EKİM 2015 yıl: 5
sayı: 26
Treyler Sanayicileri Derneği yayın organıdır / 2 ayda bir yayınlanır
Yük Güvenliği için
Bilinçlenme ve Denetim Şart
Worthington-Arıtaş TREDER üyesi oldu
Türkiye 5 yıl içinde 100 bin adedi bulabilir
Başkan’ın Mesajı
Nerede kalmıştık? Değerli Meslektaşlarım, Son yazımızda Türkiye’nin seçim atmosferinin egemen olduğu bir ortamda; biz treyler üreticileri olarak en iyi bildiğimiz işi yapmaya devam edeceğiz demiştik. Treyler üreteceğimizi, istihdam yaratacağımızı, ülkemizin ihtiyaçlarını karşılayacağımızı, ihracat yapacağımızı ve döviz kazandıracağımızı belirtmiştik. Türkiye yeniden bir seçime girdi ve biz yine bıraktığımız yerden devam edeceğiz. Treyler sektörü yılın ikinci yarısındaki daralma yüzünden ihracata ağırlık verdi. Bugün Türkiye’de üretilen her üç araçtan biri ihraç ediliyor. Bu çok önemli rakam. Çünkü treylerde ithalat oranı yüzde 5’lerde. Hal böyle iken hem yurtiçindeki ihtiyacı karşılıyoruz, hem de yurtdışına araç satıyoruz. Son günlerde ‘milli otomobil’ gündemde iken treylerin de ne kadar milli olduğunu vurgulamak gerekiyor. Her platformda treylerin Türk otomotiv sanayisinde ne kadar önemli olduğuna dikkat çekiyoruz. Bunda çok başarılı olduğumuz söylenemez. Ancak bu konudaki ısrarımız devam edecek. Ta ki kamuoyu treylerin önemini anlayana kadar. Çünkü yabancılar bu sektörün
değerini biliyor. Bunun ön son örneği 11-12 Ekim tarihleri arasında Alman Euroforum kuruluşu tarafından gerçekleştirilen Türkiye Ticari Araçlar Konferansı oldu. Kamyon, otobüs ve treylerin konu olduğu konferansta en çok treyler dikkat çekti. Çünkü kamyon ve otobüste pazardaki oyuncular, yapılacaklar sınırlı iken, treylerde henüz kimin ne yapacağı çok kestirilemiyor. Türkiye, önümüzdeki 5 yıl içinde özel sektörün yapmayı planladığı yatırımlarla treyler üretim kapasitesini 100 bin adede çıkaracak. Avrupa’da birinci olmamız sürpriz olmaz. Çünkü üretim batıdan doğuya kayıyor. Gelişmekte olan ülkelerin gelişmiş ülkelere nazaran daha çok treylere ihtiyacı var. Bu geçiş sürecince Türkiye en önemli durak. Potansiyelin iyi değerlendirilmesi lazım. 100 yıl önce kurulmuş ve bugün kurumsallaşmış Avrupa firmalarına gıpta ile bakıyoruz. Geleceği gören insanlar gelecek nesillere çok güzel bir üretim kültürü bıraktı. Bizler de bu anlayışla gelecek nesillere Avrupa’da 1 numara olacak bir treyler sektörü bırakmak istiyoruz. Yeter ki potansiyelimizin farkında olalım ve bu sektöre inanalım. TREDER Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık
içindekiler
16 Ülkemiz karayollarında yük taşımacılığı ne kadar güvenli yapılıyor?
20 Kamyon üretimi yüzde 11 arttı
24 Finansal Okur-Yazarlık Artmalı EKİM 2015/5 Treyler Sanayicileri Derneği adına imtiyaz sahibi Kaan Saltık Genel Yayın Yönetmeni Hasan Karakurt
28 Valx ithal dingillere oranla hem hafif hem daha ekonomik
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ayhan Eryazar Yayın Kurulu Recep Serin, Murat Tokatlı, Fehir Bulutlar, Gökhan Maraş, Yalçın Şentürk, Ahmet Toprakkale Grafik Uygulama Erhan Aydın Yönetim Yeri TREDER Ataşehir Bulvarı 42 Ada, Gardenya 7/1 Konutlar Kat:4, Daire:28 Ataşehir/İstanbul Tel: 0216 580 96 95 www.treder.org.tr Ajans LOCA MEDYA Cennet Mah. Hürriyet Cad. No: 1/1 B-Blok Küçükçekmece İstanbul Tel: 0212 579 92 35 Faks: 0212 598 47 62 Baskı İstanbul Basım Promosyon 0212 603 26 21 Ekim 2015 Dağıtım Aras Kurye Yayın Türü Yaygın TREDER Haber Dergisi, treyler sektöründeki gelişmeleri kamuoyuyla paylaşmak adına dernek patronajında, iki ayda bir, Türkçe olarak hazırlanan sektörel bir yayındır.
30 Koluman 50. yılını Tataristan’daki yatırımla taçlandırdı
34 OKT Trailer yeniliği ile hayran bıraktı
35 Ford Trucks Rusya’da gücünü gösterdi
40 BPW, Gebze fabrikasını hizmete açtı
6
Worthington-Arıtaş Treder üyesi oldu
1981 yılından beri, sanayi ve medikal gaz sektörü için ürettiği kriyojenik depolama ve taşıma tanklarında üretim yapan ve 2014 Şubat ayında ABD’li çelik devi WorthingtonIndustries firmasıyla gücünü birleştiren Arıtaş Basınçlı Kaplar Sanayi A.Ş. TREDER’in 18. üyesi oldu.
Dünyanın en büyük basınçlı kap üreticilerinden olan WorthingtonIndustries’in dünya genelinde 11 ülkede 83 tesisi bulunuyor ve basınçlı kaplar, çelik işleme ve iş makinaları-operatör kabinleri ürünleri konusunda hizmet veriyor. WorthingtonIndustries, bünyesine katılan Arıtaş Basınçlı Kaplar Sanayi A.Ş. ile, gaz pazarının ihtiyacı olan ürünlerin hepsini sağlayan dünyadaki tek şirket haline geldi.
En büyük tesisi hizmette
Worthington-Arıtaş Basınçlı Kaplar Sanayi A.Ş. alışılmış basınçlı kapların dışında ürettiği kriyojenik mühendislik tankları ve Afrika, Avrupa ve Ortadoğu pazar paylarının ve LNG pazarının büyümesinin de sonucu olarak global dünyada çevreci bir alternatif yakıt olarak tüketimi giderek artan LNG depolama ve taşıma tankları ile piyasada lider konumda kalmayı başarıyor. LNG’nin bir enerji kaynağı olarak sanayide kullanımının
artması sonucu, Worthington-Arıtaş LNG kara taşıma lojistiği iş modeline paralel olarak, son yıllarda doğal gaz kullanan gemi motorlarının piyasaya girmesi ile LNG tanklarının kalitesini deniz taşımacılığına da aktardı. Şu anda 500 m3’e kadar olan depolama tanklarını Tuzla-Orhanlı bölgesinde rahatlıkla üreten Worthington-Arıtaş, çeşitlendirme ve büyüme hamlelerinden biri olarak; 84 dönümlük arazide dünyanın en büyük kriyojenik depolama ve taşıma tankları üretim tesisinin inşasını Eylül 2015’te tamamladı.
Dünya devlerinin tedarikçisi
Yüksek mühendislik kabiliyeti ile kendi üretiminin tamamı için mühendislik çalışmalarını kendisi yürüten ve bu anlamda dünya devlerinin (AirLiquide, AirProducts, Linde, RollsRoyce firmaları gibi) güvenilir tedarikçisi olan
Worthington-Arıtaş, dünyaya örnek olan dizayn kalitesine sahip Bandırma’da açacağı yeni tesisi ile daha kapsamlı AR-GE çalışmaları yapacak. Sektöre ve müşterilerinin ihtiyaçları olan kalite ve devamlılığı sağlamayı hedefleyen Worthington-Arıtaş firmasının ürün yelpazesinde; LNG (sıvılaştırılmış doğalgaz), kriyojenik tanklar, azot-oksijen- karbondioksit taşıma ve stok tankları, soğutma, kriyojenik vanalar, yüksek basınçlı tanklar, özel proses tankı imalatları ve sistem çözümleri bulunuyor. Sektördeki en büyük sıkıntının sertifikasyon eksikliğinden kaynaklandığı piyasa koşullarında, ürünlerinin uluslararası sertifika normlarıyla üretildiğini vurgulayan Worthington-Arıtaş firması, üretimlerinin yüzde 30’unu yurtiçine, yüzde 70’lik kısmını ise yurtdışına ihraç ediyor.
8
Türkiye 100 bin adetlik treyler üretimine doğru ilerliyor
Treyler Sanayicileri Derneği Başkanı Kaan Saltık, 12-13 Ekim tarihleri arasında Alman Euroforum tarafından düzenlenen Ticari araçlar Konferansı’na katıldı. Türkiye’nin kamyon, treyler ve otobüs alanındaki gelişmelerin ve öngörülerin paylaşıldığı konferansın ana sponsorluğunu Knorr-Bremse ve Krone üstlendi. TREDER üyesi Tırsan’ın da iki oturumda yer aldığı konferansta özellikle otomotivdeki çevresel kaygıların ön plana çıkacağı görüşü öne çıktı. Başkan Kaan Saltık, Türkiye’deki treyler sektörü hakkında ikinci günkü oturumda katılımcılara bilgi verdi. TREDER’in Türkiye’yi, üreticileri ve tedarikçileri ile Avrupa’nın en önemli treyler üretim merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini belirten Saltık, dünyadaki yüksek teknolojiye sahip kaliteli treyler OEM firmalarının üretim üssü olarak Türkiye’yi tercih etmelerini sağlamayı amaçladıklarını kaydetti. “Türkiye’deki treyler parkı TÜİK kayıtlarına göre 10 senede 75 binadetten 270 bin adede çıktı. Türk treyler sektörü 200’e yakın kayıtlı üreticisi ile tanker, tenteli, lowbed, damper gibi her türlü treyler tipini başarı ile üretebilmekte olup 60 bin adet kurulu kapasitesi ile
Avrupa’nın ilk 3 treyler üreticisi ülkelerinden biridir.” diyen Saltık, önümüzdeki 5 yıl içerisinde treyler üreticisi 3 markanın 25 bin adet treyler/yıl kapasite artırım planı bulunduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin altyapıya yaptığı yatırımların bu trendin gelişmesine önayak olduğunu dile getiren Saltık, Türkiye’nin uluslararası konvansiyonlara katılmasının da pazarı büyüttüğünü vurguladı.Türkiye treyler pazarının 26 bin adetlik iç pazar büyüklüğü ile Avrupa’da ikinci sırada yer aldığını açıkladı. Saltık, açıklamalarına şöyle devam etti: “Treyler sektörünün ürün ithalatı son derece sınırlı olup, pazarın ancak yüzde 5’lik bölümü ithal ürünlerden oluşuyor. Sektör üreticileri 50’nin üzerinde ülkeye yıllık 7 bin adede yakın ürün ihracatı ile net ihracatçı konumunda. İhraç edilen ürünler arasında tenteli, tanker, low-bed, silobus, konteyner taşıyıcı, damper vb bulunuyor.” Kaan Saltık, katılımcılarla ADR ve ATP ile ilgili bilgileri de paylaştı. Saltık, konu hakkında şunları söyledi: “Ulaştırma Bakanlığı’nın yaptığı çalışmalara göre Türkiye’de tehlikeli mad-
de taşıması yapan 57 bin plakalı araç bulunmaktadır. Bu araç plakalarının takribi 15 bin adedinin çekici olduğu düşünülürse, 42 bin aracın kamyon üstü ve treyler tanker olduğu biliniyor. Trafikte tehlikeli madde taşıyan tüm araçların ADR’ye geçmesinin yaklaşık 3 milyar dolar iş hacmi yaratacağı hesaplanabilir. Türkiye’nin 2023 yılında, Gıda İhracatını 55 milyar dolara çıkarma hedefi vardır. Bu hedef de, ATP Konvansiyonuna uygun araç filolarına sahip olarak gerçekleşebilir.Türkiye’nin frigorifik treyler filosunun 25 bin adet civarında olduğu değerlendirilmektedir.” Treyler Sektörünün kapasitesinin 5 yıl içeresinde 100 bin adedi geçerek Avrupa’nın en büyük üretici ülkesi olabileceğine dikkat çeken Saltık, tüm bunlar değerlendirildiğinde, Türk Treyler Sanayinin, Türk Otomotiv Sanayi içinde önemli bir yer alacağını söyledi. AB’deki treyler uzunluğunun 500 mm uzatılması ve Türkiye’nin bu konuda herhangi bir adım atacak mı sorusuna da yanıt veren Saltık, henüz kamu veya özel sektör tarafından bu tür bir çalışma yapılmadığını kaydetti.
Kaan Saltık
Krone’den Afrika pazarında Türk-Alman ortaklığı 4. Uluslararası Ticari Araçlar Konferası’na (CTI) sponsor olan treyler üreticisi Krone, konferansta yaptığı sunum ile yeni pazarlardaki Türk-Alman ortaklığını anlattı. Geniş bir katılımın sağlandığı Ticari Araçlar Konferansı’nda, yoğunlukla büyüyen pazarlar ve trendler, teknolojik gelişmeler, Türkiye ticari araç pazarında treyler endüstrisinin önemi gibi konular masaya yatırıldı. Konferans, Türkiye merkezli ticari araç firmalarının yöneticilerinin aynı platformda bir araya gelip sektördeki fırsatları değerlendirmelerini sağladı. Krone Ticari Araçlar CEO’su Rıza Akgün de, konferansın Danışma Kurulu’nda görev aldı.
Örnek proje
Krone Ticari Araçlar Satış Müdürü Birand Hattatoğlu, “Afrika pazarı için Bir Türk-Alman Projesi” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Avrupa’nın en büyük treyler markalarından biri olan Krone’nin İzmir Tire’de toplam 190 bin metrekarelik alanda kurduğu en modern fabrikası ile yerli bir marka
Müşteri odaklı ilerleme
Bu yıl içinde Krone’nin Doğu Afrika’da ilk önemli anlaşmasını yaptığını vurgulayan Hattatoğlu, “Afrika genelinde yasa ve yönetmelikler farklılıklar gösteriyor. En ufak bir farklılık bile ürün geliştirmede büyük değişikliklere yol açabiliyor. Pazar özelliklerine göre müşteriye özel sipariş edilen ürünler rekabette avantaj yaratıyor” dedi. Gelecekteki Afrika pazarındaki fırsatları da değerlendirdiklerini anlatan Hattatoğlu, sunumuna şöyle devam etti: “Belli Afrika ülkelerinde müşteriler yüksek kaliteli ürün talep ediyorlar. Yüksek kaliteli ürünleri desteklemek ulaşım endüstrisinde daha fazla yasal düzenlemenin oluşturulmasını sağlayacaktır. Müşterilere satış sonrası ve yedek parça hizmeti verebilmek büyük önem arz ediyor. Afrika pazarlarında halen altyapı çalışmalarının geliştirilmesine de ihtiyaç olduğunun altını çizmek isterim.”
ekim 2015
haline geldiğini ifade eden Hattatoğlu, Tire’de Profi Liner, Profi Liner Plato, Profi Liner HD ve Box Liner modellerinin üretildiğini söyledi. Afrika pazarı için Bir Türk-Alman Projesi ile Afrika pazarlarının dinamiklerini analiz ettiklerini belirten Hattatoğlu, ülkelerdeki treyler sektöründeki farklılıkları ve benzerlikleri, yasa ve yönetmelikleri, ithalat yasalarını, müşterilerin satın alma alışkanlıklarını ve rekabet özelliklerini araştırdıklarını ifade etti. Krone’nin ilk olarak Afrika pazarı için müşteriye özel üretilmiş treyleri Uluslararası Ticari Araçlar Fuarı (IAA) 2014’te tanıttığını söyleyen Hattatoğlu, “Projemizde, her detayı en ince ayrıntısına kadar düşündük. Bu proje, Krone’nin yaratıcılığının ve yeni pazarlara yüksek kalite standartlarından ödün vermeden girilebileceğinin çok güzel bir örneğidir” şeklinde konuştu.
10
Tırsan, Türkiye Ticari Araçlar Konferansı’nda 2050 ‘yi anlattı 12-13 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilen Ticari Araçlar Türkiye (Commercial Vehicles Turkey) konferansında Tırsan Treyler, Türkiye treyler sektörünü anlattı. Konferansa, sektör lideri Tırsan adına Ar-Ge Müdürü Volkan Akıncı katıldı.
Türkiye’den ve uluslararası endüstri sektörünün önde gelen firmalarının üst düzey yöneticileri; sektörün mevcut durumu, pazar dinamikleri, yeni stratejiler, iş geliştirme ve büyüme fırsatları gibi sektöre genel bakış sağlayan konuların yanı sıra; treyler sektöründeki inovasyonlar, yakıt tüketimi ve emisyon yönetmelikleri gibi detaylı teknik konular hakkındaki sunumlarını paylaştılar.
500 milyon euro ciro hedefliyor
Tırsan Treyler Ar-Ge Müdürü Volkan Akıncı treyler sektöründeki son yenilikleri anlattığı sunumunda, “İklim değişikliklerinin nakliye sektöründeki etkileri, 2050 yılı için Avrupa Birliği’nin emisyon hedef-
leri, 2050 yılı muhtemel taşımacılık modu alternatifleri, 2050 yılı Türkiye ve Tırsan’ın potansiyeli, Ar-Ge uygulamaları, araç konseptleri ve müşteri için değer yaratma yaklaşımı ile ilgili detaylı bilgileri katılımcılara aktardı. Akıncı, “Tırsan, 2018 yılında yarısı ihraç olmak üzere 20 bin adet treyler üretimi ve 500 milyon euro yıllık ciro hedefiyle, sektörün gelişimine katkıda bulunan ulusal ve uluslararası
konferanslarda yer almaktan; bilgi ve tecrübelerini sunarak sektöre öncü olmaktan gurur duymaktadır. Türkiye’nin global ağır ticari araçlar sektöründe yükselmesinde katkımız olmasından dolayı mutluyuz” dedi. Konferans, katılımcılar tarafından gündeminin içeriği, kalitesi ve sektörün önde gelen firmalarını buluşturması nedeniyle oldukça verimli bir konferans olarak tanımlandı.
12
Güvenli yüklemenin yapılmaması nedeniyle her yıl ciddi oranda kazalar meyana geliyor. Bu da can ve mal güvenliğini tehlikeye atıyor.
Bilinçlenme ve denetim şart
Almanya yılda 27 bin araca yük güvenliği cezası veriliyor
Almanya’da yapılan yol denetimlerinde yabancı araçların en çok ihlallerinden birini yük güvenliği oluşturuyor. Almanya’da yapılan denetimlerde en çok ceza alan ihlalin sürüş ve dinlenme süreleriyle ilgili olurken ikinci en fazla ihlalin ise yük güvenliği konusunda gerçekleşti. Almanya’da bir yılda BAG tarafından 606 bin ticari araç denetlendi. Denetimlerin 266 bini Alman araçlara, 339 bini de yabancı araçlara yapıldı. Bu denetimler sonucunda 27 bin yabancı plakalı araca gerekli yük güvenliğini sağlayamadığı için ceza kesildi.
Yüke uygun araç
Türkiye’de yük güvenliği konusunda en çok ihlalin, konteyner, rulo ve tehlikeli madde taşımacılığında yapıldığı biliniyor. Standart dahi olmayan araçlarla -ahşap kasalarda veya tankerlerde- yapılan taşımalar yük güvenliği konusunda en çok iyileştirmenin yapılabileceği noktalar.
ADR Konvansiyonu, yük güvenliğini de kapsıyor
Türkiye’de yük güvenliğinin önemi yeterince anlaşılabilmiş değil. Trafik kazalarında ilk 10’a giren ülkemizde yük güvenliğini sağlamak, sürdürülebilir ulaşım için temel konulardan biri. Avrupa Birliği’ne üye ülkelere ait trafik kaza istatistiklerinde ölümlü kaza nedenleri arasında yük güvenliğinden kaynaklanan kazaların yer almaması, gelişmiş toplumlarda bunun bir trafik sorunu olmaktan çık-
tığını gösteriyor. Oysa Türkiye’de, oranı tespit edilmemiş olsa da, yüklerin uygun olmayan araçlarla taşınması, yüklerin araçlar üzerine güvensiz bir şekilde yerleştirilmesi ve sabitlenmesi ve araç imalat endüstrisinde ilgili ulusal ve uluslararası normlara uygun üretimin yapılmaması gibi nedenlerle ciddi bir ulusal servet kaybı ve can kaybı yaşanıyor.
Türkiye, ADR Konvansiyonu’na üye olmasıyla yük güvenliği konusundaki şartlarını da kabul ediyor. Türkiye’nin yurtiçindeki taşımalarında da yük güvenliğini sağlaması gerekiyor. Tabi bunu söylerken Türkiye’nin yüklerin doğru araçlara taşınması gibi temel gereklilikleri dahi yerine getirmede zorluk çektiğini söylemek gerekiyor. Ağırlıklı olarak inşaat sektöründe kullanılmakla birlikte, otoyollarda da seyri mümkün olan damperli araçların gerek aşırı yükleme sonucu, gerekse de yükün güvenli bir şekilde örtülmemesi sonucu yarattığı potansiyel tehlike, kapalı veya tenteli araç larda taşınması
daha yüklemeler özellikle yurtiçi taşımalarda tam olarak bilinmiyor.
14
AB standartlarına göre treyler için yapılacak yüklemelerde temel olarak önden 2,40 cm, yanlardan 5 cm, arkadan ise 5 cm boşluk bırakılması gerekiyor.
zorunlu olan yüklerin açık kasa araçlarla taşınması, yük taşımaya mahsus araçların taşıyacakları yükün özellikleri doğrultusunda yükün güvenli bir şekilde bağlanması için gerekli olan aksamdan yoksun olarak üretilmeleri ve trafiğe çıkmaları, can güvenliğimiz için büyük birer tehdit oluşturuyor. Türkiye’de en çok kullanılan treylerde
Yük taşımaya mahsus araçlar, taşıdıkları yükle birlikte güvenli seyredebilecek bir konstrüksiyona sahip olmalı. Yük taşıyan araçların ön duvarları, taşınan faydalı yük ağırlığının yüzde 80’ine tekabül eden bir güçle öne doğru hareket ederek çarpmasını karşılayacak mukavemette olmalı. Aracın yan duvar veya panelleri ise taşınan faydalı yük ağırlığının yüzde 50’sine tekabül eden bir güçle yanlara çarpmasını karşılayacak mukavemette yapılmalı. Yük taşıma amaçlı araçların taban yüzeylerinin kaymaz malzeme ile
kaplanması, yükün araç hareket halinde iken daha stabil bir konumda taşınmasını sağlayan bir başka önemli faktör. Araçlar, taşınması amaçlanan özel yüklerin özellikleri doğrultusunda tasarlanmalı ve özel yükün gerektirdiği güvenlik tertibatına haiz bir şekilde imal edilmeli.
Araç üzerinde yük dağılımı
Kamyonlar, römorklar ve yarı römorklar yüklenirken, izin verilen maksimum aks ağırlıklarını aşmamaya özen gösterilmeli. Bir başka önemli nokta ise, yönlendirici aksa düşen minimum gerekli yük miktarından daha az bir yükün gelmesini önlemek. Zira, yönlendirici aksın güvenli bir yönlendirme işlevi için belli bir yükün altında bulunması şart. Yükün, araçların sahip olduğu dingillerin her birine izin verilen minimum ve maksimum miktarlarda dağılmasının hem güvenlik açısından hem de ekonomik bir taşıma performansı açısından büyük yararları bulunuyor.
Yük güvenliği konusunda hangi yönetmelikler uygulanıyor ve uygulanacak? Krone; “VDI 2700 -Karayolları Yük Güvenliği kuralları”, EN 12642 Code XL belgelendirmesi ve Daimler 9.5 Kuralını uyguluyor. VDI 2700, varolan ek belgeler yardımıyla standart bir uygulamadır. Daimler 9.5 taşıma kuralları ise Daimler-Chrysler tarafından geliştirilen otomotiv ve yan sanayi parçalarının taşınması sırasında uygulanması gereken emniyet kurallarını kapsıyor. Buna benzer yükler özel taşıma kasalarıyla, zaman kaybını önleyerek bizzat üretime dahil edilecek şekilde tasarlanıyor. CODE XL Sertifikası da, bir römorkun bütününü oluşturan her parçanın yük güvenliğini sağlamaya yardımcı olduğunun, belirlenen standartlar dâhilinde test ve kalibre edilerek belgelendirilmesidir. Bu sertifikaya sahip olabilmek için ürettiğiniz ürünün Alman Otomobil Test Merkezi Dekra Automobil GmbH tarafından zorlu test koşullarına tabi tutularak ve bu
testlerde ürettiğiniz ürünün belirlenen hasar aralığında bir hasar alması durumunda mümkün olabiliyor. Code XL genel anlamda römorka ait tüm aksam ve üstyapı ekipmanlarının Yük Güvenliği standartlarını belirleyen bir regülasyondur. Römork ve üstyapısını oluşturan ekipmanlardan sadece birinin ya da bir kaçının Code XL standartlarına haiz olması o aracın maksimum yük
güvenliği sağlaması demek anlamına gelmez. Yük güvenliği bir bütün olarak ele alınması gereken bir husustur. Üstyapıyı oluşturan ve olası kaza ve ağır manevralarda yükü tutmakla görevli branda, yan destek direkleri, arka kapılar ve çatı sisteminin tümünün Code XL regülasyonuna uygun olması durumunda maksimum yük güvenliğinden söz edilebilir.
Tırsan, 4 milyon dolar yatırım ile 1.800 metrekare alan üzerine kurduğu ve 2009 yılında devreye aldığı Ar-Ge merkezinde, sürekli olarak müşterilerinden gelen geri bildirimleri dikkate alarak kendini yenilemekte ve geliştirmeye devam ediyor. Tırsan, yük emniyetine uygun olarak Perdeli –Tenteli semi –treylerler üretiyor. Tırsan’ın sahip olduğu sertifikalar şunlar; • Yük Emniyet Sertifikası *Standart olarak tüm perdeli araçlar artık Yük Emniyet Sertifikasına, Avrupa Standartlarını karşılayacak şekilde uygunluk gösteriyor. • İçecek Taşıma Sertifikası TR ve Avrupa’da içecek taşımacılığı gerçekleştiren firmalar için olan sertifikadır. Suyun daha güvenli taşınmasını amaçlayan bu sertifikaya göre araç özellikleri değişkenlik gösterir. • Otomotiv Yükü Taşıma Sertifikası “Daimler 9.5” TR’de yaygın olmayan ancak EU standartları gereği tüm otomotiv paletlerinin taşınabilmesini amaçlayan sertifikadır. Kurallarına göre araç özellikleri değişkenlik gösterir. • Lastik Taşıma Sertifikası *Lastiğin güvenli taşınabilmesi ve tehlike arz etmemesi için elde edilen bu sertifikaya göre, araç özelliklerinde değişiklikler sağlanır. Avrupa’da lastik taşımacılığı gerçekleştirmek için bu sertifikaya uygun araç olması gerekiyor. Tırsan Yük Güvenlik Sistemi: K-fix K-fix Yük Güvenlik Sistemi Nedir? Tırsan Ar-Ge merkezi tarafından geliştirilen K-fix Yük Güvenlik Sistemi, yükün emniyetli şekilde taşınabilmesi için toplamda 236 noktadan bağlantı yapmaya olanak sağlayan televre ve demonte edilebilen aksesuarlardan oluşuyor.
K-fix Sistemi;
Yan etekler üzerinde tüm araç boyunca devam eden, sağ yan etekte
118 ve sol yan etekte 118 olmak üzere toplam 236 adet delikten oluşan, her biri 2500 kg yük direncine dayanıklılık sağlayan, kapakları çıkarmadan ve aracınızın iç genişliğinden ödün vermeden operasyonel esneklik sayesinde zamandan tasarruf etmenizi sağlayan bir sistemdir. K-fix Yük Güvenlik Sistemi Ana Bileşenleri • K-fix delikli televre • Aksesuarlar • Yük bağlama aparatları
K-fix’ in Sunduğu Avantajlar
1. Güvenlik Yükünüzü özel geliştirilmiş bağlama aksesuarları ile sabitleyerek, yola güvenle çıkamanızı sağlar 2. Esneklik Modüler yükleme sistemleri sayesinde her tip yükü güvenle bağlamayı sağlayan farklı esnek çözümleriniz hazırdır 3. Sağlamlık Detaylı Ar-Ge çalışmaları sonucu geliştirilen K-fix sistemi sağlamlığı ile
uzun kullanım ömrü sağlar 4. Pratiklik Kolay uygulanan bağlama aksesuarları ile yükünüzü hızlı ve pratik şekilde bağlamanızı sağlar 5. Zamandan Tasarruf K-fix aksesuarlarının sunduğu uygulama kolaylığı ile yükünüzü kısa zamanda yükleyerek zamandan tasarruf edilir K-fix Modüler Aksesuarları Civatalı Palet Durdurucular (Palet Stoperleri) Euro paletlerin kayma hareketini engelleyerek yük emniyeti sağlarlar. K-fix üzerine modüler olarak takılıp çıkarılabilir. Civatalı Yük Bağlama Halkaları Semi-treylerde standart olarak bulunan 13x2 adet yük bağlama halkalarına ek olarak K-fix üzerine takılıp çıkarılabilen ve ekstradan yük bağlama olanağı sunan aksesuarlardır. Dikey Yük Tutucu Taşınan yüke göre K-fix televreye birden çok noktada monte edilebilen Pillar, taşınan yükün seyir esnasında sabit kalmasını sağlar ve farklı yol koşullarında seyir güvenliğini arttırır.
ekim 2015
Tırsan’dan güvenli yük taşımacılığına çözümler
16
Ülkemiz karayollarında yük taşımacılığı ne kadar güvenli yapılıyor? Karayolu ile yük taşımacılığı her geçen gün artıyor. Karayolu taşıması ülkemizde olduğu gibi dünyada da en güvenilen modların başında geliyor. Peki, ülkemiz karayollarında yük taşımacılığı ne kadar güvenli yapılıyor? Yük güvenliği hakkında bilmemiz gerekenler neler? Treder Haber Dergisi olarak konuyu Teknik Komite Üyesi Tahsin Doğan’a sorduk.
Karayollarında yük taşımacılığı tekerleğin icadından beri en önemli taşıma yöntemlerinden biri olmuştur. Özellikle kısa ve orta mesafelerde esnek ve hızlı bir şekilde yükün taşınabiliyor olması nedeniyle karayolu, tren, hava ve deniz yoluna göre daha çok tercih ediliyor. Karayolları Genel Müdürlüğü istatistiklerine göre ülkemiz karayollarında yük taşımacılığının ortalama yüzde 5 arttığı ve 2014 yılında toplam 234 bin 492 milyon ton yük taşındığı görülüyor.
Bunca yük ne kadar güvenli taşınıyor?
Tüm yüklerin güvenli bir şekilde hedeflenen noktaya taşınması oldukça önemli. Karayolunda yük taşımacılığının nasıl güvenli yapılacağına dair bilgileri Avrupa mevzuatları ile birlikte incelendiğimizde yerine getirmemiz gereken önemli önlem ve uygulamalar olduğunu görüyoruz. Yük taşıyan ağır ticari araçlarda; teknik kapasiteye uygun yükleme, yükün araç üzerinde doğru şekilde konumlandırılması, uygun sabitleme ve taşınacak yüke göre uygun araç seçimi kriterleri bu kapsamda
çok önemli konulardır. Maalesef bu konulardaki eksikler nedeniyle çok sayıda kazanın yaşandığını ve bu kazalar sonucunda ciddi mal kayıpları ve daha da önemlisi can kayıpları olduğunu biliyoruz. Aslında yük taşıyan araçlarda aracın uygunluğu, yükün doğru şekilde ve doğru ekipmanlar ile bağlanması kazalar sonrası bilirkişi incelemelerinde değil rutin olarak yol kenarı denetimlerinde yapılması gereken bir kontrol olmalıdır. Ülkemizde yol kenarı denetimleri için düzenleyici mevzuat Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın “Araçların Yüklenmesine İlişkin Ölçü ve Usuller ile Tartı ve Boyut Ölçüm Toleransları Hakkında
Yönetmeliği” dir. Ancak,bu düzenleyici mevzuat yükün araç üzerinde güvenceye alınıp alınmadığını tarif ve kontrol etmiyor. Diğer taraftan denetlemeyi yapan görevliler ise bu konuda yeterince bilgi sahibi değil. Yapılan denetlemeler daha ziyade araçların ağırlıkları ve boyutlarının uygunluğuna yönelik. İlgili mevzuatta bu yöndeki eksikliklerin hızlı bir şekilde giderilmesi ve yol kenarı denetimleri yapılırken yük güvenliğinde mutlaka kapsama alınması gerekiyor. Karayolu ile uluslararası yük taşımacılığı yapan firmaların ve bu sektöre araç sağlayan üreticilerin bu konuda daha fazla bilgi sahibi olduklarını söylemek mümkün. Bu firmalar Avrupa’da özellikle de Almanya karayollarında bu tür denetim ve sorgulamaların olduğunu bilmekte ve önlemlerini almaktadırlar.
Yükü neden güvenceye almalıyız?
Yükü neden güvenceye almalıyız sorusu sıklıkla karşımıza çıkan sorulardan biri oluyor. Bir örnek ile anlatmak gerekirse: Hareket halindeki bir cismin çarpma esnasında ortaya çıkardığı etki yani çarpma esnasındaki ağırlığı kendi gerçek ağırlığının çok çok üzerindedir. Mesela 70 kg’lık bir kütlenin 100 km/h hız ile hareket ederken bir yüzeye çarpması esnasındaki ağırlığı 27.000 kg’dır.Bu nedenle yükün taşıma esnasında hareket etmeyecek şekilde sabitlenmesi çok ama çok önemlidir. Almanya’da özellikle 2000’li yılların başından bu yana yükün güvenli bir şekilde taşınmasına ilişkin yoğun faaliyetler yürütülüyor. Bu konuda oluşturdukları teknik
gereklilikleri VDI 2700 numaralı ulusal bir standart içinde tanımlayarak ilgili mevzuat alt yapısının da hazırlanmasıyla birlikte yükleyicilerin, şoförlerin, yolda kontrol yapan polislerin eğitimi, araçlar için asgari tasarım zorunluluklarının tarif edildiği topyekün bir program uygulamaya başlamışlardır. Geçtiğimiz yıl Avrupa Birliği resmi gazetesinde 2014/47/EU yönetmeliği yayımlandı. Bu yönetmelik birliğin yük taşımacılığında 2050 yılına kadar rekabetçi, verimli ve sıfır ölümlü Avrupa stratejisinin yol haritasında önemli bir kilometre taşı olacaktır. Şöyle ki 2014/47/EU ticari araçların yol kenarında yapılan yola elverişlilik kontrollerinin yapıldığı bir yönetmeliktir. Ancak son seviyesi ile birlikte yük güvenliği denetimlerini de ihtiva eden bir yönetmelik olmuştur. Bu sayede sınırlı bir şekilde ve sadece birkaç ülkede yapılan yük güvenliği denetimlerinin tüm Avrupa Birliği yollarında 2017 yılından sonra yaygınlaştırılması hedefleniyor. Vakit geçirilmeden bu yönetmeliğin adapte edilerek ülkemizde de yayımlanması ve uygulamaya geçilmesi kesinlikle kamu yararına olacaktır.
- Yükü yükleyen personelin, şoförün ve denetimi yapan personelin eğitimi dikkat edilmesi gereken en önemli maddelerdir. Yük emniyeti konusunda Avrupa’da etkin şekilde kullanılan ve kabul görmüş EN 12640, EN 12641, EN 12642 ve EN 12195 gibi AB normlar mevcuttur.
EN 12642 normu
EN 12642 normunda yük taşıyan araçlarda araç gövdesinin sağlaması gereken asgari dayanımlar tarif edilir. Aracın üst yapısını oluşturan ön, arka ve yan panelin belli kuvvetler ile test edilmesi, test sonrası belirlenen azami hasar miktarlarının aşılmamış olması ve üst yapıda fonksiyonel bir hasarın olmaması gerekir. Çok amaçlı kuru yük taşıyan brandalı üst yapılarda brandanın ayrıca EN 12641 normuna uygun olması gerekir. Bu norma göre brandanın yırtılma direnci, örgü sıklığı, yapışma diren-
ci, sıcaklık direnci ve birim ağırlığı için asgari kriterler tarif edilmiştir. EN 12642 normuna göre karayolunda seyreden bir aracın öne doğru 0.8G, yanlara ve arkaya ise 0.5G değerlerine karşılık gelen değerler ile statik veya dinamik yöntemler ile test edilmesi gerekir. Burada G; taşınan yükün kütlesidir. Taşınan yükün kütlesinden hareketle üst yapının sağlaması gereken mukavemet değerleri hesap edilirken sürtünmeler de dikkate alınır. Yük ile taşıma platformu arasındaki temas yüzeylerinin mümkün olduğunca yüksek oranda bir sürtünme kuvveti oluşturması bu açıdan çok önemlidir. EN 12642 normuna göre statik testlerde norm normal üst yapılar için test değerlerini “Code L”, güçlendirilmiş yapılar için ise test değerlerini “Code XL” olarak ikiye ayırır. aşağıdaki tablo’da üst yapıyı oluşturan ön, yan ve arka panele sürtünme kuvvetleri çıkarıldıktan sonra uygulanması gereken azami test kuvvetleri gösterilmektedir. Bu kuvvetler yüzeylere, tüm yüzey boyunca ve yüzey yüksekliğinin asgari yüzde 75’i kadar bir alanda rijid plakalar veya hava balonları vasıtası ile uygulanır. Tabloda verilen P değeri o yapının taşıyabileceği yükün azami ağırlığıdır.
- Yük güvenliği kriterlerine uygun araç seçimi - Yükün uygun ekipmanlar ile sabitlenmesi
ekim 2015
Peki, yük güvenliği şartlarına uygun hareket etmek için neler yapmak gerekir?
18
Örneğin 27.000 kg faydalı yük taşıma kapasitesine sahip bir araç ön panelinin Code XL şartlarını sağlaması için 0.5x27.000 = 13.500 kg yüke dayanması gerekir. Bu nedenle üst yapının Code XL şartlarını sağlaması için güçlü bir şekilde tasarlanmış olması gerekir
Dinamik testlerde ise tanımlanmış poligon ve hızlarda öne doğru güçlü frenleme yaparak ön panelin dayanımı, belirli bir yarıçap içerisinde ve belirli bir hızda sürülerek yan panellerin dayanımı, geriye doğru sürülürken frenleme yapılarak arka panelin dayanımı test ve kontrol edilir. Dinamik testlerde verilmiş olan doğrusal ve yanal ivmeler test esnasında özel sensörler ile ölçülür. Normda belirtilen ivme değerlerine ulaşıldıktan sonra yapı üzerindeki varsa hasarlar kontrol edilir. Bu testlerin trafiğe kapalı alanda ve gerekli güvenlik önlemlerinin alınarak yapılması gerekir. Özellikle yanal ivme değerlerini ölçmek için yapılan testlerde olası devrilmeleri önleyici yanal destek dingilleri kullanılır. Bu testler yetkilendirilmiş kurum veya
kuruluşlar nezaretinde yapılarak üst yapı tipinin EN 12642 yük güvenliğine uygunluğu sertifikalandırılır.
Bu hizmet yurt dışındaki servislerden alınıyor
Ülkemizde bu norm ve test sürecini yöneten ve sertifikasyon yapabilen bir kuruluş olmadığından genellikle bu hizmet şu anda yurt dışındaki servislerden alınmaktadır. Yük güvenliği şartlarına uygun bir araçta yükün araç üzerinde sabitlenmesini sağlamak için ayrıca güçlü bağlantıların bulunması gerekir. Ticari araçlarda araç platformunda yükün bağlanabilmesi için yük bağlantı halkaları veya bu görevi yerine getirecek alternatif
çözümlerin bulunması gerekiyor. Üst yapı güvenliğinde asgari şartları tarif eden bir norm olduğu gibi araç üzerinde yük bağlantı noktalarının sayısını, dayanımı ve konumunu tanımlayan norm ise EN 12640’tır. Araç üzerindeki yük bağlantı noktalarının sayısı, konumu, dayanımı araç için izin verilen azami kütleden yola çıkılarak hesaplanır. Bir bağlantı noktasının müsaade edilen dayanım kuvvetinin 1.25 katı bir kuvvetle test edilmesi gerekiyor.
Aracın yükgüvenliği açısından uygun seçilmiş olması ve platformunda yükün sabitlenmesi için uygun sabitleme bağlantıların bulunması yükün güvenceye alınması için oldukça önemlidir ancak yeterli değildir. Bu
Burada temel amaç yükün taşıma esnasında kaymasını engellemektir. Gerdirme kemerleri ve gerdirme mekanizmalarının da EN 12195 normuna uygun olması gerekir. Bu norma uygun kemerlerin üzerinde aynı norma uygun olanları ile sabitleme işlemleri gerçekleştirilmelidir. Bu
takozları, yük bağlama kemerleri ve zincirler ile sabitlenmesi gerekir. Yükün sabitlenmesi konusunda referans alınacak norm ise EN 12195’tir. EN 12195 yükün sabitlenmesi için kullanılacak blokajın kapasitesi, bağlantı kemerlerine uygulanması gereken gerdirme kuvvetlerinin nasıl hesaplanacağını tarif eder.
kemerler ve mekanizmaların üzerinde azami taşıma kapasiteleri değerlerini gösteren etiketler bulunur. Gerdirme kemeri sayısı ve kapasitesi taşınan sabitlenecek yükün ağırlığı ve yüzeyle olan sürtünmesi de dikkate alarak seçilmelidir. Çok ağır yüklerin sabitlenmesinde zincirlerde kullanıla-
bilir. Gerdirilen kemer ve zincirlerin taşıma esansında gevşeyebileceği dikkate alınmalı ve sabitleme doğru noktalardan ve doğru yönlerden yapılmalıdır. Yük güvenliği konusunun geniş içerikli bir program olarak ele alınması bir zorunluluk Karayolu ile yük taşımacılığının artarak devam edeceği dikkate alındığında yük güvenliği konusunun geniş içerikli bir program olarak ele alınması bir zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor. Yükleme noktalarındaki çalışanlar, şoförler, yolda denetim yapan sorumlular, uygun araçlar ve yük sabitleme ekipmanlarının hepsi bu programın bir parçasıdır. Bu nedenle öncelikle yük güvenliği konusundaki bilinci artırarak harekete geçmek gerekiyor. Taşıma sektörünün tüm paydaşlarının yük güvenliği konusuna sahip çıkmaları ise başlangıç için kuşkusuz en önemli aşamadır.
ekim 2015
noktadan sonra yükün araç üzerinde doğru şekilde konumlandırılması ve sabitlenmesi önem kazanır. Yükün ve taşıyıcı aracın ağırlık merkezi konumları, aracın müsaade edilen azami kapasiteleri dikkate alınarak uygun bir yükleme planı oluşturulması gerekir. Yükün cinsi göz önünde bulundurularak araç üzerinde blokaj
20
Kamyon üretimi yüzde 11 arttı OSD raporuna göre 2015’in ilk 9 ayında kamyon üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artış gösterdi. İlk 9 ayda Türkiye’nin otomotiv üretim rakamı 973 bin 842 adet olarak gerçekleşti. 2015 yılı Ocak-Eylül döneminde bir önceki yıla göre toplam pazar, yüzde 39 oranında artarak 693 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde otomobil pazarı yüzde 37 arttı ve 501 bin adet olarak gerçekleşti. 2015 yılı Ocak-Eylül döneminde bir önceki yıla göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 8 oranında artarken otomobil ihracatı ise yüzde 1 oranında azaldı. 2015 yılı Ocak-Eylül döneminde toplam ihracat 707 bin adet, otomobil ihracatı ise 429 bin adet düzeyinde gerçekleşti. 2015yılı Ocak-Eylül döneminde 2013 yılı aynı dönemine göre toplam üretim yüzde 16, otomobil üretimi ise yüzde 22 oranında arttı. 2015 yılı Ocak-Eylül döneminde 2013 yılı aynı dönemine göre toplam pazar yüzde 13 oranında, otomobil pazarı ise yüzde 11 oranında arttı. 2015 yılı Ocak-Eylül döneminde 2013 yılının aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 14 oranında, otomobil ihracatı ise yüzde 21oranında arttı.
İlk dokuz ay artış oranları: Minibüste Kamyonette Otobüste K. Kamyonda Midibüste B. Kamyonda Otomobilde Traktörde
yüzde yüzde yüzde yüzde yüzde yüzde yüzde yüzde
71 33 25 20 16 11 7 6
22
Türkiye’de Otomotiv sektörü 10 yıl daha büyümeye devam edecek Yılın ilk yarısında ticari araç üretimi ve yedek parça satışlarının yüksek seviyede olduğuna dikkat çeken İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, pazarın önümüzdeki 10 yıl içerisinde büyüme trendini sürdüreceğini söyledi. Araç parkının nüfusa oranla ancak 2025 yılında olması gereken noktaya gelebileceğini ancak bu süreçte treyler sektöründe iniş çıkışların yaşanacağını belirtti. Önümüzdeki 5 yılın otomotiv sektöründe değişikliklerle dolu olacağını ve her alanda konsolidasyon yaşanacağını öngördüğünü anlatan Perahya, Türkiye’den hem araç üretimi hem de yan sanayi olarak dünya markalarının çıkacağına işaret etti. Türk treyleri üreticilerini ihracat ayakta tutuyor
Kurda belirsizlik olunca el freni çekiliyor
Intermobil olarak yılın ilk yarısında yüzde 40’a varan bir büyüme yaşadıklarını, özellikle treyler, kamyon ve otobüs üreticilerine satışlarında 2014’e göre önemli bir artış olduğunu belirten Rıfat Perahya, Haziran seçimlerinin ardından büyümenin yavaşladığını belirtti. Perahya, “Belirsizlik yönetilmesi en zor süreç. Sonucu ne olursa olsun şirketler önünü görebildiğinde stratejilerine paralel olarak pozisyon alabiliyorlar ancak belirsizlik ortamında yatırımlar erteleniyor. Özellikle döviz kurlarında aşırı dalgalanma olunca el freni çekiliyor.” şeklide konuştu. Ticari araçlarda regülasyonlara bağlı olarak özellikle 1 Ocak 2016’da Euro 6 motorlarının devreye girmesiyle fiyatların artacağını bu nedenle alımların öne çekildiğini vurgulayan Perahya, birçok araç üreticisinin 2014’e göre büyüme kaydedeceğini ancak son 3 aydaki yavaşlamadan dolayı yıl sonu öngörülerini az da olsa aşağı yönlü revize ettiklerini söyledi.
Rıfat Perahya, 2014 yılının treyler sektörü için iyi bir yıl olduğunu ve 27 bin adet civarında üretim gerçekleştiğini kaydetti. İntermobil ve bayilerinin toplamda 164 treyler üreticisi ile çalıştığına değinen Perahya, ihracatın şu anda satış ve daha önemlisi nakit akışı açısından pazarı ayakta tutan önemli etken olduğunun altını çizdi. “Türk treyler sektörünü geliştirecek olan ihracat.” diyen Perahya, özellikle Konya’daki treyler üreticilerinin farklı pazarlara satış yapabilmelerinin önemli olduğuna değindi. Perahya, sözlerine şöyle devam etti: “Ticari araçlar sektörü 10 yıl daha büyüyecek. 10 yıl sonra gelişmiş ülkelerin seviyesine geleceğimizi ve büyümenin de daha düşük oranlarda olacağını tahmin ediyorum. Treyler pazarında ise her zaman dönemsel inişler çıkışlar olacak. Önümüzdeki 5 yıl çok kritik. Aynı ülke içinde bu kadar fazla sayıda üretici olması da çok normal bir durum değil. Bu nedenle, konsolidasyon olacağnı düşünüyorum. Büyük firmaların üretim adetlerine paralel olarak alım
güçlerinin artmasıyla rekabet daha da zorlaşacak. Kendi alanlarında uzmanlaşan firmalar yoluna devam edecek ancak standart treyler üretiminde büyük ölçekli firmaların her geçen gün Pazar paylarını arttıracaklarını tahmin ediyorum. Türk treyler üreticilerinden en az 1 veya 2 tanesinin önümüzdeki 10 yıl içerisinde dünya çapında marka olacaklarına inanıyorum.”
Avrupa 200 bin adede dayandı
Wabco’nun Avrupa ve Türkiye’deki yüksek pazar payından dolayı ellerinde çok gerçekçi veriler olduğunu söyleyen Perahya 2015’te Avrupa’da (Türkiye ve Rusya dahil) 200 ila 210 bin adet treyler üretileceğini belirtti. Türkiye’deki üretimin 2015’e oranla yüzde 2-3 oranında küçülerek 25-26 bin adetlerde yılın kapanacağı öngörüsünde bulundu. İntermobil’in döviz artmasına karşın yılın ilk yarısında Euro bazında yüzde 40 büyüdüğünü belirten Rıfat Perahya, yılın ikinci yarısında düşüş yaşansa da 2015 yılını geçen seneye göre yüzde 30 civarında büyüme ile bitireceklerini söyledi.
24
Finansal okur-yazarlık artmalı Tırsan Finansman A.Ş Genel Müdürü Bülent Görer, “Dün yapılan işlemler muhasebenin, bugün yapılan işlemler finansmanın işidir. Yarın ve sonraki günler için yapılacak işler ise finansal planlamanın görevi” olduğunu ifade etti. Görer, “Şirketlerin geleceklerini iyi yönetebilmeleri için finansal okur-yazarlığa ihtiyaç duyulmaktadır” dedi. TREDER Haber Dergisi olarak sektörü bilen finans uzmanı Tırsan Finansman A.Ş Genel Müdürü Bülent Görer’e danıştık ve değerlendirmelerini aldık. “Piyasada bilinmezlik var. O bilinmezlik insanı korkutuyor. O bilinmezliği ne kadar çözerseniz önünüze daha iyi bakabiliyorsunuz. Bu da finansal okuryazarlığın artması ile olabilir” diyen Tırsan Finansman A.Ş Genel Müdürü Bülent Görer, kurumsal firmaların piyasa dalgalanmalarından diğerlerine göre daha az etkilendiğini belirtti. Büyük firmaların gelir ve gider dengelerini oluşturduğunu ifade eden Görer, şöyle devam etti: “Firmaların esasında bilanço yapısını çok iyi analiz etmesi gerekiyor. Aktiflerinin ne kadarı TL ne kadarı döviz cinsinden, hatta dövizin ne kadarı Euro, ne kadarı dolar cinsinden olduğunu belirlemesi; ikinci aşamada, kazançlarını ve giderlerini de döviz cinsi bakımından dağılımını belirlemesi gerekir. Finansal okur-yazarlık arttıkça, şirket yöneticileri nereye bakacağını daha iyi anlar. Büyük sanayi kuruluşları ve kurumsal firmalar, bilanço ve gelir tablolarını döviz cinsine göre analiz edip, gelir-gider dengesi kuruyor ya da risklere karşı nasıl korunacağını belirliyor. Ancak, orta ölçekli ve küçük işletmeler, bu çalışmayı detaylıca yapamıyor. Şirketlerin kaynağı doğru yerde aramaları gerektiğini anlatan Görer, bunlar içiresinde Eximbank, EBRD, IFC, KOSGEB ve yerli-yabancı bankaları örnek gösterdi. Yurtdışı taşımacılık yapan lojistik firmalarının faaliyetinin, döviz kazandırıcı faaliyetler kapsamında olduğunu belirten Görer, bu firmaların döviz kazandırıcı hizmet belgesini alarak Eximbank’tan uygun maliyetle kredi kullanabileceklerini ifade etti. Bu kaynaklardan yararlanmak için finansal tabloların sağlıklı olması gerektiğini söyleyen Görer, kayıtdışılığın bumerang gibi firmaya gelecekte zarar vermeye başladığından bahsetti.
Tırsan Finans boşluğu doldurdu
Dünya ticaretinin 21 trilyon dolar civarında olduğunu belirten Bülent Görer, bunun yüzde 67’sinin dolar, yüzde 12’sinin Euro olduğunu kaydetti. Firmaların da bu döviz kaynaklarında ticaret yaptığı ülkeleri ve dünyanın genel durumunu gözetmesi gerektiğini belirten Görer, finansman şirketlerinin dünyada 75 yıldır, Türkiye’de ise 25 yıldır var
olduğunu söyledi. Bülent Görer, Tırsan Finans’ın sektördeki önemli bir ihtiyacı karşıladığını belirterek; bankaların lojistik sektöründeki firmalara, bilanço yapıları nedeniyle kredi vermekten imtina ettiğini ve Tırsan Finans’ın lojistik sektörünü kredilendirerek bu boşluğu doldurduğunu, belirtti. Bunu yaparken de, Tırsan’ın 38 yıllık sektör tecrübesinden faydalandıklarını vurguladı.
ekim 2015
26
Treyler ihracatı giderek artıyor TUİK verilerine göre 2015 yılının ilk 8 ayında Türkiye’den 4 kıtadaki 68 farklı ülkeye yaklaşık 102 milyon Euro’luk değerinde semi treyler ihracatı gerçekleştirdi. En fazla semi-treyler ihracatı yapılan ülkeler sırasıyla; Almanya 24,5 milyon Euro, Yemen 22 milyon Euro, Irak 6,5 milyon euro ve Rusya 5,3 milyon euro olarak dikkat çekiyor. Ürün grubu olarak incelendiğinde aynı dönemde toplam semi-treyler ihracatının yüzde 65’i yaklaşık 66,3 milyon euro tanker ihracatı gerçekleşti. İhracatının yüzde 35,6’sını Tırsan gerçekleştiriyor
Tırsan, yurtdışında 11 farklı ülkeye ihracat yaparak, 2015 yılının ilk 8 ayında 35,6 milyon euro semi-treyler ihracatı ile toplam Türkiye ihracatının tek basına yüzde 35’ini gerçekleştirdi. Özellikle en büyük Avrupalı semi-treyler üreticilerin yoğun olarak yer aldığı Almanya ve Polonya’ya toplam 28,9 milyon euro ihracat gerçekleştirerek, Türkiye’den bu ülkelere ihracat yapabilen tek üretici oldu. Ayrıca Fransa’ya gerçekleşen toplam ithalatın yüzde 79’unu, İtalya’ya yüzde 71’ini ve Rusya’ya yüzde 45’ini kendisini gerçekleştirmiştir. Tırsan, Avrupa pazarlarında trafiğe kayıt adetlerini 2015 yılının ilk 8 ayında 2014 yılına göre yüzde 37 oranında artırarak, Avrupa pazarlarında lider Türk üretici olmaya devam ediyor.
Krone 10’dan fazla ülkeye ihracat yapıyor
Krone de, iç pazarın yanı sıra ihracata yönelik üretim ve satışlarına da hız kesmeden devam ediyor. Krone Tire fabrikasında Almanya’da üretilenler ile aynı standartlarda üretilen modeller, Avrupa da dahil olmak üzere Afrika, Orta Doğu, Orta Asya gibi 10’dan fazla ülkeye ihraç ediliyor. Afrika pazarlarına yönelik özel projeler ürettiklerini ifade eden Krone yetkilileri, “Afrika pazarındaki müşterilerin satın alma alışkanlıkları, oradaki müşterilerin ürün talepleri, ülkelere
has yönetmelikler gibi konulardaki çalışmalarımız devam ediyor. İhraç ettiğimiz ürünler, tenteli modellerimiz, platform ve konteyner taşıyıcıları. Krone Türkiye olarak iç pazarın yanında bölge ülkelerinin de taleplerine cevap verebilmek bizim için oldukça önem arz ediyor.” şeklinde konuşuyor. İhracat pazarlarında neler yapılması gerektiğini de açıklayan yetkililer, bu konuda şunları söylüyor: “Öncelikle bölgeye göre üretim ile o ülkenin çalışma koşullarına ve yönetmeliklerine uygun ürünler ile oluşacak marka ve kalite algısı pazarda sürekliliği sağlayacaktır. İhracat planlanan ülkeye ürünlerin gönderimi için gerçekleşecek lojistik organizasyonu için en uygun seçenekler seçilerek maliyetler azaltılabilir. Gemi, tren veya karayolu olmak üzere en uygun seçenekler değerlen-
dirilmelidir. Ülkemizde birçok firma küresel standartlarda treyler üretimi yapmaktadır. Bu kaliteli üretim standardı daha da yaygınlaştıkça ülkemizin treyler sektörü, teşvik ve desteklerle ihracat kalemleri arasında önemli bir yere sahip olabilir.” Döviz kurlarındaki yükselişin sektörü nasıl etkilediğini değerlendiren Krone yetkilileri, “ülkemizde son zamanlarda döviz kurundaki yükseliş sektörü etkilese de, pazarın büyüklüğü, ülkemizin coğrafi konumu, lojistik faaliyetlerinin sürekliliği gibi nedenlerden dolayı uzun vadede treyler pazarı büyümeye devam edecektir. Ülkemizin en fazla karayolu taşımacılığı gerçekleştirdiği AB üyesi ülkelerde yaşanan ekonomik durgunluk geride kaldı. Bu pazarlarda yaşanan hareketlilik ve seferlerin artması, ağır ticari araç pazarında olduğu gibi treyler pazarında da hareketlilik yaşanmasını sağlıyor. Ayrıca Türk nakliyecilerin sürekli yeni pazarlara yönelmesi de treyler sektörünü olumlu yönde etkilemektedir. Biz Krone olarak, müşterilerimize esnek ve vadeli ödeme planları sunarak onlara destek olmak istiyoruz.” şeklinde konuştu.
28
Eylül ayında Valx’ın montaj fabrikasını Pelitli-Gebze’de hizmete açan İntermobil iddialı
Valx ithal dingillere oranla hem hafif hem daha ekonomik İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, montaj hattının açılmasıyla Valx dingillerdeki aksiyonların artacağını ve gelecek yıl sonunda kadar 5 bin adet dingil satışı gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Kendilerine partner treyler üreticileri seçeceklerini ifade eden Perahya, “Dingil konusunda çok firmaya satmaktan ziyade, gelecekte söz sahibi olacak sayılı firmalarla ilerleyeceğiz.” dedi. Kamyon ve çekici akslarında Fuwa da olacak
İthal dingillere oranla yüzde 10 daha ucuz olduklarını belirten Rıfat Perahya, rakiplerinden daha hafif dingile sahip olduklarını vurguladı. Valx markasının arkasında Fuwa gibi dünyanın en büyük dingil üreticisinin yer aldığını söyleyen Perahya, sadece treyler üreticilerine değil Türkiye’deki kamyon ve çekici üreticilerinin de Fuwa ile işbirliği konusunda adım attıklarını ve 2015 yılında arka aks tedariği konusunda ilk projelerini hayata geçirdiklerini kaydetti. Bugüne kadar Türkiye’de 500 araçta Valx dingilin kullanıldığını ve bu
ürünlerle ilgili herhangi bir sorun yaşanmadığına dikkat çeken Rıfat Perahya, şöyle devam etti: “Montaj hattımızla ilgili çok iddialıyız. Satış sonrası hizmetimiz, kalite yönetimimiz ve servis organizasyonumuz en önemli katma değerlerimiz. Wabco’da pazar lideri konumumuzu korumak için sadece treyler üreticilerinden sorumlu 3 mühendisimiz ve 70 adet servisimiz var. 70 servisin 20’si Valx’a da servis hizmeti veriyorlar. Pazara yeni giren bir marka için bunlar muazzam olanaklar. Pazarda yıllardır aktif olan dingil üreticilerin dahi böyle bir altyapıları yok.” Valx’ın diğer ülkelerdeki faaliyetlerin-
den de bahseden Perahya, markanın yıllık 20 bin adetlik satışa ulaştığını ve özellikle İspanya’da önemli bir başarı hikayesi yazarak yüzde 70’i pazar payına ulaştığını söyledi. Krone Almanya’nın üretiminin yaklaşık yüzde 10’nu Valx dingillerle gerçekleştirdiğini belirten Perahya, Valx’ın Avrupa’daki pazar payının her geçen gün yukarı doğru gittiğini vurguladı. En çok 9 tonluk diskli ve kampanalı ürünlerinin satıldığını ifade eden Perahya, yarı römorktan, tankere, lowbedden dampere kadar her türlü araca uygun çözümlerinin olduğunu söyledi.
30
Koluman 50. yılını
Tataristan’daki yatırımla taçlandırdı Koluman, Rus Tataristan’ın Kip Master Sanayi Merkezi’nde açtığı tesiste Kamaz kamyonları için üstyapı üretmeyi planlıyor. 4 bin metrekare kapalı alanda yapılan tesiste başta vakumlu süpürge olmak üzere, beton pompası ve kamyon üstyapıları üretilecek.
Koluman Rus’un Tataristan Yar Çallı’daki Pazarlama, Eğitim ve Montaj Merkezi 3 Eylül’de Rusya Federasyonu Tataristan Cumhurbaşkanı Rustam Minnihanov, Koluman Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koluman, Koluman Otomotiv Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Saltık, Yönetim Kurulu Üyesi Kürşat Tüzmen, Rusya Federasyonu Meclisi Üyeleri, Kamaz ve KİP Master yöneticilerinin katılımlarıyla resmi açılışı gerçekleştirdi. Koluman’ın Rusya’daki firması olan Koluman Rus’un 1,5 milyon USD başlangıç yatırımıyla kurduğu tesiste, Koluman Otomotiv ürünlerinin Rusya federasyonunda satış, montaj ve satış sonrası işlemleri gerçekleşecek. Koluman Rus KİP Master tesislerinde 4 bin metrekarelik tesiste, kamyon üstyapıları, vakumlu süpürge ve beton pompası üretiliyor.
Vakumlu süpürgeler kullanılmaya başladı
Rusya pazarına girerken Koluman Rus Rusya’nın en büyük kamyon üreticisi Ka-
maz kamyonları için üretim yapmayı hedefliyor. Koluman Rus geniş ürün paleti içerisinde öncelikle başarısını ispatlamış 2 adet vakumlu süpürge üstyapısını standart Kamaz kamyonları üzerine adapte etti. Bu ürünlerden KRS 60 belediye ve karayolları yol süpürme hizmetleri için, KRS 90 da havalimanlarında kullanılmak üzere Kamaz kamyonlarına monte
edildi. Koluman süpürge üstyapıları Avrupa’nın tüm önde gelen vakumlu süpürge üreticilerinin de üye olduğu E-United derneği tarafından yapılan tüm testlerden en yüksek puan olan 3 yıldızı aldı. Bu başarısı ile hem dernek üyesi olarak kabul gördü hem de Avrupalı üreticiler için son derece iddialı bir rakip olduğunu ispatladı. Şimdi Koluman bu başarısını Kamaz
birikimimizi yerel firmalarla paylaşmak arzusundayız.” şeklinde konuştu.
100 milyon dolarlık yatırım
Bu yıl 50. yılını kutlayan Koluman, aile şirketi olarak binden fazla personeli barındırıyor. Mercedes Benz Türk’ün en büyük Türk ortağı olan Koluman, 45 yıldır Mercedes-Benz ile çalışıyor. Koluman, 2018 yılına kadar 100 milyon dolarlık yatırım yapmayı hedefliyor. Yatırımla beraber üretim tesislerini 25 bin metrekareden 80 bin 500 metrekareye kadar arttırmayı planlayan Koluman, üretim kapasitelerini ise şöyle planladı. Yarı römork Damper Tanker Vakumlu süpürge Beton Pompası Beton Mikseri
10.000 6.000 2.000 1.000 300 800
ekim 2015
kamyonları ile Rus pazarında tekrarlamak istiyor. Bu her iki ürünün de kalite/fiyat performansı tüm potansiyel kullanıcıları heyecanlandıracak ve onlara alım kararlarında iddialı bir alternatif sunacak. Bu 2 ürün sadece bir başlangıç. Koluman’ın esas hedefi Kamaz kamyonları üzerinde gerekli iyileştirmeleri de hayata geçirip tam hidrostatik donanımlı vakumlu süpürge üstyapılarını Rus pazarına sunmak ve pazar lideri haline gelmek. Bu üstyapılar klasik vakumlu süpürgelere nazaran hem akaryakıt sarfiyatı, hem de sessizliği hem de bakım/onarım kolaylığı ile Rus tüketicilerin beğenisini ve Belediyesi, Kamaz ve KİP Master’e, tercihini kazanacak. projemizi destekledikleri için teşekkür ederiz. Mühendis sayımızı Sözlerimi bitirmeden önce Tataristan 30’a çıkaracağız Cumhuriyeti’nin 25.inci Yıldönümünü Tesisin açılış konuşmasını yapan en samimi duygularımla kutladığımı Koluman Holding Yönetim Kurulu beyan etmek isterim.” Başkanı Mustafa Koluman, şunları söyledi: “Naberejni Çelni’de yerleşik Koluman 120 bin adetlik Koluman Rus’un Pazarlama, Eğitim pazara girdi ve Montaj Merkezine hoş geldiniz. Tesisin açılışı ile ilgili olarak bilgi veren Açılışa katılan hepinize teşekkürKoluman Otomotiv Yönetim Kurulu lerimi sunarım. Koluman Rus’u Üyesi Kaan Saltık, Rusya’nın Avrupa’nın yönetmek üzere halen, 3’ü makina en büyük kamyon pazarı olduğuna mühendisi ve 2’si idari işler olmak işaret ederek 2007 yılında 14-40 ton üzere toplam 5 yerel eleman işe aldık arası kamyonlarda 128 bin adede ve yıl sonu itibari ile makine mühenulaştığını bu rakamın geçen yıl 72 bin disi sayımızı 30 kişiye çıkaracağız. adet olarak gerçekleştiğine dikkat çekti. Daha sonra bu kişileri 3 aylık bir eğiMontaj Fabrikası’nın KİP Master Sanayi tim programına katılmak üzere KOE, Merkezi’nde gerçekleştiği bilgisini veren Tarsus Fabrikamıza göndereceğiz. Saltık, “Koluman Otomotiv Endüstri Koluman Rus’un amacı ve misyonu, ürünlerini Kamaz kamyonlarına koymak müşterilerimize Satış Sonrası Hizistiyoruz ve Rusya pazarında Avrupa metleri sunmak yanında, KOE Üst standartlarında treyler üretimi için bilgi Yapılarını teknik olarak geliştirilmiş Kamaz Kamyonları üzerine monte etmek olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı, sizin Mayıs 2014 Koluman Mersin ziyaretiniz kalplerimizde derin ve güzel bir iz ve hatıra bırakmıştır. Sayın Cumhurbaşkanı bize vermiş olduğunuz desteklerden dolayı minnettar olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Ayrıca takımınıza da, Tataristan Cumhuriyeti’nin Türkiye Cumhuriyeti’nde Yetkili Temsilciliği, Tataristan Cumhuriyeti Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Naberejni Çelni
32
Yalçın Dorse, “Fuar Yılı”nda Comtrans’a da katıldı 2015 yılını “fuar yılı” olarak belirleyen Yalçın Dorse, Intermat’ın ardından Rusya’nın Başkenti Moskova’da gerçekleştirilen Comtrans’15 Ticari Araçlar Fuarı’na da katıldı. Fuarda iki aracını tanıtan Yalçın Dorse, low-bed konusundaki uzmanlığını sergiledi.
8-12 Eylül tarihleri arasında Moskova’da düzenlenen ve Rusya’nın en büyük ticari araç fuarı olarak gösterilen Comtrans’ta Yalçın Dorse, ihracata
yönelik ürünlerini sergiledi. Fuarda 5 akslı arka ikisi kendinden dümenlenir uzayabilir lowbed ve 4 aks arka ikisi kendinden dümenlenir 4 aks lowbed sergileyen Yalçın Dorse, çift çeker çekici ile 16,5 metreyi geçmeyen standart boyu ile genel proje yükleri açısından en kullanışlı araç olan 5 akslının yanında aynı ebatlarda 4 akslı modeliyle büyük ilgi topladı. Araçlarda SAF akslar ve Continental lastikler kullanılırken, her iki lowbed de 40 feet konteynır kilitlerine sahip. 2015 yılını fuar yılı olarak belirlediklerini açıklayan Yalçın Dorse Yöneticisi Selman
Şentürk, bu yıl yüzde 30’luk artış sağlamak için ihracat pazarlarına yöneldiklerini bu anlamda yurtdışı fuarları kaçırmadıklarını ifade etti. Bu süreçte en az 3 yeni ülkeyi de mevcut ihracat pazarlarına katmak istediklerini dile getiren Şentürk, Comtrans’ta çok yoğun bir ilgi ile karşılaştıklarını söyledi. Fuarın Rusya’nın genel ekonomik gidişine paralel olarak daha az katılımla gerçekleştiği bilgisi veren Şentürk, “Biz Yalçın Dorse’ye gösterilen ilgiden memnun kaldık. Bu aynı zamada doğru işler yaptığımızın da bir göstergesi” dedi.
ekim 2015
34
OKT Trailer yeniliği ile hayran bıraktı OKT Trailer’ın inovatif ve yenilikçi düşünceyle ürettiği araçları, Rusya’nın Başkenti Moskova’da gerçekleştirilen Comtrans’15 Ticari Araçlar Fuarı’nda ziyaretçileri hayranlık yarattı. Türk mühendislerinin ve işçilerinin koşulsuz emekleriyle üretilen araçlar Rus işadamlarından tam not aldı. Türkiye’de ilk defa üretilen Süt Tankeri ile birlikte benzersiz özelliklere sahip W Tip Alüminyum Silobas ve Silindirik Akaryakıt Tankeri’ni katılımcıların beğenisine sunan OKT, Comtrans’15 Ticari Araçlar Fuarı’nda ilgi odağı oldu.
Süt tankeri tanıttı
OKT teknolojisi ile üretilen paslanmaz, izolasyonlu Süt Tankeri, fuar ziyaretçileri tarafından yoğun ilgi gördü. 7 bin 780 kg ağırlığında 28 bin litre litre taşıma kapasiteli yeni nesil Süt Tankeri, şasi üzerinde birbirinden bağımsız gövdeler yerine yekpare gövdeli olarak üretildi. Türkiye’de devrim yaratan mühendislik harikası Süt Tankeri’nin satışı yine Türkiye’ye gerçekleşti. Avcı Tarım tarafından satın alınan Süt Tankeri, Rusya’dan döner dönmez Türkiye’nin karayollarında boy göstermeye başlayacak. Moskova’da düzenlenen Comtrans’15
Ticari Araçlar Fuarı’na sürekli katıldıklarını ifade eden OKT Trailer Genel Müdürü Hakan Maraş, şunları söyledi: “Comtrans’ 15 Ticari Araçlar Fuar’ında Türkiye’de ilk defa ürettiğimiz Süt Tankerini sergileyerek büyük ses getirdik. Süt tankerimiz ile birlikte W Tip Alüminyum Silobas ve Silindirik Akaryakıt Tankerimizi de iş adamlarının beğenisine sunduk. Gövde yapısında enlemesine eksiz ve yekpare levhalar kullanarak kesintisiz, yüksek performanslı ve robotik kaynak teknolojimiz ile ürettiğimiz uzun ömürlü ve güvenli kullanım sunan araçlarımıza yönelik iş adamlarından olumlu geri dönüşler aldık.” Fuara katılan diğer üretici firmalar arasında farklılık yaratarak Türk Sanayisi’nin gücünü uluslararası platformda gösterdiklerini sözlerine ekleyen Maraş, “Ülkemizi uluslararası arenada en iyi şekilde temsil etmek amacıyla tüm enerjimizi uzun ömür-
lü ve yüksek mukavemetli araçlar üretmek için harcıyoruz. Sektöründe eşsiz ve katma değeri yüksek ürünlerimiz ile hem ülke ekonomimize hem de şirketimizin hizmet sunduğu pazarlardaki faaliyetlerine katkı sağlıyoruz. “ dedi. Rusya’da yaşanan ekonomik kriz dolayısı ile fuara katılımın geçmiş yıllara göre daha az olduğunu ifade eden Maraş, “Rusya’daki ekonomik kriz ve para piyasalarındaki dalgalanmalar sonucundaComtrans’15 Fuarı’nın katılımcı ve ziyaretçi sayısında belirli oranda düşüş yaşandı. Özellikle Türkiye’den birçok treyler üreticisi fuara katılmamayı tercih etti. Nitekim Türk şirketleri, sadece ihracat hacminin genişlediği dönemlerde değil aynı zamanda daraldığı dönemlerde de uluslararası fuarlarakatılarak faaliyet gösterdiği pazarlarda sürdürülebilirliğinisağlaması gerekiyor.” dedi.
Ford Trucks Rusya’da gücünü gösterdi
Comtrans’ta adeta şov yapan Ford Trucks’ın Uluslarası Pazarlar Direktörü Emrah Duman, Rusya ve çevre pazarlardaki ihracat hacimlerini daha da arttırmayı planladıklarını belirtti. Türkiye pazarına sundukları Cargo modellerini eş zamanlı olarak bu pazarlarda da satışa sunduklarını belirten Duman, “Ford Trucks olarak Rusya’nın 14 şehrinde bulunan 18 bayiden oluşan satış ve servis ağımızı pazarın ihtiyaçları doğrultusunda, 25 şehirde 30 noktaya taşımayı planlıyoruz” dedi. Fuarın gözdelerinden olan ve uluslararası ve yurt içi uzun yol taşımacılığında kullanılmak üzere müşteri beklentileri doğrultusun-
da tasarlanan 1846T Çekici, Ford Trucks’ın yapı taşları olan Güç, Verimlilik, Konfor ve Dayanıklılık kriterlerini bir arada topluyor. Ford Trucks 1846T, 460 Hp’lik motor gücü ve 2100 Nm torku ile sınıfının en rekabetçi aracı olarak fark yaratıyor. 10.3 L 6 silindirli Değişken Geometrili Turbo (VGT) motor yüksek torkunu düşük devirlerden itibaren sunarak gücü yakıt ekonomisiyle birleştiriyor. Comtrans’ta sergilenen bir diğer önemli araç ise, 6 silindirli 9 litrelik turboşarjlı intercooler 2532DC modeli 6x2’lik çekiş sistemine sahip çöp toplama üst yapılı 2532DC yol kamyonu. 13 m³ ile 20 m³ arasında bir gövde hacmine
sahip araç 1,5 m³ kapsiteli arka hacmiyle de dikkatleri üzerine toplamayı başardı. Ford Trucks Rusya’da inşaat ve tehlikeli madde taşımacılığına yönelik çözümleri ön plana çıkartan iki modeli ile de gövde gösterisi yaptı. 20 bin litre ile 36 bin litre arasında gövde kapasitesi seçenekleriyle öne çıkan üst yapı özellikleri ile dikkat çeken, yakıt tankeri üst yapılı 2532HR yol kamyonu ADR onaylı alüminyum veya sac kasa seçenekleri ile sunulabiliyor. 8x4’lük çekiş sistemine ve Nominal kapasitesi 7 m³ ile 12 m³ arasında değişen mikser seçeneğine sahip olan mikser üst yapılı 4136M kamyonu ile de Ford Trucks Comtrans’ın en dikkat çeken markaları arasında yer aldı.
ekim 2015
Ford Trucks, Rusya’da düzenlenen Comtrans’ta Rusya pazarının iklim ve yol koşullarına göre özel olarak üretilen çöp toplama üst yapılı 2532DC yol kamyonu, yakıt tankeri üst yapılı 2532HR yol kamyonu, mixer üst yapılı 4136M İnşaat Serisi ve 1846T çekici modellerini sergiledi. Araçlar ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü.
36
Kässbohrer, Comtrans 2015 Fuarında büyük ilgi gördü Tırsan, 2002 yılından bu yana bünyesinde yer alan Kässbohrer markası ile 8 -12 Eylül tarihleri arasında Rusya’nın Moskova kentinde gerçekleşen Comtrans 2015 fuarında yerini aldı. Kässbohrer, Comtrans 2015 fuarında 14. hol 167 no’lu stantta sergilediği perdeli semi-treyleri K.SCX.X ve alüminyum akaryakıt tankeri K. STH 32 araçları ile katılımcılardan büyük ilgi gördü. İki yılda bir düzenlenmekte olan Comtrans fuarı, Rusya’nın önde gelen ticari araç fuarlarından. 50’ye yakın ülkeden 500’den fazla katılımcının ürünlerini sergilediği 75 bin metrekare alan üzerinde yer alan fuar, 25 binden fazla ziyaretçi tarafından ziyaret edildi.
K.SCX X:
Kässbohrer’in Maxima+ Perdeli semitreyler K.SCX X, güvenli yükleme özellikleri ile müşterilerine tüm operasyonel faaliyetlerinde en son teknolojiyi uygulayabilme avantajı sunuyor. Ayrıca Perdeli Maxima+’nın şasi ve panellerinin çinko tri-elektron metoduna göre kataforez (KTL) kaplama oluşu aracı 10 yıl paslanmazlık garantisi altına alıyor. Öte yandan treylerin sahip olduğu yük güvenliği Tırsan mühendisleri tarafından geliştirilen K-fix sistemi ile sağlanıyor. K-fix, 236 farklı noktadan yük bağlama olanağı sunuyor. Televre üzerindeki tüm araç boyunca yer alan her biri 2,5 ton yük direncine dayanıklı bağlama noktaları ile kapakları çıkarmadan ve aracın iç genişliğinden ödün vermeden yükler. Taban üzerinde bulunan 8 x 2 adet dik-
me baba yuvaları sayesinde, araçta bulunan dengesiz yükler korumaya alınıyor. Tüm bu özellikler sayesinde; EN 12642 Code XL - VDI 2700 standardında yük güvenliği sağlıyor.
K.STH 32:
Comtrans 2015 fuarında sergilenecek olan 32 m3 kapasiteli alüminyum akaryakıt tankeri K.STH 32, dizel ve benzin türevi akaryakıt ürünleri için maksimum taşıma kapasitesine sahip olup, güvenlik ekipmanları ile dolum, boşaltım ve taşıma güvenliğini en yüksek seviyeye çıkarılmasını sağlıyor. K.STH 32 alüminyum akaryakıt tankeri, sahip olduğu standart donanımı olan hortum ve hortum taşıyıcı sayesinde hızlı, güvenli ve kolay başaltım sağlıyor.
38
Koluman fuara Rusya’da ürettiği araçlarla katıldı Koluman Comtrans 2015 Fuarı’nda, hem Rusya’da ürettiği araçların verdiği motivasyon hem de 50. Yılını geride bırakmanın gururuyla araçların sergiledi. Koluman standında Rusya üretimi olan Kamaz 53605 üzeri 6 m3 KRS 60 yol süpürgesi, akaryakıt tankeri ve platform kasa ürünlerini sergiledi. projemiz kapsamında uzun soluklu bir yatırım düşündüğümüz için bu fuara da çekinmeden katıldık. Daha önce bahsettiğim gibi açılışımızı 3 Eylül’de yaptık, bu nedenle bu fuar bizim için daha da önem kazandı. Sokakta hayat devam ediyor. Ticari araç sektöründe 2014 yılının ağustos ayına göre yüzde 40 bir küçülmeye karşın talep yine de var. Bizim bu fuara katılmamız bize avantajlı bir ayrıcalık kattı. Yaşanan krize rağmen, fuarda ki en büyük stantlardan birine sahip olan Koluman ismini gören ziyaretçiler güven hissi duyuyor. Rusya her şeyden önce önemli bir pazar ve gelecek vaat ediyor.”
Koluman ilk oldu
Fuarla ilgili açıklama yapan LLC Koluman Rus Satış Müdürü Ali Yalçın, “Şu anda Rusya’da yatırım yapmak için çok iyi bir dönem olmamasına karşın Koluman Holding olarak, iş hayatının uzun soluklu bir maraton olduğunu düşünüyoruz. Rusya şu anda Avrupa’nın ikinci büyük otomotiv pazarı konumunda; 10 yıl içerisinde Almanya’nın önüne geçip birinci olması öngörülüyor. Bu anlamda Rusya’ya güveniyoruz. Biz korkmuyoruz. Krizlere hazırız ve özellikle Rusya’da yaşanan krizin bizim için yeni fırsatlar yaratacağını düşünüyoruz.” dedi. Rusya’da üretim yapmanın avantajına değinen Yalçın, Kazakistan, Beyaz Rusya, Kırgızistan ve Tacikistan’a yapılacak ihracatlarda gümrük prosedürlerine takılmadan operasyonel olarak avantajlı olacakların kaydetti. Yalçın, konuşmasına şöyle devam etti: “Rublenin değer kaybetmesi, bazı şirket-
lerin Rusya projelerini askıya almasına sebep oldu. Fuara katılmaktan vazgeçip, tekrar dönenler oldu. Biz her şeye rağmen fuarların yeni pazarlara girmek açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. Rusya
Ali Yalçın, Rusya üretimi bir Mercedes Actros 3341 satın aldıklarını ve bu araç üzerinde 38 metre beton pompası montajını gerçekleştirdikleri bilgisini verdi. Rusya üretimi Mercedes-Benz şasi üzerine Rusya’da ilk defa beton pompası montajını yapan şirket olacaklarını ifade eden Yalçın, bununla gurur duyduklarını ifade etti.
40
Türkiye’de yıllık 60 bin adetlik üretim kapasitesine ulaşan
BPW, Gebze’de fabrikasını hizmete açtı Treyler aksı üretiminde, dünyanın en büyük üreticilerinden biri olan BPW, 25 yılı aşan Türkiye serüvenini, yepyeni bir fabrika yatırımı ile taçlandırdı. BPW, Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 10 milyon Euro’luk yatırım gerçekleştirerek üretime başladı. Yıllık 75 bin adetlik pazar için 60 bin adetlik üretim kapasiteyle Türkiye’ye gelen BPW, ihracat pazarlarına da ürün tedarik etmeyi planlıyor.
Türkiye’de her iki treylerden birinde yer alan BPW, Gebze’deki yeni yatırımla pazardaki yerini güçlendirmeyi planlıyor. Türkiye pazarının yüzde 90’ına hitap eden aks tiplerini üretmeye hem
de yıllık 60 bin adetlik kapasitesi ile Türkiye’den bölge ülkelere ihracat gerçekleştirmeye hazırlanıyor. 117 yıldır faaliyetlerine devam eden BPW, 2014 yılında yaklaşık 1.2 mil-
yar Euro ciroya ulaşırken, büyüme hedefini tutturmak üzere yatırımlarına devam ediyor. Bu doğrultuda 25 yıldır Türkiye pazarını takip eden BPW, Türkiye’nin coğrafi konumu, treyler üretimindeki üst konumu, üretim teknolojilerinde kat edilen yol, son 10 yılda 2 kattan fazla büyüyen sektör ve çevre ülkeler dâhil sahip olduğu treyeler ihracatı potansiyeli ile Türkiye’ye yatırım yapma kararı aldı. BPW’nin, Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 10 milyon Euro’luk yatırımı için yapılan törene Gebze Kaymakamı Mehmet Arslan, Kocaeli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özdağ, Gebze
bir konudur. Türkiye’nin hali hazırda içinde bulunduğu geçici siyasi belirsizliğe rağmen BPW’nin Türkiye’nin geleceğine olan inancı tamdır. Bizim odağımız, yakalanacak istikrarla birlikte çok büyük bir ivme kazanılacağını düşündüğümüz orta ve uzun vadeli dönemdir. Çevre ülkelere de Türkiye üzerinden hizmet vermeyi ve burada gerçekleştirdiğimiz üretim ile ihracat yapmayı hedefliyoruz” dedi.
BPW Gebze Genel Müdürü H. Hüseyin Akbaş
Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nail Çiler, GOSB Yönetim Kurulu Başkanı Vahit Yıldırım ve BPW Yönetim Kurulu Başkanı Michael Pfeiffer, UND Başkanı Çetin Nuhoğlu, TREDER Başkanı Kaan Saltık ve Türkiye’nin her bölgesinden treyler üreticileri katıldı.
ğımız istihdam sayısını da kademeli olarak, üst seviyelere çıkartmayı hedefliyoruz.”
BPW’nin yerlilik oranı yüzde 60’a ulaşacak
Açılış töreninde ilk olarak BPW Gebze Genel Müdürü H. Hüseyin Akbaş bir konuşma yaparak, “2015 yılı BPW’nin 10 kuruluş yıldönümü. Ender Saraçer’e teşekkür ederim. Tüm bu yatırımları destekleyen BPW Grup liderine de teşekkür ediyorum.” dedi. BPW’nin inovatif ve yenilikçi bir aile kuruluşu olduğunu ve yatırım ile ürünlerin yerlilik oranının yaklaşık yüzde 60’a ulaşacağını belirten Akbaş şunları söyledi: “Treyler üretiminde Almanya’nın ardından ikinci sırada gelen Türkiye, bizim gibi aks üreticileri için de oldukça büyük bir öneme sahip. Türkiye’de yıllık 75 bin adetlik ve yaklaşık 140 milyon Euro hacminde bir aks pazarı bulunuyor. Öte yandan Türkiye lojistik sektörü, başarılı Türk firmalar sayesinde çok iyi noktalara gelmiş durumda. Ayrıca sektörün Türkiye’deki mega projeler sayesinde hem iç hem de çevre ülkelerdeki hızla gelişen pazarlarla birlikte büyümesini uzun yıllar sürdüreceğini öngörüyoruz. O nedenle Türkiye’de gerçekleştirmiş olduğumuz bu yatırım hayati öne sahiptir. Fabrika yatırımı ile yarattı-
İhracat yapmayı planlıyoruz
Açılış konuşmasında BPW Türkiye’nin bu sektörde hem kendi pazarı hem de ihracat pazarı olduğunu ve önümüzdeki dönemde pazar adetlerinin artacağını öngördüklerini söyleyen BPW Yönetim Kurulu Başkanı Michael Pfeiffer, yatırımla birlikte sadece aks değil, üst yapı ürünlerinin de Türkiye’de üretilmeye başlanacağı bilgisini verdi. Türkiye’nin coğrafi konumu itibarıyla transit geçiş noktasında olması ve Türkiye TIR/treyler parkı değerlendirildiğinde BPW olarak yatırım için en doğru adresin Türkiye olduğuna karar verdiklerini belirten Michael Pfeiffer, “Yatırım BPW’nin uzun vadeli planları çerçevesinde ele aldığı
“Bugün ev sahibiyim. Biz bugün bu kadar güzel bir evin içerisinde çok da iyi komşularımız varmış. İyi ki burada yatırım yaptık” diyen Michael Pfeiffer burada kendilerini evinde hissettiklerini söyledi...” şeklinde konuştu. Kalite seviyesi konusunda çok önemli ve profesyonel çalışmalar gerçekleştirdiklerini ifade eden Pfeiffer, “Burada bir şeyler yapmaya başlayınca, kalite gereklerimiz çok yüksek oldu. Bunun için de pratiğe ihtiyaç vardı. Kalite seviyemiz Almanya’da kabul edilebilir seviye olana kadar, eğitim ve gözlemlerimiz devam etti. Aks montajında başarıları gördükten, doğruladıktan sonra ikinci adımı uygulamaya başladık. Aks montajında bunu doğruladıktan sonra ikinci adama geçtik. Montaja başladık. Müşterilerimize daha fazla sistem sunmaya başladık. Yerel üreticilerin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için daha çabuk ve esnek çözümler sunmaya başladık. Önceki dönemde siparişler Almanya’ya geliyordu. Şimdi direkt siparişler buraya geldiği için zaman kazanacağız. Bu gerçek bir
ekim 2015
BPW Yönetim Kurulu Başkanı Michael Pfeiffe
Almanya’daki kadar kaliteli
42
kazanç. Parçaları burada birleştiriyor olmak zaman açısından avantajlı olacak. Müşterimize ve müşterilerimizin ihtiyaçlarına yakın olarak cevap veriyoruz. Burada satış sonrası hizmetlerimiz var” dedi.
Fiyatımız ileride ucuzlayabilir
Aks üretiminin yüzde 90’ını burada verebilecek durumda olduklarını ifade eden Pfeiffer, çok üretim yapılması halinde fiyatın ucuzlayacağını da söyledi. “Ana işimiz aks oludğu için çok daha fazla gelşitirmelere kaynak ayırabiliriz. Biz daha uzun solukluyuz” diyen Pfeiffer, treyler üreticilerinin aks üretiminde çeşitliliği sağlamayacaklarını, zorlanacaklarını da söyledi. “Ne kadar çok üretiyorsanız o kadar çok avantaj sağlıyorsunuz. Ürün geliştirmede önemli olacak. Bu anlamda, BPW daha uzun soluklu olacak. Geçmişte bunun birçok örneği var: Kassbohrer üretiyordu bıraktı, Fruehauf üretiyordu oda bıraktı” dedi.Komşu ülkeler (İran, Irak) dingil tedarik edebilmeyi hedeflediklerini ifade eden Pfeiffer, yatırıma neden olan fikirlerden birinin de bu olduğunu söyledi.
Fiyatta çok değişiklik olamayacağını ifade eden Pfeiffer,”Çünkü yatırım maliyetlerimiz var. Uzun dönemde fiyat avantajı da olacak. Esnek olmak bazen fiyatın önüne geçiyor. Bir işi bir haftada verebilirseniz o işi bağlarsınız” dedi. Türkiye’de genç ve eğitimli nüfusun ve iyi bir potansiyelin olduğunu ifade eden Pfeiffer, yatırım yaparken aile şirketi oldukları için müşterilere yakın olmayı tercih ettiklerini de sözlerine ekledi.
44
Rösler Kromaş’ın 2016 hedefi pazarda büyüme Yüzey işlem teknolojileri konusunda 100 yıllık deneyime sahip Alman Rösler firması, Türkiye’de 25 yıldır bu sektörde faaliyet gösteren Kromaş firmasını geçtiğimiz yıl satın aldı. Yeni şirket Rösler Kromaş, birçok sektörde olduğu gibi treyler imalat sektörü için de yeni teknolojiler geliştirerek pazar payını hızla arttırmaya devam ediyor. Yüzey işlem teknolojileri alanında dünya pazarında önemli bir yeri olan Alman firması Rösler, 2014 yılının Kasım ayında Kromaş firmasını satın aldı. Firma, Rösler’in 100 yıla yaklaşan Vibrasyon ile Yüzey İşlem Teknoloji deneyimi ve 30 yılı aşkın Kumlama Yüzey İşlem uzmanlığını Rösler Kromaş çatısı altında kurulduğu günden bu yana Türkiye’ye taşıyor. Rösler Kromaş’ın çalışma alanı yüzey işlem teknolojileri. Bu teknolojiler; vibrasyonla yüzey işlem teknolojileri ve kumlama ile yüzey işlem teknolojileri olarak iki gruba ayrılıyor.
İki marka politikası uygulanıyor
Rösler Kromaş Genel Müdürü Dr. Tayfun Sığırtmaç, firmanın vibrasyonlu yüzey işlem konusundaki mevcut ürün grupları ve üretim yeteneklerini kullanarak, bu yeteneklerini Alman teknolojisi ile de güçlendirerek, sektöre Kromaş markası ile vibrasyonlu yüzey işlem makineleri,
arıtma üniteleri ve sarf malzemeleri üretip sunduğu bilgisini veriyor ve Türkiye’de vibrasyonlu yüzey işlem konusunda 2 marka politikası uyguladıklarını belirtiyor. Sığırtmaç’ın verdiği bilgiye göre bunlar; “Kromaş” markalı makine ve sarf malzemeler ile Almanya merkez fabrikalarında üretilip Türkiye’ye getirdikleri “Rösler” markalı makine ve sarf malzemeler.
Yeni modeller de geliyor
Bir diğer grup olan Kumlama ile Yüzey İşlem Teknolojilerinde ise Rösler markalı makine ve ekipmanların Türkiye’deki satışını gerçekleştirdiklerini ifade eden Sığırtmaç, prototip hazırlık çalışmalarını tamamladıkları ve 2015 yılı sonuna doğru Türkiye’deki tesislerinde üretmeyi planladıkları bazı kumlama makinesi modelleri de olduğunu söylüyor ve bunlar arasında Askı Tip, Tamburlu
Tip ve Döner Tablalı Kumlama makinelerini sayıyor. “Kumlama, bilindiği üzere metalin zamanla yüzeyinin bozulması, pas ya da korozyona uğramasından dolayı üzerindeki yağın,
kirin, pas ve korozyonun kaldırılıp yüzeyi boya, kaplama vb. operasyonlara hazırlamak ya da olduğu gibi kullanılsa da ömrünü arttırmak için uygulanan bir yöntem” diyen Sığırtmaç, kumlama teknolojilerinin çeşitli sektörlerin (Döküm, Makine, Otomotiv, Savunma, Havacılık, Medikal İmplant vb.) yüzey işlem ihtiyaçlarına cevap verebildiği için çok geniş bir kullanım alanına sahip olduğunu ve parçada yüzey temizleme, boya veya kaplama öncesi hazırlık, mukavemet arttırma gibi çok çeşitli amaçlarla kumlama yapılabildiği bilgisini veriyor.
Treyler üreticileri için özel çözümler
Sığırtmaç şöyle devam ediyor; “Rösler bir çok sektörde olduğu gibi treyler sektöründeki müşterilerine de performans/fiyat açısından en uygun özel çözümleri sunmaktadır. Bunun en iyi ve en yeni örneklerinden bir tanesi, Almanya’da yerleşik ve sektöründe önemli bir yere sahip Hüffermann firmasıyla boya öncesi hazırlık olarak treyler şasi ve çerçevelerinin kumlanması amacıyla gerçekleştirdiğimiz işbirliğidir. Müşterimizin bu talebinin ayrıca çok dar bir alanda uygulanması zorunluluğu konseptin belirlenmesinden tasarım ve üretime kadar olan her aşamada ihtiyaca özel çalışmalar gerektirmiştir. Üstlendiği her projeyi başarıyla sonuçlandırma geleneğine ve bilgi birikimine sahip şirketimizin bütün imkanlarını bugün artık ülkemiz sanayisinin istifadesine sunmak için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz”
dikkate alınarak ürün portföyünden de seçilebiliyor. Özel makineler ise, genelde müşteri beklentileri doğrultusunda mevcut olan tasarım üzerinde geliştirmeler ve değişiklikler yapılarak veya otomatik hat bileşenleri müşteri beklenti ve ihtiyaçları doğrultusunda şekillendirilerek tasarım ve üretimi gerçekleştirilen makinelerden oluşuyor. Komple bir Boya ve Koruma hattında (Preservation Line), müşterilerin ihtiyaçları doğrultusunda giriş konveyör uzunluğu, malzeme ön temizleme gereksinimi, ön ısıtma ihtiyacı, kumlama kapasitesine göre türbin sayısı, kumlama sonrası otomatik boya sistemi konfigürasyonu (tek renk, çift renk gibi), boya sonrası kurutma kabini performansı (makinenin olduğu iklim ve iç ortama bağlı olarak), çıkış konveyör özellikleri gibi bileşenler müşteri beklentileri ve talepleri doğrultusunda, komple bir proje halinde, karşılıklı değerlendiriliyor ve müşterilere en verimli ve performans/fiyat oranı en yüksek çözümler sunuluyor.
“Verimli bir dönem geçirdik, hedefimiz daha fazlası” 2015 yılının ilk yarısının oldukça başarılı geçtiğini söyleyen Sığırtmaç geçen 9 ay içerisinde yapılanmalarını da şekillendirip güçlendirdiklerini ve
müşterilerin beklentilerine gerek makine, gerekse sarf malzeme açısından cevap verebilmek için yoğun bir dönem geçirdiklerini ekliyor. “Bu dönemde ayrıca firmanın ERP altyapısını tamamladık ve SAP sistemi kurduk. Müşterilerimize iyi hizmet verebilmek için büyük bir sarf malzeme deposu oluşturduk ve artık müşteri beklentilerine çok daha hızlı cevap veriyoruz. Vibrasyonlu yüzey işlem teknolojilerinde de 2015 bizim 2 marka stratejisi (Kromaş ve Rösler markaları) ile Türkiye’de faaliyet gösterdiğimiz ilk yıl oldu. Türkiye’de üretimini yaptığımız kaliteli ve rekabetçi Kromaş markası ve Almanya’dan ithal ettiğimiz teknolojik ve üst segment Rösler markalı ürünlerimiz söz konusu.” diyor ve 2016 projelerinden bahsediyor; “Kromaş markası ile üreteceğimiz ürün portföyünü sektördeki gelişmelere ve beklentilere göre güçlendirip şekillendireceğiz. Kromaş markasıyla tüm dünya ve Türkiye’de üretilen kaliteli ve rekabetçi makine ve sarf malzemeler satmayı da amaçlıyoruz. Bu yıl içerisinde prototipi tamamlanan modeller dışında, 2016 yılında Türkiye’de Rösler kumlama makinelerinin bazı diğer modellerinin üretimini gerçekleştirmeyi ve teknolojilerini getirmeyi planlıyoruz. Ayrıca, yeni yatırımlar yaparak pazarda güçlenmeyi ve pazar payımızı hızla arttırmayı hedefliyoruz.”
Firmanın standart grup makineleri arasında Askı Tip Kumlama Makineleri (RHB), Tamburlu Tip Kumlama Makineleri (RMBC), Döner Tablalı Kumlama Makineleri (RDT), Kontinü Bantlı Kumlama Makineleri (SBM/ SBI), Rulolu Konveyör Kumlama Makineleri (RRB) gibi makineler bulunuyor. Standart makineler belli özelliklerde ve ölçülerde, ancak parça boyutu ve üretim kapasitesi
ekim 2015
Müşteri beklentileri ön planda
46
Türkiye’nin ticari araç envanteri 127.136 ÇEKİCİ 173.536 KAMYON 152.972 YARI RÖMORK 4.462 Römork
İçişleri Bakanlığı KDGM (Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı) İstatistik Şube Müdürlüğü tarafından hazırlanan araç sayıları ve yüzdelik dilimlerini gösteren çalışmaya göre Türkiye genelinde 14.08.2015 itibariyle yük taşımacılığında (çekici, kamyonet, kamyon, römork ve yarı römork) kullanılan toplam 915 bin 606 araç var. Bu araçların yüzde 36.19’u İstanbul Bölge Müdürlüğü’nde bulunuyor. Toplam 341 bin 752 araca ev sahipliği yapan İstanbul’u 116 bin 624 adet araçla Ankara Bölge Müdürlüğü takip ediyor. Son sırada ise 13 bin 966 araçla Sivas Bölge Müdürlüğü yer alıyor.
1.BÖLGE (İstanbul Bölge Müdürlüğü) İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli’nden oluşan 1.bölge 350 bin 160 adet araçla en fazla aracın bulunduğu bölge. Türkiye’deki araçların yüzde 36,19’u bu bölgede bulunuyor. Bu bölge aynı zamanda Türkiye’nin nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgesi. 2013 nüfus sayımına göre bölgede 17 milyon 450 bin kişi yaşıyor. Bölgede 51 kişiye bir raç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
32.324 2.466 57.394 42.343 134.527
2.BÖLGE (Ankara Bölge Müdürlüğü) Ankara, Kırşehir, Kırıkkale, Nevşehir, Aksaray, Çankırı, Konya, Eskeşehir, Kayseri’den oluşan 2.Bölge Türkiye genelindeki araçların yüzde 12,59’una sahip. Bölgede 10 milyon 800 bin kişi yaşıyor. 92 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: 14.602 Römork: 576 Kamyon: 30.780 Y.Römork: 17.380 TOPLAM: 63.338
3.BÖLGE (İzmir Bölge Müdürlüğü) İzmir, Aydın, Denizli, Manisa, Muğla, Uşak’tan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 9,38’i bulunuyor. Bölgedeki illerde 8 milyon 700 bin kişi yaşıyor. 104 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
8.231 225 15.252 10.069 33.777
4.BÖLGE (Bursa Bölge Müdürlüğü) 48
Bursa, Balıkesir, Bilecik, Çanakkale, Kütahya, Yalova’dan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 6.02’si bulunuyor. Bölgedeki illerde 5 milyon 500 bin kişi yaşıyor. 105 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
5.124 406 11.386 6.149 23.065
5.BÖLGE (Adana Bölge Müdürlüğü) Adana, Hatay, Karaman, Mersin, Niğde’den oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 7.90’ı bulunuyor. Bölgedeki illerde 6 milyon kişi yaşıyor. 83 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Kamyon: Y.Römork Römork: TOPLAM:
19.138 8.539 21.936 363 49.976
6.BÖLGE (Antalya Bölge Müdürlüğü) Antalya, Afyon, Burdur, Isparta’dan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 5.49’u bulunuyor. Bölgedeki illerde 3 milyon 600 bin kişi yaşıyor. 74 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork : Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
2.751 48 9.625 3.304 15.728
7.BÖLGE (Gaziantep Bölge Müdürlüğü) Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Kilis, Osmaniye, Şanlıurfa’dan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 3.75’i bulunuyor. Bölgedeki illerde 6 milyon kişi yaşıyor. 176 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
7.500 89 5.109 8.587 21.285
8.BÖLGE (Diyarbakır Bölge Müdürlüğü) 50
Diyarbakır, Batman, Bitlis, Elazığ, Hakkari, Mardin, Siirt, Şırnak, Van’dan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 7.24’ü bulunuyor. Bölgedeki illerde 6 milyon kişi yaşıyor. 88 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
23.048 136 12.800 26.186 62.170
9.BÖLGE (Samsun Bölge Müdürlüğü) Samsun, Amasya, Çorum, Ordu, Sinop’tan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 3.10’u bulunuyor. Bölgedeki illerde 3 milyon kişi yaşıyor. 109 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
10.BÖLGE (Erzurum Bölge Müdürlüğü) Erzurum, Ağrı, Ardahan, Bayburt, Bingöl, Erzincan, Iğdır, Kars, Muş, Tunceli’den oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 1.60’ı’si bulunuyor. Bölgedeki illerde 3 milyon kişi yaşıyor. 212 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Römork: Kamyon: Y.Römork: TOPLAM:
2.804 32 3.677 3.232 9.745
2.466 121 5.521 2.870 10.978
11.BÖLGE (Trabzon Bölge Müdürlüğü) Trabzon, Artvin, Giresun, Gümüşhane, Rize’den oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 2.52’si bulunuyor. Bölgedeki illerde 1 milyon 800 bin kişi yaşıyor. 82 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: 3.676 Römork: 66 Kamyon: 5.187 Y.Römork: 4.452 TOPLAM: 13.381
12.BÖLGE (Sivas Bölge Müdürlüğü) Sivas, Malatya, Tokat, Yozgat’tan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 1.63’ü bulunuyor. Bölgedeki illerde 2 milyon 400 bin kişi yaşıyor. 173 kişiye bir araç düşüyor.
Çekici: Kamyon: Y.Römork: Rönork: TOPLAM:
1.570 4.253 1.897 23 7.743
13.BÖLGE (Bolu Bölge Müdürlüğü) Bolu, Bartın, Düzce, Karabük, Kastamonu, Sakarya, Zonguldak’tan oluşan bu bölgede Türkiye genelindeki araçların yüzde 2.44’ü bulunuyor. Bölgedeki illerde 3 milyon kişi yaşıyor. 146 kişiye bir araç düşüyor.
ekim 2015
Çekici: 3.902 Kamyon: 4.313 Römork: 146 Y.Römork: 4.564 TOPLAM: 12.925
52
İmza Lojistik Tırsan’dan 400’üncü treylerini teslim aldı Karadeniz Ereğli merkezli, İmza Lojistik 2015 yılına ait 70 adetlik siparişin son partisi olan 15 adet Tırsan Perdeli Maxima Plus semi-treylerleri, Tırsan Adapazarı fabrikası lokasyonunda düzenlenen törenle teslim aldı. Filomuzda 400 Adet Tırsan Treyler Var
Tırsan bayisi Hasmer Otomotiv tarafından satışı gerçekleştirilen treylerlerin teslimat töreni, Tırsan Treyler Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, Satış Genel Müdür Yardımcısı Ercan Kulaksız, İmza Lojistik Yönetim Kurulu Üyeleri İr-
fan Nursel, Zeki Nursel, Ömer Esen, Gökhan Gürel, Avni Sert, Muhammet Okyay, Hasmer Otomotiv Genel Müdürü Orhan Karabudak ve Satış Danışmanı Gürkan Zeki’nin katılımıyla gerçekleşti.
Plaketini Çetin Nuhoğlu’ndan alan İmza Lojistik Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Gürel yaptığı açıklamada, “Perdeli Tenteli ürünlerin yanı sıra filomuzda Tırsan Rulo Taşıyıcı araçlar da bulunmaktadır. Şunu özellikle belirmek isterim ki Tırsan Perdeli Maxima Plus semi-treylerler, perdeli ürün segmentinde sektörün en iyisi. Şuanda alımını yapmış olduğumuz 15 adetlik treylerler ile birlikte firmamıza ait tam olarak 400 adet Tırsan marka treyler bulunmaktadır ve araçlarımızdan oldukça memnunuz, ileriki yıllarda da Tırsan ve Hasmer Otomotiv ile iş birliğimizin devam edeceğine inanıyoruz” ifadesini kullandı.
Ford Trucks fotoğraf sergisi Eskişehirli kamyoncularla buluştu Ford Trucks Sanat Atölyesi çatısı altında gerçekleştirilen “Kamyoncunun Hayatı- Yollar Sizin Gözünüz ile Daha Çekilir Olsun” konulu 3. Ulusal Fotoğraf Yarışması sergisi; Türkiye’nin en büyük karayolu taşıyıcı kooperatifi olan Eskişehir Taşıyıcılar Kooperatifi’nde, 13 gün boyunca büyük ilgiyle izlendi. Sergide, 2014 yılında gerçekleşen Ford Trucks Ulusal Fotoğraf Yarışmalarında ödül alan ve sergilenme hakkı kazanan 26 eser yer aldı. Kamyon şoförlerinin hayatını; onlarla yaşayarak, onlarla görerek, onları göstererek anlatan, tüm profesyonel ve amatör fotoğraf sanatçılarına açık olan fotoğraf yarışmasının sergisi, kooperatif üyesi şoförler tarafından da ilgi ile karşılandı. Yaptıkları iş nedeniyle genellikle yollarda olan şoförlerin; bu tür faaliyetleri takip etmesi mümkün olamadığından, Ford Trucks gerçekleştirdiği yarışma ile konusu yine kendi hayatları ve çalışma koşulları olan kamyoncuların yanında yer alıyor ve onların hayatlarını, onların kendi yerlerinde fotoğraf kareleri ile kamuoyunun bilgisine sunuyor.
Güler Nakliyat, Tırsan’dan 70 adet perdeli aldı Güler Nakliyat 70 perdeli hafif maksima plus semi-treylerleri Tırsan Adapazarı Fabrikası lokasyonunda düzenlenen törenle teslim aldı. Gerçekleştirilen teslimat törenine; Güler Nakliyat Yönetim Kurulu Başkanı Naci Güler, Yönetim Kurulu Üyesi Şenol Güler, Yönetim Kurulu Üyesi Durmuş Güler, DAF-Tırsan Satış Müdürü Ertuğrul Erkoç, Satış Yöneticisi Özgür Ayçiçek ve Satış Şefi Akgün Nuhoğlu katıldı. Naci Güler, gerçekleştirilen törende yaptığı açıklamada, “Tırsan markasını tercih etmemizin öncelikli nedenleri treylerlerin sağlamlığı ve Tırsan markasına duymuş olduğumuz güvendir. Firma olarak, yakıt tasarrufu ve aracın performansı bizim için çok önemli. Tırsan, yakıt ve performans konusunda bizi daha önce yanıltmadı” dedi. Güler, “Tırsan perdeli hafif maksima plus aracının 1000 kg daha hafif oluşu, boşken yakıt tasarrufu sağlamaktadır.
Bu sayede araç yüklü olarak seyir halindeyken de maksimum seviyede yük taşımamıza imkan vermektedir. Ayrıca, Tırsan araçlarının işletme giderlerimizi minimuma indirmesi de bizim için oldukça memnuniyet ve-
rici. Bunun yanı sıra DAF-TIRSAN’ın sahip olduğu geniş servis ağı ve uzman kadrosu ile vermiş oldukları çözüm odaklı servis hizmetleri de bizim için büyük avantaj” ifadesini kullandı.
Alp Lojistik 11 adet perdeli hafif maksima plus treyleri Tırsan Adapazarı fabrikası lokasyonunda düzenlenen törenle teslim aldı. Tören Alp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Güngör Akkaya, Eş Başkan Hasan Akkaya ve DAF-Tırsan Otomotiv Satış Yöneticisi Özgür Ayçiçek’in katılımıyla gerçekleşti. Güngör Akkaya gerçekleştirilen törende yaptığı açıklamada, “Treylerde Tırsan markasını tercih etmemizin öncelikli nedeni ürün kalitesidir. Filomuza daha önce alımını yaptığımız Tırsan araçlarının performansından oldukça memnunuz. Ayrıca, DAF-Tırsan’ın sahip olduğu geniş servis ağı ve uzman kadrosu ile vermiş oldukları çözüm odaklı servis hizmetleri, zaman tasarrufu açısından firmamız için büyük avantaj sağlıyor. Bunun yanı sıra, yeni alımını yapmış olduğumuz 11 Tırsan treylerler ile filomuzda ki araç sayısını 18’e çıkarmış olduk” dedi.
ekim 2015
Alp Lojistik Tırsan’a yatırım yaptı
Üye İletişim Bilgileri
AKSOYLU TRAYLER RÖMORK SANAYİİ VE TİCARET A.Ş.
Organize San. Bölgesi Mümtaz Zeytinoğlu Bulvarı 6. Cad. 26110 ESKiŞEHiR Telefon : +90 (222) 236 04 51 ( 3 hat ) - 236 14 63 Faks: +90 (222) 236 14 39 aksoylu@aksoylu.com.tr www.aksoylu.com.tr
ALİ RIZA USTA
Hacı Yusuf Mescid Mah. Ankara - Adana Çevre Yolu 4. Km (Sedirler Çıkışı) Karatay / KONYA Telefon : +90 (332) 342 60 00 (5 Hat) Faks: +90 (332) 342 60 00 info@alirizausta.com www.alirizausta.com
AYDENİZ DORSE SAN.TİC.LTD.ŞTİ. Büyükkayacık Mah. K.O.S. Bölgesi 7. Sok. No:23 SELÇUKLU / KONYA Telefon : +90 (332) 251 74 91 Faks: +90 (332) 251 74 92 info@aydenizdorse.com www.aydenizdorse.com
EFE ENDÜSTRİ VE TİCARET A.Ş.
Ankara Asfaltı 20.km Kemalpaşa – Izmir Telefon : +90 (232) 877 01 82 Faks: +90 (232) 877 01 91 efe@efe.com.tr www.efe.com.tr
KOLUMAN OTOMOTİV ENDÜSTRİ A.Ş.
Yenice Otoyol Çıkışı - 33800 Tarsus/MERSİN Telefon : +90 (324) 651 00 20 Faks: +90 (324) 651 00 24 KolumanOtomotiv@koluman.com.tr www.koluman-otomotiv.koluman.com.tr
Krone Ticari Araçlar San. ve Tic. A.Ş. İbni Melek Mh. Organize Sanayi Bölgesi 2.Sk. No:1 35900 Tire / İzmir / Türkiye Tel : +90.232.510 10 47 Fax : +90.232.513 52 20 www.krone.com.tr
MEILLER DOĞUŞ DAMPER SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Sakarya 1.OSB 2. Yol No:19 Arifiye/Sakarya meillerinfo@meiller.com.tr Telefon: +90 (264) 275 45 56
NURSAN TREYLER 2. Organize Sanayi Bölgesi 20. Sk. No: 14 Selçuklu/KONYA Telefon : +90 (332) 239 18 12 (pbx) Faks: +90 (332) 239 18 16 info@nursantrailer.com www.nursantrailer.com
OKT TRAILER SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Astim Organize Sanayi Bölgesi 3.Cadde No :10 09010 AYDIN Telefon : +90 (212) 444 1 655 Faks: +90 (256) 2310516 info@okt-trailer.com www.okt-trailer.com
OTOKAR OTOMOTİV VE SAVUNMA SANAYİ A.Ş.
Aydınevler mah. Dumlupınar Cad. No:24 A Blok 34855 Küçükyalı/İSTANBUL Telefon : +90 (216) 489 29 50 Faks: +90 (216) 489 29 67 www.otokar.com.tr
ÖZ TREYLER VE DAMPER SAN.TİC.LTD.ŞTİ
Merkez Mah. Organize Cad. No: 62 Balçık köyü - Gebze/KOCAELİ Telefon : + 90 (262) 751 50 30 (Pbx) Faks: +90 (262) 751 50 35 info@oztreyler.com.tr www.oztreyler.com.tr
ÖZGÜL TREYLER
Konya Organize Sanayi bölgesi 12.Sokak No:14 Selçuklu - KONYA Telefon : +90 (332) 444 13 60 (pbx) Faks: +90 (332) 239 19 67 info@ozgul.com.tr www.ozgul.com.tr
SERİN TREYLER
Sancak Mh. Y.İstanbul Cd. No:138 Selçuklu / KONYA Telefon : +90 (332) 239 06 10 (Pbx) Faks: +90 (332) 239 06 13 serin@serin.com.tr www.serin.com.tr
SEYİT USTA TREYLER SANAYİ VE TİC. LTD.ŞTİ.
Tuzla Mermerciler Organize Sanayi Bölgesi 2. San. Cad. No: 20 Tepeören - Tuzla/ İSTANBUL Telefon : +90 (216) 593 91 06 / 07 / 08 Faks: :+90 (216) 593 91 09 info@seyitusta.com www.seyitusta.com
TAKDİR DORSE & DAMPER
Horozluhan Mahallesi Uzman Sanayi Sitesi Rüya Sokak No:6 KONYA Telefon : +90 (332) 251 64 32 Faks: +90 (332) 249 22 07 bilgi@takdir.com.tr www.takdir.com.tr
TIRSAN
Osmangazi Mah. Yıldızhan Cad. 34887 Samandıra / İSTANBUL Telefon : +90 (216) 564 02 00 Faks: +90 (216) 311 8097 info@tirsan.com.tr www.tirsan.com.tr
WORTHIGNTON-ARITAS
Mescit Mah. Turgut Ozal Cad. Demircan Sokak No.2 Orhanlı - Tuzla _ İstanbul Telefon : +90 (0) 216 394 30 32 Faks: +90 (0) 216 394 30 21 sedef.c@aritas.com.tr - emre.u@aritas.com.tr www.aritas.com.tr
YALÇIN DORSE DAMPER SAN. TİC.
Fevzi Paşa Mah. 64. Sok. No:56 E-5 Karayolu Üzeri Değirmenköy – Silivri/İSTANBUL Telefon : +90 (212) 735 39 49 pbx Faks: +90 (212) 735 39 45 yalcin@yalcindorse.com.tr www.yalcindorse.com.tr