13 Şubat 2013 Çarşamba Gazete Sayfaları

Page 1

Üniversite tarihi sanatla buluþturacak M

M. Sait Çakar

ardin’in özgün mimari sembollerinden biri kabul edilen Kermozade Konaðý’nýn, Güzel Sanatlar Fakültesi’ne baðlý sanat galerisine dönüþtürülmesi için Artuklu Üniversitesi tarafýndan baþlatýlan restorasyon ve tadilat çalýþmalarý ilk meyvesini verdi.

Mardin taþ mimari geleneðinin korunarak, sanatsal etkinliklere uygun þekilde dizayn edildiði sanat galerisinde, Mardin Artuklu Üniversitesi Güzel sanatlar Fakültesi’nden Yrd.Doç.Dr. Serdar Toka’nýn "Titreþim" baþlýklý kiþisel resim sergisi, 20 Þubat - 15 Nisan tarihleri arasýnda sanatseverlerle buluþacak. "Sürekli bir oluþ halindeki bedenin yaþama hali olarak titreþimini" konu alan serginin son dönemde yaptýðý yaðlýboya çalýþmalarýndan oluþtuðunu belirten Toka: “Resimlerde bedenler ve mekânlar yaratmanýn yaný sýra, bir nesneye karþýlýk gelmeyen fýrça darbeleriyle bedenin hallerini ortaya koymaya çalýþtým. Daha çok kiþisel

deneyimlerin ifadesi olan bu resimlerde dýþavurumcu üslubun daha etkin olduðunu söyleyebilirim.” bilgisini verdi. Mardin’in tarihi dokusuna uygun olarak, “Uluslararasý Çaðdaþ Sanat Galeri” leri standartlarýnda renovasyonu gerçekleþtirilen mekâna yeni bir iþlevsellik kazandýrýlarak sanat galerisine dönüþtürülmesiyle; Kermozade Konaðý’nýn kadim güncel sanat alanýnda sergilerin düzenleneceði bir adres olacaðýný kaydeden Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay: Galerinin ana sergileme mekânlarýnýn 140'ar metrekarelik iki salondan oluþtuðunu açýklayarak, sanat galerisini ziyaret edecek sanatseverlerin hem Mardin mimarisinin içinden bir kesiti deneyimleyebilmeleri hem de sanatsal etkinlikleri izleyebilmelerinin mümkün olacaðýný belirtti. Açýlýþý 20 Þubat Çarþamba günü, saat 18.00’de yapýlacak sanat galerisinin klasik resim ve heykel sergileme elemanlarý ile birlikte video ve film gösterimine uygun teçhizatýnýn bulunduðu bilgisini aktararak sözlerini sürdüren Rektör Omay, Mardin Artuklu Üniversitesi Güzel sanatlar

Fakültesi’nin, yaratýcýlýðýný, sezgi gücünü kullanabilen, nesneler arasýnda iliþkileri yorumlayabilen ve bunu malzemeler aracýlýðýyla ifade edebilme yetisine sahip öðrenciler yetiþtirmeyi amaçladýklarýnýn altýný çizerek, þöyle konuþtu: “Bunu geniþ bir sanatsal ve kültürel perspektifle ve ayný zamanda evrensel kültür ile yerel kültürler arasýnda bað kurma anlayýþý kazandýran uygulamalý ve teorik bir eðitim yoluyla gerçekleþtirmeyi hedeflemekteyiz. Fakültemiz çok kültürlü ve pek çok uygarlýðýn köklü tarihsel ve kültürel birikimlerini miras almýþ bir bölgede konumlanmýþtýr. Bu birikimin modern sanat yöntemleriyle yoðrularak evrenselle buluþturulmasý üniversitemiz tarafýndan bir gereklilik olarak görülmektedir.” Artuklu Üniversitesi Güzel sanatlar Fakültesi Öðretim üyesi Serdar Toka’nýn sergisiyle açýlacak sanat galerisinin farklý disiplinlerden genç ve öncü eðilimlere büyük bir katký saðlayacaðýna da inandýðýný vurgulayan Rektör Omay, “Bölgenin bu zengin sanatsal malzeme ve teknikleri tüm sanat dallarýnda iþlenerek hem bölgenin kültür ve sanatýna katký saðlanacak hem de üniversitemizin “Ortadoðu kültürü ve sanatýný evrenselle buluþturma” misyonuna katkýda bulunulacaktýr.” Dedi.

Haným Onur: Serbest býrakýlmam barýþa bir katký olabilir

A

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

13 Þubat 2013 Çarþamba

nneleri tahliye edildikten sonra ailesine kavuþan Haným Onur, çocuklarýyla beraber olmanýn mutluluðunu yaþýyor. Kendisinin serbest býrakýlmasýnýn barýþa bir katký olabileceðini söyleyen Haným Onur, "Bu barýþ sürecinde muhakkak Solin bir adýmdýr diyebilirim." Dedi. Sayfa 6’da

Yýl: 9 Sayý 2570 Fiyatý :25 Kr

Akdað: Bugün Kürtlerin de hakkýný savunan bir lider var Vali Ayvaz’dan Aile Dayanýþma Merkezi (Adem)’e ziyaret Ýsmail Erkar

V

ali Turhan Ayvaz Kýzýltepe ilçesinde Kaymakamlýk Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý Bünyesinde Aile Destek Merkezi’ni (ADEM) ziyaret etti. Kýzýltepe Ýlçesinde uzun yýllar Çarþý Karakolu olarak faaliyet gösteren bina Kaymakamlýkça yapýlan tadilat ve onarýmdan sonra Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý bünyesinde kurulan dezavantajlý kadýnlara yönelik sosyal ve ekonomik geliþimine katkýda bulunacak kurslarýn verildiði Aile Dayanýþma Merkezi (ADEM) olarak hizmet vermeye baþladý. Amaçlarýnýn dezavantajlý bayanlara yönelik olduðunu, özelliklede ev hanýmý ve kýzlarýn evde geçirdikleri boþ zamanlarýný burada verecekleri çeþitli kurslarla sosyal, ekonomik geliþimlerini saðlamak ve kendilerine iþ kapýsý açmak olduðunu söyleyen Kýzýltepe Kaymakamý Erkaya Yýrýk, bölge kadýnlarýn kurslara ilgisinin arttýðýný ve ADEM’de þu an 106 kadýnýn kurs gördüðünü belirti. Beraberinde Kýzýltepe Kaymakamý Erkaya Yýrýk ve Ýl Emniyet Müdürü Derviþ Kara ile birlikte ADEM’i ziyaret eden Vali Turhan Ayvaz, burada çalýþan eðitmenler ve kursiyerlerle bir süre sohbet ederek Aile Destek Merkezi Müdürü Naciye Yýldýrým’dan bilgi aldý. Merkezin kadýnlar tarafýndan yoðun ilgi gördüðünü belirten merkez müdürü Naciye Yýldýrým, kadýnlarýn sosyal hayata kazandýrýlmasý için gayret sarf ettiklerini söyledi. Merkezde aile ortamý bulunduðunu belirten Yýldýrým, kurslara talebin her gün arttýðýný anlattý. Merkez bünyesinde kadýnlara çeþitli kurs ve seminerler veriliyor. Boþ vakitlerini merkezde geçiren kadýnlar hem meslek sahibi oluyor hem de sosyal hayata katýlým saðlýyor. Eski çarþý karakol binasýnda açýlan merkezde kadýn ve çocuklar için her þey düþünülmüþ. Anasýnýfý, oyun alanlarý, dinleme odalarý, mutfak gibi alanlarýn bulunduðu merkezde okuma yazma, kuaförlük, bilgisayar ve dikiþ nakýþ kursu veriliyor. Kurs bünyesinde þu an 106 kursiyer eðitim görüyor.

Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, Kürt Sorununun çözümü konusunda bir dönüm noktasý olan Baþbakan’ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý görüþmenin detaylarýný anlattý. AK Parti’nin Kürt Sorununu çözme noktasýnda bakýþ açýsýnýn net olduðunu vurguladý... çiþleri Bakaný Muammer Güler’in Mardin’e yaptýðý gezi ve incelemeler kapsamýnda partililerle bir araya gelen Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, önemli açýklamalarda bulundu.

Ý

Mazýdaðý, Derik, Nusaybin, Dargeçit ve Savur ilçelerinden sonra Kýzýltepe Ýlçesine geçen AK Parti heyetinin onuruna verilen yemeðe katýlan Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, Kürt Sorununun çözümü konusunda bir dönüm noktasý olan Baþbakan’ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý

görüþmenin detaylarýný anlattý. AK Parti’nin Kürt Sorununu çözme noktasýnda bakýþ açýsýnýn net olduðunu vurguladýðý konuþmasýnda Akdað, Kýzýltepelilere kendilerine gösterdikleri yoðun ilgiden dolayý teþekkür etti. Ýçiþleri Bakanlýðýna Muammer Güler’in getirilmesi ile Baþbakan Erdoðan’ýn bölgeye ve Mardin’e verdiði önemin bir göstergesi olduðunu dikkat çeken Akdað, Baþbakan’la yaptýðý görüþme hakkýnda þu bilgileri verdi... Sayfa 2’de

Solin'in annesi tahliye oldu

Þ

ýrnak’ýn Cizre ilçesinde, 2011 yýlýnda terör örgütü KCK operasyonu kapsamýnda gözaltýna alýndýktan sonra tutuklanan Cizre eski Belediye Baþkan Yardýmcýsý Haným Onur’un, lösemi hastasý kýzý 5 yaþýndaki Solin’e bakmasý için mahkemeye tahliye talebinde bulunulmasý ardýndan, Haným Onur, akþam saatlerinde Mardin Cezaevi'nden tahliye edildi.

Sayfa 2’de

'PKK'nýn silah býrakmasýnda en fazla Kürtlerin yararý olacak'

K

ürt siyasetçi ve yazar Ýbrahim Güçlü, PKK'nýn silahsýzlanmasýnýn önündeki engellerin ayný zamanda Kürtlerin aleyhine olan engeller olduðunu belirterek, bunun en fazla Kürtlerin yararýna olacaðýný söyledi. PKK'nýn silahsýzlanmasýndan sonra gerçek bir sorgulama, hesap sorma, hukuk süreci baþlayacaðýný dile getiren Güçlü, "Devletten sorulduðu gibi, PKK'dan da öldürdüðü ve infaz ettiði Kürtlerle ilgili sorgulama, hesap sorma, hukuksal yollarý iþletme söz Sayfa 3’te konusu olacaktýr." dedi.

37 sanayici için yer tahsisi yapýldý Ali Edis

M

ardin Organize Bölgesi Müteþebbis Heyeti Vali Turhan Ayvaz Baþkanlýðýnda OSB Yönetim Kurulu Binasýnda toplandý. Toplantýda OSB’nin bozulan yollarý için Bakanlýkça ödenek çýkarýlmasý dolayýsýyla proje çalýþmalarýnýn bir an önce baþlatýlmasý ve birinci Organize Sanayi Bölgesinde 37 sanayici

için yer tahsisi konularý masaya yatýrýldý. Vali Turhan Ayvaz, “Yatýrým yapmak isteyen 37 sanayici için yer tahsisi yapýldý. Bu giriþim ile yüz milyon liralýk yatýrým yapýlacaktýr. Bu giriþim ile birlikte 2000 ila 2500 kiþiye istihdam saðlanacak” dedi. Toplantýya Vali Turhan Ayvaz, MARSÝAD ve OSB Baþkaný Nasýr Duyan, Ýl Özel Ýdaresi Genel Sekreteri Halil Homan, Yönetim kurulu üyeleri ve basýn mensuplarý katýldý.


13 Þubat 2013 Çarþamba

2

Akdað; "Bugün Kürtlerin de hakkýný savunan bir lider var"

Sedat Aslanaçier çiþleri Bakaný Muammer Güler’in Mardin’e yaptýðý gezi ve incelemeler kapsamýnda partililerle bir araya gelen Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, önemli açýklamalarda bulundu.

Ý

Mazýdaðý, Derik, Nusaybin, Dargeçit ve Savur ilçelerinden sonra Kýzýltepe Ýlçesine geçen AK Parti heyetinin onuruna verilen yemeðe katýlan Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, Kürt Sorununun çözümü konusunda bir dönüm noktasý olan Baþbakan’ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý görüþmenin detaylarýný anlattý. AK Parti’nin Kürt Sorununu çözme noktasýnda bakýþ açýsýnýn net olduðunu vurguladýðý konuþmasýnda Akdað, Kýzýltepelilere kendilerine gösterdikleri yoðun ilgiden dolayý teþekkür etti. Ýçiþleri Bakanlýðýna Muammer Güler’in getirilmesi ile Baþbakan Erdoðan’ýn bölgeye ve Mardin’e

verdiði önemin bir göstergesi olduðunu dikkat çeken Akdað, Baþbakan’la yaptýðý görüþme hakkýnda þu bilgileri verdi: “Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, iki yýldýr benim de tanýþma þerefine erdiðim hemþerimiz, kardeþimiz, valimiz, müsteþarýmýz Muammer Güler beyefendiyi size bakan olarak gönderdi. Bu bize verilmiþ güzel bir hediyedir. Bu bakanlýk Mardin’e ve bütün ilçelere verilen bir deðerdir. 23 Aralýk’ta beraber Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan bizi genel merkeze davet etmiþ ve bölge sorunlarýyla ilgili deðerlendirmelerimizi ve görüþmelerimizi istemiþti. Ben de Sayýn Baþbakana þunlarý arz etmiþtim.’Kürtler bu Ümmetin Yetimleridir’ Mýsýrlý Alim Fehmi Sinnavi Kürtler için böyle demiþti. Sayýn Baþbakaným siz artýk Kürtlerin kendilerini öksüz hissetmelerine izin vermeyin. Uzatýn elinizi demiþtim. Bu gün Baþbakan dediðimizi yaptý ve iþte huzurlarýnýzda… Bir de sizin adýnýza bir vekiliniz, bir kardeþiniz, bir

hizmetkârýnýz olarak þunu demiþtim. “Kürtler size karþý görevlerini yaptýlar 3 seçim ve 2 referandum olmak üzere görevlerini yaptýlar. Bölgede 23 il var ve bu ilerin 14’ünde Ak Parti 1. diðer illerden 7’sinde BDP, Iðdýr’da MHP ve Tunceli’de ise CHP 1. oldu. Ama her þeye raðmen görevlerini yaptýlar. Bu bilgiler de Kürtlerin size güvendiði ve size oy verdiðini gösteriyor. Kürtler, size inanýyor, size güveniyor, sizin onlarla ayný kýbleye yöneldiðinizi, ayný secdeye baþ koyduðunuzu, ailenizin ayný aile yapýsý olduðunu biliyorsunuz. Siz Selahadin’i Eyyubi dedikçe Kürtlerin kalbi çarpýyor.”demiþtim. Þam’da mezarý baþýnda durmuþ bir Fatiha okumuþ ve þöyle hitap etmiþtim: “Allah senin yüzü hürmetine bir Selahaddin daha göndersin, çünkü Kutsi Þerif bu günde esir, yine bir kurtarýcý bekliyor.” Siz Feqiye Teyran, Melaye Ciziri, Þeyh Ahmed’e Xani dedikçe Kürtlerin kanadý olsa uçacak demiþtim. Çanakkale’de beraber bu vataný savunurken þehit olan bu dedelerin torunlarý Cudi’de, Gabar’da birbirini öldürüyor. Siz bu oyunu bozun.”demiþtim. Sizin muhalifleriniz de sizden bir umut bekliyor. Açýkça deklare ediyor basýna demeç veriyorlar. Zira AK Parti kimsesizlerin kimsesidir demiþtik. Bugün Kürtlerin de hakkýný savunan bir lider var. Þükürler olsun ki bugün iþin baþýna Mardin’den bir insanýmýzý getirdi. Çözüm yolunda hýzla ilerliyoruz. Biz risk aldýk, sizin için, analarýn aðlamamasý için bu konuda sizlerden iki talebim var, hem desteðinizi hem de dualarýnýzý istiyoruz. Var mýsýnýz? diyerek konuþmasýný bitirdi.

Erbakan: Siyonizmin otobüsünde ilerliyorsunuz M. Sait Çakar

S

aadet Partisi Mardin Ýl Teþkilatý’nýn düzenlediði konferansa katýlan Saadet Partisi Genel Ýdare Kurulu Üyesi (GÝK) ve Genel Baþkan Danýþmaný Dr. Fatih Erbakan, gündeme dair önemli açýklamalarda bulundu. “Arap Baharý’na Siyonizm’in nasýl baktýðýna dikkat etmemiz gerekiyor ” diyen Erbakan, hükümeti “Siyonizm’in otobüsünde ilerliyorsunuz” diyerek uyardý. Saadet Partisi Genel Ýdare Kurulu Üyesi (GÝK) ve Genel Baþkan Danýþmaný Dr. Fatih Erbakan hem Türkiye hem de bölge genelindeki sýcak siyasal geliþmeleri deðerlendirmek üzere Mardin’e geldi. Saadet Partisi Mardin Ýl Teþkilatý’nýn tertiplediði konferansa katýlan Erbakan, özellikle son dönem dünyada ve ülkemizde yaþanan olaylarý, bölgemizde gerçekleþen büyük deðiþim ve dönüþümleri incelemeyi ve bunlarý Milli Görüþ bakýþ açýsýyla yorumlayýp deðerlendirdi . Erbakan, “Dýþ güçler tarafýndan büyük ölçüde gizli tutulmaya çalýþýlarak yürütülen son derce tehlikeli geliþmelerin farkýna varmadan, yapýlan vahim hatalarý görmeden, sadece olumlu geliþmelere bakarak, sadece yapýlan doðru iþlere bakarak ‘her þey iyiye gidiyor’ ya da ‘eskisinden daha iyi durumdayýz’ sonucuna varmak hatalý ve eksik bir yaklaþým olacaktýr. Böyle bir yaklaþým giderleri hiç hesaba katmadan gelirleri bütünüyle kar sayan bir muhasebecinin yaptýðý iþe benzer. Bu þekilde hareket eden muhasebeci gibi böyle düþünen bir milletin sonu da felaket olur.” dedi. Dünyayý siyonistler yönlendiriyor “Günümüz dünyasýnda iki önemli silaha; medyaya ve sermayeye yüzyýllardýr hâkim olan Siyonist güçler, toplumlarý, bürokrasiyi, akademik çevreleri ve elbette ki siyaseti etkilemekte ve kendi emellerine ulaþmak için kullanmaktadýr” diyen Erbakan, “Ellerindeki muazzam maddi güçle dünya olaylarýný maalesef istedikleri gibi yönlendirmektedirler. Bu sebepledir ki, kuruluþundan beri,

iþlediði cinayetlere, haksýz iþgallere ve Filistin halkýna uyguladýðý zulme raðmen, bölgedeki bütün sýkýntýlarýn çýbanbaþý olmasýna raðmen Ýsrail, baþta ABD olmak üzere, Batýlý ülkeler tarafýndan koþulsuz olarak desteklenmektedir. Ýsrail söz konusu olduðu zaman hiçbir uluslararasý kural geçerli olmamakta, bütün ayrýcalýklar ve özel muameleler saðlanmaktadýr. Caný isterse Lübnan’a saldýrmaktadýr, caný isterse Sudan’ý ve Suriye’yi vurmaktadýr. Fakat kimse ses çýkaramamaktadýr. “ ifadelerini kullandý. Ýsrail, Ortadoðu’da haksýz iþgallerine devam ediyor Siyonizm’in büyük planýnýn bir parçasý olarak son yýllarda ortaya atýlan BOP (Büyük Ortadoðu Projesi) kapsamýnda Ýsrail, Ortadoðu’da haksýz iþgallerini devam ettirirken, 5000 senedir taþýdýðý Arz-ý Mev’uda yerleþme, büyük Ýsrail’i ve dünya imparatorluðunu kurma hedefini gerçekleþtirmek için yeni adýmlar atmaktadýr. Irak’ýn iþgali ve üç parçaya bölünmesi, Sudan’ýn ikiye bölünmesi ve mevcut petrol sahalarýnýn Batýnýn desteklediði Güney Sudan’da ve ihtilaflý bölgede býrakýlmasý, Libya’da benzer bir durumun yaþanmasý ve þimdi de Suriye’nin Kürt bölgesi, Arap bölgesi ve Nusayri bölgesi olmak üzere üçe bölünmek istenmesi hep bu çerçevede deðerlendirilmesi gereken hadiselerdir.” þeklinde konuþtu. Halk hareketlerini sonuna kadar destekliyoruz Bizler Milli Görüþçüler olarak, ‘Arap Baharý’ olarak adlandýrýlan ve Ortadoðu’da ve Kuzey Afrika’da,

halklarýn yýllardýr maruz kaldýklarý baskýlardan ve içine sürüklendikleri fakirlikten dolayý bu tepkilerinin su yüzüne çýkmýþ olmasýný gecikmiþ bir olay olarak görüyoruz. Haklýlýðýný kabul ediyoruz ve bu halk hareketlerini sonuna kadar destekliyoruz. Ancak, yukarýda bahsettiðimiz hususlar dikkate alýndýðýnda, Siyonizm’in bu halk hareketlerini yönlendirmeye ve kendi emellerine alet etmeye çalýþacaðýný da reddi mümkün olmayan ve mutlaka tedbir alýnmasý gereken önemli bir mesele olarak görüyoruz. Bu nedenle asýl olarak ‘Dünya Siyonizm’inin ‘Arap Baharý’na yaklaþýmýný çok iyi deðerlendirmek gerekmektedir.” açýklamasýnda bulundu.

Solin'in annesi tahliye oldu Þ

ýrnak’ýn Cizre ilçesinde, 2011 yýlýnda terör örgütü KCK operasyonu kapsamýnda gözaltýna alýndýktan sonra tutuklanan Cizre eski Belediye Baþkan Yardýmcýsý Haným Onur’un, lösemi hastasý kýzý 5 yaþýndaki Solin’e bakmasý için mahkemeye tahliye talebinde bulunulmasý ardýndan, Haným Onur, akþam saatlerinde Mardin Cezaevi'nden tahliye edildi. Mardin E Tipi Kapalý Cezaevi önünde bekleyen yakýnlarý Haným Onur'un tahliyesini zýlgýtlar ile karþýladý. Yakýnlarý tarafýndan karþýlanan Haným Onur, tahliye sýrasýnda cezaevi önünde gazetecilere yaptýðý açýklamada, ''Bu kampanyayý baþlatan herkese teþekkür ediyorum. Bir insanýn özellikle hasta olan bir evladýna kavuþmasý aslýnda keþke böyle olmasaydý. Keþke çocuðum hasta olmasaydý. Bir çözüm ile bir barýþ ile dýþarý çýksaydým. Belki daha mutlu olurdu. Þu an bir burukluk yaþýyorum. Ýçerde ayný durumda olan birçok anne var. Ben onlarý yalnýz býrakýp geldim. Bir yandan kýzýma kavuþacaðým diye mutlu olurken, bir yandan da onlarý düþününce çok üzülüyorum. Ben Baþbakan'a mektup yazmýþtým. Birçok yere mektup yazmýþtým. Hem üyesi olduðum parti hem de farklý partilere mektup yollamýþtým. Birçok üniversiteli genç benim için kampanya baþlattý. Ben hepsine teþekkür ediyorum. Özellikle Diyarbakýr Üniversitesi'ndeki arkadaþlara." dedi. "Baþbakanýn atacaðý her adýmý destekliyorum" Barýþ sürecini desteklediðini

ifade eden Onur, þöyle konuþtu: ”Bugün eðer bir barýþ adýmý atýlmasaydý, Solin'in bu durumda olmasý da zannedersem çok farklý yorumlanýrdý. Ama bu bir adýmdýr. Umarým bu barýþ süreci tüm Türkiye halklarý için yani Baþbakan'ýn atacaðý her adýmý ben destekliyorum. Özellikle partim olarak ben destekliyorum. Çok heyecanlýyým, çocuklarýma gitmek istiyorum." þeklinde konuþtu. Haným Onur’un annesi Ayþe Yural ise "Herkese çok teþekkür ediyorum. Herkesten Allah razý olsun. Torunumu getirmedim. Hava soðuk, hastalanýr diye getirmedim. Annesinin çýktýðýný söyledim, kardeþine sarýlýp aðladý. Ýnþallah bunun sonunda barýþ gelir.” diye ifade etti. Onur’un babasý Cemal Yural da "Herkese çok teþekkür ediyoruz. Kürt, Türk, Arap herkese teþekkür ediyoruz. Solin, annesine kavuþacak. Ýnþallah daha iyiye gidecek. Darýsý bütün içerdekilerin baþýna. Heyecandan ne diyeceðimi bilemiyorum. Kýzým, en son Diyarbakýr Çocuk Hastanesi'ne yatýrýlmýþtý. Sonra imza kampanyasý baþlatýldý. Ýnþallah bu barýþ simgesi olur." Haným Onur’un 80 yaþýndaki ninesi Fatma Yural ise "Allah Cumhurbaþkaný'ndan, Baþbakan'dan, herkesten razý olsun. Bizleri mutlu ettiði gibi onlarý da mutlu etsin.'' dedi. Avukat Þeyma Ürper Gökçe ise "Gerçekten çok mutluyuz. Solin için çok mutluyuz. Keþke hasta olmasaydý. Bu hukuki talebimizin yer bulmuþ olmasýna çok müteþekkiriz. Her þey Solin için oldu. Ýnþallah Solin saðlýðýna kavuþacak." diye konuþtu. (CÝHAN)

Cizreli Solin annesini býrakanlara teþekkür etti

Otobüs büyük Ýsrail yolunda hýzla ilerliyor “Siyonizm’in otobüsünde yolculuk ediyorlardý. Önceden koltuklarý yoktu ayakta gidiyorlardý, þimdi koltuk verdiler oturarak gidiyorlar” diyen Erbakan, “Ýyi de sen koltukta otursan da ayakta dursan da otobüs Siyonizm’in otobüsü ve bu otobüs Büyük Ýsrail yolunda ilerliyor. Siyonizm’in otobüsünde olduktan sonra ister ayakta git, ister oturarak git, ister bagajda git. Bize otobüsün yönünü deðiþtirecek yönetim lazým. Bize iktidara gelince geçmiþini unutmayacak, gömleðini çýkarmayacak adam lazým. O otobüsü Büyük Ýsrail’e deðil, dünya Ýslam Birliðine götürecek kadro lazým. Ve 40 seneden beri söylediðimiz gibi; ‘O kadro Milli Görüþ’çülerin kadrosudur’ o kadro iþte bu salonlardan çýkacaktýr.” Þeklinde konuþmasýný bitirdi.

A

nneleri tahliye edildikleri için çok mutlu olan Cizreli Solin ve Mirhat, annelerini býrakanlara teþekkürlerini iletti. Þýrnak’ýn Cizre ilçesinde 2011 yýlýnda KCK operasyonu kapsamýnda gözaltýna alýndýktan sonra tutuklanan eski Cizre Belediye Baþkan Yardýmcýsý Haným Onur’un lösemi hastasý kýzý 5 yaþýndaki Solin’e bakmasý için mahkeme tarafýndan tahliye edilmesiyle çocuklarý büyük sevinç yaþadý. Evinde neþe dolu anlar yaþanýrken, Haným Onur’un çocuklarý Mirhat ve Solin annelerini býrakanlara teþekkür etti. Mirhat, “Buradan bize ilgi gösteren herkese çok teþekkür ediyorum. Annemin býrakýldýðý için çok mutluyum. Umarým cezaevinde

bulunan bütün anneler de bir an önce çocuklarýna kavuþur. Barýþ da bir an önce saðlanýr. Biz annemizi istedik ve annemizi aldýk. Bizim gibi binlerce çocuk umarým annelerine kavuþurlar. Allah böyle bir duru hiçbir çocuða yaþatmasýn. Çok kötü idi. Çünkü bir çocuk annesinin yanýnda olmadan bir gün bile durmaz. Yanýnda olmasa çok aðlar ve çok üzülür. Anneannemler, teyzemler, halamlar baktý. Çok mutluyum. Annemi çok özlemiþim. Bir buçuk yýldýr anne özlemimi böyle resimlerine bakýp öperek geçiriyorum.” dedi. Fazla konuþamayan Solin de annesinin býrakýlmasýyla çok mutlu olduðunu söyledi. Annesini býrakanlara teþekkür eden Solin, annesini çok özlediðini dile getirdi. (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

13 Þubat 2013 Çarþamba

3

'PKK'nýn silah býrakmasýnda en fazla Kürtlerin yararý olacak'

K

ürt siyasetçi ve yazar Ýbrahim Güçlü, PKK'nýn silahsýzlanmasýnýn önündeki engellerin ayný zamanda Kürtlerin aleyhine olan engeller olduðunu belirterek, bunun en fazla Kürtlerin yararýna olacaðýný söyledi. PKK'nýn silahsýzlanmasýndan sonra gerçek bir sorgulama, hesap sorma, hukuk süreci baþlayacaðýný dile getiren Güçlü, "Devletten sorulduðu gibi, PKK'dan da öldürdüðü ve infaz ettiði Kürtlerle ilgili sorgulama, hesap sorma, hukuksal yollarý iþletme söz konusu olacaktýr." dedi. Cihan Haber Ajansý'na (Cihan) konuþan Ýbrahim Güçlü, AK Parti Hükümeti ile Öcalan arasýndaki iliþkilerin geliþmesinden sonra Öcalan'ýn eski limanýný terk ettiði, AK Parti limanýna yanaþtýðýnýn her yanýyla açýða çýktýðýný dile getirdi. Güçlü, hükümetin 2014 yýlýnda yapýlacak Cumhurbaþkanlýðý ve yerel seçimlere çatýþmasýz bir ortamda girmeyi saðlamaya çalýþtýðýný, Öcalan'ýn aðýrlýðý ve egemenliðiyle BDP'nin AK Parti'nin anayasasýna destek vermesinin koþullarýný oluþturmak istediðini kaydetti. Öcalan'ýn muhatap haline getirilerek diðer Kürt kesimlerinin devre dýþý býrakýldýðýný ifade eden Güçlü, bu yaklaþýmýn en olumsuz ve tehlikeli yaklaþýmlardan biri olarak gelecekteki çatýþmanýn zeminini oluþturduðunu belirtti. PKK'yý kuran ve kurduranlarýn; örgütün silahsýzlanmasýný ve ortadan kalkmasýný istemeyeceðini savunan Güçlü, PKK'nýn silahlý güçleriyle bir 'korku imparatorluðu' oluþturduðunu ve bununla

halk, siyasetçiler ve aydýnlar ve sivil toplum hareketi üzerinde rahatlýkla bir egemenlik kurduðunu ifade etti. Söz konusu kiþilerin bu egemenliðinin son bulmasýný istemeyeceklerini dile getiren Güçlü, bu egemenlikten elde edilen büyük bir siyasi ve maddi rant olduðunu vurguladý. "PKK ile iliþkisi olan devletler silahsýzlanmaya izin vermeyecek" PKK ile iliþkili olan devletlerin de örgütün silahsýzlanmasýna izin vermeyeceklerini ileri süren Güçlü, þöyle devam etti: "PKK bir egemenlik alaný yaratmak hesabýndan vazgeçmiþ deðil. Bunu da 'devrimci halk savaþý' ve 'kurtarýlmýþ bölgeler stratejisi' ile gerçekleþtirebileceðini düþünmektedir. PKK'nýn silahsýzlanmasý demek, bu amaçlarýndan vazgeçmesi demektir. PKK silahlý yapýsý ile Kürdistan’ýn diðer parçalarýnda etkin olma ve egemenlik/hegemonya kurma amaçlarýný gerçekleþtirebilme hesaplarýna sahiptir." Güçlü, PKK'nýn silahsýzlanmasýnýn önündeki engellerin ayný zamanda Kürtlerin aleyhine olan engeller olduðuna dikkat çekti. PKK'nýn silahsýzlanmasý halinde Kürtlerin önündeki bu engellerin kalkacaðýný dile getiren Güçlü, bu nedenle örgütün silahsýzlanmasýnýn en fazla Kürtlerin yararýna olacaðýný vurguladý. "PKK silah býrakýrsa BDP siyasetin asýl aktörü haline gelir" PKK'nýn silahsýzlanmasýyla legal partisi BDP'nin siyasetin asýl aktörü haline geleceðini iddia eden Güçlü, þöyle devam

etti: "Bu durumda da PKK asýl gücünün sýnýrlarýna çekilecek. Silahlý durumundan dolayý, PKK dýþýndaki Kürt siyasi aktörlerinin etkin olmamasý ya da olamamasý; baþka siyasi aktörlere hayat hakký tanýnmamýþ olmasýndan dolayý; devlete olan reaksiyon ve tepkiden, durumun bulanýklýðýndan dolayý kendi yerini þaþýrmýþ olan kesimlerin PKK'ya olan desteði son bulacaktýr. PKK'nýn yerine asýl aktör olacak legal örgütü BDP, bölünme ile karþý karþýya kalacaðý gibi; dünyadaki, bölgedeki, Türkiye ve Kürdistan’daki demokratikleþme ve çoðulcu geliþmeden etkilenerek, daha özgür, otonom, baðýmsýz yapý kazanarak, siyaset aktörü olarak asýl misyon ve fonksiyonunu oynamaya baþlayacak. Kürtlerin çýkarlarýna uygun, proje üretme zorunluluðunda kalacaktýr." Silah býrakýlmasýyla, örgütün silahlý yapýsýnýn Öcalan'a ve PKK yöneticilerine kazandýrdýðý imtiyazlý statünün son bulacaðýný savunan Güçlü, "PKK'nýn silahlanmasý halinde, Kürdistan'da PKK'nýn yarattýðý 'korku imparatorluðu' son bulacak. Kitleler daha özgür, otonom ve baðýmsýz bir þekilde hareket edecekler, tercih yapabilecekler, oy kullanabilecekler, siyasetçileri eleþtirebilecekler. Siyasetçiler, yapýlan eleþtiri ve önerilere deðer verecekler, önemseyeceklerdir. PKK'nýn silahsýzlanmasýndan sonra gerçek bir sorgulama, hesap sorma, hukuk süreci baþlayacaktýr. Devletten sorulduðu gibi, PKK'dan da öldürdüðü ve infaz ettiði Kürtlerle ilgili sorgulama, hesap sorma, hukuksal yollarý iþletme söz konusu olacaktýr." ifadelerini kullandý. (CÝHAN)

Sokaða terk edilen bebek hastanede 4 gün misafir edildi

Þ

anlýurfa'nýn Suruç ilçesinde sokaða terk edilen bebek 4 gün hastanede misafir edildikten sonra Þanlýurfa Sosyal Hizmetler Ýl Müdürlüðü'ne teslim edildi. Saðlýk çalýþanlarý bebeðe Ahmet Utku Cengiz ismini verdi. Suruç ilçesinde geçtiðimiz günlerde sokaða býrakýlan bir erkek bebek vatandaþlar tarafýndan bulundu. 112 saðlýk ekibi, bebeði Suruç Devlet Hastanesi'ne götürerek saðlýk kontrollerinden geçirdi. Hastanede saðlýk çalýþanlarý tarafýndan bakýlan bebeðe Ahmet Utku Cengiz ismi verildi. 4 gün hastanede misafir edilen Utku bebek, Þanlýurfa Sosyal Hizmetler Ýl Müdürlüðü'ne teslim edildi. Konuyla ilgili açýklamada bulunan Suruç

Devlet Hastanesi Baþhekimi Adem Delice, "Yapýlan yazýþmalar neticesinde Utku bebeði Þanlýurfa Sosyal Hizmetler Ýl Müdürlüðüne teslim ettik. Saðlýk çalýþanlarý olarak bebeðe çok alýþmýþtýk, bizim bir çocuðumuz gibiydi. Bundan sonra Utku bebek emin ellerde, gözümüz arkada kalmayacak, bahtý açýk olsun.” Dedi. (CÝHAN)

FÝDANLIK ÞEFLÝÐÝ ÜRETÝM MALZEMESÝ ALIMI Cizre'de Ýpekyolu Çöktü MARDÝN ORMAN DÝYARBAKIR ORMAN FÝDANLIK MÜDÜRLÜÐÜ

Þ

ýrnak'ýn Cizre ilçesine 10 kilometre uzaklýkta ve yaklaþýk 20 metre uzunluðunda tarihi Ýpekyolu çöktü. Yaklaþýk 10 gündür çöken yol adeta kazaya davetiye çýkartýyor. Türkiye'nin her yerinde aralýklarla gelen kar ve yaðmur etkisini gösterirken, Þýrnak'ýn Cizre ilçesinde de bir haftadýr aralýklarla yaðan yaðmur nedeniyle Cizre-Nusaybin arasýnda bulunan ve Cizre'den geçen tarihi Ýpekyol'unda çökme meydana geldi. Çökme sonucu yolun bir þeridi trafiðe kapatýldý. Türkiye ile Ortadoðu arasýnda bir köprü halinde olan Ýpekyolu'nda yaklaþýk 20 metre uzunluðunda yolun bir þeridi yerin 3 metre aþaðýsýna çöktü. Görenleri þaþýrtan yolun hali, adeta kazaya davetiye çýkartýyor. Adeta yer yarýldý yol içine girdi. Asfaltla beraber çöken yolda þoförler zor anlar yaþýyor. Yetkililerin biran önce duruma al atmalarýný isteyen þoförler, zor anlar yaþadýklarýný söyledi. Yolun tehlike saçtýðýný söyleyen þoförler, yetkilileri göreve çaðýrdý. Yaklaþýk 10 gündür çöken yolla kimsenin ilgilenmemesi dikkat çekti. Þoförlerden Ekrem Gerden, "Ben þoförüm bu yol çok tehlike saçýyor. Buradan geçen þoförler kaza yapabilirler. Levhalar yetersiz. Yetkililerden biran önce bu yola el konmalarýný istiyoruz. Böyle bu iþleri yapan insanlarýn zemini saðlam yapmalarýný istiyoruz. Her þeyden kaçmamak gerekir. Bir iþe el attýðýnýzda mükemmel yapmanýz lazým. Bakýn bir iki üç yaðmurda yollar ne hale gelmiþ. Burasý hemen hemen Türkiye'nin en iþlek caddesidir. Ýpekyolu caddesidir. Ticaret yoludur. Irak'a baðlayan Habur üzeri bir yoldur. Görüyorsunuz halini." Dedi. Kemal Yýlmaz adýnda bir baþka þoför de, "Bu yol zaten ilk yaptýðý günde daha tam bitmeden gene çökme olmuþtu. O zamanda gelip baktýlar.

Sadece ihalede yolsuzluk yapýyorlar. Hýrsýzlýk yapýyorlar. Bu yolun hali böyledir. Sadece burasý deðil baþka noktalarda da böyle var. Buna tepkimiz yani burada bir kaza olsa ne olacak. Kimse üzerinde durmuyor. Çýkýyorlar diyorlar biz bu yolu yapmýþýz ama hepsi yalan ve hepsi ortadadýr. Sadece rant." diye konuþtu. Mehmet Baþkurt, "Hepinizin gördüðü gibi bu uluslararasý bir kapýdýr. Irak'ýn nerden bakarsan 40-50 ülkenin uluslararasý bir kapýdýr. Tabi ki bu yolun sýnýrlar arasý bir kapý, bir yol olduðu için çok önemlidir ve çok güzel yapýlmasý gerekiyor. Fakat buna baktýðýmýzda sadece bir taþeron firmalar rant olarak saðladýðýnýn bilincindeyiz. Çünkü böyle bir felaketin her an her þeye uðrayabilir. Yani böyle 3 metre yolun yerin altýna çökmesi yani çok büyük bir felakete uðrayabilecek bir durumdur. Þimdi her an yetkililerin yapmalarýný arz ediyoruz. Fakat ilgilenen hiç kimse yok. Þuanda gördüðünüz gibi çift þerit yol var. Çok tehlikeli adeta kazaya davetiye çýkartýyor." þeklinde konuþtu. Olay yerine gelen Okan Öztürk adýnda bir gazeteci de þöyle konuþtu: "Buraya haber için geldik. Vatandaþlardan ve þoför arkadaþlardan bize bir telefon geldi. Cizre-Nusaybin yolunun çöktüðünü söylediler. Biz de geldik gerçekten ilk etapta olayý bu kadar ciddi görmüyorduk. Ama gelip burayý gördüðümüz zaman gerçekten burada tehlikenin çok büyük olduðunu gördük. Þoför arkadaþlarla yaptýðýmýz röportajlar da onlarda çok zorluklar çektiklerini söylediler. Biz buradan bir gazeteci olarak deðil de bir vatandaþ olarak yetkilileri acilen göreve davet ediyoruz. Þu an tehlike an meselesi. 3 metreye yakýn bir çökme var. Buradan yetkililere þunu söylemek istiyorum. Biran önce buranýn faaliyete geçmesini istiyoruz.” (CÝHAN)

MARDÝN ORMAN FÝDANLIK ÞEFLÝÐÝ ÜRETÝM MALZEMESÝ ALIMI alýmý 4734 sayýlý Kamu Ýhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açýk ihale usulü ile ihale edilecektir. Ýhaleye iliþkin ayrýntýlý bilgiler aþaðýda yer almaktadýr: Ýhale Kayýt Numarasý : 2013/17116 1-Ýdarenin a) Adresi : YENÝÞEHÝR SÝLVAN YOLU 3. KM 21100 YENÝÞEHÝR YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR b) Telefon ve faks numarasý : 4122625403 - 4122624536 c) Elektronik Posta Adresi : sanliurfaobm39@ogm.gov.tr ç) Ýhale dokümanýnýn görülebileceði internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-Ýhale konusu malýn a) Niteliði, türü ve miktarý : Ýhalenin niteliði, türü ve miktarýna iliþkin ayrýntýlý bilgiye EKAP'ta (Elektronik Kamu Alýmlarý Platformu) yer alan ihale dokümaný içinde bulunan idari þartnameden ulaþýlabilir. b) Teslim yeri : MARDÝN ORMAN FÝDANLIK ÞEFLÝÐÝ-Turgut Özal Mah. Mardin Caddesi No:544 Kýzýltepe MARDÝN c) Teslim tarihi : Sözleþmeye Müteakip, Ýþe Baþlama tarihini izleyen 15 gün içerisinde mal teslim edilir. 3- Ýhalenin a) Yapýlacaðý yer : Diyarbakýr Orman Fidanlýk Müdürlüðü - Dönümlü Mahallesi Silvan Bulvarý No: 125 Yeniþehir DÝYARBAKIR b) Tarihi ve saati : 21.02.2013 - 10:00 4. Ýhaleye katýlabilme þartlarý ve istenilen belgeler ile yeterlik deðerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. Ýhaleye katýlma þartlarý ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatý gereði kayýtlý olduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasý ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasý belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasýna ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasýna kayýtlý olduðunu gösterir belge 4.1.1.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgili mevzuatý gereði kayýtlý bulunduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasýndan, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, tüzel kiþiliðin odaya kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduðunu gösteren Ýmza Beyannamesi veya Ýmza Sirküleri. 4.1.2.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgisine göre tüzel kiþiliðin ortaklarý, üyeleri veya kurucularý ile tüzel kiþiliðin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamýnýn bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmamasý halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususlarý gösteren belgeler ile tüzel kiþiliðin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5 Ýhale konusu alýmýn tamamý veya bir kýsmý alt yüklenicilere yaptýrýlamaz. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler: Ýdare tarafýndan ekonomik ve mali yeterliðe iliþkin kriter belirtilmemiþtir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler: Ýdare tarafýndan mesleki ve teknik yeterliðe iliþkin kriter belirtilmemiþtir. 5. Ekonomik açýdan en avantajlý teklif sadece fiyat esasýna göre belirlenecektir. 6. Ýhaleye sadece yerli istekliler katýlabilecektir. 7. Ýhale dokümanýnýn görülmesi ve satýn alýnmasý: 7.1. Ýhale dokümaný, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY [Türk Lirasý)karþýlýðý DÝYARBAKIR ORMAN FÝDANLIK MÜDÜRLÜÐÜ - MUHASEBE SERVÝSÝ adresinden satýn alýnabilir. 7.2. Ýhaleye teklif verecek olanlarýn ihale dokümanýný satýn almalarý veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Diyarbakýr Orman Fidanlýk Müdürlüðü - Dönümlü Mahallesi Silvan Bulvarý No: 125 Yeniþehir DÝYARBAKIR adresine elden teslim edilebileceði gibi, ayný adrese iadeli taahhütlü posta vasýtasýyla da gönderilebilir. 9. Ýstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. Ýhale sonucu, üzerine ihale yapýlan istekliyle her bir mal kalemi miktarý ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatlarýn çarpýmý sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleþme imzalanacaktýr. Bu ihalede, iþin tamamý için teklif verilecektir. 10. Ýstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 45 (KIRKBEÞ) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. BASIN NO : 47


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

13 Þubat 2013 Çarþamba

4

Sahabe Sultan Sasa, 87 yýl sonra cami ve türbesine kavuþuyor

D

iyarbakýr'ýn Hz. Ömer dönemindeki ilk valisi, Hz. Peygamber'in (SAV) sahabelerinden Sultan Sasa'nýn 1926 yýlýnda yýktýrýlan cami ve türbesi yeniden yapýlacak. Sultan Sasa'nýn 1926 yýlýna kadar defnedildiði türbe için 3 yýl önce Diyarbakýr Müze Müdürlüðü, 'Roma dönemine ait kilise kalýntýsý' raporu düzenlemiþ ve halkýn tepkisine neden olmuþtu. Diyarbakýr Vakýflar Bölge

Müdürlüðü'nün 383 bin TL’ye ihale ettiði cami ve türbenin akim ayýnda ibadete açýlmasý planlanýyor. Þu an harabe halde bulunan sahabe makamýnýn yerine yeniden cami ve türbe inþa edilmesi için ihale ve teslim iþlemleri tamamlandý. Diyarbakýr Vakýflar Bölge Müdürü Metin Evsen, tarihi kaynaklarda, vakýf belgeleri ve kayýtlarýnda belirtilen yerin Sultan Sasa Camii ve türbesi olduðunun aþikâr

olduðunu belirterek, “Yapým tarihi net olarak belli deðilse de halifeler döneminde ilk yapýsýnýn Sasa Camii olduðu belirtilmektedir. Burasý þehrin ilk Müslüman valisi Sultan Sasa’ya izafe edilmiþ olup caminin adý Sultan Sasa olarak kaydedilmiþtir.” diye konuþtu. “1904 yýlýnda minare eklendi, 1926 yýlýnda ortada kaldýrýldý” Evsen, 1794 ve 1826 tarihli Diyarbakýr ’da Kur’an okunacak camilerle ilgili belgelerde, Sultan Camii'nin önemli bir yere sahip olduðunun anlaþýldýðýný söyledi. Evsen, “Cami, 1860 yýlýnda onarým görmüþ, 1904 yýlýnda minare eklenmiþtir. Yakýn zamana kadar müstakil türbesi olduðu bilinen tek sahabe olan Hz. Sasa’nýn türbesinin yeri de Ulu Camii ile Hasan Paþa Haný arasýndaki Sasa Camii haziresinde bulunmaktaydý. Sultan Sasa Camii, türbeyle birlikte 1926 yýlýnda yýktýrýlarak bahçe haline getirilmiþtir.” þeklinde bilgi verdi. Cami ve türbenin yýktýrýlmasýnýn ardýndan sahabe mezarýnýn buradan Rýzvanaða Mezarlýðýna taþýndýðýný anlatan Evsen, “Ancak Rýzvanaða Mezarlýðý da yerleþime açýlmasýndan dolayý sahabe mezarý kaybolmuþtur.”

"Þanlýurfa’da 12 bin derslik açýðý var"

Þ

anlýurfa Milli Eðitim Müdürü Metin Ýlci, ilde 12 bin derslik açýðý bulunduðunu söyledi. Þanlýurfa’da eðitim 10 bin 500 derslikte devam ediyor. Ýldeki derslik ortalamasý ise 48. 555 bin ilköðretim öðrencisi bulunan ilde her yýl yaklaþýk 60 bin civarýnda çocuk dünyaya geliyor. Eðitimcilerin tek umudu ise kampüs eðitim projesi. Yerel bir televizyon programýna konuk olan Þanlýurfa Milli Eðitim Müdürü Metin Ýlci, derslik eksikliðinden yakýndý. Þanlýurfa nüfusunun hýzlý artýþýna dikkat çeken Ýlci, derslik baþýna düþen öðrenci sayýsýný Türkiye standardýna çýkarabilmek için toplamda 22 bin derslik ihtiyacý olduðunu aktardý. Ýlci, þu anda ilde 10 bin 500 derslik bulunduðunu, bin 500 derslik inþaatýnýn devam ettiðini, yaklaþýk 4 bin 500 derslik için gerekli izinlerin alýndýðýný müjdeledi. Yapýlan ve yapýlacak dersliklerle büyük ölçüde açýðýn kapanacaðýný aktaran Metin Ýlci, eðitim kampüsleri projesinin açýðý kapatmada büyük rol oynayacaðýnýn altýný çizdi. Ücretli öðretmen alýnacak

Eþ durumundan tayin isteyen öðretmenlerin hatýrlatýlmasý üzerine Müdür Ýlci, öðretmenleri ilde durdurmak için çeþitli aktivitelere ihtiyaç olduðunu söyledi. Þubat dönemi eþ durumundan tayin isteyen öðretmen sayýsýnýn 700’ü geçtiðini vurgulayan Ýlci, gelenlerin sayýsýnýn

dedi. Sultan Sasa Camii ve türbesinin 1990 yýlýnda bu sefer Gazi Caddesi üzerinde yapýlan yer altý çarþýsý nedeniyle tahribata uðradýðýný belirten Evsen, o dönemde ise yapýnýn temelinin yok edildiðini dile getirdi. Artýk Sultan Sasa’nýn ruhuna fatiha okunacak bir yer var Tarihi kaynaklara göre, Diyarbakýr'ý fethederek Anadolu'nun Ýslam'la tanýþmasýný saðlayan fetih ordusu, þehirden ayrýlýp Garzan bölgesine doðru yol alýrken geriye, þehri yönetecek sahabelerden Sultan Sasa'yý býraktý. Sasa Hazretleri, Diyarbakýr'da 6 ay valilik yaptýktan sonra vefat etti. Sahabe Sasa'nýn naaþý Sur ilçesi Gazi Caddesi üzerinde bulunan Ulucami'nin yanýnda, kendi adýna yaptýrýlan mescidin bahçesine gömüldü. Yaklaþýk bin 300 yýl burada kalan mezar, 1926'da

yol çalýþmasý gerekçesiyle Rýzvanaða Mezarlýðý'na taþýndý. Yýkýlan türbenin bir bölümü, Ýslam'ýn ilk valisinin makamý olarak kaldý. Diyarbakýr'da 4 yýl önce Gazi Caddesi'nde uygulanan rehabilitasyon projesi kapsamýnda Sultan Sasa'nýn makamýnýn olduðu yerde kazý çalýþmasý yapýldý. Diyarbakýr Arkeoloji Müzesi'nin kazý ile ilgili düzenlediði raporda, makam yeri için 'Roma dönemine ait bir kilisenin müþtemilatýnýn kalýntýsý' denildi. Bu rapor üzerine Sultan Sasa makamýnýn üzerine bir iþ merkezi düþünüldü. Ancak gelen tepkiler üzerine bu projeden vazgeçildi ve buraya sahabeye yakýþacak þekilde eski türbe ve caminin inþasý için çalýþmalara yeniden baþlandý. (CÝHAN)

Göstericilerin polise attýðý ses bombasý patlamadý

B

DP Ýl Baþkanlýðý, Diyarbakýr'da dün gece polise atmak istediði bombanýn elinde patlamasý sonucu hayatýný kaybeden Þahin Öner(19) için Þehitlik Caddesi 26. Sokak'tan Þehitlik Mezarlýðý’na kadar yürüyüþ düzenledi. Yürüyüþte terör örgütü lehine sloganlar atýldý. Þehitlik Asayiþ Þube Müdürlüðü önünde güvenlik önlemi alan polislere atýlan ses bombasý patlamadý. Ýmralý'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'ýn Kenya'da yakalanmasýnýn yýl dönümü olan 15 Þubat'ý bahane eden terör örgütü sempatizanlarýnýn Diyarbakýr'da gerçekleþtirdiði sokak gösterilerinde polise atmak istediði bombanýn elinde patlamasý sonucu hayatýný kaybeden Þahin Öner için BDP tarafýndan yürüyüþ düzenlendi. Þehitlik Caddesi 26. Sokak'ta toplanan grup, PKK elebaþý Abdullah Öcalan’ýn posterini açtý, terör örgütü lehine ‘Þehitler Ölmez’, ‘Ýntikam PKK’ þeklinde Kürtçe sloganlar attý. Olayýn meydana geldiði noktadan yürüyüþe geçen grubun önünde BDP

Ýl Baþkaný Zübeyde Zümrüt yer aldý. Sloganlar eþliðinde Þehitlik Mezarlýðý önüne gelen gruptan bazý gençler, Þehitlik Asayiþ Þube Müdürlüðü yakýnýnda bulunan polislere ellerindeki ses bombalarýný attý. Ses bombalarýnýn yere düþtüðünü fark eden polis, bulunduklarý yerlerden güvenli noktaya doðru uzaklaþtý. Ses bombalarý havadayken sönmesinden ötürü korkulacak bir olay meydana gelmedi. Grup içindeki bazý kiþiler, gençlerin polislerin güvenlik önlemi aldýðý noktaya hareket etmesini ve çeþitli maddeler atmasýný engelledi. Daha sonra grup içindeki bazý PKK sempatizanlarý, attýklarý ses bombalarýný giderek geri aldý. Yürüyüþ yapan grup ardýndan mezarlýða girdi. Kýsa süre burada duran grup, daha sonra Dicleliler Yasevi’ne hareket etti. Diðer taraftan olay yerine yakýn dükkaný olan esnaf herhangi bir zarar uðramamak için gün boyu kepenk kapatmak zorunda kaldý. (CÝHAN)

ise sadece 50 kiþi ile sýnýrlý olduðunu ifade etti. Öðretmen açýðý oluþtuðuna dikkat çeken Ýlci, bu açýðýn fakülte mezunu öðrencilerle kapatýlacaðýný açýkladý. Ýlci, Ücretli öðretmenlerin öðretmen açýðýný kapatmakta etkili olacaðýný kaydetti. (CÝHAN)

Endoskopi Ünitesi hizmete açýldý

V

iranþehir Devlet Hastanesi Endoskopi Ünitesi hizmete açýldý. Devlet Hastanesi Baþhekimi Dr. Sedat Sayýlýr, önümüzdeki günlerde Yoðun Bakým Servisi'ni hizmete açacaklarýný belirterek, doktorlarýn artýk Laparoskopi (kapalý yöntemle) birçok ameliyata imza attýklarýný belirtti. Dr. Sayýlýr, hastalarýn artýk Þanlýurfa merkeze gitmesine gerek kalmadan, hastanede baþarýlý bir þekilde ameliyata alýndýðýný söyledi. Viranþehir Devlet Hastanesi

Genel Cerrahi Uzmaný Dr. Cumhur Tekin, Erdem Bademkýran ve Hakan Tan ile birlikte, gece gündüz çaðýn gerektirdiði yenilikler ve yeni tedavilerle ameliyat çeþitliliðini artýrmak suretiyle halka saðlýk sunmaya davam edeceklerini söyledi. Dr. Tekin, þöyle dedi: “Laparoskopik (kapalý yöntemle) apandisit safra kesesi ve fýtýk baþta olmak üzere, yeni ameliyat yöntemlerimiz ilk defa Viranþehir Devlet Hastanemizde uygulanmaya baþlanmýþtýr. Bununla birlikte, yine bir

ilk olarak ileri muayene yöntemi olarak adlandýrabileceðimiz Gastroskopi (yemek borusu, mide ve oniki parmak baðýrsaðýný kameralý sistemle inceleme) tetkiklerini de halkýmýz hizmetine sunuyoruz. Bölgemizdeki beslenme durumunu da göz önünde tuttuðumuzda, halkýmýz arasýnda sýkça rastlanan gastrit, ülser, basur gibi hastalýklarýn yaný sýra sinsi hastalýk diye tabir edebileceðimiz ve ne yazýk ki çok sýk karþýlaþtýðýmýz kanser gibi hastalýklarý da bu inceleme yöntemleri ile hem kesin hem de erken teþhis ederek, tedavisi için çok önemli bir aþama kaydedebileceðiz.” Tekin, böylelikle ilaç ve tedaviyi kesin olarak düzenleyip, gereksiz ilaç kullanýmý ve gereksiz ameliyat gibi durumlarý ortadan kaldýrdýklarýný dile getirdi. Tekin, özel bir kamera yerleþtirilmiþ ince özel bir hortum ve ýþýk sistemi ile bilgisayar ve ekrana baðlý olarak çok ileri teknolojiye sahip bu yöntemin, kýsa bir ön inceleme ve hazýrlýk aþamasýndan sonrasýnda günlük olarak gerekli hastalara uygulandýðýný ve hastanýn ayný gün taburcu edildiðini söyledi. Tekin, "Bu hizmeti hastanemiz ve halkýmýza kazandýrma konusunda destekleri ve ilgilerinden dolayý sayýn Ýl Genel Sekreterimiz Dr. Turhan Sulhan Bey’e, hastanemiz yöneticileri Dr. Sedat Sayýlýr ve Dr. Ýlhan Erkan Bey’e teþekkür ederim." Dedi. (CÝHAN)

Uzman çavuþlu esrar sevkýyatý polise takýldý Þ anlýurfa'nýn Siverek ilçesinde 121 kilogram esrar, 4 kilogram toz esrar ele geçirildi. Siverek Ýlçe Emniyet Müdürlüðü asayiþ ekipleri, Siverek - Diyarbakýr yolunda uygulama yaptý. Ekipler, uygulama sýrasýnda 3 ayrý araçta toplam 121,276 kilogram kubar esrar, 4,180 kilogram toz esrar ele geçirdi. Aralarýnda bir uzman çavuþun da bulunduðu 9 kiþi göz altýna alýndý. Y.C. ve arkadaþý M.C.'nin (uzman çavuþ) araçlarýnda poþetlere sarýlmýþ þekilde 114,846 kilogram esrar bulundu. H.C., K.Ç., A.A. ve T.B.'nin araçlarýndan ise 6,430 kilogram esrar çýktý.

R.D., Y.N., U.F.’ nin araçlarýnda 4.180 kilogram toz esrar ele geçirildi. (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

"Endiþeye kapýlmayýn, anne sütü bebeðe yeter" D

zel Bahar Hastanesi Çocuk Hastalýklarý Uzmaný Dr. Turgay Baz, annelerin çoðunun deðiþik düþüncelerle sütlerinin bebekleri için yetersiz olduðu endiþesine kapýldýðýný, oysa bunun gerçeði yansýtmadýðýný söyledi. Dr. Baz, "Oysa kadýnlarýn yüzde 99’unda süt üretme yetisi ayný anda 2 bebek büyütecek kadar fazladýr. Ýlk emzirmelerde sütün hemen gelmemesi endiþelenecek bir durum olmamalý, bebeðe baþka besin verilmeden emzirmeye devam edilmelidir." dedi. 0-6 ay arasýnda en ideal beslenme biçiminin anne sütü ile beslenme olduðuna iþaret eden Dr. Baz, bu dönemde anne sütü dýþýnda su dahil hiçbir ek besin verilmemesinin uygun olduðunu dile getirdi. Anne sütünün D vitamini dýþýnda bebeðin tüm ihtiyaçlarýný karþýlayacak nitelikte olduðunu anlatan Dr. Baz þunlarý kaydetti: "Sadece anne sütü ile beslenme bir çok hastalýðýn görülme sýklýðýný azaltmakta ve beyin geliþimi daha iyi olmaktadýr. Yaþamýn ilk 2 yýlý büyüme ve geliþmenin en hýzlý olduðu en önemli dönemdir. Bu dönem için hayati faydalarý bulunan anne sütü çok önemlidir. Dünya saðlýk örgütü de bu nedenle anne sütü ile beslenmenin 2 yaþýna kadar sürdürülmesini önermektedir. Anne sütü mamalara ve diðer besinlere göre daha kolay sindirilir. Ýçeriði sabit deðildir. Annenin beslenmesinden baðýmsýz olarak bebeðin ihtiyaçlarýna göre düzenlenir. Kolostrum adý verilen ilk 7 günkü süt protein, mineral ve vitaminlerden zengindir. Whey proteini anne sütünde inek sütünden daha fazla bulunur ve inek sütünde bol bulunan kazein proteinine göre daha kolay sindirilir. Anne sütünde bulunan yaðlarda sindirimi kolay doymamýþ yað asitlerinin oraný yüksektir.

Ö

Beyin ve sinir dokusu geliþimi için çok gerekli olan esansiyel yað asitleri anne sütünde inek sütünden 8 kat daha fazla bulunur." Anne sütü ile saðlanan çinko ve demir gibi minerallerin baðýrsaktan emilim oranlarýnýn diðer sütlere kýyasla çok yüksek olduðunu belirten Çocuk Hastalýklarý uzmaný Dr. Turgay Baz, anne sütünün toplam protein ve mineral içeriðinin inek sütüne göre daha düþük olduðunu ancak bu miktarlarýn bile bebeðin ihtiyacýný karþýlamaya yeterli olduðuna dikkat çekti. Fazla protein ve minerallerin idrarla atýlmasý gerektiðinden anne sütü ile beslenen bebeklerde böbreklerin yükünün daha hafif olduðunu vurgulayan Dr. Baz, bir çok annenin sütünün bebeði için yetersiz kaldýðý endiþesine kapýldýðýný hatýrlattý. Baz, "Bunun çeþitli nedenleri vardýr. Bebeðin sürekli aðlamasý, sürekli memede kalmak istemesi, sürekli aðzýný açarak aranmasý gibi bir çok sebep anneye sütünün yetersiz olduðunu düþündürebilir. Oysa kadýnlarýn yüzde 99’unda süt üretme yetisi ayný anda 2 bebek büyütecek kadar

fazladýr. Ýlk emzirmelerde sütün hemen gelmemesi endiþelenecek bir durum olmamalý, bebeðe baþka besin verilmeden emzirmeye devam edilmelidir. Bebeðin ilk iki günlük enerji gereksinimi doðum öncesinde anne tarafýndan saðlanarak depo edilmiþtir. Süt yapýmýný belirleyen en önemli iki faktör bebeðin sýk emmesi ve memelerin boþaltýlmasýdýr. Göðüsler dolu olmasa da doðumdan hemen sonra emzirmeye baþlamak süt yapýmýnýn uyarýlmasý ve devamý için gereklidir. Süt yapýmý annenin beslenmesinden etkilenmez. Yine meme baþýnýn çökük olmasý bebek doðru teknikle emerse sorun oluþturmaz. Annelerin çoðu deðiþik düþüncelerle sütlerinin bebekleri için yetersiz olduðu endiþesine kapýlmaktadýrlar. Bu gerçekte yersiz bir kaygýdýr. Aþaðýdaki kriterlere bakarak sütün yeterli olup olmadýðý anlaþýlabilir. Günde en az 5-6 kez idrar yapmasý, 15. günde doðum kilosuna ulaþmasý ve ayda en az 500-600 gram kilo almasý gibi kriterler anne sütünün yeterli olduðunu göstermektedir." diye konuþtu. (CÝHAN)

'Sigarayý býrakanlar 20 dakika sonra faydasýný görmeye baþlýyor'

T

oraks Derneði Üyesi ve Acýbadem Maslak Hastanesi Göðüs Hastalýklarý Uzmaný Prof. Dr. Çaðlar Çuhadaroðlu, sigarayý býrakanlarýn, býraktýktan 20 dakika sonra faydasýný görmeye baþladýklarýný söyledi. Çuhadaroðlu,"Ýlk 20 dakikada kalp atýþý hýzý düþüyor. 12. saatten itibaren kandaki karbondioksit seviyesi normale dönüyor. 2 hafta-3 ay arasýnda kiþinin akciðer fonksiyonlarýnda

M. Sait Çakar

düzelme görülüyor. 1-9 ay arasýndaysa öksürme ve nefes darlýðý gibi belirtiler azalýyor. Bir yýlýn sonunda sigaraya yeniden baþlamadýysanýz koroner kalp hastalýðý riskiniz sigara içen birinin yarýsý kadar oluyor. 10. yýlýn sonundaysa eðer kalýcý bir hasar oluþmamýþsa akciðer kanseri riski sigara içen birinin yarýsýna iniyor. On beþ yýl sonra koroner kalp hastalýðý riski sigara içmeyen biriyle ayný seviyeye geliyor." dedi. Dünya çapýnda 1 milyar sigara içicisinin bulunduðunu anlatan Çuhadaroðlu, “Her yýl 5,4 milyondan fazla kiþi sigaraya baðlý hastalýklar nedeniyle hayatýný kaybettiðine dikkati çekerek, " Bu ölümlerin 600 binden fazlasý, sigara içmeyenlerin sigaraya dolaylý olarak maruz kalmasýyla; 5 milyondan fazlasý ise tütün kullanýmý ile iliþkilendiriliyor. Yapýlan araþtýrmalara göre, içicilerin yüzde 70’ten fazlasý sigarayý býrakmak istiyor. Bunlarýn yüzde 40’ý her yýl býrakmayý

deniyor. Ancak yüzde 3-5 arasýnda küçük bir bölüm 6. ay sonunda sigarayý desteksiz býrakabiliyor. Profesyonel destek alýnmayan bu býrakma giriþimlerinin baþarýsýz olmasýnda asýl nedenin nikotin baðýmlýlýðý." diye konuþtu. Prof. Dr. Çaðlar Çuhadaroðlu sigarayý býrakmaya karar verenlere bol bol su içmelerini, bulunduklarý ortamý sýk sýk havalandýrmalarýný, kül tablalarýný ortadan kaldýrmalarýný, sigarayý býrakmaya karar verdikleri an içtikleri markayý ve sigara kokusu ile birleþen ve kiþisel bir özellikleri haline gelen parfümlerini deðiþtirmelerini tavsiye ediyor. Ayrýca sosyal çevreden yardým almanýn önemini þöyle anlatýyor: “Ýlk 15 gün kahve içiyorsanýz kafeinsiz içmek, çay içiyorsanýz bitki çayý içmek çok önemlidir. Bunun dýþýnda arkadaþlarýnýza haber vermenizin, iþ yerlerinde onlarýn, evde ailenin desteðini almanýn ve düzenli egzersiz yapmanýn süreç için çok yararý vardýr.” Prof. Çaðlar, baðýmlýlar sigarayý kendi iradeleriyle býrakabileceklerini düþünmüyorlarsa bir hekime ya da bir uzmana baþvurmalarýný da önerdi. (CÝHAN)

13 Þubat 2013 Çarþamba

5

BASINDAN CHP'nin Kurtuluþu Ýçin Tek Yol: AK Parti'ye Ýltihak!

ün “Akit'in manþeti”nde yer alan Hüseyin Çelik'in sözleri, hem “ironik”tir, hem “durum tesbiti”dir ve hem de “CHP'nin acýnasý hâlleri”nin özet ifadesidir. Ne demiþti Hüseyin Çelik; “Demokrasilerde muhalefet çok önemli. Ama bizim anamuhalefet partisinin, bu þekilde darma daðýnýk bir görüntü sergilemesi gerçekten bizi üzüyor. Çünkü Türkiye açýsýndan da üzüntü vericidir. Diyorum ki, AK Parti olarak; Acaba biz þu anamuhalefete el mi atsak?.. Çünkü yönetemiyorlar. Þöyle AK Parti'den bir kayyum mayyum mu atasak oraya? Baþka türlü kendi kendilerine gelemiyorlar. Türkiye maalesef muhalefetsiz gidiyor. Kemal Kýlýçdaroðlu liderlik yapamýyor ve partisindeki farklý görüþteki insanlarý bir arada tutamýyor... CHP'de orkestra þefi becerikli olmadýðý için oradan çýkan farklý sesleri bir armoniye, bir naðmeye dönüþtürmüyor. Þef becerikli olmamasýndan o çok seslilik gürültüye dönüyor. Dolayýsýyla CHP'de ciddi bir kakofoni var.” Ne dersiniz; AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Hüseyin Çelik'in sözlerini biraz açalým ve “tesbit”lerine bir bakalým mý?.. Diyor ki, Hüseyin Çelik; “CHP darmadaðýnýk!” “CHP, yönetilemiyor!” “CHP'ye kayyum atanmalý!” “Kendilerine gelemiyorlar!” “Kýlýçdaroðlu liderlik yapamýyor!” “Orkestra þefi becerikli deðil!” “Çok seslilik yok, gürültü var!” “CHP'de ciddi bir kakofoni var!” Bunlar, “ironik” bir dille ifade edilmiþ olsa da, “CHP gerçeði”ni yansýtýyor. Gerçekten de, en kýsa zamanda CHP'ye bir “kayyum” atanmalý ve parti “ yönetilir” hâle getirilmelidir. Aksi halde, parti daðýlacak! ÝÇ KAVGA ZÝRVEDE! Ýþte, Hüseyin Kaya'nýn da yazdýðý gibi, tablo, kabak gibi ortada... CHP'de, hemen her gün bir “ yumurta” yumurtlayan Hüseyin Aygün ile baþlayan tartýþmalar, Birgün Ayman Güler ile zirveye çýktý. Kýlýçdaroðlu taraftarlarý ile ulusalcý taife arasýnda ciddi bir savaþ kapýya dayanmýþ gibi görünüyor. Her ne kadar Bay Kýlýçdaroðlu arayý bulmaya çalýþsa da, bu iþin durulacaðý yok!.. Ulusalcý kanat, artýk geri adým atmýyor. Sezgin Tanrýkulu'nun açýklamalarýna, Muharrem Ýnce'nin verdiði cevaplar, yaþanan savaþta, artýk centilmenliðin bir tarafa býrakýldýðýný, belden aþaðý vuruþlarýn da baþlayacaðýnýn sinyalini veriyor... Muharrem Ýnce'nin açýklamalarýna göre, Sezgin Tanrýkulu ne durumdadýr beraber bakalým: “Ben böbürlenmeyeceðim de kim böbürlenecek? Ben CHP'ye milletvekili olmak için girmedim ki. Ben seçim öncesinde partiye üye olmadým. Ben bu partinin her kademesinde çalýþtým. Bu parti baraja takýldýðýnda hiç kimse kalmayýnca da ben bu partideydim. Ben bu partinin çizgisinden hiç ayrýlmadým. Bu partiye hep sahip çýktým. Bu parti de bana sahip çýktý. Doðduðum büyüdüðüm bu ilde 3 dönemdir milletvekilliði yapýyorum. Baþka þehirlere de kaçmadým ben. Memleketimden de uzaklaþmadým. Ýddia ediyorum, ben ev sahibiyim. Ev sahibi milyonlar var bu partide. O milyonlar nasýl Atatürk'ün partisine üye olmakla ve hizmet etmekle övünüyorsa ben de övünüyorum. Bugün, bu partide olanlarýn bazýlarý yarýn bu parti zor duruma düþtüðünde yine çekip gideceklerdir. Bundan da eminim ben. Parti baraja takýldýðýnda bu partide istifa furyalarý baþlamýþtý. 2002'de iktidar ýþýðý göründüðünde nasýl gelip bu partiye üye olduklarýný ben biliyorum. Onun için kimseden alacak bir dersim yok. Böbürlenmek benim hakkým, 50 yýlý geride býraktým. Hayatýmýn her kesiminde CHP'ye hizmet ettim” Þimdi, Muharrem Ýnce'nin, Sezgin Tanrýkulu'na ince ince dokundurduðu cümlelere bir bakalým... Ýnce'ye göre; Sezgin Tanrýkulu; “CHP'ye sadece milletvekili olmak için girmiþtir... Seçim öncesinde partiye üye olmuþtur... Parti baraja takýldýðýnda terk edecektir... Partinin çizgisinden ayrýlmýþtýr... Baþka þehirlere kaçmýþ, memleketinden uzaklaþmýþtýr.” Bu sözler; hiç de yenilir yutulur sözler deðil; ama söyledikleri de doðrudur... Tabii bu arada; “Tanrýkulu'nun uluslararasý baðlantýlarýný” da göz önünde bulundurarak CHP'de önemli geliþmelerin olacaðýný tahmin edebiliriz. Baykal'ýn görüntü kasetleri öylesine ortaya çýkmadý, öyle deðil mi?.. AH DARBE, VAH DARBE! Gördüðünüz gibi; CHP'de “Ulusalcý Kemalistler” ile “ yenilikçiler” arasýnda büyük bir kavga hüküm sürüyor. Tabiî, bu “kavga”nýn “partiyi parçalayacaðýndan endiþe edip, “eski Türkiye'yi özleyenler” de yok deðil!.. Düþünebiliyor musunuz; Bay Kýlýçdaroðlu “Yeni CHP” diyor ama bazý CHP milletvekilleri, biraz da “çaresizlik”ten, “Eski Türkiye” hasreti ile yanýp tutuþuyor. Aydýn Milletvekili Osman Aydýn'ýn “skandal” olarak yorumlanan ama “çaresizlik”ten dolayý sarf ettiði þu sözleri, herhalde biliyorsunuz: “Eskiden ihtilaller olurdu. Arada bir iktidar deðiþikliði söz konusu olurdu. Þimdi o ihtilali

yapacak olan komutan da kalmadý. Hepsini tasfiye ettiler. Þimdi öyle bir kurtuluþ yok.” Vah, vah, vah!.. Eskiden, CHP'nin “iktidar”a gelebilmesinin tek yolu, “askerî darbeler”di... Ne var ki; þimdi “darbe” yapacak komutan da kalmadý!.. Mendil getirin, Aðlayacaðým!.. NE OLACAK BU CHP? Þüphesiz ki; CHP'de eski Türkiye'ye özlem duyup aðýt yakanlar sadece Osman Aydýn'dan ibaret deðil... Malum, askerin asli görevine dönmesini hazmedemeyen Süheyl Batum gibiler de ayný þekilde, “Asker kaðýttan kaplanmýþ biz de onlarý asker zannediyorduk” sözleriyle öfkelerini dile getirmiþlerdi... Yine, askerin darbe yapmayarak CHP'yi yalnýz býrakmasýný içine sindiremeyen Ýstanbul il baþkaný Oðuz Kaan Salýcý da Cumhuriyet Bayramý kutlamalarýnda 1. Ordu Komutanýna ve subaylara parmaðýný sallayarak, “Sizin korumanýz gereken Cumhuriyeti biz korumaya çalýþýyoruz” ifadelerini kullanmýþtý. Elbette, darbelerden mahrum kalan CHP'nin bu haline üzülenler sadece milletvekilleri deðil, bir de CHP'li “ yoldaþ” ve “candaþ” kalemler var ki onlar daha da çaresiz... CHP'ye kýlavuzluk eden kimi kalemler, Kýlýçdaroðlu'nun hiçbir zaman uygulamaya koyamadýðý ve sadece söylem düzeyinde kalan “deðiþim” söylemlerine bile dayanamýyorlar. Öyle ki, CHP'nin yeni anayasa için masaya oturmasýna bile ateþ püskürüyorlar. Uzun lâfýn kýsasý; Eskiden insanlar, otururlardý kahve köþelerinde bir masaya, koyarlardý önlerine þapkalarýný ve “Off ülen off ” derlerdi; “Ne olacak bu memleketin hali?” Þimdilerde ise, þöyle diyorlar: “Off ülen off; Ne olacak bu CHP'nin hali?” “CHP'nin hâli”nin ne olacaðýna, elbette yine CHP karar verecek. Ama, tablo, gayet net; “Eski CHP” profili deðiþmediði müddetçe bu partinin bir adým ilerlemesi, büyümesi, dolayýsýyla da iktidar olmasý mümkün deðildir. Hemen belirtelim; Türkiye'nin son on yýlda yaþadýðý deðiþim ve demokratikleþme hamleleri, CHP'yi silahlý kuvvetler, yüksek yargý, yüksek bürokrasi, medya ve iþ dünyasý gibi “doðal müttefik”lerinden mahrum býrakmýþtýr. Yani, onlardan CHP'ye artýk bir hayýr yok... Çünkü onlar da kendi dertli baþlarýnýn çaresine bakmaktan aciz durumdalar. O halde?.. CHP, “deðiþim”e ayak uydurmalý ve ilk önce “kafa yapýsý”ný deðiþtirmelidir. “Yeni CHP”nin, “Eski Türkiye”ye özlem duymasý; sadece ve sadece “darbecilere” moral verir “teþkilata” deðil!.. ÝTTÝFAK DEÐÝL, ÝLTÝHAK! Bana kalýrsa; Adýnda “Cumhuriyet” ve “Halk” gibi “duble halk” bulunan CHP, ömr-ü hayatýnda bir defacýk olsun “halk”a yönelse zarar mý eder?.. Ama yapamazlar!.. Buyurganlýk, “gen”lerine iþlemiþ!.. Bu “buyurganlýk”tan, bu “tepeden bakma”cýlýktan vazgeçmedikçe, CHP'den ne köy olur, ne kasaba!.. Galiba, en iyisi Hüseyin Çelik'in tavsiyesine kulak verip, CHP'yi “kayyum”a devretmek!.. Ya da; Madem ki “asker, yargý, bürokrasi, iþ dünyasý ve medya” ile kurduðu “ittifak”lar bir iþe yaramadý, o halde gitsinler, AK Parti'ye “iltihak” etsinler!.. En iyi çözüm yolu bu!.. Böylece; Hem “parçalanmak”tan kurtulurlar, Hem de “iktidar”a gelirler!.. Ne dersiniz CHP'liler; “Ýttifak”lara devam mý, AK Parti'ye “iltihak” mý?.. AK Parti'ye iltihak ederseniz; “Asýrlýk rüya”nýz da gerçekleþmiþ olur. CHP'lilere, bu aklý kimse vermez... Bu kýyaðýmý unutmasýnlar!.. Alevileri kýþkýrtmaya çalýþan Aleviler! Bilirsiniz, “beton”lar, döküldükleri yerde donar, kalýr... Bazý “kafa”lar da öyledir... Aldýklarý “ilk bilgi” ile yetinirler, “ yeni bilgi”lere kepenk kapatýrlar... Eski bilgiyi “ezberlerler” ve bir daha da ezberlerini hiç bozmazlar... Böyle olduðunu bile bile, “donuk kafalar”a “taze bir bilgi” aktarmak istiyorum. Efendim; son bir yýl içerisinde 10 Alevi vatandaþýn evlerine çarpý iþareti konulmasý olayýnýn iç yüzü ortaya çýkmýþ... Ýstanbul Polis Kriminal Laboratuvarý'nda yapýlan incelemelerde; Gültepe Mahallesi'nde Alevilerin yaþadýðý evlerin iþaretlenmesinde kullanýlan boyalarýn Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Üyesi M.D.'nin evinde yarýsý kullanýlmýþ olarak bulunan spreylerle yapýldýðý kesinlik kazanmýþ... DHKP-C terör örgütüyle de irtibatýnýn olduðu iddia edilen M.D. ile birlikte olayý organize ettiði ileri sürülen DHKP-C üyesi Özcan Karakuþ ve iþaretleme yaptýðý öne sürülen Pir Sultan Abdal Kültür Derneði üyesi M.C. gözaltýna alýnmýþ... Karakuþ tutuklanýrken diðer iki isim serbest býrakýlmýþ!.. Türkiye'de; kimlerin “Alevi-Sünni gerilimi” yaþatmaya ve “kaotik bir ortam” oluþturmaya çalýþtýðýný þimdi anladýnýz mý?.. “Kaos” peþinde koþanlarýn dikkatine sunulur...

Hasan karakaya-akit gazetesi 10 Þubat 2013


13 Þubat 2013 Çarþamba

6

Haným Onur: Serbest býrakýlmam barýþa bir katký olabilir verecektir. Ben çocuklarýma sarýldýðýmda, ben çocuklarýmý öptüðümde, kucakladýðýmda dedim ki 'evet belki bu çocuklarým için yeni bir þanstýr. Emin olun ben sabaha kadar yatmamýþým. Hep onlarý izledim ve Solin benim kucaðýmda yattý.” "Serbest býrakýlmam barýþa bir katký olabilir”

A

nneleri tahliye edildikten sonra ailesine kavuþan Haným Onur, çocuklarýyla beraber olmanýn mutluluðunu yaþýyor. Kendisinin serbest býrakýlmasýnýn barýþa bir katký olabileceðini söyleyen Haným Onur, "Bu barýþ sürecinde muhakkak Solin bir adýmdýr diyebilirim." Dedi. KCK soruþturmasý kapsamýnda 18 aydýr tutuklu bulunduðu cezaevinden, lösemi hastasý kýzý 5 yaþýndaki Solin ve epilepsi hastasý oðlu 7 yaþýndaki Mirhat'a bakmasý için dün tahliye edilen Þýrnak'ýn Cizre Ýlçesi Belediye Baþkan Yardýmcýsý BDP'li Haným Onur, 18 ay aradan sonra çocuklarýna kavuþtu. Serbest býrakýldýktan sonra duygu ve düþüncelerini Cihan Haber Ajansý'na (Cihan) anlatan Haným Onur þunlarý söyledi: "Her annenin tatmak isteði bir duygudur. Ýnsanýn bir canýdýr, bir evladýdýr ve o caný evladý hastadýr, ölümle burun burunadýr ve sen onun için çaresizsin. Ona dokunduðun zaman belki senin elin, belki senin sevgin ona yaþam

Kendisinin serbest býrakýlmasýnýn barýþa bir katký olabileceðini söyleyen Haným Onur, "Bence Ýmralý ile baþlayan bir barýþ sürecinde özellikle Baþbakan'ýn kararlý adýmlarý, en azýndan zaman bunu gösterecek, ama þu süre zarfýnda yapýlan bu cesaretli adýmlar, özellikle bu Kürt sorunu ile baþlayan bu barýþ sürecinde muhakkak Solin bir adýmdýr diyebilirim." Dedi. Cezaevinde bulunan ve kendisiyle yakýndan ilgilenen arkadaþlarýna da teþekkürlerini ileten Haným Onur, "Onlarý çok seviyorum. Onlar bana büyük bir moral verdiler. 18 ay boyunca çok zayýfladým, ama arkadaþlarýmýn bana verdiði o güç, kuvvet ve maneviyat beni ayakta tuttu. Biz Mirhat'la bir þey yapacaðýz. Bizim gibi annesi içerde olup çocuklarý hasta olanlara ve YÝBO'larda olanlara ses olacaðýz." diye konuþtu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakaný Fatma Þahin'e teþekkürlerini ileten Haným Onur sözlerini þöyle tamamladý: "Özellikle hükümet cephesinden, özellikle bir

bakanýn ve bir kadýnýn çocuklara maddi çerçevede sahip çýkmasý ya da saðlýk açýsýndan masraflarýný karþýlamasý ve destek çýkmasýnýn altýnda da bir sahiplenme vardý. Bunun adý maddiyattý, ama sonuç itibariyle Fatma Þahin gibi binlerce insan da bu konuda maddi açýdan katký sundular. Ama bu katký maneviyata dönüþtü.” Annesi Ayþe: Çok mutluyum Annesi Ayþe Yural, kýzýnýn çocuklarýna kavuþmasýndan dolayý duyduðu mutluluðu þu sözlerle dile getirdi: "Çok mutluyum. Bu kampanyayý destekleyen herkese teþekkür ediyorum. En azýndan çocuklarýna kavuþtu, ben çok mutluyum. Bir ben bilirim bir de Allah bilir ne kadar sevinçliyim. Darýsý herkesin baþýna. Ýnþallah bir barýþ gelir, cezaevlerinin kapýlarý açýlýr. Solin'i Diyarbakýr'a doktora götürdüðüm zaman psikiyatri beni dýþarý çýkarttý. Daha çýkmadan Solin dedi ki 'ya bu benim annemdir.' Çýktýðýmýz zaman dedi 'zaten annem çýktýðý zaman bu anneannedir. Ben zaten anneme kavuþacaðým.' Dün akþamdan beri Solin hiç yanýma yaklaþmamýþ. Solin için bir yere çýkamýyordum. Þimdi Solin dünden beri hiç yanýma uðramamýþ. Annesinin yanýna koþuyor, hep ona sarýlýyor. Solin bize 'benim annem geldi sizin iþiniz bitti' diyor. Serbest býrakýlmasýnda kimin emeði geçmiþse herkese teþekkür ediyorum." (CÝHAN)

Birecik’ten baþörtüsüne 10 bin imza desteði

M

emur –Sen'in kamuda kýlýk kýyafet özgürlüðü için Türkiye genelinde baþlattýðý 10 milyon imza kampanyasýna Þanlýurfa'nýn Birecik ilçesinden de 10 bin imza desteði saðlandý. Toplanan imzalar Eðitim Bir- Sen, Diyanet- Sen ve Saðlýk- Sen Birecik temsilcileri tarafýndan ortak basýn açýlmasýyla kamuoyuna duyuruldu. Eðitim Bir- Sen Birecik Temsilciliði önünde yapýlan basýn açýklamasýna Eðitim BirSen Birecik Temsilcisi Nahsan Aydýn, Diyanet- Sen Birecik Temsilcisi Musa Kurt, SaðlýkSen Birecik Temsilcisi Halil Arslan ve sendikaya baðlý bulunan üyeler katýldý. Diyanet- Sen Birecik Temsilcisi Musa Kurt yaptýðý açýklamada, "Birecik’in deðiþik semtlerinde

memur olsun sivil olsun, vatandaþlarýmýzýn imza atmak için metrelerce kuyruða girdiðini görünce duygulandým. Umarým yetkililer de bu müthiþ teveccühü görüp, yýllardýr vatandaþýn dini inançlarýna set olarak konulan baþörtü ayrýmcýlýðýný, bu utanç yasaðýný kaldýrýrlar. AKP ve muhalefet partileri halkýn sesine kulak vermeliler. Yazarlar, eðitimciler, iþadamlarý, siyasiler, öðrenciler, çalýþanlar, emekliler, kýsacasý millet tarafýndan en yüksek sesle dillendirilen Anayasamýzda kýlýk- kýyafet dayatmasý artýk son bulmalý. Þimdi olmayacaksa ne zaman olacaktýr?" þeklinde konuþtu. Basýn açýklamasýnýn ardýndan toplanan 10 bin imza, görevliler tarafýndan Ankara’ya gönderildi. (CÝHAN)

Jandarma Genel Komutaný Bekir Kalyoncu, Þanlýurfa'da

J

andarma Genel Komutaný Orgeneral Bekir Kalyoncu, Þanlýurfa'ya geldi. Orgeneral Bekir Kalyoncu, sýnýr kent Þanlýurfa'ya geldi. 20. Zýrhlý Tuðay Komutanlýðý'na gelen Orgeneral Kalyoncu, Buradan da Þanlýurfa Valiliði'ne geçti. Kalyoncu ve beraberindekiler Valilik giriþinde tören mangasý tarafýndan karþýlandý. Daha sonra Valilik Þeref Defteri'ni imzalayan Kalyoncu, herhangi bir açýklamada bulunmadý.

Þanlýurfa Valisi Celalettin Güvenç'le Valilik makamýnda uzun bir görüþme gerçekleþtiren Kalyoncu'nun daha sonra sýnýrda incelemelerde bulunmasý bekleniyor. Güvenlik gerekçesi ile programý açýklanamayan Orgeneral Kalyoncu'ya Kolordu Komutaný Abdullah Recep, 20. Zýrhlý Tugay Komutaný Tuðgeneral Ýhsan Baþbozkurt, Diyarbakýr Jandarma Tuðgeneral Bölge Komutaný Seyfullah Saldýk ve Jandarma Alay Komutaný Emin Dursun eþlik etti. (CÝHAN)

Halaylarla asker evlatlarýný uðurladýlar

Þ

anlýurfa’nýn Siverek ilçesinde asker adaylarý, birliklerine otogarda halaylar çekilerek uðurlandý. Davul zurnalarýn çalýndýðý, zýlgýt ve halaylarýn çekildiði uðurlamada, anneler gözyaþlarýna boðulurken, babalar ise evlatlarýný

askere uðurlamanýn heyecanýný yaþadý. "Hepimiz bu vatanýn evlatlarýyýz, vatani görevimizi yapmaya gidiyoruz" diyen asker adaylarý, vatan borcunu ödedikten sonra bir iþ kurmak ve evlenmek istediklerini ifade etti. (CÝHAN)

Zayi Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür.

Mehmet ANAR


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.