12 mayis 2014 pazartesi by Mardin İletişim Gazetesi

TEGV çocuklarý tiyatro ile buluþturdu

idyat’ta, “Kral Çýplak” adlý tiyatro oyunu sahnelendi. Türkiye Eðitim Gönüllüleri Vakfý (TEGV) ve Eti Çocuk Tiyatrosu

tarafýndan sahnelenen “Kral Çýplak” adlý tiyatro oyununu izleyen çocuklar eðlenceli anlara tanýklýk ettiler. Oyununu çocuklar, öðretmenler ve veliler büyük bir ilgiyle izledi. » Sayfa 2’de

Engellileri anlamaya çaba gösterin

ardin AK Parti Milletvekili Abdurrahim Akdað, 10-16 Mayýs Engelliler Haftasý’ ile ilgili bir açýklama yaptý. » Sayfa 3’te

Küçük mucitlerden büyük proje

idyat’ta, 75. Yýl ÝMKB Ortaokulu tarafýndan düzenlenen TÜBÝTAK Bilim Fuarý sergisinde, küçük mucitlerin ürettiði proje büyük beðeni topladý. » Sayfa 3’te

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE 12 Mayýs 2014 Pazartesi

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

Yýl : 10 Sayý : 2949 Fiyat : 50 Kr

‘Mardin'deki farklýlýklar Türkiye'nin zenginliðidir’ ‘Medine Sözleþmesi 20. Yüzyýla kadar sumen altý edildi’

Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz,” Mardin'deki farklýlýklarýn Türki-ye'nin zenginliðidir. Mardin'in 30 medeniyete ev sahipliði yaptýðýný buna raðmen yüzlerce yýldýr insanlarýn barýþ ve hoþgörü içinde yaþadý”...

ardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, Bölgede son bir yýlda yaþanan barýþ ve huzur ortamý insanlarý birbirlerine daha da yakýnlaþtýrdýðýný belirtti. Barýþ temasý son yýllarda gündeme gelen konuþulan tartýþýlan bir tema olduðunu belirten Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, Ýnsanlar ilahi mesajlardan uzaklaþtýðýnda barýþý kendi elleri ile bozabildiðini söyledi. Ýnsanoðlu barýþa yatkýn olduðunu belirten Cengiz,” Aslýnda hepimizin bildiði gibi dinlerin amacý tarih boyunca sulhu selameti barýþý kardeþliði tesis etmek olmuþtur. » Sayfa 2’de

iyarbakýr'da, din alimleri, kanat önderleri, sivil toplum kuruluþ temsilcileri, yazar ve akademisyenlerin katýlýmýyla düzenlenen ve"Demokratik Ýslam Kongresi" yapýldý. » Sayfa 5’te

DÝKA Kalkýnma Kurulu toplantýsý yapýldý

Filistin'deki milli mutabakat Mardin’de masaya yatýrýldý

icle Kalkýnma Ajansý 2014 Yýlý Ýlk Kalkýnma Kurulu Toplantýsý Batman’da TPAO Bölge Müdürlüðü Kristal Park Tesisleri’nde gerçekleþtirildi. » Sayfa 6’da

Beþikçi Bir Döneme Iþýk Tutuyor nsan haklarý ve Kürt sorununa iliþkin görüþlerinden dolayý 17 yýlýný hapiste geçiren Ýsmail Beþikçi'nin, cezaevinde yazdýðý mektup ve makaleler Kitaplaþtýrýldý. Hrant Kasparyan’ýn yazýsý » Sayfa 10’da

‘Belediyemize 15 milyon borç yükü devredildi’

idyat Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Tevfik Baysal, yasa ile ilçe sýnýrlarýnýn Büyükþehir kapsamýna alýnmasýnýn büyük sorunlarý da beraberinde getirdiðini söyledi. » Sayfa 4’te

Mardin'den Zafer Þarlayan'a “Ahde Vefa"

rama Lideri ve Eðitim Danýþmaný Zafer Þarlayan’ý Mardinli öðrencileri ziyaret ettiler. » Sayfa 5’te

12 Mayýs 2014 Pazartesi

‘Mardin'deki farklýlýklar Türkiye'nin zenginliðidir’ M

Ýnsanoðlu barýþa yatkýn olduðunu belirten Cengiz,” Aslýnda hepimizin bildiði gibi dinlerin amacý tarih boyunca sulhu selameti barýþý kardeþliði tesis etmek olmuþtur. Bunu insanlar ilahi dinlerin reçetelerini uyguladýklarýnda temin etmiþlerdir. Ama ilahi mesajlardan uzaklaþtýklarýnda kiþisel egolarýný ön plana çýkardýklarýnda ya da hýrs, makam hýrsý olabilir, mal hýrsý olabilir ya da baþka hýrlar

olabilir ön plana çýkardýklarýnda barýþý kendi ellerinde bozmuþlardýr.”dedi Ýnsanlarýn barýþa ulaþabilmeleri öncelikle kendi nefisleri kendi içlerinde barýþý saðlamalarý ile mümkün olabileceðini ifade eden Cengiz, þöyle konuþtu” Ama þartlar belki çevrenin þartlarý yetiþme tarzý aldýðý eðitim onu doðru giden yoldan ya da çizgiden bir þekilde dýþarý savurur. Kendi iç huzurunu bulamamýþ, kafasý karýþýk, ailesine huzur

TEGV çocuklarý tiyatro ile buluþturdu M idyat’ta, “Kral Çýplak” adlý tiyatro oyunu sahnelendi. Türkiye Eðitim Gönüllüleri Vakfý (TEGV) ve Eti Çocuk Tiyatrosu tarafýndan sahnelenen “Kral Çýplak” adlý tiyatro oyununu izleyen çocuklar eðlenceli anlara tanýklýk ettiler. Oyununu çocuklar, öðretmenler ve veliler büyük bir ilgiyle izledi. Türkiye Eðitim Gönüllüleri Vakfý ve Eti Çocuk Tiyatrosu iþ birliðinde çocuklarý stresli bir yaþam içinde güzel þeylere motive etmek, hayal dünyalarýný zenginleþtirmek, eðlendirirken güldürmek amacýyla çocuklarý tiyatro sanatý ile ücretsiz buluþturdu. Midyat’ta, Türkiye Eðitim Gönüllüleri Vakfý (TEGV) ve Eti Çocuk Tiyatrosu iþbirliðiyle “Kral Çýplak” adlý çocuk tiyatro oyunu Kocatepe Ortaokulu Konferans Salonu’nda sahnelendi. Oyun yoðun talep üzerine ayný gün iki kez sahnelendi. Tiyatro oyununu izlemek için salonu dolduran Midyatlý çocuklara, TEGV Midyat Öðrenim Birimi Sorumlusu Kadir Kurt da eþlik etti.

Çocuklar için farklý etkinlikler düzenlemeye devam edeceklerini söyleyen TEGV Midyat Öðrenim Birimi Sorumlusu Kadir Kurt, yaptýðý konuþmada, “Eti Çocuk Tiyatrosuyla iþbirliði yaparak Kral Çýplak oyununu Kocatepe Ortaokulu Konferans Salonu’nda 11.30 ve 13.30 saatlerinde çocuklarýmýzla buluþturduk. Tiyatro gösterisinde çocuklar keyifli dakikalar yaþadýlar. Çocuklarýmýz geleceðimizin teminatý. Onlarý tiyatrolarla buluþturmak, duygu ve hayal dünyalarýna katkýda bulunmak, yoðun ders programlarýnda nefes aldýrmalarýný saðladýk. Her türlü kültür sanat etkinliðine çocuklarýmýzý ve gençlerimizi ortak etmek istiyoruz. Oyunun sonunda çocuklarýmýzdan aldýðýmýz geri bildirimler bizi çok mutlu etti. Emeði geçen herkese teþekkür ederiz” dedi. Oyun, Milli Eðitim Bakanlýðý Ýlköðretim 100 Temel Eser listesinde yer alan Andersen Masallarý’nýn ülkemizde ve tüm dünyada en beðenilenlerinden Ýmparatorun

yeni giysilerinden uyarlanmýþtýr. Hans Christian Andersen’in yazdýðý eser, orijinal isminden çok “Kral Çýplak” olarak bilinmektedir. Ünsal Sicilli ve Gökhan Daldýk tarafýndan uyarlanan, yönetmenliðini Ünsal Sicilli’nin, müziklerini Caner Anar’ýn yaptýðý “Kral Çýplak” oyunu; hep yeni kýyafetler giymek isteyen, gösteriþ düþkünü bir kralýn doðum günü için giyeceði kýyafete karar verememesi ve terziler arasý bir yarýþmayla kararýný verecek olan kralýn danýþmanýn da çeþitli kurnazlýklarla krallýðý ele geçirme niyetini konu alýyor. Aklýn her þeyin üstünde ve asýl güzelliðin insanýn kýyafetlerinde deðil, içinde olduðunu konu alan oyun, hem çocuklara hem de ebeveynlere önemli öðretilerle birlikte eðlenceli bir dille sunuluyor. Oyunda, bazen güvendiðimiz kiþilerin kendi çýkarlarý için bizi yanlýþ yönlendirebileceði ve bunu aklýmýzla aþabileceðimiz anlatýlýrken, doðru bildiðimizi söyleyebilecek kadar cesur olmamýz da vurgulanýyor. » Sedat Aslanaçier

vermemiþ, çocuklarýný ve eþini darp eden, yakýnlarýyla kavgalý olan bir bireyin 'Ben toplumda barýþý tesis edeceðim" diye ortaya çýkmasý büyük bir çeliþkidir. Ýnsanlarýn öncelikle kendisini idare etmesi gerekir. Kendisini idare edemeyen baþkasýný idare edemez."þeklinde konuþtu Birlikte yaþama kültürü kapsamýnda bireysel ve toplumsal farklýlýklar bir sorun olarak deðil aksine zenginlik unsuru olarak algýlanmasýnda, Mardin dünyaya güzel bir örnek teþkil ettiðini kaydeden Vali Cengiz, konuþmasýna þöyle devam etti.” Mardin'deki farklýlýklarýn Türkiye'nin zenginliðidir. Mardin'in 30 medeniyete ev sahipliði yaptýðýný buna raðmen yüzlerce yýldýr insanlarýn barýþ ve hoþgörü içinde yaþadý. Mardin tarih boyunca

hiçbir zaman etnik çatýþmaya ýrkçýlýða, bölücülüðe prim vermedi. Mardin halký kadirþinastýr. Kendi topraklarýnda birçok farklý dinleri ve dilleri bir arada hoþgörü içinde barýndýrmýþtýr. Bir taraftan ezanýn çan sesi ile harmanlaþtýðýný, diðer taraftan da farklý dinlerin ve dillerin ayný sofrayý paylaþtýðý bir kentte sahibiz. Hiçbir zaman ayrýmcýlýk, kavga, sürtüþme yaþanmamýþtýr. Ýlimiz 7 bin yýllýk tarihi geçmiþi, farklýlýklarý barýndýrdýðý medeniyetleri ile bugün dünyaya örnek olmaktadýr. 8 dilin konuþulduðu 6 dinin yaþadýðý Kadim Þehir Mardin barýþçýl sentezi sayesinde bu þehirde yaþayan insanlar asýrlardýr barýþ ve kardeþlik içinde yaþýyor. Bütün dünyaya bu birlikte yaþama kültürünü yaymamýz gerekir.”diye konuþtu. »M. Sait Çakar

12 Mayýs 2014 Pazartesi

Akdað: Engellileri anlamaya çaba gösterin Mardin AK Parti Milletvekili Abdurrahim Akdað, Engellilerin haklarý konusunda bireyler, aileler ve toplumun giderek bilinçlendiðini söyledi...

ardin AK Parti Milletvekili Abdurrahim Akdað, 10-16 Mayýs Engelliler Haftasý’ ile ilgili bir açýklama yaptý. ‘10-16 Mayýs Engelliler Haftasý’ ile ilgili açýklama yapan Mardin AK Parti Milletvekili Abdurrahim Akdað, Engellilerin haklarý konusunda bireyler, aileler ve toplumun giderek bilinçlendiðini söyleyen Milletvekili Akdað açýklamasýnýn devamýnda þu ifadelere yer verdi. “Engellilerimiz artýk dört duvar arasýnda saklanmýyor. Nasýl eðitim alabileceklerini, nasýl sosyalleþebileceklerini biliyorlar. Bunda iktidarýmýzýn sosyal politikalarýnýn ve sosyal yardýmlarýnýn büyük etkisi var. En büyük engel zihinlerdeki ve gönüllerdeki engeldir. Azmin, kararlýlýðýn, özgüvenin insana çok þey yaptýrabileceðine inanýyorum. Kendi engelimle, çevremle, toplumumla barýþýk olmamýn bana avantaj saðladýðýný biliyorum. Bütün engelli kardeþlerime de þunu söylüyorum; beyniniz var, yüreðiniz var, insan sevginiz var. Yapabileceðiniz çok þey olduðunu unutmayýn. ‘Ben yaparým’ diyorsanýz, hayallerinizin de ötesinde gerçekleþtirecekleriniz olduðunu bilin. Ýnsan olarak

ardýnýzda bir hoþ seda býrakmanýzýn engellere takýlmamasýný diliyorum. Siz engelli olmayan kiþilere de düþen görevler var: engellilerle yan yana geldiðinizde onlarý anlamaya çaba gösterin. Acýyarak deðil tanýmak amacýyla onlara yaklaþýn. Belki onlar konuþmakta çekingen olabilirler. Siz ilk adýmý atarak bu paylaþýmý kolaylaþtýrýn. Ýktidarýmýz Engellilere Önem Veriyor Eriþebilirlik ile ilgili TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu bünyesinde baþkanlýðýna oy birliðiyle kendisinin seçildiðini ve Engelli Haklarýný Ýnceleme Alt Komisyonunu kurarak çeþitli illerde bu hususta incelemelerde bulunup yapýlan ve yapýlmayan uygulamalarý derleyip bir rapor hazýrladýklarýný da hatýrlatan Akdað, “AK Parti Engelli Koordinasyon Merkezinde de engelli haklarý ve engellilerimizin hayatýný kolaylaþtýrabilmek için 12 çalýþtay düzenledik. Bu çalýþtaylarda elde edilen veriler ýþýðýnda sosyal politikalarýn belirlenmesinde yapabileceklerimiz hususunda çalýþmalarýmýzý devam ettirmekteyiz. Eðitim alanýnda da AK Parti iktidarýnda önemli

Küçük çobaný ve koyunlarý ezen þöfor teslim oldu

dinilen bilgiye göre; Nusaybin’den Kýzýltepe istikametine gitmekte olan 63 M 1634 plakalý kamyonun sürücüsü, direksiyon hâkimiyetini kaybettikten sonra Kumlu ve Çalýþlý köyü arasýnda þarampole girdi. Yaklaþýk yüz metre þarampolde kontrolsüz ilerleyen kamyon, Yukarý Hatunlu köyünden olduðu öðrenilen ve o an yol kenarýnda koyunlarýný otlatan 14 yaþýndaki Yasir Geylani ve 14 koyunu biçtikten sonra ancak 200 metre ileride durabildi.

Meydana gelen kazada, küçük çoban olay yerinde hayatýný kaybetti. Birçok koyun da ezilerek telef oldu. Kaza yerinden kaçtýðý söylenen kamyon sürücüsünün, Kýzýltepe’ye giderek kolluk kuvvetlerine teslim olduðu öðrenildi. Kaza sonra olay yerine gelen Jandarma Trafik ve Olay Yeri Ýnceleme ekipleri, olay yeri incelemesi yaptý. Kazada ölen çoban Yasir Geylani’nin cenazesi, daha sonra Kýzýltepe Devlet Hastanesi morguna kaldýrýldý. » M. Sait Çakar

geliþmeler kaydedilmiþtir. Özel Eðitim ve Rehabilitasyon merkezlerindeki öðrenci sayýsý 2006 ya göre 4 kattan fazla arttýrýlarak 263 bine ulaþtý. 2023 hedefimiz; Engellilerin sosyal ve ekonomik hayatlarýný daha kolay sürdürebilmeleri amacýyla barýnma, ulaþým, iletiþim ve çalýþma þartlarýna dair asgari standartlarýn saðlandýðý ve ülke

geneline yaygýnlaþtýrýldýðý, engellilerin sosyal dýþlanmýþlýk duygusundan kurtulduðu bir Türkiye’ dir.”ifadelerini kullandý.

Bu duygu ve düþüncelerle ‘10-16 Mayýs Engelliler Haftasý’ný kutluyor, sizlere engelsiz bir dünya diliyorum.” » Sedat Aslanaçier

Küçük mucitlerin ürettiði projeye büyük beðeni

ÜBÝTAK Bilim Fuarý sergisinde, küçük mucitlerin ürettiði proje büyük beðeni topladý. Midyat’ta, 75. Yýl ÝMKB Ortaokulu tarafýndan düzenlenen TÜBÝTAK Bilim Fuarý sergisinde, küçük mucitlerin ürettiði proje büyük beðeni topladý. Milli Eðitim Bakanlýðý ile TÜBÝTAK arasýnda imzalanan protokol kapsamýnda ortaokul ve liselerde gerçekleþtirilen bilim fuarlarýndan birisi olan 75. Yýl Ýstanbul Menkul Kýymetler Borsasý (ÝMKB) Ortaokulu’nda gerçekleþtirildi. Okul bahçesinde düzenlenen serginin açýlýþýna Kaymakam Oðuzhan Bingöl, Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Tevfik Baysal, Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Þiþman, SGK Midyat Þube Müdürü Abdurrahim Güneþ, Jandarma Komutaný Binbaþý Ýlhan Ýnce, Þube Müdürleri Abdulkadir Altay, Abdurrahim Demir, okul müdürleri, öðretmen, öðrenciler ile davetliler katýldý. Öðrencilerin jimnastik ve halk oyunlarý gösterileriyle renklenen açýlýþ töreninde konuþan Okul Müdiresi Sevgi Oðuz, bilim fuarýnda sergilenen 32 projenin

bilimsel ölçütlere göre büyük bir titizlikle hazýrlandýðýný belirterek, “Okulumuzun eðitim alanýnda gösterdiði baþarýlar, yeni fikirlere açýk olmasý ve yaptýðý etkinliklerle eðitim camiasýnda her zaman örnek olmuþtur. Bugünde düzenlediðimiz 4006 TUBÝTAK Bilim Fuarýnýn açýlýþýný gerçekleþtirmenin mutluluðu içindeyiz. Bu fuarda çeþitli çalýþmalarýný sergileyen çocuklarýmýz ileride ülke yararýna olacak büyük buluþlarýn mimarý olabilirler. Her biri birer bilim adamý olarak ülkemizi çaðdaþ, uygarlýk seviyesine ulaþtýrabilir. Her çalýþmanýn mutlaka öncesi bulunmaktadýr. Eminim ki proje çalýþmalarýmýzýn her biri ileride baþarýlý çalýþmalarýnýza atýlacak büyük imzalarýn ilk

basamaðýdýr.” dedi. Projenin amacý hakkýnda bilgi veren Oðuz, “Hepinizin bildiði üzere bilim fuarlarý öðrenmeye istekli, merak eden, araþtýrmacý ve bilinçli bireylerin yetiþmesine katký saðlayan öðrenme metotlarýndan biridir. Bilim fuarlarý, genç bireylerin bilimin önemini kavrayýp, bir çok teorik bilginin gerçek yaþamdaki iþleyiþini fark etmelerini saðlar. Bu tür etkinlikler hayal gücü ile yaratýcýlýðýn ortaya çýkmasýna zemin hazýrlamaktadýr. Bu amaç doðrultusunda açýlýþýný yaptýðýmýz fuarýmýzda Fen alanýnda 20, edebiyat alanýnda 3, tarih alanýnda 4, matematik alanýnda 2, din kültürü, müzik, ve beden eðitimi alanlarýnda da birer proje olmak üzere toplam 32 projeyi 83 öðrencimiz 16 danýþman öðretmenin nezaretinde özverili çalýþmalarýyla ortaya koydular. Emeði geçen herkese teþekkür ediyorum ve proje sahibi öðrencilerimizi ve danýþman öðretmenlerini kutluyorum” diye konuþtu. Açýlýþýn ardýndan proje stantlarý gezilerek öðrencilerden bilgi alýndý. Protokol üyeleri tarafýndan proje sergisinde emeði geçen yönetici ve öðretmenlere teþekkür edildi. » Ali Edis

mardin

iletiþim

12 Mayýs 2014 Pazartesi

‘Belediyemize 15 milyon borç yükü devredildi’ Midyat Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Tevfik Baysal, yasa ile ilçe sýnýrlarýnýn Büyükþehir kapsamýna alýnmasýnýn büyük sorunlarý da beraberinde getirdiðini söyledi...

idyat Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Tevfik Baysal, yasa ile ilçe sýnýrlarýnýn Büyükþehir kapsamýna alýnmasýnýn büyük sorunlarý da beraberinde getirdiðini söyledi. Baysal, büyük þehir yasasý ile Midyat’ýn yetkilerinin kýsýtlandýðýný, adeta yerel yönetim merkezinin idari bir birimi haline getirildiklerini söyledi. Midyat Belediye Baþkan Vekili Mehmet Taþ, Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Tevfik Baysal, birim müdürleri, memur ve iþçilerin katýlýmý ile belediye binasýnda

basýn açýklamasý yapýldý. Düzenlediði basýn toplantýsýnda aðýrlýklý olarak kurumun ekonomik sorunlarýndan söz eden Midyat Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Tevfik Baysal, “6360 sayýlý 13 Ýlde Büyükþehir Belediyesi ve 26 Ýlçe Kurulmasý ile reform adý altýnda büyük þehir sýnýrlarý içinde kalan ilçemizin yetkileri kýsýtlandýðý, adeta yerel yönetim merkezini idari bir birimi haline getirildiði müþahede edilmekte ve yaþanmaktadýr. Bunun sebebi bölgemizin henüz büyük þehir statüsü açýsýndan uygulamadaki aksaklýk ve

sorunlarýn incelenmeden kanun tasarýsýnýn hazýrlanmasýndan kaynaklanmaktadýr. Büyükþehir yasasý ile ilçemizin bir çok alanda yetkileri kýsýtlandýðý gibi, paylarýmýz düþürülmüþ ve belediyemiz adýna tahakkuk eden paylarýmýzýn yüzde 10’u su kanal payý, yüzde 30’u büyük þehir belediye payý olmak üzere toplam tahakkukumuz üzerinden yüzde 40 oranýnda kesinti yapýlarak büyük þehir hesaplarýna aktarýlmaktadýr.” dedi. Kendilerine devredilen belde belediyelerinin borçlarýnýn kesintileri nedeniyle þuan personele maaþ ödeyemez duruma geldiklerini açýklayan Baysal, büyük þehir yasasý ile Midyat’ýn birer mahallesi olan belde belediyelerin toplam 15 milyon 149 bin lira borç yükü olduðunu belirtti. Kesintilerin bellerini büktüðünü ve maaþ ödeyemez hale geldiklerini ifade eden Baysal, “Tüzel kiþiliði kaldýrýlarak ilçemize baðlanan belde belediyelerinin Midyat Belediyemize tevdi edilen Ýller Bankasý, personel ve piyasa borçlarý bulunmaktadýr. Acýrlý Mahallesi’nin 4 milyon 913 bin lira, Çavuþlu

Mahallesi’nin 2 milyon 400 bin lira, Þenköy Mahallesi’nin 2 milyon 635 bin lira, Söðütlü Mahallesi’nin 2 milyon 381 bin lira, Gelinkaya Mahallesi’nin 2 milyon 485 bin lira ve Yolbaþý Mahallesi’nin de 333 bin lira borcu bulunmaktadýr. Beldelerden Midyat Belediyemize toplam 15 milyon 149 bin lira borç yükü devredilmiþtir. Dolayýsýyla brüt istihkaklarýmýzdan artmasý muhtemel rakamlarda Halk Bankasý’nca Ýller Bankasýna gönderilmek üzere kesilmektedir. Yukarýda belirtilen verilerden anlaþýlacaðý üzere Nisan 2014 istihkakýndan belediyemizin hesaplarýna herhangi bir para giriþi yapýlamamýþtýr. Öte yandan Belediyemizin öz kaynaklarýndan elde edilen gelirlerimiz cüzi olup, bu kaynaklardan elde edilecek gelirin kullanýlmasý durumunda da personel giderlerimiz karþýlanamamaktadýr.” diye konuþtu. Belediye olarak mevcut þartlarda gerek vatandaþlarýn hizmet talepleri gerekse de belediye personelinin aylýklarýnýn ödenmesi konusunda ciddi sýkýntýlarýn kendilerini beklediði ifade eden Baysal, açýklamasýný þöyle sürdürdü: “72 mahalleden oluþan belediyemizin 105 bini bulan nüfusunun, yerel nitelikteki sayý ve nitelik yönünden artan hizmet talebini karþýlayacak düzeyde

olamayacaðýmýzý huzurlarýnýzda belirtmek isterim. Öte yandan bugün mahalli idareler reformu diye bilinen ve haklý olarak vatandaþlarýmýzýn hizmet beklentisi içinde olduklarý bu reform ile maalesef belediye olarak mevcut þartlarda gerek vatandaþlarýmýzýn hizmet taleplerini gerekse de belediye personellerimizin aylýklarýnýn ödenmesi konusunda belediye olarak ciddi sýkýntýlarýn bizleri beklediði aþikardýr. Bilindiði üzere; bir belediye yönetiminin ve özellikle bir belediye baþkanýnýn vatandaþlarýna hizmet götürmesi ve çalýþanlarýn maaþlarýnýn zamanýnda ödenebilmesi en öncelikli hedefidir. Bu sebeple; gerçek bir mahalli idare reformu isteniyorsa öncelikli olarak belediyelere ayrýlan paylarýn yeniden düzenlenmesi ve belediyelerin mali durumunun düzeltilmesinden geçmektedir. Gerek kamuoyunda oluþan hizmet beklentilerinin ve gerekse de belediye çalýþanlarýmýzýn beklentilerinin yerine getirilmesi þu aþamada imkânsýz görülmektedir. Temennimiz merkezi idarenin belediyelere ayrýlan paylarýn gözden geçirerek iyileþtirilmeye gidilmesi ve böylece belediye olarak bizler, ihtiyacý duyulan hizmetlerin yerine getirilmesidir.” » Ali Edis

yerleþim yeri demektir. Diðer yaptýðý bir iþ Medine’nin merkezini tespit etmesi oldu. Üçüncü yaptýðý iþ nüfus sayýmý yaptýrmasýydý. Medine’nin nüfusu o zaman 10 bin kiþiydi. Müþrik Araplar 4 bin 500, Yahudiler 4 bin, Müslümanlar ise bin 500 kiþi olarak tespit edildi. Medine çatýþma ortamýnda olanlar ortak bir ittifakla birleþemiyorlardý. Araplar kendi aralarýnda, Araplar Yahudilerle çatýþýyordu. Yani tam bir kaos hali vardý. Ne Yahudiler kendi aralarýnda birlik kurabiliyordu ne de Araplar. Bu savaþlar 120 sene sürüyordu.

Medineliler bu kaostan çýkmak için bir krallýk düþündüler. Medine böyle bir kaos ortamýndayken Peygamber Efendimiz Medine’ye hicret ediyor. Sözleþmenin ortaya çýkýþý þöyle oldu: Önce müzakere yapýldý. Önce Enes bin Malik’in evinde Müslüman gruplarý topladý. Ýlk 23 madde Müslüman ve Müslümanlarla ilgili. Yahudilerle iki toplantý yaptý. 24. ve 47. maddeleri ise Müslümanlarla Yahudiler ve müþrikler arasýndadýr. Efendimiz böylelikle yazýlý bir anlaþma bir anayasa yapmýþ oldu.” ifadelerini kullandý. » CÝHAN

Ali Bulaç: Bir kubbe altýnda yaþayabiliriz

iyarbakýr’da düzenlenen Demokratik Ýslam Kongresi’nin ‘Medine Sözleþmesi’ adýyla yapýlan ilk oturumunda Zaman Gazetesi Yazarý Ali Bulaç bir sunum yaptý. Bulaç, “Yeni bir Ortadoðu için Medine sözleþmesi” konulu konuþmasýnda Ortadoðu’nun yeni bir kubbeye ihtiyaç duyduðunu belirtti. Bu kubbede ulus devletlerin yerinin olamayacaðýný anlatan Bulaç, “Bölgemiz tarih boyunca büyük devletler ve büyük imparatorluk tarafýndan yönetilmiþtir. Din mezhep ve etnik gruplar iç içe yaþamýþlardýr. Bugün bize bir kubbe lazým. Biz bir kubbe altýnda yaþayabiliriz. Ulus devletler bu kubbenin dýþýndadýr. Kubbenin de içinde Müslümanlar, Hýristiyanlar ve Yahudiler ve alt kollarý, Ermeniler, Süryaniler ve diðer halklar eþit bir þekilde yer alabileceðini düþünüyorum” dedi. Diyarbakýr’da devam eden kongrenin ilk oturumunda

bir sunum yapan Zaman Gazetesi Yazarý Ali Bulaç, Ortadoðu’da birçok alanda çatýþmalarýn yer aldýðýný söyledi. Bulaç, “Bu çatýþmalar bazý bölgelerde sýcak çatýþmadýr, kan dökülüyor. Bazý bölgelere soðuk savaþ þeklinde devam ediyor. Bazý bölgelerde ise her an çatýþmaya dönüþebilir. Ulusal, mahalli ve bölgesel güçler bu çatýþmalarý ayakta tutarak iktidarlarýný koruyorlar. Küresel güçler bu çatýþmalarý körüklüyorlar bölgeyi birbirine çatýþtýrarak yeni bir düzen kurmaya çalýþýyorlar. Çatýþmalarý önlemenin yollarý vardýr. Medine sözleþmesinde kullanýlan yöntem üç anahtar kelime etrafýnda döndüðünü söyleyebiliriz. Bunlardan bir tanesi 'muarefe' yani çatýþan ve ayrýþan taraflarýn birbirini anlamasý ve birbirini tanýmasý. Ýkinci anahtar kelime 'müzakere' yani birbirlerini anladýktan ve tanýdýktan sonra karþýlýklý müzakerede bulunmasý. Üçüncü aþama ise 'muaheze' yani sözleþme. Mesela bir kýzla ile

erkek evlenecekleri zaman önce birbirlerini tanýrlar. Nikah akdini görüþürler sonra nikah yaparlar. Ticaret ve siyasi sözleþmelerde böyle olsa gerek. Peygamberimiz bu yöntemi kullanarak Medine’de bir sözleþme imzaladý.“ diye konuþtu. Hz. Muhammed’in 622 yýlýnda Mekke’den Medine’ye Hicret edip geldiðinde ilk yaptýðý iþ muhacirleri Medine’ye yerleþtirmek olduðunu anlatan Bulaç, “Ensar ile Muhacirler arasýnda bir kardeþleþme sözleþmesi yaptý. Bu þifahi bir sözleþmeydi. 45 Ensar ile 45 Muhaciri kardeþ yaptý, 90 kiþi buna katýldý. Bu sayý daha sonra 186’ya çýktý. Her Ensar bir kardeþini yanýna alýyor, zirai ve ticari hayata ortak ediyor, hatta malýný mülkünü miras kýlýyor. Kadýnlar hariç her þey ortaktýr. Ýkinci yaptýðý iþ Efendimizin, Medine’nin sýnýrlarýný belirlemektir. Medine sýnýrlarýný belirlemesi oldu, Yesrip yerine Medine ismini koydu. Medine bir mahkemenin alanýndaki

12 Mayýs 2014 Pazartesi

‘Medine Sözleþmesi 20. yüzyýla kadar sumen altý edildi’ Diyarbakýr'da, din alimleri, kanat önderleri, sivil toplum kuruluþ temsilcileri, yazar ve akademisyenlerin katýlýmýyla düzenlenen ve “Demokratik Ýslam Kongresi" yapýldý...

iyarbakýr'da, din alimleri, kanat önderleri, sivil toplum kuruluþ temsilcileri, yazar ve akademisyenlerin katýlýmýyla düzenlenen ve"Demokratik Ýslam Kongresi" yapýldý. Diyarbakýr'da bir otelde Kur'an-ý Kerim tilavetiyle baþlayan "Demokratik Ýslam Kongresi"ne HDP Grup Baþkanvekili Ýdris Baluken, Büyükþehir Belediye Baþkaný Gültan Kýþanak ve Eþbaþkan Fýrat Anlý, Mardin Büyükþehir Belediye Baþkaný Ahmet Türk, Irak, Suriye, Avrupa ve Türkiye'nin çeþitli illerinden din alimleri, kanat önderleri, sivil toplum

kuruluþ temsilcileri, yazar ve akademisyenler katýldý. Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör Yardýmcýsý ve Yaþayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yýldýrým, Kongre Çalýþma Komitesi adýna Kürtçe yaptýðý konuþmada, Kur'an-ý Kerim'in barýþ ve sosyal adalet mesajlarý, çok dilliði ve kimlikliliði esas alan ayetlerinin bulunduðunu, Hz. Peygamber'in farklý dil ve kimliklerin bir koalisyon ve konfederasyon halinde birlikte yaþamalarýnýn en büyük projesi olan Medine Sözleþmesi'nin 20. yüzyýla kadar sumen altý edildiðini söyledi.

Yýldýrým, Kürtlerin kitlesel olarak Ýslam ile tanýþmalarýnýn Hz. Ömer döneminde Kürtlerin yoðunlukta yaþadýðý þehirlere yönelik fetih hareketleriyle baþladýðýný belirtti. Kürtlerin Müslüman olmalarýnýn ardýndan kendilerini Ýslam'a feda ettiðini dile getiren Yýldýrým, Ýslam'da barýþ, savaþ ve ateþkes felsefesi, etiði üzerine deðerlendirmelerde bulundu. Medine Sözleþmesi'nin bir arada yaþama ve yönetime kollektif katýlmanýn yazýlý anayasasý olduðunu vurgulayan Yýldýrým, sözleþmenin üzerinden bin 400 yýl geçmesine raðmen

Filistin'deki milli mutabakat Mardin’de masaya yatýrýldý

sözleþmede baþta Kürtler olmak üzere halklar açýsýndan model alýnmasý gereken maddelerin bulunduðunu dile getirdi. Muhafazakar iktidar ve partiler, cemaat ve tarikatlar, diyanet ve ilahiyat uzmanlarýnýn Müslüman Kürt halkýnýn her türlü dil, kimlik ve statü taleplerini kendi ümmetçilik anlayýþlarýna aykýrý gördüðünü savunan Yýldýrým, þöyle konuþtu: "Bunlar Filistin, Çeçenistan, Afganistan gibi binlerce kilometre uzaktan gördüler, fakat burunlarýnýn dibindeki Kürdistan'ýn ve Müslüman Kürt halkýnýn mazlum ve maðdur hallerini görmediler, köreldiler. Bunu yapmakla bizzat kendileri Kürt siyasetinin ve Kürt aydýnlarýnýn dinden uzaklaþmasýna ve soðumasýna neden oldular. Kürt siyaseti ve aydýnlarýný Ýslam'ý bilmemek ve araþtýrmamakla suçladýlar. Kürt halkýna 'bu dinsiz siyasetin arkasýndan

gitmeyin' diye kafalarý karýþtýrdýlar." Ayný çevrelerin "Bu Ýslam Kongresi, Kutlu Doðum etkinliði de nereden çýktý?” diye eleþtirdiðini kaydeden Yýldýrým, "Ben de dahil olmak üzere bu kongre ve etkinliklerde Ýslam'ýn barýþçýl, sosyal adalet ve eþitlikçi özünü anlatmaya çalýþanlarý tehdit ediyorlar, hedef gösteriyorlar" ifadelerini kullandý. Yýldýrým, konuþmasýný þöyle sürdürdü: "Kürtler þu noktanýn altýný iyice çiziyorlar; Kürtlerin dinlerini karþýsýna alan hiçbir siyaset beklenen oranda baþarý gösteremediði gibi, Kürtlerin dil, kimlik ve statü gibi meþru haklarýný görmezlikten gelen bir dini anlayýþ da beklenen baþarýyý gösteremeyecektir. Kürtlerden hep tokat yiyeceklerdir." » (AA)

Mescid-i Aksa Hatibi Þeyh Raid Fethi: "(Filistin'deki milli mutabakat) Taraflar arasýnda saðlanmýþ olan mutabakatýn Filistin davasý ve özgürlüðüne olumlu bir yansýmasý olacaktýr" dedi...

escid-i Aksa Hatibi Þeyh Raid Fethi, Filistin'deki milli mutabakata iliþkin, "Taraflar arasýnda saðlanmýþ olan mutabakatýn Filistin davasý ve özgürlüðüne olumlu bir yansýmasý olacaktýr" dedi. Fethi, Mardin'de düzenlenen "5. Ulusal Din Görevlileri Sempozyumu"na katýlarak, Mescid-i Aksa ile ilgili bir sunum yaptý. Fethi, sunumun ardýndan Filistin halkýnýn, Devlet Baþkaný Mahmud Abbas ve Hamas Siyasi Büro Þefi Halid Meþal'in, Filistin siyasi hareketleri Fetih ve Hamas arasýndaki ayrýlýðý sona erdiren milli mutabakatý büyük bir takdirle karþýladýðýný kaydetti. Dünya kamuoyununda mutabakatýn bu þekilde görüleceðini tahmin ettiklerini ancak ABD ve Ýsrail'in bu mutabakata tamamen karþý olduðunu belirten Fethi, þöyle konuþtu:

"Taraflar arasýnda saðlanmýþ olan mutabakatýn Filistin davasý ve özgürlüðüne olumlu bir yansýmasý olacaktýr. Çoðu zaman iþgalci kuvvetler ve bazý batý ülkeleri tarafýndan bu kafa karýþtýrma yönünde Filistin'deki iki baþlý bir hükümetin olduðunu ve hangi hükümetle uzlaþabilecekleri ya da uzlaþamayacaklarý noktasýnda görüþ belirtiyorlar. Her þeyden önemlisi þu anda daðýnýk bulunan Filistin'in enerjisi, gücü, kuvvetleri bu vesileyle toplanarak tek bir yönde ilerleyecek ve tek bir yönde hedefe doðru hareket edecektir." Filistin'in þu anda Ýsrail devleti tarafýndan kuþatma altýnda olduðunu kaydeden Fethi, Filistin'de yaþayan halka zulüm yapýldýðýný, kötü emellerinin bulunduðunu, bunun sýkýntýsýný halk olarak yaþadýklarýný vurguladý. Baþbakan Erdoðan ve Türk halkýna teþekkür

Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn özellikle Gazze, Kudüs ve Filistin'e bakýþ açýsýnýn bölge halkýný çok sevindirdiðini ifade eden Fethi, þunlarý kaydetti: "Özellikle Kudüs Camisi'ne yapýlan restorasyon çalýþmasý ve Baþbakan Erdoðan'ýn mazlum halkýn yanýnda durmasý gerçekten bizleri þereflendiriyor. Teþekkür edilecek bir duruþ olduðunu her yerde söylemekteyiz. Türk halkýna teþekkür ediyoruz. Türk halkýnýn bize olan bakýþý, yardýmseverliði ve siyasi desteðini unutmuþ deðiliz. Kudüs sorunu Kudüs sorununun da çözüme kavuþacaðýna inandýklarýný aktaran Fethi, "Bütün emperyalist güçler bir gün yok olacak. Kudüs'un bütün Ýslam alemine ve özellikle Filistin'e baþkent olmasýný arzuluyoruz" ifadelerini kullandý. » (AA)

Mardin'den Zafer Þarlayan'a “Ahde Vefa"

rama Lideri ve Eðitim Danýþmaný Zafer Þarlayan’ý Mardinli öðrencileri ziyaret ettiler. Midyat Ýlköðretim Okulunda yedi yýl görev yapan Þarlayan’ýn eðitim verdiði ilk öðrencileri Gebze’ye gelerek öðretmenlerini ziyaret ettiler. Her biri farklý üniversitede okuyan öðrencilerinin anlamlý ziyareti Þarlayan’ý çok duygulandýrdý. Öðrencilerini iki gün boyunca yalnýz býrakmayan

Þarlayan, baþta Eskihisar Kalesi, Anibal’in Mezarý, Hünkâr Çayýrý, Osmanhamdi Bey müzesi olmak üzere Gebze’yi tanýttý. Bu ziyaretten oldukça memnun olan Þarlayan; “ Vefalý olmak insanda bulunmasý gereken en önemli vasýflardandýr. Mardin Midyat’ta verdiðimiz emeklerin boþa gitmediðini bana gösteren, tüm öðrencilerime, anne ve babalarýna teþekkür ediyor, çok özlediðim Mardin’i ve Midyat’ý selamlýyorum.” Dedi. » M. Sait Çakar

6 DÝKA Kalkýnma Kurulu toplantýsý yapýldý 12 Mayýs 2014 Pazartesi

Dicle Kalkýnma Ajansý 2014 Yýlý Ýlk Kalkýnma Kurulu Toplantýsý Batman’da TPAO Bölge Müdürlüðü Kristal Park Tesisleri’nde gerçekleþtirildi...

icle Kalkýnma Ajansý 2014 Yýlý Ýlk Kalkýnma Kurulu Toplantýsý Batman’da TPAO Bölge Müdürlüðü Kristal Park Tesisleri’nde gerçekleþtirildi. Kalkýnma Kurulu Toplantýsý Mardin merkezli düþünce kuruluþu olan Uluslararasý Stratejik Tahlil ve Araþtýrmalar Merkezi (USTAD) Baþkaný Ahmet Akgül baþkanlýðýnda yapýldý. Ajans mevzuatý gereði altý ayda bir olmak üzere yýlda iki kez toplanan Kalkýnma Kurulu, toplantýlarýný baðlý bulunduðu illerde sýrayla yapmaktadýr. Dicle Kalkýnma Ajansý’nýn danýþma organý olan Kalkýnma Kurulu üyeleri Ajans’ýn faaliyet gösterdiði TRC3 Bölgesi’ndeki (Mardin, Batman, Þýrnak ve Siirt) kamu ve özel sektör olmak üzere çeþitli meslek gruplarýndan katýlan 100 kiþiden

oluþmaktadýr. Toplantýlarda Ajans’ýn yapacaðý çalýþmalara ýþýk tutacak, rehberlik edecek tavsiye kararlarý alýnmaktadýr. Toplantý Ajans Genel Sekreteri Dr. Tabip Gülbay ile Kalkýnma Kurulu Baþkaný Ahmet Akgül’ün açýlýþ konuþmalarýyla baþladý. Ardýndan önceki toplantýda alýnan kararlar ile toplantýnýn gündem maddeleri kâtip üye Batman ABÝGEM Direktörü Harun Ýpekyüz tarafýndan kurul üyelerine okundu. Toplantýda bir konuþma yapan USTAD Baþkaný Ahmet Akgül, “Bir önceki kalkýnma kurulundan bu yana bir takým deðiþiklikler oldu. Yeni kaymakamlarýmýz, Ýl müdürlerimiz, 30 Mart mahalli seçimleri ile iþbaþýna gelmiþ belediye baþkanlarýmýz, eþ baþkanlarýmýz var aramýzda. Kendilerine yeni görevlerinde baþarýlar diliyor, Kalkýnma Kurulu üyelikleri hayýrlý olsun diyorum. Bir önceki toplantýmýzda standart gündem maddelerinin dýþýnda çözüm sürecinin TRC3 bölgesine sosyo-ekonomik yansýmalarý gibi bu kurula özgün bir takým

maddeleri ele almýþ, bir sonraki toplantýda görüþülmek üzere ihtisas komisyonlarý veya çalýþma gruplarý kurulmasý yönünde kararlar almýþtýk. Yine ayný toplantýda ajanslara verilen yetkiyi etkin kullanabilmek için zihinsel bir dönüþüm ve profesyonel bir anlayýþa ihtiyaç duyulduðunu dile getirmiþ ve gerek yönetim kurulu nezdinde Ajans çalýþmalarýna, gerekse Bakanlýk nezdinde kalkýnma kurulu yapýsýna getireceðimiz önerilerle daha iþlevsel hale getirmek düþünce olduðumuzdan bahsetmiþtik. Kalkýnma Kurulu ile ilgili mevzuatsal sýkýntýlarýn mevcudiyetini hepimiz biliyoruz. Bu meyanda geçtiðimiz günlerde Kalkýnma Bakanlýðý tarafýndan Gaziantep’te Kalkýnma Kurulu baþkanlarý toplantýsý düzenlendi. Bu toplantýda gerek genel müdürNahit Bingöl Bey’e, gerekse Kalkýnma Bakanýmýz Sayýn Cevdet Yýlmaz’a bir kýsmýný benim paylaþtýðým bir takým önerilerimiz oldu. Orda gördük ki Kalkýnma kurulunun yapýsý ve etkinliði ile ilgili olarak

hemen hemen bütün kalkýnma Kurulu Baþkanlarý sýkýntýlý. Öyle ki, DÝKA Kalkýnma Kurulu baþkaný olarak son 2 dönemde sizlerden aldýðým güçle oturtmaya çalýþtýðým sistemde (Yönetim Kuruluna katýlým, mali destek programlarýnda kalkýnma kurulundan görüþ alýnmasý ve farklý konu baþlýklarýnýn kurul gündeminde görüþülmesi vb hususlarda) bir çok ajansa oranla bir adým önde olduðumuzu söyleyebilirim. Yeterli mi, elbette deðil. Gaziantep’teki toplantýda sayýn bakan ve genel müdürlüðe birtakým düzenleme teklifleri sunuldu. Kalkýnma kurulunun birkaç üye ile yönetim kurulunda etkin olmasý, yönetim kurulunu kalkýnma kurulunun seçmesi, bütün mali desteklerin kurul onayýndan geçmesi yönünde birçok teklif sunuldu ama genel kabul göreni yönetim kurulunda kalkýnma kurulunun resmi temsilci veya temsilcileri ile katýlýp etkin olmasý yönündeydi. Özellikle sivil toplum temelli Mardin merkezli düþünce kuruluþu USTAD

»Sedat Aslanaçier

adýna bu kurulda yer almam hasebiyle bölgemizde zaten sayýca yetersiz ve aktif olamayan sivil toplum kuruluþlarýnýn kurulda temsiliyetinde sayýca pozitif ayrýmcýlýk yapýlarak kuruldaki kamu-sivil dengesinin yeniden gözden geçirilmesi yönünde bir önerim daha oldu. Bir önceki toplantýmýzda olduðu gibi bu toplantýmýzýn da sunumlardan ziyade soru cevap faslý ile verimli bir toplantý olacaðýný, siz kalkýnma kurulu üyelerinin deðerli fikir ve önerilerinin gündemin ana temasýný oluþturmak suretiyle dinamik bir buluþma gerçekleþtireceðimizi umuyorum” dedi. Ajans’ýn Araþtýrma, Strateji Geliþtirme ve Programlama (ASGP) Birimi Uzmaný Elçin Demirel tarafýndan Ajans’ýn 2013 yýlý faaliyetleri hakkýnda bilgilendirme sunumu yapýldý. Yine Ajans’ýn ASGP Birimi Uzmaný Ayþe Akyapý tarafýndan dört ilde yapýlmasý öngörülen güdümlü projeler hakkýnda geniþ kapsamlý bir sunum gerçekleþtirildi. Daha sonra Ajans’ýn ASGP Birimi Uzmaný Özgür Sertaç Azizoðlu tarafýndan Ajans’ýn 2015 Yýlý Mali Destek Programlarý hakkýnda bilgi verildikten sonra Kurul üyelerinin görüþleri alýndý. Son olarak Kalkýnma Kurulu üyeleri arasýnda çalýþma gruplarý oluþturularak anket uygulamasý gerçekleþtirildi. Toplantýnýn deðerlendirme bölümünde de Kurul üyelerinin görüþ ve önerilerinin alýnmasýnýn ardýndan toplantý sona erdi. » M. Sait Çakar

Eðitimciler öðrencileri sevindirdi

ýzýltepe ilçesinin deðiþik yerlerinde görev yapan eðitimciler tarafýndan kurulan Kýzýltepe Yaþam Boyu Eðitim Kültür ve Dayanýþma Derneði, Çýplak köyünde ikamet eden ve

Kýzýltepe’yi hiç görmemiþ ihtiyaç sahibi ilköðretim okulu öðrencisi 10 çocuðu Kýzýltepe’de aðýrlayarak sevindirdi. Köyden gelen öðrenciler, dernek tarafýndan

önce bir alýþ-veriþ merkezinde gezdirildi, ayrýca her öðrenciye 50 liralýk gýda alýþveriþi yaptýrdý. Ardýndan Kýzýltepe Öðretmen Evi Restaurant’ta aðýrlanan öðrencilere öðlen yemeði ikram edildi. Kýzýltepe Yaþam Boyu Eðitim Kültür ve Dayanýþma Derneði Baþkan Yardýmcýsý Ýsmail Atay, “Çýplak Ýlköðretim Okulunda okuyan yardýma muhtaç öðrencileri Milli Eðitim vasýtasýyla tespit ettik ve bugün Kýzýltepe de aðýrladýk.” dedi. Davetli olarak yemeðe katýlan Kýzýltepe Kaymakamý Erdoðan Turan Ermiþ ise öðrencilerle yemekte buluþtu. Kaymakam Ermiþ, “Farklý noktalarda görev yapan öðretmen arkadaþlarýmýz Yaþam Boyu Eðitim adý altýnda bir dernek kurmuþlar.

Okullarýnda baþarýlý öðrencilerimize yönelik böyle bir organizasyon yapan derneði tebrik ediyorum.” þeklinde konuþtu.

Öðrenciler, topluca çekilen hatýra fotoðrafýnýn ardýndan ailelerine teslim etmek üzere köylerine gönderildi. » Ýsmail Erkar

12 Mayýs 2014 Pazartesi

Lise öðrencilerinin ''daða gönderildiði'' iddiasý Güneydoðu’da kaygý yarattý Lise öðrencilerinin terör örgütünün dað kadrosuna gönderildiði iddiasý, Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde kaygýya yol açtý...

ise öðrencilerinin terör örgütünün dað kadrosuna gönderildiði iddiasý, Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi'ndeki sivil toplum kuruluþlarý, uzman ve akademisyenler ile vatandaþlar arasýnda kaygýya yol açtý. Çözüm süreciyle yaklaþýk 1,5 yýldýr huzur ve güvenin hakim olduðu bölgede son zamanlarda 18 yaþýndan küçük çocuklarýn örgütün dað kadrosuna götürüldüðü iddialarý, endiþeye neden oldu. Yoðun propaganda etkili oluyor Çoðunluðu lise öðrencisi olan bu çocuklarýn, yaþadýklarý bölgede örgüte yakýn bazý çevrelerce "sosyal etkinlik" adý altýnda düzenlenen faaliyetler sýrasýnda maruz kaldýklarý yoðun propagandadan etkilendiði öðrenildi. Bu arada, Diyarbakýr'da örgüte götürülen çocuklarýn kimliklerinin belirlenmesi için liselerde, uzun süreli devamsýzlýðý bulunan öðrencilerin isimlerinin tespit edilmesi yönünde çalýþma baþlatýldý. Böçkün ailesi cesaret verdi Diyarbakýr'da "piknik etkinliði" adý altýnda daða götürüldükten sonra serbest býrakýlan lise öðrencisi Mehmet Sinan Böçkün'ün annesi Ayser Böçkün'ün baþlattýðý eylem, çocuklarý kaçýrýlan diðer aileleri de cesaretlendirdi. Þýrnak'ýn Silopi ilçesinde oðlu M.Ö'nün, PKK tarafýndan kaçýrýldýðýný Hatay'ýn Dörtyol ilçesinde bulunduðu sýrada öðrenen týr þoförü baba Neþet Öngün de yetkililerden yardým istedi. Oðlunun Silopi Lisesi'nde okuduðu sýrada kaçýrýldýðýný belirten baba Öngün, "Daha 15 yaþýnda. Okul çýkýþýnda alýp daða kaçýrmýþlar. Onu kurtarýn" dedi. Bitlis'in Hizan ilçesinde de Endüstri Meslek Lisesi 9. sýnýfta okuyan 16 yaþýndaki oðullarý Vedat Aydýn'dan 35 gündür haber alamadýklarýný bildiren Aydýn ailesi, hükümet konaðý önünde kurduklarý çadýrda eylemlerini sürdürüyor. Anne Leman ve baba Mehmet Emin Aydýn, çocuklarýnýn kandýrýlýp daða gönderildiðini savundu. “Çocuklar silah ortamýnda bulunmamalý" Diyarbakýr'daki bazý sivil toplum kuruluþlarý da

PKK'ya 2013'te imzaladýðý ileri sürülen "Çocuklarýn Silahlý Çatýþmalarýn Etkilerinden Korunmasýna Dair Taahhütname"yi içeren Cenevre Çaðrýsý'na uymasý yönünde çaðrýda bulundu. Baro Baþkaný Tahir Elçi, AA muhabirine, Kürt sorununun sivil ve demokratik yollarla çözümüne iliþkin umutlarýn devam ettiði bir süreçte yaþananlarýn, sürecin geleceðine iliþkin kaygýlara neden olduðunu vurguladý. Bir süredir genç ve çocuklarýn örgüte katýlýmlarýna iliþkin haberleri basýndan takip ettiklerini belirten Elçi, "Çatýþmanýn yaþanmadýðý, barýþ ve çözümün yoðunlaþtýðý, barýþçýl yollarla çözüm çalýþmalarýn yapýldýðý bu dönemdeki söz konusu geliþmeler kafalarda soru iþareti oluþturuyor" dedi. "Genç ve çocuklarýn dað yolunu tercih etmesi sosyal ve psikolojik açýdan araþtýrýlmasý ve analiz edilmesi gereken bir durumdur" diyen Elçi, þunlarý söyledi: "Olaya çocuk haklarý açýsýndan da baktýðýmýzda çocuk yaþta olanlarýn hiçbir koþulda silah ve çatýþma ortamýnda yer almamasý gerekmektedir. Bu açýdan kaygý duyuyorum. Kaldý ki örgütün daha önce kamuoyuna duyurduðu 'çocuklarýn çatýþma alanýna alýnmamasýna' iliþkin Cenevre Çaðrýsý'na verdiði taahhüde baðlý kalmasý gerekir. Çocuklarýn olasý çatýþmalarýn yaþanma ihtimali olan bu alanlardan uzak tutulmasý gerekmektedir." Mazlum-Der Þube Baþkaný Abdurrahim Ay da çocuklarýn örgütün dað kadrosuna götürülmesi konusunun çok önemli olduðunu ve ilgili kurumlarýn bu konuda hassasiyet göstermesi gerektiðini dile getirdi. Dernek olarak, çözüm sürecinde yaþanan söz konusu geliþmeyi yakýndan takip ettiklerini ifade eden Ay, "Belirlediðimiz bazý ailelerle görüþmelerimiz sürüyor. Bu konuda ciddi bir çalýþma içerisindeyiz. Örgütün 5 Ekim 2013'te imza attýðý 'Çocuklarýn Silahlý Çatýþmalarýn Etkilerinden Korunmasýna Dair Taahhütname'yi içeren Cenevre Çaðrýsý'na uymasýný bekliyoruz. Bu imzanýn 18 yaþ altýndaki çocuklarýn çatýþmalarda yer almasýný engellemek ve onlarý çatýþmalarýn etkilerinden korumaya dair yükümlülükleri

bulunuyor" diye konuþtu. MÜSÝAD Þube Baþkaný Ýsmail Özþanlý ise çözüm sürecinin mutlaka devam etmesi gerektiðine deðindi. "Ticaretten önce bölgede huzurun devamýna yönelik çalýþma yapmalýyýz. Huzur olmazsa ticarette de olmaz" diyen Özþanlý, þöyle konuþtu: "Son günlerdeki geliþmeleri yakýndan izliyoruz. Bu konuda hem örgütün hem de devletin bazý adýmlar atmasý gerektiðine inanýyoruz. Öncelikle çocuk yaþtaki öðrencilerin örgütün dað kadrosuna götürülmesinin yanlýþ olduðunu belirtmek isteriz. Örgüt, bu çocuklar kendi istekleriyle de gelse kabul etmemeli, 'gidin barýþa hizmet edin' deyip geri göndermelidir. Bu davranýþ sürecin olumlu yönde devam etmesine de katký sunar. Ancak diðer taraftan devlette bölgede Kalekol yapýmýný durdurmasý lazým. Her iki taraf sürecin devamý için üzerine düþeni yerine getirmelidir." "Çocuklar üzerinden güç elde etmeye çalýþýlýyor" Yýldýrým Beyazýt Üniversitesi Öðretim Üyesi Prof. Dr. Mazhar Baðlý da örgütün esas propaganda enstrümanýnýn "Kürt sorunu" olduðunu ancak artýk sahip olduðu bu ideolojinin sorun olmaktan çýktýðýný söyledi. Baðlý, bu konu üzerinden kendini var edemeyen örgütün kendini silahlý güç üzerinden var etmeye yöneldiðini belirtti. Ýnsanlarý örgüte katma ile ilgili ciddi bir sorunun

olduðunu bildiren Baðlý, þöyle konuþtu: "Belli bir olgunluða kavuþan insanlarý örgüte katma konusunda ciddi bir problem var. Ýnsanlar biraz belli bilimsel olgunluða erince örgüte katýlmýyorlar. Örgüt daha çok bilimsel olgunluða gelmemiþ, kendi kaderini belirleyebilecek yaþta olmayan, heyecanlý, macera arayan çocuklar üzerinden bir güç elde etmeye çalýþýyor." AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Galip Ensarioðlu ise ailelerin, yoðun bir þekilde çocuklarýnýn daða çýktýðý ve daða çýkardýklarýyla ilgili kendilerine baþvurduðunu, bunun genel olarak 20 yaþ altýndaki çocuklar olduðunu dile getirdi. "Bir taraftan çözüm sürecinin kalýca barýþa evrilmesi için çabalar sürerken öbür taraftan daða çýkarýlmalarý anlaþýlýr bulmuyoruz. Biz insanlarý daðdan indirmeye çalýþýrken çatýþmalarýn olmadýðý bir ortamda daða çýkýþlarý Anlamlý deðil" diyen Ensarioðlu, bunun sorgulanmasý gerektiðini kaydetti. "Suriye'deki Kürtlerin çaðrýsýnýn büyük etkisi var"

Dicle Üniversitesi (DÜ) Siyasal Araþtýrmalar Merkezi Baþkaný Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Þeyhanlýoðlu da gücünü sürekli diri tutmaya çalýþan örgütün bununla gözdaðý vermeye çalýþtýðýný kaydetti. Þeyhanlýoðlu, "PKK'ya katýlýmýn en büyük nedeni Suriye'den yapýlan çaðrýlar oldu" dedi. Hak-Par Genel Baþkan Yardýmcýsý Fehmi Demir de örgütün içinde çözüm sürecinden memnun olmayanlarýn da bulunduðunu belirterek, çocuklarýn daða çýkarýlmasýnýn süreci sabote edenlerce yapýldýðýný savundu. Demir, çözüm sürecinin kararlý bir þekilde sürdürülmesi gerektiðini vurguladý. Yazar Muhsin Kýzýlkaya ise bu dönemde örgüte katýlým saðlamanýn çözüm sürecine hiçbir katký saðlamayacaðýný aktararak, "Þu anda barýþ sürecinden bahsediliyorsa, öbür tarafta insanlarýn toplayýp onlara gerilla sertifikasý vermek bu sürece hizmet edecek þeyler deðil. Dolayýsýyla herkesin çocuklarýn yakasýndan elini çekmesi gerekir" ifadelerini kullandý. » (AA)

Voleybol maçýnda dostluk kazandý

ardin Ortak Kadýn Ýþbirliði Derneði (MOKÝD) olarak Kýzýltepe Mezopotamya

Anadolu lisesi Ve Kýz Meslek ve Teknik Lisesi’nde Sabancý Vakfý Toplumsal Geliþme Hibe Programý kapsamýnda

fon aldýðýmýz ‘bilinçli genç mutlu genç projesi’ kapsamýnda iki okul takýmý arasýnda voleybol dostluk maçý yapýldý. Müsabakayý izlemeye Mardin Ýl Halk Saðlýðý müdürü Dr. Nurettin Özdener ve Gençlik Spor Ýl Müdürü Mustafa Kuzu’nun yaný sýra MOKÝD yönetim kurulu baþkaný Hülya Aydýn, proje çalýþanlarý, her iki okulun öðretmenleri ve öðrencileri gelmiþti. Mezopotamya Anadolu Lisesi spor salonunda oynanan müsabakayý misafir takým olan Kýzýltepe Kýz Meslek ve Teknik Lisesi 3-0 kazandý. »M. Sait Çakar

12 Mayýs 2014 Pazartesi

BASINDAN 'Bizden' olmadýkça 'çatý' olmaz ki...

‘Mýsýr halkýnýn darbeye karþý olan mücadelesi devam edecek’ Midyat ilçesinde Ýhvana destek için tertip edilen basýn açýklamasýnda Mýsýr Meclisi Milletvekili ve Bütçe Komisyonu Baþkaný Muhammed Fakih Midyatlýlara hitap etti. Fakih, Mýsýr halkýnýn darbeye karþý olan mücadelesi devam edeceðini söyledi..

idyat’ta Ýhvaný Müslimin ve Mýsýrdaki darbeye karþý halk direniþine destek için, Midyat Der ve Eðitim Bir Sen Midyat Temsilciði ortak bir basýn açýklamasý yapýldý. Basýn açýklamasýnda, Mýsýr Meclisi Milletvekili ve Bütçe Komisyonu Baþkaný Muhammed Fakih Midyatlýlara hitap etti. Muhammed Fakih yaptýðý konuþmada,’’Sizin burada toplanmýþ olmanýz, Mýsýr’ýn derdi ile dertlenmiþ olmanýz, Ýslam ümmetinin tek bir ümmet olduðunun belgesidir.” Dedi. Fakih alanda, Türkiye’deki Müslümanlarýn Mýsýr Müslümanlarýnýn desteklenmesinin oradakilerine daha fazla hamaset geldiðini daha da imani duygularýnýn kabardýðýný söyledi. “Hazmedemediler, komplolar kurdular” Fakih konuþmasýnýn devamýnda,’’Mýsýrdaki kardeþleriniz zalimlere, Hüsnü Mübarek’e, onun yandaþlarýna karþý mücadele verdiler, mücadele verdiler onlarý devirdiler, sonra da seçimler

oldu. Beþ sefer demokratik seçim yapýldý mýsýrda bu seçimlerde Muhammed Mursi kazandý. Onun gösterdiði adaylar kazandý. Fakat onlar Mýsýr’ýn demokrasi ile yönetilmesini hazmedemediler. Mýsýr halkýnýn kendi iradesiyle seçtiði reisle parlamentoyla yürümesine tahammül edemediler. Ýçerde ve dýþarýda Mýsýr’da komplolar kurmaya baþladýlar. Mýsýrda yerel güçler, yasal olmayan yerel güçler, iþbirliði içerisine girdiler. Ýsrail ve Haliç ülkelerinde özellikle dýþ baðlantýlar kurarak bu direniþe karþý koydular. Mýsýr’da gençlerin talebi belli açýk ve net, asker kýþlaya dönecek, demokrasinin önüne geçilmeyecek. Herkes özgür bir þekilde yaþayacak. Gençler canlarýný verdiler, kýz kardeþlerimiz canlarýný verdi, meydanda Biltacý’nýn kýzý Esma canýný verdi. Daha nice canlar verildi. Asla ve asla demokratik haklardan vazgeçilmeyecek. Bu özgürleþme mücadelesi devam edecek bu canlar bunun için gitti.’’ Ýfadelerini kullandý. “Direniþimize devam edeceðiz”

Darbe yönetimini anti demokratik seçimlerle kendini dünyaya haklý göstermeye çalýþacaðýný söyleyen Fakih sözlerine þöyle devam etti:’’Ama biz direniþimize devam edeceðiz. Bizler Allah’a güveniyoruz. Ve direniþimizi sonuna kadar sürdüreceðiz. Biz Allah’a iman etmiþiz, onun gücüne iman etmiþiz. Bize yardým edeceðini biliyoruz. Rabbim bizden yardýmýný esirgemesin ve ayaklarýmýzý sabit kýlsýn. Bizim isteklerimiz öncelikle ordunun kýþlaya dönmesi ve demokrasinin devam etmesi. Ýsteðimiz Demokratik haklarýn tamamen verilmesi, bütün halk arasýnda adaletin saðlanmasý ve insanlara eþit imkân tanýnmasýdýr. Þehitlerin kanýna karþý kýsas uygulanmalýdýr. Çocuklarýmýzý, kýzlarýmýzý öldürenler kesinlikle cezalandýrýlmalýdýr. Kurum ve kuruluþlarýn yolsuzluktan arýndýrýlmasý. Emniyet ve yargýnýn asli iþlevlerine geri dönmesi, Özgür, þeffaf bir seçim ortamýnýn saðlanmasý, bizim taleplerimiz bunlardýr.” Mýsýr’da askeri darbeyi gerçekleþtirenlerin ve onlarýn yandaþlarýnýn, kesinlikte yaptýklarýnýn hesabýný vereceðini belirterek, piþman olacaðýný söyledi. Özgürlüðün kazanacaðýný Mýsýr’ýn kurulacaðýný ifade eden, Fakih, “Özgür Mýsýr, adil Mýsýr, Siyonizm’e direnen Mýsýr, Ýnsan haklarýnýn çiðnenmediði Mýsýr, Müslümanlarýn Mýsýrý, Araplarýn Mýsýrý, Ezherin Mýsýrý, Ýhvanýn Mýsýrý kurulacak.” Ýfadelerine yer verdi. Fakihin konuþmasý sürekli tekbirler ve sloganlarla kesildi. Basýn açýklamasýnda, Ýhvan’a selam direniþe devam, kahrolsun Sisi seninleyiz Mursi gibi sloganlar atýldýðý görüldü. » M. Sait Çakar

umhurbaþkanlýðý seçimi yaklaþtýkça özellikle de birilerinin heyecaný, daha doðrusu tedirginlikleri artýyor. Öyle gözüküyor ki, -olaðanüstü bir geliþme olmazsa- 'kesinlikle olamaz, olmamalý' dedikleri Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan Cumhurbaþkaný olacak. Artan heyecan ve tedirginlikle beraber, bir yandan da orta vadede bir ümit besliyor birileri. Bu orta vadeli beklentiyi: 'Baþbakan aday olursa, kesinlikle cumhurbaþkaný seçilir ve ondan sonraki geliþmeler sebebiyle partisi daðýlýr ve bize gün doðar' þeklinde özetleyebiliriz. Ancak tedirginlik daha aðýr basýyor. Nasýl aðýr basmasýn ki, kurulduðu günden beri girdiði 8 seçimin tamamýnda oylarýný artýrmayý baþarmýþ bir yapý var karþýlarýnda. O yapýnýn arkasýndaki kadronun, geleceðe yönelik 'AK Parti daðýlýr' tahminlerini berhava edecek bir formül üretebileceðini, dolayýsýyla beklediklerinin olmayacaðýný hissediyorlar. 7 Þubat, Gezi Olaylarý, 17-24 Aralýk, dinlemeler, tapeler, iddialar... Kendisini engellemek için onca þeyler yaptýklarý kiþinin, çoktan ellerinden kaçýrdýklarý halde her nedense 'son kale' olarak gördükleri bir makama ve de halk tarafýndan seçilerek gelecek olmasý, kesin olarak denizin bitmesi onlar için. Denizin bitmesi; çünkü bir þekilde belki eski hale dönebilir ve o mutlu(!) günlerdeki gibi ferah-fahur yaþayabiliriz beklentisinin kesin olarak rafa kalkmasý bu. Mutlu günler; yani her þeyi kendilerinin belirlediði, hükümetler kurup hükümetler yýktýklarý; baþbakanlarý, bakanlarý atadýklarý; 'ekonomik sýkýntý var' diye baðýrýp, dýþarýdan borç alýp kasalarýna aktardýklarý; devletin parasýný ucuza kapatýp, devlete daha pahalýya satarak güya ticaret-sanayi yaptýklarý... günler. Hazineyi, milletimizin varlýklarýný istedikleri gibi kullanamayacaklar bir daha. Ülkemizin yerinde saymasý, hatta geriye doðru gitmesi demek olan politikalarýn dikte

edilmesine aracý olamayacak, kilit noktalarda bulunan bürokratlar eliyle iþlerin arzu ettikleri gibi yürütülmesini temin edemeyecekler. Alýþtýklarýný yapýp, canlarý istediðinde de dýþarýdan imdat isteyemeyecekler; gel(e)meyeceðini biliyor olacaklar çünkü. Hiç istemiyor olsalar da, her þey iyice þeffaflaþacak. Ve ülkenin sömürülmesinde kullanmak üzere emanet aldýklarý sermayeleri kendilerinden istendiði gibi kullanamayacaklarý için de ; çalýþacaklar, üretecekler, rekabet edecekler, koþturacaklar ve böylelikle ülkenin geliþiminde pay sahibi olmak mecburiyetinde kalacaklar...Yani ithalat ve montaja dayalý sistemleri iþe yaramayacaðý için; ya yerli olacak, ya da yok olacaklar... Çare arayýþlarýnda son durak, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn cumhurbaþkaný seçilmesini istemeyenlerin bir 'Çatý Aday' altýnda buluþmasý. 'Birisi cumhurbaþkaný olsun' diye etrafýnda toplanýlacak bir 'Çatý Aday' deðil dert; aranan 'Recep Tayyip Erdoðan cumhurbaþkaný olmasýn' diye üzerinde ittifak edilecek bir isim. 'Çatý' sözcüðünün çaðrýþýmlarý güzel olsa da, bu sözcüðün önüne konulan ve konulabilecek isimlerin çoðunun ufak bir problemi var; akýntý yapýyor olmalarý... Aidiyetleri, mensubiyetleri ve daha da önemlisi hayata bakýþlarý sebebiyle; çatý sözcüðünün karþýlýðýný veremeyecek isimler hepsi de. Her þey gözlerimizin önünde yaþanýyor ve bütün olup bitenler derin bir irfanýn sahibi olan insanýmýz tarafýndan dikkatle izleniyor. Atýlan her adým, söylenen her söz, milyonlarca zihin tarafýndan kaydediliyor ve deðerlendiriliyor. Kim ne düþünürse düþünsün; insanýmýzý bu saatten sonra kandýrmalarýnýn imkaný yok artýk... Ýþin özeti ise þu: Ortada dolaþýp duran ve halkýmýzýn yüzde 65-70'inin desteðini alabilmesi(!) hedeflenen isimlerin nerdeyse tamamý 'bizden deðil'... Ekrem Kýzýltaþ - Haber7

12 Mayýs 2014 Pazartesi

Ekmeðe zam yok Türkiye Fýrýncýlar Federasyonu Baþkaný Balcý, ekmeðe þu anda zam yapýlmayacaðýný, ekmek fiyatlarýný belirleyecek un fiyatlarýnýn buðday hasadý sonrasý þekilleneceðini bildirdi...

ürkiye Fýrýncýlar Federasyonu Baþkaný Balcý, ekmeðe þu anda zam yapýlmayacaðýný, ekmek fiyatlarýný belirleyecek un fiyatlarýnýn buðday hasadý sonrasý þekilleneceðini bildirdi. Türkiye Fýrýncýlar Federasyonu Baþkaný Halil Ýbrahim Balcý, "kuraklýk nedeniyle buðday fiyatlarýnda artýþ olacaðý ve bunun da ekmek fiyatlarýna yansýyacaðý" yönündeki iddialarý deðerlendirdi. Hasat sonrasý buðday miktarý az olursa ilk etapta Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) stoklarýnýn kullanabileceðini belirten Balcý, "O günkü þartlarda ne gerekiyorsa o yapýlacak. Bu konular þu anda bizim kendi içimizde üzerinde durduðumuz ve Bakanlýkla konuþtuðumuz konular ancak kamuoyuyla paylaþýlmasý için çok erken. Bunu gündeme

Çikolata ve gazozda ilaç tehlikesi

getirmeye çalýþanlar ne un ne de ekmek tarafýndaki insanlar. Bu konuda ne ekmek ne de buðday tarafýndan olumsuz bir açýklama var" diye konuþtu. "Þu anda ekmeðe zam söz konusu deðil" diyen Balcý, ekmek fiyatlarýný belirleyecek un fiyatlarýnýn, buðday hasadý sonrasý þekilleneceðini vurguladý. Çuval un fiyatýnda geçen aylarda yüzde 15 civarýnda bir artýþ yaþandýðýný belirten Balcý, bunun üzerine Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn TMO'nun stoklarýndaki 2 milyon tonluk buðdayý satýþa çýkardýðýný ve fiyattaki yükseliþin önüne geçildiðini anlattý. Balcý, þunlarý kaydetti: "Bu fiyat artýþýnýn ekmeðe de

olumsuz bir yansýmasý olmadý. Ekmek fiyatlarý yaklaþýk 2 senedir kilogram fiyatý 4 lira. Konuyu yakýndan takip ediyoruz. Olumsuz durum karþýsýnda bir araya gelerek tedbirleri alýyoruz. Kuraklýk nedeniyle hasadýn ne kadar düþük olacaðý görüldükten sonra mutlaka tedbir alýnacak. Bunlar arasýnda buðday ithalatý söz konusu olabilir, TMO stoklarýnýn satýþý söz konusu olabilir, un ihracatýnýn belli bir süre yasaklanmasý söz konusu olabilir. Bunlarýn hepsi olumlu tedbirler. Geçmiþte un ve ekmek fiyatlarý konusunda bunu yaþadýk. Küresel ýsýnma nedeniyle un ve ekmek fiyatlarý özellikle yüzde 100 artýþ gösterirken, biz bunu yaptýðýmýz çalýþma ile yüzde 25 ile sýnýrlý tuttuk. Ýnþallah böyle bir sýkýntý yaþamayýz." Öt yandan Türkiye'de buðday hasat dönemi mayýsta baþlýyor, son hasat dönemi ise aðustos-eylülde yaþanýyor. Hasadýn baþlamasý ve son bulmasý iklim þartlarýna göre deðiþirken ilk buðday hasadý Akdeniz ve Güneydoðu Anadolu bölgelerinde yapýlýyor. » (AA)

Þiir Köþesi NEFRET M. Sait Çakar Þu aþk masalý olmasaydý gözlerimin gölgesinde, Efsanesi çalmasaydý uzaklarýn türküleri, Ve biz çöplüklere itilmeseydik, Nece yýllarýn dudaklarýn çatlamazdýk. Son bestesi kýrýlmasaydý mutsuzlukta, Adýný anmasaydý çalýnmýþ sokaklarda, Ve biz imgesi bozulmuþ bir korlukta, Olmazdýk sevdiklerimizin nefretinde. Meðer tutsaklýk keþfedilmeyen bir ayrýlýktýr.

Rewan Brindar Mardin Artuklu Üniversitesi

ýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn insan saðlýðýna zararlý olduðunu açýkladýðý gýdalardaki ilaç etken maddeleriyle ilgili eczacýlardan uyarý geldi. Tüm Eczacý Ýþverenler Sendikasý (TEÝS) Genel Baþkaný Nurten Saydan, çikolata, ginseng ve meyve aromalý içecekte cinsel gücü artýrýcý iki ayrý ilaç etken maddesi, gýda takviyesinde ise doktor kontrolünde kullanýlmadýðýnda ölüme yol açan "sibutramin" bulunmasýný eleþtirerek, bunlarýn ilaç olduðunu, rastgele satýlamayacaðýný söyledi. TEÝS Genel Baþkaný Saydan, Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn, insan hayatýný ve saðlýðýný tehlikeye düþürecek þekilde bozulmuþ, deðiþtirilmiþ gýdalarda bulunduðunu açýkladýðý ilaç etken maddeleriyle ilgili uyarýlar dile getirdi. Saydan, "Performans artýrýcý enerji yüklü" diye satýlan çikolatada, limon aromalý gazlý, meyve aromalý ve bitki karýþýmlý içeceklerde, kahvede, bitkisel karýþýmlý macunda ve gýda takviyesinde iktidarsýzlýk tedavisinde kullanýlan iki ayrý ilacýn etken maddeleri "sildenafil" ve "verdanafil" tespit edildiðini, yine gýda takviyesi diye satýlan bir üründe ise doktor kontrolünde kullanýlmadýðýnda ölüme yol açan, obezite tedavisinde kullanýlan "sibutramin" bulunduðunu belirtti. Eczacýlar olarak, "Takviye edici gýda" baþlýðý altýnda toplanan "Bitkisel ilaçlarýn" yarattýðý, yaþattýðý sorun ve sýkýntýlarý endiþe, hayret ve üzüntüyle takip ettiklerini kaydeden Saydan, bu ürünlerin kontrolsüzce, her ortamda satýldýðýna dikkati çekti. Türkiye'nin saðlýktan ve ilaçtan sorumlu tek yetkili saðlýk otoritesinin Saðlýk Bakanlýðý olduðunu anýmsatan Saydan, þunlara iþaret etti: "Defalarca bunlarýn ilaç, ilacýn yerinin eczaneler,

yetkili kurumun da Türkiye Ýlaç ve Týbbi Cihaz Kurumu olduðunu ifade ettik. Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn bu ilaçlarla ne iþi olabilir? Sildenafil ve verdanafil iktidarsýzlýk tedavisinde kullanýlan ilaç etken maddeleridir. Yani ilaçtýr. Rastgele çikolata, gazoz içine konulup satýlmaz. Bir ülkede baþka bir bakanlýðýn yetki alanýnda iþ yapmaya çalýþan bakanlýklar olursa gýda ile ilaç birbirine karýþýr." Saydan, Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn çok önemli görevleri olduðunu, bu bakanlýðýn asli görevlerine dönmesi gerektiðini vurgulayarak, "Takviye edici gýdalar ismi verilerek 'gýda" gibi gösterilen bitkisel ilaçlarýn Saðlýk Bakanlýðýna devredilmesi gerekir" dedi. Bu ilaçlar masum deðil Yaz aylarýnda zayýflama ilaçlarýna olan ilginin arttýðýný, bu tür ilaçlarýn bilinçsizce kullanýmý sonucu geçmiþte pek çok vatandaþýn hayatýný kaybettiðini anýmsatan Saydan, "Vatandaþlarýmýzýn saðlýðýný bozan, hayatýný kaybetmesine neden olan bu tür bitkisel ilaçlarýn sadece eczanelerimizde ve eczacý kontrolünde satýlmasý gerekir. Vatandaþlarýmýz bu tür ilaçlarý masum görmesin" uyarýsýný dile getirdi. Saydan, bir ürüne ilaç þekli verilmiþse, dozu belirlenmiþ veya ilaç etken maddesi katýlmýþsa izni ve kontrolünün Saðlýk Bakanlýðýnda, satýþýnýn ise eczanelerde olmasý gerektiðini ifade ederek, "Çocuk bezinin, oyuncaklarýn iznini bile veren bakanlýðýn niçin bitkisel ilaçlar için yetki almadýðýný anlamýyoruz" ifadesini kullandý. Vatandaþlarýn saðlýðýný çok önemsediklerini kaydeden Saydan, "Lütfen bu ürünlere raðbet etmesinler, bunlarý kullanýp saðlýklarýndan olmasýnlar. Hele internetten asla ilaç satýn almasýnlar. Ýlaç internetten alýnacak kadar basit bir ürün deðildir" uyarýsýný dile getirdi. » (AA)

12 Mayýs 2014 Pazartesi

Hrant Kasparyan

Beþikçi Bir Döneme Iþýk Tutuyor

emokratik deðerler, insan haklarý ve bu baðlamda Kürt sorununa iliþkin görüþlerinden ötürü hayatýnýn 17 yýlýný cezaevinde geçirmek zorunda býrakýlan toplumbilimci ve yazar Dr. Ýsmail Beþikçi'nin hapiste geçirdiði süre zarhnda aralannda gazeteci, siyasetçi, yazar, avukat ve sivil toplum kuruluþu temsilcilerinin de bulunduðu çok sayýda insana yazdýðý mektuplar, Ýsmail Beþikçi Vakfý Yayýnlan tarafýndan kitaplaþtýrýldý. Dr. Beþikçi'nin, Ýstanbul, Ankara, Bursa ve Adana baþta olmak üzere farklý cezaevlerinden çeþitli tarihlerde yazdýðý 53 mektuptan oluþan 620 sayfalýk Cezaevinden Mektuplar adlý kitaba iliþkin Beþikçi þunlarý kaydediyor: "Mektuplar, ilgili kiþilerin, o günlerdeki yazýlarýný ve konuþmalanný eleþtirmek amacýyla dile getirilmiþtir. Eleþtiri, özgür eleþtiriyse düþün hayatýnýn çok önemli bir boyutudur. Demokrasinin de bilimin de vazgeçilmez koþulu, ifade özgürlüðünün, özgür eleþtirinin var olmasýdýr." Toplumsal, siyasal, düþün hayatýna has eleþtirilerin yer aldýðý mektuplara iliþkin Beþikçi þöyle diyor: "Mektuplann ilgili kiþilere ulaþmasýna özen gösterilmiþtir. Dýþarýdaki arkadaþlar, bunun için yoðun çaba harcamýþtýr. Fakat birkaç tanesi hariç bu mektuplara

cevap alýnamamýþtýr. Mektuplann neden cevapsýz býrakýldýðý üzerinde düþünmek, toplumsal ve siyasal hayata iliþkin bilgilerimizi, Kürd/Kürdistan sorunuyla ilgili bilgilerimizi artana bir etki yapacaktýr." 90'U YILLAR, MÝT ve BASIN Dr. Beþikçi, gazeteci Mehmet Ali Birand'a yazdýðý mektubunda, 90'lý yýllarda yaþanan karanlýk sürece ve devlet mekanizmasýnýn süreçte nasýl iþlediðine dair önemli ipuçlanný açýða çýkartýyor. Beþikçi, 16 Ocak 1996'da Þýmak'ýn Güçlükonak beldesinde bir yolcu otobüsündeki 11 köylünün kurþuna dizilmesi ve daha sonra otobüsün ateþe verilmesi olayýnýn, "PKK eylemi" olarak lanse edilmesini, gazeteci Birand'ýn konuyu tek taraflý olarak ele almasýný ve PKK'nýn açýklamalarýna deðinmemesini eleþtiriyor. Beþikçi mektubunda, PKK'nýn yaptýðý açýklamada, saldýrýnýn devletin güvenlik güçleri tarafýndan gerçeklestirildiðini kanýtlarýyla ortaya koymasýna raðmen, olayýn "PKK eylemi" olarak kamuoyuna lanse edilmesine dikkat çekiyor ve Türk basýnýnýn bu konuda Milli Ýstihbarat Teþkilatý'nýn bir þubesi gibi çalýþtýðýný ifade ediyor. Beþikçi ayný dönemde, devletin, Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe'nin polis tarafýndan katledilmesinin inkâr edilmesi ve The European gazetesinde Türk askerlerinin elinde kesik baþlar tutar bir þekilde görüntülendiði fotoðraflarýn yerel basýna yansýmasýný engellemekle meþgul olduðunu belirtiyor. "Terör" konusunda devletin ikiyüzlü tutumuna dikkat çeken Beþikçi, ayný günlerde Karadeniz'de gemi kaçýrma olayý ile hastane basýp binlerce kiþiyi rehin alanlarýn "özgürlük savaþçýsý" olarak kabul gördüðünü belirterek þöyle diyor: "Türkiye'nin

Çeçenlere gösterdiði hoþgörünün ve Kürtlere karþý uygulanan þiddet ve devlet terörünün irdelenmesi gerek” YAÞAR KEMAL'E Beþikçi, 1974'te Yaþar Kemal'e yazdýðý mektupta, aradan 40 yýl geçmesine raðmen günümüz Türkiye'sinde de görünür ve hissedilir olan devletin resmî ideolojisi hakkýnda þu saptamalarda bulunuyor: "Bu ideoloji yalana dayanmakta ve kitlelere baský, zor, zulüm, zindan, sürgün, katliam ile kabul ettirilmeye çalýþýlmaktadýr. Aslýnda ve bölünen Kürt özerk üniversite, coðrafyasýndan büyük baðýmsýz Ýnsan bir pay alýnmasýna mahkemeler, haklarý ve Kürt aracý olduklarýný kitle sorununa iliþkin ifade ediyor. haberleþme görüþlerinden dolayý Beþikçi 34 yýl araçlarý 17 yýlýný hapiste geçiren önce Ecevit'e tamamen bu Ýsmail Beþikçi'nin, hitaben kaleme resmi cezaevinde yazdýðý aldýðý ideoloji mektup ve makaleler mektubunda, çerçevesinde kitaplaþtýrýldý. CHP'nin tarihsel ve kalem genel tutumundan oynatmaktadýr. olumlu bir beklenti Resmî ideoloji ve içinde olmadýðýný þu sözlerle bunun gereði olan politika ise, ifade ediyor: "CHP genel dünyada eþi benzeri baþkaný ve baþbakan olarak bulunmayan ýrkçý fikir ve gezileriniz oluyor. Bu görüþleri içermektedir. Bu gezilerde, 'halklara özgürlük' muhteva, bilime, insan sloganýna karþý çýkýyorsunuz. haklarýna, hukuka aylandýr. Türk ýrkçýlýðýnýn ve Çünkü Kürt halkýnýn en temel sömürgeciliðinin en has demokratik haklarýnýn gasp kurumlarýndan biri olarak edilmesi eylemini meþru CHP'nin ve sizin tavrýnýzý hiç göstermek için, herkesin Türk yadýrgamýyoruz." olduðu ve mutlu olduðu þeklindeki yalaný kitlelere CEZAEVÝNDEN YAZILAR yayma ve inandýrma amacýný Dr. Ýsmail Beþikçi'nin gütmektedir." düþüncelerini ve eserlerini ECEVÝTE CHP ELEÞTÝRÝSÝ 1980'de CHP'nin genel baþkanlýðý ve Baþbakanlýk görevi yürüten Bülent Ecevit'e Üsküdar'daki cezaevinden mektup gönderen Beþikçi, Ecevit'in o dönem Meclis konuþmalarýnda sýk sýk kullandýðý "bölücülük" ifadesinden yola çýkarak, bölyönet politikasýnýn sömürgeciliðin politikasý olduðunu belirtiyor ve tarihsel referanslarla da emperyalizmKemalizm iliþkisini gün yüzüne çýkartýyor. "1919-22 yýllan arasýnda Ýngiliz ve Fransýz emperyalizminin Orta Doðu'daki en önemli iþbirlikçisi Kemalistlerdir" diyen Beþikçi, Kemalistlerin Kürt ulusunun bölünmesine

yaþatmayý hedefleyen Ýsmail Beþikçi Vakfý, Beþikçi'nin cezaevinde geçirdiði süre boyunca kaleme aldýðý akademik boyuttaki siyasî ve düþünsel makaleleri de kitaplaþtýrarak okurlarýn dikkatine sunuyor. Cezaevinden Yazýlar adlý 670 sayfalýk kitapta, Beþikçi'nin Kürt sorunu ve insan haklan ihlallerine iliþkin yazdýðý 32 makale, 90'lý yýllardan 2000'lere kadar yaþanan toplumsal ve siyasî döneme ýþýk tutuyor. Aðýrlýklý olarak Kürt toplum yapýsýný ele alan Beþikçi, kitapta yer alan makaleleriyle, devletin resmî ideolojisinin Kürt toplumuna iliþkin inkâr ve yok sayan uygulamalarýna karþý bilim

yöntemiyle eleþtiriler yöneltiyor. Beþikçi, Kürt sorununa duyarsýz kalan veya egemen güçlerin söylemleriyle konuþan "akademik" çevrelere, resmî ideolojiye tabi olduklan ve bu nedenle bilimsel erikten uzaklaþtýklarý eleþtirisini getiriyor. ALEVÝLERÝN ASÝMÝLASYONU Kitapta Alevilerin yaþadýðý sorunlar farklý bir bölümde ele alýnýyor. Beþikçi, Alevilerde Kala Karýþýklýðý, Resmî ideoloji ve Aleviler, Alevilerin Büyük Sýrrý baþlýklarýyla 2000'li yýllarda kaleme aldýðý üç makaleyle, devletin resmî ideolojisinin Alevilerde nasýl bir kimlik bunalýmý yarattýðýný ve yaþanan sorunlara dair çarpýcý gerçekleri ortaya çýkartýyor. Beþikçi, Türk siyasal hayatýný yönlendiren yerleþik söylemlerden biri olarak, "Türk halkýnýn yüzde 99'u Müslüman'dýr" önermesinin Alevilik açýsýndan da irdelenmesinin sosyolojinin, sosyal antropolojinin ve siyaset bilimlerinin ilgi alanýnda olmasý gerektiðini belirtiyor. Alevilerin asimile sürecinin hâlâ devam ettiðini vurgulayan Beþikçi makalesinde, 1995'te Doðru Yol Partisi Genel Baþkaný Tansu Çiller için hazýrlanan gizli bir rapordan bahsederek, Ýranlý Ayetullah Þeriat Medari'nin Aleviler için dönemin Diyanet Ýþleri Baþkaný Süleyman Ateþ'e, "Ya siz Sünnileþtirin, ya biz Þiileþtirelim" dediðini açýklýyor. hrantkasparyan@gmail.com

Sürdürülebilir bir Turizm için alýnacak tedbirler görüþüldü

ardin’de sürdürülebilir bir turizm için alýnmasý gereken tedbirlerin görüþülmesi amacýyla Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz Baþkanlýðýnda Tarihi Valilik Binasýnda toplantý yapýldý. Toplantýya ayrýca, Vali Yardýmcýsý Hüseyin Avcý, Artuklu Kaymakamý Soner Karataþoðlu, Ýl Emniyet Müdürü Mehmet Þahin, Artuklu Belediye Baþkaný M.Emin Irmak, Ýl Kültür ve

Turizm Müdür Vekili Ýlhan Þýk, Ýl Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Müdürü M.Salih Söðüt, Mardin Turizm ve Otelciler Derneði (MARTOD) Baþkaný Özgür Gürgör ile sivil toplum kuruluþu temsilcileri katýldý. Projenin inþaat bileþeni kapsamýnda devam eden 1. Caddede bulunan 640 iþyerinin cephe iyileþtirmesi çalýþmalarýnýn Eylül-2014 tarihinde tamamlanmasýný amaçladýklarýný belirten Vali

Dr. Ahmet Cengiz “Mardin’de kolektif bir çalýþma ve tüm kesimlerin katkýlarýný gerektiren projenin verimliliði açýsýndan bir takým tedbirlerin alýnmasý gereklidir” dedi. Baþta konaklama tesisleri olmak üzere tüm iþyerlerinde “güleryüzlü” bir anlayýþýn altýný çizen Vali Dr. Ahmet Cengiz, kaliteli bir turizm hizmeti için fiyat standardizasyonu ve hijyen konularýnda duyarlýlýðýn önemli olduðunu söyledi.

Katýlýmcýlarýn görüþ ve önerilerinin alýnmasýnýn ardýndan Vali Dr. Ahmet

Cengiz, 1. Cadde esnafýný ziyaret ederek görüþlerini aldý. » Ýsmail Erkar