MAYIS - HAZİRAN // SAYI:04 by Mavibahçe Alışveriş ve Yaşam Merkezi

Sayı: 4 MAYIS | HAZİRAN 2016

DOSYA

Mutluluk Bahçesini Sizin İçin Tasarladık

Yazı Beklerken SÖYLEŞİ

MODA

GÜNCEL

HER SAYI

Tutulma Avcıları KUBİLAY AKDEMİR

Bohem Stilin Yükselişi

Euro 2016

İZMİR CEMİYET ÖZEL

Vücut Tipine Göre Gelinlik Seçimi

Girit Mutfağı

VİZYONDA NE VAR?

Cool Etki

Hıdırellez Bahçe Balkon Şenlendi

HANDE KAZANOVA’DAN BURÇ YORUMLARI

HAYTAP İzmir Sorumlusu Esin Önder

Mezuniyet Şıklığı

Sayı: 4

MAYIS | HAZİRAN 2016 MAVİBAHÇE ALIŞVERİŞ MERKEZİ’NİN ÜCRETSİZ YAYINIDIR ISSN 2149-8911

Kapak.indd 4

29/04/16 17:21

editor.indd 2

29/04/16 17:20

MaviBahçe’de Yaz Neşesi Sürdürülebilir bir yaşamı destekleyen MaviBahçe yeni projeleri ile yaşamın her alanında yerini almaya hazırlanıyor. Kendimize rehber edindiğimiz “İçimde İzmir Var!” sloganımızın anlamını, açıldığımız günden bu yana geliştiriyoruz. MaviBahçe, içinde hayat olan bir mekan! Bu yüzden kapılarımız sadece ziyaretçilerimize değil can dostlarımıza da ardına kadar açık. MaviBahçe alışveriş alanında evcil hayvan dolaşımına izin veren nadir merkezlerden biri. Artık yemek alanımızda tepsilerde kalan yemekler ayrıştırılarak HAYTAP gönüllüleri tarafından teslim alınıyor ve barınaklara gönderiliyor. Bahçemize yerleştirdiğimiz panolarda kedi/ köpek sahiplendirme ilanlarını da bulabileceksiniz. Çoğu İzmirli gibi biz de bahçemize çok özen gösteriyoruz. Eğlendiğimiz, huzur bulduğumuz, bazen kendimize zaman ayırdığımız en özel alanlardan biri bahçeler... Dergimizin bu sayısında, çok sevdiğimiz bahçemizin gizlerini, çiçeklerin, ağaçların nasıl düzenlendiğini okuyacaksınız. Dekorasyon sayfalarımızda bahçe ve balkon düzenlemeleriyle ilgili önerilerimiz var. Bahçemizde Hıdırellez günü, 5 Mayıs’ta büyük bir şenlik düzenledik. Tüm İzmirlileri MaviBahçe’ye bekliyoruz. İçinde İzmir olan MaviBahçe, şehrimizdeki önemli etkinliklerin de bir parçası... İzmir’in en büyük ve en anlamlı yardım koşusu Wings for Life World Run 8 Mayıs’ta koşulacak. Dünyada aynı anda 34 farklı lokasyonda binlerce kişi iyilik için koşacak. Dünyanın en büyük yardım koşusunun İzmir ayağına biz de 1000 adet bilet satın alarak destek olduk. MaviBahçe, sporu sevenler, sağlıklı yaşamı arzulayanlar için de doğru bir adres. Bisikletli ziyaretçilerimizin rahatça MaviBahçe’de vakit geçirilebilmesi için bisiklet park yerlerimiz kullanıcıların hizmetine sunuldu! Bisiklete binmeyi öğrenmek isteyen kadınlar için Süslü Kadınlar Bisiklet Turu organizasyonu, Bisikletizm ve Karşıyaka Bisiklet Merkezi işbirliği ile 5- 6 ve 8 Mart tarihlerinde MaviBahçe’de bisiklet sürüş eğitimleri verildi. Ayrıca 16-17 Nisan tarihlerinde bahar aylarına bisikletlerin gıcır gıcır girebilmesi için MaviBahçe kent meydanında ücretsiz bisiklet bakımı verdik. Sadece bisikletliler de değil; İzmirli sporseverler, 20 Şubat -02 Nisan tarihleri arasında MaviBahçe’de Club Sportiva işbirliğiyle hem spor yaptılar hem de açık havada aktivite yapmanın tadını çıkardılar. Spor seanslarımız yaz boyunca da devam edecek, İzmirlileri bekliyoruz. Her yaştan ziyaretçimize özel etkinlikler hazırlıyoruz. Karşıyaka Belediyesi’nin düzenlediği Uluslararası Karşıyaka Çocuk Şenliği 2016 ana sponsoru MaviBahçe muhteşem bir çocuk şenliğine ev sahipliği yaptı. 7 yabancı ülkeden ve konuk şehir Trabzon’dan 160 çocuğun yöresel kıyafetleriyle katıldığı kortej yürüyüşü, 20 Nisan’da MaviBahçe’de gerçekleşti. 23 Nisan’da şenlik coşkusu tavan yaptı. MaviBahçe bayram coşkusunu doyasıya yaşamaları için tüm minik ziyaretçilerine Minti Monti çocuk dergisi ve Türk Bayrağı hediye etti. Gençlerimizi kültür sanat faaliyetlerine yönlendirmek ve yeteneklerini sergilemelerine fırsat tanımak amacıyla düzenlenen Liselerarası Müzik Yarışması sponsoru MaviBahçe gençlere ilham kaynağı olmayı hedefliyor. İzmir’deki tüm liselere açık olan yarışmanın finali 16 Nisan’da yapıldı. Kazananlara MaviBahçe tarafından plaketleri sunularak hediye çekleri verildi. Yetenekli gençler Mayıs ayında MaviBahçe kent meydanında da sahne alacaklar. Tüm ziyaretçilerimizi gençleri alkışlamak için MaviBahçe’ye davet ediyoruz. Gençlerimizi sadece müzik değil bilim alanında da desteklemeye önem veriyoruz. Solaris Güneş Arabaları Ekibi 1-3 Nisan 2016 tarihleri arasında MaviBahçe ile yürüttüğü ortak çalışmayla ürettiği beşinci güneş enerjili aracı Destech Solaris aracını İzmirlilerle buluşturma fırsatı buldu. Yoğun ilgi gören Destech Solaris’in ilginç öyküsünü Solaris Güneş Arabaları Ekibi okurlarımız için yazdı. Güneş ve ay tutulmasını dünyanın neresinde olursa olsun görüntülemeye çalışan Tutulma Avcıları’ndan Kubilay Akdemir röportajının da gençlere ilham vereceğini düşünüyoruz. Genç okurlarımız üniversite sınavı öncesinde meslek seçimiyle ilgili uzman görüşlerine göz atabilir. Mezuniyet gecesinde ne giyeceğine karar veremeyen genç hanımlar editörümüzün renk skalasına göre hazırladığı kombinlerden ilham alabilir. Trendleri yakından takip eden okurlarımız yine birçok öneriyi moda sayfalarında bulacak. Bu sayımızı da severek okuyacağınızı umuyoruz. MaviBahçe’nin yeni etkinliklerinde buluşmak dileğiyle…

editor.indd 3

MAYIS / HAZİRAN 2016 SAYI: 4 ISSN 2149-8911 YÖ NE TİM

MaviBahçe Alışveriş Merkezi MaviBahçe AVM Müdürü

M. Ozan Canbolat Reklam Rezervasyon

Ece Boyacı, Gizem Barutoğlu Yönetim Adresi

Mavi Bahçe Alışveriş Merkezi Aziz Nesin Bulvarı 2400/3 Sk, Karşıyaka-İZMİR Tel: 0232 600 04 44 Yayın Türü

Yerel Süreli Yayın

Yayı n

Tüzel Kişi Temsilcisi

Oktay Uludağ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü

Tülay Özgür Kreatif Direktör

Ümit Kurt Grafik Tasarım

Ömür Kurt Editör

Erdem Kabadayı Katkıda Bulunanlar

Afgan Karahan, Berrin G. Güloğlu, Esin Önder, Jasmin Kayra, Kubilay Akdemir Mert çakır, Naime Tercan Nuran Mercan Altun Bilgi ve Danışma

info@omaoma.com.tr Baskı

Ömür Matbaacılık A.Ş. Beysan Sanayi Sitesi Yakuplu Mah. Birlik Cad. No:20/1 34524 Beylikdüzü / İstanbul Tel: 0212 422 76 00 Dergimizin Dijital Versiyonunu www.mavibahce.com.tr/dergi adresinden takip edebilirsiniz. © MaviBahçe dergisi T.C. yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı ile görseller izinsiz kullanılamaz ve alıntı yapılamaz.

04/05/16 15:36

İ Çİ ND EK İ LE R HER SAYI

54 Gurme Girit mutfağını ve kültürünü Jasmin Kayra MaviBahçe okurları için yazdı.

MAVİBAHÇE İLE MODADAN İLHAM ALIN

100 SİNEMA Vizyona giren yerli-yabancı filmler.

3D YAZICILAR

84 DEKORASYON Evinize renk katacak öneriler.

YAZ NEŞESİ

102 ASTROLOJİ Hande Kazanova'dan burç yorumları.

icindekiler.indd 4

29/04/16 17:06

KADIN STİL

RÖPORTAJ KUBİLAY AKDEMİR

MEZUNİYET ŞIKLIĞI

ERKEK STİL

GelİNLİK SEÇİMİ

HIDIRELLEZ 70

EURO 2016

WINGS FOR LIFE WORLD RUN

İzmİr’İn En Büyük Koşusuna Katıl!

icindekiler.indd 5

29/04/16 17:06

STİL KADIN

BOHEM STİLİN YÜKSELİŞİ

BOHEM TARZ, YAZ AYLARININ VAZGEÇİLMEZİDİR. SALAŞ VE VURUCU ELBİSELER, İRİ GÖZLÜKLER VE GÖSTERİŞLİ AKSESUARLAR BU ÖZGÜR STİLİ TAMAMLAR NİTELİKTE. ALIŞVERİŞE ÇIKMADAN SEÇİMLERİMİZE GÖZ ATIN. 6

kadin stil.indd 6

29/04/16 17:06

1 . Ş a p k a _ A C C E S S O R I Z E 2 . G ü n e ş g ö z l ü ğ ü _ B A L E N C I A G A 3 . E l b i s e _ R O M A N 4 . E l b i s e _ M A N G O 5 . B l u z _ B E YM E N C L U B 6 . B l u z _ G U S T O 7 . B l u z _ D E FA C T O 8 .Te r l i k _ D I VA R E S E 9 . Ç a n t a _ H O T İ Ç 1 0 . S a a t _ C H E A P O / B I L S T O R E

1 2

7 8

kadin stil.indd 7

29/04/16 17:06

STİL ERKEK

COOL ETKİ

LEVI’S

STİLİNİZE EKLEYECEĞİNİZ MAVİ RENK, SİZE BAHAR HAVASINI GETİRECEK. BU SAKİNLİK VEREN RENGİ, BEYAZLA YA DA JEAN PARÇALARLA KOMBİNLEYEBİLİRSİNİZ. TAKIMLARIN İÇİNDE TERCİH EDECEĞİNİZ DÜZ, BEYAZ TİŞÖRT İSE KLASİĞİN ETKİSİNİ KIRACAK. 8

erkek stil.indd 8

29/04/16 17:06

1 . S a a t _ C H E A P O / B I L S T O R E 2 . G ö m l e k _ K İ Ğ I L I 3 . S ı r t ç a n t a s ı _ M AV İ 4 . C e k e t _ K OTO N 5 . G ö m l e k _ FA B R I K A 6 . J e a n _ L E V I ’ S 7 .T i ş ö r t _ K İ Ğ I L I 8 . P a r f ü m _ N A U T I C A / V O YA G E 9 . Ş o r t _ M AV İ 1 0 . Ay a k k a b ı _ H O T İ Ç

1 2

3 4

5 6 7

9 10

erkek stil.indd 9

29/04/16 17:07

Beyazın asaleti

o d e r n ve şehirli kadının vazgeçilmez markası NGStyle, moda severleri beyazın asaleti ile buluşturuyor. Marka, "Uzak Diyarlar" olarak isimlendirdiği ve doğadan esinlenen dört farklı temayı işlediği yeni koleksiyonunda beyaz rengi yorumladığı parçalarla sezona damgasını vuracak. Her modaseverin vazgeçilmez renk seçimi olan beyaz ile tasarlanan birbirin-

den şık elbiseler, etekler, bluzlar ve ceketler NGStyle mağazasında sizleri bekliyor. Beyazın zarafetini tüm ruhunuzla hissedeceğiniz bu kıyafetler ile metropol hayatının koşuşturmasından sıyrılacak, daha özgür ve rahat hissedeceksiniz. Markanın tüm kampanya, indirim ve yeni koleksiyon haberlerine www.facebook. com/ngstyle ve www.ng-style.com adreslerinden ulaşabilirsiniz.

ilham alin.indd 10

29/04/16 17:07

Anı yaşa

n ı yaşamaktan keyif alan, şehrin hızlı koşturmasından beslenirken aynı zamanda doğayı da hayatlarının bir parçası olarak yaşayanlar için tasarlayan Beymen Club, 2016 İlkbahar/Yaz Koleksiyonu ile yenilenen duruşunu vurguluyor. Önceliği kendini iyi ve rahat hissetmek olan kadın ve erkeklere modern bir koleksiyon sunarak, tasarımlarında şehrin dinamik temposunu doğanın dinginliğiyle birleştiren marka, mevsim geçişi için şık ve kullanışlı parçalarla öne çıkıyor.

Desen zamanı Beymen Club kadını bu sezon desenlere hayatında çok daha fazla yer veriyor. Bu sezonki favorileri ise Doğu Asya kültüründe önemli bir yeri olan ikat ile Afrika’nın dinamik, sürpriz renklerden oluşan desenleri oluyor. Triko elbiseler, işlemeli sweatshirt’ler parıltılı taş detaylı beyaz denimler ilkbahar aylarının sonsuz enerjisini tasarımlara taşıyor. Sarı ve beyazın koleksiyondaki beraberliği yazın sıcaklığını yansıtıyor. Denizin eşsiz tonu turkuaz ise heyecanla beklenen seyahatlere ve keyifli yaz günlerine eşlik ediyor.

ilham alin.indd 11

29/04/16 17:07

Renk seçenekleri

e r g ü n e ayrı bir özenle hazırlanan kadınların kombinlerini Ayakkabı Dünyası Oxford ayakkabıları güçlendiriyor. Ayakkabı Dünyası Oxford ayakkabıları; düz ve çift renkli derilerin kullanıldığı, yeşil, beyaz, pembe gibi renk seçenekleri ve maskülen çizgileriyle dikkat çekiyor. Birbirinden farklı topuk boyları ve renk seçenekleriyle hem spor olarak kombinlenen hem de özel davetlerde kullanabileceğiniz stilettolar, Ayakkabı Dünyası koleksiyonunda öne çıkıyor. Baharın eşsiz renklerini ayağınıza taşıyabileceğiniz stilettolar ile tüm enerjiniz değişiyor. Rahatlığıyla ön plana çıkan Ayakkabı Dünyası’nın hasır tabanlı espadrilleri ve marine ayakkabıları ise, kadınların bahar kombinlerine eşsiz şekilde uyum sağlıyor. Her bütçeye hitap eden model seçenekleriyle Ayakkabı Dünyası; skinny pantolon ya da elbiseler ile kombinlenebilen bootie seçenekleriyle de kadınları rahat bir şıklıkla buluşturmaya devam ediyor.

Rahat ve şık Sıcak havaların yüzünü göstermesiyle beraber Ayakkabı Dünyası 2016 İlkbahar/Yaz koleksiyonunu kadınların beğenisine sunuyor. Sezona damga vuran ve kadınları hem rahat hem de oldukça dikkat çekici adımlarla buluşturan Ayakkabı Dünyası; 2016 baharında tarzına önem veren kadınların vazgeçilmezi oluyor.

ilham alin.indd 12

29/04/16 17:07

Makyajda iddia

a ma n s ı z cazibeyi tercih edenler için M.A.C, 15 yeni renkten oluşan yepyeni bir formül yarattı: Retro Matte Liquid Lipcolour. İster yoğun bir kırmızı, ister canlı bir fuşya ya da umutlandıran bir toprak tonu bu renkler size sıvı süetsi bir his verecek, dudaklarınızda unutulması imkansız bir değişim yaşanacak. Koleksiyonda dikkat çeken ışıltılı pudralar ise size canlılık ve bronzluk katacak.

ilham alin.indd 13

29/04/16 17:07

Sofistike detaylar

e zo n u n göze çarpan teması Little Lady, son dönemlerin popüler trendi oversize üstler ve skinny pantolonlarla 2016’nın tarz kadınını sahipleniyor. Prepsters teması, yırtık jeanler ve eğlenceli desenleriyle dikkat çekerken, Campus Life teması ise üniversite modasına hava katacak sweatshirt’ler ve kolej renkleriyle gençleri cezbedecek. Retro Soft temasıyla 70’lere romantik bir dönüş yapan Colin’s kadını, Deep Marin teması ile deniz ferahlığını üzerinde taşıyacak. Tribal desenler ve sezonun trendi monokromatik renklerin birlikteliğini sofistike detaylarda buluşturan Little Lady teması ile gözler üzerinizde olacak. Temada skinny pantolonlarla kombinlenebilen baskılı tişört ve biker ceketlere oversize formlar eşlik ediyor. Slogan baskılı tişörtler, etnik baskılı ve nakışlı bluzlar, varak ışıltılar ve asimetrik kesimler kombinlere “giy-çık” rahatlığında şıklık katıyor. Şarap kırmızısı ve vizon tonları altın-gümüş dokunuşlarla birleşerek siyah ve beyazı hareketlendiriyor.

ilham alin.indd 14

29/04/16 17:07

Sonsuza kadar yaz

H MForeverS umm e r , sonsuza kadar yaz sloganıyla birbirinden renkli bikiniler, mayolar, şortlar, etekler ve elbiseler mağazalara giriş yapıyor. Bu sezon yaz kampanyasının teması birliktelik, dostluk ve her akla geldiğinde mutlu eden yaz günleri. Koleksiyon tüm gün boyunca yaz modasını üstünüzde taşımanızı sağlayacak parçalar içeriyor. Sabah denize girerken giymek için toz pembe, turuncu, sarı, yeşil renkle, dantel detaylı ya da etnik desenli bikini ve mayolar, öğleden sonra için uçuşan tunikler ve beyaz keten elbiseler, akşam için ise kısa şortlar ve omuzları açıkta bırakan boho üstler var.

ilham alin.indd 15

29/04/16 17:07

M ODA TREND RAPORU

yaz neşesi KOLEKSİYONLARIN CANLI VE DİNAMİK PARÇALARI SİZİ YENİ MEVSİME HAZIRLAYACAK. HAYDİ; ŞİMDİ VİTRİNLERİ TAKİP ZAMANI. TATİLE ÇIKMADAN GARDIROBUNUZU YENİLEYİN VE ENERJİNİZİ YANSITIN. YAZI: D E R YA K I R I M

Her tarza uygun

KEMAL TANCA Rahatlığı stille buluşturan Kemal Tanca, detaylara önem verenler için yeni sezonun enerjisini 2016 İlkbahar-Yaz kadın koleksiyonuna taşıyor. “Shine in Black” temasında yer alan vazgeçilmez ve zamansız siyah modeller taşlı, süet, deri ve püsküllü doku ve detaylarla 7/24 vazgeçilmeziniz olmaya aday… Süet ya da deri dokulu, püskül, bağcık gibi detaylar her zaman olduğu bu sezonda da moda dünyasının en kült ve ödül toplayan parçası oluyor.

trend raporu.indd 16

29/04/16 17:08

Enerji dolu

Roman Roman İlkbahar-Yaz koleksiyonu ile enerji saçan bir sezonu karşılıyor. Yeni sezonda göz alıcı canlı renklerin ve desenlerin özgürce kullanıldığı tasarımlar adeta karnaval havası yaratıyor. Retro akımının özgür ruhunu hissettiğimiz Roman koleksiyonunda öne çıkan temaların başında bohem şıklık, etnik desenler ve lüks parçalar yer alıyor. 2016 yazında kadınlara “Doğruluk mu, Cesaret mi” diye soran Roman renkleri, desenleri ve dokuları karıştırırken zamansız ve ikonik parçaları festival niteliğindeki takılar ile ön plana çıkartıp sofistike kadına yeni bir boyut katıyor.

Karlı alışveriş

Atasun Optİk

Atasun Optik, dünyaca ünlü markaların yeni sezon güneş gözlüklerini %50’ye varan indirim fırsatıyla sunuyor. Sezon trendlerine uygun onlarca marka ve yüzlerce çeşit model çok cazip fırsatlarla sizleri bekliyor. Christian Dior, Gucci, Heritage, Marc Jacobs, Unofficial, Bvlgari, Miu Miu, Prada, Burberry, Tommy Hilfiger, Rayban ve Emporio Armani gibi sayısız dünya markasının yeni sezon ürünlerinin yüzde 50’ye varan indirimle satışa sunulduğu Atasun Optik, güneş gözlüğü tutkunlarının bu sezon uğrak noktası ve vazgeçilmez trend noktası olacak.

trend raporu.indd 17

29/04/16 17:08

Yenilenme zamanı

Pentİ

Penti, sunduğu 2016 İlkbahar Yaz İç Giyim Koleksiyonu’yla baharın yenilenme rüzgârına eşlik ediyor. Baharın müjdecisi çiçek temasını tasarımlarına farklı yorumlarla misafir eden Penti, kadınları her daim özel hissettiriyor. Kum renginin üzerine işlenen çiçek desenleri koleksiyonun gözdesi olurken, çıkarılabilir askı özelliğiyle zenginleşen modeller yeni sezon kombinlerinin baş kurtarıcısı oluyor.

Annenize özel

Modern nötr

H&M

Bu ilkbahar için iki temel güzellik trendi var. Modern nötrler ve kaleidoskopik renkler. Ya yumuşak kontürler ile sofistike ancak modern bir görüntü ya da cesur, renkli ve daha dramatik bir görüntü. H&M’in özel güzellik konsepti olan H&M Beauty bu İlkbahar-Yaz sezonunda bireyselliğe odaklanıyor. H&M Beauty sunduğu yenilikçi makyaj ve kozmetik ürünleri ile her kişisel duruşa uygun görünümler yakalama imkanı sunuyor. En yeni ürünler yüze sıfırdan bir şekil verip, etkili, sıradışı renkler ve dokularla avantgard bir yüz yaratmak üzerine. En son eklenen mat, metalik, iddialı derecede renkli ve asil nötrlerde ürünler ise görüntüyü güncelleyecek daha da fazla seçenek ortaya koyuyor.

Saat&Saat Uluslararası markaların saat ve takı koleksiyonlarının tek yetkili Türkiye distribütörü Saat&Saat, klasik şıklığın ve modern çizgilerin harmanlandığı saat ve aksesuar modelleriyle Anneler Günü’ne hazır. Hayatın telaşı arasında her zaman bizi koruyan ve destekleyen annelerimize bu Anneler Günü’nde özel bir hediye vermeye ne dersiniz? Yanından hiçbir zaman ayırmayacağı ve baktıkça sizi yanında hissedeceği bir saat veya takı modeliyle onu bu özel günde mutlu edin. Yeni sezonun canlı renklerini taşıyan saatlerin yanı sıra metalik, minimalist ve iddialı modellerden de annenizin zevkine uygun bir saat seçebilirsiniz. Dilerseniz seçtiğiniz saati şık aksesuar modelleriyle kombinleyerek ona özel zarif bir takım da hazırlamanız mümkün.

trend raporu.indd 18

29/04/16 17:08

Doğal taşların gücü

Network

Sade ve yalın çizgisiyle İlkbahar-Yaz sezonunda çarpıcı siluetler yaratan NetWork, Anneler Günü’ne özel doğal taşlardan tasarlanan aksesuar koleksiyonu ile güçlü, enerjik ve cesur annelerin stilini tamamlıyor. Network’ün annelerden ilham alarak yaratılan doğal taş koleksiyonunda, her bir taş annelerin doğasında olan bir özelliği temsil ediyor. Aquamarin’in gücü, Akik taşının cesareti, Ametist’in enerjisi ve Mercan’ın şefkati annelerin stiline yansıyor. Kolye ve bileklikten oluşan NetWork Doğal Taş Koleksiyonundan seçeceğiniz aksesuarlarla doğal taşların gücü her an ennelerin yanında olacak.

50’lerin etkisi

aDL

Kadın ruhunu kıyafete yansıtan ünlü moda markası adL ve ünlü stil danışmanı Mert Aslan’ın 1950’lerin zarifliğini ve Rönasans’ın tutkulu renklerini bir araya getirerek hazırladığı, adL 2016-17 İlkbahar-Yaz ‘‘Night Zoom Styled By Mert Aslan’’ koleksiyonu bu baharda modaya yön veriyor. “Zamansız Stil” fikrinin devamı olan ‘‘Night Zoom Styled By Mert Aslan’’, moda editörü ve stil danışmanı Mert Aslan’ın modaya ve stile bakış açısının bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Rönesans ruhunun yansıtıldığı koleksiyona siyah, beyaz ve ekrunun yanısıra siklamen, güneş turuncusu, limon sarısı, antik dore, buz mavisi renkleri eşlik ediyor. İpek-satenler, taftalar, brokarlar, poplin ve krep kumaşlar yazın ihtişamını artıracak tasarımlara hayat veriyor.

trend raporu.indd 19

29/04/16 17:08

Eğlenceli koleksiyon

Coquet Accessories

Takı, aksesuar ve bijuteride zengin alternatifler sunan Coquet Accessories’ın prenseslere özel hazırlanan koleksiyonu birbirinden şık, neşeli ve eğlenceli tasarımlardan oluşuyor. Koleksiyonda yer alan çizgi film karakterleri ve sevimli hayvan figürleri ile süslenmiş kol saatleri, saç tokaları ve bantları, çantalar, yüzükler, taçlar ve kırtasiye ürünleri çocukların hayal dünyalarını harekete geçiriyor.

#rahatol

Skecher s

Kış rehavetinin ortadan kalktığı güneşli ve yemyeşil bahar günlerinde spor yaparak formunu kazanmak isteyen kadınları da düşünen Skechers hem spora hem de yürüyüşe destek olmak için Skech-air koleksiyonunu yarattı. Formuna dikkat eden ama az vakti olan çalışanlar için büyük kolaylık yaratan koleksiyon, yorgunluk hissini ortadan kaldırarak ayakların en rahat şekilde hareket etmesine olanak sağlıyor. Ayakkabının dış tabanında bulunan 26 adet hava yastığıyla her adımı daha da yukarı taşıyan Skech-Air, özel memory foam iç taban teknolojisiyle de ayaklara içeriden destek oluyor. Dayanıklı orta tabanıyla darbe etkisinin tüm tabana yayılmasını sağlayan ayakkabı, tabanı ve yan panellerinin sağlamlığıyla da dikkat çekiyor.

Anne-kız takım

LC Waikiki “İyi giyinmek herkesin hakkı’’ misyonuyla yıllardır Türkiye’nin en sevilen markalarından biri olmayı başaran LC Waikiki bu yıl da anneler ve onları örnek alan çocuklarına özel “Mini Me” Koleksiyonu hazırladı. LC Waikiki’nin “Mini Me” koleksiyonundaki tasarımlar, kalite ve rahatlığı bir arada sunuyor. LC Waikiki Anneler Günü özel koleksiyonundaki tişörtler anne sevgisi gibi yumuşacık sararken, anne ve çocuklarını aynı giydirecek. Bu yıl Anneler Günü’ne her yaştan annenin, 6 aylıktan 11 yaşına kadar çocuklarıyla giyeceği “Mini Me” koleksiyonu damgasını vuracak.

trend raporu.indd 20

29/04/16 17:08

Çift taraflı fırça

L’Oreal

Çift taraflı fırçasıyla kirpiklere sadece iki sinerjik adımda süper hacim, süper uzunluk ve süper siyahlık veren “L’Oréal Paris Superstar Red Carpet Black Maskara”; kirpikleri aynı zamanda nefes kesen bir takma kirpik görünümüne kavuşturuyor. Nefes kesen takma kirpik etkisi veren çift taraflı fırçası ile sadece iki sinerjik adımda süperstar bakışlarına kavuşmanızı sağlayan L’Oréal Paris Superstar Red Carpet Black maskara; birinci adımda süper hacim veren bazı ile her kirpiği kaplayarak, kirpiklere çarpıcı bir hacim kazandırıyor. İkinci adımda ise siyah fiberlerle zenginleştirilmiş formülü ve kaldırma etkili fırçası ile kirpiklerde maksimum uzunluk ve yoğun siyah görünüm sağlıyor. L’Oréal Paris Superstar Red Carpet Black maskara, gelişmiş teknolojisi, içeriğindeki siyah ışık pigmentleri ve mavi alt yansımalı yoğun siyahlığı ile kirpikleri kamera ışıklarına hazırlıyor.

13 Annemizden ilham aldık

FAVORİ

Bizim için hiç bir fedakarlıktan kaçınmayan annelerimiz, her daim koruyucu meleğimiz oldu. Onlara olan sevgimizi ve bağlılığımızı yansıtabileceğimiz bu özel günde Favori tasarımcıları koruyucu meleklerimizden esinlendiler ve takıya dönüştürdüler. Favori, anne sevgisinden ilham alarak, anneler kadar eşsiz bir koleksiyona imza attı. Favori’nin bu özel tasarımları ile annenizin yüzünde kocaman bir gülümseme yerleştireceksiniz.

Renkler çiçek açtı

ALDO

İlkbaharın mutluluk habercisi renkli ve neşeli çiçeklerden ilham alan Aldo koleksiyonu, cesur ve renkli lazer kesim süetler ve dijital desenleriyle baharı karşılamak için bir çok neden sunuyor. Klasiklerin yeniden yorumlandığı feminen düz, topuklu veya spor ayakkabılar, sezonun iddialı siluetlerini oluşturuyor. Koleksiyonda yer alan çiçekler, çizgili ve farklı desenlerle kombinlenerek kullanıldığında süs çiçeğinden çok daha fazlası olduklarını hemen hissettiriyorlar!

trend raporu.indd 21

29/04/16 17:08

A N NEL E R GÜ NÜ H EDİYE

ANNEME ÖZEL

ANNELER GÜNÜ’NDE ANNENİZİ KUCAKLAMADAN ÖNCE ONU MUTLU EDECEK EN GÜZEL HEDİYEYİ SEÇİN. TERCİHİNİZ NEDİR? KALICI BİR SAAT Mİ, EN SEVDİĞİ MARKANIN KOZMETİK ÜRÜNÜ MÜ? YA DA SEZON BAŞINDAN BERİ VİTRİNLERDE BEĞENDİĞİ ÖZEL TASARIM MI? ŞİMDİ ALIŞVERİŞ ZAMANI!

Atasun Optik

Versace

hediye.indd 22

29/04/16 17:08

Asus Penti

Atasay

Gusto

Forever New

Camper

hediye.indd 23

29/04/16 17:08

A N NEL E R GÜ NÜ HEDİYE Swarovski Samsung So Chic İpekyol

New Balance

hediye.indd 24

29/04/16 17:08

Koton

Divarese Logitech

Nine West

Hotiรง

hediye.indd 25

29/04/16 17:08

MODA D Ü Ğ ÜN

Vücut Tİpİne Göre

GELİNLİK SEÇİMİ Her gelin adayı, yıllarca hayalini kurduğu düğününde büyüleyici görünmek ister. Gelinlik, vücut tipine uygun olarak seçildiğinde gelinler prensesler kadar romantik bir görünüme sahip olur. İzmirli modacı Dilek Süslüer, gelinlik seçiminin püf noktalarını kaleme aldı.

ARMUT VÜCUT TİPİ

Armut tipi vücutta geniş kalça, ince bel, dar omuz belirgindir. Burada kalça ve bel arasındaki simetriyi yakalamak önem taşır. Vücudun üst kısmını ön plana çıkaracak straples kesim, dantel detaylar, işli korse ve kabarık etekler uygun bir görüntü oluşturur. “Empire (Robadan açılan)” gelinlikler de bu tip için ideal olup, dar göğüs kafesi olanları daha uzun gösterir. Özellikle dar modellerden, beli ince gösteren kemerli modellerden ve hatları belirginleştiren saten kumaşlardan uzak durmak gerekir.

DİLEK SÜSLÜER GELİNLİKTE YAZ TRENDLERİNİ ANLATIYOR

‘’Baharın gelmesiyle gelinlerimizi de gelinlik heyecanı sarmaya başladı. 2016, gelinliklerde romantizmin dorukta olduğu bir yıl. DS Yaz gelinlik koleksiyonumuzda da konforlu ve rahatlığın ön planda olduğu vintage gelinlikler var. Tabii ki ihtişamlı gelinlikler de olmazsa olmazımız bu yıl. Görkemli dantellerle birlikte beli ortaya çıkardığımız balık gelinliklere takılan tül kuyruklar gelinlikleri bütünlüyor. ''V'' yaka gelinlikler ise omuzda dantel ayrıntılarıyla birleşiyor ve tasarıma romantizm katıyor. Bu sene çiçekler özellikle üç boyutlu çiçekli. Uçuş uçuş danteller, ipek tüllerle bütünleşerek kır düğünlerinin vazgeçilmezleri arasına giriyor.’’

Gelinlik.indd 26

29/04/16 17:08

ELMA VÜCUT TİPİ

Elma vücut tipinin karakteristik özelliği; vücudun üst kısmının alta göre daha geniş olmasıdır. Bu nedenle öncelikle balon eteklerden, likralı ve saten kumaşlardan, kuyruklu ve vücudu saran modellerden, yuvarlak yakadan kaçınmak gerekir. Bu vücut tipine sahip gelin adayları için en uygun etek tipi ise tek parça kulptan açılımlı “A Line (A Tipi)” gelinliklerdir. Böylelikle dikkat, vücudun ince olan alt kısmında toplanır. Siluetin dengesini yakalamak isteyenler ayrıca “Ball Gown” modelini de tercih edebilir.

DENİZ KIZI TİPİ

Çok kilo almayan muz vücut şeklinde, bacaklar ince olduğu için hep kişilerin zayıf olduğu düşünülür. Belirgin bir bel olmamakla birlikte düz bir vücut şeklidir. Birçok modeli rahatlıkla taşıyabilen bir vücut tipidir. Bu vücut şekli düz geldiği için amaç ona şekil vermek, kıvrımlar oluşturmaktır. Bu nedenle Mermaid, Column, Empire, A Line ya da Ball Gown tercih edilebilir.

Gelinlik.indd 27

29/04/16 17:09

D ÜĞ Ü N

BÜYÜK GÖĞÜSLÜ GELİN ADAYLARI

Öncelikle üst bedenlerini ön plana çıkarmak ve örtmek konusunda bir karar vermeleri gerekmektedir. Her iki karardan hangisi olursa olsun muhakkak yaka detayı ön planda bir model seçmeleri gerekmektedir. Straples yaka tercihleri olacak ise düz kesim olmalı, M yaka isteniyor ise muhakkak askı veya tek omuz detayı şart, askılı modeller de ise kare yaka tercih seçilmelidir. Yine ilüzyon dantel efekti ile dekoltenizi hareketlendirebilirsiniz. 2015 trendlerinde yer alan düşük omuz modeller, kol detayları, sırt dekolteleri, illüzyon efekti büyük göğüslü gelin adayları için süper bir tercih olacaktır. Bel kısmında kullanılacak bir peplum detayı, zengin işleme veya bir kuşak aksesuar da tavsiyelerimizin arasında.

KUM SAATİ VÜCUT TİPİ

Oldukça orantılı bir vücut tipine işaret eden “kum saati vücut” ise birçok gelinlik modelini cesurca deneyebilir. Özellikle “Mermaid (Deniz Kızı)” ya da “Trompet” tarzı gelinlikler orantılı vücut hatlarını gözler önüne sermek için idealdir. Düz, “Greek” modelli gelinlikler, düzgün vücut hatlarını kapatacağından tercih edilmemelidir. Kum saati vücut tipinde dar gelinlikler ve A Line gelinlikler de rahatlıkla tercih edilebilir. Dantel detaylarla süslenen gelinlikler, uygun aksesuarlarla tamamlanarak büyüleyici bir görünüm voluşturabilir.

Gelinlik.indd 28

29/04/16 17:09

MİNYON TİPTEKİ GELİN ADAYLARI

Kendi vücut hacimlerini geri plana atacak veya kapatacak modellerden uzak durmalılardır. Daha çok vücutlarını saran modelleri tercih etmeli, enine işlemeler yerine boyuna detaylar daha uzun görünmenizi sağlayacaktır. Dramatik büyük etekler yerine A tipi etek tercih edilebilir. Askılı V yaka modeller ve göğüs dekoltesi gözlerin daha fazla üst bedende olmasını sağlayacaktır. Düşük belli modellerin yerine Helenistik modeller üst kısmı oturup robadan kesimli olması itibarı ile bacak boyunuzu uzun gösterecektir. 2015 trendlerinden düşük omuz, yüksek yaka/pelerin ve Great Gatsby petit vücut tipindeki gelin adaylarına hitap eden konseptler. Üç boyutlu veya büyük detaylardan uzak durmak ve bunun aksine küçük pırıltılar ve dantel aplikeler ile gelinliklerini süslemeleri daha uygun olacaktır. Brokar, saten, mikado gibi kumaşlar yerine, şifon, dantel, krep ve tül kumaşları tercih etmelidirler.

PLUS BEDEN GELİN ADAYLARI

Kendi kıvrımlarını örtmek yerine küçük göz oyunlarını kullanarak en güzel hali ile ortaya çıkartmalıdırlar. Asimetrik, stratejik pililer, bel bölgesini ince gösteren işleme oyunları, tek omuz veya askılı oyuk yakalı modeller, taşlı veya renkli kuşak detaylarının yardımcı olabileceği gibi yüksek yaka slim siluetli modeller düz kuyruklar yine boyunuzu uzun göstererek daha ince bir görüntü yakalamanızı sağlayacaktır. 2015 trendlerinden yüksek yaka/pelerin, dramatik etekler, taş ve işleme detayları plus beden gelin adayları için uygun trendlerden. Klasik prenses gelinlikler de ise bask üst ile birlikte büyük etek size kum saati efektini yaratacaktır. Tüm kumaş seçeneklerini uygun modeller ile tercih edebilirler.

Gelinlik.indd 29

29/04/16 17:09

İ L H A M AL IN G EN Ç M O DA

Mezunİyet ŞIKLIĞI Mezuniyet gecesinde ne giyeceğinize karar veremediyseniz, sizİN için seçtiğimiz renk skalasına göz atmadan karar vermeyin, gecenin en güzel kızı siz olun! Hazırlayan: B e r r i n B . G ü l l o ğ l u

Bir çok genç kızı şimdiden mezuniyet gecesi ne giymeliyim telaşı sarmıştır. Kıyafet seçimi için yapılacak organizasyonun yeri çok önemli. Daha sonra buna göre elbise tarzı ve renk seçimi ön plana çıkıyor. Yaşıtlarınızla birlikte zaman geçireceğiniz için şık ama tarz modelleri tercih edin. Seçiminiz yaşınızı yansıtmalı, karşınızdakinde pozitif ve mutluluğu hissettirmeli. Kabarık etekler, topuzlar, ağır makyajlar yerine içinde kendinizi rahat hissedebileceğiniz, uçuş uçuş pastel tonlarda elbiseler, salaş bir saç modeli ve güzelliğinizi ön plana çıkartacak ama yaşınızı asla büyütmeyecek bir makyaj sizi çok daha doğal ve güzel gösterecektir.

mezuniyet.indd 30

29/04/16 17:09

kırmızı Mezuniyet denince akla ilk gelen renktir hep. Şöyle yerlere kadar uzanan kırmızı bir elbise ile bütün gözleri üzerinize toplamak çocuk işi kadar basit! Peki, kırmızı elbiseleri ayakkabı ve çantalarla nasıl kombinlemeli? Eğer kırmızılı genç kadın imajınızı pekiştirmek isterseniz, ayakkabınızı da elbisenin aynı tonundan kırmızı seçebilir bunu altın rengi bir clutch ile taçlandırabilirsiniz. Altın parıltısını biraz daha fazla görmek isterseniz ayakkabı ve çanta çiftinizi bronz, altın gibi metalik renklerden yana kullanabilirsiniz. Klasikten şaşmamak en iyisi diyenlerdenseniz, siyah incecik topuklu şık bir ayakkabı ve clutch tam sizlik!Kırmızı, nude tonlarla pek yakışır. Daha şaşaadan uzak ve sade bir görüntü için nude seçeneğini de aklınızda bulundurun.

İpekyol Roman Favori

İpekyol

Roman

Mango Roman

Beymen Mango

Roman

İpekyol Vepa'62

Beymen 31

mezuniyet.indd 31

29/04/16 17:09

çiçek desenleri Çiçek desenli abiye elbiseler de bu sezon oldukça popüler. Abiyeler de çok alışık olmadığımız bu desenlerle hem şık hem de farklı bir görüntüye kavuşabilirsiniz. Çiçek desenli elbise modellerinde öne çıkan desenler ise büyük çiçekler ve kendisini belli eden gül desenleri. Modelleri incelediğiniz de siz de fark edeceksiniz ki gül desenleri 2016 yılına damga vuracak. Bu desenler abiye modellerinden, mini elbiselere, uzun elbiselerden, çan eteklere birçok modelde kullanılıyor. Sizde mezuniyet gecenizde çiçek desenli uzun yada mini bir elbise giyebilirsiniz. İddalı görünümünüz ile kendinize güveniniz oldukça yüksek hale gelecektir. Çiçek desenli abiye seçerken size tavsiyemiz desenleriniz renkli olduğu için elbisenin fon kısmının düz renk olması yönünde. Fon renginizin desenlerle uyumlu olması açısından krem renkleri tercih ederseniz elbiseniz daha şık olacaktır.

Koton

Machka

Roman

Mango

Vepa'62

Vepa'62 Roman

mezuniyet.indd 32

29/04/16 17:09

siyah Küçük siyah elbiseden vazgeçmem deyip mezuniyetinizde siyah tercih ettiniz diyelim. Böyle özel gecelerde pek çok kişi siyah tercih ettiği için ayakkabı ve çantanıza çok iş düşüyor. Siyah sade elbisenizi farklılaştırmak ve renklendirmek için ayakkabı ve çanta kombinlerinizi itinayla seçmelisiniz. Mesela parlak pembe bir ayakkabı ile aynı tonlarda bir clutch, hatta siyah çanta ile kombinlenmiş turkuaz piton derisinden bir ayakkabı tam aradığınız şey olabilir. Yine de çok fazla renk almayayım derseniz de metalik tonlar imdadınıza koşuyor, özellikle de siyaha pek yakışan gümüş renk. Artık seçim sizin…

İpekyol

Roman

İpekyol

Roman

Roman Dolce & Gabbana Kurt Geiger

Roman Roman

mezuniyet.indd 33

29/04/16 17:09

nude Nude tonları, kumral ya da esmer teniniz varsa size çok yakışabilir ve mezuniyetiniz için kusursuz bir seçim haline gelebilir. Eğer seçimlerinizi nude tonlardan yana yaptıysanız tavsiyemiz bu naturel görüntüyü ayakkabı ve çantada da bozmamanızdan yanadır. Yine nude tonlarında bir ayakkabı ve clutch tercih edebilirsiniz. Madem baloya katılıyoruz, biraz parıltı olmadan olmaz derseniz bronz parıltılı bir ayakkabı ve çanta seçebilir ya da küçük metalik detaylarla bu görüntüyü sağlayabilirsiniz. Nude tonları siyahla da çok yakışıyor, ayakkabı çanta tercihlerinizi siyahtan yana da kullanabilirsiniz. İpekyol

İpekyol

Roman

Vepa'62

Beymen

Roman

Favori

Vepa'62

Mango

mezuniyet.indd 34

29/04/16 17:09

mavi Parlament mavisi, petrol mavisi gibi mavinin parlak tonları da mezuniyete çok yakışıyor. Mavi elbiseniz, altın rengi gibi metalik ayakkabı ve çantalara çok yakışacaktır. Bunun yanında parlak mavi ve siyah da birbirini çok güzel tamamlayan bir ikili. Eğer daha bütün bir görüntü yakalamak isterseniz ayakkabılarınızı da parlak mavi tonlarından, elbisenizle aynı renkte seçebilirsiniz. Altın renklerinde bir clutch ile biraz parıltı eklediniz mi mezuniyet hazırlığınız tamamdır.

İpekyol

Roman

Beymen

Alexander Wang

Beymen

İnci

Beymen 35

mezuniyet.indd 35

29/04/16 17:09

G ENÇLİK MÜ Z İK

Genç Müzisyenlerin

Ödül Törenİne Davetlİsİnİz

Karşıyaka Belediyesi’nin düzenlediği ve destekçileri arasında MaviBahçe’nin de yer aldığı Liselerarası Müzik Yarışması, muhteşem bir finalle sonuçlandı. 10 grubun sahne aldığı finalde kazanan ÖZEL Işıkkent Anadolu Lisesi oldu. Yarışmada dereceye giren gruplar için Mayıs ayında MaviBahçe’de bir ödül töreni düzenleyeceğiz.ödül törenimize tüm ziyaretçilerimiz davetli.

muzik yarismasi.indd 36

29/04/16 17:10

Gençlerimizi kültür sanat faaliyetlerine yönlendirmek ve yeteneklerini sergilemelerine fırsat tanımak amacıyla Karşıyaka Belediyesi’nin düzenlediği Liselerarası Müzik Yarışması sponsoru MaviBahçe gençlere ilham kaynağı olmayı hedefliyor. İzmir’deki tüm liselere açık olan yarışmanın finali, 16 Nisan’da gerçekleşti ve finale kalan 10 grup, tek tek sahneye çıkarak yüzlerce izleyici karşısında yeteneklerini sergiledi. Kazananlara MaviBahçe tarafından plaketleri sunularak hediye çekleri verildi. Yetenekli gençler gösterilerini Mayıs ayında MaviBahçe kent meydanın-

da kurulan sahnede de gerçekleştirerek coşkuyu devam ettirecekler. FİNAL GÖSTERİLERİ NEFES KESTİ Yarışmaya, İzmir’in farklı ilçelerinden toplam 42 lise katıldı. Jürinin oylarıyla, yarışmanın şampiyonu Özel Işıkkent Anadolu Lisesi olurken, ikinciliği Güzelbahçe Bahçeşehir Koleji, üçüncülüğü ise Karşıyaka Necip Demir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kazandı. Muhteşem finalin ardından, sevilen müzik grubu Çirkef de bir konser verdi.

“GENÇLERİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar “Belediyecilik sadece yol ve kaldırım yapmak değildir. İnsana dokunmayı ve yaşamın her alanına renk katan küçük dokunuşlarla da büyük mutluluklar yaratmayı hedefliyoruz. Bu dünya bizim, bu dünya gençliğin. Karşıyaka Belediyesi, her zaman gençlerimizin yanında olacaktır. Liselerarası Müzik Yarışmamız, bu çabaların sanat alanındaki örneklerinden biridir. Gelecek sene daha görkemli bir organizasyonda buluşacağız” dedi.

KARŞIYAKA NECİP DEMİR MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ

Bayçe

Solo Gitar: Ediz Özgür Ritim Gitar: Cuma Kaan Türkyılmaz Ritim Gitar: Onur Şahin Bas Gitar: Berkin Sucukçu Saksafon: Arda Yurtseven Davul: Berke Özbayar Solist: Fırat Ege Kayral

Yarışmada hangi şarkıyla üçüncü oldunuz? Nasıl bir çalışma-prova sürecinden geçtiniz? Cuma Kaan Türkyılmaz: Kıraç'ın Beddua adlı parçası ile üçüncü olduk. İmkansız koşullar içerisinde çok zorlu bir yarışma sürecinden geçtik. Ediz Özgür: Hepimiz, bütçesi kısıtlı olan ailelerin çocuklarıyız. Hiç birimiz özel bir eğitim almadık. Sonuçta özel okul öğrencisi değiliz. Stüdyo da çalışmamız gerekiyordu. Elimizdeki kısıtlı bütçe ile stüdyoyu üç saatliğine kiraladık. Herkes elini cebine attı, bozuk paraları çıkararak parayı bulup buluşturduk. Hazır stüdyoyu bulmuşken kendimizi kaptırıp beş saat çalışmışız. İki saat için maalesef yol paralarımızı da kaptırdık! Ve eve yürüyerek dönmek zorunda kaldık.

Yarışmada aldığınız dereceden memnun musunuz? Berke Özbayar: Öncelikle Karşıyaka’dan dereceye giren tek lise olduğumuz için çok gururluyuz. 35.5 olmak ayrı bir mutluluk bizim için. Kolay koşullarda elde etmediğimiz bir başarı olduğu için, bizim adımıza çok anlamlıydı. Okulumuz, ailemiz, bütün sevdiklerimiz bizden daha çok başarımızı paylaştılar. Tek yürek olduk. Bu ödül bizim için birleştirici bir unsur oldu. Grup olarak geleceğe dair hayalleriniz neler? Berkin Sucukçu: Bu ödül bizim adımıza çok motive edici olduğu için hayallerimiz de büyüdü. Bilinirliğimiz arttığı için destek geleceğini ümit ediyoruz. Çok daha

güzel işler yapmak için kendimiz de güç ve azim bulduk. Barış Manço, Kıraç gibi duayen sanatçıların kimlik, kişilik ve sanat dehası açısından izinde gidiyoruz. Genç bir müzisyen adayı olarak İzmir den nasıl etkileniyorsunuz? Diğer kentlere göre daha mı şanslısınız? Fırat Ege Kayral: İzmir deniziyle imbatıyla, Homeros’uyla ruhumuzu besleyen bize ilham veren büyülü bir kent. Zaten pek çok dev sanatçı da İzmir’den çıkmıştır. Onur Şahin: Evet, Fıratı’n bahsettiği şeyler yaratıcılığımızı geliştiriyor. Burada insanlar sanatı sever. Bizi desteklerler. Evet İzmir aşktır. Bütün Grup: Evet tabii ki şanslıyız bu konu tartışmaya bile açılamaz.

muzik yarismasi.indd 37

29/04/16 17:10

GÜZELBAHÇE BAHÇEŞEHİR KOLEJİ

Güzelbahçe Bahçeşehir Koleji adına yarışmaya katılan Goblin, ödülünü MaviBahçe Müdürü Ozan Canbolat’tan aldı.

Yarışmada hangi şarkıyla ikinci oldunuz? Nasıl bir çalışma - prova sürecinden geçtiniz? Derek and The Dominos - Layla şarkısıyla ikinci olduk. Provalar süresince elimizdeki her imkanı ve boş zamanı (teneffüsler, hafta sonları) kullandık. Aynı zamanda Vodafone Freezone’ nun düzenlediği 19. Liselerarası Müzik Yarışmasına da hazırlandık ve katıldık. Bu ayın sonunda duyurulacak olan final listesinde adımızı görmeyin çok istiyoruz. Sık sık stüdyoda çalışarak şarkıyı bize en uygun tonlamayla, süre sınırlamalarına sadık kalarak yorumladık. Okulumuzun sahnesinde de koreografileri çalışarak sahne performansımızı en üst düzeye çıkarmaya gayret ettik. Bunların yanında en önemlisi de müzik öğretmenimiz Pınar Hanımın yönergelerini, organizelerini, gayretini ve manevi desteğini de yanımıza alarak, birey değil, ekip olduğumuzu ve her ortamda takım ruhuyla aynı dili konuşursak hedefimize ulaşabileceğimizi hiç unutmadık. Müziği seviyorduk. Karar verdik, çok çalıştık, hedefe kitlendik, inandık ve başardık. Bu yüzden öğretmenimize çok teşekkür ediyoruz.

GOBLİN Gitar & Vokal: Göksu Köse Ritim Gitar: Vedat Gider Elektro Ritm Gitar: Erman Arslan Bas Gitar: Çağan Kaplan Davul: Asrın Demirkıran

Yarışmada aldığınız dereceden dolayı neler düşünüyorsunuz? Başta teknik donanımda biraz sıkıntı yaşadık. Buna rağmen elimizden geleni yapmaya çalıştık, birinci olmayı hedeflemişsek de ikincilik de bizi mutlu etti. Ayrıca hepimiz dokuzuncu sınıfız, ilk kez böyle büyük ve önemli organizasyonlarda yer almanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Yani bu başarı aynı zamanda bizi, sonraki seneler için kamçılayacak bir başarı oldu.

Grup olarak geleceğe dair hayalleriniz neler? Gelecekte şimdilik meslek olarak müzisyenliği tercih etmesek de, yaşamımız boyunca bizimle can bulacak enstrümanlarımızı ve sesimizi akademik bilgilerle en üst düzeyde geliştirerek, profesyonel bir konumda performanslar sergilemek en büyük hayalimiz. Bununla birlikte, yarışmalar dışında da bizim için keyifli olabilecek uygun ortamlarda performanslar sergilemek istiyoruz. Tanınmış ve sevilen bir grup olmak, yine diğer bir hayalimiz. Genç bir müzisyen adayı olarak İzmir’den nasıl etkileniyorsunuz? Diğer kentlere göre daha mı şanslısınız? Bu tür etkinliklere İzmir’de bakış açısı diğer şehirlere nazaran çok olumlu ve eşitlikçi. Sanata verilen önem büyük çünkü sanata ve sanatçıya gerektiği saygıyı gösteren sanatseverler çoğunlukta. Ayrıca kültür merkezleri, tiyatro sahneleri, opera salonlarıyla etkinliği bol ve aktif bir şehir. İnsanlarının, doğanın, güneşin, denizin, kızlarının, hem de şehrin güzelliği ilham kaynağı oluyor. Ege’nin incisi, sanatla yaşanılacak en güzel şehir İzmir.

muzik yarismasi.indd 38

29/04/16 17:10

ÖZEL Işıkkent Anadolu Lİsesİ

Özel Işıkkent Anadolu Lisesi birincilik ödülünü Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’dan aldı.

Yarışmada hangi şarkıyla birinci oldunuz? Nasıl bir çalışma - prova sürecinden geçtiniz? Yarışmaya Kings of Leon grubunun Use Somebody adlı parçasıyla katıldık ve birinci olduk. Uzun zamandır birlikte olan bir grubuz, sene başında grubumuza iki yeni arkadaşımız katıldı. Şarkı seçimi konusunda çok düşündük, grubumuza en uygun ve en güzel şekilde icra edebileceğimiz şarkıyı seçtik. Orkestra öğretmenimiz Ali İnceoğlu sayesinde kafamızda şarkı hakkında soru işareti kalmadan planlamamızı yaptık. Bundan sonra prova süreci başladı bizim için, her hafta düzenli olarak prova saatlerimizi ayarladık ve çalıştık. Bu konuda Işıkkent Eğitim Kampusü yönetimi bize çok yardımcı oldu. Çalışabileceğimiz ortam ve zamanı ayarlarken bizimle beraber hareket ederek başarıya ulaşmamıza katkıda bulundular. Şarkımızın taslağını çıkarttıktan sonra detaya inerek son ürünü ortaya koyduk. Bu süreç 1,5-2 ayımızı aldı. Yarışmada aldığınız dereceden dolayı neler düşünüyorsunuz? Kendimizi yarışmanın iddialı gruplarından biri olarak görüyorduk, sahnede istedi-

ğimiz gibi bir performans sergiledik ve dereceye girmeyi bekliyorduk. Sonuçlar açıklandığında çok mutlu olduk, bu yarışma ve bu başarı ileriye yönelik motivasyon kaynağımız oldu. Grup olarak geleceğe dair hayalleriniz neler? Grubumuzun her üyesi müziği severek yapıyor, bu sebeple hepimizin hayatının bir yerinde mutlaka yer alacak müzik. Gelecekte ne olacağından emin değiliz ama bunu kesinlikte devam ettirmek istiyoruz. Genç bir müzisyen adayı olarak İzmir’den nasıl etkileniyorsunuz? Diğer kentlere göre daha mı şanslısınız? İzmir, diğer konularda da olduğu gibi, müzik konusunda da biz gençlere özgür bir ortam sağlıyor. Lise düzeyinde olmamıza rağmen bir kısıtlamayla karşılaşmadan istediğimiz şekilde müziğimizi yapabiliyoruz. Bu sayede müziğimizi kendi temellerimizin üstüne oturtup, kendimizi ifade edebiliyoruz. Gençliğimizi geçirmek için İzmir'den başka bir yer düşünemezdik herhalde...

Kulak MİSAFİRİ Solist: Barış Bozkurt Klavye-Vokal: Elif Ekin Zorlu Elektro Gitar: Kağan Kurtaş Elektro Gitar: Kutay Kurtaş Bas Gitar: Burak Kara Davul: Umar Ata Bilgi

muzik yarismasi.indd 39

29/04/16 17:10

S P OR İ Z Mİ R Ö ZE L

WINGS FOR LIFE WORLD RUN

İzmir’İn En Büyük Koşusuna Katıl!

redbull.indd 40

29/04/16 17:10

redbull.indd 41

29/04/16 17:10

S P OR

WIngs for LIfe World Run dünyanın en büyük yardım koşusu.Asıl amaç koşamayanlar için koşmak ve araştırmalara kaynak yaratmak için bağış toplamak. MaviBahçe de İzmir’in bu en anlamlı koşusuna 1000 adet biletle destek oluyor. 8 Mayıs’ta koşulacak olan WIngs for LIfe World Run nediR? ne amaçla düzenleniyor? hep birlikte öğrenelim. Wings for Life World Run ne zaman düzenlenmeye başladı? Hangi düşüncelerle, amaçlarla hayata geçirildi? Omurilik felcinin tedavisine yönelik araştırmalara kaynak sağlamak için, Dietrich Mateschitz ve Heinz Kinigadner tarafından kurulan Wings For Life Vakfı, 2004 yılında kuruldu. Kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Wings For Life Vakfı, gerçekleştirdiği etkinlikler ve toplanan bağışlar ile omurilik felcini kesin tedavi bulmayı amaçlıyor. Omurilik zedelen-

meleri için dünyada ilk olacak tedaviyi bulmak için çalışan vakıf, çalışmalarına dikkat çekmek ve fon sağlamak amacıyla Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 34 ülkede aynı anda gerçekleşecek bir koşu düzenliyor. Wings For Life World Run 34 ülkede aynı anda koşulan benzersiz bir yarış. Bugüne kadar iki yılda 150 binden fazla kişi koştu ve 7.1 milyon Euro bağış toplandı. Vakıf tarafından hali hazırda 45 proje desteklenmeye devam ediyor bunların 14’ü 2015 yılında kabul edildi.

8 Mayıs 2016’da kaç ülke ve kentte, kaç kişi koşmaya başlayacak? 2016’da düzenlenecek koşuya 33 ülkede 34 şehirde 100 binden fazla kişinin koşması bekleniyor. 34 farklı lokasyonda herkesin katılımına açık olan “Wings for Life” koşusu bu sene 8 Mayıs Pazar günü yerel saatle 14.00’da İzmir’de gerçekleşecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla gerçekleştirilen Wings for Life dünya koşusu bugüne kadar İzmir’de yapılmış en büyük koşu olacak.

2015'te Alanya'da koşulan Wings For Life World Run'a yaklaşık 3500 kişi katıldı. Bu yıl İzmir'deki koşuya yaklaşık 5 binden fazla kişinin katılması bekleniyor.

redbull.indd 42

29/04/16 17:10

PRESENTE

Wings for Life World Run koşularının genel katılımcı profili kimlerden oluşuyor? Sporcular, amatör koşucular ya da sadece bugüne özel koşanlar katılımcılar arasında nasıl bir dağılım gösteriyor? Wings for Life World Run’a isteyen herkes katılabiliyor. Dağ koşucusu Ahmet Arslan, Ironman İpek Onaran gibi profesyonel sporcuların yanı sıra Adım Adım, Bu Kızlar Nereye Koşuyor, Koşu Kolik gibi koşu grupları da katılıyor. Ayrıca engelli sporcular tekerlekli sandalyeleri ile yarışa katılabiliyorlar. Wings for Life World Run ne kadar yarışma, ne kadar hayır işi? İnsanlar koşmak için mi yoksa bağış yapmak için mi bu etkinliğe katılıyor? Wings for Life World Run dünyanın en büyük yardım koşularından biri. Asıl amaç koşamayanlar için koşmak ve araştırmalara kaynak yaratmak için bağış toplamak. Aynı zamanda da benzersiz formatı ile çok eğlenceli bir yarış. Wings for Life World Run kapsamında en uzun süre ve kilometre koşabilenler kimler oldu? İnsanlar ortalama kaç kilometre ve kaç saat koşabiliyor? Dünyanın dört bir yanında benzersiz bir koşu deneyimi yaşatan Wings For Life World Run’ın rekortmenleri son iki yılda kırılması güç rekorların sahibi oldu. Erkeklerde Etiyopya asıllı Avusturyalı Lemawork Ketema 79.90 kilometre, kadınlarda da Yuuko Watanabe 56.30 metre koşarak yakalama aracını en fazla zorlayan isimlerdi. Erkekler yarışı yaklaşık 6 saat sürdü. Katılımcılar için Wings For Life World Run’ı farklı kılan özellikler ne? Yarış hem önemli bir amaca hizmet ettiği hem de eğlence bir yarış olduğu için katılımcılar için benzersiz bir deneyim oluyor. Bu koşuda bir bitiş çizgisi yok. Her koşusunun numarasının içinde bir çip bulunuyor. Yakalama aracının yanından geçtiği sporcu için yarış bitmiş oluyor. Yakalama aracı onları yakalayıncaya dek koşabildikleri kadar koşabilirler. Ne kadar uzun süre koşacağını bilemeyen katılımcılar sınırlarını da test etmiş oluyorlar. Geçen yıl Alanya’da 3500 kayıt vardı bu sene İzmir’deki yeni parkur ile birlikte katılımın 5000’ni geçmesi bekleniyor. Ziyaretçilerimizden katılmak isteyenler nasıl başvurabilir? Yarışa tüm katılımcılar, tamamı Wings for Life Vakfı’na aktarılan 50 TL’lik katılım ücretini ödeyerek www.wingsforlifeworldrun.com sitesinden kayıt olabilirler. 43

redbull.indd 43

29/04/16 17:11

Mu tlu lu k Ba h çesin i

Sızın ıçın tasarladık MaviBahçe’nin peyzaj projesinde mimari yapıyla uyumlu ve “İçimde İzmir Var” sloganının yansıdığı bir anlayış benimsendi. Her bir detayın ince ince düşünüldüğü bahçemizin gizlerini Kardelen Peyzaj Planlama'dan Peyzaj Yüksek Mimarı Nuran Mercan Altun yazdı. FOTOĞRAFLAR: H A N D E Z E R K İ N

bahce.indd 44

29/04/16 17:11

MaviBahçe yatırımcıları İzmir'i ve İzmir’in sosyal kültürel yaşamını çok sevdikleri için, bu projenin başlangıcından itibaren bahçe yaşamını çok önemsediler, peyzaj projesinin hazırlanması ve uygulanması aşamalarıyla bizzat ilgilendiler. İzmirli, deneyimli Peyzaj Tasarımcısı Zeynep Akgöze’ye ait olan peyzaj projesinde mimari yapı ile uyumlu “İçimde İzmir Var” sloganının yansıdığı bir anlayış benimsedi. Kapalı ve açık mekanları, balkonları, terasları, dükkanları, mağazaları, kafe restoranları, sineması, havuzları, köprüleri, aydınlatma sistemi, geniş iç bahçesi ve üzerindeki zengin bitki örtüsü, renk, doku ve kokusuyla bu anlayışı yansıtıyor. Haydi şimdi MaviBahçe'yi gezelim! Dışarıdan bakıldığında, büyük dikdörtgen formlu yapının, yeşil bir kuşak şeklindeki bahçe ile çevrelendiği görülür. Bu bahçede palmiye ağaçları, düzgün aralıklarla sıra halinde dikili olup, zaman içerisinde cepheler önünde, İzmir etkisini kuvvetlendirecektir. Alt dokuda bina duvarları önünde, yıl

boyunca mevsimsel özellikleri renk, doku, koku, boy ve hacimleri ile yaşatacak çalı grubu bitkilere yer verilmiştir. Bunlar kartopu, patlıcan çiçeği, Gaura, lavanta, biberiye gibi çalılardan; pembe bulut, Miscanthus, Pampas gibi sazlara ve buğdaygillere, erguvan, yaprak döken manolya, greyfurt gibi güzel çiçekli ve kokulu ağaçlara uzanan geniş bir yelpaze sunar.

gözüken oldukça büyük bir yıldız deseni olan bu meydan, sürpriz bir şekilde zeminden hareketli su oyunları ve geceleyin ışık oyunlarıyla sizi heyecanlandırır. Bir süre bu meydandaki gösteriyi ve gösteriyi izleyenlerin neşesine ortak olmadan yolunuza devam edemezsiniz. (Fotoğraf-2).

Doğu ve batı girişlerindeki kapıların önünde büyük, yaprak dökmeyen manolya ağaçları yer alır. Bu ağaçların altında, arkadaşınızı ya da arabanızı beklerken, gölgesinde soluklanabilir, mavi yasemin, bodur begonvil çalılarının neşeli renkleriyle coşup, yaz akşamlarında gizliden gizliye gelen, gece kokan melisa kokularını hissedip, "Bu kokular da nerden geliyor?" diye merak edebilirsiniz. (Fotoğraf-1)

İzmir'in kışının soğuğunda yemyeşil, ışıl ışıl; yazının sıcağında serin, rengarenk bir vaha gibi kucaklayan bu 15 bin metrekarelik iç avlu, ziyaretçilerini adeta büyüler. Simetrik düzende tasarlanmış bu iç avlunun altında, iki kat otopark olup, bu alan bir çatı bahçesi tekniğinde tasarlamış ve hayata geçirilmiştir. İç bahçenin ana ağaç dokusu İzmirimizin vazgeçilmez bitkisi palmiyeye, simetrik düzende, bol miktarda kullanılan gül parterlerinin merkezindeki oya ağaçları eşlik eder. (Fotoğraf-3)

Pervane çiçekleri üzerinde asimetrik boy ve formda, Cycas dikili yolda ilerleyip iç bahçeye ulaştığınızda kocaman yuvarlak bir meydan sizi karşılar. Sessiz sakin gibi

Kuzey kapısından girerseniz, ana yol üzerinde, Jakaranda ağaçlarının, yazın mavi çiçekleri altında oturabilir, gül parterlerini izleyebilirsiniz. (Fotoğraf-4)

bahce.indd 45

29/04/16 17:11

BAHÇE

Selfie çekmeden olmaz! Merkezdeki gösteri havuzundan güney kapısına doğru ilerlerken, kafe-restoranların önlerinde, bitki parterlerine eşlik eden sığ, dikdörtgen formlu havuzlar, yaz sıcağında ortamı serinletmeye devam eder. Nilüfer, su sümbülü, Japon şemsiyesi gibi sazların bulunduğu, kare formlu su bahçesinin üzerinde dört noktadan girilen ve merkezde buluşulan bir ahşap köprü oluşturulmuştur. Ahşap kaplı bu artı şeklindeki köprü üzerinde durup da burada selfie çekmeden ayrılmak olmaz. (Fotoğraf-7) MaviBahçe’de kat holleri de unutulmadı. Öyle ki, kat holleri boyunca zemin kat ve 2. katta limon, I. katta tarçın ağaçları saksıları yerleştirilmiştir. Kat holleri boyunca erken ilkbaharda limon ağacı çiçeklerinin buram buram kokusu, ziyaretçilere keyifle eşlik etmektedir. (Fotoğraf-5/6)

bahce.indd 46

29/04/16 17:11

Biraz daha ilerlerseniz, güney kapısına gelmeden önce binaları birbirine bağlayan köprü geçişleri görürsünüz. Burada gençlerin evlenme teklifi ettiğini ve bu köprülerden bahçenin manzarasının doyumsuz olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Köprü geçiş ayaklarında yer alan Cycas, Cocos, cennet kuşu çiçeği, Phormium bitkilerin oluşturduğu bitki grupları arasından kaskatlı havuzlara doğru ilerlersiniz. Burada sizi lavanta öbekleri arasında iki yaşlı zeytin ağacı karşılar. Nar ağacı, mavi yasemin,

begonvil, mum yasemin ve İzmir yasemini, bu küçük meydana ayrı bir güzellik katar (Fotoğraf-7-8). Bu cephede yer alan kafe ve restoranların geniş balkonlarını sarıp sarmalayan yasemin çiçeklerinin kokusu altında içilecek kahvenin ve çayın tadı da başka olsa gerek. Simetrik düzendeki gül parterlerinde, beyaz, pembe, kırmızı renkli, çalı formlu, bol bol çiçek açan ve etrafa neşe saçan güllerin neşesine ortak olabilirsiniz. Hatta

bu güllere, Hıdırellez gecesinde dileklerinizi asabilirsiniz. (Fotoğraf-9) MaviBahçe'ye gelip de kuzey kanatta yer alan sinema katına çıkmadan dönmek olmaz. Bu katın balkonunun merkezinden, uzaklara doğru bakarsanız bu güzel mekanın devamında karşı kıyıya kadar İnciraltı manzarası görülebilir. Bu manzaraya eşlik eden dalga dalga dalgalanan bayrağımızı görebilir, İzmir’de ve İzmirli olmanın gururuyla dolarsınız. (Fotoğraf-10)

bahce.indd 47

29/04/16 17:11

İ Z Mİ R ÖZE L H I D ı R EL LE Z

İzmir’de ve Türkiye’nin her yerinde Hıdırellez gününün olmazsa olmazı müzisyenlerdir. Neredeyse bütün gün müzik yaparak eğlencelerin ilgi odağı olurlar.

hıdrellez.indd 48

29/04/16 17:11

BAHARIN BAYRAMI DENİZE YOLLANAN DİLEKLER, KARGALARA İKRAM EDİLEN HAMURLAR, İYİ NİYETLERLE DOLU ÇÖMLEKLER, İZMİRLİNİN HIDIRELLEZ’LE KAYNAŞMASININ BİRKAÇ ÖRNEĞİ. SAĞLIK, MUTLULUK VE REFAH GETİRDİĞİNE İNANILAN O GÜZEL GÜN, DOĞANIN YENİDEN DOĞDUĞU GÜNDÜR. TADINI ÇIKARTMAYI VE HIZIR İLE İLYAS PEYGAMBERLERİ ANMAYI UNUTMAYIN. YAZI: E R D E M K A B A D AY I FOTOĞRAFLAR: M E R T Ç A K I R / K O D A

hıdrellez.indd 49

29/04/16 17:11

YAŞAM Kış bitince ilkbahar gelir ve insanoğlu bu dönüşümü büyük bir mutlulukla karşılar. Dahası her yer bayram yerine döner. Ağaçlar yeşerir, çayırlar çiçeklenir, hayvanlar yavrular; insanoğluna düşense bunu kutlamaktır. Güneşli günlerin artması, sıcacık esintilerin verdiği mutluluk, baharın gerçek ruhu… Hemen her kültür ilkbaharı selamlamayı bir şekilde yapar; Türk dünyası için bunun adı 5 Mayıs gecesi ve 6 Mayıs günü kutlanan “Hıdırellez’dir. Hızır ve İlyas peygamberlerin yeryüzünde buluştukları gün olarak kabul edilen bugüne Ruz-ı Hızır, yani Hızır Günü denmiş. Zamanla bu iki peygamberin adı halk dilinde birleşmiş ve Hıdırellez kelimesi türemiş. Sadece tek bir gün de söz konusu değil; 6 Mayıs’la başlayan dönem Türk kültüründe Hızır günleri olarak kabul edilir ve kışın bitip sıcak yaz günlerinin geldiği kabul edilir. 8 Kasım’dan sonraysa artık Kasım günleri, yani kış başlamıştır. Bugün birçok yerde Hıdırellez kutlaması yapılsa da bu geleneğin başlangıcını bilen yok. Bilinen bazı âdetlerin yerine getirilme-

si, ritüellerin yapılması, dileklerin, niyetlerin saf bir şekilde ortaya dökülmesi… Üstelik birçok kültür bu güzel günü sahiplenmiş. Bazı kaynaklar Hıdırellez in Mezopotamya ve Anadolu kültürlerine ait olduğunu, bazılarıysa İslamiyet öncesi Orta Asya Türk kültür ve inançlarına dayandığını ileri sürer. Aslında Hıdırellez i tek bir kültüre mal etmek mümkün değil. Sadece Mezopotamya ve Anadolu değil, İran, Yunanistan, hatta tüm Doğu Akdeniz ülkelerinde bu dönemde benzer kutlamalar, törenler ve ayinler yapılıyor. Neticede bahar, gezegenin her yerine bir şekilde geliyor. Kutup daireleri bile baharla ısınıyor, yeşeriyor, yeni doğanlarla kalabalıklaşıyor! Hızır Peygamber’in insanların arasında dolaştığına inanılır, O, ab-ı hayat, yani hayat suyu içerek ölümsüzlüğe ulaşmış bir ermiştir. Zor durumda olanlara yardım eder, bolluk, bereket ve sağlık dağıtır. Aslına bakarsanız onu bir insan suretinde, ak sakallı, ağaç dalından bozma bir değnekle yürüyen bir ihtiyar olarak düşünmek de boş bir çaba. Hızır, baharın ve baharla vücut bulan taze hayatın bir imgesidir. Ona pek çok

özellik de atfedilmiş. İnsanların dileklerinin gerçekleşmesini sağlar, bolluk getirir, hastalara şifa verir, bitkilerin yeşermesini ve hayvanların üremesini sağlar, uğur ve kısmet sembolüdür, mucize ve keramet sahibidir. İşte bu yüzden Hızır ve İlyas’ın buluşması Anadolu köylerinde olduğu gibi İzmir ve çevresinde de birçok ata mirası âdetle kutlanır. İzmir’de Hıdırellez dendiğinde akla hemen “martaval” geleneği gelir. “Martofar” da denen bu âdete sonradan “küp kilitlenmesi” adı da verilmiş. İnanışa göre Hıdırellez den bir gece önce evlenme çağındaki genç kızlar, yaşlı bir kadının bahçesinde buluşur. Üzerlerindeki yüzük, küpe, boncuk, iğne, anahtar, hatta para gibi nesneleri bir küpün ya da çömleğin içine atmak üzere ellerinde tutarlar. Küpte o gün toplanmış bol miktarda ot vardır. Seremoniyi idare eden yaşlı kadın kalın bir zincir ve asma kilitle ortaya gelir, kızların yaşı en geçkinini karşısına alır, kilidi onun boynun çevresinde üç kez çevirir. Ardından herkes avuçlarındaki nesneleri yarısı suyla doldurulmuş küpün içine atar. Asma kilit, küpün ağzına asılır ve küp bir

İzmir Tepecik'te Hıdırellez kutlamalarının en önemli olayı büyük bir özenle hazırlanan kıyafetlerdir. Özellikle çocukların ve gençlerin bugüne özel olarak hazırladıkları renkli ve canlı kıyafetleri baharı yansıtır.

hıdrellez.indd 50

29/04/16 17:11

Müzik, Hıdırellez kutlamalarının en önemli parçasıdır. Sabah erken saatlerde başlayan melodi sesleri ertesi günün sabahına kadar devam eder. Hıdırellez günü İzmir ve şehir dışından yüzlerce kişi Tenekeli Mahallesi’nde yapılan çoşkulu kutlamaya katılmak için bir araya gelir.

hıdrellez.indd 51

29/04/16 17:11

YAŞAM

Tepecik'te Hıdırellez kutlamaları için hazırlıklar günler öncesinden başlıyor. Müzisyenler ve göstericiler kutlama alanına sabahın erken saatlerinden itibaren geliyor. Ama asıl şenlik akşam başlıyor. gül fidanını dibine konur. Hızır veya İlyas peygamberin gelip küpün içine herkesin kısmetini koyacağına inanılır. Bunun için Hıdırellez sabahı gün doğumunda kızlar gülün başında toplanır. Yaşlı kadın küpü kızların başının üzerinde dolaştırır, onlara baht diler ve kızlardan birinin elini küpe sokar. O bir mani okurken, kız küpteki nesnelerden birini alır ve çıkarır. O nesne kime aitse o mani de onun için söylenmiş sayılır. Küpteki nesneler bitine kadar süreç böyle devam eder. İzmir’in güzel kızları için Hıdırellez de başka adetler de var. Örneğin yaşı gelmesine rağmen henüz evlenemeyen kızlar Hıdırellez sabahı soyunup bir çarşafa sarınıp evlerindeki ocak bacalarının altından geçer, “Açıl bahtım açıl” diyerek İlyas Peygamber’e dua ederlerdi. Dileklerini bir kağıda yazıp bu arzuhalleri denize bırakan kadınlar da vardı. Ev isteyen ev, bebek isteyen bebek, koca isteyen koca, sağlık isteyen sağlık, huzur isteyen huzur diye kağıda yazar ve Ege Denizi’ne bırakırdı. İzmir ve yöresindeki Hıdırellez âdetleri elbette sadece genç kızlar ve kadınları için değil. Yemekler üzerine de töreler var. Ana-

dolu’daki gibi yiyecekler hazırlayıp kırlara çıkıp piknik yapılır, Hıdırellez süresince evde pişen yemekler fakir fukarayla, komşularla, mahalledeki çocuklarla paylaşılır. Ayrıca Hıdırellez akşamı evde pilav pişirilir, hiç kullanılmamış tahta kaşıklar bu pilavın çevresine konur. Hızır Peygamber’in gece gelip bu kaşıklarla pilavı yiyeceğine, kaşığı ters çevirip gideceğine ve bunun üzerine o evde yoksulluk çekilmeyeceğine inanılır. Narlıdere ve çevresinde yaşayan Tahtacı Türkmenleri de Hıdırellez de sağlık için bol miktarda süt içer. Türkmenler bu bayram süresince kırlara çıkar, çalgılarını çalar, türkülerini söyler; çocukları güneş doğmadan çiçekler toplayıp evlerinin kapılarına asar. Hıdırellez eğlenceleri İzmir’de 5 Mayıs’taki “çalı çırpı gecesi”yle başlar. Bahçelerden odun toplanır, varsa evden getirilir; çalı çırpı ve tahta parçaları hava kararır kararmaz ateşe verilir. Müzikler çalınır, şarkılar söylenir, oyunlar oynanır. Ateş üzerinden herkes üçer kez atlar. Kimi yörelerde değneklerin uçlarına mum bağlanır, bu mumlar yakılarak civarda gezilir. Hıdırellez ateşi sönünce alınlara kül sürülerek nazar değmesinin önüne geçileceğine inanılır. Ateşle ilgili adetler eski Türklere dayanıyor.

Geçmişte Türkler ateşi kutsal sayar, Tanrının bir hediyesi olarak onu kabul ederdi. Ateşe tükürmeye, ateşi suyla söndürmeye ve onunla oynamaya da hoş bakılmazdı. Ateşin hastalıkları, kötülükleri yok ettiğine inanılır, uğursuzluğun, ağrıların, acıların, kötülüklerin üzerlerinden dökülerek yanması temenni edilirdi. Ateşin temizleme ve arındırma gücü olduğu düşüncesi kabul görürdü. Temizlik Hıdırellez e mahsus olmasa da o günün öncesinde sıklıkla yapılan bir aktivitedir. Evler, bahçeler Hıdırellez öncesinde temizlenir, elden geçirilir. O gün özel elbiseler temin edilir ve giyilir. Bir bayram günü olarak kabul edilen Hıdırellez de akrabalar ziyaret edilir, uzun sohbetler gerçekleştirilir, yoksullara yardımlar yapılır. Yine Hıdırellez de hediyeler verilir, İzmir’de nişanlı kızın evine erkek tarafı, alnında bir bilezik ya da altın takılmış bir kuzu gönderir. Anadolu’da birçok yörede Hıdırellez e özgü âdet vardır. Bütün âdetlerin özü Hızır için yapılmasıdır. Gelenekler onun dokunuşu, duası alınmak için gerçekleştirilir. Varsa gül ağacının, yoksa başka ağaçların dallarına

hıdrellez.indd 52

29/04/16 17:11

elbiseler asılır; Hızır gece gelip bunlara dokunursa sahiplerinin hastalıklardan uzak kalacağı bir yıl geçirileceğine inanılır. Kırk bir çeşit çiçek toplanıp, kaynatılıp içilen suyun Hızır’ın içtiği ab-ı hayat olduğu düşünülür. Hıdırellez den bir gün önce küçük bir kız çocuğuna tuzlu bir hamur yoğurur ve bu hamur pişirilir. İki ayrılan bu çöreğin bir parçası dama konur. Onu bir karga alıp giderse, gittiği yönde çocuğun kısmetinin o yönde olduğuna kani olunur. Kalan parça akşam yemeği niyetine yenilir ve su içilmeden uyunur. Uykusunda susayan kişiye rüyasında Hızır’ın o kişinin sevdiği ya da evleneceği kişiyi göstereceği düşünülür.

İnanışa göre susayan kişiye rüyasında kim su verirse evleneceği kişi de odur! Anadolu’nun bazı yörelerinde ise Hızır’ın geleceği akşam herkes atının yelesini ve kuyruğunu yıkayıp tarar, örgü yapar. Eyerini vurur, gemler, göğsüne ve boynuna gerdanlık süslemeler takar ve avluya çeker. İnanışa göre, başkalarına yardım etmek için Hızır bu atlara biner ve darda kalanların yardımına koşar. Hızır belki var belki yok; o bir insan ya da doğanın ta kendisi. Her halükarda o ve onun İlyas Peygamberle buluşması insanlık için güzel zamanları çağrıştırıyor. Onlar bir

araya geldiğinde bahar geliyor, çiçekler açıyor, yeryüzü ve hava ısınıyor. Bahar güzelliktir, neşedir; onun gelişi de neşeyle kutlanmalıdır. Belki bu sayısız âdeti yerine getirmek günümüz kent insanı için pek kolay değil ama bazılarını özümsemekten, yapabildiğini yapmaktan da kimseye bir zarar gelmez. Hiçbirini yapamayacağınızı düşünüyorsanız en azından 6 Mayıs sabahı gün doğmadan kalkın, havanın yavaş yavaş aydınlanmasını izleyerek doğanın ruhunu yakalamaya çalışın. O zaman Hızır’ı da Hıdırellez i de hissedeceksiniz.

HIDIRELLEZ’İ MAVİBAHÇE’DE KUTLUYORUZ İzmirliler için Hıdırellez’in çok özel bir gün olduğunu biliyoruz. Ziyaretçilerimizle bu özel günde kocaman bahçemizde bir arada olmak için neşeli ve eğlenceli bir program hazırladık. Tüm ziyaretçilerimizi 5 Mayıs’ta MaviBahçe’ye bekliyoruz.

MaviBahçe Hıdırellez Programı 18.00-18.45 Gezici Roman orkestrası 18.30-19.45 DJ Performans ve Sürpriz Ödüllü Oyunlar 19.45-20.00 Flamenko Dans Gösterisi 20.00-20.30 DJ Performans ve Sürpriz ödüllü Oyunlar 20.30-21.15 Sucha Musika Konser (I. Bölüm)

21.15-21.30 Roman Dans Gösterisi Çocuklar kutlamaların en önemli parçasıdır. En çok onlar mutlu olur Hıdırellez’in geldiğine.

21.30-22.15 Sucha Musica Konser (II. Bölüm) 22.15 Fener Alayı

hıdrellez.indd 53

29/04/16 17:12

GURM E

G i r i t

Mutfak Anlayışımızda

Bahar Temızlıgı Topraklarından kendi iradeleri dışında kopmak zorunda kalan Giritli Türkler, yaşadıkları büyük travmanın etkisini azaltmak istercesine devam ettirdikleri yemek alışkanlıklarıyla Anadolu mutfağının zenginleşmesine önemli katkılarda bulundular. Yeme-içme kültürlerinden bir kimlik yaratmayı başardılar. Zor şartlarda bile bembeyaz örtülerini serdiler, neşelerini kaybetmediler. Girit mutfağını ve kültürünü Jasmin Kayra MaviBahçe okurları için yazdı. YAZI: J A S M İ N K AY R A

girit mutfagı.indd 54

29/04/16 17:12

irit sadece kendi halinde basit bir ada değil, Minosluların yurdu, Zeus’un doğum yeri, Venedik’in limanı, 17. yüzyılda da Osmanlı’nın eyaletiydi. Girit mutfağı tüm bu kültürlerin sentezlendiği yerde durur. Farklı kültürler, farklı din, dil ve ırka mensup medeniyetler yüzyıllar boyu otları, deniz ürünlerini, etleri, zeytinyağını inanılmaz metotlarla kullanarak kendine has dinamikleri olan bir mutfak yarattı, Giritlilerin sofrasını zenginleştirdi ve enerji kattı. Girit mutfağını dünya üzerindeki diğer mutfaklardan ayıran en önemli özelliğin çeşitli otlar, zeytinyağı, zeytin, incir, susam, üzüm ve deniz ürünleriyle, özellikle de kuzu etiyle yapılan yiyecekler olduğu doğrudur. Bu mutfak suyun o yanı ya da bu yanında pişirildiği şekliyle, Akdeniz mutfaklarının

en sade ama en sofistike ve hiç şüphesiz en sağlıklı olanıdır. Ancak Girit mutfağının sadece yemek tarifleri, yabani otlar ve doğanın sunduğu o saf yiyeceklerden ibaret olduğunu düşünmek büyük bir eksiklik olur. Başta mübadiller olmak üzere tüm Giritliler için mutfak ve sofra adetleri aslında beslenme değil kimliklerini, ailevi bütünlüklerini, kültürlerini korumak, yaşatmak ve bir sonraki nesle aktarmak için vardır. Bu yüzden de Girit mutfağını önemli kılan yemeklerin kendisi, malzemeleri, pişirme teknikleri, sunumu kadar –belki bunlardan bile daha çok-bu mutfağın içinde barındırdığı yaşam kültürü ve hayat felsefesidir. Girit mutfağını dünyanın en önemli mutfaklarından birisi yapan da zaten bu mutfağın bir duruş, hayata bakış ve felsefe içermesidir. Ben Giritli bir ailenin kızıyım. Anne tarafından atalarım son mübadiller olarak

Hanya’dan gelip İzmir Karşıyaka’ya yerleşmişler. Girit mutfak kültürüne yakınlığım da buradan geliyor. İnsan Giritli olduğu zaman incelikli bir yemek kültürünün de içine doğuyor. Nasıl ki bir ortamda doktor olduğunda sohbet sağlık üzerinden başlarsa, Giritli olduğunda da konu dönüp dolaşıp yemeğe gelir. Bu yüzden olsa gerek çok sık mutfağımıza ait tarifler üzerine sorular alırım. Girit Mutfağının inceliklerini öğrenmek isteyen pek çok kişi bunun bir tarif öğrenme işi olduğunu sanır; hâlbuki işin aslı hiç de öyle değildir. Bu mutfağı öğrenmek isteyen kişilerin belirli tarifleri değil, öncelikle “iyi yemek yapmanın ruhunu” öğrenmeleri gerekir. İyi bir Girit mutfak ustası olmak isteyen herkesin önce kafasını, ruhunu sonra da evinin mutfağını törenselliği olan bir yemek anlayışı, lezzet, dürüst paylaşım ve duyarlı bir zevk için hazırlaması gerekir.

Giritlilerin hemen hemen hepsi otları tanır ve toplamayı bilir. Arapsaçı en lezzetli otlardan birirdir. Girit'ten gelen mübadiller de bu zengin ot kültürünü beraberlerinde getirmişlerdir.

girit mutfagı.indd 55

29/04/16 17:12

GURME

Haydi o zaman hemen işe koyulalım… Bugüne kadar evinizde sofra, yemek ve mutfağın nasıl bir anlam ifade ettiğini düşündünüz mü hiç? Giritlilerin evlerinde, mutfak ve sofra lezzetin, yaşam keyfinin dostlarla paylaşılma alanı olarak kabul görür. Buna eminim ki kimse itiraz etmez; yani herkes “evet sofra yemekten önce bir paylaşım alanıdır” der. Ancak sizce kaçımız bu anlayışı, hayatımızda hakkıyla pratiğe döküyoruz? Hayatın sonsuz telaşı, koşturmacası sırasında bilmekle inanmak, inanmakla yapmak yan yana olamayabiliyor. Eğer siz de her seferinde bırakın başkalarının ne düşündüğünü, kendi kendinizden bu konuda çok memnun olacağınız şekilde davranamıyorsanız, zaman zaman yemeği geçiştiriyor veya istediğiniz özende bir sofra kuramayabiliyorsanız veya sofrada eşinizle, sevgilinizle flört edecek atmosferi yakalamakta, dostlarınızla, çocuklarınızla dolu dolu sohbet edecek ambiyansı oluşturmakta zorlanı-

Girit mutfak kültüründe yemek sihirli gizlerle dolu bir iletişim dilidir. Tüm sırları ve sihriyle aslında sadece “bedeni” değil, “hayatı besleme” gibi önemli bir misyon daha taşır. Mübadiller bir tabak yemekle kocaman bir yaşam kültürünü aktarmayı bilirler.

yorsanız “iyi yaşam mutfağı” anlayışına geçmenin zamanı gelmiştir. Bu düşünüleceği gibi ne zahmetli, ne de her zaman çok geniş imkanlar gerektirecek bir iştir. İncelmiş bir zevk, biraz özen,

yaşam keyfi ve kişisel disiplin... En basit yemeği bir “ziyafete”, imkansızlıklardan ötürü en fakir olacak sofrayı bir “şölene” çevirebilecek sihirde ve güçtedir. Ruhumuzu her daim “iyi yaşam mutfağına” ayar etme... Girit mutfağı bir “iyi yaşam mutfağıdır”. Eğer ki siz de bu mutfakta yemek pişirmek ve hayat boyu bu kültürün bir parçası olmak istiyorsanız her seferinde -iyi günde, kötü günde - hayat nasıl bir hal alırsa alsın sofranın özel bir yaşam alanı olduğu anlayıştan asla ama asla taviz vermemelisiniz. Bunun için işe önce kendi ruhunuzu bu anlayışa göre yeniden bir “ayar etmekle” ve kendi kendinize her ne olursa olsun yemek konusunu asla geçiştirmeyeceğinize, rafine, duyarlı bir zevk barındırmayan bir sofranın -en azından kendi evinizde- kurulmasına müsaade etmeyeceğinize söz vermelisiniz. Sonra da başta bu kendinize

Girit Adası'nda yaşlılar hayattan kopmaz, yaşamın tam ortasında yer alır. Mutfak düzenini evin en yaşlı hanımı belirler. Bu Türk mübadillerde de böyledir.

girit mutfagı.indd 56

29/04/16 17:12

verilmiş “tatlı sözün” keyfini biran önce çıkarmaya başlamalısınız. Hemen şu andan itibaren sofranızı bu duyguyla tasarlamaya başlamanın aslında bir yandan da hayatınızı yeniden tasarlamak olduğunu anlayacaksınız. Bunun için önce yemekle, evinizle, mutfağınızla ve sofranızla “barışarak” işe koyulmak en güzeli. Bunu gerçekleştirebilmek için ise sofranın sadece kadınları ilgilendiren bir konu olmadığını, hem kadınların ama erkeklerin de en az kadınlar kadar ilgi alanı olması gerektiğini her öğünde hatırlamakta yarar var. Aslına bakarsanız dünyanın en meşhur şefleri erkeklerdir. Ama bir o kadar da erkeklerdir, yemek yapmanın kadının işi olduğunu düşünen. Hâlbuki yemek kadınla erkeğin paylaşabileceği en “mahrem ve en sihirli” bir dünyaya aittir. Mutfağa birlikte girmekten, bir sofrayı, sohbeti paylaşmaktan daha güzel ne olabilir? Girit yaşam kültürü ve mutfağı kadını erkekle sofrada buluşturur, yemeği her ikisinin de ilgi ve emek alanı haline getirir. Evde farklı bir yemek anlayışını besleyen de zaten bu kültürdür. Bu bahar yemeklerle, bedenimizle, kendimizle, soframızla, mutfağımızla yeniden tanışmanın ve barışmanın zamanı olsun. Ne kadar yoğun olursanız olun kendiniz, sofranız, mutfağınız için kaliteli bir zaman ayırın. Fırsat buldukça pazara gidin. Köşedeki süpermarketten bir şeyler almak yerine, üşenmeyin manava, kasaba, mandıraya, şarküteriye, sakatatçıya, turşucuya uğrayın. Hatta kendi manavınız, kasabınız, gerçek bir fırınınız, şarküteriniz, mandıranız olsun. Yiyeceklerimizi nerelerden aldığımız yemek kalitemizi inanılmaz ölçüde etkiler. Pazarın tazeliği, renk cümbüşü, satıcıların esprileri, tezgâhlarda birkaç dakika fazla zaman geçirip de “arkadaşım sizin memlekette bunu nasıl pişirirsiniz?” üzerinden yapılan sohbetler yemeğe sadece lezzet değil derinlik, duygu hatta “sanat” da katar. İyi yemek iyi malzeme ama ondan öte öncelikle iyi sohbet ve üreticiye saygı gerektirir. Bu nedenle mutfağınızda bahar temizliğine malzemelerinizi nerelerden aldığınızı gözden geçirerek başlamakta sayısız fayda var. Sofranıza koyduğunuz lezzetlerin üreticilerini tanıyın, bırakın üç beş kuruş için pazarlık etmeyi, onlara yüksekten bakıp, biran evvel paketlerinizi toplayıp gitmeyi; aksine durun ve onların hikâyelerini dinleyin. Mutfak alışverişinizi yaparken nasılsa

Horiatiki Salata Malzemeler Kırmızı soğan, taze kekik (mevsimi değilse kuru dağ kekiği), salatalık, çeri domates, kalamata zeytin, çok az kıvırcık salata, birkaç yaprak roka, sızma zeytinyağı, sivri yeşil biber, kırmızı turp, küp küp kesilmiş beyaz peynir, biraz limon, koruk ekşisi ve elma sirkesi, deniz tuzu. Hazırlanması Soğanı halka halka doğrayıp bir kaba alın, deniz tuzuyla tuzlayın. Üzerine kekiği ekleyip, zeytinyağını, koruk ekşisi, az limon ve sirkeyi soğanların üzerine gezdirip kabı streçleyin ve bu halde biraz bekletin. Sonra domatesleri ortadan ikiye, salatalıkları, kabuklarını çizgili soyulmuş olarak kalın dilimlere kesin. Sivri yeşil biberleri kabaca doğrayın, turpları çizgili soyup ikiye kesin. Derince cam bir kasenin alt kısmına az miktarda kıvırcık salatayı ince doğranmış şekilde yerleştirin. Üzerine daha önce hazırladığınız soğanları koyun, peynir, zeytin ve roka yaprakları hariç tüm bu malzemeyi salata kasesine muntazam şekilde yerleştirin. Ondan sonra küp küp kesilmiş beyaz peynirleri, kalamata zeytinlerini ekleyin. Etrafını da roka yapraklarıyla süsleyip, üzerine keyfinizce sızma zeytinyağı ve limon ekleyin. Küçük bir ayrıntı, bu salatada Yunanlılar geleneksel olarak, “milli” peynirleri “feta” yı kullanırlar. Feta peyniri İzmirlilerin “teneke peyniri” dediği, bizdeki sert beyaz peynire çok benzeyen, koyun (bazen de koyun ve keçi) sütünden yapılan bir çeşit beyaz peynirdir.

çarşıya çıkıyorum diye özensiz, derbeder olmayın! Elinize rüzgârlığınıza uyan renkte bir alışveriş çantası almayı, boynunuza da onlu tamamlayacak bir fular takmayı ihmal etmeyin. Siz güzel ve bakımlı olun ki yemeğiniz sofranız da öyle olsun. Şimdi “bunların yemeğin kendisiyle ne alakası var?” diyebilirsiniz. Ama inanın ki var! En basiti, kendinizi daha iyi hissederseniz daha güzel yemek yaparsınız. Bu kuşaklar boyunca kendisini doğrulayan bir kehanet olmuştur Giritli ailelerde. Nereden neyi neden aldığınızı bilmek, onları özenle pişirmek ve aynı Giritlilerin yaptığı gibi kolalı beyaz peçetelerle, o en sevdiğiniz yemek takımınızla kurduğunuz mumlarla ışıl ışıl sofrada yemeğinizi yemek Giritlilere ait iyi yaşam mutfak sanatının ruhudur. Hele bir de diziniz eşinizin, sevgilinizin dizine değecek şekilde oturduğunuz sofradaki her lokmayı muhabbetle paylaştığınız zaman isterseniz sadece, bizim Giritlilerin deyimiyle “horiatiki salata” daha Türkçesi “köylü salatası” yiyor olun, işte o basit sofra bile bir ziyafete dönecektir. Mübadele sonrası Türkiye’ye gelen Giritliler Anadolu’ya yerleştiklerinde sadece o güzel yemekleri değil asıl bu özel yaşam kültürlerini de beraberlerinde getirdiler. Girit kültüründe yemek sadece bir tarif değil ondan çok daha öte bir özümseme, bir varoluş ve hayata karşı güçlü bir duruştur. Mübadillerde yemek ve sofra kültürü kültürel devamlılığın muhafaza edilmesi gibi bir işleve de sahiptir. Kendi köklerinden kopartılmış bu insanlar Anadolu’da yeniden bir yaşam kurabilmek, geçmişleriyle bağlarını koruyup kültürel bir devamlılık sağlayabilmek için de adeta mutfaklarına, sofralarına sığınmışlardır. Girit mutfak kültüründe yemek bu anlamda sihirli, gizlerle dolu bir iletişim dilidir. Tüm sırları ve sihriyle aslında sadece “bedeni” değil, “hayatı besleme” gibi önemli bir misyon daha taşır. Girit’ten gelmiş eski insanlar, bir tabak yemekle ve sade bir sofrayla kocaman bir yaşam kültürünü ve bilgeliğini aktarmayı bilirler. Bu bilgelik kuşaklar boyunca Giritli ailelerin sofralarında öğrenilir ve öğretilir. İşte bu yüzden yemeğe kendimizi adamak, onu özenle pişirmek, pişirmeyi mükemmelleştirecek detayları zahmetli bulmamak, yemeğin bir ilişki kurma, sevgi verme ve sevgi alma aracı olduğunun bilincinde olmak Girit mutfak kültürünün özüdür.

girit mutfagı.indd 57

29/04/16 17:12

G EN ÇLİK BİLİM

Güneş'in Arabası

“DESTECH SOLARIS” MAVİBAHÇE 1-3 NİSAN 2016 TARİHLERİ ARASINDA ÇOK ÖZEL BİR ARAÇ SERGİLEDİ: DESTECH SOLARIS. ZİYARETÇİLERİMİZİN YOĞUN İLGİ GÖSTERDİĞİ DESTECH’İN HİKAYESİNİ SOLARIS GÜNEŞ ARABALARI EKİBİNDEN 9 EYLÜL ÜNİVERSİTESİ ELEKTRİK & ELEKTRONİK MÜHENDİSLİĞİ ÖĞRENCİSİ Y. EMRE YALÇIN ANLATTI.

Solaris Güneş Arabaları Ekibi 2003 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi bünyesinde kuruldu. Ekip iki yıl sonra 2005'te Türkiye’nin ilk güneş enerjili aracı “Erke”yi üretti. Kuruluşundan bu yana ürettiği beş güneş enerjili ve dört elektrikli araç ile Türkiye’nin önde gelen güneş arabası ekipleri arasında yerini aldı. Katıldığı yurtiçi ve yurtdışı yarışmalarda kısıtlı imkanlara rağmen önemli başarılar elde etti. Türkiye’de TÜBİTAK Alternatif Enerjili Araç Yarışları , yurtdışında da Fas’ta her yıl düzenlenen düzenlenen Moroccan Solar Race Challenge, Belçika’da her iki yılda bir düzenlenen European Solar Challenge, Avustralya’da her iki yılda bir düzenlenen World Solar Challenge ekibin katıldığı yarışmalardan. Ayrıca uluslararası alanda da başarı kazanan ilk Türk ekibi olma unvanını taşıyor.

Solaris Güneş Arabaları Ekibi 1-3 Nisan 2016 tarihleri arasında MaviBahçe ile yürüttüğü ortak çalışmayla ürettiği beşinci güneş enerjili araç olan Destech Solaris aracını İzmirlilerle buluşturma fırsatı buldu. Bu ortak çalışma ile halkın güneş enerjisine ve güneş enerjili araçlara olan ilginin artırılmasını amaçladık. İnsanların görmeye pek alışık olmadığı bir araç olması nedeniyle MaviBahçe ziyaretçileri Destech’e yoğun ilgi gösterdi. Ziyaretçiler bize birçok soru yönelttiler. “Tekne mi bu acaba?”, “Tekerlekleri yok mu? Nereye sakladınız?” , “Neden tek kişilik bir araç?”, “Neden bu kadar büyük?”, “Trafikte kullanabiliyor musunuz?”, “Ne kadar maliyeti var ve bunu nerden sağlıyorsunuz?” , “Devlet hiç destek olmuyor mu?” gibi daha birçok merak eden soruyu ekimiz yanıtladı.

Destech Solaris aracı 2015 yılında dünyanın en prestijli güneş enerjili araç yarışlarından Bridgestone World Solar Challenge’a katılmak için üretildi. Avustralya kıtasının tamamını kapsayan 3.000 kilometrelik yarışa katılan ekibimiz 46 ekip arasında 25. oldu. Nisan 2015’te üretimine başlanan araç Temmuz 2015’te tamamlandı. Aracın tasarımı, elektrik motoru, telemetri sistemi, MPPT’leri (maksimum güç noktası takipçisi) dahil hepsi ekip üyeleri tarafında tasarlandı üretildi. Araç üzerinde sadece güneş panelleri ve batarya grubu yerli üretim değildi. Solaris Güneş Arabaları Ekibi yeni projesi Solaris 9 üzerindeki çalışmalarını sürdürüyor. 2017 yılı içinde üretmeyi planladığı yeni güneş enerjili araç Solaris 9 için gerekli bütçeyi sağlamak amacıyla kendisine verilecek her türlü desteği bekliyor.

Solaris.indd 58

29/04/16 17:12

Solaris.indd 59

29/04/16 17:12

A K T Ü EL R ÖP ORTA J

Doğudan batıya doğru hareket eden Ay, her dört dakikada bir boy ilerliyor. Kubilay Akdemir, Ay’ın ilerleyişini gösterebilmek için aynı kareyi fotoğraf teknikleri yardımıyla üst üste 13 defa pozlandı. Fotoğrafına İzmir Saat Kulesi de eşlik etti.

kubilay rop.indd 60

29/04/16 17:12

İzmir’den Gökyüzüne Bakmak Kubilay Akdemir İzmir’den bir gökyüzü fotoğraf sanatçısı. Akdemir’in “Tutulma Avcıları” projesi, 1997 yılında gökyüzü fotoğrafçılığı çalışmalarıyla başladı. Tutulma Avcıları, Dünya üzerindeki bütün tutulma türlerini belgelemeyi amaç ediniyor. Yıldızları, galaksileri kendine rehber edinen Akdemir MaviBahçe okurları için anlattı.

kubilay rop.indd 61

29/04/16 17:12

R ÖP ORTA J

Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğrafçılık Bölümü mezunusunuz. Neden başka bir fotoğraf alanı değil de gökyüzü? Çocukluğumdan beri gökyüzüne karşı ilgiliydim. Sonrasında fotoğrafa ilgim başladı. Astronomi merakı da devam ediyordu. Böylelikle ister istemez astrofotoğraf alanında denemeler yapmaya başladım. İki günde bir gözlemevine çıkmaya başladım. Tabi çekimler şimdiki kadar pratik olmuyordu. Teleskoplara fotoğraf makinesini adapte etmek bile başlı başına bir mücadele gerektiriyordu. Analog makineyle çekimleri yapmak sonuçları bir iki gün sonra görmek işin zorluğunu ve heyecanını arttıran bir engeldi. Bu aşamalardan sonra çekim aşaması da meditasyon etkisi yaratıyordu. Binlerce yıldızın altında, bir dağın tepesinde saatlerce süren çekim sırasında sakin bir şekilde düşünmek belki de bu alanı seçmeme neden oldu. Biz kafamızı kaldırdığımızda binlerce yıldız görüyoruz ve hepsi de birbirine benziyor. Siz gökyüzüne baktığınızda neyin fotoğrafını çekeceğinizi nasıl tespit ediyorsunuz? Çekilen konuya hakim olmanın önemi büyük. Bu konuda oldukça mesai harcadığım da bir gerçek! Hatta sadece öğren-

mekle kalmayıp Ege Üniversitesi Gözlemevi işbirliği ile kuzey yarıküredeki bütün gök küreyi içeren Gök Atlası çalışmasını yaptım. Haliyle bütün gökadaları, bulutsuları, yıldız kümelerini veya takımyıldızları bilir duruma geldim. Yıldızların astronomi özelliklerinin yanı sıra mitoloji açısından da hikayelerini öğrendim, bu konuda çalışmalar yaptım. Görüntülediğim bir açıkyıldız kümesi (ki bu yıldızların doğum alanlarından biri ) Plaides, Yedi Kızkardeş veya diğer adıyla Ülker, Yunan mitolojisindeki Atlas’ın ailesinin hikayesi oluyor aynı zamanda. Bu da bir Yunan dönemi tapınağındaki bir efsaneyle Plaides’i aynı karede buluşturmaya zorluyor sizi . Fotoğraf kendi hikayesinde kompozisyonu oluşturuyor. Tutulma Avcıları projesi nasıl doğdu? İlk olarak gökyüzü fotoğrafçılığı çalışmalarım oldu. 1999 yılının sonunda

Türkiye’den de izlenebilen bir güneş tutulması olacaktı ve Elazığ’da Ulusal Astronomi Kongresi gerçekleşecekti. Ege Üniversitesi’nden bir ekip gidiyordu. Ben de onlara dahil oldum. Fırat Üniversitesi’nde 7-8 gün konferanslara katıldık. Gökyüzü fotoğrafı çekmek için bir teleskoba ihtiyacınız vardır. Bir teleskop satıcısı ile tanışmıştım. Uygun fiyata bana teleskobu verecekti. Teleskobun parasını, Foça’da bugünün parasıyla 25 kuruşa Ay’a teleskopla baktırarak kazandım. O kazandığım 25 kuruşlarla Elazığ’a gittim, orada kullanacağım filmleri aldım, teleskobun parasını çıkardım. İki ay boyunca tutulma çekimine hazırlandım, herkesten bir şeyler öğrenmeye çalıştım. Eskiden insanlar tutulma anlarında Güneş’in ışığının söndüğünü düşünürmüş. Yanan oklar atmışlar, kurban kesmişler.

İzmir’in batı sınırındaki dağlardan çekilmiş akşam görüntüsünde hilal evresindeki Ay ve hemen sağında duran Venüs gezegeni görülüyor. Dünyadan yansıyan ışık ise Ay’ın karanlık yüzeyini aydınlatıyor (en üstte, solda). Bir anlığına İzmir’in her yerinde ışıklar kesilseydi Gündoğdu Meydanı’nda bu kolajdakine benzer bir gökyüzü karşımıza çıkabilirdi. Çoğu zaman sarımsı bir renkte olan gökyüzü, aslında yıldızlarla dolu. Samanyoluyla bir uçtan diğer uca süslenen bu kozmik tablo göremesek de orada duruyor (üstte, solda ve sağda) .

kubilay rop.indd 62

29/04/16 17:12

Anlamsız geliyor, neden böyle bir şey yapılır ki diyorsunuz. Ama tutulmayı görünceye kadar... Tutulmanın başladığını gördüğünüz anda tüyleriniz diken diken oluyor. Astronomiyle uğraşan profesör bir hocanızın ağladığına şahit oluyorsunuz. Gün ortasında sizin hayat enerjiniz olan Güneş’in bir anda karardığını görüyorsanız ve mutlaka bir tepki veriyorsunuz, heyecan duyuyorsunuz. Tutulmanın başladığı ilk saniyelerde çakılıp kaldım. Beni çok etkiledi. Tutulma olduktan sonra düşündüğüm ilk şey, bir sonraki tutulmayı da mutlaka görmek istediğimdi. Dünyanın neresinde olursa olsun tutulmaların hepsini göreceğim, çekemesem de izleyeceğim dedim. Elazığ’da Japon bir astronomi grubu vardı. Bir sonraki tutulma nerede diye sordum onlara. Güney Afrika’da dediler. Bir sonraki tutulmada Güney Afrika’da görüşmek üzere dedim onlara. Sonra kendimi Güney Afrika’da buldum. Bu dönem içerisinde güneş tutulması fotoğraflarım Bilim ve Teknik Dergisi tarafından çok beğenildi. Birçok kişinin söylediği şey “senin çektiğin fotoğraflar bu zamana kadar Türkiye’de gördüğümüz en iyi çalışmalardan” dediler ve Bilim ve Teknik Dergisi’nde yayınlandı. Bu benim için çok büyük bir onurdu. Böylelikle Güney Afrika’ya da gittim, yine tutulmayı çeke-

cektim. Atlas dergisi sponsordu. Güney Afrika’da tutulmanın görüleceği kentlerde çekimler yaptım. İnsanları, köyleri, her türlü aktiviteyi görüntüledim. En sonunda da tutulmayı görüntüledim. Bizim amacımız ilk olarak tutulmayı çekmek yani tutulma avcılığı, ikincisi de tutulmanın olduğu noktalarda, kültürler üzerine çalışmalar yapmaktı. Bunun tamamı Tutulma Avcıları isminde birleşti. Resmi adıyla “Tutulma Avcıları” 2006’da oluştu. Bunu Türkiye çapında epey tanınmış bir proje haline getirdik çünkü sponsorlar, destekler iyiydi. Bütün dünyaya canlı olarak yayınladık. Bugüne kadar kaç tutulmayı belgeleyebildiniz? Tarih sırasıyla söyleyeyim: 1997 Tam Ay Tutulması- Türkiye, 1999 Tam Güneş Tutulması- Türkiye, 2001 Tam Ay Tutulması –Türkiye, 2002 Tam Güneş Tutulması Güney Afrika, 2006 Tam Güneş Tutulması- Türkiye, 2007 Tam Ay TutulmasıTürkiye, 2009 Tam Güneş Tutulması–Çin, 2010 Halkalı Güneş Tutulması- Sri Lanka, 2012 Tam Güneş Tutulması- Avustralya, 2013 Yarıgölge Ay Tutulması- Türkiye, 2013 Hybrid Güneş Tutulması- Uganda, Tam Güneş Tutulması- Endonezya, 2016. Böylelikle Dünya üzerindeki bütün tutulma türlerini görüntülemeyi başardık.

Şimdi sırasıyla Orta Afrika (Halkalı Güneş Tutulması) ve Kuzey Amerika (Tam Güneş Tutulması) var. Endonezya’da 3 dakika için binlerce kilometre kat ettin. Biraz bahseder misin? 9 Mart 2016’da tam güneş tutulmasını görüntülemek üzere Endonezya yollarına yaklaşık on gün öncesinden çıktım. Yaklaşık 20 günlük bir serüven oldu. Tutulma anını Luwuk'ta çekmeye karar vererek gezimi planladım. Tam tutulma evresi ise bulunacağım yerden 3 dakika gözlenebilecekti. Böylelikle 3 dakika için binlerce kilometre ve günlerce sürecek yolculuk başladı. Birkaç gün tutulmayı çekebileceğim en iyi noktayı bulmak için okyanus sahillerini, bölgedeki şelaleri ve festival alanlarında keşifler yaptım. Bu sefer diğer tutulmalardan farklı olarak büyük teleskoplar ve lenslerden ziyade geniş açılı objektifler götürdüm. Sabah erken saatlerde bütün ekipmanların kurumu tamamlanmış bir şekilde Güneş’in doğmasını beklemeye başladık. Hava bulutluydu fakat tutulma yaklaştıkça hava hızlı bir şekilde açtı. Parçalı tutulma başlamış kısa süre içinde tam tutulma başlayacaktı. Coğrafi özellikleri bakımından okyanusunu gören yağmur ormanlarını arkama alacak şekilde okyanus seviyesinden yaklaşık 200 metre

Tutulma Acıları ışık ve güneş tanrısı Apollon’a adanan Side'deki tapınakta tam güneş tutulmasını 2006’da görüntüledi. Tam tutulma 2060 yılına kadar Türkiye’den bir daha görülemeyecek. Bu kare Tutulma Avcıları ekibinden Deniz Güzel’in objektifinden.

kubilay rop.indd 63

29/04/16 17:12

R ÖP ORTA J

yükseklikte olan bir yerden tutulmayı görüntülemeyi başardım. Yağmur ormanları okyanus ve tutulma... Tabi hava koşullarının müsaadesiyele... Ormanın içinde kalan seyrek yerleşimlerden gelen çığlıklar eşliğinde tam tutulma 2 dakika 48 saniye sürdü. O sırada şehir merkezinde yapılan “Gerhana Matahari Total” yani Tam Güneş Tutulması Festivali vardı. Luwuk kentinin sıcak kanlı ve misafirperver insanlarıyla kutlamayı beraber yaptık. Güneş ve Ay tutulmalarını belgelerken gittiğiniz ülkelerdeki kültürlerle Türkler arasında benzerlikler var mı? Türkiye, gerçekten coğrafi konumunda olduğu gibi bir geçiş ülkesi. Asya ile Avrupa’daki kültürlerin yanı sıra Afrika kültürlerinin de etkisinin gözlendiği bir ülke. Halk arasında tutulma tencere, tava, davul, zurna çalınarak karşılanan bir olay. Bu geleneğin tarihine bakıldığında bizi 4000 yıl öncesinin Çin’ine götürüyor örneğin. O zamanlarda Çin inanışlarına göre tutulma sırasında ejderha Güneş’i yermiş ve insanlar ejderhayı ürkütmek amacıyla ses çıkarırlarmış. Türkiye’de ise biraz daha inanışa yönelik bir tepki söz konusu. Kimisi tencere, tava çalarken kimisi tutulma sırasında ibadet yapıyor. Tutulma sırasında kılınan “küsuf” ve “hüsuf” namazları var. Küsuf güneş tutulmasında, hüsuf ay tutulmasında kılınan namazlar. Türkiye’de tutulma sırasında insanlara ne yapacaklarını sorduğumda “namaz kılacağım” yanıtını aldığım çok oluyor. Bunun dışında özellikle 1999 Gölcük Depremi’nden sonra insanlar tutulmaya karşı korkuyla

Ece Palaz, Alaattin Akbulut ve Kubilay Akdemir’den oluşan Tutulma Avcıları, 2013'teki güneş tutulmasını Uganda'da görüntülemeyi başarmanın sevincini halkla paylaştı. Herkes çok mutluydu... yaklaşıyorlar. Birkaç ismin bu konudaki beyanatları yüzünden tutulma felaket habercisiymiş gibi algılanıyor. Tutulmalar tarih boyunca hep önemli inançları doğurmuştur. Bunlardan birisi de bizde olduğu gibi deprem inancıdır. Türkiye’de gökyüzüne ilgi pek yoğun değil. İzmir’de halkın ve öğrencilerin dikkatini çekmek için yaptığın faaliyetlerden bahsedebilir misin? Aslında her geçen gün ilgi alaka artıyor. Hatta özel kurumlar ve okullar bile öğrencilere kendilerini daha yeterli ve cazip gösterebilmek için gözlemevleri açıyorlar. Teleskoplar alıyorlar. Belki bu akımın sonucunda bir öğrenci dünya tarihini değiştirecek bir olaya imza atabilecek. Zaten bu ihtimal nedeniyle elimizden geldiğince etkinliklerde bulunuyoruz. En son 20 Mart 2015 tarihinde yaşanan güneş tutulması da bunlardan biriydi. İzmir Havagazı fabrikasındaki tutulma etkinliğimizde her yaş gurubundan yüzlerce katılımcı vardı. Etkinlikten sonra birçok kişi mesajla ulaşarak heyecanla öğrencilerinin ya da çocuklarının astronom veya tutulma avcısı olmak istediklerini belirttiler. Bu bize daha da aktif olmamız gerektiğini hissettirdi. Avustralya’da Aborjinlere ya da Orta Afrika’da öğrencilerle paylaştığımız projemiz aynı heyecanla İzmir’deki meraklılar tarafından karşılanıyor.

Gökyüzü tutkunları için İzmir’de en iyi gözlem adresleri nerelerdir? Yıldızları seyretmek için bile olsa nerelere gitmeli? İzmir bu konuda biraz şanslı. Şehir merkezinde pek gözlem şansı olmasa da merkeze yarım saat mesafede Urla, Seferihisar, Foça, Eski Foça ve Manisa-İzmir arası ışık kirliliğinin en az olduğu yerlerden. Bu soruya cevap verirken hep Akira Kurosawa’nın “Düşler” filminde su değirmeni köyündeki Çinli yaşlı amcanın dediği aklıma geliyor. “Yıldızları göremeyecek kadar gecelerin aydınlık olmasını istemem”. Uzakdoğu’daki kadim kültürü muhafaza eden toplulukların hala aynı söylemde olduğunu gördüğümde yine bu filmdeki replik aklıma gelmişti. Son olarak fotoğraf severlere söylemek istedikleriniz nelerdir? Bir işi ne kadar iyi yapıp yapmadığınızdan ziyade o işte ne kadar hevesli olduğunuz önemlidir. Hem hevesli hem iyi yapıyorsanız elbette bu en iyisidir ama içinizdeki ateş zaten sizi bir şekilde en iyiyi yapmaya yönlendirecektir. Yapmak istediğiniz şeylerin çokluğuyla değil, yapmak istedikleriniz için ne kadar adım attığınızla övünmek gerek. Ben motorum için bisikletimi, tutulma için motorumu satmıştım. Bunlar benim attığım büyük adımlar! Motor bana sadece tutulma çekmeyi sağlamadı, hayatımın akışını değiştirdi. Hala bir motor sesinde içim gitse de ben ilk sponsorlarım arasında bisikletimi, motorumu sayabilirim.

kubilay rop.indd 64

29/04/16 17:12

AM ATÖR G ÖK YÜZ Ü M ERAK LILARI İÇ İN

Eg e Ü nive rsi te si Göz le m evi

İ z m i r Türk Kol eji Ge ze genevi

İzmir’in ilk rasathanesinin kuruluş tarihi 1965’tir. Gözlemevi İzmir’in güneydoğusunda Nif dağı eteklerindeki Kurudağ’da kurulu. Ege Üniversitesi Gözlemevi kurulduğundan bu yana Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü’nün laboratuvarı işlevini sürdürüyor. Gözlemevi, yalnız bilimsel araştırmaların yapıldığı bir yer olarak değil aynı zamanda halka yönelik çalışmalarını da sürdürüyor. 1997’den bu yana düzenlediği Amatör Astronomlar Yaz Okulları ile her yaş grubuna gözleme dayalı uygulamalı astronomi dersleri de veriyor Ayrıca zaman zaman halka açık gözlem günleri de düzenleniyor. 0232-311 54 15 / gozlemevi.ege.edu.tr

İTK Gezegenevi Türkiye’deki ilk halka açık sabit dijital gezegenevi. Gezegezevi, gece gökyüzündeki yıldızların ve gezegenlerin yapay görüntüsünün özel bir yansıtıcı yardımıyla kubbe şeklindeki tavana yansıtıldığı bir gösteri salonudur. Ziyaretçilerin doğayı, evreni, gökcisimlerini daha yakından tanıması için kurulmuş. İster yıldızlara bakarak yön bulmayı öğrenmek isteyen izci grupları, ister yıldız evrimini görsel şekilde öğrenmek isteyen üniversite öğrencileri olsun İTK Gezegenevi kapılarını herkese açık tutarak bu imkânı bilime ilgi duyan herkes için ulaşılabilir kılmasıyla İzmir’in önemli bilim merkezlerinden. 0232-386 57 27 / www.gezegenevi.com

U zay Kamp ı Tü r k i ye

Tu tu l m a Avcı l a rı

Bir uzay ve bilim merkezi olan Uzay Kampı Türkiye, hem çocuklar hem de yetişkinler için uzayla ilgili interaktif simülasyonların kullanıldığı dinamik ve eğlenceli bir ortamda eğitim veriyor. Dersler güneş teleskobu, dijital planetaryum, sanal “Mars sürüşü simülatörü” gibi yepyeni eğitim araçlarının yer aldığı Uzay Kampı Türkiye; Ege Serbest Bölgesi’nde şehir merkezine 15 dakika uzaklıkta. 0232-252 35 00 / www.spacecampturkey.com

Kendini Ay ve Güneş tutulmalarına adamış ve nerede olsa gidip bu heyecanı yaşayan, görüntüleyen ve bilimsel çalışmalar yapan kişilere “Tutulma Avcıları” adı veriliyor. Kubilay Akdemir’in "Tutulma Avcıları" projesi İzmir’de bugüne kadar 50’den fazla okulda öğrencilerce gözlem yaptırdı, soruları yanıtladı. Akdemir ve Prof. Dr. Serdar Evren, EGESEM’de gökyüzü olaylarıyla ilgili halka açık seminerler de veriyor. tutulmaavcilari.org

kubilay rop.indd 65

29/04/16 17:13

A K T Ü EL R ÖP ORTA J

haytap.indd 66

29/04/16 17:13

Kapımız Can Dostlarımıza

HEP AÇIK MaviBahçe, kurulduğu günden bu yana kapılarını hep minik dostlarımıza açık tuttu. ONLAR için yeni projeler üretmeye devam ediyoruz. HAYTAP (Hayvan Hakları Aktif Güç Birliği Platformu) ile yaptığımız işbirliğiyle artık ziyaretçilerimizden artan yemekler hayvan bakım evlerine gidiyor. MaviBahçe çevresinde sahipsiz kedi köpekler için mama ve su kaplarımız da mevcut. Ayrıca kedi / köpek sahiplendirilebilecek, kayıp ilanları asılabilecek bir panomuz da var. Projelerimizde bize büyük destek sağlayan HAYTAP İzmir sorumlusu Esin Önder’le Türkiye’nin hayvan hakları karnesini konuştuk.

* Öncelikle İzmir’in hayvan hakları karnesi Türkiye’nin diğer illerine göre nasıl? Can Dostu Kentler arasında yer alıyor mu? İzmir diğer illere göre daha çağdaş ve hayvansever bir kitleye sahip. Bana göre can dostu kentlerin başında geliyor diyebiliriz. Bunda bizim gibi sivil toplum kuruluşlarının da büyük etkisi var diye düşünüyorum. Yetkili kurum ve belediyeleri devamlı bilgilendiriyor, 5199 sayılı kanunda yer alan maddeleri bıkmadan usanmadan yerine getirmelerini sağlamaya çalışıyoruz. İzmir’de 30 ilçemiz var. Bunlarda iki üç tanesi dışında her ilçede kısırlaştırma ve tedavilerin yapıldığı, veterinerlik hizmeti veren merkezler var. Bu merkezlerin açılması ve yaygınlaştırılması için yaklaşık 10 yıldır bıkmadan, usanmadan çaba gösteriyoruz. Belediyelerin hayvan hakları ihlallerinde suç duyurusunda bulunuyoruz, iyi şeyler yaptıklarında teşekkür ediyoruz. Devamlı belediyeler ve yetkili kurumlar ile görüşmeler yapıp daha iyiyi yaptırmaya çalışıyoruz. Çalışmalarımız rehberlik ve örnek olması açısından sosyal medya ve basında devamlı paylaşmamızın da bunda önemi var diye düşünüyorum. İnsanlar bir zamanlar

bir patiye su, yemek verirken acaba suç mu işliyorum diye düşünürken şimdi bunun vicdani ve belediyenin yapacağı bir görev olduğunu düşünüp korkmadan verebiliyor.

* Türkiye’de sokakta yaşayan hayvanlarla ilgili tabloyu anlatmanızı istesek nasıl anlatırsınız?

5199 sayılı kanun 2004 yılında yürürlüğe girdi. Bu kanunla kısırlaştırma görevi belediyelere verildi. Ne yazık ki 2016’ya yılında olmamıza rağmen hâlâ çoğu belediyeler bu görevi yapmayıp, itlaf yoluna gidiyor. Maalesef bir çok ilçeden hayvanları canlı canlı çöp arabasına atıp, preslenme veya ıssız yerlere atma haberleri geliyor. Sokak hayvanları Türkiye’de çok zor durumda. Öncelikle üretimin durdurulması gerekli. Bunun içinde üretim çiftliklerinin kapatılması gerekiyor. Türkiye’de her sokak, dağ taş terk edilmiş hayvanlarla dolu. Terkedilmek tüm canlılara acı verir. Üretimin kontrol altına alınmamasıyla tablo daha da kötüye gidiyor. * Birçok alışveriş merkezine evcil hayvan girmesi yasak. Sizce evcil hayvanların insanlarla aynı mekanı paylaşmasında nasıl bir sakınca var ki böyle bir kural yıllardır uygulanıyor? Evet çoğu alışveriş merkezine evcil hayvanlar giremiyor. Onun için MaviBahçe bizim için çok önemli. Çok teşekkür ediyoruz. Evcil hayvanlar bizim evlatlarımız gibidir. Onlar da aynı çocuklarımız gibi bakılmakta, tedavi ve aşıları

haytap.indd 67

29/04/16 17:13

yapılmaktadır. Onlara sanki cüzzamlılar veya iğrenç mahluklar gibi davranılmamalı. Bu eskiden kalma düşünce tarzıdır.

yaptırılıp, 22 şubede “sen yiyemezsen ben yerim ki” projesiyle kalan yemekler sokak hayvanlarına gidiyor.

* HAYTAP kurulduğundan bu yana hayvanlarla ilgili nasıl kazanımlar elde etti. Örneğin hangi kanun maddeleri onların lehine yasallaştı. HAYTAP kurumsal çalışmalar yapan bir federasyon. Tüm yetkili kurumlar tarafından kabul görüyor, sayılıyor, dinleniyor ve görüşlerimize önem veriliyor. Bugüne kadar yasa taslakları hep HAYTAP öncülüğünde hazırlandı. Son yasa taslağı görüşmelerinde federasyon başkanımız Av. Ahmet Kemal Şenpolat yer aldı. Federasyonumuzun görüşleri ve hazırladığı taslak göz önüne alındı. Bazı maddeler itirazımız üzerine değiştirildi. Ancak 2014 tarihinden beri taslak meclise onay için sunulmadı. Bugünlerde sunulacak diye haberler geliyor. Haytap’ın önemli başarılarından biri de 3285 yasayı kaldırmayı başarmasıdır. Gönüllülerimiz sayesinde birçok yerde başarı sağlıyoruz. Örneğin benim deve güreşleriyle ilgili iki kazanımım var. Kültür Bakanlığı sitesinde geleneksel güreş olarak gösterilen bu yazıyı ısrarlı yazışmalarımızla sildirip, Diyanet Bakanlığı’ndan da “dinen caiz değildir” yazısı alınmıştır. Çoğu hayvanlı sirki iptal ettirdik. Benzinlik gibi dar yerlerde sergilenen yaban hayvanlarının doğal yaşam merkezlerine gönderilmesini sağladık. Migros’tan tarihi geçmeye yakın ürünlerin hayvansever veya bakımevlerine ulaştırılması için işbirliği yaptık.. Kırçiçeği-Haytap işbirliği ile 80 bin tabak

* MaviBahçe ile yaptığınız ortak çalışmaları bir de sizden dinleyelim. İzmir’deki alışveriş merkezlerinden Özdilek’in kapısını artan yemeklerin patilere verilmesi için yaklaşık 3.5 yıl önce çalışmıştık. Bugün onlar sayesinde her gün yüzlerce sokak hayvanının karnı doyuyor. MaviBahçe daha ilk günden bizi buldu ve “hayvanlarımız için ne yapabiliriz? Nasıl projeler üretebiliriz? sorusunu sordu. HAYTAP temsilcimiz Şule Baylan ve gönüllümüz Sinem Karakaş ile birlikte MaviBahçe Ece Türkiye yönetim ofisinden Ece Boyacı ile kafa kafaya verip, hayvanlarımız ne yapılabilir diye düşündük ve projeler ürettik. Öncelik restoranlardan artan yemeklerin toplatılmasıydı. Kısa süre içinde yemekler gayet sağlıklı ve temiz bir şekilde toplanmaya başladı. Toplanan yemekler Karşıyakalı gönüllümüz Sinem Hanım tarafından alınıyor ve gerekli yerlere ulaştırılıyor. En az 200 hayvanın karnı MaviBahçe sayesinde doyuyor. Bununla ilgili bir afiş çalışması hazırladınız ve çok beğeni aldı. Bu projemizi tamamladıktan sonra ara vermeden kayıp ve sahiplendirilme isteyen patiler için pano yaptık. Çocuklara hayvan sevgisini anlatma ve birlikte kedi kulübesi yapma projelerimiz de var. MaviBahçe’ye sıcak yaklaşımlarından dolayı teşekkür ediyor, tüm alışveriş merkezlerine örnek olmasını diliyoruz.

MaviBahçe’nin can dostları için yaptığı çalışmalara HAYTAP İzmir şubesi büyük destek verdi. (Fotoğrafta soldan sağa: HAYTAP gönüllüsü Sinem Karakaş, İzmir temsilcisi Esin Önder, basın sözcüsü Şule Baylan ve MaviBahçe yönetim ofisinden Ece Boyacı).

CMY

E vc İ l h ay va n sa h İplen med en ön c e İy İ d üşün ün ! Evcil hayvan sahibi olmanın sorumluluğunu düşünmeden, bir hevesle alınan kedi ve köpekler, karşılaşılan ilk zorlukta hayvan bakımevlerine veya sokağa terk ediliyor... Evcil hayvan sahiplenmeden önce aşağıdaki sorulara cevap vermeniz gerekir: “Neden evcil bir hayvan istiyorsunuz? Çocuklar mı istiyor? Çok mu seviyorsunuz? Sahiplenmek istediğiniz hayvanın ihtiyaçları ve eğitimi hakkında bilginiz var mı? Her gün bakım ve sevgi ihtiyacını karşılayabilecek misiniz? Hayvan sahiplenmek için uygun bir zamanda mısınız? Öğrenciyseniz, askere gidecekseniz, evlenecekseniz yani henüz yerleşik bir düzeniniz yoksa şartlarınız değiştiğinde hayvanınız için bir planınız var mı? Tatile gittiğinizde

kim bakacak? Pansiyona bırakmanız gerektiğinde ücreti hakkında bilginiz var mı? Aşı, kısırlaştırma, mama, kaza veya hastalandığında tedavi masrafları hakkında bilginiz var mı? Eğitimi tamamlanana kadar kırılan, çizilen eşyaları gözden çıkarabilir misiniz? Birçok ev sahibi veya apartman yönetimi evde hayvan beslemeye izin vermez. Siz yaşadığınız ortamdaki durumu araştırdınız mı? Kısaca iyi günde, kötü günde, hastalıkta, sağlıkta, varlıkta, yoklukta onunla olabilecek misiniz?. Hayvan almadan önce haftada birkaç gün barınaklara gidip yardıma muhtaç patilerin bakımını üstlenebilirsiniz. Bu sayede hem evcil hayvan bakımı hakkında genel bilgi sahibi olmuş olur hem de mutluluk dağıtmış olursunuz.

haytap.indd 68

29/04/16 17:13

MB_HAYTAB_ILAN.pdf

4/14/16

4:02 PM

CMY

haytap.indd 69

29/04/16 17:13

S P OR

En Sıcak Yaz

EURO 2016 TÜRKİYE MİLLİ TAKIMI’NIN TAM ANLAMIYLA SON DAKİKADA KATILMAYA HAK KAZANDIĞI 2016 AVRUPA ŞAMPİYONASI 10 HAZİRAN-10 TEMMUZ TARİHLERİ ARASINDA FUTBOL DÜNYASINI ELE GEÇİRECEK. HER ŞEYDEN VE HERKESTEN ÖNCE, EURO 2016’DA SİZLERİ NELER BEKLEDİĞİNİ ÖĞRENİN, MAÇLARA HAZIR ÇIKIN! 70

euro 2016.indd 70

29/04/16 17:14

TURNUVANIN FORMATI Avrupa Şampiyonası ile Dünya Kupası’nı ayıran en büyük özellikle katılan takım sayısına oranla daha az turlu bir eliminasyon olmasıydı. UEFA’nın eski başkanı Michel Platini’nin “cin fikirliği” sayesinde artık bu fark iyiden iyiye ortadan kalkmış vaziyette. Elemelerine ev sahibi Fransa hariç 53 ülkenin katıldığı şampiyonada 24 takım mücadele edecek. Futbolseverleri tam 51 karşılaşma bekliyor. Takımlar altı grupta yer alacaklar, ilk iki sıraya alacaklar ve en iyi üçüncüler son 16 turuna kalacaklar. Grup üçüncüleri grup liderleriyle oynarken ikincilerin iki tanesi liderle, iki tanesi de yine başka ikincilerle kapışacak. Sonrası çeyrek ve yarı final, ardından da büyük final! FAVORİLER VE YENİ YILDIZLAR ALMANYA Joachim Löw tarafından sekiz yıldır idare edilen, hem takım oyunu oynayan hem de Mesut Özil, Thomas Müller, Mario Götze, Toni Kroos, Mario Gomez, Phillip Lahm, Marco Reus, Mats Hummels, Manuel Neuer gibi yıldızlara sahip “Panzerler” finale çıkamazsa başarısız kabul edilecek kalibrede bir takım. Tempolu oynayan, pas yapmayı bilen ve son yılların modası “geçiş oyunu”nu (saniyeler içinde takım halinde savunmadan takım halinde hücuma geçebilmek) kusursuz yapan Almanya güzel oyun ve kupa vaat ediyor.

FRANSA Fransa Milli Takımı, Zinedine Zidane sonrası ancak toparlanabildiğini 2014 Dünya Kupası’nda bir nebze olsun gösterebilmişti. Dünya Kupası’nı 1998’de yine Paris’te kaldırmış kaptan Didier Deschamps liderliğindeki “Horozlor” yenilenen kadronun alternatif isimlerine ve tabii ki süper yıldızlarına güveniyor. Juventus’la her geçen gün büyüyen Paul Pogba, Real Madrid’din fantastik santrforu Karim Benzema, Atletico Madrid formasıyla harikalar yaratan Antoine Griezmann, orta saha canavarı Blaise Matuidi gibi isimler ev sahibini güçlü kılıyor. İSPANYA İki Avrupa Şampiyonası arasında bir de Dünya Kupası kazanan kadronun yaşlandığı, yavaşladığı ve biraz da isteksizleştiği 2014’te görülmüştü. Peki o günden bugüne ne değişti? Hiçbir şey! Başta Brezilya’da kadroyu yenilemeye eli gitmeyen teknik direktör Vicente Del Bosque olmak üzere hemen herkes yerinde duruyor. Kaledeki rekabet yine Iker Casillas ile David de Gea arasında. Stoperlerin Gerard Pique ve Sergio Ramos olması neredeyse garanti. Orta sahanın yükü yine Sergio Busquets’te yaratıcı işler Anders Iniesta ve David Silva’da. Santrfor olarak da Chelsea’li Diego Costa, Valencia’lı Paco Alacer ve Juventuslu Alvaro Morata üçlüsünden verim almaya çalışacaklar.

İTALYA “Gök Mavililer” eskisi kadar parlak bir kadroya sahip olmasalar da her turnuvanın gizli favorisi olmayı iyi biliyor! Antonio Conte’nin önderliğindeki takımın kalesinde efsane Gianluigi Buffon yerinde duruyor. Cesare Prandelli idaresinde Euro 2012’de final oynayan kadroda da yer alan Leonardo Bonucci, Matteo Darmian, Riccardo Montolivo, Antonio Candreva, Thiago Motta gibi isimler yine iş bitirmeye çalışacaklar. Forvet hattındaysa Stephan El Shaarawy, Graziano Pelle, Lorenzo Insigne ve keyfi yerinde olursa Balotelli’den medet umuyorlar. İtalya İtalya’dır, her türlü varyeteye hazır olun. İNGİLTERE Futbolun mucitlerinin daha Avrupa Şampiyonası’nda finalleri bile yok ama bu sefer işler farklı seyredebilir. Artık orta saha ve hücum hattında genç ve yeni yıldızlarla dolu bir kadroları var. Liverpool’un yeni Gerrard’ı Jordan Henderson henüz 25 yaşında. Ross Barkley ve Eric Dier 22, Dele Alli daha 19’unda! Son iki sezondur Premier Lig’e damga vuran golcüleri Harry Kane de 22 yaşında; bu yılın sürpriz takımı Leicster City’yle harikalar yaratan Jamie Vardy ise 29’una merdiven dayamış bir golcü. Kurt teknik adam Roy Hodgson, bu kadroyu kendi elleriyle şekillendirdi şimdi en azından bir madalya bekliyor. Fazlası mı? Olabilir!

euro 2016.indd 71

29/04/16 17:14

SPOR

SÜRPRİZ FAVORİLER Geçtiğimiz yıl Premier Lig’in ve Bundesliga’nın en iyi futbolcuları Eden Hazard, Kevin De Bruyne’dü. Yani iki Belçikalı! Kalelerinde dünyanın en iyisi olarak kabul edilmeye başlanan Thibaut Courtois var. Henüz 23 yaşında ama iki lig şampiyonluğu, bir Şampiyonlar Ligi finali oynadı bile. Marouane Felleaini, Mousa Dembele, Romelu Lukaku, Kevin Mirallas, Vincent Kompany gibi isimler de cabası. Belçikalılar bu kupadan çok şey bekliyor. Diego Maradona ve Dünya Kupası şampiyonu takımı Arjantin için “Maradona + 10 Kazma” denirdi. Cristiano Ronaldo, Diego’nun arkadaşlarından daha yetenekli arkadaşlara sahip ama milli takım bazında henüz bir şey kazanamadı. Üstelik atletik performansı artık düşüşe geçerken bu onun son büyük turnuvası bile olabilir. Luka Modric ve Ivan Rakitic’li Hırvatistan, Gareth Bale ve Aaron Ramsey’li Galler, Robert Lewandowski’li Polonya, Gylfi Sigurosson’lu İzlanda, Marek Hamsik’li Slovakya, Zlatan Ibrahimovic’li İsveç ve tabii ki Arda Turan, Hakan Çalhanoğlu, Oğuzhan Özyakup, Selçuk İnan’lı Türkiye kupaya heyecan katacak ekipler arasında yer alıyor. KUPAYI HERKES KAZANABİLİR Kuzey İrlanda, Arnavutluk ya da Romanya’nın bu turnuvayı kazanması, Cristiano Ronaldo’nun sizi Facebook’tan eklemesi kadar düşük bir ihtimal! Yine de bu yaz

hiçbir sürprize tanıklık etmeyeceğimizi iddia eden her kimse feci şekilde yanılıyor. Euro 2004 öncesi Yunanistan’ın şampiyonluğuna verilen 1’e 80’lik oranı hangimiz unuttuk? Ayrıca Çeklerin 1976’da ve Danimarka’nın 1992’de elde ettikleri zaferler de futbolseverleri ters köşeye yatıran başarılardı. Son 14 turnuvada dokuz farklı takım şampiyon olurken sadece Almanya, İspanya ve Fransa bu kupayı birden fazla kez müzesine götürmeyi başardı. Bu sayı 20 kez yapılan Dünya Kupası’nda sekiz! Biraz şans ve doğru taktiklerin de yardımıyla Avrupa Şampiyonası’na katılan her takımın en azından gruptan çıkma şansı var. UNUTULMAZ FİNALLER Dürüst olalım: 1998 finalinde Fransa’nın futbolu etkileyiciydi, 2006’da Zinedine Zidane’ın Marco Materazzi’ye attığı kafa kolay unutulmayacak ama 1986’dan bu yana Dünya Kupalarında çok da efsane finaller izlediğimiz söylenemez. Ama Avrupa Şampiyonaları öyle mi? 2000’deki İtalya-Fransa maçı, turnuva boyunca oynanan üst düzey futbolun adeta bir yansımasıydı. Danimarka (1992) ve Yunanistan’ın (2004) peri masalları uzun süre hafızalardan silinmeyecek. Aynı şekilde 1984’te Platini’nin büyülü oyunu, Marco van Basten ile Ruud Gullit’in 1988’deki müthiş işbirliği ve İspanya’nın 2008’de ilk kez kupaya uzanması da! Tüm bu maçlar, ya kalitesiyle seyircilere büyük keyif vermiş ya da sahne olduğu

dramatik sonlarla insanlarda derin izler bırakmıştı. Bu yaz da aynı şeyi bekliyor, hatta ısrarla istiyoruz! EZELİ REKABETLER Euro 2016 kuraları bazı ülkelerin hesaplarını görebilmeleri için ayarlanmış gibi! Örneğin C Grubu’ndaki Almanya ile Polonya’nın karşılaşması birkaç nokta itibariyle ilgi çekici. Belki Polonya, futbol olarak Almanya’yla ezeli bir rekabet içinde değil ama İkinci Dünya Savaşı’nda yaşananlar nedeniyle Lehlerin, Almanlara kızgınlıkları bitmek bilmiyor. Üstüne AB sürecinde Alman işçilerin yerlerini başta Polonyalı olmak üzere göçmen işçilere kaptırmaları da cabası. Ülke bir dönemi “Polonyalı muslukçu” tartışmasıyla geçirdi. Yeşil sahadaysa Borussia Dortmund ve Bayern Münih formasıyla harikalar yaratan santrfor Robert Lewandowski’nin Polonya Milli Takımı’yla Almanya kalesini bombalamaya çalışmasını izlemek heyecan verici olacak. B Grubu’ndaki İngiltere ile Galler kapışması da tabii ki Britanya derbisi tadında olabilir. Özellikle Galler Milli Takımı formasını giyen dünyanın en pahalı futbolcusu eski Tottenham’lı Gareth Bale ile halihazırdaki Arsenal’li Aaron Ramsey’nin yapacakları merak konusu. Türkiye’nin Euro 2008’deki efsanevi geri dönüşlerini gerçekleştirdiği Çek Cumhuriyeti ve Hırvatistan’la aynı grupta buluşması da eski defterlerin açılması bakımından önemli.

euro 2016.indd 72

29/04/16 17:14

TÜRKİYE’NİN YOLU Ay-yıldızlılar Euro 2016’ya tam anlamıyla sırat köprüsünden geçerek katılmayı başardılar. İşin zorluğunu eleme grubunun kuraları çekildiğinde teknik direktör Fatih Terim ortaya koymuştu. “Zor gruplardan biri bize düştü. 6. kategorideki takımları saymazsak, diğer beş takım için ‘her şeyi yapabilir’ veya ‘futbolu ileriye gidiyor’ diyebiliriz.” Açıkçası maçlar oynanmaya başladığında alınan ilk sonuçlar 2008’den sonra bir büyük turnuvayı daha ıskalayacağımız yönündeydi. İzlanda’ya deplasmanda, Çek Cumhuriyeti’ne İstanbul’da yenilmiştik. Sonrasında Letonya’dan 1 puanla dönebildik, Brezilya’yla oynanan dostluk maçında 4 gol birden yedik! Kazakistan galibiyeti gruptaki gidişatımıza biraz yön vermek adına önemliydi. Sonrasında 90+2’de yenen golle Hollanda’dan 1-1 beraberlikle dönmek herkesi umutlandırmıştı. Kazakistan’ı deplasmanda yenen Türkiye, Letonya’yla yine berabere kalıyor ama Hollanda’yı 3-0’la geçip son iki maça gözlerini dikiyordu. Önce Çek Cumhuriyeti’ni, ardından da İzlanda’yı yenen A Milliler, Kazakistan’ın Letonya’yı yendiği haberi gelince direkt olarak turnuvaya gitmeyi başarmış oldu. D GRUBU İsviçre maçını 1-0, Çek Cumhuriyeti karşılaşmasını 2-0’dan çeviren, çeyrek finalde Hırvatistan’dan 119’uncu dakikada

yenen gole, 120+2’de verilen karşılık veren Türkiye için yabancı gazeteler bir benzetme ortaya atmıştı: “Türkler otobüse binmeden, maç bitmez!” O günlerde canı yanan Çek Cumhuriyeti ve Hırvatistan, Türkiye’yle D Grubu’nda buluştular. Portekiz’in yerini İspanya aldı belki ama diğer iki takımın ay-yıldızlılarla yapacağı maçlar için “rövanş”, “derbi”, “intikam” gibi tabirlerle süslenip medyada bol bol yer alacak. Türkiye ile Hırvatistan’ın Euro 96’da da tarihi bir maç oynadıklarını düşününce, 2016 için heyecanlanmamak mümkün değil! Türkiye ve Çek Cumhuriyeti yine 2008’deki gibi grubun son maçında karşılaşacak. Belki her şeyi değiştiren iki golü atan Nihat Kahveci bu sefer sahada olmayacak ama Arda Turan’la, o günlerde dünyanın en iyi kalecisiyken elinden kaçırdığı topla maçın beraberliğe gelmesine sebep olan Petr Cech muhtemelen karşı karşıya gelecek. O maç gerçek bir rövanş olacak! EURO 2008’İ NASIL BİLİRSİNİZ! Nihat Kahveci “Attığım en anlamlı gol tabii ki Euro 2008’de Çek Cumhuriyeti’ne attığım ikinci goldü. O anı anlatmak çok zor. O golümü ne ben unuturum, ne de diğer insanlar. Kimle konuştuysam izledikleri en güzel, renkli ve heyecanlı Avrupa Şampiyonası’nın o olduğunu söylüyor.”

Servet Çetin “İlk maçımız Portekiz’e karşıydı. O maçta iç yan bağlarım yırtıldı. Dizlikle oynadım ama idaretendi. Doktorlar bana “Bu şekilde oynamaya devam edersen bir yıl oynayamayabilirsin” demişti. İsviçre maçında iğne yaptırıp oynadım. Kazanınca Çek maçı da önemli oldu. Hiç idmana çıkmadan maça çıkıyordum. Fatih hoca beni kadroya yazmış. Ben oynayıp oynayamayacağımı düşünürken ‘Ben tükürdüğümü yalamam, oynayacaksın’ dedi. Maç biter bitmez kendimi yere atmıştım. Hâlâ sıkıntısını çekiyorum.” Mehmet Auerilo “Çek Cumhuriyeti maçında 2-0 gerideyken moralim çok bozuldu. Artık turun gittiğini düşünüyordum. Ama 2-1 yaptıktan sonra maçın dönmesini bekliyordum. Sonra Nihat attı. Rüya gibiydi. Hayatımın en unutulmaz maçı oydu. Hırvatistan maçı da gerçekten harikaydı. Turnuva boyunca son dakikalarda gol atıp yola devam etmek muhteşem bir duyguydu.” Oğuz Çetin (Antrenör) “Euro 2008’de yaşadıklarımız, sürekli geriden gelerek ilerlememiz 100 yıl da geçse bir daha tekrarlanması imkânsız gibi. Belki bir dahaki sefere şampiyon bile olabiliriz ama o duyguları bir daha yaşayabileceğimizi hiç sanmıyorum.”

euro 2016.indd 73

29/04/16 17:14

GençLİK EĞİTİM

MESLEK

SEÇİ meslek secimi.indd 74

29/04/16 17:14

ÇİMİ

YAPMADAN ÖNCE UZMANLARIN TAVSİYELERİNE KULAK VERİN

meslek secimi.indd 75

29/04/16 17:14

EĞ İ T İ M

Yaşadığımız dönemin ne kadar farkındayız? Teknoloji, bilgiye erişim olanakları, ülke sınırlarının mahremiyetini ortadan kaldıran uydular, dünyanın her bölgesine yatırım yapan finansal aktörler bu yüzyılda hayatımıza girdi. Global bir köy olarak tanımlanan dünyanın yeni yaşam tarzında, Türk gençlerinin dünya gençleriyle rekabet edebilmesinin koşulları ne? ÜniversiteYE GİRİŞ sınavları arifesinde Genç Hayat Vakfı Genel Müdürü Uğur Gülderer MaviBahçe’nin genç okurları için yazdı. Türkiye’de üniversite eğitimi artık 21. yüzyılda “yüksek lise” veya “meslek edindiren bir yapı” olarak görülmekten uzaklaşmak zoruda. Üniversite eğitimi geçlere formasyon, vizyon, sorumluluk, araştırma becerisi, sorgulama gibi beceriler kazandırır. Bu beceri ve yetenekleri kazanan gencin hangi bölümü okursa okusun iş bulamaması veya mesleğinde başarısız olması söz konusu değildir. Üniversite sınavına girecek ve seçim yapacak olan gencin gerçekten ne istediğini kendine samimiyetle sorması çok önemli. “Ben kimim? Hangi özelliklerim var? Hangi alanda kendimi mutlu hissederim? Hangi işle kendimi en iyi ifade ederim?” gibi soruları öncelikle cevaplamalı. Bu cevaplardan sonra ailesinin yaşadığı şehirde veya uzakta bir üniversite, vakıf ya da devlet üniversitesi, yurt ve burs imkanları, akademik kadro ve program gibi daha detaylı konuları incelemeli. Aileler çocuklarını istediği mesleğe akademik olarak hazırlarken tüm işlerin üstesinden azim ve gayretle gelindiğini, liderlik, ekip çalışması, iletişim gibi konuların önemli olduğunu bilmeli, onları bu yönlerden de beslemeliler. Gençler, kendileri için hangi mesleği seçmeyi düşünüyorlarsa, o mesleği yapan biriyle tanışmalı, ona sorularını sormalı. Bu seçimde oldukça yararlı olacak, sonrasındaki hayal kırıklıklarını büyük ölçüde azaltacaktır. Özellikleriniz arasında merak, sürekli öğrenmek ve bunu paylaşmak isteği varsa, öğretim görevlisi, öğretmenlik gibi meslekler sizin için uygun olabilir. Analitik çalışan bir beyniniz, neden-sonuç ilişkilerini kolay kavrayan düşünce yapınız varsa, sayısal bölümler, mühendislik fakülteleri sizin için uygun olabilir. İnsanlara yardım etmekten zevk alıyorsanız, onların iyi olma hali sizin için önemliyse tıp fakülteleri, psikoloji,

meslek secimi.indd 76

sosyal hizmet gibi bölümleri tercih edebilirsiniz. Teknoloji hayatınızın önemli bir parçasıysa yazılım, bilgisayar, elektronik gibi bölümleri düşünebilirsiniz. Kendinizi yazılı olarak iyi ifade edebiliyorsanız, hukuk size kolay gelebilir. Geleceğin Meslekleri Geleceğin mesleklerinin iki yönde yoğunlaşarak gelişeceği öngörülebilir. Biri teknolojik gelişmeyle birlikte, hepimizin hayatını kolaylaştıracak tüm teknolojik meslekler. Örneğin her işyerinde artık IT -Information Technology (Bilgi/Bilişim Teknolojisi)- birimi olacak. Her ihtiyaç için uygun yazılımlar, akıllı ev konseptleri gibi her şeyin uzaktan yönetilebildiği, tek tuşla her şeye hakim olabileceğimiz yapılar hayatımıza girmeye başladı bile. Bu bir yandan kolaylık getirse de, güvenliğinin sağlanmasının zorunluluğu da yeni istihdam alanları oluşturuyor. Sağlıkla ilgili konulara mühendislik yaklaşımı gittikçe artıyor. Genetik mühendisliği, teşhis ve tanı makinalarının geliştirilmesi, hastanelerin ve bakım ünitelerinin elektronik hale gelmesi gibi yenilik ihtiyaçları mühendisliğin daha etkin kullanılmasına yol açıyor. İkincisi, bu hızlı değişim daha önce toplumda var olan yapıları da farklılaştırdığı için kişinin kendini tanıma, var etme ve hayatını sürdürmedeki sorunlarını da başka bir seviyeye taşıyor. Gençler için sosyalleşme alanları olan mahalle, okul arkadaşlıkları/grupları, özellikle büyük şehirlerde sosyal medya üzerinden sanal arkadaşlıklara dönüştü. Bu, toplum içinde iletişim içinde olmayı, karşılıklı etkileşimi ve paylaşımı azaltan bir durum. Sağlıklı uzun yaşam isteği, alternatif tatil ihtiyacı, değişik lezzetler, farklı moda ve tasarım ürünleri, mimarinin yeni tip yaklaşımları ve hizmet sektörü bireyin yeni yaşam tarzına yönelik gelişerek pek çok alternatif alt alan oluşturuyor. Örneğin sporla ilgili olarak, sektörleşen spor dallarında pek

çok iş olanağı bulunuyor. Spor psikoloğu, spor yorumcusu, spor idari menajerliği, spor malzemeleri üretim ve satışı, spor eğitmenliği/öğretmenliği gibi daha spesifik konularda uzmanlaşmak mümkün. Klişelerden Uzaklaşın Özet olarak; üniversite seçiminde kesinlikle klişelerden uzak bir bakış gerektiriyor. “Bu işte iyi para var” yaklaşımının karar vermek için iyi bir argüman olmadığını söylemek zorundayım. Her işi iyi yapan, o işin en üst kazancından pay alır. Burada esas olan, işi iyi yapmaktır. Üniversiteden mezun olunduğunda iş olanağını arttıran bir diğer etmen de, eğitimini aldığınız bölümle ilgili mecburi stajı yoksa bile staj yapmaktır. Hem sektörü tanımak hem de kurumlara kendini tanıtmak için iyi bir yöntemdir. Bunun yanında gönüllü yapılan sosyal sorumluluk faaliyetleri de, gencin niteliklerini arttırdığı gibi, işe alım için bir kriterdir. Yabancı dil bilmek, bir işte yükselmenin olmazsa olmazı artık. Yabancı dilde eğitim yapan bir üniversiteden mezun olunmasa da, ek yabancı dil kursları ve Avrupa Birliği öğrenci değişim fırsatlarının değerlendirilmesi gelişim açısından önemli. Toplumda erkek ve kadın meslekleri olarak var olan meslek algıları sizi sınırlamasın. Dikiş ve yemek kadına atfedilen meslekler olmasına rağmen, en ünlü modacılar ve restoran sahipleri, erkeklerdir! Sonuç olarak, hayatta başarılı olmanın tek bir yolu yok. Fırsatlar daima karşımıza çıkıyor. Bazı bölüm ve üniversitelere dair düşüncelerinizde sabit fikirli olmadan, önünüze çıkan fırsatı en uygun şekilde değerlendirmeniz gerekiyor. “Bu böyle olmalı” veya “bu niye böyle olmadı” kısırdöngüsünden çıkıp, kendi değerinizin farkındalığıyla, emin adımlarla seçimlerinizi yapmak sizin elinizde.

29/04/16 17:14

Yurtdışında Okumak İçin Nasıl Hazırlanmalı? Yurtdışında ÜNİVERSİTE eğitim almak isteyen gençler için VItae College CounselIng’den Lisya Nahmiyas ANLATTI. Globalleşmenin de etkisiyle son yıllarda öğrencilerin en çok tercih ettiği meslek dallarının başında uluslararası hukuk, siyasal bilimler, dijital platformlar üzerinde meslek edinmeyi imkan kılan iletişim bilimleri ve girişimcilik gelse de öğrencilere ne olursa olsun, zevk alacağı, merakla öğrenmek isteyeceği meslek dallarını üzerine eğitim almalarını öneriyoruz. İngiltere ve Avrupa’da çok istisnai durumlar dışında başvurulan meslek doğrultusunda üniversite eğitimi başladıktan sonra dal değişimi yapmak pek imkan dahilinde olmasa da Kanada ve Amerika’daki üniversiteler değişebilecek ilgi alanları doğrultusunda öğrencilerin öğrenim hayatı sürerken esnek bir biçimde meslek dalı değişikliği yapmalarına olanak sağlıyor. Üniversiteyi yurtdışında okumak isteyen öğrenciler hedefledikleri ülkeye göre planlama yapmalı. Özellikle alınması gereken testlerin planlaması açısından doğru zamanlama oldukça önemli. Testlere kısaca göz atmak gerekirse; ilk olarak alınması gereken testler eğitimin yapıldığı dilde yeterlilik gösteren testlerdir. ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya gibi İngilizce eğitim veren ülkelerin üniversitelerine başvurabilmek için adayların TOEFL veya IELTS sınavlarından birini alması gerekmektedir. Eğitimin Fransızca yapıldığı ülkelerde alınması gereken sınav ise DELF B2’dir. Almanya ya da Avusturya’da Almanca testi

meslek secimi.indd 77

Goethe-Zertifikat B2, İspanya’da DELE B2’dir. Kimi üniversiteler kendi bünyelerinde üniversite eğitimi öncesi dil kursları öneriyor. Böylelikle öğrenciler 1 sene hazırlık okuyarak eğitimlerine devam edebiliyor. Tüm bu sınavların geçerlilik süreleri 2 sene. Öğrenciler test planlamasını bu bilgi doğrultusunda yapmalı, 11. sınıf sonuna doğru bu sınavları almayı hedeflemelidir. Hedefini ABD olarak koyan bir öğrenci çalışmalarına tercihen 9. sınıfta, en geç 10. sınıfta başlamalıdır. ABD başvuruları için alınması gereken birtakım sınavlar mevcuttur. Bu sınavlar için zamana dağılmış bir çalışma programı sonuçların daha verimli çıkması için en temel koşuldur. TOEFL / IELTS sınav grubu dışında ABD için gerekli olan ikinci sınav grubu ise rSAT, ACT ve SAT Subject grubudur. Bu sınavlar üniversite başvurularının temel taşıdır. rSAT’de İngilizce okuma, yazma, gramer ve matematik bölümleri vardır ve özellikle İngilizce kısımları oldukça zor olduğundan uzun zamanlı bir çalışma gerektirir. ACT’de İngilizce okuma, yazma, gramer, matematik ve fen bölümü vardır. SAT Subjectler ise öğrencinin başvuracağı bölüme göre değişiklik gösteren farklı birçok alanda öğrencinin bilgisini ispat etmesini sağlayan sınavlardır. Tüm bu sınavlara yıl içinde belli zaman dilimlerinde birkaç defa girilebilir. Avrupa ve Kanada okulları için önemli

olan öğrencinin ders notlarıdır. Başvuruda öğrencinin 9. sınıf başından itibaren aldığı tüm notlar okullara gider. Bu nedenle öğrencilerin lisenin ilk yılından itibaren yüksek bir akademik profil çizmesi başarılı bir başvuru için gerekli bir unsurdur. ABD ise ders notları ve alınan test sonuçlarının yanı sıra öğrencinin akademik yaşantısı dışında neler yaptıkları ile de ilgilenir. Öğrencinin katıldığı yaz programları, sosyal aktiviteler, spor aktiviteleri, sanat, sosyal yardımlar gibi birçok farklı ilgi alanı başvurunun önemli bir parçasını oluşturur. Yurtdışında eğitim sürecini ana hatları ile özetlemek gerekirse öğrenci ilk olarak okul notlarına öncelik vermeli, alınması gereken testleri mümkün olduğunca 11. sınıf sonuna kadar almış olmalıdır. Üniversite başvurularının büyük çoğunluğu için başvurular 12. sınıfın ocak ayında son bulur. Üniversite seçiminde kullanılabilecek bir çok üniversite sıralama listeleri mevcuttur, ancak bunlar her zaman yol gösterici değildir. Önemli olan bir üniversitenin listelerde kaçıncı olduğu değil, başvurulan meslekte ne denli iyi bir eğitim sunduğudur. Bir başka önemli husus da mezuniyet sonrası sunulan iş imkânlarıdır, üniversitenin kariyer bölümünün ne kadar etkili olduğu araştırılmalı ve iş bulma konusunda öğrencilerine ne denli yardımcı oldukları incelenmelidir.

29/04/16 17:14

YA Ş A M

Mutlu Çocuk Yetiştirmek İçin

10 Altın Kural Mutlu, özgüveni yüksek, kendine ve başkalarına karşı saygılı olmayı başarabilen bireylerin, mutlu bir çocukluk geçirmiş oldukları gerçek. Yaşamımız boyunca birçok acı-tatlı, iyi-kötü, güzel-çirkin, sevgi dolu-sevgisiz anlar yaşarız. Önemli olan bu anlarda dahi öz huzurumuzu elimizde tutabilmektir. Uzman psikolog aile ve çift terapisti Gamze Eser, tüm ebeveynlere kılavuz olabilecek “Mutlu Çocuk Nasıl Yetiştirilir?’’ konusunu ele alarak uzman görüşlerini aktardı. İşte 10 altın kural!

Tutarlı Olun

Sevginizi Doğru Gösterin

Tutarlılık; herkesin kendisi için istediği ama çoğu zaman karşısındakine uygulayamadığı bir kavramdır. Çocukların yetiştirildiği ortamda doğru rol model olabilmek; sözlerimizle davranışlarımızın birbirine örtüşmesi ile mümkün olur. Sürekli paylaşmanın olmazsa olmaz olduğunu konuşan bir babanın acil bir durumda ihtiyacı olan arkadaşına arabasını vermemesi tutarsızlığın en basit örneğidir.

Kuşkusuz her anne-baba çocuğunu çok sever. Önemli olan bunu doğru biçimde göstermek ve sevginin koşulsuz olduğunu öğretmektir. Koşullar ve istekler üzerine kurulmuş sevgi ilişkileri, hem karşılıklı güven sorgulamasına açıktır hem de temel olarak değersizlik hissi yaşatır. Her birey koşulsuz sevildiği zaman mutludur ve koşulsuz sevmeyi öğrendiği zaman huzurludur.

Saygıyı Öğretin

Bireyin sahip olması gereken temel duygulardan biri de; kendisine ve başkalarına saygı duymasıdır. Çocuklarımıza bu durumu ancak davranışlarımızla gösterebiliriz. Onlar bizim aynamızdır. Ne konuştuğumuza değil nasıl davrandığımıza bakarlar ve bu şekilde kendilerini yönlendirirler. Eşimize, arkadaşlarımıza gösterdiğimiz saygı onlar için yol gösterici olur.

Yapabileceği İşleri Elinden Almayın

Çocuklar hangi yaş grubunda olursa olsun işe yaradığını hissetmek ister ve bu duygu var olma güdülerini güçlendirir; yeterlilik hissini pekiştirir. Merdivenden çıkmak, masa hazırlamak, kapıyı açmak ve bunun gibi her yaş grubuna uygun birtakım fiziksel eylemleri gerçekleştirmesine izin vermek, çocuğunuzun özgüvenini pekiştirir ve başarma duygusunu tatmasını sağlar. Bu duyguyu çocuğunuzun elinden almayın.

10 Madde.indd 78

29/04/16 17:15

Rekabeti Değil İşbirliğini Öğretin

Rekabetçi yaklaşım her birey için uygun değildir. Herkeste aynı etkiyi göstermez. Ama işbirliği duygusu, bütünleştirici ve içinde saygı barındıran bir duygudur. Takım sporları, birlikte oynadığınız oyunlar, projeler gibi faaliyetlerde birleştirici ve tamamlayıcı yaklaşımda bulunmayı tercih edin.

Önemli Hissettirin

Çocuklarımıza değerli olduklarını maddi temellerle gösteremeyiz. Bu, sadece onların değerli olma algısını tamamen yanlış şekillendirmiş olmakla kalmaz; aynı zamanda mutluluğun temelini paraya dayandırmış oluruz. Önemli hissetmek için sizin güzel sözleriniz ve davranışlarınız yeterlidir.

Kıyaslamayın

Kıyaslanmaktan hoşlanan birey yoktur. Hoşunuza gitmeyen, rencide edici ve özgüven kırıcı bu davranışı çocuklarınıza uygulamayın. Herkes dünyaya farklı parmak iziyle gelirken okulda aldığı notlar, sosyal ve fiziksel becerileri yüzünden kıyaslanmayı hak etmez. Herkes özeldir. Hepimizin becerileri farklı farklıdır. Mutsuz çocuk sürekli etrafındaki yaşıtlarıyla kıyaslanan çocuktur; unutmayın!

Geçmişte Yaşamak ve Yaşatmak

Sürekli yaşanmışlıklardan bahsetmek, yaşanan olumsuzlukları durmadan dillendirmek, yaptığı hataları affetmemek ve sürekli hatırlatmak çocuklarınızın sizden uzaklaşmasına ve onları anlayacak başka birilerini aramaya iter. Bunun yerine, affedin, dinleyin ve geçmişte yaşamayı bırakın.

Mükemmel Diye Bir Şey Yoktur

Mükemmel olmasını istemek çocuğa zarar verir. Kimse mükemmel değildir. Sizler de değilsiniz. Eksiklerimizi ve yapamadıklarımızı çocukların tamamlamasını istemek ve zorlamak mutsuz birey yetiştirmek için yapılan bilinçsiz davranışlardır.

Sorgulamayı Öğretin

Çocuklarımıza isteklerini, davranışlarını, söylemlerini sorgulamayı öğretin. Bunun için sorular sorun ve cevaplar bekleyin. Asla yargılamayın. ‘’Ben öyle istiyorum, öyle olacak!’’ kalıbından uzak durarak yaklaşımda bulunun. Çocuğunuza evet veya hayır cevabını verirken mutlaka gerekçesini de sunun. Bu sayede o da sorgulamayı, her söyleneni doğru kabul etmemeyi öğrenecektir.

10 Madde.indd 79

29/04/16 17:15

MAV İ B A H Ç E LEZZET

M A C R O C E N T E R

Dünyanın Tüm Lezzetleri Burada

Türkiye’nin özel tatlar konusunda öncü markası Macrocenter, 35’inci mağazasını İzmir MaviBahçe’de açtı. Türkiye’nin, Avrupa’nın ve dünyanın en özel lezzetlerini raflarına taşıyan Macrocenter’ı okurlarımıza Macrocenter Satış ve Pazarlama Direktörü Tülye Sekendiz anlattı.

Gurme.indd 80

29/04/16 17:15

Macrocenter markasını bize biraz tanıtır mısınız? Migros Grubu bünyesinde faaliyet gösteren Macrocenter, ayrıcalıklı ürün portföyü, yüksek standartlarda sunduğu müşteri hizmeti ve özel mağaza tasarımlarıyla Türkiye’nin seçkin süpermarket zinciridir. Müşterilerinin yaşam tarzı ve tercihlerini dikkate alarak, Avrupa’dan ve dünyadan seçkin lezzetlerin yanı sıra Anadolu’ya özgü geleneksel tatları da sunan Macrocenter, beklentileri aşan hizmet kalitesi ile öne çıkıyor. Macrocenter, Türkiye’deki klasik süpermarket anlayışını değiştirdi. İlk açıldığınızdan bu yana ziyaretçilerinizin ilgisini canlı tutmayı nasıl başardınız? İlk mağazamızın açıldığı günden bu yana temel varoluş prensibimiz gıdada en kaliteli ve en geniş ürün çeşitliliğini, yüksek standartlardaki hizmet kalitesiyle misafirlerimize sunmak oldu. Perakende sektöründeki dünya trendlerini yakından takip edip, kendi müşterilerimizin ihtiyaçlarını da analiz ederek sürekli kendimizi yenileme gayreti içindeyiz. Misafirlerimizin mağazalarımıza girdiği andan itibaren yaşadıkları deneyimi özel kılmak Macrocenter ekibinin en büyük hedeflerinden biri. Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde ortaya çıkan enerji sayesinde ziyaretçilerimizin ilgisini sürekli canlı tutmayı başarıyoruz.

Macrocenter, dünyanın en ücra köşesinden lezzetleri ve Anadolu’nun özel tatlarını müşterilerine sunuyor. Bu ürünlerin seçiminde nasıl bir yöntem izliyorsunuz, nelere dikkat ediyorsunuz? Saha ve satın alma ekibimizle birlikte dünyadaki ve Türkiye’deki gastronomi temalı fuarları takip etmeye çalışıyoruz. Fuarların yanı sıra yöresinde geleneksel yöntemlerle ustaları tarafından hazırlanan gizli kalmış lezzetleri bulmak için de keşif gezileri yapıyoruz. Bu keşif sürecinin sonucunda sadece ve sadece türünün en iyi örneği olan ürünleri bulup Macrocenter raflarına taşıyoruz. Bu çalışmaların amacı hızlı değişen gıda trendlerini yakalamak ve müşteri taleplerine en hızlı şekilde cevap verebilmek. En çok satan favori yabancı ürünleriniz hangileri? Favori ürünler, beslenme trendleri paralelinde hızla değişiyor. Son dönemin trendlerine bakarsak, sağlıklı ve iyi yaşamaya yönelik ürünlerin çok popüler olduğunu görüyor ve bundan mutluluk duyuyoruz. Birkaç sene önce adını bile duymadığımız pek çok ürün bugün yoğun bir şekilde tüketiliyor. Özellikle Hindistan cevizi ürünleri, organik ürünler, glutensiz ürünler ve sağlıklı atıştırmalıklar çok satan ürünler arasında ilk sıralarda yer alıyor.

Sağlıklı beslenmeye yönelik ürün portföyünüz çok geniş. Favoriler hangileri? Daha önce de belirttiğim gibi tüm dünyada ve Türkiye’de sağlıklı beslenmenin önemi hızla artıyor. Son dönemin favori ürünleri; Hindistan cevizi suyu, Hindistan cevizi yağı, taze yaban mersini, müsli çeşitleri, chia tohumu ve kinoa. Tüm bu yeni nesil ürünlerin yanı sıra organik meyve ve sebzeye olan talep de hızla artıyor. Macrocenter, sadece lezzetleriyle değil; kendi alanlarında eğitim görmüş uzman personelinin sunduğu üstün hizmet kalitesiyle de fark yaratıyor. Personel seçiminiz ve sonrası eğitimlerinden bize biraz bahseder misiniz? Personel seçiminde en önemli kriterlerimiz güler yüzlü, ilgili ve servis odaklı adaylar bulabilmek. Uygun adayları bulduktan sonra teorik ve pratik eğitimlerle onları sürekli besleyerek müşteri ve süreç odaklı, işinin erbabı bir ekip oluşturmaya özen gösteriyoruz. Kasiyerden yöneticiye tüm Macrocenter çalışanları perakendeciliğin bir takım oyunu olduğunun bilincinde ve tüm çalışanlarımıza bu takımın bir parçası olduklarını hissettiriyoruz. Ürün ve hizmetlerimizin bu denli beğenilmesinin ardındaki sır, bu takım ruhunun sürekliliğini sağlayabilmemiz.

Gurme.indd 81

29/04/16 17:15

MACROCENTER’DAN RAMAZANA ÖZEL TARİFLER

E V YA P I M I MİNİ PİDELER M a l z e m e l e r (4 kişilik) 5 su bardağı (1250 ml) un 1 paket (7 gr) kuru maya 1 çorba kaşığı (15 ml) tuz 2 çorba kaşığı (30 ml) yoğurt 2 çorba kaşığı (30 ml) zeytinyağı 1/4 su bardağı (300 ml) ılık su

Üzerine serpmek için 1 adet yumurta 1 tatlı kaşığı (5 ml) su 1 çorba kaşığı (15 ml) çörekotu 1 çorba kaşığı (15 ml) susam

S a k ı z lı & V i ş neli G ü lla ç K u plar M a l z e m e l e r (4 kişilik) 8 yaprak güllaç 5 su bardağı (1250 ml) süt ¾ su bardağı (180 ml) toz şeker 2-3 parça damla sakızı, dövülmüş ¼ su bardağı (60 ml) badem, dövülmüş

Vişne sosu için: 1 su bardağı (250 ml) vişne, çekirdekleri ayıklanmış 3 kaşık (45 ml) toz şeker ¼ su bardağı (60 ml) vişne suyu 1 tatlı kaşığı (5 ml) buğday nişastası 2 tatlı kaşığı (10 ml) su

Hazırlanışı Hazırlanışı Bir kasede un, tuz ve mayayı karıştırın. Ayrı bir kasede yoğurt, zeytinyağı ve ılık suyu karıştırın. Islak karışımı unlu karışıma ilave edin. Hamur bir araya gelene kadar elinizle ya da tahta kaşık yardımıyla karıştırın. Hamuru unlanmış bir yüzeye (ya da kaba) aktarın. Elinizle ya da mikser yardımıyla elastik bir hamur elde edene kadar 5 - 6 dakika kadar yoğurun. Yağlanmış bir kasede üzeri kapalı olarak 1 - 1.5 saat mayalanmaya bırakın. Fırınızı 220 C’ye ısıtın. Hamuru 6 eşit parçaya bölün, her bir parçayı yaklaşık 12 cm çapında şekillendirin. Fırın tepsisine eşit aralıklarla dizip 20 - 25 dakika oda sıcaklığında mayalanmaya bırakın. 1 adet yumurta sarısını 1 tatlı kaşığı su ile çırpın. Yumurta sarısını, pide hamurlarının üstüne fırça yardımı ile sürün. Üzerlerine susam ve çörekotu serpiştirin. Önceden ısıtılmış fırında, altın sarısı renk alana kadar 8 - 10 dakika fırınlayın. Ev yapımı mini pideleri sıcak servis edin.

Vişne, vişne suyu, toz şekeri küçük bir sos tenceresinde kaynama noktasına gelinceye kadar ısıtın. Küçük bir kasede buğday nişastasına, 2 tatlı kaşığı su ekleyerek bulamaç haline getirin. Nişasta karışımını tencereye ilave edin, sos kıvamlı bir hal alana kadar 1-2 dakika daha tıklatın. Ateşten alıp 10 dakika kadar soğumaya bırakın. Vişne sosunu 4 adet tatlı kasesine eşit miktarlarda paylaştırın. Orta boy bir sos tenceresinde süt, şeker ve damla sakızını, şeker eriyene ve karışım kaynama noktasına gelinceye kadar ısıtın. Her bir güllaç yaprağını 4 parçaya bölün. Sıcak süt karışımına batırıp yumuşatın. Süte batırdığınız güllaç yapraklarından tatlı kaselerine, her birine 4 parça olacak şekilde paylaştırın. Güllaç yapraklarının üzerine birer çorba kaşığı dövülmüş badem serpiştirin. Kalan güllaç yapraklarını da aynı şekilde sıcak süt şurubunda yumuşatıp, tatlı kaselerine paylaştırın. Kalan sütlü şerbeti güllaçların üzerine gezdirin. Sakıslı & Vişneli Güllaç Kupları, badem ve vişne taneleriyle dilediğiniz şekilde süsleyip servis edin.

Gurme.indd 82

29/04/16 17:15

Hazırlanışı Orta boy bir tencerede orta ateşte, soğanı tereyağ ve zeytinyağı karışımında 3 - 4 dakika soteleyin. Etleri ilave edin. Tuz ve taze çekilmiş karabiberle tatlandırın. Orta ateşte, etler suyunu bırakıp tekrar çekene kadar, 10 - 12 dakika, pişirin. Arpacık soğanlarını ekleyip 1-2 dakika soteleyin. Sarımsak, defne yaprağı ve kekiği de ekleyerek 1 dakika daha sotelemeye devam edin. Salçayı 2 su bardağı su ile karıştırın. Tencereye ilave edin. Ateşi kısın, tencerenin kapağını kapatın, etler iyice yumuşayana kadar yaklaşık 45 dakika pişirin. Tas kebabını, beğendi eşliğinde, kavrulmuş çam fıstığı ve taze fesleğen yaprakları ile süsleyip servis edin.

BEĞENDİLİ TA S K E B A B I Beğendi İçin:

M a l z e m e l e r (4 kişilik) 4 adet orta boy patlıcan 3 çorba kaşığı (45 ml) tereyağı 2 çorba kaşığı (30 ml) un 1.5 su bardağı (375 ml) süt

1 su bardağı (250 ml) rendelenmiş eski kaşar peyniri 2 çorba kaşığı (30 ml) pesto sos Tuz, karabiber

Hazırlanışı Orta boy bir sos tenceresinde tereyağını eritin. Unu ekleyip, kısık ateşte, hafifçe renk alana kadar 5 - 6 dakika kavurun. Topaklanmayı önlemek için, çırpma teliyle sürekli karıştırarak sütü azar azar ekleyin. Kısık ateşte, karışım muhallebi kıvamı alana kadar, karıştırarak pişirmeye devam edin. Ateşten alıp rendelenmiş eski kaşarı ve pesto sosu ekleyip karıştırın. Tuz karabiberini ayarlayın. Patlıcanları kürdanla delin. Ocakta direkt ateş üzerinde çevirerek közleyin (Ya da patlıcanlar yumuşayana kadar fırınlayın). Közlenmiş patlıcanların kabuklarını soyup küçük küçük doğrayın. Ayıklanmış ve doğranmış patlıcanları hazırlamış olduğunuz beşamel sosuna ilave edin. Karışımı homojen bir kıvam alana kadar çatalla ezerek karıştırın.

Tas Kebabı İçin:

M a l z e m e l e r (4 kişilik) 500 gr dana antrikot, kuşbaşı doğranmış 1 adet küçük soğan, küçük küpler halinde doğranmış 16 adet arpacık soğanı 2 diş sarımsak 2 çorba kaşığı (30 ml) tereyağı 1 çorba kaşığı (15 ml) zeytinyağı

1,5 çorba kaşığı (22,5 ml) domates salçası 2 - 3 dal taze kekik 1 adet defne yaprağı Tuz, karabiber 2 su bardağı (500 ml) su Servis etmek için: 1 çorba kaşığı (15 ml) kavrulmuş çam fıstığı Taze fesleğen yaprakları

ANANASLI B U Z L U Ç AY M a l z e m e l e r (4 kişilik) 4 su bardağı (1 litre) su 4 çorba kaşığı (60 ml) siyah çay 1 su bardağı (250 ml)ananas suyu

1/3 su bardağı (80 ml) limon suyu 8 çorba kaşığı (120 ml) şeker Ananas dilimleri Limon dilimleri Buz

Hazırlanışı Su ve şekeri orta boy bir sos tenceresinde, ara sıra karıştırarak, kaynama noktasına ulaşana kadar ısıtın. Ateşten alıp çayı ilave edin. 5 dakika kadar demlenmeye bırakın. Karışımı kevgirden geçirin. Ananas suyu ve limon suyunu ilave edip karıştırın. Buzdolabında 2-3 saat kadar soğutun. Ananaslı Buzlu Çayı, ananas ve limon dilimleri ve bol buz ile servis edin.

Gurme.indd 83

29/04/16 17:15

İ L HA M AL IN D EKORA SYO N

BAHAR GELDİ,

BAHÇE BALKON ŞENLENDİ!

Dekorasyon Konu.indd 84

29/04/16 17:15

YAZIN HABERCİSİ BAHARIN GELİŞİ, YAŞAMIN HER ALANINA HAREKET KATAR. DEKORASYON DÜNYASINDA BU HAREKETLİLİKTEN PAYINI İLK OLARAK BAHÇE VE BALKONLAR ALIR. DÖRT DUVAR ARASINA SIKIŞMANIN VERDİĞİ SIKINTIYI BÜTÜN BİR YAZ BALKON VE BAHÇELERDE KEYİF YAPARAK ATLATMAYI DÜŞLEYENLER İÇİN ŞİMDİ HAZIRLIK VE KEYİF ZAMANI! YAZI: N A İ M E T E R C A N

Bahçe Dekorasyonunda Peyzaj Bahçede dikkat edilmesi gereken ilk şey peyzaj olmalı. Son dönemin gözde bahçe dekorlarından olan dikey bahçe uygulamalarına kendi yorumunuzu ve emeğinizi katarak harika bir tasarım oluşturabilirsiniz. Bunun için elinizden gelmiyorsa bir marangozdan yardım alabilir ya da aileyi bir araya getirecek bir etkinlik haline dönüştürerek hazırlıkları tamamlayabilirsiniz. Meyve kasası mantığıyla hazırlayacağınız raflara saksıları oturtacağınız tabanları yerleştirin. Ahşap rengi kullanabileceğiniz saksı raflarınızı, evinizin renklerine uygun olarak boyayabilirsiniz. Dikey bahçenizde daha az su isteyen kaktüs ailesinden bitkilere yer vermeniz daha uygun olacaktır. Sulamaları da günlük ve azar azar yapmanız, ahşap çiçekliklerinizi korumanız açısından doğru bir tercih olur. Dekorasyona en büyük katkıyı çiçekler sağlayacaktır. Bahçenizde saksı olarak eski otomobil lastiklerinden yararlanabilirsiniz. Kullanacağınız çiçeklerin rengine uygun olarak lastikleri boyayın. Orta boşluğuna kestireceğiniz MDF levhaları yerleştirin. Toprakla doğdurduğunuz lastikleri rengarenk çiçekleri dikmek için kullanın. Bu şekilde bahçenize özgün ve esprili bir yorum katarken yaptığınız geri dönüşüm ile doğaya da katkı sağlamış oluyorsunuz. Bahçenizdeki yürüme yolları için kullanacağınız uygulamalar da dekorasyonunuzda kendini hissettirir. Yürüme yollarında kullanmak üzere bir marangoz atölyesinde işlenmemiş ağaç gövdelerinden dilimler hazırlatın. Kullanacağınız ağaç cinsini marangozunuza danışarak seçmeli, neme dayanıklı olmasına özen göstermelisiniz. Hazırlanan ahşap parçaları, yürüme yolunuzun tabanına döşeyin. Aralarda kalan boşlukları da istediğiniz renkte çakıl taşlarıyla doldurun. Kendi elinizden çıkma son derece otantik ve bir o kadar etkileyiciliği olan bir uygulamaya imza atmış olacaksınız.

Dekorasyon Konu.indd 85

29/04/16 17:15

D EKORA SYO N

Bahçe Mobilyası Seçmenin İncelikleri Bahçe mobilyalarının kısa sürede deformasyona uğramaması, uzun yıllar boyunca formunu ve fonksiyonelliğini kaybetmeden kullanılabilmesi için seçilen ürünlerin dayanıklı ve kaliteli hammaddelerden üretilmiş olması gerekli. Mobilyayı oluşturan bütün materyallerin dış mekan için üretilmiş olmasına dikkat etmelisiniz. Aksi takdirde kısa sürede rengini ve formunu kaybeden, pas tutan bahçe mobilyaları hem harcanan paranın hem de bahçe dekorasyonuyla ilgili geçirdiğiniz zamanın boşa gitmesi anlamına gelir.

Kaliteli malzeme ve iyi işçilikten vazgeçmeyin. Zorlu hava koşullarına karşı yüksek direnç gösterebilen ve bakımı oldukça kolay sentetik rattan malzemeden üretilen bir bahçe mobilyası tercih edilirken, malzemenin iyi kalitede olduğundan ve doğru işlendiğinden emin olmalısınız. Bunun için marka güvenirliğinden emin olduğunuz noktalardan yana tercihinizi kullanın. Örgü detayları oluşturulurken uç bitimlerinin iyi gizlenmiş olması ve örgülerin gergin ve düzgün bir yapıda tamamlandırılmış olması da son derece önem taşıyor. Dört mevsim kullanılabilen, rattan mobilyalar kolay temizlenebilmesi özelliğiyle de tercih edilebilir.

Dekorasyon Konu.indd 86

29/04/16 17:15

A kalite teak ağacı kullanıldığından emin olun. Doğadaki en sert ağaçlardan biri olan ve içeriğinde doğal olarak bulunan yağıyla birlikte en zorlu hava şartlarında bile yıpranmayan teak ağacı, öncelikli tercih edilen ürünler arasında yer alıyor. Çoğunlukla Endonezya’da üretilen teak ağacından imal edilmiş bahçe mobilyaları seçiminde bu ürünlerin devlet lisanslı ormanlardan kesildiğinden ve sadece A kalite ağaçların kullanıldığından emin olunması gerekli. Doğada nadir bulunan ve değerli bir ağaç olan teak ağacından yapılan bir bahçe mobilyası ürünü seçerken, aynı zamanda üründe kullanılan ağacın yaşı ve mobilyanın yapım şekli de dikkat edilmesi gereken diğer etkenlerden biri. Uygun fırınlama yöntemleriyle kurutulan ve doğru makinelerle işlenen teak ağacı, en kaliteli bahçe mobilyalarına hayat verirken çok uzun yıllar yıpranma olmadan kullanılabiliyor.

Alüminyum ürünlerin hafifliği etkileyici. Her türlü hava koşuluna karşı dayanıklı olan ve okside olmadığı için uzun yıllar rahatlıkla kullanılabilen alüminyum bahçe mobilyaları, hafif ve bakımının kolay olması sebebiyle sıklıkla tercih ediliyor. Dış mekanlara uyum gösteren ve leke tutmayan yapısıyla da tercih edilen alüminyum malzeme, sabunlu bir bezle silinip durulanmasının yeterli oluşuyla kolay bir bakım imkanı da sunuyor.

Dekorasyon Konu.indd 87

29/04/16 17:15

D EKORA SYO N

Yaz Aylarının Favori Mekanı Balkonlar… Balkonda yenen yemekler, saksılardaki çiçekler... Bunlar kültürümüzün bir parçası. Yazın gelişini dört gözle bekleyen bu dost mekanları güzelleştirmek ve maksimumda faydalanabilmek için ilk yapılması gerekenlerden biri gerekiyorsa güneşlik edinmek olacaktır. Güneşi alış saatlerine ve sizin balkonu kullanış şeklinize göre sabitlenmiş açılır kapanır bir güneşliğe ya da şemsiyeye yer vermeniz son derece doğru olur. Diğer taraftan balkonunuzu tam bir mekana dönüştürmek ve sıcak atmosfer hissini pekiştirmek için yerde ahşap döşemeler veya dekorasyonunuza uygun renk ve desende kilimlerden yararlanabilirsiniz.

Dar Balkonlar için Çözümler Çiçeksiz bir balkon elbette düşünülemez. Diğer taraftan dar balkonları saksılarla dolduramazsınız. Bunun için balkon parmaklıklarından dışarı doğru asacağınız saksılar tercih etmelisiniz. Saksılarınızın tabaklı olmasına da dikkat edin. İnce uzun bir balkona sahipseniz koltuk ya da sandalyeleri yan yana koymaktan başka çareniz yok. Karşı tarafa öne bir bank koyabilirsiniz. Bu bankı gerektiğinde sehpa olarak, gerektiğindeyse oturmak için kullanın. Küçük olan balkonunuzda her türlü dekorasyon zevkinizi tatmin edemeyebilirsiniz. Bu nedenle en çok özlemini çektiğiniz isteğinize odaklanın. Bu şezlongda yatmaksa eğer hiç tereddüt etmeden tek başına dahi olsa şezlongunuza kurulun.

Orta sertlikte minder ve terletmeyen kumaş tercih edin. Dış mekan mobilyalarının konforlu olması sağlık açısından da çok önemli. Seçilen mobilyanın bel, sırt ve kas ağrılarına neden olmayacak nitelikte olması gerekiyor. Ayrıca bahçe mobilyalarında kullanılan minderlerin çok sert olmaması, mobilya ile uyum sağlamış olması ve terletmeyen özel kumaşlarla tasarlanmış olması da dikkat edilmesi önemli bir konu. Bahçenizin dekorasyonuna ve tarzınıza uygun konseptte mobilyalar için kumaşın rengini ve minderin sertliğini kendinizin belirleyebileceği markaları tercih edebilirsiniz. 88

Dekorasyon Konu.indd 88

29/04/16 17:15

EN GÜZEL

BALKON VE BAHÇELER SEÇİLİYOR Yıl boyunca gerçekleştirdiği çalışmalarla yüz binlerce çiçek ve fidanı toprakla buluşturan Karşıyaka Belediyesi, vatandaşları da çevrelerini güzelleştirmeye teşvik etmek amacıyla “En Güzel Balkon - Bahçe Yarışması” düzenliyor. Karşıyaka’nın en estetik, renkli ve yaratıcı balkon ile bahçelerinin belirleneceği yarışmaya 17 Mayıs’a kadar başvurabilirsiniz. Kent yaşamında yeşil dokunun önemine dikkat çekmek amacıyla bu yıl 15’inci kez “En Güzel Balkon - Bahçe Yarışması” düzenleyen Karşıyaka Belediyesi, başvuruları kabul etmeye başladı. Yarışma; balkon, müstakil bahçe ve apartman bahçesi olmak üzere üç farklı kategoride gerçekleştirilecek. Balkon ve bahçelerinin güzelliğini ödülle taçlandırmak isteyen Karşıyakalılar, 17 Mayıs’a kadar Karşıyaka Belediyesi Halkla İlişkiler Birimi’ne kayıt yaptırabilir.

TÖREN 30 MAYIS’TA

Peyzaj Mimarları Odası, Ege Üniversitesi ve Karşıyaka Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü yetkililerinden oluşan jüri, yapacağı ziyaretlerle başvuruları tek tek inceleyecek. Değerlendirmeler sonucunda, puanlama sistemiyle her kategoride ilk üçe girenler belirlenecek. Kazananlar, 30 Mayıs’ta gerçekleşecek ödül töreninde açıklanacak. Birincilere iki kişilik tam pansiyon tatil, ikincilere Karşıyaka Deniz Kent Restoran’da iki kişilik akşam yemeği, üçüncülere ise Kent Konsept Mutfak’ta ikişer kişilik sabah kahvaltısı hediye edilecek. Dereceye girenlere plaket de verilecek. Öte yandan Karşıyaka Belediyesi, 13-16 Mayıs 2016 tarihlerinde de Çiçek Festivali düzenleyecek.

“DAHA GÜZEL BİR KENT İÇİN”

Geleneksel hale gelen yarışmanın bu yıl da büyük ilgi göreceğine inandığını belirten Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, “Kentler hızla beton yığını haline gelirken, biz yeşilimizi korumak, çevremizi çiçeklerle güzelleştirmek için vatandaşlarımızla el ele, kol kola çalışıyoruz. Kendi balkonunu, bahçesini güzelleştiren her birey aslında Karşıyakamızı da süslüyor, renklendiriyor. Bu anlamlı çabaları ödüllendirmek ve örnek olmasını sağlamak adına açtığımız yarışmaya başvuruları bekliyoruz” dedi. Yarışmaya başvurmak isteyenler 399 40 07 numaralı telefondan detaylı bilgi alabilir.

Soldaki balkon, geçtiğimiz yılki yarışmanın "en güzel balkon" dalında birinci oldu.

Dekorasyon Konu.indd 89

29/04/16 17:15

İ L HA M ALIN D EKORA SYO N

Sofralar Şenlenecek Sofraları renklendirecek çeşitli hediye seçenekleri ile Bernardo, hatıralarınızda yer edecek sofralar kurmanızı sağlıyor. Bernardo’nun klasikleri arasına giren ekmek kutusu, bakır şıklığı ile kurgulanan Oldies serisi ile vintage bir hava kazanıyor. Mutfak tezgâhlarının vazgeçilmezleri arasında olan masa üstü aksesuarları, kağıt havluluk, baharatlık, annenizin yorgunluk kahvesi ve çayını hazırlayabileceği french press ve demlikler, Oldies serisinde şık yardımcılara dönüşüyor. Ayrıca Bernardo, Anneler Günü’ne özel tüm ürünlerde yüzde 50 indirim fırsatı ile annenizin mutluluğuna ortak oluyor.

Miniklere Uygun Tasarım Paşabahçe çocuklara süt içmeyi sevdirecek özel bardak tasarladı. Milky kulplu bardaklar ergonomik tasarımıyla çocukların sütlerini sağlıklı camda tüketmelerine olanak tanıyor. Çocuk anatomisine uygun olarak hazırlanan bardaklar yakında farklı desenleriyle de çocukların beğenisine sunulacak.

Anne Evi Başkadır Dünyadaki en değerli varlığımız annelerimize sevgimizden sonra verebileceğimiz en güzel hediye onlarla yaşayacağımız hatıralarımızdır. Siz de bu hatıraları birer obje ile taçlandırmak isterseniz Tepe Home’un alternatiflerinden yararlanabilirsiniz.

Dekorasyon Urun.indd 90

29/04/16 17:16

Bahar Tazeliği Chakra’nın yeni sezon için hazırladığı geniş ürün yelpazesi; yenilenme, tazelenme, iyileşme hislerinden ilham alarak şıklığınızı bahar tonlarıyla tamamlıyor. Özel kumaş detaylarının yumuşak hatlar ile buluştuğu koleksiyonda beş ayrı tema bulunuyor. Klasik, romantik beyaz, spor beyaz, vintage ve all colors olmak üzere her zevke hitap eden ev-banyo tekstili ürünleri arasında seçim yapmak kolay olmayacak.

Eve Dair Evinizin ihtiyaçlarının tamamına cevap vermek üzere yola çıkan Biev, mobilyadan aydınlatmaya, ev tekstilinden sofra&mutfak aksesuarlarına kadar her konuda size farklı alternatifler sunuyor. Biev’in mavi tutkunları için oluşturduğu koleksiyonu Blue Dream evinizin, sizin ve sevdiklerinizin özel hissetmesi için tasarlanmış. Mavinin tonlarında mavi düşlere yelken açın.

Porselenden Gelen Çiçekler Gül desenlerinden oluşan, dünyanın en kaliteli porseleni Bone inceliği ile birleşen Jumbo Rose Garden porselen yemek takımı, her bir parçası elde uygulanmış altın kenar şeritleriyle ilgi uyandırıyor. Anneler günü özel indirimi de bulunan 60 parçalık 12 kişilik takımı Jumbo’nun geniş ürün yelpazesine sahip sofra aksesuarları ile de zenginleştirmeniz mümkün.

Dekorasyon Urun.indd 91

29/04/16 17:16

TEKNOLOJİ DOSYA

3D YAZICILAR

GELECEĞİ YAZIYOR

Tekno Konu.indd 92

29/04/16 17:16

Boyutlarının küçülmesi ve fiyatların düşmesi 20 yıldan uzun sürmüş olsa da nihayet 3D yazıcılar artık kişisel kullanım için satın alınabilecek duruma geldi. Türkiye’de de satış yapan birçok farklı firmadan ihtiyaç ve amacınıza uygun olan bir yazıcı seçip hayalinizdeki tasarımları modellemeye, farklı işler için ihtiyaç duyduğunuz parçaları üretmeye ya da yalnızca eğlence amaçlı olarak bir şeyler basmaya başlayabilirsiniz. YAZI: A F G A N K A R A H A N

ünümüze gelmeden önce 3D yazıcıların geçmişine biraz inelim. Pek çok teknolojik ürün ve servis gibi, 3D yazıcıların ilk ortaya çıkışı da bilgisayar teknolojilerinde büyük devrimlerin yaşandığı 80’li yılların sonuna denk geliyor. 1980 yılında Dr. Kodama’nın aldığı bir patent, tüm bu süreci başlatan ilk adım oluyor. Türkçeye hızlı prototip üretme olarak çevirebileceğimiz “Rapid Prototyping” teknolojisinin temel prensiplerini ele alan bu patent, ilerleyen yıllarda el değiştiriyor. Charles Hull, satın aldığı bu patent sayesinde günümüzde de 3D yazıcı alanında önemli bir konumda olan 3D Systems Corporation’ı kuruyor. İlerleyen yıllarda farklı kişi ve kurumlar, yeni patent ve teknolojilerle sektöre giriyor ve 3D yazıcılar giderek yaygınlaşıyor. Ancak cihazların kullanım alanı endüstriyel alanda kalmaya devam ediyor. Fiyatları oldukça yüksek olan bu yazıcılar, prototip ya da konsept cihazların üretiminde kullanılıyor. 2007 yılına gelindiğinde 3D Systems fiyatı 10 bin doların altında bir yazıcı üreterek psikolojik fiyat sınırını kırmaya oldukça yaklaşıyor. 2010’a doğru geldiğimizde ise şu an seri olarak yazıcılar üreten markalar piyasada adını duyurmaya başlıyor. Sonrası ise malum.

Çılgın bir hızda geçen 5-6 yıllık dönemde 3D yazıcıların fiyatı neredeyse her eve girebilecek seviyede düşmüş durumda. Hatta yazıcıların yalnızca çocuklara özel, çok daha basit ve güvenli versiyonları bile mevcut. Yapılabilecekler ise hayalgücüyle sınırlı desek yanlış olmaz. SAĞLIKTA 3D DEVRİMİ 3D yazıcıların çalışma prensibi aslında oldukça basit. Kullanım alanlarına göre farklı hammaddelerle çalışan yazıcılar, belli bir tasarım çerçevesinde, hareketli bir kol yardımıyla dokuma yapar gibi hammadeleri işliyor ve ortaya nihai bir ürün çıkarıyor. Kişisel kullanıma özel olarak geliştirilen, ev tipi 3D yazıcıların yanı sıra neredeyse tüm sektörler daha büyük ve seri üretime uygun 3D yazıcılar kullanıyor. Sağlıktan modaya, yemekten ulaşıma kadar birçok alanda 3D yazıcılardan çıkmış “şey”ler geleceği şekillendiriyor. Sonuçlara baktığımızda, çok değil yalnızca birkaç yıl içinde 3D yazıcıların hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olacağı rahatlıkla görülebiliyor.

nimetlerinden en çok yararlanan sektörlerin başında geliyor. Kaydedilen gelişmelerin hızı ise başdöndürücü. Sıradan protezler, yapay uzuvlar artık şaşırtıcı gelmiyor çünkü günümüzde hücre ve doku seviyesinde üç boyutlu tasarımlar yapılabiliyor. Bu sayede, kanserden felce kadar birçok hastalık ve fiziksel sorunu ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalar yürütülebiliyor. Bioprinting olarak adlandırılan bu yeni nesil teknoloji ile yakın bir zaman önce bir troid implantı gerçekleştirilmiş ve işlevsel bir kulak zarı tasarlanmıştı. Wake Forest Enstitüsü’nün son çalışması ise devrim niteliğinde sonuçlar doğurabilecek bir

Tahmin edebileceğiniz gibi sağlık sektörü 3D yazıcıların

Tekno Konu.indd 93

29/04/16 17:16

T EKNOLOJ İ

GEZEGENİMİZİN GELECEĞİNİ ETKİLEYECEK EN ÖNEMLİ TEKNOLOJİK GELİŞMELERDEN BİRİ OLAN 3D YAZICILAR; DAHA KONFORLU, DAHA GÜVENLİ, DAHA SAĞLIKLI BİR HAYAT VADEDİYOR. ÜSTELİK ŞİMDİYE KADAR GÖRDÜKLERİMİZ, ÇOK YAKINDA KARŞIMIZA ÇIKACAK OLANLARIN HABERCİSİ.

yeniliğin sinyallerini veriyor. Kullanılan teknoloji oldukça karmaşık ancak özetle yapay materyallerin canlı hücrelerle bir araya getirilmesi sonucu sağlıklı dokular oluşturulabiliyor. Bu da zaman içerisinde haricen üretilebilecek damar, doku ve hatta kimi uzuvların insanlarda kullanılabileceği anlamına geliyor. Enstitü, denek hayvanlar üzerindeki çalışmaların oldukça verimli sonuçlar verdiğini söylüyor. “ORTAYA BİR SALATA BAS” Moda sektörü de 3D yazıcıları yeni yeni keşfediyor. Adidas, Nike’ın başı çektiği spor konspetli markalar, özellikle konsept ayakkabılarında 3D yazıcılarla üretilmiş tabanlar kullanıyor. Hatta tamamen 3D yazıcı ürünü ayakkabı ve aksesuarlar bile tanıtıyor. Aynı şekilde moda dünyasının dev markaları da yeni koleksiyonlarında 3D baskılı ayakkabı, aksesuar ve kıyafetlere yer veriyor. Bu teknolojinin sunduğu en büyük avantaj tamamen kişiselleştirilebilir olması. Yani gelecekte beğendiğiniz bir tasarım doğrudan sizin vücut ölçülerinize uygun olarak tasarlanabileceği gibi, farklı renk ya da detay tercihleri de

Tekno Konu.indd 94

29/04/16 17:16

EVE ALMAK İSTERSENİZ

Ultimaker 2 Extended+

“Hayal et ve kolayca üret” sloganıyla satılan Ultimaker’ların en yenisi, bastığınız ürünlerin daha pürüzsüz ve kusursuz olması için özel bir ısı yatağına sahip. Bu sayede ABS baskılarda eğilme ve bükülmeyi önleyebilen yazıcı, en hızlı ve verimli alternatiflerin başında geliyor. Saniyede 300 mm üretim hızına çıkabilen Ultimaker 2 Extended+’ın katman çözünürlüğü (yani materyali kullanabildiği en düşük incelik) 20 mikrona kadar düşebiliyor. Açık doldurma sistemiyle farklı malzemelerle de kullanabileceğiniz yazıcının maliyetleri de rakiplerine kıyasla daha az.

yapabilmeniz mümkün olacak. Kulağa belki şaşırtıcı geliyor ama 3D yazıcıların en çok kullanılacağı alanlardan biri de yemek sektörü olacak. Daha şimdiden dünyanın birçok ülkesinde yalnızca 3D yazıcılarla üretim yapan restoranlar hizmet vermeye başladı bile. Bu iş için geliştirilen yazıcılar, temel gıda maddelerini kendi içinde karıştırarak, sanatsal görünümlü yemekler yapabiliyor. Sebzeler, meyveler, bakliyatlar ve kimi zaman deniz ürünleri bile 3D yazıcılarla lezzetli yemeklere dönüşebiliyor. Yemek yazıcılarının tek artısı sıra dışı yemekler yiyebilecek olmak değil elbette. Hızlı ve kolay bir biçimde her öğün için gerekli besin öğelerini alabilmek, sağlıklı gıdalar tüketmek ve yeme bozukluklarının önüne geçebilmek için de bu yazıcılar büyük önem taşıyor. Ev tipi 3D yazıcılarla yapılabileceklerin ise neredeyse hiçbir sınırı bulunmuyor. Farklı tasarımlar indirerek, basit oyuncaklardan tutun da sıklıkla kullandığınız bir araç için yedek parçaya kadar uzanan bir yelpazede tasarımlar yapmanız mümkün. Bu özgürlük ve sınırsızlık çeşitli tehlikeleri de beraberinde getiriyor elbette. Her şeyin kolayca üretilebilmesi, silah gibi kayıt altında olması gereken aletlerin çok daha kolay erişilebilir olmasına neden oluyor. Bunun önüne geçmek için yapılabilecek ne gibi kanuni düzenlemelere gidilebileceği ise belirsizliğini koruyor. Her yeni teknoloji gibi 3D yazıcıları da kötüye kullanmak isteyenler elbet olacaktır ama bu durum, onların ne denli hayati cihazlar olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Uzun vadede artılarının eksilerinden katbekat daha fazla olacağı aşikar.

MakerBot Replicator

Beşinci nesliyle arz-ı endam eden yazıcı, tüm 3D baskı ihtiyaçlarınızı karşılamak için ideal. Red Dot ödüllü tasarımıyla sanayi tipi bir makineden ziyade normal bir yazıcıyı andıran Replicator, kullanıcı dostu arayüzü ve Wi-Fi gibi teknolojiler sayesinde çok daha kolay baskı almayı sağlıyor. PLA flamentlerle dilediğiniz renkte tasarımlar yapabiliyorsunuz. Eğer ki boyutları size büyük gelirse “Mini”sine de göz atabilirsiniz.

3Doodler

3D yazıcılar ille kutu şeklinde tasarımlara sahip olmak zorunda değil. Kalem formundaki 3Doodler bunun en güzel örneği. 80’den fazla renk seçeneğine sahip plastik materyaliyle ellerinizi kullanarak üç boyutlu tasarımlar yapabilirsiniz. Tabii ki makineden çıktığı kadar güzel olmayacaktır ama bunun içinizdeki sanatçıyı öldürmesine izin vermemek de sizin elinizde. Yakın bir zaman içinde 3Doodler’ın yalnızca çocuklara özel bir versiyonunun çıkacağını da söylemiş olalım.

Tekno Konu.indd 95

29/04/16 17:16

Işıltılar

ALAÇATI OT FESTİVALİ’NE REKOR KATILIM

er yıl olduğu gibi bu yıl da birbirinden dolu içeriği ve yeni etkinlikleriyle yine fark yarattı 7. Alaçatı Ot Festivali. Festival 7-10 Nisan tarihleri arasında Alaçatı’da gerçekleşti. Yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği şenlikte bu yıl da otları tanıma ve toplama gezilerinden yemek atölyelerine, yabani ot ve bitkilerle beslenme seminerlerinden konserlere kadar birçok etkinlik yer aldı. Çeşme Belediyesi tarafından düzenlenen Alaçatı Ot Festivali tarihinde görülmemiş bir ziyaretçi akınıyla tamamlandı. Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç festivali değerlendirerek, “Ülkenin gergin havasından bunalan insanlar, Alaçatı Ot Festivali’ne gelerek nefes aldı”

dedi. Önceki yıllardan farklı olarak; bu yıl yerel stantlar da dört gün boyunca Alaçatı sokaklarında ziyaretçilerine çeşit çeşit ot ve otlu lezzetler sundu. Festivalin son gününde, Alaçatı Amfi Tiyatro’da, en çok ot toplama ve en güzel ot yemeği yarışmaları düzenlendi. En Çok Ot Toplama branşında Eşenur Kurnaz birinci, Nuran Erden ikinci ve Yaren İnce üçüncü oldu. Yemek yarışmasında ise Çengel Dikeni yemeği ile Recep Subaşı ve Güveçte Otlu Et Türlüsü yemeği ile Şennaz Çevik birinciliği paylaştılar. Kınalı Pide yemeği ile Elif Ok ikinci olurken Tatlı Radikam ile İsabet Barutçuoğlu üçüncü oldu.

Öner Evez, Cengiz Abazoğlu

Funda Arkas

Gizem Karaca, Kemal Ekmekçi

Ali Erel, Seda Bakan

Berk Ekşioğlu

Ahmet Hotiç

cemiyet.indd 96

29/04/16 17:16

PROF. ERGİN İNAN’DAN İNSAN

ağdaş Türk Resim Sanatının önemli ustalarından Ergin İnan’ın “İnsan” isimli desen ve baskı sergisi 7 Nisan 2016 tarihinde Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı Selçuk Yaşar Sanat Galerisi’nde açıldı. İnan sanata olan tutkusunu şöyle ifade ediyor: “Sanata manevi bir dünya olarak bakmak lazım, o dünyayı içinizde yaşıyorsunuz; ama kimse bilmiyor. Bunu zaman zaman dışa vurmaya çalışıyorsunuz”. 2010 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü alan,

bugüne kadar kazandığı çok sayıda ödül bulunan ve yurt dışındaki birçok müzede araştırma ve incelemelerini sürdüren sanatçı Ergin İnan,1968 yılından bugüne kadar yurtiçi ve yurtdışında çok sayıda kişisel ve karma sergi açtı. Sergi açılışına Yaşar Holding İcra Başkanı Dr. Mehmet Aktaş, Yaşar Topluluğu yöneticileri ve çalışanları, Yaşar Üniversitesi Öğretim Üyeleri ile İzmirli sanatseverler ve sanatçılar katıldı. Ergin İnan

Işınsu Kestelli

Gizem Kurt

Semra Ayçırpan

Madam Peh

Gül Diri

cemiyet.indd 97

29/04/16 17:16

Işıltılar

MODA YARIŞMASINDA MUHTEŞEM FİNALİ

ekstil sektörüne yeni genç tasarımcılar kazandırmak amacıyla 11.’si düzenlenen Ege İhracatçı Birlikleri Moda Yarışması’nda 500 kişilik rekor katılımın eleme sonucunda 10 yetenekli genç tasarımcı birincilik için yarıştı. Yarışmanın finalinde birinci Orkun Sevim oldu. Organizasyonunu ve Koreografisini Öner Evez’in yaptığı Ege İhracatçı Birlikleri Moda Yarışması’nın final defilesi İzmirliler tarafından büyük bir ilgiyle izlendi. “Varoluş’’ temasıyla yola çıkılan yarışmada jüride Burak Sertbaş, Cengiz Abazoğlu, Gül Ağış, Deniz Berdan, Özlem Kaya, Simay Bülbül, Hande Çokrak, Sibel Arna, Ceyda Balaban ve Lara Sayılgan gibi moda dünya-

sının başarılı isimleri yer aldı. Sunuculuğunu Ece Vahapoğlu’nun yaptığı yarışmanın final defilesinde 2016-2017 Sonbahar Kış Kadın ve Erkek Hazır Giyim koleksiyonlarıyla yarıştı. Mankenler genç tasarımcıların hazırladıkları koleksiyonlarla İzmirlilere podyumda boy gösterdi. 11. Ege İhracatçı Birlikleri Moda Tasarım Yarışması defilesi sonunda birinciliği Orkun Sevim, ikinciliği Özge Gülen ve üçüncülüğü Ufuk Akkaya aldı. “Varoluş” temasını tasarımlarına yansıtan en başarılı 3 tasarımcı para ödülünün yanı sıra yurt dışında eğitim ve burs alma hakkına sahip oldu.

Ece Vahapoğlu, Burak Sertbaş, Özge Gülen, Orkun Sevim, Sabri Ünlütürk, Ufuk Akkaya, Emre Kızılgüneşler

Tasarım: Furkan Erdoğan

Tasarım: Burak Dahan

Tasarım: Bengisu Demir

Tasarım: Orkun Sevim

cemiyet.indd 98

29/04/16 17:17

ÇOCUKLAR YARARINA DEFİLE

osyal sorumluluk projelerine verdiği desteklerle tanınan ünlü modacı Ertan Kayıtken, Behçet Uz Çocuk Hastanesi yararına “Flowers& Towers” adlı muhteşem koleksiyonunu İzmirli modaseverlere sundu. İzmirli ünlü modacı Ertan Kayıtken’in Hilton Oteli’nde düzenlediği defile büyük ilgi gördü. Organizasyonunu Öner Erez’in yaptığı defileye sanat, cemiyet ve iş dünyasının tanınmış simaları katıldı. Özel manolyalardan hazırlanmış bir gelinliğin de yer aldığı 45 kadın ve 8 parça abiye erkek kıyafeti tanıtıldı. Dünya modasında da etken olan dantel ve çiçek aplikeler, pırıltılarla koleksiyonun en belirgin özelliğini oluşturdu. Romantizm ve

Dilara Sürgü

Alara, Hakan-Melis Akman

fantezinin uyum içinde olduğu koleksiyonda tulumlar, bol yırtmaçlar, uçuşan etekler, pastel pembenin her tonu, griler, toprak tonları, metalik renkler ve modanın vazgeçilmez iki rengi siyah ve beyaz sergilendi. Ivana Sert, Uğurkan Erez, Siren Ertan Gonca Vuslateri’nin de katıldığı defilede ünlü manken Yüksel Ak da gelinlikle podyumda boy gösterdi. Defile sonrası bir açıklama yapan ünlü modacı Ertan Kayıtken, defileden elde edilen geliri Behçet Uz Çocuk Hastanesi’ne tekrar hayata dönüş riski olan bebeklerin yaşama kazandırılması için arındırılmış bir oda ve cihaz alınmak üzere bağışlayacağını kaydetti.

Ediz-Didem Özkardeş

Berkay Eskinazi

Gözde Yener, Engin Deniz Eriş

Sevda-Can Ortabaş

cemiyet.indd 99

29/04/16 17:17

S İ N EMA

MAYIS & HAZİRAN 2016’DA MAVİBAHÇE’DE

vizyonda ne var? KAPTAN AMERİKA (3D)

Yenilmezler’in dahil olduğu bir olay kötü sonuçlanınca, politik güçler Yenilmezler’in bir otorite tarafından takip edildiği ve yönlendirildiği bir sistem kurulması için Yönetmen ANTHONY RUSSO, JOE RUSSO baskı yaparlar. Bu durum Yenilmezler’in Oyuncular fikir ayrılığına düşerek iki gruba ayrılmasına CHRIS EVANS, ROBERT neden olur. Bunlardan biri Steve Rogers’ın DOWNEY JR., SCARLETT önderliğinde, Yenilmezler’in hükümet JOHANSSON baskısı olmaksızın özgür bir biçimde Vizyon Tarihi insanlığı korumaya devam etmesini 06 MAYIS 2016 savunan grup, diğer tarafta ise Tony Stark’ın şaşırtıcı bir biçimde hükümet kontrolünü ve müdahalesini destekleyen ikinci gruptur.

X-MEN: APOCALYPSE (3D) Yönetmen BRYAN SINGER Oyuncular JENNIFER LAWRENCE, MICHAEL FASSBENDER, NICHOLAS HOULT, JAMES MCAVOY,EVAN PETERS Vizyon Tarihi 20 MAYIS 2016

Medeniyetin Şafağı’ndan beri, Apocalypse’e tanrı gözüyle bakılmaktadır. Marvel’in X-Men evreninin ilk ve en güçlü mutantı Apocalypse, birçok mutantın özelliğini kendinde toplayarak yenilmez olmuştur. Binlerce yıllık uykusundan uyandığında dünya, onu hayal kırıklığına uğratır. Kendine güçlü bir takım oluşturur. Amacı insanoğlunu gezegenden temizlemek ve saltanat sürebileceği bir dünya hazırlamaktır. Professor X’in de yardımıyla, Raven genç X-Men takımına yardım etmeli ve insanoğlunu yok oluştan kurtarmalıdır.

100

vizyondanevar.indd 100

29/04/16 17:17

WARCRAFT (3D) Yönetmen DUNCAN JONES Oyuncular TRAVIS FIMMEL, TOBY KEBBELL, PAULA PATTON Vizyon Tarihi 03 HAZİRAN 2016

KURTULUŞ GÜNÜ (3D) Yönetmen ROLAND EMMERICH Oyuncular LIAM HEMSWORTH, BILL PULLMAN, JEFF GOLDBLUM Vizyon Tarihi 25 HAZİRAN 2016

World of Warcraft oyununun sinema filmi farklı ırkların karşı karşıya geldiği fantastik bir dünyayı anlatıyor. Ork savaşçılarının ülkeleri yok olmuştur ve hayatta kalanlar yeni bir koloni oluşturmak amacıyla, Azeroth krallığının eteklerine gelirler. Azeroth krallığı barışçıl ortamdan yana olsa da savaş kaçınılmazdır. İki dünyayı birleştiren kapı açıldığında, bir ordu yıkım bekler, diğeri de yok olma ihtimaliyle karşı karşıyadır. Bu karşıt gruplardan iki kahraman, halklarının ve ülkelerinin kaderini belirleyecek bir çatışma yoluna girerler.

Tüm dünyada gişeyi kasıp kavuran 1996 yapımı Kurtuluş Günü filminin devam halkası Kurtuluş Günü 2: Yeni Tehdit 25 Haziran’da MaviBahçe Cinemaximum’da vizyona giriyor. Kurtuluş Günü’nün üzerinden 20 yıl geçmiştir ve tüm dünya devletleri birlikte çok daha gelişmiş bir savunma sistemini kullanmaktadır. Hatta Ay’a da bir üs yapılmıştır. Ancak mağlup olmalarından hemen önce uzaya yardım çağrısı yapan yaratıkların çağrısı alınmıştır ve uzaylılar bu sefer çok daha güçlü bir şekilde yeniden dünyaya saldıracaktır.

101

vizyondanevar.indd 101

29/04/16 17:17

ASTROLOJİ

Hande Kazanova’dan Mayıs-Haziran 2016 Burç Yorumları

Koç: 06 Mayı'sta yeniay, maddi konularda yeni başlangıçlara ve kararlara sizi itebilir ama hala Merkür’ün gerilediğini unutmayın. 10 Mayıs’ta maddi açıdan sizi doyuran güzel bir iş başlayabilir.13-14 Mayısta iş ilişkileriniz ve bu konuda alacağınız destekler sizi adeta uçurabilir. 22 Mayıs’ta oluşan dolunay, seyahat, eğitim, yabancılarla yapılacak işler, ticaret, hukuk, medya alanlarınızda bazı hassas oluşumları karşınıza getirebilir. 02-03 Haziran’da yanıltıcı ve aldatıcı etkilere açık olabilirsiniz. Fikirleriniz, beklenmedik olayların cereyan etmesi, yakın çevrenizle olan ilişkilerinizde hayalkırıklıkları yaşamanıza neden olabilir. 13 Haziran’da yakın çevrenizle iletişiminiz daha hızlanmaya başlayacak. Fikirlerinizi başkalarına konuşma ve yazma yoluyla iletmek isteyebilirsiniz.

Yengeç: Mayıs ayında arkadaşlarınızın desteğini üzerinizde fazlasıyla hissedebilirsiniz. 0310 Mayıs’ta sosyal çevrenizdeki arkadaşlarınızdan alacağınız teklifle, iletişim, satış, reklam, pazarlama, bilgisayar alanlarında çok güzel açılımlar elde edebilirsiniz.13 ve 14 Mayıs tarihlerinde, sosyal ortamlarda keyfinize diyecek olmayacak. 20 Mayıs itibarıyla arık biraz geri plana çekilmeye başlayacaksınız. 22 Mayıs’ta oluşan dolunay iş, hizmet ve sağlık alanlarınızda gerçekleşiyor. 05 Haziran’da karşınıza gelen iş fırsatlarında abartılı ve aşırı iyimser davranmamaya özen gösterin. 13 Haziran itibarıyla iletişimizde birtakım aksaklıklar söz konusu olabilir. Kendinize yönelik olacaksınız. 21 Haziran itibarıyla artık tam anlamıyla enerjiniz yükselmeye başlıyor.

Boğa: 01-03 Mayıs’taki olumlu etkileşim, aşk hayatınızda gözle görünür fırsatların ortaya çıkmasına sebep olabilir. 10 Mayıs, aşk hayatınızda ayaklarınız yerden uçabilir, her tür konuda her şeyi başaracakmış gibi şanslı hissedebilirsiniz. Uzaklardan alacağınız bir teklif, 13-14 Mayıs’ta devrede olacak. 22 Mayıs’taki dolunayda parasal konulara odaklanmışken karşınıza çıkacak bir ödeme sizi biraz zorlayabilir. 24 Mayıs itibarıyla artık para ile ilgili konularda güzel adımlar ön plana çıkabilir. 02 Haziran ve 03 Haziran’a denk gelen günlerde önemli anlaşmalardan kaçınmak yerinde olur. Yine ilişkilerinizde birtakım hayal kırıklıklarına bu tarihlerde açık olacaksınız. 12 ve14 Haziran’da beklenmedik gizli oluşumlardan elde edeceğiniz paralar hayatınızı güzelleştirebilir.

Aslan: 01- 03 Mayıs tarihlerinde, kariyerinizde alacağınız bir terfi, bir parasal teklif ayaklarınızı yerden kesebilir. 06 Mayıs’ta oluşan yeniay, kariyerinizle ilgili her tür karar ve başlangıcı destekliyor. Bir tek, Merkür hâlâ gerilediği için önemli başlangıçlardan kaçının. 22 Mayıs’ta dolunay aşk hayatınızı etkileyecek. Çocuklarınızla olan bağlantılarınızda da hassaslıklara açıksınız. 24 Mayıs’tan sonra sosyal çevrenizde kendinizi gösterebilirsiniz. 12 Haziran’da yabancılarla yapılacak işler, plan ve projeler içine girebilirsiniz. 14 Haziran, hayata esnek bakacağınız günlerden bir tanesi. Farklı insanlar, değişik kültürler, hayatınızda heyecan yaratan bir seyahat karşınıza gelebilir. 26 Haziran’da iş hayatınızda çok güçlü insanlardan parasal destekler göreceksiniz.

İkizler: 03 Mayıs’ta, aile hayatınızda şans sizinle olacak. 06 Mayıs’ta oluşan yeniay, herhangi bir konuda harekete geçmemeniz gerektiğinin altını çiziyor. 10 Mayıs’ta ailevi ilişkileriniz kuvvetli olacak. Vaktinizi daha çok ailenizle geçirmek isteyecek ya da ev, aile ortamlarında harcamak isteyeceksiniz. 22 Mayıs’taki dolunay, özel hayatınızı ilgilendiriyor. Özel hayatınızda çok önemli kararlar devreye girebilir. 24 Mayıs’tan sonra dış görüntünüze, ilişkilerinize önem vereceğiniz bir sürece giriyorsunuz. 03 Haziran, özel hayatınızda çok ciddi sıkıntıların, problemlerin, yaşanacak sorunların habercisi olabilir. 05 Haziran’daki yeniay, kişisel girişimlerinizle ilgili önemli bir yeniay. Bu yüzden de kafanızdaki plan ve projeleri uygulamaya koymanın tam zamanı. 17 Haziran’dan sonra parasal konularda iyi ilişkiler kuracağınız bir üç haftalık döneme giriyorsunuz. Kazançlarınız artabilir.

Başak: 03 Mayıs, hayatınızı geliştirecek konularda çok güzel şanslara ve tekliflere açık olacaksınız. 06 Mayıs’ta seyahat, eğitim ve medya alanlarınızda oluşacak yeniay ile beraber, bu alanlarda güçlü kararlarınızı uygulamaya koyabilirsiniz. 09 Mayıs’ta daha önceden konuşulmuş, görüşülmüş ama tamamlanmamış bir iş yeniden gündeme gelebilir. 20 Mayıs itibarıyla kimliğinizi kariyerinize yönlendireceksiniz. Yaptığınız işte güvenilirliğiniz artabilir, yeni projelere katılmanız istenebilir. 22 Mayıs’ta ev, aile ve yuva alanlarınızda oluşan dolunay, sizi bir parça da olsa sinirli kılabilir. 05 Haziran’daki yeniay, kariyer hayatınızda önemli karar ve başlangıçları uygulamanız için sizi harekete geçirecek. 09 Haziran, fikirsel olarak sinirli, agresif olabilirsiniz. 14 Haziran’da önemli yerlerden göreceğiniz desteklerle parasal konularda yaşadığınız sıkıntıları geride bırakabilirsiniz.

102

Astroloji.indd 102

29/04/16 17:17

Terazi: 01 Mayıs, maddi konularda iş hayatınızda gereken destekleri göreceksiniz. 03 Mayıs’ta kendinizi ortaklaşa parasal konularda çok şanslı hissedeceksiniz. 06 Mayıs’taki yeniay, ortaklaşa parasal konularda yeni adım ve kararlarınızı destekliyor olacak. Yine de Merkür’ün bu alanlarınızda gerilediğini göz ardı etmeden kararlar almaya özen gösterin. 13 ve 14 Mayıs tarihlerinde uygun fırsatları yakalıyor ve kullanıyorsunuz. 25 Mayıs’ta bir insanla aranızda oluşacak bir çekim, özellikle aşk hayatınızı hareketlendirebilir. 31 Mayıs, ailevi konularda konuşmalarınızla onlardan destek bulabilirsiniz. 02 Haziran’da iş hayatınızda aldanmalara ve beraber çalıştığınız insanların sizi bazı noktalarda kandırmasına meyilli görünüyorsunuz. 12 Haziran’da özel hayatınızda ya da ortaklı iş yaptığınız konularda partneriniz sizi iş ilişkileriniz anlamında destekleyecek. 17 Haziran’dan sonra ilişkileriniz ve toplumsal statü önem kazanıyor.

Oğlak: 07 Mayıs’ta aşk hayatınızda sevdiğiniz insandan alacağınız destekler yüksek olacak. Her işin altına girmek isteyeceksiniz. 10 Mayıs'ta büyük şans ve fırsatlar karşınıza gelebilir. 22 Mayıs’taki dolunay, kadersel alanınızda gerçekleşiyor. Şartlar bu dolunayda elinizde olmayacak. Bir işin, bir olayın iç yüzüyle karşılaşabilirsiniz, 24 Mayıs’tan sonra iş hayatınızda ilişkileriniz önem kazanacak, beraber çalıştığınız ya da yanınızda çalıştırdığınız insanlarla güçlü bağlar kurabilirsiniz. 27 Mayıs’tan sonra Mars, sosyal çevre ve arkadaşlık evinize kayarak gerilemesine devam edecek. Bu süreçten itibaren haziran sonuna kadar, arkadaşlarınızla olan bağlantılarınıza dikkat etmelisiniz. 04 Haziran’da kendinizi yalnız hissedeceksiniz. 17 Haziran itibarıyla artık özel hayatınıza daha fazla vaktinizi harcayacaksınız. İkili ilişkiler ve ortaklıklar daha fazla ön plana çıkacak.

Akrep: 03 Mayıs’ta sosyal çevrelerden özel hayatınız adına güzel destekler alıyorsunuz. 09 Mayıs’ta sevdiğiniz insanla eski konuları konuşabilir, sorunlarınıza çözüm üretebilirsiniz. 10 Mayıs’ı bir kenara not edin çünkü yine sosyal çevrelerden özel hayatınızda çok güzel bir teklif alabilirsiniz. 13-14 Mayıs’ta iletişimsel konularda, ortaklaşa atacağınız işlerde şans sizden yana. 20 Mayıs itibarıyla maddi konular, ortaklaşa para alanları üzerine yoğunlaşmaya başlıyorsunuz. 22 Mayıs’taki dolunayda elinize bir miktar para geçebilir. 05 Haziran’daki yeniay, ortaklaşa parasal alanlarınızda yeni başlangıçları devreye sokabilir. 12 Haziran’da parasal yönden de güzel gelişmeler olacak. 17 Haziran’dan sonra artık daha fazla bilgiyi önemseyeceksiniz, daha fazla seyahat etmek isteyeceksiniz.

Kova: 03 Mayıs’ta ortaklaşa parasal konularda elinize geçecek bir para fırsatıyla beraber aile hayatınızda bolluğu, bereketi göreceksiniz. 14 Mayıs’ta, yine beklenmedik yerlerden göreceğiniz güçlü desteklerle ev ve aile hayatınızda istediğiniz düzene ve mutluluğa sahip olabilirsiniz. 22 Mayıs’ta meydana gelen dolunay, arkadaşlık ve sosyal çevre evinizde gerçekleşiyor. Arkadaşlarınızla hassaslıklar yaşayabilirsiniz. 24 Mayıs’tan sonra enerjinizi aşk hayatınıza harcayacaksınız. Bu dönemde flörtler yaşayabilirsiniz. 27 Mayıs itibarıyla Mars gerilemesinen iş hayatınızda devam edecek. 05 Haziran’daki yeniay, aşk hayatınızda önemli kararları ortaya koymanıza neden olacak. 12 Haziran’da yakın çevrenizle yapacağınız planlar sizi destekleyecek. 13 Haziran’da hatalarınızı gözden geçireceğiniz bir sürece giriyorsunuz.

Yay: 06 Mayıs’taki yeniay, iş hayatınızda yeni kararları destekleyecek. Bir yandan Merkür’ün hâlâ bu alanlarınızda gerilediğini düşünürsek, bu iş fırsatlarının daha önceden konuşulmuş olmasına özen gösterin. 10 Mayıs’ta, kurduğunuz iyi ilişkiler sonucunda güzel bir iş teklifi karşınıza gelebilir. 13 ve 14 Mayıs tarihlerinde parasal konularda güzel görüşmeler içindesiniz. 22 Mayıs’taki dolunay önemli, hayati kararları karşınıza getirebilir. 24 Mayıs’tan sonra ortaklaşa girişimler adına da uygun bir süreç. 03 Haziran’da özel hayatınıza çok dikkat etmelisiniz. 17 Haziran’dan sonra ortaklaşa parasal konular daha fazla önem kazanıyor. 20 Haziran’da özel hayatınızda bazı konuşmalar üzerinizde hayal kırıklığı yaratabilir.

Balık: 03-10 Mayıs’ta iletişim açısından özel hayatınızda çok güzel etkiler altındasınız. Etkili ve güçlü arkadaşlıklar, güçlü pozisyonlar 13 ve 14 Mayıs’ta devrede olacak. 20 Mayıs itibarıyla ailenize daha fazla odaklanıyorsunuz. 22 Mayıs’taki dolunay ile beraber kariyerinizde önemli oluşumlara açık olacaksınız. 24 Mayıs’tan sonra aile ilişkileriniz güzelleşmeye başlayacak. 05 Haziran’da oluşan yeniay, ailevi konularda önemli kararlar aldırabilir. 13 Haziran itibarıyla artık hem fiziki görünümünüzde hem de kişisel hayatınızda bazı konuları gözden geçireceğiniz bir döneme giriyorsunuz. 17 Haziran’dan sonra aşk hayatınızda önemli gelişmeler olacak.

103

Astroloji.indd 103

29/04/16 17:17

23 NİSAN COŞKUSU 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında Karşıyaka Belediyesi tarafından geleneksel olarak düzenlenen Uluslararası Karşıyaka Çocuk Şenliği 2016 ana sponsoru MaviBahçe, muhteşem bir çocuk şenliğine ev sahipliği yaptı. 7 yabancı ülkeden ve konuk şehir Trabzon’dan 160 çocuğun yöresel kıyafetleriyle katıldığı kortej yürüyüşü, 20 Nisan’da MaviBahçe’de gerçekleşti. MaviBahçe’yi gezen dünya çocukları kortejin ardından çocuk katında serbest zamanlarını değerlendirerek bayramı coşkuyla karşıladılar. Fun Time çocuk oyun alanının şenlik çocuklarına hediye ettiği oyun kartları ile eğlenen çocuklar kortej sonunda mutlu yüzler ve geleneksel lezzetlerden oluşan hediyeleri ile keyifli bir günün ardından MaviBahçe’den ayrıldılar. 23 Nisan Cumartesi günü ise şenlik coşkusu tavan yaptı. Saat 14.00’te MaviBahçe'de gerçekleşen final gösterileri Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın konuşması ile başladı. Yabancı gruplar sıra ile MaviBahçe kent meydanına kurulan sahnede ülkelerine özgü yöresel dans performanslarını gerçekleştirdi. Yabancı grupların yanı sıra Karşıyaka Belediyesi Smyrna Koreografi Topluluğu ve Karşıyaka Belediyesi Halk Dansları Topluluğu da gösterileriyle MaviBahçe ziyaretçilerine görsel şölen yaşattı. Dünya çocuklarının şovlarından sonra kent meydanındaki sahne öğrencilere bırakıldı ve minikler bayram için hazırladığı dans performanslarını sergilediler. MaviBahçe bayram coşkusuna doyasıya yaşamaları için tüm minik ziyaretçilerine Minti Monti çocuk dergisi ve Türk Bayrağı hediye etti.

104

Kurumsal - magaza listesi.indd 104

29/04/16 17:18

MaviBahçe’de Sağlıklı Yaşam Var! MaviBahçe kent meydanında harika bir bahçe manzarasının tam ortasında üstelik mis gibi İzmir havasını içinize çekerek spor yapmayı hiç denediniz mi? İzmirli sporseverler, 20 Şubat -02 Nisan tarihleri arasında MaviBahçe’de Club Sportiva işbirliği ile düzenlenen etkinlikler ile hem spor yaptılar hem de açık havada aktivite yapmanın tadını çıkardılar. MaviBahçe’de düzenlenen ve beş hafta boyunca süren spor aktiviteleri; Pilates, Spinning, Kangoo Jumps, Zumba ve KickBoks ile ziyaretçilere hareketli ve keyifli anlar yaşattı. Etkinlik programının ilk dersi 20 Şubat’ta, vücudun şekillenmesi ve kol, bacak, karın, basen gibi bölgelerde sıkılaşma sağlayan Pilates ile başlamış oldu. Katılımcılar MaviBahçe kent meydanında Pilates hocası eşliğinde 1 saat boyunca açık hava sporu yaptılar. Etkinliğin sonunda ise katılımcıları hediye t shirt, Barçın, Sporthink ve Babyboom markalarının hediye çekleri gibi güzel sürprizler bekliyordu! 28 Şubat tarihinde gerçekleşen diğer bir etkinlik, özel tasarlanmış sabit bir bisikletle yüksek tempoda yapılan bir aerobik egzersiz olup, bacak, karın ve kalça kasları başta olmak üzere tüm vücutta kas artışı ve sıkılaşma sağlayan Spinning oldu. Bu etkinlik ile ziyaretçiler MaviBahçe’de bol bol ter döktü. 12 Mart tarihinde ise özel ayakkabılar sayesinde 50 dakika içinde 1000-1500 arası kalori yakmayı aldığı savunma ve saldırı sporu olup, tüm vücudu mümkün kılan Kangoo Jumps, düzenlenen temposu çalıştırırken kardiyo özelliği sayesinde yüksek kalori ve adrenalini en yüksek, en heyecanlı ve renkli harcatan, KickBoks etkinliği ile 5 haftalık yaza hazırlık etkinliklerden biri oldu. programı tamamlanmış oldu. 25 Mart tarihinde gerçekleşen etkinlikte, Türkiye'nin tek Bu coşku ve yüksek katılımla yaz boyunca spor Zumba Master Trainer’ı ve ZES’i olan Didem Zeybek seansları MaviBahçe’de Club Sportiva eğitmenleri ile Latin danslarından ilham alan, bol kalori harcatan eşliğinde ziyaretçilere hareket dolu anlar yaşatmaya bir dans-fitness egzersizi olan Zumba ziyaretçiler ile devam edecek; yaz spor programlarında Pazartesi ve buluştu. MaviBahçe kent meydanında ziyaretçiler Çarşamba sabahları 09:30 – 10:30 arası, Perşembe Zumba ile hem dans ettiler hem eğlenerek kalori akşamı ise 19:30 – 20:30 arası tüm İzmirliler yaktılar. MaviBahçe’de spora davetli! 2 Nisan tarihinde son etkinlik olan KickBoks, Sadece anneler ve çocukları için ise Salı sabahları Türkiye’de ve Dünya’da çok sayıda şampiyonlukları olan, aynı zamanda Club Sportiva’nın kurucusu Deniz 09:30 – 10:30 arası MaviBahçe kent meydanında özel bir anne-çocuk seansı var! Fidan ile gerçekleştirildi. Farklı tekniklerin içinde yer

105

Kurumsal - magaza listesi.indd 105

29/04/16 17:18

MaviBahçe ve Gönüllü Kuruluşlar El Ele! MaviBahçe’de Bisikletliler çok rahat! Bisikletli ziyaretçilerimizin rahatça MaviBahçe’de vakit geçirilebilmesi için bisiklet park yerlerimiz kullanıcıların hizmetine sunuldu! Süslü Kadınlar Bisiklet Turu organizasyonu, bisikletizm gibi yaşam tarzını bisikletli bir hayat üzerine kurmuş olanların da talepleri ve park yeri dizaynı ile ilgili fikirleri göz önünde bulundurularak, MaviBahçe içinde bisiklet park alanları konumlandırıldı. İzmirlilere aşina oldukları “yaşam tarzını” sunacak olan MaviBahçe’de ziyaretçilerin, konforlu bir alışveriş deneyimi yaşamanın yanında, gerçekleştirilecek sanatsal ve kültürel etkinliklere katılmaları, Ege’nin özgün lezzetlerini tatmaları, ferah meydan ve teraslarda aileleri ve arkadaşları ile keyifli vakit geçirmeleri hedefleniyor.

MaviBahçe, kadınların toplumdaki önemini vurgulamak için harika bir fırsat olan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü bisiklet sürüş eğitimleri ile değerlendirdi. 5-6 ve 8 Mart tarihlerinde MaviBahçe kent meydanında bisiklete binmeyi öğrenmek isteyen kadınlar için Süslü Kadınlar Bisiklet Turu organizasyonu, Bisikletizm ve Karşıyaka Bisiklet Merkezi işbirliği ile bisiklet sürüş eğitimleri verildi. MaviBahçe’de tüm gün süren bisiklet sürüş eğitimlerinde 200’den fazla kadın bisiklete binmeyi öğrendi ve İzmir sokaklarında bisikletleri ile yerlerini almaya aday oldular. İzmir’de bisiklet kültürünü geliştirmek ve daha fazla bisikletliyi sokakta görmek için bu tarz projelere her zaman destek veren MaviBahçe katılımcılarına 3 gün boyunca yeni bir şeyi öğrenmenin heyecanını yaşattı. Sosyal sorumluluk projeleri ile çevreye ve hayvanlara verilen destekler bu kadarla da kalmayacak. MaviBahçe yemek alanında, tepsilerde kalan yemekler personeller tarafından ayrıştırılarak minik can dostlarımıza iletilmek üzere HAYTAP gönüllüleri tarafından teslim alınacak ve düzenli olarak barınaklara gönderilecek. Sürdürülebilir bir yaşam destekçisi olan MaviBahçe yeni projeleri ile yaşamın her alanında yerini almaya hazırlanıyor.

106

Kurumsal - magaza listesi.indd 106

29/04/16 17:18

Bisikletlere Bahar Geldi MaviBahçe’yi ziyaret eden tüm bisikletlere bahar temizliği yapıldı.16-17 Nisan tarihlerinde bisikletleri ile MaviBahçe’ye gelen bisiklet kullanıcılarını güzel bir sürpriz bekliyordu. Bisiklet kullanımının artacağı bahar aylarına bisikletlerin gıcır gıcır girebilmesi için MaviBahçe kent meydanında ücretsiz bisiklet bakımı ziyaretçiler için bisikletleri kullanıma hazırlamak için güzel bir fırsat oldu.

107

Kurumsal - magaza listesi.indd 107

29/04/16 17:18

YENİ AÇILAN MAĞAZA

H&M MaviBahçe’de İsveç’li büyük moda devi, İzmir MaviBahçe’de moda severler ile buluştu! Binlerce kişinin katılımı ile 6 Nisan saat 19.00’da coşkulu bir açılış eşliğinde MaviBahçe ziyaretçileri ile buluşan H&M, İzmirliler tarafından yoğun ilgi ile karşılandı. Ekonomik ve kaliteli ürünleri ile beğeni toplayan marka MaviBahçe’de ilk gün heyecanını uzun süre yaşatacağa benziyor.

FratellI La Bufala-MaviBahçe Lezzet Tecrübesi Artık İzmir’de Fratelli La Bufala-MaviBahçe, VIP açılış daveti İzmir cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin katılımı ile gerçekleşti. Türkiye’deki ilk restoranını 2008 yılında İstanbul’da açan, yeni nesil Napoli mutfağının en iyi yorumcusu Fratelli La Bufala; şimdi de İzmir’de geleneksel lezzetleri ve rahat ortamıyla keyifli bir İtalyan serüveni sunuyor. Napoli bölgesinin gerçek gurme pizzası ve her sezon geleneksel ürünlerle hazırlanan lezzet standartlarının İzmir’deki ilk ve tek temsilcisi Fratelli La Bufala-MaviBahçe seçkin dekoru, terası, her ay seçkin mevsim sebzeleri ve iyi ürünlerle sipariş anında taze pişirme prensibi ile sunduğu menüsü ile iddialı.

108

Kurumsal - magaza listesi.indd 108

29/04/16 17:18

MAVİBAHÇE MAĞAZA LİSTESİ Mağaza İsimleri

Mağaza TelefoN

%100 RESTORAN&CAFÉ 0232 502 15 33 06 PASTANESİ 0232 382 06 06 ACCESSORIZE 0232 463 47 96 ADABEYİ 0232 290 96 06 -375 87 28 ADİDAS 0232 502 16 22 ADL 0549 748 26 48 ADORE OYUNCAK 0232 502 15 46 ALAÇATI MUHALLEBİCİSİ 0232 502 24 69 ALDO 0232 562 15 86 ALIN’S 0232 502 29 99 ALSANCAK UNLU MAMULLERİ 0232 502 15 49 ALTINYILDIZ CLASSICS 0232 328 24 03 ARBY’S 0232 370 38 91 ATASAY 0232 502 17 67 ATASUN 0232 502 16 10 ATELIER REBUL 0232 502 11 69 AYAKKABI DÜNYASI 0232 502 16 34 B&G 0232 502 15 79 BABYBOOM 0232 502 17 35 BAL KIDS 0232 502 16 62 BAMBİ 0232 324 49 44 BARÇIN 0232 502 17 47 BAYDÖNER 0232 502 15 56 BAYRAM BAL KUAFÖR 0232 502 16 62 BEEVES BURGER&STEAKHOUSE 0232 502 15 50 BERNARDO 0538 407 15 06 BEST COFFEE SHOP 0232 502 17 29 BEYMEN 0232 502 17 45/46 BEYMEN CLUB 0232 502 17 24 BHU 444 42 48 BIG CHEFS 0232 502 15 83 BILSTORE 0232 502 15 75/76 BIEV 0232 502 15 89 BISSE 0530 404 04 53 BLACKSPADE 0232 502 10 44 BLUESKY (KURU TEMİZLEME) 0532 158 19 39 BREEZE BRASSERIE (BEYMEN CAFE) BURGER KING 0535 869 90 67 CACHAREL 0232 502 17 55 CAMPANOLA 0232 502 15 63 CAMPER 0232 502 17 13 CARTER’S 0232 502 16 76 CHAKRA 0232 235 08 77 CINEMAXIMUM COFFEESHOP COMPANY 0232 502 16 60 COLIN’S 0232 502 16 65 COLUMBIA 0232 502 17 54 COQUET 0232 502 18 06 CROCS 0232 502 16 93 ÇİFT GEYİK KARACA 0232 324 25 97 D&R 0232 371 14 15 DANTELL 0232 502 24 44 DEFACTO 0232 501 32 76 DEFNE AĞACI 0232 373 13 74 DEMLİK 0232 324 55 95/0232 324 55 05

Mağaza İsimleri DERİ-İŞ DERİMOD DESA DETAILS DTS DEXTER DIESEL DIVARESE DOGO DORA DÜKKAN LEYLA ECZANE ELLE ELMA GIDA EMO OPTİK ENGLISH HOME ESSE EYE FRIEND OPTIK FABRİKA FAVORİ FENERIUM FLORMAR FOREVER NEW FRATELLI LA BUFALA FRIENDS&BURGERS FUN TIME FURLA & VETRINA G-LINGERIE GLORIA JEANS COFFEE GNC GRATIS GUSTO GÜNKUT SAAT H&M HAYAL KAHVESİ HELLO SWEETIE HERRY HOTİÇ HUMMEL IMAGINARIUM İKİ SATIR İNCİ İPEKYOL JUMBO KAHVE DURAĞI KARACA KASAP DÖNER KEMAL TANCA KENT OPTİK KEPLER SOCIAL HOUSE KFC KIEHL’S KIRÇİÇEĞİ KİĞILI KİP KOM

Mağaza TelefoN 0232 364 37 78 0232 502 10 47 0232 502 15 73 0232 502 17 79 0232 324 69 05 0232 502 11 65 0232 502 17 61 0232 502 16 35 0232 330 77 00 0232 362 66 11 0232 324 16 56 0232 502 17 51 0232 502 15 56 0232 502 15 64 0232 434 00 25 0232 502 15 80 0232 502 11 63 0232 453 23 12 0232 502 16 57 0232 502 16 36 0531 104 47 51 0232 502 16 21 / 0530 902 11 62 0232 502 27 72 0232 502 25 19 0232 502 23 54 0232 505 15 52 0232 502 17 78 0232 502 14 48 0232 502 16 77 0232 502 15 88 0232 502 17 76 0232 502 20 56 0232 502 25 81 0232 502 14 43 0232 502 17 50 0232 442 07 07 0232 502 15 53 0232 363 65 30 0232 502 17 98 0232 502 16 19 0533 701 89 86 0232 502 26 02 0232 502 16 28 0232 363 32 16 0232 324 35 84 0232 502 17 84 0232 502 25 29 0232 274 04 46 0850 221 34 97 0232 274 04 46 0232 502 18 13 0232 502 15 57 0232 502 16 81

Kurumsal - magaza listesi.indd 109

29/04/16 17:18

MAVİBAHÇE MAĞAZA LİSTESİ Mağaza İsimleri KONYALI AHMET USTA KOTON KÖFTECİ RAMİZ KRYOLAN LC WAIKIKI LG LINENS L'OCCITANE LTB LUFIAN MAC MACARONI EXPRESS MACRO CENTER MALATYA PAZARI MANGO MARKS&SPENCER MARMARİS BÜFE MIDPOINT MATCH MC DONALD’S MERT OPTİK MIDPOINT MISIRLI MİNİPİCCO MR. KUMPİR MUDO COLLECTION MUDO CONCEPT NARS NETWORK NEW BALANCE NG STYLE NINE WEST NOVAR ESTETİK NSA OPTİK ORTOPEDİA ÖZSÜT PANÇO PAŞABAHÇE PENTİ PİZZA PİZZA POLO GARAGE POPEYE’S PRIVE PUPA QUIKSILVER RELAX MODE ROCKPORT ROMAN ROSSMANN SAAT&SAAT SAMSUNG SARAR SBARRO

Kurumsal - magaza listesi.indd 110

Mağaza TelefoN 0232 502 23 13 0232 502 17 62 0232 323 46 46 0232 502 15 43 0232 502 16 46 0232 278 78 53 0232 502 17 69/0232 502 17 88 0232 502 16 05 0232 502 25 22 0232 502 16 80 0232 453 97 85 0232 324 78 16 0850 229 28 88 0232 502 14 45 0232 324 03 11 0232 502 28 38 0232 502 18 05 0544 339 14 06 0232 502 15 40 0532 111 63 78 0232 502 18 05 0232 502 15 90 0232 502 22 02 0232 502 15 44 444 68 36 444 68 36 0232 502 15 71 0232 502 16 78 0232 502 17 11 0232 369 99 15 0232 502 16 01 0232 502 16 58 0232 502 14 56 0232 375 92 59 0232 502 26 66-67 0232 290 35 97 0850 206 48 70 0232 502 15 36 0533 926 01 54 0232 502 15 77 0530 828 77 05 0232 502 15 51 0232 502 16 61 0531 370 09 95 0232 502 17 96 0232 502 11 68 0232 502 15 10 0232 502 16 86 0232 502 15 59 0232 502 15 37 0232 502 16 20 0530 780 90 57

Mağaza İsimleri SCHAFER SEGAFREDO SEVIL SIEMENS SILK&CASHMERE SIR WINSTON TEA SISLEY GLOCAL SİNİ BÖREK SKECHERS SNEAKS CLOUD SO CHIC SOOBE SPORTHINK STARBUCKS SUBWAY SUNGLASS HUT SÜVARİ SWAROVSKI ŞEKERİM TANTITONI TAVUK DÜNYASI TEKİN ACAR TEKNOSA TEMİZOCAK TEPE HOME TERZİ’M SEZEN THE FIX TOMMY HILFIGER TOYZZ SHOP TRUNK&CO TURKCELL TÜZÜN TÜRK TELEKOM TWIST U.S.POLO USTA DÖNERCİ VAKKO BUTİK VAKKORAMA VEPA 62 VICCO VICTORIA’S SECRET VIP PLATİN VIP PLATİN (OTO YIKAMA) VODAFONE W COLLECTION WAFFLE ART WAFFLE'CI AKIN WINE&CIGARS WOK TO GO YALI SPOR KIDS YARGICI YVES ROCHER

Mağaza TelefoN 0232 502 16 09 0232 502 28 29 0232 251 73 90 0533 704 66 44 0232 324 51 10 0232 275 55 90 0232 502 11 67 0232 502 27 29 0232 502 15 94 0232 502 17 08 0232 324 64 34 0850 200 12 57 0232 502 24 94 0232 453 52 87 0232 324 13 26 0232 363 40 33 0232 290 04 72 0232 502 17 74 0232 502 16 55 0232 502 17 92 0232 50224 74 0232 502 16 82 0232 324 04 15 0232 239 62 98 0530 121 56 77 0232 502 20 58 0232 453 30 29 0232 502 16 47 0232 502 05 07 0232 502 14 47 0232 324 45 44 0232 502 16 15 0232 502 14 51 0530 780 90 56 0232 241 15 56 0232 241 14 42 0232 502 16 56 0232 329 63 38 0232 376 18 66 0232 376 18 66 0232 241 14 60 0553 663 00 35 0232 502 26 27 0232 505 28 28 0232 502 16 83 0232 502 15 97 0232 502 16 12

29/04/16 17:18

Kurumsal - magaza listesi.indd 111

29/04/16 17:18

Kurumsal - magaza listesi.indd 112

29/04/16 17:18

Kurumsal - magaza listesi.indd 113

29/04/16 17:18

Kurumsal - magaza listesi.indd 114

29/04/16 17:18

/mavibahce

Kurumsal - magaza listesi.indd 115

29/04/16 17:21

BYMCLUB_MAVIBAHCE_235X300.pdf

06/04/16

16:49

CMY

Kurumsal - magaza listesi.indd 116

29/04/16 17:21