Miller: Mardin farklýlýklarýyla örnek bir þehir Suriyeli mülteciler için Sedat Aslanaçier
A
vrupa Birliði (AB) Türkiye Delegasyonu Siyasi Ýþler, Basýn ve Enformasyon Bölüm Baþkaný Müsteþar Michael Miller, bazý ziyaret ve
incelemelerde bulunmak üzere Mardin’e geldi. Vali Turhan Ayvaz’ý makamýnda ziyaret eden Miller, þehrin Tarihi Dönüþüm Projesi hakkýnda bilgi aldý. Söz konusu projenin, 7 bin yýllýk tarihi þehri betondan arýndýrma adýna çok
GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE
önemli olduðunu belirten Vali Ayvaz, 30 medeniyete evsahipliði yapan, farklý dinleri ve dilleri birarada barýndýran Mardin’i dünya þehri yapmak için çalýþtýklarýný söyledi. Ýlk etapta 570 beton bina yýkýlacaðýný belirten Ayvaz, "Þu ana kadar 140 bina yýkýldý, Geri kalan 430 taneyi 2014 yýlýna kadar yýkmayý hedefliyoruz. Proje kapsamýnda AB'den de destek aldýk. 2014 yýlýnda Mardin, UNESCO’ya baþvuracak. Ýnþallah kabul görür. Mardin, Türkiye ve dünya turizmi için çok önemli bir tarih dokusunu barýndýrýyor. Bu dokuyu korumak için çalýþýyoruz." dedi Müsteþar Miller ise Mardin’e her geliþinde çok etkilendiðini ifad ederek, "Ýki yýl önce de gelmiþtim, bu sefer önemli deðiþiklikler gördüm. Tarihi Dönüþüm projesinin, tarihi dokuyu koruyacaðýna inanýyorum. Buradaki farklý dinler ve dillerin kültürel zenginliði, dünyanýn baþka hiçbir yerinde yok. Ýnsanlar binlerce yýldýr birlikte barýþ ve hoþgörü içinde yaþamayý bilmiþ. Bunun dünyaya örnek olmsýný temenni ediyorum." þeklinde konuþtu.
17 Aralýk 2012 Pazartesi
kamp kurulsun talebi
Ýsmail Erkar
S
uriye ile sýnýr olan Mardin'in Kýzýltepe ilçesi Þenyurt beldesi Belediye Baþkaný Ýhsamettin Demircan, mülteciler için Mardin'e kamp kurulmasýnýn zorunluluk haline geldiðini söyledi. Baþkan Demircan, günde 30-40 mültecinin kendisine yardým için baþvurduðunu belirterek, "Suriyeli mültecilerin beldedeki park, bahçe ve kahvehane gibi yerlerde yatýp kalkýyor." dedi Belediye Baþkaný Demircan Demircan, beldenin sýnýrda olmasý nedeniyle
Suriye'den yoðun göç aldýklarýný bu nedenle büyük sýkýntý yaþadýklarýný belirterek þunlarý söyledi: " Baþka illerde Suriyeli mülteciler için kamplar söz konusu ama biz Kýzýltepe ya da Mardin'e de bir kamp yapýlmasý taraftarýyýz. Çünkü Suriye'den gelenlerin önemli bir bölümü Mardinliler'in Suriye tarafýndaki akrabalarýdýr. Vatandaþlarýmýz akrabalarýný baþka illerdeki mülteci kamplara göndermek istemiyor ya da Suriyeli mülteciler evlerinden uzaða gitmek istemiyorlar. Bu nedenle ilimize de bir kamp kurulmasýný istiyoruz." Diye konuþtu.
Yýl: 9 Sayý 2522 Fiyatý :25 Kr
‘Suriye konusunda sessiz kalamayýz’
AK Parti Mardin Ýl Baþkanlýðý tarafýndan düzenlenen AK 5. Siyaset Akademisi'ne katýlan AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Süleyman Soylu, Suriye’de yaþanan olaylar ve Türkiye’nin yaklaþýmý konusunda kendisine sorulan sorularý cevapladý. Ali Edis
A
Güneþ Enerjisi masaya yatýrýldý
M
üstakil Sanayici ve Ýþadamlarý Derneði (MÜSÝAD) Mardin þubesi ev sahipliðinde “Güneþin Gücü, Enerji ve Çevre konulu Türkiye istiþare toplantýsý ile yenilenebilir enerji alternatifleri arasýnda güneþ enerjisi tüm yönleri ile masaya yatýrýldý. Mardin Erdoba Eleganca otelinde yapýlan toplantýya MÜSÝAD Çevre ve Çevre Sektörü Kurulu Baþkaný Mustafa Albayrak, Ak Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Süleyman Soylu, Mardin Valisi Turhan Ayvaz, enerji sektöründen çok sayýda iþadamý ve yatýrýmcý kuruluþ temsilcileri katýldý. MÜSÝAD Mardin þube Baþkaný Mehmet Ali Dündar'ýn kýsa bir konuþma yaptýðý toplantýda, 5 aylýk bir çalýþma sonucunda planladýðý bu istiþare toplantýsýnda, güneþ enerjisinin Türkiye coðrafyasýndaki zenginliði dile getirilerek, bununda yenilenebilir enerji alternatifleri arasýnda irdelenmesini istedi. Dündar, toplantýdan çýkacak verimli sonuçlarýn kamuoyu ile paylaþýlýp güneþ enerjisinden biran önce yararlanýlmasýný temennisi ile katýlýmcýlara teþekkür etti. Devamý S 3’te
K Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Süleyman Soylu, Suriye’de demokrasiyi arayan, orada eþit vatandaþlýðý arayan, insanca ve hakça yaþantýyý arayan Suriyelilere yapýlan insanlýk dýþý meselelerde Türkiye’nin sesiz kalmasýnýn düþünülemeyeceðini söyledi. AK Parti Mardin Ýl Baþkanlýðý tarafýndan düzenlenen AK 5. Siyaset Akademisi'ne katýlan AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Süleyman Soylu, Suriye’de yaþanan olaylar ve Türkiye’nin yaklaþýmý konusunda kendisine sorulan sorularý cevapladý. Suriye rejimi kendi insanýna hiç hak etmediði bir muamele gösterdiðini kaydeden Soylu, Türkiye’nin ve dünyanýn bazý kesiminin buna sessiz kalmasýnýn mümkün olmadýðýný ifade etti. Soylu, þunlarý söyledi: "Türkiye kendi medeniyetini, kendi anlayýþýný ve kendi insanlýk deðerlerini, kendisine sunduðu en temel yaklaþýmlardan birini bugün Suriye'ye gerçekleþtirmektedir. Biz oradan bölgemize ve sýnýrlarýmýza gelen insanlara sýrt çevirecek deðiliz. Elbetteki onlarý kucaklayacaðýz, onlara insani açýdan bütün desteði ve yardýmý ortaya koyacaðýz. Bizim derdimiz ve Türkiye’nin derdi Suriye’nin sulha huzura ve barýþa kavuþmasýdýr; Suriye'de bugün sadece insan olarak hayatýný devam etmeye çalýþan insanlara karþý iþlenen insanlýk suçlarýndan Suriye’nin ve bütün Suriyelilerin
Mardin’e AK Orman B
akanlýðý'nýn desteði ile organize edilen 81 Ýl'e 81 Ak Orman Projesi'nde ilk Ak Kadýnlar Ormanýn açýlýþý, 4 Aralýk 2012 tarihinde, gerçekleþtirildikten sonra Mardin'de de ilk fidanlar tahsis edilen ormanlýk alanda yaðmur yaðýþýna raðmen yapýldý. Sayfa 2’de
kurtulmasýdýr.” Suriye'de yaþayan vatandaþlarla ilgili Türkiye’nin yaklaþýmýnýn hep dostça olduðunu vurgulayan Soylu þöyle konuþtu: "Bu yaklaþým binlerce yýllýk komþuluk geleneklerimize uygun olmuþtur. Orada demokrasiyi arayan, orada eþit vatandaþlýðý arayan, insanca ve hakça yaþantýyý arayan Suriyelilere yapýlan insanlýk dýþý meselelerde Türkiye’nin elbetteki sesiz kalmasý düþünülemez. Uluslar arasý topluma da Türkiye kendi görüþlerini bir þekilde aksettirmektedir. Balkanlar'da yakýn dönemde meydana gelen olaylar gibi Türkiye’nin bu tip meselelere sesiz kalmasý mümkün deðildir. Bugün Filistin'de hangi hassasiyeti ortaya koyuyorsak, zulüm gören Myanmar ’dan Somali'ye kadar ayný hassasiyeti gösteriyoruz." "Patriot savunma amaçlýdýr saldýrý amacý taþýmýyor" Patriot füzelerinin Türkiye’ye konuþlanmasýnýn asýl sebebi savunma olduðunu vurgulayan Soylu, konuþmasýna þöyle devam etti: "Türkiye sadece savunma gayreti içinde bulunan bir ülkedir. Komþularýna bir müdahaleyi gerçekleþtirilebilecek bir anlayýþý hiçbir þekilde taþýmamýþtýr. Patriotlarýn gelmesinin temel amacý bugün Suriye'de var olan kimyasallardan, orta ve uzun menzilli füzelerden, her ne þekilde olursa olsun ne olacaðý belli olmayan bir saldýrýya karþý tedbir amaçlýdýr. Bu Türkiye’nin ortaya koyduðu bir bakýþ deðildir. Bu NATO’nun ortaya
koyduðu bir bakýþ açýsýdýr. Türkiye bu bakýþ çerçevesinde bunu deðerlendirmiþtir. Tehdit içerikli ve tehdit amaçlý deðildir. Türkiye bunlardan sakýnan bir ülkedir. Orada yaþayan Suriyeli vatandaþlarý kucaklayan tümüne bakan bir Türkiye vardýr." 1961 ve 1982 Anayasasý iþlevini yitirmiþtir 1961 ve 1982 anayasalarýnýn bugün artýk iþlevini yitirdiðine dikkat çeken Soylu, bu konuda da þunlarý dile getirdi: "Türkiye’nin 21. yüzyýlýn baþlarýnda ortaya koyduðu politikalarýn sürdürülebilirliði temelinde yeni anayasa vardýr. Türkiye 1982 Anayasasýnýn kendine biçtiði elbiseyle hareket edemez. Türkiye 1982 Anayasasýnýn kendisini kalýbýn içine soktuðu bir anlayýþla hareket edemez. 1982 Anayasasý yazýlý olarak mevcuttur, ama fiili olarak Türkiye 1982 Anayasasýnýn çok ötesindedir. Anayasa maalesef 1982 Anayasasý, yani darbe anayasasý olarak tabir edebileceðimiz bir anayasa. 1961 Anayasasýnýn kendisini darbe koþullarýyla, darbe kurallarýyla beraber tahkim ettiði anayasa bugün iþlevselliðini yitirmiþtir. Türkiye fiili hayatýnda bu anayasanýn çok ötesinde bir gelecek ortaya koymaktadýr. Meclis Anayasa Komisyonu, Anayasa Uyum Komisyonu ve yeni Anayasanýn Yazým Komisyonu bir þekilde bütün bunlarý deðerlendiren, düþünen kapsayýcý bir çalýþma
AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Süleyman Soylu yapmaktadýr. Süre 2012 sonuna kadardý. Bugüne kadar 40 üzerinde madde bir þekilde düþünülmüþ, tartýþýlmýþ, konuþulmuþ, ama üçte birine yakýn bölümünde mutabakat gerçekleþtirilmiþtir. Bu meclis mutabakatýnda maalesef sýkýntý olacaðý anlamýný taþýmaktadýr. AK Parti olarak þunu söyleyebiliriz ki, Türkiye’nin yeni anayasanýn yapýlmasý konusunda sarsýlmaz irademiz devam etmektedir. Türkiye’nin ticareti ve kentsel dönüþümü ancak yeni anayasayla mümkündür. Türkiye’nin Avrupa Birliði'ne girebilmesi ancak yeni anayasayla mümkündür.”
Sekiz haftayý geçen öksürüðü ihmal etmeyin
Uyuþturucu þebekesinin yönetici kadrosu yakalandý
K
ýzýltepe Ýlçe Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Grup Amirliði'nce yürütülen operasyonla bir uyuþturucu þebekesi çökertildi. Mardin'in Kýzýltepe ilçesi ve Diyarbakýr’da faaliyet gösteren þebekenin sekiz yöneticisi yakalandý. Çetenin yönetici kadrosuna
yönelik eþzamanlý operasyonda, 605 kilo 313 gr. esrar maddesi ele geçirildi. Operasyon kapsamýnda daha önce tutuklanan 14 kiþinin yanýsýra gözaltýnda bulunan ve elebaþý olduðu belirlenen sekiz kiþinin sorgularý devam ediyor. Çeteye daha önce sekiz ilde operasyon yapýlmýþtý. Halen üç þüpheli daha aranýyor. (CÝHAN)
ksürük, aslýnda boðaz ve solunum yollarýný temizlemeye yarayan faydalý bir refleks. Ancak genellikle sonbahar ve kýþ aylarýnda sýkça görülen öksürük, kimi zaman insaný canýndan bezdiren bir semptom halini alabildiði gibi, birçok hastalýðýn da önemli bir belirtisi olabiliyor. Sayfa 5’te
Ö
17 Aralýk 2012 Pazartesi
2
Mardin’e AK Orman K
Suriye Uyruklu þahýsta 11 kilo, Yolcu Otobüsünde 6 kilo esrar ele geçirildi
81 Ýl'e 81 Ak Orman Projesi'nde ilk Ak Kadýnlar Ormanýn açýlýþý, 4 Aralýk 2012 tarihinde, gerçekleþtirildikten sonra Mardin'de de ilk fidanlar tahsis edilen ormanlýk alanda yaðmur yaðýþýna raðmen yapýldý. Ýsmail Erkar
B
akanlýðý'nýn desteði ile organize edilen 81 Ýl'e 81 Ak Orman Projesi'nde ilk Ak Kadýnlar Ormanýn açýlýþý, 4 Aralýk 2012 tarihinde, gerçekleþtirildikten sonra Mardin'de de ilk fidanlar tahsis edilen ormanlýk alanda yaðmur yaðýþýna raðmen yapýldý. Söz konusu orman hamlesinin ilkini Baþbakan Recep Tayip Erdoðan'ýn katýlýmý ile Ankara Pursaklar'da gerçekleþtirilmiþti. Ak Parti Genel Merkez Kadýn Kollarý, 3 milyon 250 bine ulaþan kadýn üye sayýsý ile dünyanýn en büyük kadýn sivil toplum örgütü olmayý baþardýðý belirtildi. Her türlü fedakârlýðý göze alarak, her koþulda siyaset yapmaya kendini adamýþ Ak Parti'li kadýnlar, arkalarýnda dev bir eser olan Ak Kadýnlar Ormaný için kollarý sývadý. Ak Parti Kadýn Kollarý, üye sayýsýný "Bir Aðaç Bin Nefes, Bir Kadýn Bir Umut" sloganý ile taçlandýrmak istedi. Projeye "Ak Kadýnlar Ormaný" adý verildi. Proje kapsamýnda 81 ilde her bir kadýn üye adýna bir aðaç
ýzýltepe ilçesinde Suriye uyruklu bir þahýs 11 kilo esrar maddesi ile yakalandý. Gözaltýna alýnan þahýs çýkarýldýðý mahkemece tutuklanarak Kýzýltepe Cezaevine gönderildi. Edinilen bilgilere göre Emniyet Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Ekipleri (KOM) Ceylanpýnar yolunda uygulama yaptý. Minibüsün durdurulmasý üzerine Suriye uyruklu A.O.S. isimli þahýs ellindeki siyah poþetleri Mýsýr tarlasýna attý. Poþetleri tespit edip inceleyen ekipler poþetlerde 11 kilo gram esrar maddesi tespit etti. A.O.S. çýkarýldýðý mahkemece tutuklanarak Kýzýltepe Cezaevi'ne gönderildi.
dikilecek ve Ak Orman'lar yeþerecek. Ak Parti Genel Merkez Kadýn Kollarý tarafýndan Orman ve Su Ýþleri Bakanlýðý'nýn desteði ile organize edilen 81 Ýl'e 81 Ak Orman Projesi'nde ilk Ak Kadýnlar Ormanýn açýlýþý, 4 Aralýk 2012 tarihinde, Baþbakan Recep Tayip Erdoðan katýldýðý bir
törenle Ankara Pursaklar'da yapýlmýþtý. Eþ zamanlý olarak, canlý baðlantýlar eþliðinde Ýstanbul, Ýzmir, Mersin, Adýyaman ve Rize illerinde de Ak Ormanlar açýldý. “81 Ýle 81 Orman” projesi kapsamýn Mardin ve kalan tüm illerde “Ak kadýnlar Ormaný” açýlýþý bir bir gerçekleþiyor.
Kýzýltepe Ýlçesi'nde Emniyet Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Ekipleri (KOM) yaptýklarý yol uygulamasýnda bir yolcu otobüsünün bagajýnda 6 kilogram esrar maddesi elle geçirdi. Kýzýltepe Ýlçesi'nde Emniyet Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Ekipleri (KOM) yaptýklarý yol
uygulamasýnda bir yolcu otobüsünün bagajýnda 6 kilogram esrar maddesi elle geçirdi. Olayla ilgili 2 kiþi gözaltýna alýndý. Kýzýltepe Viranþehir karayolunun 1. kilometresinde yolcu otobüsünde durdurdu. Eðitimli Narkotik köpeðinin de yardýmýyla yapýlan aramada bir çanta içerisinde kolilenmiþ 6 kilo esrar maddesi elle geçirildi. Olayla ilgili otobüste bulunan ve esrar maddesini batý istikametine götüren 2 þahýs göz altýna alýndý. Olayla ilgili soruþturma sürüyor. (CÝHAN)
Mardin AK Parti il binasýndan hareket kadýnlar, kötü hava þartlarýna raðmen Ak Parti kadýn kollarý yönetim kuruluyla birlikte yaklaþýk 40 kadýn üyenin katýlýmýyla ilk fidanlar yaðmur altýnda dikildi. Bütün kadýnlar el ele vererek ormanlarý yeþillendirmek adýna dikilen fidanlar ardýndan bir konuþma yapan Mardin Kadýn Kollarý Baþkaný Zeynep Alkýþ, böyle bir projeyi gerçekleþtirmekten mutluluk duyduklarýný, Mardin'in yapýlaþmasýnýn yaný sýra yeþillendirmeye de ihtiyacý olduðunu diðer toplum kuruluþlarýnýn da bu yönde çalýþmalar yapmasý gerektiðini söyledi.
Kaymakamlýktan Hayatýn Armaðaný Mardin’de 5 engelliye motosiklet M. Sait Çakar
T
M. Sait Çakar
N
usaybin ilçesi kaymakamlýðý, 5 engelli vatandaþa motosiklet hediye etti. Nusaybin'de faaliyet gösteren Mardin Engelliler Yardýmlaþma ve Dayanýþma Derneði'ne hibe edilen 5 motosiklet, Dernek Baþkaný Halil Adýgüzel tarafýndan engellilere daðýtýldý. Nusaybin'de 40'a yakýn motosiklet ihtiyacý olduðunu kaydeden Dernek Baþkaný Adýgüzel, Kaymakam Murat Girgin'e yaptýklarý talep sonucunda bu ay 5 adet engelli motosikleti aldýklarýný söyledi. Diðer ihtiyacý olan engelliler için de Kaymakam Girgin'den motosiklet talep ettiklerini bildiren Adýgüzel; "Kaymakam bey her ay 2-3 adet motosiklet desteði müjdesi verdi.
Bize verilen bu motosikletlerle 5 engelli arkadaþýmýzýn yüreklerine su serpildi. Bizim amacýmýz, insanlarýmýzý kucaklamak, derdine ortak olmak ve topluma kazandýrmaktýr" dedi. Kaymakamlýðýn daðýttýðý motosikleti alan Abdullah Bektaþ da engelli arkadaþlarý adýna Kaymakam Girgin ve Dernek baþkaný Adýgüzel'e teþekkür etti. 20 yýla yakýndýr motosiklet kullandýðýný kaydeden Bektaþ; "Motosikletim eskidiði için dernek baþkanýmýzýn giriþimleriyle Nusaybin Kaymakamlýðýnýn katkýsýyla yeni motosikletlerimize kavuþtuk. Bize yardýmcý olan tüm insanlara teþekkür ediyoruz. Engellilere karþý duyarsýz kalmamalarýný bekliyoruz. Ýhtiyacý olan diðer arkadaþlarýmýzýn da biran önce motosikletlere kavuþmasýný diliyoruz" þeklinde konuþtu.
ürkiye'de kaliteli saðlýk hizmetlerinin öncüsü Memorial Saðlýk Grubu, saðlýk hizmetlerinde mükemmellik standardý ve hasta memnuniyeti odaklý hizmet anlayýþýný Güneydoðu Anadolu Bölgesi'ne taþýdýðý Memorial Diyarbakýr Hastanesi'nin 1. yýlýný “Hayatýn Armaðaný” ile kutluyor. Türkiye’nin starlarýndan kalpten destek Memorial Saðlýk Grubu ve Club Bypass tarafýndan kalp hastalýklarýnýn ülkemizde her yýl giderek artmasý nedeniyle, kalp saðlýðý konusunda toplumsal farkýndalýk yaratmak için hayata geçirilen “Hayatýn Armaðaný” sosyal sorumluluk projesi kapsamýnda, ünlü isimler kalp saðlýðýna bakýþ açýlarýný kendi duygu ve düþünceleri ile anlatarak kalp saðlýðýna dikkat çekiyor.
Türkiye'nin en ünlü isimlerinin, bypass ameliyatý sonrasý hastalarýn bir süre göðüs kafeslerini darbelere karþý korumak için taþýdýklarý kalpli yastýklara yaptýklarý tasarýmlar ve verdikleri mesajlarla, kalp saðlýðýnýn önemini vurguladýðý “Hayatýn Armaðaný”, toplumda kalp saðlýðý konusunda duyarlýlýðýn artýrýlmasý ve kalp hastalýklarýndan korunmak için alýnmasý gereken önlemler konusunda toplum bilinci oluþturmayý hedefliyor. Memorial Diyarbakýr Hastanesi 1. yýl kutlamalarý kapsamýnda Mardin Movapark Alýþveriþ Merkezi'nde sergilenmeye baþlayan “Hayatýn Armaðaný” sergisi, 20 Aralýk 2012 Perþembe gününe kadar ziyaret edilebilecek.
Türkiye'nin en ünlü isimleri projeye kalbini verdi Hayatýn Armaðaný sosyal sorumluluk projesine; Adnan Þenses, Arda Turan, Armaðan Çaðlayan, Balçiçek Ýlter, Bennu Gerede, Berksan, Birol Güven, Demet Akalýn, Demet Akbað, Demet Þener Kutluay, Deniz Berdan, Deniz Türkali, Dilara Endican, Dr. Neslihan Ýskit, Ece Vahapoðlu, Eflâtun, Emel Acar, Emre Ertürk (Emre NY), Engin Altan Düzyatan, Ender Saraç, Esin Övet, Esra Tüzün, Ezra & Tuba Çetin, Gamze Özçelik & Duygu Özçelik, Gülben Ergen, Haldun Dormen, Hülya Avþar, Ýbrahim Tatlýses, Metin Arolat, Metin Uca, Müjde Ar & Mehtap Ar, Murat Dalkýlýç, Nebahat Çehre, Nefise Karatay, Neslihan Yargýcý, Nil Burak, Orhan Gencebay, Onur Baþtürk, Osman Gidiþoðlu, Oylum Talu, Ömür Gedik, Özge
Özpirinçci, Özge Ulusoy, Pascal Nouma, Prof. Dr. Bingür Sönmez, Reyhan Karaca, Seda Sayan, Sema Çelebi, Sibel Tüzün, Sevda Barandýr, Þebnem Özinal, Sinem Kobal, Þahika Ercümen, Tarýk Ceran, Uður Genç, Vatan Þaþmaz, Ziynet Sali tasarladýklarý kalpli yastýklar ve mesajlarý ile destek verdi. “Kalbiniz hayatýn armaðaný, ona iyi bakýn” Memorial Þiþli Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölümü ve Club Bypass Baþkaný Prof. Dr. Bingür Sönmez, projeye dair þu bilgileri verdi: “Türkiye'de kalp hastalýklarý yaþý giderek düþüyor, kalp krizi geçirenlerin ortalama yaþý 35- 65 oldu. Ülkemiz, 50 yaþ altý kalp krizine baðlý ölümlerde Avrupa birincisi. Kadýnlarýn kalp ve damar hastalýklarýna yakalanma riski erkeklerle eþit düzeyde ancak menopoz dönemindeki kadýnlarda risk oraný artýyor. Kalp krizinde en önemli faktörlerden biri de sigara kullanýmý. Sigara içen kadýnlar içmeyenlere göre 2-6 kat daha fazla kalp krizi geçirme riski taþýyor. Evde ya da iþte sigara dumanýna maruz kalmak bile kalp hastalýðý riskini % 25-30 artýrýyor. Türkiye, özellikle kadýnlarda kalp ve damar hastalýklarýna baðlý ölümler konusunda Avrupa'da en ön sýralarda yer alýyor. Toplumsal olarak kalp saðlýðý konusunda farkýndalýk yaratýp, bu ürkütücü tabloya bir son verilmesi için bir araya geldik. Birbirinden deðerli isimlerin projemize destek vermesi bizim için çok gurur verici. Bizlere destek veren herkese çok teþekkür ediyorum. Kalplerimiz hayatýn armaðaný, ona iyi bakýlmalý” dedi.
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
17 Aralýk 2012 Pazartesi
3
Güneþ Enerjisi masaya yatýrýldý Uykusuzluk sürücünün Ýsmail Erkar
Sayfa 1’den devam MÜSÝAD Çevre ve Çevre Sektörü Kurulu Baþkaný Mustafa Albayrak, konuþmasýnda Türkiye'de, yýllýk enerji tüketiminin 400 milyar kilovat saat olduðunu oysa güneþ enerjisinden yýlda ortalama 500 milyar enerji alýnabileceðini ancak bundan yararlanýlamadýðýnýn altýný çizdi. Türkiye'de 4-5 Mega Wat gibi komik gelebilecek bir enerjinin güneþten alýnabildiðini de vurgulayan Albayrak, “Boþa giden bir enerji türümüz var. Týpký Su akar Türk Bakar tezinde olduðu gibi. Güneþte de yenilenebilir enerjinin çok yüksek oranlara tekabül edecek rakamlar var. Bunun dikkate alýnmasýný ve güneþ panellerinin
özellikle Ak Deniz ile Güneydoðu Anadolu Bölgesi illerinde kurulmasý kaçýnýlmazdýr. Buralarda çok yüksek oranlarda güneþ ýþýðý ve yaydýðý ýsý var. Boþa gitmesi bizleri üzüyor” dedi. AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Süleyman Soylu ise, Türkiye'de enerji sektörüne 60 milyar Dolar harcama yapýldýðýný iþaret ederek, “Bugün cari açýðýn büyük dilimi enerjiye ayrýlan nakdi kaynaklardýr. Bunlarýn baþýnda da doðalgaz ve petrol ithalatý gelmektedir. Türkiye'de enerji tüketimi artýyor. Avrupa Birliði ülkelerinde de durum farklý deðil. Onlarda enerjinin yüzde 60'ýný doðal gaz ithalatý ile saðlýyor. Bu nedenle gün geçtikçe artan enerji ihtiyacýnýn yenilenebilir tür ve alternatifleri üzerinde daha çok araþtýrmalar ve yatýrýmlar gerektiriyor. Türkiye bugün dünyanýn enerji geçiþ merkezi konumdaki stratejik bir konumdadýr. Güneþ enerjisi de mutlaka tüm yönleri ile masaya yatýrýlmalýdýr. Bundan ülkenin yayarýna olacak sonuçlarýn fazlasý ile çýkacaðýndan fazlasý ile de eminim” diye konuþtu. Daha sonra katýlýmcýlardan Ýbrahim Erkan Yenilenen Güneþ Enerjisinden Elektrik Üretimi ve yalýtýmlar, Mustafa Ýþçan Enerji Verimliliði ve Enerji Etkin Kullanýmý, Mustafa Keleþ Gere Dönüþüm Ekonomisi ve Çevreye Katkýlarý, Ýbrahim Toprak Türkiye Enerjisi ile Alakalý Devlet Teþvik ve Yatýrýmlarý konularýnda katýlýmcý davetlilere bilgi verdi.
Dev uyuþturucu operasyonu
D
iyarbakýr Emniyet Müdürlüðü, Jandarma Komutanlýðý ve Milli Ýstihbarat Teþkilatý(MÝT) Bölge Baþkanlýðý, Lice ilçesinde 4 ayrý köye uyuþturucu operasyonu düzenledi. Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak, operasyonda ele geçirilen 21 ton uyuþturucu maddenin 7 kamyonla taþýnabildiðini ve piyasa deðerinin 40 milyon lirayý bulduðunu söyledi. Toprak, Diyarbakýr’da bugüne kadar yapýlan en büyük yakalama oranýný gerçekleþtirdiklerini vurguladý. Diyarbakýr’da 18 Temmuz’da düzenlenen uyuþturucu operasyonunda terör örgütü PKK’ya büyük darbe vurulmuþtu. PKK’nn en büyük finans kaynaðý olan uyuþturucuya ikinci bir darbe daha vuruldu. Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak, terör örgütünün çeþitli illere ve ülkelere göndermek üzere bölge halkýna baský yaparak uyuþturucu ektirdiðini söyledi. PKK’nýn uyuþturucu trafiðinden yüklü miktarda finansal gelir elde ettiðini dile getiren Toprak, “Terör örgütü PKK/KCK uyuþturucu kazandýðý paranýn bir bölümünü yaptýðý ve yapmaya çalýþtýðý, planladýðý kanlý eylemler için kullanýrken, bir bölümünü de zevk ve sefa içerisinde yaþamalarý için sözde yöneticilerine göndermektedir.” dedi. Toprak, jandarma ve emniyet ekiplerinin, terör örgütünün büyük mali
kaynaklarýndan olan uyuþturucu baþta olmak üzere silah ve insan kaçakçýlýðýný da önlemeye çalýþtýðýný dile getirdi. 18 Temmuz'da Diyarbakýr’da uyuþturucu alanlarýna yönelik gerçekleþtirilen operasyonu hatýrlatan Toprak, operasyonla ilgili þunlarý söyledi: “O tarihten sonra þüphesiz ki o tarihten önce planlý programlý operasyonlar yapýlýyordu. O tarihten sonra, özellikle arkadaþlarýmýzýn tüm imkanlarýný kullanarak ve kararlý duruþuyla, bizim de kararlýlýkla terörü ve terörü ayakta tutan uyuþturucu ekim imal ve üretim alanlarýna yönelik mücadelemiz önceki zamanlara göre daha da ivme kazandý. Terör örgütünün Diyarbakýr’da terör faaliyetlerini ortadan kaldýrmak, gerekse terör örgütünü ayakta tutan Diyarbakýr kýrsalýnda üretilen uyuþturucunun ekim, imal, üretim, iþleme ve depolama alanlarýna yönelik planlý, programlý çalýþmalar yapýldý. Bu çerçevede Diyarbakýr Jandarma Komutanlýðýnca Lice ilçesi Ortaç, Yalýzý, Baðlan ve Kayacýk köylerinde PKK/KCK terörist mensuplarýna lojistik destek saðladýðý silah ve mühimmat saðlayacaklarýna dair duyumlarýn elde edildi. Ayrýca belirtilen bölgede PKK yönlendirmesiyle iþbirlikçilerine yoðun kenevir ekimi ile esrar üretimi yaptýrdýðý ve arazide bunlarýn depolandýðýna dair istihbarat alýndý. Bu bilgiler
reflekslerini azaltýyor U
ykusuzluk, kiþilerin güvenli sürüþ için kritik olan performanslarýný olumsuz yönde etkilediðinden en önemli kaza nedenlerinden biri olarak biliniyor. Trafikten Sorumlu Bursa Emniyet Müdür Yardýmcýsý Süleyman Kutay, yapýlan bir araþtýrmada, aþamalý uyku yoksunluðunun, simülasyonlu sürücü performansý üzerindeki etkilerine ve kaza oranlarýna bakýldýðýnda, uykusuzluðun yoldan çýkma kazalarýna neden olan anlamlý bir faktör olduðunun görüldüðünü söyledi. Kaza oranlarýnda, orta düzeyde bir uyku kýsýtlamasýndan sonra (4 saat) ciddi artýþlar görüldüðünü belirten Kutay, ayný araþtýrmaya göre; 36 ve 60 saat uyanýk kalma durumunda, trafik güvenliði açýsýndan çok ciddi tehlikelerin ortaya çýktýðýnýn tespit edildiðini ifade etti. Emniyet Müdür Yardýmcýsý Kutay, þunlarý kaydetti: "Laboratuvar ortamýnda ve araç içi çalýþmalarda belirlenen etkilere göre; uykusuzluk, optimum tepki zamanlarýný azaltmakta ve orta derecede uykulu kiþilerde performansý azaltarak, tehlike anýnda zamanýnda durabilmelerini engellemektedir. Tepki zamanýndaki çok hafif yavaþlamalar ise özellikle
yüksek hýzlarda kaza riskleri üzerinde derin bir etki oluþturabilmektedir. Sürücüler yaþlarý ve fiziksel durumlarý ne olursa olsun, her 90–120 dakikada bir dikkat azalmasýna maruz kalýrlar. Uykusuzluk ise dikkat azalmasýný artýran en önemli etkenlerden biridir. Bununla birlikte, sürücülük gibi dikkate dayalý iþlemlerdeki performans uykusuzluða baðlý olarak düþmekte, tepkisizlik süreleri veya gecikmiþ tepkilerin oraný artmaktadýr. Uyku ihtiyacý olan kiþi direksiyonda daha çabuk yorulmakta, zamanla dikkati azalmakta ve direksiyon baþýnda uyuya kalarak kazaya neden olabilmektedir." (CÝHAN)
deðerlendirilerek belirtilen bölgelerde bölücü terör örgütü mensuplarýný etkisiz hale getirmek, silah, mühimmat ve bölgedeki iþbirlikçiler vasýtasýyla uyuþturucudan elde edilen büyük finans kaynaðýný ortan kaldýrmak ve esrar üretim alanlarýný tespit etmek maksadýyla Diyarbakýr Ýl Jandarma Komutanlýðý, MÝT Bölge Baþkanlýðý ve Diyarbakýr Emniyet Müdürlüðü ile müþterek olarak bir istihbari çalýþma yapýlmýþtýr.” 398 tim görev aldý Toprak, operasyon kapsamýnda 398 timde oluþan kuvvet ve 7. Kolordu Komutanlýðýmýzýn taarruz ve Sikorsky tipi helikopterlerle havadan saðlanan destek 13-14 aralýk tarihlerinde uyuþturucuya yönelik operasyonlarýn gerçekleþtiðini dile getirdi. Toprak, konuþmasýný þöyle sürdürdü: “18 Temmuz’da yapýlan operasyon 400 kilometrekarede ayný anda bir ilde 12 noktada eþ zamanlý yapýlan büyük bir operasyondu. Ve çok önemli uyuþturucu yakalanmýþtý. Bu operasyonumuzda 4 ayrý noktada, Lice ilçesinde, Diyarbakýr’da bugüne kadar yapýlan en büyük yakalama oranýný biz gerçekleþtirmiþ olduk. Bu operasyonumuza 9 jandarma özel harekat timi, 3 polis özel harekat timi, 3 jandarma komando timi, 11 GKK timi, 5 Karma Tim, 6 adli kolluk ekibi, 3 narkotik köpek timi, 3 mayýn arama köpek timi ile 2 iz takip köpek timi ve Lice Ýlçe Jandarma Komutanlýðýmýz diðer unsurlarý bu baþarýlý operasyona katýldý.” Toprak, tespiti yapýlan alanda 11 evde de aramalar yapýldýðýný, ancak herhangi bir suç unsuruna rastlanmadýðýný kaydetti. Toprak, operasyonun 12-14 Aralýk tarihlerinde Lice ilçesinde 4 ayrý köyde ve Diyarbakýr’ýn 4 ayrý noktasýnda gerçekleþtiðini belirterek, “En büyük yakalama oranýna ulaþan uyuþturucu operasyonunda toplam 21 ton esrar maddesi ele geçirildi. 7 ayrý kamyona ancak sýðdýrabildik. Arkadaþlarýmýz arazide çok zor þartlarda, yere ve yola döþenen patlayýcý ve benzeri tehlikeler ve
yine terör örgütünün ana can damarlarýnýn kesilmesi nedeniyle terör örgütünden bu tarafa yönelebilecek her türlü tehdite raðmen iþbirliði halinde Jandarma Bölge Komutanýmýzýn sevk idaresinde Emniyet Müdürlüðü, MÝT Bölge Baþkanlýðý katkýsýyla bu baþarýlý operasyon gerçekleþtirildi. Büyük bir yakalama oranýna ulaþýldý.” þeklinde konuþtu. Vali Toprak, operasyonda kapsamýnda ele geçirilen maddeleri þöyle sýraladý: “Sonuç itibari Lice ilçesi Ortaç köyünde bir ton toz esrar, 7 ton kubar esrar, Yalaza köyünde 3 ton toz esrar, 5 ton kubar esrar, Baðlan köyünde bir ton toz esrar, 4 ton kubar esrar olmak üzere toplamda 16 ton kubar, 5 ton toz esrar olmak üzere 21 ton uyuþturucu ele geçirildi. Bir adet büyük sýðýnak, bir adet uyuþturucu imalathanesi olarak kullanýlan sýðýnak ile uyuþturucu imalatýnda kullanýlan muhtelif malzemeler, 9 adet sýðýnak tarzý depo, 25 kilogram amonyum nitrat, 41 adet Kalaþnikof fiþeði, bir adet 7.65 çapýnda Vizor marka tabanca, 40 adet av tüfeði, bir adet dizüstü bilgisayar, bir adet hassas terazi, 9 adet tel elek, bir adet koli bandý, bin 830 lira para, bir adet kimlik kartý, teröristlerin giydiði 2 adet kýyafet ve 2 adet puþi ele geçirildi. Bu olayla ilgili olarak 3 þüpheli gözaltýna alýndý. Bölgedeki terörist gruplara ulaþtýrýlmasý muhtemel terörist kýyafetleri ve patlayýcý eylemlerinde kullanýlmak üzere hazýrlanan 25 kilogram amonyum nitrat ile 41 adet Kalaþnikof mermisi de yakalanan malzemeler arasýnda olmasýndan dolayý
özellikle dikkat çekici bir noktadýr.“ Toprak, uyuþturucularýn arazi yapýsýndan yararlanýlarak görünmeyen noktalardaki sýðýnaklara saklandýðýný ifade etti. Piyasa deðeri 40 milyon lira Bu operasyonla birlikte terör örgütünün en büyük finansal kaynaklarýndan olan uyuþturucunun yerinde elde edilmesiyle büyük baþarý saðlandýðýný belirten Toprak, “Uyuþturucular yakalanmasaydý deðiþik illere gönderilecekti. Narkotik bilgileri toparlayan, özellikle uluslar arasý çapta, Birleþmiþ Milletler'de bu konu ile ilgili bilgi toplayan teþkilat verilerine göre PKK’nýn uyuþturucu ticaretinin Avrupa’ya yönelik olarak yüzde 75’ini gerçekleþtirdiði de açýkça ortadadýr. Dolayýsý ile bir taraftan finansmaný kesilmiþ oluyor, diðer taraftan uyuþturucunun masum insanlarýn geleceklerinin yok edilmesi noktasýnda da büyük bir darbe vurulmuþ oluyor.” dedi. Toprak, Lice ilçesinde gerçekleþen operasyonda yakalanan uyuþturucunun piyasa deðerinin 40 milyon lira civarýnda olduðunu da sözlerine ekledi. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
17 Aralýk 2012 Pazartesi
4
Batman ÝHL’de anlayarak hýzlý Çiftçi uyusa da arazisi sulanacak okuma ve hafýza teknikleri semineri
Topraða farklý derinliklerde monte edilen sensörler aracýlýðýyla nem, sýcaklýk ve tuzlulaþma belirleniyor. Bu deðerler kablosuz algýlama aðý ile anlýk olarak bilgisayara akýyor. Vanalar, bilgisayar üzerinden açýlarak sulama iþlemi gerçekleþtiriliyor.
G
AP Toprak Su Araþtýrma Enstitüsü, sensörler ve kablosuz algýlama aðý ile çalýþan bir sulama projesi geliþtirdi. 50 dekarlýk alanda pilot olarak yürütülen çalýþma baþarýlý oldu. Topraða farklý derinliklerde monte edilen sensörler aracýlýðýyla nem, sýcaklýk ve tuzlulaþma belirleniyor. Bu deðerler kablosuz algýlama aðý ile anlýk olarak bilgisayara akýyor. Vanalar, bilgisayar üzerinden açýlarak sulama iþlemi gerçekleþtiriliyor.
Yüksek ziraat mühendisi Murat Aydoðdu tarafýndan Talat Demirören Ýstasyonu'nda pilot olarak uygulanan projeden beklenen verim elde edildi. Projenin yurt geneline yayýlmasý planlanýyor. GAP Toprak Su Kaynaklarý ve Tarýmsal Araþtýrma Enstitüsü Müdürlüðü Coðrafi Bilgi Sistemleri Uzaktan Algýlama Bilgi Ýþlem Bölüm Baþkaný Murat Aydoðdu, proje hakkýnda þunlarý söyledi: “Ýstasyonlarýmýzý kurduk, belli aralýklarla topraða direkler monte ettik. Monte
Bu da aðabey sýrtýnda taþýmalý eðitim sistemi!
edilen bu direklere kablosuz algýlama aðýný monte ettik. 3 sensörü ise topraðýn 15, 45 ve 90 santimetre derinliðine yerleþtirdik. Bu sensörler topraðýn nem, tuz ve sýcaklýk ölçülerini belirleyip direklere monte ettiðimiz beyne gönderiyor. Beyne gelen bu bilgiler kablosuz aðla evdeki bilgisayara anlýk gönderiliyor. Bilgisayarda topraðýn ne kadar nem ve su ihtiyacýný olduðunu belirleyebiliyoruz. Suya ihtiyaç duyulunca motorlara yerleþtirdiðimiz vanalarý bilgisayar üzerinden açabiliyoruz. Ve topraðýn ihtiyaç duyduðu suyu bilgisayar üzerinden verebiliyoruz. ” Yeni yazýlým üzerinde çalýþtýklarýný dile getiren Aydoðdu, yeni yazýlým ile dönem baþýnda ekilen ürün komutu girerek o ürünün otomatikman sulanmasýný saðlayacaklarýný söyledi. Aydoðdu, “Örneðin pamuk ekeceðiz. Biz pamuðun hangi mevsimde ne kadar su ihtiyacý olduðunu belirleyeceðiz. Ardýndan ekim yaptýðýmýz zaman pamuk kodunu gireceðiz. Daha sonra sulama mevsimi gelince girdiðimiz bilgiler doðrultusunda biz bilgisayara dokunmadan bilgisayar kuyuyu çalýþtýrýp vanalarý açacak ve toprak sulanacak.” diye konuþtu. Aydoðdu, bu proje ile daha az su, daha az elektrik kullanarak doðru verimi yakalamayý ve tuzlulaþmanýn önüne geçmeyi hedeflediklerini kaydetti. (CÝHAN)
B
atman Ýmam Hatip Lisesi rehberlik servisi tarafýndan 'Motivasyon ve Hafýza Teknikleri Semineri' düzenlendi. Okul konferans salonunda yapýlan seminere konuþmacý olarak Kiþisel Geliþim Uzmaný Serkan Ekmen katýldý. Seminerde öðrencilere hafýza geliþtirme teknikleri ile ilgili bilgiler verildi. Ýmam Hatip Lisesi öðrenci ve öðretmenlerinin katýldýðý programda Kiþisel Geliþim Uzmaný Serkan Ekmen katýlýmcýlara, motivasyon ve hafýza teknikleri ile ilgili bilgiler; unutmayý unutma olarak isimlendirilen hafýza geliþtirme teknikleri; hayallerinizin peþinde koþun
isimli hafýza geliþtirme tekniði; hayatýn amacýný belirleme etkinlikleri; uzun süreli hafýza kullanýmlarý ile ilgili egzersizler; hikaye metodu; daha güçlü hafýza için egzersizler; nefes egzersizleri gibi konularda açýklamalarda bulundu. Ekmen ayrýca, anlayarak hýzlý okuma, okuma hýzýný en az iki katýna çýkarabilme ve özellikle öðrencilerin üniversite sýnavlarýnda çok önemli bir yere sahip olan paragraf sorularýný çok kýsa sürede çözebilmelerini saðlayýcý tekniklerle ilgili de bilgiler verdi. Programýn sonunda seminer veren Kiþisel Geliþim Uzmaný Serkan Ekmen’e katýlýmýndan dolayý çiçek takdim edildi. (CÝHAN)
Üzerinde deðiþik figürler bulunan mezar taþlarý merak uyandýrýyor B
Þ
anlýurfa merkeze baðlý Güzeller köyü Baþak mezrasýndaki çocuklar; mezranýn köy merkezine bin 900 metre uzaklýkta olmasý nedeniyle taþýmalý eðitim sisteminden yararlanamýyor. Milli Eðitim Bakanlýðý'nýn taþýmalý eðitim sistemi için uyguladýðý yönetmeliðe göre öðrencilerin taþýmalý sistemden yararlanabilmesi için mesafenin en az 2 bin metre olmasý gerekiyor. 100 metre eksik nedeniyle çamurlu bin 900 metrelik yolu yürümek zorunda kalan öðrenciler, kaymakam ve validen yaþadýklarý çileyi görmesini istiyor. Baþak mezrasýnda yaþlarý 5 ile 14 arasýnda deðiþen 12 öðrenci her gün 1900 metrelik zorlu yolu bin bir çile ile kat ediyor. Mezranýn okula giden en küçük üyesi Mehmet Zorlu (5) ise sýrf okul için çoðu zaman yolu aðabeyinin sýrtýnda tamamlýyor. Minik öðrencilerin velilerinden Ýmam Kaya, 100 metre mesafe için çocuklarýn heba edilmemesini isteyerek
þunlarý söyledi: "Devletimizin saðolsun imkanlarý geniþ. Ýdarecilerimizden bu konuda insiyatif almalarýný bekliyoruz. Biz çocuklarýmýzýn hergün servisle okula gidip gelmesini istiyoruz." Öðrenci velilerinden Mehmet Çiftçi ise "Hergün gözümüz arkada. Bu eziyetten bizi kurtarsýnlar. Bir problem yaþanmadan sorun çözülsün." dedi. Hüseyin Demir de geçen yýl bir çocuðun bu yolu katederken vefat ettiðini belirterek þunlarý söyledi: " Sayýn valimiz de bunu biliyor. Müracaat ettik, hepsine söyledik. Gelip bakan olmadý. Çocuklarýmýz geçen yýl 2-3 kere köpeklerin aðzýndan alýndý. Bugünden itibaren servis gelmese çocuklarý okula göndermeyeceðim. ”ifadelerine yer verdi. Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü yetkilileri ise yönetmeliðe iþaret ederek 2 kilometre koþulunu nedeniyle konuya çözüm bulamadýklarýný hatýrlattý. (CÝHAN)
atman Kozluk ilçesi Alýçlý köyünde bulunan eski dönemlere ait mezarlýkta yer alan birçok mezar taþýnýn üzerinde yer alan figürler merak uyandýrýyor. Hangi döneme ve kimlere ait olduðu bilinmeyen mezarlarla ilgili inceleme baþlatan Batman Müze Müdürlüðü, yapýlacak incelemenin ardýndan mezarlýðýn kültür varlýðý olarak tescillenmesi durumunda mezarlýðý koruma altýna alacak. Kozluk ilçesi Alýçlý köyünde (Norþen) bulunan eski dönemlere ait mezarlýkta yer alan birçok mezar taþýnýn üzerinde yer alan insan ve deðiþik nesne figürleri merak uyandýrýyor. Köyün hemen giriþinde yer alan ve çok eski dönemlere ait olduðu varsayýlan mezarlýkta bulunan birçoðu tahrip olmuþ mezar taþlarýnda çocuk, insan, güneþ, deðiþik dilde yazýlmýþ yazýlar yer alýyor. Ýnsan boyu büyüklüðünde mezar taþlarýnýn da yer aldýðý mezarlýðýn bir hayli ilgi çektiði ve merak uyandýrdýðýný belirten köy sakinleri, "Rivayetlere göre büyük mezar taþlarý, o mezarda yüksek mertebe de bir kiþinin yattýðýna iþaret edildiðini gösteriyor." dedi. Batman Üniversitesi Rektörü ve Hasankeyf Kazý Baþkaný Prof Dr Abdusselam Uluçam, Türkiye’de genellikle Doðu Anadolu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi ile Azarbeycan ve Kuzey Ýran bölgesinde de bu tür taþlara rastlandýðýný söyledi. Uluçam, “Örnek vermek gerekirse mezar taþýnýn insan biçiminde þekillendirilmesi bize Orta Asya’da ki Göktürk dönemindeki balballarý hatýrlatýr. Onun ötesinde Akkoyunlu ve Karakoyunlu dönemlerin mezar taþlarý
taþlarýn rengine göre mesela Akkoyunlarýn beyaz taþ, Karakoyunlarýn daha çok bazalt olmak üzere koyu taþlarýn üzerine koç ve koyun þeklinde sandukalarý þekillendirdiklerini görüyoruz. Bunun dýþýnda mezarlarýn üzerinde at þeklinde, eðerlenmiþ at þeklinde þekiller olabiliyor. Üzerinde kýlýç balta savaþla ilgili herhangi bir kabartma veya resim varsa burada yatan insanýn muhtemelen kahraman bir savaþçý olduðu, eðer üzerinde týrpan orak gibi resimler varsa bunlarýn çiftçilikle uðraþtýðý, tarak makas gibi figürler varsa
bunlarýnda berber olduðuna iþaret ediliyor. Yani mesleklerle ilgili bir takým semboller olduðu gibi insan figürleri ve hayvan þekilleri de çizildiðini görüyoruz.” ifadelerini kullandý. Bölgede daha çok Þii mezhebine ait Müslümanlar ya da bu bölgedeki Yezidilerin ya da diðer Hristiyan gruplarýn mezarlarýnda da buna benzer mezar taþlarýna rastlandýðýný ileri süren Uluçam, “Bunlar bu dönemden kalmýþ olabilir. Ancak bu taþlarýn nihai olarak ne zaman yapýldýðýný bilimsel açýdan dile getirmek gerekirse o zaman biz deriz ki bunlarýn bilimsel olarak araþtýrýlmasý üzerindeki varsa kitabelerin tarihlerinin okunmasý gerekir ve o zaman net bir tarihleme yapabiliriz. Tabi önce bu tür buluntularýn korunmasý, korunmasý için de müze ve kültür müdürlüðü aracýlýðýyla bu ilin valisi ya da kaymakamýna haber verilerek bunlarý bilimsel bir yaklaþýmla korumak gerekir.” diye konuþtu. Uzman ekiplerin mezarlýkta inceleme yapacaklarýný belirten Batman Müze Müdürü Tenzile Uysal ise “Mezarlýðý henüz yerinde görmedik. Müdürlüðümüz uzmanlarý yerinde inceleme yapacak. Gerekli incelemelerde uzmanlarýmýza soracaðýz. Ýncelemenin ardýn þayet kültür varlýðý ise gerekli koruma tedbirleri alýnacaktýr.” þeklinde konuþtu. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
17 Aralýk 2012 Pazartesi
Sekiz haftayý geçen öksürüðü ihmal etmeyin ksürük, aslýnda boðaz ve solunum yollarýný temizlemeye yarayan faydalý bir refleks. Ancak genellikle sonbahar ve kýþ aylarýnda sýkça görülen öksürük, kimi zaman insaný canýndan bezdiren bir semptom halini alabildiði gibi, birçok hastalýðýn da önemli bir belirtisi olabiliyor. Uzmanlar, özellikle 8 haftayý geçen öksürüðün asla ihmal edilmemesi gerektiði uyarýsýnda bulunuyor. Acýbadem Bakýrköy Hastanesi Göðüs Hastalýklarý Uzmaný Dr. Süha Alzafer, “Bu süre boyunca dinmeyen öksürük tüberküloz gibi bulaþýcý veya astým ile KOAH gibi bazý kronik hastalýklar veya baþka ciddi sorunlara iþaret edebiliyor.” dedi.
bu tür karýþýmlara mucizevi anlamlar yüklemek de doðru deðil. En iyi balgam söktürücünün bol su içmek olduðu unutulmamalý. Dolayýsýyla öksürük sorunu yaþandýðýnda gün boyunca en az 2 litre su içilmesinin asla ihmal edilmemesi gerekiyor.”
Ö
“Zatüreden kalp yetersizliðine” Öksürüðün, genellikle üst ve alt solunum yollarýndaki irritasyon sonucu görüldüðünü ifade eden Alzafer, þunlarý söyledi: “Ayrýca, zatürree, akut ve kronik bronþit, amfizem, astým bronþektazi ile tüberküloz gibi akciðerlerin hemen
hemen tüm hastalýklarýnda ortaya çýkabiliyor. Akciðer tümörleri ve akciðerlere baðlý bazý sorunlar da öksürüðe neden olabiliyor. Ayrýca, sinüzit, çeþitli alerjik hastalýklar ve kalp yetersizliði gibi akciðere baðlý olmayan hastalýklar ve bazý tansiyon ilaçlarý da öksürük yapabiliyor. Bazen geniz akýntýsý veya kulak kiri bile öksürüðe yol açabiliyor. Buþonun, yani kulak kirinin temizlenmesiyle öksürük ortadan kalkabiliyor. Sigara içen kiþiler de öksürüklerini genellikle ‘sigara
öksürüðü’ olarak tanýmlýyor ve pek önemsemiyorlar. Ancak bu kiþilerde uzayan öksürüklerde tümör olasýlýðýný da göz önüne alarak, radyolojik tetkik yapýlmasý gerekiyor.” Bol su içmek öksürüðü yumuþatýyor Halk arasýnda uzayan öksürüklerde kullanýlan bal ve zencefil karýþýmýnýn bazen öksürüðü yumuþatabildiðini vurgulan Alzafer, þöyle devam etti: “Balgamýn daha kolay çýkmasýna yarayabiliyor. Ancak
"Tedavi altta yatan nedene göre uygulanýyor" Öksürüðün tedavisinin, altta yatan nedene yönelik uygulandýðýný belirten Alzafer, þunlarý kaydetti: “Sorun, genellikle birkaç gün içinde geçiyor. Sigara ve hava kirliliði gibi boðazý tahriþ eden faktörler ortadan kaldýrýldýðýnda öksürük çoðunlukla kesiliyor. Eðer öksürük bakteriyel enfeksiyon nedeniyle oluþmuþsa genellikle 1 haftalýk antibiyotik tedavisi yeterli oluyor. Ancak altta yatan hastalýk tedavi edilmezse öksürük de çoðunlukla dinmiyor. Örneðin akciðer tüberkülozu olan bir kiþide tüberküloz hastalýðýna yönelik tedavi uygulanmazsa öksürük de uzayýp sürüyor. Bu nedenle tedavide öksürüðü kesmek kadar nedeninin de bulunup tedavi edilmesi son derece önem taþýyor.”(CÝHAN)
Antibiyotik kullanýmýna dikkat!
Ç
ukurova Üniversitesi (ÇÜ) Týp Fakültesi Kulak Burun Boðaz Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Mete Kýroðlu, üst solunum yolu enfeksiyonlarýnýn aðýrlýklý olarak viral nedenlerle oluþtuðunu, bu yüzden de antibiyotik kullanýlmasýnýn yanlýþ olduðunu söyledi. Kýþ mevsiminin, üst solunum yolu enfeksiyonlarýnýn artýþ gösterdiði bir dönem olduðunu kaydeden Kýroðlu, bu artýþýn önemli bir nedeninin; insanlarýn kýþ aylarýnda bir arada kapalý alanlarda yaþamasýnýn bulaþmayý artýrmasý olduðunu vurguladý. Prof. Dr. Kýroðlu, “Bulaþma hapþýran bir hastanýn ortama saldýðý damlacýklarýn solunmasý ile olabileceði gibi örneðin; burnunu sümküren bir hastanýn masaya deðmesi ve baþka birinin masaya deðdikten sonra gözünü kaþýmasý ile olabilir. Hastalýk etkeni gözden kolayca burnun arkasýndaki genze taþýnýr ve böylece virüs en sevdiði yere ulaþmýþ olur. Bulaþmayý önlemek için elimizi hiçbir zaman yýkamadan gözümüze ve aðzýmýza götürmemeliyiz.” dedi. Antibyotikler yararlý deðil zararlý
olabilir
Üst solunum yollarý enfeksiyonlarýnýn çok büyük çoðunluðu viral nedenlerle oluþtuðuna dikkat çeken Prof. Dr. Mete Kýroðlu, “Bu nedenle antibiyotik kullanmanýn yeri yoktur. Burnu týkanan, akan, hapþýran, öksüren bir hasta büyük olasýlýkla nezledir, bu tabloya ateþ ve kas aðrýsý da eklenirse taný büyük ihtimalle griptir. Her 2 durumda antibiyotikler yararlý deðil, hatta zararlý olabilir. Antibiyotik sadece akýntýnýn hiç kesilmeden 10 günden fazla sürmesi durumunda iþe yarar, ki bunun nedeni bakterilerin de, viral enfeksiyona katýlmasýdýr.” ifadesini kullandý. Enfeksiyon sýrasýnda bol sývý alýnmasý Bu duruma raðmen ebeveynlerin, ‘Çocuðum ateþler içinde yanarken, hiç ilaç vermeyeyim mi?’ þeklindeki sorularý ile karþýlaþtýklarýný anlatan Kýroðlu, açýklamasýný da þöyle sürdürdü; “Evet grip ve nezle ateþe yol açýyorsa tabii ki ateþ düþürücüler ile kontrol saðlanmalýdýr ama tedaviye antibiyotik eklenmesi yararlý deðil.” Viral üst solunum yolu
enfeksiyonlarýnda ateþ düþürücüler dýþýnda burun damlalarý kullanýlarak, çocuðun gece rahat etmesi saðlanabileceðini anlatan Kýroðlu, enfeksiyon sýrasýnda bol sývý alýnmasýnýn yararlý olacaðýný, ancak bunlarýn dýþýnda ek bir tedaviye ihtiyaç olmadýðý uyarýsýnda bulundu.
Grip aþýsýnýn yaz bitiminde yapýlmasý daha mantýklý Gribin önlenmesi için grip aþýsýnýn yaz bitiminde yapýlmasý mantýklý olduðu yorumunda bulunan Mete Kýroðlu, bu tür enfeksiyonlara çok sýk yakalanmasý halinde bir uzman tarafýndan çeþitli testlerin yapýlmasýnýn önemli olduðunu, ancak kreþe yeni baþlayan bir çocuðun da o yýl, 7–8 kez viral enfeksiyon geçirebileceðinin de unutulmamasý gerektiðinin altýný çizdi. Bazen hapþýrýk ve týksýrýk olmaksýzýn sadece boðaz aðrýsý oluþabilir bu duruma ateþ eþlik ediyorsa bir KBB uzmanýna baþvurmanýn faydalý olduðunu dile getiren Kýroðlu, ‘kriptin anjin’ denilen bir hastalýk söz konusu olabileceði ve tedavide penisilin kullanýlmasýnýn yerinde olacaðýný belirtti.
Kullanýlan Antibyotik nedeniyle hasta zarar görebilir Mete Kýroðlu, çocuklarda 3-5 haftada bir tekrarlayan yüksek ateþ, farenjit ve aftlar oluþtuðunu, çocuklarýn ataklar arasýnda ve hatta atak sýrasýnda bile saðlýklý olduðu gibi kültürlerde bir bakteri izole edilemeyeceðini söyledi. Kýroðlu, “Ateþ kortizon ile kontrol edilebilir. Hastalýðýn nedeni hastanýn savunma sistemi ile ilgilidir. Ne yazýk ki bu hastalýðýn tedavisinde de yoðun antibiyotik kullanýlmakta ve hasta bu durumdan zarar görmektedir. Tekrarlayan ataklar arasýnda nerdeyse günü gününe eþit süreler olan bu hastalýkta antibiyotik kullanýmý gerekmez.” Açýklamasýnda bulundu. (CÝHAN)
Bebekleri aðýz ve çevresinden öpmek ateþli hastalýklara davetiye çýkarýyor Y
M. Sait Çakar
eni doðan bebekleri aðýz ve aðýz çevresinden öpmek bulaþýcý hastalýklara davetiye çýkarýyor. Halk arasýnda 'öpücük hastalýðý' olarak bilinen Ebstein Barr Virüsü (EBV) tarafýndan oluþturulan enfeksiyon bu þekilde bulaþýyor. Öpücük hastalýðý ateþ, membranlý faranjit, lenf bezlerinde, dalakta ve karaciðer büyümesi gibi rahatsýzlýklara neden olabiliyor. Çocuk Hastalýklarý Uzmaný Dr. Mehmet Kuru, öpücük hastalýðýnýn çocuklara
bulaþmasýnýn önüne geçmek için 'bu bebek ne kadar tatlý' diyerek öpmek isteyenlerin uyarýlmasý gerektiðini söyledi. Kuru, hastalýðýn bulaþmasýnda en önemli etkenin tükürük olduðunu söyledi. Kuru, sözlerini þöyle sürdürdü: "Çevremizden çoðu kez þu sözü duymuþsunuzdur; 'Öpmeye doyamadým, çok tatlý. Ýnsanýn yiyesi geliyor!' Oysa çocuklarý, sevgiden de olsa öpücüklere boðmak hiç de doðru deðil, hele yabancýlarýn, yani tanýmadýðýmýz kiþilerin çocuðumuzu öpmesine izin vermek büyük bir hata. 'Tanýmadýðým biri çocuðumu niye öpsün?' diyebilirsiniz ama milletçe içimizdeki çocuk sevgisi, her þeyi yaptýrýyor bize. Güzel bir bebek gördük mü, sokakta ya da herhangi bir mekanda yanýna gidip, pat diye yanaðýna bir öpücük kondurabiliyoruz. Bu davranýþla tükürükte taþýnan ve son yýllarda bebekleri ve küçük çocuklarý da tehdit eden 'Öpücük Hastalýðýna'
yakalandýrýyoruz." Kuru; hastalýðýn ateþ, membranlý faranjit, lenf bezlerinde, dalakta ve karaciðer büyümesine neden olabileceðini kaydetti. Bebek ve çocuklarda öpücük hastalýðýnýn bulaþmasýnýn çocukla eriþkin arasýnda yakýn temas ya da dudaktan öpme ile bulaþtýðýný vurgulayana Kuru, enfeksiyon yapan virüsün tükürükle taþýndýðýný kaydetti. Kuru, þöyle dedi: "Bu çocuk dünya tatlýsý diyerek aðýz ve aðýz çevresinden öpmeyelim. Anne ve babalar yakýnlýðý ne olursa olsun, çocuklarýný kucaðýna alýp öpmeye kalkan herkesi de uyarmalý. Hastalýk aniden veya yavaþ olarak ateþ, baþ aðrýsý, titreme, iþtahsýzlýk ve kýrýklýkla baþlayýp, lenf bezlerinde þiþme, þiddetli boðaz aðrýsý ile devam edebilir. Ancak bu klinik tablo, hem þiddet hem süre olarak belirgin farklýlýklar gösterebilir.Virüs, bebeklerde ateþi 39-40 dereceye kadar yükseltebilir." (CÝHAN)
5
BASINDAN Mýsýr ve Suriye
M
ýsýr ve Suriye'yi birlikte görmek, okumak, deðerlendirmek gerek..
Hemen belirteyim ki, Esed rejimi için artýk yolun sonu. Rusya Esed rejimini gözden çýkardý. Putin'in Ankara ziyaretinde zaten bunun ilk iþaretleri görüldü. Daha sonra ABD ve Rusya arasýnda bir ortak anlayýþ zemini oluþtu.. Bu saatten sonra Ýran da artýk daha fazla ýsrarcý olmayacaktýr. Kimse kaybeden tarafta olmak istemeyecektir. Bunun kimseye faydasý yok. Zaten Ýran bu süreçte çok þey kaybetti. Daha fazla kaybetmek istemeyecek, yeni oluþacak Suriye için masada yer almaya çalýþacaktýr.. Bana kalýrsa Ýran Suriye'de Esed'in kaybýndan daha fazla kayýp verdi. Kendi geleceðini kararttý. Maddi ve manevi açýdan, telafisi zor aðýr bir yara aldý.. Fadlallah'ýn Irak heyeti ile görüþmesinde söylediði sözler, Suriye için artýk geri dönüþü mümkün olmayan bir sürecin baþladýðýný gösteriyor:. Ýþte sözkonusu haber: "Lübnan'da Ayetullah Fadlallah'ýn, Dýþiþleri eski Bakaný Fevzi Suluh ve Irak heyeti ile bir araya geldiði görüþme sonrasýnda Suriye'de yaþanan fitnenin Irak, Lübnan ve komþu ülkelere sýçramamasý ve Suriye halkýnýn isteklerine cevap verecek þekilde Suriye'deki krizin kývýlcýmlarýnýn söndürülmesi için birlikte hareket edilmesinin önemi"ne vurgu yaptý. Bunun tek açýklamasý var. Ýran kendisi için bataklýða dönen Suriye'den kurtulmaya çalýþýyor.. Ýran Suriye konusundaki inadý ile Türkiye ve Mýsýr'ý kaybettikten sonra Suriye'yi de kaybetmeyi göze alamadý. Çünki, bu üçlüyü kaybederse, Irak'da da tutunmasý çok kolay olmayacaktýr.. Ýran'ýn kuzeyinde Türk topluluklarý var ve ülkedeki en büyük etnik topluluk Azeri topluluðu.. Yine batý cephesi aðýrlýklý olarak Arap.. Ýran eðer bu inadýný sürdürmek isterse, sadece komþularýný kaybetmenin ötesinde, kendi bütünlüðünü koruma konusunda da büyük bir riski kabullenmiþ olacaktý.. Zaten Ýran Suriye politikasý ile Ýslam dünyasýnýn hemen hemen tamamýný karþýsýna aldý. Sünni dünyasýnýn ötesinde Ýslam dünyasýndaki tüm özgürlükçü, ýlýmlý grublarý, hatta Þia içindeki ýlýmlý bir kanadý da karþýsýna aldý. Herhalde devrimden bu yana Ýran için en büyük siyasi kayýp yaþandý.. Mýsýr ve Suriye'nin, bir dönem Irak'la birlikte tek bir devlet olduðu unutulmamalý. Þimdi Ahmedi Nejat ve Irak baþbakaný Maliki'nin politikalarýný gözden geçirmesi gerekiyor.. Bugün Suriye'de gelinen noktada en fazla tedirginlik yaþayan ülke Ýsrail.. Mýsýr'daki Mursi aleytarlýðýnýn arkasýnda da Ýsrail lobisinin olduðunu görmek sürpriz deðil.. Mýsýr'da iþler yoluna girerse, ardýndan Suriye'de Ýhvan yeni yönetimin baþýna geçecek olursa, Ýsrail tam anlamý ile Ýhvan kuþatmasý altýna girecek.. Esasen Ürdün zaten toplumsal açýdan Filistin aðýrlýklý bir ülke. Halkýn eðilimi de Ýhvan'dan yana. Zaten bu süreçte Filistin de Ýhvan öncelikli bir tercih durumuna gelmiþ durumunda. Bir yanda Mýsýr, öte yanda Suriye ve bir adým ötede Türkiye Ýsrail'in korkusu rüyasý haline gelmiþ durumda. Suriye'de kurulacak yeni yönetim, büyük bir ihtimalle, daha ilk günden aradaki sýnýrlarý kaldýracak. Yeni Suriye yönetiminin ayný þekilde Ürdün ve Filistin'le de sýnýrlarý kaldýrmasý sözkonusu. Özgür Suriye Ordusu içinde örgütlenen Hilafet Tugayý daha þimdiden bu yönde mesajlar veriyor.. Bu talep, diðer Müslüman muhalefet unsurlarý tarafýndan da destekleniyor.. Bir Ürdün, bir Filistin devleti olabilir, bir Suriye devleti olabilir. Ama bu devletler arasýnda geçilmez sýnýrlar olmamalý. Mayýnlý araziler olmamalý. Tel örgüler olmamalý, olmayacak da inþallah! Kudüs'e gelince, orasý sadece Filistin'in baþkenti deðil, Ýslam ümmetinin ilk kýblesidir. Ýsra'nýn gerçekleþtiði yerdir. Orasý Ýslam ümmetinin kalpgâhýdýr.. Filistin halký için Kudüs'ün muhafýzlýðý büyük bir onurdur. Dün böyle idi. Bugün de öyle. Yarýn da öyle olacak. Yarýn bu onuru Ýslam ümmetinin diðer fertleri de paylaþacak inþallah, kardeþçe! Kudüs'ün Mik'ad'ý, bölgedeki Nil ile Fýrat arasýnda kalan ülkeleri kardeþ yapar! Mýsýr'dan ne olacaðýný hep birlikte göreceðiz.. Mursi gitse, hatta Ýhvan da olmasa, yine, bu muhalefet bir araya gelemez. Mýsýr'ýn geleceðinde baþka bir ihtimal yok.. Mursi giderse, yerine gelecek olan yine ayný geleneði temsil edecek.. Mursi giderse, kendi aralarýnda daha kanlý bir hesaplaþma olur. Zaten biri de bunu istiyor. Muhalefetin militanlarý da bunu anlayacaklar akýllarý öfkelerinin önüne geçtiðinde. Mursi de bundan sonrasý için daha dikkatli olmak zorunda.. Batýnýn desteklediði Baradey, Amr Musa bir yana, Liberallerin de kendi arasýnda görüþ birliði yok.. Nasýrcýlar da öyle. Mübarekçilerin zaten ne dedikleri belli deðil. Hýristiyanlarýn da aklý karýþýk. Zaten onlarýn bir kýsmý daha önce Mübarek'le iþ tutuyorlardý.. Esasen Müslümanlar da birkaç grub. Ama aralarýndaki ihtilaf ötekiler kadar derin olmadýðý gibi, muhalefetin aþýrý tepkisi, Müslümanlarýn vahdetine vesile olmasý bakýmýndan önemli.. Mýsýr'da ve Suriye'de taþlar yerine otururken, son perdeye hazýrlanýyor. Þimdi cevabýný arayan soru þu: Sýra kimse? Selâm ve dua ile. Abdurrahman Dilipak - Yeni Akit 15-12-2012
17 Aralýk 2012 Pazartesi
6
‘Taþýn altýna elini sende koy’ kermesine yoðun ilgi Cizre'de faaliyetlerini sürdüren Özel Ýstikbal Koleji Okul Aile Birliði ve öðrenciler kardeþ okul yararýna ‘Taþýn altýna elini sende koy’ kermesi açtý. Kermeste elde edilen gelirin kardeþ okul olarak seçtikleri Mehmet Akif Ersoy Ýlköðretim Okulu'nun ihtiyaç sahibi öðrencilere gitmesi velilerin ilgisini çekti.
Þ
ýrnak'ýn Cizre ilçesinde eðitim faaliyetlerini sürdüren Cizre Özel Ýstikbal Koleji öðrenci ve öðrenci velileri, kardeþ okul olarak belirlenen Mehmet Akif Ersoy Ýlköðretim Okulu'nda öðrenim gören ihtiyaç sahibi öðrencileri için ‘Taþýn altýna elini sende koy’ kermesi düzenledi. Cizre'de faaliyetlerini sürdüren Özel Ýstikbal Koleji Okul Aile Birliði ve öðrenciler kardeþ okul yararýna ‘Taþýn altýna elini sende koy’ kermesi açtý. Kermeste elde edilen gelirin kardeþ okul olarak seçtikleri Mehmet Akif Ersoy Ýlköðretim Okulu'nun ihtiyaç sahibi öðrencilere gitmesi velilerin ilgisini çekti. Okul bahçesinde düzenlenen kermesin açýlýþýna Kaymakam Þenol Koca, Ýstikbal Koleji Müdürü Fatih
Açýkgöz, Okul Aile Birliði Baþkaný Emel Direkçi, milli eðitim þube müdürleri, okul müdürleri, öðrenci velileri ve öðrenciler katýldý. Okul bahçesinde düzenlenen kermeste öðrenci velilerin getirdikleri ev yapýmý pasta, börek, gözleme ve çið köfte gibi birbirinden farklý yemekler de yer alýyor. Kermese katýlan vatandaþlar, ev yemekleri ve tatlý çeþitlerinden yiyerek fakir öðrencilere katký saðladý. Öðrenci velisi Elif Karaman, “Buradaki ortamýn hem manevi bir boyutu var. Hem de maddi bir boyutu var. Ondan bizi hem Ýslam kardeþliði ötürü hem de Adem Peygamber'den ötürü hepimizin insan olmaktan kaynaklanan kardeþlik, ihtiyaçlý öðrencilerimizin, çocuklarýmýzýn halini anlatabilmek,
yediklerini onlara yedirebilmek, giydiklerini onlara giydirebilmek, burada bulduklarý rahatý onlara da nispeten yaþatabilmek Ýstikbal Koleji’nin bu anlamda yaptýðý bu çalýþmasýyla ne yaptý bunu çocuklarýmýza yaþatmýþ oldu. O anlamda çok memnunuz. Çok güzel bir faaliyettir. Biz, Ýstikbal Koleji’nin bu tür faaliyetlerinin devamýný istiyoruz. Sadece bir okulda deðil birçok arkadaþlarýmýzýn, kardeþlerimizin yardýmýna ulaþabilmek, sizin yanýnýzdayýz diyebilmek, sizinleyiz diyebilmek, sizi anlýyoruz, sizinle varýz diyebilmek adýna buradayýz. Bunlarý yaþamak çok güzeldir. Yaþattýrabilmek de inþallah Allah’ýn izni ile çok güzel olur diyorum.” diye konuþtu.
Baþka bir öðrenci velisi Þükran Çiçek ise “Bizim bir kardeþ okulumuz var. Onlara yardýmcý olmak için bu kermesi düzenledik. Fakir öðrenciler var. Birçok okul malzemeleri eksiktir. Biz bunu yapýyoruz ki onlara yardýmcý olmak için. Çok güzeldir. Hangi öðrenci velimizi çaðýrmýþsak hepsi de gelmiþler katýldýlar. Herkes bunu memnuniyetle karþýladýlar. Yaklaþýk 7-8 senedir oðlum bu okulda eðitim görüyor. Yardýmlaþmayý öðrendi. Arkadaþlarýna
ve çevresine yardým etmeyi öðrendi." þeklinde konuþtu. Kermesten elde eline gelirin kardeþ okulun ihtiyaç sahibi öðrencilerine gideceðini söyleyen Okul Aile Birliði Baþkaný Emel Direkçi, kermese katýlan öðrenci velilerinin yoðun ilgisinin olduðunu ifade etti. Ýleriki aylarda daha güzel etkinlikler yaparak ihtiyaç sahibi öðrencilere yardýmcý olacaklarýný belirten Emel Direkçi, kermese çok yoðun bir talep olduðunu dile getirdi.(CÝHAN)
Hasankeyf’in sahabe valisi sular altýnda kalmasýn diye taþýnacak
H
asankeyf Kalesi’ne Ýslam bayraðýný diken sahabe Abdullah Varakana’nýn mezarý, harap görüntüsünden kurtulacak. Projenin ardýndan mezarlýk uygun bir bölgeye taþýnacak. Konuyla ilgili çalýþmalar yürüten Prof. Dr. Kenan Haspolat, “Bir manevî deðerimiz daha kurtuldu.” dedi. Hasankeyf ’i fetheden Ýslam ordusunun baþýndaki sahabelerden Abdullah Varakana’nýn mezarý, yürek burkan görüntüleriyle gündeme gelmiþti. Vefasýzlýkla kaderine terk edilen mezar, Ilýsu Barajý sularý altýnda kalacaktý. Zaman Gazetesi’nin 31 Aðustos 2012 tarihinde gündeme getirdiði Tarihî Hasankeyf Köprüsü’nün yanýnda bulunan mezarla ilgili sevindirici haber, Diyarbakýr Kültür Varlýklarýný Koruma Bölge Kurulu’ndan geldi. Dicle Üniversitesi Öðretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Haspolat’ýn giriþimleri sonucunda Kurul, sahabe mezarýnýn taþýnmasý talimatýný verdi. Ýki yýl önce sahabe ile ilgili çalýþmalar yapan Haspolat, tarihî Hasankeyf Köprüsü’nün yanýnda bulunan harabe haldeki mezarýn sahabe vali Varakana’ya ait olduðunu belirlemiþti. ‘Ziyaret’ olarak adlandýrýlan mezarýn Ilýsu Barajý’nýn altýnda kalmamasý için çalýþma baþlatan Haspolat, bunun için Kültür ve Turizm Bakanlýðý’na baþvuruda bulundu. Bakanlýðýn uzman heyetleri tarafýndan yapýlan incelemede mezarýn, tarihî deðeri olduðu tespit edildi. Bakanlýðýn talimatý üzerine ikinci çalýþmayý baþlatan Diyarbakýr Kültür Varlýklarýný Koruma Bölge Kurulu,
sahabe mezarýný ‘korunmasý gerekli taþýnmaz kültür varlýðý’, türbe ve çevresini ise birinci derece sit alaný olarak tescil etti. Kurulda bulunan 11 uzman ve akademisyen heyetinin tamamý onay vererek sahabe mezarýnýn sular altýnda kalmasýnýn önüne geçmiþ oldu. Hasankeyf Kalesi’ne Ýslam bayraðýný diken büyük sahabenin mezarý, yapýlacak projenin ardýndan uygun bir bölgeye taþýnacak. Haspolat, “Bölgemiz peygamber ve sahabe yurdu. Çok þükür bir manevî deðerimiz daha kurtuldu.” dedi. Þýrnak Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Ýslam Tarihi Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Kasým Ertaþ da Güneydoðu Anadolu Bölgesi’ne çok sayýda sahabe geldiðine dikkat çekerek, “Bu bölgenin manevî dinamikleri olan sahabelerin kabirlerinin korunmasý gerekmektedir.” diye konuþuyor. (CÝHAN)