Moment 112 web tr

Page 1

.................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. .................................. Eylül 2017

Makine İhracatçıları Birliği Aylık Dergisi

Sayı: 112



YERLİ ÜRETİM CNC TAKIM TEZGAHLARI

Yüksek Verimlilik & Üretkenlik için Tasarlandılar DAVETLIMIZSINIZ...

SANTEK 2017

4. DOĞU MARMARA SANAYİ VE TEKNOLOJİ FUARI

2-5 KASIM 2017 SALON:A STAND NO: A404/C

TT - 850

TT - 550

TT - 250

İş Mil : 8” (A2-6) İş Mili Motoru : 11 KW (30 min) İşleme Boyu : 1000 mm Taret Sayısı : 2 (8x2 Takım)

İş Mil : 6” (A2-5) İş Mili Motoru : 11 KW (30 min) İşleme Boyu : 500 mm Taret Sayısı : 2 (8x2 Takım)

İş Mil : 8” (A2-6) İş Mili Motoru : 11 KW (30 min) İşleme Boyu : 300 mm Taret Sayısı : 1 (12 Takım)

İstanbul Anadolu Yakası Organize Sanayi bölgesi 2. Sanayi Cad. No:7 Tuzla - 34953 İSTANBUL / TÜRKİYE T: +90 216 593 19 90 F: +90 216 593 19 99 www.smbcnc.com info@smbcnc.com www.smbcnc.com info@smbcnc.com



başkandan

YENİ BİR KÜLTÜR GEREKİYOR

ADNAN DALGAKIRAN Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı

Makine sektörünün yılın ilk dokuz ayında toplam ihracatı 10,6 milyar dolara ulaşırken, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre toplam artış da yüzde 7,4 olarak gerçekleşti. Bu artış gayet olumlu ancak aynı dönemde dış ticaret açığı da yüzde 85 olarak kaydedildi. Bu açığın önemli bölümü makine ithalatından kaynaklanıyor. Sektörümüzün tüm alt ürün grupları bazında yaşanan ihracat artışını olumlu buluyoruz. Türkiye, ihracatta hızlı bir yıl geçiriyor ama makine ithalatından da vazgeçmiyor. Eylül ayındaki 8,1 milyar dolar dış ticaret açığının önemli bir bölümü makine ithalatından kaynaklandı. Oysaki bu makineler aynı teknoloji ve rekabetçi fiyatlarla yurt içinde de üretiliyor. Biz ileri teknolojili pek çok ülkeden talep gören bir sektörüz. Yılın ilk dokuz ayında sadece Almanya ve ABD’ye 2,4 milyar doların üzerinde makine ihraç ettik. Türkiye sanayisi, ihracata odaklandığımız bu yılı bir fırsata çevirmeli. Uluslararası pazardaki rekabet gücümüzü artırmak istiyorsak, kamu desteğinin merkezinde verimlilik olmalı. İhracatçı firmaların yenilikçi projeleri, verimlilik kriterlerine bağlı olarak desteklenmeli. Bu destekler de birbirine eklemlenmiş projeler zinciri şeklinde, büyük montanlı ödemelerle uzun periyotta verilmeli. Tüm dünyada korumacı ekonomik politikaların hâkim olmaya başladığı bir dönemdeyiz. İç pazarı güçlü tutmak, artık bütün dünya ülkelerinin benimsediği politik bir yaklaşım. Bu noktada kurallar ve kültür kavramları oldukça önemli. Kurallar ile kastettiğimiz, sistemin yerli üretimi tüketmeye teşvik edici kurallar oluşturması. Bunlardan bazıları uygulamaya konuldu ama bunun karşısında kültür direnci devam ediyor. Kültürle kastettiğimiz şeyi ise ithal malın her zaman daha iyi olduğunu düşünme eğilimi olarak tanımlayabiliriz. Dünya çapında marka haline gelmiş imalatçılara karşı içeride üretim yapan firmaların kendilerini ifade etmekte zorlanması, imalattan uzaklaşarak daha yoğun biçimde hizmet ve diğer bazı sektörlere yönelmesi gibi kolaycı adımlar, işte bu kültürel baskının sonucudur. Dolayısıyla bu iki durumda da değişikliklere gitmek gerekli: Yerli üretim ve tüketim teşvik edilmeli, alım kültürünün yani tüketim kültürünün değişmesine yönelik faaliyetlerde bulunulmalı. Makine sektörünün daha rekabetçi bir ivme kazanabilmesi için iç pazarda da yerli makine alımını teşvik edici önlemler alınması zaruridir. Bizler bu noktada çok güçlü bir lobi çalışması yürütüyoruz. Diğer yandan sanayimizin yüzde 70’i orta düşük ve düşük teknolojide üretim yapıyor. Dünyanın Endüstri 4.0’ı konuştuğu bu dönemde bizler de teknoloji tabanlı bir sektör oluşturmak zorundayız. Bu dönüşümü gerçekleştirmeye en hazır sektör de makine sektörüdür.

3


Bugün Yarın Daima...

Blechexpo Fuarı 07-11 Kasım 2017 Salon Hol 1- Stand No:1809

Fabtech – Chicago Fuarı 05-10 Kasım 2017 Stand No: A1831

CNC Büküm Merkezi OSB 75.Yıl Bulvarı Nilüfer-Bursa/Türkiye T: +90 224 219 18 00 F: +90 224 242 75 80


içindekiler gündem

syf8

8 GÜNDEM TÜRKİYE’NİN MAKİNECİLERİ

EMO FUARI’NDA

19 GÜNDEM İMDER, BICES FUARI’NA KATILDI 21 GÜNDEM ÜRÜN GÜVENLİĞİ HAFTASI BAŞLADI 23 GÜNDEM MAİB’TEN ALIM HEYETİ PROGRAMI

TÜRKİYE’NİN MAKİNECİLERİ EMO FUARI’NDA gündem

syf21

24 GÜNDEM KOMPOZİTİN ZİRVE BULUŞMASI 26 GÜNDEM 2017, AĞAÇ İŞLEME SEKTÖRÜNÜN İHRACAT YILI OLDU 28 GÜNDEM MAKTEK FUARI, ZİYARETÇİLERİ İLE BU KEZ

İZMİR’DE BULUŞTU

30 SEKTÖRDEN “MAKİNELERİMİZİ OTOMASYON

SİSTEMLERİYLE DESTEKLİYORUZ”

34 SEKTÖRDEN “SEKTÖRÜMÜZÜN EN YENİLİKÇİ FİRMASIYIZ” 38 KAPAK MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİ İLE

ÜRÜN GÜVENLİĞİ HAFTASI BAŞLADI

İŞÇİ DE MEMNUN, İŞVEREN DE

54 ÜLKELERDEN GÜNEY AMERİKA’NIN gündem

syf24

66

YÜKSELEN YILDIZI: KOLOMBİYA

AR-GE MERKEZİ “ENDÜSTRİ 4.0 UYGULAMALARINDAN

FAYDALANIYORUZ” 70 RÖPORTAJ “TÜRKİYE-İRAN EKONOMİSİ GÜÇLENİYOR” 74 AKADEMİK “ÜLKEMİZİN İHTİYAÇLARINI KARŞILAYABİLECEK

KOMPOZİTİN ZİRVE BULUŞMASI kapak

syf38

MÜHENDİSLER YETİŞTİRİYORUZ”

81

MAKİNECİLER NE OKUYOR?

82

FUAR ROTASI FUAR ROTALARINA YAKIN BAKIŞ

88

MAKİNE TARİHİ HAYATLARA MÂL OLAN BULUŞLAR

92 MAKALE ORTA VADELİ PROGRAM VE MAKİNE İMALAT SANAYİSİ 95 GÖSTERGELER 111 RAKAMLAR 112 FUARLAR

MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİ İLE İŞÇİ DE MEMNUN, İŞ VEREN DE

114 ADRESLER 115 MOMENT in ENGLISH

5



editörden

TUGAY SOYKAN

NİTELİKLİ İŞ, NİTELİKLİ İŞGÜCÜ İLE MÜMKÜN Türkiye’nin Makinecileri katıldığı fuarlarla Türk makine sektörünün etkinliğini, teknolojik gelişimini, kaliteli ürün çeşitliliğini dünyanın gündeminde tutmaya devam ediyor. Türkiye’nin Makinecileri, Almanya’ya yönelik tanıtım faaliyetleri çerçevesinde Hannover’de düzenlenen makine, metal işleme ve teknoloji fuarı EMO’ya katılarak uğrak rotalarından biri olarak belirlediği fuarda yerini sağlamlaştırdı. Bir taraftan yurt dışı fuar katılımlarını gerçekleştirirken, diğer yandan uluslararası pazarlardaki potansiyel müşterileri de yurt içindeki makine üreticileriyle buluşturan Makine İhracatçıları Birliği (MAİB), CM-Expo İş ve İnşaat Makinaları ve Ekipmanları Fuarı kapsamında farklı ülkelerden 250’den fazla firma temsilcisinin yer aldığı bir alım heyeti programı düzenledi. Makine imalat sektörleri, yurt içinde de yoğun bir fuar takvimine devam ediyor. Kompozit sektörünün zirve buluşması “Türk Kompozit 2017 Fuarı” ile İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda üç gün geçirirken, Almanya’dan sonra Avrupa’nın en büyük ikinci ihtisas fuarı olan Ağaç İşleme Makineleri Fuarı da Tüyap’ta sektör temsilcilerini bir araya getirdi. Bu yıl ilk kez İzmir’de düzenlenen MAKTEK Fuarı’nda ise katılımcı 390 firma, 40 ülkeden 32 bin sektör profesyoneli ile buluşma fırsatı yakaladı. “Gündem” bölümümüzde yer alan başlıklar bu şekilde ilerlerken, özel söyleşiler gerçekleştirdiğimiz firmalara bu sayımızda da yenilerini eklemeye devam ettik. Uyguladıkları otomasyon kontrol sistemleri ile insan müdahalesini en aza indirerek gıda makineleri imalatı gerçekleştiren Kurtsan ile elektronik tartım ekipmanları alanında faaliyet gösteren Baykon, “Sektörden” bölümümüzde ağırladığımız iki firma olarak karşınıza çıkıyor. Aralık 2016 itibarıyla Türkiye’nin 301. Ar-Ge merkezi olarak akredite edilen KSB Ar-Ge Merkezi’nin çalışmalarını Ar-Ge Merkezi Müdürü Evren Coşkuner’den dinlerken, İran-Türkiye ticaretini canlandırmak adına 2001’de kurulan İranlı Sanayici ve İşadamları Derneği’ne (İSİAD) yabancı ticaret odaları bölümümüzde yer verdik. İSİAD Yönetim Kurulu Başkanı M. Mehdi Culazade ile derneğin Türkiye’deki faaliyetlerini, iki ülke arasındaki ticaret hacmini ve İran pazarına girmek isteyen makine ihracatçılarını nelerin beklediğini enine boyuna konuştuk. Bu sayımızın kapak konusunda ise Mesleki Yeterlilik Belgesi’ni tüm detaylarıyla ele aldık; hem işveren hem de çalışan açısından ne gibi avantajlar sağladığına dikkat çektik. Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) yetkilendirdiği kuruluşlar aracılığıyla çalışanlara Mesleki Yeterlilik Belgesi vermeyi sürdürürken, kurumun bugüne kadar 219 bini tehlikeli ve çok tehlikeli mesleklerde olmak üzere 240 bin çalışana belge verdiği biliniyor. Kurum, 2017 yılının sonuna kadar bu sayıyı 300 bine yükseltilmeyi planlıyor. 81 meslekte Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getiren MYK, nitelikli işin nitelikli işgücü ile mümkün olacağından yola çıkarak, bu belge ile çalışanların mesleki standartlarının uluslararası seviyeye çıkarılmasını sağlamayı ve nitelikli eleman sorununa çözüm getirilmesini hedefliyor. Sağlık, mutluluk ve barış içinde kalın... Keyifli okumalar

MAKİNE İHRACATÇILARI BİRLİĞİ ADINA SAHİBİ Özkan AYDIN

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Tugay SOYKAN (tugaysoykan@origamimedya.com)

KATKIDA BULUNANLAR Muhammet BEY (muhammet@origamimedya.com)

YAYIN KURULU BAŞKANI Adnan DALGAKIRAN

EDİTÖR Hüsne PAMUK (husne@origamimedya.com)

YAYIN KURULU Kutlu KARAVELİOĞLU,Sevda Kayhan YILMAZ, Necmettin ÖZTÜRK, Hüseyin DURMAZ, Ali EREN, Tamer GÜVEN, Ferdi Murat GÜL, Mehmet AĞRİKLİ, Zeynep ARMAĞAN, Menderes AKAR, Özkan AYDIN, Esra ARPINAR, Mehtap ÖNAL, Erinç TARHAN

MUHABİR Volkan ÜKÜNÇ (volkan@origamimedya.com) Tolga ÇATAL (tolga@origamimedya.com)

YAYIN ADRESİ Mecidiyeköy Mah. Atakan Sok. No: 6/7 Şişli / İstanbul T: +90 212 252 87 76 - 77 F: +90 212 211 40 70

YAYINA HAZIRLAYANLAR Origami Medya

REKLAM KOORDİNATÖRÜ Mustafa AK (mustafa@origamimedya.com) GÖRSEL YÖNETMEN Murat CERİT GRAFİK TASARIM Zeynep Esen SARIKAYA

YAYIN TÜRÜ Süreli, Yerel Dergi MAİB GENEL SEKRETERLİĞİ Ceyhun Atuf Kansu Cad. No: 120 Balgat - Çankaya / Ankara Tel: 0312 447 27 40 Faks: 0312 446 96 05

BASKI VE CİLT APA UNIPRINT Uniprint Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ömerli Köyü, İstanbul Cad. No: 159, 34555, Hadımköy, İstanbul Tel: +90 212 798 28 40 www.apa.com.tr MOMENT EXPO Dergisi, Origami Medya tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanmaktadır. “Moment Expo Dergisi” ibaresi kullanılarak alıntı yapılması izne bağlıdır. Moment Expo Dergisi Makine İhracatçıları Birliği’nin 7.500 adet basılan ücretsiz süreli yayınıdır.

7


gündem

TÜRKİYE’NİN MAKİNECİLERİ EMO FUARI’NDA Türkiye’nin Makinecileri, Almanya’ya yönelik tanıtım faaliyetleri çerçevesinde 18-23 Eylül tarihlerinde Hannover kentinde düzenlenen makine, metal işleme ve teknoloji fuarı EMO’ya katılarak, uğrak rotalarından biri olarak belirlediği fuarda yerini sağlamlaştırdı. 8


gündem

180 BIN 500 METREKARELIK ALANDA GERÇEKLEŞEN FUARI, ALTI GÜN BOYUNCA ZIYARET EDEN KIŞI SAYISI 130 BIN OLDU.

T

ürkiye’nin Makinecileri, Almanya’nın Hannover kentinde iki yılda bir gerçekleştirilen EMO Fuarı’na dördüncü kez katılarak Türk makine sektörünün imajının güçlendirilmesine yönelik tanıtım çalışmalarını sürdürdü. Fuara, 44 ülkeden 2 bin 200 firma katıldı. Fuarda Türkiye’den de 45 firma yer aldı. Organizasyon kapsamında firmalar; talaşlı imalat tezgahları, sac, boru, profil işleme, şekillendirme, tel, profil ve boru imalatında kullanılan tezgahlar, kaynak, gaz, plazma, lazer ve su jeti ile kesme makineleri, ısıl işlem makineleri, yüzey teknolojileri ve otomasyon alanında imal ettikleri yeni ürünleri ziyaretçilerin beğenisine sundu. Bu yılki ana gündem maddeleri verimlilik, esneklik ve inovasyon olarak belirlenen fuarda, Türk makineleri de bü-

yük ilgi gördü. Fuara MAİB ve Türkiye’nin Makinecileri’ni temsilen Yönetim Kurulu Üyeleri Sevda Kayhan Yılmaz, Mehmet Ağrikli ile Türkiye’nin Makinecileri Almanya Danışmanı Ahmet Yılmaz, Makine Şubesi’nden Mehtap Önal ve Bahar Özcan Kaynak katıldı. Fuarda, Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) üyesi derneklerden Makina İmalatçıları Birliği de (MİB) katılarak üyeleri ve faaliyetleri hakkında fuar ziyaretçilerine bilgi verdi. İŞBİRLİĞİ OLANAKLARI GÖRÜŞÜLDÜ Fuar süresince, Hannover Başkonsolosu Banu Malaman ile Hannover Ticaret Ataşesi Ruhi Deniz de Türkiye’nin Makinecileri’ni ziyaret ederken OWL, VEMAS ve Robotation Academy gibi kurumların temsilcileriyle

9


Kuzey Ren-Vestfalya’da Yeni Yatırım Fırsatları Avrupa’daki Yatırım Merkeziniz Bir bölgeyi güçlü bir yatırım merkezi yapan en önemli şey; ekonomik güç, altyapı ve kültürel yaşam gibi faktörlerin mükemmel etkileşimidir. Bu bakımdan Kuzey Ren-Vestfalya birçok açıdan eşsizdir. Almanya’nın bu en kalabalık nüfusa sahip olan eyaletinin size sunduğu sayısız imkân ve koşullardan faydalanın. Hangi sektör veya proje için olursa olsun, yeni fırsatlar için ideal yatırım ortamını burada bulacaksınız. Halihazırda 19.000’den fazla yabancı şirket tercihini metropol bölge Kuzey Ren-Vestfalya lehine kullandı. Bizimle iletişime geçin ve sizi de memnuniyetle bilgilendirelim. Bir One-Stop-Acentesi olarak yatırım projelerinizde size destek veriyoruz: www.nrwinvest.com


gündem

de karşılıklı işbirliği projeleri hakkında kapsamlı görüşmeler gerçekleştirildi. Makine ihracatımızda lider ülke olan Almanya’da katıldıkları organizasyonda Türk makine sektörünü başarıyla temsil ettikleri için mutlu olduklarını ifade eden MAİB Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran ise, fuara ilişkin görüşlerini, “Takım tezgâhları yıllık 700 milyon dolar ihracat rakamıyla toplam makine ihracatımız içinde başlıca ürün grupları arasında yer alıyor. Her yıl 60 milyon doların üzerinde takım tezgâhı ihracatı gerçekleştirdiğimiz Almanya’da katıldığımız bu fuar, bizim için uluslararası pazarda yeni iş fırsatları anlamına geliyor. Teknolojik ve ticari olarak stratejik ortağımız olan ülkelerle sektörel işbirlikleri konusundaki güçlü ilişkilerimizi sürdürmeye devam edeceğiz” sözleriyle aktardı. Altı gün süren fuar boyunca Türkiye’nin Makinecileri’nin standında ziyaretçi ve ka-

tılımcılara Türk makine sektörü hakkında kapsamlı bilgiler verildi. Dünyanın değişik noktalarından metal işleme teknolojisinin değişik branşlarına dair faaliyet gösteren firmaların katıldığı EMO Fuarı’nın katılımcı profilinin yüzde 60’ını Almanya dışından gelen katılımcılar oluşturuyor. Bu döneminde Almanya’dan yaklaşık 900 firmanın yer aldığı fuara, Almanya dışından gelen katılımcıların sayısı ise 1300 civarında oldu. 180 bin 500 metrekarelik alanda ve 17 ayrı salonda gerçekleşen fuarı altı gün boyunca ziyaret eden kişi sayısı ise 130 bin oldu. Otomobil endüstrisi, havacılık ve uzay, makine mühendisliği, elektrik mühendisliği, hassas mekanik/optik, metal işleme endüstrisi gibi alanlarda deneyim sahibi isimlerin yer aldığı fuar kapsamında düzenlenen konferanslarla da katılımcılara metal işleme sektörüne dair önemli konularda bilgi verildi.

BU YILKI ANA GÜNDEM MADDELERI VERIMLILIK, ESNEKLIK VE INOVASYON OLARAK BELIRLENEN FUARDA, TÜRK MAKINELERI DE BÜYÜK ILGI GÖRDÜ.

11


DC 550 SK Çift Kafa Kesme Makinesi Double Head Mitre Saw Machine


gündem

“GÖSTERİLEN İLGİDEN MEMNUN KALDIK”

2.

KATILIM

ALPER NİZAMOĞULLARI AKIM METAL ÜRETİM MÜDÜRÜ

“Uzun yıllardır talaşlı imalat ve metal fuarlarına katılmaya özen gösteriyoruz. EMO Fuarı’nın ziyaretçileri yoğunluklu olarak Asya, Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinden gelen kişilerden oluşuyordu. Balkan ülkeleri başta olmak üzere özellikle İranlı üreticiler fuara ilgi gösterdi. Firma ve ürünlerimizle gösterilen ilgiden gayet memnun kaldık. Fuarlar, ürün ve hizmetlerimizin müşterilerle buluşmasına aracılık ettiği için ülkemizin ekonomisine de önemli katkı sağlıyor. Özellikle, Ar-Ge merkezimizde geliştirilerek imalatına başladığımız ürünleri, sektöre tanıtmak için fuarları mümkün olduğunca değerlendirmeye çalışıyor ve üretim yaptığımız alana yönelik organizasyonlarda yer almaya çalışıyoruz. Fuar kapsamında tek taretli ST250 ve çift taretli TT-550/TT-850 ürünlerimizi sergiledik. Çift taretli tezgâhlarımızın sahip olduğu teknoloji literatürde ‘eş zamanlı tornalama teknolojisi’ olarak ifade ediliyor ve uzun parçaların işlenmesindeki en iyi yöntem olarak kabul ediliyor.”

“SİRKÜLASYON POMPASI ÜRÜN GRUBUMUZU SERGİLEDİK”

6.

“EMO Fuarı ziyaretçileri sektör hakkında bilgi sahibi ve donanımlı kişilerden oluşuyor. Dolayısıyla ne aradıklarını bilerek geliyorlar. Organizasyon, markamızın bilinirliğini ve yurt dışındaki işbirliklerimizi güçlendirmemizi sağlayan önemli bir prestij kaynağı. Ayrıca yine bu fuar sayesinde sektörün ileride izleyeceği yolu görüyor ve üretimine ağırlık vermemiz gereken ürünleri belirliyoruz. Fuarda geçen yılki Milano Fuarı’ndan farklı olarak Hintli ve Güney Koreli katılımcı ve ziyaretçilerin sayısındaki artış dikkatimizi çekti. Fuar kapsamında kendinden emişli ve inline sirkülasyon pompası ürün grubumuzu sergiledik.”

“FUAR FİRMAMIZA ÖNEMLİ AVANTAJLAR SAĞLIYOR”

2.

KATILIM

CANSEV KEŞOĞLU ABM FİRMA YÖNETİCİSİ “Bu yılki EMO Fuarı’nın katılımcı ve ziyaretçi sayısı bakımından iki yıl önceki organizasyona kıyasla daha az olduğunu söyleyebilirim. Buna rağmen ziyaretçilerin niteliği oldukça yüksek düzeydeydi. Ne aradığını bilen ziyaretçilerin varlığının EMO gibi alanında böylesine önemli bir fuar açısından oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Fuarlar var olan müşterilerimizle bir araya gelmemiz ve yeni iş bağlantıları kurmamız adına firmamıza önemli avantajlar sağlıyor. Tüm bunların yanı sıra marka bilinirliğimizi de artırıyoruz. Bundan önce katıldığımız Milano’daki EMO Fuarı çok daha kapsamlıydı. Bu yüzden bu fuarda sadece HSS daire testereleriyle üretim ve servis makinelerimizi sergilemeyi tercih ettik.”

KATILIM

CEYDA MESUT MİKSAN ENDÜSTRİ MÜHENDİSİ

13


AHS 30/150 SİLİNDİR BÜKME MAKİNESİ Akyapak, 2 mm’den 200 mm’ye kadar sac kalınlığında ve 500 mm’den 12000 mm’ye kadar sac genişliğinde malzemeyi yüksek kalitede ve kolayca büken 4 Valsli Hidrolik Silindir makineleri üretir.

/AkyapakMachinery

/akyapakmachines

/akyapakmakine

Akçalar Sanayi Bölgesi, Sanayi cad. No:8/A 16225 Bursa / TÜRKİYE Tel : +90 224 280 75 00 | info@akyapak.com.tr www.akyapak.com.tr


gündem

“ZİYARETÇİ KALİTESİ YÜKSEKTİ”

“STANDARDINI KORUYAN BİR FUAR”

“Fuar firmamız açısından gayet iyi geçti. Ziyaretçi kalitesi oldukça yüksekti ve memnun edici talepler aldık. Fuar ürünlerimizi hedef kitlelere tanıtmamız açısından önemli bir avantaj sağlıyor. Hemen olmasa da zaman içinde güzel dönüşler alabiliyoruz. Katılımcı ve ziyaretçilerin sektörle alakalı ve gelişmeleri takip etmeye istekli kişilerden oluştuğu görmekten memnun olduk. Fuarda kendi imalatımız olan lineer modül ve lineer aktuatörlerimizi sergiledik. Bu ürünler otomasyon sistemlerine doğru kayan dünyada hemen her ortam ve fikirde kendisine vücut bulabilen ürünler.”

1.

KATILIM

10. KATILIM

CÜNEYT ERGÜLLÜ ENDO PROJE VE SATIŞ MÜDÜRÜ

CÜNEYT YILMAZ ŞAHİNLER YURT DIŞI SATIŞ TEMSİLCİSİ

“SON YILLARIN EN İYİ FUAR ORGANİZASYONUYDU”

8.

KATILIM

“Bu yılki EMO Fuarı hem katılımcı hem de ziyaretçi profili açısından son dört organizasyonun en iyisiydi. İmalatçılar gayet iyi hazırlanmıştı. Ziyaretçiler de sektörle ilgili profesyonellerden oluşuyordu. Bu fuar sayesinde firmamız sektördeki yerini perçinlerken, müşterilerimizin de güvenini pekiştiriyoruz. Yeni dizayn ettiğimiz makineleri müşterilerimize doğrudan tanıtma fırsatı bulmamız da çok önemli. Fuarın geçtiğimiz yıllara kıyasla daha düzenli bir organizasyona sahip olması da daha verimli çalışmamızı sağladı. Standımızda dünyada ve Türkiye’de bir ilk olan, yüksek hız hava çeliği bıçaklı BMDO 80 CS daire testeremizi sergiledik. Elmas daire testerelere kıyasla yeni ürünümüz daha hızlı ve daha ekonomik çözüm sunuyor.”

“Ziyaretçi sayısı yüksek, başarılı bir fuar süreci geçirdik. EMO, sektörümüzün hedef kitlesine ulaştığı için firma olarak oldukça önem verdiğimiz bir fuardır. Burada kurduğumuz ilişkiler önümüzdeki yıllarda sonuç verebilir. Avrupa ve Uzak Doğu firmalarının arasında Türk ürünlerini sergilemek ve kendimizi tanıtmak oldukça önemli. Devletimizin de desteğiyle alanımızda günden güne ilerliyor ve pazara hâkimiyetimizi artırıyoruz. Bu fuarın bize en büyük katkısı ‘Uluslararası pazarda biz de varız!’ diyebilmemiz. EMO’ya düzenli olarak katılmamızı en önemli sebeplerinden birisi de; her yıl standardını koruması ve fuarcılık konusunda çok başarılı olan Almanya’da düzenlenmesidir. Bu yıl fuarda hidrolik profil kıvırma, silindir kıvırma, kombine makas makinelerimizi ve yeni ürünümüz olan malafasız boru bükme makinemizi sergiledik.”

ENGİN ÇETİNER BEKAMAK FİRMA YETKİLİSİ

15



gündem

“UZUN VADEDE OLUMLU SONUÇLAR BEKLİYORUZ”

1.

KATILIM

“EMO Fuarı’ndan EuroBLECH Fuarı’na kıyasla daha uzun vadede sonuç almayı bekliyoruz. EuroBLECH Fuarı’nda nihai kullanıcılar yer aldığı için makine satılabiliyorsunuz fakat EMO’da hitap ettiğiniz kişilerin diğer firmalarla anlaşmalarının bitmesini ve size dönmesini beklemek zorundasınız. Bu yüzden fuarın faydalarını önümüzdeki bir yıl içinde görmeyi umuyoruz. Bu tip fuarlar firma bilinirliğini artırdığından bizim için oldukça önemli. Küçük ölçekli bir işletme olarak yüksek teknolojili ürünlerle müşterilerimize ulaşıyoruz. Gerek ülkemizde gerek Avrupa’da ekonominin olumlu bir yönde seyretmemesi büyümemizi engelliyor. Biz yine de fuara tüm lazer serimizi ve boya markörü ürün gruplarımızı sergiledik.”

7.

KATILIM

FİKRET ARIKAN SERMATEK MAKİNA GENEL MÜDÜRÜ

SEMİH KAR KARMETAL SATIŞ YÖNETİCİSİ

“FUAR GENİŞ BİR YELPAZEYE SAHİP”

1.

“EMO, AVRUPA’NIN EN PROFESYONEL FUARLARI ARASINDA”

“Kozanlı Mühendislik olarak tasarım, proje, kalite ve üretim kapasitesi anlamında geldiğimiz noktadan sonra bu yıl ilk kez EMO Fuarı’na katıldık. Gözlemlediğim kadarıyla fuar, üretim teknolojilerinin her alanından oldukça geniş bir yelpazeye sahip. Organizasyon aynı zamanda katılımcı portföyü sayesinde yenilikçi ve vasıflı ziyaretçilerin de uğrak noktası oldu. Dolayısıyla EMO Fuarı’nın küresel düzeyde vasıflı ziyaretçi portföyü sayesinde daha profesyonel görüşmeler yaparak iş bağlantıları kurabildik. Geniş katılımcı ve ziyaretçi sayısına rağmen sorunsuz işleyen sistemi sayesinde başarılı bir fuar süreci geçirdik.”

“EMO, Avrupa’nın en profesyonel fuarlarından birisi. Fuara sektör profesyonelleri ve ne aradığını bilen ciddi alıcılar geliyor. Avustralya, Kanada, Hindistan, Tayland, Malezya, Endonezya, Şili gibi Avrupa kıtasına uzak ülkelerden gelen ziyaretçilerle bayilik görüşmeleri gerçekleştirdik. Dolayısıyla EMO bizim için her zaman yeni temasların sağlandığı önemli bir organizasyon olmuştur. EMO aynı zamanda bir prestij fuarıdır. Sektörde faaliyet gösteren her firmanın yer alması gereken bir mecradır. Geçtiğimiz yıllara oranla ziyaretçi sayısı daha az olmasına rağmen fuar sonrası istatistiklerimize baktığımızda önceki yıllara kıyasla daha çok ziyaretçi ağırladığımızı gördük. Üstelik bu ziyaretçilerin büyük bir çoğunluğu bayilik görüşmesi için standımızı ziyaret etti. Bu yıl düzenlenen fuarda en çok dikkat çeken ürünümüz, çoklu ve hassas kesim yapmak isteyen müşterilerimiz için geliştirdiğimiz paket kesim makinemizdi.”

KATILIM

VOLKAN BURAN KOZANLI SATIŞ MÜDÜRÜ

17


ATLAS EXPO TECMA Mexico City MEKSİKA Uluslararası Makine ve Üretim Teknolojileri Fuarı 07-10 Mart 2017 9. TECHNICAL FAIR

St. Petersburg RUSYA Makine ve Üretim Teknolojileri 14-16 Mart 2017

8. SVARKA St.Petersburg RUSYA Uluslararası Kaynak Teknolojileri Fuarı 25-28 Nisan 2017

FUAR TAKVİMİ INNOPROM Ekaterinburg RUSYA

Uluslararası Endüstri Fuarı 11-15 Temmuz 2017

30. EXTEMIN Lima PERU Uluslararası Döküm ve Metal Teknolojileri Fuarı 18-22 Eylül 2017 CMTS 2017 Toronto KANADA Üretim Teknolojileri Fuarı 25-28 Eylül 2017

FABTECH Monterrey MEKSİKA

MSV Brno ÇEK CUMHURİYETİ Uluslararası Makine ve Mühendislik Fuarı 04-08 Ekim 2017

17. MACH-TECH

TOLEXPO Paris FRANSA Uluslararası Makine ve Mühendislik Fuarı 21-24 Ekim 2017

Uluslararası Metal İşleme ve Kaynak Teknolojileri Fuarı 02-04 Mayıs 2017

Budapeşte MACARİSTAN Metal İşleme ve Kaynak Teknolojiler 09-12 Mayıs 2017

AUSTECH Melbourne AVUSTRALYA Uluslararası Makine ve Üretim Teknolojileri Fuarı 09-12 Mayıs 2017 EXPONOR 2017 ŞİLİ

Uluslararası Maden ve Madencilik Teknolojileri Fuarı 15-19 Mayıs 2017

61. TECHNICAL FAIR

Belgrad SIRBİSTAN Makine ve Üretim Teknolojileri 17-21 Mayıs 2017

AMB Tahran İRAN Uluslararası Metal Teknolojileri Fuarı 23-26 Mayıs 2016 WMTS Edmonton KANADA Uluslararası Metal İşleme ve Kaynak Teknolojileri Fuarı 06-08 Haziran 2017 AMTEX 2017 Yeni Delhi HİNDİSTAN Uluslararası Makine ve Üretim Teknolojileri Fuarı 08-11 Temmuz 2017

Sanatçılar Sitesi 27F Blok No:Z1 Tarabya - İSTANBUL

18. KOREA METAL WEEK Seul KORE Uluslararası Metal İşleme Fuarı 24-27 Ekim 2017

8. CORTE & CONFERMAÇAO

Sao Paolo - BREZİLYA Uluslararası Metal İşleme ve Kaynak Teknolojileri Fuarı 22-25 Ekim 2017

THE MINING SHOW DUBAI Madencilik Fuarı 26-28 Ekim 2017

19. MWCS Şangay ÇİN Üretim Teknolojileri Fuarı 02-06 Kasım 2017 FABTECH Chicago A.B.D. Uluslararası Takım Tezgahları ve Metal İşleme Fuarı 07-10 Kasım 2017 METAL EXPO Moskova RUSYA

Uluslararası Demir Çelik ve Haddehane Tesisleri Fuarı 14-17 Kasım 2017

Tel:+90 212 299 29 28

info@atlas-expo.com.tr


gündem

İMDER, BICES FUARI’NA KATILDI Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) üyesi derneklerden Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği, (İMDER) Pekin’de düzenlenen BICES 14. Uluslararası İş Makineleri Fuarı’na katıldı.

Ç

in’in en büyük sanayi kuruluşlarının üyeleri arasında yer alan Çin İş Makineleri Derneği (CCMA) tarafından 20-23 Eylül tarihlerinde düzenlenen BICES 14. Uluslararası İş Makineleri Fuarı’na 30 farklı ülkeden bin 50 firma katıldı. Asya kıtasının en büyük iş makineleri fuarları arasında gösterilen BICES’te, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen ziyaretçileri standında ağırlayarak Türk iş makineleri sektörünü tanıtma fırsatı elde eden İMDER adına fuara; Yönetim Kurulu Başkan Vekili Serkan Karataş, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Aydın Karlı, UR-GE Komitesi Başkanı Mehmet Bebek ve Genel Sekreter Vekili Oğuz Yusuf Yiğit katıldı. Fuarın açılışından önce 18-19 Eylül tarihlerinde CCMA, İMDER, Amerika Makine Ekipmanları Üreticileri Derneği (AEM) ve Kore İş Makineleri Der-

neği (KOCEMA) tarafından ortaklaşa organize edilen ve dünyanın önde gelen 50 sektör firmasının temsilcilerinin katıldığı “T50 İş Makineleri Zirvesi” düzenlendi. İŞBİRLİĞİ OLANAKLARI DEĞERLENDİRİLDİ Zirvenin ilk gününde tüm dünyada faaliyet gösteren iş makinesi firmalarının CEO’ları, tekerlekli yükleyici ürün grubunun 2017’deki durumunu değerlendirirken, ikinci gün ise ekskavatör, vinç ve kiralama sektörlerindeki gelişmeler masaya yatırıldı. İMDER yetkilileri fuar boyunca çeşitli toplantılar düzenleyerek hem sektör hem de dernek adına önem taşıyan faaliyetler ve işbirlikleri için zemin hazırladı. İMDER yönetimi, Çin Ticaret Odası (CCCME) ile birlikte düzenlediği toplantıda ise iki ülke arasındaki ticaretin gelişmesine yönelik düşüncelerini

paylaşırken, iki kurum arasındaki işbirliğinin de güçlenmesi yönünde sağlam adımlar atılması için anlaşmaya vardı. İMDER’in CCMA ile düzenlediği bir diğer toplantıda öne çıkan gündem maddesi de bir sonraki BICES Fuarı’nda oluşturulması planlanan Türk pavilyonu oldu. Çin’in önemli kuruluşlarıyla görüşmeler gerçekleştiren İMDER heyetine, Çinli yetkililer 500 bin üretim adedine yaklaşan Çin iş makinesi pazarında, Türk firmalarına da yer olduğunun altını çizdi. İMDER heyeti, işbirliği toplantıları dışında fuar süresince düzenlenen forumlara da katıldı. Dünyanın önde gelen iş makinesi imalatçıları arasında yer alan Çinli firmaların ve sektörel sivil toplum kuruluşlarının üst düzey yöneticilerinin konuşmacılar arasında yer aldığı forumlar fuar boyunca devam etti.

19



gündem

ÜRÜN GÜVENLİĞİ HAFTASI BAŞLADI Ürün Güvenliği Haftası, 16 Ekim’de Ankara Sanayi Odası’nda (ASO) yapılan açılış toplantısı ile başladı.

B

ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB), Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü koordinasyonunda düzenlenen Ürün Güvenliği Haftası’nın beşincisi bu yıl 16-20 Ekim tarihleri arasında yurt genelinde gerçekleştirilecek etkinliklerle kutlanacak. Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) Genel Sekreteri Zühtü Bakır, Makina İmalatçıları Birliği (MİB), Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği (TARMAKBİR) ile Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayiciler Derneği (AYSAD) temsilcilerinin katıldığı açılış töreninde; BSTB Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürü Uğur Büyükhatipoğlu, ASO Başkanı Nurettin Özdebir, BSTB Müsteşarı Dr. Veysel Yayan ve BSTB Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik birer konuşma yaptı. “TÜRKİYE’DE 716 PERSONELLE PİYASA DENETİM VE GÖZETİMİ YAPIYORUZ” Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik konuşmasında, bu haftanın tüm ülke genelinde etkin bir şekilde

kutlanması gerektiğine dikkat çekerek, “Bakanlığımız kimsenin gözünün yaşına bakmadan, haklının ve doğrunun yanında, yanlışın karşısında olacaktır. Vatandaşımız, kullandığı aletlerin denetleyicisinin bakanlığımız olduğunu bilmelidir” dedi. Çelik ayrıca, hatalı üretici cezalandırılırken, beş yıl boyunca doğru ve güvenli ürün üreticilerinin de tespit edilerek ödüllendirilmesini önerdi. Müsteşar Dr. Veysel Yayan ise, sanayi ürünlerinin denetimini 10 ayrı kamu kuruluşunun gerçekleştirdiğini, toplam denetimlerin ise yüzde 70’ini kendi Bakanlık personellerinin yaptığına dikkat çekti. Yayan, özellikle Uzak Doğu’dan gelen mallarda ciddi ihlallerin olduğunu vurguladı ve insan ve çevre sağlığına yarattığı riskin yanı sıra yerli sanayiciye karşı büyük bir haksız rekabet oluşturduğunu da ifade ederek bu duruma izin vermeyeceklerini belirtti. Yerli üreticilere de mesaj veren Yayan, “Geçmişte Japonya, şimdi ise Çin ve diğer Uzak Doğu ülkelerinin düştüğü duruma düşmemeli, Türk malı imajının dünyanın her tarafında kabul edilebilir hale gelmesi için çaba

göstermeliyiz” dedi. Genel Müdür Uğur Büyükhatipoğlu da Türkiye çapında 716 personelle piyasa denetim ve gözetim görevini etkin bir biçimde yapmaya çalıştıklarını vurgulayarak, “Vatandaşımızın hem can ve mal güvenliğini korumak hem de haksız rekabeti önlemek için bu denetimlerimizi daha da geliştirerek sürdüreceğiz” diye konuştu. ÜRÜN GÜVENLİĞİ BİLİNCİ OLUŞTURULACAK Kamuoyunda ürün güvenliği bilincinin oluşturulması ve konuya dair farkındalık yaratılması amacıyla BSTB’nin 81 il müdürlüğünde konu hakkında çeşitli faaliyetler gerçekleştirilecek. Bu çerçevede özellikle ilköğretim okullarında piyasa gözetimi ve denetimi hakkında sunum yapılacak ve güvenli bir ürünün taşıması gereken özelliklere dikkat çekilerek, çocukların erken yaşlardan itibaren konu hakkında bilgilendirilmesi sağlanacak. Ürün Güvenliği Haftası kapsamında ayrıca, üretici ve ithalatçılara il sanayi odalarında yapılacak sunumlarla mevzuatına uygun ürünlerin piyasada yer almasının önemine değinilecek.

21


www.dirinler.com.tr


gündem

MAİB’TEN ALIM HEYETİ PROGRAMI CM-EXPO İş ve İnşaat Makinaları ve Ekipmanları Fuarı 4-7 Ekim tarihlerinde Antalya’da gerçekleştirildi. Fuar kapsamında, MAİB de dünyanın çeşitli ülkelerinden 250’den fazla firma temsilcisinin yer aldığı bir alım heyeti programı düzenledi.

Y

erli iş ve inşaat makinelerinin kullanımını ve ihracatını artırmak amacıyla düzenlenen fuarda; beton, asfalt, yol, maden, taş, taşıma-kaldırma makineleri, jeneratör, kompresör, raf sistemleri, iskele kalıp sistemleri gibi binlerce çeşit ürün sergilendi. Fuarın açılışında konuşan Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin, sektörde ilerleme kaydedilebilmesi için kamu ve özel sektörün el birliği içinde çalışması gerektiğine değinerek şunları söyledi: “Antalya her açıdan önemli bir şehir. Bu durum rakamlara da yansıyor. 1 milyar doları aşan ihracat potansiyelini yakalayan Antalya’yı önümüzdeki dönemde en fazla ihracat gerçekleştiren ilk 10 il arasında görmeyi bekliyoruz.”

rak iş insanlarına her türlü desteği sağladıklarının altını çizen Fatih Metin,”3 milyar TL’lik bütçemizle ihracatçımıza desteğimizi sürdürüyoruz. Desteklerimizi iki katına çıkardık. İş adamlarımızın uluslararası alandaki faaliyetlerinin de destekçisiyiz. Bu

fuar desteğimizin de önemli bir göstergesi. Burada Afrika’nın birçok ülkesinden gelen iş insanı var. Bundan yaklaşık 15 yıl önce Afrika ile dış ticaret hacmimiz 4 milyar dolardı. Bugün bu rakam 18 milyar dolara ulaştı. Bu rakam tabii ki yetmez. Yetmediği için de bu fuarları destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz. Çünkü ihracatçımızın daha fazla rekabet için neye ihtiyacı varsa Bakanlık olarak arkalarındayız. İhracat yapmak isteyenlere Bakanlığımızın kapıları yedi gün 24 saat açık” diye konuştu. Fuar çerçevesinde MAİB’in, Ekonomi Bakanlığı koordinatörlüğünde 3-6 Ekim’de düzenlediği alım heyeti programına aralarında Bosna Hersek, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Nijer, Uganda, Togo, Irak, Gana, Sierra Leone, Umman Sultanlığı, Senegal, Kazakistan, Etiyopya, Cezayir ve Somali’den 250’den fazla firma ve temsilcisi katıldı. Dört gün süren fuarı 10 binden fazla kişi ziyaret etti.

“İHRACATÇILARIMIZIN YANINDAYIZ” Yatırımın, istihdamın, üretimin, katma değerin artırılması için Bakanlık ola-

23


gündem

KOMPOZİTİN ZİRVE BULUŞMASI “Türk Kompozit 2017 Fuarı” Kompozit Sanayicileri Derneği tarafından 5-7 Ekim tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirildi. MAKFED üyesi derneklerden PAGDER’in de destekçileri arasında bulunduğu fuarda, kompozit sektörüne dair son teknolojiler sergilendi.

B

ursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ve Kompozit Sanayicileri Derneği işbirliğinde, 5-7 Ekim tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen Türk Kompozit 2017 Fuarı’nın açılış töreni, İstanbul Valisi Vasip Şahin, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Dairesi Başkan V. Mustafa Çalışkan, PLASFED Başka-

24

nı Selçuk Aksoy, PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu ve PAGDER Başkanı Reha Gür’ün katılımıyla gerçekleşti. Kompozit sektörüne dair en son ürün ve teknolojilerin yer aldığı fuar, sektör temsilcilerinden büyük ilgi gördü. 10 farklı ülkeden 84 firmanın yer aldığı etkinliği yurt içi ve yurt dışından 2 bin 639 kişi ziyaret etti. Fuar alanının girişinde kurulan demo çadırında “Vakum İnfüzyona Uygula-

malı Giriş Eğitimi” gerçekleştirilirken, eğitim, katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Bu eğitimlerin yanı sıra üç gün boyunca 25 teknik sunum ve 17 ticari sunum gerçekleştirildi. KOMPOZİT SEKTÖRÜNDE ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU Etkinlik kapsamında Türk kompozit sektörüne hizmet veren firmalar


gündem

10 FARKLI ÜLKEDEN 84 FIRMANIN YER ALDIĞI ETKINLIĞI YURT IÇI VE YURT DIŞINDAN 2 BIN 639 KIŞI ZIYARET ETTI.

ödüllendirildi. Ödüller, “2016 Yılı En Yüksek Kompozit Ürün Satışı”, “2016 Yılı En Yüksek Kompozit İhracatı” ve “2017 Yılı Kompozit Sektörü Etkinliklerine En Çok Katkıda Bulunan Kurum” kategorilerinde verildi. BTSO’nun yanında ayrıca BTSO Kompozit Kümelenmesi ile Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezi (BUTEKOM) etkinlikte yer aldı. Bu iki kurumun birlikte yürüttüğü Ur-Ge projelerini görmek amacıyla yurt dışından yaklaşık 80 ziyaretçi etkinliği ziyaret etti. Bu ziyaretler kapsamında etkinliğe katılan firmalar, ikili görüşmeler gerçekleştirme fırsatı da buldu.

KOMPOZİT, GELİŞMİŞLİK GÖSTERGESİ Kompozit, avantajlarından dolayı gittikçe yaygınlaşan bir malzeme ve bu değişime ayak uyduran sanayi ülkelerinde, kompozit kullanımı gelişmişlik düzeyi olarak gösteriliyor. Türkiye de kompozit kullanımına hızla geçiyor ve kompozit kullanımında artan hız, büyüme hızımızdan daha fazla. Bugün, kompozit pazarı dünyada 74 milyar dolara ve 10,8 milyon tonluk hacme ulaşmışken gelecek beş yılda bu rakamların 94 milyar dolar ve 13 milyon tonluk hacme ulaşması bekleniyor. Kompozit sektöründe Türkiye, 250 milyon euroluk ithalat ve aynı miktarda ihracat yapıyor.

25


gündem

2017, AĞAÇ İŞLEME SEKTÖRÜNÜN İHRACAT YILI OLDU Ağaç işleme makineleri sektörü açısından 2017 yılı verimli geçiyor. İhracatta yüzde 30’luk büyük bir artış yakalayan sektör, 14-18 Ekim tarihlerinde Almanya’dan sonra Avrupa’nın en büyük ikinci ihtisas fuarı olan Ağaç İşleme Makineleri Fuarı’na da ev sahipliği yaptı.

M

akine imalat sektörleri içerisinde giderek daha güçlü bir yapıya kavuşan ağaç işleme makineleri sektörünün 2017 yılı verileri, iyimser bir tablo çizmeye devam ediyor. Ağaç İşleme Makine ve Yan Sanayisi İş Adamları Derneği (AİMSAD) verilerine göre bu yıl ihracatta yüzde 30’luk artış sağlayan sektörün yıl sonuna kadar bu ivmeyi koruması ve artırması bekleniyor. 14-18 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Ağaç İşleme Makineleri, Kesici Takımlar, El Aletleri Fuarı’nın açılışında sektörle ilgili bilgiler paylaşan AİMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Erol, fuarın ana temasının “ihracat” olacağını

26

söylerken, “Ağaç İşleme Makineleri Yan Sanayi Sektörü olarak bu yıl ihracatta çok ciddi bir artış kaydettik. İthalatta da düşüş yaşanıyor. Yıl sonunda ihracatın ithalatı ikiye katlamasını bekliyoruz. Şu anda sektör olarak yüzde 30’luk bir ihracat artışı yaşıyoruz. Bu artış, sektörümüz için çok büyük bir oran. Arzuladığımız, sektörümüzün görmek istediği verilere ulaşıyoruz. Bu da demek ki, Türkiye’de artık her türlü ürün üretiliyor ve hem yerli imalatçılar hem de yabancı müşteriler makinelerimizi ve yan sanayilerimizi tercih ediyor” değerlendirmesinde bulundu. Ağaç İşleme Makineleri Fuarı’nda sektör ihracatını daha da artırmak için her türlü çalışmayı yapacaklarını da dile getiren Erol, tüm sektörün fuarı

heyecanla beklediğini, bu yıl 30’uncu kez kapılarını açan Ağaç İşleme Makineleri Fuarı’nın özellikle Avrasya coğrafyasında hâkim ihtisas fuarı olması için çalıştıklarının altını çizdi: “İhtisas fuarı olmak için; fuarın ve gelen ziyaretçilerin daha nitelikli olmasına çalışıyoruz. Devletimizin bazı ekstra destekleri var ve onları da sektörümüze sunacağız. İmalatçı ve ithalatçı arkadaşlarımız aylardır fuara yoğun bir şekilde hazırlanıyor. İmalatçılarımız fuarda özellikle verimlilik ve Endüstri 4.0’a uygun yeni makinelerini ilk kez sergileyecek. İthalatçılarımız da mevcut en son teknolojileri fuarda görebilecek. Almanya’dan sonra halen Avrupa’nın en büyük ikinci ihtisas fuarı olduğumuzu söyleyebiliriz.”


gündem

Fuara 334 firma ve 10 binin üzerinde yabancı sektör profesyoneli katılırken, Kosova ve Yunanistan’dan gelen alım heyeti kapsamında da ikili görüşmeler gerçekleştirildi.

BEŞ KITADAN KATILIM 30 yıldır istikrarlı bir biçimde büyüyen ve son iki yıldır AİMSAD işbirliğinde düzenlenerek daha da güçlenen Uluslararası Ağaç İşleme Makineleri, Kesici Takımlar, El Aletleri Fuarı, 14-18 Ekim tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi. Ağaç işleme makineleri, ahşap, orman ürünleri ve teknolojileri ile ambalaj sektörlerini bir araya getirerek sektörün en önemli buluşma noktası olan fuara, bu yıl, 334 firma ve 10 binin üzerinde yabancı sektör profesyoneli katılırken, Kosova ve Yunanistan’dan gelen alım heyeti de fuara ilgi gösterdi ve Türk firmalarıyla ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Mustafa Erol, “Hiç çalışmadığımız ülkelerden ciddi katılım gerçekleşti. Beş kıtadan da ziyaretçilerimiz oldu” derken, yurt içinde ziyaretçi sayısının hâlihazırda yüksek olduğunu ancak yurt dışından 10 bin şahsi firmayı Türkiye’ye getirmenin hem sektörün hem de fuarın gücünü ortaya koyduğunu vurguluyor. SEKTÖRE ENDÜSTRİ 4.0 DAMGASI Diğer yandan, fuar kapsamında Reed Tüyap ve Orman Mühendisleri Odası işbirliğiyle düzenlenen “Ahşap Sektöründe Gelecek Vizyonu Endüstri 4.0” adlı panelde ise “Endüstri 4.0 Uygulamalarında Otonomi”, “Yapay Zeka” ve “Orman Ürünleri Sanayisinde Endüstri 4.0” başlıklı konular ele alındı; ağaç işleme sektörünün geleceği masaya yatırıldı. Panelin açılış konuşmasını Reed Tüyap Genel Müdürü Ali Muharremoğlu ve Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Yüksel Yüksel yaparken, oturumun moderatörlüğünü Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ercan Öztemel üstlendi. İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sevinç Gülseçen, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Gökhan İnce, Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şube Üyesi Dr. Sabit Tunçel, Siemens’den Ali Rıza Ersoy ve SAP’den

Özgür Gönen’in konuşmacı olarak yer aldığı panelde, Endüstri 4.0’ın mobilya sektöründeki tüm yansımaları detaylarıyla konuşuldu. Prof. Dr. Öztemel, dünyanın değiştiği ve her değişimin ülkeler ve markalara yeni fırsatlar sunduğunu söylerken, bu fırsatları es geçmeyen ve yakın takipçisi olan sektör ve markaların dünya liginde söz sahibi olabileceğinin altını çizdi. Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şube Üyesi Dr. Sabit Tunçel ise panel kapsamında “Orman Ürünleri Sanayinde Endüstri 4.0 Kavramı” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Türkiye mobilya sektörünün orta ve küçük ölçekli işletmelerde makine ve kas gücüyle üretime yöneldiğini aktaran Tunçel, “Türkiye için Endüstri 4.0 kavramı; önemli bir parametredir. Tüm nesnelerin birbiriyle iletişim halinde olacağı ve akıllı üretim sistemlerinin gelişeceği, ekonomik ve sosyal değişimin yaşanacağı bir gelecek bizi bekliyor. Endüstri 4.0’ın sunacağı olağanüstü fırsatlar doğru değerlendirilmeli, doğru zamanda, doğru kişilerle, doğru hamleler yapılmalı” dedi.

AİMSAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA EROL: “ŞU ANDA SEKTÖR OLARAK YÜZDE 30’LUK IHRACAT ARTIŞI YAŞIYORUZ. BU ARTIŞ, SEKTÖRÜMÜZ IÇIN ÇOK BÜYÜK BIR ORAN. SEKTÖRÜMÜZÜN GÖRMEK ISTEDIĞI VERILERE ULAŞIYORUZ.”

27


gündem

MAKTEK FUARI, ZİYARETÇİLERİ İLE BU KEZ İZMİR’DE BULUŞTU MAKTEK İzmir Fuarı, Makina İmalatçıları Birliği (MİB) ve Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TİAD) işbirliğinde, Ekonomi Bakanlığı ve KOSGEB’in desteğiyle bu yıl ilk kez İzmir’de düzenlendi. 390 firmanın katıldığı MAKTEK İzmir Fuarı’nı 40 ülkeden 32 bin sektör profesyoneli ziyaret etti.

M

akine sektörünün en önemli fuarları arasında yer alan MAKTEK Fuarı (Takım Tezgahları, Metal Sac İşleme Makineleri, Tutucular-Kesici Takımlar, Kalite Kontrol-Ölçüm Sistemleri, CAD/CAM, PLM Yazılımları ve Üretim Teknolojileri Fuarı), bu yıl ilk kez İzmir’de 4-7 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TÜYAP tarafından organize edilen fuar, MİB ve TİAD işbirliğinde; Ekonomi Bakanlığı ve KOSGEB’in desteğiyle düzenlenirken, fuar, makine sektörünün Ege Bölgesi’ndeki en büyük buluşma noktası oldu. 390 firmanın 875 marka ile

28

katıldığı fuar, İzmir ekonomisine de büyük katkı sağlarken, fuarı 40 ülkeden 32 bin 173 sektör profesyoneli takip etti. “EGE BÖLGESİ, İMALATIN GÜÇLÜ KALESİDİR” Fuarın açılışında konuşan MİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özkayan, 25-30 yıllık süreçte İzmir Enternasyonel Fuarı’nın makine imalatçıları için önemine değinirken, “Bizler İEF süresince yaklaşık bir ay boyunca makinelerimizi sergiliyorduk. O zamandan bu zamana makine sanayisinin üretim hacmi gelişti. O günlerde üretilmesi hayal olan makineler seri olarak fabrikalarımızda üretiliyor” vurgu-

su yaptı. Sektörde son trendler ve yeni gelişmelerin paylaşıldığı MAKTEK İzmir Fuarı’nın hem İzmir’e hem de sektöre yararlı olacağına inandığını ifade eden Özkayan, “Makine sanayicilerinin güzel, yeni başarı hikâyeler yazacağına inanıyorum” dedi. İzmir’in ihracatının yüzde 8,4’ünün makine ve teçhizat ürünlerinden oluştuğunu da dile getiren Özkayan, “İzmir, firma sayısı ve ücretler açısından da imalat sanayileri içerisinde en güçlü illerden biri. Bizler de MİB olarak MAKTEK İzmir’e Türkiye makine ihracatının yüzde 60’ını gerçekleştiren üye firmalarımızla katılıyoruz. 2017’de takım tezgâhları sektöründe imalat ve ihracatta 2016 yılıyla benzer bir performans beklerken, ithalatta ise 2016 yılına göre


gündem yüzde 12 düşüş olacağını tahmin ediyoruz. Makine imalat sektöründe, imalatın yüzde 3 ve ihracatın yüzde 5 seviyelerinde artması, ithalatın ise yüzde 10 seviyesinde azalacağını ön görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Aydoğdu ise otomotiv, savunma ve havacılık, medikal gibi üretiminde ileri teknoloji gerektiren sektörlerin takım tezgâhları sektöründen bağımsız düşünülemeyeceğini söylerken, kalkınmanın başlangıç noktasında takım tezgâhları sektörünün olduğunun altını çizdi. MAKTEK Fuarı’nın İzmir’de yapılmasının sürpriz olmadığını söyleyen Aydoğdu “Ege Bölgesi, otomotiv tedarik sanayileri, savunma ve havacılık ile kalıp sektörlerindeki hizmet alanıyla Türkiye’nin yüzde 16’sını oluşturuyor. Bizi motive eden kısım, fizibilite gerçekleştirmek istediğimiz üyelerimizin ‘TİAD yapıyorsa biz de varız!’ yaklaşımıydı. Böylece endişemizin yerini heyecan ve yoğun bir organizasyon temposu aldı” açıklaması yaptı. “Üretimin olmazsa olmazı olan takım tezgâhlarının gelişimi, diğer imalat sektörlerini de doğrudan etkiliyor. Sanayide imal edilen her ürün, ya bir takım tezgâhı ya da yine bir takım tezgâhıyla imal edilmiş bir makine ya da kalıp vasıtasıyla üretiliyor. Bu açıdan takım tezgâhı satışlarındaki ivmeler, ülke ekonomisi hakkında çeşitli fikirler veriyor” diyerek devam eden Aydoğdu, fuarın sadece İzmir için değil, çevre il ve ülkeler için de büyük potansiyel taşıdığının altını çizdi. YERLİ ÜRETİCİYE DESTEK SÜRECEK Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Özgür Volkan Ağar ise fuar açılışında yaptığı konuşmasında, Türkiye’nin istikrarlı büyümesinin önemine dikkat çekti ve Ekonomi Bakanlığı’nın her sektörün kendi dinamizmine uygun olarak esneklik sunduğu desteklerde iyileştirmelere gideceğinin altını çizdi. KOSGEB Başkanı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt ise fuarın açılışında yaptığı konuşmasında yerli üretime destek vurgusu yaptı. ArGe ve inovasyon sonucu açığa çıkan ürünlerin üretime kazandırılmasına KOSGEB olarak hassasiyetle yaklaştıklarını belirten Prof. Dr. Uzkurt, “Ne yaparsak yerli üretimi destekleriz?” sorusunun sürekli gündemde kalması gerektiğini söyledi. Yerli üretimi artırmak adına üreticilerin ara mamullerini yurt içinden tedarik etmeleri için teşvik çalışmaları yürüttüklerini hatırlatan Prof. Dr. Uzkurt, “Eğer üretim maliyetleri ithalat maliyetlerinden daha yüksekse, yatırım maliyetlerinin riskini devlet olarak üstlenmeyi teklif ediyoruz. Özellikle son dönemde KOSGEB olarak imalat sanayisindeki ürünlerin yerli üreticilerin elinden çıkması konu-

sunda çok ciddi adımlar atmaya başladık. Yerli üreticilere kendilerini gösterme şansı sunduğu için bu tür fuarları çok önemsiyoruz” dedi. İzmir’de ilk kez düzenlenen MAKTEK Fuarı’nda, değerleri 20 bin ila 1 milyon dolar arası değişen makinelerin yanı sıra 60 tonluk pres makineleri; otomotiv, havacılık, savunma, gemi ve inşaat sektörleri başta olmak üzere imalat alanında geleceği belirleyecek teknolojiler tanıtıldı. Yine fuarda, Endüstri 4.0’a geçişte kullanılacak makineler de görücüye çıktı. Üniversal talaşlı imalat makineleri, sac işleme makineleri, kesici takımlar, takım tutucular, CAD/CAM, PLM yazılımları, ölçü aletleri, kalite kontrol cihaz ve ekipmanları, kaynak, kesme ekipmanları, kaynak makineleri, yedek parça, ısıl işlem donanımları, taşıma sistemleri, yağlama ve soğutma sistemlerinin sergilendiği; geleceğin akıllı üretim teknolojilerinin takip edildiği fuarın toplamda 250 milyon dolarlık bir iş hacmi yaratması öngörülüyor.

KOSGEB BAŞKANI PROF. DR. CEVAHİR UZKURT: “YERLI ÜRETIMI ARTIRMAK ADINA ÜRETICILERIN ARA MAMULLERI YURT IÇINDEN TEDARIK ETMESI IÇIN TEŞVIK ÇALIŞMALARI YÜRÜTÜYORUZ.”

MAKTEK İzmir Fuarı’na Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti ve Karadağ’dan gelen bir alım heyeti de katıldı ve Türk firmalarıyla ikili görüşmeler gerçekleştirildi.

29


sektörden

“MAKİNELERİMİZİ OTOMASYON SİSTEMLERİYLE DESTEKLİYORUZ” UYGULADIKLARI OTOMASYON KONTROL SISTEMLERI SAYESINDE, INSAN MÜDAHALESINI EN AZ DÜZEYE INDIRDIKLERINI SÖYLEYEN KURTSAN FABRIKA MÜDÜRÜ HALIL İBRAHIM KALEM, “YENILIKÇI BIR ANLAYIŞLA, BASIT, KOLAY ANLAŞILIR VE KOLAY UYGULANIR SISTEMLERLE MÜŞTERILERIMIZE EN KALITELI ÇÖZÜMÜ SUNUYORUZ” DIYOR.

B

ursa’da 1974 yılında İbrahim, Ayhan ve Ali Kurt tarafından kurulan Kurtsan, faaliyete başladığı ilk yıllarda demir-çelik, konstrüksiyon ve çeşitli makinelerin üretimi alanında çalışırken 1980’li yıllardan itibaren gıda makineleri imalatına yöneldi. Kurtsan olarak imal ettikleri makinelerle komple anahtar teslim tesisleri, PLC ve SCADA otomasyon sistemleriyle destekleyerek insan müdahalesini en az düzeye indirdiklerini söyleyen Kurtsan Fabrika Müdürü Halil İbrahim Kalem, bu sayede operatörlerden kaynaklanabilecek hataları da ortadan kaldırdıklarını belirtiyor. Kurtsan’ın makine imalatı alanında 43 yıllık köklü bir geçmişe ve sağlam bir tecrübeye sahip olduğunu vurgulayan Kalem, “Makinelerimizin mekanik, elektronik, teknik tasarım ve

30

projelendirme işlemleri Ar-Ge birimimiz tarafından hazırlanıyor. İmalatta kullandığımız malzemeleri ise birinci sınıf sertifikalı ürünlerden seçiyoruz” diyor. İmal ettikleri ürünleri ayrıntılı bir kalite kontrol aşamasından sonra müşterilerine sunduklarını söyleyen Kalem, komple gıda üretim hatları ve proses ekipmanları konusunda Türkiye’de öncü ve lider firmalardan biri olduklarının bilgisini veriyor. Üretiminizi nerede ve nasıl gerçekleştiriyorsunuz? Bursa Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan 2 bin metrekaresi kapalı toplam 4 bin metrekarelik alan üzerine kurulu fabrikamızda, 40 kişilik teknik ve idari kadromuzla üretim çalışmalarımızı sürdürüyoruz.


İmal ettiğiniz makineler ve bunların özellikleri hakkında bilgi verir misiniz? Kurtsan, sektöründe Türkiye’nin lider firmasıdır. Gıda işleme makineleriyle proje bazlı özel makineler imal edebilecek tecrübe, tasarım ve altyapı birikimine sahibiz. Yurt içi ve yurt dışında anahtar teslim çok sayıda tesis kurduk. Meyve-sebze konserve, kurutma-kavurma, süt-deniz ürünleri, turşu, çikolata, meyve suyu işleme hatlarıyla pastörizasyon, sterilizasyon, evaporasyon ve konveyör sistemleri ile yıkama, ısıtmasoğutma sistemleri ve depolama amaçlı tank-silo imalatı başlıca iştigal alanımızı oluşturuyor. Uyguladığımız otomasyon kontrol sistemleri sayesinde, insan müdahalesini en az düzeye indirip ürünlerimizi enerji tasarruflu hale getirdik. Yeni geliştirdiğiniz bir ürün var mı? Varsa bu ürünün kullanım alanı ve özellikleri hakkında bilgi verir misiniz? Hat başlarında kullanılmak üzere cam kavanoz bozar, teneke kutu palt bozar makineleriyle yüksek kapasiteli cam kavanoz yıkama makinelerimiz yeni geliştirdiğimiz ürünler-

den bazıları. Her yıl en az bir veya iki adet yeni makine tasarlayarak başarıyla imal ediyoruz. Çalışanlarınızın gelişimi konusunda gerçekleştirdiğiniz çalışmalar var mı? İş güvenliği eğitimlerimiz sürekli olarak devam ediyor. Firma olarak önceliğimizi, insan sağlığı ve iş güvenliği olarak belirledik. Mevcut personelimiz işimizle ilgili gerekli tüm belgelere sahiptir. İşe yeni başlayacak elemanlarımızı da bu doğrultudaki eğitimlerle sektöre hazırlıyoruz.

“İMAL ETTIĞIMIZ TÜM ÜRÜN GRUPLARINDA IHRACATIMIZ SÖZ KONUSU. AĞIRLIKLI OLARAK TAM OTOMATIK OTOKLAV SISTEMLERI, KONSERVE-REÇELMARMELAT-SALÇA ÜRETIM TESISI MAKINELERI, YAŞ MEYVE SEBZE KURUTMA FIRIN SISTEMLERI, HURMA IŞLEME MAKINE VE HATLARINI IHRAÇ EDIYORUZ.”

Firma olarak yurt içi ve yurt dışında düzenlenen fuarlara katılıyor musunuz? Almanya’da üç yılda bir düzenlenen gıda işleme makineleri fuarına sürekli katılıyoruz. Bu organizasyon vesilesiyle sektörümüzde uluslararası firmaların temsilcileriyle bir araya geliyor ve kendi ürünlerimizi ve üretim kabiliyetimizi sergiliyoruz. Firmanızın ihracat potansiyeli hakkında bilgi verir misiniz? Genel olarak imal ettiğimiz tüm ürün gruplarında ihracatımız mevcut. Ağırlıklı ola-

31


sektörden

rak tam otomatik otoklav sistemleri, konserve-reçel-marmelat-salça üretim tesisi makineleri, yaş meyve sebze kurutma fırın sistemleri, hurma işleme makine ve hatlarını ihraç ediyoruz. Doğu Avrupa, Orta Doğu, Körfez ve Afrika ülkeleri ile Türk Cumhuriyetleri başlıca ihraç pazarlarımızı oluşturuyor. Dönemsel olarak ihracat potansiyelimiz değişiyor olsa da genel itibarıyla yıllık üretimimizin yüzde 40’ını ihraç ediyoruz. İhracat konusunda yaşadığınız problemler var mı? Mevcut problemlerin çözüm yolu sizce nedir? Kuzey Afrika ülkeleriyle yaptığımız işlerde ödemeler ve bankalar arası anlaşmalarda çeşitli zorluklar yaşıyoruz.

32

Kurtsan için “Kalite” nasıl bir yerde duruyor? Bu kavrama nasıl bir pencereden bakıp, nasıl değerlendiriyorsunuz? Tüm çalışanlarımızın, müşterilerimizin, tedarikçilerimizin, firma ortaklarının ve tüm fayda sağlayanların gereksinimleri arasında açık, eşitlik ilkesine uygun, sorumluluğun bilincinde, hesap verebilir bir firma olmak, başlıca hedefimizdir. Dünyanın çeşitli ülkelerindeki müşterilerimizin kalite, hizmet, uygunluk, kolaylık ve hız konusunda giderek daha seçici olduğu bir dönemde, “Müşteri, ürün ve hizmet kalitesiyle ilgili son sözü söyleyecek kişidir!” anlayışıyla mevcut ve potansiyel müşterilerimizin gereksinimlerine odaklanarak, müşteri bağlılığı ve pazar payını artırma gibi konularda kusursuz hareket etmeye çalışıyoruz. Müşterilerle sürekli iletişim kurarak, anketler düzenleyerek, öneri ve görüşlerini alarak mükemmel olana ulaşmak istiyoruz. Bu çerçevede kalite politikamız, müşteri beklentilerine cevap verebilmek adına sürekli yenilenmek, kaynaklarımızı etkin bir biçimde kullanarak rekabet gücümüzü en yüksek düzeye çıkarmak biçiminde özetlenebilir. Kurtsan’ı sektördeki benzerlerinden ayıran özellikleri neler? İşletme pozisyonumuza göre, talep doğrultusunda disiplinli ve yenilikçi bir anlayışla, basit, kolay anlaşılır ve kolay uygulanır sistemlerle müşterilerimize en iyi ve kaliteli çözümü sunmak, bizi diğerlerinden ayıran en büyük özelliğimizdir. Türkiye makine üreticiliği bakımından sizce ne durumda? Yurt dışına bağımlılığımız azaldığı müddetçe ülke adına gelişim basamaklarını daha


hızlı tırmanacağımıza inanıyorum. Firmamız işte bu yüzden tasarım ve imalata çok büyük önem veriyor. Yurt dışından alınacak makineleri kendi imkânlarımızla yerli olarak üreterek döviz çıkışının önünü kesmek arzusundayız. Firmanız açısından 2017 yılı nasıl geçiyor ve 2018 yılına dair beklentileriniz nedir? 2017 yılının verimli geçtiğini söyleyebilirim. 2018 yılı için neredeyse tüm kapasitemizi karşılayacak iş anlaşmaları yaptık ve imalata başladık. Sektöre bakıldığında size göre en büyük problem nedir? Türkiye’de paslanmaz çelik sac, boru, profil üreten bir tesisin olmayışı en büyük sorunumuz. Ham madde Türkiye’den çıkmasına rağmen mecburen işlenmiş ürünleri ithal etmek zorunda kalıyoruz. Makinelerimizde uyguladığımız sistemlerde bazı katkı malzemelerini de içeren paslanmaz ürünlerin olmasını istiyoruz ancak bu mümkün değil. Oysa Avrupa’daki imalatçılar bunları rahatlıkla temin edebiliyor. Dolayısıyla bazı noktalarda onların kullandığı malzemelerden kaynaklı olarak ürünlerinin dayanlıklılığı daha fazla oluyor. Biz, üretim makineleri bakımından Avrupalı rakiplerimizle aynı imkânlara sahibiz. Aynı ham maddeleri tedarik edebilirsek en az onlar kadar kaliteli ve uzun ömürlü makineler imal edebiliriz. Öte yandan metal ve malzeme mühendisliği

konusunda eksikliklerimiz olduğu için malzemeleri tanıyamamak da bir sorun olarak öne çıkıyor. İhtiyaç duyduğumuz ürünler Türkiye’de üretilirse, inanıyorum ki metal ve malzeme mühendisliği de gelişecektir. Bizler de üretici olarak yetkin mühendislere danışarak kullanacağımız yere uygun malzeme seçebileceğiz. Böylece daha kaliteli ve uzun ömürlü makine imalatı da mümkün olacak. Karşılaştığımız bir diğer sorun da kalite ve teknolojiyi göz önünde bulundurmayan merdiven altı olarak tabir edilen firmaların varlığıdır. Aynı iş için kalite ve teknolojiyi ön plana alarak hazırladığınız teklif, küçük atölyelerin verdiği teklif karşısında yüksek kalıyor. Aslında yeni teknolojilere uygun ve kaliteli makineler uzun vadeli kullanımlarda kendisini amorti ederken, sadece ucuz olduğu için tercih edilen makineler kullanım ömürleri ve servis imkânları düşünüldüğünde aslında daha pahalıya geliyor.

“GIDA IŞLEME MAKINELERIYLE PROJE BAZLI ÖZEL MAKINELER IMAL EDEBILECEK TECRÜBE, TASARIM VE ALTYAPI BIRIKIMINE SAHIBIZ.”

İleriye yönelik projeleriniz ve gelecek hedeflerinizden bahseder misiniz? Kaliteli ve çok çeşitli makine imalatı konusunda sektörümüzde Türkiye’nin en iyi firmasıyız. Ancak üretimini gerçekleştirdiğimiz yüzlerce çeşit gıda işleme makine ve sistemlerinin yerine sektörümüzün önemli kalemlerinden olan 5-6 çeşit makine imalatı konusunda ihtisaslaşarak, Kurtsan markası ile Avrupa ve Amerika dahil tüm dünyaya pazarlamak istiyoruz.

HALİL İBRAHİM KALEM KİMDİR? ✓ Tokat’ta 1967 yılında doğan Halil İbrahim Kalem, ✓ Akdeniz Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Makine Resim Konstrüksiyon Bölümü’nden mezun oldu. ✓ 1995 yılında Kurtsan’da İmalat Müdürü olarak göreve başlayan Kalem, ✓ Bugün itibarıyla Kurtsan Fabrika Müdürü olarak çalışma hayatına devam ediyor.

33


sektörden

“SEKTÖRÜMÜZÜN EN YENİLİKÇİ FİRMASIYIZ” TARTIM PROSESININ BULUNMADIĞI BIR ÜRETIM ALANININ SÖZ KONUSU OLMADIĞINI SÖYLEYEN BAYKON SATIŞ MÜDÜRÜ OĞUZHAN BERK, “İŞLETMELERDE HAM MADDE GIRIŞINDEN IŞLEME PROSESINE, KALITE KONTROLDEN DEPOLAMA VE SEVKIYAT ANINA KADAR HER NOKTADA AĞIRLIK ÖLÇÜMÜ YAPILMASININ VE TARTIMLARIN KAYIT ALTINA ALINARAK IZLENEBILIRLIĞININ SAĞLANMASININ ÖNEMI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR” DIYOR.

34

I

stanbul’da 1987 yılında kurulan Baykon, 1990‘lı yılların başında elektronik tartım ekipmanları imalatına başladı. Firmalarının önemli bir adım atarak Türkiye pazarında kendi marka ve stilini yaratmayı başardığını söyleyen Baykon Satış Müdürü Oğuzhan Berk, firmanın marka tartım gösterge ve transmitterlerinin, kısa zamanda sektörde bilinen ve güvenilir ürünler olmayı başardığını aktarıyor. İstanbul Tuzla’daki tesislerinde imal ettikleri ürünlerin tamamının EU OIML onaylı ve CE belgeli olduğunu vurgulayan Berk, “Firmamız aynı zamanda TUV-ISO 9001, TS EN ISO/IEC 17025, Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) Terazi ve Kütle Laboratuvarı akreditasyonu ile İsviçre The Federal Institute of Metrology (METAS) adlı kurumdan alınan doğrulama akreditasyonuna sahip. Güçlü ürün portföyü, eğitimli ve deneyimli

kadrosu, uluslararası geçerliliğe sahip profesyonel kimliğiyle Türkiye’de tartım sektörünün en yenilikçi ve lider firmasıyız” diyor. İmalat alanınızla ilgili bilgi verir misiniz? Tartım prosesinin olmadığı bir üretim alanı söz konusu değil. İşletmelerde ham madde girişinden işleme prosesine, kalite kontrolden depolama ve sevkiyat anına kadar her noktada ağırlık ölçümü yapılmasının ve tartımların kayıt altına alınarak izlenebilirliğinin sağlanmasının önemi her geçen gün artıyor. Özellikle tartımın ticarete döndüğü noktalarda, hem tüketiciyi hem de üreticiyi korumak adına yasal sorumluluklar bulunuyor. Rekabetin arttığı günümüzde maliyetlerin düşürülmesi ve kalite artırımı zorunluluğu; ürünün fabrikaya girdiği kamyon kantarından depolandığı stok tanklarına, üretim


hattından sevkiyata kadar her noktada doğru ürün ve doğru çözümlerle tartılmasını zorunlu kılıyor. Bu zorunluluk, sektörün taleplerine göre yeni ve daha etkin çözüm sunma ihtiyacını doğuruyor. Baykon, bu noktada mevcut ürün yelpazesi, eğitimli ve tecrübeli teknik personeliyle her zaman tartım sektörünü geliştirerek lider oldu. Özellikle kimya, petrokimya, gıda, demir-çelik, ilaç gibi sektörlere her biri için ayrı ayrı özelliklerde ürünler ve çözümler imal ediyoruz. Kimya için formülasyon ne kadar önemliyse gıda için hijyen, ilaç için hassasiyet ve demir-çelik sektörü için ise ağır ve zorlu şartlara uygun dayanıklı ekipman o kadar önemli. Baykon olarak imal ettiğimiz tartılar 0,1 mikrogramdan, 1000 ton kapasiteye kadar tartım yapabiliyor. Sunduğumuz hizmeti de uluslararası geçerliliğe sahip sertifikalarımızla belgeliyoruz. Ürün çeşitleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Baykon markasıyla endüstriyel teraziler, tanksiloreaktör tartım-transpalet ve forklift gibi mobil tartım uygulamaları imal ediyoruz. Bunların yanı sıra vinç kantarları, MID onaylı dolum makineleri, otomatik kontrol terazileri, exproof alanda kullanılan tartım ekipmanları, kamyon kantarları, gemi yat gibi özel uygulamalara ve özel yazılım çözümleri ile firmaların ERP sistem entegrasyonlarına kadar tüm sektörlerdeki tartım sorun ve ihtiyaçlarına hizmet veren Türkiye’deki tek firmayız. Hedefimiz Türkiye’ye iyi ve kaliteli ürünler sunarak yakaladığımız büyüme trendini sürdürmek.

Ethernet TCP/IP gibi FieldBus çıkışına sahip yenilikçi ve onaylı ekipmanlarımız, sanayimize kaliteli ve güvenilir hizmet sunuyor. Tüm endüstriyel cihazlarımız da artık neredeyse standart hale gelen test yükü kullanmadan elektronik kalibrasyon yapabilme özelliğimiz birçok sektörde vazgeçilmez bir hal aldı. Kalibrasyon laboratuvarımız ise 1 mg’dan 80 ton kapasiteye kadar terazi kalibrasyonu, 1 μl’den (mililitre) 5 litreye kadar hacim kalibrasyonu, 1 mg’dan 1 tona kadar kütle kalibrasyonu konularında TÜRKAK akreditasyonuyla kalibrasyon hizmeti veriyor.

“16 YIL BOYUNCA SADECE KÜTLE VE TERAZI KALIBRASYONLARI KONULARINDA ÇALIŞTIK VE BU ALANDA MARKA HALINE GELDIK. ALDIĞIMIZ TALEPLER DOĞRULTUSUNDA, SEKTÖRÜN DE NABZINI TUTARAK MIKROPIPET KALIBRASYONLARINI KAPSAMIMIZA ILAVE ETTIK.”

Kalibrasyon faaliyetleriniz nasıl başladı? Baykon olarak 1987 yılından bu yana endüstriyel tartım sistemleri konularında sektöre hizmet veriyoruz. 1999 yılında firmamız bünyesinde kurduğumuz kalibrasyon laboratuvarı 2002 yılına kadar kütle ve terazi kalibrasyonları konusunda “TSE Laboratuvar Yeterlilik Belgesi”ne sahip şekilde faaliyetlerini sürdürdü. 2004 yılında ise TS EN ISO/IEC 17025

Ürünleriniz kullanıcılara ne tür avantajlar sağlıyor? İndikatör ve transmitter gibi elektronik ekipmanlarımızı Türkiye pazarının haricinde 80 ülkeye ihraç ediyoruz. Bu çerçevede Çin’e elektronik cihaz ihracatı yapmaktan ayrıca gurur duyuyoruz. Özellikle otomasyon sektöründe ModBus, ProfiBus, CanOpen, ProfiNet,

35


sektörden F1 sınıfı kütlelerle kalibrasyon ne anlama geliyor? İlaç sektörü başta olmak üzere petro kimya, bazı özel kimya ve gıda sektörlerinde 1500 kg’ye varan, ikinci sınıf yüksek kapasiteli teraziler kullanılıyor. Bu terazilerin kalibrasyonu için, F1 sınıfı ağırlık kullanılması gerekiyor. Kalibrasyonlarda kullanılan referans ağırlıkların doğruluk sınıfı ne kadar yüksekse yapılan ölçümlerde elde ettiğiniz belirsizlik o kadar düşük olur. Bu durum da ölçüm kalitenizin yüksek olduğu anlamına gelir. 1000 kg F1 sınıfı referans edinmek yüksek maliyet gerektirdiği için sadece Türkiye’de değil, yurt dışında da birçok laboratuvar bu yatırımı yapmıyor. Uluslararası ölçekteki firmaların laboratuvarlarının bile daha düşük sınıflı kütlelerle akreditasyon kapsamlarını aşarak kalibrasyon yaptıklarını biliyoruz.

“BAYKON OLARAK IMAL ETTIĞIMIZ TARTILAR 0,1 MIKROGRAMDAN, 1000 TON KAPASITEYE KADAR TARTIM YAPABILIYOR. SUNDUĞUMUZ HIZMETI DE ULUSLARARASI GEÇERLILIĞE SAHIP SERTIFIKALARIMIZLA BELGELIYORUZ.”

36

Standardına göre çalışmalarımızı tamamlayarak TÜRKAK tarafından akredite edildik. Baykon Kalibrasyon Laboratuvarı, ISO 17025 standardına göre TÜRKAK tarafından akredite edilen ilk kütle laboratuvarıdır. Ana faaliyet konumuz tartım sistemleri olduğu için biz de öncelikle terazi ve kütle kalibrasyonları konusunda çalışmalarımızı devam ettirdik. 2015 yılına kadar da kapsamımıza başka bir fiziksel büyüklüğü dahil etmedik. 2004-2015 yıllarını kapsayan süre zarfında ise alanımızda en geniş kapsama sahip duruma geldik. 1mg-1 ton aralığındaki çeşitli doğruluk sınıflarına ait kütlelerin kalibrasyonlarını yapabildiğimiz gibi terazi kalibrasyonlarında da 80 tonu kapsamımıza ekledik. F1 sınıfı kütlelerle 1000 kg kapasiteye sahip terazilerin kalibrasyonlarını akreditasyon kapsamımızda yapabiliyoruz. Türkiye’de bu kapsama sahip ikinci bir laboratuvar bulunmuyor. Hatta Avrupa’da dahil olmak üzere birçok ülkede bu kapasiteye sahip ikinci bir laboratuvar olduğunu da sanmıyorum.

Akreditasyon kapsamınıza ilave etmeyi düşündüğünüz başka konular var mı? Baykon olarak firma kültürümüzde “Daima en iyisini yap!” anlayışı hakim. Rakiplerimiz de dahil olmak üzere, şu ana kadar yaptığımız işin kalitesiyle ilgili en ufak olumsuz bir eleştiri almadık. Bu da sağlam bir ekip çalışmasıyla her işi titizlikle yapmamızdan kaynaklanıyor. 16 yıl boyunca sadece kütle ve terazi kalibrasyonları konularında çalıştık ve bu alanda marka haline geldik. Hizmet verdiğimiz birçok müşteriden kapsamımızı genişletmemiz yönünde aldığımız talepler doğrultusunda, sektörün de nabzını tutarak mikropipet kalibrasyonlarını kapsamımıza ilave ettik. Başarılı bir denetim geçirdikten sonra bu yılın Haziran ayında kapsamımız yayımlandı. 1μl-10 ml arası tüm pistonlu pipetlerle 5 litreye kadar da çeşitli cam hacim ölçerlerin kalibrasyonlarını akreditasyon kapsamımıza ekledik. Laboratuvarlara yönelik imal ettiğiniz cihazlar neler? E2, F1, F2 ve M1 doğruluk sınıfında ağırlık ve ağırlık setleri imal ediyoruz. Bu ürünlerin ka-


“KIMYA IÇIN FORMÜLASYON, GIDA IÇIN HIJYEN, ILAÇ IÇIN HASSASIYET NE KADAR ÖNEMLIYSE DEMIR-ÇELIK SEKTÖRÜ IÇIN DE AĞIR VE ZORLU ŞARTLARA UYGUN DAYANIKLI EKIPMAN O KADAR ÖNEMLI.”

librasyonlarını laboratuvarımızda yaparak yurt içi ve yurt dışındaki müşterilerimize gönderiyoruz. Baykon kalibrasyon sertifikaları, TÜRKAK ile European Co-Operation for Accreditation arasında yapılan çok taraflı tanınma anlaşması (MLA) gereği, tüm Avrupa’da geçerli. Bu sayede Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere dünyanın birçok ülkesine hizmet ve ürün satışlarımız devam ediyor. Diğer yandan mezür, pipet, balon joje gibi ölçülü cam kapların kalibrasyonlarını da yaparak yeni yeni pazara sunmaya başladık. Teknik servis olanaklarınız hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız İstanbul, İzmir ve Mersin olmak üzere Türkiye’nin üç şehrinde doğrudan hizmet veriyor. Özellikle satış mühendislerimiz, müşterilerimize doğru ürünü sunabilmek teknik anlamda son derece donanımlı. Dolayısıyla daha ilk adım olan tekliflendirme sürecince uygulama için en optimum ürün ve çözümü müşterilerimize sunuyoruz. Satış sonrası teknik servisimiz ve laboratuvar ekibimiz; uygulama ya da ürüne göre akreditasyon, validasyon gibi belgelendirme süreçlerinde de direkt yerinde hizmet veriyor. Aynı zamanda firmamızın kütle, terazi ve hacim kalibrasyonu laboratuvarı da mevcut. Müşterilerimize en hızlı ve ekonomik servis hizmetini ve-

rebilmek için koruyucu bakım sözleşmesi gibi uygulamalarımız da mevcut. Çalışanlarınız gelişimi konusunda ne tür çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz? 2004 yılından bu yana TUV-ISO9001 standartlarına uygun ürün ve hizmet sunuyoruz. Kalite politikamız gereği; ihtiyaç, hedef ve planlamalarımız doğrultusunda gerek iç/dış gerek teknik/kişisel gelişim alanlarında eğitim çalışmalarımız bulunuyor. Aramıza yeni katılan çalışma arkadaşlarımızı en kısa sürede sistem içerisine alabilmek için oryantasyon süreçlerini de aynı titizlikte yürütüyoruz. Aynı zamanda hem son kullanıcı hem de bayilerimize yönelik, yürürlüğe yeni giren yönetmelikler ve yeni ürün/çözümler noktasında iç ve dış eğitimler düzenliyoruz. İş sağlığı güvenliği ile çevre ve refah politikamız gereği tüm çalışanlarımıza yönetmeliklerin öngördüğü eğitim, tatbikat ve uygulamalar konusunda da eğitim veriyoruz. Her türlü tehlike sınıfına sahip firmalara hizmet verdiğimiz için konuya ayrı bir sorumluluk bilinciyle yaklaşıyoruz. Çalışanlarımızın eğitim ve sertifikasyonları yanında, kadromuzda bulunan B sınıfı iş güvenliği uzmanımız ve bir OSGB (Ortak Sağlık Güvenliği Birimi) firmasından aldığımız hizmet sayesinde eğitimlerimizi güncel tutuyoruz.

OĞUZHAN BERK KİMDİR? ✓ 1973 yılında İstanbul’da doğan Oğuzhan Berk, ✓ İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldu. ✓ Berk, 1997 yılında satış mühendisi olarak çalışmaya başladığı Baykon’da, 2007 yılından beri satış müdürlüğü görevini üstlenmiş,

37


kapak

MESLEKI YETERLILIK KURUMU (MYK), YETKILENDIRDIĞI KURULUŞLAR ARACILIĞIYLA ÇALIŞANLARA MESLEKI YETERLILIK BELGESI VERMEYI SÜRDÜRÜYOR. BUGÜNE KADAR 219 BINI TEHLIKELI VE ÇOK TEHLIKELI MESLEKLERDE OLMAK ÜZERE 240 BIN ÇALIŞANA BELGE VEREN KURUM, 2017 YIL SONU ITIBARIYLA SAYIYI 300 BINE YÜKSELTMEYI HEDEFLIYOR. ÇALIŞANLARIN BELGEYE SAHIP OLABILMESI IÇIN YETKILI KURULUŞLARCA DÜZENLENEN TEORIK VE PRATIK SINAVLARDA BAŞARILI OLMASI GEREKIYOR. BELGE ZORUNLULUĞU GETIRILEN MESLEKLERLE ILGILI SINAVLARDA BAŞARILI OLANLARIN SINAV VE BELGE ÜCRETLERI İŞSIZLIK SIGORTASI FONU TARAFINDAN KARŞILANIRKEN SÖZ KONUSU MESLEKI YETERLILIK BELGELERI’NIN ULUSLARARASI GEÇERLIĞI DE BULUNUYOR.

38


39


kapak

T

ehlikeli ve çok tehlikeli işler sınıfında olup Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) tarafından yayımlanan tebliğlerde yer alan makine bakım-montaj görevlisi, metal levha işleme tezgâh operatörü ve NC/CNC takım tezgâhları uygulama ve servis görevlisinin de aralarında yer aldığı 81 meslekte, Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu başladı. Çalışanların mesleki standartlarının uluslararası seviyeye çıkarılarak nitelikli eleman sorununa çözüm getirmesi öngörülen uygulama kap-

40

samında, belge zorunluluğu getirilen mesleklere ilişkin belge masrafları ve sınav ücreti İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanıyor. Belge zorunluluğundan bahsedilebilmesi için, MYK tarafından ilgili mesleğin ulusal meslek standardının yayımlanması ve ÇSGB tarafından çıkarılan tebliğlerde bu mesleğe yer verilmesi gerekiyor. Tebliğin yayım tarihinden itibaren 12 ay içinde de kişilerin MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’ni alması şartı bulunuyor. 12 aydan sonra bu Kanun’da düzenlenen esaslara göre, MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’ne sahip olmayan kişiler çalıştırıla-


NİTELİKLİ İŞGÜCÜNE, MESLEKİ YETERLİLİK SİSTEMİ İLE DESTEK YETERLİLİK NEDİR? Mesleki Yeterlilik; ulusal meslek standartlarının oluşturulduğu, mesleki ve teknik eğitim/öğretim programlarının bu standartlara göre hazırlandığı ve işgücünün eğitim sonrasında belgelendirildiği bir sistem. Mesleki yeterlik sisteminin temelinde, mesleklerin tanımlanması ve standartların oluşturulması yer alıyor. Bir mesleğin en iyi şekilde yapılabilmesi için gerekli bilgi, beceri, tavır ve tutumların neler olduğunu tanımladığımızda ‘meslek standardını’ da ortaya çıkarmış oluyoruz. Yani bir anlamda kişinin yürütmesi gereken başlıca görevleri ve mesleki açıdan sahip olması gereken özellikler onun meslek standardını oluşturuyor. Mesleki yeterlilik sürecini Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) yürütüyor. Türkiye’de meslek standartlarını Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) hazırlıyor. Genel olarak tüm meslekler için standartlar hazırlanacak. Ancak, tabiplik, diş hekimliği, hemşirelik, ebelik, eczacılık, veterinerlik, mühendislik ve mimarlık meslekleri kapsam dışında. Bunların dışındaki bütün meslekler için belge olacak. Mesleki Yeterlilik Belgesi, mesleklerde, yetkilendirilmiş kurumların yaptığı sınavları geçerek başarılı olanlara verilen ve MYK tarafından onaylanan belge olarak tanımlanabilir. BELGE NE İŞE YARIYOR? Aslında Mesleki Yeterlilik Belgesi alan işçi de, bu işçiyi çalıştıran işveren de önemli avantajlara sahip. İşveren açısından akla gelen ilk fayda, yanlış kişiye istihdam olasılığının kalkması ve işverenin mali kaybının önüne geçilmesi. Çalışana da, hangi konularda yeterli-yetersiz olduğu konusunda yol göstermesi. BELGESİ OLAN İŞSİZLERE İŞ Mesleki Yeterlilik Belgesi’ne sahip bir kişiyi işe alan işverenin prim işveren payı 48 ay boyunca devlet tarafından karşılanıyor. Çalışırken bu belgeyi alanların sigorta primlerini de 12 ay süreyle devlet ödüyor. Özellikle inşaat sektöründe, Mesleki Yeterlilik Belgesi alanların sayısının hızla artması güzel bir örnek. Diğer yandan, 2009 yılının başından bu yana, ağır ve tehlikeli işlerde, Mesleki Yeterlilik Belgesi olmayanların çalışması yasak. Değişen teknolojik koşullar nedeniyle mesleğinde yeterli olmayanların, gerekli eğitimi almayanların iş bulma şansı giderek zorlaşacak. Bu nedenle, mesleki yeterlilik sisteminin tüm sektörlerde uygulanması, çalışanların bilgilendirilmesi ve eğitime yönlendirilmesi kaçınılmaz. Burada işin kaybedeni olmayacak. Hem işveren maliyetlerini azaltacak hem de çalışan kazandığı bilgi ve becerilerle daha kolay iş bulma şansını yakalayacak.

mıyor. 25.05.2015 tarihinde Resmi Gazete’de ÇSGB tarafından yayımlanan ilk tebliğde yer alan 40 meslek ile başlayan belge zorunluluğu, kurum tarafından standardı hazırlanan diğer tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan meslekleri de kapsayarak artıyor. Bu doğrultuda ÇSGB tarafından 2016/1 no’lu ikinci tebliğ 24.03.2016’da yayımlanarak sekiz meslek daha belge zorunluluğuna dâhil edildi. 26.09.2017’de Resmi Gazete’de yayımlanan üçüncü tebliğ ile ise zorunlu mesleklere 33 adet daha eklenerek zorunluluk kapsamındaki toplam meslek sayısı 81’e yükseldi. Buna

göre ilk tebliğde yer alan 40 meslekte belge zorunluluğu 26.05.2016’da başlarken, ikinci tebliğde yer alan sekiz meslekte belge zorunluluğu 25.03.2017’de uygulamaya koyuldu. Son tebliğde yer alan 33 meslekte belge zorunluluğu ise 26.09.2018 tarihinde başlayacak. Belgesiz personel çalıştıran firmalar için tebliğlerde ön görülen süreler çerçevesinde idari yaptırımlar da uygulanmaya başladı. ÇSGB müfettişlerince yapılan denetimlerde belgesiz personel çalıştıran işverene, her bir çalışan için 500 TL idari para cezası veriliyor. 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’na göre ustalık belgesi alanlarla Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı meslekî ve teknik eğitim okullarından ve üniversitelerin meslekî ve teknik eğitim veren okul-bölümlerinden mezun olup, diplomalarında veya ustalık belgelerinde belirtilen bölüm, alan ve dallarda

TALEP EDILMESI HALINDE, MYK MESLEKI YETERLILIK BELGESI AB TARAFINDAN KABUL EDILEN TÜM DILLERDE DÜZENLENEBILIYOR.

41


kapak

“13 SEKTÖRDE 219 MESLEĞE BELGE VERİYORUZ”

Adem CEYLAN Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanı

“13 sektör dâhilinde 81’i zorunlu 219 meslekte MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi veriyoruz. Adayların belge sahibi olmak istedikleri ulusal yeterliliklerde yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarına başvurmaları gerekiyor. Başvurusu uygun bulunan adaylar sınavlara kabul ediliyor. Bireyin öğrenme kazanımları (bilgi, beceri ve yetkinlik) ulusal yeterlilikte tanımlanmış kriterlere göre yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşu tarafından ölçülüp değerlendiriliyor. Adayların MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’ne sahip olması için ilgili ulusal yeterliliğin teorik/mülakat ve performans sınavlarından başarılı olması gerekiyor. Bu sınavlarda adayların meslek bilgileri, mesleği icra edebilme yetenekleri ve özellikle de mesleği icra ederken alınması gereken iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri hususlarında ölçme ve değerlendirmede bulunuluyor. Adayların belgelendirme kararı yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarının ilgili birimleri tarafından veriliyor. Yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşunun, adayların sınav sonuçlarını MYK’ya iletmesinin ardından hak kazanan adaylar için MYK tarafından MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi düzenleniyor.”

42

çalıştırılanlar için MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi şartı aranmıyor. Tehlikeli ve çok tehlikeli işler arasında yer alan ve ÇSGB tarafından çıkarılan tebliğlerde belirtilen mesleklerde, Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu kapsamında yetkilendirilen sınav ve belgelendirme kuruluşlarının gerçekleştirdiği sınavlarda başarılı olan kişilerin 31.12.2017’ye kadar belge masrafıyla sınav ücreti, 1.1.2018 tarihinden 31.12.2019’a kadar ise belge masrafı ile sınav ücretinin yarısı İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak. Fondan karşılanacak sınav ücreti, brüt asgari ücretin yarısını geçmemek üzere meslekler itibarıyla ÇSGB’nin teklifi ve Bakanlar Kurulu’nun kararıyla belirleniyor. Fondan karşılanan bu desteklerden kişiler sadece bir kez yararlanabiliyor. Söz konusu teşvikten sınava katılan adaylar bireysel olarak faydalanabileceği gibi işverenler de çalışanları adına ödeme yaptıkları takdirde, sınavda başarılı olan çalışanları için teşvikten yararlanabiliyor. Bireyler MYK tarafından ilgili ulusal yeterlikte yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarında teorik ve uygulamalı sınavlara girerek başarılı olmaları halinde MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanıyor. “ÖNCELİĞİMİZ NİTELİKLİ İŞGÜCÜ OLUŞTURMAK” Tüm bu süreçlerin düzenlenip koordine edilmesinde kilit rol oynayan Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK), iş piyasası ve eğitim bağlantısını sağlayacak bir araç olan mesleki yeterlilik sisteminin kurulması amacıyla 2006 yılında ÇSGB’nin ilgili birimi olarak kuruldu. MYK’nın asli faaliyetlerine 2007 yılında başladığını ak-

taran MYK Başkanı Adem Ceylan amaçlarının AB ile uyumlu bir Ulusal Mesleki Yeterlilik Sistemi kurarak işletmek olduğunu söylüyor. Ceylan, Ulusal Mesleki Yeterlilik Sistemi’nin; ulusal meslek standartlarının oluşturulduğu, mesleki ve teknik eğitim ve öğretim programlarının bu standartlara göre hazırlandığı, işgücünün mesleki yeterliliğinin akredite olmuş ve MYK tarafından yetkilendirilmiş kuruluşlarca ölçme ve değerlendirme merkezlerinde yapılan teorik ve uygulamalı sınavlar sonucunda belgelendirildiği, alınan belgelerin ulusal ve uluslararası düzeyde kıyaslanabilirliğinin sağlandığını vurguluyor. Ceylan, sistemin aynı zamanda; hayat boyu öğrenmenin desteklendiği, örgün eğitim almadan mesleği öğrenen kişilere bilgi ve becerilerini belgelendirme imkânının verildiği ve iş dünyası temsilcilerinin sürece ilişkin tüm kararlara aktif olarak katıldığı, kalite güvencesinin sağlandığı, adil, şeffaf ve güvenilir bir yapı olduğunun da altını çiziyor. Ulusal Mesleki Yeterlilik Sistemi’nin kurulmasındaki temel amacın eğitim ile iş yaşamının nitelik talepleri arasında işlevsel bir bağ kurmak olduğunu vurgulayan Ceylan, “Bu sistem, Türkiye’nin küresel ekonomide rekabet edebilmesi için ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücünün yetiştirilmesini sağlayacak. İş dünyasının işgücüne yönelik mevcut ihtiyaçları ve geleceğe dönük eğilimleri, hazırlanmasına katkı sağlayacağı ulusal meslek standartları yoluyla eğitim sistemine yansıyacak. Eğitim dünyası da, amaçlarından birisi olan nitelikli işgücünün yetiştirilmesini bu sistem sayesinde etkin ve esnek bir şekilde gerçekleştirecek. Bu sistemin en güçlü


ULUSAL MESLEK STANDARTLARININ HAZIRLANMASI İÇİN BELİRLENEN SEKTÖRLER

Adalet ve Güvenlik

Ağaç İşleri, Kâğıt ve Kâğıt Ürünleri

Bilişim Teknolojileri

Cam, Çimento ve Toprak

Çevre

Eğitim

Elektrik ve Elektronik

Enerji

“SEKTÖRÜMÜZDE BELGE ALMAK ZORUNLU”

Abdullah PARLAR AKDER Genel Sekreteri

Finans

Gıda

İnşaat

İş ve Yönetim

Kimya, Petrol, Lastik ve Plastik

Kültür, Sanat ve Tasarım

Maden

Medya, İletişim ve Yayıncılık

Metal

Otomotiv

Sağlık ve Sosyal Hizmetler

Spor ve Rekreasyon

Tarım, Avcılık ve Balıkçılık

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

Ticaret

Toplumsal ve Kişisel Hizmetler

Turizm, Konaklama, Yiyecek-İçecek Hizmetleri

yönlerinden birisi de hayat boyu öğrenme anlayışını kabul etmesi. Bu kapsamda herhangi bir eğitim almadan çalışarak beceri edinen bireyler; sahip oldukları becerileri belgelendirebilecek, farklı meslekler veya sektörler arasında yatay ve dikey geçişler yapabilecek, bulunduğu sektörde ve icra ettiği meslekte

Ulaştırma, Lojistik ve Haberleşme

“Hidrolik-pnömatikçi 4.-5. seviye meslekleri için MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almak yasal bir zorunluluk. Elbette yasal zorunluluğun yanında bir mesleği icra edebilmek için gerekli asgari bilgilerin gerekliliği ve bunun ölçülmesi, belgelenmesi de iş sağlığı ve güvenliğinin olmazsa olmazları arasında. Yetkilendirilmiş sınav merkezi olarak AKDER çatısı altında düzenlenen sınava katılmak için eğitim alma zorunluluğu bulunmuyor. Ancak sistematik olarak bu mesleği öğrenmemiş kişilerin, pratik olarak yetişmiş olsalar bile ciddi bir eğitim almadan sınavda başarılı olmaları zor. Sınav için 800 TL ücret alınıyor. Ancak sınavda başarılı olunması durumunda söz konusu bedel devlet tarafından sertifika alan kişiye geri ödeniyor.”

ortaya çıkan yeni gelişmeleri esnek bir şekilde mesleğine yansıtarak bu durumu da belgelendirebilecek” diyor. Ceylan, bu sistemde koordinasyonun MYK tarafından sağlandığına ve kurumun ayrıca izleme, değerlendirme, görevlendirme ve yetkilendirme görevlerini de üstlendiğine işaret ediyor. Ceylan,

43


kapak

“DAHA FAZLA ÇALIŞANA ULAŞMAK İÇİN İŞBİRLİĞİNE AÇIĞIZ”

Ahmet Saygın BABAN TOBB MEYBEM Genel Müdürü

“TOBB MEYBEM, inşaat, metal, makine, otomotiv ve asansör sektörlerinde toplam 31 ulusal yeterlilikte sınav ve belgelendirme hizmeti sunuyor. Sadece 1,5 yılda 67 farklı ilde 22 binden fazla adaya sınav ve belgelendirme hizmeti sağladık. TOBB’a bağlı 365 Oda ve Borsa aracılığıyla sınav ve belgelendirmeye yönelik başvuruları kabul ediyoruz. Yazılı ve teorik sınavlar Oda ve Borsalar bünyesindeki eğitim salonlarında gerçekleştiriliyor. TOBB MEYBEM, daha çok çalışanın MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’ne sahibi olması için başta ihracatçı birlikleri olmak üzere tüm iş dünyası kurum ve kuruluşlarıyla işbirliğine açık.”

44

MYK’nın faaliyet alanının eğitim ve istihdam kesiminin de birlikte ilgilendirdiğinden bütün karar süreçlerinde de ilgili sosyal tarafların katkılarının esas alındığı bir yaklaşım benimsendiğini vurguluyor. “Ulusal Mesleki Yeterlilik Sistemi’nin bileşenleri olan ulusal meslek standartları ve ulusal yeterlilikler; sektörlere ve mesleklere ilişkin yetkinliği ve temsil gücü olan, MYK tarafından yetkilendirilmiş kamu kurum/kuruluşları, işçi, işveren, meslek örgütleri ile sivil toplum örgütleri tarafından iş dünyasının ihtiyaçları ve geleceğe dönük eğilimleriyle eğitim dünyası ve diğer sosyal tarafların katkılarının esas alınması suretiyle hazırlanıyor” diyen Ceylan, ulusal meslek standartlarının hazırlanmasının sınav ve belgelendirme sürecinde ölçme ve değerlendirmeyi sağlayacak ulusal yeterliliklerin oluşturulmasında temel girdiyi sağladığını söylüyor. Sınav ve belgelendirme sürecinin de MYK’nın gözetimi ve denetimi altında gerçekleştirildiği bilgisini veren Ceylan, belgelendirilmek istenen yeterliliklerde TÜRKAK ya da Avrupa Akreditasyon Birliği ile çok taraflı tanıma anlaşması imzalamış akreditasyon kurumlarından TS EN ISO/IEC 17024 (Uygunluk Değerlendirmesi-Personel Belgelendirmesi Yapan Kuruluşlar İçin Genel Şartlar) standardına uygun oluşturulmuş ve sistem dâhilinde akredite edilmiş belgelendirme kuruluşlarının MYK tarafından yetkilendirilerek bu kuruluşların yaptığı sınavlarda başarılı olanlara MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’nin verildiğini aktarıyor.

HANGİ MESLEKLER KAPSAM DIŞINDA? 5544 Sayılı MYK Kanunu’nun 2. Maddesi’ne göre tabiplik, diş hekimliği, hemşirelik, ebelik, eczacılık, veterinerlik, mimarlık (AB’de otomatik tanınma kapsamında yer alan meslekler), mühendislik mesleği ile en az lisans düzeyinde öğrenim gerektiren ve mesleğe giriş şartları kanunla düzenlenen meslekler Kanun’un kapsamı dışındayken bunların haricindeki tüm meslekler MYK Kanunu kapsamında yer alıyor.

“26 SEKTÖR BELİRLENDİ” Ceylan, ulusal meslek standardının bir mesleğin başarıyla icra edilebilmesi için MYK tarafından kabul edilen gerekli bilgi, beceri, tavır ve tutumların neler olduğunu gösteren asgari norm olduğuna; ulusal meslek standartlarının ve ulusal yeterliliklerin hazırlanmasına yönelik faaliyetlerin yürütülebilmesi amacıyla ise MYK tarafından 26 sektörün belirlendiğine işaret ediyor. MYK’nın meslek standardı ve yeterlilik hazırlama çalışmalarını, iş piyasasının talepleri ve ihtiyaçları doğrultusunda katılımcı bir anlayışla yürüttüğünü aktaran Ceylan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Meslek standartları, MYK’ya meslek standardı hazırlama başvurusunda bulunan ve MYK tarafından görevlendirilen; sektörünü temsil kabiliyetine sahip kurum/kuruluşlarca ya da MYK tarafından oluşturulan meslek ve sektörle ilgili tarafların temsil edildiği çalış-


“25 ULUSAL YETERLİLİKTE SINAV VE

BELGELENDİRME

YAPIYORUZ”

Halis YEŞİL ASO METES Müdürü

ma gruplarınca hazırlanıyor. Hazırlanan taslak meslek standartları öncelikle ilgili tüm tarafların görüşüne sunuluyor. Geri bildirimler doğrultusunda da revize edilerek sektör komitelerine iletiliyor. MYK Yönetim Kurulu’nun onayının ardından ise Resmî Gazete’de yayımlanarak ulusal meslek standardı niteliğine kavuşuyor. Sektör komiteleri ÇSGB, MEB, Yükseköğretim Kurulu (YÖK), meslekle ilgili diğer bakanlıklar, genel kurulda temsil edilen işçi, işveren ve meslek kuruluşlarıyla MYK’nın birer temsilcisinden oluşuyor. Ulusal meslek standartlarının orta öğretim düzeyinde MEB, yükseköğretim düzeyinde ise üniversiteler tarafından mesleki-teknik eğitim ve öğretim programları ile uyumlu hale getiriliyor. Bu sayede iş piyasasının talep ettiği meslek profiline uygun bireylerin yetişmesine katkı sağlanıyor. İş analizine dayalı ve iş piyasasının ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanan

ulusal meslek standartları; iş piyasasında faaliyet gösteren kuruluşlara insan kaynakları yönetim süreçlerinde (görev tanımlarının oluşturulması, personel seçiminin yapılması, eğitim, performans değerleme, iş değerleme gibi) kullanabilmeleri açısından da önemli girdi sağlıyor.” “TÜRKAK AKREDİTASYONU ŞART” Ulusal yeterliliklere dayalı sınav ve belgelendirme faaliyetlerini gerçekleştirmek isteyen kuruluşların MYK’dan yetki almak zorunda olduğuna değinen Adem Ceylan, söz konusu süreci ise şöyle özetliyor: “15.10.2015 tarihli ve 29503 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Mesleki Yeterlilik Kurumu Sınav, Ölçme, Değerlendirme ve Belgelendirme Yönetmeliği’nin 6. maddesinde belirtilen yetkilendirme şartlarını haiz belgelendirme kuruluşları MYK’ya yetkilendirme ön başvuru-

“2013 yılından itibaren TÜRKAK tarafından akredite edildiğimiz ve MYK tarafından yetkilendirildiğimiz, metal ve elektrik sektöründe toplam 25 ulusal yeterlilikte, sınav ve belgelendirme yapıyoruz. Sınavlarımıza işverenler ve sektör çalışanları büyük ilgi gösteriyor. 2015 yılında yürürlüğe giren ve MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen meslekler dolayısıyla aldığımız talep de arttı. Sınavlara katılım için herhangi bir sınırlayıcı koşul bulunmuyor. Sınav ücretleri ise mesleklere göre 450-2.500 TL arasında değişiyor. Belge zorunluluğu kapsamındaki mesleklerde, sınavlarda başarılı olan adayların sınav ücretleri İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanıyor. Adayların üç sınav hakkı bulunurken ayrıca belge ücreti de ödemeleri gerekmiyor.”

45


kapak

“SEKTÖRÜNÜN EKSİK OLDUĞU NOKTALARDA EĞİTİM DÜZENLİYORUZ”

Reha GÜR PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı

“Plastik sektöründe akredite sınav merkezi olan PAGDER, plastik enjeksiyon üretim elemanı 3. seviye ve plastik profil üretim operatörü-ekstrüzyon-3. seviye mesleklerinin belgelendirmesinde görev alıyor. Derneğimiz, eğitim kuruluşu sıfatıyla sektörü bilinçlendirme, plastik sektörünün eksik olduğu noktalarda işçilere yönelik eğitimler düzenleme ve Belgetürk adlı belgelendirme kuruluşuyla yakın işbirliği yaparak sektör firmalarının MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi konusunda bir sıkıntı yaşamadan süreci tamamlamasını sağlama rolünü üstleniyor.”

sunda bulunuyor. MYK’nın yaptığı inceleme ve değerlendirme neticesinde ön başvurusu uygun bulunan kuruluşlarla yetkilendirme ön sözleşmesi imzalanıyor. İmzacı kuruluşların yetkilendirme başvurusu yapabilmesi için sözleşme kapsamındaki ulusal yeterlilikler özelinde ‘TS EN ISO/IEC 17024:2012 Uygunluk Değerlendirmesi-Personel Belgelendiren Kuruluşlar için Genel Şartlar’ adlı uluslararası personel belgelendirme standardına göre TÜRKAK’tan akredite edilmesi gerekiyor. Akredite olan kuruluşlara özel olarak TÜRKAK markası düzenleniyor. Sürecin işletilmesine ilaveten TÜRKAK ile sistemin sürdürülebilirliği ve iyileştirilmesi için de düzenli olarak görüşme gerçekleştiriyoruz. Ayrıca Kurumumuz, TÜRKAK Danışma Kurulu ve İnşaat Bilirkişi Komitesi üyesidir. Akreditasyon sürecini tamamlayan kuruluşlar MYK’ya yetkilendirme başvurusunda bulunuyor. MYK tarafından yapılan inceleme, denetim ve değerlendirme süreçleri sonunda yetkilendirme başvurusu uygun bulunan kuruluşla yetkilendirme sözleşmesi imzalanıyor. Yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşları da MYK mevzuatına ve ulusal yeterliliklere uygun şekilde sınav ve belgelendirme faaliyetlerini yürütüyor.” “TÜRKİYE YETERLİLİK ÇERÇEVESİ ÖNEMLİ BİR ADIM” Uluslararası kıyaslanabilirliği ve değeri olan yeterlilik belgeleri düzenleyebilmek için öncelikle sistemin her bileşeninde kalite güvencesinin üst düzeyde tutulması gerektiğini belirten Ceylan, Türkiye Yeterlilik Çerçevesi’nin

46

geliştirilmesiyle sadece MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’nin değil Türkiye’de verilen ve kalite güvencesi sağlanmış tüm belgelerin uluslararası kıyaslanabilirliği için önemli bir adım atıldığının altını çiziyor. “Eşdeğerimiz olan uluslararası kuruluşlar ve yabancı meslektaşlarımızla yürüttüğümüz işbirliğiyle MYK’yı ve Türkiye’yi elimizden geldiğince anlatmaya ve en iyi şekilde temsil etmeye gayret ediyoruz” diyen Ceylan, tanınırlık için önemli bir faktör olan belgelerin prestijini sağlamak için gerekli tanıtım çalışmalarını yürüttüklerini söylüyor. İslam İşbirliği Teşkilatı ile işbirliği içinde Ulusal Mesleki Yeterlilik Sistemi modelini İslam dünyası ile de paylaştıklarını aktaran Ceylan, “MYK Mesleki Yeterlilik Belgeleri’nin açıklayıcısı konumunda olan Europass Sertifika ekleri ile de belgelerin Avrupa’da anlaşılması ve kıyaslanabilmesi kolaylaştırılıyor. Belgeler üzerinde yer alan kare barkod, hologram ve online doğrulama gibi çeşitli güvenlik önlemleriyle özel kağıda baskı yapılarak güvenlik üst düzeyde tutuluyor. Talep halinde MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi AB tarafından kabul edilen tüm dillerde düzenlenebiliyor. Bu tedbirler ve çalışmaların da katkısıyla MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’nin günden güne prestijinin artırılmasını ve uluslararası arenada tanınan ve aranan belgeler içinde yer almasını hedefliyoruz” açıklamasında bulunuyor. “MAKFED MEYEM, ÜLKE EKONOMİSİNE KATKIDA BULUNACAK” Makine İmalat Sanay ii De r ne k l e r i Federasyonu’nun (MAKFED) Ankara Kalkın-


ma Ajansı’nın desteğiyle sürdürdüğü “Makine Montajcısı Seviye 3-4 ve Makine Bakımcı Seviye 4 Ulusal Yeterlilikleri” için Ankara’da bir sınav ve belgelendirme merkezi kurulması projesi çerçevesindeki çalışmalarını da değerlendiren Adem Ceylan, şunları kaydediyor: “Bu projeyle iş dünyasının nitelikli ve belgeli çalışan ihtiyacına ilişkin olarak ilgili ulusal yeterliliklerde ülke ekonomisine katkıda bulunulacak. Akreditasyonu tamamlanan MAKFED’in yetkilendirme süreci hâlihazırda devam ediyor. Gerekli işlemlerin en kısa zamanda tamamlanarak MAKFED MEYEM’in de yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarımız arasına katılmasını temenni ediyorum.” “SINAVLARI UAGEM ÇATISI ALTINDA GERÇEKLEŞTİRİYORUZ” Hidrolik-Pnömatikçi seviye 4 ve 5 meslekleri MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’ne sahip olmanın 2016 yılının Mayıs ayından itibaren zorunlu olduğunu kaydeden AKDER Genel Sekreteri Abdullah Parlar ise “Ankara Sanayi Odası (ASO) ile işbirliğine giderek yetkilendirilmiş sınav merkezi unvanını aldık. Sınavları 2010 yılında sektörümüze eğitim alanında hizmet vermek için kurduğumuz Ulusal Akışkan Gücü Eğitim Merkezi (UAGEM) çatısı altında gerçekleştiriyoruz. Sınava herkes katılabiliyor ancak Endüstri Meslek Lisesi (EML) ve dengi okul mezunları için yasal zorunluluk bulunmuyor. Bu durumda ilk, orta, lise ve benzeri okul mezunları mesleği icra etmek istiyorlarsa sertifika almaları zorunlu. Derneğimize başvuruda bulunan adayların bir kısmı ilk girişte, bir kısmı da ikinci girişte başarılı

olarak sertifika almaya hak kazandı. Sektörümüzde zaten EML ve dengi okuldan daha aşağı eğitime sahip eleman pek yok. Dolayısıyla bunlar için de yasal olarak bir zorunluluk olmadığından bugün itibarıyla yoğun bir başvuru söz konusu değil” diyor. “MESLEK STANDARTLARININ HAZIRLANMASINA KATKIDA BULUNUYORUZ” Ankara Sanayi Odası Mesleki Test ve Sertifikalandırma Merkezi Müdürü (ASO METES) Halis Yeşil de nitelikli ve belgeli işgücü istihdamının artmasının, daha kaliteli ürün ve hizmet sunumunu yaygınlaştırarak yaşam standartlarının yükselmesini desteklediğini vurguluyor. Ulusal yeterlilikler temel alınarak yapılan ölçme ve değerlendirme sonucunda alınan belgenin, iş başvurusunda bulunan kişilere, sahip oldukları bilgi, beceri ve yetkinlikleri sergileme olanağı verdiğini hatırlatan Yeşil, “Ulusal yeterlilikler yaygın ve serbest (informal) öğrenmenin tanınmasına imkân verdiği için bireyler kişisel gelişimlerini daha esnek biçimde ve çeşitli yollarla sağlayabilir. Mesleki ilerleme yolları daha açık hale geldiğinden kariyer hareketliliğini de destekler. İşverenler de bu sayede mesleğin gerektirdiği nitelikli ve belgeli işgücüne daha kolay ulaşırken, teşvik imkânlarından yararlanabilir. İşin gerektirdiği bilgi ve beceriye sahip, değişen koşullara ayak uydurabilen kişilerin istihdam edilmesi aynı zamanda işverenin rekabet gücünü artırırken, doğru insan kaynağı planlamasıyla zaman ve para kaybının da önüne geçilir. Öte yandan nitelikli iş gücü istihdamının yaygınlaştırılması,

“YELPAZEYİ GENİŞLETECEĞİZ”

Samet Burçin AYDOĞMUŞ TİAD MTM Belgelendirme Müdürü

“Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği Mesleki Test Merkezi (TİAD MTM) olarak NC/CNC takım tezgâhları uygulama ve servis görevlisi-5. seviye, NC/CNC takım tezgâhları mekanik servis görevlisi-5. seviye ve NC/ CNC takım tezgâhları elektrik/elektronik servis görevlisi-5. seviye adıyla üç meslek dalını kapsayan; Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi ve Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi sınıflamasında meslek yüksek okulu mezuniyetine denk gelen 5’inci seviyede sınav gerçekleştirip belge veriyoruz. CNC programcısı ve makine bakımcısı mesleklerinde de belgelendirme hizmeti vermek için çalışmalara başladık.”

47


kapak

“MAKFEDMEYEM YAKINDA KAPILARINI AÇACAK”

Zühtü BAKIR MAKFED Genel Sekreteri

“Ulusal mesleki yeterlilik sistemi ilk etapta, AB’ye uyum gereği yapılandırılırken bugün gelinen noktada AB’ye örnek olacak bir gelişim sağlandı. Bizler de bu durumdan oldukça memnuniyet duyuyoruz. Makine sektöründe faaliyet gösteren 17 derneğin üst çatı kuruluşu olan MAKFED olarak bu alandaki çalışmalarımızı çift yönlü sürdürüyoruz. Bunlardan ilki mesleki yeterlilik sistemi dâhilinde işgücüne odaklı olan MAKFED MEYEM adıyla sınav ve belgelendirme merkezi kurulması çalışmamız. İkincisi ise Türkiye’nin Makinecileri ve MAKFED tarafından hazırlanan ve bu yılın Ağustos ayında yayımlanan “Verimlilik Temelli Kamu Destek Modeli TasarımıMakine Sektörü Pilot Uygulaması” raporundan hareketle, işletme odaklı olarak verimliliğin ölçülmesi ve verimlilik artırıcı faaliyetlerin geliştirilmesini amaçlayan bir ‘Verimlilik Merkezi’ kurulması projesidir.”

48

tüketiciye sunulan ürün ve hizmetin kalitesinin artmasını sağlar. Ulusal Mesleki Yeterlilik Sistemi orta ve uzun vadede işsizliğin azalması, istihdamın gelişmesi, verimlilik ve rekabet gücünün artmasıyla ülke ekonomisinin güçlenmesine katkı sağlayacaktır” değerlendirmesinde bulunuyor. 2011 yılından bu yana toplam 16 adet ulusal meslek standardı ile ulusal yeterliliğin hazırlanarak ilk revizyonlarının gerçekleştirildiğini aktaran Yeşil, ASO METES’in birçok meslek standardının hazırlık aşamasında görüşleriyle katkıda bulunduğunu da söylüyor. “MESLEKİ YETERLİLİK, VERİMLİLİĞİN TEMEL UNSURLARINDAN BİRİ” Ülkelerin kalkınmasında ulusal düzeyde olduğu kadar işletmeler düzeyinde de verimlilik artışının sürekli kılınmasının önem taşıdığını hatırlatan Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) Genel Sekreteri Zühtü Bakır ise teknolojik yetkinlik ve inovasyon kabiliyeti gibi tüm şartların eşit olduğu varsayıldığında, sahip olunan verimlilik seviyesinin işletmelerin rekabet gücünü belirleyen unsur olarak öne çıktığını söylüyor. “Verimlilik kavramını kaynakların etkin kullanımı olarak özetlemek mümkündür” diyen Bakır, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Söz konusu etkinliğin artırılmasında temel yaklaşımların yanı sıra teknolojinin kullanımı ve geliştirilmesiyle inovasyon süreçlerinin iç içe geçtiği

görülüyor. Günümüzde olduğu kadar insansı makinelerin kullanılacağı yakın gelecekte de insan faktörü önemini sürdürecek. Organizasyonların temel girdilerinden olan ve diğer girdilerin verimlilik düzeyini etkileme özelliği bulunan insan kaynağının etkili ve verimli kullanımı gerekiyor. Sanayi ve hizmet sektöründe nitelikli işgücü, uluslararası rekabet gücümüz açısından önemli bir faktör. Bu bakımdan işgücü verimliliğinin artırılması, bunun için de işgücünün eğitim düzeyinin yükseltilerek mesleki eğitimine önem verilmesi gerekli. Çalışanların eğitim seviyesinin artması tek başına yeterli değil. Verilen eğitimin içeriğinin iş piyasasının ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hazırlanması ve uygulanması da önemli bir diğer faktör olarak karşımıza çıkıyor.” İş gücünün etkinliğinin yükseltilip iş gücünden kaynaklı maliyetlerin azaltılarak verimlilik artışının sağlanmasının, doğru işlerin etkin şekilde yerine getirilmesiyle mümkün olacağına da değinen Bakır, “İş gücünün niteliklerinin doğru tanımlanarak bu niteliklere sahip kişilerin istihdam edilmesiyle, iş süreçlerinin etkin ve etkili şekilde yürütülmesi sağlanacaktır. Böylelikle artan iş gücü verimliliğiyle sektörlerin rekabet gücü de artırılacak. Bu bağlamda karşımıza çıkan mesleki yeterlilik sistemi, en kısa tabiriyle insan yetkinliğinin derecelendirilmesi üzerine inşa edilmiştir. Sistemde kullanılan ulusal meslek standartları ve bu meslek standartlarını temel


BELGE ZORUNLULUĞU KAPSAMINDAKİ MESLEKLER Yeterlilik Adı

Seviye

Sektör

Yeterlilik Adı

Seviye

Sektör

1

Ahşap Kalıpçı

Seviye 3

İnşaat

41

Metal Kesim Operatörü

Seviye 4

Metal

2

Alçı Levha Uygulayıcısı

Seviye 3

İnşaat

42

Metal Kesimci

Seviye 3

Metal

3

Alçı Sıva Uygulayıcısı

Seviye 3

İnşaat

43

Metal Levha İşleme Tezgâh İşçisi

Seviye 3

Metal

4

Alüminyum Kaynakçısı

Seviye 3

Metal

44

Metal Levha İşleme Tezgâh Operatörü

Seviye 4

Metal

45

Metal Sac İşlemeci

Seviye 3

Metal

5

Asansör Bakım ve Onarımcısı

Seviye 3

Elektrik ve Elektronik

6

Asansör Bakım ve Onarımcısı

Seviye 4

Elektrik ve Elektronik

46

Metal Sac İşlemeci

Seviye 4

Metal

Elektrik ve Elektronik

47

Motor Testçisi

Seviye 4

Otomotiv

48

Motor Testçisi

Seviye 5

Otomotiv

49

Motosiklet Bakım Onarımcısı

Seviye 4

Otomotiv

50

NC/CNC Takım Tezgahları Elektrik/ Elektronik Servis Görevlisi

Seviye 5

Metal

51

NC/CNC Takım Tezgahları Mekanik Servis Görevlisi

Seviye 5

Metal

7

Asansör Montajcısı

Seviye 3

8

Asansör Montajcısı

Seviye 4

Elektrik ve Elektronik

9

Baca Kontrol Personeli (Bacacı)

Seviye 4

Enerji

10

Baca Montaj Personeli (Bacacı)

Seviye 3

Enerji

11

Betonarme Demircisi

Seviye 3

İnşaat

12

Betoncu

Seviye 3

İnşaat

52

NC/CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi

Seviye 5

Metal

13

Bitim İşlemleri Operatörü

Seviye 3

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

53

Ön İplik Operatörü

Seviye 3

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

14

Boyama Operatörü

Seviye 3

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

54

Ön Terbiye Operatörü

Seviye 3

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

15

Çelik Kaynakçısı

Seviye 3

Metal

55

Otomotiv Boya Onarımcısı

Seviye 4

Otomotiv

16

CNC Programcısı

Seviye 4

Metal

56

Otomotiv Boyacısı

Seviye 4

Otomotiv

17

CNC Programcısı

Seviye 5

Metal

57

Otomotiv Boyacısı

Seviye 3

Otomotiv

18

Direnç Kaynak Ayarcısı

Seviye 4

Metal

58

Otomotiv Elektromekanikçisi

Seviye 5

Otomotiv

19

Doğal Gaz Altyapı Yapım Kontrol Personeli

Seviye 4

Enerji

59

Otomotiv Kaportacısı

Seviye 4

Otomotiv

20

Doğal Gaz Çelik Boru Kaynakçısı

Seviye 3

Enerji

60

Otomotiv Kaportacısı

Seviye 3

Otomotiv

Otomotiv Mekanikçisi

Seviye 4

Otomotiv

21

Doğal Gaz Isıtma ve Gaz Yakıcı Cihaz Servis Personeli

61

Seviye 4

Enerji

62

Otomotiv Montajcısı

Seviye 3

Otomotiv

Otomotiv Montajcısı

Seviye 4

Otomotiv

22

Doğal Gaz İşletme Bakım Operatörü

Seviye 4

Enerji

63

23

Doğal Gaz Polietilen Boru Kaynakçısı

Seviye 4

Enerji

64

Otomotiv Prototipçisi

Seviye 4

Otomotiv

Otomotiv Prototipçisi

Seviye 5

Otomotiv

24

Doğal Gaz Polietilen Boru Kaynakçısı

Seviye 3

Enerji

65

25

Duvarcı

Seviye 3

İnşaat

66

Otomotiv Sac Şekillendirmecisi

Seviye 4

Otomotiv

Otomotiv Sac Şekillendirmecisi

Seviye 3

Otomotiv

26

Endüstriyel Boru Montajcısı

Seviye 3

İnşaat

67

27

Hidrolik - Pnömatikçi

Seviye 4

Metal

68

Otomotiv Sac ve Gövde Kaynakçısı

Seviye 3

Metal

Metal

69

Otomotiv Sac ve Gövde Kaynakçısı

Seviye 4

Metal

Panel Kalıpçı

Seviye 3

İnşaat

28

Hidrolik - Pnömatikçi

Seviye 5

29

İnşaat Boyacısı

Seviye 3

İnşaat

70

30

İplik Bitim İşleri Operatörü

Seviye 2

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

71

Plastik Kaynakçısı

Seviye 3

Enerji

72

PVC Doğrama Montajcısı

Seviye 3

İnşaat

Seviye 2

Tekstil, Hazır Giyim, Deri

73

Refrakterci

Seviye 4

Metal

74

Refrakterci

Seviye 3

Metal

75

Seramik Karo Kaplamacısı

Seviye 3

İnşaat

76

Ses Yalıtımcısı

Seviye 3

İnşaat

31

İplik Eğirme Operatörü

32

Isı Yalıtımcısı

Seviye 3

İnşaat

33

Isıtma ve Doğal Gaz İç Tesisat Yapım Personeli

Seviye 3

Enerji

34

İskele Kurulum Elemanı

Seviye 3

İnşaat

77

Sıvacı

Seviye 3

İnşaat

35

Kaynak Operatörü

Seviye 4

Metal

78

Su Yalıtımcısı

Seviye 3

İnşaat

36

Makine Bakımcı

Seviye 5

Otomotiv

37

Makine Bakımcı

Seviye 4

Otomotiv

79

Tren Makinisti

Seviye 4

Ulaştırma, Lojistik ve Haberleşme

38

Makine Bakımcı

Seviye 3

Otomotiv

80

Tünel Kalıpçı

Seviye 3

İnşaat

39

Makine Montajcısı

Seviye 3

Metal

81

Yangın Yalıtımcısı

Seviye 3

İnşaat

40

Makine Montajcısı

Seviye 4

Metal

49


kapak gelendirmesiyle personelin asgari düzeyi tescil ediliyor. Sektörde çalışacak kişilerin hangi özelliklere sahip olması gerektiğinin belirlenmesi iş güvenliği, kalite ve verimlilik konularında önemli katkılar sağlıyor. Derneğimizin de müdahil olduğu mesleki yeterlilik oluşturma çalışmaları 2009 yılına dayanıyor. Bu çalışmalar kapsamında kimya alanında 26 ulusal meslek standardı yayınlanarak yürürlüğe girdi” diyor. Reha Gür, sınav ve belgelendirme konusunda PAGDER ile TÜRKAK akreditasyonuna sahip Belgetürk arasında 2014 yılı Şubat ayında protokol imzalandığını, plastik imalat sektörüyle ilgili yürürlükte olan meslek kollarında belgelendirme zorunlu olmadığı için yoğun bir talebin söz konusu olmadığını da sözlerine ekliyor. Her geçen yıl yeni yatırımlarla büyüyen plastik sektörünün nitelikli eleman ile makine operatörü ihtiyacının da paralel ölçüde arttığını söyleyen Gür, “Sektörümüzde en çok ihtiyaç duyulan enjeksiyon operatörlüğü konusunda mesleğe yeni girecekler veya halihazırda çalışanlarla boru, profil, levha gibi üretimlerin vazgeçilmez elemanları ekstrüder operatörleri için sınav ve belgelendirme hizmeti veriyoruz. Belgelendirme maliyeti ise şu anda kişi başı 1.100 TL” diyor.

MYK BAŞKANI ADEM CEYLAN: “MYK’NIN FAALIYET ALANI EĞITIM VE ISTIHDAM KESIMINI BIRLIKTE ILGILENDIRDIĞINDEN BÜTÜN KARAR SÜREÇLERINDE ILGILI SOSYAL TARAFLARIN KATKILARINI ESAS ALIYORUZ.”

50

alan ulusal yeterlilikler katılımcı bir yaklaşımla ve ihtiyaçları esas alarak belirleniyor. Böylelikle nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi ve bu niteliklere sahip kişilerin istihdamının sağlanması açısından, çalışanların söz konusu kriterlere göre sınavlara tabi tutulması sağlanıyor” değerlendirmesinde bulunuyor. “PERSONELİN ASGARİ DÜZEYİ TESCİL EDİLİYOR” Plastik Sanayicileri Derneği’nin (PAGDER), yakın gelecekte sektörün belgeli eleman bulundurma zorunluluğundan doğan açığı kapatmak amacıyla sektör mensuplarına MYK tarafından standartları onaylanan mesleklerde sınav ve belgelendirme hizmeti verilmesinde kolaylaştırıcılık sağladıklarını ifade eden PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür de “Mesleki yeterlilik standartları ve bel-

“5. SEVİYEDE SINAV GERÇEKLEŞTİRİP, BELGE VERİYORUZ” Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği Mesleki Test Merkezi’nin (TİAD MTM), 2011-2013 yılları arasında yürütülen “Takım Tezgahları VOC-Test Merkezi’nin Kurulması ve İşletilmesi AB Projesi” sonucunda, sektörde çalışan personelin okullu-alaylı ayrımı gözetmeksizin yetkinliklerini belgeleme ve çalışma hayatına bir standart getirerek verimliliği artırma amacıyla kurulduğunu söyleyen TİAD MTM Belgelendirme Müdürü Samet Burçin Aydoğmuş, “Proje kapsamında TİAD tarafından sektörün ihtiyacı olan personel profilinin belirlenmesi için geniş kapsamlı bir ihtiyaç analizi yapıldı. Bu analizin sonuçlarına göre ilk olarak ‘CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi (Seviye 5) Ulusal Meslek Standardı’ TİAD tarafından hazırlandı ve bunu takiben 2012 yılında Resmi Gazete’de yayımlandı. Hazırlanan meslek standardına referanslı olarak takım tezgâhları satış sonrası hizmetler alanında görev alan sektör çalışanları için olmazsa olmaz kriterleri içeren ‘NC/CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi’, ‘NC/CNC Takım Tezgahları Mekanik Servis Görevlisi’ ve ‘NC/CNC Takım Tezgahları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi Ulusal Yeterlilikleri’ hazırlandı. Yeterliliklerin hazırlanmasının ardından da TS EN ISO/ IEC 17024 Personel Belgelendirme ve Yöne-


tim Sistemi ile MYK yetkilendirme şartlarına uygun olarak TİAD MTM kuruldu. Üç buçuk yıllık emeğin sonucunda 1 Temmuz 2014 tarihi itibarıyla TÜRKAK ve MYK’dan alınan yetkiyle akredite olduğumuz söz konusu alanlarda meslek yüksek okulu mezuniyetine denk gelen 5’inci seviyede sınav gerçekleştirip belge veriyoruz. Sektör çalışanlarının, çalıştıkları alanla ilgili; üniversite, meslek yüksek okulu, endüstri/teknik meslek liselerinin ilgili bölümlerinden mezun olması gerekiyor. Meslek lisesi ve üzerinde mezuniyete sahip olup, kendi alanı dışında çalışan kişilerin de (örneğin üniversite veya MYO’ların elektronik bölümünden mezun olup CNC mekanik servis alanında çalışanlar) MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi alması zorunludur” diyor. TİAD MTM olarak, CNC programcısı ve makine bakımcısı mesleklerinde de belgelendirme hizmeti vermek için çalışmalara başladıklarını kaydeden Aydoğmuş, sözlerini şöyle sürdürüyor: “TİAD MTM olarak MYK ve TÜRKAK ile koordineli olarak çalışmalar yürütüyoruz. Sınav uygulaması, soru bankası geliştirme, kalite yönetimi, denetim ve kontrol süreçlerinde ise Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi, Bahçeşehir Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu ve sektör firmalarında görev alan profesyo-

nellerle çalışıyoruz. İlerleyen dönemlerde bu kurumlara yenileri de eklenecek.” MYK tarafından yayımlanan ulusal yeterliliklere göre mesleki yeterliliğini belgelendirmek ve sektörde çalışmak isteyen herkesin sınavlara katılabileceğini aktaran Aydoğmuş, “Başvuruları uygun bulunan adaylar, başvuruda bulundukları ulusal yeterlilikte yer alan esaslar doğrultusunda teorik ve pratik sınavlara tabi tutuluyor. Sınav sonucu değerlendirmesi sonucunda başarılı olan kişiler MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanıyor. Ulusal Yeterlilik Sistemi, kişilerin birden fazla ulusal yeterlilikte belge sahibi olabilmelerine imkan tanıyor. TİAD MTM bünyesinde yapılan sınavlarla, ortak birimlere sahip meslekler arasında yatay geçişle diğer mesleklerin belgelerine de sahip olunabiliyor” şeklinde konuşuyor. TİAD MTM’nin 2017 yılı sınav ücretinin tüm vergiler dahil 1.180 TL olduğunu söyleyen Samet Burçin Aydoğmuş, “Ortak birimlere sahip meslekler arasında yatay geçişle diğer belgelere sahip olunabildiğinden birim bazlı bir ücretlendirme yapılıyor” diyor. MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi’nin zorunlu olduğu alanlarda sınavlarda başarılı olan kişilerin ancak bir kez kullanılabilecekleri devlet katkısı bulunduğuna da işaret eden Aydoğ-

ULUSAL MESLEKI YETERLILIK SISTEMI’NIN KURULMASINDAKI TEMEL AMAÇ, EĞITIM ILE IŞ YAŞAMININ NITELIK TALEPLERI ARASINDA IŞLEVSEL BIR BAĞ KURMAK. SISTEMIN TÜRKIYE’NIN KÜRESEL EKONOMIDE REKABET EDEBILMESI IÇIN IHTIYAÇ DUYDUĞU NITELIKLI IŞGÜCÜNÜN YETIŞTIRILMESINI SAĞLAYACAĞI BELIRTILIYOR.

51


kapak

240 BİN ÇALIŞAN

Bugüne kadar 219 bini tehlikeli ve çok tehlikeli mesleklerde olmak üzere 240 bin çalışana MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi verildi.

81 MESLEK

81 meslekte, MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu bulunuyor.

527 TL

Belge zorunluluğu bulunan mesleklerde belgesiz personel çalıştıran işverene, her bir çalışan için 527 TL idari para cezası veriliyor.

1 YIL

Sınavlarda başarılı olan kişilerin 31.12.2017’ye kadar belge masrafıyla sınav ücreti, 1.1.2018 tarihinden 31.12.2019’a kadar ise belge masrafı ile sınav ücretinin yarısı İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak.

26 SEKTÖR

Ulusal meslek standartlarının ve ulusal yeterliliklerin hazırlanmasına yönelik faaliyetlerin yürütülebilmesi amacıyla MYK tarafından 26 adet sektör belirlendi.

52

muş, “TİAD MTM’nin kapsamındaki mesleklerde, sınavdan başarılı olan kişilerin 31 Aralık 2017 tarihine kadar sınav ücreti ve belge masrafı bedeli (2017 yılı için 887,59TL), 1 Ocak 2018-31 Aralık 2019 tarihleri arasında sınav ücreti ve belge masrafı bedelinin yarısı İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak” açıklamasında bulunuyor. 81 İL VE 160 İLÇEDE SINAV VE BELGELENDİRME HİZMETİ Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri (TOBB MEYBEM) Genel Müdürü Ahmet Saygın Baban da mesleki yeterlilik sisteminin; adayların mesleki bilgi, beceri, yetkinlik ve tecrübelerinin bağımsız ve akredite bir kuruluş tarafından değerlendirilmesini amaçladığını işaret ediyor. Ahmet Saygın Baban,

“Belgeli çalışan, aslında iş dünyasının en önemli problemi olan nitelikli eleman sorununa çözüm getiriyor. MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibi bireyler, meslekleriyle ilgili işe alımlarda öncelikli olarak tercih ediliyor. Ayrıca çalışanlar, sınav ve belgelendirme sürecinde iş kazalarının önlenmesi, kişisel koruyucu donanımların etkin kullanımı ve iş sağlığı-güvenliği konularında ciddi bilgi ve farkındalık sahibi oluyor. Nitelik, yetkinlik ve tecrübeleri bağımsız ve tarafsız üçüncü bir kuruluş tarafından onaylanan adaylar, uluslararası geçerliliğe sahip MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibi olarak yurt dışında da çalışabiliyor” değerlendirmesinde bulunuyor. TOBB ve TOBB’a bağlı oda-borsalar olarak, MYK ile yapılan protokoller çerçevesinde 2010-2017 yılları arasında 158 adet ulusal meslek standardı ve 100’den fazla ulusal ye-


terlilik hazırladıklarını belirten Baban, “Ayrıca 81 il ve 160 ilçede sınav ve belgelendirme hizmeti verme kapasitesine sahip olan ve bu konuda önemli tecrübeler edinen TOBB MEYBEM kanalıyla, tehlikeli ve çok tehlikeli mesleklerdeki ulusal meslek standartları ve yeterliliklerin günümüz şartlarına uygun olarak revizyonlarını gerçekleştiriyoruz. MYK bünyesinde bulunan sektör komitelerinin tamamında TOBB temsil ediliyor. Böylece tüm standart ve yeterliliklerin gözden geçirilmesi, revize edilmesi ve kabul edilmesi sürecine katkı sağlıyoruz” diyor. Mesleki yeterlilik sınavlarının 81 ilde uygulanması amacıyla TOBB tarafından kurulan TOBB MEYBEM’in, sınav ve belgelendirme hizmetlerine oda ve borsaların işbirliğiyle 2015 yılı sonunda başladığını hatırlatan Ahmet Saygın Baban sözlerini şöyle sürdürüyor: “Sınava girmek is-

teyen adaylar ile çalışanlarının yetkinlik ve becerilerinin bağımsız-tarafsız bir kuruluş tarafından değerlendirilmesini isteyen işverenler, TOBB MEYBEM’e başvurarak bu hizmeti kendi işyerinin bulunduğu il/ilçede alabiliyor. Mesleki yeterlilik sınavları, teorik/ yazılı, sözlü/mülakat ve uygulamalı olmak üzere üç aşamada gerçekleştiriliyor. Adayların bilgi, beceri ve yetkinlikleri tarafsız sınav yapıcılar tarafından değerlendirilerek tüm adayların adil, eşit ve tarafsız hizmet alması sağlanıyor. TOBB MEYBEM’in en önemli kuruluş ilkelerinin başında güvenilir, adaletli, kurallara uygun ve tarafsız sınav gerçekleştirmek ve belgelendirme hizmeti sunmak geliyor. Sınavların tamamı, MYK tarafından onaylanan ulusal meslek standartları ve ulusal yeterlilikler baz alınarak gerçekleştiriliyor. Teorik/yazılı sınavlar, çoktan seçmeli test şeklinde yapılırken, mülakat sınavları proje okuma metoduyla gerçekleştiriliyor. Uygulama sınavları ise çalışma/inşaat sahasında veya atölye ortamında verilen proje ve teknik resme göre beceri ve yetkinliklerin sergilenmesiyle tatbik ediliyor. TOBB MEYBEM, yaptığı sınavlarda bu ilkelerden hiçbir şekilde ödün vermiyor. Şu ana kadar ilgi önemli bir seviyeye gelse de, özellikle ÇSGB tarafından yeni mesleklerde belge zorunluluğu getirilmesiyle birlikte daha fazla farkındalık oluşacak.” Bilgi, beceri ve yetkinliğine güvenen herkesin sınava katılabileceğini söyleyen Baban, sınavlara katılmak için eğitim seviyesi başta olmak üzere herhangi bir ön şart aranmadığını sözlerine ekliyor. Sınava katılmak için eğitim alma zorunluluğu bulunmadığını ancak adayın, sınavdan önce eğitim almasının başarı oranını ciddi şekilde artırdığını kaydeden Ahmet Saygın Baban, “Bu kapsamda Birliğimiz ve İŞKUR Genel Müdürlüğü işbirliğiyle yürütülen ‘Mesleki Eğitim ve İstihdam Seferberliği’ ile ücretsiz olarak, en fazla 40 saatlik mesleki yeterlilik sınavlarına hazırlık kursları veriyoruz” hatırlatmasında bulunuyor. Sınav ücretlerinin her meslek için farklı olduğunu da aktaran Baban, sözlerini şöyle noktalıyor: “TOBB MEYBEM tarifesine göre; inşaat mesleklerinde 350-750, metal-otomotiv mesleklerinde 450-550, makine grubunda 575 ve asansör grubunda ise 1.250 TL ücret talep ediliyor. Sınav ücretlerinin tamamı 2017 yılsonuna kadar İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanıyor. Ücretlerin geri ödenebilmesi için, adayın sınavdan başarılı olması ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması yeterli. Özellikle makine sektöründe, makine bakımcısı ile makine montajcısı mesleki yeterlilik belgeleri yoğun olarak talep ediliyor.”

ULUSAL MESLEKI YETERLILIK SISTEMI’NIN EN GÜÇLÜ YÖNLERINDEN BIRISI DE HAYAT BOYU ÖĞRENME ANLAYIŞINI KABUL ETMESI. BU KAPSAMDA HERHANGI BIR EĞITIM ALMADAN ÇALIŞARAK BECERI EDINEN BIREYLER; SAHIP OLDUKLARI BECERILERI BELGELENDIREBILECEK.

53


ülkelerden KOLOMBİYA CUMHURİYETİ

YÜZÖLÇÜMÜ 1.141.748 km2

NÜFUS 48,2 milyon (2016, IMF tahmini)

ÖNEMLİ ŞEHİRLER Bogota (Başkent), Medellin, Cali, Barranquilla, Cartagena de Indias

ETNİK GRUPLAR Nüfusun yüzde 60’ını İspanyol ve yerli karışımı mestizolar, yüzde 20’sini İspanyol kökenli beyazlar, yüzde 14’ünü AvrupaAfrikalı karışımı mulattolar oluşturuyor.

DİL Ülkenin resmi dili İspanyolca’dır. Ancak yerel halkların kullandığı yerel dillerle birlikte Kolombiya’da konuşulan dil sayısı 80’e kadar çıkıyor.

DİN Nüfusun yüzde 81’i Katoliktir. Ülkede düşük yoğunlukta diğer dinlere mensup topluluklar da bulunuyor.

PARA BİRİMİ Kolombiya Pezosu (COP) 1 Dolar: 2932,6 COP (17 Ekim itibarıyla) CIA The World Factbook ve T.C. Dışişleri Bakanlığı Kolombiya Cumhuriyeti Künyesi

54

İSMİNİ AMERİKA KITASININ KÂŞİFİ KRISTOF KOLOMB’DAN ALAN KOLOMBİYA, GÜNEY AMERİKA’NIN GİRİŞ KAPISINDA VE KÜRESEL TİCARETİN ANA GÜZERGÂHI OLAN İKİ OKYANUSA OLAN KIYILARIYLA STRATEJİK BİR KONUMDA BULUNUYOR. ZENGİN DOĞAL KAYNAKLARIYLA EKONOMİSİNİ BESLEYEN ÜLKEDE, İMALAT SANAYİ SEKTÖRLERİNİN PAYI HER GEÇEN YIL ARTARKEN, KOLOMBİYA’NIN MAKİNE ALIMLARINDA TÜRK MAKİNESİNİN ROLÜ DE GİDEREK GÜÇLENİYOR.


Cartagena de Indias

55


ülkelerden Bogota

K

olombiya, Güney Amerika’da yer alan ve tarihi zenginlikleri kadar zengin doğal kaynakları, Atlantik ve Pasifik Okyanusu’na kıyısı olmasıyla güçlü lojistik imkânlarıyla da dikkat çeken bir ülke. İnka İmparatorluğu, Musica, Taynana, Sinu gibi tarihin en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan Kolombiya, her ne kadar

56

Kristof Kolomb’un adıyla anılsa da gerçekte Kolomb, Kolombiya’ya hiç ayak basmamıştır. 16’ncı yüzyılda İspanyol komutanlar Gonzalo Jimenez de Quesada ve Sebastian de Belaicazar tarafından sömürgeleştirilen ülke, 19’uncu yüzyılda Napolyon’un İspanya’yı işgaline kadar bir sömürge olarak yaşamış ve bu dönemde başlattığı bağımsızlık savaşını


büyük ülke olan Kolombiya’nın Pasifik Okyanusu ve Karayip Denizi’ne kıyısı bulunuyor. Ülkenin sınır komşuları Panama, Ekvator, Peru, Venezuela ve Brezilya’dır. Yaklaşık 48,2 milyon nüfusuyla Kolombiya, Güney Amerika’da Brezilya ve Meksika’nın ardından en fazla nüfusa sahip üçüncü ülkedir. Nüfus artış hızı yüzde 1 olan ülkenin yaş ortalaması ise 29,3; 30 yaşın altındaki nüfusun oranı ise yüzde 55 olarak ölçülüyor. Uzun yıllar İspanya sömürgesi olan ülkenin resmi dili, Güney Amerika’nın neredeyse tamamındaki gibi İspanyolcadır. Hatta Kolombiya, dünyada İspanyolca konuşan nüfus açısından dördüncü sırada yer alırken, ülkedeki okur-yazarlık oranı ise yüzde 95 olarak açıklanıyor. Kolombiya, 23,7 milyon civarındaki toplam işgücü ile dünyada 28’inci sırada yer alırken, işgücünün yüzde 17’si tarım, yüzde 21’i sanayi ve yüzde 62’si hizmetler sektöründe istihdam ediliyor. Bununla birlikte, Kolombiya, merkezi İsviçre Lozan’da bulunan “Uluslararası Yönetim Geliştirme Merkezi” tarafından yapılan bir çalışmaya göre, Güney Amerika’daki kalifiye işgücü açısından ikinci sırada, en iyi üniversite eğitimi verilen ülke sıralamasında ise yine Güney Amerika’da üçüncü sırada gösteriliyor. Benzer şekilde, PwC tarafından yapılan bir çalışmaya göre de Kolombiya, Güney Amerika’nın en üretken işgücüne sahip ve çalışma saatlerinin en uzun olduğu ülkesi olarak dikkat çekiyor. KOLOMBİYA’NIN MAKİNE İTHALATINDA İLK 10 ÜLKE (MİLYON DOLAR) SIRA

kazanmasının ardından 1886’da Kolombiya Cumhuriyeti ilan etmişti. KALİFİYE VE ÜRETKEN İŞGÜCÜ Kolombiya, Orta ve Güney Amerika arasında bir bağlantı noktası olması dolayısıyla stratejik bir konuma sahiptir. Yüz ölçümü bakımından Güney Amerika ülkeleri arasında beşinci

ÜLKE

KOLOMBİYA, GÜNEY AMERİKA’NIN DÖRDÜNCÜ, DÜNYANIN EN BÜYÜK 31’İNCİ EKONOMİSİDİR. MAKROEKONOMİK İSTİKRAR ENDEKSİ 2016-2017 YILI DÜNYA SIRALAMASINDA 53’ÜNCÜ SIRADA YER ALAN ÜLKE, TİCARET ANLAŞMALARI AĞI İLE 47 ÜLKEYE VE 1,5 MİLYARDAN FAZLA TÜKETİCİYE SERBESTÇE ULAŞABİLİYOR.

Kaynak: www.trademap.org (BM İstatistik Bölümü verileri)

2014

2015

Değişim %

1

ÇİN

1.861,2

1.599,2

-14,1

2

ABD

1.773,7

1.078,0

-39,2

3

MEKSİKA

479,9

362,4

-24,5

4

ALMANYA

388,4

319,2

-17,8

5

JAPONYA

270,3

251,0

-7,1

6

İTALYA

295,9

250,7

-15,3

7

BREZİLYA

253,9

244,7

-3,6

8

İSPANYA

127,4

111,6

-12,4

9

GÜNEY KORE

143,0

110,9

-22,4

10

FRANSA

145,6

100,2

-31,2

28

TÜRKİYE

15,9

16,8

5,9

DİĞER

1.185,4

834,3

-29,6

TOPLAM

6.924,6

5.262,2

-24,0

57


ülkelerden

“ULUSLARARASI YÖNETIM GELIŞTIRME MERKEZI” TARAFINDAN YAPILAN BIR ÇALIŞMAYA GÖRE KOLOMBİYA, GÜNEY AMERIKA’DAKI KALIFIYE IŞGÜCÜ AÇISINDAN IKINCI SIRADA, EN IYI ÜNIVERSITE EĞITIMI VERILEN ÜLKE SIRALAMASINDA ISE YINE GÜNEY AMERIKA’DA ÜÇÜNCÜ SIRADA GÖSTERILIYOR.

STA’LARLA 1,5 MİLYAR TÜKETİCİYE ULAŞIYOR Kolombiya, Güney Amerika’nın dördüncü, dünyanın 31’inci büyük ekonomisidir. 2016-2017 yılı Makroekonomik İstikrar Endeksi’nde 53’üncü sırada yer alan ülke, imzaladığı STA’lar ile 47 ülke ve 1,5 milyardan fazla tüketiciye imtiyazlı olarak ulaşabiliyor. BM İstatistik Bölümü verilerine göre 44,9 milyar dolarlık ithalat ve 30,9 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren ülke halen 293 milyar dolarlık GSYİH’ye ve kişi başı 6 bin dolardan fazla bir milli gelire sahip bulunuyor. Ülke GSYİH’sinin yüzde 155 artışla 2050 yılında 725 milyar dolara ulaşacağı; kişi başı gelir, nüfus ve yatırım göstergelerinde de önemli ölçüde gelişme kaydedileceği öngörülüyor.

Kolombiya’nın Sierra de la Macarena bölgesinde bulunan, ‘5 Rengin Nehri’ olarak bilinen Cano Cristales Nehri, içerisindeki algler sebebiyle gökkuşağını andırıyor.

58

Diğer yandan, artan siyasi ve ekonomik istikrar ve güvenlik koşullarındaki iyileşmeler de Kolombiya’yı yabancı yatırımcılar için tercih edilen bir ülke haline getirmeye devam ediyor. TİCARETTE EN BÜYÜK PARTNER ABD Kolombiya GSYİH’nin yüzde 37,6’sını oluşturan ve işgücünün yüzde 21’ine istihdam sağlayan imalat sanayileri Medellin, Bogota, Cali ve Barranquilla kentlerinin çevresinde yoğunlaşmıştır. Ülkedeki başlıca sanayi dalları tekstil (yerel pamuk ve yün içerikli), hazır giyim ve ayakkabı, gıda işleme, tütün, demir ve çelik (bir kısmı yerel içerikli), madencilik ürünleri, otomobil montajı, kimyasallar, petrol işleme ve pet-


BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? ¬ And Dağları’nın görkemli akbabası, diğer adıyla “And Kondoru”, Kolombiyalıların bağımsızlığı ve egemenliğini simgeler. 1834’de ülke armasının simgesi ve ülkenin sembollerinden biri olarak seçilen; Kolombiya, Peru ve Şili’de yaşayan bu kuşun bilimsel ismi “Vultur Gryphos”tur. “Ölümsüz Kuş” olarak da adlandırılan, gücü ve heybetiyle dikkat çeken, bilinen en yüksekten uçan kuş olan And Kondoru, aynı zamanda dünyanın en büyük uçan kuşudur. ¬ Kolombiya Orkidesi, Kolombiya’nın ulusal çiçeğidir. Kolombiya’nın en büyük zenginliklerinden biri olarak gösterilen çiçek ve özellikle Cattleya Trianae türü, tüm dünyaca bilinir ve ilgi gösterilir. Yapısı ve renkleriyle ilginç bir güzelliğe sahip olan Kolombiya Orkidesi Mart ve Nisan ayları boyunca çiçek açar. ¬ Altın madenciliği Kolombiya’da MÖ 325 yılından beri yapılıyor. Bogota’daki Altın Müzesi’nde İspanyol öncesi dönemlere ait 55 bin parçalık dev bir koleksiyon yer alıyor ancak sadece objelerin 6 bini sergileniyor. Elbette bu objelerin İspanyol yağmasından arta kalan eserler olduğunu unutmazsak, Kolombiya’nın ne denli zengin bir kültür mirasına sahip olduğu daha iyi anlaşılabilir.

rokimya iken, geleneksel olmayan ihraç ürünlerinin ihracattaki payı da son yıllarda artış gösteriyor. Kolombiya ekonomisi, büyük ölçüde zengin doğal kaynaklarıyla büyümeye devam ederken, petrol, doğal gaz, kömür, demir cevheri, nikel, altın, bakır, elmas ve hidroelektrik, ülkenin başlıca doğal kaynakları olarak öne çıkıyor. Diğer yandan, Yale Üniversitesi’nin yaptığı bir çalışmaya göre Kolombiya, çevre koruma açısından dünyada 10 ve bölgede birinci sırada yer alıyor. Ancak Çevre Kanunları yine de şirketlerin rekabetçiliğinde herhangi bir olumsuzluğa neden olmadığı gibi, Kolombiya çevre koruma konusunda da Güney Amerika’da lider konumda bulunuyor. BM İstatistik Bölümü verilerine göre, Kolombiya’nın 2016 yılı ihracatında ilk sırada yer alan ABD’nin payı yüzde 32,6 iken, bu ülkeyi yüzde 6,1 ile Panama, yüzde 3,9 ile Hollanda, yüzde 3,8 ile Ekvator, yüzde 3,7 ile İspanya ve yüzde 3,6 ile Çin izliyor. Türkiye ise Kolombiya’nın ihracatında 2016 yılında yüzde 2,5 payla 10’uncu sırada yer almıştı. Benzer şekilde, Kolombiya, 2016 yılı ithalatının yüzde 26,6’sını ABD’den gerçekleştirirken, aynı yıl Çin, Kolombiya’nın ithalatında yüzde 19,2 pay ile ikinci, Meksika yüzde 7,6 ile üçüncü, Brezilya yüzde 4,7 ile dördüncü ve Almanya yüzde 3,8 ile beşinci sırada yer aldı. Türkiye, bu sıralamada 2016 yılında yüz-

¬ Dünyadaki zümrütlerin yüzde 60’ının Kolombiya’dan geldiğini biliyor musunuz? Bogota’nın Zümrüt Bölgesi’nde yüzlerce zümrüt ve kuyumcu çeşit çeşit zümrüt satıyor. Hatta Bogota sokaklarında bile zümrüt tüccarları bulabilirsiniz. Fiyatlar ise 10 dolardan başlayıp milyon dolarlara kadar yükseliyor. ¬ Başkent Bogota’da tam 300 kilometre uzunluğunda bisiklet yolu bulunuyor. Bogota’da günde 300 bin ila 400 bin insanın bisiklet kullandığı düşünülüyor. ¬ Kolombiya biyolojik çeşitlilik açısından Brezilya’dan sonra ikinci sırada yer alıyor. Kolombiya aynı zamanda 1879 çeşidi ile dünyadaki en fazla kuş çeşidine sahip ülke. ¬ Kolombiya’nın ulusal ağacı olan “Quindío Palmiyesi”, kusursuz güzelliği, müthiş dayanıklılığı ve uzun ömrüyle bilinen bir palmiye türüdür ve 1985’te “Ulusal Ağaç” olarak kabul edilmiştir.

Guatape

59


ülkelerden

KOLOMBİYA AYNI ZAMANDA SALSANIN DA BAŞKENTİ OLARAK BİLİNİYOR. KOLOMBİYA’NIN EN ÖNEMLİ FESTİVALİ OLAN BARRANQUILA İSE RIO KARNAVALI’NDAN SONRA DÜNYANIN İKİNCİ EN BÜYÜK KARNAVALI OLARAK GÖSTERİLİYOR.

ise işlenmiş petrol ürünleri yüzde 8,2, binek otomobiller yüzde 4,6 ve telefon cihazları yüzde 3,9 ile en yüksek paya sahip ilk üç ürün grubunu oluşturuyor. Hava taşıtları, ilaç, otomatik bilgi işlem makineleri, mısır, aşı ve serumlar, kauçuktan yeni dış lastikler, etilen polimerleri, TV alıcıları ve monitörler, karayolu taşıtları aksamı, soya küspesi, medikal cihazlar, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ve buğday ise ül-

de 0,5 pay ile 24’üncü sırada yer alıyor. Kolombiya’nın başlıca ihraç ürünlerini madencilik ve tarım ürünleri oluştururken, ülkenin 2016 yılı ihracatı ağırlıklı olarak yüzde 25,8 ile ham petrol, yüzde 14,2 ile taş kömüründen elde edilen katı yakıtlar, yüzde 7,9 ile kahve, yüzde 6,4 ile işlenmiş petrol ürünleri, yüzde 4,8 ile altın, yüzde 4,2 ile kesme çiçek ve yüzde 2,9 ile muzdan oluşuyor. Kolombiya’nın 2016 yılı ithalatında KOLOMBİYA’NIN MAKİNE İTHALATINDA BAŞLICA KALEMLER (MİLYON DOLAR - 84. FASIL) GTİP KODU

GTİP ADI

2015

2016

DEĞIŞIM (%)

1.374,5

1.065,5

-20,9

324

234,1

-27,8

8471

OTOMATİK BİLGİ İŞLEM MAKİNELERİ, ÜNİTELERİ

8413

SIVILAR İÇİN POMPALAR, SIVI ELEVATÖRLERİ

8443

MATBAACILIĞA MAHSUS BASKI MAKİNELERİ, YARDIMCI MAKİNELER

293,7

230,7

-21,5

8421

SANTRİFÜJLE ÇALIŞAN KURUTMA, FİLTRE, ARITMA CİHAZLARI

374,2

227,4

-39,2

8414

HAVA-VAKUM POMPASI, HAVA-GAZ KOMPRESÖRÜ, VANTİLATÖR, ASPİRATÖR

242,5

215,3

-11,2

8481

MUSLUKÇU, BORUCU EŞYASI-BASINÇ DÜŞÜRÜCÜ, TERMOSTATİK VALF DÂHİL

287,3

206,1

-28,3

8415

KLİMA CİHAZLARI-VANTİLATÖRLÜ, ISI, NEM DEĞİŞTİRME TERTİBATLI

170,7

164,1

-3,9

8418

BUZDOLAPLARI, DONDURUCULAR, SOĞUTUCULAR, ISI POMPALARI

177,4

161

-9,3

8483

TRANSMİSYON MİLLERİ, KRANKLAR, YATAK KOVANLARI, DİŞLİLER, ÇARKLAR

186,1

160,5

-13,8

8409

İÇTEN YANMALI, PİSTONLU MOTORLARIN AKSAM VE PARÇALARI

180

156,2

-13,2

3.341

2.441,3

-26,9

6.924,6

5.262,2

-24

DİĞER TOPLAM

60

Kaynak: www.trademap.org (BM İstatistik Bölümü verileri)


kenin ithalatındaki diğer başlıca ürünler olarak dikkat çekiyor. Kolombiya’nın hâlihazırda ANDEAN ülkeleri (Peru, Ekvator ve Bolivya ile Gümrük Birliği niteliğinde), Kuzey Üçgeni (Honduras, Guatemala, El Salvador), MERCOSUR (Arjantin, Brezilya, Uruguay, Paraguay, Venezüella), Şili, Meksika, Panama, Kanada, ABD, EFTA ve AB ile Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) bulunuyor. Kosta Rika, Güney Kore ve İsrail ile imzalanan STA’lar henüz yürürlüğe girmezken, Türkiye ve Japonya ile olan STA müzakereleri de devam ediyor. Diğer yandan, Nisan 2011’de Meksika, Şili, Kolombiya ve Peru arasında imzalanan; bölgesel büyümeyi destekleyici, malların, hizmetlerin ve kişilerin serbest dolaşımı ile ticaretin serbestleştirilmesini öngören Pasifik İttifakı da Kolombiya’nın önemli bir ekonomik gücü konumunda bulunuyor. Yaklaşık 209 milyon nüfuslu, 2 trilyon dolarlık GSYİH ve 1 trilyon dolarlık dış ticaret hacmine sahip bir alanı kapsayan bu anlaşma ile söz konusu ülkeler arasında gerçekleştirilecek gümrük vergisi indirimleri sayesinde bölge içi ticaretin artması da bekleniyor. KOLOMBİYA’NIN MAKİNE İTHALATI Halen gelişimini sürdüren Kolombiya ekonomisi ve sanayisi, tekstil, otomotiv, tarım ürünlerinin işlenmesi ve madencilik faaliyetleriyle büyümeye devam ediyor. Ancak sanayi sektörlerinin GSYİH içindeki payı yüzde 37,6 seviyelerinde gerçekleşse de BM İstatistik Bölümü verilerine göre Kolombiya’nın makine ithalatı 2016’da yüz-

Cartagena de Indias

de 24’lük bir kayıpla 5,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Toplam ithalat içerisindeki makine sektörünün payı da yüzde 12,8’den yüzde 11,7’ye geriledi. Kolombiya’nın 2016 yılı makine ithalatında Çin, ABD, Meksika, Almanya ve Japonya ilk beş ülke olarak sıralanırken, Türkiye, Kolombiya’nın makine ithalatı gerçekleştirdiği ülkeler içerisinde artış yakalayan nadir ülkelerden biri oldu ve 16,8 milyon dolarlık satışla 28’inci sırada yer aldı. Diğer yandan, ülkeler açısından Kolombiya’nın makine ithalatı incelendiğinde ilk 10 ülkenin tamamında düşüşler olduğunu da söylemeliyiz. Bu çerçevede Kolombiya, 84’üncü fasılda 2016 yılı verilerine göre en fazla 8471 GTİP kodlu “Otomatik bilgi işlem makineleri, üniteleri” ürün grubunda ithalat yap-

YAKLAŞIK 48,2 MILYON NÜFUSUYLA KOLOMBIYA, GÜNEY AMERIKA’DA BREZILYA VE MEKSIKA’NIN ARDINDAN EN FAZLA NÜFUSA SAHIP ÜÇÜNCÜ ÜLKEDIR.

Tayrona Ulusal Parkı

61


ülkelerden Medellin halk pazarı

KOLOMBIYA EKONOMISI, BÜYÜK ÖLÇÜDE ZENGIN DOĞAL KAYNAKLARIYLA BÜYÜMEYE DEVAM EDERKEN, PETROL, DOĞAL GAZ, KÖMÜR, DEMIR CEVHERI, NIKEL, ALTIN, BAKIR, ELMAS VE HIDROELEKTRIK, ÜLKENIN BAŞLICA DOĞAL KAYNAKLARI OLARAK ÖNE ÇIKIYOR.

tı. 2016 yılında söz konusu ürün grubunda yüzde 20,9’luk kayıpla 1 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirilirken, bu rakam 2015 yılında 1,37 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Listenin ikinci sırasında ise 8413 GTİP kodlu “Sıvılar için pompalar, sıvı elevatörleri” ürün grubu bulunuyor. Kolombiya, 2016 yılında söz konusu kalemde yüzde 27,8’lik düşüşle 234,1 milyon dolar değerinde makine

ithal ederken, bu ürün grubunda 2015 yılında 324 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilmişti. Kolombiya’nın 2016’da 84’üncü fasılda en fazla ithalat gerçekleştirdiği üçüncü kalem 8443 GTİP kodlu “matbaacılığa mahsus baskı makineleri, yardımcı makineler” ürün grubu oldu. Söz konusu ürün grubunda da yüzde 21,5’lik kayıpla 230,7 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken, bu rakam 2015 Kaynak: TÜİK verileri

TÜRKİYE’NİN KOLOMBİYA’YA 84. FASIL BAZINDA MAKİNE İHRACATI (BİN DOLAR - 84. FASIL) GTİP KODU

62

GTİP ADI

2015

2016

DEĞİŞİM (%)

8474

TOPRAK, TAŞ, METAL CEVHERİ AYIKLAMA, ELEME MAKİNELERİ

2.017,9

1.729,9

-14,3

8462

METALLERİ DÖVME, İŞLEME, KESME, SATAFLAMA PRESLERİ, MAKİNELERİ

1.582,9

1.621,8

2,4

8438

YİYECEK VE İÇECEKLERİN SINAİ AMAÇLARLA HAZIRLANMASI VEYA İMALİNE MAHSUS MAKİNELER

197

1.085,8

451,2

8451

DOKUMA MADDELERİNİ YIKAMA, KURUTMA, ÜTÜLEME MAKİNE VE CİHAZLARI

205

739,3

260,6

8414

HAVA-VAKUM POMPASI, HAVA-GAZ KOMPRESÖRÜ, VANTİLATÖR, ASPİRATÖR

432,6

619,1

43,1

8480

METAL DÖKÜMÜ İÇİN KASALAR, PLAKALAR, KALIP MODELLERİ

307,6

591,1

92,2

8433

HASAT, HARMAN, BİÇME; ÜRÜNLERİ AYIRMA, TEMİZLEME MAKİNE VE CİHAZLARI

481

382

-20,6

8428

KALDIRMA, İSTİFLEME, YÜKLEME, BOŞALTMA MAKİNE VE CİHAZLARI

24,9

364,7

1.364,6

8413

SIVILAR İÇİN POMPALAR, SIVI ELEVATÖRLERİ

197,4

345,6

75,1

8422

YIKAMA, TEMİZLEME, KURUTMA, DOLDURMA VB. İŞLERİ İÇİN MAKİNE VE CİHAZLAR

126,9

330,9

160,7

DİĞER

3.910,1

4.115,8

5,3

TOPLAM

9.483,3

11.926,1

25,7


yılında 293,7 milyon dolar seviyesinde seyrediyordu. Kolombiya’nın makine ithalatındaki ilk 10 ürün grubu içerisinde en yüksek düşüş ise 8421 GTİP kodlu “Santrifüjle çalışan kurutma, filtre, arıtma cihazları” ürün grubunda oldu. Bu ürün grubunda 2016’da yüzde 39,2’lik düşüş yaşandı ve 2015’te 374,2 milyon dolar olan ithalat 2016’da 227,4 milyon dolar olarak gerçekleşti. TÜRK MAKİNESİ KOLOMBİYA’DA YÜKSELİŞTE Diğer yandan, BM İstatistik Bölümü verilerine göre Türkiye, Kolombiya’nın makine ithalatında 2016 yılında artış sağlayan nadir ülkelerden biri oldu ve Kolombiya’ya makine ihracatını yüzde 5,9 seviyesinde artırarak 16,8 milyon dolarlık makine ihracatı gerçekleştirdi. TÜİK verilerine göreyse, Türkiye’nin 2016’da Kolombiya’ya 84’üncü fasılda gerçekleştirdiği ihracat yüzde 25,7 artışla 11,9 milyon dolar oldu. Bu kapsamda, TÜİK verilerine göre, 84’üncü fasılda Türkiye’nin Kolombiya’ya ihraç ettiği ürünler içerisinde ilk sırada 8474 GTİP kodlu “Toprak, taş, metal cevheri ayıklama, eleme makineleri” ürün grubu yer alırken, söz konusu kalemde Kolombiya’ya 2016’da yüzde 14,3’lük düşüşle 1,7 milyon dolar değerinde makine ihraç edildi. Listenin ikinci sırasında bulunan 8462 GTİP kodlu “Metalleri dövme, işleme, kesme, sataflama presleri, makineleri” ürün grubunda ise yüzde 2,4’lük artışla 1,6 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Üçüncü sıradaki 8438 GTİP kodlu “Yiyecek ve içeceklerin sınai amaçlarla hazırlanması veya imaline mahsus makineler” ürün grubunda da yüzde 451,2’lik artışla 1 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirildi. Kolombiya pazarı, diğer tüm partnerlerin kayıp yaşadığı dönemde ve özellikle makine ihracatında Türkiye için yükselen bir pazar olmayı başarmış durumda. Türkiye’nin Kolombiya’ya toplam ihracatı içerisinde makine ihracatının payının halen yüzde 9 gibi düşük seviyelerde gerçekleşmesi ve ihracat potansiyelinin artış grafiği düşünüldüğünde, Kolombiya’ya makine ihracatının yükseleceği öngörüleri güçleniyor. İKİ ÜLKE ARASINDAKİ TİCARET GELIŞIME AÇIK Ekonomi Bakanlığı’nın 2016-2017 döneminde Öncelikli Ülkeler Listesi’ne dâhil ettiği Kolombiya ile olan ikili ticaret verileri incelendiğinde ise iki ülke arasındaki ticarette 2003 yılından itibaren Türkiye aleyhinde seyreden dış ticaret açığının 2016 yılında 760 milyon dolar seviyelerinde olduğu gö-

KOLOMBİYA EKONOMİSİNİN ANA SEKTÖRLERİ TARIM VE HAYVANCILIK: Ekvatora yakın konumu, toprak çeşitliliği, Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya ülkelerine kıyasla su kaynaklarının bolluğu, Kolombiya’da çok çeşitli tarım ürünlerinin yetiştirilmesini sağlıyor. Tarım üretiminin temelini kahve, kesme çiçek, muz, pirinç, tütün, mısır, şeker kamışı, kakao, yağlı tohumlar ve sebze oluştururken, ülkede ormancılık, balıkçılık ve hayvancılık da yaygın olarak ekonomik faaliyetler içerisinde değerlendiriliyor. Kolombiya tarım sektörü, ülke GSYİH’sinin yüzde 6,5’ini oluştururken, işgücünün de yüzde 18,6’sını istihdam ediyor. Kolombiya, şeker kamışı, palm yağı, kakao, kauçuk ve meyve-sebze ihracatında da önemli bir potansiyel taşımaya devam ediyor. Kolombiya, şeker kamışı üretiminde Brezilya ve Avustralya gibi başlıca üreticilerin üzerinde üretim yaparken, palm yağı üretiminde ise dünyada beşinci, Güney Amerika’da ise ilk sırada yer alıyor.

SANAYİ:

Kolombiya imalat sanayileri sektörleri GSYİH’nin yüzde 37,6’sını oluştururken, işgücünün de yüzde 21’ini istihdam ediyor. Üretim faaliyetleri ise daha çok Medellin, Bogota, Cali ve Baranquilla çevresinde toplanmıştır. Sanayi üretimi tekstil, konfeksiyon ve ayakkabı, gıda işleme, içecek, tütün, demir-çelik, metal işleme, otomotiv, kimya ve petrolden oluşurken, ülkenin son yıllarda imzaladığı STA’lar Kolombiya’nın küresel pazarda tercih edilebilirliğini de yükseltiyor. Brezilya, Meksika ve Arjantin’den sonra Kolombiya bölgenin dördüncü büyük otomotiv üreticisidir. Kolombiya Yatırım Ajansı verilerine göre otomotiv sektörü GSYİH’nin yüzde 6’sını ve imalat sanayi işgücünün yüzde 2,5’ini oluşturmaya devam ediyor. Kolombiya, çiçek türlerinin çeşitliliği bakımından dünyada ikinci sırada olup, bu çiçek türlerinin yüzde 36’sı yalnızca Kolombiya’da bulunuyor.

MADENCİLİK: Kömür ve petrol, Kolombiya’nın en önemli ihraç kalemleridir. Kolombiya, halen dünyanın beşinci büyük kömür ihracatçısıyken, ülkedeki altın, gümüş, bakır, nikel, demir cevheri, platin, boksit, alçıtaşı, kireçtaşı, fosfat, kükürt ve uranyum yataklarının çoğu henüz keşfedilmemiş/üretime açılmamış durumda bulunuyor. Petrol ise devlet gelirlerinin yüzde 25’ini ve GSYİH’nin yüzde 6’sını oluşturuyor. Ülkenin sahip olduğu petrol rezervi ile Güney Amerika’da beşinci sırada yer aldığı tahmin edilse de üretim açısından Kolombiya Güney Amerika’da dördüncü sıradadır. Analistler, etkin bir keşif ve çıkarma stratejisiyle birlikte, özellikle Venezuela sınırına yakın bölgelerde 20 milyar varillik bir petrol rezervi olabileceğini de bildiriyor.

ULAŞIM: Dünya gemicilik şirketlerinin yüzde 75’i, Kuzey, Güney ve Orta Amerika pazarlarına Kolombiya üzerinden düşük maliyetle taşıma yapılabilmesi nedeniyle Kolombiya limanlarında demirliyor. Ülkenin Panama Kanalı’na yakınlığı ise Doğu-Batı bağlantısını sağlıyor ve her iki okyanusa ulaşım imkânı sunuyor. Gelişmiş bir hava yolu ulaşım ağına sahip olan Kolombiya’nın Bogota, Barranquilla, Cartagena, Cali, Cucuta, Leticia, Pereira, Medellin ve San Andres Adası’ndaki havaalanlarından düzenli şekilde uluslararası uçuşlar yapılırken, yurt içinde pek çok noktaya da yurt içi uçuşlarla ulaşım imkânı bulunuyor.

63



ÜLKENİN EN BÜYÜK İKİ KENTİ BOGOTA VE MEDELLIN’İN BULUNDUĞU ANDINO BÖLGESİ GENİŞ MİLLİ PARKLARA SAHİP VE BÖLGE KAHVE PLANTASYONU AÇISINDAN OLDUKÇA ZENGİN.

rülüyor. Aynı yıl Kolombiya’ya ihracatımız önceki yıla göre binde 4 dolaylarında azalırken, ithalatımız yüzde 18; iki ülke arasındaki ticaret hacmi yüzde 15, dış ticaret açığı ise yüzde 24 oranında artmıştı. 2016’da Kolombiya’ya ihracatımızda demirçelik çubuklar yüzde 30 pay ve yüzde 44 artışla yine ilk sırada yer alırken, çimento yüzde 13 pay ve yüzde 120 artışla ikinci sıraya yükseldi. Demir-çelik profil, kara taşıtları aksamı, çimento, pamuklu mensucat (denim kumaş ağırlıklı), demir-çelikten inşaat

aksamı, adi metallerden donanım-eşya, iplik ve çikolata ise Kolombiya’ya ihracatımızdaki diğer başlıca kalemler oldu. Türkiye’nin Kolombiya’dan 2016 yılında ithal ettiği başlıca ürünler arasında ise yine taşkömürü ve taşkömüründen elde edilen yakıtlar yüzde 96 ile ilk sırada yer aldı. Kok kömürü, muz, kahve, vinil klorür, sıhhi eşya, ambalaj malzemeleri, sıhhi ürünler, boyayıcı maddeler ve tütün ise Kolombiya’dan ithal edilen diğer kalemler olarak dikkat çekiyor. Las Lajas Katedrali, Ipiales

65


ar-ge merkezi

“ENDÜSTRİ 4.0 UYGULAMALARINDAN FAYDALANIYORUZ” ENDÜSTRI 4.0’IN GETIRDIĞI OTOMASYON VE ROBOTIK UYGULAMALARI YENI KURDUKLARI ÜRETIM HATLARINA UYGULADIKLARINI SÖYLEYEN KSB AR-GE MERKEZI MÜDÜRÜ EVREN COŞKUNER, “SANTRIFÜJ, YANGIN VE YÜKSEK BASINÇ POMPALARI ALANINDA BIRÇOK ÇALIŞMA GERÇEKLEŞTIRDIK. YENI BIR KOMBI POMPASI VE ELEKTRIK MOTORU TASARIMI PROJESINI DE TAMAMLAYARAK IMALATA BAŞLADIK” DIYOR.

66

A

lmanya’da 1871 yılında kurulan KSB’nin 1964’ten beri Türkiye’de pompa, vana ve bu alandaki teknik servis hizmetleriyle faaliyetlerini sürdürdüğünü söyleyen KSB Ar-Ge Merkezi Müdürü Evren Coşkuner, “Ar-Ge merkezimiz 2015 yılının son çeyreğinde kuruldu ve kısa sürede büyüyerek Aralık 2016 itibarıyla Türkiye’nin 301. Ar-Ge merkezi olarak akredite edildi” diyor. Coşkuner, pompa ve vana sektöründe katma değeri yüksek ürünler imal etmek için gelişen teknolojiyi takip ederek; endüstriyel robotları, otomatik üretim hatlarını ve Endüstri 4.0 uygulamalarını üretime dâhil ettiklerini ve bu yöndeki çalışmalarla şimdiden ürün gamı ve üretim kapasitelerini kayda değer seviyede artırdıklarını vurguluyor.

Ar-Ge merkezinizin yapısı ve faaliyetleri hakkında bilgi alabilir miyiz? Üretime yönelik geliştirilen projeler var mı? Ar-Ge merkezimizin ana kurgusu “sürekli iyileştirme” şeklinde özetlenebilecek “Kaizen İlkesi” çerçevesinde şekilleniyor. Mevcut ürünlerimizin verimliliğini artırmak, kalite standartlarını geliştirmek ve üretim tekniklerini iyileştirmek için güncel teknolojileri takip ederek çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Endüstri 4.0’ın getirdiği otomasyon ve robotik uygulamaları, yeni kurduğumuz üretim hatlarımıza uyguladık. Halen üretimi devam eden santrifüj, yangın ve yüksek basınç pompaları için bir çok çalışma gerçekleştirdik. Yeni bir kombi pompası ve elektrik motoru tasarımı projesini tamamladık. Bu ürün için dünya standartlarına uygun; robot kollar, pres-


“MEVCUT ÜRÜNLERIMIZIN VERIMLILIĞINI ARTIRMAK, KALITE STANDARTLARINI GELIŞTIRMEK VE ÜRETIM TEKNIKLERINI IYILEŞTIRMEK IÇIN GÜNCEL TEKNOLOJILERI TAKIP EDEREK ÇALIŞMALAR GERÇEKLEŞTIRIYORUZ.”

ler, plastik enjeksiyon ve rotor sargı makinesi ile üretim bandı kurarak üretime başladık ve kombi pompası dünya pazarında yerimizi aldık. Ayrıca sirkülasyon pompasının üretimini Avrupa’dan Türkiye’ye taşıdık. Endüstri 4.0’ın niteliklerinden faydalanarak ‘Pick-to-Light’ sistemini bu üretim hattına entegre ettik. Böylece hem üretimin kaynak yönetim sistemiyle tam uyumunu sağlıyor hem de operatör bazlı hata oranını azaltıyoruz. Merkezinizin ilgili devlet kurumlarıyla koordinasyonu hangi düzeyde? Devlet kurumlarının Ar-Ge uygulamalarına yönelik destekleriyle ilgili düşüncelerinizi paylaşır mısınız? Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile akredite Ar-Ge merkezi olarak, Ar-Ge merkezlerinin geliştirilmesi ve katma değer yaratacak üretimin artırılması konularında işbirliği içindeyiz. Ar-Ge ve inovasyon projelerinin gelişmesi için devlet desteklerinin artması, aynı zamanda nitelikli personel sayısının çoğalmasını ve üretimde kalitenin yükselmesini de beraberinde getirecek. Böylelikle artan yatırımlarla ülke ekonomisine de katkı sağlanacaktır. Biz de firma olarak bazı özel kuruluşlar ve devlet kurumlarıyla çalışmalar yürütüyoruz. TÜBİTAK ile yeni ürün projeleri geliştirerek devlet teşviklerinden faydalanıyoruz. Nitelikli teknik personel yetiştirmek adına çeşitli üniversitelerle çalışmanın gerekliliğine inanıyoruz. Bu doğrultuda TOBB ETÜ ile işbirliği içerisindeyiz. Personelimizin yüksek lisans ve doktora çalışmalarını gerçekleştirebilecek ve projelerde danışman olarak görev alabilecek akademisyenlerle çalışıyoruz.

Hizmet alanınız içinde patent ya da faydalı model başvuru sayılarında artış bekliyor musunuz? Kısa, orta ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir? Ar-Ge merkezimiz halen patent ve faydalı ürün çalışmalarını sürdürüyor. Merkezimiz, Bakanlık tarafından akredite edildikten sonra patent ve faydalı ürün stratejilerine dayalı çalışmalara ağırlık vererek büyümeye devam ediyor. Ulusal ve uluslararası düzeyde faydalı ürün ve tasarım tescil çalışmalarımızı ilerleyen dönemlerde de artırarak firmamızı ulusal ve uluslararası alanda tanıtmaya devam edeceğiz.

67



Ar-Ge merkezi yatırımları ve çalışmalar için ne kadar bütçe ayırdınız? Gelecek dönemde yatırımlarınız sürecek mi? KSB, akredite Ar-Ge merkezi olarak, belirlediği hedefler doğrultusunda yıllık bütçesinin yüzde 4’ünü Ar-Ge’ye ayırıyor. İnovasyon projelerimiz büyüdükçe bu rakam da artmaya devam edecek. Ar-Ge merkezimiz kısa zamanda ivmelenerek büyüdü. Bugün itibarıyla 24 kişilik mühendis ve tekniker kadrosuna sahibiz ve sayımız artmaya devam ediyor. Gelecek yatırımlarımızla beraber personel sayımızın da artmasını bekliyoruz. Gerek ürün geliştirme, gerek üretim süreci geliştirme projeleri için yatırım bütçelerini artırarak, gerçekleştirilecek yatırımlarla sektördeki inovatif proje sayısında artış sağlamayı hedefliyoruz. Sağlam adımlarla ilerleyen bir firma olarak ülke ekonomisine ve geleceğine katkıda bulunacak örnek bir Ar-Ge merkezi olmayı amaçlıyoruz. Üretimin katma değerini artırabilmek, pazara sunulan ürünlere değer katmak açısından Ar-Ge’nin önemi nedir? Türkiye’de firmaların Ar-Ge’ye daha fazla yönelmesini sağlamak için hangi adımlar atılmalıdır? Üretimde katma değerin sağlanması için müşteriye sunulan ürün ve hizmetlerin kalite değerinin artırılması gerekiyor. Geleneksel üretim yöntemleriyle bunun sağlanması artık mümkün değil. Günümüzde ekonominin bilim ve teknoloji temelli olduğu bir gerçek. Hızla akıp giden teknolojiyi ve buna paralel pazarda oluşan talepleri karşılamak gerekiyor. Bunun yapılması için de Ar-Ge oluşumlarının hayata geçirilmesi şart. Sürekli iyileştirmeyi benimsemiş bir Ar-Ge ile geliştirilen ürünler ve hizmetler daha kaliteli, daha düşük maliyetli ve dola-

“SIRKÜLASYON POMPASININ ÜRETIMINI AVRUPA’DAN TÜRKIYE’YE TAŞIDIK. ENDÜSTRI 4.0’IN NITELIKLERINDEN FAYDALANARAK ‘PICK-TO-LIGHT’ SISTEMINI BU ÜRETIM HATTINA ENTEGRE ETTIK.” Evren COŞKUNER KSB Ar-Ge Merkezi Müdürü

yısıyla daha rekabetçi olacaktır. Bu durum da üretimimizin katma değerini artıracaktır. Bir diğer açıdan, Ar-Ge merkezleri olarak üniversitelerle işbirliğinde bulunarak personelin eğitiminin devamlılığının sağlanması ve üniversitelerin akademik çalışmalarının da hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu karşılıklı etkileşim, sanayinin gelişmesine yardımcı olurken gelecek nesiller için daha nitelikli personelin yetişmesini de sağlayacaktır. Bütün bu gelişim süreçlerinin Ar-Ge merkezleri gibi oluşumların hayata geçirilmesiyle sağlanacağına inanıyoruz. Ar-Ge merkezlerinin sayısının artırılması için de kamunun daha fazla imkân sağlayarak küçük ölçekli firmaları da Ar-Ge çalışması yapmaya teşvik etmesi gerekiyor. Böylece ülkemizin endüstriyel kalkınması ivmelenerek devam edecektir.

69


röportaj

“TÜRKİYE-İRAN EKONOMİSİ GÜÇLENİYOR” ÜLKE TICARET ODALARININ, EKONOMILERIN KALKINMASI VE HIZ KAZANMASINDA EKONOMI AĞIRLIKLI YEREL SIVIL TOPLUM ÖRGÜTLERI KADAR ETKILI BIR GÖREV ÜSTLENDIĞINI BELIRTEN İRANLI SANAYICI VE İŞADAMLARI DERNEĞI (İSİAD) YÖNETIM KURULU BAŞKANI M. MEHDI CULAZADE, İSİAD’IN DA TÜRKIYE VE İRAN ARASINDA TICARET HACMINI ARTIRMAK ADINA ÖNEMLI BIR KONUMDA DURDUĞUNA DIKKAT ÇEKIYOR.

70

O

rta Doğu’nun en kalabalık ülkelerinden biri olan İran, 35 yıl boyunca uluslararası ekonomik ambargoların etkisinde yaşadı. Ancak geçtiğimiz yıl kademeli olarak ambargoların hafifletilmeye başlamasından sonra İran ekonomisi de hareketlenirken, 2015’te yüzde 12 olarak açıklanan enflasyon, 2017’de yüzde 8,2’ye geriledi. Gelecek yıl İran’da beklenen enflasyon ise yüzde 6,2 olarak öngörülüyor. Uluslararası ambargonun kademeli hafifletilmesi, İran’ın dev pazarını, elbette beklendiği gibi hızla küresel yatırımcılara açtı. Ambargo sonrası diğer ülkelerle olan ticaretine hız veren İran’ın mili gelir düzeyinde de ciddi artışlar bekleniyor. 2017 yılında 409 milyar dolar olan İran GSYİH’sinin, 2018’de yüzde 7,5’lik artışla 440

milyar dolar seviyesine çıkması beklenirken, ülkede otomotiv sanayisi, ulaşım, havacılık, petrol ve doğal gaz gibi sektörlerde uluslararası anlaşmalar imzalanmaya devam ediliyor. HEM İHRACATTA HEM İTHALATTA PARTNER ÜLKE TÜRKİYE Bununla birlikte İran, ambargo sonrası ticaret ilişkilerine yeni yeni başlamasının da etkisiyle dış ticaret rakamlarında henüz beklenen potansiyeli yakalayabilmiş değil. Geçtiğimiz yılda 46 milyar dolarlık ihracat yapan ülke buna karşılık 46,2 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. İran, hâlihazırda dış ticaretinin büyük kısmını yüzde 34’lük gibi yüksek bir rakamla Çin ile yapıyor. İran’ın en çok ithalat yaptığı ülkeler ise Çin’in arkasından sırasıyla Türkiye, Güney Kore, Almanya ve Hindistan iken en çok ihracat yaptığı ülkeler


de yine Çin’in ardından sırasıyla Hindistan, Türkiye, Güney Kore ve Japonya olarak sıralanıyor. Türkiye ile İran arasındaki ticaret hacmine baktığımızda, son iki yıla oranla ihracatın artarken ithalatın gerilediği görülüyor. İki ülke arasında 2016 yılında toplam 9,6 milyar dolarlık ticaret gerçekleşirken, bunun 4,9 milyar doları Türkiye’nin ihraç ettiği ürünlerden oluştu. Ürün grupları incelendiğinde, Türkiye, İran’a en çok işlenmemiş altın, mücevherat ve motorlu taşıtların aksam ve parçalarını ihraç ederken, İran ise Türkiye’ye etilen polimerleri, bakır ve propilen ile diğer olefinlerin polimerleri gruplarında ihracat gerçekleştiriyor. İran-Türkiye ticaretini canlandırmak adına 2001’de kurulan İranlı Sanayici ve İşadamları Derneği de (İSİAD) bu süreçte, Türkiye-İran ticaretinin güçlendirilmesi adına önemli adımlar atmaya devam ediyor. İSİAD Yönetim Kurulu Başkanı M. Mehdi Culazade ile derneğin Türkiye’deki faaliyetlerini, iki ülke arasındaki ticaret hacmini ve İran pazarına girmek iste-

yen girişimcileri nelerin beklediğini konuştuk. Ülke ticaret odaları, küresel ekonomi için sizce ne ifade ediyor? İSİAD, Türkiye’de ne zamandır ve hangi alanlarda faaliyetlerini sürdürüyor? Ülke ticaret odaları, ekonomilerin kalkınması ve hız kazanmasında ekonomi ağırlıklı yerel sivil toplum örgütleri kadar önemli ve etkili bir köprü vazifesi görüyor. İSİAD da komşu ve dost iki ülkede karşılıklı yatırım ve ticari işbirliği fırsatlarını, iş yapma kültürünü tanıtmak, yatırım ilişkilerini hızlandırmak ve iki ülke iş dünyası arasında ticaret hacmini artırmak için bir köprü vazifesi görme misyonuyla 2001 yılında kuruldu. İmkânlar çerçevesinde de bu misyonumuza uygun iki taraf için de fayda sağlayacak çalışmalar sürdürmeye devam ediyoruz. Bu konuda İSİAD’ın Türkiye ve İran arasındaki ortak birçok projenin gerçekleşmesinde önemli bir paya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye-İran ticaretinin güncel durumu için neler söyleyebilirsiniz? İki ülke arasında gerçekleşen ticaret sizce potansiyelini ne ölçüde karşılıyor? Türkiye ile İran arasındaki mevcut ticaret ilişkilerinin düzeyi maalesef her iki ülkenin arz ettiği potansiyelin çok altında ilerliyor. Bu kadar güçlü ve potansiyel arz eden iki ülkenin birbiriyle karşılıklı ticareti, tercihli ticaret, Türk ve İran parasıyla alışveriş, barter (takas ticareti), vize muafiyeti, coğrafi ve lojistik yakınlık, yatırımların her iki devletçe garanti altına alınması kanunu, çifte vergilendirmeden muafiyet gibi sadece iki ülkeye münhasır mevcut avantajlar olmasına rağmen istenilen düzeyde gerçekleşmiyor. Türkiye ve İran arasındaki ticaret hacminin 50 milyar dolar olması hedeflense de 11-12 milyar dolarlık bir ticaretten söz edildiğini söyleyebiliriz.

İRAN MAKİNE SANAYİSİ YÜKSELİŞTE Geçtiğimiz yıl kademeli olarak hafifletilmeye başlanan ekonomik ambargo sonrasında İran, küresel ticaretin yeniden dikkatini çekmeye başlasa da uzmanlar ambargo etkisinden kısa sürede kurtulmanın zor gözüktüğünü belirtiyor. Diğer taraftan İran, makine imalat sanayisindeki yükseliş devam ediyor. 2016 yılının Ocak-Eylül döneminde 172,9 milyon dolarlık makine ihracatı yapan ülke, bu rakamı 2017 yılının aynı döneminde yüzde 14 yükselterek 197,3 milyon dolara çıkardı. Türkiye’nin İran’a yaptığı makine ihracatı ise ambargo öncesine göre yüzde 28’lik bir yükseliş yakalamış durumda.

“AVRUPALI ÜRETICILERE NAZARAN ÇOK UYGUN FIYATLARLA AYNI KALITEDE MAL ÜRETTIKLERI IÇIN TÜRK MAKINECILER VE TÜRK MAKINELERI İRANLILAR IÇIN SON DERECE CAZIP.”

71



İSİAD’ın özellikle odaklandığı sektörler var mı? Ya da İran pazarında Türk üreticiler hangi sektörlerde daha rekabetçi olabilir? İSİAD üyelerinin odaklandığı sektörlerin başında turizm, demir çelik, tıbbı malzeme, inşaat ve kimyasal ürünler geliyor. İran’da Türk sanayici ve yatırımcılar için birçok iş potansiyelinin mevcut olduğunu söyleyebilirim. Elektrik, benzin, doğal gaz ve petrol yan ürünleri kullanarak imalat yapan Türk girişimciler İran’da yatırım yapmaları durumunda daha rekabetçi olabilirler. İSİAD, İran pazarına açılmak isteyen Türk üreticilere ne tür hizmetler sunuyor? Bu hizmetlerin içerikleri ve ölçütlerinden söz edebilir misiniz? Derneğimizin, İran pazarına açılmak isteyen Türkiyeli girişimci ve sanayiciler en önemli çalışmaları; zaman zaman muhtelif kesimlerde düzenlenen İran ülke iş fırsatları panellerinde yer alarak katılımcılara ülke tanıtımı, iş fırsatları, avantajlar, mevzuatlar hakkında bilgilendirmede bulunmasıdır. Ayrıca İran’da veya Türkiye’de yatırım yapmayı planlayan Türk ve İranlı girişimciler için arzu edildiği takdirde bir rehber görevi de sağlayabiliyoruz. İSİAD’dan hizmet almak için ne yapılmalı? Derneğimiz temel hedefleri çerçevesinde iki ülke arasında karşılıklı ticareti artırmak için bir köprü vazifesi görüyor. Hizmet alımı için üyelik en başta gelen faktörlerden biridir. Bunun yanı sıra e-mail ortamında da her türlü bilgilendirme arzu edildiği takdirde yapılabiliyor. Zaman zaman daha önceden duyurularak birçok kamu/özel ticari kuruluşlarla ortaklaşa ülke pazar tanıtımı için bilgilendirme, panel ve seminerler gerçekleşiyor.

İRAN’IN İHRAÇ VE İTHAL ÜRÜNLERİ İran’ın en çok ihraç ettiği ürünler arasında sırasıyla ham petrol, etilen polimerleri, petrol yağları, asiklik alkoller ve demir cevheri yer alırken, en çok ithal ettiği ürünler arasında ise sırasıyla binek otomobiller, altın, motorlu taşıtların aksam ve parçaları, mısır ve telefon cihazları bulunuyor. Türkiye’nin İran’a en çok ihraç ettiği ürünler sırasıyla altın, mücevherat, motorlu taşıtların aksam ve parçaları, lif levhalar ve mamul tütün iken İran’dan en çok ithal ettiğimiz ürünler ise sırasıyla etilen polimerleri, bakır, propilen ve diğer olefinlerin polimerleri, çinko ve alüminyum olarak sıralanıyor.

İran ile ticaret yapmak zor mudur? Türk makinecileri, İran’a yapacağı ihracat öncesinde İSİAD ile nasıl bir işbirliği geliştirebilir? İran, zor bir pazardır: Bürokrasi daha ağır işler ancak pazara girdikten ve kendinizi kabul ettirdikten sonra ticaret yapmanız ve iş kurma şansınız da daha kolaylaşır. Türk makine üreticileri ve Türk makinelerinin İran için çok önemli fırsatlar barındırdığını söyleyebilirim. Avrupalı üreticilere nazaran çok uygun fiyatlar söz konusu olduğu için ve aynı kalitede mal ürettiklerinden Türkler, İranlılar için son derece cazip. İSİAD, bu konuda gerekli olduğu durumlarda her türlü bilgilendirmeyi yapmak için var. İran’a açılmak isteyen Türk ihracatçıları ve sanayicileri, hatta girişimciler, bizzat giderek İran pazarını yerinde incelemeli. İran’a gitmeden önce ise öncelikle başka ülkelere has olmayan anlaşma ve ticari mevzuatlar mutlaka gözden geçirilmeli; Türkiye’de görevli olan İran kökenli ticari ataşeler, TİM, TOBB, DEİK Türk-İran İş Konseyi ve İTO gibi kuruluşlardan bilgi alınmalı. Seyahat öncesinde iyi bir pazar araştırması yapmak, İran’da sağlıklı bir partner arayışını oldukça kolaylaştıracaktır. Ayrıca İran’da yatırım yapmış veya İran ile yıllardır çalışan firmalardan da tecrübe ve bilgi alışverişi mutlaka yararlı olacaktır.

“İRAN’DA BÜROKRASI AĞIR IŞLIYOR ANCAK PAZARA GIRDIKTEN, KENDINIZI KABUL ETTIRDIKTEN SONRA TICARET YAPMA VE IŞ KURMA ŞANSI ARTIYOR.”

PAGEV ve İSİAD, geçtiğimiz günlerde TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi’yi ziyaret etmişti.

73


akademik

“ÜLKEMİZİN İHTİYAÇLARINI KARŞILAYABİLECEK MÜHENDİSLER YETİŞTİRİYORUZ” TÜRKIYE’NIN ILK VE TEK RAYLI SISTEMLER MÜHENDISLIĞI ILE OTOMOTIV MÜHENDISLIĞI BÖLÜMLERINE SAHIP OLDUKLARINI SÖYLEYEN KARABÜK ÜNIVERSITESI MAKINE MÜHENDISLIĞI BÖLÜM BAŞKANI PROF. DR. BILGE DEMIR, “VERDIĞIMIZ EĞITIMLE TASARIM, ÜRETIM, UYGULAMA VE AR-GE ÇALIŞMALARINDA BAŞARIYLA GÖREV ALABILECEK ÇAĞDAŞ VE NITELIKLI BIREYLERIN YETIŞTIRILMESINI HEDEFLIYORUZ” DIYOR.

74

K

arabük Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü 29 Mayıs 2007 tarihinde Mühendislik Fakültesi’nin açılmasıyla birlikte faaliyete geçti. 2008-2009 döneminde 43 lisans öğrencisiyle eğitim-öğretime başlayan bölüm, 2009-2010 eğitim-öğretim yılında tezli yüksek lisans, 2010-2011 eğitim-öğretim yılında da doktora programlarıyla lisansüstü eğitime kapılarını açtı. Türkiye’nin teknolojik, ekonomik, sosyal ve kültürel yönde gelişimi ve ilerlemesinde gençliğin önemli bir yeri ve payı bulunduğuna işaret eden Karabük Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bilge Demir, “Bu bilinçle öncelikli olarak gelecek nesilleri, bölümümüzün misyonu doğrultusunda nitelikli bir şekilde yetiştirmeyi, ülkemizin ve dünyanın ihtiyaçları doğrultusunda uygun teknolojik araştırma ve geliştirme faaliyetle-

rinde bulunmalarını ve bu faaliyetlerin çıktılarını insanlığın hizmetine sunmalarını sağlamayı amaç edindik” diyor. Kuruluşundan bugüne bölümünüzde gelişim ve değişim yaşandı mı? Daha iyiye ulaşma noktasında önceliği hangi konulara verdiniz? Bölümümüz kurulduğu andan itibaren benimsediği ilkelerle büyük bir gelişme gösterdi. 2008-2009 eğitim-öğretim yılında yüzde 30 İngilizce programıyla eğitim-öğretime başlayan bölümümüz, daha sonra yüzde 100 İngilizce programının dâhil edilmesi ve ikinci öğretim programlarının açılmasıyla birlikte toplamda dört lisans programına ulaştı. Bunun yanı sıra, makine mühendisliği bölümü çatısı altında; ülkemizin otomotiv sektörünün gereksinimlerini karşılamak maksadıyla 2009-2010 eğitim-öğretim yılında otomotiv mühendis-


liği bölümü ve yine ülkemizin raylı sistemler sektöründe yetişmiş mühendis ihtiyacını karşılamak amacıyla Türkiye’nin ilk raylı sistemler mühendisliği bölümü açıldı. Otomotiv mühendisliği bölümümüz yüzde 30, raylı sistemler mühendisliği bölümümüz ise yüzde 30 ve yüzde 100 İngilizce programlarıyla eğitimöğretime devam ediyor. 2008-2009 eğitimöğretim yılında 43 öğrenci ile faaliyetlerine başlayan bölümümüz bugün kayıtlı 4 binden fazla öğrencisiyle çalışmalarını sürdürüyor. Tüm bu gelişmeler yaşanırken üniversite ve bölüm olarak görevimiz öğrencilerin bilimsel anlamda teorik bilgi edinmelerinin yanı sıra pratik anlamda da beceri kazanmalarıdır. Bunun için gerekli alt yapının daha da geliştirilmesi, yeni laboratuvarların kurulması ve tüm bölümler için uygun ekipmanların bulundurulması ve öğrencilerimize mühendislik ürünlerini-düşüncelerini uygulayabilecekleri serbest alanlar oluşturması her zaman önceliklerimiz arasında yer alıyor. Akademik kadronuzun uzmanlık alanları hakkında bilgi verir misiniz? Makine mühendisliği bölümümüz; enerji, termodinamik, mekanik, konstrüksiyon ve imalat, makine teorisi ve dinamiği, otomotiv ve raylı sistemler mühendisliği anabilim dallarından oluşuyor. Her anabilim dalında evrensel standartlardaki temel ve uygulamalı bilimsel araştırmalar yapılıyor. Öğrenciler ve yerel sanayi paydaşlarıyla birlikte çeşitli projeler yürütülüyor. Enerji anabilim dalında; sürdürülebilir enerji sistemleri, güneş enerjisi ve güneş hücreleri, ısıtma, havalandırma, iklimlendirme ve soğutma gibi konuların yanı sıra hidrojen üretim teknolojileri, yakıt hücreleri, termoelektrik jeneratörler ve termal sistemlerin modellenmesi ve optimizasyonu gibi konulara ağırlık veriliyor. Termodinamik anabilim dalında; enerji ve ekserji hesaplamaları, ısı transferi, akışkanlar mekaniği, hesaplamalı akışkanlar dinamiği ve nano akışkanlar konularında çalışmalar yapılıyor. Mekanik, konstrüksiyon ve imalat ve makine teorisi ve dinamiği anabilim dallarında ise; bilgisayar destekli tasarım (CAD), geleneksel ve geleneksel olmayan imalat yöntemleri, kesici takım teknolojileri, toz metalurjisi, metal esaslı kompozit malzemeler, plastik enjeksiyon/ekstrüzyon kalıp teknolojileri, nano malzemeler, sonlu elemanlar analizi, akustik, titreşim gibi konularda lisansüstü çalışmalar yürütülüyor. Otomotiv mühendisliği ve raylı sistemler mühendisliği anabilim dallarında da; elektrikli taşıtlar, alternatif yakıtlar, emisyonlar, içten yanmalı motorlar, tren-ray etkileşimi, boji tasarımı gibi konularda araştırma-geliştirme faaliyetleri sürdürülüyor.

Eğitim konularını oluştururken sanay iden gelen talepleri dikkate aldınız mı? Teorik eğitimlerle pratik arasındaki dengeyi nasıl sağladınız? Eğitim konuları oluşturulurken ülkemizin teknolojik gereksinimlerine bağlı kalarak, sanayiden ve diğer tüm paydaşlarından gelen talepleri dikkate aldık. Bu taleplerin gerçekleştirilmesi için kamu ve özel sektör kuruluşlarıyla çeşitli sempozyumlar, konferanslar ve çalıştaylar yaparak eğitim müfredatlarını düzenledik. Dünya genelinde süre gelen teknolojik gelişmeleri gözlemleyerek, uygulamalı eğitime ağırlık vermeye çalıştık. Bu kapsamda, öğrencilerimizin ikinci ve üçüncü sınıfta sanayinin değişik kollarında staj yapmalarına imkân tanıdık ve böylece aldıkları teorik eğitimin uygulamalı eğitimle harmanlanması sağladık. Bunun yanı sıra, son sınıfa gelmiş öğrencilerin bitirme projelerinde diğer kamu kuruluşlarından danışmanlık desteği alarak, endüstrideki sorunların çözümüne yönelik bilgi ve tecrübe paylaşımına olanak tanıdık.

“TÜRKIYE VE DÜNYADA DEMIR-ÇELIK ÜRETIMI KONUSUNDA YENI TEKNOLOJILERIN GELIŞTIRILMESI, ÜRÜN KALITESININ ARTIRILMASI, KATMA DEĞERI YÜKSEK VASIFLI ÇELIK ÜRETILMESINE, YÖNELIK ARAŞTIRMALAR YAPMAK IÇIN 2011 YILINDA DEMIR-ÇELIK ENSTITÜSÜ’NÜ KURDUK.”

Teorik eğitimler haricinde Ar-Ge ve yenilikçiliğe önem veren bir eğitim kurumu olarak öğrencilerinize sunduğunuz teknik olanaklar konusunda neler aktarmak istersiniz? Mühendislik öğrencilerinin uygulamalı eğitim alabilmeleri için öncelikli olarak gerekli laboratuvarların kurulmasını ve bu laboratuvarlarda kullanılacak ekipmanların teminini amaçladık. Bu doğrultuda bilgisayar laboratuvarlarının yanı sıra tüm mühendislik bölümlerinde okuyan öğrencilere yönelik laboratuvar imkânları tesis ettik. Bunun yanı sıra, Türkiye ve dünyada demir-çelik üretimi konusunda yeni teknolojilerin geliştirilmesine, ürün kalitesinin artırılmasına, katma değeri yüksek vasıflı çelik üretilmesine, üretim atıklarının değerlendirilmesine, de-

75


akademik

“BÖLÜMÜMÜZ; ENERJI, TERMODINAMIK, MEKANIK, KONSTRÜKSIYON VE IMALAT, MAKINE TEORISI VE DINAMIĞI, OTOMOTIV VE RAYLI SISTEMLER MÜHENDISLIĞI ANABILIM DALLARINDAN OLUŞUYOR.”

mir-çelik tesislerindeki verimliliğin artırılmasına ve demir-çelik üretiminde yerli ham madde ve cevherlerin etkili ve verimli kullanımına yönelik araştırmalar yapmak için 2011 yılında Demir-Çelik Enstitüsü’nü kurduk. Enstitüde bulunan dinamik test, elementel analiz, sem, statik, ısıl işlem, triboloji ile enerji ve çevre laboratuvarı tüm mühendislik öğrencilerinin kullanımına açıldı. Demir-Çelik Enstitüsü’ne ek olarak 2019 yılında tamamlanması planlanan ve 10 bin metrekarelik alana sahip olacak yeni bir laboratuvar kompleksinin yapımına da başladık. Öğrencilere sağlanan imkânları laboratuvar olanaklarıyla sınırlandırmayıp yapacakları bilimsel çalışmalar için de destekler sağladık. Bu kapsamda, lisans bitirme projelerini üniversitemizin Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) birimi tarafından destekliyor ve öğrencilerimizin hayallerini pratiğe dönüştürme fırsatını sağlıyoruz. Öğrencilerimizin yurt dışındaki üniversitelerle gerçekleştireceği ortak proje ve staj çalışmaları üniversitemizin uluslararası ilişkiler ofisi tarafından destekleniyor. Bu çerçevede gerekli prosedürler gerçekleştirilerek öğrencilerimizin yurt dışı deneyimi kazanmalarını sağlıyoruz. Makine mühendisliği eğitimi almak isteyen bir öğrencinin Karabük Üniversitesi’ni seçmesindeki temel nedenleri söyleyebilir misiniz? Teknolojik gelişmeler ve sanayi üretiminin hızla büyümesi sonucu ülkemizde nitelikli makine mühendisi ihtiyacı her geçen yıl artıyor. Karabük Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü; gelişen teknolojiyi takip eden, yenilikçi, sanayiyle işbirliği içerisinde olan beş profesör, altı doçent, dokuz yardımcı doçent ve 18 araştırma görevlisinden oluşan toplam 38 kişilik akademik kadroya sahip. Bünyemizde, Türkiye’nin ilk ve tek raylı sistemler mühendisliği ve otomotiv mühendisliği bölümlerinin bulunması sebebiyle

Prof. Dr. Bilge DEMİR Karabük Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölüm Başkanı

üniversitemizin kuruluşundan itibaren öğrencilerin öncelikli tercihleri arasında yer alıyoruz. Demir-çelik endüstrisinde ülkemizin önemli entegre tesisleri arasında yer alan Kardemir ile bölgemizde bulunan haddehaneler, bölümümüz öğrencileri için çeşitli staj ve iş imkanları sunuyor. Karabük Üniversitesi, Kardemir ve bağlı kuruluşlarla ortak çalışma ve projeler yürüterek Ar-Ge ve inovasyona katkı sağlarken, öğrencilerinin sahada yetişmesini de mümkün kılıyor. Bununla birlikte üniversite-sanayi işbirliği kapsamında öğrencilerimizin son sınıfta Kardemir’de part-time çalışma imkânı bulunuyor. Kardemir bu öğrencilerden bir kısmına mezuniyet sonrası iş imkânı sunuyor. Ayrıca öğrencilerimiz lisans bitirme tezlerini danışman hocalarının yönlendirmeleriyle TÜBİTAK ve BAP projeleri kapsamında tamamlayabiliyor. Üniversitemizde ayrıca öğrencilerimizin kendilerini geliştirebilmeleri için birçok aktif öğrenci kulübü mevcut. Öğrencilerimiz kendi mesleki eğitimlerine yönelik olanlarda yer alıp yapacakları teknik gezi ve diğer faaliyetlerle tecrübe edinebilir. Ayrıca Türkiye’nin en yeşil kampüslerinden birine sahip olan üniversitemiz; sosyal tesisleri, tenis kortları, kapalı havuzu, fitness salonu, voleybol ve basketbol sahalarıyla birçok sosyal imkân da sağlıyor. UNESCO Dünya Mirası listesindeki Safranbolu’nun çok yakınında olan üniversite kampüsümüz, aynı zamanda Batı Karadeniz turizm noktalarının da tam merkezi konumundadır. Yurt dışı öğrenci değişim programları çerçevesinde öğrencilerinize ne tür imkânlar sunuyorsunuz? Üniversitemizin, öğrencilerimizin ufuklarını genişletebilmek için Erasmus+ ve Mevlâna Değişim Programları kapsamında birçok üniversiteyle anlaşması bulunuyor. Bunun dışında Erasmus+ Staj Hareketliliği kapsamında öğrencilerimiz stajlarını yurt dışında yapabiliyor ve

76


oradaki firmaların çalışma şartlarını, işleyişlerini yakından takip etme fırsatı bulabiliyor. 2008 yılından bu yana Erasmus+ Değişim Programı kapsamında birçok üniversiteyle anlaşma yaptık ve bugüne kadar bu programlardan 1000’e yakın öğrencimiz yararlandı. Yurt dışı öğrenci değişim programlarıyla öğrencilerimiz yurt dışı deneyimi, çok kültürlü ortamda ders işleme, değişik kültürleri tanıma, kendi kültürünü tanıtma, yeni arkadaşlıklar edinme ve eğitim sonrası mesleki bağlantılar edinme imkânlarına erişiyor. Bölümünüz bünyesinde gerçekleştirdiğiniz veya gerçekleştirmeyi planladığınız sanayi projeleriyle ilgili bilgi verir misiniz? Kardemir ve diğer paydaşlarla ortak projeler yürütüyoruz. Bu kapsamda Türkiye’nin ilk ve tek Demir-Çelik Enstitüsü 2011 yılında üniversitemizde kuruldu. Demir çelik-enstitüsü bünyesinde bulunan laboratuvarlar hem üniversitemizin bilimsel çalışmalarına olanak sağlıyor hem de özellikle ilimizde bulunan sanayi kuruluşlarına hizmet veriyor. Üniversitemizle Kardemir arasında oluşturulan işbirliklerinden bir diğeri de Kardemir’le birlikte yürütülen ray profil haddehanesi projesidir. Proje kapsamında Kardemir’de bulunan ray profil haddehanesinde iyileştirmeler yapılarak çok yüksek miktarda tasarruf sağlandı. Bununla birlikte yine üniversite-sanayi işbirliği kapsamında Kardemir’de bulunan diğer birimlerde ve şehrimizde bulunan diğer tesislerde enerji verimliliği alanında iyileştirmeler yaptık. Ayrıca, öğretim üyelerimizin yürüttüğü, ray üretimi, çelik üretim merkezlerindeki atık ısısının kullanılarak verimliliğin artırılması, yüksek fırınlar için ısı değiştirici tasarımı, iklimlendirme sistemleri, ekserji ve enerji analizleri, kompozit üretim yöntemleri, talaşlı imalat ve içten yanmalı motorlar konularında sanayi odaklı TÜBİTAK projeleri mevcut.

Türkiye’deki sanayi kuruluşlarının üniversitelere bakışını nasıl yorumluyorsunuz? Bir ülkenin gelişmesinde en önemli etkenlerden birisi de üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesidir. TÜBİTAK bu anlamda hem üniversiteler hem de sanayi kuruluşlarına gereken desteği veriyor. Üniversitesi-sanayi işbirliği kapsamında ülkemizde birçok proje gerçekleştirilmesine rağmen bu projeler henüz yeterli seviyelere ulaşamadı. Kurumsal şirketlerle üniversiteler arasındaki işbirliği belirli bir seviyeye gelmişken küçük ölçekli veya kurumsallaşamamış şirketlerde ise bu işbirliği düşük seviyelerde seyrediyor. Bunun nedeni küçük şirketlerin bu çalışmalara yeterince önem vermemeleri ve sonucunda fayda elde edemeyeceklerini düşünmeleridir. Bu noktada, akademisyenlerimiz çalışmalarını şirket yöneticilerine aktararak işbirliğine talip olmalı, bununla birlikte şirket yöneticilerine işbirliği sonucu elde edecekleri katkılar ayrıntılı bir şekilde aktarılmalı diye düşünüyorum. Eğer bu işbirliği sağlanabilirse hem şirketlerimiz hem de üniversitelerimiz karşılıklı olarak kazanacak ve çalışmalarını daha ileri seviyelere götürecektir.

“EĞITIM KONULARI OLUŞTURULURKEN ÜLKEMIZIN TEKNOLOJIK GEREKSINIMLERINE BAĞLI KALARAK, SANAYIDEN VE DIĞER TÜM PAYDAŞLARDAN GELEN TALEPLERI DIKKATE ALDIK.”

77


kampüs

“SEKTÖRÜN GELİŞİMİ İÇİN SORUMLULUK ÜSTLENMEYE HAZIRIZ” KARABÜK ÜNIVERSITESI MAKINE MÜHENDISLIĞI BÖLÜMÜ ÖĞRENCILERI, ALANINDA UZMAN BIR AKADEMIK KADROYA SAHIP OLMALARININ KENDILERINE BÜYÜK BIR AVANTAJ SAĞLADIĞINI SÖYLÜYOR.

T

ürk makine sektörünün gelişimine katkı sağlamak için üzerlerine düşen sorumluluğu üstlenmeye hazır olduklarını söyleyen Karabük Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencileri, Endüstri 4.0 uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte sektörün büyük bir ivme yakalayacağına inandıklarını belirtiyor.

ELİF NUR ULUS MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ 4. SINIF ÖĞRENCİSİ “BEKLENTİLERİMİ KARŞILAYAN BİR EĞİTİM ALDIM” “Makine mühendisi olmayı aklıma koyduğum ilk andan itibaren tercih listelerinde gözüme çarpan tek okul Karabük Üniversitesi’ydi. Ankara’ya yakınlığı, devamlı gelişim ve ilerleme göstermesi de karar vermemi kolaylaş-

78

tırdı. Bölüm beklentilerimi kesinlikle karşıladı. Hocalarımız son derece bilgili ve ilgili. Bizlere bilgiyi öğretmekten ziyade meslek hayatında da yardımcı olabilecek konularda yön vererek dersleri dolu dolu geçirmemizi sağlıyorlar. Okulumuz makine mühendisliği alanında çok kıymetli bir akademik kadroya sahip. Kendimi ısıtma, soğutma ve havalandırma alanında geliştirmek istiyorum. Günümüzde alışveriş-iş merkezleri, plazalar gibi kalabalık mekânların artması sebebiyle havalandırma sektörüne ihtiyaç arttı. Mezuniyet sonrası ilk hedefim yüksek lisansla birlikte akademik anlamda kendimi geliştirmek. Sonrasında ise dil eğitimi için yurt dışına dil okuluna gitmeyi hedefliyorum. Türkiye makineleşme alanında dışa bağımlılığı azaltmalı ve daha üretken bir duruma gelmeli. Ar-Ge çalışmaları üzerinde daha fazla durulmalı. Bunu başarmak için de Türk makine imalat sektörünün diğer alt sektörlerle birlikte ilerlemesi gerekiyor.”


MERVE YENİLMEZ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ 4. SINIF ÖĞRENCİSİ “BÖLÜMÜMÜZ EĞİTİME BÜYÜK ÖNEM VERİYOR” “Yeni açılan bir üniversite olmasına rağmen öğrenci sayısının hızla artış göstermesi, Safranbolu gibi doğa harikası bir turistlik yere sahip olması Karabük Üniversitesi’ni tercih etmemin temel sebeplerindendi. Günlük hayatımızın büyük bir kısmını makinelerle temas ederek geçiriyoruz. Makineler kısa sürede daha çok iş yapmaya olanak sağlıyor. Ben de bu noktada gelişime katkı sağlamak için makine mühendisliği bölümünü tercih ettim. Bölümümüzde eğitime son derece önem veriliyor, öğrenmemiz için ellerinden gelen çabayı harcıyorlar. Uzmanlaşmak için konstrüksiyon ve enerji olmak üzere iki alandan birini seçebiliyoruz. Oldukça fazla iş olanağı barındırdığı için enerji alanında uzmanlaşmak istiyorum. Özellikle de buzdolapları, klimalar, soğutma cihazları konusunda çalışmak istiyorum. Mezuniyet sonrası yüksek lisans yapmayı hedefliyorum. Daha sonrasında yabancı dilimi geliştirip kurumsal firmalarda çalışmak istiyorum. Özellikle Endüstri 4.0 uygulamalarının Türkiye’de yaygınlaşmasıyla makine sektörümüzün büyük bir ivme yakalayacağına inanıyorum. Birbirleriyle iletişim kuran makinelerle enerji sarfiyatı ve maliyetler düşerken, ürünün kalitesi ve miktarı da artacak.”

SELEN ŞAHİN MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ 3. SINIF ÖĞRENCİSİ “YALIN ÜRETİM ALANINDA KENDİMİ GELİŞTİRMEK İSTİYORUM” “Teknoloji her geçen gün gelişiyor ve yenileniyor. Makine mühendisliği de diğer mühendislik dallarıyla iç içe ve çalışma alanı çok geniş. Karabük Üniversitesi ise gelişime oldukça açık bir okul. Erasmus+ ve yabancı dilde eğitim avantajlarına sahip olması da oldukça önemli. Ben de tüm bunların yanı sıra Ankara’ya yakın olması nedeniyle Karabük Üniversitesi’ni tercih ettim. Üç yıl otomotiv mühendisliği bölümünde eğitim aldıktan sonra makine mühendisliği bölümüne geçiş yaptım. Otomotiv mühendisliği bölümündeyken bölümün kulüp başkanlığı görevini üstlendim. Bu sayede birçok fabrikanın üretim hattını ve yönetim mekanizmasını yerinde görme fırsatım oldu. Alanında uzman kişileri üniversitemize davet ederek birçok konferans ve semi-

ner düzenledik. Sertifikalı eğitimler aldım. ‘Bir mühendis neler yapar? Hangi alanda daha verimli olabilirim?’ gibi soruların cevabını buldum. Mezun olduktan sonra otomotiv sektöründe çalışmak istiyorum. Otomotiv kalite yönetimiyle ilgili eğitimler aldım. Yalın üretim alanında kendimi geliştirmeye devam edeceğim. Kurumsal firmaların yönetim bölümlerinin benim için uygun olduğunu düşünüyorum. Diğer yandan yüksek lisans yapmayı da düşünüyorum. Türkiye’de makine ve parçaları ihracatı kara taşıtlarından sonra ikinci sırada. Yani ihracatta en çok döviz kazandıran sektörlerden birisi. Diğer sektörlerle senkronize bir şekilde ilerler, genç iş gücünü artırır, Ar-Ge çalışmalarına önem verir, bilinçli, vasıflı, yeniliklere çabuk uyum sağlayan yetenekli mühendisler yetiştirebilirsek yüksek makine sektörümüzü geliştirebiliriz.”

KARABÜK ÜNIVERSITESI MAKINE MÜHENDISLIĞI BÖLÜMÜ ÖĞRENCILERI, TÜRK MAKINE SEKTÖRÜNÜN YENILIKLERE ÇABUK UYUM SAĞLAYAN YETENEKLI MÜHENDISLERLE GELIŞECEĞINE INANDIKLARINI SÖYLÜYOR.

ZİKRULLAH AKTAŞ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ 3. SINIF ÖĞRENCİSİ “MAKİNE SEKTÖRÜNÜN GELİŞİMİNE KATKIDA BULUNMAK İSTİYORUM” “Kurulduğu günden bu yana hızlı bir şekilde gelişen, eğitim kalitesinin yanında kampüs içi yaşam ve sosyal aktivite imkanlarını da artıran Karabük Üniversitesi, son zamanların dikkat çeken üniversiteler arasına adını yazdırmayı başardı. Karabük’ün sakin şehir yapısı, çevre illere olan yakınlığı da bu durumda etkili oldu. Makine mühendisliği mesleğinin iş alanının genişliği, eğitimde İngilizce dil seçeneğinin bulunması, enerji veya konstrüksiyon ve imalat alanında yeterlilik kazanma imkanının bulunması ise makine mühendisliği bölümünü cazip kılan etkenlerden. Derslerin işlenişi, akademik kadronun bilgi birikimi-tecrübesi, öğrencilerle olan samimi diyalog ortamı, okul dışı yaşam koşulları, şehir yapısı ve sosyal aktiviteler beklentilerimi karşıladı. Enerji veya konstrüksiyon alanında uzmanlaşmak istiyorum. Mezuniyet sonrasında akademik kariyer edinerek mühendislik alanında bilimsel çalışmalar yapmak, ülkemiz makine sektörünün gelişimine katkıda bulunmak istiyorum. Bununla birlikte çeşitli sanayi dallarında çalışarak tecrübe kazanmak, sorunlara mühendislik yaklaşımıyla hızlı ve etkili çözümler bulmak da bir diğer kariyer seçeneği olarak öne çıkıyor. Türk makine sektörü son zamanlarda iyi bir ivme yakaladı. Katma değeri yüksek teknolojik makinelerle sektörün daha da geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türk makine sektörü tüm dünyada ihtiyaçlara cevap veren, ilgiyle izlenen, parmakla gösterilen bir konuma gelmek için çalışmalarını hız kesmeden sürdürülmeli.”

79



makineciler ne okuyor

“KALİTELİ İLETİŞİM İÇİN İYİ YAZMAK, İYİ YAZMAK İÇİN OKUMAK ŞARTTIR”

M

Sefa TARGIT MAKFED Yönetim Kurulu Üyesi

MAKFED YÖNETİM KURULU ÜYESİ SEFA TARGIT, EN YOĞUN ZAMANLARINDA BİLE OKUMAYA ZAMAN AYIRDIĞINI, İŞ HAYATIYLA İLGİLİ BİR YAZIŞMANIN İÇİNDE GEÇEN BİR CÜMLENİN, BİR İSMİN, BİR OLAYIN BİLE PEŞİNE TAKILIP KİTAPLAR ARASINDA KAYBOLMAYI, EN İYİ ZİHİN TAZELEME YOLU OLARAK GÖRDÜĞÜNÜ SÖYLÜYOR.

akine sektörünün okuma alışkanlıklarını öğrenme ve sektörde yer alan tüm kesimlere bir okuma listesi önerme amacıyla sürdürdüğümüz söyleşilerimizin bu ayki konuğu, MAKFED Yönetim Kurulu Üyesi Sefa Targıt oldu. Sefa Targıt, günümüzde iletişim tekniklerinin gelişmesiyle iş temposundan uzaklaşmanın da zorlaştığını söylerken, her anda ve mekânda bilgi akışının sürdüğünü ve bu süreçten bağımsız kalmanın çok zor olduğunun altını çiziyor. “Ama bu yoğun tempoda bile okumaya zaman ayırmamak, olacak şey değil. Bahsettiğim bilgi akışı aynı zamanda merakı da harekete geçiriyor ve okuma ihtiyacı yaratıyor” diyerek devam eden Targıt, iş hayatıyla ilgili bir yazışmanın içinde geçen bir cümlenin, bir ismin, bir olayın peşine takılıp kitaplar arasında kaybolmayı ise en iyi zihin tazeleme yolu olarak gördüğünü vurguluyor. Bu kapsamda okuma listesinin de kendiliğinden oluştuğunu dile getiren Targıt, popüler yazarlar ve çağdaş romanlar yerine anılar ve belgesel değeri olan eserleri okumayı tercih ettiğini söylüyor: “Daha doğrusu, yaş ilerledikçe daha emniyetli bilgilere erişme isteği doğuyor sanıyorum.” Sefa Targıt’ın son okuduğu kitap ise Cahit Kayra’nın “Sümbül Dağının Karları”... 1940’larda Diyarbakır-Hakkari hattındaki bir

maliye müfettişinin anılarını içeren bu eser Türkiye Cumhuriyeti’nin hangi yollardan geçerek, nereden nereye geldiğini anlamamızda bize yol göstericilik yapıyor. Sefa Targıt da bugünlerde bu bilinci anlamaya çok ihtiyacımız olduğunun altını çiziyor. Sefa Targıt’ın iş dünyasına önerdiği kitaplar arasında ise düşünme yeteneğini sorgulayan eserler ön planda yer alıyor. “İş dünyası daima gerçeklerle yüz yüzedir. O nedenle, iş dünyasının aktörleri de düşünme yeteneği ve yöntemlerini geliştirmek zorundadır” diyerek devam eden Targıt, dünya klasikleri arasında, dejenere düşünce sistematiğini rayına döndürmek için çok faydalı önermeler olduğunu da anımsatıyor ve “Örneğin, Descartes’ın ‘Aklın Yönetimi İçin Kurallar’ isimli kitabını yıllar sonra tekrar okumaya başladım ve bu tazelenme bana çok iyi geldi. Bu tür klasikleri, eskimeyen filozofları okumayı tavsiye ediyorum” diyor. Sefa Targıt, el üstünde tuttuğu, ayrıcalıklı bir önem atfettiği ve tüm eserlerini okuduğu yazarlar olarak ise Aziz Nesin ve Çetin Altan isimlerini veriyor. Bu iki önemli ismi, düşünce hayatında her zaman ayrı bir yere koyduğunu ifade eden Targıt, “Bu önemli düşünür ve yazarlarımızın tüm yazdıklarını okumuş olduğumu söyleyebilirim. Hıfzı Topuz ve Ayşe Kulin de severek okuduğum yazarlardır. Yabancı yazarlardansa kuşkusuz Victor Hugo’yu çok severek okuyorum” diyor.

81


fuar rotası Şikago

Paris

EYLÜL AYI İLE BİRLİKTE HAREKETLENEN FUAR PROGRAMLARI, KASIM AYINDA DA HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYOR. BU ANLAMDA MAKİNE ÜRETİCİLERİ, FABTECH ŞİKAGO FUARI İÇİN 6-9 KASIM TARİHLERİNDE ŞİKAGO’YU, INTERCLIMA+ELEC FUARI İÇİN 7-10 KASIM TARİHLERİNDE PARİS’İ, BLECHEXPO FUARI İÇİN 7-10 KASIM TARİHLERİNDE STUTTGART’I VE METALEX FUARI İÇİN 22-25 KASIM TARİHLERİNDE BANGKOK’U ZİYARET EDECEK. BU DÖRT ŞEHİRDE İŞ İNSANLARINI FUARDAN ARTA KALAN ZAMANLARINDA, BİRBİRİNDEN FARKLI TARİHSEL ZENGİNLİKLER, YÖRESEL LEZZETLER VE ALIŞVERİŞ DURAKLARI BEKLİYOR.

Stuttgart

82

Bangkok


Ş

ikago, Paris, Stuttgart ve Bangkok bu sayımızın fuar rotasında belirlediğimiz dört ayrı durak oldu. Makine sektör temsilcilerinin fuar katılımları için Kasım ayındaki durakları arasında yer alan bu kentler, ticari bağlantıların yanı sıra, tarihsel dokusu, etnik tatları ve alışveriş duraklarıyla da ziyaretçilerine sayısız seçenek sunuyor. SANAT VE KÜLTÜRÜN BAŞKENTİ Nüfus bakımından Amerika Birleşik Devletleri’nin en büyük üçüncü şehri olan Şikago, dünyadaki ilk gökdelene de ev sahipliği yapmış: Dünyaca ünlü 110 katlı Sears Kulesi buraya yer alıyor. Finans, ticaret, endüstri, teknoloji, telekomünikasyon ve ulaşım konusunda bir merkez olan Şikago, hava trafiğiyle de ün salmış durumda. Şehirde yer alan O’Hare Uluslararası Havaalanı, uçak trafiği dünyadaki en yoğun ikinci havaalanı. Kent, 2016 Küresel Şehirler Dizini’nde dünyada yedinci sırada yer aldı. Tüm dünyada sanat ve kültür hayatıyla nam salmış bir şehir olan Paris ise aslında dünyanın ekonomik ve politik merkezlerinden biri. Günümüzde Avrupa’nın en önemli başkentlerinden olan şehir, 12,4 milyonluk nüfusa sahip. Şehrin önemli turistik yerlerinin başında Notre Dame Katedrali, Şanzelize, Eyfel Kulesi, Louvre Müzesi ve Zafer Takı geliyor. Stuttgart, Almanya’nın altıncı büyük şehri ve aynı zamanda ticarette en aktif kentlerden biri. 2015 yılında yaklaşık 625 bin olan nüfusuyla şehir, Baden-Württemberg eyaletinin başkenti ve Stuttgart vilayetinin (Regierungsbezirk) merkezi konumunda yer alıyor. Ticaretteki gücünü dünyaca ünlü dev şirketlerin genel merkezlerine ev sahipliği yapmasından alan şehir, Stuttgart ve Hohenheim Üniversitesi olmak üzere iki de üniversiteyi barındırıyor.

Sen Nehri

DÜNYANIN EN UZUN İSMİNE SAHİP ŞEHİR Tayland’ın başkenti olan Bangkok, ülkenin en büyük şehri. 2010 yılı sayımlarına göre 8,2 milyon nüfusa sahip şehir, dünyanın en uzun ismine sahip şehir unvanını da elinde bulunduruyor. Bangkok, şehrin bilinen adı fakat ülkede resmi dil olan Tayca’da ülkenin adı “Krungthep Mahanakhon Amonrattanakosin Mahinthara Ayuthaya Mahadilok Phop Noppharat Ratchathani Burirom Udomratchanivet Mahasathan Amon Piman Avatan Sathit Sakkathattiya Vitsanukam Prasit”. 166 harften oluşan şehrin ismi, halk arasında ise Krung Thep (Melekler şehri) olarak da biliniyor. Güneydoğu Asya’nın en hızlı gelişen ve ekonomik açıdan en dinamik şehri olan Bangkok aynı zamanda da Asya’nın en kozmopolit şehirlerinden biri. Bangkok’un taşıdığı bir diğer unvan ise Dünya Meteoroloji Örgütü tarafından şehre verilen “Dünyanın en sıcak büyük şehri” unvanı. Yatan Buda Heykeli, Bangkok

83


fuar rotası

ŞİKAGO

NERELER GEZILIR?

Willis Kulesi Eski adıyla Sears Tower olarak bilinen Willis Kulesi, dünyanın en yüksek gökdelenlerinden biri. 440 metre yüksekliğindeki 110 katlı bu gökdelenin içinde çeşitli ofisler yer alıyor. Bulutsuz günlerde gökdelenden çevredeki dört eyaleti de görmek mümkün. Bu terasta kuş bakışı seyir keyfi yaşamak istiyorsanız biletinizi önceden ayırmalısınız. Aksi takdirde sırayı görüp vazgeçebilirsiniz.

Navy Pier

Navy Pier Navy Pier, Michigan Gölü kıyısındaki sahil boyunda yer alan eğlence alanları ile huzur dolu bir bölge. Geçmişte dünyanın en büyük iskelesi olan bölge, günümüzde ise fast food dükkanları, balo salonu, konser sahnesi, kongre ve sergi salonu ile turistlerin şehirdeki önemli bir gezi noktası oldu. Bilim ve Endüstri Müzesi South Side bölgesinde Hyde Park’ın yakınında yer alan Bilim ve Endüstri Müzesi, şehrin en ünlü müzesi. Müze, Şikagolu öğrencilerin bilimle tanışmak için turlarla ziyaret ettikleri bir yer aynı zamanda. Her yaştan ziyaretçinin ilgisini çekebilecek müzede interaktif bölümler de bulunuyor. Müzede, 2000’den fazla obje ve mekanizma 75 ayrı salonda sergileniyor. Eskiden Güzel Sanatlar Sarayı olan, ayrıca 1893’te Dünya Kolomb Fuarı’nın da düzenlendiği binada, artan ziyaretçi sayısına yetersiz kalan giriş bölümü daha sonra Louvre Müzesi’ndeki piramide benzer bir sistem geliştirilerek yenilenmiş.

Bilim ve Endüstri Müzesi

84

ALIŞVERIŞ Alışveriş cenneti Şikago, istediğiniz her şeyi bulabileceğiniz bir şehir. Özellikle Near North Bölgesi’nde bulunan ve şehrin en popüler alışveriş caddesi Magnificent Mile olarak bilinen Michigan Avenue’da dünyaca ünlü markaların mağazalarında vakit geçirebilirsiniz. Şehirdeki alışveriş konusunda bir diğer önemli yer State Street. State Street üzerinde ev eşyası giyim, elektronik, takı ve mücevher dükkanları bulabilirsiniz. Ayrıca dünyanın en büyük mağazası olan Manc’s de bu cadde üzerinde yer alıyor. Oak Caddesi ise yerel ve uluslararası eşyaların satıldığı butiklerin olduğu bir cadde.

NEREDE KALINIR? ABD’nin üçüncü büyük şehri olan Şikago’da yıl içerisinde pek çok kongre, konser gibi etkinlik düzenleniyor ve bu nedenle şehirde kalmak için birçok alternatifiniz olacak. Bu tarz etkinliklerin düzenlendiği zamanlarda otellerin fiyatları daha yüksek seyrediyor. O’Hare Havalimanı’nın çevresinde çok sayıda otel bulabilirsiniz ancak bu oteller şehir merkezinden uzak. Yine de CTA trenleriyle şehir merkezine yarım saatlik bir yolculukla ula-

şabilirsiniz. Yer olarak Downtown Şikago’yu tercih ettiğiniz taktirde şehrin merkezinde kalmış ve şehrin önemli gezi rotalarına yakın bir noktada konaklamış olacaksınız.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIM Şehre gelenler ve bölge halkı ulaşımda kendi araçlarını kullanabildiği gibi, taksileri, metroyu ve otobüsleri de tercih edebiliyor. Şehir içi ulaşımda kullanabileceğiniz manyetik kartı toplu taşıma araçlarının her istasyonunun gişe ve otomatik makinelerinden temin edebilirsiniz. Tekrar doldurulabilir yada yeniden alınabilir olan bu kartların günlük ve haftalık seçenekleri söz konusu.

DAMAK TADI Dünyanın en iyi restoranlarına sahip olan Şikago fast food kültürünün de ana vatanı. Amerikan kültürüne ve bölgeye ait yiyebileceğiniz lezzetler: Hamburger, Şikago pizzası -derin tabak pizza olarak da anılır- hot dog, portakallı tavuk, yumurtalı pilav ve milkshake. Halk tarafından en çok tercih edilen yemek ise barbekü ürünleri ve çorbalar. Şikago’nun en bilindik ve özel lezzeti olan kalın kenarlı pizzasını şehrin her yerindeki restoranlarda “Chicagostyle pizza” olarak bulmanız mümkün. Sosisli sandviç ve İtalyan usulü sandviç burada yiyebileceğiniz yiyeceklerden.

Chicago style pizza


PARİS

NERELER GEZILIR? Eyfel Kulesi Yapımında 7 bin 800 ton demir ve 18 bin ton çelik kullanılan Eyfel Kulesi’nin inşası iki yıl iki ay, boyanması ise dört yıl sürdü. Kulenin yapıldığı dönemlerde halk ve pek çok ünlü isim tarafından yapı onaylanmasa da 1889 Paris Dünya Fuarı için geçici olarak yapıldığı düşünülerek tepkilere yol açmadı. Ancak fuar sonrası turistler tarafından ilgi gördüğü için yapı yıkılmadan günümüze kadar ayakta kaldı. Paris’in sembolü olan bu demir kule, her yıl yaklaşık 6 milyon turist tarafından ziyaret ediliyor.

Sen Nehri Sen Nehri, Paris’i tekne ile dolaşmak için keyifli bir seçenek. Fransa’nın önemli su yollarından biri olan nehir, Avrupa ülkelerinin bazı önemli nehirlerine kanallar ile bağlanıyor. Sen Nehri’nde usul usul ilerleyen benzersiz uzun teknelerle unutulmaz bir gezi yapmak mümkün.

ALIŞVERIŞ

Louvre Müzesi Paris’te görülmesi gereken yerlerden bir diğeri ise dünyanın en büyük müzelerinden olan Louvre. Bünyesinde Mona Lisa, Venus de Milo gibi ünlü

Paris’te alışveriş deyince akla ilk gelen, ünlü tasarımcılar ve Louis Vuitton ile Christian Dior gibi lüks markalar. Chanel, Calvin Klein, Christian Dior, Versace Christian Lacroix, Hermes, Yves Saint Laurent gibi ünlü markaların mağazalarını Paris’te bulmak mümkün. Fakat bu markalardan kalite itibarıyla aşağı kalır yanı olmayan bütçenize uygun ürünler satan çok sayıda mağaza da bulunuyor. Paris’in en ünlü caddesi olan iki kilometre uzunluğundaki Champs Elysées (Şanzelize), aynı zamanda dünya modasının da kalbi durumunda.

NEREDE KALINIR? Louvre Müzesi

sanat eserlerini ve Rembrandt, Vermeer, Caravaggio gibi ünlü sanatçıların eserlerini barındıran müzenin bahçesinde ise 21 metre yüksekliğinde cam bir piramit görünümüne sahip anıt bulunuyor. Fransızlar müze için son 500 yıl içerisinde 35 bin resim, heykel ve sanat eserini topladı.

Zengin bir metro ağına sahip olan Paris’te dilediğiniz hemen her noktaya metro ile ulaşabiliyorsunuz. Günlük ya da haftalık seyahat kartlarının satıldığı şehirde, bu kartlar havalimanlarından, metro istasyonlarından ve turist bilgi ofislerinden temin edilebiliyor.

DAMAK TADI

Şanzelize

Notre Dame Katedrali

ŞEHİR İÇİ ULAŞIM

Paris’te Şanzelize, Montmartre, Bastille veya St. Germain bölgesi konaklamak için en ideal bölgeler. Özellikle St. Germain ve Şanzelize tarafları, turistik yerlerin merkezi gibi. Buralardaki bir otelde kalmanız demek pek çok yere yürüyerek gidebileceğiniz anlamına geliyor. Ayrıca bu bölgeler turistik de olduğundan kendinize göre pek çok restoran ve kafe seçeneği de bulabilirsiniz.

Paris gastronominin başkenti olarak uluslararası bir üne sahip. Burada ister dünya mutfağından ister de yerel mutfaklardan lezzetleri tatma şansına sahipsiniz. Fransız mutfağının etnik tatlarını şöyle sıralamak mümkün: Escargots a la Bourguignonne: Salyangoz, kendi kabuğunda sarımsak, tereyağı ve maydanozla sunulur. Moules Mariniere: Midye, beyaz şarap, sarımsak, maydanoz ve bazen kremalı bir sosla pişirilir. Coq au Vin: Kırmızı şarap, baharatlar, sarımsak, arpacık soğanı ve mantarla pişirilen horozdur. Soupe à l’oignon: Fransa’nın dışında herhangi bir ülkenin yemek menüsünde “Fransız soğan çorbası” olarak gösterilen bu çorba et ve soğan ağırlıklıdır. Pişirilme aşamasının sonuna doğru içine peynir de eklenen bu çorba besleyici olması nedeniyle de tercih edilir. Makaron: Paris’in en ünlü tatlılarından biri, yumurta beyazı ile yapılan hafif kurabiyelerin rengarenk seçenekleri mevcut.

Coq au Vin

85


fuar rotası

STUTTGART

NERELER GEZILIR?

Yeni Saray

Yeni Saray (Neues Schloss) Yeni Saray, Stuttgart’ın en önemli tarihi yapılarından biri. Güney Almanya’nın en büyük şehir sarayları arasında yer alan yapı, aynı zamanda kentin en yeni saraylarından. İkinci Dünya Savaşı sırasında yoğun bombardımana maruz kalan sarayda yıllar içerisinde belirli restorasyonlar yapıldı. Saray, günümüzde Stuttgart Mali İşler ve Eğitim Bakanlığı’na ev sahipliği yapıyor. Killesbergpark Geçmişte bir kısmı taş ocağı olarak kullanılan Killesbergpark adlı parkın 123 dönüm genişliğindeki arazisi, 1939 yılında gerçekleştirilen bahçecilik gösterisi için fuar alanına dönüştürülmüş. Fuar alanının havaalanı yakınına taşınmasının ardından kamuya açılan parkta her yıl Lichterfest etkinliği düzenleniyor. Killesberg treni ile dolaşabileceğiniz parkı ve çevresini gözlem kulesine çıkarak seyredebilir, 20 metre yüksekliğindeki Bismarck Anıtı’nı ziyaret edebilirsiniz. Wilhelma Hayvanat ve Botanik Bahçesi Stuttgart’da gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz Wilhelma Hayva-

Wilhelma Hayvanat ve Botanik Bahçesi

86

nat ve Botanik Bahçesi, şehrin kuzeyindeki bir şato içerisinde yer alıyor. Huzurlu ortamında rahatlamak ve fotoğraf çekmek için ideal olan tesis, botanik bahçesi olarak 1919 yılında açılmış. 1951 yılında ilk hayvan sergisinin açıldığı bahçede bin 200 hayvan ve 6 bin bitki türünü gözlemlemek mümkün.

ALIŞVERIŞ

Königstrasse

Seyahatlerinde alışveriş yapmayı sevenler için Stuttgart belki de en ideal şehirlerden biri. Şehirde yalnızca alışveriş için ayrılmış caddeler, kocaman alışveriş merkezleri, daha geleneksel alışveriş için açık hava pazarları ve yemek aşıkları içinse yemek pazarları kuruluyor. Cadde ve sokaklarda yürüyerek alışveriş yapmayı sevenlerdenseniz Stuttgart bu konuda adeta bir cennet. Şehrin merkezi de sayılan Schlossplatz yalnızca kültürel anlamda değil alışveriş için de oldukça önemli bir nokta. Bu bölgede cadde ve sokaklarda birbirinden farklı mağazalara rastlayabilirsiniz. Königstrasse ise şehrin en popüler alışveriş caddesi.

kendi isteklerini ve maksimum limitlerini belirlemeleri önemli.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIM Almanya’nın diğer büyük şehirlerinde olduğu gibi Stuttgart’ta da sistemli işleyen basit bir ulaşım ağı var. Stuttgart toplu taşıma sistemi otobüsler ve trenlerden oluşuyor. S-Bahn ve U-Bahn şehirdeki raylı sistemin isimleri. S-Bahn, Stuttgart ve çevre bölgelerini bağlarken U-Bahn şehrin iç bölgelerini birbirine bağlıyor. Şehrin her köşesine toplu taşıma araçları ile kolayca ve uygun fiyatlar karşılığında ulaşabilirsiniz. Toplu taşımada tek bir tip bilet kullanılıyor. Yani aldığınız bilet ile metroyu da otobüsü de kullanabilirsiniz. Ancak bilet ücretleri kullanım süresine ve kullanım bölgesine göre değişiklik gösteriyor.

DAMAK TADI Stuttgart’ta Alman mutfağının en geleneksel lezzetlerini bulabilirsiniz. Şehir, Alman mutfağının yansıtmasının yanında kendine has ayrı bir yemek kültürü de oluşturmuş. Özellikle Alman şehirlerinin aksine, coğrafi konumunun verdiği ayrıcalıktan dolayı bira ile değil şarapları ile anılıyor. Aynı zamanda şehirde dünya mutfağının lezzetlerini tadabileceğiniz birçok farklı restoran da bulunuyor. Paprikahun, farklı baharatlar ve hardal ile pişirilmiş tavuk budu yemeği. Dampfnudel, hamur işi sevenler ve Stuttgart mutfağına özel bir lezzet tatmak isteyenler için en ideal seçenek.

NEREDE KALINIR? Stuttgart konaklama konusunda oldukça seçeneğin söz konusu olduğu bir yer. Turistler tarafından oldukça tercih edilen Almanya’nın bu eşsiz şehrinde her bütçe grubu için uygun bir konaklama alanı bulunuyor. Bu sebeple kalacak yer ihtiyacında olan kişilerin öncelikli olarak

Dampfnudel


BANGKOK

NERELER GEZILIR?

Wat Pho Tapınağı

Wat Pho Tapınağı Wat Pho, Thai masajının doğduğu yer olarak biliniyor. Burası, aynı zamanda Bangkok’un en ünlü Budist tapınaklarından biri. Tapınakta yer alan Buda heykeli, pozisyonundan dolayı ‘Yatan Buda’ (Reclining Buddha) adı ile anılıyor. Buda’nın ayaklarının altında ve koridordaki kâselerin üzerinde 108 adet sembol bulunuyor. Bu, Buda’nın 108 hayırlı durumunu simgeliyor. Büyük Saray Büyük Saray ışıl ışıl parıldayan altın başlıklarıyla Chao Phraya Nehri kıyısında yükseliyor. 1782’den 1925’e kadar kraliyet ailesini ağırlayan, 218 bin 400 metrekarelik bir alana yayılan kompleks birçok yapıdan meydana geliyor: Gerek yapı içerisindeki birçok heykel ve figür ile gerekse de mimarisi ile Uzak Doğu sanatının güzel bir örneği niteliğinde. Wat Phra Kaew Tapınağı da bu kompleksin içinde yer alıyor. Tapınağa ‘Sarong’ denilen ve bacakları kapatan yerel bir kıyafet ile girilebiliyor.

Büyük Saray

Wat Arun 17. yüzyıl yapısı olan Wat Arun diğer adı ile Temple of Dawn, şehrin simgelerinden biri. Uzak Doğu sanatını en güzel şekilde yansıtan tapınakta; Çin seramiklerini, yerel figürleri ve süslemeleri en ince ayrıntısına kadar incelemek mümkün. Tapınak 17. yüzyıla ait olsa da kuleleri, 19. yüzyıl Kral II. Rama döneminde inşa edildi.

ALIŞVERIŞ Bangkok, Asya’nın en iyi alışveriş mekânlarına sahip. Kentte yüzlerce AVM ve pazar bulunuyor. Siam Meydanı bölgesinde, dünyanın en ünlü markalarının mağazaları ve butik dükkanlar var. Kentin en büyük pazarı Chatuckak, bir hafta sonu pazarıdır. Burada vintage eşyalardan yiyeceklere her çeşit ürünü bulabilirsiniz. Pazar, dünyanın en büyük pazarları arasında yer aldığı için haritası da mevcut. Bu haritayı kullanarak ilgilendiğiniz ürünlerin olduğu tarafları alanları gezebilirsiniz. Pazara, havanın sıcaklığına ve kalabalığa yakalanmamak için günün erken saatlerinde gitmekte fayda var.

NEREDE KALINIR? Bangkok, Güneydoğu Asya’nın en gözde turizm rotalarından biri. Şehir yalnızca Asya’dan değil Avrupa ve Amerika’dan da her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor. Bu nedenle otel ve konaklama konusunda çok zengin seçeneklere sahip. Nüfusunun çoğunluğunu Budistlerin oluşturduğu ülkede otel, restoran ve diğer hizmet sektörlerinde hizmet veren Budistlere göre hizmet konusu çok önemli. Bu nedenle diğer rotalara göre otellerde müşteri memnuniyeti çok önemli bir konu. Bangkok’ta konaklama yapacağınız otelinizin BTS Havaray istasyonuna yakınlığı büyük rahatlık sağlayacak.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIM Bangkok’ta toplu taşımada en etkin olan araçlar otobüslerdir. Metro ise sadece kısıtlı bir alanda hizmet veriyor. Kent içerisinde hava trenleri (BTS Sky Train) mevcut. Viyadükler üzerinden kurulan bu sistem önemli bir zaman kazancı sağlıyor. Saen Saep Kanalı üzerinde iki rotalı feribot sistemi de toplu taşıma alternatifleri arasında.

DAMAK TADI Tayland mutfağı son 50 yılda uluslararası bir üne kavuştu. Tayland mutfağı genel olarak Güneydoğu Asya mutfak kültürlerinin bir sentezidir. Tayland mutfağında baharatlar büyük bir önem taşıyor. Öyle ki meyveler dahi baharatlar eşliğinde tüketiliyor. Ülkenin başkenti Bangkok’ta 50 bin restoran bulunuyor. Tayland’ın yöresel lezzetleri arasında ise; Tom Yam Kung (baharatlı karides çorbası), Kaeng Khiao Wan Kai (tavuklu yeşil köri), Phat Thai (Tay usulü erişte), Phat Kaphrao (fesleğenli kızartılmış et), Kaeng Phet Pet Yang (fırında kızartılmış körili ördek), Tom Kha Kai (Hindistan cevizi sütlü tavuk çorbası), Yam Nua (baharatlı et salatası), Mu/Kai Sa-te (zerdeçal ile kaplanmış tavuk), Kai Phat Met Mamuang Himmaphan (kaju cevizi ile kızartılmış tavuk) ve Kaeng Phanaeng (Hindistan cevizi kremasında körili et) yer alıyor.

Phat Kaphrao

87


makine tarihi

HAYATLARA MÂL OLAN BULUŞLAR TARIH BOYUNCA BIR ÇOK BULUŞ YAPILMIŞ, BAZILARI SADECE BELIRLI BIR KITLENIN IHTIYACINI KARŞILARKEN BAZILARI ISE INSANLIK TARIHINI VE DÜNYAYI ETKILEMIŞ. KIMI BULUŞLAR ISE MUCIDININ HAYATINA MAL OLMUŞ.

İSMAIL CEVHERI’NIN TAHTA KANATLARI İbrahim Müteferrika’nın matbaada bastığı ilk kitabın sahibi İsmail bin Hammad el Cevheri, 1002 yılında uçuş denemesi yapmak için kendi imal ettiği tahta kanatları iki koluna bağlayarak Nişabur’da bir camiinin tepesine çıktı. Orada toplanan halka: “Ey ahali benim yaptığım buluşu şimdiye kadar kimse yapmadı. Dünyada yapılacak en mühim şey göklere uçmaktır. Sizin gözlerinizin önünde şimdi uçacağım” diyerek kendini boşluğa bıraktı. Bir müddet uçtuktan sonra düşerek hayatını kaybeden İsmail Cevheri, bu denemesini Wright Kardeşler’den 900 yıl önce yaptı. Bu, tarihteki en eski uçuş denemesi olarak kayıtlara geçti. HEZÂRFEN AHMED ÇELEBI’NIN ICADI YÜZÜNDEN SÜRGÜNDE ÖLDÜĞÜ RIVAYET EDILIYOR Türk âlimlerinden olan İsmail Cevheri’den ilham alan ve kendi geliştirdiği takma kanatlarla uçmayı başaran Hezârfen Ahmed Çelebi, 1632 yılında, lodoslu bir havada, Galata Kulesi’nden kendini boşluğa bıraktığında kollarında kuş kanatlarına benzer bir kanat takılıydı. İstanbul Boğazı’nı uçarak geçip, Üsküdar’a konmayı başardı. Hezârfen’in adı ilerleyen yıllarda dünya havacılık tarihine geçti. Ancak bu derece bilgili ve becerikli birinin tehlikeli olabileceği düşüncesiyle Cezayir’e sürülen mucit, burada hayata gözlerini yumduğu rivayet edilir.

SIEUR FREMINET’IN OKSIJEN TÜPÜ Bugün hastaların yaşama sürelerini uzatmak, hayatlarını daha kaliteli hale getirmek, hastanede yatma sürelerini kısaltmak, sağlayacağı havayla uzun süre denizin dibinde kalmayı kolaylaştırmak gibi türlü gerekçelerle kullanılan oksijen tüpü, Sieur Freminet tarafından 1772 yılında icat edildi. Ancak icadına güvenip suya dalan mucit ilk dakikalarda başarılı buluşunun sevincini yaşamış olsa da, tüp tam olarak çalışmayınca boğularak can verdi.

88


HORACE LAWSON HUNLEY’IN SAVAŞ DENIZALTISI Horace Lawson Hunley, ilk savaş denizaltısını 1863’te tasarladığında iki trajediye birden sebep olacağını bilmiyordu. Hunley’in ilk savaş denizaltısı battığında içindeki mürettebatın yarısı yaşamını yitirdi. Mucidin ikinci denizaltı tasarımı da battı ama bu sefer içinde Hunley’in kendisi de vardı.

BASKI MAKINESININ MUCIDI WILLIAM BULLOCK KANGREN OLDU Baskı makineleri konusunda yeni bir dönem açan Bullock, “Dönerbasar”ı 1867’de icat ederek dünya tarihine adını altın harflerle kazıdı. Ancak, icadını test ederken ayağı makineye sıkışan Bullock kangren olarak hayatını kaybetti.

SYLVESTER H. ROPER’IN BUHAR GÜCÜYLE ÇALIŞAN BISIKLETI Buhar enerjisiyle çalışan bisikletin mucidi Roper, 1896’daki bir deney aşamasında kalp krizi geçirince kaza yaptı ve hayatını kaybetti. Kalp krizinin mi kazaya neden olduğu, yoksa geçirdiği kazanın mı kalp krizini tetiklediği bilinmiyor.

DINAMITIN MUCIDI NOBEL, KARDEŞININ ÖLÜMÜNE SEBEP OLDU Çocukluğu fakirlik içinde geçen Alfred Bernhard Nobel 28 yaşına geldiğinde, kendisine ufak da olsa bir kimya laboratuvarı kurmayı başardı. O yıllarda kömür ve diğer değerli madenlerin çıkarılmasında, tünellerin açılıp, köprülerin yapılmasında dev kayalar büyük engeldi. Nobel bu yüzden özellikle patlayıcılar üzerinde çalışıyordu. Ancak yaptığı deneylerden biri hem laboratuvarına hem de kardeşiyle birlikte dört kişinin hayatına mal oldu. Bu nedenle Nobel, listenin, icadı ile kendinin değil başkalarının ölümüne sebep olan tek ismi. Araştırmalarına bin bir zorlukla da olsa devam etti ve sonunda başarıya ulaştı. 1865 yılına gelindiğinde o artık dinamitin mucidi olarak anılıyordu. Ailesi bir anda zengin oldu, ünü ve icadı bütün Avrupa’ya yayıldı. Nobel, 1896’da öldü.

89


makine tarihi

OTTO LILIENTHAL’IN GLIDER’I Otto Lilienthal, 1896 yılında gökyüzüne uçmayı sağlayabilecek Glider adını verdiği aracı icat etti. Ekip, araç ile yüksek bir noktadan atlayarak deneme yapıyordu. Dördüncü denemede Lilienthal aracı kendisi kullanmak istedi. Ancak araç kırılıp yere çakıldı. Otto Lilienthal ağır yaralandı ve kazadan 36 saat sonra vefat etti.

WILLIAM NELSON’UN MOTORLU BISIKLETI General Electric için çalışan 24 yaşındaki mucit William Nelson icat ettiği motorlu bisikletin test sürüşünde kaza yaptı ve bu kaza sonrasında 1903’te yaşama veda etti.

FRANZ REICHELT’IN PARAŞÜT ELBISESI Bir terzi olan Franz Reichelt, 1912 yılında kendi icadı olan paraşüt elbiseyi büyük bir kalabalık eşliğinde denemek üzere Eyfel Kulesi’ne tırmandı. Kameralar önünde 60 metreden gerçekleştirdiği atlayış ne yazık ki beklediği gibi sonuçlanmadı.

THOMAS ANDREWS’IN TITANIK’I 1912 yılında batan ve hikâyesi filmlere konu olan Titanik’in baş mimarı Andrews de bir buzdağına çarpan ve yaklaşık iki saat kırk dakika içinde Kuzey Atlantik’in buzlu sularına gömülen geminin ilk seferine katılan ve orada ölenler arasındaydı.

UÇAN TRENİN HAZİN SONU Rus mucit Valerian Ivanovich Abakovsky, bir uçak motoru ile geliştirdiği yüksek hızlı treni test etmeye başladığında sadece 25 yaşındaydı. Aerowagon adını verdiği bu makine ile 24 Temmuz 1921’de, Moskova’dan Tula’ya başarılı bir şekilde ulaşan Ivanovich Abakovsky, dönüş yolunda ulaşılan yüksek hız ve bu nedenle Aerowagon’un devrilmesi sonucunda hayatını kaybetti.

90


MAX VALIER’IN ROKET ARABASI Avusturyalı mucit Valier 1930 yılında, alkolle çalışan bir roket araba icat etti. İlk denemesini Berlin’de bir pistte, halkın önünde yapacaktı. Ancak araç test sürüşü sırasında havaya uçtu. Valier ise yanarak can verdi.

MARIE CURIE’NIN URANYUMU Marie Curie radyoaktivite üzerine yaptığı çalışmalarla iki farklı alanda Nobel Ödülü kazandı. Uranyumla yaptığı deneyler sonucu radyoaktiviteyi keşfetti. Toryumun radyoaktif özelliğini buldu ve radyum elementini ayrıştırdı. 1903 Nobel Fizik Ödülü, 1911 Nobel Kimya Ödülü sahibi ve radyoloji biliminin kurucusu olan Curie, çalışmalarıyla bir çığır açtı. Nobel Ödülü’nü alan ilk kadın, bu ödülü iki kere alan ilk bilim insanı oldu. 1934 yılında Fransa’nın Savoy kentinde kan kanserinden öldü. Hastalığı, aşırı dozda radyasyona maruz kalmasına bağlandı. Bu yüzden ona “bilim için ölen kadın” denildi.

THOMAS MIDGLEY’IN HASTALAR İÇIN MEKANIK YATAĞI Çok ünlü bir mucit ve mühendis olan Midgley, 51 yaşında hastalanıp yerinden kalkamaz olunca kendisi gibi sıkıntılar yaşayan insanlar için bir yatak tasarladı. Ancak 1944 yılında mekanik yatağın bozulması nedeniyle parçaların arasında kalan Midgley boğularak öldü.

LOUIS ALEXANDER SLOTIN’IN FÜZYON DENEYI Manhattan Projesi’nde görev almış, Kanadalı fizikçi ve kimyager Louis Alexander Slotin’ın 21 Mayıs 1946’da yaptığı füzyon deneyinde yoğun miktarda katı yayınım açığa çıktı; bu durum, Slotin’in dokuz gün içinde yaşamını yitirmesine yol açtı. Slotin II. Dünya Savaşı sırasında Los Alamos Ulusal Laboratuvarı’nda araştırmalar yapmış, uranyum ve plütonyum çekirdeklerinin kritik kütlesini hesaplamaya çalışmıştı.

HENRY SMOLINSKI’NIN UÇAN ARABASI Henry Smolinski’nin tek amacı vardı o da uçan arabayı icat etmek. 1973 yılında yaptığı Ave Mızar’ın prototipini test ederken öldü.

91


makale

ORTA VADELİ PROGRAM VE MAKİNE IMALAT SANAYİSİ 2018-2020 YILINA ILIŞKIN ORTA VADELI PROGRAM AÇIKLANDI. PROGRAMIN ÖNEMLI SAYISAL HEDEFLERIYLE REFORM HEDEFLERI BULUNUYOR. ORTA VADELI PROGRAM ÖNCELIKLE EKONOMIDE BÜYÜMEYI HIZLANDIRMAYI, BUNUN IÇIN GENIŞLETICI MALIYE VE PARA POLITIKASI UYGULAMAYI; HAYATA GEÇIRILECEK REFORMLARLA HIZLI BÜYÜMENIN KALICI OLMASINI AMAÇLIYOR.

O

rta Vadeli Program, 2018-2020 yılları için daha hızlı ekonomik büyümeyi hedefliyor. Son yıllarda büyüme için yüzde 4-5 arasında hedefler koyulurken yeni program büyüme hedefini yüzde 5,5’e çıkardı. Yüzde 5,5 hedefine ulaşılması için yapısal reformların hızla hayata geçirilmesi gerekiyor. Ancak program hızlı büyümeye geçişte daha çok genişletici maliye ve para politikasını kullanacaktır. Bunun sonucu olarak da yüzde 5,5 büyüme enflasyonist bir büyüme

92

olacaktır. Dünya ekonomisi ve ticaretindeki canlanma ise yüzde 5,5 hedefine ulaşılmasını en azından 2018 yılında destekleyecektir. Orta Vadeli Program’da yüzde 5,5 büyüme hedefi harcamalar yönü ile değerlendirildiğinde 2017 yılında yüzde 4,4 artan toplam tüketim harcamalarının 2018 yılında yüzde 3,9 büyüyeceği, yine 2017 yılında yüzde 4,8 artan yatırım harcamalarının 2018 yılında yüzde 5,6 büyüyeceği öngörülüyor. Özel kesimin tüketim harcamalarında büyümenin yüzde 4 ile yavaşlayacağı, yatırım


harcamalarının ise yüzde 6 ile hızlanacağı bekleniyor. Net ihracatın büyümeye katkısı ise program dönemince pozitif olacaktır. 2017 yılında net ihracatın büyümeye katkısı 1,3 puanken, 2018 yılında katkının 0,8 puan olacağı bekleniyor. Bu çerçevede yüzde 5,5 büyümeye ulaşılması olası görünüyor. Bununla birlikte bu olasılık ancak yüksek enflasyonla gerçekleşebilecektir. Dış ticarette makul ve ulaşılabilir hedefler belirlendiği hatta ihracat artışına temkinli yaklaşıldığı da görülüyor. Muhtemelen dış politik ve jeopolitik riskler nedeniyle ihracat artışı sınırlı tutulmuştur. Bu çerçevede önümüzdeki üç yıl boyunca sürdürülebilir ve finanse edilebilir dış ticaret açıklarıyla cari açık hedefi bulunuyor. ORTA VADELİ PROGRAMIN MAKROEKONOMİK HEDEFLERİ Orta Vadeli Program uzun süre sonra ilk kez 2017 yılında başlayan genişletici maliye politikasını 2018 ve sonraki yıllarda da sürdürüyor. Bütçe ve genel kamu açıkları milli gelirin yüzde 2’sine kadar yükseliyor. Bu açıkların ekonomide dört önemli sonucu olacaktır. İlk olarak genişletici politika büyümeyi destekleyecektir. Ancak genişletici politikanın diğer iki sonucu, daha yüksek enflasyon ve faiz oranları olacaktır. Son olarak da kamunun borçlanma ihtiyacı ile borçları artacak ve tasarruf piyasasında özel kesime daha az kaynak kalacaktır. Orta Vadeli Program, enflasyon hedeflerinde de ilk kez daha yüksek oranlar koydu. Daha önceki hedefler Merkez Bankası’nın yıllık yüzde 5 hedefleriyle aynıydı. Ancak bu kez hedefler 2018 yılı için yüzde 7 ve 2019 yılı için yüzde 6 oldu. Bu hedefler muhteme-

len Merkez Bankası’nın da genişletici para politikasını sürdüreceğini gösteriyor. Bu çerçevede enflasyon beklentileri de bozulmaya ve enflasyon da önümüzdeki en az iki yıl boyunca yüzde 10’lara yakın (üzerinde) ve yüksek kalmaya devam edecektir. Enflasyon hedeflerinin yüksek tutulması, enflasyon beklentilerinin bozulması ve enflasyonun daha yüksek gerçekleşme olasılığı nedeniyle faiz oranları da yüksek kalmaya devam edecektir. Merkez Bankası 2017 yılında yüzde 12 olan fonlama faiz oranlarını önümüzdeki en az bir yıl daha yüzde 10’un üzerinde tutacaktır. Artacak kamu borçlanmaları da faiz oranlarına yukarı yönlü baskı yapacaktır. Yine dış politik ve jeopolitik riskler de faiz oranlarına yukarı yönlü baskı yapacaktır. Tüm bunlara bağlı olarak 2018 yılında banka kredi faiz oranları da yüksek kalmaya devam edecektir. Orta Vadeli Program’ın hazırlanılması aşamasında kullanılan yıllık ortalama dolar kurları ise 2018 yılı için 3,81, 2019 yılı için 3,96 ve 2020 yılı için 4,02 TL’dir. Kullanılan döviz kurları bir hedef veya taahhüt olmamakla birlikte ekonomi yönetiminin beklentilerini yansıtması açısından önemlidir. TL için belirlenen hedefler oldukça iddialı gözüküyor. Olası riskler ve küresel mali piyasalardaki sıkılaşma beklentileri de dikkate alındığında bu seviyeler ancak bugünkünden daha yüksek faizlerle sağlanabilecek. Aksi takdirde döviz kurları muhtemelen daha yüksek seviyelerde gerçekleşecektir. İstihdam tarafında ise yüzde 5,5 büyüme beklentisine bağlı olarak programda 2018 yılında 1,04 milyon kişi yeni istihdam hedefi belirlendi. İşsizlik oranı yüksek kalmakla birlikte Türkiye istihdam yaratmaya devam

Can Fuat GÜRLESEL MAİB Ekonomi Danışmanı

93


makale

ORTA VADELI PROGRAM’IN HEDEFLERININ MAKINE IMALAT SANAYISINE ETKILERINDE BELIRLEYICI OLAN ILK GÖSTERGE, YATIRIMLARDAKI BÜYÜME OLARAK ÖNE ÇIKIYOR.

ediyor. Yeni istihdam daha çok hizmetler sektöründe ve göreceli olarak düşük verimliliğe sahip alanlarda yoğunlaşmakla birlikte, artan istihdam ilave talep yaratırken büyümeyi de destekliyor. Orta Vadeli Program hedeflerine ulaşılmasında programın reformlar ayağının uygulanması da önemli olacaktır. Burada dış politik ve jeopolitik risklerin azalması da izlenecektir. Nitekim Orta Vadeli Program çerçevesinde artırılması planlanan vergi oranlarıyla belirlenen yeni vergiler, savunma harcamalarındaki artışa bağlanıyor. Türkiye’nin 2018 yılında, güneyinden daha fazla jeopolitik risklerle karşılaşacağı öngörülüyor. Son olarak 2018 yılında Türkiye tasarruf açığını yine yurt dışı borçlanmayla karşılayacaktır. Ancak 2018 yılında ABD Merkez Bankası’nın (FED) para politikasını sıkılaştıracak olmasıyla Avrupa Merkez Bankası’nın olası sıkılaştırma kararı, küresel piyasalarda borçlanma ortamını da sıkılaştıracaktır. Bu çerçevede Türkiye’nin dış borçlanmasını rahatlıkla sürdürebilmesi için her alanda gerçekleştireceği reformlar ve olağanüstü hal alanının daraltılarak kademeli olarak kaldırılması faydalı olacaktır. ORTA VADELİ PROGRAM’IN HEDEFLERİ VE MAKİNE İMALAT SANAYİSİNE ETKİLERİ Orta Vadeli Program’ın hedeflerinin makine imalat sanayisine etkilerinde belirle-

94

yici olan ilk gösterge yatırımlardaki büyüme olarak öne çıkıyor. 2016 yılında yüzde 2,2 büyüyen yatırımların 2017 yılında yüzde 4,8 olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Yatırımlardaki büyümenin 2018 yılından itibaren ise hızlanacağı öngörülüyor. Bu hızlanma özellikle özel sektör yatırımlarından kaynaklanacaktır. Özel sektör yatırımları makine ve inşaat yatırımları olarak ikiye ayrılıyor. Son yıllardaki kaygı verici gelişme, özel sektör yatırımlarının inşaat yatırımlarıyla büyümesi, buna karşın makine yatırımlarının mutlak ve reel olarak gerilemesidir. Program dönemi boyunca da özel sektör yatırımlarındaki büyüme ağırlıklı olarak inşaat yatırımlarından gelecektir. Makine imalat sanayisinde inşaat yatırımlarıyla ilgili, başta iş makineleri olmak üzere olumlu etkilenecek alanlar da olacaktır. Makine yatırımlarını tetikleyecek iki unsur bulunuyor. Bunlardan ilki ihracat, yani dış taleptir. Programın ihracat hedefleri dış politik ve jeopolitik riskler nedeniyle oldukça temkinlidir. Bu çerçevede makine ihracatı için de temkinli olmak gerekiyor. Ayrıca programın enflasyon ve döviz kuru hedefleri birlikte gerçekleşirse TL değerlenecek ve ihracat zorlaşacaktır. İç talep tarafında ise yükselen talebe artan üretimler, kapasite kullanım oranlarını da yüzde 79-80 aralığına taşıyor. Bu nedenle artan iç talep makine kapasite yatırımlarını daha çok tetikleyebilir. Ancak burada da yatırımlar önündeki sınırlayıcı unsur göreceli yüksek faiz oranları olacaktır.


GÖSTERGELER AĞUSTOS 2017

95


göstergeler

MAKİNE İHRACATIMIZ AĞUSTOS AYI SONUNDA 9,4 MİLYAR DOLAR OLDU TÜRKIYE’NIN MAKINE IHRACATI 2017 YILININ OCAK-AĞUSTOS DÖNEMINDE 9,4 MILYAR DOLAR OLARAK KAYDA GEÇTI. 2016 YILININ AYNI DÖNEMINDE BU RAKAM 8,8 MILYAR DOLAR SEVIYESINDEYDI. TÜRKIYE’NIN MAKINE IHRACATI AĞUSTOS AYI SONUNDA GEÇEN YILIN AYNI DÖNEMINE GÖRE YÜZDE 6,8 ARTTI.

96

M

akine sektöründe 2017 yılı OcakAğustos döneminde en fazla ihracat gerçekleştiren alt sektör motorlar oldu. 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde söz konusu ürün grubunda gerçekleştirilen ihracat 1,3 milyar dolarken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 4,7 artışla 1,4 milyar dolar seviyesinde kaydedildi. Listenin ikinci sırasında bulunan klimalar ve soğutma makineleri kaleminde 2017 yılının OcakAğustos döneminde gerçekleştirilen ihracat bir önceki yıla göre yüzde 0,7 artışla 1,3 milyar dolar oldu. 2017 yılı Ocak-Ağustos dönemi itibarıyla makine sektöründe en

fazla ihracat gerçekleştiren üçüncü kalem ise 881 milyon dolarlık ihracat değeriyle yıkama ve kurutma makineleri olarak kaydedildi. Söz konusu mal grubunda 2016 yılının aynı döneminde gerçekleştirilen ihracat 852 milyon dolar seviyesindeydi. Yıkama ve kurutma makineleri ihracatı 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,4 arttı. İHRACAT LİSTESİNİN İLK SIRASINDA ALMANYA YER ALIYOR 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye’nin makine ihracatı 9,4 milyar dolara yükseldi. Türkiye’nin en fazla ihracat gerçekleştirdiği ilk 20

ülke listesindeki Almanya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 1,4 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 4 artışla 1,5 milyar dolar oldu. Listenin ikinci sırasındaki ABD’ye yönelik makine ihracatı, 2017 yılı Ocak-Haziran döneminde 647 milyon dolar olarak kaydedildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 628 milyon dolardı. ABD’ye yönelik ihracat yüzde 3 arttı. Türkiye’nin en fazla makine ihracatı gerçekleştirdiği ilk 20 ülke listesinin üçüncü sırasında ise İngiltere bulunuyor. İngiltere’ye 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 486 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi.


MAKİNE SEKTÖRÜNÜN TAMAMI İTİBARIYLA İHRACAT KAYIT RAKAMLARI

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

1 OCAK-31 AĞUSTOS 2016

1 OCAK-31 AĞUSTOS 2017

DEĞİŞİM (%)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

$/Kg

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

$/Kg

MİKTAR

DEĞER

MOTORLAR

82,6

1.337

16,2

95,3

1.400

14,7

15,4

4,7

KLİMALAR VE SOĞUTMA MAKİNELERİ

328,4

1.341

4,1

338,4

1.350

4

3

0,7

YIKAMA VE KURUTMA MAKİNELERİ

302,9

852,5

2,8

320,3

881

2,8

5,8

3,4

DİĞER MAKİNELER

104,9

714,5

6,8

119,6

788,1

6,6

14,1

10,3

İNŞAAT VE MADENCİLİKTE KULLANILAN MAKİNELER

148,7

570,4

3,8

181,1

607,1

3,4

21,8

6,4

POMPALAR VE KOMPRESÖRLER

65,9

454,1

6,9

71,1

520,2

7,3

7,9

14,6

TARIM VE ORMANCILIKTA KULLANILAN MAKİNELER

87,1

413,5

4,7

100,2

448,2

4,5

15,1

8,4

TAKIM TEZGÂHLARI

62

429,5

6,9

65,7

440,6

6,7

5,9

2,6

TÜRBİNL, TURBOJET, TURBOPROPELLER, HİDROLİK SİLİNDİRLER

9,2

244,4

26,5

10,7

401,4

37,5

16

64,3

TEKSTİL VE KONFEKSİYON MAKİNELERİ

55

301,9

5,5

60,5

347,4

5,7

9,8

15,1

VANALAR

34

285,3

8,4

35,9

325,2

9,1

5,6

14

GIDA SANAYİİ MAKİNELERİ

46,9

267,2

5,7

61,3

316,4

5,2

30,6

18,4

REAKTÖRLER VE KAZANLAR

37,8

271,3

7,2

38,7

297,1

7,7

2,4

9,5

SİLAH VE MÜHİMMAT

27,5

420,6

15,3

15,3

254,6

16,6

-44,1

-39,5

HADDE VE DÖKÜM MAKİNELERİ, KALIPLAR

25,7

190,1

7,4

28

217,2

7,7

9

14,2

24

173,2

7,2

28,6

203,9

7,1

19,5

17,7

34,6

158,3

4,6

43,2

180,8

4,2

25,0

14,2

5

94,3

18,8

5,7

109,8

19,2

14

16,5

KAUÇUK, PLASTİK, LASTİK İŞLEME VE İMALATINA AİT MAKİNELER

8,9

98,5

11

10

105,5

10,5

12,1

7,1

BÜRO MAKİNELERİ

2,1

92,8

42,3

2,7

98,6

36

24,9

6,2

RULMANLAR

7,5

83,5

11,1

7,8

87,7

11,2

4,2

4,9

KÂĞIT İMALİNE VE MATBAACILIĞA MAHSUS MAKİNELER

5,9

41,8

7,1

8,8

56,6

6,4

48,7

35,2

DERİ İŞLEME VE İMALAT MAKİNELERİ

1,3

8,4

6,3

1,9

9,7

5

45,2

16

1.508

8.846

5,9

1.651

9.449

5,7

9,5

6,8

MAL GRUBU ADI

ISITICILAR VE FIRINLAR YÜK KALDIRMA, TAŞIMA VE İSTİFLEMEYE MAHSUS MAKİNELER AMBALAJ MAKİNELERİ

TOPLAM

97


göstergeler

TEKSTİL VE KONFEKSİYON MAKİNELERİ

Tekstil ve konfeksiyon makineleri ürün grubu ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde, 301,9 milyon dolarken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 15,1 artışla 347,4 milyon dolar oldu.

neminde 21,3 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 25,3 artışla 26,7 milyon dolar olarak kaydedildi. Listenin üçüncü sırasında yer alan Bangladeş’e 2016 yılının Ocak-Ağustos

Tekstil ve konfeksiyon makineleri sektöründe 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde en fazla ihracat gerçekleştirilen ülke 31,4 milyon dolarla İngiltere oldu. Listenin ikinci sırasında bulunan Almanya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos dö-

döneminde 20,3 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 26,7 artışla 25,8 milyon dolar oldu. Listenin dördüncü sırasında bulunan Özbekistan’a yönelik tekstil ve konfeksiyon makineleri ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 12,8 milyon dolarken 2017 yılının aynı döneminde yüzde 77,2 artışla 22,8 milyon dolar olarak kaydedildi. Beşinci sıradaki İran’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 9,5 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 95,3 artışla 18,7 milyon dolar olarak kaydedildi. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli tekstil ve konfeksiyon makineleri sektöründe en fazla ihracat artışı yüzde 95,3 ile İran’da yaşandı. İran’ın ardından yüzde 77,2 ile Özbekistan ikinci sırada gelirken yüzde 61,2 ile Mısır üçüncü sırada bulunuyor.

TEKSTİL VE KONFEKSİYON MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

İNGİLTERE

11,1

46,5

ALMANYA

4,2

21,3

ÜLKE

98

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

4,2

7,6

31,4

4,1

-31

-32,3

5

4,8

26,7

5,5

14,2

25,3

$/KG

$/KG

BANGLADEŞ

2,6

20,3

7,8

2,6

25,8

9,9

0,1

26,7

ÖZBEKİSTAN

1,2

12,8

10,2

2,1

22,8

10,5

72,4

77,2

İRAN

2,6

9,5

3,6

5,1

18,7

3,6

93,8

95,3

MISIR

2,3

11,4

5

3,2

18,4

5,7

41,2

61,2

FRANSA

3,6

16,4

4,5

3,9

18,1

4,6

8,4

10,3

HİNDİSTAN

3,4

11,8

3,5

4,4

16,4

3,7

29,1

39

İTALYA

2

12,5

6,2

2

13,4

6,7

-0,1

7,1

PAKİSTAN

2

8

4

2,3

11,6

5,1

15

44,5

MAL GRUBU TOPLAMI

55

301,9

5,5

60,5

347,4

5,7

9,8

15,1


YÜK KALDIRMA, TAŞIMA VE İSTİFLEME MAKİNELERİ Yük kaldırma, taşıma ve istifleme makineleri ihracatı 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 180,8 milyon dolar olarak kayda geçti. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 158,3 milyon dolardı. Söz konusu ürün grubundaki ihracat artışı yüzde 14,2 olarak kaydedildi. Yük kaldırma, taşıma ve istifleme makineleri ürün grubunda 2017 yılının OcakAğustos döneminde 13,4 milyon dolarla en fazla Cezayir’e ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 8 milyon dolardı. Cezayir’e yönelik ihracat artışı yüzde 66,9 oldu. Listenin ikinci sırasında bulunan İran’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 4,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 97,5 artışla 9,6 milyon dolar oldu. Üçüncü sırada yer ABD’ye 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde ihraç edilen yük kaldırma,

taşıma ve istifleme makinelerinin değeri 8,8 milyon dolar oldu. Listenin dördüncü sırasında bulunan Almanya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 6,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 28,5 artış-

la 7,8 milyon dolar oldu. Listenin beşinci sırasındaki Suudi Arabistan’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde ihraç edilen yük kaldırma, taşıma ve istifleme makinelerinin değeri 7,5 milyon dolar olarak kayda geçti. 2017 yılının Ocak-Ağustos dö-

neminde Türkiye geneli yük kaldırma, taşıma ve istifleme makineleri ürün grubunda en fazla ihracat artışı yüzde 489 ile İtalya’da yaşandı. Söz konusu ülkenin ardından yüzde 97,5 ile İran gelirken, yüzde 68,7 ile Azerbaycan üçüncü sırada yer aldı.

YÜK KALDIRMA, TAŞIMA VE İSTİFLEME MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

CEZAYİR

1,8

8

İRAN

0,9

4,8

ÜLKE

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

4,3

3,2

13,4

4,1

74,6

66,9

5,2

1,3

9,6

7,1

43

97,5

$/KG

$/KG

ABD

1,7

8,9

5,2

1,3

8,8

6,8

-24,6

-0,4

ALMANYA

1,6

6,1

3,6

2,3

7,8

3,4

37,3

28,5

SUUDİ ARABİSTAN

1,7

7,5

4,2

1,6

7,5

4,6

-7,8

-0,3

IRAK

1,3

6,5

4,7

1,6

7,2

4,4

18,4

10,4

İTALYA

0,2

1

4,5

1,2

6,1

4,8

448,8

489

RUSYA

0,7

4

5,1

1,6

6

3,7

109,5

50,2

GÜRCİSTAN

0,9

3,5

3,9

1,8

5,2

2,9

96,7

47

AZERBAYCAN

0,7

2,9

4,1

1,2

4,9

4,1

67,1

68,7

34,6

158,3

4,6

43,2

180,8

4,2

25

14,2

MAL GRUBU TOPLAMI

99


göstergeler

GIDA MAKİNELERİ Gıda sanayi makineleri ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 267,3 milyon dolarken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam 316,4 milyon dolar oldu. Gıda makineleri ürün grubunda, 2017 yılı Ocak-Ağustos döneminde 37,3 milyon dolarla en fazla ihracat Cezayir'e gerçekleştirildi. İkinci sırada bulunan Kazakistan’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 8,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 231,4 artışla 26,9 milyon dolar oldu. Listenin üçüncü sırasında yer alan Özbekistan’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 16,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 28,6 artışla 20,7 milyon dolar oldu. Dördüncü sırada bulunan İran’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 17,4 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirdi. 2016 yılının aynı

tı gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 20,2 artışla 12,3 milyon dolar oldu. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli gıda sanayi makineleri sek-

döneminde bu rakam 16,3 milyon dolardı. İran’a yönelik ihracat artışı yüzde 7 oldu. Beşinci sıradaki Mısır’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 10,2 milyon dolar değerinde gıda sanayi makineleri ihraca-

töründe en fazla ihracat artışının yaşandığı ülke yüzde 231,4 ile Kazakistan oldu. Suudi Arabistan yüzde 102 ile ikinci, Bulgaristan ise yüzde 82,2 ile üçüncü sırada yer aldı.

GIDA MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2016 YILI

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

CEZAYİR

5,5

30,3

KAZAKİSTAN

2,2

8,1

ÜLKE

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

5,5

9,2

37,3

4,1

65,8

22,9

3,6

8

26,9

3,3

259

231,4

$/KG

$/KG

ÖZBEKİSTAN

2,6

16,1

6

5,3

20,7

3,9

100,2

28,6

İRAN

5,3

16,3

3

4,9

17,4

3,5

-7,7

7

MISIR

2

10,2

5

3

12,3

4,1

48,8

20,2

SUUDİ ARABİSTAN

0,4

5,1

11,8

1,1

10,4

9,3

155,8

102

IRAK

3,4

22,2

6,5

2

9,2

4,5

-38,7

-58,2

RUSYA

1,3

11,1

8,1

1,1

8

7,2

-18,8

-27,6

AZERBAYCAN

2,1

9,4

4,4

1,4

7,9

5,6

-33,5

-15,3

BULGARİSTAN

0,5

4,1

6,9

0,9

7,4

7,7

64,3

82,2

46,9

267,3

5,7

61,4

316,4

5,2

30,6

18,4

MAL GRUBU TOPLAMI

100

2017 YILI MİKTAR (BİN TON)


KAUÇUK, PLASTİK, LASTİK İŞLEME MAKİNELERİ Kauçuk, plastik, lastik işleme makineleri ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 98,5 milyon dolarken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 7,1 artışla 105,5 milyon dolar oldu. Kauçuk, plastik, lastik işleme makineleri mal grubunda 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 8 milyon dolarla en fazla Rusya’ya ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 6,1 milyon dolardı. Rusya’ya yönelik ihracat artışı yüzde 30,6 olarak kaydedildi. Listenin ikinci sırada yer alan Cezayir’e 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 69,1 artışla 6,8 milyon dolar oldu. Üçüncü sırada bulunan İran’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 6,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirdi. Listenin dördüncü sırasındaki Romanya’ya 2016 yılının

döneminde 1,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 243,9 artışla 3,9 milyon dolar oldu. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli kauçuk, plastik, lastik işle-

Ocak-Ağustos döneminde 3 milyon dolar ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 53,5 artışla 4,6 milyon dolar oldu. Listenin beşinci sırasında bulunan Özbekistan’a 2016 yılının Ocak-Ağustos

me sektöründe en fazla ihracat artışı yüzde 243,9 ile Özbekistan’da yaşandı. Bu ülkenin ardından yüzde 115,3 ile Avrupa Serbest Bölgesi ikinci sırada gelirken yüzde 79,8 ile Irak üçüncü sırada yer aldı.

KAUÇUK, PLASTİK, LASTİK İŞLEME MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI ÜLKE

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

RUSYA

0,4

6,1

CEZAYİR

0,3

4

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

14,7

0,6

8

12,7

50,6

30,6

12

0,7

6,8

9,6

112,2

69,1

$/KG

$/KG

İRAN

0,6

9,9

16

0,6

6,8

9,9

10,3

-31,7

ROMANYA

0,2

3

11,7

0,4

4,6

10,7

68,5

53,5

ÖZBEKİSTAN

0,1

1,1

8,4

0,3

3,9

9,9

192,1

243,9

BULGARİSTAN

0,4

3,3

8,2

0,3

3,9

10,5

-9,5

16,3

ALMANYA

0,5

4,2

8,3

0,2

3,9

14,5

-46,7

-7,5

AVRUPA SERBEST BÖLGESİ

0,2

1,6

6

0,4

3,5

8

61,3

115,3

IRAK

0,2

1,9

7,2

0,5

3,4

6,8

90,1

79,8

GÜNEY AFRİKA

0,2

2,5

12,5

0,1

3

27,7

-46,4

18,9

MAL GRUBU TOPLAMI

8,9

98,5

11

10

105,5

10,5

12,1

7,1

101


göstergeler

İNŞAAT VE MADENCİLİKTE KULLANILAN MAKİNELER 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde inşaat ve madencilikte kullanılan makineler sektöründe 570,4 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 6,4 artışla 607,1

yılının Ocak-Ağustos döneminde 34,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 13,3 artışla 39,1 milyon dolar oldu. Listenin üçüncü sırasında yer alan İngiltere’ye 2016 yı-

milyon dolar oldu. İnşaat ve madencilikte kullanılan makineler sektöründe Cezayir, 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 40,9 milyon dolarla en fazla ihracat gerçekleştirilen ülke oldu. İkinci sıradaki Almanya’ya 2016

lının Ocak-Ağustos döneminde 20,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 19,8 artışla 24,9 milyon dolar oldu. Dördüncü sıradaki Ege Serbest Bölgesi’ne 2017 yılının OcakAğustos döneminde 24,7 milyon dolar değerinde inşaat ve madencilikte kullanılan makine ihraç edildi. Listenin beşinci sırasındaki Suudi Arabistan’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 21,4 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 13,8 artışla 24,4 milyon dolar oldu. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli inşaat ve madencilikte kullanılan makineler ihracatı listesinde en fazla artış yüzde 267,4 ile Türkmenistan’da yaşandı. Listede yüzde 53,4 ile Gürcistan ikinci sırada bulunurken söz konusu ülkeyi yüzde 20,3 ile ABD üçüncü sırada takip etti.

İNŞAAT VE MADENCİLİKTE KULLANILAN MAKİNELER İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

CEZAYİR

16

58

ALMANYA

7,1

34,5

ÜLKE

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

3,6

10,4

40,9

3,9

-34,7

-29,4

4,8

9,4

39,1

4,1

31,7

13,3

$/KG

$/KG

İNGİLTERE

11,6

20,8

1,8

12,3

24,9

2

6

19,8

EGE SERBEST BÖLGESİ

12,4

32,8

2,6

9,9

24,7

2,5

-20

-24,7

7,2

21,4

3

8,3

24,4

2,9

15,6

13,8

SUUDİ ARABİSTAN İRAN

3,4

28,9

8,3

5

19,9

4

43,3

-31

ABD

4,7

15,6

3,3

5,8

18,8

3,2

23,8

20,3

TÜRKMENİSTAN

0,9

5

5,3

3,7

18,5

4,9

294,1

267,4

GÜRCİSTAN

3,5

11,8

3,3

6,6

18,1

2,7

85,7

53,4

AVUSTURYA

3,5

23

6,5

3,5

17,3

4,9

0,2

-24,8

148,7

570,4

3,8

181,1

607,1

3,4

21,8

6,4

MAL GRUBU TOPLAMI

102

2017 YILI MİKTAR (BİN TON)


AMBALAJ MAKİNELERİ Ambalaj makineleri ürün grubunda 2017 yılının OcakAğustos döneminde 109,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 94,3 milyon dolar seviyesindeydi. Ambalaj makineleri mal grubundaki ihracat artışı yüzde 16,5 olarak kaydedildi. Ambalaj makineleri mal grubunda 2017 yılının OcakAğustos döneminde 11,4 milyon dolarla en fazla İran’a ihracat gerçekleştirildi. Söz konusu ülkeye 2016 yılının aynı döneminde ihraç edilen ürünlerin değeri 4,6 milyon dolar seviyesindeydi. İran’a yönelik ihracat artışı yüzde 148,5 oldu. İkinci sıradaki Cezayir’e 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 6,9 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 35,8 artışla 9,4 milyon dolar olarak kaydedildi. Üçüncü sıradaki Irak’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde ihraç edi-

len ürünlerin değeri 8,9 milyon dolar olarak kaydedildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 7,7 milyon dolardı. Irak’a yönelik ihracat artışı yüzde 16,8 oldu. Dördüncü sıradaki Almanya’ya 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde ihraç edilen ürünlerin değeri 5,1 milyon dolar

olarak kayda geçti. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 3 milyon dolardı. Söz konusu ülkeye yönelik ihracat artışı yüzde 68,5 oldu. Listenin beşinci sırasındaki Suudi Arabistan’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 4,7 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi.

2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli ambalaj makineleri ürün grubunda en fazla ihracat artışı yüzde 829,8 ile İngiltere’de yaşandı. Bu ülkenin ardından yüzde 148,5 ile İran ikinci sırada gelirken yüzde 134,1 ile Azerbaycan üçüncü sırada yer aldı.

AMBALAJ MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2016 YILI

ÜLKE

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

İRAN

0,2

4,6

CEZAYİR

0,3

6,9

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

16,9

0,3

11,4

36,5

14,9

148,5

19,9

0,4

9,4

22,6

19,3

35,8

$/KG

$/KG

IRAK

0,5

7,7

15,4

0,5

8,9

16,1

11,5

16,8

ALMANYA

0,2

3

12,2

0,3

5,1

14,5

41,5

68,5

SUUDİ ARABİSTAN

0,3

7,4

21,6

0,2

4,7

21,3

-34,8

-35,9

İNGİLTERE

0,02

0,5

22,9

0,1

4,7

30,8

591,7

829,8

İTALYA

0,1

3

15,5

0,1

3,1

25,4

-37,7

2,1

ABD

0,09

1,8

19,5

0,1

2,7

15,9

80,5

47,4

BULGARİSTAN

0,06

1,5

22,4

0,1

2,5

18,1

104,8

66,2

AZERBAYCAN

0,05

1

18,3

0,1

2,4

22,4

91,4

134,1

5

94,3

18,8

5,7

109,8

19,2

14

16,5

MAL GRUBU TOPLAMI

103


göstergeler

TAKIM TEZGAHLARI Türkiye’nin takım tezgâhları ihracatı 2017 yılının OcakAğustos döneminde 440,6 milyon dolar oldu. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 429,5 milyon dolar seviyesindeydi. Takım tezgâhları

İkinci sırada yer alan ABD’ye 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 22,2 milyon dolarlık ürün gönderildi. Listenin üçüncü sırasında bulunan Rusya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde

mal grubundaki ihracat artışı yüzde 2,6 olarak kaydedildi. Takım tezgâhları ürün grubunda 2017 yılının OcakAğustos döneminde en fazla ihracat 39,6 milyon dolarla Almanya’ya gerçekleştirildi.

9,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 103,9 artışla 20,1 milyon dolar seviyesine yükseldi. Listenin dördüncü sırasında bulunan Polonya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 13,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 31,2 artışla 17,8 milyon dolar oldu. Beşinci sıradaki Cezayir’e 2017 yılının OcakAğustos döneminde 14,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 12,7 milyon dolar seviyesindeydi. Cezayir’e yönelik ihracat yüzde 14 arttı. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli takım tezgâhları ihracatı listesinde en fazla artış yüzde 103,9 ile Rusya’da yaşandı. İkinci sırada yüzde 31,6 ile Irak yer alırken üçüncü sırada yüzde 31,2 ile Polonya bulunuyor.

TAKIM TEZGAHLARI İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2016 YILI

ÜLKE ALMANYA

104

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

5,2

42,5

2017 YILI $/KG 8

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

5,4

39,6

(%) DEĞİŞİM (2017/2016) $/KG 7,2

MİKTAR

DEĞER

3,6

-6,7

ABD

2,9

25,9

8,9

3,2

22,2

6,9

10,3

-14,1

RUSYA

1,7

9,8

5,8

3,4

20,1

5,8

103,1

103,9

POLONYA

2,5

13,5

5,4

3,2

17,8

5,5

29,2

31,2

CEZAYİR

1,5

12,7

8,4

1,8

14,5

8

19,4

14

İSPANYA

1,2

9,8

8,2

1,5

12,6

8,3

26,7

28,6

SUUDİ ARABİSTAN

3,1

21,6

6,8

2

11,9

5,8

-35,4

-45,1

İTALYA

1,3

9,1

6,8

2

11,8

5,9

50,3

30,1

İRAN

1,8

13,9

7,4

1,9

11,8

6,1

3,7

-14,8

IRAK

1,3

8,3

6

1,8

10,9

6

32,6

31,6

MAL GRUBU TOPLAMI

62

429,5

6,9

65,7

440,6

6,7

5,9

2,6


ISITICILAR VE FIRINLAR Isıtıcılar ve fırınlar ürün grubunda 2016 yılının OcakAğustos döneminde 173,2 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 17,7 artışla 203,9 milyon dolar olarak kaydedildi. Isıtıcılar ve fırınlar ürün grubunda 2017 yılının OcakAğustos döneminde 18,4 milyon dolarla en fazla Almanya’ya ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde 15,1 milyon dolardı. Almanya’ya yönelik ihracat artışı yüzde 21,5 oldu. İhracat listesinin ikinci sırasındaki İtalya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 9,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 27,9 artışla11,6 milyon dolar oldu. Listenin üçüncü sırasında ise 2017 yılının Ocak-Ağustos dönemi itibariyle 10,2 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilen Çin bulunuyor. 2016 yılının aynı dönemin-

de bu rakam 2,6 milyon dolardı. Çin’e yönelik ihracat yüzde 283,3 arttı. Listenin dördüncü ve beşinci sırasında ise Rusya ve ABD bulunuyor. Dördüncü sıradaki Rusya’ya 2016 yılının OcakAğustos döneminde ihraç edilen ürünlerin değeri 5,1 milyon dolarken 2017 yılının

aynı döneminde bu rakam yüzde 57,7 artışla 8 milyon dolar olarak kayda geçti. Beşinci sıradaki ABD’ye 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 7,5 milyon dolarlık ısıtıcılar ve fırınlar ihraç edildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 7 milyon dolardı. ABD’ye yönelik

ihracat yüzde 6,8 arttı. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli ısıtıcılar ve fırınlar mal grubunda en fazla ihracat artışı yüzde 283,3 ile Çin’de yaşandı. Bu ülkenin ardından yüzde 98,4 ile Ukrayna gelirken yüzde 57,7 ile Rusya üçüncü sırada yer aldı.

ISITICILAR VE FIRINLAR İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2016 YILI

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ALMANYA

2,4

15,1

İTALYA

1,3

ÜLKE

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

6,3

3,1

18,4

5,9

30,8

21,5

9,1

6,8

1,8

11,6

6,3

38

27,9

$/KG

$/KG

ÇİN

0,2

2,6

11,9

0,9

10,2

10,3

345,2

283,3

RUSYA

0,8

5,1

6,1

1,2

8

6,4

50,3

57,7

ABD

0,7

7

9,0

0,7

7,5

9,9

-3,4

6,8

FRANSA

1,2

8,4

6,7

1,2

7,1

5,8

-1,1

-15,4

CEZAYİR

0,5

6,1

11,8

0,8

7,1

8,5

58,3

14,6

SUUDİ ARABİSTAN

0,6

6,4

9,8

0,7

6,8

9,3

12,2

6,2

İRAN

0,7

7,7

10,3

0,7

5,7

7,9

-3,4

-25,5

UKRAYNA

0,7

2,8

3,6

0,8

5,6

6,9

5,5

98,4

MAL GRUBU TOPLAMI

24

173,2

7,2

28,6

203,9

7,1

19,5

17,7

105


göstergeler

TÜRBİN, TURBOJET, HİDROLİK SİLİNDİR Türbin, turbojet, hidrolik silindir ihracatı 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 401,4 milyon dolar olarak kaydedildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 244,4 milyon dolardı. Türkiye’nin türbin, turbojet, hidrolik silindir ürün grubundaki ihracat artışı yüzde 64,3 oldu. Türbin, turbojet, hidrolik silindir kale-

minde 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde en fazla ihracat gerçekleştirilen ülke 184,4 milyon dolarla ABD oldu. 2016 yılında ABD’ye gönderilen ürünlerin değeri 143,3 milyon dolar seviyesindeydi. Söz konusu ülkeye yönelik ihracat artışı yüzde 28,7 olarak kayda geçti. ABD’nin ardından ikinci sırada bulunan

Hindistan’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 12,4 milyon dolarlık ürün ihraç edilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 436,9 artışla 66,6 milyon dolar oldu. Üçüncü sırada bulunan Polonya’ya 2016 yılının OcakAğustos döneminde 1,9 milyon dolar değerinde ürün ihraç edilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 2.269 artışla 45,7 milyon dolar seviyesine yükseldi. Listenin dördüncü sırasındaki Almanya’ya yönelik türbin, turbojet, hidrolik silindir aksam ve parçaları ihracatı 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 25,1 milyon dolar oldu. Yüzde 33,2 ihracat artışının yaşandığı söz konusu ülkeye, 2016 yılının aynı döneminde gönderilen ürünlerin değeri 18,8 milyon dolardı. Beşinci sıradaki Belçika’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 8,3 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 16,7 artışla 9,7 milyon dolar olarak kaydedildi. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli türbin, turbojet, hidrolik silindir sektöründe en fazla ihracat artışı yüzde 2.269 ile Polonya’da gerçekleşti. İkinci sırada yüzde 436,9 ile Hindistan yer alırken üçüncü sırada yüzde 355 oranıyla Pakistan bulunuyor.

TÜRBİN, TURBOJET, HİDROLİK SİLİNDİR İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI

106

2017 YILI

ÜLKE

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ABD

0,3

143,3

HİNDİSTAN

0,07

12,4

POLONYA

0,1

ALMANYA

1,8

BELÇİKA

0,1

8,3

FRANSA

0,2

6,9

27,8

0,3

İSPANYA

0,05

5,7

99,2

0,01

İNGİLTERE

0,03

6,7

193,1

0,04

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

414,6

0,4

184,4

426,4

25,1

28,7

162

0,1

66,6

581,6

49,5

436,9

1,9

17

0,1

45,7

442,9

-8,9

2.269

18,8

10,2

2,6

25,1

9,4

45,4

33,2

81,2

0,1

9,7

97,3

-2,6

16,7

8,2

20,9

57,3

18,1

5,4

361,3

-74

-5,1

5

125,1

15,7

-25

$/KG

$/KG

PAKİSTAN

0,05

1

19,9

0,008

4,7

565,8

-84

355

HOLLANDA

0,5

2,5

4,4

0,3

3,3

10

-39,9

35,4

MAL GRUBU TOPLAMI

9,2

244,4

26,5

10,7

401,4

37,5

16

64,3


TARIM VE ORMANCILIK MAKİNELERİ Tarım ve ormancılıkta kullanılan makineler ürün grubunda 2016 yılının OcakAğustos döneminde 413,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 8,4 artışla 448,2 milyon dolar oldu. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde tarım ve ormancılıkta kullanılan makineler kaleminde en fazla ihracat 106,1 milyon dolarla ABD’ye gerçekleştirildi. Listenin ikinci sırasında yer alan Azerbaycan’a 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 16,4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı dönemde bu rakam yüzde 189,6 artışla 47,7 milyon dolar oldu. Üçüncü sıradaki İtalya’ya 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 42 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Dördüncü sırada bulunan Irak’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde ihraç edilen ürünlerin değeri 17,9 milyon dolar olarak

2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli tarım ve ormancılıkta kullanılan makineler ürün grubunda en fazla ihracat artışının yaşandığı ülke yüzde 189,6

kayda geçti. Beşinci sıradaki Sudan’a 2017 yılının OcakAğustos döneminde 13,4 milyon dolar değerinde tarım ve ormancılıkta kullanılan makine ihraç edildi.

ile Azerbaycan oldu. Listenin ikinci sırasında 118,4 ile Fas yer alırken söz konusu ülkeyi yüzde 67,8 ihracat artışıyla Özbekistan üçüncü sırada takip etti.

TARIM VE ORMANCILIK MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI ÜLKE

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ABD

15,5

116,5

AZERBAYCAN

3,6

16,4

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

7,5

14

106,1

7,5

-9,2

-8,9

4,5

11,4

47,7

4,2

211,4

189,6

$/KG

$/KG

İTALYA

8,6

43,7

5

7,2

42

5,8

-16,1

-3,9

IRAK

6,4

20,6

3,2

6,6

17,9

2,7

3,3

-13

SUDAN

4,2

14,4

3,4

3,8

13,4

3,5

-8,1

-6,8

1

7,8

7,7

2,2

13,1

5,8

122,5

67,8

İRAN

ÖZBEKİSTAN

3,6

11,2

3,1

4

12,6

3,1

11,4

11,7

UKRAYNA

2,4

8,8

3,6

3,2

12,1

3,7

34,3

36,6

FAS

1,2

4,1

3,4

2,4

9,1

3,8

96,6

118,4

FRANSA

2,4

7,5

3,1

2,9

8,7

2,9

19,1

14,7

MAL GRUBU TOPLAMI

87,1

413,5

4,7

100,2

448,2

4,5

15,1

8,4

107


göstergeler

REAKTÖR VE KAZANLAR Reaktörler ve kazanlar ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 271,3 milyon dolarken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 9,5 artış ile 297,1 milyon dolar oldu.

Reaktörler ve kazanlar ürün grubunda 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 64,2 milyon dolarla en fazla Almanya’ya ihracat gerçekleştirildi. İkinci sırada yer alan İngiltere’ye ise

2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 24,2 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Listenin üçüncü sırasında bulunan Çin’e 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 16,3 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 43 artışla 23,3 milyon dolar olarak kaydedildi. Listenin dördüncü sırasında bulunan Romanya’ya 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 70,8 artışla 22,2 milyon dolarlık ürün ihraç edildi. 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde Romanya’ya gönderilen ürünlerin değeri 13 milyon dolar seviyesindeydi. Beşinci sıradaki İspanya’ya 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde ihraç edilen reaktörler ve kazanların değeri 16,7 milyon dolar seviyesinde kaydedildi. 2016 yılının aynı döneminde de bu rakam 16,7 milyon dolardı. Romanya’ya yönelik ihracat yüzde 0,3 arttı. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli reaktörler ve kazanlar ürün grubunda en fazla ihracat artışı yüzde 123,4 ile Polonya’da yaşandı. Bu ülkenin ardından yüzde 70,8 ile Romanya ikinci sırada gelirken yüzde 43 ile Çin üçüncü sırada yer aldı.

REAKTÖR VE KAZANLAR İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2016 YILI

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ALMANYA

4,5

67,4

İNGİLTERE

3,5

ÜLKE

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

14,7

4,6

64,2

13,9

0,8

-4,8

37,6

10,7

2,7

24,2

8,8

-21,8

-35,5

$/KG

$/KG

ÇİN

1,2

16,3

12,8

1,9

23,3

11,8

55,8

43

ROMANYA

2,8

13

4,6

4

22,2

5,5

44,2

70,8

İSPANYA

1,3

16,7

12,8

1,1

16,7

14,1

-8,8

0,3

RUSYA

1,4

10,5

7,4

2

16,5

7,9

46,6

56,7

İTALYA

1,3

13,8

10,1

1,3

16,2

11,8

1,1

17,6

POLONYA

0,5

5,5

9,2

1,1

12,2

11,1

85,3

123,4

BELÇİKA

0,7

7,5

10,6

0,7

8,5

11,7

2,7

13,5

UKRAYNA

1

6,1

6

1,1

7,7

6,6

16,3

27,1

37,8

271,3

7,2

38,7

297,1

7,7

2,4

9,5

MAL GRUBU TOPLAMI

108

2017 YILI MİKTAR (BİN TON)


RULMANLAR Rulman ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 83,5 milyon dolar olarak kayda geçerken, bu rakam 2017 yılının aynı döneminde yüzde 4,9 artışla 87,7 milyon dolar oldu. Rulmanlar kaleminde 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde en fazla ihracat gerçekleştirilen ülke 26,7 milyon dolarla Almanya oldu. İkinci sırada bulunan Fransa’ya yönelik rulmanlar ihracatı 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 11,7 milyon dolarken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 4,1 artışla 12,2 milyon dolar oldu. Üçüncü sırada bulunan ABD’ye 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 10,6 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirildi. Listenin dördüncü sırasında yer alan Kanada’ya 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 5,6 milyon dolarlık rulman ihraç edildi. Beşinci sıradaki Çin’e ise 2017 yılının

Ocak-Ağustos döneminde 3,8 milyon dolar değerinde rulman ihraç edildi. 2017 yılının Ocak-Ağustos

döneminde Türkiye geneli rulmanlar sektöründe en fazla ihracat artışının yaşandığı ülke yüzde 55,7 ile

Avusturya oldu. İtalya yüzde 19,8 ile ikinci, ABD ise yüzde 12,4 ile üçüncü sırada yer aldı.

RULMANLAR İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2016 YILI

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ALMANYA

1,2

24,2

FRANSA

1,2

11,7

ÜLKE

2017 YILI

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

18,9

1,4

26,7

18,3

14,2

10,6

9,7

1,2

12,2

9,5

5,6

4,1

$/KG

$/KG

ABD

0,7

9,4

11,9

0,9

10,6

11,4

17,4

12,4

KANADA

0,2

6,6

31,6

0,1

5,6

31,7

-15,7

-15,3

ÇİN

0,4

4,8

11,3

0,4

3,8

8,6

3,5

-21

İNGİLTERE

0,6

3,5

5,6

0,6

3,6

6

-4,3

1,8

İTALYA

0,3

2,6

8,1

0,3

3,1

9,2

4,9

19,8

AVUSTURYA

0,1

1,7

11,6

0,2

2,7

12

50,6

55,7

POLONYA

0,6

2,9

4,6

0,4

2

4,6

-32,9

-32,2

ÇEKYA

0,3

1,8

5,4

0,3

1,8

5,4

0,8

1,2

MAL GRUBU TOPLAMI

7,5

83,5

11,1

7,8

87,7

11,2

4,2

4,9

109


göstergeler

HADDE VE DÖKÜM MAKİNELERİ Hadde ve döküm makineleri ürün grubunda 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 217,2 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 190,1 milyon dolardı. Hadde ve döküm makineleri ürün grubundaki ih-

sindeydi. Almanya’ya yönelik ihracat artışı yüzde 36,6 oldu. Listenin ikinci sırasında yer alan Rusya’ya 2016 yılının Ocak-Ağustos döneminde 11,7 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken 2017 yılının aynı döneminde bu rakam yüzde 52,8 artış-

racat artışı yüzde 14,2 oldu. Hadde ve döküm makineleri mal grubunda 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 32,6 milyon dolarla en fazla Almanya’ya ihracat gerçekleştirildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 23,8 milyon dolar seviye-

la 17,9 milyon dolar olarak kayda geçti. Üçüncü sıradaki İran’a 2017 yılının OcakAğustos döneminde 13,2 milyon dolar değerinde ürün ihraç edildi. 2016 yılının aynı döneminde bu rakam 12,6 milyon dolardı. İran’a yönelik ihracat artışı yüzde 4,9 olarak kayda geçti. Listenin dördüncü sırasında bulunan Bulgaristan’a 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 12 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Beşinci sırada yer alan İtalya’ya 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde 9,1 milyon dolar değerinde hadde ve döküm makinesi ihraç edildi. 2017 yılının Ocak-Ağustos döneminde Türkiye geneli hadde ve döküm makineleri sektöründe ihracat artışının en fazla yaşandığı ülke yüzde 611 ile Çekya oldu. İkinci sırada yüzde 209,6 ile Azerbaycan yer alırken söz konusu ülkeyi yüzde 141,7 ile Romanya üçüncü sırada takip etti.

HADDE VE DÖKÜM MAKİNELERİ İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS)

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları

2016 YILI MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ALMANYA

3,3

23,8

RUSYA

0,6

11,7

İRAN

2,5

BULGARİSTAN

0,3

İTALYA

2,8

ÜLKE

CEZAYİR

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR

DEĞER

7,1

4,1

32,6

7,8

23,9

36,6

18,1

1,1

17,9

15,1

82,7

52,8

12,6

5

1,9

13,2

6,8

-23

4,9

13,4

37,4

0,4

12

29,7

12,2

-10,8

15,2

5,4

1,6

9,1

5,5

-41,3

-40,3

$/KG

$/KG

2

9,4

4,5

0,9

9

9,5

-54

-4,3

ROMANYA

0,4

3,7

8,7

1,1

8,9

8,1

159,9

141,7

AZERBAYCAN

0,5

2,6

5,1

1,1

8,2

7,4

111

209,6

ÇEKYA

0,2

0,9

3,1

0,9

6,5

6,6

240,4

611

FRANSA

0,6

4,7

7,3

0,6

5,6

8,3

3,3

18,6

25,7

190,1

7,4

28

217,2

7,7

9

14,2

MAL GRUBU TOPLAMI

110

2017 YILI MİKTAR (BİN TON)


MAKİNE SEKTÖRÜNÜN TAMAMI İTİBARIYLA İHRACAT GERÇEKLEŞTİRİLEN İLK 20 ÜLKE (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS) 2016 (1 OCAK-31 AĞUSTOS) MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ALMANYA

161,1

ABD

52,1

ÜLKE

Kaynak: Tüm İhracatçı Birlikleri Kayıtları 2017 (1 OCAK-31 AĞUSTOS)

(%) DEĞİŞİM (2017/2016)

BİRİM FİYAT ($/KG)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

BİRİM FİYAT ($/KG)

1.439

8,9

167,6

1.498

8,9

4

4

628,7

12,1

52,9

647,3

12,2

1,5

3,0

MİKTAR

DEĞER

İNGİLTERE

134

494,8

3,7

135,3

486

3,6

1

-1,8

İTALYA

90,1

406,9

4,5

104,6

466,8

4,5

16,1

14,7 31,3

İRAN

43,2

279,7

6,5

60,2

367,4

6,1

39,3

FRANSA

91,4

351,8

3,8

88,3

356,1

4

-3,3

1,2

ROMANYA

43,2

293,1

6,8

48,6

300,2

6,2

12,5

2,4

İSPANYA

68,8

263,7

3,8

68,2

272,4

4

-0,9

3,3

CEZAYİR

50,2

239,5

4,8

47,7

244,8

5,1

-5

2,2

POLONYA

32

162,4

5,1

34

233

6,8

6,2

43,4

IRAK

42,8

204,3

4,8

45,6

206

4,5

6,4

0,8

RUSYA

17,4

117,8

6,8

28,6

188,2

6,6

64,3

59,7

HİNDİSTAN

12,1

82,2

6,8

17

155,1

9,1

40,6

88,6 29,5

FAS

23,7

114,2

4,8

28,7

148

5,2

20,9

AZERBAYCAN

17,6

133,4

7,6

27

147,2

5,4

53

10,3

SUUDİ ARABİSTAN

29,5

171,1

5,8

26,6

145,7

5,5

-9,8

-14,9

MISIR

30,1

136,2

4,5

33

143,5

4,3

9,7

5,3

TÜRKMENİSTAN

13,7

103,5

7,5

17,6

135,4

7,7

28,6

30,9

İSRAİL

26,9

119,2

4,4

29,5

124,8

4,2

9,7

4,7 30,9

ÖZBEKİSTAN

11,5

93,9

8,1

19,2

122,9

6,4

66,5

DİĞER

516,3

3.008

5,8

570,6

3.059

5,4

10,5

1,7

TOPLAM

1.508

8.846

5,9

1.651

9.449

5,7

9,5

6,8

TÜRKİYE’NİN ÜLKELERE GÖRE GENEL İHRACATI (2016 ve 2017 Yılları 1 OCAK- 31 AĞUSTOS) 2016 YILI ÜLKE

MİKTAR (BİN TON)

2017 YILI DEĞER (MİLYON $)

MİKTAR (BİN TON)

DEĞER (MİLYON $)

ALMANYA

2.094

8.986

2.246

9.601

İNGİLTERE

1.918

5.553

2.067

6.054

IRAK

4.570

4.458

5.491

5.566

İTALYA

3.518

4.668

4.158

5.364

ABD

4.466

4.228

5.168

5.307

FRANSA

1.060

3.925

1.145

4.197

İSPANYA

2.456

3.279

3.534

4.099

BAE

1.915

1.891

2.038

2.385

HOLLANDA

1.288

2.411

1.198

2.377

İSRAİL

2.525

1.955

2.791

2.187

782

2.422

1.028

2.053

POLONYA

545

1.802

607

1.993

BELÇİKA

1.030

1.622

1.105

1.969

İRAN

ROMANYA

1.165

1.791

1.409

1.967

SUUDİ ARABİSTAN

1.535

2.146

1.164

1.864

ÇİN

3.559

1.364

5.079

1.861

BULGARİSTAN

1.769

1.151

1.454

1.530

RUSYA

816

1.020

1.349

1.556

MISIR

2.548

1.819

1.606

1.421

747

1.176

752

1.177

CEZAYİR DİĞER

28.689

27.254

31.704

30.648

TOPLAM

68.389

85.232

77.181

95.424

111


fuarlar ALMANYA EMO Takım Tezgahları 18-23 Eylül 2017 @Hannover MOTEK Otomasyon 9-12 Ekim 2017 @Stuttgart INTERLIFT Asansör 17-20 Ekim 2017 @Ausburg BLECH EXPO Sac İşleme Makineleri 7-10 Kasım 2017 @Stuttgart AGRITECHNICA Tarım Makineleri 12-18 Kasım 2017 @Hannover

ABD

FMB

FASTENER EXPO

İstifleme Teknolojileri, Otomasyon, Lojistik

Bağlantı Elemanları, El Aletleri

8-11 Kasım 2017 @Bad Salzuflen

17-19 Ekim 2017 @Las Vegas

BAUTEC

FABTECH CHICAGO

İnşaat Makineleri

Metal İşleme Makineleri

20-23 Şubat 2018 @Berlin

6-9 Kasım 2017 @Chicago

METAV Metal İşleme Makineleri 20-24 Şubat 2018 @Dusseldorf

FRANSA INTERCLIMA İklimlendirme, Isıtma, Soğutma ve Havalandırma 7-10 Kasım 2017 @Paris EUROBOIS Ağaç İşleme Makineleri 6-9 Şubat 2018 @Lyon

EKİM 2017 KASIM 2017 ARALIK 2017 OCAK 2018 ŞUBAT 2018 MART 2018

112


RUSYA UKRAYNA

MASHEX MOSCOW

BUILDTECH İnşaat Makineleri 1-3 Mart 2018 @Kiev

POLONYA

GÜNEY KORE

Metal İşleme Makineleri

KOMAF (Korea Machinery Fair)

24-26 Ekim 2017 @Moskova

Makine ve Teknolojileri

CLIMATE WORLD

24-27 Ekim 2017 @Goyang

İklimlendirme, ısıtma, soğutma ve havalandırma

DAEGU INTERNATIONAL MACHINERY INDUSTRY EXPO - DAMEX

27 Şubat-2 Mart 2017 @Moskova

Makine ve Teknolojileri

INTERMASZ

15-18 Kasım 2017 @ Daegu

İnşaat Makineleri 30 Ocak-2 Şubat 2018 @Poznan

ÖZBEKİSTAN MACHINERY CENTRAL ASIA Makine ve Teknolojileri 15-17 Kasım @Taşkent

SİNGAPUR BANGLADEŞ

MSE

DTG 2018

Dijital Fabrika, Otomasyon, Çevre

Tekstil Makineleri

25-27 Ekim 2017 @Singapur

ÇİN

8-11 Şubat 2018 @Dhaka

HEAVY MACHINERY ASIA Maden ve Metalurji Makineleri

BAE

31 Ekim - 3 Kasım 2017 @Şangay

DUBAI WOOD SHOW Ağaç İşleme Makineleri

CEMAT ASIA

11-14 Mart 2018 @Dubai

İnşaat Makineleri 1-4 Kasım 2017 @Şangay

HİNDİSTAN

PMV Live İnşaat makineleri

EXCON

26-29 Mart 2018 @Dubai

İnşaat Makineleri 12-16 Aralık 2017 @Banglore TOOLTECH

İRAN

Metal İşleme Makineleri

TAHRAN SANAYİ FUARI

26 Ocak-1 Şubat 2018 @Belgaluru

Sanayi

ACREX INDIA

6-9 Ekim 2017 @Tahran

İklimlendirme, Isıtma, Soğutma ve Havalandırma

ENDONEZYA MACHINE TOOL INDONESIA

22-24 Şubat 2018 @Yeni Delhi

Takım Tezgahları ve Metal İşleme Aralık 2017 @Jakarta

İTALYA MOSTRA CONVEGNO İklimlendirme, Isıtma, Soğutma ve Havalandırma

TAYLAND METALEX

13-16 Mart 2018 @Milano

Metal İşleme Makineleri

MACCHINE & UTENSILI

22-25 Kasım 2017 @Bangkok

Metal İşleme Makineleri 23-25 Mart 2018 @Parma

113


adresler Makine İhracatçıları Birliği (MAİB).....................................................................................................0312 447 27 40............................................................ www.makinebirlik.com Türkiye’nin Makinecileri.........................................................................................................................0312 447 27 40........................................www.makinetanitimgrubu.com.tr Makine İmalat Sanayi Dernekleri Federasyonu (MAKFED)........................................................0312 447 85 23.......................................................................www.makfed.org Makine Sanayi Sektör Platformu (MSSP)........................................................................................0312 447 27 40.............................................. ...www.turkmakinesanayi.com TURQUM.......................................................................................................................................................0312 447 27 40..................................................................... www.turqum.com

RESMİ KURUMLAR Ekonomi Bakanlığı...................................................................................................................................0312 204 75 00.................................................................www.ekonomi.gov.tr Maliye Bakanlığı........................................................................................................................................0312 415 29 00.....................................................................www.maliye.gov.tr Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı..................................................................................................0312 201 50 00.....................................................................www.sanayi.gov.tr Gümrük ve Ticaret Bakanlığı................................................................................................................0312 306 80 00......................................................www.gumrukticaret.gov.tr Kalkınma Bakanlığı..................................................................................................................................0312 294 50 00...........................................................................www.dpt.gov.tr İhracat Bilgi Platformu..........................................................................................................................0312 417 22 23..................................................................... www.igeme.org.tr Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği.......................................................................................................0312 218 20 00........................................................................ www.tobb.org.tr Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu...............................................................................................................0212 339 50 00......................................................................... www.deik.org.tr Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı.................................................................................0312 508 10 00.......................................................................... www.tika.gov.tr Türkiye İstatistik Kurumu......................................................................................................................0312 410 04 10..........................................................................www.tuik.gov.tr Hazine Müsteşarlığı.................................................................................................................................0312 204 60 00.................................................................... www.hazine.gov.tr TÜBİTAK........................................................................................................................................................0312 468 53 00....................................................................www.tubitak.gov.tr

SEKTÖREL ÖRGÜTLER Ağaç İşleme Makine ve Yan Sanayisi İş Adamları Derneği (AİMSAD).....................................0216 511 56 12 ...................................................................... www.aimsad.org Akışkan Gücü Derneği (AKDER)...........................................................................................................0212 210 34 23...........................................................................www.akder.org Ambalaj Makinecileri Derneği (AMD)................................................................................................0216 545 49 48.........................................................................www.amd.org.tr Anadolu Asansörcüler Derneği (ANASDER)....................................................................................0312 232 06 40..................................................................www.anasder.org.tr Anadolu Un Sanayicileri Derneği (AUSD).........................................................................................0312 281 04 68........................................................................www.ausd.org.tr Araç ve Araç Üstü Ekipman ve İş Mak. Üreticileri Birliği Der. (ARÜSDER)............................0212 440 18 43.......................................................................www.arusder.org Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği (AYSAD)...................................................0216 326 49 51......................................................................www.aysad.org.tr Bağlantı Elemanları Sanayici ve İşadamları Derneği (BESİAD)...............................................0212 609 06 35...........................................................www.besiadturkey.com Elektrikli Vinç İmalatçıları Birliği Derneği (TEVİD).......................................................................0216 548 11 67............................................................................ www.tevid.org Endüstriyel Otomasyon Sanayicileri Derneği (ENOSAD)...........................................................0216 469 46 96....................................................................... www.enosad.org İklimlendirme, Soğutma, Klima İmalatçıları Derneği (İSKİD).................................................0216 469 44 96.........................................................................www.iskid.org.tr İMES Sanayi Sitesi (İMES).....................................................................................................................0 216 364 33 47........................................................................... www.imes.org İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER).............................................0216 467 09 46........................................................................www.isder.org.tr İş Makinaları Mühendisleri Birliği (İMMB).......................................................................................0312 385 78 94..........................................................www.ismakinalari.org.tr Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği (KBSB)........................................................................0212 222 81 93............................................................................ www.kbsb.org Makine İmalatçıları Birliği (MİB).........................................................................................................0312 468 37 49..........................................................................www.mib.org.tr OSTİM Organize Sanayi Bölgesi (OSTİM)..........................................................................................0312 385 50 90...................................................................... www.ostim.org.tr Öncü Sanayici İşadamları Derneği (ÖNCÜDER).............................................................................0312 395 73 90....................................................................www.oncuder.com Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER).............................................................................................0212 444 20 85........................................................................ www.pagder.org Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği (SADER)....................................................0312 433 77 88.......................................................................www.sader.org.tr Sakarya İli 2. Organize Sanayii Bölgesi Müteşebbisleri Derneği (S2OSB)...........................0264 654 58 33......................................................................www.s2osb.org.tr Tekstil Makine ve Aksesuarları Sanayicileri Derneği (TEMSAD)..............................................0212 552 76 60.....................................................................www.temsad.com Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçi Dernekleri Federasyonu (TÜMDEF)......................................0312 468 69 84........................................................................www.tumdef.org Tüm Asansör Sanayici ve İşadamları Derneği (TASİAD).............................................................0216 324 94 36..................................................................... www.tasiad.org.tr Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği (POMSAD).................................................................0312 255 10 73..................................................................www.pomsad.org.tr Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDOKSAD).......................................................................0216 324 94 36............................................................... www.tudoksad.org.tr Türkiye İş Makineleri Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği (İMDER)......................................0216 477 70 77...................................................................... www.imder.org.tr Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makineleri Üreticileri Birliği (TÜMMER)...................................0312 440 83 63..................................................................www.tummer.org.tr Türk Tarım Alet ve Makineleri İmalatçıları Birliği (TARMAKBİR)..............................................0312 419 37 94...................................................................www.tarmakbir.org Unlu Mamül Makineleri Üreticiler Birliği (TUMMAB)....................................................................0216 634 36 52.....................................................................www.tummab.org

114


Sürdürülebilir gelişim için rüzgar arkanızda!


MAKINE HIKAYELERI 50+ BEŞINCI KITAP ILE DEVAM EDIYOR

Sayfalarına sığmayan Moment Expo 9 yılda 10 kitap yayımladı. Toplam 100 bin baskı adedini aşan kitaplarımızın sonuncusu; Makine Hikayeleri 50+ 5. Kitap meraklılarına ulaşmayı bekliyor. Bugüne kadar 109 firmanın konuk edildiği serinin beşinci kitabında 22 firmanın üretim yolculukları yer alırken, kurumların üçüncü hatta dördüncü kuşak temsilcileri ile kurucu kuşaklar arasındaki geçiş sürecine değiniliyor; başarılar kadar başarısızlıklara, imkânsızlıklar içindeki umutlara, mutluluklar ve hayal kırıklıklarına da yer veriliyor.

Makine Hikayeleri 50+ 5.Kitap’ın adresinize gelmesi için dergi ekinde yer alan formu doldurup, yildizs@oaib.org.tr adresine e-posta veya 0312 446 96 05 numarasına faks gönderiniz.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.