18 Eylül Salı Gazete Sayfaları by Mardin İletişim Gazetesi

Midyat M Meslek Yüksek Okulu'na yeni bölüm açýldý Ali Edis

ardin Artuklu Üniversitesi Midyat Meslek Yüksek Okulu'nda, elektronikhaberleþme teknolojisi bölümü açýldý.

Okul Müdürü Mesut Eriker,yaptýðý açýklamada, elektronikhaberleþme teknolojisi bölümüne, öðrenci alýmý yapýldýðýný kaydetti.

giriþimci, yenilikçi ve ulusal deðerlere saygýlý, alanýndaki sorunlara çözüm üreten bireyler yetiþtirmektir. Ayrýca trafik ve ulaþtýrma hizmetleri bölümünün de açýlmasý için gerekli yazýþmalarý yaptýk. Bu yýl 4 örgün, 3

ikinci öðretim olmak üzere bütün programlarýmýzýn kontenjanlarý doldu. 2012 yýlý için kontenjan sayýmýz 210 olarak belirlendi. Kayýt yapan öðrenci sayýsý 182, boþ kalan kontenjan sayýmýz ise 28 oldu.”

Kaliteli eðitim sunmayý amaçladýklarýný ifade eden Eriker, þunlarý söyledi:

"Hedefimiz, biliþim teknolojilerinin geliþimini takip eden ve bu teknolojileri en üst düzeyde kullanabilen,

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

18 Eylül 2012 Salý

Yýl: 9 Sayý 2448 Fiyatý :25 Kr

Sonbaharda hava deðiþikliðine dikkat Z M. Sait Çakar

atürre, grip, farenjit ve bronþit Sonbahar ayýyla birlikte özellikle de kapalý ortamlarda çalýþanlarda sýk rastlanan hastalýklar önlem almadýðýnýzda çalýþma koþullarýný zorlaþtýrýyor. Sonbahar aylarýný saðlýklý geçirmenin yolu da doktorlarýn önerilerini dinlemekten geçtiðini belirten Aile Saðlýk doktoru Hamit Kassap ailelerin anlýk hava deðiþimlerine dikkat etmesi gerektiðini ifade etti. Kassap “Üst ve alt solunum yolu hastalýklarý en çok sonbaharda karþýlaþtýðýmýz hastalýklar. Günün büyük bir bölümünü kapalý ve kalabalýk ortamlarda geçiriyor olmamýz, zatürre, grip, farenjit ve bronþit gibi hastalýklara daha sýk yakalanmamýza yol açýyor. Ancak bunlardan korunmanýn yolu olduðu gibi, tedavisi de mümkün. Doktorlar olarak, üst solunum yolu enfeksiyonlarýný, "mevsime baðlý" hastalýklar olarak nitelendiriyoruz. Özellikle de mevsim

geçiþlerinde, gün içindeki ýsý farklarýnýn çok olduðu ilkbahar ve sonbaharda bu hastalýklarýn daha çok görüldüðüne göre buna hastalarýn hem iþ yerlerinde hemde evde daha dikkat etmesi gerekiyor. Bu tür durumlarda hastalarýmýzýn muhakkak aile doktorlarýnda tedavi görmeleri gerekiyor. Aksi durumlarda hastalýklar bulaþýcý olduðundan yayýlma gösterebiliyor ve hastalarda yataða belirli bir süre baðlý býrakabiliyor.”dedi

Mardin'de iki ayda 6 otel için yatýrým kararý alýndý Ders kitaplarýný kaymakam daðýttý Ýsmail Erkar

idyat ilçesine baðlý Düzova köyünde düzenlenen yeni eðitim yýlý açýlýþ töreninde, Kaymakam Oðuzhan Bingöl öðrencilere ders kitaplarýný daðýttý. Vatandaþlarla tek tek sohbet eden Bingöl, öðrencilerden matematik dersine önem vermelerini istedi. Düzova Köyü Ýlköðretim Okulu bahçesinde düzenlenen törene Kaymakam Oðuzhan Bingöl, Emniyet Müdürü Serdar Yurdagül, Milli Eðitim Müdürü Þehmus Ýleri, AK Parti Ýlçe Baþkaný Hüseyin Çelebi, okul müdürleri, öðretmenler, öðrenciler ve vatandaþlar katýldý. Saygý duruþu ve Ýstiklal Marþý’nýn okunmasýyla baþlayan tören, öðrenciler tarafýndan okunan þiirlerle devam etti. Folklor ekibi tarafýndan oynanan oyunlara öðretmen ve öðrenciler de eþlik etti. Törende kýsa bir konuþma yapan Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Þehmus Ýleri, “2012-2013 eðitim öðretim yýlýnda 3 baðýmsýz anaokulu, 68 ilkokul, 35 ortaokul, 12 lisemiz olmak üzere yaklaþýk 840 derslikte bin 430 öðretmen ve 22 bin 609 öðrenci ile eðitim öðretime baþlýyoruz.” diye konuþtu. Ardýndan, sýnýflarý dolaþan Kaymakam Oðuzhan Bingöl, öðrencilere ders kitaplarýný daðýttý. Matematik dersine özen göstermelerini isteyen Bingöl, öðrencilere baþarýlý olmalarý için ders çalýþmalarý gerektiðini hatýrlattý. Sýnýf ziyareti sýrasýnda öðretmenlerden Þükriye Baran, Kaymakam Bingöl’e, prokol kapýsýnýn halka açýlmasýyla ilgili teþekkür etti. Baran, “Çok mutlu olduk. Vatandaþlarýn prokol kapýsýný açmanýz bizleri sevindirdi.” diye konuþtu.

‘Öðretmenler halkla iç içe olmalý’

ýzýltepe Ýlçesi Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü bünyesine atanarak yeni göreve baþlayacak olan 380 genç öðretmene "Çevreyi Tanýma Semineri" veriliyor. Sayfa 2’de

Hükümetin yeni çýkardýðý teþvik yasasý ile 6. Bölgede yer alan Mardin’de, sanayiden sonra turizm sektöründe de yatýrýmcýlar ilde otel yapmak için sýraya girdi. Son iki ayda Mardin’de 2 adet 3 yýldýzlý, 1 adet 4 yýldýzlý, 1 adet 5 yýldýzlý ve 1 adet butik otel olmak üzere 5 otel ve bir butik otel yatýrýmý yapýlacak.

Mardin’de, gerek sanayi alanýnda gerekse turizm alanýnda son yýllarda önemli geliþmeler yaþandýðýna dikkat çekti. Ayvaz, yeni teþvik yasasýnýn çýkmasý ile 6. Bölgede yer alan Mardin’de yatýrým için iþ adamlarýnýn sýraya girdiðini söyledi. Son iki ayda bu teþvikten yararlanmak isteyen iþ adamlarýnýn, Mardin’de 5 otel ve bir butik otel için yatýrým kararý aldýklarýný belirten Vali Ayvaz, ”Yaklaþýk 200 milyon tutarýnda olacak olan otel yatýrýmlarýnda en az 500 kiþi istihdam edilecektir. Sayfa 2’de

Atak Koleji yeni eðitim Yeni eðitim yýlý baþladý yýlýna baþladý M M Sedat Aslanaçier

Ali Edis

ardin Atak Koleji’nde, 2012-2013 yeni eðitim yýlý büyük heyecan ve coþkuyla baþladý. Yeni eðitim döneminin baþlamasýyla ilgili bir konuþma yapan Atak Koleji Müdürü Ýlhan Aytekin, her zaman öncelikli hedeflerinin, iyi bir insan yetiþtirmek ve öðrencinin bir sonraki eðitim hayatýnda iyi bir okula yerleþmesini saðlayacak eðitimi vermek olduðunu söyledi. Aytekin, ”Fakat öncelikli hedef anadilini doðru ve düzgün konuþan

ardin'de, yeni eðitimöðretim yýlýnýn baþlamasý nedeniyle 13 mart Ýlköðretim okulunda tören düzenlendi. 13 Mart Ýlköðretim Okulu'nda yapýlan program, Ýstiklal Marþý'nýn okunmasý ve saygý duruþuyla baþladý.

Programa Mardin valisi Turhan Ayvaz, Milli eðitim Müdürü Ziya Eser ve çok sayýda öðrenci velisi katýldý. Vali bireyler yetiþtirmektir. Turhan Ayvaz, çocuklarýn artýk 66 ayýný doldurduktan sonra da okula Tüm öðrenci, öðretmen ve baþlayabileceðini, öðrencilerin 12 yýl velilerimize yeni eðitim öðretim zorunlu eðitime tabi tutulacaðýný döneminin her geçen yýldan daha söyledi. Küçük yaþta okula baþlayacak güzel, daha heyecanlý ve daha olanlar için Velilere ve öðretmenlere baþarýlý geçmesini temenni büyük sorumluluk düþtüðünü belirten ediyoruz.” dedi. Ayvaz, "Sevgili öðretmenler, bu sene Daha sonra sýnýflarýna geçen baþlayacak olan 5 yaþýndaki öðrenciler, okul tarafýndan organize çocuklarýmýz sizlere emanet. Onlara siz edilen Hacivat Karagöz gösterisi ile sahip çýkacaksýnýz. Velilerimizin de eðlendi. sorumluluklarý çok. Çocuklarýmýz,

ekmeklerini ellerine alana kadar arkalarýnda durmak zorundayýz" dedi. Milli Eðitim Müdürü Ziya Eser de okuyan çocuklarýn geleceðin teminatý olduðunu belirterek, "Eðitim, milleti kabuslardan kurtarýr. Geliþmiþ ülkeler, eðitim sistemlerini sürekli yenileme ve deðiþtirme ihtiyacý duyarlar. Bu nedenle bu sene baþlayacak olan çocuklarýmýza daha çok yardým etmeliyiz." Dedi. Tören, öðrencilerin günün anlam ve önemini belirten þiirler okumasýnýn ardýndan sona erdi.

18 Eylül 2012 Salý

Mardin'de iki ayda 6 otel Y için yatýrým kararý alýndý

Ziller Çalýyor Murat Baðýþ murat.bagis@ hotmail.com

aklaþýk üç ay süren yaz tatili bitti.

Sedat Aslanaçier

eni teþvik uygulamasý kapsamýnda Mardin’de 5 otel ve bir butik otel yatýrýmý yapýlacak. Hükümetin yeni çýkardýðý teþvik yasasý ile 6. Bölgede yer alan Mardin’de, sanayiden sonra turizm sektöründe de yatýrýmcýlar ilde otel yapmak için sýraya girdi. Son iki ayda Mardin’de 2 adet 3 yýldýzlý, 1 adet 4 yýldýzlý, 1 adet 5 yýldýzlý ve 1 adet butik otel olmak üzere 5 otel ve bir butik otel yatýrýmý yapýlacak. Yaklaþýk 200 milyon TL tutarýnda yapýlacak otel yatýrýmlarýnda yaklaþýk 500 kiþi istihdam edilecek. Vali Turhan Ayvaz, Mardin’de, gerek sanayi alanýnda gerekse turizm alanýnda son yýllarda önemli geliþmeler yaþandýðýna dikkat çekti. Ayvaz, yeni teþvik yasasýnýn çýkmasý ile 6. Bölgede yer alan Mardin’de yatýrým için iþ adamlarýnýn sýraya girdiðini söyledi. Son iki ayda bu teþvikten yararlanmak isteyen iþ adamlarýnýn, Mardin’de 5 otel ve bir butik otel için yatýrým kararý aldýklarýný belirten Vali Ayvaz, ”Yaklaþýk 200 milyon tutarýnda olacak olan otel yatýrýmlarýnda en az 500 kiþi istihdam edilecektir. Son beþ

Yarýn okullar açýlýyor. Aralarýnda benim çocuklarýmýn da bulunduðu milyonlarca öðrenci yarýn sýnýflarýnda öðretmenleriyle buluþacak olmanýn heyecaný içindeler. Kimileri farklý sýnýflara, kimileri farklý okullara adým atacaklar.

yýlda turizm sektöründe yaklaþýk 400 milyon TL’lik yatýrým yapýldý. 2002 yýlýnda ilde iki ile üç otel mevcut iken bugün Mardin’de butik otellerle birlikte 20'ye yakýn otel açýldý. 2002 yýlýnda Mardin’e sadece yýlda 20 bin turist gelirken, 2011 yýlýnda tarihi þehri 1 milyon turistin ziyaret ettiðini görüyoruz. 2012 yýlý sonu itibari ile bir milyonu aþmayý hedefliyoruz.” dedi. "200'ün üzerinde yatýrýmcý sýrada bekliyor" Mardin'in, kültürel deðerleri ve tarihi dokusuyla bir dünya markasý durumuna geldiðini kaydeden Vali Ayvaz, ilde son yýllarda önemli deðiþimler yaþandýðýný söyledi. Þehirde yaþanan huzur ve güven ile birlikte son on yýlda tarihi ilde sanayi ve turizm alanýnda önemli yatýrýmlar gerçekleþtiðini ifade eden Ayvaz, þöyle devam etti: "2009 yýlýndan beri Mardin’de 100’ün üzerinde fabrika açýldý. Sadece bu yýl Mardin’de yatýrým yapmak için 200’ün üzerinde iþ adamý bize baþvurdu. Huzur ve güvenle birlikte yerli yabancý yatýrýmcýlar burada yatýrým yapmak için sýraya girdi. Temmuz, Aðustos ayýnda Mardin’de yatýrým yapmak için teþvik belgesi alan

Ben bu yazýmda öðretmenlerini özlemle bekleyen milyonlarca öðrenci adýna, öðretmen Alpay Cavlak’a ait "Öðretmenim Kurdele Takma Bana" isimli bir þiirle seslenmek istiyorum yarýn sýnýflara beklenen bütün öðretmenlere. Öðretmenim kurdele takma bana. Günaydýn de, elimden tut. Taþýnsýn sýcaklýðýn, Okuduðum ilk kelimelere. Boyamasan da olur elmamý. Olsun, kýzarmasýn elmam; Üzülür belki arkadaþlarým. Öðretmenim kurdele takma bana. Yanýmda kal, Yaptýðým resme bak. “Bunu da öðretmenim, bunu da ben yaptým!” Diyeyim sana. Gülüþünü çizeyim, resim defterime. Koymasan da olur resmimi,

8 yatýrýmcý, ilde 147 milyon TL’lik yatýrým kararý aldý. Bu yatýrýmla birlikte Mardin’de 661 kiþi istihdam edilecektir. Þu anda Organize Sanayi Bölgesi'nde yer kalmadýðý için ikinci Organize Sanayi Bölgesi kurulmasý için arazi tahsisi kararý verdik.” "Mardin bir dünya markasý" Tarihi Dönüþüm Projesi'nin tamamlanmasýnýn ardýndan, Mardin'in dünya turizm þehri olacaðýna dikkat çeken Vali Ayvaz, ”Mardin, bölgenin kalkýnmasýnda lokomotif görevi üstlenmeye hazýr. Kent, kültürel deðerleri ve tarihi dokusuyla bir dünya markasý durumunda. Projelerin tamamlanmasýyla þehir gerçek kimliðine kavuþacak ve yýllýk 5 milyon turist beklentimiz rüya olmaktan çýkacak. Mardin, bulunduðu bölgenin kalkýnmasýna da vesile olacak. Mardin'in geleceðini turizme

baðlýyoruz. Mardin’de turizm sadece dört ayla sýnýrlý olmamalýdýr. Öncelikli hedefimiz, turizmi yýlýn 12 ayýna yaymak gerekir. Ama öncelikle yatak kapasitesini yükseltmeli, butik otelleri artýrmalýyýz. Ýnanç ve kültür turizmi tüm dünyada giderek önem kazanýyor. Türkiye'de inanç turizmi ile ilgili en gözde mekânlar Mardin'de bulunuyor. Buradaki hoþgörü ortamýný pazarlayabilirsek deðil Türkiye'nin, bütün dünyanýn önemli inanç merkezlerinden biri oluruz. Burada çok önemli potansiyeller var ve bu potansiyelleri en iyi þekilde deðerlendirebilme adýna yapýlmasý gereken çok ciddi çalýþmalar var. Ýnanç turizmi alanýndaki giriþimlerimizi uluslararasý boyuta taþýyacaðýz. Yapacaðýmýz çalýþmalarla tarihi þehrin inanç turizminden hak ettiði payý almasýný hedefliyoruz." diye konuþtu.

‘Öðretmenler halkla iç içe olmalý’ M. Sait Çakar

ýzýltepe Ýlçesi Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü bünyesine atanarak yeni göreve baþlayacak olan 380 genç öðretmene "Çevreyi Tanýma Semineri" veriliyor. Kýzýltepe Endüstri Meslek Lisesi (SODES) Konferans Salonu'nda gerçekleþtirilen ve stajyer öðretmenlerin Mesleki Uyum ve Çevreyi Tanýtma amacý taþýyan seminer baþladý. Genç öðretmenlerin yeni görev yerlerini tanýma ve mesleki yaþamda karþýlaþabilecekleri olasý sýkýntýlara karþý izleyebilecekleri yol ve yöntemlerin anlatýldýðý seminere

Kýzýltepe'ye yeni atanan öðretmenlerin tamamýna yakýný katýlarak ilgi gösterdiler. "Mesleki uyum ve Çevreyi Tanýma" adý altýnda düzenlenen seminerin ilk oturumuna Kýzýltepe ilçe Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Bahçývancý, ilçe Milli Eðitim Þube Müdürleri Turhan Hakioðlu, Þükrü Yücedað, Genç meslektaþlarýna ayrý ayrý konu baþlýklarý altýnda mesleki deneyimleri ve çevreyi tanýma sunumu yaptýlar. Saygý duruþu ve Ýstiklal Marþý'nýn okumasýyla baþlayan ilk oturumda seminerin açýlýþ konuþmasýný Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Bahçývancý yaptý. Genç öðretmenlere Kýzýltepe'ye ve

Ziller çalýyor

eðitim camiasýna hoþ geldiniz diyerek söze baþlayan Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Bahçývancý, konuþmasýnda 34 yýl önce mesleðe ilk adýmýný attýðý Maraþ'ýn Andýrýn ilçesinde baþýndan geçen olaylardan örneklemeler yaparak meslek yaþamýnda edindiði kazaným ve tecrübeleri paylaþtý.

problemlerinizi bu deneyimli arkadaþlarýmýzla paylaþýn, olmadý ben ve mesai arkadaþlarým sizin her sýkýntýlý anýnýzda sizi dinlemeye, problemlerinizi çözmek için kapýmýzýn her zaman ardýna kadar hazýr olduðunu unutmayýnýz" diye konuþtu.

Özellikle köylerde okula gönderilmeyen kýz öðrencilerin okula kazandýrmalarý için bayan öðretmenlerden bu konuda yapýlacak çalýþmalara aktif þekilde görev alarak özverilerde bulunmalarýný isteyen Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Bahçývancý, "Nerede görev yapýyor olursanýz olun, sakýn ola kendinizi görev yaptýðýnýz yerin insanlarýndan soyutlamayýnýz. Özellikle köylerimizde görev yapan genç arkadaþlarýmdan þunu istiyorum; her fýrsat bulduðunuzda köyde okula en uzak mesafedeki evi bile mutlaka ziyaret ediniz. Köy sakinleriyle diyalog geliþtirerek sohbetler edin, öðrenci velilerinizi özellikle ziyaret ediniz, dostluk baðlarý kurunuz. Hiç kimseden selamýnýzý esirgemeyiniz, Unutmayýnýz ki bulunduðunuz köyde, köylünün sizinle paylaþacaðý bir sýcak çay yada bir fincan kahvesi mutlaka vardýr. Öðrencileriniz ve aileleriyle diyaloðunuz her zaman sýcak olsun. Ders saatinde öðrencilerin dikkatini yineleyecek küçük bir onurlandýrmayý, espriyi, þakayý yada hiç olmasa gülen yüzünüzü esirgemeyiniz. Öðrencilerinize bir arkadaþ kadar yakýn, bir anne ve baba kadar þefkatli olunuz. Sizden daha fazla deneyimli olan eðitimci ve idareci aðabeylerinizin tecrübelerinden mutlaka yararlanmaya çalýþýnýz. Sorun ve

Yapýlan açýlýþ konuþmasýnýn ardýndan; Mezopotamya Anadolu Lisesi Müdürü Lokman Kýzýldað, Mardin'in Sosyal ve Kültürel yapýsýný anlatan bir sunum yaptý. Genç öðretmenlerin sunum yapan idarecilere soru sorarak çevreyi tanýmaya çalýþmalarý dikkatlerden kaçmadý.

Güzel resim köþesine. Hem, hepimizin resmi sýðmaz ki! Öðretmenim kurdele takma bana. Sevgiyi öðret. Barýþý, umudu, aydýnlýðý. Kaldýrdýðým parmaðý gör. Korkmadýðýmý söyleyeyim, karanlýklardan. Iþýðýnla kucaklayayým evreni. Yýldýz atmasan da olur, Güzel yazý defterime. Güneþim ol yeter ki, Üþüdüðüm zamanlarda. Öðretmenim kurdele takma bana. Çiçekler tak saçýma. Her gün kokunu býrak, sýnýfta. Ýlk ben geleyim okula. Ýlk ben kucaklayayým seni, herkesten önce. Kurdele takmasan da olur yakama, Kanatlarým ol, uçurumlarda, Yükselirken yanýmda kal, En yüksekten senin sesinle söyleyeyim. Aydýnlýk Türkiye’nin þarkýsýný. Bu anlamlý ve yeni eðitim öðretim yýlýnýn baþladýðý bu günlerde bütün sýnýflarýn baþ köþelerine asýlmasý gereken þiiri için öðretmen Alpay Cavlak’a teþekkürlerimi ve tebriklerimi iletirim.

Mardinspor 3-0 yenildi Ýsmail Erkar

por Toto 3.Lig 3.Grup'ta 20122013 sezonunun ilk hafta maçýnda Beylerbeyine yenilen Mardinspor, ikinci maçýnda kendi evinde Sancaktepe Belediyespor'a 30 yenildi. Mehmet Kaftancý'nýn yönettiði maçta sezona gençler ile yola çýkan Mardinspor fazla direnemedi. Sancaktepe Belediyespor, 33. dakikada Uðurcan, 64. ve 88. dakikada Erhan Aydýn'ýn attýðý goller ile 3 puaný kaptý. STAT: 21 Kasým HAKEMLER: Mehmet Kaftancý xx, Onur Gürdük xx, Ersan Anþin xx MARDÝNSPOR: Rýdvan xx, Murat xx, Osman xx, Cemil xx,

Yusuf xxx, Hayrettin xx, Aziz xx, Semih xx, Mehmet xx, Erkan xx, Ýlhan xx Sancaktepe BELEDÝYESPOR: Deniz xxx, Uðurcan xxx, Doðan xx, Cemal xx, Melik xx, Erhan xxx, Erkan xx, Erman xx, Eren x, Yaþar xx,Uður xx GOLLER: Uðurcan (dk. 33), Erhan Aydýn (dk. 64 ve dk. 88) (Sancaktepe Belediyespor) -

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

18 Eylül 2012 Salý

Geçici iþlerle 75 bin kiþi evine ekmek götürdü zel sektörün istihdamý hýzla artarken devlet de binlerce kiþiye iþ kapýsý açmaya devam ediyor. Kamu kurumlarý 2012'de 100 bine yakýn memur alýrken, 75 bin kiþi de toplum yararýna çalýþma olarak ifade edilen projelerde Türkiye Ýþ Kurumu tarafýndan istihdam edildi.

Nüfusun yüzde 16,1’i yoksulluk sýnýrýnýn altýnda yaþýyor

ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) 2011 yýlýna ait Gelir Ve Yaþam Koþullarý Araþtýrmasý'ný yayýmladý. Araþtýrmaya göre nüfusun yüzde 16,1’i yoksulluk sýnýrýnýn altýnda yaþýyor. Ortalama yýllýk hanehalký kullanýlabilir geliri ise 24 bin 343 TL, ortalama yýllýk eþdeðer hanehalký kullanýlabilir gelir ise 10 bin 774 TL. Ýstanbul, 14 bin 873 TL ile ortalama yýllýk eþdeðer hanehalký kullanýlabilir geliri en yüksek olan bölge durumunda. Ege bölgesi 12 bin 924 TL ikinci sýrada. En düþük ortalamaya sahip bölge ise 5 bin 418 TL ile Güneydoðu Anadolu Bölgesi. Maaþ-ücret gelirleri yüzde 44,8’lik oranla toplam gelir içerisinde en fazla paya sahip olurken, bunu yüzde 21,4 ile müteþebbis gelirleri ve yüzde 19,4 ile sosyal transferler izledi. Sosyal transferlerin yüzde 92’sini emekli ve dul-yetim aylýklarý oluþtururken, emekli ve dul-yetim aylýklarý toplam gelir içinde yüzde 17,8’lik paya sahip oldu. Müteþebbis gelirlerinin ise yüzde 68,2’si tarým-dýþý gelirlerden oluþtu. Nüfusun yüzde 16,1’i yoksulluk riski altýnda yaþarken, kentsel ve kýrsal yerler için hesaplanan yoksulluk sýnýrlarýna göre kentsel yerlerde bu oran yüzde 13,9 iken, kýrsal yerlerde yüzde 15,7 olarak hesaplandý. Nüfusun yüzde 59,6’sý kendilerine ait konutta otururken, yüzde 41,7’sinin oturduðu konutta izolasyondan dolayý ýsýnma sorunu yaþýyor. Yüzde 61,8’inin hanesinin taksit ödemeleri ve borçlarý (konut alýmý ve konut masraflarý dýþýnda) bulunmakta, bu borç ödemeleri, yüzde 26,2’sinin hanesine çok yük getirirken, yüzde 86,5’i 'evden uzakta bir haftalýk tatili', yüzde 67,6’sý 'beklenmedik harcamalarýný' ve yüzde 80,3’ü 'yýpranmýþ ve eskimiþ mobilyalarýný yenileme ihtiyacýný' ekonomik nedenlerle karþýlayamýyor. Ciddi finansal sýkýntýyla karþý karþýya olan nüfusun oraný 2009 yýlýnda yüzde 63, 2010 yýlýnda yüzde 66,6 iken 2011 yýlýnda yüzde 60,4 olarak hesaplandý. (CÝHAN)

Okullarýn müstahdem ihtiyacý için görevlendirmeler baþta olmak üzere boya, bakým ve onarým iþleriyle aðaçlandýrma gibi hizmetlerde görevlendirilen bu kiþiler için þartlar hafifletildi. Bir kiþi ancak iki yýlda bir istihdam edilebilirken artýk her yýl çalýþtýrýlabiliyor. Bir okulda müstahdem olarak 9 ay çalýþan kiþi 3 ay ara verip ertesi yýl ayný okulda görev yapmaya devam edebilecek. Geçici istihdam kapsamýnda geri kalan illere daha fazla kontenjan veriliyor. Personel alýnmalarýnda da yöntem deðiþiyor. Önceki yýllarda uygulanan kura sisteminin sakýncalarý sebebiyle mülakata geçilecek. Türkiye Ýþ Kurumu Müdürü Nusret Yazýcý, toplum yararýna

çalýþma projesinde uzun süreli iþsizlere öncelik verdiklerini söyledi. Toplum yararýna çalýþma olarak ifade edilen proje ilk olarak 2008 yýlýnda uygulanmaya baþlandý. Kriz sürecinde devletin iþsizlikle mücadele için geçici istihdam saðlamasý amacýyla geliþtirilen proje, krizden sonra da devam etti. 2008'de yalnýz 139 kiþi iþe alýnýrken 2009'da 45 bin 467, 2010'da 42 bin 66, 2011'de 64 bin 85 kiþi toplum yararýna çalýþma projesi kapsamýnda istihdam edildi. 2012'de ise istihdam edilenlerin sayýsý 75 bini buldu. Bu projede maaþlar Ýþsizlik Fonu kaynaklarýndan ödeniyor. Asgari ücret üzerinden maaþ verilen çalýþanlarýn sigorta primleri de devlet tarafýndan karþýlanýyor. Ýþçi alýmlarý valilikler tarafýndan gerçekleþtiriliyor. Bu kapsamda iþe alýnacaklarýn Ýþkur'a kayýtlý olmasý þartý aranýyor. Öte yandan, bir önce 2 bin 817 iþ ve meslek danýþmaný istihdam eden Ýþkur, 2 bin kiþiye daha istihdam kapýsý açacak. Bu kiþilerden 1.200 kadarý iþ ve meslek danýþmaný olacak.

kiþiler, iþ arayanlara, meslek edinmek isteyenlere, iþini veya mesleðini deðiþtirmek isteyenlere rehberlik yapacak. Mesleki eðitime ihtiyaç duyanlar kurslara yönlendirilecek. (CÝHAN)

Kayýt yaptýrmamak için rapor alanlarýn oraný beklentinin altýnda kaldý: Yüzde 3 M

illi Eðitim Bakaný Ömer Dinçer, ilkokula kayýt yaptýrmamak için çocuðuna rapor alanlarýn oranýnýn beklentinin altýnda kaldýðýný söyledi. Dinçer, “Gelen bilgilere göre velililerimizin rapor alma oraný yüzde 3 civarýnda. Önceki yýllarla mukayese ettiðimizde bu oranda büyük bir deðiþiklik yok.” dedi. Dinçer, büyükþehirlerde bazý okullardaki yýðýlmayý önlemek için, ebeveynlerin iþyerine yakýn yerdeki okullara kayýt yapýlmasýna imkan tanýyacaklarýný da açýkladý. TOBB ETÜ’deki yeni akademik yýlýn açýlýþ programýndan sonra çýkýþta gazetecilerin sorularýný cevaplayan Milli Eðitim Bakaný Ömer Dinçer, kamuoyuna yeni bir bilgiyi paylaþtý. Dinçer, “Gelen bilgilere göre velililerimizin rapor alma oraný yüzde 3 civarýnda. Önceki yýllarla mukayese

ettiðimiz zaman, bu oranda büyük bir deðiþiklik yok. Yani bu yýlda velilerimiz, her yýl olduðu gibi rapor aldý. Ancak bu rapor alma oraný önceki yýllardan çok farklý deðil. Yüzde 3 bizim beklentilerimizin bile altýnda. Ama bu kez 60 ile 66 ay arasýnda çocuðunu gönüllü okula gönderenler beklentimizin üzerine çýktý. Yaklaþýk yüzde13-14 oranýnda bir kayýt söz konusu. Ama net rakamlarý bir hafta, 10 gün sonra yani olay tamamen netleþtikten sonra sizlerle paylaþacaðým. “ diye konuþtu. Seçmeli derseler konusundaki geliþmeleri de deðerlendiren Dinçer, þöyle konuþtu: “Elimizde bununla ilgili henüz net bir bilgi yok. Ben bu konu da mümkün olduðunca þeffaf davranacaðým. Okullarýmýzda çocuklarýn seçtiði derslerin neler olduðunu, kaç kiþinin o dersi seçtiðine

‘Ýslam oldukça, terör katiller hareketi olarak kalacak’ iyanet Ýþleri Baþkaný Mehmet Görmez, “Din-i mübin-i Ýslâm bu topraklarda kaldýkça, bizi birbirimize kardeþ kýlan ortak deðerlerimiz var oldukça terör, bir katiller hareketi olarak kalmaya devam edecektir.” dedi. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý Basýn Merkezi’nden yapýlan yazýlý açýklamada, Diyanet Ýþleri Baþkaný Mehmet Görmez’in gündeme iliþkin deðerlendirmelerine yer verildi. Görmez, dün Bingöl Karlýova’da meydana gelen terör saldýrýsý nedeniyle 8 polisin þehit olmasý ile ilgili de açýklamalarda bulundu. Sözün tükendiði bir zaman diliminde olunduðunu söyleyen Görmez, “Artýk baþsaðlýðý dilemenin, mesajlar yayýnlamanýn çok anlamsýzlaþtýðýný biliyorum. Ancak bununla birlikte öncelikle bütün þehitlerimizin yakýnlarýna, ailelerine baþsaðlýðý; milletimize sabýr ve metanet diliyorum. Bütün bu olup bitenlere raðmen, bizim millet olarak, hangi düþünceden, hangi inanýþtan, hangi ýrktan, hangi dilden olursa olsun, milletimizin her ferdinin kardeþlikte ýsrar etmesi gerekiyor. Terörün 30 yýldýr bir amacý var: Sahip olduðu ideolojiyi toplumsallaþtýrmak, toplumun fertlerini karþý karþýya getirmek. Ancak hesap etmedikleri bir þey var. Din-i mübin-i Ýslâm bu topraklarda

Kalan kýsmý ise büro personelinden oluþacak. Böylece iþsizlikle mücadelede büyük umut baðlanan iþ ve meslek danýþmanlarýnýn sayýsý 4 bini bulacak. 'Ýþkoçu' olarak da ifade edilen bu

kaldýkça, bizi birbirimize kardeþ kýlan ortak deðerlerimiz var oldukça terör, bir katiller hareketi olarak kalmaya devam edecektir. Þehitlerimizin bize býraktýðý en büyük emanet, her birimizin onlarýn bu ideolojisinin toplumsallaþmamasý için çaba göstermek, birbirimize daha da yakýnlaþmak, kardeþliðimizi daha da pekiþtirmek olmalý. Ben tekrar bütün milletimize baþsaðlýðý diliyorum.” diye konuþtu. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nýn görev alanlarýnýn yanýnda toplumsal konularda da duyarlýlýk gösteren bir kurum olduðuna iþaret eden Görmez, “Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý olarak ayný zamanda kardeþliðimizi pekiþtirmek, birlik ve beraberliðimizi zedeleyen unsurlarý ortadan kaldýrmak için de bir çabamýz, gayretimiz, görevimiz var. Sadece Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde, 19 bin arkadaþýmýzla çalýþýyoruz. Onlarýn her birisiyle ben bizzat bir araya geliyorum. Onlarla birlikte bunlarý deðerlendiriyoruz. Hatta birlikte özeleþtiri yapýyoruz. ‘Demek ki biz, bizi kardeþ kýlan deðerleri aktarmakta zaaf gösteriyoruz. Demek ki biz görevimizi hakkýyla ifa etmiyoruz.’ diye sürekli özeleþtiriler yapýyoruz. Sadece bu tür konularý gündemine alarak çaba göstermek zaman zaman çok fayda vermiyor. Ama görünmeyen çabalarýmýzýn çok daha

farklý olduðunu ifade edebilirim.” deðerlendirmesinde bulundu. “Mele projesi terör hareketinin baþlattýðý bir proje” Mele projesinin, terör hareketinin baþlattýðý bir proje olmadýðýna vurgu yapan Görmez, “Bu proje, bizim tarihimizin, kültürümüzün bir deðeri olarak ortaya çýkan; ancak zamanla ötekileþtirdiðimiz bilge þahsiyetlerin bilgisinden de istifade etmeyi de amaçladýðýmýz, yalnýzca Doðu ve Güneydoðu Anadolu bölgeleriyle sýnýrlý olmayan, Karadeniz ve Marmara’da, Türkiye’nin muhtelif yerlerinde eserleriyle kendilerini ortaya koymuþ bilge þahsiyetlerin bilgilerinden, kültürlerinden, irfanýndan, tabiri caizse ustalýklarýndan yararlanmayý hedeflediðimiz bir proje oldu.” dedi. Þu anda bin kadar melenin göreve baþladýðýný dile getiren Görmez, “Bununla birlikte projenin ilk olumlu, müspet sonuçlarýný aldýðýmýzý söyleyebilirim. Gayet güzel bir þekilde gidiyor. Þimdi yakýnda o arkadaþlarýmýzla bir eðitim yapacaðýz. Hem onlarýn birikimlerinden faydalanacaðýz, hem de Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýnýn birikimini, tecrübesini arkadaþlarýmýza, hocalarýmýza aktarmaya çalýþacaðýz.” açýklamasýnda bulundu. (CÝHAN)

dair bilgileri kamuoyu ile paylaþacaðým. Biz tüm kamuoyuna kim neyi seçti, ne kadar kiþi seçti hepsini paylaþacaðýz.” “YÖK, bilimsel olarak özgür, idari olarak özerk olacak” Üniversitelerin merkezi yönetiminde yapýlmasý planlanan deðiþiklik hakkýnda da bilgi veren Dinçer, öncelikle bilimsel çalýþmalarýn çok merkezi ve otoriter yapýlar içerisinde yürütülemeyeceðini vurgulayarak, “ O yüzden her hangi bir üniversite eðitiminden bahsediyorsak, çok açýk bir þekilde bilimsel özgürlükten ve idari özerklikten bahsetmeliyiz. Bu anlamda yeni YÖK yapýlanmasýnda temel iki ilkeden birisi bu olacak. Bilimsel olarak özgür, idari olarak özerk. Çalýþmalar devam ediyor, bildiðim kadarýyla YÖK bu çalýþmalarda önemli mesafeler kat etti. Çalýþmalarý da YÖK yapýyor, biz yapmýyoruz. Yakýn zamanda bize bu çalýþmalarý sunacaklar diye bekliyoruz.” ifadelerini kullandý. YÖK, üniversiteler arasýnda koordinasyonu saðlayan bir kurum olarak düþünülüyor YÖK’ün kaldýrýlmasýnýn söz konusu olup olmadýðý yönündeki soruya ise Dinçer, þöyle cevaplandýrdý: “Tabi þuanda çok net bir þey söylemem mümkün deðil, henüz taslak bize ulaþmadý. Ama genel yaklaþým itibari ile YÖK’ün üniversitelerin üzerinde onlarý yöneten bir kurum deðil, daha çok üniversitelerde kalite derecelemesi yapan ve aralarýnda koordinasyon saðlayan bir kurum olarak varlýðý

düþünülüyor.” Kayýtlarda yapýlan esneklikle rahatlama bekliyoruz Öðrencilerin kayýtlarý ilgili özellikle iþ yerlerine yakýn okullara alýnmasýnda yapýlan esnekliðe deðinen Dinçer, “Özellikle büyükþehirlerimiz de biliyorsunuz adrese dayalý kayýt sistemi ile çocuklarýn ilkokula ve ortaokula kayýtlarýný yaptýrmýþtýk. Bütün kayýtlar yapýldý, daha net þekilde çocuklarýmýzdan kim hangi okula gidecek, onu gördük. Bir baþka tespit olarak okullarda derslik baþýna öðrenci daðýlýmýnda bir dengesizlik söz konusu. Mesela Ýstanbul’da bin 245 ilkokulumuzda mukayese ettiðimizde yaklaþýk 381 tanesinde, öðrenci sayýmýz 30’un altýndayken, birçok okulumuzda öðrenci sayýsýnýn 50’nin üzerinde olduðu tespit ettik. Bu yüzden ilçelerle okullarý birbirine uyuþturacak ve öðrenci sayýsý çok olan okullardan, gönüllü olarak öðrenci velilerimizin çocuklarýný az olan bölgelerdeki okullara kaydýracaðýz. Bunu bütünüyle velilerimizin tercihine býrakýyoruz. Yine þehrin merkezi yerlerindeki okullarýmýzýn dersliklerinde öðrenci sayýlarýnýn az olduðun tespit ettik. Bununla birlikte iþyerlerine giderken 'çocuðumu da okula götürebilirim' diye düþünenler varsa, onlarýn da iþyerlerini belgelendirme þartýyla çocuklarýnýn çalýþtýklarý bölgelere kaydýrýlmasý ile ilgili olarak bir esneklik saðladýk. Ben bununla az da olsa bir rahatlama olacaðýný tahmin ediyoruz.” sözlerini dile getirdi. (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

18 Eylül 2012 Salý

STK’lardan PKK'ya çaðrý: Sivillerin hayatýný pazarlýk konusu yapmak doðru deðil

iyarbakýr ’da 3 sivil toplum kuruluþu (STK), terör örgütü PKK’ya, kaçýrdýklarý asker, polis ve sivilleri serbest býrakmasý için çaðrýda bulundu. STK temsilcileri, sivillerin hayatýnýn pazarlýk konusu yapýlmasýnýn doðru olmadýðýný vurguladý. Diyarbakýr Baro Baþkaný Emin Aktar, ÝHD Þube Baþkaný Raci Bilici ve Mazlum-Der Diyarbakýr Þube Baþkaný Abdurrahim Ay, düzenledikleri basýn açýklamasýnda, terör örgütüne bir kez daha çaðrýda bulundu. Mazlum-Der Diyarbakýr Þube

Baþkaný Ay, insan haklarý kurumlarý olarak tekrar bir alýkonulma hadisesine çaðrýda bulunmak üzere bir araya geldiklerini belirterek, “Ýnsani ve vicdani sorumluluðumuz gereði her alýkonulma hadisesinde tepkimizi ortaya koyuyor ve sorumlulara sorumluluklarýnýn gereðini yerine getirmesi için çaðrýda bulunuyoruz. AK Parti Sur eski Ýlçe Baþkaný Hamit Çelikkanat alýkonulmuþ durumda. Bundan önce de Bingöl’de Ramazan Baþaran, Hadi Gizli ve Reþat Çeçan adlý askerler alýkonulmuþtu. Bunlarýn aileleri

defalarca bize baþvurularda bulundular. Biz de dönem dönem serbest býrakýlmalarý yönünde örgüte gerekli çaðrýlarý yaptýk. Ancak çaðrýlarýmýzýn henüz bir karþýlýk bulmamasý nedeniyle tekrar buradan çaðrýda bulunuyoruz. Ýnsan yaþamý ve sivil insanlar üzerinden bir pazarlýða girmek, bizce doðru deðildir.” dedi. Diyarbakýr Baro Baþkaný Mehmet Emin Aktar ise “Bir kez daha çaðrý yapýyoruz. Baþta Hamit Çelikkanat olmak üzere alýkonulan tüm asker, sivil ve polis olmak üzere tümünün salýverilmelerini istiyoruz. Bu konuda üzerimize düþen bir sorumluluk varsa, daha önce yerine getirdik. Bu sorumluluðu yerine getirmeye hazýr olduðumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz.” diye konuþtu. ÝHD Þube Baþkaný Raci Bilici de alýkonulanlarýn sayýsýnýn giderek arttýðýný vurgulayarak, “Bir yýldýr PKK’nýn elinde polis memuru, askerler ve bir kaymakam adayý bulunuyor. Hiç kimsenin düþüncesinden, siyasi duruþundan dolayý alýkonulmamasý gerekir. PKK’nýn da bu noktada hassasiyet, özgürlüklere saygý göstermesi gerekir. Biran önce alýkonulanlarýn özgürlüklerine kavuþmasýný istiyoruz.” ifadelerini kullandý. (CÝHAN)

Eyüp Nebi Sabýr Ödülleri, törenle sahiplerine verildi Þ

anlýurfa’da 11. Uluslararasý Eyüp Nebi Sabýr Ödülleri düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Geçtiðimiz aylarda halk otobüsü ile yolculuk yaptýðý sýrada kafasýna isabet eden kurþun ile yaralanan ve tedavi gördüðü hastanede hayatýný kaybeden 7 yaþýndaki Yusuf Kerem Demirel’in babasý Ýbrahim Demirel’e sabýr ödülü verildi. 11. Uluslararasý Eyüp Nebi Sabýr Ödülleri törenine Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan ile Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakaný Faruk Çelik, birer telgraf gönderdi. Program, Mustafa Özcan Güneþdoðdu tarafýndan okunan Kuran-ý Kerim tilavetiyle baþladý.

Açýlýþta bir konuþma yapan Suriye'nin Haseki Müftüsü Þeyh Ýbrahim Nakþibendi, Hazreti Muhammed'in hayatý, Ýslam tarihindeki sevgi ve hoþgörü konularýnýn önemine dikkat çekti. Þanlýurfa Valisi Celalettin Güvenç de dünyanýn her yerinde kavgalarýn olduðunu ve lüzumsuz yere kan aktýðýný ifade ederek, "Eyyüp sabrýyla, Eyyüp'ün gölgesinde, ýsrarla, barýþ için, kardeþlik için, dostluk için, geleceðin güzelleþmesi için, çocuklarýmýzýn daha iyi bir Türkiye ve dünyada yaþamasý için moralimizi bozmadan bu tür beraberliklere devam etmemiz lazým." dedi.

Sabýr ödülüne layýk görülen Ýbrahim Demirel, "Peygamber Efendimiz diyor ki Müslüman'ýn her hali taktire þayandýr. Baþýna felaket geldiði zaman, üzüntülü bir hadise geldiði zaman, o þükreder sevap alýr. Baþýna sevinçli bir durum geldiði zamanda þükredip sevap alýr. Her halükarda Müslüman sevaptadýr. Baþa felaket ve bela geldiði, üzüntü geldiði zaman da sabýrdan baþka bir þey deðildir. Allah kimseye zor sabýrlar vermesin; ama Hz. Eyüp’ün makamýndayýz. Cenabý Allah darda olanlara HZ.Eyyüb’ü yardýmcý göndersin.” þeklinde konuþtu. Konuþmalarýn ardýndan tertip komitesi tarafýndan ödüle layýk görülenlere ödülleri verildi. Eyüp Nebi beldesinde düzenlenen ödül törenine Vali Celalettin Güvenç, AK Parti Þanlýurfa milletvekilleri Mahmut Kaçar, Yahya Akman, Suriye’nin Haseki Müftüsü Þeyh Ýbrahim Nakþibendi, Viranþehir Kaymakamý Muhammet Lütfi Kotan, Ýl Jandarma Komutaný Albay Emin Dursun, Ýl Müftüsü Ramazan Tahiroðlu, Ýl Emniyet Müdürü Mehmet Likoðlu ve vatandaþlar katýldý. Sabýr pilavýnýn da daðýtýldýðý organizasyon ilahi konseriyle sona erdi.

PKK, menfezlere yerleþtirdiði bombalarý patlatýyor

üvenlik güçlerinin düzenlediði operasyonlarda köþeye sýkýþan terör örgütü, kýrsalda çatýþmaya girme yerine yollardaki menfezlere koyduðu bombalarý patlatýyor. Menfezlerin ince bir betondan ibaret olmasý, terör örgütünün iþini kolaylaþtýrýyor. Bölgede son bir yýlda menfezlere yerleþtirilen onlarca bombalý saldýrý gerçekleþtirildi. Son operasyonlarda ciddi eleman kaybeden terör örgütü, kýrsalda çatýþmaya girme yerine yollardaki menfezlere koyduðu bombalarý önceden döþediði kablolarla patlatýyor. Menfezlerin ince bir betondan ibaret olmasý, terör örgütünün hedefe ulaþmasýnda pay sahibi oluyor. Bölgede son bir yýlda menfezlere yerleþtirilen onlarca bombalý saldýrý gerçekleþtirildi. Terör örgütünün elinde bütün bomba türevlerinin olduðunu ancak örgütün daha çok C4 plastik patlayýcýyý tercih ettiðini söyleyen bir bomba uzmaný, C4'ün daha çok tahribat verme görevi gördüðünü belirtiyor. C4'ün çok hýzlý tepkimeye girdiðini vurgulayan bomba uzmaný, sözlerini þöyle sürdürdü: "Patlayýcý, saniyenin 10 bini kadar hýzlý bir zamanda þok dalgasý oluþturur. Oluþan dalga karþýsýnda menfez ne kadar saðlam olursa olsun yine büyük zarar görür. Örneðin bir kilogram C4 patlayýcý, patlama esnasýnda çevresine güçlü bir hava basýncý oluþturur. Bu o kadar etkili olur ki, 200 metre mesafedeki bir araç ya da canlý zarar görebilir. Ayrýca terör örgütü PKK, C4 tercih etmekle kalmýyor, ayný zamanda içine çivi ya da metal parçalar koyarak

Zayi

Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür.

Cansel ILI

ustazaflar Cemiyeti Batman Þubesi, Ýslam'a ve Hz. Muhammed'e hakaret eden filme kitlesel basýn açýklamasýyla tepki gösterdi. Gülistan Caddesi Ýnsan Haklarý Anýtý önünde düzenlenen kitlesel basýn açýklamasýnda sýk sýk tekbir getirildi, ABD ve Ýsrail protesto edildi. Kur'an-ý Kerim tilavetinin ardýndan basýn açýklamasýný okuyan Peygamber Sevdalýlarý Platformu sözcüsü M. Ali Ortaç, "Bizler Hz. Muhammed'e canýmýzý feda edeceðiz. Onlarýn bu alçakça tavýrlarýný asla affetmiyoruz ve lanetliyoruz. Hiç kimse özgürlükler safsatasýnýn arkasýna gizlenerek deðil Müslümanlarýn, hiç bir semavi dinin mukadessatýna dil uzatamaz ve hakaret edemez." dedi. Basýn açýklamasý, kapanýþ duasý ile sona erdi. (CÝHAN)

18 Ekim 2011: Bitlis'in Güroymak ilçesinde menfeze yerleþtirilen bomba, kablo aracýlýðýyla patlatýldý. Patlamada polis memurlarý Þaban Kýlýçarslan, Bülent Emen, Volkan Sabaz, Yalçýn Demir, Kamuran Ercan þehit oldu. Patlama esnasýnda yoldan geçen kamyonette bulunan Hiranur Eraslan (4), Ferit Eraslan (13) ve Resul Eraslan hayatýný kaybetti. 4 Haziran 2012: Diyarbakýr'ýn Lice ilçesinde Tapantepe mevkiinde bir menfeze döþenen bomba patlatýldý. Hain saldýrýda Lice Ýlçe Jandarma komutaný ile bir uzman çavuþ þehit oldu. 6 Mayýs 2012: Silvan Barajý'nýn temelinin atýldýðý gün facia son anda önlendi. 3 bakanýn katýldýðý temel atma töreninde baraj inþaatýna giden yolda bulunan menfezin altýna yerleþtirilen 20 kilogramlýk bomba son anda fark edildi. 10 Temmuz 2012: Bitlis'in Tatvan-Van karayolunun Yoncabaþý köyü yakýnlarýnda, terör örgütü PKK'lýlar tarafýndan menfeze döþenen uzaktan kumandalý bomba patlatýldý, 3 asker yaralandý. VanHakkâri karayolunda bir menfeze yerleþtirilen bomba, görev yerine gitmekte olan silahsýz askerlerin geçiþi sýrasýnda patlatýldý. Düðmeye geç basýlmasý sayesinde can kaybý yaþanmadý. 28 Temmuz 2012: Diyarbakýr'ýn Lice ilçesinde menfeze konulan bomba askerî araç geçerken patlatýldý, 2 astsubay þehit oldu, 1 er ve bir köy korucusu yaralandý. (CÝHAN)

Diyarbakýr 'karpuzstar'la yeni Mahsun Kýrmýzýgül’ünü arýyor

D Hakaret içerikli filme Batman’dan tepki

patlamanýn þiddetini ve zararýný da artýyor."

iyarbakýr ’da düzenlenecek olan ‘Uluslararasý Geleneksel Karpuz Festivali’ kapsamýnda ‘Karpuzstar Deng-Ses Yarýþmasý’ yapýlýyor. Kürtçe ve Türkçe türkülerin söyleneceði yarýþmada Diyarbakýr, yeni 'Mahsun Kýrmýzýgül ve Emrah’larýný bulacak. Diyarbakýr karpuzu, bu yýl ilk olarak ‘Uluslararasý Geleneksel Karpuz Festivali’ ile hem ülke genelinde hem de dünya genelinde tanýtýlacak. 20 Eylül’de baþlayacak festivalde unutulmaya yüz tutmuþ birçok etkinlik de gün yüzüne çýkarýlacak. Deðiþik etkinliklere ev sahipliði yapacak festivalde ‘Karpuzstar Deng-Ses Yarýþmasý’ yapýlacak. Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý’nýn koordinasyonu ile organize edilen Karpuzstar Deng-Ses Yarýþmasýna Diyarbakýr ve çevre illerden 35 kiþi baþvurdu. Türkçe ve Kürtçe birçok eserin seslendirileceði yarýþma sonrasýnda Diyarbakýr 'Karpuzstarý'ný bulacak. Mahsun Kýrmýzýgül ve Emrah’ýn da 25 yýl önce böyle bir yarýþma sonunda

ünlü olduðu bildirildi. Ses yarýþmasýnýn jüri üyeliðini ise Bedri Ayseli, Dicle Üniversitesi Konservatuar Bölümü Öðretim görevlileri Ahmet Gündüz, Tayfun Kýrmýzýgül, Yapýmcý Yönetmen Firuzan Behlülgil ve sanatçý Ýbrahim Candan yapýyor. Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Ýl Müdürü Mehmet Ali Koçkaya, her yýl en yüksek kilolu karpuz yarýþmasý düzenlediklerini, bu yýl yarýþmayý festival havasýna dönüþtürmek istediklerini belirterek, "Festival kapsamýnda ‘Karpuzstar ’ýný da seçeceðiz. Daha önce düzenlenen yarýþmalar sayesinde Mahsun Kýrmýzýgül ve Emrah keþfedilmiþ. Bizde yarýþma ile yeni yetenekleri bulmaya çalýþacaðýz. Ayrýca Diyarbakýr ile ilgili Türkiye’de yanlýþ bir algý mevcut. Bunu yarýþma ile deðiþtirmek istiyoruz." dedi. Yarýþmaya katýlanlar ellerinden geldiði kadar türküleri en iyi þekilde söylemeye gayret edeceklerini söyledi. Türkçe ve Kürtçe türkülerin söylenmesinin çok güzel olduðunu belirten yarýþmacýlar, en iyinin kazanmasý dileklerinde bulundu. (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

18 Eylül 2012 Salý

Çocuklarýn baþarýsýnda kahvaltý ve beslenme çantasý önemli faktör

üz binlerce öðrencinin yeni öðretim yýlýna baþlayacaðý bu günlerde çocuklarýn beden saðlýðýna da dikkat etmek gerekiyor. Günün büyük bir bölümünü okulda geçirecek öðrencilerin, derslerinde baþarýlý olabilmeleri için aldýklarý gýdanýn öneminin büyük olduðu belirtiliyor. Park Sima Saðlýklý Zayýflama Merkezi Limited Þirketi Genel Müdürü Gülþen Altýn, hem bedensel hem de zihinsel enerji için dengeli saðlýklý bir beslenme planý yapýlmasý gerektiðini kaydetti. Çocuklar için kahvaltýnýn günün en önemli besini olduðunu vurgulayan Altýn, kahvaltýda mümkünse taze sýkýlmýþ bir bardak portakal suyu, yumurta, süt, peynir, zeytinin mutlaka yer almasý gerektiðini ifade etti. Saðlýklý beslenme alýþkanlýðýnýn küçük yaþta aileler tarafýndan kazandýrýlmasý

gerektiðine dikkat çeken Altýn, anne ve babalarýn çocuklarýnýn beslenme çantasý için dikkatli bir alýþveriþ yapmasýný önerdi. Altýn, þunlarý dile getirdi: "Hem bedensel hem de zihinsel enerji için dengeli saðlýklý bir beslenme planý yapýlmalý. Kahvaltýda taze sýkýlmýþ bir bardak portakal suyu, yumurta, süt, peynir, zeytin yer almalý. Tahin, pekmez, bal, fýndýkfýstýk ezmesi olabilir. Çavdar ekmeði ya da çok tahýllý ekmekler tercih edilebilir." Obezitenin ve saðlýksýz ayaküstü(fast food) beslenmenin salgýn bir hastalýk durumuna geldiðine dikkat çeken Altýn, sözlerini þöyle sürdürdü: "Çocuklarýmýzýn damak tatlarýný küçük yaþlarýnda saðlýklý seçeneklere yönlendirmeliyiz. Yoðun yaþamlarýmýza raðmen çocuklarýmýza

mutlaka zaman ayýrmamýz gerekiyor. Öðrencilerimizin çikolata, bisküvi, hamburger, cips, kola gibi zararlý seçeneklerden uzak tutulmasý gerekiyor. Onlarýn damak tatlarýna uygun saðlýklý seçenekler mevcut. Anne soðuk sandviçleri, poðaça ve kekleri çocuklarý besin katký maddelerinden saðlýksýz beslenmekten uzak tutacak. Beslenme çantalarýný kontrol ederseniz. Onun zevklerine göre yeni seçenekler de üretilebilir." OKUL ÇAÐINDA BESLENME 5- 13 yaþ grubu çocuklarýnýn saðlýklý büyüme ve geliþim saðlamalarý için beslenme çantalarý büyük önem taþýyor. Çocuðun okula giderken tercih edeceði besin doðrultusunda saðlýklý, kolay taþýnabilir özelliklerde bir beslenme çantasý hazýrlanmasý tavsiye ediliyor. Gülþen Altýn, þu tavsiyelerde bulundu: "Çocuklarýn fiziksel, ruhsal ve zihinsel geliþimlerinin yaþlarýna uygun olarak tamamlanabilmesi için saðlýklý ve dengeli beslenmeyi çocuklarýnýza öðretmelisiniz. Saðlýklý bir beslenme çantasý nasýl olmalýdýr? Dengeli ve saðlýklý bir beslenme çantasý hazýrlamanýn en pratik yolu, her besin grubundan bir çeþit besinin yer almasýdýr. Farklý besin gruplarýndan yiyecekler ekleyerek, çocuðunuzun dengeli, yeterli beslenmesini ve gereken vitaminlerle mineralleri almasýný saðlayabilirsiniz." DENGELÝ BÝR BESLENME ÇANTASI ÝÇÝN ÖNERÝLER Gülþen Altýn, bu konuda da þu tavsiyelerde bulundu: "Beslenme çantasý: Kutu süt (200 ml), kutu ayran(150gr), kutu meyve suyu (200ml), karýþýk meyveli kuruyemiþ (çekirdekli siyah üzüm, kuru dut, badem, fýndýk, fýstýk, kuru kayýsý, kuru incir, leblebi), taze meyve, anne kurabiyesi, anne poðaçasý, anne sandviçi olmalýdýr. Çocuðunuzun öðünlerini ders ve tenefüs saatlerine göre planlamalýsýnýz. Çocuklar her 2 teneffüste bir ara öðün yapmalýdýr. Beslenme çantasý içerisinde hazýr gýdalar deðil, evde hazýrlanmýþ gýdalar konulmalýdýr. Çocuk sabah uyandýðýnda mutlaka sabah kahvaltýsý yaptýktan sonra okula gitmelidir. Beslenme çantasýnda en önemlisi olan suyu koymayý

unutmayýn." Bir günlük okul içi beslenme programý içerisinde 3 ara öðün, bir ana öðün yer almalýdýr. Ýlk öðün: 1 adet anne poðaçasý 2. ara öðün: 1 orta boy taze meyve (örneðin elma, muz, mandalina gibi) Öðle: Anne sandviçi ( 1 küçük boy çavdarlý sandviçi ekmeði arasýna dilimlenmiþ kaþar veya dana jambon veya hindi jambon, marul, domates )+ 1 kutu ayran (200ml) 3. ara öðün: 1 avuç karýþýk meyveli kuruyemiþ + 1 kutu meyve suyu veya 1 anne kurabiyesi+ 1 kutu süt (200ml). Þeker içeriði yüksek çikolata, bisküvi gibi besinler yerine istediði kadar karýþýk meyveli kuruyemiþ tüketebilir. Bu yaþ grubu çocuklarýn oldukça hiperaktif olduklarýný düþünürsek gereksinimleri karþýlayacak hem besleyici deðeri yüksek hem de çocuklarýn zevkle tüketebileceði besinler olmalýdýr. Çikolata, cips, bisküvi ve þeker gibi gereksiz kalori, doymuþ yað içeriklerinden uzak durulmalýdýr. Beslenme çantasýnda bulunmasý gereken bir grup süt ve süt ürünleridir. Uzun ömürlü UHT sütlerin tercih edilmelidir. Çünkü bu sütler kutularý açýlmadýðý sürece oda sýcaklýðýnda da güvenle saklanabilirler. Ayný zamanda vücudunuz için gerekli olan kalsiyum ve riboflavinin en iyi kaynaðý olan süt, yoðurt ve peynir grubudur. Çocuklarýn özellikle kemik ve diþ saðlýðý, büyüme ve geliþme, dokularýn onarýmý, sinir ve kaslarýn düzenli çalýþmasý, vücudun baðýþýklýk sisteminin güçlenmesi için önemlidir. Her türlü meyve içeriðinin önemli kýsmý sudur. Bu nedenle meyvelerin günlük enerji ve protein gereksinmesine katkýda bulunmasýnýn yaný sýra, mineraller ve vitaminler bakýmýndan son derece zengindir. Muz: Besin deðeri ve potasyum açýsýndan en yüksek meyvelerden biri olan muz, konsantrasyon gücünüzün artmasýna destek saðlar. Tahýllarýn vücudun temel enerji kaynaðýdýr. Özellikle çocuklarýn yoðun aktivitelerinde ihtiyaç duyduklarý enerjinin saðlanmasýný destekleyici rolü vardýr. Bu grup besinler; sinir, sindirim sistemi üzerinde olumlu etkilere sahiptir.” (CÝHAN)

Yoðurt ve kefir, çocuðu ishalden koruyor!

eni eðitim sistemiyle birlikte okula baþlayacak öðrencilerin sayýsý 18 milyona ulaþtý. Sýnýflarýn kalabalýk olmasý, saðlýk

M. Sait Çakar

problemlerine de kapý aralýyor. Özellikle okul gibi kalabalýk ortamlarda görülen hastalýklar bulaþýcý olabiliyor. Ýlköðretim öðrencilerinde yaygýn görülen ishal, ebeveynin dikkat edeceði iyi bir beslenme programý ve hijyenle engellenebiliyor. Çocuk saðlýðý uzmaný doktorlar ise aileleri uyarýyor: Çocuklarýn beslenme çantasýndan yoðurt ve kefiri eksik etmeyin! Hisar Intercontinental Hospital Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Uzmaný Dr. Birol Saral, geliþen ülkelerde çocuklarda en sýk ölüm nedeni olan enfeksiyonlarýn baþýnda ishalin (akut gastroenterit)

geldiðini belirtiyor. Çocuklarda görülen ishalde vücuttaki su kaybýnýn yetiþkinlere göre çok hýzlý olduðu için daha tehlikeli olduðunu belirten Birol Saral, "Geliþmekte olan ülkelerde çocuklarda yýllýk 1,5 milyar ishal ataðý görülür ve ne yazýk ki bunlardan yaklaþýk 4 milyonu ölümle sonuçlanýr. Geliþmekte olan ülkelerde 3 yaþtan küçüklerde ishalden ölüm oraný % 15'tir." ifadeleriyle konuya dikkat çekiyor. Enfeksiyonlarýn ishalin en önemli nedeni olduðunu kaydeden uzman, besinsel etkenlerin da sebep olabileceðini dile getiriyor. Birol Saral, okuldaki tehlikeye ise þu cümlelerle dikkat çekiyor: "Ýshal en çok okul çocuklarýnda görülen bir enfeksiyondur ve çok bulaþýcýdýr. Mikrobik olanlar hem dýþký hem de solunum yoluyla hýzlý bulaþýr. Bakteriyel olanlar ise dýþký yoluyla, tuvalet sonrasý temizlik iyi yapýlmazsa el yoluyla bulaþýr. Sudan bulaþan ishal ajanlarý da var. Okullarda ishalin salgýna dönmesini engellemek için viral ishali olanlarý eve göndermek, diðerleri için ise genel hijyen kontrollerine uymak gerekir."

Nasýl tedavi edilir?

Saral, ishalde kullanýlacak en önemli tedavinin yoðurt ve kefir tüketimini artýrmak ve muz, þeftali, yaðsýz pilav-makarna, patates tüketmek olduðunu kaydediyor. Tedavide çocuðun durumunun çok önemli olduðunu söyleyen uzman, duruma göre ayakta tedavi yapýlabileceðini söylüyor. Saral, "Bakteriyel bir enfeksiyon ise antibiyotik tedavisine baþlanmalý. Viral ise destek tedavisi yeterli olacaktýr. Vücutta su ve tuz kaybý varsa ve kusuyorsa hastanede damardan sývý verilmeli; vücuttan su ve tuz kaybý var fakat aðýzdan besin alýmý iyi ise evde 1 litre kaynatýlýp soðutulmuþ suyun içerisine 1 çorba kaþýðý þeker, 1 çay kaþýðý tuz, 1 çay kaþýðý karbonat konularak hazýrlanan oral rehidratasyon tedavisi uygulanmalýdýr." diyor Hangi belirtiler görüldüðünde mutlaka hekime baþvurmak gerekir? Saral, belirtileri yaþ grubuna göre deðiþiklik gösteren ishalde Kusma görülüyorsa, Günde 7'den fazla sulu dýþkýlama varsa, Aðýzdan beslenme çok az ise, Halsizlik, baþ dönmesi gibi belirtiler görülüyorsa en kýsa zamanda hastaneye baþvurulmasý gerektiðini vurguluyor. (CÝHAN)

BASINDAN Peygamber'e hakaret! Üç dinin "peygamber/nübüvvet" anlayýþý hayli farklýdýr. Yahudi ve Hýristiyanlarýn, ama özellikle laiklerin ve deistlerin bir Müslüman'ýn ruh ve zihin dünyasýnda Hz. Peygamber'in nasýl bir makama sahip olduðunu algýlamalarý çok zor. Bu onlardan beklenemez de; beklenen, saygý göstermeleridir. Ahzab Suresi'nde (33/6) þöyle buyrulur: "Peygamber, mü'minler için kendi nefislerinden daha evlâdýr." Mekke ve Medine'de mü'minler Hz. Peygamber'i (sas) her türlü tehlikeye karþý canlarýný ve mallarýný ortaya koyarak korumuþlardýr. Bu sadece güvenlikle sýnýrlý bir koruma deðil, tebliðin esaslarýný, Ýslami hükümlerin ana çerçevesini, kýsaca akideyi ve dini pratikleri de koruma azmini göstermiþlerdir ki, ancak bu sayede din (Kur'an, Sünnet, dini tatbikat formlarý olan gelenek) günümüze kadar gelebilmiþtir. Hz. Peygamber'e bir zarar gelseydi, Ýslam bize bu saðlam yapýda intikal etmezdi. O halde vahyin ilk muhataplarý Hz. Peygamber'in can güvenliðini kendi güvenliklerine tercih edip gerektiðinde canlarýný feda ettiklerinde, sadece Hz. Peygamber'i ve kendi dönemlerini korumakla kalmamýþ, ilahi tebliðin, kýsaca Ýslam'ýn kýyamete kadar korunup nesilden nesle intikal etmesini de saðlamýþlardýr. Hz. Peygamber, mü'minlere göre önceliklidir, tabir caizse bir tehlike vukuunda "yangýnda ilk kurtarýlacak" deðerdir: "Ben mü'minlere canlarýndan daha öndeyim." (Buhari, Nefakat, 10). Bu bizim için de geçerlidir. Kurtubi'nin yer verdiði bir hadiste þöyle buyrulmuþtur: "Benim ve ümmetimin durumu ateþ yakmýþ adamýn durumuna benzer. Ateþ böcekleri ateþe düþmek isterler; ben ise sizi ateþe düþmemeniz için kemerlerinizden tutmaya çalýþýrken siz ateþ böcekleri gibi oraya atýlmaya çalýþýrsýnýz." Hz. Peygamber, çýkabilecek her ihtilafý hükme baðlama makamýdýr. Mü'minler "içlerinde en ufak bir kuþku veya sýkýntý duymaksýzýn onun verdiði hükme razý olurlar" (Nisa, 65). Bu demektir ki, hem kendi aralarýnda hem kendi nefisleri itibarýyla Hz. Peygamber'i öncelikli bir konumda tutarlar. Kendi aralarýnda öncelikli tutmak demek, ihtilaf vukuunda konuyla ilgili açýk sünnet varsa sünnetin hükmüne uymak; kendi deðer yargýlarýyla Hz. Peygamber'in bize sahih yollardan intikal etmiþ deðer yargýlarý, hükümleri arasýnda bir çatýþma vukuu durumunda sünnetteki hükümleri esas almak demektir. Çünkü onun gösterdiði yol kurtarýcýdýr, kiþinin kendi heva ve hevesinden kaynaklanan yargýlar ise insaný farkýnda olmaksýzýn yanýltabilir. Bir baþka sebep, eðer insan hayatýný Ýslam'ýn ana dairesi dýþýna çýkmadan geçirip tamamlamýþsa, Allah'ýn izin vermesi ve dilemesi durumunda kýyamet gününde bazý kusur ve günahlarý dolayýsýyla Hz. Peygamber'in þefaatine mazhar olabilir. Bu da Hz. Peygamber'i öncelikli konumda tutmanýn ne kadar önemli olduðunu göstermektedir. Bu noktalar Yahudilerin peygamberlerine karþý tutumlarý ile Ýslam'ýn emrettiði tutum arasýnda açýk bir farka iþaret etmektedir. Ýsrailoðullarý zaman zaman peygamberlerini öldürmüþ, bu yüzden "peygamber katili" sýfatýný almýþlardýr. Konuyla ilgili ayet ve hadislere bakýldýðýnda fizyolojik varlýðý ötesinde Hz. Peygamber'e bir þahs-ý manevi anlam yüklendiðini de söyleyebiliriz. Bir Müslüman'ýn zihin ve ruh dünyasýnda Hz. Peygamber'in sahip olduðu yer ve makam, sýradan insanlarýnkine benzemez. Müslümanlar, ona hakaret edildiði zaman infial gösterirler, çünkü onu kendi nefislerinden, canlarýndan ve çocuklarýndan, en sevdikleri kimselerden, en çok deðer verdikleri þeylerden daha üstün tutarlar. Bu makam "Abdullah'tan ve Amina'dan doðma Mekkeli Muhammed"in deðil; son vahyi alan, nübüvvetin mührü olan ve "âlemlere rahmet olarak gönderilen" Rasul ve Nebi Muhammed aleyhissalat-ü vesselamýn makamýdýr. "Mekkeli Muhammed" de, öncelikle "Rasul ve Nebi Muhammed"e, "kendisine indirilenler"e iman etmekle yükümlüdür (Bakara, 285.) O, önce kendine, yani peygamber olma vasfýna inanmalýdýr. Bu açýdan bakýldýðýnda Hz. Peygamber'e hakaret ve saldýrý vahye, Kur'an'a ve Allah'a hakaret ve saldýrýdýr. Ýnanmayanlar; Ýslam dinini, Müslümanlarý eleþtirebilirler, Müslümanlar da hikmetle, edep ve zikirle, bilgi ve marifetle kendilerini savunurlar. Ama hakaret ve tezyif kimsenin hakký deðildir. Bize göre böyle bir hak olamaz, özgürlüðün istismarý ve suistimali olur. Ali Bulaç (Zaman) a.bulac@zaman.com.tr 17 Eylül 2012

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

18 Eylül 2012 Salý

Okul polisleri yeni Bakan Þimþek: Hepimiz eðitim dönemine hazýr Batman’ýn hizmetkarlarýyýz B

atman Çocuk Þube Müdürlüðü’ne baðlý okul polisleri, yeni eðitim-öðretim yýlý öncesinde hazýrlýklarýný tamamladý. Okul polisleri, Batman’da üç yýldan beri uygulanmakta olan okul polisliði görevini yürüten Okul Polisleri Çocuk Þube Müdürü Bilal Yalçýn baþkanlýðýnda bir günlük çalýþtay yaptý. Sosyal Etütler Merkezi (SEM)’nde yapýlan çalýþtayda geçen yýlýn deðerlendirilmesi yapýlarak gelecek dönemde alýnacak okul güvenliði ile ilgili önlemler deðerlendirildi. Çocuk Þube Müdürü Bilal Yalçýn, “3 yýldýr arkadaþlarýmýzýn fedakar çalýþmalarýndan dolayý okullarýmýz ve özellikle çevresi daha güvenli alanlar olmaya baþladý. Elimizdeki rakamlar bize bunu gösteriyor. Geçen iki dönemi karþýlaþtýrdýðýmýzda okul ve çevresinde özellikle þiddet motivasyonlu olaylar ile madde baðýmlýlýðý konulu suçlarda yüzde otuz azalma oldu. Bu dönem madde baðýmlýlýðý, müstehcenlik ve þiddet içerikli oyunlar oynatýlan salonlar daha fazla kontrolümüzde olacak, tarafýmýzdan sýklýkla denetlenecek ve Sayýn valimiz tarafýndan imzalanan okul güvenliði yönergesine dayanarak gerekli durumlarda idari yaptýrýmlar uygulanacak.” dedi. Özellikle okul saatinde öðrencileri kabul eden internet kafeler ile okulla ilgisi olmayan ancak okul önlerini mekan tutarak eðitimi olumsuz yönde etkileyen þahýslarýn bir defaya mahsus yazýlý uyarýlacaðýný belirten Yalçýn, uyarýya uymayanlara yönelik

idari cezalar kesileceðini söyledi. Çalýþtayda Psikolog Mehmet Yay tarafýndan okul polislerine ergen psikolojisi, öðrenci psikolojisi, iletiþim becerileri ve stresle mücadele ve sorun çözme taktikleri hakkýnda da eðitim verildi. Psikolog Yay, “12-24 yaþ aralýðýnda bulunan öðrenci arkadaþlarýmýz kaygý, telaþ, öfke gibi davranýþlar gösterebilirler; yalnýz kalma isteði ve agresif davranýþlar gösterebilirler bu þartlarda duygusal ve ruhsal olarak zor bir süreç geçirebilirler. Sizin onlara bir rehber olmanýz ve iletiþim kurmanýz onlarýn bu sorunlarý aþmasýnda çok önemli bir yerde durmaktadýr” dedi. Okul polisliði uygulamasý 2007 yýlýnda Milli Eðitim Bakanlýðý ile Ýçiþleri Bakanlýðý arasýnda imzalanan “Okullarda Güvenli Eðitim Ortamlarýnýn Saðlanmasý Ýþbirliði Protokolü” çerçevesinde uygulanýyor. Batman’da Ýl Milli Eðitim ve Ýl Emniyet Müdürlükleri arasýnda aðustos ayýnda yapýlan “Okul Polisi Ýþbirliði Protokolü” çerçevesinde yapýlmaktadýr. Protokole göre okul polisleri öðrencileri dýþarýdan gelebilecek madde baðýmlýlýðýna hedef olma, þiddet olaylarý, istismar, taciz ve tecavüz gibi tehlikelerden korumak için çalýþacak.

Ayrýca mevcut tüm polis ekipleri Emniyet Müdürlüðü tarafýndan okul giriþ çýkýþ saatlerinde giriþ çýkýþlarýn saðlýklý yapýlabilmesi için görevlendirildi. Takip ettiði önemli adli konusu olmayan ekip bu saatlerde okul yakýnýnda devriye görevi ifa edecek. (CÝHAN)

aliye Bakaný Mehmet Þimþek, bir dizi inceleme ve etkinliðe katýlmak üzere Batman’a geldi. Vali Yýlmaz Arslan ile taziye ziyaretlerinde bulunan Bakan Þimþek daha sonra Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam ve tüm il müdürlerinden yatýrým ve hizmetlerin son durumu ile ilgili bilgi aldý. Valilik Toplantý Salonu’nda gerçekleþen brifingde konuþan Rektör Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, yeni eðitim ve öðretim yýlýna yetiþtirilmeye çalýþýlan yeni kampüste gelinen son durum hakkýnda bilgi verdi. Rektör Uluçam, 1.ve 2. etap inþaat çalýþmalarý, öðrenci yurtlarý, enerji hatlarý ve kampusun ulaþýmý gibi konularda yapýlan çalýþmalar hakkýnda gelinen son durumu anlattý. Maliye Bakaný Mehmet Þimþek, brifingin ardýndan yaptýðý deðerlendirmede, Batman’ýn geliþimi açýsýndan üniversiteyi son derece önemsediðinin altýný çizerken, yeni kampusun eðitim sezonuna yetiþmesi için gerekli her türlü çabanýn gösterilmesini istedi. Maliye Bakaný Þimþek, üniversitenin açýlamamasý gibi bir bahaneyi asla kabul etmeyeceðinin altýný çizerken, toplantý sýrasýnda TOKÝ Baþkaný'ný telefonla arayarak, üniversitenin baþta altyapý, ulaþým ve enerji ihtiyacý ile ilgili yapýlacak tüm iþlerinin bir haftaya kadar planlanarak çözülmesi talimatýný verdi. Maliye Bakaný Þimþek,

üniversite rektörünün ardýndan baþta eðitim, saðlýk, ulaþým, toplulaþtýrma ile ilgili olarak kurum müdürlerinden yatýrýmlarýn son durumu hakkýnda bilgi aldý. Bakan Þimþek, kurum müdürlerinden, yürüttükleri projelerin takibini aksatmadan yapmalarýný isterken, kendilerine de her zaman için destek vereceðinin altýný çizdi. Bakan Mehmet Þimþek, yapýlacak projelerle Batman’ýn geleceðini dizayn edecek þekilde hareket edilmesinin önemine dikkat çekerek, “Tüm derdimiz, Devleti Milletin hizmetkarý haline getirmektir. Bizler; burada bulunan herkes, Batman’ýn hizmetkârlarýyýz.” diye konuþtu. Þimþek, özellikle okullaþma ve yol yapýmý gibi konularda inþaatý süren yerlerin bir an önce bitirilip Batman halkýnýn hizmetine sunulmasý için çalýþmalarýn hýzlandýrýlmasýný talimatýný verdi. Özellikle Karayollarý'ndan Þehir Geçiþi Projesi olan Siirt Çevre Yolu ile Yeni Havaalaný Yolu’nun planlandýðý gibi beton asfalt ve duble olarak hýzlý bir þekilde tamamlanmasýný istedi. Batman’ýn imar durumunu da özellikle önemsediðini ifade eden Maliye Bakaný, Batman’ýn önümüzdeki 50 ve 100 yýllýk geliþiminin göz önünde bulundurularak profesyonel planlama yapýlmasýný istedi. Batman’ýn kültür hayatýyla

ilgili hizmetlerin de artýrýlmasýný isteyen Þimþek, bu tür faaliyetlerin Batman'ýn gelenek, görenek ve ananelerine uygun olarak yapýlmasý gerektiðine dikkat çekti. Þimþek, toplulaþtýrmayla ilgili olarak da yetkililerden bilgi alýrken, bu iþlerin hýzlandýrýlarak son aþamaya getirilmesi yönünde talimat verdi. Sunum yapan kurum yöneticilerine teþekkür eden Bakan Þimþek, Batman’a hizmet noktasýnda herkesin sonuna kadar çaba göstermesi gerektiðinin altýný çizdi. (CÝHAN)

Güven, Çapa Týp'a yerleþti

anlýurfa Özel Çaðlayan Murat Lisesi öðrencisi Taha Güven, 575 puanla Çapa Týp Fakültesi'ne birincilikle yerleþti. Baþarýlý öðrenci, daha önce TÜBÝTAK Ulusal Bilim Olimpiyatlarý'nda kimya dalýnda aldýðý altýn madalya ile Þanlýurfa'nýn gururu olmuþtu. Özel Çaðlayan Murat Lisesi Müdürü Ahmet Aslan, Taha Güven'in günlük düzenli etüt ve ders çalýþma programlarýna katýlarak baþarýyý yakaladýðýný söyledi. Ahmet Aslan, " Taha Güven sistemli çalýþtý. Girdiði bütün sýnavlarda bölge birinciliðini aldý. Uzun süre olimpiyatlara hazýrlandý. Altýn madalya ile döndü. Bizi de en güzel þekilde temsil etti. Biz bu nedenle bundan sonra olimpiyat için hazýrlanacak öðrenci sayýmýzý arttýracaðýz. Bu þekilde daha toplu bir baþarýya ulaþma hedefindeyiz.” dedi. Çapa Týp’a birincilikle yerleþen Taha Güven ise birçok okula rahatlýkla girebildiði halde Çapa Týp’ta özellikle ýsrarcý olduðunu söyledi. Güven, "Çapa Týp alanýnda isim yapmýþ, oturmuþ sistemi olan bir fakülte. Amacým tanýsý konulamayan hastalýklar üzerinde çalýþmak. Özellikle onkoloji üzerine yoðunlaþmak istiyorum. Çünkü bu hastalýðýn henüz bir tedavisi yok." diye konuþtu. (CÝHAN)