13 Aralık 2012 Perşembe Gazete Sayfaları

Page 1

30 çifte 12.12.2012'de toplu nikah Bu özel tarihi kaçýrmak istemeyen ve 12.12.2012 tarihini unutulmaz kýlmak isteyen çiftler soluðu evlendirme dairesinde aldý. Bir ömür sürecek olan birlikteliðe 'Evet’” demek için, Mardin Belediyesi Meclis Toplantý Salonu’nda birlikteliklerini evlilikle taçlandýrmak isteyen çiftler romantik, duygulu ve coþkulu anlar yaþadý.

Ýsmail Erkar

T

ürkiye’nin birçok þehrinde olduðu gibi Mardin’de de 12.12.12 çýlgýnlýðý yaþandý. 3 binli yýllara kadar yaþanmayacak bu tarihte evlenmek için baþvuranlarý sayýsý artýnca, Mardin Belediyesi de bu tarih için özel hazýrlýk yaptý. Belediye Meclis Salonu bir gün öncesinden süslenerek nikah kýyacak çiftler için hazýr hale getirildi ve 30 çiftin toplu nikahý kýyýldý. Bu özel tarihi kaçýrmak istemeyen ve 12.12.2012 tarihini unutulmaz kýlmak isteyen çiftler soluðu evlendirme dairesinde aldý. Bir ömür sürecek olan birlikteliðe 'Evet’” demek için, Mardin Belediyesi Meclis Toplantý Salonu’nda birlikteliklerini evlilikle taçlandýrmak isteyen çiftler romantik, duygulu ve coþkulu anlar yaþadý. Mardin Belediyesi Evlendirme Memurluðu, nikah salonun aðýrlýklý olarak mavi saten bir örtünün hakim olduðu masa ve duvarlarýn yaný sýra salonu süsleyen dekoratif çiçek ve rengarenk balonlarla gelin gibi süslendi. Evlenmek isteyen çiftler, unutulmayacak özel bir gün olmasý dolayýsýyla dünya evine girmek için 12.12.2012 tarihini seçtiklerini söyledi. Nikah yoðunluðu yaþanan salonda 15

dakikada bir nikah kýyýldý. Bu unutulmaz günde toplam 30 nikah kýyýlarak rekor kýrýldý. Nikah salonuna gelen Mardin Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu, evlenenlerin her zaman mutlu olmasýný istediðini belirterek, “Her þeyin baþýnda sevgi geliyor. Sevgi her þeyin üstesinden gelir. Çiftler sevgiyi yaþatýr, birbirlerinin fikirlerine saygýlý olurlarsa aþýlmayacak sorun kalmaz. Dilerim bu güzel ve anlamlý günde evliliðe adým atan çiftlerimizin birliktelikleri bir ömür devam eder.”

dedi. Mardin Belediyesi Evlendirme Birimi Sorumlusu Sevgi Yaðmurcukardeþ,12 Aralýk 2012 tarihinde nikah patlamasý yaþandýðýna dikkat çekti. Yaðmurcukardeþ, "Geçen senenin ayný gününe oranla nikah talepleri yaklaþýk 10 kat arttý. Belediyemize baþvuran 30 çiftin toplu nikahýný kýydýk. Bazý çifter bugünün kendilerine uður getireceðini, bazýlarý da akýlda kalan unutulmaz bir tarih seçimi yapmak istedikleri için bugünü seçti.” þeklinde konuþtu.

Okuma salonu öðrencilerine saðlýk eðitimi verildi Sedat Aslanaçier merli ilçesinde eðitim faaliyetinde bulunan okuma salonu öðrencilerine yönelik saðlýk semineri verildi. Ömerli Devlet Hastanesi'nde görevli uzman Doktor Mustafa Emrah Kaya tarafýndan okuma salonunda okuyan öðrencilere yönelik verilen seminerde öðrencilere saðlýk konusunda bilgiler aktarýldý. Ömerli Okuma Salonu Müdürü Ahmet Zorkun, okuma

Ö

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

13 Aralýk 2012 Perþembe

Yýl: 9 Sayý 2519 Fiyatý :25 Kr

Suriyeli aile yardým bekliyor

salonunda okuyan öðrencileri eðitim ve sosyal faaliyetleri yanýnda saðlýk alanýnda da bilgilendirdiklerini kaydetti. Zorkun, "Hastanede görevli uzman doktor Mustafa Emrah Kaya tarafýndan düzenli olarak öðrencilerimize saðlýk konusunda çeþitli bilgiler verilmektedir. Kendisine bu konuda teþekkür ediyorum. Bu tür aktivitelere okuma salonu olarak büyük önem veriyoruz. Eðitim yanýnda saðlýkta öðrencilerimiz için ön planda tutuyoruz.” Dedi.

13 çocuðu ve 3 torunu ile birlikte Mardin’de bulduðu maðara tipi eve sýðýnan 75 yaþýndaki Suriyeli Nezir Mecit ve ailesi yaþam mücadelesi veriyor.Þam’dan kaçarken Suriye’de kalan 4 çocuðu ve 3 torunundan haber alamayan gözü yaþlý Nezir Mecit, çocuklarýnýn üzüntüsü yüzünden kalp krizi geçirdi. Ali Edis

S

uriye’de yaþanan þiddettin faturasýný masum insanlar çekiyor. Esed’in savaþ uçaklarý ile kendi halkýný bombalamasý ile ortaya çýkan dram binlerce ailenin parçalanmasýna neden oldu. Týpký Suriyeli Mecit ailesinin dramý gibi. Nezir Mecit (75), Esed’in savaþ uçaklarý Þam'daki evini bombalamasý ardýndan 13 çocuðu ve 3 torunu ile birlikte Rasulayn’e sýðýndý. Burada da Esed’in bombalarýna maruz kalan Mecit ailesi sýnýrda mayýnlarý göze alarak Türkiye’ye sýðýnmak zorunda kaldý. 13 çocuðu ve 3 torunu ile birlikte Mardin’de bulduðu maðara tipi eve sýðýnan 75 yaþýndaki Suriyeli Nezir Mecit ve ailesi yaþam mücadelesi veriyor. Þam’dan kaçarken Suriye’de kalan 4 çocuðu ve 3 torunundan haber alamayan gözü yaþlý Nezir Mecit, çocuklarýnýn üzüntüsü

yüzünden kalp krizi geçirdi. Rutubetli ve tek odalý maðara tipi evde yaþam mücadelesi veren Nezir Mecit ve ailesi hayýrseverlerin kendilerine uzanacak yardým elini bekliyor. Bir ay önce Beþþar Esed’in zulmünden kaçarak Türkiye’ye sýðýndýklarýný belirten 75 yaþýndaki Suriyeli Nezir Mecit, Þam'da bulunan evlerinin Esed’in uçaklarý bombalamasý nedeniyle yerle bir olduðunu, oradan 13 çocuðu ve 3 torununu alarak Rasulayn’e sýðýndýklarýný kaydetti. Rasulayn’de Esed’in uçaklarýnýn kaldýklarý mahalleyi bombalamalarý ardýndan mayýnlarý aþarak Türkiye’ye sýðýndýklarýný ifade eden Mecit, ”Mardin’de bulduðumuz rutubetli ve maðara tipi tek odalý evde 13 çocuk ve 3 torunumla birlikte yaþýyoruz. Çocuklarým hepsi hasta ve zeka özürlü, eþim gece körlüðü hastasý, kýzým ise Suriye de kaybolan 3 kýzý için kafayý yedi. Ben üzüntüden kalp krizi geçirdim. Þu anda

Disiplin cezalarý düþürüldü

M

illi Eðitim Bakanlýðý (MEB), 700 bin öðretmeni ilgilendiren önemli bir karar aldý.

Öðretmenlerin disiplin cezalarý hafifletilerek, devlet memurluðundan atýlma þartlarý zorlaþtýrýldý. MEB, il denetmenlerinin Yüksek Disiplin Kurulu’na ayný disiplin suçlarýna farklý ceza teklif ettiðini ve farklý uygulamalarýn olduðunu belirledi. komþularýn getirdiði yemekle karnýmýzý doyuruyoruz. 2 kýz kardeþimde yanýma sýðýndý. Periþan durumdayýz. Yetkililerden ve hayýrsever vatandaþlardan yardým bekliyoruz.

Anadolu Ajansý Mardin bürosunun açýlýþý yapýldý D

ünyayý kasýp kavuran 12.12.2012 saat öðleden sonra 12:12 furyasýna Anadolu Ajansý da uyarak dün Mardin büro açýlýþý yaptý. AA Genel Müdürü Kemal Öztürk, Vali Turhan Ayvaz, Belediye Baþkaný Beþir Ayanoðlu, Müftü Dursun Ali Coþkun, Mardin Diyarbakýr Metropolit Saliba Özmen ve çok sayýda davetlinin katýlýmýyla Orta Doðu Caddesi'ndeki büronun önünde tören düzenlendi. A.A. Büyükþehir statüsüne kavuþan tarihi 7 bin yýllýk Mardin'e, haberleþme alanýnda yatýrým yaptý. Türkiye-Suriye ve Irak'a sýnýr komþusu olan coðrafik, ekonomik, inanç turizmi, farklý inançlarý bir arada yaþayan tarihi ve zengin kültürü ile ünlü Mardin'e, her alanda yatýrýmlar hýz kesmeden devam ediyor. Sayfa 2’de

Allah, Türkiye Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan’dan razý olsun o olmasaydý. Þimdi hepimiz ölecektik." dedi. Devamý Sayfa 2’de

Disiplin cezalarýnda uygulama birliði saðlanmasý amacýyla MEB Müsteþarý Emin Zararsýz imzalý bir genelge yayýmlandý. Sayfa 3’te

Tapu üzerinde yapýlacak iþlemlerde vatandaþ SMS’le uyarýlacak

T

apu ve Kadastro Genel Müdürlüðü, dolandýrýcýlara fýrsat vermemek için tapu üzerinde yapýlacak iþlemlerde vatandaþý SMS ile uyaracak. Çevre ve Þehircilik Bakanlýðý’na baðlý Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüðü, edevlet kapsamýnda yeniliklere devam ediyor. Bu çerçevede 'SMS Uyarý ve Bilgilendirme' sistemini hayata geçirecek olan kurum, taþýnmazlar üzerinde tapu müdürlüklerinde mülk sahiplerinin, isteði ya da isteði dýþýnda gerçekleþecek alým, satým, ipotek ve haciz gibi iþlemlerde anýnda cep telefonlarýna uyarý mesajý gönderecek. Sayfa 3’te


13 Aralýk 2012 Perþembe

2

‘Hayýrseverlerin yardýmýný bekliyoruz’ 13 çocuðu ve 3 torunu ile birlikte Mardin’de bulduðu maðara tipi eve sýðýnan 75 yaþýndaki Suriyeli Nezir Mecit ve ailesi yaþam mücadelesi veriyor.Þam’dan kaçarken Suriye’de kalan 4 çocuðu ve 3 torunundan haber alamayan gözü yaþlý Nezir Mecit, çocuklarýnýn üzüntüsü yüzünden kalp krizi geçirdi. Sayfa 1’den devam "Suriye’den kaçamayanlar öldürülüyor" Suriye’de yaþanan þiddet nedeniyle binlerce insan Esed’in zulmüne maruz kaldýðý anlatan Mecit þöyle konuþtu: "Savaþ uçaklarý sürekli Þam’da rastgele bomba yaðdýrýyor. Benim kaldýðým mahalle tamamen Esed’in bombalarý ile yýkýldý. Yüzlerce insan hayatýný kaybetti. Aileler daðýldý. Saldýrýda ben de 4 çocuðum ve 3 torunumu yanýma almadan kaçtým. Þu an onlardan haber alamýyorum. Öldüler mi yaþýyorlar mý bilemiyorum. Bir aydýr gözüme uyku girmiyor. Saldýrý esnasýnda kýzým bir tek 8 aylýk bebeðini alarak kaçtý. Eþi orada þehit oldu. Biri erkek olmak üzere toplam 3 tane çocuðu orada kaldý. Kýzým üzüntüden kafayý yedi. Ne yapacaðýmý þaþýrdým." Anne Sabah Mecit’in evlat acýsý yüreðini yakýyor Gece körlüðü hastalýðý yüzünden akþamlarý çocuklarýna yemek piþirmeyi bile yapamayan anne 60 yaþýndaki Sabah Mecit'in aklý Suriye’de býraktýklarý çocuklarý ve torunlarýnda kaldý. 13 çocuk ve 3 torunu ile rutubetli tek odalý evde yaþam mücadelesini veren Sabah Mecit, ”Eþim yaþlý ve hasta, evli kýzým üzüntüden kafayý yedi. Çocuklarýmýn çoðu zeka özürlü. Savaþtan dolayý korku

yaþýyoruz. Bende gece körlüðü olduðu için geceleri iyi görmüyorum. Ayný hastalýk bütün çocuklarýmda var. Eþim yaþlý ve hasta çalýþamýyor. Komþularýn getirdiði yemek ile karnýmýzý doyuruyoruz. Kaldýðýmýz yer soðuk ve rutubetlidir.” þeklinde konuþtu. Esed’in bombaladýðý evde eþini kaybetti Savaþýn acýmasýz yüzü nedeniyle evinin bombalanmasý yüzünden eþini þehit veren ve 3 çocuðunu orada býrakmak zorunda kalan 35 yaþýndaki Hayriye Mecit, yaþadýðý travma nedeniyle psikolojisi bozulduðunu anlattý. Mecit, "Savaþ uçaklarý evimizi bombaladý. O sýrada eþim evin içindeydi. Biz dýþarýdaydýk. Çocuklarým ise ne olduðunu bilmiyordum. Korku ile bebeðimi alarak babamla birlikte bindiðimiz araçla Rasulayn'e geldik. Çünkü yaþadýðýmýz yer sürekli bombalanýyordu. Orada 3 çocuðum kaldý. Hepsi de yaþlarý küçük. Onlardan haber alamýyoruz. Kafayý yedim. Elimde bir tek 8 aylýk kýzým Merve kaldý. O da sütüm kesildiði ve yeterli beslenemediði için þu anda hasta durumdadýr. Allah Esed’in belasýný verecek. Masum çocuklarýn suçu nedir." diye konuþtu. "Hayýrseverlerin yardýmýný bekliyoruz" Mardin’e sýðýnan Mecit ailesine yardým etmek için çýrpýnan komþularý Enise Akhun, Suriyeli ailenin durumu periþan

Nezih Erdem Koleji Öðrencileri, devlet hastanesi'ni ziyaret etti Ýsmail Erkar

M

idyat ilçesi Özel Mehmet Nezih Erdem Ýlköðretim Okulu öðrencileri, Devlet Hastanesi Yöneticisi ve Baþhekim Genel Cerrahi Uzmaný Opr. Dr. Bilal Arýkan'ý ziyaret etti. Ýçlerinde, ileride hekim olmayý arzu edenlerin de bulunduðu öðrenci grubunun gerçekleþtirdiði ziyarette, öðrenciler hastane ve hekimlik mesleði hakkýnda Devlet Hastanesi Yöneticisi ve Baþhekim Dr. Bilal Arýkan’a çeþitli sorular yöneltti. Opr. Dr. Bilal Arýkan, makamýnda kabul ettiði

öðrencilerin, sorularýný detaylý þekilde yanýtladý. Arýkan, öðrencilerin ziyaretinden duyduðu memnuniyeti dile getirerek, yetenekli bir hekim olabilmek için nasýl hazýrlanmalarý gerektiði, mesleðin zorluklarý ile avantajlý ve dezavantajlý yanlarý hakkýnda bilgiler vererek öðrencilere yol gösterdi. Sorduklarý sorularýn yanýtlarýný alan öðrenciler daha sonra hastaneden ayrýldý. Okul Müdürü Salih Aslan, öðrencilerimizi kurum ve meslek konularý bilgi sahibi olmalarýný saðlamak amacýyla zaman zaman çeþitli kurumlarý ziyaret ettiklerini belirtti.

olduðunu ifade ederek þunlarý söyledi: "Ailenin hepsi hasta. Nezir Amca yaþlý ve hasta durumdadýr. Çocuklarýn çoðu zeka özürlü. Mahalle olarak onlara yardýmcý olmak için çýrpýnýyoruz. Kaldýklarý ev, ev deðil. Maðara gibi her tarafý rutubetli. Hiçbir þeyleri yok. Hayýrseverlerin yardýmýný bekliyoruz.”

Anadolu Ajansý Mardin bürosunun açýlýþý yapýldý M. Sait Çakar

D

ünyayý kasýp kavuran 12.12.2012 saat öðleden sonra 12:12 furyasýna Anadolu Ajansý da uyarak bugün Mardin büro açýlýþý yaptý. AA Genel Müdürü Öztürk, Vali Turhan Ayvaz, Belediye Baþkaný Beþir Ayanoðlu, Müftü Dursun Ali Coþkun, Mardin Diyarbakýr Metropolit Saliba Özmen ve çok sayýda davetlinin katýlýmýyla Orta Doðu Caddesi'ndeki büronun önünde tören düzenlendi. A.A. Büyükþehir statüsüne kavuþan tarihi 7 bin yýllýk Mardin'e, haberleþme alanýnda yatýrým yaptý. Türkiye-Suriye ve Irak'a sýnýr komþusu olan coðrafik, ekonomik, inanç turizmi, farklý inançlarý bir arada yaþayan tarihi ve zengin kültürü ile ünlü Mardin'e, her alanda yatýrýmlar hýz kesmeden devam ediyor. Bu yatýrýmlar halkasýna Anadolu Ajansý Genel Müdürlüðü de ilginç bir tarihe denk getirerek Mardin'de büro açtý. Anadolu Ajansý Mardin bürosu açýlýþý törenine bugün (dün) saat 12 :12'de yapýldý. Genel Müdür Öztürk açýlýþ sebebi ile yaptýðý konuþmada, AA'nýn 1920'de baþlayan bir serüveninin olduðunu, tam 92 yýldýr Türkiye ve dünyada yaþanan olaylara tanýklýk ettiklerini kaydeden Öztürk, tarafsýz, objektif ve ellerinden geldiðince de hýzlý bir þekilde bu haberleri bütün dünyaya yayýnladýklarýný anlattý. Bu yýl diðer yýllardan farklý olarak AA'nýn bundan sonraki yýllarýnda ne yapacaðýna dair bir plan açýkladýklarýný bildiren Öztürk, planýn adýnýn "AA 100. Yýl Vizyonu" olduðunu, týpký Cumhuriyetin 100. Yýl Vizyonu olduðu gibi AA'nýn da bu vizyona paralel, bunu destekleyen bir çizgide "100. Yýl Vizyonu"nu hazýrladýklarýný ve kamuoyuna deklere ettiklerini

anlattý. 8 yýl içinde yani AA 100 yaþýna geldiðinde 11 dilde yayýn yapacaklarýný belirten Öztürk, 2012 yýlýnda planladýklarý 3 dilde yayýný hayata geçirdiklerini, Arapça, Boþnakça ve Rusça'nýn þu anda yayýnda olduðunu, buna Ýngilizce ve Türkçe'yi de eklediklerinde AA'nýn þu anda 5 dilde yayýn yaptýðýný söyledi. Mardin Valisi Turhan Ayvaz da, sansasyonel haberlerden muzdarip olduklarýný belirterek, “Fakat bazen bazý medya kuruluþlarý tarafýndan biraz daha kabul edilebilir olsun þekilde sansasyonele çevirme eðilimleri olduðu için arada bazý haksýzlýklar olabiliyor. Dolaysýyla tek dileðimiz bir þey yazýlacaðý zaman bizlerden kamu kurum ve kuruluþlarýndan gerçek bilgilerin alýnarak ondan sonra haber ve yorum yapýlmasý. Yoksa basýn özgürdür, her þeyi istediði þekilde yazabilir. Bu büronun Mardin'e hayýrlý olmasýný diliyorum. Ýnþallah buradan daha büyük hizmetler verilecek, Mardin daha çok tanýtýlacak, buraya yerli ve yabancý turist gelecek, Mardin'e katkýsý da büyük olacaktýr” dedi.

Mardin Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu ise, Mardin'in geleceði ve tanýtýmý için önemli bir katký sunacaktýr. Ajansýn Mardinimizden sürekli pozitif, güzel mesajlar ve haberleri göndermelerini diliyorum. Zaten bunu da gösteriyor. Sayýn Metropolit ve Müftümüz burada. Bizim sosyal, kültürel yapýmýzýn, zenginliðimizin örneði bunlar zaten. Ýnþallah bu güzelliði bütün dünyaya duyurma kolaylýðý buluruz” diye konuþtu. Törene Anadolu Ajansý Genel Müdürü Kemal Öztürk, Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu, AA Yönetim Kurulu Baþkan Yardýmcýsý Salih Melek, üyeler Prof. Dr. Nihat Erdoðmuþ, Ali Ýhsan Sarýkoca ve Prof. Dr. Refik Korkusuz, AA Genel Müdür Yardýmcýsý Ebubekir Þahin ile Türkiye Haberleri Yayýn Yönetmeni Ömer Ekþi, Mardin il Müftüsü Dursun Ali Coþkun, Mardin Diyarbakýr Metropoliti Saliba Özmen, de katýldý. Mardin Anadolu Ajansý Mardin Büro Temsilciliðine atamasý yapýlan Þengül Oymak ile birlikte biri kadrolu 2 kaþeli muhaberde görev alacak. Oymak, 12.12.2012 tarihinin özellikle seçilmediði ancak bu tarihe denk gelmesinin de kendilerini sevindirdiðini ifade etti. Tarihin tesadüfî olarak Genel Müdürleri Kemal Öztürk'ün müsait olduðu gün olan Çarþamba gününe denk geldiðini belirten Oymak, açýlýþlarýnýn bu tarihe denk gelmesi ile açýlýþ saatinin de 12:12'de olmasý kendileri açýsýndan daha da ölümsüz bir an olacaðýný sözlerine ekledi.


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

13 Aralýk 2012 Perþembe

Öðretmenlere müjde: Disiplin cezalarý düþürüldü T

3

Tapu üzerinde yapýlacak iþlemlerde vatandaþ SMS’le uyarýlacak

MEB, il denetmenlerinin Yüksek Disiplin Kurulu’na ayný disiplin suçlarýna farklý ceza teklif ettiðini ve farklý uygulamalarýn olduðunu belirledi. Genelgede, devlet memurluðundan atýlma cezasýnýn þartlarý zorlaþtýrýldý. Genelgeye göre, farklý tarihlerde özürsüz olarak bir veya iki gün göreve gelmediði tespit edilen öðretmene ‘aylýktan kesilme’ cezasý verilecek.

M

illi Eðitim Bakanlýðý (MEB), 700 bin öðretmeni ilgilendiren önemli bir karar aldý. Öðretmenlerin disiplin cezalarý

hafifletilerek, devlet memurluðundan atýlma þartlarý zorlaþtýrýldý.

Özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmediði tespit edilen öðretmenin cezasý ise “kademe ilerlemesinin MEB, il denetmenlerinin Yüksek Disiplin Kurulu’na ayný disiplin durdurulmasý” olacak. suçlarýna farklý ceza teklif ettiðini ve 10 gün kesintisiz iþe gelmeyen farklý uygulamalarýn olduðunu öðretmen hakkýnda, istifa ettiðine dair belirledi. Disiplin cezalarýnda iþlem yapýlacak. Daha önce bu uygulama birliði saðlanmasý amacýyla durumda ‘devlet memurluðundan MEB Müsteþarý Emin Zararsýz imzalý atýlma’ cezasý veriliyordu. Devlet bir genelge yayýmlandý. Böylece okul memurluðundan atýlan kiþi, tekrar yönetimlerinin ve il denetmenlerinin memuriyete dönemiyordu. Yeni öðretmenlere uyguladýðý disiplin düzenleme ile istifa iþlemi yapýlan cezalarýna netlik kazandýrýldý. öðretmen, 1 yýl sonra memuriyet Genelgede, devlet memurluðundan haklarýna geri dönebilecek. Devlet atýlma cezasýnýn þartlarý zorlaþtýrýldý. memurluðundan çýkarma cezasý ancak Genelgeye göre, farklý tarihlerde bir yýlda toplam 20 gün mazeretsiz özürsüz olarak bir veya iki gün göreve göreve gelmeyen öðretmen için, ayný gelmediði tespit edilen öðretmene disiplin suçunu birden fazla iþlediði ‘aylýktan kesilme’ cezasý verilecek. gerekçesiyle teklif edilecek. (CÝHAN)

Görmez: Diyanet'i, milletin sýrtýnda bir yük gibi göstermeye kimsenin hakký yok

D

iyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Mehmet Görmez, Diyanet'i milletin sýrtýnda bir yük gibi göstermeye çalýþmanýn hiç kimsenin haddi ve hakký olmadýðýný belirterek, "Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'na ayrýlan bütçenin neredeyse tamamý personel maaþlarýndan ibarettir. Nitekim bu yýlki bütçenin yüzde 95,7’sini tamamýyla personel giderleri oluþturmaktadýr. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kadar devlete yük olmayan ve hayýrsever halkýmýzýn desteði ile ayakta duran baþka bir kurum yoktur." dedi. Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Mehmet Görmez, Din Eðitimi Genel Müdürlüðü tarafýndan düzenlenen Ýl Müftü Yardýmcýlarý Semineri'ne katýldý. Burada konuþan Baþkan Görmez, son günlerde basýnda Diyanet bütçesine iliþkin yöneltilen eleþtirilere cevap verdi. Görmez, 2013 yýlýnda Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'na ayrýlan bütçeye iliþkin son günlerde devam eden tartýþmalarýn hiçbir surette gerçeði yansýtmadýðýný ifade etti. Baþkan Görmez, þunlarý söyledi: “Baþkanlýðýmýzý milletimizin sýrtýnda bir yük gibi göstermeye çalýþmak hiç kimsenin haddi de deðildir, hakký da deðildir. Ülkemizde, belirli zaman dilimlerinde deðerli basýnýmýzýn ve bazý siyaset adamlarýnýn Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýmýzla ilgili geleneksel hale gelmiþ, kliþeleþmiþ, yanlýþ deðerlendirmeleri olmaktadýr. Bunlardan bir tanesi, her yýl Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurumlarýn bütçeleri tespit edilirken, Plan Bütçe Komisyonu aþamasýndan itibaren yapýlan 'Bütçede aslan payý Diyanet’e', 'Diyanet’e on bakanlýðýn bütçesi' gibi deðerlendirmelerdir. Bu deðerlendirmeler aslýnda her sene baþkanlýðýmýzý ve camiamýzý üzmektedir. Her þeyden önce baþkanlýðýmýzý milletimizin

sýrtýnda bir yük gibi göstermeye çalýþmak hiç kimsenin haddi de deðildir, hakký da deðildir. Üstelik bu deðerlendirmeler hiçbir surette gerçeði yansýtmamaktadýr.” Görmez, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'na ayrýlan bütçenin, neredeyse tamamýnýn personel giderlerine ayrýldýðýný belirtti. Baþkan Görmez, þöyle dedi: “Nitekim bu yýlki bütçenin yüzde 95,7’sini tamamýyla personel giderleri oluþturmaktadýr. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kadar, devlete yük olmayan ve hayýrsever halkýmýzýn desteði ile ayakta duran baþka bir kurum yoktur. Camileri, Kur'an kurslarýný, müftülük binalarýný yapan hayýrsever halkýmýzdýr. Bu camilerin, Kur'an kurslarýnýn, müftülük binalarýnýn bakým ve onarýmý, burada yatýp kalkan öðrencilerin ibatesi, iaþesi de tamamýyla halkýmýz tarafýndan karþýlanmaktadýr. Baþkanlýðýmýz, yüzü aþkýn ülkede hizmet yürütmektedir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý bütçesinde, bu hizmetler için ayrýlmýþ tek bir kuruþ ödenek yoktur. Bu hizmetler tamamen yine hayýrsever halkýmýzýn desteði ile Türkiye Diyanet Vakfý (TDV) marifetiyle gerçekleþtirilmektedir. Türkiye’den yurt dýþýna hizmet götüren bütün sivil toplum örgütlerinin götürdüðü hizmetlerin yüzde ellisini TDV götürmektedir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý da yurt dýþý hizmetlerini hayýrsever vatandaþlarýmýzýn desteði ile yürütmektedir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'na yasalarýn verdiði iki büyük görev vardýr. Bunlar; din hizmeti ve yaygýn din eðitimidir. Aslýnda ülkemizin tarihine baktýðýmýzda, hem din hizmeti hem de yaygýn din eðitimi amacýyla kurulan pek çok vakýflar mevcuttur. Din eðitimi ve din hizmeti amaçlý kurulan bu vakýflarýmýzýn mal varlýðýný düþündüðümüzde aslýnda Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý devlete hiçbir þekilde borçlu deðildir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, Türkiye’nin en ücra köþelerine, her köyüne, mezrasýna hizmet götüren tek kurumdur. Bütün bunlarý dikkate aldýðýmýzda, her sene deðerli basýnýmýzýn Diyanet'in bütçesiyle ilgili attýðý manþetler Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'ný, çalýþanlarýný, devletin ve milletin sýrtýnda yük gibi gösterme çaba ve gayretleri son derece üzücüdür ve doðrularý yansýtmamaktadýr.” (CÝHAN)

apu ve Kadastro Genel Müdürlüðü, dolandýrýcýlara fýrsat vermemek için tapu üzerinde yapýlacak iþlemlerde vatandaþý SMS ile uyaracak. Çevre ve Þehircilik Bakanlýðý’na baðlý Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüðü, e-devlet kapsamýnda yeniliklere devam ediyor. Bu çerçevede 'SMS Uyarý ve Bilgilendirme' sistemini hayata geçirecek olan kurum, taþýnmazlar üzerinde tapu

müdürlüklerinde mülk sahiplerinin, isteði ya da isteði dýþýnda gerçekleþecek alým, satým, ipotek ve haciz gibi iþlemlerde anýnda cep telefonlarýna uyarý mesajý gönderecek. Yeni sistemle maliklerin cep telefonlarýna 'Adýnýzda kayýtlý taþýnmaz üzerinde … müdürlüðümüzde … sýra no ile … iþlem yapýlmaktadýr' þeklinde SMS gönderilecek. Bu yeni uygulamayla vatandaþlarýn üzerine kayýtlý taþýnmazlar, sahtecilere karþý korunacak. Vatandaþlar uygulama ile taþýnmazlarý üzerinde gerçekleþecek her türlü tapu iþlemlerinden haberdar olacak. E-devlet þifresi, mobil imza veya elektronik imzaya sahip tüm vatandaþlar www.turkiye.gov.tr. adresinden cep telefonu bilgisini girmeleri halinde TAKBÝS sistemi üzerinden TC numarasý ile eþleþen taþýnmaz hakkýnda SMS hizmetinden yaralanabilecek. Vatandaþlar, SMS hizmetinden ücretsiz olarak yararlanabilecek. Vatandaþlar ayrýca, e-devlet uygulamasý ile tapu kayýtlarýndaki kimlik ve adres bilgilerini de güncelleyebilecek. (CÝHAN)

Kemal Burkay: KCK’nýn içinde çok sayýda MÝT ajaný var H

AK PAR Genel Baþkaný Kemal Burkay, KCK’nýn kuruluþ aþamasýnda MÝT’in aktif rol oynadýðýný söyledi. KCK içerisinde bin tane MÝT elemaný var olduðunun Balyoz Davasý belgelerine, medyaya yansýdýðýný hatýrlatan Burkay, “Bu demektir ki; bu örgütler birlikte yapýldý. Böyle bir þey varsa devlet bundan sorumludur.” dedi. NTV'de Gülay Avþar'ýn sunduðu "Bana Söz Ver" programýna katýlan HAK PAR Genel Baþkaný Kemal Burkay, BDP Eþbaþkaný Selahattin Demirtaþ’ýn “KCK operasyonlarýnýn Ergenekonvari bir yapý tarafýndan yönetildiði” iddialarý ve KCK oparsyonlarýný nasýl deðerlendirdiðinin sorulmasý üzerine, KCK’nýn son 8-10 ylda, yani Abdullah Öcalan’ýn yakalanýp Ýmralý’ya konmasýndan sonra ortaya çýktýðýný, daha önce böyle bir yapýnýn olmadýðýný ifade etti. Ýllegal ve silahlý bir PKK’nýn var olmasýnýn yanýnda, öte yandan BDP, belediyeler gibi demokratik yapýlarýn da KCK içine girmesine bir mana veremediðini belirten Burkay þunlarý söyledi: “Þimdi KCK’ya neden ihtiyaç duyuldu: KCK’ya dikkat ederseniz baþýnda Kandil’deki en üst düzey komutan Murat Karayýlan var. Bu illegal bir yapý. Ýçinde rahatça siyaset yapýlan BDP’de, belediyelerde siyaset yapanlar buralara kanalize edildiyse bu çok büyük bir yanlýþ. Bu insanlarý kriminalleþtiriyor. Öte yandan KCK’nýn içinde çok sayýda MÝT ajaný olduðu söyleniyor. Hatta bin rakamýndan söz edildi. Medyaya yansýdý, doðrusu bu bizi de þaþýrttý. Yani biz tahmin ediyorduk. Bir ara Balyoz davasýnda dýþarýya yansýyan bir belge vardý. Orada Öcalan’ýn avukatlarýndan biri Genelkurmay’ýn temsilcisi ile oturuyor. Bu 2000’li yýllarýn baþýnda, Öcalan’ýn yakalanmasýndan sonra olan bir þeydi. O belgeye göre orada aralarýnda þöyle bir konuþma geçiyor: Avukata deniyor ki; (Genelkurmay’ýn 50 tane genç subayýný PKK’nýn ve diðer demokratik

kurumlarýn içerisine kilit noktalara yerleþtirelim. Avukat da diyorki; Tamam yapalým ama ben tek baþýma olmayayým, yanýmda bir kiþi daha olsun.) Bu çok ilginç bir þey, medyaya da yansýdý. Ama fazla da üzerinde durulmadý. Ama ben bunu unutmadým. Balyoz davasýnda bir belgeydi bu. Bu ne demek: 50 tane genç subayý PKK’nýn ve diðer demokratik kurumlarýn kilit noktasýna yerleþtiriyorsunuz. Sonradan KCK operasyonlarý yapýlanca ortaya çýktý ki; KCK olayý, ayný zamanda MÝT’in aktif rol oynadýðý bir yapý. Bin tane MÝT elemaný var, bu ne demektir. Bu demektir ki bu örgütler birlikte yapýldý. Böyle bir þey varsa devlet bundan sorumludur. Sadece bu örgüte girmiþleri BDP’lileri, belediye baþkanlarýný, belediyelerde görev yapan meclis üyelerini suçlamak haksýzlýk olur. Ýllegal örgüte girmelerinden dolayý hatalarý var. Bunu kabul etmek lazým. Yani ortada yasalara uygun olmayan bir durum, suç var. Öte yandan bu MÝT ile birlikte kotarýlan bir þey. Nedir? PKK’yý, Kürt hareketini kontrol etmek için. Yani devletin öteden beri yaptýðý, uyguladýðý bir yöntem bu. Bana göre hükümet bunu biliyor. Hükümetin bunda sorumluluðu olmasa bile. Bence KCK oluþturulurken AK Parti Hükümeti duruma hakim deðildi.” Demirtaþ’ýn “KCK operasyonlarýnýn Ergenekonvari bir yapý tarafýndan yönetildiði” iddialarýna kendisinin de katýldýðýný belirten Burkay, Demirtaþ’ýn ayrýca þunu da söylemesi gerektiðini belirterek; “KCK’ya gerek yok. Ben bunu söylüyorum açýk bir þekilde. KCK’ya gerek yoktu. KCK oluþurken belediye baþkanlarýnýn, meclis üyelerinin, BDP’lilerin orada iþi ne? Yani legal politika yapanlarýn orada iþi ne? Dolayýsýyla devlet bu iþi PKK içindeki belli unsurlarla birlikte bu iþi organize ettiyse devletin ciddi bir hatasý var. Bu bir skandaldýr. Bu adeta uyuþturucu þebekesini yakalamak için içerisine polis sokmak, onun vasýtasýyla eylem yapmak gibi bir þey. Þimdi KCK olayý karþýlýklý, devlet ve BDP’nin yaptýðý hatalarýn bir düðümüdür. Bundan nasýl çýkacaðýz, buna bakmamýz lazým. Ben KCK operasyonlarýný da doðru bulmadým. Buna salt hukuk açýsýndan bakmamak lazým. Bu bir siyasi sorundur. Orada binlerce insaný alýp içeri týkmak, cezalandýrmak sorunu çözmüyor. Dokunulmazlýklarý kaldýrmak da sorunu çözmüyor. Siyasi bir yaklaþým gerekiyor. Siyasi yaklaþým da sýrf baskýyla, tutuklamayla, yargýylamay olmaz. Bir uzlaþma, diyalog gerekiyor. Sonunda Kürt sorunu böyle çözülür. Öyle bir yapalým ki KCK davalarý ortadan kalksýn, dokunulmazlýk meselesi de ortadan kalksýn, hatta öyle yapalým ki daðdaki insanlar silah býrakabilsin.”

“Uludere olayýný hükümet araþtýrmalýydý” HAK PAR Genel Baþkaný Kemal Burkay, Uludere’de olayýnýn aydýnlatýlmadýðýný, hükümetin de olayýn üzerine gitmediðini söyledi. Neden gitmediði hususunda çeþitli yorumlarýn olduðunu belirten Burkay, “Bence hükümet darbecilerin üzerine gittiði, askeri vesayetin üzerine gittiði gibi Uludere’nin üzerine gitmedi. Uludere’de ciddi bir yanlýþ yapýldý. Yanlýþ bir istihbarat alýndý. 'Bahoz Erdal Türkiye’ye geçiyor' denildi. Böylesine yanlýþ bir istihbarat geldi.” Yanlýþ istihbaratýn büyük bir ihtimal ile PKK’nýn içerisinde bulunan istihbarat elemanlarýndan geldiðini öne süren Kemal Burkay, “Yanlýþ bir istihbarat verildi. Yanlýþ istihbarata uygun olarak orasý bombalandý. Ama bu olay kamuoyuna açýklanamadý. Bence açýklanmasý gerekirdi. Çünkü bunu yapanlar öncelikle hükümeti köþeye sýkýþtýrmayý hedefliyorlardý, bu bir. Ýkincisi, gerilimi artýrmak istiyorlardý. Yani bu çatýþma ortamý devam etsin, diyalog ortamý sabote edilsin, bu hep yapýlýyor.” “Hükümetin Uludereyi aydýnlatmamasý, en baþta kendisine zarar veriyor” Seçimlerden sonra bir yumuþama beklendiðini, diyalog ortamýnýn geliþmesinin beklendiðini, yeni bir anayasanýn yapýlmasýnýn gündemde olduðunu, BDP ve AK Parti’nin seçimlerde baþarýyla çýktýðýný hatýrlatan Burkay, “BDP parlamentoda yeni anayasanýn yapýlmasýnda çok önemli roller oynayabilirdi. Ama boykot etti. Bu bana göre çok ciddi bir yanlýþtý. Bunun arkasýndan PKK tarafýndan Duran Kalkan’ýn belirlediði halk savaþý stratejisi gündeme kondu. Yani biz bir halk savaþý ile AK Parti iktidarýný yýkacaðýz. Konan hedef de çok ilginç. Halk savaþý stratejisinde; ‘Zaten ordu da hükümetten rahatsýz, Suriye ve Ýran da Türkiye’ye karþý. Yani müttefikler çok.’ Duran Kalkan’ýn halk savaþý stratejisine göre PKK’nýn müttefikleri çok. Ýçeride ordu, dýþarýda Ýran ve Suriye var. Bu nasýl anlayýþtýr. PKK ve BDP kesimi bakýmýndan yapýlmasý gereken bu deðildi. Yapýlmasý gereken seçimlerden sonraki ortamý iyi deðerlendirmekti. BDP parlamentoda iyi bir anayasa çalýþmasý yapmalýydý, bunu yapmadý. PKK’da bir çatýþma ortamý yarattý. Hükümette bu ortamda ustaca davranmadý. Hükümet Uludere olayýný aydýnlatamadý, sorumlularýný cezalandýramadý. Belli ki hükümetin bunu aydýnlatamamasýnda bir adým atamamasýnda bir sorunu var, ama bu yanlýþ. Bu en baþta kendisine zarar veriyor.” (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

13 Aralýk 2012 Perþembe

4

Uludere’nin faillerinin, adalet önüne çýkarýlmasýný bekliyoruz U

ludere’de 34 köylünün F16’larýn bombardýmaný sonucu hayatýný kaybettiði olayýn üzerinden bir yýl geçti. Soruþturmada ancak bir arpa boyu yol alýnabildi. Aileler, sorumlularýn adalet önüne çýkarýlmasýný istiyor. 28 Aralýk 2011 akþamý Þýr-nak’ýn Uludere ilçesi yakýnlarýndaki Irak topraklarýndan yurda giriþ yapan 34 kiþi terörist zannedilerek F-16 savaþ uçaklarý tarafýndan bombalandý. Olayda hayatýný kaybeden 34 köylüden biri de 16 yaþýndaki Yüksel Ürek’ti. Ürek’in anne ve babasýnýn acýsý aradan bir yýl geçmesine raðmen tazeliðini koruyor. Bu vahim hatanýn sorumlularýnýn henüz bulunmamýþ olmasý da acýlarýný katlýyor. Ürek ailesi, oðullarý Yüksel’in ölümünden sonra gülmeyi unutmuþ. Anne Emine Ürek, her perþembe oðlunun mezarýna giderek ona “Merhaba bahtý kara kervancým.” diye sesleniyor. “Bizim için bir sene, bin yýl gibi geçti” sözleriyle oðlu Yüksel’in fotoðrafýný baðrýna basan acýlý anne Emine Ürek, bu ülkenin insaný olduklarýný, üzerinde ay yýldýzlý bayrak olan kimliði taþýdýklarýný söylüyor. Eþinin yýllarca köy korucusu olarak teröristlerle

mücadele ettiðini vurgulayan anne Ürek, “Hiçbir zaman terörist olmadýk, olmayacaðýz. Fakat oðlum Yüksel’in terörist zannedilerek vurulmasý benim ciðerimi yakýyor.” ifadelerini kullanýyor. Oðlunun 50 TL kazanmak uðruna canýndan olduðunu söyleyen acýlý anne, kimseye kin beslemediklerini, sadece 34 kiþinin hayatýný karartanlarýn yargý önüne çýkartýlmasýný istediklerini belirtiyor. “Ne askere, ne TSK’ya, kimseye kin beslemiyorum. Eðer öyle olmasaydý, birkaç ay önce 9 askerin þehit olduðu kazada ayaðýma terlik bile giymeden kaza yapan askerlerin yardýmýna gitmezdim.” diyor. Baþbakan Tayyip Erdoðan’dan bu olayýn faillerinin bulunmasýný istediklerini kaydeden Ürek, aradan 1 yýl geçmesine raðmen soruþturmadan bir sonuç çýkmadýðýnýn altýný çiziyor. Ürek, “Uçaklarýn kalkmasýna kimlerin emir verdiði biliniyor. Bunu bilmemek mümkün deðil. Emri verenleri adalet önüne çýkartýn. Bu ellerim iki cihanda da yakalarýnda olacak. Bizden adaletin tecellisini esirgeyenlere, Allah’ýn mutlak, þaþmaz adaletini hatýrlatýrým.” ifadelerini kullanýyor. Baba Abdurrahman Ürek de, “Kuru bir özrü bile bizden esirgediler ”

sözleriyle bombardýmanýn hata olduðunu kabul eden devlet yöneticilerinin aðzýndan bir özür cümlesi beklediklerini dile getiriyor. Acýlý baba, hükümetin verdiði 123 bin liralýk tazminatýn ‘hatanýn kabulü’ anlamýna geldiðini fakat ‘özür’ manasý taþýmadýðýný vurguluyor. Ardýndan da ekliyor: “Özür dilemek çok mu zor? Kasýt veya hata, kim uçaklarýn kalkmasýna ve bombardýman yapýlmasýna emir verdiyse onu adalet önüne çýkartýn. O zaman biz devleti yanýmýzda hissedeceðiz. Olayýn üzerinden bir yýl geçti. Bu iþin hiç mi sorumlusu yok? Bombardýmanda ölen çocuklar benim çocuðum olduðu kadar bu ülkenin de çocuðudur. Bu nedenle bu olay Türkiye’nin sorunudur. Siyasete alet edilmeden ama mutlaka çözülmelidir.” Olayýn çözülmemesi yeni provokasyonlara zemin hazýrlayacak Ortasu, diðer adýyla Roboski köyünün muhtarý Haþim Encü, bombardýmanda hayatýný kaybeden 25 kiþinin kendi ailesinden olduðunu anlatýyor. Olayýn her geçen gün çözümsüzlüðe doðru gittiðini ifade eden Encü, “Failler ortaya çýkmadýðý müddetçe birileri bu olayý siyasi ranta çevirecek. Bu olayýn üstünden siyaset yapmaya devam edecekler. Çünkü onlar için bir fýrsat doðdu.” uyarýsýnda bulunuyor. Emri veren kiþiden þikayetçiyim Katliamdan aðýr yaralý olarak kurtulan Hasan Ürek (19), 30 gün yoðun bakýmda kaldýktan sonra hayata yeniden tutunduðunu anlatýyor. Yaklaþýk 6 ay önce Þýrnak Ýl Özel Ýdaresi’nde ‘geçici iþçi’ statüsüyle iþe baþladýðýný anlatan Ürek, “Olaydan 4 kiþi sað kurtulduk. Ýki arkadaþým bir okulda güvenlik görevlisi olarak iþe baþladý. Diðer biri de hakkýmýzda soruþturma baþlatýlacaðýný duyunca ailesinin yanýna Kuzey Irak’a kaçtý.” Bilgisini veriyor. Dava açmak için avukatlara baþvurduðunu, avukatlarýn kendisinden hastane raporlarýný istediðini belirten Ürek, “Doktorlardan istedim ancak raporlarýmý bana deðil, savcý isterse ona verebileceklerini belirttiler. Ben de önümüzdeki hafta Uludere’ye gidip savcýlýða þikâyette bulunacaðým.” Diyor. (CÝHAN)

BDP'nin 'fahri yöneticileri', KCK'ya yönelik operasyona iliþkin açýklama yaptý

B

atman'da PKK'nýn þehir yapýlanmasý KCK'ya yönelik düzenlenen operasyonda gözaltýna alýnan 31 kiþiden aralarýnda BDP PM üyesi, BDP Ýl Baþkaný ve belediye baþkan yardýmcýsýnýn da bulunduðu 24 kiþi tutuklanýrken, aralarýnda Ýl Genel Meclisi Baþkaný Salih Aktan'ýn da bulunduðu 7 kiþi tutuksuz yargýlanmak üzere serbest býrakýldý. Operasyonlarýn ardýndan fahri yöneticilik dönemi baþlattýklarýný belirten BDP, bugün serbest býrakýlan il genel meclis üyesi ile birlikte basýn açýklamasý yaptý. Batman’da KCK operasyonlarý kapsamýnda gözaltýna alýnan ve daha sonra serbest býrakýlan Ýl Genel Meclis Baþkaný Salih Aktan açýklama öncesi yaptýðý konuþmada, operasyonlarý protesto ederek tutuklamalarý kýnadý. Operasyonlarýn BDP’yi kapatmaya yönelik olduðunu ileri süren Aktan, 40 yýllýk siyasi hayatý içerisinde legal siyaset yaptýðýný ancak birilerinin bu çalýþmayý suç unsuru olarak kabul ettiðini ve bunu dosyaladýðýný söyledi. Birilerinin BDP’yi illegalize etmeye, partiyi gizli bir parti olarak göstermeye çalýþtýðýný ileri süren Aktan, bundan böyle yönetim kurulu toplantýlarýný meydanda herkese açýk bir þekilde yapýlmasý önerisinde bulundu. Aktan, “Benim genel merkezden önerim þudur. Bundan sonra yönetim kurulu toplantýlarýmýzý meydanlarda yapalým. Güvenlik görevlilerini de davet edelim ve konuþtuklarýmýz bunlardýr bunlarýn dýþýnda bizi birileriyle gizlemeyin ve bunun içinde dosya tutmayýn. Dün de benim yargýlandýðým konular bunlardý, bunlarýn dýþýnda hiç bir þey yoktu.” dedi. Salih Aktan’ýn konuþmasýnýn

ardýndan BDP Fahri Ýl Yöneticisi Necmi Dilmaç, basýn açýklamasýný okudu. Bu tür anti demokratik uygulamalarýn mücadelelerini yükselteceðine vurgu

yapan Dilmaç, ”AKP bizlerden kimi alýrsa alsýn demokratik ve meþru mücadelemizi sürdüreceðiz.” þeklinde konuþtu. (CÝHAN)

Diyarbakýr'da esrar ve kaçak mazot ele geçirildi

D

iyarbakýr Ýl Jandarma Komutanlýðý, 18 kilogram kubar esrar ve 2 bin litre kaçak motorin ele geçirdi. Sur ilçesi Mermer köyündeki Geyik Tren Ýstasyonu’nda bir yolcu treninde arama yapan jandarma ekipleri, 2 yolcuya ait valiz içerisinde 18 kilogram kubar esrar ele geçirdi. Lice ilçesinde faaliyet gösteren

bir akaryakýt istasyonunda gerçekleþtirilen denetimde de, yeraltý tanký içerisinde yaklaþýk 2 bin litre kaçak motorin bulundu. Ele geçirilen akaryakýt, Ýl Özel Ýdaresi'ne teslim edildi. Olaylarla ilgili gözaltýna alýnan 2 þüpheli þahýs sevk edildiði adli makamlarca tutuklandý. (CÝHAN)

Ýsot alýrken dikkat!

Þ

anlýurfa'ya has 'isot'un patentini alan ve kendini 'Ýsot Profesörü' olarak tanýtan Çerkes Korkmaz, isotun yapýlýþý ve faydalarýndan bahsederken fabrikasyon ile ev yapýmý isot arasýndaki farkýn nasýl anlaþýlacaðýný da anlattý.

Türkiye ile Þanlýurfa'nýn tek ve ilk patent alan esnafý olarak tarihe geçen Korkmaz, 2004 yýlýna kadar fabrikasyon isot üreten bir fabrika çalýþtýðýný, insanlarýn bununla kandýrýldýðýný gördükten sonra ‘ev yapýmý isot' sektörüne girdiðini söyledi. Genellikle Þanlýurfa'da Aðustos ve Eylül aylarýnda isotun yapýldýðýný ifade eden Korkmaz, bu sayede 500 aileye istihdam saðladýðýný dile getirdi. Fabrikasyon ile ev yapýmý Ýsot nasýl ayýrt edilir? Ýsot Profesörü Korkmaz, fabrikasyon ve ev yapýmý isotun nasýl ayýrt edilebileceðini þu sözlerle anlattý: "Fabrikasyon isotta kimyasal ürün kullanýldýðýndan, bu ürünü çorbanýza ya da herhangi bir yemeðe koyduðunuzda biberler, çorbanýn üzerinde pul pul yüzer, erimez. Oysa ki ev yapýmý isotu çorbanýn içine attýðýnýzda eridiðini ve çorbanýn rengini deðiþtirdiðini görürsünüz..." Ýsot kanseri önlüyor ISO 9001 Kalite belgesi ve ÝSO 22000 Gýda Güvenlik Sertifikasý ile kendi kalite ve markasýný üreten Korkmaz'a göre Ýsot'un bir çok faydasý var. Kanser önleyici etkisini içindeki kýrmýzý karotenoid maddesi saðlýyor. Amerikalý bilim adamlarýnýn araþtýrmasýna göre kýrmýzý biberin içinde etkin olarak bulunan ve acýlýðýný veren bir madde ise prostat kanseri hücrelerinin "intiharýna" neden oluyor. Los Angeles'teki CedarsSinai Hastanesi Kanser Enstitüsü ve California Üniversitesi'nde yapýlan araþtýrmaya göre, acý kýrmýzý biberde yoðun olarak bulunan alkaloid madde "kapsaisin", kanserli prostat

hücrelerine enjekte edildiðinde bunlarýn parçalanarak yok olduklarý görüldü. Laboratuar farelerine nakledilen kanserli insan prostat hücrelerinin yüzde 80'inin "kapsaisin" karþýsýnda imha olduklarý ortaya çýktý.

Ýþte isotun faydalarýndan bazýlarý: Vücuttaki yaðlarý yakýyor, zayýflatýyor Ýçindeki acý madde "capcaicin", vücudun kan dolaþýmýný hýzlandýrarak ýsýsýný artýrmasýna neden oluyor. Vücudun forma girmesine yardýmcý olan bu etkiye de "termojenes" adý veriliyor. Vücut ýsýsý ne kadar artarsa yað yakýmý da o derece hýzlanýyor. Terlemeyi artýrdýðý da biliniyor. Bu nedenle de zayýflatmada etkisi büyük... Antibyotik etkisi görüyor Bulaþýcý hastalýklara karþý etkilidir. Vücudun özellikle bulaþýcý hastalýklara karþý direncini artýrýr. Mikroplarý öldürüyor. Ayný zamanda etkili bir aðrý kesici Ýçindeki bir baþka madde de aðrý kesici ve iltihap çözücü iþlevi görüyor. Romatizma, mafsal ve diþ aðrýlarýný azaltýr, kramplarý giderir. Grip ve soðuk algýnlýðýnýn ilacý Ýçinde portakaldan daha çok C vitamini barýndýran kýrmýzý biber ayný zamanda grip ve soðuk algýnlýðýna da birebir. Sindirimi kolaylaþtýrýyor Kýrmýzý biber, mide suyu ve tükürük oluþumunu artýrýr, sindirimi kolaylaþtýrýr. Mide asidini düzenliyor. Mideyi ýsýtýr, çalýþmaða zorlar, böylece yemeklerin ve bil¬hassa et yemeklerinin hazmýný kolaylaþtýrýr. Mide tembelliði, hazým zorluðu, iþtahsýzlýkta da çok etkili. Yemeklerin gaz yapmasýný önler. Ýshali geçirir, Kusmalarý durdurur. Afrodizyak etkisi de var Kýrmýzý biberin kadýn ve erkeklerde afrodizyak etkileri de var, cinsel gücü artýrdýðý da biliniyor.


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

13 Aralýk 2012 Perþembe

“Bilezik, yüzük, ayakkabý dar geliyor, iz býrakýyorsa derhal doktora gidin” B

5

BASINDAN

Mýsýr'da neler oluyor?

Halk arasýnda ‘fil hastalýðý’ olarak bilinen lenfödemli (lenf yollarýnýn tahrip olmasý, kol ve bacaklarýn þiþmesi) hasta sayýsý hiç de azýmsanmayacak düzeyde. Dünyada 140 milyon doðuþtan gelen lenfödem ve 250 milyon sonradan lenf yollarýnýn

H

alk arasýnda ‘fil hastalýðý’ olarak bilinen lenfödemli (lenf yollarýnýn tahrip olmasý, kol ve bacaklarýn þiþmesi) hasta sayýsý hiç de azýmsanmayacak düzeyde. Dünyada 140 milyon doðuþtan gelen lenfödem ve 250 milyon sonradan lenf yollarýnýn tahrip edilmesiyle oluþan kanser hastasý bulunuyor. Ülkemizde de oldukça yaygýn olan hastalýða karþý dikkatli olmak gerekiyor. Özel Bahar Hastanesi’nden Fizyoterapist Uzmaný Elif Eskici, hastalýðýn tedavisinin týbbi bir problem olmaya devam ettiðini belirtiyor. Eskici, ‘kol veya bacakta dolgunluk hissi, deride gerginlik, giysi, bilezik, saat, yüzük ayakkabý gibi eþyalarýn dar gelmesi, iz býrakmasý’ gibi belirtilerin biri bile olduðunda derhal doktora baþvurulmasý uyarýsý yapýyor. Lenf sisteminin lenf damarlarý ve lenfatik organlardan (lenf nodülleri, bademcikler, dalak) oluþtuðunu dile getiren Eskici, þu bilgileri verdi: “En önemli fonsiyonu doku sývýsý ve içindeki maddelerin venöz kan dolaþýmýna drenajý ve transportudur. Ýnce baðýrsaktaki lenf damarlarý, yaðlarýn kalýn baðýrsaða transportu ve alýmýndan sorumludur. Lenf sistemi ayný zamanda baðýþýklýk sistemimizin de en önemli öðesidir.” Hastalýðýn dokulardaki lenf sývýsýnýn boþaltýlamamasý sonucu dokularda birikmesi nedeniyle, ilgili vücut bölgesinin þiþmesi þeklinde oluþtuðunu vurgulayan Eskici, daha çok kollar ve bacaklarda nadiren de genital bölgede ve kafada görüldüðünü kaydetti. Primer lenfödemin genelde belirgin bir sebebi olmadýðýnýn altýný çizen Eskici, bayanlarda ve özellikle bacaklarda daha sýk görüldüðü bilgisin verdi.

alýnarak tedavide baþarý þansý artar. Tedavi, manuel lenf drenajý, cilt bakýmý, basýnç uygulanmasý ve egzersiz þeklinde 4 ana komponentden oluþur. Kompleks boþaltýcý fizyoterapi her türlü ödem durumunda ödemi gidermek için uygulanabilir. 2 fazda uygulanýr. Ýyileþtirme fazý, mevcut ödemin inmesi için yoðun bir tedavi uygulamasýnýn yapýldýðý fazdýr. Hasta her gün tedaviye alýnýr. Manuel lenf drenajý, cilt bakýmý, bandajlama ve özel egzersizler yapýlýr. Koruma fazýnda ise önceki fazda elde edilen ödemdeki azalma devam ettirilip tekrar ödem artýþý engellenmeye çalýþýlýr. Fizyoterapist kontrolünde hasta tarafýndan yürütülen süreçtir. Hasta basý giysisi giyer ve egzersizlerini yapar. Ömür boyu devam eden bir süreçtir.” “Belirtilerden biri dahi olsa derhal doktora gidin” Eskici, hastalýðýn belirtilerini þöyle ifade etti: “Lenfödem hemen geliþmeyebilir. Lenfatik sistemin yaralanmasýndan yýllar sonra ortaya çýkabilir. Þiþlik ilk önce el veya ayak sýrtýnda oluþur. Kol ve ya bacakta dolgunluk hissi, deride gerginlik, giysi, bilezik, saat, yüzük ayakkabý gibi eþyalarýn dar gelmesi, iz býrakmasý gibi belirtilerin biri bile dikkatinizi çektiðinde derhal doktorunuza baþvurunuz. Hastalýðýn ilk evresinde doku normaldir ancak dokuda patofizyolojik deðiþiklikler baþlamýþtýr. Ödem yoktur. Geri dönebilen lenfödem evresinde hasta kolunu ya da bacaðýný yukarý kaldýrýnca ödem azalýr hatta yok olur. Ödem yumuþak hissedilir. Ödemli kol ya da bacaða parmakla basýlýnca çukurluk oluþur. Geri dönmeyen lenfödem evresinde ödem kol ya da

bacaðýn yukarda tutulmasýyla inmez. Cilt serttir. Parmakla çok kuvvetli basýldýðýnda çukurluk oluþur. Aðýrlýk hissi, yanma görülür ve hareket kýsýtlanmasý ortaya çýkar. Fil hastalýðý evresinde ise cilt daha derin tabakalarýna kadar etkilenmiþtir. Ciltte çatlaklar, yaralar oluþur ve bakterilerin bu çatlaklardan içeri girerek enfeksiyona neden olma riski artar. Yaralardan lenf sývýsý dýþarý sýzar ve ciddi aðrýlar meydana gelir.” “Tedaviyi birçok hekim ve hasta bilmiyor” Tedavinin birçok hekim ve hasta tarafýndan bilinmediðine dikkat çeken Eskici, tedavi konusunda þu bilgileri verdi: “Lenfödemin en etkin tedavisi Kompleks Boþaltýcý Fizyoterapi (KBF)’dir. Tedaviye erken dönemde baþlanýrsa ödemin o bölgede oluþturacaðý deðiþikliklerin önüne geçilebilir ve hastalýk kontrol altýna

“Denenen hiçbir tedavi kesin çözüm getirmedi” Lenfödem tedavisinde pek çok yöntemin denendiðini ifade eden Eskici, þöyle devam etti: “Dünyada lenfödemle ilgili yapýlan tüm ameliyatlara bakýldýðýnda bugüne kadar geliþtirilen yöntemlerden hiçbirinin, lenfödem tedavisine kesin bir çözüm getirmediði anlaþýlmaktadýr. Lenfödem tedavisinde etkili bir ilaç tedavisi de bulunmamaktadýr. Sýklýkla diüretik ilaçlar reçete edilir ama bunlar yararlý bir etki göstermemektedir. Hastalara önerilen basý giysileri ya da varis çoraplarý da bir tedavi yöntemi deðildir. Uluslararasý Lenfoloji Birliðinin 2003 yýlýnda yayýnladýðý sonuç bildirgesinde Kompleks Boþaltýcý Fizyoterapi'nin (KBF) lenfödem tedavisinde ‘en etkili yöntem’ olduðu bildirilmiþtir.” (CÝHAN)

Saðlýk Bakanlýðý: Kýzamýk vakalarý 2001'de 30 bin iken 2011’de 111’e düþtü

S

aðlýk Bakanlýðý, 2001 yýlýnda ülkemizde yaþanan kýzamýk vakalarýný 30 binlerde olduðunu, son yýllarda gerçekleþtirilen ‘Kýzamýk Aþý Günleri’ çalýþmalarý sayesinde bu rakamýn 2011’de 111’e gerilediðini açýkladý. Bakanlýk, 10 Aralýk 2012 tarihi itibarýyla baþta Ýstanbul olmak üzere ülke genelinde yaþanan toplam 101 kýzamýk vakasýnýn yurt dýþý kaynaklý olduðunu kaydetti. Saðlýk Bakanlýðý, bugün bazý internet sitelerinde ülkemizde kýzamýk vakalarýnýn arttýðýna iliþkin Türk Tabipler Birliði’nin görüþleri üzerine

M. Sait Çakar

yazýlý bir açýklama yaptý. Bakanlýðýn baþlattýðý Kýzamýk Eliminasyon Programý ile 2003–2005 yýllarý arasýnda ‘Kýzamýk Aþý Günleri’nde 15 yaþ altý 18,5 milyon çocuðun aþýlandýðý belirtilen açýklamada, “Aþýlanma oraný yüzde 96,3 oranýna ulaþtý. 2011 yýlý kýzamýk aþýlama oraný yüzde 98’dir.” denildi. Son yýllarda yürütülen yoðun aþýlama kampanyalarý ve yüksek rutin aþýlama oranlarý ile kýzamýk vaka sayýlarýnda büyük düþüþler kaydedildiði vurgulanan açýklamada “Kýzamýk vaka sayýlarý 2001 yýlýnda 30 bin 509 iken, bu sayý 2006’da 34, 2007’de 3, 2008’de 4, 2009’da 4, 2010’da 7, ve 2011’de ise 111’dir. 2008-2011 yýllarýnda görülen vakalarýn tamamý yurtdýþý kaynaklýdýr.” ifadelerine yer verildi. Dünya Saðlýk Örgütü Avrupa Bölgesi’nde kýzamýk salgýnlarýnýn devam ettiði vurgulanan açýklamada, 2012 yýlýnda da, Romanya, Rusya Federasyonu, Ukrayna, Fransa, Almanya, Ýspanya, Ýtalya, Ýngiltere, Ýrlanda ve sýnýr komþularýmýz olan Ýran, Irak ve Suriye baþta olmak üzere birçok ülkede salgýnlar görülmeye devam ettiði kaydedildi. Ülkemizin bulunduðu konum ve günümüzde artan insan hareketleri sebebiyle importasyon (yurtdýþý kaynaklý virüs) riski altýnda olduðu belirtilen açýklamada þu ifadelere yer verildi; “Ülkemizde 10 Aralýk 2012 tarihi itibarýyla baþta Ýstanbul olmak üzere toplam 101 yurt dýþý kaynaklý kýzamýk vakasý

görülmüþtür. Vakalarýn tamamý iyileþmiþtir. Tespit edilen kýzamýk virüsü Orta Avrupa ve Afrika kökenlidir. Ýstanbul’daki vakalardan bir kýsmýnýn 12. aydaki kýzamýk aþýsý öncesinde görülmesi sebebiyle Bilim Kurulu'nun tavsiyelerine uygun olarak ilk aþýlama yaþý Ýstanbul için 6. aya çekilmiþtir. Bu çocuklarýmýza aile hekimleri yolu ile ulaþýlacak ve 6.-12. ay grubundaki çocuklarýn aþýlanmasý saðlanacaktýr. Bu çocuklarýmýz 12. aya geldiklerinde rutin kýzamýk aþýlarý da yapýlacaktýr. Vaka görülen illerimizde ise tespit edilen vakalarýn tüm temaslýlarýna ulaþýlmakta, aþý durumlarý kontrol edilerek aþýlarý

tamamlanmaktadýr.” Bulaþtýrýcýlýk açýsýndan risk grubunda yer almalarý sebebiyle saðlýk çalýþanlarýna da aþý uygulandýðý vurgulanan açýklamada, “Suriye’den gelen misafirlerimize Dünya Saðlýk Örgütü ve Bilim Kurulu tavsiyelerine uygun olarak kampa giriþte gereken aþýlar uygulanmakta. Hedefimiz 2015 yýlýna kadar yerli kýzamýk virüsü sebebiyle görülen vaka sayýsýný sýfýrlamak ve yurt dýþýndan gelecek vakalarýn ülkemizde yerleþmesini engellemektir. Halen bu hedefe büyük ölçüde yaklaþýlmýþtýr.” Denildi. (CÝHAN)

Kýþýn hastalýktan en çok koruyan besin

H

avalarýn soðumasýyla beraber soðuk algýnlýðý rahatsýzlýklarý arttý. Þifayý bitkisel ürünlerde arayanlar ise aktarlara koþuyor. Özellikle de son dönemde çok popüler olan çörek otu yaðý ve öðütülmüþ hali vatandaþlardan tarafýndan büyük ilgi görüyor. Bunun yaný sýra Keçiboynuzu Pekmezi de aileler tarafýndan bilhassa çocuklarý için satýn alýnýyor. Soðuk algýnlýðýndan korunmak için birçok bitkisel ürünün olduðunu söyleyen Aktar Erdem Karaduman, þunlarý söyledi: "En baþta ýhlamur, okaliptus, hatmi çiçeði, kuþburnu, ekinezya ve nar çiçeði ürünlerle öksürük ve balgam vücuttan atýlabilir. Bu ürünlerin ayný zamanda baðýþýklýk sistemini kuvvetlendirici ve vücut direncini artýrýcý özellikleri vardýr. Bunlara ek olarak arý sütü-bal-polen karýþýmý macunlar ve propolis önerebiliriz. Bitki ile tedavide dikkat

edilmesi gereken en önemli hususlardan birisi de düzenli ve sabýrlý tüketmektir. Halkýmýz da yýllardan bu yana yanlýþ bitki tüketimi vardýr. Ürünleri aldýklarý aktarlarýn bilgisi ve görüþleri doðrultusunda tüketmek bitki ile elde edilecek þifanýn artmasýna en önemli etkendir. Örnek verecek olursak ýhlamurun kaynatýlýp içilmesi yanlýþ tüketim olduðundan dolayý beklenen þifayý vermemektedir. Doðrusu ise ýhlamuru kaynatmadan demleme usulü yapýlmasý ve mümkünse þeker yerine bal ile tatlandýrýlmasý gereken þifayý verecektir. Soðuk kýþ günlerinin vazgeçilmezlerinden biri de doðal pekmezler ve özellikle de keçiboynuzu (harnup) pekmezine çok yoðun ilgi oluyor. Öksürük, balgam söktürücü, kan yapýcý ve çocuk geliþiminde özellikle sigara içenler için birebir üründür. Yapýlan araþtýrmalarda akciðer kanserine yüzde 90 iyi geldiði bilinmektedir." Kaynak: (CÝHAN)

ir haftadýr Mýsýr'daydým.. Ekrem Kýzýltaþ'la birlikte rehberliðini üstlendiðimiz, RÝNTUR tarafýndan düzenlenen bir tura katýldýk.. Dr. Muammer Yýldýz ve Mehmet Ali Bulut beylerle de birlikteydik.. Tam da krizin içine düþtük.. Meydanlarda öfkeli konuþmalar yapýlýrken biz baþka vadilerdeydik, ama gözümüz kulaðýmýz Ezher'den gelecek haberlerde idi, Tahrir meydanýndaydý. Aslýnda yolculuða çýkarken "Tahrir'in kalbine yolculuk"a çýkýyoruz diye düþünmüþtük ama, bu kez kalbi bölünmüþ bir Mýsýr'la karþý karþýya kalmýþtýk.. Hemen söylemeliyim, Mýsýrlýlarýn büyük bölümü, olan olaylarla pek de ilgili deðil.. Mýsýr'ýn geleceðine söz sahibi olmak isteyen örgütlü güçler arasýndaki bir hesaplaþma sözkonusu.. Ve yine hemen ifade etmeliyim ki, bütün bu olanlar sürpriz deðil.. Hayat kendi tabii mecrasýnda akýp gidiyor.. Ýhvan da yerinde duruyor, eski rejim yanlýlarý, milliyetçiler, solcular, liberaller yerli yerinde ve kimse iddiasýndan vazgeçmiþ deðil.. Ýhvan için herþey çok yeni. Bu güne kadar hep muhalefet dili kullandýlar. Yapýlarý savunmaya yönelikti. Þimdi artýk iktidardalar. Bir öðrenme dönemi geçirecekler. Ayný durum diðer bütün iktidara aday grublar için de sözkonusu.. Bütün bu olanlar, bir çocukluk hastalýðýna benziyor. Bunlar yaþanacak.. Bazý þeyleri yaþayarak öðrenecekler.. Türkiye'de bizim yaþadýðýmýz güçlükler Mýsýrlý kardeþlerimiz için baht kaynaðý olsun. Þimdi Erdoðan'ýn Kahire'de söyledikleri, demokrasi vurgusu daha iyi anlaþýlýyor.. Mýsýrlý laikçilerin korkularýna dayalý reflekslerin üzerinde Mýsýrlý yöneticilerin iyi bir þekilde düþünmesi gerek.. Bize þer gibi gelen þeyde Allah (cc) hayýr murat etmiþ olamaz mý? Ýnanýn bu laikçi refleksin öyle bir görünmeyen yaný var ki, bu karþý çýkýþ, Ýhvan ve dindar çevrelerin dayanýþmasýna sebeb oldu.. Bazý þeyleri yeniden düþünmeleri için hayati öneme sahip bir ders oldu.. "Meydan boþ deðil"di. "Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak" da vardý.. Mýsýr tecrübesi dilerim Suriye, Libya, Tunus, Yemen için ve bundan sonraki inkýlablar için de bir gözaydýnlýðý olur.. Gecenin karanlýðýndan aydýnlýðý çýkartan Allah'ýn bize bir ibret dersi olur bu olaylar. Siyaset acemisi dindar çevrelerin çoðulculuk, siyasi pragmatism, tedricilik üzerinde yeniden düþünmeleri gerekiyor þimdi. "Bekara karýyý boþamak kolay". Þimdi toplumsal ve siyasal gerçekler üzerinde kafa yormalarý gerekecek.. Tabi oportinizme kaçmadan. Tabi ilkelerinden vazgeçmeden. Mýsýr'da dikkatlerden kaçan bir ayrýntý var.. Bütün muhalefet antitez durumuna savruldu ve kendi aralarýnda aslýnda görüþ birliði yok.. Mursi olsun ya da olmasýn, ülkede en güçlü monoblok yapý dindarlar.. Onlar olmadan sonuç olmayacak.. Sonuçta Mýsýr'ýn geleceðinde söz sahibi olacak güç belli. Tahrir'i ele geçirmeleri, Halkýn sesi olduklarý anlamýna gelmiyor. Ýnsanlar cuma günü, namazda Tahrir'de deðil Ezher'deydi.. Muhalifler de oradaydý.. Cuma namazý saatinde Tahrir'de kalanlar beynamaz takýmý idi.. Dýþlanan izole olan, inançsýz, gayri müslim çevreler.. Cami o gün bir turnosol kaðýdý idi.. Bir gün önce çýkan olaylarda 6 kiþi hayatýný kaybetmiþti. Ýki kiþi Ýhvan'dandý, ama ölen altý kiþi de Müslümandý ve hepsinin cenaze namazý Ezher'in önündeydi. Muhalefet de oradaydý. Ezher imamý muhteþem bir hutbe okudu ve sloganlar durmadan, topluca resule salavat getirilmeden namazý kýldýrmadý.. Salondan ayrýlýrken herkes tek bir slogan haykýrýyordu: Kanýmýz canýmýz Ýslam'a feda olsun.. Oysa camiye gelirken, kanýmýz þehidimize feda olsun, intikam intikam diye geliyorlardý.. Madem Müslümanlar Ezher'de buluþuyorlar, Mýsýr'ýn kalbi orada atýyor demektir.. Bir gün önce o kadar insan hayatýný kaybederken, þehrin 3 büyük meydanlarýnda büyük kalabalýklar toplanmýþken, Cuma hayata damgasýný vurdu, hiç bir can kaybý ve þiddet yaþanmadý.. Þimdi Mursi de bazý konularý yeniden konuþmak için diyaloða evet dedi. Bu konuyu yarýn da yazacaðým, inþallah.. Yakýndan bakýnca herþey çok kötü, ama 3 adým geriden bakýnca, güzel günler göreceðiz inþallah. Ýstikbal inkýlabatý içinde en gür sada Ýslam'ýn sadasý olacaktýr. Selam ve dua ile.. Abdurrahman Dilipak Yeni Akit 2012-12-10


13 Aralýk 2012 Perþembe

6

Atamasý yapýlan öðretmenin görevine 'okulunu bitirmemiþsin' diye son verildi Þ

anlýurfa'nýn Viranþehir ilçesinde öðretmenlik yapan Muammer Vural iþine Milli Eðitim Bakanlýðý (MEB) tarafýndan okulunu bitirmediði gerekçesi ile son verildi. Geçtiðimiz ocak ayýnda Uludað Üniversitesi Eðitim Fakültesi'ni bitiren ve okulunu bitirdiðine dair elinde mezuniyet

belgesi olan öðretmen Muammer Vural'ýn atamasý 2012 þubat ayý içerisinde Milli Eðitim Bakanlýðý tarafýndan Þanlýurfa'nýn Viranþehir ilçesindeki bir köy okuluna yapýldý. Burada göreve baþlayan Muammer Vural, aylarca MEB'den öðretmen maaþý almasýna raðmen Þanlýurfa Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü'nden gelen bir yazý ile görevine

son verildiðini öðrendi. Kendisi iþsiz, öðrencileri ise öðretmensiz kalan Muammer Vural, elindeki mezuniyet belgesini delil olarak Milli Eðitim Bakanlýðý'na göstermesine raðmen kimseyi 'ikna etmeyi' baþaramadý. Olayý yargýya taþýyan Muammer Vural, þimdi mahkeme sürecinin sonuçlanmasýný bekliyor. Þanlýurfa'nýn Viranþehir ilçesine baðlý Saðýrtaþ köyündeki 60 öðrencisini öðretmensiz býrakmak zorunda kalan Muammer Vural, mezun olduðu Uludað Üniversitesi Eðitim Fakültesi'nin alttan 6 dersi bulunduðu için diplomasýný iptal ettiðini ve bu durumu MEB'e bildirdiðini ifade ederek, " Dekanla görüþtüm ama bir netice elde edemedim. Benim alttan 6 dersim varmýþ, diplomamý bu yüzden iptal etmiþler. Öyle olsaydý, üniversite bana çýkýþ belgesini nasýl verdi. Benim atamam yapýldý ve devletten aylarca maaþ aldým. Ailem iþ sahibi olduðum için seviniyordu. Þimdi tekrar iþsiz kaldým. Ayrýca bitirdiðim okulumda vermem gereken derslerde var." dedi. Hem Üniversiteye hem de bakanlýða dava açtý Olayý mahkemeye taþýdýðýný Uludað Üniversitesi ve MEB'i mahkemeye verdiðini belirten Vural, þimdi mahkemesinin sonuçlanmasýný bekliyor. (CÝHAN)

Cizre’de kaçakçýlýk operasyonu

Þ

ýrnak'ýn Cizre ilçesinde yapýlan operasyon kapsamýnda 55 bin 733 paket gümrük kaçaðý sigara, 201,50 gram esrar, 12 kilo kaçak çay, 132 litre kaçak motorin ve 19 adet gümrük kaçaðý lastik ele geçirildi. Cizre Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Suçlarla Mücadele (KOM) Grup Amirliði ekipleri tarafýndan kaçakçýlara yönelik yürütülen operasyonlar kapsamýnda 55 bin 733 paket gümrük kaçaðý sigara, 201,50 gram esrar, 12 kilo kaçak çay, 132 litre motorin ve 19 adet gümrük kaçaðý lastik ele geçirildi. Þýrnak'ýn Uludere ilçesinde Irak tarafýndan kaçak yollarla yurda getirilen ve sýnýrda bulunan köylerde kamyonlarýn altýna sokulup batý illerine sevk edilmek istenen sigaralar, Cizre KOM ekibi tarafýndan bulundu. Gelen

ihbarlar üzerine harekete geçen Cizre KOM ekibi, ilçenin giriþinde Þýrnak istikametinden gelen araçlarý durdurarak arama yaptý. Þüphelenilen araçlar kenara çekilerek detaylý bir þekilde arama yapýldý. Deðiþik araçlarýn kasasýndan sigara kolileri çýktý. Yapýlan operasyonda toplam 55 bin 733 paket gümrük kaçaðý sigara ele geçirildi. Öte yandan, Habur Sýnýr Kapýsý’ndan kaçak yollarla yurda getirilen 132 gümrük kaçaðý motorin, 12 kilo gümrük kaçaðý çay ve 19 adet gümrük kaçaðý lastik ele geçirildi. Ayrýca Cizre ilçe merkezinde yine Cizre KOM ekibi tarafýndan yapýlan bir operasyon kapsamýnda 201,50 gram esrar ele geçirildi. Cizre’de yapýlan operasyonlar kapsamýnda 5 þahýs hakkýnda yasal iþlem baþlatýldý. (CÝHAN)

Öðretmen çift nikahýný 12.12.2012 saat 12.12’de kýydý

Þ

anlýurfa’nýn Birecik ilçesinde öðretmen Sevinç Öztürk ve Ýsa Yüksekdað çifti, nikah için özel bir gün olarak 12.12.2012 tarihini, saat olarak da 12.12’yi seçti. Evlilik tarihlerinin özel olmasýný ve unutulmamasýný isteyen çift nikah için Birecik Belediyesi Evlendirme Memurluðu'na baþvurdu.

Ayran Kasabasý ilköðretim okulunda öðretmenlik yapan çiftin bugünkü nikah törenine, okul müdürü, öðretmenler ve yakýnlarý katýldý. Nikahýn davetlilerinden Müslüm Kaðan, “Öðretmen çiftin anlamlý bir günde nikahýný kýydýrmalarý çok güzel. Umarým her günleri bugünkü gibi güzel olur." Dedi. (CÝHAN)

Kaçak elektronik eþya operasyonu: 6 gözaltý

Þ

anlýurfa Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Þubesi´nin kaçak elektronik eþya satýþý yapan iþyerlerine yönelik düzenlediði operasyonda çok sayýda kaçak malzeme ele geçirildi. Eyyübiye Mahallesi'nde 6 iþyerine eþ zamanlý düzenlenen operasyonda, gümrük kaçaðý olduðu

Zayi

belirlenen 328 cep telefonu, 2 netbook, 3 hardisk, 55 bilgisayar, 4 boks cihazý ve çok sayýda cep telefonu aksesuarý ile apartlarý ele geçirildi. Operasyonda 6 kiþi gözaltýna alýndý. Gözaltýna alýnan þüphelilerin sorgusu emniyette devam ederken ele geçirilen kaçak malzemeler ise KOM þubesinde basýn mensuplarýna gösterildi. (CÝHAN)

Adýma kayýtlý 316401’den 316450’e kadar olan 1 Cilt Faturamý kaybettim. Hükümsüzdür. Ahmet ÞÝDÝN V.D. No: 8110023660


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.