MEHMET KALYONCU portfolyo
ağustos 20 1 1
CV EĞİTİM
Yıldız Teknik Üniversitesi
2010-2014
Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü GPA: 3.12
Ilinois Institue of Technology - Instituto de Empresa
Temmuz 2011
Atlas on Density
Architectural Association
Haziran 2011
Summer Make at Hooke Park
University of Oxford
Temmuz 2009
St. Hugh’s College Summer School
Ümraniye Anadolu Lisesi
DENEYİM
One Young World
2006-2010
2011
Türkiye Delegesi - Zürih
Young Guru Academy
2010 - ........
Gönüllü Moderatörlük
SERTİFİKALAR
Thames Valley University, London College of Music Sınavları
2010
Pianoforte Seviye 6
Total Immersion Yüzme Atölyesi
2010
Yürütücü TI Koçu : Pawel Lewicki
Thames Valley University, London College of Music Sınavları Pianoforte Seviye 4
1
2009
CV SEMİNER VE KONFERANSLAR
İnovasyon Konferansı
Mayıs 2011
Yapı Endüstri Merkezi - İstanbul
Değişim Liderleri Zirvesi
Mart 2011
İstanbul Dünya Politik Forumu - İstanbul
Yeşil Enerji Konferansı
Mart 2011
Yapı Endüstri Merkezi - İstanbul
Avrupalı Genç Girişimciler Semineri
Kasım 2010
Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi - Brüksel
Ma Yansong Konferansı
Kasım 2010
Yapı Endüstri Merkezi - İstanbul
Geleceğin Yapı Teknolojileri Konferansı
Eylül 2010
Yapı Endüstri Merkezi - İstanbul
EK BİLGİLER
Yabancı Dil İngilizce - İleri Seviye
Bilgisayar Programları MS Office AutoCAD Adobe Photoshop Adobe Illustrator Adobe Indesign Google Sketchup
İLETİŞİM
e-mail mkalyoncu.07@gmail.com
2
indeks
3
1
Deneme
2
Shell
3
Kent duvarı
4
Kent sahnesi
5
Konser salonu
6
Yazlık konut
7
Voyager
8
Balon deneyleri
9
Fotoğraflar
sayfa 5
sayfa 11
sayfa 17
sayfa 22
sayfa 29
10
sayfa 33
sayfa 41
sayfa 47
sayfa 53
Diğer Çalışmalar sayfa 59
4
1 Deneme
Brunelleschi neden antik roma kalintilarindan ilham aldĹ ? St. Hugh’s College Summer School University of Oxford
2009
6
Deneme Brunelleschi neden antik Roma kalıntılarından ilham aldı ve bu etki eserlerine nasıl yansıdı ? İnsanoğlu dünya tarihi boyunca sürekli farklı şeyler bulmaya, fark yaratmaya, keşfetmeye çalışmıştır. Bu insan doğasının bizi keşfetmeye ve icat etmeye yönlendirmesinin sonucudur. Kimi zaman insanlar geçmişten öğrenmek için kendinden öncekileri ve çalışmalarını incelemişlerdir. Benim görüşüme göre bu Brunelleschi’nin izlemiş olduğu yöntemdi. Bu yazımda Brunelleschi’nin neden antik Roma kalıntılarını incelediğini ve bunun sonuçlarını eserlerine nasıl yansıttığını anlatmaya çalışacağım. Ama kısaca şunu söyleyebilirim; Brunelleschi on beşinci yüzyıl insanlarının ihtiyaçlarına karşılık veren yeni bir stil yaratmayı ve daha önceden yapılmamış olanı yapmayı arzu ediyordu; Santa Maria del Fiore’nin kubbesini inşa etmek gibi. Bu etkenler Brunelleschi’yi klasik antikiteyi analiz etmeye sürüklemiştir. Brunelleschi Rönesans mimarisinin kurucusu olarak kabul edilir ama Rönesans mimarisi nedir? Rönesans Mimarisini bu yazının amacı için tanımlamakla işe başlayacağım. Rönesans on dördüncü ve geç on altıncı yüzyıl arasında yer alan bir dönemdir. Kelime köken olarak yeniden doğuş anlamına gelen İtalyanca “rinascimento” sözcüğüne dayanır. Rönesans doğduğu Avrupa toplumlarını ve bütün dünyayı etkileyen birçok olayın, yeniliğin oluştuğu dönemdir ama tabi ki bizi ilgilendiren Rönesans Mimarisi olacaktır. Temel olarak Rönesans Mimarisini şöyle açıklayabiliriz; eğer bir yapı on dördüncü, geç on altıncı yüzyıllar arasında inşa edilmiş ve Vitrivius’un “Mimarlık üzerine on kitap” isimli kitabında bahsettiği gibi klasik düzene uygun kolon, plaster, alınlık, kemer, kubbe saçaklık gibi mimari elemanlar içeriyorsa bu binayı Rönesans Mimarisinin bir örneği olarak nitelendirebiliriz. Dediğim gibi Rönesans yeniden doğuş anlamına geliyor. Rönesans kelimesinin anlamı bize şunu ima ediyor; Rönesans klasik dönem mimarlarının fikirlerinin ve pratiklerinin kasıtlı olarak canlandırılmasıdır.Her ne kadar bir dönemi kesin iki tarihle sınırlandırmak doğru olmasa da şöyle bir tanımlama da yapılabilir; Rönesans Mimarisi iki kubbenin yapımı arasında yer bulmuştur Brunelleschi’nin Santa Maria de Fiore’si ve Michelangelo’nun St. Peters’ı .Michelangelo ile birlikte Rönesans neredeyse sonuçlanmıştır ama aynı zamanda Barok Carlo Moderno’nun Roma’da inşa ettiği S. Susana ile duyurulmuştur bile. Rönesans Mimarisi kimi zaman bazı insanlar tarafından anlaşılması zor olarak nitelendirilmiştir. Çünkü Rönesans Mimarisini anlamak için bazen Rönesans toplumunun sanatı nasıl algıladığını bilmemiz gerekebilir.
7
MichealBaxandall’ın “ThePeriodEye” adlı eserine göre; “Rönesans toplumu bireyleri bir sanat eserini incelemeden önce hazırlanırlardı çünkü halk arasında kültürlü insanların tablolar, sanat eserleri hakkında yorum yapması ve zevk sahibi olması beklentisi vardı. Rönesans insanı bir obje için söz söyleme baskısı altında olan insandır” Ben bu noktada Baxandall’a katılıyorum. Baxandall Rönesans insanlarının sanata eleştirel yaklaştığından bahsediyordu bu da dönemin insanlarının temyiz yeteneğinin olması gerektiği anlamına geliyor. Bu beklenti Rönesans insanın açık fikirli ve eleştirel olmasını sağlamıştır. Bu yüzden Rönesans toplumunun bireyleri dünyanın herhangi bir yerinde açığa çıkmış bir akımı koşulsuz kabul etmiyor önce gözden geçiriyorlardı. Şunu söyleyebiliriz ki ne Brunelleschi ne de Floransalılar Gotik stilini hoş karşılamıştır bu yüzden Brunelleschi Floransalıların ihtiyaçlarına ve beklentilerine karşılık veren yeni bir tarz bulmayı arzuluyordu; bu onu Roma’ya seyahat etmeye ve antik Roma kalıntılarını incelemeye sevk etti. San Giovanni vaftiz evine yeni bronz kapılar yapmak üzere yapılan Burnelleschi’nin de katıldığı yarışma sonucu yetkilendirilen Lorenzo Ghiberti’ye minnettar olmalıyız. Çünkü bu yarışmayı kaybetmek Brunelleschi’nin mimarinin heykeltıraşlıktan ya da resimden insanlık için daha faydalı olduğunu düşünmesine neden olmuştur. Bu yüzden arkadaşı Donatello ile birlikte antik Roma kalıntılarını incelemek için Roma’ya seyahat etmiştir. Aynı zamanda çoğu Rönesans insanında olduğu gibi Brunelleschi’nin de Klasik dönemdeki edinilen başarıyı yakalamak istemesi onu kalıntıları analiz etmeye San Giovanni’nin bronz kapısı sürüklemiştir. Brunelleschi ve Donatello zaman ve paralarını kısmaksızın çalışmalara devam ettiler ve Roma’da ziyaret etmedik yer bırakmadılar. Brunelleschi bütün antik tonozları çizdi ve not aldı ve Pantheon gibi yapıların yapımı sırasında karşılaşılan zorlukları düşündü. Aslında Brunelleschi için Klasik Mimari’nin strüktür sistemlerini algılayan ve bu ilkeleri modern zamanın ihtiyaçlarına uygulayan ilk kişi diyebiliriz.
Deneme Çünkü o zamanda daha hiç kimse muazzam Roma tonozlarının ve kubbelerinin nasıl inşa edildiğini anlamaya çalışmamıştı bu yüzden Brunelleschi kalıntılar arasında kendisine sürekli daha kimsenin çözmeyi aklından geçirmediği sorular soruyordu. Brunelleschi’nin Klasik Antikiteye olan ilgisini buluşu olan perspektiften de anlayabiliriz. Perspektifin Rönesans Mimarisi için önemli olduğunu “The Architecture of Brunelleschi and TheOrigins of Perspective” (Brunelleschi’nin mimarisi ve perspektifin kökeni) adlı kitabında Giulio Carlo Argan şöyle belirtiyor; “Perspektifin bulunması ve klasik antikitenin keşfedilmesi: bu iki gelişme Rönesans’ın başlangıcına sebep olmuştur”. Aslında perspektif ilk defa artistik amaçlar için M:Ö: beşinci yüzyılda Antik Yunan’da skenografi adı verilen tiyatral malzemelerin hazırlandığı sanat dalında derinlik hissi vermek için kullanılan düzlemlerin oluşturulmasıyla kullanılmıştır. Öyle görünüyor ki Brunelleschi Antik Roma’yı incelediği gibi Antik Yunan’ı da incelemiş ve kullandıkları metodu geliştirmeye çalışmıştır. Brunelleschi günümüzde hala sanatçılar tarafından faydalanılan perspektifin geometrik kurallarını göstermek için Floransa’daki birçok binanın taslağını çizip gökyüzünü boyamak yerine o bölgeyi cilalanmış gümüşle kaplamıştır. Binanın taslağının çizimini tamamladığında Brunelleschibütün geriye doğru düşen çizgilerin tek bir noktada birleştiğini far etmiştir, bu nokta “yok olma noktası” olarak adlandırılır. İşte bu yok olma noktasından Brunelleschi bir delik açmış ve resmin arka yüzünden diğer eliyle tuttuğu aynaya bakmıştır. Resimden aynaya yansıyan görüntü Brunelleschi’nin o binayı çizerken durduğu yerden gördükleriyle aynıdır. Antik Yunanlıların ve Brunelleschi’nin kullandıkları metodlar arasında temel fark yok olma noktalarının sayısıdır. Antik Yunan’da her obje ayrıca görüntülenir ve her objeye tek bir yok olma noktası verilirdi.
Brunelleschi’nin kendi mimari prensiplerinin açıkça görülebildiği ilk hakiki Rönesans çalışması bir kimsesizler yurdu olan “Ospedale degli Innocenti” dir. Bu binanın en önemli yeri “loggia” adı verilen sundurma kısmıdır. Bir kişi bu bölümdeki kemer ve tonozlara dikkatlice baktığında klasik antikiteden köken almış birçok yeni elemanı sunduğunu görebilir. “loggia” yarım dairelik kemerlerden, onların üzerinde yatay olarak uzanan saçaklıktan ve kolonlar tarafından taşınan mini kubbeler içeren tonozlardan oluşur. Kemerlerin tepe noktası bir Gotik kemerdekinin aksine kusursuz bir yarım daire oluşturmak için üçgen şeklinde değil düzdür. Aynı zamanda kolonlar ve başlıkları korent düzenine göre tasarlanmıştır. Kemerlerin üzerinde bulunan saçaklık kolonlar tarafından taşınan ve binanın sonlanmasıyla birlikte aşağı doğru kıvrılan saçaklığın en alttaki bileşeni olan pervaz tarafından desteklenir. Bu Brunelleschi’nin kendi mimari stilinin örneklerinden biridir. Belki de Brunelleschi kimsesizler yurdunu inşa ederken Roma’daki Coliseum’dan ilham almış olabilir. Çünkü Coliseum’u incelediğimizde bu yapıda da saçaklığın yatay bir şekilde kemerler tarafından desteklendiğini görürüz. Ayrıca Coliseum’un en üst katında korent düzeninde kolonların kullanıldığını görürüz. “OspedaledegliInnocenti” kimsesizler yurdu aynı zamanda kesin bir orana sahiptir. Örneğin kolonların yüksekliği yarım çember şeklindeki kemerlerin çapın eşittir. Oran Brunelleschi’nin mimari stilinin karakteristiklerinden biridir.
Ospedale Degli Innocenti
8
Deneme Brunelelschi’nin yapılarından klasik antikitenin sanatsal etkisiyle birlikte teknik olarak da etkisini görebiliriz. Brunelleschi Santa Maria del Fiore’nin kubbesini inşa ederken birçok problemle karşı karşıya kalmıştır bunlardan birisi de kubbeyi iskele kullanmadan inşa etmek zorunda olmasıdır. Merkezleme ve iskele kullanmadan inşa etme probleminin çözmek için Brunelleschi kubbeyi yatay katmanlar halinde aynı zamanda bir dış ve bir iç olmak üzere iki tabakadan oluşturarak inşa etmiştir. Yatay katmanlardan her biri bir öncekine bağlanmaktadır yani her katman hem kendi ağırlığını taşıyacak hem de üstündeki katmanı taşımaya yardımcı olacak kadar kuvvetlidir. Katmanlar üst üste gelerek çemberi kapatır ve kubbeyi oluştururlar. Aynı zamanda duvar işçiliğinde balıksırtı deseninin kullanıldığını görüyoruz. Bana kalırsa bunların tümünü Brunelleschi Roma’da kaldığı sırada Pantheon ve diğer yapıları inceleyip bunlardan esinlenerek gerçekleştirdi. Özetlemek gerekirse Brunelleschi’nin Antik Roma kalıntılarını incelemesinin sebebi bence çok açık; Brunelleschi daha önce yapılmamış olanı yapmak istiyordu aynı zamanda merak ediyordu ve Antik Roma kalıntılarının sırlarını çözmeyi arzu ediyordu bu yüzden Roma’ya yöneldi ve klasik antikitenin yeniden doğuşunu gerçekleştirdi.
9
BİBLİYOGRAFYA • • • •
TheFlorentineEnlightment 1400-50, George Holmes TheItalianRenaissance, Werner L. Gundersheimer The Architecture of TheItalianRenaissance, Peter Murray Brunelleschi’nin Kubbesi, Ross Kıng (Çeviren:Belkıs Dişbudak)
10
2 Shell
1:1 ölçekli fiziksel prototip projesi Yıldız Teknik Üniversitesi
11
2010
12
Shell Bu proje ile amaçlanan kurala dayalı tasarım anlayışı ile hareket ederek belirli bir hacim için kapatıcı bir yapı tasarlamak ve onu inşa etmekti. Shell birbirinin aynısı 8 komponentten oluşmaktadır. Her komponentin bükülme açısı farklı olduğundan iç içe geçebilmektedirler.
13
Shell
Tasarım aşamasında farklı ölçeklerde farklı malzemelerle yapılmış maketlerden ve üç boyutlu modelleme programlarından faydalanıldı.
Farklı malzemelerin bükülme etkisine reaksiyonları analiz edilerek optimum bükülme açıları ve en uygun malzeme seçildi. Shell projesinde komponentlerin üzerindeki levhalar hareket ederek doğal havalandırma ve ışıklandırma sağlayabilmektedir 14
Shell Yapım aşamasında cnc tezgahı kullanıldı. Modüler bir şekilde yapılarak zamandan ve işgücünden kazanç sağlandı.
15
Shell Shell’de bulunan led şerit aydınlatma elemanları sayesinde istenildiği zaman ışıklandırılabilmektedir
16
3 Kent Duvarı
Tophane için çok fonksiyonlu kent duvarı projesi Yıldız Teknik Üniversitesi
17
2011
18
Kent Duvarı Tophane için tasarlanmış olan proje oturma grupları, saat, reklam panosu, yeşil alan, atık kutusu gibi çok fonksiyonlu bileşenlerden oluşmaktadır.
Organik tasarım
Gece Aydınlatılan Dinamik Desen Çöp Kutusu Saat Birbirinden Bağımsız Oturma Grupları
19
Kent Duvar覺
Maket
20
Kent Duvar覺
21
Kent Duvar覺
22
4
Kent Sahnesi
Kenstsel kullanım için tasarlanmış kent sahnesi projesi. Yıldız Teknik Üniversitesi
23
2011
24
Kent Sahnesi
Yapı dinamik formu sayesinde etkinlik alanına kendiliğinden dikkat çekmektedir.
25
Kent Sahnesi
Geriye doğru yerleşmiş elemanlar sayesinde sahne daha geniş bir açıdan takip edilebilmektedir
Maket
26
Kent Sahnesi
Aynı tasarım anlayışıyla tasarlanan bu yapı ise hem pazar alanlarında stand olarak hem de geçici etkinliklerde kullanılabilir.
Yapı aynı zamanda kullanıcıya depolama alnı da sunmaktadır
27
28
5
Konser Salonu
Cep sineması, sergi salonu ve konser salonundan oluşan kompleks Yıldız Teknik Üniversitesi
29
2011
30
Konser Salonu Her konser salonunda sahneden arka sıralara doğru olan eğim etkisi bu yapının tasarımında belirleyici bir rol oynamıştır. Binanın tasarımı aynı etkinin dışarıdan da okunabilmesini sağlamaktaadır.
31
Konser Salonu
32
6
Yazlık Konut
Burgazada’da 3 kişilik bir aile için yazlık konut projesi. Yıldız Teknik Üniversitesi
33
2011
34
Yazl覺k Konut
35
Yazl覺k Konut
36
Yazlık Konut
Yapı bulunduğu eğimli arazinin avantajlarını kullanacak ve ona uyum sağlayacak şekilde tasarlanmıştır
Parça - Bütün İlişkisi
37
Yazl覺k Konut
38
Yazlık Konut
Giriş Kat
39
1. Bodrum Kat
Zemin Kat
2. Bodrum Kat
Yazlık Konut
Kesit
Kesit
Görünüş
Görünüş
40
7
Voyager
İngiltere Dorset’te kule, oturma grubu ve patika projesi. Architectural Association SummerMake at Hooke
41
2011
42
Voyager Bu proje Dünyanın dört bir yanından gelen 20 öğrenci ile birlikte 2 hafta içerisinde tasarlanıp inşa edilmiştir. Oturma grupları 20-25 kişiye otruma alanı sağlamaktadır.
43
Oturma gruplarının karşısındaki kule ise kullanıcıya bambaşka bir deneyim sunmaktadır. Kule ve oturma grupları arasındaki patika ise bu ikisini eğlenceli ve yine unutulmayacak bir deneyim sağlayarak birleştirmektedir.
Voyager
Yapım aşamasından bir görüntü
44
Voyager
Sadece vücut ağırlığı geriye doğru verilerek oturma elemanlarını yatar pozisyona getirmek mümkün
45
Proje alanından gece görüntüleri
Voyager
İnsanların yapı ile etkileşimleri 46
8
Balon Deneyleri
İspanya Madrid’de insanların balonlarla etkileşimi üzerine deneyler Ilınois Institue of Technology - Instituto de Emprasa Yaz Okulu
47
2011
48
Balon Deneyleri Bu deneyde katılımcılardan en önemli buldukları probleme aldıkları balonu yerleştirmeleri beklenmektedir. Bu deney bir nevi anket yapmanın eğlenceli bir yoludur.
Sorunlar
Çevre
Ticari alanlar
Spor alanları
Kültürel alanlar
Sorun 1
Sorun 2
Sorun 3
Sorun 4 Oy balonları
49
Balon Deneyleri
Balon sekseği deneyinde insanlara sokakta her gün karşılaşamayacakaları eğlenceli bir deneyim yaşatmak amaçlanmıştır.
50
Balon Deneyleri Bu deney sayasinde sıralı bir şekilde dizilmiş olan balonlar kendiliğinden şehir içinde dolaşmış olacaklar. Katılımcılardan beklenen en öndeki balonu en arkaya taşımaları.
51
Balon Deneyleri Yapılan tüm deneylerin sunumu da bir deney haline geldi. Sunumun yapılacağı salona girmek isteyen izleyicilerin balon kolonları arasından geçmesi gereken bu deneyde her katılımcı balon deneyimi yaşadı. Katılımcıların salona girerken çekilen fotoğrafları sunumun sonuna eklendi.
52
9
Fotoğraflar
Dünya’nın çeşitli yerlerinde çektiğim fotoğraflar
53
54
FotoÄ&#x;raflar
55
FotoÄ&#x;raflar
56
FotoÄ&#x;raflar
57
FotoÄ&#x;raflar
58
10 Diğer Çalışmalar
Maket ve eskiz gibi diğer çalışmalar
59
60
Diğer Çalışmalar
61
Kule Tasarımı
Diğer Çalışmalar
Köprü Tasarımı
62
Diğer Çalışmalar
Eskiz Çalışmaları
Ayasofya Strüktür Maketi 63
64