2014 / 22
2 Haziran 2014
BU SAYIDA:
SURİYE AVRUPA PARLAMENTOSU SEÇİMLERİ AB KURUMLARI REKABETÇİLİK ENERJİ SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA TURİZM VERGİ
TUSIAD BUSINESSEUROPE ÜYESİDİR
ISTANBUL ANKARA BRUSSELS
AVRUPA İŞ DÜNYASI KONFEDERASYONU
tusiad@tusiad.org ankoffice@tusiad.org bxloffice@tusiad.org
BERLIN
berlinoffice@tusiad.org
PARIS
parisoffice@tusiad.org
BEIJING WASHINGTON DC
tusiad.china@tusiad.org usoffice@tusiad.org
www.tusiad.org 13, AVENUE DES GAULOIS B-1040 BRUXELLES
T: +32 2 736 4047
HAZIRLAYANLAR : Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli – Dilek Aydın
Suriye - AB Konseyi Suriye rejimine karşı uygulanan ekonomik yaptırımların süresinin uzatılmasına karar verdi. İlk kez 31 Mayıs 2013’de onaylanan kısıtlama tedbirlerinin 1 Haziran 2015’e kadar devam ettirilmesine karar verildi. Akaryakıt ambargosu dâhil olmak üzere bir seri ithalat ve ihracat yasakları ve yatırım, finansal faaliyetler ve ulaşım sektöründe uygulanan bir seri kısıtlamalar söz konusu tedbirler arasında bulunuyor. Karar kapsamında ayrıca Suriye’de şiddetli baskı uygulamaları ile bağlantılı olan 179 kişinin mal varlığının dondurulması ve bu kişilere seyahat yasağı uygulaması da bulunmakta. Ayrıca Suriye Merkez Bankası dâhil olmak üzere 53 kuruluşun AB içerisindeki mal varlıklarının dondurulması uygulamasına devam edilecek. 2 kişi ise kısıtlama tedbirlerine tabi olan kişi ve kuruluş listesinden çıkarıldı. İnternet bağlantısı için Avrupa Parlamentosu Seçimleri - Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Avrupa Parlamentosu (AP) Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) AB Komisyonu Başkan adayı Jean-Claude Juncker’i desteklediğini açıkladı. Öte yandan İngiltere Başbakanı David Cameron Juncker’in AB Komisyonu Başkanlığı görevine getirilmesini desteklemediğini açık bir dille ifade etti. İtalya ve Fransa da bu yönde muhalif bir yaklaşım içinde olduklarının ilk sinyallerini verdiler. İsveç ve Macaristan da Juncker’i desteklemeyeceklerini dile getiren ülkeler arasında. Alman Der Spiegel dergisinin haberine göre 27 Mayıs Salı günü gerçekleşen AB üye ülkeleri liderleri gayri resmi zirvesinde İngiltere Başbakanı Cameron, Juncker’in AB Komisyonu Başkanı görevine getirilmesinin AB Komisyonu’nu siyasallaştıracağını savundu. Böyle bir gelişme olması halinde İngiltere’nin 2017’de gerçekleştirilmesi planlanan AB üyeliğine yönelik referandum sürecini hızlandırarak erkene alabileceği ve İngiltere vatandaşlarının AB’den ayrılma yönünde oy kullanabileceği
- 2 –
uyarısında bulunulduğunu ele alan haberde, İngiltere’nin tavrı “şantaj” olarak değerlendirildi. İngiltere resmi yetkilileri referandum tarihinin öne alınacağı iddialarını yalanlarken, Juncker’in AB Komisyonu için doğru bir başkan adayı olmadığına yönelik görüşleri teyit ettiler. Juncker’in AB Konseyi tarafından AB Komisyonu Başkan adayı seçilmesi için görece büyük üye ülkelerin daha ağırlıklı oya sahip olduğu sistemde nitelikli çoğunluk elde etmesi gerekiyor. Bu bağlamda İtalya ve Fransa’nın çekimser kalması ve İngiltere, İsveç ve Macaristan’ın ret oyu kullanması halinde Juncker yeterli sayıda oy alamamış olacak. Öte yandan Juncker’in AB Konseyi tarafından aday olarak gösterilmesi AB Komisyonu Başkanı olması için yeterli olmayacak. Yeni AB Komisyonu Başkanı’nın aynı zamanda AP’de oy çoğunluğu ile kabul edilmesi gerekiyor. İnternet bağlantısı için - Fransız Ulusal Cephe Partisi lideri Le Pen AP’de aşırı sağ siyasi grubun kurulmasına yönelik çalışmalar için 28 Mayıs Çarşamba günü Brüksel’deydi. Fransa’da AB seçimlerinde oyların %25’ini elde eden Ulusal Cephe, AP’de 24 sandalye elde etti. Bir önceki AP döneminde Ulusal Cephe’nin yalnızca üç sandalyesi bulunuyordu. Le Pen’in görüşmeler sonucunda yeterli desteği bulamamış olduğu değerlendiriliyor. Öte yandan Le Pen yedi farklı AB üye ülkesinin aşırı sağ partilerinin beşinin desteğini almış olduğunu ve diğerleriyle de en geç Temmuz ayında anlaşmaya varacaklarını dile getirdi. AP’de siyasi grup kurulması üye milletvekillerinin mali desteğe erişimini ve genel oturumlarda daha uzun konuşma süreleri elde etmelerini sağlıyor. Le Pen’in temel amaçlarından biri AP’de bulunan iki büyük grubu, EPP ve Sosyal Demokratlar Grubu’nu birlikte çalışmaya zorlayarak, iki büyük grubun arasında büyük siyasi farklılıklar olmadığını kamuoyuna göstermek. Le Pen’in diğer bir amacı da AP’de alınacak kararları engelleyerek AB yasama süreçlerini bloke etmek. Le Pen’in beş partiyle sağladığı ittifak çerçevesinde 38 milletvekili bulunuyor. AP’de siyasi grup
kurulabilmesi içinse Le Pen’in daha çok milletvekili ile anlaşma sağlaması gerekiyor. Ancak Le Pen Macaristan’ın aşırı sağ partisi Jobbik Partisi, Bulgaristan’ın Ataka Partisi ve Yunanistan’ın neoNazi Altın Şafak Partisi ile koalisyon kurmayacağını açıkladı. İsveçli Demokratlar Partisi, Finlandiyalılar Partisi, Polonya’nın Yeni Sağ Kongresi ve Sansürsüz Bulgaristan Partisi Le Pen’in diğer olası koalisyon ortakları arasında. 2009 AP seçimleri sonrasında AB karşıtı partiler tarafından oluşturulan Özgürlük ve Demokrasi Avrupası (EFD) grubunun en büyük partilerinden İngiltere Bağımsızlık Partisi (UKIP) lideri Nigel Farage ise Ulusal Cephe ile birleşmeyeceklerini açıkladı. Ancak Le Pen’in grup kurması halinde iki AB karşıtı grubun AP’deki yasama süreçlerini bloke etmek üzere birlikte çalışabileceği değerlendiriliyor. Öte yandan Nigel Farage da kendi grubu içerisinde bulunan Danimarka Halk Partisi ve Finlandiyalılar Partisi olmak üzere iki partinin yeni ortak arayışına çıkmasının ardından görüşmelere başladı. Farage İtalya’nın Beş Yıldız Hareketi ile anlaşma sağlayarak, partinin AP’de elde ettiği 17 sandalyeyi gruba katmak istiyor. İnternet bağlantısı için AB Kurumları - AB Genel İşler Konseyi gayri resmi toplantısı 30 Mayıs Cuma günü Atina’da gerçekleşti. Toplantının başkanlığı AB Dönem Başkanlığı çerçevesinde Yunanistan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Dimitris Kourkoulas tarafından gerçekleştirildi. Toplantının ana konusu Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleriydi. Yunanistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos’un seçim sonuçlarına ilişkin sunum ve değerlendirmelerinin ardından, seçim sonuçlarının AB Konseyi öncelikli olmak üzere AB kurumlarına yönelik olarak nasıl değerlendirilebileceği ayrıntılı olarak görüşüldü. AP, AB Konseyi ve AB Komisyonu olmak üzere AB kurumları arasındaki işbirliği ve Genel İşler Konseyi’nin diğer Konseylerin çalışmalarının eşgüdümü için rolü ele alınan konular arasındaydı.
- 3 –
Bakanlar tarafından vurgulanan konulardan bir diğeri ise AB vatandaşlarının seçim sonuçlarıyla vermiş oldukları mesaj doğrultusunda AB kurumları için yeni politikalar belirlenmesi ihtiyacı idi. Özellikle genç nüfus arasında işsizlik olmak üzere büyüme ve istihdam yaratımı öncelikli gündem maddesi olarak yerini korudu. Toplantı sonrasında Yunanistan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Dimitris Kourkoulas ve 1 Temmuz’da AB Dönem Başkanlığı görevini devralacak olan İtalya’nın Dışişleri Bakanı Yardımcısı Sandro Gozi bir araya gelerek Dönem Başkanlıkları çerçevesinde eşgüdüm çalışmalarını ele aldılar. İnternet bağlantısı için
Rekabetçilik - AB Rekabetçilik Konseyi, 26 Mayıs 2014 tarihinde ticari sırların korunmasına yönelik olarak yasal bir çerçeve oluşturmak amacıyla genel bir siyasi karar üzerinde uzlaştı. Bu uzlaşı ile AB Bakanlar Konseyi aynı zamanda ticari sırların korunması ile ilgili olarak Avrupa Parlamentosu ile ilgili yönerge üzerinde müzakereye başlanmasının yolunu açmış oldu. Yeni yönerge, ulusal mahkemelerin ticari bilgi hırsızlığı ile mücadelesini, mağdurların tazminat taleplerinin bildirilmesini ve ticari sırları ihlal eden ürünlerin pazardan kaldırılmasını kolaylaştırmayı hedefliyor. Rekabetten sorumlu AB Bakanları tarafından benimsenen genel yaklaşım, AB genelinde sivil yasaların uyumlaştırılmasını minimum düzeyde oluştururken, üye devletlerin ihtiyaçları halinde daha sıkı önlemler uygulamasına olanak sağlıyor. Yönerge, davacı tarafın bir eyleme girişebilmesi için altı yıllık bir zaman aşımı süresi belirliyor ve yasal işlemlerin gizliliğini garanti altına alıyor. Ayrıca ilke ve yasal tanımları, mevcut uluslararası anlaşmalarla uyumlu hale getiriyor. Çeşitli araştırmalara göre son 10 yıl içerisinde, AB genelinde her beş işletmeden biri ticari sırların hırsızlığı teşebbüsüne hedef olmuştur. 2012 yılında, AB genelinde en az bir defa ticari bilgilerinin yasadışı
edinimi vakası rapor eden işletme oranı %18 iken, bu oran 2013 yılına gelindiğinde %25’e çıkmıştır. Bakanlar Konseyi kapsamında ayrıca, yeni imal edilecek araçları ilgilendirmek üzere, araçların Avrupa çapında kullanılacak bir acil çağırı hizmeti olan eCall (e-Arama) ile donatılması teknik gereklilik kararını da kabul etti. Avrupa Parlamentosu ile eşgüdümlü olarak karar kabul edildikten sonra yeni yasa, üreticilerin araçlarını bu araç-içi teknoloji ile donatmalarını zorunlu hale getirecek. Bu sistem kaza halinde otomatik olarak devreye girerek 112 bazlı “eCall” servisini uyaracak. AB Bakanlar Konseyi’nin gündemindeki diğer konu başlıklarına bakıldığında; hâlihazırda mevcut bulunan “Tescilli Marka Sistemi Reformu”, “Seyahat Paketi Yönergesi” ve “Araştırma ve Yenilik” öne çıkıyor. Tescilli Marka Sistemi Reformu ile ticari markaların korunmasında verimliliğinin arttırılması ve bu korumanın KOBİ’ler için daha erişilebilir hale getirilmesi hedefleniyor. Seyahat Paketi Yönergesi çerçevesinde önerilen mevzuat, son yıllarda değişen seyahat pazarı kurallarının modernleştirilmesini öngörüyor. Ayrıca bakanlar, araştırma altyapısı üzerine Avrupa Stratejik Forumu (ESFRIEuropeanStrategy Forum on Research Infrastructures) tarafından belirlenmiş olan ve stratejik pan-Avrupa araştırma olanaklarının uygulanmaya koyulması üzerinde varılan kararları da benimsediler. Avrupa genelinde, stratejik kalkınma ve araştırma altyapısının daha iyi kullanılması konularında politika üretmeye katkı sağlamak ESFRI’nin temel görevlerini oluşturuyor. İnternet bağlantısı için
Enerji - AB Komisyonu mevcut küresel görünüm ve AB’nin enerji kaynağı bağımsızlığı ile ilgili konuları ele alan “AB’nin Enerji Güvenliği Stratejisi” belgesini yayımladı. Belge Haziran ayında gerçekleşecek olan AB liderler zirvesinde ele alınacak.
- 4 –
Strateji belgesinde AB dışından elde edilen enerjinin kaynağının çeşitlendirilmesi, enerji ile ilgili tüm altyapının çağdaşlaştırılması, AB enerji iç pazarının bütünleştirilmesi ve enerji tasarrufunun sağlanmasının önemine işaret ediliyor. Bu önemli noktaların yanı sıra tüm AB ülkelerinin enerji alanındaki ulusal politikalarını uyumlaştırma çabası göstermesi ve üçüncü taraflarla müzakerelerde AB’nin tek ses olarak hareket etmesi gerektiği savunuluyor. Rusya ile kriz sonrasında önümüzdeki kış aylarında enerji sıkıntısının yaşanmaması için atılacak adımlar belirtiliyor. Bu kapsamda kapsamlı bir risk testi yapılması (stres test) ve bu sayede gaz akışında olası bir kesinti olması halinde ortaya çıkacak sorunların simülasyon yoluyla AB düzeyinde, bölgesel ve yerel düzeyde belirlenmesi öneriliyor. Gaz stoğunun artırılması, gaz talebinin azaltılması için diğer yakıtların gündeme alınması gibi seçenekler ileri sürülüyor. Orta ve uzun vadede tedarik güvenliğinin sağlanması sorununun çözümü için şu çözüm önerileri getiriliyor: AB İç Pazarı’nda enerji ile ilgili olan tüm konularda bütüncül bir yaklaşım izlenmesi, enerji alanında tek bir pazarmış gibi hareket edilebilmesinin sağlanması. Enerji altyapısının tüm AB ülkelerinde birbirine uyumlu ve bağlı bir hale getirilmesi. Bunu sağlamak amacıyla AB Komisyonu toplam 33 adet altyapı projesi belirledi. Komisyon ayrıca 2030 yılına kadar hâlihazırda mevcut elektrik kapasitesinin %15’inin birbiri ile bağlantılı olmasını hedefliyor. Üye ülkelerin 2020 yılına kadar bağlantılılığı %10 düzeyinde sağlama taahhütleri bulunuyor. Tedarikçi ülke ve tedarik rotalarının çeşitlendirilmesi amacıyla Hazar denizi bölgesindeki ülkelerle ilişkilerin güçlendirilmesi, Akdeniz gaz bağlantı noktası oluşturularak, Güney Gaz Koridorunun genişletilmesi. Hâlihazırda AB’nin doğal gaz ithalatının %39’u Rusya’dan, %33’ü Norveç’ten ve %22’si
Kuzey Afrika ülkelerinden (Libya ve Cezayir) geliyor. Mevcut ilişkiler sürdürülürken yeni ortak arayışına girilmesi AB’nin orta ve uzun dönemli enerji stratejisinin önemli bir bileşeni olarak öne çıkıyor. Önemli altyapının korunması ve acil durumlarda işletilen mekanizmaların güçlendirilmesini sağlamak amacıyla Doğal Gaz Kaynağının Güvenliği Yönetmeliği gözden geçirilecek. Yerel enerji üretiminin artırılması için gerekli düzenlemelerin yapılması hedeflenmektedir. Bu amaçla yenilenebilir kaynaklardan enerji üretimine ağırlık verilmesi ve fosil yakıtlardan enerji üretiminin sürdürülebilir hale getirilmesi hedeflenmelidir. Üye ülkelerdeki ulusal enerji politikalarının AB düzeyinde eşgüdümü önem taşımaktadır. Özellikle AB’nin dış enerji politikasını ilgilendiren konularda tek ses olarak hareket edilmesi önemlidir. AB Komisyonu bu noktada üçüncü ülkelerle hükümetler arası anlaşmalar tamamlayarak, enerji tedarikinin güvenliğini artırmayı hedeflemektedir. Enerji teknolojilerinin geliştirilmesi için çalışmalar yapılmalıdır. AB’de doğal gaz tüketiminin üçte biri ve toplam enerji tüketiminin en az %40’ı binalarda gerçekleşmektedir. Binalarda enerji verimliliğinin sağlanması için adımlar atılmalıdır. İnternet bağlantısı için Sürdürülebilir Kalkınma - AB Komisyonu, hedeflendiği süre 2015’de tamamlanacak olan Bin Yıl Kalkınma Hedefleri’nin devamı niteliğindeki Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri konusundaki uluslararası müzakerelerinde AB’nin savunduğu politikaları güçlendirmek amacıyla bir bildirge oluşturdu. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri uluslararası toplumun, dünyada yoksulluğun ortadan kaldırılması ve sürdürülebilir kalkınma konularında bulundukları taahhütleri vurgulama amacıyla ortaya konuluyor.
- 5 –
AB Komisyonu’nun hazırladığı bildirgede 2015 yılı sonrası için temel ilkeler ve potansiyel hedefler yer alıyor. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri evrensel bir nitelik taşıyacak ve tüm katılımcı ülkelerin ortaklığına dayandırılacak. Çerçevede sürdürülebilir kalkınmanın üç boyutu yer alacak; sosyal, çevresel ve ekonomik kalkınma. AB Komisyonu’nun hazırladığı bildirgede şu alanlar önceliklendiriliyor: Yoksulluk, eşitsizlik, sağlık, gıda güvenliği, eğitim, cinsiyet eşitliği, su, kanalizasyon, sürdürülebilir enerji, adil iş koşulları, kapsayıcı ve sürdürülebilir büyüme, sürdürülebilir üretim ve tüketim, biyo-çeşitlilik, toprak kayması, denizler ve okyanuslar. Ayrıca 2015 sonrası için çizilen çerçevede adalet, eşitlik, iyi yönetişim, demokrasi, hukukun üstünlüğü, barışçı toplumlar gibi konu başlıklarının vurgulanması gerektiği savunuluyor. AB Komisyonu’nun hazırladığı bildirge, Avrupa Parlamentosu ve Bakanlar Konseyi’nde tartışıldıktan sonra karara bağlanacak. Oluşturulan metin, Birleşmiş Millletler düzeyindeki müzakerelerde AB’nin savunacağı konu başlıklarını içerecek. İnternet bağlantısı için
Turizm - Avrupa Çevre Ajansı’nın açıklamalarına göre Avrupa’da yüzülebilen deniz ve nehirlerin %95’inin su kalitesi asgari ölçüde gerekli seviyede bulunuyor. Ölçümlere göre deniz kıyılarındaki sular, içkara sularından daha kaliteli durumda bulunuyor. G.Kıbrıs ve Lüksemburg’daki sular “mükemmel” olarak değerlendirilirken, Malta (%99), Hırvatistan (%95) ve Yunanistan (%93) sıralamada bu ülkeleri takip ediyor. Estonya (%6) ve Hollanda (%5), Belçika (%4), Fransa (%3) İspanya (%3) ve İrlanda (%3) yüzme sularının kalite sıralamasında en son sıralarda yer alıyor. Değerlendirmelerde İsviçvre ve ilk defa olarak Arnavutluk da yer alıyor. İnternet bağlantısı için
Vergi - Dijital Ekonominin Vergilendirilmesi üzerine Uzman Grubu raporunu AB Komisyonu’na sundu. Raporda bağımsız uzman grubu dijital ekonominin vergilendirilmesine ilişkin anahtar konular ve bu alanda çeşitli fırsat ve zorluklara ilişkin en iyi yaklaşımların belirlenmesine yönelik görüşlerini paylaşıyorlar. Grubun başkanlık görevini yürüten eski Portekiz Maliye Bakanı Vítor Gaspar çalışmanın sonuçlarını AB Komisyonu Başkanı Barroso ve Vergilendirme, Gümrük Birliği, Denetim ve Dolandırıcılıkla Mücadeleden sorumlu AB Komiseri Šemeta’ya sundu. Çalışmalarını beş ay içerisinde tamamlayan grubun Gaspar dışında altı üyesi daha bulunuyor. Vergi sistemleri ve vergi idaresinin dijital ekonominin gereklilikleriyle uyum içerisinde modernize edilmesi amacıyla hazırlanan raporda paylaşılan temel bulgular şöyle: Dijital ekonomi ayrı bir vergi rejimi oluşturulmasına gereksinim yaratmamaktadır. Ancak ekonominin dijitalleşmesine cevap oluşturmak için mevcut kurallar üzerinde değişiklikler yapılmalıdır. Dijitalleşme sınırlar arası iş yapmayı kolaylaştırmaktadır. Bu sebeple vergi engelleri dâhil olmak üzere Tek Pazarın önünde geriye kalan engellerin kaldırılması ve tarafsız, kolaylaştırılmış ve eşgüdümlü vergi kuralları aracılığıyla iş yapmaya daha elverişli ortamın yaratılması her zamankinden daha önemlidir. Dijital hizmetler için varış noktası temelli KDV sistemlerine doğru yönelim desteklenmektedir. Aynı şekilde Tek Noktadan Hizmet sisteminin şirketlere sağlayacağı kolaylık düşünülerek desteklenmektedir. Bu sistemin tüm mal ve hizmetleri kapsayacak şekilde genişletilmesi önerilmektedir. Tarafsızlığın güvence altına alınması ve tüm şirketlere eşit şartların sağlanması için AB
- 6 –
dışı ülkelerden düşük sayılarda sevk edilen mallara uygulanan KDV muafiyetinin kaldırılması önerilmektedir. Bu değişiklik Tek Noktadan Hizmet sistemi ve hızlandırılmış gümrük prosedürleri ile desteklenecektir. Kurumsal vergilendirme alanında G20/OECD Vergi Tabanı Aşındırması ve Kazanç Aktarımı (Base Erosion and Profit Shifting - BEPS) projesi küresel düzeyde vergiden kaçınma ve agresif vergi planlaması konularının ele alınmasında anahtar öneme sahiptir. Üye ülkelerin bu yönde AB genelinde istenen sonuçların elde edilebilmesi için ortak bir pozisyon belirlemesi şiddetle önerilmektedir. Ortak Konsolide Edilmiş Kurumsal Vergi Tabanı AB’nin uluslararası standartların oluşturulması yönünde açılım yapması ve AB içerisindeki süreçlerin kolaylaştırılması için bir fırsattır. Uzun vadede vergi sistemi üzerinde varış noktası temelli kurumsal vergi gibi daha radikal reformlar araştırılabilir. İnternet bağlantısı için
***
BRÜKSEL’DE GELECEK AY AB Kurumları 26-27 Mayıs, Rekabetçilik Konseyi 27 Mayıs, AB Liderler Zirvesi 30 Mayıs, Genel İşler Konseyi 5 Haziran Ulaştırma Bakanlar Konseyi 12 Haziran, Çevre Bakanları Konseyi 13 Haziran, Enerji Bakanları Konseyi 19 Haziran, Eurogroup Toplantısı 20 Haziran, Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi 23 Haziran, Dış İşleri Konseyi
Konferanslar 3 Haziran, The priorities of the Italian Presidency of the Council of the EU, EPC, www.epc.eu 10 Haziran, Towards the 2015 Millenium Development Goals, CEPS, www.ceps.be 12 Haziran, Indian Elections: Gearing up for a new India? Friends of Europe, www.friendsofeurope.eu
17 Haziran, 2015 Climate Change Agreement, CEPS, www.ceps.eu 17 Haziran, The Outlook for Global Energy Investment, Friends of Europe, www.friendsofeurope.eu
25 Haziran, GreenEcoNet: Annual Conference and Platform Launch Event, CEPS, www.ceps.eu 25 Haziran, 4th Meeting of the Climate-EnergyIndustry Working Group, Friends of Europe, www.friendsofeurope.eu
- 7 –