23 Ağustos 2012 Perşembe by Mardin İletişim Gazetesi

Ýþkur'dan iþsizlere M yeni iþ sahalarý açýldý Ali Edis

ardin Çalýþma ve Ýþ Kurumu (ÝÞ KUR) Müdürü Mehmet Akýn, ildeki okullarda bin beþ geçici iþçinin istihdam edileceðini bunun yaný sýra yirmi iþçininde camilerde istihdam edileceðini ifade etti.

Ýstihdamý artýrmayý hedeflediklerini belirten Akýn, "Toplum Yararýna Çalýþma Programý (TYÇP) kapsamýnda, Mardin Milli Eðitim Müdürlüðü'ne baðlý okullarda geçici iþçilerin çalýþtýrýlacaðýný, il genellindeki okullarda 9 ay süreli asgari ücretle 1005 geçici iþçi istihdam edilecek. Baþvurular bugün baþladý. Baþvuru tarihi 24 Aðustos'ta sona erecek. 27-29 Aðustos 2012 tarihleri arasýnda da noter huzurunda kura çekilecek. Kura sonucu belirlenecek iþçiler, 17 Eylül tarihinden itibaren okullarda hizmetli olarak çalýþmaya

baþlayacak. Adaylar, internet adresimizden de baþvuru yapabilir" dedi. Mehmet Akýn, bu yýl iþsizlik sigortasýndan 318 kiþinin yararlandýðýný da belirterek, "Kayýtlý iþsiz sayýsýnýn 13 bin 447 civarýnda olduðu kentte, bu yýlýn ilk 6 ayýnda 827 kiþi istihdam edildi. Ýlk hedefimiz bu sayýyý 10 binin altýna düþürmek. Bu yönde çalýþmalarýmýz devam ediyor" þeklinde konuþtu.

23 Aðustos 2012 Perþembe

Yýl: 9 Sayý 2426 Fiyatý :25 Kr

"Vatandaþlarýmýzýn daha temiz ve daha hijyenik bir mekanda ibadet edebilmelerini saðlamak istedik. Ayný zamanda yurt dýþýndan gelen turistler de tarihi camilerimizi geziyor. Bu projeyi çok önemsiyoruz. Projenin hem camilerimiz hem de kentimiz için hayýrlý ve verimli olacaðý kanaatindeyiz."

Mardin Müftülüðü ile

'Eðitimi çözmediðiniz sürece terörü çözemezsiniz'

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

imzalanan mutabakat kapsamýnda, tarihi camilerde 20 temizlik iþçisinin çalýþmaya baþladýðýný kaydeden Akýn, konuþmasýna þöyle devam etti:

sadakatsizlik yaptýklarýný belirterek, "Baþta iktidar partisi olmak üzere Meclis'teki diðer siyasi partiler, bugüne kadar bizim bütün uyarýlarýmýza raðmen bunlarýn dokunulmazlýklarýnýn kaldýrýlmasýyla ilgili bir dilekçe dahi veremedi. Sayfa 2’de

Kale dünya turizmine açýlýyor Mardin Artuklu Üniversitesi ve Ýstanbul Teknik Üniversitesi tarafýndan hazýrlanan rölöve projesi hayata geçirilmesi için Diyarbakýr Anýtlar Yüksek Kurulu'na gönderilecek. Kalenin restorasyonu için 2 ay içinde ihaleye çýkýlacak. Yaklaþýk 20 milyon TL'ye mal olacak olan restorasyon çalýþmasýnýn 2014 yýlýnda bitirilmesi hedefleniyor. Sedat Aslanaçier

oðuk savaþ döneminde uzun yýllar boyunca NATO'ya hizmet veren

Mardin Kalesi'nin restorasyonu için hazýrlanan proje kabul edildi. Mardin Artuklu Üniversitesi ve Ýstanbul Teknik

Üniversitesi tarafýndan hazýrlanan rölöve projesi hayata geçirilmesi için Diyarbakýr Anýtlar Yüksek Kurulu'na gönderilecek. Kalenin restorasyonu için 2 ay içinde ihaleye çýkýlacak. Yaklaþýk 20 milyon TL'ye mal olacak olan restorasyon çalýþmasýnýn 2014 yýlýnda bitirilmesi hedefleniyor. 200 yýl önceki aslýna göre restorasyonu yapýlacak olan Mardin Kalesi 60 yýl aradan sonra dünya turizmine açýlacak. Mardin Valisi Turhan Ayvaz, kalenin 218 yýl aradan sonra restore edileceðine dikkat çekiyor. Ayvaz, "Milli Savunma Bakanlýðý'nýn nezdinde kalenin boþaltýlmasý konusunda giriþimlerde bulunduk. Kaledeki kaya parçalarýnýn kopma ve düþme tehlikesi var. Restorasyon ve onarým projesi özel ihtisas

HAS Parti Mardin Ýl Baþkaný Mehmet Timuraðaoðlu

gerektiren bir projedir. Bu bakýmdan kale ihalesi, restorasyonda deneyim ve tecrübe ve donanýma sahip, Ýtalya-Ýsviçre ve Almanya firmalarýna açýk teklif vereceðiz." dedi. Vali Ayvaz kalenin turizme açýlmasý durumunda turist sayýsýnýn 3 milyona yükseleceðini ifade etti. M.S. 330 yýlýnda ateþe ibadet eden ve Subari, Sümer, Babil, Pers, Roma, Bizans, Emevi, Abbasi, Selçuklular ve Osmanlýlarýn hükümdarlýklarýna ev sahipliði yapan Mardin Kalesi tarih boyunca hiçbir ordu tarafýndan fethedilmedi. Birçok kez kuþatýlan kale, Timur'u bile çileden çýkaran direniþe tarihi mal olmuþtu.

Aralarýnda iþ

adamlarý derneði, siyasi parti baþkanlarý ve bölgenin önemli kanaat önderlerinden oluþan sivil toplum örgüt temsilcileri, terör örgütünün, mübarek Ramazan Bayramý'nda bile sivil asker gözetmeksizin masum insanlarý öldürmeye devam ettiðini belirterek, PKK terör örgütünün bu saldýrýlarýný kýnadý.

Sayfa 2’de

Murat Baðýþ

Kan Damlattýlar

Murat Akgül

uriye'deki iç karýþýklýk nedeniyle ülkeden kaçýþlar devam ediyor. Suriye'nin Kamýþlý kentinden gelerek mayýnlý sahayý geçen 17 kiþi Nusaybin'de sýnýrda görev yapan askerlere sýðýndý. Askerler tarafýndan Nusaybin Devlet Hastanesinde saðlýk kontrolleri yapýlan Suriyeliler Hatay'daki kamplara gönderildi.

Midyat’ta minibüs evin bahçesine uçtu M. Sait Çakar

M STK ve Kanaat önderlerinden ortak tepki G Þekerimize

Suriye'den kaçan 17 kiþi Nusaybin'e geldi

idyat ilçesinde, baþka bir araç ile çarpýþan minibüs yoldan çýkarak bir evin bahçesine uçtu. 2 kiþi hafif yaralandý. Kaza, saat 00.30 sýralarýnda eski devlet hastanesi önünde gerçekleþti. Arif A. (26) yönetimindeki 47 LF 363 plakalý minübüs ile Ýsa A. (35) idaresindeki 47 LDG 363 plakalý otomobil çarpýþtý. Kontrolden çýkan minibüs bir evin bahçesine girdi. Hafif yaralanan sürücüler Midyat Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldý. Polis, kazayla ilgili soruþtuma baþlattý.

23 Aðustos 2012 Perþembe

STK ve Kanaat önderlerinden ortak tepki M. Sait Çakar

aziantep'te bayramýn ikinci günü terör örgütünün düzenlediði bombalý saldýrý ve Þýrnak'ta BDP Milletvekili Ahmet Türk'ü korumak için görevlendirilen askerlere düzenlenen saldýrýlar ardýndan, Mardin'deki sivil toplum örgütleri ve kanaat önderleri terör örgütüne tepki gösterdi. Aralarýnda iþ adamlarý derneði, siyasi parti baþkanlarý ve bölgenin önemli kanaat önderlerinden oluþan sivil toplum örgüt temsilcileri, terör örgütünün, mübarek Ramazan Bayramý'nda bile sivil asker gözetmeksizin masum insanlarý öldürmeye devam ettiðini belirterek, PKK terör örgütünün bu saldýrýlarýný kýnadý. Mardin Müstakil Sanayici ve Ýþ Adamlarý (MÜSÝAD) Derneði Baþkaný M. Ali Dündar, Gaziantep'te sivil vatandaþlara, Þýrnak'ta askerlere düzenlenen saldýrýlarý kýnadýklarýný belirtti. Dündar, çözümü artýk kaçýnýlmaz bir noktaya gelen Kürt sorununa yönelik olumlu çabalarýn sabote edilmesi için bunu, bazý mihraklarýn bir sabote giriþimi olarak algýladýklarýný söyledi. Her þeyden önce sivillere yönelik her türlü saldýrýnýn terör olduðunu belirten

Dündar, bu saldýrýyý gerçekleþtirenleri þiddetle kýnadýðýný belirtti. Dündar, "Son dönemde ülkemizde ve yakýn çevremizde cereyan eden olaylar belli bir programýn parçasýymýþ gibi algýlanmaktadýr. Bu saldýrý, özlemini duyduðumuz barýþ ve huzur ortamýnýn tesisi için çalýþanlarýn emeðine de bir saldýrýdýr. Çözümü artýk kaçýnýlmaz bir noktaya gelen Kürt sorununa yönelik olumlu çabalarýn sabote edilmesi için bazý mihraklarýn bir sabote giriþimi olarak algýlýyoruz bunu. Bu aþamada, toplumsal saðduyu en çok gereksinim duyduðumuz olgu olmalýdýr. Bu kirli ellerin amaçlarýna ulaþmamasý için her kesimin üzerine düþen sorumluluðu yerine getirmesi zorunludur. Bu elim saldýrýyý yapanlarý þiddetle kýnarken, ülke olarak hepimizin baþý sað olsun diyoruz." dedi. Mardin Ýþ Adamlarý Derneði Baþkaný M. Ali Babaoðlu da Müslümanlarýn kutsal dini bayramýnda bile terör örgütünün, saldýrýlarýný aksatmadan masum insanlarýn canýna kast ettiðini söyledi. Babaoðlu, þöyle dedi: "Bu saldýrýlarý düzenleyenlerin Müslümanlýkla hiçbir alakalarý olmadýðýný herkes açýkça gördü. Gaziantep'te masum çocuklarý bayramda bile katlettiler. Þýrnak'ta savunduklarý partinin milletvekilini

Son zamanlarda terör örgütünün artan saldýrýlarýnýn arkasýndaki güçlerin Türkiye'nin huzurunu ve istikrarýný bozmaya yönelik olduðunu herkes çok iyi bildiðini kaydeden Mardin Merkezli Uluslararasý Stratejik Tahlil ve Araþtýrmalar Merkezi Derneði (USTAD) Ahmet Akgül" Bana göre bu saldýrýlar ne Ýslam dininde nede diðer dinlerde yeri olduðuna inanmýyorum."dedi Komünist sistem ve ideolojilerin en büyük stratejileri ve silahlarý terör olduðunu belirten Huzur Partisi Genel Baþkaný Seyyid Emanullah Gündüz ise, Gaziantep ve Þýrnak'ta terör örgütünün düzenlediði saldýrýlarý þiddetle kýnadýðýný kaydetti. PKK'nýn Marks, Engels, Lenin, Stalin gibi vahþi ve cani liderlerin ideolojisi ile hareket ettiði ve her fýrsatta masum insanlarýn canýna kýydýðýna dikkat çeken Gündüz, "Terör ile insani duygular asla yan yana gelemez. Terör ve terörist gözü dönmüþ bir leþ yiyiciden farklý deðildir. Kürtler Ýslam dinini; barýþ, sevgi ve diyalog dinini silah zoru olmadan kabul eden sayýlý halklardan biridir. Þunu bilmek gerekir ki gerçek bir kürdün terörist eylemlere hak vermesi düþünülemez. Kürt kardeþlerimi bu teröre dur demeye davet ediyorum." Bölgenin önemli aþireti olan Kikan aþireti liderlerinden ve kanaat önderi HAS Parti Mardin Ýl Baþkaný Mehmet Timuraðaoðlu ise bu saldýrýnýn özgürlüklere, demokrasiye, bölge halkýna barýþa yapýldýðýný söyledi. Timuraðaoðlu, Bu saldýrýlarý kýnýyoruz. Bölge halký olarak artýk bunlardan býktýk. Artýk yeter daha nereye kadar devam edecektir. Bayramda bile masum insanlar öldürülüyor. Bunlar insanlýða sýðmaz. Bu olaylarý yapanlarý kýnýyoruz. Bölge insanýný da saðduyuya davet ediyorum. Bunlara asla pirim vermemelerini istiyoruz. Kan dökmekle bir yere varýlmaz. Artýk bunu herkes çok iyi anlamalýdýr." þeklinde konuþtu.

'Eðitimi çözmediðiniz sürece terörü çözemezsiniz' Murat Akgül

BP Genel Baþkaný Mustafa Destici, Pkk'lý teröristlerle birlikte fotoðraf veren Bdp milletvekillerinin yeminlerine sadakatsizlik yaptýklarýný belirtti. BBP Genel Baþkaný Mustafa Destici, Pkk'lý teröristlerle birlikte fotoðraf veren Bdp milletvekillerinin yeminlerine sadakatsizlik yaptýklarýný belirterek, "Baþta iktidar partisi olmak üzere Meclis'teki diðer siyasi partiler, bugüne kadar bizim bütün uyarýlarýmýza

raðmen bunlarýn dokunulmazlýklarýnýn kaldýrýlmasýyla ilgili bir dilekçe dahi veremedi. Herhalde bu görüntüler biraz uyanmalarýna vesile olur" dedi. BBP Genel Baþkaný Destici, Diyarbakýr'daki temaslarýnýn ardýndan Mardin'e geçti. Mardin Valisi Turhan Ayvaz ve Mardin Belediye Baþkaný Mehmet Beþir Ayanoðlu'nu ziyaret eden Destici, daha sonra Mardin Geçici Köy Korucularý ve Þehit Aileleri Yardýmlaþma ve Dayanýþma Derneði'ne bir ziyarette bulundu. Dernek Baþkaný Orhan Kandemir, ziyareti için Destici ve BBP

Murat Baðýþ

korumak için görevlendirilen askeri þehit ettiler. Türkiye'de barýþý ve kardeþliði bozmaya haklarý yoktur. Bunu Kürdü, Türkü, Arabý, Süryanisi, Yezidisi çok iyi biliyor. Bu tür oyunlara asla gelinmeyecektir. Ve asla bunlara prim verilmeyecektir. Bu olay bölge halkýný derinden üzdü."

heyetine teþekkür etti. Burada bir konuþma yapan Destici, Türkiye'nin birlik ve beraberliði için canlarýný feda ederek þehit olanlarýn Allah katýnda en yüksek mertebeye ulaþtýklarýný, vatan uðruna þehit olanlara minnettar olduklarýný söyledi. Doðu ve Güneydoðu Bölgesi'nde yaþayan insanlar için Pkk, Bdp ve Kandil'in hiçbir zaman umut olmadýðýný ve olmayacaðýný dile getiren Destici, Pkk'nýn kan ve gözyaþýyla eþdeðer olduðunu ifade etti. Pkk'nýn bölgedeki insanlarýn geleceðiyle oynadýðýný kaydeden Destici, "Terör örgütü insanlarýn geleceðini yok ediyor. Birileri 1984 Eruh'taki ilk þehidin yýl dönümünü halay çekerek kutlayabilir, askerlerimizi, korucularýmýzý þehit edenlerle sarmaþ dolaþ fotoðraflar verebilir. Bu Tbmm'de ettikleri yemine sadakatsizliði gösteriyor. Biz Meclis dýþý bir muhalefet olarak bekliyoruz. Baþta iktidar partisi olmak üzere, Meclis'teki diðer siyasi partiler bugüne kadar bizim bütün uyarýlarýmýza raðmen bunlarýn dokunulmazlýklarýnýn kaldýrýlmasýyla ilgili bir dilekçe dahi veremediler. Herhalde bu görüntüler biraz uyanmalarýna vesile olur" þeklinde konuþtu.

Þekerimize Kan Damlattýlar

ir patlama sesiyle irkildi Gaziantep dün akþam. Bayram coþkusunun doyasýya yaþandýðý bir bayram akþamýnda ölüm ikram etti çocuklara, kadýnlara ve adamlara kara yüzlü, kara kalpli mahluklar. *** Öylesine sinsice, öylesine haince, öylesine karanlýk hesaplar içinde patlatýlan bombayla 9 kiþi öldü, onlarca kiþi yaralandý. Bir yangýn yerine döndü kardeþliðin þehri Gaziantep. O yangýn bütün Türkiye’yi sardý bir anda. On milyonlarca yürek tutuþtu kavruldu adeta. Kahreden bir dram vardý ateþ düþen her ocakta. Hangi yürek dayanýrdý bu acýlara. *** Kimbilir yanan arabalarda bulunan onca insan hangi umutlarla ve planlarla nereden gelip nereye gidiyordu. Kimileri akþam yemeklerini yemiþ bayramlaþmaya eþine dostuna gidiyordu, Kimileri çocuklarýnýn elini kavramýþ sýmsýký bir oyun alanýna götürüyordu, kimileri ta uzak illerden hasta anasýnýn elini öpmeye geldiði memleketinde böyle hazin bir sonla tanýþýyordu. Kimileri belediye otobüsünde koltuklarýnýn

altýnda lokum kutularý evde yaþanan bayram coþkusuna bir an önce dahil olmak istiyordu. Çocuktu kimileri. Babalarýnýn söz verdiði lunaparka gitmeyi bekliyorlardý. Kimileri bayram boyunca topladýðý þekerlerini saymak için sabýrsýzlanýyordu. Kimileri topladýðý demirden bayramlýk paralarýný nasýl harcayacaðýný tatlý bir telaþ içerinde planlýyordu. Kimileri yarýn için kimbilir hangi oyunlarý oynamayý arzuluyordu. 1 yaþýndaki Melisa, 3 yaþýndaki Süleyman, 11 yaþýndaki Sevgi, 12 yaþýndaki Sema… Nedense hep çocuklar ölüyordu. *** Yaþamak anlamsýzlaþýr bazen. Yangýn yerinden yaralý kurtulmak ya da hiç yaralanmamak sevindirmez kimseyi. Ateþ önce düþtüðü yeri yakmýþ sonra her yeri sarmýþtýr. Ramazan ayý, Ramazan Bayramý gibi bütün toplumlarý birbirine baðlayan ortak deðerleri, manevi zamanlarý da artýk tanýmaz oldular. Ellerinde, gözlerinde ve dahi gönüllerinde kapkara bir ateþ vardý. Sanki Nemruttandýlar. Gaziantep’in orta yerine geldiler öyle umarsýz, öyle insafsýz, öyle pervasýz. Bayramýmýza zehir kattýlar.

murat.bagis@hotmail.com

Vatandaþlardan Fetva hattýna büyük ilgi Ýsmail Erkar

ardin Müftüsü Dursun Ali Coþkun, vatandaþlarýn Ramazan ayý boyunca fetva hattýna büyük ilgi gösterdiðini söyledi. Coþkun, yaptýðý açýklamada, Alo 190 Fetva Hattý'nýn, dini konularda merak edilen sorularýn cevaplandýrýlmasý için kurulduðunu kaydetti. Fetva hattýna günde ortalama 100 soru yöneltildiðini ifade eden Coþkun, þunlarý söyledi: “Vatandaþlar Ramazan ayý boyunca fetva hattýna büyük ilgi gösterdi. Ayrýca ilginç sorular da geldi. Kan verirsem, diþimi çektirirsem,

saçýmý boyarsam, tükürüðümü yutarsam, göz damlasý kullanýrsam orucum bozulur mu sorularýyla karþýlaþtýk. Ýnsanlarý elimizden geldiði kadar aydýnlatmaya çalýþtýk."

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

23 Aðustos 2012 Perþembe

11 sýnýr barajýnýn 3'ü tamamlanabildi

eröre karþý kuvvetlendirilecek karakol binalarýndan sonra sýnýrlardaki terörist sýzmalarý önleyecek 11 baraj inþaatýnýn tamamýnýn bitmediði ortaya çýktý. Türk Silahlý Kuvvetleri (TSK) ile Devlet Su Ýþleri (DSÝ) tarafýndan geliþtirilen 11 barajýn sadece 3'ü bitirilebildi. Diðer barajlar zemin sorunlarý, terör ve müteahhidin iflas etmesi gibi sebeplerle bitirilemedi. 2008 sonunda baþlanýlan ve terörist sýzmalarý önlemek için geliþtirilen 11 barajýn 2,5 yýlda (2011 yýlý sonu) bitirilmesi planlanmýþtý. TSK ve DSÝ iþbirliði ile geliþtirilen Þýrnak, Silopi, Uludere, Ballý, Kavþaktepe, Musatepe ve Çetintepe isimli 7 baraj Þýrnak'ta; Çocuktepe, Gölgeliyamaç, Beyyurdu ve Aslandaðý adlý 4 baraj ise Hakkari sýnýrlarý içinde yer alýyor. Barajlarýn en geç 2,5 yýl

içerisinde tamamlanmasý planlandý. Ödenek sorunu da olmayan barajlarla ilgili sözleþmeler Aðustos-Kasým 2009 dönemlerinde imzalandý ve hýzla inþaat süreci baþlatýldý. Barajlarýn tamamlanmasýyla sýnýr geçiþlerini engellemenin yaný sýra terörist faaliyetleri daha hassas ve rahat izleme imkaný olacak. Ayrýca, teröristlerin lojistik destekleri de engellenmiþ olacak. Terörist faaliyetleri engelleyecek önemli projelerinden birisi de, inþa aþamasýnda olan Ilýsu Barajý gösteriliyor. Ilýsu tamamlandýðýnda Diyarbakýr-BatmanSiirt-Mardin-Þýrnak güzergahýndaki illegal faaliyetlere ciddi darbe vurulmuþ olacak. Zaman, ilk olarak konuyu 28 Ocak 2009'da "Teröre karþý sýnýr barajý" baþlýðý ile kamuoyuna duyurmuþtu. Orman ve Su Ýþleri Bakanlýðý kaynaklarýndan alýnan bilgiye göre sýnýr barajlarýndaki gecikmenin en büyük

sebepleri, terörist faaliyetler, arazi etütlerinin iyi yapýlmayýþý, çalýþmalar sýrasýnda karþýlaþýlan ve çözülemeyen sorunlar (derin maðaralar gibi). Ayný kaynaklar, baraj inþaatlarýnýn gecikmesine baraj yer seçimi ve zemin etütlerinin iyi planlanmayýþýnýn da çalýþmalarý uzattýðý görüþünde. Sürecin uzamasý, bazý baraj inþaatlarýna ayrýlan ödenekleri de bitirmiþ, bazý müteahhitler ise iflas etmiþ. Sýnýr barajlarýnda son durum Þýrnak: Tamamlandý. Silopi: Tamamlandý. Aslandaðý: Tamamlandý. Ballý: Baraj bölgesinde heyelan kütlesi var. Yeni yer seçildi, temel kazýsý yapýlacak. Musatepe: Þýrnak-Hakkari karayolunun olduðu kota kadar tamamlandý. Karayolu üst kota alýnacak. Uludere: Temel kazýlarýnda sorunlar var. Kazýlar devam ediyor. Ödenek bitmek üzere. Kavþak Tepe: Baraj temelinde sorunlar yaþandý. Temel kazýlarý ve inþaat devam ediyor. Çetin Tepe: Temel kazýlarýnda sorunlar yaþandý. Çalýþmalar devam ediyor. Çocuktepe: Baraj gövde kazýlarýnda sorunlar çýktý. Güvenlik nedeniyle yapýlamýyor. Beyyurdu: Yüzde 85 tamamlandý. Güvenlik nedeniyle çalýþmalara ara verildi. Gölgeliyamaç: Baraj ve göl alanýnda maðaralar çýkmasý nedeniyle iptal edildi. (CÝHAN)

TZOB: Pamukta destek artýrýlmalý, masrafý azaltacak önlem alýnmalý T

ürkiye Ziraat Odalarý Birliði (TZOB) Genel Baþkaný Þemsi Bayraktar, pamuðun stratejik önemde olduðunu ifade ederek, “Türkiye'nin en fazla 1 milyon ton olan üretimine karþýlýk, lif pamuk ihtiyacý 1,5 milyon tondur, yýllýk en az 500 bin tonluk bir açýk ortaya çýkmaktadýr. Pamukta ithalattan kurtulmak, üretimi artýrmak için bu ürüne verilen desteklerin artýrýlmasý ve girdi masraflarýný azaltacak önlemlerin alýnmasý þart.” dedi. Þemsi Bayraktar, pamuk hasadýnýn baþlamasý dolayýsýyla yazýlý açýklama yaptý. Bayraktar, Türkiye’nin pamukta 'net ithalatçý' konumuna gelmesinin sorumlusunun asla çiftçi olmadýðýný vurguladý. Bayraktar, “Pamuk maliyet unsurlarý çiftçinin belini bükmektedir. Bu nedenle, yurt içi ekim alanlarý, çoðunlukla mýsýr ve buðdaya kaymýþtýr. Sorun, aslýnda, pamuðun dýþarýda desteklenerek, çok daha ucuza mal edilip, hiçbir gümrük engeliyle karþýlaþmadan Türkiye'ye girmesidir." deðerlendirmesinde bulundu. “Sorumlu bulunmak istenirse, Dünya Ticaret Örgütü'ne düþük tarifeyle baðlanýp yüksek indirim taahhüdünde bulunan, Avrupa Birliði (AB) ile imzalanan gümrük birliðine pamuðu, sanayi ürünü olarak sokan zamanýn yöneticileri ve yüksek fiyatlý girdilerdir" diyen Bayraktar, þöyle devam etti: “Türkiye’nin ihracat gelirinin dörtte birini saðlayan tekstil ve konfeksiyon sektörünün temel girdisi durumundaki pamuðun üretimi için ülkemiz uygun doðal koþullara sahiptir. Pamuk verimi, son yýllarda sertifikalý tohum kullanýmý, modern ekipman ve arazi ölçeklerinin büyümesinden dolayý yükseldi ve birçok üretici ülkeyi geride býraktý. Ancak, devlet teþvikleriyle tekstil ve konfeksiyon üretim kapasitesi de yüksek boyutlara ulaþtý. Bu yüksek kapasite nedeniyle pamuk üretimimiz, ülkemizin tekstil ve konfeksiyon kapasitesinin altýnda kaldý ve ithalat zorunlu hale geldi.” Türkiye’nin, en fazla 988 bin tona kadar çýkan pamuk üretimi

olduðu, pamuk üretim deðerinin 2011 yýlýnda 4 milyar lirayý bulduðu bilgisini veren Bayraktar, þunlarý kaydetti: “Türkiye'nin lif pamuk ihtiyacý 1,5 milyon tondur. Bu nedenle yýllýk en az 500 bin tonluk bir açýk ortaya çýkmaktadýr. Bu miktar ithal edilmek durumundadýr. Çin ve Hindistan, dünya pamuk üretiminin yaklaþýk yarýsýný karþýlýyor. ABD, Pakistan ve Brezilya, dünyanýn diðer baþlýca pamuk üreticileri. Buna raðmen, Çin ve Pakistan ürettiðini tüketiyor; hatta ithal ediyor. ABD ise ürettiðinin çoðunu diðer ülkelere satýyor. Diðer ihracatçý ülkeler Hindistan, Brezilya, Avustralya, Özbekistan, Yunanistan ve Türkmenistan olarak sýralanýyor. Ülkemiz ise maalesef önemli bir ithalatçý ülke konumunda bulunuyor.” Son 4 yýla bakýldýðýnda, Türkiye’nin, pamuk ithalatýný yüzde 49 ile yüzde 70 arasýnda deðiþen oranýnda önemli bir bölümünü ABD'den yaptýðýný belirten Bayraktar, bu ülkeyi toplamda Yunanistan'ýn takip ettiðini, Türkmenistan'ýn, Türkiye'ye en fazla pamuk ihraç eden 3. ülke konumunda olduðunu bildirdi. Bayraktar, ABD'deki yüksek üretim ve ihracatýn, bu ülkenin üretim maliyeti düþüklüðünden ve desteklerin fazla olmasýndan kaynaklandýðýnýn altýný çizen Bayraktar, açýklamasýna þöyle devam etti: “2010 rakamlarýna göre üretim maliyetlerine baktýðýmýzda, ABD’de kütlü pamuk maliyeti, Türkiye'deki maliyetin üçte ikisinde kalýyor. Daha da önemlisi, rekabet açýsýndan önemli bir gösterge olan deðiþen iþletme masraflarýnýn büyüklüðü, Türkiye’de pamuk üretiminde ABD'ye göre 3,5 kat fazladýr. ABD’de üretim maliyetlerinin düþüklüðünün yaný sýra pamuk üretimi oldukça yüksek oranda desteklenmektedir. Ürettiðinden çok az pamuk kullanan ABD, ithalatta diðer ülkelerin ithalatçýlarýna uygun krediler de temin ederek ve ihracatta kendi çiftçisine ihracat destekleri saðlayarak pamuðunu satmaktadýr. Bütün bu destekler, taþýma masraflarýnýn etkisini de en aza

Güneydoðu'dan saðduyu çaðrýsý

erör örgütünün bayram günü Gazi-antep'te yaptýðý saldýrý, bölgedeki sivil toplum kuruluþlarýnýn sert tepkisini çekti. Saldýrýnýn Türkiye'yi kaosa sürüklemeyi amaçladýðý vurgulanýrken, eylem için Gaziantep'in seçilmiþ olmasý da bu açýdan manidar bulunuyor. Teröre prim vermemek için halkýn soðukkanlý hareket etmesinin önemine iþaret ediliyor. Dile getirilen görüþler özetle þöyle: AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý, Adana Milletvekili Ömer Çelik: PKK'nýn 'devrimci halk savaþý' dediði þeyin, sivil halký hedef alan katliam planlarý olduðu görüldü. Bu yeni aþama, PKK'nýn arkasýndaki organizasyonun hedefleriyle uyumludur. Sokakta kaos çýkmasýný istiyor PKK. Vatandaþlarýmýzý kýþkýrtýyor. Buna karþý, bütün kesimlerin saðduyulu davranmasý gerekir. Kimse, güvenlik güçlerinin misyonuna soyunmamalý. Tek bir vatandaþýmýz diðerine kem gözle bakmamalý. PKK'nýn halkýmýzý birbirine düþürme hamlesine dikkat edilmelidir. Kürt siyasetçi ve yazar Ýbrahim Güçlü: Gaziantep'teki patlamanýn arkasýnda farklý güçlerin olduðu açýk. Bölgede büyük bir savaþ var. Ýran, Suriye, Irak, Hizbullah ve PKK ile ABD, Türkiye, Kuzey Irak yönetimi

arasýnda devam eden bir mücadele var. Bu süreç PKK'nýn ölüm kalým savaþýdýr. Çünkü PKK iyi biliyor ki Ýran ve Suriye dýþýnda kendisine destek veren yok. Onun için kampýný Ýran'a taþýdý oradan çalýþmalara baþladý. Gaziantep'teki saldýrý dýþ devletlerin desteðiyle yapýlmýþ. Amaç Türkiye'yi karýþtýrmak, Kürtlere karþý düþmanlýk oluþturmaktýr. Diyarbakýr Ticaret Borsasý Baþkaný Fahrettin Akyýl: Saldýrý için çok önemli bir yer seçtiler. Gaziantep halký, duyarlý olduðunu gösterecektir. Birileri Türkiye'yi karýþtýrmak için son süreçlerde büyük gayret içinde. Türkiye'de yaþayan herkes kendi geleceði için teröre ve þer güçlere prim vermemelidir. Allah þer odaklarýna fýrsat vermesin. Diyarbakýr Genç Ýþadamlarý Derneði (DÝGÝAD) Baþkaný Alaaddin Korkutata: Büyük bir provokasyon, dikkatli olmamýz gerekiyor. Son zamanlarda olaylara baktýðýmýzda bunun arkasýnda bir planýn olduðu belliydi. Bu tamamen dýþa baðýmlý bir projenin hayata geçirilmesidir. Suriye ile baðlantýlý olduðunu düþünüyorum. Türkiye bir kaosun içine çekilmek isteniyor. Halkýmýz oyuna gelmemeli, saðduyulu hareket etmelidir. Soðukkanlý olmanýn vaktidir. (CÝHAN)

indirerek pamuk ihracatýný kolaylaþtýrmaktadýr. ABD’de üretim maliyetinin düþüklüðü, girdi masraflarýnýn hemen hepsinin Türkiye'ye göre düþüklüðünden kaynaklanmaktadýr. Özellikle makineli hasat, iþçilik maliyetini düþürmektedir. Türkiye, makineli hasat konusunda diðer ülkelere göre geriden gelmektedir. ABD'de sulama masraflarý yok denecek kadar azdýr; pamuk ekim alanlarýnýn sadece üçte biri sulanmaktadýr. Türkiye'de ise iþletme masraflarý içinde sulama oldukça yüksektir." Bayraktar, girdi masraflarýnýn yüksekliði nedeniyle pamuk üretiminden kaçan çiftçilerin mýsýr ile buðday üretimine yöneldiðini kaydetti. (CÝHAN)

Türkiye'ye sýðýnan Suriyeli sayýsý 100 bini geçti

uriye'deki olaylardan kaçarak Türkiye'ye sýðýnanlarýn sayýsý 100 bini geçti. Olaylarýn patlak verdiði geçen yýl nisan ayýndan beri Türkiye'ye toplam 101 bin 947 Suriye vatandaþý geldi. Bugüne kadar toplam 32 bin 119 Suriye vatandaþý ülkesine dönerken, Suriyeliler için kurulan çadýr kent ve konteyner kentte 69 bin 828 Suriye vatandaþý bulunuyor. Baþbakanlýk Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý (AFAD), yaptýðý yazýlý açýklama ile Türkiye'deki Suriyelilere yönelik yardýmlarýn kesintisiz sürdüðünü bildirdi. Suriye’den gelenler için kurulan 8 çadýr kent, 1 geçici kabul merkezi ve 1 adet

konteyner kentte bugün itibariyle 69 bin 828 Suriye vatandaþý bulunduðu belirtilen açýklamada, "Baþkanlýðýmýzca; Hatay’da 5, Þanlýurfa’da 2, Gaziantep’te 1 olmak üzere toplam 8 çadýr kent ve Kilis’te 12 bin kiþilik 1 adet konteyner kent kurulmuþtur. 2011 yýlý Nisan ayý içerisinde Suriye’de baþlayan iç karýþýklýklar nedeniyle, nüfus hareketlerine yönelik olarak bugüne kadar ülkemize gelen 100 binden fazla Suriye vatandaþý için Baþbakanlýk AFAD tarafýndan 4 ilimizde kurulan kamplarda, bir yýlý aþkýn süredir her türlü insani yardým ihtiyacý karþýlanmaktadýr. Ayrýca, Suriyeli misafirler kamp merkezlerinin dýþýnda

Kilis, Gaziantep, Kahramanmaraþ, Adana, Adýyaman ve Osmaniye’de bulunan yatýlý bölge okullarý, öðrenci yurtlarý ve spor salonlarýnda barýndýrýlmaktadýr. Ülkemize gelen Suriye vatandaþlarýnýn yerleþtirilmeleri amacýyla Gaziantep Karkamýþ, Gaziantep Nizip, Kahramanmaraþ Merkez ve Osmaniye Cevdediye çadýr kentlerinin kurulum çalýþmalarý da devam etmektedir." denildi. Açýklamada, 18-19 Aðustos tarihlerinde bin 628 Suriye vatandaþýnýn Türkiye'ye girdiði belirtilerek, þöyle denildi: "Bugüne kadar ülkemize toplam 101 bin 947 Suriye vatandaþý giriþ yapmýþtýr. Bugüne kadar toplam 32 bin 119 Suriye vatandaþý ülkesine dönmüþtür. Bugün itibariyle Hatay’da 11 bin 30, Gaziantep’te 11 bin 272 (3 bin 172’si okul, yurt ve spor salonlarýnda), Kilis’te 14 bin 99 (bin 957’si okul ve yurtlarda) Þanlýurfa’da 25 bin 863 kiþi barýndýrýlmaktadýr. Ayrýca, Kahramanmaraþ’ta 3 bin 26, Adana’da 2 bin 24, Adýyaman’da 987 ve Osmaniye’de bin 527 Suriyeli geçici olarak yatýlý okullarda misafir edilmektedir. 53’ü refakatçi, 439’u hasta ve yaralý olmak üzere toplam 492 kiþi hastanede bulunmaktadýr. Hastanedekilerle birlikte ülkemizde toplam 69 bin 828 Suriye vatandaþý bulunmaktadýr." (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

Polis Özgen'in babasý: Her gün bir kez daha ölüyoruz T

erör örgütü PKK'nýn geçen yýl Diyarbakýr, Þýrnak ve Van'da kaçýrdýðý asker, polis ve kaymakam adayýndan hala haber yok. Güvenlik birimleri, kaçýrýlan kiþilerle ilgili þu ana kadar herhangi bir yer tespiti yapamazken ailelerinin endiþeli bekleyiþi bu bayram da devam ediyor. Polis memuru Nadir Özgen'in babasý Hidayet Özgen, "Devlet oðlumuzu kurtarmak için neyi bekliyor?" derken, Diyarbakýr'daki sivil toplum kuruluþlarý (STK) da kaçýrdýðý vatandaþlarý býrakmasý için PKK'ya bir kez daha çaðrýda bulundu. STK'lar analarýn gözyaþlarýnýn sevince dönüþmesi temennisini dile getirdi. Geçen yýl Astsubay Abdullah Söpçeler, Uzman Çavuþ Zihni Koç ile saðlýk teknisyeni Aytekin Turhan 10 Temmuz 2011’de Diyarbakýr'ýn Lice ilçesinde, kaymakam adayý Kenan Erenoðlu ile er Aykut Çelik 12 Aðustos 2011’de Muþ-Kulp kara yolunda, polis memuru Nadir Özgen 10 Eylül 2011’de Van'ýn Çatak ilçesinde ve uzman çavuþ Kemal Ekinci 1 Ekim 2011’de Þýrnak'ta terör örgütü PKK tarafýndan kaçýrýldý. Er Aykut Çelik'i 37 gün sonra, saðlýk teknisyeni Aytekin Turhan'ý 2 ay sonra serbest býrakan terör örgütü, elinde tuttuðu 5 kiþinin görüntü ve fotoðraflarýný defalarca yayýnlayarak propaganda yaptý. Polis memuru oðlu PKK'nýn elinde olan baba Hidayet Özgen, büyük bir çaresizlik yaþadýklarýný anlattý. "Oðlumdan hiçbir haber yok, hiçbir geliþme yok. Nereye gideceðiz, nereye baþvuracaðýz bilmiyoruz. Devlet oðlumu kurtarmak için neyi bekliyor, neden kurtarmýyor anlamýyorum." dedi. Hükümetten ya da sivil toplum kuruluþlarýndan oðlunun kurtarýlmasý için hiçbir giriþimin olmadýðýný anlatan Özgen, "Kaçýrýldýðý günden beri hiç görüþemedik, keþke oðlumun sesini duyabilsem. Oðlum durumu ile ilgili, güvenlik güçlerinden bana yaþayýp yaþamadýðýný, nerede olduðuna dair hiçbir bilgi verilmiyor." diye konuþtu. Oðlunun PKK tarafýndan çekilen görüntülerinin, geçen yýl Kurban Bayramý'nýn ikinci gününde yayýnlandýðýný anlatan acýlý baba, görüntülerde oðlunun 'STK'larla görüþün' çaðrýsý üzerine Diyarbakýr'a gittiðini ve oradaki insan haklarý dernekleri ve baroyla görüþtüðünü

dile getirdi. Özgen, þahsi çabalarýnýn sonuç vermediðini belirterek, oðlunun bulunmasý için gerekli giriþimlerde bulunulmasý gerektiðini kaydetti. Eþi ve gelininin baygýnlýk geçirmediði gün olmadýðýný anlatan Hidayet Özgen, "Benim gelinim her gün baygýnlýk geçiriyor. Eþimin dayanacak gücü kalmadý. Bu acýya artýk dayanamýyoruz. Ailecek ölüp ölüp diriliyoruz. Büyük bir acý çekiyoruz. Allah'tan umut kesilmez, ama her an kötü bir haber gelir endiþesiyle yaþýyoruz." ifadelerini kullandý. ANNELERÝN GÖZYAÞI SEVÝNCE DÖNÜÞSÜN Diyarbakýr Barosu Baþkaný Mehmet Emin Aktar, sivil insanlar olarak inisiyatifleri ve yapabileceklerinin sýnýrlý olduðunu söyledi. Aktar, þunlarý ifade etti: “Yapabileceðimiz tek þey buradan insani bir çaðrý yapmak. Bu konuda bizim üzerimize bir þey düþecekse, teslim alýnmak gibi herhangi bir giriþimde bulunmamýz istenirse, Diyarbakýr Barosu'nun adres ve telefonlarý biliniyor. Bu adreslerden birileri bize ulaþýrsa, bütün riskleri alýrýz. Annelerin gözyaþý sevince dönüþsün bunu diliyoruz, bunu bekliyoruz. Ýnsanlarýn þu an nerede hangi þartlarda yaþadýklarýný bilmiyoruz. Nerede olduklarýný bilmiyoruz. Gidip eli silahlý kiþilerden adam alamayýz ki.” DÝGÝAD Baþkaný Alaaddin Korkuata ise bu tür eylemlerin doðusuyla batýsýyla hiç kimsenin tasvip etmediði eylemler olduðunu belirterek, “Bu tür adam kaçýrma olaylarý ocaklara ve anne yüreklerine kor düþürmekten öteye gitmez. Ýnsanlarý daðlara kaçýrmakla çözüm elde edilemeyeceðini biliyoruz. Çevremizdeki insanlar, bu tür olaylarýn halkýn kin ve nefretine neden olduðunu defalarca dile getirdiler. Aylardýr hasta anne ve babalar, ölüm döþeðinde kaçýrýlan evlatlarýndan gelecek bir haber bekliyor. Bu insani bir þey deðildir. Sivil toplum kuruluþlarý olarak kaçýrýlan insanlarýn kurtarýlmasý adýna yapabileceðimiz bir þey varsa yapmaya hazýrýz. Bunun için gayret göstermeliyiz.” þeklinde konuþtu.

26 kiþi hala terör örgütünün elinde Terör örgütü PKK'nýn adam kaçýrma eylemleri ilk kez 1990'da duyuldu. 90-93

yýllarý arasýnda zirve yapan eylemler bir süre ara verdikten sonra 2005 yýlýnda yeniden baþladý. Temmuz ayý itibarýyla PKK'nýn elinde, çeþitli bölgelerde kaçýrýlan 26 kiþi bulunduðu belirtiliyor. Terör örgütünün kaçýrdýðý kiþiler arasýnda siyasetçi, asker, kaymakam, öðretmen, köylü, belediye baþkaný, iþadamý, iþçi ve iþveren de bulunuyor. Son dönemlerde en çok konuþulan siyasi kaçýrma olayý Diyarbakýr Hazro'da yaþandý. 26 Mayýs 2011'de Hazro ilçesinin AK Partili Belediye Baþkaný Fethullah Mehmetoðlu'nun oðlu AK Partili Hazro Ýlçe Ýkinci Baþkaný Fuat Mehmetoðlu, PKK'lýlar tarafýndan kaçýrýldý. Terör örgütünün 'partinden ayrýl' baskýsýna boyun eðmek zorunda kalan Mehmetoðlu, 9 meclis üyesiyle birlikte partisinden istifa etti. BDP Diyarbakýr il baþkanlýðýný ziyaret ederek, BDP'ye geçmeye hazýr olduðunu söyleyen Mehmetoðlu, AK Parti'den istifa ettikten bir gün sonra (21 Haziran) oðlu serbest býrakýldý.

Kaçýrýlan polis memuru Özgen için kampanya baþlatýldý Terör örgütü PKK tarafýndan kaçýrýlan polis memuru Nadir Özgen için imza kampanyasý baþlatýldý. Ýnternet üzerinden baþlatýlan kampanyaya bir günde 300’e yakýn kiþi imza attý. Van’ýn Çatak ilçesinde görev yaparken geçen yýl terör örgütü PKK tarafýndan kaçýrýlan Nadir Özgen’in ailesine kavuþturulmasý için arkadaþlarý ile bazý vatandaþlar sanal alemde imza kampanyasý baþlattý. Kampanya kapsamýnda baþbakanlýk makamýna hitaben yazýlan dilekçeye çok sayýda kiþi imza attý. Kampanya metninde þu ifadeler yer alýyor: “Sayýn Baþbakaným, polis memuru Nadir Özgen ve diðer 25 kiþi terör örgütü PKK tarafýndan kaçýrýlarak 1 senedir ellerinde rehin olarak tutulmaktadýrlar. Aileleri periþan durumdadýr. Özellikle Özgen’in maaþý banka tarafýndan bloke edildiði için ailesine verilmemektedir. Aile zor durumdadýr. Temennimiz Nadir Özgen ve 25 kiþinin bu Kurban Bayramý'nda ailelerine kavuþmalarý ve kavuþma gerçekleþene kadar da ailelerin her türlü maðduriyetlerinin giderilmesini vatandaþlar olarak talep eder gereðinin yapýlmasýný arz ederiz.” (CÝHAN)

Mehmetçiðin yardýmýna önce Uludereliler koþtu

ýrnak Uludere'de askerleri taþýyan araç uçuruma yuvarlandý. 9 Mehmetçik ile 1 korucu þehit oldu. Kazanýn ardýndan geçtiðimiz yýl savaþ uçaklarý tarafýndan yanlýþlýkla vurulan köylülerin yakýnlarý yaralýlarý kurtarmak için seferber oldu. Bu esnada yürek daðlayan anlar yaþandý. Son isteði yerine getirilen bir asker, Berivan teyzenin dizinde can verdi. Türkiye, önceki akþam Gaziantep'te meydana gelen terör saldýrýsýyla sarsýlýrken, dün acý bir haber de Þýrnak'tan geldi. Uludere'de askerleri taþýyan minibüsün virajý alamayarak uçuruma yuvarlanmasý sonucu 9 asker ve 1 korucu þehit oldu, 9 asker de yaralandý. Olay yeri can pazarýna dönerken, ilçe halký askerlere yardým için seferber oldu. Geçtiðimiz yýl savaþ uçaklarý tarafýndan yanlýþlýkla vurulan 34 köylünün yakýnlarý Mehmetçik'i kurtarmak için büyük çaba gösterdi. Yaralýlarý sivil araçlarla hastaneye ulaþtýran köylüler, bazýlarýnýn da son isteklerini yerine getirdi. Bu sýrada yürek daðlayan hadiseler yaþandý. Bir asker, yanýna gelenlere, 'Geçen yýl annemi kaybettim, ona

kavuþacaðým. Beni bir teyzenin yanýna götürün.' dedi. Bunun üzerine süt saðmaya giden ve 'Berivan' diye anýlan Emine Ürek'ten yardým istendi. Asker, Uludere'deki bombalama sýrasýnda oðlunu kaybeden Ürek'in dizine baþýný koyduktan sonra hayatýný kaybetti. Herkes gözyaþlarýna boðuldu. Evli olduðu öðrenilen bir diðer askerin ise sürekli telefonu çalýyordu. Yaralýyý hastaneye götüren köylüler, 'annem' ve 'babam' adýyla kayýtlý numaraya bir türlü cevap veremedi. 'Komutaným' adýyla kayýtlý numara aradýðýnda ise telefonu açtýlar ve askeri Uludere'ye yetiþtirdiklerini söylediler. Ancak yaralý Mehmetçik tüm müdahalelere raðmen kurtarýlamadý. Alýnan bilgilere göre Þýr-nak'taki üzücü hadise, Uludere'yi ziyaret edecek olan BDP Van Milletvekili Aysel Tuðluk ile BDP Mardin Milletvekili Ahmet Türk için görevlendirilen askerlerin nöbet deðiþimi sýrasýnda yaþandý. Gülyazý ve Ortasu köylerinin bulunduðu üs bölgesinde bir haftadýr nöbet tutan 17 asker ile bir korucu görev deðiþimi için birliðine dönerken kaza

geçirdi. Askerleri taþýyan minibüs virajý alamayarak uçuruma yuvarlandý. Takla attýktan sonra ters yatan minibüsün altýnda kalan Mehmetçiðin imdadýna ise geçen yýl savaþ uçaklarý tarafýndan yanlýþlýkla vurulan 34 köylünün yakýnlarý koþtu. Askerleri köydeki sivil araçlarla hastaneye ulaþtýrmaya çalýþtýlar. Yaralýlar ilk olarak köyün üst tarafýnda bulunan Gülyazý Sýnýr Tugayý'na taþýndý, buradan da Þýrnak Asker Hastanesi'ne sevk edildi. Bu sýrada büyük dram yaþandý. Vefat edeceðini hisseden bir asker, geçen yýl annesini kaybettiðini, onun yanýna gideceðini söyleyerek, kendisine bir teyzenin bakmasýný istedi. Köylülerle birlikte yaralý askerleri kurtaran ve koyunlarý saðmak için bölgeye gitmekte olan Emine Ürek, Uþaklý Mehmetçiðin son isteðini yerine getirdi. Asker, 'Berivan' diye anýlan ve Uludere'deki olayda 16 yaþýndaki oðlunu kaybeden Emine Ürek'in dizine baþýný koyduktan sonra þehit oldu. Bir anda herkes gözyaþlarýna boðuldu. Bir baþka askeri hastaneye götüren köylüler, sürekli çalan telefonuna ise cevap veremedi. Annesi ve babasý olduðu anlaþýlan numaranýn ardýndan 'komutaným' adýyla kayýtlý telefona cevap veren köylüler, askeri Uludere'ye ulaþtýrdýklarýný söyledi. Ancak söz konusu Mehmetçik hastanede vefat etti. Bu arada þehit olan 9 asker ve 1 geçici köy korucusu için Þýrnak 23. Jandarma Sýnýr Tümen Komutanlýðý'nda tören düzenlendi. Törenin ardýndan þehit uzman jandarma çavuþlar Süleyman Topal, Aziz Orman, Selahattin Recep Güç, Gökhan Dokur, Altan Ceyhan, Ali Doðan, Murat Ustaoðlu, Osman Çelik ile Jandarma Uzman Onbaþý Atakan Çiller'in cenazeleri helikopterle Diyarbakýr'a, geçici köy korucusu Mehdi Tosun'un cenazesi ise Uludere ilçesi Gülyazý köyüne gönderildi. (CÝHAN)

23 Aðustos 2012 Perþembe

Destici: Suriye’de Esed ve PYD ne ise Türkiye’de PKK ve BDP odur

üyük Birlik Partisi(BBP) Genel Baþkaný Mustafa Destici, Ramazan Bayramý’ný geçirdiði Diyarbakýr ’da terör örgütü PKK ile BDP'yi sert dille eleþtirdi. Destici, “ Þuan azgýnlaþmýþ ve bütün deðerlerini yetirmiþ bir güruhla karþý karþýyayýz. Hiçbir deðeri ve hiçbir hukuku olmayan bu güruh 1984 yýlýnda þehit edilen askerlerin yýldönümünü halay çekerek kutluyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin vekili onlarla sarmaþ dolaþ oluyor. Tarihimize ya da genel tarihe baktýðýmýzda böyle azgýnlaþanlarýn sonunu görüyoruz. Akýllarýný baþlarýna alsýnlar. Suriye’de Esed ve PYD ne ise Türkiye’de PKK ve BDP odur.” dedi. Ramazan Bayramý’ný Diyarbakýr ’da geçiren BBP Genel Baþkaný Destici, Diyarbakýr ’ýn Ýslam ordusu tarafýndan fethedildiði sýrada þehit düþen 27 þehit sahabenin

yan yana yattýðý Hz. Süleyman Camii’nde bayram namazýný kýldý. Destici, Eðil ilçesinde bulunan Hz. Zülkifl(a.s) ve Hz. Elyesa(a.s) kabirlerini ziyaret ettikten sonra Güneydoðu Gazeteciler Cemiyeti’nde basýn toplantýsý düzenledi. BBP Genel Baþkaný Destici, Türkiye'de terör ve þiddete bulaþmadan her þeyin konuþulabileceðini, her þeyin tartýþýlabileceðini söyledi. Destici, “Bütün meseleler demokrasi ve hukuk içerisinde tartýþýlabilir ve çözülebilir. Allah'a ve ayný Peygamber'e(sav) inanýyoruz. Biz neyi paylaþamýyoruz. Biz sürekli güvenlik önlemleriyle bu sorunun çözülemeyeceðini dile getiriyoruz. Bireysel ve toplumsal hak ve özgürlerin önemini anlatýyoruz. 'Edirne’deki vatandaþýmýz hangi hakka sahipse Þýrnak’taki vatandaþýmýz da ayný haklara sahip olmalý' diyoruz.” diye konuþtu. (CÝHAN)

Terör örgütü PKK, eski AK Parti ilçe baþkanýný kaçýrdý

erör örgütü PKK, Diyarbakýr ’da eski AK Parti Sur Ýlçe Baþkaný Hamit Çelikkanat’ý kaçýrdý. Alýnan bilgiye göre geçen yýla kadar AK Parti’nin Diyarbakýr Sur Ýlçe Baþkanlýðý'ný yapan ve halen partinin çeþitli organlarýnda gönüllü olarak çalýþan makine mühendisi Hamit Çelikkanat, terör örgütü mensuplarý tarafýndan kaçýrýldý. Diyarbakýr ’ýn Dicle ilçesinde ikamet eden akrabalarýyla bayramlaþmaya giden Çelikkanat’ýn yolu bir terörist tarafýndan kesildi. Teröristler, Çelikkanat’ýn eþi ve çocuklarýný gönderirken kendisini alarak daðlýk alana doðru ayrýldý. Ailesinin haber vermesi üzerine araþtýrma yapan güvenlik güçleri, Çelikkanat’ýn bir grup terörist tarafýndan kaçýrýldýðýný belirledi. Çelikkanat’ýn 2011 yýlýna kadar AK Parti Sur Ýlçe Baþkanlýðý, geçtiðimiz günlerde de yapýlan AK Parti Sur Ýlçe Kongresi’nde de divan baþkanlýðý yaptýðý öðrenildi.

Advan: PKK’ya göre BDP dýþýndaki herkes düþman AK Parti'li Çelikkanat’ýn kaçýrýlmasýna ilk tepkiyi AK Parti Diyarbakýr Baþkaný Halit

Advan gösterdi. Terör örgütü PKK’ya göre BDP dýþýndaki herkesin düþman olduðunu anlatan Advan, bu tutumun yanlýþ olduðunu söyledi. Özgürlüklerden ve demokrasiden bahseden bir oluþumun insanlarýn hak ve özgürlüklerini kýsýtlamasýnýn büyük çeliþki olduðunu anlatan Advan, sivillerin derhal býrakýlmasý gerektiðini belirtti. Hamit Çelikkanat’ýn AK Parti'ye gönül veren binlerce Diyarbakýrlýdan biri olduðunu anlatan Advan, kaçýrma olayýný kýnadýðýný ve bu çaðrýyý demokrasi mücadelesi verenlerin de yapmasýný beklediðini ifade etti. (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

23 Aðustos 2012 Perþembe

BASINDAN... Öldürücü zayýflama haplarýna 'bitkisel' onayý verilmeye devam ediliyor Torunlarýmla yaþadýðým bir bayram harçlýðý hatýrasý

az aylarýnýn gelmesiyle birlikte raflardaki yerini alan zayýflama haplarý, 'Spor ve diyet yapmadan hýzlý kilo verin!' sloganlarýyla insanlarý cezbediyor.

Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý'ndan onaylý olarak satýþa sunulan bu ilaçlar, her ne kadar bitkisel olarak tanýtýlsa da içeriðinde bulunan kimyasallar insan saðlýðýný tehdit ediyor. Yetkililer, Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý'ndan onaylý ibaresiyle satýþa sunulan bu ürünlerde laboratuvar incelemeleri sonucunda analjezikler, cinsel uyarýcýlar, zayýflatma amacýyla üretilmiþ ilaç molekülleri vs. gibi kimyasal maddeler saptandýðýný belirtiyor. Zayýflamaya destek verici ve bitkisel adýyla satýlan bu ilaçlarda kullanýlan subitramin adlý maddenin, yüksek dozda kullanýmý ölümlere yol açýyor. Zayýflamak isteyen insanlar ise ilaçlarýn tanýtýmýnda kullanýlan bitkisel ibaresine güveniyor. Ancak, bu ilaçlar diðer ürünler gibi test edilmediði için insan saðlýðý açýsýndan çok daha tehlikeli olabiliyor. Türkiye Diyetisyenler Dermeði Denetleme Kurulu Baþkaný Dr. Birsel Yaþar, "Bitkisel olarak piyasaya sürülen ilaçlardaki toksin maddeleri ayarlamaya yönelik bir test yapýlmýyor. Bu da vücutta gösterdiði yüksek toksin etkiden dolayý çok tehlikeli oluyor."

þeklinde konuþuyor. Subitramin isimli madde konusunda ise, "Normalde zayýflamaya yardýmcý ürünlerin içerisine konulan subitramin, kat kat fazla kullanýlýyor. Bu ise vücutta siyanür etkisi yapýyor." diye konuþtu. Özel bir hastanede diyetisyenlik de yapan Yaþar, kendisine zayýflamak amacýyla gelen herkesin en az bir kere bu ilaçlarý kullandýðýný belirtiyor. Zayýflama ilaçlarý piyasasýnýn da bu talepler doðrultusunda canlý kaldýðýna dikkat çekiyor. Saðlýk Bakanlýðý, 2010 yýlýnda zayýflama ilaçlarýnýn da içinde bulunduðu satýþý uygun olmayan ürünler listesi yayýnlanmýþtý. Listede zayýflama ilaçlarý da olmasýna karþýn, bu ilaçlarýn internet üzerinden satýþý hâlâ devam ediyor. Ýstanbul Eczacý Odasý Baþkaný Semih Güngör,

internet üzerinden satýþlara bakanlýk denetimi getirilmediði sürece bu haplarýn satýþýnýn durdurulamayacaðýný söylüyor. Güngör, bu ilaçlarýn yurtdýþýndan da getirildiðini ve prospektüslerinin belli olmadýðýný ifade belirtiyor. Yaygýn olarak internet üzerinden satýþa sunulan bu haplarýn denetimini Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý yapýyor. Uzmanlar, ilaç denetimlerini Saðlýk Bakanlýðý'nýn yapmasý gerektiði kanaatinde. Obezite ile Mücadele Derneði Baþkaný Halil Kargulu, "Bakanlýk, ilacýn insan metabolizmasýný hýzlandýrýp hýzlandýrmadýðýný kontrol etmeksizin onay veriyor." diye konuþtu. Saðlýk Bakanlýðý, þubat ayýnda internet sitesi üzerinden yayýnladýðý bildiride, Antakya

Biberi, Samandað Biberi olarak bilinen kapsül ürünler ve 'Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý'ndan izinli' ibareli "Capsi Green" adlý üründe yapýlan analiz sonucunda Sibutramin'e rastlandýðýný açýkladý. Bakanlýk açýklamanýn sonuna, "Sibutramin'in kalp üzerindeki oluþturduðu risk, kilo kaybý için kullanýldýðýnda elde edinilen faydasýndan fazla olduðu bilinmektedir." ibaresini ekledi. Ancak ilaç onaylarý hâlâ Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý tarafýndan "bitkisel" ürün olarak veriliyor ve Saðlýk Bakanlýðý'nýn denetimine tabi tutulmuyor. Zayýflama ilacý diye bir ürün bulunmuyor Ýstanbul Üniversitesi, Týp Fakültesi, Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Yaðýz Üresin piyasada kabul edilmiþ týbbi bir zayýflama ilacý olmadýðýný vurgulayarak, "Sadece veteriner ilacý Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý'ndan onay alýr." uyarýsýnda bulunuyor. Birçok insanýn þartlanmýþlýk duygusu ile bu ilaçlarý içtiðini ve psikolojilerinin bozulduðunu ifade eden Obezite ile Mücadele Derneði Baþkaný Halil Kargulu ise, "Hiç bir ürün zayýflama etkisi yapmýyor. Hatta bir süre sonra insanlar bu ürünlere baðýmlý hale geliyor, zayýflama ilacý adý altýnda farklý haplar kullanmaya baþlýyorlar." Diyor. (CÝHAN)

Bakanlýk, bilinçli tüketim için çocuklarý eðitiyor

ýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý, saðlýklý beslenme, organik gýda ve iyi tarým ürünleri konusunda bilinçlendirme amacýyla çocuklarý eðitiyor. Bakanlýk dünyada doðanýn hýzla kirletildiði bir dönemde, gelecek nesillerin daha bilinçli olmasý amacýyla baþlattýðý Tarým Çocuk Kampý'ndan sonra çocuk ve tarým adlý internet sitesini hizmete açtý. Kendi alanýnda bir ilk olma özeliðine sahip olan site, bilgiyi eðlenceli bir hale getirerek sunuyor. Bakanlýk, internet sitesinin ana sayfasýndan giriþ yapýlabilen portala www.tarimcocuk.gov.tr adresinden de ulaþýlabiliyor. Çocuklara organik gýdanýn öneminin anlatýldýðý web sitesinde, konularýna göre yapýlan renkli çizimler çocuklarýn duygu dünyasýna hitap ediyor. Portalda, oyundan boyamaya kadar çocuklara yönelik pek çok etkinlik

M. Sait Çakar

bulunuyor. Bakanlýk, internet ortamýnda oluþturduðu bu renkli platform aracýlýðýyla, çocuklarýn tarýma olan ilgisini artýrmayý ve bilgilerini geliþtirmeyi hedefliyor. Tarýma eðlenceli bir bakýþ açýsýnýn kazandýrýldýðý sitede yer alan oyun, boyama, bulmaca, haber, video gibi aktiviteler ile çocuklara, tarým ve tarýmla iliþkili konularda kendilerini geliþtirme fýrsatý sunuluyor. Hem öðretmenlerin hem de öðrencilerin doða eðitimi alabileceði sitede ekimden dikime tarým ve doðayla ilgili birçok bilgi bulunuyor. Videolarla da desteklenen sitede 'izleyelim öðrenelim', 'boyama yapalým' gibi kategorilerde çocuklarýn anlayabileceði bir dille çok sayýda konu anlatýlýyor. 'Oynamaya baþla, doðayý keþfet, yap öðren, oku öðren, izle öðren' gibi baþlýklarda çocuklara doðanýn korunmasýna iliþkin hayati öneme sahip bilgiler sunuluyor. Örneðin videolarda ekmeðin yapýmý, küresel ýsýnmanýn tehlikeleri tek tek anlatýlýyor. 'Tarým nedir, tarým ve biz, saðlýklý yaþam, çocuk tarým kampý' bölümlerinde ise çocuklarýn bu konularda farkýndalýðýnýn arttýrýlmasý amaçlanýyor. Çocuklarýn meyve ve sebze yemeye teþvik edildiði sitede bu konuda da ayrýntýlý bilgi veriliyor. Vitaminler tek tek sayýlarak, yaðda ve suda eriyen vitaminlere kadar birçok konuda detaylý bilgiler aktarýlýyor. Milli Eðitim Bakanlýðý'nýn müfredatýna uyumlu olan Tarým Çocuk, öðretmenler için hazýrlanan referans kitapla destekleniyor. Kitapta ekimden hasada kadar bütün süreçler anlatýlýyor.

ini bayramlarýn özellikle çocuklarýn ruhlarýnda unutulmayacak tatlý hatýralarla yaþanmasý gerektiðini düþünüyorum. Bu sayede kimse onlarýn hafýzasýndan yaþadýðý dini bayramlarý silemeyecek, bayramlarýn özellik ve güzelliðini ömür boyu sevgi ile hatýrlamalarýna sebep olacaktýr.

Ne var ki, ben böyle düþünüp böyle yazdýðým halde, bayramlarda harçlýklarýný verirken sevindirdiðimi sandýðým torunumu tam aksine çok üzüyormuþum da haberim bile olmuyormuþ. Nasýl mý üzüyormuþum torunumu bayramlarda hem de harçlýk verirken? Buyurun, küçüklerin büyüklere mesaj dolu bayram harçlýðý deðerlendirmelerini birlikte okuyalým. Bayram namazýndan çýktýktan sonra geldiðim evde o gün yedi yaþýndaki torunum Ahsen'le on üç yaþýndaki torunum Esmanur karþýladýlar beni. Odama geçip oturduðumda ikisi de bayramlaþmak üzere hazýrdýlar karþýmda. Ben de büyük bir mutlulukla harçlýklarýný hazýrlamak üzere iken yedi yaþýndaki torunumun hiç beklemediðim bir sorusuna muhatap oldum. Bakýn nasýl ikaz ediyordu küçük torunum beni: -Dede hiç olmazsa bu bayramda adaletli davran! Þaþýrdým bu beklemediðim uyarý karþýsýnda. Kendimi toparlayarak sordum: -Ahsenciðim, ben her bayram adaletsizlik mi yapýyorum ki, hiç olmazsa bu bayram adaletli davranayým? Bakýn her bayram adaletsizlik yaptýðýmý nasýl izah etti yedi yaþýndaki torunum: -Biz bayramlarda, kandillerde ablamla senin elini öpüyor harçlýðýmýzý alýyoruz. Ama bakýyorum sen her defasýnda bana verdiðinden fazla veriyorsun ablama! Ben bu haksýzlýða dayanamýyorum. Bu ayýrýma hiç olmazsa bu bayramda son vermeni istiyorum. Ýkimiz de senin torunun deðil miyiz? Neden ablama fazla bana az veriyorsun? Bu adaletsizlik deðil mi? Demek ki, bayramda harçlýk vererek sevindirmek istediðim torunumu tam aksine çok üzüyormuþum da haberim bile olmuyormuþ. Düþünmeye baþladým. Onu böylesine üzücü bir duygu ile baþ baþa býrakmamalýydým bayramda. Ama ortada bir adaletsizliðin olmadýðýný nasýl anlatacaktým o gün yedi yaþýndaki torunuma? Baþka çarem yok, Rabb'ime sýðýnarak þöyle sorular sordum: - Ahsen'ciðim sen kaç numara ayakkabý giyiyorsun, ablan kaç numara giyiyor? -Ben otuz üç numara giyiyorum, ablam da otuz yedi numara giyiyor. -Pekiyi, bunlarýn fiyatlarý ayný mý, yoksa ablanýnki daha pahalý, seninki daha mý ucuz? - Ablamýnki daha pahalý elbette. Çünkü o büyük numara giyiyor, büyük fiyatý ödüyor, ben ise küçük numara giyiyor, küçük fiyatý ödüyorum.

Çocuklara yönelik olarak bakanlýðýn eðitim yayým ve yayýnlar dairesi tarafýndan özel olarak hazýrlanan çizimlerin yer aldýðý sitede tarým-sanat konusunda da bilgi veriliyor. Ýnteraktif bir yapýda hazýrlanan

sitede ayrýca çocuklar için bilmece ve bulmacalara da yer veriliyor. Birbirinden ilginç oyunlarýn da yer aldýðý Tarým ve Çocuk’ta sütün faydalarý da anlatýlýyor. Sitenin ilgiyle karþýlanmasý bekleniyor. (CÝHAN)

Göz kaþýntýsýný hafife almayýn

zmanlar, yaz döneminde alerjiye baðlý olarak gözlerde meydana gelen kaþýnmalarýn hafife alýnmamasý uyarýsýnda bulundu. Uzmanlar, vatandaþlarý güneþ gözlüðü tercihi yaparken dikkatli olmalarýný tavsiye etti. Uzmanlar, güneþ gözlüklerinin göz için büyük faydasý olduðunu fakat sokakta satýlan sertifikasýz ucuz gözlüklerin insanýn saðlýðýna zarar verdiðini söylediler. Doruk Saðlýk Grubu Göz Hastalýlarý Uzmaný Opr. Dr. Selim Tüzün, insanlarýn yaz döneminde ultraviyole ýþýnlarýna maruz kaldýðýný ifade ederek, kalitesiz gözlüklerin zararlarýný anlattý. Ucuz gözlüklerin gözlerde kýzarma ve batma gibi durumlarý ortaya çýkarttýðýný ifade eden Tüzün, "Bu gözlükler insanlarý rahatsýz ediyor. Ultraviyole ýþýnlarý dýþ ortamda çalýþan insanlar için yazýn daha çok zararlý. Bunlardan korunmanýn ve en kolay yolu belli bir kaliteye sahip güneþ gözlüklerini kullanmaktan geçiliyor. Seyyar

satýcýlarda satýlan gözlükler ultraviyole ýþýnlarýný gözden koruyamýyor. Bu da gözün olumsuz yönde etkilenmesine yol açýyor. Kalýcý rahatsýzlýklar oluþturuyor" dedi. Yaz döneminde gözde alerjiye baðlý kaþýnmalarýn hafife alýnmamasý konusunda uyaran Tüzün, þöyle devam etti: "Alerji bahar döneminde karþýmýza çýkan olaylardan birisidir. Bu alerjik durum, çocuklarda daha önemli. Anne ve babalar bunlarý dikkate almalýdýr. Çünkü ileride ciddi sýkýntýlar oluþturabilir. Ebeveynlerin 'gözler kaþýnsýn, biraz sonra geçer' yaklaþýmý çok yanlýþtýr. Bu olay týbbi olarak da ispat edildi. Çok gözleri kaþýmaya baðlý olarak ileride görme problemleri olabilir. Gözlerinde fazla kaþýnmasý sonucunda görme bozukluðuna ve bir takým hastalýklar da görülebilir. Bu da 15-16 yaþýndan sonar ortaya çýkabiliyor. Bu konuda göz saðlýðý uzmaný ile mutlaka görüþümledir.”

-Peki Ahsen'ciðim þimdi sen söyle öyle ise, size harçlýk verirken alacaðýnýz ayakkabýnýn fiyatýný düþünerek vermem gerekmez mi? Sana senin ödeyeceðin paraya göre, ablana da ablanýn ödeyeceði paraya göre harçlýk hesap etmem adalet gereði olmaz mý? Fazla para ödeyene fazla harçlýk, az ödeyene de ona göre harçlýk vermem haksýzlýk sayýlýr mý? Sen akýllý bir çocuksun, düþünürsen harçlýklarýn neden farklý olduðunu bulabilirsin. Senin zekana güveniyorum ben! Ayaklarýnýn ucuna bakarak düþünmeye baþlayan Ahsen'in beklemesi uzun sürmedi, yüzündeki gerginlik yavaþ yavaþ gitmeye baþladý. Sonra da baþýný kaldýrarak rahatlamýþ þekilde cevap verdi: -Dedeciðim! Þimdi anladým neden bize farklý harçlýk verdiðini. Çünkü büyüklerin giydikleri ayakkabý ve elbise büyük. Ödeyecekleri para da büyük olacak. Küçüklerinki ise küçük, ödeyecekleri para da küçük olacak. Öyle olunca herkesin alacaðý harçlýk da yapacaðý masrafa göre olacak. Seni yanlýþ yere adaletsizlikle suçladýðým için özür dilerim dedeciðim, beni baðýþla! O gün yedi yaþýndaki torunumla, farklý harçlýk vermede adaletsizlik olmadýðýna böylece karar vermiþ olduk. Bir yanlýþ anlamayý anlaþýlýr bir dille düzelttiðimizden dolayý ikimiz de bayramý mutlu þekilde yaþadýk. Ancak farklý harçlýk alan küçüklerin, yaþýna göre aldýklarý bu farklý harçlýkta bir adaletsizlik olmadýðýný bilmeleri için bu olayý yazmamý da istedi torunum Ahsen. Bu sebeple konuyu sizinle paylaþmayý da gerekli gördük birlikte. Bilmem Ahsen'in emsalleri de adaletli buldu mu bizim bu farklý harçlýk gerekçemizi? a.sahin@zaman.com.tr 22 Aðustos 2012 (Zaman)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

23 Aðustos 2012 Perþembe

556 aile bayramý kayýp evlat hasretiyle geçirdi

mniyet Genel Müdürlüðü’nün verilerine göre 556 çocuk kayýp olarak aranýyor. Emniyet kaynaklarý, kayýp müracaatýnda bulunulan çocuklarýn tüm Türkiye’de arandýðýný ifade ediyor. Kimliði belirsiz ceset bulunur ise kayýp çocuklarýn yakýnlarýnýn DNA’larýyla eþleþtirmeler yapýlarak sonuç alýnmaya çalýþýlýyor. Emniyet kayýtlarýndaki 556 çocuðun kayýtlarý ise yýllara dayanýyor. Kayýp çocuklar bulunamaz ise 80 yaþýna kadar kayýp olarak kayýtlarda duruyor.

Aileler çocuklarýný tanýmalý Emniyet yetkilileri, çocuklarýn kaybolmasý konusunda ailelerin çocuklarýnýn iç dünyasýný bilmesinin önemine vurgu yapýyor. Ailelerin çocuklarýn iç dünyasýný bilmemesinin daha sonra pürüz çýkarabildiði, gönül iþi kayýplarýn yaþandýðýný kayýtlara geçiyor. Ailelerin dikkat etmesi gereken diðer bir nokta ise çevresindeki kiþileri tanýma. Ailelerin çevresinde çocuklara karþý cinsel istismar duyanlarýn olabileceðini, ailelerin çevresindeki kiþilerin kötü niyetli olup olmadýklarý konusunda duyarlý olmalarý gerekiyor.

Aile çocuðun nereye gittðini ve kimlerle oynadýðýný bilmeli Emniyet kaynaklarý ailelere çocuklarýyla ilgili þu uyarýlarý yapýyor: "- Çocuklarýnýzýn sizlere her konuda güvenmeleri ve her türlü sorunlarýný sizlerle konuþabilmeleri çok önemlidir. - Çevredeki yabancý þahýslara karþý çocuklarýn daha dikkatli olmalarý ve fazla güvenmemeleri yolunda eðitilerek uyarýlmalarý gerekmektedir. - Çocuklarýnýzýn evden çýktýktan sonra nerelere gittiði ve kimlerle oynadýðýný bilmelisiniz. - Çocuklarýn akþam belli bir saatte evde olmalarý konusunda diðer ailelerle mutabakata varýnýz. - Çocuklarý yakýndan ilgilendiren her türlü tehlike hakkýnda, kendilerinin bilgilendirilmeleri çok önemlidir. Buna cinsel bilgilendirme de dahildir. - Çocuklarýn cinsel tacize maruz kalmalarýnýn önlenmesi, ancak onlara bu konuda öðüt verilmesi ve bazý prensiplerin kazandýrýlmasý ile mümkündür. - Çocuklarýn düzenli olarak takibi onlara dikkat edilmesi ve onlarla beraber olunmasý da cinsel tacizi önleyen unsurlar arasýndadýr. - Çocuklarla sürekli konuþarak bu tehlike hakkýnda onlarý uyarmanýz sonucunda daha duyarlý olmalarýný ve kendi kendilerini kontrol etmelerini saðlayacak.

Çocuklara verilebilecek öðütler - Tehlike her yerde bulunmaktadýr; okul yolunda, park yakýnlarýnda, eve dönüþte, spor sahalarýnýn yakýnlarýnda, arkadaþlarýnýn evine gelip giderken... Tehlikenin bulunabileceði yerler hakkýnda çocuklarýnýzý aydýnlatýn. - Önce iyi ve kötü milli ve ahlaki deðerlere göre telkin edilmeli, öðretilmeli, iyi fiilde bulunma aleni olarak takdir edilmeli. - Kötü fiil, baþkalarýndan misal verilerek kötülenmeli, hatalarý sebebiyle devamlý azarlanmamalý. - Tanýmadýklarý þahýslardan para veya hediye almamalarý, yabancý þahýslarla herhangi bir yere gitmemeleri, yardým talebinde bulunan yabancýlara yardým etmemeleri, kesinlikle yabancýlarýn arabalarýna binmemeleri. - Evde yalnýz kaldýklarýnda, tanýmadýklarý kimseye kapý açmamalarý. Telefonda yabancý kimselere bilgi vermemeleri. - Issýz parklar, yollar ve yerlerden uzak durmalarý, toplu olarak oynayan çocuklardan ayrýlmalarý ve tek baþýna oynamamalarý, kendilerinden küçük çocuklara da dikkat etmeleri. - Takip edildiklerini hissettiklerinde büyüklerinden yardým istemeleri ve bu durumlarda ýssýz yerlere deðil de kalabalýða doðru gitmeleri. - Tehlikede olduklarýnda baðýrmalarý, kaçmalarý ve kendilerini müdafaa etmeleri gerektiði, kendilerine zarar vermek isteyen þahýslara iyi bakýp onlarý teþhis etmeleri ve araçlarýnýn plakasýný almalarý. - Kendilerine veya arkadaþlarýna bir þey yapýldýðýnda derhal ailelerine veya polise haber vermeleri anlatýlmalý.

Ailelere öðütler - Çocuklarýnýza ev anahtarýnýzý vermeniz gerektiðinde anahtarlýðýnýzda adresinizi ve isminizi belirten bir iþaret bulunmamasýna dikkat edin. - Okul öncesi çocuklarýnýzýn ev dýþýnda yalnýz baþlarýna dolaþmalarýna ve nezaret edilemeyecek yerlerde oynamalarýna (özellikle kalorifer daireleri, bodrumlar, inþaat vb.) izin vermeyin. - Çocuklarýnýz okula yürüyerek gidiyorsa, bilinen iþlek caddelerden, grup halinde gidip gelmeye dikkat etmelerini öðütleyin. - Yabancýlarýn yakýnlýk göstermesi ve hediye vermelerini kabul etmemelerini, bu gibi giriþimlerde bulunanlarý veya kendilerini rahatsýz edenleri hemen en yakýn güvenlik görevlisine söylemelerini ve size de mümkün olduðu kadar çabuk haber vermelerini isteyin. - Evden dýþarý çýktýklarýnda, nerede ve kiminle birlikte olduklarýný size

her seferinde söylemelerini öðütleyin. - Çocuklarýnýz dýþarý çýktýðýnda üzerlerinde fazla miktarda para ve kýymetli eþya bulunmamasýna dikkat edin. - Çocuklarýnýzý mahalledeki oyun alanlarýnda bile olsa mutlaka gözaltýnda bulundurun. - Çocuklarýn oynadýklarý bölgede alýþýlmamýþ þekilde ve sýklýkta dolaþan þahýs ve/veya araçlarý gerektiðinde en yakýn güvenlik kuvvetleri birimlerine bildirin. Mümkün olduðunda kiþilerin eþkâllerini ve araçlarýn plaka numaralarý ile markalarýný ve renklerini tespit etmeye çalýþýn. - Çocuklarýnýzý tanýmadýklarý kiþilerin araçlarýna binmemeleri konusunda uyarýn."

Geleceði yetþtirmenin 10 basit kuralý Emniyet Genel Müdürlüðü’nün internet sitesinde çocuklarýn hangi davranýþ biçimlerinde gelecekte suç iþleme eðilimi olduðu da anlatýlýyor. ‘Geleceðin suçlusunu yetirmenin 10 basit kuralý’ baþlýðý ile çocuklara suça yönlendiren davranýþlar ise þöyle sýralanýyor: "- Daha küçükken çocuða istediði her þeyi vermeye baþlayýn (Bu þekilde; o bütün dünyanýn onun geçimini saðlamak zorunda olduðuna inanacaktýr). - Kötü sözler söylediði zaman, gülün (Böylece o kendisinin akýllý olduðuna inanacaktýr). - Ona ahlaki hiçbir eðitim göstermeyin, 21 yaþýna gelince kendisi karar versin diye bekleyin. - Yerde býraktýðý her þeyi kaldýrýn; kitaplarý, ayakkabýlarýný, elbiselerini. Onun için her þeyi siz yapýn ki o bütün sorumluluklarý baþkalarýna yüklemeye alýþsýn. - Onun önünde sýk sýk kavga edin. Bu sayede bir gün ailesi parçalanýrsa o da çok þaþýrmayacaktýr. - Çocuða istediði kadar harçlýk verin. Hiçbir zaman kendi parasýný kendi kazanmasýn. Hayatta karþýlaþtýðýn güçlüklerle onun da karþýlaþmasýna ne lüzum var? - Yiyecek, içecek ve konforla ilgili bütün arzularýný yerine getir. Ýstediklerini yapmamak tehlikeli soðukluklara sebep olabilir. - Komþulara, öðretmenlere, polislere karþý daima onun tarafýný tutun. Onlarýn hepsinin, çocuða karþý peþin hükümleri vardýr. - Günün birinde baþýna gerçekten bir bela gelirse, ona 'bir þey yapmadýn' diye kendinden özür dileyin. - Onu felaketler ile dolu bir hayat için hazýrlayýn. Muhakkak onu bulursunuz.” (CÝHAN)

Þýrnak’ta polis karakoluna saldýran teröristlerden 6'sý ölü ele geçirildi

Zayi

ýrnak’ta, polis karakoluna roketatarlý saldýrý düzenleyen teröristlerden 6 tanesi ölü olarak ele geçirildi. Þýrnak’ta önceki gün polis karakoluna saldýrý düzenleyen terör örgütü PKK’lý teröristler Namaz Daðý’nda kýstýrýldý. Sýcak temasýn saðlandýðý operasyonda 1 asker þehit oldu, 1 asker de yaralý olarak kaldýrýldýðý GATA Askeri Hastane'de yapýlan tedavi sýrasýnda þehit oldu. Devam eden operasyonda, þimdiye kadar 6 teröristin ölü olarak ele geçirildiði öðrenildi. Þýrnak’ta önceki gece Þehit Mehmet Ýþler Polis Karakolu'na kalabalýk bir grup terörist tarafýndan roketatarlý saldýrý düzenlenmiþ ve çýkan çatýþmada 1 polis memuru hafif yaralanmýþtý. Gecenin karanlýðýndan faydalanarak kaçan teröristlerin yakalanmasý için güvenlik güçleri operasyon baþlattý. Hava destekli operasyonda teröristler Namaz Daðý’nda kýstýrýldý. Yaklaþýk 10 kiþi olduklarý tahmin edilen terörist grupla yaþanan sýcak temasta ilk belirlemelere göre 1 asker þehit olurken, 1 asker de yaralandý. Polis Özel Harekat

Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür. Umut KAYA

timleri ve Jandarma Komando Özel Harekat'ýn koordineli olarak yürüttüðü operasyonda, Namaz Daðý'nda sýkýþan teröristlerle girilen çatýþmalarda, 6 teröristin ölü olarak ele geçirildiði öðrenildi. Ayrýca, Þýrnak Uludere ilçesi Ortasu köyünde bulunan BDP heyeti için çevre güvenliðini saðlamak amacýyla giden askeri

servis, yolda kaza yaparak þarampole yuvarlandý. Kazada 9 asker ile 1 geçici köy korucusu þehit oldu. 4 asker ile bir vatandaþ da yaralandý. Yaralý askerler Þýrnak Askeri Hastane'de tedavi altýna alýnýrken, þehitler, Þýrnak 23. Jandarma Sýnýr Tümen Komutanlýðý'nda düzenlenen törenle memleketlerine uðurlandý. (CÝHAN)

Kürt siyasetçi Ýbrahim Güçlü: BDP’nin demokrasi gibi bir derdi yok

ürt-yazar siyasetçi Ýbrahim Güçlü, Hakkari’nin Þemdinli ilçesinde terör örgütü PKK militanlarýyla kucaklaþan BDP’nin Parlamento ve demokrasi gibi bir dertlerinin olmadýðýnýn bir kez daha ortaya çýktýðýný söyledi. BDP ve PKK'nýn Þemdinli'de görüþüp basýna görüntü vermesinin devlete ve hükümete açýkça meydan okuma olarak algýlanabileceðini belirten Güçlü,

Cizre’de trafik polisine taþlý saldýrý

BDP'li milletvekillerin Þemdinli'de eli silahlý birkaç kiþiyle görüþmesinin birkaç mesaj içerdiðini kaydetti. Güçlü, Þemdinli'de yenilgiye uðrayan PKK'nýn 'yok ben yenilmedim buradayým' diyerek kendince moral bulmaya çalýþtýðýný vurguladý. Güçlü, "BDP ve PKK buluþmasý devletin ve hükümetin açýklamalarýna meydan okumaktýr. Þu mesajý vermeye çalýþtýlar: 'Bakýn siz diyorsunuz PKK bozguna

ýrnak’ýn Cizre ilçesinde trafik uygulamasý yapan trafik polislerine taþlý saldýrý yapýldý. Saldýrý esnasýnda 2 çocuk yaralandý. Cizre Kaymakamý Þenol Koca, yaralanan 2 çocuðunun saðlýk durumunun iyi olduðunu söyledi. Cizre’de trafik ekipleri park yolunda trafik uygulamasý yaparken, yolda geçen plakasýz bir motosiklet durdurdu. Motosikletin plakasýz ve sürücünün ehliyetsiz olmasý, kurallara uymadýðý için polisler motosiklete el koydu. Motosiklet sürücüsü olaya tepki gösterdi. Motosiklet sahibi ve çevredekiler polis ekiplerine taþla saldýrmaya baþladý. Bunun üzerine trafik polisi havaya 3 el havaya ateþ etti. Olay yerinde çýkan hareketlenmenin ardýndan Merve Udül adlý vatandaþ düþerek, Ýbrahim Halil Duran da taþlama esnasýnda kafasýna gelen bir taþtan dolayý yaralandý. Konu ile ilgili bir basýn açýklamasý yapan Kaymakam Þenol Koca, “Emniyet binamýzýn ek binasýnýn yanýnda trafik polislerimiz uygulama yaparken, kurallara uymayan, plakasý olmayan ve kural ihlali yapmýþ bir tane motosiklet ile ilgili iþlem yapýlýrken görgü tanýðýnýn ifadeleriyle motosiklet sahibi ve etrafýndakiler motosikleti vermemek için gayret

uðratýldý, ama orada halen var ve biz gidip görüþtük, yani söyledikleriniz doðru deðil.' PKK'nýn orada kurtarýlmýþ bölge oluþturma için verdiði mücadele baþarýsýz olduðu ve yenilgiye uðradýðý kesin." diye konuþtu. BDP'li milletvekillerin Þemdinli'de PKK ile görüþmesinin, CHP Tunceli Milletvekili Aygün gibi bir parlamenter arkadaþlarýnýn kaçýrýldýktan sonra yaptýklarý açýklamalarla çeliþkiye düþtüklerini anlatan Güçlü, "Bu bir çifte standarttýr. Aygün'ü kaçýran adamlarla kucaklaþmak ne kadar doðru?" diye sordu. BDP'nin Türkiye'nin bu hassas döneminde PKK ile

ediyorlar. Bu arada orada yoðunlaþan kalabalýk trafik polisi memurumuza saldýrýyor. Bunun üzerine trafik polisimiz silahýný çekip üç el havaya ateþ ediyor ve daha sonra emniyet ek binasýna geçiyor. Bunun üzerine orada çýkan kargaþadan dolayý bir hareketlenme oluyor ve o hareketlenmeden kaynaklanan 2 tane çocuðumuz Merve Udül koþarken herhalde düþmeden kaynaklý koltuk altýnda bir yaralanma var, kesik var. Ýbrahim Halil Duran da taþlama esnasýnda kafasýna gelen bir taþtan dolayý þuanda yaralý. Merve Udül þuandan itibaren hastaneden taburcu edildi. Ýbrahim Halil Duran da þuanda müþahede altýndadýr." dedi. Þenol Koca, konu ile alakalý teferruatlý olarak idari tahkikat baþlatýldýðýný belirterek "Bununla ilgili ayrýca savcýmýza bilgi verdik. Savcýmýzda konunun durumuna göre adli tahkikat baþlatacaðýna karar verdi. Ama biz kaymakamlýk olarak gerek olayýn öncesi gerek olayýn sonrasýnda teferruatlý olarak bir tahkikat baþlattýk. Bu size vermiþ olduðum bilgiler tamamen görgü tanýklarýnýn ifadelerine baþvurarak verilmiþ bilgilerdir. Tahkikat tamamlandýktan sonra olayýn öncesiyle ve sonrasýyla ilgili teferruatlý bir bilgi verilecek. Ateþ açýldýðýna dair vatandaþlar arasýnda bir bilgilendirme var. Bu bilgilendirme doðru deðil. Tamamen az önce bahsetmiþ sebeplerden dolayý bir hadise. Bunu kamuoyuna duyuruyoruz. Þuanda 2 tane çocuðumuzun saðlýk durumlarý gayet iyidir. Bir tanesi taburcu edildi diðeri de müþahede altýnda durumunda her hangi bir sýkýntý yok. Allah izin verirse birkaç saat içerisinde onunda taburcu edilmesini bekliyoruz.” diye konuþtu. (CÝHAN) kucaklaþmasýnýn BDP için parlamenter sistemin ve demokrasinin esas olmadýðý anlamýna geldiðini belirten Güçlü, "Bu görüþme BDP'nin barýþ ve demokrasi talebinin sahte olduðunu ortaya koyuyor. Böyle bir amaçlarý olsaydý eli silahlý kiþilerle kucaklaþmazlardý." þeklinde konuþtu. Görüþmenin provokatif bir hareket olduðunun altýný çizen Güçlü, bu kucaklaþmayla BDP'nin 'Bizim için parti ve meclis önemli deðil kapatabilirsiniz' gibi bir mesaj da vermeye çalýþtýðýný kaydetti. Güçlü, "Yani BDP diyor ki yasa ve kanunlarý takmýyoruz. Kanunlara uymadýðýmýz gibi ciddiye de almýyoruz diyorlar." Dedi. (CÝHAN)