19 Ağustos 2014 Salı by Mardin İletişim Gazetesi

Artuklu’da bütün Parklarda yenileme çalýþmasý baþladý

rtuklu Belediyesi, merkez ilçe sýnýrýnda bulunan park ve bahçeleri elden geçirerek, parklarýn daha yaþanýlýr bir hale getirilmesi çalýþmalara baþladý. Mardin’in Artuklu ilçesinde

bulunan parklarda yenileme çalýþmasý baþlatýldý. Artuklu Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüðü ekipleri, ilk önce Dostlar Parký ve Toprak Seramik Parký’nda yenileme çalýþmasý gerçekleþtirdi. » Sayfa 2’de

Akdað'dan gazetemize ziyaret

19 Aðustos 2014 Salý

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

Yýl : 11 Sayý : 3029 Fiyat : 25 Kr

» Sayfa 8’de

Türkiye sayesinde IÞÝD korkularý kalmadý ‘Süryani halký demokratik gelecek açýsýndan önemlidir’

Terör örgütü üyeleri servis aracý yaktý

argeçit ilçesinde terör örgütü yandaþlarý, bir servis aracýný yaktý.

Mardin Valiliði'nden yapýlan açýklamada, Dargeçit Ýlçesinde bir servis aracýnýn önceki gün Safa Mahallesinde yüzleri kapalý 8-10 kiþilik terör örgütü yandaþý grup tarafýndan durdurulduðu, iþçileri indiren grubun daha sonra aracý ateþe verdiði belirtildi. Aracýn kullanýlmaz hale geldiði bildirilen açýklamada, olayda yaralanma ve can kaybý olmadýðý, konuyla ilgili gerekli tahkikata baþlanýldýðý kaydedildi. Dargeçit ilçesi Sümer Mahallesi'nde dün Dicle Nehri üzerine kurulan ve inþaatý devam eden Ilýsu HES Baraj þantiyesine ait yüksek gerilim hattý direklerinin terör örgütü mensuplarýnca patlayýcý kullanýlarak devrildiðine yer verilen açýklamada, olaylarla ilgili savcýlýðýn talimatý doðrultusunda » (AA) tahkikata baþlandýðý bildirildi.

Musul’da IÞÝD’in saldýrýlarýndan kaçarak Türkiyeye gelen Omer Hesen, "Türkiye sayesinde artýk IÞÝD korkumuz kalmadý. Kendimizi güvende hissediyoruz” dedi...

Yezidîlikte Allah ve Melekler

Eyyuphan Kaya Eyyuphan Kaya Eyyuphan Kaya Muharrem Aðalday Muharrem Aðalday Eyyuphan Kaya Rýfat Kaya Bir Memurun Ýnsanlýðýn Yüzkarasý: Allah'a(c.c) tövbe edin... Þerefli Ölümü Ýsrail emur,Devleti devlet tarafýndan

iþine uygun kriterleri taþýyan kimse olup verilen emirler doðrultusunda mesaisini harcayan kiþilere denir. » Sayfa 10’da

‘Kampýn kapasitesi dolana kadar yerleþtirme iþlemini sürdüreceðiz’

rak'ta Musul'un Sincar bölgesinde terör örgütü Irak Þam Ýslam Devleti'nin (IÞÝD) saldýrýlarý sonucu topraklarýný terk etmek zorunda kalan bazý Yezidiler, Midyat'taki çadýr kente yerleþtiriliyor. 0 106311 220141 » Sayfa 3’te

19 Aðustos 2014 Salý

‘Süryani halký demokratik gelecek açýsýndan önemlidir’ Almanya Süryani Metropolit Mor Julius Dr. Hanna Aydýn, Mardin Büyükþehir Belediyesine ziyaret gerçekleþtirdi. Mardin Büyükþehir Belediyesi Baþkaný Ahmet Türk’ün baþkanlýk makamýnda bir görüþme gerçekleþtirildi...

ardin Büyükþehir Belediyesine yaptýðý ziyarette konuþan Almanya Süryani Metropolit Mor Julius Dr. Hanna Aydin, ilk kez Yezidîlere yapýlan katliam için aðladýðýný ifade ederek, bu vahþeti yapanlarýn Müslümanlýkla bir alakalarýnýn bulunmadýðýný söyledi. Almanya Süryani Metropolit Mor Julius Dr. Hanna Aydýn, Mardin Büyükþehir Belediyesine ziyaret gerçekleþtirdi. Mardin Büyükþehir Belediyesi Baþkaný Ahmet Türk’ün baþkanlýk makamýnda bir görüþme gerçekleþtirildi. Görüþmede Türk’ün yaný sýra Artuklu Belediyesi Baþkaný Emin Irmak da hazýr bulundu. Gerçekleþen ziyaret sýrasýnda konuþan Hanna Aydin, Türkiye’de bir haftalýk düzenlediði ziyarette özellikle Mardin Büyükþehir Belediyesine ziyarette bulunmak istediðini kaydederek, Büyükþehir belediyesi için elinden gelen her türlü çabayý göstereceðini söyledi. “Nasýl ki siz benim vatanýmý sevindiriyorsanýz, biz de sizi sevindirmek istiyoruz” diyen Hanna Aydýn, Yezidîlerin yaþadýklarý drama vurgu yaparak, “Televizyonlarýn gösterdiði görüntülerden sadece bir olaya aðladým. Süryaniler için hiçbir zaman aðlamadým. Sadece Yezidîler için aðladým. Býçaklarla çocuklarý kesiyorlar, bu doðru deðil. Birçok çocuðu iple asmýþlar. Bu nasýl bir vahþettir. Bu yapýlanlar Müslümanlýkla baðdaþmaz” dedi. ‘Süryani halký demokratik gelecek açýsýndan önemlidir’ Mardin Büyükþehir Belediyesi Baþkaný Ahmet Türk ise, kendilerine yapýlan ziyaretten dolayý memnuniyetlerini dile getirerek, bu topraklarýn herkesin olduðuna vurgu yaptý. Türk, bu topraklarýn sadece Kürtlerin olmadýðýný ayný zamanda 5 bin yýldan bu yana Süryani, Arap, Türkmen, Kürt ve Ermeni halklarýnýn olduðunu kaydederek, þöyle devam

Zergan Deresine inceleme

etti: “Biz bu topraklarý halklarýn topraðý olarak deðerlendiriyoruz. Büyük bir medeniyete sahip olan Süryani halkýnýn bu topraklardan göç etmesi bizler için eksikliktir. Biz biliyoruz ki Süryani halký Mardin’de olsaydý hem kültür açýsýndan hem demokratik gelecek açýsýndan çok önemli katkýlarý olurdu. Biz Süryani halkýnýn kendi topraklarýna dönmelerini istiyoruz.” ‘15 bine yakýn insan katledildi’ Türk, halklarýn birbirlerinin kültürlerine, dillerine ve dinlerine saygý göstermeleri durumunda þu an bulunduklarý konumdan daha farklý bir yerde olacaklarýný ifade ederek, “Birbirini kabul etmeyen anlayýþlar bugün Ortadoðu’yu hangi hale getirdiðini görüyoruz. Eðer halklar arasýnda demokratik bir dayanýþma olsaydý, Ortadoðu halký bugünkü tehlikelerle karþý karþýya kalmazdý. Bugün Yezidî halkýyla ilgili basýn gerçekleri ortaya koymuyor. 15 bine yakýn insan katledilmiþ, 750’ye yakýn kadýn, çocuk kaçýrýlmýþ ve Musul pazarlarýnda satýlýyor. Bir gün önce 600’e yakýn Yezidi katledilmiþtir. Tabi ki burada halklar arasýndaki

diyalogun önüne geçen anlayýþlar buna neden olmuþtur” dedi. Hanna Aydýn’in Büyükþehir Belediyesine yaptýðý ziyaret, yapýlan görüþmelerden sonra sona erdi. » M. Sait Çakar

ýzýltepe Belediye Baþkaný Ýsmail Asi ve Leyla Salman Zergan Deresi’nde incelemelerde bulundu. Belediye Baþkaný, Fen Ýþleri Müdürü, Temizlik Ýþleri Müdürü ve Garaj Amir Yardýmcýsý ile birlikte DSÝ tarafýndan yapýmý devam eden Zergan Deresi’nde incelemelerde bulundu. Yapýlan incelemelerde eksik kalan ve yapýlmayan bazý çalýþmalarýn Devlet Su Ýþleri Müdürlüðüne teblið edileceði bilgisi alýndý. Berçem Mahallesi’nde dere boyu köprülerin yapýmý eksiklik olduðu, dere boyu toprakla doldurulan, yürüyüþ parkuru yapýlmadýðý görüldü. Derenin içindeki eðimlerinin geliþi güzel yapýldýðý, dere içindeki taþlarýnýn tam olarak yerleþtirilmediði tespit edildi. Baþkan Asi, daha sonra Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan derede yapýlan incelemede dere içinde çukurlarýn oluþtuðu ve çukurlarda biriken sularýn kötü koku yaydýðý görüldü. Mardin Cadde üzerinde bulunan köprünün bitiþiðine yaya geçiþi için demir köprülerin yapýlacaðý belirtildi. » Ýsmail Erkar

Artuklu’da bütün Parklarda yenileme çalýþmasý baþladý

rtuklu Belediyesi, merkez ilçe sýnýrýnda bulunan park ve bahçeleri elden geçirerek, parklarýn daha yaþanýlýr bir hale getirilmesi çalýþmalara baþladý. Mardin’in Artuklu ilçesinde bulunan parklarda yenileme çalýþmasý baþlatýldý. Artuklu Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüðü ekipleri, ilk önce Dostlar Parký ve Toprak Seramik Parký’nda yenileme çalýþmasý gerçekleþtirdi. Belediye ekipleri, yurttaþlarýn parklarda daha fazla zaman geçirmeleri için banklar yerleþtirdikten sonra çocuklar için oyun aletlerini, spor ve fitness aletlerini yerleþtirdi. Spor aletlerinin olduðu zeminde de beton çalýþmasýnýn üzerine kauçuk kaplama yapan belediye ekipleri, parkýn bordur taþlarýný da farklý renklere boyadý. Öte yandan, kullanýlmaz hale gelen çöp kovalarýnýn yerine de yenileri yerleþtirdi. Yapýlan çalýþmalara iliþkin bilgi veren Artuklu Belediyesi Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Hadi

Baran, bir hafta içinde söz konusu park ve bahçelerde yenileme çalýþmasý baþlattýklarýný ve parklarýn bütün eksikliklerini tamamladýklarýný söyledi. Baran, parklarda hem yeni spor aletlerini koyduklarýný hem de parkýn zeminini yenilediklerini de sözlerine ekleyerek,

yurttaþlarýn artýk daha temiz ve hijyenik olan parklarda zamanlarýný geçirebilecekleri ortamý hazýrladýklarýný ifade etti. Baran, bundan sonraki programlarýnda da, Artuklu ilçesinde bulunan bütün parklarda yenileme çalýþmasý yapacaklarýný dile getirdi. » M. Sait Çakar

19 Aðustos 2014 Salý

‘Kampýn kapasitesi dolana kadar yerleþtirme iþlemini sürdüreceðiz’ Midyat Kaymakamý Oðuzhan Bingöl, “Sýðýnmacýlarýn önce saðlýk taramasýndan geçiriliyor, kayýtlar sorunsuz devam ediyor” dedi...

rak'ta Musul'un Sincar bölgesinde terör örgütü Irak Þam Ýslam Devleti'nin (IÞÝD) saldýrýlarý sonucu topraklarýný terk etmek

zorunda kalan bazý Yezidiler, Midyat'taki çadýr kente yerleþtiriliyor. Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) koordinesinde

Midyat Akçakaya Mahallesi Geçici Konaklama Tesisi'ndeki çadýr kente getirilen Yezidilerin sayýsý bin 750'ye ulaþtý. Yezidiler, kayýt iþlemlerinin ardýndan saðlýk kontrolleri sonrasýnda kampa alýnýyor. Midyat Kaymakam Oðuzhan Bingöl, AA muhabirine yaptýðý açýklamada, Yezidilerin kampa yerleþtirilmesine devam edildiðini belirterek, “Bu akþam itibarýyla herhangi bir sýkýntý olmadan bin 750 kayýt iþlemi yaptýk" dedi. Sýðýnmacýlarýn önce saðlýk taramasýndan geçirildiðini kaydeden Bingöl, kayýtlarýn sorunsuz devam ettiðini söyledi. Kampýn kapasitesi dolana kadar yerleþtirme iþlemini sürdüreceklerine dikkati çeken Bingöl, þöyle konuþtu: "Onlarýn bu travmadan kurtulmasý için elimizden gediðince hýzlý þekilde çadýrlarýna yerleþtirmeye çalýþýyoruz. Herhangi bir sýkýntý,

sorunla karþýlaþmýyoruz. Onlarýn barýnabileceði Türkiye’nin en iyi yeri burasýdýr. Çadýr kentte Yezidilerin daha rahat ortamda barýnmalarý için sosyal etkinliklere kadar her türlü imkan saðlanýyor." Toplum Saðlýðý Merkezi Doktoru Muhammed Akif Aydýn da çadýr kente gelen Yezidilerin kayýt iþlemlerinin ardýndan ön saðlýk taramasýndan geçirildiðini ifade etti. "Herhangi bir bulaþýcý hastalýða karþý saðlýk taramamýzý yapýyoruz" diyen Aydýn, "Bulaþýcý hastalýk riski olanlarý Midyat Devlet Hastanesine gönderiyoruz. Buraya gelenlerin ilk giriþlerinde aþýlarýný yapýyoruz, eksik olanlarý da tamamlýyoruz. Ayrýca, sýnýrdan giriþte kýzamýkçýk, hepatit ve tetanos aþýlarý yapýlmaktadýr" deðerlendirmesinde » (AA) bulundu.

Kýzýltepe belediyesi muhtarlarý ziyaret etti K ýzýltepe Belediyesi Baþkaný Ýsmail Asi, Leyla Salman belediye birim amirleri mahallelerin sorunlarýný yakýndan takip etmek amacýyla, mahalle muhtarlarýný yerinde ziyaret etti. Ziyarette Kýzýltepe ilçesine gelmesi beklenen yaklaþýk 50 kiþilik bir Êzidi

grubu için yardým çaðrýsýnda bulunuldu. Mahalle muhtarlarýný ziyaret eden Baþkan Ýsmail Asi, "ortak akýl, birlikte yönetim ve ideal bir Kýzýltepe" sözünü yerine getirmeye çalýþtýðýný söyledi. Muhtarlarla yaptýklarý istiþarelerle, mahallelerin sýkýntýlarýný daha yakýndan

takip etme þansý elde ettiklerini belirten Asi, þöyle konuþtu: "Yurttaþlarýmýzýn belediyeye gelerek, sýkýntý ve þikayetlerini bizzat bize de aktarabilirler. Bu konuda mahalle muhtarlarýnýn da yurttaþlarýmýzý bilgilendirmesi önem taþýyor. Muhtarlarýmýz da bizim gibi halkýn iradesi ile seçilmiþtir. Bunun için muhtarlarýmýz çözüm noktasýnda önayak olmasý lazým. Yapýlacak hizmet dürüstlük ilkesi çerçevesinde olmalýdýr. Kentte sosyal, kültürel, sportif ve sanatsal aktivitelere destek olmanýn yaný sýra katýlým saðlamaya da azami gayret gösterdiklerini vurgulayan Asi, bu anlamda olumlu ve vicdani kararlar alarak hizmetleri sürdürdüklerini belirtti. Asi, bugün Kýzýltepe’ye gelmesi beklenen yaklaþýk 50 kiþilik bir Êzidi grubu için muhtarlara bilgi vererek, yardým konusunda yurttaþlarýn

bilgilendirilmesini istedi. Baþkan Salman ise þöyle devam etti: "Þeffaf, sorgulanabilir ve eleþtiriye açýk bir belediye olarak, bütün Kýzýltepe için çalýþýyoruz. Demokrasinin en önemli temsilcileri muhtarlarýmýzla baþlattýðýmýz toplantýlar düzenli þekilde devam edecek. Bu toplantýlarla mahallelerimizin sýkýntýlarýný daha yakýndan takip ediyoruz. Belediye olarak yaptýðýmýz ve

yapacaðýmýz bütün çalýþmalarýn, halkýmýzýn hizmet önceliðine göre belirlenecek. Bu anlamda yapýlacak her türlü eleþtiriye açýk bir yönetim anlayýþýyla yolumuza devam edeceðiz” dedi. Ziyaret sýrasýnda ayrýca muhtarlarýn talep ve istekleri not alýndýktan sonra yakýn bir tarihte muhtarlarla geniþ kapsamlý bir toplantý yapýlacaðý belirtildi. » Ýsmail Erkar

mardin

iletiþim

19 Aðustos 2014 Salý

Türkiye sayesinde IÞÝD korkularý kalmadý Eþi ve geliniyle kampa getirilen Omer Hesen: "Türkiye sayesinde artýk IÞÝD korkumuz kalmadý. Kendimizi güvende hissediyoruz” dedi...

rak'ta Musul'un Sincar bölgesinde Irak Þam Ýslam Devleti'nin (IÞÝD) saldýrýlarý sonucu topraklarýný terk etmek zorunda kalan bazý Yezidiler, Midyat'ta getiriliyor. Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) koordinesinde Midyat Akçakaya Mahallesi Geçici Konaklama Tesisi'ndeki çadýrkente minibüslerle getirilen Yezidiler, buradaki kayýt iþlemlerinin ardýndan saðlýk taramasýndan geçirilerek kendilerine tahsis edilen çadýrlara yerleþtiriliyor. Çadýrkente eþi ve geliniyle getirilen 63 yaþýndaki Omer Hesen, yaþadýklarý dramý AA muhabirine anlattý. Hesen, IÞÝD'in saldýrýlarý baþladýðýnda arabalarýyla Sincar'dan kaçtýklarý için þanslý olduklarýný belirterek, IÞÝD'in elinde kalan Yezidilerin büyük acýlar çektiðini söyledi. Rabia kentine yaklaþtýklarýnda IÞÝD'in yolu kapattýðýný ifade eden Hesen, açýlan güvenli bir koridorla önce Suriye'ye geçtiklerini

daha sonra tekrar Irak'ýn Zaho kentine gittiklerini anlattý. Zaho'da geçirdikleri bir gecenin ardýndan Batufa'ya ulaþtýklarýný kaydeden Hesen, "Batufa'da arabalarýmýzdan indik. 6 saatlik yürüyüþten sonra sýnýrda Türk askerine sýðýndýk. Bizi çok iyi karþýladýlar" dedi. - "Kendimizi güvende hissediyoruz" Daha sonra bir okula yerleþtirildiklerini yiyecek, içecek ve diðer ihtiyaçlarýnýn karþýlandýðýný dile getiren Hesen, þöyle konuþtu: "Daha sonra bizi Þýrnak'a getirdiler. Bir gece orada da kaldýktan sonra Midyat'taki bu kampa getirdiler. Allah, Türkiye'den razý olsun. Türkiye'den çok me.

Biz sýðýndýk, onlar da bize deðer verdi. Türkiye sayesinde artýk IÞÝD korkumuz kalmadý. Kendimizi güvende hissediyoruz. Ýnsani bir hükumet var, insanca bize davranýyorlar." Geldikleri AFAD çadýrýnda kayýt iþlemlerinin yapýldýðýný belirten Hesen, "Burada da yemek, su, banyo ihtiyacýmýzý karþýladýlar. Aile

olarak burada kayýtlarýmýzý yaptýlar ve ardýndan doktorlar bizi muayene etti. Muayaneden sonra aile olarak bize tahsis edilecek çadýrlara geçeceðiz" ifadesini kullandý. Hesen, bir kýsým akrabasýnýn Irak'ta, oðlunun da Silopi'de kaldýðýný kaydederek, bir arada yaþamak istediklerini sözlerine ekledi. » (AA)

Mardin evlerini andýran mahalle, turizme kazandýrýlmayý bekliyor

ayseri’ye 17 kilometre uzaklýkta bulunan Molu Mahallesi’nin eski yerleþim yeri, Mardin evlerine benzerliðiyle dikkat çekiyor. Açýk hava müzesini andýran mahallede vatandaþlar, yýkýlan taþ evlerin onarýlarak turizme kazandýrýlmasýný istiyor. Köy iken son yerel seçimlerde Kayseri’nin mahallesi haline gelen Molu Mahallesi, deðiþik ev mimarisiyle dikkat çekiyor. Burada taþ iþçiliðinin mimari örneklerini taþýyan tarihi evler, adeta Mardin evlerini

andýrýyor. Evler, Mazý daðýnýn eteklerine kurulan Mardin evleri gibi karþýdan bakýldýðýnda birbiri üstüne yýðýlmýþ gibi duruyor. Doðal konumdan doðan bu durum, mahalleye özgü bir görünüm kazandýrmýþ. Osmanlý’nýn son dönemi ve cumhuriyet dönemi yapýlar, kalýn duvarlý, kemerli ve taþ süslemeli olarak inþa edilmiþ. Göçten dolayý ise mahallede birçok taþ yapý ev, terk edilmiþ, yýkýlmýþ ve bazýlarýnýn içinden aðaçlar boy vermiþ durumda. Birçoðu kullanýlmayan evlerden ayakta

kalanlar görenleri adeta geçmiþe götürüyor. Bu evlerde yaþamak mahallede bir ayrýcalýk. Çünkü yazýn serin, kýþýn sýcak oluyor. Mahallede tarihi geçmiþi tam olarak bilinmeyen bir de hamam kalýntýsý var. Tek kubbelik bölümü günümüze kadar ulaþabilen hamamýn çevresi yýkýk taþ duvarlarla çevrili. Mahallede ayrýca Osmanlý dönemi 1713 yýlýnda yaptýrýlan bir de cami bulunuyor. Yakýn zamanda restore edilen cami, mahallenin tarihi zenginliðine ayrý bir güzellik katmýþ. 1960’larda 550 hane olan mahalle þimdi 90 haneye kadar düþmüþ. 60 yaþýndaki Takdir Iþýk, Mardin evlerini anýmsatan tarihi köy evlerinin ayaða kaldýrýlarak yaþatýlmasýný istediklerini söyledi. Bu köyde doðup büyüdüðünü anlatan Iþýk, “Yerleþim tarihi çok eski olan mahallemizdeki tarihi evlerin turizme kazandýrýlmasýný istiyoruz” dedi. Ev ve sokaklarý tarih kokan mahalleden hiç bir zaman ayrýlmayý düþünmediðini belirten 65 yaþýndaki Ahmet Çýrak da, “Birçok kiþi þehre göçerken ben kalan ömrümü burada tamamlamak istiyorum. Çünkü buranýn hem doðasý güzel hem de tarihi evleri." diye konuþtu. » (CÝHAN)

Ýþverenlerin açýk iþ baþvurularý yüzde 20 azaldý ÞKUR'a temmuzda iþverenlerce çeþitli meslekler için yapýlan açýk iþ baþvurularý geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 20 azalarak 139 bin 63 oldu. Söz konusu ayda iþe yerleþtirmeler ise geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 27 düþerek 63 bin 779 kiþide kaldý. AA muhabirinin ÝÞKUR verilerinden derlediði bilgilere göre, temmuz ayýnda kuruma kayýtlý iþgücü sayýsý geçen yýlýn ayný ayýna göre 593 bin 919 kiþi artarak 4 milyon 422 bin 126 kiþi, kayýtlý iþsiz sayýsý ise 63 bin 43 kiþi artarak 2 milyon 382 bin 112 kiþi olarak kayýtlara geçildi. Söz konusu ayda kayýtlý iþgücü sayýsý yüzde 15,5 oranýnda, kayýtlý iþsiz sayýsý ise yüzde 2,7 oranýnda arttý. Ayný ayda 170 bin 75 kiþi ÝÞKUR'un sunduðu iþ fýrsatlarýndan yararlanmak için baþvururken, baþvuranlardan 110 bin 800'ü iþsiz, 59 bin 261'i þu an çalýþmakla beraber daha iyi þartlarda iþ arayanlar, 14'ü ise emeklilerden oluþtu.

Ýþe yerleþtirmeler yüzde 27,7 azaldý ÝÞKUR'a temmuzda baþvuranlarýn yüzde 38,8'i kadýn iþgücü olurken, baþvuranlarýn yüzde 31'i 15-24 yaþ arasýnda yer aldý. Eðitim durumuna göre incelendiðinde baþvurularýn yüzde 48,7'si lise altý, yüzde 28,9'u lise ve dengi okullu, yüzde 21,2'si lise üstü eðitim mezunu ve yüzde 1'i ise okur-yazar olmayanlardan oluþtuðu görüldü. Temmuz'da alýnan açýk iþler geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 20,8 oranýnda azalarak 139 bin 63 oldu. Açýk iþlerin yüzde 99,6'sý özel kesim iþ yerlerinden alýndý. Özel kesim iþ yerlerinden alýnan açýk iþlerin yüzde 0,7'si tarým, yüzde 41,3'ü sanayi ve yüzde 57,8'i hizmetler sektöründen oluþtu. Ayný ayda iþe yerleþtirmelerin geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 27,7 azalarak 63 bin 779 olarak gerçekleþtiði dikkati çekti. Kamunun iþe alýmý yüzde 91 azaldý Söz konusu ayda geçen yýlýn ayný ayýna göre özel kesim iþ yerlerine yapýlan iþe yerleþtirmeler yüzde 8,4, kamu kesim iþ yerlerine yapýlan iþe yerleþtirmeler ise yüzde 91,7 oranýnda azaldý. Geçen yýl temmuzda 20 bin 380 kiþiyi iþe alan kamu, bu yýlýn ayný ayýnda bin 686 kiþiye iþ verdi. Bin 913 engelli iþ sahibi oldu Temmuz ayýnda ÝÞKUR'a iþ bulmak amacýyla 6 bin 11 engelli baþvururken, bu ayda engellilere yönelik alýnan açýk iþ sayýsý 11 bin 279 oldu. Söz konusu ayda bin 913 engelli iþ sahibi olurken, iþ sahibi olan engellilerin yüzde 99'u özel sektörde » (AA) » (AA) çalýþmaya baþladý.

19 Aðustos 2014 Salý

Mim Yavuz Binbay

IÞÝD bir arap örgütü deðildir

slýnda farklý bir konuda senaryonun figüranlarý konusunda yazmak istiyordum. Ancak bir basýn ajansýnla ÝÞÝD'in bir Arap örgütü olduðu algýsýnýn oluþturulduðu hususunda bir telefon görüþmesinden sonra bu konuda yazmaya karar verdim. Bu algýyý oluþturmaya çalýþan güçler bugün Ortadoðu ve özellikle Arap coðrafyasýnda ( Irak, Libya, Suriye, Filistin vd.) Arap Baharý adý altýnda bir Arap katliamý uygulayan ve onlarla iþbirliði içinde olan güçlerdir. Uluslararasý baðýmsýz insan haklarý örgütleri bu plan uygulamaya konduðundan beri hayatýný kaybeden insan sayýsýnýn 4 milyonu aþtýðýný raporlarýnda belirtmektedirler. Sadece Irakta Saddam diktatörünün devrilmesinden sonraki süreçte ölen insanlarýn sayýsý 3 milyonu aþmýþ durumdadýr. Hayatýný kaybedenlerin %90'nýný Arap kökenli (MüslümanHristiyan-Alevi-Þii) insanlar teþkil etmektedir. Ýþte bu koþullarda ortaya çýkan ÝÞÝD örgütü bu katliamlarýn baþrolünü üstlenmiþ kendisi gibi düþünmeyen daha doðrusu üstlendiði role uygun davranmayan tüm etnisiteleri (Arap, Kürt, Süryani, Ermeni, Türkmen vd.) ve din mensuplarýný (Müslüman, Hristiyan, Alevi, Ezîdi vb.) etnisitesine bakmadan düþman olarak algýlamýþ durumdadýr. Katlettiði Arap kökenli insanlar diðer etnisite mensuplarýndan kat kat fazladýr. Katlettiði Müslüman kökenli (ArapKürt-Türkmen) sayýsý katlettiði Hristiyan ve Ezîdi kökenlilerden kat kat fazladýr. Bu açýdan baktýðýmýzda ÝÞÝD örgütünü Arap-Müslüman örgüt olarak addetmek bile akýldan izan bir durum arz etmektedir. ÝÞÝD örgütünün oluþum yapýsýna baktýðýmýzda sadece bir etnisiteden oluþmuþ homojen bir yapý olmadýðýný çok net olarak görebiliriz. Savaþçýlarýnýn etnik daðýlýmýna baktýðýmýzda Arap, çeçen, Türk, Kürt, Avrupalý vb. çok parçalý bir yapýyý rahatlýkla görebiliriz.

Basýný takip eden herkes sadece Türkiye'den ÝÞÝD'e katýlan Kürt ve Türk kökenli savaþçý sayýsýnýn binlerle ifade edildiðini bilmektedir. Unutulmamasý gerekir ki bu binler gittikleri yerlerden edindikleri algýlarla geri döneceklerdir. Ve edindikleri algýlarý uygulamaya çalýþacaklardýr! ÝÞÝD Halifelik ilan ettikten sonra Boko Haram ve uluslararasý bazý radikal terör örgütlerinin biat ettiklerini gözlemlemekteyiz. Bu açýdan baktýðýmýzda ÝÞÝD, bu coðrafyayý destablize ederek zenginliklerine el koymaya çalýþan (Irak petrollerinin %65'ine ABD, Libya petrollerinin %35'ine Fransa el koymuþ durumdadýr.), bu coðrafyada yaþayan tüm etnisiteleri (ArapKürt, TürkmenSüryani-ErmeniAlevi-Hristiyan-Ezîdi vd.) düþman olarak algýlayan uluslararasý güçlerce desteklenen uluslararasý bir terör örgütüdür. ÝÞÝD örgütünü Müslüman dininden esinlenen radikal bir politikaya sahip olmasýndan dolayý Müslüman bir örgüt ve Müslümanlýðýn Arap coðrafyasýnda Arap yarýmadasýnda ortaya çýkmasý sebebiyle Arap örgütü olarak adlandýrmak çok art niyetli akýldan izan bir analizdir. Bu akýldan izan algýyý oluþturmaya çalýþan art niyetli güçlere hatýrlatýrýz ki bir buçuk milyar Müslümanýn büyük çoðunluðu Arap coðrafyasý dýþýnda Hindistan, Pakistan, Endonezya, Afganistan, Ýran, Avrupa … vb. ülkelerde yaþamaktadýrlar ve Arap deðildirler. Nasýl ki tüm Hristiyanlar Hz. Ýsa gibi Arami deðilse tüm Müslümanlar Arap deðildir.

Müslümanlýkta Arap etnisitesinin sembolü deðildir. Mýsýrdaki kiptiler, Lübnan'daki ve birçok Arap ülkesindeki Araplarýn bir bölümü Hristiyan'dýr. Dolayýsýyla ÝÞÝD bir Arap örgütü deðildir olamaz. Unutulmamasý gerekir ki üç semavi din olan Hristiyanlýkta Yahudilikte bu coðrafyadan çýkmýþtýr. Ama bu coðrafyanýn sembolleri deðildirler. ÝÞÝD'in bu katliamcý ve sadece bu coðrafyada kaosu hedefleyen politikalarýna karþý savaþan güçler sadece bir kesimden ve etnisiteden oluþmuyor. Bu coðrafyada bu kaos politikasýndan olumsuz etkilenen tüm etnik-dinsel ve politik yapýlar büyük bir mücadele vermektedir. Bu mücadeleyi verenlerin baþýnda da bu kaostan en çok etkilenen Araplar gelmektedir. Çünkü bu coðrafyada yaþayan nüfusun %80'nini Araplar oluþturmaktadýr ve büyük çoðunluðu Irakta ve Suriye'de olduðu gibi ÝÞÝD'e destek vermemektedir. Durum bu kadar açýk ve netken neden bu coðrafyanýn en büyük nüfusuna sahip Araplara karþý öyle bir algý oluþturulmaya çalýþýlýyor. Akýllara bazý figüranlar kullanýlarak önce yukarý beyt-Nahreyn coðrafyasýnda (özellikle tur Abidin bölgesinde)19.yy. da Araplarý daha sonra yukarý Beyt-Nahreyn (Mezopotamya) ve Anadolu'nun önemli bir nüfusuna sahip Ermeni ve Süryani halklarýnýn 1914-15 soykýrýmýnda hedef alýnarak etnik temizlik yaparak bölge halklarý arasýna 100 yýllýk bir düþmanlýk tohumlarýnýn ekilmesini akla getiriyor. Sürdürülen politikalar tam bir etnik temizliðe dönüþmüþ görüntüsü vermektedir. Özellikle yukarý BeytNahreyn ve Anadolu'da yaþayan Türkler-Kürtler ve Araplar tarihlerinden dersler çýkararak uluslararasý güçlerce kurgulanan senaryoda figüran rolü oynayarak tekrar bir insanlýk suçuna bulaþmama ve topraklarýnda yaþam savaþý veren Arap halký ve figüranlýk üstelemeyen gerçek müttefiklerine destek olma basiretini gösterebilmelidir. Bu basiretli davranýþla belki yüzyýldýr sýrtlarýnda bir kambur misali taþýdýklarý insanlýk suçunu hafifletebilirler. Halkým adýna basiretli davranabilmek dileðiyle.

araskem@gmail.com

Bilgisayar göz kuruluðuna neden oluyor G

öz kýrpmayý, bilgisayar karþýsýnda uzun süre durduðu için unutan kiþinin, gözyaþý çabuk buharlaþacaðýndan dolayý göz kuruluðu þikayeti yaþayabileceði belirtildi. AA muhabirine açýklama yapan, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Týp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalýklarý Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Nazmi Zengin, gözyaþýnýn; göz yüzeyinin saðlýðý ve görme fonksiyonlarýnýn devamý açýsýndan önemli olduðunu söyledi. Gözyaþý üretiminin azlýðýna ya da var olan gözyaþýnýn aþýrý buharlaþmasýna baðlý olarak "kuru göz" sendromunun her yaþta ve cinsiyette görülebildiðini dile getiren Zengin, "Özellikle ortamdaki nemin az olduðu Ýç Anadolu Bölgesi’nde buharlaþma çok fazla olduðu için, kuru göz hastalarýnýn þikayetlerinde artýþ görülüyor" dedi. Göz kuruluðu þikayetinin, göz kýrpmanýn azaldýðý kitap okuma ya da bilgisayar ekranýna bakma gibi durumlarda kendini daha çok hissettirdiðini anlatan Zengin, þöyle devam etti: "Kiþi, bilgisayar baþýnda devamlý bir þeylerle ilgilendiði için göz kýrpmayý unutabiliyor. Bu durumda da olmasý

gerekenden çok daha az sayýda gözlerimizi kýrparýz. Bu da göz yaþýmýzýn çabuk buharlaþmasýna ve kuru göz þikayetlerinin oluþmasýna neden olur. Þikayetlerin ileri derecede olduðu kuru göz hastalarý, bilgisayar baþýnda uzun süre durmaktan kaçýnmalýdýr. Belirli aralýklarla göz dinlendirilmelidir. Göz kapaklarýmýzýn arasýnda kalan alanýn ýslanmasýný saðlayan gözyaþý tabakasýnýn saðlýklý biçimde oluþmasýna imkan verilmelidir." Yüzde 40'ýn altýna düþen nem þikayetleri artýrýyor Zengin, hastalarýn göz kuruluðu için suni gözyaþý damlalarýný kullanma sýklýðýný artýrmalarý gerektiðini ifade etti. Gözde yanma, batma hissi, kýzarýklýk, sulanma, sýk sýk gözü ovuþturma ihtiyacý hissetme gibi belirtilerin ileri kuru göz olgularýnda görmeyi etkileyecek düzeye eriþebileceðini vurgulayan Zengin, "Yazýn doðrudan güneþ ýþýðýna maruz kalma kurumayý arttýrýcý bir faktördür. Bu nedenle açýk ortamlardan ziyade kapalý ortamlar tercih edilmeli. Ortamdaki nemin yüzde 40'ýn altýna düþmesi kuru göz hastalarýnýn þikayetlerini arttýrýr. Hastalar, bulunduklarý ortamý nemlendirici önlemler alabilir" diye konuþtu. » (AA)

Minibüsün çarptýðý Suriyeli çocuk öldü

rtuklu ilçesinde meydana gelen trafik kazasýnda Suriyeli bir çocuk öldü. Edinilen bilgiye göre, Eyüp Atlý yönetimindeki 47 S 0102 plakalý minibüs, Yeni Yol Caddesi'nde, yolun karþýsýna geçmeye çalýþan Suriyeli Ömer El Hüseyin'e (4) çarptý. Hüseyin, olay yerinde

hayatýný kaybetti. Sürücü Atlý, » (AA) gözaltýna alýndý.

19 Aðustos 2014 Salý

Yezidîlikte Allah ve Melekler Yezidîliðin birçok dinî kalýntýlarý da içinde barýndýrdýðýndan bu kalýntýlarýn bir biriyle iliþkisi de oldukça karýþýktýr. Yezidîler bir birlerine baðlý olmalarýna raðmen kendi içlerinde bile farklý þeylere inanýrlar... Yorum-Analiz M. Sait Çakar

ezidî inancýnda Allah kavramý olmasýna raðmen tarifini tam olarak yapabilmek mümkün deðildir. Bilhassa Molla Salih'in risalesinde Yezidîliði üç grupta ele aldýðýný gördükten sonra Allah kavramýnýn inançtaki yerini kesin olarak tarif etmek daha zor bir hal alýyor. Yezidîliðin birçok dinî kalýntýlarý da içinde barýndýrdýðýndan bu kalýntýlarýn bir biriyle iliþkisi de oldukça karýþýktýr. Yezidîler bir birlerine baðlý olmalarýna raðmen kendi içlerinde bile farklý þeylere inanýrlar. Bu eski dinlerin topluluðu eþit miktarda etkilemediðinden dinî geliþimlerinde de farklýlýklar görülüyor. Molla Salih'in risalesine göre üç gruptan yalnýzca bir grubu Allah inancýna sahip ama ayný zamanda da Þeyh Adî'yi Allah'ýn vekili olarak kabul eder. Tek tanrýlý dinlerin uzaðýnda olmayan bu grubun dýþýndaki diðer iki gruptan biri Þeyh Adî'nin ulûhiyetine diðeri de mutlak kudretin Þeyh Adî ve Allah arasýnda paylaþýldýðýna inanýr. Buna göre Yezidîlerin imanýnýn þartlarýndan bahsetmek

biraz zorlaþýyor çünkü bu topluluk heterojen olduðundan imanýn þartlarýnda da mahallî farklýlýklar görülmektedir. Bu heterojen yapýda yalnýzca þeyhlere okuma yazma hakký tanýnmýþtýr. Bu da daðýnýk Yezidî topluluðunun iyice farklýlaþmasýna neden olduðundan kendilerini birbirlerinden uzaklaþtýracak imana dair sorunlarý mevzu bahis etmiyorlar. Bu yüzden Allah, þeytan, melekler, cennet, cehennem, Adem ve Havva gibi kavramlar bütün Yezidîler için bilindik olmasýna raðmen içerikleri farklýlýklar gösterdiðinden bu kavramlarý esas alarak bir din

tahlili yapmak oldukça zordur. Yezidî kozmogonisinde Allah yedi meleði ile evreni yönetiyor. Allah her günü yaratýrken o güne mukabil bir melek yaratýyor. Mushaf Reþ'te bu meleklerin adlarý, yaratýldýklarý gün ve hangi adla bedenleþtikleri aþaðýda olan tablo gibidir. Melekler ayný zamanda önemli bir yere sahip bulunan emîrler ile yek vücut olmuþlar. Kimileri bu melekleri Ýslâmiyet'teki meleklerle eþleþtirse de Þeyh Adî'nin halefleriyle özdeþleþmeleri bunu imkansýz kýlýyor. Yezidî inancýna göre bu melekler her bin yýlda dünyayý düzeltmek için gelirler ve kendi toplumunu düzelttikten sonra görevi biten melek cennete dönüp oradaki yerini alýr. Melek sayýsý yalnýzca Yezidî inancýnda bu kadar fazla deðil. Ýslâmîyet'te daha fazla meleðin olmasýna raðmen meleklerin görevleri tam olarak belirtildiðinden ve

ibadetin hiçbir aþamasýnda söz edilmediklerinden göze çarpmýyorlar. Ýslâm dininde meleklerin sayýsý Yezidî inancýndaki meleklerin sayýsýndan hayli fazladýr. Ýslâmîyet'te 4 adet büyük meleðýn (Cebrail, Mikail, Ýsrafil ve Azrail) yaný sýra kabir sorgusu yapacak olan Nekir ve Münker insanýn sað omzunda oturup sevaplarýný yazan Râkîp, sol omzunda oturup günahlarýný yazan Atim, cennetteki meleklerin reisi Rýdvan ile Matik adlý meleðin baþkanlýðýnda cehennemin 19 zebânîsi bu meleklerden bazýlardýr. Bundan baþka Yezidîlerin kutsal metinlerinde geçen 7 Yezidî kralý bedenleþen þahýslarla bir benzerlik saðlamaktadýr ve bu krallarýn kimisi ayný zamanda da yukarýdaki bedenleþen meleklerle adaþ üstteki tablo gibidir. Yezidîlerde Sancak Kültü Sancak kültü Yezidî kavvallarýn tunçtan olan Melek Tavus heykelini müritlerin arasýnda dolaþtýrma geleneðidir. Bu esnada Yezidîler Melek Tavus'a taparlar. Yezidîler sancaklarý Melek Tavus'un kendisi deðil bilakis onun gölgesi ya da sembolü olarak görüyorlar. (Milliyet Gazetesi 22.01.1971) Birçok tartýþmalara konu olan bu sancaklarýn fotoðraflarýnýn çekilmesine ya da resmedilmesine Yezidîler izin vermezler. Hatta gidip bir sýr gibi bu sancaklarý diðer topluluklardan gizlemeyi tercih ederler. Ancak bazý Yezidî olmayan araþtýrmacýlar bu sancaklarý görebildi. Melek Tavus ismen tavus kuþunu hatýrlattýðýndan A.Henry Layard, Seyyid Abdürrezzak

El-Haseni ve Anastase Marie gibi araþtýrmacýlarýn çizdikleri sancaklar tavus kuþu þeklindedir. Buna karþýn Mustafa Nuri Bey ise Melek Tavus sancaðýný bir horoz þeklinde resmetmiþtir. Bunlardan R.Lescot Sincar Yezidîlerinden Cemil Aðanýn evinde iki sancak ve bu heykelciklerinin kafalarýný Tavus kuþundan çok güvercin ya da ördeðe benzediðini yazar. Mushaf Reþ'in Musul Nüshasýnda sancaklarýn sayýsý yedi olarak geçer ve her sancaðýn ayrý adý var. Emîr Ýsmail Beye göre bu sancaklar zamanýnda Süleyman Peygambere aitmiþ ve ardýndan diðer Yezidî krallarýnýn eline geçmiþ. Bu heykellerin bazýlarý zamanla kaybolsa da bir çoðu günümüzde Þeyhan emîri tarafýndan Þeyh Adî'nin Laleþ'teki tapýnaðýnda korunuyor. Cemil Aðanýn elindeki iki sancaðýn dýþýnda bir tanesi de Sincar daðýndaki bir Peþimâm'dadýr.(R.Lescot, 1938) Eskiden Sancaklar kavvallar ve köçekler vasýtasýyla Yezidîler arasýnda gezdirilirken artýk güvenlik nedenlerinden dolayý yalnýzca taklitleri gezdirilebiliyor. Bu seyahat esnasýnda kavval bir köye yaklaþtýðýnda köçekler haber verirler. Kavval Melek Tavus heykeliyle en fazla hediye verenin evine konuk olur ve diðer köylüler de bu eve gelirler. Melek Tavus'un etrafýna dizilen Yezidîler uzun saçlarýyla tef çalýp raks eden köçeklere katýlarak ibadet ederler. Kavval ve köçekler bu ayinden sonra köylülerden gelen hediyeleri toplayýp seyahatlerine devam ederler.(Nuri Bey, Mustafa) Bir nevi dinî ganimet olarak kabul edebilecek bu gelir ancak mürit sýnýfýnýn varlýðýyla mümkündür. Devam Edecek

19 Aðustos 2014 Salý

Rojava halkýna yardýmlar sürüyor Rojava ile dayanýþmak amacýyla baþlatýlan kampanya çerçevesinde toplanan 3 kamyon temel ihtiyaç maddesi Mardin’in Nusaybin ilçesine doðru yola çýkýldý...

ojava ile dayanýþmak amacýyla Mardin Kýzýltepe Eðitim Sen Temsilciliði ve Mardin Demokrasi Platformu öncülüðünde baþlatýlan

kampanya çerçevesinde toplanan 3 kamyon temel ihtiyaç maddesi Mardin’in Nusaybin ilçesine doðru yola çýkýldý. Rojava ile dayanýþma

amacýyla Kýzýltepe Eðitim Sen Temsilciliði ve Mardin Demokrasi Platformu öncülüðünde 18 ton karýþýk kuru gýda, 34 adet yatak, 6 adet ranza ve çok sayýda giyim

malzesi Kýzýltepe Belediyelerine ait halk evlerinde toplandý. Toplanýlan yardým malzemelerini Kýzýltepe Belediyesi Baþkan Yardýmcýlarý Adle Kýzýlay, Þükrü Yýldýrým, belediye personelleri, EðitimSen üyeleri ve yurttaþlarýn katýlýmýyla 3 kamyona yüklendi. Toplanýlan yardým malzemeler Nusaybin Hudut kapýsýndan Rojava halkýna gönderilmek üzere Kýzýltepe ilçesinden yola çýktý. Konuya iliþkin açýklama yapan Kýzýltepe Eðitim Sen Þube Temsilcisi Hamit Güngör, “Rojava için devam eden kampanya çerçevesinde toplanan 18 ton karýþýk kuru temel gýda maddelerinin yaný sýra 34 adet yatak, 6 adet ranza ve çok sayýda giyecekten

oluþan 3 kamyonluk acil ihtiyaç maddesin Nusaybin’de bulunan Nusaybin Hudut Kapýsýndan Rojava’nýn Kamýþlo’da bulunan kampa teslim edilmek üzere yola çýktý” þeklinde konuþtu. Güngör, sözlerinin sonunda bu yardýmlarýn devam edeceðini bu konuda halkýn ve STK’larýnda duyarlý olmasý konusunda çaðrýda bulundu. Yapýlan konuþmanýn ardýnda 3 Kamyon Nusaybin ilçesine doðru yola çýkýldý. » (AA)

Okullarda internet hýzlanacak 90 gündür oturma eylemi yapan aileler, çocuklarýna kavuþmak için topluca dua etti

iyarbakýr'da seslerini duyurmak için 90 gündür oturma eylemi yapan aileler, terör örgütü tarafýndan kaçýrýlan çocuklarýna kavuþmak için topluca dua etti Eylem yaptýklarý çadýrdan Þeyh Said'in mezarýnýn olduðu tahmin edilen alana kadar yürüyen aileler, kentte medfun 27 sahabe ve Þeyh Said hürmetine çocuklarýna

kavuþmayý diledi. Yapýlan duanýn ardýndan aileler adýna açýklama yapan Sabri Önalan, Diyarbakýrlý vatandaþlarýn ilgisizliðinden þikayet etti. Çocuklarýna kavuþmak için 90 gündür eylem yaptýklarýný ancak Diyarbakýr halkýnýn kendilerine artýk selam dahi vermediðini öne süren Önalan, þöyle dedi: "Yoldan geçen vatandaþlar selam dahi

vermiyor. Acaba ne suç iþledik? Evlatlarýmýz elimizden alýnmýþ, biz evlatlarýmýzý istiyoruz. Eðer bundan dolayý bizi haksýz görüyorlar ise çocuklarý bir gün eve gelmediðinde acaba o gece uyuyabilirler mi?" Önalan, tekrar Ankara'ya gitmeyi plandýklarýný belirterek, Ankara dönüþü eylemlerini yeniden Diyarbakýr Büyükþehir Belediyesi önünde sürdürmeyi düþündüklerini sözlerine ekledi. » (AA)

Mardin’de bugün rüzgar ve toz taþýnýmý bekleniyor

üneydoðu Anadolu Bölgesi'nde bugün kuvvetli rüzgar ve toz taþýnýmý bekleniyor. Meteoroloji 15. Bölge Müdürlüðünden yapýlan uyarýda, bugün bölge genelinde rüzgarýn güney yönünden kuvvetli eseceðinin tahmin edildiði belirtildi.

Kuvvetli rüzgar nedeniyle baþta Þanlýurfa ve Mardin olmak üzere bölge genelinde toz taþýnýmý beklendiðine yer verilen uyarýda, yaþanabilecek olumsuzluklara karþý vatandaþlar ve ilgililerin tedbirli olmasý gerektiði bildirildi. » (AA)

ilgi Teknolojileri ve Ýletiþim Kurumu (BTK), Milli Eðitim Bakanlýðý (MEB) ile baðlý okul, kurum ve kuruluþlarýna sunulan MEB DSL internet tarifelerine 8 Mbit/sn ve 16 Mbit/sn hýzlarýnda limitsiz tarifelerin eklenmesini kararlaþtýrdý. BTK'nýn internet sayfasýnda yer alan kurul kararýna göre, BTK, sosyal sorumluluk kapsamýnda internet eriþiminin eðitim ve öðretim hayatýna olumlu katký saðlamasý, kullanýcýlarýn makul bir ücret karþýlýðýnda elektronik haberleþme þebeke, altyapý ve hizmetlerinden yararlanmasýnýn saðlanmasý, eklenen yeni tarife paketlerinin tüketici seçeneklerini artýrmasý yönüyle tüketici hak ve menfaatlerinin gözetilmesi ve kullanýcýlarýn özel durumlarýnýn dikkate alýnmasý hususlarýný dikkate alarak, MEB DSL internet tarifelerine yeni paketler ekledi. MEB ve baðlý okul, kurum ve kuruluþlarý 1 Eylül 2014'ten itibaren, 8 Mbit/sn ve

16 Mbit/sn hýzlarýnda limitsiz internet paketlerini indirimli olarak aylýk 45,18 ve 49,45 liraya kullanabilecek. Ulaþtýrma, Denizcilik ve Haberleþme Bakaný Lütfi Elvan da konuya iliþkin AA muhabirine yaptýðý açýklamada, MEB ve MEB’e baðlý okul, kurum ve kuruluþlara diðer kullanýcýlara göre internet hizmetinin indirimli sunulduðunu hatýrlattý. Mevcut durumda 17 milyon öðrenci ve 1 milyona yakýn öðretmenin okullardaki internet imkanlarýndan yararlandýðýný ifade eden Elvan, "Eðitim ve öðretim faaliyetlerinde internet artýk gerekliliði tartýþmasýz bir unsur. Biz de Bakanlýk olarak, öðrenci ve öðretmenlerimizin bu indirimli tarifeleri üzerinden daha yüksek hýzlarda internet hizmeti alabilmelerini önemsiyoruz. BTK tarafýndan onaylanan 8 Mbit/sn ve 16 Mbit/sn hýzýnda limitsiz tarife paketleri söz konusu ihtiyacýn giderilmesine katký saðlayacaktýr" diye konuþtu. » (AA)

19 Aðustos 2014 Salý

Akdað'dan gazetemize ziyaret

BASINDAN

Ak Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, gazetemizin kuruluþ yýldönümü nedeniyle gazetemiz imtiyaz sahibi Rýdvan Fidan'ý ziyaret etti..

k Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, gazetemizin kuruluþ yýldönümü nedeniyle gazetemiz imtiyaz sahibi Rýdvan Fidan'ý ziyaret ederek hayýrlý olsun dileklerinde bulundu. Ziyaret esnasýnda sýk sýk telefonlarýna cevap vermek zorunda kalan milletvekili Akdað, Kýzýltepe’ye baðlý Alakuþ köyündeki ana trafonun yanmasý üzerine yaklaþýk 40 köyün elektriksiz kaldýðýný söyledi. Konunun yakýn takipçisi olduklarýný ve elektrik sorunun biran önce çözülmesi için çalýþmalar baþlatýldýðýný dile getiren Akdað, "Yaz mevsiminde sýcaklýðýn 40-50 dereceyi bulduðu bu günlerde insanlarýmýzýn su içme ihtiyacý ve tarlalarýný sulama ihtiyaçlarý var. Gerek DEDAÞ gerekse TEÝAÞ yetkilileriyle görüþtüm. Bir an önce bu sorunu çözmek için iþin takipçisiyiz. Ýnþallah biran

Nasýl bir hükümet deðil, nasýl bir AK Parti...

eni cumhurbaþkanýný seçtik, þimdi sýra yeni hükümette... Baþbakanýn kim olacaðýna, hükümette kimlerin yer alacaðýna dair haberler gazeteleri süslüyor. Her gazetenin muhtemel bakanlar listesi kaynaða göre farklýlýklar gösterse bile hepsinde deðiþmeyen isimler de var.

önce bu eksiðimizi giderme imkanýmýz olacak." dedi. Ziyaretten duyduðu memnuniyeti dile getiren gazetemiz imtiyaz sahibi Rýdvan Fidan, "Allah vekilimizin yardýmcýsý olsun. Elbetteki vatandaþ da haklý ve sorunlarýna kulak verecek yetkili kiþileri arayacak. Sayýn vekilimizin de konunun takipçisi olduðunu gözlerimizle þahit olduk. Bu sýcak günlerde elektrik kesintileri hakikaten

çekilmiyor. Allah vekilimize de vatandaþlarýmýza da yardým etsin. Sayýn vekilimizin bu yoðun çalýþmalarý esnasýnda nezaket gösterip bizleri onurlandýrdýlar. Kendilerine teþekkür ederim" dedi. Milletvekili Akdað, daha sonra gazete çalýþanlarýný tebrik edip valilik önünde toplanan vatandaþlarýn sorunlarýný dinlemek üzere gazeteden » Ali Edis ayrýldý.

Türkiye'de 890 "acil durum" yaþandý

On gün sonra, 12. Cumhurbaþkaný yemin edip görevine baþladýðýnda, merakýmýz bütünüyle giderilmiþ olacak. Esas üzerinde durulmasý gereken konu farklý aslýnda: AK Parti’nin bütünüyle deðiþeceði gerçeði... 12. Cumhurbaþkaný olarak Tayyip Erdoðan’ýn seçilmesiyle birlikte, AK Parti, adeta yepyeni bir parti halini alýyor... Deðiþim bir sonraki genel seçimde “üç dönem ilkesi” ile tamamlanacak. AK Parti’de mevcut konumlarýn birbiri ardýna üç dönemden daha fazla iþgal edilemeyeceðine dair “ilke” ilk kez önümüzdeki genel seçimde uygulanacak ve 70’ten fazla milletvekili yeniden aday olamayýp Meclis dýþýnda kalacak. Sýradan isimler deðil bunlar; çok uzun yýllardan beri siyasi hayatýn içinden isimler, parti kurucularý, hükümetin vazgeçilmez sayýlan üyeleri de aralarýnda bulunuyor... Ýlkenin etkisini anlayasýnýz diye kaydediyorum: Tayyip Erdoðan cumhurbaþkaný seçilmeseydi ilke gereði o da Meclis dýþýnda kalacaktý.

aþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý (AFAD) verilerine göre, Türkiye'de geçen yýl sel, heyelan, boðulma, mahsur kalma, çýð gibi 890 olay meydana geldi. "Afetlere dirençli toplum oluþturmak" misyonuyla çalýþmalarýný sürdüren AFAD, deprem, sel, heyelan, fýrtýna, teknolojik kazalar ve diðer birçok doðal ve insan kaynaklý afetin, insan, çevre ve ekonomi üzerindeki yýkýcý etkilerine karþý koymak için çalýþmalarýný sürdürüyor. Yurt içinde geçen yýl

Þu sýrada en fazla merak edilen, dokuz ay sonra sandýk baþýna gidildiðinde AK Parti listelerinde isimlerini görmeyeceðimiz uzun süreli bakanlarýn yeni hükümette yerlerini koruyup korumayacaklarý... Bülent Arýnç? Beþir Atalay? Ali Babacan? Diðerleri?.. sel, heyelan, boðulma, mahsur kalma, çýð, kayýp gibi farklý seviyelerde 891 olay meydana gelirken, AFAD Yönetim Merkezince bu olaylarda takip ve koordinasyon görevi yerine getirildi. En çok müdahale edilen olaylar, trafik kazalarý, kayýp, deprem, yangýn ve boðulma olarak gerkekleþti. Müdahale edilen durumlar ve sayýlarý sýrasýyla þöyle: "Trafik kazasý 213, kayýp 121, deprem 108, yangýn 103, boðulma 86, mahsur kalma 65, göçük 34,

kaza 25, aþýrý yaðýþlar 25, patlama 17, yaralý tahliyesi 14, su baskýný 13, intihar giriþimi 10, sel 9, radyoaktif ve kimyasal sýzýntý 7, heyelan 7, fýrtýna 7, transfer 7, çýð 5, hortum 5, zehirlenme 4, asayiþ 3, su yükselmesi 2." Müdahale faaliyetleri sonucu 3 bin 38 vatandaþ sað kurtarýlýrken, 469 kiþiye ise hayatýný kaybetmiþ olarak ulaþýldý. AFAD tarafýndan bu olaylar için görevlendirilen toplam personel sayýsý 6 bin 743, araç sayýsý ise bin 318 oldu. » (AA)

Cumhurbaþkaný seçilen Erdoðan ile görevi tevdi edeceði yeni baþbakan herhalde en fazla bu soru üzerinde kafa yormakta. Hükümette eski yüzlerden tek bir isim bulunmazsa, bu, kimse için sürpriz olmamalý. Sürpriz olmamalý, çünkü ilk kez halk tarafýndan seçilmiþ bir cumhurbaþkanýyla yola çýkýlmýþ ve “Kendi teamüllerimizi oluþturacaðýz” anlayýþý oturtulma gayreti içerisine girilmiþken, bakanlar kurulu koltuklarý da büyük çapta yeni

yüzlere tahsis edilebilir. Bir sebep daha var: Yeni dönem, yalnýz teamülleþmesi ve ardýndan sistem deðiþikliði zamaný geldiðinde geçiþi kolaylaþtýrmasý arzulanan yeni uygulamalara kapý aralamayacak, þimdiye kadar izlenen çizgiden olaðanüstü farklý olmasýný beklediðim yeni politikalarý da gündeme taþýyacaktýr. Neden böyle bir beklenti içerisinde olduðumu biraz açayým. Dýþarýdan bakýldýðýnda görünen ne: Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün AK Parti tarafýndan Meclis’ten geçirilmiþ yasalarýn büyük çoðunluðunu -neredeyse hepsinionayladýðý... Hiçbir yasayý iptali için Anayasa Mahkemesi’ne sevk etmediði... “Noter gibi” eleþtirilerine maruz kalmadý mý bu yüzden? Kendisi zaman zaman anlatmaya çalýþsa bile pek dikkate alýnmayan gerçek ise görünenden farklý: Özellikle toplumsal, siyasal ve ekonomik dengeleri bozacaðýna þahsen inandýðý noktalarda devreye girdi Cumhurbaþkaný Gül ve kimini teklif haline getirilmesini engelleyerek kimini ise yasalaþma süreci içerisinde deðiþmesini saðlayarak müdahalelerde bulundu. Yeni dönemde geçmiþte müdahalelere maruz kalmýþ konularýn yeniden gündeme gelmesini bekleyebiliriz. Cumhurbaþkaný Gül’ün izin vermeyeceði düþünülerek giriþimde bulunulmamýþ ekonomiyi, siyaseti ve sosyal hayatý etkileyecek baþka konular varsa, onlarýn da... “Baþbakan kim olacak, hükümette kimler yer alacak?” sorularýna cevap arayan haberler ve onlara dayanan yorumlar elbette merak gýdýklayýcý, ama hem o sorulara doðru cevaplar bulabilmenin hem de önümüzdeki dönemi daha saðlýklý deðerlendirmenin yolu temel tercihleri keþfetmekten geçiyor. Fehmi KORU-Habertürk

19 Aðustos 2014 Salý

Kitap Köþesi Görme ve Cinsellik "Bu kuþaktan eleþtirmenler arasýnda, Jacqueline Rose'un bir benzeri daha yok. Edebiyatý kavrayýþýndaki zekâ parýltýsý, yazý dilindeki berraklýk, analizlerindeki ustalýk insanýn aðzýný açýk býrakýyor." - Edward W. Said 1986 tarihli Görme ve Cinsellik, popüler düzeyde genellikle bireyin ruhsal yaþamýný anlamanýn bir yolu olarak algýlanan psikanalizin, kiþiselliði aþan bir siyasallýða ve toplumsallýða sahip olduðunu vurgulayarak son derece etkili olmuþ ve zaman içinde klasikleþmiþ bir baþyapýttýr. Jacqueline Rose, Lacancý psikanaliz teorisinden yola çýkarak, "kadýnlýk" ve "cinsiyet farký" kavramlarýnýn eleþtirisi yoluyla, bu kavramlarýn kendisinin zaten fantaziye dayandýðýný ve statükoyu desteklediðini gösterir ve tartýþmanýn odaðýna asýl meseleyi, öznellik meselesini getirir. Edebiyat, resim ve sinemadan örnekler üzerinden ilerleyen kitabýn perspektifi þu paragrafta çok iyi dile geliyor: "Kurumlarýn ve öznelerin yüklü olduðu þiddeti nereye koymalý sorusu, psikanalizin toplumsalla iliþkisindeki temel mesele olarak bugün tekrar karþýmýza çýkýyor. Yazýdan daha fazlasý ancak olaydan daha az bir þey olan psikanaliz, dilin sonsuz oyununun yakalayamadýðý, sýnýf, ekonomi ya da iktidarla da açýklanamayacak bir uðraða iþaret etmeyi sürdürüyor. Psikanalizin hem siyasi öneminin hem de zorluðunun kaynaðý daima bu olagelmiþtir. Bunun en açýk ifade edildiði yer ise feminizmdir. Öznellik, cinsiyet farký ve fantazi

» Sayfa 8’de

Vizyona Giren Filmler Derleyen: M. Sait Çakar

Ben, Kendim ve Annem Filmin Adý: Ben, Kendim ve Annem Filmin Türü: Dram Filmin Süresi: 1s 27dk Filmin Özeti:

Eser Adý Yazar Adý Çeviren Orijinal Adý of Vision Sayfa Sayýsý Yayýnevi

: Görme ve Cinsellik : Jacqueline Rose : Ayþe Deniz Temiz : Sexuality in the Field : 248 : Metis Yayýnlarý

terimlerinin, hem sabitlemeden hem de inkârdan kaçýnýlarak anlaþýlmasýnýn bugün hâlâ son derece önemli bir iþ olduðu kanýsýndayým. Bu bir lüks deðil, aksine tümüyle siyasi olan yazgýmýzý -kadýnlar ve erkekler olarak- tecrübe eder ve sorgularken içinden geçtiðimiz kilit bir süreçtir.” Sol siyaset geleneðinin sorunlarýyla ilgilenenler baþta olmak üzere bütün felsefe okurlarýnýn okumasý gereken bir kitap.

Öðretmen adaylarý için yasal düzenleme

Baþkarakter Guillaume diyor ki: "Annem ile ilgili hatýrladýðým ilk hatýrada 4-5 yaþlarýmdaydým. Yemek hazýr olduðunda bana ve iki erkek kardeþime þöyle seslenmiþti: 'Oðlanlar ve Guillaume, haydi masaya!' Onunla telefonda son konuþmamýzdaysa vedalaþýrken þu cümleyi kurmuþtu: 'Öpüyorum seni tatlým!' Ýþte annemle arýzalý ve yanlýþ anlaþýlmalar üzerine kurulu iliþkimiz bundan ibaretti.'' Bayan Gallienne'nin üç oðluyla birlikte yaþayan yalnýz ve huysuz bir kadýndýr. Çocuklarýndan ikisini 'oðlum' diyerek severken baþkarakterimize ismi Guillaume'yi kullanarak seslenmektedir. Guillaume büyüyüp olgunlaþtýkça kendisini bir erkek çocuk olarak görmekten uzaklaþýr. Bunu sürekli içinde sorgulayan

Guillaume yaþadýðý bir dizi olayýn da etkisiyle vakti geldiðinde kendi kimliðini aramak için yola çýkacaktýr. Filmin senaristliðini ve yönetmenliðini üstlenen Guillaume Gallienne ayný zamanda filmin baþrolünde de yer alan isim.

Hafta Sonu Filmin Adý: Karabasan Filmin Türü: Korku Filmin Süresi: 1s 34dk Filmin Özeti:

Milli Eðitim Bakaný Nabi Avcý, Yeni atanacak 40 bin öðretmen adayýnýn maðdur olmamasý için gerekli yasal düzenleme yapýlabilir dedi...

Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü & Ýnternet Editörü

M.M. Sait SaitÇakar Çakar

illi Eðitim Bakaný Nabi Avcý, "Yeni atanacak 40 bin öðretmen adayýnýn maðdur olmamasý ve eðitim öðretimin aksamadan yürümesi için Meclis'in 28 Aðustos'ta yapacaðý olaðanüstü toplantýda bir ek gündem maddesiyle gerekli yasal düzenleme yapýlabilir" dedi. Bakan Avcý, AA muhabirinin Aðustos ayýnda yapýlmasý planlanan öðretmen atamalarýna iliþkin sorusu üzerine, bu konuda takvimin aksamamasý için gerekli giriþimlerde bulunacaklarýný belirtti. Bakan Avcý, "Öðretmen atamalarýna iliþkin takvimin planlandýðý þekilde yürümesi, yeni atanacak 40 bin öðretmen adayýnýn maðdur olmamasý ve eðitim öðretimin aksamadan yürümesi için Meclis'in 28 Aðustos'ta yapacaðý olaðanüstü toplantýda bir ek gündem maddesiyle gerekli yasal düzenleme yapýlabilir. Muhalefet partilerinin de bu konuda gereken hassasiyeti göstereceklerini umuyorum" diye konuþtu. » (AA)

Kocasýný 6 yýl önce kaybeden ve bu süreçte oðlu Samuel'ý yalnýz büyüten Amelia, bir gün oðlunun kitaplarý arasýnda Mister Babadook adlý esrarengiz bir masal kitabý bulur. Kitabý okuduktan sonra, Samuel rüyasýnda Badabook canavarýný gördüðünü söyler. Bu günden itibaren esrarengiz þeyler yaþanmaya baþlar. Amelia kitabý yok ettikçe gizemli kitap bir þekilde yeniden belirmeye baþlar. Öte yandan Samuel'ýn kabuslarý gittikçe þiddetlenmeye, bu durum Amelia'yý da derinden sarsmaya baþlayacaktýr. Hem Amelia'nýn hem de Samuel'ýn kabuslarýný süslemeye baþlayan gizemli Badadook gerçek olabilir mi? Yönetmenliðini ve senaristliðini Jennifer Kent'in üstlendiði film,

yavaþ yavaþ dengesizleþen ve karanlýða çekilen oðlunu geri kazanmaya çalýþan Amelia'nýn, oðlunu etkileyen doðaüstü bir varlýkla giriþtiði mücadeleyi ele alýyor. Filmin baþrollerinde Essie Davis ve etkileyici performansýyla adýndan söz ettiren çocuk oyuncu Noah Wiseman yer alýyor!

19 Aðustos 2014 Salý

3. Uluslararasý Sirk ve Sokak Sanatlarý Festivali sürüyor M ardin'de düzenlenen, "3. Uluslararasý Sirkve Sokak Sanatlarý Festivali" devam ediyor. Genç ve çocuklara yönelik sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetler düzenleyen Mardin Gençlik ve Kültür Derneði'nin, merkezi Fransa'da bulunan The Serious Naad Trip kuruluþunun katkýlarýyla düzenlenen festival

kapsamýnda Derik ilçesindeki Cumhuriyet Meydanýnda bir gösteri gerçekleþtirildi. Mahalle sakinleri ve çocuklar, kabare, ateþ gösterisi, müzik dinletisi, tahta bacak, palyaço, top çevirme gibi çeþitli gösterileri ilgiyle izledi. Festivalin koordinatörü Ýlyas Akman, burada yaptýðý konuþmada, festivalin vatandaþlarý sanatla bütünleþtirmeyi amaçladýðýný

Derikspor’da transfer bombasý

erikspor, Mardinspor'dan Faris Çalbay ile

anlaþtý.

Derikspor Kulüp Baþkaný Ali Osman Tutal, yaptýðý açýklamada, Çalbayile 1

yýllýk sözleþme imzaladýklarýný belirtti. Derikspor Teknik Direktörü Can Palamut ise eksik mevkilere birkaç takviye daha yapýp þampiyonluðun en büyük adayý olmak istediklerini belirtti. Hedeflerinin bir üst lige çýkmak olduðunu belirten Palamut " Bu transferde emeði geçen baþta kulüp baþkanýmýz Sayýn Ali Osman Tutal olmak üzere tüm yöneticilerimize minnettarýz" dedi.

kaydederek, "Birbirinden renkli kostümlerle, akrobasi gösterileri ve müzikler eþliðinde Mardin sokaklarýný ve ilçelerini gezen sanatçýlarýmýz, halkýn yoðun ilgisiyle karþýlaþtý. Amacýmýza ulaþmanýn mutluluðunu yaþýyoruz" dedi. Gösterinin ardýndan festival ekibine Kaymakamlýk tarafýndan yemek verildi. » (AA)

Gebelikte 2 fincandan fazla kahve bebek için riskli

» (AA)

GÜNÜN OKURU

Celil ÇÝÇEK - Vatandaþ

Gazetenizi ayrý bir haz alarak okuyorum. Haberler objektif ve olumlu. Spor haberlerine aðýrlýk verirseniz sevinirim. Baþarýlarýnýzýn devamýný dilerim.

ünde 2 fincandan fazla kahve içen gebelerin bebeklerinin kan kanserine yakalanma riskinin artabileceði belirlendi. Bilim adamlarý, 20'nin üzerinde araþtýrmanýn sonuçlarýný inceledi ve gebelikte 2 fincandan fazla kahve tüketen anne adaylarýnýn bebeklerinde kan kanseri riskinin yüzde 60 fazla olduðunu gördü. Araþtýrma, günde 4 fincan ya da daha fazla kahve tüketenlerin bebeklerinde ise riskin yüzde 72'ye kadar çýktýðýný ortaya koydu. Gebelere kahve tüketiminin günde 2 fincanla sýnýrlandýrma önerisinde bulunan bilim adamlarý, kafeinin fetüsün DNA'sýný deðiþtirdiðini ve hücrelerin tümörlerin oluþumuna daha meyilli hale getirdiðini düþünüyor. Araþtýrmanýn sonuçlarý "American Journal of Obstetrics and Gynaecology" dergisinde yayýmlandý. » (AA)

Eyyuphan Kaya Bir Memurun Þerefli Ölümü

emur, devlet tarafýndan iþine uygun kriterleri taþýyan kimse olup verilen emirler doðrultusunda mesaisini harcayan kiþilere denir. Bu mesai bazen haftanýn beþ günü 40 saattir, bazen esnek olup bu günün iþini yarýn yapmaya elveriþliyken, bazen de iþi erkene alýp boþ vakit bulmaya bile müsaittir. Ancak kimi vazifeler ise her aný önemli ve bir aný diðerine tercih edilemediði gibi, mesaisi de düzensiz, ne zaman nereye gidileceði bile belli deðildir. Ýþte bu mesleðin adý polisliktir. Polis, içeride emniyeti saðlamakla yükümlü devlet memurlarýdýr. Bu vesileyle kimi zaman bir noktada nöbet tutup vatandaþa güven verirken bazen benim senin için koruma görevi, bazen de “sarý çizmeli Mehmet aða” tarzý kim olduðu bilinmeyen serseri vatandaþlarýmýzýn peþine düþerler. Kýsacasý muhataplarý genelde sorunlu kimselerdir, hayattan býkmýþ, ne zaman ne tepki verecekleri bilinmeyen türden mahluklardýr. Her an bir anlamsýz kurþuna hedef olabilirler, sýk sýk hareket halinde olduklarý için trafik kazalarý geçirme ihtimali yüksektir. Bazen yol kontrolü yaparken üzerlerine araba sürenler olduðu gibi, yunus motoruyla kaza geçirdiði gibi evvelsi gün birileri korurken bir kazaya kurban da gidebilirler. Herhalde bir memur için görevini ifa ederken hayatýnýn son bulmasý kadar þerefli bir durum yok ki ölümlerin en þereflisi olan þahadetle nitelendiriliyorlar. Tabi Ýslami literatürdeki þahadet açýsýndan demiyorum, umarým bu tür insanlar ihlasla insanlýða hizmet ettikleri zaman ebedi hayatlarý hafif bir hesapla düze çýkar diye temenni ediyorum. Bu elim kazada vefat eden her üç polisimize Allahtan rahmet diliyorum. Mesai arkadaþlarýna ve yakýnlarýna sabr-ý cemil diliyorum. Allah kalanlara sabýr, huzur versin, hayata tutunmalarý için takat versin. Kolay deðil bu musibetlere karþý “ ya sabur” diyebilmek ama “innalillahi ve inna ileyhi raciun”(Muhakkak ki biz Allah içiniz ve muhakkak Allah’a döndürüleceðiz) demekten baþka bir tercih hakkýmýz da yoktur. Çünkü biz Ýslam toplumuyuz ve ahrete inananlardanýz elhemdulillah. Çok deðil çeyrek asýr önce askerinden tutun polisine kadar gördüðümüzde korku ve endiþe ile bize sýkýtý verirken, þimdi elhemdulillah polisimiz güven veriyor. Bu 10 yýllýk AK parti döneminde personelini en iyi eðiten, kendini en çok yenileyen istisnasýz emniyet oldu. Bu açýdan emniyeti candan tebrik ediyorum. Emniyet genel müdürlüðüne de bu yakýþýr. Sevgili dostlar, hayatýn her alanýnda risk var, sýkýntý var. Hele doðu güneydoðuda kimin kimden niye ürktüðü, endiþe ettiði bilmiyor ama hak üzerinde bir kabus var. Yoksa Robjbin adýnda zarif bir sanatçý ne diye devletten koruma istesin. Demek ki birilerinden tehdit almýþ, bir korku hali yaþýyor. Kimse demiyor ki yahu bu kabul edilir bir durum deðil, buna karþý olmamýz lazým. Varsa yoksa taraf, sen þusun sen busun peki arkadaþ senin tuttuðun taraf halký korkutuyor, sen yanlýþ taraftasýn dediðiniz zaman, defolu devletin eski sýkýntýlarýný dile getirerek seni susturmaya çalýþýyorlar. Ben kimsenin kimseden korkmadýðý bir hayat istiyorum. Sadece suçlunun mahkemeden endiþe duyduðu bir dünya istiyorum. Bunu için de mücadele etmeye devam edeceðim. Tekrar Emniyetimizin baþý sað olsun, vefat eden polislerimize rahmet yakýnlarýna sabýr diliyorum. Allah böyle acýlarý göstermesin.

diyarbakirkmm21@gmail.com