KAMUSEN’den hükümetin bütçesine tepki
T
ürkiye kamu sendikasý (KAMUSEN) Mardin þubesi son aylarda yaþanan zam olaylarýna tepki gösterdi.
Kamusen il binasýnda açýklama yapan Bahattin Biçer Aralýksýz olarak 10 yýldýr ülkeyi dilediði gibi yöneten AK Parti iktidarýnýn hazýrladýðý bütçeyle bir yýl daha geçirmeye hazýrlandýklarýný belirtti. 2012 yýlý boyunca memurlarý, emeklileri enflasyona ezdirmedik deyip, ülkenin kaymaðýný yandaþ çevrelere daðýtanlarýný diyen biçer. Þunlarý kaydetti. “Günlerce, sözde sendikalarýn ve
siyasetçilerin büyük bir nimetmiþ gibi anlattýðý, toplu sözleþme tiyatrosunu izledik. Eþit iþe eþit ücret getireceði söylenen 666 sayýlý KHK ile kamu görevlilerinin fazla mesailerinin, ikramiye haklarýnýn gasp edildiðine, bazý kurumlarda yol ücretlerinin kaldýrýldýðýna, öðretmen, akademisyen, KÝT çalýþaný gibi birçok memura ise hiç ek ödeme artýþý yapýlmadýðýna þahit olduk. Kamu görevlilerini tam 6 ay boyunca sýfýr zamma mahkûm edip, doðalgaza % 29,3; elektriðe % 20; mazota, benzine %13; kömüre %17; oduna %21; ulaþýma %16 zam yapanlarýn; toplu sözleþme adý altýnda memurlara %4+4 artýþý reva görmelerini yaþadýk. Ekonomide yaptýklarý yanlýþý, dýþ politikada düþtükleri zafiyeti, ekonomiyi yönetememelerinin beceriksizliðini memura, emekliye, dul ve yetime fatura eden siyasetçilerle, bakanlarla muhatap olduk. Þimdi bu çarpýk anlayýþýn hazýrladýðý 2013 yýlý bütçesi Meclis'te görüþülüyor.Bundan önceki 10 yýlda ne gördüysek, ne yaþadýysak, 2013 yýlýnda da benzer þeylerle karþýlaþacaðýz. Eðri cetvelden doðru çizgi çýkmaz. Hükümetin elindeki terazi bozuk, cetvel eðri, bu nedenle de yaptýðý hesaplarýn hepsi yanlýþ çýkýyor.” Dedi. Devamý Sayfa 2’de
GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE
20 Aralýk 2012 Perþembe
Havalar soðudu, gribe dikkat! K Ali Edis
ýþ mevsiminin artýk kendisini iyiden iyiye hissettirdiði þu günlerde uzmanlar; özellikle grip hastalýðýnda ve bakteriyel enfeksiyonlarýn tedavi edilmemesi durumunda enfeksiyonlarýn ilerlemesi sonucu ölüme kadar giden komplikasyonlara yol açabileceðine dikkati çekiyor. Havalarýn soðumasýyla birlikte artan enfeksiyon hastalýklarýnýn baþýnda soðuk algýnlýðý, grip ve nezlenin geldiðini belirten uzmanlar vatandaþlarý gribe ve soðuk algýnlýðýna karþý tedbir almalarýný istedi. Mardin Ýl Saðlýk Müdürü Mehmet Derviþ, hastalýk belirtilerini þöyle sýralýyor: "Kýþ
Yýl: 9 Sayý 2525 Fiyatý :25 Kr
mevsimiyle birlikte havanýn soðumasý, hava kirliliðinin artmasý, kapalý mekanlarda aðýrlýklý olarak bulunmak. Özellikle çocuklarýn kaynak olduðu soðuk algýnlýðýnýn sürekli bulaþmasý hastalýklarýn oranýný arttýrýyor. Sonbaharda sýklýðý artan enfeksiyon hastalýklarýný ise soðuk algýnlýðý, nezle, grip, bademcik iltihabý, farenjit, sinüzit, orta kulak iltihabý ve bronþit olarak sýralayabiliriz” dedi Soðuk algýnlýðýnda istirahat, bol sývý ve vitamin alýn
Soðuk algýnlýðýnýn, nezle ve grip virüsleriyle oluþan hastalýklar olduðuna dikkat çeken Derviþ” Hastalýklarýn 2-3 günde iyileþme göstermeyen durumlarda saðlýk kuruluþlarýna baþvurulmasý gerektiðinin altýný çiziyor: Derviþ” Bu belirtiler halsizlik, ateþ, boðazda yanma, burun týkanýklýðý veya akmasý ve kas aðrýlarýdýr. Bakteri denilen, antibiyotiðin etkilediði mikroplarla olan tonsillit, farenjit, larenjit gibi enfeksiyonlarda ise þiddetli ateþ ve boðaz aðrýsý, ses kýsýklýðý, öksürük ve kýrgýnlýk oluþur. Sinüzitte ise baþ aðrýsý, burun týkanýklýðýnýn yaný sýra baþýn ön baþýn ön kýsmýnda dolgunluk hissi görülür. Virüslerle oluþan enfeksiyonlar; antibiyotiðe ihtiyaç göstermeden iyileþirler. Bu tür belirtiler görüldüðünde, istirahat, bol sývý alýmý, vitaminler, aðrý kesiciler ve antigribal ilaçlarla iyileþme saðlanýr. Yalnýzca gripte özel virüs ilaçlarý kullanýlýr. Basit
enfeksiyonlarda belirtiler 2-3 günde gerileme gösterir. Bakteriyel olanlarda ise antibiyotik tedavisi gerekir.”þeklinde konuþtu Grip ve nezle hastalýðýndan korunma yöntemlerinden bahseden Mehmet Derviþ” Mevsimde yetiþen meyve ve sebzelerin tüketilmesi gerektiðine iþaret ederek þöyle devam etti: “Halkýmýz hasta olmamak için kapalý ortam ve kalabalýklardan uzak durmalýdýr. Eðer bu ortamlarda bulunmalarý gerekiyorsa, ortam iyi havalandýrýlmalýdýr. Eller temas sonrasý iyi yýkanmalýdýr. Yýkanmadýðýnda temasla elimize bulaþan mikroplarý kendi ellerimizle burnumuza ve aðzýmýza götürerek hasta olabiliyoruz. Bunlara dikkat edilirse yýl içerisinde geçirilecek hastalýk sayýsýný yarýya indirebiliriz.
Son 3 yýlda 274 þirket açýldý Mardin son yýllarda gerek turizm de gerekse sanayi de büyük bir deðiþim yaþadýðýna dikkat çeken Mardin Belediye Baþkaný Beþir Ayanoðlu, ticaretin kalbini Mardin'in oluþturduðunu belirtti. Ýsmail Erkar
S
Esnafa TEB ‘den dükkâna þenlik kredi protokolü
M
ardin Esnaf ve Sanatkârlar odalarý Birliði üyelerine TEB’den Kredi imkâný saðlanmasý amacýyla Türk Ekonomi Bankasý (TEB) ile kredi protokolü imzalandý. TEB ile Mardin Esnaf ve Sanatkârlar Odalarý Birliði arasýnda imzalanan kredi protokolünde Þube Müdürü Emrah Baki Þefik ve Esnaf ve Sanatkârlar Odalarý Birliði baþkaný Doðan Gazan katýldý. Sayfa 2’de
3 yýlýn kayýp çocuk müracaatý 62 bin
Trafiðe kayýtlý araç sayýsý 16,9 milyonu aþtý
on yýllarda turizm ve sanayi alanýnda önemli geliþmelerin yaþandýðý Mardin’de 3 yýl içinde 274 þirket açýldý. Hem turizm alanýnda hem de sanayide yatýrým yapmak isteyen iþ adamlarýnýn güvenli limaný haline gelen Mardin 2013 yýlýnda yeni kurulan ikinci OSB’de 180 yatýrýmcý fabrika kurmak için sýraya girmiþ durumda. Mardin son yýllarda gerek turizm de gerekse sanayi de büyük bir deðiþim yaþadýðýna dikkat çeken Mardin Belediye Baþkaný Beþir Ayanoðlu, ticaretin kalbini Mardin'in oluþturduðunu belirtti. Mardin ticari anlamda çok ciddi cazibesi olan bir þehir olduðunu belirten Ayanoðlu, "Türkiye Ýstatistik Kurumu (TUÝK) verilerine göre Mardin’de son 3 yýlda açýlan þirket sayýsý 274’e ulaþtý. Kapanan þirket sayýsý ise sadece sekizdir. Diðer yeni
kurulacak 13 büyük þehir belediye sýnýrlarý içerisinde en az þirketin kapandýðý yer Mardin’dir. Buda bize gösteriyor ki Mardin sýnýr ticareti nedeniyle cazibesini koruyan önemli ticaret merkezidir. Burada yeni kurulan þirketlerin kendi yaðýyla çarkýnýn döndüðünü oradaki ihracatý ithalatý yapabildiðini gösteriyor.“ dedi Mardin’in yýllýk 500 ile 750 milyon ihracat kapasitesine sahip olduðuna dikkat çeken Ayanoðlu, þöyle konuþtu: "Mardin Organize Sanayi Bölgesi'nde küçük orta boy iþletmeler, fabrikalar gýda, un, makarna, bisküvi gibi þeylerin Ortadoðu pazarýna daha çabuk ulaþtýrdýklarý için ihracatýmýz iyi durumdadýr. Türkiye’de kiþi baþýna düþen milli gelir 11 bin dolar seviyesindedir. 2011 TUÝK verilerine göre Mardin’de 7 bin 500 dolardýr. Türkiye geneliyle Mardin geneli arasýnda 2 bin dolarlýk bir fark var. Bu farký kapatmak için hem sanayi de hem de turizm de daha da çok çalýþmalýyýz.”
Akdað: "Okullardaki yakýt problemi en kýsa sürede giderilecek" Sedat Aslanaçier
A çiþleri Bakanlýðý, Emniyet Genel Müdürlüðü ve Jandarma Genel Komutanlýðý verilerine göre 2008-2011 yýllarý arasýnda yapýlan kayýp çocuk müracaatýnýn toplam 62 bin 517 olduðunu bildirdi. Ayný dönemde bulunan çocuk sayýsýnýn ise 61 bin 375 olduðunu ifade edildi. Ýçiþleri Bakanlýðý, son günlerde bazý basýn yayýn organlarýnda "Türkiye'de 2008-2011 yýllarý arasýnda 27 bin 746 çocuðun kaybolduðu, bu yýllar arasýnda sadece 5 bin 962 çocuðun bulunduðu, 21 bin 784 çocuðun ise halen kayýp olduðu yönünde haberler" yer almasý üzerine açýklama yaptý.
Ý
Sayfa 3’te
T
rafiðe kaydý yapýlan motorlu taþýt sayýsý Ekim ayýnda bir önceki aya göre yüzde 1,8 artarak 86 bin 333 oldu. Ocak-Ekim döneminde
trafikteki toplam taþýt sayýsý 812 bin 257 artarken, trafiðe kayýtlý toplam araç sayýsý ise 16 milyon 901 bin 785 oldu. Sayfa 3’te
k Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdað, okullardaki yakýt probleminin en kýsa sürede giderileceðini bildirdi. Akdað, yaptýðý yazýlý açýklamada, Kýzýltepe ilçesinden telefonla arayan vatandaþlarýn, okullarda kaloriferlerin yanmadýðýný ve çocuklarýn hastalandýðýný dile getirdiðini kaydetti. Sendikalar ve öðretmenlerin de yakýt sorununu kendisine illetiðini belirten Akdað, "Mardin Valiliði ve Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü ile görüþüldü. Kýzýltepe Kaymakamlýðý, çarþamba gününden itibaren yakýtlarýn daðýtýlacaðýný tarafýmýza iletti. Geleceðimizin teminatý olan çocuklarýmýzýn, saðlýklý bir þekilde eðitim ve öðretimlerini devam etmelerini saðlamak bizlerin vazifesidir. Okullardaki yakýt problemi, en kýsa sürede giderilecek. Konunun takipçisiyiz, olmaya da devam edeceðiz" ifadelerini kullandý.
20 Aralýk 2012 Perþembe
2
KAMUSEN’den hükümetin bütçesine tepki Ýsmail Erkar Sayfa 1’den devam
2
013 yýlý bütçesinde, bütçe açýðýnýn ve cari açýðýn, memur, emekli, dul ve yetimlerden kesilecek parayla ve yeni vergilerle kapatýlmaya çalýþýlacaðý görüldüðünü ifade eden Biçer konuþmasýný þöyle sürdürdü. “Gelecek yýl bütçesinde enflasyon hedefi %5,3; büyüme hedefi %4 ama Özel Tüketim Vergisindeki artýþ %17, KDV artýþý %18 ve toplam vergilerdeki artýþ da %14 olarak planlanmýþ.Bunun anlamý, dar ve sabit gelirlilerimizin sýrtýna binecek yeni vergilerdir. Bunun anlamý vergi dilimi nedeniyle, Haziran ayýndan sonra azalacak maaþlardýr. Bunun anlamý, zahmeti, külfeti çalýþanýn sýrtýna bindirmek, nimeti mutlu azýnlýða peþkeþ çekmektir.2002-2012 yýllarý arasýnda ülke ekonomisi ortalama yýllýk %6,8 oranýnda büyürken, kamu görevlilerine büyümeden pay verilmemiþ, aksine pastadan aldýklarý pay kýsýlmýþtýr.Ekonomik kriz dönemleri, çalýþanlarýmýzýn haklarýnýn budanmasý için bir fýrsat olarak görülmüþ, bu dönemlerde çalýþanlarýmýz iþsizlikle tehdit edilerek sesleri kýsýlmýþtýr. Yatýrým paketi adý altýnda sanayici ve iþ adamlarýna milyarlarca liralýk kaynak yaratýlýrken, memurlarýmýz ve memur emeklilerimiz açlýða, yoksulluða ve sefalete sürüklenmektedir. Yalnýzca 2012 yýlý içinde banka hesabýnda 1 milyon lira ve üzerinde para bulunan mevduat sahiplerinin sayýsý 6 bin 669 kiþi artarak 51 bin 161 kiþiye yükselmiþtir. Bir yanda milyonlarýna milyonlar katan mutlu azýnlýk varken diðer tarafta ek ödemeden, fazla mesaiden, ikramiyeden bile mahrum býrakýlan, %3+3 zamma mahkûm edilen memurlar bulunmaktadýr. Bilinmelidir ki, devletin bütçesi kimsenin babasýnýn malý deðildir. Bütçe de milli gelir de milletin ortak kaynaðýdýr.Hükümetin görevi, herkesin ortak malý olan bütçeyi adaletle yönetmek, elde edilen geliri, hakça paylaþtýrmaktýr.75 milyonun ortak kaynaðýndan; milletin %99'u için ayrýlan pay, milletin geri kalan %1'lik ayrýcalýklý kesimi için ayrýlan pay kadar bile olamamýþtýr.Son 10 yýl içinde toplamda reel anlamda %68 büyüyen bir ülkede, çalýþanlarýn pastadan aldýðý pay azalýyorsa, burada bir tutarsýzlýk ve adaletsizlik var demektir.” Þeklinde konuþtu. Ne yazýk ki, bu bütçeyle 2013 yýlýnda da bu adaletsizlik artarak süreceðini ifade eden biçer “Son bir yýl içinde tavuk eti, fasulye, traþ %15, deterjan %13, sabun %18, þampuan %25, tren %27, vapur %19, otobüs %10, doðalgaz %29, odun %20, kömür %16, elektrik %20, okul masraflarý ve tüp %10 zamlanmýþken; memurlara %3+3 zammý reva gören anlayýþýn hazýrladýðý bütçenin adalet getirmeyeceði açýktýr.Bu anlayýþla dar ve sabit gelirlilerin insanca bir yaþama kavuþmasý hayalden öteye
gitmeyecektir.2013 için kamu görevlilerine verilmesi planlanan maaþ zammý, memurun cebinden çýkacak paranýn yarýsýný bile karþýlamamaktadýr.Bütçe görüþmelerinde Hazinedeki altýn ve döviz rezervleriyle övünen Sayýn Baþbakan'ýn demecini hayretler içinde izledik.Madem Hazine altýn ve döviz kaynýyor; Bakanlar neden çýkýp her gün memur maaþlarýnýn bütçede açýk yarattýðýný iddia ediyorlar?Madem Hazine altýn ve döviz kaynýyor; memurlar, emekli, dul ve yetimler neden inim inim inletiliyor?Madem Hazine altýn ve döviz kaynýyor; neden her yýl milyarlarca dolar borçlanýlýyor, her yýl rantiyeciye 50 milyar lira faiz ödeniyor?Madem Hazine altýn ve döviz kaynýyor; neden fabrikalar, limanlar, ormanlar, madenler, hatta otoyollar ve köprüler haraç mezat satýlýyor, ülkemizin deðerleri elden çýkarýlýyor?” 2013 yýlý bütçesinde memur, iþçi, emekli, dul, yetim, gazi, þehit yakýný gibi dar ve sabit gelirli vatandaþlara ayrýlan ödenek, toplam milli gelirin yalnýzca %7,1 olduðunu ifaden Biçer “ illi Gelirin %92,9'unu mutlu azýnlýða peþkeþ çekmek, hangi adaletle baðdaþmaktadýr?Milletten tahsil edilen vergilere, ÖTV ve KDV'ye %18 artýþ öngörüp, memurlara %3'le yetinin demek hangi adaletle baðdaþmaktadýr?Bir taraftan Türkiye'nin ekonomisi en hýzlý büyüyen ülke olmasýyla övünen yetkililerin, diðer taraftan memurlarýna ve emeklilerine gerçek enflasyonun üçte biri kadar maaþ artýþý öngörmesi anlaþýlýr ve kabul edilebilir deðildir.Kamu görevlilerimiz; 666 sayýlý KHK ile ek ödemelerde yaratýlan adaletsizliklerin çözülmesini, kaldýrýlan fazla mesailerin, ikramiyelerin, servis ücreti karþýlýðý ödenen ulaþým yardýmlarýnýn yeniden düzenlenmesini,Bir saatlik fazla çalýþma
Uyuþturucu operasyonu
N
usaybin ile Kýzýltepe ilçelerinde yapýlan eþ zamanlý yol uygulamalarýnda toplam 14 kilo 900 gram uyuþturucu ele geçirildi. Olayla ilgisi bulunan 3 kiþi yakalandý. Nusaybin Bölge Trafik önündeki yol uygulamasýnda plakasý açýklanmayan bir araç polisler 'Dur' ihtarýnda bulundu. Araç Ýpek Yolu Kýzýltepe istikametinde durduruldu. Araçta yapýlan aramada 2 adet siyah renkli poþet içerisinde toplam daralý aðýrlýðý 9 kilo 100 gram
kubar esrar maddesi ele geçirildi. Adliyeye sevk edilen uyuþturucu taciri þahýs, tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalý Cezaevi'ne konuldu. Kýzýltepe ilçesi çýkýþandaki bir mýsýr fabrikasý önünde oluþturulan yol uygulamasýnda ise durdurulan bir araçta yapýlan aramada 5 kilo 800 gram kubar esrar maddesi ele geçirildi. Bu olayla da ilgili 2 kiþi gözaltýna alýndý. Son 2 günde uyuþturucu tacirlerine büyük darbe vuran Mardin polisi, toplam 26 kilo esrar ele geçirdi. (CÝHAN)
Genç kýz intihar giriþiminde bulundu Ali Edis
K
ýzýltepe ilçesinde genç bir kýz, apartmanýn 5.katýndan aþaðý atlayarak intihar giriþiminde bulundu. Edinilen bilgiye göre, Kýzýltepe Eski Kasaplar Çarþýsý Özmuhaciroðlu apartmanýn 5. katýnda ailesiyle birlikte ikamet eden Meryem D. (17), henüz belirlenemeyen bir nedenle
intihar giriþiminde bulundu. Akþam saat 21.30 sularýnda evlerinin camýndan kendini aþaðýya býrakan Meryem D., apartmanýn altýnda bulunan dükkanlarýn tentesine düþtü. Olay yerine gelen saðlýk ekipleri tarafýndan hastaneye kaldýrýlan Meryem D.'nin, vücut ve kafasýnýn muhtelif yerlerinde kýrýklarýn oluþtuðu ve hayati tehlikesinin bulunduðu öðrenildi.
karþýlýðýnda ödenen 1,35 TL'nin hiç olmazsa çalýþanýn bir saatlik ücreti tutarýna çýkarýlmasýný,4/C'li çalýþanlarýmýzýn insan haklarýna aykýrý uygulamalarla çalýþmaya mahkûm edilmesinden vazgeçilmesini,Adil bir vergi sistemi ile herkesin kazandýðý ölçüde vergi ödemesinin saðlanmasýný,Maðdur edilen, unutulan 4/B'li ve diðer sözleþmeli çalýþanlarýmýzýn kadroya geçirilmesini,Ýþyerlerinde yaþadýklarý sorunlarýn çözülmesini beklerken; yetkililerin aylarca çalýþýp, günlerce müzakere edip ortaya çýkardýklarý 2013 yýlý bütçesini görünce büyük bir hayal kýrýklýðý yaþamýþlardýr.Ülke insaný yanlýþ ekonomi politikalarýyla günden güne tüketilirken, yanlýþý görme ve doðruya yönelme erdemi gösteremeyenlerin, vicdaný ve ahlak anlayýþý mutlak sorgulanmalýdýr.” Dedi. Ýddialara göre Türk ekonomisi büyümektedir. Ancak, bu büyüme dar gelirliye, ücretli çalýþana ve iþsize yansýyacak tarzda gerçekleþmediðini söyleyen biçer “Ülkemizde, gelir daðýlýmda yaþanan adaletsizlik hýzla artmakta, zengin daha zengin, fakir daha fakir hale gelmektedir.Türkiye Kamu-Sen olarak itirazýmýz ekonomik program hazýrlanýrken, sosyal ayaðýnýn eksik býrakýlmasýnadýr. Vatandaþýna yansýmayan büyümenin kime ne fayda saðlayacaðý tartýþmalýdýr.Küresel sermayenin taleplerine uygun olarak hazýrlanan ekonomik programlar, sermayeyi büyütürken; baþta kamu çalýþanlarý olmak üzere dar ve sabit gelirlileri ezmektedir.Milletin sýrtýna binilerek adalet saðlandýðý, bütçe açýklarýnýn kapatýldýðý nerede görülmüþtür?Bütün bu verileri göz önünde bulundurarak soruyorum; siz bizim yerimizde olsanýz bu hükümete dua mý ederdiniz, yoksa beddua mý?” þeklinde konuþtu.
Esnafa TEB ‘den dükkâna þenlik kredi protokolü Sedat Aslanaçier
M
ardin Esnaf ve Sanatkârlar odalarý Birliði üyelerine TEB’den Kredi imkâný saðlanmasý amacýyla Türk Ekonomi Bankasý (TEB) ile kredi protokolü imzalandý. TEB ile Mardin Esnaf ve Sanatkârlar Odalarý Birliði arasýnda imzalanan kredi protokolünde Þube Müdürü Emrah Baki Þefik ve Esnaf ve Sanatkârlar Odalarý Birliði baþkaný Doðan Gazan katýldý. Gazan imza töreninde yaptýðý açýklamada özellikle alt yapý çalýþmalarý nedeni ile esnafýmýzýn zor günler geçirdiðinin farkýndayýz. Bu nedenle esnafýmýza rahat nefes almasý için arayýþ içine girdik ve Türk Ekonomi Bankasý (TEB), ile Birliðimiz arasýnda esnafýmýza “Dükkâna Þenlik Kredi Protokolü “imzaladýk. Türk Ekonomi Bankasý (TEB), Birliðimiz ile imzaladýðý protokol çerçevesinde esnaflarýmýzýn harcamalarýnýn en yoðun olduðu ilk dönemlerde anapara ödemelerini erteleyerek sadece yasal yükümlülükleri
içeren daha düþük tutarlarda taksit ödemelerine imkân veren “Dükkâna Þenlik Kredisi” üyelerimize geri ödemesi 6 ay sonra baþlayan kredi imkâný sunuyor. Maksimum kredi vadesi 36 ay, maksimum kredi limiti 25.000 TL olan krediden faydalanmak isteyen esnafýmýzýn Mardin TEB þubelerine uðramasý gerekmektedir. Gazan; Dükkâna hareket ve þenlik getiren kredilerin esnafýmýza bol kazançlar getirmesini temenni ederim, þeklinde konuþtu. Türk Ekonomi Bankasý (TEB) Þube müdürü Emrah Baki Þefik ise, Kasým ve aralýk aylarýnda iþletme bankacýlýðý müþterilerimize özel olarak sunacaðýmýz taksitli kredimiz dükkana þenlik kredisidir. Bu krediyle esnaflarýmýz harcamalarýn en yoðun olduðu ilk dönemlerde ana para ödemlerini erteleyerek sadece faiz ve yasal yükümlülükleri içeren daha düþük tutarlarda taksit ödeyecekler. Bu sayede zorlanmadan ihtiyaçlarýný karýþýlacak ve iþlerini geliþtirebileceklerdir dedi.
Kadýna yönelik þiddetle mücadele Toplu Ýþ sözleþmesine girdi M. Sait Çakar
N
usaybin Belediyesi ile TümBel-Sen arasýnda yapýlan Toplu Ýþ sözleþmesine 'Kadýna yönelik þiddetle mücadele' maddeleri eklendi. Türkiye'de Kadýna yönelik þiddetle mücadele, Toplu Ýþ Sözleþmelerine girdi. Nusaybin Belediyesi ile Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikasý (Tüm-Bel-Sen) arasýnda yapýlan Toplu Ýþ Sözleþmesine Kadýna yönelik þiddetle mücadele maddesi eklendi. Tüm-Bel-Sen Genel Hukuk ve Sözleþme Sekreteri Doðan Altun'un yaptýðý açýklamada, Nusaybin Belediye ile altý bölümden oluþan 28 maddelik bir Toplu Ýþ sözleþmesi imzaladýklarýný bildirdi. Belediye Baþkaný Ayþe Gökkan'ýn isteðiyle sözleþmenin 'Sosyal Haklar'ýný kapsayan 5'inci bölümündeki 'Diðer Haklar ve Ücretli Ýzinler' bölümün 24'üncü maddesine 'Kadýna Yönelik Þiddetle Mücadele' maddesi eklendiðini kaydeden Altun, bu maddeyle Türkiye'de Kadýna yönelik þiddetle mücadelenin Toplu iþ sözleþmesine girdiðini kaydetti. Maddeyi çok önemsediklerini ifade eden altun þöyle konuþtu; "24'üncü Maddemiz þöyle: 'Erkek çalýþanýmýz, Metres, Kuma, Berdel, Küçük yaþta kýz çocuðunu evlendirme durumunda sendikanýn toplu iþ sözleþmesinden aldýðý tüm haklardan men edilir.' Ýnsan Haklarýna, Kadýn haklarýna deðer veren bir belediye baþkanýn bunu yazmasý çok önemli. Bu konuda belediye baþkanýmýza teþekkür ediyorum. 24'üncü madde bizim için çok önemli bir madde. Kadýn arkadaþlarýmýzý ilgilendiren bir madde. Erkek çalýþanlarýn kadýna yönelik fiziki ve ekonomik þiddet durumlarýnda bu sözleþme
çerçevesindeki kazandýðý tüm ekonomik haklarý kesilerek eþine verilecektir. Madde çerçevesinde 25 Kasým Kadýna þiddetle mücadele günü ve 8 Mart Dünya Kadýnlar Gününde kadýn çalýþan arkadaþlarýmýz ücretli izinli sayýlacakladýr. Ayrýca kýz çocuðunu okula göndermeyen veli toplu sözleþmeden yaralandýrýlmayacak. Sayýn Belediye Baþkanýmýz bu maddeleri koymamýzý istedi. Sendikamýz da bu maddeleri kabul etti. Parasal yönden öte 24'üncü maddeyi çok önemsiyoruz." Toplu Ýþ sözleþmesine konulan maddeyle ilgili Nusaybin Belediye Baþkaný Gökkan ise yaptýðý açýklamada, BDP'li belediyeler olarak zaten kadýn politikalarýný uyguladýklarýný söyledi. Kadýn kurullarý oluþturarak ülkede bugüne kadar kadýnlarýn emeklerinin görülmediði özellikle teknik alanlarda politikalarýnýn olduðuna deðinen Gökkan, toplumun yarýsýnýn kadýn olmasý nedeniyle birimlerdeki hizmetlerine kadýn bakýþ açýþýný yerleþtirmeye çalýþtýklarýný ifade etti. Gökkan açýklamasýný þöyle sürdürdü;
"Bugüne kadar belediyeler hep erkek egemen zihniyetle þekillenmiþ hatta tüm sorumlu birimlerde öyle yönetiliyor. Bunu belediye çalýþanlarý arasýnda kadýna istihdamda aðýrlýk vermekle birlikte ayrýca sözleþemlerde kadýna yönelik þiddetle mücadele etmeyi, ayný zamanda emekçilerle birlikte yapmak gerekiyor. Uzun zamandýr tüm emekçilerle kadýna yönelik þiddetle mücadele ortak rotalar belirledik. Sözleþmelerimize de bunu ekledik. Türkiye'de kadýna yönelik þiddet hep kýlýk deðiþtirerek sürüyor. Özellikle metres ve kumayý koymamýz, sanki kuma çok eþliliktir ama metres deðildir. Aþk ve flört cinayetleri normaldir ama namus, töre sanki bölgeye ait bir yermiþ gibi ifade ediliyor. O yüzden biz, kadýna yönelik þiddet kýlýf deðiþtirerek kapitalizmin üretim araçlarýyla birlikte bu kýlýfýn da sanki þiddet deðilmiþ gibi modernite adý altýnda verilmesini göstererek, özellikle sözleþmeye bu kýlýf deðiþmiþ biçimleriyle eklemyi daha uygun gördük." Nusaybin Belediye ile Tüm-Bel-Sen arasýnda yapýlan Toplu Ýþ Sözleþmesi, 41 üye için 2013 yýlýný kapsýyor.
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
20 Aralýk 2012 Perþembe
3
Teþvikin ardýndan 26 milyar liralýk yatýrým baþvurusu yapýldý B
ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakaný Nihat Ergün, teþvik paketinin yürürlüðe girmesinin ardýndan geçen 6 aylýk dönemde organize sanayi bölgelerine 2 bin 105 iþletmenin yatýrým talebinde bulunduðunu açýkladý.
Ergün, “Bunlar 84 bin kiþilik istihdam saðlayacak. Teþvikle birlikte 26 milyar liralýk bir yatýrým söz konusu olacak.” dedi. Kanal 24’te gündeme iliþkin deðerlendirmelerde bulunan Ergün,
organize sanayi bölgelerinde ciddi yatýrým hareketliliði olduðuna iþaret etti. Ergün, “Teþvik paketi açýklandýktan sonra Güneydoðu Anadolu Bölgesi’ndeki organize sanayi bölgelerinde, yani 6. bölge dediðimiz bölgelerde organize sanayi bölgelerinde 980 iþletme için tahsis yapýlmýþ. Doðu Anadolu’da 377 iþletme, Ýç Anadolu’da 347 iþletme, buralar yoðun teþvik bölgeleri, en çok Güneydoðu’da. Karadeniz’de 180 iþletme, Ege’de 158, Marmara’da organize sanayi bölgelerinde 43, Akdeniz’de 20 iþletme organize sanayi bölgelerine gelmiþ.” deðerlendirmesinde bulundu. Toplamda bu organize sanayi bölgelerinde 26 milyar liralýk bir yatýrýmýn söz konusu olacaðýný dile getiren Ergün, bunun 10 milyar liralýk yatýrýmýnýn Güneydoðu’da, 6 milyar liralýk yatýrýmýn Akdeniz’de, 5 milyar liralýk yatýrýmýn Ýç Anadolu’da, 2 milyar liralýk yatýrýmýn Doðu Anadolu’da olduðunu belirtti. Nihat Ergün, “Gerçekten teþvik sisteminin organize sanayi bölgelerine olan yatýrým taleplerini ciddi manada artýrdýðýný görüyoruz. Demek ki sistem iþe yaramýþ, son 6 ay içerisinde organize sanayi bölgelerine bu boyutlarda yatýrým geldiðine göre teþvik sisteminin önemli bir iþlev gördüðünü ve yatýrýma döndüðünü söyleyebiliriz.” þeklinde konuþtu. (CÝHAN)
Trafiðe kayýtlý araç sayýsý 16,9 milyonu aþtý
T
trafikten kaydý silindi. Böylece trafikteki toplam taþýt sayýsý 812 bin 257 adet arttý. Ekim ayý sonu itibarýyla trafiðe kayýtlý toplam 16 milyon 901 bin 785 adet taþýtýn yüzde 50,6’sýný otomobil, yüzde 16,4’ünü kamyonet, yüzde 15,7’sini motosiklet, yüzde 8,9’unu traktör, yüzde 4,4’ünü kamyon, yüzde 2,3’ünü minibüs, yüzde 1,4’ünü otobüs, yüzde 0,2’sini ise özel amaçlý taþýtlar oluþturdu. Ekim ayýnda devri yapýlan toplam 377 bin 697 taþýt içinde otomobil yüzde 68,3 pay ve 257 bin 856 adet ile ilk sýrada yer almakta, otomobili yüzde 16,3 pay ve 61 bin 476 adet ile kamyonet, yüzde 5,2 pay ve 19 bin 530 adet ile motosiklet, yüzde 3,3 pay ve 12 bin 337 adet ile traktör takip etti. Ekim ayýnda devri yapýlan taþýtlarýn yüzde 7 pay ve 26 bin 498 adedini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlý taþýtlar oluþturdu. Ekim ayý sonu itibariyle trafiðe kayýtlý 8 milyon 560 bin 374 adet otomobilin yüzde 41,1’i LPG, yüzde 34,4’ü benzin, yüzde 23,9’u dizel yakýt kullanýrken; Ekim ayýnda trafiðe kaydý yapýlan 47 bin 250 adet otomobilin yüzde 12’sini Renault, yüzde 10,9’unu Opel, yüzde 10’unu Volkswagen, yüzde 8,7’sini Tofaþ-Fiat, yüzde 8,6’sýný Hyundai, yüzde 7,5’ini Ford, yüzde 6,7’sini Toyota, yüzde 5,2’sini Dacia, yüzde 3,6’sýný Nissan, yüzde 3,1’ini Honda, yüzde 23,7’sini ise diðer markalar oluþturdu. (CÝHAN)
nþa ettiði konutlarýn tek tip olmasý konusundaki eleþtirilere hedef olan Toplu Konut Ýdaresi (TOKÝ) Osmanlý-Selçuklu mimarisine ve yöresel mimari örneklerine uygun projeler üretme kararý aldý. Ýdare Baþkaný Ahmet Haluk Karabel, oluþturduklarý tasarým birimiyle artýk daha görsel konutlar inþa edeceklerini açýkladý. Karabel, “‘TOKÝ, 2013 yýlýný yeni deðiþen imajýyla karþýlayacak. Konutlarda, 2013 yýlý itibarýyla artýk özellikle ön cephelerde farklýlýk görmeye baþlayacaksýnýz.” dedi. TOKÝ Baþkaný, yöresel mimari projelerine Gaziantep, Nevþehir, Erzincan, Düzce, Mardin, Kütahya gibi illerden baþladýklarýný, bu projelerin 1,5-2 yýlda tamamlanacaðýný söyledi. Bundan sonra bütün konutlar ve sosyal donatýlarý, bölgenin yapý malzemelerini de kullanarak yöresel mimari
Ý
çerçevesinde yapmaya çalýþacaklarýný ifade eden Karabel, bunu hem içeriden tasarým birimi ile hem de dýþarýdan hizmet alýmýyla gerçekleþtireceklerini kaydetti. Yerel mimari dendiðinde akla Safranbolu, Göynük, Kemaliye gibi yerlerin geldiðini ifade eden TOKÝ Baþkaný, 195060’lardan sonra yöresel mimari özelliklerinin, çarpýk yapýlaþmayla birlikte heba edilmeye baþlandýðýný anlattý. TOKÝ binalarýnýn yüksek katlý olmasýna yönelik eleþtirilere deðinen Karabel, “New York, Hong Kong gibi büyükþehirlerde, metropollerde bütün binalar yüksek. Konu sadece yükseklik, tekdüzelik deðil, o bölgede olmasý gereken dizayn neyi gerektiriyorsa onu yapmaktýr.” diye konuþtu. (CÝHAN)
Uyuþturucu alarak araç kullananlarýn ehliyeti denetimsizlikten alýnamýyor
K
rafiðe kaydý yapýlan motorlu taþýt sayýsý Ekim ayýnda bir önceki aya göre yüzde 1,8 artarak 86 bin 333 oldu. Ocak-Ekim döneminde trafikteki toplam taþýt sayýsý 812 bin 257 artarken, trafiðe kayýtlý toplam araç sayýsý ise 16 milyon 901 bin 785 oldu. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), Ekim ayýna ait Motorlu Kara Taþýtlarý Ýstatistikleri'ni yayýnladý. Ekim ayýnda trafiðe kaydý yapýlan toplam 86 bin 333 taþýt içinde otomobil yüzde 54,7 pay ve 47 bin 250 adet ile ilk sýrada yer alýrken; otomobili yüzde 17,7 pay ve 15 bin 294 adet ile kamyonet, yüzde 16,4 pay ve 14 bin 177 adet ile motosiklet, yüzde 4,8 pay ve 4 bin 130 adet ile traktör takip etti. Ekim ayýnda trafiðe kaydý yapýlan taþýtlarýn yüzde 6,3 pay ve 5 bin 482 adedini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlý taþýtlar oluþturdu. Bir önceki aya göre trafiðe kaydý yapýlan taþýt sayýsý yüzde 1,8 arttý. Bu artýþ otomobilde yüzde 16,7, kamyonette yüzde 2, kamyonda yüzde 3,7, traktörde yüzde 11,1 olarak gerçekleþti. Minibüste yüzde 22,6, otobüste yüzde 41,7, motosiklette yüzde 24, özel amaçlý taþýtlarda yüzde 38,2 azalýþ oldu. Trafiðe kaydý yapýlan motorlu taþýt sayýsý geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 4,8 azaldý. 2012 Ocak-Ekim döneminde 905 bin 137 adet taþýtýn trafiðe kaydý yapýldý, 92 bin 880 adet taþýtýn ise
TOKÝ, yerel motifli evler yapacak
arayollarý Trafik Kanunu'na göre trafikte uyuþturucu veya keyif verici maddeleri alarak araç kullananlarýn sürücü belgesinin süresiz alýnmasý gekiyor. Fakat Türkiye'de alkol denetiminde olduðu gibi sürücülerde uyuþturucu madde kullanýmýnýn tespit edilebilmesine yönelik teknik cihazlarýn olmamasý nedeniyle sözkonusu denetim yapýlamýyor. Sürücülerde uyuþturucu denetimi yapýlamamasý sorunu Trafik Güvenliði Eylem Planý'na da yansýdý. Uyuþturucu denetimi konusunda harekete geçen Ýçiþleri Bakanlýðý ve Emniyet Genel Müdürlüðü, 2015 ile 2020 yýllarý için hedef belirledi. Mevcut durumda Karayollarý Trafik Kanununda, sürücülerin uyuþturucu veya keyif verici madde kullanýmý konusunda denetim yapýlmasýna dair yasal düzenleme bulunuyor. Ancak Ceza Muhakemesi Kanunu'nca vücuttan kan, idrar ya da tükürük gibi örnekler alýnabilmesi cumhuriyet savcýsýnýn izni ya da re'sen
hâkim veya mahkeme kararýna baðlanmýþ durumda. Bu sebeple trafik denetimleri sýrasýnda trafik zabýtasýnca 2918 sayýlý Karayollarý Trafik Kanunu hükümleri doðrultusunda sürücüler üzerinde idari olarak uyuþturucu veya keyif verici madde kullanýmýna yönelik kontrol yapýlamýyor. Cihaz alýmý yapýlacak, Personel eðitilecek Ýçiþleri Bakanlýðý, 2015 yýlýna kadar alkol denetiminde olduðu gibi sürücülerde uyuþturucu veya keyif verici madde kullanýmýnýn tespit edilebilmesine yönelik; hukuki düzenlemelerin yapýlmasý, gerekli teknik cihazlarýn alýnmasý, personelin eðitilmesi ve uygulamaya geçilmesini hedefliyor. 2020 yýlýna kadar ise alkol denetimi yapýlan her sürücüye ayný zamanda uyuþturucu veya keyif verici madde kullanýmý denetiminin yapýlarak bu maddeleri kullanan sürücü oranýnýn en aza indirilmesi planlanýyor. Her yýl yenilenen 'Trafik Ýdari Para Ceza Rehberi'nde de uyuþturucu veya keyif
verici maddeleri alarak araç kullanan sürücülere yönelik cezai müeyyideler yer alýyor. 2012 yýlýnda bin 306 lira olan para cezasý 2013 yýlý için bin 407 liraya yükseltildi. Ayrýca sürücülerin sürücü belgesi de süresiz geri alýnýyor ve trafikte araç kullanmaktan men ediliyor. Yönetmelik ile belirtilen miktarýn üzerinde alkollü araç kullanan sürücülere ise ilk seferde 700; ikincisinde 877, üç ve daha fazlasýnda bin 407 lira para cezasý uygulanýyor. Ayrýca sürücünün 20 ceza puaný indiriliyor. Sürücülerden 2. defa alkol aldýðý tespit edilenler Saðlýk Bakanlýðýnca sürücü davranýþlarýný geliþtirme eðitimine tabi tutuluyorlar. Eðitimi baþarýyla tamamlayanlarýn belgeleri süresi sonunda iade ediliyor. 3 ve 3'ten fazlasýnda ise sürücüler psiko-teknik deðerlendirmeye ve psikiyatri muayenesine tabi tutuluyorlar. Bu deðerlendirme ve muayene sonrasýnda durumu uygun olanlara süresi sonunda belgeleri iade ediliyor. (CÝHAN)
Ýçiþleri Bakanlýðý: 2008-2011 yýllarý arasýnda kayýp çocuk müracaatý 62 bin çiþleri Bakanlýðý, Emniyet Genel Müdürlüðü ve Jandarma Genel Komutanlýðý verilerine göre 2008-2011 yýllarý arasýnda yapýlan kayýp çocuk müracaatýnýn toplam 62 bin 517 olduðunu bildirdi. Ayný dönemde bulunan çocuk sayýsýnýn ise 61 bin 375 olduðunu ifade edildi. Ýçiþleri Bakanlýðý, son günlerde bazý basýn yayýn organlarýnda "Türkiye'de 2008-2011 yýllarý arasýnda 27 bin 746 çocuðun kaybolduðu, bu yýllar arasýnda sadece 5 bin 962 çocuðun bulunduðu, 21
Ý
bin 784 çocuðun ise halen kayýp olduðu yönünde haberler" yer almasý üzerine açýklama yaptý. Emniyet Genel Müdürlüðü ve Jandarma Genel Komutanlýðý verilerine göre; 2008-2011 yýllarý arasýnda yapýlan kayýp çocuk müracaatýnýn toplam 62 bin 517, bu süre zarfýnda bulunan çocuk sayýsýnýn 61 bin 375 olduðunun dile getirildiði açýklamada, 2008-2011 yýllarý arasýnda müracaatý olup da aranan çocuk sayýsýnýn ise bin 142 olduðu vurgulandý. Emniyet ve Jandarma birimlerinin
kayýplarý bulma oranýnýn yüzde 98.17 gibi oldukça yüksek bir oran olduðunun belirtildiði açýklamada, "Yine ayný dönemde kayýp müracaatý olan çocuklarýmýzýn yüzde 91,4'ü ilk üç ay içinde, geriye kalan yüzde 8,6'lýk kýsým ise altý ay veya daha uzun sürelerde bulunmuþtur. Çocuklarýmýzýn sað olarak bulunma oraný ise yüzde 99'dur. Güvenlik birimlerimiz kayýp çocuklarýmýzýn ve vatandaþlarýmýzýn bulunmasý çalýþmalarýný etkin ve baþarýlý bir þekilde yürütmek amacýyla yeni birimler oluþturmuþ; Emniyet Genel Müdürlüðü bünyesinde 81 Ýlimizde 'Çocuk Þube Müdürlüðü', Jandarma Genel Komutanlýðý Asayiþ Daire Baþkanlýðý bünyesinde ise 'Aile Ýçi Þiddetle Mücadele ve Çocuk Þube Müdürlüðü' kurulmuþtur. Güvenlik güçlerimiz kayýp çocuklarýmýzýn ve vatandaþlarýmýzýn aranmasý ve bulunmasý çalýþmalarýný büyük özveri, gayret ve sorumluluk içerisinde sürdürmektedir. Bazý basýn yayýn organlarýnca bilgi teyidi yapýlmadan oluþturulan bu tür haber ve yorumlarýn, kayýp çocuklar gibi toplumsal hassasiyet taþýyan bir konu üzerinden, Bakanlýðýmýz ve güvenlik güçlerimizin çalýþmalarýnýn farklý anlaþýlmasýna neden olduðu deðerlendirilmektedir." Denildi. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
20 Aralýk 2012 Perþembe
4
Yargýtay'dan ezber bozan karar, 'gerilla' kelimesine verilen mahkumiyeti bozdu
Baydemir: Hiçbir yapý surlarýn T yüksekliðini aþmayacak
D
iyarbakýr Büyükþehir Belediyesi Baþkaný Osman Baydemir, 2013 yýlýnýn Diyarbakýr surlarý yýlý ilan edilmesi durumunda surlarýn UNESCO Dünya Kültür Mirasý listesine gireceðini ifade etti. Surlarýn çevresinin 8 ay boyunca temizleneceðini belirten Baydemir, yeni alýnan karar göre burçlarýn çevresindeki hiçbir yapýnýn yüksekliðinin surlarý aþmayacaðýný dile getirdi. Büyükþehir Belediyesi Baþkaný Baydemir, “2013 yýlý Diyarbakýr Surlarý Yýlý Olsun” kampanyasý dolayýsýyla gazetecilerle Dedeman Otel'de bir araya geldi. 8 bin yýllýk tarihiyle Diyarbakýr surlarýnýn çeþitli medeniyetlere ev sahipliði yaptýðýný ifade eden Baydemir, bu emaneti gelecek nesillere aktarmanýn bir ödev olduðunu belirtti. Diyarbakýr surlarýnýn yeniden restorasyona alýnmasýyla ilgili olarak sürecin 2012 yýlýnýn ocak ayýnda Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün talimatýyla baþladýðýný ifade eden Baydemir, 2013 yýlýnýn Diyarbakýr surlarý yýlý ilan edilmesini istediklerini, böylece surlarýn UNESCO Dünya Mirasý listesine alýnacaðýný kaydetti. Baydemir, þöyle konuþtu: “Bu günlerde kritik bir aþamada bulunuyoruz. Neden Diyarbakýr surlarý 2013 yýlý için 2013 yýlý neden Diyarbakýr surlarý yýlý ilan edilmesini istiyoruz. Çünkü 2013 yýlý Diyarbakýr surlarý yýlý ilan edilirse 2014’te Diyarbakýr UNESCO kültürel miras listesine girmeyi baþaracak. Ama þayet bu gecikme olursa bu 2015, 2016, 2017 yýlýna sarkacaktýr. Daha dazla geç kalmamak için 2013 yýlý bir aciliyet arz
ediyor. 2013’ü surlar yýlý ilan edelim.” 2013 yýlýnýn ‘Diyarbakýr surlarý yýlý’ ilan edilmemesi durumunda resmi olmamakla birlikte bu yýlý yine de ‘surlar yýlý’ olarak kabul edilmesini gazetecilere teklif eden Baydemir, bütün resmi yazýþmalarda Diyarbakýr surlarý kampanyasýnda kullanýlan logosunun eklenebileceðini dile getirdi. Bir yýl boyunca logonun bu þekilde kullanýlabileceðini dile getiren Baydemir, konuþmasýný þöyle sürdürdü: “Bütün yazýþmalarda kullanýlacaðýmýz resmi yazýþmalarda kendi kuruluþumuzun amblemi yaný sýra hep beraber oluþturacaðýmýz Diyarbakýr sularý kampanyasýnýn logosunu kaðýdýn diðer yanýna ekleyelim. Bir yýl boyunca bütün yazýþmalarýmýzda surlarýn logosu ile birlikte 1 yýlý geçirelim. 1 yýlý hep beraber yaþayalým.” Bunu Kültür Bakanlýðý'ndan istediklerinin altýný çizen Baydemir, Türkiye’deki bütün kamu kurum ve kuruluþlarýnda kullanýlmasýný çok arzu ettiklerini belirtti. Baydemir, “Türkiye’deki bütün kamu kurum ve kuruluþlarý için. Eðer 2013 yýlý Diyarbakýr surlarý yýlý seçilirse ayný logoyla yazýþmalar yapýlsýn. Bu projeler yapýlsýn. Bu restorasyonlar tanýtýmlar yapýlsýn. UNESCO’nun dosyasý hazýrlansýn ve 2014 yýlýnda Diyarbakýr ’ýn UNESCO yoluna çýkmýþ olduðu hayýrlý yolculuk baþarýyla sonuca ulaþsýn.” Baydemir, surlarla ilgili olarak yapýlan yeni planda hiçbir yapýnýn surlarýn yüksekliðini aþmasýna izin verilmeyeceðini ifade ederek, “Yeni
planda temel hedefimiz surun yüksekliðini aþan bütün binalarýn surun yüksekliðinin neredeyse altýna getirmek ya da eþiðine getirmek. Bundan böyle sur içi bölgesinde yapýlacak hiçbir yapý surlarýn yüksekliðini aþamaz.” þeklinde konuþtu. Surlarýn temizlenmesiyle ilgili olarak Ýþ-Kur’dan 90 kiþilik bir projenin geçtiðini müjdeleyen Baydemir, bütün surlarýn 8 ay boyunca temizleneceðini kaydetti. Baydemir, “Büyükþehir Belediyesi ve Ýþ-Kur ortaklýðýyla 90 kiþilik bir ekip bütün burçlarý tertemiz hale getirecek. Þüphesiz bu temizlikten sonra bütün surlarýn kapýsý demirlerle o kapýlar kapatýlacak.” ifadelerine yer verdi. Hayatý boyunca Çin Seddi’nden Yeni Delhi’ye, New York’tan Washington’a, Ýskandinav ülkelerine kadar pek çok medeniyetin, inancýn boy gösterdiði coðrafyalarý gezdiðini ifade eden Baydemir, her kentin kendine münhasýr bir kimliði olduðunu kaydetti. Osman Baydemir, “Dünyada benim nazarýmda hiç bir kent Diyarbakýr ile boy ölçüþemez. Bu mistizmi baþka bir kentte görmek mümkün deðildir. Vallahi, billahi, tallahi bu bereketi baþka bir memlekette görmek mümkün deðildir. Neredeyse 100 yýldýr dünyanýn hangi kentinin baþýna böyle bir bela gelseydi, o kentin insanlarý þu anda bambaþka olurdu. Bu kent ne kadar kadimse bu kentin insanlarý da o kadar o kadim kentten beslenmiþtir. 30 yýldýr kesintisiz bir savaþ var bu kentte. Ama bu kentin insanlarý onurlu dimdik. Avuç açmýyor bu kentin insanlarý. Bizim bu mirasý, hanlarý, hamamlarý, camileri, sahabe türbelerini, kiliseleri, havralarý bu ortak mirasý taþýmak gibi bir ödevimiz var.” Dedi. (CÝHAN)
GÜNTED’den güvenli internet konferansý G
üneydoðu Teknik Elemanlar Derneði (GÜNTED) tarafýndan Diyarbakýr ’da güvenli internet ve kullanýmý ile ilgili konferans düzenledi. Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak ile Emniyet Müdürü Recep Güven’in de katýldýðý konferansta vatandaþlar internetin güvenliði konusunda bilgilendirildi. Diyarbakýr Özel Nil Koleji’nde yapýlan konferansa konuþmacý olarak katýlan Bilgi Teknolojileri ve Ýletiþim Kurumu (BTK) Türkiye Ýnternet Dairesi Baþkaný (TÝB) Osman Nihat Þen, güvenlik internet konusunda önemli açýklamalarda bulundu. Türkiye'de geçen yýl kasým ayýnda baþlatýlan 'güvenlik internet' uygulamasýnýn her kesimden tam not aldýðýný anlatan Þen, güvenli internet uygulamasý için 4,5 yýl boyunca çalýþtýklarýný 15 milyona yakýn broþür daðýttýklarýný ve binlerce toplantý yaptýklarýný belirtti. Bu sayede vatandaþlarýn bilinçlendiðini anlatan Þen, “Avrupa merkezli ve devlet kuruluþu olmamasýna raðmen alanýnda etkili olan INSAFE, yeni yayýnladýðý raporunda, Türkiye'de hayata geçirdiðimiz güvenli internetten övgüyle bahsetti.” dedi. Þen, güvenli internet hizmetini seçen abonelerin uygulamadan memnun kaldýklarýný ve þimdiye kadar binlerce teþekkür mektubu aldýklarýný dile getirdi. Uygulamanýn kamuoyu tarafýndan
tanýndýkça abone sayýsýnýn arttýðýný söyleyen Þen, bu hizmetten daha kolay bir þekilde faydalanabilmek için kýsa mesajla geçiþ uygulamasýnýn da olduðunu hatýrlattý. Þen, internetin kaçýnýlmaz bir dünya olduðunu belirterek, internetin insanlara birçok kolaylýk saðladýðýný ama internetten güvenli faydalanmak gerektiðini vurguladý. Þen þunlarý söyledi: "Ýnternet kontrol edilmesi gereken bir afacan gibidir. Ýnternet sayesinde bir týkla dünya ayaðýmýzýn
altýna geliyor. Ýnternet bu faydasýnýn yanýnda çok büyük zararlý içerikleri de barýndýrýyor. Ýnternetin zararlarýndan insanlarýn kesinlikle korunmasý gerekiyor. Dünyanýn geliþmiþ ülkeleri internetin bu zararlý içeriklerine karþý çocuklarý korumak için gerekli tedbirleri almýþ. Biz de 22 Kasým 2011'den itibaren isteyenlere çocuk paketi ile aileleri internetin zararlarýndan koruyoruz." Konferansa GÜNTED Baþkaný Abdulvahap Özbey ile yönetim kurulu üyeleri de katýldý. (CÝHAN)
erör örgütü PKK'nýn propagandasýný yaptýðý gerekçesiyle Diyarbakýr 6'ncý Aðýr Ceza Mahkemesi'nde yargýlanan Siirt Belediye Baþkaný Selim Sadak hakkýnda verilen 2 mahkumiyet kararýný Yargýtay bozdu. Yargýtay, Sadak'ýn 2008 ve 2009 yýlýnda yaptýðý konuþmalarýn ifade özgürlüðü kapsamýnda deðerlendirilmesi gerektiðine hükmetti. Yargýtay'ýn ilamý üzerine bugün yapýlan duruþmada mahkumiyet kararýnýn ertelenmesine karar verildi. Þýrnak'ýn Cizre ilçesinde 2007 yýlýnda hayatýný kaybeden eski DEP Milletvekili Orhan Doðan isminin bir caddeye verilmesi nedeniyle düzenlenen törende konuþan Sadak, hakkýnda terör örgütü ve amacýnýn propagandasýný yapma suçundan dava açýlmýþtý. Diyarbakýr Cumhuriyet Baþsavcýlýðý tarafýndan hazýrlanan iddianamede Sadak'ýn Cizre'de "Kato Daðý'nda cesetleri daðda kalanlar da benim kardeþim, benim çocuðum. Bu kardeþlerimi bir araya getireceðiz. Bunlarýn canýný heder etmeden diyalogla ülkenin bütünlüðü içerisinde Kürt sorununu hep birlikte çözeceðiz." ifadeleri ile Þýrnak'ta, " Hiç mi içinizde tepki uyanmýyor. Belediye baþkanlarý içeri alýnýyor, iþkence görüyor. Yeter arkadaþlar tepkinizi gösterin." þeklinde konuþmasýnda suç iþlediðini iddia edilmiþti. Ýddianamede Sadak'ýn bu sözleriyle kýrsalda öldürülen terör örgütü
mensuplarýný haklý mücadelenin tarafý olarak gördüðü belirtilerek þöyle denilmiþti: "Sanýðýn tutuklu terör örgütü mensuplarýný siyasi niteliðe büründürüp, çatýþma sýrasýnda ölenleri de haklý mücadelenin tarafý gibi göstererek örgüte ait argümanlarý kullanýp, örgüt mensuplarý için gerilla tabirini kullanarak terminolojide vatanýný savunan kiþi þeklinde kullanýlan ifade ile örgüt mensuplarý haklý göstermeye çalýþtýðý anlaþýlmýþtýr." Bunun üzerine 2009 yýlýnda Diyarbakýr 6 Aðýr Ceza Mahkemesi'nde terör örgütünün propagandasýný yapma suçundan yargýlanan Sadak, 3 yýl 9 ay hapis cezasýna çarptýrýldý. Bunun üzerine Sadak'ýn avukatý Tahir Elçi, kararý temyize gönderdi. Bugün yapýlan karar duruþmasýnda Yargýtay ilamý okundu. Yargýtay, Sadak'ýn konuþmasýnýn bir bütün olarak ele alýndýðýnda ifade özgürlüðü ve siyasi kanaat mahiyetinde olduðunu belirterek kararý bozdu. Duruþmada söz verilen iddia makamý da Yargýtay kararýna uyulmasýný talip etti. Mahkeme heyeti, sanýk hakkýnda açýlan kamu davasýnýn 6352 sayýlý yasanýn birinci maddesi gereðince ertelenmesine karar verdi. Sadak'ýn avukatý Tahir Elçi, Yargýtay kararýnýn ifade özgürlü açýsýndan son derece önemli olduðunu belirterek, bu manada açýlan davalara emsal teþkil edeceðini söyledi. (CÝHAN)
ÝÞKUR Þanlýurfa’da iþverenin bulamadýðý iþçileri bulacak
Þ
anlýurfa Çalýþma ve Ýþ Kurumu (ÝÞKUR) Müdürlüðü bünyesinde görevli Ýþ ve Meslek Danýþmanlýðý (ÝMD) birimi çalýþanlarý Þanlýurfa’da faaliyet gösteren yaklaþýk bin 342 iþ yerini gezerek iþ piyasasý analizine yönelik anket çalýþmasý yaptý. ÝÞKUR’dan yapýlan açýklamada ÝMD yetkililerinin yapmýþ olduðu bu çalýþma ile iþgücü piyasasýnda ihtiyaç duyulan meslekleri belirlemek ve bu mesleklerde istenen becerileri tespit edeceði bildirildi. Yapýlan çalýþmalarla önümüzdeki dönemlerde istihdam artýþý veya azalýþý beklenen meslekleri
tahmin edilmesi bekleniyor. ÝÞKUR’un, iþ gücü piyasasýnda meydana gelecek olan deðiþme ve geliþmeleri izleyerek bu deðiþim ve geliþmelerin iþ gücü ihtiyacý üzerindeki etkisini ortaya çýkarmak ve alýnmasý gereken önlemleri belirlemeyi hedeflediði kaydedildi. Çalýþmalar kapsamýnda ihtiyaç duyulan elemanýn nitelikleri, hangi meslek dallarýnda daha çok eleman ihtiyacý duyulduðu, iþverenlerin eleman ihtiyacýný nasýl karþýladýðý ve firmalarýn insan kaynaklarý politikalarý üzerinde geniþ bir çalýþma yapýldýðý öðrenildi. (CÝHAN)
Batman’da BDP’nin fahri yönetimi esnaf ziyaretine çýktý
B
atman’da KCK operasyonu kapsamýnda 24 BDP’li yöneticinin tutuklanmasýnýn ardýndan il baþkanlýðýnda oluþturulan fahri yönetim esnaf ziyaretine çýktý. Aralarýnda Batman Belediye Baþkan Vekili Serhat Temel’inde bulunduðu BDP’nin fahri yönetimi birinci ve ikinci cadde esnafýný ziyaret etti. Esnaflarla sohbet edip ziyaret amaçlarýný anlatan Petrol Ýþ
Sendikasý Batman Þube Baþkaný ve BDP Batman Ýl Fahri Yöneticisi Mesut Mustafa Tekik, Batman’daki STK’lar olarak BDP’nin yanýnda olduklarýný ve her zeminde onlarýn yanýnda olacaklarýný ifade etmek adýna gönüllü olarak parti yönetimine girdiklerini söyledi. BDP’ye yönelik operasyonlar silsilesinin devam ettiðini ileri süren Tekik, bu operasyonlarýn barýþa, kardeþliðe, eþitliðe katkýsý olmayacaðýný ayrýþmayý
ötekileþmeyi derinleþtireceðine inandýklarýný kaydetti. Tekik, “Ýþte bu inancýmýzdan ötürü de Batman’daki STK’lar olarak BDP’nin yanýnda olduðumuzu her koþulda ve her zeminde onlarla berabere olacaðýmýzý ifade etmek adýna ve bunu göstermek adýna þuan fahri olarak parti yönetimindeyiz. Bu kapsamda bir program çýkardýk, esnaf ziyaretlerimiz ve köy ziyaretlerimiz olacak.” dedi.
Batman Belediye Baþkan Vekili Serhat Temel ise “Tüm engellemelere ve baskýlara raðmen biz halkýmýzla esnafýmýzla bu kentte yaþayan tüm kesimlerle iç içe olacaðýz. Amacýmýz burada var olduðumuzu söyleyebilmek ve anlatabilmektir. Bu vesile ile BDP’de görevi devir alan fahri yönetimine teþekkür ediyorum.” diye konuþtu. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
20 Aralýk 2012 Perþembe
Kanser tedavisi görmek H anne olmaya engel deðil
5
BASINDAN Hüda-Par'ýn iþi zor
U
zmanlar, kanser tedavisinde uygulanan kemoterapi ve radyoterapinin üreme fonksiyonlarýnýn kaybýna neden olabileceðini ancak tüp bebekteki ileri teknoloji uygulamalarý sayesinde kanserli kadýnlarýn da bebek sahibi olabileceðini ifade ediyor. Doç. Dr. Cem Demirel de kanser tedavisine baðlý olarak menopoza giren kadýnlarda gebe kalabilme þansýnýn devam edebileceðini belirtiyor. Doç. Dr. Cem Demirel, yaptýðý açýklamada kansere yakalanan kadýnlarýn gördüðü kemoterapi ve radyoterapinin üreme hücreleri ile yumurtalýklarda 'toksik' etki yaparak üretkenliðin kaybedilmesine sebep olabileceðini vurguladý. Demirel, "Özellikle genç yaþta kansere yakalanan kadýnlarýn, tedaviden önce tüp bebek merkezleri tarafýndan uygulanan yöntemlerle üretkenliklerini korumalarý saðlanmaktadýr. Tüp bebekteki özel uygulamalar sayesinde ileride yumurtalýk fonksiyonlarý kaybedildiði zaman çocuk sahibi olma þansý sürdürülebilmektedir. Bu nedenle kanser teþhisi konulan genç yaþtaki kadýnlarýn bu yönden bilgilendirilmeleri ve üreme konusunda uzman doktorlara yönlendirilmeleri gerekmektedir." dedi. Ýleri yaþ hastalýðý olarak
süreçte kadýnýn üreme fonksiyonunun korunmasý için benzer önlemler alýnabilmektedir." ifadelerini kullandý.
bilinen meme kanseri vakalarýnýn yüzde 15'inin, 40 yaþýndan önce gerçekleþtiðini hatýrlatan Demirel, "Tedavi sürecinde, cerrahi müdahale yapýlýrken ya sadece tümör çýkarýlmaktadýr ya da gerekliyse meme tamamen alýnmaktadýr. Ardýndan genellikle altý hafta içinde kemoterapiye baþlanmasý gerekmektedir. Genç yaþta görülen kemoterapinin kadýnýn yumurtalarýný ortadan kaldýrma oraný daha azdýr. Ancak yaþ 35-38'lere yaklaþýkça bu oran artmaktadýr. Kemoterapiye baðlý olarak, yüzde 15-70 arasýnda hastada adetten kesilme, yumurtalýklarýn
tükenmesi, yumurtalýk fonksiyonunun kaybý oluþmaktadýr. Ameliyattan sonraki 6 hafta içinde yumurtalýklar ilaçlarla çoðaltýlmaktadýr. Kadýn evli ise yumurtalarý eþinin spermiyle laboratuvarda döllenerek, embriyo haline getirilmekte ve dondurulup saklanmaktadýr. Evli deðilse yumurtalar toplanýp dondurulmaktadýr. Bu iþlemler en sýk görülen meme kanserine ait örneklerdir. Kadýnlarda ikinci sýrada görülen lösemi ve lenfoma gibi kanserlerde de uygulanabilmektedir. Bu kanser türlerinin teþhisinden sonra kemoterapiye kadar olan
Kemoterapiden sonra kadýnýn, bir kür kemoterapi görse bile yumurtalýklarýnýn ciddi bir þekilde etkilenebildiðini anlatan Demire, "Menopoza girmese, adetten kesilmese bile üreme potansiyeli ciddi bir þekilde bozulabilmektedir. Bu yüzden tedavinin kemoterapiden sonra yapýlmasý mümkün olmamaktadýr. Kemoterapinin dozu ne kadar fazlaysa, kadýnýn yaþý ne kadar ileriyse ve uygulama sayýsý ne kadar artarsa, kadýnýn yumurtalýk kaybetme riski o kadar fazla olur. Eskiden birçok hastanýn bu durumu dikkate alýnmadan kanser tedavisi uygulandýðý için hastalar üretkenliklerini kaybediyorlardý; ama günümüzde artýk kanser hastalarýnýn tedavi sürecinde, üreme fonksiyonlarýnýn da korunmasý bir öncelik halini almýþtýr. Çocuk sahibi olabilmek pek çok kadýn için büyük önem taþýdýðý için kanser tedavilerinde en çok sorulan soru "kemoterapiden sonra üretkenliðimi kaybedecek miyim?" olmaktadýr. Günümüzde yeni tedavi yöntemleri ile kadýnlarýn üretkenlikleri korunarak, yumurtalarý ve embriyolarý dondurulmakta; bu sayede bebek sahibi olmalarý saðlanmaktadýr." þeklinde konuþtu. (CÝHAN)
'Menisküs yýrtýðýna her zaman ameliyat gerekmez'
F
izik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmaný Doç. Dr. Cengiz Bahadýr, menisküs yýrtýðýnýn cerrahi tedavi gerektirdiðine yönelik yaygýn bir
M. Sait Çakar
kaný olduðunu vurgulayarak, bu bilginin doðru olmadýðýný söyledi. Dizdeki menisküslerin bir bölümünün ya da tamamýnýn alýnmasýnýn kýkýrdak dokuda kireçlenmeye sebep olduðunu anlatan Bahadýr, bu durumla karþýlaþmamak için uygun tedavinin önemli olduðuna dikkat çekti. Doç. Dr. Cengiz Bahadýr, sporcu hastalýðý olarak bilinen menisküse iliþkin önemli açýklamalarda bulundu. “Ýlerleyen yaþ ile beraber menisküs kýkýrdaðý da diðer eklem elemanlarý gibi yýpranmaya baþlar.” diyen Bahadýr, özellikle gençlerde sportif uðraþlar sýrasýnda d z eklemine önemli bir yüklenme olduðunda menisküslerin yýrtýlabileceðini belirtti. Tedavi için her zaman cerrahi müdahaleye gerek olmadýðýnýn altýný çizen Bahadýr, “Toplumda yaygýn kaný hemen her menisküs yýrtýðýnýn cerrahi tedavi gerektirdiðidir. Aslýnda bu doðru olmayýp aksine meniskus yýrtýklarýnda cerrahi tedavi genelde gerekmez. Menisküs yýrtýklarýnýn akut döneminde günde bir kaç kez 15 er dakikalýk buz uygulama, istirahat ve bandaj uygulanýr. Aðrý kesiciler bu dönemde hastayý rahatlatmak için kullanýlýr. Diz çok þiþ ise sývý iðne yardýmý ile boþaltýlýp hasta rahatlatýlabilir. Bu tedaviler ile genelde bir hafta içinde diz þikayetleri büyük
oranda azalýr. Cerrahi kararý akut dönem geçtikten sonra verilmelidir.” dedi. Özellikle gençlerde ve üst düzey amatör yada profesyonel sporcular dizlerin zorlamaya devam edeceðinden yýrtýk olan menisküs nedeni ile dizde tekrar kitlenme ve þiþme ortaya çýkabileceðini hatýrlatan Bahadýr, “Bu nedenle bu tip vakalarda genelde cerrahi artroskopi ile tedavi edilir. Menisküsdeki yýrtýk duruma göre dikilebilir ya da alýnabilir.” þeklinde konuþtu. Bahadýr sözlerini þöyle sürdürdü: “Ama hasta orta ve ileri yaþlarda ise veya genç olduðu halde dizi zorlayacak aktiviteler yapmýyorsa cerrahi tedavi nadiren gerekir. Özellikle 45-50’li yaþlardan sonra menisküs yýrtýklarý genelde kireçlenme ile beraberdir. Bilimsel araþtýrmalar kireçlenmesi olan hastalarda menisküslerin çoðunlukla yýrtýk olduðunu göstermektedir. Bu vakalarda menisküsü almak hastanýn aðrýlarýný azaltmayacaktýr. Çünkü asýl olay menisküsdeki yýrtýk deðil
kireçlenmedir. Bu tip vakalarda konservatif tedavi dediðimiz fizik tedavi, buz uygulama, ilaç, bandaj ve enjeksiyon gibi yöntemler ile aðrýlar genelde baþarýlý bir þekilde kontrol altýna alýnabilir. Bazen yan baðlar özellikle iç yan baðda gerilmeye maruz kalýr ve buda bu özelikle iç menisküs aðrýsýný taklit eder. Bu durumlarda cerrahi yerine basit bir iðne ile diz aðrýsý tamamen giderilebilir.” Menisküsün cerrahi olarak alýnmasýnýn sakýncalarýndan da söz eden Bahadýr, “Unutulmamasý gereken en önemli gerçek, menisküslerin dizde bulunmasýnýn bir sebebi olduðudur. Dizden menisküslerin tamamýnýn yada bir kýsmýnýn alýnmasýnýn dizdeki kýkýrdak harabiyetini hýzlandýrdýðý ve erken kireçlenme yaptýðý ispatlanmýþtýr. Yani menisküs ameliyatýnýn bir bedeli vardýr ve o bedelde erken kireçlenmedir. Bu bedeli ödememek için menisküs lezyonlarýnda taný doðru konmalý ve tedavi seçimi çok yönlü bir deðerlendirme sonunda yapýlmalýdýr.” ifadelerini kullandý. (CÝHAN)
ür Dava Partisi (Hüda-Par) adýyla yeni bir parti kuruldu. Ancak, gerek partinin dayandýðý esas düþünce ve "eylem geçmiþi", gerekse "yasal sistem" bakýmýndan iþi çok zor gözüküyor. Partinin kuruluþ dilekçesini veren, "yasadýþý Hizbullah örgütüyle iliþkili olduðu" gerekçesiyle kapatýlan "Mustazaf-Der" eski Genel Baþkaný. Bunun, partinin süreç içinde yaþayacaðý problemlerden olacaðýný tahmin etmek zor olmasa gerek. Çünkü resmi bakýþýn göreceði þey, partinin, Hizbullah'ýn siyasi kanadý olarak kurulduðundan ibaret olacak. Bu da bütün yasal dikkatlerin yoðun biçimde HüdaPar'ýn üzerine kilitlenmesi sonucunu doðuracak. Hüda-Par ile ilgili parti yetkililerinin tanýmlamalarý, iþinin bir hayli zor olacaðýný daha net gösteriyor. Zira Hüda-Par, "sistemin partisi deðil, hakkýn ve halkýn partisi olmak", "ülkenin idaresinde hayýrlý dönüþümlere ve deðiþimlere vesile olacak çalýþmalar içinde yer almak" ve "Demokrasi yalanýnýn korkulu rüyasý olmak" istediðini ilan ediyor. Ancak bunu nasýl yapacaðý belirtilmiyor; "siyasi parti" olarak bunu yapmasýnýn mümkün olmadýðý gözardý ediliyor. Çünkü: Anayasanýn 68. Maddesinin 2. Fýkrasý, "Siyasi partiler, demokratik siyasi hayatýn vazgeçilmez unsurlarýdýr" der. 4. Fýkrada ise siyasi partilerin "demokratik ve lâik Cumhuriyet ilkelerine aykýrý olamaz"lýðý hükme baðlanýr. Siyasi Partiler Kanunu'nun "siyasi partilerin vazgeçilmezliði ve niteliði"ne iliþkin 4. Maddesine göre ise; "siyasi partiler, Atatürk ilke ve inkýlaplarýna baðlý olarak çalýþýrlar." Bu hükümlerin özeti ve anafikri þudur: Siyasi partiler Laik-Kemalist sistemin ana unsurlarý olarak, Laik-Kamalist esaslara baðlý kalmak ve Laik-Kemalist sistemi ayakta tutmak için vardýrlar; bu iþlevi yerine getirmekle mükelleftirler. Buna aykýrý esaslý bir faaliyetlerinin olmasý mümkün deðildir. Þimdi bu durumda Hüda-Par'ýn "sistemin partisi olmayacaðý", "idarede dönüþüm/deðiþim yapacaðý" ve "Demokrasi yalanýnýn korkulu rüyasý olacaðý" iddialarý ne derece gerçeklik kazanabilir? "Bu ülkede müslümanca ve etkin bir muhalif duruþun sergilenemediðini" iddia eden partinin, "Ýslami muhalefetin, iktidara ve koalisyon ortaklýðýna oynamayacaðý"ný, bunun için de "Ýslam'dan taviz vermesi söz konusu olmayacaðýný" iddia etmeleri, mer'i yasalara göre hareket etmek durumunda olan bir çalýþma için gerçeði ifade edebilir mi? "Ýktidara oynamayacaksan niye parti oldun?" sorunu/sorusu nasýl çözülecek? HüdaPar'ýn "bizzat rejimin, sistemin muhalifi" olacaðý yönündeki iddianýn gerçekleþmesi, mevzuat engeline takýlmayacak mý? Hüda-Par, bu zamana kadar mütedeyyinlerin oylarýna talip olan partilerin hiçbirinin mütedeyyinleri layýkýyla ve hakkýyla temsil etmediðini, Ýslami hassasiyetlerden taviz verildiðini iddia edip, bunun aksini göstereceklerini ilan ediyor. Ancak, yukarýda iþaret ettiðimiz anayasal ve yasal gereklilikler var iken, bir "siyasi parti" çatýsý altýnda bunu yapabilmesinin gerçekliðe uygun olup olmadýðýna deðinmiyor. Partinin, "hakkýn ve haklýnýn savunucusu olmak", "huzurun, barýþýn, adaletin, kardeþliðin tesisi için çalýþmak", "ülkenin tüm sorunlarýna adalet, kardeþlik ve hakkaniyet içinde çözüm üretmek", "Kürt sorunundaki çözümsüzlüðün oluþturduðu boþluðu doldurmak", "ülke siyasetine pek çok alanda yenilikler katmak", "siyasi, idari, sosyal, eðitim, kültürel ve iktisadi alanlarý ihya edecek proje ve potansiyeli pratiðe dönüþtürmek", "mazlumlarýn ve maðdurlarýn yanýnda olmak", "halkýn gasbedilmiþ haklarýnýn mücadelesini vermek", "ahlaki yozlaþmaya dur demek", "düþmanlýða dönüþtürülmeye çalýþýlan toplumsal kardeþliði eþit haklar üzerine yeniden tesis etmek", "sesleri siyasetin saðýr duvarlarýnda kaybolmuþ toplumun mazlum, mahrum ve unutulmuþ kesimlerinin beklentisi ve umudu olmak" gibi hedefleri ise, parti kadrolarýnýn dayandýðý "fikri ve eylemsel geçmiþ"e bakýldýðýnda kuþkuyla karþýlanacak. Zira yapýlan galiz hatalar, "derin i güçler"in etkisi altýnda kalmýþlýk ve bünyesine katýlmayan müslümanlara karþý bile eylemde bulunulmuþ olmasý, bu geçmiþ reddedilmediði müddetçe kuþkuyla karþýlanacak. Gerçi buna dair bir iþaret Partinin ambleminde veriliyor gibi. Amblem, "açýk vaziyette beyaz bir kitap ve kitabýn üzerinden çýkan yarým bir güneþ." Öyleyse, þimdi partinin görünür ve görünmez yöneticilerinin ve etkin kadrolarýnýn, geçmiþe dair bir muhasebe yapýp, geçmiþteki galiz hatalardan ötürü müslümanlardan helallik istemesi, geçmiþi reddetmesi, amblemde olduðu gibi beyaz bir sayfa açýp, oraya hak ve doðru olan ne ise onu yazmasý gerekmeyecek mi? Hüda-Par'ýn iþi zor, çok zor. Faruk Köse - Yeni Akit farukkose@yeniakit.com 19-12-2012
20 Aralýk 2012 Perþembe
6
Cizre Emniyet Müdürlüðü, þehit polisinin ismini alan okula yardýmda bulundu þehit polisin okulu polis arkadaþlarý tarafýndan yalnýz býrakýlmadý. Zaman zaman okulu ziyaret eden Cizre polisi okula yardým ediyor. Son olarak bugün okulu ziyaret eden Cizre Emniyet Müdürü Ercan Ýçli ve polis memurlarý okula spor malzemeleri ve tenis masasý götürdü. Anasýnýfý çocuklarý için de oyuncak hediye götüren polisler, miniklerle sohbet etti. Sýnýflarý tek tek ziyaret eden polis memurlarý öðrencilerle görüþüp sohbet etti. Öðrencilerin sorunlarýný dinleyen polis memurlarý,
okul için ne zaman bir þey lazým olursa bunu halletmek için hazýr olduklarýný dile getirdi. Bir polis memuru duygularýný þöyle dile getirdi: “Sizi ziyarete geldik. Sizin için hediyeler getirdik. Spor salonunuza da top ve diðer malzemeler getirdik. Þehit olan Ahmet Toprakoðlu bizim bir arkadaþýmýzdý. Ne yazýk ki onu kaybettik. Tam bir yýl olmadý yaklaþýk 9 ay oldu þehit olalý. Ýnþallah onun adýyla beraber bu okulda yetiþtirilecek çocuklar, gençler zeki olarak bütün millete ve vatanýmýza hayýrlý evlatlar olacaklardýr. Bizim umudumuz bu. Bu yönde inþallah bizde çalýþmalarýmýza devam edeceðiz. Elimizden geldiðince, mümkün olduðunca sizlere yardýmcý olmaya çalýþacaðýz. Biz buradan gittiðimizde de inanýn baþkalarý da gelecek, yine polis aðabeyiniz gelecek ve yine siz yardým edecek. Biz eminiz ki bu yardým eli kesinlikle geri çevrilmeyecek, boþ kalmayacak. Sizin gözlerinizden þunu görüyorum ve eminim bundan hepiniz böyle hem Cizre’ye, hem Ülkemize faydalý gençler, faydalý insanlar olacaksýnýz. Ben buna gerçekten ve yürekten inanýyorum.” Okula ve öðrencilere yapýlan yardýma hem okul idaresi ve öðretmenleri ve hem de öðrencileri çok sevindi. Yardýmý alan öðrenciler çok sevindiklerini ve mutlu olduklarýný ifade etti. (CÝHAN)
Batman Emniyeti'nden 'Umutlar engel tanýmaz' konseri
G
eçen yýl Van depreminden sonra Batman'a gelen öðrenci aileleri için yardým konseri düzenleyen ve 10 seanstaki yaklaþýk 10 bin lira geliri bu ailelere ulaþtýran Batman Çocuk Þube Müdürlüðü, bu yýl da fiziksel engelli gençlere ulaþýyor. Batman'da yaþayan fiziksel engelli gençlere tekerlekli sandalye desteði saðlamak amacýyla düzenlenen Rap müzik ve skeçlerden oluþan bir program hazýrlayan Çocuk Þube Okul Polisleri deðiþik liselerde okuyan ve Rap müzik yapan gençleri bir araya getirdi. 'Herkes bir engelli adayýdýr' anlayýþýndan yola çýkan polisler, engelli vatandaþlarla empati kurmak ve onlarýn yanýnda olduðunu belirtmek için böyle bir projeye imza attýklarýný diðer tarafta bu konuda bir farkýndalýk oluþturmak ve
dikkatleri bu noktaya çekmek için bu yola düþtüklerini kaydetti. Ýlk seanstaki seyircilerin büyük bölümü Türk Telekom Anadolu Lisesi ve Ziya Gökalp Anadolu Lisesi öðrencilerinden oluþuyor. Önümüzdeki günlerde konserin baþka liselere de verilmesi planlanýyor. Konsere her iki lise ile Yaþam-Der ve Kaya Grafik destek verdi. Tamamý satýlan ve adeti 2 buçuk lira olan konser biletlerinden elde edilen gelirin tamamý Batman Ortopedik Engelliler Derneði tarafýndan belirlenen engelli gençlerin sandalye ihtiyaçlarý için harcanacak. Belediye Baþkaný Serhat Temel, Cumhuriyet Baþsavcýsý Muhammed Emre Ejder ve Ýl Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan’ýn da davetli olduðu konseri 380 kiþi izledi. (CÝHAN)
Batmanlý sokak yýldýzlarý, SODES projesi ile tarihe yolculuk yaptý
B
atman Valiliði Aile ve Sosyal Politikalar Ýl Müdürlüðü’ne baðlý 80. Yýl ÇOGEM Müdürlüðü’nce yürütülen SODES 'Sokak Yýldýzlarý 2 Projesi' kapsamýnda Batmanlý çocuklar, Ýstanbul, Bursa, Çanakkale ve Þanlýurfa gibi þehirlere gezi gerçekleþtirdi. 7 gün süren gezide çocuklar Türkiye’nin tarihi ve kültürel güzelliklerini yerinde görerek, kitap ve televizyon kanallarýndan öðrendikleri milli ve manevi deðerlerimizi daha yakýndan inceleme fýrsatý buldu. Yedi gün süren gezi süresince Þanlýurfa’da Balýklýgöl ve Hz. Ýbrahim’in mezarý ile külliyesini gezen çocuklar, Bursa’da Osman ve Orhan Gazi Türbelerinin yaný sýra
Zayi
Þ
ýrnak’ýn Cizre Ýlçe Emniyet Müdürlüðü, ilçede bulunan Þehit Polis Ahmet Toprakoðlu Ýlköðretim Okulu'na spor malzemeleri ve anasýnýfý için yardým daðýttý. Cizre’de geçen yýl izinsiz Nevruz kutlamasýnda eylemcilerin arasýnda açýlan ateþ sonucu þehit olan polis memuru Ahmet Toprakoðlu’nun ismi Cizre’de sezon baþýnda bir ilköðretim okuluna verildi. Þehit polisin ailesi ve Cizre’de bulunan kurum amirlerinin katýlýmýyla sezon baþýnda açýlýþý yapýlan
Tarihi Ulu Cami’yi ziyaret etti. Daha sonra hayallerini süsleyen þehir olan Ýstanbul’a geçen sokak yýldýzlarý, Panorama 1453, Eyüp Sultan, Dolmabahçe Sarayý, Topkapý Sarayý ve Sultanahmet Camii’ni ziyaret ederek bol bol hatýra fotoðrafý çektirdi. Son olarak Çanakkale’yi ziyaret eden çocuklar, burada Gelibolu, Çanakkale Þehitleri Abidesi ve Seddülbahir’in yaný sýra Çanakkale Zaferi ile ilgili hatýralarýn sergilendiði müzeleri gezdi. Proje kapsamýnda çocukluk yýllarýnýn en güzel günlerini geçiren sokak yýldýzlarý, gezi sonrasý ilk ziyaretlerini Vali Yýlmaz Arslan’a yaparak kendilerine çiçek sunup gezi ile ilgili aný ve fotoðraflarýný paylaþmayý ihmal etmedi. (CÝHAN)
47 AZ 945 plakalý aracýma ait Seri A Sýra: 086396, 086397, 086398, 086399 ve 086400 Numaralý fatura nüshalarý kaybolmuþtur. Hükümsüzdür. Abdurrahman ALBAYRAK T.C. No: 11564829488