Say覺: 56
Y覺l: 6
Mart-Nisan 2012
www.susbitkileri.org.tr
56
BASKANDAN
Türkiye’yi dünyaya çiçeklerle anlatacagız We will promote Turkey to the world with flowers Dünya genelinde 12 bin endemik bitki türü bulunuyor ve bunun 4 bini Türkiye’de yetişiyor. 2 bin 400 çeşit endemik bitki de Avrupa’da yetişiyor. Türkiye’de Avrupa’nın iki katı endemik bitki varken biz bunu dünyaya anlatamıyoruz. Expo 2016 Antalya buna vesile olacak. Bu organizasyonla mevcut endemik bitki ırklarımızı geliştirip dünyaya tanıtacağız. Sadece sektörümüzü değil, ülkemizin de tanınırlığı için bu organizasyonun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Her yıl 10 milyon yabancı, 6 milyon ise yerli turistin ziyaret ettiği Antalya’ya Botanik Expo sayesinde 8 milyon turist bekliyoruz. Bu dev organizasyonun başarıya ulaşması için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Dünyanın çeşitli noktalarında düzenlenen botanik expolarda “Türk Bahçeleri” açarak Expo 2016 Antalya’nın tanıtımını yapıyoruz. Aynı zamanda da endemik bitkilerimizin zenginliğini dünya ile paylaşıyoruz. Bunun yanı sıra diğer expoları gözlemleyerek Antalya Dünya Botanik Expo’sunda neler yapmamız ya da neler yapmamamız gerektiği konularında bilgi sahibi oluyoruz. Sektör olarak sonraki kuşaklara daha temiz, yeşil ve yaşanabilir bir çevre bırakmayı hedefliyoruz. Bu nedenle Expo 2016 Antalya’nın sloganını ‘Çiçek ve Çocuk” olarak belirledik. Umarım bu güzel konsepte yakışır bir expo düzenleyerek Türkiye’nin ve süs bitkileri sektörünün çok daha bilinir bir yapıya kavuşmasını sağlayacağız.
12 thousand kinds of endemic plants exist in the world and 4 thousand of these grow in Turkey. On the other hand, there are 2400 endemic plants that grow in Europe. Although the number of the endemic plants in Turkey is double those in Europe, we can not promote this diversity to the world. Expo 2016 Antalya will provide an opportunity to achieve this. Thanks to this organization, we will improve our endemic plant strains and promote them to the world. I think this is an essential organization not only for our sector but also the recognition of our country. We expect Antalya, which attracts 10 million foreign and 6 million local tourists annually, to draw 8 million tourists just for the Horticultural Expo. We continue to do our best to help this major organization achieve success. We promote Expo 2016 Antalya by opening Turkish gardens at horticultural expos organized in various parts of the world. At the same time, we share our richness in endemic plants with the world. We observe other expos as well and inform ourselves as to what we should or shouldn’t do at the Antalya World Horticultural Expo. As the ornamental plants sector, we aim to leave a cleaner, greener and more habitable environment to the future generations. Therefore, we have chosen “Flower and Child” as the main theme of Expo 2016 Antalya. I believe we will organize an expo that fits this nice concept and thus help Turkey and its ornamental plants sector gain much more recognition.
Osman BAĞDATLIOĞLU Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı / Tanıtım Grubu Başkanı President of the Ornamental Plants and Products Exporters Union / President of Promotion Group
1
ÇIÇEKIÇINDEKILER 6
12
3
6
Expo haberleri
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Türk Bahçesi’nin açılışını yaptı
12
15
Süs bitkileri sektörü Antalya’da buluştu
22
“Gelecek nesillere doğayı anlatacağız”
17
22
Gündem haberleri
Antalya’da süs bitkileri araştırılıyor 26
24
26
“Florplant için 3 bin kişi bekliyoruz”
Romanya karanfili tercih ediyor
30
32
Sektör, baharda çiçek açtı
Adresler
SÜS BİTKİLERİ TANITIM GRUBU ADINA, ORTA ANADOLU İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ’NİN YAYIN ORGANIDIR. OAİB ADINA SAHİBİ Özkan AYDIN
YAYINA HAZIRLAYANLAR Origami Medya (info@origamimedya.com)
YAYIN TÜRÜ İki ayda bir yayınlanan sektörel dergidir.
YAYIN KURULU BAŞKANI İSMAİL YILMAZ
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Tugay SOYKAN (tugaysoykan@origamimedya.com)
YAYIN ADRESİ Katip Çelebi Mahallesi, Sıraselviler Caddesi, Güney İş Hanı, No: 30/504 Beyoğlu İSTANBUL T: +90 212 252 87 76 - 77 F: +90 212 252 87 77
YAYIN KURULU OSMAN BAĞDATLIOĞLU, İSMAİL YILMAZ, LÜTFİ GÖBÜŞ, FARUK KARACAN, HARUN YETER, ÖZKAN AYDIN, ESRA ARPINAR, SEVGİN UTLULIĞ, GÜLŞEN BAY, ANIL YILMAZ
2
YÖNETİM YERİ Ceyhun Atıf Kansu Cad. No: 120 Balgat - Çankaya Tel: 0312 447 27 40 Faks: 0312 446 96 05
EDİTÖR Simge SOYEL (simge@origamimedya.com) MUHABİR Volkan ÜKÜNÇ (volkan@origamimedya.com) GÖRSEL YÖNETMEN Murat CERİT (murat@origamimedya.com) REKLAM REZERVASYON Origami Medya (info@origamimedya.com)
BASKI VE CİLT Matsis Matbaa Sistemleri Tevfikbey Mahallesi Dr. Ali Demir Caddesi No: 51 34290 Sefaköy / İSTANBUL Tel: 0212 624 21 11 Faks: 0212 624 21 17 www.matbaasistemleri.com
ÇİÇEK VİZYON dergisi, Origami Medya tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanmaktadır. “ÇİÇEK VİZYON” ibaresi kullanılarak alıntı yapılması izne bağlıdır.
ÇIÇEKEXPO
Tayland Expo’su kapanıs töreni gerçeklesti 2016 Antalya Dünya Botanik Expo organizasyonunu yürüten Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, 17 kişilik bir heyetle 13-16 Mart tarihleri arasında Tayland 2012 Expo’sunun kapanış törenine katıldı. Chaing Mai şehrinde düzenlenen Royal Flora Expo’sunda 2 bin metrekarelik alanda yer alan Türk Bahçesi’nde ülkemiz ve süs bitkileri zenginliği tanıtıldı.
D
ünyanın en büyük organizasyonları arasında gösterilen Botanik Expo’su 2016 yılında Antalya’da gerçekleştirilecek. Bu dev etkinlik öncesi dünyanın farklı noktalarında düzenlenen expolarda Türk Bahçeleri kuran Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği hem tecrübe kazanırken, hem de Antalya 2016 Dünya Botanik Expo’sunun tanıtımını yapıyor. Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği heyeti, üç ay süreyle 1 milyonun üzerinde ziyaretçi ağırlayan Royal Flora Expo’sunun kapanış törenine katılarak Türkiye’yi temsil etti. Çok sayıda uluslararası yetkili ile temaslarda bulunan heyet 2016 Antalya Dünya Botanik Expo’sunun tanıtımını gerçekleştirdi. Ayrıca Antalya’daki bu dev organizasyon için deneyimleri olan isimlerle görüşmelerde bulunuldu.
Çiçek ve Çocuk” teması ile 2016’da Antalya’da düzenlenecek olan Dünya Botanik Expo’suna 100 ülkenin bahçeleri ile katılacağını ve altı ay sürecek olan bu etkinliğe 5 milyon yabancı ve 3 milyon yerli turist beklendiğinin altını çizen Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, böylesine büyük bir
organizasyon için hazırlıkların son sürat sürdüğünü ve de Taylan’da olduğu gibi dünyanın diğer expo alanlarında var olmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
3
ÇIÇEKEXPO
Tayland Expo’su ardından… Yazan: Prof. Dr. İbrahim BAKTIR Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi
T
ayland’da 13-16 Mart 2012 tarihleri arsında düzenlenen 2012 Botanik Expo’suna 17 kişilik bir heyetle ziyaret gerçekleştirildi. Kapanış etkinliklerine katılma amacıyla gerçekleştirilen bu ziyaret aynı zamanda expo alanının gezilmesi, değerlendirilmesi ve expo’nun gerçekleştirildiği Chaing Mai ile Tayland kültürünün tanınmasına da vesile oldu. Chiang Mai, Bankok’un yaklaşık 700 km kuzeyinde yer alan “Kuzeyin Başkenti” veya “Gül Şehri” olarak da bilinen önemli bir kenttir. Son yıllarda Tayland’da görülen gelişmelerin izlerine Chiang Mai’de de rastlanır. Ancak modern binalarla gece kondu özelliği taşıyan yerleşim yerleri hala iç içedir. Chiang Mai farklı kültürlerin sorunsuz bir şekilde bir arada yaşadığı bir kent özeliği ile de bilinir. Kentin farklı semtlerinde irili ufaklı çok sayıda Budist tapınağı bulunur. Yapımına 2006 yılında başlanan ve 2011 yılında resmi açılışı yapılan Expo Botanik Bahçesi sayesinde Chiang Mai kendinden oldukça fazla prestij kazandırdı. Genelde gece safarisinin yapıldığı büyük
4
bir hayvanat bahçesinin Expo Parkı’na yakın olması da ayrıca dikkate değer bulunuyor. Botanik Expoları, ülkelerin bahçe bitkileri ve botanik alanlarındaki varlıklarının yanı sıra kültürel zenginliklerinin diğer dünya ülkeleri vatandaşlarına gösterme imkanı buldukları uzun süreli sergilerdir. Botanik Expoları, değişik ülkelerin bitkisel materyalinin, sanatının ve kültürünün harmanlanarak 300-500 metrekarelik alanlarda diğer dünya ülkelerine sunulmaya çalışıldığı uluslararası rekreasyon alanlarıdır. Botanik Expoları’nın bilinen fuarlardan farklı olan tarafları ise bitkilerin yaşadıkları doğal veya yapay yaşam alanlarının expo alanlarında oluşturularak bitkilerin kümeler halinde ve pazarlama modunda sergilenmesinden ziyade, doğal bir kompozisyon içinde sunulmasıdır. Fuarlarda üç, beş günlük sürenin sonun-
Chiang Mai-Tayland Botanik Expo’sunun merkezinde yer alan ve bahçenin her tarafından kolaylıkla görülebilen muhteşem tapınağın genel görünüşü
da iş biter ve sergi alanları toplanarak faaliyet sonlandırılır. Oysa Botanik Expoları’nda oluşturulan sergi alanları, o ülke imkanları dahilinde yaşatılabildikleri süre içinde, farklı dünya ülkelerinin bitkisel materyal ve kültürel miraslarından örneklerinde bulunduğu uluslararası imkanlarla oluşturulmuş rekreasyon alanları olarak kalır. Hem düzenleyen ülke, hem de katılımcı ülke turizmine daha uzun süreli, hatta bitiş noktası olmayan turizm alanları oluşturur. Açık kaldığı süre içerisinde 2,5 milyon kişinin ziyaret ettiği Tayland 2012 Expo alanı, organizasyonun bitiminden sonrada milyonlarca kişinin ziyaret edeceği bir alandı. Tayland Expo alanı titizlikle planlanmış ve inşa edilmiş muhteşem bir tapınak ve çevresinde diğer unsurlar şeklinde planlandı. Ana giriş, tören alanı, kraliyet yolu ve ana yol aksı üzerine yerleştirilen bu muhteşem yapı, expo alanının ana tasarım objesini oluşturdu. Çevre-
Prof. Dr. İbrahim Baktır
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi
sinde geniş su yüzeyleri ile desteklenen bu yapı expo alanının her noktasından görülebilecek şekilde planlandı. Bu ana tapınak ön plana çıkarılmayı hak edecek büyük emekler harcanarak özenle inşa edildi. Dikkat çeken diğer önemli bir nokta da ana girişin hemen karşısında oluşturulmuş olan yeşil tepeciktir. Bu tepecik üzerine yerleştirilen ve ağızlarından suların fışkırdığı fil heykelleri Tayland’da olduğunuz izlenimi yaratmaktadır. Zira fil, Tayland’ın en başta gelen simgelerinden birisidir. Tayland Expo’su Botanik Bahçesi’nin en ilgi çeken bölümlerinin başında Tayland Ulusal Orkide Akademisi tarafından dü-
zenlenen ve Tayland’a özgü orkidelerin yanı sıra çok sayıda yabancı yurtlu orkidelerin de sergilendiği orkide serası ve bahçesi gelmektedir. Ayrıca sünger kabağı tüneli, çocuk eko parkı, aromatik ve tıbbi bitki alanları ziyaretçilerin fazlaca ve sıkılmadan vakit geçirdikleri yerler olarak öne çıktı. Merkez binaların bir bölümünde yarışmalarda dereceye girmiş çiçek aranjmanları profesyonel şekilde sergilendi. Bu çiçek aranjmanları çiçekçilikle uğraşan herkesin beğenisini kazandı. Expo Botanik Parkı içerisinde motorlu taşıtlara izin verilmemesi, yaya trafiğinin çok düzenli olması, park içi taşımanın üç tekerlekli motorlu küçük araçların yanı sıra çek çek olarak bilinen seyir araçları ile yapılması ziyaretçilerin parkı daha fazla gezme şansını artırdı. Öte yandan, park içerisinde çok sayıda tuvaletin yer alması, dinlenme yerlerinin olması ve dinlenme gruplarının doğru bir şekilde oluşturulması ve küçük çaplı kafeteryalara yer verilmesi dikkat çekti. Botanik Parkları uzun süreli, planlı ve oldukça titiz çalışmalar sonunda ortaya çıkıyor. Özellikle bitkisel materyal için uzun yıllar önceden hazırlık ve dikimlerin yapılması gerçekleştirilmelidir. Her ne kadar son yıllarda gelişen teknoloji ve yetiştirme teknikleri ile büyük bitkisel materyal dikimi yapılıyor olsa da, bu materyallerin erken dikilip adaptasyonlarını sağlaması zorunluluğu vardır. Öte
“Tayland Expo alanı titizlikle planlanmış ve inşa edilmiş muhteşem bir tapınak ve çevresinde diğer unsurlar şeklinde planlandı.” yandan, erken hazırlanan expo alanlarında daha başarılı prezantasyonlar gerçekleştirilebilir. Tayland Expo Botanik Bahçesi’ne bu açıdan bakıldığında, göze çarpan en belirgin hata bazı ülke stantlarının Botanik Expo’sundan ziyade el sanatları sergisi ve satış standına dönüşmesidir. Yabancı ülke stantlarında göze çarpan bir başka nokta ise stant sahibi ülkenin kendi koşullarında dahi yaşaması mümkün olmayan bitki materyalinin o ülke standının bitkilendirilmesinde kullanılması idi. Stant tasarımında stant sahibi ülke topraklarında yetişen bitki materyalinin kullanılması stantların daha inandırıcı ve Botanik Expoları’nın ruhuna daha uygun olacağı düşünülür. Bu bağlamda, Türkiye standındaki bitkilerin seçimi doğru yapıldı. Tayland ve Hollanda Expo Botanik Bahçeleri’nin 2016 yılında Antalya’da yapılacak olan Expo 2016 Çocuk ve Çiçek alanı ve Botanik Bahçesi için çok iyi birer örnek olduğu kanaatindeyiz.
Chiang Mai-Tayland 2012 Botanik Expo’sunun resmi kapanış törenine katılan Türk heyeti
5
ÇIÇEKEXPO
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrunnisa Gül ile Hollanda Kraliçesi Beatrix, Venlo 2012 Botanik Expo’sunu ziyaret ederek Türk Bahçesi’nin açılışını gerçekleştirdiler.
President Abdullah Gül, his wife Hayrünnisa Gül and Queen Beatrix of Netherlands visited the Venlo 2012 World Horticultural Expo and inaugurated the Turkish Garden.
6
7
ÇIÇEKEXPO
H
ollanda’nın Venlo şehrinde düzenlenecek 2012 Botanik Expo’su için Türk Bahçesi’nin hazırlıklarına aylar öncesinden başlanmıştı. O günlerde toprak yollardan gidilen, içinde iş makinelerinin, mühendislerin ve işçilerin çalıştığı expo; arazi, hazırlıklar bittiğinde rengarenk çiçeklerle bezenmiş, ülke bahçeleri kendi ulusal ve endemik bitkilerini alana taşımış ve benzersiz güzellikte bir tablo açığa çıkmıştı. Türk Bahçesi bu tablonun en güzel noktalarından biri olan göl kenarına konumlanmıştı. Ortasında cumbalı ahşap bir Ankara Evi’nin yer aldığı Türk Bahçesi’nin içi de ülkemiz tarihine özgü mermer havuz ve çeşmeler ile donatılmıştı. Bahçe duvarı ise Osmanlı mimarisine özgü tasarlanmış ve bazı bölümler çinilerle bezenmişti. Ayrıca bahçenin ortasına bir güneş saati de konumlandırılmıştı. Ankara Evi’nin içerisinde de bir mermer havuz yer alıyordu. Gezmek için bahçeye gelen ziyaretçiler bu mermer havuzun çevresini sarıyor ve 2016 Antalya Expo’sunu anlatan kısa bir filmi izledikten sonra evin arka bahçesine geçiyorlardı. Burada Türkiye’ye özgü endemik ve çeşitli çiçekleri görme imkanları olduğu gibi stantlarda ebru, cam ve takı sanatı icra edenleri canlı olarak izleyebiliyorlardı. Her gün bin 500 ziyaretçinin gezdiği Türk Bahçesi’nin 18 Nisan günü ise çok özel konukları olacaktı. Kalabalık bir heyetle Hollanda’da temaslarda bulunan Cum-
8
T
he efforts for the preparation of the Turkish Garden that was to be exhibited at the 2012 Horticultural Expo, which was going to be organized in Venlo, Netherlands, had already started months ago. The expo area, accessed through unpaved roads back then, where construction machines, engineers and workers were everywhere to see, was covered with colourful flowers at the end of the preparation period. Various countries represented at the expo had brought their national and endemic plants to the area, creating a view of unequalled beauty. The Turkish Garden was located by the lake, one of the most beautiful parts of this view. The interior of the garden, amidst which there is a wooden Ankara house with a bay window, was embellished with marble pools and fountains, traditional symbols related to our history. The wall of the garden was designed in the Ottoman architectural style and partly ornamented with tiles. Amidst the garden was also a sundial. There was another marble pool, located inside the Ankara house. Visitors to the garden were surrounding this marble pool, watching a short introductory film about 2016 Antalya Expo and moving ahead to the backyard. There, they had the chance to see not only the endemic plants and various flowers of Turkey but also paper marbling, glass and ornament artists at stands performing their arts live. The Turkish Garden, visited by 500 people every day, was to host very special guests on April 18. President Abdullah Gül and his wife Hayrünnisa Gül, who made
Osman Bağdatlıoğlu: “Venlo 2012 Botanik Expo’sunda olduğu gibi diğer önemli botanik expolarda da Türkiye bahçeleri açarak ülkemizin süs bitkileri zenginliğini dünyaya tanıtmaya devam edeceğiz.” hurbaşkanı Abdullah Gül, eşi Hayrunnisa Gül ve Kraliçe Beatrix Venlo 2012 Botanik Expo’sunu ziyaret edeceklerdi. CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, AK Parti Antalya Milletvekili Menderes Türel, Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Yakıcı, Venlo’daki Türk Bahçesi’ni hazırlayan ve 2016 Antalya Expo organizasyonunu yürüten Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği YK Başkanı Osman Bağdatlıoğlu ile Türk Bahçesi Yüksek Komiseri Beratiye Öncü, Cumhurbaşkanı, eşi ve Hollanda Kraliçesi’ni karşıladı. Türk Bahçesi’nin ziyaretine, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, TİM Başkan Vekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu, YK Üyesi Eli Alharal ve Gül’ün heyetindeki milletvekilleri de eşlik etmişlerdi. Heyet öncelikle Ankara Evi’nin içinde 2016 Antalya Expo’sunun tanıtım filmini izledi. Ardından bahçeye çıkarak ebru, cam ve takı sanatçılarını izleyen Cumhurbaşkanı, eşi ve Kraliçe mor nergislere can suyu verdi. Türk Bahçesi’nden Hollanda Kraliçesi’nin tören muhafızlarıyla çıkan konuklar, Venlo 2012 Botanik Expo’sundan ayrıldı.
2016 Antalya Expo’suna hazırlanıyoruz
Türk Bahçesi’nin altı ay süresince ziyaretçilere açık olacağını belirten Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, Dünya Botanik Expo’suna 2016 yılında ev sahipliği yapacak olan Antalya için hazırlıkların sürdüğünü kaydetti. “Venlo 2012 Botanik Expo’sunda olduğu gibi diğer önemli botanik expolarında da Türkiye bahçeleri açarak ülkemizin süs bitkileri zenginliği-
Osman Bağdatlıoğlu: “We will open Turkish gardens at other major horticultural expos as well like the one at the Venlo 2012 Horticultural Expo and further promote the richness of our country in ornamental plants to the world.”
9
ÇIÇEKEXPO
ni dünyaya tanıtmaya devam edeceğiz” diyen Bağdatlıoğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Venlo 2012 Botanik Expo’su ve diğerleri bizler için birer antrenman. Bu expoların en büyüğü ülkemizde yapılacak. 2016 yılında tüm dünyanın gözü Antalya’da dolayısıyla da Türkiye’de olacak. Bu dev organizasyonu çok iyi değerlendirerek ülkemiz tanıtımına ve ekonomisine büyük katkı sağlayacağız.”
contacts in Netherlands with a large delegation, and Queen Beatrix of Netherlands were to visit the Venlo 2012 Horticultural Expo. Deniz Baykal, Antalya Deputy of CHP, Menderes Türel, Antalya Deputy of AKP, Ahmet Yakıcı, Undersecretary of the Ministry of Economy, Osman Bağdatlıoğlu, Chairman of the Executive Board of the Central Anatolian Ornamental Plants and Products Exporters Union, which prepared the Turkish Garden in Venlo and directs the organizational work for 2016 Antalya Expo, and Beratiye Öncü, Commissioner General of the Turkish Garden, welcomed the President, his wife and the Queen of Netherlands. During the visit to the Turkish Garden, the special guests were accompanied by Egemen Bağış, Minister of EU Affairs and Chief Negotiator, Mehdi Eker, Minister of Food, Agriculture and Animal Husbandry, Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Vice Chairman of TİM (Turkish Exporters Assembly), Eli Alharal, Member of the Executive Board of TİM and the deputies in Mr. Gül’s delegation. The delegation watched the introductory film about 2016 Antalya Expo in the Ankara house. Then, the President and the Queen went to the garden, watched the paper marbling artist and the glass and ornament artists and gave the purple daffodils water of life. The guests, who walked out of the Turkish Garden accompanied by the ceremonial guardsmen of the Queen of Netherlands, left the Venlo 2012 Horticultural Expo. WE ARE PREPARING FOR 2016 ANTALYA EXPO Osman Bağdatlıoğlu, Chairman of the Executive Board of the Central Anatolian Ornamental Plants and Products Exporters Union, who stated that the Turkish Garden will be open to visitors for six months, mentioned the 2016 organization as well and said that the preparation for the World Horticultural Expo in Antalya is underway. Bağdatlıoğlu said “We will open Turkish gardens at other major horticultural expos as well like the one at the Venlo 2012 Horticultural Expo and further promote the richness of our country in ornamental plants to the world” and added: “Venlo 2012 Horticultural Expo and the others are each a training for us. The biggest one will be organized in our country. In 2016, the world will set eyes on Antalya and Turkey. We will make the best out
10
Türk Bahçesi’nde ülkemizin endemik bitkileri ve çeşitli süs bitkileri görülebildiği gibi stantlarda ebru, cam ve takı sanatı icra edenler canlı olarak izleyebiliyordu. Diğer yandan TİM’den İzmir’in aday olduğu Expo 2020 sürecine de büyük destek geldi. TİM Başkan Vekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu ve YK Üyesi Eli Alharal, Botanik Expo’sundaki Türk Pavyonu’nda yer alan İzmir standında üç gün süreyle İzmir için katılımcılardan destek istedi. Kraliçe Beatrix ve Cumhurbaşkanı Gül’ün İzmir standını ziyaretinde, Expo 2020 İzmir Yönlendirme Kurulu Başkanı ve İzmir Valisi M. Cahit Kıraç ve Yürütme Komitesi Başkanı Mahmut Özgener ile birlikte Çıkrıkçıoğlu ve Alharal, İzmir’in Expo adaylığı hakkında Kraliçe Beatrix’i bilgilendirdi. Expo 2020 İzmir’in sadece İzmir’in değil, Türkiye’nin büyük önem verdiği bir organizasyon olduğuna işaret eden Alharal; “Hem Kıraç, hem de Özgener Expo 2020’nin İzmir’e kazandırılması için insanüstü bir tanıtım ve seyahat programının içindeler. Biz de kendilerine her türlü desteği vermeye hazırız. Hollanda’da İzmir standını Hollanda Kraliçesi Beatrix ile birlikte Cumhurbaşkanımız Gül ve Hanımefendinin ziyareti hepimize ilave motivasyon sağladı. İzmir açısından son derece başarılı bir tanıtıma imza atıldı” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkan Vekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu ise TİM ve Türkiye genelindeki 55 bin ihracatçının Expo 2020’nin İzmir’de düzenlenmesi için bir nefer gibi dünyanın dört bir tarafında çalışma yürüttüğünü, yazışmalarında Expo 2020 İzmir logosunu kullanmak için çalışma yürüttüklerini kaydetti.
of this organization and contribute greatly to the promotion and the economy of our country.” On the other hand, TİM showed its support for İzmir’s Expo 2020 candidacy. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Vice Chairman of TİM and Eli Alharal, Member of the Executive Board, asked for the attendants’ support for İzmir during their three day visit to the stand organized for İzmir’s promotion in the Turkish Pavillion at the Horticultural Expo. While Queen Beatrix and President Mr. Gül were visiting the stand, Çıkrıkçıoğlu, Alharal, M. Cahit Kıraç, Governor of İzmir and Chairman of the Steering Committee of Expo 2020 İzmir and Mahmut Özgener, Chairman of the Executive Committee, informed the Queen Beatrix about İzmir’s candidacy for Expo 2020. Stating that Expo 2020 İzmir is an organization of great importance not only to İzmir but also to Turkey, Alharal said: “Both Kıraç and Özgener are working with an incredibly busy schedule full of promotion work and travelling to bring the Expo 2020 to İzmir. We are ready to support them in every possible way. The visit of President Mr. Gül and the First Lady with Queen Beatrix to the İzmir stand in Netherlands meant extra motivation to us. İzmir was promoted very successfully.” Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Vice Chairman of TİM, said that their assembly and 55 thousand exporters all around Turkey are making efforts worldwide to bring the Expo 2020 organization to İzmir and working to make the Expo 2020 İzmir logo available to use in their correspondence.
Visitors to the Turkish garden had the chance to see endemic plants of Turkey and various ornamental plants and also watch paper marbling, glass and ornament artists perform live at stands.
11
ÇIÇEKEXPO
Uluslararası Bahçe Bitkileri Üreticileri Birliği (AIPH) Bahar Toplantısı ile birlikte 11. Uluslararası Çiçek Soğanları ve Çok Yıllık Otsular Sempozyumu ortak bir açılış töreniyle Antalya’da yapıldı. Beş gün süren toplantı ve sempozyumlar 28 Mart’tan itibaren Antalya’da çiçek sektörü temsilcilerini buluşturdu.
12
A
ntalya’da düzenlenen bu iki uluslararası önemli etkinliğin resmi açılış törenine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Antalya Valisi Ahmet Altıparmak, Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, AIPH Başkanı Doeke Faber’in yanı sıra milletvekilleri, bürokratlar ve çok sayıda yerli ve yabancı davetli katıldı.
“ANTALYA YEŞİL KENT’İ DÜNYAYA GÖSTERECEK”
Toplantının açılış konuşmasında Uluslararası Bahçe Bitkileri Üreticileri Birliği (AIPH) Başkanı Doeke Faber, Expo 2016’nın Türkiye’nin ilk büyük sergisi olacağını söyledi. Türkiye ve Antalya’nın expo ile birlikte çok önemli bir sürece girdiğini belirten Faber; “Avrupa bahçe ve süs bitkileri pazarı, kriz döneminde oldukça daraldı. Türkiye’de ise Avrupa’nın aksine bir yükseliş gözlemliyoruz. Türkiye dünya bahçe bitkileri ve çiçek ihracatında dünyanın sayılı ülkeleri arasında bulunuyor. Bu potansiyeli iyi değerlendirmeniz lazım. Expo, Antalya’nın imajı açısından büyük önem taşıyor. Bu organizasyon düzenlenecek sergiler, organizasyonlar ve şehrin alt yapısına ve dokusuna kattığı değerlerle de Antalya’nın uluslararası tanınırlığını
artıracak ve sonraki yıllarda Antalya’nın adından söz ettirecek. İnanıyorum ki Expo 2016 sürecinde Antalya, tüm dünyaya nasıl ‘yeşil kent’ olunabileceğini gösterecek” diye konuştu. Çiçekçilik ve bahçe ürünlerinde Antalya’nın ‘başkent’ olduğunun altını çizen Faber, Expo 2016’ya giden yolda birlik olarak Türkiye’ye destek olmaya devam edeceklerini de sözlerine ekledi.
“SÜMBÜL VE LALE TÜRK VE ANTALYA ADLARIYLA TANINMALI”
Faber’in ardından Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, süs bitkilerinin çok genç bir sektör olmasına rağmen son dört yılda yüzde 46’lık üretim artışı kaydettiğini söyledi. Sektörün, son 15 yılda 3 bin 500 hektar üretim alanı kazanarak, 50 ülkeye ihracat gerçekleştirir hale geldiğini belirten Bağdatlıoğlu, yine son 10 yılda ihracatı 76 milyon dolara çıkardıklarının altını çizdi. Dünyada yaşanan ekonomik krize rağmen ihracatını artıran ikinci sektör olarak çok çalıştıklarını da belirten Bağdatlıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Bizim uzun ve kısa vadeli olmak üzere sektör temsilcisi olarak iki ana hedefimiz var. Uzun vadede 2023 hedefini çok önemsiyoruz. Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünde 1 milyar
dolarlık ihracat hedefiyle, ticaret hacmini de 7 milyar dolara çıkararak, doğrudan 300 bin kişinin istidam edildiği bir sektör yaratmak istiyoruz. Bunun için devlet ve özel sektörle işbirliği içinde çok iyi koordine olarak çalışmamız lazım.” Yakın hedef olarak 2016 Expo’sunu işaret eden Bağdatlıoğlu, Türkiye’de kayıtlı 3 bin 500 endemik bitki türünden 500 tanesinin sadece Antalya’da yetiştiğini söyleyerek konuşmasını sürdürdü: “Ülkemizde birçok bitki türü sadece Antalya’da yetişiyor. Ama bunu dünyaya yayamıyoruz. Bir lalenin Türkiye’den çıktığını, sümbülün vatanının Türkiye olduğunu gösteremiyoruz. Dünyaya artık Türk lalesi, Türk sümbülünü kültürel değerlere alarak Antalya ve Türk adlarıyla vermek bizim amacımız.” Expo 2016 ile Antalya’ya 100 ülke, 30 büyük kuruluşun katılımıyla 8 milyon ziyaretçi beklediklerine değinen Bağdatlıoğlu, altı aylık expo süresince yaklaşık 20 bin sosyal ve kültürel etkinlik yapılacağı bilgisini de verdi. Konuşmasının sonunda Expo 2016 Antalya’nın teması olan “Çiçek ve Çocuk” kavramlarının seçilmesi hakkında ise Bağdatlıoğlu şunları söyledi: “Expo 2016’nın temasını oluşturan çiçek ve çocuk kavramlarını bilerek seçtik. Çünkü bizden sonraki nesillere daha temiz, daha yeşil bir şehir bırakmak istiyoruz. Dolayısıyla 13
ÇIÇEKEXPO
Doeke Faber: Türkiye dünya bahçe bitkileri ve çiçek ihracatında dünyanın sayılı ülkeleri arasında bulunuyor.
burada çiçek doğayı, yeşili ve hayatı; çocuk ise yarını ifade ediyor.”
“EXPO İÇİN TAM DESTEK VERECEĞİZ”
Törende söz alan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker de expo’nun Türkiye için bir ilk ve bu anlamda kendileri için çok önemli olduğunu belirterek; “Bunun sorumluluğu ve bilinci içindeyiz. Devlet olarak biz bu konuda sonuna kadar desteğiz” diye konuştu. Expo ile ilgili hazırlıklar konusunda da bilgi veren Eker, bakanlığa ait Boztepe mevkiindeki bin 100 dekarlık alanı expo organizasyonuna ayırdıklarını belirterek buradaki alt yapı çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Valilik ve yerel paydaşlar aracılığıyla dünyadaki benzer gelişmeleri takip ettiklerini ve raporlar hazırladıklarını ifade eden Eker şöyle konuştu: “Expo süreci öngörüldüğü şekliyle devam ediyor. Valilik ile birlikte koordinasyon halinde çalışıyoruz. Ben de Hükümet Üyesi ve Koordinatör Bakan olarak çalışmaları yakından takip ediyorum. Daha dört yılımız var. Şu ana kadar hiçbir problem olmadı. Bundan sonra da olmasını beklemiyoruz. Türkiye böyle bir organizasyonun altından alnının akıyla çıkacak. Antalya’nın içinde yer aldığı bölgenin tarımsal potansiyelini, endemik bitki varlığını kullanıp bu varlığı yeryüzüyle paylaşma, dünya ile paylaşmak, bir manada insanlığın ortak kültür mirası içine buna da yerleştirip sunmak gibi bir faaliyetin içindeyiz. Expo 2016 böyle bir amaç ve hedeftir. Bu alandaki kararlığımız ve desteğimizi hükümet olarak en üst düzeye olduğunu ifade ve teyit etmek için de aranızdayım.” Expo kanunu konusunda çalışmalarda sona gelindiğini ve kanun taslağının yakında mecliste olacağını aktaran Eker, kanun taslağını hazırlama sürecinde 14
yüzlerce kişi ve kuruluştan bilgi aldıklarını da vurguladı. Eker konuyla ilgili şunları söyledi: “Bu işin merkezinde elbette biz olacağız. Ama en önemli faaliyetlerin yürütüldüğü yer Antalya’nın yerel güçleri olacak. Expo’yu valiliğiyle, belediyesiyle, çiçek ihracatçılarıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla, meslek kuruluşlarıyla, Antalya’nın her ferdinin içinde paydaş olduğu önemli bir proje olarak görüyoruz.” Çocuklarına bayram hediye eden dünyadaki tek ülkenin Türkiye olduğu bilinciyle expo temasına ‘çocuk’ kavramının ilave edilmesini kendilerinin istediğini dile getiren Eker: “Çocuk insanlığın ortak geleceğidir. Ortak geleceğini ve
umudunu ifade ediyor. Çiçek ise rengi ve kokusuyla insanlığın estetik ihtiyaçlarını karşılıyor. Bu iki kutsal kavramı, bir araya getiren güzel bir bir tema oldu” ifadelerini kullandı. Antalya Valisi Ahmet Altıparmak’ın da Expo 2016 hazırlık süreci hakkında bilgi verdiği açılış konuşmalarının ardından, AIPH Bahar Toplantısı kapsamında “Expo’ların Şehirlere Etkisi: Expo 2016 Antalya” konulu özel oturuma geçildi. AIPH Başkanı Doeke Faber, Hırvatistan Dışişleri Bakanlığı’ndan Ivica Maricic, Danimarka’dan Uluslarası Sergiler Bürosu (BIE) Eski Başkanı Ole Philipson, Çin Çiçek Birliği’nden Haiyan Kong ve Tayland Tarım Bakanlığı’ndan Suwit Chaikiattiyos’un konuşmacı olarak katıldığı oturumda, katılımcılar expo’ların gerçekleştirildiği şehirlere sağladığı çeşitli olumlu etkilerden söz etti. AIPH Bahar Toplantısı’nın bu bölümünün ardından Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, basın mensuplarına expo alanını gezdirerek çalışmalar hakkında yerinde bilgi verdi.
ÇIÇEKRÖPORTAJ
“Gelecek nesillere dogayı anlatacagız” Uluslararası Bahçe Bitkileri Üreticileri Birliği (AIPH) Bahar Toplantısı ve Uluslararası Bahçe Bitkileri Bilimi Derneği (ISHS) 11. Uluslararası Çiçek Soğanları Çok Yıllık Otsular Sempozyumu kapsamında Antalya’da bulunan AIPH Başkanı Doeke Faber; Expo 2016’ya Antalya ile beraber gelecek nesillere doğayı anlatacaklarını söyledi.
A
ntalya’da düzenlenen Bahar Toplantısı esnasında AIPH Başkanı Doeke Faber ile görüştük. Expo 2016 Antalya’nın Türkiye’ye artılar getireceğini belirten Faber, aynı zamanda ‘yeşil kent’ kavramının önemine değindi. Türkiye’nin ev sahibi olmasından dolayı gurur duyduklarını da açıklayan Faber; “Bu organizasyonlar ziyaretçilere yeni ufuklar açacak” dedi. Expo 2016 Antalya hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Geçmişi çok eskilere dayanan bir ülkede bizi büyük bir kurum, ev sahibi olarak ağırladı. Türkiye’nin ev sahipliğinden gurur duyuyorum. Ben bu kurumun, Expo 2016’da süs bitkilerinin önemli bir sektör olduğunu dünyaya bir kez başarıyla hatırlatacağına inanıyorum. 2016’da aynı zamanda ülke olarak çok güzel bir parka sahip olacaksınız ve bunun insanlığa ve insanoğlunun zihin sağlığına olan önemli katkılarını anlayacaksınız. Genel temanın ‘Çiçek ve Çocuk’ olarak belirlenmesini de gayet önemsiyorum. Çünkü bu temasıyla biz gelecek nesillere doğayı anlatacağız. Expo sergileri hakkında neler söyleyebilirsiniz? AIPH olarak bizim onayımızı alan şehir ve ülkelerde inanın güzel şeyler oluyor. Avrupa bu sergilerin ilk olarak başladığı yerdir. Son dokuz yıldır bahçe bitkileri sergilerini, mümkün olduğunca çok ülkeye yaymaya çalışıyoruz. Bu anlamda Çin ve Tayland’daki sergilerle Avrupa kıtasının dışına çıkarak Asya ve Yakın Doğu’ya da ulaşmış olmaktan
oldukça memnunuz. Dünyanın birçok ülkesinden de talep alıyoruz ve bunları da değerlendirmeye çalışıyoruz. Kurum olarak yüz milyonlarca kişiye bu sergilerle tanışma fırsatı sağladık. Bu gibi organizasyonlar sayesinde ülkeler de sahip oldukları önemin bilincine varıyor. Expo sergilerinin kültürel katkısının da çok büyük olduğunu söylemek isterim. Bu organizasyon-
lar ziyaretçilere yeni ufuklar açıyor. Mesela Expo 2016 Antalya’da 2 bin yıl öncesinin Pekin Bahçeleri’ni görme fırsatını yakalayacaksınız. Bununla da sınırlı kalmayarak dünyanın pek çok uzak noktasındaki ülkelerin bahçe kültürleriyle tanışacaksınız. Bunun kadar önemli olan diğer bir durum ise kendi kültürünüzü, bahçenizi, doğal varlıklarınızı tüm dünyaya gösterme 15
ÇIÇEKRÖPORTAJ
Doeke Faber AIPH Başkanı
fırsatı yakalayacaksınız. Expo’da rüzgar ve güneş gibi sürdürülebilir enerji kaynaklarıyla ilgili pek çok fikir ve proje de olacak. Bu sergiler zaten bir yanıyla içlerinde bilimi ve bilgiyi barındıran sergiler. Sanattan teknolojiye, doğadan peyzaj mimarisine kadar çok çeşitli alanların kullanabileceği çalışmalar olacak. Türkiye’nin süs bitkileri sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Avrupa bahçe ve süs bitkileri pazarı kriz döneminde oldukça daraldı. Türkiye’de ise Avrupa’nın aksine bir yükseliş gözlemliyoruz. Türkiye dünya bahçe bitkileri ve çiçek ihracatında dünyanın sayılı ülkeleri arasında bulunuyor. Bu potansiyeli iyi değerlendirmeniz lazım. Expo, Antalya’nın imajı açısından büyük önem taşıyor. Bu organizasyon düzenlenecek sergiler, organizasyonlar ve şehrin alt yapısına ve dokusuna kattığı değerlerle de Antalya’nın uluslararası tanınırlığını artıracak ve sonraki yıllarda Antalya’nın adından söz ettirecek. İnanıyorum ki Expo 2016 sürecinde Antalya, tüm dünyaya nasıl ‘yeşil kent’ olunabileceğini gösterecek. Çiçekler ve yeşil bitkilerin insan sağlığı üzerinde ne tür etkileri var? Çiçekler insanların hem ruh, hem de fiziksel sağlığı için çok önemli. Hatta NASA’nın bu konuda gerçekleştirdiği deneyler var. Uzay istasyonunda bir süre kalan astronotlar, yanlarında çiçek veya yeşil bitki götürdüklerinde kendilerini çok daha iyi hissettiklerini anlatıyor. Ofis çalışanlarının da bu açıklamaları destekleyen benzer beyanları mevcut. Çalışma ortamı içerisinde, masasında veya yakınında yeşil bir bitki bulunduranlar gün içinde daha verimli 16
ve stresten uzak çalıştıklarını ifade ediyor. Çiçekler ve yeşil bitkiler depresyonu ve hastalıkları engelleyici bir etkiye sahip. Hatta hastanelerde hastaların kaldığı odaların pencereleri yeşil alanları görüyorsa, iyileşme süresinin kısaldığına dair elde edilmiş araştırma bulgularından söz edebilirim.
“Expo 2016 sürecinde Antalya, tüm dünyaya nasıl ‘yeşil kent’ olunabileceğini gösterecek.”
‘Yeşil kent’ kavramı hakkında bilgi verir misiniz? Yeşik kent parkları, oyun alanlarıyla yaşlıların dinlendiği, çocukların oyunlar oynadığı yerler. Yeşil kent; temiz su, sağlıklı yaşam, temiz hava demek. Bunun bir yatırım olarak düşünülmesi gerekiyor, bu yatırımın geri dönüşü; suç oranında azalma, şehirlerde artan emniyet, şehir içi sıcaklıkların düşmesi şeklinde olacak. Bu sayede şehirler de daha fazla değer kazanacak. Rotterdam bu durum için iyi bir örnek. Kentin bir bölümünde suç oranının hayli yüksek olduğu bir alanda parklar, bahçeler, oyun ve dinlenme alanlarını da içeren yeşil bir ortam yaratıldı. Bir süre sonra, bu bölgede yaşanan asayiş olaylarında gözle görülür bir azalma olduğu fark edildi. Sonuçta yaşlıların kendilerini emniyette hissettiği, çocukların ve gençlerin çevreye ve kendilerine zarar vermediği bir ortam sağlanmış oldu. Bu durumu hükümet yetkilileri de fark etti ve daha çok yeşil alan yaratılması için çalışmalar başlatıldı. Yeşil kent yatırımı aynı zamanda çevredeki emlak fiyatlarını da yükseltti ve bu sayede hükümetin vergi gelirleri arttı. Yeşil kent projesi bir sosyal geri dönüşüm sürecini başlatmış oldu. Böyle örneklerin varlığına bakarak ben bu projenin, dünyamız ve çocuklarımızın geleceği için paylaşmayı
çok arzuladığımız bir ‘altın’ olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Eğer biz ‘yeşil kentler’ konusundaki planımızı uygulamayı başarırsak 20-25 metrekarelik yeşil alanlarla insanların yeni bir algı kazanmalarına yardımcı olacağız. Artık şehirlerimizi iç içe geçmiş beton bloklar şeklinde inşa edemeyiz. Bu durum ruhsal sorunlardan sosyal sorunlara kadar bir dizi rahatsızlığı beraberinde getiriyor. Zaten gelişmiş ülkelerde vergi ödeyen yurttaşlara karşı hükümetlerin sorumluluklarından biri de herkese yeşil alan sağlamaktır. ‘Yeşil kent’ler için biz yeşil binaları öne çıkarıyoruz. Bunlar çatıları, duvarları yürüyüş yolları yeşil renkte olan binalar. Bu yapılarla hem görsel olarak bir ferahlık etkisi sağlanıyor, hem de bu dikey yapılarda sıcaklığı 10 derece kadar düşürebiliyorsunuz. Bahsettiğim bu yapılarla aynı zamanda enerji tasarrufu da sağlanmış oluyor. Yine şehir genelinde inşa edilecek bu binalarla genel sıcaklığı 3-4 derece aşağıya çekmek mümkün. Madrid, Milan, Rotterdam, Berlin gibi şehirlerde bu yeşil çatılı evlerden mevcut. ‘Yeşil kent’ bence bir nesil içinde geleceğin şehri olacak. Biz bunun aynılarını neden Antalya’da yapmayalım, Antalya’yı da bu anlamda neden bir yeşil kente dönüştürmeyelim?
ÇIÇEKGÜNDEM
“Dıs Mekan Süs Bitkileri Sektörü Is Birligi Protokolü” imzalandı Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) koordinatörlüğünde Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ile Mersin Tarım-Gıda Platformu işbirliğinde “Süs Bitkileri Sektöründe Dış Ticarete Yönelik Üretici Kümelenmesi Geliştirilmesine Dair İş Birliği Protokolü” imzalandı.
M
ersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda yapılan törene Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanı M. Emrah Sazak, Mersin Tarım-Gıda Platformu Başkanı Mustafa Asparuk, MTSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Murat Karteper, Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Sefa Çakır ile çok sayıda davetli katıldı. Protokol imzalanması için düzenlenen toplantı da Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Osman Bağdatlıoğlu; projenin uzun vadeli ve çok emek sarf edilmiş bir proje olduğunu vurguladı. Bağdatlıoğlu şu şekilde devam etti: “İhracatı olmayan bir ürün gelişme kaydedemez. Mersin gerek liman, gerekse konumuyla dış mekan süs bitkileri üretiminde birçok kente göre daha verimli bir şehir. Irak, Azerbaycan, Gürcistan ve Özbekistan pazarının esas istediği bitkilerin; bu bölgede üretilmesi gerekiyor. Önemli olan dış pazarı yakalamak. Süs bitkileri en çok ihracat yapan ikinci sektör. Mersin ve Adana’da hazır bir ivme mevcut. Bu bölgede üretim alanlarının oluşması gerekiyor. Organize tarım alanlarının gelişmesiyle bu bölge inanılmaz boyutlara gelecektir.
Mersin ve Adana ürettiğini düzgün üretip pazarlayabilirse üretim sonsuz olur.” Toplantıda konuşan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut; “MTSO olarak kent ekonomisi adına yaptığımız her projede, öncelikle üretim ve istihdamı ele aldık. Önce üretmemiz gerek. Ama üretmek yetmez. İstihdam yaratan üretim yapmamız gerek. Çünkü Mersin’in hem ekonomik, hem de sosyal kalkınmaya ihtiyacı var. Üretim ve istihdamı sağladıktan sonra üçüncü adımımız ihracat olmalıdır dedik. Firmalarımızı hep ihracat odaklı bir üretimle buluşturmaya çalıştık. Kuruluşu dış ticarete dayanan Mersin’e, ürettiğini markalaştırıp ihraç etmek yakışır dedik. İşte ‘Dış Mekan Süs Bitkileri’ projemizde; ‘Dış Ticarete Yönelik Üretici Kümelenmesi İş Birliği Protokolü’ tüm bu hedefleri kapsayan bir protokol olacaktır” dedi. Başkan Aşut, “Model olan bu proje, Mersin’de var olan bu sektörde daha çok farkındalık yaratacaktır. Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan’ın himayelerinde başlayan projemiz yine Bakanımızın desteğiyle devam edecektir. Proje, her işimizde katma değer yaratacak; yenilikçiliği, verimliliği, kümelenmeyi ve rekabetçiliği getirecektir. Mersin adına çok önemsediğimiz bu protokolün imzalanması, Mersin’i dış mekan süs bitkileri sektöründe ulusal bir
merkez olmaya taşıyacaktır. Mersin’e yeni sektörlerin kazandırılmasını sağlayan herkese, Mersin’in kazandığı yeni sektörlerde doğru bir yol haritasında gitmesini sağlayan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. Protokole bakıldığında Mersin’in ne kadar iyi bir başlangıç yaptığının ortada olduğunu söyleyen İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanı M. Emrah Sazak; “İlerleyen zamanlarda yayınlayacağımız ‘Rekabetçilik Tebliğ’ de bu projeye ivme kazandıracak. Mersin, bu proje ile ciddi açılımlar yapmış. Projenin başarısı imzalanan protokolle devam edecektir” dedi. Proje hakkında sunum gerçekleştiren Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Proje Müdürlüğü’nden Okan Yeler; “Projenin genel amacı; dış mekan süs bitkileri sektörüne dair AB uygulamalarının araştırılması ve kıyaslanması, Mersin odaklı kalkınma ve yatırım stratejisi oluşturulması ve sektörle ilgili yatırımcılara bilinçlendirme çalışmalarının yürütülmesi. Süs bitkileri üreticileri ve firmalar, yeni tarımsal yatırım alanı arayan iş adamları, arazi sahipleri, küçük ölçekte üretim yapan çiftçiler, akademisyenler ve uzmanlar ile sektöre ilişkin mesleki eğitim almış teknik elemanlar proje faaliyetlerinden yararlanan kişilerdir” diye konuştu. 17
ÇIÇEKGÜNDEM
Garanti Anadolu Sohbetleri’nde EXPO 2016 Antalya ele alındı Garanti Bankası ile Dünya gazetesinin birlikte düzenlediği Garanti Anadolu Sohbetleri’nden 78’incisi Antalya’da “Antalya’ya yeni fırsat: Expo 2016 Çiçek ve Çocuk Kenti Antalya” başlığı altında gerçekleşti.
G
aranti Bankası’nın 2002’den bu yana düzenlediği Garanti Anadolu Sohbetleri’nin 78. Toplantısı, Antalya’da gerçekleştirildi. “Antalya’ya Yeni Bir Fırsat: Expo 2016 - Çiçek ve Çocuk Kenti Antalya” başlıklı toplantıda, Dünya Botanik Fuarı süreci, Antalya’nın geleceğindeki rolü ve şehre sağlayacağı katkılar tartışıldı. Toplantıya çiçek yetiştiriciliğinde dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alan Hollanda’dan iki uzman; Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Osman Bağdatlıoğlu; Antalya Valisi Ahmet Altıparmak; Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Erdal Celal Sumaytaoğlu; Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Osman Budak; Uluslararası Bahçe Bitkileri Üreticileri Birliği Başkanı Doeke Faber; Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere ve Antalya‘daki sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. İstanbul Bilgi Üniversitesi İİBF Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Asaf Savaş Akat’ın yönettiği oturumda söz alan Erdal Celal Sumaytaoğlu; Expo 2016’ya ilişkin bakış açısının, bu projenin sadece Antalya’nın değil, tüm Türkiye’nin projesi şeklinde olması ve herkesin sahip çıkması gerektiğini vurguladı. Sumaytaoğlu; 21 Şubat 2011’de koordinatör olarak belirlenen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın 23 Kasım 2011’de Expo bayrağını Türkiye’ye getirdiğini, 2012 Şubat ayında da Expo Kanunu için taslağın hazırlandığını da vurguladı.
“EXPO ANTALYA MARKASIYLA KAZANILDI”
Bugün dünyada artık çiçeklerin koparıl18
madığı, koruma altına alındığını belirten Osman Bağdatlıoğlu, çiçeğin o anki duygularımızı gösterirken çocukların da geleceğimizi yansıttığını kaydetti. 100 ülke ve 8 milyon ziyaretçinin katılımının beklenildiğini belirten Bağdatlıoğlu; milyarlarca dolarlık yatırım, 20 bin etkinlik, 30 bine yakın insana istihdam, hızlı trenler, köprüler gibi çok önemli yatırımlar gerçekleşeceğini söyledi. Antalya’da 20 yıldır konuşulan EXPO sürecinde bugüne kadar 340 bin kilometre yol yapıldığını belirten Bağdatlıoğlu, Expo’nun kazanılmasındaki en büyük etkenin ise Antalya markası olduğunu vurguladı.
“EXPO BİRÇOK KONUYU İÇERİYOR”
Doeke Faber, Expo’nun düzenlendiği şehirlere kattığı değeri ortaya koyarak, Expo’ları çekici kılan faktörler hakkında bilgi verdi. Antalya Expo 2016’nın dünyadaki 114’üncü Expo olacağını da
değinen Doeke Faber, bu fuarın sadece bahçe ve peyzaj bilgilerini değil, küresel ısınmadan kültürel buluşmalara kadar birçok konu içerdiğini kaydetti.
“EXPO KANUNU BAŞBAKANLIK’TA”
Kanun tasarısına ilişkin 47’si sivil toplum örgütü olmak üzere 74 kuruluştan görüş istenildiğini belirten Sumaytaoğlu; yönetim, icra, danışma ve yönlendirme kurullarında STÖ’lere ağırlık verildiğini kaydetti. Sumaytaoğlu, tasarının 23 Mart’ta Başbakanlığa gönderilerek, Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldığını ve önümüzdeki haftaya da TBMM’de komisyonlara gönderilmesini beklediklerini ifade etti. Tasarıya ilişkin genel görüşlerde kanunun kendisine itiraz olmadığını belirten Sumaytaoğlu; yönetim, icra ve danışma kurullarındaki görevlendirmelere ilişkin yüzde 90’ı kapsayan eleştirileri ise garip bulduğunu söyledi. Sumaytaoğlu; “Arkadaşlar
ile sınırlı kalmadan çağırarak onların fikirlerinden yararlanmak zorundayız” dedi. Altıparmak konuşmasında; “Expo 2016’da her türlü faaliyetin veya yapılaşmanın kesinlikle tek elden tek merkezden değil, özellikle ilin geneli ve bölgeyi (Burdur, Isparta) kapsayacak şekilde yapılmasını özendireceğimizi şimdiden ifade ediyorum” ifadelerine de yer verdi. Antalya’nın, Türkiye’nin ortak akılla hareket ederek bu işin üstesinden geleceğini kaydeden Vali Altıparmak; “Kendimizi en iyi yansıtacak şekilde bütün faaliyetlerimizi, projelerimizi dizayn etmek zorundayız” diye konuştu.
“ANTALYA’NIN EV SAHİPLİĞİ BİZİ GURURLANDIRIYOR”
nereye bakmalıyız, kanun Antalya’nın önünü açıyor mu, açmıyor mu; Antalya’ya kazandırıyor mu onlara bakmalıyız” dedi. STÖ’lerin eleştirilerinin önemsendiğini ve görüşlerinin alındığını belirten Sumaytaoğlu; yedi kişi olan Yönetim Kurulu’na STÖ olmak üzere iki üye daha eklenerek dokuza çıkarıldığını, 27 olan Yönlendirme Kurulu’na STÖ olmak üzere dört üye ile 31’e çıkarıldığını, İcra’nın da beş kişiden oluştuğunu kaydetti. Taslağın mecliste alt ve üst komisyonlarda tartışılacağını belirten Sumaytaoğlu; “Antalya merkezli bir ajans olacak, Genel Sekreter Antalya’da olacak. Ankara’da bir ofis olacak. Bütçe ve İhale Komisyonları beşer kişi Yönetim ve İcra Kurulları’ndan karma oluşturulacak. Yüce meclisin iradesi nasıl oluşur bilemeyiz. TBMM’de Haziran ayı içerisinde tasarının kanunlaşmasını umut ediyoruz” dedi.
dahildir. Dolayısıyla Expo bu anlamda geleceğin ekonomisinin nasıl şekilleneceğini yansıtan bir organizasyondur” dedi.
“ORTAK AKILLA ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ”
Vali Dr. Ahmet Altıparmak, Expo 2016’nın kimsenin kimseden mucize bekleyemeyeceği ulusal mahiyette ve herkesin katılması gerektiği bir iş olduğunu belirtti. Başbakan’ın bizzat desteğiyle Expo 2016 konusunda Valilik koordinasyonunda bugüne kadar başarılı bir süreç geçirildiğini ifade eden Altıparmak, kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarından çok ciddi katılım ve yardım gördüklerini anlattı. Altıparmak; “Bu aşamadan sonra bu işin uzmanlarını, sadece Türkiye
Expo için ilk kez bir özel sektör desteği ile organizasyon gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere; “Antalya’nın Expo 2016’ya ev sahipliği yapacak olması, bizi son derece heyecanlandırıyor, bir o kadar da gururlandırıyor. İnanıyoruz ki bu dev organizasyon, Antalya’nın tüm dünyaya farklı bir açıdan tanıtılmasını sağlayacak. 160 yıllık Expo tarihinde, Türkiye’nin ilk kez yer alacağı böylesine büyük bir organizasyon, yalnız Antalya’nın değil, hepimizin projesi olmalıdır. Projenin başarılı olması için kolları sıvamalı, topyekun bir seferberlik ortamı yaratmalıyız. Biz de bugün Garanti Bankası olarak, Antalya’nın Expo 2016’ya yönelik yapacağı çalışmaları desteklemek amacıyla buradayız. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Antalyalıları geçmişte hiç bu kadar heyecanlı, inançlı ve ortak bir hedef etrafında kenetlenmiş görmemiştik” dedi.
“EXPO EKONOMİ DEMEKTİR”
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Osman Budak ise “Expo’nun sadece kültürel bir organizasyon olmadığını belirterek, “Expo ekonomi demektir. Expo tümüyle bir tarım sektörü faaliyetidir. Yalnızca çiçek sektörünü değil, bütün tarımsal üretimle ilgilidir. Expo sağlıkla, enerji sektörü ile, çevre dostu teknoloji ve sanayi ile, mimari ile ilgilidir. Çocuk teması Hollanda da görüldüğü gibi eğitimden başlayarak geleceği ilgilendiren her alanı kapsamaktadır. Bilindiği gibi dünya ekonomisinin geleceği sürdürülebilirlik veya yeşil ekonomi kavramı üzerinde gelişmektedir. Buna elektrikli otomobilden, organik meyveye kadar her şey 19
ÇIÇEKGÜNDEM
Antalya Çiçek Festivali baslıyor Antalya Çiçek Festivali’nin sekizincisi 25 - 27 Mayıs 2012 tarihleri arasında düzenlenecek. Teması “Çiçek ve Çocuk” olan Expo 2016 Antalya’yı halka tanıtmak için çok sayıda etkinliğin organize edildiği festivalin her yıl olduğu gibi çocukların ve yetişkinlerin ilgi odağı olması bekleniyor.
H
er yıl merakla beklenen Çiçek Festivali Korteji, Expo 2016 yürüşü olarak bu yıl, Antalya Büyükşehir Belediyesi önünden saat 17:00’de başlayıp, saat 18:00’de Cumhuriyet Meydanı’na varacak. Bandonun öncülüğünde, kurum, dernek ve sivil toplum kuruluşu yöneticileri ile Antalyalıların katılımıyla gerçekleşecek yürüyüşte halka çiçek dağıtılacak.
Antalya Çiçek Festivali İcra Komitesi Toplantısı yapıldı.
Festivalle aynı anda çalıştay düzenlenecek
İlki geçen yıl yapılan ve geleneksel hale getirilmesi düşünülen Kesme Çiçek Sektörleri Çalıştayı’nın ikincisi, bu yıl festival kapsamında gerçekleştirilecek. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Salonu’nda 25 Mayıs 2012 Cuma günü yapılacak Çalıştay’da; kesme çiçeğin üretimi, dağıtımı ve satışına ilişkin güncel konular, sıkıntılar ve çözüm yolları konuşulacak.
Bir milyon çiçekten saat kulesi Festival bünyesinde kesme çiçek sektörü kuruluşlarının, çiçek ve iş gücü desteği ile Antalya Saat Kulesi’nin maketi yapılacak. Saat Kulesi’nin yapımına
gençler ve çocuklar da katılarak iki günlük bir aktivite oluşturulacak.
Anadolu Endemik Bitkileri Fotoğraf Sergisi
Anadolu Endemik Bitkiler Fotoğraf Sergisi de iki gün boyunca Cumhuriyet Meydanı’nda meraklıların ziyaretine açılacak. Sergide, Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yetişen 120 endemik bitkinin fotoğrafı yer alacak. Aynı zamanda Expo 2016 Antalya için kurulacak dev
bahçede kullanılacak çeşitli ağaçların ve bitkilerin peyzaj düzenlemesi yapılarak, Cumhuriyet Meydanı’nda bir Peyzaj Sergisi düzenlenecek.
Çocukların, gençlerin, müziğin sahnesi
Bu yıl festival çerçevesinde, iki gün boyunca saat 16:00 ile 21:00 arasında Cumhuriyet Meydanı’nda kurulacak sahnede çeşitli okullardan öğrencilerin, amatör topluluklardan gençlerin ses, müzik, halkoyunları ve dans gösterileri sahnelenecek. Ayrıca Cumhuriyet Meydanı’na gelen çocukların keyifli vakit geçirebilmesi amacıyla palyoçalar, tahtabacaklar eşiliğinde eğlenceli aktiviteler yapılacak.
Pazar Günü: Buket Tasarım Yarışması
Her yıl olduğu gibi çiçek tasarım ustalarının en iddialı buketleri bu yıl da Çiçek Festivali’nde yarışacak. Cumhuriyet Meydanı’nda 16:00 ile 18:00 saatleri arasında yapılacak Buket Tasarım Yarışması, çiçek severlerin ve meraklıların huzurunda gerçekleşecek. 20
ÇIÇEKGÜNDEM
Expo 2016 Antalya tanıtım filminin lansmanı yapıldı
A
ntalya’da gerçekleşen toplantıyla Basın ve kamuoyuna lansmanı yapılan Expo 2016 Antalya tanıtım filmi 120 bin Euro bütçeyle gerçekleştirildi. İngilizce ve Türkçe olmak üzere iki versiyonda yapılan film için 16 saatlik çekim yapıldı ve filmin yönetmenliğini Volkan Dede yaptı. Filmde 90 kişilik bir ekipin görev aldığı belirtilirken tanıtım filminin ulusal ve yerel Televizyon kanallarında gösterileceği belirtildi.
ÇİÇEK FESTİVALİNDE GÖSTERİMİ YAPILACAK Expo 2016 Antalya’yı halka ve turistlere anlatmak amacıyla, Expo İcra Kurulu tarafından büyük bir titizlikle yaptırılan Expo 2016 Antalya tanıtım filmi, Çiçek Festivali sırasında Cumhuriyet Meydanın da gösterilecek. Meydana kurulacak 12 metrekarelik bir led ekranda, sabah saat 10:00 ile akşam saat 24:00 arasında hem Türkçe hem de İngilizce olarak Expo 2016 Antalya tanıtım filmi yayınlanacak.
Türkiye, Union Fleurs’un Yönetim Kurulu’nda Union Fleurs 2012 Genel Kurul Toplantısı’nda yönetim kurulu seçimleri 20 Nisan tarihinde Almanya’da gerçekleşti. Birliğin yeni yönetim kurulunda Dış İlişkiler Müdürü olarak OAİB Ar-Ge Uzmanı Gülşen Bay görev alacak.
U
luslararası Çiçek Ticareti Birliği (Union Fleurs) 2012 Genel Kurul Toplantısı Almanya’nın Straelen şehrinde yapıldı. Kuruluşun Alman
UNION FLEURS YENİ YÖNETİM KURULU ÜYELERİ • Lennart Loven-Başkan (Fepex, İspanya) • Herman de Bon-Başkan Yardımcısı (Vgb, Hollanda) • Frank Zeiler-AB Bölümü Başkanı (Bgı, Almanya) • Richard Fox-Dünya Ticaret Komitesi Başkanı (Kenya Flower Council, Kenya) • Augusto Solano, Amerika Komitesi Başkanı (Asocolflores, Kolombiya) • Gülşen Bay-Dış İlişkiler Müdürü (Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Türkiye)
Üyesi BGI ve Hollandalı Üyesi VGB’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya Türkiye adına Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Lütfi Göbüş ve OAİB Ar-Ge Uzmanı Gülşen Bay katıldı. Uluslararası alanda çiçek ticaretini temsil eden tek organizasyon olan
Union Fleurs’ın yeni seçilen yönetim kurulu uluslararası bir takımdan oluşuyor. Yönetim kurulu gelecek iki yıllık dönem için (2012-2014) Başkan Lennart Loven (İspanya) başkanlığında çalışmalarını sürdürecek. Seçimlerde Türkiye adına OAİB Uzmanı Gülşen Bay da Dış İlişkiler Müdürü olarak yönetim kurulunda yer aldı. 21
ÇIÇEKMAKALE
BATI AKDENİZ TARIMSAL ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜ’NDE
Antalya’da süs bitkileri arastırılıyor Hazırlayanlar: Dr. Özgül Karagüzel - Dr. Köksal Aydınşakir
Antalya Çeltik Deneme Tarlası olarak ilk kez 1933 yılında faaliyet gösteren Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nün (BATEM) kuruluşu Cumhuriyet’in ilk yıllarına dayanıyor. Tarımın farklı kollarının araştırıldığı söz konusu merkezin Müdürü Dr. Abdullah Ünlü ve süs bitkileri konusunda araştırıcılar Dr. Özgül Karagüzel ve Dr. Köksal Aydınşakir enstitü, bölümleri ve uygulama alanları hakkında bilgi verdi.
B
atı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) olarak hizmet veren merkezimiz, ilk kez 1933 yılında kuruldu. O dönemlerde Antalya Çeltik Deneme Tarlası ismiyle faaliyet gösteren enstitü; farklı araştırma kuruluşlarının (Narenciye Araştırma Enstitüsü, Seracılık Araştırma Enstitüsü, Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü, Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Bölge Pamuk Araştırma Enstitüsü) değişik zamanlarda birleşmesiyle bugünkü halini aldı. Enstitüde süs bitkileri,
tıbbi ve aromatik bitkiler, tarla bitkileri, örtü altı sebzecilik ve meyve türlerinde ıslah, genetik, doku kültürü, biyoteknoloji, fizyoloji, tarımsal üretim tekniklerinin geliştirilmesi, hastalık ve zararlıların kontrolü, entegre ürün yönetimi, iyi tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması, sera teknolojileri, tarımsal mekanizasyon, tarım ekonomisi ve yayımı gibi konularda temel ve uygulamalı birçok araştırma yürütülüyor. Islah çalışmaları sonucu elde edilen materyallerin özel sektöre sunulması ve tarımsal üretim tekniklerinin geliştirilmesiyle ülke ekonomisi ve kırsal kesimin kalkınmasına büyük ölçüde katkı
sağlanıyor. Ayrıca Türkiye’de tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda yapılacak olan araştırmalar ve analizler için Türkiye Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkez Laboratuvarı 2010 yılında enstitü bünyesinde kurularak hizmete açıldı. Enstitünün Süs Bitkileri Bölümü’nün kuruluşu ise Antalya’da kesme çiçek yetiştiriciliğinin başladığı 1985’li yıllara dayanıyor. Bölümde örtü altı ve açık alanda, kesme çiçek, iç-dış mekan süs bitkileri ve çiçek soğanları konularında; ıslah ve yetiştirme tekniğine yönelik araştırmalar yürütülüyor.
ENSTİTÜDE SÜS BİTKİLERİ KONUSUNDA NELER YAPILIYOR? Kurulduğu günden bugüne kadar Süs Bitkileri bölümünde kesme çi-
22
Uluslararası Çiçek Soğanları ve Otsu Bitkiler Sempozyumu’nun düzenlenmesinde BATEM ve üniversite birlikte görev aldı.
BATEM son yıllarda süs bitkileri araştırmalarına hız kattı. Enstitü yetkilileri Antalya’nın pek çok türün anavatanı olduğunu söylüyor. çeklerde (Gerbera, Gypsophila, Kasımpatı, Lisianthus, Karanfil, Anthurium, Orkide) ve soğanlı bitkilerde (Kardelen, Glayöl, Zambak, Göl soğanı, Akyıldız) topraksız kültür ve resirküle (kapalı) sistemler gibi modern yetiştirme tekniklerinin uygulanması, türlere özgü fotoperiyot, vernalizasyon, büyüme düzenleyicilerin kullanımı, gübreleme ve sulama uygulamalarının verim ve kalite üzerine etkilerinin belirlenmesi gibi birçok konuda araştırmalar yürütülerek sektöre katkı sağlandı. Yukarıda bahsedilen ve BATEM bünyesinde şimdiye kadar yürütülen bu araştırmalardan bazıları şunlardır: Kesme çiçek yetiştiriciliğinin Antalya yöresinde ilk başladığı dönemlerde soğanlı kesme çiçeklerden Glayöl’de, korm dikim zamanlarının çiçeklenme ve çiçek kalitesi üzerine etkileri belirlendi; bir başka çalışmada ise fotoperiyodik bir bitki olan Kasımpatı’nın Antalya şartlarında yıl boyu üretim olanakları araştırıldı. Yine o dönem Antalya’daki kesme çiçek sektöründe henüz fazla yaygınlaşmayan Gypsophila çeşitlerinin bölgeye adaptasyonu, yetiştirme teknikleri ve doku kültürü ile çoğaltımları konusunda araştırmalar yürütüldü. Gerbera yetiştiriciliğinin Antalya koşullarında yaygınlaştırılması amacıyla ısıtmasız cam ve plastik seralarda adaptasyon koşullarının belirlenmesine, bitki büyüme düzenleyicilerinin kullanımlarına yönelik araştırmalar yapıldı. Topraksız
kültürde Gerbera, Resirküle sistemde (Kapalı) Anthurium yetiştiriciliği ve kesme çiçek Orkide (Phalenopsis) yetiştiriciliği ile ilgili ilk araştırmalar da yine enstitü bünyesinde yapılarak sektörün çalışmalarına farklı bir bakış açısı getirildi. Sektöre ilk olarak enstitü tarafından tanıtılan bitkilerden biri de Lisianthus (Eustoma grandiflorum) olup yetiştiriciliğinde karşılaşılan en önemli problemlerden biri olan rozetleşmeyi önlemeye yönelik başarılı çalışmalar yapıldı. Kesme çiçek sektörünün geliştirilmesine yönelik yürütülen bir diğer proje ise bazı gül çeşitlerinin farklı anaçlar üzerinde yetiştiricilikleri yapılarak bölgemiz koşullarına uyumları belirlendi. Yine karanfilde daha kaliteli yetiştiricilik için en uygun olan sulama düzeyleri belirlendi. Ülkemiz için çok önemli olan ve kesme çiçek sektöründe ilk denilebilecek ıslah çalışmaları da son dönemde BATEM bünyesinde başlatıldı. Sektörde en çok üretimi yapılan kesme çiçek türlerinden Karanfil ve Gysophilada başlatılan ıslah çalışmalarında, öncelikle Türkiye’deki Gypsophila ve karanfil türleri toplanmış ve bu türlerde ıslah çalışma-
larının yapılabilmesi için gerekli olan genetik materyal bir araya getirilerek muhafaza altına alındı. Önümüzdeki dönem yapılacak çalışmalarla gen havuzundaki materyaller kullanılarak melezleme ıslahı yoluyla ilk Türk Karanfil ve Gypsophila çeşitlerimiz elde edilecektir. Doğal süs bitkileri konusunda BATEM’de yürütülmüş ve yürütülmekte olan araştırmalar ise şu şekilde özetlenebilir: Batı Akdeniz Bölgesi doğal bitki örtüsünde yayılış gösteren Anemon’un (Anemone coronaria L.) farklı varyeteleri değişik yörelerden toplanmış ve ıslah çalışmalarına kaynak olması bakımından genetik farklılıkları moleküler çalışmalarla belirlendi. Bir başka projede de, Batı Akdeniz bölgesindeki doğal göl soğanı (Leucojum aestivum) ve Akyıldız (Ornithogalum spp.) türleri toplanarak, kültür koşullarına adaptasyonları denendi, çoğaltımları yapıldı ve ihracat için önemli olan soğan büyütmesine yönelik çalışmalar yürütüldü.
ANTALYA: PEK ÇOK TÜRÜN ANAVATANI
Bilindiği gibi Antalya’da yapılacak 2016 Expo Fuarı’nda dış mekan süs bitkileri oldukça önemli bir yere sahip olacak. Konuk ülkelerin bahçelerinin düzenlenmesinde dış mekan süs bitkilerinden ve bir çok konuda geniş oranda yararlanılacak. Dünya süs bitkileri sektöründe ekonomik önem arz eden pek çok türün anavatanı olan ülkemizde, öz kaynakların değerlendirilmesi ve yeni çeşitlerin geliştirilmesine yönelik araştırmalara son dönemde hız verildi. Bu çalışmaların kamu, üniversite, üretici ve ihracatçı işbirliği içerisinde, kırsal kalkınma projelerinin de desteği ile ve kesinlikle de yönetmelik ve öngörülen kurallardan taviz verilmeden yürütülmesi gerekiyor. 23
ÇIÇEKRÖPORTAJ
“Akdeniz süs bitkileri camiası Florplant’ta bulusuyor”
G
eçtiğimiz yıl Eylül ayı sonunda Antalya’da Süs Bitkileri ve Peyzaj konulu Florplant 2011 Fuarı düzenlenmişti. Fuar ilk defa yapılıyor olmasına rağmen sektörün dikkatini Antalya’ya çekti. Söz konusu fuarın ikincisinin açılışına çok az bir zaman kala Agoras Fuarcılık Hizmetleri Genel Müdürü Mehmet Dükkancı’ya, 26-29 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek Florplant 2012 fuarı ile ilgili hazırlıkları ve Expo 2016 Antalya ile ilgili hazırlık çalışmalarının fuarla olan ilişkilerini sorduk. İlk fuarınızdan sonra Florplant 2012 için ne tür hazırlıklarınız var? Geçen yıl öncelikle fuarımızı yurt dışında ve yurt içinde duyurmak için çok ciddi bir çaba sarfettik. Geçtiğimiz yıl yapmış olduğumuz tanıtım çalışmaları sayesinde bu yıl fuarımızın yeterince duyulduğunu gözlemledik. Yurt içinde ve yurt dışında fuara katılmamış olsa da bir çok firmanın takdirini aldığımızı gözlemliyoruz. Farklı sebeplerle fuar katılamasalar dahi doğru bir çizgide çalıştığımızda dair takdirleri aldık. Bu yıl da şu ana kadar fuarımızı yurt içinde altı, yurt dışında 10 farklı ülkede birer sektör dergisinde reklamla tanıtıyoruz. Tanıtım çalışmalarımızın bir parçası olarak şu ana kadar yurt dışında iki, yurt içinde de dört ayrı fuarı ziyaret ettik. Fuarımızı hem Türkçe, hem de İngilizce olarak www.florplant.org uzantılı sitemizden tüm meraklılara tanıtıyoruz. Ayrıca internette farklı portallarda reklamlar, sosyal medyada paylaşımlarla fuarımızın tanıtımını yapmaya başladık. Fuar dönemi yaklaştıkça da fuarımızı tanıtmaya devam edeceğiz. Ayrıca bu yıl geçen yılın benzeri bir dizi etkinlikler hazırlıyoruz. Mesela farklı bir ülkedeki bir expo organizasyonunu kendisini tanıtmak için veya deneyimlerini paylaşmak için davet etmeyi planlıyoruz. Bunun yanı sıra da farklı
24
ülkelerden toplam 20’ye yakın sektör basın mensubunu, dergi sahibini fuarda ağırlamayı planlıyoruz. İtalyan ve Yunanlı firmalardan fuarımıza ikili görüşmeler programı çerçevesinde katılmalarını bekliyoruz. Expo 2016 Antalya hazırlıkları fuarı nasıl etkileyecek? Fuarımızın ilk çıkış noktasında Expo 2016 Antalya gerçeği var. Expo 2016 Antalya’da gerçekleşecek bir devlet projesidir. Bu projenin kendisi bir dünya fuarı, sergisidir. Ancak bildiğimiz bir ticari fuarın çok ötesinde bir turizm, tanıtım aracıdır. Ülkelerin tanışmasına vesile olan uluslararası bir organizasyondur. Antalya’da düzenlenecek olan Expo’nun konusu Çiçek ve Çocuk’tur. Botanik expo olarak anılan bu Expo’da sonuç olarak dev bir bahçe kurulacaktır. Bu dev bahçenin içinde de ülkelerin bahçeleri olacak. Dolayısıyla bir peyzaj hizmeti, bir alan rekreasyonu, bitki kullanımı gerçekleşecektir. Expo katılımcısı ülkeler ve sponsor şirketlerin bahçeleri yapılırken gübresi, sulaması, peyzaj malzemesi ve peyzaj uygulama
hizmetleri buradan alınacaktır. Bahçeyi kimin, kimlerin yapacağının yanı sıra net bir şekilde görülüyor ki hatırı sayılı bir bitki kullanımı söz konusudur. İşte bu durum Türk süs bitkileri pazarında bir heyecan yaratmaktadır. Biz de Agoras Fuarcılık Hizmetleri olarak diyoruz ki; ihtiyaç duyulacak bitkileri üretmek isteyenler, istenilecek hizmetleri tedarik edecek olanlar oluşacak yerel ve ulusal iş hacminden yararlanmak isteyen herkesi Florplant Süs Bitkileri ve Peyzaj Mimarlığı Fuarı’na katılmaya davet ediyoruz. Maksat sadece mal satmak veya mal almak değil. Fuarda küçük bir standla bile olsa var olmak. Orada oluşan sinerjiden pay almak. Orada oluşan bilgi akışından yararlanmak. Hep birlikte vizyonumuzu geliştirmek. Yeni oyuncularla tanışmak. Yeni alıcılar, üreticiler, hizmet verenlerle tanışmak. Fuar organizatörü olarak uluslararası süs bitkileri ve peyzaj mimarlığı camiasında en önemli, büyük, kalabalık fuarı düzenlemek gibi bir iddiamız şu anda yok. Dünya buluşmaları zaten var. Ancak Antalya’da bir Expo düzen-
Antalya’da Floriade ekibi ile tanıştılar, talip oldular ve nihayetinde bahçeyi kurdular. Bu vesile ile Florplant Fuarı olarak çok farklı boyutlarda katma değer sağlayabileceğimizi düşünüyoruz.
Mehmet Dükkancı
Agoras Fuarcılık Hizmetleri Genel Müdürü
leniyor. Bu sadece bir Antalya projesi değil, bir Türkiye projesidir. Bu projeye yerel kıskançlıklarla değil, ulusal bir gözlükle bakmak gerek. Süs bitkileri ve peyzaj mimarlığı sektörünün gelişmesi için çok ciddi bir fırsat var önümüzde. Bu bakış açısıyla bakmak gerekir. Bu vesile ile de son derece hızlı ve dinamik gelişen Türk süs bitkileri ve peyzaj mimarlığı sektörlerine Florplant Fuarı bir buluşma yeri olarak önemli bir katkı sağladığımızı düşünüyoruz. Örneğin; Floriade 2012’de Yunanistan bahçesinin temelleri bizim Florplant Fuarı’nda atıldı. Yunan iş adamları
Florplant 2012 yılında ne kadar büyük bir fuar olacak? Katılımcı veya ziyaretçi anlamında bir tahmininiz var mı? Florplant fuarımızın 2012 yılında 90 civarında katılımcı firmanın katılımı ile 3 bin metrekare büyüklüğünde olacağını ve Türkiye ile çevre ülkelerden 3 bin civarında ziyaretçinin geleceğini tahmin ediyoruz. Bunun yanı sıra Hollandalı, İtalyan ve Yunan firmalardan talepler almaya başladık. Ağustos sonu daha net bir manzara ile karşılacağız. Ancak tahminlerimizin gerçekçi olduğunu düşünüyoruz. Hangi ürün grubu fuarda sergilenecek? Fuarımız tüm süs bitkileri türlerinin sergilenebileceği peyzaj mimarlığı sektörünün tümünün sergilenebileceği bir fuar. Ancak İstanbul’da, Ödemiş’te, Bayındır’da başarıyla gerçekleşen yerel ve uluslararası fuar ve sergiler de göz önünde tutulursa fuarımıza daha çok sıcak iklim bitkileri, Akdeniz bitkileri üreticilerinin tacirlerinin ve uygulama firmalarının katılmasını bekliyoruz. Bunun yanı sıra da süs bitkisi üretiminin girdileri, tohum, fide, fidan, küçük ağaçlar, çim, gübre, çiçekli dış mekan
Kapılarını 26 Eylül’de ziyaretçilere açacak olan Florplant Fuarı ile ilgili olarak açıklama yapan Agoras Fuarcılık Genel Müdürü Mehmet Dükkancı; “Expo 2016 Antalya bitki sağlayacak Akdeniz Süs Bitkileri camiasını da etkileyecek” dedi. bitkilerinin daha yoğun sergilendiği bir fuar olarak şekilleneceğini öngörüyoruz. Expo 2016 Antalya’nın yanı sıra Antalya’daki 850 adet dört ve beş yıldızlı otelin peyzaj ihtiyacı da ciddi bir pazar yaratıyor. Ülkemizde sıcak iklime sahip bölgelerdeki belediyelerin süs bitkisi tüketimi de yıldan yıla artıyor. Son yıllarda müteahhitlik firmalarının Orta Doğu ve Akdeniz’de aldıkları projelerde ihtiyaç duydukları sıcak iklim bitkileri de Türkiye’nin güneyinde aranmaktadır. Tüm bunlar uzun vadede fuarımızın sıcak iklim, Akdeniz bitkileri konusunda uzmanlaşmış bir fuar olacağını göstergesidir.
25
ÇIÇEKÜLKELERDEN
Romanya karanfili tercih ediyor Türkiye ile ticari ilişkileri yoğun bir şekilde devam eden Romanya, ülkemizdeki süs bitkileri firmalarından en fazla kesme çiçek alıyor. 2011 yılı içerisinde toplam 2 milyon 875 bin dolar değerinde ürün ihraç eden firmaların ortak düşüncesi ise Türk firmalarının kendi içinde rekabet ettiği oldu.
26
G
üneydoğu Avrupa’nın Karadeniz kıyısında yer alan Romanya’da 21 milyon kişi yaşıyor. Batı Avrupa ülkelerine yakın ve önemli ticaret yollarının kesiştiği bir bölgede olması ülkenin coğrafi avantajları arasında bulunuyor. Nüfusu ve yüz ölçümü ile Romanya, ülkemizden sonra, Balkanlar’ın en büyük ülkesidir. Romanya, Bulgaristan, Macaristan, Moldova, Sırbistan ve Ukrayna ile komşudur. Başkent Bükreş; önemli şehirleri ise ClujNapoca, Köstence, Yaş, Timisoara ve Galati’dir. Romanya’da nüfus artan ölüm ve azalan doğum oranlarının yanı sıra göçün de etkisiyle azaldı. Ülkedeki toplam iş gücünü ise yaklaşık 9 milyon kişi oluşturuyor. Romanya 2004 yılında NATO’ya, 2007 yılında ise Avrupa Birliği’ne üye oldu.
ÜLKEDE TARIM SEKTÖRÜNÜN PAYI AZALDI
Her iki sektör de önemli ölçüde doğrudan yabancı yatırımla destekleniyor. Ancak verimlilik artışı halen istenilen düzeyde değil. Son yıllarda tüketim ve yatırımın artmasıyla GSYİH’da artış yaşansa da cari açık veriyor. Bunun nedeni ise tüketim artışının önemli bir kısmının ithalatla karşılanmış olması. Romanya’nın makro ekonomik alanda yaşadığı gelişmeler orta sınıfı güçlendirmeye ve yaygın olan yoksulluğu azaltmaya başladı. 2005 CIA tahminlerine göre; ülkede nüfusun 1/4’ü yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bununla beraber yolsuzluklar ve bürokratik yapının hantallığı iş ortamında açısından sorunlar yaratmaya devam ediyor (CIA World Factbook, 2011). Zengin tarım arazilerine sahip olan Romanya’da çok çeşitli tarımsal ürünler yetiştirilebiliyor. Ancak AB üyesi diğer ülkelere kıyasla tarım sektörü hala yavaş bir şekilde gelişiyor. Düşük verimlilik ve tarım arazilerinin küçük ve
parçalı olması sektördeki sorunlar arasında yer alıyor (Foreign and Commonwealth Office, 2011). 2000-2008 yılları arasında ortalama yüzde 6 orandaki hızla büyüyen Romanya ekonomisi, 2009 kriziyle yüzde 7 oranında küçüldü. Bu dönemde özellikle inşaat sektöründe önemli düşüşler oldu. İnşaat sektörünün düşüşünde iş gücü göçünün de etkisi oldu. 2010 yılına gelindiğinde ise yaklaşık yüzde 1 oranında küçülme yaşandı. Romanya’nın ulaşım alt yapısı incelendiğinde 26 hava alanı, 10 bin 784 kilometre uzunluğunda demir yolu ve 81 bin 713 kilometre kara yolu olduğu görülüyor. Alt yapı konusunda Romanya diğer AB ülkelerine kıyasla oldukça geridedir. Otoyollarının Batı Avrupa standartların ulaşması için uzun bir süre geçmesi gerekiyor. Nehir taşımacılığı ise Tuna Nehri boyunca yapılıyor ve taşıma Karadeniz yakınlarındaki Braila şehrinden başlıyor. Deniz taşımacılığı da genelde ağır tonajlı gemilerle yapılıyor. Romanya’nın
Romanya, 1989 yılından sonra serbest piyasa sistemine geçerek Batı ile entegrasyon sürecini hızlandırdı. Böylelikle 1990’lı yılların başında Romanya’da tarım ve sanayi sektörleri küçülürken hizmet sektörünün payı arttı. Yaklaşık 40 yıllık merkezi ekonomik planlamadan sonra ülkede, uzun bir ekonomik geçiş dönemi yaşandı. Reformlar kapsamında geniş kapsamlı özelleştirmeler yapıldı. Enerji, maden ve sanayi sektörleri yeniden yapılandırıldı. Komünist dönemden kalan yaşlı sanayi tesisleri ya kapatıldı ya da modernleştirildi. Yeniden yapılanma sürecinde gıda, gıda işleme, tekstil, kürk ve deri, ayakkabı ve hafif sanayi makine üretim sektörlerine ağırlık verildi. 2000’li yıllarla birlikte en hızlı gelişen sanayi kolları otomobil üretimi ve eczacılık ürünleri üretimi oldu (İGEME, 2011). 27
ÇIÇEKÜLKELERDEN ALMANYA’YA SÜS BİTKİLERİ İHRACATI ÜRÜN GRUBU
KODLU MİKTAR
USD
KODLU MİKTAR
USD
152.297.266 -
134.393 3.240.183 -
774.860 55.608.561 28.300
293.524 2.569.074 12.118
152.648.447
3.374.576
56.411.721
3.874.716
ÇİÇEK SOĞANLARI
351.181
KESME ÇİÇEKLER YOSUN VE AĞAÇ DALLARI TOPLAM
Süs bitkileri ihracatında 2011 yılı toplamında 2 milyon 875 bin dolar değerinde ürün ihraç edildi. Bu rakam içerisinde 2 milyon 569 bin dolar değerindeki pay, kesme çiçek mal grubuna ait oldu. ithalat ve ihracatının yüzde 60’ı Köstence Limanı’nın üzerinden yapılıyor. İç su yolları ve Karadeniz kıyılarında toplam 35 liman hizmet veriyor. Bunlardan 3’ü deniz limanı, 6’sı nehir-deniz limanı, kalan 26’sı da nehir limanıdır (Romanya Ticaret Müşavirliği, 2010). Ilıman bir iklim görülen Romanya’da kışlar soğuk ve yağışlı geçerken yazlar güneşli ve yağmurlu olur. En sıcak ay olan Temmuz’da ortalama sıcaklık 16-30 derece arasında olurken en soğuk ay olan Ocak’ta ortalama sıcaklık eksi 7-1 derce arasında değişir. En az yağış alan ay Şubat, en fazla yağış alan ay ise Haziran’dır.
TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ
Romanya’nın Türkiye’yi Batı ve Kuzey Avrupa’ya bağlayan yollar üzerinde olan bir transit ülke olması ve Karadeniz kıyısında bulunması nedeniyle Türkiye ile ilişkileri yoğundur. AB üyesi olduktan sonra ülkenin, Türkiye dahil bölgede yer alan diğer önemli ülkelerle diyaloğu arttı. Türkiye, Balkanlar’a yönelik dış politikasında bölgede siyasi istikrarın geliştirilmesini, devamını ve barışın korunmasını savunuyor. Bu bağlamda ülkeler arası diyaloğu artırmak için bölgeye sık sık ziyaretler düzenleniyor. Dönemin Dışişleri Bakanı Diaconescu’nun 2009 Ağustos ayında Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında, Türkiye-Romanya ilişkilerinin stratejik ortaklık temelinde geliştirilmesi kararlaştırıldı. Romanya’da yaşayan yaklaşık 70 bin Türk ve Tatar Türk’ü bulunuyor. 2009 yılı sonu itibariyle Romanya’da 9 bin 364 vatandaşımızın 28
ülkede yasal olarak ikamet ettiği belirlendi. 1 Ağustos 2010 tarihi itibariyle ülkemizde ikamet eden toplam bin 238 Romen vatandaşı bulunuyor. (Dışişleri Bakanlığı, 2011). Türkiye ve Romanya 1992’de kurulan Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü üyesidir. Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİ), Türkiye’nin girişimi ve öncülüğüyle 25 Haziran 1992 tarihinde İstanbul Zirvesi sırasında yayınlanan Deklarasyon ile kurulmuş ve Mayıs 1999 yılında yürürlüğe giren KEİ şartı ile uluslararası örgüt kişiliğini kazandı. Bununla birlikte Romanya, Türkiye’nin Balkanlar’daki en büyük ticari ortağıdır. Romanya 2004 yılı Nisan ayından itibaren Türk vatandaşlarına vize uygulaması başlattı. Umuma mahsus pasaport hamilleri vizeye tabidir. Diplomatik, hizmet ve hususi pasaport hamilleri ise altı ay içinde üç ayı aşmamak kaydıyla vizeden muaftır. Gideceği ülkenin vizesini almış olması kaydıyla Romanya üzerinden bu ülkelere geçiş yapacak Türk vatandaşlarına 48 saat içinde transit geçiş vizesi verilebiliyor. Romanya dış ticaret rakamlarına bakıldığında serbestleşme döneminden bu yana ticaret hacminde devamlı bir
artışın varlığından bahsetmek mümkündür. 1992 yılında 10,5 milyar dolar olan dış ticaret hacmi düzenli bir artışla 2010 yılına kadar 111,4 milyar dolara ulaştı. Dönemsel iniş çıkışlar gösterse de 20 yıl içerisinde ülkenin dış ticaret hacmi yaklaşık 10 kat arttı.
KESME ÇİÇEKTE REKOR KIRIYORUZ
Romanya’ya yönelik gerçekleşen süs bitkileri ihracatımızda en fazla kesme çiçek ihracatı yapıldı. 2011 yılı süs bitkileri ihracatında toplam 2 milyon 875 bin dolar değerinde ürün ihraç edildi. Bu rakam içerisinde 2 milyon 569 bin dolar değerindeki pay, kesme çiçek mal grubuna ait oldu. Daha sonra sırasıyla canlı bitkiler 294 bin dolar ve yosun ağaç dalları ise 12 bin dolar değerinde ihracat yapıldı. Romanya’ya gerçekleşen ihracatımızda ise toplam 1 ton 990 kilo ağırlığında süs bitkisi gönderildi. Romanya’ya ilk kez bu sene içerisinde yosun ve ağaç dalları ihracatı yapılmaya başlandı. 2009 ve 2010 yılları arasında herhangi bir ihracatın gerçekleşmediği Romanya’ya 2011 yılında Türk firmaları 28 bin 300 adet ürün gönderdi. Bu rakamlar da 2011 yılı ihracatına 12 bin dolar olarak yansıdı.
“Türk firmaları kendi içerisinde rekabet ediyor”
“Son iki üç yıldır yoğun olarak Romanya’ya ihracat gerçekleştiriyoruz. İhracatımızın önemli bir kısmını kesme karanfil oluşturuyor. İhracat konusunda Romanya makamları ile doğrudan bir sorun yaşamıyoruz. Asıl şikayetçi olduğumuz konu Romanya’ya ihracat yapan Türk firmaları arasındaki kıyasıya rekabet durumu. Firmalar arası bir birlik zemini olmadığı için bu durum pazar elde etme adına çok düşük fiyata ürün satma ve dolayısıyla ihracatta zarar etme boyutuna kadar varan bir dizi probleme neden oluyor. Eğer firmalar bu durumda gerekli önlemleri almazsa var olan bu durumun önümüzdeki süreçte giderek daha da artacağını öngörüyoruz. Bunun için Türk firmaları olarak bizim bir çözüm geliştirmemiz gerekiyor.”
Yusuf KAMACI – Firma Yöneticisi Efes Simirna Tarım
“Romanya’ya ihracat gerçekleştiren ilk şirketlerden biri olduğumuzu söyleyebilirim. Ticaretimiz 1991 yılından bu yana devam ediyor. İlk zamanlarda ihracatımızı Kapıkule’den çıkmadan yaparken şimdi Romanya’daki büromuz aracılığıyla ve ürünlerimizin dağıtımını da kendimiz üstlenerek tırlarla gerçekleştiriyoruz. Firmamız Romanya pazarında hem üretici, hem de dağıtıcı olarak hizmet veriyor. İhracatımızın yüzde 90’ını karanfil oluştururken yüzde 8’ini gerbera ve geri kalan yüzde 2’lik kısmını da diğer süs bitkileri tamamlıyor. Yüksek satış dönemlerinde günlük sevkiyatımız iki, üç tırı buluyor. Diğer dönemlerde ise haftada bir tır çiçek ihraç ediyoruz. Romanya pazarında kayda değer bir sorunla karşılaştığımızı söyleyemem, tüm bürokratik işlemler konusunda firma olarak gereken hassasiyeti göstererek çalışıyoruz.”
“En fazla karanfil ihraç ediyoruz”
Oktay SÜLEYMANOĞLU – Satış Sorumlusu İzmir Çiçek
“Bakanlık kararı ihracatımızı olumsuz etkiledi”
“Romanya’ya 1995 yılından bugüne başta karanfil olmak üzere; gerbera, gül, anthurium, orkide gibi ürünlerin ihracatını gerçekleştiriyoruz. İhracatımız, talebe bağlı olarak doğrudan müşterilerimize ürün teslimi doğrultusunda gelişiyor. 2009 yılında Ulaştırma Bakanlığı kararı uyarınca düşük tonajlı araçların geçiş belgeleri iptal edilince ihracatımız büyük bir darbe aldı. Sektöre oldukça zarar verdiğini düşündüğümüz bu karara biz hem dış ticaret, hem de bakanlık yetkilileri nezdinde çok defa itirazda bulunduk. Mağduriyetimizin giderilmesi amacıyla yaptığımız bu başvurulara hala ne yazık ki tatmin edici bir cevap alabilmiş değiliz. Bizim, sektördeki firmalar olarak ihracatını gerçekleştirdiğimiz ürünler düşük hacimli ve ağırlığa sahip olmayan ürünlerdir. Dolayısıyla çiçek sevkiyatında 10 ton ve üstü araçların geçişine izin verilmesi, günlük ve taze ürün talep eden müşterilerimizi de firma olarak bizi de büyük bir zora soktu. Azar azar ve sık olarak gerçekleşmesi gereken çiçek ihracatında bu bahsettiğim yüksek tonajlı araçlarla sevkiyatın başlaması piyasayı doyurdu. Bu durumun doğal bir sonucu olarak da ürün fiyatları bizim aleyhimize büyük bir düşüş gösterdi. En önemli ve acil çözüm bekleyen bu sorunun giderilmesi için mutlaka bir çalışma yapılması gerekliliğine inanıyorum.”
Burhan TUĞTEKİN – Firma Yöneticisi Tuğtekin Çiçekçilik
29
ÇIÇEKRAKAMLAR
Sektör, baharda çiçek açtı Yılın ilk üç ayında hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin altına düşmesinden olumsuz etkilenen ülkemizde süs bitkileri ihracatı yapan firmalar, baharla birlikte hareketlendi. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oranında artış yaşayan ihracatçıların yüzü güldü.
S
üs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri sektörün 2012 yılında toplam ihracatının 32 milyon 500 bin dolar seviyesine yükseldiğini açıkladı. Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB) ve Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, bu ayki ihracat rakamının 10 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiğini ifade etti.
CANLI BİTKİLERİN İHRACATI ARTTI 2012 yılı Nisan-Mayıs döneminde süs bitkileri ve mamulleri sektöründe geçen yıla göre yüzde 8 oranında artışın yaşandığına dikkat çeken Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ihracatta en fazla artış yaşanan kalemin canlı bitkilerde görüldüğünü açıkladı. Bu artışın 100 milyon dolarlık yıl sonu hedeflerini yakalama açısından kendilerine moral verdiğini belirten Bağdatlıoğlu Nisan ayında gerçekleşen ihracat rakamları hakkında bilgi verdi: “Önemli ihraç pazarlarımızdan Almanya’ya 1 milyon 511 bin dolar ile birinciliği bırakmadı. İhracatçılarımız Irak’a 1 milyon 241 bin dolar, Hollanda’ya 1 milyon 229 bin dolar, Birleşik Krallık’a 1 milyon 130 bin dolar, Azerbaycan’a 1 milyon 150 bin dolar değerinde satış gerçekleştirdi. İhracatımızın en önemli kalemlerinden biri canlı bitkiler oldu. Baharın gelmesiyle birlikte ihracat gerçekleştirdiğimiz ülkeler en fazla canlı bitkiler ürün grubunu tercih etti. Bunun yanı sıra ikinci sırada yer alan kesme çiçekler grubu dikkat çekti. Kesme çiçek ürün grubunda ise yüzde 30
16’lık bir artış kaydedildi” dedi.
İHARACATTA ALMANYA BİRİNCİLİĞİ ELDEN BIRAKMIYOR Türkiye geneli süs bitkileri ve mamulleri sektörü ihracat kayıtlarının ülkelere göre dağılımında Almanya geçtiğimiz ay olduğu gibi bu ay da birinciliği elden bırakmadı. Hedef pazarlar toplamında 2011 yılı Mart-Nisan döneminde 33 milyon 746 bin dolar değerinde ihracat yapılan süs bitkileri ve mamulleri sektörü 2012 yılının aynı döneminde 32 milyon 500 bin dolar seviyesindeydi. Süs bitkileri ve mamulleri sektöründe 2011 yılında Almanya’ya 25 milyon 196 bin adet ürün gönderildi. Değer anlamında ise 4 milyon 375 bin dolar seviyesinde ihracat rakamına ulaşıldı. Bu rakam 2012 yılında ise 23 milyon 640 bin adede düştü. Ancak ihracatta adet anlamında azalmanın yaşanmasına rağmen değer bakımından artış kaydedildi. Almanya’ya 2012 yılında 5 milyon 193 bin
dolar değerinde ürün gönderildi. Listenin ikinci sırasında ise Hollanda yer aldı. Hollanda’ya 2011 yılında 29 milyon 104 bin adet süs bitkisi ve mamulleri ihraç edildi. Değer bakımından ise 4 milyon 295 bin dolar ihracat rakamına ulaşıldı. 2012 yılında ise miktar bazında artış yaşanan Hollanda’ya ülkemizden 31 milyon 760 bin adet süs bitkisi ve mamulü ihraç edildi. Söz konusu ülkeye 2012 yılında 4 milyon 157
“Süs bitkileri ve mamulleri sektörü 2012 yılının Nisan ayında en fazla canlı çiçek ihracatı gerçekleştirdi. Sektörün toplam ihracatı ise 32 milyon 500 bin dolar seviyesine yükseldi.”
TÜRKİYE GENELİ SÜS BİTKİLERİ VE MAMULLERİ SEKTÖRÜ İHRACAT KAYITLARININ ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (OCAK-ŞUBAT DÖNEMİ) 2011 YILI ÜLKE
MİKTAR (ADET)
2012 YILI DEĞER (USD)
MİKTAR (ADET)
DEĞER (USD)
ALMANYA
25,195,769
4,374,697
23,640,009
5,193,446
HOLLANDA
29,104,289
4,295,444
31,759,901
4,157,425
BİRLEŞİK KRALLIK
30,697,491
3,784,947
25,824,044
3,990,568
IRAK
1,323,379
5,144,508
2,373,123
3,942,615
AZERBAYCAN-NAHÇİVAN
6,598,845
2,407,405
8,322,168
3,094,985
30,828,260
2,660,772
28,039,989
2,709,802
1,178,351
2,824,286
745,851
2,326,643
RUSYA FEDERASYONU
32,020,797
2,264,456
24,026,130
1,986,263
ROMANYA
28,649,343
1,571,170
33,127,174
1,674,627
334,850
1,337,036
340,840
527,652
UKRAYNA TÜRKMENİSTAN
ÖZBEKİSTAN DİĞERLERİ TOPLAM
30,942,227
3,080,937
24,678,294
2,895,947
216,873,601
33,745,658
202,877,524
32,499,972
Not: Sıralama 2012 yılına göre yapılmıştır.
2012 ÖNEMLİ SEKTÖREL ETKİNLİKLER TARİH
ETKİNLİK
YER
WEB
29 AĞUSTOS-1 EYLÜL 2012
IPM FLOWERS – INTERNATIONAL PLANTS EXPO RUSSIA
MOSKOVA/ RUSYA
www.flowers-ipm.com/
26-29 EYLÜL 2012
FLORPLANT SÜS BİTKİLERİ VE PEYZAJ MİMARLIĞI FUARI
ANTALYA/ TÜRKİYE
www.florplant.org
10-13 EYLÜL 2012
FLOWERS 2012 EXPO
MOSKOVA/ RUSYA
www.flowers-expo.ru
5-7 EYLÜL 2012
EXPO FLORA RUSSIA 2012
MOSKOVA/RUSYA
www.hppexhibitions.com
3-6 EKİM 2012
FLORECUADOR - AGRIFLOR 2012
QUITO/ EKVATOR
www.hppexhibitions.com
10-12 EKİM 2012
IFEX 2012 9TH INTERNATIONAL FLOWER EXPO TOKYO
CHİBA/ JAPONYA
www.ifex.jp
EKİM 2012
IBERFLORA
VALENCIA/ İSPANYA
www.iberflora.feriavalencia.com
30 EKİM – 2 KASIM 2012
HORTIFAIR 2012
AMSTERDAM/ HOLLANDA
www.hortifair.com
19-21 KASIM 2012
IPM DUBAI
DUBAI/BAE
www.ipm-dubai.com
31 EKİM- 2 KASIM 2012
INTERNATIONAL FLORICULTURE TRADE FAIR (IFTF) 2012
VIJFHUIZEN/HOLLANDA
www.hppexhibitions.com
ARALIK 2012
IPM CHINA
ÇİN
www.ipm-china.com
ARALIK 2012
FLOWER SHOW TURKEY
İSTANBUL/ TÜRKİYE
www.flowershow.com.tr
bin dolar değerinde ihracat gerçekleşti. Birleşik Krallık ise sıralamada üçüncü sırada yer aldı. Birleşik Krallık’a 2011 yılında 30 milyon 697 bin adet ürün gönderilirken 2012 yılında 25 milyon 824 bin adet süs bitkisi gönderildi. Söz konusu ülkede adet bazında düşüş yaşanırken değer anlamında artış yaşandı. 2011 yılında süs bitkileri ve mamulleri ihracatı 3 milyon 785 bin dolar değerindeyken 2012 yılında bu rakam 3 milyon 991 bin dolar seviyesine yükseldi. Listenin dördüncü ve beşinci sırasın-
da ise sırasıyla Irak ve Azerbaycan bulunuyor. Irak’a yönelik yapılan süs bitkileri ve mamulleri ihracatında 2011 yılında 1 milyon 323 bin adet ürün gönderilirken 2012 yılında bu rakam 2 milyon 373 bin adede yükseldi. Değer bazındaki değerlendirmede ise Irak 2011 yılında 5 milyon 145 bin dolar seviyesindeyken 2012 yılında 3 milyon 943 bin dolar oldu. Listenin beşinci sırasındaki Azerbaycan’da ise artış görülüyor. Azerbaycan’a yönelik ihracat gerçekleştiren firmalar 2011 yılında 2 milyon 407 bin dolarken 2012 yılında 3 milyon
95 bin dolar seviyesine yükseldi. Türkiye’nin ihracat yaptığı ülkeler listesinde 2012 yılı değerleri şu şekilde gerçekleşti: Almanya (5 milyon 193 bin dolar), Hollanda (4 milyon 157 bin dolar), Birleşik Krallık (3 milyon 991 bin dolar), Irak (3 milyon 943 bin dolar), Azerbaycan (3 milyon 95 bin dolar), Ukrayna (2 milyon 710 bin dolar), Türkmenistan (2 milyon 327 bin dolar), Rusya (1 milyon 986 bin dolar), Romanya (1 milyon 675 bin dolar) ve Özbekistan (528 bin dolar). 31
ÇIÇEKADRESLER
SEKTÖREL KURUMLAR AKDENİZ SÜS BİTKİLERİ ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ Adres: Göksu Mah. Gazi Bulvarı No:493 ANTALYA Tel: 0242 339 55 99 Faks: 0242 338 37 77 eksperpeyzaj@hotmail.com
ANTALYA ÇİÇEKÇİLER ODASI Adres: Balbey mah. İsmetpaşa Cad. Balbey İşhanı kat:3 No:35 ANTALYA Tel: 0242 242 11 73 Faks: 0242 241 11 58
ANTALYA TİCARET BORSASI Adres: Cumhuriyet Cad. Borsa İşhanı Kat:2 ANTALYA Tel: 0242 244 26 70 Faks: 0242 241 11 58 info@antalyaborsa.org.tr www.antalyaborsa.org.tr
ANTALYA TİCARET ve SANAYİ ODASI Adres: Çevreyolu Üzeri Göksu Mahallesi Gazi Bulvarı No:531 07310 ANTALYA Tel: 0242 314 37 37 Faks: 0242 314 37 38 - 39 – 40 info@atso.org.tr www.atso.org.tr
DOĞAL ÇİÇEK SOĞANCILAR DERNEĞİ Adres: V.S.B. Tesisleri-İzmit Karayolu 19. km. Altınova/ YALOVA Tel: 0226 461 22 50-51 Faks: 0226 461 22 52 vsb@vsb.com.tr www.vsb.gov.tr
INTERFLORA ÇİÇEKÇİLER DERNEĞİ Adres: Emirgazi Cad. No:5 Köroğlu İş Merkezi PK: 34400 Okmeydanı / İstanbul - TÜRKİYE Tel: 0212 210 20 23 (3Hat) Faks: 0212 210 20 22 info@interflora.org.tr 32
SÜS BİTKİLERİ İHRACATÇILARI DERNEĞİ Adres: Aspendos Bulvarı No:221 ANTALYA Tel: 0242 311 80 00 Faks: 0242 311 79 00 info@antalya-tarim.com.tr KESME ÇİÇEK ÜRETİCİ BİRLİĞİ Adres: Altınova Düden Mah. PTT Caddesi No:60 Altınova / ANTALYA Tel: 0242 340 00 76 S.S. ÇİÇEK ÜRETİMİ VE PAZARLAMA KOOP. Adres: Çırçır Mahallesi Ataturk Caddesi No:174 Alibeyköy Eyüp / İSTANBUL Tel: 0212 625 79 79 - 0212 625 85 86 Faks: 0212 – 6251712 info@cicekuretim.com.tr www.cicekuretim.com.tr S.S. FLORA ÇİÇEK ÜRETİMİ VE PAZARLAMA KOOP. Adres: Kemerburgaz Yolu No: 59 Ayazağa / İSTANBUL Tel: 0212 289 50 99 Faks: 0212 289 63 17 info@ssflora.com www.ssflora.com SAKSILI SÜS BİTKİLERİ ÜRETİCİLERİ DERNEĞİ (SASBÜD) Adres: Gazipaşa Caddesi Aydın İş Merkezi No: 61 / YALOVA Tel: 0226 811 36 44 Faks: 0226 811 37 17 info@sasbud.org.tr www.sasbud.org.tr
ULUSLARARASI KURULUŞLAR AIPH - INTERNATIONAL ASSOCIATION of HORTICULTURAL PRODUCERS Adres: AIPH Oude Herenweg 10 2215 RZ Voorhout the NETHERLANDS Tel: 0031 252536950 Faks: 0031 – 252536951 sg@aiph.org www.aiph.org
UNION FLEURS Adres: Square Ambiorix 32/24 B-1000 BRUSSELS Tel: 0032 2 231 06 38 Faks: 0032 2 732 67 66 info@ unionfleurs.org www.unionfleurs.org RESMİ KURUMLAR EKONOMİ BAKANLIĞI Tel: 0312 204 75 00 www.ekonomi.gov.tr HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI Tel: 0312 204 60 00 www.hazine.gov.tr GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI Tel: 0312 306 80 00 www.gumruk.gov.tr BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI Tel: 0312 201 50 00 www.sanayi.gov.tr DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER KURULU Tel: 0212 339 50 00 www.deik.org.tr KALKINMA BAKANLIĞI Tel: 0312 294 50 00 www.dpt.gov.tr MALİYE BAKANLIĞI Tel: 0312 415 29 00 www.maliye.gov.tr TÜRK İŞBİRLİĞİ VE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI Tel: 0312 508 10 00 www.tika.gov.tr TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU Tel: 0312 410 04 10 www.tuik.gov.tr TÜBİTAK Tel: 0312 468 53 00 www.tubitak.gov.tr