Köyler dönüþlerle þenleniyor Ali Edis merli ilçesine baðlý Çalýþan köyünde vatandaþlar yýllar sonra köylerine yeniden döndü. Bað ve bahçe iþlerine dört elle sarýlan köylüler, harabeye dönen evlerini yeniden restore ediyor. 1990’lý yýllarda çeþitli nedenlerden dolayý köylerini terk etmek zorunda kalan köylüler, çözüm süreciyle birlikte dönüþe geçti. Tarlalarýndan su çýkartan köylüler þeftali, kaysý, kiraz gibi meyveleri yetiþtirmeye baþladý. Çalýþan Köyü Muhtarý Memduh Fidan, “Ýster istemez 1994’ten 2002’ye kadar köyler boþ kaldý. Baðlar gitti, araziler, evler harabeye döndü. Yavaþ yavaþ aðaç ekiyoruz, sebze, meyve yetiþtiriyoruz.” dedi. Fidan, çözüm süreci ile birlikte köylere dönüþlerin artacaðýný belirtti. Köylerini terk ettikten sonra büyük zorluklar çektiklerini belirten Abdi Öztürk, arazilerin ve evlerin sahipsiz kaldýðýný dile getirdi.
Ö
Arþiv
Çalýþan Köyü Muhtarý Memduh Fidan, “Ýster istemez 1994’ten 2002’ye kadar köyler boþ kaldý. Baðlar gitti, araziler, evler harabeye döndü. Yavaþ yavaþ aðaç ekiyoruz, sebze, meyve yetiþtiriyoruz.” Dedi...
Öztürk, herkesin köylerine yeniden dönmek istediðini söyledi. Kaos yýllarýnda köyü terk edip 9 çocukla Ýzmir’e gitmek zorunda kalan Makbule Öztürk ise köye dönüþ yaptýktan sonra 27 dönüm arazi üzerinde çalýþmalarýna baþladý. Arazilerinde su çýkartan Öztürk ailesi þeftali, kiraz ve kaysý
aðaçlarý ekti. Makbule Öztürk “Ýnsanýn kendi köyünde olup kendi topraklarýnda bir þeyler yapmasý çok güzel.” ifadesini kullandý. Köyde ulaþým ve haberleþme konusunda sýkýntý yaþadýklarýný anlatan köylüler, köy camisinin faaliyette olduðunu, fakat imam olmadýðýný dile getirdi.
Öðrenciler kardeþlik turuna çýktý
GÜNLÜK BAÐIMSIZ GAZETE
6 Mayýs 2013 Pazartesi
Yýl: 9 Sayý 2639 Fiyatý :25 Kr
G
aziantep Emniyet Müdürlüðü'nün son zamanlarda üniversitelerde yaþanan kavga ve öðrenci olaylarýna karþý baþlattýðý 'Üniversite Gençliði Kardeþçe, El Ele Geziyor Projesi' kapsamýnda 100 üniversiteli Güneydoðu turuna çýktý. Sayfa 6’da
'7 milyon konut risk altýnda' Mardin Çevre ve Þehircilik Ýl Müdürü Halil Ýbrahim Mete, Türkiye genelinde yaklaþýk 21 milyon konuttan 14 milyonunun 1999 depreminden önce yapýldýðýný ve bunlarýn yarýsý olan 7 milyonunun riskli ve depreme dayanýksýz olduðunu söyledi.
Doktorlar 'Cerrahi Alan Ýnfeksiyonlarýna Güncel Yaklaþýmlar'ý konuþtu Ýsmail Erkar
M
ardin'de düzenlenen 'Cerrahi Alan Ýnfeksyonlarýna Güncel Yaklaþým' konulu konferans ilde görev yapan doktor ve saðlýk çalýþanlarýný buluþturdu. Fahreddin El Mardin’i toplantý salonunda düzenlenen konferansa, Dicle Üniversitesi Öðretim görevlisi Doç. Dr. Mustafa Çelen, Diyarbakýr Dicle Üniversitesi Öðretim görevlisi Prof. Dr. Celal Ayaz, Ýl Saðlýk Müdürü Mehmet Derviþ, Mardin devlet Hastanesi Baþhekimi Dr. Yavuz Orak ve doktorlar katýldý. Açýlýþ konuþmasýný yapan Mardin Devlet Hastanesi Baþhekimi Dr. Yavuz Orak, Konferansýn amacýnýn özellikle hastanelerde büyük önem arz eden cerrahi müdahalelerde kullanýlan yöntemlerin önemine dikkat çekti. Orak, "Ameliyat sýrasýnda oluþabilecek kontaminasyona baðlý mikrobiyal yükü konakçý savunmasýný aþamayacak düzeye indirecek bir destek saðlamaktýr. Cerrahi profilakside uygunsuz antibiyotik uygulamasýnýn, ekonomik yük yaný sýra dirençli bakterilerin ortaya çýkýp yayýlmasýna ve süperinfeksiyonlara yol açtýðý bilinmektedir." dedi. Daha sonra kürsüye gelen Dicle Üniversitesi Öðretim Görevlisi Doç. Dr. Mustafa Çelen, cerrahi profilaksi hakkýnda katýlýmcýlara önemli bilgiler verdi. Cerrahi profilaksi, cerrahi alan infeksiyonunu (CAÝ) önlemek için, çok kýsa süreli antibiyotik uygulanmasý olduðunu belirten Çelen, "Cerrahi profilakside amaç, dokularý steril hale getirmek deðil, ameliyat sýrasýnda oluþabilecek kontaminasyona baðlý mikrobiyal yükü konakçý savunmasýný aþamayacak düzeye indirecek bir destek saðlamaktýr. Cerrahi profilaksi, temiz-kontamine ve bazý özel durumlarda (protez, greft veya immünsupresyon) temiz cerrahi giriþimlerde önerilir. Kontamine ve kirli cerrahi giriþimlerde antibiyotik kullanýmý tedavi amaçlýdýr. Cerrahi profilakside uygulama zamaný kritik önem taþýr.”dedi Programýn sonunda Mardin Ýl Saðlýk Müdürü Mehmet Derviþ, 1115 – 1197. Artukoðullarý döneminin dünyaca ün yapmýþ týp bilgini ve filozofu Fahreddin El Mardin’in týp alanýnda yapmýþ olduðu çalýþmalarý anlattý. Konferans sonunda katýlýmcýlara birer belge
M
ardin Çevre ve Þehircilik Ýl Müdürü Halil Ýbrahim Mete, Türkiye genelinde yaklaþýk 21 milyon konuttan 14 milyonunun 1999 depreminden önce yapýldýðýný ve bunlarýn yarýsý olan 7 milyonunun riskli ve depreme dayanýksýz olduðunu söyledi. Mete, "Bu durumda 7 milyon konut, olasý bir afet veya deprem durumunda büyük hayati tehlike arz etmektedir.” dedi Halil Ýbrahim Mete, Çevre ve Þehircilik Ýl Müdürlüðü binasýnda gazetecilerle bir araya geldi. Mete, Mardin’deki kentsel dönüþüm projesi ve yapý denetimi hakkýnda basýn mensuplarýna açýklamalarda bulundu.
Türkiye'nin büyüyen ve geliþen bir ülke olduðunu belirten Mete, ülke nüfusunun yaklaþýk yüzde 80'inin þehirlerde yaþadýðýný söyledi. Yapý stokunun Türkiye’nin geliþmiþlik seviyesiyle uyuþmadýðýna dikkat çeken Mete, "Yurt genelindeki yaklaþýk 21 milyon konuttan 14 milyonu 1999 depreminden önce yapýlmýþtýr. Bunlarýn yarýsý ise riskli ve depreme dayanýksýz bir durumdadýr. Bu durumda yaklaþýk 7 milyon konut, riskli olup olasý bir afet veya deprem durumunda büyük hayati tehlike arz etmektedir. Sayfa 2’de
Mardin'de bir ayda 152 bin paket kaçak sigara ele geçirildi M. Sait Çakar
M
Margenç'ten büyük baþarý
M
ardin Gençlik ve Spor Kulübü (MARGENÇ) atýcýlýk takýmý, Diyarbakýr'da yapýlan Ulusal Egemenlik kupasýnda Türkiye 1.'liði elde etti. Gençler kategorisinde yarýþan sporculardan Hakan Abakuþ, Mert Vural ve Aziz Kara, büyükler kategorisindeki sporcularla yarýþtý. Sayfa 2’de
ardin Emniyet Müdürlüðü ekipleri tarafýndan nisan ayýnda uyuþturucu tacirlerine ve kaçak sigara satýcýlarýna yönelik olarak yapýlan operasyonlarda 152 bin paket kaçak sigara ile 17 kilogram esrar ele geçirildi. Ýl Emniyet Müdürlüðü'ne baðlý Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü ekipleri; Nisan ayýnda sigara, cep telefonu, emtia, akaryakýt kaçakçýlýðýna yönelik Mardin merkez Nusaybin ve Kýzýltepe ilçelerinde düzenlenen 34 ayrý operasyonda 6’sý yabancý uyruklu olmak üzere 43 þahsý yakaladý. Ekipler firari olan 5 kiþinin yakalanmasý için çalýþmalarýný sürdürüyor. Nisan ayýnda düzenlenen operasyonlarda 152 bin 930 paket gümrük kaçaðý sigara, 593 adet cep telefonu ele
geçirildi. Uyuþturucu madde kaçakçýlýðýnýn önlenmesine yönelik olarak Mardin merkez olmak üzere Nusaybin ve Kýzýltepe ilçelerinde düzenlenen 20 ayrý operasyonda ise 38 kiþi yakalandý. 2 kiþi ise firari olarak aranýyor. Yakalanan þahýslardan 9’u tutuklandý. Operasyonlarda
17 kilogram 137 gram kubar esrar, 5 bin 487 kök kenevir bitkisi, 87 gram toz esrar, 2 bin adet captagon, 12 adet extacy ve 6 gram eroin ele geçirildi. 1 adet Kaleþnikof tüfek, 1 Kaleþnikof þarjörü, 7 tabanca, 8 tabanca þarjörü ve 43 tabanca fiþeði ele geçirildi.
6 Mayýs 2013 Pazartesi
2
'7 milyon konut risk altýnda' M. Sait Çakar
M
ardin Çevre ve Þehircilik Ýl Müdürü Halil Ýbrahim Mete, Türkiye genelinde yaklaþýk 21 milyon konuttan 14 milyonunun 1999 depreminden önce yapýldýðýný ve bunlarýn yarýsý olan 7 milyonunun riskli ve depreme dayanýksýz olduðunu söyledi. Mete, "Bu durumda 7 milyon konut, olasý bir afet veya deprem durumunda büyük hayati tehlike arz etmektedir.” dedi Halil Ýbrahim Mete, Çevre ve Þehircilik Ýl Müdürlüðü binasýnda gazetecilerle bir araya geldi. Mete, Mardin’deki kentsel dönüþüm projesi ve yapý denetimi hakkýnda basýn mensuplarýna açýklamalarda bulundu.
Türkiye'nin büyüyen ve geliþen bir ülke olduðunu belirten Mete, ülke nüfusunun yaklaþýk yüzde 80'inin þehirlerde yaþadýðýný söyledi. Yapý stokunun Türkiye’nin geliþmiþlik seviyesiyle uyuþmadýðýna dikkat çeken Mete, "Yurt genelindeki yaklaþýk 21 milyon konuttan 14 milyonu 1999 depreminden önce yapýlmýþtýr. Bunlarýn yarýsý ise riskli ve depreme dayanýksýz bir durumdadýr. Bu durumda yaklaþýk 7 milyon konut, riskli olup olasý bir afet veya deprem durumunda büyük hayati tehlike arz etmektedir. Ayrýca ülke nüfusunun yaklaþýk yüzde 75’i birinci ve ikinci derecede deprem riski olan bölgelerde yaþamaktadýr. Bu durum ülkemizin nasýl bir tehlikeyle karþý karþýya olduðunu fark etmek için yeterlidir. 17 Aðustos 1999 depreminin insanýmýza nasýl bir travma yaþattýðý hala hafýzalarýmýzda canlýlýðýný korumaktadýr." dedi. Bazý belediyelerin, 5393 Sayýlý Belediyeler Kanunu'nun 73. maddesine göre kendi kýsýtlý imkânlarýyla bu sýkýntýlý durumu bertaraf etmek için küçük çaplý kentsel dönüþüm projeleri uyguladýðýný ifade eden Mete, "Mardin’de yapý denetim firmasý bakanlýktan riskli bina tespiti yapmak için lisans almýþ sadece bir tane firma bulunmaktadýr. Kentsel dönüþümün asýl amacý insanlarýmýzýn can güvenliðidir. Dolayýsýyla bu uygulamalarda özellikle belediyelerin ve diðer kamu kurumlarýnýn da önemli sorumluluðu bulunmaktadýr. Ýnsanlarýmýz için daha modern ve daha güvenli mekânlar yapmak zorundayýz. 6306 Sayýlý Afet Riski Altýndaki Alanlarýn Dönüþtürülmesi Hakkýnda Kanun'dan faydalanarak riskli yapýsýný dönüþtürmek isteyen vatandaþlarýmýza bu kanun kapsamýnda bakanlýðýmýzýn oluþturduðu
dönüþüm hesabýndan riskli konut veya iþyerleri için 18 aya kadar karþýlýksýz kira yardýmý yapýlmaktadýr. Yine konut ve iþyerinin büyüklüðüne göre bakanlýðýmýzýn anlaþma yaptýðý bankalar aracýðýyla veya bakanlýðýmýzýn oluþturduðu dönüþüm hesabýndan konut ve iþyeri için 50 bin TL'den 500 bin TL ye kadar kredi imkâný saðlanmaktadýr." þeklinde konuþtu 6306 Sayýlý Yasa çerçevesinde bakanlýkça lisanslandýrýlmýþ yetkili kuruluþlar aracýlýðýyla riskli bina tespit raporlarýný hazýrlattýklarýný vurgulayan Mete, þunlarý kaydetti: "Müdürlüðümüzün teknik elemanlarýnca inceleme ve onay iþlemleri yapýlarak ilgili tapu dairelerine bildirilen riskli konut ve iþyeri sayýsý 97 adettir. Ayrýca müdürlüðümüz Altyapý ve Kentsel Dönüþüm Þubesi'nce inceleme ve onay iþlemleri devam eden onlarca dosya bulunmaktadýr. 6306 Sayýlý Yasa çýkmadan evvel TOKÝ, Mardin Valiliði ve Mardin Belediye Baþkanlýðý arasýnda 8 Mart 2012 tarihinde Mardin Merkez Kentsel Dönüþüm ve Geliþim Projesi'ne iliþkin protokol imzalanmýþtýr. Bu protokol kapsamýnda TOKÝ sorumluluðunda bulunan Mardin Merkez Saraçoðlu ve Ensar mahallerinde tarihi siluetle uyuþmadýðý yine saðlýksýz, çarpýk ve güvensiz yapýlaþma gerekçesi ile yerinde dönüþümün saðlanmasý için 6306 Sayýlý Kanunu'nun uygulama yönetmeliði kapsamýnda 'riskli alan' ve 'rezerv yapý alaný'na iliþkin müdürlüðümüz Altyapý ve Kentsel Dönüþüm Þubesi'nce çalýþmalarý tamamlanarak hazýrlanan rapor bakanlýðýmýza gönderilmiþtir. Söz konusu dosya bakanlýðýmýz tarafýndan gerekli incelemeler yapýlýp onaylanmasý halinde Bakanlar Kurulu'na sunulacaktýr.” diye konuþtu.
Tema Vakfý Bölgesel Gönüllü Toplantýsý yapýldý Ýsmail Erkar
T
ürkiye Erezyonla Mücadele ve Aðaçlandýrma ve Doðal Varlýklarý Koruma Vakfý (TEMA) 17 Ýlden 250 temsilcisi ve gönüllüsü, Mardin'de bölgenin ve ülkenin çevresel sorunlarýný tartýþtý, mücadele yöntemlerini ortaya koydu. TEMA Vakfý Bölgesel Gönüllü Toplantýsý, Mardin Valisi Turhan Ayvaz, MOVA Park AVM Genel Müdürü Fedai Baþtürk, TEMA Yönetim Kurulu Baþkaný Deniz Ataç ve Genel Müdür M. Serdar Sarýgül ile 17 ilden, 250 TEMA il temsilcisi, gönüllü sorumlusu, genç TEMA, gönüllüleri katýlýmýyla yapýldý. Mardin Movapark AVM Toplantý Salonu'nda yapýlan toplantýda bir konuþma yapan TEMA Mardin Ýl Temsilcisi Kemal Aktürk, "Adana, Aðrý, Adýyaman, Batman, Bingöl, Bitlis, Gaziantep, Kahramanmaraþ, Malatya, Mersin, Muþ, Osmaniye, Siirt, Þanlýurfa, Þýrnak, Van ve Mardin illerinden gelen TEMA'nýn çok deðerli gönüllülerini
burada aðýrlamaktan mutluluk duyuyoruz. Hepimiz adýna ifade etmek isterimki biz TEMA gönüllüleri, çocuklarýmýzýn, torunlarýmýzýn geleceði için var gücümüzle yaþam üreten topraklarýmýza sahip çýkmaya devam edeceðiz" dedi. Konuþmasýnda gönüllülere seslenen TEMA Vakfý Yönetim Kurulu Baþkaný Deniz Ataç, "TEMA gücünü gönüllülerinden alan bir halk hareketidir. Temsilcilerimiz, gönüllü sorumlularýmýz, genç ve minik TEMA gönülleri ile sayýlarý 470 bine ulaþan gönüllülerimiz, TEMA'nýn sahip olduðu en önemli varlýklardýr. 20 yýlda gönüllülerimiz ve destekçilerimizle birlikte çok þey baþardýk, ama doða için yapacak daha çok iþimiz var. Bunun için de daha çok gönüllüye ve daha çok destekçiye ihtiyacýmýz var. Herkesi TEMA'da buluþmaya ve gönüllü olmaya davet ediyorum" diye konuþtu. TEMA Vakfý Genel Müdürü M. Serdar Sarýgül ise konuþmasýnda dünyanýn gönüllülere her zamankinden çok ihtiyacý olduðuna dikkat çekti. Her yýl
Margenç'ten büyük baþarý Sedat Aslanaçier
M
ardin Gençlik ve Spor Kulübü (MARGENÇ) atýcýlýk takýmý, Diyarbakýr'da yapýlan Ulusal Egemenlik kupasýnda Türkiye 1.'liði elde etti. Gençler kategorisinde yarýþan sporculardan Hakan Abakuþ, Mert Vural ve Aziz Kara, büyükler kategorisindeki sporcularla yarýþtý. 22-28 Nisan’da Diyarbakýr’da yapýlan Ulusal Egemenlik kupasýnda Aziz Kara, Mert Vural ve Hakan Abakuþ’tan oluþan MARGENÇ atýcýlýk takýmý genç erkekler ateþli silahla yat yarýþýnda Türkiye 1.'liði elde ederek baþarý gösterdi. Sporcularý baþarýlarýndan dolayý tebrik eden ve sporculara olan desteklerinin devam edeceðini ifade eden Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Mustafa Kuzu, "Bayan takýmý da erkeklerden geri kalmadý. Diyarbakýr’da yapýlan Ulusal Egemenlik kupasý yarýþmalarýna katýlan Berçem Bingöl, E. Zeynep Aksoy, Elif Baþlýk’tan oluþan Mardin bayan takýmý da büyük bayanlar ateþli tüfek yat yarýþlarýnda bir ilki gerçekleþtirerek bayanlar kategorisinde takým halinde Türkiye 2.'si oldular. Sporcularýmýzdan Hakan Abakuþ’un yanýnda Mert Vural’ýn da milli takýma çaðýrýlmasýný bekliyoruz. Beklentimiz ve hedefimiz milli forma altýnda bu sporcularýmýzýn Avrupa, dünya ve olimpiyat dereceleri getirmeleridir" dedi.
dünyanýn ekolojik kapasitesinin bir buçuk katýnýn tüketildiðini belirten Sarýgül, "Her gün bir baþka çevresel felaketin önlenmesi için gönüllülerimizin destekleri ile mücadele ediyoruz. Çünkü TEMA Vakfý olarak her þeye raðmen umudun var olduðuna, gelecekte adil ve sürdürülebilir bir yaþamýn mümkün olduðuna inanýyoruz" þeklinde konuþtu. Etkinlikte bölgenin ve ülkenin çevresel sorunlarý ile mücadele yöntemleri ele alýndý. Toplantý, vakýf ve temsilcilerin faaliyetleri ile ilgili bilgi, fikir ve öneri paylaþýmlarýnýn yapýldýðý gönüllü forumu ve konser etkinliði ile sona erdi.
Vali Ayvaz'dan MNG Kargo'ya ziyaret Ali Edis
M
ardin Valisi Turhan Ayvaz, MNG Kargo Destek Týr'ýný Ziyaret Etti Mardin Valisi Turhan Ayvaz, 'Aç Kanatlarýný Türkiye' projesi ile Mardin’de bulunan MNG Kargo Destek TIR'ýný gezdi. Mardin Valisi Turan Yavuz ve MUSÝAD Baþkaný Mehmet Ali Dündar, 'Destek TIR'ýný ziyaret ederek, proje hakkýnda bildi aldý. MNG Kargo Bölge Müdürü Tahir Kurt ve Denetleme Kurulu Üyesi Mobil Bilgi Merkezi Destek TIR'ý Sorumlusu Erdal Gemiköz’ün verdiði bilgileri deðerlendiren Vali Ayvaz, dünyaya açýlmak için lojistik desteðin çok önemli olduðunu söyledi. MNG Kargo Destek TIR'ýnýn Mardin’de bulunmasýndan mutluluk duyduðunu belirten Vali Ayvaz, "Batýnýn geliþmiþliði,
hayalperest ve cesaretli iþ adamlarý sayesinde olmuþtur. Bu anlamda dünyaya açýlmalarý gerçekleþmiþtir. Ticaret cesaret ister, bizim iþ adamlarýmýz da artýk dünyaya açýlmayý baþarmýþlardýr. MNG Kargo’nun da bu anlamda KOBÝ’lere verdiði destek çok önemlidir. MNG Kargo’yu bu projesinden dolayý tebrik
ediyorum. Mardin’e geldikleri için de ayrýca, Mardin halký ve þahsým adýna teþekkür ederim" dedi. Vali Ayvaz ile birlikte Destek TIR'ýný ziyaret eden MUSÝAD Mardin Þube Baþkaný Mehmet Ali Dündar da, MNG Kargo’yu bu destek projesinden dolayý tebrik ettiðini ifade etti.
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
6 Mayýs 2013 Pazartesi
3
"Terörün sona ereceðinin hissedilmesi 6. bölgeye yatýrýmcýlarý teþvik ediyor"
A
K Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ, çözüm sürecinin provokasyona uðramadan baþarýyla sonuçlandýðýnda, terörden zarar gören bölgelerin ekonomiye katýlýmýnýn saðlanacaðýný söyledi. Kurtulmuþ, "Çözüm süreci baþarýyla sonuçlandýðýnda sadece terörün sona ermesi, daha fazla insanýn ölmesinin önüne geçmeyecek, ayný zamanda da çözümden sonraki süreçte bölgedeki esas iþler yeni baþlayacak." dedi. Kahramanmaraþ’ta bir otelde düzenlenen 'Kent Ekonomileri Forumu'na katýlan Kurtulmuþ, çözüm sürecinin, iþ adamlarýný bölgeye yatýrým yapmaya teþvik ettiðini belirtti. Terörün yaþandýðý bölgelerin teþvikte 6. Bölgeye alýndýðýný aktaran Kurtulmuþ, “Özellikle terörden yararlanan bölgelerin yeniden ekonomiye katýlýmýnýn saðlanmasý için her türlü tedbir alýnýyor. Terörle ilgili bölgemiz, biliyorsunuz teþvikte 6. Bölgeye alýndý. Bazý þeylerin adýnýn duyulmasý bile yeterli oluyor. Terörün sona ereceðinin hissedilmesi, daha
þimdiden 6. Bölgede yatýrým yapacak olan birçok yatýrýmcýmýzý teþvik etmiþtir.” diye konuþtu. Çözüm sürecinin; bölgede dolaylý yoldan turizmi, tarým, hayvancýlýk ve stratejik öneme sahip enerji yatýrýmlarýný teþvik edeceðini vurgulayan Kurtulmuþ, HatayZonguldak hattýnýn Doðusunda kalan bölgenin ciddi bir kalkýnma sürecine gireceðini ifade etti. Çözüm sürecinin bölgedeki turizm potansiyelini de hareketlendireceðini dile getiren Kurtulmuþ, þöyle devam etti: “Ýnsanlar, bu bölgelerde yatýrým yapmak için ciddi hazýrlýklar yapýyor. Çözümün gerçekleþmesiyle sadece yüzde 5’inden istifade edebildiðimiz Doðu ve Güneydoðu Anadolu’daki turizm potansiyeli ortaya çýkacak, bacasýz sanayimiz bu bölgeye de olumlu yönde yansýyacaktýr. Ýnanýn bu süreç böyle devam etsin, 5 yýl sonra Doðu ve Güneydoðu Anadolu’ya giden insanlarýn uðrak yeri olan Maraþ’ta bu oteller yetmeyecektir.”
Türkiye’nin, ekonomideki son 10 yýlýný deðerlendiren Kurtulmuþ, Merkez Bankasý kasalarý boþ iken bugün 130 milyar dolar rezerve sahip olduðunu aktardý. Türkiye’nin, 14 Mayýs'ta IMF’e olan borçlarýnýn da silineceðini anýmsatan Kurtulmuþ, sözlerini þöyle bitirdi: “Türkiye, IMF’in kapýsýnda borç almak için el açýp yalvaran bir ülke konumundan, 14 Mayýs’ta bütün borçlarý silinen bir ülke konumuna gelmiþtir. Türkiye, makro dengelerini saðladý ama asýl olan bu makro baþarýyý mikro dengelerle taçlandýrmaktýr. Onun için yeni dönemdeki ekonomi politikalarýmýzýn merkezini þehirler oluþturacak. Bu ülkede sadece merkezden yapýlan birtakým planlamalarla, sadece merkezi hükümetin ortaya koyduðu birtakým perspektifler yeterli deðil. Bu perspektifleri benimseyen, bunlarý geliþtiren, elini ve yüreðini taþýn altýna koyan Anadolu'daki ve Türkiye'nin dört bir yanýndaki
giriþimcilerimizin iþ dünyasýnýn, çözüm ortaklarýnýn sayesinde Türkiye, Allah'ýn izniyle 2023'e geldiði zaman çok daha yüksek bir ekonomik kalkýnmayý gerçekleþtirmiþ ülke haline gelecektir. Bu nedenle yeni dönemdeki ekonomik politikalarýn merkezini þehirler oluþturacak.” Konuþmalarýna ardýndan, Kent
Ekonomileri Forumu, Arif Özsaðýr moderatörlüðünde basýna kapalý devam etti. Toplantýya, AK Parti Kahramanmaraþ milletvekilleri Yýldýrým Ramazanoðlu, Sýtký Güvenç, Belediye Baþkaný Mustafa Poyraz, AK Parti Ýl Baþkaný Fatih Mehmet Erkoç, Merkez Ýlçe Baþkaný Necati Okay, partililer ve iþ adamlarý katýldý. (CÝHAN)
'2015’te eski tip pasaportlar kaldýrýlýyor, çipli pasaport alýn'
E
mniyet Genel Müdürlüðü Pasaport Dairesi Baþkanlýðý, Uluslararasý Sivil Havacýlýk Örgütü (ICAO) kararý ile 24 Kasým 2015’te tüm dünya genelinde eski tip pasaport uygulamasýnýn sona erdirileceðini, makinede okunabilecek e-pasaportun hizmete gireceðini açýkladý. ‘Çipli pasaport’, ‘biyometrik pasaport’ ya da ‘elektronik pasaport’ olarak da bilinen e-pasaportlarda parmak izinin de saklandýðý çip de yer alacak. Emniyet Genel Müdürlüðü Pasaport Dairesi Baþkanlýðý, resmi internet sitesinde, çipli pasaportlarla ilgili yaptýðý açýklamada, Türkiye’nin de aralarýnda bulunduðu 190’ýn üzerinde üyesi bulunan ICAO tarafýndan alýnan tavsiye kararý uyarýnca, üye ülkelerin Nisan 2010’dan bu yana ‘Makinede Okunabilir Pasaport (MOP)’ üretimine baþlamalarý gerektiði belirtildi. Makinede okunamayan nitelikteki eski tip pasaportlarýn ise tüm dünyada 24 Kasým 2015 tarihi itibariyle yürürlükten kaldýrýlmasý ICAO tarafýndan öngörüldüðü dile getirildi. Makinede okunabilir pasaportlarda, klasik pasaportlardan farklý olarak kimlik sayfasýnýn alt kýsmýnda her biri 44 karakterden oluþan ve özel okuyucu cihazlarla okunabilen iki satýrlýk bir alan bulunduðuna dikkat çekildi. Pasaport Dairesi tarafýndan yapýlan açýklamada, e-pasaport uygulamasýyla sýnýr geçiþlerinde isim benzerliðinden dolayý gecikme yaþanmayacaðýnýn altý çizildi. ‘Çipli pasaport’, ‘biyometrik pasaport’ ya da ‘elektronik pasaport’ olarak da bilinen epasaportlarýn; eski tip pasaportlarýn kimlik sayfalarýnda bulunan pasaport numarasý, ad, soy ad, uyruk, doðum tarihi, kimlik no, düzenleyen makam,
düzenlenme ve geçerlilik tarihi gibi kiþisel kimlik ve pasaport bilgilerinin yaný sýra içinde fotoðraf, parmak izi, imza gibi biyometrik verilerin saklanabildiði yongalý (çipli) olduðu belirtildi. Açýklamada þu ifadelere yer verildi: “e-Pasaportlar esasýnda makinede okunabilen pasaportlarýn bir türü olmakla birlikte daha ileri düzeyde güvenlik katmanlarýna sahiptir. Ülkemizde, 1 Haziran 2010 tarihi itibariyle e-Pasaport uygulamasýna geçilmiþtir. Tüm dünyada ePasaportlarýn kullanýma girmesine ve bu sayede belge güvenliðinin artmasýna baðlý olarak giderek artan sayýdaki ülkede sýnýr geçiþlerinde otomatik pasaport tanýma sistemleri kullanýlmakta ve böylece pasaport kontrol iþlemleri hýzlanmaktadýr. Ülkemizin de e-Pasaport üretmesiyle vatandaþlarýmýzýn seyahatleri bundan böyle daha süratli ve kolay hale gelecektir. Örneðin sýnýr geçiþlerinde isim benzerliðinden kaynaklanabilen gecikmeler ortadan kalkacaktýr. ePasaport tanzimi ülkemizin AB ile uyum sürecinde de önemli bir kademe teþkil etmektedir. Halihazýrda kullanýlan ve makinede okunamayan nitelikteki eski tip pasaportlar geçerlilik süreleri boyunca ve ancak 24 Kasým 2015 tarihine kadar kullanýlabilecektir. Bu tarihten sonra makinede okunamayan nitelikteki eski tip pasaportlarla seyahat etmek mümkün olmayacaðýndan ePasaport baþvurusunda bulunulmasý gerekecektir.” Vatandaþlarýn e-Pasaport almak için 81 il ve 366 ilçe emniyet müdürlüðü bünyesinde halen hizmet veren toplam 447 baþvuru merkezine; yurt dýþýnda yaþayan vatandaþlarýn ise bulunduklarý ülkedeki büyükelçiliklerin konsolosluk þubelerine veya baþkonsolosluklara
baþvurabilecekleri dile getirildi. Baþvurusu tamamlanan ve tanzim edilen e-Pasaportlar yurt içinde doðrudan baþvuru sahiplerinin adreslerine gönderiliyor. Yurt dýþýnda ise baþvurunun yapýldýðý büyükelçilik veya baþkonsoloslukta imza karþýlýðýnda teslim ediliyor. Emniyet Genel Müdürlüðü Pasaport Daire Baþkanlýðý açýklamasýnda, “e-Pasaport üretiminin her aþamasýnda, tüm dünyada olduðu gibi Türkiye’de de vatandaþlarýn kiþisel kimlik bilgilerini herhangi bir sahtekarlýk giriþimine karþý güvence altýna alan ICAO standartlarýyla uyumlu ileri teknolojiler kullanýlmaktadýr. Yazýlýmý Ýçiþleri ve Dýþiþleri Bakanlýklarýnýn bilgi iþlem birimleri tarafýndan gerçekleþtirilen baþvuru kabul sistemi aracýlýðýyla alýnan bilgiler þifreli veri haline dönüþtürülerek güvenlikli baðlantýlar üzerinden fiziki güvenliði saðlanmýþ merkezi tanzim birimlerine iletilmekte, e-Pasaportlarýn ilgili sayfalarýna ve yongaya yazýlmaktadýr. e-Pasaportlar hangi yaþta olursa olsun tüm bireyler için müstakil olarak düzenlenmektedir. Bu nedenle, ePasaportlarda refakat hanesi bulunmamaktadýr. e-Pasaportlarda uzatma imkaný bulunmamaktadýr. Bu nedenle, e-Pasaportun süresi dolduðunda yeni bir baþvuruda bulunulmasý gerekmektedir” ifadeleri yer aldý. (CÝHAN)
Sanatçý Nuri Sesigüzel memleketi Halfeti’yi ziyaret etti
H
alfetililer Derneði’nin açýlýþý münasebeti ile Gaziantep’e gelen Sanatçý Nuri Sesigüzel, doðduðu yer olan Þanlýurfa’nýn Halfeti ilçesinde ziyaretlerde bulundu. Ýlçeyi ziyaretleri sýrasýnda yoðun ilgi ile karþýlaþan Nuri Sesigüzel, Halfeti Kaymakamý Mehmet Keklik’i makamýnda ziyaret etti. Sesigüzel, Kaymakam Keklik’e þunlarý söyledi: ‘‘Halfeti tabiatýyla, insanýyla, bütün güzellikleri ile çok farklý bir yer. Ben 1943 yýlýnda Halfeti'de dünyaya geldim. 13 yaþýnda halk müziðine gönül verdim ve buralardan ayrýldým. 300’ü aþkýn
plak doldurdum ve birçok sinema filminde oynadým. Hayata baþladýðým yere, yani bu topraklara gelmekten, ziyaret etmekten dolayý çok mutluyum.’’ dedi. Kaymakam Mehmet Keklik ise ziyaretten duyduðu memnuniyeti dile getirerek, Nuri Sesigüzel gibi halk müziðinin üstatlarýndan bir sanatçýyý makamýnda kabul etmekten dolayý büyük bir mutluluk içinde olduðunu belirtti. Sesigüzel’den, tekrar ziyaret sözü alan Kaymakam Keklik, kendisine teþekkürlerini sunduktan sonra Ýstanbul’a dönmek üzere sanatçý Nuri Sesigüzel’i yolcu etti. (CÝHAN)
“Günde 3,5 saat televizyon izlenen bir ortamda aileden bahsedilemez”
R
adyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 'Televizyon Ýzleme Eðilimleri-3 Araþtýrmasý'na göre Türkiye’de hafta içinde ortalama 3,5 saat televizyon izleniyor. 2011 yýlýnda Türkiye’de hafta içi günlük televizyon izleme oranýnýn 4 saat olduðunu belirten Medya Ýzleyicileri Hareketi Derneði Baþkaný Dr. Hüseyin Pala, “2012 verilerinde bu rakamýn 3,5 saate inme eðiliminde olduðu açýklandý. Aile bir iletiþim ortamý. Anne baba ve çocuk oturup günde 3,5 saat televizyon izliyorsa orada bir aileden bahsedilemez.” dedi. Hacettepe Üniversitesi 1.Ulusal Sosyal Hizmet Öðrenci Kurultayý Rixos Otel’de baþladý. Kurultay kapsamýnda oturum baþkanlýðýný Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öðretim Görevlisi Dr. Uður Özdemir’in yaptýðý ‘Medya ve Sosyal Hizmet’ baþlýklý oturum gerçekleþtirildi. Oturumda Tiyatro sanatçýsý Ahmet Yenilmez, Medya Ýzleyicileri Hareketi Derneði Baþkaný Dr. Hüseyin Pala, Habertürk Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdal Þen ve Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Etkileþim Topluluðu Baþkaný Ýhsan Esen sunum yaptý. Sanatýn ve sanatçýlarýn
toplumlarý terbiye etme gibi bir görevi bulunmadýðýný belirten tiyatro sanatçýsý Ahmet Yenilmez, þunlarý söyledi: “Bizim böyle bir görevimiz yoktur. Bizi fazla toplum içinde tutarsanýz o toplumu bozarýz biz. Bizi alabildiðine dýþarý atmanýz lazým. Biz sizin dýþýnýzda olmamýz lazým. Biraz sizden nefesimiz daha uzun soluklu olup önde gitmemiz lazým ki sizin geçeceðiniz o güzergahlara bizler aynalar koyalým. Siz o aynalara bakýnýz ve deðerli hocalarýmýz ve bürokratlarýmýz teþhis ve tedavi noktalarýnda gerekenleri yapsýnlar ve saðlýklý bir toplum ortaya çýksýn.” RTÜK 19. kuruluþ resepsiyonunda 2012 yýlý televizyon izleme oranlarýnýn açýklandýðýný ve hafta içi evlerde 3,5 saat televizyon izlendiði sonucunun ortaya çýktýðýný belirten Medya Ýzleyicileri Hareketi Derneði Baþkaný Dr. Hüseyin Pala, “2011 yýlýnda ise bu rakam 4 saatti. Büyük þehirlerde örneðin Ýstanbul’da gidip gelmeye insanlar ortalama 3 saat ayýrýyor. Buna 3,5 saat televizyon izlemeyi ekleyin. 6,5 saat ediyor. Asgari ihtiyaçlarýnýz için ayýrdýðýnýz vakit 1 saattir. Bunlarý da ekleyince 7,5 saat ediyor. Aile bir iletiþim ortamý. O zaman
aileniz yoktur sizin. 8 saat çalýþacaksýnýz, 8 saat uyuyacaksýnýz. Anne baba ve çocuk oturup 3,5 saatte televizyon seyrediyorsanýz ortada aileden bahsedemezsiniz.” þeklinde konuþtu. Televizyon karþýsýnda harcanan 3,5 saatin aile için sohbete ve çocuklarla vakit geçirmeye ayrýlmasýnýn daha faydalý olacaðýný belirten Pala, “Çocuklarýmýzý okumaya yönlendirsek, onlarla hikaye okusak herhalde ailemiz birçok problemlerini çözmüþ olur. Evlenen 4 çiften biri boþanýyor. Eðer 3,5 saati biz aile içi iletiþime ayýrsaydýk bu kadar boþanma olmazdý. Boþanma sayýlarýný azaltýrdýk.” diye konuþtu. Gazeteciliðin ve medya sektöründe gerçekleþtirilen iþlerin insanlara fayda amacýyla yapýlmasý gerektiðini belirten Habertürk Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdal Þen, “Gazetecilik bu bilinçle yapýlýrsa milyonlara, ülkenize tüm ülkelere ve tüm insanlýða fayda saðlayabileceðiniz, pozitifi gösterebileceðiniz, negatifi doðru bir üslupla deþifre edebileceðiniz, tedavi yöntemlerini intikal ettirebileceðiniz çok önemli bir iletiþim aracý. Yeter ki siz bu yönünü kullanýn medyanýn.” Dedi. (CÝHAN)
6 Mayýs 2013 Pazartesi
4
Polis, Güneydoðu’da gençleri üniversite sýnavýna hazýrlýyor
Diyarbakýr’da çözüm süreci paneli D
iyarbakýr’da düzenlenen ‘Müzakere Süreci ve Taraflar’ konulu panel Esnaf ve Sanatkarlar Odasý'nda baþladý. Panelde Kuzey Ýrlanda’daki IRA terör örgütünün çözüm sürecinde yaþadýklarý konuþuldu. Eðitimde Ortak Çözüm Derneði ve Diyarbakýr Siyasal ve Sosyal Araþtýrmalar Enstitüsü'nün Diyarbakýr Esnaf ve Sanatkarlar Odasý’nda ortaklaþa düzenlediði ‘Müzakere Süreci ve Taraflar’ paneline Avukat Emin Aktar, Güneydoðu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliði Genel Sekreteri Ahmet Ertak, Sabancý Üniversitesi'nden Doç. Dr. Ayþe Betül Çelik, Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Büþra Ersanlý, Yeditepe Üniversitesi'nden Yrd. Doç Dr. Maya Arakon ve yazar Ýsmail Beþikçi katýldý. Yrd. Doç. Dr. Maya Arakon, çözüm sürecinin iki ya da üç ay gibi bir sürede hallolduðu gibi bir algýnýn yanlýþ olduðunu söyledi. Çözüm sürecinde iþin baþýnda olunduðunu kaydeden Arakon, Kuzey Ýrlanda'daki IRA’yla görüþmelerin 15 sene kadar
sürdüðünü kaydetti. Arakon, “Kuzey Ýrlanda sürecinde bu görüþmeler ve müzakere dediðimiz süreç aþaðý yukarý 15 sene sürdü. Protestanlar ve Katolikler asýnda ilk görüþmeler 1983te baþladý. Hayýrlý Cuma anlaþmasý 1998’de imzalanabildi. Bu süreç içinde gerçekten çok adým atýlmasýna raðmen süreci provoke eden birçok olay oldu. IRA’dan ayrýlan küçük bir grup bu anlaþma durumunu kabul etmedi. Þimdi bu süreç 1 -2 ayda bitecek gibi deðil.” diye konuþtu. “Çözüm sürecinde üzerinde durulmasý gereken birçok noktanýn olduðunu belirten Arakon, öncelikli olarak yeni bir anayasaya ihtiyaç olduðunu dile getirdi. Türkiye’nin 12 Eylül Anayasasýndan kurtulup sivil bir anayasaya geçmesi gerektiðinin altýný çizen Arakon, þunlarý ifade etti: “Bütün taraflardan, her kesimden katýlýmcýyla 'katýlýmcý bir anayasa' oluþturulmasý gerekiyor. 4. Yargý Paketi çýktý zaten. Ceza Kanunu içinde yeni gelen yargý paketiyle birlikte Terörle Mücadele Kanunu içindeki maddeler zaten barýndýrýlýyor. Terörle Mücadele Kanunu'na ihtiyacýmýz yok. Tamamen kaldýrýlmasý gerekiyor. En azýndan þekil itibariyle 7. ve 8. maddelerin kaldýrýlmasýný önemli görüyorum. KCK tutuklularý yaklaþýk 10 bine yakýn. Onlarýn hala cezaevinde olmalarý tabiî ki bu barýþ sürecinin bir paradoksunu oluþturuyor. O durumun bir an önce adil bir çözüme kavuþturulmasý gerekiyor. Arkasýndan geliyor seçim barajý. Yüzde 10 seçim barajý olduðu sürece hiçbir þekilde siyasal adaletin saðlanamayacaðýný bildiðimize göre bu seçim barajý ya
kaldýrýlmalý ya da Ýspanya’da olduðu gibi yüzde 3’e indirilmeli ki bölgesel partiler de temsiliyeti artýrabilsin. Baraj benim açýmdan maksimum yüzde 3’e indirilmesi gerekiyor. Ben yüzde 5’i bile çok yüksek görüyorum.” Yazar Ýsmail Beþikçi ise tarihten örnekler vererek, Bangladeþ halkýnýn Pakistan’a karþý kendi dilini ve kültürünü savunmasýný anlattý. Dil ve kültür isteðine Pakistanlý yöneticilerin Ýslam'a ve Ýslami kardeþliðe aykýrý olduðu gerekçesiyle karþý çýktýðýný aktaran Beþikçi, yaþanan kanlý mücadelenin ardýndan Bengal halkýnýn 300 bine yakýn kayýp verdiðini dile getirdi. Beþikçi daha sonra Bengal'in baðýmsýz olarak Bangladeþ’i kurduðunu söyledi. Bangladeþ’in mücadelesinden konuyu Kürt sorununa baðlayan Beþikçi, Kürtlerin Ýslam kardeþliðiyle kandýrýldýðýný ileri sürdü. Beþikçi, þu ifadelere yer verdi: “Kürtleri kandýran bir anlayýþtýr. Kürtler buna kanmýþ kanýyor. Bengal neden kanmadý? Böyle bir anlayýþa kanmadý ve mücadelesinde baþarýlý oldu. Barýþ süreci diyoruz ya Türkiye’nin demokratikleþmesi ile Kürt sorunu çözülür anlayýþý kanýmca saðlýklý bir yaklaþým deðildir. Türkiye’nin demokratikleþmesiyle Kürt sorunun çözüleceði doðru deðil. En önemli ilke kendi kendini yönetim hakkýdýr. Temel ilke bu olmalýdýr. Kürtlerin kendi kendilerini yönetebilmesi lazým. Kürtler kendi geleceðini tayin hakkýna sahip olmalý. Ýslam kardeþliðinin özü siyasal olan bir düþüncedir. Kürtleri engellemekten baþka hiçbir fonksiyonu da yoktur.” (CÝHAN)
E
mniyet Genel Müdürlüðü (EGM), terörün çözümü noktasýnda önemli bir projeyi hayata geçirdi. Terör örgütlerinin hedefinde bulunan gençlerin suça sürüklenmemelerini hedefleyen projeyle, Hakkâri, Siirt, Diyarbakýr, Mardin, Þýrnak ve Þanlýurfa gibi illerde özel derslikler oluþturuldu. Kurslarda matematik, fizik, kimya, tarih ve coðrafya gibi temel dersler Polis Meslek Yüksek Okulu (PMYO) öðretmenleri ve lisans mezunu polis adaylarý tarafýndan veriliyor. Gençlerin ‘taþ atmak’ deðil üniversite hayallerine kavuþmak istediklerini belirten yetkililer, kurslarýn bu anlamda önemli iþlev gördüðünü kaydediyor. EGM, geçtiðimiz yýl gençleri örgütlerin hedefinden kurtarmak için ‘Güvenli Gelecek Ýçin Eðitim’ projesini devreye soktu. Bu çerçevede bölgede
PMYO’larýn bulunduðu illerde özel dersliklerin kurulmasý kararý alýndý. Yapýlan çalýþmalar neticesinde Hakkâri, Þýrnak, Þanlýurfa, Van, Mardin, Muþ ve Bingöl’ün de aralarýnda bulunduðu þehirlerde eðitim merkezleri açýldý. Bölgede maddi durumu yerinde olmayan ve risk grubunda bulunan gençler, özel deneme sýnavlarýna tabi tutuldu. Sýnavda baþarýlý olanlarýn ücretsiz kayýtlarý yapýldý. Proje kapsamýnda belirlenen illerde bir yýl içerisinde yaklaþýk bin kiþiye eðitim verildi. Bu arada belirlenen merkezler arasýnda en baþarýlý il olarak ise Siirt’in adý öne çýktý. Þehirde Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý’na (LYS) giren 61 öðrenciden 44’ü üniversiteye kayýt yaptýrarak büyük bir baþarý elde edildi. Sýnavlar sonucunda öðrenciler, týp, diþ hekimliði, eðitim, iktisadi idari bilimler, mühendislik, ilahiyat ve sosyal bilimler fakültelerine yerleþtirildi. (CÝHAN)
Badýllý, Ankara’ya Aþiretlerin haným aðalarý barýþ için buluþtu Þ sevk edildi
B
ediüzzaman Said-i Nursi’nin talebesi Abdulkadir Badýllý, Þanlýurfa’da geçirdiði ameliyatýn ardýndan gece Ankara Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi'ne sevk edildi. Badýllý’nýn yaklaþýk bir ay hastanede tedavi görmesi bekleniyor. Þuuru açýlan Badýllý’nýn ilk isteði dua oldu. Karýn aðrýsý þikayeti ile Harran Üniversitesi Araþtýrma ve Uygulama Hastanesi'nde geçirdiði ameliyatla kalýn baðýrsaklarý alýnan Said-i Nursi’nin talebesi Abdulkadir Badýllý’nýn durumunun iyiye gittiði öðrenildi. Þanlýurfa’da geçirdiði ameliyat sonrasý þuuru açýlan Badýllý’nýn son giden ziyaretçileri ile konuþmaya baþladýðý ve dua istediði belirtildi. Þanlýurfa Valisi Celalettin Güvenç, Belediye Baþkaný Ahmet Eþref Fakýbaba, Harran
Üniversitesi Rektörü Halil Mutlu, AK Parti milletvekilleri Halil Özcan ve Mahmut Kaçar, Badýllý’yý dün hastanede ziyaret etti. Geçmiþ olsun dileklerinde bulunan protokol, daha iyi hizmet alacaðý hastaneleri araþtýrdý. Milletvekillerinin giriþimi ile Gazi Üniversitesi Hastanesi’ne sevk edilme kararý alýndý. Doktorlarýn da tavsiyesi üzerine gece ambulansla hava alanýna götürülen Badýllý, buradan da uçak ambulansla Ankara’ya gönderildi. Badýllý'nýn yaklaþýk bir ay boyunca Gazi Üniversitesi Hastanesi'nde müþahede altýnda tutulmasý bekleniyor. Badýllý'nýn enfeksiyonel hastalýklardan korunmasý için Ankara'ya sevk edildiði, tedavisinin Gazi Üniversitesi Baþhekim Yardýmcýsý Doç. Dr. Mustafa Kerem tarafýndan sürdürüleceði öðrenildi. (CÝHAN)
anlýurfa Köylerini Kalkýndýrma Derneði (KÖYDER), Þanlýurfa merkez ve köylerindeki kanaat önderlerinin eþlerini, “Barýþ Sürecinde Peygamber Sevgisinin Rolü” adlý programda biraraya getirdi. Þanlýurfa OSM Hastanesi'ndeki yemeðin ardýndan baþlayan programa, çok sayýda davetli katýldý. Vali Yardýmcýsý Aylin Kýrcý Duman, açýlýþ konuþmasýnda Peygamber sevgisinin barýþ sürecine katkýsýna deðindi. Hanýmlara seslenen Duman, barýþ sürecinde kanaat önderlerinin eþlerine çok büyük görev düþtüðünü söyledi. Þanlýurfa KÖYDER Kadýn Kollarý Baþkaný Tülay Yaþar ise kadýnlarýn bu süreçte üstlenmesi gereken konulara dikkat çekti. "Her baþarýlý erkeðin arkasýnda baþarýlý bir kadýn var." düþüncesini benimsediklerini dile getirerek, “Bu programý yapmaktaki amacýmýz, köylerdeki kanaat önderleri ve muhtarlarýmýzýn eþleriyle biraraya gelerek kaynaþmak ve barýþ sürecinde annelere düþen sorumluluklarý istiþare etmektir. Her kanaat önderinin arkasýnda, baþarýlý bir bayan vardýr. Dolaysýyla biz bayanlara göre asýl kanaat önderleri bayanlardýr.” þeklinde konuþtu. Hz. Muhammed (SAV)'in kadýnlara verdiði deðeri örneklerle ve görüntü eþliðinde anlatan Dernek Koordinatörü Necmettin Arpag da barýþ sürecine katký adýna kardeþlik ahlâký ve Peygamber sevgisine vurgu yaptý. Günümüz dünyasýnda insanlarýn birbirlerini ötekileþtirmesini, Hz. Muhammed (SAV)'in hoþgörü ve affedici ruhundan
uzaklaþýlmasýna baðlayan Arpag, farklý ýrk ve inançlar arasýndaki meselelerin, ancak Allah ve Resulü'nün gösterdiði yol haritasýyla çözüleceðinin altýný çizdi. Necmettin Arpag, Hz. Muhammed (SAV)'in Hacer’ül-Esved'in yerine yerleþtirilmesinde kabilelerin anlaþmazlýðýný çözüm þekline dikkat çekerek, "Barýþ taþý, Peygamber sevgisi adlý örtünün içine koyulup her aþiret reisinin eþinin, yani annelerimizin þefkatli elleriyle kaldýrýlarak yerine yerleþtirilecektir inþallah. Barýþa giden yollar, Peygamber sevgisinden geçer. Bediüzzman’ýn da ifade ettiði gibi, 'Doðunun ihyasý din iledir.'
Öyleyse Peygamber sevgisini çimento gibi kullanýrsak daha rahatlýkla kaynaþabiliriz.” dedi. Sunum sýrasýnda seyircilerin yer yer gözyaþlarýna hâkim olamadýðý gözlendi. Özellikle kýz çocuklarýnýn diri diri topraða gömülmesinin anlatýlmasý sýrasýnda gözyaþlarý sel oldu. Þiir, ilahi ve Hz. Muhammed (SAV)'e yazýlan mektuplarýn okunmasýyla devam eden program, vaizeler tarafýndan okunan dualarla sona erdi. Deðerlendirme toplantýlarýnýn önümüzdeki günlerde tekrarlanacaðý belirtildi. Programa, yaklaþýk 50 köyden katýlým oldu. (CÝHAN)
www.mardiniletisimgazetesi.com.tr
6 Mayýs 2013 Pazartesi
Yaz rehavetinden kurtulmak için ne yapmalýyýz?
S
oðuk ve yaðýþlý günler geride kaldý, sýcak hava iyiden iyiye kendini hissettirmeye baþladý. Sýcaklýklar arttýkça insanlar üzerindeki rehavet de artýyor. Bunun normal olduðunu ifade eden Psikoloji Danýþmaný Adem Þat, 'beni bu havalar mahvetti' dememek için ulaþýlmak istenen hedefin düþünülmesi gerektiðini söyledi. Yapýlan araþtýrmalara göre bahar aylarýnda havadaki negatif yüklü iyonlarýn arttýðý ve buna baðlý olarak insan metabolizmasýnýn etkilendiði ifade edildi. Bu deðiþiklikler öðrencilerde halsizlik, yorgunluk, isteksizlik, aþýrý uyku isteði gibi olumsuzluklarý beraberinde getiriyor. Ayrýca öðrencinin kapalý mekânlardan uzaklaþma isteðini de artýyor. Öðrenciler odalarýna kapanýp ders çalýþmak, okula ve dershaneye gitmek yerine arkadaþlarýyla birlikte dolaþmayý tercih eder hale geliyor. Öðrencilerdeki ders çalýþma þevkini kýran bu durum maalesef arzulanan baþarýyý da düþürüyor.
Her yýl hedefine ulaþamayan binlerce kiþi, 'beni bu havalar mahvetti' diyor ve demeye de devam ediyor. Baharla birlikte insanlar üzerindeki rehavetin artýðýný belirten uzmanlar, çalýþma performansýnýn düþmesinin normal olduðunu söyledi. Bundan en fazla çalýþan ve özellikle sýnavlara hazýrlanan öðrencilerin etkilendiðini anlatan Psikoloji Danýþmaný Adem Þat, bahar rehavetinden kurtulmak için yapýlmasý gereken bazý þeyler olduðunu dile getirdi. Ýnsan bedeninin özellikle bahar aylarýnda B ve C vitaminleri ile potasyuma ihtiyaç duyduðunu aktaran Þat, bu nedenle meyve, sebze, patates ve kaysý tüketiminin artýrýlmasý gerektiðini vurguladý. Verimliliðin düþtüðü anlarda çalýþmaya devam etmek için ulaþýlmak istenen hedefin düþünülmesinin itici bir güç olacaðýný belirten Þat, "Baþarýnýn olabilmesi, mutlak amacýn belirlenmesiyle mümkündür." dedi.
U
Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Ýstanbul Bakýrköy Bölgesi'nden yapýlan açýklamaya göre, astým hastalarý düzenli olarak doktor kontrollerini yaptýrmasý gerekiyor. Kronik bir hastalýk olduðu için astýmlý çocuklarýn ailelerinin hastalýk ve tedavisi konusunda eðitilmesinin de çok önemli olduðu vurgulanan açýklamada, "Astým nöbetlerini tetikleyici etken ve ortamlardan kaçýnýlmalýdýr. Her yýl grip aþýsý yapýlmalýdýr. Pasif sigara maruziyetinin engellenmesi ve hava kirliliðine neden olan maddeler ile
Öðrencilere de tavsiyelerde bulunan Þat, bireysel olarak ders çalýþmaktan ziyade grup çalýþmasýna aðýrlýk verilmesi önerisinde bulundu. Sýnavlara kýsa zaman kala tek baþýna ders çalýþmanýn stresi artýracaðý uyarýsýnda da bulunan Þat, "Bu durum birçok öðrencinin pes etmesine sebebiyet verecektir." diye konuþtu. Psikoloji Danýþmaný Adem Þat, öðrencilere önerilerini þöyle sürdürdü: "Uzun süre ders çalýþmanýn vereceði rahatsýzlýktan
ve isteksizlikten kurtulmak için hareket edin, dinlenmek için ara sýra yürüyüþ yapýn. Her sabah ayný saatte uyanýp saðlýklý bir kahvaltý yapýn. Çünkü en güzel sabahlar kahvaltýyla baþlar." Anne babalarý da uyaran Þat, öðrencilere sürekli ‘ders çalýþ', 'sýnava az kaldý' gibi uyarýcý yaklaþýmlarýn öðrenci üzerinde baský oluþturacaðýný anýmsattý. Þat, "Yapýcý konuþmalarla çocuklarýnýzý rahatlatýn. Baþarýda en büyük isteklendirme sevgidir." dedi. (CÝHAN)
temasýn mümkün olduðunca azaltýlmalýdýr. Trafiðin yoðun olduðu yollara yakýn bölgelerde yaþamaktan kaçýnmalýdýr. Hava kirliliði ile ilgili günlük raporlarýn takibi, kirliliðin yoðun olduðu dönemlerde evde zaman geçirilmelidir." denildi. Astýmlý bir çocuðun yaþadýðý ev ortamýný önemli olduðu vurgulanan açýklamada, "Ev ortamý sýk sýk havalandýrýlmalý, rutubet önlenmelidir. Kumaþ döþemeli eþyalar yerine deri, ahþap veya plastikten yapýlmýþ olanlar tercih edilmelidir. Duvardan duvara halýlar, yün halýlar kaldýrýlmalýdýr. Özellikle yatak odasýnda halý kullanýlmamalýdýr. Haftada en az bir-iki kez güçlü bir elektrik süpürgesi ile temizlik yapýlmalýdýr. Tüylü ve içi dolu oyuncaklardan
kaçýnýlmalýdýr. Yatak takýmlarý elyaf veya pamuk olmalý, yün kullanýlmamalýdýr. Yatak takýmlarý en az haftada bir ve 60 derecenin
üzerinde yýkanmalýdýr. Yatak, yorgan ve yastýklar özel kýlýflarla kaplanabilir." ifadeleri kullanýldý. (CÝHAN)
Uzm. Dr. Öztürk: Astýmlýlarýn çoðu sigara içenler ve obezler D
M. Sait Çakar
BASINDAN Neden resmî kimlik?
G
eleneksel devletlerde veya imparatorluklarda resmi kimliðe rastlanmadýðýný söylemiþtik. Modern ulus devletin kendini tahkim etmesinin aracý olan resmi kimlik, diðerlerini inkâr edip hukuk, eðitim ve sosyo-kültürel politikalar aracýlýðýyla Devletin monarþi, cumhuriyet veya demokratik olmasý ya da üniter veya federasyon þeklinde örgütlenmiþ olmasý dýþarýda kalmýþ kimliklerin zaman içinde asimilasyona uðramasýnýn önüne geçmeye yetmiyor.
Modern hayat astýmý tetikliyor zmanlar, þehirlerde astým hastalýðýnýn daha sýk görüldüðünü ifade ederek, hastalarýn düzenli olarak doktor kontrolünden geçmeleri gerektiðini vurguladý.
5
enizli Devlet Hastanesi göðüs hastalýklarý uzmaný Dr. Esma Öztürk, astýmlýlarýn aðýrlýðýnýn sigara içenler ve obezlerden oluþtuðunu, görülme sýklýðýnýn da giderek arttýðýný söyledi. Kronik bir solunum yolu hastalýðý olan, tekrarlayan nefes darlýðý, hýrýltý, göðüste baský hissi ve öksürük yakýnmalarý ile kendini gösteren astýmýn dünyada yaklaþýk 300 milyon insaný etkilediðini belirten Öztürk, “Ülkemizde yaklaþýk her 12-13 eriþkinden ve 7-8 çocuktan biri astým hastasýdýr. Astýmýn görülme sýklýðý, yaþam ve çevre koþullarýnýn deðiþmesine baðlý olarak giderek artmaktadýr. Dünyada astýmdan yýllýk ölümlerin 250 bin kiþi olduðu tahmin edilmektedir. Güncel verilere göre ülkemizdeki etkenler arasýnda ilaçlarýn doðru ve düzenli kullanýlmamasý dýþýnda sigara dumaný gibi tetikleyicilere
maruz kalmak ve obezite sayýlabilir. Ülkemizde astýmlý hastalarýn yüzde 10’undan fazlasýnýn halen sigara içmekte ve yüzde 30-40’ýnýn da obez olduðu gösterilmiþ, bu olgularýn astým kontrolünde daha kötü olduðu bildirilmiþtir.” dedi. Astýmýn, hava yollarýnýn daralmasý ile kendini gösteren krizler þeklinde gelen bir hastalýk olduðunu anlatan Uzm. Dr. Öztürk, “Hastalar, ataklar arasýnda kendiini iyi hisseder. Hava yollarýnda, mikrobik olmayan bir iltihap vardýr. Hava yolu þiþ ve ödemlidir. Bu durum, akciðerin uyaranlara aþýrý duyarlý olmasýna neden olur. Toz, duman, koku gibi uyaranlarla hemen öksürük, nefes darlýðý ve göðüste baský hissi gibi yakýnmalar ortaya çýkar. Krizde hava yollarýný saran kaslar kasýlýr, ödem ve þiþlik artar. Ýlerleyen iltihapla birlikte hava yolu duvarý kalýnlaþýr, salgý bezlerinden
kývamlý bir balgam salgýlanýr. Tüm bunlar hava yollarýný önemli ölçüde daraltýr. Astým, alerjik ve alerjik olmayan olarak ikiye ayrýlýr. Evcil hayvanlar, polenler ve küfler, alerjiye neden olan maddelerdir. Alerjen bulunmayan türde nezle, gribal enfeksiyonlar, soðuk veya kirli hava, sigara dumaný, parfüm kokusu, gýda katký maddeleri ve stres etkili olur.” þeklinde konuþtu. (CÝHAN)
Doðuþtan veya sonradan seçtikleri kimlikleriyle var olma arzusu içinde olan farklý dini, etnik ve kültürel topluluklarýn nasýl sistemli bir asimilasyona uðrayýp sonunda kimliklerinin folklorik unsura dönüþtüðünün en trajik örneði Amerika’da gözlenir. Modern tarihin en acýmasýz, sistemli ve mutlak sonuç verici olan kimlik deðirmeni Amerikan sistemidir. Genel anlamda liberal felsefenin her þeyi kendi kazanýnda eritmesi stratejisi þöyle iþler: Merkezi ele geçirdikten sonra toplumu mekanize eder, bunu saðladýktan sonra “herkes serbesttir, bireysel özgürlükler temeldir, sivil toplum korunmalýdýr, sistemin temeli insan haklarý ve demokrasidir” deyip, mekanize edilmiþ sistem içinde herkesi birbirine benzeþtirir, kimlikleri teke indirir. Benim “üst kimlik Ýslam” olmalýdýr önerimi bundan toplumun tamamýný devlet aygýtý marifetiyle Ýslamlaþtýrmayý amaçladýðýmý anlayýp tepki gösterdi. Oysa Ýslam’ýn asli hüviyeti kimseyi zorla Ýslamlaþtýrma deðil, tam aksine herkesi kendi dininde, etnik kimliði veya inancýnda serbest býrakmaktýr. Denilecek ki, madem ana konsept herkesi kendi kimliðinde özerk ve serbest býrakmaktýr, o zaman “resmi kimliðe ne lüzum var?” Bu tabii ki doðru bir sorudur. Ancak modern ulus devletin doðasý kimlik seçimini amir kýlar, resmi kimlik seçilmeyecekse o zaman modern devletin doðasýný, iktidar yapýsýný ve aydýnlanma ile beslenmiþ temel felsefi varsayýmlarýný sorgulamak gerekir. Ýktidarý ele geçiren Ýslamcýlar veya dindarlar buna bir türlü yanaþmýyorlar. Bir bölümünün iþine gelmiyor, bir bölümü ise konunun felsefi boyutundan habersizler. Bu hayati konu, bizi “Müslümanlarýn iktidar olduðu bir ülkede diðer farklý kimliklerin serbestçe yaþanacaðýnýn, sivil ve kamusal alanlarda kendilerini ifade edip görünür kýlacaklarýnýn teminatý nedir?” sorusuna götürür. Açýkça gözlendiði kadarýyla Ýslamcýlarýn veya dindar muhafazakârlarýn iktidar olduðu ülkelerde farklý kimlikler bu haklarý tam olarak elde edemediler. Örnekler üzerinden gidecek olursak, gayrimüslimlerin Ýslam dünyasýnda en rahat yaþadýðý ülke Ýran Ýslam Cumhuriyeti olmasýna raðmen anayasada deðiþtirilemez maddeler arasýnda “din ve mezhep” sayýlmasý ister istemez Þiiliðin diðer mezheplere göre faikiyetine yol açar. Oysa bir Ýslam idaresinde resmi mezhep, resmi görüþ olmaz. Suud yönetiminin esas itibarýyla Vehhabi-selefi bir telakkiye dayandýðý açýktýr. Orada resmi görüþü tam olarak paylaþamayan Sünniler kendilerini otosansüre tabi tutmakta, Þiiler ise cendere içinde yaþamaktadýrlar. Müslüman Kardeþler’in yönetiminde Mýsýr’ýn nasýl bir model ortaya koyacaðýný bilemiyoruz. Umarýz resmi mezhep seçmezler. Türkiye’de devlet Sünni-Hanefi çerçevede dini kontrolü altýnda tutmakta, ritüellere, kutsal gecelere çevirdiði dinin dýþýndaki kalan alaný laiklik zemininde yapýlandýrmaktadýr. Hukuk, eðitim ve sosyo-kültürel politikalar buna göre düzenlenir. 10 senedir dindarane resim veren kadrolarýn yönetimde olmasý sistemin yapýsýnda temel bir deðiþiklik getirmiþ deðildir. Belirtmek gerekir ki, bir unsur veya deðerin resmi kimlik seçilmesi, iktidar seçkinlerinin ve siyasetçilerin umurunda deðildir. Onlar modern devletin doðasý bunu gerektirdiði için yaparlar, çünkü bu onlara devlet üzerinden toplumu ve beþeri kaynaklarý kontrol etme imkâný verir. Hakikatte hangi kimliði resmileþtirmiþlerse onu suistimal ederler. Her yönetim bir örgütlenme modelidir, her örgütlenme modeli bir yaþama tarzýný öngörür ve her yaþama tarzý derin bir tefekkür ve felsefeden beslenir. Ali Bulaç (Zaman) a.bulac@zaman.com.tr
6 Mayýs 2013 Pazartesi
6
Öðrenciler kardeþlik turuna çýktý Sedat Aslanaçier
G
aziantep Emniyet Müdürlüðü'nün son zamanlarda üniversitelerde yaþanan kavga ve öðrenci olaylarýna karþý baþlattýðý 'Üniversite Gençliði Kardeþçe, El Ele Geziyor Projesi' kapsamýnda 100 üniversiteli Güneydoðu turuna çýktý. Gezinin ikinci duraðý olan Mardin'e gelen Gaziantep Üniversitesi öðrencileri, Mardin Emniyet Müdürlüðü'nde görevli polisler tarafýndan karþýlandý. Öðrencilere, Mardin’in tarihi ve turistik yerleri gezdirildi. 7 bin yýllýk geçmiþi bulunan Mardin’de yaþanan hoþgörü ortamý
hakkýnda öðrencilere çeþitli bilgiler veren görevliler daha sonra öðrencilere 900 yýllýk Zinciriye Medresesi'ni gezdirdi. Proje hakkýnda bilgi veren Gaziantep Emniyet Müdürü Ömer Aydýn, Türkiye’nin içinde bulunduðu sürece katký saðlamasý ve özellikle son zamanlarda üniversitelerimizde meydana gelen öðrenci olaylarýna karþý güzel bir kardeþlik örneði teþkil etmesi açýsýndan böyle bir gezi programý düzenlediklerini söyledi. Türkiye’nin doðusu da batýsý da kardeþ olduðunu ve bu kardeþliði bozmaya kimsenin gücü yetmeyeceðini belirten Aydýn, "Gaziantep Emniyet Müdürlüðü koordinesinde, Gaziantep Üniversitesi, Gaziantep Mardinliler Eðitim Vakfý (MAREV) ve Batmanlýlar Derneði desteðiyle Mardin-Batman-Diyarbakýr illerimize 'Üniversite Gençliði Kardeþçe, El Ele Geziyor Projesi' kapsamýnda gezi düzenliyoruz. Gezinin amacý Gaziantep Üniversitesi'nde okuyan Batmanlý ve Mardinli öðrencilerimiz, üniversitede okuyan batýlý öðrenci arkadaþlarýný kendi memleketlerinde aðýrlamak, misafir etmek, kendi memleketlerini tanýtmak ve üniversite ortamýnda kardeþliði pekiþtirmek istiyoruz. Öðrencilerimiz gezi kapsamýnda Batman ilimizde 'Selçuklu Ýlköðretim Okulu'nda kütüphane açýlýþý yapacaklar. Bu tür geziler öðrenciler arasýnda birliði beraberliði ve kardeþliði pekiþtirecektir. Gezileri önemsiyoruz." Dedi.
'Yurt'ta Sulh Cihan'da Sulh' yazýsý tahrip edildi
B
atman Cumhuriyet Meydaný'ndaki Atatürk Anýtý'na bir süre önce 'Ne Mutlu Türküm Diyene' sözünün yerine yazýlan 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh' yazýsý, henüz kimliði belirlenemeyen kiþi ya da kiþilerce tahrip edildi. Cumhuriyet Meydaný'nda bulunan Atatürk Anýtý'na yazýlý 30 Yýllýk 'Ne Mutlu Türküm Diyene' ifadesi yerine yazýlan 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh' yazýsý, yerinden sökülmek istendi. Görgü tanýklarý, dün akþam saat 21.00 sýralarýnda 1.80 boylarýnda siyah giyimli, zayýf yapýlý birinin, yazýyý tahrip ettiðini daha sonra polis karakoluna gittiðini iddia etti. Birilerinin barýþ sürecinde ortalýðý karýþtýrmak için çaba sarf ettiðini ileri süren görgü tanýklarý,
"Yazý parçalandýktan sonra birkaç yeri telefonla aradýk. Bir sonuç alamadýk. Daha sonra olay yerine polisler geldi. Bu bir provokasyondur, baþka bir þey deðil. Yazý kime ne yapmýþ, bu süreçte böyle bir þeyin yapýlmasý çok yanlýþ. Kolluk kuvvetleri eðer isterlerse bu þahýslarý çýkarabilirler. Kimlikleri kim olduklarý ve niçin bunu yaptýklarýný öðrenebilirler. Bu süreçte böyle bir þeyin yapýlmasý doðal deðil." diye konuþtu. Batman Atatürk Anýtý'nda daha önce yazýlý olan 'Ne Mutlu Türküm Diyene' sözü Batman Valiliði'nce yazýlarýn çoðu eskiyip döküldüðü için 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh' sözüyle deðiþtirilmiþti. Yazýnýn deðiþtirilmesinden bir ay sonra meçhul bir kiþi tarafýndan anýta püskürtme boya ile 'Ne Mutlu Türküm Diyene' yazýsý yazýlmýþtý. (CÝHAN)
ÝLAN ÖMERLÝ ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ESAS NO : 2012/310 Esas KARAR NO : 2013/22 1-Davanýn KABULÜ ile, Mardin Ýli, Ömerli Ýlçesi, Yeni mah., Cilt No: 3, Hane No: 113, BSN: 27'de nüfusa kayýtlý, 21350511794 TC Kimlik numaralý, Hýdýr ve Latife kýzý, 16/08/1990 Ýzmir doðumlu Nedire Oskan'ýn nüfus kayýtlarýnda Nedire olan adýnýn Siham olarak, Ýzmir olan doðum yerinin Almanya/Essen, 15.08.1990 olan doðum tarihinin 12.06.1990 olarak DÜZELTÝLMESÝNE, karar verilmiþtir, teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur. 08/03/2013
MARDÝN ARTUKLU ÜNÝVERSÝTESÝ REKTÖRLÜK BÝNASINDA ÝSTÝHDAM EDÝLECEK PERSONEL ÝÇÝN BÖLMELERLE OFÝSLER OLUÞTURULMASI YAPIM ÝÞÝ. MARDÝN ARTUKLU ÜNÝVERSÝTESÝ YAPI ÝSLERÝ VE TEKNÝK DAÝRE BAÞKANLIÐI Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörlük Binasýnda Ýstihdam Edilecek Personel için Bölmelerle Ofisler Oluþturulmasý Yapým Ýþi 4734 sayýlý Kamu Ýhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açýk ihale usulü ile ihale edilecektir. Ýhaleye iliþkin ayrýntýlý bilgiler aþaðýda yer almaktadýr. Ýhale Kayýt Numarasý : 2013/55305 1-Ýdarenin a) Adresi : Yeniþehir Yerleþkesi Diyarbakýr Yolu Üzeri MAÜ Rektörlük Binasý 47100 yeniþehir MARDÝN MERKEZ/MARDÝN b) Telefon ve faks numarasý : 4822134002-4822135007 c) Elektronik Posta Adresi : yidb@artuklu.edu.tr ç) Ýhale dokümanýnýn görülebileceði internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-Ýhale konusu yapým iþinin a) Niteliði, türü ve miktarý : Ýhalenin niteliði, türü ve miktarýna iliþkin ayrýntýlý bilgiye EKAP'ta (Elektronik Kamu Alýmlarý Platformu) yer alan ihale dokümaný içinde bulunan idari þartnameden ulaþýlabilir. b) Yapýlacaðý yer : MARDÝN MERKEZ c) Ýþe baþlama tarihi : Sözleþmenin imzalandýðý tarihten itibaren 5 gün içinde yer teslimi yapýlarak iþe baþlanacaktýr. ç) Ýþin süresi : Yer tesliminden itibaren 60 (ALTMIÞ) takvim günüdür. 3- Ýhalenin a) Yapýlacaðý yer : MARDÝN ARTUKLU ÜNÝVERSÝTESÝ REKTÖRLÜÐÜ D.BAKIR YOLU YENÝÞEHÝR YERLEÞKESÝ 47100 MARDÝN b) Tarihi ve saati : 14.05.2013 - 10:00 4. Ýhaleye katýlabilme þartlarý ve istenilen belgeler ile yeterlik deðerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. Ýhaleye katýlma þartlarý ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatý gereði kayýtlý olduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasý ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odasý veya ilgili Meslek Odasý Belgesi. 4.1.1.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, kayýtlý olduðu ticaret ve/veya sanayi odasýndan ya da esnaf ve sanatkar odasýndan veya ilgili meslek odasýndan, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, odaya kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgili mevzuatý gereði kayýtlý bulunduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasýndan, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, tüzel kiþiliðin odaya kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduðunu gösteren Ýmza Beyannamesi veya Ýmza Sirküleri. 4.1.2.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, noter tasdikli imza beyannamesi. 4.1.2.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgisine göre tüzel kiþiliðin ortaklarý, üyeleri veya kurucularý ile tüzel kiþiliðin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamýnýn bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmamasý halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususlarý gösteren belgeler ile tüzel kiþiliðin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Þekli ve içeriði idari Þartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5 Ýhale konusu iþte idarenin onayý ile alt yüklenici çalýþtýrýlabilir. Ancak iþin tamamý alt yüklenicilere yaptýrýlamaz. 4.1.6 Tüzel kiþi tarafýndan iþ deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kiþiliðin yarýsýndan fazla hissesine sahip ortaðýna ait olmasý halinde, ticaret ve sanayi odasý/ticaret odasý bünyesinde bulunan ticaret sicil memurluklarý veya yeminli mali müþavir ya da serbest muhasebeci mali müþavir tarafýndan ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiði tarihten geriye doðru son bir yýldýr kesintisiz olarak bu þartýn korunduðunu gösteren belge. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler: Ýdare tarafýndan ekonomik ve mali yeterliðe iliþkin kriter belirtilmemiþtir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler: 4.3.1. Ýþ deneyim belgeleri: Son on beþ yýl içinde bedel içeren bir sözleþme kapsamýnda taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 50 oranýndan az olmamak üzere ihale konusu iþ veya benzer iþlere iliþkin iþ deneyimini gösteren belgeler. 4.4.Bu ihalede benzer iþ olarak kabul edilecek iþler ve benzer iþlere denk sayýlacak mühendislik ve mimarlýk bölümleri: 4.4.1. Bu ihalede benzer iþ olarak kabul edilecek iþler: ÜST YAPI (BÝNA ÝÞLERÝ) III. GRUP BÝNA ÝÞLERÝ 4.4.2. Benzer iþe denk sayýlacak mühendislik veya mimarlýk bölümleri: ÝNÞAAT MÜHENDÝSÝ VEYA MÝMAR 5.Ekonomik açýdan en avantajlý teklif sadece fiyat esasýna göre belirlenecektir. 6.Ýhaleye sadece yerli istekliler katýlabilecektir. 7. Ýhale dokümanýnýn görülmesi ve satýn alýnmasý: 7.1. Ýhale dokümaný, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirasý) karþýlýðý MARDÝN ARTUKLU ÜNÝVERSÝTESÝ YAPI ÝÞLERÝ VE TEKNÝK DAÝRE BAÞKANLIÐI adresinden satýn alýnabilir. 7.2. Ýhaleye teklif verecek olanlarýn ihale dokümanýný satýn almalarý veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar MARDÝN ARTUKLU ÜNÝVERSÝTESÝ YAPI ÝÞLERÝ VE TEKNÝK DAÝRE BAÞKANLIÐI adresine elden teslim edilebileceði gibi, ayný adrese iadeli taahhütlü posta vasýtasýyla da gönderilebilir. 9. Ýstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. Ýhale sonucu, üzerine ihale yapýlan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleþme imzalanacaktýr. Bu ihalede, iþin tamamý için teklif verilecektir. 10. Ýstekliler teklif ettikleri bedelin %3 'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (ALTMIÞ) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13. Diðer hususlar: Ýhalede Uygulanacak Sýnýr Deðer Katsayýsý (N) : 1 BASIN NO :168