15 Aralık 2012 Cumartesi Gazete Sayfaları by Mardin İletişim Gazetesi

‘Patron’ bulundu G

Ali Edis

azetemizin maskotu haline gelen Patron isimli papaðan bulundu. Geçtiðimiz Cumartesi günü kaybolmasýnýn ardýndan gazete çalýþanlarýnýn ve semt sakinlerinin üzüntüsüne neden oldu. Bütün aramalarýna raðmen bulunamayan Patron adlý papaðaný bulan Ahmet Sevinç adlý Mimar tarafýndan gazetemizin sahibi Rýdvan Fidan’a teslim etti. Bir haftadan beri papaðanýn sahibini aradýðýný belirten Ahmet Sevinç, papaðaný sahibine teslim etmekten dolayý çok mutlu olduðunu söyledi. Geçtiðimiz hafta ofiste çalýþýrken papaðaný pencerede gördüðünü belirten Sevinç” Papaðan üþümesin diye içeri aldým. Ona özel oda ve kafes aldým. Sahibi çýkar diye ofiste býraktým. Bir hafta boyunca papaðana alýþtým. Þimdi gerçek

sahibine teslim etmekten dolayý mutluyum.”dedi Patron isimli papaðanýn bulunmasýna çok sevinen gazetemizin imtiyaz sahibi Rýdvan Fidan ise, papaðaný bulan Ahmet Sevinç’e teþekkür etti. Fidan” Papaðan matbaanýn

ve gazetenin adeta maskotu haline geldi. Ona çok alýþtýk. Bir insan gibi bizimle konuþuyor. Kaybolmasýna çok üzüldük. Saðolsun Ahmet bey papaðaný buldu. Ve bize teslim etti. Kendisine bu duyarlý davranýþýndan dolayý teþekkür ediyorum.”þeklinde konuþtu.

Köprü ve otoyollarda KGS kalkýyor

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

15 Aralýk 2012 Cumartesi

Yýl: 9 Sayý 2521 Fiyatý :25 Kr

Ýkinci OSB tapusu tamam

Mardin Valisi Turhan Ayvaz, 2. OSB’nin coðrafi konumunun çalýþmalarý geciktirdiðine dikkat çekerek, Özel mülkiyet, Ýl Özel Ýdare arazisi, Karayollarý geçiþ güzergâhý gibi arazi sorunlarýný hallettikten sonra 2. OSB tapusunu aldýk.

Çiftçiler yer fýstýðý hakkýnda bilgilendirildi M. Sait Çakar

AP TEYAP mühendisleri, Nusaybin ilçesinde çiftçilere yer fýstýðý yetiþtiriciliði hakkýnda bilgi verdi. Güneydoðu Anadolu ProjesiTarýmsal Eðitim ve Yayým Projesi (GAP TEYAP) mühendisleri, Mardin'in Nusaybin ilçesinde çiftçilere yer fýstýðý yetiþtiriciliði hakkýnda bilgi verdi. Nusaybin Ziraat Odasý baþkanlýðý tarafýndan düzenlenen toplantýda, Sulama sorumlusu Metin Mehmetoðlu, Tarýmsal Ekonomi Sorumlusu Eda Yýlmaz ve Bitki Yetiþtirme Sorumlusu Ýhsan Ceylan çiftçileri bilgilendirdi. Bölgede çiftçileri alternatif ürün yetiþtiriciliðini yönlendirmek amacýyla yapýlan toplantýda, Yer fýstýðý yetiþtiriciliði ve önemi, Yer fýstýðýnýn sulamasý, Yer fýstýðýnýn ekonomik analizi ile 2011 – 2012 GAP TEYAP faaliyetleri hakkýnda bilgi verildi. Paneli organize eden Ziraat Odasý Baþkaný Mehmet Ali Doðru, alternatif ürün yetiþtiriciliði konusunda çiftçinin bilgilenmesini istediklerini söyledi. Bölgedeki çiftçinin Pamuk ve Mýsýr gibi ürünlerde ýsrar ettiðini kaydeden Doðru, daha çok kazandýracak Yer fýstýðý gibi ürünlere yönelmeleri için bu tür seminer ve paneller düzenlediklerini söyledi. Doðru, Yer fýstýðý için yapýlan iklim, toprak ve bitki analizlerinin de olumlu çýktýðýný ifade etti.

Ýsmail Erkar

ardin Organize Bölgesi Müteþebbis Heyeti Vali Turhan Ayvaz Baþkanlýðýnda OSB Yönetim Kurulu Binasýnda toplandý. Toplantýda yeni geniþleme alanlarýnýn yatýrýmcýlara daðýtýlmasý, bozulan yollarýn yeniden düzenlenmesi, elektrik sorunu ve MARSÝAD’ýn 2. OSB’ye Kurucu Ortak olmasý konularý masaya yatýrýldý. Vali Turhan Ayvaz, 2. OSB’nin coðrafi konumunun çalýþmalarý geciktirdiðine dikkat çekerek, Özel mülkiyet, Ýl Özel Ýdare arazisi, Karayollarý geçiþ güzergâhý gibi arazi sorunlarýný hallettikten sonra 2. OSB tapusunu aldýk. Gerekli tüm belge ve dokümanlarý tamamlayarak Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlýðý’na gönderdik. 2013 yýlý ödenek tahsisi yapýlmasý aþamasýna geldik. Ödenek tahsisi ile birlikte çalýþmalara baþlayacaðýz” dedi. Mardin Sanayici ve Ýþadamlarý Derneði Baþkaný ve OSB Baþkan Vekili Nasýr Duyan, geniþlemeden ortaya çýkan 74 dönüm alan için, aralarýnda yabancý firmalarýn da bulunduðu 184 yatýrým talebi aldýklarýný söyledi. Suriye’den tekstil, Hollanda’dan elektronik, Ýtalya’dan da dondurma yatýrým talebi olduðunu vurgulayan Duyan, yatýrýmcýlarýn taleplerini deðerlendirirken istihdam yaratacak

yatýrýmcýlara öncelik vereceklerini söyledi. Suriyeli bir yatýrýmcýnýn tekstil alanýnda yapacaðý yatýrým ile 500 kiþiye istihdam yaratmayý taahhüt ettiðini, geniþlemeden doðan arsalar üzerinde yapýlacak yatýrýmlar sonucunda 3 bin kiþiye istihdam saðlanacaðýný sözlerine ekledi. Duyan, “OSB’de yeteri kadar bulgur, Un, Çýrçýr, Mýsýr Kurutma ve Paketleme tesisi var. Bundan böyle istihdam yaratacak yeni yatýrýmcýlara öncelik tanýyacaðýz. 74 dönümlük bir alanýmýz var, 184 yatýrým talebi geldi. OSB müteþebbis heyeti olarak bir araya geldik, müracaatlarý deðerlendireceðiz. Ortak görüþ fazla istihdam yaratacak yatýrýmcýlardan yanadýr. Yeni yatýrým alanlarý ile hem OSB’nin canlanmasýný, hem de istihdam artýþý saðlamasýný beklentisi içindeyiz. Suriye, Hollanda, Ýtalya gibi ülkelerden talep var. Ýstanbul, Ýzmir, Aydýn, Gaziantep, Þanlýurfa ve Batman illerinden güçlü yatýrýmcý þirketlerin talepleri var. Mardin ve ilçelerinden çok sayýda talep var. Bunlarý istihdam ve yeni yatýrým alanlarýný göz önünde bulundurarak deðerlendireceðiz” þeklinde konuþtu. OSB’nin konumu, altyapýsý ve iþlerliði ile yatýrýmcýlara güzel kazançlý fýrsatlar yarattýðý bildirildi. Toplantýya Vali Turhan Ayvaz, Mardin Sanayici ve Ýþadamlarý Derneði Baþkaný Nasýr Duyan, Ýl Özel Ýdaresi Genel Sekreteri Halil Homan, iþ adamlarý ve basýn mensuplarý katýldý.

Ahmet Türk, Baþbakan'ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý toplantýyý eleþtirdi

emokratik Toplum Kongresi Baþkaný ve Mardin Baðýmsýz Milletvekili Ahmet Türk, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý toplantýyý eleþtirdi. Sayfa 2’de

Mardin Büyükþehir ile Büyüyecek

büyümeyi de hýzlandýracaðý açýklandý. Terör ve benzeri sebeplerle 500 binden fazla göç veren tarihi Mardin þehri, son 10 yýlda merkezi hükümetten aldýðý destekle göçü tersine çevirmeyi baþardý. Ýnanç ve kültür turizmi alanýnda yatýrýmlarý hýz kesmeden sürün Mardin'de þu sýralar Büyükþehir olmanýn büyük sevinç ve heyecaný var. Sayfa 2’de

15 Aralýk 2012 Cumartesi

Midyat'ta Hem'den Ahmet Türk, Baþbakan'ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý toplantýyý eleþtirdi Bilgisayarlý Muhasebe Kursu

emokratik Toplum Kongresi Baþkaný ve Mardin Baðýmsýz Milletvekili Ahmet Türk, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý toplantýyý eleþtirdi. Geçtiðimiz hafta KCK’ya yönelik yapýlan operasyon ardýndan BDP Mardin Ýl Baþkanlýðý'ný ziyaret eden Demokratik Toplum Kongresi Baþkaný ve Mardin Baðýmsýz Milletvekili Ahmet Türk, KCK operasyonlarý ve Baþbakan'ýn bölge milletvekilleri ile yaptýðý toplantýyý deðerlendirdi. Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn bölge milletvekilleri yaptýðý toplantýda Roboski katliamý için gerekeni yaptýklarýný mesajlarýný ilettiðini belirten Mardin Baðýmsýz Milletvekili Ahmet Türk, Baþbakan'ýn Roboski için ne yaptýðýný merak ettiklerini belirtti. Roboski katliamýný gerçekleþtirenlerin hala yargý önüne çýkarýlmadýðýný belirten Türk þu açýklamayý yaptý: "Baþbakan, Roboski için her þeyi yaptýklarýný açýklýyor. Bölge için her türlü açýlýmý ve adýmlarý attýklarýný söylüyor. Ancak Sayýn Baþbakan'ýn bunlarý açýklamasý gerekiyor. Roboski de ne yapmýþ. Roboski de 34 kardeþimiz bombalanmýþ ve öldürülmüþ. Ve bombayý atanlar bugün madalya verilerek ödüllendiriliyor. Yine bu davanýn sanýklarý ile ilgili bu bombayý atanlara en ufak bir giriþim olmamýþtýr. Sadece adeta insanlarý dilenciye alýþtýrma mantýðý ile hesaplarýna para yatýrýlmýþ. Ama bu insanlarýmýz bunu kabul etmemiþtir.”

Ali Edis

Katliamýn dosyasýnýn adeta kapatýldýðýna dikkat çeken Ahmet Türk, konuþmasýna þöyle devam etti: ”Bunu yapanlar ödüllendirilmiþtir. Yine diðer tarafa baktýðýmýzda on binlerce partilimiz, insanýmýz ve soydaþýmýz bugün zindanlarda. Bir siyasi soykýrýmdýr. Yine partimizin üzerinde baskýlar vardýr. Buradan Mardin Emniyeti'ne ve Valisi'ne seslenmek istiyorum. Her gün burada bir eylem yokken insanlarýmýz gelip burada otururken burada partinin kapýsýna polis koyarak insanlarý tehdit ederek, bu parti adeta kapatma mantýðý ile yaklaþýlýyor. Þimdi Sayýn Baþbakan bütün bunlara raðmen Türkiye’de bir hukuk devletinden söz ediyor. Demokratik haklardan bahsediyor. Oysaki bu yaklaþým gerçekten zulme yönelik bir yaklaþýmdýr. Diktatörce bir yaklaþýmdýr.

Demokrasi insan haklarý tanýmamaktýr. Ve Kürt halklarýna yönelik bir zulüm politikasý olarak deðerlendirmek lazým. Bütün bu yapýlanlarý biliyoruz.” þeklinde konuþtu. AK Parti Diyarbakýr Ýl Baþkaný'nýn istifasýný deðerlendiren Ahmet Türk, ”Burada baþkan kendi isteði ile deðil görevi býrakma talimatý verildi. Görevden alýndý. Tabi ki sonuçta bir il baþkanýdýr. Düþüncelerini ifade etmiþtir. Kendi il baþkanýnýn düþüncesine doðrularý bile söylemesine tahammül etmeyen bir hükümet var. Bir hükümet baþkaný var. Bunu herkes görmesi gerekir. Tabi ki buradaki halkýmýz herkesten daha çok inancýna dinine baðlýdýr. Baþkasýnýn da inancýna dinine baðlýdýr. Halkýmýzda Ýslamiyet’i çok iyi biliyor. Ýçimizde dindarlar var demokratlar var. Bizi oy verenler var. Bizi destekleyen de vardýr.” ifadelerini kullandý. (CÝHAN)

idyat ilçesinde Halk Eðitim Merkezi (HEM) Müdürlüðü, bilgisayarlý muhasebe meslek edindirme kursu projesini hayata geçirdi. HEM Müdürü Mehmet Altan, bilgisayarlý muhasebe meslek edindirme kursu baþladýðýný, yeni kurslarýn ise planlandýðýný ve açýlma aþamasýna geldiðini söyledi. Altan, projeyi muhasebe alanýnda kalifiye eleman ihtiyacýný karþýlamak için yola çýkarak hazýrladýklarýný söyledi. Altan, "Proje kapsamýnda bilgisayarlý muhasebe alanýnda 25 iþsiz gence mesleki eðitim verilerek, mesleki bilgi ve becerilerinin arttýrýlmasýna, olanak saðlanacak. Ayrýca, kadýnlara yönelik gündüz kurslarýmýz devam ediyor. Giyim, makine nakýþý, el sanatlarý resim, diksiyon ve Ýngilizce olmak üzere gündüz gruplarýmýzda ayrý ayrý kursumuz bulunuyor. Devam eden kurslarýmýzýn yaný sýra açýlmasý planlanan ve açýlacak durumda olan kurslarýmýz da var" dedi. Bilgisayarlý muhasebe eðitiminin hafta içi her gün devam edeceði ve toplamda 320 saatten oluþtuðu belirtildi. Her yaþta

kursiyerlerin ilgi gösterdiði kurs bitiminde baþarýlý kursiyerlerin sertifika almaya hak kazanacaðý açýklandý. Kursiyerlere teorik bilgileri veren Muhasebe ve Finansman Uzmaný Melih Çelik, kursiyerlerin her yaþtan olduðunu belirtti. Çelik, "Hayatýn her anýnda muhasebeye ihtiyaç duyuluyor. Bilgisayarlý muhasebe kursu, Açýk Öðretim Fakültesi Ýktisadi ve Ýdari Bilimler bölümünde okuyan öðrenciler açýsýndan son derece önemli bir kurstur. Genel muhasebe ve bilgisayar destekli muhasebe konularýnda kendilerini yeterli görmeyen herkese yardýmcý olmaya hazýrýz. Gerçekleþtirilen bu proje ile bilgisayarlý muhasebe eðitimi alan gençler vasýflý eleman haline gelecektir. Bundan sonraki hayatlarýnda yapacaklarý iþ baþvurularýnda eðitim aldýklarýný ve staj yaptýklarýný belirterek daha avantajlý konuma geleceklerdir" þeklinde konuþtu. Düzenlenen kurstan çok memnun kaldýklarýný belirten Sibel Baþtuð ise, "Muhasebe alanýnda edindiðim tecrübelerin iþ hayatýnda bana kolaylýk saðlayacaðýný düþünüyorum. Bu konuda öðretmenimizin ilgisinden dolayý ve HEM yetkililerinin bize saðladýðý imkanlara teþekkür ederim" diye konuþtu. Midyat HEM salonunda düzenlenen tanýtým toplantýsýna, HEM Müdürü Mehmet Altan, öðretmen Bekir Göze, Muhasebe ve Finansman Uzmaný Melih Çelik ve kursiyerler katýldý.

Mardin’in Aþýk Veysel’i Mardin Büyükþehir ile Büyüyecek

ardin Anadolu Lisesi'nde rehber öðretmenliði yapan Riyad Tezcan, baþarýya giden yolda engel tanýmayan , hak bildiði yolda tek baþýna yürüyebilen, bütün zorluklarý göðüsleyecek azim ve kararlýlýðý gösterebilen çelik iradeli, ender bir kiþilik.

Riyad hoca Mardin'in Mahallemi adlý Araplarýndan. Kökleri Lübnan'a kadar gidiyor. Evli ve üç çocuk babasý olan Riyad hocanýn örnek bir hayat hikayesi var. Doðuþtan görme sorunu yaþayan Riyad hoca, 17 yaþýnda görme yetisini tamamen kaybetmiþ. Gözlerini kaybetmesini bir engel olarak görmemiþ Riyad Hoca. Aksine hayata sýmsýký tutunduðunu dile getiriyor ve ekliyor: Ýnsan çalýþmak isterse, bir yere varmak isterse bu tür þeyler engel deðil. Çünkü çalýþtýðýnýz zaman Allah bir þekilde size yardýmcý oluyor ve hedefinize ulaþýyorsunuz. Engelli olmak evde oturup kalmaktýr. Ýnsan kendi kendini engeller. Dedesi ve babasý da kendisi gibi ayný kaderi yaþamýþ Riyad hocanýn. Babasý da bunu bildiði için ilkokuldayken eline baðlamayý vermiþ ve o gün bugündür de elinden düþürmemiþ. Riyad hocanýn hayatýmda iki unsur var biri müzik diðeri de eðitim. Riyad hoca müzikle birlikte eðitim hayatýný da baþarýyla devam ettirmiþ. Ýmam hatip lisesini açýktan okuyan Riyad hoca, imamlýk sýnavýna girmiþ ancak baþarýlý olamamýþ. Daha sonra babasýndan habersiz tamamen kendi çabasýyla üniversite sýnavýna hazýrlanan Riyad hoca 12 tercihin yarýsýný ilahiyat, yarýsýný da psikolojik danýþmanlýk ve rehberlik yapmýþ. Ve Ýnönü Üniversitesi Psikolojik Danýþmanlýk ve Rehberlik'i kazanmýþ. TEDAÞ'ta iþçi olarak çalýþan babasý Mahmut Tezcan gitmesi için önce izin vermemiþ Riyad hocaya. Ama o babasýnýn karþýsýna dikilip “Ben ikinci bir Mahmut olmak istemiyorum” deyince bu söz, babasýnýn ikna olmasýna yetmiþ. Görme yetisini tamamen kaybetmesinin ardýndan üniversiteyi kazanan Riyad hoca böylece hayatýnda yeni bir ýþýða kavuþmuþ. Üniversite yýllarý sanýldýðý gibi zor geçmemiþ.Kendisine çok güzel dostlar edinen Riyad hocanýn, hala görüþtüðü bir dostu dört yýl boyunca gözü, kulaðý olmuþ. Bu arada müzik çalýþmalarýný da sürdüren Riyad hoca, müzikle ilgili serüveniniyse þöyle anlatýyor: Ergenlik zamanlarýmda arabeks besteler yapmýþtým.

Emrah, Ceylan furyasýndan ben de etkilendim. 90'lý yýllarda özgüne kaydým. Ahmet Kaya, Zülfü Livaneli tarzý müziklere merak sardým. Sonraysa halk müziði ilgimi çekti.”

Riyad hocanýn üniversite yýllarýnda Eþref Ziya Terzi ve Ömer Karaoðlu ile tanýþmasý, müzik hayatýnda bir basamak olmuþ. Tanýþma hikayesini þöyle anlatýyor: “Eþref Ziya ile fetih geceleri için Malatya'ya geldiðinde tanýþtýk. Kendisine bestelerimden bahsettim. Dinleyince kullanmak istediðini söyledi. Birkaç parçamý aldý; ‘Sen Varsýn', ‘Kelebek Gibi', ‘Ah Efendim', ‘Canlar Canlar.' (Hatta Uður Arslan'da þiir kasetinde kullandý.) Sonra Ömer Karaoðlu ile tanýþtýk. Bir arkadaþýmla ulusal bir kaset çalýþmamýz oldu. Orada ‘Cudi Daðý' adlý þarkýya vokallik yaptý. Hatta daha sonra o parçayý Marmara Depremi'yle ilgili yaptýðý “Afet” adlý parçaya uyarladý.” O yýllarda arkadaþlarýyla birkaç kaset denemesi yapan Riyad hoca, “sponsor bulamadýðýmýz için daha ilerletemedik” diyor. Riyad hoca daha sonraki yýllarda müzikten de hiç kopmamýþ ama kendisini daha çok eðitime vermiþ. Rehberlik servisine gelen 100 öðrencinin hepsini sesinden ya da isminden tanýyor Riyad hoca. “Hangi sýnýfta olduklarýný bilirim. Öðrencilerle aramda sevgi olduðu zaman kontak kuruluyor” diyor. Riyad hocanýn da gayretleriyle Mardin'de bir kaç yýl önce görme engelli çocuklar için bir sýnýf açýlmýþ. Burada eðitim gören o çocuklarýn þimdi daha iyi okullarda eðitimlerine devam ettiklerini söylüyor. Riyad hoca bir yandan okulda öðrencilerine rehberlik eðitimi verirken diðer yandan besteler yapmaya devam etmiþ. Yaklaþýk 60 bestesi olan Riyad hocanýn müziðe bu kadar sýký sýkýya sarýlmasýnýn bir baþka nedeni de yeni neslin kendi kültüründen koptuðunu farketmiþ olmasý. Kültürlerini yaþatmak için düðünler için bile türküler bestelemiþ. Riyad hoca Mýhellemileri anlatan iki de Arapça türküsü var. Kendi seslendirdiði bu türkülere klip bile çekmiþ. “Kendimi hiç yerel sanatçý olarak görmedim” diyen Riyad hoca, kendisini bir aþýk, bir ozan gibi görmediðini belirtse de besteleri artýk Türkiye çapýnda dillerden dillere dolaþýyor bile. Kalan Müzik'le anlaþmasý bile var Riyad hocanýn. Herkesin o çok merak ettiði Erkan Oður'un “Dönmez Yol” adlý albümünde seslendirdiði “Mardin Daðlarý” adlý türkünün sözleri de ona ait. Ayný türkü Star TV’de yayýnlanan “Firar” adlý dizide de jenerik müziði olarak seslendirildi.

Ýsmail Erkar

umhurbaþkaný Abdullah Gül tarafýndan onaylanan Büyükþehir yasasý ile birlikte tarihi Mardin kenti de Büyükþehir olma sevincini yaþamaya devam ediyor. 32 medeniyetin mirasýný içinde barýndýran 7 bin yýllýk Mardin'in, inanç ve kültür turizmin yaný sýra yeni unvaný ile de yýllýk 150 milyon Türk Lirasý gibi büyük bir bütçeye de kavuþacak olmasý geliþip büyümeyi de hýzlandýracaðý açýklandý. Terör ve benzeri sebeplerle 500 binden fazla göç veren tarihi Mardin þehri, son 10 yýlda merkezi hükümetten aldýðý destekle göçü tersine çevirmeyi baþardý. Ýnanç ve kültür turizmi alanýnda yatýrýmlarý hýz kesmeden sürün Mardin'de þu sýralar Büyükþehir olmanýn büyük sevinç ve heyecaný var. Mardin çok deðiþecek Mardin'in Büyükþehir olmasý ile birlikte biri Genel Sekreter olmak üzere hizmetlerin konumuna göre de 12 Daire Baþkanlýðý kurulacak. 2014 yýlýnda yapýlacak yerel seçimlerle yapýlacak olan bu deðiþikliklerin yaný sýra Belediye bütçesi de 150 bin Türk Lirasýndan oluþan Ýller Bankasý Geliri de 150 Milyon Türk Lirasýna tekabül edeceði belirtildi. Mardin Belediyesi'nin adeta baþtan aþaðý yenileneceðini, 23 olan mahalle sayýsýnýn kapatýlacak olan 4 belde ile köy statüsünü yitirecek olan merkeze baðlý 64 köyle birlikte mahalle sayýsýnýn 91'e çýkacaðýný

açýklayan Mardin Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu, ulaþýmdan altyapý hizmetlerine kadar birçok deðiþimin yaþanacaðý Mardin'de 9 ilçenin yaný sýra tarihi kentin merkezi Artuklu ilçe Belediyesi statüsüne kavuþacaðýný ve buraya da ilçe kaymakamýnýn atanacaðýný söyledi. Mahalle sayýsý 23'ten 91'e çýkacak Büyükþehir unvaný ile hizmetlerin de her alanda

büyüyeceðini ve kalkýnma sürecinin de bu paralelde daha da hýz kazanacaðýný vurgulayan Baþkan Ayanoðlu, “Ýnanç ve kültür turizmi ile markalaþan tarihi kentimiz Büyükþehir ile daha çok kalcý eser ve hizmetlere kavuþacaktýr. Mardin'in kurulan Artuklu merkez ilçe belediyesine Ortaköy, Kabala, Yalým Gökçe belde belediyeleri 2014 seçimleri sonrasýnda kapatýlacak. Personelleri ise Mardin Büyükþehir Belediyesi'ne devredilecektir. Bu 4 beldemizin yaný sýra Artuklu merkez ilçe belediyesine il merkezine baðlý olan 64 köyde statülerini kaybedip mahalle sayýsýný beldelerle birlikte 23'den 91'e çýkarmýþ olacaktýr. Kentsel dönüþüm çalýþmalarý ara verilmeden adým adým hayata geçirilmeye devam edecektir. Mardin'in geleceði çok parlak olacaktýr. Daha þimdiden 600 dönüm arazi tahsis edilen 2'nci Organize Sanayi Bölgemiz için 180 müteþebbis fabrika kurmak için arsa istiyor. 2014 yýlýnda aday olduðumuz UNESCO için yasal dosyamýzý da vermiþ olacaðýz. Kabul olmamasý gibi bir kaygýmýz da yok. kýsacasý Mardin Büyükþehir ile birlikte ortaya koyduðu 2023 yýlý hedefinde 5 milyar Dolar ihracat, 5 milyon turist ve 50 bin yatak kapasiteli oteller zinciri ile 2 OSB'de toplamda 300'ün üzerinde fabrikasý ile her alanda büyüyen bir kent olacaktýr” dedi. Mardin'e yatýrým yapmayanlarýn çok ama çok piþman olduðunu da sözlerine ekleyen Mardin Belediye Baþkaný Mehmet Beþin Ayanoðlu, üniversitesi, medreseleri, manastýrlarý, kiliseleri, havralarý ve ihtiþamlý kervansaraylar ile konaklara sahip bu kadim þehrin göç veren nüfusu da hýzla göç alan kente þimdiden baþladýðýný da müjdeledi.

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

15 Aralýk 2012 Cumartesi

"Terörün çözümü, daða çýkmayý gerektirmeyecek

ortam saðlanýrsa mümkün olur" AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ, terör sorunun çözümünde esas meselenin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaþý bir Kürdün daða çýkmasýný gerektirmeyecek bir ortamýn temin edilmesi olduðunu ifade etti.

K Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ, herkesin, 'Cumhurbaþkanýmýzýn ne kadar hakký hukuku varsa benim de ayný hakkým hukukum var' diye düþündüðü zaman terörün çözümünün mümkün olduðunu söyledi. AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ, terör sorunun çözümünde esas meselenin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaþý bir Kürdün daða çýkmasýný gerektirmeyecek bir ortamýn temin edilmesi olduðunu ifade etti. Kurtulmuþ, bunun yolunun da Türkiye’deki bütün vatandaþlarýn, Hakkari’deki, Çukurca’daki, Diyarbakýr’daki, Baðlar semtindeki, yoksul fukara kim olursa olsun hepsinin kendisini eþit vatandaþ hissetmesinden geçtiðini vurguladý. Kurtulmuþ, “Ben bu ülkenin, bu devletin sahibiyim. Ankara’daki cumhurbaþkanýmýzýn ne kadar hakký hukuku varsa benim de hakkým hukukum var diye düþünmesidir. Bunu saðlamak için de 2009’daki demokratik açýlým iradesini devam ettirmemiz lazým. Terör örgütü zaten bu irade bitsin istiyor. Türkiye bir daha barýþ ve kardeþlik ortamýný saðlayacak adýmlarý kimse atmasýn istiyor ya da birtakým

karanlýk çevreler bunu istiyor.” dedi. Cihan TV Network’te yayýnlanan Anadolu’da Sabah programýna katýlan AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ, terör sorunun çözümüne iliþkin görüþlerini aktardý. 30 yýldýr devam eden terör olaylarýnda 5 -6 bin terörist sayýsýndan bahsedildiðini ifade eden Kurtulmuþ, þöyle devam etti: “Diðer tarafta 700 - 800 bin hatta bir ara 1 milyona ulaþmýþ Türk Silahlý Kuvvetlerimiz. Özel harekat timlerimiz polis teþkilatýmýz... Bir tarafta yüz binlerce kiþi düzenli ordular, diðer tarafta da birkaç bin kiþilik terörist gruplardan bahsediyoruz. Eðer 30 senedir bu iþ bitirilememiþse koskoca bir soru iþareti var demektir. Ýkincisi terörü sadece PKK ile ilgili bir meseleymiþ gibi ele almak fevkalade yanlýþtýr. Yýllardýr bu yanlýþ yapýldý. Terör, 'uluslararasý terör siyaseti' olarak adlandýrýlabilir. PKK uluslararasý bir terör aygýtýnýn ufak bir parçasý. PKK’nýn bu iþi 30 yýldýr sürdürebiliyor olmasýnýn arkasýnda, herkesin görmesi gerekir ki birtakým büyük güçlerin, büyük devletlerin istihbarat, lojistik silah desteði var, ekonomik desteði var, siyasi desteði var. Bu destekleri kýrmadan PKK’yý izole etmeniz mümkün deðil. Bölgenin karýþýk durumu göz önünde bulundurulursa çok yönlü; bunun içinde bir sürü devlet

var, hem bölgesel güçler hem büyük güçler var. Bu kadar çok devletin mýncýkladýðý, istihbarat örgütünün arkasýnda olduðu bir terör örgütü zaten kendi kendini yönetebilen aygýt da deðil. Bazen bir yerden bir ses çýkýyor; Kandil baþka bir þey, Ýmralý baþka bir þey, Suriye kanadý baþka bir þey söylüyor. Terör örgütünün bütün bu uluslararasý baðlantýlarýnýn kesilmesini saðlamak lazým.” Daðda çocuðu olan ana babalarýn da aðladýðýný, herkesin daða gönüllü gitmediðini vurgulayan Kurtulmuþ, sözlerini þöyle sürdürdü: “Onlarýn gitmesini önceleyecek mekanizmalar da barýþ ve kardeþliðin saðlanmasýndan geçiyor. Bu adýmlarýn atýlmasý gerekir. En baþýnda atýlmasý gereken adýmlar da anayasal deðiþikliklerdir. Türkiye’de maalesef anayasa çok çýkacak gibi görünmüyor; ama bu Parlamento'nun üzerine, Türkiye siyasetinin üzerine sadece Kürt meselesi deðil, diðer bütün kalmýþ olan, kronikleþmiþ olan sorunlarýmýzýn çözümü için yeni, kapsamlý, demokratik, katýlýmcý bir anayasa yapma mecburiyeti vardýr. Bu siyasetin bir sorumluluðudur. Ayrýca Siyasi Partiler Yasasý gibi birtakým siyaset alanýný rahatlatacak adýmlarýn atýlmasý gerekir. Sivilleþmenin rahatlatýlmasý gerekir. Mesela ana dil meselesi. Bazýlarý birtakým ciddi tartýþmalar

oluþturmaya çalýþtýlar. Ana dil de ana sütü kadar helaldir. Hangimizin hangi ana diliyle konuþarak dünyaya geleceðimizi seçme þansýmýz yok. Herkesin anadilini ana kültürünü öðrenebileceði, geliþtirebileceði imkanlar saðlanmalýdýr, bunlar zaten ciddi þekilde yapýlýyor. Ama bunlarý vakti zamanýnda süratli ve kararlý bir þekilde gerçekleþtirmemiz gerekiyor. AK Parti hükümetinde 10 yýlda atýlan adýmlara bakýn. Devrim niteliðinde adýmlar atýlmýþ. Ana dilde eðitimi saðlayacak öðretmenleri yetiþtirecek birtakým kurumlar üniversitelerin bünyesinde açýlmýþ. Kürtçe araþtýrma enstitüleri kurulmuþ. Ana dilde savunma yasasý Parlamento'dan geçirilmiþ. Bir sürü geliþmeler yapýlmýþ. Ama maalesef bunlarýn hýzlý bir þekilde yapýlýp halka anlatýlmasý lazým. Bunlar halka anlatýlamadýðý için terör örgütü, mücadele edip bunlarý almýþ bir görüntü ortaya çýkýyor. Bugün bu terör örgütü, yarýn baþka bir terör örgütü Türkiye’nin karþýsýna çýkarýlabilir. Ama bizim Kürt kardeþlerimizi oradan kurtarmamýz lazým. Bu da ancak barýþ ve kardeþliðin saðlanmasý ile olur.” Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekillerinin yolda teröristlerle karþýlaþmasýnýn Kürt sorununun çözülmesini engellemek amaçlý olduðunu ifade eden Kurtulmuþ, þöyle devam etti: "Sorunun

çözülebilmesi için büyük çoðunluðun toplumsal duyarlýlýðýný yanýnýza almanýz lazým. 2009’da bu saðlanmýþtý. Keþke 2009’da Parlamento'daki partiler gerçekten kararlý bir þekilde bu iþe destek verselerdi ,Türkiye bu iþi çözebilecek bir noktadaydý. Vazgeçmemek lazým, bunun devamýný saðlamak lazým. Oradaki görüntülerse toplumsal desteði ortadan kaldýrmaya yönelik siyasi bir hamleydi. Ben öyle okudum. Belki oradaki milletvekillerinin bir kýsmý da bu iþten rahatsýz olmuþ olabilir. Sonuçta ortaya çýkan tablo, bu sorunun çözülmemesini isteyen, onu söyleyen bir tablo. Dolayýsýyla burada bir iþ var. Tesadüfen karþýlaþmýþlar deðil. Yani bizim siyaseten de her iþin, her ortaya koyulan planlý bir eylemin bir niyeti var. Bu eylemin niyeti Kürt sorununun çözülmesini engellemektir. Bu kadar açýktýr. Buradan sonra Türkiye’de bir algý deðiþti. Benim burada bir kere daha yurtsever olarak, bütün yurttaþlarý seven birisi olarak söyleyeceðim þey; demokratik siyaset yolunu seçecek olan kiþilerin partilerin mutlaka terörle arasýna mesafe koymasý lazým. Eðer BDP bunu yapabilmiþ olsaydý bugün sorun bu noktaya gelmezdi. Belki bu iþin arkasýnda da, bu sorun bu noktaya gelsin diye atýlmýþ adýmlar var.” (CÝHAN)

MHP eski Diyarbakýr il baþkaný, 2 bin kiþiyle AK Parti'ye geçiyor

Cizreli iþ adamlarý yatýrým için bir araya geldi Þ

ýrnak’ýn Cizre ilçesinde iþ adamlarý, Kaymakam Þenol Koca baþkanlýðýnda yatýrým için bir araya geldi. Kaymakam Þenol Koca ve Cizre Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Adnan Elçi, Cizreli iþ adamlarýyla Cizre Öðretmen Evi’nde bir araya geldi. Ýlçede yapýlacak ve yapýlmasý gereken yatýrýmlar konusunda bilgi alýþveriþi yapýlan toplantýda Cizre’nin geleceði açýsýndan önemli yatýrýmlarýn yapýlacaðý konuþuldu. Ýþ adamlarý Kaymakam Koca’ya önümüzdeki yýl ile ilgili projeleri hakkýnda bilgi verdi. Cizre Kaymakamý Þenol Koca, Cizre ile Nusaybin arasýnda bulunan Organize Sanayi Bölgesi’nin Habur Sýnýr Kapýsý’na yakýn olduðu için önemli bir yere sahip olduðunu söyledi. En kýsa zamanda üretime geçmek istediklerini belirten Kaymakam Koca, sürenin kendileri için çok önemli olduðunu aktardý. Cizre Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Adnan Elçi ise Cizre Organize Sanayi Bölgesi’nin yatýrýma hazýr olduðunu söyledi. Toplantý da iþ adamlarýna seslenen Adnan Elçi, “Sanayi bölgemizin altyapý çalýþmalarý bitmiþ vaziyettedir. Yatýrýmcýyý bekliyor. Teþvik paketini iþ adamlarý

kardeþlerimiz kaçýrmasýn. Çünkü kýsa bir zamaný kaldý. Böyle bir teþvik gerçekten Cizre için kaçýnýlmazdýr. Böyle bir fýrsatýn kaçýrýlmamasý lazýmdýr. Ýþ adamlarýmýz bu konuda kollarýný sývasýnlar. Artýk yatýrýmlarýný baþka illere deðil kendi memleketlerine yapsýnlar. ” diye konuþtu. (CÝHAN)

vrasya Kalkýnma Platformu Güneydoðu Temsilciliði'ne getirilen, 7 yýl MHP Diyarbakýr il baþkanlýðý yapmýþ olan Abdullah Arzakçý, 2 bin kiþi ile birlikte AK Parti’ye katýlacaðýný açýkladý. Avrasya Kalkýnma Platformu Genel Baþkaný Hasan Cengiz, Arzakçý’nýn, Güneydoðu'da birlik ve beraberlik adýna önemli çalýþmalar yapacaðýný belirterek, katýlýmýndan dolayý duyduðu mutluluðu dile getirdi. Arzakçý da platform ve AK Parti’deki hizmetleri ile Baþbakan’ýn baþlattýðý birlik ve beraberlik projesine destek vereceklerini söyledi. Türkiye’de ve Avrasya coðrafyasýndaki çalýþmalarý ile adýndan sýkça söz ettirmeye baþlayan Avrasya Kalkýnma Platformu, Güneydoðu Temsilciliði'ne, MHP’nin yýllarca Diyarbakýr il baþkanlýðýný yapmýþ olan Abdullah Arzakçý’yý getirdi. Platform Genel Baþkaný Hasan Cengiz ile bir basýn toplantýsý düzenleyen Arzakçý, bir de sürpriz yaptý. Arzakçý, ayný zamanda 2 bin kiþi ile AK Parti’ye geçiþ yapacaklarýný açýkladý.

Köprü ve otoyollarda KGS kalkýyor

toyollar ve Ýstanbul boðaz köprülerindeki ücret ödeme giþelerinde kullanýlan Kartlý Geçiþ Sistemi (KGS), 1 Ocak’tan itibaren yerini giþelerde durmadan geçiþi saðlayan Hýzlý Geçiþ Sistemi'ne (HGS) býrakacak. Otoyollar ve Ýstanbul boðaz köprülerindeki ücret ödeme giþelerinde kullanýlan KGS'nin yerini 1 Ocak’tan itibaren HGS alacak. HGS ile araçlar artýk hýz düþürmeden geçebilecek. Karayollarý Genel Müdürlüðü’nden yapýlan açýklamaya göre, 1 Ocak’tan itibaren KGS'nin yerine HGS kullanýlacak.Yol kullanýcýlarýnýn maðdur olmamalarý için OGS veya HGS aboneliðine kayýt yaptýrmalarý gerektiði hatýrlatýlan açýklamada, kullanýcýlarýn kayýt iþlemlerini anlaþmalar ve bankalarla

otoyollardaki HGS etiketi satýþ anlaþmasý gerektiði ifade edildi. HGS hizmetinden yararlanmak için Otoyol Hizmet Tesisleri ve PTT acenteleriyle diðer PTT þubelerine baþvurulmasý gerektiði ifade edilen açýklamada þunlar kaydedildi: “Abone olmadan otoyolu kullanan araç sahipleri, geçiþ yaptýklarý tarihi izleyen 7 gün içinde ücret ödemeden geçiþ yaptýklarý sisteme (OGS veya HGS) üye olurlarsa, normal geçiþ ücreti ödeyecek. Aksi takdirde, kullanýlan otoyolun en uzak mesafesine göre hesaplanan geçiþ ücretiyle birlikte bu ücretin 10 katý idari para cezasý ödemek zorunda kalacaklar.” (CÝHAN)

Platform Genel Baþkaný Hasan Cengiz de Güneydoðu Temsilciliði'ne çok deðerli bir baþkanýn atanmasýnýn kararlaþtýrýlmasýndan duyduðu sevinci paylaþtý. "Baþbakana Bozkürt diye hitap ediyorum" Cengiz, bir dönem Güneydoðu’da ve Diyarbakýr’da aktif siyasette bulunan, özellikle MHP’nin 2002’den 2009’a kadar Diyarbakýr il baþkanlýðýný yapmýþ çok kýymetli bir arkadaþýn platforma katýlmasýndan çok mutlu olduklarýný vurguladý. Cengiz, “Sayýn baþkana biz Bozkürt olarak hitap ediyoruz.” diyerek, Güneydoðu Temsilciliði'ne 2 bin kiþilik bir katýlým saðlayacaklarýný bildirdi. Cengiz, yine Arzakçý’nýn kendi takdiri ile AK Parti’ye geçiþ yapmayý planladýklarýný duyurdu. Platformun, Güneydoðu'da bundan sonraki çalýþmalarý hakkýnda bilgi veren Genel Baþkan Yardýmcýsý Murat Þahin ise “Doðu’ya, Güneydoðu'ya baktýðýmýz zaman ülkemizin kanayan bir yarasý var. 30 yýldýr kanayan bu yaraya baktýðýmýz zaman, yapýlanlarýn hep bir pansuman olduðunu görüyoruz. Bu yaraya hep ayný gözle bakýlmýþ. Ýþte biz Avrasya Kalkýnma Platformu olarak Güneydoðu Temsilciliði'ni açmayý kararlaþtýrdýk. Biz inanýyoruz ki oralar çok güzel projelerle çok güzel düþüncelerle inþallah orada problemler kalmayacaktýr.” diye konuþtu. Bölgenin insaný olduðunu vurgulayan Abdullah Arzakçý, amaçlarýnýn, ülkenin barýþý ve huzuru olduðunu, barýþ ve huzurun olmadýðý yerde ne yaþanabileceðini ne de yatýrým olacaðýnýn altýný çizdi. Son 10 yýl hariç, gelen hükümetlerin Güneydoðu'ya ayrý Batý'ya ayrý baktýðýný savunan Arzakçý, “Genel baþkanýn da dediði gibi Avrasya Kalkýnma Platformu ile Doðu ile Batý'yý kaynaþtýrmayý hedefliyoruz.

Temel ilkemiz, oradaki vatandaþlarýmýz ile devleti barýþtýrmak. Devlet çocuðunu dýþlarsa ne olur, kimse sahip çýkmaz. Devlet, oradaki vatandaþýna sahip çýkacak, vatandaþ da devletine güvenecek. Biz platform olarak Allah’ýn izniyle her yerde bunu dile getireceðiz ve bu çalýþmalarý yapacaðýz.” ifadelerini kullandý. "99 kurbanla geçiþ yapacaðýz" Abdullah Arzakçý, son 10 yýlda Baþbakan’ýn barýþ ve kardeþlik için zeytin dalý uzattýðýný vurguladý. Arzakçý, Güneydoðu ve Diyarbakýr halkýnýn da özellikle Kürt ve Zaza halkýnýn Baþbakan'a caný gönülden hayran kaldýklarýný söyledi. Nifak tohumlarýna dikkat çeken Arzakçý, önce Avrasya Kalkýnma Platformu’na, daha sonra 99 hayvan keserek AK Parti’ye destek vereceklerini açýkladý. Arzakçý, sözlerini þöyle sürdürdü: “Baþbakan’ýn barýþ projesine destek vereceðiz. Halk, birlik ve beraberlik için Baþbakan'ýn baþlattýðý projeye destek vermek istiyor. Sayýn Baþbakanýmýzý tebrik ediyoruz. 2 bin kiþi ile yakýn bir süreç içerisinde AK Parti’ye katýlým yapacaðýz. Baþbakan ve genel merkezin bize vereceði tarihte 99 kurbanla yemekli geçiþ yapacaðýz.” (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

15 Aralýk 2012 Cumartesi

Güneydoðulu sanayiciler kredi alabilmek için merkezlerini Ankara’ya taþýyor

icle Toplumsal Araþtýrmalar Merkezi Derneði Baþkaný Mehmet Kaya, güneydoðuda faaliyet gösteren bazý þirketlerin kredibilitelerini arttýrmak için merkezlerini Ýstanbul ve Ankara’ya taþýdýðýný söyledi. Doðudaki taþýnmazlarýn bankalar tarafýndan adeta ölü fiyatýna ipotek alýndýðýný belirten Kaya, bunun da kredi almak isteyen firmalarý olumsuz etkilediðini vurguladý. Diyarbakýr ’da iþ adamlarý ve bankacýlara yönelik bir anket yaptýklarýný kaydeden Kaya, güneydoðuya kredi konusunda cimri davranýldýðýnýn ortaya çýktýðýný kaydetti. Mehmet Kaya, "Hükümetin açýkladýðý son teþvik sistemiyle, Türkiye 6 bölgeye ayrýldý. Bölge yerine il bazlý teþvik sistemine geçildi. Ýþadamlarýna vergi muafiyeti, sigorta primi desteði ve bedelsiz arsa tahsisi gibi birçok avantaj içeren paket beklenen sonuçlarý henüz vermedi. Mevcut organize sanayi bölgelerinin yetersizliði ve alt yapý eksiklerinin yaný sýra bankalarýn kredi konusundaki tutumlarý da sanayicileri olumsuz etkiliyor." dedi. Doðu ve güneydoðudaki iþadamlarýnýn, terörü bahane eden bankalarýn, gayrimenkulleri deðerinin çok altýnda fiyatlandýrdýðýný, bu sebeple kredi almakta zorlandýklarýný belirtten Mehmet Kaya, "Bankalarýn, 500 bin lira deðerindeki bir gayrimenkule 200 bin lira deðer biçmesi yatýrýmcýyý darboðaza sokuyor. 300 bin liralýk kredi çekecek bir iþ adamýndan 900 bin liralýk teminat isteniyor." diye konuþtu. Dicle Toplumsal Araþtýrmalar Merkezi Baþkaný Mehmet Kaya, 2007

ila 2011 arasýnda Marmara Bölgesi’nin yüzde 35, Güneydoðu Anadolu Bölgesi’nin yüzde 5, Doðu Anadolu Bölgesi'nin ise yüzde 4 teþvik aldýðýna dikkat çekti. Tüm banka kredilerinin yüzde 43’ünü tek baþýna Ýstanbul'un aldýðýný ifade eden Kaya, “Güneydoðu Anadolu yüzde 3’ünü, Doðu Anadolu ise yüzde 1’ini almýþtýr. Kiþi baþý ortalama kredi kullanýmýna bakýldýðýnda Türkiye sýralamasýnda bölge illeri son sýradadýr. 70. sýrada yer alan Diyarbakýr, Türkiye ortalamasýnýn 5’te 1’i oranýnda kredi kullanmaktadýr.” ifadelerini kullandý. Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý'na baðlý, 5 ve üzeri iþçi çalýþtýran 300 KOBÝ ile 40 banka müdürleri üzerinde anket yapýldýðýný belirten Kaya, ankete katýlan bankacýlarýn yüzde 93’ünün ipotek alýmlarda yaþanan en önemli sorununu ‘gayrimenkullerin imar durumu ve yapýsýnýn mevzuata uygun olmamasý’ olarak belirttiðini ifade etti. Bankalarýn güneydoðuya kredi verme konusunda cimri davrandýðýný belirten Kaya, konuþmasýný þöyle sürdürdü: “Bir diðer önemli konu banlarýn yüzde 46’sý kredi daðýtýmýnda il ve bölge ayrýmý yapýldýðýný ortaya koymaktadýr. Gerçekten bu konu çok ciddi bir soruna iþaret ediyor. Her 2 banka müdüründen bir tanesi kredi verilirken, ülkenin baþka bir yöresindeki uygulamalarýn daha kötü bir þeklinin bölgede olduðunu ve bir ayrýmcýlýk yapýldýðýný söylüyor. Ýpotek olarak verilen ürün, deðerinin çok altýnda bir fiyata alýnýyor. Ayrýca ipotek dýþýnda batý illerinde kefaletle kredi diye bir kavram

var. Sizin mali bilançolarýnýz, mal varlýðýnýz, kredi almanýz için yeterli bir sebep. Ama bu bölgede böyle bir uygulama yok. Burada kredi veren bankalar karþýlýðýnýn en az 3-5 katý bir gayri menkulünüzü teminat olarak almadýklarý sürece size kredi vermiyor. Batý illerinde bu uygulamanýn olmadýðýný görüyorsunuz.” Þirketler kredi alabilmek için merkezini Ankara ve Ýstanbul’a taþýyor Kredi alabilmek için büyük ölçekli iþ adamlarýnýn þirketlerinin ana merkezlerini Ankara’ya veya Ýstanbul’a taþýmak zorunda kaldýklarýný dile getiren Kaya, “Bunun da tek sebebi kredibilitelerinin artmasý. Globalleþen dünyada firmalar daha çok kredi üzerinden büyümektedir. Sizin kredibiliteniz düþük olduðunda büyüme þansýnýz düþük oluyor.” dedi. Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Remzi Can ise yatýrýmcýlarýn kredi konusunda çok muzdarip olduðunu söyledi. Bankalarýn Doðu ve Güneydoðu'daki gayrimenkulleri deðerinden çok düþük fiyattan gördüðünü dile getiren Can, sanayi ve iþ camiasýnýn bundan ötürü istediði krediyi çekemediðini, yatýrýmlarý gerçekleþtiremediðini vurguladý. Bölgede 200 bin lira deðerindeki bir teminatýn bankalar tarafýndan yarý fiyatýndan kabul gördüðünü anlatan Can, batýda ayný þekildeki bir gayrimenkulün deðeri oranýnda kabul gördüðünü söyledi. (CÝHAN)

Bank Asya Þanlýurfa’da 2. þubesini açtý

anlýurfa Valisi Celalettin Güvenç, ilde her hafta bir bankanýn yeni bir þube açtýðýný ifade ederek, bunun ilin ekonomik geliþmesinin önemli bir göstergesi olduðunu söyledi. Bank Asya, Þanlýurfa'daki ikinci þubesini törenle hizmete açtý. Emniyet þubesinin açýlýþ törenine; Bank Asya Genel Müdür Yardýmcýsý Ali Tuðlu, Þanlýurfa Valisi Celalettin Güvenç, Þanlýurfa Ticaret ve Sanayi Odasý (ÞUTSO) Baþkaný Sabri Ertekin, Belediye Baþkan Yardýmcýsý Habib Arslan ve Mahmut Kýrýkçý ile vatandaþlar katýldý. Törende bir konuþma yapan Bank Asya Genel Müdür Yardýmcýsý Ali Tuðlu, yakaladýðý saðlýklý büyüme performansýný baþarýyla sürdüren Bank Asya’nýn, aktif büyüklük bakýmýndan Türkiye’nin önde gelen bankalarý arasýna girdiðini belirtti. Ana enstrümaný finansman desteði saðlamak olan katýlým bankalarýnýn her geçen gün deðerinin daha iyi anlaþýldýðýnýn altýný çizen Ali Tuðlu, katýlým bankacýlýðýnýn üretici ve giriþimci için en güvenli ve en iyi büyüme reçetesi olduðuna deðinerek, Bank Asya’nýn en kritik zamanlarda bile iþletmelere desteðini ve reel ekonomiye katkýsýný sürdürdüðünü ifade etti. Türkiye'deki toplam tarým alanýnýn yüzde 4,9 lük kýsmý ile ilk 3 il arasýnda yer alan Þanlýurfa’nýn, son yýllarda geliþen sanayisiyle de ekonomiye katký saðladýðýný belirten Tuðlu, Yakýn zamanda Türkiye’nin büyükþehirlerinden biri olmaya hak

kazanan Þanlýurfa’nýn, bu olumlu geliþmeyle birlikte ekonomik, kültürel ve kentsel yapýlanmadaki yükseliþini sürdüreceðine inançlarýnýn tam olduðun kaydetti. Þanlýurfa’nýn tarým alanýnda geliþtirmiþ olduðu baþarýlý iþ modelini, bankacýlýk sektöründe de Bank Asya’nýn gerçekleþtirdiðini ifade eden Tuðlu, Bank Asya’nýn müþteri memnuniyeti odaklý hizmet anlayýþý ve iþletmelerin ihtiyaç duyduðu finansman ihtiyacýný en hýzlý karþýlayacak sistemi kurmasý sayesinde, 16 yýl gibi kýsa bir sürede sektörünün lider bankasý konumuna ulaþtýðýný söyledi. Bank Asya’nýn bugün, 20 milyar TL aktif büyüklüðü ve ekonomiye saðladýðý nakdi ve gayri nakdi toplam kaynaðýn 24 milyar TL’ye ulaþtýðýný aktaran Ali Tuðlu, Türkiye’nin en büyük finansman kuruluþlarýndan biri olduklarýný belirtti. 2012 yýlýnýn kendileri için yatýrýmlarýn hýz kesilmeden devam edildiði bir yýl olduðunu ve 50 yeni þube açarak toplam þube sayýsýný 250’ye çýkardýklarýný vurgulayan Tuðlu, þunlarý söyledi: “Bank Asya olarak, hýzlý þubeleþmenin yaný sýra önemli iþtirak yatýrýmlarý da yaptýk. Türkiye’nin ilk faizsiz emeklilik þirketi Asya Emeklilik faaliyetlerine baþladý ve kýsa zamanda 30 binin üzerinde müþteriye ulaþarak, sektörün önemli oyuncularý arasýnda yer alacaðýný þimdiden göstermiþ oldu. Bir diðer yatýrým yaptýðýmýz alan da Menkul Kýymetler Piyasasý’nda oldu. Asya

Menkul Deðerler A.Þ.’yi kurduk. Böylece, müþterilerimize yatýrýmlarýný farklý alanlarda deðerlendirmelerine yönelik danýþmanlýk hizmeti verirken, halka arzlarýna da aracýlýk edeceðiz.”

Yazar Sertbarut, okurlarýyla buluþtu

aðdaþ çocuk edebiyatýnýn önemli yazarlarýndan Miyase Sertbarut, Diyarbakýr ’daki okurlarý ile bir araya geldi. Diyarbakýr Genta Kitap Daðýtým’ýn sponsorluðunda Diyarbakýr ’daki bazý okullarda söyleþide bulunarak kitaplarýný imzalayan yazar, öðrencilerden yoðun ilgi gördü. Çocuk edebiyatý alanýndaki masal, öykü ve romanlarý ile bilinen Miyase Sertbarut, söyleþide, “Çocukluðumu ömrümün sonuna dek canlý tutabilmenin tek yolu çocuklar için yazmak sanýrým. Kitaplarýmda anlattýðým her çocuðu yaþýyorum. Mutlu çocuk, mutsuz çocuk, seven çocuk, nefret eden çocuk, yaramaz

Vali Güvenç: iki þube az Törende konuþan Þanlýurfa Valisi Celalettin Güvenç ise Bank Asya’nýn iki þubesini yeterli bulmadýðýný belirterek Banka Genel Müdür Yardýmcýsý Tuðlu’dan yeni þube açmalarýný istedi. Þanlýurfa’daki ekonomik geliþime de dikkat çeken Vali Güvenç, ilde her hafta bir bankanýn yeni þubesini açtýðýný ifade ederek bunun geliþimin bir göstergesi olduðunu belirtti. Güvenç, “Allah böyle güzel faaliyetleri için bizi sürekli bir araya getirsin” temennisinde bulunarak açýlýþ kurdelesini kesti. (CÝHAN)

çocuk, uslu çocuk, korkak çocuk, kahraman çocuk… Hepsi içimde ve hepsi yazdýklarýmda. Bana benzeyen ve bana benzemeyen insanlarý anlattým, size benzeyen ve size benzemeyenleri... Yakýnlaþtýrmak istedim ötedekileri, uzaktan bakmak istedim yakýnýmdakilere, daha iyi görebilmek ve gösterebilmek için.” dedi. Fasulyem Bulutlara Çýkamaz, Altýn Avcýlarý Plajda, Annemin Kokusu, Kapiland'ýn Kobaylarý, Saat Canavarý, Sis’in Sakladýklarý, Sil Baþtan Aþk gibi eserleri ile tanýnan Miyase Sertbarut, öðrencilerle buluþtu. Bu tür etkinlikler ile Diyarbakýr ’daki çocuklarý, okuduklarý eserlerin yaratýcýsý ile bir araya getirerek, okumayý sevdirmeye çalýþtýklarýný söyleyen Diyarbakýr Genta Kitap Daðýtým Sahibi Ersin Sütçü, Genta olarak, bu tür kültürel aktivitelerin sayýsýný artýrarak, kitapla tanýþmayan çocuklara kitabý sevdirme gayreti içerisinde olduklarýný belirtti. Diyarbakýr ’daki okurlarý, ilerleyen zamanlarda farklý düþünür ve yazarlar ile buluþturmayý planladýklarýný söyleyen Ersin Sütçü, “Þu an TUDEM yayýnevi yazarlarýndan Sayýn Miyase Sertbarut’u burada aðýrlayarak, okurlarý ile buluþturduk. Bundan sonra da okurlarý, bu tür etkinliklerde bir araya getirmeyi umut ediyoruz.” diye konuþtu. (CÝHAN)

POS cihazýyla yapýlan 3 trilyon liralýk tefecilik Diyarbakýr Emniyeti’ne takýldý

iyarbakýr Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü Mali Suç ve Suç Gelirleri Büro Amirliði ekipleri, þehirde ‘kuyumcu ve iletiþim bayii’ adý altýnda bazý tefecilerin aylýk 3 trilyon lira vurgun yaptýðýný tespit etti. Diyarbakýr ’da 4 iþ yerine yapýlan operasyonda 5 kiþi gözaltýna alýnýrken, 101 bin 835 lira ele geçirildi. Tefecilerin bu þekilde aylýk 3 trilyonluk vurgun yaptýðý öðrenildi. Diyarbakýr Emniyeti, yaptýklarý fiziki ve istihbari çalýþmalar sonucuna ekonomik sýkýntý çeken bazý vatandaþlarýn acil para ihtiyaçlarýný ‘tefeci’ diye tabir edilen þahýslardan saðlandýðýný tespit etti. Çalýþmalarýný tamamladýktan sonra operasyon için harekete geçen emniyet güçleri, bankalardan kredi çekemeyen vatandaþlarýn tefecilere giderek, burada kredi kartýndan iþlem yaptýrdýðýný öðrendi. Tefecilikle uðraþan bu þahýslarýn çok kýsa süre içerisinde dikkat çekici bir þekilde zenginleþtiklerini fark eden ekipler, 1 Kasým ve 28 Kasým tarihleri arasýnda 1 adet kuyumcu ve 3 adet iletiþim bayiine operasyon düzenledi. Ýþ yerlerine yapýlan baskýnlarda gözaltýna alýnan 5 þahýs adli makamlara sevk edildi. Operasyon

kapsamýnda iþ yerlerinde yapýlan aramalarda farklý þahýs ve bankalara ait 310 adet kredi kartý, 5 adet pos cihazý, çok sayýda pos cihazý çýktýsý (slip) ve suçta kullanýldýðý deðerlendirilen 101 bin 835 lira parayý ele geçirdi. POS cihazlarý ile sözde altýn, kontör, cep telefonu türü ürünlerinin satýþýný yaptýklarý görüntüsü veren tefeciler, acil nakit paraya ihtiyacý olan ve ekonomik durumu zor olan

vatandaþlara bir ürün satmýþ gibi POS cihazlarýndan tek çekim yaptýðý kaydedildi. Cihazdan çekilen miktarý nakit olarak vatandaþa veren tefecilerin nakit paradan da yüzdelik olarak komisyon aldýðý belirtildi. Ortada herhangi bir mal ya da ürün satýþý olmadýðý halde hayali bir ticari iþlem gerçekleþtirilerek vatandaþa sadece geçici bir süreliðine nakit ihtiyacý karþýlandý ifade edildi. Yapýlan incelemelerde ‘tefecilik’ yapan þahýslarýn satýlan mal karþýlýðýnda fatura düzenleme zorunluluðu bulunmamasý nedeniyle özel matraha tabii 'sarraflýk ve iletiþim bayiliði' gibi sektörlere yöneldikleri kaydedildi. Ýncelemelerde bu iþyerlerinde bazen günlük iþlem limitinin 150-200 bin TL civarýnda olduðu, bazý iletiþim bayilerinde aylýk 2.5-3 trilyon lira civarýnda sözde kontör satýþý gerçekleþtirildiðinin tespit etti. Bununla birlikte bankalara olan kredi kartý borcunun her geçen ay katlanarak arttýðý, bazý vatandaþlarýn bu durumu dengelemek için 'takla attýrmak' diye tabir edilen metotla tefeci þahýslardan kredi kartýndan çekilen parayla yine kredi kartýnýn aylýk borcunu bir ay ödettiði anlaþýldý. (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

15 Aralýk 2012 Cumartesi

Koruyucu ailenin yanýna verilen çocuklar sürekli denetlenecek H

BASINDAN Ha Mýsýr Ha Türkiye!

ile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý’nýn hazýrladýðý ‘Koruyucu Aile Yönetmeliði’ tamamlandý. Koruyucu aile olmak isteyenler, ilk etapta çocuklarla vakit geçirecek ve aile-çocuk arasýnda uyum saðlayacak. Uyum sürecinin ardýndan, sözleþme yapýlarak koruyucu aile yanýna verilen çocuklar sürekli denetlenecek. Koruyucu ailelerin yanýnda istismar, çocuðun öz ailesi ile arasýndaki iliþkileri zedeleyecek davranýþlarýn tespit edilmesi halinde, çocuk, koruyucu ailenin yanýndan hemen alýnacak. Çocuklarýn bakým, eðitim ve yetiþtirilmeleri ile iglili koruyucu ailenin talep etmesi halinde, Bakanlýkça belirli oranlarda para ödemesi yapýlacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý tarafýndan hazýrlanan ‘Koruyucu Aile Yönetmeliði’ yürürülüðe girdi. Korunmaya muhtaç çocuklarýn korunmalarýný gerektiren süre içerisinde aile ortamýnda yetiþtirilmesine yönelik koruyucu aile hizmetlerinin uygulama esaslarýný, Bakanlýk ile koruyucu ailenin yetki ve sorumluluklarýný belirlemek, hizmetin etkin bir þekilde yürütülmesini saðlamak amacýyla hazýrlanan yönetmelik, çocuðun durumuna en uygun koruyucu aile seçimini, koruyucu ailenin eðitimini, sorumluluklarýný, idare ile olan iliþkilerini, hizmetin iþleyiþini, koruyucu aileye talep halinde, bu hizmetin karþýlýðý olarak yapýlacak ödemeler ve izlemeye iliþkin esaslarý kapsýyor. Koruyucu aile hizmeti, bakanlýkça belirlenen esaslar çerçevesinde, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüðü koordinasyonunda, il veya ilçe müdürlüklerinde oluþturulan komisyonlar ile bu hizmet kapsamýnda görevlendirilen sosyal çalýþma görevlisi tarafýndan yürütülecek. Öncelikle haklarýnda acil korunma veya bakým tedbiri alýnmasý zorunlu görülen çocuklar koruyucu aile yanýna yerleþtirilecek. Çocuklardan, her ay koruyucu aileye yerleþtirilebilecek olanlarýn fotoðraflarý, ad ve soyadý, doðum yeri, doðum tarihi ve korunma veya bakým tedbiri veya acil korunma kararý nedenlerini kapsayan liste ile birlikte saðlýk durumu, psiko-sosyal ve fiziksel geliþimlerini gösteren, çocuðun alýþkanlýklarý, davranýþ kalýplarý ve özel gereksinimlerini içeren durum deðerlendirme raporu, kuruluþlar

Koruyucu aile ve yanýna yerleþtirilen çocuk, görevli sosyal çalýþma görevlisi tarafýndan, ilk yýl en az her ay bir defa olmak üzere düzenli olarak izlenecek. Çocuðun koruyucu aile yanýnda kalmasýnýn uygun görülmesi durumunda ikinci yýldan itibaren izlemeler yýlda en az dört defadan az olmamak üzere düzenli olacak. Koruyucu ailenin tatil, gezi gibi nedenlerle il dýþý seyahatlerinde çocuðu beraberinde götürmek istemesi halinde; çocuk ve aileyi izlemekle görevli sosyal çalýþma görevlisinin uygun görüþü ve il veya ilçe müdürünün onayý ile izin verilecek.

tarafýndan il veya ilçe müdürlüðüne gönderilecek. Sosyal çalýþma görevlisi tarafýndan koruyucu aile adayýnýn sosyal incelemesi tamamlandýktan sonra, hakkýnda durum deðerlendirme raporlarý düzenlenmiþ çocuklar arasýndan eþleþtirme yapmak üzere ilgili kuruluþa veya birime ziyaret yapýlacak. Dosya bilgileri incelenip, çocuðun tanýnmasý amacýyla ilgili personel ve çocukla gerekli görüþmeler yapýlacak. Aile ve çocuðun özellikleri görülerek yapýlan eþleþtirme önerisi, yazýlý olarak komisyona sunulacak. Çocuklar koruyucu ailenin yanýna sözleþme imzalanarak yerleþtirilecek Çocuklarýn uygun koruyucu aileler ile eþleþtirilmesi, koruyucu aile hizmetinin amaçlarý ve esaslarý kapsamýnda il veya ilçe müdürlüðünde oluþturulan komisyonca deðerlendirilecek. Çocuk, komisyonca uygun görülen koruyucu aile yanýna, koruyucu aile sözleþmesi imzalanarak, mahalli mülki amirin onayý ile yerleþtirilecek. Koruyucu ailenin, Türk vatandaþý olmasý ve Türkiye’de sürekli ikamet etmesi, 25-65 yaþ aralýðýnda bulunmasý, en az ilkokul düzeyinde eðitim almýþ olmasý, düzenli gelire sahip olmasý gerekiyor. Baþvuru sahipleri evli iseler eþleriyle birlikte, koruyucu aile olmak üzere yerleþim yerlerindeki il veya ilçe müdürlüklerine baþvurabilecek. Çocuk ile koruyucu aile olacak eþlerden yaþý küçük olan arasýndaki

yaþ farký on sekiz yaþtan az olamayacak. Öncelikle akrabalara ya da belli bir süredir devam eden ana-baba-çocuk iliþkisinin kurulduðu yakýn çevre ailelerden uygun olanlara koruyucu aile olmalarý yönünde teklifte bulunulacak. Bu kiþilerin koruyucu aile olmak istemesi durumunda, yapýlacak sosyal inceleme sonucuna göre komisyon tarafýndan uygun görülmesi halinde yaþ ve eðitim þartý aranmayacak. Çocuðun anne veya babasý ya da vasisi, koruyucu ailesi olamayacak. Koruyucu aile olmak isteyen ve belirtilen þartlarý taþýyan adaylara ve mevcut koruyucu ailelere eðitimler verilecek. Eðitim programýna sürekli devam eden ve tamamlayan adaylara ‘Koruyucu Aile Eðitimi Katýlým Belgesi’ verilecek. Komisyon tarafýndan eþleþtirilmesi uygun bulunan koruyucu aile sözleþmesi imzalanýncaya kadar, çocuk ve ailenin birlikte zaman geçirmeleri, birbirlerini tanýmalarý ve alýþmalarýna uygun ortam saðlanmasý planlanacak. Bu süreçte çocuk önce saatlik, daha sonra günlük, haftalýk ve iki haftalýk gibi sürelerle, çocuk ile koruyucu ailenin uyumuna göre toplamda iki ayý geçmeyecek þekilde koruyucu aileye izinli verilebilecek. Süreçte olumlu kanaat oluþmasý, çocuðun ve ailenin de istemeleri halinde yerleþtirme iþlemi baþlatýlacak.Uyum süreci sonunda il veya ilçe müdürlükleri ile yanýna çocuk yerleþtirilen koruyucu aile arasýnda sözleþme imzalanacak ve mahalli mülki amir tarafýndan onaylanacak.

Çocuk istismar edilirse koruyucu ailenin yanýndan alýnacak Koruyucu aile yanýna yerleþtirilen çocukla koruyucu aile arasýndaki saðlýklý iletiþimin, yapýlan mesleki çalýþmalara raðmen kurulamamasý veya devam ettirilememesi halinde, çocuk ailenin yanýndan alýnacak. Koruyucu aile tarafýndan çocuðun istismar edildiðinin tespit edilmesi, koruyucu ailenin, çocuðun öz ailesi ile iliþkilerini zedeleyecek tutum ve davranýþlarda bulunduðunun ve bu doðrultuda ifadeler kullandýðýnýn belirlenmesi, çocuk için hizmetten beklenen yararýn gerçekleþmediðinin yapýlan izlemelerde tespit edilmesi, çocuðun koruyucu aileye yerleþtirilme nedeninin ortadan kalkmasý, çocuðun yararlanacaðý hizmet modelinin deðiþmesi veya koruma kararýnýn kaldýrýlmasý ve koruyucu ailenin herhangi bir nedenle hizmet vermekten vazgeçmesi halinde çocuk koruyucu ailenin yanýndan alýnacak. Koruyucu aile yanýna yerleþtirilen çocuklarýn bakým, eðitim ve yetiþtirilmelerine iliþkin harcamalara karþýlýk olmak üzere talepte bulunan koruyucu ailelere çocuklarýn yaþlarýna göre belirli ödemeler yapýlacak. 0-3 yaþ grubu çocuklara devlet memuru aylýðýnýn yüzde elli, 4-5 yaþ grubuna devlet memuru aylýðýnýn yüzde yetmiþ beþ, 6-14 yaþ devlet memuru aylýðýnýn yüzde seksen,15-18 yaþ devlet memuru aylýðý, yüzde seksen beþ, 19+yaþ devlet memuru aylýðýnýn yüzde doksaný ödenecek. Özel zorluklarý veya ihtiyaçlarý bulunan ya da engelli çocuklar için aylýk bakým ücreti özür ve yaþ durumu dikkate alýnarak belirtilen miktar yüzde elli artýrýlacak. (CÝHAN)

'Kirli hava en çok yaþlý ve çocuklarý etkiliyor' G öðüs Hastalýklarý Uzmaný Dr. Cahit Demir, kýþ aylarýnda dýþ ortamda hava kirliliðinin odun ve kömür kullanýmý nedeniyle arttýðýna dikkati çekerek, " Kirli hava en çok çocuklarý ve yaþlýlarý

M. Sait Çakar

etkiliyor." dedi. Elazýð Özel Ufuk Týp Hastanesi Göðüs Hastalýklarý Uzmaný Dr. Cahit Demir, hava kirliliðini tüm insanlarý etkilediðini fakat özellikle küçük yaþtaki çocuklarý ve yaþlýlarý daha

fazla etkilediðini vurguladý. Dr. Demir, "Nefes alýp verdiðimiz için hava kirliliði daha çok solunum yolu ile etkili oluyor. Bu burundan baþlayýp akciðer ve diðer organlarýmýzý da etkiliyor. Özellikle kýþ aylarýnda hava kirliliðinin artmasýndan dolayý akciðer rahatsýzlýðý olan hastalar bu kirlilikten daha fazla etkileniyorlar. Astým ve KOAH olan hastalar sýk atak geçirerek hastaneye yatmalarý gerekebiliyor." diye konuþtu. Hava kirliliðinin fazla olduðu dönemlerde özellikle astým hastalarýnýn daha fazla atak geçirdiðini vurgulayan Uzman Dr. Cahit Demir, "Sadece astým hastalarý deðil kronik kalp, kronik kalp yetmezliði hastalarý da hava kirliliðinden etkileniyor. Bu durum doðalgazýn daha fazla yaygýnlaþmasýyla ancak son bulur. " þeklinde konuþtu. (CÝHAN)

ep diyorlar ya, Erdoðan Ýslam ülkelerine gidip aday olsa, orada da en az Türkiye'deki kadar oy alýr diye Bunun bir de öbür tarafý var. Kýlýçdaroðlu da gitse, özellikle daha önce CHP gibi tek parti rejimi ya da diktatörlükle yönetilen ülkede en az CHP'nin Türkiye'deki aldýðý oy kadar oy alýr.. Hemen hemen durduklarý yer, hayata bakýþlarý, dinle iliþkileri ayný düzeyde.. Biz bize benziyoruz. Sanki tarih yeniden uyanýyor. Bir ýrmak yataðýný arýyor.. Yükselen deðer dindarlar, kaybedenler laikçiler.. Onlar hâlâ güçlü gözüküyorlar ama, içleri boþ. Söyleyecek fazla sözleri yok. Kullandýklarý dil savunma dili, ya da tehdit ediyorlar, meydan okuyorlar. Saldýrgan bir dil kullanýyorlar.. Kendilerinden çok emin gözüküyorlar ama, derin bir korku içindeler.. Bir türlü olanlarý kabullenmek istemiyorlar.. Söyledikleri hep ayný þeyler: Hepimizi çarþafa sokacaklar. Ýçki içirmeyecekler, plaja gidemeyeceðiz. 7 yaþýndaki kýzlarý 70 yaþýndaki þeyhle evlendirecekler. Dört eþ alacaklar. Bunlar yoksullarý para ile kandýrýyorlar.. Daðdaki çobanla aydýnýn oyu bir olur mu? Cami avlusunda sakallý bir adam dana kesmiþ et satýyor, Mýsýr'daki rehberimiz, bize adamý göstererek, "Bu sakallý Ýhvan'dan biri, cami avlusunda insanlara et daðýtarak oy topluyorlar" dedi. Zaten biz de camiyi ziyarete gelmiþtik. Hemen adamýn yanýna gittik sorduk.. Adam kasap ve et satýyor.. dedik; "bu kasap", "ama" dedi; "ucuz satýyor, böyle böyle adam kandýrýyorlar.." Yani, biz gelirsek her þey ucuzlayacak diye cami avlusunda et satarak propaganda yaptýklarýný iddia ediyor. Kaldý ki, bizdeki gibi adak ve sadaka kurbanlarý da kesilir, daðýtýlýr. Her namaz kýlan gösteriþ için kýlmaz ki! Dindarlara "sahtekar", "münafýk" demek için bahane arýyorlar. Bu insanlar bir garip, þecaat arz edeyim derken sirkatlerini söyleyen adamýn haline benziyor halleri.. Söyledikleri þeyin, dinleyen tarafýndan nasýl anlaþýldýðýný hiç hesaba katmýyorlar.. Onun için de konuþtukça batýyorlar. Yine de konuþmalarý iyi. Sabretmek bazan çok zor da olsa, bunlarýn içlerindeki fikirlerini, niyetlerini anlamak açýsýndan konuþturmak lazým bunlarý.. Bilmiyorlar, ama konuþuyorlar.. Bilmediklerini de bilmiyorlar.. Demokrasi istediklerini söylüyorlar ama, hiç de demokrat deðiller.. Ayný bizim ulusalcýlar, CHP'liler gibi. Mýsýr'daki bu son olaylar, bizdeki cumhuriyet mitinglerini hatýrlatýyor.. Halka karþý büyük öfke duyuyorlar aslýnda, dindarlarýn peþinden gittikleri için.. Tarihi de, gelecek vizyonunu da kendilerinin statüleri ve haklýlýklarý üzerine kurgulamýþlar. Din algýlarý da öyle.. "Ben merkez"ci bir anlayýþlarý var.. Bizimkiler gibi, onlarýn da öfkeleri akýllarýndan büyük.. Öfkeleri aðýzlarýndan taþýyor. Sanki biraz da kýskançlýk duyuyorlarr. Dünki hizmetçileri, dýþlanmýþlar, horlananlar bugün iktidardan ve servetten pay istiyorlar. Bunu kabullenmek zorlarýna gidiyor.. Nefretleri sevgilerinden daha büyük. Bir de her gelen gün, geçen günü daha da fazla aratmýyor mu! Buna tahammül edemiyorlar.. Türkiye tecrübesi Mýsýr'a örneklik ediyor. Mýsýr tecrübesi, bütün Arap dünyasý için örnek olacak.. Zor ama bereketli bir mücadele olacak bu dönem. Mursi kalsa da gitse de, iktidar ve muhalefet anlaþsa da anlaþmasa da, Mýsýr'ýn geleceðinde söz sahibi olacak ana unsur Müslümanlar olacak.. Bugün ya da yarýn, sonuçta olacak olan bu. Bunun dýþýnda bir yol yok.. Arap dünyasýnýn geleceði, Suriye, Filistin, Mýsýr ekseninde þekillenecek. Mýsýr Arap dünyasýnýn lider ülkesi olmasýnýn yanýnda Jeopolitik ve Jeostratejik özellikleri, nüfusu ve büyüklüðü, potansiyel olarak 10 yýl içinde dünyanýn ilk 10'una girmeye aday bir ülke.. Tarihi arka planý açýsýndan çok zengin. Afrika'nýn köþe taþý gibi bir ülkeden söz ediyoruz.. Türkiye için Mýsýr, Mýsýr için Türkiye eþsiz bir fýrsat.. Bizim yaþadýðýmýz güçlükler Mýsýr için altýn deðerinde bir yol haritasý sunuyor. Bizim önümüzde böyle bir örnek, rehber, tecrübe yoktu. Ama Mýsýr'ýn önünde bir Türkiye tecrübesi var. Ve Mýsýrlýlar bunun farkýnda..

Selâm ve dua ile.. Abdurrahman Dilipak Yeni Akit 2012-12-12

15 Aralýk 2012 Cumartesi

Ýçten: Dicle Vadisi projesi bizimdir baþkasý sahip çýkmasýn sathýnda 560 bin konut ürettiklerini dile getiren Ýçten, Diyarbakýr ’ýn her iyi oluþumdan nasibini aldýðýný hatýrlattý. Bu kapsamda Diyarbakýr’da bulunan merkez ilçe ve beldelere 2011-2012 yýllarý arasýnda 289 milyon 803 bin 293 lira kaynak aktarýldýðýný ifade eden Ýçten, milleti ezen zihniyetlerin bitme aþamasýna geldiðini vurguladý.

K Parti Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten, Dicle Nehri çevresinde hayata geçirilecek olan Dicle Vadisi Projesi'nin kendilerine ait olduðunu belirterek, baþkasýnýn sahip çýkmamasýný gerektiðini söyledi. Ýçten, “Bu proje bizim için çok önemli. Diyarbakýr’a yeþil ile mimarinin uyum içinde yükseldiði yeni bir yaþam alaný kazandýrýyoruz. Dicle kenarýnda kuracaðýmýz bu yaþam merkezi, günlük yaþamýn, ticaretin, eðitimin, sporun tabii bir bütünlük içinde kucaklaþtýðý çok farklý bir alan olacak. Baþkalarý bu projeye sahip çýkmasýn çünkü bu proje bizim projemiz. Bunu gerçekleþtirecek olan da biziz.” dedi. Diyarbakýr’da incelemelerde bulunan Cuma Ýçten, hükümet olarak

çevre konusunda yaptýklarý yatýrýmlarý anlattý. Diyarbakýr’ýn modern çevre ve þehircilik anlayýþýna uygun bir kent olmasý için çabalarýnýn sürdüðünü belirten Ýçten, amaçlarýnýn yaþanabilir bir çevre ve yaþanabilir yerleþmeler saðlamak olduðuna dikkat çekti. Ýçten, “Türkiye ve Diyarbakýr halký bizi 10 yýldýr baþlarýna taç yaptý. Her seçimden birinci parti çýktýk. Halkýn teveccüh ve takdirlerine layýk olabilmek için gece demeden gündüz demeden çalýþýyoruz. Hizmet ettik, ediyoruz ve etmeye devam edeceðiz. AK Parti olarak millete tepeden bakma devrinin bitirdik.” diye konuþtu. Ýktidarlarýnýn planlý kentleþme ve konut üretimi programý kapsamýnda 10 yýlda tüm ülke

“Ayrým yapmadan daha çaðdaþ bir Diyarbakýr için varýz” Çevre ve Þehircilik Bakaný ve Bakanlýk yetkilileriyle sürekli istiþare halinde olduklarýný belirten Ýçten þunlarý söyledi: “Çermik Belediyesi’ne 98 bin 733 lira çöp toplama aracý yardýmý yaptýk. Çevresel Etki ve Deðerlendirmesi adýna Dicle Havzasý izleme çalýþmalarý, Emisyon Ölçüm sistemleri kurulmasý gereken tesislere sistem kurdurduk, hava kalitesi izleme çalýþmalarýna önem verdik. 13 tesise Geçici Faaliyet Belgesi, 1 tesise de Çevre Ýzni Lisansý verdik, 4 adet tesis için rapor süreci devam etmektedir.” Ýlbank parti ayrýmý yapmadan para akýttý Diyarbakýr’a parti ayrýmý yapmadan kaynak akýttýklarýný anlatan Ýçten þöyle devam etti: “Diyarbakýrýmýza ne yapsak azdýr.

Yaptýðýmýz hizmetlerde bu bizdendir deðildir ayrýmý yapmadýk. Ýlbank ‘BDP’li belediyedir, AK Partili belediyedir’ diye bir ayrým yapmaksýzýn para akýttý. Biz her zaman insana ve onun mutluluðuna yatýrým yaptýk. 5779 sayýlý yasa gereði ki bu yine bizim yasamýz; Özel Ýdareler ve Belediyelere 2011-2012

Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Ýlbank aracýlýðýyla 300 milyon liraya yakýn katký saðladýk. Bundan da asla gocunmadýk. Biz halkýmýza verdiðimiz sözü tutmak için varýz. AK Parti hem Diyarbakýr hem de Türkiye için büyük bir þanstýr. Baþka partiler kabul etmese de, milletin hizmetkarý olmaya devam edeceðiz.” (CÝHAN)

AK Partili vekiller, Uludere olayýnýn yargý boyutunun tamamlanmasýný istedi

K Parti’de, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn Güneydoðu ve Doðu illerinin milletvekilleriyle gerçekleþtirdiði toplantý sona erdi. Yaklaþýk 4,5 saat süren AK Parti Milletvekilleri, Ýl Teþkilatlarý Deðerlendirme ve Ýstiþare Toplantýsý'nda, dokunulmazlýk meselesi bir gündem maddesi olarak ele alýnmadý, ancak bazý vekiller bu konudaki görüþlerini dile getirdi. Vekillerin gündeme getirdiði bir diðer gündem maddesi de Uludere oldu. Bu konunun, bölgede terör örgütü PKK ve BDP tarafýndan istismar edildiðini söyleyen Doðu ve Güneydoðu milletvekilleri, Uludere olayýnýn yargý boyutunun biran önce tamamlanmasýný istedi. AK Partili milletvekilleri ayrýca, Baþbakan Erdoðan’a, gündeme iliþkin bazý önerilerini içeren dosyalar sundu. Toplantýnýn sona ermesinin ardýndan ilk açýklamayý, AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik yaptý. Çelik, yaklaþýk 4,5 saat süren toplantýya, aðýrlýklý olarak 13 Doðu ve Güneydoðu ilinden milletvekilleri, il baþkanlarý, AK Partili belediye baþkanlarý, kadýn kollarý ve gençlik kollarý baþkanlarý olmak üzere yaklaþýk 100 kiþinin katýldýðýný söyledi. Bu toplantýnýn, AK Parti Kýzýlcahamam kampýnýn ardýndan gerçekleþmesinin planlandýðýný, ancak gündem yoðunluðu nedeniyle bugüne kaldýðýný vurgulayan Çelik, toplantýda bütün meselelerin gündeme getirildiðini ifade etti. Hüseyin Çelik, "Özellikle Kürt meselesiyle ilgili olarak, Doðu ve Güneydoðu'da olup bitenlerle ilgili olarak, terör örgütünün faaliyetleri ve tehditleriyle ilgili olarak, buna karþý olarak AK Parti teþkilatlarýnýn hareket tarzýyla ilgili olarak, söylem birliðiyle ilgili olarak bütün meseleler dile getirilmiþtir. Sonra Sayýn Baþbakan tarafýndan genel bir deðerlendirme yapýlmýþtýr.” diye konuþtu. "Bazý arkadaþlarýmýz dokunulmazlýklarý ve Uludere’yi gündeme getirdiler" Toplantýda, dokunulmazlýk konusunun gündeme gelip gelmediði sorulan Hüseyin Çelik, þöyle konuþtu: “Bu toplantý hassaten, özellikle dokunulmazlýklar için yapýlmamýþ bir toplantýdýr. Bütün meseleler konuþulurken, katýlýmcýlardan bazý arkadaþlarýmýz dokunulmazlýklarý, Uludere meselesini de gündeme getirdiler. Ana baþlýklardan birisi dokunulmazlýk deðildi, belki dokunulmazlýk meselesi en az gündeme geldi diyebilirim. Dokunulmazlýklara iliþkin tavrýmýzý bir kez daha söyleyeyim; biz, bir kiþiye veya kiþilere, bir partiye veya partilere mahsus, onlara has bir düzenleme, bir hareket tarzý içinde olmayacaðýz, 882 dosya karma komisyonlar tarafýndan deðerlendirilecek, belli ilkeler çerçevesinde meseleye yaklaþýlacak, TBMM'deki komisyonlar ve Genel Kurul yargýlayýcý deðildir, 'yargýlansýn mý, yargýlanmasýn mý?' sorusuna cevap aranacak, önümüzdeki günlerde olup biteni hep birlikte beraber göreceðiz. Bu meseleyle ilgili özellikle gündemde bu konu olduðu için yapýlmýþ bir toplantý deðil.” Dokunulmazlýklarýn kaldýrýlmasý konusunda, bazý milletvekillerinin kaygýlý olduðu yöndeki soruya cevaben, böyle bir kaygýnýn söz konusu olmadýðýný söyleyen AK Parti Genel Baþkan

Yardýmcýsý Çelik, “Vekiller, geçen toplantýda zaten kim ne düþünüyorsa bunu söyledi. Bir konuyla ilgili ille de herkes ayný þeyi düþünecek, ille de herkes ayný doðrultuda bir düþünceye sahip olacak diye bir þey yok. Milletvekilleri, farklý düþüncelere ve kanaatlere sahip olabilirler. Ama bunlar konuþulup tartýþýlýp bir karara varýldýktan sonra parti disiplini gereði o arkadaþlarýmýz farklý düþünseler bile o ortak tavrý takýnmak ve o ortak söylemi sahiplenmek zorundadýr. Bizde böyle bir mekanizma var. Geldiðimiz noktayý zaten söylemiþtim, bir kez daha bunu tekrar etmenin anlamý yok.” ifadelerini kullandý. Kendisine, toplantýda, Uludere konusunun nasýl ele alýndýðý sorulan ve CHP Genel Baþkaný Kýlýçdaroðlu'nun bu konuyla ilgili eleþtirileri hatýrlatýlan Çelik, “Türkiye'de bazý davalar sürüyor, yapýlan bazý inceleme ve soruþturmalar 2 yýl, 3 yýl, 5 yýl sürebiliyor. Evet Uludere üzerinden yaklaþýk 1 yýl geçti ama mahkeme süreci; gerek askeri mahkemenin, gerek sivil mahkemenin yaptýðý inceleme ve soruþturmalar devam ediyor. Bu, yargýya intikal etmiþ olan bir meseledir. Biz bu konuyla ilgili ne söylenmesi gerekiyorsa söyledik. Hatýrlýyorsanýz, ben ilk açýklamayý yapmýþtým. Sayýn Baþbakan, daha sonra 'Biz bu meselenin Ankara'nýn karanlýk dehlizlerinde kaybolmasýna müsaade etmeyeceðiz' dedi. O söylediklerimizden vazgeçmiþ deðiliz. Ama yargýya intikal etmiþ nihai yargýnýn varmasý gereken bir karara, biz yargý adýna varamayýz. Dolayýsýyla hep birlikte süreci inceleyeceðiz.” þeklinde konuþtu. Çelik, ayrýca, Uludere konusuyla ilgili olarak toplantýya katýlan bölge milletvekillerinin biran önce bu konudaki yargýlamanýn bitmesini istediklerini kaydederek, "Bunun PKK ve BDP tarafýndan sürekli istismar edilen bir konu olduðunu arkadaþlarýmýz dile getirdiler ki haklýdýrlar." Dedi. Hava kuvvetleri komutaný’na verilen madalya Hüseyin Çelik, Hava Kuvvetleri Komutaný Orgeneral Mehmet Erten'e madalya verilmesi konusunda ise þöyle dedi: "Yýllardan beri uygulanan bir yönetmelik gereði, 1 yýl kuvvet komutanlýðý yapan bütün orgenerallere bu adeta otomatik olarak, yani bu bugüne kadar iþleyen bir prosedür olarak bu madalyalar veriliyor. Efendim, üstün hizmet madalyasý verilenler var. Eðer korgenerallikten orgeneralliðe geçerse otomatik olarak o kimselere üstün hizmet madalyasý verilir. Ama 1 yýl kuvvet komutanlýðý yapmýþsa ona da þeref madalyasý verilir. Ha bu yönetmeliði eleþtirebilirsiniz. 'Niye böyle bir yönetmelik var, bu yönetmelik deðiþmelidir' diyebilirsiniz. Ýnsanlar bu konuda farklý görüþlere sahip olabilir. Ama bu 'Uludere meselesini Hava Kuvvetleri Komutaný gerçekleþtirdi, dolayýsýyla kendisine þeref madalyasý takdim edildi' þeklinde deðerlendirilirse, bu, gerçeðin çarpýtmasý olur, gerçek bu deðildir. Ýþin özü bu. Zaten Genelkurmay da o konuda gerekli açýklamalarý yaptý.” Hüseyin Çelik, baþka bir soru üzerine, istifa eden eski AK Parti Diyarbakýr Ýl Baþkaný Halit Advan'ýn toplantýda gündeme gelmediðini, toplantýya Diyarbakýr il baþkanvekilinin katýldýðýný ifade etti. (CÝHAN)