Forum Gazetesi

Page 1

Gül: “Bu olay kesinlikle sineye çekilmeyecektir'' Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye'nin Türk askeri uçağını düşürmesine ilişkin, ''Kesinlikle bu olay sineye çekilmeyecektir'' dedi. Türkiye ile Suriye arasında yaşanan gerginliğin zirvede ele alınıp alınmadığının sorulması üzerine Gül, bu konunun bu zirvede hiç ele alınmadığını, bu zirvenin konusu olmadığını, bunun ekonomik işbirliğiyle ilgili bir zirve olduğunu söyledi.

Turkish American Newspaper Year 9

Issue 149

June 29, 2012

Semi monthly

$ 1.00

Detaylı haber

17.

sayfada

Erdoğan: “Suriye cevabını alacak” “Hiç kimse Türkiye’nin gücünü sınamaya kalkmasın”

Ayrıntılı haber

17.

sayfada

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin sınırları zorlanacak, dostluğu ya da husumeti test edilecek bir ülke olmadığını belirterek, ''Eğer bunu bugüne kadar anlamayanlar varsa, biz hiç tereddüt etmeden Türkiye'nin sınanamayacağını, test edilemeyeceğini, çok açık, net ve kararlı şekilde ispat ederiz ve edeceğiz'' dedi.

Türk diasporasından yeni hedefler: 80 ülke 300 şehir Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Hedef 80 ülke 300 şehir. Bu faaliyetlerin hepsini de önümüzdeki bir yıl içinde uygulamaya koymayı hedefledik. Bu hedeflere ulaşmak istiyoruz'' dedi. Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye'nin 2023 hedefleri var. Dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasında olmak. Bu da sadece içerdeki güçle olmaz, dışardaki gücü içerdeki gücü birleştirmekle olabilir. İşte bunun adımlarını atıyoruz'' dedi.

Geniş haber

27.

sayfada



Upstate New York’ta

SATILIK EV

Upstate New York’ta Johnson City’de nezih bir mahallede 1.3 acres arsa üzerinde 2 yatak odalı, 2 garajlı, tamir gerekli 1 ailelik ev satılıktır.

Fiyat: $ 30,000 İlgilenenler:

862-262-2497



Sivrihisar’da Nasrettin Hoca Şenlikleri Eskişehir’in Sivrihisar İlçesi Nasrettin Hoca Beldesinde Nasrettin Hoca’nın 804. Doğum yıldönümü şenlikleri gerçekleştirildi. Nasrettin Hoca Beldesi Meydanında gerçekleştirilen şenliklere, Eskişehir Valisi Kadir Koçdemir, AK Parti Eskişehir Milletvekilleri Ülker Can, Salih Koca, CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, Eskişehir

Belediye Başkan Vekili Ertan Koşarsoy, İl Jandarma Komutanı Feyzullah Günay, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Nasrettin Hoca Belediye Başkanı Hüseyin İlhan, ilçelerin kaymakam ve belediye başkanlarıyla çok sayıda davetli katıldı. Şenliklerde, Eskişehir Büyükşehir Kültür Derneği Mehtaran Takımı, Eskişehir

Osmangazi Üniversitesi Kültür Sanat Bölümü Halk Müziği Korusu konserleri, Nasreddin Hoca fıkraları dramatize edildi. Restorasyonu tamamlanan Nasreddin Hoca Evinin gezilmesinin ardından katılımcılara geleneksel Nasreddin Hoca bulgur pilavı ve helva ikram edildi.

J.Jale Müminoğlu AA


6

SAĞLIK HABERLERİ

Güçlü hafıza için elma suyu

İSTANBUL - Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neriman İnanç, elma veya elma suyunun beyin hücrelerindeki toksik maddelerin sebep olduğu stres ve yaşlanmanın etkilerini azalttığını belirtti. İnanç, yaptığı yazılı açıklamada, anti oksidan özelliği bulunan elmanın, kalp damar hastalıkları, prostat kanseri, felç riskini azaltmanın yanı sıra Alzheimer ve Demans gibi beyin fonksiyonlarını etkileyen hastalıkları da büyük oranda önlediğini belirtti. Elma ve elma suyunda bol miktarda demir ve fosfor bulunduğunu kaydeden İnanç, ''Demir, beyin fonksiyonlarının faaliyetlerinde kullanılırken, fosfor ise zihinsel faaliyetlerin etkinliği için enzim yapısına katılıyor'' ifadelerini kullandı. İnanç, elma ve elma suyunda bol miktarda bulunan ve beyin faaliyetlerinde kullanılan en önemli minerallerden demirin beyinde pıhtılaşmayı önleyici özellik taşıdığını kaydederek, ''Elma veya elma suyu beyin hücrelerindeki toksik maddelerin sebep olduğu stres ve yaşlanmanın etkilerini azaltıyor'' görüşünü savundu. C ve E vitaminlerinin yaşlanma ve yaşlanma sonucu ortaya çıkan birçok kronik hastalıkla mücadele ettiğini ifade eden İnanç, elma ve elma suyunun güçlü bir hafıza için en önemli besinlerden biri olduğunu vurguladı. Prof. Dr. İnanç, elma suyu tüketen 21 Alzheimer hastası ile yapılan bir araştırmaya değinerek, elma suyu tüketen hastalarda, Alzheimer hastalarında sıklıkla karşılaşılan duygusal kaygı, ajitasyon ve kuruntunun yüzde 27 oranında azaldığına da dikkati çekti. (AA)




Türkiye geleceğe ''iyimser'' bakıyor

ANKARA - Türkiye'de gençlerin yüzde 42,9'u, yetişkinlerin de yüzde 42,2'si ülkenin beş yıl sonra ''ekonomik açıdan'' daha iyiye gideceğine inanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) genç-yetişkin, kadın-erkek özelinde derlediği, 5 yıl sonrasına yönelik Türkiye için değişim tahminlerine bakılırsa, hem genç nüfusun hem de yetişkin nüfusun önemli kısmı ekonomik açıdan, sosyal haklar ve özgürlükler, kamu hizmetlerinin sunumu ve devletin şeffaflığı bakımından ülkenin iyi yönde değişeceğine inanıyor. 15-24 yaş grubundaki gençlerin yüzde 42,7'si, yetişkinlerin de yüzde 39,5'i sosyal haklar ve özgürlükler bakımından iyi yönde değişim olacağını düşünüyor. Halkın, Türkiye'nin 5 yıl sonrasına yönelik değişim tahmini kadın-erkek ayrımında ele alındığında ise erkeklerin kadınlardan daha ümitvar oldukları görülüyor. AA



AMERİKA HABERLERİ

11

Türk girişimciler, New York'ta yabancı yatırımcılarla buluştu

NEW YORK - New York'un önde gelen Türk kamu görevlileri, iş adamları, girişimcileri, akademisyenleri ve yatırımcıları tarafından kurulan TürkTechNet (TTN) tarafından New York'a getirilen 10 başarılı Türk girişimci, yabancı yatırımcılarla buluştu. New York Başkonsolosu Levent Bilgen, New York Ticaret Ataşesi Serhan Kara, Ekonomi Ataşesi Ayşe Akkiraz Dağdur, Türk Amerikan Ticaret ve Sanayi Odası (TACCI) Başkanı Celal Seçilmiş, iş adamı Murat Aktıhanoğlu, Türkiye Ekonomi Bankası KOBİ Bankacılığı Pazarlama Satış ve Ürün Geliştirme Direktörü Devrim Ziya Tavil, METUTECH-BAN İş Melekleri Ağı İletişim Koordinatörü Sinem Ulutürk, 10 girişimciyle birlikte projeyle ilgili Türkevi'nde basın toplantısı düzenledi. New York Başkonsolosu Levent Bilgen, bu tür önemli projelerin son derece heyecan verici olduğunu belirterek projenin, beyin gücünü ticari kazanca döndürme amacını taşıdığını söyledi. New York gibi önemli bir dünya metropolünde ciddi bir kaynak imkanı olduğunu vurgulayan Bilgen, bu tür başarılı projelerin ABD'deki Türk toplumunun gücünü de artırdığını belirterek, ''Sizler başarılı oldukça bizim de işlerimiz daha kolay yürüyor'' dedi. Bilgen, Türkiye'nin gayri safi milli hasılasını son dönemde epey yükselttiğini ancak daha da artırmasında katma değerli ürünlerin büyük önemi olduğunu belirtti. Ticaret Ataşesi Serhan Kara da New York'un ''21. Yüzyıl Buluş Şehri'' olarak tanımlandığını belirterek, ABD'de ve özellikle de ''New York'ta önemli bir Türk beyin gücünün bulunduğunu'' anlattı. Kara, Türkiye'de teknoloji girişimciliğine yönelik giderek artan bir ilginin bulunduğunu, bu

SATILIK EV Upstate New York’ta Johnson City’de nezih bir mahallede 1.3 acres arsa üzerinde 2 yatak odalı, 2 garajlı, tamir gerekli 1 ailelik ev satılıktır.

Fiyat: $ 30,000 İlgilenenler: 862-262-2497

yüzden bu projenin temelini New York'ta attıklarını anlattı. TürkTechNet'in 4 temel hedefe yöneldiğini söyleyen Kara, bu hedefleri, ''yabancı sermayeye erişim'', ''Türkiye'de girişimcilikte zihin değişikliği yaratmak'', ''küresel pazarda rekabetçi olmak'' ve ''yüksek katma değerli ihracat yapmak'' olarak sıraladı. Projenin çok ilgi gördüğünü ve Türkiye'de 158 başvuru aldıklarını belirten Kara, çok zor bir elemeden sonra 10 girişimci şirketi belirlediklerini ve bu şirketleri New York'ta bir haftalık eğitim kampına aldıklarını ve sonunda da yabancı yatırımcılarla buluşturduklarını anlattı. Projeyi gelecek yıllarda da yılda iki kez devam ettirme niyetinde olduklarını belirten Kara, benzer etkinlikleri New York dışında San Francisco ve Chicago gibi kentlerde yapmayı planladıklarını dile getirdi. Projenin ana sponsorluğunu yapan TEB'in direktörlerinden Devrim Ziya Tavil de TürkTechNet projesinde yer almaktan büyük gurur duyduklarını belirtti. New York Ekonomi Ataşesi Ayşe Akkiraz Dağdur da teknoloji girişimcileri, akademisyenler, iş adamları ve devlet memurları olarak hep beraber çalışmanın ve sonuca ulaşmanın mutluluğunu duyduklarını ifade etti. TACCI Başkanı Celal Seçilmiş ise 10 girişimci firmanın Amerikalı yatırımcılara yaptıkları sunuşların, Türkiye'nin teknolojide nerelere geldiğini gösterdiğini, ayrıca ABD'de, hiçbir çıkar gözetmeden birikimlerini bu 10 girişimciyle paylaşan son derece önemli sayıda Türk girişimcinin ve iş adamının bulunduğunu söyledi. Girişimci ve iş adamı Murat Aktıhanoğlu da 3 ayda ABD'deki şirketler için yaptıkları eğitim kampını 1 haftada Türkiye'de seçilen bu 10 girişimci için düzenlediklerini, gelinen noktadan son derece gururlu olduklarını, bir sonraki projenin başlamasını sabırsızlıkla beklediklerini söyledi. (A.A)

FORUM GAZETESİ REKLAM & İLAN SERVİSİ

862 -262 -2497 201 - 204 - 9256 973 - 464 -8987 mehmetkachar@forumgazetem.com

FORUM

Advertising Manager

Mehmet Kachar

The Turkish-American Newspaper

mehmetkachar@forumgazetem.com

Publisher Murat Yeşil, Ph.D.

New York Advertising Director

Editor-in-Chief Fatih Yeşil

973-464-8987

Assistant Editor Sevinç Özbek Marketing Director İsmail Yeşil

973-445-6552 Sinan Gegre

Representatives Yıldız Gündoğmuş - Ankara Hayrettin Turan - İstanbul Feramiz Gökdemir - İstanbul Forum, The Turkish American Newspaper does not in way, shape or endorse, condone, or is responsible for any opinions, advertisements, misprints, typos and/or publication errors.

973 - 445 - 6552 info@forumgazetem.com ilan@forumgazetem.com 1199 Main Avenue Clifton, NJ 07011 FORUM - The Turkish-American Newspaper is published twice a month (24 issues each year) by FORUM Newspaper LLC at 1199 Main Avenue, Clifton, N.J. 07011. Application to mail at periodicals postage rate at Clifton, N.J., 07015-9998. POSTMASTER - Please send address changes to FORUM Newspaper LLC, 1199 Main Avenue, Clifton, N.J. 07011 Tel: 862-262-2497 973 - 573 - 0313 & Fax: 973 - 218 - 8440


Merhaba

12

Güçlü Türkiye’nin iletişim dili Her geçen gün gelişip büyüyen Türkiye, uluslararası alanda sözü geçer, tavsiyeleri dikkate alınır bir ülke haline geliyor. Ülke içinde ve dışında beklenmedik olumsuzluklar yaşanmadıkça da Türkiye’nin zirveye tırmanış yolculuğu devam edecek gibi görünüyor. Suriye sınırında bir uçağımızın düşürülmesi gibi olaylar can sıkıcı olabilir ama Ankara’nın uluslarası alanda kendine hedef aldığı noktaya varmadan önce zirveye tırmanış yolculuğunu sıkıntıya sokabilecek davranışlardan kaçınması gerekiyor. Bu tür davranışlar bu yönetimin dünya siyasi litaratürüne yazdırdığı iletişim dili modeline ters düşer. Bir başka deyişle Türkiye, uzak ve yakın komşularla iletişim kanallarını açık tutarak kurduğu olumlu ilişkileri bir anda tersyüz edebililir. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla ortaya çıkan jeopolitik boşlukları görebilen ve bu boşlukları doldurmaya başlayan Türkiye (1) başına iş açabilecek bir “göze göz, dişe diş hareketi”ne girişmemeli. Suriye’nin bir jetimizi düşürmesi olayına karşı Türkiye’nin karşı saldırıya geçmesi, ülke olarak hedef aldığımız, özlediğimiz güçlü Türkiye idealine ulaşmamızı engelleyebilecek hatta tümüyle uzun yıllar ötesine itebilecek olumsuz gelişmelere yol açabilir. Ama Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarına bakılırsa Türkiye, hamasi duygularla değil akılcı politikalarla Suriye yönetimininden bu küstahlığın hesabını soracak.. (2) “Erdoğan, Suriye’ye karşı bir operasyon yapmazsa Ortodoğu’daki imajı sarsılır,” yorumunu yapan The

Economist dergisi yazarları gibi savaş çığırtkanlarına rağmen Türkiye’nin aklıselim bir politika izlemeye devam etmesi memleketimizin derme çatma bir muz cumhuriyeti değil asırlarca dünyaya hükmetmiş devlet geleneğine sahip bir ülke olduğu tezinin ispatı olacaktır. (3) Türkiye’nin ekonomik alanda güçlenmesi ve bu kuvvetini dış politikasına güç veren bir enerji kaynağı olarak kullanmasının kendi coğrafi bölgesinde ve dünyada dikkatle izlendiği görülüyor. Biraz hayranlıkla ama çoğu kez kıskançlıkla... Sırtını Amerika’ya dayamış dünyaya meydan okuyan İsrail bile Ankara’nın dostluğunu tekrar kazanabilmek için medya aracılığıyla sıcak mesajlar göndermeye başlamış bulunuyor. Bu bağlamda geçen hafta Washington Institute adlı düşünce kuruluşunda verdiği konferansta Türkiye'nin artık bölgesinde bir süper güç haline geldiğini herkesin anlaması gerektiğini belirten İsrail Başbakan Yardımcısı Şaul Mofaz, ''Türkiye ile geçmişte olduğu gibi stratejik ilişkilerimiz olmalı. Artık geçmişi geride bırakıp geleceğe bakmalıyız'' şeklinde konuşuyor. (4) Bu gelişmeler, sahip olduğu gücü cüretle değil cesaretle kullanabilen Türkiye’nin, giderek gündem belirleyen bir ülke olarak dikkatleri üzerinde toplamaya başladığını gösteriyor. Ankara’da neler olup bittiği artık dünyanın ilgi ile izlediği konular arasına girmiş durumda. Dünya medya organlarında hemen her gün Türkiye ilgili haber ve yorumlar yeralıyor. Bu bağlamda İngiliz Financial Times (FT) gazetesi Türkiye'nin iç ve dış politikası ile ekonomisini değerlendirdiği özel ek yayımladı. "Yükselen Güç, Artan Sorular" başlıklı 4 sayfalık ekte, FT'nin Türkiye muhabiri Daniel Dombey, "Erdoğan döneminin Türkiye'ye refah getirdiğini ancak, siyasi sistemin modernleşmesi için çağrılar olduğunu" yazıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı "Türkiye'nin yakın tarihindeki en güçlü kişi" olarak tanımlayan Dombey,

SATILIK EV

Upstate New York’ta Johnson City’de nezih bir mahallede 1.3 acres arsa üzerinde 2 yatak odalı, 2 garajlı, tamir gerekli 1 ailelik ev satılıktır.

Fiyat: $ 30,000 İlgilenenler:

862-262-2497

2009'da İsviçre'deki zirve sırasında, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'le girdiği tartışmanın ardından Davos'a bir daha dönmeyeceğini söyleyen Erdoğan'ın bugün Davos'u ayaklarına getirdiğini söylüyor. (5) Türkiye’de eskiden dış politikayı yönetenler ve bu alanda uzman olduğunı iddia edenlerin sık sık söyledikleri gibi Türkiye’nin etrafı düşmanlarla çevrili değil ama Türkiye’nin gelişip güçlenmesinin komşularımız dahil bir çok ülkeyi rahatsız ettiği bir gerçek. Bu yüzden Türkiye’nin şimdiden önünü kesmek için farklı senaryolar uygulamaya konuluyor görüşünde olanlar var. Bu senaryolar yıllardır yazılıp çizilir ve Türk medyasına servis edilir. Medya organlarımız da günlerce bu senaryoları tartışır. Politik kahinler diye tarif edilebilecek bu kişi ve kuruluşlar tarafından kaleme alınan ve bilimsel gerçeklerden uzak bu senaryoları çok ciddiye almak yanlıştır. Özellikle de Türk dış politikasına yön veren kişi ve kurumlar çok iyi bilirler ki, bu senaryolar muhataplarına hedef saptırmak, en azından onları gerçekçi ilkelerden hayali bir ortama sürüklemek istemektedirler. Ancak bu senaryoların faydalı oldukları taraf da vardır. O da bu senaryoların karşıdaki oyuncuların hangi alanda hangi niyetle hareket ettiklerinin ipuçlarını vermesidir. Hem bu senaryolar en azından siyasi iletişim kanallarının açık tutulmasını sağlıyor, değil mi? Kaynaklar (1) Davutoğlu, Ahmet, Türkiye’nin Stratejik Bağlantıları ve Dış Politika Araçları- Stratejik Derinlik, pp 240, Küre Yayınları, 67. Baskı, İstanbul (2) Çetiner, Melda, “Başbakan Erdoğan, Türkiye sınırları zorlanacak, dostluğu ya da husumeti test edilecek bir ülke değildir'' Anadolu Ajansı, Genel Bülten, Ankara, 26.06.2012 (3) A.Z. How will Turkey react to the Syrian downing of their unarmed plane?, The Economist, London http://www.economist.com/blogs/newsbook/2012/06/turkish-politics (4) Toroğlu, Mehmet, İsrail Başbakan Yardımcısı Mofaz: ''Türkiye'nin bölgesinde bir süper güç haline geldiğini anlamalıyız'', Anadolu Ajansı, Dış Haberler,Washington, 20.06.2012 (5) Aral, Aslı, Financial Times'dan Türkiye eki, Anadolu Ajansı, Dış Haberler, Londra, 25.06.2012

TurkishSuperPages.com’dan Amerika’da Önemli Telefonlar Listesi T.C. Washington Büyükelçiliği T.C. Birleşmiş Milletler Temsilciliği T.C. New York Başkonsolosluğu T.C. New York Eğitim Ataşeliği T.C. New York Kültür ve Turizm Ataşeliği T.C. New York Ticaret Ataşeliği T.C. New York Ekonomi Ataşeliği T.C. New York Sağlık Ataşeliği T.C. New York Din ve Sosyal Hizmetler Ataşeliği T.C. New York Basın Müşavirliği KKTC - BM Temsilciliği T.C. Washington Büyükelçiliği T.C. Washington Silahlı Kuvvetler Ataşeliği T.C. Washington Basın Müşavirliği T.C. Washington Eğitim Müşavirliği T.C. Washington Ekonomi Müşavirliği T.C. Washington Ticaret Müşavirliği T.C. Washington Gümrük Müşavirliği T.C. Washington Kültür Tanıtma Müşavirliği T.C. Washington Büyükelçiliği Konsolosluk Şubesi T.C. Chicago Başkonsolosluğu T.C. Houston Başkonsolosluğu T.C. Los Angeles Başkonsolosluğu Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu - TADF Türk Amerikan Dernekleri Asemblesi - ATAA Türk Hava Yolları New York Ofisi T.C. Ziraat Bankası -New York Şubesi T.C. Vakıflar Bankası -New York Şubesi T.C. Ottawa Büyükelçiliği Kanada Türk Dernekleri Federasyonu New York Fatih Camii Rochester Hamidiye Camii New Jersey Paterson Ulu Camii New Jersey Karaçay Türkleri Camii

(202) 612-6700 (212) 949-0150 (212) 949-0160 (212) 687-8395 (212) 687-2194 (212) 687-1530 (212) 661-7494 (212) 450-9164 (212) 661-1039 (212) 867-9023 (212) 687-2350 (202) 612-6700 (202) 612-6770 (202) 612-6807 (202) 612-6810 (202) 612-6790 (202) 612-6780 (202) 612-6794 (202) 612-6800 (202) 612-6740 (312) 263-0644 (713) 622-5849 (323) 655-8832 (212) 682-7688 (202) 483-9090 (800) 874-8875 (212) 557-5612 (212) 621-9400 (613) 789-4044 (647)-230-9397 (718) 438-6919 (716) 482-4210 (973) 345-6584 (973) 345-1083


ANAYURT HABERLERİ

Organik tarım yapmak için ”hobi bahçesi” kiralama sırasında binlerce kişi var Konya'da belediyelerin, sebze ve meyveyi kendileri yetiştirip kent yaşamının stresinden uzaklaşmak isteyenler için tahsis ettiği hobi bahçesi sayısı 3 bini aştı. Bu bahçelerden yararlanmak için binlerce kişi de sırada bekliyor.

KONYA - Konya'da ilk kez merkez Karatay Belediyesi, kentin stresinden, bunaltıcı havasından kurtulmak, sebze ve meyvesini kendisi yetiştirmek isteyen vatandaşlar için 2002 yılında çevre yolu civarında, sınırlı sayıda hobi bahçesi oluşturdu. Belediye, apartman hayatından bunalan, bağ bahçe işlerine özlem duyan vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle, burada her biri 200 metrekare olan hobi bahçesi sayısını 823 adete çıkardı. Karatay Belediyesi, son olarak, Karaaslan Mahallesi'nde 270 parselden oluşan ikinci bir hobi bahçesi daha düzenleyerek vatandaşların hizmetine sundu. Bir kullanıcıya 3-4 yıllığına tahsis edilebilen bu bahçelerden yararlanmak isteyenlerin sayısı aşırı şekilde artınca Konya Büyükşehir Belediyesi de Yazır ve Kayacık mevkilerinde, her biri 200 metrekarelik toplam bin 750 hobi bahçesi hazırladı. Son olarak merkez Meram Belediyesi'nin de Karahüyük Mahallesi'nde 305 adet hobi bahçesi açmasıyla Konya'da toplam hobi bahçesi sayısı 3 bin 148'e ulaştı. En çok hobi bahçesine sahip olan Büyükşehir Belediyesi, bahçeyi 3 yıllığına tahsis ettiği kişilerden yıllık sadece 110 lira kullanım bedeli alıyor. Ancak, her bahçe sahibinin; belli standartlardaki ahşap kulübe inşa ettirmesi zorunlu. Bu kulübenin maliyeti ise en az 1,5-2 bin lira arasında değişiyor. -Yüksek maliyeti göze görünmüyorÇeşitli ev gereçleri, mangal malzemeleri, su aboneliği, damla sulama tesisatı, mini traktörle bahçe sürdürme, gübre, fidan, kürek, tırmık gibi ihtiyaçlar için yapılan masraflar ise kulübe maliyetini bile geride bırakıyor. Yaz aylarında hemen her gün bahçeye gelip gitmek için harcanan ulaşım masrafları da ilave edildiğinde, ilk bakışta mütevazı gibi görünen bu hobinin maliyeti daha da artıyor. Ancak, kendi bahçesinde organik tarım ile çilekten patlıcana, domatesten kiraza kadar doğal sebze meyveler yetiştiren, aile bireyleri ve dostlarıyla burada keyifli zamanlar geçiren, daha da önemlisi toprağa dokunarak kent yaşamının stresinden uzaklaşmanın hazzını yaşayanlar, bu işin maddi külfetini hiç önemsemiyor. -10 yıl önceki hobi bahçeleri orman olduKaratay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, hobi bahçelerine ilginin her geçen gün arttığını belirterek, ''Hobi bahçelerine ilgi o kadar fazla ki bugün 10 bin bahçe sunsanız inanın bir günde tamamı dolar. Bu uygulamanın, vatandaşa sağladığı bilinen yararları dışında çok önemli bir kazanımı daha var. İlk kurduğumuz hobi bahçelerine dikilen fidanlar büyüdü, bölge adeta orman haline geldi. Bir süre sonra burada ekim dikim yapılamayacak, böylece bu alanlar kentin nefes aldığı gezinti ve piknik yapılan parklara dönüşecek. Hobi bahçesi olarak ise halkımıza yeni alanlar tahsis edeceğiz. Yani hobi bahçesi uygulamasında bir taşla çok değerli 2 kuş vurmuş oluyoruz'' diye konuştu. (AA) - Murat Aslan

13


YORUM

14

Kötü İnsan İyi İnsanı Kovar… Ekonomik teorilerden sosyal dersler çıkarmayı seviyorum. Bunun bir çok örneğini daha önce sizlerle paylaştım. En son Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’in Teke Tek programında Fatih Altaylı ile yaptığı söyleşi bana ekonomideki meşhur “Gresham Kanunu” hatırlattı. Gresham kanunu kabaca der ki, “kötü para iyi parayı kovar!” Eğer devlet aynı kanuni değerde, ama biri kötü para (bakır/nikel) diğeri iyi para (altın/gümüş), iki değişik parayı tedavüle sokarsa zamanla kötü para iyi parayı piyasadan kovar. İnsanlar aynı işlevi gördüğü için iyi parayı yanında tutar, (ayarı düşürülmüş) kötü parayı ödemeler için kullanır. İyi para kanuni değerinin üzerinde bir kıymete sahip olduğundan ödemelerde kullanılmaz; hammaddesi değerli olduğundan özenle saklanır ve yavaş yavaş ortalıktan kaybolur. Sonunda meydan kötü paraya kalır! Gresham Kanunun isim babası Sir Thomas Gresham adında 1519-1579 yılları arasında yaşamış bir İngiliz finansçısıdır. Bu kanun Gresham’a atfedilir ama ondan önce Memluklular döneminin meşhur kadısı ve tarihçisi El-Makrizi (1364-1442) de benzer bir olayı eserlerinde tespit etmiştir. Bence bu kanun –en azından sosyal uyarlaması- büyük insan Mevlana’ya (12071273) aittir. Mevlana der ki “kargalar ötmeye başlayınca, bülbüller susar!” Bunu “kötü para, iyi parayı kovar” diye de tercüme edebilirsiniz, “kargalar bülbülleri piyasadan kovar” diye de. Aynı çıkarımla, acaba “kötü insanlar” da “iyi insanları”

piyasadan kovuyor mu? Gresham Kanunun sadece ekonomide değil, sosyal hayatta da cari olduğuna dair bir çok karine var. Futbolumuz malum ülkemizin bir çok alanı gibi önemli sınavlardan geçiyor. Şike davasının uzun seyri, federasyon tarafından karara bağlanış şekli, süper finalin gelişim süreci bir çok kişinin sinirlerini germiş durumda. En son Trabzonspor Fenerbahçe maçının devre arasında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ile Fenerbahçeli Semih Şentürk arasında soyunma odasında yaşananan kavga bunun küçük bir örneği. Bu olay dikkatimi nedense çok çekti. Olayı araştırırken, Şener’in Teke Tek programına konuştuğunu fark ettim. Arşivden söyleşiyi buldum ve gecenin bir yarısı uyumadım, iki saatlik söyleşiyi banttan seyrettim. Baştan belirteyim Sadri Şener’i tanımam. Geçmişini, iş ahlakını bilmem. Trabzonspor’u takdir ederim ama taraftarı değilim. Ancak Başkanı dinlediğimde -haklı veya haksız- sisteme ve adalete bir isyan gördüm. İki saatlik söyleşinin şu kısmı Gresham Kanunu hakkında bende önemli çağrışımlar yaptı: […] Sadri Şener: Benim için keyif kalmadı. Yoruldum açıkçası. Belli bir yasa da geldik artık. Benden daha iyi bilen, daha kaliteli, daha eğitimli nesillerin gelmesini isterim. Federasyona da daha iyi tiplerin, daha kaliteli, daha eğitimli, daha çok lisan bilen tiplerin gelmesini isterim. Fatih Altaylı: Öyle iyi adamlar gelmiyor ama. Girmiyorlar bu işlere. Sadri Şener: Federasyonda bir ikinci başkan vardır. 20 senedir orada. “Abi ben karışmıyorum!”diyor. “Neden karışmıyorsun? İkinci başkansın, işin ne, karışacaksın!” Bu makamlar caziptir. 50 milyar maaş alırsın. Altında Mersederes araban vardır. Havan bin beş yüz. Devletin verdiği koruman vardır. VIP uçarsın. Maçları ortada, en önde seyredersin. Statüsü eksik olanlar için şahane bir yerdir. Keyifli bir iştir. Fatih Altaylı: Peki niye böyle adamları federasyona seçiyorsunuz? Sadri Şener: Doğru soru. Niye seçiyoruz? Hep böyleleri aday oluyor da ondan. Fatih Altaylı: Doğru adam olsalar seçilmez ki! Sadri Şener: Aday olanlar bu. Kesit bu. Arzum daha genç, daha dürüst insanların gelmesi... Federasyona (haklı/haksız) atfedilen bu durum, Amerika’da ve Türkiye’de bir çok sivil dernek ve kurumda (STK) görünen acı bir vaka aslında. Dernekler ve kurumlar bir çok yerde adeta

SATILIK EV

Upstate New York’ta Johnson City’de nezih bir mahallede 1.3 acres arsa üzerinde 2 yatak odalı, 2 garajlı, tamir gerekli 1 ailelik ev satılıktır.

Fiyat: $ 30,000 İlgilenenler: 862-262-2497

Türk ve Dünya medyasına linkler...

GlobalMedialLinks.com

işgal altında. Militan, agresif ve kifayetsiz kişiler dernekleri cebren ele geçiriyorlar ve mülayim, efendi, nitelikli insanları yavaş yavaş bezdirip piyasadan uzaklaştırıyorlar. Bu tür yerlerin böyle insanların elinde olduğunu gören “efendi ve dürüst insanlar” muhatap olmamak için derneklerden mümkün olduğunca uzak duruyorlar. Böylece “kötü insanlar” “iyi insanları” sonunda piyasadan kovuyor. Ortalık –tabir-i caizse- “kurtlara” kalıyor. Toplantılar esnasında sandalyelerin havada uçuştuğu, yumrukların konuştuğu, küfürleşmelerin olduğu, seviyelerin ayaklar altına alındığı bir ortama kim talip olur? Hele bu tür yerlerde bir de rant olayı varsa, “kanın köpek balıklarını çektiği” gibi, rant da “haramileri” çeker. Ancak iyi para (insan) ile, kötü para (insan)’ya aynı değeri veren, kötülerin tedavülüne sebep ve seyirci olan devletin baş rolünü de unutmamak gerek. Halbuki, Gresham Kanunun öngörüsü sosyal hayatta da egemen olursa büyük felaketlere sebep olabilir. Ortalık kötü para ve kötü insanlara kalırsa ülkelerin gelecekleri tehlikeye girer. İmparatorlukların ve medeniyetlerin yıkılışının bence Gresham Kanunuyla yakından ilgisi var. Kötülerin iktidar olduğu yerlerde ancak hüsran ve şiddet olur. Hatırlanırsa, Birinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran sonrası ekonomik zorluklar ve siyasi çalkantılar, Hitler, Mussolini, Franco ve Mao gibi “radikallerin” iktidarına zemin hazırlamış, tüm dünyayı sonunda kana ve yasa boğmuştu. Benzer şekilde 11 Eylül sonrası iktidara gelen “militan ve militarist” Bush yönetiminin tüm dünyaya verdiği zararı düşünün. Osmanlının zevalinde de Gresham Kanunun ilgisi var. Altı yüz yıllık saltanat, sonunda bünyeye hakim olan “kötülerin” elinde zeval bulmuştur. Şahitlerden biri ne güzel tespit ediyor: “Bir ülkedeki, namuslu insanlar, en az namussuzlar kadar cesur olmadıkça o ülke için kurtuluş yoktur!” “İyi insanlar” ortalığı katiyetle “kötülere” bırakmamalı. Zira “kötüler” yukarıya tırmandıkça, onların şerrinden kaçan iyilere daha büyük zarar verebilecek makamlara geliyorlar. “Kötülerin” tamamen hakim olduğu düzenlerde, çöküş ve hüsran kaçınılmazdır. Toplumu bir arada tutan sosyal kontrat bu insanlar tarafından ihlal edilir, adalet işlemez hale getirilirse, ne mülk kalır, ne asayiş! Beyfendi insanlar evlerine ve köşelerine çekilirse, partileri, dernekleri, kulüpleri, federasyonları, bürokrasiyi, en nihayet devleti militanlara bırakırlarsa, tek kendilerine değil, yedi nesillerine zarar verirler. Halbuki “kurtların istila ettiği yerde koyun değil, aslan olmak lazım”. Bilelim ki. en iyi antiseptik güneş ışıklarıdır!


AMERİKA HABERLERİ

NASA'dan ''Gençlik “İksiri''

15

KOSGEB'den ABD çıkarması

UZAY KOKTEYLİ Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından, astronotların uzaydaki radyasyonun zararlı etkilerinden korunması için geliştirdiği ''uzay içeceğinin'' kırışıklıkları giderebildiği ve 4 ay içinde yaşlanma belirtilerini tersine çevirebildiği ortaya çıktı. ANKARA (AA) -Daily Mail gazetesinin haberine göre, Utah Üniversitesi'nden yapılan araştırmada, ''AS10'' adı verilen kokteylin, kırışıklıkları, lekeleri ve güneş yanıklarını 4 ay içinde giderebildiği tespit edildi. Bilimadamları, araştırmalarının başında 180 deneğin yüzlerinin çeşitli ışık oranlarında fotoğraflarını çektiler. Araştırmacılar, her gün iki ölçek AS10 kokteyli verdikleri deneklerinin 4 ay sonra tekrar fotoğraflarını çektiklerinde, morötesi (UV) noktalarının yüzde 30 ve kırışıklıkların da yüzde 17 azaldığını gördüler. AS10, astronotları, Dünya'nın atmosferinin dışındaki yüksek radyasyonun kötü etkilerinden korumak amacıyla ek gıda olarak geliştirildi. Kakao bitkisi ailesinden Brezilya'ya özgü ''kupuaku'' bitkisi ile akai, aserola, frenk inciri ile bir tür böğürtlen meyvelerinin karışımı olan kokteylde, üzüm, yeşil çay, nar ve çeşitli sebzeler de bulunuyor. Hepsi çeşitli vitaminler içeren bu egzotik meyveler, insanları radyasyonun zararlı etkilerinden de koruyor. Yaklaşık 700 grama denk gelen 25 ölçeklik AS10 kokteyli 50 dolara satılıyor

NEW YORK - Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanı (KOSGEB) Mustafa Kaplan, beraberinde 30'a yakın işadamıyla, ülke pazarında yeni bağlantılar kurmak amacıyla ABD'yi ziyaret etti.

ATCOM tarafından, ABD şirketler hukuku, sağlık, gıda ve yazılım sektörleriyle ilgili brifingler verildiğini kaydeden Tuncer, heyetin Rutgers Üniversitesi Gıda Geliştirme Merkezini, Enerji Kompleksini ve New Jersey Teknoloji Konseyi gibi önemli yerleri de ziyaret ettiğini söyledi.

Amerikan Türk Ticaret Odası'nın (ATCOM) verdiği bilgiye göre, 5 gün süren gezi çerçevesinde, başta enerji ve sağlık olmak üzere farklı sektör temsilcileriyle görüşmeler gerçekleştirildi.

Bu arada 5 gün süren ticaret heyetinin ziyareti New York'ta yapılan resepsiyonla son buldu. Hudson Nehri üzerinde Cornucopia adlı yüzen restoranda düzenlenen resepsiyona New York Başkansolosu Levent Bilgen, Ticaret Ataşesi Ahmet Canlı, ATCOM Başkanı Prof. Dr. İhsan Işık, KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan, Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığı yetkilileri ve çok sayıda iş adamı katıldı.

ATCOM ve KOSGEB'in birlikte organize ettiği ticaret gezisi, Türkiye'deki küçük ve orta ölçekli sanayici ve iş adamlarının, ABD pazarında, sektörleriyle ilgili yeni bağlantılar kurması hedeflendi. Kendi sektörlerinde öncü pekçok işadamının da katıldığı geziye ilişkin bilgi veren ATCOM Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Mustafa Tuncer, heyetin, başta Washington DC olmak üzere Philadelphia, New Jersey ve New York bölgesinde temaslarda bulunduğunu belirtti. KOSGEB bünyesinde ABD'ye gelen iş adamlarına

Resepsiyonda bir konuşma yapan ATCOM Başkanı Prof. Dr. Işık, Türk iş adamlarının çıkarlarına büyük önem verdiklerini anlattı. ATCOM olarak son 2 yıl içinde 200'den fazla iş adamını ABD'de ağırladıklarını vurguladı. KOSGEB'le birlikte düzenlenen söz konusu programın, ABD'de yaşayan Türk iş adamları ve Türkiye'deki iş adamları arasında da sağlam köprüler kurulmasına vesile olduğunu söyledi.

Adları sedir ağaçlarında yaşayacak ANTALYA- Kaş Orman İşletme Müdürlüğü tarafından ''Sevgi ve Barış Ağaçları Projesi'' kapsamında Toros Dağları'ndaki koruma altındaki anıt sedir ağaçlarına, aralarında ABD Başkanı Barack Obama, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da bulunduğu 20 kişi ve kuruluşun adı verildi. Proje Sorumlusu Gömbe Beldesi Orman Bölge Şefi Ahmet Kocabıyık, gazetecilere yaptığı açıklamada, Yuvalıca Yaylası'nda yaklaşık 5 bin hektar alanda dünyada nesli tükenmekte olan 20 bin civarında anıt sedir ağacı bulunduğunu, bu ağaçların 500 ile bin yaş arasında olduğunu söyledi. Sedir ağaçlarını ''Sevgi ve Barış Ağaçları'' projesi kapsamında koruma altına aldıklarını, belli yıllarda belirlenen kişilerin isimlerini ağaçlara vererek ölümsüzleştirdiklerini anlatan Kocabıyık, projeye ilk olarak Mustafa Kemal Atatürk'ün adını bir sedir ağacına vererek başladıklarını kaydetti.

Aynı etapta aralarında 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, TRT ve Anadolu Ajansı başta olmak üzere 19 kişi ve kuruluşun adlarının anıt ağaçlarını verildiğini hatırlatan Kocabıyık: ''İkinci etapta ise ABD Başkanı Barack Obama, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Japon İmparatoru Akihito, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, Nobel ödüllerinin kurucusu Alfred Nobel, Antalya Valisi Ahmet Altıparmak, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ve Acun Ilıcalı gibi 20 kişi ve kuruluşun adlarını da ölümsüzleştirdik'' dedi. İsim verilen anıt sedir ağacı sayısının 39'a yükseldiğini ifade eden Kocabıyık, projeye önümüzdeki dönemlerde de devam edileceğini bildirdi. Bölgeyi ekoturizme açmak istediklerini dile getiren Kocabıyık, proje kapsamında anıt sedir ağaçları arasından geçen 19 kilometrelik bir orman yolu açıldığını, 12 kilometrelik bölümüne 'Sevgi Yolu', 7 kilometrelik bölümüne de 'Barış Yolu' adı verildiğini belirtti. AA


16

ANAYURT HABERLERİ

Türk ve Yunan ikilisinin, motokros akrobasi gösterileri nefes kesti

Üstad Necip Fazıl Kısakürek vefatının 29. yılında Konya’da anıldı Konya Büyükşehir Belediyesi, Üstad Necip Fazıl Kısakürek’i vefatının 29. yılında anma programı düzenledi. Konya Büyükşehir Belediyesi Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda Aykut Kuşkaya ve Bilal Tekcan, Üstad’ın eserlerinden oluşan şiirler ve şarkılar seslendirdiler. Necip Fazıl’ın en sevilen eserlerinden olan Kaldırımlar şiiriyle başlayan programda, Çile, Zindandan Mehmet’e Mektup, Ağlayan Çocuklar, Sonsuzluk Kervanı, Yattığım Kaya, Gelir, Benim Efendim gibi şiirler seslendirildi. Bilal Tekcan’ın okuduğu şiirlere Aykut Kuşkaya’nın şarkıları ile eşlik ettiği programda Üstad’ın hayatından kesitler de anlatıldı. Maneviyat dolu bir gece yaşandığını kaydeden Başkan Akyürek, Üstad Necip Fazıl Kısakürek’i rahmetle, minnetle, sevgiyle andıklarını söyledi. . “Zindandan Mehmet’e Mektup” şiirinden bir bölüm okuyan Başkan Akyürek, Üstad’ın gençliğin yetişmesinde en büyük pay sahiplerinden biri olduğunu vurguladı. Başkan Akyürek, Üstad’ın en zor zamanlarda bile hep umut aşılayarak mukaddes yükü taşımanın şerefini yaşadığını dile getirdi. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Konyalılardan büyük ilgi gören programın sonunda sanatçılara teşekkür ederek Mesnevi hediye etti ve çiçek takdim etti.

KIRKLARELİ - 22. Kırklareli Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali etkinlikleri çerçevesinde, motokros akrobasi gösterisi gerçekleştirildi.

Gösteriyi, CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, Kırklareli Belediye Başkanı Cavit Çağlayan ve çok sayıda vatandaş büyük hayranlıkla ve heyecanla izledi.

Festival alanında oluşturulan 36 metrekarelik motokros küresinde sporcular Emrah Şekerci ve Yunanlı Nonthos Logathetis, motosikletleriyle gösteri yaptı. İzleyicilere heyecanlı dakikalar yaşatan sporcular, gün içerisinde toplam 8 gösteri yaparak, etkinliği tamamlayacak.

Çağlayan, burada AA muhabirine yaptığı açıklamada, festivalin her yıl büyüdüğünü ve etkinliklerin renklenerek devam ettiğini söyledi. -3 yıl önce bisiklet sürmeyi bilmiyorduİstanbullu Emrah Şekerci de 3 yıl öncesine kadar bisiklet sürmeyi bilmediğini, bugün ise motor ile akrobasi gösterileri yaptığını belirtti. AA


ANAYURT HABERLERİ

17

Cumhurbaşkanı Gül: Kesinlikle bu olay sineye çekilmeyecektir'' Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye'nin Türk askeri uçağını düşürmesine ilişkin, ''Kesinlikle bu olay sineye çekilmeyecektir'' dedi. Gül, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) 20. yıl dönümü zirve toplantısının ardından düzenlenen ortak basın toplantısında soruları cevaplandırdı. Türkiye ile Suriye arasında yaşanan gerginliğin zirvede ele alınıp alınmadığının sorulması üzerine Gül, bu konunun bu zirvede hiç ele alınmadığını, bu zirvenin konusu olmadığını, bunun ekonomik işbirliğiyle ilgili bir zirve olduğunu söyledi.

Erdoğan: “Suriye cevabını alacak” Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin sınırları zorlanacak, dostluğu ya da husumeti test edilecek bir ülke olmadığını belirterek, ''Eğer bunu bugüne kadar anlamayanlar varsa, biz hiç tereddüt etmeden Türkiye'nin sınanamayacağını, test edilemeyeceğini, çok açık, net ve kararlı şekilde ispat ederiz ve edeceğiz'' dedi. Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Erdoğan, Suriye tarafından düşürülen askeri uçakla ilgili olay karşısında vakur, dikkatli, sağduyulu ve kararlı tutumlarını koruduklarını ve korumaya devam edeceklerini vurguladı. Erdoğan, şöyle konuştu: ''Ancak Türkiye sınırları zorlanacak, dostluğu ya da husumeti test edilecek bir ülke değildir. Eğer bunu bugüne kadar anlamayanlar varsa, biz hiç tereddüt etmeden Türkiye'nin sınanamayacağını, test edilemeyeceğini, çok açık, net ve kararlı şekilde ispat ederiz ve edeceğiz. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Eylem Planı çerçevesinde ne yaptığını da ne yapacağını da gayet iyi bilmektedir. Sevgili milletim, milletvekili arkadaşlarım, Türkiye olarak elbette savaş çığırtkanlarının provokatörlerin tuzağına düşmeyiz, merak etmeyin. Ancak uluslararası sularda uçağımızı yapılan saldırı karşısında da susacak tepkisiz kalacak, elimiz kolumuz bağlı kalacak ülke değiliz. Uluslararası hukuk çerçevesinde bu hadisenin üzerine kararlılıkla gitmeye devam edeceğiz. Suriye halkı bu zulümden, bu katliamdan, bu eli kanlı diktatör ve çetesinden kurtuluncaya kadar Türkiye ve Türk halkı gereken her türlü desteği verecektir. Buradan bir kez daha Suriyeli kardeşlerimizi yürekten sesleniyorum; muhakkak ki Allah'ın yardımı yakındır. Suriyeli kardeşlerimizin haklı mücadelesinde her zaman yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyorum.'' Türkiye'nin sadece terör mücadelesi, terör meselesi ve sadece krizlerle uğraşan ülke olmadığını belirterek, her alanda bölgesel ve küresel aktör olma yolunda hayati ilerlemeler kaydeden, devasa projeleri hayata geçiren ülke olduğunu kaydetti. Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, Suriye tarafından düşürülen askeri uçakla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 22 Haziran günü askeri uçağın düşürülmesi konusunda bazı hususları hem Türkiye hem de dünya ka-

muoyuna ifade etmek durumunda olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: 'Uçağımızın Suriye karasularında değil, Doğu Akdeniz'de, Suriye'nin 13 deniz mili açığında uluslararası sularda saldırıya uğradığı kesindir ve tarafımızca belgelenmiştir. Uçağımız radarlarımızın tespitine yönelik, önceden planlanmış ve başka hiçbir bölge ülkesine yönelik olmayan bir test görevini tek başına, silahsız ve tanımlanma sistemi açık olarak yapmaktaydı. Uçağımız Suriye karasularına yanlışlıkla ve çok kısa bir süre için girmiştir. Bu ihlal derhal pilotlarımıza bildirilmiştir, pilotlarımız da hava sahasından çıkmıştır. Uçağımız saldırıya uğradığı yer ve zaman diliminin ihlalle hiçbir ilgisi yoktur. Erdoğan, Suriye yönetiminin ve yetkililerin gereke olayın hemen ardından, gerekse sonraki süreçlerde ortaya koydukları tavrın uzağın kastı mahsusayla, hasmane tutumla vurulduğunun en bariz delili olduğunu kaydederek, ''Olayın ardından Suriye makamları ve onlarla yapılan telsiz görüşmeleri, çok enteresan arama kurtarma çalışmaları sırasında Casa tipi uçağımıza yapılan taciz ateşi, takınılan tavır, yapılan propaganda aynı şekilde bu saldırıda kasıt olduğunun ispatıdır'' dedi.''Uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımız mahfuz'' Türkiye'nin olayın cereyan ettiği andan itibaren itidal ve soğukkanlılığı elden bırakmadığını, öncelikle olaya ilişkin gerçeklerin açıklığa kavuşturulması için sabırla hareket ettiğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bunun altını çiziyorum; ilk aşamada uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı mahfuz tuttuğumuz ve bu menfur saldırı karşısında gerekli gördüğümüz adımları atacağımız, Suriye nezdinde bir diplomatik notayla en somut biçimde kayda geçirilmiştir. Dışişleri Bakanımız çok sayıda muhatabıyla telefonla görüşüp kendilerini bilgilendirmiştir.”


Meme kanserinin tedavisinde yeni umut: T-DM1 İlerlemiş ya da metastaz yapan meme kanserinin tedavisinde T-DM1 adlı ilacın etkili olabileceği belirlendi. ABD'deki Duke Üniversitesi'nden Dr. Kimberly Blackwell ve ekibinin yaptığı uluslararası klinik araştırma, T-DM1'in kanserin ilerlemesini durdurduğunu ve hayatta kalma şansını artırdığını gösterdi.

3. aşamadaki araştırmaya katılan, antikorlara bağlanarak doğrudan kanserli hücreye etki eden T-DM1 ile tedavi edilen HER2-pozitif hastaların yüzde 64,4'ü, tedaviden iki yıl sonra da "yaşama tutunabildi". Blackwell, bu yeni tedavinin çığır açabileceğini ve piyasadaki diğer tedavilerden daha iyi olduğunu belirtti. Bilimadamı ayrıca, ilacın yan etkilerinin de az olduğunu, hastaların saçlarını kaybetmediğini vurguladı. Araştırmanın sonuçları, Chicago'da Amerikan Klinik Onkoloji Derneği'nin 48. konferansında sunuldu.


Kirk, “ABD olarak Türkiye'nin ekonomik gücü ve istikrarını hayranlıkla izliyoruz”

ABD Ticaret Temsilcisi Ron Kirk, ABD olarak Türkiye'nin ekonomik gücü ve istikrarını hayranlıkla izlediklerini söyledi. Kirk, Amerikan-Türk Konseyi'nin (ATC) 31. yıllık konferansında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son 10 yılda ulusal gelirini üçe katladığını ve bölgesinde önemli bir rol oynadığını ifade etti. Türkiye'nin ekonomik gelişmesinin, ABD ile arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerine de olumlu yansıdığını kaydeden Kirk, iki taraf arasındaki ticaretin ve yatırım ilişkilerinin düzenli bir şekilde büyüdüğünü anlattı. Kirk, iki ülke arasındaki ticaret hacminde, ABD'nin özellikle bankacılık ve diğer hizmet dallarında Türkiye'ye doğrudan yatırımlarında artışlar kaydedildiğine değinerek, bunların çok daha fazlasını yapabileceklerini inandığını belirtti. Kirk, Türk ve Amerikan özel sektöründen ekonomik büyüme ve kalkınma alanlarında cesur yaklaşımlar bek-

lediklerini söyledi. Kirk, iki ülke arasındaki ticari engellerin kaldırılması gerektiğinden de söz ederek, bunun için çalıştıklarını belirtti. Türk ve Amerikan KOBİ'leri arasındaki bağlantıların geliştirilmesinin önemine de işaret eden Kirk, bu alandaki ekonomik ortaklıklarını geliştirmek için önlerinde çok büyük fırsatlar olduğunu dile getirdi. Kirk, bölgesel bazda da ticaret ve ekonomik entegrasyonu geliştirmek için büyük potansiyeller bulunduğunu dile getirirken, Arap ayaklanmalarına sahne olan Ortadoğu ve Kuzey Afrika'nın, Türkiye ile ABD'nin

birlikte işbirliği yapabileceği yeni bir alan olarak ortaya çıktığını söyledi. Türkiye'nin bu bölgedeki ülkelere yakınlığı ve onlarla ekonomik ilişkilerine atıf yapan Kirk, hem Türk hem Amerikalı firmaların, birlikte Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da varlık gösterebileceklerini belirtti. Kirk, Türkiye'nin son yıllarda kilit önemdeki siyasi ve ekonomik reformları hayata geçirme yeteneğinin, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki ülkelere ders niteliğinde olduğunu kaydetti. Muhabir: Mehmet Toroğlu - Barışkan Ünal Yayıncı: Erdem Gültekin


YURTTAN ve DÜNYADAN

20

Davutoğlu: "İstanbul BM şehri olacak"

ANKARA -Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "İstanbul; Cenevre, Viyana ve Nairobi gibi BM şehri olacak" dedi. Davutoğlu, ''Birleşmiş Milletler'in İstanbul'da bir merkezi olacak. BM'nin bütün bölgesel ofisleri İstanbul'da toplanacak. İstanbul;

Cenevre, Viyana ve Nairobi gibi BM şehri olacak. Küresel siyasetin, küresel vicdanın merkezi İstanbul'da olacak. Bütün dünya ülkelerinin bayrakları bu anlamda İstanbul'da dalgalanacak'' dedi. Davutoğlu, Türkiye'nin bir aylık dış politika

programını sıralayarak, ''Bu ülke artık hasta adam değildir. 90'lı yılların hasta adamı değil ayağa kalkmış, nekahet dönemini atlatmıştır. Yeni bir dev olarak dünya gündemine ağırlığını koymaktadır. Kimse bu devi tekrar uykuya döndüremeyecek'' diye konuştu. AA

New York'ta ''Orient Express'' konseri New York'ta yaşayan piyanist Ayşegül Durakoğlu yönetimindeki oda orkestrası grubu ''Musica Mundana'', kentin ünlü konser salonlarından Lincoln Center'da, ''Orient (Doğu) Express'le Müzik Yolculuğu'' temalı bir konser verdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle düzenlenen ve büyük beğeni toplayan konser, Lincoln Center'ın ünlü Frederick P. Rose Hall'unda yapıldı. Ayşegül Durakoğlu'nun sanat direktörlüğünde düzenlenen konserde, 1883 ile 2009 yılları arasında İstanbul ile Paris arasında işleyen Doğu Expresi'nden esinlenerek bestelenen ve tren hattının geçtiği ülkelerde çalınan eserler yeraldı. NEW YORK - Stevens Institute of Technology Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr. Anthony P. Pennino tarafından Orient Express ve dönemin müzikleriyle ilgili detaylı bilgi verilen konserde, yine aynı üniversitenin öğretim üyelerinden Ayşegül Durakoğlu piyanoda, Rebekah Durham ve David Han Marks kemanda, Adrian Daurov viyolonselde, İsmail Lumanovski klarnette, Laura Falzon flütte yeraldı. Konsere Antalya Opera ve Balesi solistlerinden Serap Çiftçi de misafir sanatçı olarak katıldı.

Konserde Cemal Reşid Rey, Ekrem Zeki Un, Necip Celal gibi Türk bestecilerinin eserlerinin yanısıra Bartok, Debussy, Liszt, Satie, Dvorak gibi batılı bestekarların eserlerine de yer verildi. Büyük beğeni toplayan konserin ardından düzenlenen resepsiyonda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ayşegül Durakoğlu, projenin temellerinin New York Kültür ve Tanıtma Ofisiyle iki yıl önce yaptıkları konuşmalara dayandığını anlattı.

Proje hakkında düşünüp araştırırken İstanbul'a gittiğinde Sirkeci İstasyonunda Orient Express tabelasını görünce projenin isminin de bu olması gerektiğine karar verdiğini söyleyen Durakoğlu, ''Çünkü Orient Express, İstanbul'la doğrudan ilgili, İstanbul'dan Avrupa'ya sadece yolculuk amaçlı değil kültürel açıdan da insanları bağlayan, Avrupalılar'ı İstanbul'a getiren, İstanbullular'ı Avrupa'ya götüren, büyük bir kültür alışverişine neden olan bir hattı bu'' dedi. AA


YEMEK ZEVKİ

Dil Peynirli Börek

21

Malzemeler

* 4 adet yufka * 200 gram dil peyniri * 3 adet yumurta * 1,5 su bardağı süt * 1 çay bardağı * sıvı yağ

SEVİNÇ ÖZBEK

* çörekotu * susam

Hazırlanışı Yumurta, süt ve sıvıyağ iyice çırpılır. İlk yufka tepsiye kenarları dışarı taşacak şekilde yayılır. İçerisine sütlü karışımdan sürülür. İkinci ve üçüncü yufka el ile didiklenerek ilk yufkanın üzerine atılıp aralarına sos dökülür. El ile uzunlamasına liflerine ayrılan dil peyniri yufkanın üzerine serpilir. Sütlü karışım ile ıslatılıp, üzeri didiklenen

yufkalarla kapatılır. İlk yufkanın kenarları içeri toplanır. Börek dilimlenip kalan sos üzerine dökülür. Buzdolabında 1-2 saat dinlendirildikten sonra çörekotu ve susam serpilip 180 dereceye ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar pişirilir. Kaynak: Devletsah.com

Merhaba Hanımlar, Bu sayımızda size “Dil Peynirli Börek” tarifini veriyoruz. Sizler de yemek tariflerinizi bizimle ve okurlarımızla paylaşabilirsiniz. Yeni sayımızda, yeni tariflerimizle buluşmak üzere ...



ANAYURT HABERLERİ

23

“Mavi yolculuk” gelecek kuşaklara aktarılacak MUĞLA - Bodrum'da gençlere tanıtılıp gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla yaklaşık 200 kişinin katılımıyla 9 tekne ile mavi yolculuk düzenlendi. Bodrum'daki çeşitli sivil toplum örgütleri ve dernekler tarafından düzenlenen etkinlik kapsamında Gümbet Koyu ile Bodrum Limanı'ndan hareket eden tekneler, İçmeler Koyu'nda toplandı. Tekneler, buradan siren çalarak 2 gün sürecek mavi yolculuğa çıktı. Geziye daha önce Cevat Şakir Kabaağaçlı ile mavi yolculuğa çıkmış kişilerin de katıldığını anlatan Yılmaz, ''Amacımız mavi yolculukta

doğa, tarih ve kültürün bir arada nasıl işlendiğini gençlere anlatmak. Mavi yolculuğun bu şekilde sürdürülmesini sağlamak istiyoruz'' dedi. Deniz turizmi için koyların doğal yapısının korunması gerektiğine işaret eden Yılmaz, ''Türkiye'nin deniz turizminde en büyük avantajı, masmavi denizi ve koylarıdır. Kıyı planlaması yapılıp mevcut koylar korunmadığı sürece deniz turizmi ve mavi yolculuk gelişmez'' diye konuştu. Yılmaz, doğal güzelliklere sahip çıkarak, güzelliklere zarar vermeden bir sonraki nesillere aktarmak istediklerini kaydetti.

Atlı jandarma timi turizmin hizmetinde Atlı Jandarma Takım Komutanlığı’na bağlı özel eğitimli atlı jandarma timi, Manavgat’ta göreve başladı. Jandarma At, Köpek, Eğitim Merkezi (JAKEM) Komutanlığı’na bağlı 4 atlı jandarma, özel eğitimli atlarıyla Manavgat’ın Side beldesi, Sorgun Mahallesi ve Titreyengöl bölgesindeki turistik ve ormanlık bölgelerde görev yapıyor.

Side Jandarma Takım Komutanlığı bünyesinde oluşturulan geçici at merkezine getirilen özel eğitimli Avrupa cinsli dört at, sezon sonuna kadar hizmet verecek. Atlı jandarma timi, araçlı jandarma ekiplerinin giremediği bölgelerde görev yapacak. Side’nin tarihi bölgeleri ve caddelerinde görev yapan atlı jandarma timi, turistlerin de ilgi odağı oluyor. Turistler, Tarihi Apollon Tapınağı’nda görev yapan atlı jandarma timi ile hatıra fotoğrafı çektirdi. Atlı jandarma timinde görevli askerlerle sohbet eden turistler, şikayetlerini de dile getiriyor. AA


Alanya’da Uluslararası Turizm ve Sanat Şenliği

Her yıl farklı bir kardeş şehir yılı ilan edilerek kutlanan, bu yıl ise Letonya yılı ilan edilen şenlik, Alanya Kültür Merkezi’nde yapılan açılış töreni ile başladı. Etkinlikler, Alanya Kültür Merkezi ile İskele Meydanı arasında gerçekleştirilen kortej geçişi ile devam etti. ANTALYA – Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, Süper Lig hakemi Kuddusi Müftüoğlu ile sivil toplum örgütü temsilcilerinin de yer aldığı korteje öğrenciler, otellerin animasyon grupları, yurt dışından gelen heyetlerin temsilcileri, müzik ve halk oyunları grupları da katıldı.

samında Zaman Tüneli’nde Alanya Gemisi, çeşitli alanlarda resim sergileri ile Letonya’nın Talsi şehri adına oluşturulan ”Talsi’den Esintiler” bölümlerinin açılışı yapıldı.

İskele Meydanı’nda gerçekleştirilen törende ise yerli ve yabancı gruplar, halk oyunları gösterileri ile müzik dinletileri sundu. Ayrıca etkinlikler kap-

Turistlerin ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği şenlik, 29 Mayıs Salı gününe kadar devam edecek. AA

Yöresel yemek stantlarının da yer aldığı şenlik kapsamında animasyon gösterileri düzenlendi.


AMERİKA HABERLERİ

25

The Washington Post yazarı Ignatius, Erdoğan ile Obama arasındaki dostluğu yazdı The Washington Post yazarı David Ignatius, ABD Başkanı Barack Obama ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasındaki yakın ilişkiyi konu aldığı yazısında, ''hiçbir dünya liderinin, Obama'nın yeniden seçilmesinden Başbakan Erdoğan kadar çıkarı olmadığı'' görüşünü ileri sürdü. WASHINGTONIgnatius, ''Obama'nın Türkiye'deki Dostu'' başlıklı yazısında, ''Obama'nın, göreve geldiği ilk aylarda dış politikasında el yordamıyla ilerlerken, Türkiye'nin dik başlı Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir dostluk geliştirmeye karar verdiğini'' belirtti. ''Son bir yıl içerisinde, Türkiye'ye yapılan bu yatırımın, zaman zaman akıntıya sürüklenen bir bölgedeki Amerikan politikasını sağlama bağlayarak, bazı büyük yararlar sağlamaya başladığını'' kaydeden Ignatius, ''Erdoğan'ın nüfuzunun, bu hafta, Arap Baharı'nın kargaşası sırasında Müslüman demokrasi olarak 'Türk modeli'nin istikrarını öven Dünya Ekonomik Forumu'na ev sahipliği yaparken gözler önüne serildiğini, forumdaki panellerden birinin 'İlham Kaynağı Olarak Türkiye' şeklinde cezbedici bir başlık taşıdığını'' ifade etti. Ignatius, Erdoğan'ın geçen salı günü yaptığı bir konuşmada, iktidarda olduğu son 10 yıl içerisinde Türkiye'nin kaydettiği başarıları sıraladığına işaret ederek, Türk ekonomisinin 2002'den bu yana yılda ortalama yüzde 5,3 büyüme kaydettiğini, bunun OECD ülkeleri arasındaki en hızlı büyüme oranı olduğunu, gayri safi yurt içi hasılası ve dış rezervlerinin üç kattan fazla artış gösterdiğini, dış yatırımların da 16 kattan fazla arttığını anlattığını belirtti.

Erdoğan açısından, Dünya Ekonomik Fomu'na ev sahipliği yapmanın bir nevi ''intikam'' olduğu değerlendirmesinde bulunan Ignatius, forumun 2009 yılında Davos'taki toplantısında kendisinin moderatörlüğünü yaptığı bir oturum sırasında, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'in Gazze operasyonuyla ilgili sözlerine yanıt vermesi için süre tanınmaması üzerine Erdoğan'ın öfkeyle toplantıyı terkettiğini hatırlatarak, ''Bu hafta, o anın geçmişte kaldığı görüldü'' ifadesini kullandı. -"Giderek artan bir karşılıklı güven..."Obama'nın Haziran 2010'da Toronto'daki G-20 zirvesinde Erdoğan ile 2 saat süren açık sözlü görüşmesinde kaygılarını dile getirdiğini anlatan Ignatius, iki tarafa göre, o tarihten bu yana giderek artan bir karşılıklı güvenin cereyan etmekte olduğunu belirtti. Ignatius yazısında, ''Erdoğan'ın en yakın siyasi danışmanlarından biri'' olarak nitelediği AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın, ''Başbakanım, Başkan Obama'da bir dost görüyor. İki lider, fikirlerini çok samimice dile getirebiliyor. Her zaman aynı görüşte olmayabiliyorlar, ama pozisyonlarını paylaşmada kendilerini yeterli derecede rahat hissediyorlar'' dediğini ifade etti. Muhabir : Mehmet Toroğlu / Yayıncı : Yusuf Kaya

ABD Kongresi'nde Türk dostlarının sayısı 150’yi geçti ABD Kongresi'ndeki Türkiye Dostluk Grubu'nun üye sayısı 150'yi geçerek, tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Washington merkezli Turkish Coalition of America (TCA) tarafından yapılan açıklamada, Temsilciler Meclisi'nde Türkiye Dostluk Grubu'nun üye sayısının, bugün 150'inci üyenin katılımıyla tarihi bir aşamaya erişmesinin ardından gün içinde 3 Kongre üyesinin daha gruba katılmasıyla 153'e çıktığı bildirildi. Açıklamada, bu önemli başarının, Türk-Amerikan toplumunda ve Türk-Amerikan ilişkilerinin gücünde giderek artan hareketliliğe işaret ettiği kaydedildi.

WASHINGTON (AA) - Türkiye Dostluk Grubu'nun, Kongre bünyesindeki, ABD ve çeşitli uluslararası müttefikler arasındaki ikili bağları güçlendirmeye çalışan grupların en büyüklerinden biri olduğuna değinilen açıklamada, grubun üyeleri arasında halen ABD'deki 50 eyalet ve 6 bölgeden 43'ünü temsil eden Kongre üyeleri bulunduğu bilgisi verildi. TCA Başkanı Lincoln McCurdy, yaptığı açıklamada, ''Türkiye Dostluk Grubu'nun tüm üyelerine, Türk Amerikalı seçmenlerle diyalog kurmaya ve Kongre üyeleri arasında, ortak değerleri temel alan ve halktan halka diyalog yoluyla geliştirilen güçlü Türk-Amerikan ilişkilerinin önemine dair farkındalığı artırmaya olan bağlılıklarından dolayı teşekkür ederim'' ifadesini kullandı. McCurdy, ''TCA'in öncülük ettiği ve taban düzeyinde Türk Amerikan Dernekleri Asamblesi (ATAA), Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu (TADF), Türk Amerikan İşadamları Derneği (TABA), Türk Amerikan Ticaret ve Sanayi Odası (TACCI) ve diğerlerinin desteklediği, toplum genelindeki çabalar sayesinde şu anda Türk Amerikalıların topluma daha fazla angaje durumda olmasından gurur duyuyoruz'' dedi.

Kongre'deki Türkiye Dostluk Grubu, 2001 yılında Cumhuriyetçi Parti Kentucky milletvekili Ed Whitfield, dönemin Demokrat Parti Florida milletvekili Robert Wexler ve Cumhuriyetçi Parti Teksas milletvekili Kay Granger tarafından kurulmuştu. Türk-Amerikan ilişkilerini güçlendirmeyi amaç edinen grup, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın geliştirilmesinde Türk Amerikalıların oynadığı biçimlendirici role vurgu yapıyor. Grubun şu anki eş başkanlığını, Cumhuriyetçi Parti Kentucky milletvekili Ed Whitfield, Demokrat Parti Tennessee milletvekili Steve Cohen, Cumhuriyetçi Parti North Carolina milletvekili Virginia Foxx ve Demokrat Parti Virginia milletvekili Gerry Connolly yürütüyor. Connolly, bugünün Türkiye Dostluk Grubu için çarpıcı bir kilometre taşı niteliğinde olduğunu belirterek, ''Grubumuz, üye sayısının 150'yi geçmesiyle, Amerika'nın kritik bir müttefik olarak Türkiye'ye olan bağlılığını pekiştiriyor ve Türkiye'nin Amerikan siyasetinde önemli bir öge olmayı sürdüreceğini garanti ediyor'' ifadesini kullandı. Muhabir : Mehmet Toroğlu Yayıncı : Göksel Sözer


YORUM

Suriye’nin Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlı bir askeri uçağı düşürmesi hiç şüphesiz Suriye’nin bilinçli olarak gerçekleştirdiği bir askeri hareketliliktir. Suriye’nin uçağın Türk uçağı olduğunu bilmediğini söylemesi gerçeği yansıtmıyor. Nitekim, uçağın bir Türk uçağı olduğu bilgisi ilk olarak, Suriye istihbaratıyla bağlantılı olduğu bilinen, Lübnan’daki Hizbullah yanlısı Menar TV tarafından verildi. Suriye’nin bir NATO ülkesi olduğunu bildiği ve istemesi durumunda NATO’nun 4 ve 5. Maddelerini işletebileceğini bildiği Türkiye’nin uçağını düşürmesi nasıl açıklanabilir? Şimdi söz konusu olaydan hemen önce üç önemli gelişmenin altını çizmemiz gerekiyor. Birincisi, olaydan 3 gün önce Rusya, Çin, İran ve Suriye’nin ortak bir askeri tatbikat yapacaklarının resmen duyurulmuş olmasıdır. Bunun tek bir anlamı vardır. Söz konusu kanat, bölgede yaşanması muhtemel bir

düşürülmesi kaçınılmaz bir hedeftir. Asıl amaç, İran’ın düşürülmesidir. Rusya-Çin hattı açısından ise İran’ın mevcut durumunu koruması hayatidir. İran’daki en büyük yatırımcılardan biri Çin’dir. ABD açısından Çin’in enerji kaynaklarını kontrol etmek kaçınılmazdır. İsrail açısından, İran’ın nükleer programının sonlandırılması ve imha edilmesi kaçınılmazdır. Edinmiş olduğum izlenim, ABD yönetiminin hem kendi çıkarları hem de İsrail’in çıkaları açısından İran’ın nükleer programının imha edilmesi konusunda kararlı olduğudur. Tüm bu andığım tarafların ulusal çıkarları açısından süreç kaçınılmaz iken, Türkiye’nin söz konusu tutumunda ne tür bir çıkarı olduğu tartışmalıdır. Amerikalı generallerin, füze savunma radar sisteminin Malatya’ya konuşlandırılması öncesi Türkiye NATO’dan çıkarılabilir tehdidi unutulmamıştır. Taraflar geri adım atmaz ve çıkarlarını korumakta kararlı davranırlarsa, sonuç kaçınılmaz olarak ‘kaos’tur. İsrail eninde sonunda, İran’ın nükleer programını imha edecek sürecin fitilini ateşleyecektir. İsrail, ABD’nin ‘bunu başka yollarla da yapabiliriz’ sözünün gerçekleşmesini beklemektedir. Sonuç: 2012 çok sıcak geçecek. Hep birlikte tarihe tanıklık ediyoruz.

Dünya medyasına link sayfanız..

2012 çok sıcak geçecek!

sıcak çatışma olasılığını güç geçtikçe daha yakından hissetmekte ve karşı kanada kararlılık sinyali vermektedir. Diğeri, Suriye uyruklu ve Suriye istihbaratı ile bağlantılı Fehman Hüseyin’in Dağlıca baskınının emrini verdiğinin ortaya çıkmış olmasıdır. Üçüncü olay da aynı zaman diliminde, Amerikan The New York Times Gazetesi’nin CIA ve Türkiye işbirliğinde Suriyeli muhaliflerin silahlandırıldıklarını duyurmuş olmasıdır. Diğer taraftan ABD yönetimi de Rusya’nın Suriye’yi silahlandırdığını iddia etmektedir. Yani her iki kanat da, sürecin kendileri için hayati olduğu mesajını net bir şekilde vermektedirler. Bu saflaşmada kimler aynı taraftadır adını koyalım. Türkiye her ne kadar, Arap Baharı öncesi, İran ve Suriye ile dostane ilişkiler geliştirmişse de, Arap Baharı Türkiye’nin politikalarını yeniden gözden geçirmesine ve politikalarını yeniden tanımlamasına neden olmuştur. Net kırılma, Malatya’da kurulan, NATO Füze Savunma sisteminin kurulmuş olmasıdır. Hedefi İran’dır. Kaderin bir cilvesidir ki, Türkiye bu saflaşmada, ABD ve İsrail ile aynı tarafta yer almak zorunda kalmıştır. ABD açısından bakıldığında, Suriye’deki rejimin

GlobalMediaLinks. com

26

Türk ürünü “Hayalet bot” radara yakalanmıyor Radara yakalanmama özelliğine sahip ''tek'' bot olduğu belirtilen sahil güvenlik botu, İstanbul Tuzla'daki tersanelerde üretiliyor. BARTIN -AA- Merkezi Bartın'da bulunan Armoni Tersaneleri, kurşun geçirmeme, radara yakalanmama ve saatte 75 mil hız yapabilme gibi özelliklerin hepsini bünyesinde barındıran tek sahil güvenlik botunun üretimini Tuzla'daki tersanesinde gerçekleştiriyor. Armoni Tersaneleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Uçar, kullandıkları özel bir yalıtım ve izolasyon malzemesi sayesinde, botlara radara yakalanmama özelliği eklediklerini belirterek, ''Yanmaz, batmaz, kurşun geçirmez ve radara yakalanmayan özelliğiyle bot yapım teknolojisinde ABD, İsrail ve Almanya gibi ülkelerle yarışıyoruz. Dünyada kurşun geçirmez, radara yakalanmayan ve saatte 75 mil hız yapabilen özelliklerin hepsine sahip tek sahil güvenlik botu, sadece ülkemizde, tarafımızca imal edilmektedir. Diğer özelliklere sahip botlar, başka ülkelerde kısmen imal edilse de radara yakalanmayan bot imalatı, ülkemiz dışında dünyanın başka bir yerinde yok. Bu botlar, bir anlamda hayalet uçaklar gibidir'' diye konuştu.


ANAYURT HABERLERİ

27

Türk diasporasından yeni hedefler: 80 ülke 300 şehir Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Hedef 80 ülke 300 şehir. Bu faaliyetlerin hepsini de önümüzdeki bir yıl içinde uygulamaya koymayı hedefledik. Bu hedeflere ulaşmak istiyoruz'' dedi.

İSTANBUL - Dünya Türk İş Konseyi (DTİK), Türk diasporasını daha aktif hale getirmek için yeni hedef ve projelerini, düzenlenen basın toplantısı ile açıkladı. Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada, ''Bu tablo özellikle yurt dışında yaşayan insanlara moral ve umut veriyor. Bu işte kazanç yok. Hem zamanınızı, hem maddi imkanlarını ayırdıkları ve ülkemize bu katkıyı sağladıkları için DTİK Yönetim ve Yüksek İstişare Kurulu üyelerine teşekkür ediyorum'' dedi. Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye'nin 2023 hedefleri var. Dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasında olmak. Bu da sadece içerdeki güçle olmaz, dışardaki gücü içerdeki gücü birleştirmekle olabilir. İşte bunun adımlarını atıyoruz'' dedi. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Hisarcıklıoğlu, bu platformun esas amacının yurt dışındaki Türkleri örgütlemek ve örgütlü olarak hareket edebilmek kabiliyetini gösterebilmek olduğunu söyledi. Bunun ilk başarısının Fransa Senatosunda sözde Ermeni soykırım tasarısı görüşülürken, Avrupa'daki komitenin aktif girişimiyle en az orada Ermeniler kadar Türk diasporası üyesi olan insanları gördüklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, ''Hedef 80 ülke 300 şehir. Bu faaliyetlerin hepsini de önümüzdeki bir yıl içinde uygulamaya koymayı hedefledik. Bu hedeflere ulaşmak istiyoruz'' dedi. -Muhtar KentCoca Cola Campany Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Dünya Türk iş Konseyi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Muhtar Kent de, bu yolculuğun 2,5 sene önce başladığını belirterek, şu bilgileri verdi: ''Esas amaç Türk ve Türkiye markasını yurt dışında yükseltmek, yüceltmek. Yükselen bir Türkiye ile birlikte bunu yapmak zamanlama açısından önemli. Türk diasporasını kuvvetlendirmek ve daha dinamik konuma getirmek. Aynı zamanda amaçlardan bir tanesi Türk kadınlarını yurt dışında güçlendirmek. Yine yurt dışında yaşayan profesyonelleri, Türk girişimcileri kendi aralarında daha yakın iletişim kurmalarını sağlamak ve Türkiye ile olan bağlantılarını güçlendirmek.'' Kent, güzel bir iletişim platformunun kurulduğunu ve 90 ülkede 2200'ün üzerinde Türk girişimci ve profesyonelin bu ağa dahil olduğunu, 350 bin profil eşleşmesi gerçekleştirildiğini kaydetti. İyi bir yolda olduklarını ifade eden Kent, ''Ben şuna

inanıyorum. Türkiye markasının yurt dışında saygınlığı her gün yükseliyor. Buna nasıl katkıda bulunuruz. Türkiye imajını ve markasını hem kuvvetlendirecek şekilde hem de yurt dışında yaşayan Türklerin daha başarılı olmasını sağlamak için canla başla çalışıyoruz'' dedi. -''Türk girişimciler daha başarılı''Kent, Amerika'nın ilk 100 şirketinin 6 tanesinin CEO'sunun Hint kökenli, 4'ünün de Yunanistan kökenli olduğunu hatırlatarak, ''Niye daha yüksek sayıda Türk CEO'lar olmasın Amerika'da- Benden sonra Hikmet Ersek de CEO oldu. Yüzde yüz inanıyorum bundan sonra da çok daha fazla başarılar göreceğiz Türk profesyonelleri, Türk sanat elçileri ve girişimciler açısından'' diye konuştu. Aralarında patentleri olan girişimciler de bulunduğunu ve daha da olacağını, patentin dünyada Türk patent sahiplerinin ne kadar teknolojinin güçlendiğini de gösterdiğini ifade eden Kent, önümüzdeki dönemde dünyanın birçok yerinde şirket kuran, teknoloji, buluş ve inovasyonla şirket kuran ve başarıdan başarıya koşan birçok Türk girişimci göreceğine yüzde 100 inandığını söyledi. Kent, Türk girişimcilerin dünyanın içinde bulunduğu ekonomik kriz ortamında daha başarılı olduğunu, belirsizlik ortamında daha iyi yönetebildiklerini, daha etkin olabildiklerini, hızlı iniş ve çıkışlarda daha fazla tecrübeleri olduğunu ve dünyanın her yerinde Türk profesyonellerin yükseldiğini kaydetti. Bunun Türkiye'ye çok çeşitli katkıları olduğunu dile getiren Kent, kendi şirketinde 5 Dünya Başkan Yardımcısından birinin Türk olduğunu ve 206 ülkeden 93'ünün İstanbul'dan yönetildiğini, böyle çok fırsatların önümüze geleceğine inandığını söyledi. Basına kapalı olarak gerçekleştiren DTİK Yönetim Kurulu ve Yüksek İstişare Kurulu ortak toplantısına şunlar katıldı: ''Coca Cola Campany Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Dünya Türk iş Konseyi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Muhtar Kent, Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve DTİK Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Çalık, Palmali Holding'in sahibi Mübariz Mansimov, Erdem Holding Yönetim Kurulu Başkanı, DEİK Türk İspanyol İş Konseyi Başkanı ve DTİK Yönetim Kurulu

Üyesi Zeynel Abidin Erdem, New York Barosu üyesi ve WHITE & CASE hukuk şirketinin Başkan Yardımcısı Aslı Başgöz, Koç Holding Şeref Başkanı ve DTİK Yönetim Kurulu üyesi Rahmi Koç, DEİK İcra Kurulu ve Dünya Odalar Federasyonu Başkanı Rona Yırcalı, Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, akademisyen ve iş adamı Yalçın Asyalı, Moda tasarımcısı Atıl Kutoğlu, Remzi Kaplan, Celal Seçilmiş, Ömer Süsli, Turgut Torunoğulları, Ali Galip Savaşır, Nejdet Demiryürek, Mehmet Öztürk.'' Toplantıya katılan İş adamı Mübariz Mansimav da, toplantı sonrası basın mensuplarının Antalya'da otel yatırımı olup olmayacağı yönündeki sorularına ''Hayır Antalya'da bir otel yatırımım olmayacak. Ama İstanbul olabilir'' dedi. Masimov, Beşiktaş Spor Kulübü'nü satın alacağı yönündeki bir soru üzerine de ''Hayır yalan, insanların fantazisi'' yanıtını verdi. Muhabir: Sergül Keskin Yayıncı: Hülya Çorakçı Ertan - AA


28

AMERİKA HABERLERİ

New Jersey'de yaşayan Müslümanlar, New York polisine dava açtı

NEW YORK (AA) - ABD'nin New Jersey eyaletinde yaşayan Müslümanlar, Müslüman toplumunu izlemeye aldığı gerekçesiyle New York Emniyet Müdürlüğü'ne dava açtı. ABD'de yaşayan Müslüman asıllı Amerikan vatandaşlarının medeni haklarını koruyan ''Müslüman Avukatlar'' grubu, New York Emniyet Müdürlüğü'nü, Müslüman cemaatlere mensup kişilerin hayatlarını, aralarına gizli ajanlar da sokarak yıllardır takip altında tutmakla suçladı. Dava, 11 Eylül 2001 terör saldırılarından bu yana New York Emniyet Müdürlüğü'ne doğrudan açılan ilk dava olması nedeniyle önemli görülüyor. Geçen yıl Ağustos ayında Amerikan basınında, New York polisinin, CIA ile iş birliği yaparak kılık değiştirip kentteki Müslüman cemaatlerin arasına

sızdığı, özellikle camilerde ve okullarda Müslüman kişi ve gruplarla ilgili istihbarat edindikleri yönünde haberler çıkmıştı. Haberler üzerine, New York ve New Jersey'deki Müslümanlar, New York polisini ve özellikle New York Emniyet Müdürü Raymond Kelly'i kendilerine karşı ayrımcılık yapmak ve takip altında tutmakla suçlayarak pek çok protesto gösteri düzenlemişti. Raymond Kely'yi koruduğu gerekçesiyle zaman zaman New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg'i de hedef alan Müslüman liderler, geçen Aralık ayında Bloomberg'in ev sahipliği yaptığı geleneksel yıl sonu kahvaltılı toplantıyı, polisin Müslümanlara kötü davrandığı gerekçesiyle boykot etmişti. Muhabir: Özlem Şahin Şakar

Yayıncı: Murat Taydaş


SATILIK EV Upstate New York’ta Johnson City’de nezih bir mahallede 1.3 acres arsa üzerinde 2 yatak odalı, 2 garajlı, tamir gerekli 1 ailelik ev satılıktır.   Fiyat: $

30,000

NATIONAL THRIFT STORE

BAKICI ELEMAN ARANIYOR

400 metrekare mağazamız ile ikinci el giyside New Jersey’deki adresiniz. 50 Cent’ten başlayan fiyatlarla! Tüm tanınmış markalar ve designer clothing! Kaliteyi ucuza alın! 7 gün açığız. Toptan ve parekende satışlarımızla hizmetinizdeyiz.

İlgilenenler: 862-262-2497

New Jersey'deki evimizde cocuk bakacak ve ev işlerine yardımcı olacak yatılı eleman aranıyor. Ilgilenenler için tel:

TEL: 973 - 510- 4943

856-340-3984

SATILIK EKMEK HATTI

Royal Unisex Salon

We Stop Foreclosures!

New York , Manhattan’da " Calandra's Bakery " firmasının distribütörlüğünü yaptığımız 3 ayri ekmek hattı devren satılıktır. Hatlar: * upper east side * west side * downtown Müracaat : Cengiz: 973- 930-5764

Türk berberi Halil yeni adreste hizmetinizdedir. 1075 Main St. Paterson NJ 07503

It is your home. Let us help you get your home back. Foreclosure ‘i durduruyoruz. Bu sizin eviniz. Hizli, Legal ve Yeni bir yöntem ile Evinizin Mortgage’ini kendimiz üstleniyoruz. Foreclosure ‘ i durduruyoruz. Tekrar evinizi Refinance yapıyoruz. Türkce konuşuyoruz.

Tel: (973) 510-9069

CALL: 973-771-3964 ULUDAĞ RESTAURANT

KİRALIK EV

TERZİLER ARANIYOR

Emlak Alım & Satım

Paterson’da 2 ailelik evin 1. katı ( 2 yatak odalı) kiralıktır. Kira: $ 1,100

Konfeksiyonda çalışacak terziler aranıyor. Yemek + sigorta mevcuttur. İlgilenenler

Bütün gayrimenkul alım satım ve kiralama işleriniz için uzman isim.

Detaylı bilgi için:

862-262-6305

973 - 742 - 4677

no'lu telefondan Mehmet Bey'e ulaşabilirler.

Salih Okdemir 973 - 703 - 4721

BAKICI ARANIYOR

Kiralık Ofis ve Depolar

AVUKAT TİMUR AKPINAR

Güney New Jersey’de evimizde çocuk bakacak yatılı bayan aranıyor. Özel oda, banyo, yemek artı maaş. İlgilenenler:

Paterson’da Main Street ve Pazar yerine yürüme mesafesinde kiralık ofis ve depolar

Trafik kazaları, iş kazaları, Veraset ve vasiyet, Kayıp düşme kazaları, Yanlış Tıbbi Müdahale ve bir çok konuda New York ve New Jersey'de hizmetinizdeyiz.

973 - 517 -0918

718 - 224 - 9824

856 - 340 - 3984 KİRALIK SALON

Her türlü düğün, nişan, doğum günü partileriniz ile iş ve özel toplantılarınız için 200 kişilik salonumuzla Paterson, New Jersey’de hizmetinizdeyiz.

973 - 569 - 9200 www.TurkTurist.com Türkiya’nin gezi portalı Tıkla, yeni bir güne yerel haberlerle başla...

www.ForumGazetem.com

İnegöl Köftecisi Cevdet Usta, artık 391 Crooks Avenue, Paterson,New Jersey ’deki adresinde hizmetinizde... (Ulu Cami karşısında) Piyaz, İnegöl Köfte, Döner,İskender ve Izgara çeşitleriyle sizlere ser vis vermekten gurur duyarız...

Pişirilmeye hazır, paketlenmiş köfte siparişi alınır Dışarıya paket ser visimiz vardır. 391 Crooks Avenue, Paterson, NJ  07503

862 - 262 - 0672

TOP DISCOUNT LIMOUSINE & CAR SERVICE

En güzel araçlarımızla ve uygun fiyatlarımızla sizleri evinizden New York ve diğer eyaletlerdeki havaalanlarına veya gitmek istediğiniz her yere ulaştırıyoruz. Güleryüzlü Türk şöförlerimiz ve geniş filomuzla hizmetinizdeyiz. Reservasyonlarınız için

1-866-890-1215 / 973-830-9636 570-242-5284


30

NEWS IN ENGLISH

Turkey warns Syria away from border Turkey has warned Syria to keep its forces away from the countries' troubled border or risk an armed response - a furious reply to the downing of a Turkish military plane last week by the Damascus regime. Nato backed up Turkey and condemned Syria for shooting down the plane but stopped short of threatening military action, reflecting its reluctance to get involved in a conflict that could ignite a broader war.

Attorneys Sure Like Those Social Networking Sites Some of Forum’s readers are too young to remember a world without the Internet and all our “smart” technology. That’s right. There was once a time when we looked at roadmaps to figure out how to get from point A to point B. There was once a time when we read books on a train, instead of watching streaming videos or perusing magazines on electronic tablets. I probably sound like someone from the nineteenth century. Don’t get me wrong… I think these technological developments are great! When I think back on all the used cars I could have avoided buying, or all the time I wasted getting lost because of bad directions, it would have been great if I had a smartphone in the car. I could have verified the mileages on all those cars. As for directions, not only could I have learned the best routes to take... I could have used those great apps to avoid traffic jams on the Cross Bronx Expressway or Brooklyn Queens Expressway. Life is good with all this technology. Our lives are richer. We do things more efficiently. We have fun sharing photos from vacations on social networking sites. We discover long lost friends on reunion sites. We post resumes on professional networking sites. We expand our business circles on linkbuilding sites. These things are great for friendships and working relationships. But if a person is ever in a lawsuit, those sites could become some of the first places an adversary’s attorney would visit to snoop around. If a person files a lawsuit for divorce, sexual harassment, disability benefits, or just about anything of importance, the adversary’s attorneys will start sniffing around the Internet. Sometimes, the attorneys will pay big money to investigators to find financial and business records. But sometimes, they’ll find valuable information for free, right on a person’s social networking site. Let’s say a person files an injury claim. Investigators could poke around the person’s pages to look for evidence showing that nothing is wrong with him. Are there photos or videos of the claimant engaging in physically demanding activities at picnics or outings, such as playing softball or going on wild amusement park rides? If a person files for bankruptcy to defraud creditors, the creditor’s attorneys could snoop around to look for evidence of the “good life.” For instance, “If you’re insolvent and can’t pay off your business’s loans, what are you doing behind the wheel of an $80,000 sports car? I saw the photo on your social networking site.” In a divorce proceeding, attorneys could snoop around social networking sites to see things that suggest infidelity. Attorneys sometimes try to use suggestive photos to reach the emotions and sentiments of jurors. So yes, the Internet and all its associated technology is a great thing. It lets us have better lives in so many ways. But it also tempts us to put more of our lives online. It’s wonderful when friends can see our great pics online. But, it’s also good to remember that if we’re ever in a lawsuit, the websites where we post all our information are the very places an adversary’s attorney will start looking. Some critics say this is a violation of privacy. But attorneys who hunt for such information say, “Hey, it’s out there in public. You put it there.” So while our friends can look at our online profiles with kindness, love, and laughter, an adversary’s attorney in a lawsuit might look at them with a different eye. Timur handles lawsuits for car accidents, slip & fall accidents, work accidents, cruise ship accidents, serious personal injury, hospital errors, medical malpractice, dangerous product, pharmaceutical drugs, workplace discrimination, sexual harassment and other areas of law. www.benimavukatim.com * t.akpinar@verizon.net * 718 224-9824

Near the capital of Damascus, meanwhile, Syria's elite Republican Guard forces battled rebels in some of the most intense fighting involving the special forces since the uprising against President Bashar Assad's regime began in March 2011, according to activists. Assad appeared to acknowledge the seriousness of the situation while addressing his new Cabinet on Tuesday in a statement broadcast on Syrian state TV, when he said his country is in a "genuine state of war". Up to now Assad has described the uprising against him as run by terrorists carrying out a foreign agenda. More than 14,000 people have been killed in the last 15 months. Despite global outrage over the crackdown by the Assad regime, the international response has been focused entirely on diplomacy and sanctions, not intervention, as the violence escalates. In a speech to parliament, Turkish prime minister Recep Tayyip Erdogan said Syria shot down the unarmed reconnaissance plane in international airspace without warning in a "deliberate" and "hostile" act. "Any military element that approaches the Turkish border from Syria and poses a security risk and danger will be regarded as a threat and treated as a military target," Mr Erdogan said. He said border violations in the region were not uncommon and Syrian helicopters had violated Turkish airspace five times recently without a Turkish response. The two countries share a 566-mile (910km) frontier. Turkey's limited response to Friday's incident suggested there was no appetite for a violent retaliation. Still, Mr Erdogan cautioned Syria against testing his resolve."No one should be deceived by our cool-headed stance," he added. "Our acting with common sense should not be perceived as a weakness." Syrian officials insist the plane violated its airspace, saying a Syrian officer shot it down with anti-aircraft fire after spotting an unidentified jet flying at high speed and low altitude. Turkey disputes that. Turkey says although the RF-4E jet had unintentionally strayed into Syrian airspace, it was inside international airspace when it was brought down over the Mediterranean. Its two pilots are still missing.

Source:Walesonline.co.uk/

Syria crisis: Erdogan threatens military retaliation Turkey's prime minister, Recep Tayyip Erdoğan, has threatened Syria with retaliation for the shooting down of a military jet, and warned that Turkish armed forces would respond to any Syrian encroachment on their joint border. The warning from Ankara came as opposition activists reported 92 people killed across Syria and Russia signalled that it would take part in new diplomatic attempt to end the crisis. The UN's head of peacekeeping told the security council that monitors were still unable to operate because of the risks they faced. Erdoğan described the downing of the reconnaissance plane on Friday as a deliberate and hostile act that would not go unanswered. The rules of engagement for Turkish forces along the Syrian border had been

changed so they would respond more forcefully to threats coming from Syria. "Any military element that approaches the Turkish border from Syria by posing a security risk and danger will be regarded as a threat and treated as a military target," Erdoğan said. Ankara has accused Syrian gunners of targeting a Turkish search-and-rescue plane looking for survivors from the downed jet on Saturday. Turkish officials said the rescue plane had agreed its route with the Syrian authorities but came under fire nevertheless, causing the rescue mission to be suspended. On Tuesday morning the prime minister claimed Syrian helicopters had violated Turkish airspace five times recently without a Turkish response. Source: the Guardian


OPINION

So I told him what singer Frank Sinatra said: "Truth is like spaghetti. If you want people to digest it you must first cook it and then spice it up!" People don't want to hear your message I told him bluntly. "You might as well talk to a stone wall!" He was not amused.

Dünya medyasına link sayfanız..

"Why blame the West? I challenged, "Asians similarly engage in what you call self-destruction. Just look at Japan and China who have ageing and predictably diminishing populations. Are you saying they are just as crazy as Americans, Europeans, and Russians?" "No! No! No!" he exclaimed. "What I am saying is that all these self-destructive policies are considered normal!"

GlobalMediaLinks. com

control measures to eliminate billions of people 'to save the planet'" So what about it I asked. "You Americans have terminated over fifty million pregnancies and don't even get excited by this statistic. It's your own unborn sons and daughters you silently slay at all stages of gestation in the name of freedom. By definition you and the Western world have become insane, You prove my point!"

Türkiye’nin gezi portalı TurkTurist.com

was of Jewish background his wife, Clara, committing suicide when she realized the horror of her husband’s efforts. Ironically, Dr. Haber developed nitrogen fertilizers The Insanity of the West which eventually fed millions, and the pesticide Zyklon used to "We are insanely self-destructive, slaughter people wholesale. but we don't realize it! Madness has become 'normal' - and those truly "Between the two world wars milnormal people who objectively see lions of east Europeans, Ukrainians, modern society as it really is are and Russians were slain in raging adjudged misfits or social de- civil wars this leading to gulags, viants!" explained Dr. Yaroslav death camps, and the destruction of Youssef at a UNNGO Forum he whole cities during the Second being a psychologist historian who World War!" Dr. Youssef continued, immigrated to America in 1984. "And now today West of the Ural Mountains across the Atlantic to "For example, normal British, America the people have become French, and German men who sophisticated in the social, cultural, loved their wives, children, parents, political, and medical techniques of and country, but filled with patri- self-elimination. This by definition otic zeal, murdered each other by is insanity!" the millions using poison gas. This type of behavior, by definition, is "We here at the United Nations collective insanity, but at that time have reverted to an ancient paganwas considered normal!" istic view of nature worship and consider people 'pollution agents' "The German chemist who initiated exhaling carbon dioxide and fossil gas warfare, Captain Fritz Haber, fumes. So we initiate population

31


FORUM Bulmaca - 149

32

Duygulu, hisli Lale bahçesi

..... Karahan (Ortadaki resim)

Bir çeşit peynir, ekşimik Kıyı, kenar

Dingil

Dolaylı olarak anlatma Fiil

Çevre Ün, şan

1

Dilsiz Orduya yardımcı halk gücü

Bir ilimiz Hükümdar konağı Yetkinlik, eksiksizlik Sıvacı aleti

Alttaki resim Sınıf

Tayin

Neonun sembolü Geçme, bulaşma

3

2

Dileyiş, dileme, dilek Gözde canlılık Sesle ilgili

İşler, işlemler Mesken, konut Bir renk

Sivas’ın bir ilçesi

Özen Eserler (eski)

Bir nota Deney hayvanı

7

Rafadan yumurta Kontenjan sayısı Temelsiz, eğreti yapı

Suudi Arabistan para birimi Çare Uygun bulma, tasdik

Güç, derman

Çocuğu olan erkek Dalkavuk

Ses birimi

Sinir bilimi

Kimyasal tedavi Yankı Ses yitimi

Cüzzamlı (halk)

Uzaklık belirten söz Parasal

4

Özerk

Güzel kokulu, uzunca bir kavun türü

Kuzu sesi Pişman

Görme engelli

Hastalıklı, sakat

Hangi kişi Büyük Okyanus

Yeryüzü kırığı

Ucu halkalı cıvata Gitme işi

Gösteriş, çalım, caka

Ön gösterim Çok sarhoş (argo)

Özenli, düzgün, uygun Salgın hastalık

Bir kimse ile eğlenme Bir peygamber adı Kültür, hars

8

Kendi kendini yöneten alet

Sahip Yansıma, yankı

İstençli İnce dantel

Kraliçe Bozma, feshetme Bir nota

Dünyanın uydusu Tahlil

5

Matem Bir nota

Özgü

6

Pişirmeyi sağlayan şey

Cimri

1

2

3

4

5

6

7

8

ŞİFRE: Hazırlayan: Güven Söztutan guvensoztutan@forumgazetem.com


KÜLTÜR-SANAT HABERLERİ

33

New York Times : "Mimar Sinan,Türkiye'nin ve dünyanın ilk yıldız mimarı " New York Times (NYT), Mimar Sinan'ın mimari eserlerine tam sayfa ayırdı. Gazetenin haftasonu çıkan gezi ekinde, Andrew Ferren tarafından kaleme alınan, "Türkiye'nin İlk Yıldız Mimarının Peşinde" başlıklı yazıda, 300'ün üzerinde mimari esere imza atan Mimar Sinan'ın, sadece Türkiye'nin değil, belki de dünyanın ilk "Yıldız Mimarı-Starchitect" olduğu belirtildi. Yazıda İstanbul'u ziyaret eden ve Mimar Sinan'ı tanımayan Batılı turistlere bilgi veren tur rehberlerinin, Mimar Sinan'ı aynı dönemlerde yaşayan İtalyan heykeltraş ve mimar Michelangelo ile karşılaştırdıklarını, oysa bu tür bir karşılaştırmanın aslında Mimar Sinan'a haksızlık olduğu vurgulandı. Mimar Sinan'ın, Belgrad'dan Mekke'ye kadar bugün hala ayakta olan ve hergün kullanılan yüzlerce eserinin bulunduğunu belirten gazete, "Sinan'a dünyanın ilk yıldız mimarı diyebilirsiniz" ifadesine de yer verdi. Mimar Sinan'ın başta Süleymaniye, Selimiye, Mihrimah Sultan Camileri olmak üzere Edirne'deki ve İstanbul'daki ünlü mimari eserleriyle ilgili detaylı bilgiler ve fotoğrafların yer aldığı tam sayfalık yazıda, İstanbul'u ziyaret eden turistlerin İstanbul'da Mimar Sinan'ın camilerini turlara katılarak yakından tanıyabilecekleri de bildirildi.

Muhabir: Özlem Şahin Şakar / Yayıncı: Ömür Üzelce

“Roma Tahıl Festivali”nde Türk lezzetleri tanıtıldı ROMA - İtalya'nın başkenti Roma'da, bu yıl 2'ncisi düzenlenen ve Türkiye'nin onur konuğu olduğu ''Cerealia - Tahıl Festivali 2012'' kapsamında gerçekleştirilen iki etkinlikle Türk lezzetleri tanıtıldı.

Travidition. com

Etkinliklerinin ilkinde, ''Antik Roma'da bir gün'' başlığıyla Roma yakınlarındaki Castel Decima'da piknik yapıldı. Çocuklar için çeşitli gösterilerin yanı sıra ''at binme, ok atma ve antik döneme ait birtakım oyunların'' yapıldığı organizasyonda, Türkiye'nin Roma Büyükelçiliği de katılımcılara iç pilav ve döner ikram etti. Dönerin yoğun ilgili gördüğü yemekte, festivalin ana unsuru olan tahıldan yapılmış ürünlere de yer verildi. Etkinliğe, eşi İnci Akil ile katılan Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Hakkı Akil, ok atma faaliyetine katıldı. İlk denemesinde başarısız olan Büyükelçi Akil, ikinci denemesinde hedefi vurmayı başardı. İkinci etkinliğe ise festivalin destekçilerinden Tevere Diyalog Enstitüsü evsahipliği yaptı. ''Türkiye'nin lezzetleri'' adlı etkinlikte, Türkiye'ye özgü tatların sunumu yapıldı. Katılımcılara, yapılan yemekler tek tek tanıtıldı, ilgilenenlere tarifleri verildi. (AA)

Travel News Magazine


AMERİKA HABERLERİ

34

Türk işadamları 2012 Dünya Kalite Zirvesi için Los Angeles'ta toplanıyor *T.C Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Ak Parti Milletvekili Anayasa Komisyon Başkanı Burhan Kuzu’nun yanı sıra Türk iş dünyasının önde gelen isimleri Amerika’lı meslektaşlarıyla buluşuyor.. *28 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında Amerika’nın Los Angeles eyaletinde gerçekleştirlecek 2012 Dünya Kalite Zirvesi’ne Bill Cosby, Jim Carrey gibi birbirinden ünlü isimlerinde katılması bekleniyor.. İSTANBUL- 28 Haziran – 01 Temmuz 2012 tarihinde Intercontinental Century City, California Los Angeles'da Türk iş dünyasının önde gelen isimleri Amerika'daki meslektaşlarıyla deneyimlerini paylaşmak üzere bir araya geliyor. Hollywood'un ünlü aktörlerinden Bill Cosby, Jim Carrey, Michael Jordan, Robin Williams gibi ünlü isimlerin de davet edildiği 2012 Dünya Kalite Zirvesi; iş, sanat, siyaset dünyasından önemli isimlere de ev sahipliği yapacak. World Consumer Academy tarafından gerçekleştirilen 2012 Dünya Kalite Zirvesi, kalite bilincini geliştirmek ve markalar için geleceğin habercisi olan AR-GE’nin öneminini konuşmak için Intercontinental Century City, Los Angeles'da toplanıyor. İş dünyamızın önde gelen temsilcileri, Amerika'da pazar payını arttırabilmek, kalite ve inovasyon konusunda deneyimlerini paylaşmak ve AR-GE konumlandırmasının önemini vurgulamak için California Los Angeles'da buluşuyor. World Consumer Academy bu amaçla Intercontinental Century City,'de, Türkiye’nin önde gelen sanayici ve iş adamlarının, bilgi, birikim ve deneyimlerini aktarmasına fırsat veren etkinlikleri ile, devlet ve özel sektör temsilcilerinin yanı sıra STK’lar ve bürokrasinin de katılımcılar arasında bulunacağı Dünya Kalite Konferansını gerçekleştiriyor. Türkiye’nin yanı sıra tüm dünya’dan da iş ve siyaset dünyasının

geniş katılımıyla gerçekleşecek olan konferanslarda, talepler ve beklentiler üzerine yapılan araştırmalar sonucu tesbit edilen ihtiyaçların giderilmesi için işbirliği imkanları aranacak ve düzenlenen sempozyumlarla konusunda uzman kişilerin düşüncelerine başvurulacaktır. Türkiye, stratejik ve coğrafi yapısı itibariyle, yatırımcılara sağlamış olduğu imkanlarla, tüm dünyada pazar payının yükseltilmesinde ekopolitik olarak büyük bir fayda sağlamaktadır. Günümüz tam rekabetçi piyasa koşullarında avantaj sağlamak için sadece kalite-maliyet hesapları yetmez. Pazarda kalıcı olabilmek için, AR-GE ekseninde oluşturulacak kalite ve inovasyon yeteneğinin sürdürülebilir olması gerekir. Türkiye, tüm dünya ülkeleri için önemli bir pazar ve fırsatlar ülkesidir ve Türkiye’nin dünyada lider ülkeler arasındaki yerini alması en büyük hedefimizdir. 2012 Dünya Kalite Zirvesi, AR-GE ve O’na bağlı olarak oluşturulacak kalite ve inovasyon tanımını yeniden şekillendirirken üretim, tüketim ve hizmet boyutunda uygulanabilir inovasyon arayışlarını California Los Angeles'da katılımcılarla paylaşacaktır. 2012 Dünya Kalite Konferansı

www.TurkTurist.com

Bu konferansta, yönetim danışmanları, akademisyenler, Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin yöneticileri ve bürokratları, iş birliği ve kalitenin yükseltilmesine ilişkin görüş ve öngörülerini California Los Angeles'da katılımcılar ile paylaşacaklardır. Türkiye Tanıtım Standları Katılımcı markalar info stantları ile zirvede yer alacaktır. Karşılıklı görüşme imkanları sunulacaktır. "2012 World Quality Award" Ödül Töreni & Gala Yemeği World Consumer Academy tarafından gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre girişimcilik ve inovasyona yönelik başarıları ilke edinerek sürdürülebilir rekabet avantajını elde eden markalara “2012 World Quality Award" ödülleri takdim edilecektir.

Türkiye’nin gezi portalı 149.BULMACANIN ÇÖZÜMÜ

Selçuk Yöntem

K A O A

A L İ S U N A L

A T A M A

A F O T O O N E P İ A O T O A Y A N A

P S E L M İ N S İ N R A R Y E K T E M N O A T D E İ R M A P L İ

ŞİFRE: TELESKOP

İ A L Ç U K Y A L S A L İ S K E A M A Z A R A A A L A R İ Y A L F O N E M M A T İ Z

Ç Ö K E L E K

B Y A R H A Pelin Karahan A K M A P A G A L A İ İ S A D E L İ İ K F E Ş İ R İ C N E K E

E İ N T E M A R Y A M A L F E R V M İ O K C K O T A A B A L A K A Y A S S T A İ M B A F İ A L A Y İ Y E A K İ S Ali Sunal


İsteyene 4 saatte “Gündüzkondu villa” Bartın'da kurulu çelik konstrüksiyon firmasının “Gündüzkondu” projesi kapsamında oluşturduğu depreme dayanıklı çelik konstrüksiyonlu 2 katlı villa tipi prefabrik konutlar, 4 saat içinde istenilen araziye kurulabiliyor.Özel Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren konstrüksiyon firması, 1999 depremlerinin ardından artan çelik minare, kubbe ve cami imalatının yanı sıra, çelik konstrüksiyondan yapılan prefabrik konut imalatına da başladı.

Depreme dayanıklı olmasının yanında yanmaz malzeme ve ısı yalıtımlı olarak imal edilen iki katlı villa görünümlü konutları, 43 bin liraya satışa sunduklarını ifade eden Çeliker, “Gündüzkondu konutlarımızı, 'gecekondu' olarak tabir edilen, güvensizliğinin yanında görüntü olarak da göze hoş gelmeyen yapılara alternatif olarak ortaya çıkardık” dedi. Eşine sürpriz yapacak bir kişinin “Ev aldım az sonra getirip kuracaklar' diyebileceğini anlatan Çeliker, elektrik ve su tesisatının yanı sıra, iç ve dış boyasından mutfak dolabına, tuvaletinden banyosuna kadar her şeyi hazır olan villaların, isteğe göre verandalı veya verandasız 4 parça halinde montajladıklarını da sözlerine ekledi.



DÜNYA HABERLERİ

37

“Madrid Uluslararası Film Festivali”nden oyuncu Berke Üzrek ve yönetmen Erdal Rahmi Hanay'a ödül

MADRİD-Madrid'de ilk defa düzenlenen Madrid Uluslararası Film Festivali'nde yönetmenliğini Flavia Casa'nın yaptığı "Marmara" adlı kısa metrajlı filmdeki rolüyle Berke Üzrek "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu", "Hicaz" filminin yönetmeni Erdal Rahmi Hanay ise "Jüri Onur Ödülü"ne layık görüldü. Madrid'de 6-9 Haziran tarihleri arasında düzenlenen festivalin ödül töreni Cumartesi akşamı Madrid'deki yapılırken, toplam 32 ödül dağıtıldı. Festivalde "En İyi Film" ödülünü Finlandiyalı Sami Malmberg'in yönetmenliğini yaptığı "Mad Rush" adlı film kazandı.

Tören sonrasında AA muhabirine açıklama yapan Erdal Rahmi Hanay, "Mutluyuz, sevinçliyiz. Ben kendimden çok Berke'nin ödül aldığına seviniyorum. Berke ile uzun metrajlı filmlerde de yarıştık ve inanıyorum ki önümüzdeki dönemlerde de başka festivallerde beraber olacağız. Çok güzel filmlerle, çok iyi oyuncularla ve yönetmenlerle burada yarışmak ve aralarından sıyrılıp ödül almak heyecan verici oldu" dedi. Berke Üzrek de "Buralara kadar geldik, bir de ödül aldık. Gözümüz arkada kalmadan Türkiye'ye döneceğiz" derken, bu ödülün kariyeri için iyi bir başlangıç olduğuna inandığını ifade etti. Muhabir: Şenhan Bolelli / Yayıncı: Ömür Üzelce AA

Sağlık Bakanı Akdağ, -"ABD'de acil servis sistemi işlemiyor" BOSTON - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ABD'nin Boston kentinde Türk doktorlar ile buluştu. Boston Türk Kültür Merkezi'nde Boston Başkonsolosu Ömer Lütem, New York Başkonsolosluğu Sağlık Müşaviri Adnan Çinal ve Amerikan Üniversitelerinde çalışan çeşitli alanlardaki Türk doktorlarının hazır bulunduğu görüşmede konuşan Bakan Akdağ, Amerikan ve Türk sağlık sistemini karşılaştırdı. Konuşmasına Türkiye'de sağlık sisteminde ve Tıp fakültelerinde yaptıkları ve yapmayı planladıkları projeleri anlatarak başlayan Recep Akdağ, "Üniversitelerimizde henüz bilgi üretemiyoruz, bilgiyi aktarıyoruz. Bunun için Ar-Ge çalışmalarını başlattık. Rektör seçim sisteminin değişmesi lazım. Rektörler oy kaygısından dolayı öğretim görevlisini çalıştıramıyor. Bu sistemin değişmesi lazım" dedi. Türkiye'de, diğer ülkelerden farklı olarak, yardımcı doçentlikten itibaren kalıcı öğretim üyeliğinin olduğunu ve gelirlerinin de performansları ile doğru orantılı olmadığını belirten Bakan Akdağ, "Ümit ediyorum iyi bir üniversite reformu yaparız. Öğretim üyelerinin performanslarına göre değerlendirildiği, rektörlerine hoş görünmek zorunda kalmadığı ve işlerine devam ettiği bir üniversite yapısı kurarsak işler düzelir" şeklinde konuştu. -"Aşı'da ABD'den daha ilerideyiz""Aşı konusunda Amerika'dan daha ilerideyiz, çocukların yüzde 97'si aşılanıyor. Hamile

kadınların hepsini takip ediyoruz. Dünyanın en zengin ülkelerinin kullandıkları aşıları kullanıyoruz" diyen Recep Akdağ, "ABD'de acil servis sisteminin işlemediğini, acillerde insanların 5-10 saat bekletildiğini, bizde ise 10 dakika bekletildi diye acil servislerde halkımızın isyan çıkardığını" kaydetti. -Boston'dan merkezi randevu sistemine testSağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'de bir süredir sağlıklı bir şekilde işleyen merkezi randevu sistemini ABD'den test etti. Kırıkkale üzerinden yapılan testte, hasta adayının iste-

diği şehirde, istediği doktordan telefonla randevu alabilmesi, salondaki katılımcılar tarafından alkış aldı. "Türkiye'de muayenelerin 3'te birinde bu şekilde yapılmaya başlandı. Günde 200 bin muayene randevusu 5 dakika sürmeyen bir telefon görüşmesi ile alınabiliyor" diyen Bakan Akdağ, "bunu bir Amerikalı'ya anlatsanız inanmaz, biz bu sistemin altyapısını kurmak için 3 senedir çalışıyoruz" şeklinde konuştu. Muhabir: Mücahit Oktay Yayıncı: Yusuf Kaya AA


AMERİKA HABERLERİ

38

TADF Başkanı Çınar “ Yurtdışındaki Türkler Güçleniyor”

Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Çınar ve beraberindeki heyet, Ankara’da düzenlenen “ Yurtdışında Yaşayan Vatandaşlar Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması” toplantısına katılarak New York’a döndü. Başkan Çınar, toplantının çok verimli geçtiğini belirterek,dünyanın birçok ülkesinden gelen farklı toplum temsilcileri ile buluşma imkanına sahip olduklarını belirterek , Avrupadaki bazı ülke temsilcileri ile sosyal, kültürel ve milli meselelerde ortak çalışma yapılması konusunda görüştüklerini ifade etti. NEW YORK - Federasyonu’nun çok yakın zamanda yaptığı Türk Günü Yürüyüşü ve Festivalinin yankılarının devam ettiğini Ankarada gördüğünü anlatan Çınar, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın açılış sunumu sırasında bilhassa Türk Günü Yürüyüşünden övgüyle bahsetmesinden dolayı memnuniyet duyduklarını belirtti. Başkan Çınar, Türk Amerikan Dernekleri Federasyonunun partilerüstü bir kuruluş olduğunu ifadeyle, bu atmosfer içinde Amerika’daki lobi faaliyetlerinde birlik ve beraberlik altında çalışıldığını belirtti. Toplantıya Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Aile ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Devlet Bakanı Fatma Şahin, Gençlik

ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Avrupa Birliği’nden Sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayatı Yazıcı,Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, TOBB Baskani Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da katıldığını belirten Çınar, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanı Kemal Yurtnaç ve ekibini başarılı bir konferans yaptıkları için tebrik ettiğini söyledi. Yurtdışında yaşayan vatandaşları ilgilendiren eğitim, gümrük, diyanet, konsolosluk hizmetleri, spor, iletişim ile aile ve kadın konularının masaya yatırıldığını belirten Çınar, Amerika’dan gelen diğer kuruluşlar ile beraber, Amerika’daki Türk toplumununda sorunlarının dile getirildiğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, 2014 yılında yapılacak yerel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yurtdışında yaşayan vatandaşların oy kullanma hakkının kesinleştiğini tekrar hatırlattığını belirten Çınar, Yurtdışındaki yaşayan vatandaş ve soydaşlarımıza olan önemin arttığını gördüğünü söyledi. Başkan Çınar, Ankara’da bulunduğu sürede NTV Avrupa, Star TV ve CNN Türk kendisiyle röportaj yaptığını anlatarak, bu röportajlarda da ifade etttiği gibi dünyadaki Türk diasporasının güçlendiğini belirtti.

ANA - American News Agency

Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu TAD ile işbirliği yapma kararı aldı 1956 yılında kurulan Amerikanın en eski çatı kuruluşu Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu ile 1951 yılında kurulan Türkiye’nin en eski Türk Amerikan Derneği olan " Türk Amerika Derneği- TAD" ortak çalışma kararı aldığını açıkladı. TADF Başkanı Çınar ve ekibi Ankara’da bulunduğu süre içinde, TAD Başkanı Ali Tunç Kemaloğlu,Başkan Yardımcısı Seçkin Arıkan ve Genel Müdürü Dilek Dengizek Ersanal ile özel bir toplantı yaparak,eğitim ve kültürel alanlarda işbirliği yapmak için antlaştı. Türk Amerikan Dernekleri Federasyonuna üye olmak istediklerini belirten Genel Müdür Dilek Dengizek Ersanal, “TADF’nin yaptığı başarılı çalışmaları takip ediyoruz” dedi. Başkan Çınar da bu anlaşmanın somut adımların atılacağı bir işbirliği olduğuna inandıklarını belirterek, TAD üyelerini Amerika’ya davet etti. İki kuruluş yakında ortak yapılacak projeleride kamuoyu ile paylaşacak. Türk Amerikan Derneği Kimdir? Ankara Türk-Amerikan Derneği (TAD), 1951 yılında Türkiye ve A.B.D arasında ikili anlaşma neticesinde kurulmuş köklü ve prestijli bir sivil toplum örgütüdür. Kurucu üyeleri arasında zamanın Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri, milletvekili Cemal Köprülü, milletvekili Prof. Halide Edip Adıvar, İstanbul Üniver-

sitesi Rektörü Ömer Saraç, A.B.D. Ankara Büyükelçisi George Wadsworth, Robert Koleji Müdürü Floyd Black gibi isimlerin bulunduğu TAD, 61 yıldır faaliyetlerini Ankara'nin kent simgelerinden biri olarak kabul edilen Cinnah Caddesindeki binasında sürdürmektedir. TAD’ın kuruluş amacı Türk ve Amerikan toplumları arasındaki ilişkileri geliştirmek, her iki kültürün birbirini tanımalarına ve anlamalarına imkan verecek ortam sağlamak. Bunu da eğitim ve sosyal/kültürel alanda yaptığı faaliyetlerle gerçekleştirmektedir. Değişik yelpazede düzenlediği sosyal ve kültürel etkinliklerin yanısıra, yabancı dil kursları veren en köklü kurumlardan bir tanesidir.


AMERİKA HABERLERİ

39

Disney'de "abur cubur" yiyecek reklamlarına yasak Disney, çocuk programlarında ''aburcubur'' reklamlarını yasaklıyor. Walt Disney, ABD'de çocuklara hitap eden televizyon kanalları, radyo istasyonları ve internet sitelerinde ''abur cubur'' reklamlarını yasaklayacak ilk büyük medya şirketi olacağını açıkladı.

Walt Disney, ABD'de çocuklara hitap eden televizyon kanalları, radyo istasyonları ve internet sitelerinde ''abur cubur'' reklamlarını yasaklayacak ilk büyük medya şirketi olacağını açıkladı. Yasağın, mevcut anlaşmalar nedeniyle 2015 yılında yürürlüğe gireceği belirtildi. Disney, yeni yönetmeliklerinin, meyve sebze tüketimini teşvik etmeyi, sodyum, şeker ve katı yağ alımını azaltmayı amaçlayan federal standartlarla aynı doğrultuda olduğunu bildirdi.


ANAYURT HABERLERİ

40

Türkiye'nin ''en temizleri'' seçildi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın düzenlediği ''Temiz Türkiyem'' yarışmasında, büyükşehir belediyeleri kategorisinde Türkiye'nin en temiz kenti İstanbul seçildi -Türkiye'nin en temiz köyü yarışmasında da İzmir'in Bademli köyü birinci oldu. ANKARA (A.A) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın en temiz kent, köy, organize sanayi bölgesi ve sanayi tesisi kategorilerinde düzenlediği ''Temiz Türkiyem Yarışması'' sonuçlandı. Bakanlık'tan yapılan yazılı açıklamaya göre, çevrenin korunması ve geliştirilmesi konusunda başarılı çalışmalar ve uygulamalar yürüten kurum ve kuruluşlara yönelik düzenlenen ''Türkiye'nin en temiz kenti'', ''Türkiye'nin en temiz köyü'', ''Türkiye'nin en temiz organize sanayi bölgesi'' ve ''Türkiye'nin en temiz sanayi tesisi'' yarışmalarının kazananları belirlendi. Türkiye'nin en temiz köyü yarışmasında, İzmir'in Bademli köyü birinci oldu. Kahramanmaraş'ın Hacıağalar köyü ikinci, Kırklareli'nin Armağan köyü ise üçüncü seçildi.

İğne oyasını öğrenmek için Japonya'dan Türkiye'ye geldi

Türkiye'nin en temiz kenti yarışmasında, büyükşehir belediyeleri kategorisinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi birinciliğe, Bursa Büyükşehir Belediyesi ikinciliğe ve Sakarya Büyükşehir Belediyesi üçüncülüğe layık görüldü. Nüfusu 50 bin ve 750 bin arasında olan belediyelerde birincilik ödülünü Denizli, ikincilik ödülünü Bolu ve üçüncülük ödülünü Kütahya belediyesi kazandı. Türkiye'nin en temiz kenti yarışmasında nüfusu 10 bin ve 50 bin arasında olan belediyelerde ise birinciliği Didim, ikinciliği Eğirdir, üçüncülüğü Çiftlikköy elde etti. Dereceye giren büyükşehir belediyelerine Çevre Beratı,

belediyelere Çevre Beratı ve vidanjör, organize sanayi bölgesi ve sanayi tesislerine de ''Çevre Beratı'' hediye edilecek. Türkiye'nin en temiz organize sanayi bölgesi yarışmasında, Kocaeli Gebze Organize Sanayi Bölgesi ve Ankara 1. Organize Sanayi Bölgesi birinci seçilirken, Kocaeli TOSB Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi ikinciliğe, Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi ise üçüncülüğe layık görüldü. Türkiye'nin en temiz sanayi tesisi yarışmasında, Çimsa Çimento Sanayi birinciliği kazanırken, Tüpraş Kırıkkale Rafinerisi ikinci, Ford Otomotiv Sanayi üçüncü oldu. AA- Muhabir: Esra Altınmakas

Yayıncı: Tolga Özgenç

KÜTAHYA (AA) - Japonya'da yaşayan ve iğne oyasına ilgi duyarak Türkiye'ye gelen hemşire Kanako Sasaki, Kütahya'da bir hafta süresince katıldığı kursta iğne oyası işlemeyi öğrendi. Kütahya'da, Belediye Kültür Sarayı'ndaki el sanatları yıl sonu sergisini gezen Sasaki, gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yayımladığı geleneksel Türk el sanatlarına ilişkin kitabı görerek, iğne oyası eserlerin fotoğraflarından etkilendiğini bildirdi. İğne oyası işlemeyi öğrenmek için Türkiye'ye geldiğini ve bu sanatın yaşatıldığı illerden Kütahya'da kursa katıldığını belirten Sasaki, şöyle devam etti: ''Japonya'da elime geçen kitapta, iğne oyası fotoğraflarının yanında 'Kütahya' yazıyordu. Bundan dolayı Kütahya'ya geldim. Halk Eğitim Merkezi ve belediyenin usta öğreticilerinden iğne oyası işlemeyi öğrenmeye çalıştım. Burada bir hafta süresince öğrendiğim bilgilerden gül motifli el işlemeleri yaptım. Türkçe'yi Japonya'daki bir kursta öğrenmiştim. Türkiye'de hiç zorlanmadım. Bana yardım eden usta öğreticilere çok teşekkür ederim.''


Japon Okulunda Türk Günü

Amerika'nin en büyük Japon Okullarından olan Greenwich- New York Japon Okulunda ( http://www.gwjs.org ) Türk Günü düzenlendi. Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu'nun organize ettiği programa, TADF Başkanı Ali Çınar, Amerika Türk Kadınlar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Vaside Ünal ve Atatürk Okulu Öğretmenlerinden Bingül Sevimli katıldı. Program öncesi, Okul Müdürü'nu ziyaret eden Türk Heyeti , Okul Müdürüne ufak bir teşekkür plaketi sundu. Japon Okulu' nun, Atatürk Okulu ile kardeş olunması için girişimler başlatılırken, Okul Müdürü Yasuyuki Uchino Japonya ve Türkiye'nin geçmiş yıllara dayanan tarihi bir bağı olduğunu belirterek,Türkiye'ye 2 kere gittiğini belirtti. Japon Okulu öğrencilerine bir sunum yapan Türk Heyeti ,Türkiye hakkında detaylı bilgiler verdi.

Ulu Önder Atatürk'ün 23 Nişanı Çocuk Bayramı ilan etmesi konusu'da programda anlatılırken, Türkiye'nin coğrafi ve jeopolitik onemide sunumda yer aldı. Japon Okulu Müfredat kitabında Türkiye'nin yer almasından dolayı memnuniyet duyduğunu belirten TADF Başkanı Çınar, Amerika gibi çok farklı milletten oluşan toplulukların biraraya gelmesi ve birbirlerini daha yakından tanımasının önemini vurguladı. Atatürk Okulu Öğretmenlerinden Bingül Sevimli, Türk ve Japon dostluğunun bu tur ikili ziyaretlerle güçlendiğini belirtirken,ATKB Yönetim Kurulu Üyesi Vaside Ünal'da New York'taki programlarına Japon çocuklarını çağıracaklarını belirtti. Program sonunda tüm Japon öğrencilerine Türk Bayrağı hediye edilirken, Japon Ogretmenlerinede Türk Lokumu armağan edildi.


Arkadaşından etkilenip İslamiyet’i seçti Norveç'te yaşayan ve İngilizce Kuran-ı Kerim okuyarak bir süre İslam dinini araştıran 21 yaşındaki Henrie Myrseth adlı genç kadın, en yakın arkadaşının islam dini seçmesinin de etkisiyle müslüman olup Ayşe Helin Myrseth ismini aldı. ANTALYA - Alanya Müftülüğü'nde düzenlenen ihtida törenine bir süredir bir Türk genciyle nişanlı olan Henrie Myrseth, kendisinden önce müslümanlığı seçen yakın Emma Büyükgenç, ve nişanlısı Ercan Şimşek ile birlikte katıldı. Tercüman aracılığıyla islam dinine ilişkin bilgi verilen ve uyması gereken kurallar anlatılan Henrie Myrseth, Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldu. Alanya Müftüsü Ahmet Hamdi Başpınar tarafından imzalanan iktida belgesiyle hediye edilen İngilizce Kuran-ı Kerim'i alan Henrie Myrseth, ismini Ayşe Helin Myrseth olarak değiştirdi. İslam dinini tanıdıktan sonra bir süre araştırdığını ve islamiyet hakkında Kuranı Kerim ve çeşitli kitaplar okuduğunu belirten Myrseth, ''Yaptığım araştırmanın ardından benim için en uygun dinin İslamiyet dini olduğuna karar verdim'' dedi. Myrseth, yaklaşık bir yıldır nişanlı olduğu Ercan Şimşek ile Eylül ayında evlenecekleri de söyledi.

Müftü Ahmet Hamdi Başpınar da Alanya'da her yıl 15 - 20 yabancının Alanya Müftülüğü'ne başvurarak Müslüman olduğunu söyledi. Başpınar, çoğunluğu son 5 yılda olmak üzere son 27 yılda Alanya'da 260 yabancının islamiyeti seçtiğini kaydetti. Bu tür güzellikleri yaşamaktan dolayı çok mutluluk duyduklarını dile getiren Başpınar, ''Ortalama her yıl 15-20 kişi Müslüman oluyor. Bize mutluk duygusu verirken onların hayatında köklü bir değişiklik oluyor. Müslümanların güzel yaşantılarından örnek alarak İslamı seçmiş olmaları bize heyecan veriyor. Bugün bizim için bayram gibidir. Hakiki din olan İslam dinine gelen kardeşimize dünya ve ahrette mutluluklar diliyorum'' dedi. Törende, daha önce müslüman olan ve Ayşe Helin Myrseth'in etkilenmesinde rol oynayan Emma Büyükgenç'e de ihtida belgesi verildi. (AA)



Upstate New York’ta Johnson City’de nezih bir mahallede 1.3 acres arsa üzerinde 2 yatak odalı, 2 garajlı, tamir gerekli 1 ailelik ev satılıktır.

Upstate New York’ta

SATILIK EV

$30,000 862-262-497

Davutoğlu: "İstanbul BM şehri olacak” Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "İstanbul; Cenevre, Viyana ve Nairobi gibi BM şehri olacak" dedi.

“Türkiye, yeni bir dev olarak dünya gündemine ağırlığını koymaktadır”

Türkiye'nin BM'nin bütün sisteminde etkin rolünü sürdürdüğünü söyleyen Davutoğlu, ''Birleşmiş Milletler'in İstanbul'da bir merkezi olacak. BM'nin bütün bölgesel ofisleri İstanbul'da toplanacak. İstanbul; Cenevre, Viyana ve Nairobi gibi BM şehri olacak. Küresel siyasetin, küresel vicdanın merkezi İstanbul'da olacak. Bütün dünya ülkelerinin bayrakları bu anlamda İstanbul'da dalgalanacak'' dedi. Davutoğlu, “Dış politika misyonu açısından bakıldığında, Türkiye'nin uluslararası sistem ve düzendeki rolünü güçlendirmek; uluslararası alandaki itibarını, görünürlüğünü ve etkinliğini artırmak olduğu açıkca görülür” şeklinde konuştu.

Ayrıntılı haber

BU FIRSAT KAÇMAZ!..

Aynı arsa üstünde 2 ailelik ev “2 Ailelik evim olsun, birinde kendim oturayım diğerini kiraya vereyim.” diyorsanız işte size aradığınız fırsat... Kiracıyla altlı üstlü değil, yan yana bir komşu gibi yaşayın... Hem siz hem de kiracınız müstakil evde oturmanın keyfini sürsün... Clifton’ın en güzel caddelerinden birisinin üstünde.. Okulllara yakın, toplu ulaşım araçları güzergahı üzerinde... Fiyatı de çok uygun.. Öyleyse ne duruyorsunuz? Hemen arayın size evleri gezdirelim... TAYLAN REALTY   201-220-6609

20.

sayfada

Bir ev fiyatına iki müstakil ev!..

CLIFTON’DA SATILIK 2 MÜSTAKİL EV NEW JERSEY

1 ev

fiyatına

2

müstakil ev

$ 349,000

Öndeki Ev: * 2. katta halı kaplı 3 Yatak odası * 1. katta Salon / Yemek Odası, Mutfak - Yeni dolaplar- Ocak/Fırın- Microwave, Washdisher * 2 Banyo (Cakuzi)/ Tuvalet, Washer &/ Drier * Attic ve Basement var, yeni boiler, water heater, baseboard * 3 arabalık driveway, Dışarıda 1 Malzeme deposu. Ev 6 yıl önce restore edildi.

Arkadaki Ev: * Bu ev 5 yıl önce baştan aşağı yenilendi. * 2. katta 2 Yatak odası, Salon, laminate parke, geniş deck * 1. katta Yeni Mutfak - Yeni dolaplar, salon, laminate parke, Ocak/Fırın- Microwave * 2 Banyo & Tuvalet, yeni boiler, water heater, baseboard. * Basement yok, street parking * 3. kat ( attic) oturulabilir yükseklikte * Dışarıda 1 Malzeme deposu


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.