19 mayis 2014 pazartesi

Page 1

Mezopotamya týp kongresine büyük ilgi

M

ardin’de bu yýl 6.’sý yapýlan Mezopotamya týp kongresine Mardin Artuklu Üniversitesi ev sahipliði yaptý. Uluslararasý bir katýlýmýn

gerçekleþtiði Kongreye 750 kiþi katýldý. Kongreye dünya çapýnda organ nakli ve bulaþýcý hastalýklar dalýnda ün yapmýþ Doktorlar Profesörler katýldý. » Sayfa 2’de

Lüks Otomobil Operasyonunda tutuklu sayýsý 11'e yükseldi

M GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE 19 Mayýs 2014 Pazartesi

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

Yýl : 10 Sayý : 2955 Fiyat : 50 Kr

ardin merkezli 16 ilde düzenlenen eþ zamanlý lüks otomobil kaçakçýlýðý operasyonunda, devleti 822 milyon 160 bin 714 lira zarara uðratan 46 kiþinin, çýkarýldýklarý mahkemede alýnan ifadeleri ardýndan 11'i tutuklandý. » Sayfa 3’te

Kitap okudu, Umre kazandý Mardin Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýndan düzenlenen kitap okuma yarýþmasýnda Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi ikinci oldu. 10. sýnýf öðrencisi Esra Yusufoðlu, umreye götürülecek...

M

idyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi 10. sýnýf öðrencisi Esra Yusufoðlu, umreye götürülecek. Mardin Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýndan düzenlenen kitap okuma yarýþmasýnda Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi ikinci oldu. Orta öðretim kurumlarýnda öðrenim gören 245 öðrenci arasýnda gerçekleþecek yarýþmada dereceye giren Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi 10. sýnýf öðrencisi Esra Yusufoðlu, umreye götürülecek. » Sayfa 3’te

Midyat YÝBO'da "Tübitak Bilim Fuarý" sergisi

T

ÜBÝTAK ile Milli Eðitim Bakanlýðý koordinesinde düzenlenen TÜBÝTAK Bilim Fuarý sergisi, Midyat Yatýlý Bölge Ortaokulu'nda açýldý. Midyat Kaymakamý Oðuzhan Bingöl, Bilim Fuarý kapsamýnda öðrencilerin hazýrladýðý projeleri inceledi. » Sayfa 4’te

Týr ile minibüs çarpýþtý: 1 ölü 3 yaralý

N

usaybin'de týr ile minibüsün çarpýþmasý sonucu 1 kiþi öldü, 3 kiþi yaralandý. » Sayfa 7’de

Mehmet Sait Çakar

Mardinli Sinemaseverler sinemaya doyacak

Soma, Toma, Koma

S

oma’daki maden faciasýný 3 kelimeyle anlat derseler soma, toma ve koma kelimeleri yeter de artar.

iv Arþ

» Sayfa 3’te

Hülya Soyþekerci

2

006 yýlýnda sinemasýz þehrin film festivali olma iddiasýyla yola çýkan ve Mardin’e sinema

Çöl fýrtýnasýnda savrulan hayatlar

kazandýran SineMardin Uluslararasý Mardin Film Festivali, dokuzuncu kez kapýlarýný açýyor. » Sayfa 10’da

B

azen kurgular yerine gerçek hayat hikâyeleri yön verir hayatýmýza.

» Sayfa 7’de


2

19 Mayýs 2014 Pazartesi

Mezopotamya týp kongresine büyük ilgi Mardin’de bu yýl 6.’sý yapýlan Mezopotamya týp kongresine Mardin Artuklu Üniversitesi ev sahipliði yaptý. Uluslararasý bir katýlýmýn gerçekleþtiði Kongreye 750 kiþi katýldý...

M

ardin’de bu yýl 6.’sý yapýlan Mezopotamya týp kongresine Mardin Artuklu

Üniversitesi ev sahipliði yaptý. Uluslararasý bir katýlýmýn gerçekleþtiði Kongreye 750 kiþi katýldý.

Kongreye dünya çapýnda organ nakli ve bulaþýcý hastalýklar dalýnda ün yapmýþ Doktorlar Profesörler katýldý. Konuþmacý olarak katýlan katýlýmcýlarýn konuþmalarý Kürtçe aðýrlýklý olarak Türkçe ve Ýngilizce olarak ta tercüme edildi. 3 gün süren Mezopotamya týp kongresinin bir günü organ nakline ayrýldý. Kongreye Irak, Suriye Amerika'dan, Ýsveç’ten Almanya’dan, Ýngiltere’den Japonya’dan ve birçok daha ülkeden katýlým oldu. Daha önceki yýllarda Diyarbakýr, Dohuk ve Süleymaniye’de gerçekleþtirilen Týp Kongresine her yýl yaklaþýk 650 týp doktoru ve bilim adamý katýlýyor. Ancak Mardin’de yapýlan kongreye ise 700 týp doktoru katýlarak sunumlar yaptýlar. Mezopotamya Týp

Kongresi Diyarbakýr, Federal Almanya ve Kürdistan Federe Bölgesi’ndeki bir grup Kürt doktoru olarak 2008 yýlýnda bir araya gelip, Kürt dilinde ilk bilimsel kongreyi düzenleme kararý aldýlar. Kongreye Mezopotamya Týp Günleri adýný verildi ve ilk kongre de 2009 yýlýnda Diyarbakýr’da gerçekleþtirildi. Daha sonra her yýl düzenli bir þekilde Mezopotamya Týp Günlerini düzenleme kararý alýndý. Kongreler daha sonra Mezopotamya Týp Kongresi adý altýnda 2010 yýlýnda Diyarbakýr, 2011’de Dohuk, 2012´de yine Diyarbakýr, 2013’de ise Süleymaniye’de gerçekleþtirdi. Son olarak da Mardin’de düzenlendi. Kongre baþkaný Prof. Dr. Hüseyin bektaþ, “Biz amacýmýza ulaþtýk bu sene her seneden çok daha katýlýmcý geldi yaklaþýk olarak 700 katýlýmcýmýz oldu bu sene bu bizi çok sevindirdi onurlandýrdý bana kalýrsa bu seneki kongremiz dünya çapýnda bir kongre oldu uluslararasý alanda birçok tanýnmýþ isim yapmýþ bilinen uzman arkadaþýmýz geldi ve burada sunumlarýný yaptýlar katkýda bulundular ve ben son derece memnunum. Toplam 110 bildiri sunuldu 23 tane de poster vardý hepsini katarsanýz 140’a yakýn bildiri oldu”. Ýngilizce Kürtçe Türkçe 3 dilden oldu evet. Mardin Tabip odasý Baþkaný Kamiran Yýldýrým, “Dünyanýn çeþitli yerlerinden Amerika’da uluslararasý organ

naklinde ün yapmýþ hekim arkadaþlarýmýz Prof. Dr. Gazi Zebari gibi alanýnda gerçekten dünyada tanýnan doktorlarýmýz var bunlarýn hepsi sunumlarýný kürtçe yaptýlar ilk gün oturumlarýmýz organ transplantasyonu yani organ nakilleri ile ilgili hem Türkiye’den gerek Dicle Üniversitesinden gelen hocalarýmýz Malatya’da bu iþi en iyi yapan hocalarýmýz Antalya’dan Prof. Arkadaþlarýmýz gelip sunumlarýný Kürtçe yaptýlar deneyimlerini paylaþtýlar 2. ve bugünkü konularýmýzda özellikle daha çok bulaþýcý hastalýklar özellikle bölgemizde ve Ortadoðu’da en büyük problem olan ve en çok antibiyotiðin kullanýldýðý bir alan olan hem akýlcý kullaným anlamýnda antibiyotik kullanýmý ve hastalýklarla mücadele anlamýnda deneyimler paylaþýldý. Kadýn hastalýklarý uzmaný Selçuk Güneþ, “Bu toplantýya Ýstanbul’dan katýlýyorum Türkiye’de Ýstanbul’dan gelip te 6.’sý yapýlan Kürtçe aðýrlýklý bir toplantýya katýlmanýn onurunu duyuyorum aslýnda bu onur memleketimin de onurudur çünkü bir ülke için ne kadar demokrasi olursa onur o kadar yücelir bilim alanýnda Kürtçe’ nin geçerli olan bir dil olduðunu gösteren bütün ülkelerden gelen hocalar ile beraber bilgi ve öngörülerini paylaþmak büyük bir mutluluk olmuþtur bunu saðlayan yetkililere büyüklerimize ben çok teþekkür ediyorum” » Vehap Erdoðan

Þofben patladý: 1 yaralý

Uyuþturucu operasyonu: 2'si Suriye uyruklu 6 kiþi tutuklandý

N

usaybin ve Kýzýltepe ilçelerindeki operasyonda 31 kilo 130 gram esrar ele geçirildi. Mardin Emniyet Müdürlüðü'nden yapýlan açýklamada, uyuþturucu madde ticareti yapan þahýslarýn yakalanmasýna yönelik yürütülen çalýþmalar kapsamýnda, Nusaybin ve Kýzýltepe ilçesinde 3 ayrý operasyon gerçekleþtirildiði belirtildi. Operasyonda 31 kilo 130 gram esrar ile 1 tabancanýn ele geçirildiði kaydedilen açýklamada, gözaltýna alýnan H.B, H.D, A.B ve N.B ile Suriye uyruklu K.Þ.S ve B.Ý.S'nin tutuklandýðý bildirildi. » (AA)

N

usaybin ilçesinde þofben patlamasý sonucu 1 kiþi yaralandý. Edinilen bilgilere göre, Zeynel Abidin Mahallesi'nde Mehdi Özdemir'in (32) banyoda

duþ aldýðý sýrada þofben patladý. Olayda yaralanan Özdemir, Nusaybin Devlet Hastanesi'nde yapýlan ilk müdahalenin ardýndan Kýzýltepe'de özel bir hastaneye kaldýrýldý. » (AA)


3

19 Mayýs 2014 Pazartesi

Kitap okudu, Umre kazandý Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi 10. sýnýf öðrencisi Esra Yusufoðlu, umreye götürülecek...

M

idyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi 10. sýnýf öðrencisi Esra Yusufoðlu, umreye götürülecek. Mardin Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýndan düzenlenen kitap okuma yarýþmasýnda Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi ikinci oldu. Orta öðretim kurumlarýnda öðrenim gören 245 öðrenci arasýnda gerçekleþecek yarýþmada dereceye giren Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi 10. sýnýf öðrencisi Esra Yusufoðlu, umreye götürülecek. Mardin Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü’nün öðrencilere kitap okumayý sevdirmek ve okuma alýþkanlýðý kazandýrmak, öðrencilerin kelime hazinesini zenginleþtirip Türkçeyi doðru, güzel ve etkili kullanma becerisini geliþtirmek amacýyla düzenlediði kitap okuma yarýþmasýnda ikinciliði Midyat Kýz Anadolu Ýmam Hatip Lisesi kazandý. Gerçekleþtirilen yarýþmada öðrencilere, Tolstoy’un “Ýnsan ne ile yaþar”, Sadi Þirazi’nin “Bostan ve Gülistan”, Atasoy Müftüoðlu’nun “Vakti kuþanmak”, Richard Bach’ýn “Martý”, Antoine de Saint-Exupery’in “Küçük Prens”, Ýhsan Süreyya Sýrma’nýn “Mekke dönemi ve iþkence”, “Medine dönemi ve cihat” ve “Dört halife dönemi”, Mevdudi’nin “Kuran’a göre dört terim”, Beþir Ýslamoðlu’nun “Sünnet bilinci”, Metin Önal Mengüþoðlu’nun “Düþünmek farzdýr”, Rasim Özdener’in Müslüman’ca düþünmek üzerine denemeler”, Mustafa Ýslamoðlu’nun “Yürek devleti” ve Ýman risalesi”, Ali Þeriatý’nýn “Hac”, Halit Ertuðrul’un “Kendini arayan adam”, Ýsmet Özel’in “Taþlarý Yemek yasak”, Seyyid Kutup’un “Ýslam toplumuna doðru” ve Ali Bulaç’ýn “Çaðdaþ kavramlar ve düzenler” kitaplarýndan 100 soru soruldu.

M

Soma, Toma, Koma

S

oma’daki maden faciasýný 3 kelimeyle anlat derseler soma, toma ve koma kelimeleri yeter de

artar.

Yok metan birikmiþ, trafoya kedi kaçmýþ, yaþam odasý tam da açýlacakken gaz sýkýþmýþ, sonuçta bizim suçumuz, bu takdir-i ilahidir hatta bu iþin arkasýnda Paralelciler ya da Geziciler var. Bu da tutmazsa iþin arkasýnda Azrail var denilip konu kapatýlýr zaten. Bir asýrdýr Türkiye’de maden ocaklarýnda patlama olur, çökme olur ve þimdiye kadar bu konu çözülmedi. Çünkü Türkiye’de en ucuz þeylerden biri insan yaþamýdýr. Takdir-i ilahi veya kader kavramlarý sorgulanmadýðý müddetçe insanýn bedeni, insanýn emeði ve insanýn caný kendisinden çok baþkasýna para eder.

Kitap okumanýn çok önemli olduðunu söyleyen okulun Edebiyat Öðretmeni Nesrin Soysal, “Öðrencimizi elde etmiþ olduðu baþarýdan dolayý tebrik ediyorum. Kadýn okursa toplum okur, kadýn baþarýlý toplum baþarýlý olur. Öðrencimizin umre ödülü kazanmasý gururumuzu arttýrdý. Umarým yetiþmesinde ve bu baþarýyý elde etmesinde küçük de olsa bir katkýmýz vardýr. Okuyabilirsiniz, kazanabilirsiniz þeklinde öðrencilerimizi sürekli yüreklendiriyoruz. Öðrencilerimize þu anda verilen hediyeler okumakla elde ettikleri kazancýn sadece bir tanesi. Asýl kazanç öðrencilerin okuma alýþkanlýðý kazanmasýdýr. Birde okuduklarýný anlayýp hayatlarýna yansýtýrlarsa en büyük kazanç bu olacaktýr. Okulumuz yeni kuruldu, ancak yeni yeni verimini

almaya baþladýk. Seneye inþallah daha güzel baþarýlarla okulumuzun adýný duyuracaðýz” dedi. Öðrenci Esra Yusufoðlu ise, kitap okumayý çok sevdiðini ifade ederek, “Derslerimden arta kalan zamanlarda nerdeyse elimden hiç kitap düþmüyor. Kitaplar benim en iyi arkadaþým. Ödül belki cazip olabilir, ama ben sýrf ödül var diye kitap okumuyorum. Kitap okumayý seviyorum. Kitaplarýn okunduðunda insana neler kazandýracaðýný bildiðimden sürekli okuyorum. Yarýþma için belirlenen kitaplarý da büyük bir zevkle okudum ve girdiðimi sýnavda baþarýlý oldum. Þuan çok mutluyum. Ýnþallah annem ile birlikte Umre’ye gitmeyi planlýyorum” diye konuþtu. » Ali Edis

Lüks Otomobil Operasyonunda tutuklu sayýsý 11'e yükseldi ardin merkezli 16 ilde düzenlenen eþ zamanlý lüks otomobil kaçakçýlýðý operasyonunda, devleti 822 milyon 160 bin 714 lira zarara uðratan 46 kiþinin, çýkarýldýklarý mahkemede alýnan ifadeleri ardýndan 11'i tutuklandý. Mardin merkezli 16 ilde düzenlenen eþ zamanlý lüks otomobil kaçakçýlýðý operasyonunda, devleti 822 milyon 160 bin 714 lira zarara uðratan

Mehmet Sait Çakar

71 kiþinin, çýkarýldýklarý mahkemede alýnan ifadeleri ardýndan 11'i tutuklandý. 69 kiþi ise 100 ile 200 bin TL kefalet karþýlýðýnda tutuksuz yargýlanmak üzere serbest býrakýldý. Mardin Adliyesi'nde 2 gündür mahkemeleri devam eden ve aralarýnda örgütün üst düzey yöneticileri, polis memurlarý ile sanatçý, spor ve ünlülerin trafik müþaviri olmak üzere, toplam 46

kiþinin sorgusu yapýldý. Devleti 822 milyon 160 bin TL zarara uðratan örgüt lideri olduðu belirlenen A.K., sanatçý, spor ve ünlülerin trafik müþaviri olan H.B., F.T., polis memuru H.H. ve M.G.A. olmak üzere 11 kiþi, tutuklanarak Mardin Kapalý Cezaevi'ne konuldu. Mardin Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk Ve Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü ekiplerinin almýþ olduðu istihbarat bilgileri doðrultusunda 16 ilde düzenledikleri eþ zamanlý operasyonda, piyasa deðeri yaklaþýk 20 milyon TL olan 28 ithal lüks otomobil ele geçirildi. Mardin Emniyet Müdürlüðü tarafýndan 15 ilde eþ zamanlý yürütülen operasyon kapsamýnda 3 bin 785 lüks otomobil, ÖTV'sinin düþük yatýrýldýðý gerekçesiyle incelemeye alýndý. Ýncelemesi tamamlanan 3 bin 392 lüks otomobil için 822 milyon 160 bin 714 lira devlet zararý oluþtuðu ortaya çýktý. » M. Sait Çakar

Sorunlarýn üzerine gidilmedikçe, milli veya siyasi menfaatler vatandaþa tercih edildikçe bu böyle devam eder. Bu vakýada, Soma’daki felafette ilk defa CHP’yi iktidarla beraber suçlu görmüyorum. Bir ay evvel CHP’li vekilin maden ocaklarý için yaptýðý o konuþma bu olayda tüm CHP’yi aklýyor. AK partinin suçluluk psikolojisi içinde saða sola saldýrmasý, baþbakanýn dövdüðü iddiasý, madurun bunu televizyonda anlatmasý, üstüne bir de danýþmanýn bir protestocuyu tekmelemesi Allah þükür iktidarýn gerçek yüzünün az da olsa ortaya çýkmasýna sebebiyet verdi. Hele o müþavirin bir de yerde tekmelediði protestocudan dolayý sanýrým 7 günlük raporu almasý sürecin beni ziyadesiyle þaþýrttýðýný ve hatta dehþete düþürdüðünü söylebilirim. Tabi ki ben istifa diye baðýrmýyorum. Çünkü isitfa edebilmek yürek ister, istifa edebilmek ileri demokrasiyi sindirmiþ olmayý gerektirir. Güney Kore feribot faciasýndaki istifanýn bir benzerini Türkiye’de de olcaðýný sanmýyorum çünkü Güney Kore’nin demokrasisi, eðitim düzeyi ile “birlikte yaþayabilme ahlaký” Türkiye’nin yakalayamayacaðý kadar ileride. Gerçekçi olalým bizin onlara ulaþmamýz bir yirmi yýl gerekir o da ancak yerlerinde sayarlarsa. Bu madencilerin kaderi bu olsa gerek. Yaþarken siyasi iktidar onlarý sömürür, öldüklerinde devrim þarkýlarýyla sömürülürler. Madenciler hiç bir zaman çalýþmama özgürlüðüne sahip olamadýlar. Maden ocaklarýmýzýn bilhassa kömür ocaklarýmýzýn kuruluþunda ve iþletilmesinde iþ gücü teminini bugün bilmeyenler bu “kara þehitlerin” hatýrasýna leke düþürüyor. “Mükellefiyet kanununun” getirdiði modern çað köleliðini bilmeyelerin bunu kader olarak görmesi cehaletten gayrý baþka bir þey deðil. Buyüzden en kýsa sürede tüm kömür ocaklarý kapatýlýp, iþçiler emekli edilip daha kaliteli ve ucuz yabancý kömür ithal edilmeli. Bana göre tek bir maden iþçisinin hayatý tüm ülkenin enerji rejiminden daha deðerlidir.

mscakar@hotmail.com


mardin

iletiþim

19 Mayýs 2014 Pazartesi

4

Midyat YÝBO'da "Tübitak Bilim Fuarý" sergisi TÜBÝTAK ile Milli Eðitim Bakanlýðý koordinesinde düzenlenen TÜBÝTAK Bilim Fuarý sergisi, Midyat Yatýlý Bölge Ortaokulu'nda açýldý...

T

ÜBÝTAK ile Milli Eðitim Bakanlýðý koordinesinde düzenlenen TÜBÝTAK Bilim Fuarý sergisi, Midyat Yatýlý Bölge Ortaokulu'nda açýldý. Midyat Kaymakamý Oðuzhan Bingöl, Bilim Fuarý kapsamýnda öðrencilerin hazýrladýðý projeleri inceledi. Öðrencilerin hayal gücünü arttýrmak, yarýþma stresinden uzak, eðlenceli bir ortamda proje hazýrlama ve sunma deneyimi kazanmalarýný saðlamak amacýyla düzenlenen Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araþtýrma Kurumu (TÜBÝTAK) Bilim Fuarý çerçevesinde Midyat Yatýlý Bölge Ortaokulu’nda (YBO), öðrencileri, hazýrladýklarý projelerle bilime iz býraktýlar. Öðrenciler tarafýndan fen bilgisi, Ýngilizce, matematik ve

teknoloji tasarým dallarýnda yapýlan projelerin sergilendiði sergide, ayrýca resim sergisi de yapýldý. Okul bahçesinde düzenlenen serginin açýlýþý, Midyat Kaymakamý Oðuzhan Bingöl, Midyat Belediye Baþkan Vekili Mehmet Taþ, Cumhuriyet Baþsavcýsý Adnan Küçük Yumuk, Aðýr Ceza Mahkemesi Baþkaný Sezgin Güverçin, Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Þiþman, Þube Müdürü Abdulkadir Altay,Türk Hava Kurumu Mardin Þube Müdürü Musa Öztürk, Okul Müdürü Yusuf Günay, Proje Sorumlusu Musa Çakýr, okul öðretmenleri ve öðrencilerin katýlýmýyla yapýldý. Saygý duruþunda bulunulmasý ve Ýstiklal Marþý'nýn okunmasý ile

baþlayan etkinliðin açýlýþ programýnda konuþan Okul Müdürü Yusuf Günay, Manisa’nýn Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasýnda hayatýný kaybeden vatandaþlara Allah'tan rahmet dileyerek sözlerine baþladý. Bilim fuarlarý sergilerinin temel amacýnýn, öðrencilerin bilimle

buluþmasýný, bilime ve bilimsel düþünceye ilgi duymasýný saðlamak olduðunu belirten Günay, sergide öðrenciler tarafýndan yapýlan 33 projenin yer aldýðýný kaydetti. 46 proje hazýrlandý Günay, þöyle konuþtu: “Öðretmen ve öðrenci

arasýndaki mükemmel iliþki ve ortaya çýkan hepimizin hayranlýkla izlediði projeler. Bu çocuklarýmýz gerçek hayatta karþýlarýna çýkacak bu sorunlarla gurupla veya tek baþlarýna karþý koyacak yeterliliðe sahip olarak aramýzdan ayrýlacaklardýr. TÜBÝTAK Bilim Fuarýnda öðrencilerimizin 46 proje üretmiþlerdir. Her biri birbirinden deðerli olan bu projelerin hepsi uygulanabilir ve hayatýmýzý kolaylaþtýracak özelliklere sahiptiler.” Öðrencilerin coþkulu karþýlamasýyla okula gelen protokol üyeleri hep birlikte fuarýn açýlýþ kurdelesini kestiler. Okul spor salonunda yapýlan TÜBÝTAK Fuarý katýlýmcýlar tarafýndan büyük beðeni ile gezilerek tam not almayý baþardý. Projelerinin baþýnda duran öðrenciler, ziyaretçilere projelerinin amaçlarýný anlattý. » Ali Edis

Kürtçe Haberciliði masaya yatýrýlacak A

nadolu Ajansý ev sahipliðinde, Türkiye'de ilk defa gerçekleþtirilecek çalýþtay ile Kürtçe haberciliðin sorunlarý ve çözüm önerileri ele alýnacak. 100. Yýl Vizyonu çerçevesinde, 11 dilde yayýn yapma hedefi ile yoluna devam eden ve 1 Eylül 2013 tarihinde Kürtçe'nin Soranca ve Kurmancca lehçelerinde yayýna baþlayan AA, Kürtçe habercilikte karþýlaþýlan sorunlarýn ve çözüm

önerilerinin tartýþýlacaðý bir çalýþtay düzenleyecek. AA Genel Müdürlüðü Konferans Salonunu'nda 29 Mayýs'ta gerçekleþtirilecek çalýþtayýn açýlýþýna Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakaný Mehmet Mehdi Eker de katýlacak. Çalýþtayýn açýlýþýnda, AA Yönetim Kurulu Baþkaný ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, Muþ Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Ýnanç ile Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör

Yardýmcýsý ve Yaþayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yýldýrým da konuþma yapacak. Akademisyenler tartýþacak "Kürtçe Habercilikte Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalýþtayý"nda, Kürtçe lisans ve yüksek lisans düzeyinde eðitim veren Muþ Alparslan Üniversitesi ile Mardin Artuklu Üniversitesine baðlý akademisyenler konuþacak. Çalýþtayda Kürtçe habercilikte dil sorunlarý,

Kürtçe'de ortak sözlük ve imla kullanýmý, Türkiye'de farklý dil ve lehçelerde yayýn yapmanýn zorluklarý, Türkiye dýþýndaki ülkelerdeki Kürtçe

habercilik ve Kürt medyasý, Kürtçe'de farklý alfabe ve lehçeler kullanýlmasýna baðlý olarak ortaya çýkan sorunlar gibi konular ele alýnacak. » (AA)


5 "5 yýl hizmeti olanýn bir yýl yýpranma payý olacak"

19 Mayýs 2014 Pazartesi

Saðlýk çalýþanlarýna müjde!

Saðlýk Sen Genel Baþkaný Memiþ, "Zaman zaman þiddete uðrayan, tükenmiþlik boyutlarýnýn arttýðý bir meslek grubu olarak yýpranma payý, gerçekten bütün saðlýk çalýþanlarýný çok olumlu þekilde etkileyecektir" dedi...

S

aðlýk Sen Genel Baþkaný Metin Memiþ, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn saðlýk çalýþanlarýnýn yýpranma payýna iliþkin açýklamasýna iliþkin, yýpranma payý için çok uzun bir süredir mücadele içinde olduklarýný söyledi. Saðlýkta dönüþüm sürecinin baþladýðý günden bugüne kadar sektör çalýþanlarýnýn iþ yükünün fazlasýyla arttýðýný belirten Memiþ, toplu sözleþme masasýnda ve Kamu Personeli Danýþma Kurulun'da da görüþülen bir sürecin olduðunu dile getirdi. Memiþ, bugüne kadar somut bir adým atýlamadýðýný vurgulayarak, "Sayýn Baþbakanýmýzdan bu konuyu talep ettik. Talebimizi iletirken de bir örnek söyledik. Mesela bir kaza yerine saðlýk ekibi, polis, jandarma, itfaiye ve gazeteci gidiyor. Hepsinin yýpranma payý var ama saðlýk

çalýþanlarýnýn yýpranma payý yok. 'Fakat 7/24 saat hizmet veren, çalýþanlarýnýn yüzde 60'ýndan fazlasýnýn kadýn olmasý ve yoðun iþ yükü nedeniyle saðlýk çalýþanlarýnýn da yýpranma payý almasý gerekir' diye talepte bulunmuþtuk" ifadesini kullandý. "Tükenmiþlik boyutlarýnýn arttýðý bir meslek grubu" Baþbakan Erdoðan'ýn saðlýk çalýþanlarýnýn yýpranma payýna iliþkin "5 yýl hizmeti olanýn bir yýl yýpranma payý olacak" ifadesini hatýrlatan Memiþ, "Sayýn Baþbakan, bu konuda çalýþma yaptýracaðýný ve saðlýk çalýþanlarýnýn da gerçekten yýpranma payýný hakettiklerini belirtti. Bu, saðlýk çalýþanlarý için çok önemli bir geliþme ve müjde. Zaman zaman þiddete uðrayan, tükenmiþlik boyutlarýnýn arttýðý bir meslek grubu olarak yýpranma payý,

gerçekten bütün saðlýk çalýþanlarýný çok olumlu þekilde etkileyecektir. Baþbakan'ýn bu konuda çalýþanlara müjde vermesi 'Hemþireler Haftasý'nda almýþ olduðumuz en önemli müjde bu oldu" deðerlendirmesinde bulundu. Memiþ, yýpranma payýyla ilgili Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakanlýðý ile Saðlýk Bakanlýðýndan konunun takipçisi olacaklarýný kaydetti. "Uygulama 100 bin kiþiyi ilgilendiriyor" Ýki yýllýk önlisans eðitiminden sonra eðitim süresini 4 yýla tamamlayanlarla ilgili bir sýkýntýnýn da gündeme geldiðini anýmsatan Memiþ, Saðlýk Bakanlýðý ile yapýlan görüþmelerde ebelik, hemþire ve saðlýk memurluðu bölümlerinde lisans tamamlama hakkýnýn

verilmesini daha önceden söylediklerine dikkati çekti. Memiþ, bu alana giren saðlýk çalýþanlarýnýn lisans tamamlamalarýný yaptýklarýný belirtti. Bu uygulamanýn 100 bin saðlýk çalýþanýný ilgilendirdiðine iþaret eden Memiþ, "Geçen sene YÖK, bu konuda bir sonuç ortaya koymadý, direndi. Sayýn Baþbakan, 2014 yýlýnda 100 bin kiþiyi ilgilendiren lisans tamamlamanýn çýkartýlmasý yönünde bir müjde de vermiþ oldu" dedi. "Acil þekilde kreþ açýlabilecek yerlerde planlama yapýlacak"

Baþbakan'ýn kreþ çalýþmalarýnýn hýzlandýrýlmasýyla ilgili açýklamasýna da deðinen Memiþ, "Doðumdan sonra saðlýk çalýþanlarýnýn ücretsiz izine ayrýlmadan gerek çocuklarýný kreþe býrakmak kaydýyla gerekse de hizmeti aksatmadan devam edilmesini saðlamak için çok önemli bir uygulama olacak. Baþbakanýmýz çok acil bir þekilde kreþ açýlabilecek yerlerde bir planlama yapýlmasý noktasýnda da talimat verdi" diye konuþtu. » (AA)

YGS soru ve cevaplarýnýn yayýnlanmasý için dava Ankara Barosu, ÖSYM Baþkanlýðýnýn 23 Mart 2014 YGS soru ve cevaplarýnýn yayýnlanmayacaðýna iliþkin kararýnýn yürütmesinin durdurulmasý ve iptali istemiyle Ankara Ýdare Mahkemesinde dava açtý...

A

nkara Barosu, Ölçme, Seçme ve Yerleþtirme Merkezi (ÖSYM) Baþkanlýðýnýn 23 Mart 2014 Yükseköðretime Geçiþ Sýnavýnýn (YGS) soru ve cevaplarýnýn yayýnlanmayacaðýna iliþkin kararýnýn yürütmesinin durdurulmasý ve iptali istemiyle Ankara Ýdare Mahkemesinde dava açtý. Dava dilekçesinde, ÖSYM Yönetim Kurulunun 12 Mart 2014 kararý kapsamýnda rastgele seçilen bazý sorularýn adaylarýn incelemesine açýldýðý, 6495 sayýlý Kanun uyarýnca sýnavlara ait soru ve cevaplarýn Bilgi Edinme Hakký Kanununun kapsamý dýþýna çýkarýldýðý anýmsatýldý. ÖSYM'nin "Temel Soru Kitapçýðý" adý altýnda internet sitesinden yayýmlanan sorular dýþýnda kalan ve artýk Merkeze ait gizli bilgi olarak nitelenecek tüm sorularýn yazýlý, görsel

veya iþitsel olarak herhangi bir yolla bütün olarak veya kýsmen paylaþýlmasý halinde kiþi ve kuruluþlar hakkýnda ilgili mevzuat çerçevesinde gerekli yasal iþlemlerin baþlatýlacaðýnýn bildirildiði hatýrlatýldý. Dilekçede, Ankara Barosunca yapýlan yazýlý baþvuru üzerine, ÖSYM'nin iþlemde kiþilerin hak arama hürriyetinin kýsýtlanmasý gibi bir durumun asla söz konusu olmadýðýnýn belirtildiði aktarýldý. Bilgi Edinme Hakký Kanunu'nun 15 ile 28. maddeleri arasýnda hakkýn sýnýrlarýnýn belirlendiði anlatýlan dilekçede, yargý denetimi dýþýnda kalan idari iþlemler, devlet sýrrý niteliðindeki, ülkenin ekonomik çýkarýna, sivil veya askeri istihbarata, idari soruþturmaya, adli soruþturma ve kovuþturmaya, özel hayata, haberleþmeye iliþkin bilgi veya belgeler ile ticari sýr

niteliðindeki, fikir ve sanat eserlerine, kurum içi düzenlemelere, kurum içi görüþ, bilgi notu ve tavsiyelere, tavsiye taleplerine iliþkin bilgi veya belgelerin bunlar arasýnda sayýldýðý bildirildi. Bu çerçevede sayýlan madde hükümlerinin dava konusu kararý kapsamadýðý savunulan dilekçede, bu sýnýrlarýn düzenleniþ itibariyle istisna teþkil etmekle birlikte bilgi edinme hakkýnýn alanýný daralttýðý ifade edildi. Öðrenim hakkýnýn en genel anlamýyla, istenilen, ihtiyaç duyulan bilgiyi meþru kýstaslar çerçevesinde baþka hiçbir engelle karþýlaþmaksýzýn arayabilme, bulabilme kýsacasý öðrenebilme hakký olarak tanýmlanabileceði belirtilen dilekçede, "Anayasa ve Yasa hükümleri çerçevesinde ÖSYM'nin YGS gibi bir seviye tespit

sýnavýnýn soru ve cevaplarýný açýklamamasý, Anayasa ile tanýnan temel hak ve özgürlüklerin ölçüsüz olarak sýnýrlanmasý ve demokratik toplum düzeni ve þeffaflýk ilkesine aykýrýlýk teþkil etmektedir" ifedelerine yer verildi. Öðrenciler için sýnav sonrasýnda yanlýþlarýdoðrularý bilmenin en doðal hak olduðu vurgulanan dilekçede, "Bu anlamda sorularýn gizlenmesi doðru olmaz. Sýnavdan sonra bütün sorularýn açýklanmasý gerekir ki; eðitimciler tarafýndan sorular ve cevaplarý tartýþýlabilsin incelenebilsin ve hatalý soru varsa tespit edilip iptal edilebilsin. Eðitimde esas olan öðrencilerin

öðrenmesine, bilgiye eriþime olanak vermektir. Bu da gizlilikle saðlanamaz" görüþüne yer verildi. Dilekçede, bu gerekçelerle ÖSYM Baþkanlýðýnýn 23 Mart 2014 YGS sýnavýnýn soru ve cevaplarýnýn yayýnlanmayacaðýna iliþkin 12 Mart 2014 tarihli Yönetim Kurulu Kararýnýn iptali ve yürütmesinin durdurulmasý, Bilgi Edinme Kanunu'nun 2. Maddesine eklenen "Ölçme, Seçme ve Yerleþtirme Merkezi Baþkanlýðý tarafýndan uygulanan sýnavlara ait soru ve cevaplar bu Kanun kapsamý dýþýndadýr" hükmünün itiraz yoluyla iptali için Anayasa Mahkemesine baþvurulmasý » (AA) talep edildi.


6

19 Mayýs 2014 Pazartesi

Osmanlý’ya ait eserler ortaya çýktý Þýrnak’ýn Cizre ilçesinde bulunan tarihi Býrca Belek Kalesi’nde yapýlan arkeolojik kazý çalýþmalarý sonucu Osmanlý’ya ait tarihi eserler çýktý...

Þ

ýrnak’ýn Cizre ilçesinde bulunan tarihi Býrca Belek Kalesi’nde yapýlan arkeolojik kazý çalýþmalarý sonucu Osmanlý’ya ait tarihi eserler çýktý. Arkeoloji Profesörü Dr. Gülriz Kozbe, yapýlan kazýlarda Osmanlý’ya ait olduðu tespit edilen lüle ve çanak çömlek gibi tarihi eserler çýkardýklarýný söyledi. Þýrnak’ýn Cizre ilçesinde, Ýçkale'de yapýlan arkeolojik kazý çalýþmalarýnda Osmanlý’ya ait tarihi eserler ortaya çýktý. Þýrnak Valiliði Cizre Kaymakamlýðý tarafýndan yapýlan proje kapsamýnda, tarihi Ýçkale’de arkeolojik kazý çalýþmalarý baþlatýlmýþtý. 2013 Haziran ayýnda baþlayan kazý çalýþmalarý hýzla devam ediyor. Yaklaþýk 12 ay devam eden kazý çalýþmalarý sonucu yavaþ yavaþ tarihi bulgulara rastlanýyor. Son olarak yapýlan kazýlarda Osmanlý’ya ait bulgulara rastlandý. Kazýlarda, Osmanlý’ya ait olduðu tespit edilen lüle ve çanak-çömlek gibi tarihi eserler ortaya çýktý. Kazý çalýþmalarý ile ilgili Batman Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Baþkaný ve ayný zamanda kazý çalýþmalarý Bilimsel Danýþman Baþkaný Arkeoloji Profesörü Dr. Gülriz Kozbe, açýklamalarda bulundu. Kazýlarýn tüm hýzýyla devam ettiðini ifade eden Dr. Gülriz Kozbe, þimdiye kadar yapýlan kazýlarda önemli bulgulara rastladýklarýný söyledi. Son olarak yapýlan kazý çalýþmalarý sonucu Osmanlý’ya ait tarihi eserlere rastlandýklarýný belirten Gülriz Kozbe, tarihi Ýçkale’de bir medreseye de rastladýklarýný açýkladý.

Kazý çalýþmalarý devam ediyor Býrca Belek’teki kazý çalýþmalarýnýn, 1 Haziran 2013 tarihinden itibaren kesintisiz olarak devam etmekte olduðunu söyleyen Dr. Gülriz Kozbe, “Kazý çalýþmalarý Cizre Kaymakamlýðý Köylere Hizmet Götürme Birliði projesi çerçevesinde Mardin Müze Müdürlüðü Baþkanlýðý’nda, benim de bilimsel danýþman baþkanlýðýnda yürütülmektedir. 12 arkeologdan oluþan bilimsel heyetin katýlýmýyla ÝÞKUR’un bize temin ettiði iþçi grubuyla birlikte kazýlarý yaklaþýk bir yýldýr kesintisiz sürdürmekteyiz. Bu kazýlar sonucunda, daha önce kale içinde hiçbir araþtýrma yapýlmamýþ, hiçbir çalýþma yapýlmamýþ. Çünkü uzun zaman askeri birliðe aitti. Onlarýn kullanýmý altýnda olduðu için hiçbir þekilde Kültür ve Turizm Bakanlýðýn arkeoloji çalýþmasý ya da restorasyon çalýþmasý yapýlamýyordu. Dolayýsýyla bu proje çerçevesinde baþlayan çalýþmalar sonucunda biz hem kültürel katlarý ortaya koyduk hem de mevcut olan bugün kýsmen ayakta olan sur duvarlarýný restorasyon projesi uyguladýk. Bunlar hem koruma altýna alýndý, restorasyon çalýþmalarý devam etti. Hem de erken dönemlere ait mekanlar ortaya çýktýkça günümüzde de kullanýlmak üzere tekrar yeniden donanýmlarý saðlandý.” diye konuþtu. "Ýçkale’de yapýlan kazýlar

sonucu medrese ortaya çýktý" Tarihi Ýçkale’de yapýlan kazýlar sonucu bir medrese ortaya çýktýðýný ifade eden Gülriz Kozbe, “12 aya yakýn sürdürülen kazýlar sonucunda bir medrese ortaya koyduk. Üst sýnýfýn, yönetici sýnýfýn oturduðu rezidansý saray diyebileceðimiz mekanlarý ortaya çýkardýk. Islak zeminli mekanlarý ortaya çýkardýk. Ýþte suyun kullanýldýðý, hamam vazifesi gören bölümleri ortaya koyduk. Onun yaný sýra müþtemilatýn iþte saray kesiminin yönetici sýnýfýn idamesini saðlayan, çalýþanlarýn olduðu kesimi sur duvarlarýn dýþýnda kalan yerleþim alanlarýný ortaya çýkardýk. Bu çerçevede su kuyularý bulduk, su kanallarý bulduk. Güzel bir mezarlýk alaný ortaya koyduk. Açýlan mezarlarda büyük olasýlýkla 12. ve 14. y.y. tarihlediðimiz Artuklu mezarlarý bile olabilir. Þu anki çalýþmalar devam ediyor.” þeklinde konuþtu. Genç Osmanlý’ya ait lüleler bulundu Yapýlan kazýlar sonucunda Genç Osmanlý’ya ait lüleler bulduklarýný aktaran Dr. Gülriz Kozbe, þöyle devam etti: “Milattan sonra 12. y.y. tarihli en erken olsa da 11. veya 12. y.y.'a aittir. Bu Artuklu dönemi dediðimiz 15. y.y.'a kadar devam eden bir dönemdir. Bunun yaný sýra Osmanlýmýz var. Bir de Genç Osmanlý’mýz var. 19. y.y. Osmanlýsý var. Bu buluntular arasýnda mezarlýklar kayda deðer bulundu. Mezarlýklarýn dýþýnda çok büyük onlarca, yüzlerce pipo ile lüle ile temsil edilen bir lüle koleksiyonu var. Bu lülelerin çoðunluðu Genç Osmanlý’ya ait lülelerdir. Bunlar temizlenerek, bazýlarýn parçalarý birleþtirerek Mardin Müzesi’nde restore edilmektedir. Ciddi bir koleksiyon oluþturmaktadýr. Bu lülelerin baþka bir örneðini de

Hasankeyf ’teki kazýlarda buluyoruz. Lüle açýsýndan hemen hemen bu bölgede neredeyse en büyük koleksiyona sahibiz. Bunun üzerine çalýþmalar devam ediyor. Ortaya çýkardýðýmýz çanak çömlekler kayda çok deðer. Tamamen Artuklu’nun çok tipik 12. y.y. ve 14. y.y. tarihlenen mallarýný buluyoruz, sýrlý ve sýrsýz çanak çömlekler.

Osmanlý’ya ait yeþil sýrlý, sýr altý mallar adýný verdiðimiz çanak çömlek gruplarý var. Dýþarýdan, Uzak Doðu'dan, Çin’den gelen buraya ithal edilmiþ Çin porselen örneklerimiz var.”ifadelerini kullandý. 12 kiþilik heyetle ve ÝÞKUR'un saðladýðý 50 kiþilik iþçi grubuyla devam etmekte olan kazýlarýn, 2014 Aralýk ayýna kadar aralýksýz devam edeceði belirtildi. » CÝHAN

Öðrencilerden Soma eylemi

K

ýzýltepe ilçesi þenyurt mahallesinde bulunan Þenyurt lisesi öðrencileri Soma’da yaþamýný yitirenler için eylem yaptý. Öðrenciler, Þenyurt Çok programlý lisesinde yüzlerini kömüre boyadý. Öðrenciler lise önünde oturma eylemi yaparak basýn açýklamasý yaptý. Öðrenciler elerinde ki Dövizlere ‘SOMA acýmýz büyüktür’ ‘Türkiye’nin baþý sað olsun’ ‘ölenlerin mekâný cennet olsun’ ‘ yaralýlara acil þifalar dileriz ailelerine de allah sabýr versin acýmýz büyüktür’ yazdý Öðrenciler Lisede

yaptýklarý açýklamada, “sözlerime Mehmet Ail Tepelinin sözüyle baþlamak istiyorum, Twiterde bu ara hit, çizmelerimi çýkarayým mý? Sorusu vicdanýmýzý daðlýyor deðil mi? o sor sömürüden, Korkudan, yýldýrýlmýþlýktan, geri kalmýþlýktan soruluyor. O soru hastanede azarlayan hemþireden, bankada fýrçalayan veznedardan, devlet dairesinde kötü davranan memurdan dolayý soruluyor. Canýmýzý acýtan o soruyu iþçinin, çiftçinin, köylünün gittiði her yerde hor görülmesi aþaðýlanmasý ötekileþtirilmesi sebebiyle soruluyor” » M. Sait Çakar


7

19 Mayýs 2014 Pazartesi

Hülya Soyþekerci

Çöl fýrtýnasýnda savrulan hayatlar

B

azen kurgular yerine gerçek hayat hikâyeleri yön verir hayatýmýza. Bu tarz metinler çoðu kez okumalarýmýza farklýlýk kazandýrýr; bakýþ açýmýzý geniþletirler. Yaþanmýþlýklar; roman kurgusu içinde, anlatý sanatýnýn olanaklarý dâhilinde ifade edildiðinde ve onlara yazýnsal tatlar kazandýrýldýðýnda, biz de okur olarak edebiyatýn ve hayatýn buluþma noktasýnda soluk almanýn o muhteþem hazzýný yaþarýz. Harmattan yaþanmýþ bir hayat hikâyesinin romanlaþtýrýlmasý yoluyla okuyanlarýn duyarlýlýðýna, vicdanlarýna seslenmeyi amaçlayan; özellikle yoksul ülkelerde yaþanan insani dramlara, kadýn ve kýzlarýn ezilmiþliðine iþaret ederek bu sorunlara çözümler arayan güçlü bir eser. Metnin okurda býraktýðý yoðun etkide, romaný titizlikle Türkçeye kazandýran Nuray Önoðlu’nun payý da var. Harmattan; Sahra Çölü’nden Batý Afrika’ya doðru esen kuru ve tozlu rüzgârlarýn, bir çöl fýrtýnasýnýn adý. Harmattan’a, çölde yaþayan çaresiz insanlarýn yoksulluk ve yoksunluklarla dolu hayatlarýný oradan oraya savuran acýmasýz hayat rüzgârý da denebilir. Böylece Harmattan, hem gerçek hem de metafor anlamýyla metinde yer alýyor; insan hayatlarý üzerinden ve sayfalar arasýndan eserek, romanda vurgulanan sosyal gerçeðin ve kitabýn adý oluyor. Bir süre Batý Afrika’da öðretmenlik yapan Ýrlandalý görsel sanatçý-yazar Gavin Weston, Nijer’de tanýk olduðu olaylardan esinlenerek yazdýðý Harmattan’da, Nijer’in ücra bir köyünde yaþayan küçük kýz

Haoua’nýn çilesini, yüreðe dokunan ayrýntýlarla iþleyerek, tüm yaþananlarý ilgi çekici bir roman kurgusu üzerinden ifade ediyor. Zeki, çalýþkan bir kýz olan Haoua’nýn; okumak, cahillikten kurtulmak için, abisi Abdelkrim’in de desteðiyle, köhne geleneklerin esiri olmuþ babalarýnýn þahsýnda temsil edilen otoriter baðnazlýkla mücadelesini okurken, özellikle genç kýz ve kadýnlarý ezen adaletsiz toplumsal baskýnýn, yeryüzünde feodal yapýnýn sürdüðü bütün toplumsal formasyonlar için geçerli olduðu sonucuna da ulaþýyoruz. Romanda olaylarýn Nijer’de geçiyor olmasýna raðmen, genç kýz ve kadýnlarýn maruz kaldýðý toplumsal baský, þiddet, taciz, tecavüz, çocuk yaþta evlendirilme… gibi durum ve olgularýn ülkemiz gerçeklerine yakýnlýðý dikkatimizi çekiyor; özellikle feodal kalýntýlarýn yer aldýðý bölgelerdeki köy ve kentlerde erkek þiddeti ve töreler altýnda ezilen kadýnlarýn, baþlýk parasý için yaþlý erkeklere satýlan küçücük kýzlarýn, eðitim hakký elinden alýnan genç kýzlarýn durumlarýný düþündüðümüzde, ülkemizde yaþanan kimi olaylar ve insan gerçekleriyle karþýlaþýyor gibi oluyoruz. Haoua, Nijer’deki kuþ uçmaz kervan geçmez bir köyde ailesiyle yaþarken, Batýlý sivil toplum kuruluþlarý ve yardým gönüllüleri aracýlýðýyla kendisine eðitim desteði veren Ýrlandalý bir aile ve ikiz kýzlarýyla mektuplaþmaya baþlar. Öðretmen olan bu aile ve ikiz kýzlarý, Hauoa’ya mektuplarýn yanýnda küçük armaðanlar da gönderirler. Haoua, okuldaki öðretmeninden, eðitim

programý danýþmanýndan ve gönüllü bir hemþire olan iyi yürekli Matmazel Sushie’den büyük destek ve yardým görür. Babasý Salim, eski kafalý ve tutucu bir adam olmasýnýn yanýnda, çocuklarýna sevgi göstermeyen, Haoua’nýn annesine saygýlý davranmayan, onu, birtakým düþmüþ kadýnlarla aldatan bencil bir adamdýr. Salim’in, bu iliþkilerden taþýyýcý olarak aldýðý AIDS, ne yazýk ki ailenin üzerine kâbus gibi çöker; anne hastalanýr ve giderek güçten düþmeye baþlar. Bunun üzerine köyde adamýn ikinci bir kadýn alacaðý söylentileri dolaþmaya baþlar. Annesi baþkentteki hastaneye götürülünce Haoua’yý, babasý, kardeþlerine bakmasý ve evin iþlerini görmesi için okuldan alýr. Öðretmenin ve eðitim danýþmanýnýn Haoua’yý okula döndürme çabalarý boþunadýr; Salim onlarý evine bile yaklaþtýrmaz. Haoua’nýn abisi Abdelkrim, babasýnýn baðnazlýðý ve cehaletinden nefret eden, sürekli onunla mücadele eden konumdadýr. Maaþlý bir asker olan Abdelkrim, kardeþlerinin okumasýný ve bilginin ýþýðýna kavuþmasýný ister. Bu amacý için yolladýðý paralarý babasýnýn kumara ve kadýnlara harcadýðýný öðrendiðinde ona tam anlamýyla cephe alýr. Baba- oðul sýk sýk ve þiddetle tartýþýrlar. Bu sýrada Nijer iç karýþýklýklar içindedir; maaþlar, yükseköðrenim burslarý ödenememektedir; ülkenin her yerinde, isyan eden insanlarýn eylemleri vardýr. Yakýn bir gelecekte, ülke bir darbeye de tanýk olacaktýr. Abdelkrim maaþ alamadýðý için zor duruma düþer. Haoua da annesini ziyaret etmek amacýyla, güvenilmez bir adam olan Moussa ile birlikte yola çýkar. Ancak olaylar olumsuz yönde geliþir; Haoua’nýn annesiyle ilgili kaygýlarý son noktadadýr. Bir süre sonra bütün umudu ve dayanaðý olan Abdelkrim’den de üzücü bir

haber alýr. Harmattan rüzgârý, yoksul, güçsüz ve çaresiz insanlarýn naif yaþamlarýný alt üst ederek savrulmalarýna neden olmuþtur. Son derece ilkel þartlarda, sefalet, hastalýk, kirlilik, cahillik içinde yaþayan bu insanlarýn tek dayanaðý dinsel kaderciliktir. Her þeyi kader olarak gördükleri için ilerleme ve geliþme kaydedemeyen Müslüman bir toplumun bireyleri olarak var olmaya çabalarlar. Bu çabalarý meyve vermez ne yazýk ki. Feodal tutsaklýk aðlarýyla dinsel baðnazlýk zincirleri bir araya gelerek insana deðer vermeyen, cinsiyetçi bir toplumsal yapýlanma oluþturmuþtur. Bu yapý içinde kadýn ve kýzlar, geleneksel otorite ve iktidarý elinde bulunduran erkekler tarafýndan sürekli aþaðýlanýr ve engellenirler. Haoua okuldan koparýlmýþ, annesini kaybetmiþtir; babasý baþka bir kadýn getirmiþ, ev içi iktidar iliþkilerinde dengeler sarsýlmýþ, Haoua evde bir hizmetçi durumuna indirgenmiþtir. Abdelkrim de olmayýnca Haoua’nýn umut ýþýðý iyice söner. Bir süre sonra da babasýnýn baþkentteki tüccar kuzeni Moussa ile baþ göz edilir. Haoua sadece 12 yaþýndadýr; babasý yaþýndaki bu adamýn üçüncü karýsý olacaktýr. Küçük kýz, bir kâbusun içinden baþka bir kâbusa sürüklendiðini fark eder ama çaresizdir. Ýðrenç ve kötü niyetli Moussa’nýn yaptýðý düðünden de nefret etmiþtir. Eve geldikleri andan itibaren küçük kýzýn canýný yakan, her fýrsatta ona eziyet ve tecavüz eden Moussa’nýn ve yaþlý, kýsýr bir kadýn olan ilk karýsý Doodie’nin þiddetine katlanmak çok zordur Haoua için. Okumak, eðitim görmek, aydýnlýk ufuk çizgisinde yol almak hayallerindeki küçük kýz, çöl fýrtýnasýnda yitip giden hayatlardan biri olmuþtur. Bir süre sonra Haoua’nýn Matmazel Sushie’ye ve Ýrlandalý öðretmene yazdýðý iki mektubu okuduðumuzda

olaylarýn seyrinin aldýðý dramatik boyutu daha yakýndan görürüz. Harmattan’da roman tadý verilen gerçek yaþantýlarýn bizzat Haoua’nýn aðzýndan dillendirilmesi anlatýlanlarýn inandýrýcýlýðýný arttýrýyor. Ayrýca bu anlatým yöntemiyle, siyahî insanlarý temsil eden küçük bir kýzýn kiþiliðinde Afrika insanýna özel bir deðer kazandýrýlmýþ oluyor. Kitabýn sayfalarý boyunca bir filmin akýcýlýðý ve görselliðine de tanýk oluyoruz. Canlý diyaloglarla, ilginç betimleme anlatýmlarýyla örülen Harmattan ilgiyle okunuyor. Timsahlarla dolu nehirler, ay ýþýðýnda yýldýzlarýn yeryüzüne döküldüðü çöl geceleri, toz bulutu içinde ilerlemeye çalýþan, kuma saplanan araçlar… sancýlý mekânlarýn ve yaþamlarýn hikâyeleri… ve yeþeren umutlarý çöle dönüþen Haoua’nýn umarsýz mücadelesi… Uzak bir coðrafyada benzer toplumsal, geleneksel ve kültürel kodlarýn yer aldýðýný fark eden okurlara ilginç bir okuma/karþýlaþtýrma deneyimi sunan Harmattan, toplum- gerçek- edebiyat kavramlarýný feminist ve insancýl bir duyarlýlýkla iþleyen; yaþananlarý sorgulayan, çözüm arayan ve dönüþtüren bir “gerçek roman”…

hsoysekerci@gmail.com

Týr ile minibüs çarpýþtý: 1 ölü 3 yaralý N usaybin'de týr ile minibüsün çarpýþmasý sonucu 1 kiþi öldü, 3 kiþi yaralandý. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Erbeyi yönetimindeki 47 PP 758 plakalý týr, Nusaybin Sanayi Sitesi mevkisinde Abdulmecit Elmas'ýn kullandýðý 34 AG 3828 plakalý minibüsle çarpýþtý. Kazada her iki araç sürücüsü ile yol kenarýnda bekleyen Suriye uyruklu Mune Ýbrahim ve 1 yaþýndaki kýzý yaralandý. Yaralýlar Nusaybin Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldý. Minibüs sürücüsü Elmas, yapýlan tüm müdahalelere raðmen kurtarýlamadý. Diðer yaralýlarýn tedavisi sürüyor. » (AA)

Soma için Mardin'de gýyabi cenaze namazý kýlýndý

S

oma'daki maden faciasýnda yaþamýný yitiren iþçiler için Mardin'de de gýyabi cenaze namazý kýlýndý. Fuat Yaðcý Camisi'ndeki gýyabi cenaze namazýna

çok sayýda vatandaþ katýldý. Mardin Ýl Müftüsü Dursun Ali Coþkun, Ýldeki tüm camilerde ve Kur'an kurslarýnda hatim okunduðunu bildirdi. » (AA)


19 Mayýs 2014 Pazartesi

Kronik yorgunluða dikkat! Uzman Doktor Yavuz Orak, “C vitamini eksikliði halinde baðýþýklýk sistemi zayýflamakta ve pek çok hastalýk ortaya çýkabilmektedir. Ayrýca ciltte kýrýþýklýk ve gözaltlarýnda torbalanma ve morluklar görülmektedir." dedi...

M

ardin devlet hastanesi Baþhekimi Uzman Doktor Yavuz Orak, C vitamin eksikliði ve tedavisi hakkýnda bilgi verdi. Özellikle mevsim geçiþlerinde kronik yorgunluðun tedavisi konusunda C vitamininin önemli bir role sahip olduðunu belirten Orak, "C vitamini vücut tarafýndan üretilmediði için dýþarýdan alýnmalýdýr. Baþta turunçgiller olmak üzere, domates, maydanoz, çilek, kuþburnu, böðürtlen, lahana ve birçok yeþil yapraklý sebzenin yanýnda bazý besin hayvanlarýnýn böbreküstü bezlerinde doðal olarak bulunmaktadýr." þeklinde konuþtu. C vitamini eksikliðinin yorgunluk, uyuþukluk hissi gibi birçok hastalýklara yol açtýðýný söyleyen Orak, "Ayrýca C vitamini eksik olan kiþilerde baðýþýklýk sisteminde zayýflama, diþ etlerinde þiþlik-kanama, ciltte sebepsiz morluklara kadar ilerleyen deri altý kanamalarýna, saç kalitesinde bozulma, eklemkas aðrýlarý, nefes darlýðý görülmektedir. Özellikle gebelik, emzirme, gece vardiyasýnda çalýþma, kronik uyku azlýðý, besin zehirlenmeleri, enfeksiyonlar, soðuk, travma, yaralanma, aðýr egzersiz (özellikle doðada yapýlan performans sporlarý), yanýk ve ameliyat durumlarýnda C vitaminin günlük gereksinimi oldukça artmaktadýr. C vitamini sigara içen, doðum kontrol hapý kullanan ve alkol tüketen insanlar tarafýndan düzenli olarak alýnmasý gerekmektedir." ifadelerini kullandý. C vitaminini doðal yoldan almak en doðru C vitamini düzeyini ölçtürmenin önemine deðinen Orak, sözlerine þu þekilde devam etti: "C vitamini düzeylerini kanda ve idrarda ölçmek mümkündür. Sabah verilen bir idrar örneði sonrasý bunun hakkýnda bilgi verilebilmektedir. C vitaminin

idrarda az olmasý, kanda da az olduðu anlamýna gelmektedir. Hangi yaþta, hangi durumlarda ve ne kadar C vitamini desteði alýnmasý gerektiði mutlaka hekime danýþýlmasý gereken bir konudur. Týbbi bir zorunluluk olmadýkça C vitaminini doðal yoldan almak en doðru olandýr." Kronik yorgunluðun baþlýca sorumlusunun C vitamini eksikliði olduðunu belirten Orak, "C vitamini vücutta birçok kimyasal reaksiyonun normal olarak yürümesi için gereklidir. Beyaz ve kýrmýzý kan hücrelerinde, damarlarýn çeperini döþeyen hücrelerde, cilt altý destek dokusunda olan kollajende ve kemiklerin yapýsýnda bulunmaktadýr. Eksikliðinde destek doku kaybýna baðlý ciltte kýrýþýklýk ve baþta gözaltlarýnda torbalanma ve morluklarýn görülmesinin nedenidir. Daha az bilinen ve asýl önemli olan ise C vitamininin böbrek üstü bezlerinde steroid hormon üretimi için son derece gerekli olmasýdýr. Bu vitaminin orta-

ileri derecede eksikliðinde böbrek üstü bezlerinin iyi çalýþamadýðý için büyüyebilmesi de söz konusudur. Böbrek üstü bezlerinin kabuk kýsmýndan yeterli hormon üretilememesi son zamanlarýn yaygýn hastalýklarýndan olan adlandýrýlan 'kronik yorgunluk' sendromunun ortaya çýkmasýna neden olmaktadýr. Bunun baþlýca sorumlularý arasýnda C vitamini eksikliði yer almaktadýr." dedi. C vitaminin piþirme iþlemine karþý oldukça dayanýksýz olduðunu belirten Orak, C vitaminden faydalanmak için tavsiyelerde bulundu. Tüketim zamanýna kadar C vitaminli yiyeceklerin buzdolabýnda tutulmasý gerektiðini ifade eden Orak, "C vitamini oksijen (hava ile temas) ve 70 derecenin üzerindeki ýsý ile kolaylýkla tahrip olmaktadýr. Bir kez kabuðunu kestikten sonra turunçgiller hava ile temas etmektedirler. Bu yüzden hava temasýnýn az olmasý için mümkün oldukça büyük parçalar halinde doðranmalýdýr. Piþirme için asgari su ve süre kullanýlmalýdýr. Buharda haþlama veya tavada sote yapýlmalýdýr (kýzgýn yaðla temas ettirmek doðru deðildir). Suda eriyen bir vitamin olduðundan piþirme esnasýnda suya geçen C vitaminini geri kazanýlabilir. Örneðin; brokoli, patates haþladýðýnýz suyu çorba ve püre yaparken kullanýlabilir. Domates sosu hazýrlarken ýsýya dayanýklý cam veya seramik kaplar tercih edilebilir. Derin dondurucuda 2 aydan fazla saklamamalýdýr. Güneþte kurutulmuþ patlýcan, domates gibi sebzelerde C vitamini kaybý olacaðýný unutmayýn." ifadelerini kullandý. » Sedat Aslanaçier

8

BASINDAN Medyanýn ‘gerçeði’

S

oma’daki maden kazasý, nereden baksanýz son yýllarýn en büyük felâketi... Siyaset kurumu, bürokrasi ve iþ dünyasý, 300 kiþiden fazla insanýmýzýn hayatýný kaybettiði olaydan yara-bere almadan çýkacaða benzemiyor. Ancak henüz pek farkedilmese de olayda en fazla yýpranan bizim mesleðimiz: Gazetecilik... Dört günlük tabloya bakýp bunu rahatça söyleyebiliriz... En fazla ses medyadan çýkýyor, medyanýn suçlamalarýndan herkes ve her kurum nasibini alýyor; buna karþýlýk, halkýn gözündeki yerini ve geleneksel olarak sahip olduðu önemini, þu günler geçtiðinde daha açýk biçimde görüleceði üzere, kaybediyor medyamýz... Dün þirketin düzenlediði basýn toplantýsýnda verilen fotoðraf herhalde uzun yýllar zihinlerden silinmeyecek: Öfke... Hýrçýnlýk... Saldýrganlýk... Söylenenleri ve birbirini dinlememe... Anlamaya çalýþma yerine sürekli suçlama... Kendini hem polis, hem savcý, hem de yargýç yerine koyan bir güruh görüntüsü verdi o basýn toplantýsýnda medya... Oysa, olayýn bu noktasýnda, insan kaybýna yol açan olayýn sebebini öðrenmeye ihtiyacýmýz var... Basýn toplantýsý bunun için çok önemli bir fýrsattý, o fýrsat boþa harcandý. Hangi eðilimden olursak olalým ve aklýmýzda suçlu olarak kim bulunursa bulunsun, sonuçta gerçekleri ortaya çýkarmak bizim mesleðimiz; öyle deðil mi? ‘Gerçek’ de alev alev yanan ve insanlarý yutan ocaðýn içerisinde bir yerde. Günler boyu TV ekranlarýna çýkan uzmanlardan öðrendiklerimiz bile bilgiye dayalý birkaç soruyla ‘gerçeði’ ortaya çýkarmaya yarayacak ipuçlarý saðlamýþtý...

Ýþte o fýrsatý heba ettik. Gazetelerin belli bir bölümü, olayýn baþýndan itibaren, þirketi ve sahibini kollayan bir yayýn çizgisi izliyor; bu o kadar belli ki, patronun Hür ve Kabul Edilmiþ Masonlar Locasý’nýnMimar Sinan dergisinde yayýmlanmýþ ‘Masonluðun Nurlarý’ yazýsý, sonunda, ‘açýklayýcý’ bir unsur olarak karþýmýza çýktý. Sahi medyada bu kadar mý etkili Biraderlik? Öncesi de var: 1992 yýlýnda Kozlu’da yine çok sayýda (292) insanýmýzýn hayatýna mal olan müessif bir kaza yaþanmýþtý; o günden bugüne madenlerimizin bir daha ölümcül kazalara yol açmayacak bir hale getirilmesi amacýyla herhangi bir çabamýz oldu mu? Siyasiler yasa çýkarmýþ, bir hafta öncesine kadar önergeler de vermiþler Meclis’e; bürokrasi teftiþler yapmýþ, iyileþtirme için zorlamalarda bulunmuþ... Peki medya olarak biz ne yapmýþýz? Þimdilerde þirket yanlýsý haberlerin çýkmakta olduðu medya grubunun yayýn organlarý yayýnlar yapmýþ; özellikle de Soma’daki madenle ilgili... Alýnan tedbirlerden dolayý þirketi ve sahiplerini öve öve bitiremeyen haberler ve yazýlar çýkmýþ o gazetelerde... Ýþçiyi önceleyen, muhtemel kazalar konusunda uyaran ne bir ses, ne bir nefes... Medya olarak bütün yaptýðýmýz, kulaðýmýz üzerine yatýp siyaseti kötü duruma düþürecek, siyasetçiyi yerin dibine batýracak geliþmeler çýkmasýný beklemek... Soma felâketi o zihniyet için sadece bir istismar vesilesi... Acýlarý istismar ederek kendi itibarýný yok ediyor medyamýz... Farkýnda mý? Onun bile farkýnda deðil. Tam bir gözü dönmüþlük hali. Fehmi KORU-Star


9

19 Mayýs 2014 Pazartesi

Saðlýk Bakanlýðý'ndan ‘sebze-meyve' önerisi Saðlýk Bakanlýðý Türkiye Halk Saðlýðý Kurumu Baþkanlýðý, obezite ile mücadele çalýþmalarý kapsamýnda ev hanýmlarýna yönelik 'Saðlýklý Tabak' önerisinde bulundu...

S

Þiir Köþesi GENÇLÝÐÝN GURURU Aþk dedik kirlendik peyda yaðmuruna Acý biçtik sevda mevsimine Sustuk, sustuk hep küskünlüðümüze Yýprandýk kaderin cilvesine karþý Tükendik eridik insanlýðýmýza Hep kader dedik yaþamamýza Saf bir duyguyla baðlanmýþtýk Onunla büyüdük onunla yaþadýk Bazen mum gibi eridik Ama umudumuzu yitirmedik Bazen yaralandýk bazen de öldük Yine de yaþamýn adaleti dedik Kartallarýn çýðlýðýndan ibarettik Her þeye karþý sevmekle yetinmedik Hasret yollarýna dönüp de ihanet etmedik Son sözümüzü çaresizliðe dayattýk

Rewan Brindar Mardin Artuklu Üniversitesi

aðlýk Bakanlýðý Türkiye Halk Saðlýðý Kurumu Baþkanlýðý, obezite ile mücadele çalýþmalarý kapsamýnda ev hanýmlarýna yönelik 'Saðlýklý Tabak' önerisinde bulundu. Türkiye Halk Saðlýðý Kurumu Baþkaný Prof. Dr. Seçil Özkan, özellikle hanýmlarýn düzenledikleri günlerde kek, tatlý ve hamur iþi tarzý yiyecekler yerine bol sebze ve meyvenin bulunduðu yiyecekleri tüketmeleri tavsiyesinde bulundu. Özkan, gazlý içecekler yerine de hanýmlarýn ayran tüketmelerini istedi. Türkiye Halk Saðlýðý Kurumu Baþkaný Prof. Dr. Seçil Özkan, obezite ile mücadele çalýþmalarý kapsamýnda, ev hanýmlarýna yönelik hazýrladýklarý 'Saðlýklý tabak' önerisinin tanýtýmýný yaptý. Yeterli ve dengeli beslenme için dört temel

besin grubunda yer alan besinler her gün, yeterli miktarda tüketilmesi gerektiðini belirten Özkan, "4 besin grubu olan Süt Grubu, Et-YumurtaKurubaklagil Grubu, Sebze ve Meyve Grubu ve Ekmek ve Tahýl Grubu'ndan yeterli ve dengeli tüketilmeli. Özellikle sebze ve meyve aðýrlýklý bir tüketime özen gösterilmeli. Özellikle hanýmlarýmýzýn düzenlediði günlerde hamuriþi, tatlý ve kek yerine özellikle sebze ve meyve aðýrlýklý bol sebzeli ve fazla olmamak kaydýyla kýsýr tüketebilirler. Çayý çok tavsiye etmiyoruz ama çok seviyor ve tüketmek istiyorlarsa açýk ve limonlu çay öneriyoruz. Kesinlikle tuz ve þekeri hayatýmýzda istemiyoruz. Bu nedenle çayýn þekersiz tüketilmesini öneriyoruz." dedi. Hanýmlarýn genellikle günlerde bol yað ve karbonhidrat içeren

vatandaþlarýmýzla birlikte ortak çalýþmalar yapacaðýz. Özellikle tuz ve tatlý tüketimi konusunda uyarýlarda bulunacaðýz. Tatlýyý hiç önermiyoruz ama vatandaþlar akþam 7'den önce çok fazla olmamak kaydýyla tatlý tüketebilir. Özellikle vatandaþlarýmýz vücut kitle endekslerini sürekli kontrol etmeli. vücut aðýrlýðý ve boy ölçülerinin belirli bir matematiksel hesap ile oranlanmasý sonucu ortaya çýkan bir sayýdýr. Bu sayýnýn büyüklüðü veya küçüklüðüne baðlý olarak kiþinin obezite, fazla kiloluk ve zayýflýk durumlarýnýn belirlenmesi saðlanmaktadýr. Vücut kitle indeksi 25'in üstündeyse bu kiþiye bilimsel anlamda 'kilolu' diyoruz.bu deðer sürekli takip edilerek duruma göre gerekli önlemler alýnmalý." açýklamasýnda bulundu. » CÝHAN

Güneydoðulu çiftçilere “süne" uyarýsý yapýldý

T

ürkiye'nin hububat ambarý konumundaki Þanlýurfa'da "süne" uyarýsý yapýldý. Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Ýl Müdürü Necip Özgökçe, gazetecilere yaptýðý açýklamada, buðday tarlalarýnda zararlý

M. Sait Çakar

besinler tükettiðini anlatan Özkan, "Burada size bir gün tabaðý göstermek istiyorum. Kek, hamuriþleri ve tatlýlarýn yer aldýðý bu tabaðý önermiyoruz. Biz hanýmlarýmýza sebze, meyve ve bol sebzeli kýsýr, yaprak sarmasýný öneriyoruz. Ayrýca belirli sayýda 3 -4 tane olmak kaydýyla ceviz ve fýndýk tüketebilirler. Ayrýca içecek olarak ta gazlý içecekler yerine ayran içebilirler. Ayrýca hanýmlarýmýz evlerinde günler dýþýnda da bu alýþkanlýklarý kazanmalarý önemli." dedi. Ev hanýmlarýna yönelik hazýrladýklarý 'Saðlýklý tabak' önerisi ile ilgili bilgilendirme çalýþmalarý yapacaklarýný anlatan Özkan, "Ev hanýmlarýna eðitimler düzenleyeceðiz. Ayrýca uygulama kapsamýnda destek amacýyla hekimlerimiz, saðlýk personelimiz ve tüm

böceklerin çoðaldýðýný söyledi. Özellikle sünenin hububata çok zarar verdiðini vurgulayan Özgökçe, "Bu böcek ürünün kalitesini düþürüyor, verimi

azaltýyor. Bunun önüne geçebilmek için arazide çalýþma yapýyoruz" dedi. Hububatta hasat döneminin kýsa süre sonra baþlayacaðýný anýmsatan Özgökçe, bu yýl rekoltede her hangi bir sýkýntýnýn yaþanacaðýný tahmin etmediklerini belirtti. Çiftçilerin uzun süren emeðinin karþýlýðýný alabilmesi için tedbirli olmasý gerektiðini ifade eden Özgökçe, özellikle süneye karþý dikkatli olunmasý uyarýsýnda bulundu. Özgökçe, sünenin ülkedeki arpa, buðday ekim alanýnýn yüzde 75'ini tehdit ettiðini kaydetti. Hilvan ve Siverek bölgelerinde çok sayýda zararlý böceðe rastladýklarýný aktaran Özgökçe, özellikle süneyle mücadelede uzmanlardan destek alýnmasý gerektiðini dile getirdi. » (AA)


19 Mayýs 2014 Pazartesi

10

Mardinli Sinemaseverler sinemaya doyacak Bu yýl 30 Mayýs-6 Haziran 2014 tarihleri arasýnda gerçekleþtirilecek olan 9. SineMardin Uluslararasý Mardin Film Festivali, sinemaseverleri sinemaya doyuracak...

2

006 yýlýnda sinemasýz þehrin film festivali olma iddiasýyla yola çýkan ve Mardin’e sinema kazandýran SineMardin Uluslararasý Mardin Film Festivali, dokuzuncu kez kapýlarýný açýyor. Bu yýl 30 Mayýs-6 Haziran 2014 tarihleri arasýnda gerçekleþecek olan festival, sýra dýþý film seçkisi ve konuklarýyla bir hafta boyunca sinemanýn nabzýný tutacak. Festivalin sanatsal içeriði festival baþkaný Helün Fýrat ve program yönetmeni Zihni Tümer tarafýndan hazýrlanýyor. Daha önce Bahman Ghobadi, Majid Majidi gibi Ortadoðu sinemasýnýn önemli isimlerini aðýrlayan SineMardin Uluslararasý

Mardin Film Festivali, bu yýl da komþu coðrafyasýnýn sinemasýna özel bir bölüm açacak. Temel amacý, Mardin’de sinema kültürünün geliþmesine katkýda bulunmak olan SineMardin, ilk olarak gerçekleþtirildiði 2006 yýlýndan bu yana kent ölçekli model bir film festivali olarak Mardin’de sinema kültürünün ve üretiminin geliþmesini ve sinema endüstrisinin bölge coðrafyasýyla tanýþmasýna olanak saðlamaktadýr. Mardin, eþsiz özelliklerinin yanýnda öyle bir ayrýcalýða sahiptir ki, diðer kentlerden farklý olarak sinemayla olan iliþkisini sürekli kýlabilmiþtir. Sinema

Günün Okuru

Mehmet Þahin - Mardin Ýl Emniyet Müdürü 1964 yýlýnda Ankara’nýn Beypazarý ilçesinde dünyaya geldi. Ýlk ve orta öðrenimini Beypazarý’nda, lise öðrenimini Polatlý’da tamamladý. Konya Selçuk Üniversitesi’nde lisans eðitimini tamamladýktan sonra 1989 yýlýnda Polis Akademisi Özel Eðitimini Tamamladý ve Komiser Yardýmcýsý olarak Ýstanbul iline atandý. 1995 – 1998 yýllarý arasýnda Türkiye Cumhuriyeti Belgrad Büyükelçiliðinde Misyon Koruma görevinde bulundu. 1998 yýlýnda 1 yýl daha Ýstanbul’da görev yaptýktan sonra 1999 – 2001 yýllarý arasýnda Þanlýurfa ilinde 2. bölge görevini ifa etti. 2001 – 2011 yýllarý arasýnda Bolu ilinde Þube Müdürlüðü ve Müdür Yardýmcýlýðý görevlerinde bulundu. 2011 – 2012 yýllarý arasýnda Elmadað Polis Meslek Yüksek Okulu’nda Öðretmen Emniyet Müdürü olarak görev yaptý. 2012 yýlýnda 1.Sýnýf Emniyet Müdürlüðüne terfi etti ve 14.02.2014 tarihine kadar Polis Baþmüfettiþi olarak görev yaptý. 13.02.2014 tarihinde çýkan Kararname ile Mardin Ýl Emniyet Müdürü olarak atandý. Mardin Ýl Emniyet Müdürü Mehmet Þahin evli ve 2 çocuk babasýdýr.

literatürüne “Mardin Iþýðý”olarak taþýnmýþ bu özellik, Mardin’in bir plato kent olarak ülkemiz ve dünya sinemasýnýn cazip mekânlarýndan biri olarak tanýnmasý ve sinema endüstrisi için bir buluþma havalýðý olmasýnýn önünü açacaktýr. SineMardin Film Festivali Baþkaný Helün Fýrat: “SineMardin, sürdürülebilir bir deneyim kültürünün Mardin’in sinemayla alakalý altyapýsýyla harmanlanarak tanýtýlmasýný amaçlamaktadýr. Dokuzuncu kez gerçekleþtirilecek olan SineMardin, onuncu yýlýna doðru giderken dopdolu bir programla Mardinli sinemaseverlerle buluþacak.” Ülkemizin tek senaryo odaklý film festivali olan SineMardin, Türkiye ve dünya sinemasýndan senaryo ödüllü seçkinin yaný sýra açacaðý iki ayrý alt kategoride güldürü sinemasý ve “Anlatýlmayan Hikayeler” baþlýðý altýnda bölgenin sosyo-politik gerçekliðini vitrinine taþýyacak. Süryani sinemasýna özel bir yer ayýracak olan SineMardin, genç Süryani yönetmenlerin filmlerinin yanýsýra Mardin kökenli ünlü þarkýcý/aktris Feyruz’un filmografisine yer verecek. Film yapým ve film

analiz atölyeleriyle genç sinemacýlarla buluþacak olan SineMardin, Mithat Alam Film Merkezi iþ birlikteliðiyle kýsa film gösterim ve seminer programý gerçekleþtirecek. Hiner Saleem Sinemardin'de Kürt Yönetmen Hiner Saleem, geçtiðimiz yýl Cannes film festivalinin en özel bölümlerinden olan UN CERTAIN REGARD RENDEZ-VOUS'da gösterimi yapýlan My Sweet Pepperland (Tatlý Biber Diyarým) filmiyle SineMardin'de olacak. Saleem, Mardin'li sinemaseverlerle bir de söyleþi gerçekleþtirecek.

9. Sinemardin'de Reha Erdem Zamaný Hayal kurmaya çaðýran bir sinemadýr Reha Erdem'inki. Ama hayatýn dehþetine gözlerini kapamadan. Kaçýlacak bir sýðýnak sunmaz ama gerçeklikle de yetinmez. Gerçekliðin içinde varolanlara deðil, dýþýnda kalanlara/býrakýlanlara merak duyar. Þarký Söyleyen Kadýnlar, Kosmos, Beþ vakit ve A Ay filmleriyle Mardin'li sinemaseverlerle buluþacak olan Reha Erdem, bir söyleþiyle izleyiciyle buluþacak. » Sedat Aslanaçier


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.