Mayýnlý tuzak: 1 asker yaralý M
ardin-Diyarbakýr karayolunu kesen bir grup terör örgütü mensubu PKK'lý, örgüt propagandasý yaptýktan sonra bölgeye gelen askerlere mayýnlý tuzak kurdu. Mardin-Diyarbakýr karayolunun 20. kilometresinde askeri aracýn geçiþi sýrasýnda tuzaklanan mayýnýn infilak ettirilmesi üzerine 1 asker yaralandý. Askeri yetkililer, tuzaklanan patlayýcýnýn 80 kilo aðýrlýðýnda çivi ve metallerle güçlendirilmiþ olduðunu bildirdi. Bir grup PKK'lý, akþam saatlerinde Mardin-Diyarbakýr karayolunun 20'nci kilometresindeki Akreste Geçiti Mevkii'nde kesti. Yoldan geçen araçlarý durdurup yolcular üzerine
GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE
Mardin bir kültür hazinesi Ali Edis
B
ilim Teknoloji ve Sanayi Bakaný Nihat Ergün, Mardin Belediyesi'ni ziyaret etti. Bakan Ergün, Mardin’in bir kültür hazinesi olduðunu belirtti. Mardin’de düzenlediði gezinin ikinci gününde Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu’nu ziyaret eden Bakan Ergün, kentin sorunlarýyla ilgili bilgi aldý. Slayt eþliðinde belediyenin faaliyetlerini de anlatan Baþkan Ayanoðlu, Bakan Ergün’e Mardin bakýr iþlemesi örneði bir tepsi hediye etti. Nihat Ergün, "Son yýllarda turizm alanýnda büyük mesafeler kateden Mardin’de yaþanan huzur, birli ve beraberlik ortamý hem sanayiye hem de turizme yansýdý. Bugün Mardin’de yerli yabancý yatýrýmcýlar tarihi kentte yatýrým yapmak için sýraya girmiþ durumdadýr. Bunun kýymetini iyi bilmemiz gerekir. Þu an Mardin adeta þantiye alanýna döndü. Tarihi dönüþüm projesi, belediyenin alt yapý projesi bütün hýzý ile devam ediyor. Bütün bunlar bittiði zaman Mardin'in gerçekten dünya kentti olacaðýna inanýyorum." Dedi.
‘Bölgede kan, gözyaþý istemiyoruz’
K
alkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, "Biz terörü istemiyoruz. Bu bölgemizde kan, gözyaþý, ölüm istemiyoruz. Türkiye, demokratik olarak birçok reformlar yaptý yapmaya da devam ediyor.” Sayfa 3’te dedi.
11 Aðustos 2012 Cumartesi Yýl: 9 Sayý 2418 Fiyatý :25 Kr
kimlik kontrolü ve örgüt propagandasý yapan PKK'lýlarýn bir kýsmý daha sonra kaçtý. Olayýn duyulmasý üzerine bölgeye askerler sevk edildi. PKK'lýlar bölgede daha önceden karayoluna tuzakladýklarý mayýný askeri aracýn geçiþi sýrasýnda uzaktan kumanda ile infilak ettirdi. Patlamada 1 askerin yaralandýðý öðrenildi. Patlama sayesinde bölgede 8 metre geniþliðinde bir çukur oluþtu. Patlayýcýnýn güçlü olmasýna raðmen askerlerin zayiat vermemesi aracýn mayýndan korunan kirpi olmasýna baðlandý. Bölgeye takviye birlikler gönderilirken, kaçmaya çalýþan PKK'lýlarý etkisiz hale getirmek için operasyon baþlatýldý. (CÝHAN)
2013 yýlý sýnav takvimi açýklandý
lçme, Seçme ve Yerleþtirme Merkezi (ÖSYM), 2013 yýlý sýnav takvimini açýkladý. ÖSYM, 2013 yýlýnda yapýlacak sýnavlarýn tarihlerini belirledi. Güncel geliþmelere göre yenilenebilecek olan takvime, ilerleyen günlerde sýnav baþvuru tarihleri de eklenecek. Sayfa 3’te
Ö
Komþu karýþtý, yeni sýnýr kapýsý atýl kaldý Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) tarafýndan Türkiye-Suriye sýnýrýndaki Mardin'in Nusaybin ilçesine 25 milyon dolara inþa edilen yeni sýnýr kapýsýnýn, Suriye'deki iç karýþýklýk nedeniyle atýl durumda kaldýðý belirtildi. Ýsmail Erkar
T
OBB tarafýndan TürkiyeSuriye sýnýrýndaki Mardin'in Nusaybin ilçesine 25 milyon dolara inþa edilen yeni sýnýr kapýsýnýn, Suriye'deki iç karýþýklýk nedeniyle atýl durumda kaldýðý belirtildi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) tarafýndan TürkiyeSuriye sýnýrýndaki Mardin'in Nusaybin ilçesine 25 milyon dolara inþa edilen yeni sýnýr kapýsýnýn, Suriye'deki iç karýþýklýk nedeniyle atýl durumda kaldýðý belirtildi. Nusaybin Ticaret Borsasý Baþkaný Necdet Aktaþ, muhabirimize yaptýðý açýklamada, TOBB tarafýndan yap- iþlet- devret modeliyle inþa edilen yeni sýnýr kapýsý inþaatýnýn 9 ay önce
tamamlandýðýný kaydetti. TOBB'un taahhüt edilen zaman diliminden önce sýnýr kapýsý inþaatýný tamamladýðýný ifade eden Aktaþ, þunlarý söyledi: ''TOBB üstlendiði yeni kapýnýn iç ve dýþ binalarýnýn tamamýný zamanýnda bitirdi. Ancak bu sýrada Suriye'de iç çatýþma baþladý. Böyle olunca Suriye tarafý altýna imza attýðý kapý inþaatlarý ve gümrük binalarýna baþlamadý. TOBB ve bizim tarafýmýzdan yapýlan tüm yazýþmalar, muhatap olmadýðý için cevapsýz kaldý. 9 ay önce Nusaybin tarafý bitti. Suriye tarafýnda ise hala arazi dikenli tellerle çevrili. Hiç bir çalýþma yapýlmadý. TOBB tarafýndan yap- iþlet- devret modeliyle 25 milyon dolara yapýlan transit sýnýr kapýsý, Suriye'deki olaylar nedeniyle atýl durumda kaldý.''
Suriye'de yaþanan olaylara üzüldüklerini, olaylarýn bir an önce bitmesini ve insanlarýn acýlarýnýn sona ermesini arzu ettiklerini aktaran Aktaþ, ''Yeni kapýnýn 24 saat hizmet vermesi, tüm ithalat ve ihracata açýk olmasý hedefleniyordu. Ayrýca bu kapý Türkiye'nin Ortadoðuya açýlan yüzü olacaktý. Bölge halký olarak ekonomimize de canlýlýk katacaktý'' dedi. Nusaybin'e yapýlan yeni sýnýr kapýsýnýn, dünyada ortak mühür kullanýlan 3. kardeþ kapý özelliðinde olduðunu dile getiren Aktaþ, þöyle konuþtu: ''Kapýda tek mühür kullanýlacaktý. Suriye ile yapýlan anlaþma gereði, bir kiþi Türkiye'ye gelirken pasaport ve arama baþta olmak üzere tüm iþlemleri Suriye tarafýnda yapýlacak. Türkiye tarafýnda ise hiç bekleme olmayacak. Ayný uygulama Türkiye
tarafýndan giden biri için de geçerli olacak. Bu uygulamaya ortak kardeþ kapý uygulamasý deniliyor. Nusaybin'e yapýlan yeni sýnýr kapýsý bu özelliðiyle dünyada 3. ortak kardeþ kapý konumunda hizmet verecekti." Aktaþ, Suriye'deki iç çatýþmanýn tüm sýnýr bölgelerini olduðu gibi Nusaybin'i de vurduðunu, Nusaybin-Kamýþlý sýnýr kapýsýnýn 8 Aralýk 2011 tarihinden beri kapalý olduðunu kaydetti. Suriye'nin 'tadilat' nedeniyle kapattýðý kapýyý bir daha açmadýðýný bildiren Aktaþ, ''Bu tarihten itibaren sýnýr kapýmýz kapandý. Kapý açýk olduðu dönemde günlük ortalama 500 kiþi sýnýr ticareti yapýyordu. Bu da 5 bin-6 bin insanýn ekmek kapýsý demekti. Ancak kapý kapatýldýðý tarihten bu yana bir daha açýlmadý ve ticaretimiz tamamen durdu'' diye konuþtu.
Bakan Ergün: Türkiye’nin eðitimli dürüst ve ahlaklý insanlara ihtiyacý var
B
ilim Sanayi ve Teknoloji Bakaný Nihat Ergün, Saadet Eðitim Kurumlarý tarafýndan Yay Grand Otel'de düzenlenen iftar programýna katýldý.
Ergün, burada yaptýðý konuþmada, Türkiye'nin eðitimli, bilgili, ahlaklý ve dürüst insanlara ihtiyacý olduðunu Sayfa 2’de belirtti.
11 Aðustos 2012 Cumartesi
2
GABB Encümen toplantýsý yapýldý Murat Akgül
G
üneydoðu Anadolu Belediyeler Birliði`nin (GABB) Temmuz ayý encümen toplantýsý yapýldý
Bakan Ergün: Türkiye’nin eðitimli dürüst ve ahlaklý insanlara ihtiyacý var B
ilim Sanayi ve Teknoloji Bakaný Nihat Ergün, Saadet Eðitim Kurumlarý tarafýndan Yay Grand Otel'de düzenlenen iftar programýna katýldý. Ergün, burada yaptýðý konuþmada, Türkiye'nin eðitimli, bilgili, ahlaklý ve dürüst insanlara ihtiyacý olduðunu belirtti.
sayabilmek gibi... Bunlar insaný insan yapan temel deðerlerdir. Eðer bir insanýn bu temel deðerleri yoksa zayýfsa bunun üzerine ne kadar bilgi koyarsanýz koyun bir mana ifade etmez. Bilgiyi iþe yarar hale getiren bu temel deðerlerdir. Sonra temel yetkinlikler, kabiliyetler önemli. Bilgiyi o kabiliyetlerle iþe yarar hale getirebilirsiniz.'' dedi
Bilim Teknoloji Kurulu'nda çok önemli kararlar alýndýðýný, bu kararlarý kamuoyuyla paylaþtýklarýný ifade eden Ergün, "Bilim Teknoloji Kurulu'nda alýnan kararlarýn hemen hemen tamamý eðitimle ilgiliydi. Eðitimde çok köklü bazý deðiþikliklere gidiyoruz. Önceliklerimiz deðiþiyor. Önce öðrencilerimize temel deðerleri kazandýrmak, saðlam bir temel vermek gibi. Çalýþkanlýk, dürüstlük, farklýlýklarýn bir arada yaþamasýna gayret etmek, farklýlýklarý zengin
Kabiliyetlerin ortaya çýkarýlmasýnýn saðlanmasý gerektiðini aktaran Bakan Ergün, eðitim modelinde sakatlýklar olduðunu kaydetti. Türkiye'nin yabancý dil eðitim modelinin düzgün olmadýðýný, yabancý dil öðrenimini baþaran bir ülke olmadýðýný ifade eden Ergün, ''Demek ki eðitim modelinde bir sakatlýk var, bir yanlýþlýk var. Þimdi yabancý dil eðitimi de bu kararlar çerçevesinde yeniden kurgulanýyor. Eðitim sistemimizin, 21. yüzyýlýn güçlü Türkiye'sini inþa edecek insanlar
Ali Edis
yetiþtiren bir model olarak kurgulanmasý gerekiyor. Yenilikçilik gibi, sorgulama gibi. Bu tür kabiliyetleri yoksa öðrencinin yenilikçi deðilse, analitik düþünmüyorsa olaylarý sorgulamýyorsa o zaman bilgiden istifade edemez. Temel yetkinlikleri, temel niteliklerle beraber güçlü bir þekilde veren, sonra üstüne bilgi inþa eden bir eðitim modeli oluþturulmalýdýr. Bunlarý yapabilmek için zamana ve alt yapýya ihtiyaç vardýr. Türkiye'nin bu alt yapýyý son 10 yýlda önemli oranda oluþturdu." diye konuþtu
Diyarbakýr`da düzenlenen GABB`ýn encümen toplantýsýnda 2013 yýlý çalýþma programýnda eðitim programlarýyla üye belediyelerin kapasite geliþtirmelerine aðýrlýk verilmesi kararlaþtýrýldý. Birliðin tahmini gelir ve gider bütçesi ise 3 milyon 900 bin olarak saptandýðý belirtildi. Güneydoðu Anadolu Belediyeler Birliði`nin (GABB) Temmuz ayý encümen toplantýsý yapýldý. GABB Baþkaný Osman Baydemir`in baþkanlýk ettiði toplantýya, Batman Belediyesi Baþkanvekili Serhat Temel, Baðlar
Belediye Baþkaný Yüksel Baran, Nusaybin Belediye Baþkaný Ayþe Gökkan, Güroymak Belediye Baþkaný Mehmet Emin Özkan, Sason Belediye Baþkaný Muzaffer Arslan, Muþ Yemiþen Belediye Baþkaný Ali Haydar Aydýn ve GABB Genel Sekreteri Ýsmail Doðan katýldý. Birlik çalýþanlarýndan Metin Akdeniz`in slayt gösterimi ile yaptýðý sunumda toplantýnýn gündem maddeleri detaylandýrýldý. Birliðin 2013 yýlý çalýþma programýnda; üye belediyelerin kapasite geliþimini arttýrmak, iletiþim ve iþbirliðini geliþtirmek, ulusal ve uluslararasý gezi programlarýyla deneyim paylaþýmýnda bulunmak ve eðitim programlarýnýn olacaðý belirtildi. GABB`ýn 2013 yýlý tahmini gelir bütçesi 3 milyon 900 bin lira olarak belirlenirken gider bütçesi de ayný þekilde 3 milyon 900 bin olarak saptandýðý belirtildi.
Ýftar yemeðine Mardin Valisi Turhan Ayvaz, AK Parti milletvekilleri Abdurrahim Akdað, Gönül Bekin Þahkulubey, Mardin Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu, Mardin Müftüsü Dursun Ali Coþkun ve Diyarbakýr-Mardin Metropoliti Saliba Özmen ile çok sayýda davetli de katýldý.
Baday’a tebrik ziyaretleri devam ediyor Sedat Aslanaçier
K
ýzýltepe Belediyesi Baþkan Vekili seçilen Haþim Baday’a tebrik ziyaretleri devam ediyor.
Mardin Aktif Memurlar Derneði üyeleri iftarda bir araya geldi ve kardeþliði sevgiyle örgütleyen Sedat Aslanaçier hoþgörüyü diyalogu temel prensip edinen ardin Aktif Memurlar Derneði merkezinde insaný alan bir anlayýþla (MAMDER) kendi üyeleri ile kurulmuþtur. Derneðimizin amacý birlikte iftarda bir araya geldi. memurlar arasýnda manevi birlikteliði Derneðin yeni kurulmasý ile birlikte þu ana artýrmak onlarýn haklarýný yasal kadar yapýlan hizmetleri üyeleri ile zeminlerde korumaktýr. Sosyo kültürel paylaþan MAMDER Baþkaný Abdulkadir faaliyetlerle toplumla bütünleþtirmek, Çelik, Ramazan ayýnda bir araya toplumun ve özelde Mardin’in gelmekten büyük mutluluk duyduðunu problemlerin çözümünde katkýda söyledi. bulunmayý amaçlamaktayýz. Bununla ilgili Mardin’de yaþanan hoþgörü projeler hazýrlamak, projelere ortak olmak ortamýnýn bütün dünyaya örnek teþkil ve uygun faaliyetleri gerçekleþtirmeyi ettiðini belirten Çelik, "Derneðimiz hedeflemekteyiz.” dedi yaþamayý yaþatmada arayan, insanlýðýn Daha sonra okunan dualar evrensel deðerlerini benimseyen, mana ardýndan iftara katýlan üyelere brifing köklerinden gelen deðerleri referans verildi. almaktadýr. Birbirine manevi baðla baðlý
M
Eðitim-sen, BDP Ýl baþkan vekili ve belediye personelleri, Kýzýltepe Belediye Baþkan Vekili Haþim Baday’ý ziyaret etti. Ziyarette konuþan BDP Ýl baþkan Vekili Þaban Karakaþ, Sayýn Haþim Baday’a yeni görevinde baþarýlar dilemek, hayýrlý olsun demek için ziyarete geldik. Yaþanan bu zorlu süreçte meclisimizin göreve getirdiði, Sayýn Baday’a görev süresince yanýnda olacaðýz ve kendisine gereken desteði vereceðiz. BDP Ýl örgütü ve kendi adýma Kýzýltepe için hayýrlý olsun. Dedi. Cezaevin de tutuklu bulunan, eski belediye meclis üyesi ve belediye baþkan yardýmcýsý Selanik Öner ve Mardin BDP Ýl eþ baþkaný Abdullah Akikol, Nazým Kök, Hasan Dalmýþ tebrik mesajý gönderdi. Öner, Belediye baþkan
vekilli seçilmenizden dolayý sizleri kutluyor, görevinizden üstün baþarýlar diliyorum. Þahsýnýz da tüm belediye meclis üyeleri ve çalýþan emekçi arkadaþlarý en içten selamlýyor ve ramazan bayramýnýzý þimdiden kutluyorum. Akikol, Halkýmýzýn önemli
bir süreçten geçtiði bir dönemde ve bu tarihi dönemde göreve gelmek, görev almak, belki her kese nasip olmaz. Bu sorumluluðu en iyi þekilde, halkýmýzla birlikte demokratik ve þeffaf bir çalýþma yapacaðýnýza inanýyoruz. Kutluyoruz ve çalýþmalarýnýzda baþarýlar diliyoruz.
Ýftarda birlik ve beraberlik mesajlarý verildi Ýsmail Erkar
M
ardin ve Köylerini Tanýtma Dayanýþma Derneði (MARKÖYDER) tarafýndan 33 köy muhtarýna ve bölgenin kanaat önderlerine iftar verildi. Atak Koleji'nde bir araya gelen köy muhtarlarýna MARKÖYDER Derneði Baþkaný Ýbrahim Bilgiç tarafýndan yapýlan hizmetler hakkýnda bilgi verildi. Ýbrahim Bilgiç, Mardin'deki hoþgörü ortamý birlik ve beraberlik duygusu her zaman bir adým önde olduðunu söyledi. Mardin’in hoþgörü kenti olduðunu belirten Bilgiç, "Ýnsani deðerler zemininde birbirimizin konumuna saygýlý kalarak kinin nefretin ve ötekileþmenin önünü kesebiliriz. Birbirimizi ön yargýlarýmýza kurban etmemenin hangi düþünceden olursak olalým karþýlýklý konuþarak anlaþabilmenin hatta bir adým ileri giderek herkesin
konumuna saygýlý olmanýn önemini beyinlere idrak etmeliyiz. Burada Kürt'ü, Arap'ý Çerkez'i, Süryani’si, ve Türk’ü ile ayný çatý altýnda yaþýyoruz. Bölgenin huzura barýþa
birlik ve beraberliðe ihtiyacý vardýr. Bunu ancak bu birlikteliðimiz saðlar. " dedi. Daha sonra okunan Kuran-Kerim tilavetinden sonra iftara katýlan muhtarlara çeþitli hediyeler verildi.
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
11 Aðustos 2012 Cumartesi
3
PEW: Halkýn yüzde 84'ü oruç tutuyor K
üresel çaptaki anketleriyle bilinen ABD merkezli araþtýrma þirketi Pew'in anketine göre Türkiye'de halkýn yüzde 67'si dinin hayatýndaki yerinin 'çok önemli' olduðunu söylüyor. Yüzde 84'ü Ramazan'da oruç tutarken, yüzde 43'ü her gün namaz kýlýyor.
Dünyaca ünlü ABD'li araþtýrma þirketi Pew, 39 ülkede Ýslam ve Müslümanlar üzerine yaptýðý kapsamlý çalýþmanýn sonuçlarýný açýkladý. 'Dünya Müslümanlarý: Ýttifak ve Çeþitlilik' adlý ankete göre Türkiye'de halkýn yüzde 67'si dinin hayatýndaki yerinin 'çok önemli' olduðunu söylüyor. 'Biraz önemli' diyenlerin oraný yüzde 21, 'hiç önemli deðil' diyenler ise yüzde 3. Ankete göre halkýn yüzde 84'ü Ramazan'da oruç tutuyor. Zekat verenlerin oraný yüzde 72. Anket, Türk
halkýnýn yüzde 43'ünün günlük namaz kýldýðýný gösteriyor. Buna göre halkýn yüzde 27'si beþ vakit, yüzde 15'i ise günde birkaç vakit namaz kýlýyor. Yüzde 44'ü de haftada en az bir kere camiye gidiyor. Camiye hiç gitmediðini söyleyenlerin oraný yüzde 23. Halkýn yüzde 72'si Kur'an okuyor. Türklerin yüzde 49'u büyüye inanýyor ve yüzde 23'ü muska taþýyor.
38 bin kiþiyle yüz yüze görüþülerek yapýlan anket Müslümanlarýn, imanýn þartlarý konusunda ittifak içinde olduðunu, ancak dine baðlýlýk, Ýslam'ýn farklý yorumlarýna açýklýk konusunda ise farklýlýk gösterdiðini ortaya koyuyor. Anket yapýlan 39 ülkenin yarýsýndan fazlasýnda halkýn en az yüzde 90'ý Ramazan orucunu tutuyor. Ancak Orta Asya ve Güney ve Doðu Avrupa'da bu
oran sýrasýyla yüzde 60 ve yüzde 52'ye düþüyor. Namaz kýlma oranýnýn en yüksek olduðu bölge olarak Sahra-altý ülkeleri dikkat çekiyor: Gana (yüzde 94), Kamerun (yüzde 95), Nijerya (yüzde 90) ve Senegal (yüzde 87).
Halkýn çoðunluðu Alevileri din kardeþi olarak görüyor Müslümanlarýn dörtte biri kendisini 'Sünni' veya 'Þii' olarak tanýmlarken, kalan büyük çoðunluk ise "sadece Müslüman" olarak niteliyor. Mezhepsel aidiyetinin Orta Asya, Rusya ve Balkanlar'daki Müslümanlar arasýnda daha az önemsiz olduðu görülüyor. Fakat Güney Asya ve Ortadoðu-Kuzey Afrika bölgesinde ise mezhep kimliði dikkat çekiyor. Örneðin Mýsýr ve Fas'ta halkýn yarýdan fazlasý Þiileri Müslüman olarak nitelemiyor. Fakat yoðun Þii nüfusun bulunduðu Irak ve Lübnan'da ise tam tersi bir tablo ortaya çýkýyor. Bu iki ülkede halkýn büyük çoðunluðu (Irak-yüzde 92; Lübnan-yüzde 88) Þiileri Müslüman olarak kabul ediyor. Türkiye'de ise halkýn yüzde 89'u kendini Sünni, yüzde 5'i ise 'Alevi' olarak tanýmlýyor. Halkýn büyük çoðunluðu Alevileri din kardeþi olarak görüyor. Yüzde 69'luk bir çoðunluk Alevileri, Müslüman olarak görürken, yüzde 15'i buna katýlmýyor. Ankette, "Ýslam'ý anlamanýn sadece tek bir doðru yolu mu var yoksa farklý yorumlarý mümkün mü?" sorusuna 39 ülkeden 32'sinde Müslümanlarýn en az yarýsý "Tek bir Ýslamî öðreti var." cevabýný veriyor. Ankete göre ölmeden önce Mehdi'nin geleceðine inananlarýn oraný Türkiye'de yüzde 68, Irak'ta yüzde 72, Tunus'ta yüzde 67. (CÝHAN)
Gurbetçinin harç çilesi bitecek
Y
olcu beraberinde getirilen cep telefonlarýndan 100 lira harç alýnmasý, kýsa süreliðine Türkiye'ye gelen turist ve gurbetçiyi maðdur edince Maliye Bakanlýðý harekete geçti. Bakanlýk ve Üst Kurul, harç uygulamasýnýn esnetilmesi için çalýþmalara baþladý.
kullanmalarý halinde bir sorun yaþamýyor. Ancak Türkiye'den bir hat aldýklarýnda cep telefonlarýný kullanmak istediklerinde ise BTK, kayýt iþlemi yapýlmadýðý için cihazý görüþmelere kapatýyor. Edinilen bilgilere göre BTK'nýn konuya iliþkin tespiti bir gün de sürebiliyor, iki haftayý da alabiliyor.
Yolcu beraberinde getirilen cep telefonlarýndan 100 lira harç alýnmasýnýn ardýndan gurbetçi ve turistlerin yaþadýðý sorun çözülüyor. Tatil için ülkesine gelen gurbetçilerin yerli hat kullanmak istediklerinde kendilerinden talep edilen 100 TL'lik harç uygulamasý esnetiliyor. Maliye Bakanlýðý ile Bilgi Teknolojileri ve Ýletiþim Kurumu (BTK) tarafýndan yürütülen ortak çalýþma ile belirli bir süreliðine de olsa tatil amaçlý ziyarete gelenlerin Türkiye'den aldýklarý hattý kullanabilmeleri üzerinde çalýþýlýyor. Konuya iliþkin çalýþma henüz netleþmese de bu kapsamda gelenlere üç ay gibi bir süreliðine telefonlarýný kullanabilme imkâný tanýnabileceði ifade ediliyor. Yazýþmalarýn devam ettiðini, bugün itibarýyla netleþen bir durum olmadýðýný aktaran Maliye kaynaklarý, gurbetçi ve turistlerin maðduriyetini gidermek için çalýþtýklarýný söyledi. Haziran ayýndan bu yana yurtdýþýndan yolcu beraberinde gelen cep telefonlarýndan cihaz kullaným izni için harç talep ediliyor. Yurtdýþýndan gelip bu harcý yatýrmayanlar, geldikleri ülkenin hattýný
Yolcu beraberi olarak adlandýrýlan yurtdýþýndan cihaz getirilmesi Türkiye'de son yýllarda sýkça baþvurulan bir yöntem. Cihaza iliþkin harç, abone kayýt merkezlerine baþvurmadan önce herhangi bir vergi dairesine ödeniyor. Vergi dairesine ödenen harç makbuzu ve pasaport ile birlikte cep telefonu operatörlerinin iletiþim merkezlerine cihaz kaydý yaptýrýlýyor. Yolcu beraberi gelen telefonlar bu süreç tamamlandýktan sonra kullanýlabiliyor. Ancak turistler veya tatil için Türkiye'ye gelen gurbetçilerden de harç talep edilmesi sýkýntý oluþturuyor. Kýsa süreliðine Türkiye'de bulunan bu kiþilerden bu verginin istenmesi tepkilere neden oluyor. Küresel krize tedbir amacýyla bazý Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) oranlarýnda geçen yýlýn ekim ayýnda artýþa gidilmiþti. Büyüme endiþesi ve cari açýðý frenlemek amacýyla otomobil, tütün mamulleri, alkollü içkiler ve cep telefonunun vergisi önemli oranlarda artýrýldý. 15 Haziran 2012'de Resmî Gazete'de yayýmlanan hüküm uyarýnca yurtdýþýndan getirilen cihazlarýn elektronik kimlik bilgisinin (IMEI) kayýt
altýna alýnmasý iþleminden önce 100 Türk Lirasý harç bedeli yatýrýlmasý zorunlu oldu. Ekonomi yönetimi harç uygulamasýný ithalatý frenleyerek cari açýðý azaltmak amacýyla yaptý. BTK verileri de tedbirin iþe yaradýðýný gösteriyor. Uygulamanýn baþladýðý dönemden bugüne kadar yolcu beraberinde getirilen cep telefonu sayýsýnda yüzde 50'den fazla düþüþ meydana geldi. 2011 yýlýnda Türkiye'ye 14,3 milyon cep telefonu geldi. Ýthal edilen telefonlar için ise 1 milyar 744 milyon dolarlýk ödeme gerçekleþtirildi. Mobil Ýletiþim Araçlarý ve Bilgi Teknolojileri Ýþadamlarý Derneði'nin (MOBÝSAD) araþtýrmalarýna göre 1994 yýlýndan bugüne kadar 160 milyon adet cep telefonu ithalatý gerçekleþti. (CÝHAN)
Türkiye'ye sýðýnan Suriyeli sayýsý 80 bini geçti
G
eçen yýl Nisan ayý içerisinde Suriye'de baþlayan iç karýþýklýklar nedeniyle bugüne kadar Türkiye'ye 80 bin 971 Suriyeli geldi. Bugüne kadar toplam 30 bin 744 Suriye vatandaþý ülkesine dönerken, çeþitli illerde kurulan çadýrkent ve konteynerkentte 50 bin 227 Suriye vatandaþýna her türlü destek saðlanýyor. Son günlerde artan þiddet olaylarý nedeniyle 8-9 Aðustos tarihlerinde, 2 bin 219 Suriye vatandaþý Türkiye'ye giriþ yaptý. Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý (AFAD), Türkiye'deki Suriyelilere yönelik yardýmlarýn kesintisiz sürdüðünü bildirdi. Baþbakanlýk AFAD tarafýndan Suriye'den gelenler için 8 çadýrkent ve 1 konteynerkent kurulduðu belirtilen açýklamada, "2011 yýlý Nisan ayý içerisinde Suriye'de baþlayan iç karýþýklýklar nedeniyle, nüfus hareketlerine yönelik olarak bugüne kadar ülkemize gelen 80 binden fazla Suriye vatandaþý için, Baþbakanlýk AFAD tarafýndan 4 ilimizde kurulan kamplarda bir yýlý aþkýn süredir, her türlü insani yardým ihtiyacý karþýlanmaktadýr. Baþkanlýðýmýzýn koordinasyonunda; ilgili kurum ve kuruluþlarca çadýrkentlerde ve konteynerkentte barýnma, yiyecek, saðlýk, güvenlik, sosyal aktivite, eðitim, ibadet, tercümanlýk, haberleþme, bankacýlýk ve diðer hizmetler verilmektedir. Konteynerkent ve çadýrkentlerde her türlü koordinasyon; ulusal ve uluslararasý afet ve acil durumlarda ülkemiz adýna yetkili kurum olan Baþbakanlýk AFAD
tarafýndan saðlanmaktadýr. Baþbakanlýk AFAD'ýn gönderdiði ödenekler ile kurulan kamplarda; okul, cami, ticaret, polis ve saðlýk merkezi, basýn brifing birimi, çocuk oyun alanlarý, televizyon izleme üniteleri, su deposu, arýtma merkezi, trafo ve jeneratör gibi donatýlar da yer almaktadýr. Konteynerkent ve çadýrkentlerde; ülkemize giriþ yapan Suriye vatandaþlarýna günlük olarak 3 öðün sýcak yemek verilmeye devam edilmektedir." denildi. 8-9 Aðustos tarihlerinde 2 bin 219 Suriye vatandaþýnýn Türkiye'ye giriþ yaptýðý, 71'inin ise kendi istekleri ile ülkelerine döndüðü belirtilen açýklamada, "Bugüne kadar ülkemize toplam 80 bin 971 Suriye vatandaþý giriþ yapmýþtýr. Bugüne kadar toplam 30 bin 744 Suriye vatandaþý ülkesine dönmüþtür. Bugün itibariyle; Hatay'da 10 bin 662, Gaziantep'te 7 bin 879, Kilis'te 12 bin 30 ve Þanlýurfa'da 19 bin 195 olmak üzere toplam 49 bin 766 Suriye vatandaþý ülkemizde barýndýrýlmaktadýr. Ayrýca, 44'ü refakatçi, 417'si hasta ve yaralý olmak üzere toplam 461 kiþi hastanede bulunmaktadýr. Hastanedekilerle birlikte ülkemizde toplam 50 bin 227 Suriye vatandaþý bulunmaktadýr." denildi. Açýklamada Hatay'daki çadýrkentlerde oluþturulan 35 derslikte okul çaðýndaki 420'si kýz, 385'i erkek olmak üzere toplam 805, Kilis'te 64 derslikte 2 bin 690, Gaziantep'te 4 kreþ ve 4 çadýr derslikte 416 ve Þanlýurfa'da 12 derslikte 600 olmak üzere toplam 4 bin 511 Suriyeli çocuk ve gence okul öncesi, ilk ve ortaöðretim eðitimi verildiði kaydedildi. (CÝHAN)
2013 yýlý sýnav takvimi açýklandý
lçme, Seçme ve Yerleþtirme Merkezi (ÖSYM), 2013 yýlý sýnav takvimini açýkladý. Buna göre, gelecek yýl Yükseköðretime Geçiþ Sýnavý (YGS), 24 Mart’ta yapýlacak. ÖSYM, 2013 yýlýnda yapýlacak sýnavlarýn tarihlerini belirledi. Güncel geliþmelere göre yenilenebilecek olan takvime, ilerleyen günlerde sýnav baþvuru tarihleri de eklenecek. Sýnav takvimine göre YGS, 24 Mart 2013’te yapýlacak. Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý (LYS), 15-16 Haziran ve 22-23 Haziran 2013 tarihlerinde gerçekleþtirilecek. Yükseköðretim Kurulu Yurtdýþý Yükseköðretim Diplomalarý Denkliði için Seviye Tespit Sýnavý (2013 - STS 1. Aþama) 2 Mart’ta, Üniversitelerarasý Kurul Yabancý Dil Sýnavý (2013- ÜDS Ýlkbahar Dönemi) 3 Mart’ta, Diþ Hekimliðinde Uzmanlýk Eðitimi Giriþ Sýnavý (2013 DUS Ýlkbahar Dönemi) 13 Nisan’da; Týpta Uzmanlýk Eðitimi Giriþ Sýnavý (2013- TUS Ýlkbahar Dönemi) 14 Nisan’da; Türk Silahlý Kuvvetleri Askeri Liseler ile Bando Astsubay Hazýrlama Okulu'nda Öðrenim Görecek Öðrencileri Seçme Sýnavý (2013- ALS) 21 Nisan’da; Akademik Personel ve Lisansüstü Eðitimi Giriþ Sýnavý (2013 –
Ö
ALES Ýlkbahar Dönemi) 12 Mayýs’ta; Yükseköðretim Kurulu Yurtdýþý Yükseköðretim Diplomalarý Denkliði Ýçin Seviye Tespit Sýnavý (2013- STS 2. Aþama) 25 Mayýs’ta; Kamu Personeli Yabancý Dil Bilgi Seviye Tespit Sýnavý (2013 – KPDS Ýlkbahar Dönemi) 26 Mayýs’ta; Polis Akademisi Polis Meslek Yüksekokullarý Öðrenci Adaylýðý Sýnavý (2013-PMYO) 30 Haziran’da gerçekleþtirilecek. Yurtdýþýnda Çalýþanlarýn Çocuklarý Ýçin Yükseköðretime Giriþ Sýnavý (2013-YÇS) 30 Haziran’da; Kamu Personeli Seçme Sýnavý (2013- KPSS A Grubu-Öðretmenlik) 6-7 Temmuz’da; Dikey Geçiþ Sýnavý (2013-DGS) 14 Temmuz’da; Diþ Hekimliðinde Uzmanlýk Eðitimi Giriþ Sýnavý (2013- DUS
Sonbahar Dönemi) 7 Eylül’de; (Týpta Uzmanlýk Eðitimi Giriþ Sýnavý Sonbahar Dönemi Sýnavý (2013- TUS Sonbahar Dönemi) 8 Eylül’de, Üniversitelerarasý Kurul Yabancý Dil Sýnavý Sonbahar Dönemi Sýnavý (2013ÜDS Sonbahar Dönemi) 6 Ekim’de, Üniversitelerdeki Ýdari Personel Ýçin Görevde Yükselme Sýnavý (2013 –UGYS) 27 Ekim’de; Týpta Yan Dal Uzmanlýk Eðitimi Giriþ Sýnavý (2013-YDUS) 9 Kasým’da,;Akademik Personel ve Lisansüstü Eðitimi Giriþ Sýnavý Sonbahar Dönemi (2013- ALES Sonbahar Dönemi) 17 Kasým’da, Kamu Personeli Yabancý Dil Bilgisi Seviye Tespit Sýnavý Sonbahar Dönemi (2013 – KPDS Sonbahar Dönemi) 24 Kasým’da yapýlacak. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
11 Aðustos 2012 Cumartesi
4
‘Bölgede kan, gözyaþý istemiyoruz’
K
alkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, "Biz terörü istemiyoruz. Bu bölgemizde kan, gözyaþý, ölüm istemiyoruz. Türkiye, demokratik olarak birçok reformlar yaptý yapmaya da devam ediyor.” dedi. Þýrnak’ýn Cizre ilçesini ziyaret eden Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, “Hepimiz ayný gemideyiz. Türkiye gemisi istikrarlý bir þekilde hep ileriye doðru gidiyor. Fakat birileri bunu çekemiyorlar. Türkiye’nin güçlenmesinden, geliþmesinden, Türkiye’nin daha demokratik bir ülke olmasýndan, özgürlüklerin refahýn atmasýndan birileri rahatsýz oluyor. Türkiye’nin bu bölgede örnek bir ülke olmasýndan, bütün bölgeye ilham vermesinden birileri rahatsýz oluyor ve maalesef her türlü aracýn yaný sýra terörü de kullanarak Türkiye’nin bu ilerlemesini, bu geliþmesini engellemek isteyenler var. Bunlar bu bölgeye fayda getiren iþler deðil. Ne Kürt’e, ne Türk’e, ne Alevi’ye, ne Sünni’ye hiç kimseye fayda getiren iþler deðil. Olsa olsa baþka çevrelere fayda getiren iþlerdir. Bunlara karþý halkýmýz, milletimiz tek vücut olarak görüþü ne olursa olsun, hangi partiye oy verirse versin, hangi fikirde olursa
olsun herkesin bir konuda anlaþmasý lazým.” diye konuþtu. Terörü istemediklerinin altýný çizen Bakan Yýlmaz, “Türkiye demokratik olarak birçok reformlar yaptý yapmaya da devam ediyor. Yeni anayasayý tartýþýyor. Ekonomisi bu küresel kriz ortamýnda en istikrarlý ekonomilerden bir tanesi. Bu ortamda birileri terör faaliyetleri yapýyorsa demek ki baþkalarýnýn hesaplarýna aracýlýk yapýyorlar. Baþka bir takým arkadaki güçlerin çýkarlarý için çalýþýyorlar. Bu bölgenin, bu ülkenin menfaati için deðil. Ýnþallah Türkiye bu sýkýntýlarý atlatacaktýr. Türkiye büyük bir ülke. Büyük geleneði olan bir ülke.” þeklinde konuþtu.
“Bin yýl bir arada yaþayan toplumlarýz” Bin yýl bir arada yaþayan bir toplum olduklarýný belirten Bakan Cevdet Yýlmaz sözlerini þöyle sýraladý: “Buradaki bu tarihi deðerlerimiz bile bu topraklarýn ne kadar derin bir kültüre sahip olduðunu gösteriyor. Bin yýl bir arada yaþayan toplumlarýz biz ve bizim kimsenin etnik yapýsýyla, inancýyla, örfüyle bir meselemiz yok. Biz istiyoruz ki bütün farklýlýklar bir arada yaþasýn. Ama bir taraftan da ortaklýklarda unutulmasýn. Birlik beraberlikte unutulmasýn. Güçlü bir ülke olalým. Bugün ki dünya güçlü bir ülke olmazsanýz, ekonomimizle, demokrasimizle, hukukumuzla her þeyinizle güçlü bir ülke olmazsanýz baþýnýza neler geldiðini çevrenize bakarak rahatlýkla anlayabiliyoruz. Dolayýsýyla Türkiye hem güçlü olmalý, birliðini beraberliðini daha da pekiþtirmeli, bir taraftan terörle mücadele etmeli , ama bir taraftan da demokrasi yolunda, kalkýnma, ilerleme yolunda, refah ve özgürlük yolunda da ilerleme devam etmeli.
Bu konularda genel anlamda hepimiz uzlaþtýðýmýz zaman gerisi bence çok kolay.” Hakkari Geçimli Jandarma Karakol Komutanlýðý'na yapýlan saldýrýda yaralanan Ýnegöllü Jandarma Er Erhan Yakut ile ilgili bir gazetecinin sorusu üzerine Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz þu açýklamalarda bulundu: “Jandarma Genel Komutanlýðýmýzda bu olay nasýl gerçekleþtiði ile ilgili yazýlý bir açýklama yapmýþ durumda. Yani bu yazýlý açýklama dýþýnda söylenecek fazla bir þey yok. Bu vesile ile ben bu yaralý kardeþimize ve tabi bütün yaralýlarýmýza acil þifalar diliyorum. Yine bu vesile ile son günlerde þehitlerimiz oldu. Onlara Allah’tan rahmet diliyorum baþta. Tabi ateþ düþtüðü yeri yakýyor. Ailelerle bütün milletimize baþsaðlýðý diliyorum.”
Kalkýnma Bakaný Yýlmaz: Bölgenin kalkýnmasý için ne gerekiyorsa yapmaya hazýrýz Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, bölgenin kalkýnmasý adýna ne gerekiyorsa yapmaya hazýr olduklarýný söyledi. Þýrnak’ýn Cizre ilçesini ziyaret eden Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, Cizre Kalesi'nde incelemelerde bulundu. Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz’ý Þýrnak Valisi Vahdettin Özkan, Cizre Kaymakamý Þenol Koca, AK Parti Þýrnak Milletvekili Emin Dindar ve kurum müdürleri karþýladý. Cizre Kalesi'ni gezip incelemelerde bulunan Bakan Yýlmaz, Saray Burnu, Mem-u Zin Zindaný, kalenin içini de gezip incelemelerde bulundu. Bakan Yýlmaz, Cizre Kalesi için ellerinden ne geliyorsa yapacaklarýný belirtti. Bakan Cevdet Yýlmaz, daha sonra Tarihi Ulu Cami, Mem-u Zin ve Hz. Nuh Nebi Türbesi’ni ziyaret ettikten sonra Þýrnak merkeze geçti. (CÝHAN)
Faciaya kýlpayý: PKK, silahsýz erlere bombalý saldýrý düzenledi
T
erör örgütü PKK, vatani görevini yapmak üzere sivil araçlarla Van’dan Hakkari’ye giden silahsýz erlere yönelik bombalý saldýrý düzenledi. Bingöl’de þehit edilen 33 er olayýný hatýrlatan saldýrýda þans eseri herhangi bir can kaybý yaþanmadý. Bomba 2 saniye geç patlayýnca büyük bir faciadan dönüldü. Terör örgütünün güvenlik güçlerine yönelik hain saldýrýlarý
devam ediyor. Van-Hakkari karayolunda seyir halinde olan ve askerlik görev yeri Hakkari’ye çýkan erleri taþýyan 20 araçlýk minibüs konvoyuna yönelik bombalý saldýrý düzenlendi. Baþkale ilçesi ile Van arasýnda bulunan daðlýk alandaki bir menfeze önceden yerleþtirilen büyük bir patlayýcý, erleri taþýyan minibüslerin geçiþi sýrasýnda patlatýldý. Yolun yarýsýna yakýn bölümü
havaya uçarken þans eseri araçlar isabet almadý. Patlamanýn etkisiyle yolda 2 metre derinliðinde 3 metre geniþliðinde çukur oluþtu. Görev yerlerine gidecek olan, sivil giyimli ve silahsýz askerler bir saate yakýn patlama bölgesinde bekletildi. Olay yerine gelen komandolar, teröristlerin kaçtýðý yöne doðru operasyon baþlattý.
PKK/PYD, yönetimini ele geçirdiði kentlerde okul açarak militan devþiriyor
T
erör örgütü PKK/PYD'nin Þanlýurfa’nýn Suruç ilçesine baðlý Mürþitpýnar kasabasýnýn sýfýr noktasýnda kontrolünü ele geçirdiði Kobani’de okul ve kültür merkezi açtýðý öðrenildi. Suriye’nin kuzeyinde açýlan tüm okullarda minik öðrencilere her sabah, 'Devrim çocuklarýyýz, kýzýl renkle kutsandýk. Korkmuyor musun ey düþman, kanlý geçmiþimizden. Kürt gençliði daima kurban vermeye hazýr.'’ sözleri bulunan sözde Kürdistan marþý okutuluyor. Kobani ve ona baðlý civar köylerde ideolojik amaçlý açýlan okullara Hakkâri Çukurca ve Þemdinli’deki çatýþmalarda ölen Kobanili teröristlerin adý verildiði öðrenildi.
Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu, Myanmar’daki Arakanlý Müslümanlara yardým götüren uçakta basýna yaptýðý açýklamada Kobani ve Afrin’in tamamýyla PKK’nýn eline geçtiðini belirterek, "Esed bunlara silah desteði saðladý. Evet, bu hayal deðil, gerçek. Bunu bir tehdit olarak deðerlendirdik ve gerekli tedbirleri aldýk, alýyoruz.” Demiþti. (CÝHAN)
150 metre kablo döþemiþler Teröristlerin, erlerin bölgeden geçeceði bilgisini nasýl ve nereden aldýðý tespit edilemedi. Terör örgütünün menfeze yerleþtirdiði patlayýcýyý infilak ettirmek için menfez ile yolun 150 metre uzaðýnda bulunan tepeye kablo döþediði ortaya çýktý. Teröristlerin yakalanmasý için patlamanýn olduðu bölgeye çok sayýda zýrhlý araç ile asker sevk edildi. Güvenlik güçleri, ikinci bir bomba ihtimaline karþý Hakkari-Van karayolunu yarým saat trafiðe kapattý. Daha sonra kontrollü araç trafiði saðlandý. Yolda uzun araç konvoylarý oluþtu. (CÝHAN)
Türk, Kürt, Arap, Yezidi ayný iftar sofrasýnda buluþtu
Þ
anlýurfa'nýn Viranþehir ilçesinde Özel Çaðlayan Baran Ýlköðretim Okulu iftar sofrasýnda farklý kültürler biraraya geldi.Türk, Kürt, Arap, Yezidi 250 davetlinin katýldýðý yemeðe; Ýlçe Kaymakamý Muhammed Lütfi Kotan, Ýlçe Emniyet Müdürü Fahri Vardal, Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Ömer Saðýr, Ýlçe Müftüsü Abdurrakip Arslan, Eyüp Nebi Belediye Baþkaný Mehmet Yýldýrým, Ziraat Odasý Baþkaný Bahri Ekinci, sivil toplum kuruluþlarýnýn temsilcileri, siyasi parti temsilcileri ve iþadamlarý katýldý Ýlçe Kaymakamý Muhammed Lütfi Kotan, iftar sofrasýnda farklý
kültürlerin biraraya gelmesinin birlik ve beraberlik adýna önemli olduðunu belirterek, kardeþliðin geliþmesi adýna bu tarz organizasyonlarýn önemli olduðuna dikkati çekti.
Özel Çaðlayan Baran Ýlköðretim Okulu Müdürü Bekir Sabuncu da davetlilere teþekkür ederek, bu tarz organizasyonlara devam edeceklerini söyledi. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
11 Aðustos 2012 Cumartesi
5
Þiddet nedeniyle ölen kadýn sayýsý, BASINDAN... Ýsraf ne demek? trafikte ve savaþta ölenlerden fazla Ý D
ünyada þiddet nedeniyle hayatýný kaybeden 15–44 yaþ grubundaki kadýnlarýn sayýsýnýn kanser, sýtma, trafik kazasý ve savaþlar nedeniyle ölen kadýnlardan daha fazla olduðu belirtildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý’nýn temmuz ayýnda açýkladýðý ‘Kadýna Yönelik Þiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planý 2012-2015’te’ dünya genelinde kadýna yönelik þiddet konusunda bazý istatistiklere de yer veriliyor. Buna göre kadýna yönelik þiddet tüm dünyada varlýðýný sürdürüyor. BM Kadýna Yönelik Þiddetin Önlenmesi Bildirgesi’nde kadýna yönelik þiddet, ‘ister kamusal ister özel yaþamda meydana gelsin, kadýnlara fiziksel, cinsel, psikolojik acý veya ýstýrap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayalý bir eylem uygulama ya da bu tür eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak
özgürlükten yoksun býrakma’ þeklinde tanýmlanýyor. Kadýnýn yaþamýna korku ve güvensizliði sokan þiddet, kadýnlarýn fiziksel ve ruhsal saðlýðýný olumsuz yönde etkileyerek, toplumsal yaþama katýlýmýný engelliyor. Dünya Bankasý verilerine göre, dünya genelinde þiddet nedeniyle hayatýný kaybeden 15–44 yaþ grubundaki
59’lara (Zambiya) kadar yükseliyor. BM Ýstatistik Bölümü verilerine göre de 1995–2006 döneminde hayatýnda en az bir kez fiziksel þiddete maruz kalan kadýnlarýn oranlarý ve ülke karþýlaþtýrmalarýna bakýldýðýnda bazý örnekler þöyle: "Kanada yüzde 8; Ýsviçre yüzde 11, Ýtalya yüzde 14, Japonya yüzde 15, Danimarka yüzde 20, Avustralya yüzde 27." Eylem Planý’nda þiddeti önlemeye ve þiddete maruz kalaný korumaya dönük týbbiyargýsal-kolluk hizmetleri ve sosyal hizmetlere iliþkin masraflarýn da önemli bir maliyet oluþturduðuna dikkat çekiliyor. Ev içi þiddetin yýllýk toplam maliyetinin Ýngiltere ve Galler’de 23 milyar pound, Yeni Zelanda’da 1,2 milyar dolar, Kanada’da ise 1.16 milyar dolar olduðu belirtiliyor. Avustralya’da ise kadýna ve çocuða yönelik þiddetin yýllýk maliyeti 13,6 milyar dolar. (CÝHAN)
kadýnlarýn sayýsý kanser, sýtma, trafik kazasý ve savaþlar nedeniyle ölen kadýnlardan daha fazla. BM tarafýndan yapýlan bir araþtýrmaya göre ise hayatýnýn herhangi bir döneminde fiziksel þiddete uðrayan kadýnlarýn oraný yüzde 12’den baþlayýp (Çin gibi), deðiþen bölgelere göre yüzde
B
Uzm. Dr. Özcan, özellikle 25-30 yaþ genç erkeklerde görülen böbrek yetmezliði ve beyin kanamasý ölümlerin en önemli sebebinin çocukluk çaðýnda tespit edilemeyen ve sebebi bilinmeyen hipertansiyon olduðunu kaydetti. Çocuklarýn tansiyonunun ölçülmesi gerektiðini belirten Dr. Özcan, periyodik takibi yapýlan çocuklarýn tansiyonlarýnýn da belirli zaman dilimlerinde ölçülmesini tavsiye etti. Halk
arasýnda ‘Çocuklarda yüksek tansiyon hiç yokmuþ’ gibi yanlýþ bir algý olduðunu kaydeden Dörtçelik Çocuk Hastanesi Baþhekimi Çocuk Hastalýklarý Uzmaný Dr. Ýsmail Özcan, bir yaþýndaki çocuklarýn bile tansiyonlarýnýn belirli aralýklarla ölçülmesinde büyük yarar olduðunu vurguladý. Uzm. Dr. Özcan þunlarý kaydetti: "Ebeveyenler unutmasýnlar ki; çocuklarda da sýk olmasa bile hipertansiyon görülebilir. Maalesef halk arasýnda sanki çocuklarda hiç yüksek tansiyon olmayacakmýþ gibi yanlýþ bir algýlama var. Pekala çocuk yaþlarda da hipertansiyon görülebilir. Çocuk muayeneye
gittiðinde tansiyon ölçümü yapýlmalý.
Genç yaþta ölümlere karþý çocukluk çaðýnda kan basýncý takibinin önemini bilelim. Eriþkinlerdeki nedeni bilinmeyen hipertansiyon 6 yaþýndan itibaren baþlamaktadýr. 1 -5 yaþ arasýnda daha çok böbrek hastalýklarýna ve endokrin hastalýklarýna baðlý hipertansiyon var. Gizli kalmýþ bir böbrek hastasý hipertansiyonla karþýmýza çýkýyor. Çocukluk yaþlarda bu tespit edilemediði için atlanýyor. Toplumda çocuklarda hipertansiyon kabul edilen bir þey deðil. Pek çok kiþi ‘çocukta tansiyon olmaz’ diyor, ‘çocuðun
tansiyonu ölçülmez’ diye düþünüyor. Anne babalarýn bu konuda bilgili, bilinçli olmasý gerekir. Bir yetiþkin gittiði doktoru anlatýrken, ‘Bir tansiyonumu bile ölçmedi’ diyerek olumsuz deðerlendirebiliyor, ama çocuklarýnýn tansiyonunu ölçtürmek aklýna gelmiyor. Çocuklarýn 1 -3 yaþýnda en az yýlda bir kez, 3 yaþýndan sonra da iki kez tansiyonlarý ölçülmeli.” (CÝHAN)
Saðlýk Bakanlýðý: Güneþ kremleri yüzde 100 korumaz S
M. Sait Çakar
aðlýk Bakanlýðý, güneþ kremleri üzerinde bulunan ‘UV ýþýnlarýndan yüzde 100 korur’ gibi ifadeler konusunda tüketicileri uyardý. Bakanlýk, üretici ve tüketicilere yönelik güneþten koruyucu ürünlere iliþkin hazýrladýðý kýlavuzda, etikette "Güneþten koruyucu ürün kullanýldýðýnda dahi güneþte çok uzun süre kalmayýnýz" gibi uyarýlar kullanýlmasýný istedi. Saðlýk Bakanlýðý Türkiye Ýlaç ve Týbbi Cihaz Kurumu, güneþten koruyucu ürünlerin doðru ve anlaþýlabilir þekilde etiketlenmesinin saðlanmasý, UVB ve UVA ýþýnlarýna karþý tüketicinin uygun ürün seçiminin kolaylaþtýrýlmasý için ‘Güneþten Koruyucu Ürünlere Ýliþkin Kýlavuz’ hazýrladý. Söz konusu kýlavuzda, bu ürünlerin etiketlerinde ‘UV ýþýnlarýndan yüzde 100 korur’, ‘Hiçbir koþulda ürünü tekrar uygulamaya gerek yoktur’, ‘Çocuklarda ve bebeklerde yeterli koruma saðlar’ gibi ifadelerin kullanýlmamasý gerektiði
Bizi savurganlýktan, þatafat tutkusundan ve lüks arayýþýndan alýkoyuyor; iktisatlý bir hayat tarzýna yönlendiriyor. Ýktisat, her þeyden önce manevî bir þükürdür; çünkü muktesit insan, Mün'im-i Hakiki'ye ve dolayýsýyla O'nun verdiði nimetlere karþý hürmet hisleriyle doludur. Bu nimetlerin ardýndaki rahmet-i Ýlâhiye'yi daha iyi kavramýþtýr. Hakiki rýzýk vereni bilmenin hâsýl ettiði ulvî duygular sayesinde nimetlerden daha derin lezzet duymaktadýr. Dolayýsýyla kendisine bahþedilen o kýymetli hediyeleri boþa harcamaktan kaçýnýr, onlarý ihtiyaç miktarýnca kullanmaya özen gösterir. Böylece bedenine kesintisiz perhiz yaptýrdýðý ve itidal üzere yaþadýðý için hep sýhhatli kalýr. Ayný zamanda Cenâb-ý Hakk'ýn verdiklerine kanaat ederek onlarý dengeli kullandýðýndan baþkalarýnýn eline bakma zilletinden kurtulur, izzetini korur. Ýsrafa gelince o, nimetlere ve onlarý gönderene karþý büyük bir saygýsýzlýktýr. Ayný zamanda hýrs, kanaatsizlik ve zillet gibi marazlarýn da baþlýca sebebidir. Çünkü müsrif adam, Ýlahî takdire ve alýn teriyle elde ettiðine razý olmaz, sürekli daha fazlasýný ister. Hiç þükretmez, daima þikâyet eder durur. Helal rýzkýný az bulur, gayr-ý meþru olup olmadýðýna aldýrmadan daha çok kazanmanýn peþine düþer. Hatta o yolda izzet ve haysiyetini bile feda eder. Ýktisat eden insan, Allah'ýn hoþnutluðuna ve Hak dostluðuna yürüyen bahtiyar bir kuldur. Müsrif kimse ise israf yolunda sadece Ýblis'in arkadaþlýðýný bulur, þeytanlara kardeþ olur. Nitekim "Yakýnlarýna, yoksula, yolda kalmýþa hakkýný ver, ama sakýn saçýp savurma. Çünkü savurganlar, þeytanlarýn kardeþleri olmuþlardýr. Þeytan ise Rabb'ine karþý pek nankördür." (Ýsrâ, 17/2627) mealindeki ayet-i kerime, bu hakikati ifade eder.
‘Çocuklarda hipertansiyon olmaz’ demeyin, tansiyonunu ölçtürün
ursa Dörtçelik Çocuk Hastanesi Baþhekimi, Çocuk Hastalýklarý Uzmaný Dr. Ýsmail Özcan, halk arasýnda ‘Çocuklarda hipertansiyon hiç olmayacakmýþ’ gibi yanlýþ bir algýnýn olduðunu söyledi.
slamiyet, baþta yeme-içme, giyim-kuþam, araba, ev ve eþya gibi maddî ihtiyaçlar olmak üzere her türlü rýzýktan istifade ederken aþýrýlýktan kaçýnmayý emrediyor.
belirtildi. ‘Güneþten koruyucu ürün kullanýldýðýnda dahi güneþte çok uzun süre kalmayýnýz’, ‘Güneþe fazla maruz kalmak ciddi saðlýk tehdididir.’ gibi uyarýlarýn kullanýlabileceði kaydedildi. Bakanlýk, bebek ve küçük çocuklar için de ürünün kullanýmýnýn uygun olup olmadýðýnýn belirtilmesi gerektiðini ifade etti. Etikette, ‘Bebekleri ve küçük çocuklarý doðrudan güneþ ýþýnlarýna maruz býrakmayýnýz. Bebek ve çocuklarý güneþin yoðun olduðu öðle saatlerinde (11.00–16.00 saatleri arasýnda) güneþe çýkarmamaya özen gösteriniz’, ‘Bebekleri ve küçük çocuklarý uygun giysiler ve þapka, gözlük gibi koruyucu aksesuarlarla güneþten koruyunuz.’ gibi tavsiyelere yer verilmesi gerektiðini bildirdi. Kullanma talimatýnda, ürünün özelliðine göre uygulama þekli, uygulamayý takiben ne kadar süre sonra güneþe çýkabileceði, ne kadar süre koruma saðlayacaðý gibi konularda da bilgilendirme
yapýlmasý gerektiði aktarýldý. Bunun için, ‘Güneþe maruz kalmadan önce güneþten koruyucu ürün kullanýnýz.’, ‘Güneþten korumanýn devamlýlýðýný saðlamak için özellikle terledikten, yüzdükten veya havluyla kurulandýktan sonra uygulama iþlemini tekrarlayýnýz.’, ‘Ürünü göz çevresine uygulamayýnýz’, ‘Ürünün kullanýmý ile meydana gelebilecek istenmeyen bir etki ile karþýlaþýlmasý durumunda doktora danýþýnýz’, ‘Ürünü küçük çocuklarýn ulaþamayacaðý yerlerde saklayýnýz. Yutulmasý durumunda doktora baþvurunuz’ gibi ifadelerin kullanýlabileceði belirtildi. (CÝHAN)
Gördüðümüz gibi Kur'an, saçýp savurmayý yasaklýyor ve savurganlýðý þeytanî bir sýfat olarak anlatýyor. Ancak þunu belirtmek gerekir ki; saçýpsavurmak az ya da çok harcamak deðildir. Önemli olan "ne kadar" deðil, "nereye" harcadýðýmýzdýr. Ýslam âlimlerine göre, bir insan bütün malýný-mülkünü Allah yolunda infak etse de savurganlýk yapmýþ sayýlmaz; fakat gayr-ý meþru bir iþ için sadece birkaç kuruþ da harcasa yine "saçýp savurmuþ" kabul edilir. Savurganlýk ve cimrilik arasýnda... Þeytan, kendisine verilen onca nimeti görmezden geldi, þükürle mukabelede bulunacaðýna hep þikâyet etti. Hakkýna razý olmadý, büyük bir hýrsla daha fazlasýný isteyip durdu. Mazhar olduðu bütün Ýlahî ihsanlarý sûiistîmal ederek haddini bütün bütün aþtý ve huzurdan kovuldu. Savurgan kimseler de, nankörlüklerinden dolayý ellerindeki nimetleri küçümsüyorlar. Onlara þükürle deðil de þikâyetle mukabele ediyorlar. Kýymetini bilemedikleri nimetleri gayr-ý meþru ve faydasýz iþler için rahatça saçýpsavuruyorlar. Bu þekilde küfrân-ý nimet, nankörlük, haddi aþma ve israf çizgisinde Ýblis'e yoldaþ, þeytanlara kardeþ oluyorlar. Hâlbuki en doðrusu savurganlýkla eli sýkýlýk arasýnda bir orta yol tutmaktýr. Ýslâm, nimetlerin kadrini bilip onlara þükürle mukabele etmek gerektiðini belirtmiþ ve þükrün esasýný da "insana bahþedilen duygu, düþünce, âzâ ve cevâhiri yaratýlýþ gayeleri istikametinde kullanmak" þeklinde tarif etmiþtir. Dolayýsýyla iktisat, insaný cimriliðe de sürüklememelidir. Ýnanan insanlar, bir taraftan saçýp savurmaktan uzak kalmalý, diðer yandan da, asla cimri olmamalýdýr. Ýsraftan kaçýnmalý ama Hak yolunda infakta bulunmaya da can atmalýdýrlar. Kur'an-ý Kerim, iþte bu orta yola ve müstakim çizgiye iþaret eder ve: "Eli sýký olma, büsbütün eli açýk da olma ki herkes tarafýndan ayýplanan, kaybettiklerine hasret çeken bir hale düþmeyesin." (Ýsrâ, 17/29) buyurur. Ayrýca, "Rahman'ýn o has kullarý, harcamalarýnda ne israf eder ne de eli sýký davranýrlar; bu ikisinin arasýnda bir denge tuttururlar." (Furkan, 25/67) diyerek, seçkin kullarýn bu önemli vasfýna vurguda bulunur. Ýsraf kavramýný sadece yiyecek-içecek, mal-mülk ve maddî imkânlarla alâkalý olarak düþünmemek gerekir. Ýsrafý, maddî-manevî her türlü nimetin yaratýlýþ gayesine ters kullanýlmasý ve boþu boþuna harcanmasý olarak deðerlendirmek en doðrusudur. Dolayýsýyla, giyimkuþamda, içinde oturulan binada ve evin tefriþinde olduðu gibi, zaman ve saðlýk gibi nimetlerde de israf söz konusudur. Bir insanýn yarým kýrba su ile abdest almasý mümkünken, lavaboda musluðu sonuna kadar açýp iki kýrbalýk su kullanmasý nasýl israfsa, altý saatlik uyku ile dinlenebilecekken sekiz saat uyumasý da ayný þekilde israftýr. Ramazan-ý Þerif'i daha iyi deðerlendirmek varken deðerlendirmemek de israftýr. Ýçinde bulunduðumuz son on günü Kadir Gecesi'ni yakalamak adýna daha yoðun yaþamamak da israftýr. Bu vesileyle Kadir gecenizi tebrik eder, bizi bu gecenin kadrini bilenlerden eylemesini Mevla-yý Müteâl'den niyaz ederim. Önümüzdeki hafta israf konusuna devam edeceðiz inþaallah... Süleyman Sargýn Zaman s.sargin@zaman.com.tr 10 Aðustos 2012
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
11 Aðustos 2012 Cumartesi
6
Süleyman Þah Kampý'na 6 bin Suriyeli geldi
Þ
anlýurfa’nýn Akçakale ilçesinde üç gün önce kurulan Süleyman Þah Sýðýnma Kampý'na gelen sýðýnmacýlarýn sayýsý 6 bine ulaþtý. Böylece 50 bin mültecinin yaklaþýk yarýsý Þanlýurfa’daki iki kampta barýnýyor. Süleyman Þah kampýný inceleyen Þanlýurfa Valisi Celalettin Güvenç eksikliklerin giderilmesi için talimat verdi.
Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý’nýn talimatý üzerine Þanlýurfa Valiliði tarafýndan Akçakale ilçesinde kýsa süre önce yapýmýna baþlanan ve büyük bir bölümü tamamlanan Süleyman Þah Konaklama Tesislerine Suriyeli sýðýnmacýlarýn kabulü devam ediyor. Vali Celalettin Güvenç kampý ziyaret etti. Akçakale Süleyman Þah Tesisleri'nde 3 gün
içinde yaklaþýk 6 bin Suriyeli sýðýnmacýnýn kampa yerleþtirildiði öðrenildi. Vali Celalettin Güvenç, Akçakale Kaymakamý Þefik Aygöl’den kampýn durumu ve kabul edilen Suriyeli sýðýnmacýlarýn durumu hakkýnda bilgi aldý. Kaymakam Þefik Aygöl, kampýn büyük bir bölümünün tamamlandýðýný ve baþlayan misafir kabulünün sürdüðünü söyledi. Biri bekârlar mahallesi olmak üzere toplam 5 mahalleden oluþan kampta diðer mahallelere misafir alýnmasý için çalýþmalarýn sürdüðünü aktaran Aygöl, 3 günde 6 bin civarýnda Suriyeli sýðýnmacýnýn kampa geldiðini bildirdi. Suriyeli sýðýnmacýlara, “Hoþgeldiniz” diyen Vali Celalettin Güvenç, sohbet etti. Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý’nýn Türkiye’de kurduðu kamplara kendilerini kabul etmesinden dolayý duyduklarý memnuniyeti dile getiren sýðýnmacýlar, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’a ve tüm yetkililere teþekkür etti. Þanlýurfa Valiliði’nin koordine ettiði kamptaki kayýt kabul, sahra hastanesi ile bay ve bayan TV izleme odalarýný gezen Vali Güvenç, Suriye’de yaralanan ve kampta tedavi edilen Suriyelilerin durumu hakkýnda da bilgi aldý. Vali Güvenç, kayýt kabulde Suriyelilerin
beklememesi için burada yapýlan çalýþmalarýn hýzlandýrýlmasý talimatýný verdi. Güvenç, kampta bulunan Suriyeli çocuklarla da yakýndan ilgilendi. Öte yandan Hatay’ýn Reyhanlý ilçesinden ve Kilis’ten gelen Akçakale Süleyman Þah Tesislerine gelen Suriyeli sýðýnmacýlar öncelikle kayýt çadýrýna alýnýyor; kaymakamlýk çalýþanlarý, asker ve polisler tarafýndan fotoðraflarý çekilip iþlemleri tamamlanan Suriyeliler daha sonra saðlýk taramasýndan geçiriliyor.
Saðlýk taramasýnýn hemen ardýndan iþlemleri biten Suriyeli vatandaþlar, Ýl Afet ve Acil Durum Müdürlüðü görevlilerince araçlarla alýnýp çadýrlara yerleþtiriliyor. Suriyeli sýðýnmacýlarýn yüzde 43’ü Þanlýurfa'da misafir ediliyor. Türkiye’ye gelen yaklaþýk 50 bin sýðýnmacýdan 21 binine Þanlýurfa Ceylanpýnar Telhamut Çadýr Kenti ile Akçakale’de hizmet veriliyor. Hatay’da 10 bin, Kilis’te 12 bin ve Gaziantep’te de yaklaþýk 8 bin Suriyeli misafir ediliyor. (CÝHAN)
Ýki evladýný PKK'ya kaptýran aile ilgisizlikten þikayetçi
D
iyarbakýr Lice’de terör örgütü PKK tarafýndan kaçýrýlan üç askerden hala haber alýnamýyor. Kaçýrýlan askerlerden Reþat Çeçan'ýn ailesi, geçen yýl da 16 yaþýndaki oðullarý Osman Çeçan’ýn PKK tarafýndan zorla daða götürüldüðünü hatýrlatarak, yetkililerden oðullarýnýn kurtarýlmasý için yardým istiyor. Diyarbakýr-Bingöl kara yolunda 3 gün önce yol kesen PKK'lý teröristler, izin dönüþünde bulunan askerlerden Hadi Gizli, Ramazan Baþaran ve Reþat Çeçan'ý yanlarýna alarak gözden kayboldu. Kaçýrýlan Mehmetçikten haber alýnamýyor. Örgütün elinden çocuklarýný kurtarmak için gece gündüz çaba gösteren aileleri en çok da yetkililerin ilgisizliði üzüyor. Reþat Çeçan’ýn kardeþi Osman Çeçan'ýn (16) geçen yýl Aralýk'ta kandýrýlarak dað kadrosuna gönderildiði ortaya çýktý. Ailenin rýzasý dýþýnda zorla daða götürülen Osman’ýn acýsýný henüz unutmayan Çeçan ailesi þimdi de izin dönüþü birliðe gittiði sýrada kaçýrýlan çocuklarý Reþat Çeçan’ýn acýsý ile yýkýldý. Çocuklarýnýn 3 gün önce kaçýrýldýðýný hatýrlatan acýlý aile, yetkili bir aðýzdan bir telefon bile gelmediðini, bir polisin, bir askeri yetkilinin evlerine ayak basmadýðýný belirterek, ilgisizliðe sitem etti. Diyarbakýr jandarma Alay Komutanlýðýna gittiklerini belirten acýlý baba Cemal Çeçan, muhatap bulamadýklarýný dile getirdi. Ardýndan Ýnsan Haklarý Derneði ve MazlumDer ile görüþmeler yaptýðýný aktaran Çeçan, oðlunun serbest býrakýlmasý için her þeyi feda etmeye hazýr olduklarýný söyledi. Ýki acýyý art arda yaþayan Çeçan ailesinin en büyük temennisi ise 30 yýldýr süren olaylarýn bir an önce sona ermesi.
Zayi
Kaçýrýlan askerin annesi: Ramazan hatýrýna bu ateþi söndürün Kaçýrýlan askerin annesi Fatma Çeçan süren savaþa anlam veremediðini söyledi. Bir evladý zorla daða götürülen, bir evladý ise terör örgütü tarafýndan kaçýrýlan acýlý anne, “Hayýrlý bir barýþ istiyoruz” diyerek silahlarýn bir an önce susturulmasýný istedi. Anne Çeçan, göz yaþlarý içinde þunlarý söyledi: “Devlet büyüklerimden rica ediyorum, ellerinden öpüyorum bu sorunu çözsünler. Bu mübarek günler hatýrýna bu ateþi sündürün.” Baba Cemal Çeçan da yetkililerin neden ilgisiz kaldýðýný sorarak þöyle konuþtu: “Oðlum kaçýrýlmýþ, bizim haberimiz yok. Hiçbir yetkili çýkýp da bize haber vermeye tenezzül etmiyor. Biz televizyonlardan öðreniyoruz oðlumun kaçýrýldýðýný. Araþtýrmalarýmýzý kendi imkânlarýmýzla yapýyoruz. Bir yýl önce dað kadrosuna götürülen oðlumdan haber alamadým. Þimdi de bu gitti. Ben devletime güveniyordum, ama þimdi kalbim kýrýk. Bu savaþýn son bulmasýný istiyorum. Diyarbakýr Belediye Baþkaný Baydemir aracý olabileceklerini belirtiyor. Baþbakan’ýn bu çaðrýya kulak vermesini istiyorum. Ciðerim yanýyor. Bunun için ne gerekiyorsa yapýlmasýný istiyorum.” (CÝHAN)
Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür. Yusuf Hamza ÇAKAR T.C.No: 41635829604