10 Eylül 2012 Pazartesi Gazete Sayfaları

Page 1

M. Sait Çakar

Mardin’e G 12 milyon liralýk eðitim yatýrýmý

üneydoðu’da en büyük eðitim yatýrýmlarýndan biri gerçekleþti. Bahçeþehir Kolejlerinin en büyük

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

kampüslerinden biri Mardin’de 8 milyon dolarlýk yatýrýmla açýldý. Güneydoðu’da son yýllarýn en büyük eðitim yatýrýmlarýndan biri tamamladý. Türkiye genelinde 7 bölgedeki 70 okulu bulunan

10 Eylül 2012 Pazartesi

Bahçeþehir Kolejlerinin en büyük kampüslerinden biri Mardin’de hizmete açýldý. 8 milyon dolarlýk (12 milyon TL’lik) yatýrýmla hayata geçen Mardin Bahçeþehir Koleji’nin açýlýþýný gerçekleþtiren Bahçeþehir Uður Eðitim Kurumlarý Baþkaný Enver Yücel, “2015’te 150 okulda 90 bin öðrenciye eðitim vermeyi, 2023’te de 3 kýtada 350 okulda, 250 bin öðrenciye ulaþmayý hedefliyoruz. Ülkemizinbatýsýnda da doðusunda da var olacaðýz ve iddialý olduðumuz kaliteli eðitimi ülkemizin her yerine yayacaðýz” dedi. “Kaliteli eðitime ulaþmak Türkiye’de her çocuðumuzun hakkýdýr” diyen Enver Yücel, bu inançla ve sosyal sorumluluk bilinciyle son yýllarda güneydoðu ve doðu bölgelerindeki eðitim yatýrýmlarýna hýz verdiklerini anlattý. Yücel þöyle konuþtu: “Gaziantep, Diyarbakýr ve Van’dan sonra þimdi de Mardin’e Bahçeþehir Koleji açmaktan dolayý çok

mutluyuz. Çünkü Türkiye’nin geleceði olan çocuklara ve eðitimin gücüne inanýyoruz. Mardin’de 150 kiþiye yeni istihdam saðaldýk. Ýlk yýl 300 öðrenciye, lise bölümünün de açýlmasýyla 650 öðrenciye dünya standartlarýnda eðitim vereceðiz.” Kýzýltepe yolu, 11’inci kilometrede Havaalaný yanýnda 10 bin 840 metrekare alan üzerine inþa edilen Bahçeþehir Koleji kampüsünün ilköðretim ve lise bölümlerinde fen, bilgisayar, matematik, fizik, kimya laboratuarlarý, resim-müzik atölyeleri, kütüphane, sosyal amfi, kapalý spor salonu, yüzme havuzu, konferans salonu ve yemekhane bulunuyor. Anaokulu bölümünde ise bilimsel aktivite merkezi, dil ve bilgisayar sýnýflarý, Sportif ve Beceri Koordinasyon Merkezi, kukla ve hobi köþeleri odasý, Midilli At Binicilik alaný ve Mini Hayvanat Bahçesi var.

Yýl: 9 Sayý 2441 Fiyatý :25 Kr

Savur’da Sýtma salgýný þüphesi Baþkavak köyünde yaþanan sýtma salgýný kontrol altýna alýndýðýný belirten Mardin Halk Saðlýðý Ýl Müdürü Nurettin Özdener, Baþkavak köyünde yaþanan sýtma abartýlacak kadar büyük olmadýðýný söyledi.

Artuklu Üniversitesi'nde Kürtçe kursu açýlýyor Ýsmail Erkar

M

ardin Artuklu Üniversitesi Yaþayan Diller Enstitüsü Kürt Dili ve Kültürü Anabilim Dalý tarafýndan sertifikalý Kürtçe kursu açýlýyor. Üniversite bünyesinde açýlacak olan kurslar, üç seviyede verilecek. Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedar Bedii Omay, "Seviyeler, seviye tespit sýnavýna göre belirlenecek olup daha önce sertifika alanlar bir üst seviyeden kursa baþlayacaktýr. Kurs ücreti toplam 150 liradýr. Kursun her bir kuru 3 ay süreyle devam edecek. Kursa katýlan öðrenciler kurs kurlarý sonunda baþarýlý bir performans gösterdikleri takdirde, her bir kur sonunda enstitü tarafýndan verilecek olan sertifikalarý almaya hak kazanacaklar. Kurs baþvurularý ve ilgili resmi iþlemler Yaþayan Diller Enstitüsü(Zinciriye Medresesi)'nde yapýlacak dersler ise Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörlük binasý sýnýflarýnda verilecek. 10 Eylül 2012 tarihinde baþlayacak olan baþvurular, 21 Eylül’de sona erecek. 26 Eylül’de ise Rektörlük binasýnda seviye tespit sýnavý yapýlacak." dedi Mardin Artuklu Üniversitesi Türkiyede Yaþayan Diller Enstitüsü Kürt Dili ve Kültürü Anabilim Dali Kürtçe öðretmenliði ikinci öðretim tezsiz yüksek lisans programi ders programlarý önümüzdeki günlerde baþlayacaðýný vurgulayan Omay, "Artuklu Üniversitesi Türkiye’de ilkleri baþardý. Bilimin ve özgürlüklerin üniversitesi haline geldi. Kürdoloji bölümü açýldý. Arapça ,Süryanice ve Aramice bölümleri de açýlýyor. Dünyanýn önemli üniversitesi haline getireceðiz. 2 bin yýl once bilimin merkezi olan Mardin yeni üniversite ile birlikte dünyanýn sayýlý üniversiteleri arasýna girecek." diye konuþtu.

Sedat Aslanaçier

S

avur ilçesi Baþkavak köyünde yaþanan sýtma salgýný nedeniyle yüzlerce kiþi sýtma hastalýðý nedeniyle saðlýk ekipleri tarafýndan kan örneði alýndý. Ýlçede yaþanan sýtma salgýný nedeniyle Mardin. Diyarbakýr ve Savur ilçesinden görevli çok sayýda saðlýk memuru köyde saðlýk taramasý için görevlendirildi. Saðlýk ekipleri köyde ilaçlama çalýþmasýný baþlattý. Sýtma salgýný teþhisi konulan hastalar Savur ve Mardin Devlet Hastanesinde tedavi edildiði belirtildi. Baþkavak köyünde yaþanan sýtma salgýný kontrol altýna alýndýðýný belirten Mardin Halk Saðlýðý Ýl Müdürü Nurettin Özdener, Baþkavak köyünde yaþanan sýtma abartýlacak kadar büyük olmadýðýný söyledi. Þu anda köyde yüzlerce kiþiden kan örneði alýndýðýný belirten Özdener ” Köyde saðlýk taramasý devam ediyor. Kan örnekleri alýnýyor. Köyün tamamý ilaçlanýyor. Sudan kaynaklanan bir salgýn deðildir. Aldýðýmýz numuneleri inceliyoruz. Köyde durum kontrol altýna alýndý.”dedi Vali Ayvaz “ 99 kiþi de hastalýk tespit edildi” Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Savur ilçesinde bazý köylerde vatandaþlarýn çeþitli þikâyetler üzerine hastaneye baþvurduðunu

belirtti.Rahatsýzlanan vatandaþlardan kan örneði alýndýðýný belirten Vali Ayvaz, " Köyde þu anda 99 vaka tespit ettik. Tahlil sonuçlarýný bekliyoruz. Þu anda net bir þey yok. Rahatsýzlanan vatandaþlardan kan örneði alýnýyor. Ýçtikleri Sudan kaynaklanabileceðini düþünüyoruz. Ayrýca Irak ve Suriye'den gelen þoförlerin býraktýðý bir mikroptan kaynaklanabileceði üzerinde de duruyoruz. Tahlil sonuçlarý çýktýktan sonra, net bir açýklama yapacaðýz. Basýnda yazýldýðý gibi o kadar vaka sayýsý yok. Bakanlýk uzmanlarý konuya el attý. Tahlil sonuçlarý çýktýðýnda kamuoyuna gereken açýklama yapýlacak." diye konuþtu Saðlýk bakanlýðý yetkileri Mardin’e geldi Köyde yaþanan sýtma salgýný ardýndan Saðlýk Bakanlýðýndan gelen yetkililer konuyu araþtýrmak için uzman bir araþtýrma ekibi oluþturdu. Mardin Valisi Turhan Ayvaz ile görüþen ekipler Pazartesi günü Baþkavak köyünde incelemelerde bulunacaðý belirtildi. Köylüler yaþanan durumdanpanik yaþýyor Baþkavak köyünde yaþanan Sýtma salgýný nedeniyle köyde panik havasý yaþanýyor. 3 bin nüfuslu köyde yaklaþýk 2 bin kiþiden kan örneði alýndý.

Bir buçuk ay önce sýtma hastalýðýna yakalandýðýný belirten 50 yaþýndaki Kadriye Avcý, bir aydan beri tedavi gördüm. Hastanede yattým. Tahlilleri yaptým. Þu anda iyiyim. Ama köyde herkes hasta oldu. Bu da pis sulardan ve çöplerden kaynaklanýyor.”dedi 8 yaþýndaki oðlu sýtma hastalýðýna yakalandýðýný kaydeden Baþkavak Ýmamý Sezgin Gül ise. Bir aydýr tedavi altýndadýr. 3 hafta boyunca hasta durundadýr. Þu anda tahlilleri yaptýk. Parazit çýktý. Köyde tanýdýðým yaklaþýk 30 40 yakýn köylü bu hastalýða yakalandý. Yetkililerin bu konuda

Tarihi B çarþý yýl sonuna kadar bitiyor

daha etkili olmalarýný bekliyoruz.” Köyde sýtma hastalýðý nedeniyle birçok kiþi sýtmaya yakalandýðýný aktaran köyün Dursun Balýkçý “saðlýk ekipleri 20 günden beri köyde saðlýk kontrolleri yapýyor. Bu hastalýk 20 günden beri var. Benim akrabalarým çoðu sýtmaya yakalandý. Þu anda tedavi oluyorlar. Savur’dan akan dere pislik içinde burada hayvanlar su içiyor. Araziler bu sudan sulanýyor. Burada ciddi bir çevre kirliliði var. Köyde köylüler panik içinde yaþýyor.” diye konuþtu.

irinci derece sit kenti olan tarihi Mardin'deki 3 kilometrelik tek yönlü çarþý merkezinde halen devam eden altyapý çalýþmalarýnýn yýlsonunda bitirileceði açýklandý. Sayfa 6’da


10 Eylül 2012 Pazartesi

"Ýnanç ve Kültür Parký" projesi sürüyor M. Sait Çakar

"Ýki tarihi mabed eski geleneklerin hoþgörüsü doðrultusunda buluþacak" Nusaybin Belediyesi Arkeologu Abdurrahman Oruç, Ýnanç ve Kültür Parký projesinin 200 yýlýndan Nusaybin Belediyesinin giriþimleriyle baþladýðýný söyledi. Kültür Bakanlýðý, Nusaybin Belediyesi, Çekül Vakfý ve Süryani Kadim Vakfý'nýn destekleriyle Mardin Müzesi tarafýndan kazý çalýþmalarýnýn yapýldýðýný ifade eden Arkeolog Oruç; "Nusaybin kent merkezinde bulunan Moryakup Kilisesi ile Zeynelabidin camisinin olduðu bileþke Nusaybin

Zararlý Alýþkanlýklar Örnek Alýnamaz

S

N

usaybin ilçesinde 2000 yýlýnda baþlayan "Ýnanç ve Kültür Parký" projesi sürüyor. Cami ve Kiliseyi birleþtirme projesi olarak görülen proje çerçevesinde Mor Yakup Kilisesinde yapýlacak restorasyon için röleve çalýþmasý tamamlandý. Restorasyon uzmaný yüksek Mimar Doðan Zilan Özcan'ýn yaptýðý açýklamada, 3 kiþilik ekiple Moryakup kilisesinde röleve çalýþmasý yaptýklarýný söyledi. Ýnanç parký çerçevesinde röleve çalýþmasý yaptýklarýný kaydeden Özcan þöyle konuþtu; "Bizim yaptýðýmýz çalýþma alanýn tamamýnda 3 boyutlu belgelenmesi, 3 d lazer tarama teknolojisi kullanýyoruz. Buradaki her taþa, metrekareye, milimetrekareye hatta bir nokta düþürecek hassasiyette bir nokta bulutu oluþturuyoruz. Alanýn 3 boyutlu modeli elimizde oluyor. Bir nevi bu alaný ölümsüzleþtiriyor, sanal hale getiriyor, bilgisayar ortamýna aktarýyoruz. Bunlarýn üzerinde 2 ve 3 boyutlu animasyonlar üretiyoruz. Öncelikli amacýmýz bu alanýn korunmasý kapsamýnda yapýlacak röleve ve restorasyon projesinin altlýðý olan röleve projesini elde etmek. Þuan burada 105 oturum yaptýk. Topladýðýmýz nokta sayýsý bir buçuk milyar koordinat. Yaklaþýk 500 - 550 adet fotoðraf çektik. Bunlarýn tamamýný kullanarak elimizde çok saðlam bir döküman oluþturacaðýz. Bu sayede müze kazýlarýna devam edip gerçek kilisenin yerin tespit edecektir."

2

evgili okurlar,

Ýnsanoðlunu diðer varlýklardan ayýran önemli özelliklerden biri de, doðumundan itibaren etrafýndaki olaylardan olumlu yâda olumsuz bir þekilde etkilenmesidir. Büyüdükçe bunlarý örnek alýr ve hayatýný devam ettirir. Daha sonra bu davranýþlar alýþkanlýk halini gelir. Bu alýþkanlýklar insanýn yararýna ise, iyi alýþkanlýklar, insanýn zararýna ise, zararlý alýþkanlýklar adýný alýr.

Belediyesi tarafýndan 2000 yýlý içerisinde Kültür Ýnanç Parký projesi kapsamýnda deðerlendirme altýna alýnarak proje, bu iki tarihi mabedi eski geleneklerin hoþgörüsü doðrultusunda, iki avluyu bir araya getirme projesidir." þeklinde konuþtu. Süryani Cemaati üyesi ve Moryakup Kilisesi sorumlusu Daniyel Çepe ise, Moryakup Kilisesinin Hristiyanlýk tarihinin ilk üniversitesi olduðunu söyledi. Hristiyan kaynaklarýna göre Moryakup Kilisesine ayný zamanda Nusaybin Okulu da denildiðini bildiren Çepe, Kiliseye ait kalýntýlarýn bir bölümünün Türkiye - Suriye sýnýrýný ayýran mayýnlý sahada kaldýðýný ifade etti. Kazýlardan çýkarýlan eserler 2013 yýlýnda teþhire konulacak Kazý çalýþmasýný yürüten Mardin Müzesi uzmanlarýnýn muhabirimize yaptýðý açýklamada, 12 yýldýr süren kazýlarýn 3 yýl daha sürmesini bekledikleri kaydedildi. Mardin Müzesi Arkeologu Mesut Alp; "1999 yýlýnda tescil çalýþmalarý 2000 yýlýnda da kazý çalýþmalarý baþladý. Yaklaþýk 3 yýl daha kazý çalýþmalarý sürecek. Kazýlarda en büyük problem çevredeki yapýlar ve alan darlýðý. Ýnanç parký için Kamulaþtýrmalarla birlikte tahmini bütçe 2 Milyon TL'dir." þeklinde konuþtu. 12 yýllýk kazý çalýþmalarý süresince 2. ve 3. yy ait Mezar buluntularý, Süryanice, Arapça, ve Grekçe yazýtlar ile dönemlere ait çanak çömlekler çýkarýldýðýný ve Mardin Müzesi tarafýndan korumaya alýndýðýný bildiren Alp, Kazý alanýndan çýkarýlan tüm tarihi kalýntýlarýn 2013 yýlýnda Mardin Müzesinde

teþhire konulacaðýný ifade etti. Tarihi Mor Yakup kilisesi ve Nusaybin Okulu Mardin Nusaybin ilçesinde bulunan bu manastýr yukarý Mezopotamya bölgesindeki kiliselerin en eskisi sayýlmaktadýr. Manastýr kesme taþ ve moloz taþtan yapýlmýþtýr. Ýbadet mekânýnýn üzeri ana kubbeyi destekleyen yarým kubbelerle örtülmüþtür. Manastýr kilisesinin batý cephesinin duvarlarý sonradan yýkýlmýþ ve 872 yýlýnda yenilenmiþtir. Manastýr içerisinde Mor Yakup’un Türbesi bulunmaktadýr. Episkopos Mor Yakup ile öðrencisi Mor Efram Nikeia’da Hýristiyanlýðýn konsil toplantýlarýna katýldýktan sonra Nusaybin’e döndüklerinde burada Nusaybin Okulunun yapýmýna baþlamýþlardýr. Bu okulu 326’da açmýþlar ve Mor Efram 38 yýl boyunca bu okulu yönetmiþtir. Bu okul putperestlik döneminden kalan bir yapý üzerine kurulmuþtur. Bu okulda felsefe, mantýk, edebiyat, geometri, astronomi, týp, hukuk eðitimi verilmiþtir. Ayný zamanda bu okuldaki çalýþmalar sonunda Grekçe’den birçok yazma eser Süryanice’ye çevrilmiþtir. Bu okulun en büyük özelliði o dönemde Nusaybin’in ileri düzeyde bir eðitim merkezi oluþunu göstermesidir. Mor Yakup’un 338’de ölümünden sonra kilisenin bodrum katýna gömülmüþtür. Ondan sonra

Episkoposluða Mor Babo (338343), Mor Logos (343-361), Mor Abraham (361-?) getirilmiþtir. Bu dini merkezin son Episkoposu Rahip Hanna olmuþtur. Nusaybin okulu Sasanilerin 363’de Nusaybin’i almasýna kadar öðretime devam etmiþtir. Bundan sonra okulun öðretim kadrolarý daðýlmýþ ve Suriye’de öðretime devam edilmiþtir. Sonraki yýllarda Bizanslýlar Nasturilere karþý baský kurunca Urfadaki (Edessa) okul Nusaybin’e nakledilmiþ ve burasý Nasturilerin dini merkezi olmuþtur. Okulun yönetimindeki Narsay ve Episkopos Barsavmo’nun yerine geçen II. Mor Huþoh döneminde okul büyük ün yapmýþtýr. Bu nedenle de Nusaybin “Ýlimlerin beþiði, eðitim þehri ve öðretmenlerin annesi” olarak isimlendirilmiþtir. Manastýr 19. yüzyýla kadar iþlevini sürdürmüþtür. Zeynelabidin Camisi Hz Muhammed'in 13 torunundan biri olan Zeynel Abidin ve onun kýz kardeþi Zeynep'in türbelerinin bulunduðu, ilçenin en önemli camisidir Camii eskiden küçük bir mescitti 1956 yýlýnda Kaymakam Mustafa Tütüncü'nün giriþimleri ve halkýn yardýmlarý ile görkemli minaresi yapýlmýþ, sonraki yýllarda eyvan son cemaat yerine eklenmiþtir Daha sonralarý iki katlý ek bir bina yapýlarak camii ilçenin en önemli ibadethanesi durumuna getirildi .

Bu noktada rol model insanlarýn sorumluluðu çok büyüktür. Herkesten çok kendi davranýþlarýna dikkat etmek zorundadýrlar. Yapacaklarý doðru ve güzel davranýþlar örnek alýnabileceði gibi, kötü davranýþlarý da özellikle gençler tarafýndan hemen taklit edilebilir. Bu açýdan da sorumluluklarý oldukça fazladýr. Onlar sýradan bir insan gibi deðildirler. Kim bu örnek alýnabilecek insanlar? Toplum içinde ilgi duyulan, sevilen ses ve sinema sanatçýlarý, futbolcular… Ülkede iyi tanýnmýþ yönetici ve siyasetçiler… Topluma yön veren medya mensuplarý, öðretmenler ve Ýmam Hatipler… Bu listeyi daha da uzatmamýz mümkündür. Yeþilay Cemiyeti olarak mücadele alanýmýz içinde bulunan alkol, sigara, kumar, uyuþturucu madde, fuhuþ ve her türlü teknolojik alýþkanlýklar gençler arasýnda süratle yayýlmaktadýr. Bu zararlý alýþkanlýklarýn önemli bir kýsmý örnek alýnarak yayýlmaktadýr. Kimi gençlerimiz sevdiði bir futbolcunun, kimisi de baþka bir þahsiyeti örnek alarak yaþamýný sürdürür. Bu saydýðým meslek gurubu mensuplarýnýn güzel davranýþlarýnýn taklit edilmesinde, örnek alýnmasýnda bir mahsur yok. Ancak tehlikeli olan, bu þahsiyetlerin zararlý alýþkanlýklarýnýn örnek alýnmasýdýr. Kaldý ki bu sanatçý diye bilinen kesimlerin önemli bir bölümünün madde baðýmlýsý olduðu bir gerçek. Kimi alkolik, kimi sigara tiryakisi, kimi kumarbaz, kimi de uyuþturucu madde tiryakisi… Sigara þirketleri, alkol firmalarý gibi zararlý alýþkanlýklarý üretenler reklamlarýnda genellikle tolumun ilgi duyduðu film ve ses sanatçýlarýný kullanýrlar. Mesela ünlü film sanatçýsý Kemal Sunal’ýn hayatýnda sigara ve alkol kullanmadýðý söylenir. Ama ne hikmetse filmlerinde 10 dakikada bir mutlaka bir sigara içtirilir. Bunlar sigara firmalarýnýn birer tuzaðýndan baþka bir þey deðildir. Yaþadýðýmýz toplumda bu örnekler sayýlamayacak kadar çoktur. Hayatýmýza önemli yer tutan televizyonlarda bizlere ve çocuklarýmýza sürekli izlettirilen reklamlara dikkat edin. Reklam filminde oynayanlar genellikle toplumun ilgi duyduðu kimselerdir. Satýcý firma için ürünün faydalý yada zararlý olmasý deðildir. Burada amaç; tanýtýlan ürünün satýþýný arttýrmaktýr. Sizlere hayatýmdan küçük ve ilginç bir kesit aktararak yazýmý bitirmek istiyorum. Lütfen düþünerek, dikkatle ve ibretle okuyun.

Saman deposunda yangýn Sedat Aslanaçier

N

usaybin ilçesinde saman deposunda yangýn çýktý. Edinilen bilgilere göre, Nusaybin 8 Mart Mahallesi Oðuzhan Ýlkokulu mevkiinde bulunan Abdullah Akbulut'a ait saman

deposunda yangýn çýktý. Nusaybin Belediyesine baðlý itfaiyenin müdahalesiyle yangýn kontrol altýna alýndý. Yangýnýn çýkýþ sebebinin saman deposunda açýk unutulan lambanýn kýrýlmasý sonucu çýktýðý öðrenildi.

Birkaç yýl önce bir akþam vakti evde ailece oturuyoruz. Evin ortasýnda oynayan torunlarýmdan biri elindeki çay bardaðý ile bana doðru yaklaþarak elimdeki çay bardaðý ile tokuþturarak “dede þerefe!” diye seslendi. Bu manzara karþýsýnda irkildim, þaþýrdým. Meðerki çocuk bu sahneyi televizdan öðrenmiþ, bilinçaltýna iþlemiþtir. Siz bu saatten sonra bu çocuða içkinin zararlý olduðunu anlatabilir misiniz? Zararlý alýþkanlýklardan uzak bir ömür geçirmeniz dileðiyle… Mardin@yesilay.org.tr


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

10 Eylül 2012 Pazartesi

3

Ýnterneti en verimli kullanan OECD ülkeleri arasýnda Türkiye kaçýncý oldu?

D

ünyada interneti en verimli kullanan ülkenin Ýsveç olduðu açýklandý. Peki Türkiye sýralamada kaçýncý oldu?

Türk Kýzýlayý 1 milyon ünite kan baðýþýna ulaþtý, hedef 1.5 milyon

K

ýzýlay, baþlattýðý kan baðýþý kampanyasý kapsamýnda eylül ayý itibariyle 1 milyon ünite kan baðýþý rakamýnýn geçildiðini duyurdu. Türk Kýzýlayý Kan Hizmetleri’nden yapýlan açýklamada, “Ýhtiyaç sahipleri için gerekli kan ürünlerinin tamamýný güvenli ve gönüllü kan baðýþçýlarýndan elde etmek amacýyla baþladýðý bu kutsal yolculukta içerisinde bulunduðumuz 2012 yýlýnýn Eylül ayý itibariyle 1 milyon ünite kan baðýþý rakamýný geçti.” denildi. Kiþi ve halk saðlýðýnýn korunmasýyla yakýndan ilgilenen Türk Kýzýlayý’nýn bu alanda yürütmekte olduðu önemli çalýþmalardan bir tanesinin de kan hizmetleri olduðu vurgulanan açýklamada, þu ifadelere yer verildi: “Sosyal sorumluluk bilinci doðrultusunda çalýþmalarýný yürüten Türk Kýzýlayý, ülkemizin saðlýk ve sosyal alandaki en önemli problemlerinden biri olan, güvenli kan temininde yaþanan sýkýntýlarý ortadan kaldýrmayý hedefleyen ‘Ulusal Güvenli Kan Temini Programýný’ Saðlýk Bakanlýðý’nýn himayesi altýnda, 2005 yýlýndan itibaren baþarý ile yürütüyor. Ülke geneline yayýlmýþ 15 bölge kan

merkezi ve 62 kan baðýþý merkezi ile hizmet vermekte olan Türk Kýzýlayý, yýl boyunca gerek Türk Kýzýlayý kan baðýþý merkezleri gerekse gezici ekiplerle alýnan kanlarla, ülke kan ihtiyacýnýn yaklaþýk yüzde 70’ini karþýlýyor.” Türkiye’nin yýllýk 1 milyon 800 bin ünite kana ihtiyacý bulunduðuna dikkat çeken Kýzýlay yetkilileri, þu hatýrlatmada bulundu: “Türk Kýzýlayý 2011 yýlýnda 1milyon 276 bin 211 ünite kan baðýþý topladý. 2012 yýlýnýn 8 ayýný geride býraktýðýmýz bu dönemde ise 1 milyonuncu kan baðýþý gerçekleþti. Yýlsonuna kadar da 1 milyon 500 bin ünite kan baðýþý toplanmasý hedefleniyor. Yapay olarak üretilemeyen, sadece insandan elde edilebilen kan ürünlerine olan ihtiyaç artarak devam ediyor. Bu yüzden ülkemizin kan ihtiyacýnýn tamamýnýn güvenli ve gönüllü kan baðýþçýlarýndan saðlanabilmesi için vatandaþlarýmýzýn Türk Kýzýlayý’na kan baðýþý konusunda daha duyarlý olmasý gerekiyor. Bizlere düþen ise hem kendi saðlýðýmýz hem de toplum saðlýðý için, kanýn acil deðil, sürekli ihtiyaç olduðu unutmamak.” (CÝHAN)

World Wide Web Ýndex tarafýndan dünya genelinde yapýlan internet kullanýmý anketinde listenin birinci sýrasýnda Ýsveç, ikinci ABD, üçüncü ise Ýngiltere yer aldý. Toplam 61 ülkeye yapýlan ankette interneti hangi amaçla kullanýldýðý sorularýna cevap aranýrken listede Türkiye 27. sýrada yerini aldý. Dünya geneli araþtýrma yapan World Wide Web Kurucusu Berners Lee tarafýndan açýklanan sonuçlara göre Afrikada her 6 kiþiden biri, dünya genelinde ise her 3 kiþiden biri interneti aktif olarak kullanýyor. Ülkelerin internet kullanýmý listesinde Türkiye 27. olurken Zimbabve, Burkina Faso ve Yemen son sýralarda yer aldý. Ekonomik Ýþbirliði ve Kalkýma Örgütü (OECD) üye ülkeleri arasýnda Türkiye en son sýrada yerini aldý. Araþtýrmada ülkelerin yüzde 30'nun internete sitelerine sansür uyguladýðýný ifade eden Lee, internetin

milli bir haberleþme aracý olduðunu, bunu ise kimsenin engelleyemeyeceðini ifade etti. Ýnternetin bazý ülkelerde hala lüks olduðunu da hatýrlatan Lee Amerikada yaþayanlarýn yüzde 25'nin internet baðlantýsý olmadýðýný vurguladý. Lee, "Ýnternetin

A

Hükümet GAP Eylem

Planý çerçevesinde bölgeye 38 milyar liralýk yatýrým yaptý. 400 bin kiþiye bu kapsamda istihdam saðladý. Yeni teþvik paketiyle cazip hale getirilen Doðu ve Güneydoðu’da 7 ayda 1,5 milyar liralýk rekor yatýrým teþvike baðlandý. Bunlar azýmsanacak þeyler deðil. Bu bölge, tarihimizin en büyük ekonomik devrimini yaþýyor. Hain terör örgütü de bunu içine sindiremediði için evlatlarýmýzý hedef alýyor.” diye konuþtu. ATO Baþkaný Bezci, terör

Araþtýrmada geliþmekte olan ülkelerin vatandaþlarý interneti çok verimli kullanamadýðýna dikkat çekildi. (CÝHAN)

MEB: Okullarda sinsi tehlike haberi gerçek dýþý

M

illi Eðitim Bakanlýðý (MEB), cinsel istismarda bulunmak, uyuþturucu satmak, hýrsýzlýk yapmak gibi suçlardan hakkýnda dava açýlan kiþilerin, dava henüz sonuçlanmadýðý için okullarda görev yapabileceði yönündeki iddialarýn gerçek dýþý olduðunu bildirdi. MEB’den yapýlan yazýlý açýklamada, bugün bir gazetede yer alan ‘Okullarda Sinsi Tehlike-Çocuklarýmýz Kimlere Emanet’ baþlýklý haber üzerine açýklama yapýlmasýna gerek duyulduðu belirtildi. Haberin içeriðinde, ‘Milli Eðitim Bakanlýðý tarafýndan düzenlenen Okul Aile Birliði Yönetmeliði sinsi bir tehlikeyi beraberinde getirdi. Yeni yönetmeliðe göre, cinsel istismarda bulunmak, uyuþturucu satmak, hýrsýzlýk yapmak gibi suçlardan hakkýnda dava açýlan kiþiler, dava henüz sonuçlanmadýðý için okullarda görev yapabilecek.’ Iddiasýna yer verildiðine

dikkat çekildi. Ýddianýn tamamýyla gerçek dýþý olduðu kaydedilen açýklamada, kasýtlý bir biçimde kamuoyunda Bakanlýðý töhmet altýnda býrakma amacýnýn güdüldüðü savunuldu. Milli Eðitim Bakanlýðý Okul-Aile Birliði Yönetmeliði'nin 9 Þubat 2012 tarihinde yenilenerek yürürlüðe girdiði anýmsatýlan açýklamada belirtilen açýklamada, “Kiralama usulü ve iþlemleri baþlýklý 20. maddesi ile sözleþmenin feshi, iptali ve kiralanan yerlerin tahliyesi baþlýklý 22. maddesinde okullarda okul kantin ve benzeri yerlerde iþleteceklerin ve çalýþanlarýn herhangi bir suç iþlememiþ olmasýný açýk bir þekilde düzenlemektedir. Bu maddeler incelendiðinde görüleceði üzere, 657 Sayýlý Devlet Memurlarý Kanunu'nda memur olma þartlarýndan biri olan hükmün aynýsý kantinciler ve okullar

ATO Baþkaný Bezci'den giriþimcilere 'teröre inat yatýrým' çaðrýsý

nkara Ticaret Odasý (ATO) Baþkaný Salih Bezci, iþadamlarýna son günlerde artan terör olaylarýna inat yatýrým yapma çaðrýsýnda bulundu. Son günlerde artan terör olaylarýna iliþkin yazýlý bir açýklama yapan ATO Baþkaný Bezci, teröre maruz kalan bölgelere özel sektörün daha fazla sahip çýkmasý gerektiðini belirterek, “Terör örgütünün tüm kalleþliklerine raðmen Doðu ve Güneydoðu Bölgesi'ne yatýrým yaðýyor.

fiyatlandýrýlmasýndan dolayý milyarlarca insan internet baðlantýsý kuramadýðý için bilgiye ulaþamýyor." dedi.

bölgesinde Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik devrimlerinden birinin yaþandýðýnýn altýný çizerek terör örgütünün bunu yok etmek için çýrpýndýðýný dile getirdi. Bezci, “Hükümetimizin açýkladýðý Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlý teþvik paketiyle bölgeye yerli ve yabancý yatýrýmcýlar akýn ediyor. 2008’de Sayýn Baþbakanýmýzýn GAP Eylem Planýyla bölge makus talihini yeniyor. Plan çerçevesinde kalkýnmada öncü rolü üstlenen devletimiz bölgeye 38 milyar liralýk harcama yaptý. Sadece Diyarbakýr’da ihalesi yapýlan Silvan Barajý 450 bin kiþiye istihdam saðlayacak. Hali hazýrdaki yatýrýmlarýn gerçekleþme oraný yüzde 90’lara ulaþýrken 400 bin kiþiye ekmek kapýsý açýldý. Yeni teþvik paketiyle de yýlbaþýndan bu yana terörün yoðun olarak yaþandýðý Hakkari, Þýrnak gibi illerimizi kapsayan 6. Bölge için 1 milyar 550 milyon liralýk yatýrým teþvik belgesine baðlandý. Bölgedeki organize sanayi bölgelerinde de yaklaþýk 260 yatýrýmcý sýra bekliyor. Bu yatýrýmcýmýzýn teröre karþý ne denli yürekli hareket ettiðini göstermektedir. Ýnþaatý devam eden 13 Organize Sanayi Bölgesi

projesinden 6’sý hayata geçirilmiþ durumda." þeklinde konuþtu. Bezci, "Sanayi bölgelerinde edindiðimiz verilere göre 10 bin 704 kiþi istihdam ediliyor. Projeler tamamlandýðýnda 50 bine yakýn bir istihdam hedefleniyor. Son 4 yýlda yaklaþýk 300 milyon lira kaynak aktarýlarak sosyal, kültürel, sanat ve spor alanlarýnda 2 bin 444 özel proje desteklenmiþ. Bu bölgedeki kalkýnma ajanslarýyla 458 projeye 100 milyon liradan fazla hibe saðlanmýþ. Batman havalimaný hizmete girerken, Þýrnak ve Yüksekova havalimaný inþaatý terör örgütünün tüm saldýrýlarýna raðmen devam ediyor. Bu yatýrýmlar sayesinde Ýddia ediyorum önümüzdeki yýllarda bizden sonra gelecek nesiller bu bölgeyi terör ile deðil ticaret ile anýmsayacaklar. Terörü bu topraklardan yatýrým gücüyle silip atacaðýmýzdan hiç þüphem yok” diye konuþtu. (CÝHAN)

bünyesinde faaliyet gösteren diðer iþletme sahibi ve çalýþanlarý için de aranmaktadýr. Bu maddeleri biraz daha açmak gerekirse söz konusu yönetmeliðin 20/6 fýkrasýnda ‘kantinlerde, alanlarýnda… istihdam edilen kiþilerde ilgili mevzuatýnda belirtilen sürelerde portör muayenesi, adli sicil ve arþiv kaydý vb. evraklar istenir.’ hükmü vardýr. Ayný maddenin 7. Fýkrasýnda ise her yýl kantin iþletmecisi faaliyet belgesi ile iþletmecinin yanýnda çalýþanlarýn adli sicil ve arþiv kayýtlarý yenilenir ve birlik yönetimine teslim edilir. Hükmü düzenlenmiþtir. Ayný maddenin 11. fýkrasýnda ise yukarýda belirtildiði gibi 657 sayýlý Devlet Memurlarý Kanununun 48/A-5 maddesinde düzenlenen hükmün aynýsýna yer verilerek bu suçlardan mahkum olanlarýn ihalelere katýlamayacaðý ve okul aile birliklerince kiraya verilen yerlerde istihdam edilemeyecekleri düzenlenmiþtir.” denildi. Herhangi bir suç iþledikleri halde henüz adli sicil kaydý bulunmayanlarýn okullarda çalýþtýrýlacaðýna iliþkin iddianýn da asýlsýz olduðu ifade edilen açýklamada, þu görüþlere yer verildi: “Ayný yönetmeliðin 22. Maddesinin (c) fýkrasýnda ‘kiracýnýn veya çalýþanlarýn genel ahlaka ve adaba aykýrý davranýþlarda bulunduðunun inceleme ve soruþturma sonucu tespiti’ halinde Sözleþmenin fesh edileceði düzenlenmiþtir. Ayrýca, yukarýda açýkladýðýmýz þekliyle 20. maddenin (11) sayýlý fýkrasýnda “5237 sayýlý Türk Ceza Kanunu'nun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiþ olsa bile; kasten iþlenen bir suçtan dolayý bir yýl veya daha fazla süreyle hapis cezasýna veya affa uðramýþ olsalar bile devletin güvenliðine karþý suçlar, Anayasal düzene ve düzenin iþeyiþine karþý suçlar, milli savunmaya karþý suçlar, devlet sýrlarýna karþý suçlar…. Hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk.., ve ayný kanununun Cinsel Dokunulmazlýða Karþý Suçlar baþlýklý ikinci kýsmýnýn altýncý bölümünde düzenlenen maddelerdeki suçlardan mahkum olanlar ihalelere katýlamazlar ve istihdam edilemezler’ hükmünde sayýlan suçlarýn tamamýna yakýný tutuklu yargýlanmayý gerektirir. Bu nedenle zaten bu kiþilerin serbest bir biçimde sayýlan yerlerde çalýþmasý mümkün görünmemektedir. Kaldý ki haberde yer verilen sabýka kaydýnýn oluþabilmesi için arþiv kaydýnýn bulunmasý gerekmektedir. Yukarýda yer verilen yönetmelik maddelerinde de belirtildiði gibi arþiv kaydý bulunanlarýn okullarda kantin vb. yerleri iþletmek ve çalýþmak üzere istihdam edilmesi mümkün deðildir.” Açýklamada Okul Servis Araçlarý Hizmet Yönetmeliði’nin de Taþýma Ýþlerinde Çalýþanlar baþlýklý 8/d fýkrasýnda sabýkalý kiþilerin buralarda çalýþmasýnýn önlendiði aktarýldý. (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

10 Eylül 2012 Pazartesi

4

DTK konferansýnda Kürt sorunu Ýslami açýdan ele alýnýyor Süleyman Þah Kampý, gençlerin iþ kapýsý oldu

A

D

emokratik Toplum Kongresi (DTK) tarafýndan Diyarbakýr ’da düzenlenen Kürdistan Ýslam Konferansý’nda Kürt sorunu Ýslami açýdan iki gün boyunca tartýþýlacak. Konferansa DTK Eþ Baþkaný Ahmet Türk, BDP Diyarbakýr Milletvekili Altan Tan, Diyarbakýr Büyükþehir Belediye Baþkaný Osman Baydemir, ilçe belediye baþkanlarý ve çok sayýda seyda ve kanaat önderi katýlýyor. Konferans öncesinde kýsa bir konuþma yapan BDP Diyarbakýr Milletvekili Tan, konferansýn Ýslam dünyasý ve Kürt halký için çok önemli olduðunu vurguladý. Ortadoðu’da ve Ýslam coðrafyasýnda iç savaþlarýn yaþandýðýný belirten Tan, farklý dinlere ve mezheplere mensup kiþilerin arasýndaki kavganýn

bitmesi gerektiðini belirtti. Tan, “Bütün bir Ýslam coðrafyasý hercümerç içersinde, adeta bir infial var. Bunun dahili ve harici sebepleri var. Bu konferans hepsini tartýþacaðýz.” dedi. Ortadoðu’da yüzyýllardýr Kürt sorunu olduðuna iþaret eden Altan, “Kürt sorunu var. Ortadoðu’da bir halkýn dili, kültürü, kimliði en az 100 yýldýr; geriye doðru gidersek yüzlerce yýldýr inkar ve sonrasýnda da baský imha tesiri tehdidi altýnda.” þeklinde konuþtu. Konferansýn asýl konusunun Kürt sorunu olduðunu ifade eden Tan, hak ve özgürlüklerin Ýslami açýdan inceleneceðini ve tartýþýlarak sonuca ulaþtýrýlacaðýný dile getirdi. Çeþitli ýrktan, dilden, dinden insanýn söz konusu coðrafyada birlikte yaþadýðýný anlatan

Tan, konuþmasýný þöyle sürdü: “Bunlar birlikte nasýl yaþayacak? Bu derin uçurum, zengin-fakir arasýndaki derin uçurum Ýslam'a göre nasýl çözülecek? Ýslam hukuku, Kur’an-ý Kerim, hadisi þerifler, büyük imamalarýn görüþleri bu konuda neler söylüyor? Biz konferansýmýzýn baþlýklarýný bu konulardan oluþturduk. Ýslam'da Ýslami açýdan haklar özgürlükler ve toplumsal barýþ nedir, nasýldýr? Bunu tartýþacaðýz. Bu hak ve özgürlükler nelerdir? Ýslam’da ümmetçilik nedir? Ýslam’da siyaset din ve devlet iliþkileri nasýldýr, nasýl olmalý? Filistin sorunu ile birlikte Kürt sorununu nasýl çözebiliriz?" Tan, söz konusu konferansý önümüzdeki yýllarda daha da büyüterek, geniþ bir kitleye ulaþmayý hedeflediklerini dile getirdi. (CÝHAN)

kçakale'deki Süleyman Þah Mülteci Kampý, alt yapý hizmetleri, güvenlik hizmetleri, yemek ve temizlik hizmetlerinde istihdam edilen iþçi sayýsý beþ yüzü geçti. Esad zulmünden kaçýp Türkiye'ye sýðýnan Suriyeli mülteciler için açýlan mülteci kamplarýndan biri olan Sülayman Þah Kampý'nýn kapasitesi on bin kiþi. Kampta mültecilerin en iyi þartlarda yaþamasý için Akçakale Kaymakamlýðý ve Akçakale Belediyesi çalýþmalarýný sürdürüyor. Mültecilere verilecek hizmetleri yerine getirmekte büyük bir iþ yükü getiriyor. Bu kapsamda alt yapý hizmetleri, güvenlik hizmetleri,

yemek ve temizlik hizmetlerinde istihdam edilen iþçi sayýsý beþ yüzü geçti. Açýlan bu kamp sayesinde iþ bulumayan gençler sigortalý iþ bulmanýn sevincini yaþýyor. Öte yandan gençlerin mülteci kampýnda çalýþmaya baþlamasý ilçe esnafýnýn çalýþtýrýlacak eleman bulamamasýna sebep oluyor. Ýlçe esnaflarýndan Mahmut Þahin, "Bu kamp açýldýðýndan beri çalýþtýracak personel bulamýyoruz. Ýlçemizdeki iþsiz gençlerin çoðu mülteci kampýnda çalýþmayý tercih ediyor. Bu da bizim eleman konusunda sýkýntý yaþamamýza sebep oluyor." þeklinde konuþtu. (CÝHAN)

Gülis: 43 bin öðrenciyle Terör örgütü, yeni Beytüþþebap eðitim yýlýna giriyoruz saldýrýlarý peþinde Þ T

ýrnak Cizre Milli Eðitim Müdürü Bahattin Gülis, 43 bin öðrenci ve 91 okulla 2012-2013 eðitim öðretim yýlýna girdiklerini söyledi. Yeni bir eðitim öðretim yýlýnýn heyecan ve coþkusunu yaþadýklarýný söyleyen Bahattin Gülis, Cizre Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü olarak, 2012-2013 eðitim öðretim yýlýna ilçe merkezinde 3 baðýmsýz ilkokul, 3 baðýmsýz ortaokul ve 1’i özel olmak üzere 13 ilkokul, ortaokulun birlikte bulunduðu toplam 19 ilköðretim kurumu ve 7 anaokulu ile 10 ortaöðretim kurumu bulunduðunu belirtti. Gülis, "Köylerde ise yeni eðitim öðretim yýlýna 25 ilkokul ve ortaokulun birlikte bulunduðu ilköðretim kurumu ile 7 birleþtirilmiþ sýnýf uygulamasý yapan ilkokul ve 1 anaokulu ile girmekteyiz.” dedi. Bu sene toplam 43 bini aþkýn öðrenci ile eðitim öðretim yýlýna gireceklerini belirten Müdür Gülis, þöyle devam etti: “12 yýllýk zorunlu eðitime geçilmesi ile birlikte ilçe merkezinde zaten yaþanan derslik sýkýntýsý iyice

artmýþ, ancak bu yýl eðitim öðretime açýlan 24 derslikli Ahmet Hani Ortaokulu, 24 derslikli Artukoðlu Ýlkokulu ve Ortaokulu ile 24 derslikli Þehit Polis Ahmet Toprakoðlu Ýlkokulu ve Ortaokulu ilköðretimde, 24 derslikli Çok Programlý Lise de ortaöðretimde fiziki anlamda bir nebze rahatlama saðlamýþtýr. 2011-2012 eðitim öðretim yýlý sonunda yapýlan öðretmen isteðe baðlý yer deðiþtirme iþlemlerinde, 85 öðretmen özür durumu, yer deðiþtirmelerde ise 180 öðretmen olmak üzere toplam 265 öðretmenimiz ilçemizden ayrýlmýþ, 10 Eylül 2012 tarihinde yapýlacak 40 bin öðretmen atamasýnda da ilçemize verilen 362 öðretmenin göreve baþlamasýyla yeni eðitim öðretim yýlýnda çok fazla öðretmen sýkýntýsýnýn yaþanmayacaðýný düþünüyoruz.” diye konuþtu. Bahattin Gülis, öncelikle 2012 2013 eðitim öðretim yýlýnda, baþta çocuklar ve aileleri olmak üzere tüm yönetici ve öðretmenlere saðlýklý, mutlu ve baþarýlý günler dilediklerini sözlerine ekledi. (CÝHAN)

erör örgütü PKK'nýn, Beytüþþebap'ta yaptýðý saldýrýnýn ardýndan bölgede soruþturma ve operasyonlar devam ediyor. Ýlçe Kaymakamý Ýhsan Selim Baydaþ’ýn evine de saldýran teröristlerin Baydaþ'ý kaçýrmayý planladýðý öðrenildi. Teröristlerin Beytüþþebap’tan sonra Þýrnak’ta farklý yerlerde de saldýrý hedefinde olduklarý ifade ediliyor. Beytüþþebap'da geçtiðimiz günlerde Tugay Komutanlýðý'na, polis lojmanlarýna ve kaymakamlýk binasýna eþ zamanlý saldýrý düzenleyen teröristlerin hedefinde Kaymakam Baydaþ'ý öldürmek veya kaçýrmak olduðu öðrenildi. Hedeflerine ulaþamayan ve bölgede büyük zaiyat veren terör örgütüne

Hatun: Okula baþlama yaþýnýn 60 aya kadar indirilmesi eðitim bilimine aykýrý

E

ðitim Sen Batman Þube Baþkaný Bülent Hatun, 4+4+4 ile okula baþlama yaþýnýn 60 aya kadar indirilmesinin eðitim bilimine aykýrý olduðunu savundu. Hatun, 72 aydan küçük çocuklarýn fiziksel, zihinsel ve biliþsel olarak ilkokul eðitimine hazýr olmadýðý için ilkokul yerine anaokuluna gönderilmesi gerektiðini söyledi. Eðitim Sen Batman Þube Baþkaný Bülent Hatun, okullarýn açýlmasýna sayýlý günler kala 4+4+4

yönelik operasyonlar devam ediyor. Güvenlik güçleri Kato, Ýncebel ve Laleþ Daðlarý’nda didik didik terörist arýyor. 240 kilometre olan Irak sýnýrýna yoðunlaþan güvenlik güçlerinin, teröristleri daðda sýkýþtýrdýðý öðrenildi. Savaþ uçaklarýyla teröristlerin yuvalarý bombalanýrken, karadan da operasyonlar sürdürülüyor. Öte yandan istihbarat birimlerine gelen bir ihbar, Beytüþþebap saldýrýsýnda güvenlik güçleri tarafýndan öldürülen 4 teröristin, örgütün kanlý eylemleriyle bilinen Bahoz Erdal kod adlý Fehman Hüseyin’in talimatýyla canlý bomba olarak kullanýldýðýný ifade ediyor. Teröristlerin Beytüþþebap’tan sonra Þýrnak’ta

eðitim yasasý ile ilgili olarak basýn açýklamasý yaptý. Hatun, 4+4+4 dayatmasý ile ilkokullarýn yarýsýndan fazlasýnýn altyapý ve fiziki donanýmlarýnýn özellikle 1. sýnýfa baþlayacak çocuklar için uygun hale getirilmediðini ileri sürdü. Hatun, “Okullarýn çoðunda 5 ve 6 yaþ çocuklarýn boylarýna uygun sýra, sandalye, tuvalet ve lavabo bulunmuyor. Giriþ çýkýþlar, merdiven basamaklarýnýn yüksekliði, özellikle 60-71 ay aralýðýndaki çocuklara göre deðil. Sýralar, tuvalet ve lavabolar 72 aydan küçük çocuklar için ciddi kaza tehlikelerini içinde barýndýrýyor.” dedi. Eðitim Sen, basýn açýklamasýnýn ardýndan Gülistan Caddesi'nde el ilaný daðýttý. (CÝHAN)

baþka bir yere daha saldýracaklarý da gelen bilgiler arasýnda. Þýrnak’ýn bütün ilçelerinde yetkililer, yoðun güvenlik önlemi aldý. (CÝHAN)

Attýðý mesajla rehin tutulduðu evden kurtarýldý

Þ

anlýurfa’da uyuþturucu satýþý ve fuhuþ yaptýrýlmak üzere kaçýrýldýðýný söyleyen bir kadýn, bir tanýdýðýna mesaj atmasý ile düzenlenen operasyonla kurtarýldý. Operasyonda 2’si bayan 5 kiþi gözaltýna alýndý. Þanlýurfa’da uyuþturucu ticareti ve fuhuþ yaptýran bir çete dün Eyübiye Mahallesi'nde oturan Birgül D. adýnda bir kadýný kaçýrdý. Birgül D.'yi Ýpekyol Mahallesi'nde bir dairede rehin tuttu. Bu sýrada bir yakýnýna mesaj atan genç kadýn polisten yardým istedi. Emniyete ulaþan ihbar üzerine operasyon düzenleyen polis, tespit edilen apartmanýn etrafýnda güvenlik önlemi aldýktan sonra operasyonu baþlatarak rehineye kurtardý. Polis evde uzun süre arama yaptý. Aramada bir miktar uyuþturucu ve bir tabanca ele geçirildi. Operasyon kapsamýnda olayla baðlantýlý olduðu öne sürülen i. D., S.D., H.A., Ö,P., ve E,Y. isimli kiþiler gözaltýn alýndý. Gözaltýna alýnanlarýn emniyetteki sorgusu devam ediyor. (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

10 Eylül 2012 Pazartesi

Çocuðunuz okumayý geç S öðreniyorsa 'dahi' olabilir!

5

BASINDAN

Ç

ocuðum E ve 3'ü niye birbirine karýþtýrýyor? Aylarý ve günleri niye sýrasýna göre sayamýyor? Niye saðýný, solunu öðrenemiyor?" diyen aileler, üzülmeyin! Bunlar her zaman zekâ geriliði belirtisi deðil. Kimi zaman, normal hatta daha üstün bir zekâya sahip 'dislektik' çocuklarda da bu belirtiler görülebiliyor... Okuma bozukluðuna sebep olan ve dahi hastalýðý olarak da anýlan 'disleksi', özellikle ilkokul çaðlarýnda kendini gösteriyor. Bu çocuklar akranlarýna göre okumayý daha geç öðreniyor, yazarken harf atlýyor, bazý rakam ve harfleri birbirine karýþtýrýyor. Arkadaþlarý arasýnda baþarýsýz olan çocuklar okula gitmek istemezken aileler çocuklarýna tembel ya da aptal gözüyle bakabiliyor. Oysa dislektikler, en az normal zekâ düzeyine sahip. Hatta aralarýnda Albert Einstein gibi dahiler de var. Disleksi Derneði Yönetim Kurulu Baþkaný, Çocuk ve ergen psikiyatristi Dr. Figen Þen Kösem, bu çocuklarýn fark edilerek rapor alýnmasýnýn, okul hayatýný kolaylaþtýrdýðýný ve hak ettikleri baþarýya ulaþtýrdýðýný belirtiyor. Emirhan, birinci sýnýfýn sonuna geldiði halde bir türlü yaþýtlarý gibi okumayý sökemiyordu. Ona göre harfler, rakamlar birbirine benziyordu. Babasý her defasýnda 'E'ye '3' dediði için onu azarlýyordu. Ýkinci sýnýfa geçtiðinde ise hâlâ harfleri atlayarak okuyordu ve artýk okula gitmek istemiyordu. Ailesi, hayal gücü gayet kuvvetli olan çocuklarýnýn okulda bir türlü ilerleyememesine anlam veremiyordu. Uzmanlara baþvurduklarýnda ise tahmin etmedikleri bir hastalýkla karþýlaþtýlar. Oðullarý disleksiydi, yani normal zekânýn üstünde bir

zekâya sahipti. Ona süre verdiklerinde ise birçok yaþýtýndan daha baþarýlý iþlere imza atabilecekti. Okullarýn açýlmasýna az bir zaman kaldý. Ýlk kez okul hayatýna adým atan minikleri zorlu bir maraton bekliyor. Yeni sosyal ortamýna alýþan ve öðrenme yetisi kazanan çocuklarýn hem mevcut yaþamýný hem de geleceðini etkileyecek bir hastalýk var: Disleksi. Çocuklarda okuma bozukluðuna sebep olan ve dâhi hastalýðý olarak da anýlan disleksi özellikle ilkokul çaðlarýnda kendini gösteriyor. Bu çocuklar akranlarýna göre okumayý daha geç öðreniyor, yazarken harf atlýyor, bazý rakamlarý ve harfleri birbirine karýþtýrýyor. Bu durumun etkisiyle arkadaþlarý arasýnda baþarýsýz olan çocuklar okula gitmek istemiyor. Durumdan habersiz aileler ise çocuklarýna tembel ya da aptal gözüyle bakabiliyor. Oysa disleksililer, en az normal zeka düzeyine sahip. Hatta aralarýnda dâhiler de var. Albert Einstein, Leonardo da Vinci, Mozart gibi baþarýlý ve tanýnmýþ isimler dislektikler

arasýnda. Ünlü yazar R. Davis kitaplarýnda "Disleksi bir hediyedir" ifadesini kullanýyor. Yazmakta ya da okumakta zorlanan disleksililerin hayal güçleri çok geniþ ve olaylara bambaþka açýlardan bakabiliyor. Disleksi çocuklarýn fark edilerek rapor alýnmasý okul hayatýný kolaylaþtýrýyor ve zaman içinde hak ettikleri baþarýya ulaþmasýný saðlýyor. Disleksi Derneði Yönetim Kurulu Baþkaný Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Figen Þen Kösem, "Milli Eðitim Bakanlýðý disleksili çocuklarýn eðitimi için her þeyi hazýrlamýþ. Problem bazen bu çocuklarýn durumunun fark edilmemesi bazen de ailelerin disleksi raporuna sýcak bakmamalarý oluyor. Aileler bu raporun gelecekte olumsuz bir etiket gibi çocuklarýnýn karþýsýna çýkacaðýný düþünüyor." ifadelerini kullanýyor. Alýnan raporun çocuklarýn eðitim hayatýna avantaj oluþturacaðýný belirten Kösem, sýnavda kendisine ek süre tanýnan bir öðrencinin þimdi týp fakültesinde okuduðunu söylüyor. Kösem, her baþarýsýz öðrencinin disleksi olmadýðýnýn da altýný çiziyor.

olduðunu düþünen ailelerin devlet hastanelerine baþvurarak öðrenme güçlüðüne dair taný raporu almasý gerekiyor. Alýnan rapor ile baðlý bulunduklarý ilçe milli eðitim müdürlüðünün rehberlik araþtýrma merkezine baþvuruluyor. Bu merkezlerde yapýlan deðerlendirme ile kurum kaynaþtýrma eðitimi kararý çýkarýyor. Sonrasýnda bu karar okula bildiriliyor. Okul da çocuk için kaynaþtýrma eðitimi uyguluyor. Çocuk kaynaþtýrma eðitiminde akranlarý ile oturup kendi seviye ve ihtiyaçlarýna göre eðitim alýyor. Gerekirse özel destek eðitimiyle eksiklerini kapatabiliyor. En önemlisi de SBS, LYS gibi sýnavlarda ek süre ve okutman hakkýna sahip olabiliyorlar. Dislektik belirtiler Güçlü yönler Hayal güçleri oldukça geniþ Ýleri görüþlü bireyler Pek çok kiþinin aksine büyük resmi görebilirler En az normal düzeyde bir zekâya sahipler Olaylara farklý bakýþ açýsý ile bakarlar Yüksek empati güçleri var Zayýf yönler Sýnav korkusu ve okula gitmede isteksizlik "b" ve "d" ve "p" harflerini karýþtýrma "E" harfi ve "3" sayýsýný karýþtýrma Akranlarýna göre okumayý geç öðrenme Yönleri karýþtýrma Saat, hafta, gün ve mevsimleri öðrenme ve kullanmada güçlük Rakamlarý okuma ve yazmada güçlük (CÝHAN)

Çocuklarýnda disleksi

"Çocuðunuzun sorularýný, okul baþlamadan cevaplandýrýn" G

aziantep Özel Sani Konukoðlu Hastanesi Psikoloðu Pelin Özufacýk, okullarýn açýlmasýna az bir süre kala anne ve babalarýn heyecanlý, ilkokula baþlayacak çocuklarýn endiþeli olabileceðini söyledi. Özufacýk, çocuklarýn okulla ilgili sorularýnýn,

M. Sait Çakar

daha baþlamadan cevaplandýrýlmasý ve gerekli açýklamalarýn yapýlmasýnýn doðru olacaðýný ifade etti. Çocuklar için tatlý bir telaþla eksiklerin tamamlanmasýna çalýþýldýðýný, yeni kýyafetler alýndýðýný ve beklentilerin büyüdüðünü belirterek, "Kimi çocuk ilk kez okula baþlayacak, kimisi deneyimli öðrenciler olacak. Ancak, ilkokula baþlayacak olanlar bazý endiþelere sahip olabilirler." dedi. Ýlkokula baþlayacak çocuklara, "Okul dedikleri nasýl bir yerdir", "Annem de okula gelecek mi", "Oradaki çocuklar neler yapar", "Neden okula gidiyorum", "Okulda annem olmadan tuvaletimi nasýl yapacaðým" ve benzeri sorularýn yanýtlarýnýn okula baþlamadan önce verilmesi ve gerekli açýklamalarýn yapýlmasý gerektiðini kaydeden Özufacýk, þöyle devam etti: "Aksi halde çocuk neyle karþýlaþacaðýný bilemeyecek, yaþadýðý zorluklar karþýsýnda çözümler geliþtiremeyecektir. Bu travmatik bir sürecin ya da okul fobisinin baþlangýcýný oluþturabilir. Böyle bir süreçle karþýlaþmamak için aileler her þeyin yoluna gireceðine dair telkinde bulunmalý ve mutlaka durumu öðretmeni ile paylaþmalýdýr." Çocuðu teselli etmek yerine, duygu ve düþüncelerini dýþa vurmasýna çaba gösterilmesi ve çocuðun mutlaka anne ve babalarý tarafýndan dinlenmesi gerektiðine dikkati çeken Özufacýk, ‘Çocuðun içinde bulunduðu durumu anlamaya çalýþýn’ önerisinde bulundu. Okul öncesi eðitimin ardýndan birinci sýnýfa baþlasa da karþýlaþacaðý farklýlýðýn, çocuk için oldukça büyük olduðunu anýmsatan Özufacýk, sözlerini þöyle sürdürdü: "Örneðin, verilen ödevleri yapmaya çalýþacak, yorulacak, yapamayacak, bir an önce uyumak isteyecek. Okulda yeni tanýþtýðý kurallara uymakta zorlanacak, sýkýlacak, eski sýnýfýndaki oyun, neþe dolu ortama geri dönmek isteyecektir. Bir çocuðun kendisi ile ilgili algýsýnýn mimarlarý

önce ailesi, sonra öðretmenleridir. Bu durumlar dikkate alýnarak, aileler çocuklarýný okula dikkatli bir þekilde hazýrlamalýdýr. Unutulmamalýdýr ki ilk deneyimlerin baþarýlý geçmesi, gelecek yaþantýmýz açýsýndan oldukça önemlidir. Çocuðunuz yeni öðrenme dönemine girdiði için sabýrlý olmalýsýnýz ve onlara zaman tanýmalýsýnýz. Bir seferde her þeyi anlama yetisine sahip olmayabilirler. Derslerden sýkýlmamalarý için, ders aralarýna oyun zamanlarý koymalý, aralýksýz bir saat yerine yarým saat aralýklarla çalýþýlmalýdýr. Çocuklarýn çalýþma mekanlarý çok önemlidir. Çocuðun kendine ait odasý var ise odasýnda, yoksa ev içinde bir çalýþma köþesi hazýrlayýp her zaman ayný yerde ders çalýþýlmasýna özen gösterilmesinin önemlidir." Özufacýk ilk deneyimlerin baþarýlý geçmesinin, çocuðun psikolojisi ve geliþimi açýsýndan büyük önem taþýdýðýný sözlerine ekledi. (CÝHAN)

Yenildik mi, geri mi kaldýk?

izi yenen Batý hem örnek alacaðýnýz model, size kuvvet kazandýracak güç kaynaðýnýz olacak fakat ayný zamanda zihninizde onun "düþman" vasfýný korumaya devam edecek! Bu tam bir kiþilik parçalanmasý. Kýsaca otoriter modernleþme projelerimizin tamamý kültürel olarak þizofreniktir.

Abdurrahman Arslan, son iki yüzyýllýk tarihimizin ana temasýný -mealen- þöyle özetler: "Bundan önce de Müslümanlar yenildi. Mesela Moðol istilalarýnda, Haçlý seferlerinde. Ama yere düþen hiçbir Müslüman ayaða kalktýðýnda yenilgimin sebebi dinimdir demedi. Ýlk defa 19. yüzyýlda Osmanlý yenildiðinde sebebini kendi dininde aradý." (Bkz. Umran Dergisi, Ýslamcýlýk özel sayýsý, sayý: 215, Temmuz-2012.) Yenilgiyi kabullendikten sonra cevabýný aramaya baþladýðýmýz soru þu oldu: "Neden yenildik?" Sorunun cevabý çarçabuk bulundu: "Çünkü geri kaldýk?" Ancak bundan önce sormamýz gereken sual þu olmalýydý: "Batý karþýsýnda yenildik mi, geri mi kaldýk?" Ýki sorunun birbiriyle baðlantýlý olduðu doðru olsa da hangisinin diðerini belirlediði son derece önemlidir. Þöyle ki: Eðer Batý karþýsýnda askerî olarak yenildiðimiz bir hakikat ise -ki Karlofça Antlaþmasý'ný imzaladýðýmýz 1699'dan bu yana askerî sahadaki yenilgimizi kabul etmiþ bulunuyoruz- neden yenildik, sorusunun cevabý üzerinde odaklanacaðýz. Öyle de oldu. Karlofça'da kabullendiðimiz yenilgiden sonra ilerleyen zamanda -bariz olarak 19. yüzyýlýn ikinci yarýsýnda- Batýcýlarýn ve onlarla eþzamanlý ilk iki nesil Ýslamcýlarýn tereddütsüz verdikleri cevap "geri kalmýþlýðýmýz"dýr. Görülüyor ki bu iki soruya cevap arayanlarý kategorik olarak "Batýcýlar" ve "Ýslamcýlar" þeklinde iki gruba ayýrmamýz güç. Zira "yenildik" diyen iki gruptan biri olan Batýcýlar (Türkçüler, liberaller, sosyalistler) ve Ýslamcýlar da yenilgimizi ayný sebebe, yani "geri kalýþýmýz"a baðlamaktadýrlar. Sebepleri bilinebilen bir yenilgi karþýsýnda ne yapýlýr? Tabii ki sebepler ortadan kaldýrýlmaya çalýþýlýr. Fakat bu zannedildiði kadar kolay bir iþlem deðildir, bu kararý vermek ruhsal ve zihinsel bir tutum deðiþikliðini gerektirir. Burada ya Ýbn Haldun'un iþaret ettiði ruh halini kabulleneceksiniz, yani "maðluplar galibi taklid eder" deyip size ait ne varsa ortadan kaldýrýp, galip Batý'yý taklid edeceksiniz veya baþka bir yol bulup takip edeceksiniz. Kesin olan þu ki, "kendiniz (Müslüman, Osmanlý, Doðulu)" kalarak düþmaný taklid edemezsiniz. Galibi "düþman" olarak da görüp taklid edemezsiniz. Sizi yenen Batý hem referansýnýz, yani örnek alacaðýnýz model, size yol gösterecek rehber, size kuvvet ve nusret kazandýracak güç kaynaðýnýz olacak ve fakat ayný zamanda zihninizde onun "düþman" vasfýný korumaya devam edecek! Bu tam bir kiþilik parçalanmasý, Daryüs Þayegan'ýn deyimiyle "bilinç yarýlmasý"dýr. Böyle bir çatýþma hali insaný ruhsal olarak hasta eder. Bu açýdan bakýldýðýnda bizim Avrupalýlaþma, Batýlýlaþma, çaðdaþlaþma ve yeni versiyonuyla Batý ile uyum politikalarý ve küreselleþme, kýsaca otoriter modernleþme projelerimizin tamamý kültürel olarak þizofreniktir. Batýcýlar söz konusu bilinç yarýlmasýna, þizofreniye muztar olmamak için çareyi suçu Ýslam dinine yýkmakta buldular; Ýslam'dan neþ'et eden akýl, bilgi ve yaþama biçiminden vazgeçip, kendilerini galibin aklýna, bilgisine, medeniyetine ve iradesine teslim ettiler. Batýcýlarýn bu karar ve projesine "Osmanlý/Türk modernleþmesi" diyoruz. Bu projenin Saray/iktidar seçkinleri tarafýndan belirlenmesi, Avrupalýlaþma/Batýlýlaþma olarak tanýmlanmasý ve ana karakteristiðinin "din-dýþý" tayin edilmesi tesadüfi deðildir. Þu noktayý da hatýrlatmak lazým: Osmanlý Sarayý ve üst sýnýfý uzun zamandan beri tefessüh etmiþ, Ýslam'a olan itimadýnýözgüvenini kaybetmiþ, Ýslamî hayatý terk etmiþ; zulüm ve istibdat, eþitsizlik ve adaletsizlikler, ahlakî dejenerasyon alýp baþýný gitmiþti. Bu haliyle köklü bir arýnma-tezkiye sürecinden geçmeden zaten Ýslam dininin özüne; hayat, kuvvet, nusret ve zafer veren hükümlerine dönemezdi. Kendi suçu ve günahýnýn cezasý olarak Osmanlý yenilince suçu ve kusuru amellerinde arayacaðýna yenilginin sebeplerini Ýslam dinine mal etti. Ýþte tam bu ruh ve zihin halinde Osmanlý'nýn iktidar seçkinleri galiplerin ideolojisine kendilerini teslim edip dini bir kenara býrakma kararý aldýlar. Batýcýlar bütün siyasî versiyonlarýyla geri kalýþýmýzý Ýslam dinine baðlarken, Ýslamcýlar "geri kalýþýmýz"dan Ýslam dinini deðil, biz Müslümanlarýn tarihte dini yanlýþ anlama biçimini, dolayýsýyla tarihsel mirasý (türas) ve geleneði sorumlu tuttular. Ali Bulaç Zaman a.bulac@zaman.com.tr 08 Eylül 2012


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

10 Eylül 2012 Pazartesi

6

Tarihi çarþý yýl sonuna kadar bitiyor Mardin'deki 3 kilometrelik tek yönlü çarþý merkezinde halen devam eden altyapý çalýþmalarýnýn yýlsonunda bitirileceði açýklandý. Sedat Aslanaçier

B

irinci derece sit kenti olan tarihi Mardin'deki 3 kilometrelik tek yönlü çarþý merkezinde halen devam eden altyapý çalýþmalarýnýn yýlsonunda bitirileceði açýklandý. Ýçinde barýndýrdýðý toplam 32 medeniyet, 7 farklý inanç ile dünyanýn önden gelen tarihi kentlerinden biri olan 7 bin yýllýk Mardin'de, tüm çalýþmalar ve bu yönde ortaya konulan hedefin 2014 yýlýnda dünya kültür mirasý listesine germek olduðu belirtildi.

Tam 100 yýldýr yenilenmeyen bir altyapý sorunu ile karþýlaþýlmasý üzerine mevcut olan hükümet, ilk aþamada kente Nusaybin Çaðçað Barajýndan beyaz suyu getirmek oldu. Ardýndan da yerel yönetimin çabalarý ile artýk iþlev görmeyen kanalizasyon, içme suyu þebekelerinin yenilenmesi istendi. Bizzat Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn talimatlarý ile her iki þebekenin yenilenmesi için 23 Milyon Türk Lirasý ile açýlan ihale sonucu çalýþmalara 2011 yýlýnda baþlandý. Yaklaþýk 15 aydýr sürdürülen altyapý yenilenme çalýþmalarýna, 2012 yýlsonunda nokta koymayý hedefleyen il Özel Ýdaresi, bünyesindeki yükleyici firmanýn, arýlýksýz bir þekilde çalýþtýðýný belirten Mardin Valisi Turhan Ayvaz, bu hedefimizi tutturmak ve esnafý daha fazlada maðdur etmemek için yoðun çaba harcadýklarýný söyledi. Araç trafiðine tek yönlü açýk olan 3 kilometrelik tarihi çarþý yolunun þu sýralar kanal açmak sureti ile borular döþendiðine de iþaret eden Vali Ayvaz, “Vatandaþlarýmýzýn ve de özellikle çarþýda ki esnaf kesiminin daha fazla maðdur olmamasý için geceli gündüzlü çalýþmalarda bulunuyoruz. Tarihi kentimiz þu anda büyük bir þantiye görünümündedir. Caddeler, sokaklarýmýzýn tümü borularýn döþenmesi sebebi ile kazýlmýþ durumdadýr. Vatandaþlarýmýzýn ev ve iþyerlerine ulaþmakta ve açmakta güçlük çektiðini biliyoruz. Bu çilenin

64 bin öðretmen yer deðiþikliði yaptý

B

Baþvuruda bulunanlardan 42 bin 126 öðretmenin atamasý gerçekleþtirildi. Ýl içi ve iller arasý özür grubu atamalarýna ise 52 bin 627 öðretmen baþvuruda bulundu. Bunlarýn 22 bin 304'ünün atamasý yapýldý. Böylece toplamda yer deðiþikliði atamalarýna 158 bin 922 öðretmen baþvuruda bulunurken 64 bin 430 öðretmenin atamasý gerçekleþtirildi.

daha da sarkmamasý için de yýlsonu hedefimizi koyduk. Ýnþallah bu çalýþmalar bitince, tarihi kentimizdeki vatandaþlarýmýzýn yaný sýra turistik amaçla gelen yerli ve yabancý turistlerimizin de, saðlýklaþtýrýlmýþ cadde, sokaklar, yaya kaldýrýmlarý yenilenen iþyeri vitrinleri ile daha saðlýklý bir çevre ile ortamda aðýrlanmalarýný da saðlamýþ olacaðýz” dedi. Altyapýdan sonra 2014 yýlýnda da, hazýrlayacaklarý tarihi kentin envanterleri ile tescillenen mimari tarzýndaki taþ binalarla, zengin

kültürümüzle dünya kültür mirasý listesine baþvurunun yapýlacaðýný da hatýrlatan Vali Turhan Ayvaz, UNESCO'ya girmememiz içinde bir engel ve neden de kalmayacaðýný savundu. Esnaflardan Aziz Dalkýran da, yükleyici firmanýn iþi aðýr aksak götürdüðünü öne sürerek, “Bu çalýþma temposu ile yýlsonunda hayatta bitmez. Siftahsýz kepenk indirip kaldýrýyoruz. Vali bey çok iyi niyetli konuþuyor. Bizde elbet ki biran önce bu çalýþmalarýn bitmesini isteriz. Ama öyle bir gayret görmüyoruz” diye konuþtu.

Milli Eðitim'in genelgesinden haberdar olmayan öðrenci, kayýt süresini kaçýrdý

Y

eni sistemde birçok okul Anadolu lisesine dönüþtürülünce özellikle büyükþehirlerde az sayýda düz lise kaldý. Bakanlýk, genel liselere

Sanal kart kullanýmý artýyor

B

ankalararasý Kart Merkezi (BKM) verilerine göre 2011 ilk yarýda sanal kartla yapýlan 2,5 milyon e-ticaret iþlem adedi, 2012 ilk yarýda 3,6 milyona çýktý.

Geçen seneye oranla sanal kartla yapýlan iþlem adedinin yanýnda iþlem tutarý da arttý. Sanal kart, e-ticaretin artmasýnda etkili oldu. Buna baðlý olarak internette daha yüksek sepet ortalamalarý ile alýþveriþ yapýlýyor. Sepet ortalamasý, 2012 ilk yarýda geçen seneye göre yüzde 7 artarak 194 TL oldu. 2011'in ayný döneminde sanal karttan e-ticaret iþlem tutarý da 340,3 milyon TL iken, 2012'nin ilk yarýsýnda bu rakam 471 milyon TL oldu. Hýzlýal.com Genel Müdürü Gülbin Çoruh, konuya dair yaptýðý açýklamada "Sanal kart, güvenlik kaygýsýndan dolayý internet üzerinde kredi kartý bilgilerini paylaþmaktan kaçýnan kullanýcýlar için etkili bir alternatif oldu. BKM'nin açýkladýðý veriler sanal kartý kullanýmýyla doðru oranda, e-ticaret hacminin de arttýðýný ortaya koyuyor. Hýzlýal.com olarak geçen yýlýn ilk yarýsýna göre iþlem sayýmýzda yüzde 49 ve iþlem tutarýnda ise yüzde 52 oranýnda artýþ gördük." Dedi. (CÝHAN)

Zayi ilaný Nüfus Cüzdanýmý kaybettim.Hükümsüzdür. Fuat Can YILDIZOÐLU

u yýl isteðe baðlý yer deðiþtirmek isteyen öðretmen sayýsý 106 bin 295 oldu.

giriþlerin "adrese dayalý" olacaðýný açýkladý. Ama bu durum sadece elektronik baþvurunun ön þartý olarak duyuruldu. Genel ve meslek liselerine gitmek isteyen öðrencilerin birçoðu 31

Aðustos'ta sona eren düz lise ve meslek liselerine "aday kayýt dönemini" kaçýrdý. Çünkü geçen sene 8. sýnýftan mezun olan ve bu sene Anadolu lisesi türünde bir kuruma yerleþemeyen öðrencilerin büyük çoðunluðu kayýtlarýnýn sistem tarafýndan yapýlacaðýný zannediyordu. Kayýtlarýnýn yapýlmadýðýný gören bu öðrenciler, diploma notlarý yüksek olmasýna raðmen liseye kayýt olamama tehlikesi ile karþý karþýya kaldý. Bursa'da yaþayan T.F. de ayný gerekçeyle baþvuru süresini kaçýrdý. Ýlçe Öðrenci Yerleþtirme Komisyonu'na giden T.F.'ye Milli Eðitim Bakanlýðý'nýn 2012/29 sayýlý genelgesine göre elektronik ortamda baþvuru yapmasý gerektiði söylendi. Yeterli þekilde bilgilendirilmediklerini savunan T.F. ve ailesi, sýnavý kazanamayan öðrencilerin hiçbir iþlem yapmadan sistem üzerinden kayýt iþlemi yapýlacaðýný zannettiklerini ifade ediyor. (CÝHAN)

Milli Eðitim Bakanlýðý (MEB), eþ durumu tayinleri nedeniyle sýkýntýlý günler geçiriyor. Her yýl özür durumu kapsamýnda eþ tayinleri için baþvuran bütün öðretmenler atanýrken bu sene sistem deðiþti. Bakanlýk eþ tayinlerinde yalnýzca talep edilen ilde öðretmen ihtiyacý varsa eþ durumu tayinlerini yaptý. Bunun dýþýndaki atama istekleri kabul edilmedi. Bu nedenle binlerce öðretmen, her yýl düzenli olarak yapýlan eþ durumu tayinlerinin gerçekleþmemesi nedeniyle MEB'e tepkili. Bakanlýk son günlerde yoðun olarak tartýþýlan öðretmenlerin eþ durumu tayinleriyle ilgili bir açýklama yaptý. Bakanlýðýn açýklamasýna göre bu yýl 17 bin 333 sýnýf öðretmeni, 4+4+4 eðitim sisteminden dolayý norm kadro fazlasý oldu. Bunun dýþýnda norm fazlasý öðretmen sayýsý ise 33 bin. Norm fazlasý öðretmenler fiilen derse girmeden maaþ alýyor. Norm fazlasý öðretmenlerin devlete maliyeti yýllýk 1 milyar liranýn üzerinde. MEB'in açýklamasýna göre 2012 yýlýnda öðretmenlerin atama yolu ile en çok ayrýldýklarý iller Aðrý, Ankara, Diyarbakýr, Erzurum, Ýstanbul, Mardin, Muþ, Þanlýurfa, Þýrnak ve Van. En çok atanmak istedikleri iller ise Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Gaziantep, Ýstanbul, Ýzmir, Kocaeli, Konya ve Mersin. Ankara ve Ýstanbul, öðretmenlerin en çok ayrýlmak ve atanmak istedikleri iller konumunda. Öðretmen ihtiyacý açýsýndan ise en çok ihtiyaç olan iller Adana, Antalya, Bursa, Gaziantep, Hatay, Ýstanbul, Ýzmir, Kocaeli, Konya ve Þanlýurfa. Milli Eðitim Bakanlýðý'ndan yapýlan açýklamada, "Bakanlýðýmýz bütün öðretmenlerimizin eþleri ile birlikte ayný mahalde görev yapmalarý konusunda son derece hassastýr. Buradaki tek engel, öðretmenlerimizin yoðun olarak talepte bulunduklarý illerin ve yerlerin norm kadrolarýnýn genellikle dolu olmasýdýr. Norm kadrosu dolu olan illere öðretmen atamasý yapýldýðýnda ise bu öðretmenler fiilen derse girmeyeceði gibi ayrýldýklarý okullarda da öðretmen olmamasý nedeni ile derslerin boþ geçmesi durumu ile karþý karþýya kalýnacaktýr." ifadelerine yer verildi. (CÝHAN)


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.