5 Ocak 2012 Cumartesi Gazete Sayfaları by Mardin İletişim Gazetesi

Emniyet Müdürü Kara, polis merkezlerini ziyaret etti Ali Edis

ardin Emniyet Müdürü Derviþ Kara, kentte bulunan polis merkezlerini ziyaret etti. Çevik Kuvvet ve Özel Harekat Þubesi ile Yeniþehir Polis

Merkezi Amirliði personelini ziyaret eden Emniyet Müdürü Derviþ Kara, Türk polisi olarak her zaman halkýn hizmetinde olduklarýný belirterek, Mardin’in huzur ve asayiþ açýsýndan Türkiye’nin en güvenli þehirlerinden bir tanesi olduðunu söyledi. Polisin görevinin her zaman

CHP milletvekilleri, Mardin Cezaevi'nde BDP'li Yýldýrýmý ziyaret etti

ile ilgili açýklamada bulunann CHP Sivas Milletvekili ve TBMM Ýdare Amiri Malik Ejder Özdemir, Ýnsan Haklarý Komisyonu Üyesi iken Mardin’de cezaevinde incelmelerde bulunduklarýný belirterek, cezaevi koþullarýný Sayfa 2’de 3’te iyileþtirildiðini belirtti.

GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE

5 Ocak 2013 Cumartesi

halkýn huzurunu güvenini korumak olduðunu belirten Kara, "Mardin Emniyet teþkilatýnda çalýþan bütün arkadaþlarýn bu konuda üstlerine düþen görevi en iyi þekilde yerine getirdiðine inanýyorum." dedi. Zor þartlar altýnda dahi olsa vatanýný, bayraðýný, halkýný korumak için her türlü fedakârlýk gösteren bir teþkilata sahip olduklarýný dile getiren Kara þunlarý söyledi: "Mardin hoþgörü kentidir. Mardin halký her zaman güvenlik güçlerine sahip çýkmýþtýr. Mardin’de birlik beraberlik içindeyiz. Teröre ve karanlýk güçlere karþý omuz omuza olan bir þehirdir. Teþkilatýmýzýn içinde Kürdü, Türkü,Arabý,Çerkezi,Lazý her kesimden polisimiz vardýr. Hepside bu ülkenin huzuru için beraberliði için mücadele veriyor." þeklinde konuþtu

Yýl: 9 Sayý 2537 Fiyatý :25 Kr

Mardin Ortadoðuya açýlan kapý olacak Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Mardin’in geleceðini kurmak için hedeflenen projeleri uygulamak için harekete geçtiklerini belirtti.

Matematik þenliði ve olimpiyatýnýn hazýrlýklarý baþladý

M. Sait Çakar

ardin Valisi Turhan Ayvaz, Mardin’in geleceðini kurmak için hedeflenen projeleri uygulamak için harekete geçtiklerini belirtti.

Mardin’in gerek sanayide gerekse turizmde yakaladýðý baþarýlar dünya çapýnda ismini duyurduðunu belirten Vali Ayvaz,

Nusaybin'de Zihinsel Engelliler Özel Alt Sýnýfý açýldý

usaybin ilçesinde zihinsel engelliler özel alt sýnýfý açýldý. Sosyal Destek Projesi (SODES) kapsamýnda 'Engelsiz eðitim projesi' adýyla Oðuzhan Ýlköðretim Okulu'nda kurulan sýnýfýn açýlýþýný Kaymakam Murat Girgin ve Milli Eðitim Müdürü Ýzzettin Sayfa 2’de 3’te Aydýn yaptý.

“Hayýrlarda rüzgar gibi esen bir Peygamberin ümmeti olmak!

Sayfa 2’de 3’te

Mardin Güneydoðunun deðil Ortadoðu’nun lojistiði olarak düþünüyoruz. Burada büyük yatýrýmlar düþünüyoruz, bize þu anda dünya çapýnda yatýrýmcýlardan hem turizm alanýnda hem sanayi alanýnda yatýrým teklifi geliyor. Þu anda en büyük projemiz Mardin’in eski tarihine sahip çýkmaktýr. 5 bin ile 10 bin yýl önceki Mardin’i ortaya çýkarmak istiyoruz. Onun için eski Mardin’de ki betonarme binalarý yýkarak gerçekleþtirmek istiyoruz. Biz eski Mardin’deki çanak anten, elektrik ve telefon kablolarýný yer altýna çekerek teknolojiye ait her þeyi yer altýna aldýk. Ýnsanlar buraya geldiði zaman sanki 3 bin, 5 bin yýl sonraki yýllarda kendini yaþýyormuþ gibi hissedecek. Mardin kalesinin Milli Savunma bakanlýðý tahsisini turizm bakanlýðýna devrini yaptý. Askeri üssümüz baþka bir yere taþýnacak. Yakýn zamanda taþýndýktan sonra orasýný da halkýmýza açýk hale getireceðiz.“ Dedi.

Kýzýltepe'de alt yapý çalýþmalarý devam ediyor Sedat Aslanaçier

ýzýltepe ilçesinde Belediye Temizlik Ýþleri Müdürlüðü tarafýndan yapýlan çöp rampasýnýn inþaat ve aðaçlandýrma çalýþmalarý devam ediyor. Kýzýltepe Belediyesi tarafýndan Elbeyli köyü yolu üzerinde kurulan çöp rampasýnýn inþaat ve aðaçlandýrma çalýþmalarý aralýksýz devam ediyor. Kýzýltepe Belediye

Baþkan Yardýmcýsý Leyla Salman ve beraberindekiler çalýþmalarý yerinde inceleyerek, aðaçlandýrma çalýþmalarýna katýldý. Salman, "Kýzýltepe Belediyesi olarak çöp rampasýný, çevresini güzelleþtirmek ve yeþillendirmek için aðaçlandýrýyoruz. Çevrimizi aðaçlandýrmak ve güzelleþtirmek birinci önceliðimizdir. Gelecek nesillere daha yeþil bir ilçe býrakmak için gayret gösteriyoruz" dedi

KCK’lýlar evdeki ruhsatsýz silahý, 10 yaþýndaki çocuðun çantasýna sakladý

usaybin ilçesinde terör örgütü KCK'ya yönelik düzenlenen operasyonda, 11 kiþi gözaltýna alýndý. Zanlýlarýn, ikametlerine düzenlenen operasyonda, polisi oyalayarak evde bulunan ruhsatsýz silahý ilkokul öðrencisi çocuðun çantasýna sakladýðý belirlendi. Mardin Emniyet Müdürlüðü'nden yapýlan açýklamada, Terörle Mücadele Þube Müdürlüðü ekipleri tarafýndan Mardin’in Nusaybin ilçesinde düzenlenen eþ zamanlý operasyonda, terör örgütü KCK'nýn talimatlarý doðrultusunda Nusaybin ilçesinde düzenlenen yasadýþý gösterilere katýlarak bu eylemleri organize eden ve bu eylemler esnasýnda olaylara müdahale eden polislere karþý molotof bombalý, havai fiþekli, ses

bombalý ve taþlý saldýrýlarda bulunduklarý tespit edilen toplam 11 kiþi yakalanarak gözaltýna alýndýðý belirtildi. Yakalanan zanlýlarýn evlerinde yapýlan aramada 1 adet ruhsatsýz tabanca, bol miktarda mermi ve çok sayýda örgütsel doküman ele geçirildiði belirtilen açýklamada, "Terör örgütünün çocuklarý istismar noktasýndaki pervasýzlýðý yapýlan operasyon sonrasýnda bir kez daha ortaya çýktý. Arama yapýlan evlerden birinde polisin kapýyý açmalarý yönündeki ikazlarýna raðmen kapýyý açmayarak polisi oyalamaya çalýþan þüphelilerin okula gitmek üzere hazýrlýk yapan 10 yaþýndaki bir kýz çocuðunun çantasýna evde bulunan ruhsatsýz tabancayý sakladýðý ortaya çýkarýldý." Denildi. (CÝHAN)

5 Ocak 2013 Cumartesi

CHP milletvekilleri, Mardin Cezaevi'nde BDP'li Yýldýrýmý ziyaret etti Ýsmail Erkar

HP Sivas Milletvekili ve TBMM Ýdare Amiri Malik Ejder Özdemir ve CHP Malatya Milletvekili Veli Aðbaba, Mardin Cezaevi'nde tutuklu bulunan BDP Mardin Milletvekili Gülser Yýldýrým'ý ziyaret etti. CHP Mardin Ýl Baþkanlýðýnda konu ile ilgili açýklamada bulunann CHP Sivas Milletvekili ve TBMM Ýdare Amiri Malik Ejder Özdemir, Ýnsan Haklarý Komisyonu Üyesi iken Mardin’de cezaevinde incelmelerde bulunduklarýný belirterek, cezaevi koþullarýný iyileþtirildiðini belirtti. Tutuklu BDP Mardin Milletvekili Gülser Yýldýrým ile görüþtüklerini ifade eden Özdemir þunlarý söyledi: ''Bugün ayrýca ben Ýnsan Haklarý Komisyonu Üyesi iken Mardin

cezaevini ziyaret ettik. O günden bu yana koþullarda iyileþme var mýydý, onlar bakmaya çalýþtýk. Bir memnuniyetimi ifade etmek istiyorum. 5 ay önce geldiðimiz cezaevi koþullarý bugün gerçekten çok daha iyileþmiþ þekilde. O gün geldiðimizde kadýnlar koðuþunda 20 kiþilik koðuþlarda 62 kadýn kalýyordu. Bugün önce cazeevi yöneticilerinden bilgi aldýk. Bu sayýnýn bir kýsmý baþka cezaevlerine gönderilmiþti. Dolayýsýyla cezaevindeki eski yoðunluk yok. Fiziki koþullarda iyileþme var. Tabi orda baþka sýkýntý doðmuþ. Bu cezaevinden baþka cezaevlerine nakledilen insanlar ailelerinden uzaklaþmýþ vaziyetteler. Onlarýn görüþme sýkýntýlarý olduðu öðrendik." dedi Tutuklu milletvekili Gülser Yýldýrým ile günlük siyaseti

konuþtuklarýný aktaran Özdemir, konuþmasýna þöyle devam etti: "Kýsa bir tespit yaptýk. Genel konularý konuþtuk. Daha çok milletvekilimizi dinledik. Cezaevi koþullarýný, KCK davasý ile ilgili doðrudan kendi iddianamesinde haksýz yere suçlandýðýný bize ifade etti. CHP Malatya Milletvekili Veli Aðbaba ise cezaevlerinde tutuklu bulunan milletvekilleri ile görüþüp bir rapor hazýrlayacaklarýný ifade etti. Aðbaba, "Geçtiðimiz yýlýn son haftasýnda ceza evi komisyon üyesi olarak Silivri’deki tutuklu

bulunan milletvekillerini ziyaret etmiþtik. Bugünde Mardin ceza evinde tutuklu bulunan Mardin Milletvekili Gülser Yýldýrým’ý ziyaret ettik. Diyarbakýr cezaevinde de kalan diðer tutuklu milletvekillerini ziyaret edeceðiz. Bir rapor hazýrlayýp genel baþkanýmýza sunacaðýz." diye konuþtu.

Matematik þenliði ve olimpiyatýnýn hazýrlýklarý baþladý Öðretmenlerin lojman sorunlarýna çözüm bulunsun M. Sait Çakar

Ali Edis

idyat ilçesinde Kaymakam Oðzuhan Bingöl’ün ‘Matematik Þenliði ve Olimpiyatlarý’ yapýlmasý için verdiði talimat doðrultusunda harekete geçen eðitimciler ilk toplantýsýný gerçekleþtirdi. Hükümet Konaðý Toplantý Salonunda bir araya gelen okul müdürleri ve öðretmenler ‘matematik þenliði ve olimpiyatlarý’ hazýrlýklarýný görüþtü. Kaymakam Oðuzhan Bingöl baþkanlýðýnda kurulan komisyonda her daldan

öðretmen bulunuyor. Toplantýda eðitimcileri bilgilendiren komisyon üyesi Abdulkadir Akgül, her okulda derece elde eden üç öðrencinin ödüllendirileceðini ardýndan yapýlacak finalde ise birinci öðrencilerle birlikte okul idaresi ve ilgili öðretmenlerin Kaymakamlýk tarafýndan ödüllendirileceðini kaydetti. Matematik baþta olmak üzere resim, þiir, kompozisyon dallarda öðrenciler hünerlerini sergileyecek. Þenliklere 49 ortaöðretim, 29 meslek ve teknik eðitim lisesinin öðrencileri katýlacak.

ürk Eðitim-Sen ve Türkiye Kamu-Sen Mardin Þube baþkaný Bahattin Biçer, Mardin'de yaþanan ve çözülmeyen lojman sýkýntýlarý ile ilgili yazýlý açýklama yaptý. Biçer bu lojmanlarýn uzun süredir boþaltýldýðýný Milli Emlak müdürlüðüne devredildiðini hatta TOKÝ ile Valiliðin anlaþtýðýný bir yýl içerisinde Toki'nin dairelerini bitireceklerini bildiklerini ancak 2 yýla yakýn zaman geçmesine raðmen hiçbir þey yapýlmadýðýný söyledi. Öðretmen Lojmanlarýnýn zaten bakýmsýz olduðunu ve oturan öðretmenlerin de çýkmak zorunda kalmasýyla iyice çürümeye terk edildiðini belirten

Biçer, öðretmenlerin Mardin'de kalmaya baþlamasýyla yüksek olan kiralarýn iyice arttýðýný öðretmenlerin zorluklar çektiðini dile getirdi. Mardin Valiliðin bu durumu el atmasý gerektiðini kaydeden Biçer, Milli Eðitim Bakanlýðý eðitim çalýþanýný Güneydoðu'da tutmak istiyorsa öncelikle eðitim çalýþanýnýn barýnma sorunlarýný çözmelidir.Eðitim çalýþanlarýnýn kümese benzer yerlerde deðil insanca yaþayabileceði yerler yapýlmalýdýr. Ýnsanlarýnýn kaderlerinin ev sahiplerine býrakýlamayacaðýný zaten geçinmekte sorunu olan öðretmenlerin yüksek kiralar yüzünden iyice belinin büküldü ortadadýr. “ dedi.

Nusaybin'de Zihinsel Engelliler Özel Alt Sýnýfý açýldý Sedat Aslanaçier

usaybin ilçesinde zihinsel engelliler özel alt sýnýfý açýldý.

Sosyal Destek Projesi (SODES) kapsamýnda 'Engelsiz eðitim projesi' adýyla Oðuzhan Ýlköðretim Okulu'nda kurulan sýnýfýn açýlýþýný Kaymakam Murat Girgin ve Milli Eðitim Müdürü Ýzzettin Aydýn yaptý. Kurdele kesiminden sonra konuþan Kaymakam Girgin, sýnýfýn önemine deðindi. Bu tür projeleri devam ettirmek istediklerini kaydeden Kaymakam Girgin, "Çocuklarýmýzýn burada alacaklarý

özel, profesyonel bir eðitimle hayata, normal günlük hayatlarýna ve eðitim öðretim hayatlarýna çok daha kolay bir þekilde devam edebilecekler. Biz bu projeleri çok önemsiyoruz. Diðer okullarýmýzda da benzer sýnýflarýn açýlmasý için çaba göstereceðiz" dedi. Milli Eðitim Müdürü Ýzzettin Aydýn ise, "Kalkýnma Bakanlýðýmýzýn her yýl açtýðý SODES projelerine baþvurduk. Ýlçemizde 'Engelsiz eðitim' projemiz kabul edildi. Sýnýflarýmýzda çocuklarýmýzýn ihtiyaç duyacaðý her türlü materyal var" diye konuþtu Açýlýþtan sonra engelsiz eðitimi anlatan sinevizyon gösterimi yapýldý.

“Hayýrlarda rüzgar gibi esen bir Peygamberin ümmeti olmak!

omþusu aç iken tok yatan bizden deðildir” biz müslümanlar için önemli bir konuyu dile getiren Resulullah (s.a.s) Efendimizi ne zaman anlayacaðýmýz konusunda daha ne kadar zaman geçmesi gerektiðini tahmin etmek güç bir mesele olarak karþýmýzda durmakta. Ve anlaþýlan daha çok zaman geçecek. Garip olan bizim bu kadar yaþayýp yaþayamayacaðýmýzdýr. Mücadeleci bir peygamberi pasif olan bizler nasýl anlayabiliriz ki? Çoðu ödevlerimizi ihmal ettiðimiz gibi bu ödevi de yeterince ihmal ettiðimizi düþünüyor ve bu konu da hep baþkalarýnýn yapmasýný beklemekteyiz. Ya baþkalarý yapmazsa? Yapsa da bizim payýmýza düþecek olan ne? Hiç düþündük mü? Kimsenin yaptýðý veya yapmadýðý sadece kendisini Muharrem baðlar. Aðalday Verebildiklerimizin sahibiyiz. Veremediklerimiz ise sadece bize yük olmaktan baþka bir iþe yaramýyor. Verdikçe mutlu olabiliyor insan. Verdiklerimiz bizimdir. Ve baþkalarýnýn yaralarýný sardýðýmýz kadar yaþadýðýmýzýn bir anlam kazanacaðýný düþünmekteyim. Verdiklerimiz derken ilk akla parasal güç gelir. Ama bunlarýn dýþýnda Allah’ýn (c.c) biz insanlara verdiði nice nimetler vardýr. Sýhhat, mal, mülk ve ilim. Bunlarla da Allah’ýn(c.c) istediði þekilde çeþitli hizmetlerde bulunulabilir. Tarihe adýný yazdýran müslüman þahsiyetler bu tür nimetlerle ama en önemli ve hala geçerliliðini korumakta olan ilimleriyle imza atmýþlardýr. Paylaþmayý bize peygamberimiz öðretti. Güvenirliliði, kardeþliði, sevgiyi. Yarýnlarýn temellerini atacak mimarlar bu kodlarý da iyi ezberlemeli. Baþarýlý olmak için bu müesseleri eyleme dönüþtürmek lazým gelir. Hiçbir kavram eyleme dönüþmediði sürece fazla bir anlam taþýmayacaktýr. Toplumumuzun þiddetle ihtiyacý olan önceliklerimizin ilk sýrasýna “eminliði” koymadýðýmýz sürece bu hayat, bizi yaradanýn hoþlanacaðý bir hayat tarzý olmaz. Çünkü müslümaným diyebilmeniz için emin olmanýz lazým aksi halde sekiz harfi bir araya getirmenin hiçbir anlamý olmaz.(m-ü-sl-ü-m-a-n) Emin’seniz Allah’lýsýnýz, Muhammed’lisiniz, müslümansýnýz, seversiniz, sevilirsiniz, mutlusunuz. Paylaþmak; emin olanýn, ahlaklý olduðunun bir göstergesidir. Ancak imanlý olan kendisine verilenlerin sahibi deðilde bekçisi, emanetçisi olduðunun bilincindedir. Vakti gelince emanet edilenleri geri vereceði günü dört gözle bekler. Emanete hiyanet etmekten kaçýnýr. Allah(c.c) yolunda harcanacaklarýn kat kat geri verileceðinin bilinciyle hareket eder. Verdiklerinin bir kayýp deðil aksine bir yatýrým olduðunu düþünür. Ayrýca Allah’ý(c.c) razý etmekse mesele, bir Müslüman tüm malýný feda edebilmeli Ebu Bekir(r.a) gibi. Yakýn akrabalarýmýzdan, komþu ve mahallelimizden baþlayarak gücümüz nispetinde elimizden geldiðince infak etme konusunda duyarlý olmalýyýz. Uzak yerlere de yardým yapýlacaksa ve bu yardýmlar oralara ulaþacaksa “emin” bir þahýs, kurum v.s. her kimse bu yardýmý götürecek yardým edilmeli. Bu gün onlarýn yardýma ihtiyacý var. Yarýn bizim de onlar gibi yardýma muhtaç olmayacaðýmýz ne malum? Sýra bize de gelebilir…söz konusu hangi ülke /halk olsa önemli deðil. Ve ezilen halklar Müslüman ise….acele etmeli. Elbette dinimiz mazlumdan yana olmamýzý emreder ve mazlumun dini de sorulmaz . Mazlumsa bizim sahiplenmemiz lazým.

Kaymakam Demirci'den Esnafa Ziyaret Ýsmail Erkar

erik Kaymakamý Ahmet Demirci, ilçe esnafýný ziyaret etti. Kaymakam Demirci, esnafla sohbet ederek sorun ve sýkýntýlarýný dinlediklerini, ilçenin daha çok geliþmesiyle ilgili olarak da esnafýn

düþüncelerini aldýðýný söyledi. Çarþý esnafý ise, Kaymakam Demirci'nin yaptýðý ziyaretlerden duyduklarý memnuniyeti dile getirerek, "Kaymakamýmýzýn göreve baþladýðý günden beri zaman zaman iþ yerlerimizi ziyaret ederek, sorun ve sýkýntýlarýmýzý dinlemesi bizleri çok memnun etmektedir" dedi.

Ben gidip savaþalým demiyorum. Elimizden maddi bir destek geliyorsa yapalým. Ve daha da önemlisi ellerimizi açýp “dua” etmenizi istirham ediyorum. Çünkü dua edilenler mazlum. Ve onlar da dua ediyorlardýr. Umulurki bizim de dualarýmýz o mazlumlarýn dualarýna karýþýr da kabul olunur. Zira “mazlumun duasý ile Allah (c.c) arasýnda perde yoktur.”Hz.Muhammed (s.a.s) “….Kendilerine rýzýk olarak verdiklerimizden de Allah yolunda harcarlar.” Bakara/3

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

5 Ocak 2013 Cumartesi

'Devletle PKK'nýn istekleri arasýnda köklü farklýlýk var müzakerede baþarý zor'

ürt siyasetçi ve yazar Ýbrahim Güçlü, PKK'nýn istekleriyle devletin istekleri arasýnda köklü bir farklýlýk bulunduðunu belirterek "Bu farklýlýklarý görmeden ve somutça saptamadan, yapýlacak görüþme ve müzakerelerden baþarý elde etmek olanaklý deðil." dedi. Güçlü, Öcalan'ýn Türkiye ve ben merkezli çözümden yana vulgar ve kaba yaklaþým sahibi, Kandil'in ise Suriye'deki sivil ayaklanma ve iç savaþ sonrasý her þeyiyle Ýran ve Suriye'ye baðýmlý, BDP'nin ise irade sahibi olmadýðýný savundu. Cihan Haber Ajansý'na (Cihan) konuþan Ýbrahim Güçlü, devletin yýllarca Kürt sorununu PKK sorunu ile ayný gördüðünü ifade etti. Sorunlarýn 'güvenlik ve emniyet' metoduyla çözülmek istendiðini dile getiren Güçlü, bu uygulama zihniyetinin büyük tahribatlara, katliamlara, ölümlere, köy boþaltmalara, insansýzlaþtýrmaya, sürgünlere, psikolojik tahribata yol açtýðýný belirtti. AK Parti'nin hükümet olmasýnýn Kürtlerin de iktidar olma, kendi kendini yönetme arzu ve isteðinin somut bir talebe dönüþmesi ile birlikte bu iktidarýn taban geniþlemesinin çýkarlarýna uygun uygulama ve projelerin hayata geçirmeye baþladýðýný anlatan Güçlü, AK Parti'ye Kürtlerin büyük bir kesimin oy vermiþ olmasýnýn da yeni bir refleks ve yaklaþýmý zorunlu hale getirdiðini kaydetti. Hükümetin Kürt sorunu ile PKK sorununu birbirinden ayýrt etmeye baþladýðýný ifade eden Güçlü, birbirinden ayýrma siyasetinin bir projesi olarak PKK ile görüþmenin enstrüman olarak uygulama alanýna sokulduðunu söyledi. Silvan'daki olaylardan sonra bu görüþmelerin kesildiði ileri sürülmüþ olmasýna raðmen, yine de PKK ile görüþmenin yedekte tutulduðunun anlaþýldýðýný belirten Güçlü, Baþbakan'ýn Öcalan ile görüþüldüðü açýklamasýndan sonra PKK'nýn silah býrakacaðýyla ilgili iyimser bir ortam oluþturulduðunu, birçok yazar, siyasetçi, basýn mensubunun da buna inanmaya baþladýðýný ifade etti. Güçlü, þöyle devam etti: "Bu durum, geçmiþten dersler çýkarýlmadýðýný, PKK'nýn tanýnmadýðýný, PKK'nýn yeni bölgesel iliþkilerinin ne olduðunun anlaþýlmadýðýný, Öcalan'ýn konumuyla Kandil ve Türkiye merkezli alanýn dýþýndaki PKK'lý yöneticilerin iradesini, etkisini ve muktedir yapýlarýnýn düzeyinin ve niteliðinin kavranmadýðýný gösteriyor. Ya da bu dile getirdiðim konularýn farkýnda olunmasýna raðmen, asýl stratejik sorundan uzaklaþýlmasý, Kürt milletinin haklarýnýn teslimini, uluslarýn kendi kaderlerini tayin hakký, uluslar arasý hukuk ve sözleþmeler çerçevesinde yerine getirmemek için zaman kazanma, sorunu erteleme yoluna gitme stratejsini sürdürme gibi þark kurnazlýðý içinde olma gibi tehlikeli bir tutum sergilenmektedir." "PKK silahla varolan bir yapý" PKK'nýn silahla var olan bir yapý olduðuna dikkat çeken Güçlü, PKK'nýn silahtan arýndýðý zaman varlýk koþulunun da ortada kalkacaðýný kaydetti. "Bu durumda PKK nasýl olur da silahlý yapýdan vazgeçer, silahlarý bir tarafa býrakarak, siyasi hayata karýþýr?" diye soran Güçlü, PKK yöneticilerinin çoðunluðunun silahlý yapýsý ile karizma kazanmýþ durumda

olduðunu ifade etti. "PKK'nýn silahlý yapýsýnýn son bulmasýnýn, onlarý boþluða düþürecek tabiri caizse apoletlerinden arýndýrarak, kýymeti harbiyesi olmayan, kimliksiz kiþiler haline getirecektir." diyen Güçlü, "Bunu hesap eden ve bilen PKK yöneticileri, PKK'nýn silahlý yapýsýndan vazgeçer mi? PKK yöneticileri, bundan dolayý, en azýndan kendi konumlarýný ve imtiyazlarýný koruyan bir statü kazanmadan ve daha ileri bir konum-statü kazanmadan mevcut statülerinden vazgeçmeleri olanaklý deðildir. Ayrýca PKK yöneticileri, çok yönlü hukuksal soruþturmalar ve ceza-i müeyyidelerle karþý-karþýyalar. Sivilleþmeleri, daðdan ovaya inmeleri halinde, büyük cezalara çarptýrýlacaklarýný da biliyorlar. Bu nedenle PKK yöneticilerinin, bu cezalardan kurtulma gibi bir talebe sahip olmalarý kadar doðal bir þey olamaz. Üstelik eðer devlet-hükümet kendileriyle pazarlýk yapma konumundaysalar, bunu istemeleri daha da doðaldýr. PKK'nýn istekleriyle devletin istekleri arasýnda köklü bir farklýlýk var. Bu farklýlýklarý görmeden ve somutça saptamadan, yapýlacak görüþme ve müzakerelerden baþarý elde etmek olanaklý deðildir. Devlet-hükümet, PKK'yý silahsýzlandýrmak istiyor. Bu nedenle de PKK'nýn silahý býrakmasýný istiyor. Baþka bir tanýmla, PKK'nýn varlýk koþulunu yok ederek, PKK'yý tasfiye etmek istiyor. PKK yöneticilerinin bu gerçeði görmemesi olanaklý mý? Eðer bu gerçekleri görürlerse, o zaman bu isteði karþýlýksýz kabul etmeleri olanaklý mý?" diye konuþtu. "Pkk bölgede egemen olmak istiyor" Terör örgütü PKK'nýn kendi silahlý güçleriyle belirli bir bölgede egemen olmak istediðini belirten Güçlü, bu sebeple PKK'nýn bir dönem önce Devrimci Halk Savaþý'ný baþlattýðýný açýkça ilan ettiðini hatýrlattý. Bu stratejiye baðlý olarak da Þemdinli'de 'kurtarýlmýþ bölge' atýlýmý yaptýðýný anlatan Güçlü, þunlarý söyledi: "O günden bugüne ne deðiþti de PKK Devrimci Halk Savaþý stratejisinde vazgeçti de silah býrakmaya razý oldu? Ayrýca PKK, devlet-hükümetle müzakereyi zaman kaybý, devrimci reflekslerden uzaklaþma, gevþeme, mobilize olma, devlete karþý silahlý devrimci savaþý kazanmak için yapýlmasý gereken hazýrlýklarý engellemek olarak deðerlendiriyor; daha sýký hazýrlýðý, þiddete dayalý mücadeleyi aralýksýz devam ettirmeyi planlamayý doðru buluyordu. Yine ne oldu da PKK bu yaklaþým ve perspektiften uzaklaþarak devlethükümetle müzakereyi benimsedi. Demek ki müzakere ile sorunlarýn çözümlenebileceðini kabul eder duruma geldi. Müzakere açýsýndan, taraflarýn sahip olduðu ve olacaðý irade ve kararlýlýk çok önemlidir. Müzakerede, taraflarýn özgür olmalarý, evrensel parametrelere, demokratik parametrelere, insan hak ve özgürlüklerine uygun çözüm ve anlaþma konusunda hazýrlýklý ve donanýmlý; eski paradigmalardan uzaklaþmalarý; soðuk savaþ döneminin çatýþmacý, çözümsüzlük mantýðýndan uzak olmasý gerekir. Ne yazýk ki taraflar, sýraladýðým özelliklere sahip deðiller." "Öcalan Türkiye ve ben merkezli

çözümden yana" PKK'nýn tek bir iradeye sahip olmadýðý gibi özgür iradeye de sahip olmadýðýný vurgulayan Güçlü, PKK'nýn devlet tarafýndan kurulduðu göz önüne alýndýðý zaman, kurucu iradenin hala PKK üzerinde etkinliðinin devam ettiðini ya da devam etmesi için her fýrsatý kullanmaya çalýþtýðýný belirtti. Öcalan'ýn Türkiye ve ben merkezli çözümden yana olduðuna dikkat çeken Güçlü, "Alabildiðine vulgar ve kaba bir yaklaþým sahibi. Kandil, Suriye'deki sivil ayaklanma ve iç savaþ sonrasý her yanýyla Ýran ve Suriye ile baðýmlý hale geldi. Kandil, Ýran, Suriye, Maliki, Lübnan Hizbullah'ý cephesi içinde yer almakta. Bu nedenle, Ýran ve Suriye istemediði sürece, müzakereye oturmasý bile olanaklý deðil. BDP ise hiç bir irade sahibi deðil. Öcalan ve Kandil iradesi arasýnda parçalanmýþ, iradesiz hale gelmiþ durumda. Bunun yanýnda, müzakerede, demokratik olanla olmayan kriterlerin karþý karþýya olmalarý da baþlý baþýna bir problem. Hükümette, demokratik olmayan bir metotla, kendisi iþi kotarmak istiyor, kimseyi, kendi dýþýndaki siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini ortak etmek istemiyor. Ama bir yanda da onlarý hesaba katýp katmamakta kararsýz. PKK ise tek ideolojiye, tek partiye, tek lidere dayalý siyasi sistem parametreleriyle, demokrasi ve hukuk dýþý çözümden yana. Kendisi demokratik olmayan bir yoldan Kürtlere hükmetmek istiyor." þeklinde konuþtu. "Çözüm Kürt sorununun doðru tanýmlanmasý" Hayallerle yatýp kalkmamayý öðrenmek gerektiðini dile getiren Güçlü, þöyle devam etti: "1993 yýlýnda Özal'ýn baþladýðý görüþmelerin ve daha sonraki diyaloglarýn baþarýlý olmamasý ve sonuç vermemesi, sýraladýðýmýz bu nedenlerden kaynaklandýðý açýktýr. Bu nedenle çözüm, müzakerede deðil. Çözüm, Kürt millet sorununun doðru tanýmlanmasýdýr. Kürdistan sorununun Ortadoðu çapýndaki boyutlarý görülerek, evrensel parametrelerle, uluslararasý hukuk kurallarý ve sözleþmeler çerçevesinde sorunun çözümü için Kürt halkýnýn deðiþik kesimleriyle ve toplumsal temsil güçleriyle görüþerek yeni bir toplumsal sözleþme; devletin Kürtlerin ve Türklerin ve herkesin devleti olacak bir toplumsal sözleþmeyi benimsemekten geçer. Müzakere yolu, sorunu-sorunlarý çözmek istememenin, Kürt milletinin haklarýnýn teslim edilmemesinin bir gerekçesi olmaya dönüþmüþ durumda. Bunun doðru bir yol ve çözüm yolu olmadýðý açýktýr. Doðru yolu seçmek ve bulmak kaçýnýlmazdýr.” (CÝHAN)

Kimse Yok mu Derneði’nden 3 bin aileye yardým

imse Yok Mu Derneði Diyarbakýr Þubesi, maddi durumu iyi olmayan 3 bin aileye gýda yardýmýnda bulundu. Hizmete girdiði günden bu yana ekonomik durumu elveriþli olmayan bir çok aileye yönelik ayni ve nakdi yardýmlarda bulunan Kimse Yok Mu Derneði, belirlediði program dahilinde gýda, ayakkabý, bay-bayan ve çocuk kýyafetleri yardým çalýþmalarýný aralýksýz olarak sürdürüyor. Kimse Yok Mu Derneði Diyarbakýr Þubesi Baþkaný Ahmet Dabanoðlu, içinde temel gýda maddesinin olduðu paketlerinin daðýtýmýný sürdürdüklerini söyledi. Dabanoðlu, “Daha önce tek tek evlerine giderek sosyal incelemesini yaptýðýmýz ekonomik durumu elveriþli olmayan ailelerimizi tespit etmiþtik. Bu ailelerimiz hiç bir geliri olmayan, kirada ikamet eden ve çalýþabilecek durumda hiç kimseleri olmayan aileler. Yani kýsacasý yiyecek bir lokma ekmeði bile bulunmayan

aileler. Dernek ekibimiz, titiz bir çalýþmanýn sonucunda oluþturduklarý liste dahilinde gýda kolisi daðýtýmýna baþladýk.” diye konuþtu. Ülkemizin batý kesimlerinde ikamet eden hayýrsever vatandaþlarýmýzýn gönderdiði bu yardýmlarý, belirlediðimiz program dahilinde acil ihtiyaç sýrasýna göre daðýtmaya devam edeceklerini anlatan Dabanoðlu þunlarý söyledi: “Bu kapsamda mart ayýna kadar çalýþmalarýmýz devam edecek. Bütün muhtaçlara ulaþýp, onlarýn bir tebessümüne vesile olarak hayýr dualarýný almak için, gönül dünyalarý aydýnlýk olan bütün halkýmýzý bu muhteþem kardeþlik, sevgi ve yardýmlaþma hamlesine davet ediyoruz. Az veya çok olmasý hiç önemli deðil. Yeter ki el ele, gönül gönüle verelim. Etrafýmýzdaki bütün ihtiyaç sahiplerine beraber ulaþalým. Bütün vatandaþlarýmýzý bu hayýr zincirinin bir halkasý olmaya davet ediyoruz.” (CÝHAN)

Çocuklar okul istiyor

dana’da daha çok Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi’nden göçle gelen ailelerin çocuklarýndan oluþan bir grup ilköðretim öðrencisi, yaþadýklarý semte okul yapýlmasý için eylem yaptý. Velilerin de destek verdiði organizasyonda caddeyi kapatan öðrenciler, ellerinde ‘okula yorulmadan gitmek istiyorum’ ‘ülkem için okumam gerek’ ‘1 TL okul harçlýðýmý yolumu kesip, zorla alýyorlar’ þeklindeki dövizlerle sorunlarýna dikkat çekti. Merkez Seyhan ilçesindeki Gülbahçesi Mahallesi’nde anne ve babalarýyla her gün yaklaþýk 4 kilometre yürüyerek kendilerine en yakýn Bedrettin Demirel Ýlköðretim Okulu’na gittiklerini belirten öðrenciler ‘okul istiyoruz’ diye slogan attý. Muhtarý Abdulgani Önen, üç yýldýr Milli Eðitim’den yeni bir okul istediklerini kaydetti. Aralarýnda 5 ve 6 yaþlarýndaki okul öncesi çocuklarýnda bulunduðu 500 civarýndaki öðrencinin çok zor þartlarda yürüyerek Bedrettin Demirel Ýlköðretim Okulu’nda eðitim aldýðýný anlatan Önen, söz

konusu bölgeye bir lise ve ilköðretimin yapýlmasý için Vali Hüseyin Avni Coþ’tan yardým talep ettiklerini aktardý. Þehrin kenar semtindeki mahallede çoðu zaman madde baðýmlýlarýnýn öðrencilerin harçlýklarýný zorla ellerinden aldýðýný vurgulayan Önen, “Yavrularýmýz geleceðin teminatýdýr. Kaç yýldýr binlerce kiþinin yaþadýðý yerde bir okulun inþa edilmesi için çaba gösteriyorum. Fakat bir sonuç alamadým.” dedi. Velilerden Bayhan Alpaltun da ev ile okul arasýndaki uzak mesafe dolayýsý ile üç çocuðundan birisini okula gönderebildiðini ileri sürdü. Diðer iki çocuðunun yol mesafesi ve güvenlik nedeniyle anaokuluna gönderemediðini ifade eden Alpaltun, “Yaðmurlu günlerde büyük sýkýntý çekiyoruz. Araç imkânýmýz olmadýðýndan onlarý okula gönderemiyorum. Ýsteðimiz çok fazla deðil, sadece geleceðimiz için bir okul.”diye konuþtu. Beþ çocuk babasý Arafat Ergin’de ilköðretim düzeyindeki bir çocuðun her gün okul için 8 kilometre gidip–gelmek durumunda

kaldýðýný hatýrlatan Ergin, “Öðrencilerin kullandýðý yolda aydýnlatma yok. Yaðmurlu günlerde çamur diz boyu. Ýsteðimiz çocuklarýn bizler gibi cahil kalmamasý. 66 aylýk çocuklarýn eðitime baþlamasý isteniyor; ama biz 10 yaþýndakini güçlükle bu þartlarda güçlükle okutuyoruz.” þeklinde konuþtu. Anne Altun Taþkýn ise gününün çocuklarýný okula götürüp–getirmekle geçtiðini dile getirdi. Yavrularýnýn güvenliðinden endiþe ettiklerine dikkat çeken Taþkýn, çocuklarýn kimi durumlarda okula gitmek istemediðini kaydetti. Diðer anneler ise kanal boyu süren hal yolunda araç yoðunluðundan büyüklerin bile güçlükle yürüyebildiðini aktarýp, “5–6 yaþlarýndaki çocuklarýmýz nasýl yapsýn?” diye sordu. (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

5 Ocak 2013 Cumartesi

Kan davasý, 30 çocuðun eðitimini Þýrnak KCK davasýndaki sanýklara ceza yaðdý engelliyor T G

üneydoðu Anadolu bölgesinde yaygýn olarak görülen kan davalarý, ocaklarý sündürüyor, eðitimi baltalýyor hatta yaþam hakkýna ipotek koyuyor. Þanlýurfa’nýn Siverek ilçesine baðlý Oyman köyü ile Karaçalý ve Payamlý mezrasý arasýnda yaþanan kan davasý, 30 öðrencinin eðitimine engel oldu. Geçen yýl Oymana köyü ile Karaçalý ve Payamlý mezralarý arasýnda çýkan silahlý çatýþmada 5 kiþi hayatýný kaybetti. Olayýn ardýndan iki mezrada oturanlar evlerini terk etti. Evlerini terk eden vatandaþlar arazilerini iþlemesi için iki mezraya 26 hane yerleþtirdi. Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü iki mezrada oturan 30 öðrenci için her gün servis gönderiyor. Ancak iþçi aileler de olayýn bir tarafý gibi görüldüðü için okulun bulunduðu Büyükkazanlý köyü güzergâhýnda bulunan Oyman köyünden geçmekten çekiniyor. Okullarýn açýlmasýnýn üzerinden 4 ay geçmesine raðmen, mezradaki aileler çocuklarýný kan davasý nedeniyle köydeki okula gönderemiyor. Mezra sakinlerinin Siverek merkezde taþýmalý eðitim talebi Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýndan reddedildi. Mezra sakinlerinin giriþimi sonucu Siverek Kaymakamý ve Þanlýurfa Valisi olaya el attý. Ancak jandarmanýn verdiði, 'Öðrencilerin bu köyden geçmesi risklidir'

raporu, yetkililerin elini kolunu baðladý. Minik öðrenciler ise olup bitenden habersiz, velilerine ne zaman okula gideceklerini soruyor. Veliler ise farklý bahanelerle minikleri oyaladýklarýný belirtti. Bugün yine servis için yola çýkan öðrenciler, “Biz tarlada çalýþmak istemiyoruz, çoban olmak da istemiyoruz. Biz adam olmak istiyoruz. Doktor ve avukat olmak istiyoruz." diyerek okullarýna devam etmek istediklerini söyledi.

Mezra sakini Þeyhmus Baþalan, çocuklarýn eðitimlerini sürdürmeleri için fedakarlýða katlanabileceklerini ifade etti. Çocuklarýnýn ve torunlarýnýn kendileri gibi eðitimsiz kalmamalarýný isteyen Baþalan, “Çocuklar için ben koyunlara gidiyorum. Torunlarýmýz okula gitsin. Eðitim yýlý dönemin yarýsýna geldi fakat hala okula gidemiyorlar.” dedi. Torununun her gün çantasýný kucaðýna alarak aðladýðýný dile getiren Baþalan, miniklerin gözyaþlarýnýn dindirilmesi gerektiðinin altýný çizdi. Payamlý mezrasý sakini Abdullah Baþalan da öðrencilerin Siverek merkeze alýnma talebini reddeden Milli Eðitim Müdürlüðü'ne tepki gösterdi. Geçen yýl öðrencilerin ilçe merkezine taþýndýðýný hatýrlatan Baþalan, "Ben çocuklarýmý okutmak istiyorum. Öðrencilerimiz geçen yýl Siverek’e gidiyordu. Milli Eðitim Müdürlüðü þimdi Büyükkazanlý köyüne gitmesini karara baðlamýþ. Büyükkazanlý köyü ile ilgili sorunumuz yok. Ancak hasýmlarýmýzýn köyü ayný güzergahta. Bu nedenle o yolu kullanamýyoruz. Çocuklarýmýzý ölüme getirmedik, onlarýn cahil kalmasýný istemiyoruz. Bu konuda yetkililerin desteðini istiyoruz.” ifadelerine yer verdi. Siverek Kaymakamlýðý yetkilileri de jandarmanýn verdiði raporu hatýrlatarak yeni yöntemler aradýklarýný belirtti. Bu dönem için servis ihalesinin yapýldýðýný belirten yetkililer, önümüzdeki dönem öðrencilerin okullarýný deðiþtirmek için giriþimlerinin devam ettiðini bildirdi. Yetkililer, sorunun ikinci dönem çözüleceðini müjdeledi. (CÝHAN)

erör örgütü KCK’nýn Þýrnak yapýlanmasý içinde yer aldýklarý gerekçesiyle 2009 yýlýndan beri yargýlanan sanýklara ceza yaðdý. Mahkeme heyeti, aralarýnda BDP Milletvekili Faysal Sarýyýldýz'ýn da yer aldýðý 41'i tutuklu 55 sanýktan 40'ýný, 6 yýl 3'er ay ile 17 yýl arasýnda deðiþen sürelerde hapis cezasýna çarptýrýldý. Ceza üst sýnýrdan verilirken herhangi bir indirim yapýlmadý. Þýrnak'ta terör örgütü KCK’ya yönelik 2009 yýlýnda düzenlenen operasyonda tutuklanan ve haklarýnda terör örgütü üyeliði, yöneticiliði ve patlayýcý madde bulundurmaktan dava açýlan 55 kiþinin yargýlanmasý tamamlandý. Geçen yýl yapýlan düzenlemeyle özel yetkileri alýnan Diyarbakýr 6’ýncý Aðýr Ceza Mahkemesi’nde görülen davanýn karar duruþmasýnda sanýklar, anadilde savunma hakkýnýn Meclis'ten geçeceðini belirterek ek süre istedi. Ancak mahkeme heyeti, bu konuda þuana kadar kendilerine herhangi bir þeyin ulaþmadýðýný belirterek yargýlamaya devam etti. Mahkeme heyetinin karar açýklamak için ara vereceðini belirtmesi üzerine söz alan tutuklu sanýklardan Sedat Dalga, dosyadaki ‘Korkmaz’ kod adlý gizli tanýðýn kendisi olduðunu belirterek, beyanlarýndan vazgeçtiðini söyledi. Sanýk Dalga, kendisine psikolojik baský yapýldýðýný iddia etti. Mahkeme heyeti daha sonra sanýklara tek tek söz hakký vererek son isteklerini sordu. Sanýklar

Kürtçe savunma isteklerini tekrar ederek, ek süre istedi. Mahkeme heyeti ek süre talebini reddederek karar vermek için duruþmaya ara verdi. Mahkeme Baþkaný Bekir Türksoy, kararýný açýklamadan önce bir açýklama yaptý. Türksoy, cezalarý alt sýnýrdan uzaklaþtýrarak verdiklerini belirtti. “Taþ atanlara 6 yýl ceza verilmiyor. Azmettirenlere daha fazla ceza veriliyor bu da normal. Mahkeme heyeti olarak sanýklarý tanýmayýz. Kimseyle þahsi bir husumetimiz de yoktur. Biz kimseye nefret ile bakmayýz. Anadilde savunmaya ret gerekçemiz mevcut yasal çerçevedir. Kimsenin Kürtçe konuþmasýndan sýkýlmayýz, oturur dinleriz." diye konuþtu. Mahkeme Baþkaný daha sonra kararýný açýkladý. BDP Þýrnak Milletvekili Faysal Sarýyýldýz’ýn da aralarýnda bulunduðu 12 sanýk hakkýnda raporlu olduklarý için duruþmada bulunamadýklarýndan, kovuþturmanýn ayrýlmasý kararý verildi. Mahkeme Sanýk Rýdvan Ýnal’ýn tahliyesine, sanýk Ayhan Deniz’in akýl hastalýðýndan dolayý cezalandýrýlmasýna yer olmadýðýna, sanýk Yusuf Kulu’nun ise yargýlama aþamasýnda ölümünden dolayý hakkýndaki davanýn düþürülmesine karar verdi. Mahkeme, sanýklardan Mehmet Emin Ülger’in beraatine karar verdi. 40 sanýk hakkýnda ise 'örgüt üyeliði' ve 'patlayýcý madde bulundurmak' suçlamalarýyla 6 yýl 3 ay ile 17 yýl arasýnda deðiþen oranlarda hapis cezasý verdi. (CÝHAN)

Viranþehir Belediye Baþkaný Burun: Miting yeri neden deðiþtirildi? V

Nurbaki: 15 Ocak’tan sonra elektrik kesintisi olmayacak

icle Elektrik Daðýtým Anonim Þirketi(DEDAÞ) Diyarbakýr Müdürü Nihat Nurbaki, 15 Ocak’tan sonra artýk elektrik kesintilerinin olmayacaðýný söyledi. Nurbaki, kýþ mevsimiyle birlikte trafolarýn maksimum güç seviyesine ulaþtýðýný, bu nedenle bazý fiderlerde þebekenin zarar görmemesi için yapýlan zorunlu kesintinin 15 Ocak’ta sona ereceðini belirtti. Nurbaki, Diyarbakýr’da yaklaþýk 300 muhtarla bir araya geldi. Nurbaki, muhtarlardan vatandaþlara enerjinin tasarruflu kullanýlmasýný için yardým istedi. Yaz aylarýnda 300 MW güç çeken trafolar kýþ mevsimin gelmesi ile birlikte 500-550 MW’a kadar yükseldiðini ifade eden Nurbaki, "Aþýrý yüklenme sonucunda yeraltý kablolarýnýn

patlamasýnda meydana gelen arýzalarýn tespit etmek ve gerekli müdahaleleri yapmanýn biraz zaman aldýðýný ve bu nedenle kentin bazý bölgelerinde bazý aksamalara neden olmaktadýr." diye konuþtu. Diyarbakýr’a bu yýl 28 milyon lira ödeneðin ayrýldýðýný belirten Nurbaki þunlarý söyledi: "15 Ocak’tan itibaren ödenekler açýlacaktýr. 15 Mart’a kadar ihaleler yapýlacak. Mart ayýnýn sonuna sahada çalýþmalara baþlayacaðýz. Bu ödeneði þehir þebeklerinin tesisi, enerji nakil hatlarý ve köy þebeklerinin tesisi, köy þebeklerini bakým ve anarýmý ve orta refüj aydýnlatmalarý için kullanýlacaktýr. Hedefimiz 2013 aðustos ayýnýn sonunda tesis çalýmlarýmýzýn tümünü bitirip, kýþa daha sorunsuz bir þekilde girmektedir." (CÝHAN)

iranþehir Belediye Baþkaný Mehmet Burun, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn 30 aralýk 2012 günü ilçeye yaptýðý ziyarette miting yerinin son anda deðiþtirilerek inþaatlarýn yoðun olduðu 28 Mart Caddesi'nde yapýldýðýna iþaret ederek, tepki gösterdi. Burun, kaçak elektrik konusundaki konuþmanýn ise Viranþehirli vatandaþlarý rencide ettiðini savundu. Hükümetin tarým konusunda vatandaþlara muamelesinin adil olmadýðýný öne süren Burun, ilçede neredeyse sulamada tüm vatandaþlarýn elektrik faturalarýný yatýramadýðýný iddia etti. Viranþehir Belediye Baþkanvekili Mehmet Burun, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn 30 Aralýk 2012 tarihinde Viranþehir ’de belediye ile ilgili yaptýðý konuþmalara cevap verdi. Açýklamasýnda, Baþbakan'ýn yurttaþlara ait boþ arazileri cadde gibi gördüðünü savunan Burun, miting yapýlan alanýn yeni imara açýldýðýný ve inþaat alaný olduðuna dikkat çekti. Bunu, AKP’li ilçe yöneticilerinin çok iyi bildiðini öne süren Burun, þunlarý ifade etti: “Baþbakan, orayý cumhuriyet meydaný mý sandý? Yoksa baþka bir niyeti mi vardý bilemiyorum. Fakat oralar daha yeni imara açýlmýþ ve yurttaþlara ait arsalardýr. Hepsi inþaat halinde olan yerlerdir. Belediye çalýþmýyor diyor. Bunlar doðru deðil. Söylediði sözler çok yanlýþ sözlerdir. Bizler göreve geldiðimiz günden beri halkýmýza

Çamurda mahsur kalmýþ yurttaþlarýn fotoðraflarýný basýn mensuplarýna gösteren Burun, “Bu fotoðraflar yeni çekilmiþ fotoðraflar. At arabasý ile çamurda kalan arabalar kurtarýlmaya çalýþýlýyor. Baþbakan, Viranþehir ’e, çamur içinde diyor. Önce kendisinin hizmet götürmesi gereken köylere baksýn. Bu köylere AKP’nin hizmet götürmesi gerekiyordu. Yeþil Alýç köyünde yollar bozuk, kanallar týkanmýþ durumda, bizden yardým istediler. Baþbakan onlarý görmüyor. Fakat belediyeyi çalýþmamakla itham ediyor. Yaptýðýmýz çalýþmalar göz önündedir. Yine ilçede bu yýl oluþan çamur ise Karayollarý'nýn yaptýðý çalýþmalardan kaynaklanýyor. Fotoðraflarda görüyorsunuz; Karayollarý ilçenin her tarafýna toprak yýðmýþ ve bu toprak tabii çamur olarak ilçe merkezine geliyor.” þeklinde ifade etti.

hizmet aþkýyla çalýþýyoruz. Yine kaçak elektrik için söylediði sözler, halkýn gururunu rencide edecek türden sözlerdir. Bu halk bu sözleri hak etmiyor. Urfa Milletvekili Mehmet Akyürek’in 3 bin dönüm tarlasý var ve hepsi elektrik ile sulanýyor. Akyürek elektrik faturasý ödüyor mu bakmak lazým?”

Köy yollarýnda ve ilçede çekilen birçok fotoðrafý basýn mensuplarý ile paylaþan Belediye Baþkaný Mehmet Burun, yaptýðý faaliyetleri dile getirerek, ilçenin kendi dönemlerinde modern bir görüntüye kavuþtuðunu söyledi. Yapacaklarý daha çok hizmetin olduðunu dile getiren Viranþehir Belediye Baþkaný Mehmet Burun, ilçede 700 bin metrekare parke taþý döþendiðini, yönetimleri sürecinde 38 park açarak vatandaþlara hizmet vermeye devam edeceklerini söyledi. (CÝHAN)

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

Aðzýnýzdaki bu problemler ihmale gelmez

emek yedikten sonra aðzýnýza yeterince iyi bakmazsanýz, sigara ya da fazla çay, kahve içerseniz, aðzýnýzdaki hijyeni saðlamazsanýz afttan, diþeti hastalýklarýna kadar birçok sorunla karþýlaþabilirsiniz. Diþlerinizde ya da aðzýnýzýn içinde meydana gelen bu yaralar, aftlar canýnýzý yakabilir, hayat kalitenizi düþürebilir.

belirtileri tükürük zarlarýnda veya aðýz boþluðunda görülüyor. Ayrýca yanak içlerinde, damakta, diþ etlerinde, dilde, yutak duvarýnda beyaz ya da mavimtrak beyaz kalýnlaþmalar olarak ortaya çýkar ve acýsýzdýr. Bu hastalýk kanser öncesi bir belirti olabilir. Aðzýnýzda bu tür kalýnlaþmalar ya da deðiþiklikler görürseniz diþhekimine gidin.

WebMd isimli sitede yer alan habere göre, aðzýnýzýn içinde, diþlerinizde ya da diþetlerinizde birçok hastalýk oluþabiliyor. Eðer aðzýnýzda aþaðýdaki gibi bir problem görürseniz vakit kaybetmeden diþhekimine gitmelisiniz.

Liken planus:Deride ya da aðýz veya yanaklarýn içinde, dilin üzerinde görülen beyaz yamalar ya da kýrmýzý parlak su toplamalarý þeklinde oluþur. Nedeni henüz bilinmiyor. Genellikle hafif olan liken planuslar herhangi bir tedavi gerektirmez. Eðer acýya ya da ülsere neden oluyorsa, oral ve topikal ilaçlar ile tedavi edilebilir. Oral liken planus kronik olabilir ve aðýz kanseri riskini artýrabilir.

Uçuk: Uçuklar ateþ ya da soðuk algýnlýðý nedeniyle meydana gelmez. Fakat bu hastalýklar uçuðu tetikleyebilir. Uçuða yol açan virüs genellikle öpücük, ayný kaþýðýçatalý ve býçaðý kullanmak ya da yakýn temas yoluyla bulaþýr. Haricen kullanýlan kremler ve merhemler rahatsýzlýðýnýzý gidermeye ve hýzlýca iyileþmesine yardýmcý olur. Sýk sýk oluþan uçuklar reçeteli tedavi gerekebilir. Pamukçuk:Mantar enfeksiyonunun yol açtýðý pamukçuk yaþlý yetiþkinlerde ya da bebeklerde daha fazla görülür. Fakat zayýflamýþ baðýþýklýk sistemi, antibiyotikler, þeker hastalýðý ya da belirli ilaçlar da pamukçuk oluþmasýna yol açabilir. Siyah kýllý dil:Hastalar genellikle dilinde anormal görünüm, tad duyusunda azalma, aðýz kokusu gibi þikayetlere sahip olur. Hastalýðýn nedenleri arasýnda antibiyotik kullanýmý, kötü aðýz hijyeni, sigara içmek, çok fazla çay ya da kahve içmek ve yeterince tükürük salgýsý üretememek bulunuyor. Dilinizi fýrçalamak ve dil spatulasý kullanmak tedavi için yeterlidir. Bazen ilaç gerekebilir. Aft:Aðzýnýzdaki küçük, acý veren yaralara neyin yol açtýðýný kimse bilmiyor. Tetikleyenler arasýnda enfeksiyon, hormonlar, stres, yeterince vitamin alamama ve aþýrý duyarlýlýk bulunuyor. Aftlar aðzýnýzýn içinde, dilinizin üzerinde, diþetlerinizde ve hatta yanaðýnýzda çýkabilir. Ýyileþmesi de 1-2 haftayý bulabilir. Sýk sýk çýkan, ciddi aftlar uyuþturucu kremler, reçeteli ilaçlar veya dental lazer ile tedavi edilebilir. Lökoplaki:Bu kelimenin anlamý beyaz damaktýr. Hastalýðýn

Harita dil:Dilin bazý bölümlerdinde papilleanýn yok olmasý sonucu parlak kýrmýzý ve bazen aðrýlý bölgelerin oluþmasýdýr. Bu vakalarda acý ve yanma da birlikte görülebilir. Nedenleri tam olarak bilinemiyor. Dilinizin üzerindeki bu bölgeler dakikalar ya da saatler içinde bazen yer deðiþtirebilir, büyüklüðü deðiþebilir. Bu hastalýk zararsýzdýr, iyileþip tekrar baþlayabilir. Genellikle tedavi gerektirmez, ancak aðrý olursa aðrý kesiciler ve anti-inflamatuar ilaçlar yardýmcý olabilir. Aðýz kanseri:Yüzünüzde, aðzýnýzda ya da boynunuzda açýklanamayan bir hissizlik oluþtuðunda, çiðnemede, konuþmada ya da yutmada problemleriniz varsa bu belirtiler aðýz kanserinin habercisi olabilir. Nedenleri arasýnda sigara içmek, tütün kullanýmý, güneþe fazla maruz kalmak ve ailede görülen kanser hikayesi bulunuyor. Ayrýca aðýz kanseri Ýnsan papilloma virüsü (HPV) ile ilgili olabiliyor. Erken teþhis edildiðinde tedavi edilebilir. TMJ:Temporomandibular Eklem Bozukluklarý (TMJ), çenenizde, yüzünüzde, kulaðýnýzda ya da boynunuzda ciddi aðrýya yol açabilir. Yaralanmalar, diþlerinizi sýkmak ya da gýcýrdatmak bu bozukluða yol açabilir. Fakat sonuçlarý genellikle aynýdýr, acý, baþaðrýsý, baþ dönmesi ve hatta yutma zorluðu. Tedavisi dinlenme, aðýz korumasý, ilaç tedavisi ya da cerrahidir. Yontulmuþ diþ:Buz ya da

sert þekerlemeleri diþlerinizle kýrarak yemek, diþlerinizi sýkmak ya da gýcýrdatmak ve hatta sýcak ile soðuða maruz kalmak diþlerinizde çatlamalara, kýrýlmalara ve yontulmalara yol açabilir. Küçük aþýnmalar veya çatlaklar canýnýzý sýkmasýn. Ancak bunun daha fazlasý diþinizde aðrýya ya da kalýcý diþ hasarýna neden olabilir. Diþhekiminiz hasar görmüþ diþinizi düzeltmek için diþ kaplama, diþ düzeltme, porselen cila, kuron önerebilir. Amalgam lekesi:Diþlerinizle ilgili bir tedavi uygulandýktan sonra aðzýnýzýn yumuþak bölümünde küçük, mavigri bir leke fark ettiniz mi? Amalgam dövme olarak isimlendirilen bu lekeler, amalgamýn küçük bir parçasýnýn yanaðýnýza ya da diþetine gömülmesiyle oluþur. Amalgamýn içindeki gümüþ aðzýnýzýn yumuþak dokularý üzerinde eriyor ve aðzýnýzda küçük bir leke oluþuyor. Diþeti hastalýðý:Diþeti hastalýðý geliþtiðinde, plaðýn içindeki bakteriler diþeti çizgisi boyunca birikir. Diþeti iltihabý diþeti hastalýðýnýn ilk aþamasýdýr. Belirtiler arasýnda kýrmýzý, þiþmiþ ve kanayan diþetleri bulunuyor. Uygun aðýz hijyeni diþetiyle ilgili hastalýklarýn önlenmesine yardým eder. Sigara içmek, yetersiz beslenme ve stres ise hastalýðý kötüleþtirir. Periodontitis:Diþ eti hastalýðýnýn bir sonraki aþamasý olan periodontitis ya da diþeti enfeksiyonudur. Artmýþ olan iltihap diþler ile diþeti arasýnda cepler oluþturarak diþetlerinin çekilmesine yol açar. Bu cepler enfeksiyon ve abselere yol açan tartar, plak ve besin parçalarýný burada hapseder. Ýlerlemiþ diþeti hastalýðý diþi destekleyen kemiðe de zarar verir ve yetiþkinlerdeki diþ kayýplarýnýn

nedenlerinden biri de budur. Aspirin yanýðý:Yanaðýnýzda aspirini bekletirseniz diþiniz aðrýmaya baþlar. Siz aspirinin aðrýnýzý daha hýzlý iyileþtireceðini düþünürken, aspirinin içindeki asit diþetlerinizde ya da yanaðýnýzda beyaz, pürüzlü bir lezyon oluþturur. Aspirin yanýðýný önlemek basittir, bu tür aðrý kesicileri yutmalýsýnýz, aðzýnýzda tutmayýn. Aspirin yanýðýnýn tedavisi zamandýr. Basit yanýklar yaklaþýk 2 hafta içinde iyileþebilir. Çürükler, abseler ve renksizleþme:Her gün diþ ipi kullanmak ve diþlerinizi fýrçalamak, düzenli olarak diþhekimine kontrole gitmek çürük, abse ve diþ renksizleþmesi gibi problemleri önlemeye yardýmcý olur. Dental enfeksiyonlar yüze, kafatasýna ve hatta kan dolaþýmýna bile yayýlabilir. Eðer diþiniz aðrýyorsa ya da aðzýnýzý açýnca aðrý hissediyorsanýz veya ateþiniz, kulak aðrýnýz varsa en kýsa sürede diþhekimine gidin. Aðýz kokusu:Fýrçalanmamýþ diþlerin çevresinde yediðiniz gýdalarýn parçalarý kalýr, bunlar da bakteri üremesine ve aðzýnýzýn kokmasýna yol açar. Israr eden aðýz kokusu ya da aðzýnýzdaki kötü tat hissi sürekli aðzýnýzdan nefes almanýzdan, aðýz kuruluðundan, diþeti hastalýðýndan ve hatta þeker hastalýðýndan kaynaklanabilir. Aðýz kokusuyla mücadele etmek için diþlerinizi ve dilinizi fýrçalayýn, su için ve aðýz kokusuna yol açacak gýdalardan uzak durun. Yine de aðýz kokusu geçmiyorsa diþhekimine gidin. Lie bump: Eskilere göre, yalan söylemek dilinizin üzerinde kabarcýklara yol açarmýþ. Bu nedenle "lie bump" olarak isimlendirilen bu hastalýk genellikle acý vermez ve birkaç günde iyileþir. Ancak bazen rahatsýz edici olabilir.

Kýþ günlerinin enerji kaynaðý sahlep

M. Sait Çakar

zmanlar kýþ günlerini daha saðlýklý geçirebilmek için sahlep içmeyi öneriyor. Kýþ günlerinin vazgeçilmez içeceði olan sahlep saðlýk açýsýndan da oldukça faydalý. Sahlebin bronþit ve üst solunum yollarý rahatsýzlýklarýna iyi geldiðini belirten Diyet Uzmaný Hasibe Altýntaþ, “Özellikler öksürükten kaynaklanan göðüs sertliðini geçirir. Ýþtah açar ve zihni güçlendirir. Çünkü karbonhidrat yapýsýyla enerji vermektedir. Baðýrsak dostu olan sahlep sindirim sistemine iyi gelen baþka içeceklerimizdendir. Mide ve baðýrsakta oluþturduðu müsülaj etkisiyle nedeniyle koruyucu yapýsý vardýr. Ýshal ve kabýzlýk durumunu dengeler.” dedi.

Sahlebin kýþ günlerinde vücut ýsýsýnýn

dengelenmesine de yardýmcý olduðunu anlatan Uzman Altýntaþ, afrodizyak etkisi olduðunu, tarçýnla birlikte tüketildiði zaman kan þekerini dengelediðini bildirdi. Sahlebin Osmanlý dönemlerinde yaygýnlaþtýðýný belirten

Ýþletme Müdürü Mahmut Nedim Haltaþ, içecek olarak tüketilen salebin süt, seker, niþasta ve salepten oluþtuðunu anlattý. Müdür Haltaþ, kýþ aylarýnda salebin oldukça fazla tüketildiðini bildirdi. Kýþ aylarýnda özellikle salep içtiðini anlatan Nuri Güleç, “Doðal bir içecek. Hem kendimizi, hem de vücudumuzu koruyor. Ayrý bir tat, ayrý bir zevk. Baþka yerlerde de salep deneyimi yaþadým. Buradaki tadý hiçbir yerde bulamadým.” dedi. Kýþ boyu salep içtiðini vurgulayan Nuray Güleç þöyle konuþtu: “Kýþ mevsiminin en saðlýklý içeceði diyebilirim. Sahlebin yeri benim için çok baþka. Çocuklarýma da içirmeye çalýþýyorum. Çocukluðumdan beri salhebi çok severim, devamlý da içmeye çalýþýrým.” (CÝHAN)

5 Ocak 2013 Cumartesi

BASINDAN Öcalan’la nereye kadar?

calan’la iliþkilerde bir süredir gündemde olan yaklaþým biraz daha netleþiyor.

Hükümet kýþ günlerinde örgüt ‘uyurken’ Öcalan’la anlaþmayý deniyor gibi. Bu, Kürt meselesinde gündemi PKK’nýn belirlemesine izin veren bir hareketsizlikten çok daha iyi bir yol. Yeni bir çözüm sürecinde imkânlar da riskler de mevcut. AK Parti ve Baþbakan Erdoðan’ýn, çözüm için ‘tarihî’ bir fýrsat olduklarý gerçeði hâlâ geçerliliðini koruyor. Yapýlan onca olumlu iþten sonra birkaç yýldýr Baþbakan’ýn ‘Kürt meselesi yoktur’ söylemine, Uludere karanlýðýna ve yükselen güvenlikçi yaklaþýma raðmen Kürt meselesini çözecekse bu iktidar çözecek. AK Parti’nin bir fýrsat olduðunu hep yazdým, yeter ki istekli ve kararlý olsunlar. Ama bu süreçte zamanlarýnýn ve kredilerinin azalmakta olduðunu bilmelerinde de fayda var. ‘Açýlým’ 2009’da baþladýðýnda hükümetin hem genel kamuoyu önünde hem de Kürtler arasýnda konumu çok daha güçlüydü. Tamam, muhalefetin tepkisi yoðundu ve PKK provokatif eylemler koymuþtu. Sonuçta Baþbakan 2009’un sonuna doðru ‘milliyetçi tepki’den endiþeyle açýlým sürecini dondurdu. Oysa Kürt sorununa bulunacak politik bir çözümü Türklere kabul ettirebilme gücüne sahipti. Ancak Baþbakan milliyetçi dalgayý yönetmek yerine ona teslim olmayý tercih etti. Bugün de sürecin hükümet kanadýndaki ‘ yumuþak karný’ný Türklerin milliyetçi tepkileri oluþturuyor. Öcalan’la anlaþarak PKK’ya silah býraktýrmak iyi fikir, ama karþýlýðýnda ne vereceksiniz? Öcalan’ý neyle ikna edeceksiniz? Kiþisel olarak ‘verilebilecekler’ ev hapsinden, tamamen serbest býrakmaya kadar uzanan bir yelpazede. Peki ‘Kürt meselesi’nin özüne iliþkin nasýl bir çözüm modeli olacak? Kürt kimliðinin anayasal düzeyde tanýnmasý, geniþ yerel özerklikler ve anadilde eðitim hakký gibi ‘temel siyasal’ talepleri de eklediðinizde çözümün sadece ‘kiþisel’ deðil, siyasal zeminini de hazýrlamýþ olursunuz. Ve de bütün bunlarý ‘gizli saklý’ yapamazsýnýz. Kamuoyuyla paylaþmanýz gerekir. Mesele þudur; görüþmelerin içeriðinin kamuoyu ile paylaþýlmasý sonrasý oluþacak muhtemel milliyetçi tepkilere hükümet direnebilecek mi? Yoksa anketlerde aradýðý desteði bulamayan Baþbakan, 2009’da olduðu gibi yine süreci dondurmayý mý tercih edecek? Bu son ihtimal gözardý edilemez. Ýki seçimin olacaðý 2014 yaklaþtýkça bu ihtimal artar. Sürecin gerçekten bir sonuca ulaþmasý isteniyorsa acele edilmeli. Bu yýlýn ilk altý ayýnda mesafe alýnabilirse bu iþ ilerler. Aksi halde yaza doðru PKK süreci sabote edici eylemlere kalkýþtýðýnda hükümetin kimyasý yine bozulabilir. 2014 yerel ve cumhurbaþkanlýðý seçimleri yaklaþtýkça hükümetin Ýmralý ile ‘diyalog’u sürdürmesi zorlaþacaktýr. Eðer hükümet ve Öcalan bir anlaþma için gerçekten isteklilerse çok hýzlý hareket etmek zorundalar. Kýþ koþullarý PKK’nýn eylem imkânlarýný sýnýrladýðý için de bir fýrsat. ‘Öteki taraf ’ýn da açmazlarý ve sýnýrlarý var. Öcalan’la anlaþýlacaksa onun örgüt ve Kürt siyasal hareketi üzerindeki konumunu güçlendirecek desteðin de verilmesi gerekebilir. Öcalan’ýn herhangi bir anlaþma formülünü kendi kitlesine anlatmasý zor deðil. Bunu baþarabilir. Ancak PKK’yý bütünüyle ikna etmesi ve kontrolüne almasý kolay olmayabilir. Bunun için muhtemelen devletin desteðine ihtiyaç duyacaktýr. Muhatabýnýz Öcalan’sa onun örgüte hakim olmasý þart. Aksi halde muhataplýðýn da müzakerenin de bir anlamý kalmaz. Ýki yýl önce yazmýþtým: “Kürt sorununu siyaseten çözmek yerine Öcalan’la anlaþmayý deneyenler, önce Öcalan’ý destekleyip yeniden örgüte hâkim hale getirmek zorundalar. Yoksa Öcalan’la anlaþmanýn bir anlamý yok.” Öcalan ‘þeytan’ mý, yoksa ‘muhatap ve ortak’ mý? Çözüm için ezberlerin bozulmasý gereken böylesine ‘sýcak’ bir sorunu seçim baskýsý altýndaki iktidar partisi ne kadar taþýyabilir? Ýhsan Daðý (Zaman) i.dagi@zaman.com.tr

5 Ocak 2013 Cumartesi

Malatya'dan gelen kardeþ aileler, Diyarbakýrlý yetimleri sevindirildi D

iyarbakýrlý öksüz, yetim ve maddi durumu zayýf 186 öðrenci, Malatyalý kardeþ aileleri tarafýndan oyuncak ve çeþitli hediyelerle sevindirildi. Diyarbakýr’da birçok çocuk, maddi imkansýzlýklardan ya da anne babasýnýn ayrý olmasýndan dolayý sokaklara düþüyor. Ebeveyn ilgisinden mahrum çocuklarýn çoðu kötü alýþkanlýklarýn ya da terör örgütünün pençesine düþüyor. Masum çocuklara kötü alýþkanlýklara düþmeden önce el uzatýlmasý gerektiðinin farkýna varan Malatya Özel Turgut Özal Koleji velileri,

komþu þehir Diyarbakýr’daki 75. Yýl Yatýlý Ýlköðretim Bölge Okulu (YÝBO)’ndaki 185 öðrenciyi çeþitli hediyeler verdi. Öksüz, yetim ve maddi durumu zayýf olan çocuklarýn kardeþ anneleri olan kadýnlar, Diyarbakýrlý çocuklarý sevindirdikleri için mutlu olduklarýný söyledi. Beþer Eðitim Kurumlarý Turgut Özal Koleji Müdürü Mehmet Eser, 186 öðrenciye oyuncaklar, kýrtasiye, ayakkabý, kýyafet gibi çeþitli ürünler verildiðini ifade etti. Hediyelerin çok kýymetli olmadýðýný; ancak amacýn çocuklarý sevindirmek olduðunu dile getiren Eser, “Buraya geliþ amacýmýz;

buradaki öðrencileri mutlu etmek. Bu hediyelerin böyle çok maddi kýymeti olmayabilir ama ayrý bir gönül köprüsü olsun, kardeþliðimiz olsun. Bunu hatýrlayalým bunu beraber harekete geçirelim. Aramýzda bir sevgi oluþsun, gönül muhabbeti oluþsun diye buraya geldik.” þeklinde konuþtu. 75. Yýl YÝBO’yu kardeþ okul, buradaki öðrencileri de kardeþ öðrenciler olarak düþündüklerini ifade eden Eser, yetim, öksüz ve maddi durumu zayýf öðrencilerin kardeþ anneleri ve aileleri olacaklarýný kaydetti. Müdür Mehmet Eser, þöyle devam etti: “Sýnýf anneleri, kardeþ aileler olmayý, buradaki öðrencilerimizin dertleriyle dertlenmek sevinçleriyle sevinmek istiyoruz. Onlarýn dertlerini kederlerini paylaþalým. Sevinçlerini paylaþalým. Sevinçler paylaþýldýkça büyür, onlarýn sevinçleri daha da büyüsün. Üzüntüler ve kederlerde paylaþýldýkça azalýr. Biz de istiyoruz ki kardeþlerimizin kederleri paylaþtýkça azalsýn.” Malatyalý Gülay Avcý, ilk defa Diyarbakýr’a geldiðini söyledi. YÝBO’daki öðrencilerle buluþtuðu için mutlu olduðunu kaydeden Avcý, “Mutluyum böyle bir okulu tandýðým için. Çocuklara yardýmcý olacaðýz.” diye konuþtu. Malatyalý öðretmen Selma Türköz, “Buraya çocuklarla kaynaþma onlarý sevindirmeye geldik. Biz onlarý mutlu ettiðimiz için ayrý bir mutluluk yaþýyoruz.” Dedi. (CÝHAN)

Þanlýurfa'da boþ arazide 14 el bombasý bulundu Þ

anlýurfa’nýn Siverek ilçesinde boþ bir arazide 14 el bombasý, mayýn ve bomba fünyesi bulundu. Olay ile ilgili soruþturma baþlatýldý. Ýhbar üzerine ele geçirilen bombalarýn failleri aranýyor. Dün 10 dinamit lokumunun ele geçirildiði Þanlýurfa’da bu gün de bomba ve mayýn ele geçirildi. Siverek’in Hayriye Mahallesi 59. Sokak'ta bulunan boþ bir arazide patlayýcý mühimmat bulundu. Bir vatandaþýn 155 Polis Ýmdat Hattý'ný arayarak ihbarda bulunmasý üzerine belirlenen adreste kapsamlý aramalar baþladý. Kýsa sürede olay yerine gelen Bomba Ýmha ekipleri ve Olay Yeri Ýnceleme ekiplerinin yaptýðý

çalýþmalarda, mavi yaðlý boya ile bir yüzünde ‘Alta mayýn ve bombalar var’ diðer yüzünde ‘Çok tehlikeli’ ibareleri yazýlý siyah bidon parçasý ile karþýlaþýldý. Bidonun altýna yerleþtirilen beyaz bidonda yapýlan aramalarda 14 el bombasý, 8 adet el bombasý fünyesi, 2 topuk koparan olarak tabir edilen anti personel mayýn ve yakýlmýþ muhtelif gazete, kaðýt ve plastik dosya parçalarý bulundu. Mühimmatlar ile ilgili olarak Olay Yeri Ýnceleme Þube Müdürlüðü ekiplerince gerekli çalýþmalar yapýldý. Ele geçirilen mühimmatlarý býrakan þüpheli þahýs veya þahýslarýn yakalanmasýna yönelik çalýþmalarýn baþlatýldýðý bildirildi. (CÝHAN)

Ýki aile pompalý tüfeklerle birbirine girdi

önünde vurularak öldü. Oðlu Ýbrahim Halil Haykýr ise baþýndan aðýr yaralandý.

Tartýþmanýn büyümesi üzerine çýkan kavgada pompalý tüfekler kullanýldý. Kavgada Hüseyin Haykýr evinin kapýsý

Birecik Devlet Hastanesine kaldýrýlan Haykýr, burada yapýlan ilk müdahalesinin ardýndan Þanlýurfa Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne sevk edildiði öðrenildi. Ýbrahim Halil Haykýr'ýn hayati tehlikeyi atlatamadýðý öðrenildi. Olaylarýn ardýndan mahalleye sevk edilen polis ekipleri, çevrede geniþ güvenlik önlemleri aldý. Polis ekipleri çok sayýda av tüfeði ve kurþuna el koyarken, Haykýr'ýn öldürülmesi olayýna karýþtýðý iddia edilen Kadir ve Ayhan Gün isimli kardeþleri gözaltýna aldý. Olayla ilgili olarak soruþturma devam ediyor. (CÝHAN)

anlýurfa’nýn Birecik ilçesinde iki komþu aile arasýnda baþlayan sözlü tartýþma pompalý tüfeklerin kullanýldýðý silahlý kavgaya dönüþtü. Nedeni öðrenilemeyen kavga, mahallede korku dolu dakikalarýn yaþanmasýna neden oldu. Kavgada Hüseyin Haykýr (42) olay yerinde hayatýný kaybederken, oðlu Ýbrahim Halil Haykýr (22) ise aðýr yaralandý. Edinilen bilgilere göre olay, dün gece saatlerinde Hoca Þerif Mahallesi’nde meydana geldi. Evleri yan yana olan iki komþu aile arasýnda henüz bilinmeyen bir nedenle tartýþma yaþandý.

Parkta dinamit lokumu bulundu

anlýurfa’da 1993 yýlýnda kaldýðý tahmin edilen dinamit lokumlarý bulundu.

Dinamit lokumunun sarýlý olduðu gazetenin 1993 yýlýna ait olduðu öðrenildi. Ormanlýk alanda bulunan mühimmatlar, Þanlýurfa Emniyet Müdürlüðü Terörle Þube Müdürlüðü'ne götürüldü. Osmanlý Mahallesi Nene Hatun Parký'nda kayalýklar arasýndaki kablolarý gören bir vatandaþ, 155’i arayarak durumu polise bildirdi. Olay yerine sevk edilen Terörle Mücadele ve Bomba Ýmha ekipleri yaptýklarý incelemede özelliðini yitirmiþ 10 dinamit lokumu, bir top 10 metre ebadýnda saniyeli fitil, 6 elektrikli kapsül, 18 elektriksiz kapsül buldu.

30 Nisan 1993 tarihli gazeteye sarýlý bulundu Bu arada dinamitlerin 1993 yýlýna ait bir gazeteye sarýlý olduðu belirtildi. Þanlýurfa Emniyet Müdürlüðü'nün konu ile ilgili yaptýðý açýklamada þu ifadelere yer verildi: “Bahse konu patlayýcý madde incelenmek üzere bomba imha ekipleri tarafýndan alýnmýþ, dinamit lokumlarýnýn gazete kâðýdýna sarýlmýþ halde, akmýþ ve patlayýcý özelliðini yitirmiþ olduðu, bahse konu yerde eski tarihlerde çakýl taþý ocaðýnýn bulunduðu, patlayýcý maddenin belirtilen tarihte taþ ocaðýnda çalýþan þahýs veya þahýslar tarafýndan buraya býrakýldýðý deðerlendirilmekte olup detaylý inceleme devam etmektedir.” (CÝHAN)