22 Aralık 2012 Cumartesi Gazete Sayfaları

Page 1

Midyat Meslek Yüksek Okulu’na Demir atandý Ali Edis

M

ardin Artuklu Üniversitesi’ne baðlý Midyat Meslek Yüksek Okulu Müdürlüðü’ne Tarýk Demir getirildi. Demir, “Okulumuzun eðitim kalitesi çýtasýný yükseltmeye devam

edeceðiz.” dedi. Milli Eðitim Bakanlýðý Hayat Boyu Öðrenme Genel Müdürlüðü’nde görev yapan Tarýk Demir yeni göreve atanmanýn heyecaný içerisinde olduðunu belirtti. Demir hedefleri ve çalýþmalarý hakkýnda basýn mensuplarýna açýklamada bulundu.

Kaymakam Yýrýk’tan Sýðýnmacýlara ziyaret K ýzýltepe Ýlçe Kaymakamý Erkaya Yýrýk, Suriye'den kaçarak Kýzýltepe ilçesine gelip kurduklarý çadýrda zor koþullarda yaþam mücadelesi veren 26 Suriyeli

ailenin Yatýlý Ýlköðretim Bölge Okulu (YÝBO) pansiyonuna yerleþtirilmesinin ardýndan aileleri ziyaret etti.

Sayfa 2’de 3’te

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

22 Aralýk 2012 Cumartesi

Yýl: 9 Sayý 2527 Fiyatý :25 Kr

Okulda yaklaþýk 450 öðrencinin eðitim gördüðünü kaydeden Tarýk Demir, ikinci öðretimle birlikte 7 programda eðitim-öðretim devam etmekte olduðunu ve baþarýlý devam eden eðitim kalitesini yükseltmeye devam edeceklerini vurguladý. Demir, “Midyat’taki üniversite eðitimi çýtasýnýn yükseltilmesini amaçlýyoruz. Üniversite eðitiminin bir yaþam tarzý olduðunun farkýndayýz. Sadece 4 duvar arasýnda eðitim görmekle deðil kültür salonlarýyla, sportif aktiviteleriyle öðrencilerimizi hayata hazýrlamak arzusundayýz. Ayný zamanda MYO olmamýz hasebiyle öðrencilerimizi mesleðe hazýrlama gibi bir görevimizde var.“ þeklinde konuþtu. ÖSYM Mardin Ýl Koordinasyon Sorumlusu olarak görev yapan Midyat MYO Müdürü Okt. Mesut Eriker ,2 görevi birlikte yürütüyordu. Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay tarafýndan Midyat MYO Müdürlüðü'ne Tarýk Demir’i atadý. Evli 2 çocuk babasý olan 35 yaþýndaki Tarýk Demir, Gazi Üniversitesi Türk Dili Bölümü'nden 1998 yýlýnda mezun oldu, ayný üniversitede yüksek lisans yaptý.

SODES yeni atlet adaylarýna malzeme desteði saðladý

Sayfa 2’de

‘Ýþsiz gençlerimize iþ olanaðý saðladýk’ Toplantýya katýlan Çalýþma ve Ýþ Kur Mardin Ýl Müdürü Mehmet Akýn, MÜSAÝD üyelerine kurumun çalýþma þekli ve mevzuatý hakkýnda bilgiler verdi. Ýsmail Erkar

Gülen Koleji'nden Kýzýltepe'ye Kardeþlik Köprüsü Ali Edis skenderun Gülen Koleji ile Mardin'in Kýzýltepe ilçesindeki Misak-ý Milli Ýlköðretim Okulu arasýndaki 'kardeþ okul' birlikteliði mevsim ve mesafe tanýmýyor. Gülen Koleji öðretmenlerinden oluþan heyet yoðun kar yaðýþý ve hava muhalefetine raðmen Kýzýltepe'ye giderek kardeþ okullarýný ziyaret ettiler. Gülen Kolejli öðrencilerinin çabalarýyla temin edilen boyalar ve malzemeler kardeþ okula ulaþtýrýlarak okul yetkililerine teslim edildi. Koleji Müdürü Þaban Erdem yaptýðý açýklamalardan "Bu kardeþlik mesafe ve imkan tanýmaksýzýn devam edecek. Ýki okulun karþýlýklý gezileriyle bu kardeþliði pekiþtiriyoruz. Bunun yanýnda iki okulda ortak deneme sýnavlarý yaparak öðrencilerin Sbs'ye hazýrlýklarýna katký saðlayacaðýz." dedi. Misak-ý Milli Ýlköðretim Okulu Müdürü Aydýn Bahçývancý, kardeþ okulun öðretmen öðrencilerine teþekkür etti. Gülen Koleji öðretmen ve öðrencileri kardeþ okulun yanýnda Kýzýltepe Milli Eðitim Müdürü Ýbrahim Bahçývancý'yý da ziyaret etti.

Ý

M

üstakil Ýþadamlarý Derneði'nin (MÜSÝAD) geleneksel dost meclisi toplantýlarýnýn bu haftaki konuðu Çalýþma ve Ýþ Kurumu Müdürü Mehmet Akýn ve Müdür Yardýmcýsý Abdurrahim Yalçýn oldu. MÜSÝAD Mardin Þubesi Toplantý Salonu'nda gerçekleþtirilen toplantýda, çalýþma ve iþ kurumunun çalýþmalarý, vizyonu ve misyonu konuþuldu. Toplantýya katýlan Çalýþma ve Ýþ Kur Mardin Ýl Müdürü Mehmet Akýn, MÜSAÝD üyelerine kurumun çalýþma þekli ve mevzuatý hakkýnda bilgiler verdi. 2 bin iþsiz gence iþ olanaðý saðlandýðýný ifade eden Akýn, "Çalýþma ve iþ kurumuna 2012 yýlý baþlarýnda arkadaþlarýmýzla birlikte görevlendirildik. Kurumun vizyonunun geliþtirilmesi ve yayým çalýþmalarýnýn arttýrýlmasý konusunda yoðun faaliyetler içerisindeyiz. Çalýþma ve iþ kurumu herkesin bildiði ve uðradýðý bir kurum haline gelmiþtir. Yaptýðýmýz istihdam çalýþmalarý sonucunda, deðiþik programlarlarla 2 bin iþsiz gencimize iþ olanaðý saðlandý. Diðer

programlarýmýzla beraber bu sayý katlanarak artmýþtýr. Ýstihdam ve iþ güvenliði konusunda kurumumuz her türlü kurs, seminer ve yayým çalýþmalarý konusunda iþverenlerimizin yanýnda olacaktýr" dedi. Konuklarýn konuþmalarýnýn ardýndan söz alan MÜSÝAD Mardin Þube Baþkaný Mehmet Ali Dündar katýlýmlarýndan dolayý misafirlerine teþekkür etti. Dündar, "Çalýþma ve iþ kurumu son yýllarda vizyon deðiþtirerek, çalýþma hayatýnýn her noktasýna ulaþmýþtýr. Ýlimizin ekonomik geliþiminin temel dinamiklerinden olan istihdamýn arttýrýlmasý, kalifiye eleman temininde sýkýntýlarýn aþýlmasý alanýnda çalýþma ve iþ kurumu çok baþarýlý hizmetlerde bulunmaktadýr. Bizler MÜSÝAD ailesi olarak kurumun yeni vizyonunun baþarýlý olduðuna inanýyor, kurum personelinin özverili çalýþmalarýný takdirle karþýlýyoruz. Çalýþma ve iþ kurumunun danýþmanlýk, yayým ve eðitim alanlarýnda örnek programlar geliþtirmesi ve bunlarý sürekli hale getirmesi Mardin iþ hayatý için önemlidir" diye konuþtu.

TL'lerin üzerindeki Çitil'in davasý imzalar deðiþiyor Çorum’a alýndý

D

erik ilçesinde 1993-94 yýllarý arasýnda faili meçhul cinayete kurban giden 13 köylüyle ilgili, dönemin Derik Jandarma Komutaný Musa Çitil hakkýnda açýlan dava Mardin’den Çorum’a alýndý. Derik ilçesinde faili meçhul cinayete kurban giden 13 köylüyle ilgili, yüzbaþý rütbesiyle dönemin Derik Ýlçe Jandarma Komutaný olan Ankara Jandarma Bölge Komutaný Tuðgeneral Musa Çitil'in 13 kez aðýrlaþtýrýlmýþ hapis cezasýyla yargýlandýðý davanýn, Adalet Bakanlýðý tarafýndan Mardin'den Çorum'a alýnmasýna müþteki Sayfa 2’de 3’te avukatlar tepki gösterdi.

M

erkez Bankasý, 10, 20 ve 100 TL'lerin üzerindeki imzalarý deðiþtirdi. Banknotlarda imzalar dýþýnda boyutlarý, ön ve arka yüz kompozisyonlarý ile genel nitelik ve görünümleri bakýmýndan deðiþiklik olmayacak. Sayfa 2’de 3’te

Nusaybin'de 7 bin aileye kömür daðýtýlacak Sedat Aslanaçier

N

usaybin ilçesinde yardýma muhtaç 7 bin aileye kömür daðýtýmý

yapýlýyor. Nusaybin Kaymakamý Murat Girgin tarafýndan yapýlan açýklamada, Sosyal Yardýmlaþma ve dayanýþma vakfý (Sydv) baþkanlýðý Mütevelli Heyetinin yaptýðý çalýþmalar sonucunda 7 bin ailenin fakir ve yardýma muhtaç olduðunu tespit ettiklerini bildirdi. Aile baþý 500 kilogram kömür daðýttýklarýný kaydeden Kaymakam Girgin; "dar gelirli

vatandaþlarýmýzýn çetin kýþ koþullarýnda üþümemeleri için yakacak yardýmý daðýtým çalýþmalarýmýz hýzlý ve koordineli bir þekilde devam ediyor. Aileler ek bir taþýma ücreti ödemeden, kömür yardýmlarý Sydv Personelimizin gözetiminde araçlarla vatandaþlarýmýzýn evlerine býrakýlýyor. Toplam 7 bin aileye 3 bin 500 ton kömür yapmayý hedefliyoruz. Bu hafta içerisinde tüm vatandaþlarýmýza kömürü ulaþtýracak þekilde planlama yaptýk" dedi.


22 Aralýk 2012 Cumartesi

2

Kaymakam Yýrýk’tan Sýðýnmacýlara ziyaret Ýsmail Erkar

K

ýzýltepe Ýlçe Kaymakamý Erkaya Yýrýk, Suriye'den kaçarak Kýzýltepe ilçesine gelip kurduklarý çadýrda zor koþullarda yaþam mücadelesi veren 26 Suriyeli ailenin Yatýlý Ýlköðretim Bölge Okulu (YÝBO) pansiyonuna yerleþtirilmesinin ardýndan aileleri ziyaret etti. Kýzýltepe YÝBO pansiyonuna yerleþtirilen Suriyeli ailelerin eksikliklerini yerinde görmek, sorun ve ihtiyaçlarýný sormak üzere Suriyeli aileleri ziyaret eden Ýlçe Kaymakamý Erkaya Yýrýk'a Rahmet Gýda Bankasý Baþkaný M.Þirin Öz, Baþkan Yardýmcýsý Cemal Yalçýn, Suriye-Mardin Yardýmlaþma Platformu Baþkaný Mehmet Timuraðauðlu, Kýzýltepe Sosyal

Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý Müdürü Emin Korhan ve saðlýk ekipleri de eþlik etti. Sabah ve akþam yemek daðýtýlan, ýsýnma, giyim ve benzeri ihtiyaçlarý karþýlanan 61 yetiþkin ve 68 çocuðun bulunduðu pansiyonu gezen kaymakam ve beraberindeki heyet eksiklikleri tespit ederek en kýsa sürede bunlarýn giderilmesi için çalýþaklarýný söyledi. Suriyelilerle bir süre sohbet eden Kaymakam Erkaya Yýrýk, Zeynettin Ali isimli bir Suriyeli'ye Türkiye ve Suriye'deki idareciler arasýndaki farký sordu. Kaymakama cevap veren Ali, "Siz daha þefkatli ve halkýn sýkýntýlarýna karþý daha duyarlýsýnýz. Suriyede hiç bir idareci sizin gibi gelip halkýnýn yanýnda oturup sohbet etmez, sýkýntýlarýný dinlemez, bizi kendilerini layýk görmezler, ama siz dizimizin dibinde, yaný baþýmýzda oturmuþ

sohbet ediyorsunuz" yanýtýný verdi. Ziyaret esnasýndan Suriyeliler Kaymakam Yýrýk ve beraberindeki heyete Kürtçe ve Türkçe þarkýlar söyledi. Þarkýlarý dinleyen Kaymakam Yýrýk, Kürçe bilmediðini ancak anladýðý kadarýyla dertli bir parça olduðunu söyledi. Kaymakam Yýrýk, Allahýn kullarýný zulme uðrayarak ölmeleri için deðil, rahat yaþamalarý için gönderdiðini söyledi. Yýrýk, "Bu devletin, bu milletin tarihinde, özünde, zor durumda kalan düþkünlere, yoksullara ve her türlümaðduriyeti yaþayan her millete karþý merhametin yardýmý ve inayeti vardýr. Bu günde bu haslet devam ediyor, inþallah bundan sonra da elimizden gelen tüm yardýmlarý yapmaya devam edeceðiz" diye konuþtu. Ziyaretlerinden dolayý memnun olduklarýný belirten Suriyeliler ise Kaymakam Erkaya Yýrýk'a destek ve ilgisinden dolayý Suriye'den getirdikleri ve 'Hasun' adýný verdikleri 20 çeþit ötebilen kanarya cinsi kuþ hediye etmek istedi. Kaymakam Erkaya Yýrýk ise hediyelerini kabul edeceðini ancak maðduriyetlerinin giderilmesi açýsýndan bir nebzede olsa katkýda bulunmak için kuþun parasýný vermek istediðini belirterek, kuþu hediye eden aileye 200 TL verdi. Kaymakam ile birlikte Suriyelilerin bulunduðu pansiyona giden Toplum Saðlýðý Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. Fikret Ünal ve saðlýk ekipleri çocuk ve yetiþkinleri saðlýk taramasýndan geçirdi. Saðlýk taramasýnda ilaç ihtiyacý olanlarýn bu ihtiyacýnýn ise SYDV tarafýndan karþýlanacaðý belirtildi. Kaymakam Yýrýk ziyaretin ardýndan çocuklara oyuncak daðýtarak Suriyelilerle vedalaþtý. Oyuncak daðýtýmýnda çocuklar arasýnda zaman zaman izdiham yaþandý.

Emire Gözü Lisesinde 'Meslek Tanýtým Günleri' Sedat Aslanaçier

N

usaybin ilçesinde YGS ve LYS'ye girecek 12'inci sýnýf öðrencileri için Meslek Tanýtým günleri düzenleniyor. Nusaybin Emire Gözü Lisesinde düzenlenen Meslek Tanýtým Günleri'nin ilk konuðu Ziraat Bankasý Nusaybin Þube Müdürü Süleyman Aþ oldu. Ýlkokul, Ortaokul, Lise ve Üniversite yaþamýný anlatan Aþ, öðrencilere hayat ve mesleki tecrübelerini anlattý. Hedefini Müzik öðretmenliði yapmak

olduðunu kaydeden Aþ, imkanlarýn bazen bireyleri farklý mesleklere yönlendirdiðini söyledi. Mesleði ve çalýþmalarý hakkýnda öðrencilere bilgiler veren Aþ, daha sonra öðrencilerin merak ettiði sorulara cevap verdi. Emire Gözü Lisesinin 12'inci sýnýflara yönelik baþlattýðý Meslek tanýtým günlerine ileriki günlerde Doktor, Avukat, Mühendis, Hemþire baþta olmak üzere deðiþik meslek gruplarýndan birçok kiþiyi davet edecekleri bildirildi.

Mardin’e gelen yabancý misyon temsilcileri Vali Ayvaz’ý ziyaret etti Ýsmail Erkar

Ç

SODES yeni atlet adaylarýna malzeme desteði saðladý M. Sait Çakar

M

ardin Atletizm Spor Kulübü Yürüttüðü SODES projesi ile 60 öðrenciden ilk aþamada 38'ine spor malzemesi daðýtýmýnýn yapýldýðý açýklandý. Türkiye Kalkýnma Bakanlýðý tarafýndan finanse edilen, Mardin Valiliði Sodes Koordinasyon Birimi'nce koordine edilen ve Mardin Atletizm Spor Kulubü'nce yürütülen “Mardin'de Atletizm Sporunu Sevdirme ve Yaygýnlaþtýrma” isimli SODES Projesi desteklerine Proje kapsamýnda devam ediyor. Mardin Atletizm Spor Kulübü Yürüttüðü 2012 SODES Projesiyle tanýþan yeni atlet adaylarýna bu yýl proje kapsamýnda toplam 60 öðrenciye spor malzeme desteði verilecektir. Çeþitli okullardan ve mahallelerden seçilen öðrenci ve gençlere destek verilmektedir.

Daðýtýmýný dernek binasýnda dernek yönetimi antrenör öðrenci ve ailelerin katýlýmýyla Ýlk etapta 38 atlet adaylarýna spor malzemeleri teslim edildi. Balkan Þampiyonu Mardinli Milli Atletimiz Mehmet Münir Cura yaptýðý açýklamada: “SODES Atletizm sporuna çok önemli katkýlar sunmuþtur. Bu desteði alan öðrencilerin daha verimli olacaklarýný ders dýþý etkinliklerine SODES projemizin imkânlarýndan faydalanarak boþ zamanlarýný güvenli ve deneyimli antrenörler eþliðinde çalýþmalarýna katýlmalarý gelecekte sporun ne denli faydalý olduðunu ilerleyen zaman içerisinde fark edileceðini özellikle Atletizm sporunun insan saðlýðý konusunda önemli katkýsý olduðunu bilimsel çalýþmalarla kanýtlandý bizler dernek olarak, “saðlýklý birey saðlýklý toplum” anlayýþýyla SODES atletizm sporuna devam diyoruz.”

eþitli gezi ve incelemelerde bulunmak üzere Mardin’e gelen Ýsveç Büyükelçiliði Misyon Þefi Yardýmcýsý Müsteþar Anna Hanýmarlund, Ýsviçre Büyükelçiliði Misyon Þefi Yardýmcýsý Müsteþar Dider Chassot, Norveç Büyükelçiliði Misyon Þefi Yardýmcýsý Lise Albrechtsen ve Ýngiltere Büyükelçiliði Siyasi Memur Nadia Hashmirýin Vali Turhan Ayvaz’ý Makamýnda ziyaret etti. Yabancý Misyon Þeflerini Makamýnda kabul eden Vali Turhan Ayvaz, hoþgörü ve barýþ diyarý Mardin’de kendisini aðýrlamaktan duyduðu memnuniyeti dile getirdi. Vali Ayvaz, “Mardin yüzyýllardýr Türk’ü, Kürdü, Süryani’si, Yezidi’si ve

Müslüman’ý ile hoþgörü ve barýþ içinde yaþayan Medeniyetler diyarýdýr. Zengin tarihi ve kültürü ile dünyada eþine az rastlanýr bir þehir. Mardin bu anlamda küçük bir AB topluluðudur” dedi.

Yabancý Misyon Þefleri ise, “Gerçekten Mardin’in mimari yapýsý bizi çok büyüledi. Sizinde anlattýðýnýz gibi tarihi ve kültürünün de çok zengin olduðunu öðrendik. Mardin çok farklý ve gizemli bir þehir” þeklinde Mardin’e hayranlýklarýný dile getirdiler. Mardin ilinin tarihi, sosyal,

ekonomik, kültürel yapýsý ile ilgili bilgileri Mardin Valisi Turhan Ayvaz’dan alan Misyon Þefleri ardýndan Valilik Makamýndan ayrýldý.

Çitil'in davasý Mardin'den Çorum'a alýndý D erik ilçesinde 1993-94 yýllarý arasýnda faili meçhul cinayete kurban giden 13 köylüyle ilgili, dönemin Derik Jandarma Komutaný Musa Çitil hakkýnda açýlan dava Mardin’den Çorum’a alýndý. Derik ilçesinde faili meçhul cinayete kurban giden 13 köylüyle ilgili, yüzbaþý rütbesiyle dönemin Derik Ýlçe Jandarma Komutaný olan Ankara Jandarma Bölge Komutaný Tuðgeneral Musa Çitil'in 13 kez aðýrlaþtýrýlmýþ hapis cezasýyla yargýlandýðý davanýn, Adalet Bakanlýðý tarafýndan Mardin'den Çorum'a alýnmasýna müþteki avukatlar tepki gösterdi. Konu ile ilgili açýklamada bulunan müþteki avukatlarýndan ÝHD Mardin Þube Baþkaný Erdal Kuzu, mahkemeden görevsizlik kararýný Diyarbakýr’a göndermesini beklerken, Adalet Bakanlýðý’nýn yargýya müdahale ederek, sanýðý koruma altýna aldýðýný öne sürdü. Mardin’de hiçbir güvenlik problemi yokken ve bu yönde sanýk veya sanýk avukatýnýn talebi olmaksýzýn Adalet Bakanlýðý'nýn bu yola baþvurmasýnýn çok açýk olarak gerçeklerin ortaya çýkmasýný engellemeye yönelik bir giriþim olduðunu savunan Kuzu, "Mahkemenin asýl yerinden alýnarak, Çorum’a verilmesi ile hem maðdur ailelerin hem de bizlerin davayý takip etme ve davaya müdahil olma hakkýmýz elimizden alýnmýþtýr.” dedi Adalet Bakanlýðý'nýn hiçbir güvenlik

problemi yokken Mardin’deki yetkisini görmezden geldiðine iddia eden Kuzu þöyle konuþtu: "Mardin’deki yargýçlarýn, yargýç kimliðine müdahalede bulunulmuþtur. Mardin’i Türkiye Cumhuriyetinden saymamýþtýr. Þu anlaþýlýyor ki bölgede Kürtlere karþý iþlenen cinayetleri bu hükümet soruþturmak istemiyor. Bu siyasi iktidar, bölgede Kürtlerin bulunduðu derin yapýnýn cinayetleri açýða çýkmasýný engellemektir. Bu tutum da onu gösteriyor. Ailelerle beraber bu yargýlamalar nasýl bir tutum izleyeceðimize önümüzdeki günlerde bir karar vereceðiz. Ayný zaman da salý günüde Mardin’deki aðýr

ceza mahkemesinde ailelerle beraber bir açýklama yapacaðýz.” Mardin'in Derik ilçesinde 1993-94 yýllarý arasýnda faili meçhul cinayete kurban giden 13 köylüyle ilgili dönemin yüzbaþý rütbesiyle Derik Ýlçe Jandarma Komutaný olan Ankara Jandarma Bölge Komutaný Tuðgeneral Musa Çitil'in 13 kez aðýrlaþtýrýlmýþ hapis cezasý istemiyle hakkýnda Mardin Aðýr Ceza Mahkemesi'nde dava açýldý. Davanýn ilk duruþmasý, 11 Ekim 2012 günü Mardin'de görülürken, Tuðgeneral Çitil'in katýlmadýðý duruþma 25 Aralýk 2012 tarihine ertelenmiþti. (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

22 Aralýk 2012 Cumartesi

Siber olaylara müdahale merkezi kuruluyor Kamu kurum ve kuruluþlarýnýn internet sayfalarýnýn yerli veri merkezlerine taþýnacaðý belirtilen planda, siber güvenliðin milli güvenliðe entegre edileceðinin altý çiziliyor.

S

iber Güvenlik Kurulu'nun dün ilk kez yaptýðý toplantýda ele alýnan Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi 2013-2014 Eylem Planý'na göre, Ulaþtýrma, Denizcilik ve Haberleþme Bakanlýðý, BTK ve TÜBÝTAK’ýn sorumluluðunda, Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi ile EPDK, DSÝ, BTK, BDDK, UDHB gibi kritik kurum ve sektörlere, sektörel kurumsal siber olaylara müdahale ekipleri kurulacak. Kamu kurum ve kuruluþlarýnýn internet sayfalarýnýn yerli veri merkezlerine taþýnacaðý belirtilen planda, siber güvenliðin milli güvenliðe entegre edileceðinin altý çiziliyor. Planda, ayrýca, akademisyenlerin yetiþtirileceði, siber güvenlik altyapýsýnýn geliþtirilmesi için de YÖK’te bir komisyon kurulacaðý kaydediliyor. Siber Güvenlik Kurulu'nun dün gerçekleþtirdiði toplantýda, ele alýnan Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi 2013-2014 Eylem Planý taslak metnine Cihan Haber Ajansý (Cihan) ulaþtý. Kurula katýlan üye kurumlarýn kabul ettiði eylem planý, TSK, MÝT, BTK, TÜBÝTAK gibi kritik kurumlarýn göndereceði ek eylemler ile birlikte tamamlanarak, bir sonraki toplantýda onaylanýp yürürlüðe girecek. Siber güvenlik ile ilgili Türkiye’de ilk defa uygulanacak planlarýn yer aldýðý metinde, kýsa ve orta vadede; tüm kurumsal biliþim sistemlerinin siber güvenliðini destekleyecek þekilde hazýrlanýp, altyapý projelerinin güçlendirileceði kaydedildi. Eylem planýnda, Siber Güvenlik Kurulu'nun dün ilk kez yaptýðý toplantýda ele alýnan Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi 2013-2014 Eylem Planýna göre, Ulaþtýrma, Denizcilik ve Haberleþme Bakanlýðý, BTK ve TÜBÝTAK’ýn sorumluluðunda, Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) kurulacaðý kaydediliyor. Planda, Temmuz 2013’e kadar da Enerji (EPDK), Su (DSÝ), Ýletiþim (BTK), Ulaþtýrma (UDHB), Finans (BDDK) gibi kritik ve özel sektörlere de sektörel kurumsal siber olaylara müdahale ekiplerinin (SOME) kurulacaðý kurumsal SOME’lerin

güvenlik konusunda Ar-Ge laboratuvarlarýnýn kurulmasý teþvik edilecek ve destekleyecek programlar oluþturulacak. Eylem planýna göre, siber güvenlikte yerli ürün ve çözüm çalýþmalarý da yapýlacak, yerli kaynaklardan da yararlanýlacak.

doðrudan USOM’un koordinasyonunda faaliyet yürüteceði ifade ediliyor. “Kamu kurumlarýnýn internet sayfalarý yerli veri merkezine taþýnacak” Eyleme planýna göre, kamu kurum ve kuruluþlarýnýn internet sayfalarýnýn yerli veri merkezlerine taþýnmasý saðlanacak. Buna göre, Türkiye’de hizmet sunan veri merkezlerinin güvenlik hizmetlerinin denetlenerek asgari güvenlik hizmeti sunan kamu için uygun veri merkezleri belirlenecek. Ýnternet sayfalarýný kendi bünyesinde barýndýrmayan kamu kurumlarýnýn (belediyeler, hastaneler, il/ilçe kamu birimleri vb.) internet sitelerini belirlenen veri merkezlerine taþýnacak. Belirlenen veri merkezlerinin güvenlik denetimleri düzenli olarak yapýlacak. “Siber güvenlik konusunda akademisyen yetiþtirilecek” Plana göre, siber güvenlik konusunda akademisyen yetiþtirilecek. Bu kapsamda, siber güvenlik konusunda doktora ve yüksek lisans yapmalarý için öðrencilere burs verilmeye baþlanacak. “YÖK’te siber güvenlik komisyonu kurulacak” Üniversitelerde siber güvenlik eðitimlerinin de yaygýnlaþtýrýlacaðý

kaydedilen planda, þu eylemlerin gerçekleþtirileceði bildiriliyor: Siber güvenlik altyapýsýnýn geliþtirilmesi ile ilgili YÖK’te bir komisyon kurulacak, ilgili branþlarýn lisans, lisansüstü ve doktora seviyesi müfredatlarýna siber güvenlik ile ilgili dersler eklenecek, siber güvenlik alanýnda Türkçe kitap, dergi, makale vb. kaynaklar çoðaltýlacak, en az iki siber güvenlik yüksek lisans programý açýlacak, en az bir siber güvenlik doktora programý açýlacak. “Ýlk orta ve lise öðretimde güvenlik eðitimleri yaygýnlaþtýrýlacak” Ýlk, orta ve lise öðretiminde siber güvenlik eðitimleri yaygýnlaþtýrýlacak. Siber olaylara müdahale merkez ve ekiplerinde çalýþan uzmanlarýn eðitimi ve uygulama deneyimi kazandýrýlacak. Bilgisayar programcýlýðý meslek liseleri müfredatýna siber güvenlik eklenecek. Müfredatta yer alan bilgisayar derslerinde siber güvenlik konusuna yer verilecek. FATÝH Projesi’ne siber güvenlik eðitimleri dâhil edilecek. “Üniversitelere siber güvenlik konusunda AR-GE çalýþmalarý yapýlacak” Siber güvenlik konusunda, Ar-Ge laboratuvarlarý kurulacak. Zararlý yazýlýmlarý ve bu yazýlýmlarýn biliþim sistemlerinde yaptýðý etkileri belirleyebilecek laboratuvar altyapýsý kurulacak. Üniversitelerde siber

Çocuk suçlarýnda büyükþehirler ilk sýralarda

E

mniyet Genel Müdürlüðü ve Jandarma Genel Komutanlýðý'na baðlý güvenlik birimlerine gelen çocuklar üzerinde yapýlan araþtýrmaya göre, 81 il arasýnda Ýstanbul, suça karýþan çocuklar sýralamasýnda birinci sýrada yer alýyor. Ýstanbul'u Ýzmir takip ederken, Adana üçüncü sýrada bulunuyor. Diyarbakýr ise ilk 10 il arasýnda yer alýyor. Büyükþehirlerde çocuklarýn bulaþtýklarý suçlarýn baþýnda hýrsýzlýk ve yaralama geliyor. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), 'Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuklar' konulu bir rapor hazýrladý. Çalýþma, Devlet Planlama Teþkilatý koordinatörlüðünde Ýçiþleri Bakanlýðý, Adalet Bakanlýðý ile birlikte yapýldý. Amaç, Türkiye'de çocuk suçluluðunun neden ve boyutlarýnýn belirlenmesi, elde edilen bilgiler doðrultusunda önleyici, koruyucu ve iyileþtirici tedbirlere temel oluþturacak politika ve stratejilere karar verilmesi ve gerekli modellerin oluþturulmasý. Cihan Haber Ajansý (Cihan) muhabirinin ulaþtýðý rapora göre, Türkiye genelinde 2011 yýlýnda suç isnadýyla iþlem gören çocuk sayýsý 84 bin 916. Çalýþmada, illere göre suça karýþan çocuklarýn sayýlarý da belirlendi. Araþtýrmaya göre, Ýstanbul 8 bin 388 çocuk ile birinci sýrada yer alýyor. En çok iþlenen suçlarýn baþýnda ise hýrsýzlýk, yaralama, tehdit ve uyuþturucu suçlarý geliyor. Ýstanbul'u, 7 bin 101 çocukla Ýzmir izliyor. Bu ilde çocuklar daha çok hýrsýzlýk ve yaralama suçlarýna bulaþýyor. 3 bin 947 çocukla Adana üçüncü sýrada gelirken, Antalya 2 bin 988 çocukla dördüncü sýrada yer alýyor. Diyarbakýr çocuk suçlarýnda 8. sýrada

“Siber güvenlik milli güvenliðe entegre edilecek” Siber saldýrýlar, milli güvenliði tehdit eden saldýrýlar olarak ulusal siber güvenliðin milli güvenliðe entegrasyonu saðlanacak. Siber ortamda meydana gelebilecek çeþitli olaylarda devreye girecek mekanizmalarýn mevcut durumunun analizi ve iyileþtirilmeleri için gerçekleþtirilmesi gereken öncelikli eylemler belirlenecek. Türkiye’ye yönelebilecek olasý saldýrý senaryolarýnýn ve bunlarýn yolaçabileceði etkiler belirlenecek. Siber ortamda çeþitli siber güvenlik olaylarý meydana geldiðinde, kurumlarýn sorumluluklarýnýn ve ulusal düzeyde koordinasyonunun nasýl saðlanacaðý belirlenecek, ulusal siber savunma konusunda strateji geliþtirilecek. Siber tehdide balküpü sistemi ile müdahale Siber Tehditleri Önleme Projesi'nin yürütülmesi için de siber tehditleri tespit amacýyla bal küpü sistemi kurulacak. Ulusal siber saldýrý raporlama sisteminin kurulmasý ve geliþtirilmesi siber tehditlerin tespit edilmesi, izlenmesi ve önlenmesine iliþkin gerekli mekanizmalar geliþtirilecek. Bilgi sistemlerinden üst düzey yöneticiler bilgilendirilecek Siber güvenlik eðitim altyapýsýnýn güçlendirilmesi eylemi kapsamýnda da kurumlarýn bilgi sistemlerinden ve siber güvenliðinden sorumlu üst düzey yöneticiler bilgilendirilecek, teknik personel eðitilecek ve eðitime katýlan personele sertifika verilecek. Planda ayrýca, siber güvenlik alanýnda ulusal ve uluslararasý mevzuatýn incelenmesi ve ihtiyaç duyulan yasal düzenlemelerin de tespit edileceði ifade edildi. (CÝHAN)

553, Erzurum bin 475, Tekirdað bin 146, Elazýð'da bin 69 çocuk olaylara karýþtý. Van'da 855 çocuk, Batman'da 804, Siirt 535, Þýrnak 334, Bingöl 292 ve Hakkari'de 183 çocuk suça bulaþtýðý iddiasýyla iþlem gördü. 2011 yýlýnda çocuk suçlarý bakýmýndan en az olayýn gerçekleþtiði iller ise sýrasýyla þöyle: Tunceli (70 çocuk), Artvin (71 çocuk) ve Ardahan (88 çocuk). (CÝHAN)

Türkiye'deki Suriyeli sayýsý 144 bin 755'e ulaþtý

B

aþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý (AFAD), Türkiye'deki Suriyeli sayýsýnýn 144 bin 755'e ulaþtýðýný bildirdi. AFAD'tan yapýlan yazýlý açýklamada, Suriye’den gelenler için kurulan 13 çadýrkent, 1 geçici kabul merkezi ve 1 adet konteyner kentte bugün itibariyle 144 bin 755 Suriye vatandaþý bulunduðu bildirildi. Açýklamada; 2011 yýlý nisan ayý içerisinde Suriye’de baþlayan iç karýþýklýklar nedeniyle, nüfus hareketlerine yönelik olarak bugüne kadar Türkiye'ye gelen 200 binden fazla Suriye vatandaþý için Baþbakanlýk AFAD tarafýndan 7 ilde kurulan kamplarda, bir yýlý aþkýn süredir, her türlü insani yardým ihtiyacý karþýlandýðý bildirildi. AFAD koordinasyonunda; ilgili kurum ve kuruluþlarca çadýr kentlerde ve konteyner kentte barýnma, yiyecek, saðlýk, güvenlik, sosyal aktivite, eðitim, ibadet, tercümanlýk, haberleþme, bankacýlýk ve diðer hizmetlerin verildiði aktarýlan açýklamada, "Bugüne kadar ülkemize toplam 203 bin 855 Suriye vatandaþý giriþ yapmýþtýr. Bugüne kadar toplam 59 bin 100 Suriye vatandaþý ülkesine dönmüþtür. Bugün itibariyle; Hatay’da 12 bin 776, Gaziantep’te 25 bin 512 (8 bin 564’ü Ýslahiye, 6 bin 823’ü Karkamýþ, 10 bin 125’i Nizip çadýrkentlerinde), Kilis’te 13 bin 458, Þanlýurfa’da 58 bin 558 (32 bin 872’si Ceylanpýnar’da, 25 bin 686’sý Akçakale çadýrkentlerinde), Kahramanmaraþ’ta 16 bin 935 kiþi, Osmaniye’de 7 bin 914 kiþi ve Adýyaman’da 8 bin 880 kiþi barýndýrýlmaktadýr. 98’i refakatçi, 624’ü hasta ve yaralý olmak üzere toplam 722 kiþi hastanede bulunmaktadýr. Hastanedekilerle birlikte barýnma merkezlerinde toplam 144 bin 755 Suriye vatandaþý bulunmaktadýr." Denildi. (CÝHAN)

TL'lerin üzerindeki imzalar deðiþiyor

M

Antalya'yý, suça karýþan çocuk sayýsýna göre Kayseri, Konya ve Ankara izliyor. Ankara'nýn ardýndan ise Diyarbakýr 2 bin 526 suçla geliyor. Diyarbakýr'da en çok iþlenen suçlarýn neredeyse yarýsýný hýrsýzlýk oluþturuyor. Gaziantep, Manisa, Mersin ve Bursa da 2 binin üzerinde çocuðun suç iþlediði iller arasýnda bulunuyor. Balýkesir bin 978, Þanlýurfa bin

3

erkez Bankasý, 10, 20 ve 100 TL'lerin üzerindeki imzalarý deðiþtirdi. Banknotlarda imzalar dýþýnda boyutlarý, ön ve arka yüz kompozisyonlarý ile genel nitelik ve görünümleri bakýmýndan deðiþiklik olmayacak. Merkez Bankasý'ndan E-9 Emisyon Grubu II. Tertip Banknotlarýn Tedavüle Çýkarýlmasýna iliþkin açýklama yapýldý. Merkez Bankasý tarafýndan 1211 sayýlý Kanun’un verdiði yetkiye dayanýlarak, E-9 Emisyon Grubu II. tertip Türk Lirasý banknotlarýn, üretimleri gerçekleþtirildikçe tedavüle çýkarýlmasý kararlaþtýrýldýðý belirtilerek þöyle denildi: "1 Ocak 2009 tarihinde tedavüle çýkarýlmýþ ve halen tedavülde bulunan E-9 Emisyon Grubu I. tertip Türk lirasý banknotlara kýyasla aþaðýda belirtilen II. tertip banknotlarýn sadece imzalarýnda deðiþiklik yapýlmýþtýr. Banknotlardaki

imzalar Baþkan Erdem Baþçý ile birlikte; 100 TL banknotlarda Baþkan Yardýmcýsý Necati Þahin’e, 20 TL banknotlarda Baþkan Yardýmcýsý Murat Çetinkaya’ya, 10 TL banknotlarda Baþkan Yardýmcýsý Necati Þahin’e, ait olacak þekilde yeniden düzenlenmiþtir. E-9 Emisyon Grubu II. tertip 100 TL, 20 TL ve 10 TL banknotlarýn 24 Aralýk 2012 tarihinden itibaren tedavüle verilmesi planlanmýþtýr. Söz konusu banknotlar imzalar dýþýnda boyutlarý, ön ve arka yüz kompozisyonlarý ile genel nitelik ve görünümleri bakýmýndan I. tertipleriyle tamamen aynýdýr. I. ve II. tertip banknotlar birlikte tedavül edecektir. 200 TL, 50 TL ve 5 TL banknotlara iliþkin duyuru daha sonra yapýlacaktýr." (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

22 Aralýk 2012 Cumartesi

4

Diyarbakýr’ýn iki yüzü

Þ

ehir merkezine yeni oteller, alýþveriþ merkezleri inþa ediliyor, beþ artý bir havuzlu lüks daireler daha temelden satýlýyor ama Diyarbakýr hep Baðlar ’da yaþanan sokak eylemleriyle anýlýyor. Diclekent, Yeniþehir ve Kayapýnar semtleri, modern görüntüsüyle batýdaki birçok ilin önüne geçmiþ. Her geçen gün biraz daha artan fakir ve zengin arasýndaki uçurumun önümüzdeki dönemlerde yeni sosyolojik hadiselere sebep olacaðý tahmin ediliyor. Adý hep sokak eylemleriyle anýlan Baðlar ilçesinde daracýk bir sokak… Mahalle aralarýnda iþportacýlýk yapan Kerem Kaya, akþama kadar sumak satmýþ, yorgun argýn evine dönüyor. ‘Ekmek teknem’ dediði tahta arabasýný evinin önüne kilitliyor, pazardan aldýðý erzaklarla yukarý çýkýyor. Ýki katlý müstakil evde biri öz iki annesi, babasý, 14 kardeþi, 4 yengesi ve 5 yeðeniyle birlikte tam tamýna 26 kiþi yaþýyor. Liseden mezun olduktan sonra Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü kazanmýþ ama maddi imkânsýzlýklardan dolayý okuyamamýþ. Evin bütün yükünü iki abisiyle birlikte üstlenmiþ. Mevsimine göre sumak, taze fýndýk, kavun ve karpuz satýyor. Kazandýðý parayla evin ihtiyaçlarýný karþýlýyor. Babasý, yaþlandýðý için çalýþamýyor. Aile, 1991 yýlýnda Lice’nin bir köyünden Baðlar ’a taþýnmak zorunda kalmýþ. Köyleri, bir gece kimliði belirsiz kiþilerce yakýlmýþ, hayvanlarý telef olmuþ. Hemen ertesi gün kurtarabildikleri eþyalarý bir kamyona yükleyip Diyarbakýr ’ýn yolunu tutmuþlar... Bu üzücü göç hikâyesi, Baðlar’da oturan hemen herkesin ortak kaderi. 1990’lý yýllarýn hemen baþýnda 100 bin civarýnda olan semt nüfusu, göçle birlikte 5 kat artarak 500 bin seviyesine ulaþmýþ. Diyarbakýr, Baðlar ’da yaþanan sokak eylemlerinden fazlasýyla nasibini alýyor. Þehir merkezine ise yeni oteller, alýþveriþ merkezleri inþa ediliyor, beþ artý bir havuzlu lüks daireler daha temelden satýlýyor. Diclekent, Yeniþehir ve Kayapýnar semtleri, modern görüntüsüyle batýdaki birçok ilin önüne geçiyor. Ancak tüm bu geliþmeler sokak eylemlerinin gölgesinde kalýyor. Her geçen gün artan ve diðer þehirlerden çok daha fazla göze çarpan fakir-zengin arasýndaki uçurum, Diyarbakýrlýlara göre önümüzdeki dönemde yeni sosyolojik sorunlara sebep olacak. Ýki katlý ferah köy evlerinden bodrum katlarýna Üzerinde, ‘Baðlar’ yazan bir dolmuþa binip kýsa bir süre yolculuk yaptýktan sonra þoför, “Ýþte bu durakta ineceksin.” diyor. Ýkaz etmeyi de unutmuyor, “O fotoðraf makinesiyle buralarda fazla dolaþma!” Ara sokaklardan birine girip yürümeye baþlýyorum. Apartmanlar birbirine öylesine yakýn ki bazý sokak aralarýndan iki kiþi ayný anda yürüyerek zor geçiyor. Bu çarpýk yapýlaþma,

Baðlar’ýn tüm güzelliklerini yok etmiþ. Ýlçede, 1960’lý yýllarda çok sayýda tek katlý bað evi varmýþ. Diyarbakýrlýlar, hafta sonlarý burada piknik yaparmýþ. Göç dalgasýyla birlikte bað evleri yýkýlmýþ, yerine derme çatma apartmanlar dikilmiþ. Sokak aralarýnda oynayan çocuklar, fotoðraf makinesini görünce koþarak yanýma geliyor. Belki de Türkiye’nin hiçbir semtinde bu kadar çocuðu bir arada göremezsiniz. “Kaç kardeþsiniz?” sorusuna en az cevabý veren, “Beþ” diyor. Bazý apartmanlarýn laðýmlarý sokaða akýyor. Çocuklar, laðým sularýndan çamur yapýp oynuyor... Çöp kutularýndan da aðýr bir koku yayýlýyor. Sokak aralarýna çöp arabalarý, itfaiye, polis ve ambulanslar giremiyor. Ýþin garibi, cadde üzerindeki çöpler de belli ki günlerdir toplanmýyor… Evinin önünde komþularýyla sohbet eden bir kadýn, bizi bodrum katýndaki evine misafir ediyor. Evi, güneþ almadýðý için lambasý sürekli yanýyor. Ýsmini söylemeye çekiniyor, “Beyim gazeteye çýktýðýmý duyarsa kýzar.” diyor. 20 yýl önce Bismil’in bir köyünden terör nedeniyle göç etmiþler. Ýki katlý, geniþ, bahçeli bir köy evinden güneþ almayan 80 metrekarelik daireye taþýnýnca tüm dünyalarý deðiþmiþ. Eþinin düzenli bir iþi olmadýðý için aylýk 200 TL’lik ev kiralarýný bile ödemekte zorlanýyorlar. Oðlu Hasan, okuldan gelir gelmez çalýþmak için bir hazýr giyim maðazasýna gidiyor. Ama haftalýk kazancý yalnýzca 40 TL. Yaðmur biraz fazla yaðsa evin içine laðým sularý doluyor, elektrik sýk sýk kesiliyor. Rutubet ve nemden dolayý kýþ boyu hastalýklarla boðuþuyorlar. Baðlar’da oturan kadýnlar temizlik yapmak için evlere gidiyorlar. Sabah 7’den akþam geç saatlere kadar çalýþýp 50 TL yevmiye alýyorlar. Çocuk bakýcýlýðý yapanlar aylýk 500 TL’ye kadar para kazanabiliyor. Erkekler ise inþaatlarda çalýþýyor, hamallýk yapýyor, mahalle aralarýnda meyve ve sebze satýyor. Baðlar ’da iþsizlik çok fazla olduðu için adým baþý her yerde kahvehane ve kuruyemiþçi var. Mahalle bakkallarý büyük bir önem taþýyor, çünkü genelde veresiye alýþveriþ yapýlýyor. Baðlar’da oturan fakir aileler biraz para biriktirdikten sonra borç harç bir bodrum katý satýn alýyor. Bodrum dairelerin fiyatlarý 20 bin TL’den baþlýyor. Durumu nispeten daha iyi olanlar 50-60 bin TL’lik dairelerde oturuyor. Binalarýn çoðu muhtemel bir depremde yýkýlma tehlikesi taþýyor. Semtte oturan yediden yetmiþe herkesin tek bir hayali var: “Diyarbakýr ’ýn geliþen yüzü Diclekent’ten bir ev satýn almak.” Hamallýk yapan Mehmet Yüksel, “Lüks binalarda oturanlara özenmemek mümkün deðil. Yeni kurulan mahallelerde çöpler düzenli olarak toplanýyor, her yer tertemiz. Park ve bahçeler yemyeþil.” diyor. Semtte esrar, eroin ve hap kullanýmý yaygýn olduðu için aileler

çocuklarýný burada büyütmek istemiyor. Ýþportacý Kerem Kaya, “Arkadaþlarýmýn neredeyse tamamý uyuþturucu kullandýklarý, okul önlerinde sattýklarý için hapis yatýyor.” diyor. Semtteki okullarýn durumu da gerçekten içler acýsý. Sýnýflarda 70-80 kiþi bir arada eðitim görüyor. Ayrýca terör örgütü PKK, sözde öðrenci temsilcileri üzerinden okullarda baský kuruyor. Peyas’ý lüks binalar kuþatmýþ! Peyas Mahallesi’nin dört tarafýný lüks apartmanlar çevirmiþ. Mahalle, þehirdeki sosyal çarpýklýðýn hangi boyutlarda olduðunu gözler önüne seriyor. 1970’lerde 60-70 haneli küçük bir köy olan Peyas, bugün pek çok ili geride býrakarak 130 bin nüfuslu bir gecekondu merkezi haline gelmiþ. Peyaslýlar, evlerinin altýnda inek besliyor. Haftada bir gün bahçelerindeki tandýrda ekmek piþiriyor. Buradaki çocuklar Baðlar’da oturanlara göre biraz daha þanslý, çünkü koþup oynayacaklarý bir sokaklarý, gölgesinde ip atlayacaklarý aðaçlarý var. Ýsa Vekil, 1975’te Eðil ilçesinden Peyas’a gelmiþ. 11 çocuk dünyaya getirmiþ. Çocuklarý yaz aylarýnda pamuk topluyor. Ayrýca hayvancýlýk yapýyorlar. Vekil, çocuklarýnýn hepsinden de ayný cümleleri duymuþ bugüne kadar: “Baba biz neden karþýdaki apartmanlardan birinde oturmuyoruz?..” Elazýð yolu üzerinde hummalý bir yapýlaþma sürüyor. Yol üzerindeki semtlerde arsa fiyatlarý adeta tavan yapmýþ. Diyarbakýr ’ýn yüzde 30’u inþaat sektöründe çalýþýyor. Üçkuyular semtinde 2004 yýlýnda bir dönümlük arsanýn fiyatý 5 bin TL iken bu rakam bugün 350 bin TL’yi bulmuþ. Diyarbakýrlýlar, misafir aðýrlamayý çok sevdikleri için 4 ya da 5 odalý büyük daireleri tercih ediyorlar. Sitelerin çoðunda halý saha, tenis kortu ve yüzme havuzu bulunuyor. Daireler 400, villalarýn fiyatý ise 700 bin TL’yi buluyor. Bu sitelerde genelde avukat, doktor, hâkim ve þehrin ileri gelen esnaf ve sanayicileri oturuyor. Yeni yapýlan konutlarýn sadece zengin kesime göre tasarlanmasý Diyarbakýr Emlakçýlar Odasý Baþkaný Mustafa Koç’a göre önümüzdeki birkaç yýl içinde büyük bir sorun teþkil edecek. Çünkü dar gelirliler uygun fiyata kiralýk daire bulmakta zorlanacaklar.

yeni üniversite açýlacak. Þehirde, sanayi alanýnda da kýpýrdanma yaþanýyor. Geçtiðimiz yýllarda faaliyete giren Türkiye’nin en büyük alçý fabrikasý, Ortadoðu ve Avrupa ülkelerine ihracat yapýyor. Boydak Holding’in 2013 yýlýnda açacaðý fabrikada 600 kiþinin çalýþmasý planlanýyor. Diyarbakýr ’da, sulanabilir arazilerin artmasýyla birlikte pamuk üretimi de artmýþ. Ancak bölge halký pamuðu mamul madde olarak deðil de hammadde olarak satýyor. Ayný durum mermercilik alanýnda da yaþanýyor. Çýkarýlan mermer Ýspanya, Portekiz ve Ýtalya’ya hammadde olarak ihraç ediliyor. Bu yüzden þehre çok fazla bir katma deðer saðlamýyor. Diyarbakýr ’ýn önde gelen müteahhitlerinden Ali Güneþ, “Kentsel dönüþüm Baðlar semtinden baþlamalýydý.” diyor. Bu sayede suç oranlarýnýn azalacaðýna inanýyor. Güneþ, “Diyarbakýr insanlar için bir

kurtuluþ þehridir. Bingöl’de çocuk doðar buraya gelmek ister. Bu önüyle Ýstanbul’a çok benziyoruz. 1990’dan sonra þehrin kimyasý bozuldu. Köyünden çýkýp gelen insanlar Baðlar ’da adeta üst üste yaþamaya baþladý. Çocuklarýn stres atacaðý bir alan oluþturulmadý. Bu yüzden çok sayýda sokak eylemi düzenleniyor. Yoksul kesim, lüks alýþveriþ merkezlerine gidince, ‘Benim kot pantolonum neden markalý deðil?’ diye kendi kendini sorguluyor.” ifadelerini kullanýyor. Diyarbakýr ’ýn önde gelen esnaf ve iþadamlarýna göre Dicle Vadisi Projesi’ne bir an önce baþlanmalý. Bu sayede þehrin nefes alacaðý bir alan oluþacak. Turist sayýsýný artýrmak için surlarýn restore edilmesi, çevresindeki gecekondularýn yýkýlmasý gerekiyor. Diyarbakýr ’ýn Þanlýurfa’ya otobanla baðlanmasý ve uluslararasý standartlarda bir hava alanýnýn bir an önce bitirilmesi de hayati önem taþýyor. (CÝHAN)

BDP Batman Ýl Yönetimi açýk alanda toplandý

“Kentsel dönüþüm Baðlar’dan baþlamalýydý” Ýnþaat sektöründe hýzlý bir atak yapan Diyarbakýr ’ýn sosyal çehresi de deðiþiyor. Aralarýnda Hilton ve Divan’ýn da bulunduðu yeni oteller önümüzdeki dönemde müþteri aðýrlamaya baþlayacak. Þehrin farklý semtlerinde alýþveriþ merkezlerinin yapýmý devam ediyor. Çok kýsa bir süre önce açýlan Medland Eðlence Merkezi, 10 dönümlük bir alan üzerine kurulmuþ. Ýçerisinde Türkiye’nin en büyük dönme dolabý bulunuyor. Bu geliþmelere paralel olarak iki de

B

arýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) Batman Ýl Fahri Yönetimi, haftalýk toplantýsýný açýk alanda gerçekleþtirdi. Petrol Ýþ Sendikasý Batman Þube Baþkaný ve BDP Batman Ýl Fahri Baþkaný Mesut Mustafa Tekik, "Böceklere, dinleme aygýtlarýna hiç gerek yok, alenen buradayýz yasa dýþý gayri meþru bir þey yapmýyoruz.” dedi. 'Ortam dinlenmesine, gizli tanýða, böceðe son alenen buradayýz' yazýlý pankartýn altýnda yapýlan açýklamada, KCK operasyonlarý kapsamýnda tutuklanan 24 il yöneticisinin isimlerinin yazýldýðý sandalyeler boþ býrakýldý. KCK operasyonlarý kapsamýnda aralarýnda eþ baþkanlarýn da bulunduðu 24 yöneticisi tutuklanan BDP Batman Ýl Örgütü'nde görevi devralan fahri yönetim, il yönetim toplantýsýný belediye bahçesinde açýk havada gerçekleþtirdi. Toplantýnýn baþýnda tutuklu olduklarý için toplantýda yer almayan yöneticilerin isimleri okundu katýlýmcýlar ise buradayým diye ses verdi. BDP Batman Ýl Fahri Yönetimi adýna konuþan Petrol Ýþ Sendikasý Batman Þube Baþkaný Mustafa Tekik, BDP’nin partiyi yöneten tüm kadrolarýn kamuoyundan gizlisinin, saklýsýnýn

y olmadýðýný göstermek istediklerini kaydetti. Tekik, “BDP Fahri il yönetimi olarak STK’larýn tüm baþkanlarý burada onlarla beraber baskýlara, tutuklamalara göz altýlara, operasyonlara ve sivil siyaset alanlarýnýn yok edilmek istenmesine karþý ironik bir bakýþ açýsýyla il yönetim kurulu toplantýmýzý, halkýmýza, kamuoyuna, basýna ve hatta güvenlik güçlerine açýk bir þekilde yapmak istedik.” dedi. Tekik konuþmasýna þöyle devam etti.“Son KCK operasyonunda ve önceki 5 operasyonda tutuklanan tüm arkadaþlarýmýz BDP genel merkezinin tüzüðüne, yönetmeliðine ve yayýmladýðý genelgelere göre faaliyet yürütmüþlerdir. Hiçbir faaliyetlerinin yasa dýþý olmadýðýný, gayri meþru olmadýðýný buradan bir kez daha ifade etmek adýna toplandýk. Böceklere, dinleme aygýtlarýna hiç gerek yok, alenen buradayýz yasa dýþý gayri meþru bir þey yapmýyoruz. Türkiye halklarýnýn ve ezilen tüm halklarýn mutluluðu, kurtuluþu, müreffeh yaþamý, barýþ içinde kardeþçe yaþamak için elimizden geleni geçmiþte de yapýyorduk þimdide yapmaya devam ediyoruz.” Yapýlan konuþmalarýn ardýndan öneri ve temenniler dinlendi.(CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

22 Aralýk 2012 Cumartesi

5

Aile hekimliði tuttu, bebek T ölümleri yüzde 41 azaldý

BASINDAN

Sýra Çýplaklar Yarýþmasýnda

Anne ölüm oranlarý 2010 yýlýnda 15,5’e düþtü, bebeklerde ise rakam 2008'den bu yana yüzde 41 oranýnda azaldý. Bakanlýk verilerine göre, 2008’de bebek ölümleri binde 12 iken, 2011’de bu rakam binde 7,7’ye geriledi.

S

aðlýk Bakanlýðý’nýn, son yýllarda baþta aile hekimliði olmak üzere, anne ve bebek ölümlerini izleme çalýþmalarý olumlu sonuçlarýný göstermeye baþladý. Bakanlýðýn bu çalýþmalarý sonucu anne ve bebek ölümleri oranlarý dünya ortalamalarýna çekildi. Anne ölüm oranlarý 2010 yýlýnda 15,5’e düþtü, bebeklerde ise rakam 2008'den bu yana yüzde 41 oranýnda azaldý. Bakanlýk verilerine göre, 2008’de bebek ölümleri binde 12 iken, 2011’de bu rakam binde 7,7’ye geriledi. Saðlýk Bakanlýðý verilerine göre, 2011 yýlý sonu itibariyle 6 bin 502 aile saðlýðý merkezinde 20 bin 162, toplum saðlýðý merkezlerinde 2 bin 537 olmak üzere toplam 22 bin 753 hekim görev yapýyor. Bir hekime ortalama 3 bin 696 hasta düþüyor. Bakanlýðýn 2023 hedefi ise 2 bin kiþiye bir aile hekiminin hizmet vermesi. Aile hekimliði ile birlikte

kuruluþlarýn tercihi, tüm muayeneler içinde 2002 yýlýnda yüzde 36’dan 2011 yýlýnda yüzde 40’a çýktý. Ýki yýl önce uygulamaya konulan aile hekimliði çalýþmalarý

olumlu sonuçlarýný göstermeye baþladý. 2008 yýlýnda yüz binde 19,4 olan anne ölüm hýzý, sonraki yýl 18,4'e geriledi. Aile hekimliðinin hayata geçtiði 2010 yýlýnda ise oran 16,4

oldu. Anne ölüm hýzý geçtiðimiz yýl yüz binde 15,5'e kadar geriledi. Bebek ölüm oranlarýnda da 2008'den bu yana önemli oranda azalmalar yaþandý. Bakanlýk verilerine göre, 2008 yýlýnda binde 12,1 olan bebek ölüm hýzý, sonraki yýl 10,2'ye, 2010 yýlýnda 7,8’e, 2011 yýlýnda ise 7,7 olarak belirlendi. Aile hekimlerinin performans deðerlendirmesinin, anne-bebek ölüm hýzýndaki düþüþü belirleyen en önemli unsur olduðu belirtiliyor. Aile Hekimliði Uygulama Yönetmeliði'nin 13. maddesine göre, aile hekimlerinin performans deðerlendirmeleri, bireye yönelik verdikleri koruyucu saðlýk hizmetleri dikkate alýnarak yapýlýyor. Saðlýk Bakanlýðý hastanelerinde 2002 yýlýnda 665 olan yeni doðan yoðun bakým yatak sayýsý 2011 yýlý sonu itibariyle 2 bin 961’e çýkarýldý. Transport kuvöz sayýsý 158’den 469’a, ventilatör sayýsý ise 252’den 855’e çýkarýldý. (CÝHAN)

Kilonuzun sebebi Ýnsülin direnci olabilir U

zmanlara göre, uzun zamandýr diyet yapan ve yürüyüþlerini aksatmayan bir kiþinin kilo vermekte güçlük çekmesindeki sebep; insülin direnci olabiliyor. Özel Biyofiz Fizik Tedavi ve Romatizmal Hastalýklar Týp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmaný Baþak Kefeli, diyet ve spor yapmasýna raðmen kilo veremeyen kiþilerin mutlaka insülin direncini kontrol ettirmesi gerektiðini söyledi. Ýnsülin direncinin þeker hastalýðýnýn baþlangýcý olduðuna iþaret eden Kefeli, "Þeker hastalýðýnda insülin salgýlamayan pankreas bezimiz insülin direncinde gereðinden fazla insülin salgýlamaya baþlamýþtýr. Gereðinden fazla insülinin kanýmýzda bulunmasý ise dokularda insüline karþý duyarsýzlýk oluþturuyor. Bu duruma da insülin direnci deniliyor. Yani bu süreçte vücudumuz tüketilen besinleri yað olarak depolamak için can

atýyor." Dedi. Beslenme ve Diyet Uzmaný Baþak Kefeli özellikle; ailesinde þeker hastalýðý olan, karýn bölgesinde yaðlanmasý fazla olan, uzun süre hareketsiz oturan, uzun süre aç kalan, çok sýk (2 saatten de sýk) atýþtýran, çok sýk þeker ve þekerli ürün tüketenler ile aniden hýzlý kilo alanlarýn risk altýnda olduðuna dikkat çekti. 'Su içsem dahi kilo alýyorum' diyenlerin kan deðerlerine baktýrarak HOMA deðerinin 2,7'yi aþýp aþmadýðýný kontrol etmelerini tavsiye eden Baþak Kefeli, insülin direncinin þiddetine göre her gün yarým saat yapýlacak tempolu yürüyüþün de tedavide önemli bir yere sahip olduðunu belirtti. Baþak Kefeli, dikkat edilecek hususlarý þöyle sýraladý: "Tam buðday ekmeði veya çavdar ekmeði tüketilmeli. Pirinç yerine bulgur kullanýlmalý. Meyve suyu yerine meyvenin kendisi tercih edilmeli. Meyveler kabuklarý ile

yenilmeli. Her gün mutlaka 1 tabak sebze yemeði veya salata yenilmeli. Esmer makarna tercih edilmeli. Unlar yarý yarýya tam buðday unu ile karýþtýrýlmalý. Etlerin yaðlý kýsýmlarý ve tavuðun derisi yenilmemeli. Haftada 1 gün kýrmýzý et, 2 gün tavuk ve 3 gün balýk Eti tercih edilmeli, kurubaklagillerin yemeði veya çorbasý haftada 1 defa mutlaka tüketilmeli. Her öðün mutlaka 1 çay bardaðý kadar yoðurt tüketilmeli. Süt ve süt ürünleri az yaðlý tercih edilmeli. Günde 3-4 defa küçük ara öðünler yapýlmalý. Ara öðünlerde süt-meyve/yoðurtekmek / sütlü kahve-bisküvi gibi alternatifler tercih edilebilir. 4-5 saatten daha fazla aç kalýnmamalý, tuz tüketimi sýnýrlandýrýlmalý. 1 günde toplamda 1 tatlý kaþýðýndan daha fazla tuz tüketilmemeli. Þeker içeren besinlerden mümkün olduðunca uzak durulmalý. Bir diyetisyenden beslenme planýnýn oluþturulmasý için yardým alýnmalý.” (CÝHAN)

Ýlaç kullanýyorsanýz greyfurdu dikkatli tüketin

A

cýbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmaný Fadime Özkök Þenses, düzenli ilaç kullananlarýn besin ilaç etkileþimine dikkat etmesi gerektiðini vurguladý.

M. Sait Çakar

Fadime Özkök Þenses, yapýlan araþtýrmalarda greyfurt veya suyunun bazý ilaçlarýn etkilerini arttýrdýðýnýn gözlemlendiðini söyledi. Sonbaharda sofralarýmýza dahil olmaya baþlayan greyfurdun vitaminler (C vitamini ve kýrmýzý renkli olanlarda A vitamini) mineraller ve lif açýsýndan zengin bir meyve olduðunu söyleyen Beslenme ve Diyet Uzmaný Fadime Özkök Þenses, kiþilerin beslenmelerinde kullandýðý gýdalarýn ilaçlarýn etkilerini deðiþtirebildiðini, bunlarýn baþýnda greyfurdun geldiðini aktardý. Þenses, baþta kalp ve tansiyon hastalarý olmak üzere düzenli ilaç kullanan hastalarýn besin-ilaç etkileþimine dikkat etmeleri gerektiðine

vurgu yaptý. Yapýlan araþtýrmalarda greyfurt veya suyunun bazý ilaçlarýn etkilerini arttýrdýðýnýn ve bu nedenle ölümle sonuçlanabilecek durumlara sebebiyet verebildiðinin gözlemlendiðini ifade eden Þenses, "Kullanýlan ilaçlar baðýrsaklarda ve karaciðerde bulunan bazý enzimlerle parçalanarak vücuttan atýlmaktadýr. Ancak greyfurt tüketildiðinde bu enzimlerin bir kýsmý yok olmakta ve ilacýn parçalanmasý geciktiði içinde ilacýn kandaki düzeyi artmaktadýr." diye konuþtu. Sonuç olarak greyfurtta

bulunan maddelerin ilaçlarýn vücutta yýkýmýný saðlayan enzimleri yok ederek vücuda gereðinden fazla ilaç alýnmýþ gibi etki etmesine neden olduðunu kaydeden Þenses, "Bu durumda artmýþ ilaç dozuna baðlý zehirlenmeler olabilmekte ve vücuda ölümle bile sonuçlanabilecek ciddi hasarlar verebilmektedir." dedi. Þenses, bu nedenle ilaç kullanan kiþilerin greyfurt veya suyunu tüketmemelerini önerirken, portakal, mandalina, limonda böyle bir durumun söz konusu olmadýðýný belirtti. Ýlaç kullanan kiþilerin kýþ aylarýnda C vitamini ihtiyacýný bu meyvelerle karþýlamasýnýn daha doðru olacaðýný söyleyen Þenses, "Düzenli ilaç kullanan kiþilerin mutlaka ilacýn prospektüsünü okumalarý; doktor, eczacý, diyetisyen gibi saðlýk danýþmanlarýna baþvurmalarý ve ilaçlarý konusunda bilgilenmeleri gerekmektedir." diye konuþtu. (CÝHAN)

RT ilk defa halkýn duygularýna tercüman olmuþ ve Türkiye'nin adýný lekeleyen ve Kültür erozyonunun en büyük vasýtasý hâline gelen Eurovision/Erozyon Þarký Yarýþmasýna katýlmama kararý almýþ. Her ne kadar katýlmama sebebi olarak adaletsiz puanlama sistemi gösterilse de, yine de uygun bir tavýr olmuþtur. Þimdiye kadar Türkiye'yi hiçbir þekilde temsil etmeyen, sadece Türkiye'deki yüzde ikilik mutlu azýnlýðý temsil eden ve sözde sanatçý olan dört baldýrý çýplaðýn sahnede tepinmeleri Türk insanýn deðerlerine yapýlmýþ en büyük saldýrý idi. 1975 yýlýndan beri Türkiye bu yarýþmaya katýlýyormuþ. Bir kez birinci olmuþ. Böyle bir yarýþmaya katýlmak utanýlacak bir þey olduðu hâlde kendilerini muhafazakâr olarak görenlerin çoðu birinci olmaya seviniyorlar veya tam tersine elendiklerinde üzülüyorlarmýþ. Dikkat edin! Yukarýda bahsettiðim olay Müslümanlarýn dönüþümünde bir mihenk noktasýdýr. Bundan dolayý Türkiye'deki Müslümanlarý "itikat Müslümanlarý" ve "kültür Müslümanlarý" olarak ikiye ayýrabiliriz. Þunu unutmamak gerekir ki, "yüzde doksan dokuzu Müslüman" tanýmlamasý" kültür Müslüman'ý" tanýmlamasýdýr. Ýslam'ýn öngördüðü ise, itikat Müslümanlýðýdýr. Gelelim yapýlmasý gereken diðer hayýrlý icraata! Cumhuriyet'in ilk yýllarýndan beri Türkiye'nin katýldýðý bir güzellik yarýþmasý var. Aslýnda buna çirkinlik yarýþmasý demek lâzým. Çünkü bedenini teþhir eden güzel deðil, olsa olsa çirkin olur. Haçlýlar Keriman Halis'i soyup seyretmiþler ve "Osmanlýnýn torununu bu hâle düþürdük. Teþvik olmasý için onu birinci yapalým!" demiþlerdi. Oysa Keriman Halis Osmanlý torunu filan deðildi. Zimmîlerin torunu idi. Fakat Haçlýlarýn algýsý onu Osmanlý olarak görmüþtü. Tamam, Türkiye devlet olarak bu yarýþmalara katýlmýyor, fakat Miss Turkey Organizasyonlarýna destek oluyor. Bu destek kaldýrýlmalý ve özel kuruluþlarýn da, millî deðerlere aykýrý olan bu tür yarýþmalar tertip etmelerinin önü alýnmalýdýr. Katýlacak olan varsa kendi adýna katýlsýn. Müslümanlarýn remzi olan ay yýldýzlý bayraðý oraya götürmesin. Türkiye'nin namusunu iki paralýk etmesin. Bu fikirlerime katýlmayýp da yarýþmaya mutlaka katýlmanýn gerektiðini söyleyenler kadýn ise kendileri katýlsýn, erkek ise karýlarý katýlsýn? Sözde güzellik yarýþmalarý özde çirkinlik yarýþmalarý olan bu rezalette Türkiye adýnýn anýlmasý, Müslüman halkýma en büyük ihanettir. Lütfen ses verin!.. BÜLENT ARINÇ'IN DAÐA ÇIKMASI OLAYI Bülent Arýnç, Kýþanak'ýn cezaevinde gördüðü iþkencelerle ilgili "Ben de aklýma gelse daða çýkardým." demiþti ya.. Bu sözlerinden dolayý bütün solcular Arýnç'ý tebrik ederken, eleþtirilmekten korkanlar ses çýkarmazken bir kýsým Müslümanlar da bu sözlere tepki göstermiþti. Arýnç daha önce de Diyarbakýr Emniyet Müdürünün ayný mânâya gelen sözlerine Baþbakan'a raðmen, destek vermiþti. Sayýn Arýnç'a sormak istiyorum: Dindarlarýn iktidarda olduðu bu dönemde dahi, hâlâ, suçsuz yere, hücrede psikolojik iþkence gören Salih Mirzabeyoðlu da þayet bu iþkenceden kurtulursa daða mý çýkmalýdýr? Ömründe eline silah almamýþ birisi olan Metin Kaplan Hoca da çeþitli iþkenceler altýnda hücrede tutuluyor. Þayet adalet yerini bulur da o da özgür kalýrsa daða mý çýkmasý mý lâzým gelir? Bediüzzaman Said Nursî de ölümden beter iþkencelere maruz kalmýþtý. Arýnç'ýn mantýðýna göre, daða çýkmamakla hata mý etmiþ oldu? Müslüman olduðu için idam edilen Ýskilipli Atýf Hoca da idamdan önce daða mý çýkmalýydý? Þimdiye kadar hangi Müslüman, Kemalist rejiminin iþkencesinden dolayý daða çýktý? 28 Þubat'ta zulüm görenler daða mý çýksaydý? Bir Müslüman daða çýkabilir mi? Bülent Arýnç, son çýkýþlarý ile Müslümanlar arasýnda azalan popülaritesini büsbütün yitirmek üzeredir. Benden söylemesi!.. Mustafa Durdu mustafadurdu@yahoo.com 19-12-2012


22 Aralýk 2012 Cumartesi

6

Okur-yazar buluþmasýna yoðun ilgi Þ

ýrnak’ýn Cizre ilçesinde düzenlenen okur-yazar buluþmasý öðrencilerden yoðun ilgi gördü. Cizre Kaymakamlýðý ve Ýlçe Gençlik Merkezi’nce düzenlenen ‘okur-yazar buluþmasý’ öðrenciler tarafýndan yoðun ilgi ile karþýlandý. 10 tanýnmýþ yazarý, edebiyata meraklý 100 Gençlik Merkezi üyesi gençle buluþturmak amaçlý olan faaliyetin üçüncü 'Yazar-Okur Buluþmasý' yapýldý. Bu buluþmada Þair ve Yazar, Türkiye Yazarlar Birliði Üyesi, Edebiyat Sanat ve Kültür Araþtýrmalarý Derneði'nin (ESKADER) kurucularý arasýnda yer alan ve Derneðin Müdürlüðünü yürüten Þerif Aydemir gençlerle buluþtu. Buluþmanýn sonunda Yazar gençlere "Mendilim Sende Kalsýn" adlý hikaye kitabýný imzaladý. Daha sonra Gençlik Merkezi Müdürü Abdulhakim Selimoðlu, etkinlik görevlisi ve Edebiyat Koordinatörü Osman Gökhan Çam ile birlikte Kýrmýzý Medrese, Hz. Nuh (a.s.) Türbesi, Ýsmail Ebul-Ýz Türbesi, Mem-u Zin Türbesi ve Ýç Kale'yi gezen Þerif Aydemir, Cizre'nin tarihi eserlerinin çokluðu karþýsýnda hayranlýðýný belirtti. Özellikle Mem-u Zin destanýna da hayranlýðýný belirten Yazar Aydemir,

bu destanýn 'Gerçek Aþk, Fedakarlýk', 'Ýyi ile Kötünün Mücadelesi', 'Baðýþlama', 'Adalet' konularý itibariyle çok mükemmel bir destan olduðunu ve günümüzde çok fazla ihtiyaç duyulan bu konularýn destan vasýtasýyla çok iyi anlatýlmasý ve

yönde çalýþmalar yapýlmasý gerektiðini söyledi. Öðrencilerden Semra Bayar, Habibe Özkurt, Sacide Yýlmaz ve Kadriye Altan, etkinliðin kendilerini çok memnun ettiðini söyledi. (CÝHAN)

CHP Diyarbakýr Ýl Baþkaný istifa etti C

umhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakýr Ýl Baþkaný Haþim Özkoyuncu, partideki görevinden istifa etti. CHP Diyarbakýr Ýl Baþkanlýðýnda basýn toplantýsý düzenleyen Özkoyuncu, Genel Baþkan Kemal Kýlýçdaroðlu'nun talimatýyla 7 Haziran 2012 tarihinde il baþkanlýðýna atandýðýný hatýrlattý. O dönemde yaþanan sýkýntýlar nedeniyle kongre yapamadýklarýný belirten Özkoyuncu, çýkmazdan kurtulmak için 3 denetmen milletvekili, genel baþkan yardýmcýlarý ve parti meclis üyelerinin eski CHP Milletvekili Mesut Deðer ile sözleþme yapýlmasý kanaatine vardýklarýný açýkladý. Özkoyuncu þunlarý söyledi: "13 Haziran 2012 tarihinde genel merkezde, genel baþkanýn bilgisi ve onayý dahilinde sözleþme yapýlmýþtýr. Bu sözleþmeden bir

maddeyi belirtmek isterim, 'Benim, genel baþkanýn adayý olduðumu ve taraflar hiçbir þekilde aday olmayacaklarýný taahhüt etmektedirler. Buna uyulmadýðý taktirde MYK tarafýndan kongre iptal edilecektir. Bu mutabakatýn ardýndan 30 Haziran 2012 günü yapýlan kongrede il baþkaný olarak seçildim." diye konuþtu. Sadece il baþkanlýðý görevinden istifa ettiðini partiden istifa etmediðini belirten Özkoyuncu, olaðanüstü kongre kararýnýn alýnmasýný Diyarbakýr'da partiyi ele geçirme operasyonu olarak deðerlendirdi. Özkoyuncu, "Partiyi ele geçirme operasyonu, Diyarbakýr'a bir fayda getirmez sadece sýkýntý oluþturur. Bu sýkýntýyý yarýn yeniden yaþarýz. Çünkü benden önce bir yýl içinde 4 kez CHP il baþkaný görevden alýndý. 5 sefer de il kongresi tarihi iptale edildi." þeklinde konuþtu. (CÝHAN)

Batman Ýl Taþkýn Kurulu Koordinasyon Toplantýsý yapýldý

B

atman Ýl Taþkýn Kurulu Koordinasyon Toplantýsý, Vali Yardýmcýsý Mustafa Adil Tekeli baþkanlýðýnda Valilik Toplantý Salonu’nda gerçekleþtirildi. Toplantýya Vali Yardýmcýsý Tekeli’nin yaný sýra kaymakamlar, DSÝ 10. Bölge Müdür Yardýmcýsý M. Fýrat Tutþi, 103. Þube Müdürü Veysi Kanat ve ilgili kamu kurum yöneticileri katýldý. Toplantýnýn baþýnda, yaþanan taþkýnlarýn sebepleri ve alýnmasý gereken önlemler konusunda Devlet Su Ýþleri 10. Bölge Müdürlüðü tarafýndan katýlýmcýlara sunum yapýldý. Vali Yardýmcýsý Mustafa Adil Tekeli, toplantýda yaptýðý açýþ konuþmasýnda taþkýnlarýn birinci sebebinin þiddetli ve aþýrý yaðýþlar olduðuna dikkat çekerek, “Son dönemlerde, ülkemizin deðiþik bölgelerinde meydana gelen taþkýnlarda, 1 yýlda düþmesi gereken yaðýþ miktarýnýn üçte biri 48 saatte düþmüþtür. Þiddetli ve aþýrý yaðýþlar dýþýnda, dere yataklarýna yapýlan müdahalelerin taþkýnlara yol açan en önemli unsur olduðunu dikkatinize sunuyorum. Yerleþim yerleri içinde kalan dere yataklarýnda görülen yapýlaþma ile dere kesitlerinin daraltýlmasýnýn taþkýnlarýn gerçekleþmesinde önemli rol oynadýðý aþikârdýr. Dere yataklarýna tekniðe aykýrý ve izinsiz menfez veya köprü yapýlmasý da taþkýn tehdidini önemli ölçüde artýrmaktadýr.”

þeklinde konuþtu. Toplantýda taþkýnlarda olumsuz rol oynayan durumlar masaya yatýrýlýrken 2 önemli etkene dikkat çekildi. Bu etmenlerden birincisi dere yataðýna kanalizasyon þebekesi döþenmesi, tekniðe aykýrý bent veya dolgu yapýmý, moloz, sanayi ve evsel atýklarýn dere yataklarýna atýlmasý ile dere yataðýnýn üstünün kapatýlarak yerleþime açýlmasý þeklinde özetlendi. Diðer önemli sebep ise yamaçlarda gerçekleþtirilen plansýz yapýlaþma ve tekniðe aykýrý yol açma çalýþmalarý ile dere yataklarýndan kaçak olarak kum ve çakýl alýmý olarak gösterildi. Toplantýda aðýrlýklý olarak Batman'da yaþanan sel baskýnlarýnýn engellenmesi, can ve mal kaybýna neden olmasýnýn önüne geçilmesi ve bu konuda özellikle akarsu ve dere yataklarýnýn ýslahý ile mevcut köprü ve menfez alanýnda ihtiyacýn projelendirilerek bir an önce inþaatlarýnýn baþlatýlmasý gibi konular görüþüldü. Taþkýnlardan en az zararla çýkýlmasý için Batman'da bulunan taþkýn kontrol tesislerinin amaçlarýna uygun olarak iþletilmesi, tesislerden kapasiteleri yetersiz görülenlerin ise yenilenerek olasý bir taþkýnda etkin bir biçimde faaliyet gösterebilir hale getirilmesi gibi konularda da görüþ alýþveriþinde bulunuldu. (CÝHAN)


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.