‘Sessiz devrimle , ülkemize çað atlattýk’
B
aþbakan Recep Tayyip Erdoðan, yerel seçimlerinin süresini 5 yýldan 4 yýla indirmekle büyük bir hata yaptýklarýný itiraf etti. Erdoðan, “Bir yanlýþ yaptýk 5 yýl olan seçim süresini 4 yýla indirdik, o zamanki bizimle cumhurbaþkanlýðý seçimleri, seçimlerin 5 yýldan 4 yýla indirilmesi gibi muhalefette olan bir partinin teklifini, biz bunlar 'ciddidir dürüsttür' diyerek, ona aldandýk, ona kandýk ve maalesef 4 yýla indirilmesiyle ilgili deðiþikliði yaptýk. Yanlýþ yaptýk, çünkü 4 yýl bir hizmet süresi için yeterli deðil.” dedi. 24 Ocak tarihinde kabinede deðiþiklik yaptýklarýný ifade eden Erdoðan, bu yenilenmeyle Mardinli olan Muammer Güler ’in Ýçiþleri Bakanlýðý’na getirildiðini kaydetti. Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, partisinin Ýl Danýþma Kurulu toplantýsýnda yaptýðý konuþmada, parti
olarak sandýk esaslý çalýþmayý gaye edindiklerini belirtti. Büyükþehir belediyesi statüsüne kavuþacak Mardin’de seçimin kazanýlmasý gerektiðini ifade eden Erdoðan, þu uyarýda bulundu: “Eðer Diyarbakýr ’ýn baþýna gelenler Mardin’in baþýna gelmesin istiyorsak, bizim almamýz lazým. Diyarbakýr rezil. Hiçbir alt ve üst yapý yok. Belediyecilik verilmiyor. Bu zihniyetle bir yanlýþlýk olursa Diyarbakýr bundan sonra çok daha büyük felaketler bekliyor.” Terörle mücadele konusunda sandýk esaslý çalýþmanýn önemine iþaret eden Erdoðan, 2014 yerel seçimlerinin Mardin için çok önemli bir yere sahip olduðunu söyledi. Büyük baþarýlarýn, tarihi rekorlarýn elde edildiði bir 10 yýlý geride býraktýklarýný kaydeden Erdoðan, þöyle devam etti: “Bugünden
GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE
10 yýl öncesine baktýðýmýzda Türkiye’nin bu kadar mesafe kaydedeceði böyle bir netice alacaðýný hiç düþünmüyorduk. Sandýk esaslý bir çalýþma. Türkiye genelinde toplam sandýk sayýsý 200 bin. Bu ne demektir Türkiye genelinde bizim toplamda 1 milyon 8 bin bir kadroya ihtiyacýmýz var. Her sandýkta 9 tane görevlimiz olacak. Demek ki bizim Mardin’de yaklaþýk olarak toplamda bin 800 kadroya ihtiyacýmýz var. Bununla beraber bizim Mardin seçimlerinde kardeþlerim sandýklarý asla boþ býrakmamamýz lazým. Bir sandýða gidildiði zaman, 'burada AK Parti'nin üyesi var mý yok mu?' Böyle bir soruyu dahi sormamamýz lazým. Biz bileceðiz ki bu sandýkta 9 üyemiz var. Ve bu 9 üyeden bir tanesi sabah erken saatte gelmediði için o sandýðýn baþkaný olabilecek. Belirlenen saatte sandýk baþkaný gelmemiþse ilk önce oraya
18 Þubat 2013 Pazartesi
gelen kimse o sandýðýn baþkaný olur. Olur ki memur dahi olsa gelmeyebilir gelemediði takdirde orada sandýk kurulu üyelerinden ilk gelen kimse o sandýk baþkaný olmaya adaydýr. Bunu baþarabilir miyiz? Baþarabiliriz. Diðer üyelerimiz, ana kademde her sandýk için 3 kiþi dedik. Kadýn kollarýndan 3 kiþi, gençlik kollarýndan da 3 kiþi.”
Yýl: 9 Sayý 2574 Fiyatý :25 Kr
kardeþlerim bir defa toplan bin 800 kiþi olmasý lazým. Bu bin 800 sandýklarýn tümüne sahip olacak. Sandýklarda bu ekibin kuþ uçurtmamasý kazým. Sandýklara öyle sahip çýkacaðýz ki akþam sayým saati geldiðinde sandýklarda sayýmý siz yapacaksýnýz. Sayým yapýldý, ondan sonra bakkal defteri tutar gibi notlarý almak yok. Resmi tutanaðý alacaðýz. Biliyorsunuz sandýk görevlisi olan arkadaþýn resmi tutanaðý alma hakký var. Bu arkadaþlarýmýz hemen ilçesine, ilçesinden de iline buradaki resmi neticeyi bildirecek. Bunu neden söylüyorum. Televizyonlar, þunlar bunlar neticeyi açýklamadan bu ciddiyetle çalýþsýn. Resmi neticeler belli olmadan parti teþkilatýmýz bizim Mardin’de ne kadar oy aldýðýmýzý tespit etsin. Bu il kayýtlarýmýz anýnda düþer. Bu zor deðil. Bunu gerçekleþtiren bir il baþkaný olarak söylüyorum.”
Salondaki parti üyelerini görmek istediðini belirten Erdoðan, salonun dýþýnda kalan ana kademe parti üyelerinin salona girmesini istedi. Ýl ve ilçe ana kademlerinin ayaða kalkýp kalkmadýðýný soran Erdoðan, þöyle devam etti: “Ýl ve ilçe kadýn kollarýnýn icrasý ayaða kalksýn. Ýl Kadýn Kolu baþkaný kaç kiþi olmasý lazým? Gençlik Kollarý'ný, Ýcra Kollarý'ný göreyim. Gençlik Kollarý dökülüyor, sefalet. Ýl Danýþma Meclisi'nin, kimin katýlamayacaðý belli. Deðerli
Devamý Sayfa 6’da
‘Mardin’i 80 vilayete örnek gösteriyorum’ Hentbol þampiyonlarýndan kaymakam Girgin'e ziyaret Ýsmail Erkar
M
ardin Yýldýz Kýz Hentbol takýmý þampiyonu Oðuzhan Ortaokulu Kaymakam Murat Girgin'i ziyaret etti. Ziyarette Milli Eðitim Müdürü Ýzzettin Aydýn, Okul Müdürü Mehmet Þefik Yenigün, takým antrenörü Rýza Yavuz, Beden eðitimi öðretmenleri ve sporcular katýldý. Baþarýlarýndan dolayý sporcularý kutlayan Girgin, kendi imkanlarý çerçevesinde tüm okullara destek vermeye çalýþtýklarýný söyledi. Öðrencilere nasihatlerde de bulunan Kaymakam Girgin; "Ýlçede yaklaþýk 35 bine yakýn öðrencimiz var. Bu öðrenciler içerisinden mutlaka ressam, voleybolcu, basketbolcu, ve futbolcu çýkmalý. Sýnav endeksli deðil herkesin kendi yetenekleri çerçevesinde eðitimlerini sürdürmesi gerekir. Önemli olan bu yetenekleri keþfetmek gerekir. Sportif faaliyetler öðrencilerimizin sosyal faaliyetlerde de baþarýlý olmasýný saðlýyor.” Eski okullarýn yaptýðý alanlarýn çok dar olduðunu kaydeden Kaymakam Girgin, yeni yaptýklarý okullarýn alanlarýný geniþ tutarak sosyal alanlarý oluþturmak istediklerini ifade etti. Girgin, ilçede yeni bir spor salonu ihalesini yaptýklarýný da sözlerine ekledi. Öðrenciler Girgin'den sonra Milli Eðitim Müdürü Ýzzettin Aydýn'ý da makamýnda ziyaret etti. Ýl birincisi olan Oðuzhan Ortaokulu Yýldýz Kýz Hentbol takýmý Mart'ýn ilk haftasýnda Hatay'da yapýlacak bölge þampiyonasýna katýlacak.
Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Mardin’de kardeþlik ve barýþ mesajlarý verdi. Madin’in kardeþliðin yaþandýðý en önemli kentlerden biri olduðunu vurgulayan Erdoðan, terörün bitirilebilmesi için halkýn desteðinin çok önemli olduðunu dile getirdi. M. Sait Çakar - Ali Edis
B
aþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Mardin’de kardeþlik ve barýþ mesajlarý verdi. Mardin’in kardeþliðin yaþandýðý en önemli kentlerden biri olduðunu vurgulayan Erdoðan, terörün bitirilebilmesi için halkýn desteðinin çok önemli olduðunu dile getirdi. Türkiye ve Mardin’den terörün bitirilebilmesi için destek isteyen Erdoðan, “Kardeþliðin önünde duran bu terörü Türkiye’den söküp atmamýz lazým. Bu ülkede terörü, gözyaþýný deðil, baþarýlarý konuþmak istiyoruz. Ölümleri deðil, sevinçleri konuþmak istiyoruz. Silahlarýn deðil fikirlerin konuþulmasýný istiyoruz. Kardeþler, savaþ kolaydýr, barýþ zordur. Zor olana talibiz. Fikirleri olan, düþüncelerine inanan, güvenen silaha baþvurmaz, eline silah almaz. Silah, fikri olmayanlarýn, kendi düþüncesine inanmayanlarýn, güvenmeyenlerin bir yöntemidir. Silahlarýn art arda çekildiði bir gündem geride býrakýyor. Artýk silahý gömün, silahý býrakýn.” çaðrýsýnda bulundu. Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Mardin’de 29, Þýrnak, Muþ, Tunceli, Diyarbakýr, Mersin ve
Kýzýltepe’de konferans yöntemiyle birçok tesisin açýlýþýný yaptý. Mardin’deki açýlýþ öncesinde konuþan Baþbakan Erdoðan, “Kýzýltepe'ye, Mazýdaðý’na, Midyat’a, Nusaybin’e, Ömerli’ye, Salur’a, tüm kardeþlerime ehlen ve sehlen diyorum. Biz Mardin’e aþýðýz. Biz 76 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaþýna ve sizlere sevdalýyýz. Mardin'e olan
tutkumuzun bir gereði olarak yýlda en az bir kere buraya geliyor, sizlerle muhabbet ediyor, sizlerle hasret gideriyoruz.” dedi. "Koyun kendi kuzusunu çiðneyip geçmez" Mardin’den iki önemli konuda ricasý olduðunu belirten Erdoðan, bunlarý
M
idyat Belediyesi Su Þebeke Amirliði’nde þoför olarak görev yapan 39 yaþýndaki Zeyni Akgün, geçirdiði kalp krizi sonucu hayatýný kaybetti. Görevi baþýnda geçirdiði kalp krizi sonucu hayatýný kaybeden Zeyni Akgün’ün ani ölümü, mesai arkadaþlarý ve ailesini üzüntüye boðdu. Edinilen bilgiye göre, olay Bahçelievler Mahallesi’nde bulunan belediye araç park istasyonunda meydana geldi. Ýddiaya göre, akþam saatlerinde aracýný park eden Akgün, aniden fenalaþýp yere yýðýldý. Mesai arkadaþlarýnýn haber
vermesiyle olay yerine gelen ambulansla Midyat Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne kaldýrýlan Zeyni Akgün, doktorlarýn tüm müdahalesine raðmen kurtarýlamadý. Ýlk incelemede Akgün’ün kalp krizi sonucu öldüðü belirlendi. Midyat Belediyesi’nde 2000 yýlýndan bu yana çalýþma yaþamýna baþlayan Zeyni Akgün’ün ani ölümüyle sarsýlan yakýnlarý, ailesi ve belediye çalýþanlarý yaþadýklarý þoku uzun süre atlatamadýlar. Evli ve 1’i kýz 2 çocuk babasý olan Zeyni Akgün, Gölcük Mahallesi’nde bulunan Kalo Mezarlýðý’ndaki aile kabristanlýðýnda sevenlerinin gözyaþlarý arasýnda topraða verildi.
Devamý Sayfa 2’de
TÜÝK araþtýrmasýna göre Þýrnak’ta bir evde 8, Çanakkale’de 2,9 kiþi yaþýyor
Midyat Belediyesi'nin acý günü Sedat Aslanaçier
þöyle dile getirdi: “Mardin’de kadýna el kalkmaz. Mardin’de kadýna da çocuða da þiddet uygulanmaz. Bu yanlýþý yapanlar varsa toplum olarak, Mardinliler olarak o kiþileri uyaracak, bu insanlýk dýþý hareketten vazgeçmelerini isteyeceðiz. Kadýnlarýmýz dayak, þiddet karþýsýnda boyunlarýný eðmeyecek.
T
Öte yandan yaþanan ani ölüm ile ilgili konuþan Midyat Belediyesi Personel Müdürü Þehmus Gümüþ, güler yüzlü tavýrlarý ve cana yakýnlýðýyla belediyeye yýllarca emek vermiþ bir personelini kalp krizi sonucu kaybetmenin üzüntüsünü yaþadýklarýný söyledi. Olayla ilgili soruþturma sürüyor.
ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), Nüfus ve Konut Araþtýrmasý 2011 sonuçlarý Türkiye ile ilgili önemli detaylarý gün yüzüne çýkardý. Ýstatistiklere göre hane halký sayýsýnýn en yüksek olduðu Þýrnak'ta bir evde ortalama 8 kiþi yaþarken, Çanakkale'de bu oran 2,9. Araþtýrma, Sayfa 2’de halkýn yüzde 21'inin 10 yaþýn altýndaki konutlarda oturduðunu gösteriyor.
18 Þubat 2013 Pazartesi
2
Erdoðan, Mardin'den seslendi: Terörü bitirebilmek için desteðiniz gerekiyor veren Baþbakan Erdoðan, þöyle konuþtu: "Þu anda Gaziantep’te iþsizlik diye bir sorun yok. Gaziantep þehir dýþýndan iþsiz alýyor. Ölüm, terör Gaziantep’e giremedi. Ara sýra denemeye çalýþtý, baþarýlý olamadý. Þu terör bitse Hakkari’de, Bitlis’te yoksulluk diye bir þey kalmayacak. Ama yatýrým þu anda gitmiyor. Yatýrýmcý huzur arar. Yatýrýmcý terörün olduðu bir yere, riskli olan yere gitmez. Kendi insanlarýna kepenkin indirildiði bir yere yatýrýmcý gider mi? Gitmez. Kepenler indiriliyor. O insanlarýn ekmek parasýnda gözü olan bir zihniyetin bu ülkeye faydasý olur mu? Tehditle kepenkler indiriliyor. Þu anda Þanlýurfa son derece hýzla büyüyor. Hem iþsizliðin hem yoksulluðun üzerine hýzla gidiyor.” Erdoðan, Gaziantep’in son yýllarda hýzla büyüdüðünü, üst üste organize sanayi bölgelerinin açýldýðýný kaydetti.
Sayfa 1’den devam
A
nayasa'da ve yasalarda çok önemli düzenlemeler yaptýk. Hanýmlar haklarýný bilsinler. Þiddet karþýsýnda seslerini yükseltsinler. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlýðý olarak aile destek merkezi açmaya devam ediyoruz. Mardin’de üç ayrý aile destek merkezi açýyoruz. Türkiye genelinde 50 aile destek merkezi açtýk. 50 bin kadýn istifade etti. Açýlan bu aile destek merkezlerine gitmelerini, orada kurslara katýlmalarýný, eðitimlere dahil olmalarýný rica ediyorum. Mardin’den ikinci ricam var. Enerji Bakanlýðýmýzýn tespitlerine göre Mardin’de de elektrikte kayýp kaçak oraný yüzde 76'lara kadar ulaþmýþ durumda. Yani tüketilen elektriðin sadece 4’te 1’i tahsil ediliyor. Ýlgili birimleriz kayýp kaçakla mücadele ediyor. Mardinli kardeþlerimin yasalardan önce vicdanlarýyla bu yöntemin önüne geçmelerini rica ediyorum. Mardinli kardeþlerim helal ve haramýn ne olduðunu çok iyi bilir. Mardin’in çok güzel bir sözü var: 'Yerden olan yere döner.' Hepimiz topraktan geldik topraða döneceðiz. Hepimiz dünyada yaptýklarýmýzdan sorguya çekileceðiz. Mardin helali de haramý da çok iyi bilir. Bu konuda hassas olacaðýnýza gönülden inanýyorum.
Bir Mardin sözünde ‘Hiçbir koyun kendi kuzusunu çiðneyip geçmez’ diyor. Devlet sizin bir yerde kuzunuz. Devletin kurumlarý sizin kuzunuz. Onlar size hizmet etmek için vardýr. Onlarý çiðneyip geçmeyeceðinize inanýyor ve sizlere güveniyorum.” Mardin’in gelecek seçimlere kadar Büyükþehir Belediyesi olacaðýný dile getiren Baþbakan Erdoðan, “Mardin’in genelinde tüm atýk su kanallarýný büyükþehir belediyesi yapacak. Artýk kanallar caddelerden akýp gitmeyecek. Atýk su oralardan akýp gitmeyecek. Tüm Mardin’in içme suyunu büyükþehir belediyesi temin edecek. Þebekelere varýncaya kadar büyükþehir belediyesi halledecek. Mardin’in o tarihi yapýsý ne denli güzelse Mardin’in tamamý ayný güzelliðe tekrar ulaþacak.” þeklinde konuþtu. "Mardin’i diðer 80 vilayete örnek olarak gösteriyorum" Mardin’deki huzur barýþ ve kardeþliðin tüm Türkiye’ye sirayet edeceðine inandýðýný ifade eden Baþkana Recep Tayyip Erdoðan, “Ben gittiðim her þehirde Mardin’i diðer 80 vilayete örnek olarak gösteriyorum. Buradaki uyumu her yerde anlatýyorum. Mardin son 10 yýlda kardeþlikle büyüdü. Önümüzdeki süreçte daha da
büyüyecek. Mardin diðer illere örnek oldu ve olmaya devam edecek.” ifadelerini kullandý. "Asimilasyon politikalarýna son verdik" Türkiye’de ret, inkar, asimilasyon politikalarýna son verdiklerini kaydeden Erdoðan, on yýllarca süren bu politikanýn üstüne gittiklerini dile getirdi. “Görülmeyen, inkar edilen ihmal edilen meselelere eðildik” diyen Erdoðan, sözlerine þöyle devam etti: “Doðu, güney doðunun kýrýk kalbini tamir etmek için gönülleri tamir etmek için mücadele verdik. Artýk öyle bir noktaya geldik ki þimdi söz sýrasý sizde. Eyleme geçme sýrasý sizde. Biz hükümet olarak onlarca adým attýk, artýk þimdi sizlerden bir adým bekliyoruz. Biz bu adýmý özellikle haným kardeþlerimizden bekliyoruz. Sizden þu terörün kanlý cinayetlerine, sinsi baskýsýna ‘dur’ demenizi, cesaretle buna karþý çýkmanýzý istiyoruz. Terör sona ererse ne Mardin’de ne Diyarbakýr’da ne Muþ’ta ne Bingöl’de iþsizlik diye bir sorun kalacaktýr." "Terörün olmadýðý yer kalkýnýyor, geliþiyor" Huzur olduðu için hýzla geliþen þehirlere Gaziantep örneðini
"Kimsenin inanmadýðý iþleri yaptýk" Mardin’in de dayanýþmayla ve hoþgörüyle büyümeye devam ettiðini ifade eden Erdoðan, konuþmasýný þöyle sürdürdü: “Ama uzun bir mesafe var. Çözüme kavuþturmamýz gereken mesele var. Siz bizim yanýmýzda durursanýz biz buralarda da iþsizliði, yoksulluðu, acýyý, gözyaþýný gündemden çýkarýrýz. Biz Mardin’e bir üniversite kazandýrdýk. Bir binaya tabela asmakla yetinmedik. Mardin Artuklu Üniversitesi en renki üniversitelerden birisi oldu. 2009 yýlýnda bir ilk gerçekleþtirdik. Yaþayan Diller Ensitüsü kurduk. Irkçýlýk yapan partiler ve terör uzantýsý partiler bize zorluk çýkardý. 81 vilayet bize destek verdi bu seviyelere ulaþtýk. 10 sene önce Mardin’de üniversite kurulacak dense kimse inanmazdý. Kürtçe öðretmenleri yetiþecek dense inanmazdý. Ama bunlarý yaptýk. Süreç olumlu olarak devam ediyor. Arapça eðitim alacak, eðitim verecek, hocalar yetiþecek dense kimse inanmazdý. Öðrenciler seçmeli ders olarak Kur'an-ý Kerim dersi alabiliyor. Siyer-i nebi dersi alabiliyor. Nasýl geldik buraya, sizlerin verdiði destekle. Artýk ülkemizde düz liselerde bile Kur'an-ý Kerim ve Peygamberimizin hayatý öðretiliyor. Bir geçiþ dönemindeyiz, onlar da atlatýlacak. Kur'an-ý bilen, Peygamberimizi bilen bir nesil yetiþecek. Çünkü o bizim ahlak abidemizdir. Onun bize çizdiði sünnet üzerinde geleceðin nesli çok daha farklý olacaktýr. Helal nedir haram nedir çok daha iyi bilecek. Kul hakký nedir, vatan sevgisi nedir,
bunu çok daha iyi bilecektir. Þu anda Türkiye genelinde kardeþliðimiz daha da büyüyor ve ebedi olacaktýr.” "Sýkýlý yumruklarýn olduðu bir toplum barýþ toplumu olamaz" Terörün Türkiye’nin gündeminden çýkmasý için halktan destek beklediklerini vurgulayan Baþbakan Erdoðan, “Kardeþliðin önünde duran bu terörü Türkiye’den söküp atmamýz lazým. Bu ülkede terörü, gözyaþýný deðil, baþarýlarý konuþmak istiyoruz. Ölümleri deðil sevinçleri konuþmak istiyoruz. Silahlarýn, fikirlerin konuþulmasýný istiyoruz. Kardeþler, savaþ kolaydýr, barýþ zordur. Zor olana talibiz. Fikirleri olan, düþüncelerine inanan, güvenen silaha baþvurmaz, eline silah almaz. Silah fikri olmayanlarýn kendi düþüncesine inanmayanlarýn güvenmeyenlerin bir yöntemidir. Silahlarýn art arda çekildiði bir gündem geride býrakýlýyor. Artýk silahý gömün, silahý býrakýn. Sýkýlý yumruklarýn olduðu bir toplum barýþ toplumu olmaz. Barýþ ve kardeþlik ortamýný tesis etmek için samimiyetle çalýþýyoruz ve samimiyet bekliyoruz. Sizlerin desteðiyle bu terörü gündemden atacak, kardeþliði daha güçlü þekilde tesis edeceðiz. Elinizden bir þey geliyor o yanlýþý elinizle düzeltin. Elinizden bir þey gelmiyorsa o yanlýþý dilinizle düzeltin. Elinizden de dilinizden de bir þey gelmiyorsa en azýndan gönülden dua edin. Bu süreç düzelsin.” diye konuþtu. Baþbakan Erdoðan konuþmasýnýn ardýndan Þýrnak, Muþ, Tunceli, Diyarbakýr, Mersin ve Mardin’de tamamlanan 31 milyon dolarlýk 39 projenin açýlýþýný gerçekleþtirdi.
Derikspor yöneticileri Kaymakam Demirci ile yemekte buluþtu Ýsmail Erkar
D
erik ilçesinde Derikspor yöneticileri Derik Kaymakamý Ahmet Demirci ile yemekte bir araya geldi. Derik Aydýn Ayaydýn Öðretmenevi'nde verilen yemeðe Derik Kaymakamý Ahmet Demirci, Derikspor ve AK Parti Ýlçe Baþkaný
Ali Osman Tutal ve Derikspor yöneticileri katýldý. Derikspor Mardin 1. Amatör Küme'de mücadele ederek grubu 4. olarak tamamladý. Yeni sezonda þampiyonluk için neler yapýlabileceðinin konuþulduðu yemek, Derik Kaymakamý Ahmet Demirci’nin temennileri ile sona erdi.
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
18 Þubat 2013 Pazartesi
3
TÜÝK araþtýrmasýna göre Þýrnak’ta bir evde 8, Çanakkale’de 2,9 kiþi yaþýyor T
ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), Nüfus ve Konut Araþtýrmasý 2011 sonuçlarý Türkiye ile ilgili önemli detaylarý gün yüzüne çýkardý. Ýstatistiklere göre hane halký sayýsýnýn en yüksek olduðu Þýrnak'ta bir evde ortalama 8 kiþi yaþarken, Çanakkale'de bu oran 2,9. Araþtýrma, halkýn yüzde 21'inin 10 yaþýn altýndaki konutlarda oturduðunu gösteriyor. Araþtýrma, nüfus, konut sayýmlarý, nüfusun ve ikamet edilen konutlarýn temel nitelikleri hakkýnda coðrafi anlamda detaylý bilgi saðlýyor. Hane halký özellikleri, iþ gücü, istihdam, iþsizlik, göç nedeni, engellilik ile bina ve konut nitelikleri gibi bilgileri saðlamak amacýyla yapýlan çalýþma, örnekleme yöntemiyle seçilmiþ sayým bölgelerindeki yaklaþýk 2,2 milyon hanenin yaný sýra kurumsal yerlerde bulunan kiþilerle gerçekleþtirilmiþ. 3 Ekim - 31 Aralýk 2011 tarihleri arasýnda yapýlan araþtýrma yaklaþýk 9 milyon kiþi ile yüz yüze görüþme sonucu oluþturulmuþ. Hane halký en yüksek il Þýrnak, en düþük ile Eskiþehir TÜÝK verilerine göre, Türkiye'deki hane sayýsý 19 milyon 481 bin 678. Ortalama hane halký büyüklüðü ise 3,8. Ortalama hane halký büyüklüðü en yüksek olan iller sýrasýyla Þýrnak (8), Hakkari (7,9) ve Siirt (6,8). En düþük olan iller ise , Balýkesir (3) ve Eskiþehir (3), Çanakkale (2,9). Halkýn yüzde 23,1'i 6 ve daha üzeri kata sahip binalarda yaþýyor Araþtýrmaya göre, insanlarýn yüzde 20'si tek katlý binalardaki, yüzde 25,5'i 4-5 katlý binalardaki, yüzde 23,1'i de 6 ve daha üzeri katlardaki binalardaki konutlarda yaþýyor. Tek
katlý konutlarda ikamet edenlerin oranýnýn en yüksek olduðu ilk üç il yüzde 78,9 ile Ardahan, yüzde 76,8 ile Aðrý ve yüzde 73,2 ile Iðdýr. En düþük olduðu iller ise yüzde 4,1 ile Ýstanbul, yüzde 6,3 ile Zonguldak ve yüzde 8,3 ile Ankara. 6 ve üzeri katlý binalarda ikamet eden hane halký oranýnýn en yüksek olduðu illerin baþýnda Ýstanbul, Ankara ve Kayseri gelirken, en düþük iller Erzincan, Ardahan ve Sakarya. Halkýn yüzde 21,8'i 10 ve daha az yaþtaki binalarda yaþýyor. 10 ve daha az yaþtaki binalardaki konutlarda yaþayan hane halký oranýnýn en yüksek olduðu iller yüzde 40.1 ile Hakkari, yüzde 38,2 ile Bingöl ve Van. En düþük orana sahip iller ise Bartýn Uþak ve yüzde 15 ile Balýkesir. Halkýn yüzde 67.3'ü kendi konutlarýnda yaþýyor, en fazla kira Ýstanbul’da Türkiye'de halkýn yüzde 67,3'ü kendi konutunda yaþýyor. Ýkamet ettikleri konutta kiracý olanlarýn oraný yüzde 23,8. Lojmanda oturanlarýn oraný yüzde 1,5. Oturduklarý konutun sahibi olmayan fakat kira da ödemeyenlerin oraný ise yüzde 7,3. Kendi konutunda oturanlarýn en yüksek olduðu il yüzde 84.3 ile Ardahan olurken, kirada oturanlarýn en yüksek olduðu il yüzde 31.5 ile Ýstanbul. Evinde borulu su sistemi bulunanlarýn oraný yüzde 97,4 Konutunda tuvalet bulunan hane halklarýnýn oraný yüzde 92,5, banyo bulunan hane halklarýnýn oraný ise yüzde 97,2. Konutunda borulu su sistemi bulunanlarýn oranýnýn en yüksek olduðu il yüzde 99,9 ile Sakarya. En düþük il ise yüzde 78 ile Þanlýurfa. Konutunda tuvalet bulunanlarýn en az olduðu il yüzde 56,4 ile Aðrý, en az banyo bulunan il
ise yüzde 76,7 ile Ardahan. Oda baþýna düþen kiþi sayýsý 1,1 Oda baþýna düþen kiþi sayýsý da 1,1 olarak hesaplandý. Oda baþýna düþen kiþi sayýsýnýn en az olduðu iller Çanakkale, Eskiþehir ve Burdur. Oda baþýna düþen kiþi sayýsýnýn en fazla olduðu iller ise Þýrnak, Hakkâri ve Mardin. Oturduðu konutta soba (doðalgaz sobasý dâhil) ile ýsýnan hane halklarýnýn oraný yüzde 57,1 olarak hesaplandý. Kat kaloriferi ile ýsýnanlarýn oraný yüzde 25,6, merkezi kalorifer sistemiyle ýsýnanlar yüzde 11,4, klima, elektrikli ýsýtýcý ve diðer araç ve sistemlerle ýsýnan hane halklarýnýn oraný ise yüzde 5,9. En çok soba kullanýlan il yüzde 91.8 ile Osmaniye olurken, kalorifer kullanýmýnýn en yaygýn olduðu il Ankara ve Ýstanbul. Nüfusun yüzde 3'ü bir yýl önce ikamet ettiði ilden göç etti Bir yýl önce ikamet ettiði ilden farklý bir ile göç edenlerin oraný 2 milyon 207 bin 844 kiþi ile yüzde 3 olarak belirlendi. Göçün nedenlerinin baþýna d ise fertlerin birbirine baðýmlýlýðý, eðitim, iþ bulma, tayin, boþanma ve saðlýk geliyor. Görme, duyma, konuþma, yürüme, merdiven çýkma veya inme, bir þey taþýma veya tutma ve yaþýtlarýna göre öðrenme, basit dört iþlem yapma, hatýrlama veya dikkatini toplama fonksiyonlarýndan en az birinde çok zorlandýðýný veya hiç yapamadýðýný beyan eden kiþi sayýsý toplam 4 milyon 882 bin 841 kiþi olarak tespit edildi. Ýþsizlik oranýnýn en yüksek olduðu il Þýrnak Ýþsizlik oraný erkekler için yüzde 7 iken kadýnlar için yüzde 10,6 oldu. En yüksek iþsizlik oranýna sahip
illerin baþýnda yüzde 15,3 ile Þýrnak, Diyarbakýr ve Hakkari geliyor. Ýþsizlik oraný en düþük olan il yüzde 3,5 ile Kastamonu. Ýstihdam oranýnýn en yüksek olduðu il yüzde 58,2 ile Ardahan. En düþük olduðu il yüzde 34,5 ile Kýrýkkale. Hizmet sektöründe yüksek istihdam Ankara’da Ýstihdam edilen nüfus içinde tarým sektörünün payý yüzde 22,7, sanayi sektörünün payý yüzde 27,2 ve hizmet sektörünün payý yüzde 50,1.
Ýstihdam edilen nüfus içinde tarým sektörünün en düþük paya sahip olduðu il yüzde 0,7 ile Ýstanbul olurken, sanayi sektörünün en düþük paya sahip olduðu il yüzde 3,8 ile Ardahan, hizmet sektörünün en düþük paya sahip olduðu il de yüzde 29,4 ile Muþ þeklinde gerçekleþti. Ýstihdam edilen nüfus içinde tarým sektörünün en yüksek paya sahip olduðu il yüzde 66,2 ile Ardahan oldu. Sanayi sektörünün en yüksek paya sahip olduðu il ise yüzde 46,6 ile Tekirdað (CÝHAN)
Eðitime hayýrsever katkýsý
Þ
anlýurfa’da Eyyubiye semtinde bulunan Ahmet Hamdi Akseki Okulu, hayýrsever iþ adamý Murat Tutuþ'un katkýsý ile yeni yüzüne kavuþtu. Törende bir konuþma yapan Ýl Milli Eðitim Müdürü Metin Ýlci, eðitimde kurumlar kadar fertlerin þahsi giriþimlerinin katkýsýnýnda çok büyük olduðunu belirterek, "Bugün burada bir duyarlýlýk örneðiyle karþýlaþýyoruz. Ahmet Hamdi Akseki okulumuzun birtakým eksiklikleri vardý. Saðolsun okulumuzun Türkçe öðretmeni Mehmet Hamkan’ýn giriþimleri sonucunda ve deðerli iþ adamýmýz Murat Tutuþ beyin katkýlarýyla okulumuz yenilendi. Ben bu okulun onarýmýnda katkýsý olan baþta hayýrsever iþ adamýmýza sonra okulumuzun Türkçe öðretmenine buradan teþekkür ediyorum.” Hayýrsever iþ adamý Murat Tutuþ ise"Biz de çocuklarýmýzýn en yüksek standartlarda yetiþmesi için
ne gerekiyorsa yapmanýn sevinci içindeyiz. Çocuklarýn sevincini ve güler yüzünü gördüm, mutluyum, böyle yatýrýmlar yaptýðým için Allah'a þükürler olsun diyorum, gücümün yettiði kadar eðitim ve saðlýk konularýnda yardým etmeye devam edeceðim." dedi Konuþmalarýn ardýndan Hayýrsever Ýþ adamý Murat Tutuþ’a Ýl Milli Eðitim Müdürü Metin Ýlci tarafýndan plaket verildi. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
18 Þubat 2013 Pazartesi
4
Annesini öldüren bomba, küçük Özlem’i evine küstürdü
S
uriye tarafýndan ateþlenerek Þanlýurfa'ya düþen top mermisinin izleri hala silinemedi. Top mermisinin düþtüðü evde bulunan ve annesini kaybeden çocuklarýn psikolojisi hala düzelmedi. Annesini kaybeden Özlem Özer evde durmak istemiyor. Özlem, 18 aylýk kardeþi Zemzem ile annesiz kaldý. Suriye tarafýndan atýlan top mermisi sonucu yaralanan Özlem Özer henüz yedi yaþýnda. Okula gitmesi gerekirken o hastane hastane
dolaþýyor. 3 haftada bir otobüsle tedavi için Ankara’ya gidiyor. Ayaðýna takýlan platine hala alýþamadý. Onu babasý kucaðýnda taþýyor. Özlem’in hayatý bombanýn düþtüðü günden sonra tamamen deðiþti. Annesini kaybettiðine henüz alýþamadýðýný belirten Özlem, artýk tek baþýna bir yerde de kalamadýðýný anlatýyor. Babasýndan birkaç metre bile uzak kalamayan Özlem’i babasý þefkat kanatlarý altýna aldýðýný ifade ediyor. Baba Ýsmail Özer de yaþananlardan mustarip. Eþini kaybetmenin acýsýný unutamadýðýný ifade eden Ýsmail Özer, çocuklara bakma sorumluluðu ve ev iþleri de yüklenince iþin içinden çýkamaz olduðunu dile getiriyor. Gerilimsiz bir iþ istiyor Bir þirket üzerinden TEDAÞ’a görev yapan Ýsmail Özer, iþinin çok tehlikeli ve aðýr olmasýndan þikâyetçi. Çocuklarýna hem annelik hem de babalýk yaptýðýný belirten Özer, her gün yüksek gerilim hatlarýnýn geçtiði elektrik direklerine çýktýðýný anlatýyor. Belli bir iþ düzeninin olmamasýndan yakýnan Özer’in tek istediði çocuklarýna da bakabileceði bir iþe yerleþtirilmesi.
Özer, "Çalýþtýðýmýz iþ zor, aðýr ve riskli. Gün içinde en az 3-4 elektrik direðine çýkýyoruz. Allah göstermesin bir þeyler olursa bu çocuklara kim bakacak. Ýmkân varsa devlet büyüklerimden devlet kapýsýnda bir iþ istiyorum." diyor. "Gördüðü her kamera bir bombayý hatýrlatýyor" Ailenin en küçük çocuðu ise anne Gülþah Özer ’in hayatý pahasýna koruduðu Zemzem bebek. Top mermisinin düþtüðü sýrada annesinin siper olmasý üzerine yara almadan kurtulan Zemzem bebek, o günü hatýrlayýnca aðlýyor. Henüz 18 aylýk bebeðe o günü hatýrlatan ise fotoðraf makinasý ve kameralar. Zemzem bebek her gördüðü kamera karþýsýnda aðlýyor. Kameralarýn Zemzem’e olayý hatýrlattýðýný ifade eden Baba Ýsmail Özer, "Olay günü çok sayýda basýn mensubu geldi. Flaþlar patladý. Zemzem ise kameralarý görünce o günü hatýrlýyor ve aðlýyor. Hatta kardeþi cep telefonu ile fotoðraf çekince bile aðlýyor." diye konuþuyor. "Yaþadýklarýmýz anlatýlamaz, daðýldýk" Baba Ýsmail Özer, 4 ay geçmesine raðmen çocuklarýn psikolojilerini toparlayamadýðýný kaydediyor. Olay sonrasý daðýldýklarýný anlatan Özer, devletin sahip çýkmasýný bekliyor. Anlatýrken duygulanan aile reisinin gözlerinin dolmasý acýyý özetliyor. Kýzý Özlem’i tek baþýna evde býrakmanýn mümkün olmadýðýný aktaran Baba Özer, þöyle devam ediyor: "En ufak görültüde kýzým ‘haydi dýþarý çýkalým’ diyor. Nereye gidelim diye sorunca sadece ‘gidelim’ diyor ve ilerliyor. Evde duramýyor. Ben odanýn kapýsýnda bile olsam o odada oturmaktan korkuyor." Kendisinin de çok etkilendiðini sözlerine ekleyen Özer, "Neticede hayat arkadaþýmý kaybettim, daha ne olabilir ki?” diyerek acýsýnýn boyutunu özetlemeye çalýþýyor. (CÝHAN)
Þýrnak merkezde öðrencilere tablet bilgisayar daðýtýldý
M
illi Eðitim Bakanlýðý tarafýndan geliþtirilen ‘Fatih Projesi’ kapsamýnda Þýrnak merkezde öðrencilere tablet bilgisayar daðýtýldý. Daðýtýmý bizzat gerçekleþtiren Vali Vahdettin Özkan, tabletlerin öðrencilerin eðitimine büyük katký saðlayacaðýný söyledi. Tablet bilgisayarlarýnýn öðrencilere daðýtýlmasý nedeniyle Þýrnak Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýndan Cumhuriyet Anadolu Lisesi’nde tören düzenlendi. Törene Vali Vahdettin Özkan, Vali Yardýmcýsý Deniz Zeyrek, Ýl Milli Eðitim Müdürü Yüksel Arslan, okul öðretmenleri ve öðrenciler katýldý. Törende öðrencilerle yakýndan ilgilenen Vali Vahdettin Özkan, öðrencilerle sohbet edip onlarýn derslerini sordu. Öðrencilere tablet bilgisayar verdikten sonra bir açýklama yapan Vali Özkan, “Dünya standartlarýný yakalamaya yönelik hem öðretmenlerimiz hem de öðrencilerimiz hem de yöremizin bütününe yönelik eðitim
hizmetlerini etkinleþtirme yönündeki projelerimizden birisi de Fatih Projesi. Bu vesile ile bakanlýðýmýza, emeði geçen bütün öðretmen arkadaþlara ve katkýsý olan arkadaþlara teþekkür ediyorum. Eðitim hizmetlerini iyileþtirilmesi yönünde ulusal düzeyde ve yapýlan çalýþmalar takdire þayan. Belki kalkýnma ekonomik sosyal kültürel anlamýndaki toplumun lokomotifini eðitim görür. Eðitimin özelikle dezavantajlý durumda özelikle daha da iyileþtirilmesi açýk alanlara destek vererek götürülmesi çok daha anlamlý. Bölgemizde de eðitim göstergeleri öncelikle ulusal ortalamalarda, daha sonra dünya standartlarýna çýkarma yönündeki eðitim seviyelerini, ulusal kalkýnma planlarýnda stratejik planlarýmýzda ifadesini bulmuþ durumda. Bu sadece yazýlý halde hedef koyma deðil, ayný zamanda stratejik hedeflerimizi besleyecek projeler ile bir tahakkuk getirmesidir. Öðrencilerimiz tablet bilgisayarlar sayesinde teknolojiyi daha iyi takip edecekler.” diye konuþtu. (CÝHAN)
Polis müdüründen Kýþanak’a: Kanunsuz eylemde ne iþiniz var?
D
iyarbakýr ’da Ýmralý’da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan’ýn yakalanýþ yýl dönümü nedeniyle düzenlenen yasa dýþý gösterilere katýlan BDP Genel Baþkan Yardýmcýsý Gültan Kýþanak ile Diyarbakýr Emniyet Müdürlüðü Güvenlik Þube Müdürü Süleyman Hançerli arasýnda ilginç diyaloglar yaþandý. Yaklaþýk 6 bin kiþilik grubun önünde yürümek isteyen Kýþanak, kendilerine izin verilmesini istedi. Polis
müdürü Hançerli ise kalabalýðýn içinde molotof ve ses bombasý atacak kiþilerin olduðunu belirtti. Kýþanak’ýn ‘saðduyulu olun’ demesi üzerine Hançerli, “Sayýn Genel Baþkanýmýz bizim saðduyumuz belki sizden fazladýr. Siz burada ne yapýyorsunuz, sizin ne iþiniz var? Burada kanunsuz eylemler yapýlýyor, ne iþiniz var?” diye karþýlýk verdi. Ýmralý’da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan’ýn Kenya’dan yakalanarak Türkiye getiriliþinin yýl
dönümünü protesto etmek isteyen bir grup, Diyarbakýr ’ýn Baðlar ilçesi Öðretmenler Caddesi’nden Koþuyolu Parký’na yürümek istedi. Kalabalýða ilk baþta izin vermeyen polis, grubu Emek Caddesi’nde durdurdu. Grubun içinde yer alan BDP Genel Baþkan Yardýmcýsý Gültan Kýþanak, BDP Diyarbakýr Milletvekili Aysel Aydoðan ile BDP Diyarbakýr Ýl Baþkaný Zübeyde Zümrüt arasýnda yaklaþýk yarým saat süren bir diyalog yaþandý. Kýþanak, devam eden bir süreç olduðunu hatýrlatarak, yürümelerine engel olmamalarýný istedi. Polis müdürü Hançerli ise “Madem ki devam eden bir süreç var, o zaman hep beraber barýþa katký sunalým. Maalesef bizdeki saðduyu sizde yok.” dedi. Güvenlik Þube Müdürü Hançerli, kalabalýðý yürüttükten sonra kendileriyle görüþen BDP heyetine, “Böyle olmadý. Burada 5 bin insan var, bizimle bir görüþme yapmadýnýz. Diyarbakýr ’da ilk defa görev yapmýyoruz. Önceden hep beraber bir araya gelerek konuþurduk. Bu defa öyle yapmadýnýz. Sizin amacýnýz ne? Burada neden toplandýnýz? Niye bu kadar öfkelisiniz, bu gerginlik neden?” diye sordu. Bunun üzerine BDP Diyarbakýr Baþkaný Zübeyde Zümrüt, “Sizinle konuþmaya gelecektik. Önümüz kapatýldý, size ulaþmamýz engellendi.” ifadesini kullandý. "Hepimizin sorumluluðu var, barýþa birlikte katký sunmalýyýz" Kýþanak ise “Öcalan’a yönelik komployu boþa çýkarmak için toplandýk. Ýnsanlar demokratik haklarýný kullanmak istiyor.” diye araya girdi.
Hançerli, Kýþanak’a halkýn vekili olduðunu hatýrlatarak, sorumluluðu olduðunu belirtti. Bunun üzerine Kýþanak, “Evet doðrudur, sorumluluðumuz var.” dedi. Polis müdürü ile Kýþanak arasýnda þöyle bir diyalog yaþandý: Hançerli: Burada 5 bin insan var. 1 Þubat’tan itibaren baþlamýþ eylemler var. Kepenkler kapatýlýyor. Taþlý sopalý saldýrýlar oluyor. Biz Kaynartepe’de, Fiskaya’da neler topladýk biliyor musunuz? Gültan Kýþanak: Bizi sakýn onlarla iliþkilendirmeyin. Kaynartepe ve Fiskaya’da olanlarla ilgimiz yok. Süleyman Hançerli: Onlarca molotof atýlýyor. O gençlere de polise de yazýk. Diyarbakýr halkýna yazýk. Ben üzülüyorum. Diyarbakýrlý'ya yazýk. Güvenliði almak demek 10 bin kiþiyi yürütmek demek deðildir. Gültan Kýþanak: Siz karýþmayýn biz güvenliði saðlarýz. Süleyman Hançerli: Güvenliði saðlamak 5-10 bin kiþiyi ip gibi yürütmek deðildir. Güvenliði almak demek o gençlere de engel olmak, molotof atýp zarar verenlere engel olmak demektir. Siz genel baþkansýnýz,
eþ baþkansýnýz. Eðer bir güvenlik önlemleri alacaksak bunu hep beraber yapmalýyýz. Madem ki bir barýþ süreci varsa hepimiz birlikte katký saðlamalýyýz. Sizden daha çok saðduyuya biz sahibiz. Elimizde belgeler var. Gruplarýn arasýnda tespit edilmiþ kötü niyetli maskeli kiþiler var. Gültan Kýþanak: Siz müdahale etmeyin, yolu açýn. Koþuyolu Parký’na kadar gidip açýklama yaptýktan sonra daðýlacaðýz. Süleyman Hançerli: Olay çýkmamasý için garanti veriyor musunuz? Bir olay olursa sorumluluk size ait olacak. Kýþanak: Evet olay çýkmayacaðýna dair sorumluluðu üzerimize alýyoruz, siz de biraz saðduyulu olun. Hançerli: Sayýn genel baþkanýmýz bizim saðduyumuz belki sizden fazladýr. Siz burada ne yapýyorsunuz, sizin ne iþiniz var? Burada kanunsuz eylemler yapýlýyor, ne iþiniz var? Kýþanak: Burada bir usul var. Hançerli: Kanunsuz eylemin usulü mü olur Allah aþkýna. Yasa dýþý bir eylemde yüzü kapalý gruplar örgüt propagandasý yapýyorsa biz devletin dik duruþunu gösteririz. Biz barýþýn önünde eðiliyoruz. Barýþý ben sizden daha çok savunuyorum. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
Kabýzlýðýn tedavisi ihmal edilmemeli
“
Günlerce tuvalete çýkamýyorum,” cümlesi, sýk duyulan þikayetlerden biri. Uzmanlar, kabýzlýðýn geçiþtirilecek bir rahatsýzlýk olmadýðýný, mutlaka bir hekime baþvurulmasýný öneriyor. Tuvalete çýkma süresindeki her deðiþikliðin kabýzlýk olarak kabul edilmeyeceðini belirten Acýbadem Bursa Hastanesi Ýç Hastalýklarý Uzmaný Dr. Zeki Yenidünya, kabýzlýktan bahsedilebilmesi için gerekli beþ durumu þu þekilde açýklýyor: “Dýþkýlama sýrasýnda fazla ýkýnma ihtiyacý, sürekli sert dýþkýlama, dýþkýlama sonrasý tam rahatlayamama, dýþkýlamaya elle destek ihtiyacý, üç dört günde bir dýþkýlamak.” Uzm. Dr. Yenidünya, kabýzlýk her yaþta görülmesine raðmen ileri yaþlarda ve kadýnlarda daha çok ortaya çýktýðýný dile getirerek þu uyarýlarda bulunuyor: “Baþvuran hastanýn þikayetlerini dinleyerek, gerçek kabýzlýk olup olmadýðýna karar veriyoruz. Ardýndan bu duruma yol açan bir neden olup olmadýðý sorguluyoruz ve araþtýrýyoruz. Kabýzlýk yapan unsurlar arasýnda diyabet veya hipotiroid gibi metabolik nedenler, bazý sinir sistemi ve kas hastalýklarý (multipl skleroz ve parkinson gibi), ilaçlar
(antidepresan, antiparkinson, demir, bazý antiasitler, bazý aðrý kesiciler) sayýlabilir. Kabýzlýk yapan organik bir etkenden þüpheleniliyorsa veya kilo kaybý ve kanama gibi eþlik eden yandaþ belirtiler varsa buna yönelik test ve tetkiklerin yapýlmasý gerekiyor. Özellikle 50 yaþ üstünde veya aile öyküsü olan kiþilerde kolonoskopi ve yýlda bir defa dýþkýda gizli kan tahlili öneriyoruz. Sýklýkla kabýzlýkta bir neden bulunmuyor ve bu hastalarý kronik kabýz olarak deðerlendiriyoruz.” 'Tuvalete çýkma alýþkanlýðý öðretilmeli' Kabýzlýk tedavi edilmezse, fazla ýkýnmaya baðlý olarak özellikle anal bölgede çatlak, hemoroit ve makat sarkmasý gibi rahatsýzlýklar geliþebiliyor. Bu sebeple hastalara, normal dýþkýlama alýþkanlýðý kazandýrýlmasý önemli. Herhangi bir hastalýðý olmayan kiþilerin de tuvalet alýþkanlýklarýný gözden geçirmesi gerekiyor. Uzmanlar, bu durumda iki noktaya çok dikkat edilmesi gerektiðini belirtiyor. Birincis, tuvalet ihtiyacýný ertelememek, hissedildiði zaman mutlaka tuvalete gitmek. Ýkincisi ise tuvalette uzun süre ýkýnarak bitmesini beklememek.
S
M. Sait Çakar
Piyasada satýlan tuzlar, kimyasal analizden geçirilmiyor. Dolayýsýyla içeriðindeki yaklaþýk 60 toksik maddeye bakýlmadan sofralara geliyor. Bunu saðlayacak resmi bir prosedür de henüz yok. Tuzun gördüðü tek iþlem ise yararlý minerallerin yok olmasýna sebep olan ve iyot eklenen beyazlatma iþlemi. Piyasada, iyotlu sofra tuzlarýnýn dýþýnda fiyatlarý da diðerlerine oranla daha pahalý olan kaya tuzu, himalaya tuzu ve okyanus tuzu da bulunuyor. Türkiye’nin tuz zengini bir ülke olduðunu hatýrlatan Gýda Güvenliði Hareketi Baþkaný Kemal Özer, “Yurtdýþýndan gelen ve saðlýklý olup olmadýðý tartýþmalý olan okyanus ve himalaya tuzlarýna fazladan para vermenin hiçbir anlamý yok. Bizim kaynaklarýmýz bize yeter. Onlarýn da kimyasal analize tabi tutulup tutulmadýðýný bilmiyoruz çünkü.” diyor. Bunlarýn dýþýnda hazýr gýda sektöründe kullanýlan tuz yerine geçen maddeler var ki baþlý baþýna bir saðlýk problemi. Bunlar içerisinde siyanür bulunduran, kullanýmý yasal olan ve tuzlara akýcýlýk
5
BASINDAN Baþörtümüze sahip çýkalým!
D
estek olalým! Hükümete destek olalým! MEMURSEN'in baþlattýðý kampanyaya imza atalým! Bu yasak, bu zulüm, baþörtüsü yasaðý bitsin artýk! Ýnsanlýk vazifemizi yerine getirelim! Vatandaþlýk görevimizi yapalým! “Vatani” görevimizi yapalým! Evet bu! Vatani bir görevdir. Bu topraklarý sevmek sadece askere gitmekle olmaz, bu topraklarý sevmek sadece sevdim demekle olmaz, burayý sevmek ayný zamanda bu topraklar yaþanabilecek daha güzel bir yer olsun diye çalýþmak da demektir. Oturduðumuz yerden iyi müslüman olunmaz. Müslüman proaktiftir.
Ikýnmanýn zararlý sonuçlarý olduðu için mümkün olduðu kadar ýkýnmadan tuvaletin bitirilmesinin faydalý olduðu görüþündeler. Kabýzlýk tedavisi Özellikle bir sebep bulunduysa ona yönelik tedbir alýnmasý gerektiðini söyleyen Zeki Yenidünya, tedaviyle ilgili þu bilgileri veriyor: “Örneðin kiþi ilaç kullanýyorsa deðiþtirilebilir veya kesilebilir. Sebep belli deðilse ilk yapýlacak þey yemekteki lif miktarýný, sebze meyve tüketimini ve sývý alýmýný arttýrmak. Beyaz ekmek yerine kepekli ekmeði tercih etmek, meyveleri kabuðuyla yemek,
incir, kayýsý gibi meyve ve bakliyat tüketimini arttýrmak gibi önlemlerdir. Hareketsizlik de kabýzlýða neden olduðu için düzenli egzersizin de yararý olabilir. Bu önlemlere raðmen devam ediyorsa ilaç kullanýlabilir. Kabýzlýkta kullanýlan ilaçlar, dýþký kitlesini ve su miktarýný veya baðýrsak hareketlerini arttýrarak etkili olur. Problemi doðal yoldan çözümlemek ve uzun süreli ilaç kullanmamak en doðru yol. Bazý ilaçlar uzun süre kullanýldýðýnda alýþkanlýk, yan etki, hattâ kabýzlýða neden olabiliyor. Bu yüzden mutlaka doktor önerisiyle ilaç alýnmalý.” (CÝHAN)
Hazýr gýdalardaki yapay tuzlara dikkat! ofralarýn ve yemeklerin vazgeçilmezi tuz, Saðlýk Bakan-lýðý’nýn obezite ile mücadele programýyla yeniden gündeme geldi. Lokantalarda masalardan kaldýrýlmasý, ürünlerin tuz miktarýnýn azaltýlmasý bir yana, þimdi tüketilen tuzlarýn ne kadar saðlýklý olduðu tartýþýlýyor.
18 Þubat 2013 Pazartesi
kazandýran (topaklanmayý önleyici) 30 çeþit katký maddesi bulunuyor. Mono Sodyum Glutamat (MSG- Çin tuzu) en yaygýn kullanýlan yapay tuzlardan birisi. Uzmanlarýn beklentisi ise tuzlarla ilgili kapsamlý bir yönetmelik hazýrlanmasý ve tuzlarýn da içme suyunda olduðu gibi ambalajlarýnda analiz bilgilerinin, toksikoloji analizlerinin yazmasý. Vücuttaki suyun tutulmasý, kas ve sinirlerin çalýþmasý için olmazsa olmazlardan tuz kristali, insan için gerekli 84 minerali ve eser elementi barýndýrýyor. Ancak, tüm bu önemli mineralleri bugün sofra tuzu olarak satýlanlarda bulmak imkânsýz. Zira iyot eklemek ve beyazlaþtýrmak için gerçekleþtirilen iþlemler tuzun hem kristal ve iyon yapýsýný hem de mineral yapýsýný bozuyor. Üstelik toksikoloji analizi yapýlmadýðý için de birçok saðlýk tehlikesiyle karþý karþýya kalýnýyor. Tuzlarda kimyasal olarak analiz edilmesi gereken 85 parametre var. Ancak yürürlükteki mevzuatta böyle bir zorunluluk yok. Piyasada yasal olarak satýlan hiçbir tuzda da bunlara bakýlmýyor. Kemal Özer, tuzun hassas bir element olduðunu ve tuz kaynaklarýnýn konuþma ve yürüyüþten bile etkilenebildiðini söylüyor. Türkiye’deki birçok tuz kaynaðýnýn toksik madde ve aðýr metaller ihtiva ettiðini kaydeden Özer, “Tuz insan eli deðmeden, iþlenmeden tüketilmeli. Özellikle kaya tuzlarý dinamitlerle çýkarýlmamalý ve endüstriyel iþlemden geçmemeli. Çünkü iþlenen tuzlarýn mineralleri kayboluyor. Ayrýca her markaya analiz zorunluluðu getirilmeli ve bu analizler her yýl tekrarlanmalý. Zira yeni bir tuz cevheri damarý, zehirli çýkabilir.” ifadelerini kullanýyor. Ýþlenmemiþ, katký maddesi eklenmemiþ ‘kaya tuzu’ tüketmeyi tavsiye eden Özer, “Bir
aile 10 kg tuz alsa, yaklaþýk 1 yýl yeter. Bu tuzlar için de üreticiden mutlaka kimyasal kirlilik analizi isteyin.” diyor. Çin tuzundan uzak durun! Piyasada yaklaþýk 30 çeþit kimyasal tuz türevi katký maddesi bulunuyor. Bunlardan en yaygýn kullanýlaný ‘Çin tuzu’ olarak bilinen mono sodyum glutamat (MSG). Lezzet vermesi ve iþtah açýcý özelliði sebebiyle yaygýn olarak kullanýlýyor. Bir diðer zararlý tuz türevleri ise sodyum, potasyum ve kalsiyumun ferrosiyanür tuzlarý. Amerikan Gýda ve Ýlaç Dairesi (FDA) bu maddelerin gýda katký maddesi olarak kullanýmýný yasakladý. Özer, bu tuzlarýn özellikle çocuklar için tehlikeli olduðunu belirtiyor ve ekliyor: “Bu toksik/zehirli maddeler; aðýz, boðaz ve mide yanmalarýna, gýrtlak zedelenmesine, iç kanamalara, baþ dönmesine, alerjik reaksiyonlara hatta beyin kanamalarýna bile yol açabiliyor.” Bu tuzlarýn eldesi için kullanýlan ferrosiyanür bileþiklerinin kullanýmýnýn genel olarak kýsýtlandýðýný ifade eden Gýda Mühendisi Sedat Kuru da sofra tuzlarýnda topaklanmayý önleyici olarak kullanýlan siyanürün kaynaðýnýn kömür gazý üretiminde ortaya çýkan cüruf olduðunu söylüyor. (CÝHAN)
Müslüman yanlýþý eliyle düzeltendir, düzeltemiyorsa sözüyle düzeltendir, imanýn en zayýfý kalpte kalan buðzdur. Þimdi sorarým, kýzlarý, eþi, torunlarý, annesi baþörtüsü zulmünü bizatihi yaþayan kaç kiþi kalbinde yasaða, yasakçýlara karþý buðz ederek uyanýyor…o bile kalmadý bizde! Ben ne baþörtüsü maðduru anneler gördüm, kendi maðdur, kýzý maðdur… yüzünü ekþite ekþite bu baþörtüsü konusu da çok oldu artýk demeye getiren, konuþulmasa… Üzerinde durulmasa artýk demeye getiren…. bir haller oldu müslümanlara…olmasaydý bu hale gelmezdik zaten… Bu yasaðýn otuz senedir sürüyor olmasýnýn müsebbibi din düþmanlarý deðildir sadece! Müslümanlardýr da! Müslümanýz diye geçinenlerdir de! Çok söylenecek var da haydi susalým… bu kadarý ne demek istediðimi izah eder sanýrým… Zulümle abad olunmaz. Hayatlar söndü, sönmediyse karartýldý, nesil arkasýndan nesil, anneanneden torununa ulaþan bir soykýrým yapýldý, herkes sustu, bekledi, yasak hep varoldu, koyanlar neredeyse toprak oldu, ama yasak kalkmadý, zulüm bitmedi! Þimdi hükümet ayaklandý, kaldýracaðýz diyor; iki bakan ayrý ayrý ayný hafta konuþuyor.. Anayasa çözecek diyor, Avrupa ülkelerinde böyle bir yasak yok diyor. MEMURSEN yasak kalksýn zulüm bitsin diye 10 milyon imza kampanyasý baþlattý. Destek olalým, týklayalým destek olalým, illerdeki standlarda imzalayalým destek olalým! http://özgürlükiçin10milyonimza.com/ Ha gayret bu sefer, bu sefer, bir sefer de çözelim! Toplumsal konsensüs var, AK Parti hükümetinin karþýsýnda duracak güç yok! Artýk kimse baþörtüsüne doðrudan karþý çýkamýyor! Siyasi doðruluk adýna, güç odaklarýný üzerine uylamama adýna, herkes de “benim de teyzem hacý, annem yaþmaklý” diye baþlayan cümleler kuruyor, içinden baþörtülülere diþ bilese bile bunu gösterecek takatý kalmadý. Kalmasýn da! Bunu neden söylüyorum… Siyasal mutabakat da var! Yasaðýn kalkmasýna karþý çýkan kendi kaybeder, belki kemikleþmiþ yüzde iki kitlesini tutar milyonlarý kaybeder! Kimse yasakçý olarak anýlmak istemiyor artýk! Çözelim! Bir seferde temelden çözelim! Tuzaklara da düþmeyelim! Kaldýrýyoruz derken baþka yasaklar devreye sokmayalým! Hep söyledik, söylüyoruz: ya hep ya hiçdir yasaða çözüm! Þimdi bu kadar, yarýn bir kilogram daha ekleriz, daha ertesi gün beþ metre daha yol alýrýz, durun bakalým konjonktür ne gösterecek demekle bu iþ çö-zül-mez. Türkiye hazýr, dünya hazýr, biz baþörtülü kadýnlar çoktan hazýr. Lütfen, biraz insaf, biraz izan. Bolca da cesaret! Adýnýz tarihe zulmü bitiren olarak geçecek! Merve Kavakçý Ýslam / Yeni Akit
Herkesin diyet listesi kendi parmak izi gibi farklý zel Bahar Hastanesi Diyetisyeni Mine Palacýoðlu, kiþinin diyet listesinin kendi parmak izi gibi olduðunu belirterek herkesin beslenme programýnýn bireye özel hazýrlanýp uygulanmasý gerektiðini söyledi. Diyetisyen Palacýoðlu, Bursa Büyükþehir Belediyesi Kadýnlar Lokalinde yapýlan Saðlýklý Beslenme seminerinde konuþtu. Yeterli ve dengeli beslenme konusunda yapýlan hatalarý anlatan Palacýoðlu, dengeli beslenmenin, saðlýklý yaþamýn ayrýlmaz unsuru olduðunu kaydetti.
gerektiðini vurguladý.
Ö
Kilo kaybý için yapýlan diyetler konusunda yanlýþ
yöntemler kullanýldýðýna dikkat çeken Palacýoðlu, her diyet listesinin uygulandýðýnda doðru sonuçlar doðurmadýðýný ifade etti. Palacýoðlu, kiþinin diyet listesinin kendi parmak izi gibi olduðunu belirterek herkesin beslenme programýnýn bireye özel hazýrlanýp uygulanmasý
Saðlýklý beslenmenin yaný sýra bitkisel çaylar hakkýnda da katýlýmcýlarý bilgilendiren Palacýoðlu, þunlarý dile getirdi: "Bitkisel çaylarýnda da ayný ilaçlar gibi günlük tüketilmesi gereken dozlar olmalýdýr. Bitkilerinde birbirlerine karþý etkileþimleri olabilir. Diyetisyen kontrolünde hazýrlanmýþ kiþiye özel ve kiþinin sosyal hayatýný eskisi gibi sürdürebileceði yeterli ve dengeli beslenme programlarýyla fazla kilolar rahatlýkla verilebilir. Beslenme bozukluklarýna baðlý olarak geliþen hastalýklar önlenebilir." (CÝHAN)
18 Þubat 2013 Pazartesi
6
‘Sessiz devrimle , ülkemize çað atlattýk’ M. Sait Çakar - Ali Edis Sayfa 1’den devam
A
K Parti olarak 10 yýl önce hayal edilmeyen sýçramayý gerçekleþtirdiklerini anlatan Erdoðan, “Biz buralara durup dururken gelmedik. Bir emeðin neticesinde geldik. Son 10 yýlda gerçekten de 10 yýl önce hayal edilemeyen bir sýçramayý bir kalkýnmayý gerçekleþtirdik. Köklü
reformlarýmýzla, sessiz devrimle deyim yerimdeyse ülkemize çað atlattýk. Ancak 50 yýlda oluþabilecek Türkiye’yi 10 yýlda inþa ettik. Gerek hükümet gerek yerel yönetimler bazýnda halkýmýzýn emanetini yere düþürmedik. Bu emaneti layýkýyla taþýdýk, daha da yükselttik. Bunun neticesinde güvenimiz arttý. Gördüðümüz her seçimde halkýmýz bize çok daha güçlü destek verdi.” þeklinde
konuþtu.
"Seçimleri 5 yýldan 4 yýla indirmek hataydý" Gelecek yerel seçimlerin çok hassas olduðunu belirten Erdoðan, söz konusu yerel seçimlerle yeni bir güven tazeleyeceklerini kaydetti. Seçimlere fazla bir zaman kalmadýðýný, 13 aylýk gibi kýsa bir sürenin kaldýðýný hatýrlatan Erdoðan, seçim süresini 5
Tarým ve Kýrsal Kalkýnmayý Destekleme Kurumu Kýrsal Kalkýnma (IPARD) Programý DOKUZUNCU BAÞVURU ÇAÐRI ÝLANI Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn ilgili kuruluþu olan Tarým ve Kýrsal Kalkýnmayý Destekleme Kurumu (TKDK), Türkiye Cumhuriyeti adýna Avrupa Birliði’nin Katýlým Öncesi Mali Yardým Aracý olan IPA’nýn Kýrsal Kalkýnma Bileþeni kapsamýnda uygulanacak yatýrýmlara iliþkin 23 Ocak 2013 tarihinde Dokuzuncu Baþvuru Ýlanýna çýkmýþ bulunmaktadýr. Baþvuru kabulüne iliþkin bu çaðrý, Kýrsal Kalkýnma (IPARD) Programý kapsamýnda yatýrým yapmak isteyen iþletmeler tarafýndan destek almak üzere yapýlacak baþvurular ile ilgilidir. KIRSAL KALKINMA (IPARD) PROGRAMININ AMACI VE ÖNCELÝKLÝ EKSENLERÝ Avrupa Komisyonu tarafýndan 25 Þubat 2008 tarihinde onaylanan Kýrsal Kalkýnma (IPARD) Programý; Türkiye’nin katýlým öncesi dönemdeki öncelikleri ve ihtiyaçlarýný dikkate alarak, sürdürülebilir k standartlarýna yükseltmeyi amaçlamaktadýr. Avrupa Birliði Kýrsal Kalkýnma (IPARD) Fonlarý, aþaðýda yer alan öenlick eksenlerine yönelik olarak kullandýrýlacaktýr. Öncelik Ekseni 1: Ortak Tarým Politikasý ve gýda güvenliði, veterinerlik ve bitki saðlýðý ile ilgili alanlara iliþkin Topluluk standartlarýnýn uygulanmasý ve tarým sektörünün sürdürülebilir adaptasyonuna katký saðlanmasý. Öncelik Ekseni 2: Tarým-çevre tedbirlerinin ve yerel kýrsal kalkýnma stratejilerinin uygulanmasý için hazýrlýk niteliðinde faaliyetlere katký saðlanmasý (IPARD Programýnýn ikinci döneminde uygulanacaktýr). Öncelik Ekseni 3: Kýrsal ekonominin geliþimini destekleyerek, kýrsal alanlarýn sürdürülebilir kalkýnmasýna katký saðlanmasý. PROGRAMIN KAYNAÐI Faydalanýcýlara uygun harcamalar karþýlýðýnda saðlanacak olan mali desteðin kaynaðý, Avrupa Birliði ve Türkiye Cumhuriyeti Eþ IPARD Programý Fonudur. Bu destek “Kamu Katkýsý” olarak adlandýrýlmaktadýr. Bu kamu katkýsý, program çerçevesinde gerçekleþmiþ yatýrýmlar için geri ödemesiz olarak kullandýrýlacaktýr. BAÞVURU TARÝHLERÝ Baþvurular 1 5.02.2013 tarihi saat 09.00’dan itibaren, yatýrýmýn uygulanacaðý ilde bulunan ve iletiþim bilgileri aþaðýda yer alan TKDK Ýl Koordinatörlüklerinde kabul edilmeye baþlayacak olup, baþvurularýn son teslim tarihi 15.03.2013, saat 21.00’dir. Bu çaðrý için son teslim tarihinden sonra yapýlacak baþvurular kabul edilmeyecektir.
yýldan 4 yýla indirmekle hata yaptýklarý itirafýnda bulundu. Erdoðan, konuþmasýný þöyle sürdü: “Bir yanlýþ yaptýk 5 yýl olan seçim süresini 4 yýla indirdik, o zamanki bizimle cumhurbaþkanlýðý seçimleri, seçimlerin 5 yýldan 4 yýla indirilmesi gibi muhalefette olan bir partinin teklifini, biz bunlar 'ciddidir dürüsttür' diyerek, ona aldandýk, ona kandýk ve maalesef 4 yýla indirilmesiyle ilgili deðiþikliði yaptýk. Yanlýþ yaptýk, çünkü 4 yýl bir hizmet süresi için yeterli deðil. Hâlbuki seçimlere ilk girdiðimizde 5 yýldý. Olan oldu. Þimdi ise 13 ay çok çabuk geçecek. Seçime girmiþ sayýlýrýz. Aktif çalýþmalýyýz.”
"Mardin’in Diyarbakýr gibi olmamasý için Mardin’i kazanmalýyýz" Mardin’i bu haliyle görmek istemediðini, ileri dönemde daha farklý görmek istediðini dile getiren Erdoðan, “Mardin kadim bir medeniyetin müstesna þekillerinden bir tanesi ve bu müstesna þehir o kadim medeniyetin geleceðe yönelik bir yansýmasý olarak devam etsin. Mardin Büyükþehir Belediyesi'ni AK Parti'nin kazanmasý lazým. Bunun için çok çalýþmamýz gayret göstermemiz lazým. Burada bir yanlýþlýk olursa burada yanlýþ bir netice alýnýrsa çok ‘ah, vah’ ederiz. Eðer Diyarbakýr’ýn baþýna gelenler Mardin’in baþýna gelmesin istiyorsak bizim almamýz lazým. Diyarbakýr rezil. Hiçbir alt ve üst yapý yok. Belediyecilik verilmiyor. Bu zihniyetle bir yanlýþlýk olursa Diyarbakýr bundan sonra çok daha büyük felaketler bekliyor. Çünkü bu zihniyetin hizmet diye bir anlayýþý yok. Bunlarýn anlayýþýnda bütün imkânlarý alsýnlar ondan sonra arzu edilmeyen o PKK'ya göndersinler. Bizim derdimiz ne? Hizmet. Biz çünkü insanýmýzý hakkýmýz seviyoruz. 'Biz size efendi olmaya deðil hizmetkâr olamaya geldik' diyoruz. Biz istiyoruz ki Mardinimizin o bütün tarihi
binalarý bütün güzelliðiyle ortaya çýksýn. Yeni Mardin alt ve üst yapýsýyla yerel mimarýyla çok da ters düþmesin. Örneðin TOKÝ’ye bile talimatým var. Ýstediðim neticeyi alamadým. TOKÝ bile burada yaptýðý yapýlarý yerel mimariyle örtüþecek þekilde yapmalý. Onun adeta bu asýrdaki yansýmasý olmalý. Ýlla 10–15 kat binalar Mardin’e yakýþmaz. Ben düþüncelerimi söylüyorum. Niye? Çünkü bu tarih kenti adeta bizim üzerimizde hakký olan o yapýlanmayý görmek istiyoruz. Bizim onu vermemiz gerekiyor. Ýnsan topraða yakýn yaþamalý. Topraða ne kadar uzaksa o yaþam tarzýna uzak olur. Bunu baþarmamý lazým. 2014 yerel seçimlerinde bu teþkilatýmýzý gayretli görmek istediðimi ifade etmek istiyorum. Onun için de sandýk esaslý çalýþmada taviz vermemek lazým.” þeklinde konuþtu. "Parti olarak etnik siyaset yapmýyoruz" Parti olarak etnik siyaset yapmadýklarýný dile getiren Erdoðan, “Kimlik siyaseti asla yapmayacaðýz. Bölge ve dinsel milletçiliðe asla yaslanmayacaðýz. Hiçbir tahrik ve provokasyona pabuç býrakmayacaðýz. Hiçbir saldýrýya boyun eðmeyeceðiz. Gaziantep saldýrýsýnda Antep nasýl terörü sokmadýysa Mardin de sokmayacak terörü. Çözümsüzlükten yana deðil çözümden yana olduðumuzu samimi bir mücadele verdiðimizi bir kez daha göstereceðiz. Kimseyi ötekileþtirmeyeceðiz. Her kesimi kazanmaya çalýþacaðýz. Kanaat önderlerini ziyaret edeceðiz, dualarýný alacaðýz. Gücümüzü köklü ve kalýcý çözümler üretmekten alýyoruz.
Biz gücümüzü bütün halktan alýyoruz. Diðer partilerinin böyle bir özelliði yok. Ýnsanlarý ayýrmayan tek parti biziz. Herkesi her bölgeyi, her vatandaþý bütünün bir parçasý olarak görüyoruz. Eserlerimiz bunun en bariz örneði. Buradaki yerler cumhuriyet tarihinde görmediði hizmetleri bizim tarihimizde gördü." diye konuþtu. "Terörün bitmesi için çalýþan bizim gibi bir baþka parti yok." diyen Erdoðan, "Biz ötekileþtirme tanýmýyoruz. Kardeþlik diyoruz, arkadaþýn ötesine geçiyoruz. Karýndaþtan sonra en önemli yakýnlýk kardeþliktir. Halkýmýz bu meselenin AK Parti'nin çalýþmasýyla çözülebileceði konusunda hem fikir. Milletimiz AK Parti'ye güveniyor. Mesuliyetimiz ortada. Ciddiyetle bu iþin üzerine gidersek inanýyorum ki çözüm yolunda olumlu bir netice geliþecek. 10 yýl boyunca Türkiye’ye güzel yatýrýmlar yaptýk. Yeterli mi? Yetmez. Daha büyük hedefler koyacaðýz önümüze.” ifadelerini kullandý. "ÝMF'ye borcun son taksitini Mayýs ayýnda ödeyeceðiz" IMF’ye olan borcun 464 milyon dolarlýk son taksitinin mayýs ayýnda ödeneceðini ifade eden Erdoðan, “Þimdi bizden borç istiyor. Nereden nereye geldik. Sizin dualarýnýzla bunlarý yakaladýk. Büyükþehir belediyesi seçimleri için dað taþ demeden koþacaðýz. Gönülleri fethe edeceðiz ve gönüllüler kadrosu olarak bu iþi bitireceðiz. Mart 2014’te bu seçimin kazanýlmasý hiçbir seçim deðiþilmez. Ya tarih yazacaðýz ya da sayfalarý kapatacaðýz. Onun için çok çalýþmamýz lazým.” ifadelerini kullandý.
Mazlum-Der: Öner’in ölümüne neden olanlar ortaya çýkartýlmalý
YATIRIM SÜRELERÝ Dokuzuncu Baþvuru Çaðrý Ýlaný kapsamýnda hazýrlanacak baþvurularda yatýrým süreleri 2 taksiti geçmeyecek þekilde aþaðýdaki gibi planlanmalýdýr. -Baþvuru tek taksit olarak planlanmýþ ise; yatýrým süresi ve Ödeme Talebi Paketinin hazýrlanýp Kuruma sunulmasý toplamda 5 (beþ) ayý geçmemelidir. -Baþvuru iki taksit olarak planlanmýþ ise; birinci taksitin yatýrým süresi ve Ödeme Talebi Paketinin hazýrlanýp Kuruma sunulmasý 5 (beþ) ay içerisinde olmalýdýr. -Ýki taksitli baþvurularda toplam yatýrým süresi 10 (on) ayý geçmemelidir. BAÞVURULAR ÝLE ÝLGÝLÝ BÝLGÝLER Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý ile Avrupa Komisyonu arasýnda yapýlan görüþmeler sonucunda IPARD Programýnda deðiþiklikler yapýlmýþtýr. Programýn son hali Bakanlýðýmýz (www.tarim.gov.tr) ve Kurumumuz internet adreslerinden (www.tkdk.gov.tr) temin edilmelidir. Baþvurular hakkýnda detaylý bilgiler ve baþvuru kurallarýnýn yer aldýðý Baþvuru Çaðrý Rehberleri (versiyon 3.0) kurumumuzun resmi internet adresinden (www.tkdk.gov.tr ) temin edilmelidir. Ayrýca, bu baþvuru çaðrý döneminde Kurumumuz tarafýndan yapýlacakilave duyuru ve bilgilendirmeler de bu çaðrý ilaný kapsamýnda dikkate alýnmalý ve söz konusu duyuru ve bilgilendirmeler, kurumumuzun resmi internet adresinden (www.tkdk.gov.tr ) takip edilmelidir.
Yeniþehir Mahallesi Vali Ozan Bulvarý No:95 Merkez Tel: 0482 212 47 12 Faks: 0482 212 47 13 - MARDÝN
M
azlum-Der Diyarbakýr Þube Baþkaný Abdurrahim Ay, Diyarbakýr’da ‘polise attýðý bombanýn elinde patlamasý sonucu’ hayatýný kaybettiði açýklanan, ancak otopsi raporunda ölümün patlamadan kaynaklanmadýðý belirtilen Þahin Öner’in ölümüne neden olanlarýn ortaya çýkartýlmasý çaðrýsýnda bulundu. Ay, “Ortaya çýkan gerçek karþýsýnda lafý uzatmaya, eðip bükmeye, süslemeye gerek yok. Þahin Öner isimli genci ezen aracýn sürücüsü ve ekibi, genci hastane yerine karakola götürüp parmak izi alan, tedavi etmemek suretiyle ölümüne neden olan, tutanaklarý imzalayan polisler, olayý çarpýtýp suçlularý kayýran ve yargýyý etkileyen diðer yetkililer halen makamlarýnda ve iþlerinin baþýndadýrlar.” dedi. Mazlum-Der Diyarbakýr Þube Baþkanlýðý binasýndan basýn toplantýsý düzenleyen Abdurrahim Ay, Diyarbakýr’da 10 Þubat’ta Ýmralý’da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan’ýn yakalanýþ yýl dönümünü protesto ettiði sýrada
hayatýný kaybeden Þahin Öner olayýnýn aydýnlatýlmasý çaðrýsýnda bulundu. Olayýn medyada yoðun bir þekilde yer aldýðýný, ancak ortaya çýkan görgü tanýklarý ile bilgi ve belgelerin olayýn patlamadan kaynaklý olmadýðýnýn anlaþýldýðýný söyledi. Ay, “Ambulans kayýt formunda ölen gencin Þehitlik Polis Karakolu’ndan telsiz anonsu üzerine alýndýðýný, otopsi raporunda ise gencin bedeninde patlayýcý madde bulunmadýðý açýklandý. Gencin kaburgalarýnýn kýrýk olduðu, sað tarafýnda ise sürtünmeden kaynaklý yaralanmalarýn olduðu ortaya çýktý. Bu haliyle görgü tanýklarýnýn ifade ettiði üzere polise ait akrep aracýn genci ezdiði ortaya çýkmýþ bulunmaktadýr.” iddiasýnda bulundu. Ay, güvenlik güçlerinin yasa ile tanýnan yetkilerini kötüye kullanarak, hatta çoðu zaman bu sýnýrlarýn dýþýna çýkarak, insanlarýn en temel haklarýný ayaklar altýna almaya devam ettiklerini savundu. (CÝHAN)