırırken geri dönmek zorunda DİLİPAK'TAN AKP'LİLERE kalan geminin hikayesi de yazılır elbet Devamı Sayfa 3 ''BUNLAR YAMYAM'' Devamı Sayfa 2

BAF ve Enfield Belediyesi Ortak Etkinlik Düzenledi Britanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi '' Nerede Yaşıyorsak Oyuz'' etkinliği düzenledi. Britanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi'nin Çevre Duyarlılığı için düzenlediği ''Nerede Yaşıyorsak Oyuz '' etkinliği kapsamında Londra Edmonton Green İstasyonunda toplanan Britanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi Meclis üyeleri çevre temizliği yaptı. Devamı Sayfa

İstanbul'un en işlek mekanlarında otopark işleterek milyonlarca lira kazanan İBB şirketi İSPARK 2018’de binde 3 oranında kar etti. İSPARK’ın 2018 yılı cirosu 351 milyon TL, kârı ise sadece 1 milyon 77 bin TL oldu. İBB'nin 2018 yılı faaliyetler raporuna İSPARK'ın finansal tabloları damgasını vurdu.İBB CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, raporla ilgili çok çarpıcı tespitlerde bulundu. Özellikle İBB'ye bağlı şirketlerin çok kötü yönetildiğine siyasetin finansman kaynağı olarak kullanıldığına dikkat çeken Balyalı İSPARK'ı örnek olarak gösterdi. Devamı Sayfa

3 YIL 7 SAYI 82

Nisan 2019

İSPARK'ta büyük vurgun

www.haber24gazetesi.com

iKiNCi DÖNEME COŞKULU BAŞLANGIÇ 24 SAAT YERELDEN ULUSALA HABERLER

Maltepe’de 17 günlük bekleyişin ardından mazbatasını alan Belediye Başkanı Ali Kılıç, makamına alkışlar eşliğinde geldi

Maltepe Belediyesi’nin 2018 yılı faaliyet raporu kabul edildi

. İkinci kez aday olup kazanan ve belediyebinası önünde çalışanlar ve vatandaşlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan Başkan Kılıç,“Şimdi daha çok çalışma zamanı. Ayrıştırmadan, ötekileştirmeden, halka hizmeti Hakk’a hizmet sayarak çalışmaya devam edeceğiz. İkinci dönemde sizlerden büyük bir özveri bekliyorum” dedi. Maltepe’de 17 günlük bekleyişin ardından mazbatasını alarak ikinci dönemine başlayan Belediye Başkanı Ali Kılıç, büyük coşku ve alkışlarla karşılandı. Belediye binası önünde çalışanlar tarafından çiçeklerle karşılanan Kılıç, burada bir konuşma yaparak, bu süreçte emeği geçen herkese teşekkür etti. Devamı Sayfa

Maltepe'de koltuk çocukların

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, koltuğunu kendisini ziyarete gelen 8. sınıf öğrencisi Bengü Hayat Şimşek’e devretti. Devamı Sayfa

5 Kartal Belediye Meclisi, Gökhan Yüksel’in

CHP’li Gürer: İşçiler Haklarından vazgeçmeyecek

TOKİ MERKEZ İLKÖGRETİM OKULU

Ayşe SÖKÜLMEZ / a-soekuelmez@t-online.de

Devamı Sayfa

başkanlığında ilk toplantısını yaptı

Kartal Belediye Meclisi, 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Genel Seçimi’nin ardından, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in başkanlığında ilk toplantısını gerçekleştirdi. Devamı Sayfa

NecatiATAGÜL / haber24gazete@gmail.com

Devamı Sayfa

Osman DEMİR / mimar_osman@hotmail.com

Devamı Sayfa

31 Mart yerel seçimlerinde Kartal Belediye Başkanı olarak seçilen Gökhan Yüksel, basın müdürlüğüne Hüseyin Caner Güler’i getirdi. Kartal Belediyesinde 2009-2012 yıllarında Temizlik Müdürlüğü 2013-2014 yılları arasında Basın Müdürlüğü yapan Hüseyin Caner GÜLER Yeni seçilen Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel tarafından Basın Müdürlüğüne getirildi.

Devamı Sayfa

İstanbul'da İş Bitti Tekrar Seçim Çok Düşük Olasılık...

Özhan METE / ozhanmetechp@gmail.com

Devamı Sayfa

MALTEPE' DE ALİ KILIÇ RÜZGARI

BUNLAR DA SENİN HATALARIN REİS

BAYRAM HEDİYE EDİLEN ÇOCUKLARDAN NEREYE...

Kartal Belediyesi Basın Müdürü Hüseyin Caner Güler Oldu

Cemal EREN/ erdal.cerenraf@hotmail.com

Devamı Sayfa

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

28.04.2019

18:53

Sayfa 2

www.haber24gazetesi.com

MALTEPE' DE ALİ KILIÇ RÜZGARI Cemal EREN

Cemal EREN/ erdal.cerenraf@hotmail.com

Maltepe' de Sevgi kazanacak dedi öylede oldu. Bu Sevgi bitmeyecek , devam edecek gibi görünüyor. Bu satırları yazarken, oluşturulan algı aklıma gelmedi diyemem. Bir anda kaotik ve toz duman bir ortam oluşturulmaya çalışıldı. Partinin genel merkezi , ve parti Meclisi . MYK ,olmak üzere parti gündemini meşgul edildi. Ama benim anladığım Genel başkan Kemal Kılıçtaroğlu Maltepe dosyasını kapatmıştı. Benim anladığım bu yöndeydi zaten. Bazı arkadaşlarımız benim algı oluşturmakla eleştirdiler. Ama benim öngörülerim beni hiç bir zaman yanıltmadı.

Şimdi artık büyükşehir belediyesini aldık ,bunun oluşturduğu rüzgar ile birlikte, daha rahat ve ortak projelere imza atılır. Önümüzde koskoca bir beş yıl var. Daha profesyonel bir hizmet ve anlayışı olacak . Bu verimli ve sosyal belediyecilik anlayışı Maltepe bir marka ilçe olma yolunda hızla ilerledi diyebilirim. Bu marka ilçe olma yolunda belediye başkanımız Ali Kılıç' ın etkisi ve katkısı olmadı diyemeyiz. Maltepe meydanında yapılan basın açıklaması her şeyi tersine çevirdi. Bu süreçten sonra Ali başkan daha donanımlı , profesyonel bir ekip oluşturup siyasette karşılığı olan arkadaşlarımızı uygun göreceğini düşünüyorum. En azında gelen eleştirileri bu görevlere gelen arkadaşlarımız önlemiş olur. Maltepe artık BEŞİKTAŞ KADIKÖY ŞİŞLİ modeline, hızlı adımlarla ilerliyordu .. Günün sözü. Boşuna dememişler her söz , her ağıza yakışmaz.''

İSPARK'ta büyük vurgun

Nisan 2019

İBB'nin 2018 yılı faaliyetler raporuna İSPARK'ın finansal tabloları damgasını vurdu.İBB CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, raporla ilgili çok çarpıcı tespitlerde bulundu. Özellikle İBB'ye bağlı şirketlerin çok kötü yönetildiğine siyasetin finansman kaynağı olarak kullanıldığına dikkat çeken Balyalı İSPARK'ı örnek olarak gösterdi. Neredeyse hiçbir yatırım maliyeti bulunmayan İSPARK'ın son 5 yılda 1 milyar 300 milyon TL'den fazla ciro yaptığını belirten Balyalı “Peki son 5 yılda ne kadar kar etmiş? 15 milyon civarında. İSPARK'ın 2018

yılı cirosu 351 milyon TL, karı 1 milyon 77 bin TL. Yani kar oranı binde 3. Bunun hepsine kar deseniz ne olur demeseniz ne olur” dedi. YANDI BİTTİ KÜL OLDU Ocak ayında İSPARK'ın 9 aylık zararı ortaya çıktığında dönemin İBB Başkanı Mevlüt Uysal'ın İSPARK'ın 2018 yılında 4 milyon TL kar ettiğini açıkladığını hatırlatan Balyalı “Peki nerede 4 milyon kar. Yandı bitti kül oldu, gerçek kar 1 milyon liraymış” diye konuştu. GERÇEK METRO UZUNLUĞU:95 KM Sözcü'de Özlem Güvemli imza-

Türk Eğitim Derneği’nin düşünce kuruluşu TEDMEM tarafından hazırlanan 2018 eğitim değerlendirme raporuna göre, üniversite giriş sınavlarında yer alan testlerin herhangi birinden Türkiye genelinde yüzde 50 başarı yakalanamazken, özellikle sayısal alanında bugüne kadarki en düşük ortalamalara ulaşıldı. Rapora göre, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) yer alan alan yeterlilik testine (AYT) katılan öğrencilerin ortalamaları matematikte 40 soruda 3.923, fizikte 14 soruda 0.467, kimyada 13 soruda 1.109, biyolojide 13 soruda 1.669 oldu.

Buna göre, matematik öğretimindeki başarısızlık ayrıca dikkat çekici. Liseye Geçiş Sınavı (LGS) kapsamında yapılan merkezi sınavda matematik testinin başarı oranı 100 üzerinden 24.77 ile diğer alt testler arasında en düşük değere sahip oldu. Matematik testinde öğrencilerin doğru cevap ortalamasının 20 soruda 4.95 olduğu belirtildi. Öğretmen adaylarının da bu alanda yeterli olmadığı aktartıldı.

sıyla yayınlanan habere göre; metro yatırımlarını da eleştiren Balyalı İBB'nin 2019 yılına kadar 400 km metro yapmayı planladığını ancak bugün itibari ile İstanbul'daki raylı sistemlerin toplam uzunluğunun 233,05 km olduğunu kaydetti. Bu rakamın içinde metro dışında banliyö hatları, Marmaray, tramvay, teleferik ve funikülerin de bulunduğunu dile getiren Balyalı, İstanbul'da gerçekte metro uzunluğunun 95 km olduğunu açıkladı. AKP iktidarının “Her yere metro her yerde metro” sloganının karşılığı olarak İBB imkanlarıyla son 15 yılda üretilen toplam raylı sistem uzunluğunun sadece 111,35 kilometre olduğunu belirten Balyalı “Bunun karşılığı olarak da 2014-2019 döneminde yaklaşık 15 milyar TL para harcanmıştır ama istenilen sonuçlara hiçbir şekilde ulaşılamamıştır. Peki geçmiş dönemin İBB yönetimi neden metro hedeflerine ulaşamadı?Bence ilk dönemde metro yatırımlarını tercih etmediler. Zaten ilk yıllarda yapılan projelere baktığınızda bunu görürsünüz. 2009 sonrası metro yatırımlarına olan ihtiyaç İBB

yönetimi tarafından fark edildiğinde de çok ciddi planlama ve bütçe hatalarıyla bu süreci yönetemediler. İBB bütçesi; günü birlik işlerden, hatalı yatırımlardan Martı gibi anlamsız projelerden, yandaş vakıflardan yana kullanılınca metrolara çok fazla ödenek kalmadı” diye konuştu. YANDAŞ VAKIFLARA 350 MİLYON LİRA GİTTİ Balyalı son 2 yılda İBB'nin kendi malı olan yaklaşık 1 milyar TL bedelindeki arsa ve binalarını da yandaş vakıf ve derneklere tahsis ettiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Yapılan protokoller çerçevesinde yüzlerce milyon liralık bütçe bu yandaş vakıf ve derneklerin binalarının kiraları, bakım ve onarımları, tefrişat malzemeleri, gezileri, etkinlikleri ve benzeri giderleri için harcandı. Son 2 yılda bu yandaş vakıflar ve dernekler için harcanan para yaklaşık 350 milyon lira. Bu paranın tamamı İstanbul halkının vergilerinden oluşan bütçeden harcanmıştır.”

Raporda, Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda (KPSS) öğretmenlik sınavına ilişkin açıklanan verilere göre eğitim bilimleri testinde adayların 80

soru üzerinden ortalama doğru cevap sayısı 39. Öğretmenlik alan bilgisi testinde (ÖABT) öğretmen adaylarının ilköğretim matematik alanında doğru cevap ortalamaları 50 soruda 12.48 oldu. Buna göre, ilköğretim matematik, kimya ve lise matematik 15 doğru cevap ortalamasının altında kalan alanlar olarak belirlendi. Raporda ayrıca Türkiye’de öğrencilerin ortalama 12.1 yıl okulda kalmalarına rağmen sadece 8.9 yıla eşdeğer bir eğitim aldığı dile getirildi.

Rapor: Üniversite sınavında sayısalda en düşük ortalamalara ulaşıldı

DiLiPAK'TAN AKP'LiLERE “BUNLAR YAMYAM”

Abdurrahman Dilipak, “Gerçeklerle yüzleşmek” başlıklı bugünkü yazısında isim vermeden devlet içindeki Pelikan yapılanmasını eleştirdi. Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, “Gerçeklerle yüzleşmek”başlıklı bugünkü yazısında isim vermeden devlet içindeki Pelikan yapılanmasına çok sert çıktı. “Şu kaygı giderek yaygınlaşıyor: 'Paralel devlet”ten kaçarken, paralel 'paralel parti' çıktı ortaya. Hani şu AK Parti içindeki AKP’liler. Onlar da İslami değerleri öne çıkartanlardan şikâyetçi. Bunlar medyayı ele geçirdiler ve sosyal medya üzerinden toplumu yönlendirmeye çalışıyorlardı ama olmadı işte" diyen Dilipak, 'Bu yamyamlar yiyecek bir şey bulamazlarsa birbirlerini yerler' ifadelerini kullandı. Dilipak yazısının devamında AKP ve CHP’yi de eleştirdi. “Cumhurbaşkanlığı sistemi bu şekilde sürdürülemez” diyerek AKP’ye eleştirilerini sıralayan Dilipak,“tarım politikasının belirlenmesi süreci tam bir felaketti” dedi. Eğitimden medyaya, belediyelerden ittifaka kadar AKP’ye eleştirilerini sıralayan Dilipak, “Değişim kaçınılmaz. Değişim gerçekleşmezse, millet tercihini değiştirir. Bunu seçime giderken defalarca yazdım ve söyledim. Ama dinletemedim. Böyle giderse, gelecek günler geçen günleri aratabilir” şeklinde yazdı. İşte Abdurrahman Dilipak’ın yazısı: “Evet, gerçeklerle yüzleşmeliyiz. Ama bunu önce herkesin kendi içinde, kendi nefsinde yapması gerek. “Başkasına öğütlediğimiz şeylerin kendi nefsimizdeki karşılığı ne?” Herkes karşısındakinin gözünde çöp ararken, kendi gözündeki merteği görmüyor, görmek istemiyor. Herkes ısrarla karşısındakinin değişmesini istiyor. Ötekileri terbiye etmeye çalışıyor. Asıl yanlış da zaten burada. Odalar, vakıflar, dernekler, STK’lar, sendikalar, tarikatlar kendini değiştiriyor mu ki, ya da değiştirmenin gerekliliğine inanıyor mu ki! Herkes kendini hakikatin merkezinde görüyor. Bunlar kendilerini hakikatin merkezinde gördük-

leri için istişare ve şuraya da gerek görmüyorlar. Kimi sırtını devlete dayamış, istihbarat raporları ile her şeyi bildiklerini düşünüyorlar. Kimileri, 3’ler, 7’ler, 40’lar diye gidiyor. Kimsenin bir dediği ötekini tutmuyor bu arada. AK Partinin aday belirlemede, siyasi ve bürokratik atamalarda, iş yaptıkları iş adamlarını seçerken ne kadar isabetli kararlar aldıkları ortada. Gerçeklerle yüzleşmek bu anlamda kulağa hoş gelen, pratikleri açısından içi boş bir söz haline geliyor. Şu kaygı giderek yaygınlaşıyor: “Paralel devlet”ten kaçarken, paralel “paralel parti” çıktı ortaya. Hani şu AK Parti içindeki AKP’liler. Onlar da İslami değerleri öne çıkartanlardan şikâyetçi. Bunlar medyayı ele geçirdiler ve sosyal medya üzerinden toplumu yönlendirmeye çalışıyorlardı ama olmadı işte. Media bir politik bir illüzyon arayışında. AK Partinin kendi tabanıyla da, toplumun diğer kesimleri ile de olan bağlantıları çöktü. Birileri din, tarih, gelenek, çıkar ilişkileri üzerinden siyaseti meta haline getirmeye çalışıyor sanki. Ve de yiyici, tufeyli bir iş adamı tipi türetildi. Bu yamyamlar yiyecek bir şey bulamazlarsa birbirlerini yerler.. Sermaye, siyaset ve bürokrasi arasında “Win win” düzeni, çıkara dayalı bir “Şeytan üçgeni” oluşturur. Siyasette ve piyasada bir kara deliğe dönüşür bu üçgen ve sonunda kendi içine çöker. Davutoğlu da bu şikâyetleri aktaran bir açıklama yaptı geçen gün. Bugünlerde bu çevrelerden en çok konuşulan konular bunlar. Birileri çıkıp siyaset adına medyayı böyle paspas haline getirmemeli. Dini metalaştırmamalı. Cemaati çıkar ilişkilerine alet etmemeli. STK’ları arka bahçelerine dönüştürmemeli. İmamoğlu’nun Maltepe performansı bu anlamda “için formülünü kaptığını” gösteriyor. “Üstü Fatih, altı Şişhane” bir karikatür var ortada. Turhan’ın AB ile ilgili “domuz sürüsü içinde bir kuzu”ya benzettiği karikatürünün dışında bir de böyle karikatürü

vardı. Üstü çarşaf, altı mini etek!” Bizim mahalle medyası” itibar etmese de, Maltepe’ye katılım iyiydi. CHP’nin artık iyi bir duahanı da var. Ramazanda semazenler, mevlidhanlarla, iftar sofraları kurarlarsa şaşmayın. Herhalde Atatürk’e, onun Behçet Kemal Çağlar’ın yazdığı mevlidi okutacak halleri yok. İftar öncesi akşam namazı için Türkçe ezan da okutmayacaklar. Yemekten sonra “Türk’ün yeni amentüsü”nü de Fatiha yerine okutacak halleri yok. Alıştıra alıştıra, yavaş yavaş, adım adım.. Bakalım CHP’liler Mehterin peşine takılıp İstanbul’un Fethini mi kutlayacaklar, yoksa bizimkiler, İzmir Marşının peşine takılıp soluğu cumhuriyet balosunda mı alacaklar. CHP’liler ümitvar. Kur’an-ı Kerim okunarak başlayan düğün törenine içki servisi ile devam edilecek ve dansla sona erecek. Herhalde dansöz oynatacak halleri yoktu. CHP’liler hep söylüyorum ya, kurban keserek ve dua ile genelev açılışı yapacak kadar ileri gitmişlerdi bir dönem. Bugün geldikleri nokta ortada. Bakalım bu durum ilk kimin midesine oturacak. CHP mitinginden yükselen “Amiiin”ler bu değişimin hızı karşısında beni şaşırtmadı dersem yalan olur. Hani bizim takımın Kur’an-ı Kerim sonrası zemzem ve gülsuyu ikramı yerine içki servisine bu kadar hızlı geçmeleri beni şaşkına çevirdi. Hani bari “Nane

likörü” ile açılış yapsaydınız!? (Estağfurullah) AK Parti ve MHP şu ittifak işinin şeklini yeniden gözden geçirmeleri gerek. BÇG ile zımni ittifakın da şekli yeniden gözden geçirilmeli. Başörtülü hanımların topluca anıtkabir ziyareti ile bu işler sürdürülemez. Liberallerle ittifakın ölçüsü ne sahi. NATO ittifakı, AB ittifakı derken durum ortada. FETÖ ile mücadelede ve devam eden yargı sürecinin yeniden gözden geçirilmesi gerek. Cumhurbaşkanlığı sistemi bu şekilde sürdürülemez. Politika kurullarında dağ fare doğurdu. Hani bakanlıklar icracı olacaktı. Hiyerarşi büyük yara aldı. En son şu tarım politikasının belirlenmesi süreci tam bir felaketti. Neyse ki, reform paketinin açıklanması ertelendi. Ertelenmeyip o plan tepeden tırnağa yenilenmeli. 2 liraya ürettiğini sütü 170 kuruşa satın alamazsınız, hem parasını aylar sonra ödeyerek. Önce şu seçim tartışmalarından bir kurtulalım. Sonra hükümet ve yerel yönetimlere mal ve hizmet satan ya da müteahhitlik yapanlara kamu borçlarını ödeyin. Alacaklarının bir kısmı kamu borçlarına mahsup edin. Kamu kaynaklarından barter mı yaparsınız. Kamu borcunu vadeli bono ile mi öder. Yoksa bu sistem domino etkisi yapar şirketler bankaların, bankalar hazinenin üzerine çöker. Piyasa üzerinde baskı kuran, sırtını siyaset ve bürokrasiye dayayan ali kıran baş kesen yamyamların baskısını kırın. Ve bir diğer acil konu: Siber güvenlik. Bu yoksa siber altyapıyı kurmamışsanız, her anlamda, ne zaman başınıza ne geleceğini bilemezsiniz. Altın karşılığı sanal para yıllardır gündemde. Yine aynı şekilde serbest finans bölgesi acil ihtiyaç. Global bir medya networku ile kendimizi dünyaya doğru anlatmamız gerek. Ama bunları kimseyle oturup konuşamıyoruz bile. İnsanlar hep akçalı işlerle meşgul.

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

Nisan 2019

28.04.2019

18:53

Sayfa 3

BAF ve Enfield Belediyesi ortak etkinlik düzenledi

www.haber24gazetesi.com

BAYRAM HEDİYE EDİLEN ÇOCUKLARDAN NEREYE... Necati Atagül

haber24gazetesi@gmail.com İstatistik bilgilerini severim sevmesine de konu çocuk tecavüzleri olunca '' istatistik'' kelimesi bile beni çok rahatsız ediyor. Hele ki bu istismarlar Dünya'da çocuklarına bayram hediye eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülke Türkiye'de ise. Her gün bir yüz kızartıcı vaka ortaya çıkıyor. Ortaya çıkan tablo mevcut siyasi iklimden bağımsız değil. Veriler son on yılda cinsel istismar vakalarında büyük artış yaşandığını gösteriyor. Cinsel istismar olaylarının sosyal medyada da gazetelerde de artık eskisinden çok rastlamaya başladık. Farkındalığımız mı arttı yoksa toplumun içe kapanması sonucunda cinsel istismar olayları mı hızlandı? Yaşanan olaylara farkındalığın artması; kitlelerin bağımsız ve tarafsız haber kanallarına daha etkin ulaşabiliyor olması, özellikle sistematik olayların sosyal medya aracılığı ile hızla yayılarak infial yaratması ve çocuk hakları alanında çalışan sivil toplum örgütlerinin hukuki ve sosyal mücadelesi cinsel istismar suçlarının daha görünür ve konuşulur olmasını sağlıyor. ‘Çocuk susar sen susma’ sloganıyla sosyal medyada gündem yaratan milyonlarca insan artık bu sorunun kalıcı çözümlerle son bulmasını istiyor. Toplumsal yaşamı dinsel referanslarla dizayn eden siyasi iktidarın, cinsel ilişkide rıza yaşını düşürmesi, çocuk gelinlere göz yumması ve benzeri politikaları karşımıza adliyelerdeki her 4 istismar davasından 1’inin çocuklara yönelik olduğu sonucunu çıkarıyor. Bir tek çocuğa bile yapılan tecavüzün dünyayı sallaması gerekirken bir yıl içerisinde bir yıl içerisinde tek bir ülkede bin çocuk cinsel istismara uğruyor ve bizler maalesef seyrediyoruz. Her yeni neslin başlamadan çöküşü yeni gelecek olan tüm nesillerin çöküşünün göstergesidir. Ne ekersek onu biçeriz ya ,gül ekmiyoruz ki gül biçelim.Kaktüsler ruhumuza batınca da neden canımız yanıyor demiyelim. Gözlerimizin kapanmasına ,sırtımızın olaylara dönmesine,bana dokunmayan yılandan banane denilmesine izin vermeyelim. Son zamanlarda gördük ki sosyal medyanın gücü yadsınmayacak kadar büyük.Bu gücü kullanalım. Bu gücü öyle kullanalım ki 3 aylık bebeğe tecavüz eden adam cezasız kalmasın. Bu gücü öyle iyi kullanalım ki 14 yaşındaki engelli kıza tecavüz eden adam cezasız kalmasın. Çocuk pornosunda dünyada 5. sırada hayvan tecavüzünde 1. sıradayız. Eğitimde 71. sırada Adalette 109 sıradayız. Acaba sessiz çığlıkları duyuyor musunuz?

Britanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi “Nerede Yaşıyorsak Oyuz” etkinliği düzenledi.

NECATİ ATAGÜL

ritanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi '' Nerede Yaşıyorsak Oyuz'' etkinliği düzenledi. Britanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi'nin Çevre Duyarlılığı için düzenlediği ''Nerede Yaşıyorsak Oyuz '' etkin-

liği kapsamında Londra Edmonton Green İstasyonunda toplanan Britanya Alevi Federasyonu ve Enfield Belediyesi Meclis üyeleri çevre temizliği yaptı. Britinya Alevi Federasyonu (BAF) Başkanı İsrafil Erbil açıklamasında ''Öğretimizde “Aşk a nişan gerekir” dediğimiz gibi yapılacak olan bir işaret

koymak olacaktır. Elbette biz sadece niyetimizi göstermiş olacağız tüm dünyayı temizleme imkanımız yoktur. fakat “Alevilik İnsan ve Doğa Merkezlidir!” Sözümüzün altını doldurmak için bizim dışımızdaki toplumlara bir nişan göstereceğiz.'' dedi.

Şık: Londra'ya 59 milyar dolar kaçırırken geri dönmek zorunda kalan geminin hikayesi de yazılır elbet

Gazeteci kökenli milletvekili Ahmet Şık Twitter'dan yaptığı paylaşımda, Türkiye'den yurt dışına yüklü miktarda paranın kaçırılmaya çalışıldığını ileri sürdü. HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, 59 milyar dolar paranın bir gemiyle İngiltere'nin başkenti Londra'ya kaçırılmaya çalışıldığını ve bir uçakla milyarlarca doların yurt dı-

şına kaçırıldığını ileri sürdü. Cumhuriyet Gazetesi eski çalışanlarının, Cumhuriyet'in mevcut yönetimiyle yaşadığı kavga ve sonrasında aleyhlerindeki tanıklık sonrası cezaevine girmelerini eleştiren Ahmet Şık'ın paylaşımında şu ifadeler yer aldı: "Hakikate kendilerinden daha fazla saygı duyanlar kaldığı yerden yola devam eder. Uçağa doldurulup

Aleviler eşit haklara kavuştu

Osmanlı’dan günümüze Türkiye’de Alevilerin eşit haklar talebi yok sayılırken, 9 Nisan 2019’da Rheinland-Pfalz Parlamentosu’nda tarihi bir gün yaşandı. Rheinland-Pfalz Eyaleti adına Başbakan Malu Dreyer ile Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu adına Genel Başkan Hüseyin Mat, Alevilere eşit haklar tanıyan çok kapsamlı bir anlaşmayı imzaladılar. ALEVİLERİN TARİHİ KAZANIMI Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) eşit haklar temelli mücadelesinin sonucu, 9 Nisan 2019 tarihinde tarihsel bir kazanıma imza atarak, Aleviliğin Rheinland-Pfalz Eyaleti’nde tanınması ve diğer inançlarla eşit haklara kavuştuğu bir anlaşmayı imzaladılar. AABF’nin Almanya’da 160 cemevi ve 40 bin üyesi var. Rheinland-Pfalz Eyaleti’nde ise altı

cemevinde yaklaşık 8.000 üyesi vardır. Bugüne kadar Almanya’da Hamburg, Bremen ve Aşağı Saksonya eyaletlerinin ardından 9 Nisan’da Rheinland-Pfalz Eyalet Hükümeti devlet sözleşmesi imzalayarak Alevi haklarını resmen tanıdığını dünya kamuoyuna beyan etti. Almanya devleti, Alevilerin “toplumunun daimi parçası olduğu bilinci ve onların yaşadıkları ve yaşattıkları inancın inançlar dünyasının bir bileşeni olduğu” kabulü ile Hak Eşitliği anlaşmalarını imzalıyor. Hak eşitliği anlaşmasının içeriği neleri kapsıyor? 1. Alevilerin inanç özgürlüğüne yasal güvence tanınıyor. 2. Alevilerin kendini tanımlama hakkını güvence altına alınıyor.

kaçırılan milyar dolarlara hangi mahdumun eşlik ettiğini de, Londra’ya kaçırılmaya çalışılan 59 mil-

3. AABF’nin inanç kurumu statüsü kabul ediliyor. 4. Alevilerin dini etkinliklerini yapma temel hakkını tanınıyor. 5. 5Perşembe günü Alevilerin dini dinlenme günü olarak kabul ediliyor. 6. Alevi bayram günleri ve bu günlerde AABF’nin üyelerine izin hakkı, yani işten muaf tutuluyor. 7. Alevi gençlerin kişiliklerinin özgürce gelişme hakkını ele alır, gençlik çalışmalarını geliştirme, Gençlik Yardım Kuruluşları kurma ve çalıştırma hakkına tanır. 8. Alevilerin okul öncesinden, yüksekokul eğitime, eğitim veren kurumları açma hakkına sahip olabilecek. 9. Alevilik dersinin Alevi öğretisine uygun verilecek düzenli müfredat dersi olduğu kabul ediliyor. AABF tek yetkili kurum olduğu, müfredatların AABF tarafından hazırlanması kabul ediliyor. TÜRKİYE’DE ALEVİLERİN DURUMU Yasaklı bir inanç olarak Alevilik, Anadolu insanının dünyasında kabul görürken, maalesef Osmanlı devleti hem cumhuriyet dönemi Aleviliği hem kabul etmemiş ve tanımamıştır. Osmanlı dönemi Aleviliği “katli vacip”, AKP ise bu mirası sürdürmüş ve Aleviliği “folklorik unsur” olarak görmüşler. Avrupa’daki Alevilerin hukuksal eşitlik kazanımlarını itibarsızlaştırmayı tercih etmiştir. Yüzyıllardı Anadolu’da dergâh ve ocaklar üzerinden kurumsallaşmaya başlayan Alevi-BektaşiKızılbaş inancı inkar edilip yok sayılırken, kurumsallaşması sadece 30 yıl olan Almanya’da

yar doları götüremeden geri dönmek zorunda kalan geminin hikayesini de yazar elbet"

Alevilik tanınıyor. Türkiye ise Aleviliği laiklik, inanç özgürlüğünün evrensel ilkeleri üzerinden tanımak yerine, Sünni bakış açısıyla tanımlamak istiyor. AKP iktidarı, Alevilerin eşit hak ve eşit yurttaşlık talebinin karşısına siyasi ve hukuksal hak eşitliği yerine başka stratejilerle çıkıyor. Ya Alevi çalıştayları ile “Alevilik bir inanç değil, sosyo-kültürel yapıdır” diyerek “Teolojik tanımlama” dayatıyor. Bazen “Cemevi ibadet yeri değildir, tek mabet yeri camidir. Aleviler camiye gelsin” gibi “kırmızı çizgi” olamaz. Alevilerin hak temelli mücadelesine karşı güvenlikçi yaklaşım, seçim arifelerinde de popülizm ve istismar yaklaşımına sığınılmamalıdır. Aleviler “eşit yurttaşlık” dedikçe, Sünni-Türk İslam sentezine uygun “makbul yurttaş” dayatılıyor. Aleviler laik eğitim dedikçe, AKP mezhepçi zorunlu “din dersleri herkesi kucaklıyor” diye cevap veriyor. Aleviler laiklik, inanç özgürlüğü ve eşitlik için “Diyanet kaldırılmalı” talebine ise “Diyanet herkese eşit yaklaşıyor” savunu ise geliyor. Oysa Türkiye’den beklenen, Alevilerin hak ve taleplerinin hukuksal ve demokratik zeminde tanınmasıdır. Çünkü insan hakları dokunulmazdır. Tüm bu evrensel temel haklar herkes gibi Aleviler için geçerli olmalıdır. Bu zor değildir. Avrupa’daki Alevi kazanımları itibarsızlaştırılacak değil, örnek alınması gereken kazanımlardır. Turan Eser/Birgün

İkinci döneme coşkulu başlangıç

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

28.04.2019

18:53

Sayfa 4

www.haber24gazetesi.com

Nisan 2019

Maltepe’de 17 günlük bekleyişin ardından mazbatasını alan Belediye Başkanı Ali Kılıç, makamına alkışlar eşliğinde geldi. İkinci kez aday olup kazanan ve belediyebinası önünde çalışanlar ve vatandaşlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan Başkan Kılıç,“Şimdi daha çok çalışma zamanı. Ayrıştırmadan, ötekileştirmeden, halka hizmeti Hakk’a hizmet sayarak çalışmaya devam edeceğiz. İkinci dönemde sizlerden büyük bir özveri bekliyorum” dedi.

Maltepe’de 17 günlük bekleyişin ardından mazbatasını alarak ikinci dönemine başlayan Belediye Başkanı Ali Kılıç, büyük coşku ve alkışlarla karşılandı. Belediye binası önünde çalışanlar tarafından çiçeklerle karşılanan Kılıç, burada bir konuşma yaparak, bu süreçte emeği geçen herkese teşekkür etti. Başkan Kılıç konuşmasında, “Çok kıymetli, çok değerli çalışma arkadaşlarım, yol arkadaşlarım, yoldaşlarım hepinize bu süreç içerisinde göstermiş

olduğunuz ilgi ve alakadan dolayı ayrı ayrı canı gönülden teşekkür ediyorum. Bu bir süreçti. Bu süreçte Maltepe’de demokratik bir yarış yaşandı. Bu yarış yaşanırken hiçbir çalışma arkadaşımıza, hiçbir emekçi arkadaşıma, kardeşime bana çalışın, bana destek verin, benim yanımda durun saygısızlığını göstermedim. Siz kime oy vereceğiniz, kime sahip çıkacağınızı, duruşunuzu en iyi şekilde belirleyebilecek kapasiteye sahipsiniz. Bir 5 yılı geride bıraktık, bu 5 yılda hep söylediğim bir şey vardı. Siz benim sokaktaki fahri elçilerimsiniz, Maltepe Belediyesi’nin sokaktaki temsilcilerisiniz. Dolayısıyla Maltepe Belediyesi’ni sizler temsil ediyorsunuz. Sunduğunuz hizmet karşılığında Maltepe halkı, Rabbime şükürler olsun ki bir daha 5 yıllığına bize bu koltuğu nasip etti. Emeği geçen bütün arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum” dedi. “MALTEPE’Yİ DAHA DA GÜZELLEŞTİRECEĞİZ” Yeni dönemde Maltepe’yi daha çağdaş, daha demokratik ve daha güzel bir ilçe yapacaklarının sözünü vererek konuşmasına devam eden Kılıç, şunları söyledi: “Seçim süreci bitti, sandıklar kapandı. Her taş yerli yerine oturdu.

Şimdi yeniden çalışma zamanı. Hiç kimsenin onuruyla, haysiyetiyle, ekmeğiyle oynamayız, oynattırmayız. Sizler benim namusum, kardeşlerim, bacılarımsınız. En önde ben sizi savunurum ama iş sorumluluğa geldiğinde de Maltepe Belediyesi’ne aynı hassasiyet, dikkat ve özenle sahip çıkacaksınız. Bana bunun sözünü vermenizi istiyorum. Kol kola gireceğiz bu yolu hep beraber gideceğiz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Siz kime oy verdiyseniz verdiniz başımın tacısınız, oralara takılmıyorum.

Burası bir kamu kuruluşu, o defter kapandı, artık CHP rozetini çıkardım, dün akşam Genel Başkanımla telefonla görüştük, cebime koydum, artık ben de sizin gibi bir kamu görevlisiyim. Ayrıştırmadan, ötekileştirmeden, kim kime oy vermiş, kim bize hizmet etmiş, etmemiş tartışmasına girmeden ne yapıyoruz, herkese eşit mesafede hizmet götürüyoruz. Sağ olun, var olun. 5 yıl birlikteyiz, hepinize çok çok teşekkür ediyorum, Allah razı olsun, yolumuz açık olsun.''

Maltepe Belediyesi Başkan Yardımcıları Belli oldu Melih MORSÜNBÜL

Basın ve Yayın Müdürlüğü Yazı İşleri Müdürlüğü Bilgi İşlem Müdürlüğü Dış İlişkiler Müdürlüğü Dış İlişkiler Müdürlüğü Strateji Geliştirme Müdürlüğü

www.haber24gazetesi.com

Yayın Sahibi Yazı İşleri Müdürü Necati Atagül Spor Müdürü Yusuf Demirhan Reklam Müdürü Cem Sağbilge Grafik & Tasarım Seykan Ajans 0542 588 45 43

Yayın Türü: Yerel Süreli Nisan 2019 Yıl: 7 Sayı: 82 Cemalbey Cd. Eser Apt. No: 101/6 Maltepe-İSTANBUL Tel: 0535 240 05 40 e.mail:

haber24gazetesi@gmail.com info@haber24gazetesi.com

BASKI: ADAKOĞLU BASKI TESİSLERİ LTD.ŞTİ Başakşehir /İstanbul Tel: (0212) 642 15 69 Yayın Türü: Yerel Süreli Baskı Tarihi: 29.04.2019 Bu Gazete Basın Meslek İlkelerine uymaya söz vermiştir. www.haber24gazetesi.com

Yahya HAN

Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü Muhtarlık İşleri Müdürlüğü Sağlık İşleri Müdürlüğü Sivil Savunma Uzmanlığı

Haydar BATTAL

İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Yapı Kontrol Müdürlüğü Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü Plan ve Proje Müdürlüğü Gecekondu ve Sosyal Konutlar Müdürlüğü

Maltepe Belediyesi'nde yeni dönemin belediye başkan yardımcıları belli oldu. Başkan Ali Kılıç’ın kararı ile Belediye Başkan yardımcılığı görevine getirilen isimler belli oldu. Maltepe Belediyesi'nde yeni dönemin belediye başkan yardımcıları belli oldu. Başkan Ali Kılıç’ın kararı ile Be-

Savaş EROĞLU

Zabıta Müdürlüğü Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü Veteriner İşleri Müdürlüğü Kırsal Hizmetler ve Acil Yardım Müdürlüğü Spor Müdürlüğü

Fatma GÖKKAYA

İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü Destek Hizmetleri Müdür V. İşletme ve İştirakler Müdürlüğü Emlak ve İstimlak Müdürlüğü

lediye Başkan yardımcılığı görevine getirilen isimler belli oldu. Maltepe Belediyesi'nde Belediye Başkan yardımcıları belli oldu. 31 Mart yerel seçimlerinde Maltepe Belediye Başkanlığı görevine seçilen, Ali Kılıç, seçimin ardından yeni belediye başkan yardımcılarını da belirledi.

Jale YAĞCI

Fen İşleri Müdürlüğü Temizlik İşleri Müdürlüğü Park ve Bahçeler Müdürlüğü

Canan DÖNER

Mali Hizmetler Müdürlüğü Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Kreş ve Çocuk Gelişimi Müdürlüğü Kadın, Aile ve Engelli Hizmetleri Müdürlüğü Kütüphane, Kurslar ve Eğitim Müdürlüğü

Ali Ekber ASKER

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

Nisan 2019

28.04.2019

18:53

Sayfa 5

www.haber24gazetesi.com

TOKİ MERKEZ İLKÖGRETİM OKULU

Ayşe SÖKÜLMEZ

a-soekuelmez@t-online.de

Bu kez memleketin bir ucundan nerdeyse öbür uzuna seyhat etme imkanım oldu. Gezi kısa olmasına rağmen o kısa günlere bir çok güzellik sığdırmayı denedim ve oldu. Anı yaşayarak hafızama kaydettiğim fotograflar peşimi bırakmıyor. Döneli çok oldu ancak kareler net ve yaz diyor,. Şehrin en yüksek zirvelerine dikilmiş binalar uzaktan görkemli. Yakınlaştıkça kırık dökük kimi. Anadoluda işte bir Toki. Bir değil, bloklar blooklar bloklar... A'dan K' ya kadar giden altlı üstlü sokaklar hepsi birbirine benzeyen. Yangın merdivenleriydi en ilgimi çeken Okul dışında. Oturanlar erzak depolama yeri anlamış ve öyle kullanıyordu. Un torbaları, pirinç, patates soğan çuvalları. Anlaşılmamış yangını da merdivenide. Renkleri aynı hepsi birbirine benzeyen. Perdelerle sıkı sıkı kapanmış camlar pencereler bloklar epeyice ayrı birbirinden. Hepsi memur genelde kimileri hani şehir ya şehir ugruna köyden taşınmış kasabadan gelmiş. Çocuklar bir uzay gemisinde gibi. Okul uzak, uzaklığı mesafede değil. İki yamaca yapılan blokların dar keskin vadisinin tam orta yerinde. Okul binası ancak zor bir maket şeklinde yerleştirebilinmiş. Mimari açıdan dar beton toplanma alanı zar zor oluşturulmuş. Tepede duran biri nerdeyse denğesini yitirse okulun bu toplanma alanına düşecek şekilde. Merdiven var yüz küsür çıkılan sonra seksen küsür inilen beton merdivenler. Öncesi şaka sandığım. Olamaz dedğim.! Ama olmuş. Şehrin mühteşem dağı taşı manzarası yeşilimsi doğası kapanmış odası izin vermiş memleketin mimarı mühendisi elini ovuşturmuş.

İlkögretim Toki Okulu temel atma töreninde yüzler gülümsemiş cepler dolmuş taşmış dua edilmiş belki kurban kesilmiş.. Olmaz dedim, olamaz dedim.! Elimde sıkıca tuttuğum Orhan'ın eli sonra sırasına salıverdiğim uzaktan seyrederken onu o da beni. Çocuklar camdan bakınca ne görecekler? Bişey görmesinler dedi biri! Neden dedim? Derslerine bakarlar dedi! Nasıl hayal kuaracaklar dedim? Kurmasınlar dedi velinin biri. Olmaz dedim! Böyle iyice oldu dedi öbürü. Sonra, İstiklal Marşı. Öncesi berbat bir toplanma müziği bilmeyen sokakta şimdi tupçu geçti sandığı. O toplanma müziği.! Sınıf kapısı en ilğinci. Afişlerle süslenmiş. Çalmıyorum! Küfretmiyorum! Temizim! Saygılıyım! Gibi. İç kapıda.. Küçük notlar yazılı asılı pano. Öğretmenim Enes haftasonu 68 sayfa Define Adasını okudu. Ögretmenim Tugba Ezop Masallarını okudu bitirdi. Öğretmenim Murat Ahmet Rasim'in Falaka kitabını 77 sayfa okudu. Öğretmenim biz kitap bulamadık Ahmet bu hafta okuyamadı. Öğretmenim Meral Define Adası' nı iki kez okudu. Öğretmenim Fuat Karagöz ile Hacivat' i okudu bitirdi. Hocam dedim bu çok hoş çok güzel bir pano tebrik ederim sizi. İlğisiz gayet, evet dedi çocuklar hafta sonarı aileleriyle birlikte okuyorlar. Peki hocam bu okulu bu tümseğe neden yaptılar dedim. Anlamsız baktı bana. Ben de ona. Anadolu'da bir Toki Toki' nin dere yamacında bir okul, okulda çocuklar.

Maltepe Belediyesi’nin 2018 yılı faaliyet raporu kabul edildi

Maltepe Belediyesi’nin 2018 yılı faaliyet raporu, Maltepe Belediye Meclisi’nde görüşülerek oy çokluğuyla kabul edildi. Belediye Başkan Ali Kılıç, “Aslında faaliyetlerimizi halkımız seçimlerde onayladı. 5 yıllık süre içerisinde bu raporun başarılı bir şekilde oluşturulmasında emeği geçen herkese teşekkür eder, meclis üyelerimize görevlerinde başarılar dilerim” dedi. Maltepe Belediye Meclisi’nin yeni dönem meclis toplantılarının ikinci birleşimi, Maltepe Meclis Birinci Başkanvekili Yusuf Koçhan Başkanlığı’nda yapıldı. Geçmiş toplantıya ait karar özetinin okunmasının ardından, 2018 yılı denetim komisyon raporuyla ilgili Belediye Meclis Üyesi Canan Sezgin tarafından bir sunum gerçekleştirildi. Gündemin son maddesi olan 2018 yılı faaliyet raporunu sunan Belediye Başkanı Ali Kılıç, “Geçen dönem beş yılı geride bıraktık, Maltepe halkının teveccühünü, desteğini ve güvenini alarak bir ikinci beş yılı, siz değerli meclis üyelerimizle birlikte sürdüreceğiz. Rabbim nasip eder ve

hizmetlerin en güzelini, en kalıcısını Maltepe halkının ayağına götürme noktasında birbirimizle yarışırız. Amacımız burada yapıcı olarak, nerede bir boşluk veya eksik varsa bunun mevcut yönetime yardımcı olmak için ifade edilmesidir. Buna her zaman açık olduğumu ifade etmek isterim” dedi. BAŞKAN KILIÇ’TAN 23 NİSAN VURGUSU 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na yönelik bir konuşma da yapan Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ydı. Mustafa Kemal Atatürk, dünya tarihinde eşine rastlanmayan bir hamleyle Türkiye Cumhuriyetinin mirasını nesilden nesle devralacak çocuklara armağan etmiştir. Biz de coşkuyla kutladık. Tabi yeri gelmişken belirtmek isterim; her sene biraz daha içi boşaltılmak istenen bir 23 Nisan’ı kutlamak istiyoruz. Israrla ve inatla protokollerin kaldırıldığı, çelenk koyma törenlerinin oldubittiye getirildiği, iki dakika geldim, saygı duruşunda bulundum, kaçtım, git-

İkinci kez Maltepe Belediye Başkanı seçilen Ali Kılıç, mazbatasını aldıktan sonra ilk mesainde Maltepe sokaklarında vatandaşlarla bir araya geldi. Kılıç, “Mazbatamızın mutluluğunu gerçek sahipleriyle, Maltepe halkıyla paylaştık” dedi. 31 Mart Yerel Seçimleri sonrasında Maltepelilerin oylarıyla yeniden Belediye Başkanı seçilen Ali Kılıç, 17 günlük Demokrasi Nöbetinin ardından mazbatasını alarak göreve başladı. Kılıç mazbatasını aldıktan sonraki ilk mesaisinde, Maltepeli vatandaşları ziyaret etti.

Bu mazbatanın gerçek sahibinin Maltepeliler olduğunu ifade eden Kılıç, “İkinci 5 yıllık hizmet dönemimizin ilk gününde mazbatamızın mutluluğunu gerçek sahipleriyle, Maltepe halkıyla paylaştık. Maltepeliler bize güvendi, bir 5 yıl daha hizmet görevini bize verdi. Hiçbir vatandaşımızın güvenini boşa çıkarmayacağım” dedi. Kılıç’ı karşılarında gören vatandaşların mutlulukları gözlerinden okunurken, ‘sadece seçimde değil her zaman halkın yanında’ yorumları yapıldı. ÇİÇEK YERİNE

tim esprilerinin başlatıldığı bir 23 Nisan’ı yaşatmaya çalışıyor birileri. Ama unutmamalıdır ki Türk halkı, bu topraklarda kanını, canını veren Türk insanı Mustafa Kemal’in çocuklara armağan ettiği bu güne sahip çıkacaktır. Tarihi günde bir acı olayı da yaşadık. İçi boşaltılıyor derken; çocuklarımıza verdiğimiz değeri eğer küçümsersek, anlamsızlaştırırsak, eğitim sisteminde çocuklarımıza daha fazla değer vermezsek, acı olayları hem de 23 Nisan’da Özgecan olayından sonra, Küçükçekmece’de yaşadığımız gibi yaşarız. 5 yaşındaki bir yavrumuza yine o kirli eller ulaştı. Neresinden söze gireceğimi bilmiyorum, inan ki dilim tutuluyor. Birilerinin artık, beyinlerinin içindeki sapık döngüden kurtulma zamanı

“İKİNCİ DÖNEM DE AMACIMIZ HİZMET OLACAK” Konuşmasında bir önceki dönem meclis üyelerine hizmetlerinden ötürü teşekkür eden ve yine “dayatan değil, danışan bir belediyecilik” anlayışını sürdüreceklerini ifade eden Kılıç, halkkart, Küçükyalı Tıp Merkezi, kentsel dönüşüm, Üreten Engelliler Merkezi, ibadethanelere yapılan hizmetler, evde sağlık ve bakım hizmeti, Ramazan etkinlikleri, Kadın Girişimcilik Mutfağı, İoanna Kuçuradi Kadın Danışma Merkezi, Bağımsız Mutluluk Merkezi, Cumhuriyet Parkı, kreşler gibi belediyenin önemli projelerinden söz etti. Gruplar adına ve bireysel olarak yapılan konuşmaların ardından, 2018 yılı faaliyet raporu oy çokluğuyla kabul

gelmiştir. Bunun başında da biz siyasiler, yöneticiler varız. En ağırından ceza almaları ve yavrularımızın korunması gerekiyor. Çocuklarımız bizim çiçeklerimiz, çiçeklerimizin solmasına, soldurulmasına izin vermemeliyiz. Hiç kimsenin onlara el uzatmaması lazım.”

edildi. Faaliyet raporunun kabulünün ardından tekrar kürsüye gelen Kılıç, Maltepe halkının desteğini ve güvenini alarak ikinci dönemi, belediye meclisi üyeleriyle birlikte hizmetlerin en değerlisini, kıymetlisini, kalıcısını Maltepe halkının ayağına getirmek için çalışacaklarını söyledi.

BAĞIŞ ÇAĞRISI İkinci kez Maltepe Belediye Başkanı seçilmesinin ardından çok sayıda tebrik mesajı alan Ali Kılıç, çiçek göndermek yerine Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile Mehmetçik Vakfı’na bağışta bulunulması çağrısı yaptı.

Bağışlarınız ihtiyaç sahiplerine ulaşsın başlığı ile bir çağrı yapan Kılıç, “Belediye Başkanlığı tebriği için çiçek yollamayı düşünen dostlarım ÇYDD Bir Işık da Sen Yak Burs’un katkı sunabilir ya da Mehmetçik Vakfı’na bağışta bulunabilirsiniz” dedi.

Başkan Kılıç Maltepelilerle buluştu

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

28.04.2019

18:53

Sayfa 6

www.haber24gazetesi.com

İstanbul'da İş Bitti Tekrar Seçim Çok Düşük Olasılık... Özhan Mete

ozhanmetechp@gmail.com Yıllara dayanan mücadeleler neticesi nihayet 25 yıl sonra İstanbul Belediyesi tekrar CHP’ye geçmiştir. Aslında buna Millet İttifakı diyelimde ortağımıza ayıp olmasın. Bu mücadelede emek vererek başarıya ulaşmış olan başta Sn.İmamoğlu ile CHP İstanbul örgütlerini takdir etmek gerekir. Tabiki Millet İttifakına destek veren diğer parti ve seçmenlerinide. Sn.İmamoğlu mazbatasını alarak görevine başlamıştır. Şimdi önünde tek bir engel kalmıştır. O da AKP ve MHP’nin seçimlerin iptaline yönelik olağanüstü itiraz süreci. Artık top YSK’da. Bakalım her iki partinin müracaatlarını yerinde görüp iptal kararı verecekler mi? Bana sorarsanız vermeyecekler. Zira seçimlerin sonuçlarını etkileyecek bir durum sözkonusu değil. Eğer İstanbul Seçimi tümüyle iptal olursa bir sonraki seçimi Millet İttifakının daha fazla oy farkıyla açık ara kazanacağıda başta Tayyip bey dahil herkes tarafından bilinmektedir. Şöyleki; 1. Cumhur İttifakı İstanbul'da alabileceği en çok oyu almıştır. Geri kalan oyların çoğunluğu sandığa gitmeyen CHP’li küskünlerden kalan yani Millet İttifakına ait oylardır. Yani İstanbul'da bu seçimlerdeki 83 katılımın dışında kalan 17 oyların çoğudur. Bu sonuçları gören ve seçim kazanılabileceğine, oylara sahip çıkılacağına inanan ve güvenen bu kesim daha barışık ve hırslı olarak sandıklara giderek Sn.İmamoğlu'na oy vereceklerdir. 2. Buna karşılık Cumhur İttifakı seçmenleri yaşananlara şahit olduktan ve AKP'nin MV.leri, bürokrat ve yandaş basınının samimiyetsiz beyanlarından sonra belkide tekrar sandığa gitmeyeceklerdir. 3. Bu seçimde gönülsüz olarak sandıklarda görev yapan ve sandıklara adam bulamayan AKP'liler yine zorlanacaklar, tersine ilk seçimde küserek görevden kaçan CHP'liler koşarak göreve talip olacaklardır. 4. Tüm bu süreçten muzdarip olan, yorulan YSK ve Emniyet görevlileri bir insani tepki olarak üst üste gelen seçimlerden, suçlama ve gerilimler nedeniyle gönülsüz ve ortada olarak görev yapacaklardır. 5. Kendi Bölgelerinde seçimleri bitirmiş olan tüm Millet İttifakının Parti Örgütleri, Seçmenleri ve taraflı/tarafsız Yurttaşlar İstanbul seçimlerine konsantre olacaklar, İstanbul'a destekler yağacaktır. Hatta belkide muhalif olup aday çıkaran irili ufaklı marginal partiler kendi aldıkları neticeyi gördükten sonra Millet İttifakı lehine çekilecek, tekrar aday çıkarmaktan vazgeçebileceklerdir. 6. Böylece Millet İttifakı oylarını bu sefer onbinlerle değil, yüzbinler ile telaﬀuz edilebilecek bir seviyeye çıkaracaktır. Bugün Cumhur İttifakı lehine olan Belediye Meclis aritmetiği değişecektir. 7. Türkiye'de yaşananları dışardan ilgiyle izleyen dış kamuoyu nezdinde zate zorlanan iktidarın kredisi tamamen tükenecek, itibarları kalmayacak ve Millet İttifakına dış destek artarak devam edecektir. 8. Sn.İmamoğlu ilk iş olarak asgari ücreti CHP’nin söz verdiği gibi 2200 tl yapması ile mevcut çalışan personel üzerinde ayrımcılık yapmaması, işlerine devam ettirmesi, tekrarlanacak bir seçimde Cumhur İttifakının tercihlerinin önemli bir kısmını kendisine döndürecektir. Yukardakiler dışında daha birçok pozitif örnekler verebiliriz. Elbetteki tüm bunları Sn.C.Başkanı’da görüyor ve düşünüyor. Bu seçimlerde başarısız olan AKP örgütünün aslında yenilgiye bahane ve kılıf hazırlamak için çırpındığının farkında ama renk vermiyor. Ancak bazı beyanatlarına bakıncada yenilgiyi kabullenmiş görünüyor. YSK’ya aşırı bir baskı yapmayacak, Belediye Meclis aritmetiğinin lehlerine olmasıyla yetinecektir. Sebebi ise; Zaten bir türlü rayına oturtulamayan ekonominin Türkiye demek olan İstanbul gibi bir metropolde tekrar seçim yapılmasının; maddi bedelinin, dış yatırımcılar olarak ekonomik verilere etkilerinin, yeniden seçim kaosunun iç ve dış turizm mevsiminde sorun yaratacağının, Ülkeyi daha beter istikrarsızlığa iteceğinin, sonucu değiştirmeyecek bir seçimin 2023’e kadarki siyasetide sekteye uğratacağı, erken seçimin gündeme geleceği..vs. CB ve erkanı tarafından hepsi düşünülecektir. Anamuhalefet olarak verilen sözde durularak, erken seçim için bir harekete geçilmemesi iktidarı rahatlatmıştır. Eğer tekrar seçim olup daha açık ara bir skor çıkarsa bu sefer erken seçimin gündeme geleceği, 2023’lere kalmadan Cumhur İttifakının tartışmalara açılacağıda olasılıktır. Tüm bunlar ortadayken ben YSK’dan “tekrar seçim” kararı çıkacağını sanmıyorum. Böyle bir olasılığada asla inanmıyorum. Eğer mucize olarak böyle sürpriz bir karar çıkarsa bana göre YSK aslında ikidar aleyhine bir karar almış demektir. Çıkacak karara itiraz olamayacağına göre “Hodri Meydan” demekten başkada çare yoktur. O zamanda 2023’e kadar bekleyecek olan seçimler ikisi bir arada olarak halledilmiş olur.

KARTAL BELEDİYE MECLİSİ, BAŞKAN GÖKHAN YÜKSEL’İN BAŞKANLIĞINDAKİ İLK TOPLANTISINI YAPTI

Nisan 2019

Kartal Belediye Meclisi, 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Genel Seçimi’nin ardından, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in başkanlığında ilk toplantısını gerçekleştirdi.

Kartal Belediyesi Hizmet Binası Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantıya, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ‘in yanı sıra; CHP ve AK Parti’yi temsilen seçilen belediye meclis üyeleri katıldı. 38 üyeden oluşan ilk meclis toplantısı, basın ve kamuoyunun yoğun katılımıyla yapıldı. Gündem maddelerinin görüşülmesinden önce yeni seçilen meclis üyelerini kutlayan Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, ardından yaptığı konuşmada: “Sevgili Kartallı kocaman ailem, değerli Meclis Üyeleri, sevgili çalışma arkadaşlarım… Şu an gördüğüm kadarıyla salt çoğunluğumuz bulunmakta. 8. Dönem 1. toplantı yılı, Nisan ayı toplantısının 1. birleşimini açıyorum. En genç 2 Meclis Üyemizi buraya davet etmek istiyorum. Furkan Ordukaya ve İbrahim Yıldırım Ateş, en genç meclis üyelerimiz. Kendilerini tebrik ediyorum. Sevgili Meclis Üyesi arkadaşlarım, değerli Kartallılar; beş yıllık sürecin Kar-

tal’a iyi hizmetler yapabileceğimiz bir ortam oluşturacağına olan eksiksiz inancımla Kartal’a hizmet vermek için hep birlikte mücadele edeceğiz. Kartal adına alınacak bütün kararlarda bütün Meclis Üyesi arkadaşlarımın katkısını gör-

rebileceğimize olan inancım tamdır. Bugün de bunun için bir aradayız. Bu noktada her birimize ayrı ayrı sorumluluklar, ayrı ayrı görevler düşüyor. Hizmet için koştururken bütün arkadaşların bu dayanışmanın içerisinde olmasını umut ediyorum.

mek, hep birlikte Kartal’a güzel işler yapmak en büyük temennim. Bunun için mücadele edeceğimize ve Kartalımızı daha çok güzelleşti-

Yeni dönem hepimize hayırlı uğurlu olsun, hepinizin katkılarını bekliyorum. Diyalog ve müzakere yollarının daha açık olduğu ve hep birlikte

güzel işlere imza atacağımız bir beş yıl diliyor, şimdiden hepinize teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı. Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in konuşmasının ardından saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın topluca okunmasının ardından gündem maddelerine geçildi. Gündem gereğince Belediye Meclis Divanı’na kâtip üye seçimine geçildi. Buna göre Aysel Yücel ve Yasin Ünder asil, Gülay Boyraz ve Umut Daştan yedek üye seçildi. Belediye Meclisi 1. ve 2. Başkan Vekili olarak Belediye Meclisi 1. Başkan Vekili Yılmaz Tuncer, 2. Başkan Vekili Olcay Özgön olarak belirlendi. Belediye Encümenine ise; Hayri Doğruyol, Gülay Boyraz ve Metin Şahin seçildi. Kartal Belediye Meclisi Toplantısı, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in, seçilen üyelere çalışmalarında başarılar dileğinde bulunmasının ardından sona erdi.

Kartal Belediyesi Basın Müdürü Hüseyin Caner Güler Oldu

31 Mart yerel seçimlerinde Kartal Belediye Başkanı olarak seçilen Gökhan Yüksel, basın müdürlüğüne Hüseyin Caner Güler’i getirdi. Kartal Belediyesinde 20092012 yıllarında Temizlik Müdürlüğü 2013-2014 yılları arasında Basın Müdürlüğü yapan Hüseyin Caner GÜLER Yeni seçilen Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel tarafından Basın Müdürlüğüne getirildi. Haber24Gazetesi Ailesi olarak Kartal Belediyesi Basın Yayın ve Halkla ilişkiler Müdürlüğündeki görevinde Hüseyin Caner Güler'e başarılar dileriz...

BAŞKAN GÖKHAN YÜKSEL, İBB BAŞKANI EKREM İMAMOĞLU’NUN DÜZENLEDİĞİ TOPLANTIYA KATILDI

Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı mazbatasını alan Ekrem İmamoğlu’nun, Cumhuriyet Halk Partili Belediye Başkanları ve Meclis Üyeleri için düzenlediği toplantıya katıldı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 22 Nisan Pazartesi günü gerçekleştiri-

lecek İBB Meclisi'nin yeni dönemdeki ilk toplantısı öncesi CHP'li Belediye Başkanları ve Meclis Üyeleri ile bir araya geldi. Toplantıya Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in yanı sıra, CHP’li 14 İlçe Belediye Başkanı katıldı. Saraçhane'deki İBB Başkanlık Binası’nda gerçekleşen toplantıda İstanbul Büyükşehir Belediye Baş-

kanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu toplantı öncesi basına açıklamalarda bulundu. “HAK YEMEM, HAKKIMI YEDİRTMEM” Tüm Belediye Başkanlarının ve Meclis Üyelerinin çok önemli görevleri olduğunu belirten İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Burada bulunan her arkadaşımızın çok çok önemli mesuliyetleri var. Bu süreç, 'Ben ne yapabilirim, Nasıl katkı sunabilirim?’ sürecidir. Burada kişisel ego, hedefler, tavizler ya da beklentilerin sona erdiği bir düzenden bahsediyoruz. Zira bunun takipçisi olacağıma dair, 16 milyon karşısında defalarca söz verdim. Hak yemem, hakkımı da yedirt-

mem." dedi. “TÜRKİYE'NİN DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜMÜNÜN BAŞLANGIÇ YERİ YEREL YÖNETİMLERDİR” Türkiye'nin değişim ve dönüşümünün başlangıç yerinin, yerel yönetimler olduğuna vurgu yapan İBB Başkanı: “Bu değişim ve dönüşümü nerede yaparsanız yapın hissedilemeyebilir; ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde yapar ve başarırsanız Türkiye demokrasi tarihine geçersiniz." diye konuştu.

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

Nisan 2019

28.04.2019

18:53

Sayfa 7

www.haber24gazetesi.com

BUNLAR DA SENİN HATALARIN REİS Osman DEMİR

mimar_osman@hotmail.com

Çok çalıştın, çok koşturdun, çok az uyudun, hiç dinlenmedin. 90 yıllık cumhuriyet döneminde yapılandan daha çok duble yol, ondan daha çok havaalanı, ondan daha çok üniversite, daha çok derslik-okul yaptın. Hasılı 30 yıldır yapılmayan ve 30 yılda zor yapılabilecek yatırımları 15 yılda yaptın. Sadece İHA ve SİHA lar yapılmasaydı, ne terörün belini kıramazdık, güneyimizde terör koridoru şeklinde Kürt devletinin kurulmasını engelleyemezdik. S-400 ve Nükleer santrallerde çok hayati ve stratejik hamleler. Savunma sanayiindeki %17 olan yerlilik payını %70 lere çıkartmak çok anlamlıdır ve bağımsızlığımızı kazanma hamlelerindendir. Devletle milleti barıştırdın, devletin millet için olduğunu gösterdin. Devletimizin itibarını yükselttin, zalimlerin düşmanı,mazlumların hamisi kimsesizlerin kimsesi oldun. Müslüman ve sömürülen coğrafyaların sözcüsü ve umudu oldun Dünya 5 ten büyüktür dedin, katile katil, zalime zalim dedin. Çok içten ve samimi dualar aldın, Çok büyük hizmetler yaptın, Bunlar inkar edilemez, görmezden gelinemez, müteşekkiriz. Gelelim, yanlış yaptıklarına: Dünyada para bol ve ucuzken, borç alıp çok fazla fiziki yatırımlar yaptın. Bunların bir kısmı şimdi acil lazım değildi, bir kısmı hiç lazım değildi. Her ile üniversite çok gereksiz ve yanlış. Bu lise yada yüksek oklu değil ki her ile olsun. Bayburt a, Şırnak a, Bartın a, vb yerlere üniversite lazım değildi. Bir çok ile onlarca büyük, modern ve pahalı statlar yapıldı. Betona dayalı bir ekonomi ve büyüme oldu ama şimdi işsizliğe fayda sağlamıyor, borçları ödemek için borç arıyoruz. Türkiye'nin birliğe beraberliğe ve kardeşliğe çok daha ihtiyacı olan son dönemlerde çok sert ve ayrıştırıcı, ötekileştirici bir dil kullandın. Türkiye'nin en eski ve köklü partisi ana muhalefete zillet dedin, illet dedin. CHP çamur, CHP çukur, CHP çöp, bay Kemal, Bay Kemal, beka, beka.Terörü, teröristi ve hainliği çok kolaya indirgedin. Ezan protestosu yaptılar ( kadınlar protesto yaparken ezan okunmaya başlamış)diye günlerce bunu kullandın, ezanımız, bayrağımız dedin. Hatta Yeni Zellanda da ki cami saldırısını bile günlerce konuştun. Senin bunlara ihtiyaç duymaman, düşmemen lazımdı. Muhalefet ise '' benim ak partili kardeşim dedi, biz kimseyi ayırmıyoruz dedi, herkesi seviyoruz herkesi kucaklayacağız dedi. Ülkede çok ciddi ve büyük bir ekonomik kriz, pahalılık varken, bunu hiç görmemeye çalıştın, ama hiç görülmeyecek bir şey değildi. Patates soğan diyerek basitleştirmeye çalıştın, varlık kuyruğu dedin. Halbuki, halka konuyu çok iyi ve kabul ederek anlatman gerekirdi. Saatlerce tv programlarına çıktın, çok çanak sorular sorup yalakalık yapanlar ülkenin önemli gündemi krizi soramadı sende anlatmadın. Sen yoruldukça arada , eskileri, İstanbul'un 1990 larda ki çöplerini ve susuzluğunu verdiler utanmadan . Sen olmadan verebilecekleri görüntü videoları dakikalarca izlettirdiler. Televizyonlarda, ak partiyi savunan yetersiz , basit ve aşırı yalaka tipleri bile görüp ayıklamadınız. Ben olsam çok basitçe, bazılarına ; ''beni savunma'' derdim. Metal yorgunluğu dedin, bir çok il, ilçe başkanını, kadın kolları ve gençlik kollarını daha yeni değiştirdin. Dolayısı ile onlara şimdi hiçbir şey diyemezsin. Zaten halk artık liderin, başkanın yani en tepedekinin dediklerine bakıyor. Çarşıya çıktığında , senin mitingdeki dediklerin konuşuluyor. Kahveye gittiğinde de akşam televizyonda konuştukların yorumlanıyor. Merkezden söylenenler ve verilen mesajlar çok belirleyici oluyor. İstanbul, Ankara , Bursa Balıkesir belediye başkanlarını seçime 1 yıl kalamadan durduk yere hiç bir gerekçe söylemeden istifa ettirerek görevden aldın. Hiç olmuş ve görülmüş bir şey değil. Bu seçmene saygısızlık ve çok yanlış bir işti. Başbakan sayın Ahmet Davutoğlu nu da aynı şekilde rencide edici ve gurur kırıcı bir şekilde çok aniden istifa ettirerek attın. Bu kişi koca başbakan. O dönemde onun başını yiyen o pelikancı lar için hiç bir şey yapmadın, hala zarar vermeye, fitne üretmeye devam ediyorlar. 3 Y ile mücadele edeceğiz ( yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar) diye geldiniz. Ama bunu ben 15 yıl sonra sayın Davutoğlu nun bir konuşmasında duyup hatırladım. Yoksulluk hadi neyse, yasaklar konusu ise ilk zamanlar iyiydi şimdi değil, yolsuzluk konusunda değil mücadele etmek, hiç bir şey yapmadınız desem yeridir. Anektodu çok anlatılan Rizelinin dediği gibi; '' kalkınmanuza bişe demiyirum da adaletunuzun ......'' Yolsuzluk, rüşvet, adam kayırma tam sürat devam ediyor, ama yardım ,bağış adı altında kurumsallaştırılarak ama başka yollarla. Makam arabaları, şatafatlı makam odaları, yardımcılar, hizmetçiler, harcamalar, gıcırtılı hayatlar ve israf had safhada. Bal tutan parmağını yalamıyor, parmağı ile hatta kaşık alarak yiyor. Bu parıltılı yaşam, halkın genel ortalamasından çok ayrı durarak sırıtıyor ,dikkat çekiyor, nefret topluyor. 4 milyon Suriyeli masrafı, bakımı bir tarafa yönetilmesi çok zor bir hale geldi. En başından beri bu konuda çok kontrolsüz ve özensiz davranıldı, sayı buralara çıktı, bu ekonomik krizde haklı onların varlığı da neden gösterilerek daha da fazla tepki topluyor. Hala daha, inadına gibi ''biz bunlara bakmaya devam edeceğiz'' demek çok yanlıştır. 17 yıldır iktidardasınız, halen daha devleti teknik ve kurumsal bir yapıya kavuşturmadınız. Halbuki bir çok şey, mesela ihale kanunu hangi hükümet gelirse gelsin değişmeyecek ve aynen işleyecek teknik ve pratik bir yapıya geçilmesi lazım gelirdi. Tarım da hiç başarılı olamadınız, Milli eğitimde çok kötü ve berbattınız. Bu kadar çok danışmanlara rağmen bu yanlışlar yapılıyorsa, onlarda görevini yapamadığı anlaşılıyor. Etrafınızın kuşatıldığını tahmin ediyorum. Bu kadar çalışkan, başarılı, karizmatik ve hitabeti güçlü bir başkana ; '' şunu yanlış yapıyorsun, yada bu doğru değil demek hiç kolay değil ve çok zordur kabul ediyorum. Ama birilerinin de bunları söyleyebilmesi şarttır ve elzemdir. Osman Demir. ist

İşçiler Haklarından vazgeçmeyecek CHP Niğde Milletvekili ve Emek Büroları Merkez Yöneticisi Ömer Fethi Gürer:

CHP Milletvekili Gürer, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, kıdem tazminatının fona devredilmesinin yaratacağı sorunları sıraladı, hükümete ciddi uyarılarda bulundu…

CHP Niğde Milletvekili ve Emek Büroları Merkez Yöneticisi Ömer Fethi Gürer, kıdem tazminatının fona devredilmesiyle ilgili yapılacak düzenlemenin, Türkiye’de işçi çıkarılmalarının önünü açacağını söyledi. Gürer, bu düzenlemenin iş barışını da bozacağından ekonomiyi düzeltmekten çok ekonomik gidişatı daha da zor bir sürece sokacağını belirtti. Cumhuriyet Halk Parti (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, kıdem tazminatlarının fona devredilmesi ve zorunlu bireysel emeklilik sigortası (BES) uygulamasının, ülkemizde yaratabileceği olumsuzlukları sıraladı. ZATEN SORUNLU OLAN İŞ BARIŞI TAMEMEN BOZULUR CHP Milletvekili Gürer, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan yeni ekonomik planda yer alan ‘Kıdem tazminatının fona devredilmesi’, ‘zorunlu BES’ ve ‘reform adı altında sosyal güvenlik haklarının kısıtlanması’ gibi düzenlemelerin Türkiye’de iş barışını bozacağını, bunun da kalitede, üretimde ve verimde ciddi sorunları beraberinde getireceğini anlattı. ÜLKEMİZİ SEVİYORUZ; İKTİDARI UYARIYORUZ. Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, kıdem tazminatlarının fona devredilmesiyle ilgili olarak iktidara uyarılarda bulunan Ömer Fethi Gürer, “Bir milletvekili olarak, geçmişte sendikacılık yapmış biri olarak hükümeti uyarıyorum; ülkemizi seviyoruz, bizim önerilerimizin yaşanması muhtemel sorunların çözümüne yönelik önerilerdir” dedi. TARİHTE ÖRNEKLERİ VAR Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın kıdem tazminatlarının fona devredilmesiyle ilgili programının yeniden değerlendirmesi gerektiğine işaret eden Gürer, “Ekonomik sorunlar ne zaman artarsa, işçilerin ve emekçileri aleyhine yeniden düzenlemeler yapılıyor. Tarihte bu yaşandı” diye konuşu. Gürer-" Yurt dışından kredi bulamayan iktidar iç kaynak yaratma arayışını işçinin sırtından sağlamak için yol arıyor, kazanılmış hakları yok ederek hak gaspına yöneliyor. Emeklilikte Yaşa Takılanların yaşadığı mağduriyete tüm çalışanları da eklemek istiyorlar. “dedi. İŞSİZLİK ARTIYOR, ÇALIŞANLARIN SORUNLARI ARTIYOR Ömer Fethi Gürer, AKP iktidarının çalışanların sorunlarına duyarlı olmadığını söyleyerek, “Bunun yansımaları her alanda görülüyor. İşsizliğin 4 milyon 700 bine ulaştığı, geniş tanımlı işsizliğin 8 milyona ulaştığı, genç işsizliğin % 26 ulaştığı bir dönemde

iktidar 2,5 milyon kişiye istihdam yaratacağım diyor. İşsizlik patladı. Üniversiteli işsiz sayısı bir milyona ulaştı. Çocuk işçi sayısı bir milyona ulaştı. Çırak ve stajyerlerin sigortalarının başlaması, kadınların SGK öncesi doğum borçlanmasının sağlanması, emeklilerin 2000 öncesi ücretleri ile 2000 sonrası oluşan farkları ortadan kaldıracak intibak düzlenmesinin sağlanması, ek 3600 göstergenin söz verildiği gibi bir an önce uygulamaya alınması, emeklilikte yaşa takılanların sorunlarına çözüm üretilmesi, taşeronda kadro alamayanların kadro sağlanması, mevsimlik geçici kampanyalı işçilere kadro verilmesi, KİT ve BİT çalışanlarının kadro sağlanması, Taşeronda kadro alanlar kadro alamayanların farklı sorunlarının ele alınması Kamuda kiralık araç şoförleri, Hastane Bilgi İşlemeciler, Görüntüleme merkez çalışanları, Sosyal Tesis çalışanları Karayolları, Demiryolları ve diğer kamu çalışanlarının kadro beklentileri karşılanmadı. Bu gibi sorunların çözümü beklenirken birde Kıdem tazminatı fona devri gündeme getirildi. Bu iş barışını bozacak uygulamadır” dedi. EMEKÇİLER GÜVENCEDEN YOKSUN DURUMA GETİRİLİYOR Açıklanan yeni pakette emekçileri tamamen güvenceden yoksun bir duruma getirecek düzenlemelerin yer aldığını belirten CHP Milletvekili Gürer, “Kıdem tazminatı işçinin işi, aşı, geleceğidir; ona dokunmak emekçilerin için köleleştirme anlayışının devamıdır. Kıdem ile ilgili düzenleme işçilerin haklarını ortadan kaldıran bir şekilde düzenlenmeye dönüşürse çalışma barışını olumsuz etkisinin ekonomiyi daha sorunlu kılacağı da unutulmamalıdır” dedi. İKTİDAR, EYT’LİLERİN OY PUSULASIYLA VERDİĞİ MESAJI ANLAMAMIŞ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde pek çok seçmenin oy pusulalarındaki AKP hanesinin üzerine “EYT” yazdığının görüldüğünü anımsattı. Ömer Fethi Gürer, “Bu durum, emeklilikte yaşa katılanların (EYT), iktidar partisine gösterdiği önemli bir tepkiydi. EYT’lilerin çoğu da iktidar partisi mensubu olmayan adaylara oy kullandı, bu net olarak yerel seçimlerde sandıklara yansıdı ama iktidar halen emekçilerin tepkisinden, söz verildiği halde kadroya alınmayan taşeron işçilerin tepkisinden, EYT’lilerin tepkisinden ders almamış görünüyor” dedi. İKTİDAR NE YAPMAK İSTİYOR Gürer, tüm bunlara rağmen ekonomik reform adı altında emekçilerin haklarını gasp edecek, onları tamamen güvencesiz hale getirecek ve ülkedeki ekonomik krizin faturasını emekçiye kesecek düzenlemelerin önünün açılmasının anlaşılır bir durum olmadığını belirtti. 17 YILDIR EMEKÇİLERİN LEHİNE TEK BİR DÜZENLEME YAPILMADI AKP iktidarları döneminde Türkiye’de çalışma hayatının sürekli sorunlarla boğuştuğunu anlatan Gürer, “17 yıldır, işçiler lehine tek bir düzenleme yapılmadı, sürekli aleyhte yeniliklere gidildi. Her krizin faturası, işçilere, emekçilere kesildi. Bireysel emeklilik

sisteminden, iş güvenliğine, kayıt dışı çalışanlardan, grev haklarının engellenmesine kadar çok sayıda sorun, Türkiye’de çalışma hayatını bu duruma getirdi” dedi. İŞÇİLERİN EN ÖNEMLİ GÜVENCESİ KIDEM TAZMİNATIDIR Kıdem tazminatının fona devredilmesi ile ilgili düzenleme yapılacak olmasının kabul edilemez olduğuna işaret eden Gürer, “Kıdem Tazminatı emekçilerin en önemli güvencesi olduğu halde ona dahi göz dikmesi anlaşılır bir durum değil, bu noktaya durumun taşınması yeni sorunlar üretir. Kıdem tazminatı uygulaması ile esasen işçinin korunması amaçlanan bir düzenlemedir. Kıdem tazminatı, işçiler açısından maddi bir güvence olarak oluşturulmuş olsa da süreç içinde keyfi işten çıkarmaları da önleyen bir özellik durumuna ermiştir. Kıdem tazminatı işçilerin kazandığı bir haktır. Bunun değiştirilmesi, fona devredilmesi kabul edilemez” diye konuştu. İKTİDAR KENDİNE YENİ KAYNAK ARIYOR Bu sistemin hayata geçirilmesi halinde işçi için var olan çok yönlü koruyucu rolün de ortadan kaldırılmış olacağına dikkat çeken Gürer, kıdem tazminatlarının fona devredilmesinin işçi lehine bir düzenleme olmadığını, bunun iktidar için yeni bir kaynak kullanımı anlamına geldiğini ifade etti. HER İŞ BİTTİ DE GÖZÜ KIDEM TAZMİNATINA MI DİKTİNİZ? CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, kıdem tazminatı konusunda siyasi partilerin bir uzlaşı içinde olmamasına karşı, sendikalar ve demokratik kitle örgütlerinin, kıdem tazminatının fona devredilmesine karşı tavır sergilediğine de vurgu yaparak, “ Toplumda geniş kitleleri doğrudan etkileyen bu konunun oldu bittiye getirilmesi, var olan sorunları daha da artırır. Ülkenin ekonomik kriz yaşadığı bu süreçte en acil konu kıdem tazminatı olmadığı apaçık ortadadır. İş güvencesi, işsizlik sigortası ve kıdem tazminatını güçlendirici düzenlemeler gerekirken mevcudu daha geriye götürüp işçileri mağdur edecek uygulamaların yeni sorunlar üretmekten başka bir yararı yoktur” ifadelerini kullandı. 30 GÜN HAKKI KORUNMALIDIR Kıdem Tazminatı ödemelerinde 30 gün hakkının korunması gerektiğini de belirten CHP Milletvekili Gürer, tüm çalışanlar için sağlanması gereken kıdem tazminatına erişim engelinin olmaması gerektiğini ifade etti. KIDEM TAZMİTANI, SORUNLU İŞYERLERİNDE ÖNCELİKLİ ÖDENMESİ GEREKEN KALEM OLMALIDIR Gürer, kıdem tazminatının fona devredilmesinin düşünülemeyeceğini, tam tersine işyerlerinde yaşanan sorunların aşılması için devletin ve bankaların ipotekli alacaklarının önüne alınması ve öncelikli ödenecek kalem durumuma getirilmesi gerektiğini de belirtti. Kıdem tazminatının emekçi için iş, aş, gelecek ve bir ışık olduğunu kaydeden Ömer Fethi Gürer, iktidarın bu ışığı karatmaktan vazgeçmesi, emekçilerin haklarını budama, yok etme, sınırlama anlayışından da vazgeçmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

15 MİLYON İŞÇİNİN SADECE 700 BİNİ GREV YAPABİLECEK SENDİKALI Ülkemizde zaten iş barışıyla ilgili yaşanan pek çok sorunun bulunduğuna vurgu yapan Ömer Fethi Gürer, 15 milyon çalışandan sadece 700 bininin grevli ve toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip olduğunu belirterek, “Örgütlü sendikacılık sınırlı sayıda. Çoğu yerde sendikalara giren işçiler, işten çıkarılıyor” ifadelerini kullandı. BU DÜZENLEME EKONOMİYİ DAHA DA ZORA SOKAR Tüm çalışanları ilgilendiren kıdem tazminatı olayının, ekonomiyi düzeltmekten çok, ekonomiye sorun yaratabileceğini anlatan Gürer, yapılan değerlendirmelerde aklıselim davranılması gerektiğini vurguladı. İŞ BARIŞI BOZULURSA, ÜRETİM DE KALİTE DE BOZULUR İç barış kadar iş barışının da önemli olduğunu vurgulayan Gürer, “İş barışını yitirdiğimizde üretim, verim ve kalitede düşüş olur. Üretimde sorunlar yaşanır, O nedenle iş barışını bozacak düzenlemelerden derhal vazgeçilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı. NE UMDUK NE BULDUK Ülkemizde halen 5 ay 29 gün ya da 9 ay 29 çalıştırılan geçici işçilerden, işsizlik sigortası fonuna para kesintisi yapıldığını ancak bu işçilerin çıktıklarında işsizlik sigortası fonundan faydalanamadığını hatırlatan Ömer Fethi Gürer, “Yapılacak düzenlemeler ile bu işçilerin 12 ay sürekli işçi kadrosuna alınması ve kıdem tazminatlarının verilmesi beklenirken, işçilerin var olan haklarının da elinden alınacak düzenlemelere gidilmesi, Türkiye’de sorunlu olan iş barışını, daha da içinden çıkılmaz hale getirecektir” diye konuştu. KIDEM TAZMİNATI DAHA KORUNAKLI HALE GETİRİLMELİ Gürer, endüstri 4.0’a geçiş sürecinin yaşandığı bir dönemde dünyada ve ülkemizde sanayileşmeyle ilgili oluşacak yeni düzenlemelerde kıdem tazminatlarının daha korunaklı hale getirilmesi gerektiğine de işaret etti. BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU Hükümetin uygulamaya koyduğu “İstihdam Seferberliği” kampanyası kapsamında 2.5 milyon insana istihdam sağlanacağı ifade edilirken, işçi çıkarılmasının önünü açacak düzenlemelere de kapı araladığına vurgu yapan Gürer, “Bir taraftan seferberlik başlatılarak 2.5 milyon işsize iş istihdamı yaratmayı düşüneceksiniz, diğer yandan işçilerin işten çıkarılmasına olanak sağlayacak düzenlemelerin önünü açacaksınız; bunlar ülkenin hayrına olabilecek düzenlemeler değil” ifadelerini kullandı. KAOS VE KARGAŞA YARATACAK DÜZENLEME YAPMAYIN Kıdem tazminatların fona devredilmesi düşüncesinin ülkemiz için çok önemli bir olay olduğunun altını çizen Gürer, “Çalışanlar haklarından vazgeçmeyeceklerdir. Ülkenin hiçbir alanında kaos, kargaşa yaratacak düzenlemelerin önünü açacak uygulamaların hayata geçirilmemesi gerekiyor. İktidar tüm kesimlerin sendikaların, işçilerin, çalışanların onaylamadığı bu tür düzenlemelere yönelmemelidir.” dedi.

haber 24 - nisan 2019:Mizanpaj 1

28.04.2019

18:53

Sayfa 8

MALTEPE'DE KOLTUK ÇOCUKLARIN www.haber24gazetesi.com

24 SAAT YERELDEN ULUSALA HABERLER

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, koltuğunu kendisini ziyarete gelen 8. sınıf öğrencisi Bengü Hayat Şimşek’e devretti.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 99. yıldönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Maltepe’de anlamlı kutlamalara sahne oldu. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, koltuğunu kendisini ziyarete gelen Altayçeşme Prof. Abdullah Türkoğlu Ortaokulu öğrencilerine bıraktı. Halka hizmet ederken eşit ve adil bir anlayışı benimsemeleri gerektiğini öğütleyen Kılıç, "Gazi Mustafa Kemal

Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği bu bayram, hepinize kutlu olsun. Atatürk ulusal egemenliği ve millet iradesini her şeyin üstünde tutan bir liderdi. Biz bu yönetim koltuklarında Atatürk’ün ilkelerine bağlı kalarak halka hizmet ediyoruz. Kimseyi ayırmadan, eşit ve adaletli bir hizmet anlayışı ile çalışıyoruz. Sizler bizim geleceğimizsiniz. İleride bu koltuklarda sizler oturacak, bizi sizler yöneteceksi-

niz. Sizden tek isteğim aynı hizmet anlayışı ile eşit ve adil bir şekilde Atatürk’ün ilkelerine bağlı kalarak çalışmanızdır. Gözleriniz pırıl pırıl parlıyor. Sizlere inanıyorum ve güveniyorum” dedi. Daha sonra öğrencilerin sorularını yanıtlayan Kılıç, ücretsiz okul servisleri, kurslar, kreşler gibi Maltepeli çocuklar ve gençler için yaptıkları hizmetleri anlattı. ÇEVRE DOSTU BAŞKAN OLACAĞIM Başkan Kılıç’ın koltuğunu devrettiği Prof. Abdullah Türkoğlu Ortaokulu 8. sınıf öğrencisi Bengü Hayat Şimşek de, çevre dostu bir başkan olacağını belirterek, “Tüm çocukları çevreyle ve sokaklarla buluşturmak istiyorum. Doğa dostu bir yaşam kurmak istiyorum. Çocukların kent sokaklarında sanatsal çalışmalar yapacağı alanlar kurmak istiyorum. Trafik sorunu çözmek istiyorum, kaldırıma park eden araçlar engellilerin günlük yaşamlarını çok zorlaştırıyor, daha sıkı bir denetimle bu durumun önüne geçmek istiyorum. Ay-

Rauf ‘Hain’ klibiyle trendleri salladı

Geçtiğimiz yıl ‘Yaz Geldi’ ve ‘Hevesim Kaçtı’ şarkılarına çektiği kliplerle müzik ve eğlence platformu olan Youtube’da milyonlarca kez izlenerek büyük beğeni kazanan şarkıcı Rauf üçüncü klibi ‘Hain’ şarkısı ile ilk günden trend videolar arasına girmeyi başardı. Son zamanların Youtube’da en çok aranan ve dinlenen ismi olan ünlü şarkıcı Rauf başarılı şekilde gündemde yerini alıyor. Rauf son dönemin en önemli yıl-

dızlar arasına girmeyi başardı. Hatta belki de en başındaki isim desek hiç de yanlış sayılmaz. ‘Yaz geldi’ ve ‘Hevesim kaçtı’ şarkılarıyla çıkış yapan ve daha sonrasından istikrarlı bir şekilde yoluna devam eden müzisyen son olarak ‘Hain’ adını verdiği klibini geçtiğimiz gün

müzik ve eğlence plaformu Youtube’da yayınladı. Sosyal medyada önemli bir takipçi sayısına sahip olan genç şarkıcının seslendirdiği ve klip çektiği ‘Hain’ şarkısı Youtube’da yayınlandığı gün trend videolar listesinde ilk sıralarda yerini aldı. İki gün gibi bir sürede yüzbinlerce kez izlenme oranını elde eden klipte başarılı manken ve oyuncularda rol aldı. İşte Rauf’un sevenlerini hayran bıraktığı o şarkının linki: https://youtu.be/sVjgRxw 1byI

rıca her zaman ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde yürüyen bir başkan olacağıma söz veriyorum” diye konuştu. Şimşek kendilerini ağırladığı ve bu fırsatı tanıdığı için de Başkan Kılıç’a teşekkür ederek, çiçek armağan etti. ATATÜRK ANITINA ÇELENK KONDU 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve

Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında daha sonra Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ilçe meydanında düzenlenen resmî törene katılan Kılıç, Atatürk Büstü’ne çelenk bıraktı. Yüzlerce vatandaşın ve öğrencilerin katıldığı törende, Mustafa Kemal Atatürk ve şehitler anısına saygı duruşunda bulunuldu, ardından İstiklal Marşı okundu.