26 Nisan 2013 Cuma Gazete Sayfaları

Page 1

FEM Dershaneleri baþarýlý öðrencileri ödüllendirdi Sedat Aslanaçier

B

Genç MÜSÝAD’tan Karadeniz çýkarmasý

M

ÜSÝAD Mardin þubesi Gençlik Kurulu barýþ sürecinin daha iyi anlaþýlabilmesi ve bölgeler arasý

empatinin geliþmesi için kalabalýk bir heyet ile Batman, Rize ve Trabzon da ki Ýþ adamlarýný ziyaret edecek. Sayfa 2’de

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

26 Nisan 2013 Cuma

aþarýyý ödüllendirmeyi gelenek haline getiren FEM Dershaneleri 2013 YGS’de tüm puan türlerinde baþarýlý öðrencileri ödüllendirdi. YGS’de tüm puan türlerinde Mardin 1.si ve Türkiye 80.si olan Zeynep Öykü Gürel, Mardin 2.si Serhat Budak, Mardin 3.sü Þeyma Çaðlar, Mardin 4.sü Osman Aygün, Mardin 5.si Talha Þen ve Mardin 6.sý Abdullah Bora’ya FEM Dershaneleri Genel Müdürü Oktay Ballý tarafýndan cumhuriyet altýný ve plaket verildi. Genel Müdür Oktay

Yýl: 9 Sayý 2631 Fiyatý :25 Kr

Bu nedenle kurumumuz 1992'den beri baþarýdan baþarýya koþan geçmiþi ile Mardin 'in en seçkin dershanesi oldu. Þu anda LYS baþvurularý baþladý. 29 Nisan tarihine kadar devam edecek. Haziran ayýnda yapýlacak LYS’de bütün öðrencilere þimdiden baþarýlar diliyorum. Bu yýl baþarýlý olan öðrencilerimiz inþallah istedikleri okulu kazanýrlar.” dedi. Daha sonra YGS’de dereceye giren öðrencilere FEM Dershanesi Genel Müdürü Oktay Ballý birer altýn ve plaket verdi.

Ballý, FEM'in 22 yýllýk eðitimdeki baþarýlarý ile Mardin genelinde binlerce öðrenciye üniversite kapýlarýný açtýklarýný belirterek, bu yýlda YGS’de Mardin birincileri olan öðrencileri altýn ve plaket ile ödüllendirdiklerini söyledi. Yýllardan beri Mardin'de birincilik geleneðini hiç bozmadýklarýný belirten Ballý,” Bu baþarýlarýn asýl mimarý olan, çalýþkan, gayretli, özverili ve öðrencisini daima en yükseklere yönlendiren, branþlarýnda uzman deðerli öðretmenlerimize baðlýyoruz.

‘Ortadoðu'ya yakýn

olmamýz avantaj’ MÜSÝAD Mardin Þube Baþkaný Mehmet Ali Dündar, þehir olarak Ortadoðu'ya yakýn olmalarýnýn yatýrýmcýya büyük avantaj saðladýðýný söyledi... Ali Edis

Mardin'de Þefkat Eli Projesi sona erdi Elif Fidan

M

ardin Ýl Saðlýk Müdürlüðü tarafýndan yürütülen ve SODES tarafýndan desteklenen Þefkat Eli Projesi tamamlandý. 89 bin lira bütçeli proje kapsamýnda hasta ve yaþlý bakýmý konularýnda 25 kursiyere 3,5 ay kurs ve 2,5 ay da uygulamalý eðitim verildi. Eðitim sonunda baþarýlý kursiyerlere sertifikalarý verildi. Sertifika töreninde konuþan Mardin Ýl Saðlýk Müdürü Dr. Mehmet Derviþ, projenin uygulama aþamasýnda 850 hasta ve yaþlýya saðlýk uygulamasýnýn yapýldýðýný söyledi. Projede eðitim süresince Mardin'de yaþayan hasta ve yaþlýlarýn ailelerine uygulamalarý olarak evinde eðitim verildiðini belirten Derviþ þunlarý söyledi: " Bu kapsamda hasta ve yaþlýlarýmýzýn yaþam kalitesinin yükseltilmesi hedeflenmiþtir. Proje kapsamýnda hastalara rahatça iletiþim kurabilmeleri amacýyla farklý yerel dillerden Kürtçe Arapça Süryanice'den en az birini bilen 25 kadýna eðitim verildi. Bu eðitimler teorik ve pratik olarak 6 ayda tamamlandý. Alýnan bu eðitimlerden sonra kursiyerlerimiz eðitimciler eþliðinde 3 belde ve 18 köyde yaþayan hasta ve yaþlý vatandaþlarýmýzýn yakýnlarýna nasýl davranacaklarý konularýnda eðitim verildi. " dedi Proje koordinatörü Þeyhmus Alýnterin, Þefkat Eli Projesi'nin hastalara, yaþlýlara ve hasta refakatçilerine çok büyük yarar saðladýðýný söyledi. Altýnterin, "Proje kapsamýnda 25 kursiyer bayan istihdam edilmesi de amaçlanýyor." dedi. Mardin Çalýþma ve Ýþ Kurumu (ÝÞKUR) Müdürü Mehmet Akýn ise kurumlarýn bu alanda ihtiyaç duyulmasý halinde 25 kursiyere ilk fýrsatta istihdamlarýnýn saðlanacaðýný ifade etti. Konuþmalarýn ardýndan Mardin Valisi Turhan Ayvaz'ýn eþi Fatma Ayvaz ve diðer katýlýmcýlar 25 kursiyere sertifikalarýný verdi.

M

ÜSÝAD Mardin Þube Baþkaný Mehmet Ali Dündar, þehir olarak Ortadoðu'ya yakýn olmalarýnýn yatýrýmcýya büyük avantaj saðladýðýný söyledi. MÜSÝAD Deri ve Tekstil Sektör Kurulu eski baþkaný Feysel Ablak ile beraberindeki heyet MÜSÝAD Mardin þubesini ziyaret etti. Ziyarette konuþan Kalem Tekstil Yönetim Kurulu Baþkaný Feysel Ablak, Mardin'de özellikle hazýr giyim alanýnda çalýþma yapýlacaðýný belirterek, "Ülkemizin lokomotiflerinden olan tekstil ve hazýr giyim sektörünü Türkiye’nin her yanýna yaymak zorundayýz. Batý ve Akdeniz bölgelerinde yayýlým gösteren sektörün Mardinimize de adapte edebilmeliyiz. Normalleþme

Selam...

S

elam rahmet olarak gönderilenlere Selam kutlu yolun yolcularýna Selam bu yolda yürüyenlere

Muharrem Aðalday

Selam bu yolda sebat edenlere Selam yolda meþakkatlere katlananlara

Selam bu yolda feda olanlara Selam “selam” daðýtanlara

Sayfa 2’de

sürecinin baþlamasý ile ekonomik yatýrýmlarýn bölgeye aktarýlmasý konusunda çalýþmalar yapmalýyýz. Bu kapsamda MÜSÝAD Deri ve Tekstil Sektörü olarak bir yönetim kurulu toplantýmýzý Mardin de yapmaya karar verdik. Ýþ adamlarýmýzý Mardin'de aðýrlayýp özellikle hazýr giyim alanýnda pazar ve yatýrým koþullarýný inceleyeceðiz. Teþvik sisteminde 6. bölgede bulunan Mardin’in yatýrým cazibesinin her kesime sýklýkla ve detaylý olarak anlatýlmasý gerekir.” dedi. MÜSÝAD Mardin Þube Baþkaný Mehmet Ali Dündar, ziyaret için Feysel Ablak ve beraberindeki heyete teþekkür ederek,"Mardinimiz'in devasa ekonomik potansiyelinin farklý sektörlerle geliþtirilmesi gerekiyor. 6. bölgede olan ilimizde devletin teþvik sisteminden verdiði desteklerin yanýnda, iþ gücünün

ucuz olmasý ve lojistik alanýnda Ortadoðu'ya yakýn olmamýz yatýrýmlarýmýz için büyük avantaj. Ayný zamanda ilimizde çok kaliteli pamuk üretimi yapýlmakta ve tekstilin ilk aþamasý olan çýrçýrlama tesisleri yoðun þekilde bulunuyor. Sayýn Ablak’ýn þahsýnda batýdaki

tüm tekstilcilerimizi Mardin’e davet ediyoruz. MÜSÝAD Mardin olarak kendilerine her türlü desteði vermeye hazýrýz. Çözüm sürecinin baþarýlý þekilde ilerlemesi ilimizi ekonomik yatýrýmlar alanýnda bir cazibe merkezine dönüþtürmüþtür.” Diye konuþtu

Þýrnak'taki askeri araçlar Mardin üzerinden Diyarbakýr’a gitti

S

on günlerde bölgede yaþanan barýþ sürecinin ardýndan bölgede de askeri araçlarda hareketlilik yaþanmaya baþlandý. Þýrnak’tan yola çýkan çok sayýda askeri araç dün öðle saatlerinde

Mardin üzerinden Diyarbakýr’a hareket etti. Yaklaþýk 15 araçlýk zýrhlý araçta yer alan; tank, uzun menzilli toplar, kurtarma araçlarý konvoy halinde Mardin üzerinden Diyarbakýr’a gitti. (CÝHAN)

SAMEDER'den kan baðýþý kampanyasý

S

aðlýk Mensuplarý Derneði Mardin Þubesi (SAMEDER) kan baðýþý kampanyasý baþlattý. Sayfa 2’de


26 Nisan 2013 Cuma

Genç MÜSÝAD’tan Karadeniz çýkarmasý

S

Selam... elam rahmet olarak gönderilenlere

Selam kutlu yolun yolcularýna Selam bu yolda yürüyenlere Selam bu yolda sebat edenlere Selam yolda meþakkatlere katlananlara Selam bu yolda feda olanlara Selam “selam” daðýtanlara

M. Sait Çakar

Selam Allah’tan(c.c) baþka dostu olmayanlara

M

ÜSÝAD Mardin þubesi Gençlik Kurulu barýþ sürecinin daha iyi anlaþýlabilmesi ve bölgeler arasý empatinin geliþmesi için kalabalýk bir heyet ile Batman, Rize ve Trabzon da ki Ýþ adamlarýný ziyaret edecek. Genç MÜSÝAD Mardin þubesi baþkaný Gazi Yýldýz yapacaklarý gezinin amacýný ve beklentilerini þöyle dile getirdi: “Kardeþ kavgasý bitmeli” Kardeþ kavgasýnýn baþladýðý zamanlarda birçoðumuz yeni doðmuþ birçoðumuz daha çocuk yaþlardaydýk. Binlerce kardeþimiz daha o yaþlarda ölmüþ veya anne karnýndayken yetim kalmýþ,dünyaya gelmeden hayata veda etmiþti. Bu kirli kardeþ kavgasýndan dolayý, zaman geçtikçe öðreniyor ve görüyorduk yaný baþýmýzda sönen fidanlarý. Ama anlam veremiyorduk neden bu savaþ neden bu ölümler, hâlbuki ölen de öldüren de ayný peygambere inanýr, ayný kýbleye yönelip dua eder, bir tek Allah'a ibadet eder ve ayný þekilde uðurlanýrdý ebediyete. Zaman geçiyordu ve biz gençler büyüyor anlamaya çalýþýyorduk. Ýçinde bulunduðumuz tarihi barýþ sürecinin hem taraflarý, hem tanýklarý olarak cumhuriyet tarihinden bu güne geliþen ve bu gün çözmeye çok yaklaþtýðýmýz “Kürt sorunu” yada daha geniþ çerçeveden bakacak olursak “doðu sorunu” ülkemizin geliþmesini sekteye uðratan en önemli problem olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Bu süreç derin bir geçmiþe sahip olup ülke insanlarýna zarardan baþka bir etkide bulunmamýþtýr. Bugün geçmiþimizde yaþadýðýmýz bu sorundan ders alýnmýþ bir þekilde saðlam, bilinçli ve saðduyulu adýmlarýn atýlmasýný destekliyoruz. Yaþadýklarý ve þahit olduklarý olaylar nedeniyle gerek kiþisel gerekse toplumsal olarak vatanýnda yabancýlaþan, devlete ve devlete ait kurumlara sýrt dönüp, nefret besleyen ve evlatlarýný bu fikir ve düþüncelerle yetiþtiren, maðduriyeti yaþamýþ halkýn hala þüpheyle yaklaþmalarýný doðal karþýlýyoruz. Fakat ülkemizin yeni yetiþen genç nüfusu, öz eleþtiri yapan, gerçeði gören, siyasal akýllarýn kendilerine dikta ettiði fikri sorgulayan, yaþadýðýmýz çaðda siyasal sýnýrlarýn bir anlamýnýn olmadýðýný bilen ve savaþýn bütün taraflara zarar verdiðini gören bir nesil olarak bu sürecin en önemli kilit taþlarýný meydana getirmektedir. Köklü bir tarihe sahip bu ülke insanlarý asýrlarca kardeþ gibi yaþamýþ, hayatý paylaþmýþ ve

Selam Resulullah’a (s.a.s) aþýk olanlara Muharrem Aðalday

S

aðlýk Mensuplarý Derneði Mardin Þubesi (SAMEDER) kan baðýþý kampanyasý baþlattý.

Selam emanetlere sahiplenenlere Selam aðlayabilenlere, dua edenlere

Selam yetimi okþayabilene Selam yolda kalmýþlara kapýsýný açanlara Selam “ensar” olabilenlere Selam merhamet timsali olanlara Selam Allah(c.c) için gözyaþý dökenlere Selam Allah (c.c) için sevenlere beraber ölmüþlerdi. Ýnandýklarý dava uðruna Malazgirt'te, Çanakkale'de, Kurtuluþ Savaþý'nda sýrt sýrta vererek savaþmýþ ayný siperlerde þehit olmuþlardý. O günlerden bugünlere nasýl gelindi? Ne oldu da bu kavga baþladý?90 yýl önce yeni bir millet yaratmak hayaliyle yola çýkan ittihat terakki, köklü bir kardeþliðinde unutulmasýna neden oldu. Bir milletin geçmiþi ile baðlarý koparýldý. “Bu süreç bizim için önemlidir” Bu savaþta hayatýný kaybedenlerin yaþ ortalamasý 20-25 dolaylarýnda olduðuna göre bu süreç en çok gençleri ve gelecek nesilleri doðrudan etkilemektedir. Ýnsan hayatýnýn en verimli olduðu bu yaþlardýr. Gençliðimiz bu yaþlarda bu kavganýn getirdiði ideolojik, milliyetçi ve daha birçok fikrin etkisinde kalarak hayatýnýn en verimli yýllarýný bu fikirlerin arkasýnda siyasi aktörlerin ve fikir adamlarýnýn ürettiði komplo teorileri savaþ hikâyeleri ve yanlýþ tarihi süreçler ile heba etmektedir. Ancak biliyoruz ki, ümmetin gençleri bu köklü tarihe sahip Anadolu topraklarýnda yetiþen insanlarýn amacý; insanlýðýn yararýna, ülkesini sosyal-kültürelekonomik-teknolojik kalkýnmasýný saðlayacak, küreselleþen dünyada söz sahibi olacak fikirler geliþtirmek olmalýdýr. Küreselleþen dünyada, ülke sýnýrlarýnýn bir anlam ifade etmediði bu çaðda, ayný peygambere inanan 600 yýl ayný sancak altýnda savaþmýþ kardeþlerin arasýna sýnýrlar çekilmiþ, ülkenin geliþimi engellenmiþ ve önyargýlar yerleþtirilmiþtir. Bu gün mýsýrda Libya da olan ve Suriye de ve ülkemizde yapýlan sýnýr politikalarýný kabul etmiyoruz. Barýþ Süreci sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel bir bütün olarak ilerlemelidir. Bu gün Türkiyenüfusunun %49,88 i 29 yaþ altýdýr, Mardin ilinde bu oran %66,46 dýr. (773026 kiþiden 513738 kiþisi 29 yaþ altýdýr.) Bütün Avrupa

vedünyanýn dahabirçok ülkesi genç nüfusunun olmayýþýndan yakýnýrken bizler bu hazine deðerindeki genç nüfus ile üretmek, tasarlamak, geliþmek yerine kavga uðruna ateþe atýyor hayatlarýný alýyoruz. Deðerli Büyüklerimizden beklentimiz, bu güne kadar yapýlan yanlýþlarý, makam mevki ve siyasi egolarý uðruna yanlýþý savunarak bu süreci olumsuz etkilememeleridir. “Bu süreçten beklentilerimiz” Barýþ iradeleri önümüzdeki dönemde süreçten kaynaklanacak yeni sorunlarla, provokasyonlarla karþý karþýya kalmak istemiyorsa geniþ Kürt halk kitleleri ve Türk tarafýnýn temel sorunlarýný belirlerken iyi hesap yapmalý, daha cesur ve samimi olmalýdýr. En önemlisi süreç soðutulmadan sona erdirilmelidir. Bu ülkede aidiyet duygusunu kaybetmiþ bireylerin kazandýrýlmasý için gerekli olan sosyal kültürel, ekonomik bütün çalýþmalarýn uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir. Bu kazanýmlarýn saðlanmasýna yönelik sosyal kültürel etkinliklerin arttýrýlmasý ülkesel ölçekte kongre, seminerler, toplantýlar düzenlenmesi saðlanmalýdýr. Kiþinin temel hak ve özgürlükleri çerçevesinde bütün haklarýnýn yasal güvenceye alýnarak çözüme kavuþturulmasý gerekmektedir. Temel eðitimde her sabah çocuklara okutulan Andýmýz'ýn kaldýrýlmasý ve eðitimöðretimin saðlandýðý okullarda eðitim kalitesinin arttýrýlmasý için sýnýf sayýsýnýn arttýrýlmasý gerekmektedir. Güneydoðu Anadolu bölgesindeki illerde,eðimli alanlara ve daðlara yazýlmýþ milliyetçi sloganlarýn dikkat çekici büyüklükte olmasýn yöre halkýný olumsuz etkilemekte, bunlarýn kaldýrýlmasý gerekmektedir. Bölgede KOBÝ'lere destek bütçelerinin arttýrýlarak daha fazla giriþimcinin desteklenmesi gerekmektedir. Bölge illerinde yeni kurulan

SAMEDER'den kan baðýþý kampanyasý Ali Edis

2

Kýzýlay ve FEM Dershaneleri iþ birliði ile düzenlenen kan baðýþý kampanyasýna öðrenciler ve vatandaþlar yoðun ilgi gösterdi. SAMEDER Derneði Mardin Þubesi Baþkaný Adem Yavuz Mardin,

dernek olarak bir yýlda küçümsenmeyecek faaliyetler düzenlediklerini belirterek, nisan ayýnda da FEM Dershaneleri ve Kýzýlay iþ birliði ile kan baðýþý kampanyasý düzenlediklerini söyledi. Yavuz,”Kan vermek hem kendi saðlýðýmýz, hem de hasta kiþilerin iyileþmesi açýsýndan en önemli olaylardan biri. Burada yaptýðýmýz hizmetle bir kiþinin bile canýný kurtarabilirsek ne mutlu bize. Halka yapýlan hizmet Hakk'a yapýlan hizmettir düsturuyla çalýþýyoruz. Hem fiziki hem de manevi olarak büyük olan kampanyamýza tüm halkýmýzýn yaný sýra dershane öðrencileri büyük ilgi gösterdi. Bundan sonra da her altý ayda bir yine kan baðýþý kampanyamýz devam edecek." Dedi

üniversitelerde okuyan öðrencilerin barýnma sorunlarýnýn hýzlý bir þekilde çözüme kavuþturulmasý gerekmektedir. Geliþmemiþ ve az geliþmiþ doðu, güneydoðu illerinde ulaþým baþta olmak üzere altyapý çalýþmalarý ivedilikle güçlendirilmelidir. Bölgenin temel sosyal altyapýlarýndan eðitim, saðlýk ve sosyal kültürel olanaklarýnýn arttýrýlmasý, sürdürülebilir geliþimin saðlanmasý açýsýndan ekonominin geliþimine yönelik mekânsal kararlar alýnmalýdýr. Bölge kalkýnmasýnýn hýzlandýrýlmasý açýsýndan bölgesel ölçekte yatýrýmlarýn arttýrýlmasý ve teþvik edilmesi gerekmektedir. Çözüm neslinin gençleri olarak bizlerde üzerimize düþen görevi yerine getirecek ve tahriklere, yönlendirmelere, orta doðuda yapýlan hesaplarýn oyunlarýna gelmeyecek, önümüzdeki dönemin güçlü ve sulh içindeki Türkiye'sini þekillendireceðiz.

Selam kýzdý mý cehennem, sevdi mi cennet kesilenlere Selam bu yolda þehit olanlara Selam Allah’ý(c.c) þahit tutanlara Selam tarihe kanlarýyla imza atanlara Selam dik duranlara Selam iffetini koruyanlara Selam çaðýn yusuflarýna Selam Osman'ýn(r.a) hayasýyla hayalanlara Selam Ömer'in (r.a) adaletini ayakta tutmaya çalýþanlara Selam ezilen kardeþleri için dertlenenlere Selam emin olanlara Selam derdi Allah(c.c) olanlara Selam günahýndan dolayý piþmanlýk duyanlara Selam kendilerinden emin olunanlara Selam Allah’a(c.c)ortak koþmayanlara Selam Allah’ýn hakkýný Allah’a verenlere Selam Muhammediyim (s.a.s) diyenlere Selam Allahlýyým(c.c)diyenlere.

Yeþil Derik Okuma Salonu öðrencileri Mardin'i gezdi

Ýsmail Erkar

D

erik ilçesinde faaliyet gösteren Yedi Beyza Eðitim Kültür Sanat Yardýmlaþma ve Dayanýþma Derneði’ne (YEDÝBEYZA) baðlý Yeþil Derik Okuma Salonu öðrencileri Mardin'i gezdi. YEDÝBEYZA Derneði tarafýndan yürütülen Sosyal Destek Programý (SODES) “Baþarmak Ýçin El Ele” Projesi kapsamýnda düzenlenen geziden öðrenciler memnun kaldý. Öðrenciler Mardin'de; Kasimiye Medresesi, Mardin Ulu Camideki Sakal-ý Þerif, Peygamber Efendimizin ayak izinin bulunduðu Sýtti Hatuniyye Medresesi'ni

gezdi. Mardin'deki eðitim kuruluþlarýný da ziyaret eden öðrenciler, Gezinin ardýndan Movapark AVM'de 'Selam' filmini izledi. Öðrenciler, Mardinli olmalarýna raðmen tarihi ve turistik yerleri ilk kez gördüklerini ve sinemaya ilk kez geldiklerini belirterek, bu imkâný saðlayan SODES’e teþekkür etti. SODES “Baþarmak Ýçin El Ele” projesi koordinatörü Ýbrahim Halil Orhan, Kalkýnma Bakanlýðý'nýn sosyal geliþmenin saðlanmasýna yardýmcý olmak hazýrladýklarý proje sayesinde öðrencilerin ilk kez Mardin’in tarihi mekânlarý gördüðünü vurguladý.


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

26 Nisan 2013 Cuma

3

‘Suriyeli mülteci sayýsý 400 bini geçti, uluslararasý yardým çok az’ D

ýþiþleri Bakanlýðý Göç, Ýltica ve Vize Genel Müdür Yardýmcýsý Esen Altuð, Suriye’den Türkiye’ye gelen sýðýnmacý sayýsýnýn 400 bini geçtiðini söyledi. Suriye’den gelen misafirlerin 200 bininin kamplarda, 200 bininin ise þehirlerde barýndýðýný belirten Altuð, "Burada bir sorunumuz var maalesef uluslararasý yardým çok yetersiz kalýyor. Bunu Türkiye tamamen kendi kaynaklarýyla yapýyor. Umarýz uluslararasý yardým artar." dedi. Ulusal ve uluslararasý düzeyde pek çok toplantýya ev sahipliði yapan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfý (GYV) Kadýn Platformu, ‘Güncel Geliþmeler Iþýðýnda Türkiye'nin MülteciSýðýnmacý Politikasý’ baþlýklý bir çalýþtay düzenledi. Ankara Rixos Otel’de düzenlenen çalýþtayda özellikle Suriye’de yaþanan olaylardan sonra Türkiye’ye gelen Suriyelilerle birlikte daha çok gündeme taþýnan mülteci- sýðýnmacý meselesinin, devlet ve sivil toplum nezdinde mevcut durum analizi yapýlýp sorunlar tespit edilerek çözüme yönelik adýmlar tartýþýldý. Birleþmiþ Milletler'in (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyi'nde (ECOSOC) Genel Danýþmanlýk Statüsünde olan GYV’nin düzenlediði ve BM Mülteci Yüksek Komiserliði Türkiye Temsilcisi Carol Batchelor’ýn da konuþma yaptýðý çalýþtaya, ulusal ve uluslararasý düzeyde pek çok STK temsilcisi, bürokrat, gazeteci, akademisyen ve yabancý misyon temsilcileri müzakereci veya konuþmacý olarak

katýldý. Dýþiþleri Bakanlýðý Göç, Ýltica ve Vize Genel Müdür Yardýmcýsý Esen Altuð, Suriye’den Türkiye’ye gelen sýðýnmacý sayýsýnýn 400 bini geçtiðini söyledi. Suriye’de yaþanan istikrarsýzlýk ve kriz nedeniyle aniden Türkiye sýnýrýna büyük bir Suriyeli vatandaþ topluluðunun geldiðini belirten Altuð, “Bizim politikamýz açýk kapý politikasýdýr. Geri göndermemek insani mülahazalarla onlara barýnma saðlamak. Sadece barýnma deðil biz Suriyeli kardeþlerimize misafirlerimize geçici koruma altýnda yardým veriyoruz. Barýnma yanýnda eðitim ve saðlýk hizmeti veriyoruz. Bugün suriye’den gelen misafirlerimizin sayýsý 400 bini aþtý. 200 bini kamplarýmýzda barýnýyor 200 bini aþkýn kiþide þehirlerimizde barýnýyor.” Açýklamasýnda bulundu. "Uluslararasý yardým çok az" Türkiye’nin Suriye’lilere göstermiþ olduðu hizmetlerin örnek olmasý gerektiðini belirten Altuð, "10 binden 40 bin kiþiye kadar sayýnýn ulaþtýðý kamplarýmýz var. Bu uluslararasý alanda bize bütün ülkeler övgü ile söz ediyordu. Burada bir sorunumuz var maalesef uluslar arasý yardým çok yetersiz kalýyor. Bunu Türkiye tamamen kendi kaynaklarýyla yapýyor. Dýþarýdan aldýðýmýz kaynak çok çok az. Umarýz uluslararasý yardým daha çok artar." dedi. "Sýðýnmacýlar için çalýþýyoruz" Gazeteciler ve Yazarlar Vakfý (GYV) Baþkaný Mustafa Yeþil, vakfýn

kurulduðu günden bu yana özellikle yurtiçi ve yurtdýþýnda birlikte yaþayabilme kültürünün oluþmasýna dönük bölgesel, uluslar arasý ve yerel organizasyonlar yaptýðýný söyledi. Türkiye'nin MülteciSýðýnmacý Politikasý çalýþtayý ile ilgili yaklaþýk 1 yýllýk bir çalýþma yürüttüklerini belirten Yeþil, “Programýn en önemli gördüðümüz ayaðý sadece burada devlet bürokrasisinden katýlýmcýlarýn olmasý deðil ayný zamanda mülteci ve sýðýnmacýlarla ilgili hizmet veren sivil kuruluþlar, uluslar arasý kuruluþlarýn temsilcileri ve bu alanda çalýþan akademisyenlerin bu masa etrafýnda bulunmasý bu toplantýyý farklý kýlýyor.” diye konuþtu. Mülteci ve sýðýnmacý kavramlarýnýn uluslar arasý normlardan biraz daha farklý olarak Türkiye’de ayrý manalara gelecek þekilde kullanýldýðýný belirten Yeþil, “Suriye’de yaþanan olaylar nedeniyle Türkiye’ye iltica eden geniþ nüfusun mülteci veya sýðýnmacý kavramý ile deðil de misafir ve konuk kavramlarý ile adlandýrýldýðýný biliyoruz. Tabi bugün bize bakan yönüyle sadece bölgesel bir problem olmaktan öte uluslar arasý bir mesele olarak deðerlendirilmesi gerekli olan ve gerçekten ve hala devam eden o dramýn bizim sýnýrlarýmýza yansýyan ve bir baþka drama dönen oradaki ilticanýn manzaralarý tartýþýlacak.” Þeklinde konuþtu. STK temsilcileri ve akademisyenler çalýþýyor

Türkiye seyahati ‘E-Vize’ ile kolaylaþtý H

udut kapýlarýnda bandrol veya kaþe vize alma hakkýna sahip 94 ülke vatandaþýnýn, Türkiye'ye giriþ iþlemlerini kolaylaþtýrmak amacýyla yeni bir uyguluma hayata geçirildi. Dýþiþleri, Ýçiþleri ve Maliye Bakanlýklarýnýn birlikte gerçekleþtirdiði E-Vize projesiyle yabancýlar vize harcý ödemelerini kredi kartý ya da banka kartýyla elektronik olarak yapmak suretiyle, vizelerini seri bir þekilde alabilecek. Elektronik vize, Türkiye'ye turistik veya ticari amaçlar için yapýlan seyahatlerde geçerli olacak. Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu, Ýçiþleri Bakaný Muammer Güler ve Maliye Bakaný Mehmet Þimþek’le birlikte E-vize konulu basýn toplantýsýna katýldý. Dýþiþleri Bakanýlýðý Fatin Rüþtü Zorlu salonunda gerçekleþen toplantýya ayrýca Baþbakanlýk, Kalkýnma Bakanlýðý, Emniyet Genel Müdürlüðü, Türk Hava Yollarý ve TÜBÝTAK'tan yetkililerin de iþtirak etti. Dýþiþleri Bakan Yardýmcýsý Naci Koru, Elektronik Vize tanýtýmý ile ilgilii sunum yaptý. 2012 yýlýnda Türkiye’ye 30 milyon turist geldiðini belirten Koru, “Maliye, Dýþiþleri ve Ýçiþleri Bakanlýklarý önemli bir projeye imza attý. Elektronik Vize ile ülke güvenliði, turizmin geliþtirilme ve dýþ ticaretin arttýrýlmasý amacýyla bu proje hayata geçirildi. Bu

proje ile havalimanlarýnda oluþan kuyruklarýn bitirilmesini amaçlýyoruz. 7 gün 24 saat esasýna görev yabancý misafirlerimiz evlerinden ve ofislerinden olmak üzere her yerden elektronik ortamda vize alabilecek.” Diye konuþtu. E-Vize uygulamasýnýn geçen hafta itibariyle hizmete girdiðini belirten Koru uygulamanýn nasýl iþlediðini þu þekilde anlattý; "Bakanlýðýmýzýn www.evisa.gov.tr internet adresinden baþvuru yapýlabiliyor. 94 ülkeyi ön koþulsuz ve bilirli koþullar çerçevesinde olmak üzere 2 gruba ayýrdýk. Sayfamýza giren kiþi ülke seçimi, pasaport türü ve hangi gün türkiye’ye girmek istediðini belirleyecek. Bu bilgilerin ardýndan vize ile ilgili genel bilgiler doldurulacak. Ardýndan kiþinin verdiði e-mail adresine bir aktivasyon maili atýlacak. 40-45 saniye içerisinde vize ile ilgili baþvuruyu alacaðýz. Gönderdiðimiz maile kiþinin vereceði cevabýn ardýndan gerekli ödemeyi yapmasý için bankasýnýn internet adresine yönlendirilecek. Paranýn ödenmesi ile birlikte elektronik vize verilmesi tamamlanacak. 1 haftada bu proje ile 2 bine yakýn elektronik vize verdik.baþvuranlar arasýnda en az 2 dakika 14 saniye içinde vizesi alan oldu. Önümüzdeki 3-4 hafta içerisinde günde 3 bin kiþiye elektronik vize vermeyi planlýyoruz." Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu ise dünyadaki uygulamalar itibariyle devrim niteliðinde bir çalýþmayý hayata geçirdiklerini söyledi. Dünya genelinde bu uygulamayý bu çapta yapan bir ülke olmadýðýný belirten Davutoðlu, "Son derece çaðdaþ insan onuruna yakýþýr bir uygulama." diye konuþtu. Avrupa Birliði’ne ve tüm ülkelere kendilerine güvenmeleri konusunda çaðrý da bulunan Davutoðlu, "Türkiye nasýl kendine güveniyorsa sizde

kendinize güvenin. Artýk bizim vatandaþlarýmýza uyguladýðýnýz vize uygulamasýný kaldýrýn. Türkiye sizden fersah fersah ilerde çaðdaþ uygulamalara imza atýyor. Kendinize güvenemezseniz bir müddet sonra çaðýn gerisinde kalýrsýnýz.derhal vizeleri kaldýrýn. Vizeleri kaldýrana kadarda insan onurunu zedeleyen Ýstanbul’daki baþkonsolosluklarýnýz önündeki görüntülere son verin. En azýndan e-vize uygulamasýna sizde geçin vatandaþlarýmýz bulunduklarý yerlerden vize alsýnlar. Aslýnda Türk vatandaþlarýna güvensizlikten daha çok kendide güvensizliðini yansýtýyor. Bir devlet önünde yüzlerce metre vize kuyruklarý tuturak gücünü göstermez. Güç baþka ülke vatandaþlarýný kapýda bekleterek gösterilen bir þey deðil. Türk vatandaþlarýný kapýnýzda bekleterek güç göstermiþ olmuyorsunuz. Aslýnda güçsüzlüðünüzü ortaya koyuyorsunuz." açýklamasýnda bulundu. Ýçiþleri Bakaný Muammer Güler ise 142 kapý ve bin 200 kontuarda uzun kuyruklar oluþan vize iþlemlerinin artýk çaðdaþ ve hýzlý bir þekilde yapýlacaðýný söyledi. Artýk bandrol ve kaþe uygulamasýný büyük ölçüde kaldýracaklarýný belirten Güler, "11 Nisan’da yürürlüðe giren yabancýlar ve uluslararasý kanun kapsamýnda Türkiye’nin önü açýldý. Göç Yönetimi Genel Müdürlüðü faaliyete geçirildi. 1 yýl içinde emniyet teþkilatýnca yürütülen tüm vize ve ikamet iþlemleri bu genel müdürlükçe yürütülecek." þeklinde konuþtu. Maliye Bakaný Mehmet Þimþek de "Tüm dünyaya örnek olacak bir sistem. Maliye’de bir zihniyet devrimi yaþanýyor. Bizde beyannamelerimizin yüzde 99’unu elektronik ortamda taþýdýk. Yakýnda elektronik defter,fatura ve denetim olmak üzere her þeyi elektronik ortama taþýyacaðýz." dedi. Toplantýda Dýþiþleri Bakan Yardýmcýsý Naci Koru ve Türk Hava Yollarý Yönetim Kurulu Baþkaný Hamdi Topçu e-Vize uygulamasýna dair protokolü imzaladý. (CÝHAN)

3 oturumdan oluþan çalýþtayda ‘Uluslararasý Perspektifte Türkiye’nin Ýltica ve Sýðýnma Politikasý’ baþlýklý ilk oturumun baþkanlýðýný Turgut Özal Üniversitesi Öðr.üyesi Doç.Dr.Mahmut Akpýnar yaptý. Oturumda ‘Türkiye’nin MülteciSýðýnmacý Politikasý, Mevcut Uygulamalar’, Birleþmiþ Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliði (BMMYK) Türkiye Temsilcisi ‘BM Mülteci Yüksek Komiserliði’nin Türkiye Odaklý Çalýþmalarý ve Son Dönem’, Uluslararasý Göç Örgütü (IOM) Türkiye Misyon Þefi Meera Sethi ‘Göç Alanýnda Deðiþen Eðilimler ve Zorluklar Açýsýndan Türkiye’ ve Helsinki Yurttaþlar Derneði Mülteci Programý Yöneticisi Oktay Durukan ‘Sivil Toplum Perspektifinden Türkiye'nin Mülteci Politikalarý ve Uygulamalarý’ baþlýklý sunum yaptý. Programda baþkanlýðýný Polis Akademisi Ceza Adaleti Bölüm Baþkaný Prof. Dr. Cengiz Baþak’ýn

yaptýðý ‘Türkiye’deki Suriyelilere Dair Uygulamalar ve Türkiye’nin Konumu’ oturumunda AFAD Baþkanlýk Müþaviri Turan Erkoç, AB Türkiye Delegasyonu Siyasi Ýþler, Basýn ve Enformasyon Birinci Müsteþarý François Naucodie, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarasý Özel Hukuk Anabilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Nuray Ekþi, Kimse Yok Mu Derneði Genel Baþkan Yardýmcýsý Metin Çetiner ve GÖÇ-DER Genel Baþkaný Yahya Munis sunum yaptý. Programýn üçüncü ve son oturumunun baþkanlýðýný Orta Doðu Teknik Üniversitesi, Uluslararasý Ýliþkiler Bölümünden Prof. Dr. Ahmet Nuri Yurdusev yaptý. Oturumda Mülteci Haklarý Koordinasyonu (MHK) Temsilcisi ve Mülteci Der Baþkaný Taner KILIÇ, Gazeteci Nevval Sevindi, Gediz Üniversitesi Göç Araþtýrmalarý Grubu Temsilcisi Yrd. Doç. Dr. Zeynep Þahin Mencütek sunum yaptý. (CÝHAN)

ÝÞKUR: Ýþe yerleþtirmeler yüzde 47 arttý

T

ürkiye Ýþ Kurumu (ÝÞKUR) Genel Müdürü Nusret Yazýcý, 2013 yýlý ilk çeyreði iþe yerleþtirme rakamlarýný açýkladý. Yazýcý, kurum tarafýndan iþe yerleþtirilenlerin sayýsýnýn Ocak-Mart döneminde, geçen yýlýn ayný dönemine göre yüzde 47 oranýnda arttýðýný bildirdi. Yazýcý'nýn konuyla ilgili açýklamasýna göre; geçen yýlýn ilk çeyreðinde ÝÞKUR tarafýndan 119 bin 172 kiþi iþe yerleþtirilirken; bu yýlýn ayný döneminde iþe yerleþtirilenlerin sayýsý yüzde 47 oranýnda artarak 176 bin 095 kiþiye ulaþtý. Dönemler arasý karþýlaþtýrma yapýldýðýnda kurum tarafýndan iþe yerleþtirilen erkeklerin sayýsýnda yüzde 48, kadýnlarýn sayýsýnda yüzde 46 oranýnda artýþ gözlendi. 2013 yýlýnýn ilk çeyreðinde ÝÞKUR tarafýndan

124 bin 706 erkek iþe yerleþtirilirken kadýnlarda ise sayý 51 bin 389'a ulaþtý. Verileri deðerlendiren Genel Müdürü Yazýcý, iþe yerleþtirme rakamlarý incelendiðinde 2013 yýlý OcakMart dönemi kamuda iþe yerleþtirme oranýnda yüzde 57 oranýnda bir azalma görüldüðünü, ayný dönem için özel sektör iþe yerleþtirmeleri incelendiðinde ise yüzde 95 oranýnda bir artýþ görüldüðünü belirtti. Yazýcý, iþe yerleþtirme raporundaki özürlü istihdamýna da deðindi. Yazýcý, 2013 yýlý iþe yerleþtirme raporunda özürlü istihdamýnda da artýþ gözlendiðini, 2012 yýlý Ocak-Mart döneminde 8 bin 700 olan yerleþtirme sayýsýnda yüzde 10 oranýnda artýþ saðlanarak iþe yerleþtirme sayýsýnýn 9 bin 595 kiþiye ulaþtýðýný ifade etti. (CÝHAN)


26 Nisan 2013 Cuma

4

Emekli askerlerden çözüm sürecine destek

A

daleti Savunanlar Derneði'nden (ASDER) bir heyet, çözüm sürecinde askerlerin rolünü anlatmak ve süreçle ilgili gözlemlerde bulunmak üzere Batman'a geldi. ASDER Genel Baþkan Yardýmcýsý Mustafa Abdullah Kaplan, Genel Sekreter Yardýmcýsý Osman Kaçmaz ve ASDER Ankara Þube Baþkaný Kerim Sürel, Batman Baro Baþkaný ve üyeleri ile bir araya geldi. Laviva Restoran'da Baro Baþkaný Ahmet Sevim ve üyeleri ile bir araya gelen ASDER heyeti, görüþ alýþveriþinde bulundu. ASDER Genel Baþkan Yardýmcýsý Mustafa Abdullah Kaplan, bölgeye yaptýklarý ziyaret hakkýnda açýklamada bulundu. Abdullah Kaplan, Adaleti

Savunanlar Derneði Genel Merkezi adýna heyet olarak bölgede olduklarýný söyledi. Adaleti Savunanlar Derneði'nin silahlý kuvvetlerden emekli olmuþ subay ve astsubayýn bir araya gelerek kurduðu sivil bir örgüt olduðunu belirten Kaplan, “Asker ve sivil kelimeleri bir arada biraz tuhaf algýlansa da netice itibarý ile bir sivil toplum örgütüyüz. Ýsmimizden de ifade edildiði üzere adalet kavramý üzerine hak kavramý üzerine yoðun çaba ve çalýþmalar içerisinde olan araþtýrmalar yapan bir derneðiz.” dedi. Çözüm süreciyle ilgili görüþmeler yapmak için bölgeye geldiklerini söyleyen Kaplan, barýþ süreciyle ilgili olarak bölgeyi askerlerin farklý bir bakýþ açýsýyla görmek, yerinde deðerlendirmek ve

özellikle sivil toplum örgütleriyle görüþmeler yapmak, fikir alýþveriþinde bulunmak sahaya inmek, halkla ve kanaat önderleriyle görüþmek, onlarýn fikirlerini almak ve süreçle ilgili bir fikir edinmeyi amaçladýklarýný ifade etti. Burada ki görüþmeler ve edindikleri bilgiler ýþýðýnda bir deðerlendirme raporu hazýrlayýp bunu kamuoyu ile paylaþmak istediklerini belirten Kaplan, bölgenin uzun yýllar acýlar sýkýntýlar çektiðini, bu barýþ sürecini de doðal olarak en çok isteyen en çok talep edenin acýyý en fazla yaþayan, his eden insanlar olduðunu ifade etti. Kaplan, konuþmasýnýn devamýnda þunlarý dile getirdi. “Bölgeye ayak attýðýmýz andan itibaren insanlarýn yüzünde þu anda yaþadýðýmýz bahar havasýnýn izlerini de müþahede etme imkaný bulduk. Umarým bu kalplerin zihinlerin istediði barýþ ortamý sonuna kadar herhangi bir pürüzle karþýlaþmadan devam eder ve buraya gerçek anlamda memleketin daðlarýna bahar gelir. Ýnsanlar huzura kavuþurlar. Biz bunun izlerini görmek ve sivile ayrýlmýþ veya ayrýlma zorunda kalmýþ ya da silahlý kuvvetlerden uzaklaþtýrýlmýþ olan eski subay ve astsubaylarýn olarak bölgede askerin hep eli sopalý ve devletin kötü yüzü imajýnýn bir sivil anlayýþla nasýl karþýlandýðýný nasýl göründüðünü gözlemlemek amacýyla da bu ziyareti gerçekleþtiriyoruz.” (CÝHAN)

GÜNTED heyeti Tiflis’te temaslarda bulundu

G

üneydoðu Teknik ve Akademik Elemanlar Derneði (GÜNTED) üyeleri Gürcistan’ýn baþkenti Tiflis’te bulunan Uluslararasý Karadeniz Üniversitesi’ni (IBSU) ziyaret etti. GÜNTED Baþkan Yardýmcýsý M. Sait Kýlýç, yönetim kurulu üyesi Refik Doðan ve beraberindeki dernek üyelerini IBSU Rektörü Prof Dr. S. Ercan Tunç karþýladý. Prof. Dr. Tunç, üniversite hakkýnda dernek üyelerine bilgi vererek, 1995 yýlýnda kurulan IBSU’nun Ýþletme, Sosyal Bilimler, Mühendislik, Beþeri Bilimler ve Eðitim Bilimleri fakülteleri baþta olmak üzere deðiþik bölümlerle lisans, yüksek lisans ve doktora hizmeti verdiklerini belirtti. Üniversitenin, Gürcistan’da bulunan yaklaþýk 60 üniversite arasýnda ilk 6 sýrada bulunduðunu ve bu ülkede Ýngilizce dilinde eðitim yapan tek kurum olduðunu söyleyen Rektör Tunç, birçok ülkeden öðrencileri olduðunu kaydetti. GÜNTED üyeleri ile yakýndan ilgilenen Prof. Dr. Tunç, Türkiye’den gelen, memleket havasýný getiren arkadaþlarý Uluslararasý Karadeniz

Üniversitesi’nde görmekten mutluluk duyduklarýný ve bu ziyaretin kendileri için moral kaynaðý olduðunu belirtti. Prof. Dr. Tunç, ziyaretin anýsýna GÜNTED yönetim kurulu üyesi Refik Doðan’a Gürcistaný tasvir eden bakýr tablo hediye etti. Doðan, yaptýðý

açýklamada, yurt dýþýnda ülkemizi en güzel þekilde temsil eden IBSU çalýþanlarý ve öðretim üyelerinin þahsýnda Prof. Dr. S. Ercan Tunç’a teþekkür ederek, hediye edilen tabloyu tüm dernek üyeleri adýna aldýðýný belirtti. (CÝHAN)

Oyun parkurunu çocuklar sevdi

D

iyarbakýr’da Seyrantepe Kapalý Spor Salonu arazisine kurulan oyun parkuruna çocuklar yoðun ilgi gösterdi. Diyarbakýr Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Abdullatif Umut, çocuklarý iki gün boyunca ücretsiz olarak hizmet verecek oyun parkurna davet etti. Herkes Ýçin Spor Federasyonu, Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl

Müdürlüðü ve Ýl Milliði Eðitim Müdürlüðü’nün ortaklaþa düzenlediði proje kapsamýnda Seyrantepe Kapalý Spor salonunun bulunduðu arazide öðrenciler için 23 oyun parkuru kuruldu. Ücretsiz olan parkura gelen öðrenciler, eðlenceli dakikalar geçirdi. Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Abdullatif Umut, oyun parkurunun iki gün boyunca Diyarbakýrlý çocuklara

hizmet vereceðini söyledi. Sabah saatlerinden bu yana okullardan servislerle bin 500’e yakýn öðrencinin oyun oynamak için geldiðini kaydeden Umut, çocuklarýn keyifli dakikalar geçirdiðini söyledi. Umut, þöyle konuþtu: “Her þey güçlü yarýnlar için. Onlar için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Çocuklarýmýzýn her zaman oyuna ihtiyacý vardýr. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramý kapsamýnda da onlarýn eðlenceli dakikalar geçirmesini istiyoruz. Bunun için bu futbol sahasýna 23 oyun parkuru kurduk ki çocuklarýmýz eðlensin, stres atsýn. Sabahtan bu yana bin 500’e yakýn çocuðumuz buraya gelerek eðlenceli dakikalar geçirdi. Böyle bir hizmetten bütün çocuklarýmýzýn faydalanmasýný istiyoruz. Tek temennimiz çocuklarýmýzýn hayatlarýnda hatýrlayacaðý güzel bir gün býrakmak.” þeklinde konuþtu. Parkurun sabah saatlerinden gece 21 sularýna kadar açýk olacaðýný belirten Umut, bütün Diyarbakýr halkýný oyuna alanýna davet etti. (CÝHAN)

KOBÝ ve Giriþimcilik Konferansý'na yoðun ilgi

B

atman'da Avrupa Birliði Ýþ Geliþtirme Merkezi (ABÝGEM) tarafýndan organize edilen Uluslararasý KOBÝ ve Giriþimcilik Konferansý yoðun ilgi gördü. Çok sayýda firma yetkilisi, kadýn ve genç giriþimcilerin ilgi gösterdiði konferans yaklaþýk 4 saat sürdü. Çok sayýda yabancý konuðun da dinlediði konferansa Batman Vali Yardýmcýsý Soner Karataþoðlu, Batman Üniversitesi Rektör Yardýmcýsý Prof. Dr Aydýn Durmuþ ve çok sayýda kurum müdürü de katýldý. Batman Ticaret ve Sanayi Odasý (BATSO) Baþkaný Osman Nasýroðlu, açýlýþ konuþmasýnda Batman’a ilkleri yaþatmaya devam edeceklerini söyledi. Diðer yerli yabancý konuþmacýlar da odalarýn KOBÝ ve giriþimcilere yönelik hangi hizmetleri

vermesi gerektiði üzerine açýklamalarda bulundu. ABÝGEM Direktörü Av. Harun Ýpekyüz ise ABÝGEM’in hizmetleri hakkýnda bilgiler verdi. Ýpekyüz, Batman’da giriþimciliðin artýrýlmasýnýn önemi ve küreselleþen ekonomide KOBÝ’lerin ayakta kalmasý için danýþmanlýðýn önemine vurgu yaptý. ABÝGEM ekip lideri Eliseo Boito, Milan Ticaret Odasý'ndan Bertino Fabro, Padua Ticaret Odasý temsilcisi Liane Benedetti’nin konuþmalarý simültane olarak Türkçeye çevrildi. Konferans, ABÝGEM’in desteðiyle kýsa sürede birer baþarý hikâyesine imza atan Gülþahin Madencilik ve Eren Grup firmalarýnýn temsilcilerinin konuþmalarý ile son buldu. (CÝHAN)

Diyarbakýrlýlar bahar için yürüdü

D

iyarbakýr Yeniþehir Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýnda düzenlenen Okul Öncesi Bahar Þenlikleri kapsamýnda minikler velileri ve öðretmenleriyle Ofis Ekinciler Caddesi'nde bir araya gelerek davul zurna eþliðinde yürüdü. Yürüyüþe Yeniþehir Ofis semtinde baþlayan kortej; Valilik önünde, Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak tarafýnda karþýlandý. Konuyla ilgili deðerlendirmelerde bulunan Vali Mustafa Toprak þenlik alanýndaki çocuklarla tek tek ilgilenerek

onlarla sohbet etti. Ýlkokul birinci sýnýfýna gelen öðrencilerin herhangi bir ürperme bir sýkýntý yaþamadan eðitim ve öðretime devam ettiðini belirten Toprak," Birinci sýnýfa gelen öðrencilerin, okul öncesi sýnýflarýna geldiklerinde ilkokula alýþmanýn detaylarýný, alýþkanlýklarýný, davranýþ kalýplarýný deðerli öðretmenlerimizin yönetiminde o güzelliklerle okul öncesi sýnýflarda buluþtuklarýný ilkokul 1. sýnýflara daha rahat bir þekilde gittiklerini görüyoruz." Dedi. (CÝHAN)


www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

Ü S R Ü K

Yüce Mevlâ’mýz! Bizi ulu dergâhýndan göndereceðin gaybî zýrhla öyle donat ki, Senin masum kullarýna adavet beslemeyi bir meslek ve bir hobi haline getiren amansýz ve emansýzlarýn elleri bize uzanamasýn! Þayet, nefislerine zulmederek kendilerini kin, haset, düþmanlýk ve zulüm gibi çirkin ve kaba sýfatlarýn mahbusu haline getirmiþ o tali’sizlerin hidayetini murad buyuruyorsan en kýsa zamanda onlarýn kalplerini de Ýslam, Kur’an ve iman istikametinde yumuþat!

Cenâb-ý Hak, kendi azamet ve celâline uygun þekilde ancak insan-ý kâmille bilinir. Diðer taraftan, insan-ý kâmil de, her þeyi O’nunla görür, O’nunla bilir ve O’na baðlayarak münasebete geçer. Ne var ki, bu görmelerin, duymalarýn, iþlemelerin, baþlamalarýn ve münasebette bulunmalarýn asliyet plânýnda bir tek mümessil ve kahramaný vardýr; o da Hakikat-i Muhammediye’dir (sallallahu aleyhi ve sellem).

Kulluðun Sultaný Efendimiz 1 - Allah Resulü, namazýnda kulluðunu o denli derin temsil ediyordu ki, neredeyse ürperip aðlamadýðý namaz yok gibiydi. 2 - Efendimiz, objektif prensiplerle gelmiþti. O’nun getirdiði din, herkesin rahatlýkla yaþayabileceði bir sistemin de adýydý

A

Ýçinde dönen boyunduruklar ve kulluðun o aðýr mükellefiyetleri O’nu kaynayan bir kazana çeviriyordu. Elbette ki bu hâl, O’nun en yüksek seviyede, kulluðunu ifa edebilme gayretinden ileri geliyordu. Namaz, O’nun âdeta þehvetle arzuladýðý bir iþti. Baþka hiçbir zevk, O’na namazýn verdiði zevki vermiyordu. O’nun içindir ki, bir gün þöyle buyurmuþtu: “Bana (üç þey) sevdirildi: Kadýn, güzel koku; namaz ise benim gerçek göz aydýnlýðým.” Kadýn, bir erkeðin alâka duymasý için en önemli unsurlardandýr. Hz. Âdem (aleyhisselâm) yaratýlýrken, bu duygu ile yaratýlmýþtýr. Bu alâkanýn fazlalýðý þehvettir. Þehvet ise neslin devam etmesine verilen avans ve ücret demektir. Böyle bir unvan verilmeseydi, hiçbir insan, neslini devam ettirmeyi düþünmezdi. Zira diðerleri sadece angarya kabul edilecek mükellefiyetlerdir. Tek baþýna çocuk sevgisi de, neslin devamý için yeterli deðildir. Onun için Allah (celle celâluhu), erkeðin kadýna, kadýnýn da erkeðe alâka duymasý için þehveti yarattý. Ýnsan mahiyetinde var olan ve yaratýlýþla gelen bu duyguyu aþmak mümkün deðildir. Mümkün olsaydý, bunu baþta Hz. Âdem (aleyhisselâm) aþardý. Ve iþte Efendimiz de bu fýtratý ve fýtrî

M. Sait Çakar

olaný konuþuyor, anlatýyor ve “Bana kadýn sevdirildi.” buyuruyordu. O, fýtratla, tabiatla iç içe olduðunu bilen bir peygamberdi. O’nun getirdiði dinde ruhbanlýk yoktu. Kendilerini ibadete vermek ve vakitlerinin bütününü, Allah’a (celle celâluhu) kullukta geçirebilmek gayesiyle hadýmlaþmak isteyen ashabýna O þöyle diyordu: “Allah’ý (celle celâluhu) en çok bileniniz ve O’ndan en çok korkanýnýz benim. Ama ben ibadet ediyorum, hanýmlarýmla da bulunuyorum. Ýstirahat ediyorum, gece ibadetini de yapýyorum. Oruç tutuyorum, yemek de yiyorum. Bu, benim yolumdur. Benim yolumdan yüz çeviren ise benden deðildir...” O, tam bir denge insanýydý ve objektif prensiplerle gelmiþti. O’nun getirdiði din, herkesin rahatlýkla yaþayýp, tatbik edebileceði bir sistemin de adýydý. O, sadece belli bir gruba hitap etmek için gelmemiþti. Herkes içindi ve mesajý da herkesi kucaklýyordu. Güzel koku, meleklerin ve ruhanilerin gýdasýdýr. Allah Resûlü de, onlarla hem ruh hem de ceset itibarýyla iç içe girdiðinden ve onlarla çok ciddî bütünleþtiðinden dolayý, güzel kokudan son derece hoþlanmaktaydý ki, güzel koku O’nun içine âdeta inþirah vermekteydi. Üçüncü hususa gelince, iþte orada biraz durmak icap eder; zira Allah Resûlü; “Namaza gelince, o benim göz aydýnlýðým, o benim yavuklum ve o benim þehvetimdir.” der. Bizden birine, en çok sevdiðimiz insanlardan birinin geldiði müjdelense, nasýl sevinir ve kendimizden geçeriz; Allah Resûlü de, namaza duracaðý zaman bizim bu duyduðumuz sevinçten yüzlerce kat

5

Sözün Özü

Haftanýn Duasý

Ýkindi Sohbetleri

llah Resulü, namazýnda kulluðunu o denli derin temsil ediyordu ki, neredeyse ürperip aðlamadýðý namaz yok gibiydi. Sahabe, namaz kýlarken O’nun sinesinin deðirmen taþýnýn ses çýkardýðý gibi ses çýkardýðýný söylemektedir.

26 Nisan 2013 Cuma

fazlasýyla sevinç ve coþkunluk duymaktaydý. Hani, uzun bir müddet Fatýma’dan (radýyallâhu anhâ) ayrý kalsaydý, sonra da O’na Fatýma (radýyallâhu anhâ) geliyor denseydi, O, ne kadar sevinir, nasýl mesrur olurdu; iþte namaz vaktinin geldiðini haber veren sesi duyduðunda da O, daha çok sevinir, daha çok mesrur olurdu. Çünkü namaz O’nun sevgilisi, O’nun gözdesiydi. Allah Resûlü’nün, kulluðu ve Cenâb-ý Hak’la olan irtibatý ve ayný zamanda tevhid-i ulûhiyeti ilan ve itirafý öyle derindi ki, þimdiye kadar bu derinliðe çok kimse akýl erdirememiþtir. Ýþte yukarýda naklettiðimiz hadis de bunun en açýk örneðidir. Hz. Âiþe Validemiz (radýyallâhu anhâ) anlatýyor: “Bir gece uyandýðýmda, Allah Resûlü’nü yanýmda göremedim. Aklýma, diðer hanýmlarýndan birinin yanýna gitmiþ olabileceði ihtimali geldi. El yordamýyla etrafý yokladým. Elim ayaðýna dokundu. O zaman Allah Resûlü’nün namaz kýlmakta olduðunu anladým.. baþý secdedeydi. Kulak verdim, hýçkýra hýçkýra aðlýyor ve þöyle yakarýyordu: “Allah’ým! Senin gazabýndan Senin rýzana sýðýnýrým. Ýkabýndan affýna sýðýnýrým. Allah’ým! Baþka deðil, Senden yine Sana sýðýnýrým. (Celâlinden cemaline, gazabýndan rahmetine, azamet ve heybetinden, þefkat ve re’fetine sýðýnýrým.) Zâtýný senâ ettiðin ölçüde, Seni senâ etmekten âciz olduðumu itiraf ederim.” Ýsterseniz þimdi de Ebû Zerr’i (radýyallâhu anh) dinleyin. Diyor ki: “Bir gece sabaha kadar namaz kýldý. (Dua ayetleri geldiðinde, o dualarý ýsrarla tekrar eden Allah Resûlü, namazýný saygý, huþû ve taatin mozayiði hâline getirirdi. Nafile namazlarýnda, secdede, rükûda, kýyamda okuduðu çeþitli ve çok uzun dualar vardýr. O’nun ibadeti, bir bütünlük arz ediyordu. Namazý en mükemmel þekliyle eda ederken, baþka bir ibadet çeþidi olan meselâ orucu da ihmal etmiyordu. Haftanýn bir-iki gününü mutlaka oruçlu geçiriyor; hatta bazen o kadar uzun süre oruç tutuyordu ki, sanki hiç iftar etmiyor zannedilirdi. Bazen de iþi fýtrî seyrinde býrakýr ve herkes gibi iftar ederdi. Ancak oruçlu olduðu günler, diðerlerine kýyasla daha çoktu.

Fasýldan Fasýla Namazda zirve insan

Ý

bn Mesud (radýyallâhu anh) anlatýyor:

(Ýbn Mesud, Kûfe’nin yüzünün aký, þanlý sahabi.. Hanefi mezhebi, ona çok þey borçludur. Alkame’ler, Ýbrahim Nahaî’ler, Hammad bin Ebî Süleyman’lar –ki Ebû Hanife’nin hocasýdýr– hep onun altýn ikliminde yetiþmiþlerdir. Sahabe, onu Ehl-i Beyt’ten zannederdi. Evet, O, Allah Resûlü’nün hanesine öyle teklifsiz girer çýkardý. Efendimiz, ona Kur’ân okutur, dinler ve ardýndan da, “Kur’ân’ý indiði gibi dinlemek isteyen, Ýbn Ümmi Abd’den (Ýbn Mesud) dinlesin.” buyururlardý. Hz. Ömer (radýyallâhu anh), onu Kûfe’ye gönderirken, hicran ve üzüntüsünü þöyle dile getirmiþti: Kûfeliler! Eðer sizi nefsime tercih etmeseydim, Abdullah ibn Mesud’u (radýyallâhu anh) kat’iyen yanýmdan ayýrmazdým. Kýsa boylu, sýska bacaklýydý. Ama o, bir ilim daðarcýðý, daha doðrusu bir ilim okyanusuydu.) Ýbn Mesud

(radýyallâhu anh) diyor ki: Bir gün Allah Resûlü’yle beraber gece namazý kýlmaya azmettim. Geceyi O’nunla geçirecek ve O’nun yaptýðý ibadeti ben de yapacaktým. Namaza durdu, ben de durdum. Fakat bir türlü rükûa gitmiyordu. Bakara Sûresi’ni bitirdi, “Þimdi rükûa gider.” dedim; fakat O, devam etti; sonra Âl-i Ýmrân’ý, sonra da Nisâ Sûresi’ni okudu ve ardýndan rükûa vardý. Namaz esnasýnda o kadar yoruldum ki, bir ara aklýma kötü düþünceler geldi. Dinleyenler arasýndan biri sordu: Ne düþünmüþtün? Ýbn Mesud (radýyallâhu anh): “Namazý bozup, O’nu namazýyla baþ baþa býrakmayý düþünmüþtüm.” Abdullah b. Amr da þu hâdiseyi naklediyor: Bir gece Allah Resûlü’nün arkasýnda namaza durdum. Durmadan þu âyeti okuyor ve hýçkýra hýçkýra aðlýyordu: “Allah’ým! Muhakkak onlar insanlarýn çoðunu saptýrmýþtýr. Kim bana tâbi olursa bendendir. Kim de isyan ederse, Gafûr sensin, Rahîm sensin.”

His Dünyasý

Ýnsanlýðýn Efendisi Yine hicranla Sen’i andý gönül, Tende câným, rûh-u revâným Cânân.Andýkça hasretlere yandý gönül;Ne olur kýl artýk vuslata þâyân!.. Seven ve aðlayan bir bîçâreyim, Kararsýz, derbeder hep âvâreyim, Yýkýlýp dökülmüþ bir virâneyim; Hâl-i hazînim tam mevsim-i hazan.. Güller gülse de aðlýyor hep bülbül, Bir dert küpü sanki þimdi þu gönül; Bilmem mümkün mü bu hâle tahammül? Rûhumda âh u zâr, dilimde figân. Yanýp kebap oldum, ümidim yýkma! Ýtâb et, ama aðyâra býrakma! Vefâsýz bir kulum cürmüme bakma! Tavsîfe ne gerek, her þeyim ayân... Bilirsin, gayri imdat edecek yok; Gönlümü dertten âzâd edecek yok; Kýtmîr’i baþka âbâd edecek yok, Hatýrým virâne, gözlerim giryân... Gel vur mýzrabýný kalbimi söylet! Vur rûhûma naðmelerini dinlet! Bu gönlüme geleceðini va’det! Va’det ki, kalmadý dizimde dermân!.. M. Fethullah Gülen Hazýrlayan : Sedat Aslanaçier


26 Nisan 2013 Cuma

6

Karayýlan: Çekilme 8 Mayýs'ta Güneydoðu Daðlarý Baharda baþlayacak Bir Baþka Güzel

K

CK'nýn sözde yürütme konseyi baþkaný Murat Karayýlan, Kandil'de düzenlediði basýn toplantýsýnda geri çekilmenin 8 Mayýs'ta baþlayacaðýný söyledi. Karayýlan’ýn bugün Kandil’de okuduðu bildiride silahlarýn býrakýlmasý için terör örgütü elebaþý Abdullah Öcalan’ýn ‘özgürleþmesi’ þart koþuldu. Sürecin üç aþamadan oluþacaðý belirtilen açýklamada, ilk adýmýn ateþkes ve teröristlerin geri çekilmesi olduðunu, ikinci aþamada ise Türkiye’nin gerçek anlamada demokratikleþmesi için anayasal çözüm çerçevesindeki reformlarýn yapýlmasý gerektiði belirtildi. Bu kapsamda, “Koruculuk, özel tim, vb. tüm özel savaþ yapýlarýnýn devre dýþý edilmesi ve demokratik sivil toplum zihniyetine uygun bir ortamýn oluþturulmasý gereklidir." ifadelerine yer verildi. Örgüte yakýn bir internet sitesine konan açýklamada, "Özellikle Türkiye’nin demokratikleþmesini saðlayacak, Kürt halkýnýn inkarýný sona erdirecek, varlýðýný ve özgürlüðünü kabul edecek, tüm kimliklerin, inançlarýn ve mezheplerin hak ve özgürlüklerini garanti altýna alacak, eþitliðini saðlayacak olan yeni demokratik bir anayasanýn yapýlmasý

L

hayatidir." denildi. Normalleþme süreci olarak altý çizilen üçüncü aþamayla ilgili þu ifadeler kullanýldý: “Normalleþme süreci, barýþýn kalýcýlaþmasý, toplumsal uzlaþma, eþitlik ve özgürlükler sürecidir. Önder Apo dahil herkesin özgürleþeceði bu sürecin pratikleþmesi paralelinde silahýn tümden devre dýþý kýlýnmasý ve gerillanýn silahsýzlanmasý gündeme girecektir.” Sadece Türkiye’deki deðil, tüm Ortadoðu’da çatýþma sürecinin sona erdirileceði yeni bir dönem istediklerini belirten Karayýlan, "Bu adýmla birlikte mevcut durumda Ortadoðu'da var olan denge ve

çatýþma sürecine iliþkin politikamýzda herhangi bir deðiþiklik söz konusu deðildir. Ortadoðu'ya dönük politikamýz, mevcut çatýþmalara taraf olmayan 'üçüncü çizgi' dediðimiz halklarýn kardeþlik, demokrasi ve özgürlük çizgisidir. Hareketimiz yeni dönemde de bu çizgiyi sürdürmeye devam edecektir." dedi. Kürt sorunun uluslararasý bir sorun olduðunu hatýrlatan Karayýlan, bölge ülkeleri haricinde ABD, AB ve Rusya gibi ülkelerden de Kürt sorununun çözümü için destek istedi. Murat Karayýlan; Erbil ve Diyarbakýr’ýn yaný sýra Avrupa’da da çözüm konferanslarý yapýlmasý için çaðrý yaptý. (CÝHAN)

ice'nin Býrkleyn, Silvan'ýn Hasuni ve Kulp'un Kefrum maðarasýnda, Batman Barajý'nýn kýyýlarýnda, Þýrnak, Siirt ve Mardin kýrsalýnda sert kayayý delmiþ nazenin çiçekler, dalýnda gülen sarý beyaz papatyalar ve yüreðini açan eflatun zambaklar... Daðlarýn neþesi, baharýn müjdecisi nice çiçekler... Baharla birlikte Güneydoðu'nun hemen her köþesinde milyonlarca çiçek, mahþer gününü hatýrlatýrcasýna yeniden diriliyor. Barajlarda rýzkýný kovalayan balýkçýlar ve tarlasýný süren çiftçiler, kurumuþ otlarýn canlanmasýna þahitlik ediyor. Yýllardýr yabancýsý olduðumuz bu daðlarda müthiþ bir bahar manzarasý var. Daha çok 'terör bölgesi' olarak tanýtýlan bölgeyi

görmenin tam zamaný. Ýþte fotoðraflarda Güneydoðu kýrsalýndaki bahar… (CÝHAN)

'Yeni anayasada deðiþmemesi gereken tek kýrmýzý çizgi insanlýk onuru olmalý'

A

nayasa Mahkemesi Baþkaný Haþim Kýlýç, toplumu çoðunluðun ya da azýnlýðýn dayatmasýyla karþý karþýya býrakmanýn, sorularýn derinleþmesine ve birlikte yaþama arzusunun zayýflamasýna neden olacaðýný söyledi. Anayasa yapým sürecinde rol alan sosyal ve siyasal kurumlarýn, deðiþmemesi gereken tek kýrmýzý çizgilerinin 'insanlýk onuru' olmasý ve bunu anayasaya yansýtarak gelecek kuþaklara deðerli bir miras býrakmalarýnýn beklendiðini ifade etti. Anayasa Mahkemesi'nin 51. kuruluþ yýldönümü sebebiyle düzenlenen törene Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç, CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, Yargýtay ve Danýþtay baþkanlarý ile yüksek yargý üyeleri ve davetliler katýldý. Törende Fulya Kantarcýoðlu'ndan boþalan koltuða Cumhurbaþkaný Abdullah Gül

tarafýndan Anayasa Mahkemesi üyesi olarak seçilen Mehmet Emin Kuz yemin etti. Cumhurbaþkanlýðý Genel Sekreterliði Yardýmcýlýðý görevini yürütürken atanan Kuz'un kisvesini ise Anayasa Mahkemesi Baþkaný Haþim Kýlýç giydirdi. Törende bir konuþma yapan Kýlýç, bireysel baþvurunun baþladýðý 23 Eylül 2012 tarihinden bugüne kadar Anayasa Mahkemesi'ne yapýlan baþvuru sayýsýnýn 4 bin 42 olduðunu söyledi. Davalarýn yüzde 75'inin adil yargýlama konusundaki ihlal iddialarý, kalan yüzde 25'inin ise mülkiyet hakký baþta olmak üzere diðer haklara iliþkin þikâyetler olduðunu belirtti. Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi'ne yapýlan þikâyetlerdeki çeþitliliðin Anayasa Mahkemesi'ne yapýlan þikâyet konularý arasýnda tam bir paralellik olduðunu vurguladý. Kýlýç, verilecek kararlarýn ise en çok adil yargýlanma konusunda gerçekleþeceðini ifade etti. Türkiye'nin yeni bir anayasa

arayýþýnýn bütün aðýrlýðýyla gündemdeki yerini korumaya devam ettiðini dile getiren Kýlýç, aslýnda bu arayýþýn 150 yýldýr günceliðini hiç kaybetmediðine dikkat çekti. Anayasalarýn meþru temellere oturmadýðý, deðiþime açýk tutulmadýðý sürece, bu arayýþýn devam etmesinin kaçýnýlmaz olduðunu dile getiren Kýlýç, toplumdaki her kesimin yeni anayasadan beklentisinin farklý olmasýnýn kendi önceliklerine göre anlam yüklenmesinin anlayýþla ve doðal karþýlanmasý gerektiðini kaydetti. Bu güçlü iradenin karþýlýk kalmasý halinde toplumun yaþadýðý anayasal sorunlara karþý ilgisiz ve tepkisiz kalabileceðine dikkat çeken Kýlýç, bu sonuçtan da baþta siyaset kurumu olmak üzere herkesin zarar göreceðinin açýk olduðunu söyledi. Korkmadan konuþabilme, öfkelenmeden tartýþma ortamý saðlanarak farklý görüþler ve öneriler arasýnda müzakere yollarýnýn usanmadan denenmesini isteyen Kýlýç, anlamlarý ve tanýmlarý derin ayrýlýklar oluþturan soyut kavramlarýn ön plana çýkarýlmasýnýn sorun üretmekte ve uzlaþma yollarýný zorlaþtýrdýðýný belirtti. Siyaset kurumlarýnýn tam bir uzlaþma saðlamasýnýn zaten düþünülemeyeceðini anlatan Kýlýç, "Herkesin istediklerinin anayasada yer almasý gibi bir ütopyanýn gerçeklerle örtüþmeyeceði açýktýr. Önemli olan referanduma sunulacak anayasanýn yüksek bir katýlýmla kabulünü saðlayacak ortak projelerin ortaya çýkarýlmasýdýr. Toplumu çoðunluðun yada azýnlýðýn dayatmasýyla karþý karþýya býrakmak, sorularýn derinleþmesine ve birlikte yaþama arzusunun zayýflamasýna neden olacaktýr." Dedi. (CÝHAN)

Cizre Emniyet Müdürü Ýçli görevinden alýndý

C

izre Ýlçe Emniyet Müdürü Ercan Ýçli, görevinden alýnarak Þýrnak Ýl Emniyet Müdürlüðü bünyesinde görevlendirildi. Ýçli'nin Cizre'de önceki gün meydana gelen ve iki sivil polisin

ateþ açmasýyla ilgili yürütülen soruþturma kapsamýnda görevinden alýndýðý öðrenildi. Ýlçe Emniyet Müdürü Ercan Ýçli'nin görevden alýnmasýyla ilgili henüz resmi açýklama yapýlmadý. (CÝHAN)

Zayi Ýlaný Mardin Nüfus Müdürlüðünden almýþ olduðum Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür. Büþra KARATEKÝN T.C. No: 28205275078

SATILIK

YEÞÝLLÝ MERKEZ Viranþehir emniyetinden büyük operasyon GÜL MAHALLESÝNDE V ÝMARA 20 METRE YAKINLIKTA SATILIK 2 ARAZÝ BAÐ 22 692 M iranþehir Ýlçe Emniyet Müdürlüðü'nün düzenlediði iki operasyonda 300 adet cep telefonu ve 24 bin 630 paket gümrük kaçaðý sigara ele geçirildi. Polis ve jandarma ekiplerinin müþterek yol uygulamasýnda, Diyarbakýr'dan gelen Orhan C. (31) yönetimindeki "34" plakalý arabada yapýlan aramada 300 adet gümrük kaçaðý cep telefonu ve 296

adet cep telefonu bataryasý ele geçirildi. Ekipler, "06" plakalý bir arabada ise çeþitli markalara ait toplam 24 bin 630 paket gümrük kaçaðý sigara ele geçirdi. Kaçak cep telefonu ve sigaralara el koyuldu.

Cep telefonlarýnýn piyasa deðerinin 40 bin, sigaralarýn 75 bin lira olduðu tahmin ediliyor. Her iki olayda gözaltýna alýnan þüpheliler hakkýnda adli iþlem baþlatýldý. (CÝHAN)

TLF: 0532 442 88 28


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.