Irak'ta kaybettiði ailesini Türkiye'de buldu
I
rak Þam Ýslam Devleti'nin (IÞÝD) saldýrýlarýnýn ardýndan yaþadýklarý Sincar'ý terk etmek zorunda kalan ailesinden 20 gündür haber alamayan Süleyman Davut Yusuf, anne ve babasý ile 5 kardeþine Midyat'taki Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum
Yönetimi (AFAD) kampýnda kavuþtu. Bir süre önce çalýþmak üzere Þengal'den Erbil'e giden Yusuf, Musul'un Sincar bölgesinde IÞÝD'in Yezidilere yönelik saldýrýlarý baþlayýnca geride býraktýðý ailesinden haber alamadý. » Sayfa 4’te
Mardin’den Ýzmit’li fotoðrafçýya büyük gurur
K
22 Aðustos 2014 Cuma
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
Yýl : 11 Sayý : 3032 Fiyat : 25 Kr
ocaeli Kent Konseyi Fotoðraf Kulübü üyelerinden Faruk Köseoðlu'nun çektiði ‘Mardin Þalý’ adlý fotoðraf National Geographic’e seçildi. Kocaeli Kent Konseyi Fotoðraf Kulübü’nün baþarýlý üyelerinden Faruk Köseoðlu'nun çektiði ‘Mardin Þalý’ adlý fotoðraf National Geographic’e seçildi. » Sayfa 2’de
Engelliler Düþler Akademisinde Türkiye Sakatlar Derneði Mardin Þube Baþkanlýðý üyeleri, Kamp tatillerin Antalya Ýl’ine baðlý Kaþ Ýlçesinde bulunan Düþler Akademisi'nde büyük bir keyifle sürdürüyor.
M
Hadis ezberleme ve bilgi yarýþmasý
A
rtuklu Müftülüðü Yaz Kur'an Kurslarý öðrencileri arasýnda Bilgi ve Hadis yarýþmasý düzenledi. Yarýþmada birinci olan öðrencilere ödülleri verildi. » Sayfa 5’te
Çocuklara müze bilinci aþýlandý
ardin Sakatlar Derneði üyeleri Kaþ Ýlçesinde Bulunan ve Gönüllüler tarafýndan hizmeti yürütülen Düþler Akademisinde tatillerini geçiriyor. Türkiye Sakatlar Derneði Mardin Þube Baþkanlýðý üyeleri, Kamp tatillerin Antalya Ýl’ine baðlý Kaþ Ýlçesinde bulunan Düþler Akademisi'nde büyük bir keyifle sürdürüyor. Antalya'nýn Kaþ ilçesinde 13 dönüm arazi üzerine 80 yýl önce gerçek bir köy imecesi yaklaþýmýyla yapýlan Çukurbað Ýlkokulu binasý, tamamen tarihsel ve doðal korunarak bölgenin yaþam ve geleneklerine uygun olarak restore edilerek Düþler Akademisi Sosyal Yaþam Kampýna dönüþtürüldü. » Sayfa 2’de
Eyyuphan KayaMuharrem RýfatAðalday Kaya
M
ardin Müzesinde 15 çocuðun katýlýmýyla mozaik etkinliði yapýldý. 2 gün süren çalýþma süresince çocuklar hem eðlendiler hem de sanatla buluþtular. » Sayfa 8’de
Mardin'e gelen üniversiteli gençlere alkol ve sigaranýn zararlarý anlatýlýyor
M
ardin Halk Saðlýðý uzman ekipleri Mardin’e gezmeye gelen 500 üniversite öðrencisine Tütün ve Tütün Mamullerinin Zararlarý, Alkol ve Madde Baðýmlýlýðýnýn Önlenmesi konularýnda eðitim verildi. » Sayfa 10’da
“Bizim bizden baþka dostumuz yok”
N
eyi nasýl yapacaðýmýzý, nasýl düþüneceðimizi þaþýrmýþ bir durumdayýz… Bir yandan süper güçlerin amansýzca Ortadoðu da sürdürdüðü politika…bir yandan Ýslam eleminin! Tavrý… » Sayfa 3’te
Eyyuphan Kaya Eyyuphan Kaya Eyyuphan Kaya Muharrem Aðalday Muharrem Aðalday Eyyuphan Kaya Rýfat Kaya Baþtan Sona Ýnsanlýðýn Yüzkarasý: Allah'a(c.c) tövbe edin... kadar Yanlýþ Ýsrail Devleti
L
ice olayýný nasýl ele alacaðýmý bilemiyorum. Dilim lal oldu, beynim domura uðradý. Meseleyi tahlil etmekte zorlanýyorum. » Sayfa 10’da
Yezidîlerin Nüfusu - 2
O
smanlý devleti 1918 yýlýnýn Mayýs ayýnda Erivan'a savaþ açtý. Ama Ekim ayýnda Osmanlý Devletinin I.Dünya Savaþýndan maðlup çýkmasý her þeyi alt üst etti. Ýngiliz askerleri Osmanlý ordusunun çekiliþini teyit etmek için Kafkasya'ya gitti. 1919'da Erivan eyaletinde yapýlan seçimlerde Yezidî topluluðunu Sürmelü'den Yusuf Bey temsil ediyordu. Ýngiliz askerlerinin Kafkasya'dan çekilmesiyle ortaya çýkan idarî zaaftan faydalanan Kýzýl Ordu
Nisan 1920'de Bakû'yü ardýndan 1921 yýlýnýn Mart ayýnda Erivan'a girdi. Böylece Yezidîler Moskova'dan yönetilen bir devletin tebaasý oludular. 1926'da yapýlan nüfus sayýmýna göre Sovyetler Birliðindeki Yezidîlerin %70'i Ermenistan'da ve % 22'si Gürcistan'da ve %8'lik bir kýsmý da birliðe baðlý diðer cumhuriyet ve muhtariyetlerde yaþýyordu.
M. Sait Çakar’ýn YorumAnalizi » Sayfa 6’da
0 106311 220141
22 Aðustos 2014 Cuma
2
Engelliler Düþler Akademisinde Türkiye Sakatlar Derneði Mardin Þube Baþkanlýðý üyeleri, Kamp tatillerini Antalya Ýl’ine baðlý Kaþ Ýlçesinde bulunan Düþler Akademisi'nde büyük bir keyifle sürdürüyor.
M
ardin Sakatlar Derneði üyeleri Kaþ Ýlçesinde Bulunan ve Gönüllüler tarafýndan hizmeti yürütülen Düþler Akademisinde tatillerini geçiriyor. Türkiye Sakatlar Derneði Mardin Þube Baþkanlýðý üyeleri, Kamp tatillerin Antalya Ýl’ine baðlý Kaþ Ýlçesinde bulunan Düþler Akademisi'nde büyük bir keyifle sürdürüyor. Antalya'nýn Kaþ ilçesinde 13 dönüm arazi üzerine 80 yýl önce gerçek bir köy imecesi yaklaþýmýyla yapýlan Çukurbað Ýlkokulu binasý, tamamen tarihsel ve doðal korunarak bölgenin yaþam ve geleneklerine uygun olarak restore edilerek Düþler Akademisi Sosyal Yaþam Kampýna dönüþtürüldü. Düþler Akademisinde yurt içi ve yurt dýþýndan gelen gönüllüler, kampa gelen misafir engellilere hem hizmet ediyor hem de yabancý dil ve spor baþta olmak üzere çeþitli aktiviteleri yaptýrýyor. Mardin Sakatlar Derneði Baþkaný Hasan Anuk ile birlikte 17 üye ve 3 yönetici toplam 20 kiþi Düþler Akademisi Alternatif kampa yerleþti.
Engellilerle kurduðu empati sayesinde adeta bir aile ortamý saðlayan Baþkan Anuk, "Mardin'in yerleþik konumu nedeniyle yýllardýr engellilerimiz evlerine kapanýk bir þekilde yaþýyor. Devletimiz ve il yöneticilerimizin engellilere yaklaþýmý takdire þayandýr. Her kademedeki yönetici üzerine düþeni yapýyor. Ancak bu zaman zaman yetersiz kalýyor.. Biz de her þeyi devletten beklemek yerine taþýn altýna elimizi koymak adýna bu tür çalýþmalarla engelli kardeþlerimize farklý ortamlarda sosyal yaþamýn farklýlýklarýný göstermek ve hayata bakýþ açýlarýna renk katmak ve deðiþtirmek istiyoruz. Bu konuda manevi desteklerini gördüðümüz Valimiz Sayýn Mustafa Taþkesen ve Artuklu Ýlçe Kaymakamý Sayýn Soner Karataþoðlu ile bize bu imkaný saðlayan iþadamý Mekail Çam’a dernek üyelerimin adýna þükranlarýmý sunuyorum. Düþler Akademisi, tam anlamý ile adýna uygun bir hizmet veriyor. Arkadaþlarýmýz hem eðleniyor hem de uzmanlar
eþliðinde sosyal yaþama dair etkinlikler yapýyorlar. Buradaki gönüllüler hakikaten büyük bir özveri ile hizmet ediyorlar. Çoðunluðu üniversite öðrencisi ve yabancý ülkelerden gelen öðrenciler bu hizmeti gönüllülük esasý içerisinde veriyorlar. Biz iþin doðrusu bu kadarýný beklemiyorduk. Burada emeði geçen, baþta Düþler Akademisine gelmemizi saðlayan Ercan Tutal hocamýz olmak üzere tüm gönüllü dostlarýmýza teþekkür ediyorum." þeklinde duygularýný ifade etti.
Mardin’den Ýzmit’li fotoðrafçýya büyük gurur
Kamp'ta sanat atölyeleri, yemekhane ve yönetim binalarýnýn en önemli özelliði yaz-kýþ kendi iç iklim dengesini kurma özelliðinde olmasýdýr. Ahþap karkaslý ve yörenin taþ ustalarý ile duvarlarý örülen yapýlar, yeþil çatý uygulamasý ile doðal mimaride birer örnek olmayý hedeflendiði gözlendi. Merkezde temel yelken eðitimleri, dil kurslarý, sportif faaliyetler, yüzme kurslarý,serbest dalýþ ve aletli dalýþ eðitimleri sertifikalý programlar olarak engellilere veriliyor. Kampa katýlanlar için özel plajlar ve ekolojik tarým’ýn yapýldýðý alan, tüm katýlýmcýlarýn hem doðal ortamda çalýþýp tarým hayatýný görmelerini hem de yetiþtirdikleri organik besinlerle saðlýklý beslenmelerini saðlanmasý amaçlanýyor. Mardin Sakatlar Derneði üyeleri Düþler Akademisi Alternatif kampta bir hafta süre ile kalacaðý » Ýsmail Erkar belirtildi.
K
ocaeli Kent Konseyi Fotoðraf Kulübü üyelerinden Faruk Köseoðlu'nun çektiði ‘Mardin Þalý’ adlý fotoðraf National Geographic’e seçildi Kocaeli Kent Konseyi Fotoðraf Kulübü’nün baþarýlý üyelerinden Faruk Köseoðlu'nun çektiði ‘Mardin Þalý’ adlý fotoðraf National Geographic’e seçildi. Yaklaþýk 3 ay önce fotoðraf çekmek için ilimize gelen ve Mardin de yakaladýðý fotoðrafý büyük beðeni alan Köseoðlu, fotoðrafýnýn National Geographic’te yayýnlanmasýnýn büyük mutluluk verdiðini dile getirdi. Tesadüfen çektim Fotoðrafa kýsa bir süre önce baþlayan ve baþarýyý yakalayan Köseoðlu, “ Yaklaþýk 3 ay önce Kocaeli Kent Konseyi Fotoðraf Kulübü olarak, Kulüp Baþkanýmýz Nurþah Þahin ile birlikte Mardin’de bulunduk 3
günlük gezi boyunca Mardin’in dar sokaklarýný, tarihini ve ilginç anlarýný ölümsüzleþtirmek için deklanþöre bastýk . Bu fotoðraf eski bir çarþý içinde kurulmuþ þal satan seyyar satýcýnýn tezgahý. Tesadüfen oradan geçerken renkler dikkatimi çekti ve böyle bir kare çektim” dedi. Mardin’de sergi açacak Eylül ayýnda Mardin’e tekrar geleceklerini söyleyen Köseoðlu, “Mardin fotoðraf açýsýndan görülmesi gereken bir þehir. Geçtiðimiz aylarda Kocaelide, Mardin de çektiðimiz fotoðraflardan oluþan bir fotoðraf sunumu yaptýk. Eylül ayýnda ise Mardin Artuklu Üniversitesi’nde bir sergi açacaðýz. Bu süreçte bize yardýmcý olan Kent Konseyi yöneticilerine ve Mardin Kent Konseyi üyelerine teþekkür ediyorum. Tüm fotoðraf severleri sergimize bekliyoruz” diyerek sözlerini tamamladý. » Ýletiþim Haber Merkezi
3
22 Aðustos 2014 Cuma
Muharrem Aðalday
“Bizim bizden baþka dostumuz yok”
N
eyi nasýl yapacaðýmýzý, nasýl düþüneceðimizi þaþýrmýþ bir durumdayýz… Bir yandan süper güçlerin amansýzca Ortadoðu da sürdürdüðü politika…bir yandan Ýslam eleminin! tavrý… Sessiz kalanlar, alkýþ tutanlar, ve hatta destek verenlerin çoðunlukta olduðu bir senaryo…. Zulüm en son versiyonunu oynamaya devam ediyor. Kaybedenler sadece biziz. Biz Müslümanlar. Aðlayanlar biziz. Sürgüne gönderilenler biz…Açlýða mahkum edilenler biz…Yurdundan çýkarýlanlar biz. Elde ne kaldý? Yýkýk bir geçmiþ, meçhul bir gelecek, yüzlerce ölüm, yüzlerce yetim, sayýsýz dul, sakat ve savaþýn derin yarasýný yüreðinde yaþayan milyonlarca insan. Son geliþmeler öyle gösterdi ki “bizim bizden baþka dostumuz yok” gerçeðidir. Suriye ‘de, Irak’ta, Filistin’de, Rojava’da, Mýsýr’da yaþananlarý hiçbir beþeri aklýn almayacaðý kadardýr. Ezidilere reva görülen zulmü de kýnýyorum. Terörizmin her türlüsünü tasvip etmeyen bir dinin mensubu olarak mazlumun yanýnda durmamýz en cesur harekettir. Zalimin safýnda asla durma gibi bir lüksümüz, onun yaptýðýný tasvip etme gibi bir hakkýmýz yoktur.
Çiftçilerin yol kapatma eylemleri sürüyor Kýzýltepe ve Derik’te elektrik kesintileri nedeniyle sulayamadýklarý ürünlerinin zarar gördüðünü iddia eden grup, MardinKýzýltepe ve MardinÞanlýurfa karayolunu trafiðe kapattý...
K
ýzýltepe’de elektrik kesintileri nedeniyle sulayamadýklarý ürünlerinin zarar gördüðünü iddia eden grup, Mardin-Kýzýltepe karayolunu trafiðe kapattý. Ýlçede sýk sýk yaþanan kesintiler nedeniyle düzenli sulama yapamadýklarý için ürünlerinin kuruduðunu öne süren bir grup, Mardin-Kýzýltepe karayolundaki TEÝAÞ 16. Ýletim ve Ýþletme Grup Müdürlüðü önünde toplandý. Grup daha sonra araçlarýn önünü keserek, yolu taþlarla trafiðe kapattý.
Burada grup adýna açýklama yapan Sevimli Mahallesi muhtarý Mikail Erbeyi, DEDAÞ’ýn kendilerine kestiði yüksek meblaðlardaki faturalar nedeniyle zor durumda olduklarýný söyledi. Erbeyi, ödeyebilecekleri bir rakamla DEDAÞ ile anlaþma yapmak istediklerini belirterek, “Ama maalesef 'ödeyelim' dediðimiz halde bu dikkate alýnmadý. DEDAÞ bunu
Baþkasýna yapýlan zulme sesiz kalmak, o zalime en büyük destektir. Ýnsanlýðýn yok oluþunu seyredeneler kendi sonlarýný da hazýrlýyor olmasýnlar? Komþunun evi yanarken hiç umursamayanlar! Ya o ateþ evinize de sýçrasa ayný tavrý sergileyecek misiniz diye sorsam? Yakýnlardan ölüm kokusu geliyor. Bu öyle bir ölüm ki insanýn içinde derin yaralar býrakýr cinsten. Son sözünü söylemeden gidenlerin yaþadýðý bir ölüm. Daha önce geceleri kandiller yanardý sýnýr komþumuz Suriye’de þimdilerde gecelerinde sesiz bir aðýt var. Uzaklardan gördüðümüz ýþýklarýný da çaldýlar senin…Misafirlerimize ýþýklarýný gösterirken göðsümüz kabarýrken þimdilerde utanýyoruz. Bunu sana reva görenleri Allah’a havale ediyoruz. Neden bu hale geldiðimizi bir sorgulamamýz lazým. Nerde hata yaptýk? Neyin cezasýný çekmekteyiz? Nasýl bir imtihan ile imtihan olduðumuzu tefekkür etmemiz gerekli. Ýslam coðrafyasýnda karþýlaþtýðýmýz her olay bir imtihandýr. Ve herkes imtihanýný gücü yettiðince veriyor ve vermeðe devam edecektir. Ama þunu unutmamalýyýz ki bu imtihandan karlý çýkacak olanlar Allah’a(c.c) hakkýyla teslim olanlar olacaktýr. Ýnanmak; baþarýyý getirir. Bu baþarý dünyalýk olmaya bilir. Zaten asýl baþarý ahiret baþarýsýdýr. Ve biz böyle bir baþarýnýn derdinde olmamýz lazým. “velel ahiretu hayrun leke minel ule” (duha süresi…) Katil Amerika’nýn ve yandaþlarýnýn sonunu görmek bizlere nasip olsun. Bu konuda üzerimize düþen görevi hakkýyla yerine getirmeyi, ve bu uðurda þehit olmak dileðimdir… Bizler Allah’a tevekkül ettik. Doðrularla birlikte olmak umuduyla…
muharrem7347@hotmail.com
bilsin ki hiçbir zaman geri adým atmayacaðýz. Bizi kurtaracak bir fiyat verilmeden eylemlerimize her gün devam edeceðiz” diye konuþtu. Olay yerine gelen ve Kýzýltepe Kaymakamlýðýna vekalet eden Yeþilli Kaymakamý Müfit Gültekin, eylemcilere, sorunun çözümü için DEDAÞ yetkilileriyle telefonda görüþtüðünü ifade etti. Gültekin’in ikna çabalarý sonrasý, elektriklerinin verildiðini öðrenen grup, yaklaþýk 1 saat kapalý kalan karayolunu trafiðe açtý. Derik’te Elektrik kesintileri nedeniyle sulayamadýklarý ürünlerinin zarar gördüðünü iddia eden grup, Mardin - Þanlýurfa karayolunu trafiðe kapattý. Sýk sýk yaþanan kesintiler nedeniyle düzenli sulama yapamadýklarý için ürünlerinin kuruduðunu
öne süren bir grup, Derik ilçesine baðlý 3 Yol mevkisinde bir araya geldi. Grup üyeleri, yola yýðdýklarý taþlarla ve refüjdeki otlarý yakarak yolu ulaþýma kapattý. Eylem nedeniyle yolda uzun araç kuyruðu oluþtu. Çevrede önlem alan polis ve jandarma ekipleri, eylemin kanunsuz olduðunu belirterek, grubu daðýlmalarý konusunda uyardý. Güvenlik güçleri, taþlý saldýrýda bulunan göstericilere biber gazý ve tazyikli suyla müdahale etti. Gruptakiler, yolcularým maðdur olmamasý için yolu açacaklarýný ve elektriðin verilmemesi halinde yarýn da yol kapatma eylemine devam edeceklerini belirterek daðýldý. Protesto nedeniyle yaklaþýk 6 saat ulaþýma kapanan Mardin-Þanlýurfa yolu, yeniden açýldý. » (AA)
Kýzýltepe'de, heykelin kaldýrýlmasý protesto edildi L ice'deki heykelin kaldýrýlmasý Batman ve Mardin'in Kýzýltepe ilçesinde düzenlenen yürüyüþlerle protesto edildi. Mardin'in Kýzýltepe ilçesinde, aralarýnda Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Ýl Baþkanlýðý, Barýþ Anneleri Ýnsiyatifi, TUHAD-DER ve MEYA-DER üyelerinin bulunduðu bir grup, Lice'deki heykelin kaldýrýlmasý protesto etmek amacýyla yürüyüþ düzenledi. Urfa Caddesi'nden, Ýpekyolu'na kadar yürüyen grup, burada basýn açýklamasý yaptý. Ancak açýklama sýrasýnda, gruptakilerden bazýlarý çevrede güvenlik önlemi alan polise taþ ve havai fiþeklerle saldýrýda bulundu. Bunun üzerine polis, gruba biber gazý ve tazyikli suyla müdahalede bulundu. » (AA)
mardin
iletiþim
22 Aðustos 2014 Cuma
4
Irak'ta kaybettiði ailesini Türkiye'de buldu Irak Þam Ýslam Devleti'nin (IÞÝD) saldýrýlarýnýn ardýndan yaþadýklarý Sincar'ý terk etmek zorunda kalan ailesinden 20 gündür haber alamayan Süleyman Davut Yusuf, anne ve babasý ile 5 kardeþine Midyat'taki kampta kavuþtu.
I
rak Þam Ýslam Devleti'nin (IÞÝD) saldýrýlarýnýn ardýndan yaþadýklarý Sincar'ý terk etmek zorunda kalan ailesinden 20 gündür haber alamayan Süleyman Davut Yusuf, anne ve babasý ile 5 kardeþine Midyat'taki Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) kampýnda kavuþtu. Bir süre önce çalýþmak üzere Þengal'den Erbil'e giden Yusuf, Musul'un Sincar bölgesinde IÞÝD'in Yezidilere yönelik saldýrýlarý baþlayýnca geride býraktýðý ailesinden haber alamadý. Yaklaþýk 2 hafta boyunca baþta Zaho ve Dohuk olmak üzere Yezdilerin sýðýndýðý kamp ve evlerde ailesinin izini süren Yusuf, çabalarýnýn sonuçsuz kalmasý üzerine ailesinin Türkiye'ye sýðýnmýþ olabileceði ihtimali üzerine Habur Sýnýr Kapýsý'ndan Silopi'ye geldi. Silopi ve Cizre'deki Yezidi sýðýnmacýlar arasýnda ailesini bulamayan Yusuf, bu
kez geldiði Mardin'in Midyat ilçesindeki bir avukattan yakýnlarýnýn AFAD koordinesinde Akçakaya Mahallesi Geçici Konaklama Tesisi'ndeki çadýrkentte olduðunu öðrendi. Çadýrkentte anne ve babasý ile 5 kardeþiyle buluþan Yusuf, hasret giderdi. Yusuf, iki buçuk ay önce Erbil'de bir Türk firmasýna ait þantiyede çalýþmaya baþladýðýný belirterek, Sincar'da çatýþmalarýn baþlamasýnýn ardýndan ailesinin izini kaybettiðini söyledi. Yusuf 20 gündür aradýðý ailesine kavuþmanýn mutluluðunu yaþadýðýný dile getirerek, þöyle konuþtu: "Ýnsanýn ailesini kaybetmesi çok zor bir durum. Çok kötü bir vaziyetteydim ama sabýrlý oldum. Bize yardýmcý olan Silopi halkýna çok teþekkür ederim. Ayrýca AFAD kampý da bize kucak açtý. Bize çok iyi davranýyorlar. Onlara da teþekkür ediyorum. Mühim
olan sað salim aileme kavuþmaktý. Bu yüzden çok mutluyum." Yusuf, kamp yetkililerinin ailesinin yanýnda kalmasý için 3 günlük izin verdiðini ifade ederek, burada hasret giderdikten sonra tekrar Erbil'e iþine döneceðini aktardý. Yezidilerin yaþadýklarýnýn dünyaya duyurulmasý gerektiðini belirten Yusuf, "Yaþadýklarýmýzý bütün dünyaya gösterin ne zahmetler çektiðimizi görsünler. Bize yardým etsinler. Anadolu Ajansý muhabirlerini Silopi'deki kampta da gördüm. Bu halk için siz de büyük zahmet çekiyorsunuz. Bize ilgi gösterdiðiniz için çok memnunuz" þeklinde konuþtu. "Oðlumu gördüðüme çok sevindim" Anne Hamse Reþo Salih de IÞÝD'in saldýrýlarýnýn baþlamasýnýn
ardýndan köy sakini 85 kiþiyle iki traktörün römorkuna binerek köyden uzaklaþtýklarýný söyledi. Yol boyunca kendi ihtiyaçlarýný karþýlayacak kadar yemek ve su aldýklarýný belirten Salih, "14 saatlik yolculuktan sonra Zaho'ya vardýk. Orada 10 gün kaldýktan sonra Türkiye'ye sýðýndýk" dedi. Silopi'de bir okula yerleþtirildiklerini ve AFAD'ýn kendilerine günde 3 öðün yemek verdiðini belirten Salih, þunlarý anlattý: "Bize çok iyi davrandýlar. Daha sonra bu kampa getirildik. Burada da bize iyi davranýyorlar. Burada bir çok ihtiyacýmýzý karþýladýlar. Bir eksiðimiz yok. Kendimizi bu kampta güvende hissediyoruz. Ama ölünceye kadar yurdumuzu unutmayacaðýz. Keþke geri dönmeye imkanýmýz olsa, yerimiz çok güzel. Oðlumu gördüðüme çok sevindim." Baba Davut Yusuf Salih ise yetkililerin Türkiye'ye giriþimize izin verdiklerini belirterek, Türkiye'de kendilerine gösterilen ilgiden çok memnun olduklarýný söyledi. » (AA)
Kýzýltepe’de yol yýkama çalýþmalarý devam ediyor
K
ýzýltepe Belediyesi Temizlik Ýþler Müdürlüðüne baðlý ekipler hazýrlanan programlar dâhilinde ilçe genelinde temizlik ve yýkama çalýþmalarýna hýzla devam ediyor. Ekipler ilçenin dört bir köþesinde Cadde ve sokaklarýn temizliði için seferber oluyor. Belediye Temizlik Ýþler Müdürlüðü ekipleri, Temizlik ve yýkama çalýþmalarý kapsamýnda, Eski hastane caddesi olan bölgelerde gereken temizlik çalýþmalarýný yaparak, insanlarýn yaþam sürdürdüðü her alaný temiz tutmaya özen gösteriyor. Temizlik Ýþler Müdürü Abdurrahim Aslan,” Temennimiz böylesine yoðun çalýþmalara en güzel katký yurttaþ ve esnaflarmýzýn destek vermesiyle mümkündür”.dedi. » Ýsmail Erkar
5
22 Aðustos 2014 Cuma
Kur'an Kursu öðrencileri bilgide yarýþtý Mardin'de Yaz Kur'an Kurslarý kapsamýnda hadis ezberleme ve bilgi yarýþmasý düzenlendi...
M
ardin'de Yaz Kur'an Kurslarý kapsamýnda hadis ezberleme ve bilgi yarýþmasý düzenlendi. Yarýþmada dereceye giren öðrencilere ödülleri verildi. Suphiye Bölünmez Kýz Ýmam Hatip Lisesi’nde yapýlan yarýþmaya yaklaþýk 300 öðrenci katýldý. Üç kategoride düzenlenen bilgi yarýþmasýnda öðrencilere 1. Kategoride 50, ikinci kategoride 75, üçüncü kategoride ise 100 soru soruldu. Ayrýca Her bir kategori için soru kitapçýðý hazýrlandý. Ýki saat boyunca sorularý çözmek için ter döken öðrencilere veliler de destek olmak için okula geldiler. Dereceye giren öðrencilere Fuat
Yaðcý camisinde hadis yarýþmasý sonrasýnda ödülleri verildi. Kur’an Kursu öðrencileri arasýnda ayrýca 40 hadis ezber yarýþmasý yapýldý. Öðrenciler Hadislerin hem Arapça metinlerini hem de Türkçe mealleri ile birlikte ezberlemek suretiyle yarýþmaya katýldý. Daha önce kurslarýnda elemelerden geçen öðrenciler Yeni þehir Fuat yaðcý camisinde yapýlan finale katýlmayý baþardýlar. Finale katýlan altý öðrenci arasýnda yapýlan yarýþmada ise Kuba Camii kýz kuran Kursundan Ýrem Babur 96 puanla birinci oldu. Hadis yarýþmasý sonrasý yapýlan ödül törenine Mardin il
Müftüsü Dursun Ali Coþkun, Kýzýltepe Ýlçe Müftüsü Mahsum Taþçý, Artuklu ilçe Müftülüðü Þube müdürü Ümit Özonay, kurs öðreticileri, din görevlileri ve öðrenci velileri katýldý. Ödül töreninde kýsa bir konuþma yapan il Müftüsü Dursun Ali Coþkun Kur’an Kurslarýnda bu yýl sadece Kur’an Öðretimi ve dini bilgiler dýþýnda çeþitli etkinliklerin yapýldýðýnýn altýný çizerek sosyal etkinlikleri arttýrarak öðrencilerin kurslarý sevmesine cami ve cemaata alýþmalarýna yardýmcý olmaya çalýþýyoruz. dedi. Coþkun ayrýca, “Ülkemizde her Müslüman aile,
hem çocuðunun normal okuluna devam etmesini hem de yazlarý devam edeceði yaz kurslarýnda çocuklarýnýn Kur’an’ýný öðrenmesini, namazýný-niyazýný bilmesini, temel dini bilgileri almasýný büyüdüðünde namazlý-niyazlý bir insan olmasýný, hiç olmazsa Cumalara gitmesini ister, arzu eder. Bu sebeple de yaz geldiðinde camiler kýpýr kýpýr, cývýl cývýl çocuklarla dolup taþar. Çocuklarýmýzý, dinlerini daha iyi öðrenmeleri, kutsal kitabýmýz Kur’an-ý Kerimi okuyabilmeleri, kendilerine gerekli olan dini bilgiler alabilmeleri, milli ve manevi deðerlerimize baðlý bireyler olarak yetiþmeleri için bu kurslarýn çok büyük bir önemi var.” Ýfadelerini kullandý Dereceye giren öðrenciler þöyle oluþtu: Bilgi yarýþmasý Birinci
kategoride Simay Erbek birinci, Mine Aygüler ikinci, Þehmus Ayan üçüncü oldu. Ýkinci kategoride ise Þeyma aydýn Birinci, Muhammed Örnek ikinci, Fatma Nas üçüncü oldu. Üçüncü kategoride dereceye giren öðrenciler de þu isimlerden oluþtu; Fahriye Karadeniz birinci, Hasan Balli ikinci, Enes Burak Akalpoðlu üçüncü oldu. Hadis yarýþmasýnda dereceye giren öðrenciler ise Ýrem Babur birinci, Murat Turhan ikinci, Mizgin Baðatýr ise üçüncü oldu. Dereceye giren öðrencilere ödüllerini Ýl Müftüsü Dursun Ali Coþkun ve Kýzýltepe Ýlçe Müftüsü Mahsum Taþçý verdi. Daha sonra katýlýmcýlarla birlikte günün hatýrasýna toplu bir fotoðraf çekimi yapýldý.
için Acil eylem planý uygulansýn. 12. Park ve Bahçelerin artýrýlmasý ve denetimlerinin eksiksiz yapýlmasý 13. Özgürlük Meydaný baþta olmak üzere Toplu alanlarda Wc. Yapýlmasý 14. Taziye Evlerinin Yapýlmasý 15. Dez avantajlý Ýnsanlarýmýzýn gündelik yaþamlarýný rahat geçirmeleri için Baþta ulaþým araçlarý olmak üzere kaldýrýmlar ve diðer alanlarda gerekli altyapýnýn hazýrlanmasý. 16. Semt pazarlarý denetimi ve Pazar amirliði kurulmasý ve seyyar satýcýlara þehir içinde izin verilmemesi. 17. Çalýþan Anneler için Belediye Bünyesinde kreþ veya anaokulu (Hayýrseverlere yaptýrýlabilir) 18. Anne ve Çocuklar için
Park ve oyun sahalarýn geniþletilmesi ve denetimli olmasý. 19. Gençler ve iþ arayan yetiþkinler için kültür evi ve kurs programlarýn yapýlmasý. 20. Aile, Kadýna ve çocuklara yönelik þiddeti önlemek için danýþma merkezi kurulmasý. 21. Aþ evi ve halk ekmek fýrýnýn kurulmasý. 22. Belediye Proje, üretim ve koordinasyon birimi kurulmasý 23. Þehir içi duraklara arabalarýn park etmesi engellenmeli ve þehir araçlarýnda kendi duraklarý dýþýnda yolcu indirip bindirmemeli. 24. Kýzýltepe’yi temsil edebilecek ve tüm kurumlarýn ortak katkýsýyla bir futbol takýmýnýn kurulmasý.
» Sedat Aslanaçier
Kýzýltepe’nin geleceðini masaya yatýrdýlar
K
ýzýltepe Belediyesi Plan bütçe komisyonu,5 yýllýk stratejik planýnýn hazýrlanmasý sürecinde görüþ ve önerilerini almak amacýyla STK örgütleriyle bir araya geldi. Kýzýltepe Belediyesi’nin 5 yýllýk Stratejik Planýnýn hazýrlanmasý sürecinde STK etkin katýlýmýný saðlamak amacýyla Kýzýltepe Belediyesi addýnna Leyla Salman, Baþkan yardýmcýlarý Þükrü Yýldýrým, Adle Kýzýlay, Plan Bütçe komisyon üyeleri, STK platform baþkaný Mehmet Þerif Öter ve yönetim kurulu üyeleri ile bir araya geldi. STK’nýn hazýrladýðý raporda imardan çevreye, spordan saðlýða, sosyal ve ekonomik yaþantýndan eðitime, trafikten park bahçelere kadar birçok konuya deðinildi. Belediye adýna açýklamada bulunan Eþ baþkan Leyla Salman, Plan Bütçe Komisyonumuz tarafýndan hazýrlanan 5 yýllýk stratejik planýn hazýrlamasýnda STK’nýn yapacaðý katkýyý önemsediklerini belirterek,”Sivil Toplum
Kuruluþlarýnýn planýmýzýn hazýrlanmasý sürecinde yapacaðý katkýlar bizi güçlendirecektir. Her arkadaþýmýz hem önerilerini iletebileceði gibi bu kent için gerekli bulduðu düþüncülerini bir proje halinde bize sunabilirler”.dedi. STK olarak, ilçenin kalkýnmasý için kendilerinden destek isteyen kurumlara her zaman açýk olduðunu belirten Platform Baþkaný Öter,” Biz Sivil toplum örgütüyüz, Belediyeye sunduklarý taleplerin STK’larýn ortak sorun ve çözüm önerileri olduðunu ve kentin sorunlarýna çözüm bulunmasý için gayret ediyoruz. Bu kapsamda belediyemizin sorun ve çözüm önerileri yönündeki rapor talebini hazýrladýk. Bundan sonrada bu yöndeki çalýþmalara her zaman katký ve destek sunmayý görev olarak biliyoruz.” Þeklinde konuþtu Kýzýltepe’nin sorunlarýný içeren rapor 1. Þehir içi Trafik Sorunu 2. Oto Parklarýn yetersizliði, Þehir içinde geliþi güzel araçlarýn uzun süre yol iþgali.
3. Kaldýrým iþgallerin Önlenmesi. 4. Çarpýk Kentleþme, Yenilenen eski yapýlara ayrýk nizam þeklinde ruhsat verilmesi, Yapýþýk Nizama son verilmesi. 5. Ýþgal edilmiþ yollarýn açýlmasý ve dar yollarýn geniþletilmesi. 6. Çevre ve trafik Kirliliðine sebep olan Sanayi sitesi, marangozlar, sobacýlar, Eski Buðday Pazarý, Gýda toptancýlarý gibi iþ sektörlerin yerleþim alaný dýþýna tahliye edilmesi. 7. Zergan Deresine akýtýlan Endüstriyel, evsel ve diðer atýk sular Hayatý risk oluþturmakta ve Enfeksiyon hastalýklarýna davetiye çýkarmaktadýr. Acilen Tedbir alýnmasý 8. Hocalar Köyü bölgesinde faaliyet gösteren termik santral Çevreye verdiði zararlarýn önlenmesi için gerekli filtreleme ve diðer koruyucu tedbirlerin acilen alýnmasý. 9. Þehir þebeke suyuna Arýtma sistemi kurulmasý 10. Þehrin Ýmar Planýna göre hisseli arazilerin ve ruhsatsýz eski yapýlarýn ifrazý yapýlmasý. 11. Çevre yolunun yapýlmasý
» Ýsmail Erkar
22 Aðustos 2014 Cuma
6
Yezidîlerin Nüfusu - 2 1926'da yapýlan nüfus sayýmýna göre Sovyetler Birliðindeki Yezidîlerin %70'i Ermenistan'da ve % 22'si Gürcistan'da ve %8'lik bir kýsmý da birliðe baðlý diðer cumhuriyet ve muhtariyetlerde yaþýyordu. Yorum-Analiz M. Sait Çakar
K
afkasya Bölgesi
Kafkasya Bölgesi; Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan'ý kapsar. Güçlenen Rusya'nýn karþýsýnda duramayan Gürcistan 1801'de Rusya'ya katýldý. Ayný þekilde Ýran da 1828'de Erivan eyaletini Rusya'ya býraktý. Mal-a Hasano aþireti kýþýn dondurucu sürüleriyle Aras nehrinin yakýnýnda bulunan Sürmelü yerleþim biriminde yazýn kavurucu sýcaðýndan korunmak ve sürülerini otlatabilmek için de Aðrý daðýndaki yaylalarda geçirirlerdi. 1829 yýlýnýn yazý sona erdiðinde Hasano aþiretini bir sürpriz bekliyordu. Kýþlarý geçirdikleri Sürmelü artýk Rusya'ya baðlanan Erivan'a aitti. Mal-a Hasano aþireti daha evvel Ruslarýn müttefiki olmasý nedeniyle Hasan Aða liderliðinde Sürmelü'ye indiler. Osmanlý komutaný Reþit Paþa 1833-34 yýllarýnda kendisine müttefik tayin ettiði Yezidî celladý Botan Emîri Bedirhan-e Kurdî'nin yaptýðý katliamýndan etkilenen bir çok Yezidî güneydeki Laleþ ve Sincar'a ulaþamayacaklarýný fark edince kuzeye yöneldiler çünkü hem mesafe fazlaydý hem de Laleþ ve Sincar'a giden yollar Yezidîlere düþman kesilen Müslümanlarýn arasýndan geçiyordu. Rus ordusuna hizmetlerden dolayý Yezidîler Erivan'da saygý görüyorlardý. 1844'de Mikhail Vorontsos Kafkasya Genel Valisi (/Viceroy of the Caucasus) olarak atandýðýnda azýnlýk liderlerine verdiði bir ziyafete Yezidî lideri olarak Hasan Aðanýn oðlu Timur Aðayý davet etti. Bu Timur Aðanýn bir nevi resmî statü kazandýðýný gösterir. Mal-a Hasano aþireti 1877'ye kadar yazlarý yaylada ve kýþlarý Sümelü'de geçirmeye devam ettiler. Timur Aða çoktan yerini oðlu Hasan Aðaya býrakmýþtý. Osmanlý Rus harbi 1877'de patlamaya hazýrlanýrken Anadolu'nun kuzeyinde yaþayan bir çok Yezidî daha güvenli olduðuna karar verdikleri Erivan'a göç ettiler. Bu göçün güvenli olmasý için Emîr Mirza Beyin yeðeni Ali Bey de topluluðuna önderlik etti. Bu olaydan kýsa bir süre sonra bir toplu göç daha gerçekleþti. 1879 - 1882 yýllarý arasýnda Osmanlý devletinin idaresindeki Doðu Beyazýt'tan yola çýkan Yezidîler Ruslara verilen ve Erivan eyaletine baðlanan Kaðýzman'a yerleþtiler. Burada kendi köylerini kurup yarý yerleþik düzenden yerleþik düzene geçtiler. Sünnî Müslümanlar 1874'de Erivan'daki Kürtlerden zekat toplamak istediler. Erivan valisi eyaletindeki Kürtlerin çoðunluðunun Yezidî olduðunu öðrendiðinde Müslüman liderlerinin taleplerini reddederek Yezidîlerin nüfusunu saydýrttý. Bu çalýþma Yezidîler hakkýnda tarihleri boyunca yapýlmýþ ilk geniþ tabanlý araþtýrmadýr. 1891'de Erivan'da Yezidîlerin nüfus sayýmý yayýnlandýðýnda nüfuslarý 8.000 olarak tespit edilmiþti. 1897'de yapýlan nüfus sayýmýna göre
Yezidîler artýk çoktan 15 bin sýnýrýna ulaþmýþtý. Erivan'a göçler durmadan artýyordu ve 1912'de 24 bini aþan Yezidî nüfusu 1916 yýlýnda 40.822 oldu. 1917'deki Ekim Devrimi Rusya'daki Yezidîlerinin kaderini etkiledi. 1918'in Mart ayýnda Sovyetler Birliði ile Brest-Litovsk'de yapýlan antlaþmasý gereði Sarýkamýþ ve Kars Osmanlýya býrakýldý. Osmanlý Devletine pek kaný ýsýnmayan Yezidîler buradan Tiflis ve Erivan eyaletlerine göç ettiler. Osmanlý devleti 1918 yýlýnýn Mayýs ayýnda Erivan'a savaþ açtý. Ama Ekim ayýnda Osmanlý Devletinin I.Dünya Savaþýndan maðlup çýkmasý her þeyi alt üst etti. Ýngiliz askerleri Osmanlý ordusunun çekiliþini teyit etmek için Kafkasya'ya gitti. 1919'da Erivan eyaletinde yapýlan seçimlerde Yezidî topluluðunu Sürmelü'den Yusuf Bey temsil ediyordu. Ýngiliz askerlerinin Kafkasya'dan çekilmesiyle ortaya çýkan idarî zaaftan faydalanan Kýzýl Ordu Nisan 1920'de Bakû'yü ardýndan 1921 yýlýnýn Mart ayýnda Erivan'a girdi. Böylece Yezidîler Moskova'dan yönetilen bir devletin tebaasý oludular. 1926'da yapýlan nüfus sayýmýna göre Sovyetler Birliðindeki Yezidîlerin %70'i Ermenistan'da ve % 22'si Gürcistan'da ve %8'lik bir kýsmý da birliðe baðlý diðer cumhuriyet ve muhtariyetlerde yaþýyordu. Bu arada Kafkasya Yezidîleri Musul'daki merkezleri Laleþ'ten gitgide uzaklaþýyorlardý. Ýnançlarý ve geleneklerinin yaný sýra eðitim durumlarý ve siyasî meyilleri farklýlaþmaktaydý. Nüfusun artmasýyla birlikte misyonerlik faaliyeti arttý. Yerleþik düzene geçen Yezidîler kendileri gibi Erivan'a baðlý Hristiyan Ermenilerle yalnýzca ticarî deðil ayný zamanda kültürel iliþkilerin etkisinde kalarak kendi geleneklerini unutup Ermeni komþularýnýn geleneklerini edindiler. Yezidîlerin Ermenileþmesinde Ermenilerin etkisi inkâr edilemez. Ermeni yazar Khacahatur Abovian'a göre Yezidîlik 10. yy.'da Ermeni kilisesinden sapmýþ bir mezhepti. Laleþ ve Sincar'da faaliyet gösteren teblið çalýþanlarý Yezidîlerin tek tanrýyý tasavvur etmede zorlandýklarýný tespit etmeleri Erivan'daki misyonerlerin çalýþmalarýndan vazgeçmesini saðladý. Yerleþik düzene geçen Yezidîler artýk okur yazar olmaya baþlýyorlardý. Bilhassa Abdi Beyin oðlu Ýsmail Beyin 1908 yýlýnda Erivan eyaletine yaptýðý gezide Yezidîleri tek bir çatý altýnda birleþtirmek için epey çaba harcadý. Yayýnladýðý bildirgesinde “Yezidîler okullar açmalý ve çocuklarýna bilim ve dil öðretmeli” ve “Bu okullardaki dinî tedrisatýn yeterince olup olmadýðýna dair kontrolünü bölgenin kadýsý yapar” þeklindeki beyanýyla Yezidî okullarýnýn önünü açtý. Ermenistan'ýn ve Gürcistan'ýn Sovyetler Birliðine baðlanarak ve Moskova'dan yönetilmesi böyle küçük bir topluluðun yavaþ yavaþ toplum içinde uyumlu bir
yaþam tarzýný benimsemeyerek erimesini saðladý. Çarlýk döneminde Ýsmail Beyin gezisinden yýllar sonra 1914'de yýlýnda Kafkasya'ya sancaklarýyla gelen 7 kavval Osmanlý Rus harbinin çýkmasýyla Erivan'da mahsur kaldýlar. Liderleri kavval Hüseyin himayesinde dinî merkezleri Laleþ'teki Emîr Seðîd Beye bir mektupla haber yolladýlar. Laleþ'ten cevap alamayýnca ve zaten Osmanlý Devletiyle aralarýnýn açýk olmasýndan dolayý merkezlerinin yok olduðunu sandýlar. 1927'de Laleþ'ten iki kavval Kafkasya'da kaybolan Sancaðý getirmek için gönderildi ancak onlardan da haber alýnamadý. Kavvallar kapalý bir ülkede olduklarýný çok geç fark ettiler. Sovyetler Birliðine giriþin kolay ama çýkýþýn imkansýz olduðunu ve dýþarýya mektup çýkýþýnýn bile engellediðini fark ettiklerinde kuryeyle mektup yolladýlar. Mektup Emîr Seðîd Beye ulaþtýðýnda Norveç
hükümetinin vasýtasýyla birinci gruptan hayatta kalan 5 kavval ve ikinci gruptan her iki kavval ile Kafkasya Sancaðý kurtarýldý. Halklar arasýndaki farký her türlü farký yok ederek tek tip vatandaþ yaratmayý tasarlayan Sovyetler Birliði Yezidîlerin yerleþik düzene geçmeleri için kolektif çiftlikler kurdu. Yavaþ da olsa Yezidîler diðer Sovyet vatandaþlarý gibi devlet malý olan bu kolektif çiftliklere kayýtlý devlet iþçi oldular. 1930'a gelindiðinde Yezidîler diðer Kürtlerle ayný statüye alýndý. Böylece Sovyetler Birliði Yezidîleri düþmanlarýyla ayný kefeye koyarak aralarýndaki farký yok etmeye amaçladý. 1977'ye kadar Laleþ'ten hiçbir din adamýnýn ziyaret edemediði Kafkasya Yezidîleri yeni bir kimlik edindiler. Laleþ ile iliþkilerin sýcak olduðu dönemden kalan ruhanîler sýnýfýndan þeyhler ve pîrler ile sýradan Yezidînin oluþturduðu müritler sýnýfýyla bütünleþti. 20. yy.'ýn baþýnda Erivan'ý ziyaret eden Abdi Beyin oðlu Ýsmail Beyin ölümünden yýllar sonra Ýsmail Beyin oðlu Beyazýt Bey Kafkasya'ya geldi. Babasýnýn yolundan giden Beyazýt Bey ziyaretiyle Yezidîlerin dinî duygularýný canlandýrmayý ve onlarý tekrar Laleþ baðlamayý arzuluyordu. Kafkasya'daki Yezidîler 1980'e gelindiðinde Sovyet idaresindeki zaaftan faydalanarak bir Yezidî þeyhini delege seçtiler.
Yenilenme hareketlerini artýran Yezidîler halen faaliyetlerine devam eden Ermeni Bilimler Akademisinde Yezidîliði ve Yezidîleri inceleyen Yezidîloji kürsüsünü kurdular. Ayrýca Yezidîler 1989'da kendi kongrelerini toplayarak 600 üyeden oluþan Ulusal Yezidî Birliðini kurdular. Birliðin desteðiyle Kürtçe ve Ermenice bir gazete çýkartýlýp radyo programlarý yapýldý. Yezidîlerin Nüfusu Kavvallar Yezidî yerleþimlerini zekat toplamak amacýyla dolaþtýklarýndan Yezidîler hakkýnda verdikleri bilgiler nispeten bir yabancýnýn verdiði bilgiden daha sýhhatlidir çünkü kavvallar Baba Þeyhe baðlý olduklarý gibi Emîrin himayesinde topladýklarý paralarýn kaydýný tutmaktaydýlar. Yezidîlerin nüfusuna dair kesin bir bilgi yok, çünkü katliamlar, sürgünler, kendilerini gizlemeleri veya asimilasyon onlarýn nüfusunun tespitini zorlaþtýran öðelerdir. Yezidî toplumunun bir kýsmý yerleþik diðer kýsmý da yarý yerleþik olarak günümüze kadar varlýðýný sürdürdü. Irak dýþýndaki bütün Yezidîler yerleþik hayata geçerken bilhassa Sincar daðýnda hayvancýlýkla uðraþan az sayýda yarý yerleþik Yezidî kalmýþtýr. Suriye'deki ve Türkiye'deki Yezidîlerin zamanla Müslüman sayýlmasý Yezidîlerin ayýrt edici özelliklerinden giysilerinin ve týraþlarýnýn zamanla yok olmasý nüfus etüdünü zorlaþtýrdý. Bu yüzden Yezidî nüfusuna dair kesin bir sayý vermektense araþtýrmacýlarýn farklý tarihlere ve bölgelere ait nüfus etütleri aþaðýda verildi. 1891'de Rusya'ya baðlý Erivan Eyaletinde 8 bin olarak tespit edilen Yezidîler kýsa bir süre sonra 1897'de 15 bine ulaþtý. 1912'de 24 bin 1916'da ise 40.822 oldu. Kafkasya'daki bir sonraki nüfus sayýmý Sovyetler Biriliði döneminde yapýldý. 1926 yýlýnda Sovyetler Birliðindeki toplam nüfuslarý 14.523 olarak tespit edildi. Ýsmail Beyin oðullarýndan Emir Muaviye bin Ýsmail 1966'da Türkiye'ye yaptýðý bir gezi esnasýnda kendisiyle röportaj yapan bir gazeteciye Yezidîlerin nüfuslarýna dair þu açýklamayý yaptý; “Dünya yüzünde, hâlen 10 milyon 600 bin Yezidî
mevcuttur. Yer yüzündeki daðýlýþ þekillerine göre Türkiye'de 50 bin, Suriye'de 50 bin, Irak'ta 1 milyon, Azerbaycan'da 500 bin, Kuzey Rusya'da 3 milyon, Yemen'de 1 milyon, Hindistan'da 3 milyon, Himalayalar'da 1 milyon, Ýran'da 1 milyon Yezidî yaþamaktadýr” Emir Muaviye bin Ýsmail daha sonra yayýnladýðý bildirgesinde Yezidî nüfusunu çok daha az göstermekle birlikte yine abartýlý olarak 3,5 milyon rakamýný verir. “Notlarýma göre en büyük Yezidî cemaati Türkiye'de bulunmaktadýr Tahmini 1,5 milyon kiþi. Türkiye'deki halkýmýz Doðu Anadolu'da; Diyarbakýr, Siirt, Mardin, Þanlý Urfa gibi kentlerde ve bu kentlerin çevre köylerinde yaþýyor. Ýstanbul ve Ankara'da da Yezidî cemaatleri bulunmaktadýr. Türkiye'den sonra Irak 1 milyonun üzerindeki Yezidî nüfusuyla ikinci büyük Yezidî cemaatinin yaþadýðý ülkedir. Irak'taki Yezidîlerin en önemli yerleþme merkezleri Sincar, Þeyhan, Dohuk, Musul, Alkoþ ve Zaho ve çevrelerdir. Yezidîlerin en kutsal yerlerinden biri Musul yakýnlarýndaki Cebel Laliþ'tir. Çok sayýda Emîr buradaki tapýnakta gömülüdür. Ýran burada yaþayan Yezidî nüfusu açýsýndan üçüncü sýrayý alýr. Ýran'da yaþayan Yezidîlerin sayýsý yarým milyonun altýndadýr. Ýran'daki Yezidîler Þahpur yakýnlarýndaki Madinat Yezid'de, Tebriz'de ve Kermanþah bölgesinde yoðunlaþmýþlardýr. Suriye'de Kürt daðý bölgesinde, Halep, Ras el-Ayn, Haseke ve Kamýþlý'da yaþayan Yezidîlerin sayýsý 200 000'in üzerindedir. Tahmini olarak 25 000 Yezidî Ermenistan'da yaþamaktadýr; ayrýca Gürcistan'ýn baþkenti Tiflis'te de Yezidîler yaþamaktadýr. Yemen'deki Yezidî cemaati 10.000 kiþiye yakýndýr. Avrupa'nýn çeþitli ülkelerinde 30.000 Yezidî vardýr; bu sayýnýn 20.000'ini Federal Almanya'da yaþayan Yezidîler oluþturmaktadýr. ABD ve Ortadoðu'nun diðer ülkelerinde yaþayan Yezidîler vardýr.” Emir Muaviye bin Ýsmail böylesi kabarýk bir sayýyý nasýl elde ettiðini açýklamýyor olsa da bildirgesinin müteakip paragrafýnda Suriye ve Lübnan'daki Dürzileri, Suriye ve Türkiye'deki Nusayrîleri, Ýran ve Hindistan'daki Zerdüþtî olarak bilinen Parslarýn ve Irak'taki Þabaklarýn da ayný inancý paylaþtýklarýný iddia ederek inancýný dar bir alandan kurtarmaya çalýþtýðý görülüyor, çünkü kendisine yakýn gördüðü bütün bu inançlar git gide çevre inançlarý tarafýndan asimile olmaktadýr. “Biz hepimiz Azda, Yazdan, Ýzed veya Ahura Mazda'nýn halkýyýz; hepsi de tek bir tanrýnýn adlandýrmalarýdýr. Çeþitli adlarýmýza raðmen hemen birbirimizi tanýrýz. Kalplerimiz ayný dili konuþur, temel öðretilerimiz aynýdýr. Dualarýmýzýn birinde þöyle denmektedir: “Kapý birdir, ama anahtar çoktur.” Emir Muaviye bin Ýsmail Yezidîlerin nüfuslarýna dair verdiði bu bilgiler her ne kadar mübalaðalý olsa da Yezidîlerin Türkiye'deki nüfusunun azalýþýna bakýldýðýnda onun doðru bilgi vermiþ olabilme ihtimalini akla getiriyor. Verilere göre Batman (Siirt), Diyarbakýr, Mardin ve Urfa'daki Yezidî nüfusunun tamamýna yakýný Ýstanbul'a ya da Almanya ve Ýsveç'e tekrar dönmemek üzere göç ettiler.
7
22 Aðustos 2014 Cuma
Elektriksizlikten GAP'ta pamuk kurumaya baþladý GAP bölgesinde DEDAÞ ile bölge çiftçisi arasýndaki gerilim devam ediyor. DEDAÞ, Borcunu ödemediði gerekçesi ile 4 sulama birliðinin elektriðini kesti...
G
AP bölgesinde DEDAÞ ile bölge çiftçisi arasýndaki gerilim devam ediyor. DEDAÞ, Borcunu ödemediði gerekçesi ile 4 sulama birliðinin elektriðini kesti. Çiftçi ise borçlarýný ödedikleri halde elektriklerinin býrakýlmadýðýndan dert yanýyor. Üretici ve tüketici arasýndaki bu anlaþmazlýk yüzbinlerce dönüm pamuk, mýsýr, biber arazisinin kurumasýna sebep oluyor. Birkaç gün içinde elektrikler verilmese çiftçinin zararý milyonlarca lirayý bulacaðý belirtiliyor. ‘Beyaz altýn’ olarak tabir edilen pamuðun hasat vermeye baþlandýðý bu günlerde elektrikleri kesilen yaklaþýk 80 köydeki pamuk kozada kurumaya baþladý. Topraða serpilen gübre ise sulanmadýðý için hala erimediði görülüyor. Cýlýz kalan mýsýr baþak vermiyor. Biberler ise dalýnda çürümeye baþladý. Bölgede her
gün eylem yapan çiftçiler sesini duyuramamaktan yakýnýyor. Yol kapatma eylemlerinden sonuç alamayan çiftçi, bu sefer tarlalardaki ürünleri sökerek eyleme devam ediyor. Þanlýurfa’nýn Akçakale ilçesine baðlý Bulgu, Yalýnlý, Gözdeðmez, Salihler, Demirli ve Bakacak köyü çiftçileri tarlada eylem yaptý. Cýlýz kalan ve kurumaya yüz tutan mýsýrlarý pulluklarla sürerek söken çiftçi, kozada kuruyan pamuðu elleri ile söktü. Her çiftçin zararý yüz bin lirayý geçeceði öngörülüyor. Çiftçiden soyunma eylemi Yaklaþýk yüz çiftçi önce tarlayý sürdü, ardýndan pamuk tarlasýnda soyunma eylemi yaptý. Çiftçi, iç çamaþýrlarý hariç tüm elbiselerini çýkardý. 'Elbisemiz kalmýþtý, onu da alýn' diyerek siyasilere gönderme yapan çiftçi, cumhurbaþkaný seçiminde Erdoðan’a en yüksek oyu veren ilçeler arasýnda yer
almanýn cezasýný çektiklerini öne sürdü. Çiftçilerden Mehmet Sait Tur, çýkacak toplumsal olaylardan yetkililerin sorumlu olacaðýný söyledi. 350 dekar arazisi olduðunu dile getiren Tur, 100 bin lira masrafýnýn olduðunu açýkladý. Tur, "Hiçbir yere borcum yok. Çýkacak toplumsal olaylardan dolayý yetkililer sorumlu. Biz çok maðduruz. Ýlacý, gübreyi, mazotu borca almýþýz. Alacaklar yarýn kapýmýza gelecek, toplumun huzuru bozulacak. Bunun hesabýný kim verecek?" diye sordu. 'Bizi de mülteci sayýn' Bir ayý aþkýn süredir eklektiklerinin kesildiðini kaydeden Hasan Tok adlý çiftçi bölgede 15 bin çiftçinin maðdur edildiðini söyledi. Bu yýlki mahsulden beklentilerinin kalmadýðýný belirten Tok, zararýn devlet tarafýndan
karþýlanmasýný istedi. Hüseyin Demir adlý çiftçi günlerce karanlýkta kaldýklarýný ancak yaný baþýndaki mülteci kampýnýn bir saniye bile elektriklerinin kesilmediðini ileri sürdü. "Günlerdir ne evin elektrikleri ne de kuyu elektrikleri var. Ama kampýn elektriði bir dakika bile kesilmiyor. Bizi de bir ay mülteci saysýnlar." diyerek sitem etti. Milletvekillerinin ilgisizliðinden yakýnan Baþka bir çiftçi de 'bunun masrafýn ý kim ödeyec ek' diye sordu.
Kesik elektriðin cumhurbaþkaný seçiminden 2 gün önce verildiðini, seçimden sonra yine kesildiðini belirten Ýsmail Tur adlý çiftçi, milletvekillerine savunmalarý için oy verdiklerini aktardý. Tur, "Çiftçi arkadaþlarýmýzýn hali ortada. Bir donumuz kaldý, AK Parti gelip onu da alsýn. Ne elektriðimiz var ne de su. Karþýmýzda IÞÝD terör örgütünde gece tüm ýþýklar yanýyor, biz karanlýktayýz. Suyumuz yok. Erdoðan bize su getirsin. Cumhurbaþkaný oldu, devlet baþkaný oldu ne olursa olsun bize yaramadýktan sonra…" ifadelerini kullandý. '50 yýl geriye döndük' Günümüz þartlarýnýn 50 yýl öncesini anýmsattýðýný ifade eden Halil Gergin de çiftçinin periþan olduðunu sözlerine ekledi. Yaþananlarý sert bir dille eleþtiren Gergin, þu ifadelere yer verdi: "Burada 100 köy var, hepsi felç olmuþ. Kaymakama gidiyoruz. Ancak kampýn ihaleleri ile uðraþýyor. O kadar zamanýmýz yok. Pamuk koza tutmuþ, mýsýr felç olmuþ. 2 -3 gün sonra elektrik gelse de iþimize yaramaz. Bizim suçumuz geçen seçimde Erdoðan’a yüzde 84 oy verdik, onun cezasýný çekiyoruz. Mahsulü alamazsak Türkiye’nin 40 yýl sonrasýna döneceðiz. Allah'tan korkun, böyle devlet mi olur? 15 gündür bu ürün su içmiyorsa su versem ne olur. Daðlara çýkarýz, daðlara… Sabrýmýzý taþýrmasýnlar.” » CÝHAN
Hububatçýlar yeni pazarlara açýlýyor
T
ürkiye Hububat Bakliyat Yaðlý Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Baþkaný Þahin Batallý, sektör için yeni pazarlar olarak belirledikleri Afrika, Uzakdoðu ve ABD'de etkin tanýtým çalýþmasý yapacaklarýný bildirdi. Güneydoðu Anadolu Ýhracatçý Birlikleri hizmet binasýnda Batallý'nýn baþkanlýðýnda gerçekleþtirilen Türkiye Hububat Bakliyat Sektör Kurul toplantýsýnda, komþu ülkelerde yaþanan olaylarýn ihracatý olumsuz etkilememesi için alýnacak önlemler ele alýndý. Batallý, toplantý sonrasý
yaptýðý deðerlendirmede, Türkiye'de yetiþen sektörle ilgili ürünlerin dünya pazarlarýnda hak ettiði þekilde pazarlanmasý için uygulanan stratejilerin geliþtirilmesi, ihracatçýlarýn mevcut pazarlarýnýn korunmasý ve hedef pazarlarda etkin çalýþmalar yapýlmasý yönünde çeþitli kararlar aldýklarýný belirtti. Afrika, Uzakdoðu ve ABD'nin sektör için önemli pazarlar olduðunu ifade eden Batallý, "Yeni pazar olarak belirlediðimiz Afrika, Uzakdoðu ve ABD'de etkin tanýtým çalýþmalarýný sürdüreceðiz. Diðer taraftan
dünyanýn önemli yardým kuruluþlarýyla görüþerek sektörümüzle ilgili ürünlerin acil yardým paketleri içerisine alýnmasý, alýnanlarýn da miktarýnýn arttýrýlmasýný talep ediyoruz" dedi. Dünya pazarlarýnda markalaþmýþ ürünlerin tercih edildiðine dikkati çeken Batallý, tanýtýmý yapýlan ürünlerin markalaþmýþ olmasýnýn ihracatý kolaylaþtýracaðýný ve hak ettiði fiyattan pazarlanacaðýný vurguladý. Türkiye'ye ve markalarýna güven oranýnýn yüksek olduðunu dile getiren Batallý, þunlarý kaydetti: “Markalaþmak bu
anlamda önemli. Güçlü ve büyük Türkiye, varlýðýný bu anlamda dünya pazarlarýnda da hissettirmektedir. Artýk Türk ürünleri markalarýyla tercih ediliyor hale geldi. 2023 vizyonu için ortaya konulan
hedeflere ulaþabilmenin en önemli yolu elbette dünyaca tanýnan markalarýmýzla yol almaktýr. Üreticilerimizin bu anlamda markalaþma çalýþmalarýný destekliyoruz." » (AA)
22 Aðustos 2014 Cuma
8
Çocuklara müze bilinci aþýlandý BASINDAN Mardin Müze Müdürü Nihat Erdoðan, Müzemiz içerisinde bulunan mozaikleri gezip gören çocuklar, yaptýklarý çalýþmayla geçmiþ ile bað da kurmuþ olduklarýný söyledi...
M
ardin Müzesinde 15 çocuðun katýlýmýyla mozaik etkinliði yapýldý. 2 gün süren çalýþma süresince çocuklar hem eðlendiler hem de sanatla buluþtular. Mardin Müze Müdürü Nihat Erdoðan, Müzemiz içerisinde bulunan mozaikleri gezip gören çocuklar, sonrasýnda yaptýklarý çalýþmayla geçmiþ ile baðý da kurmuþ olduklarýný söyledi. Her çocuðun birer çalýþma yaptýðý etkinlik ürünleri daha sonra müzede yapýlan tüm çalýþmalarýn gösterileceði sergi çalýþmalarýna dahil edileceðini belirten Erdoðan,” Yaz etkinlikleri kapsamýnda çocuklar müzemizde bir araya gelip uçurtmalar yaptýlar. Yaz süresince müzemizde gerçekleþtirilen etkinliklerden ilki olan uçurtma etkinliðine yaklaþýk 30 çocuk katýldý. Uçurtma
malzemelerinin ücretsiz daðýtýldýðý etkinlik, Mardin'de tasarladýðý özgün uçurtmalarýyla bilinen Zahit Mungan ile birlikte gerçekleþtirildi. Uçurtmalarýný tamamlayan çocuklar birlikte çalýþmanýn ve fotoðraf çekmenin keyfini yaþadýlar.”dedi Yaz boyunca
öðrencilerin Mardin müzesi eðitim çalýþmalarýna devam ettiðini ifade eden Erdoðan,” Tatil süresince müzemizi ziyaret eden misafirlerimizle eðitim çalýþmalarý yapýldý. Yaz tatili boyunca çocuklara müzede her türlü kolaylýðý saðladýk. Onlara müze ve tarih bilincini öðretmeye çalýþtýk” » Ali Edis dedi.
Ayrýlýk ümmete zarar veriyor
D
iyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Görmez, "Alimlerin bir ihtilaf ve ayrýlýk içinde olmasý ümmete büyük zarar vermektedir. Alimlerimiz ümmetin bu hale düþmesinde büyük rol oynamýþlardýr" dedi. Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Mehmet Görmez, alimlerin bir ihtilaf ve ayrýlýk içinde olmasýnýn ümmete büyük zarar verdiðini belirterek, "Alimlerimiz ümmetin bu hale düþmesinde büyük rol oynamýþlardýr maalesef. Geçmiþte alimlerimiz yöneticilerin, hakimlerin kurbaný olurken bugünkü alimler yöneticilerin, askeri cuntanýn, sultanlarýn sesi, sözcüsü olmuþ durumda" dedi. Ýslam dünyasýnýn son dönemdeki parçalanmýþlýðýna dikkati çeken Görmez, "Acý realite þunu gösteriyor ki, Ýslam alimleri sorumluluklarýný yerine getirmiyor. Bu alimler kendi nefislerine karþý sorumluluklarýný görevlerini yerine getirmiyor" diye konuþtu. Görmez, ümmetin büyük sorunlarla karþý karþýya olduðunu ve paramparça duruma getirildiðini belirterek, Ýslam dünyasýnda þu anda yaþanan iç çatýþmanýn tarih boyunca görülmediðini vurguladý. Ýslam dünyasýnýn, Müslümanlarýn bu hale
gelmesindeki tek nedenin dýþ güçler olmadýðýný belirten ifade eden Görmez, "Ýç zayýflýðýmýz olmasaydý dýþ güçlerin bunu yapmalarý mümkün deðildi" dedi. Görmez, þu anda yaþananlarýn sadece bu yüzyýlýn deðil, geçmiþten bu yana birikip gelen sorunlar olduðunu aktardý. Alimler zalim yöneticilerin sözcüsü olmuþ durumda Görmez, alimlerin ihtilaf ve ayrýlýk içinde olmasýnýn ümmete büyük zarar verdiðini vurgulayarak, "Alimlerimiz ümmetin bu hale düþmesinde büyük rol oynamýþlardýr maalesef. Geçmiþte alimlerimiz yöneticilerin, hakimlerin kurbaný olurken bugünkü alimler yöneticilerin, askeri cuntalarýn, sultanlarýn sesi, sözcüsü olmuþ durumda. Sarýklarý ve cübbeleri elleri kanlý yöneticilerin sözcüsü olmakta. Bu alimler milletin hakkýna girmekte ve ümmete zalimden daha fazla zarar vermektedir" ifadelerini kullandý. Bu alimlerin dinlerini dünyalýk karþýsýnda sattýðýný ifade eden Görmez, halbuki bu alimlerin Ýslam tarihi boyunca büyük kurumlarýn temsilciliðini yaptýðýný, büyük camilerde Müslümanlara hizmet ettiðini bildirdi. Bazý alimler 3 kuruþ için zalim diktatörlerin sesi oldular Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Mehmet Görmez, þöyle devam etti: "Ancak 3 kuruþ dünyalýk için zalim diktatörlerin sesi olmaktadýr bazý alimler? Gazze'de, Suriye'de, Irak'ta Müslüman ümmetin çocuklarýnýn öldürülmesine bazý alimler nasýl göz yummaktadýr? Bu sorunlarý çözmek için elimizden geleni yapmak zorundayýz. Müslümanlarýn bu þekilde birbirini öldürmesi tarih boyunca görülmemiþtir. Þiddeti ön plana
çýkaran, vahþeti ön plana çýkaran, hiçbir ahlaki ve hukuki ilkeyi göz önünde bulundurmayan, Müslüman olmayanlarýn tehcirine sebep olan, peygamberlerin, sahabelerin kabirlerini havaya uçuran görüþ tarih boyunca görülmemiþtir. Böyle bir zihniyet tarih boyunca görülmemiþtir. Bunlarýn karþýsýnda alimler durmak zorundadýr. Geçen sene ramazanda bizler Filistinli çocuklarýn, kadýnlarýn öldürülmesini izlemek zorunda kalmýþtýk. Bir Müslümana bundan daha acý verecek bir görüntü olabilir mi? Bizler ey alimler büyük sorumluluklarla karþý karþýyayýz." Görmez, çocuklarý mezhebi çatýþmalardan uzak tutmak ve tüm mezhebi taassuplardan arýndýrmak zorunda olduklarýnýn altýný çizerek, Müslümanlarýn kinden temizlenmesi gerektiðini vurguladý. Çok sesliliði yeniden yaymalýyýz Ýslam üniversitelerinin, kurumlarýnýn kaynaklarý, kitaplarý ve eðitim metodlarýnýn yeniden ele alýnmasý için harcanmasý gerektiðini dile getiren Görmez, sevgiyi ve çok sesliliðini yeniden yaymalarý gerektiðini söyledi. Tarihte yaþananlarý bir kenara býrakmalarý gerektiðini kaydeden Görmez, "Ýslami ayrýþmalar, gruplar gibi kelimeleri silmeliyiz. Aþýrýcýlar Müslümanlarý yok etmeye çalýþýyor" dedi. Mehmet Görmez, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nýn ümmetin uyanýþýný saðlayacak her türlü konuda rolünü oynayacaðýný ve bu konuda verdiði sözleri tutacaðýný dile getirerek, bindikleri geminin delinmesi halinde gemide yer alan herkesin zarar göreceðini, geminin kýyýya ulaþmasý durumunda herkesin kurtulacaðýný sözlerine » (AA) ekledi.
Cumhurbaþkaný Seçilen Baþbakanýn Kurduðu Hükümet
B
aþbakan sýfatýný taþýyan deðil de bir baþka kiþi Cumhurbaþkaný seçilse idi, Cumhurbaþkaný deðiþikliði ile Baþbakanlýðýn ve Hükümetin son bulma tartýþmalarý gündeme gelmeyecekti. Çünkü bizde Hükümetin baþý olan Baþbakan Cumhurbaþkaný tarafýndan tayin edilse de, Baþbakan ve belirlediði Bakanlar Kurulunun görev süresinin yeni seçilen Cumhurbaþkaný ile bir ilgisi olmayacaktýr. Bir diðer aday seçilse idi, mevcut Baþbakan ve Bakanlar Kurulunun görev ve yetkileri ile ilgili bir tartýþma da yapýlmayacak idi. Tartýþma, Cumhurbaþkaný seçilen Baþbakanýn ve dolayýsýyla mevcut Bakanlar Kurulunun görev ve yetkilerinin devam edip etmediði üzerinden yürütülmektedir. Cumhurbaþkaný seçildiði için Baþbakanlýðý sona eren, fakat göreve baþlayamayan ve Baþbakanlýk görevini de býrakmayan yeni Cumhurbaþkanýnýn, Baþbakan olduðu sýrada kurduðu Hükümet üyelerinin hukuki durumlarýnýn ne olacaðý deðerlendirilmelidir. Tespitler; 1- Eski Baþbakan, yerine yeni Baþbakaný tayin eder. Bu usulün izlenebilmesinin Anayasa ve herhangi bir yasada dayanaðý bulunmamaktadýr. 2- Cumhurbaþkaný, mevcut Bakanlar Kurulunu koruyup eski Baþbakanýn yerine yeni Baþbakaný seçer. Burada da cevap hayýrdýr. Çünkü Baþbakanlýk bittiðinde, Anayasa m.109’a göre baþkanlýk edip tayin ettiði Bakanlar Kurulu üyelerinin de görevleri son bulmaktadýr. 3- Baþbakanlýðý biten yeni Cumhurbaþkanýnýn kurduðu Hükümet de kendiliðinden son bulur. Bu durumda mevcut Cumhurbaþkaný, belirleyeceði bir milletvekilini Baþbakan olarak tayin eder. Yeni Baþbakan yeni Bakanlar Kurulunu oluþturur ve Meclise güvenoyu için gider. Bu durumda sorun, Cumhurbaþkaný mevcut Bakanlar Kurulu üyelerini görevden nasýl alacak? Cumhurbaþkaný seçilen Baþbakanýnýn bu sýfatý sana ereceðinden, Anayasa m.109 uyarýnca mevcut Bakanlar Kurulunun da kendiliðinden daðýlacaðý kabul edilir. Tüm bunlar dikkate alýndýðýnda; mevcut Baþbakanýn Cumhurbaþkaný olarak göreve baþlayýncaya kadar Baþbakanlýðýnýn devam etmesi, hem mevzuat ve hem de siyasi yarar bakýmýndan isabetli gözükmektedir. Baþbakanýn bu sýfatý bittiðinde, Bakanlar Kurulu da kendiliðinden daðýlmalý ve bakanlarýn bakanlýk sýfatlarý da
son bulmalýdýr. Anayasa m.109’a göre, “Bakanlar Kurulu, Baþbakan ve bakanlardan kurulur. Baþbakan, Cumhurbaþkanýnca, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasýndan atanýr. Bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya milletvekili seçilme yeterliðine sahip olanlar arasýndan Baþbakanca seçilir ve Cumhurbaþkanýnca atanýr; gerektiðinde Baþbakanýn önerisi üzerine Cumhurbaþkanýnca görevlerine son verilir”. Bizce, yeni Cumhurbaþkaný sýfatýyla görevine baþlayan eski Baþbakan tarafýndan yeni Baþbakan tayin edilmek suretiyle yeni Bakanlar Kurulu kurulacaktýr. Hukukumuzda Baþbakan Vekilliði olmayýp, yalnýzca Baþbakan yardýmcýlarý vardýr ki, bu bakanlar da Bakanlar Kurulu üyesi sýfatýyla Baþbakanlýða baðlý kurum ve kuruluþlarýn idaresinden sorumlu ve yetkili olurlar. Baþbakanýn süreli vekalet verme tasarrufu, seçilmiþ yeni Cumhurbaþkanýnýn Yüksek Seçim Kurulu tarafýndan kamuoyuna duyurulmasýndan önce gerçekleþtirilmelidir. Yüksek Seçim Kurulu’nun ilanýna kadar geçen süreçte görevine devam eden Baþbakanýnýn, yeni Cumhurbaþkaný olarak göreve baþlayacaðý ana kadar Baþbakanlýk görevi yapýp yetki kullanacak bir milletvekiline vekalet vermesi mümkün olabilir. Cumhurbaþkaný seçilmeyi; milletvekili ve Baþbakanlýk sýfatlarý ile siyasi parti genel baþkanlýðýnýn son bulmasý olarak kabul eden düþünceye göre, Yüksek Seçim Kurulu’nun seçim sonucu ile ilgili yapacaðý resmi duyurudan sonra Cumhurbaþkaný seçilen Baþbakanýn bu sýfatý biteceðinden, bir milletvekilini yerine vekil tayin etmesi de kabul edilemeyecektir. Tüm bunlar karþýsýnda, mevcut Baþbakanýn Cumhurbaþkaný sýfatý ile göreve baþlayýncaya kadar Baþbakanlýða devam edebileceðinin kabulü gerekir. Aksi görüþ ise, Yüksek Seçim Kurulu’nun hazýrlayacaðý tutanakla Cumhurbaþkaný seçilen Baþbakanýn, bu sýfatýnýn son bulacaðý ve mevcut Cumhurbaþkanýn yeni Baþbakan atamasý yönündedir.
9
22 Aðustos 2014 Cuma
Kitap Köþesi Harem ve Kuzenler
» Sayfa 8’de
Geleneksel akdeniz toplumlarýnýn ortak özelliði olan akraba evliliði, kan davasý, namus cinayeti, kadýnlarýn mirastan mahrum edilmesi ve baþörtüsü gibi geleneklerin ortaya çýkýþýný ve geliþimini araþtýran bu kitapta Germaine Tillion, kimliðin ve kültürel yapýnýn her bir toplumun kendi özünden deðil, düpedüz topraða el koyma biçiminin örgütlenmesinden ve bu örgütlenmenin farklý toplumsal akýmlar karþýsýnda geçirdiði deðiþimden kaynaklandýðýný ileri sürüyor. Hýristiyan ve Musevi topluluklara ait hatýrý sayýlýr mirastan da örnekler vererek, kadýn bedeni üzerinde hak iddiasýnda bulunan ve günümüzde yanlýþ olarak Ýslamiyet'e atfedilen sosyal örgünün köklerinin ta tarihöncesi çaðlarda, neolitik toplumda yattýðýný gösteriyor. Özellikle akrabalýðýn nasýl ekonomik, siyasi ve ahlaki bir düzen olduðunu anlatýþýyla, günümüz Türkiyesi'nde açýða
Derleyen: M. Sait Çakar
Sürpriz Damatlar
Eser Adý Yazar Adý Çeviren Orijinal Adý Cousins Sayfa Sayýsý Yayýnevi
: Harem ve Kuzenler : Germaine Tillion : Þirin Tekeli : Le Harem et les : 224 : Metis Yayýnlarý
çýkan kimi tartýþmalarý bildik modernleþme tartýþmalarýnýn ötesinde, çözülen toplumsal yapýlarý da dikkate alarak yorumlayabilmemiz için çok önemli bir fýrsat sunuyor.
TÜÝK: Bonzai kullanýmý 11 yaþýn altýna düþtü Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) tarafýndan yapýlan araþtýrma son dönemde çok sayýda gencin hayatýný yitirmesine sebep olan bonzai kullanýmýnýn 11 yaþýn altýnda düþtüðünü ortaya koydu...
M.M. Sait SaitÇakar Çakar
Filmin Adý: Sürpriz Damatlar Filmin Türü: Komedi Filmin Süresi: 1s 37dk Filmin Özeti: Claude ve Marie Verneuil, deðer ve geleneklerine baðlý yaþayan, çocuklarýna da bu yaþam biçimini aþýlamaya çalýþan katolik bir ailedir. Gelgelelim dört birbirinden çekici genç kadýnýn ebeveyni olmak zannetikleri kadar kolay deðildir. Zira büyük kýzlarýnýn bir müslümanla, diðerinin bir yahudiyle, üçüncünün ise Çinli Chao ile evlenmeleri tam anlamýyla bir þok yaþamalarýna neden olmuþtur. Neyse ki en küçük kýzlarý kendi geleneklerine uygun bir Fransýz katoliði olan Charles ile birliktedir ve bu bile onlarý avutacak bir geliþmedir. Ancak Charles'ý akþam yemeðine çaðýrmaya karar verdiklerinde durumun hiç de bekledikleri
gibi olmadýðýný fark ederler. Verneuil'ler büyük bir trajedi olduðunu düþündükleri bu evliliði engellemek için ellerinden geleni yapacaktýr. Philippe de Chauveron'un yönetmenliðini üstlendiði filmin oyuncu kadrosunda Christian Clavier, Chantal Lauby ve Ary Abittan gibi isimler yer alýyor.
Þef
T
Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü & Ýnternet Editörü
Vizyona Giren Filmler
ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) tarafýndan yapýlan araþtýrma son dönemde çok sayýda gencin hayatýný yitirmesine sebep olan bonzai kullanýmýnýn 11 yaþýnýn altýnda düþtüðünü ortaya koydu. Geçen yýl 48 binden fazla çocuk baðýmlýlýk yapan madde kullanýmý nedeniyle güvenlik birimlerine getirildi. Çocuklarýn yaklaþýk 4 bin 500'ünün esrar, 213'ünün bonzai, 118'inin eroin ve 171'inin de hap kullandýðý tespit edildi. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) 2013 yýlý 'güvenlik birimine gelen veya getirilen çocuklar' araþtýrmasýna göre; son günlerde birçok gencin ölümüne sebep olan 'bonzai' sentetik uyuþturucu maddesi ile alakalý çarpýcý detaylar yer aldý. Bonzai kullanýmýnýn 11 yaþýn altýna düþtüðünü gösteren rapora göre bonzai kullanan 165 çocuðun 15-17 yaþ aralýðýnda, 42 çocuðun 12-14 yaþ aralýðýnda, 6 çocuðun ise 11 yaþýnýn altýnda olduðu belirlendi. Rapora göre bonzai maddesinin yaný sýra esrar kullanýmý da 11 yaþýn altýna indi. 11 yaþýn altýnda esrar kullanan çocuk sayýsý da 6 12-14 yaþ arasýnda 415, 15-17 yaþ arasýnda ise 4 bin 18 çocuk olduðu bilgisi verildi. Ayrýca çocuklarýn 32 bin 849'unun sigara içtiði tespit edilirken bunlarýn 296 tanesi 11 yaþýn altýnda olduðu belirlendi. » CÝHAN
Filmin Adý: Þef Filmin Türü: Komedi Filmin Süresi: 1s 54dk Filmin Özeti: Carl Casper þýk bir restoranda çalýþan bir baþ aþçýdýr. Kendi mutfaðýna ait yemekleri nefistir ama lokantanýn menüsüne baðýmlý çalýþtýkça yaratýcýlýðý ve ona baðlý olarak da yemeklerinin lezzeti düþüþe geçer. Üstelik önemli bir gurmenin yemekleri hakkýnda yaptýðý olumsuz eleþtiriler Carl için bardaðý taþýran son damla olur. Yeteneðine raðmen kariyerinde düþüþe geçtiðini hisseden Carl'a tam da bu dönem bir teklif gelir: ikinci el bir bir yemek karavaný al ve kendi iþinin patronu ol! Oðlu Percy ve eski bir arkadaþý olan Martin'in yardýmýyla Carl Amerika yollarýnda yemeðe ve yeni lezzetlere ve de en önemiþi hayata dair tutkusunu yeniden
keþfedecektir. Yönetmenliðini ve senaristliðini Jon Favreau'nun üstlendiði dramatikomedi filminin kadrosunda Favreau'ya Scarlett Johansson, Sofía Vergara ve Robert Downey Jr., John Leguizamo, Dustin Hoffman ve Oliver Platt gibi yýldýz isimler eþlik ediyor.
22 Aðustos 2014 Cuma
10
Mardin'e gelen üniversiteli gençlere alkol ve sigaranýn zararlarý anlatýlýyor Mardin Halk Saðlýðý uzman ekipleri Mardin’e gezmeye gelen 500 üniversite öðrencisine Tütün ve Tütün Mamullerinin Zararlarý, Alkol ve Madde Baðýmlýlýðýnýn Önlenmesi konularýnda eðitim verdi...
M
ardin Halk Saðlýðý uzman ekipleri Mardin’e gezmeye gelen 500 üniversite öðrencisine Tütün ve Tütün Mamullerinin Zararlarý, Alkol ve Madde Baðýmlýlýðýnýn Önlenmesi konularýnda eðitim verildi. Halk Saðlýðý Müdürlüðümüzde görevli Psikolog Birgül Þahin ve Kýzýltepe Toplum Saðlýðý Merkezinde görevli Psikolog Serap Olcar tarafýndan Aðustos ayý boyunca farklý illerden Mardin’e gezi amaçlý gelen ve gezi boyunca Kredi Yurtlar Kurumunda misafir edilen 500 Üniversite öðrencisine uyuþturucu ve alkol konusunda bilgiler verdi. Mardin Halk saðlýðý Ýl Müdürü Nurettin Özdener, Halk Saðlýðý Müdürlüðü olarak bu yýl Mardin’i gezmeye gelen üniversite öðrencilerine yönelik müdürlüðümüzde görevli Psikolog Birgül Þahin ve Kýzýltepe Toplum Saðlýðý Merkezinde görevli Psikolog Serap Olcar tarafýndan yaklaþýk 500 öðrenciye tütün ve tütün mamullerinin zararlarý, alkol ve madde baðýmlýlýðýnýn önlenmesi konularýnda eðitim verildiðini söyledi. Özdener,” Tütün Alkol Madde Baðýmlýlýðý, Tütün kullanýmý, birçok saðlýk sorununa yol açan, önlenebilir hastalýk ve ölüm sebepleri arasýnda en önde gelen risk faktörüdür. Maruz kalanlarýn normal yaþam süresini kýsaltarak erken ölümüne yol açan tütün, halen dünya genelinde her 10 ölümden bir tanesinin sebebidir. Dünyada yýlda yaklaþýk 6 milyon kiþi tütün kullanýmýnýn neden olduðu saðlýk sorunlarý yüzünden ölmekte, Türkiye’de ise en az 100.000 kiþi tütüne baðlý hastalýklar nedeniyle kaybedilmektedir. “dedi Bilindiði gibi sigara yalnýz içeni deðil, ayný ortamda bulunaný da zarar verdiðini ifade eden Özdener,” Bilimsel veriler kapalý ortamda sigara dumanýna maruz kalmanýn sigara içmeyen insanlarda kalp krizi ve kanser
gibi ciddi saðlýk sorunlarýna yol açtýðýný ve bu konuda hiçbir güvenli aralýðýn olmadýðýný ortaya koymaktadýr. Alkol kullanýmý, özellikle halk saðlýðý alanýnýn öncelikli konularýndan biri olup, insan yaþamýna deðiþik yönlerden belirgin zararlar vermektedir. Alkol, çeþitli kanserler, akciðer hastalýklarý, ruhsal bozukluklar, gastrointestinal hastalýklar, kardiyovasküler bozukluklar gibi altmýþa yakýn hastalýðýn nedenidir. Ayrýca alkol; doðum anomalilerine yol açmanýn yaný sýra, þiddet, suça eðilim, intihar, aile içi sorunlar, sosyal problemler, trafik kazalarý ve iþ yeri problemleri gibi birçok
toplumsal, ekonomik ve sosyal sorunun da nedeni olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Alkolün olumsuz sonuçlarý sadece içenleri deðil, onlarýn eþlerini, çocuklarýný, arkadaþlarýný, iþverenlerini ve çevrelerindeki insanlarý da etkilemektedir. Dolayýsýyla alkol saðlýk için zararlý olduðu kadar, açtýðý toplumsal yaralar sebebiyle de bireyler ve aileleri için yýkýcý sonuçlar doðurmakta ve toplumsal yaþamý olumsuz etkilemektedir. Mümkün olduðu sürece gençlerimizi bu zararlý alýþkanlýklardan uzak tutmak gerekir.”þeklinde konuþtu. » Ali Edis
Suriye ve Sincar halký için yardým toplama kampanyasý
N
usaybin Belediyesi ve STK'lar, Suriye ve Sincar (Þengal) halký için
yardým toplama kampanyasý baþlattý. Nusaybin Belediyesi adýna Cengiz Kök yaptýðý açýklamada, ilçede faaliyet gösteren STK'larýn da desteðiyle yardým kampanyasý baþlattýklarýný söyledi. Belediye Meclis üyeleriyle birlikte esnafý dolaþtýklarýný bildiren Kök, isteyen vatandaþlarýn yardýmlarýný Mitanni Kültür Merkezi'nde kurulan yardým masasýna da teslim edebileceðini kaydetti. Kök: "Bugün Þengal ve
Rojava'da yaþayana halkýmýz zorlu bir süreçten geçiyor. Bir yandan IÞÝD terörü diðer yanda yaþam zorluðuyl amücadel ediyorlar. Biz de Nusaybin halký için Rojava ve Þengal halký için yardým kampanyasý baþlattýk. Kampanyaya tüm halkýmýzýn destek vermesini bekliyoruz" þeklinde konuþtu. Kök ve beraberindeki yöneticiler Nusaybin esnafýný ziyaret ederek yardým kampanyasý hakkýnda bilgi verdi. » (AA)
Eyyuphan Kaya Baþtan Sona kadar Yanlýþ
L
ice olayýný nasýl ele alacaðýmý bilemiyorum. Dilim lal oldu, beynim domura uðradý. Meseleyi tahlil etmekte zorlanýyorum. 7 yýldýr barýþ süreci için çaba sarf ediliyor, taþ üstüne taþ koymaya çalýþýyoruz. Bir derece mesafe de kat edildi. Ama bu tür hadiselerinin oluþmasý insanýn beklentilerini alt üst ediyor. Acaba birileri bu barýþýn gelmesinden rahatsýz mýdýr? insan sormadan edemiyor. Kürtlerin bir sözü var “…jé méra ê béke hesabé péþ u paþ” yani erkek o ki bir hadisenin hem baþlangýcýný hem neticesini düþünür. Hani Türkçede de buna benzer bir ifade var, askeri anlamda kullanýlýyor “bir yere girmeden, oradan nasýl çýkacaðýnýzý hesap etmelisiniz.” Ýki ifade de birbirini destekliyor gördüðünüz gibi. Peki barýþ süreci Anadolu insanýnýn gönlüne su serpmiþ, belli bir ivme ile yoluna devam ederken, oradan buradan firene basma gibi neden arýzalar çýkýyor acaba? Anlamakta zorlanýyorum. Lice'deki bu heykel dikme hadisesi kimin aklýna geldi, bu basireti kapalý vatandaþýmýz acaba bunu fak etmediler mi? Yoksa asýl amacý buydu da birilerini oyuna getirdi þimdi amacýna ulaþtý diye kýs kýs gülüyorlar mý? Müdahale tarzýna gelince daha tedbirli olunamaz mýydý? Bu iki insanýmýzý feda etmeden bu sorunu çözemez miydik? Behey adam heykeli indirdin, indirdin ne diye kafasýna basarak poz veriyorsunuz? Yaptýðýnýz davranýþýn toplum psikolojisi üzerinde nasýl bir iz býrakacaðýnýzý tahmin edemiyor musunuz? Bir sefer þunu söyleyeyim “heykel” bizim toplumuzun kültürüne ters düþüyor. Heykel, insanýmýzýn tedibi için kullanýlan bir zulüm aracýdýr.Eski ceberut devletten kalma yanlýþ uygulamalarý canlandýrmak Kürtler mi kaldý? Eðer bazý hadiselerin hafýzalarýmýzdan kalmasý ve bir daha hatalarýn iþlenmemesini istiyorsanýz belki anýt yapýlabilir. Mesela Roboski hadisesinde devletin özür dilemesinin yaný sýra saldýrý sonucu öldürülenlerin mezarlýklarýnda 34 vatandaþlarýmýzýn ismini yazýlý olduðu ve saldýrýnýn oluþ biçimi hakkýnda bilgi içeren bir ibarenin olmasýnda fayda var diye bir öneride bulunmuþtum hala da o talebimin arkasýndayým. Peki bu Lice olayýnda iki canýmýz gitti, þimdi ben kimin yakasýna yapýþayým, bu olayýn baþlamasýna sebep olan kimseleri mi yoksa bu olaya sivil toplumu devre dýþý býrakarak askeri bir müdahaleyle isyaný bastýrýrcasýna heykeli ortadan kaldýrmaya çalýþýp bu arada bu iki gencimizin ölümüne sebep olanlarý mý? Þaþýrdým kaldým. Ama ben hakkýmý helal etmem! Kime mi? Bu heykel yapýmýnýn kararýný verenlere, Heykeli ortadan kaldýrýrken itinalý davranmayanlara, Her iki taraftan da bu hadiseyi sühuletle atlatabildiði halde saðduyulu davranmayanlara, Hakkýmý helal etmem arkadaþ. Ben barýþ için mücadele ederken bunlar çalýþmalarýmý sabote ediyorlar. Yetmiyormuþ gibi bir de insanlarým ölüyor. Ya yaralýlar kim bilir kaç yaralý var, Sadece ben mi? milyonlarýn bedduasý bu olayýn paydaþlarý üzerindedir, insanlarýmýzý üzmeye kimin ne hakký var, 30 yýldýr ciðerimiz yanýyor hala yetmedi mi ki devam etmesini istiyorsunuz? Kimse bana “Baþýnýz sað olsun” demekle beni teselli etmeye kalkýþmasýn, bunu diyeceðine bu olayýn paydaþlarýný kýnasýn belki azýcýk teselli olurum. Yazýk ki ne yazýk! Allah bu memlekete bu millete böyle acýlar vermesin. Barýþ sürecinin tüm paydaþlarý hayatýn lezzetinden payidar olmasý dileðiyle.
diyarbakirkmm21@gmail.com