Gıda 2018

Page 1

İngİltere’nİn Brexit kararı ve gıda sektörü YİyeceklerİnİZİ taze saklamak İçİn İpuçları Ürünler ve markalar nasıl ‘Helal’ oluyor İngİltere bu mezelerİ çok sevİyor


L

ondra Gazete ekibi olarak, belirli aralıklarla hazırladığımız özel sektör eklerine ‘Gıda 2018’i de dahil etmenin sevincini yaşıyoruz. Bu özel ekimizde; Türkçe konuşan toplumların İngiltere gıda sektörüne yaptığı müthiş katkıyı, getirdiği dinamizmi ve önümüzdeki döneme ilişkin hedeflerini okuyacaksınız. Gıda toptancıları başta olmak üzere, süpermarketler ile sektöre ürün tedarik eden firmalara ait haberlerin yanı sıra genel değerlendirmelerin yer aldığı bu özel ekte, sağlıklı beslenmeye dair analizler de bulunuyor.

Kıbrıs Türk toplumunun İngiltere gıda sektörüne yaptığı katkı göz ardı edilemez. İngiltere’de; süpermarketleri, gıda toptancıları, et, sos ve meze gibi çok özel ürün gruplarında uzmanlaşmış firmalarıyla adından söz ettiren, sektöre yön veren Kıbrıs ve Türkiye kökenli girişimcilerin uzun yıllar bu başarıyı devam ettireceğine kesin gözüyle bakılıyor. Yıllar içinde ulusal zincir marketlerle bile rekabet edebilir konuma yükselen gıda işletmelerimiz, etnik pazardaki ağırlığını da artırıyor. Dolayısıyla birçok ülkeye ait geleneksel gıda ürünleri, pek çok markette boy gösteriyor.

İngiltere gıda sektöründe 6 milyar poundluk ekonomik hacme yön veren Türkçe konuşan toplumlara ait işletmelerin istihdama yaptığı katkı da gelişiyor. Süpermarket ve gıda toptancı sayısı günden güne artan toplumumuzun ekonomideki bu dinamizmi, Brexit sürecinin olumsuz etkisini atlatmaya çalışan İngiltere’ye de bir anlamda umut ışığı oluyor. Son olarak; ‘Londra Gazete - Gıda 2018’ özel sektör ekinin yayınlanmasında sponsor olarak destek sağlayan başta Holland Bazaar olmak üzere reklam veren tüm firmalara teşekkürü borç biliriz.

İçindekiler En iyi burger deneyimini Sparks ile sez de yaşayın 2

Mevsimine göre sağlıklı meyve ve sebze ajandası 31

İngiltere’nin Brexit kararı ve gıda sektörü 6

Vazgeçilmez yaşam kaynağı: Süt ve peynir 32

Yiyeceklerinizi taze saklamak için ipuçları 8

Baharat ve bakliyatta öncü firma Zergil 34

Ukay Catering sos sektörünün en iddialısı 10

Her şeyin EXTRA’sı, Extra Cash and Carry’de 36

Doğanın bir mucizesi: Zeytin ve Zeytinyağı 12

Meyve ve sebzelerin sağlığımıza etkileri 38

Herald: Her toptancının ihtiyacı olan yemek servisi 14

Güven ve kalite deyince akıllara Value Gold geliyor 40

Ürünler ve markalar nasıl ‘Helal’ oluyor 16

Doğu Avrupa gıda ürünleri 42

İngiltere bu mezeleri çok seviyor 20

Sofraların sevilen markası: Meze 44

Mr. Dips mezeleriyle damaklarda iz bırakıyor 22

Etin en güzel hali: Döner ve pastırma 46

Baharat dünyasının yeni lezzet kaynağı Tiltay 24

Brexit Kuzey Kıbrıs için yeni umut ışığı mı olacak? 48

Holland Bazaar gıda sektörünün amiral gemisi olma hedefinde 26

Binlerce yıllık geleneğin eşsiz ürünü olan lezzet 50

Doğu Avrupa gıda ürünlerinin öncüsü Euro Food 28

Karpuzun faydaları saymakla bitmiyor 51

Gıdanın sanat hali FoodArt

29

Orca ile tanışan firmalar çok mutlu 52

Sofraların olmazsa olmazı ekmek 30

Göreme demek, lezzet demek 54

Yayınlayan: Londra Gazete Ltd. GIDA EKİ

2

GIDA |

2018

Editör Muhabir Tasarım

: Egemen Arkut : Özer Öcal, Nafiya Horozoğlu : Elmas Işık Yenerer

Web: www.londragazete.com/ilave-arsivi/ Email: news@londragazete.com tel: +44 (20) 8889 5025 177 Green Lanes, Palmers Green, London N13 4UR

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

3


En iyi burger deneyimini SPARKS ile siz de yaşayın İYİ bir hamburger; en iyi etin, sosların, ekmeğin ve damak tadınıza göre seçtiğiniz eklemelerin bir arada kullanılmasıyla ortaya çıkar. Peki ya ‘En iyi burger’ deyip, sizi daha da derinlere götürmek ve daha önce deneyimlemediğiniz kalitede hamburgerlerle tanıştırsak nasıl olur? The Burger Manufacturing Co Ltd ve Quality Burgers ile ortaklaşa üretim yapan Sparks Catering, 1975’ten beri hem Britanya hem de Avrupa’da insanları kaliteli ve lezzetli burgerlerle buluşturuyor. Sparks Catering, birbirinden farklı burger çeşitleri, etleri ve aperatif seçenekleri ile restoranlardan kafelere, start-up’lardan bireysel ihtiyaçlara geniş bir skalada müşteri yelpazesine sahip. Üç kuşaktır başarılarını sürekli katlayarak alanında lider konumda bulunan Sparks Catering, bir aile şirketi olarak gururla ve ticari hayatında büyük adımlarla ilerliyor. Her ÖlÇekTe İşYerİNe UYGUN SerVİS Londra Gazeteye konuşan Sparks Catering Uzman Satış Sorumlusu Mark Cornall, başarılarını; yıllar boyu değişmeyen ve markette bilinen saygınlıkları ile ürünlerinin kalitesine bağlıyor. Tüm Birleşik Krallık ile Avrupa’ya ürün gönderdiklerini anlatan Cornall, Enfield’da bulunan fabrikalarında müşterilerinden gelen her türlü ihtiyaca cevap verdiklerini ve her büyüklükte iş yeri veya kişisel ihtiyaçlara göre servislerinin şekillendiğini anlattı. GeNİş DAĞITIM YelPAZeSİ Britanya’da; kuzeyde Leices-

4

GIDA |

2018

ter, güneyde Weymounth & Taunton, batıda Bristol ve doğuda Kent olmak üzere dört ayrı dağıtım merkezlerinin olduğunu belirten Cornall, servislerinin hızını, dağıtım alanlarının stratejik konumuyla da ilişkilendiriyor. SADeCe BUrGer DeĞİl… Ürün yelpazesinde sadece burger ve benzeri tarzların olmadığını belirten Cornall; patates kızartması, ekmek ve her türlü et çeşidi ile meşrubatlar, yumurta, kekler, kavanoz meyve, donmuş veya kavanoz sebze, sos çeşitleri ile pizza üstü

malzemelerin de ürün skalalarında yer aldığını kaydetti. Aberdeen Angus ve Steak Burgerler gibi artık markalaşmış kırmızı et burgerlerin hem sağlık hem de lezzet açısından tam puan aldığını belirten Cornall, Sparks Catering olarak belirledikleri, ‘Şu ana kadar tattığınız en iyi burger deneyimi’ sloganının asla abartı olmadığını ve her müşterinin bu sloganın altını çizdiğini de belirtiyor. leZZeTİN SINIrlArINI SPArkS İle AşIN Siz de kendi işiniz için lezzet sınırlarını aşmak ve burger dünyasının derinliklerinde kalite ve lezzetin buluştuğu bu deneyime dahil olmak istiyorsanız; Sparks Catering Ltd.’nin Unit 3 Delta Park, Millmarsh Lane, Brimsdown, Enfield Middlesex EN3 7QJ adresine gidebilir veya 0208 443 9330 numaralı telefonu arayabilirsiniz.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

5


Gıda sektörü ve İngiltere’nin Brexit kararı Bİrleşİk Krallık 2016’da gerçekleştirdiği referandumda yüzde 52 oyla Avrupa Birliği’nden ayrılmaya karar vermiş, sandıktan çıkan sonuç başta Avrupalı yatırımcılar ve işçiler olmak üzere herkesi şok etmişti. Oy kullanan 33,2 milyon seçmenin yüzde 51,8’i ‘AB’den ayrılma’ yönünde oy vermiş, yüzde 48’si ise ‘AB’de kalalım’ yönünde oy kullanmıştı. Böylece İngiltere’nin AB’den ayrılma kararı kesinleşmişti. Birleşik Krallığın AB’den çıkış kararı, hem siyasal hem de ekonomik sonuçlar doğururken Brexit kararı tüm dünyadaysa soğuk duş etkisi yarattı. Bu süreç içinde en çok konuşulan konulardan biri ise yeni süreçte gıda sektöründe nelerin yaşanabileceği. BreXİT GIDA SekTÖrÜNÜ NASIl eTkİleYeCek? Birleşik Krallığın Brexit kararı, İngiltere’nin ekonomisine etkisi olacaktır elbette ve bu konu ile ilgili İngiltere’de Gıda ve İçecek Federasyonu yetkileri, AB’den çıkış sürecinde iş gücü yetersizliğinin gıda sektörünün üçte birinin çökmesine neden olabileceğin uyarısında bulunmuştu. Bu konuyla ilişkin, İngiltere’nin Gıda ve İçecek Federasyonu bir araştırmaya gerçekleşti. Araştırmaya katılan İngiltere’deki şirketlerin yarıya yakını, AB vatandaşı çalışanlarının ülkeden ayrılmayı düşündüğünü söyledi. Bu çalışanların yüzde 31’i ise ülkeyi şimdiden terk ettiği belirtildi. Araştırmanın sonucunda federasyon, “Brexit sürecinin hızla iş gücü kesintisi ve vasıflı çalışan eksiğine eviriliyor.” dedi. erkeN ÖNleM AlINIrSA SOrUNlAr AşIlABİlİr Brexit kararı her sektörde soru işaretler yarattığı gibi, gıda sektöründe de nitekim endişeleri var. İngiltere parlamentosunun Çevre, Gıda ve Kırsal ilişkiler komitesi, Brexit’in gıda sektörüne olası etkileri ile ilgi şu açıklamayı yapmıştı; “İş gücü arzındaki eksikliği gidermek için bir an önce önemler alınmazsa, şu an ki sorun ileride krize dönüşecek. Yiyecek ve içecek tedarik zincirlerinde önemli aksamalar olacak.” demişti. Her ne kadar Brexit süreci endişe yaratıyor olsa da, İngiltere Çevre, Gıda ve Köyişleri Bakanı Michael Gove bir açıklamasında Brexit hakkındaki görüşünü şu cümle ile ifade etmişti:

6

GIDA |

2018

İngiltere Çevre, Gıda ve Köyişleri Bakanı Michael Gove

“Brexit sonrasında gıda üretiminde küresel ‘altın standart’ sunacak bir üretim geliştirmek için İngiltere’nin önü açılacak.” Michael Gove ayrılık kararının hayvan refahının, kalitenin, güvenliğin ve çevresel kaygıların İngiltere’nin gıda ve tarım politikasını şekillendireceğini savunuyor. İNGİlTere AlTIN STANDArT’DA DOĞrU MU GİDİYOr? İngiltere hükümet yetkilileri, Brexit sonrasında gıda üretiminde küresel altın standart sunmak için girişimlerde bulacağını söyledi. Altın standart belirlemek için, daha çevre dostu gıda ve çiftlik uygulamalarının geliştirmesine destek verdikçe İngiltere’nin yüksek kaliteli gıda üretimi küresel kıstaslarının yukarıya çekeceği ve daha fazla bilgi sunabilmek için yeni bir gıda etiketleme standardını geliştirmek için Bakanlığın çalışmaya başladığı söylendi. Bu çalışmaların yol haritasını belirlenebilesi için çiftçiler

Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç

ve gıda üreticileri ile istişare halinde olacağı belirtildi. Gove, İngiltere ticaret temsilcilerinin, düzenlemelerin daha zayıf olduğu piyasalarla serbest ticaret anlaşmaları yapmak adına gıda kalitesi, hayvan refahı ve çevresel düzenlemelerden taviz verebileceği yönündeki endişelerini de ortaya koydu ve şunları ekledi: “Herhangi bir ticaret anlaşması uğruna hayvan refahı veya çevre standartlarını düşürmemiz çok yanlış bir adım olur. Dibe doğru yarıştığımız için değil, katma değer zincirinin tepesinde rekabet ettiğimiz için küresel piyasalarda başarılı olacağız.” TÜrkİYe’NİN şANSI NeDİr? Türkiye’nin İngiltere gıda sektöründe daha fazla söz sahibi olabilmesi yeni dönemde geliştireceği stratejilere bağlı. Bunun nedeniyse, İngiltere kozmopolit ve varlıklı nüfusuyla dünyanın en çeşitli ve yeniliğe açık pazarlarından birisi olarak gösteriliyor. Türkiye’nin yüksek meyve-sebze ih-

racatının potansiyeline ulaşmasının önünde bazı AB uygulamaları şimdiye dek engel teşkil ediyordu. Brexit ile beraber bu engellerin kademeli olarak kalkacak olması Türkiye’deki meyve ve sebze ihracatçıları ve üreticileri açısından olumlu bir haber. Fakat Türk ürünlerinin İngiltere pazarından daha iyi bir noktaya gelebilmesi için ‘paketleme’ ve ‘etiketleme’ konularında hızlı bir gelişim gerekiyor. Çünkü Türkiye’den giden ürünlerin zincir mağaza ürün portföylerine dahil edilerek İngiliz tüketicilerine ulaşması için, sağlık ve hijyen standartlarına en üst düzeyde uyumlu olması şart. Paketleme işte bu açıdan kritik önem arz ediyor. Brexit ile birlikte Türk gıda ürünleri İngiltere pazarından kendi markalarıyla satılabileceği gibi, ‘private label’ yani özel etiket uygulamasından faydalanılabilir. Ayrıca, Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç de Eylül ayında katıldığı bir etkinlikle bu konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunmuştu. Bilgiç; “Türkiye ve İngiltere Brexit sonrası ekonomik ilişkilerin sekteye uğramaması adına tüm gerekli adımları atıyor. Bu amaçla kurduğumuz ilgili uzmanlardan oluşan ticaret çalışma grubumuz gelecekte bir Serbest Ticaret Anlaşma imzalanması da dahil tüm opsiyonları ve senaryoları titizlikle çalışıyorlar. Her iki ülkenin Ekonomi Bakanları geçtiğimiz altı ay içerisinde iki toplantı gerçekleştirdiler ve Kasım ayında Londra’da Sayın Nihat Zeybekçi Ortak Ekonomi ve Ticaret Komitesi Toplantısına iştirak edecekler.” bilgisini vermişti.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

7


Yiyeceklerinizi TAZE saklamak için ipuçları leZZeTlİ ve sağlıklı yemek yapmanın ilk kuralı gıdaların taze olmasıdır. Hangimiz buzdolabının yanına çöp torbasını koyup da bir bir atmamıştır çürüyenleri, “Vah yazık oldu!” diye iç çekerek. Verilen paraya mı acımalı, kollarımız uzayarak taşıdığımız torbalara mı? Aylar önce derin dondurucuya konulanı pişirip de yemeli mi, üzeri küf tutmuş peyniri atmalı mı gibi sorular hep aklımıza takılır. İşte size yiyeceklerin daha uzun süre taze kalmasını sağlayacak yöntemler ve ne kadar sürede tüketilmeleri gerektiği ile ilgili ipuçları. Buradaki önerilere dikkat ederseniz yiyecekleri daha az ziyan ettiğinizi göreceksiniz. - Sütü mutlaka buzdolabının iç raflarında saklayın. Dolap kapağında saklanan şeyler, kapağı her açtığınızda sıcak havayla temas eder ve daha çabuk bozulur. Son kullanma tarihi ne olursa olsun süt kutusunu açtıktan sonra en fazla 3 gün içinde tüketmelisiniz. Peynirler - İzmir tulumu, mihaliç, eski kaşar peyniri ve hellim gibi sert peynirler hava almayacak şekilde sıkıca sarılıp buzdolabında 3-4 hafta tazeliğini kaybetmeden durabilir. - Peynir küflenmişse, 1-2 cm kalınlığında küflü bölgeyi kesip iyice temizledikten sonra yemekte bir sakınca yok. - Taze kaşar peyniri, dil peyniri gibi peynirler paket açıldıktan 3-4 hafta, krem peynirler 2 hafta boyunca buzdolabında tazeliğini korur. Balıklar ve diğer deniz ürünleri - Deniz ürünlerini alışverişi bitirmeden hemen önce satın almalısınız. En fazla 2 gün içinde de tüketmelisiniz. - Taze deniz ürünleri hava geçirmez, kapaklı, sıkıca kapatılmış bir kap içinde buzdolabında en fazla iki gün saklanabilir. - Aldığınız dondurulmuş deniz ürünlerini eve gelir

8

GIDA |

2018

gelmez orijinal ambalajında derin dondurucuya koyun. Kullanacağınız zaman buzdolabında, soğuk su altında ya da mikrodalga fırında çözdürebilirsiniz. - Son kullanma tarihi geçen dondurulmuş ürünleri kesinlikle yemeyin. Aksi durumda bu yiyecekler zehirli olacaktır. Sebzeler ve meyveler - Meyveleri önceden değil, yiyeceğiniz zaman yıkayın. Çünkü nem çürümeyi hızlandırır. - Meyve ve sebzeleri bir arada tutmayın. Çünkü bazı meyveler etilen gazı üretir ve bu da yanındaki sebzelerin daha çabuk bozulmasına neden olur. - Sebze ve meyveleri delikli kapların içinde buzdolabında saklayabilirsiniz. - Birçok meyve ve sebzenin buzdolabında saklanması gerekir. Ancak bazılarının oda ısısında kalması daha

iyidir. Domates, patates, sarımsak, soğan buzdolabına konmaması gereken sebzelerdendir. Bu sebze ve meyveler hava geçiren delikli kaplarda, direkt güneş ışığı almayan bir yerde durmalı. - Aldığınız muzları 2-3 gün içinde tüketmeyecekseniz, buzdolabında saklayın. Kabukları kararırsa içi daha uzun süre sert kalacaktır. - Mantarları kağıt torbada buzdolabına koyun. Hava geçirmez bir kap içinde tutmak nemlenmesine ve pörsümesine neden olur. - Enginar, kuşkonmaz, kereviz gibi sebzelerin içeriğinde bulunan suyun azalıp tazeliğini kaybetmemesi için buzdolabında saklanmasında fayda var. etler - Alışveriş yaparken en son etleri satın alın. Et sularının diğer yiyeceklere bulaşmaması için mutlaka ayrı bir poşete koyun.

- Etleri buzdolabının en soğuk kısmında 2 ile 4 derece arasında saklayın. Çiğ etleri bir tabağa koyduktan sonra plastik bir poşetin içine koyun ki suları akıp diğer yiyeceklere bulaşmasın. Eğer eti aldıktan sonra 1-2 gün içinde tüketmeyecekseniz et paketini bir kez de alüminyum folyoya (et alüminyum folyo ile temas etmemeli) sarıp derin dondurucuya koyun ve üzerine paketlediğiniz tarihi yazın. - Et paketlerinin üzerine yazan saklama talimatlarına uyun. Eğer dolaba ne zaman koyduğunuzu hatırlamıyorsanız eti çöpe atın! - Kırmızı çiğ et buzdolabında en fazla 3-4 gün dayanır. Sosis ve salam paketi açıldıktan sonra 5 gün, füme etler 1 hafta dayanır. - Kırmızı et derin dondurucuda 6-12 ay, sosis ve salam 1-2 ay saklanabilir. Füme etleri dondurmak pekiyi bir

fikir değildir. - Aldığınız kıymanın tamamını tüketemeyecekseniz, kavurup küçük kaplara bölerek derin dondurucuda saklayabilirsiniz. Hatta soğanla kavurursanız yemek yapacağınız zaman size epey vakit kazandıracaktır. - Eğer dondurmayacaksanız, tavuğu kullanma tarihinden önce tüketmelisiniz. - Pişmiş hindi veya tavuk eti 3-4 gün içinde tüketilmeli ya da dondurulmalıdır. Tavuk ve hindi eti derin dondurucuda 9-12 ay kadar saklanabilir. elektrikler kesilirse Elektrik kesildiğinde buzdolabındaki yiyeceklerin ısınmasını, derin dondurucudakilerin de çözülmesini geciktirmek için dolap kapaklarını kapalı tutmalısınız. Buzdolabı kapağı açılmadan yiyecekleri 4 saat soğuk tutabilir. Derin dondurucu içi tamamen dolu iken 48 saat, yarı doluyken 24 saate kadar içindekileri donuk tutabilir. Derin dondurucudaki buzlar çözülmüşse içerideki yiyecekleri bir an önce tüketin. Yumurta Satın alırken son kullanma tarihine dikkat edin. Orijinal paketinin içinde buzdolabının orta veya alt rafında saklayın. Alt raflarda sıcaklık üst raflara göre daha az değişir. Yumurtalar buzdolabında 3 hafta kadar dayanır. Katı pişmiş yumurta kabuğu soyulmadan 1 hafta, yumurta akı 4 gün, yumurta sarısı ise sıkıca kapalı bir kapta 2 gün süreyle buzdolabında saklanabilir.

Alnar Narcılık

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

9


Ukay Catering GIDA sektöründeki başarıları ve girişimleri ile uzun yıllardır adından söz ettiren ve tüketicilerin vazgeçemediği bir markaya dönüşen Ukay Catering, yıllar geçse de arayacağınız lezzetli soslar üretiyor. 1970 yılında domates sosu üretimiyle gıda piyasasına giren Ukay Catering yöneticisi Işık Vedat, bugün ketçap çeşitlerinin yanı sıra kahverengi sos (Brown Sauce), barbekü sos, hardal (mustard) ve sirke çeşitleri gibi değişik soslar içeren Ukay Catering etiketli ürünlerle oğlu Alper Vedat ve kızı Işın Vedat’ın da yer aldığı bir kadroyla yüzlerce işletmeye satış yapıyor. SADeCe İNGİlTere’NİN DeĞİl AVrUPA’NIN DA SeVİleN leZZeTİ Britanya genelinde büyük gıda toptancıları ve binlerce işletmenin sos ihtiyacını karşılayarak milyonlarca kişinin damaklarında iz bırakan Ukay Catering, İtalya, Yunanistan, Fransa ve Belçika başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinde yüz binlerce insanın severek tükettiği bir lezzet halini almış. Perakende sektörü için 450ml, 650ml ve 900 ml ketçap, brown ve barbekü sos imal eden firma, 1 ila 4 litre arasında değişen sos çeşitlerini de takeaway, restoran, kafe ve diğer gıda işletmelerinin kullanımına sunuyor. Ukay Catering müşterilerine, 300ml’den 1 tona kadar çeşitlilik gösteren toptan alım imkanı da sağlıyor. MÜşTerİYe ÖZel ÜrÜN eTİkeTİ Yaklaşık 50 yıldır geleneksel tarifini bozmadan beş farklı tatta ketçap üreten firma, müşterilerinin isteği doğrultusunda özel etiketleme yaparak ürünlerini tüketicisiyle buluşturuyor. Böylece kaliteden ödün verilmeden gıda toptancılarının kendi markalarını oluşturma fırsatı sunuluyor. keTÇAPTA rAkİBİ YOk Ürettikleri ketçap ile Birleşik Krallık’ın tamında sevilen bir lezzeti yakaladıklarını belirten firma yöneticisi Işık Vedat, başından geçen bir hadiseyi bizimle de paylaştı. “Bir gün çat kapı gelen bir kişi sekreterimize benimle görüşmek istediğini söyledi; ben ise görüşmeyi kabul ettim ve gelen kişinin ketçap piyasasındaki en büyük rakibimizin satış uzmanı olduğunu öğrendim. Randevu almadan gelen bu kişi uzun zamandır müşterilerimize ketçap satmaya çalışıyordu. Gelen

10

GIDA |

2018

Sos sektörünün en iddialısı

adama ziyaretinin sebebini; “Rakibiniz olarak müşterilerinizi ziyaret ediyor onlara mayonez başta olmak üzere çeşitli sos ürünleri satıyorum fakat şimdiye kadar sizin ketçabınızı kullanan hiçbir kimseye değil ürün satmak, onlara ürün örneği verme konusunda bile ikna edemedim. Başarınızın sırrını öğrenmek için böyle bir ziyaret gerçekleştirdim.” diyen Vedat, ketçap üretiminde ve satışında rakiplerinin olmadığını ifade etti. keTÇABIMIZlA keNDİ SOSlArINI ÜreTİYOrlAr Başarılı işadamı konuşmasının devamında bazı müşterilerinin kendi soslarını üretmek için Ukay

Catering ürünü ketçap kullandığını dile getirdi: “İnsanların ağız tatları yaşadıkları bölgeye ve kültürlerine göre değişiyor; mesela Türkiye’de ketçaplar daha çok salçaya yakın çünkü insanımız yemeklerine salça katıyor. Mesela İspanya’da tattığım ketçaplar daha tuzluydu; İspanyol ağız tadına göre üretilen ketçapların tuzlu olması ise ürünün maliyetini düşürüyor. Biz İngiltere genelinin ağız tadına hitap eden bir ketçap üretmeye çalıştık. Elde ettiğimiz başarının ardından bizden acılı ketçap talep edenler oldu fakat biz bunu kabul etmedik ve onlar da yine bizden vazgeçmeyip kendi acılı soslarını bizim ketçabımızı kullanarak yaptılar ve halen üretiyorlar.” şekerlİ keTÇAP OlMAZ McDonald’s ile İngiltere gıda sektörüne giren Heinz’ın ürünlerini fazla şekerli ve asitli olarak değerlendiren Vedat, “Ürünümüzün kalitesi ve lezzetinden çok eminiz. Öyle

ki İngiltere’nin önde gelen gıda toptancılarından (Cash and Carry) birinde yaptığımız anketlerde insanların Heinz’e karşı bizi tercih ettiklerini gördük. Tatlı olması için daha fazla şeker katılan ketçaplar insanlar tarafından artık istenmiyor ve şekerin insan bünyesine zararından dolayı tercih edilmiyor. Ankete katılan bir kadın, farkında olmadan çocuğuna şeker yedirdiğini dile getirdi ve artık bizim soslarımızı tüketeceğini söyledi.” SOS MAlİYeTİ DeĞİl MeMNUNİYeTİ ArTIrIr Günümüzde birçok işletme yöneticisinin “Sosu ücretsiz veriyorum, maliyeti artırıyor.” gibi yanlış düşüncelere kapıldığını dile getiren tecrübeli iş adamı Vedat, “Bazı müşterilerim ketçap için müşteriden para almadığını söyleyip, “Bana en ucuzunu getir” diyor, bense onlara en ucuz eti veya patatesi bile kaliteli ketçapla lezzetli kılabileceklerini anlatıyorum. Burger içine konulan soğandan para alınmıyor ve hiçbir mekan sahibi “Soğan için ekstra para almıyorum, o halde en ucuz soğanı kullanayım.” demiyor. En kaliteli eti, patatesi ve diğer ürünleri kullanarak lezzetli yemekler hazırlayan bazı restoranların ise maliyeti düşüreceğini inanarak ucuz sos kullandıklarını ve tüm emeklerini bir anda çöpe atıklarına şahit oluyoruz. Yanlış yapılan hesaplar nedeni ile mekan yöneticileri sos kullanımının maliyetleri artırdığını düşünüyor ama öyle değil; ketçabın maliyeti devede kulak kadar az.” dedi. Her ZAMAN TOPlUMUN YANINDA Ukay Catering bir yandan ürünleri ile tüketiciye en sağlıklı sosları sunarken bir yandan ise üstlendiği sosyal sorumluluk bilinciyle topluma maddi ve manevi destekler veriyor. Her türlü kültürel, sanatsal ve toplumsal olarak katkı sağlamaya özen gösteren şirket yönetimi, topraklarından kilometrelerce uzakta yaşayan toplum üyelerimizin yanında yer alamaya devam edeceklerini belirtiyor. İleTİşİMe GeÇİN Sos üretiminde kalite arayan firmalar 020 8520 5999 numaralı telefondan ya da www.ukaycatering.co.uk internet adresinden Ukay Catering’e ulaşıp ayrıntılı bilgi edinebilirler.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

11


Doğanın bir mucizesi: Zeytin ve Zeytinyağı MeDeNİYeTler tarafından tarihler boyunca kutsal sayılan ve ayrıca birçok kutsal kitapta da geçen bir mucizedir zeytin. O kadar değer verilmiş ki yemeklerden sağlığa kadar her alanda kullanılmış yıllar boyu. Tarihte ilk zeytin yağı ticaretinin bir Sümer kent devleti olan tarihi Mari belgelerinde, Halep şehrinden yapılan zeytinyağı ihracatı detaylı biçimde anlatılmaktadır. Bu belgelerde o dönemde (M.Ö. 3000) zeytinyağı fiyatının şarap fiyatından beş kat, susam ve keten tohumu yağından ise iki buçuk kat daha pahalı olduğu belirtilmiştir. En eski zeytinyağı üretim yöntemi, önce zeytinleri ayakla ezmek sonra da sıcak su ile yağını toplamaktır. İnsanoğlu daha sonra zeytinleri iki silindirik taş arasında ezerek, taş baskı zeytinyağı yöntemini keşfetmiştir. Taş baskı tekniği günümüzdeki butik zeytinyağı markalarınca hala kullanılmaktadır. GeÇMİşTe GÜNÜMÜZe ZeYTİNYAĞI 3000-4000 yıldan bu yana, aynı yöntemlerle elde edilen altın sıvının lezzeti, bir başkadır. Zeytinin hasadı ve toplama şekilleri, binlerce yıldan bu yana, neredeyse hiç değişmemiştir. Elle toplama, ya da silkme yöntemi kullanılmıştır. Sadece zeytini ezme, hamurunu sıkma ve çıkan yağını bitkisel suyundan ayrıştırma teknikleri

12

GIDA |

2018

geliştirilmiştir. Bir bakıma, bu doğal ürün, geçen yüz yıllara, t e k n o l o j i ye kafa tutmuştur. Bugün hidrolik pres makinelerinin yanı sıra, zeytin hamuruna hiç pres uygulamadan, merkezkaç kuvvetiyle zeytinyağı elde etmeyi sağlayan makineler de kullanılıyor. Bunların içinde en yaygını, kontinü sistemi olanıdır. kAlİTelİ ZeYTİN Ve ZeYTİNYAĞI ‘eMek İSTer’ Tane, siyahlanıp, et kısmı menekşe mor bir renk aldığı zaman, zeytin hasadı başlar. Daha kaliteli sofralık zeytin ve zeytinyağı, sağlam ve olgun zeytin tanelerini, ağacından hırpalanmadan elle toplama usulüyle elde edilebilir. Ancak, zeytini, elle toplamak işgücü maliyetini artırır, ürünün fiyatını yükseltir. Zeytin, yere düşer ve günlerce kalırsa, tane eti bozulur, ondan çıkarılacak yağın kalitesini de olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle sık aralıklarla toplanmalıdır. Zeytin taneleri, işlemden önce yıkanarak, üzerindeki tarımsal ilaç bulaşıkları giderilmelidir. Küçük sepetlerde toplanan taneler, sonra ahşap veya plastik kasalarla taşınır. Toplanan zeytinler, fazla bekletilmemeli, 1015 saatte işlenmelidir. Aksi halde açıkta bekletilen zeytinler, fermante olur. İmkan yoksa, zeytinler, serin ve havadar depolarda, altları ızga ralı, ahşaptan yapılı yüksek yerlerde 2-3

gün bekletilir. SAF SIZMA ZeYTİN YAĞI NASIl elDe eDİlİr? Zeytinyağını, karasudan ayırmanın, yörelere göre değişik yöntemleri vardır.

Toplanan zeytinler, elde yassı bir taşta, düzlükte veya taş havanda, ya da herhangi bir bulgur kırma değirmeninde, eti ve çekirdeği dövülüp ezilir. Etle birlikte çekirdeğin öğütülmesi, elde edilen zeytinyağının tadını bozmaz, daha iyi korunmasını sağlar. Değirmenin çevrilmesine, zaman zaman ara verilir. Bir kürekle, zeytin hamuru karıştırılır, altüst edilir. Kıvamında hamur elde edilmesi için, tanelerin her yanı ayrı incelikte ezilmiş ol-

malı ve parmaklar arasında ovalandığında, kalın kum hissi uyandırmalıdır. Hamur haline gelen zeytinler, her biri yaklaşık 5 kg hamur alabilen kıl, keçe veya koka denen çuvallara doldurulur. Çuvallar, bir kabın üzerine yerleştirilir. Az bir zaman dinlendirilir. İki kişiyle, ters istikamete çekilerek sıkılır. Karasuyla karışık zeytinyağı çuvaldan sızacaktır. Yağ, bu bitkisel sudan ve tortulardan ayrıştırıldıktan sonra elde edilir. Ya da elde edilen hamur, askıyla sıkılır, şırası çıkarılır. Bu sırada, meyvenin yağı ve bitkisel suyu birlikte bulunur. Bir kaba dökülen şırada, zeytinyağı üstte, karasu ise dipte kalacaktır. Kepçeyle alınan bu yağ, bir başka kaba konulur. Biraz dinlendirilir, sonra da bir tülbent, pamukla süzülür. Beş-altı saat bekletilir. İşte saf sızma zeytinyağı budur. ZeYTİNYAĞINI NASIl SAklAMAlIYIZ? Zeytinyağı, yaşlandıkça tatlanmadığını unutmayalım. Tazelik, zeytinyağında en önemli kalite kıstaslarından biridir. Yüksek kaliteli zeytinyağı, morötesi ışınlara karşı işlem görmüş, yağın ışıktan korunmasını sağlayan, boy-

alı şişelerde satılır. Çevredeki kokuların yağa sinmesini önlemek için, ağzı sıkı kapalı olmalıdır. Ağzı sıkıca kapatılıp hiç açılmayan bir şişe, iki yıla kadar saklanabilir. Açılmış bir şişe ise, iki ayda tüketilmelidir. Zeytinyağının buzdolabına konulması tavsiye edilmez. Erime noktası, 5-7 ºC, dumanlanma noktası 210 ºC›dir. Zeytinyağı, doğrudan Güneş ışığı görmeyen, serin yerlerde saklanmalıdır. Saklama için en uygun sıcaklık derecesi 1415 °C›dir. Zeytinyağı, her türlü kokuyu çeker, içine alır. Bu nedenle, yabancı koku olmayan yerlerde, ağzı kapalı olarak muhafaza edilmelidir. Zeytinyağındaki klorofil, yağın, ışığa karşı hassas olmasına neden olur. Bu nedenle, renkli cam şişelerde, renkli cam damacanalarda, porselen ya da çelik kaplarda ve içi cilalı teneke kutularda saklanmalıdır. Yağı, yarı saydam bir şişede bekletmek gerekir. Zeytinyağı, ağzı açık olarak uzunca bir süre hava ile temas ederse, bozulmaya başlar, asit oranı artar. Usulüne uygun olarak saklanan natürel zeytinyağları, özelliklerini kaybetmeden 2 yıl, riviera ve rafine zeytinyağları ise 1,5 yıl kadar dayanabilir.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

13


Her toptancının ihtiyacı d l a r e olan yemek servisi H YÜkSek kaliteli tek kullanımlık ürünler imal eden İngiliz markası Herald, en uygun fiyatları ve en geniş ürün yelpazesini bulabileceğiniz bir adres. Son bir yıl içinde piyasada marka değişikliği ile birlikte daha fazla yatırım yapan aile şirketi, müşterilerine en iyi kaliteyi ve daha fazla çeşidi en iyi hizmet ile birlikte sunmakta. Herald şirketi otuz yıllı aşkın bir süredir barlara, otellere ve yemek servisleri gibi sektörler için tek kullanımlık ürünler tedarik ediyor. İngiliz şirketi ayrıca dünyanın her yerinden en kaliteli ürünleri ithal ediyor. En uygun maliyetle ürünler sunan Herald, kaliteden asla ödün vermiyor ve müşterilerin memnuiyeti için gereken her şeyi yapıyor. Farklı ve tek kullanımlık ürün seçenekleri arasında plastik bardak, kağıt bardak, çatal-bıçak, kokteyl aksesuarları, bobinler, gıda kapları ve ambalaj, mumlar, pipetler, unlu mamuller ve tek kullanımlık önlükler, eldivenler, şapkalar ve diğer temizlik malzemeleri mevcut. ÖNCe İÇ SONrA Ye Herald şirketinin son zamanlarda piyasaya sunduğu yeni ürün yoğun bir ilgi görmekte, şu an piyasaya yenilebilir pipetler sunmakta. Üretilen yeni ürün esasında ebeveynlerin çocuklarına şeker olarak verilmesi veya alkolsüz içeceklerin yanında lokantalarda veya otellerde sunulması için üretildi. Yenilebilir pipetlerin farklı tatları mevcut. Bir birinden lezzetli meyve tatlarında

14

GIDA |

2018

sunulan yenilebilir pipetler şu an çilek, limon ve misket limonu tatlarıyla tedarik edilebilir. Yoğun ilgiden dolayı farklı tatlarda bulunan pipetler artık barlarda ve kulüplerde kokteyllerin yanında veriliyor ve çok popüler olmaya başladı. Öne çıkan ürünleri ve çevreye olan hassasiyeti ile ün kazanan Herald, parti planlamacıları ve etkinlik organizatörleri tarafından oldukça beğenilen ve istenen tek kullanımlık çatal-bıçak takımına sahip. Şu anda piyasada bulunan üç farklı ürün yelpazesi olan Carizma, Tuzcani ve Windzer müşteriye stil ve bütçe tercihine göre alışveriş yapabilmeleri için çok çeşitli seçenekler sunuyor. YOGeSH PATel Herald'ın Genel Müdürü Yogesh Patel, şirketin tek kullanımlık catering ürünlerinde bireysel markaların tanıtımı için hevesli olduğunu söyledi ve ifadesine şöyle devam etti: "Ürünlerin maliyeti ve tek kullanımlık olması müşterilerin tercih etmediği anlamına gelmiyor; işte bu nedenle şirketimizi ve ürünlerimizi geliştirerek özelleştirdik.” “Ürünlerimize marka ismi vererek, müşterilerimizin seçecekleri ürünleri en iyi şekilde keşfetmesi ve bu ürünlere yatırım yapmalarını teşvik ediyoruz. Hedefimiz her zaman daha iyi işlere imza atıp, daha kaliteli ürünler üretmek ve Herald markalı ürünlerimizi müşterilerimize tanıtmaktır.” Foodservice Packaging Association'ın bir üyesi olan Herald’ın

en beğenilen ürünlerinden Chef Master’in satışlarında artış yaşanmaya devam ediyor. Herald tarafından üretilen Chef Master ürünleri şeflere ve yemek

servisi hizmeti veren işletmelere yemek sunumlarını geliştirme seçenekleri sunuyor. Genel Müdür Patel, Herald’ın geçtiğimiz yıl sade, kaliteli, tek kul-

lanımlık ürün satışlarında artış olduğunu belirterek, kendi etiketlemelerini kontrol altına almaya, “yiyecekleri satmaya” ve siparişlerini buna uygun olarak düzenleyen birçok toptancı ve distribütöre sahip olduklarını ifade etti. GeleCek HeDeFlerİ Yogesh'in gelecek için büyük planları var: “Ürün yelpazemizi genişletmeye devam etmeyi planlıyoruz. Giderek daha fazla müşteri Herald ismine aşina oluyor ve markalarımızı tanıyor. Müşterilerimizin toptan pazarda diğer marka ve ürünlere yönelmesi için hiçbir neden yok.” Herald hakkında daha fazla bilgi için, www.heraldplastic.com internet sitesini ziyaret edebilir veya 0208 507 7900 numaralı telefonu arayabilirsiniz.

www.londragazete.com


All part of the family

Introducing the full range of impressive, quality brands that makes up the Herald clan...

Herald supplies the catering and food to go markets with a full range of value-driven, superior products that are catalogued under a number of respected names. For over thirty years, we’ve sourced the most cost-effective products, without sacrificing quality, in order to preserve customer confidence and deliver the very best.

, ...We re very proud to be a sum of our parts.

www.londragazete.com

See how Herald can fit in to your business Tel: 0208 507 7900 sales@heraldplastic.com www.heraldplastic.com

2018 |

GIDA

15


Ürünler ve markalar nasıl ‘Helal’ oluyor

DÜNYADAkİ helal gıda pazarı ile ilgili her geçen gün birçok markanın helal gıda sertifikası almaya başladığını gözlemliyoruz. Artık son tüketiciye ulaşan ürünlerin dışında bazı gıda hammadde üreticilerinden de bu şartları sağlamasının istendiğini görmekteyiz. Dünya Helal Forumu’nun yaptığı bir araştırmaya göre yalnızca gıda sektöründe değil, kozmetik, tekstil, deri, turizm, makine gibi birçok sektörde, insan sağlığına zarar vermeyen, sağlıklı hammaddelerle, sağlıklı, hijyenik koşullarda üretim şartı koşan helal pazarı iş hacmi 2 Trilyon dolara ulaştı. Bu pazarda tabi ki Büyük Britanya’nın da payı çok fazla. Ürünlerinin sağlıklı ve helal olmasını isteyen ve bekleyen birçok Müslüman, İngiltere’de de helal gıda ürünlerine yöneliyor. Peki böylesine büyük bir pazarın talepleri neler, Helal sertifikası ve helal ürün nedir? İşte bu ve benzeri soruların yanıtlarını bulacağınız bu yazımızda birçok aydınlatıcı bilgiyi sizler için derledik. ‘HelAl GIDA SerTİFİkASI’ NeDir? Dünya üzerinde ciddi bir payı olmasına rağmen henüz helal gıda budur denilebilecek bir standart getirilmedi. Ancak ülkelerin kendi bazında uyguladıkları bazı standartlar mevcut. Teknik denetimlere dayanarak teknik açıdan yeterli en az iki Müslümanın fiili gözlemleri ve sistemin devamlılığını sağlamak için kurulan bir helal güvence sistemine istinaden yapılan kefalet, şehadettir. Türkçe’ye İngilizceden geçen sertifikasyon aslında Şahadetname anlamı taşımaktadır ve İslam hukuku açısından bağlayıcı olan bir beyanı ortaya koyar. Helal gıda sertifikasyonu fıkhi bir konudur. Helal sertifikalama, muteber, ehil ve tarafsız bir kurumun, söz konusu üretimi denetlemesini, helal standartlarla uygunluk içer-

16

GIDA |

2018

isinde üretimin yapıldığını teyit etmesini ve buna bağlı olarak, onaylanmış bir belge vermesini kapsayan bir yöntem. Gıdalarda helal olma şartı ile birlikte, sağlığa uygunluk ve safiyet de olması gereken şartlar. Ayrıca Helal Sertifikalama, ülke yönetiminin kontrol birimlerine gıda emniyeti konusunda destek hizmeti de sağlıyor. İSlAM AÇISINDAN ‘HelAl’ Hayatın bütün alanlarıyla ilgili düzenlemelerde bulunan İslâm, insan hayatının devamlılığı adına belki de en zarurî bir ihtiyaç olan yiyeceklerle ilgili de pek çok hüküm vaz’ etmiş ve bu alanda bazı sınırlamalar getirmiştir. Bu itibarla İslâm’da teşri’ kılınan bütün hükümleri hayatlarına tatbik etmekle mükellef olan Müslümanlar için, hemen her gün almak zorunda oldukları yiyecek ve içeceklerle ilgili hükümlerin bilinip yaşanması da büyük bir önem arz etmektedir. Helal kelimesi izin verilen, İslam Hukuku kurallarına uygun anlamına gelmektedir. Kısaca, Allah’ın Müslümanlara izin verdikleri demektir. Müslümanlar haramdan uzak durmak zorundadırlar. Bir Müslüman hayatı boyunca izin verilen ve tavsiye edilen şekilde yaşamaya çalışmak zorundadır. Helal gıda; bir Müslümanın İslam Hukuku kurallarına göre tüketebileceği gıdaları ifade etmektedir. NeDeN BelGeleNDİrMe ? İçinde bulunduğumuz modern üretim sistemi içerisinde herhangi bir Müslüman, uzman desteği olmaksızın bir ürünün helalliği konusunda kesin bir karara varamaz. Doğru bir karar alınabilmesi için İslam hukukunu da bilen gıda, veterinerlik, ziraat, biyoloji, kimya vb. gibi alanlarda uzman bilim adamlarının değerlendirmesi ile konunun teknik yönüne de vakıf, Müslüman din alimlerinin, karar alma sürecinde ol-

ması gerekir. Bir gıda ürünün helal olabilmesi için ürünün veya üründe kullanılan hammaddelerin helal olması yeterli değildir. Gıdanın menşei, üretim veya işleme süreci ve işleme metotlarının da İslam hukukuna uygun olması gerekir. Aynı zamanda, tüm bu bileşenleri ve proses yardımcı malzemelerin de İslami esaslara göre meşru yollardan elde edilmiş olması gerekir. Helal Gıda, haram veya şüpheli gıda ve maddeler ile necis olan şeylerden arındırılmış olmalıdır. Ürünlerin sevkiyat ve depolama süreçlerinde ve gerektiğinde satış aşamasında ilave bir çaba ve sürekli dikkat gerekmektedir. Belgelendirme, belge kapsamına giren ürünlerin helalliğini etkileyen tüm süreçlerin ve bu süreçlere ait risklerin izlenebilir bir sistem dahilinde sürekli kontrol altında tutulmasını sağlar. HelAl GIDA PAZArI GeNİşlİYOr Her geçen gün genişleyen helal gıda pazarında dünya genelinde 1.8 Milyar Müslüman nüfusu bulunmakta. Buradan hareketle dünya genelinde sadece helal belgesine konu gıda ürünlerinin ticari hacmi 660 Milyar Dolar seviyelerinde. Diğer sektörleri de eklediğimizde bu rakam 2 trilyon dolara ulaşıyor.

Yıllık büyüme oranının %8-10 arasında olduğunun değerlendirildiği pazardan, helal belgelendirme kuruluşlarının elde ettiği ciroya bakıldığında ise 6 milyar doları aşan bir ciro olduğu tahmin ediliyor. Helal gıda ve yaşam stilinde ikinci en büyük potansiyel piyasa olan Türkiye pazarının, 2018 yılında 237 milyar dolara ulaşacağı düşünülüyor. DinarStandard’dan yapılan açıklamaya göre, Türkiye’nin Helal gıda & yaşam stili iç tüketim piyasası, küresel olarak ikinci en büyük potansiyel piyasa. 2012 yılında 154 milyar dolar olduğu tahmin edilen Türkiye piyasasının, 2018 yılında 237 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. İslami yaşam stili olarak en büyük piyasa olan Endonezya’nın 2012 yılında 235 milyar dolar, üçüncü en büyük piyasa olan Suudi Arabistan’ın 91 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Thomson Reuters ortaklığında hazırlanan son “State of the Global Islamic Economy” raporunda, hızla büyüyen Helal gıda & yaşam stili sektörlerinde 2012 yılı tüketici harcamaları 1,62 trilyon dolar olarak hesaplanırken, bu miktarın 2018 yılında 2,47 trilyon dolara yükseleceği öngörüldü.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

17


18

GIDA |

2018

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

19


İngiltere bu mezeleri çok seviyor Bİrleşİk Krallığa göç eden toplumumuz beraberinde birçok kültür ve lezzeti de aslında bu topraklara kazandırdı. Bunların en başında hiç şüphe yok ki sofralarımızı süsleyen mezelerimiz geliyor. Bu lezzetler özellikle yemek başlangıçlarında iştah açıcı ve besin değerlerinin yüksek olması ile biliniyor. Tabi ki lezzetleri de tartışılmaz derecede güzel. Bu lezzetlerin artık sadece Kıbrıs ve Türkiye’den göç etmiş toplumumuz değil İngilizlerde çok seviyor, ciddi bir şekilde de tüketiyor. Bu yazımızda amacımız sizler için İngiltere’nin en sevilen bu mezelerini yakından tanımanız için bilgiler vermek ve hala bu lezzetleri bilmeyenleriniz varsa hemen denemeleri için tanıtmak. Bu arada aşağıda sıraladığımız lezzetlerin hepsine İngiltere’de bulunan Türk marketlerinde bulabilirsiniz. Keyifli okumalar. BeSİN DeĞerİ YÜkSek Bİr leZZeT ‘TArAMA’ Tarama için muhteşem ve rakı masalarının vazge-

çilmezi dersek sanırım abartmış olmayız. Bu mezenin yapımı oldukça kolay gibi görülse de aslında en büyük zahmetinin içerisindeki kıvamı olduğundan dolayı ustasının elinden yemek veya gerçekten meze işini çok iyi yapan markalardan tercih etmek doğru olacaktır. Ustaları taramanın yapımını şöyle anlatıyor; mezenin yapımında kullanılan balık yumurtasının (havyar) çok iyi bir şekilde çok az limonla ezilmesi gerekiyor. Bütün yumurtalar iyice kırıldıktan sonra yediği kadar zeytinyağını ip gibi içine kata-

20

GIDA |

2018

rak bekliyoruz. Son yarım saatte limonu içine katarak süzme yoğurt kıvamına gelinceye kadar bekliyoruz. Maliyeti oldukça yüksek olan taramanın diğer bir kabul gören yapılışı ise öncelikle bayat ekmekleri oldukça ufaltıyoruz. Bu işlemi avuç içlerinizle en iyi şekilde yapabilirsiniz. Ekmeklerin iyice kuru olmasına özen gösterin. Aksi halde ekmekler birbirinden ayrışmayacak ve tam olarak parçalanmayacaktır. Daha sonra parçaladığınız ekmekleri su ile karıştırarak cıvık bir kıvama getiriniz. Daha sonra balık yumurtasının tümünü ekleyerek iyice karıştırıyoruz. Tam olarak karışan bu karışımı ayrı bir kaba alalım. Aldığınız kap biraz derin olursa çok daha rahat bir şekilde çalışabilirsiniz. Diğer aşamamız ise karışımı hazırladıktan sonra soğanları soyarak küçük küçük rendelemeye başlıyoruz. Rendelediğimiz soğanları önceden hazırladığımız karışım içerisine ekliyoruz ve bol bol karıştırı-

yoruz ta ki soğan karışımın içerisinde eşit bir şekilde dağılana kadar. Malzemelerde saydığımız sarımsağı da havanda döverek bu karışım içerisine ekleyelim. İster robot kullanarak ister kaşık yardımı ile limonu tam olarak sıktıktan sonra rengi açılana kadar sürekli olarak karıştırıyoruz. Bir süre sonra rengi beyazlaşmaya başlayacaktır. Böylelikle bu aşamamızda tamamlandı. Son aşamada ise karıştırmaya devam ederken yavaş bir şekilde malzemelerde bahsettiği-

miz zeytin yağını ekleyelim. Bu sırada karıştırma işlemini aksatmamalıyız. Artık tarama meze hazırdır. Uygun şekillerde servise hazır hale getiriniz. Üzerini ise maydanoz, dere otu ya da diğer malzemelerle süsleyebilirsiniz. Taramanın birçok yapılış çeşidi olmasına rağmen her tarifin kendine has bir lezzeti var. Bu yüzden bununla ilgili tam tarif işte budur diyemeyiz. Ancak ne olursa olsun özellikle rakı sofralarının vazgeçilmezi

olan tarama, hem toplumumuz hem de İngilizler tarafından oldukça beğenilen bir mezedir. NeFİS TADI İle TÜM SOFrAlArIN SeVİleNİ ‘HUMUS’ Çok sevilen bir meze olan ‘humus’ özellikle Türkiye’nin güneyinde oldukça bilinen bir lezzettir. İngiltere’de ise hemen hemen her milletten insanın severek tükettiği ve mezeler arasında ilk sıralarda yer alan bir mezedir. Akdeniz sofralarının vazgeçilmez lezzeti humus özellikle orta doğu mutfağında sıkça görülmektedir. Humus, eski Mısır’dan kalma en eski gıdalardan biridir ve nohudun kullanıldığına dair 7000 yıl önce o bölgede oldukça fazla sayıda bulgu vardır. Ana malzemesi nohut olan humusun içerisinde zeytinyağı, tahin, limon suyu, kimyon, kırmızı biber ve tuz bulunmaktadır. Tabi ki en lezzetlisini yiyebilmeniz için kaliteli malzemelerin bir araya getirilmesi şarttır. Kullanılan malzemeler

çeşitli kültür ve mutfaklara göre değişmesine rağmen lezzeti ve iştah arttırması nedeniyle sofraların vazgeçilmezidir. leZZeTİYle VAZGeÇİleMeYeN ‘CACIk’ Cacık aslına bakarsanız kültürümüzde kahvaltı hariç tüm öğünlerde yenilebilen, bir mezenin yanı sıra birçok yemeğin yanında da lezzetle tüketilen bir gıdadır. Özellikle et yemeklerinde, pirinç ve bulgur pilavının yanında olmazsa olmazlardan biridir cacık. Aynı zamanda keyifli içki sofralarının da vazgeçilmez bir mezesidir hiç şüphesiz. Cacık, yoğurt, su, salatalık ile yapılan soğuk bir Türk mezesidir. Soğan bitkisinin yeşil kısmı, nane, sirke, dere otu, zeytinyağı ve sarımsak ile zenginleştirilebilir. İçine rendelenmiş havuç ve marul katılan cacığa ise kış cacığı denir. Kıbrıs'ta ise yoğurdu (genellikle koyun yoğurdu) bol miktarda zeytinyağıyla karıştırıp içine salatalık katılmasıyla yapılan mezeye ‘Talatur’ denir. Yunan mutfağında da oldukça bilinen ve sevilen bir meze olan cacık, tzatziki veya caciki diye geçer. OlMAZSA OlMAZlArIMIZDAN ‘kISIr’ Kültürümüze ve mutfağımıza o kadar yerleşmiş bir mezedir ki kısır, Türkiye’de annelerimizin ev buluşmalarında misafirlere, pasta, kurabiye yanında bile ikram edilmektedir. Lezzeti ve birçok yemeğe çok yakışması nedeniyle sık sık toplumumuzun aklına gelen mezelerin başında gelir. Türkiye’nin birçok bölgesinde yapılan ve sevilen kısırın farklı yapılış biçimlerine rastlamak mümkündür.

Örneğin Antakya usulü kısır, oldukça sevilen lezzetli bir çeşididir. Tarifi ise özetle şu şekildedir. Bulguru bir kaba alıp üzerine 1 su bardağı ılık suyu döküp karıştırılır. 15 dakika bekleyip, bulgura salçayı, isotu, acı biberi, toz biberi ekleyin. Elinizi ıslatarak bulgur yumuşayıncaya kadar yoğurmaya devam edin. Küçük doğranmış sarımsağı, kimyonu, nar ekşisini, limon suyunu ekleyip biraz daha yoğurun. İnce doğranmış maydanoz ve taze soğanı ekleyin. Zeytinyağını yeşilliklerin üzerine gezdirip sadece karıştırın. Marul yapraklarıyla servis edin. Kısır, bağırsakların en hızlı şekilde çalışmasını sağlar. Aynı zamanda sindirimi düzenler. Haftada en az bir kere tüketilen kısır ilerleyen zamanlarda gelişecek bağırsak kanserinden korumaya yardımcı olur. Hamileler ve gelişim çağındaki çocukların sık sık bulgur tüketmesi tavsiye edilir. Özellikle kısırın içeriğinde bulunan bulgurun ufak yaşlardan itibaren düzenli olarak tüketilmesi, ilerleyen yaşlarda birçok hastalığa yakalanma riskini azaltır. Kısırlık bulgur çocukların zihinsel gelişimini ve kemik sağlığını olumlu yönde etkilediğine dair uzmanların tavsiyeleri bulunmaktadır.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

21


Mr. Dips mezeleriyle damaklarda iz bırakıyor İNGİlTere’De ‘meze’ denince akla gelen ilk markalardan olan Mr. Dips, damaklarda iz bırakan tadıyla yiyenlere özledikleri lezzeti sunuyor. Hasan Erdin’in öncülüğünde alanında uzman kadrosuyla ürün yelpazesini genişletmeye devam eden Mr. Dips, gıda sektöründeki yerini farklı kılıyor. Başarılı işadamı Hasan Erdin’in 15 yıllık mesleki tecrübesiyle üretilen ve satışa sunulan Mr. Dips, uluslararası kalite yönetim sistemiyle de tescilli bir marka. Meze sektöründeki tecrübesini ‘Mr. Dips’ ismiyle kurduğu şirketine akta-

Humus

ta

a Taramasal

ran ve bu alanda yıllardır başarılı çalışmalara imza atan Kıbrıslı genç işadamı Hasan Erdin, İngiltere’de süpermarketler, oteller, gıda toptancıları, catering şirketleri ve restoranlar ağırlıklı olmak üzere, meze ihtiyacı bulunan her kesimin gittiği ilk adres olma özelliğini sürdürüyor. Başta; humus, cacık, tarama salata ve falafel olmak üzere geniş bir kesim tarafından beğenilen mezelerine, sürekli yenilerini ekleyen Hasan Erdin’in genel direktörlüğündeki Mr. Dips, Londra’da bir ilke imza attı. Lezzeti dilden dile dolanan mezeler üreten Mr. Dips, kendi yoğurdunu üretip satıyor. YeNİ ÜrÜNler Şirkette Direktör olarak görev yapan Hatik Erdin ile birlikte Mr. Dips’in meze yelpazesini genişleten başarılı işadamı, kendi yoğurtlarını üretip satmaya başladıklarını ve müşterilerine yeni ve farklı ürünler sunacaklarını duyurdu. Hem ürün çeşidini hem de hitap ettikleri müşteri kitlesini genişletmek için durmaksızın çalıştıklarını ve toplumun beğenisini kazanan yeni tatlar keşfettiklerini anlatan Hasan Erdin, “İngiltere’de ‘meze’ denince akla gelen ilk

i Tzatzik

t r u h g o Y

Kısır 22

GIDA |

2018

isim olmaktan dolayı gurur duyuyoruz.” dedi. Hasan Erdin, “Mr. Dips olarak tüm ürünlerimizi modern bir şekilde üretiyor ve gıda sektöründe çalıştığımız tedarikçiler vasıtasıyla toplumun beğenisine, damak tadına sunuyoruz. Ürünlerimizde en yüksek kaliteyi sağlamak için gıda sektöründe gerekli olan HACCP ve ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemini uyguluyoruz. Mezelerimizde kullandığımız tüm malzemeler, yüksek kalite standartlarımızı karşılamak için özel olarak tedarik ediliyor veya ithal ediliyor. Süpermarketler, oteller, gıda toptancıları, catering şirketleri ve restoranlar başta olmak üzere tüm tüketicilere büyük çeşitlilik sunuyoruz. Meze sektöründeki 15 yıllık tecrübemi, müşterilerimizin ihtiyacını karşılamak amacıyla ürünlerimizi ve hizmetimizi sürekli iyileştirmek yönünde kullanıyorum.” dedi. MeZe SAĞlIkTIr Besin değeri açısından değerlendirildiğinde, mezelerinde kullandıkları malzemelerin diğer pek çok atıştırmalık ve aperatife göre daha sağlıklı olduğunun altını çizen Hasan Erdin şöyle devam etti: “Yaklaşık 15 yıllık mesleki tecrübemi hem şirketimizi geliştirmek hem de topluma daha farklı mezeler üretmek için kullanıyorum. Bugüne kadar bize gösterilen ilgi ve verilen destekten dolayı müşterilerimize, toplumumuza

teşekkür ederim. Mr. Dips ekibi olarak, aldığımız bu büyük destekten dolayı ilk günkü heyecanla işimizi yapıyoruz. Ürünlerimiz sadece Türkiyeli ve Kıbrıslı Türk toplumu tarafından değil İngiltere’deki bütün etnik kökenlerden ilgi görüyor. Geleneksel lezzetlerimizi diğer toplumlara yansıtmak

anlamında da kültürel bir misyonumuz var. Bu misyon doğrultusunda çalışmalarımızı uluslararası kalite standartlarından taviz vermeden sürdürüyoruz.” diye konuştu. Mr. DIPS’Te YOk YOk Meze sektörünün lider işletmelerinden Mr. Dips’in yelpazesinde yer alan ürünlerden bazıları şöyle: Humus çeşitleri, Falafel, Tarama Salata, Tzatziki, Tahin, Cacık, Yoğurt, Kızarmış Kırmızı Biber ve Beyaz Peynir, Karışık Zeytin Salatası, Nohut Salatası, Karışık Fasulye Salatası, Kuskus Salatası. 61/B Uplands Business Park, Blackhorse Lane, London E17 5QJ adresinde bulunan Mr. Dips Ltd.’ye 020 3225 1007 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

23


Baharat dünyasının yeni lezzet kaynağı Tiltay lONDrA’DA baharat dünyasının yeni ismi olan Tiltay Baharatları, Tasty Foods UK LTD’nin bir ticari markası olarak ve İngiltere’de 2014’ten beri raflardaki yerini alıyor. Kuruluşundan bu yana Tiltay Baharatları, yüksek kaliteli ot ve baharat tedarikçisi olarak özellikle Londra çapında farklı pazarlara genişlemiştir. Yapılan uzun çalışmalar sonucu piyasaya giren Tiltay Baharatların yaklaşık 85 tane farklı baharat çeşitleri bulunmakta ve şu an Londra’da bulunan 100 tane süper marketlerde tüketici ile buluşmaktadır. Özellikle Londra’daki Türk ve Asyalı topluluğun baharat ihtiyacını karşılamaya hazırlanan Tiltay Baharatları yöneticisi Kemal Bedensel “Yemeklerin sadece daha lezzetli değil, daha sağlıklı olmasını sağlamanın yolu baharatlardan geçiyor, bu yüzden bizde Tiltay olarak en iyi baharat ürünlerini sunmak için öncellikle İngiltere’de başlayıp daha sonra ise dünya geneline sunmayı hedefliyoruz. Benim esas mesleğim muhasebecilik ve uzun bir süre baharat sektöründe çalışmıştım. Burada kazandığım çevre ve bilgi doğrultusunda kendi baharat şirketimi kurmaya karar vermiştim. Uzun uğraşlar ve detaylı çalışmalar sonucu böyle bir markayı Londra’da piyasaya sunmaya başladık ve sadece Londra’da kalmayıp dünya çapında markamızı tanıtmayı hedefliyoruz. Baharatlarımızın hiçbirinde katkı maddesi yok ke-

Tiltay Baharat yöneticisi Kemal Bedensel

24

GIDA |

2018

İngiltere gıda sektöründe emin adımlarla güvenilir bir giriş yaparak baharat sektöründe bir numara olma yolunda hızla ilerleyen Tiltay Baharatlarını önümüzdeki zaman sürecinde hemen her yerde görebileceksiniz

sinlikle doğal, Tiltay Baharatlar olarak İngiltere’de en kaliteli ve uygun fiyata sahip baharat çeşitlerini piyasaya sunmaktayız.” açıklamasında bulundu. Pek çok farklı baharat çeşitlerini bulunması ile birlikte Tiltay Baharatları talep üzerine Bulgaristan ve Afrika’ya da baharatlarını satışa sunarak müşterilerini memnun etmek için çalışmalar gerçekleşiyor. Tiltay Baharat yöneticisi Kemal Bedensel, kendi tecrübelerini ve bilgilerini geliştirerek baharat markasını müşterilerine en iyi şekilde sunmak için detaylı çalışmalar sarf ettiğine değindi. “Tiltay Baharatlar olarak, esas hedefimiz müşterilerimize kalite-

li, ucuz ve sağlıklı baharatlar sunmaktır, bunu sağlamak için ürünlerimiz sağlık kontrolünden geçiyor ve sertifikalı olarak tüketici ile buluşuyor. Kalitemiz ve hizmet anlayışımız ile piyasadaki birçok baharat firmasından daha uygun fiyatlarla hızlı bir şekilde market raflarındaki yerimizi aldık.” Şimdiye kadar müşterilerinden olumlu yanıtları aldığını ve İngiltere’de geniş bir kitleye baharat temin etmek olduğunu dile getiren Tiltay Baharatları yöneticisi Kemal Bedensel “Bizler gerek firma olarak ürettiğimiz baharatlarımızın kalitesi olarak birçok firmadan daha çok daha iyi ve yüksek kalitede ürünleri piyasaya sunuyoruz. Yaşadı-

ğımız ülke farklı kültürlere ait toplumlar bulundurmak ve bizlerde her kesime ulaşıp onların baharat ihtiyacını karşılamak için çalışıyoruz. Müşteri memnuniyeti bizim için çok önemli bu nedenden dolayı müşterilerimizle sürekli itibara içindeyiz, bizzat kendim müşterime dağıttım yapmaktayım ve böylelikle müşterilerimizle olan iletişim bağımızı güçlü tutmak için özen göstermekteyim. Hatta müşterilerimize kolaylık sağlamak için süper marketlerde stantları biz kendimiz kuruyoruz. İngiltere’de hijyeni ile ilişkin birçok yasa ve kağıt işlemleri bulunmakta ve bunları başarılı bir şekilde yerine getirmek için bizzat ken-

dim gerekli kurslara katılıp bilgi sahibi oldum. Kazandığım bilgiler ve tecrübelerle birlikte gerçekleştirmiş olduğumuz alt yapı çalışmalar sonucunda İngiltere’ye sunduğumuz ürünlerimizi market raflarında, restoranlarda bulunabilecek ve daha birçok farklı alışveriş noktasından temin edebileceksiniz. Ürünlerimiz her hangi bir katkı maddesi bulunmamakta, 100% garantili ve doğal olmasından dolayı güvenimiz tam. Baharat sektöründe bir dünya markası olmak için yoğun çalışmalar içindeyiz ve müşterilerimizin de desteğiyle çok başarılı olacağımıza inanıyorum.’’ İngiltere gıda sektöründe emin adımlarla güvenilir bir giriş yaparak baharat sektöründe bir numara olma yolunda hızla ilerleyen Tiltay Baharatlarını önümüzdeki zaman sürecinde hemen her yerde görebileceksiniz. Tiltay Baharat hakkında detaylı bilgi almak için 07985169711 veya 02082459126 numaralı telefonu arayabilir veya info@ tiltayspice.co.uk mail adresinden mail gönderebilirsiniz. Ayrıca www.tiltayspice. co.uk internet adresini de ziyaret edebilirsiniz.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

25


HOLLAND BAZAAR

gıda sektörünün amiral gemisi olma hedefinde UZUN yıllardır Londra merkezli yürüttüğü çalışmalarıyla pek çok başarıya ve ilke imza atan Holland Bazaar, İngiltere gıda sektörünün amiral gemisi olmayı hedefliyor. Başarılı işadamı Ali Matur ve Managing Direktör Mert Uçar yaş meyve ve sebzenin kalbi olarak bilenen New Spitalfields Market’te uzun yıllardır edindikleri tecrübe ve birikimleri ile İngiltere’nin 24 saat açık ilk cash & carry işletmesi Holland Bazaar’ı 2014 yılında açarak hizmete soktu. Bugün Edmonton ve Croydon’da hizmetlerine devam eden firma başta restoran sektörü olmak üzere market, cafe ve take-away işletmelerinin, ayrıca yeme-içme ile ilgili tüm alanların ve toplumun A‘dan Z’ye en büyük gıda tedarikçisi olma özelliğini taşıyor. ÖrNek İşleTMe Londra’nın en büyük gıda işletmelerinden olan Holland Bazaar, uzun yıllardır gelişim ve değişimini sürdürmenin yanı sıra sağlam kurumsal yapısıyla da diğer işlet-

Holland Bazaar Kurucusu Ali Matur ve Genel Direktör Mert Uçar

26

GIDA |

2018

melere örnek teşkil ediyor. Edmonton ve Croydon şubelerinde ortaya koyduğu sorunsuz hizmet ve müşterilerine sunduğu binlerce çeşit uygun fiyatlı gıda

‘İngiltere’nin 24 saat açık ilk cash & carry işletmesi’ Holland Bazaar, Kuzey ve Güney Londra’da müşterilerine sağladığı önemli fiyat avantajıyla onlara dev zincir marketlerle rekabet şansı veriyor ürünüyle toplumun büyük ilgisini çeken Holland Bazaar, toptan alışveriş alışkanlığını da komple değiştirdi. Holland Bazaar, 24 saat açık olmanın getirdiği avantajla her kesimden müşteri çekmeyi başarıyor. HeDeFlerDe TAM İSABeT Sadece restoranların değil market, cafe ve yeme-içme ile ilgili tüm sektörlerin bir numaralı gıda toptancısı olan Holland Bazaar, dinamik işletme yapısıyla da övgü alıyor. Başarılı girişimci Ali Matur ile Managing Direktör Mert Uçar’ın gelişim haritasını çizdiği dev firma, Güney Londra’nın Croydon

bölgesinde açtığı şubesinde de kısa ve orta vadeli hedeflerini yakalamanın gururunu yaşıyor. Croydon Şube Sorumlusu genç işadamı Cem Matur, uzun vadede de bölgenin en büyük gıda toptancısı olma hedefine her gün biraz daha yaklaşıyor. SATIş Ve DePO AlANI GeNİşlİYOr Edmonton’da Eley sitesinin içinde 70,000 square feet kapali alanda kurulu olan Holland Bazaar; süt ve süt ürünleri ile dondurulmuş gıdaların bulunduğu geniş soğuk hava depoları, onlarca ülkeden tedarik edilen taze sebze-meyve çeşitleri, şekerleme ve

www.londragazete.com


Holland Bazaar, kaliteli ve kesintisiz hizmetlerini Edmonton ve Croydon’daki iki devasa depoda sürdürüyor.

Önceki yıl gıda sektörünün parlayan yıldızı olarak ödüllendirilen Holland Bazaar bu yıl ise ‘En İyi Tedarikçi’ ödülünü kazandı gazlı içecekler ile meşrubatlar, catering malzemeleri, ev eşyaları gibi binlerce ürün çeşidinin yer aldığı reyonları kapsıyor. Soğuk hava depolarından satış noktalarına, ofislerden TIR’lar için ayrı giriş noktalarına kadar en ince detay dahi düşünülerek tasarlanan bu dev komplekste, 200 araçlık özel otoparkıyla da müşterilerine ayrı bir kolaylık sağlayan Holland Bazaar, bütün bu özellikleriyle İngiltere’de her ölçekten işletmenin uğrak kapısı haline geldi. CrOYDON’DAN GÜNeY İNGİlTere’Ye Birleşik Krallık’taki gıda toptancılığı sektörüne reform niteliğinde bir yenilik getiren Holland Bazaar, Kuzey Londra’da verdiği 7/24 hizmetini Mayıs 2016’da Güney

www.londragazete.com

Londra’nın Croydon bölgesine de taşıdı. Holland Bazaar’ın devasa bir alan kullanılarak hizmete soktuğu Croydon’daki şubesinin açılışı, Edmonton’da olduğu gibi toplum, iş ve siyaset dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Croydon şubesiyle ilgili bilgi veren Holland Bazaar kurucusu Ali Matur ve Managing Direktör Mert Uçar, 15 yıldır hizmet sundukları müşteri kitlesinin artmasını, büyük bir başarı olarak nitelendirdi. Holland Bazaar olarak her geçen gün büyümeye devam ettiklerini ifade eden Matur ve Uçar, kurumsallaşma ile birlikte Britanya gıda sektörüne getirecekleri yeniliklerin artacağını da vurguladılar. Genç işadamı Cem Matur yönetimindeki Croydon şubesi, Holland

Bazaar’ın Güney İngiltere’ye açılan kapısı niteliğini taşıyor. Yakın veya uzak fark etmeden tüm Güney İngiltere’yi kaplayan servis ve teslimat ağı firmanın gıda sektöründeki yerini yukarılara taşıyor. “YIlIN eN İYİ TeDArİkÇİSİ” Bu yıl 6.sı düzenlenen Britanya Kebap Ödüllerinde (British Kebab Awards) yılın en iyi tedarikçisi kategorisinde aday gösterilen Holland Bazaar, tüm rakiplerini geride bırakarak, Britanya gıda sektöründe ‘En İyi Tedarikçi’ ödülüne layık görüldü. Firma yetkilileri Mert Uçar ve Cem Matur, bazı yönetici iş arkadaşlarıyla katıldığı gecede ödülü birlikte aldı. En ufağından en büyüğüne her ölçekteki işletmeye kaliteli ve kesintisiz

hizmet vermeyi vizyon edinen Holland Bazaar’ın başarılarının ödüllendirilmesi hiç de sürpriz değil. GIDA TOPTANCIlIĞINA YeNİ BAkIş AÇISI Holland Bazaar’ın kurulduğu ilk günden bugüne, toptan gıda ticaretini gelenekselin dışına çıkardığını anlatan Mert Uçar, “Aldığımız ödül kadar sürekli yükselen satış ve müşteri grafiğimiz, ticaret modelimizin gıda sektöründe önemli bir ihtiyaca çözüm oluşturduğunu gösteriyor. Müşterilerimize binlerce çeşit üründe önemli fiyat avantajları sağlıyoruz. Dolayısıyla küçük ve orta ölçekli işletmelere, dev zincirlerle rekabet şansı yaratıyoruz” dedi.

Önceki yıl gıda sektörünün parlayan yıldızı olarak ödüllendirilen Holland Bazaar bu yıl ise ‘En İyi Tedarikçi’ ödülünü kazandı

2018 |

GIDA

27


Doğu Avrupa gıda ürünlerinin öncüsü Euro Food SAYIlArI milyonları aşan Doğu Avrupalıların gıda ihtiyacını karşılan öncü firma Euro Food, büyümeye devam ediyor. İngiltere gıda sektörüne 2013 yılında giren Euro Food’u 18 yıllık tecrübesiyle Sıtkı Şahbaz yönetiyor. Satış elemanı olarak piyasaya giren Şahbaz bugün Bulgaristan ve Romanya başta olmak üzere Doğu Avrupa gıda ürünlerini İngiltere’deki tüketiciyle buluşturan büyük bir firmanın sahibi. BUlGArİSTAN Ve rOMANYA’DA lİDer Bulgaristan ve Romanya gıda ürünlerinin tamamına yakınını İngiltere’ye getirdiklerini söyleyen Şahbaz, bu iki ülkeden her türlü ürünü tedarik ettiklerini ifade ediyor. “Alkollü ve alkolsüz içecekler, donmuş gıda ürünleri, et ve süt ürünleri gibi akla gelen tüm gıda ürünlerini getiriyoruz. Şu an bu ülkelerden yaklaşık 1200

28

GIDA |

2018

farklı ürünü Birleşik Krallık’a getirip tüketiciyle buluşturuyoruz. Bulgaristan ürünlerinde yüzde 100, Romanya ürünlerinde ise yüzde 70 oranında piyasanın hakimi Euro Food’dur.” kAlİTe, UYGUN FİYAT Ve DeVAMlI STOk Firmanın çalışma düzeni ve prensiplerinden bahseden işadamı, “Biz düzenli bir firmayız; en çok dikkat ettiğimiz şey şu: her hafta ürünlerimizin düzenliliğini korumak. Yani Bulgaristan’dan bir yoğurt geliyorsa bu yoğurdu her zaman taze olarak stoklarımızda bulabilirsiniz.” Her ZAMAN TAZe Sadık bir müşteri portföyüne sahip olduklarını dile getiren Şahbaz, “Her pazartesi Bulgaristan’dan her perşembe ise Romanya’dan taze yani et ve süt ürünlerimiz geliyor. Bunun bilincinde olan müşterilerimiz bizi bırakıp başka toptancılara gitmiyor. Böylece sadık bir müşteri kitlesine sahip oluyoruz.” diyor. TAleBİ kArşIlAYAN TeDArİk Şahbaz, tüketicilerin Euro Food’u tercih etmesindeki bir diğer nedeni onların talepleri doğrultusunda gerçekleştirdikleri ürün ithalatına bağlıyor.

“Tüketicinin bizi tercih etmelerindeki bir diğer nedense Bulgaristan ve Romanya medyasını yakından takip ederek, müşterilerimize kendi ülkelerindeki kampanyaları ve en son çıkan ürünleri sunmaya çalışmamız.” Birleşik Krallık’a getirdikleri ürünlerin 5 yıldır tüketici tarafından denenen ve devamı istenen ürünler olduğunun altını çizen Şahbaz, distribütörü oldukları markaların kaçak yollarla piyasaya sürülmesinin kaliteyi düşürüp fiyatları artırdığını dile getirdi. eUrO FOOD’UN TAklİDİ ÇOk “Birçok rakibimiz var; onlara saygı duyuyoruz fakat Bulgaristan’daki pek çok

markanın Birleşik Krallık distribütörü Euro Food’dur. Distribütörü olduğumuz ürünleri satanlar iç piyasadan yani Bulgaristan’daki market veya toptancılardan alıp getiriyorlar. Bu ise fiyatlarına ve kalitelerine yansıyor.” TÜM BrİTANYA’YA DAĞITIM Firmanın dağıtım ağı ve hizmetleri hakkında da bilgi veren Şahbaz, “Dağıtım ağımız yüzde 80 Londra içi ama yüzde 20’lik bir Londra dışı müşterimiz var. 100 mile kadar kendi araçlarımızla teslimat yapıyoruz. 100 milden uzaktaki müşterilerimize ise palet bazlı olarak özel taşıma firmaları aracılığıyla ürün teslimatı yapıyoruz. Ürünlerimiz Birleşik Krallık’ın en uçlarından Inverness şehrine kadar gidiyor. Kısacası teslimat yapılabilen her yere ürün gönderen bir firmayız.” YAkINDA YeNİ DePOSUNA GeÇİYOr Yaklaşık 25 kişiden oluşan uzman kadrosuyla faaliyet gösteren Euro Food, 3 tane depoya sahip. Yakın zamanda yeni ve büyük bir depo satın aldıklarını belirten Şahbaz, “Yeni depomuzda gerekli düzenlemeleri yapıp bir an önce oraya geçmeyi planlamaktayız.” diyor. Unit 12 Becket Road, Montagu Ind.Est, Upper Edmonton, London, N18 3PN adresinde faaliyet gösteren Euro Food’u 020 8803 7942 telefon numarası ile arayabilir veya www.eurofoodsltd.co.uk internet sitesi üzerinden ziyaret edebilirsiniz.

www.londragazete.com


Gıdanın sanat hali

FoodArt

DeVASA bir hacme sahip İngiltere gıda piyasasında hizmeti, kaliteli ürünleri, uygun fiyatları ve sunduğu imkanları ile FoodArt farklı bir konuma sahip. Kurulduğu Eylül 2006 tarihinden bu yana gıda sektörüne getirdiği yenilikler ve çalışma disiplini ile büyümeye devam eden firmayı Emrah ve Sıtkı Şahbaz kardeşler yönetiyor. 35 kişiden oluşan deneyimli kadrosuyla hizmet veren FoodArt, Birleşik Krallık’ta yaşayan Doğu Avrupalıların gıda ihtiyaçlarını karşılayan önemli firmalardan biri. DOĞU AVrUPA’NIN GIDA kÖPrÜSÜ FoodArt yılların verdiği tecrübeye ve sürekli gerçekleştirdiği pazar araştırmalarına dayanarak Polonya menşeli gıda ürünlerinde piyasadaki en iddialı firma. Doğu Avrupa gıda ürünleri üzerine uzmanlaşan FoodArt özellikle Polonya’dan getirdiği ürünlere son dönemde Bulgaristan ve Romanya ürünlerini de ekledi. Bu ülkelerden getirdiği pek çok kaliteli ürünle tüketicinin ihtiyaçlarını karşılayan firmanın kendi markasıyla sattığı ürünleri de bulunuyor. DeVAMlI STOk Ve UYGUN FİYAT Hizmetleri hakkında bilgi veren Emrah

www.londragazete.com

Şahbaz, tüketicilerin FoodArt’ı seçmesini şöyle özetliyor: “Bildiğiniz üzere çok geniş bir piyasa ve pek çok kişinin ticari girişimleri oluyor. Mesela van sahibi bir kişi bizim getirdiğimiz ürünleri gidip o ülkelerin iç piyasalarından toplayıp getirerek burada satmaya çalışıyor. Bu girişimciler birkaç hafta başarılı olsa da ürünlerin tedarikini devamlı sağlayamıyorlar. FoodArt’ı rakipsiz yapan şey kaliteli ürünleri uygun fiyata ve devamlı olarak tüketiciye sunabilmesidir. Raf ömrü kısa olsun ya da uzun olsun hiçbir üründe stok sorunu yaşamıyoruz.” B PlANI HAZIr Şahbaz, başarılı bir firma profiline sahip FoodArt’ın yakaladığı ivmeyi değişken piyasa karşısında esnekliğe her ve zaman yedek bir planı olmalarına bağlıyor.

“Piyasanın ihtiyaçlarını iyi okuyup, mevsimi ve zamanı takip ederek alanında uzman kadromuzla gıda sektörünün değişimlerine ayak uyduruyoruz. 10 yıl önce farklı bir gıda sektörü vardı şimdi ise daha farklı bir piyasadan söz ediyoruz. Brexit’in ardından gıda sektörünün yeniden farklı bir hal alacağını göreceğiz. Bu da işletmelerin B planına sahip olmasını gerektiriyor. Değişen piyasaya ayak uydurabilmemiz başarımızı etkili kılıyor.” Te k no l o j i y i her alanda yakından takip eden firma, müşterilerini mutlu edecek her türlü yeniliğe

açık olmasıyla da farkını ortaya koyuyor. BrİTANYA GeNelİNe TeSlİMAT FoodArt’ın müşteri kitlesi yüzde 50 oranında Londra içi, yüzde 50 oranındaysa Londra dışından oluşuyor. “M25 otoyolu içinde kalan tüm bölgeyi Londra içi olarak kabul ediyoruz.” diyen firma yöneticilerinden Emrah Şahbaz, FoodArt’ın dağıtım ağını şu sözlerle anlatıyor: “Londra dışında pek çok şehre kendi araçlarımızla teslimat yapıyoruz. Çok uzak mesafelerde ise taşıma firmaları aracılığı ile teslimat gerçekleştiriyoruz. Bu da bize İskoçya’nın kuzeyi dahil tüm Birleşik Krallık’taki tüketiciye ulaşma imkanı sağlıyor.” Unit 3B, Brimsdown Industrial Estate, 55 Lockfield Avenue, Enfield, London,EN3 7PY adresinde hizmet veren Food Art’a 0208 805 00 88 numaralı telefondan veya www.foodartuk.com internet sitesinden ulaşabilirsiniz.

2018 |

GIDA

29


Sofraların olmazsa olmazı ekmek DÜNYA üzerinde bugüne kadar gelmiş geçmiş binlerce yemek kültürü ve çeşidi bulunmakta, ancak içlerinden çok nadir olarak binlerce yıldır aynı şekilde tüketilmeyi başarabilen besinler yer almaktadır. Bu besinlerin başındaysa ekmek gelmektedir. Her kültürde mutlaka şekli ve tadı farklı olsa da temel olarak aynı malzemelerden meydana getirilen ve her öğün severek tüketilen besinlerden sayılan ekmek, özellikle Anadolu insanları arasında 7’den 70’e sevilerek tüketilen bir gıda ürünü olarak kabul görmektedir. Az önce de bahsettiğimiz gibi temel olarak aynı gıda oluşturulsa da; bazı koşullarda temelde kullanılan katkı maddeleri ve üretim koşulları farklı ekmekler üretilmesine sebep olabilir. Ancak şekli veya rengi ne kadar farklı olursa olsun temel olarak aynı üründen söz edilebilmektedir. Çok eski dönemlerden beri hem oldukça doyurucu hem de lezzetli bir besin olması, tarihsel süreçlerde bu ürünü tüketen her bir bireyin ekmeğin besleyici özelliğini ön planda tuttuğundan söz edilebilmektedir. Bu fayda kişiler için öyle önemli olmuştur ki, günümüz tarihinden 9000 yıl öncesinde ilk kez ekmek üretimine vesile olacak tahıl ürünlerinin işlenmesine başlanmıştır. ekMeĞİN İlk YAPIlIş AşAMAlArI NelerDİr? Ekmek yapımında kullanılan bu tahıllar, ilk önce düz bir şekilde bulunan iki büyük taşla ezilerek un haline getirilmekte, elde edilen un ise suyla karıştırılarak bir hamur şekline dönüştürülüp açık alanda yakılmış olan büyük ateşler üzerinde pişirilmiştir. Bu unun meydana gelmesinde başlıca buğday olmak üzere onun yanında darı, çavdar ve arpa gibi ürünlerden de sıklıkla faydalanılmıştır. Ekmeğin ilk kez bağımsız olarak üretilebilmesine ise milattan önce 3500 yılında Mısır’da rastlanmıştır. Hatta o dönemlerde kabilelerin kaldığı mağaralarda duvarlara kadınların taşlarla ekinleri ezerek nasıl ekmek yapma

30

GIDA |

2018

aşamalarından geçtikleri de resmedilmiştir. Yapılan ilk ekmeklerin çağlar boyunca oldukça lezzetli olmasının yanında tek dezavantajı, içerisine herhangi bir maya konulmadığından çok sert yapıda olmalarıdır. İlk ekmek örnekleri ise, günümüzde hala bilinen ve yapılan İskoç yulaf ekmeği ve Hindistan’ın Çapati ekmeğidir. Benzer ekmek ürünlerinden genel olarak ekmek malzemesi olarak bahsedildiği de İncil gibi önemli din kitaplarında görülmüştür. İlk MAYAYI kİM BUlDU? Ekmeğe mayanın konulup daha yumuşak ve lezzetli hale getirilmesi de, milattan önce 2000 yılında bir fırıncının unutkanlığı sonucu keşfedilmiştir. Bu fırıncı hazırladığı ekmeklerin hamur halini güneşin altında pişirmek için hazır tutmuş ve malzemeleri uzun saatler orada unutmuştur. Daha sonrasında aklına geldiğin-

de hemen gidip ürünleri pişirmiş, uzun saatler güneşin altında kalan hamur ise mayalanmış ve şişmiştir. İlk ekMek Ne ZAMAN YAPIlMIşTIr? Yazımızın başında da bahsettiğimiz gibi, ekmeğin ilk kez M.Ö. 9000’li yıllarda üretildiği bilinmektedir. O dönem şartlarında ekmeğin tadı, boyutu ve şekli hakkında kesin bir bilgiye sahip değiliz. Her DAMAk ZeVkİNe UYGUN 5 FArklI ekMek ÇeşİDİ Karışık Tahıllı Ekmek Beslenmesine özen gösterenlerin en çok tercih ettiği ekmeklerden biri olan karışık tahıllı ekmeğin içinde genelde çavdar ve buğday

unu, arpa, yulaf, mısır gibi tahıllar bulunur. Tahıl çeşitliliği arttıkça ekmeğin vitamin ve mineral değerleri de artar. Tam Buğday ekmeği Tam buğday ekmeğinin yine buğdaydan yapılan beyaz ekmekten farkı, bu ekmeğin hamurunda işlenmemiş buğday kullanılmasıdır. İşlenmemiş buğday daha fazla lif içerir, vitamin ve mineral açısından beyaz ekmeğe kıyasla daha zengindir. Çavdar ekmeği Hem çok sağlıklı, hem çok doyurucu hem de çok lezzetli olan çavdar ekmeği, tarihi en eskiye dayanan ekmek çeşitlerinden biri. Çavdar ekmeğinin bu kadar çok kişi tarafından tercih edilmesi-

nin sebeplerinden biri ise ekmeğin antioksidan açısından zengin olması. Bazlama Bazlama yapmak için hamur önce beze haline getirilir sonra oklavayla açılır ve sac üzerinde pişirilir. Orta Anadolu’da yaygın olan bu ekmek çeşidinde kullanılan un karışımı bölgeye göre değişir, bazı yerlerde darı ve buğday karışımı bir un kullanılırken bazı yörelerde mısır unu da karışıma eklenir. ekşi Mayalı ekmek Ekşi mayalı ekmeğin en büyük artısı mayası sayesinde probiyotik özelliği bulunmasıdır. Sindirim sistemi açısından faydalı olduğu düşünülen ekşi mayalı ekmek, tok tutan bir besindir. kepek ekmeği Formuna dikkat edenlerin, diyet yapanların vazgeçemediği kepek ekmeği tok tutan ekmek çeşitlerinden biridir. Sindirim sistemi için faydalı olduğu ve beyaz ekmeğe kıyasla daha fazla vitamin ve lif içerdiği kabul edilir.

www.londragazete.com


Mevsimine göre sağlıklı meyve ve sebze ajandası HerkeS mevsimine göre en sağlıklı ve en taze meyve ve sebzeleri tüketme çabasında. Gün geçtikte büyüyen gıda lojistik hatları sayesinde pek çok gıda toptancısı aracılığıyla yemek istediğimiz her türlü gıdayı tedarik edebilir olduk. Fakat daha lezzetli, besinsel içeriği zengin, hormonlardan uzak beslenmenin sırrı yine de yiyecekleri mevsiminde tüketmekten geçiyor. Daha sağlıklı beslenebilmemiz ve yaşam kalitemizin yükselmesi için hangi ay, hangi meyve ve sebzeleri tüketmemiz gerektiğini sizin için derledik. Ocak Ocak ayının en güzel sebzelerinden biri ıspanaktır. Klasik ıspanak yemeği yerine, bol soğanlı ıspanaklı tart, hem lezzetli hem demir deposudur. Ocak ayında pırasa, pazı, havuç kereviz, kabak, pancar, ıspanak, turp, marul, roka, biberiye, nane, maydanoz, tere, elma, portakal, muz, greyfurt, mandalina, nar ve semizotunu en taze şekilde tüketebilirsiniz. şubat Şubat ayında bol bol Brüksel lahanası tüketin diyeceğiz ama herkesin pek hoşlanmadığını biliyoruz. Fakat baharatlayıp fırına verdikten sonra üzerine rendeleyeceğiniz peynir ile kimse bu lezzete hayır diyemeyecektir.

www.londragazete.com

Bu ayda Brüksel lahanası, pırasa, kırmızı turp, mandalina, muz, kereviz, pazı, hindiba, frenk soğanı, çağla, kuş konmaz, fındık turp, roka, kestane, soğan ve lahanaya sofralarında yer verebilirsiniz. Mart Mart ayı bahara geçiş için diyete en uygun zamandır. Bol yeşillikli, havuçlu salata tüketmeye dikkat edebilirsiniz. Martta pancar, limon, kuşkonmaz, turp, bakla, küçük havuç, çilek, barbunya, karnabahar, pırasa, mandalina, ıspanak sağlığınıza sağlık katacak. Nisan Nisan ayının gözdesi, lif açısından zengin kuşkonmazı, balıkların yanında fırınlayarak tercih edebilirsiniz. Bu ayda enginar, havuç, bezelye, çağla, küçük havuç, domates, kiraz, enginar, dolmalık biber, lahana, brokoli ve kerevizi bolca tüketmelisiniz. Mayıs Mayıs ayında C vitamininden zengin enginarı, salata ve makarnalarla servis edebilirsiniz. İlkbahar mevsiminin son ayında çilek, patlıcan, domates, arpacık soğanı, erik, barbunya, marul, kiraz, karpuz, küçük havuç ve beyaz kuşkonmaz tüketebilirsiniz.

Haziran Haziran ayında kalp dostu taze fasulyeyi, tavuk ile soteleyerek tüketebilirsiniz. Bu ayda tüketeceğiniz enginar, taze patates, marul, taze fasulye, dolmalık biber, bamya, vişne, şeftali, tatlı, mısır, mürdüm eriği, salatalık, can eriği, çilek, havuç hem bünyenize hem de cildinize iyi gelecek. Temmuz Temmuz ayında özellikle sıcak havalardan dolayı ağır yiyeceklerden kaçınmalıyız. Karpuz ile yapacağımız sağlıklı bir salata ile ara öğün yapabiliriz. Temmuzda kiraz, vişne, karpuz, kayısı, taze sarımsak, mısır, kavun, üzüm, böğürtlen, incir, taze ceviz, dut, enginar, bezelye, marul, kırmızı erik gibi pek çok insanın en sevdiği meyve ve sebzeler sofraları süslüyor. Ağustos Ağustos ayında bamyayı sevdirmeye kararlıyız. Bol domatesli, lif deposu bamyayı çorba yaparak da tüketebilirsiniz. Yaz mevsiminin son ayında ise mürdüm eriği, üzüm, bamya, dut, iç bakla, taze ceviz, incir, taze fındık, göbek salata ve kiraz tüketmeniz tavsiye ediliyor. eylül Eylül ayı domatesi sulu sulu yediğimiz son aydır. Patlıcanı ise en taze tükettiğimiz bu ayda,

üzerine bol domatesli pizzayı deneyebilirsiniz. Taze ceviz, taze fındık, kestane, pırasa, nar, karnabahar ve ayvayı en taze şekliyle tüketebileceğiniz Ağustosta domates, bamya, börülce ve karpuz da bulabileceğiniz bir dönem. ekim Ekim ayı mantar ayı. D vitamini içeren az sayıdaki bitki kaynaklı besinler arasında kalan mantarı etler ile tüketebiliriz. Sonbaharın ortası olan Ekim ayında bol bol armut, pırasa, karnabahar, nar, elma, kereviz, ıspanak, lahana, mandalina, taze ceviz, kabak, biber, incir, patlıcan ve üzüm tüketmeniz tavsiye ediliyor. kasım Kasım ayı ile kara kış başlarken, ayva tatlısı gibi muazzam bir lezzet ile kendinizi ve sevdiklerinizi mutlu edebilirsiniz. Bu ayda lahana, portakal, mandalina, ayva, balkabağı, Brüksel lahanası, fındık, turp en lezzetli gıdalar arasında. Aralık Aralık ayı kestane zamanı, ister fırında ister ocakta kestane yapabilirsiniz. Kestaneleri yapmadan önce mutlaka 30 dakika ılık suda bekletin. Kış mevsiminin ilk ayında kestane, balkabağı, pazı, pırasa, kereviz, armut ve rokayı severek tüketebilirsiniz.

2018 |

GIDA

31


Vazgeçilmez yaşam kaynağı: Süt ve peynir

BUGÜN birçok gıdanın ana maddesi olan süt ve peynir için vazgeçilmez bir yaşam kaynağı dememiz hiçte abartı olmayacaktır. Aynı zamanda vücudumuz için inanılmaz faydaları olan sütün ve peynirin sağlık için faydaları ise saymakla bitmez. Süt tüketimi sağlık açısından çok önemlidir. Özellikle çocukların büyüme dönemlerinde düzenli olarak tüketmeleri hem iskelet sağlığı hem de uyku düzeni için faydalıdır. Sütü genelde çocukluğumuzda ve gençliğimizde daha çok tüketiriz. Maalesef yaşlandıkça tüketimini ihmal ederiz veya tamamen bırakırız. Halbuki sütün içerdiği vitaminler ve mineraller her yaşta insan için sağlığa ciddi katkılar sağlamaktadır. Bu yüzden süt tüketimi kesinlikle ihmal edilmemeli ve özellikle orta yaşlarda ve yaşlılık dönemlerinde daha fazla tüketilmelidir. Süt A ve C vitamini açısından zengin bir besin kaynağıdır. Bunun yanında önemli derecede kalsiyum ve potasyum içermektedir. Ayrıca protein ve demir gibi diğer

32

GIDA |

2018

maddeleri de içerir. Fakat farklı hayvanlardan elde edilen sütün çeşitlerine göre zengin besin değerleri vardır. İnsan beslenmesinde mükemmel bir gıda olarak nitelendirilen sütten elde edilen başta peynir, yoğurt, tereyağı, dondurma olmak üzere süt ürünleri de vazgeçilmez gıdalardır. PeYNİr’İN TArİHİ İnsan yiyeceği olarak çok eski tarihlerden beri kullanılmasına karşın, peynirin ilk kimler tarafından nerede ve nasıl yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir. “Peynir” kelimesi Memluk Türkçesi’nde benir, penir, beynir olarak geçmiştir. Yazılı olarak en eski öz Türkçe karşılığı ise Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılan Divan-ı Lügat-it Türk kitabında geçmektedir: Udma ve udhıtma. Udhıtmak, Uygur Türkçesi’nde uyutmak anlamındadır ve udhıtma udhıttı, sütü uyutmak, uyumuş süt, peynir anlamında kullanılmıştır. Elde somut tarihsel bir kanıt olmasa da peynirin, MÖ 8000-6000 yıllarında bazı hayvanların evcilleştirilmesinden sonra

Akdeniz kıyılarında, Mezopotamya’da ve bugünkü Güney-Batı Asya dediğimiz İndus vadisinde çobanlar tarafından yapıldığı sanılmaktadır. Sütün ilk önce tesadüfen sonra da bilinçli olarak ekşitilmesiyle peynire dönüştürülmesi ilk Avrasya’da olmasına rağmen, peynirin çeşitlendiği yer olarak Avrupa karşımıza çıkmaktadır. Roma İmparatorluğu dönemi, peynirin ilk çeşitlilik kazandığı dönem olarak bilinmektedir. Romalıların birçok peynir çeşidi yaptıkları, peynirlere çeşitli baharat ve kokulu otlar kattıkları ve bazılarını tütsüledikleri belirtilmektedir. PeYNİr’İN BeSleNMeDekİ ÖNeMİ Peynirler özellikle yüksek kaliteli protein, yağ, mineral madde ve vitaminler yönünden oldukça zengindir. Sütteki protein, yağ ve mineral maddelerin tümüne

yakın kısmını içinde bulunduran peynir, konsantre bir besin maddesi olmasından dolayı bu bileşenleri süte oranla daha fazla miktarda içerir. İçerdiği proteinlerin yüksek biyolojik değerli olması peynirin besleyici değerini daha da artırmaktadır. Peynirlerde bulunan proteinlerin besinsel değeri, bitkisel kökenli protein-

lerden daha yüksektir. İnsanların yaşamı için gerekli olan esansiyel amino asitleri yeterli ve dengeli bir biçimde içermesi yine onun üstün bir özelliğidir. Dengeli bir beslenme için kişinin günde yaklaşık 70 gr protein alması ve bunun 35-40 gramının hayvansal kaynaklı proteinlerden oluşması gerekir. 100 gr yumuşak peynir (ör. beyaz peynir) yetişkinlerin günlük protein ihtiyacının % 35-45’ini, sert peynir (ör. kaşar peyniri) ise % 50-60’ını karşılamaktadır. Günlük esansiyel amino asit ihtiyacı ise 100 gr peynirin yenmesiyle tamamen karşılanabilmektedir. Peynirin üretimi sırasında laktozun büyük bölümü kaybolduğu için özellikle eski kaşar gibi olgunlaştırılmış peynirler laktoza karşı hassasiyeti olan kişilerce süte oranla çok daha rahat tüketilirler. kAşAr PeYNİrİ’NİN TArİHİ ÇOk eSkİ DeĞİl Kaşar peynirinin tarihi aslında öyle tahmin edildiği kadar eski değildir. Birkaç asır önce Yahudi bir kız tarafından yapıldığı bilinmektedir. Peynirde elde edilen bu yeni lezzet dönemin tat uzmanı olan Hahama tattırılmıştır. Haham tadını çok beğendiği için “yenilebilir” (KAŞAR) ifadesini kullanmıştır ve o tarihten itibaren “kaşar” olarak anılır. Ülkemizde de üretilen ve yaygın olarak kullanılan sarımtırak renkli bu peynir, tekerlek biçimindedir. Koyun sütünden yapılır ve ol-

gunlaşma süresine göre de taze veya eski kaşar adını alır. Eskidikçe tadı keskinleşir. Süt mayalandıktan sonra özel peynir bıçaklarıyla, bulgur tanesi büyüklüğünde parçalar şeklinde doğranır. Suyu süzülür. Elde edilen teleme, büyük parçalara kesilir ve delikli kovalara boşaltılır. Daha sonra 75 derecelik sıcak suya batırılır. Elle yoğrulduktan sonra 4/5 dakika pişirilip çember şeklindeki kalıplara dökülerek iyice bastırılır. Altı ve üstü tuzlanan kalıplarda 25 gün tutulduktan sonra peynirler kaynatılmış peynir suyu ile temizlenir. Renkleri sarardığında “kaşar peyniri” oluşmuştur. 6-7 kilo sütten bir kilo kaşar peyniri elde edilir. Ardahan’ın Göle İlçesinde düzenlenen kaşar peyniri festivali ve yarışmaları son yıllarda ilgi odağı olmuştur. Bu nedenle turistlerin uğrak yeri haline gelmiştir. Halen Türkiye’de Bursa, Afyon, Kars, Kırklareli ve Edirne vs. de peynir festivalleri ve yarışmalar düzenlenerek, birinci gelen üreticiye çeşitli ödüller verilir. İngiltere’nin güney bölgesinde olan Gloucester bölgesinde her yıl düzenlenen ‘Geleneksel Peynir Yuvarlama’ yarışına katılan yüzlerce kişi, Coopers tepesinden (dik yamaçtan) bırakılan peynirlerin peşinden 200 metre aşağıya yaralanma pahasına koşarak kaşar peynirini yakalamaya çalışırlar.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

33


Baharat ve bakliyatta öncü marka ZERGİL ZerGİl Baharatları başta Gaziantep olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerinden yöresine has baharat ve bakliyatları İngiltere’ye getiriyor. Yapılan uzun çalışmalar sonucu piyasaya giren Zergil Baharatlarını artık birçok süper market ve restoranda görebilirsiniz. Londra’da bulunan pek çok Türk ve yabancı restoranların baharat ihtiyacını karşılayan Zergil Baharatları yöneticisi Yalçın Aydoğan “Bizler uzun uğraşlar ve detaylı çalışmalar sonucu böyle bir markayla İngiltere gıda sektörüne giriş yaptık. Baharatlarımızın hiçbirinde katkı maddesi yok ve kesinlikle doğal olduğu için iddialı olduğumuzu belirtebilirim.” açıklamasında bulundu. Ürün yelpazesinde pek çok farklı baharat çeşidini bulunduran Zergil Baharatları İngiltere piyasasında en çok tüketilen baharatları satışa sunarak müşterilerini memnun etmek için çalışmalar gerçekleştiriyor. Zergil Baharat, Türkiye’den getirdiği %100 doğal baharat bitkilerinin kök, yaprak, tohum gibi kısımlarının olduğu gibi taze veya kurutulmuş, öğütülmüş veya toz haline getirilmiş biçimde müşterilerine sunuyor. Zergil Baharatları kalitesi ve hizmet anlayışı ile piyasadaki birçok baharat firmasından daha uygun fiyatlarda market raflarında yer alacak. Hedeflerinin Londra’dan sonra Birleşik Krallık’ın tamamına baharat temin etmek olduğunu dile getiren Zergil Baharatları yöneticisi Yalçın Aydoğan “Bizler gerek firma olarak gerek ise Antep’ten getirttiğimiz baharatlarımızın kalitesi olarak birçok firmadan çok daha iyi ve yüksek kalitede ürünle-

34

GIDA |

2018

ri piyasaya sunuyoruz. Uzun zamandır baharat işi içindeyiz ve Londra genelinde oldukça iddialıyız. Türkiye’de gerçekleştirmiş olduğumuz alt yapı çalışmaları sonucunda İngiltere’ye getirttiğimiz ürünlerimizi market raflarında, restoranlarda bulabilir ve daha birçok farklı alışveriş noktasından temin edebilirsiniz. Ürünlerimizin %100 garantili ve doğal olmasından dolayı güvenimiz tam. Zaman zaman farklı kampanyalar gerçekleştirerek müşterilerimizi memnun etmek için de elimizden geleni yapacağız.” dedi.

BAHArAT DİYe ZeHİr YeMeYİN İş adamı Yalçın Aydoğan, sağlıksız ve içerisinde her türlü sağlığa zararlı katkı maddesi bulunan baharatların tehlikeli hale geldiğini belirterek, Zergil Baharatları’nın kaliteye önem veren tüketiciler için tamamen doğal olarak üretildiğini kaydetti. Aydoğan, “İngiltere, dünyanın dört bir yanından ürün ithal eden bir ülke. Bu ürünlerin birçoğu malesef sağlık kurallarına uygun değil. Özellikle baharat adı altında piyasaya sürülen birçok ürün üzülerek söylemeliyim ki sağlıksız katkılardan oluşuyor. Ürünlerimiz ve markamız konusunda iddialıyız. İnsanların sofralarında bilmedikleri ve içerisinde her türlü hayvani artıkların yer aldığı ürünleri baharat diye kullanmalarına bundan sonra son vereceğiz. Memleketimiz Gaziantep ve çevresinde tamamen doğal olarak ürettiğimiz baharatlarımızla, restoran şeflerinin yanı sıra mutfaklarına sağlıksız gıdalar sokmayan hanımların da gönül rahatlığı ile kullanabilmeleri için ürünlerimizi yaygın bir dağıtım ağı ile piyasaya sunuyoruz.” dedi. BAklİYATTA ZerGİl FArkI İngiltere gıda sektörüne hızlı bir giriş yaparak baharatta bir numara olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Zergil Baharatları, Anadolu’nun leziz ve doğal bakliyatlarını da İngiltere’ye getiriyor. Yüzde 100 doğal ve birinci kalite bakliyatları tarladan sofralara taşıdıklarını ifade eden başarılı işadamı Yalçın Aydoğan, “Anadolu’nun özlenen mercimeğini, nohudunu, köftelik esmer bulgurunu, pilavlık iri bulgurunu ve arpa şehriyesini İngiltere’ye getiriyoruz. Amacımız insanlara özledikleri tatları en sağlıklı şekilde sunmak. Bunun için ürünlerimizi gıda mühendislerinin onayını aldıktan sonra tüketiciye sunuyoruz.” şeklinde konuştu. Unit F1, Forest Oaks, Waltham Abbey, EN9 2BJ adresindeki deposunda faaliyetlerini yürüten Zergil Baharat hakkında detaylı bilgi almak için 074533 379597 numaralı telefonu arayabilir veya www. zergil.com internet adresini ziyaret edebilirsiniz.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

35


Her şeyin EXTRA’sı, Extra Cash and Carry’de BeST Catering’den sonra Extra Cash and Carry şirketini de faaliyete geçiren Nasır Kıral, sekiz yılda sekiz bin metre kare kapalı alanları olan işyerleri kurdu. Gıda toptancılığı alanında hızlı bir gelişim gösteren şirketler, yaklaşık iki yüz çalışanı ile binlerce işyerine toptan gıda ve catering hizmeti sunuyor. Türkiye’deki iş deneyimlerini Londra’ya taşıyan Nasır Kıral, sıfır sermaye ile kurduğu İngiltere iş girişimlerini kısa sürede toplumun gurur kaynağı işletmelere dönüştürmeyi başardı. TAkeAWAY SekTÖrÜNDeN GIDA TOPTANCIlIĞINA On yıl önce pizza dükkanı için alış verişe gittiği toptancıdan sebze meyve alan ve ihtiyacı olan ekmeği almak için beş mil uzaktaki başka bir toptancıya gitmek zorunda kaldığında, ‘Neden bunlar aynı yerde değil?’ diye aklından geçiren Nasır Kıral, aylar sonra kendini gıda toptancılığı sektörünün içinde bulur. Aklından bu düşünce geçtikten kısa bir süre sonra German Road üzerinde yan yana iki depo kiralayan Nasır Bey, Best Catering’i açar. Çok fazla bilmediği bir sektöre plan yapmadan giren Nasır Bey, ilk yıllar zorlansa da şirketini istikrarlı olarak büyütmeyi başarır. Sekiz yıl içinde sıradaki tüm depoları bünyesine katan Best Cetering, her yıl ortalama beş yüz metre kare daha fazla yere ihtiyaç duymaya başlar. 2017 yılına gelindiğinde sırada depo kalmaz, başka yerlere geçilir, başka büyük atılımın zamanı gelmiştir. Yine Tottenham bölgesinde gıda toptancılarının yoğun olduğu Brantwood Road üzerinde 4 bini kapalı, 4 bini açık olmak üzere 8 bin metre kare depo tutulur. Yeni atılımla birlikte, şirketin ismi de değişir. Uzun hazırlıklardan sonra, bir ay önce kepenklerini açan Extra Cash and Carry’nin adının neden farklı ol-

36

GIDA |

2018

duğu sorusuna Nasır Bey “Her şeyin ekstrasının burada bulunmasından dolayı” diye yanıt veriyor. Toptancılar normalde her üründen bir ya da iki çeşit bulundururken Extra’da çeşitler üç, beş, yedi şeklinde artarak gidiyor. Her zevke, beğeniye ve bütçeye uygun kalitede mal bulundurduklarını belirten Nasır Kıral, iyi düzenlenmiş raflarından dileyen istediğini beğenip, tercihini yapsın diyor. Bu güne kadar işyerlerine girip de mal almadan çıkanın olmadığını söyleyen Nasır Bey, özenle seçtikleri markaların kalitesinden ve fiyatlarından çok emin. Tottenham Brantwood üzerinde (eski Fios’un yeri) açılan Extra Cash and Carry’de 7 bin çeşidin üzerinde mal bulunuyormuş. Birçoğu İngiltere ana bayiliği alınan Türkiye’nin bir çok ünlü markasının da bulunduğu ürünler arasında yok yok. Özellikle market,

off licence, restaurant, pizza, kebapçı ve cafe shop işletmecileri başta olmak üzere, Extra Cash and Carry’nin kapıları herkese açık. Günün 24 saati kesintisiz ve aynı kalitede hizmet veren Extra Cash Cary’nin sattığı ürünler ana hatlarıyla şu başlıklar altında toplanıyor. Dondurulmuş Gıdalar, Sebze Meyve, Catering Malzemeleri, Alkollü İçecekler, Shoft Dirink, Süt Ürünleri, Kuru Gıdalar, Temizlik Malzemeleri, Catering Equipment ve çok yakında Et Çeşitleri. Geniş bir alan içinde yer alan Extra Cash and Carry’e günün herhangi bir saatinde gelen her büyüklükte araç için yeterli otopark bulunuyor. Sürekli ve toptan alış veriş yapan müşterilerine başka kolaylıklar sağlayan gıda toptancısı şirket, siparişini telefonla yapan, ücretini kartla ödeyenlerin ayağına serviste yapıyor. Şu anda M25 içerisine belli koşullarda delivery hizmeti sunan Extra Cash Cary, kardeş şirket Best Catering, aracılığı ile de tüm ülkeye ürün dağıtıyor. eN BÜYÜk SerMAYe İNSANA YAPIlAN YATIrIM Müşteri memnuniyetinin birinci öncelikleri olduğunu söyleyen Nasır Bey, İngiliz, Hindistanlı, Pakistanlı, Polonyalı, Siyahi her milletten müşterilerinin ve Türkiye ürünlerinin dışında başka ülkelerden yüzlerce markanın yan yana satışa sunulduğunu kayde-

diyor. Uzun yıllar biriktirdiği iş deneyimleri sırasında insanlara yapılan yatırımların en büyük değer olduğuna dikkat çeken Kıral, herkesin en iyi malı en uygun fiyata aldığından emin, işyerlerinden ayrılmasının en büyük kazançları olduğuna özellikle vurgu yapıyor. Şirketi bir aile, çalışanları çocuklar ve müşterileri de misafir gibi gördüğünü belirten Nasır Kıral, en büyük sermayesinin işine saygılı çalışanlarının olduğuna özellikle dikkat çekiyor. On gün önce kepenklerini açan Extra Cash and Carry’de şu an 60 kişi çalışıyor ve sayısı her gün artıyor. eXTrA CASH AND CArrY TÜrÜNÜN İlk ÖrNeĞİ Kuru, yaş, et süt ve A’den Z’ye tüm ihtiyaçları karşılayan Extra Cash and Carry’nin türünün ilk örneği olduğunu ifade eden Best Catering ve Extra Cash and Carry şirketler Genel Müdürü Ersin Kıral da yaptığı açıklamalarda, işyeri sahiplerini yormadan, iyi tasarlanmış geniş depolarında ihtiyaç duyacakları hemen her şeye kolayca ve inanamayacakları fiyatlara ulaşacaklarını söylüyor. Ersan Kıral da Türkiye’den çerez, baharat, zeytin, aromalı içecekler, konserve ve kuru gıdalar alanında birçok markanın ilk defa Extra Cash and Carry raflarında satışa sunulduğunu belirterek, fiyat ve kalite karşılaştırması yapmaları için herkesi Unit A Brantwood Road, London, N17 0YD adresinde bulunan işyerlerine davet ediyor. Ayrıca telefon ile sipariş için 020 8801 6282 numara 24 saat hizmete açık. Temizlik malzemeleri alanında birçok yeni ürünün yanı sıra Türkiye’nin ünlü ABC markasının İngiltere bayiliğini aldıklarını belirten Ersan Kıral, bunun yanında HAİRE marka kaliteli saç şampuanlarını getirdiklerini, genel temizlik ürünleri ile birlikte berber ve kuaförleri de Extra’ya beklediklerini sözlerine ekliyor.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

37


Meyve ve sebzelerin sağlığımıza etkileri

MArkeTe ya da pazara gittiğinizde filenize doldurduğunuz meyve ve sebzelerin sağlığınızı nasıl etkilediğini biliyor musunuz? Kabağın K vitamini, brokolinin şifa deposu olduğundan haberiniz var mı? Bu soruların cevabını bilirseniz, evinize vitamin ve şifa dolu bir fileyle dönebilirsiniz. Uzman diyetisyenler çok sık tükettiğimiz, marketten ve pazardan aldığımız meyve ve sebzelerin besin değerleri hakkında önemli bilgiler veriyor. Salatalığın vücudu nemlendirip idrar yolları enfeksiyonlarında faydalı olduğunu, havucun saç dökülmesini azaltıp, saçı canlandırdığını, muhtemelen duymuşsunuzdur. Aşağıda sıraladığımız meyve ve sebzelerin faydalarını öğrendiğinizde daha bilinçli tüketeceksiniz. elma: C ve E vitamini, folik asit, pektin ve flovonoid içerir. Bağırsak sisteminin korunmasında faydalı ve posadan zengindir. Kolesterol düşürücü etkisi vardır. Kan şekerini kontrol altında tutar ve vücut direncini artırır. Kas ve eklem ağrılarının azalmasına yardımcı olur. Armut: Fosfor, kalsiyum ve potasyumdan zengindir. Kalp kaslarının düzenli çalışmasına fayda sağlar. Tansiyon ayarlamasında et-

38

GIDA |

2018

kilidir. Posadan zenginliği nedeniyle bağırsakları çalıştırır. Kiraz: Kalsiyum, fosfor ve C vitamini içerir. Diş çürümesini önlemede faydalıdır. İdrar söktürücüdür. Vücudun su dengesini sağlar. erik: A ve C vitamini ile kalsiyumdan zengindir. Bağırsak çalıştırıcı ve direnç artırıcıdır. Üzüm: Potasyum ve C vitamini deposudur. Sindirim sistemi üzerinde faydalıdır. Vücudun savunma mekanizmasını güçlendirir. Havuç: A, B, D ve E vitamini kaynağıdır. Cilt ve kemik sağlığında, hücre yenilenmesinde faydalıdır. Saç dökülmesini azaltır ve saçı canlandırır. Salatalık: A, B ve C vitamini ile fosfor ve selenyum deposudur. Güçlü bir antioksidandır. Cildi nemlendirir. İdrar yolları enfeksiyonlarında faydalıdır. Bol miktarda posa içermesinden dolayı barsak çalıştırıcıdır. Sakinleştirici etkisi vardır ve toksin atıcıdır. Brokoli: A, C, E, B1 ve B2 vitamini ve bol miktarda posa içerir. Kalp hastalıklarına karşı korucudur. Prostat ve kolon kanseri riskini azaltır. Demir ve folik asitten zengindir. Kansızlığa faydalıdır. Marul: A, B ve E vitamini içerir. Sinir sisteminde fay-

dalıdır. Büyüme ve gelişmede, cilt ve saç sağlığında olumlu etkileri vardır. Soğan: A, B ve C vitamini ile fosfor ve kükürtten zengindir. Doğal antibiyotiktir. Bronş açıcı, bağırsak çalıştırıcıdır. Dayanıklılığı arttırır. Kemik ve diş sağlığında faydalıdır. Sarımsak: A, B, C ve E vitamini ile sakaroz içerir. Yaşlanmayı geciktirir. Kireçlenmede faydalıdır. Yüksek tansiyonu ayarlar. Doğal antibiyotiktir. Ödem sökücüdür. Damar gelişiminde faydalıdır. kereviz: A ve E vitamini ile folik asit ve potasyum içerir. İdrar söktürücüdür. Sindirimi kolaylaştırır. Sinir sisteminde yatıştırıcı etkisi vardır. karpuz: A ve C vitamini ile fosfor ve potasyum içerir. Böbrekteki kum ve taşların atılmasında faydalıdır. Toksin atıcıdır. Sıvı ihtiyacının karşılanmasına da katkısı vardır. kavun: A vitamini, potasyum ve folik asitten zengindir. Damar tıkanıklığında, bağırsakların çalışmasında etkilidir. Göz sağlına fayda sağlar. Brüksel lahanası: C ve B vitamini ile kalsiyum ve

demirden zengindir. Kalp sağlığına ve kansızlığa iyi gelir. Kas gelişiminde faydalıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Yüksek tansiyonu düşürmede fayda sağlar. karnabahar: Potasyumdan zengindir. C vitamini içerir. Kalp hastalıklarında ve tansiyon düşürmede faydalıdır. Patates: C ve B vitamini ile fosfor ve potasyumdan zengindir. Hazımsızlığı giderir. Mide rahatsızlıklarında faydalıdır. Kalp üzerinde olumlu etkileri vardır. Nişasta içeriğinden dolayı kan şekerinin hızla yükselmesine sebep olabilir. enginar: Bol posa içerir. Kalsiyum, potasyum, magnezyum, A ve C vitamini içerir. Karaciğer ve safra kesesi sağlığını korur. Sindirimi kolaylaştırır. Böbreklerin çalışmasını düzenler.

Toksin atıcıdır. Taze fasulye: Folik asit, potasyum, A ve C vitamininden zengindir. Kötü kolesterolün düşmesinde yardımcıdır. Antioksidan özelliği vardır. Avakado: Potasyum, magnezyum, A ve E vitamini içerir. Lif oranı yüksektir. Kabızlığa iyi gelir. Kalın bağırsak ve hemoroit için faydalıdır. Yüksek tansiyonu düşürücü etkisi vardır. Ispanak: B ve C vitamini ile magnezyum ve çinkodan

zengindir. Cilt sağlığına, sinir sistemine, sindirime, göz sağlığına, büyümeye ve gelişmeye faydalıdır. Muz: B6 vitamini ve potasyumdan zengindir. Hücre yenilenmesinde ve bağışıklık sisteminin güçlenmesinde faydalıdır. Elektrolit dengesini sağlar. kayısı: A, B ve C vitamini içerir. Cilt, göz ve bağışıklık sistemine fayda sağlar. Kemik gelişimini arttırır. Kansızlığa iyi gelir. Kas ve sinir sistemini güçlendirir. Vişne: A vitamini ve potasyumdan zengindir. İdrar söktürücüdür. Karaciğer ve mide üzerinde olumlu etkileri vardır. şeftali: C vitamini, potasyum ve posadan zengindir. Hazmı kolaylaştırır. Sinir sistemine faydası vardır. Vücudun savunma sistemini güçlendirir. Domates: Folik asit, magnezyum, potasyum, B ve A vitamini içerir. Hücre yenilenmesinde, bağışıklığın artmasında, kemik ve kas gelişiminde etkilidir. Patlıcan: B1, B2, C ve A vitamini içerir. Sinir sistemine iyi gelir. Cilt sağlığına ve bağışıklık sistemine faydalıdır. Po r t a k a l : C vitamini ve flovanoid denilen antioksidan deposudur. Kansızlığa iyi gelir. Kalp ve atardamarları korur. Kolesterol düşürücüdür. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Çilek: A, C ve E vitamini ile folik asitten zengindir. Kas ve eklem ağrılarında faydalıdır. Cilde iyi gelir. İdrar sökücüdür. Limon: Yüksek oranda C vitamini içerir. İskorbüt hastalığına iyi gelir. Güçlü antioksidandır. İdrar sökücüdür. İdrar yolları iltihabında faydalıdır. Maydanoz: Çok yüksek oranda C vitamini içerir. Ayrıca folik asit, A ve E vitamini yönünden zengindir. Büyüme, kemik ve diş sağlığı gelişiminde etkindir.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

39


Güven ve kalite deyince akıllara Value Gold geliyor kAlİTelİ ürünleri uygun fiyatlarla tüketiciyle buluşturan Value Gold’un başarısının sırrı hızlı servis ve yüzde 100 müşteri odaklı çalışmak. “Coffee shopunuz için en lezzetli hamburgeri, restoranınız için en lezzetli yemekleri yapabilmenizi sağlamak adına gerekli bütün malzemeleri uygun fiyattan bulabileceğiniz adres” prensibiyle gıda sektöründe yoluna emin adımlarla devam eden Value Gold, her yıl istikrarlı olarak büyümeye devam ediyor. BAşArI eşİTTİr BÜYÜMe 2010 yılında faaliyete geçen Value Gold, başta coffee shoplar olmak üzere, kebap, fish & cips ve restoranların en iyi tedarikçilerinden biri. Portföyünde; dondurulmuş gıda, patates cipsi, soft drink, beans, yemeklik yağ, yumurta, su gibi önemli ürünler bulunan Value Gold’un, müşterilerinden gelen talebe göre daha farklı ürünlere yönelme potansiyeli de var. “Uzun zamandır yaptığım işimi çok seviyorum. Londra’da geniş bir müşteri potansiyelimiz var ve sürekli gelişiyoruz.” diyen Bilal Kartal, Value Gold olarak en önemli farklarının; ‘hızlı servis’, ‘yüksek kalite anlayışı’ ve ‘müşteri memnuniyeti odaklı çalışma’ sistemi olduğunu vurguluyor. Bilal Kartal, uzman kadrosu ile hizmet veren firmasının, artık İngiltere gıda sektöründe tanınan bir işletme olduğunu da kaydetti. kArTAl’DAN STOk UYArISI Hiç şüphesiz her sektördeki en

40

GIDA |

2018

Başarılı işadamı Bilal Kartal’ın direktörlüğünde istikrarlı bir şekilde büyümeye devam eden Value Gold Catering Foods Wholesaler, gıda sektörünün öncü firmalarından biri olmayı sürdürüyor. önemli unsur stok ve ürün devamlılığıdır. Gıda ve yiyecek-içecek sektöründe faaliyet gösteren işletmelere, “Satın almanızı yaparken mutlaka kurumsal ve düzenli çalışan firmaları seçin” uyarısında bulunan Bilal Kartal, sektörde ‘güven’ ve ‘devamlılık’ın çok önemli olduğuna işaret etti. Bilal Kartal, “Sabit bir yeri bulunmayan ve müşterisine ürün devamlılığı sağlayamayacak olanlarla çalışmak mutlaka sorun getirir. Kayıt dışı çalışanlara karşı en önemli sorumluluk ise müşterilere düşüyor. Ürün devamlılığı ve kalitesi konusunda sıkıntı yaşamak istemeyen coffee shop, kebap, fish & chips ve restoran işletmeleri mutlaka bizim gibi kurumsal çalışan firmaları tercih etmeli” dedi. GIDA SekTÖrÜ HIZlA BÜYÜYOr Gıda sektörünün hacmi gün geçtikçe büyümeye devam ediyor. Sektördeki en hızlı büyüme ise dondurulmuş gıda ürünlerinde yaşanıyor. Son dönemde dondurulmuş ürünlerin, İngiltere gıda piyasasında ciddi talep almaya başladığına işaret eden Kartal, bu noktada da bazı tespitlerde bulundu. Kartal, “Soğutucusu olmayan araçlarla dondurulmuş ürün sevkiyatı yapanların olduğunu bilmek, duymak insanı gerçekten ürkütüyor. Bu durum in-

san sağlığı açısından çok ciddi sorunlar teşkil eder. Bu konuda yine müşterilere büyük sorumluluk düşüyor. Biz de artan talebe bağlı olarak önümüzdeki dönemde dondurulmuş gıdaya ağırlık vermek istiyoruz. Fakat her işimizde olduğu gibi bu alanda da kalite standartları neyi gerektiriyorsa harfiyen yerine getiriyoruz. Sonuçta, İngiltere’deki sosyal yaşantı ve özellikle kadınların iş hayatında aktif olarak yer alması bu pazara çok ciddi ivme getirdi. Value Gold da, kurumsal çalışan bir firma olarak bu alandaki pastadan daha büyük pay alma hedefinde” diye konuştu. rAHAT UlAşIM keSİNTİSİZ İleTİşİM Londra içinde ulaşım kolaylığı ve park sorunu her yerde olduğu gibi gıda toptancılarına giden müşterilerin de problemi olmaya devam ediyor. Value Gold kuzey Londra’daki büyük deposu ile müşterilerine hem ulaşım kolaylığı sağlıyor hem de park sorunsuz alışveriş

imkanı sağlıyor. Unit 5 & 20A Rosebery Industrial Park, Rosebery Avenue, London, UK N17 9SR adresinde faaliyet gösteren Value Gold firmasına 020 8617 0921 numaralı telefondan ulaşarak detaylı bilgi alabilirsiniz. Bilal Kartal idaresinde yıllardır gıda sektöründe önemli bir oyuncu haline gelen Value Gold, hem müşteri hem de ürün portföyünü sürekli geliştiriyor

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

41


Doğu Avrupa gıda ürünleri DOĞU Avrupa gıda ürünleri birçok farklı kültürü, etnik kökenleri, dilleri ve doğu Avrupa tarihlerinden belirgin izler taşıyor. Doğu Avrupa gıda ürünleri, iklimden büyük ölçüde etkilenmektedir ve bir ülkeden diğer ülkeye değişmektedir. Tüm önemli Doğu Avrupa mutfakları, uzun süren tarihi karmaşanın ardından bölgedeki politik, sosyal ve ekonomik canlanma ile yakından bağlar taşıyor. Özellikle İngiltere’de yaşayan Doğu Avrupalı insanlar, alışmış oldukları lezzetleri sunan Doğu Avrupa gıda ürünlerine yoğun ilgi göstermektedir. Öte yandan Doğu Avrupa gıdasına ait çoğu ürünler, İngiltere’deki Türkçe konuşan toplum tarafından da beğenilerek tüketilmektedir. Lakin İngiltere’nin Avrupa Birliğinden ayrılacak olması, Doğu Avrupa’dan gelen gıda ürünlerinin tedariği konusunda bir endişe havası yaratsa da tedarikçiler tüketicilere bu endişelere kapılmamaları gerektiği yönde açıklamalar yapıyor. Çünkü Camembert veya Parmesanınızın herhangi bir yere gitmesi olası değildir; bu peynirler uzun zamandır İngiliz veya Türk süpermarketleri için vazgeçilmez bir ürün olma özelliğe sahip. COĞrAFYANIN eTkİSİ Doğu Avrupa mutfağı ve gıda ürünleri bölgenin doğal kaynaklarıyla birçok tarif haline dönüşmüştür. Baltık’tan Karadeniz’e kadar balık ve deniz ürünleri bol miktarda bulunur. Ardıç ağacının benzersiz lezzeti, sigaralı tavuk ve sosisleri ödüllendiriyor. Ekşi krema ve krem peynirinin bolluğu ise gelişen bir süt endüstrisinin doğal yan ürünleri olarak kabul ediliyor. Bereketli tarım arazileri, ekmek, erişte ve köfte çeşitleri, votka üretimi ve pek çok tarifle sonuçlanan domuzlar, ördekler ve kuzular için yem olarak kullanılmak üzere tahıllar üretiliyor. Görünen olağanüstü ev bahçeleri, patates, salatalık, kohlrabi, tatlı ve acı biber ve dereotu hasattı veriyor.

42

GIDA |

2018

ÇeşİTlİ kÜlTÜrlerİN eTkİSİ Bölgesel etkiler arasında böyle bir çapraz geçiş var, bazen hangi çayın hangi ülkeden geldiğini söylemek bile zorlaşıyor. Lahana dolması ve kołaczki kurabiyeleri durumunda olduğu gibi, kolache, kolacky ve başka yollarla da yazıldığından kuşkusuz bir temada birçok varyasyonu görmek mümkün. Konuyu daha ilginç hale getirmek için yüzyıllar önce soyluların evlilikleri, İtalyan, Fransız, Türk, Rus, Yahudi ve Alman yemeklerinin lezzetlerini Doğu Avrupa’nınkilerle karışmıştı. DOĞrU AVrUPA’YA AİT VAZGeÇİlMeZ leZZeTlerİ Turşu Mantarı Turşu mantarı otlar ve sarımsak ile oluşan bir turşu çeşididir. Özellikle de ekşi kreması veya ince dilimlen-

miş kırmızı soğan eşliğinde servis edilen bu lezzeti İngiltere’deki çoğu markette kavanozlar içinde bulmak mümkün. Grenli Süzme Peyniri Ekşi krema ve diğer bazı post-Sovyet lezzetlerinden farklı olarak, Yeni Doğu olarak da bilinen Doğu Avrupa ülkelerinde yaygın olan geleneksel süzme peyniri, İngiliz süpermarketlerinden temin edebilirsiniz. Ağırlıklı olarak Polonya’dan getirilen bu lezzete Doğu Avrupa gıda ürünlerini satan marketlerde görebilirsiniz. Geleneksel krem peynire göre biraz daha kuru olan bu peynir çeşidi, kendi başına yenmesinin yanı sıra taze sebze otları ve deniz tuzu ile kızartılmış ekmeğin üstüne sürülüp de tüketilebilir. kvass Kvass fermente bir ekmek içeceğidir. Ekmek içeceği

kulağa garip gelse de Doğu Avrupalıların vazgeçilmez bir lezzeti olarak kabul edilir. Fermente ekmekten yapılan kvass, çeşitli bitkilerle ve meyvelerle tatlandırılmış olarak da satılıyor. Farklı bir içecek seçeneği olan kvass İngiltere’deki farklı toplumların da beğenisi kazanan bir üründür. Polonya Mayonezi Polonya mayonezi, tarihtin en köklü Doğu Avrupa gıda ürünlerinden biri olarak tanımlanıyor. Kimse tam olarak nedenini bilmiyor ama Polonya mayonez çeşitleri diğer mayonez türlerinden daha farklı. Polonya mayonezi tür olarak genellikle daha hafif ve daha az yağlı, dokusu daha az kremalı ve biraz daha puding gibi. Pierniki Polonya pierniki, Avrupa’daki zencefil keklerine benziyor, ancak piernikile-

rin içinde genellikle reçel de oluyor. Bu lezzetli kekin tarifinin hem Polonya hem de Rusya’da kökleri var. Doğu Avrupa gıda ürünleri satan tüm marketlerde bu kekin iki farklı çeşidini de bulabilirsiniz. Lezzetli tadıyla pierniki çok beğenilen bir ürün olarak karşımıza çıkıyor. Salam, Sosis, Sucuk ve Pastırma Doğu Avrupa gıda ürünleri içerisinde en çok aranan lezzetlerden olan salam, sosis, sucuk ve pastırmalar da İngiltere’de popülerliğini koruyor. Farklı et ve baharat çeşitleri ile hazırlanan ve sofraları süsleyen bu lezzetler Doğu Avrupalıların olmazsa olmazlarından. Kahvaltı başta olmak üzere hemen her öğünde soflardaki yerini alan salam, sosis, sucuk ve pastırmalar en çok tüketilen gıda ürünleri arasında.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

43


Sofraların sevilen markası:

Meze “2001 yılında kurduğumuz işletmemizde uzun yıllardır gıda sektöründeki tecrübemizi ‘Meze’ markamızla müşterileri-

mize sunmaktayız. Akdeniz mutfağının eşsiz meze çeşitleri

humus, tarama, süzme yoğurt ve cacık gibi ürünlerimizi Kuzey Londra’da bulunan üretim üssümüzde en doğal şekilde hazırlıyor ve pazarlamasını yapıyoruz. MeZe iyi bir sofranın olmazsa olmazıdır. Bu konuda en iyi mutfak kültürlerinden birisi ise hiç şüphesiz ki Türk mutfağıdır. Birbirinden lezzetli mezeler, yüzyıllar boyunca sofralarımızı süslemiş ve bu tatlar artık alıştığımız bir damak lezzetine dönüşmüştür. Ancak iyi meze yapabilmek kolay değildir. Lezzetini, aromasını tadını öyle bir tutturmak gerekir ki işte o zaman gerçekten insanın iştahına iştah katar. Türkiye ve Kıbrıs’tan aşina olduğumuz humus, süzme yoğurt,

şekilde hazırlıyor ve pazarlamasını yapıyoruz. Ayrıca ürün gamımızda bulunan Akdeniz salataları da müşterilerimiz tarafından oldukça beğeniliyor ve talep görüyor. Kuzey Londra’da ürettiğimiz ürünlerimizi Güney Doğu İngiltere ve Londra geneline teslimat yapabiliyoruz.” İNGİlİZler De SeVerek TÜkeTİYOr Ürünlerinin toplumumuz dışında İngilizler tarafından da oldukça ilgi gördüğünü ve bunun kendilerini oldukça memnun ettiğini belirten Işınel

tarama, cacık gibi lezzetleri Londra’da en doğal haliyle bulabileceğiniz ‘Meze’ markasının mimarı Ülkü Işınel ürünlerinin beğenilmesinin en büyük nedeninin kullandıkları malzemelerin yüksek kalitede olması ve her zaman aynı lezzeti sunmalarından kaynaklandığını belirterek şunları ekledi: “1997 yılında kurduğumuz işletmemizde uzun yıllardır gıda sektöründeki tecrübemizi ‘Meze’ markamızla müşterilerimize sunmaktayız. Akdeniz mutfağının eşsiz meze çeşitleri humus, tarama, süzme yoğurt ve cacık gibi ürünlerimizi Kuzey Londra’da bulunan üretim üssümüzde en doğal

şunları ekledi: “Ürünlerimizin kalite ve lezzeti sayesinde 21 yıldır ‘Meze’ markası piyasada oldukça tanınan ve talep gören bir marka haline gelmiştir. Bundan sonra ki en büyük hedeflerimizden bir tanesi ‘Meze’ markasını, Birleşik Krallık’ta daha fazla noktaya ulaştırabilmek ve bu doğrul-

44

GIDA |

2018

tuda üretim kapasitemizi artırmaktır. En doğal şartlarda ve ev yapımı tadında üretimini sağladığımız ürünlerimizden ‘Humus’ bizim en önemli üretim kalemlerimizden biri haline geldi. Bu ürünümüzle ilgili yoğun bir talep ve sipariş alıyoruz. ISO 9001 ve ISO 15161 belgelerine sahip üretim tesisimizde her geçen gün üretim kapasitemizi de arttırıyoruz. Özellikle süpermarket toptancılarına toplu siparişlerinde önemli fiyat avantajları sunabiliyoruz. Şu anda özellikle Kuzey Londra’nın en büyük toptancı ve süpermarketlerinde satılan ‘Meze’

işimizle ilgili olarak yaptığımız her büyük yatırımda daha da heyecanlanmamızı sağlıyor. Umuyorum ki ilerleyen dönemlerde ‘Meze’ markası İngiltere’den tüm dünya ya açılan bir marka haline gelecektir.” İşTAH AÇICI Ve SAĞlIklI Bİr GIDA Mezenin yemeklerin öncesinde tüketilen ve oldukça iştah açıcı bir ürün olmasının yanı sıra sağlıklı bir ürün olduğunun da unutulmaması gerektiğini belirten Işınel, “Mezeler, Akdeniz mutfağında iştah açan ve besin değeri yüksek gıdalardır.

markamızın her geçen gün genişleyen bir ürün yelpazesi var. Bizi tercih eden toptancı ve süpermarketler, ürünlerin satışlarından ve müşterilerinden aldıkları olumlu geri dönüşten fazlasıyla memnun. Tabi bu geri dönüşler bizi de oldukça sevindiriyor ve

Bunun dışında meze içerisinde tamamen sağlıklı ve doğal ürünler bulunmasından dolayı da oldukça sağlıklıdır. Meze sektörünün lider firmalarından birisi olan ‘Meze’ ürünlerinin kalite ve çeşitlerini sürekli olarak geliştirdiklerini belirten Işınel, Akdeniz tipi salatalarda da piyasa da en iyi markalardan birisi olduklarının altını çizdi. 11 & 12A Rosebery Industrial Park Rosebery Avenue London N17 9SR adresinde bulunan Meze Food Limited şirketine 020 8365 9494 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.

www.londragazete.com


ISO 9001 ISO 15161

www.londragazete.com

2018 |

GIDA

45


Etin en güzel hali:

Döner ve pastırma

ANADOlU mutfağı, hiç şüphesiz ki dünyaca meşhur. Et ise toplumumuzun genelinde sevdiğimiz gıdalar arasında en üst sıralarda geliyor. Hemen hemen içerisinde et kullanılmayan yemek sayımız bile çok az denebilir. Sizler için bu konumuzda et ürünlerini mercek altına alıyoruz. Günlük hayatta severek tükettiğimiz sosyal medya da resimlerini paylaştığımız bazılarımız için dünyanın neresinde olursa olsun vazgeçemeyeceği döner ve sucuk hakkında biraz araştırma yaptık. Döner ve pastırmanın mucidinden tutunda, nasıl yapıldığına kadar birçok bilgiden derlediğimiz yazımızı keyifle okumanız dileğiyle. Bütün uygarlıklar kendilerini dünyaya tanıtacak marka ve ürün peşinde koşarlar. Bir kültürü ifade etmenin en etkin yollarından birisi de şüphesiz yemek kültürüdür. Döner ya da döner kebap, içyağı ve yöresel baharatlarla iyice terbiye edilmiş ve dövülmüş et parçalarının, bir şişin üzerine geçirilerek, dik bir şekilde asıldıkları odun ateşi karşısında pişirilen kebap türüdür. DÖNerİN MUCİDİ Geçmişi yaklaşık 200 yıl öncesine uzanan dönerin mucidi Kastamonulu bir aşçı olan Hamdi Usta’dır. İcat ettiği döner sayesinde Kastamonu’da tanınan biri haline gelen Hamdi Usta’dan dönerciliği öğrenen Şükrü Gülsunar ve Raif Gülsunar döner hazırlayan ikinci kuşak ustalar olmuşlardır. Bunun yanı sıra rivayetlerden birinde ise dönerin Kırımlılar tarafından kılıçlarına et takıp kızartmalarından esinlenildiğine inanılmaktadır. Şu anki modern halini almadan önce Osmanlı dönemi seyahatnamele46

GIDA |

2018

rinde 18. Yüzyılda bahsi geçmiştir. Günümüzdeki son hali 19. Yüzyılda, Bursa’daki İskender Efendi’ye dayanmaktadır ve Erzurum’daki Cağ kebap ile aynı kaynaktan geldiği düşünülmektedir. Türkiye’de yapılan dönerlerin büyük bir çoğunluğunda kuzu eti kullanılmaktadır. Bunun yanında tavuk döner olarak tavuk eti de sıklıkla kullanılır. İşin tam tarihlerini kesin bilmek mümkün değil, lakin dönere dair ilk çekilmiş fotoğrafın İstanbul’dan olması da enteresan bir konu tabii. 1855 yılında James Robertson tarafından çekilen ve ilk dönerci fotoğrafı olduğu

kabul edilen kare aşağıdaki gibi. Karenin solundaki ahşap masanın üzerinde kuzu eti parçaları ve masanın diğer ucunda da arkasındaki çengele dizilmiş, odun kömürü ateşinde dönerek pişen döner kebap bulunuyor. ‘eN İYİ DÖNer’ NASIl OlUr? Aslında bu konu ustasına göre değişmekle beraber genel kabul görmüş bazı döner yapılma oranlarına rastlamak mümkündür. En iyi döner dana budunun tranş kısmından yapılır. Koyun ya da kuzunun kol ve but kısmı da kullanılır. Önemli olan etin yaprak inceliğinde kesilmesidir. Dönerin daha lezzetli olması için aralarına kuzunun

gömlek yağı veya koyun kuyruğundan ince kesilen yağ parçaları konur. Döner kebabın daha ucuz ve ekonomik olması istenirse etin aralarına 1/3 oranında kıyma konur. Bu kıyma, sinirlerinden ayrılmış, döner çıkarıldıktan sonra kalan etin çekilmesiyle elde edilir. Kıyma, yağla eti birbirine bağlaması yönünden gereklidir. Yaprak inceliğinde doğranmış dönerlik et, süt, sıvıyağ, soğan suyu, tuz, karabiber ve çeşitli özel baharatlar karışımında bir gece bekletilir. Etin miktarına göre, uygun bir döner şişine, etler geçirilerek sıkıca yerleştirilir. Ateş karşısında devamlı çevrilerek pişmesi sağlanır. Altına biriken yağlı sularla et yüzeyi arada bir yağlanır. Döner, kömür ateşinde pişirilirken alevlenmesi için, ateşin üzerine ara sıra yağlı sudan serpiştirilir. Uzun ve keskin et bıçağıyla etin pişen yüzünden, yukarıdan aşağıya doğru 3-4 mm incelikte parçalar kesilir. Ya sade olarak ya da pilav, şehriye, pide, sebze soteleri veya salata gibi yeşilliklerle birlikte servis yapılır. Dönerle birlikte biber turşusu da şüphesiz ki iyi gider. Türkiye’nin döner lezzetinde olduğu gibi pastırma da kendine özel bir lezzete sahiptir. Et ürünlerini çok seven bir toplum olmamız aslında çok eskilere dayanıyor. Bunun en önemli örneklerinden birisi olan pastırmanın tarihi 17. yüzyıla kadar dayanıyor. PASTIrMANIN TArİHİ ÇOk eSkİ Orta Asya’dan batıya doğru yola çıkan Türk atlıları eyer ceplerine koydukları etleri baldırlarıyla sıkıştırarak pastırmaya benzer bir yiyecek elde ederlermiş. Bu tarihsel yolculuk boyunca Oğuzlarla birlikte göç eden pastırma, Anadolu’nun ortasındaki

Kayseri’yi kendine yurt edinmiş, sonrada ünü dört bir yana yayılmış. Nitekim, Evliya Çelebi 17. yüzyılda yazdığı seyahatnamesinde Kayseri’nin baharatlı sığır pastırmasından övgüyle söz eder. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde pastırma “lahm-ı kadit namı ile şöhret bulan kimyonlu sığır pastırması ve miskli et sucuğu hiçbir yerde yoktur. İstanbul’a hediye olarak gider” ifadeleriyle anlatılıyor. Kayseri pastırması bugünde Anadolu’da yapılan pastırmalar içinde en iyisi olarak ününü koruyor. İyi pastırma tadına doyulmaz bir lezzettir. Türk sofralarının hala gözde yiyeceklerinden biri olan pastırmanın imalinde küçükbaş hayvanlar kullanılmamakla birlikte makbul olanı sığır etinden yapılmaktadır. Orta büyüklükteki bir sığırdan 19, büyük bir sığırdan 26 çeşit pastırma imal ediliyor. Kuşgömü ve Sırt’dan yapılan ekstra kaliteli; bohça, kenar, şekerpare, but dilmesi, mehle, omuz ve kürekten yapılanı 1. sınıf bacak, döş, etek, kavram, meme, kelle, dil gibi bölümlerden yapılanlarsa 2. sınıf pastırma olarak kabul ediliyor. Pastırma konusunda usta olanlar salam gibi makinede dilimlenmesini doğru bulmazlar onlara göre pastırma keskin bir et bıçağı ya da satırla elde dilimlenmelidir. Pastırma meraklıları daha önceden makinede dilimlenip bir kenarda istif edilmiş pastırma dilimlerine ise kendileri yüz vermedikleri gibi başkalarına da asla tavsiye etmezler. Pastırmayı çıtır çıtır bir ekmeğin içerisine yerleştirip ya da közde mangalda pişirerek, yağda cızırdatıp üzerine yumurta kırarak yiyebilirisiniz. Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetlerinden pastırmalı kuru fasulyede ağızlara layık bir yemektir.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

47


Brexit Kuzey Kıbrıs için yeni umut ışığı mı olacak? kIBrIS Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk, Birleşik Krallığın Avrupa Birliğinden ayrılmasıyla birlikte KKTC’nin ve İngiltere’nin ticari ilişikleri açısından Londra Gazete’ye önemli açıklamalarda bulundu. İngiltere’nin AB’den ayrılma sürecinin müzakereleri devam ederken KKTC açısından kısman de olsa yeni bir umut ışığı doğmakta. Yeni ihracat imkanı yaratabilecek koşullar niteliğinde Brexit, KKTC ürünleri için bir avantaja dönüşmesi ve KKTC’deki sanayicilerin İngiltere pazarına girişi hakkında Candan avunduk şu açıklamalarda bulundu: “Özellikle, hayvansal ürünlerin Birleşik Krallığına girişindeki yasal engellerin ortadan kalkmış olacağı bir gerçektir. KKTC uluslararası hukuk çerçevesinde, tanınmayan bir devlet olabilir ama tanınmamış bir devlet olma ülkemiz otoriteleri ile Birleşik Krallık otoriteleri arasında idari konulardan işbirliği yapılamayacağı anlamına gelmemektedir.” SÜT ÜrÜNlerİN Bİrleşİk krAllIk PAZArINA Gİrİş MÜMkÜN OlABİleCek Birleşik Krallık’ın Brexit sonrasında uygulayacağı ithal ürünlerin sağlık mevzuatının ciddi takibi yapılması ve buna uygunluk ülkemiz üretimleri açısından hızlı bir şekilde sağlanması ile en önemli ihracat kalemlerimizden olan süt ürünlerinde Birleşik Krallık pazarına giriş mümkün olabilecektir. Diğer bir yandan, Birleşik Krallık’ın Brexit sonrasında uygulayacağı ticaret rejimi çerçevesinde herhangi bir ticaret antlaşmasına sahip olmayan tanınmış veya tanınmamış olsun tüm üçüncü ülkelere nasıl bir gümrük mevzuatı uygulayacağı önemli olacaktır. Şu an AB üyesi olan Birleşik Krallığa yapılan ihracatlarda çeşitli ürünlerde yüzde 3 ile 30 arasında gümrük vergilerine maruz kalınmaktadır. Brexit sonrasında bazı ürün gruplarında daha uygun gümrük vergileri ile ürünlerimizi ihraç etme imkanına sahip olmamız mümkün olduğu değerlendirilmektedir.”

48

GIDA |

2018

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk

İngiltere Başbakanı Theresa May, AB’den çıkış konusunda yol haritası ve temel hedeflere ilişkin, Birleşik Krallık Avrupa Toplulukları Adalet Divanı (ATAD) kararların AB’den çıktıktan sonra artık İngiltere üzerinde bağlayıcı olmasını istemediğini ve bunun son bulmasını istediğini belirtmişti. Birleşik Krallık, AB’den çıkışıyla tek pazarın dışında kalmak istediğini net bir şekilde ifade etmiştir. Böylelikle KKTC açısından ileride olumlu bir gelişme olmasını mümkün kılınabileceği gösteriyor. AB ÜYeSİ OlMAYACAk OlAN Bİrleşİk krAllIk YÜrÜlÜkTe OlMAYAN Bİr ANlAşMAYI UYGUlAMAZ “Brexit sonrasında 1994 ABAD kararları öncesindeki ticaret rejimine geri dönülmesi mümkün olmayacaktır. Çünkü ABAD kararları, o zamanki adı ile Avrupa Topluluğu ile ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ arasında 1972’de imzalanmış olan Ortaklık Antlaşması’ndan doğan AB topluluğu ülkelerine gümrüksüz veya düşük gümrük ile ürün ihraç edebilme imkanından, söz konusu antlaşma çerçevesinde, ihracat sırasında verilmesi gereken serbest dolaşım ‘EUR1’ belgesi ve bitki sağlık belgelerinin (phytosanitary certificate) KKTC makamlarınca verilmesinin kabul edilmesine karşı bir karardı. ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 2004 AB üyesi olması sonrası söz konusu antlaşma

AB’ye Katılım Antlaşması ile yürürlükten kalkmıştır. Bu bağlamda, AB üyesi olmayacak olan Birleşik Krallık’ın yürürlükte olmayan bir antlaşmayı uygulaması mümkün değildir.” KKTC’den İngiltere’ye yapılan ihracatlarında birçoğunun gıda ürünlerinden oluştuğunu kaydeden Candan Avunduk, özellikle gıda ürünlerin İngiltere’ye sunulması için Brexit sayesinde KKTC ekonomisi açısından yeni fırsatların da olabileceğine değinerek; ”Brexit sonrasında hellim gibi hayvansal ürünlerimizi ihraç edebilme imkanı doğması ve bazı ürünlerinde daha uygun gümrük vergilerine tabi olma olasılığı bu ürünleri Birleşik Krallık pazarına sunmamız açısından önemli bir fırsattır.” dedi. Bİrleşİk krAllIk’TAkİ kIBrIS TÜrk TOPlUMU ÖNeMlİ Bİr PAZAr “Resmi olmayan rakamlara göre Birleşik Krallık’ta yaşayan 320,000 Kıbrıslı Türk neredeyse KKTC nüfusu kadardır. Birleşik Krallık’ta yaşayan Kıbrıs Türk toplumu bizler için çok önemli bir pazardır. Özellikle bu yeni dönemde ülkemiz ürünlerinin soydaşlarımıza tanıtımının yapılması ve artan bir şekilde ürün tedariklerinin gerçekleştirilmesi gerektiğine inanmaktayız.” KTSO olarak, KKTC Ekonomi Bakanlığına Brexit sürecinin KKTC’li sanayicilere gıda ihracatını avantaja dönüştürülmesi yönünde önerileri ile ilişkin sorumuza Candan Avunduk, Kıbrıslı Türklerin ihracatının artması için her platformda önerilerini yürütmede olanlar ile paylaştığını ve paylaşmaya devam edeceğini vurguladı. Avunduk ifadesine şunları ekledi: “Bu konuda geniş bir eylem planı hazırlama yönünde çalışmalarımız başlamıştır. Bu anlamda Birleşik Krallık’ta yaşayan Kıbrıslı Türkler ile de ortak çalışma arzusunda olduğumuzu da onlara iletmek için hazırlıklarımızı tamamlamaya başladık. Bu planlar dahilinde, Ekonomi Bakanlığı’mızın ülkemiz sanayicilerine yönelik tanıtım ve pazar araştırması desteklerini artırmasının şart olduğuna inanmaktayız.”

kkTC’DeN eN ÇOk HANGİ GIDA ÜrÜNlerİ İNGİlTere’Ye İHrACAT eDİlİYOr? Avunduk, KKTC’den İngiltere pazarında birincil ihraç ürününün konfeksiyon olduğunu söyledi. Gıda ürünleri anlamında ise, portakal, nar, meşrubatlar, buz küpleri öne çıkan ürünler olduğunu belirtti. Ayrıca daha az miktarlarda olup devamlı bir şekilde ihracatı yapılan diğer gıda ürünleri ise molohiya, kolakas, turşular, macunlar, Türk kahvesi, reçeller, harnup pekmezi, tahin, zeytin, limonata olduğunu ifade etti. İngiltere pazarına KKTC ürünlerin açısından nitekim zorluklar yaşadığını ve bu konu hakkında önemli önerilerde bulanan Avunduk, “İngiltere pazarına gıda ihracatları konusunda en öne çıkan sorunlar hayvansal ürünlerimizin AB ülkelerine satılamaması ve ABAD kararları sonrasında ülkemizden gönderilen ürünlerin üçüncü ülke statüsünde sayılması sonucu karşılaşılan ciddi gümrük vergileridir. Bu en temel iki sorun ile ilgili değişiklikler, Birleşik Krallık’ın Brexit sürecinin ve bunun sonrasında AB ile ortak pazarda bulunup bulunmayacağı ve bunun sonucu olarak ülkemizin yeni durumdan nasıl faydalanabileceği ile ilgilidir.” İNGİlTere İşADAMlArI İle TAMASlAr kUrMAlIYIZ Ülkemiz üreticisinin ve ihracatçısının ürünleri, yeteneği, kapasitesi ile gerekli standartları yerine getirebileceğini ve İngiltere ithalatçısı ve tüketicisi için güvenilir ve sürdürülebilir bir tedarikçi olabileceğini gösterebilmesi için bu ülke işadamları ile sağlıklı temaslar kurabilecek fuar organizasyonları ve ticaret heyetlerine devamlı olarak katılımlar sağlanmalı, e-tanıtımlar, e-ticaret siteleri üyelikleri ve e-pazarlama yöntemleri ile de bu pazarda bulunan ve ürünlerimizi tüketmesi muhtemel tüketici segmentlerine yönelik nitelikli ve sürekli tanıtımların yapılması gerekmektedir.” dedi. www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

49


Binlerce yıllık geleneğin eşsiz ürünü olan lezzet kUrUYeMİş çeşitleri, dünyada geniş yankı uyandıran besin gruplarından biridir. Tarih boyunca halk sofralarından hükümdarların şölenlerine kadar pek çok masayı süslemiştir. Bereketin ve servetin özgün simgesi haline gelen kuruyemişi doğru şekilde muhafaza etmek ise oldukça önemlidir. Çünkü düzgün şekilde saklanan kuruyemişler ilk günkü tazeliğini koruyarak dilediğiniz zaman kullanmanıza olanak sağlayacaktır. Toplum olarak kuruyemiş çeşitlerini tüketmeyi oldukça fazla seviyor ve çeşitlerine de bir o kadar ilgi duyuyoruz. Severek tükettiğimiz kuruyemiş çeşitleri bizler için bir öğün kadar önem-

50

GIDA |

2018

li olmasa da günümüze eşlik eden en eğlenceli yiyeceklerdir. Örneğin akşam heyecanlı bir dizi izlerken ya da bir yakın arkadaşımız bize hayatındaki önemlin gelişmeleri anlatırken aradığımız ilk şeylerden birisi en çok tükettiğimiz kuruyemiş çeşitlerinden çekirdektir. Ya da midemizde bir yanma hissettiğimizde tüketmenin iyi geleceğini düşündüğümüz leblebi bizler için vazgeçilmezdir. Tabi bunlar dışında aslında daha çok sevdiğimiz ve yaygın olarak tükettiğimiz badem, fındık, ceviz gibi kuruyemiş çeşitleri en bilinen çeşitler arasında yer alır. kUrUYeMİşlerİN FAYDAlArI NelerDİr Kuruyemişler stresi bastırmakta yardımcı olduğu gibi sigarayı bırakan insanlar için de oyalayıcı rol üstleniyor. Ancak sigara yerine kuruyemişi tercih edenlerin, kilo sorununa herkesten çok daha fazla dikkat etmesi gerekiyor. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok Arap ülkesine önemli oranda kuruyemiş ihraç edilirken en kaliteli fıstığın, Silifke, Anamur ve Osmaniye’de; bademin, Siirt ve Datça’da; sarı leblebinin, Manisa-Kula, Çorum, Kütahya-Tavşanlı; beyaz leblebinin Denizli-Tavas’ta; fındığın, Giresun-Bulancak ve Ordu’da; kabak çekirdeğinin, Edirne’de; ay çekirdeğinin, Kayseri ve Erzurum’da; Antepfıstığının ise

Gaziantep ve Siirt’te üretildiği belirtiliyor. kUrU YeMİş kİlO AlDIrIr MI? Bilindiği üzere her şeyin fazlası zarardır. Kuruyemiş tüketirken de miktarını iyi ayarlamak gerekmektedir. Yağsız ve kolesterol oranı 0 olan çiğ kuruyemişler kilo kaygısı olanlar için idealdir. Son zamanlarda diyet listelerinde sıkça yer alan kuruyemişler için kilo aldırır diyemeyiz. Ancak altın kural; aşırıya kaçma! eN ÇOk TÜkeTİleN kUrUYeMİş ÇeşİTlerİ Toplum olarak en çok tükettiğimiz kuruyemiş çeşitlerine gelin birlikte göz atalım. Çekirdek Evet, yukarıda da belirttiğimiz gibi sinema keyfi, dizi keyfi, maç keyfi, arkadaş ve dost sohbetleri, yazın sokakta, parkta, sahilde her yerde sıkça tükettiğimiz çekirdek. En sevilen kuruyemiş çeşitleri arasında baş sıradadır. Uygun

fiyatı ve bağımlılık yapan lezzeti ile vazgeçilmezlerdendir. Fındık Çekirdekten sonra en sevilen kuruyemiş çeşitleri arasında fındığı gösterebiliriz. Ülkemizde yaygın olarak yetişir. Enerji verici özelliği vardır. Kalp ve damar sağlığına faydalı olduğu söylenmektedir. En taze ve kaliteli fındık çeşitleri Antik Kuruyemişte bir tıkla kapına geliyor. Badem Lezzeti büyüleyici olan bu kuruyemiş çeşidi Türk insanının en sevdiği kuruyemiş çeşitlerindendir. Doğal badem çeşitleri Antik kuruyemişten alınır. kaju Fiyatı diğer kuruyemiş çeşitlerine göre daha pahalı olmasına rağmen, oldukça fazla tüketilen çerezlerdendir. Brezilya kökenli bir kuruyemiştir. Ancak en çok üretim yapılan yer Hindistan’dır.

www.londragazete.com


Karpuzun faydaları saymakla bitmiyor kArPUZ yaz aylarının en mükemmel meyvelerindendir. Serinletici ve hararet giderici özelliğinden dolayı dünyada en çok tüketilen meyveler arasındadır. Karpuz sağlığa şifalı gelen meyveler sıralamasında ilk sıralarda yer alır. Karpuzun saçtan tırnağa kadar bütün vücuda faydası olduğunu söylemek mümkün. Karpuzun %92’ni su oluşturduğu için mükemmel bir serinletici ve nemlendiricidir. Tam bir A vitamini deposu olan karpuzun gözleri dinlendirdiği ve beslediğini, bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söyleyebiliriz. Karpuz içerdiği bol miktardaki farklı vitamin ve mineraller yardımıyla çok geniş yelpazede sağlığa katkı sağlamaktadır. Kanserle mücadeleden astım hastalığına, sindirim sisteminin düzenli çalışmasından kalp sağlığına kadar birçok hastalıktan bünyeyi korur. Bol miktarda likopen içeren karpuz kalp ve damar sağlığımız için önemlidir ve ayrıca kemik sağlığını korumada önemli bir faktör olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında kan basıncını düzenler. VÜCUTTAkİ YAĞI AZAlTIr Karpuz sitrülin üreten yağ hücrelerindeki yağ birikimini azaltmayı sağlar. Sitrülin, böbrek yardımıyla arjinine dönüşen bir amino asittir. Karpuz, yağ yakıcı özelliği ile bünyede bulunan fazla yağı yakar ve kilo vermeyi sağlar. Karpuz flavonoidler, karotenoidler ve triterpenoidler gibi fenolik bileşikler bakımından zengindir. Antioksidan özelliği ile bünyede bulunan birçok parazit ve serbest radikalleri kolay bir şekilde dışarı atar. BÖBrek DOSTU Karpuz, doğal bir idrar söktürücü olduğu için idrar akışını hızlandırır. Karpuzun bu özelliği böbreklerin işini kolaylaştırırken, karaciğerin de sağlıklı ve yorulmadan çalışması için katkı sağlar. Potasyum bakımından zengin olan karpuz harika bir elektrolit görevi görür. Bu özelliği ile vücutta bulunan kasların ve sinirlerin sağlıklı kalmalarına yardımcı olur. Potasyum sinirlerle alakalı uyarmaları olumlu etkilerken kasları güçlendirir. GÖZe FAYDAlI Karpuz gözlerin retina pigmentleri üretmesine yardımcı olur ve yaşa bağlı makula dejenerasyonu karşı korur. Beta karoten açısından zengin olduğu için gece körlüğüne yakalanma riskini azaltır. Karpuz C vitamini açısından zengin-

www.londragazete.com

dir. C vitamini hücre sağlığının korunması için önemli bir vitamindir. Bunun yanında karpuzun bu özelliği bağ dokusunu korur. Yüksek miktarda karpuz tüketenlerin astım hastalığına yakalanma riski tüketmeyenlere göre daha azdır. Bol miktarda C vitamini içeren karpuz, astım ataklarının şiddetini azaltabilir. kAN BASINCINI DÜZeNler Karpuz kan basıncını düzenleyerek bir bakıma kalp sağlığını da korumaktadır. Bunun yanında inme ve felç gibi riskleri azaltır. Günlük 3-4 dilip karpuz tüketimi özellikle yaşlılarda yaz aylarında görülen kalp sorunlarının giderilmesine yardımcı olabilir. Karpuz çok iyi derecede C vitamini içermektedir ve diğer birçok hastalığın yanında kansere neden olan serbest radikallerle mücadele eder ve vücudun hastalıklara yakalanma riskini azaltır. Karpuz iyi miktarda lif içermektedir ve lif içeren bütün meyve ve sebze gibi sindirim sistemi için faydalıdır. Kabızlığı giderici özelliği vardır. Mide sağlığını korur.

UYkUSUZlUĞU GİDerİr Karpuzun diğer bir faydası da uykusuzluk ve kas ağrılarını gidermesidir. Bu özelliğinden dolayı karpuzun ayrıca sinir sistemi üzerinde olumlu etkisi olduğunu söylemek yanlış olmaz. Karpuz cilt ve saç sağlığı için önemli besinler içermektedir. Cildin sağlıklı ve nemli kalmasını sağlayan, saçların kırılmasını engelleyen A vitamini karpuzda bol miktarda vardır. ÇekİrDeĞİ Bİle FAYDAlI Karpuz dünya çapında çok popüler bir meyve türüdür ve sağlık açısından inanılmaz faydaları vardır. Fakat aynı şeyleri karpuz çekirdeği için söyleyemeyiz. Bunun sebebi karpuz çekirdeğinin öneminin ve sağlığa olan faydalarının daha önce bilinmiyor olmasıdır. Son yapılan bilimsel çalışmalar karpuz çekirdeklerinin de sağlık açısından çok faydalı olduğunu ortaya koymuştur. Karpuz çekirdeğinin faydaları şu şekilde sıralanabilir: - Karpuz çekirdekleri vücudun ihtiyaç duyduğu amino asitleri karşılar. - Günlük ortalama 100 gramlık kar-

puz çekirdeği tüketimi çok iyi miktarda magnezyum ihtiyacını karşılar. - Karpuz çekirdekleri kalp damar hastalıklarına ve hipertansiyona iyi gelir. - Karpuz çekirdekleri cilt sağlığı için faydalıdır. - B vitamini açısından karpuz çekirdekleri zengindir. Karpuz çekirdeği, sinir sistemini ve bağışıklık sistemini güçlendirirler. - Karpuz çekirdekleri diyabet hastalarına da iyi gelir. Bir litre suda 45 dakika kaynatılarak günde bir bardak şeklinde tüketilebilir. - Karpuz çekirdekleri hafızayı kuvvetlendirir. - Karpuz çekirdekleri akne hastalığına iyi gelebilir, cildi yumuşatır. - Karpuz kabuğunun bu faydaları dışında saç sağlığı için faydaları vardır. Karpuz çekirdeği, saçların kırılmasını engeller ve saç dökülmesine çözüm olabilir. lONDrAlIlAr kArPUZU SeVİYOr Karpuzun faydaları ve lezzetini bilen Londra halkı geçen yıl bol bol karpuz tüketti. Edindiğimiz veriye göre Holland Bazaar geçen yıl 3 buçuk milyon kilo karpuz sattı. En taze ve en lezzetli karpuzları tüketici ile buluşturan Holland Bazaar, Londra’nın en büyük karpuz tedarikçisi olarak biliniyor. Rakamlara göre Holland Bazaar Londra’da yaşayan her bir kişiye yaklaşık yarım kilo karpuz yedirdi. Holland Bazaar Managing Direktörü Mert Uçar, bu yıl daha fazla karpuz satmak için gerekli tüm hazırlıkları yaptıklarını ve yüzde 100 doğal karpuzları satacaklarını belirterek, tüketicilerin gönül rahatlığı ile sofralarında karpuza yer verebileceklerini ifade etti.

2018 |

GIDA

51


Orca ile tanışan firmalar çok mutlu şİrkeTler büyüdükçe kapasiteleri artıyor ve kullanılan kaynaklar bir süre sonra yetersiz gelmeye başlıyor. Bu sebeple doğru zamanlarda doğru alt yapılar kurarak büyümeyi hedeflemek ise en doğrusu. Özellikle üreticiler ve gıda toptancıları doğru yatırımlar yaptıklarında büyümek onlar için kaçınılmaz bir son gibi gözüküyor. Peki büyürken yapılması gereken en doğru yatırımın aslında yazılım ve otomasyon olduğunu biliyor muydunuz? Orca İş Çözümleri (Orca Business Solution) özellikle market otomasyon yazılımı konusunda Londra’nın en büyük gıda toptancılarına özel yazılım projeleri sunuyor. Şimdiye kadar birçok başarılı projeye imza attıklarını belirten firma sahibi Yüksek Bilgisayar Mühendisi Cihan Taşkın hem Türkiye’de hem de Londra’da ofisi bulunan Orca İş Çözümleri’nin çalışmaları hakkında şunları söyledi: “Orca İş Çözümleri tamamen müşteri odaklı bir yazılım firmasıdır. Genelde işlerini geliştirmek isteyen ancak yazılım konusunda kendilerine özel çözümler arayan küçük ve orta ölçekli firmalara destek vermektedir. Özellikle gıda toptancılarında ilk projemiz Expo Food firması oldu. Daha sonra Extra Cash&Carry, Best Catering gibi firmalarında ihtiyaçlarına özel çözümler geliştirdik. Bu sayede özellikle gıda toptancılarının ihtiyaçları konusunda ciddi bir şekilde uzmanlaştığımızı belirtmek isterim. Depo yönetimi, satış, satın alma gibi özel modülleri Microsoft’un Navision ismindeki program altyapısı ile müşterilerimize sunuyoruz. Bu yazılımın en büyük özelliği müşterilerimizin isteklerine göre uyarlanabiliyor. Yani ihtiyaç halinde ekstra modüllerle genişletebiliyoruz. Bulut sistemi ile eş zamanlı olarak çalışabilen bu yazılımın en büyük özelliklerinden biri hızlı ve güvenilir olması. Müşteri isteklerine göre her türlü backup modelini kurgulayabiliyoruz. Aslında bu yazılımı işletmeler için şöyle özetleyebiliriz. Tüm dünya tarafından kullanılan SAP yazılımı bildiğiniz gibi çok maliyetli bir program. Bazı firmalar içinse oldukça fazla gelebiliyor. Piyasada bulunan standart paket programlar ise firmalar için yetersiz kalabiliyor. İşte Microsoft Navision üzerinde müşterilerimizin tüm isteklerini yerine getirebildiğimiz için kendileri için hem ekonomik hem de ömür boyu kullanabilecekleri bir sistem kurmuş oluyoruz. Bu yüzden Orca Business Solution ile çalışan müşterilerimiz çok mutlu. İçerideki

52

GIDA |

2018

kaynak maliyetlerini düşürürken, firmaların verimini arttıran bir çözüm kullanmış oluyorlar. Aynı zamanda bulut teknolojisi sayesinde ise sahada kullanılan tabletlerde, el terminallerinde, kasalarda kısacası her platformda sorunsuz ve mükemmel bir şekilde çalışıyor. Navision adındaki bu programın 9 yıldır ‘Microsoft Partner’ıyım. Edirne’de bu konuda kadromuzda birçok mühendisin çalıştığı bir

yazılım ekibimiz var. Bu sayede en büyük projeleri zamanında yönetebiliyor, müşterilerimize profesyonel bir destek sunabiliyoruz.” Hizmetleri ve çalışma prensipleri hakkında Cihan Taşkın, kendilerini destekleyen Trakya Üniversitesi ve öğretim üyelerine de teşekkür etti. “Trakya Üniversitesi bize orada çok destek oluyor. Gerek yönlendirdiği öğrencilerle, gerekse yeni araştırma projeleri planlamalarıyla. Trak-

ya Üniversitesindeki değerli öğretim üyelerimize ve tabii ki kuruma destekleri için teşekkür ediyoruz.” Eğer siz de işinizi büyütürken, adımlarınızı doğru ve sağlam atmak istiyorsanız Orca Business Solution ile hemen tanışın. Firma ile ilgili tüm çözümleri ayrıntılı bir şekilde incelemek www.orcabs.com adresini ziyaret edebilir veya bilgi almak için info@orcabs.com adresine mail atabilirsiniz.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

53


Göreme demek, lezzet demek

ADINI İngiltere gıda pazarına başarılı bir şekilde duyurmayı başaran, Avrupa’nın güçlü süt ve süt ürünleri firması ‘Göreme’ her geçen gün büyümeye devam ediyor. Birbirinden lezzetli süt ve süt ürünleri ile konusunda oldukça iddialı bir firma olan ‘Göreme’ özellikle toplumumuz tarafından oldukça beğeniliyor ve tercih ediliyor. Kısa bir süre içerisinde ürünlerinde büyük bir başarı yakalamalarındaki en önemli nedenin kalite ve lezzet olduğuna değinen Göreme UK firmasının Direktörü Enver Bakier şunları söyledi: “Marka ile ilgili pazarımızda yaptığımız çalışmalar çok kısa bir süre içerisinde yanıt vermeye başladı. Bunun en önemli nedeni hiç şüphesiz ki tüketicilerin bu markayı sahiplenmeleri olmuştur. Ama ürünün kalitesi ve lezzetinin yüksek olması bu ilgiyi tabi ki arttırıyor. Ürünlerimizin içerisinde katkı maddesi olmaması ise özel-

54

GIDA |

2018

likle çocuklarına doğal ürünler yedirmek isteyen anne ve babalar tarafından daha çok aranıp sorulmasına neden oluyor. Ürünlerimiz marketlerin yanı sıra restoranlar tarafından da isteniyor ve tercih ediliyor. Özellikle restoranlardaki şeflerimiz yıllardır sektörlerinde, artık hangi ürün kaliteli, hangi ürün değil biliyorlar. Restoranların mutfaklarına girdikten sonra müşterilerinin ‘bu yoğurdu çok beğendik, hangi marka acaba?’ diye sormaları bizi oldukça sevindiriyor. Özellikle tüketicilerden aldığımız bu geri dönüşler bizim için çok önemli. Biz de yatırım ve kapasitemizi bu doğrultuda her geçen gün arttırıyor ve pazardaki hedefimize ulaşmaya çalışıyoruz. MÜşTerİlerİMİZ ‘BU kAlİTeYİ’ HAk eDİYOr İngiltere’de maalesef süt ürünleri konusunda, kalite anlamında ciddi bir düşüş olduğunu gözlemlediklerine değinen Bakier şunları ekledi:

“Tüketiciden haklı bir talep olduğunun farkındaydık ve bu yönde İngiltere’ye yeni bir marka getirme ihtiyacı oluştu. Çünkü müşterilerimiz her zaman en kaliteliyi hak ediyor. Avrupa’da birçok marka kalitesini bizzat test ettik. Bu anlamda en öne çıkan markalardan biri olan ve 25 yıldır sevilen Göreme markasını İngiltere’ye getirdik. Bu süreçte kalite anlamında ciddi bir fizibilite yaptık ve marka ile ilgili tüm ürünleri ve üretim koşullarını inceledik. İngiltere’de satışına başladığımız markanın diğer markalara göre çok farklı özellikleri var.” ‘kÖY leZZeTİ’ SOFrAlArINIZDA Ürünlerinin özellikle de süt, peynir ve yoğurtlarda köylerimizde yediğimiz süt ürünleri ile aynı kalitede olduğunu belirten Bakier şunlara değindi: “Markamızı diğer markalardan ayıran en büyük farklardan biri ürünlerimizin lezzet ve kalitesinin köylerimizde yediğimiz lezzetlerle aynı olması. Diğeri de tüm ürünlerimizin Hollanda’nın en iyi çiftliklerinden tamamen organik olan sütlerden üretiliyor olması. Tamamen organik ve natürel olan ürünlerimizin içinde diğer markalarda yoğun bir şekilde kullanılan katkı maddesine rastlayamazsınız. Bu sebeple diğer ürünlerin neredeyse 2-3 ayı bulabilen raf ömürleri var. Bizim ürünlerimiz ise 1 ay içerisinde tüketilmesi gerekiyor. Özellikle süt ürünlerinde tüketicilerin en çok dikkat etmesi gereken husus bu. Çünkü raf ömrü uzun olan ürünlerde yoğun miktarda katkı maddesi tozu kullanılıyor. Bu da ürünlerin ekşimemesini ve uzun süre rafta kalmasını sağlıyor. Ancak kesinlikle sağlıksız bir durum bu. Mesela süzme olmayan bir yoğurt ekşimiyor ve sulanmıyorsa bilin ki o yoğurtta yoğun bir şekilde katkı maddesi kullanılmıştır. Tamamen saf inek sütü ile üretilen ürünlerimizin yanı sıra keçi sütü ve ko-

yun sütünden üretilen ürünlerimizde var. İngiltere’ye Avrupa’nın 1 numarası olan bu ürünleri getirdiğimiz için çok mutlu ve gururluyuz. Şu anda Londra’da TFC, Öncü ve International marketlerde ürünlerimizi satın alabilirler. Özellikle %4 yağ oranına sahip yoğurtlarımız gerçekten şu anda birçok kebap restoranı tarafından da sevilerek kullanılmaya başlandı. İnanıyorum ki kısa bir süre içerisinde tüm İngiltere’de sevilen bir marka haline geleceğiz.” YeNİ ÜrÜNler YOlDA Ürün çeşitlerini, müşteri taleplerine göre belirlediklerini belirten Göreme UK firması Direktörü Bakier: “Şu an için Göreme ürünlerinin birçok çeşidini İngiltere’de tüketicilerle buluş-

turduk. Her geçen gün yeni ürünleri getirmeye devam ediyoruz. Yakın bir gelecekte Göreme markasının tüm ürünlerini marketlerde bulabilecekler. Bununla ilgili hazırlık ve çalışmalarımız devam ediyor. Amacımız Göreme’yi İngiltere’nin en iyi markaları arasında yer almasını sağlamak. Ürünlerimizin sadece toplumumuz tarafından değil, Doğu Avrupa ülkelerinden İngiltere’ye gelen ve İngilizler tarafından da her geçen gün daha da tercih edildiğini ve beğenildiğini görüyoruz. Hiç şüphesiz ürünlerimizin herkes tarafından severek tercih edilmesindeki en büyük nedeninin içerisinde hiçbir katkı malzemesi olmaması ve tamamen doğal olması olduğuna inanıyoruz.” dedi.

www.londragazete.com


www.londragazete.com

2018 |

GIDA

55



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.