"Afrikalý, tanýdýktan sonra Türklere 'iyi yürekli beyaz adam' diyor” B ir grup gönüllü doktor arkadaþýyla altý yýldýr Afrika’ya giderek yardým elini uzatan doktor Fahrettin Er, "Afrika insaný, Anadolu insanýnýn þefkatli ve merhametli elini bekliyor. Afrika insaný, Türkiye'den gelen doktorlara 'beyaz adam kötüdür' demiyor.
Türkiye'den geldiðimizi söyleyince gözlerinin içi gülüyor. Bölgedeki Türk okullarý, ülkemiz insanýna karþý sevgi baðý oluþturmuþ. Afrikalý, tanýdýktan sonra Türklere 'iyi yürekli beyaz adam' tabirini kullanmaya baþladý. " dedi. Bir grup gönüllü doktor arkadaþýyla birlikte altý yýldýr Afrika’ya giderek yardým elini uzatan doktor Fahrettin Er, Kýzýltepe Baþak Derneði (Baþak-Der)'nin düzenlediði konferans ile Afrika’da yaptýklarý çalýþmalarý anlattý. Sayfa 2’de
GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE
22 Ocak 2013 Salý
Yýl: 9 Sayý 2551 Fiyatý :25 Kr
Soðuk ve kirli hava baþ aðrýsýný þiddetlendiriyor M. Sait Çakar
K
ýþýn baþ aðrýsý görülme sýklýðýnda artýþ olduðunu belirten uzmanlar, özellikle soðukla tetiklenen migrene dikkat çekiyor. Baþ aðrýsý en çok migren ve gerilim tipi þeklinde ortaya çýkýyor. Gerilim tipi baþ aðrýlarý daha çok sinirsel nedenlerle oluyor ve hafif geçiyor. Sýkýþtýrýcý bir aðrý olmuyor, zonklamýyor, bulantý yapmýyor, baþý oynatmakla artýþ göstermiyor, çok þiddetli geçmiyor. Bu tip aðrýlarýn stresle baðlantýlý olduðunu belirten Mardin Park Hastanesi dahiliye uzmaný Dr. Serkan Besici, sadece gerilim tipi baþ aðrýsý yaþayanlarýn migren aðrýsý yaþayanlardan daha az olduðunu söyledi. Soðuk havanýn baþ aðrýsýný tetikleyebildiðini ancak lodos kadar etkili olmadýðýný
belirten Besici” "Sadece gerilim tipi ve stresten baþ aðrýsý çekenler için soðuk bir tetikleyici deðildir ama migren için tetikleyici olabilir.Bir ayda ikiden fazla ataðý oluyorsa hasta mutlaka düzenli tedaviye alýnmalýdýr.Her gün ilaç alýnarak migren ortadan kaldýrýlmaya çalýþýlmalýdýr. Bu hastalarda bir tarafý görememe, göz ýþýk çakma, çizgiler görme gibi belirtiler oluyor. Bu belirtileri olanlar, doðum kontrol hapý, östrojen içeren ilaçlar veya sigara kullanýyorsa, bu davranýþlarda bulunmayanlara göre 15 kat fazla felç riskiyle karþý karþýya kalýyor. Bu yüzden migrenin tipinin ayýrt edilmesi önemli. Özellikle auralý migreni olanlar ayda bir ya da iki ayda bir aðrý çekiyorlar. Sýk aðrý çekmedikleri için 'Doktora gitmeme gerek yok. Gibi düþünceye girmemelerini tavsiye ediyorum.
El deðmeden Bulgur üretimi STK'lardan Ýmralý görüþmelerine destek
M
ardin'de 128 Sivil Toplum Kuruluþu (STK), düzenledikleri ortak basýn açýklamasýyla Ýmralý görüþmelerine destek çaðrýsýnda bulundu. Sayfa 2’de
Mardin Organize Sanayi Bölgesi'nde(OSB) kurulan 5 milyon dolarlýk bulgur fabrikasýnda el deðmeden tamamen otomatik makinelerle bulgur üretiliyor. Ýsmail Erkar
S
on yýllarda yapýlan yatýrýmlar ile dikkat çeken Mardin Organize Sanayi Bölgesi'nde(OSB) kurulan 5 milyon dolarlýk bulgur fabrikasýnda el deðmeden tamamen otomatik makinelerle bulgur üretiliyor. Buðday otomatik cihazlara silolardan yýkma ünitesine aktarýlmasýna, kýrýk ve yabancý madenin ayrýþtýrýlmasýndan kaynatýlýp torbalara konulmasýna kadar sensorlu cihazlar yardýmý ile üretiliyor. Üretilen bulgur yurtiçi ve yurt dýþýna pazarlanýyor. Üretim ve Ýstihdam yaratmak amacý ile kurulan yatýrým tesisleri dikkat çekiyor. Mardin
Kültür Sarayý'ndaki konsere yoðun ilgi
OSB bölgesinde yapýlan yatýrýmlar artýnca OSB yönetimi mevcut OSB’ye 37 sanayi tesisinin kurulabileceði ek bir OSB alaný açtý. Ayrýca 2.OSB bölgesinin kurulmasý için çalýþmalar hýzlandý. OSB bölgesinde fabrika kuran iþ adamlarýndan biri de Osman Dölek. Teknolojik imkânlarla donatýlan ve 5 milyon dolara mal olan bulgur fabrikasýný kurar Dölek, bölgeye model olabilecek tesis inþa etmiþ. Hiçbir tereddüt yaþamadan yatýrým yaptýklarýný ifade eden Dölek, yaptýklarý yatýrýmdan dolayý herhangi bir piþmanlýk yaþamadýklarýný belirtti. Ýþadamlarýný bölgeye yatýrýma çaðýran Dölek, "Buraya yatýrým yamak için herhangi bir sýkýntý yaþamadýk. Ýþ adamalarýný buraya davet ediyoruz. Gelsinler buraya yatýrým yapsýnlar.Burularý çok sakin.Kazançlarýný elde ederler.Bölge halkýna da istihdam saðlanýr." þeklinde konuþtu.
Köylere Dönüþ ve Rehabilitasyon Programý'na 6.2 milyon TL kaynak Kürtler ayrý bir devlet M
D
erik ilçesinde Sosyal Destek Programý(SODES) kapsamýnda yapýlan Derik Kültür Sarayý'nda düzenlenen konsere yoðun ilgi oldu. Derik Kaymaklýðý tarafýndan yürütülen SODES projesi kapsamýnda Derik’te Kültür Sarayý Ýnþa edildi.
Sayfa 2’de
deðil, kardeþlik istiyor K ürt sorununun çözümü için baþlatýlan Ýmralý sürecinin kilit isimlerinden Mardin Baðýmsýz Milletvekili Ahmet Türk, son görüþmelerin, Habur ve Oslo’dan çok farklý olduðunu söyledi. Ahmet Türk, artýk hem devletin hem de PKK’nýn politikalarýný gözden geçirmesi gerektiðinin altýný çizerek “Muhataplar demokratik refleks ve yöntemlerle çözüm için çaba göstermeli. Sayfa 2’de
Ali Edis
ardin Valisi Turhan Ayvaz, Köylere Dönüþ ve Rehabilitasyon Programý (KDRP) kapsamýnda Mardin’de son 4 yýlda 6,2 milyon TL kaynak saðlandýðýný söyledi. Vali Turhan Ayvaz, 4 yýldan beri il merkezi ve ilçelerde eðitim, kültür, aile eðitimleri, gençlerin baðýmlýlýktan kurtulmasý, gençlerin boþ zamanlarýný daha iyi deðerlendirebilmeleri için merkezler oluþturduklarýný belirterek, "Gençler için daha iyi bir gelecek, daha kaliteli bir eðitim için çýkýlan yolda, yeni projeler hazýrlýyoruz. Köylere Dönüþ ve Rehabilitasyon Programý (KDRP) Anne – Çocuk Eðitim Yuvalarý, Baðýmlý Gençlerin Eðitim ve Meslek Edindirilmesi Merkezi, Kadýn Eðitimi ve Rehabilitasyonu Projeleri Mardin merkez ve Kýzýltepe ilçesinde uygulanmaya baþlandý. Bu projeler için 1 milyon
380 bin TL kaynak kullanýldý. Bu merkezlerde dezavantajlý gruplarda bulunan kadýnlar ve anneler, baðýmlýlýðý olan gençlere eðitimler verilerek topluma kazandýrýlmasý saðlanýyor. 2010 ve 2011 yýlýndaki desteklenen projelerle Savur ilçemizde 200 kiþilik öðrenci yurdu, Nusaybin, Midyat ve Derik’ te 4 adet Gençlik Merkezi oluþturuldu.” Savur ilçesinde yapýlan yurt sayesinde okula gelip gitmekte sýkýntý yaþayan kýz öðrencilere barýnma imkâný temin ettiklerini ifade eden Vali Ayvaz, "Nusaybin, Midyat ve Derik ilçemizde oluþturulan gençlik merkezlerinde öðrencilerin zamanlarýný eðlenceli bir þekilde geçirebilecekleri ortamlar oluþturuldu. Bu merkezler 3 milyon 500 bin TL bütçe ile tamamlandý. 2012 yýlýnda desteklenen projelerin tamamlanmasý ile Mardin merkezde 200 kiþilik öðrenci yurdu ve Aile destek merkezleri oluþturuldu. Aile
Destek Merkezleri Kýzýltepe, Ýstasyon Mahallesi ve Yalýmköy beldesinde oluþturuluyor. Bu merkezler sayesinde yöre halkýnýn aile içi iletiþim, aile içi þiddet, çocuk bakýmý ve yetiþtiriciliði ve kadýn istidamý alanlarýnda eðitimlerle kadýnýn toplumdaki yeri ve deðerinin kazandýrýlmasý amaçlanmaktadýr.”þeklinde konuþtu
22 Ocak 2013 Salý
2
"Afrikalý, tanýdýktan sonra Türklere 'iyi yürekli beyaz adam' diyor” Bir grup gönüllü doktor arkadaþýyla birlikte altý yýldýr Afrika’ya giderek yardým elini uzatan doktor Fahrettin Er, Kýzýltepe Baþak Derneði (BaþakDer)'nin düzenlediði konferans ile Afrika’da yaptýklarý çalýþmalarý anlattý.
Sedat Aslanaçier
B
ir grup gönüllü doktor arkadaþýyla altý yýldýr Afrika’ya giderek yardým elini uzatan doktor Fahrettin Er, "Afrika insaný, Anadolu insanýnýn þefkatli ve merhametli elini bekliyor. Afrika insaný, Türkiye'den gelen doktorlara 'beyaz adam kötüdür' demiyor. Türkiye'den geldiðimizi söyleyince gözlerinin içi gülüyor. Bölgedeki Türk okullarý, ülkemiz insanýna karþý sevgi baðý oluþturmuþ. Afrikalý, tanýdýktan sonra Türklere 'iyi yürekli beyaz adam' tabirini kullanmaya baþladý. " dedi. Bir grup gönüllü doktor arkadaþýyla birlikte altý yýldýr Afrika’ya giderek yardým elini uzatan doktor Fahrettin Er, Kýzýltepe Baþak Derneði (Baþak-Der)'nin düzenlediði konferans ile Afrika’da yaptýklarý çalýþmalarý anlattý. Kýzýltepe’de faaliyet gösteren Baþak Derneði’nin düzenlediði organizasyona ilgi büyük oldu. AK Parti Mardin milletvekilleri Muammer Güler, Gönül Bekin Þahkulubey, Abdurrahim Akdað, Kýzýltepe Kaymakamý Erkaya Yýrýk, AK Parti Ýl Baþkaný Ýbrahim Fide, Mardin Müftüsü Dursun Ali Coþkun, MÜSÝAD Mardin Þube Baþkaný M.Ali Dündar, Taþan Özel Eðitim Hizmetleri A.Þ Müdürü Ömer Ay ile birlikte bir çok kurum, sivil toplum örgütü temsilcisinin yaný sýra
yaklaþýk bin davetlinin hazýr bulunduðu toplantý, Mova Alýþveriþ Merkezi Salonu'nda gerçekleþtirildi. Afrika’nýn yoksul ülkelerinde yaþanan insanlýk trajedisine Türkiye’den uzanan gönül köprüsünü konu alan konferans, Kýzýltepeli hayýrsever kadýnlarýn kurduðu ve baþkanlýðýný Hatice Özmen Samancý’nýn yaptýðý Baþak Derneði tarafýndan konuklarýn onuruna verilen yemekle baþladý. Milletvekillerinin yaptýðý selamlama konuþmalarýnýn ardýndan, davetlilerin karþýsýna çýkan Manisalý Üroloji Uzmaný Dr. Fahrettin Er, bir grup doktor arkadaþýyla birlikte Afrika'da yaþanan insanlýk trajedisi ve büyük saðlýk sorunlarýyla boðuþan Afrikalýlara saðlýk hizmetleri vermek için çýktýklarý yol ve izledikleri ilginç tedavi yollarýný görsel sunum desteðiyle anlattýðý konferans merakla izlendi. Ýki saat süren ve yer yer duygusal anlarýn yaþandýðý program sýrasýnda, Afrika'da yaþanan yoksulluðu gözler önüne seren Manisa Saðlýk Eðitim Derneði yönetim kurulu üyesi ve Merkez Efendi Devlet Hastanesi Üroloji Uzmaný Dr. Fahretin Er'in konferansýný izleyenlerin arasýndaki davetlilerden birçoðunun gözyaþlarýný tutamamalarý dikkat çekti. Afrika'da hiç doktor yüzü görmemiþ ve aç insanlarýn yaþadýðýný belirten Dr. Fahrettin Er,
STK'lardan Ýmralý görüþmelerine destek M. Sait Çakar
M
ardin'de 128 Sivil Toplum Kuruluþu (STK), düzenledikleri ortak basýn açýklamasýyla Ýmralý görüþmelerine destek çaðrýsýnda bulundu. Mardin Ýnþaat Mühendisleri Odasý'nda düzenlenen basýn açýklamasýný, Ýnþaat Mühendisleri Odasý Ýl Koordinasyon Baþkaný Lokman Yaþar okudu. Yaþar, Fransa'da yaþanan cinayetlerin provokasyon olduðunu savunarak, Kürt sorunundan kaynaklanan 30-40 yýllýk çatýþma ortamýndan diyalog, müzakere ve barýþ ortamýna doðru bir umut doðduðunu söyledi. Yaþar, "Bu ülkede yaþayan vicdan sahibi herkes, Kürt sorununda diyalog ve barýþçý demokratik çözüm tartýþmalarýnýn gündemde olduðu bir dönemde üç
Kürt kadýn siyasetçi Paris'te katledildi. Bir yandan barýþa çaðrýlar yapýlýrken, diðer yandan Avrupa'daki Kürt siyasetçilerin suikastlara hedef olmasý düþündürücüdür. Bu saldýrýlar açýktýr ki barýþý istemeyenlerin provokasyonlarýdýr. Suikastý gerçekleþtirenleri lanetliyor, Cansýz, Doðan ve Þaylemez'in ailelerine ve Kürt halkýna baþsaðlýðý ve sabýr diliyoruz. Diyalog, müzakere ve çözüm yönündeki giriþimlerin ve görüþmelerin baþladýðý bir dönemin hemen ardýndan gerçekleþtirilen bu suikastýn arkasýndaki güçlerin açýða çýkarýlmasý için Fransa devleti hýzla adým atmalý ve gerçekleri kamuoyuyla paylaþmalýdýr. Biz demokrasi ve barýþ güçleri de bu suikastýn takipçisi olacak, üstünün örtülmesine izin vermeyeceðiz" dedi.
Türk doktorlar olarak 6 yýldýr Afrika'ya gittiklerini ve birçok hastayý tedavi ettiklerini ifade etti. Türkiye'deki hayýrseverlerin yardýmlarýyla Nijer'de 50'ye aþkýn su kuyusu açýldýðýný belirten Er, "Çok sayýda kurum, kuruluþ ve kiþi bize destek verdi. Bir insana yardým etmek için onun dilini bilmek gerekmiyor. Orada binlerce insaný tedavi ettik. Çok sayýda su kuyusu açtýk. Çok sayýda aileye üçü diþi, biri erkek olmak üzere oðlak daðýttýk. Önümüzdeki günlerde gene Afrika'ya gideceðiz. Bize, devletimiz de büyük katký saðladý. Afrika anýlarýmýzý, 500'ü yurt dýþýnda olmak üzere, bugüne kadar bin 46 yerde konferanslarla anlattýk ve anlatmaya da devam ediyoruz." dedi. "ÝYÝ YÜREKLÝ BEYAZ ADAM" Nijer baþta olmak üzere, Afrika ülkelerinde en büyük sorunun beslenme ve barýnma
olduðunu, ortalama olarak insan ömrünün 40 olduðunu belirten Dr. Er, "Afrika insaný, Anadolu insanýnýn þefkatli ve merhametli elini bekliyor. Afrika insaný, Türkiye'den gelen doktorlara 'beyaz adam kötüdür' demiyor. Türkiye'den geldiðimizi söyleyince gözlerinin içi gülüyor. Bölgedeki Türk okullarý, ülkemiz insanýna karþý sevgi baðý oluþturmuþ. Afrikalý, önceleri korkarak baktýklarý ve Fransýzlarla karýþtýrdýklarý biz beyazlarý tanýdýktan sonra Türklere 'iyi yürekli beyaz adam' tabirini kullanmaya baþladýlar. Siyah Afrikalýlarýn; beyaz insana duyduðu öfkenin yerini Türkler sayesinde sevgi almýþ. Nijer'de yüzyýllar önce meydana gelen bir sorunun çözümünde katký saðladýðý için çoðu aileler çocuklarýna 'Abdülaziz' ismini vermiþ. Dönemin Osmanlý Padiþahý Abdülaziz'in ismini vererek Türk insanýna karþý vefa göstermiþler.
Açlýktan çocuklarýn ölmemesi için Afrika insanýna þefkat elimizi uzatalým. Zaten halihazýrda da bizden baþka uzatacak bir el de yok." diye konuþtu. Afrika’da karþýlaþtýðý insanlýk trajedisi ve büyük saðlýk sorunlarý yaþayan Afrikalýlara uyguladýklarý tedavi þekilleri ve hekim olarak yaþadýklarý zorluklarý belgeleyen resim eþliðinde anlatan Dr. Fahrettin Er, kendine has anlatýmýyla; salondaki davetlileri hem güldürdü hem aðlattý. Slayt gösterisi eþliðinde sunumunu yapan ve salonda bulunanlara yaþanan insanlýk trajedisine karþýn þükretmekten geri kalmayan Afrikalýlarýn vakur duruþunu gösterdiði örneklerle anlatan Opr. Dr Fahrettin Er, Afrika’da sýkýntýsý büyük ölçüde hissedilen su kuyularýnýn açýlmasý için katýlýmcýlarýn kendi aralarýnda birleþerek su kuyusu açarak destek olabileceklerini söyledi.
Derik Kültür Sarayý'ndaki konsere yoðun ilgi Ýsmail Erkar
D
erik ilçesinde Sosyal Destek Programý(SODES) kapsamýnda yapýlan Derik Kültür Sarayý'nda düzenlenen konsere yoðun ilgi oldu. Derik Kaymaklýðý tarafýndan yürütülen SODES projesi kapsamýnda Derik’te Kültür Sarayý Ýnþa edildi. Geçtiðimiz günlerde faaliyete geçen merkezin ilk faaliyeti Hacivat ile Karagöz gösterisi olmuþtu. Derik Kültür Sarayý'nýn ikinci etkinliði ise Derikli olan Sanatçý Jinda’nýn konseri oldu. Kürtçe ve Türkçe þarkýlarýn söylendiði konserde seyirciler þarkýlara eþlik ederek doyasýya eðlendi. Derik Kaymakamlýðý Proje koordinatörü ve Derik Lisesi Müdürü Cahit Söylemez, SODES projesi sayesinde Derik Ýhtiyacý olan Kültür Sarayý'na kavuþtuðunu belirtti. Söylemez, "Proje kapsamýnda Derik Kaymakamlýðý olarak halkýmýzýn sosyal ve kültürel ihtiyaçlarýný karþýlayan modern bir kültür sarayý yapýldý. Özellikle SODES Derik Kültür Sarayý projesi sayesinde dezavantajlý kesimlerin sosyal ve kültürel ihtiyaçlarýný karþýlamayý hedeflemekteyiz. Þimdi bu etkinliklerin ikincisini düzenledik. Projemiz sayesinde etkinliklerimiz gün geçtikçe artacaktýr. Projemize katkýsý olan herkese teþekkür ediyorum." Dedi.
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
22 Ocak 2013 Salý
3
Kürtler ayrý bir devlet deðil, kardeþlik istiyor K
ürt sorununun çözümü için baþlatýlan Ýmralý sürecinin kilit isimlerinden Mardin Baðýmsýz Milletvekili Ahmet Türk, son görüþmelerin, Habur ve Oslo’dan çok farklý olduðunu söyledi.
tepki veriyor. Kanýn ve þiddetin bitmesi, sorunlarýn demokratik çerçevede çözülmesi için güçlü bir iradenin ve desteðin olduðunu görüyoruz. Bu bana umut veriyor.” ifadelerini kullandý.
Ahmet Türk, artýk hem devletin hem de PKK’nýn politikalarýný gözden geçirmesi gerektiðinin altýný çizerek “Muhataplar demokratik refleks ve yöntemlerle çözüm için çaba göstermeli. PKK’nýn 30 yýllýk çatýþmadan sonra sürecin siyasi bir meseleye dönüþtürülerek çözülmesi konusunda yeni bir yaklaþým göstermesi gerekir.” dedi. . Kürtlerin ayrý bir devlet talebi olmadýðýný vurgulayan Türk, “Bugün baktýðýmýzda Kürtler ayrýlma deðil ortak, adil, eþit bir yaþamý esas alýyor. Eðer doðru deðerlendirilirse bu aslýnda sorunun çözümünü büyük oranda saðlýyor.” görüþünü dile getirdi.
Taleplerin olgunlaþmasýyla çözüm sürecinin de olgunlaþtýðýný anlatan Türk, þöyle konuþtu: “Taleplere baktýðýmýzda, tarihî bir geçmiþi olan Türkleri ve Kürtleri kucaklaþtýrmaya yönelik bir siyaset mantýðýnýn esas alýnmasý noktasýnda bir refleks geliþiyor. Kürtler bu dönemde bur ulus devlet yaratmaktan çok halklarýn birlikte yaþamasý refleksini gösteriyor. Bu çözüm için önemli bir þans. Bölme yerine adil, eþit birleþme. Zaten geçmiþe baktýðýmýz zaman, bin yýldýr bizi birlikte tutan neden din ve tarihî dayanýþmadýr. Ýslâmiyeti, dini ve birlikte geçmiþte ortak bir mücadele sergilenmiþ alanlarý kapatýrsanýz ne Türklük kalýr ne Kürtlük. Kürtlerin devlet olma hakký var ama etnik milliyetçiliðin yürütüldüðü, mezhep çatýþmalarýnýn olduðu bir coðrafyada ulus devlet mantýðý yerine halklarýn kardeþliði ve eþit þartlarda yaþamasýnýn halklar açýsýndan çok daha önemli olduðunu düþünüyoruz. Bugün baktýðýmýzda Kürtler ayrýlma deðil ortak, adil, eþit bir yaþamý esas alýyor. Bu aslýnda sorunun çözümünü büyük oranda saðlýyor, eðer doðru deðerlendirilirse.”
Kürt siyasetinin en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen Ahmet Türk, Ýmralý görüþmeleriyle baþlayan son barýþ sürecine iliþkin önemli açýklamalar yaptý. Habur ve Oslo sürecine dikkat çeken Türk, son süreci çok farklý gördüðünü aktardý. Ona göre bu kez toplum barýþa çok daha hazýr. Süreç þeffaf yürütülüyor. Halk süreç hakkýnda bilgi sahibi. Bir görüþmenin yapýldýðý, bir niyetin ortaya çýktýðýný halkýn bilmesinin önemli olduðunu kaydeden Türk, “Bakýyoruz ki, toplumun büyük çoðunluðu olumlu
Kürt sorununun çözümü adýna oluþan olumlu havanýn barýþ
Þanlýurfa'nýn 'Altýn çocuklarý' altýnla ödüllendirildi
için çok önemli bir fýrsat olduðunu belirten Ahmet Türk, “Bu fýrsat kaçarsa, benim gibi barýþçýl insanlar bile artýk barýþtan söz edemeyebilir. Halk diyecek ki: ‘Kaç sefer dediniz, demek ki barýþ istenmiyor..’ Belki uzun süre insanlar barýþ kelimesini kullanamayacak. En büyük tehlike de bu. Umutlar bitebilir.” uyarýsýnda bulundu. Gülen’in mesajý olumlu bir atmosfer oluþturdu Barýþ sürecinin daha da güçlü sürmesi için her kesimden mesajlar geldiðine dikkat çeken Ahmet Türk, bu çerçevede Fethullah Gülen Hocaefendi’nin sözlerini de çok önemsediklerini söyledi. Türk, “Fethullah Gülen önemli bir þahsiyet. Barýþ adýna, barýþ için mesaj vermesi olumlu bir atmosfer yaratýyor. Ben açýklamalarýný okudum. Barýþa kim katký sunarsa, onurlu bir barýþýn oluþmasýnda kimin emeði geçerse tabii ki minnettar kalýrýz.” diye konuþtu. (CÝHAN)
Þ
anlýurfa Anafen Dershaneleri tarafýndan, 4. sýnýflar arasýnda düzenlenen 'Altýn Çocuklar' Sýnavý'nda dereceye giren öðrenciler ve öðretmenleri ödüllendirildi. Altýn yaðmurunun yaþandýðý sýnav sonucunda 20 öðretmene çeyrek altýn ve plaket verildi. Sýnavda ilk 20 dereceye giren öðrenciler ise altýnla ödüllendirildi. Ýl genelinde il geneli yapýlan ve toplamda 2 bin 451 öðrencinin katýldýðý sýnavýn ödülleri, ödül kazanan öðrencilere düzenlenen törenlerle okullarýnda verildi. Konuyla ilgili açýklamalarda bulunan Fem - Anafen Dershaneleri Genel Müdürü Abdulvahap Çerkez, 2012 SBS’de Türkiye ve Þanlýurfa biricilerinin Anafen Dershaneleri’nden çýktýðýný, baþarýyý hedeflerken insani deðerler bakýmýndan donanýmlý bireyler yetiþtirmeyi de kendilerine hedef gösterdiklerini dile getirdi.
Antik çaða ait eserler bulunan Deraserliler, dernek kurdu
Jandarma bölgesinde 5 bin B 658 kadýn korunma altýna alýndý
J
andarma bölgelerinde 2012 yýlýnda kadýna þiddet kapsamýnda korunma tedbiri verilen kadýn sayýsý 5 bin 658 oldu. Trafik kazalarýnda bin 195 kiþi hayatýný kaybederken; 46 bin 991 kiþi de yaralandý. 296 bin 336 asayiþ olayýnýn yaþandýðý Jandarma bölgesinde, 260 bin 801 þahýs bu olaylara karýþtý. Türkiye toplam nüfusunun yüzde 78'i polis görev ve sorumluluk bölgesinde, geri kalan yüzde 22'si ise jandarma bölgesinde yaþýyor. Ülkenin yüzölçümünün yüzde 87'si de jandarma sorumluluk bölgesinde bulunuyor. 2012 yýlýnda Jandarma Genel Komutanlýðý sorumluluk bölgesinde meydana gelen ve jandarma tarafýndan müdahale edilen olaylara iliþkin istatistikî bilgiler açýklandý. Jandarma bölgesinde 296 bin 336 olay meydana gelirken; olaylarýn yüzde 93'ü aydýnlatýldý. 20 bin 570 olayýn soruþturmasý devam ediyor. Bu olaylara 260 bin 801 þahýs karýþtý. Jandarma tarafýndan halen olaylara karýþtýðý gerekçesiyle 4 bin 379 kiþi aranýyor. Jandarma bölgesinde en fazla iþlenen asayiþ olaylarýnýn baþýnda ise büyükbaþ ve küçükbaþ hayvan hýrsýzlýðý baþta olmak üzere evden hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk, yaralama, cinsel saldýrý ve taciz ile adam öldürme geliyor. Jandarma bölgesinde 2012 yýlýnda yaþanan kazalarýn bilançosu, Türkiye'deki trafik terörünün de geldiði noktayý gözler önüne seriyor. Geçen yýl bin 9 ölümlü, 22 bin 185 yaralanmalý, 13 bin 567 maddî hasarlý olmak üzere toplam 36 bin 761 trafik kazasý meydana geldi. Kazalarda bin 195 kiþi ölürken; 46 bin 991 kiþi de çeþitli yerlerinden yaralandý. Aile içi þiddetle mücadele ve çocuk suçlarý kapsamýnda ise 42 bin 983 çocuk ve 11 bin 21 kadýnla ilgili iþlem yapýldý. 5 bin 658 kadýn hakkýnda korunma tedbiri alýnýrken; 175 kadýn konukevine teslim edildi. Suça sürüklenenlerin sayýsý 8 bin 809, suç maðduru 31 bin 523, evden/kurumdan
kaçan 442, buluntu/kayýp 886, tanýk 207, sokakta çalýþtýrýlan 23, diðer bin 93 olmak üzere toplam 42 bin 983. 1 Ocak–31 Aralýk 2012 tarihleri arasýnda iþlem yapýlan kadýn sayýsý ise þöyle: "Ýþlem yapýlan maðdur kadýn sayýsý (korunma tedbiri verilen ve konukevine yerleþtirilen kadýnlar hariç) 5 bin 188. Korunma tedbiri verilen kadýn sayýsý 5 bin 658. Kadýn konukevine gönderilen kadýn sayýsý 175, toplam 11 bin 21." Jandarma bölgesinde yaþanan kaçakçýlýk ve organize suç olaylarýnýn verileri de çýkarýldý. 2012 yýlý içerisinde 17 bin 491 kaçakçýlýk, 4 bin 34 yasa dýþý göç, 227 biliþim, 171 organize ve 9 insan ticareti olayý olmak üzere toplam
21 bin 932 olay meydana geldi. Dönem içerisinde meydana gelen olaylarda 26 bin 34'ü yasa dýþý göçmen, 323'ü organizatör, 10'u insan ticareti maðduru ve 15'i insan taciri olmak üzere toplam 53 bin 311 þüpheli yakalandý. Halen jandarma tarafýndan olaylara karýþtýðý tespit edilen toplam 824 kiþi aranýyor. Jandarma bölgesinde ele geçirilen malzemelerden bazýlarý ise þunlar: "Eroin 1.036 kilogram; toz esrar 17.476 kilogram; kubar esrar 54.449 kilogram; akaryakýt 9 milyon 187 bin 528 (ton); kaçak sigara 41 milyon 128 bin 182 paket; kaçak çay 1.243 (ton); Kültür ve Tabiat Varlýðý 21 bin 463 adet.” (CÝHAN)
Baþarýyý artýrmak ve teþvik etmek amacýyla da çeþitli etkinlikler düzenlediklerini kaydeden Çerkez, öðrencilerin baþarýsý için her türlü çabayý sarf etmeye devam edeceklerini de aktardý. Çerkez, ayrýca 2013-2014 eðitim-öðretim yýlýnda da Anafen Dershaneleri’nin yeni projelerle öðrencilerin karþýsýna çýkacaðýnýn müjdesini verdi. Anafen Dershaneleri'nin Þanlýurfa genelinde çalýþmalarýna devam ettiðini vurgulayan Dershane Müdürü Hakan Mutlu, dershanedeki öðretmenlerin özverili çalýþmalarý, derslerin yaný sýra gezi, piknik, sinema günleri gibi sosyal, kültürel aktivitelerle de öðrencilerin moral ve motivasyonlarýný yükselttiklerini ifade etti. Mutlu, bu çalýþmalar sonucunda Þanlýurfa'da eðitimin en iyi yerlere geleceðini umduklarýný söyledi. Sýnavda dereceye giren öðrencilerin öðretmenleri de unutulmadý. Ýlk
atman Gercüþ ilçesi Baðözü köyü Deraser mezrasý sakinleri, geçmiþi neolotik ve paolotik dönemlere kadar uzanan köylerini daha iyi tanýtmak ve turizme kazandýrmak için dernek kurdu. Geçtiðimiz yýl kültür envanter çalýþmasýnda ortaya çýkan Deraser örenyeri ve kaya maðaralarýnýn neolotik ve paolotik dönemlere kadar uzandýðýnýn ileri sürüldüðünü belirten mezra sakinleri, bilim adamlarýnýn araþtýrmalarýnýn ardýndan yerleþim yerlerine sahip çýkmak ve turizme kazandýrmak için dernek kurduklarýný söyledi. Dernek Baþkanlýðý'na getirilen Bahattin Durmaz, tarihe ýþýk tutan bu önemli tarihi alaný turizme kazandýrmayý, doða ve tarihini korumayý, Dicle nehri ile birlikte buralarý turizme kazandýrmayý amaçladýklarýný söyledi. Karþýyaka Mahallesi Ýluh Köprüsü yanýnda kurulan dernek binasýnda basýn açýklamasý yapan Baþkan Kaçmaz,
bahar ile birlikte antik alana tarih ve doða turlarý gerçekleþtireceklerini belirterek, yetkililerden mezra için bir master planýn çýkarýlmasý, korunmasý ve tanýtýlmasý için projeler hazýrlanmasýný istedi.Deraser' e destek için çalýþmalar yapacaklarýný söyleyen Batman Turizm ve Tanýtým Derneði Baþkaný Emin Bulut ise BAT-DER olarak Deraser’in tanýtýlmasý için önemli bir bilim heyetini Batman'a davet ettiklerini Gercüþ Baðözü köyü Deraser mezrasýnýn arkeopark olarak doða ve tarih severlere tanýtýlmasý gerektiðini ifade etti. Geçtiðimiz yýl kültür envanter çalýþmasýnda ortaya çýkan Dereser örenyeri ve kaya maðaralar ve çizimleri tarihe ýþýk tutuyor. Burada 2000 yýlýnda arkeolojik yüzeysel çalýþmalar yapan uzmanlar, Oymataþ, Beda, Dereser, Zerekiye'den Suçekene kadar olan bölgede araþtýrmalar yaparak buralarýn paolotik döneme kadar gittiðini belirtmiþti. (CÝHAN)
Bu kurslara devam edene 500 TL harçlýk S
on aylarda iþsizlik rakamlarýndaki pozitif seyirde Türkiye Ýþ Kurumu (Ýþkur) önemli bir paya sahip. Geçmiþ yýllarda kamu kurumlarýna eleman yerleþtirmeye dönük çalýþan Ýþkur, kendini yeniden yapýlandýrarak özel sektör odaklý hale
geldi. Bu deðiþimin ardýndan bütün iþsizlerin kuruma kaydý saðlandý. Ýþkur, 2 milyon 372 bin iþsize ulaþtý. Bu kiþilerin adreslerinden telefonlarýna TC kimlik numaralarýndan KPSS puanlarýna kadar bütün bilgileri de kurumda kayýtlý. Ýþkur Genel Müdürü Nusret
Yazýcý, “Ýþsizlerin tamamýný isim isim biliyoruz.” diyor. Bu sayede iþverenin talebine anýnda cevap verebildiklerini belirtiyor. Yazýcý, mesleki eðitim kursu görenlere ödenen ücreti de artýrdýklarýný, günlük 15 liradan 20 liraya çýkardýklarýný söyledi. Kursiyerlerin aylýðý 500 lirayý buluyor. Nusret Yazýcý’nýn verdiði bilgiye göre Ýþkur’un iþe yerleþtirme rakamlarýnda da önemli artýþ yaþandý. 2011’de 363 bin kiþi iþe yerleþtirilirken bu rakam yüzde 53 artarak 556 bine çýktý. Kurum, piyasanýn eleman talebini ölçmek ve iþverenlerin hangi elemanlara ihtiyaç duyduðunu belirlemek amacýyla 10 kiþiden fazla iþçi çalýþtýran 65 bin iþyerini ziyaret etti. Bugüne kadar yapýlan en kapsamlý araþtýrmayý gerçekleþtiren Ýþkur, 53 bin 164 anket uyguladý. Bundan sonra açýlacak mesleki eðitim kurslarý, yapýlan bu çalýþmanýn verilerine göre þekillenecek. Ýþverenlerin ihtiyaç duyduklarý mesleklerde eðitim kurslarý açýlacak. Mesleki eðitim kurslarýndan
yararlanma þartlarý da kolaylaþtýrýldý. Özel istihdam bürolarýna mesleki eðitim kursu açma imkaný verildi. Kurs görenlere ödenen ücret de artýrýldý. Günlük 15 TL olarak ödenen bu ücret, 20 liraya çýkarýldý. Böylece ayda 25 gün kurs gören bir kiþinin cebine 500 TL cep harçlýðý girecek. Mesleki eðitim kurslarýna devam eden kiþi sayýsýnda da önemli artýþ oldu. 2011’de 250 bin kiþinin yararlandýðý kurslara 2012’de 464 bin kiþi devam etti. Ayný þekilde staj programlarýndan yararlanma þartlarý kolaylaþýrken imkanlar da iyileþtirildi. 2 kiþi çalýþtýran iþyerlerine, 6 ay boyunca maaþýný devletin ödediði stajyer çalýþtýrma imkaný getirildi. Bu kiþilere günlük ödenen ücret de 25 TL’ye çýkarýldý. Bu kapsamda 2012’de 31 bin kiþi, tezgah baþýnda staj yaparak meslek öðrenme þansýna kavuþtu. Okul boyama, çevre düzenlemesi ve aðaç dikme gibi toplum yararýna çalýþma olarak adlandýrýlan iþlerde 191 bin kiþi istihdam edildi. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
22 Ocak 2013 Salý
4
Dicle Üniversitesi'nde Zazaki sorular sýzdýrýlýnca sýnav iptal edildi
D
icle Üniversitesi Yaþayan Diller Enstitüsü Kürt Dili ve Kültürü Ana Bilim Dalý tarafýndan Tezsiz Yüksek Lisans için Kurmanci ve Zazaki lehçelerinde yapýlacak olan sýnav sorularýnýn sýzdýrýldýðý ortaya çýktý. Üniversite yönetimi sýnavý iptal etti. Kürtçe eðitim ve anadilde savunma konusunda önemli bir adým atan Dicle Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde Kürtçe ve Zazaca üzerine 150 kiþilik tezsiz yüksek lisans programý açýtý. Kürtçe öðretmeni yetiþtirmeyi hedefleyen programa bin 500 kiþi müracaat edince üniversite, yazýlý ve sözlü sýnav yapma kararý aldý. Ancak sýnava dakikalar kala sorularýn sýzdýrýldýðý ortaya çýktý. Eðitim ve Ýktisat Fakültelerinde baþlayan sýnav iptal edildi. Bunun üzerine bir grup öðrenci, sloganlar eþliðinde rektörlük binasýna harekete geçti. Rektörlük binasý önünde güvenlik önlemi alan emniyet güçleri, geçiþe izin vermedi. Kýsa süren gerginliðin ardýndan grup, olaysýz bir þekilde daðýldý. Dicle Üniversitesi Rektör Yardýmcýsý Prof. Dr. Aslan Bilici, arzu etmedikleri bir durumla karþý karþýya kaldýklarýný söyledi. Ýnternette ilan edilen sorularla, kitapçýklarý
karþýlaþtýrdýklarýný dile getiren Bilici, “Web’de yayýnlanan sorular ham sorular. Hocalardan gelen sorular deðil. Ýnternette yayýnlanan 43 tane soru var, biz sadece 33’ünü kitapçýðýmýza almýþýz. Kurmanciyle ilgili bir sýzma yok. Eðer sýzacak olsa onlar da çoktan sýzmýþ olurdu. Web’de delilimiz var. Elektronik ortamdayýz. Dünyanýn her yerinde elektronik hýrsýzlýðý oluyor. Burada da bir hýrsýzlýk olmuþtur. Üzerine gideceðiz.” diye konuþtu. Dicle Üniversitesi Genel Sekreteri Sabri Eyigün, Cihan Haber Ajansý(Cihan)’na yaptýðý açýklamada Zazaki sorularýnýn sýzdýrýldýðýný doðruladý. Sorularýn pazar günü akþam saatlerinde matbaada basýldýðýný ifade eden Eyigün, buna raðmen sorularýn büyük bir kýsmýnýn sýzdýrýldýðýný dile getirdi. Sorularýn üniversite veya sýnav komisyonu tarafýndan gönderilmesinin mümkün olmadýðýnýn altýný çizen Eyigün, þöyle konuþtu: “Bunun en güzel kanýtý þu; Kürtçe sorular gönderilmemiþ. Eðer sýnav
komisyonun böyle bir niyeti olsaydý, Kürtçe’ye giren daha fazla 800-900 kiþi Kürtçe’den sýnava giriyor. O sorularý gönderirdi. Onu göndermediðine göre demek ki bizden çýkmamýþtýr. Biz çok sayýda soru aldýk. Sýnavda çýkacak sorularýn yerine bütün sorular gitmiþ. Komisyon bu sorularý göndermiþ olsaydý komisyon sorulacak sorularý gönderirdi, hepsini göndermezdi.” Sorularýn komisyon tarafýndan belirlenerek bir havuzda toplandýðýný kaydeden Eyigün, “Havuzdaki sorular bir þekilde birilerinin eline geçmiþ. O da bir tanýdýðýna yakýnýna göndermiþtir.” ifadelerini kullandý. Üniversitede kurulan bir komisyon tarafýndan incelemelerin baþlatýldýðýný bildiren Eyigün, araþtýrmalarýn neticesinde sorularýn kimin bilgisayarýnda sýzdýrýldýðýnýn ortaya çýkacaðýný dile getirdi. Eyigün, Savcýlýða suç duyurusunda da bulunduklarýn kaydetti. Eyigün, “Tüm sorularý bilecek olan kiþi sayýsý fazla deðil. Hocalarýmýzý zan altýnda býrakmak istemiyoruz.” Dedi.(CÝHAN)
D
BAGÝAD, inþaat sektörünü bir araya getirdi
B
atman Giriþimci Ýþadamlarý Derneði (BAGÝAD) Ýnþaat Komitesi, 'Batman Ýþ Dünyasý Sektör Buluþmalarý' programlarý kapsamýnda kentteki inþaat sektörü firmalarýný bir araya getirdi. BAGÝAD seminer ve eðitim salonunda yapýlan programa SGK Batman Ýl Müdürü Sefa Tatlýsu konuk olarak katýldý. Programda; sosyal güvenlik sistemi iþleyiþinde genel sorunlar ve çözüm önerileri ve inþaat sektörüne bakan yönleri, inþaat sektörünün sorunlarý ve çözüm önerileri, inþaat sektörünün gelecek projeksiyonu, Batman imar uygulamalarý, müteahhitlik sektörünün imaj sorunu, mesleki eðitim, çalýþma hayatý sorunlarý, Kamu ihale mevzuatý sorunlarý ve yeni iþ güvenliði kanununun deðerlendirilmesi konularý ele alýndý. Türkiye Ýþadamlarý ve Sanayiciler Konfederasyonu'nun (TUSKON) yaptýðý çalýþmalarýn yer aldýðý slayt gösteriminin ardýndan konuþan BAGÝAD Yönetim Kurulu Baþkan Yardýmcýsý Mehmet Sýdýk Tekin, katýlýmcýlara teþekkür edip program hakkýnda kýsa bir bilgilendirme yaptý. Daha sonra kürsüye gelen SGK Batman Ýl Müdürü Sefa Tatlýsu,
DSÝ, Viranþehir’e þube açýyor
SGK’nýn dünü, bugünü, yarýný, sosyal güvenlik reformunun getirdikleri. SGK’nýn görevleri kiþi ve kurumlarýmýzýn hak ve yükümlülükleri konusunda bilgilendirme yaptý. Sosyal güvenliðin vatandaþlarýn tamamýný yaþamlarý boyunca ilgilendiren ve sürekli iliþki içinde olduðu vazgeçilmez bir olgu olduðuna vurgu yapan Tatlýsu, SGK olarak insanlarýn yanýnda olduklarýný ifade etti. Vatandaþlarýn tamamýnýn bireysel olarak, iþverenlerin ayrýca kurumsal olarak iç içe olduðu sosyal güvenlik kurumlarýný tanýmalarý hak ve yükümlülüklerini bilmelerinin büyük önem arz ettiðine vurgu yapan Tatlýsu, kayýt dýþý istihdam ve kayýt için ekonominin ülkemizin sorunlarýnýn baþýnda geldiðine dikkat çekti. Bu sorunun çözümünde, kayýt dýþýnýn kayýt altýna alýnmasýnda çok ciddi emek sarf edildiðini ileri süren Tatlýsu, “SGK ailesi olarak kayýt dýþý ile hukuki zeminde mücadele etmenin yanýnda insanlarýmýzda ve kurumlarýmýzda sosyal güvenlik bilincinin oluþmasýnýn çok önemli olduðunu inanýyor ve bu konuda bilgilendirme ve bilinçlendirme çalýþmalarýna büyük önem veriyoruz.” Dedi. Tatlýsu’nun konuþmasýnýn ardýndan, inþaat sektörünün sorunlarý
ve çözüm önerileri, inþaat sektörünün gelecek projeksiyonu, Batman imar uygulamalarý, müteahhitlik sektörünün imaj sorunu, mesleki eðitim, çalýþma hayatý sorunlarý, Kamu Ýhale Mevzuatý sorunlarý ve yeni iþ güvenliði kanununu konularý tartýþýldý.
evlet Su Ýþleri (DSÝ), Þanlýurfa'nýn Viranþehir ilçesinde þube açýyor. Þanlýurfa Milletvekili Mehmet Akyürek ve Viranþehir Kaymakamý Muhammed Lütfi Kotan, köy ve mahalle muhtarlarýyla bir araya geldi. Düzenlenen toplantýda ilçeye DSÝ’nin þube açacaðý belirtildi. Ocak ayý sonunda yapýlacak olan ihale ile Ceylanpýnar yolu üzerinde daire için 30 dönüm arazi ayrýldý. Milletvekili Akyürek açýlan DSÝ þube müdürlüðünde þimdilik 40 kiþinin çalýþacaðýný, ileriki zamanda bu sayýnýn daha da artacaðýný ve istihdamýn Viranþehir’de yapýlacaðýný açýkladý. Viranþehir Kaymakamý Muhammed Lütfi Kotan ise ilçenin en önemli gelir kaynaðýnýn tarým ve hayvancýlýk olduðunu belirterek bitirilen sulama kanallarý ile tarýmýn daha da geliþeceðine dikkat çekti. Kaymakam Kotan, DSÝ þube müdürlüðü sayesinde bürokratik iþlemlerin hem azalacaðýný hem de hýzlanacaðýný kaydetti. DsÝ Bölge Müdürü Numan Doðangündüz tarafýndan yaklaþýk 90
muhtar ve sivil toplum kuruluþlarý temsilcilerine kurumun çalýþmalarý hakkýnda bilgiler sunuldu, bitirilecek ara kanallarý ile ilk etapta ilçenin 560 bin dönüm arazisinin Atatürk Barajý'nýn sularý ile sulanacaðý açýklandý. Mardin ana kanalýna sularýn akýtýlmasý için suya 79 metre terfi ettirileceðini vurgulayan Bölge Müdürü Doðangündüz, bu sayede de 355 bin dönüm arazinin daha sulanacaðýný belirtti. Köy muhtarý Ýbrahim Korkmaz, toplantýnýn köy ve ilçeler için çok büyük bir anlam taþýdýðýný belirterek biriken sorunlarýn çözümü için DSÝ’nin bir þubesinin ilçeye açýlmasýnda emeði geçenlere teþekkür etti. Selahattin Eyyubi Mahalle Muhtarý Cevdet Direk ise mahallesinin diðer mahaller gibi 1 aydýr karanlýkta kaldýðýný bu yüzden çocuklarýn derslerine çalýþamadýðýný ve esnaflarýn kesilen elektrik kesintileri yüzünden büyük sýkýntýlar yaþadýðýný vurguladý. Kervansaray köy muhtarý Zülfikar Çay da Türkiye'nin yer altý ve yer üstü kaynaklarýyla zengin bir ülke olduðunu, kardeþlik için yaþamak istediklerini dile getirdi. (CÝHAN)
Malabadi Köprüsü, araçlarýn neden olduðu sarsýntýdan kurtuluyor
B
atman’ý Kozluk üç yol mevkiinden sonra Silvan’a baðlayacak olan yeni karayolu tamamlanma aþamasýna geldi. Yeni yapýlan yolun faaliyete girmesi ile Batman Silvan arasý mesafenin 10 kilometre kýsalacaðýný belirten yetkililer, eski yolun yaný baþýnda bulunan Tarihi Batman Köprüsü diðer adýyla Malabadi Köprüsü'nün de artýk aðýr tonajlý araçlardan zarar görmeyeceðini söylüyor. Çift þerit halindeki yolun tamamlanmasýyla aðýr tonajlý araçlarýn artýk yeni yolu kullanacaðýna dikkat çeken yetkililer, "Eski yol Malalbadi köprüsünün hemen yanýndan geçiyor. Tarihi köprü ile araçlarýn geçtiði yeni köprü hemen hemen bitiþik gibi. Bitlis Van üzerinden Ýran’a giden aðýr tonajlý araçlar ile týrlar bu yolu kullanýyor. Araçlarýn geçiþi sýrasýnda meydana gelen sarsýntý köprüye zarar veriyor. Yeni yolun hayata geçirilmesi ile trafik akýþýnýn büyük bir kýsmý buradan saðlanacak." Dedi. Öte yandan tarihi dokusu zedelendiði için onarýma alýnan Batman (Malabadi) Köprüsü'nde çalýþmalar devam ediyor. Yüklenici firma tarafýndan ziyarete kapatýlan köprünün duvarlarýndaki yapma sývanýn tamamen kaldýrýlacaðý, yapýlacak güçlendirme sayesinde de çok daha estetik bir görüntü elde edileceði ileri sürülüyor. Restorasyon çalýþmasýnýn
bitmesiyle köprüye daha fazla ziyaretçi geleceðini ifade eden çevre sakinleri onarým çalýþmasýnýn biran önce tamamlanmasýný bekliyor.
Köprünün orijinalliðinin bozulmadan yapýlmasýný arzu ettiklerini ifade eden çevre sakinleri kültür bakanlýðýnýn köprünün onarýmýnýn yaný sýra yanýnda bulunan köyün yarýsýný da istimlak ederek köprü çevresini plaja dönüþtüreceði yönünde duyumlar aldýklarýný belirterek, "Proje gerçekleþirse burasý da bir turizm cenneti olacak." diye konuþtu. Ayrýca, köprünün hemen yakýnýnda kurulmasý düþünülen kuþ gözlem evleri ile bölgenin turizm potansiyelinin artacaðý belirtiliyor. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
Öksürük nöbetleri neyin habercisi? U
zmanlar, çocuklarda görülen öksürük nöbetlerinin krup (yalancý kuþpalazý) hastalýðýnýn habercisi olabileceði konusunda aileleri uyarýyor.
ile uykudan uyanýr. Ses tellerinde þiþme meydana gelmiþtir. Öncesinde burun akýntýsý hafif ateþ, boðaz aðrýsý ve huzursuzluk olabilir. Soluk alma sýrasýnda tipik bir ses duyulur, sesi boðuk, kabalaþmýþtýr. Enfeksiyon daha çok üst solunum yolu enfeksiyonu tarzýnda baþlar,
daha sonra nefes borusu ve bronþite ilerleyebilir. Çocuklarýn durumu genellikle geceleri kötüleþir. Hýrýltýlý soluma, hava yollarýnýn daralmasý anlamýna gelebilir. Krup kötüleþirken hýrýltý azalabilir. Krup genellikle bulaþýcý bir enfeksiyona baðlýdýr. Soðuk algýnlýðý yapan birçok virüs krupa neden olmaktadýr.”
Çocuðun aniden hastalanabileceðini belirten Tamtekin, yapýlmasý gerekenleri ise þöyle sýralýyor: Aþý uygulamasý krupu önleyebilir. Ama genellikle krup viral bir enfeksiyon olduðu için buna yönelik bir tedavi yoktur. Ancak bazý uygulamalarla hasta çocuk rahatlatýlabilir. Bunlar arasýnda öncelikli olan çocuða nemli hava ve buhar verilmesidir. Serin gecelerde pencere açýlýp çocuðun temiz hava solumasý saðlanmalý. Ateþ varsa, ateþ düþürücüler verilmeli. Dik pozisyonda otururken daha rahat nefes alacaktýr. Bol sývý verilmesi uygun olacaktýr. Bu önlemlere raðmen rahatlamayan çocuklarda, hava yolundaki ödemi çözecek ilaçlar kullanýlabilir. Bu müdahalelerden sonra da çocuk rahatlamýyorsa mutlaka hastaneye baþvurmak gerekir." CÝHAN
Çizgi filmlerde akýllý iþaretler neden yok? Ç
ocuk dünyasýnýn vazgeçilmezi çizgi filmler, evde iþle meþgul olan anne için de sanal bakýcýdýr adeta. Birçok ebeveyn, açtýðý çizgi filmin, çocuðun yaþýna uygun olup olmadýðýna dikkat etmiyor. Uzmanlara göre mesela ‘Caillou’ izleyecek yaþtaki çocuk, ‘Sünger Bob’ izlememeli. Son zamanlarda artan çizgi film kanallarý yüzünden çocuklar, gün boyunca ekran baþýnda oturabiliyor. Çocuðun caný sýkýlýnca yahut kendi iþleriyle meþgul ebeveynler çocuklarýný çizgi film açtýklarý TV’ye emanet ediyor. Oysa birçok çizgi film, olumsuz mesaj içerdiði gibi çocuklarýn yaþ seviyesine göre de deðiþiyor. Ailelerin çizgi filmleri
sadece çocuklarý oyalamak için kullanmalarýnýn yanlýþ olduðunu belirten Kiþilerarasý Ýletiþim Anabilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Nilüfer Sarý Sezer, ailelerin TV’nin elektronik bakýcý olmadýðýnýn altýný çiziyor. Sezer, televizyon yayýnlarýnýn içeriðiyle ilgili bilgilendirici sýnýflama sistemi olan akýllý iþaretlerin çizgi filmlerde yer almadýðýný dile getiriyor. Ailelere çizgi film açarken ya da alýrken seçici olmalarýný tavsiye eden Sezer, “Çocuklarýn bilinçaltýna farkýnda olunmadan mesajlar gidiyor. Dizilerde ve sinema filmlerindeki akýllý iþaretlerin çizgi filmlerde de yer almasý gerekiyor.” diyor. Bilinç ve bilinçaltý düzeyde verilen mesajlarýn çocuklarý olumsuz etkileyebileceðini aktaran Pedagoji Derneði Baþkaný Mehmet Teber ise “Erkek çizgi filmlerinde bilinç düzeyinde ‘þiddet’ mesajý verilirken, kýz çizgi filmlerinde ise ‘cinsellik-açýklýkalýþveriþ’ kültürü aþýlanmaktadýr. Bu nedenle aileler bu tür içerikli çizgi
filmlerden uzak durmalýdýr.” diye konuþuyor. 0-2 yaþ çocuk grubunun ise herhangi bir filmi izlemesinin doðru olmadýðýný söyleyen Tebe, þu ifadeleri kullanýyor: “2-7 yaþ arasýnda çocuðun bir çizgi film baþýnda geçirebileceði süre maksimum 40 dakika olmalýdýr. Eðer bir çocuk günde 2-3 saat çizgi film izliyorsa, bu çocuðun geliþimi açýsýndan olumsuzdur. Çocuk gün içinde seçtiði 2-3 çizgi filmi izleyebilmelidir. Sürekli ekranýn açýk olmasý, her önüne geleni izlemesi yanlýþtýr. Çocuðun zihnine akan görüntüler, çocuðun yaþam tarzýný oluþturur. Çocuk giyim, yeme, konuþma ve problem tarzýný bu çizgi filmlere göre belirler.” Pedagog Ali Çankýrýlý da “Anne-baba fýrsat buldukça çizgi filmi çocuðuyla birlikte izlemeli. Çocuðun yaþýna uygun, çocuk edebiyatý klasiklerinden uyarlanan, doðru davranýþlar ve ahlaki deðerler kazandýrma amacý olan çizgi filmler seçilmeli. Ebeveyn, filmi durdurup soru sormalý, olayý birlikte yorumlamalýdýr.” diye konuþuyor. Birçok ülke, çizgi filmleri
denetliyor Dünya genelinde her geçen gün TV izleme yaþý düþüyor. Buna göre Türkiye’de program sýnýflandýrýlmasýnda 7 yaþ alt sýnýr. Bu sýnýr Ermenistan’da 3, Kanada’da 2 yaþa kadar iniyor. En detaylý sýnýflandýrmayý Avustralya yapýyor. Brezilya çizgi filmleri kategorilere ayýrarak çocuklar için alt bölümler oluþturuyor. Örneðin ‘Caillou’ adlý çizgi filmi izleyecek yaþtaki çocuk, ‘Sünger Bob’u izleyemiyor. ‘The Simpsons’ isimli çizgi filmi izleyebilmesi için ise 12 yaþýna gelmesi gerekiyor. Yine bu ülkelerde aile yapýsýna uygun ve çocuklarýn izleyebileceði yayýnlar için saat aralýðý uygulanýyor. Türkiye’de 4 sýnýfa ayrýlan yayýnlar, Avustralya’da 8 sýnýf. Ýngiltere’de OSCOM adlý kuruluþ, aile deðerlerinden akýllý telefonlarýn çocuklara verdiði zarara kadar, birçok konuda denetim yaparak halký bilgilendiriyor. Amerika’da ise ‘Ebeveyn Ýzleme Kurulu’ diye bir ekip, programlarýn aileye etki ve uygunluðunu denetliyor. Bu kurulun uygun görmediði kanallar hiçbir þekilde reklam alamýyor. (CÝHAN)
Panik atakla baþa çýkmak mümkün
A
ni kaygý nöbetlerine eþlik eden çarpýntý, aþýrý terleme ve bulantý gibi belirtilerle kendini gösteren panik atak, son yýllarýn en yaygýn rahatsýzlýklarý arasýnda yer alýyor. Hastalarýn yaþamýný alt üst edebilen bu hastalýk, doðru taný ve tedavi yöntemleri ile kontrol altýna alýnabiliyor. Uz. Dr. Mehmet Güdük, panik atak belirtileri ve bu durumla baþa çýkabilme yollarý hakkýnda bilgi verdi.
M. Sait Çakar
Panik ataðýn tek baþýna bir hastalýk olmadýðýný belirten Mehmet Güdük, "Panik atak birçok psikiyatrik hastalýðýn dýþýnda; tiroid bozukluklarý, kan þekerinin düþmesi, kalp ve akciðer rahatsýzlýklarý, beyin tümörleri, epilepsi, kansýzlýk, çeþitli enfeksiyonlar, vitamin eksiklikleri, aþýrý kafein tüketimi ve bazý ilaçlara baðlý olarak ortaya çýkabilir. Panik atak tek baþýna bir hastalýk deðil, birçok psikiyatrik veya fiziksel rahatsýzlýðýn belirtisidir." dedi. Çarpýntý, kalp atýþlarýný duyumsama, kalp hýzýnda artýþ olmasý, terleme, titreme, nefes darlýðý, boðulma hissi, soluk kesilmesi, göðüste aðrý, sýkýntý, bulantý, karýn aðrýsý, baþ dönmesi, bayýlma hissi, olaylarý ve çevreyi bir sis perdesinin
gerisinden bulanýk algýlama, kendine yabancýlaþma, uyuþma ve karýncalanma, üþüme, ürperme, ateþ basmasý, kontrolü yitirme, çýldýrma ya da ölüm korkusunun panik atak sýrasýnda ortaya çýkan belirtiler olduðunu anlatan Güdük, "Panik atak esnasýnda, öncelikle kiþinin uygun bir yere oturmasý gerekir. Burundan yavaþça nefes alýnýp, 5 saniye tutulduktan sonra, yavaþça dudaklar büzülerek nefes verilmelidir. Kiþi kendini rahat hissettiði bir anýný gözünde canlandýrarak, dikkatini burada toplamalýdýr. Çevredeki ayrýntýlara odaklanmaya çalýþýlmalýdýr. Panik atak nöbeti yaþadýðýný düþünenler korkacak bir þey olmadýðýný ve bu durumun birazdan geçeceðini içinden tekrarlamalýdýr." þeklinde konuþtu. Güdük, panik ataða karþý önerilerini de þöyle sýraladý: "Panik atak kesinlikle kontrol altýna alýnabilir. Umutsuzluk ve karamsarlýktan kaçýnýlmalýdýr. Panik atak baþka hastalýklarýn habercisi olabilir. Mutlaka psikiyatriste baþvurulmalýdýr. Psikiyatrist ve psikoloðun önerilerine uyulmalý, tedavileri eksiksiz uygulanmalýdýr. Kiþi
yakýnlarýnýn da panik atak hakkýnda bilgilenmesini saðlamalýdýr. Düzenli ve saðlýklý beslenmeye özen gösterilmelidir. Aþýrý yemekten ve uzun süreli açlýktan kaçýnýlmalýdýr. Kahve, çay, asitli, gazlý içeceklerden ve enerji içeceklerinden uzak durulmalýdýr. Saðlýklý ve nitelikli uyku için önlemler alýnmalýdýr. Düzenli spor ve yürüyüþ yapýlmalýdýr. Nefes ve gevþeme egzersizleri, günlük alýþkanlýk haline getirilmelidir. Hobilere, keyif alýnan aktivitelere ve sosyal-kültürel etkinliklere daha fazla zaman ayýrýlmalýdýr. Saðlýklý bir cinsel yaþamýn, saðlýklý bir ruhsal durum için önemli olduðunu unutulmamalýdýr. Panik atak, biyolojik ve psikolojik nedenlere baðlý týbbi bir durumdur. Zafiyet, doðaüstü güçler veya inanç eksikliði ile ilgisi yoktur. Ruh saðlýðý alanýnda uzman olmayan kiþilerden ve yöntemlerden uzak durulmalýdýr. "(CÝHAN)
5
BASINDAN Genleriyle oynanmýþ insan
þeklinde açýkladý.
Uz. Dr. Deniz Tamtekin, “Öksürük nöbetleriyle görülen bu hastalýk, enfeksiyon olduðu için kesin bir tedavi yoktur. Ancak bazý uygulamalarla hasta çocuk rahatlatýlabilir. Çocuða, nemli hava ve buhar verilmeli ya da dýþarýdaki temiz havayý solumasý saðlanmalý.” dedi. Deniz Tamtekin, halk arasýnda kuþ palazý olarak bilinen krup hastalýðýnýn, çocuklarda havlama sesine benzer bir sesle ve nefes almada yaþanan sýkýntýyla teþhis edilebileceðini söyledi. Tamtekin, hastalýðýn belirtilerini, “Kýþ aylarýnda salgýn halinde görülen bu öksürükte, tiz ve hýrýltýlý bir ses vardýr. Gece yarýsý ani baþlayan solunum sýkýntýsý, havlar tarzda kaba bir öksürük
22 Ocak 2013 Salý
nsanýn psiþik dünyasý ile beslenme alýþkanlýklarý arasýnda bir etkileþim söz konusu. Ýslam bakýþ açýsýndan insanlarýn beslenirken (her türlü yemeiçme) seçeceði gýdanýn “tayyib” olmasýna dikkat etmesi gerekir.
Ý
“Tayyib”in iki anlamýndan biri “helal ve meþru”, diðeri “hoþ, lezzetli, besleyici”. “Tayyib”in zýttý “habis”tir, yani “haram, gayri meþru, tiksindirici, pis ve lezzetsiz.” Kadim irfan havzalarýnda dört temel bilim geliþmiþ: Matematik, geometri, astronomi ve müzik. Bazý havzalarda bunlara týp ilmi de ilave edilmiþ. Týbbýn geleneksel iþlevi “hikmet” temelinde insanýn manevi kemal, ahlaki olgunlaþma, varoluþsal yetkinleþme yolunda mücahede ederken þu soruya cevap aramaktýr: “Acaba tabiattan neleri alýp yediðimizde yetkinleþmemize yardým eder, neleri yediðimizde bizi ahlaken tereddiye uðratýr?” Cerrahi geleneksel týbba dahil deðildir, hastalýklardan sakýnma da koruyucu hekimliðe aittir. Dünyanýn genelinde tabii gýdalar almadýðýmýz bir gerçek, organik olmayan gýdalara, sebze ve meyvelere, tahýl ve bakliyata, et ve saireye “genleri deðiþtirilmiþ organizma” (GDO) diyoruz. Bu gýdalarýn organizmamýz ve dolayýsýyla ruhi-zihni dünyamýz, kültürel tutum ve davranýþlarýmýz üzerinde ciddi olumsuz etkilerinin olmadýðýný düþünemeyiz. Genleriyle oynanmýþ organizmaya “fýtratý deðiþtirilmiþ” gözüyle bakýyorum. GDO ile beslenen insanýn zaman içinde fizyolojik-biyolojik yapýsýnda deðiþimler olur, fýtratý deðiþir. Tabii ki bu açýklama bizi “biyolojik materyalizm”e götürmemeli, asýl bizim yaratýlýþýmýzýn üzerinde vuku bulduðu fýtratýmýzý bozan, doðamýzý tersyüz eden ahlaki, felsefi ve dünya görüþlerden kaynaklanan zihni tutumlarýmýz ve yanlýþ hayat tarzýmýzdýr. “Selim fýtrat”ý kaybeden insanýn “öteki”yle, canlýlarla, tabiatla ve Allah’la iliþkileri de bozulur. Kadýn-erkek iliþkilerinde yaþadýðýmýz köklü deðiþim, ne tek baþýna erkeðin ne tek baþýna kadýnýn kusur ve suçudur, her iki cinsten müteþekkil türümüzün, yani “insan”ýn dramýdýr. Ýnsan-insan iliþkisinde fýtri deðiþim vuku buluyorsa, bu kadýn-erkek iliþkisinde de kendini gösterecektir. Ýki cins birbirlerinin “öteki ben”i olmaktan çýkýp “rakibi, þeytanlaþtýrýlmýþ ötekisi” olmaktadýr. Kadýna þiddet derece farkýyla dünyanýn pek çok ülkesinde yaþanýyor. Din, sahih gelenek ve saðlam aile yapýsý buna sebep deðil, aksine tedavisidir. Ýnsaný liberal piyasanýn meta nesnesine indirgeyen, þahsiyet sahibi Allah’ýn kulu ve bir topluluðun iradi üyesi olmaktan çýkarýp bireye dönüþtüren, bireyi de kiþisel haz, bencillik ve çýkarlarýyla tanýmlayan modern kültürün etkisidir. Kendi yasasýný kendisi koyan piyasa tabiatýn ve meyvelerin fýtratýný bozduðu gibi “insanýn da dokusu”nu bozuyor. Buna “genleriyle oynanmýþ insan (GOÝ)” diyebiliriz. Kadýna þiddet bu doku bozulmasýnýn önemli tezahürlerinden biridir. Her þeyi alýp yutan, her yeni aþamada daha vahþileþen küresel bir ejderhayla karþý karþýya bulunuyoruz. Ýlk sahneye çýktýðýnda köylülerin, sonra iþçilerin emeðini sömürüp bundan bir enerji üretti. Sonra hammadde kaynaklarýna yöneldi, yerin altýndan, en derin tabakalarýndan durmadan madde çekip üretime sokuyor. Doðasý güç, sömürü, aldatma ve ayartmadýr, ona nefsin heva ve hevesi hükmediyor. Þimdi yeni bir enerji kaynaðý olarak kadýna ve çocuklara musallat oluyor. Türümüzün kadýnýný ve çocuðu bir enerji ve meta nesnesi olarak büyüme dininin itaatkar kullarý haline getiriyor. Benim cinayetlere getirdiðim açýklama kadýn ve erkek insan fýtratýnýn bozulmasýdýr. Fýtrat bozuldukça rol deðiþiyor, rol deðiþtikçe fýtrat bozuluyor. Cinayeti iþleyenlere tabii ki en aðýr cezalar verilmeli -mesela ölüm cezasý- ama problemin felsefi, sosyolojik, siyasi, ekonomik vb. kaynaklarýna da inilmeli. Ali Bulaç a.bulac@zaman.com.tr
22 Ocak 2013 Salý
6
Umut: Diyarbakýr’dan Türkiye birincileri çýkmaya devam edecek D
iyarbakýr Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Abdüllatif Umut, son bir hafta þehirde yapýlan sportif faaliyetlerin Türkiye’nin hiçbir þehrinde yapýlmadýðýný söyledi. Diyarbakýr’da geçtiðimiz hafta Badminton 19 Yaþ Altý Türkiye Þampiyonasý'nýn düzenlediðini anlatan Umut, bunun yanýnda bir çok sporcuya katýldýklarý etkinliklerden dolayý malzeme hediye ettiklerini söyledi. Diyarbakýr Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Abdüllatif Umut, Diyarbakýr’da yapýlan Badminton müsabakasý ile yapýlan çalýþmalarý deðerlendirdi. Hafta sonunda yapýlan
müsabakaya 35 ilden 48 kulübün 170 erkek ve 70 kýz sporcuyla katýldýðýný anlatan Umut, Diyarbakýr’ýn dört gün boyunca sporla gündeme geldiðini söyledi. Diyarbakýr’da müsabakalarýn düzenlenmesi için bakanlýðýn yaný sýra valiliðin de önemli çabalarý olduðunu anlatan Umut, þehirde düzenlenecek bütün organizasyonlardan memnuniyet duyacaklarýný kaydetti. Umut, þunlarý söyledi: “Geçtiðimiz hafta perþembe günü baþlayan müsabakalar dört gün boyunca devam etti. Çok sayýda sporcu arkadaþýmýz mücadele verdi. Ancak iyi sporcularýmýzýn yetiþmesi için en önemli ihtiyaç tesistir. Biz de
tesis çalýþmalarýmýzý hýzlandýrdýk. Elimizden gelenin fazlasýný sergileyerek özellikle ilçelerimize tesis kazandýrýyoruz. Bu tesislerde yetiþecek sporcu kardeþlerimiz bizleri Türkiye þampiyonalarýnda temsil edecektir.” Diyarbakýr’da yürüttükleri ''Bir Çocuk Bir Gelecek'' projesi kapsamýnda sporculara her türlü desteði saðladýklarýný anlatan Umut, Vali Mustafa Toprak’ýn da katýlýmýyla sporculara 430 sporcuya malzeme daðýttýklarýný söyledi. Umut, Diyarbakýr’da gençleri sporla tanýþtýrmayý ve istedikleri branþta yetiþtirmeyi amaçladýklarý projenin baþarýyla devam ettiðini kaydetti. Umut, Diyarbakýr’daki 50 okuldan bin sporcuya badminton, 100 sporcuya judo ve 330 sporcuya da tekvando malzemeleri daðýttýklarýný belirtti. Bu arada Diyarbakýr’da düzenlenen 19 Yaþ Altý Badminton Türkiye Þampiyonasý’nda dereceye giren oyuncular ile antrenörlerine madalyalarýný ve kupalarý düzenlenen törenle takdim edildi. Baþarýlý sporcular ödüllerini Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak’ýn elinden aldý.
Vali Toprak, törende yaptýðý açýklamada ise “Gençlerimiz için spor çok önemli çünkü takým ruhu ile bir bütün olarak barýþ, dostluk ve kardeþlik içinde oyunlarýný oynuyorlar ve olumsuz noktalardan uzak duruyorlar.” Dedi. (CÝHAN)
Batman Petrolspor, Menemen hazýrlýklarýna baþladý
H
afta sonu kendi saha ve seyircisi önünde ligin güçlü takýmlarýndan Sivas 4 Eylül Belediyespor'u 2-1'lik skor ile maðlup eden Batman Petrolspor hafta sonu deplasmanda oynayacaðý Ýzmir Menemen maçýnýn hazýrlýklarýna baþladý. Kendi tesislerinde baþlayan çalýþmalara Gökhan Solak dýþýnda tüm sporcular katýldý. Teknik direktör Adnan Þentürk nezaretinde yapýlan çalýþmadan önce Sivas 4 Eylül Belediyespor maçýnýn deðerlendirilmesi teknik heyet ve futbolcular tarafýndan yapýldý. Batman Petrolspor Teknik Direktörü Adnan Þentürk, ''Biz hedefi olan bir takýmýz. Çok çalýþmaya ihtiyacýmýz var. Eksilerimizi ve artýlarýmýzý biliyoruz. Yeni transferlerin takýma katýlmasý ile daha da güçleneceðiz. Bizim için Sivas maçý geride kalmýþtýr. Sporcularýmý sahada verdikleri mücadeleden ötürü tebrik ediyorum. Karþýlaþma boyunca bizi destekleyip ateþleyen Batmanlý sporseverlere teþekkür ediyoruz. Henüz lig yeni baþladý 16 final maçýmýz var hafta sonu deplasmanda
karþýlaþacaðýmýz ligin güçlü ekiplerinden Menemen spor deplasmanýndan puanla dönmek istiyoruz.'' dedi. Batman Petrolspor 2. baþkaný M. Habip Tanrýseven ligin 2. yarýsýnýn ilk karþýlaþmasýnda Sivas 4 Eylülspor ’u yenip 2. yarýya 3 puan ile baþlamanýn kendileri kadar Batmanlý sporseverleri de sevindirdiðini söyledi. Sivas karþýsýnda karþýlaþmanýn ilk devresinde arzu ettikleri futbolu sahaya yansýttýklarýný belirten Tanrýseven “Orta sahada Gökhan'ýn maçta sakatlanmasý ve Zafer'in sakatlýðýnýn devam etmesi direncimizi düþürmesine raðmen iyi bir galibiyet aldýk. Önemli olan üç puandý.” dedi. Transfer çalýþmalarýnýn teknik heyetin raporu doðrultusunda devam ettiðini hatýrlatan Tanrýseven bu hafta transfer çalýþmalarýný sonuçlandýrmayý amaçladýklarýný belirtti. Batmanlý sporseverlerin desteði ile birlik beraberlik içinde takýmý playoff'a taþýmak için büyük çaba sarf edeceklerini belirten Tanrýseven Sivas karþýsýnda 90 dakika boyunca kendilerini destekleyen Batmanlý sporseverlere teþekkür etti. (CÝHAN)
Askeri helikopter, hamile kadýnýn imdadýna yetiþti
B
atman'ýn Sason ilçesine baðlý Dörtbölük köyünde hamile Asiye Çelik’in imdadýna askeri helikopter yetiþti. Sancýlarý artan Asliye Çelik için yakýnlarý saðlýk ekiplerinden yardým istedi. Ancak hava þartlarýndan dolayý 112 ambulanslarý mezraya gidemeyince Sason Ýlçe Tabur Komutaný Binbaþý Sadýk Gülecen’den yardým istendi. Sason Jandarma Tabur Komutaný Binbaþý Sadýk Gülecen’in giriþimleriyle Batman Bölge Komutanlýðý'ndan havalanan helikopter, gece Saat 19:30 Dörtbölük köyü Þengrik mezrasýna bir doktor ve bir hemþireyle iniþ yaptý Çelik’i alarak Batman Kadýn Doðum ve Çocuk Hastalýklarý Hastanesine götürdü.
Doðan çocuða kadýn pilotun ismini verdiler Þengrik mezrasýndan askeri helikopterle alýnan Asiye Çelik ayný gün Batman Kadýn Doðum ve Çocuk Hastalýklarý Hastanesi'nde doðum yaptý. Çelik’in bir kýz çocuðu dünyaya geldi. Çocuða kendisini alan askeri helikopterin kadýn pilotu Yüzbaþý Pýnar Öntürk’ün ismi verildi.(CÝHAN)
Diyarbakýr ve Þanlýurfa’da bir evde ortalama 7 kiþi yaþýyor
T
ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) Diyarbakýr Bölge Müdürü M.Salih Uras, Diyarbakýr ve Þanlýurfa’da bir evde ortalama 6-7 kiþinin yaþadýðýný söyledi. Uras yaptýklarý çalýþmada, bir hanede en fazla bireyin yaþadýðý yerin Diyarbakýr’ýn Çýnar ilçesi, en az bireyin yaþadýðý ilçenin ise Çüngüþ ilçesi olduðunu söyledi. Yazýlý bir açýklama yapan TÜÝK Bölge Müdürü Uras, Adrese Dayalý Nüfus Kayýt Sistemi (ADNKS) 2011 verilerine göre, Diyarbakýr’da bir evde ortalama 6.41, Þanlýurfa’da ise 6.64 kiþi yaþadýðýný belirtti. Uras, þehir merkezlerinde yaþayanlarýn hane halký ortalama büyüklüðü 5.83, köylerde yaþayanlarýn hane halký ortalama büyüklüðü ise 7.34 olarak tespit edildiðini kaydetti. Uras, “ Diyarbakýr’ýn Çýnar ilçesi 8,9 ortalamasý ile bölgenin hane halký ortalama büyüklüðü en kalabalýk olan ilçesi olurken, Çüngüþ 4.9 ortalama ile hane halký ortalamasý en düþük ilçesi oldu. Diyarbakýr’da þehir merkezlerinde yaþayanlarýn ortalama hane halký büyüklüðü 5.66, köylerde yaþayanlarýn
ortalama büyüklüðü 7.42 olarak hesaplandý. Þanlýurfa’da ise þehir merkezlerinde ortalama hane halký büyüklüðü 6.08, köylerde ise bu sayý 7.22 olarak gerçekleþti. Diyarbakýr ilçelerinde hane halký ortalama büyüklükleri sýralamasýnda 8.9 ortalama ile Çýnar ilk sýrada yer alýrken, Çýnar’ý 7.38 ile Hani, 7,23 ile Kocaköy izledi. Diðer ilçelerin ortalamalarý ise þöyle: Eðil 6.99, Silvan 6.81, Kulp 6.65, Bismil 6.54, Dicle 6.45, Sur 6.37, Hazro 6.20, Baðlar 6, Çermik 5.99, Ergani 5.91, Lice 5.83, Kayapýnar 5.57, Yeniþehir 5.22, Çüngüþ 4.9” diye konuþtu. Þanlýurfa ilçelerinde hane halký ortalama büyüklükleri sýralamasýnda 8.09 birey ortalamasýyla Harran ilk sýrada yer aldýðýný belirten Uras þunlarý söyledi: “Harran’ý 7.72 ile Akçakale, 7.48 ile Siverek takip etti. Diðer ilçelerin hane halký ortalama büyüklükleri ise þöyle; Ceylanpýnar 6.91, Viranþehir 6.79, Suruç 6.59, Hilvan 6.41, Bozova 6.04, merkez ilçe 5.91, Birecik 5.63, Halfeti 5.43” (CÝHAN)