Egitim rotasi 6 35

Page 1

SIYAH MAVI KIRMIZI SARI

SAYFA 06

6

ROTA KOLEJİ ABD' DEN SONRA KANADA VE İSPANYA YOLCUSU

Dünya İzmir’i Konuşacak İ

STANBUL'da düzenlenen ve aralarında Türkiye'nin en seçkin okullarının da bulunduğu çok sayıda eğitim kurumunun mücadele ettiği (FFL) First Lego Ligi yarışmalarına Rota Koleji bu yıl üç takımla damgasını vurdu. Geçtiğimiz yıl Amerika Birleşik Devletlerinde 100'ün üzerinde ülkenin katıldığı Lego Olimpiyatlarında Dünya 3.sü olarak Türkiye'yi dünyaya alkışlatan İzmir Özel Rota Koleji Ortaokul öğrencilerinden oluşan Rotatech Stars takımı bu yıl 22-23 Mart tarihlerinde İstanbul'da gerçekleştirilen Bilim Kahramanları Buluşuyor (FLL) First Lego Ligi Türkiye Ulusal Turnuvasında 44 takım arasından tüm kategorilerde (proje, robot tasarım, takım çalışması) Türkiye 2.’si olarak 4-7 Haziran tarihleri arasında Kanada da yapılacak olan dünya şampiyonasına katılmaya hak kazandı. Ayrıca; Rota Koleji Anadolu –Fen Lisesi öğrencilerinden oluşan

Rotatech Amazonlar takımı ise hazırladığı proje ile Türkiye Birincisi olarak 28-31 Mayıs tarihlerinde İspanya’da düzenlenecek Avrupa Şampiyonasına katılmaya hak kazandı. İzmir Rota Koleji Kurucu

Temsilcisi ve Genel Müdürü Kadir AÇIKBAŞLAR Rotalı Gençlerin başarısından büyük mutluluk duyduğunu dile getirerek, " Çocuklarımız geçen yıl ABD'de düzenlenen yarışmalarda Dünya 3.sü olarak ülkemizi

en iyi şekilde temsil etmişti. Bu yıl da aynı yolda ilerlemeye devam ediyor. Her iki takımımızda Türkiye'yi ve İzmir'i temsil edecek. Gençlerimizi kutluyor emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.

Anne- Baba Olmak Yürek İster Gülendam Çakmak Ozan (Psikolog) “Eğer bir çocuk sürekli eleştirilmişse, Kınama ve ayıplamayı öğrenir. Eğer bir çocuk kin ortamında büyümüşse, Kavga etmeyi öğrenir. Eğer bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa, Sıkılıp utanmayı öğrenir. Eğer bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse, Kendini suçlamayı öğrenir. Eğer bir çocuk hoşgörüyle yetiştirilmişse, Sabırlı olmayı öğrenir. Eğer bir çocuk desteklenip yüreklendirilmişse, Kendine güven duymayı öğrenir. Eğer bir çocuk övülmüş ve beğenilmişse, Takdir etmeyi öğrenir. Eğer bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, Adil olmayı öğrenir. Eğer bir çocuk güven ortamı içinde yetişmişse, İnançlı olmayı öğrenir. Eğer bir çocuk kabul ve onay görmüşse, Kendini sevmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse, Mutlu yaşamayı öğrenir." Dorothy Law Nolte Hep şuna inanmışımdır: çocuklar ailelerini yansıtan gerçek bir aynadır; bir o kadar da kırılgandırlar. Bizler, ebeveynler olarak onlara neyi yaşatırsak, nasıl bir ortamda büyütürsek onlar da buna uygun bir kişilik yapısı geliştirerek ortama adapte olurlar. Çocukları yargılamak, onları yapamadıklarıyla yüzleştirmek ve bu sorunları sadece onların sorunlarıymış gibi göstermek, birçoğumuzun yaptığı bir davranış şeklidir. Peki, bu davranış tarzı acaba doğru mudur? Çocuklarımızı fark etmeden nasıl olumsuz etkiliyoruz; gelin hep beraber bakalım. Kısaca Erikson’un psikososyal gelişim dönemlerinden söz etmek istiyorum: 1- Güvene Karşı

Güvensizlik (0-1 yaş aralığı): Eğer anne, bebeğinin ihtiyaçlarını sevgi ile zamanında ve düzenli karşılarsa güven duygusu oluşur. Altını zamanında temizler, karnını zamanında doyurur, sık sık kucaklayıp onunla sevgiyle ilgilenirse bebekte “Ben değerliyim, seviliyorum.” duygusunu uyandırır. İhtiyaçları çözülen bebek, hem annesine hem de kendisine güvenir. 2- Özerkliğe Karşı Kuşku ve Utanç (1-3 yaş aralığı): Çocuklar, çevrelerini keşfetmeye başladıkları bu dönemde ihtiyaçlarının ertelenmesine tahammül gösteremezler. Anne-babalar ise çocuğun bazı alışkanlıklar edinmesini ve kuralları öğrenmesini isterler. Bu noktada, çocuk ve anne-baba arasında çatışma başlar. Bu çatışmanın çözümlenme şekli, çocuğun kişiliğini önemli ölçüde etkiler. 3- Girişkenliğe Karşı Suçluluk (3-6 yaş aralığı): Bu dönem, çocuğun merak duy-

gusunun geliştiği dönemdir. Anne-babalar, çocukların merak ve ilgilerini destekleyen, sorgulayan, deneme ve yanılmalara olanak sağlayan bir tutum sergilerlerse çocukta girişimcilik duygusu gelişir. Girişimcilik, insanlarla düzgün iletişim kurabilmeyi, sorumluluk alabilmeyi ve fikirlerini çekinmeden açıklayabilmeyi sağlar. Anne-baba kısıtlayıcı veya denetleyici davranırsa çocukta engellenme ve suçluluk duygusu pekişir. 4- Çalışkanlığa Karşı Aşağılık Duygusu (6-12 yaş aralığı): Bu dönem, çocukların okuma, yazma, matematik vs. becerileri kazandığı dönemdir. Anne-babaya olan bağlılık duygusu öğretmene aktarılır. Öğretmen çocukta olumlu duygu geliştirilebileceği gibi çocuktan beklentisinin yüksek olması ve cezalandırıcı bir yaklaşım benimsemesi durumunda çocukta yeterlilik ve değerlilik duygu-

larının zedelenmesine neden olabilir. Yeteneklerinin ötesinde beklentiler gelişirse veya çabalarına rağmen eleştirilirlerse çocuklarda aşağılık duygusu gelişebilir. 5- Kimliğe Karşı Rol Karışıklığı (12-18 yaş aralığı): Bu dönemde, çevre tarafından onay görme ya da reddedilme önemlidir. Ergen, hayran olduğu kişiye benzemeye çalışır. Uygun özdeşimler sonucunda kendi kimliğini geliştirir. Kimlik oluşumu, bireyin kendi benliğini bulması sonucunda gerçekleşir. Kimliğini bulamayan birey, rol karmaşası içine düşebilir. Sonuç olarak, çocukların kişilik gelişiminde ve hayatı anlamlandırmalarında annebabaların ve eğitimcilerin ne denli büyük bir rolü olduğu çok açık. Anne-baba olmak nedir? Anne-baba olmak özveridir, koşulsuz kabuldür, hoşgörüdür. En önemlisi anne-baba olmak, SEVGİDİR…

35


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.