Psikolojik Testler

Page 1

PSİKOLOJİK TESTLER

Sayfa | i


_____________________________________________

Psikolojik Testler St Clements University | Türkiye Yayınları

İkinci Baskı KASIM /2014

St Clements University® Bu kitabın her türlü yayın hakkı St Clements University, Türkiye Enformasyon Ofisine aittir. Yayıncının izni olmadan, eğitim ve tanıtım amaçlı, kısmi alıntılar hariç olmak üzere hiçbir şekilde kitabın tümü yâda bir kısmı yayınlanamaz ve çoğaltılamaz.

Sayfa Düzeni&Dizgi Kapak Tasarım Yayın ve Dağıtım Telefon Fax Web Adresi E-Posta Baskı

: St Clements University, Türkiye Enformasyon Bürosu : Timur TUNA : İzmir-1 Cd. No:33/31 Kızılay, Ankara : 444 1 659 : (0312) 4184599 : http://www.stclements.eu : info@stclements.eu : NASİP Ofset

Sayfa | ii


St. Clements University Dekanı, Fahri Konsolos, PressGrup Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Yrd.Doç.Dr. Bilal Semih Bozdemir’e teşekkür ederiz.

Sayfa | iii


ÖZET PSİKOLOJİK TESTLER Bireylerin tanınması için, ilgi ve yetenekleri, başarı ve başarısızlıklar, bireysel ve sosyal uyum düzeyleri, değer yargıları yetiştiği ortam ve pek çok özellikleri bilmemizde yarar vardır. Psikolojik testler bireyler arasında gözlenen çeşitli nitelik farklarını ölçmek için ortaya çıkmıştır. Testlerin işlevleri, bireylerin seçimi, sınıflaması, uygulanan yöntemlerin değerlendirilmesi ve araştırmalarda bilimsel denencelerin kontrol edilmesi gibi çalışmaları kapsar. Zekâ ve yetenek testleri kendi içinde sınıflandırılabilir. Bunlar psikolojik testler, yetenek testleri, kişilik testleri, ilgi ve tutum testleridir. Bireysel zekâ testlerinden en çok kullanılanlar Stanford Binet Zekâ Testi ve Wechsler Yetişkinler Testidir. Zekâyı etkileyen etmenler arasında kalıtımın, çevrenin, beslenme ve bakımın önemli rolü vardır. Test sonuçlarına göre zekâ da bireysel farklılıklar söz konusudur. Zekâ bölümü 70’ten aşağı olanların oluşturduğu zekâ geriliği kendi içinde eğitilebilir geri zekâlılar, öğretilebilir gerizekâlılar, ağır ve çok ağır gerizekâlılar diye ayrılır. Zekâ bölümü 140’dan yukarı olanlara üstün zekâlı denir. Bu çocuklara gerekli eğitim ve ilgi verilmezse uyumsuzluğa düştükleri görülür. Depresyon psikiyatri kliniklerinde en çok karşılaşılan tanı grubudur. Bu nedenle araştırılması oldukça önemlidir. Psikiyatride son dönemlerde meydana gelen yöntem değişiklikleri, objektif ölçüm yapılması ve nesnel verilere ulaşılması gerekliliği ile birlikte psikolojik değerlendirme ölçeklerinin önemi ve kullanımı artmıştır. Aynı konuda çok sayıda ölçek olmakla birlikte, araştırmacının amacına en uygun ölçeği seçme konusunda rehbere ihtiyacı vardır. Sayfa | iv


İçindekiler 1. BİREYİ TANIMA ...................................................................................... 1 2.KİŞİLİĞİ İNCELEME YÖNTEMLERİ VE KİŞİLİĞİ İNCELEMENİN ÖNEMİ ...... 1 3. PSİKOLOJİK TESTLER .......................................................................... 3 3.1. Testleri Kimler Uygulayabilir? .............................................................. 5 3.2. Psikolojik Testleri Değerlendirme Sürecini Etkileyebilen Değişkenler......... 5 3.2.a. Durumsal Etkenler;..........................................................................................5 3.2.b. Uygulayıcı Kaynaklı Etkenler; ..........................................................................5 3.2.c. Başvuran Kaynaklı Etkenler; ............................................................................6 3.2.d. Test Ve Ölçeklerden Kaynaklı Etkenler; ...........................................................6 3.2.e. Genel Ve Sosyokültürel Kaynaklı Etkenler; ......................................................6

4. PSİKOLOJİK TESTLERE İLİŞKİN YAKLAŞIMLAR ....................... 7 5. PSİKOLOJİDE KULLANILAN İYİ BİR TESTİN ÖZELLİKLERİ ... 7 5.1. Ölçek Türleri .......................................................................................................8 5.2. Güvenirlilik .........................................................................................................9 5.2.a. İç Tutarlılık Güvenirliliğinin Önemi ve Anlamı .............................................9 5.2.b. Test-Tekrar Test Güvenirliliği ....................................................................10 5.2.c. Paralel Form Güvenirliliği ..........................................................................11

5.3. Geçerlilik ................................................................................................ 11 5.3.a. Görünüş (Yüzeysel) Geçerliliği ..................................................................11 5.3.b. Hâlihazır Geçerlilik ....................................................................................11 5.3.c. Yordama Geçerliliği ...................................................................................12 5.3.d. Arttırıcı (Incremental) ve Ayırt Edici Geçerlilik (Discriminational) ............13 5.3.e. Kapsam Geçerliliği ....................................................................................13 5.3.f. Yapı Geçerliliği ...........................................................................................13 5.3.g.Özet ...........................................................................................................15

5.4. Ayırt Etme Gücü .................................................................................... 15 5.5.Ölçmede Hata Klasik Test Teorisi ........................................................ 16 5.6. Gerçek Puan ........................................................................................... 16 5.7. Ölçmenin Standart Hatası .................................................................... 16 5.8. Test Maddelerinin Evreni ..................................................................... 17 5.9. Gerçek Puanın Maddelerin Evreni İle İlişkisi .................................... 17 5.10. Klasik Test Modelin İstatistiksel Temelleri ....................................... 17 5.11.Güvenirlilik Katsayısı........................................................................... 19 5.12. Güvenirlilik ve Test Uzunluğu............................................................ 19 5.13. Standardizasyon ve Normlar. ............................................................. 20 Sayfa | v


6. PSİKOLOJİK TESTLERİN SINIFLANDIRILMASI ......................... 20 6.1. Başarı Testleri ..................................................................................................23 6.2. Yetenek Testleri ................................................................................................23 6.2.1. Akademik Yetenek Testleri .......................................................................25 6.2.2. Meslek Yetenek Testleri ...........................................................................25 6.2.3. Psikomotor Yetenek Testleri.....................................................................25

6.3. Kişilik Testleri ........................................................................................ 29 6.4. İlgi Testleri ............................................................................................. 31 6.5. Tutum Ölçekleri ..................................................................................... 32 7. PROJEKTİF TESTLER:........................................................................ 33 7.1. Tematik Algı Testi TAT : (Thematic Apperception Test) ...................................36 7.2. Rorschach Testi: ..............................................................................................40 7.3. Beier Cümle Tamamlama Testi: ......................................................................42 7.4. Kelime Çağrışım Testi: ......................................................................................44 7.5. Resim Yorumlama Testi:..................................................................................44 7.6. Hikâye Tamamlama Testi: ...............................................................................45 7.7. Lövenfeld’in Mozaik Testi:................................................................................46 7.8. Rosenzweig Yoksunluk veya Engellenme (Frustration) Testi: ..........................46 7.9. Szondi Testi: ....................................................................................................47

8. ZEKÂNIN TANIMI ................................................................................. 47 9. ZİHİNSEL YETENEKLERE İLİŞKİN KURAMLAR ........................ 47 9.1. İki Faktör Kuramı ..............................................................................................47 9.2. Çoklu Faktörler Kuramı ....................................................................................48

10. ZEKÂ YAŞI VE BÖLÜMÜ ................................................................... 50 11. ZEKÂDA BİREYSEL AYRILIKLAR ................................................. 51 12. ZEKÂYI ETKİLEYEN ETMENLER .................................................. 53 13. BİREYSEL ZEKÂ TESTLERİ ............................................................. 53 13.1. Stanford - Binet Zekâ Testi .............................................................................53 13.2. Wechsler Bireysel Zekâ Testi ..........................................................................54 13.3. Gesell Gelişim Ölçeği ......................................................................................55 13.4. Cattel Bebek Zekâ Testi ..................................................................................55

14. GRUP ZEKÂ TESTLERİ...................................................................... 55 15. DEPRESYON KAVRAMI VE DEPRESYONUN PSİKOMETRİK ÖLÇÜMÜ ...... 56 15.1. Türkiye’de Klinikte Kullanılan Depresyon Değerlendirme Ölçekleri Kendini Değerlendirme (Self-Report) Ölçekleri ....................................................................57 15.1.a. Beck depresyon envanteri: .....................................................................58 15.1.b. Zung Depresyon Ölçeği: .........................................................................59 Sayfa | vi


15.1.c. Geriatrik Depresyon Ölçeği: ....................................................................60 15.1.d. Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Ölçeği: ........................................61 15.1.e. Hastane Anksiyete Ve Depresyon Ölçeği: ..............................................61 15.1.f. Çocuklar İçin Depresyon Ölçeği: ..............................................................62 15.2. Klinisyenin Değerlendirdiği (Clinician-Rated) Ölçekler ...................................63 15.2.a. Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği: ........................................63 15.2.b. Montgomery-Asberg depresyon derecelendirme Ölçeği: ......................64 15.2.c. Calgary Şizofrenide Depresyon Ölçeği: ...................................................65 15.2.d. Cornell Demansta Depresyon Ölçeği: .....................................................66 ÖZET ........................................................................................................................67

PSİKOLOJİK TESTLER ............................................................................ 68 BECK DEPRESYON ÖLÇEĞİ (BDÖ) ...................................................... 69 BECK DEPRESYON ÖLÇEĞİ (BDÖ) TANITIM .........................................................70 Uygulama İçin Pratik Bilgiler; ..............................................................................71 BDÖ (Beck Depresyon Ölçeği) (1961 formu) ......................................................72

BECK UMUTSUZLUK ÖLÇEĞİ (BUÖ) .................................................. 77 Beck Umutsuzluk Ölçeği(BUÖ) ................................................................................78

SÜREKLİ ÖFKE VE ÖFKE İFADE TARZ ÖLÇEĞİ (SÖÖTÖ) ........... 81 Sürekli Öfke Ve Öfke İfade Tarz Ölçeği (SÖÖTÖ) .....................................................82

PROBLEM ÇÖZME ENVANTERİ (PÇE) ............................................... 85 Problem Çözme Envanteri (Pçe) ..............................................................................86

SUÇLULUK – UTANÇ ÖLÇEĞİ (STUÖ) ................................................ 90 Suçluluk-Utanç Ölçeği (SUTÖ) .................................................................................91

SOSYAL KARŞILAŞTIRMA ÖLÇEĞİ(SKÖ) ......................................... 94 Sosyal Karşılaştırma Ölçeği(SKÖ) ............................................................................95

OFFER BENLİK İMGESİ ÖLÇEĞİ(OBİÖ)TANITIM .......................... 97 Offer Benlik İmgesi Ölçeği (OBİÖ) .........................................................................101

SOSYOTROPİ – OTONOMİ ÖLÇEĞİ (SOSOTÖ) ............................... 106 Sosyotropi – Otonomi Ölçeği (SOSOTÖ) ................................................................108

KİNDEN ANGST TESTİ ........................................................................... 113 GÖZLEM .................................................................................................... 116 ACELECİ MİSİNİZ; YAVAŞ MI? .......................................................... 121 İNSANLARLA İLİŞKİLERİNİZ NASIL? .............................................. 126 OKULLARDA KULLANILABİLİNEBİLECEK ................................... 130 PSİKOLOJİK TESTLER .......................................................................... 130 SÖYLEYİN BİLELİM ............................................................................... 132 KİME GÖRE BEN NEYİM? .................................................................... 134 Sayfa | vii


PROBLEM TARAMA LİSTESİ .............................................................. 138 İSTEK LİSTESİ ......................................................................................... 146 BAŞARISIZLIK NEDENLERİ ANKETİ ................................................ 148 AİLE ENVANTERİ ................................................................................... 151 ÇALIŞMA DAVRANIŞINI DEĞERLENDİRME ÖLÇEĞİ ................. 154 SINAV KAYGISI ÖLÇEĞİ ...................................................................... 164 AKADEMİK BENLİK KAVRAMI ÖLÇEĞİ ......................................... 172 DEVAMSIZLIK NEDENLERİ ANKETİ ................................................ 189 ELEŞTİRİ ANKETİ................................................................................... 192 KOPYA NEDENİ ....................................................................................... 195 MESLEKİ EĞİLİM BELİRLEME TESTİ ............................................. 197 OTOBİYOGRAFİ ...................................................................................... 206 KAYNAKLAR ............................................................................................ 211 İNTERNET KAYNAKLARI..................................................................... 215

Sayfa | viii


PSİKOLOJİK TESTLER 1. BİREYİ TANIMA Bireyin tanınması için bireylerin ilgi ve yetenekleri, başarı ve başarısızlıkları, bireysel ve sosyal uyum düzenleri, sorunları, zayıf ve güçlü yanları, ilgi, tutum ve değer yargıları, yetiştiği ortam ve pek çok özelliklerini bilmemiz gerekir. Birey hakkında toplanan bilgiler kamu ve özel sektörde yer alan hizmetlerde ve sanayinin her kesiminde çalışan yetişkin bireyler için gereklidir. Toplanacak bilgiler, her türlü psikolojik hizmet personeline ve bireyin kendisine yararlar sağlar. Alınacak bilgilerden yararlanarak, planlama ve düzenlemeler yapabilir, özel programlar oluşturulabilir. Hazırlanan programlar, bireysel ve grup çalışmaları için gereklidir. Ayrıca bireylerin kendilerini tanımaları bireysel gelişmelerini daha somut olarak görebilmelerine, yetenekleri ile başarı ve çalışmaları arasındaki denge ve dengesizlikleri daha açık görebilmelerine, buna uygun planlamalar yapabilmelerine de yardım eder.

2.KİŞİLİĞİ İNCELEME YÖNTEMLERİ VE KİŞİLİĞİ İNCELEMENİN ÖNEMİ Psikolojinin temel amacı, insanların kendileriyle ve çevreleriyle daha etkin ilişkiler kurabilmelerine yardımcı olmaktır. Bu nedenle psikolojide insanı tanımak önemlidir. İnsanları tanımak gözlemekle başlar. Bir kimsenin değişik zamanlarda gösterdiği davranışları gözlenerek, onun benzer durumlarda ne tür tepkilerde bulunabileceği önceden kestirilebilir. Tipik davranış kavramı, bir kimsenin benzer durumlarda genel olarak gösterdiği davranışlarının ortalamasını ifade etmektedir (Cronbach, 1970). Tipik davranışlar tutum, değer, ilgi, huy ve mizaç gibi kişilik özelliklerini simgeleyen davranışlardır. Psikoloji uygulamalarında kişiliğin değerlendirilmesi, bu davranışları ölçmeye yönelik çabaları içermektedir. Sayfa | 1


Psikolojik değerlendirmelerde (ve de tipik davranışın değerlendirilmesinde), psikometrik ve izlenimci olmak üzere iki yaklaşım bulunmaktadır Psikometrik yaklaşımda, bireylerin objektif olarak değerlendirilmesine önem verilmekte ve bu nedenle birey diğer bireylerle kıyaslanarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla bu yaklaşımın odak noktası, ölçme araçlarıdır. İzlenimci yaklaşımda ise, bireylerin teste verdiği yanıtlar kadar test dışı diğer davranışları da gözlenerek değerlendirilir. Dolayısıyla bu yaklaşımın odak noktası, psikoloğun anlayışıdır. Bu yaklaşımların her biri bazı üstünlüklere sahiptir. Psikometrik yaklaşımı benimseyen psikoloğun değerlendirmesi objektif ve sistematik olacaktır. Zengin kuramsal bilgiye ve deneyimlere sahip, bilimsel tutumu izleyen izlenimci bir psikoloğun değerlendirmesi ise bireyin iç dünyasının daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Öte yandan, psikometrik yaklaşımda birey hakkında daha az bilgi edinilmekte, izlenimci yaklaşımda ise, sübjektif olma durumu ortaya çıkmaktadır. Buna karşın, bu yaklaşımlar farklı durumlarda geçerlidir (Cansever,1982). Burada önemli olan hangi durumda hangi yaklaşımın kullanılmasının daha uygun olduğuna karar verebilmektir Her bilim dalı ile uğraşanlar alanları ile ilgili gözlem, olay ve görünümleri ölçmek ve değerlendirmek zorunluluğunu duyarlar. Kişilik psikolojisi ile ilgilenenlerde, bu nedenle, birtakım araç, yöntem ve teknikler geliştirmek ve uygulamak gereğini duymuşlardır. Geliştirilen değerlendirme araç ve yöntemleri kişilik hakkındaki çeşitli kuram ve görüşlere bir paralellik ve uygunluk göstermektedir. Söz konusu yöntem ve teknikler yalnızca bir bütün olarak kişilik hakkında bilgi elde etmekle kalmayıp, oldukça dar bir kişilik özelliği alanını değerlendirmeye yarayan tekniklere kadar çok çeşitlilik gösterirler. Kişiliği değerlendirmeye yarayan başlıca teknikler aşağıdaki şekillerde sınıflandırılmaktadır. Bunlar: 1. Görüşme (Mülakat), 2. Kanaat ölçüleri, 3. Anket, 4. Pratik testler, 5. Projektif testler. Sayfa | 2


Bu konuda yapılmış başka bir sınıflama şöyledir: 1. Vakanın tarihçesi, 2. Değerlendirme, 3. Kâğıt-kalem testleri, 4. Davranış testleri, 5. Görüşme, 6. Serbest çağrışım veya rüya analizi, 7. Projektif yöntemler Günümüzde kişilik kavramı yalnızca geleneksel, akademik psikolojinin konusu olmakla kalmamış, modern psikolojide, Sosyal psikolojide ve Psikanlizde büyük önem kazanmıştır. Düzenli bir gelişme ve yaşam ancak düzenli bir kişiliğin varlığı ile olanaklıdır. İnsanın kaderi ile kişilik yapısı arasında ilişki kuran yazarlar vardır. Gerçekten insan yaşamı kişiliğinin yapısına göre anlam kazanır. Günümüze kadar yapılan birçok araştırmalar ruh ve sinir hastalıklarının ortaya çıkmalarında kişilik bozukluklarının önemli bir yer tuttuklarını göstermiştir.

3. PSİKOLOJİK TESTLER Günümüzde psikolojik testler birçok pratik sorunun çözümü amaçlı kullanılmaktadır. Ancak bütün testlerin araştırmalarda da önemli işlevleri olduğu unutulmamalıdır. Testler; bireylerin zekâ, yetenek, beceri, işlev, kişilik özellikleri gibi açıktan gözlenemeyen unsurlarını belirli koşullara dayanarak ölçme ve değerlendirmeyi sağlarlar. Bireylerin güçlü ve gizli kalmış özelliklerini olduğu kadar zayıf yönlerini de değerlendirmek için kullanılır. Bir kimsenin önemli özelliklerinin sayısal olarak ortaya konmasını, karşılaştırma yapmayı, tahmin edebilmeyi sağlar. Bir ülkede psikoloji ve psikiyatri konularına bilimsel yaklaşım ihtiyacı arttıkça ölçeklere olan ilginin de artması doğaldır. Her tür araştırmada bireysel farklılıkların iyi yapılandırılmış testlerle duyarlı şekilde ölçümü temel zorunluluktur. Bir araştırma ölçeğinin klinik kullanıma girmesi için Sayfa | 3


yararlı olması gerekmektedir. Ölçüm aracının yararlı olması için, klinisyenin bu ölçüm aracından sağlanan bilginin önemini öğrenmesi gerekir. Genel olarak bir psikolojik test, standart koşullarda yapılan gözlem veya görüşme anlamını taşır. Psikolojik test bireylerin yetenekleri, becerileri, edinimleri (performansları), güdüleri, tutumları, savunmaları vb. hakkında bilgi verecek soruların sorulmasına ortam ve olanak sağlayan sistemli bir yaklaşımdır. Psikolojik testler, kişinin davranışını standart koşullar altında gözlemlemek ve tanımlamak için kullanılan sistematik bir yöntem şeklinde tanımlanmaktadır. Psikolojik testler bireyler arasında gözlenen çeşitli nitelik "farklarını" ölçme gereksiniminden ortaya çıkmıştır. Testlerin gelişimi 19. asrın sonları ile 20. asırda gerçekleşmiştir. Eğitim ve psikolojide karşılaşılan sorunlara çözümler bulma ihtiyacı psikolojik testlerin gelişmesini en çok etkileyen nedenler olmuştur. Psikolojide kullanılan testlerin kesin bir tanımını yapmak oldukça zordur. Psikolojik testler, bireylerin herhangi bir niteliğini ölçme amacıyla, nitelikler evrenini temsil edecek biçimde seçilmiş standartlara göre uygulanırlar. Psikolojik testlerin amacı, bireylerin çok çeşitli niteliklerini ölçmek ve bireylerarası nitelik farklarını ortaya koymaktır. Psikolojik testlerin en genel işlevi, çok çeşitli durumlarda ortaya çıkan bireylere ve gruplara ilişkin karar verme süreci için gerekli bilgileri toplamaya olanak sağlamasıdır. Cronbach testlerin kullanım amaçlarını ve işlevini dört grupta toplamıştır. Bunlar: ■ Seçme İşlevi: İşyerlerine, devlet kurumlarına, fabrikalara, personel seçme, okullara öğrenci seçme yönüyle ilgilidir. Başvuranlar arasından en uygun olanları seçebilmek için testler kullanılır. Örneğin üniversiteye giriş sınavları. Sayfa | 4


■ Sınflama: Belirli seçeneklerden hangisinin birey için en uygun olduğuna karar vermek için testler kullanılır. Ruh hastasına tanı koymak, histerik ya da paranoya olduğuna karar vererek bireyi, iki sınıftan birine koymak bir çeşit sınıflamadır. ■ Uygulanan Yöntemlerin Değerlendirilmesi: Araştırmada, bireyler ve durumlar hakkında bilgi toplama amacı ile kullanılır. ■ Araştırmalarda Bilimsel Denencelerin Kontrol Edilmesi: Bireylerin, kurumların ve yöntemlerin değerlendirilmesi yanında psikolojik testler bilimsel kavramların ve varsayımların denenmesinde de kullanılır.

3.1. Testleri Kimler Uygulayabilir? Test uygulamak kolay bir iş değildir. Hele de psikolojik testler basit bir teknik iş değildir. Ölçülmeye çalışılan özellikler çok değişkendir. Kişisel tutumlardan kolaylıkla etkilenir, sonuçlar değişebilir. Testi uygulayan kişinin mutlaka o konuda özel bir eğitimden geçmiş olması gerekir. Test uygulamak için sadece psikolog olmak yetmez. Hastalıklar, insan psikolojisi, bireysel farklılık vb. alanlarda da eğitimli ve deneyimli olması gerekir.

3.2. Psikolojik Testleri Değerlendirme Sürecini Etkileyebilen Değişkenler 3.2.a. Durumsal Etkenler; Değerlendirme ortamının uygun biçimde aydınlatılmış, havalandırılmış, ısıtılmış, her türlü gereksiz uyaranlardan arındırılmış bir yer olması gerekir. Özellikle uygulanacak test sırasında ortama başka kimse girmemelidir.

3.2.b. Uygulayıcı Kaynaklı Etkenler; Uygulayıcının bu süreç içindeki yaklaşımları, bilgi ve tecrübesi de sürecin verimliliği açısından etkilidir. Uygulayıcının kişilik özellikleri, olası ön Sayfa | 5


yargıları veya yaşamakta olduğu kişisel zorlanmalar da süreç üzerinde olumsuz etkiler yapma potansiyelini taşır.

3.2.c. Başvuran Kaynaklı Etkenler; Psikolojik değerlendirme sürecinde başvuran kişinin olası psikolojik sorunları, kişilik özellikleri, yaşı, cinsiyeti, eğitimi, sosyo-ekonomik düzeyi, inanç sistemi, süreçle ilgili beklentileri de etki kaynağıdır. Uygulanabilecek bir test sırasındaki psikolojik durumu da (morali, yorgun olup olmadığı, zamanının uygunluğu v.b.) sonuçları olumlu ya da olumsuz olarak etkileyebilir.

3.2.d. Test Ve Ölçeklerden Kaynaklı Etkenler; Psikolojik test ve ölçekler kendi yapıları, uzunlukları, anlaşabilirlikleri gibi bir takım özellikleri itibarıyla başvuranların cevapları ya da performansları üzerinde etkilere sahip olabilmektedir. Standardizasyonu, normları, geçerlik ve güvenilirlikleri yönünden sorunlu ölçme araçlarıyla toplanacak verilere dayalı bir değerlendirme süreci de doğal olarak sonuçlar yanıltıcı olabilecektir.

3.2.e. Genel Ve Sosyokültürel Kaynaklı Etkenler; Psikolojik değerlendirme süreci ülkenin ya da dünyanın içinde bulunduğu genel yada durumsal koşullardan ve içinde yaşanılan toplumun sosyokültürel koşullarından da etkilenmeye açıktır. Sonuç olarak; rapora muhatap olan ve kişi hakkında hayati kararlar verebilecek kişi ve kurumların da raporda varılan sonuçların, bu tür etkenlerin olası etkileri altında olabileceği konusunda bilgi sahibi olmaları gerekir.

Sayfa | 6


4. PSİKOLOJİK TESTLERE İLİŞKİN YAKLAŞIMLAR Bireyleri psikolojik testlere ve test sonuçlarına göre değerlendirirken, klinik ve psikometrik olmak üzere iki farklı bakış açısı vardır. Psikometrik yaklaşımın amacı değerlendirmeyi objektif yapabilmektir. Bireyin tepkilerini objektif biçimde ölçmesi ve değerlendirilen kişinin de objektif kalabilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Psikometrik yaklaşım, faktör analizi, madde analizi ve test analizi gibi istatistiksel yöntemlerle geliştirilmiştir. Psikometrik yaklaşım, kişiyi benzer kişilerin oluşturduğu grup içindeki başka bireylerle karşılaştırmaya ağırlık verir. İlgilerin, yeteneklerin, becerilerin, kişilik özelliklerinin tutumların ölçülmesinde bu yöntem daha geçerlidir. Klinik yaklaşım, kişiyi bireysel olarak alıp anlamaya ve ruhsal dünyasındaki çeşitli süreçlerin dinamik görüntüsünü değerlendirmeye çalışır. Amaç bireyin gerçek görünümünü ortaya çıkarmaktır. Klinik yaklaşımda psikologlar veya psikiyatristler soruları düşünür ve sorar. Yönteme uzmanlar karar verir, toplanan bilgileri değerlendirir ve yargıya varır. Burada önemli olan, uzman kişinin bilgisi, becerisi, deneyimi ve sezgisidir.

5. PSİKOLOJİDE KULLANILAN İYİ BİR TESTİN ÖZELLİKLERİ Belirli özelliklere sahip bir test iyi bir psikolojik test olarak tanımlanabilir. Test, en azından bir eşit aralıklı ölçek olmalı, daha sonra geçerli, güvenilir, ayırt edici gücü yüksek, iyi hazırlanmış normlara sahip bulunmalı ya da Rasch veya benzer modellere yüksek bir kesinlikle uymalı veya testi alacak kişilere uygun olarak biçimlendirilmiş olmalıdır. Anlamlı ve yaratıcı bir test geliştirme ile bu özelliklerin nasıl oluşturulabileceğini göstermek amaçlanmaktadır. Bununla beraber, bu yapılmadan önce bütün bu kavram ve terimlerin tartışılması, tanımlanması ve tam olarak anlaşılması, testlerin yalnızca uygun bir biçimde uygulanması için değil, aynı zamanda uygun bir biçimde kullanılması için de gereklidir. Sayfa | 7


Psikolojik testlerin bu özelliklere sahip olmasını gerekli kılan en önemli neden, ölçmenin doğruluğunu ve kesinliğini arttırma çabalarıdır. Bu özellikler, böyle bir ölçmenin bilimin mutlaka aranılması gereken koşulları oldukları için de istenilmektedir.

5.1. Ölçek Türleri Ölçeklerin çok farklı düzeyleri vardır ve bunlar hiyerarşik olarak sıralanmıştır. Bunlar, aşağıdaki gibi basitten başlayarak karmaşığa doğru sıralanır: Sınıflama: Bu ölçek nesneleri sadece sınıflandırır. Kadın-Erkek sınıflama ölçeğine göre yapılmış bir sınıflamadır. Sıralama: Bu ölçekte nesneler boy ve ağırlıkta olduğu gibi sıralanır. Oldukça kaba bir ölçektir. Çünkü sıralar arasındaki farklar göz ardı edilmiştir. Eşit aralıklı: Burada ölçek noktaları arasındaki farklar, ölçeğin bütün noktalarında eşittir. Eşit aralıklı ölçekler lineer olarak dönüştürülebilir. Böylece puanların diğer ölçeklere dönüştürülmesine ve puanların karşılaştırılmasına olanak sağlamış olur. Ayrıca birçok istatistiksel yöntem ölçmenin eşit aralıklı ölçek ile yapıldığını kabul eder. Eşit Oranlı Ölçek: Eşit aralıklı ölçekler belirlenen diğer özelliklere ek olarak anlamlı bir “0” sıfır noktasına sahiptirler. Eşit oranlı ölçek kullanımına olanak sağlayan test geliştirme yöntemleri olmasına rağmen, bu ölçek türü birçok psikolojik değişken için belirgin bir problem oluşturur. Bu dört farklı türdeki ölçeklerin incelenmesi psikolojik testleri geliş-tiren kişilerin ideal olarak eşit oranlı ölçek üretmeyi amaç edinmeleri gerektiğini ortaya koymaktadır. Bunun başarılamadığı durumlarda sonuçların herhangi bir istatistiksel analize uygulanabilmesine olanak sağlayacak eşit aralıklı ölçek olması istenir. Testlerin geçerlilik çalışmaları kaçınılmaz olarak bu tür analizleri kapsadığı için ve bu analizler, puanların nicelendirilmesi ile yapıldığı için ki bunlar: psikolojik testlerin diğer değerlendirme biçimlerine Sayfa | 8


olan üstünlüklerini sağlar, ölçeğin en az eşit aralıklı olması gerektiği gerçeği oldukça açıktır. Aslında Brown”un (1978) belirttiği gibi birçok psikolojik test, eşit aralıklı ölçeklemeye yaklaşır ve test puanlarını eşit aralıklı ölçek kullanılmış gibi ele alır.

5.2. Güvenirlilik Psikometride “güvenirlilik” kavramı iki farklı anlam taşır. Bir test kendi içinde tutarlı ise testin güvenilir olduğu söylenebilir. Test aynı gruba tekrar uygulandığında her öğrenci için aynı puanı veriyorsa (öğrencilerin değişmediği düşünülerek) bu durumda da testin güvenilir olduğu söylenebilir. Zamana dayalı olan bu güvenirlilik, test-tekrar test güvenirliliği olarak bilinir. 5.2.a. İç Tutarlılık Güvenirliliğinin Önemi ve Anlamı Psikometristler iç tutarlılığı yüksek testler geliştirmek isterler ve bunun nedeni de oldukça açıktır. Eğer testin bir bölümü bir değişkeni ölçüyor ve testin diğer bölümleri bu bölümle tutarlı değilse, test bu değişkeni ölçemez. Öyle ise bir testin geçerli olabilmesi için (ölçmek istediği özelliği ölçebilmesi) tutarlı-sürekli olması gerekir. Bu nedenle psikometristler iç tutarlılık katsayısı üzerinde önemle durmaktadırlar. Gerçekte, genel psikometrik yaklaşım yüksek güvenirliliğin geçerliliğin ön koşulu olduğu yönündedir. Bu konudaki tek aykırı görüş Cattell'e aittir. Cattell’e göre yüksek bir iç tutarlılık, herhangi bir test maddesi ölçmeye çalıştığımız özellikten daha az ya da daha dar kapsam içermesi gerektiğinden 'gerçekte geçerliliğe tezattır. Böylece, eğer bütün maddeler oldukça tutarlı ise aralarındaki korelasyonda yüksektir. Bu durumda güvenilir bir test sadece çok küçük bir varyansın dar bir değişkenini ölçebilmektedir l. Cronboch Alpha’sının madde korelasyonları ile birlikte artması ve 2. herhangi bir çok değişkenli yordama çalışmasında testler ve ölçütler Sayfa | 9


arasındaki maksimum çoklu korelasyonun (test puanları ve toplam puan durumu da olduğu gibi), değişkenler arasında korelasyon olmadığı zaman elde edilmesi, bu görüşü destekler niteliktedir. İki değişkenin mükemmel bir korelasyon gösterdiği durumlarda, bunlardan birisinin yeni bir bilgi veremeyeceği ortadadır. Bu durumda Cattall’e göre maksimum geçerlilik, test maddelerinin birbiri ile tam korelasyon göstermemesi fakat ölçüt ile pozitif bir korelasyon göstermeleri ile mümkündür. Böyle bir test, düşük iç tutarlılık güvenirliliğine sahip olabilir. Cattell teorik olarak haklı olabilir. Fakat hiçbir test geliştiricisi madde yazımı sırasında, maddelerin birbirleri ile ilişki göstermemesi fakat ölçüt ile ilişki göstermesi yönünde manüplasyonda bulunmaz. Barret ve Kline (1982) bu yönde bir girişimde bulunulmuş olan, Cattell'in geliştirdiği kişilik testini (16 PF) incelemişler fakat bu yöntemi pek başarılı bulmamışlardır. Bütün bu görüşlere rağmen, genel psikometrik bakış açısına göre pratikte geçerli testler aynı zamanda tutarlılığı yüksek olan testlerdir. 5.2.b. Test-Tekrar Test Güvenirliliği Eğer bir test, farklı uygulama oturumlarında bir kişi için aynı puanı vermekte başarısız oluyorsa (verilen özelliğin değişmediği durumlarda) test, iyi bir test olamaz. Bu nedenle test-tekrar test güvenirliliği çok önemlidir ve belirlenmesi de oldukça basittir. Bir gruba, iki farklı zamanda yapılan uygulamalardan elde edilen sonuçlar ilişkilendirilir. Test güvenirliliği için istenen minimum katsayı 0.70 dir. Guilford’un (1956) da belirttiği gibi bunun altındaki durumlarda, testin kişilerle kullanılması doyurucu sonuçlar vermez. Çünkü elde edilen puanların standart hatası öylesine büyük olur ki, puanları yorumlanması yanıltıcı sonuçlar verir. Test-tekrar test güvenirliliğini hesaplamak kolay olmakla birlikte iki uygulama arasında geçen sürenin çok kısa olması nedeni ile katsayının yapay olarak artması ihtimaline ve seçilen örneklemin, testin uygulanacağı popülasyonu temsil edici olmasına dikkat edilmelidir.

Sayfa | 10


5.2.c. Paralel Form Güvenirliliği Eşdeğer (paralel) form güvenirliliğini sağlamak için maddelerin eşdeğer ya da paralelleri oluşturulur ve grup, izleyen uygulamalarda tamamen farklı bir test almış olur. iki formun gerçekten eşdeğer olduğunu göstermede bazı problemler olmasına rağmen, bir testin paralel formunun bulunması yararlıdır.

5.3. Geçerlilik İyi bir psikolojik testin bir diğer önemli özelliği geçerliliktir. Bir test, ölçmek istediği özelliği ölçebiliyorsa geçerlidir. Fakat bu tanım, geçerliliğin anlamını tam olarak ortaya koymayıp aksine, ölçmek istediğimiz özelliği ölçüp ölçmediğimizi nasıl bileceğimiz ile ilgili yeni soruların oluşmasını sağlamaktadır. Aslında bir testin geçerliliğini gösterecek birçok farklı yol vardır. Bunlardan her biri geçerliliğin farklı bir boyutuna katkıda bulunur. 5.3.a. Görünüş (Yüzeysel) Geçerliliği Eğer bir test ölçmek istediği özelliği ölçüyor görünüyorsa (özellikle testi alan kişilere) testin görünüş geçerliliğine sahip olduğu söylenebilir. Görünüş geçerliliği, gerçek geçerlilik ile ilgili bir anlam taşımaz, sadece yetişkinler, görünüş geçerliliğine sahip olmayan testlere genellikle katılımda bulunmadıkları ya da böyle bir testi saçma buldukları için önemlidir. Öyleyse, bu geçerlilik çeşidi, testi alan kişilerin katılımını, yardımını sağlamak için gereklidir. 5.3.b. Hâlihazır Geçerlilik Bu geçerlilik, testin diğer testlerle olan korelasyonu yoluyla değerlendirilir. Bir zeka testinin halihazır geçerliliğini sağlamaya çalışıyorsak, bu testin, daha önceden geçerli olduğu bilinen bir başka testle korelasyonunu bulabiliriz. Bu örnek, hâlihazır geçerliliğin içinde bulunduğu çelişkiyi açıkça göstermektedir. Zaten ölçüt olabilecek derecede yeterli ve geçerli bir test varsa, yeni bir testin geçerliliğinin sağlanması belki de yararsız bir iş olarak görülebilir. Diğer testte bulunmayan bazı olumlu özelliklere sahip Sayfa | 11


olmadığı sürece, gerçekten de öyle olacaktır. Çok kısa, uygulamanın kolay, puanlamanın çabuk olması gibi özellikler, diğer ölçüt olarak kullanılan testlerin varlığına rağmen, yeni bir testin geliştirilmesini haklı hale getirebilir. Diğer taraftan, iyi bir ölçüt testin olmadığı ve yeni testin ilk olarak bir girişimi başlattığı durumlarda, hâlihazır geçerlilik çalışmaları çok güç olmaktadır. Genel olarak hâlihazır geçerlilik aynı değişken üzerinde daha zayıf bir testin var olduğu ve bu yeni testle, bu konuda bir gelişme sağlandığı durumlarda yararlıdır. Böyle durumlarda, halihazır geçerlilik çalışmalarından anlamlı fakat, çok yüksek olmayan korelasyon katsayıları beklenir. Daha açık olarak söylemek gerekirse, hâlihazır geçerlilik, geçerliliğin tamamen doyurucu bir boyutu değildir. Bir testi, geçerli bir test olarak kabul edebilmemiz için, buna ek olarak daha farklı ve güçlü kanıtlara ihtiyacımız vardır. Testin neyi ölçtüğü kadar neyi ölçmediğini ortaya koymakta önemlidir. Bir başka deyişle testin oldukça farklı değişkenleri ölçen başka testlerle ilişki göstermemesi gerekir. 5.3.c. Yordama Geçerliliği Bir testin yordama geçerliliğini sağlamak için, uygulama sonrası elde edilen puanlarla, daha sonraki bir Zamanda elde edilen ölçüt arasındaki ilişki bulunur. Örneğin bir zekâ testinin yordama geçerliliği, 11 yaşında testten elde edilen puanla, o kişinin üniversitedeki notları ilişkilendirilerek gösterilebilir. Birçok psikometrist yordama geçerliliğini, bir testin etkililiğini gösteren en güçlü kanıt olarak görmektedir. Test geçerliliğine ilişkin bu yaklaşımdaki en büyük güçlük anlamlı bir ölçütün bulunamamasındadır. Zekâ testlerinde olduğu gibi, verilen zekâ kavramına bağlı olarak gelecekteki akademik başarıyı hatta çalışılan işte kazanılan parayı ölçüt olarak kullanmak anlamlıdır. Fakat bu ölçüt ile ilişkili olabilecek zekâdan başka değişkenler olduğu için, zekâ testi ile ölçüt arasındaki korelasyonların sadece orta derecede olması beklenebilir. Ayrıca zekâ, belki de yordama geçerliliği çalışmalarının anlamlı şekilde yapılabildiği en kolay değişkendir. Fakat birçok değişken için yordama geçerliliği çalışması yapmak güçtür. Örneğin Cattell’in C faktörü, benlik gücü (ego strenght), en yaratıcı araştırmalar için bile ciddi bir test etme Sayfa | 12


sorunu oluşturur. Bunlara ek olarak örneğin, varyansın homojenliğinden kaynaklanan korelasyon katsayısının düşmesi gibi istatistiksel güçlükler de vardır. 5.3.d. Arttırıcı (Incremental) ve Ayırt Edici Geçerlilik (Discriminational) Vernon (1950) tarafından tartışılan bu terimin kısaca açıklanması gerekir. Arttırıcı geçerlilik, bir test bataryasındaki testlerden birinin ölçüt ile düşük korelasyon göstermesi fakat bataryadaki diğer testlerle binişiklik göstermemesi durumlarında söz konusudur. Bu durumda, test ölçüt açısından seçim için arttırıcı geçerliliğe sahiptir. Ayırt edici geçerlilik belki de en iyi şekilde, ilgi testlerinde gösterilebilir. Bu testler üniversite başarısı ile sadece orta derecede ilişki gösterir fakat farklı kişiler için farklılaşır. Böylece, bu testlerin akademik performans için ayırt edici geçerliliğe sahip oldukları söylenebilir. Diğer taraftan IQ testleri üniversite notları ile daha büyük korelasyon gösterir fakat kişiler arasında ayırım yapamaz. Özet olarak arttırıcı ve ayırt edici geçerlilikler, seçme amacı ile kullanılan testlerin etkinliğini ortaya koyan yararlı göstergelerdir. 5.3.e. Kapsam Geçerliliği Bu terime daha çok başarı testlerinde başvurulur. Eğer bir testin maddelerinin, test edilen kişinin bütün yönlerini yansıttığı gösterilebilirse, verilen yönergeler oldukça açık olmak koşuluyla, test kendiliğinden geçerlidir. Bu, test maddelerinin görünüşü ile ilgili olan görünüş geçerliliği değildir. Eğer bir matematik testinde parantez içindeki terimleri çarpma yeteneğini sınamak istiyorsak ve testte (y+2k)(2y-3x)=? gibi maddeler varsa, bu maddelerin geçerli olmadığını söylemek oldukça zordur. Açıkça görülüyor ki, kapsam geçerliliği, matematikte olduğu gibi sadece ele alınan konunun açık, anlaşılır olduğu testler için kullanılır. 5.3.f. Yapı Geçerliliği Bu kavram ilk olarak Crombach ve Meehl (1955) tarafından tanıtılmıştır. Bir testin yapı geçerliliğini gösterebilmek için, testin ölçmeyi amaçladığı değişkeni (yapıyı) olabildiğince açık olarak tanımlamak gerekir. Yapı Sayfa | 13


geçerliliği, ölçülmek istenen değişken hakkında bütün bildiklerimizin ışığında testten elde edilecek puanlar ile ilgili hipotezler kurmak yoluyla oluşturulur. Böylece yapı geçerliliği daha önce tartışılan geçerlilik ile ilgili tüm yaklaşımları da kapsar. Bunu en iyi şekilde bir örnek kullanarak açıklayabiliriz; Kline (1978) tarafından geliştirilen “Sözel Kötümserlik Envanteri”nin (The Oral Pessimism Questionnaire-OPQ) yapı geçerliliğinin oluşturulmasında test edilecek hipotezleri ele alarak inceleyelim. 1.OPQ, diğer sözel testlerle pozitif fakat orta derecede korelasyon göstermelidir. (Çok iyi testler olmadıkları için) 2. Sözel kötümserlik sendromu, tanımı gereğince nörotizm ile orta derecede bir korelasyon göstermelidir. 3. Cattell’in 16 PF faktörleri, Sözel Kötümserlik sendromuna benzer ölçekleri kapsamadığı için, OPQ ile aralarında korelasyon olmamalıdır. 4. OPQ bir kişilik testi olduğu için yetenek ya da motivasyon ile ilişkili değişkenler ile anlamlı bir korelasyon göstermemelidir. Bu hipotez yapısal geçerlilik çalışmalarında testin neyi ölçtüğü kadar neyi ölçmediğinin de gösterilmesi ihtiyacını örneklemektedir. Eğer bütün bu hipotezler desteklenirse OPQ’nun yapı geçerliliğinin “Sözel Kötümserlik” olarak adlandırılan bir kişilik belirtisinin ölçümü olarak sağlandığını söylemek mümkün ve mantıklıdır. Test geçerliliğini göstermede daha güçlü ve dolaysız bir yaklaşımda, beşinci hipotezi oluşturabilir. 5. Sözel kötümserlik psikolojik özelliğine yüksek derecede sahip olanlar, düşük derecede sahip olanlara göre OPQ’dan daha yüksek puan elde ederler. Yapı geçerliliği tek bir ölçütün oluşturulmasının zor olduğu testlerde, test geçerliliğini göstermede en güçlü yöntemdir. Tek bir sonuçla ilgilenmek yerine aynı anda bir grup sonuçla ilgilenmek zorundayız. Yapı geçerliliğinin arttırılmasında giderilmesi gereken önemli bir problem, yapı geçerliliği sonuçlarının yorumlanmasında kullanılan öznel faktörlerle ilgilidir. Pratikte sıklıkla karşılaşıldığı gibi, çok açık olmadığı durumlarda yapı geçerliliği sonuçlarının yorumlanması, daha çok testi geliştiren araştırmacının yorumlama yeteneğine bağlıdır. Sayfa | 14


5.3.g.Özet Testlerin geçerliliğini göstermek için farklı teknikler incelendi. Bunlardan bazıları diğerlerinden belirgin bir biçimde farklıdır. Yapı geçerliliği, geçerli bir testi, ölçmeyi, amaçladığını ölçmek olarak tanımlamamız ile yakından bağlantılıdır. Bu nedenle özellikle testlerin psikolojik bilgiyi arttırmak için kullandığı durumlarda geçerliliğin en önemli boyutunu oluşturmaktadır. Diğer taraftan ayırt edici geçerlilik, belirli hedefler için bir testin geçerliliğini göstermeyi amaçlamaktadır. Bu, geçerlilik kavramının oldukça farklı bir şekilde ele alınışı olup, kullanışlılık (utility) kavramına yaklaşmış halidir ve testlerin pratik uygulamalarında geçerliliğin bu boyutu oldukça önemlidir. Yukarıda sürdürülen tartışmalardan anlaşılması gereken, bir testin geçerliliğini gösterecek bir tek yolun olamayacağıdır. Geçerliliği tam olarak değerlendirebilmek için bir bulgu setinin dikkate alınması gerekmektedir. Birçok testin (toplam sayı içinde çok küçük bir oranda olsa bile) yapı geçerliliğinde olduğu gibi, hem kavramsal hem de pratik amaçlar için yüksek derecede geçerliliğe sahip olduğu gösterilebilir. Ayrıca test yapımındaki mantıksal yöntemler yoluyla testin geçerliliği hemen hemen garanti edilebilir.

5.4. Ayırt Etme Gücü İyi bir testin bir diğer özelliği ayırt etme gücüdür. Gerçekten de iyi bir puan dağılımına ulaşmak için, yüksek ayırt etme gücü test yapımcılarının ulaşmaya çalıştıkları amaçlardan birisidir. Bütün bireylerin aynı puanı elde ettikleri psikolojik bir testin değerini düşünecek olursak, ayırt etme gücünün önemi kendiliğinden ortaya çıkar. Testin dikkatli oluşturulmasıyla iyi bir ayırt etme gücü elde etmek mümkündür. Böylece testler diğer değerlendirme araçlarına karşı belirgin bir üstünlük kazanırlar. Genel olarak derecelendirmeler veya işaretlemelerin yaklaşık dokuz kategoride yapılabildiği bulunmuştur (Vernon 1950). Buna bağlı olarak dereceleme ölçekleri ender olarak dokuz kategoriden fazlasını içerir. Bunun anlamı, ele çalınan konuların en iyi biçimde dokuz grupta toplanabildiğidir. Ayırt etme Sayfa | 15


gücü Ferguson’un deltası ile ölçülür ve en yüksek değer puanların dikdörtgen olarak dağıldığı durumlarda elde edilir.

5.5.Ölçmede Hata Klasik Test Teorisi Ölçmede hata teorisi, klasik test teorisi olarak isimlendirilir. Çünkü bu teori, testlerin incelenmesinin başlangıcından beri psikolojik test geliştiren araştırmacılar tarafından kullanılmış en temel varsayımlardan geliştirilmiştir. Son dönemlerde, daha karmaşık ve üst düzey modeller geliştirilmiş olmasına rağmen klasik teorinin temel ilkeleri hâlâ kullanılmaktadır. Bu ilkeler, özellikle test geliştirme uygulamaları için değerlidir.

5.6. Gerçek Puan Bu teoride herhangi bir psikolojik özellik için her bireyin gerçek bir puana sahip olduğu kabul edilir. Herhangi bir uygulamada bireyin o testten aldığı puan rastgele hata göz önüne alındığında, o bireyin gerçek puanından farklıdır. Bireye birçok kez aynı testi uygularsak, puanlar bireyin gerçek puanı etrafında dağılır. Normal olduğu kabul edilen bu dağılımın ortalaması gerçek puana yaklaşıktır.

5.7. Ölçmenin Standart Hatası Gerçek puan, ölçmenin standart hatasının temelini oluşturur. Bireyin testten elde ettiği puanlarda büyük bir dağılım -değişkenlik- buluyorsak bu durumda kayda değer derecede ölçme hatası var demektir. Bu hata dağılımının standart sapması aslında bir hatanın belirleyicisidir. Gerçekte bütün bireyler için hatanın aynı olduğunu kabul etmek mantıklı olduğundan hataların standart sapması, ölçmenin standart sapması olur. Test-tekrar test güvenirliliği bir testin iki farklı uygulamasından elde edilen puanlar arasındaki korelasyon olduğundan, bu modelde test-tekrar test güvenirliliği arttıkça ölçmenin standart hatası küçülür. Ölçmenin standart hatası şu formül ile gösterilir.

Sayfa | 16


5.8. Test Maddelerinin Evreni Klasik hata teorisi herhangi bir testin ölçülmek istenen psikolojik özellikle ilişkili olan madde evreninden elde edilen, rastgele seçilmiş madde örneklemlerinden oluştuğunu kabul eder. Yani saplantı (obsession) özellikleri ile ilgili bir test geliştiriyorsak, maddelerin izin bütün saplantı özelliklerini içeren maddeler arasından rastgele seçilmiş bir örneklem olduğu kabul edilir. Bu madde evreni hipotetiktir, kavramsaldır. Birçok durumda, maddeler rastgele seçilemez. Fakat Nunnanlly'nin (1978) de belirttiği gibi, test geliştiricileri aynı etkiye sahip maddelerle farklılaşmayı amaçlamaktadırlar. Bu durumda, maddeler madde evrenini yansıtamadığı oranda test hatalı olacaktır.

5.9. Gerçek Puanın Maddelerin Evreni İle İlişkisi Bu modelde bir bireyin gerçek puanı mümkün olan bütün maddelerin verilebildiği durumda bireyin alacağı puandır. Öyle ise testlerin hatası, elimizdeki madde örnekleminin maddelerin evrenini kapsama derecesini yansıtır. Bu modelin, testin uygulandığı bireyin psikolojik durumu, oda ısısı, testi uygulayan kişinin yeterliliği gibi ölçme hatasına dahil edilebilecek diğer faktörleri dışarıda bıraktığını belirtmek gerekir.

5.10. Klasik Test Modelin İstatistiksel Temelleri Klasik modelin istatistiksel temelleri Nunnanlly (1978) tarafından oluşturulmuştur. Daha öncede belirttiğimiz gibi gerçek puan bireyin Sayfa | 17


hipotetik bir madde evrenindeki puanıdır. Bu maddelerin evreni, maddelerin birbirleriyle korelasyonlarının bir korelasyon matriksini oluşturur. Bu matrikste, maddelerin birbirleri ile ortalama korelasyonu, maddeler arasındaki ortak bir esasın (özelliğin) derecesini gösterir. Örneğin birbirleriyle ilişkisi olmayan farklı testlerden alınan maddelerin birbirleriyle ortalama korelasyonu sıfır olur. Bu da oldukça doğru bir biçimde bu maddeler arasında ortak bir esasın olmadığını gösterir. Benzer olarak maddelerin birbirleri ile ortalama korelasyonu etrafındaki korelasyon katsayılarının varyansı, hangi maddelerin paylaşılan ortak esastan ne derece ayrıldığını gösterir. Modelde, bütün maddelerin ortak esasın eşit bir miktarına sahip olduğu kabul edilir. Bu da, her maddenin diğer maddelerle olan korelasyon katsayısının ortalamasının bütün maddeler için aynı olduğu anlamına gelir. Bu, modelin temel varsayımıdır. Klasik modelden, bir maddenin gerçek puanla olan korelasyon katsayısının, onun bütün diğer maddelerle olan korelasyonunun ortalamasının kareköküne eşit olduğu gösterilebilir. Bu duruma tam olarak maddelerin sayısı sonsuza yaklaştığı zaman ulaşılabilir fakat sadece 100 madde kullanıldığında bile korelasyon katsayıları üzerinde çok küçük bir etkisi vardır. Test geliştiricisinin bakış açısından bir maddenin gerçek puanla olan korelasyon katsayısını büyük öneme sahiptir. Çünkü, büyük bir madde havuzu oluşturur ve bu havuzdan diğer maddelerle ortalama korelasyon katsayısının karekökü yüksek maddeler seçerse, tanımı gereğince geliştirdiği test gerçek puanla yüksek bir korelasyon katsayısı vermeli ve böylece de yüksek güvenirlilikte ve ölçme hatasından arınık olmalıdır. Bir maddenin gerçek puanla olan korelasyon katsayısı, bir madde havuzundan madde seçiminin istatistiksel temelidir. Bu, ulaşılamayan maddelerin yapay olarak ilişki gösterdiği hız testlerinde uygulanamaz. Maddelerin maddelerle ilişkilendirilmesi durumu aynı değişkenin paralel testlerine de uygulanabilir. Her bir test madde evreninden rastgele seçilmiş bir maddeler örneklemi olarak kabul edilir. Böyle rastgele seçilmiş maddelerin ortalamaları ve varyansları gerçek puanlardan yalnızca şansa dayalı olarak farklıdır. Ele alınan bütün eşitliklerde maddeler için olan standart puanlar testlerin standart puanları ile yer değiştirmelidir. Sayfa | 18


5.11.Güvenirlilik Katsayısı Bir testin ya da maddenin evrendeki diğer tüm testlerle ya da maddelerle olan ortalama korelasyonu güvenirlilik katsayısıdır. Bu katsayının karekökü test yâda maddenin gerçek puanla olan korelasyonudur. Fakat bu güvenirlilik uygulamada bilinemez çünkü madde ya da testlerin sayısı sonsuz değildir ve testler rastgele (random) paralel deği1dirler. Bu da, bir testin güvenirliliğinin sadece kestirebileceği anlamına ge1ir. Pratikte güvenirlilik katsayısı bir testin diğer bir testle korelasyonuna bağlı olduğundan, bu kestirirn çok doğru ve tam olmayabilir. Bu da, çok önemli olan testin ya da maddenin gerçek puanla olan korelasyonunun da doğru olmayan bir kestirim olabileceği anlamına gelir.

5.12. Güvenirlilik ve Test Uzunluğu Güvenirlilik test uzunluğu ile birlikte artar. Gerçek puanlar madde evrenindeki puanlar olarak tanımlandığından testteki madde sayısı arttıkça gerçek puanla olan korelasyon da artar. Test geliştiren araştırmacı için önemli olan madde sayısındaki artış ile birlikte güvenirlilikteki artış oramdır. Çok sayıda geçerli madde geliştirmek zordur. Bunun sonucu olarak, diyelim ki 25 madde ile güvenirliliğin yüksek olduğunu gösterebilirsek bu, mantıklı ve ulaşılabilir bir hedef olur. Hata ölçümünde klasik modeli kullanarak, gözlenen puanlardan gerçek puanı kestirmek mümkündür. Fakat bu test süreci ile ilgili değildir ve çok az bir pratik değere sahiptir. Modelden çıkarılabilecek bir diğer yararlı istatistik, ölçmenin standart hatasıdır Bu, çok sayıda random paralel testleri alan bir kişi için puanların beklenen standart sapmalarıdır. Ölçmenin standart hatası gözlenen puanların güven aralığını belirlemek için kullanılır. Bu bölgeler, gözlenen puan etrafında değil gerçek puan etrafında simetri oluşturur. Fakat bu uygulamada genellikle dikkate alınmaz. Sayfa | 19


Öyleyse ölçmenin standart hatası gözlenen puanlardan kestirilmiş gerçek puanların standart hatasıdır.

5.13. Standardizasyon ve Normlar. İyi geliştirilmiş psikolojik testlerin bir başka özelliği de iyi hazırlanmış normlardır. Normlar, çok iyi tanımlanmış örneklemelerden elde edilmiş puan gruplarıdır. Bu puanları elde etme yöntemleri ve geliştirilmesi test standardizasyonunu oluşturur. Normlar testleri kullanan kişilere, uygulama sonucunda elde edilen puanların kullanıldığı ve normların çok az bilgi eklediği araştırma amaçlı kullanılanlardan çok, testlerin pratikteki uygulamalarında büyük değer taşır. Örneklem grubunun uygun ve yeterli büyüklükte olması gereklidir. Aksi takdirde test normları kullanışsız olmanın ötesinde yanıltıcı olur. Eğer standardizasyon uygun bir şekilde yapılmışsa psikolojik testler bize standardize edilmemiş yöntemlerin sağlamadığı bir karşılaştırma imkânı verir. Testlerin dışında kalan değerlendirme yöntemlerinin birçoğunun standardize edilemediği göz önünde bulundurulursa, standardizasyon, psikornetrik testlerin önemli bir özelliği olarak ortaya çıkmaktadır.

6. PSİKOLOJİK TESTLERİN SINIFLANDIRILMASI Bu konuda birbirinden ayrı görüş açılarına göre psikolojik testler hakkında birçok sınıflamalar ileri sürülmüştür. A. Biçimsel (formel) Sınıflamalar Biçimsel sınıflamalara göre psikolojik testler kullandıkları uyarımın türüne göre ya da uyarımın standartlaştırılma derecesine göre ayrılırlar. Biçimsel açıdan en iyi sınıflamalar Eysenck ve Bell’inkilerdir.

Sayfa | 20


Eyseck’e göre dört tür psikolojik test vardır. Bunlar: 1. Tamamlama Testleri: Bu tür psikolojik testlerde bireyin yapacağı iş, bir çağrışım serisini, bir cümleyi, bir hikâyeyi tamamlamaktan ibarettir. Uyarım cümlenin ya da hikâyenin başlangıcıdır. 2. Yorumlamaya Dayanan Testler (interpretatife): Bireyin burada yapacağı şey, bir uyarımdan hareket etmek suretiyle, bir hikâyeyi yorumlamak, tartışmak ya da anlatmaktır. 3. Verim Testleri (production): Bireyden burada istenen şey, bir desen çizmek, bir resim yapmak ya da bir oyun sitüasyonu içinde yorumu sonradan yapılacak olan bir inşada bulunmaktır. 4. Gözlem Testi (observation): Burada birey, müphem olarak yapılmış bir sitüasyon içine konur ve davranışı gözlenir. Bell’in kabul ettiği dört kategori ise kısaca şöyledir. 1. 2. 3. 4.

Kelime çağrışımları ve buna yakın olan testler Görme uyaranlarına dayanan testler Anlamlı hareketler ve buna yakın olan testler Oyun, dram ve bunlara yakın olan testler.

B. Fonksiyonel Sınıflamalar C. Psikolojik testler varılmak istenen amaca göre de sınıflandırılmaktadır. Örneğin, amaç bir teşhise varmak, bir bilimsel araştırma yapmak, bir tedavi sağlamak vb olabilir. Bu tür sınıflamalar arasında en çok dikkate değer olanlarından birini Frank yapmıştır. O bu konuda Şu ayrımı yapmaktadır.

Sayfa | 21


1. Teşkil Edici Testler (constitutives): Birey yapılanmamış ve plastik olan bir malzemeyi bir yapı, bir düzen halinde şekillendirmekle görevlidir. 2. Yapıcı, İnşa Edici Testler (constructives): Birey burada, belli bir malzemeyi ele alarak, onu daha geniş inşalarve yapılar biçiminde ortaya koyacaktır. 3. Yorum Gerektiren Testler: Birey kendisi için duygusal bir anlam taşıyan bir malzemeyi yorumlamak durumundadır. 4. Kathartik testler (catharsise dayanan testler): Birey belli bir uyarımın etkisiyle, içsel tepkilerini dışarıya yansıtır. 5. Değiştirici, Bozucu Yansıma Yaratıcı (refractive) testler: Bu testler vasıtasıyla birey, itibari bir toplumsal haberleşme, bir karşılıklı ilişki aracını bir şekil bozulmasına bağlı kılar ve kişiliğini de bozulma dolayısıyla ortaya çıkarır. Bu sınıflamaların çokluğu, onların değerlerinin görevli olduğunun bir belirtisidir. Bununla birlikte bunları birer yol gözterici olarak kabul etmek gerekir. Ayrıca psikolojik testler, çeşitli ölçütlere göre sınıflandırılmaktadır. Psikolojik testlerin sınıflandırılmasına ilişkin terimler ve kavramlar psikoloji literatüründe her yerde görülmektedir. Psikolojik testler, ölçülen nitelik ve amacına göre beş grupta toplanmaktadır. Bunlar; başarı testleri, yetenek testleri, kişilik testleri, ilgi ve tutum testleridir. Şimdi bunları tek tek inceleyelim.

Sayfa | 22


6.1. Başarı Testleri Başarı testlerinin gelişmesine en büyük katkıda bulanan Edward L. Thorndike'dir. Thorndike, başarı testlerinin hazırlanması, geliştirilmesi ve bu amaçla kullanılan istatiksel yöntemler yönünden günümüzde kullanılan çeşitli başarı testleri ve ölçekler hazırlamıştır. Başarı testleri, sanayi ve kamu kesiminde personel seçimi ile giriş sınavlarında yaygın olarak kullanılır. Genelde test “kavrama” “hatırlama” ve “problem çözme" ye yöneliktir.

6.2. Yetenek Testleri Yetenek, öğrenme gücü, belli bir eğitimden yararlanabilme gücü olarak tanımlanabilir. Yetenek, herhangi bir davranışı öğrenebilmek için doğuştan sahip olunan gizilgücün eğitim ve çevre ile etkileşim sonucu geliştirilmiş kısmını ifade eder. Yetenek bir şeyi öğrenebilme, belli bir becerinin veya bilginin öğretiminden yararlanabilme gücü olarak da tanımlanabilir. (Gökçe-Şeyhun-Şen;2005) Bireye gereken yardımların yapılabilmesi için, onun bilinmesi gereken en önemli yönünü yetenekleri oluşturur. Örneğin öğrencinin genel ve özel yeteneklerinin bilinmesi yaşam planları yapmasında rol oynar. Özellikle eğitsel ve mesleki rehberlikte, yöneleceği öğrenim alanı, seçeceği kurs, ders ve ders dışı meslek seçiminde yeteneklerinin bilinmesi gereklidir. Yetenek testleri bireyin ne yaptığını değil en iyi nelerin yapılabileceğini gösterir. Yetenek “eğitim yolu ve bilgi ve beceri kazanma gücünün karakteristik belirtisi sayılan özellikler bütünü” olarak tanımlanmaktadır. O halde eğitimde öğrencinin yetenekleri bilinirse, ilerideki başarısını kestirmek kolaylaşır. Bireyin bugünkü başarısı aynı yaş ve koşullardaki başka bireylerle karşılaştırılarak yordanabilirse de, testler bize nesnel veriler sağlar. Ancak bireyin başarısını etkileyen birçok etmenin olduğu göz ardı edilmeden, testlerden elde edilen bilgileri diğer tekniklerle elde edilen bilgilerle bir arada yorumlamak gerekir. Sayfa | 23


Bireyin eğitim sürecindeki başarısı daha çok “akademik yetenek” olarak adlandırılan, sayısal akıl yürütme, sözcükler arası ilişkileri görebilme ve soyut düşünme yeteneklerinden oluşan bileşik bir güce dayanır. Ancak test seçiminde tek puan veren genel yetenek testi yerine, çoklu puan veren yetenek testlerini seçmek daha yerinde olacaktır. Çünkü birey bazı alanlarda güçlü, bazı alanlarda ise zayıftır. Çoklu puan veren testlerde bireyin güçlü ve sınırlı yönleri saptanarak, güçlü alanlara yönelmesi sağlanır, ayrıca tek puan veren yetenek testinde düşük puan almak bireyin benlik algısını olumsuz etkilemektedir. Meslek seçiminde özellikle bazı meslekler genel yeteneğin yanı sıra özel yetenekleri de gerektirmektedir. Özel yetenek “herhangi bir beceri alanında bir şey öğrenme olanağı verildiği zaman insanın bundan yararlanma gücü” olarak tanımlanmaktadır. Örneğin, müzik yeteneği, resim özel yeteneği gibi. Birey bu gücü doğuştan getirir ve uygun ortamda ortaya çıkar ve gelişir.(Yeşilyaprak;2001) Bireyler toplumsal yaşamda bir meslek sahibi olarak üretken olma ihtiyacı taşırlar. Meslek sahibi olma bireyin psikolojik, fizyolojik ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılama açısından önem taşımaktadır. Bu da meslek seçimi yapılırken doğru ve etkili karar vermenin önemini ortaya koymaktadır. Meslek seçimi gibi önemli bir konuda karar verilirken bireyin kendi potansiyeline yönelik olarak yetenek, ilgi, kişilik ve değerlerini tanıması gerekmektedir. Bireyin sahip olduğu yetenek ve potansiyelini ortaya koyması ve geliştirmesini sağlayacak olan mesleği veya işidir. Sanayileşme ile birlikte toplumlarda icra edilen meslek çeşitlerinin artması meslek seçimini daha zor hale getirmiştir. Çağdaş yaşam bireylerin seçeneklerini arttırarak karar verme sürecini güçleştirmektedir. Toplumsal hareketliliğin yoğun biçimde yaşandığı, toplum yapısının karmaşıklaştığı birçok meslek, uzmanlık ve iş kolunun ortaya çıktığı günümüz çağdaş toplumunda meslek seçimi en önemli sorun olarak belirtilmektedir.(GökçeŞeyhun-Şen;2005)

Sayfa | 24


6.2.1. Akademik Yetenek Testleri Belirli bir okulda başarıyı ölçmek amacı ile kullanılan tüm testler yetenek testleridir. Genellikle okullar öğrenci alınmasına ilişkin kararlar verirken, akademik yetenek testlerinden de faydalanmaktadır. Amerika’da mezuniyet sonrası çalışma yapmayı planlayan öğrencilere uygulanabilecek bir çok test geliştirilmiştir. Bunlardan bir tanesi de “Mezuniyet Sonrası Eğitimine Giriş” sınavıdır. Akademik yetenek testi okul başarısını, meslek yetenek testi ise bir mesleğe ilişkin eğilimleri ölçer. 6.2.2. Meslek Yetenek Testleri Günümüzde yüzlerce meslek yetenek testi vardır. Bu testler meslek öğreniminde veya bir işte başarı olasılığını ölçer. Bireyin, yetiştirilirken en çok başarılı olduğu ve olabileceği alana yöneltilmesi o konuda bilgi ile donatılması gerekmektedir. Bunun için de özel yetenek testlerine başvurulur. Özel yetenekleri incelikle ortaya çıkaracak bir yetenek testi yoktur. Ancak bu testi özel bir alanda başarıyı tahmine yarayan herhangi bir ölçü olarak düşünebiliriz. Bir bireyin yeteneği ondaki potansiyeldir. Bu testlerle, el becerileri, görme keskinliği, mekanik yetenek, müzik yeteneği gibi yetenekler belirlenir ve birey buna göre yönlendirilir. 6.2.3. Psikomotor Yetenek Testleri Psikomotor yetenek, zihin ve kas işbirliğini gerektiren her türlü beceriyi kapsamaktadır. Verilen görevin niteliğine göre bazı işlerde kasların, diğer bazı işlerde ise zihnin işlevselliği daha önemli olabilir. Basit işler daha fazla kas, daha az zihinsel faaliyet gerektirirken karmaşık nitelikli görevlerde bunu tersi geçerlidir. Psikomotor yetenek testlerinin en önemli özelliği görsel bir uyarıcıyı içermesi ve uyarıcıya gösterilen tepkiyi aynı anda ölçebilmesidir.

Sayfa | 25


Psikomotor yetenek testler başlıca dört grup altında incelenebilir.

1.Basit tepki testleri 2.Basit kontrol testleri 3.Koordinasyon testleri 4.Yargılama testleridir

6.2.3.a. Basit Tepki (Hız) Testleri Bu testler kol hareketlerinin hızını, bilek ve parmak hareketlerinin tepki zamanını ölçer. Söz konusu bu yeteneklerin ölçümünde bireye karşısında gördüğü bir ışığa veya duyduğu bir sese mümkün olduğunca hızlı bir biçimde tepkide bulunması söylenir. Birey tepki düğmesine bastığında arada geçen zaman, ne kadar bir sürede karşılık verdiğini gösterir. Genelde uyarıcı işaretler düzensiz aralıklarla gönderilir. Bu yetenekten otomobil kullanma ve benzeri işlerde yararlanılır. Hızlı tepki gösterme, doğru tepki gösterme yeteneğinden farklıdır. Doğru tepki göstermede ayrımsal tepki zamanı önemlidir. Tepki hızı çok iyi öğrenilmiş rutin görevlerde önemlidir. Basit tepki testlerinin başlıcaları aşağıdaki gibidir. -Elektronik Kronoskop (ses ve ışık tepkilerinin hızını ölçer) -Fonik Kronoskop (konuşmalara gösterilen tepkilerin hızını ölçer)

6.2.3.b. Basit kontrol (Hakim olma) Testleri Bireyin el-kol hareketleri ile kımıldamazlık, titrememe, çok küçük noktalara hassas bir şekilde isabet ettirme ve nişan alma yeteneklerini ölçer. Kol kımıldamazlığı (titrememesi) testinde birey küçük bir metal çubuğu kıvrımlı dar bir yolda her iki tarafa değmeyecek şekilde hareket ettirmek zorundadır. Metal çubuk her iki taraftan birine değdiğinde elektronik bağlantılı araç hata yazacaktır. Araştırmalar ateşli silahlar nişancılığıyla kımıldamazlık yeteneği arasında yüksek korelasyon olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca bu yetenekten radyo parçaları montajı, daktilo yazımı, telefon operatörlüğü, paketleme ve motor sökme işlerinde yararlanılır.

Sayfa | 26


Bu yeteneği ölçen başlıca testler şunlardır: -Lahey Puantaj Testi -El-Kol Kımıldamazlığı Testi -Rotary Pursuit Testi -Pursuit Confusion Testi -Sinüzoit Testi -Omega Testi

6.2.3.c. Koordinasyon Testleri: Bunlar bir dizi beceri testleridir. Parmakların, ellerin, kolların birlikte olarak el-kol ve ayakların eş-anlı kullanılma becerisini ölçerler. Parmak Becerisi Testi: Bu testte bireyden küçük çivileri özel olarak hazırlanmış deliklere sokması istenir. Bu işlem genellikle 10 dakikada tamamlanmalıdır. Başka örneklerde belirli somunları çeşitli büyüklüklerdeki cıvatalara takma da söz konusu olabilir. Bu testler: -Crawford Beceri testi -O’Connor Parmak Becerisi Testi -Tweezer Beceri Testi -Stroberg Beceri Testi El Becerisi Testi: El becerisi bir ölçüde parmak becerisine de bağlıdır. Ancak bu testte parmaklardan ayrı olarak bileğini ve avuç içini kullanma mahareti de bulunmaktadır. Testte belli büyüklükteki blok parçaların makineden sökülmesi, dağıtılması ve tekrar yerine takılması becerisi ölçülür. Kol Becerisi Testi: Testle kol hareketleri ve kolun kullanılma yeteneği ölçülür. Test genellikle büyük parçaların kaldırılması, taşınması ve kol hareketleriyle bir başka yere yerleştirilmesi şeklindedir. -Bennet El Aletlerini Kullanma Becerisi Testi -Lahey Yorgunluk Testi, başlıca test araçlarıdır. Sayfa | 27


İki El Koordinasyon Testi: Bu test yavaş fakat daha karmaşık hareketlerin yapılmasını gerektirir. Bir el sağ-sol hareketleri kontrol ederken, diğer el ileri-geri hareketleri kontrol eder. Her iki el hedefe ulaşmak için kimi zaman eş anlı kimi zamanda değişik hızlarda çalışmak zorundadır. -Bonnardel Double Labirent testi -Bonnardel Omega Testi -Tourneur Testi -Sinüzoit Testi başlıca ölçüm araçlarıdır. El-Kol ve Ayak Koordinasyon Testleri: Çoklu tepki testleri olarak da isimlendirilen bu araçlar, karmaşık tepkileri ölçerler. Genellikle motorlu araç sürücüleri için kullanılır. Bu testte bireye seri olarak çeşitli uyarıcılar gönderilir. Bu uyarımların niteliğine göre el-kol veya ayağıyla tepkide bulunması istenir. Puanlar bazen tepki zamanına göre, bazen de hata sayısına göre belirlenir. -Bonnardel Kompleks Tepki Testi -Çok Yönlü Tepki Testi (Polireaksiyograf) başlıca ölçüm araçlarıdır.

6.2.3.d. Yargılama Testleri Bu testlerde farklı uyarıcıları birbirlerinden ayrı özellikleriyle algılama ve her birine ayrı tepki gösterme önemlidir. Yargılama yeteneğini ölçen araçlar ”tepki yönelimi testleri” ve “hız uyumu” testleridir. Tepki Yönelimi Testi: Bu testler çoklu tepki testleriyle benzerlik gösterirler. Bireyin bir dizi uyarıcıdan sadece önceden belirlenmiş olanlara tepki göstermesi gerekir. Testte seçici algılama ve tepki hızı önemlidir. Hız Uyumu Testleri: Bireyin değişik hızlarda gelen uyarıcılara tepki gösterme yeteneğini ölçer. Uyarımlar yavaş, normal ve çok süratli olmak üzere üç hız faktörü içinde Sayfa | 28


gönderilir. Bireyin bu uyarımlara doğru bir biçimde tepki gösterip göstermediği ölçülür. Başlıca ölçüm araçları aşağıdaki gibidir: -Çoklu Tepki Testi -Seçimli Tepki Kronoskobu (ses-renk ve şekillere gösterilen tepkileri içerir. )

Yukarıdaki açıklamalardan görülebileceği gibi, psikomotor yetenek testleri içine zihinsel faktörlerin de karıştığı bedensel yetenek ve becerileri ölçmek amacıyla geliştirilmiştir. Bunlar genelde aletli testlerdir. Ancak karmaşık beceri ve koordinasyon özelliği gerektirmeyen işler için psikomotor yeteneği ölçmeye yönelik kâğıt-kalem testleri de geliştirilmiş bulunmaktadır. Bu testlerin hem kullanımı kolay hem de daha az maliyetlidir. Basit motor yeteneği gerektiren görevler için bu testlerden de yararlanılabilir. Görevler basit, rutin, konveyör çalışması şeklinde ve tekrarlamalı bir özelliğe sahip olduğu ölçüde algısal ve zihinsel faktörler azalacağı için sadece motor yeteneği gerektirecektir. Bu nedenle söz konusu motor yetenekler kompleks araçlar olmadan da değerlendirilebilir. Psikomotor yetenek sınıflaması içine giren kas gücü, daktilo yazma sürati, el-kol dayanıklılığı ve vücudun eğilme-bükülme yeteneği gibi faktörler için de çeşitli testler geliştirilmiş olmasına karşılık, bu testlerin standart normları bulunmadığından geçerlilik ve güvenilirlikleri düşüktür.

6.3. Kişilik Testleri Kişilik, bireye özgü niteliklerin dinamik bir organizasyonu ve bu organizasyonun çevre ile etkileşim süreci olarak tanımlanır. Kişilik testleri de bireyin kişisel ve sosyal yönünü ölçer. Kişiliğin ölçülmesinde kullanılan derecelendirme ölçekleri ile anket ve envanterler vardır. Bunlar Galton, Pearson ve Cattel tarafından hazırlanmıştır. Derecelendirme ölçekleri, gözlemsel teknikler arasında yer alır. Bu ölçekte bir “gözleyen” kişi ile bu kişinin gözlediği bireyler, objeler ve olaylar bulunur. Derecelendirme ölçekleri bireyin davranışlarının betimlenmesinde ilk olarak Galton tarafından kalıtımın etkileri araştırılırken bireylerin kişilik özelliklerini saptamada kullanılmıştır. Bu ölçekler, bireyler arasındaki Sayfa | 29


nitelik farklılıklarını belirleme amacı ile eğitim ve sanayi alanlarında yaygın olarak kullanılır. Derecelendirme ölçekleri çeşitlidir. Bunlar sayısal derecelendirme ölçekleri, grafiksel derecelendirme ölçekleri, yatay grafiksel, dikey grafiksel ve betimsel-grafiksel derecelendirme ölçekleridir. Bu ölçekler bize kaba bilgiler verdiğinden dolayı, çok fazla güvenilir olduğu söylenemez. Bazı ölçme hataları da olabilir. Bunlar; ■ Genelleme Hatası ( Halo Effect): Gözlem yapan kişinin birey hakkındaki genel görüş, inanış ve kanısını kişinin gözlenen özel ve farklı niteliklerine de genellemesidir. ■ Kişilik Yanlılık Hataları: Görüşmecinin değerlendirilen kişilerin hepsini aynı veya çok yakın derecelere koyması derecelendirme ölçeğinin bütün derecelerini kullanmamasından kaynaklanmaktadır. ■ Mantık Hatası: Kişiye ait benzer nitelikleri birbirinden ayırmama ve onları aynı derecelere koyma eğilimidir. Örneğin zekâ ile başarıyı aynı kefeye koyup, bireyleri zekâlarına göre derecelendirirken başarılarına göre aynı derecelere koyarlar. ■ Gözlem Yetersizliği Hatası: Yeterli gözleme dayanmayan derecelerin doğruluğundan emin olunmaz. Gerçek gözlemlere dayanmayan bir derecelendirmenin birey hakkında bir veri olma değeri tartışılır. Kişiliğin ölçülmesinde kullanılan bir başka test de kendini anlatma envanteridir. Woodworth orduda kullanılmak üzere Kişisel bilgi formu geliştirmiştir. Daha sonra 1943 yıllarında Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri (MMPT) hazırlanmıştır. Bu test en çok kullanılan testler arasındadır. S.R. Hathaway ve J.C.Mckinley tarafından geliştirilmiştir. Bu testin amacı bireyin bireysel ve toplumsal uyumunu nesnel olarak ölçmektir. Kliniklerde kişilik bozukluklarını tespit etmek için kullanılır. Kliniklerde yapılan uygulamalar sonunda ortaya çıkan kişilik bozuklukları şunlardır: Hipokondriya: Bir kimsenin kendi sağlığına ilişkin bir kaygı duyması ve küçük belirtileri kötümser biçimde abartması, Depresyon: Kötümserlik, değersizlik, umutsuzluk duygusu, Sayfa | 30


Histeri: Bedensel nedene dayanmayan baş ağrıları ve felçler gibi hastalıklar, Psikopat: Topluma karşı, ahlâk dışı davranışlar yapan kişi, Erkeklik-Dişilik: Erkeksi ve kadınsı ilgilerin tümü, Psikasteni: Tekrarlayan mantık dışı düşünceler, Paranoid: Aşırı şüphecilik, Şizofreni: Bir kimsenin kendi özel dünyasına çekilme durumu, Hyponania: Herhangi bir açık neden olmaksızın, hafif taşkınlık ve heyecan hali, Sosyal İçe Dönüklük: Diğer kimselerden kaçınma ve bir kimsenin kendini sosyal ilişkilerden uzak tutması. Kişiliğin ölçülmesinde kullanılan Projektif Teknikler vardır. Bu teknikler, açık seçik olmayan uyarıcılara bireyin tepkide bulunmasına dayanmaktadır. Burada birey kendi kişilik özelliklerini yansıtmaktadır. Serbest Çağrışım Testleri, projektif yaklaşımın ilk örnekleridir. Projektif tekniklerden, uyarıcı olarak sözcüklerden ve resimlerden yararlanılmaktadır.

6.4. İlgi Testleri İlgi testleri okullarda genellikle öğrencilerin çeşitli mesleklere olan ilgilerini tanıma amacı ile sanayi kesiminde ise personel seçimi ve işe yerleştirme alanında kullanılmaktadır. İlgi testleri bireyin kendisini iyice tanıması, yetenek ve ilgilerini bilmesi için geliştirilmiştir. İlk ilgi testleri E.K. Strong tarafından geliştirilmiştir. Bu daha sonra geliştirilen birçok envantere de model olmuştur. Strong, bir örneklem grubu ile değişik mesleklerdeki başarılı insan gruplarını karşılaştırarak ilgi testini geliştirmiştir. Strong’un ilgi testi, bir kimse meslekler arasında seçme yapmayı arzu ettiği zaman daha sıklıkla kullanılır. Bu testte birey sevdiğini sevmediğini ve ilgisiz olduğu maddeleri işaretler. Daha sonra G.F. Kuder, ilgi alanında ölçme araçları geliştirmiştir. “Kuder Tercih Envanteri” ni 1934 yılında geliştirmiştir. Kuder bireylerin ilgili düzeyini ölçen bir envanterdir. Bu test lise düzeyindeki meslek seçme için gerekli meslek alanlarına ilişkin ilgileri ölçmek için hazırlanmıştır. Kuder tercih testi ile, bireyin el becerileri, Sayfa | 31


mekanik anlayışı, sayısal yeteneği, ikna yeteneği, sanat, edebiyat, müzik yeteneği saptanır. Alport- Vernon- Lindzey ölçeği, ilk kez Alport ve Vernon tarafından geliştirilen daha sonra da Lindzey tarafından gözden geçirilen bu ilgi testi değerlerin incelemesi olarak bilinir. Bu test, bir bireyin kuramsal, ekonomik, estetik, sosyal, politik ve dinsel değer ve ilgilerini ölçer ve sonra da bunun profilini verir.

6.5. Tutum Ölçekleri Ülkemizde tutum ölçekleri daha az kullanılmaktadır. Kullanılmakta olan tutum ölçekleri arasında Çocuk Yetiştirme Tutumları, Aile Tutumları, Anne ve Baba Tutumları gibi tutum ölçekleri ve ölçülen nitelikler arasında da otoriter ve demokratik bağımlılık ve bağımsızlık gibi tutum boyutları bulunmaktadır. Tutum ve değer yargılarına ilişkin ölçekler bireylerin tutum ve değerlerinin belirlenmesinde, tutum ve değer incelemesinde ve kişilik ölçekleri ile birlikte davranışı etkileyen önemli bir etmen olarak bireyin uyum sorunlarının teşhisinde kullanılır.

Sayfa | 32


7. PROJEKTİF TESTLER: Projektif Tekniklerin Doğuşu Ve Projeksiyon Kavramı Lawrence K. Frank, 1939 da ilk kez Amerikan Psikoloji Dergisinde yazdığı bir makalede “Kişiliğin incelenmesi için Projektif yöntemler” başlığını koymuştur. Frank, Projektif Yöntemler terimini üç psikolojik denemenin yakınlığını belirtmek için bulmuştur. Bunlar: Jung’un Kelime Çağrışım Testi (1904), Rorschanch’ın Mürekkep lekesi testi (1920) ve Tematik Algı Testi, Murray’ın Hikâye icat etme testi (1935) idi. Projektif testler uyarıcılarının kapalılığı ve bireye cevap vermede tanınan zamanın serbestliği açısından Gestalt Psikoloji ve Psikanalizle karşılıklı ilişki kurmuş oluyorlar. Projektif testler bir ölçüde Gestalt kuramının gelişmesini izlediler. Bu konuda doğrudan olmasa bile Jung’un Ehrenfles’den, Rorschach’ın Wertheimer”den ve Murrayän da Kurt Lewin”in den etkilendiği söylenebilir. Projektif tekniklerin doğmasına Psikanalizin etkisi daha fazla olmuştur. Örneğin, Jung’a göre Akademik ya da Deneysel Psikoloji açısından fikirlerin çağrışımı zihnin genel bin fonksiyonudur. Jung burada orijinal ya da kişisel olmayan fonksiyonların yasalarını araştırmıştır. Psikolojide projeksiyon terimini ilk kez ortaya atan Freud’dur. Projeksiyon bir anlamda, kişinin duygu ve düşüncelerini dış dünyaya yansıtarak anksiyeteden kurtulmasını sağlayan bir savunma mekanizmasıdır. Daha geniş anlamda ise, bireyin algılarını yorumlarken kullandığı bir yöntemdir. Yine Freud birçok akıl hastalıklarını itilme (refoulement) terimiyle açıklamaya çalışmıştır. Ona göre projeksiyon bilinç dışına atılan patolojik görünümlerin dışarıya yansımasıdır. Yani benlik kavramına ait bilinç` dışı iyi ya da kötü nitelikler, farkına varılan ya da varılmayan eğilimler çevredeki nesne ve kişilere yansıtılır. Projektif testler projeksiyon olayının ya da mekanizmasının bilinçdışı işlemesinden yararlanır.

Sayfa | 33


Projektif Testlerin Özellikleri Projektif testler kişiliğin incelenmesinde kullanılırlar ve diagnostiktirler. Bu testlerin uygulanmasında psikoloğun amacı, başarının saptanmasından çok bireyin çaba harcamadan kendiliğinden geldiği gibi ifade ettiği düşüncelerinin çeşitli örgütlenme biçimlerini açıklamaktır. Bu örgütlenmeler incelenerek bireyin kişilik yapısı ve bu yapının kuvvetli ve zayıf tarafları üzerinde yargılara varılır. Başarı testlerinde bireyin, önceden kabul edilmiş bir standarda erişmesi beklenir. Bu standarda erişme derecesi başarının saptanmasında esas olarak alınır. Oysa kişilik testlerinde, bireyin düşünce süreçleri, tepkileri, anlayışı, fikirlerinin organizasyonu, uyaranları seçişi önem taşımakta ve teşhis bunlara dayanılarak yapılmaktadır. Kişilik testlerinde de, zekâ ölçeklerinde olduğu gibi önceden saptanmış standartlar vardır. Fakat bunlar kesin olarak belirtilmemiştir. Daha çok büyük sayıda bir grubun eğilimlerine dayanmaktadır. Bu standartların doğruluğu mantıken de ispatlanamaz. Sorun büyük bir insan kitlesinin bu standartlarda uyuşmuş olmasıdır. Zekâ testlerinin standartları yalnız başarıya dayanmakta, başarının nasıl ve hangi yollardan kazanıldığına önem verilmemektedir. Oysa projektif testler başarının kapsamı üzerinde durmaktadırlar. Bunlardan anlaşılacağı gibi, projektif testlerin uyaranlarının yapılanmamış, zekâ testlerininkinin ise yapılanmış olduğu görülmektedir Bununla beraber bu testlere çeşitli yazarlarca farklı nitelikler verilmiştir. Eski yazarlar projektif testlere “muhayyile testleri” demekteydiler. Fakat Rorschach daha o zaman bile bu testlerin yalnız muhayyileye dayanan yetenekleri ölçtüğü görüşüne karşı çıkmıştı. Tematik Algı Testi’nin bulucusu Murray bunlara “apperception testi” demeyi tercih etmiş. Buna karşılık Cattell “dinamizm testleri” deyimini benimsemiştir. Eysenck ise bu ölçekler için test deyimini kullanmanın uygun olmayacağını ve bu testlerin Freud’un tanımladığı projeksiyon mekanizmasına dayanmadıklarını Sayfa | 34


savunmuştur. Eysenck, Projektif testleri “yapılanmamış testler” (tests nonstructures) adı altında incelemiştir. Projektif testlerin özelliklerini genel olarak şöylece sıralayabiliriz: a. Projektif testlerin amacı ele alınan bireyin kişiliğinin tümünü aydınlığa çıkarmaktır. b. Projektif tekniklerin kullandıkları uyarım çok sayıda birtakım cevaplar gerektirebilir. Gerçekten bu testlerin değerlendirilmesinde ve yorumlanmasında bütün güçlük muhtemel cevapların çokluğundan ileri gelmektedir. c. Projektif testler her şeyden önce, kişiliğin bilgi ile ilgili olmayan yönlerini araştırmayı amaç edinen araçlardır. Bunun yanında bu testlerin kişiliğin bütünün ölçmesi nedeni ile kişiliğin bilgi ile ilgili alanını da ölçtüğü kabul edilebilir. d. Projektif testlerde uyarımlar az yapılanmışlardır. Bu durum, _ özellikle Rorschach ve Tematik Algı Testi için geçerlidir. Uyaranların az yapılanması durumu, bireysel cevapların elde edilmelerine daha elverişli olmalarındandır. e. Projektif testler, geniş ölçüde psikanalitik kavramlar kullanırlar. Fakat bu değişmez bir olgu değildir. Kişinin açıkça ifade edemediği ya da habersiz olduğu bazı kişilik özelliklerini psikoloğun öğrenmek istemesi projektif testleri kullanmaktaki amacın esasını oluşturur. Bireylerin kendilerini yeterince ifade etmeleri, tanımaları olanaklı olsaydı, bu testler yolu ile sağlanacak bilgiler doğrudan doğruya sorularak da öğrenilirdi. Oysa bu birçok durumlarda mümkün olmamaktadır. İşte bu nedenledir ki projektif testler kapalı sorular sorarlar ve kapalı cevaplar alırlar. Alınan cevaplar bireyin psikolojik yapısı ile ilgilidir ve ancak bir kişilik kuramına dayanılarak yorumlanabilirler. Projektif testlerin dayandıkları Psikanalitik Kurama göre bireyler kendi psikolojik yapılarının büyük bir kısmını bilinçli olarak bilemezler. Bu nedenle projektif testler, insan davranışının belirlenmesinde çok önemli rolü olan bilinç dışı motivasyonları ortaya çıkarmaktadırlar. Bunun yanında projektif testler, ben’in (ego) dış dünyadan ve bilinç dışından gelen uyaranları algılama tarzını, bunları ne dereceye kadar gerçeğe uygun biçimde düzenlediğini de ifade ettiğini ya da gerçeklikten Sayfa | 35


uzak yollara saptığını, yani ne ölçüde bilinç dışının etkisinde olduğunu, kısaca ego’nun özellik ve fonksiyonlarını ifade ederler. Projektif testlerde uygulayıcı uygulama sırasında bireyin bütün davranış ve tepkilerini kaydetmelidir. Bu nedenle bu testlerin büyük bir kısmı sözlüdür. Bunlardan başka projektif testler şu özelliklere de sahiptirler: l. Uygulamaları uzun zaman almamaktadır. 2. Basittirler, karmaşık tekniklere ve araçlara ihtiyaç yoktur. 3. Kişisel değildirler. Yani psikodram, psikanaliz gibi bireyle psikolog arasında uzun süreli bir ilişkinin kurulmasını zorunlu kılmamaktadırlar En yaygın olan projektif testler, Tematik Algı, Rorschach Testi ve Beier Cümle Tamamlama Testi’dir. 7.1. Tematik Algı Testi TAT : (Thematic Apperception Test) Klinik psikologlarca en sık kullanalın testlerden biridir. 1935 yıllarında Murray tarafından yayınlanmıştır. 41 karttan oluşan testte erkekler ve kadınlar için ayrı resimler, bir de boş kart vardır. Birey her resme ilişkin başı ve sonu olan, konulu bir öykü anlatmak zorundadır. Resimlerdeki kişilerin neler düşündüğünü ve hissettiğini de açıklanması istenir. Bunun sonucunda birey çoğu kez resimdeki karakterlerden biri ile özdeşim kurar ve öykü bireyin yaşantılarını yansıtır. Bu yolla bireyin duygu ve arzuları ortaya çıkmış olur. Teste kaynaklık yapan kuramlar ve ön çalışmalar Tematik Algı Testinin yapıcıları, Freud’un sanat eserlerinin onları yapanın kişiliğini yansıttığı görüşünden esinlenmişlerdir. Tematik algı testi şimdiki haliyle ortaya çıkmadan öncü nitelikte bazı çalışmalar yapılmıştır. Bunların en belirginleri şunlardır: Brittain 1907 de hayal gücünü inceleyen bir deneme yayınladı. Bu çalışma tematik algı testine yakın ilk çalışma olarak kabul edilebilir. Bu testte dokuz resim vardı ve ergenlere uygulanıyordu. Ergenler, resimlerin kendilerine telkin ettikleri hikâyeleri kaleme almak zorundaydılar. Brittain Tekniği yine A.B.D de 1932 yıllarında Schwartz tarafından daha esaslı Sayfa | 36


şekilde ele alındı. Bu ölçeğin adı “sosyal durum ölçeği testi” idi. Test genç suçlular için kullanılıyordu. Murray ve Morgan 1935 te tematik algı testinin ilk formunu yayınladılar. Daha sonra Murray 1943 de testin açıklayıcı formunu (üçüncü form) şimdi kullanılan bir uygulama el kitabıyla birlikte yayınladı. Murray’ın yaptıdeneysel çalışmalar kişiliğin temel değişkenlerini gösteren üç listenin ortaya çıkmasına olanak sağladı. Temetik algı testinin bunları ölçtüğü varsayıldı. Tematik Algı Testinin Ölçtüğü Varsayılan Değişkenler Listesi  İhtiyaçlar Tematik algı testinin ölçtüğü kabul edilen ihtiyaçlar 20 tanedir ve bunlardan bazıları tek, bazıları ise kendi aralarında bir madde altında gruplandırılmıştır.            

Üstünlük ihtiyacı İtaat ihtiyacı Özerklik ihtiyacı Saldırganlık ihtiyacı Başkalarını aşağılatmak, kırmak ihtiyacı Tamamlama, tamamlanma ihtiyacı Cinsel ihtiyaç Duyum, heyecan ihtiyacı Kendini gösterme ihtiyacı Oyun ihtiyacı Bir derneğe ya da topluluğa katılma ihtiyacı Başkalarını reddetme ihtiyacı

 Yardımcı olmak ihtiyacı  Korumak ihtiyacı  Ayıplanmaktan kaçınma ihtiyacı  Aşağılıktan kaçınma ihtiyacı  Kendini savunma ihtiyacı Sayfa | 37


   

Tepki ihtiyacı Acıdan kaçınma ihtiyacı Düzen ihtiyacı Öğrenme, anlama ihtiyacı

 İç Etkenler Listesi Bu kısımda psikanalizin bazı betimlemeleri ihtiyaçların arasına giriyor. Bunlar:  Benlik ideali  Kendini sevme  Bütünleşmiş üst ben  Üst bendeki çatışmalar. (bilinç buhranı, suçluluk duygusu, çöküntü vb.)  Genel Görümlerin Listesi           

Sıkıntı Yaratıcılık Fikirleri birleştirme-ayırma Heyecanlılık Çaba direnci İç yaşamda ve pratik yaşamda enerji harcanması Eylemden önce içtepi ve karar Çaba şiddeti Başkalarına yönelik yargılarında objektif olup olmaması Politikada tutuculuk-köktencilik Kişisel değişmezlik-değişirlik.

Kısaca Tematik Algı Testi bireyin diğer kişilerle olan ilişkilerini ve çevrelerine karşı takındıkları davranışı incelemektedir. Yani testin amacı daha çok, kişiliğin toplumsal yanını araştırmaktadır. Testin dayandığı esas hipotez deneğin resimleri yorumlayarak anlattığı hikâyeler, kendi ihtiyaç, istek ve korkularının yansımasıdır.

Sayfa | 38


Tematik Algı Testi genellikle bireysel bir testtir. Fakat zaman az olduğunda bir grup testi olarak da uygulanabilir. Bu tür uygulamada bireylere Tematik Algı Testi kartları verildikten sonra düşündükleri hikâyelerini yazmaları istenir. Bununla beraber grup testi olarak kullanıldığında, gerekli konularda soruşturulma yapılamadığından birey hakkında yeteri kadar bilgi alınamaz. Testin Uygulanması Tematik Algı Testi iki aşamada uygulanır. Her defasında bireye farklı 10 resim gösterilir. Belirli resimler bütün bireyler için genel niteliktedir. Diğerleri yetişkinler ya da çocuklar veya cinsin birinden diğerine değişirler. Her resmin arkasına resmin kimler için kullanılacağını belirleyen büyük baş harfler yazılmışlardır. Bunlar: B G M F

= = = =

Boy, (küçük oğlan çocuğu) Girl, (14 yaşına kadar küçük kız çocuğu) Male, (erkek) Female, (kadın)

Bunların tümü 31 resimdir. Fakat yukarıda belirtilen değişkenlere göre 1 den 20 ye kadar numaralandırılmışlardır. Resimlerin anlamları müphemdir. Yalnız yaş değişkenlerine göre bir kişiye 12 resim gösterilir. Bu iki cins içinde aynıdır. Aynı cinsten iki kişiye 7,farkli cinsten iki kişiye 4, üç kişiye 1 resim gösterilir (örneğin 2 kadın 1 erkek olduğunda). Uygulamanın başlangıcında bireyden her resim için bir hikâye anlatması istenir. Uygulayıcı verdiği talimatlar kapsamında ve bireyin durumuna göre dikkatli olmak zorundadır. Bireyin her resmi normal olarak 5 (beş) dakikada cevaplandırması ya da bitirmesi gerekmektedir. Bu süreden sonra zamanın geçmekte olduğu ona duyurulmalıdır. Talimatlar bireyin yaşına, zekâ düzeyine ve varsa duygusal bozukluğuna uygun olmalıdır. Uygulayıcı, bireyin durumuna göre kısa ya da uzunca bir süre onu uygulama için cesaretlendirilmeli, teşvik etmelidir. Aynı zamanda bireyin resimlerin üzerinde durmadan geçtiği yerlerine dikkat çekilmelidir. Bununla beraber uygulayıcı gösterdiği resimle ilgili olarak bireye bilgi vermekten ya da çeşitli telkinlerde bulunmaktan kaçınmalıdır.

Sayfa | 39


Her resme ait bilgiler toplandıktan sonra, bireyin hikâyesinin neresine düşüncesini daha çok yönelttiğini saptamak gerekir. Bunlar yorumda ele alınacak önemli ipuçlarıdır.

7.2. Rorschach Testi: 10 mürekkep lekesinden oluşur. Her bir mürekkep lekesi gösterilirken, test olan bireyden, bu lekelerde ne gördüğünü söylemesi istenir. Test olan kişiden, 10 mürekkep lekesini tekrar dikkatle gözden geçirmesi istenir ve her lekenin hangi parçasının belirli yanıtlara yol açtığını belirtmesi istenir. Test puanlamasının bir bölümü nesneldir. Rorschach testi kendine özgü birçok yanıtın nicelik olarak betimlenmesi ve hesaplanması için normlara sahiptir. Rorschach’dan Önceki Çalışmalar Mürekkep lekesi v.b. gibi yapılanmamış izleri bir araştırma aracı haline getirme fikri Binet’ye aittir. Binet bu konudaki görüşlerini 1895 yıllarında psikoloji yıllığında yayınlamıştır. O bu işi bir tasarım kanıtı gibi ele almıştır. Bu çalışmadan sonra birçok psikolog bu tür denemelere girişmiştir. A.B.D. de Dearborn 1897 de mürekkep lekelerinden ilk deneysel seriyi ortaya çıkardı. Whipple 1910 da, 20 lekeden oluşan bir seri standardize etmişti, fakat diğerleri gibi lekelerin takdim zamanını sınırlamamıştı. Nihayet bu konuda en önemli çalışmayı İsviçreli psikiatrist Hermann Rorschah yapmış ve 1921 yılında Psychodiagnostik adlı eserinde teklif etmiştir. Özellikler ve Metaryeller Rorschach testi bugün kişiliğin dinamik özelliklerini aydınlatmak amacı ile kullanılan projektif bir testtir. Rorschach, bu testi şekil algısını incelemek amacı ile hazırlamış olmakla beraber, araştırmaları sırasında kartlara verilen cevapların ruhsal rahatsızlıklara göre değiştiğini görmüştür. Belirli ruhsal rahatsızlıkları olan bireylerin kendilerine özgü algı tarzları olduğunu gören Rorschach, testi normal ve anormal kişilerin ayrımında kullanmaya başlamıştır.

Sayfa | 40


Test dayandığı ilke bakımından basittir. Malzeme 10 levhadan oluşmuştur. Levhaların üzerinde mürekkep lekeleri vardır. Bunların ilki siyah, onu izleyen ikisi siyah ve kırmızı, 4.5.6.7. ler siyah, son üçü ise renklidirler. Frank’ın sınıflandırmasına göre, testin lekeleri tipik suretle “teşkil ettirici”dir. Önceden de projektif testlerin özellikleri kısmında değinildiği gibi uyaranlar az yapılanmışlardır. Rorschach testine karşı klinik ve deneysel psikologların tutumları farklı olmalarına rağmen bu test, günümüzde kliniklerde en çok kullanılan ve sonuçlarına güvenilebilen bir ölçek durumuna gelmiştir. Testin Uygulanması Uygulama da yapılacak açıklamalar Tematik Algı Testinde olduğu gibi bireyin yaşına, eğitim düzeyine ve psikopatolojisine göre değişirler. Duruma göre değişmeyen talimat, testin uygulanmasında kolaylık sağlamaz. Talimatlar şartlı tarzda olmamalıdır. Uygulamada birey tamamen kendi serbestliğine bırakılmalıdır. Kendisine takdim edilen bütün uyarıcı değişmelerinde görebildiklerini söylemesi istenir. Tabi her şeyden önce birey bir test için beklediğini bilmeli ve denemeye razı edilmelidir. Ayrıca zamanın serbest olduğunu yani bireye istediği kadar zaman verileceğini hatırlatmak yaralı olur. Bir Rorschach kartının gösterilmesiyle, bireyin cevabı arasında ortaya çıkan süreçler kısaca şöyledir:   

İlk aşamada birey mürekkep lekesinin bazı özelliklerini algılar ve bu algılama olayı onda bazı çağrışımlar uyandırır. İkinci aşamada çağrışımlar ilk algıların toparlanmasına ve lekenin daha dikkatli bir şekilde değerlendirilmesine sebep olmaktadır. Üçüncü aşamada ise lekenin gerçek değer ve sınırları, çağrışımların düzenlenmesine ve kontrolüne yol açmaktadır.

Demek oluyor ki, cevabın verilmesinde hem algılar çağrışımları, hem de çağrışımlar algıları kontrol etmekte ve düzenlemektedir. Bu kontrol ve düzenleme tarzı bireyin ruhsal durumunu açıklamaktadır. Verilen cevap Sayfa | 41


bireyin çağrışımlarının kısırlığını, zenginliğini, algıların düzenlenmesindeki aksaklıkları v.b. ortaya çıkarmaktadır. Bireylere önceden genel bir sınav uygulanmış ve bu sınav durumunda aralarında bazı farklılıklar belirmişse, bunlar Rorschach uygulaması sırasında dikkate alınmazlar ve ne iyi ne de kötü kabul edilirler. Rorschach uygulamasında bir anlamda bütün cevaplar iyidirler. Fakat uygulama sırasında hiçbir bireye cevap örneği vermek zorunluluğu yoktur. Uygulayıcı, bireyin bütün cevaplarını notlandırır. Talimat verilip, gereken açıklamalar yapıldıktan sonra materyalin verilişinden itibaren bireyden ilk gerçek cevap alınıncaya kadar geçen zamanda değerlendirilir. Bireyin materyali alıp, cevap verinceye kadar geçen zamanlar tablosu, bireyin hangi noktalara daha çok dikkat ettiği veya nerelere ilgisiz kaldığını saptamaya olanak verecektir. Bu testin normal uygulama şeklidir. Bu tür uygulama ergen ve yetişkin bireylere, ruh sağlığı ve zekâca normal kişilere göredir. Testin normal olmayan kişilere uygulanması bazı teknik zorunluluklar gerektirebilir. Çocuklara talimat vermek zorunluluğu yoktur. Onlara resimler oyunları sırasında gösterilir ve de gördükleri sorulur. Rorschach testi normal bireylere uygulandığı gibi, çeşitli ruhsal hastalığı olanlara ve geri zekâlılara da uygulanır. Ancak bu gibi hallerde hastanın ve hastalığın özelliğine göre gereken özen ve dikkatin gösterilmesi gerekir.

7.3. Beier Cümle Tamamlama Testi: Psikoloji öğrencilerinin eğitim amacıyla ilk uyguladıkları testlerden biridir. Kişilik hakkında fazla bilgi vermese de rehberlik merkezlerinden sık kullanılan bir testtir. Çünkü uygulaması kolaydır. Bu test kelime çağrışım yönteminin bir başka çeşididir. Kelime çağrışım testlerinin doğal ve mantıki sonucudur. Bu test ilgileri, tutumları, arzuları, üzüntüleri kişiliğin diğer önemli taraflarını ortaya çıkarır. Cümle tamamlama testinde deneğe yarım bırakılmış bir dizi cümle verilir. Uygulayan kişi, bu yarım cümleleri yüksek sesle okuyup, deneğin cümleleri fazla düşünmeden, içinden geldiği gibi tamamlamasını ister. Sayfa | 42


Bu test bireylerin ve grupların tavır ve duygularının incelenmesinde olduğu gibi, psikoloji kliniklerinde de geniş ölçüde kullanılır. Çeşitli gruplarda, okullarda iş yerlerinde bazı sorunlara ne kadar sık rastlandığını saptamada da kullanılır. Cümle tamamlama testinin başlıca özelliklerini şöyle gösterebiliriz:       

Uygulama için özel bir ihtisas gerektirmez Zaman bakımından ekonomiktir. Cümle tamamlama testiyle çabuk sonuca varılır. Bireylere ve gruplara uygulanır. Değerlendirilmesi bu türden diğer testlere göre kolaydır Bu teste verilen cevapların iyi-kötü, doğru-yanlış gibi yanları yoktur. Bu nedenle cevap veren açısından şu veya bu şekilde cevaplandırmaya karşı fazla bir direnme olmaz. Klinikcilerin muhtemel yanlılıklarını önlemeye yardım eder.

Bu testte bireye bir cümlenin iki, üç kelimesi verilir ve onu tamamlaması istenir. Bazen de cümleler sadece “Ben …..”, “O …..” şeklinde çok daha az yapılanmış olarak başlayabilir. Testin uyaranları araştırıcının amacına göre seçilebilir. Yani bir konuda bilgi edinmek isteyen bir uzman uygun eksik cümleler bularak bir cümle tamamlama testi geliştirebilir. Fakat diğer projektif testlerle karşılaştırılırsa, zeki ve bilgili bir birey testin amacını anlayabilir. Genellikle bu testin aynı tür diğer testler kadar geçerli olduğu görülmektedir. Testin Uygulanması Testin iki formu vardır. Birincisi olan (A) formu 8-16 yaşları arasında ki çocuklara uygulanabilir. İkincisi (B) formu ise yetişkinler içindir ve 13 ve daha yukarı yaşlar için kullanılır. Testte tepkilerde sürat ve sürenin sınırlandırılması zorunluluğu yoktur. Çocuk veya yetişkinlerde de olsa test, yarım saatten daha az bir zamanda tamamlanabilir. Bu süreden daha fazla süren tamamlama işlemleri yorumda Sayfa | 43


dikkate alınmalıdır. Test uygulanırken açıklama yapmak, hatta çocuklara örnek bir cümle vermek yaralıdır.

Diğer Projektif Testler 7.4. Kelime Çağrışım Testi: Kelime Çağrışım Testi üzerinde ilk çalışanlar Galton, Wundtve Jung’ dur. Diğer projektif testlere göre daha az önemli sayılmakla beraber, günümüzde psikolojik araştırmalarda ve psikoloji kliniklerinde kullanılmaktadır. Bu testte, bireye bir kelime söylenir ve ilk aklına gelen kelimeyi, söylemesi istenir. Bu yöntemle bireyin kişiliği üç şekilde incelenebilir: 1- Deneğin durakladığı, yani tepki süresinin geçtiği, cevabın kalitesinin değiştiği kelime uyaranları yorumlanır. 2- Bireyin ruhsal tezahurat gösterdiği ya da durakladığı çağrışımları ve cevapları yorumlanır. 3- Bireyin cevabı ile norm grubunun verdiği cevaplar karşılaştırılır. Kelime çağrışım testinin yetersizlikleri ise şunlardır: 1. Bireyin kişiliği hakkında yeterli bilgi elde edilmesi, 2. Bireysel bir test olması nedeniyle pratik olarak da sakıncalı olması. 3. Aynı zamanda test sonucunda bireyde varlığı kabul edilen ruhsal sorunların mahiyeti hakkında bilgi vermemektedir.

7.5. Resim Yorumlama Testi: Daha çok A1manya”da kullanılan test, 1939 da Wartegg tarafından yapılmıştır. Wartegg’e göre kişiliğe ya bütünlük, ya da bütünlüğü bozan etmenlerden biri egemendir. Wartegğ’in ortaya koyduğu bu test, kişiliğin aşağı düzeyden yapılarına daha çok açıklık kazandırıyor. Diğer projektif testlerde olduğu gibi bu testinde materyali basittir. Bireye bir kâğıt üzerine çizilmiş, 4 cm ebadında 8 kare gösterilir. Karelerin içine Sayfa | 44


yapılanmamış basit resimler çizilmiştir. Birey bu resimleri tamamlamak, zorundadır. Burada Önemli olan bireyin tamamlama işine hangi kareden başladığı ve hangi resimlere daha çok anlam verdiğidir. Wartegg’e göre kareler içinde tasarlanmış her şekil, kişiliğin özel unsurlarından birini uyarırlar. Sonuçlar bireyin görünümüne aşağıdaki tiplerden birine göre açıklık kazandırır. Test sonuçlarinın ortaya koyduğu varsayılan tipler şunlardır: 1. Duygusal, dışa dönük, hassas, hâkimiyetçi tip (subjektif tip). 2. Hayali olarak üstünlüğe yönelen tip, bu açık ya da sezgisel olabilir. (subjektif tip). 3. Mantıkî ya da soyut bir karakterde zihinsel yönden üstünlük kurmaya yönelen tip (objektif tip). 4. Enerjik ya da itici (impulisif) tip, (iradîtip). Test yapıcısı, denemeye tabi tuttuğu kişileri testin, bu dört tipaçısından değerlendirildiğini kabul ediyor.

7.6. Hikâye Tamamlama Testi: Madeleine Thomas’ın 1937 de ortaya koyduğu bir testtir. Testin hazırlanmasında gözetilen amaç; çocukların toplumsal, ailevi okula ait sorunlarını incelemelerinde yardımcı bir araç olması beklentisidir. Testin dayandığı temel kuram, Psikanalizin çocuk gelişiminde varsaydığı dönemlerdir. Bu dönemlerin yukarıdaki çevresel etmenlerin etkileriyle birleşerek, çocukta oluşturduğu bunalımları çözmek testin diğer ve temel amacıdır. Bu test, çocuk tarafından tamamlanmayı gerektiren 14 hikâyeyi kapsar. Testin birinci hikâyesi şu: “bir erkek çocuğu okula gidiyor. Oyun zamanı, başka çocuklarla oynamıyor, bir köşede yalnız kalıyor. Niçin?” Çocuğun bu kısa hikâyeyi tamamlamak psikanalisttik açıdan değerlendiriliyor.

üzere

verdiği

cevaplar

Sayfa | 45


Hikâyelerin 7 si bireyin bilinçli olarak fark ettiği ailevi çatışmaları ilgilendiriyor. Son 7 si ise rüyalar, sıkıntılar, dilekler, fanteziler ve tercih edilen masallara yöneliktirler.

7.7. Lövenfeld’in Mozaik Testi: Bu teste “inşa ettirici” yöntemlerin örneği denebilir. Geçerliği hakkında henüz fazla bir şey söylenemeyen bu testin dayandığı esas varsayım şu: bireyin yaptığı şey ile kişiliği arasında bir benzerlik vardır. Yani bir kişinin yaptığı, ortaya koyduğu bir yapıt, bir nesne o bireyin kişiliğini yansıtır. Testin malzemesi, plastikten yapılmış olan ve hacim, şekil verenk bakımından birbirinden farklı 465 küçük plâketten oluşmuştur. Bireyden bunları dilediği gibi gruplandırması istenir. Böylelikle elde edilen desenler, bunların sayısı, resmin tutarlığı, soyut ya da somut oluşu, bütünün ahengi v.b. gibi 23 ayrı nitelik dikkate alınmak üzere değerlendirilir.

7.8. Rosenzweig Yoksunluk veya Engellenme (Frustration) Testi: Bu test ilke olarak T.A.T. ye dayanmakla beraber, sitüasyonun çok daha belirgin oluşu ve cevabın daha kısa tutulması gibi özellikleriyle ondan ayrılır. Rosenzweig Testinin dayandığı görüş şu: Birey kendisini hayatî önemi olan bir ihtiyacının tatminine yönelttiğinde, eğer bir engelle karşılaşmışsa başvurduğu davranışlar onun kişilik yapısını yansıtırlar. Test malzeme olarak 24 resimden oluşan bir seriyi kapsar. Her resimde iki insan vardır. Bu iki kişi günlük yaşamdan alınma bir yoksunluk içinde bulunur haldedir. Her resimdeki soldaki kişi, ya karşısındaki insanın ya da kendisinin uğramış olduğu bir yoksunluğu birkaç sözcük ile anlatır durumdadır. Sağdaki kişinin yanında ise, buna karşılık olarak söylemesi gereken şeylerin yazılacağı boş bir yer vardır. Birey, uygulamada bu ikinci kişinin söylemesi gerekenleri ifade eder ve bu cevaplar değerlendirilir.

Sayfa | 46


7.9. Szondi Testi: Szondi adındaki Macar psikiyatristinin ortaya koyduğu bir denemedir. Test hakkında birçok tartışmalar olmaktadır. Testin amacı kişiliğin derin iç itimlerini (pulsion) bulmaktır. Testin uygulamasında bireye fotoğraf serileri gösterilir ve bireyden resimlerin hangisinin en sevimli, hangisinin en sevimsiz geldiğini belirtip seçmesi istenir. Szondi’ye göre her resim bireyin çağrışımını, iç dünyasındaki gerilimlerin belli bir bölgesine ve bu bölge ile belli bir etkene yöneltmiştir

8. ZEKÂNIN TANIMI Bazı psikologlar, bireyin çevreye uyumu üzerinde dururlar, kişinin çevresine uyumu ile zekâ düzeyi arasında önemli bir ilişki olduğunu söylerler. Bazı psikologlara göre de zekâ öğrenebilme yeteneğidir. Bazıları ise zekâyı soyut düşünebilme yeteneği olarak tanımlar. Binet, zekâ tarifini soyut düşünebilme temeline dayar. Binet zekâyı iyi muhakeme edebilme, iyi hüküm verebilme, eleştirel bir görüşe sahip olma şeklinde ifade etmektedir. Wechsler, zekâyı bir bütün olarak gayeli hareket etme, mantiki düşünme ve çevresine de tesir edebilme konularında bireyin bir genel kapasitesi diye tanımlar.

9. ZİHİNSEL YETENEKLERE İLİŞKİN KURAMLAR 9.1. İki Faktör Kuramı Yirminci yüzyılın başında zekânın bir genel yetenek olduğu görüşleri vardı. Spearman zihnin tek ve genel bir yetenek değil, bir çok özel yeteneklerden meydana geldiğini vurgulamıştır. Spearman’a göre, bir bireyin ne ölçüde zeki olduğu, onun karşılaştığı karmaşık durumlarda kurduğu ilişkilerde ve Sayfa | 47


sorun çözmede bulduğu kestirme yollarda kendini gösterir. Bu kurama göre zekâ iki temel faktörden oluşmuştur. Spearman bu faktörlere g genel yetenek ve s özel yetenek föktörü adını vermiştir. Spearmanin bu kurama “İki Faktör Kuramı” denilmektedir.

Genel yetenek g faktörü tüm zihinsel faaliyetlerde rol oynayan, ortak ve genel bir zihinsel enerji, özel yetenek s faktörü ise, bir işin yapılmasında gerekli olan genel zihinsel yetenekten ayrı olarak ihtiyaç duyulan zihinsel bir güç olarak algılanmıştır. Spearman’a göre bireyler g, s faktörleri açısından farklılıklar gösterir. Zekâ ölçülürken g faktörünün ölçülmesi gerektiğini vurgular. Spearman g faktörünün zekâ olduğunu söyler.

9.2. Çoklu Faktörler Kuramı Thorndike bu kuramın öncülerindendir. Zekânın tek bir faktörle açıklanamayacağı, zihinsel sorunların birden fazla faktörlerle açıklanabileceğini vurgulamıştır. Thorndik’e göre, zekâ, mekanik, sosyal ve soyut olmak üzere üç biçimde kendini gösterir. Mekanik zekânın işlevi, makine işletebilmek, alet ve cihaz kullanabilmektir. Kişilerarası ilişkilerde, başka insanlarla iletişim kurmada ise sosyal zekâ kendini gösterir. Çeşitli formüller, sayılar ve sözcükler gibi sembollerle yapılan düşünme etkinliği ise soyut zekânın yardımıyla olur. Sayfa | 48


Zekâya ilişkin çoklu faktörler üzerindeki çalışmalar Faktör Analizi tekniklerinin gelişmesi ile hızlanmış, Kelley, Thurstone ve diğerleri faktör analizini kullanarak zekâya ilişkin grup faktörleri bulmuşlardır. Thurstone, çoklu faktörler modelinde altı tane temel yetenek üzerinde durmuştur.

Sözel Yetenek: Sözcükleri tanıma ve anlamlarını kavrama yeteneğidir. Sayısal Yetenek: Temel, basit, matematik işlemleri hızla ve doğru bir biçimde yapabilme yeteneğidir. Muhakeme Yeteneği: Tamamlamayı gerektiren sözel ve sayısal testlerde uygun alanı bulma veya bir serideki kuralı bulma gibi test durumları şeklinde ölçmektir. Mekan İlişkileri: Bir cismin görünmeyen yönleri ile birlikte uzaydaki çeşitli durumları tasarlayabilme, hayal edebilme, göz önünde canlandırabilme, yer-mekan ilişkilerini algılayabilme gibi yetenekleri kapsar. Bellek Faktörü: Anlamsız şeyleri, sayısal, sözel ve şekilsel sıraları ve materyalleri ayrıntıları ile hatırda tutabilme gibi faktörleri içine alır. Mekanik Yeteneği: Bu da el becerilerini kapsar.

Sayfa | 49


10. ZEKÂ YAŞI VE BÖLÜMÜ Stanford- Binet testleri ile birlikte zekâ yaşı ve zekâ bölümü kavramları ortaya çıkmış ve bu kavramlar geniş ölçüde kullanılmaya başlamıştır. Takvim yaşı gün, ay, yıl olarak insanın yaşadığı süreyi bildiren yaştır. Eğer tam beş yaşında çocuk, tam beş yaşa göre hazırlanmış zekâ testindeki bütün soruları yaparsa, zekâ yaşı bakımından da beş yaşındadır. Zekâ yaşı cevaplandırılan test sorularının, takvim birimleri ile (ay, gün) olan karşılıklarının toplanması yoluyla hesap edilir. Alman Psikoloğu Stren’e göre, zekâ derecesi, zekâ yaşının, takvim yaşına bölünmesi ile bulunur. Amerikan Psikolog Terman, bu fikri benimsemiş ve zekâ bölümü kavramını yaymıştır. Zekâ Bölümü, bireyin Stanford- Binet testindeki işlem yoluna göre hesaplanmış olan Zekâ Yaşının Takvim Yaşına bölümünden elde edilen değerdir. Bu değer kesirlerden kurtulması için 100 ile çarpılmaktadır. Zekâ bölümü hesaplamada kullanılan formül:

Zeka Bölümü = Zekâ Yaşı (Z.Y.) / Takvim Yaşı (T.Y.) x 100 Genel olarak bir toplumdaki bireylerin zekâ bölümlerinin çeşitli düzeylere dağılımı, bu düzeyin yüzde olarak toplumdaki oranı ve çeşitli zekâ seviyeleri için verilen sözel ifadeler Çizelgede verilmiştir.

Sayfa | 50


Görüldüğü gibi 69’dan aşağı zekâ bölümünde olan geri zekâlı, 140’ın üstünde zekâ bölümüne sahip olanlar da dahi olarak nitelendirilmişlerdir.

11. ZEKÂDA BİREYSEL AYRILIKLAR Zeka geriliği, Binet’in ölçümüne göre zekâ bölümü 70’ten aşağı olanları tanımlamak için kullanılır. Binet kendi zamanında geri zekâlılık için üç seviye ayırt etmiştir. Bu terimler toplumdaki bireyleri küçültücü etkilerinden dolayı, artık kullanılmamaktadır. Binet, geri düzeyi için moron ve idiyot terimlerini kullanmıştır. Bugün bu terimlerin yerine eğitilebilir geri zekâlılar, öğretilebilir geri zekâlılar, ağır ve çok ağır geri zekâlılar gibi sözcükler kullanılmaktadır. Eğitilebilir Geri Zekâlılar: Zekâ bölümü 50-70 arasında olanlara eğitilebilir zekâ geriliği adı verilir. Bunların ulaşabildikleri en yüksek zekâ yaşı 8-12 yaş arasıdır. Bu bireyler kendi kendine bakabilirler. Sosyal alanlarda normallere benzer davranışlar göstermeye yöneltilebilirler. Çoğu zaman sosyal ve mesleki alanlarda Sayfa | 51


kendilerini destekleyecek ve kendilerine yetecek seviyede hüner kazanabilirler. Düz işçi olarak fabrikalarda, maden ocakları gibi yerlerde çalışabilirler. Uyumsuzluk göstermezler, yumuşak başlı ve iyi iş yapan kimselerdir. Duygusal yönden kışkırtılmaktan hoşlanmazlar. Öğretilebilir Geri Zekâlılar: Zekâ bölümü 36-51 arasında olanlara öğretilebilir geri zekâlılar denir. Sosyal ve mesleki beceriler kazanmak için eğitimden geçebilirler. İkinci sınıf derecesinde ve biraz üstünde akademik gelişim gösterebilirler. Alışkın oldukları ve bildikleri yerlerde yalnız kalabilir ve seyahat edebilirler. Yetenek istemeyen veya çok az yetenek gerektiren işlerde hayatlarını, geçimlerini kazanabilirler. Sosyal ve ekonomik gerginlik altında rehberlik ve kontrole ihtiyaç duyabilirler. Ağır ve Çok Ağır Geri Zekâlılar: Zekâ bölümü 50’den aşağı olanlara ağır ve çok ağır geri zekâlılar denir. Bunların yalnız başına yaşamaları olanaksızdır. Başkaları tarafından bakıma ihtiyaçları vardır. Bunların eğitimleri olanaksızdır. Zekâ geriliğinin nedenlerini ikiye ayırabiliriz. Bunlardan biri kalıtımla, ikincisi ise hasar veya hastalıkla ilgilidir. Zekâ düzeyinin düşük olmasına yol açan bir dizi genin alınması kalıtım yoluyla zekâ geriliği doğurur. Hasar ve hastalıkla ortaya çıkan zekâ geriliği ise, doğumda beyin hasarı, hamilelik sırasında annenin geçirdiği bulaşıcı hastalıklar ya da salgısal işlev bozuklukları nedeniyle olabilir.

Sayfa | 52


12. ZEKÂYI ETKİLEYEN ETMENLER Her zihnin değişme ve yeni yapılar meydana getirme gücü farklıdır. Her zihin etkilenme, etkileme ve bunların sonucu yeni yapılar meydana getirme gücüne değişik ölçüde sahiptir. Kapasitenin ne ölçüde gerçekleşeceğini, yapının çevresi ile etkileşimi saptar. Zekânın soya çekim ve çevre ile ilişkisi, psikologların büyük çapta üzerinde araştırma yaptıkları bir konu olmuştur. Yapılan araştırmalara göre, anababa ile çocukların zekâ bölümleri arasında ilişki olduğu saptanmıştır. Ne var ki çocuğun zeki olmasını kalıtımsal nedenlerle mi yoksa zeki anne ve babaların çocuklarını daha iyi yetiştirmeye yönelik olmalarına mı yoracağız. Daha az zeki olanlara göre daha zeki olanların çoğunlukla mali olanaklarının daha fazla olduğunu farzedersek, zeki bir annenin çocuğunu daha iyi koşullarda yetiştireceğini varsayarız. Çünkü anne çocuğunu daha iyi besleyecek daha iyi eğitim verecek, çocuğun başarısının artması için yardımcı olacak ve bütün olanakları sağlayacaktır. Kalıtımın zekâyı etkilemesi kadar, çevrenin ve bakımın önemi de büyüktür. Bireyin gelişmesinde hem kalıtımın, hem çevrenin, hem de bakımın önemli rolü vardır. Gelişme, kalıtım, bakım ve çevre karşılıklı etkileşim halindedir. Zekâ ve yetenek testlerinin herbiri kendi içinde sınıflandırılır. Zekâ testleri ya bireysel ya da grup testleridir.

13. BİREYSEL ZEKÂ TESTLERİ 13.1. Stanford - Binet Zekâ Testi Stanford- Binet Bireysel Zekâ Ölçeği 23 yıllık bir uygulamadan sonra, 1960 yılında yeniden revizyondan geçirilmiştir. Thorndike ve arkadaşlarının 1986 yılında tamamladıkları yeni revizyonda ölçek yapısal ve psikometrik işlemlerle bir hayli değiştirilmiştir. Bu testlerle iki yaşından yetişkinliğe kadar zekâyı ölçmek mümkündür. Yalnız bu test daha çok çocuk zekâsını ölçmek için kullanılmaktadır.

Sayfa | 53


Bu testler kullanılarak;      

2-3 yaş arasındaki çocuklara şekiller ve küplerle kule, köprü yapma, 4 yaşındakilere, eşya ve resim tanıma, 7 yaşındakilere benzerlikleri bulma, 8 yaşındakilere sözcük dağarcığı ve öyküleri hatırlama, 9 yaşındakilere sözel saçmalıklar ve tersinden sayı tekrarı, Yetişkinlere sözcük dağarcığı, atasözleri ve yön bulma şeklinde deneyler yaptırılır. Böylece zekâya ilişkin sonuçlara varılır.

13.2. Wechsler Bireysel Zekâ Testi David Wechsler Yetişkinler Zekâ Testini (1939) New York’ta Bellevue Hastahanesinde klinik psikoloğu olarak kazandığı deneyimlere dayanarak geliştirdi. Bugün kullanılmakta olan Wechsler zekâ ölçekleri üç takımdır. Bu takımlarla dört yaşından başlayarak her yaş düzeyinde bireylerin zihin seviyeleri ölçülmektedir. Çocuklar için Wechsler Testi (WISC) de bireysel olarak uygulanan bir zekâ ve yetenek testidir. Sözel ve performans olarak 10 tane alt testi vardır. Bu testlerdeki ödevlerin başarılarından elde edilen puanların ortalaması ile standart sapma yöntemi aracılığıyla çocuğun zekâ yaşı saptanabilir. Yetişkinler için kullanılan Wechsler Testi (WAIS) en yaygın olarak kulanılan ve ayrıntılı yoklama olanakları sağlayan testlerden biridir. Bu testte sözel ve eylemsel performans olarak 11 alt-test vardır. Wechsler testinde sonuç standart sapma yoluyla saptanır.

Sayfa | 54


13.3. Gesell Gelişim Ölçeği Bebek zekâ ölçeklerinden biridir. Bu ölçek 25 ay ile 6 yaş arasındaki çocukları gelişimsel olarak değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Örneğin ne zaman çocuk yardım edilmeden sırtüstü yatarken yüzüstü dönebiliyor, ilk kelimeyi ne zaman söylüyor, ne zaman yürümeyi öğreniyor. Bu ve benzeri gelişimsel ölçülerin saptanması bu zekâ ölçeğinin özünü oluşturur.

13.4. Cattel Bebek Zekâ Testi Test iki ay ile 30 ay arasındaki gelişim dönemi için hazırlanmıştır. Test içindeki maddeler, birçok gelişimsel zekâ ölçeklerinde, örneğin Gessell’in testinde olduğu gibi birbirine benzemektedir. Cattel’in testinde de sesin farkında olmak, bir objeyi gözü ile takip etmek, daha ileri aylarda, parçaların tahta üzerindeki uygun boşluklara yerleştirmesi, çeşitli objeleri kullanabilme gibi maddeler bulunmaktadır.

14. GRUP ZEKÂ TESTLERİ Zamanın ünlü psikologlarından bir grup, zekâyı ölçmek amacıyla, Alfa Ordu Grup Testi ve Beta Ordu Grup Testi adıyla iki test hazırlamıştır. Alfa Ordu Grup Testi büyük gruplara uygulanmıştır. Yalnız bu test, sözel yeteneklere dayandığı için okuma yazma bilmeyenlere uygulanamadığından dolayı Beta Ordu Testi geliştirilmiş ve büyük gruplara uygulanmıştır. Daha sonra, grup testi olarak Ordu Genel Sınıflandırma Testi geliştirilmiştir. Bu test sözel, aritmetik ve uzay algılamasını içermektedir. Diğer bir grup zekâ testi de Otis Testidir. Bu test, sözel aritmetiksel yetenekleri ve yerel ilişkileri kavrama güçlerini ölçmeye elverişlidir. Bu testler sonradan revizyonlardan geçirilip Otis Zihinsel Yetenek Testleri Sayfa | 55


başlığı altında üç farklı yaş seviyesini içeren yeni bir test dizisi haline dönüştürülmüştür. Bunlar, 0-4 sınıf öğrencilerine verilen Otis Alpha, 4-9 sınıf öğrencilerine verilen Otis Beta, 9. sınıf öğrencilerle ve yetişkinlere verilen Otis Gamma testleridir. Bu testler dışında, zihin yeteneklerini ölçen başka zekâ testleri de vardır. Bu testler, okullarda ve endüstride kullanılmaktadır.

15. DEPRESYON KAVRAMI VE DEPRESYONUN PSİKOMETRİK ÖLÇÜMÜ Depresyon; büyük bir üzüntü, endişe, suçluluk ve değersizlik, başkalarından uzaklaşma, uyku, iştah ve cinsel istek kaybı ve her zamanki faaliyetlere karşı ilgisizlikle belirginleşen bir duygu durum bozukluğudur. Yapılan epidemiyolojik araştırmalar, majör depresyon ve distimik bozukluğun görülme sıklığının kadınlarda %2.2 - 5.4, erkeklerde %1.2 - 2.6 aralığında olduğunu saptamışlardır. Depresyonun nokta yaygınlığı %13-20, Türkiye’de klinik düzeyde yaygınlığı ise %10 olarak belirlenmiştir. Yaklaşık %15’lik prevalansı ile depresyon dünyada en sık görülen psikiyatrik bozukluklardan biridir. Depresyon tanısı alan hastalar hakkında Sayfa | 56


ülkemizde birçok çalışma yapılmıştır. Bunun nedeni, depresyonun psikiyatri kliniklerinde en fazla karşılaşılan tanı grubu olmasıdır. Depresyon değerlendirme ölçekleri depresyonun şiddetinin belirlenebilmesi açısından oldukça önemlidir, ancak tanı için mutlaka klinik gözlemin de göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Son yıllarda depresyon ölçümünde testlerin etkinliğinin belirlenebilmesi amacıyla çeşitli klinik çalışmalarda, “Klinisyenin değerlendirdiği (clinician-rated)” ve “Kendini değerlendirme (patient-rated)” ölçekleri geliştirme çalışmaları yapılmıştır. Bütün depresyon değerlendirme ölçeklerinin güçlü ve zayıf yönleri olmakla birlikte, bu ölçeklerin bazıları diğerlerine göre depresyonla ilgili yapılan araştırmalar için yüksek standartlı olmaları açısından daha değerli görünmektedir. Depresyon ile ilgili yapılacak bir klinik çalışmaya başlamadan önce çalışmanın amacına en uygun ölçme aracının seçilmesi gerekmektedir. Bunun için araştırmacıların ve uygulayıcıların, testlerin geçerlik ve güvenirliklerine ilişkin bilgilere ulaşabilmeleri artan bir öneme sahip olmaktadır. Çok çeşitli depresyon değerlendirme ölçekleri olmakla birlikte, araştırmacılara amaçlarına en uygun ölçeği bulmalarına rehberlik edecek çok az sayıda çalışma vardır. Bu gözden geçirme çalışması, depresyon hakkında çalışma yapacak araştırmacılara ve klinisyenlere amaçlarına en uygun geçerlik ve güvenirliğe sahip ölçeği seçebilmelerine yardımcı olacak ana unsurları sağlaması bakımından önemlidir.

15.1. Türkiye’de Klinikte Kullanılan Depresyon Değerlendirme Ölçekleri Kendini Değerlendirme (Self-Report) Ölçekleri Hasta tarafından doldurulan ölçekler, en azından okuryazar olmayı ve o ölçeğin çevirilerinden birinin dilini biliyor olmayı gerektirir. Ayrıca, bu ölçeklerin kullanımı bilişsel yetmezliği olan kişilerde sınırlıdır. Bazı uzmanlar kendini değerlendirme ölçeklerinin ciddi hastalığı olanlarda etkili olmadığını düşünmektedir. Sayfa | 57


15.1.a. Beck depresyon envanteri: Beck depresyon envanteri (BDE), Beck ve ark. Tarafından adolesan ve erişkinlerde depresyonun davranışsal bulgularını ölçmek amacıyla 1961 yılında geliştirilmiştir. Depresyonun şiddetini ölçmek, tedavi ile olan değişimleri izleyebilmek ve hastalığı tanımlayabilmek amacıyla tasarlanmıştır. BDE’deki maddeler asıl olarak depresyonlu hastaların psikoanalitik tedavileri sonucunda yapılan gözlemlere dayanmaktadır. Depresyona özgü davranışlar ve semptomlar bir dizi cümle ile tanımlanmıştır ve her bir cümleye sayı olarak 0-3 arasında numara verilmiştir. Yirmi bir maddeden oluşmaktadır ve maddeler hafif formdan şiddetli forma göre sıralanmıştır. Hastalardan şimdiki durumlarını en iyi tanımlayan ifadeyi işaretlemeleri istenmekte ve sonuç maddelerin toplamı ile elde edilmektedir. 1978 yılında ölçeğin tümü revize edilerek şiddeti tanımlayan duplikasyonlar ayıklanmış ve hastaların bugünü de kapsayacak biçimde son bir haftalık durumlarını işaretlemeleri istenmiştir. Ölçeğin orijinali klinisyenin yüksek sesle hastaya okuması şeklinde tasarlanmış iken, ölçek daha sonra kendini değerlendirme ölçeği olarak uygulanmaya başlanmıştır. Şiddet olarak; 0-9= Minimal, 10-16= Hafif, 17-29= Orta, 30-63= Şiddetli, şeklinde yorumlanmaktadır. Alt ölçek skorları kognitif afektif faktör ve somatik performans faktör ile hesaplanmaktadır. Ölçeği doldurmak yaklaşık 15 dakika sürmektedir. Ancak bu süre hastanın eğitim düzeyine göre değişebilir. Ayrıca, ciddi obsesyonu olan hastalarda uygulama daha da uzun sürebilir. Ölçek Türkçe’ye BDE ve Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) adıyla iki ayrı form olarak çevrilmiş, geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılmıştır. BDE ile diğer depresyon ölçekleri arasındaki korelasyon oldukça yüksektir. Psikiyatrik hastalarda, depresyonun klinik ölçümü ile BDE arasındaki korelasyon 0.55-0.96 arasında değişmektedir (ortalama= 0.72). Psikiyatrik Sayfa | 58


olmayan hastalarda ise korelasyon 0.55-0.73 (ortalama= 0.60) arasındadır. BDE ile HAM-D arasındaki ortalama korelasyon 0.73 olarak bulunmuştur. BDE’nin avantajları hasta tarafından doldurulması, basit bir dile sahip olması ve skorlamanın kolay olmasıdır. Dezavantajları ise; kadınlar, yaşlılar, adolesanlarda, düşük eğitim düzeyinde ve eşlik eden psikiyatrik bozuklukların varlığında olduğundan yüksek skorların işaretlendiğinin bildirilmiş olmasıdır. 15.1.b. Zung Depresyon Ölçeği: Zung depresyon ölçeği (ZDÖ), 1965 yılında Zung tarafından, depresyonun şiddetini ölçmek amacıyla geliştirilmiştir. Ölçek hasta tarafından doldurulmaktadır. Maddeler depresyonun duygulanım, bilişsel, davranışsal ve fizyolojik boyutlarını içermektedir. DSM-IV semptom kriterlerini kapsamasına karşın, psikomotor retardasyon ve atipik depresyonda daha sık görülen iştah ve uyku artışı, kilo alımı gibi maddeleri içermemektedir. ZDÖ 20 madde içermektedir, 10 madde olumsuz, 10 madde ise olumlu olarak kurgulanmıştır. Her madde için bireyler; hiçbir zaman veya çok ender olarak= 1, bazen= 2, sık sık= 3, çoğunlukla veya her zaman= 4’ü işaretlemektedir. Toplam skoru elde etmek için, pozitif maddeler tersine çevrilmekte ve daha sonra hepsi toplanmaktadır. Kesme noktalarına bakıldığında ZDÖ skoru : 50 < ise normal, 50-59 arası en hafif düzeyde depresyon, 60-69 arası orta-belirgin düzeyde depresyon, 70 > şiddetli depresyon olarak tanımlanmaktadır. Şiddet endeksi toplam skorun 80’e bölünmesi ile hesaplanmaktadır. ZDÖ’nün yanıtlanma süresi hastaların eğitim düzeyi ve patolojisine göre 530 dakika arasında değişmektedir. Ölçeğin birçok dile çevirisi mevcut olup, Sayfa | 59


transkültürel çalışmalarda geçerlik ve güvenirliği kanıtlanmıştır. Ölçek Türkçe’ye Baltaş tarafından çevrilmiş olup, geçerlik ve güvenirlik çalışması Ceyhun ve ark. Tarafından yapılmıştır. Zung, tedavi sürecindeki değişimin bir göstergesi olarak, ZDÖ indeks skorlarının tedavi öncesi ve sonrasında sırasıyla 0.75 ve 0.39 olduğunu saptamıştır. 15.1.c. Geriatrik Depresyon Ölçeği: Geriatrik Depresyon Ölçeği (GDÖ), Yesavage ve ark. Tarafından 1983 yılında geriatrik popülasyondaki depresyon hastalarında depresyon varlığını araştırmak amacıyla geliştirilmiştir. Uyku bozukluğu, enerji azlığı, libido azalması gibi depresif semptomlar, depresyonu olmayan yaşlı hastalarda yaygın olarak bulunmaktadır. Ölüm düşünceleri ve gelecek hakkında umutsuzluk yaşamın son evresinde farklı anlamlar ifade etmektedir. Ayrıca, yaşlı hastalarda sıklıkla bulunan kronik tıbbi hastalıklar nedeni ile motor retardasyon ve aktivite düzeyinde azalma sıklıkla gözlenmektedir. Son olarak, eşlik eden demansın varlığı konsantrasyon ve bilişsel süreçleri etkilemektedir. Bütün bu nedenlerden dolayı yaşlı hastalarda depresyonu değerlendirmek için farklı semptom tanımlarına ihtiyaç duyulmaktadır. İçeriğinin yanında, ölçme aracının formatının da yaşlı hastalara özgü olması gerekmektedir. Çok seçenek içeren likert tipi ölçekler ve sizi en iyi tanımlayan ifadeler gibi maddeler bu yaş grubunda kafa karıştırıcı olabilmektedir. GDÖ, yaşlı hastalar için geçerli bir tarama testi olması, skorlaması ve uygulanmasının kolay olması amacıyla tasarlanmıştır. Maddeler, yaşlı depresyonlu hastaların yaşlı olmayan depresyonlulardan ayrımını maksimum düzeyde tutacak ampirik olarak oluşturulmuş maddelerden oluşmaktadır. Maddeler; azalmış duygulanım, benlik algısında zayıflama, motivasyon zayıflığı, gelecek yerine geçmişe yönelim, bilişsel sorunlar, obsesif nitelikler ve ajitasyonu içermektedir. GDÖ 30 maddeden oluşmakta ve hasta tarafından doldurulmaktadır. Her maddeyi hasta “Evet” ve “Hayır” şeklinde işaretlemektedir. Otuz maddenin 10’u olumsuz, 20’si ise olumlu olarak kurgulanmıştır. “Geçtiğimiz hafta” Sayfa | 60


şeklinde bir zaman periyodunu sorgulamaktadır. Ölçeğin kesme noktası 13/14 olarak kabul edilmektedir. Ölçeğin Türkçe geçerlik ve güvenirliği 1997 yılında Ertan ve ark. tarafından yapılmıştır. 15.1.d. Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Ölçeği: Edinburgh doğum sonrası depresyon ölçeğ (EDSDÖ), Cox ve ark. tarafından 1987 yılında geliştirilmiştir. Kısa ve hasta tarafından doldurulacak bir ölçekle, postpartum depresyonlu hastaları tanımak amaçlanmıştır. Standart depresyon ölçme araçları postpartum depresyonlu hastalarda kısıtlılık göstermektedir. Örneğin; birçok ölçek postpartum hastalarında geçerli olmayan somatik yakınmaları ölçmektedir. Çocuğun ihtiyaçlarından dolayı oluşan uyku düzensizliği ve anemiye ikincil gelişen letarji ve yorgunluğu standart depresyon ölçekleri yanlış ölçmektedir. EDSDÖ’deki maddeler, Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği’nin bazı bölümlerinin bir araya getirilmesi ve postpartum depresyonlu kadınlarda görülen problemlerin eklenmesi ile oluşturulmuştur. On maddeden oluşan ve hasta tarafından doldurulan bir ölçektir. Her madde 0-3 arasında değişen puanlarla ölçülmektedir. Bazı maddelerde en şiddetli yanıtlar başa, bazılarında ise sona konmuştur. Skor 0-30 arasında değişmektedir. Kesme noktası olarak 12 ve üzerindeki skorlar olası majör ve minör depresyona işaret etmektedir. Ölçek 1996 yılında, Türkçe ’ye Engindeniz ve arkadaşları tarafından uyarlanmış, geçerlik ve güvenirliği aynı ekip tarafından yapılmıştır. 15.1.e. Hastane Anksiyete Ve Depresyon Ölçeği: Hastane anksiyete ve depresyon ölçeği (HAD), Zigmond ve ark. tarafından 1983 yılında geliştirilmiştir. Tıbbi bir hastalığı olan popülasyonda duygu durum bozukluğunu taramak amacıyla tasarlanmıştır. Toplum ve hastane örnekleminde kolaylıkla kullanılabilir. Psikiyatrik belirtileri fiziksel bozukluklardan ayırmak için, fiziksel belirtiler yerine duygu durumun öznel yıkımı üzerinde durulmaktadır. Depresyon alt ölçeği üzgünlük yerine anhedoniyi temel semptom olarak almaktadır. HAD DSM-IV’te bulunan depresif semptomları tam anlamıyla kapsamamasına karşın, anhedonik Sayfa | 61


semptomlar tıbbi hastalıkları bulunan kişilerde depresyon için iyi bir kanıttır. İntihar düşüncesi, suçluluk ve umutsuzluğu içermemektedir. HAD hasta tarafından doldurulmakta, 14 maddeden oluşmakta ve maddeler 4 özellik içermektedir. İki alt ölçek depresyon ve anksiyeteyi değerlendirmektedir. Yedi maddelik depresyon alt ölçeği 0-21 arasında skorlanmakta, kesme noktası olarak 0-7= Normal, 8-10= Hafif, 11-14= Orta, 15-21= Ciddi, bir duygu durum bozukluğuna işaret etmektedir. Ölçeğin Türkçe geçerlik ve güvenirliği 1997 yılında Aydemir ve ark. tarafından yapılmıştır 15.1.f. Çocuklar İçin Depresyon Ölçeği: Çocuklar için depresyon ölçeği (ÇDÖ), Kovacs tarafından 1992 yılında, çocuklar ve gençlerde depresyonun şiddetinin belirlenebilmesi amacıyla geliştirilmiştir. ÇDÖ’nün, depresyonun şiddetini belirleyen iyi bir ölçme aracı olduğu bildirilmiştir. Bir kendini değerlendirme ölçeğidir; çocuklara okunarak veya çocuğun kendisi okuyarak doldurulur. Uygulaması yaklaşık olarak 30 dakika sürmektedir. 6-17 yaş aralığında uygulanmak üzere hazırlanan ölçek ülkemizde 9-13 yaş çocuklarına uygulanmaktadır. Toplam 27 maddeden oluşmakta; her madde çocuğun son iki haftasını değerlendirerek, aralarında seçim yapabileceği üç cümle seti bulundurmaktadır. Her set çocukluk depresyonunun belirtilerine ilişkin ifadeler içermektedir. Yanıtlara 0-2 arasında değişen puanlar verilir. Yüksek puan depresyon düzeyini gösterir, kesme noktası 19’dur. Ölçekten alınabilecek en yüksek puan 54’tür. Ölçeği uygulayabilmek için özel bir eğitim gerekmemektedir. Ölçek, 1990 yılında Öy tarafından Türkçe’ye uyarlanmıştır. Ölçeğin güvenirliği belirlenirken test-tekrar test güvenirliğine bakılmış ve 0.80 olarak bulgulanmıştır.

Sayfa | 62


15.2. Klinisyenin Değerlendirdiği (Clinician-Rated) Ölçekler Bu ölçekler yapılandırılmış, yarı yapılandırılmış ya da yapılandırılmamış görüşme biçimleriyle hasta ya da hasta yakınlarıyla yapılmış görüşmeleri kapsamaktadır. Yapılandırılmış görüşmelerde, klinisyenin sorması gereken sorular bir çizelge şeklinde hazırlanmıştır. Görüşme o sorular çerçevesinde gitmektedir. 15.2.a. Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği: Hamilton depresyon derecelendirme ölçeği (HAM-D), 1960 yılında Hamilton tarafından geliştirilmiş ve depresyonun şiddetini ölçmek amacıyla tasarlanmıştır. Depresif semptomları ölçmek amacıyla klinisyen tarafından uygulanan ölçekler arasında en sık kullanılanıdır. Orijinal ölçek 21 madde içermesine karşın, Hamilton ilk 17 maddenin kullanılmasını önermiştir. Geriye kalan 4 madde ya seyrek (depersonalizasyon) olarak görülür ya da şiddet yerine hastalığın boyutunu (günlük değişimler) tanımlar. HAM-D ölçeğinde maddeler 0-4 ve 0-2 arasında işaretlenmektedir. Ölçülebilir şiddette olanlar 0-4 arasında derecelendirilir ve 4, o semptomun şiddetli olduğunu gösterir. Hamilton bazı semptomları ölçmenin ise oldukça zor olduğunu düşünüp 0-2 arasında derecelendirmiştir. En yüksek 53 puan alınır. HAM-D psikiyatrik hastalıklar konusunda deneyimi olan hekim, psikolog, sosyal çalışmacılar tarafından kolaylıkla uygulanabilir. Klinik araştırmalarda test kullanımı konusunda eğitim almış klinisyen olmayan kişiler tarafından da uygula nabilir. Uygulanması ortalama 15 dakika sürer. İlk yayınlandığında herhangi bir rehber içermeyen ölçek, daha sonra her maddeyi ölçmek için önerilerle birlikte yayınlanmıştır. Türkçe geçerlik ve güvenirlik çalışması 1996 yılında HAM-D adıyla Akdemir ve ark. tarafından yapılmıştır.

Sayfa | 63


Kesme noktaları: 23 > çok şiddetli, 19-22; şiddetli, 14-18; orta derecede, 8-13; hafif derecede ve 7 < normal olarak saptanmıştır. HAM-D iç tutarlılık çalışmasında Cronbach alfa değeri 0.75, güvenirlik katsayısı ise 0.76 olarak bulunmuştur. HAM-D Research Diagnostic Criteria veya DSMIII’ten önce geliştirildiği için bu tanısal sınıflamalarda depresyonun kriterleri arasında bulunan anhedoni gibi bazı semptomları kapsamamaktadır. Ölçek somatik semptom belirti ve bulgulara (yorgunluk ve iştah azalması vb.) daha fazla ağırlık vermektedir ve iştah artışı, aşırı uyku gibi nörovejetatif semptomları içermemektedir. Ayrıca, kriterler arasında olmayan anksiyete ile ilgili bazı maddeleri içerdiği için depresif semptomları ölçme anlamında spesifisitesi azalmaktadır. 15.2.b. Montgomery-Asberg depresyon derecelendirme Ölçeği: Montgomery-Asberg depresyon derecelendirme ölçeği (MADDÖ), 1979 yılında depresif semptomların şiddetini ölçmek amacıyla majör depresif bozukluğu olan hastalarda kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Ölçeği geliştirenlerin ilk amacı tedavi ile oluşan değişikliklere duyarlı bir ölçek geliştirmekti. İkinci amaç ise hem psikiyatrist hem de psikiyatrist olmayan profesyoneller tarafından uygulanabilecek bir ölçek geliştirmekti. MADDÖ psikofarmakolojik araştırmalarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Ölçek; belirgin üzüntü, ifade edilen üzüntü, içsel gerginlik, uyku azalması, iştah azalması, konsantrasyon güçlüğü, yorgunluk, hissetme yetersizliği, karamsar düşünceler, intihar düşünceleri olmak üzere toplam 10 maddeden oluşmakta ve 0-6 arasında derecelenmektedir. Tek sayılı rakamlar boş bırakılarak ölçücünün tam olarak karar veremediği durumlarda karar vermesi kolaylaştırılmaktadır. Doldurulması yaklaşık 15 dakika sürmektedir. Sayfa | 64


Ölçeği geliştirenlere göre ölçeği uygulamak için eğitim gerekmemekte, psikiyatrist, psikolog, birinci basamak hekimleri ve psikiyatri hemşireleri tarafından kolayca uygulanabilmektedir. Montgomery ve Asberg’in orijinal çalışmasında psikiyatrist ve pratisyenler arasında toplam skorda korelasyon 0.97 olarak bildirilmiştir. Majör depresyonun bilişsel özelliklerini daha çok içermesi açısından genel tıbbi bir bozukluğu olan hastalarda daha az yanlış depresyon tanısıkonulmasına neden olmaktadır. Ölçek kolaylıkla uygulanabilmekte ve özel bir eğitim gerektirmemektedir. Ölçekle ilgili yaşanan bir problem, hastanın semptomlarının ölçüleceği zaman aralığının belirtilmemiş olmasıdır. Ölçeğin Türkçe geçerlik ve güvenirlik çalışması 2002 yılında Torun ve ark. tarafından yapılmıştır. Montgomery-Asberg Depresyon Derecelendirme Ölçeği Türkçe versiyonunun majör depresif bozukluk için kesme noktaları hafif, orta ve belirgin şiddetteki depresyon için kesme noktaları sırasıyla 9 <, 29 < ve 36 < olarak hesaplanmıştır. Ölçeğin güvenirlik çalışmasında Cronbach alfa katsayısı 0.73 olarak bulunmuştur. 15.2.c. Calgary Şizofrenide Depresyon Ölçeği: Calgary şizofrenide depresyon ölçeği (CADÖ), 1992 yılında Addington ve ark. tarafından geliştirilmiştir. Diğer depresyon değerlendirme ölçeklerinin şizofreni hastalarındaki depresif semptom ve sendromları ölçmediğinin gözlemlenmesi üzerine geliştirilmiştir (38). Ölçek, şizofreni bulunan hastalarda depresyon yönünden değerlendirme yapmak ve depresif belirtilerin düzeyini ve şiddet değişimini ölçmek amacıyla geliştirilmiştir. Ölçeğin temel uygulama grubunu şizofreni ve psikotik bozukluğu olan hastalar oluşturmaktadır. Toplam 9 maddeden oluşan ölçek dörtlü likert tipi ölçüm sağlamaktadır. Her madde 0-3 arasında değişen puanlar almakta ve toplam puan bunların toplanması ile elde edilmektedir. Ölçeğin doldurulması hasta ile görüşmeye, görüşme sırasındaki gözlemlere, hasta yakınlarından alınan bilgilere göre yapılmaktadır. Yarı Sayfa | 65


yapılandırılmış bir görüşme yapılmakla birlikte, uygulayıcı bu soruların dışına çıkarak da görüşme yapabilir. Ölçeğin Türkçe formunun geçerliği ve güvenirliği 2000 yılında Aydemir ve ark. Tarafından yapılmıştır. Güvenirlik çalışmasında, Cronbach alfa katsayısı 0.88 olarak bulunmuştur. 15.2.d. Cornell Demansta Depresyon Ölçeği: Alexopouls ve ark. tarafından 1988 yılında geliştirilen Cornell demansta depresyon ölçeği (CDDÖ), demanslı bireyler ve bakım verenleriyle yapılan ayrı ayrı görüşmeler sonucunda klinisyen tarafından doldurulan bir ölçektir. Ölçek, demans hastalarında görülen majör depresif semptomları ve sendromları belirlemek amacıyla geliştirilmiştir. Duygudurumla ilişkili bulgular, davranışsal değişiklikler, fiziksel bulgular, döngüsel fonksiyonlar ve düşünsel değişiklikleri değerlendiren, 5 alt grupta toplanan 19 maddeden oluşmaktadır. Her madde 0, 1, 2 olarak puanlanmaktadır. 0=Belirti yok, 1= Hafif ya da orta derecede, 2=Şiddetli, olduğunu gösterir. Sekiz ve üzerindeki toplam puan depresyonu düşündürmektedir. Ölçek Amuk ve ark. tarafından Türkçe ‘ye uyarlanmıştır. Test-tekrar test tutarlılığı r= 0.93; Cronbach alfa değeri 0.86 olarak saptanmıştır. Ölçeğe ait sorular tek tek ele alındığında 9. Ve 19. sorularda düşük düzeyde test-tekrar test tutarlılığı görülmüştür (r< 0.30). Ayrıca 6. ve 9. soruların ölçek toplam puanı ile düşük düzeyde korelasyon gösterdiği saptanmıştır. Ölçeğin geçerlik analizinde depresyonlu demans grubu ile depresyonsuz demans grubu arasında anlamlı fark (0.001) tespit edilmiştir. Majör depresyonu olan ve olmayan tanımada en uygun eşik değer 7/8 olarak belirlenmiş ve bu değerin duyarlılığı 0.95, özgüllüğü 0.71, Kappa değeri 0.58 olarak bulunmuştur.

Sayfa | 66


ÖZET Bireylerin tanınması için, ilgi ve yetenekleri, başarı ve başarısızlıklar, bireysel ve sosyal uyum düzeyleri, değer yargıları yetiştiği ortam ve pek çok özellikleri bilmemizde yarar vardır. Psikolojik testler bireyler arasında gözlenen çeşitli nitelik farklarını ölçmek için ortaya çıkmıştır. Testlerin işlevleri, bireylerin seçimi, sınıflaması, uygulanan yöntemlerin değerlendirilmesi ve araştırmalarda bilimsel denencelerin kontrol edilmesi gibi çalışmaları kapsar. Zekâ ve yetenek testleri kendi içinde sınıflandırılabilir. Bunlar psikolojik testler, yetenek testleri, kişilik testleri, ilgi ve tutum testleridir. Bireysel zekâ testlerinden en çok kullanılanlar Stanford Binet Zekâ Testi ve Wechsler Yetişkinler Testidir. Zekâyı etkileyen etmenler arasında kalıtımın, çevrenin, beslenme ve bakımın önemli rolü vardır. Test sonuçlarına göre zekâ da bireysel farklılıklar söz konusudur. Zekâ bölümü 70’ten aşağı olanların oluşturduğu zekâ geriliği kendi içinde eğitilebilir geri zekâlılar, öğretilebilir gerizekâlılar, ağır ve çok ağır gerizekâlılar diye ayrılır. Zekâ bölümü 140’dan yukarı olanlara üstün zekâlı denir. Bu çocuklara gerekli eğitim ve ilgi verilmezse uyumsuzluğa düştükleri görülür. Depresyon psikiyatri kliniklerinde en çok karşılaşılan tanı grubudur. Bu nedenle araştırılması oldukça önemlidir. Psikiyatride son dönemlerde meydana gelen yöntem değişiklikleri, objektif ölçüm yapılması ve nesnel verilere ulaşılması gerekliliği ile birlikte psikolojik değerlendirme ölçeklerinin önemi ve kullanımı artmıştır. Aynı konuda çok sayıda ölçek olmakla birlikte, araştırmacının amacına en uygun ölçeği seçme konusunda rehbere ihtiyacı vardır.

Sayfa | 67


PSİKOLOJİK TESTLER Sayfa | 68


MODÜL 1 BECK DEPRESYON ÖLÇEĞİ (BDÖ) Sayfa | 69


BECK DEPRESYON ÖLÇEĞİ (BDÖ) TANITIM Ölçeğin özgün formu Beck ve arkadaşları tarafından hazırlanmıştır (Beck ve ark. 1961, Beck ve ark. 1988). Beck Depresyon Envanteri’nin 1961 ve 1978 tarihlerine ait iki versiyonu vardır. Her iki versiyon da Türkçe’ye çevrilmiş ve geçerlik güvenirlik çalışmaları yapılmıştır. Beck Depresyon Envanteri formunda 21 belirti kategorisin her biri için dört seçenek vardır. Hastadan uygulama günü de dahil son bir hafta içinde kişinin kendini nasıl hissettiğini en iyi ifade eden cümleyi seçerek işaretlemesi istenir. Her madde 0 ile 3 arasında puan alır. Alınabilecek en yüksek puan 63’tür. Toplam puanın yüksek oluşu depresyon düzeyinin ya da şiddetinin yüksek oluşunu gösterir. On beş yaş üzerindeki kişilere uygulanabilir. Beck tıbbi sorunları olan hastalarda depresyonun taranması amacıyla çeşitli çalışmalarda kullanılmıştır (Craven 1988, Littlefield 1990). Serebrovasküler hastalarla yapılan bir çalışmada BDE depresyon hastalarını tedavi ekibinden daha iyi tespit etmiştir (Daniel 1992). BDE’nin Türkçe versiyonu geliştirilirken kesme noktaları incelenmiş, 17 ve üzerindeki puanların tedavi gerektirebilecek depresyonu %90 üzerinde bir doğrulukla ayırt edebildiği görülmüştür (Hisli 1988). Bu çalışmada depresyon grubuna giren hastaların saptanması için BDE tarama amaçlı olarak kullanılmış ve 10 puanın üzerinde alan hastalarla anket görüşmesi ve SCID görüşmesi yapılmıştır. Tarama amaçlı olarak 10 puanın seçilmesinin gerekçesi 10 puanın en azından hafif depresyonu gösterdiğinin bildirilmesidir Ölçtüğü Nitelik: Depresyonda görülen somatik, duygusal, bilişsel ve motivasyonel belirtileri ölçmektedir. Ölçeğin amacı depresyon tanısı koymak değil, depresyon belirtilerinin derecesini objektif olarak belirlemektir. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme ölçeği. Grup uygulaması yapılabilir. Kimlere Uygulanabileceği: 15 yaşın üzerinde ergen ve yetişkinlere uygulanabilir. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Yaklaşık 10-15 dakikada yanıtlanabilir. Kapsamı: 21 belirti kategorisini içerir: Duygu durum, Kötümserlik, Başarısızlık Duygusu, Doyumsuzluk, Suçluluk Duygusu, Cezalandırma Duygusu, Kendinden Nefret Etme, Kendini Suçlama, Kendini Sayfa | 70


Cezalandırma Arzusu, Ağlama Nöbetleri, Sinirlilik, Sosyal İçedönüklük, Karasızlık, Bedensel İmge, Çalışabilirliğin Ketlenmesi, Uyku Bozuklukları, Yorgunluk-Bitkinlik, İştahın Azalması, Kilo Kaybı, Somatik Yakınmalar, Cinsel Dürtü Kaybı. Materyal: Soru kâğıdı (yanıtlar soru kâğıdı üzerinde işaretlenir.) Uygulama İçin Pratik Bilgiler; Uygulanışı: Bireylerin kendi kendilerine cevaplandırabilecekleri, uygulanışı kolay bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Formda 21 belirti kategorisinin her birinde dört seçenek vardır. Uygulama günü de dahil olmak üzere, geçirilen son bir hafta içinde, kişinin kendini nasıl hissettiğini en iyi ifade eden cümleyi seçerek işaretlemesi istenir. Puanlanması: Her madde 0 ile 3 arasında puan alır. Bu puanların toplanmasıyla, depresyon puanı elde edilir. Alınabilecek en yüksek puan 63’tür. 21 ve daha yukarı maddeler klinik depresyonla eş tutulmaktadır. En yüksek puan 63 tür. 13-14 toplam puanlarında klinik anlamı olduğunu kabul eder. Bu araştırma hafif nevrotik ve subklinik vakalarla çalışıldığı için literatüre uygun olarak 9 veya daha fazla puan alanlar depresif; 8 ve daha aşağı alanlar ise depresif olmayanlar olarak kabul edilmektedir. Yorumlanması: Toplam puanın yüksek oluşu, depresyon düzeyinin ya da şiddetinin yüksekliğini gösterir. Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur. 12345678-

bilen

Madde: Duygu durumunu ölçen depresif kategori. Madde: Kötümserliği ölçen depresif kategori. Madde: Başarısızlığını ölçen depresif kategori. Madde: Doyumsuzluğunu ölçen depresif kategori. Madde: Suçluluk duygusunu ölçen depresif kategori. Madde: Cezalandırılma durumunu ölçen depresif kategori. Madde: Kendinden nefreti ölçen depresif kategori. Madde: Kendini suçlamasını ölçen depresif kategori. Sayfa | 71


9101112131415161718192021-

Madde: Kendini cezalandırma durumunu ölçen depresif kategori. Madde: Ağlama nöbetlerini ölçen maddeler. Madde: Sinirlilik durumunu ölçen maddeler. Madde: Sosyal içe dönüklük kategorisindeki maddeler. Madde: Kararsızlık durumunu ölçen maddeler. Madde: Bedensel imge durumunu ölçen kategori. Madde: Çalışabilirliğin kenetlenmesi durumunu ölçen kategori. Madde: Uyku bozukluğunu ölçen maddeler. Madde: Yorgunluk, bitkinlik durumunu ölçen maddeler. Madde: İştahın azalması durumunu ölçen maddeler. Madde: Kilo durumunu ölçen maddeler. Madde: Somatik yakınmalar. Madde: Cinsel dürtü kaybını ölçen maddeler.

BDÖ (Beck Depresyon Ölçeği) (1961 formu) Aşağıda gruplar halinde bazı sorular yazılıdır. Her gruptaki cümleleri dikkatle okuyunuz. Bugün dâhil, geçen hafta içinde kendinizi nasıl hissettiğinizi en iyi anlatan cümleyi seçiniz. Seçmiş olduğunuz cümlenin yanındaki numaranın üzerine (x) işareti koyunuz. Eğer bu grupta durumunuzu anlatan birden fazla cümle varsa her birine (x) işareti koyarak işaretleyiniz. Seçiminizi yapmadan önce her gruptaki cümlelerin hepsini dikkatle okuyunuz. 1.

(0) Kendimi üzüntülü ve sıkıntılı hissetmiyorum. (1) Kendimi üzüntülü ve sıkıntılı hissediyorum. (2) Hep üzüntülü ve sıkıntılıyım. (3) O kadar üzüntülü ve sıkıntılıyım ki artık dayanamıyorum.

2.

(0) Gelecek hakkında umutsuz ve karamsar değilim. (1) Gelecek hakkında karamsarım. (2) Gelecekten beklediğim hiçbir şey yok. Sayfa | 72


(3) Geleceğim hakkında umutsuzum ve sanki hiçbir şey düzelmeyecekmiş gibi geliyor. (0) Kendimi başarısız bir insan olarak görmüyorum. (1) Çevremdeki birçok kişiden daha çok başarısızlıklarım olmuş gibi hissediyorum. (2) Geçmişime baktığımda başarısızlıklarla dolu olduğunu görüyorum. (3) Kendimi tümüyle başarısız bir kişi olarak görüyorum. 3.

4.

(0) Birçok şeyden eskisi kadar zevk almıyorum. (1) Eskiden olduğu gibi her şeyden hoşlanmıyorum. (2) Artık hiçbir şey bana tam anlamıyla zevk vermiyor. (3) Her şeyden sıkılıyorum.

5.

(0) Kendimi herhangi bir şekilde suçlu hissetmiyorum. (1) Kendimi zaman zaman suçlu hissediyorum. (2) Çoğu zaman kendimi suçlu hissediyorum. (3) Kendimi her zaman suçlu hissediyorum.

6.

(0) Kendimden memnunum. (1) Kendi kendimden pek memnun değilim. (2) Kendime çok kızıyorum. (3) Kendimden nefret ediyorum.

7.

(0) Başkalarından daha kötü olduğumu sanmıyorum. (1) Zayıf yanlarım veya hatalarım için kendi kendimi eleştiririm. (2) Hatalarımdan dolayı her zaman kendimi kabahatli bulurum. (3) Her aksilik karşısında kendimi kabahatli bulurum

(0) Kendimi öldürmek gibi düşüncelerim yok. (1) Zaman zaman kendimi öldürmeyi düşündüğüm oluyor fakat yapmıyorum. (2) Kendimi öldürmek isterdim. (3) Fırsatını bulsam kendimi öldürürüm. 8.

Sayfa | 73


9.

(0) Her zamankinden fazla içimden ağlamak gelmiyor. (1) Zaman zaman içimden ağlamak geliyor. (2) Çoğu zaman ağlıyorum. (3) Eskiden ağlayabilirdim şimdi istesem de ağlayamıyorum.

10.

(0) Şimdi her zaman olduğundan daha sinirli değilim. (1) Eskisine kıyasla kolay kızıyor ya da sinirleniyorum. (2) Şimdi hep sinirliyim. (3) Bir zamanlar (0) Başkaları ile görüşmek, konuşmak isteğimi kaybetmedim. (1) Başkaları ile eskiden daha az konuşmak, görüşmek istiyorum. (2) Başkalarıyla konuşma ve görüşme isteğimi kaybettim. (3) Hiç kimseyle görüşüp konuşmak istemiyorum.

11.

12.

(0) Eskiden olduğu kadar kolay karar verebiliyorum. (1) Eskiden olduğu kadar kolay karar veremiyorum. (2) Karar verirken eskisine kıyasla çok güçlük çekiyorum. (3) Artık hiç karar veremiyorum.

13.

(0) Aynada kendime baktığımda bir değişiklik görmüyorum. (1) Daha yaşlanmışım ve çirkinleşmiş gibi geliyor. (2) Görünüşümün çok değiştiğini ve daha çirkinleştiğimi hissediyorum. (3) Kendimi çok çirkin buluyorum.

14.

(0) Eskisi kadar iyi çalışabiliyorum. (1) Bir şeyler yapabilmek için gayret göstermek gerekir. (2) Herhangi bir şeyi yapabilmek için kendimi çok zorlamam gerekiyor. (3) Hiçbir şey yapamıyorum.

15.

(0) Her zamanki gibi uyuyabiliyorum. (1) Eskiden olduğu gibi uyuyamıyorum. (2) Her zamankinden 1-2 saat daha erken uyanıyorum ve tekrar uyuyamıyorum. (3) Her zamankinden çok daha erken uyanıyorum ve tekrar uyuyamıyorum.

16.

(0) Her zamankinden daha çabuk yorulmuyorum. (1) Her zamankinden daha çabuk yoruluyorum. (2) Yaptığım hemen her şey beni yoruyor. Sayfa | 74


(3) Kendimi hiçbir şey yapamayacak kadar yorgun hissediyorum. 17.

(0) İştahım her zamanki gibi. (1) İştahım eskisi kadar iyi değil. (2) İştahım çok azaldı. (3) Artık hiç iştahım yok.

18.

(0) Son zamanlarda kilo vermedim. (1) İki kilodan fazla kilo verdim. (2) Dört kilodan fazla kilo verdim. (3) Altı kilodan fazla kilo verdim. Daha az yiyerek kilo vermeye çalışıyorum. ( ) Evet ( ) Hayır

19.

(0) Sağlığım beni fazla endişelendirmiyor. (1) Ağrı, sancı, mide bozukluğu ve kabızlık gibi rahatsızlıklar beni endişelendiriyor. (2) Sağlığım beni endişelendirdiği için başka şeyleri düşünmek zorlaşıyor. (3) Sağlığım hakkında o kadar endişeliyim ki başka hiçbir şey düşünemiyorum.

20.

(0) Son zamanlarda cinsel konulara olan ilgimde bir değişme fark etmedim. (1) Cinsel konularla eskisinden daha az ilgiliyim. (2) Cinsel konularla şimdi çok daha az ilgiliyim. (3) Cinsel konulara olan ilgimi tamamen kaybettim.

21.

(0) Bana cezalandırılmışım gibi gelmiyor. (1) Cezalandırılabileceğimi seziyorum. (2) Cezalandırılmayı bekliyorum. (3) Cezalandırıldığımı hissediyorum.

Sayfa | 75


MODÜL 2 BECK UMUTSUZLUK ÖLÇEĞİ (BUÖ) Sayfa | 76


BECK UMUTSUZLUK ÖLÇEĞİ (BUÖ) Ergen ve yetişkinlere grup olarak uygulanabilir. Beck ve arkadaşları ölçeğin geliştirilmesinde 2 tür kaynaktan yararlanmışlardır. 1.Gelecekle İlgili Tutumlar çizelgesi, 2. Klinisyenler Tarafından Kaydedilen Psikiyatrik Hastaların Kötümserlik İfadeleri. Bu 2 kaynaktan elde edilen ifadeler klinisyenler tarafından incelenmiş ve depresif olmayan hasta örneklerlerine uygulanmıştır. Elde edilen bilgiler ışığında ölçek üzerinde çalışılarak son şekli verilmiştir. Çeviri işlemi Seber (1991) tarafından yapılmıştır. Ölçeğin İngilizce formu psikoloji ve psikiyatri alanında İngilizce eğitim görmüş 3 uzmana verilerek Türkçe ye çevirtilmiştir. Daha sonra İngilizce eğitim veren bir uzmandan bu 3 çeviriyi değerlendirmesi istenmiş ve uzmanın önerileri doğrultusunda ölçeğin her bir maddesini en iyi temsil eden çeviri seçilmiştir. Son aşamada Türkçe ve İngilizce dillerinde yeterliliği kabul edilen bir yabancı uzmanın önerileri göz önünde bulundurularak çeviriye son şekli verilmiştir. Ölçtüğü Nitelik: Bireyin geleceğe yönelik olumsuz beklentileri. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme ölçeği. Grup olarak uygulanabilir. Kimlere Uygulanabileceği: Ergen ve yetişkinlere uygulanır. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Kapsamı: 20 maddeden oluşan, 0-1 arası puanlanan bir ölçektir. Materyal: Soru formu (cevaplar soru formu üzerinde işaretlenir.) Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireylerin kendi kendilerine cevaplandırabilecekleri, uygulanışı kolay bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Bireyden kendisi için uygun gelen ifadeleri “evet”, uygun olmayanları ise “hayır” olarak işaretlemesi istenir. Puanlanması: Maddelerin 11 tanesinde “evet” seçeneği 9 tanesinde ise “hayır” seçeneği 1 puan alır. 1, 3, 5, 6, 8, 10, 13, 15. ve19. sorularda “hayır”; 2, 4, 7, 9, 11, 12, 14, 16, 17, 18. ve 20. sorulara ise “evet” yanıtı için birer puan verilir. Puan ranjı 0-20’dir. Sayfa | 77


Yorumlanması: Alınan puanlar yüksek olduğunda bireydeki umutsuzluğun yüksek olduğu varsayılır. Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını bilen araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur.

Beck Umutsuzluk Ölçeği(BUÖ) Aşağıda geleceğe ait düşünceleri ifade eden bazı cümleler verilmiştir. Lütfen her bir ifadeyi okuyarak, bunların size ne kadar uygun olduğuna karar veriniz. Örneğin okuduğunuz ilk ifade size uygun ise “Evet”, uygun değil ise “Hayır” ifadesinin altındaki kutunun içine (X) işareti koyunuz. Sizin için uygun mu? EVET HAYIR 1. Geleceğe umut ve coşku ile bakıyorum. () () 2. Kendim ile ilgili şeyleri düzeltmediğime göre çabalamayı bıraksam iyi olur. () () 3. İşler kötüye giderken bile her şeyin hep böyle kalmayacağını bilmek beni rahatlatıyor. () () 4. Gelecek on yıl içinde hayatımın nasıl olacağını hayal bile edemiyorum. () () 5. Yapmayı en çok istediğim şeyleri gerçekleştirmek için yeterli zamanım var. () () 6. Benim için çok önemli konularda ileride başarılı olacağımı umuyorum. () () 7. Geleceğimi karanlık görüyorum. () () 8. Dünya nimetlerinden sıradan bir insandan daha çok yararlanacağımı umuyorum. () () 9. İyi fırsatlar yakalayamıyorum. Gelecekte yakalayacağıma inanmam için de hiçbir neden yok. () () 10. Geçmiş deneyimlerim beni geleceğe iyi hazırladı. ( ) () 11. Gelecek benim için hoş şeylerden çok tatsızlıklarla dolu. () () 12. Gerçekten özlediğim şeylere kavuşabileceğimi umuyorum. () () 13. Geleceğe baktığımda şimdikine oranla daha mutlu olacağımı umuyorum. () () Sayfa | 78


14. İşler bir türlü benim istediğim gibi gitmiyor. () () 15. Geleceğe büyük inancım var. () () 16. Arzu ettiğim şeyleri elde edemediğime göre bir şeyler istemek aptallık olur. () () 17. Gelecekte gerçek doyuma ulaşmam olanaksız gibi. () () 18. Gelecek bana bulanık ve belirsiz görünüyor. () () 19. Kötü günlerden çok, iyi günler bekliyorum. () () 20. İstediğim her şeyi elde etmek için çaba göstermenin gerçekten yararı yok, nasıl olsa onu elde edemeyeceğim. () ()

Sayfa | 79


MODÜL 3 SÜREKLİ ÖFKE VE ÖFKE İFADE TARZ ÖLÇEĞİ (SÖÖTÖ) Sayfa | 80


SÜREKLİ ÖFKE VE ÖFKE İFADE TARZ ÖLÇEĞİ (SÖÖTÖ) Ölçtüğü Nitelik: Öfke duygusu ve ifadesi. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme ölçeği. Grup olarak uygulanabilir. Kimlere Uygulanabileceği: Ergen ve yetişkinlere uygulanır. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Kapsamı: 44 maddelik bir ölçektir. Sürekli Öfke (10 madde), Durumluluk Öfke (10madde), Öfke İfade Tarzı (24 madde). İfade Tarzı Ölçeğinin alt ölçekleri: Kontrol altına alınmış öfke (Öfke/Kontrol, 8 madde), Dışa vurulan Öfke (Öfke/Dışa, 8 madde) ve içte tutulan öfke (Öfke/İçte, 8 madde). Materyal: Soru formu, (cevaplar soru formu üzerinde işaretlenir). Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireylerin kendi kendilerine uygulayabilecekleri bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Bireyden kendisi için uygun gelen ifadeleri, “Sizi ne kadar tanımlıyor?” sorusuna yanıt olacak şekilde “Hiç”, “Biraz”, “Oldukça” ve “Tümüyle” seçeneklerinden birini işaretlemesi istenir. Puanlanması: “Hiç tanımlamıyor” yanıtından 1, “Biraz tanımlıyor” yanıtından 2, “Oldukça tanımlıyor” yanıtından 3 ve “Tümüyle tanımlıyor” yanıtından 4 puan elde edilir. Ölçekten her bir alt test için 6 toplam puan elde edilir. Ölçekteki ilk 10 madde, Sürekli Öfke alt ölçeğinin maddeleridir. Öfke Tarz ölçeğinin Öfke İçte alt ölçeği puanı, 13, 15, 16, 20, 23, 26, 27 ve 31 no’lu maddelerin toplanmasıyla; Öfke Dışa alt ölçeği puanı, 12, 17, 19, 22, 24, 29, 32 ve 33 no’lu maddelerin toplanmasıyla; Öfke Kontrol alt ölçeğinin puanları ise 11, 14, 18, 21, 25, 28, 30 ve 34 no’lu maddelerin toplanmasıyla elde edilir. Sürekli Öfke!den alınan yüksek puanlar, öfke düzeyinin yüksek olduğunu; Kontrol Öfke ölçeğindeki yüksek puanlar öfkenin kontrol edilebildiğini; Öfke-Dışa Ölçeğindeki yüksek puanlar, öfkenin kolayca ifade ediliyor olduğunu ve Öfke-İçte ölçeğindeki yüksek puanlar ise öfkenin bastırılmış olduğunu göstermektedir. Sayfa | 81


Sürekli Öfke Ve Öfke İfade Tarz Ölçeği (SÖÖTÖ) I.

BÖLÜM

YÖNERGE: Aşağıda kişilerin kendilerine ait duygularını anlatırken kullandıkları bir takım ifadeler verilmiştir. Her ifadeyi okuyun, sonra da genel olarak nasıl hissettiğinizi düşünün ve ifadelerin sağ tarafındaki sayılar arasında sizi en iyi tanımlayanı seçerek üzerine (X) işareti koyun. Doğru ya da yanlış cevap yoktur. Herhangi bir ifadenin üzerinde fazla zaman sarf etmeksizin, genel olarak nasıl hissettiğinizi gösteren cevabı işaretleyin. 1. Hiç 2. Biraz 3. Oldukça 4. Tümüyle Sizi ne kadar tanımlıyor? 1. Çabuk parlarım. (1) (2) (3) (4) 2. Kızgın mizaçlıyımdır. (1) (2) (3) (4) 3. Öfkesi burnunda bir insanım. (1) (2) (3) (4) 4. Başkalarının hataları, yaptığım işi yavaşlatınca kızarım. (1) (2) (3) (4) 5. Yaptığım iyi bir işten sonra takdir edilmemek canımı sıkar. (1) (2) (3) (4) 6. Öfkelenince kontrolümü kaybederim. (1) (2) (3) (4) 7. Öfkelendiğimde ağzıma geleni söylerim. (1) (2) (3) (4) 8. Başkalarının önünde eleştirilmek beni çok hiddetlendirir. (1) (2) (3) (4) 9. Engellendiğimde içimden birilerini vurmak gelir. (1) (2) (3) (4) 10. Yaptığım iyi bir iş kötü değerlendirildiğinde çılgına dönerim. (1) (2) (3) (4) Sürekli Öfke ve Öfke İfade Tarz Ölçeği II.

BÖLÜM:

YÖNERGE: Herkes zaman zaman kızgınlık veya öfke duyabilir. Ancak, öfke duygularıyla ilgili tepkileri farklıdır. Aşağıda, kişilerin öfke ve kızgınlık tepkilerini tanımlarken kullandıkları ifadeleri göreceksiniz. Her bir ifadeyi okuyun ve öfke ve kızgınlık duyduğunuzda genelde ne yaptığınızı düşünerek o ifadenin yanında sizi en iyi tanımlayan sayının üzerine (X) işareti koyarak belirtin. Doğru veya yanlış cevap yoktur. Herhangi bir ifadenin üzerinde fazla zaman sarf etmeyin. Sayfa | 82


1. Hiç 2. Biraz 3. Oldukça 4. Tümüyle ÖFKELENDİĞİMDE VEYA KIZDIĞIMDA... Sizi ne kadar tanımlıyor? 11. Öfkemi kontrol ederim. (1) (2) (3) (4) 12. Kızgınlığımı gösteririm. (1) (2) (3) (4) 13. Öfkemi içime atarım. (1) (2) (3) (4) 14. Başkalarına karşı sabırlıyımdır. (1) (2) (3) (4) 15. Somurtur ya da surat asarım. (1) (2) (3) (4) 16. İnsanlardan uzak dururum. (1) (2) (3) (4) 17. Başkalarına iğneli sözler söylerim. (1) (2) (3) (4) 18. Soğukkanlılığımı korurum. (1) (2) (3) (4) 19. Kapıları çarpmak gibi şeyler yaparım. (1) (2) (3) (4) 20. İçin için köpürürüm ama gösteremem. (1) (2) (3) (4) 21. Davranışlarımı kontrol ederim. (1) (2) (3) (4) 22. Başkalarıyla tartışırım. (1) (2) (3) (4) 23. İçimde, kimseye söylemediğim kinler beslerim. (1) (2) (3) (4) 24. Beni çileden çıkaran her neyse saldırırım. (1) (2) (3) (4) 25. Öfkem kontrolden çıkmadan kendimi durdurabilirim. (1) (2) (3) (4) 26. Gizliden gizliye insanları epeyce eleştiririm. (1) (2) (3) (4) 27. Belli ettiğimden daha öfkeliyimdir. (1) (2) (3) (4) 28. Çoğu kimseye kıyasla daha çabuk sakinleşirim. (1) (2) (3) (4) 29. Kötü şeyler söylerim. (1) (2) (3) (4) 30. Hoşgörülü ve anlayışlı olmaya çalışırım. (1) (2) (3) (4) 31. İçimden insanların fark ettiğinden daha fazla sinirlenirim. (1) (2) (3) (4) 32. Sinirlerime hakim olamam. (1) (2) (3) (4) 33. Beni sinirlendirene, ne hissettiğimi söylerim. (1) (2) (3) (4) 34. Kızgınlık duygularımı kontrol ederim. (1) (2) (3) (4)

Sayfa | 83


MODÜL 4 PROBLEM ÇÖZME ENVANTERİ (PÇE) Sayfa | 84


PROBLEM ÇÖZME ENVANTERİ (PÇE) 1982’de Heppner ve Petersen tarafından geliştirilen problem çözme envanteri, kendini değerlendirme türü bir ölçek olup ergen-yetişkinlere uygulanmaktadır. Envanter 1–6 arasında puanlanan likert tipi bir ölçektir. Puanlama esnasında, 9, 22 ve 29. maddeler puanlama dışı tutulur. Envanterden alınan toplam puanların yüksekliği, bireyin problem çözme becerileri konusunda kendini yetersiz olarak algıladığının göstermektedir. Her bir maddesi 1-6 arası puanlanan bu ölçekten alınan toplam puanların yüksekliği, bireyin problem çözme becerileri konusunda kendisini yetersiz olarak algıladığını göstermektedir. Ölçekten alınabilecek puan ranjı 32-192 arası olarak belirlenmiştir. Türkiye’ye uyarlaması 1993 yılında Heppner, Şahin ve Şahin tarafından yapılan, 35 maddeden oluşan ölçeğin iç tutarlık katsayısı Cronbah Alfa: .88 ve test Ergenlerin yarılama yöntemi ile yapılan güvenirlik katsayısı ise. 81 olarak bulunmuştur. (Savaşır ve Şahin, 1997). Ölçtüğü Nitelik: Bireyin problem çözme becerileri konusunda algılayışı. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme türü bir ölçek. Kimlere Uygulanabileceği: Ergen ve yetişkinlere uygulanır. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Kapsamı: 35 maddeden oluşan, 1-6 arası puanlanan Likert tipi bir ölçektir. Materyal: Soru formu (cevaplar soru formu üzerinde işaretlenir.) Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireylerin kendi kendilerine cevaplandırabilecekleri, uygulanışı kolay bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Her madde için kişilere kendilerinin hangi sıklıkta ölçek maddelerindeki gibi davrandıkları sorulmaktadır. Seçenekler: “Her zaman böyle davranırım”, “Çoğunlukla böyle davranırım”, “Sık sık böyle davranırım”, “Arada sırada böyle davranırım”, “Ender olarak böyle davranırım” ve “Hiçbir zaman böyle davranmam” şeklindedir.

Sayfa | 85


Puanlanması: Verilen cevapların 1 ila 6 arasında değişen puanlar verilir. Puanlama esnasında 9, 22. ve 29. maddeler puanlama dışı tutulur. 1, 2, 3, 4, 11, 13, 14, 15, 17, 21, 25, 26, 30. ve 34. maddeler ters olarak puanlanan maddelerdir. Bu maddelerin yeterli problem çözme becerilerini temsil ettiği varsayılır. Puan ranjı 32-192’dir. Yorumlanması: Ölçekten alınan toplam puanların yüksekliği, bireyin problem çözme becerileri konusunda kendini yetersiz olarak algıladığını gösterir. Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını bilen araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur.

Problem Çözme Envanteri (Pçe) Bu envanterin amacı, günlük yaşantınızdaki problemlerinize (sorunlarınıza) genel olarak nasıl tepki gösterdiğinizi belirlemeye çalışmaktır. Sözünü ettiğimiz bu problemler, matematik ya da fen derslerindeki alışmış olduğumuz problemlerden farklıdır. Bunlar, kendini karamsar hissetme, arkadaşlarla geçinmeme, bir mesleğe yönelme konusunda yaşanan belirsizlikler ya da boşanıp boşanmama gibi karar verilmesi zor konularda ve hepimizin başına gelebilecek türden sorunlardır. Lütfen aşağıdaki maddeleri elinizden geldiğince samimiyetle ve bu tür sorunlarla karşılaştığınızda tipik olarak nasıl davrandığınızı göz önünde bulundurarak cevaplandırın. Cevaplarınızı, bu tür problemlerin nasıl çözülmesi gerektiğini düşünerek vermeniz gerekmektedir. Bunu yapabilmek için kolay bir yol olarak her soru için kendinize şu soruyu sorun: “ Burada sözü edilen davranışı ben ne sıklıkla yaparım?” Yanıtlarınızı aşağıdaki ölçeğe göre değerlendirin: 1. Her zaman böyle davranırım 2. Çoğunlukla böyle davranırım 3. Sık sık böyle davranırım 4. Arada sırada böyle davranırım 5. Ender olarak böyle davranırım 6. Hiçbir zaman böyle davranmam

Sayfa | 86


Ne kadar sıklıkla böyle davranırsınız? 1. Bir sorunumu çözmek için kullandığım çözüm yolları (1) (2) (3) (4) (5) (6) başarısız ise bunların neden başarısız olduğunu araştırmam. 2. Zor bir sorunla karşılaştığımda ne olduğunu tam olarak belirleyebilmek için nasıl bilgi toplayacağımı uzun boylu (1) (2) (3) (4) (5) (6) düşünmem. 3. Bir sorunumu çözmek için gösterdiğim ilk çabalar başarısız (1) (2) (3) (4) (5) (6) olursa o sorun ile başa çıkabileceğimden şüpheye düşerim. 4. Bir sorunumu çözdükten sonra bu sorunu çözerken çözerken neyin işe yaradığını, neyin yaramadığını ayrıntılı (1) (2) (3) (4) (5) (6) olarak düşünmem. 5. Sorunlarımı çözme konusunda genellikle yaratıcı ve etkili (1) (2) (3) (4) (5) (6) çözümler üretebilirim. 6. Bir sorunumu çözmek için belli bir yolu denedikten sonra durur ve ortaya çıkan sonuç ile olması gerektiğini (1) (2) (3) (4) (5) (6) düşündüğüm sonucu karşılaştırırım. 7.Bir sorunum olduğunda onu çözebilmek için (1) (2) (3) (4) (5) (6) başvurabileceğim yolların hepsini düşünmeye çalışırım 8. Bir sorunla karşılaştığımda neler hissettiğimi anlamak için (1) (2) (3) (4) (5) (6) duygularımı incelerim. 9. Bir sorun kafamı karıştırdığında duygu ve düşüncelerimi (1) (2) (3) (4) (5) (6) somut ve açık – seçik terimlerle ifade etmeye uğraşmam. 10. Başlangıçta çözümünü fark etmesem de sorunlarımın (1) (2) (3) (4) (5) (6) çoğunu çözme yeteneğim vardır. 11. Karşılaştığım sorunların çoğu, çözebileceğimden daha zor (1) (2) (3) (4) (5) (6) ve karmaşıktı. 12. Genellikle kendimle ilgili kararları verebilirim ve bu (1) (2) (3) (4) (5) (6) kararlardan hoşnut olurum 13. Bir sorunla karşılaştığımda onu çözmek için genellikle (1) (2) (3) (4) (5) (6) aklıma gelen ilk yolu izlerim. 14. Bazen durup sorunlarım üzerinde düşünmek yerine (1) (2) (3) (4) (5) (6) gelişigüzel sürüklenip giderim. 15. Bir sorunla ilgili olası bir çözüm yolu üzerinde karar vermeye çalışırken seçeneklerimin başarı olasılığını tek tek (1) (2) (3) (4) (5) (6) değerlendirmem. 16. Bir sorunla karşılaştığımda, başka konuya geçmeden önce (1) (2) (3) (4) (5) (6) durur ve o sorun üzerinde düşünürüm. 17. Genellikle aklıma il gelen fikir doğrultusunda hareket (1) (2) (3) (4) (5) (6) ederim. Sayfa | 87


18. Bir karar vermeye çalışırken her seçeneğin sonuçlarını ölçer, tarar, birbirleriyle karşılaştırır, sonra karar veririm. 19. Bir sorunumu çözmek üzere plan yaparken o planı yürütebileceğime güvenirim. 20. Belli bir çözüm planını uygulamaya koymadan önce, nasıl bir sonuç vereceğini tahmin etmeye çalışırım. 21. Bir soruna yönelik olası çözüm yollarını düşünürken çok fazla seçenek üretmem 22. Bir sorunumu çözmeye çalışırken sıklıkla kullandığım bir yöntem; daha önce başıma gelmiş benzer sorunları düşünmektir. 23. Yeterince zamanım olur ve çaba gösterirsem karşılaştığım sorunların çoğunu çözebileceğime inanıyorum. 24. Yeni bir durumla karşılaştığımda ortaya çıkabilecek sorunları çözebileceğime inancım vardır. 25. Bazen bir sorunu çözmek için çabaladığım halde, bir türlü esas konuya giremediğim ve gereksiz ayrıntılarla uğraştığım duygusunu yaşarım 26. Ani kararlar verir ve sonra pişmanlık duyarım. 27. Yeni ve zor sorunları çözebilme yeteneğine güveniyorum. 28. Elimdeki seçenekleri karşılaştırırken ve karar verirken kullandığım sistematik bir yöntem vardır. 29. Bir sorunla başa çıkma yollarını düşünürken çeşitli fikirleri birleştirmeye çalışmam. 30. Bir sorunla karşılaştığımda bu sorunun çıkmasında katkısı olabilecek benim dışımdaki etmenleri genellikle dikkate almam. 31. Bir konuyla karşılaştığımda, ilk yaptığım şeylerden biri, durumu gözden geçirmek ve konuyla ilgili olabilecek her türlü bilgiyi dikkate almaktır. 32. Bazen duygusal olarak öylesine etkilenirim ki, sorunumla başa çıkma yollarından pek çoğunu dikkate bile almam. 33. Bir karar verdikten sonra, ortaya çıkan sonuç genellikle benim beklediğim sonuca uyar. 34. Bir sorunla karşılaştığımda, o durumla başa çıkabileceğimden genellikle pek emin değilimdir 35. Bir sorunun farkına vardığımda, ilk yaptığım şeylerden biri, sorunun tam olarak ne olduğunu anlamaya çalışmaktır.

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

Sayfa | 88


MODÜL 5 SUÇLULUK - UTANÇ ÖLÇEĞİ (STUÖ) Sayfa | 89


SUÇLULUK – UTANÇ ÖLÇEĞİ (STUÖ) Suçluluk ve utanç durumlarını saptamak için Şahin ve Şahin (1992) tarafından geliştirilen ölçek 24 maddeden oluşmakta olup, beşli Likert tipi bir ölçektir. Bu ölçek onikişer maddeden oluşan Suçluluk ve Utanç alt ölçeklerinden oluşmaktadır. Ölçekten alınan puanlar yükseldikçe suçluluk ve utanç düzeylerinin de yükseldiği varsayılır. Her bir alt ölçekten ayrı ayrı en düşük 12, en yüksek 60 puan alınır. Şahin ve Şahin (1992) yaptıkları güvenirlik çalışmalarında iç tutarlık katsayılarını suçluluk alt ölçeği için 0,81, utanç alt ölçeği için 0,80 olarak bulmuşlardır. Geçerlik çalışmalarında ise suçluluk ve utanç ölçeklerinin birbiri ile korelasyonu 0,49 olarak bulunmuştur. Beck depresyon envanteri ile suçluluk alt ölçeğinin korelasyonu -0,10, sosyotropi ölçeği ile 0,33 olarak anlamlı düzeyde bulunmuştur. Utanç ölçeğinin sosyotropi ölçeği ile korelasyonu ise, 0,50 olarak bulunmuştur. Ayrıca diğer ölçeklerle de ölçüt bağıntılı geçerlik yapılmış anlamlı sonuçlar bulunmuştur. Yapı geçerliği çalışmaları yapılmış ölçeğin iki boyuttan oluştuğu ve suçluluk ve utanç boyutuna tam olarak yerleştiği görülmüştür. Ölçtüğü Nitelik: Çeşitli durumlarda, yaşanan ve depresyonla ilişkili olduğu ileri sürülen suçluluk/utanç duyguları. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme ölçeği. Grup olarak uygulanabilir. Kimlere Uygulanabileceği: Ergen ve yetişkinlere uygulanabilir. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Kapsamı: 24 maddeden oluşmaktadır. Materyal: Soru formu (yanıtlar soru formu üzerine işaretlenir). Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireyin kendi kendine yanıtlayabileceği, uygulanması kolay bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Her madde “Hiç rahatsızlık duymazdım”, “Biraz rahatsızlık duyardım”, “Oldukça rahatsızlık duyardım”, “Epey rahatsızlık duyardım”, “Çok rahatsızlık duyardım” şeklinde verilen seçeneklere göre işaretlenmektedir. Sayfa | 90


Puanlanması: Verilen durumların, kişi için ne derece geçerli olduğuna ilişkin, 1-5 arasında, 5’li Likert biçiminde seçeneklere göre puanlanmaktadır. Yorumlanması: Ölçek, suçluluk ve utanç duyguları için ayrı ayrı puanlanmaktadır. 3, 6, 7, 11, 12, 14, 16, 17, 21, 22, 23, 24. maddeler suçluluk; 1, 2, 4, 5, 8, 9, 10, 13, 15, 18, 19, 20. maddeler ise utanç puanını vermektedir. Yüksek puanlar, daha çok suçluluk ya da daha çok utanç duygularına işaret eder. Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını bilen araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur.

Suçluluk-Utanç Ölçeği (SUTÖ) Bu ölçeğin amacı bazı duyguların hangi durumlarda ne derece yoğun yaşandığını belirlemektedir. Aşağıda bazı olaylar verilmiştir. Bu olaylar sizin başınızdan geçmiş olsaydı, ne kadar rahatsızlık duyardınız. Lütfen her durumu dikkatle okuyup öyle bir durumda ne kadar rahatsızlık duyacağınızı aşağıdaki ölçekten yararlanarak maddelerin yanındaki sayıların üzerine (X) işareti koyarak belirleyiniz. 1. Hiç rahatsızlık duymazdım. 2. Biraz rahatsızlık duyardım. 3. Oldukça rahatsızlık duyardım. 4. Epey rahatsızlık duyardım. 5. Çok rahatsızlık duyardım. Sizi ne kadar rahatsız ederdi? 1. Bir tartışma sırasında büyük bir hararetle savunduğunuz bir (1) (2) (3) (4) (5) fikrin yanlış olduğunu öğrenmek. 2. Evinizin çok dağınık olduğu bir sırada beklenmeyen bazı (1) (2) (3) (4) (5) misafirlerin gelmesi. 3. Birinin size verdiği bir sırrı istemeyerek başkalarına (1) (2) (3) (4) (5) açıklamak. 4. Karşı cinsten birinin kalabalık bir yerde herkesin dikkatini (1) (2) (3) (4) (5) çekecek şekilde size açıkça ilgi göstermesi 5. Giysinizin, vücudunuzda kapalı tuttuğunuz bir yeri açığa (1) (2) (3) (4) (5) çıkaracak şekilde buruşması ya da kıvrılması Sayfa | 91


6. Bir aşk ilişkisi içinde sadece kendi isteklerinizi elde etmeye çalıştığınızı ve karşı tarafı sömürdüğünüzü fark etmeniz 7. Sorumlusu siz olduğunuz halde bir kusur ya da bir yanlış için bir başkasının suçlanmasına seyirci kalmak. 8. Uzman olmanız gereken bir konuda, bir konuşma yaptıktan sonra dinleyicilerin sizin söylediğinizin yanlış olduğunu göstermesi. 9. Çok işlek bir iş merkezinin bulunduğu bir köşede herkesin size bakmasına sebep olacak bir olay yaşamak. 10. Lüks bir restoranda başkaları size bakarken çatal bıçak kullanmanız gereken yerde elle yemek yediğiniz fark etmek. 11. Başkalarını aldatarak ve onları sömürerek büyük kazanç sağlamak. 12. İşçilerinizin sağlığına zarar vereceğini bildiğiniz halde, bir yönetici olarak çalışma koşullarında bir değişiklik yapmamak. 13. Sözlü bir sınav sırasında kekelediğiniz ve heyecandan şaşırdığınızda. Hocanın sizin bu halinizi kötü bir sınav örneği olarak bütün sınıfa göstermesi. 14. Tanıdığınız birinin sıkıntıda olduğunu bildiğiniz ve yardım edebileceğiniz halde yardım etmemek. 15. Bir partide yeni tanıştığınız insanlarla açık saçık bir fıkra anlattığınızda birçoğunun bundan rahatsız olması. 16. Aklınızca, bencilce ya da gereksizce büyük bir harcama yaptıktan sonra ebeveyninizin mali bir sıkıntı içinde olduklarını öğrenmek 17. Arkadaşınızdan bir şeyler çaldığınız halde arkadaşınızın hırsızlık yapanın siz olduğunu hiçbir zaman anlamaması. 18. Bir davette ya da toplantıya rahat, gündelik giysilerle gidip herkesin resmi giyindiğini görmek. 19. Bir yemek davetinde bir tabak dolusu yiyeceği yere düşürmek 20. Herkesten sakladığınız ve hoş olmayan bir davranışın açığa çıkarılması. 21. Bir kişiye hak etmediği halde zarar vermek. 22. Alış-veriş sırasında paranızın üstünü fazla verdikleri halde sesinizi çıkarmamak 23. Ailenizin sizden beklediklerini yerine getirememek. 24. Çeşitli bahaneler bularak yapmanız gereken işlerden kaçmak

(1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5) (1) (2) (3) (4) (5)

Sayfa | 92


MODÜL 6 SOSYAL KARŞILAŞTIRMA ÖLÇEĞİ (SKÖ) Sayfa | 93


SOSYAL KARŞILAŞTIRMA ÖLÇEĞİ(SKÖ) Bireyin kendisini başkası ile kıyasladığında kendini çeşitli boyutlarda nasıl gördüğüne ilişkin algılarını ölçmek için Şahin, Durak ve Şahin (1993) tarafından geliştirilmiş iki kutuplu 18 maddeden oluşan bir ölçektir. Puanlaması ise zıt kutuplar arasında 1-6 likert tarzdaki noktaların işaretlenmesi ile yapılır. Yüksek puanlar olumlu benlik şemasını, düşük puanlar ise olumsuz benlik şemasını işaret eder. Kişinin kendi kendini değerlendirmesi bağlamında geçerliği ve güvenirliği yüksek olan bir ölçektir. Güvenirlik açısından incelendiğinde ölçeğin Cronbach Alfa değeri 0.87 olarak bulunmuştur. Ölçüt bağıntılı geçerlik bağlamında ölçeğin orijinal iki kutuplu beş özelliğinin Beck Depresyon Envanteri ile korelasyonu -.66 olarakbulunmuştur. İki kutuplu özelliklerin Beck Depresyon Envanteri ile korelasyonları ise Yetersiz-Üstün için -.77; Beceriksiz-Becerikli için -.74; Sevilmeyen biri-Sevilen biri için -.64; içe dönük-Dışa dönük için -.60; itilmiş-Kabul edilmiş için -.57’dir Ölçtüğü Nitelik: Kişinin, başkaları ile kıyaslandığında kendini çeşitli boyutlarda nasıl Gördüğüne ilişkin algıları. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme ölçeği. Grup olarak uygulanabilir. Kimlere Uygulanabileceği: Ergen ve yetişkinlere uygulanır. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Kapsamı: İki kutuplu 18 özellikten oluşan bir ölçektir. Materyal: Soru formu (yanıtlar soru formu üzerine işaretlenir). Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireyin kendi kendine yanıtlayabileceği, uygulanması kolay bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Ölçeğin çift kutuplu 18 maddesi olmakla birlikte, anlaşılabilirliği sağlamak için işaretleme 1-6 arası Likert tarzında yapılmaktadır. Puanlanması: İki kutuplu maddeler, 6 noktalı bir boyut üzerinden alınan puanlara göre değerlendirilir. Yorumlanması: Yüksek puanlar, olumlu benlik şemasına, düşük puanlar olumsuz benlik şemasına işaret eder. Sayfa | 94


Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur.

bilen

Sosyal Karşılaştırma Ölçeği(SKÖ) Sizin de bildiğiniz gibi, hepimiz zaman zaman kendimizi diğer insanlarla karşılaştırır ve bazı değerlendirmeler yaparız. Bu değerlendirmeler sonucunda kendimizle ilgili bazı fikirler ediniriz. Sizin de kendinizle ilişkili bazı görüşleriniz mutlaka vardır. Lütfen, aşağıdaki sıfatların her birinde, sizi en iyi yansıtan rakamın üzerine (X) işareti koyunuz. (1) Sol taraftaki boyuta en yakın olmayı ifade eder. (6) Sağ taraftaki boyuta en yakın olmayı ifade eder.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

Yetersiz Beceriksiz Başarısız Sevilmeyen biri İçedönük Yalnız Dışta bırakılmış Sabırsız Hoşgörüsüz Söyleneni Yapan Korkak Kendine güvensiz Çekingen Dağınık Pasif Kararsız Antipatik Boyun eğici

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

Yeterli/Üstün Becerikli Başarılı Sevilen biri Dışadönük Yalnız değil Kabul edilmiş Sabırlı Hoşgörülü İnisiyatif sahibi Cesur Kendine güvenli Atılgan Düzenli Aktif Kararlı Sempatik Hakkını arayıcı

Sayfa | 95


MODÜL 7 OFFER BENLİK İMGESİ ÖLÇEĞİ (OBİÖ) Sayfa | 96


OFFER BENLİK İMGESİ ÖLÇEĞİ(OBİÖ)TANITIM Envanter, ruhsal açıdan sağlıklı gençlerin incelenmesi amacı ile geliştirilmiştir. Ölçeğin Türkçe’ye uyarlaması Özbay ve Arkadaşları tarafından gerçekleştirilmiştir. Envanterin yapımında ve uygulamasında iki temel sayıltı gözönüne alınmıştır: 1. Genç dünyasının bir yönüne başarılı uyum yaparken diğer bir yönünde uyumsuz olabilmektedir. Bu nedenle adölesanın işlevini veya uyumunu birden fazla alanda çok yönlü olarak değerlendirmek gerekir. 2.Adölesanın psikolojik duyarlılığı yeterince kesin olduğundan Öz-Tanım Tekniği gerçleri tanımada güveniilir bir teknik olarak kullanılabilir. ( Offer ve diğ. 1982 ) Kültürler arası ergenlere uygulanabilirliğini görmek ve değişik kültürlerde ortak olarak geçerliliği olan maddeleri saptamak amacıyla aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 10 ülkeden araştırmacılarla işbirliği yaaprak, 130 maddeden 99’unun “evrensel ergenlik” özelliklerinin ölçebildiği sonucuna varmışlardır. Uluslararası OSIQ -99 çalışmaları sırasında toplam 5938 ergenden veriler toplanmıştır. Bunların 230 tanesi Türk ergenlerdir. Kültürler arası karşılaştırmaların yapıldığı çalışmalardan sonra, bazı alt ölçeklerin elenmesiyle, 99 soruluk formun, güvenilir olarak 10 alt ölçekten meydana geldiği ve bir alt ölçeğin ise ( bireysel değerler ) yeterli iç tutarlılığa ulaşamadığı kabul edilmiştir Ancak henüz yeterli bilgi birikimi bulunmadığı için, OSİQ-99, bireysel değerlerinde bulunduğu 11 alt ölçekten oluşan bir batarya olarak kullanılmaktadır. Adölesanların dünyası ve bu dünyayı nasıl algıladıkları incelenmeye çalışıldığından benlik önce 5 boyuta ayrılmı, daha sonra bu boyutlar alt skalara bölünmüştür. Envanterde toplam 11 alt skala bulunmaktadır ( Offer ve diğ. 1982). Ölçtüğü Nitelik: Ergenlerin 11 farklı alandaki uyumu. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme türü bir ölçektir. Bireysel veya grup olarak uygulanabilir. Sayfa | 97


Kimlere Uygulanabileceği: 13-19 yaş arası ergenlere uygulanır. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Ölçek yaklaşık 45 dakikada doldurulabilir. Kapsamı: İlk geliştirilmiş haliyle ölçek, 130 sorudan ve 11 alt-ölçekten oluşmaktadır. Daha sonra aralarında Türkiye’den de 230 ergenin bulunduğu on ülkeyi içeren bir çalışma sonucunda bazı maddelerin çıkarılmasıyla 99 soruluk uluslararası form oluşturulmuştur. Uluslararası formun, ergenlerin benlik imgesini beş boyutta (psikolojik, sosyal, cinsel, ailesel ve baş etme) değerlendirdiği kabul edilmektedir. Ölçeğin on alt ölçekten oluştuğu ve bir alt ölçeğin (bireysel değerler), yeterli iç tutarlılığa ulaşılamadığı bildirilmektedir. Şahin’in OSIQ’nun analizini yaptığı bir çalışmada, madde sayısının 50’ye indirilebileceği ve OSIQ50 olarak kısa formunun oluşturulabileceği savunulmaktadır. OSIQ-99 uluslararası formundaki altölçekler ve ilgili maddeler aşağıda verilmektedir. (Yanında yıldız olan maddeler, 50 soruluk formda yer almıştır): 1. Aile İlişkileri: Ergenin ailesine ilişkin duygularıyla ilgilidir. Bu alt ölçek aynı zamanda ergenin yaşadığı evin duygusal atmosferi hakkında da bilgi verir. İlgili maddeler: *2, *5, *12, *15, *33, 37, 42, *46, *53, *55, *65, 67, *74, *79, *82, *86, 91. 2. Dürtü Kontrolü: Bu gruptaki sorular, ergenin iç ve dış çevredeki baskılara karşı direnmede, egosunun ne ölçüde güçlü olduğunu ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. İlgili maddeler: 4, *10, 22, 41, 51, *61, 96. 3. Cinsel Tutumlar: Bu alt-ölçekte ergenin cinsel konulardaki duyguları, tutumları ve davranışları ele alınmakta, karşı cinsle ilişkileri hakkında bilgi elde edilmektedir. Maddeler: *6, 18, 58, 60, *71, 76, 90, 92, 95. 4. Bireysel Değerler: Bu alt ölçekteki sorular, ergenin davranışlarında, kendini mi yoksa başkalarını mı merkez aldığı ile ilişkilidir. Ancak bu alt ölçeğin 99 soruluk uluslararası formda, iç tutarlılığı çok düşük bulunduğu için, bağımsız bir alt ölçek olarak ele alınamayacağı belirtilmektedir. Maddeler: 3, 27, 31, 49, 63, 93.

Sayfa | 98


5. Baş etme Gücü: Bu alt ölçekte, ergenin, çevreye ne kadar başarılı bir şekilde uyum sağladığı, kararlılığı ve özgüveni ele alınmaktadır. Maddeler: 11, 57, *80, 81, *84. 6. Beden İmgesi: Ergenin kendi bedenine karşı olumlu veya olumsuz duygularını ele almaktadır. Maddeler: 17, 28, 39, 54, *62, *70, *73, *77. 7. Duygusal Düzey: Ergenin ruhsal yapısı içindeki duygusal uyumunu ölçmektedir. Genel duygulanımların niteliğini ve duygulardaki değişmeleri ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Maddeler: *7, *14, *21, *25, *36, *48, *50, 78, *99. 8. Çevre Uyumu: Ergenin kendi baş etme yeteneği hakkında ne istediği ile ilişkilidir. Bu alt ölçek, ego gücünün bir ölçüsü olarak da görülebilir. Maddeler: 16, 26, 32, *35, 38, 64, 69, 83, *85, 88, 94. 9. Meslek ve Eğitim Hedefleri: Bu alt ölçekteki sorular, ergenin bir mesleğe hazırlığını, gelecekle ilgili planlarını ve genel olarak çalışma ve iş konusundaki tutumlarını ölçmektedir. Maddeler: 24, 30, 40, 45, 52, 59, *89. 10. Sosyal İlişkiler: Ergenin arkadaşlıklarının niteliği ve yaşıt gruplarıyla ilişkileri hakkında bilgi vermektir. Maddeler: *8, *34, *44, 47, *56, *66, 68, *87, *97. 11. Ruh Sağlığı: Bu ölçek, açık psikopatoloji belirtilerinin olup olmadığını gösterir. Maddeler: *1, *13, *19, 20, *23, *29, *43, *72, 75, *98. Materyal: Soru formu (cevaplar soru formu üzerinde işaretlenir). Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireyin kendi kendine yanıtlayabileceği, uygulanması kolay bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır. Yanıtlanması: Kişiden her madde için altı yanıt seçeneğinden en uygununu seçip, yanıt kâğıdında işaretlemesi istenmektedir. Sayfa | 99


Puanlanması: OSIQ-99’da ergenler, her maddeye kendilerini tanımlama derecesine göre “çok iyi” den başlayarak “hiç” e kadar giden 6 seçenekten birini işaretleyerek, yanıt verirler. Ölçekte kullanılan her ifadenin, sürekli olarak tek yönde (olumlu veya olumsuz) cevaplandırılmasını önlemek, ergenin yanıt verirken daha iyi düşünmesini sağlamak amacıyla, maddelerin yarısı olumlu, yarısı olumsuz ifadeler biçiminde verilmektedir. Olumlu ifadelere “bana hiç uygun değil” diyenlerle, olumsuz ifadelere “bana çok uygun” diyenleri aynı yönde değerlendirebilmek amacıyla, olumsuz ifadelerin seçeneklerine verilen cevapların analizi sırasında puanlar oluşturulurken, sayısal değerleri tersine çevrilmektedir. Tersine çevrimli (olumsuz ifade içeren) maddeler, her alt ölçeğe göre aşağıda verilmektedir: Aile İlişkileri: 5, 9, 12, 15, 55, 65, 67, 74, 79, 82, 91. Dürtü Kontrolü: 4, 10, 61. Cinsel Tutumlar: 6, 60, 71, 76. Bireysel Değerler: 27, 31, 49. Baş etme Gücü: 80, 84. Beden İmgesi: 17, 54, 62, 70, 73. Duygusal Düzey: 7, 14, 25, 36, 48, 99. Çevre Uyumu: 16, 35, 38, 83, 85, 88. Meslek ve Eğitim Hedefleri: 30, 45, 89. Sosyal İlişkiler: 8, 34, 44, 56, 66. Ruh Sağlığı: 1, 13, 19, 23, 29, 43, 72. Yorumlanması: Ölçeğin 99 maddelik formunda gerekli tersine çevrilmeler yapıldıktan sonra, toplam puanın 50’nin altında olması zayıf uyumu göstermektedir. Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını bilen araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur.

Sayfa | 100


Offer Benlik İmgesi Ölçeği (OBİÖ) Lütfen aşağıdaki her cümleyi dikkatle okuduktan sonra her ifadenin yanındaki kutulardan size en uygun olan birisinin içine (X) işareti koyunuz. Lütfen sadece bir seçeneği işaretleyiniz. 1. Bana çok uygun 2. Bana uygun 3. Bana biraz uygun 4. Bana pek uygun değil 5. Bana çoğunlukla uygun değil 6. Bana hiç uygun değil

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17

Başka insanlarla birlikteyken birinin benimle alay edeceğinden korkarım. Anne ve babanın gelecekte benimle gurur duyacaklarını sanıyorum. Sırf “zevk olsun” diye birisine zarar vermeye kalkmam Kolay tepem atar. Annem ve babam hep başkasının (örneğin kardeşlerimden birinin) tarafını tutarlar Karşı cinsten akranlarım beni sıkıcı bulur Kendimi genellikle gergin hissediyorum. Genellikle pikniklerde veya arkadaş toplantılarında kendimi bir yabancı gibi hissederim. Ailem, gelecekte benim yüzümden hayal kırıklığına uğrayacak. Zaman zaman pek kontrol edemediğim ağlama veya gülme nöbetlerine tutulurum. Eğer, kafama koyarsam öğrenemeyeceğim hiçbir şey yok gibidir. Genellikle babamın hiçbir işe yaramadığını düşünüyorum. Çoğu zaman kafam karmakarışıktır. Kendimi tanıdığım insanların çoğundan daha aşağı hissediyorum. Annemi ve babamı anlamak benim için mümkün değil. Olaylar üzerinde düşünüp, onları sıraya koyup, bir anlam çıkarmaya çalışmakla uğraşmam. Geçen yıl sağlığım beni çok endişelendirdi.

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

Sayfa | 101


18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45

Açık saçık şakalar bazen komik olur. Kendi hatam olmayan şeylerden ötürü bile çoğunlukla kendimi suçlarım. Cinsel organlarım normal büyüklüktedir. Genellikle mutluyum. Eleştirileri kırılmadan kabul ederim. Bazen kendimden öyle utanırım ki, hemen bir köşeye saklanıp ağlamak isterim. Gelecekte mesleğimden gurur duyacağımdan eminim. Duygularım kolayca incinir. Arkadaşlarımla birinin başına çok kötü bir iş geldiğinde ben de üzülürüm. Kendimin de hatalı olduğunu bilsem bile suçu başkasına yüklerim. Gelecekteki halimi gözümün önünde canlandırdığım da bu beni tatmin ediyor. Çoğu zaman kendimi duygusal yönden boş hissediyorum. Çalışmak yerine aylaklık etmeyi tercih ederim. Her zaman doğru söylemek hiç de gerekli değildir Rekabetçi bir toplum içinde yaşıyoruz ve ben bundan korkmuyorum. Annem ve babam genellikle iyi geçinirler. Başka insanların benden pek hoşlanmadıklarını düşünüyorum. Yeni arkadaşlıklar kurmakta çok zorluk çekerim Çok fazla huzursuzum. Bazen beni kızdırsa da, annem ve babamın disiplinli olmasını doğru buluyorum. Bir başka insanla birlikte çalışmaktan hiç hoşlanmam. Bedenimin dış görünüşünden gurur duyuyorum. Zaman zaman gelecekte ne tür bir iş yapacağım diye düşünürüm. Baskı (stres) altındayken ben sakin kalmayı becerebilirim. İleride bir aile kurduğumda bu ailenin bazı açılardan kendi aileme benzeyeceğini düşünüyorum. Yaşamaya devam etmektense, ölmenin daha iyi olacağını sık sık düşünüyorum. Yeni arkadaşlıklar kurmak bana çok zor gelir. Hayatımın kalan kısmında, bir işte çalışmaktansa başkaları tarafından geçindirilmek isterim.

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

Sayfa | 102


46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70

Ailemde kararlar verilirken benim de söz hakkım olduğunu hissederim. Yanlışlarımın düzeltilmesini dert etmem, çünkü bundan yeni bir şey öğrenebilirim. Kendimi çok yalnız hissediyorum. Kendim bir şeyler elde ediyorsam, davranışlarımın başkalarını nasıl etkileyeceği beni ilgilendirmez. Yaşamayı seviyorum. Ruh durumumda büyük iniş çıkış yoktur. İyi yapılmış bir iş bana zevk verir. Annem ve babam bana karşı genellikle sabırlıdır. Beğendiğim insanları taklit etmek zorundaymışım gibi geliyor. Kendi çocukları mutsuz geçmişse, anne babalar çok sıklıkla çocukları anlamazlar. Yaşıtlarımla beraber olmaktansa, yalnız olmayı tercih ederim. Bir şeyi yapmaya karar verince, muhakkak yaparım. Kızların, oğlanların (karşı cinsin) beni çekici bulduklarını düşünüyorum. Başkalarında öğreneceğim çok şey olduğunu hissediyorum. Seks filmlerine gitmem. Sürekli olarak bir şeyden ürküyorum. Çok sıklıkla “Hiç de olmak istediğim gibi biri değilim.” diye düşünürüm. Yeni bir durumla karşılaşacağımı bilirsem, o durum hakkında önceden, mümkün olduğu kadar çok bilgi toplamaya çalışırım Genellikle, kendimi evde bir fazlalık gibi hissediyorum. Eğer başkaları benimle aynı fikirde olmaz, beni desteklemezlerse, fena halde canım sıkılır. Anne babamdan birisini diğerinden çok daha fazla seviyorum. Başka insanlarla birlikte olmak hoşuma gider. Eğer bir konuda başarısız olursam, tekrar başarısız olmamak için neler yapabileceğimi anlamaya çalışırım. Genellikle kendimi çirkin hisseder, çekici olmadığımı düşünürüm. Cinsel konularda kendimi geri ( cahil ve tecrübesiz)

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

Sayfa | 103


71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98

hissediyorum. Hiç boş durmadığım halde işlerimi, bir türlü bitiremiyorum. Diğer insanlar bana baktıklarında, herhalde vücudumun pekiyi gelişmemiş olduğunu düşünüyorlardır. Annem ve babam benden utanıyorlar. Gerçek olanla hayal ürünü olanı birbirinden ayırabileceğime inanıyorum. Cinsel konuları düşünmek veya konuşmak beni ürkütür. Kendimi güçlü ve sağlıklı hissediyorum. Üzgün olduğum zaman bile iyi bir fıkraya gülebilirim. Genellikle vaktimin çoğunu evden uzak geçirmeye çalışıyorum. Hayatı, çözümü olmayan sonsuz sayıda problemler dizisi olarak görüyorum. Kendi kararlarımı verecek yetenekte olduğumu hissediyorum. Yıllardır anne-babama kin besliyorum. Gelecekte, kendi sorumluluklarımı üstlenmeyi beceremeyeceğimden eminim. Hiçbir yeteneğimin olmadığını düşünüyorum. Başıma geleceğinden emin olduğum bir olayla nasıl başa çıkabileceğim konusunda önceden hazırlık yapmam. (Başıma geldikten sonra düşünürüm.) Annem ve babam genellikle benden memnundurlar. Yeni arkadaşlıklar kurmakta fazla zorluk çekmem. Zor meseleleri çözmeye çalışmaktan zevk almam. Okul ve ders çalışmak benim için pek önemli değil. Cinsel yaşantıları zevk verici buluyorum Genellikle annemin hiçbir işe yaramadığını düşünürüm. Karşı cinsten bir arkadaşımın olması benim için önemlidir. Kalleşlik yapan kişilerle ahbaplığımın olmasını istemem. İnsan kendi geleceğiyle ilgili olarak biraz endişe duyarsa, geleceğini daha iyi bir duruma getirebilir. Cinsel konular sık sık aklıma gelir. Kendimi genellikle kontrol altında tutarım. Katıldığım eğlence ve arkadaş toplantılarının çoğundan zevk alırım. Sebebini anlayamadığım korkularım pek fazla yoktur. Kendimi sıklıkla hüzünlü, kederli hissederim

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6) (1) (2) (3) (4) (5) (6)

Sayfa | 104


MODÜL 8 SOSYOTROPİ - OTONOMİ ÖLÇEĞİ (SOSOTÖ) Sayfa | 105


SOSYOTROPİ – OTONOMİ ÖLÇEĞİ (SOSOTÖ) Özgün adı Sociotropy-Autonomy Scale (SAS) olan Sosyotropi-Otonomi Ölçeği (SOSOTÖ), Beck ve arkadaşları tarafından geliştirilmiştir. Ölçeği, Türkçe’ye Şahin ve arkadaşları uyarlamıştır (Savaşır ve Şahin 1997). 60 maddelik, iki farklı kişilik özelliğini ölçmeye yönelik olarak oluşturulan bir ölçektir. 30 madde sosyotropi alt ölçeğine, 30 madde otonomi alt ölçeğine aittir. Her bir madde, “sizi ne kadar tanımlıyor” sorusuna karşılık “hiç tanımlamıyor”dan başlayıp, “çok iyi tanımlıyor”a kadar giden yanıt seçenekleri olan 5 aşamalı likert tipindedir. Sosyotropi ve otonomi alt boyutlarının soru maddeleri karışık olarak yer almaktadır ve bir alt ölçekten alınabilecek en yüksek puan (30 madde) 120 puandır. Sosyotropi alt boyutundan alınan yüksek puanlar yüksek sosyotropi kişilik özelliklerine, otonomi alt boyutundan alınan yüksek puanlar yüksek düzeydeki otonomi özelliklerine işaret etmektedir. Sosyotropi-Otonomi Ölçeğinin faktör analizi sonuçlarına göre, her iki boyut için üçer faktör bulunmuştur. Sosyotropi alt ölçeğinde; onaylanmama kaygısı (“diğer insanların hoşlanmayacağını düşünerek, söyleyeceğim şeyleri dikkatlice seçerim” gibi maddelerden oluşan toplam 10 soru maddesi), ayrılık kaygısı (“sevdiğim insanlardan ayrı olmak benim için zordur” gibi maddelerden oluşan toplam 13 soru maddesi) ve başkalarını memnun etme (“kendimi diğer insanlara hep iyi davranmak zorundaymış gibi hissederim” ve “insanlara hayır demek bana zor gelir” gibi maddelerden oluşan toplam 7 soru maddesi) faktörleri belirlenmiştir. Otonomi alt ölçeğinde; kişisel başarı (“işimde başarılı olmak, benim için arkadaş edinmekten daha önemlidir” ve “bir amaç benim için önemliyse, diğer insanları rahatsız etse bile o amaca ulaşmaya çalışırım” gibi maddelerden oluşan toplam 12 soru maddesi), özgürlük (“özgür ve bağımsız olmak benim için önemlidir” gibi maddelerden oluşan toplam 12 soru maddesi) ve yalnızlıktan hoşlanma (“yalnızbaşıma uzun yürüyüşler yapmaktan hoşlanırım” ve “çevremde başka insanların olmasına ihtiyaç duymadan, bütün bir gün rahatça tek başıma kalabilirim” gibi maddelerden oluşan toplam 6 soru maddesi) faktörleri bulunmuştur.

Sayfa | 106


Sosyotropi-Otonomi Ölçeğinin Güvenirliği: Sosyotropi-Otonomi Ölçeğinin iç tutarlılığı “Cronbach’s Alpha Çözümlemesi” ve “Madde Toplam Puan Korelasyonu” yöntemleri ile test edilmiştir. Çalışmada ölçeğin Cronbach’s Alpha değerleri; otonomi boyutunda 0.82, sosyotropi boyutunda ise 0.84 olarak saptanmıştır. Savaşır ve Şahin (1997), Beck ve arkadaşlarının ölçeğin iç tutarlığını oldukça yüksekbulduklarını belirtmektedir (Otonomi için 0.83-0.95,sosyotropi için 0.89-0.94 arasında). Koçkar ve Gençöz(2004) üniversiteye hazırlanan gençler üzerinde yaptıkları çalışmada sosyotropi boyutunun alfa değerini 0.88, otonomi boyutunun alfa değerini 0.80 olarak bulgulamışlardır. Ölçeğin madde toplam puan korelasyon katsayısı otonomi boyutunda 0.130.53, sosyotropi boyutunda 0.00-0.55 arasında bulunmuştur. 0.20’nin altındaki korelasyon katsayılarının, “ilişki olmadığı” sonucunun göstergesi olması ile birlikte, r değerleri 0.20’nin altındaki soru maddelerinin (13, 15, 25 ve 52. sorular) Cronbach’s Alpha değerlerinin yüksek olması kullanımlarının uygun olacağını düşündürmüştür. 0.20-0.40 arasındaki korelasyon katsayılarının ise “çok zayıf ilişki olduğu” sonucuna işaret etmesi ile birlikte, r değeri0.20-0.40 arasındaki soru maddeleri de aynı gerekçe ile araştırmada kullanılmıştır. Koçkar ve Gençöz (2004) yaptıkları çalışmada madde toplam puan güvenirliği korelasyon katsayısının sosyotropi boyutunda 0.27-0.60, otonomi boyutunda 0.22-0.53 arasında değiştiğini belirtmişlerdir. Ölçtüğü Nitelik: İnsanlara bağımlı ve insanlardan özerk kişilik özellikleri. Ölçek Türü: Kendini değerlendirme ölçeği. Grup olarak uygulanabilir. Kimlere Uygulanabileceği: Ergen ve yetişkinlere uygulanır. Uygulama Süresi: Zaman sınırlaması yoktur. Kapsamı: Altmış maddeden oluşan bir ölçektir. 30 madde sosyotropi alt ölçeğine, 30 madde otonomi alt ölçeğine aittir. Materyal: Soru formu (cevaplar, soru formu üzerinde işaretlenir). Uygulama İçin Pratik Bilgiler Uygulanışı: Bireylerin kendi kendilerine uygulayabilecekleri bir ölçektir. Yönergesi: Formun başında nasıl yanıtlanacağı ile ilgili bilgi vardır.

Sayfa | 107


Yanıtlanması: Her bir madde için “sizi ne kadar tanımlıyor?” sorusuna karşılık “Hiç tanımlamıyor” dan başlayıp, “Çok iyi tanımlıyor” a kadar giden yanıt seçenekleri vardır. Puanlanması: Maddelere verilen yanıtlara “Hiç tanımlamıyor” için 0, “Biraz tanımlıyor” için 1, “Oldukça tanımlıyor” için 2, “İyi tanımlıyor” için 3 ve “Çok iyi tanımlıyor” için 4 puan verilir. 2 alt testten 2 toplam puan elde edilir. Sosyotropi puanı için 1, 4, 5, 7, 8, 11, 15, 17, 18, 19, 24, 26, 27, 29, 31, 33, 34, 35, 38, 40, 44, 46, 47, 49, 50, 52, 53, 56, 58 ve 59. Otonomi puanı için de 2, 3, 6, 9, 10, 12, 13, 14, 16, 20, 21, 22, 23, 25, 28, 30, 32, 36, 37, 39, 41, 42, 43, 45, 48, 51, 54, 55, 57 ve 60. maddeler toplanır. Bu alt ölçekten alınabilecek en yüksek puan (30 maddeden) 120 puandır. Yorumlanması: Yüksek puanlar Sosyotropi alt testinde yüksek sosyotropik kişilik özelliklerine işaret eder. Otonomi alt testinden alınan yüksek puanlar yüksek düzeydeki otonom özellikleri göstermektedir. Uygulayıcının Nitelikleri: Bu tür ölçeklerin sınırlılıklarını bilen araştırmacıların ya da uygulayıcıların kullanması uygundur.

Sosyotropi – Otonomi Ölçeği (SOSOTÖ) Bu ölçek, insanların insanlarla olan etkileşim biçimini/tarzını belirlemek amacıyla hazırlanmıştır. Lütfen aşağıdaki cümlelerin her birini okuduktan sonra, o cümlenin sizin kişiliğinizi ne ölçüde tanımladığını değerlendirin ve yandaki uygun yeri işaretleyin. Bu davranışların “doğru” ya da “yanlış” diye bir değerlendirmesi yoktur. Sözü edilen davranışlar tipik insan davranışlarıdır. Yanıtlarınız aşağıdaki ölçeğe göre değerlendirin: 0. Hiç tanımlamıyor 1. Biraz tanımlıyor 2. Oldukça iyi tanımlıyor 3. İyi tanımlıyor 4. Çok iyi tanımlıyor Sizi ne kadar tanımlıyor? Sayfa | 108


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21

Kendimi diğer insanlara hep iyi davranmak zorundaymış gibi hissederim. Özgür ve bağımsız olmak benim için çok önemlidir. İyi bir iş yaptığımda bunu benim bilmem, başkalarının bilmesinden daha önemlidir. Yaşadığım güzel olayları başka insanlarla paylaştığımda o olaylar bana daha da güzel gelir. Diğer insanların duygularını incitmekten korkarım. İnsanlar benim davranışlarımı ya da yaptığım işleri yönetmeye kalkarlarsa rahatsız olurum. İnsanlara hayır demek bana zor geliyor. Hafta sonlarında başkalarıyla birlikte olacağım bir etkinlik planlamazsam kendimi kötü hissederim. Bir grubun üyesi olmaktansa, kendine özgü birey olmayı daha değerli görürüm. Kendimi hasta hissettiğim zaman yalnız kalmayı tercih ederim. İnsanlar zayıf yönlerimi, hatalarımı bilirlerse, beni sevmeyecekler diye endişelenirim. Bir konuda kendimi haklı görüyorsam, başkalarının hoşuna gitmese de düşünce ve duygularımı açıkça söylemekten çekinmem Misafirlikteyken sadece oturup konuşmaktan rahatsız olurum. Bunun yerine, kalkıp Bir şeyler yapmayı isterim Bir işte insanın kendi amaçlarına ve standartlarına ulaşması, diğer insanların koyduğu standartlara ulaşmasından daha önemlidir. Diğerlerini memnun etmek için kendime ters düşen işler yapmam. Yalnız başıma uzun yürüyüşler yapmaktan hoşlanırım. Diğer insanların beni sevmeleri, önemli başarılar elde etmemden daha önemlidir Bir lokantada kendi başıma akşam yemeği yemek beni rahatsız eder. Hayatımdaki bir insanın bana gerçekten ilgi duyduğu nu hissetmezsem yaptığım işlerden zevk almam. Bir şey yapmaya karar verirken başka kişilerin düşüncelerinden etkilenmem. Kalkıp istediğim yere gidebilme özgürlüğüne sahip

(0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) Sayfa | 109


22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40

olmak benim için çok önemlidir. İşimde başarılı olmak, benim için arkadaş edinmekten daha önemlidir. Duygularımı kontrol altında tutmanın önemli olduğuna inanırım. Diğer insanların yanındayken, benden ne beklediklerinden emin olamazsam rahatsız olurum. Diğer insanlara yardım etmeyi, onların bana yardım etmelerinden daha rahat kabul ederim İlk defa gideceğim bir yeri tek başıma ziyaret etmek, benim için eğlenceli olmaz Eğer bir arkadaşım beni uzun süre aramazsa, beni unuttuğunu düşünerek endişelenirim Diğer insanlarla yakın ilişkiler içinde olmaktansa, sürekli çalışıp iş çıkarmak benim için daha önemlidir. Beni sevmediklerini bildiğim insanların yanında rahatsız olurum. Bir amaç benim için önemliyse, diğer insanları rahatsız etse bile o amaca ulaşmaya çalışırım. Sevdiğim insanlardan ayrı olmak benim için zordur. Bir amaca ulaştığım zaman insanlardan gelecek övgülerden çok, o amaca ulaşmaktan ötürü memnunluk duyarım Diğer insanların hoşlanmayacağını düşünerek söyleyeceğim şeyleri dikkatlice seçerim. Geceleri evde tek başıma kaldığımda, kendimi yalnız hissederim. Sık sık ailemi ya da arkadaşlarımı düşündüğümü fark ederim. Kendi planlarımı kendim yapmayı tercih ederim, böylece diğerleri tarafından kontrol edilmem Çevremde başka insanların olmasına ihtiyaç duymadan, bütün bir gün rahatça tek başıma kalabilirim. Biri benim dış görünüşümü eleştirdiğinde, diğer insanların da beni çekici bulmayacaklarını düşünürüm. Bir işi bitirmek, insanların o konuda nasıl tepki göstereceklerini düşünüp endişelenmekten daha önemlidir. Boş zamanlarımı diğer insanlarla birlikte geçirmekten hoşlanırım.

(0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) Sayfa | 110


41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60

Özel hayatıma karışıldığını düşündüğüm için özel soruları yanıtlamayı sevmem. Bir sorunum olduğunda, başkalarının beni etkilemelerine izin vermektense, sorunu kendi başıma düşünüp bir çözüm bulmayı tercih ederim. İnsanlar kişilerarası ilişkilerde genellikle, birbirlerinden çok şey beklemektedirler. Yeni tanıştığım bir kişinin beni beğendiğini ya da sevdiğini anlayamazsam rahatsız olurum. Diğer insanların hedeflerini kabul etmektense, kendi hedeflerimi ve standartlarımı kendim belirlemeyi tercih ederim.

Başkalarını rahatsız ettiğimi düşünmek bana kaygı verir. Diğerleri tarafından beğenilip/sevilmek ve onaylamak benim için önemlidir. Bir işi bitirmek, bana göre o iş için verilecek ödülden daha zevklidir. Diğer insanlarla yakın ilişkiler kurduğumda kendimi emniyette hissederim. Diğer insanlarla beraber olduğumda, onların benimle birlikte olmaktan hoşlanıp hoşlanmadıklarını anlamak için ipuçları ararım. Yalnız başıma uzaklara gidip, yeni yerler keşfetmeyi, araştırmayı severim. Herhangi bir kişinin bana kızdığını düşünsem de, özür dilemek istemem. Başıma tatsız bir olay gelirse, başvuracağım bir yakınımın olduğundan emin olmak isterim. Uzun bir toplantıda sonuna kadar oturmak zorunda kalırsam, kendimi hapsedilmiş gibi hissederim. İnsanların benim özel hayatıma ait konularda soru sormalarından ya da fikir vermelerinden hoşlanmam. Diğerlerinden farklı olmak beni rahatsız eder. Bence bir hapishanede bulunmanın en zor yanı, özgürce dolaşamamaktır. Yaşlanmanın en kötü yanı yalnız kalmaktır. Sevdiğim bir insanın öleceğini düşünerek çok endişelenirim. Diğer insanlar beni reddedecek olsa bile haklarımı savunmaya devam ederim.

(0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4) (0) (1) (2) (3) (4)

Sayfa | 111


MODÜL 9 KİNDEN ANGST TESTİ Sayfa | 112


KİNDEN ANGST TESTİ Uygulanması ve Değerlendirilmesi: 9-12 yaşları arasındaki çocuklara uygulanır. Sorulara verilen "evet" yanıtları 1'er puanla değerlendirilir. "Hayır" yanıtları ise değerlendirilmez. Bu değerlendirme sonuçlarına göre;  0-5 puan alan çocuklara KORKUSUZ ÇOCUKLAR,  6-11 Puan alan çocuklara ORTALAMA KORKULARI OLAN ÇOCUKLAR,  12-19 puan alan çocuklara KORKULU ÇOCUKLAR denir. ORTALAMA KORKULARI OLAN ÇOCUKLAR: Özel bir problemleri yoktur. Öğrenmeye istekli, motive edilebilir çocuklardır. Psikolojik problemleri olsa dahi bunun listesinden gelebilirler. Bunlar problemlerinden çok etkilenmeyen çocuklardır. KORKUSUZ ÇOCUKLAR: Okul hakkındaki daha önceki deneyimler bu çocuklar üzerinde rol oynar. Eğer olumlu bir izlenimleri varsa bu çocuklar başarılı olurlar. Eğer olumsuz izlenimleri varsa, korkusuz oldukları için davranış bozuklukları gösterirler. Derslerinde de başarısız olurlar. KORKULU ÇOCUKLAR: Bu çocuklar diğer çocuklara oranla psikolojik problemleri olan çocuklardır. Bu çocuklar için yardımcı bilgiler gerekmektedir. Bu çocuklar üzerinde dikkatle durulmalı ve yardımcı bilgiler toplanmalıdır. Doktora veya terapiste başvurulmalıdır.

Sayfa | 113


Kinden Angst Testi Adınız Soyadınız :................................................ Tarih ....../...../...... Yaşınız :................................................ Cinsiyetiniz : E ( ) K ( ) Sevgili arkadaşlar, Lütfen size en uygun olan kutucuğu ( X ) işaretleyiniz.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19

Bazı çocuklar hayvanlardan benden daha az korkarlar. Diğer insanların yanında olsam bile kendimi yalnız hissederim. Sık sık başım ağrır. Yatağa yattığım zaman çoğunlukla sıkıntılı şeyler düşünürüm. Sık sık başkalarının benden hoşlanmadıklarını düşünürüm. Çoğunlukla hep bir şeylere üzülürüm. Bana zor gelen şeylerin başkalarına kolay geldiğini zannediyorum. Evde hemen her gün dikkatli olmam söylenir. Okulda "cezalandırılacağım" diye korkarım. Annem-babam benim davranışlarımı durmadan yasaklar. Okul başarım konusunda benimle aynı notu alan diğer öğrencilerden daha fazla endişelendiğimi zannediyorum. Gelecek günler için bazen endişe duyarım. Hasta olacağımdan ya da bana bir şey olacağından korkarım. Çoğunlukla sinirliyimdir. Sınıf çalışmalarında ya da sınavlarda diğer öğrencilerden daha fazla heyecanlandığımı sanıyorum. Arkadaşlarımın çoğunun evlerinde, benden daha fazla serbest davranmalarına izin veriliyor. Hemen her gün bir şeylere canım sıkılır. Utandığım zaman arkadaşlarımdan daha fazla kızarırım. Sık sık anne-babamın bana nasıl davranacaklarını düşünür ve üzülürüm.

Evet

Hayır

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

() () ()

() () ()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

()

() ()

() ()

()

()

Sayfa | 114


MODÜL 10 GÖZLEM Sayfa | 115


GÖZLEM Gözlem birey hakkında daha tam ve gerçek anlayış kazanmak, durumunu ve gelişimini kavramak için, çeşitli zaman ve etkinlikler içerisinde yeterli bir süre gözetlenip, tipik ve anlamlı davranışlarına sistemli bir şekilde kaydedilmesi işidir. YARARLARI: a) Bireyi grup içinde anlamaya, b) Bireyin sorunlarını saptamaya ve bireyi hareket halinde iken değerlendirmeye yarar. c) Bireyi kişisel dosyalarının doldurulmasında ve bireyin sosyal gelişimini ölçüp değerlendirilmesinde önemli bir yöntemdir. d) Bireylerin doğal koşullar altında incelenebilir, her yaştaki birey grubuna uygulanabilir. UYGULAMA: Gözlem ikiye ayrılır. 1) Rassal gözlem, 2) Planlı-programlı gözlem. 1. Rassal Gözlem : Raslantı yoluyla yapılan gözlemde psikolog, bireyin gözlemlediği tipik ve anlamlı davranışlarını anında olduğu gibi bir yere kayıt eder. 2. Planlı-Programlı Gözlem: Psikolog herhangi bir bireyin bir sorunu ile ilgili olarak nelerin gözlenebileceğine ilişkin önceden bir plan hazırlar. Bu planda belirttiği hususları gözleyerek bir sonuca varmaya çalışır. DEĞERLENDİRME: Raslantı yoluyla yapılan gözlemde; yapılan gözlemler verilen gözlem fişlerine kayıt edilir. Bu fişler bireyin kişisel dosyasında birikir. Yılsonunda özetlenerek, bireyin önemli ve anlamlı davranışları kişilik dosyasına işlenir. Planlı ve programlı gözlemede ise, sorunların karşısındaki işaretlendiği kutulardan, bireyin ne dereceye kadar uyum kurduğunu anlayabilir. Sayfa | 116


(HAYIR) sütunundaki işaretler çok ise ortak bir sosyal uyumun olduğu; (EVET) sütunundaki işaretler çok ise, sosyal uyumun iyi olduğu ortaya çıkar. Bu sütunlara puan vererek de değerlendirebilirsiniz. GÖZLEM GÖZLENEN BİREYİN Adı Soyadı : 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19

Diğer çocuklarla oynuyor mu? Genel olarak kaç kişilik gruplar içinde oynuyor? Arkadaşları onunla oynamaktan hoşlanır mı? Bir grubun lideri olduğu görülür mü? Bir oyunda sıranın kendisine gelmesini sabırla bekler mi? Arkadaşlarıyla bağırarak mı konuşuyor? Arkadaşlarıyla konuşurken çekimser mi davranıyor? Arkadaşları ile şakalaşır mı? Şakanın sonu kavga ya da tatsız bir duruma gidebilir mi? Arkadaşlarını güldürecek fıkralar anlatmayı sever mi? En ufak bir güldürü karşısında kolayca kahkaha atar mı? Arkadaşlarının davranışlarını taklit ederek onlarla alay eder mi? Arkadaşlarının hatalarını hemen şikâyet eder mi? Oyun ya da grup çalışmalarında ciddi midir? Herhangi bir akran grubunun veya çetenin üyesi midir? Liderlik yaptığı görülür mü? Başkalarını körü körüne izlediği görülür mü? Çalışmalarda kendi katkısı görülür mü? Üzerine aldığı bir işi zamanında yapar mı?

Tarih: HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( )

Sayfa | 117


20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35

Başladığı bir işi sonuna kadar sürdürebilir mi? Başkalarına yardım etmeyi sever mi? Gerektiğinde başkalarından yardım almayı sever mi? Kendisinde olan bir araç-gereci başkalarıyla paylaşmayı sever mi? Arkadaşları onda olmayan araç-gereci vermede gönüllü davranır mı? Başkaları onunla çalışmaktan zevk alıyor mu? Arkadaşlarının kendisi ile alay etmesinden şikâyetçi olur mu? Başkalarının içten yapılmış eleştirilerini kabul ediyor mu? Başkalarının yaptıklarını küçük görür mü? Başkalarının yaptıklarını kırar ya da bozar mı? Sınıf tartışmalarında kolay öfkeleniyor mu? Sınıfta bir şey dağıtılırken ilk önce almak için yerinden fırlar mı? Bir grup içerisinde çalışılması istenildiğinde bu grupta çalışamayacağını söylediği olur mu? Töre dışı davranışları görüldü mü? Herhangi bir şeyde aşırı gitme, sigara içme alışkanlıkları görüldü mü? Sınıf disiplin ve düzenine uymadığı görüldü mü?

HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( ) HAYIR ( ) EVET ( ) BAZEN ( )

Sayfa | 118


GÖZLEM FİŞİ BİREYİN Adı Soyadı : GÖZLEYEN: GÖZLENİLEN ORTAM: GÖZLEM TARİHİ: YORUM: ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ............................ ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... .........................................................................................................................

Sayfa | 119


MODÜL 11 ACELECİ MİSİNİZ; YAVAŞ MI? Sayfa | 120


ACELECİ MİSİNİZ; YAVAŞ MI? 1. Baş durakta otobüs bekliyorsunuz. Otobüs kalkış saatinden 2-3 dakika gecikti. Aşağıdakilerden hangisi size uygun bir davranış olur. a) Hemen hareket amirine gidip gecikmenin sebebini sorarsınız. b) Birkaç dakikalık gecikmeyi normal karşılar, sakin sakin beklersiniz. c) Beklemeye hiç tahammülünüz yoktur, sıkıntıdan yerinizde duramaz, kimseye de bir şey sormazsınız. 2. Eşiniz telaşlı ve sıkıntılı bir şekilde eve geldi: a) Onu sakinleştirmeye çalışır sonra ne olduğunu, onun anlatmasını beklersiniz. b) Detaylara tahammül edemez, çabuk anlatması için “Sonra, sonra ne oldu?” diye üst üste sorup durursunuz. c) Bir an önce ne olduğunu söylemesini istersiniz. 3. Küçük kızınız gece epeyce rahatsızlandı, sabah ise oldukça iyi görünüyor; ama yine de doktora gitmenin uygun olacağını düşündünüz, sabah doktora gittiniz, sizden başka birkaç hasta var ve doktor daha gelmemiş. Hemşire biraz sonra geleceğini söylediği ve üzerinden yarım saat geçtiği halde gelmiyor. a) “Bu kadar kişi beklediğine göre elbette doktor gelecek” diye düşünüp beklersiniz. b) Doktoru beklemek zorunda olduğunuzu düşünür, fakat hemşireye tekrar sorarsınız. c) Daha fazla beklemeyip başka doktora gitmeye karar verirsiniz. 4. Çok sevdiğiniz bir arkadaşınız size mektubunda yakında bir müjde vereceğinizi yazıyor. a) Telefonla arayıp ne konuda müjde verebileceğini söylemesi için ısrar edersiniz. Sayfa | 121


b) Hemen telefon açar ne konuda müjde vereceğini söylemesi için ısrar edersiniz. c) Söyleyebilseydi kendisi hemen söylerdi diye düşünüp ne kadar merak etseniz de hiç sormaz, onun söylemesini beklersiniz. 5. Şu anda çalıştığınız işten memnunsunuz; fakat daha cazip bir iş için başvuruda bulundunuz. Özellikleriniz istenen özelliklere uyuyor ve işe alınacağınızı kuvvetle tahmin ediyorsunuz. İki hafta sonra sonuçlar açıklanacak. a) İki haftayı nasıl geçireceğinizi düşünürsünüz. b) Hiç başka işe başvurmamış bir şekilde eskisi gibi işinize devam edersiniz. c) Bilgi alabileceğiniz birilerinin olup olmadığını araştırıp durursunuz. 6. Bir konferansa katıldınız. Oldukça kalabalık. Konferans bittikten sonra herkes dağılırken aşağıdakilerden hangisi sizin için en geçerli olabilir? a) Hemen ayağa kalkar bir an önce salondan çıkmaya çalışırsınız. b) İzdiham olmaması için bir süre bekler, öyle salondan çıkarsınız. c) Salonun boşalmasına yakın salondan çıkarsınız. 7. Araba kullanıyorsunuz, trafik ışıkları kırmızı yanarken durdunuz. Tekrar yeşil yandığı halde önünüzdeki araç hareket etmedi. Size en uygun davranış hangisidir. a) Bir süre beklersiniz. b) Hemen kornaya basarsınız. c) Ne olduğunu anlamaya çalışırsınız. 8. Arkadaşlarınızdan güzel bir börek tarifi aldınız, epeyce emek verdiniz ve fırına sürdünüz. a) Ara ara fırının camından nasıl oluyor diye bakarsınız. b) Pişirme süresinde fırının yanına hiç yaklaşmaz, başka işlerle meşgul olursunuz. Sayfa | 122


c) Acaba güzel olacak mı diye düşünmekten başka iş yapamaz, zaman zaman fırının kapağını açmadan durmazsınız. 9. Uçakla bir yolculuk yapacaksınız. Hareket saatinden iki saat önce havaalanında olmanızın uygun olacağını söylüyorlar. Hangisi size uygun bir seçenek olabilir? a) Erkenden gidip orada ne yapacağım diye düşünüp sakin hazırlanırsınız. b) Bir an önce gitmek için acele ile yola koyulur, zamanından çok önce orada olursunuz. c) Ne kadar erken yola çıkmak için acele acele hazırlansanız da, mutlaka ya tam vaktinde gider, ya da bir şeyler aksi gidip geç kalırsınız. 10. Arkadaşlarınızı yemeğe davet etmişsiniz. Fakat unuttuğunuz bir şeyi almak için alışverişe çıkmak zorunda olduğunuzdan sofrayı hazırlamaya biraz geç kaldınız. Aşağıdakilerden hangisi sizin için geçerli olabilir. a) Acele ederseniz; ama bunu çevrenizdekilere yansıtmamaya çalışırsınız. b) Servisi bir an önce tamamlamak için koşturup durursunuz; ama hem telaştan kıpkırmızı olur, hem de ya bir şeyler kırar ya da dökersiniz. c) “ Kimse kıtlıktan çıkmadı.” diye düşünüp sakin sakin ikramınızı yaparsınız. Puan tablosu 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10.

a 3 1 1 2 2 3 1 2 1 2

b 1 3 2 3 1 2 3 1 3 3

c 2 2 3 1 3 1 2 3 2 1

Sayfa | 123


Eğer 23-30 puan arası aldıysanız: Size tam manasıyla aceleci bir kimse denilebilir. Böyle davranarak hem iki ayağınızı bir pabuca sokuyor, hem çevrenizdekileri telaşlandırıp işlerin daha çok sarpa sarmasına sebep oluyorsunuz. Biraz daha sakin davransanız işler daha yolunda gidecek. Evet tez canlılık vaktinde harekete geçmek çok önemli; ama bunun için önceden tedbir alıp olaylara hazırlıklı davranmak gerekir. Fakat bir engelle karşılaştığınızda acele etmekle ancak kendi kendinizi yıpratıyorsunuz. Eğer 15-23 puan arası aldıysanız: Siz de çok sakin bir kimse değilseniz; ama kendinizi telaşa sokmamak için önceden tedbirli olmaya çalışıyorsunuz. Bir engelle karşılaştığınızda ve acele davranmanız gerektiğine de en azından bunu çevrenizdekilere yansıtmaya gayret ediyorsunuz. Acele etmeyle elinizden bir şey gelmediğinde gevşemeye çalışarak rahat davranabilirseniz kendinize zarar vermemiş olursunuz. Eğer 10-17 puan arası aldıysanız: Siz oldukça sakin bir kimsesiniz. Bu özelliğiniz genelde işlerinizi kendinizi yıpratmadan tamamlamanıza hem de yaptığınıza sebep oluyor. Birkaç işi bir arada yapmaktan hoşlanmadığınızdan, az fakat temiz iş yapmayı tercih ediyorsunuz. Vazgeçmeyi bilmeniz sakin davranmanızı sağlıyor. Fakat çok sakin ve yavaş davranmanız bazı fırsatları kaçırmanıza sebep olabilir, unutmayın.

Sayfa | 124


MODÜL 12 İNSANLARLA İLİŞKİNİZ NASIL? Sayfa | 125


İNSANLARLA İLİŞKİLERİNİZ NASIL? Çevrenizdekiler, aile üyeleriniz, okul veya iş arkadaşlarınızla iyi ilişkiler içinde misiniz? Onları anlıyor ve onların sizi anlamasına yardımcı oluyor musunuz? Yoksa hep kendi duygu ve düşüncelerinizi ön plana çıkarıp çevrenizdekilerle aranızda bir duvar mı oluşturuyorsunuz? Ya da daima çevrenizdekileri memnun edeceğim diye kendi duygu ve düşüncelerinize hiç önem vermeyerek pasif bir durumda mı kalıyorsunuz? Kendi kendinizi daha iyi tanımak isterseniz işte testimiz. 1. Arkadaş veya aile çevresinde konuşkan bir kişi misiniz? a) Düşünce ve tecrübelerime güvendiğim için onları her fırsatta çevremdekilere aktarmam gerektiğini düşünür ve sonuçta bir toplulukta en çok konuşan kişi ben olurum. b) Beni dinleyen kimselerle konuşmaktan hoşlanırım fakat konuştuğum kadar dinlemeye de önem veririm. c) Moralim düzgünse insanlarla sohbet etmekten çok hoşlanırım. Fakat sıkıntılıysam ağzımı bıçak açmaz. d) Başkalarının fikirlerine kendiminkinden daha çok önem verdiğim için konuşmaktan çok dinlemeyi tercih ederim. 2. Konuşurken veya dinlerken karşınızdaki kimsenin gözlerine bakabilir misiniz? a) Konuşurken karşımdakinin gözlerinin içine bakar ve karşımdaki de aynı şekilde davranmazsa çok sinirlenirim. b) Karşımdakine sevgiyle ve gülümseyerek bakarak dinlediğimi belli etmeye çalışırım. c) Kendimi iyi hissetmiyorsam dikkatimi dağınık olur ne kadar istesem de karşımdakini ilgiyle dinleyemem bu da bakışlarımdan belli olur. d) Ben konuşurken karşımdakine pek fazla bakamam fakat karşımdakini dinlerken bakmaya çalışırım. 3. Arkadaşınızla bir yerde buluşacaksınız, fakat arkadaşınız söz verdiği saatte gelmedi. Tepkiniz nasıl olur? a) Böyle bir hususta mazeret kabul etmez yeteri kadar önem vermediği için geç geldiğini düşünür ve kızgınlığımı sözle de ifade ederim. Sayfa | 126


b) Önce arkadaşlarımın konuşmasını bekler geç kalma sebebine göre davranırım. c) Genellikle fazla mesele etmem fakat sıkıntılıysam böyle bir davranışında ilk anda kızgınlığımı belli ederim. d) Sebep ne olursa olsun karşımdakinin üzülmesini istemem ve onu teselli ederim. 4. Çalıştığınız yerdeki iş arkadaşımız o gün oldukça durgun. a) Davranışlarının bana karşı alınmış bir tavır olabileceğini düşünür fakat fazla üzerinde durmam. b) Arkadaşımla uygun bir ortamda yalnız olarak konuşup bir sıkıntısının olup olmadığını öğrenmeye çalışırım. c) Çevremdekilerin durgun veya neşeli olup olmadıklarını pek fark etmem. d) Arkadaşımı üzecek bir şey yapıp yapmadığını düşünmek beni çok etkiler. Bunu doğrudan da soramaz öğrenmek için değişik yollar denerim. 5. Komşunuzdan uygunsuz bir saate gürültü geliyorsa aşağıdakilerden hangisini yaparsınız? a) Hemen kapısına gider bu davranışın adab-ı muaşeret kurallarına hiç uymadığını söylerim. b) Gürültü çok aşırı değilse o gün tahammül eder daha sonra komşumla görüştüğümüzde sohbet arasında rahatsız olduğumu uygun bir dille anlatmaya çalışırım. c) Genellikle başım çok ağrır ve gürültüye tahammül edemem. Bunun için de kapısına gider ve kibar bir dille rahatsız olduğumu söylerim. d) Komşumu üzmek istemediğimden gürültüden rahatsız olduğumu belli etmem. 6. Arkadaşınız sizi bir hususta eleştirdi. Nasıl davranırsınız? a) İnsanlar beni genellikle haksız yere eleştirirler. Bu beni çok öfkelendirir. Ne yapalım meyvalı ağaç taşlanır. b) Önce arkadaşlarımın haklı olup olmadığını düşünürüm. Yerinde eleştiriyse haklı olduğunu söyler o davranışımı değiştirmeye çalışırım. c) Bana yöneltilen eleştirilere göre tepkim değişir. d) Arkadaşımın eleştirisinde haklı olduğunu düşünürüm. Yerinde eleştirisel haklı olduğunu söyler o davranışımı istenilen şekilde değiştirmeye çalışırım. Sayfa | 127


7. Sevdiğiniz bir arkadaşınızda veya yakınınıza karşı olan sevginizi ona söyler misiniz? a) Söylemeyi tercih ederim. b) Fırsat bulduğumda sevdiğimi söylemekten hoşlanırım. c) Bazen söylerim. d) İstesem de söyleyemem. 8. Bir tartışma esnasında karşınızdakine karşı kırıcı sözler söyler misiniz? a) Ben neysem oyum, gerektiği zaman gerekeni söylerim. b) Kırıcı konuşmaya özen gösteririm. c) Kırıcı konuşmak istemem fakat genellikle kendimi tutamam. d) Kesinlikle kırıcı konuşmam. 9. Sıkıntılı zamanınızda bunu çevrenizdekilerle nasıl paylaşırsınız? a) Sıkıntımı içimde saklayamam arkadaşlarıma rahatlıkla açılırım. b) Çözüm bulabileceğine inandığım ve sır tutabilecek yakın arkadaşlarımla paylaşırım. c) Ancak ısrar edildiğinde sıkıntılarımı söyleyebilirim. d) Başkalarının başını ağrıtmak yerine sıkıntılarımı içimde saklamayı yeğlerim. 10. Uzun zamandır görmediğiniz bir arkadaşınıza bir toplantıda rastladınız, ne yaparsınız? a) Hiç dost dostu bu kadar uzun zamandır aramaz mı? diye sitem ederim. b) Sevgiyle kucaklar onu ne kadar çok özlemiş olduğumu söylerim. c) Tepkim karşımdaki kişiye göre değişir. d) Uzun zamandır onu arayamadığımı düşünüp mahcup olur mazeretlerimi sıralamaya başlarım. DEĞERLENDİRME Önce değerlendirme kısmına bakmanız, testi cevaplandırmanızı anlamsız kılacaktır.

Sayfa | 128


Eğer daha çok a’yı işaretlemişseniz: İnsanlarla ilişkilerinizde hep kendi dediğinizin olmasını istiyorsunuz. Sizin düşünce ve davranışlarınızın daima başkalarınınkinden üstün olduğunu düşünüyor ve bunu sürekli çevrenizdekilere kabul ettirmeye çalışıyorsunuz. Sayılı kişiler dışında çevrenizdekileri küçümser şekilde konuşmanız, onlardan mükemmel şekilde hareket etmelerini beklemeniz çevrenizdekileri sizden uzaklaştırıyor ve yalnız kalıyorsunuz. Daha hoşgörülü olursanız inanın daha mutlu olacaksınız. Daha çok b’yi işaretlemişseniz: Siz çevrenizdekilere değer veren bir kimsesiniz. Çevrenizdekilere sıkıntılı zamanlarında yardımcı oluyor ve onlardan da gerektiğinde yardım alabiliyorsunuz. Eğer karşınızdaki de sizin gibi davranırsa insanlarla ilişkilerinizin olumsuz gitmesi için ortada bir neden görülmüyor. İnsanlarla iletişim kurarken neden dilinizden maksimum derecede yararlanıyorsunuz. Size karşı yanlış bir hareket yapıldığında bunun yanlış anlaşılmadan kaynaklanabileceğini düşünüyor ve düzelme yoluna gidiyorsunuz. İnsanların davranışlarının temelinde yatan sebepleri göz önüne almayı ihtimal etmiyorsunuz. İnsanlara karşı önyargılı davranmaya gayret ediyorsunuz. Daha çok c’yi işaretlemişseniz: Siz oldukça değişken yapıya sahip bir kimsesiniz. Sizin insanlarla iletişiminiz tamamen ruh halinize bağlı. Eğer bir gün sıkıntılıysanız veya sizi üzen bir olay olmuşsa bunu yüz hatlarınız ve hareketlerinizle o kadar çok ortaya koyuyorsunuz ki çevrenizdekiler sizi üzecek bir şey yapıp yapmadıklarını düşünüp duruyor ve huzursuz oluyorlar. Neşeli olduğunuzda da aynı şekilde çevrenizdekilerle iletişiminize bunu yansıtıyorsunuz. Daha çok d’yi işaretlemişseniz: İnsanlarla iletişiminizde fedakârlığı o kadar çok ön planda tutuyorsunuz ki bunda aşırıya varıp kendi duygu, düşünce ve isteklerinizden çok fazla taviz veriyorsunuz. Hâlbuki hem insanlarla iyi geçinip, hem de doğru bildiğiniz şekilde davranmak mümkündür. Yeter ki siz kendinizi ifade etmeye gayret edin.

Sayfa | 129


OKULLARDA KULLANILABİLİNEBİLECEK PSİKOLOJİK TESTLER Sayfa | 130


MODÜL 1 SÖYLEYİN BİLELİM Sayfa | 131


SÖYLEYİN BİLELİM BİREYİN Adı Soyadı: Sınıfı: Tarih: AÇIKLAMA: Bu anketle, açmaya bir türlü fırsat bulamadığınız, ama ihtiyaç duyduğunuz isteklerinizi, şikâyetlerinizi anlatarak içinizi dökmeye olanak sağlamayı düşündük. Ayrıca alınan bilgileri kullanarak, sorunlarınızın çözümlenmesinde sizlere yardımcı olmaya çalışacağız. Aşağıdaki bölümlere düşüncelerinizi yazar mısınız? A-AİLEM İÇİN: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... B-SINIF VE ARKADAŞLARIM İÇİN: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... C-DERSLERİM İÇİN: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... D-GENEL OLARAK OKULUM İÇİN: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... E-ÖRETMENLERİM İÇİN: 1...................................................................................................................... 2....................................................................................................................... F-SINAVLAR VE DEĞERLENDİRMELER İÇİN: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... G-BAŞKA KONULAR İÇİN: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... 3....................................................................................................................... 4....................................................................................................................... Sayfa | 132


MODÜL 2 KİME GÖRE BEN NEYİM Sayfa | 133


KİME GÖRE BEN NEYİM? KULLANILIŞ AMACI: Öğrencinin kendini nasıl değerlendirdiğini ortaya çıkarmak amacıyla kullanılır. KİMLERE UYGULANIR: İlköğretim 4-5-6-7-8. sınıflar ve ortaöğretim düzeyindeki bütün öğrencilere uygulanabilir. UYGULANIŞI: Okul rehberlik programı dahilinde sınıf öğretmenleri tarafından her bir test öğrenciye verilerek doldurmaları istenir. Öğrenciler yönergeyi okuyarak ve anlamadıkları yerleri öğretmenlerine sorarak testi cevaplarlar. DEĞERLENLENDİRME VE YORUMLANMA: Öğrenciler işaretleme yaparken sıralanan ifadelerin kimine yanıt vermeyebilirler. Örneğin “kavgacıyım” ifadesi bireye uymuyorsa, ifadenin karşısındaki yerleri boş bırakabilir yada tümüne (X) işareti koyabilir. İşaretlemede önemli olan sıralanan ifadelerin hangileri kişinin kendisine uygun görüyorsa; kime göre bu özelliklere sahip bulunuyorsa o bölüme (X) işareti koymasıdır. Değerlendirmede öğrencinin testte işaretlediği ifadeleri olumluluk ve olumsuzluk derecesine göre her bir öğrenci için ayrı ayrı ele alınıp incelenebilir. Değerlendirmeler sonucunda öğrencinin kendisini nasıl algıladığı (olumluolumsuz) işaretlediği ifadelere göre belirlenir. İşaretlemiş olduğu olumsuz ifadelerin sıklığına bağlı olarak kendini olumsuz algıladığı, başkalarının da olumsuz algıladığı düşünülen öğrenciler Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisine bildirilir ve gerekiyorsa danışmaya alınılır. Kimdir bu tekniği ile birlikte uygulandığında daha verimli sonuçlar elde edilebilir.

Sayfa | 134


ÖĞRENCİNİN Adı Soyadı : Sınıfı / No : AÇIKLAMA: Hakkında konuşulan kişiler, zaman zaman bir takım özellikleriyle birlikte hatırlanır, eleştirilir. Haklı ya da haksız çoğumuz için geçerlidir. Bize yakıştırılan özelliklerimiz, bazen gerçek yönlerimiz olabilir. Aşağıda, bu tür yakıştırmalar sıralanmıştır. Okuyunca, hangileri size uygun görülüyor ve kime göre bu özelliklere sahip bulunuyorsanız, o bölümün içerisine (X) işareti koyunuz. KİME GÖRE

NESİNİZ? NASILSINIZ?

ÖĞRETMEN

AİLE

ARKADAŞ

BANA

1

Savurganım

() () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () ()

() () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () ()

() () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () ()

() () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () ()

2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27

Kavgacıyım Çok uysalım Çok yalnızım Çaresizim Çok zekiyim Korkağım Ezberciyim Somurtkanım Beceriksizim Çok ciddiyim Pasaklıyım Neşeliyim Yakışıklıyım, güzelim Cana yakınım Dik başlıyım Çok güçlüyüm Hayalperestim Her zaman hastayım Sportmenim Çok kıskancım İlgisizim Saygısızım Cesaretsizim Çok yetenekliyim Çok şımarığım Girişkenim Sayfa | 135


() () () () () () () () () () () () () Daha

() () () () () () () () () () () () () başka

() () () () () () () () () () () () () özellikler

() () () () () () () () () () () () ()

28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40

yakıştırılıyorsa

Uyumsuzum Mutlu değilim Başarılıyım Kötümserim Sevilen biriyim Bencilim Yardım severim Alınganım Acımasızım Sorumsuzum Yaratıcıyım Kararsızım Doğayı ve hayvanları severim yazar

mısınız?

.................................................................................................................

Sayfa | 136


MODÜL 3 PROBLEM TARAMA LİSTESİ Sayfa | 137


PROBLEM TARAMA LİSTESİ Öğrencilerin sağlık, okul, öğretmen, ders, aile, toplumsal ilişkiler, kızerkek arkadaşlığı, mesleki gelecek ve kişiliklerine ilişkin problemlerini kendi görüşleriyle ortaya çıkarmak ve bu problemlerin giderilmesi için çözüm yollarını belirlemek amacıyla uygulanır. Listelerin güvenilir olması ve ilgililer tarafından içtenlikle doldurulması ve listelerin hazırlanırken bütün yönergeye uyulması gerekmektedir. Problem tarama sonucunda elde edilen verilerin güvenirliği, her öğrencinin problemlerini içtenlikle işaretlemiş olmasına bağlıdır. Problem Tarama Listesi 7 alt bölümden oluşmaktadır. 1. Bölüm 2. Bölüm 3. Bölüm 4. Bölüm 5. Bölüm 6. Bölüm 7. Bölüm

: Sağlık ve bedenle ilgili sorulardan, : Okul ve derslerle ilgili sorulardan, : Ev ve aile yaşamı ile ilgili sorulardan, : Arkadaş ilişkileri ve toplumla ilgili sorulardan, : Karşı cinsle ilgili sorulardan, : Para, meslek ve gelecekle ilgili sorulardan, : Kişilikle ilgili sorulardan oluşmaktadır.

Problem Tarama Listeleri en çok; a-Okulun ders programlarıyla, okul hazırlanmasında ve düzenlenmesinde,

rehberlik

programlarının

b-Öğretmenlerin, öğrencileri ve öğrencilerin ilgi ve yetenekleri tanımalarında ve derslerini buna göre ele almalarında;buna göre yardımda bulunmalarında, c-Öğrencilerin ilgi ve yeteneklerini, tanımalarında büyük yarar sağlar.

ihtiyaçlarını,problemlerini

Öğrenci Problem Tarama Listeleri, öğrencinin kendisi hakkında vereceği bilgilere dayanan bir tekniktir. Bu ham bilgilerin uygun bir biçimde Sayfa | 138


değerlendirilip yorumlanması gerekir. Değerlendirme ve yorumlamanın sağlıklı olması için, bu tekniğin uygulama öncesi, uygulama sırası, puanlama yapılırken ve yorumlama yapılırken bazı önemli noktalara uyulması gerekmektedir. a-Uygulama öncesi yapılacak işler: Problem tarama listesinin hangi amaç için kullanılacağı, nasıl bir yol izleneceği, listenin hangi sınıf öğrencilerine uygulanacağı önceden belirlenmelidir. Listelerin öğrencilere teker teker mi? Grup halinde mi? Verileceği, grup halinde verilecekse grupların kaçar kişi olacağı? Yani uygulama tarzı seçilmelidir. Ayrıca listelerin kimler tarafından, nerede, ne zaman ve ne kadar süre içerisinde uygulanacağı belirtilmelidir. b-Uygulama sırasında yapılacak işler: Listelerin yanıtlanmasında, uygulama sırasında alınacak önlemlerin önemi büyüktür. Uygulamanın öğrenciler tarafından tanınan ve bu konunun uygulamasını bilen kişiler tarafından, öğrencilerin sıkılmayacakları bir ortamda yapılması ve yanıtlanmasının yararı vardır. Uygulama ve Değerlendirme Öğrencilere problem tarama listesi verilir ve öğrenci kendisine uygun gelen problem maddesinin karşısına (x) işaretini koyar ve kendisinde bulunmayan problem maddesine dokunmaz. Daha sonra başka bir kâğıda problem maddelerinin karşısına işaretlenen problem maddeleri çetelenir ve kaç tane olduğu toplanır. Toplanan maddeler sınıf içinde ankete katılan öğrenci sayısına göre çetelene öğrenci sayısının yüzdeliği alınır. ( Aşağıdaki formül her problem maddesi için uygulanır ) Problem maddesini işaretleyen öğrenci sayısı x 100 Ankete katılan öğrenci sayısı *** Değerlendirme işleminde çizelgedeki dikey toplamlar sınıf genelinin problemleri, yatay toplamlar ise kişinin problemlerini göstermektedir. Belirtilen Problemler ; 0 – 10 arası ise az, Sayfa | 139


11 – 21 arası ise biraz, 22 – 32 arası ise orta, 33 – 43 arası ise çok, 44 – 53 arası ise çok fazla problemli demektir. Adı-Soyadı:

Sınıf-Şube:

Tarih: ...../...../20...

AÇIKLAMA: Aşağıda sizin yaşınızdaki gençleri ilgilendiren bir takım problem kümeleri bulacaksınız. Bunlardan durumlarınıza uyanları (X) işaretiyle belirtin. Uymayanları boş bırakın. Amacımız sizlere her türlü problemlerinizin çözümlenmesinde yardımcı olabilmektir. Bu yüzden içtenlikle ve doğru olarak cevap vereceğinize inanıyoruz. PROBLEMLER () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () ()

1. Yeterince uyuyamıyorum 2. İyi beslenemiyorum. 3. Yüzümdeki sivilcelerden rahatsızım 4. Boyumun kısalığına üzülüyorum. 5. Ara sıra burnum kanıyor. 6. Çok terliyorum. 7. Sıcak havada bile titriyor ve üşüyorum. 8. Tırnaklarımı kemiriyorum. 9. İyi göremiyorum. 10. İyi işitemiyorum. 11. Sürekli halsizlik duyuyorum. 12. Genellikle iştahım yok. 13. Midem çabuk bozuluyor. 14. Şişman olduğum için huzursuzum. 15. Hastalığımı doktora açamıyorum. 16. İyi giyinemediğime üzülüyorum. 17. Kendimi yakışıklı bulmuyorum. 18. Karşı cinsten bir arkadaş edinemiyorum. 19. Korkunç rüyalar görüyorum. 20. Kendime hiç güvenim yok. 21. Çok kıskancım. 22. Utangaç ve sıkılganım. Sayfa | 140


() () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () () ()

23. Tek başıma karar veremiyorum. 24. Zor durumda kalınca çocuk gibi ağlıyorum. 25. Hayallere dalıyorum. 26. Sır tutamıyorum. 27. Kimseye derdimi açamıyorum. 28. Çok inatçıyım. 29. Yalnızlık duygusunda kurtulamıyorum. 30. Ölmekten korkuyorum. 31. Cehennem korkusu aklımdan çıkmıyor. 32. Çabuk sinirleniyorum. 33. Kimsenin gözüne giremiyorum. 34. Her zaman önemsenmiyor ve kenarda bırakılıyorum. 35. Sürekli yalan söylüyorum, buna engel olamıyorum. 36. Evde çok huzursuzum. 37. Annem babam geçinemiyorlar. 38. Ailemle anlaşamıyoruz. 39. Evde her işime karışıyorlar. 40. Evde bana hiç kimse söz hakkı tanımıyor. 41. Yakınlarım başarıma ilgisiz kalıyorlar. 42. Ailem kendi başıma karar vermeme olanak tanımıyor. 43. Kardeşlerimle iyi geçinemiyorum. 44. Ailem geçim sıkıntısı içinde zor günler geçiriyor. 45. Evde ders çalışabilme olanaklarım yok. 46. Ailem yüzünden arkadaş edinemiyorum. 47. Evden ayrı yaşamak bana zor geliyor. 48. Annem babam ayrı yaşıyorlar. 49. Hem çalışmak hem de okumak zorundayım. 50. Ev işleri çok vaktimi alıyor, ders çalışmamı engelliyor. 51. Evden kaçıp kurtulmak istiyorum. 52. Evde çocuk muamelesi görmekteyim. 53. Evde kimseyle fikir yönünde anlaşamıyoruz. 54. Evde her zaman dayak yiyorum. 55. Okulda ailemi tanımak isteyen öğretmenim hiç olmadı. 56. Sınıfımı hiç sevmiyorum. 57. Dersler çok sıkıcı geçiyor. 58. İyi çalışma yollarını bilemiyorum. 59. Bazı öğretmenler çok alaycı, kırılıyorum. Sayfa | 141


() () () () () () () () () () () () () () () ()

60. Öğretmenlerin notları o kadar az ki. 61. Ufak hatalara büyük cezalar veriyorlar. 62. Okulda giyinmemize çok karışıyorlar. 63. Sağlığımızla ciddi olarak ilgilenen yok. 64. Öğretmenler daha çok gözde öğrencilerle ilgileniyorlar. 65. Dersleri öğrenme yerine ezberlemeye zorlanıyoruz. 66. Yükseköğrenime ait yeterli bilgi verilmiyor. 67. Meslek seçimi konusunda yeterince aydınlatılmıyoruz. 68. Yeteneklerimin ne olduğunu bilemiyorum. 69. Okulda dertlerimizi anlatabilecek ilgili bulamıyoruz. 70. Rehber öğretmeni kendime çok yakın olsun istiyorum. 71. Rehber öğretmenimle yalnız görüşüp konuşmak istiyorum. 72. Test ve anket sonuçlarının çabuk değerlendirilmesini istiyorum. 73. Sınıf içinde bize daha fazla söz hakkı tanınmasını istiyorum. 74. Okul kitaplığından yeterince yararlanamıyorum. 75. Duvar gazeteleri istediğim nitelikleri taşımıyor.

Problem Tarama Listesi Değerlendirme Tarih : ...../...../20.... AÇIKLAMA: ................................Sınıfı problem tarama envanteri uygulamasına katılan öğrenci sayısı ve probleme katılma yüzdeleri aşağıdadır. TOPLAM KATILAN ÖĞRENCİ SAYISI

PROBLEME KATILMA YUZDELERİ

MADDE NUMARASI 1.Madde 2.Madde 3.Madde 4. Madde 5. Madde 6. Madde 7. Madde 8. Madde 9. Madde 10. Madde 11. Madde

Sayfa | 142


12. Madde 13. Madde 14. Madde 15. Madde 16. Madde 17. Madde 18. Madde 19. Madde 20. Madde 21. Madde 22. Madde 22. Madde 23. Madde 24. Madde 25. Madde 26. Madde 27. Madde 28. Madde 29. Madde 30. Madde 31. Madde 32. Madde 33. Madde 34. Madde 35. Madde 36. Madde 37. Madde 38. Madde 39. Madde 40. Madde 41. Madde 42. Madde 43. Madde 44. Madde 45. Madde 46. Madde

Sayfa | 143


47. Madde 48. Madde 49. Madde 50. Madde 51. Madde 52. Madde 53. Madde 54. Madde 55. Madde 56. Madde 57. Madde 58. Madde 59. Madde 60. Madde 61. Madde 62. Madde 63. Madde 64. Madde 65. Madde 66. Madde 67. Madde 68. Madde 69. Madde 70. Madde 71. Madde 72. Madde 73. Madde 74. Madde 75. Madde

Sayfa | 144


MODÜL 4 İSTEK LİSTESİ Sayfa | 145


İSTEK LİSTESİ ÖĞRENCİNİN Adı Soyadı : Sınıfı / No : AÇIKLAMA: Sevgili Öğrencimiz; Aşağıda sizden, cevaplamanız istenen üç soru bulunmaktadır. Bu sorularla ilgili düşüncelerinizi, her sorunun altında boş bırakılan yerlere yazınız. Bu soruların okul çalışmalarınızla hiçbir ilgisi yoktur. Bu bir sınav değildir. Amaç sizi daha iyi tanımak ve size kendinizi tanıtmaktır. Cevaplarınız gizli tutulacaktır. Soruları lütfen içtenlikle cevaplayınız. Teşekkür ederiz. SORULAR: 1. İstediğiniz kadar paranız olsaydı neler yapardınız? 2. Her türlü imkânınız bulunsa hangi mesleğe girmek isterdiniz? 3. Masallardaki gibi bir peri; "Dile benden, ne dilersen?" deseydi, en önemli üç dileğiniz ne olurdu? Bu liste, sizin istek ve yakınmalarınızı öğrenmek amacıyla size verilmektedir. Aşağıdaki eksik cümleleri, istekleriniz doğrultusunda tamamlayınız. Cevaplarınız gizli tutulacaktır. Cümleleri ilk aklınıza geldiği biçimde tamamlayınız. Annem............................................................................................................. Babam.............................................................................................................. Kardeşim.......................................................................................................... Sınıfım............................................................................................................. Arkadaşlarım................................................................................................... Derslerim......................................................................................................... Okulum............................................................................................................ Öğretmenlerim................................................................................................. Okul Müdürüm................................................................................................ Sınavlar............................................................................................................ Değerlendirmeler............................................................................................. Günlerim.......................................................................................................... Dinlenme isteği................................................................................................ Gelecek............................................................................................................ Çocukluğum.................................................................................................... Elim dengelse.................................................................................................. Ben olsam........................................................................................................

Sayfa | 146


MODÜL 5 BAŞARISIZLIK NEDENLERİ ANKETİ Sayfa | 147


BAŞARISIZLIK NEDENLERİ ANKETİ Adı-Soyadı:

Sınıf-Şube:

Tarih : ...../...../20....

Bu anket siz öğrencilerin bazı derslerden neden başarısız olduğunuzu saptamak amacıyla hazırlanmıştır. Sizleri başarısız duruma düşüren nedenlerden bazıları aşağıda sıralanmıştır. Bunlardan hangileri size uygun düşüyorsa soru numaralarının başında bulunan parantezin içine (X) işareti koyunuz. Eğer sorular içinde size uygun olan anketin sonundaki boş bırakılan bölüme kendiniz ilave ediniz. () 1. Ailemden ayrı oluşum yüzünden. () 2. Ailemdeki huzursuzluk yüzünden. () 3. Sağlığımın sürekli bozuk olmasından. () 4. Kardeşlerimin ders çalışmamı engellemesinden. () 5. Kimseye açamadığım özel sorunlarım yüzünden. () 6. Ders çalışma yöntem ve tekniklerini iyi bilmediğimden. () 7. Ailemin sürekli ders çalışmamı tekrarlaması beni derslerden soğutuyor. () 8. Matematik dersine karşı yeteneğimin olmayışından. () 9. Yabancı dile karşı özel yeteneğimin olmayışından. () 10. Fen derslerine karşı özel yeteneğimin olmayışından. () 11. Sosyal bilimlere karşı özel yeteneğimin olmayışından. () 12. Derslerime çok çalıştığım halde yapamıyorum. () 13. Sınıfımız çok kalabalık dersi derste öğrenemiyorum. () 14. Başaramayacağımı önceden bildiğim derslere çalışmak içimden gelmiyor. () 15. Ailem tarafında başarımın takdir edilmeyişi şevkimi kırıyor. () 16. Sınavlarda çok heyecanlanıyorum. () 17. Dikkatim çok dağınık, küçük hatalar yüzünden başarısız oluyorum. () 18. Eve sürekli misafir gelmesi ders çalışmamı engelliyor. () 19. Aynı gün birden fazla yazılı sınav olması. () 20. Anlayamadığım konularda öğretmenlerime soru sormaktan çekindiğimden. () 21. Okul ve dersler benim için çekici olmaktan uzak, severek gelsem daha başarılı olacağıma inanıyorum.

Sayfa | 148


22. Bunların dışında başarısız olmanıza neden olan sorunları aşağıya yazınız. 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... 3....................................................................................................................... 4....................................................................................................................... Başarısızlık Nedenleri Anketi Değerlendirme AÇIKLAMA:................................Sınıfı Başarısızlık Nedenleri Anketi uygulamasına katılan öğrenci sayısı ve probleme katılma yüzdeleri aşağıdadır. TOPLAM KATILAN ÖĞRENCİ SAYISI

PROBLEME KATILMA YUZDELERİ

MADDE NUMARASI 1.Madde 2.Madde 3.Madde 4. Madde 5. Madde 6. Madde 7. Madde 8. Madde 9. Madde 10. Madde 11. Madde 12. Madde 13. Madde 14. Madde 15. Madde 16. Madde 17. Madde 18. Madde 19. Madde. 20. Madde 21. Madde

22. Bunların dışında başarısız olmanıza neden olan sorunları aşağıya yazınız. 1............................................................................................................................. 2............................................................................................................................. 3............................................................................................................................. 4............................................................................................................................. Sayfa | 149


MODÜL 6 AİLE ENVANTERİ Sayfa | 150


AİLE ENVANTERİ ÖĞRENCİNİN Adı Soyadı :

Sınıfı / No :

AÇIKLAMA: Bu test ailenizden gelen sorunlarınızı belirleyerek size daha çok yardım amacıyla hazırlanmıştır. Bu nedenle sorunlarınızı işaretlerken ne kadar gerçekçi olursanız kendinize o kadar yararlı olacaktır. Aşağıda sıralanan sorulardan hangileri sizin durumunuza uyuyorsa baş tarafında bulunan ayıracın içine bir çarpı işareti koyunuz. () 1. Evimiz çok dar, ders çalışacak ayrı bir odam yok. () 2. Evimiz çok rutubetli, soğuk. () 3. Elektriğimiz yok. ( ) Suyumuz yok. ( ) () 4. Ailem yeterince harçlık vermiyor. () 5. Ekonomik durumumuz nedeni ile okul gereksinimlerimi ve giyeceklerimi yeterince alamadığımdan, arkadaşlarım arasında kendimi rahatsız hissediyorum. () 6. Evimiz çok dağınık. () 7. Annem temizlik hastası, bu nedenle evde hiç rahat edemiyorum. () 8. Annem temizliğim ile hiç ilgilenmiyor. () 9. Ev işleri yapmaktan ve kardeşime bakmaktan ders çalışamıyorum. () 10. Her akşam misafir geliyor, hiç ders çalışamıyorum. () 11. Oturduğumuz yerin dışında sürekli yatılı misafir geliyor, evin bütün düzeni aksıyor. () 12. Ailemin dar gelirli olması nedeniyle iyi beslenemiyorum. () 13. Annem zamanında yemek yapmadığı için iyi beslenemiyorum. () 14. Üvey annemden çekindiğim için aç kalıyorum. () 15. Üvey babamdan çekindiğim için aç kalıyorum. () 16. Öğle yemeği yemeden geldiğim için okulda aç kalıyorum. Ders dinleyemiyorum.

() 17. Annem, babam çok kavga ediyor. Bu durum beni çok rahatsız ediyor. () 18. Babam çok içki içiyor, bütün aileyi rahatsız ediyor. Sayfa | 151


() 19. Babamın bir başka kadınla ilişkisi var, eve hiç gelmiyor, bu durum beni çok üzüyor. () 20. Babam kumar oynuyor. Bütün kazancını kumarda kaybediyor. () 21. Annem sürekli oyun oynuyor. Eve geç geliyor, bizimle hiç ilgilenmiyor. () 22. Ana-babamız bizi yalnız bırakıp her akşam gezmeye gidiyorlar. () 23. Annem - babam boşanmış, bu durum beni etkiliyor. () 24. Üvey annem bana çok kötü davranıyor. () 25. Üvey kardeşim bana çok kötü davranıyor. () 26. Üvey babam bana çok kötü davranıyor. () 27. Annem ve babam beni çok dövüyor. Yukarıda sıralananların dışında kalan aile sorunlarınız varsa, lütfen onları da yazınız. ............................................................................................................... ............................................................................................................... ............................................................................................................... ............................................................................................................... ............................................................................................................... ....................................................................

Sayfa | 152


MODÜL 7 ÇALIŞMA DAVRANIŞLARI DEĞERLENDİRME ÖLÇEĞİ Sayfa | 153


ÇALIŞMA DAVRANIŞINI DEĞERLENDİRME ÖLÇEĞİ YÖNERGE: Okuduğunuz cümle sizin için her zaman veya genellikle geçerliyse, sağdaki boşluğa "doğru" anlamına gelen D harfinin altına X işareti, her zaman veya genellikle geçerli değilse "yanlış" anlamına gelen Y harfinin üstüne X işareti koyunuz. Çalışma davranışınızla ilgili gerçekçi bir değerlendirme ancak sizin gerçekçi olmanızla mümkündür. (D) (Y) 1) Derslerle ilgili tekrarlarımın çoğunu sınavdan önceki gece yaparım. (D) (Y) 2) Bir sınava hazırlanırken, sinirlilikten, gerginlikten huzursuzluktan ötürü çalışmakta güçlük çekerim. (D) (Y) 3) Ödevler ve kompozisyonlar bana angarya gelir, bir an önce kurtulmak isterim. (D) (Y) 4) Anlayabilmek için çoğunlukla bir konuyu defalarca okurum. (D) (Y) 5) Derse çalışırken önemli noktaları bulup çıkartmakta güçlük çekerim (D) (Y) 6) Bir dönem ödevini hazırlamaya başlamadan önce mutlaka müsveddesini yaparım. (D) (Y) 7) Bilmediğim ve anlamından emin olmadığım kelimeleri sözlükten bakarım. (D) (Y) 8) Not tutarken, öğretmenin veya yazarın kelimelerini değil kendi kelimelerimi kullanırım. (D) (Y) 9) Bir test sırasında sinirli olurum ve hak ettiğim kadar başarılı olamam. (D) (Y) 10) Derste notlarımı not defteri yerine elime geçen kâğıtlara alırım. (D) (Y) 11) Zaman zaman okuduklarımı grafikler, şemalar ve özetler halinde ifade ederim. (D) (Y) 12) Bir cümleyi meydana getiren öğeleri gerçekten bilmiyorum. (D) (Y) 13) Çalışmaya başlamak için çoğunlukla içimden gelmesini beklerim. (D) (Y) 14) Düzenli olarak tekrarlar yaparım. (D) (Y) 15) Çalışmam sırasında telefonla arayanlar, gelen giden ve başka sebepler çalışmaya ara vermemi gerektirir. Sayfa | 154


(D) (Y) 16) Bir başka derse geçmeden önce, başladığım dersi bütünüyle tamamlarım. (D) (Y) 17) Çalışmam için harcamam gereken zamanı oyunda, televizyonun başında, telefonda, müzik dinleyerek, arkadaşlarla geçirdiğim olur. (D) (Y) 18) Zaman zaman, dersin amacının tam olarak ne olduğunu bilmeden, çalışmaya başladığımı fark ederim. (D) (Y) 19) Okulda öğrendiğim derslerle ilgili konuları dış dünyadaki olayları anlayabilmek için kullanırım. (D) (Y) 20) Ders notlarının hepsini not defterimin içinde toplu olarak saklarım. (D) (Y) 21) Kompozisyon ve dönem ödevlerinde sonuç bölümünü yazmakta zorlanıyorum. (D) (Y) 22) Öğretmenin her söylediğini not aldığım ve bunları elden geçirmediğim için bazen gereksiz malzemeyi çalışmak zorunda kalırım. (D) (Y) 23) Bir kompozisyon veya ödev hazırlarken, başlamadan önce bir plan yaparım. (D) (Y) 24) Okuduğum her cümle veya paragraftan sonra not almak yerine, bölümü bitirdikten sonra not çıkartırım. (D) (Y) 25) Kompozisyon veya ödevlerimi vermem gereken günden önce hazır ederim ve böylece birkaç kere okur ve gerekiyorsa yeniden yazarım. (D) (Y) 26) Ödevlerimi bazen zamanında hazır edemem ve yetiştirmek zorunda kalırsam aceleyle hazırlarım. (D) (Y) 27) Bazı öğretmen ve derslerden hoşlanmamam okul başarımı etkiler. (D) (Y) 28) Sık sık ne okuduğumu bilmeden sayfalarca okumuş olduğumu fark ederim. (D) (Y) 29) Çoğunlukla okuduğum kitaptaki şekil ve tabloları atlarım. (D) (Y) 30) Bazı dersler için o kadar çok zaman harcıyorum ki, diğer derslere zamanım kalmıyor. (D) (Y) 31) Yeni (bilmediğim) kelimeleri ve anlamlarını yazmak için fihristli bir not defteri tutarım. (D) (Y) 32) Çalışırken çoğunlukla kalkıp dolaşırım, gazete okurum veya bir şeyler atıştırırım. Sayfa | 155


(D) (Y) 33) Çalışmalarımla ilgili bir problemle karşılaşırsam, bunları öğretmenimle konuşmakta tereddüt etmem. (D) (Y) 34) Bazen okurken önemli kelimeleri mırıldanarak veya fısıldayarak tekrar ederim. (D) (Y) 35) Bazı öğretmenlerin beni antipatik bulduğunu hissediyorum. (D) (Y) 36) Doğru cevabı bilsem bile, çoğunlukla sınıfta sorulara cevap vermekten veya tekrarlara katılmaktan çekinirim. (D) (Y) 37) Çoğunlukla uykumu tam olarak alamıyorum ve sınıfta uyukladığımı hissediyorum. (D) (Y) 38) Yeni öğrendiğim kelimeleri uygun durumlarda kullanırım. (D) (Y) 39) Zamana göre düzenlenmiş çalışma programım vardır. (D) (Y) 40) Çalışırken kolayca hayallere dalabilirim. (D) (Y) 41) Bir yazılıda, yazmaya başlamadan önce bütün soru ve talimatları iyice okurum. (D) (Y) 42) Yeni bir bölüme başlamadan önce o konuda fikir sahibi olmaya çalışmak bence zaman kaybıdır. (D) (Y) 43) Çalışma programıma sıkı sıkıya bağlı kalma düşüncesi bana sıkıntı verir, programda sık sık değişiklik yapmakta tereddüt etmem. (D) (Y) 44) Bazen televizyon seyrederken veya odada başkaları konuşurken çalıştığım olur. (D) (Y) 45) Kitaplarımda önemli veya zor bölümleri işaretlerim, böylece tekrarlarken bu noktalara özel dikkat harcamam mümkün olur. (D) (Y) 46) Okurken dinlenme aralarımı bölüm sonlarında veririm ve kendi kendime o bölümün ana noktalarını tekrarlarım. (D) (Y) 47) Öğrendiğim genel prensipleri ve kuralları ortaya koyan belirli örnekler düşünürüm. (D) (Y) 48) Çalışmaya başlamakta güçlük çekerim. (D) (Y) 49) Bazen okula gittiğimde veya çalışmaya oturduğumda kitapları, kalemleri, notları veya gerekli diğer malzemeyi getirmediğimi fark ederim. (D) (Y) 50) Bir derste öğrendiklerimi, bir başka dersteki konuyu anlamak için kullanırım. (D) (Y) 51) Bazen bir konuyu öğrendikten sonra gerekenden fazla tekrar yaparak, unutamayacağım şekilde hafızama yerleştiririm. Sayfa | 156


(D) (Y) 52) Bir ödevi nasıl yazmaya başlayacağımı gerçekten bilmiyorum. (D) (Y) 53) Ödevlerim daima içime bir sıkıntı verir. (D) (Y) 54) Bir sınava hazırlanırken, tam olarak kitaptaki kelimeleri hatırlamaya çalıştığım çok olur. (D) (Y) 55) Dersi doğrudan bir ışık altında değil, yansıyarak gelen bir ışık altında çalışırım. (D) (Y) 56) Bir konuyu ayrıntılı olarak çalışmaya başlamadan önce, genel bir fikir sahibi olabilmek için hızlı bir göz gezdiririm (Örneğin paragraf başlıklarını ve altındaki cümleleri okuyarak). (D) (Y) 57) Öğretmenlerimin bana iyi duygular beslediğini hissediyorum. (D) (Y) 58) Sınav başladığı zaman puan değerleri ve güçlük derecelerine bakmaksızın vakit kaybetmeden hemen yazmaya koyulurum. (D) (Y) 59) Birçok sınava, öğrendiklerimi sınav bitinceye kadar aklımda tutmak için çalışırım. (D) (Y) 60) Çabuk, ancak bütünüyle anlayacak kadar hızlı okurum. (D) (Y) 61) Not tutarken kendime ait özel işaretler ve kısaltmalar kullanırım. (D) (Y) 62) Notlarımı derste tuttuğum gibi muhafaza eder bir karışıklığa meydan vermemek için onlara el sürmem. (D) (Y) 63) Bir ödeve başlamadan önce en az bir veya iki kaynağa bakar, güvendiğim kişilerin görüşünü alırım. (D) (Y) 64) Büyük çoğunlukla okul hayatını ilginç buluyorum. (D) (Y) 65) Ersi dinlerken muhtemel sınav sorularına karşı dikkatli olurum. (D) (Y) 66) Sınava girmeden önce öğretmenin nelere önem verdiğiyle ilgilenmem ve sınav biçimiyle ilgili bilgi toplamak için vakit kaybetmem. Çünkü bunlar her yıl değişebilir ve yanıltıcı olabilir. (D) (Y) 67) Çalışma sürelerim oldukça kısadır ve bu sebeple zaman zaman dikkatimi toplamakta zorluk çekerim. (D) (Y) 68) Okula gitmek gerekmeseydi, pek çok şeyi daha kolay öğrenirdim. (D) (Y) 69) Okulda gençliğin en güzel günleri, hayatta kullanılıp kullanılamayacağı çok şüpheli birçok bilgiyi öğrenmek uğruna ziyan ediliyor. Sayfa | 157


(D) (Y) 70) Ders çalışırken verdiğim dinlenme aralarından sonra tekrar derse dönmekte zorluk çekerim. (D) (Y) 71) Derse gelmeden önce işlenecek dersle ilgili okumayı zaman kaybı olarak görürüm. (D) (Y) 72) Öğretmenin anlattıkları kitapta varsa, onları anlamak için bol zamanım olacağı için fazla endişelenmem. (D) (Y) 73) Her kelimenin anlamına dikkat ederek çok yavaş okurum. Cevap Anahtarı Aşağıdaki cevaplar değişik kategorilere göre gruplandırılmıştır. Her kategoriden cevap anahtarına uygun olarak işaretlemediğiniz soru sayısı o kategoriden aldığınız puanı belirler. Bu puanlarla Yorum Anahtarına girerek her kategoriye göre davranışınızı değerlendirebilirsiniz. A- Çalışmaya başlamak ve sürdürmek 13 Y 30 Y 40 Y 49 Y 15 Y 32 Y 43 Y 55 Y 17 Y 37 Y 44 Y 67 Y 18 Y 39 D 48 Y 70 Y B- Bilinçli çalışmak ve öğrendiğini kullanmak 12 Y 19 D 47 D 14 D 38 D 50 D 16 Y 39 Y 51 D C- Not tutmak ve dersi dinlemek 8D 22 Y 61 D 72 Y 10 Y 24 D 62 Y 20 D 31 D 71 Y D- Okuma alışkanlıkları ve teknikleri 4Y 11 D 34 D 56 D 5Y 28 Y 45 D 60 D 7D 29 Y E- Ödev hazırlamak 3Y 25 D 46 D 52 Y 73 Y 63 D 23 D 26 Y Sayfa | 158


F- Okula karşı tutum 27 Y 35 Y 53 Y 68 Y 33 D 36 Y G- Sınavlara hazırlanmak ve sınava girmek 1Y 9Y 54 Y 65 D 2Y 21 Y 66 Y 6D 41 D

57 D 64 D 69 Y 58 Y 59 Y

Yorum Anahtarı A-Çalışmaya başlamak ve sürdürmek 16-10 Ders çalışmaya başlamak ve zamanınızdan etkin bir şekilde yararlanmak konusunda ciddi problemleriniz olduğu anlaşılmaktadır. Değerli zamanınızın önemli bir bölümünü ders çalışmanız gerektiğini düşünerek veya ders başında, ancak çalışmadan geçirdiğiniz görülmektedir. Eğitim başarınızı yükseltebilmek için mutlaka ders çalışmaya başlamak ve sürdürmek konusundaki teknikleri ve iç disiplininizi kurmayı öğrenmeniz gerekmektedir. 9-5 Ders çalışmaya başlamak ve sürdürmek konusunda bazı güçlüklerinizin olduğu anlaşılmaktadır. Eğlenmeye ve dinlenmeye de vakit ayırabilmek için derse ayırdığınız zamandan en etkin şekilde yararlanmanız gerekmektedir. Kendi üzerinizde denetim kuracak metotları öğrenirseniz hem sosyalleşmeye zaman ayırabilir, hem de başarınızı yükseltebilirsiniz. 4-0 Ders çalışmaya başlamak ve sürdürmek konusunda önemli bir güçlüğünüzün olmadığı anlaşılmaktadır. Böylece hem ders çalışmaya ayırdığınız zamandan en üst düzeyde yararlanmanız mümkün olmakta, hem de özel hayatınıza ve zevklerinize zaman ayırabilmektesiniz. Kendi kendinizi iyi denetleyebilen bir insan olduğunuz için sizi kutlarız. B-Bilinçli çalışmak ve öğrendiğini kullanmak 9-5 Bilinçli çalışmak ve öğrendiğini kullanmak konusunda önemli eksiklikleriniz olduğu görülmektedir. Neyi, niçin öğrendiğinizi Sayfa | 159


bilmediğiniz, düzenli tekrarlar yapmadığınız için büyük bir ihtimalle okul hayatı size oldukça güç gelmektedir. Düzenli tekrar ve verimli ders çalışma yollarını öğrenmeniz okul başarınızı yükseltmek için büyük önem taşımaktadır. 4-3 Bilinçli çalışmak ve öğrendiğinizi kullanmak konusunda bazı eksikliklerinizin olduğu görülmektedir. Öğreneceğiniz malzemenin nerede kullanılacağını bilmek ve düzenli tekrar yapma tekniğini geliştirmek başarınızda köklü değişiklikler yapacaktır. 2-0 Bilinçli çalışan ve öğrendiğini kullanan, böylece bilginizi geliştirerek unutmayı önleyen bir öğrenci olduğunuz görülmektedir. Yaptığınız düzenli tekrarların başarınızdaki payı büyüktür. C-Okuma alışkanlığı 12-8 Okumaya çok fazla zaman ayırdığınız, buna rağmen daha sonra oldukça az şey hatırlayabildiğiniz anlaşılmaktadır. Önemli olanla, önemli olmayanı ayırmakta güçlük çektiğiniz, metin içinde size gerekli olmayan yerlerde zaman kaybettiğiniz görülmektedir. Okul başarınızı yükseltebilmek için okuma becerinizi geliştirmeye özel önem vermek zorundasınız. 7-4 Okurken önemli olanla olmayanı ayırmakta zaman zaman güçlük çektiğiniz ve bu sebeple değerli vaktinizden yeterince yararlanamadığınız anlaşılmaktadır. Okuma hızınızı yükseltip, seçiciliğinizi artırabilirseniz okul başarınızda önemli gelişmeler olacaktır. 3-0 Okuduğunuz metin içinde gerekli olanları ayırabildiğiniz ve gereksiz okumalarla zaman kaybetmediğiniz anlaşılmaktadır. Bu hiç şüphesiz okul başarınızı olumlu yönde etkilemektedir. D-Ödev hazırlamak 7-5 Günlük veya dönem ödevi hazırlamanın, konunun özünü kavramak için ne kadar önemli olduğunun farkında değilsiniz. Ödevlerden bir an önce kurtulma eğilimi okul başarınızı tehdit eden önemli bir engeldir. Ödevlerin, Sayfa | 160


gelişmeniz için bir adım olduğunu kabullenir ve öğrenirseniz, başarınız yükselecektir. 4-3 Ödevlerinizi gereği gibi hazırlamak ve düzenlemekte zaman zaman güçlük çektiğiniz anlaşılmaktadır. Ödevlerinizi zamanında ve yeterli çalışmayla yapmanız okul başarınızı artıracaktır.. 2-0 Ödevlerin eğitim hayatı içindeki önemini kavramış olduğunuz anlaşılmaktadır. Çeşitli kişi ve kaynaklardan yararlanarak ve belirli bir plana dayandırarak, zamanında hazırladığınız ödevler bütün eğitim hayatınız boyunca başarınızın önemli sebeplerinden biri olacaktır. E-Okula karşı tutum 8-5 Okula karşı tutumunuz çalışmayı, öğrenmeyi ve başarılı olmayı güçleştirdiği görülmektedir. Sadece okulda değil, hiçbir konuda olumsuz bir tutumla olumlu bir sonuç elde edilmesi mümkün değildir. Okul, Eğitim ve öğretmenlerle ilgili temel düşünce ve yaklaşımlarınızı gözden geçirmeniz, eğitime verdiğiniz yılların karşılığını alabilmeniz açısından hayati önem taşımaktadır. 4-3 Okula karşı bazı olumsuz duygu ve düşünceler içinde olduğunuz görülmektedir. Okula karşı zaman zaman gelişen bu olumsuz tavrınızın eğitim başarınızı etkilememesi için bunları yeniden ele almanızda ve gözden geçirmenizde yarar vardır. 2-0 Okula karşı olumlu bir tavır içinde olduğunuz görülmektedir. Oynadığınız okul oyununun ilginç yönlerini bulup ondan keyif aldığınız ve bunun da okul başarınızı yükselttiği, öğretmenleriniz ve arkadaşınızla ilişkinizi geliştirdiği muhakkaktır. F - Sınavlara hazırlanmak ve sınava girmek 11-8 Sınavlarda başarılı olmanın, sınav öncesinde başlayan ve sınavda da devam eden bir işlemler dizisi olduğunun farkında değilsiniz. Eğer zaman zaman çalıştığınız ölçüde başarılı olmadığınızdan yakınıyorsanız, muhtemelen başarısızlığınızın arkasındaki sebeplerin başında sınava hazırlanma teknik ve sınav taktikleri yeterince bilmemek veya Sayfa | 161


uygulamamak yatmaktadır. Bu eksikliğinizi gidermeniz, çalışmanızın karşılığını alabilmek için ön şarttır. 7-4 Sınavlara hazırlanmak ve sınava girmek konusunda bir hayli bilgi ve tecrübe sahibi olmanıza rağmen bazı eksikleriniz olduğu görülmektedir. Bu eksiklerinizi giderirseniz başarınız daha da yükselecektir. 3-0 Sınavlara hazırlanmak ve sınava girmek konusundaki teknik ve taktikleri oldukça iyi bildiğiniz ve bunları uyguladığınız görülmektedir. Yüksek eğitim başarınızın arkasındaki en önemli sebeplerden biri de hiç şüphesiz budur.

Sayfa | 162


MODÜL 8 SINAV KAYGISI ÖLÇEĞİ Sayfa | 163


SINAV KAYGISI ÖLÇEĞİ YÖNERGE: Okuduğunuz cümle sizin için her zaman veya genellikle geçerliyse, sağdaki boşluğa "doğru" anlamına gelen D harfinin altına X işareti, her zaman veya genellikle geçerli değilse "yanlış" anlamına gelen Y harfinin üstüne X işareti koyunuz. Çalışma davranışınızla ilgili gerçekçi bir değerlendirme ancak sizin gerçekçi olmanızla mümkündür. (D) (Y) 1) Sınava girmeden de sınıf geçmenin ve başarılı olmanın bir yolu olmasını isterdim. (D) (Y) 2) Bir sınavda başarılı olmak, diğer sınavlarda kendime güvenimin artmasına sebep olmaz. (D) (Y) 3) Çevremdekiler (ailem, arkadaşlarım) başaracağım konusunda bana güveniyorlar. (D) (Y) 4) Bir sınav sırasında, bazen zihnimin sınavla ilgili olmayan konulara kaydığını hissediyorum. (D) (Y) 5) Önemli bir sınavdan önce veya sonra canım bir şey yemek istemez. (D) (Y) 6) Öğretmenin sık sık küçük yazılı veya sözlü yoklamalar yaptığı derslerden nefret ederim. (D) (Y) 7) Sınavların mutlaka resmi, ciddi ve gerginlik yaratan durumlar olması gerekmez. (D) (Y) 8) Sınavlarda başarılı olanlar çoğunlukla hayatta da iyi pozisyonlara gelirler. (D) (Y) 9) Önemli bir sınavdan önce veya sınav sırasında bazı arkadaşlarımın çalışırken daha az zorlandıklarını ve benden daha akıllı olduklarını düşünürüm. (D) (Y) 10) Eğer sınavlar olmasaydı, dersleri daha iyi öğreneceğimden eminim. (D) (Y) 11) Ne kadar başarılı olacağım konusundaki endişeler, sınava hazırlığımı ve sınav başarımı etkiler. (D) (Y) 12) Önemli bir sınava girecek olmam uykularımı bozar. (D) (Y) 13) Sınav sırasında çevremdeki insanların gezinmesi ve bana bakmalarından sıkıntı duyarım. Sayfa | 164


(D) (Y) 14) Her zaman düşünmesem de, başarısız olursam çevremdekilerin bana hangi gözle bakacaklarından endişelenirim. (D) (Y) 15) Geleceğimin sınavlarda göstereceğim başarıya bağlı olduğunu bilmek beni üzüyor. (D) (Y) 16) Kendimi bir toplayabilsem, birçok kişiden daha iyi notlar alacağımı biliyorum. (D) (Y) 17) Başarısız olursam, insanlar benim yeteneğimden şüpheye düşecekler. (D) (Y) 18) Hiçbir zaman sınavlara tam olarak hazırlandığım duygusunu yaşayamam. (D) (Y) 19) Bir sınavdan önce bir türlü gevşeyemem. (D) (Y) 20) Önemli sınavlardan önce zihnim adeta durur kalır. (D) (Y) 21) Bir sınav sırasında dışarıda gelen gürültüler, çevremdekilerin çıkardıkları sesler, ışık, oda sıcaklığı vb. beni rahatsız eder. (D) (Y) 22) Sınavdan önce daima huzursuz, gergin ve sıkıntılı olurum. (D) (Y) 23) Sınavların insanın gelecekteki amaçlarına ulaşması konusunda ölçü olmasına hayret ederim. 24) Sınavlar insanın gerçekten ne kadar bildiğini göstermez. (D) (Y) 25) Düşük not aldığımda, hiç kimseye notumu söylemem. (D) (Y) 26) Bir sınavdan önce çoğunlukla içimden bağırmak gelir. (D) (Y) 27) Önemli sınavlardan önce midem bulanır. (D) (Y) 28) Önemli bir sınava çalışırken çok kere olumsuz düşüncelerle peşin bir yenilgiyi yaşarım. (D) (Y) 29) Sınav sonuçlarını almadan önce kendimi çok endişeli ve huzursuz hissederim. (D) (Y) 30) Başlarken bir sınav veya teste ihtiyaç duyulmayan bir işe girebilmeyi çok isterim. (D) (Y) 31) Bir sınavda başarılı olamazsam, zaman zaman zannettiğim kadar akıllı olmadığımı düşünürüm. (D) (Y) 32) Eğer kırık not alırsam, annem ve babam müthiş hayal kırıklığına uğrar. (D) (Y) 33) Sınavlarla ilgili endişelerim çoğunlukla tam olarak hazırlanmamı engeller ve bu durum beni daha çok endişelendirir. (D) (Y) 34) Sınav sırasında, bacağımı salladığımı, parmaklarımı sıraya vurduğumu fark ediyorum. Sayfa | 165


(D) (Y) 35) Bir sınavdan sonra çoğunlukla yapmış olduğumdan daha iyi yapabileceğimi düşünürüm. (D) (Y) 36) Bir sınav sırasında duygularım dikkatimin dağılmasına sebep olur. (D) (Y) 37) Bir sınava ne kadar çok çalışırsam, o kadar çok karıştırıyorum. (D) (Y) 38) Başarısız olursam, kendimle ilgili görüşlerim değişir. (D) (Y) 39) Bir sınav sırasında bedenimin belirli yerlerindeki kaslar kasılır. (D) (Y) 40) Bir sınavdan önce ne kendime tam olarak güvenebilirim, ne de zihinsel olarak gevşeyebilirim. (D) (Y) 41) Başarısız olursam arkadaşlarımın gözünde değerimin düşeceğini biliyorum. (D) (Y) 42) Önemli problemlerimden biri, bir sınava tam olarak hazırlanıp hazırlanmadığımı bilememektir. (D) (Y) 43) Gerçekten önemli bir sınava girerken çoğunlukla bedensel olarak panik halinde olurum. (D) (Y) 44) Testi değerlendirenlerin, bazı öğrencilerin sınavda çok heyecanlandıklarını bilmelerini ve bu testi değerlendirirken hesaba katmalarını isterdim. (D) (Y) 45) Sınıf geçmek için sınava girmektense, ödev hazırlamaya tercih ederim. (D) (Y) 46) Kendi notumu söylemeden önce arkadaşlarımın kaç aldığını bilmek isterim. (D) (Y) 47) Kırık not aldığım zaman, tanıdığım bazı insanların benimle alay edeceğini biliyorum ve bu beni rahatsız ediyor. (D) (Y) 48) Eğer sınavlara yalnız başıma girsem ve zamanla sınırlanmamış olsam çok daha başarılı olacağımı düşünüyorum. (D) (Y) 49) Sınavdaki sonuçların hayat başarım ve güvenliğimle doğrudan ilgili olduğunu düşünüyorum. (D) (Y) 50) Sınavlar sırasında bazen gerçekten bildiklerimi unutacak kadar heyecanlanıyorum. Aşağıda aynı endişeleri ilgilendiren sorular gruplandırılmıştır. Her gruptan D (doğru) olarak işaretlediğiniz soru sayısı o gruptan aldığınız puanı belirler. Bu puanlara göre Yorum Anahtarına girerek endişelerinizi değerlendirebilirsiniz. Sayfa | 166


Cevap Anahtarı 1. Başkalarının sizi nasıl gördüğü ile ilgili endişeler. 3, 14, 17, 25, 32, 41, 46, 37 2. Kendinizi nasıl gördüğünüzle ilgili endişeler. 2, 9, 16, 24, 31, 38, 40 3. Gelecekle ilgili endişeler. 1, 8, 15, 23, 30, 49 4. Yeterince hazırlanamamakla ilgili endişeler. 6, 11, 18, 26, 33, 42 5. Bedensel tepkiler. 5, 12, 19, 27, 34, 39, 43 6. Zihinsel tepkiler. 4, 13, 20, 21, 28, 35, 36, 37, 48, 50 7. Genel sınav kaygısı. 7, 10, 22, 29, 44, 45 D harfinin üstüne koyulan X işaretleri kaygı açısından puan alır. Yorum Anahtarı 1. Başkalarının görüşü 8-4 Başkalarının sizi nasıl gördüğü sizin için büyük önem taşıyor. Çevrenizdeki insanların değerlendirmeleri bir sınav durumunda zihinsel faaliyetinizi olumsuz etkiliyor ve sınav başarınızı tehlikeye atıyor. 3-0 Başkalarının sizinle ilgili görüşleri sizin için fazla önem taşımıyor. Bu sebeple sınavlara hazırlanırken çevrenizdeki insanların sizinle ilgili ne düşündükleri üzerinde kafa yorup zaman ve enerji kaybetmiyorsunuz.

Sayfa | 167


2. Kendi görüşünüz 7-4 Sınavlardaki başarınızla kendinize olan saygınızı eşdeğer görüyorsunuz. Sınavlarda ölçülerin kişilik değeriniz olmayıp bilgi düzeyiniz olduğunu kabullenmeniz gerekir. Düşünce biçiminiz problemleri çözmek konusunda size yardımcı olmadığı gibi, endişelerinizi artırıp elinizi kolunuzu bağlıyor. 4-0 Sınavlardaki başarınızla kendi kişiliğinize verdiğiniz değeri birbirinden oldukça iyi ayırabildiğiniz anlaşılmaktadır. Bu tutumunuz problemleri daha etkili biçimde çözmenize imkan vermekte, okul başarınızı olumlu yönde etkilemektedir. 3. Gelecekle ilgili endişeler 6-3 Sınavlardaki başarınızı gelecekteki mutluluğunuz ve başarınızın tek ölçüsü olarak görüyorsunuz. Bu yaklaşım biçiminin sonucu olarak sınavların güvenliğiniz ve amaçlarınıza ulaşmanız konusunda engel olduğunu düşünüyorsunuz. Bu düşünceler bilginizi yeterince ortaya koymanızı güçleştiriyor ve başarınızı tehdit ediyor. 2-0 Gelecekteki mutluluğunuzun, başarınızın ve güvenliğinizin tek belirleyicisinin sınavlardaki başarınızın olmadığının farkındasınız. Bu sebeple sınavlara geçilmesi gereken aşamalar olarak bakmanız, bilginizi yeterince ortaya koymanıza imken veriyor. 4. Hazırlanmakla ilgili endişeler 6-3 Sınavları kişiliğiniz konusundaki değeriniz ve gelecekteki güvenliğinizin bir ölçüsü olarak gördüğünüz için herhangi bir sınava hazırlık dönemi sizin için bir kriz dönemi oluyor. Sınavda başarılı olmanızı sağlayacak olan hazırlanma tekniklerinizi öğrenirseniz, kendinize güveniniz artacak, endişelerinizi kontrol etmek için önemli bir adım atmış olacaksınız. 2-0 Bir sınava verdiğiniz önem, o sınavın kendi değerinden büyük olmadığı için, sınavlara büyük bir gerginlik hissetmeden hazırlanıyorsunuz. Sınavda başarılı olabilmek için, sınava hazırlanmanın sistemini bilmeniz, gereksiz gerginlikleri yaşamamanıza ve sınava huzurlu bir şekilde çalışarak başarınızın yükselmesine imkan veriyor. Sayfa | 168


5. Bedensel tepkiler 7-4 Bir sınava hazırlanırken iştahsızlık, uykusuzluk, gerginlik gibi birçok bedensel rahatsızlıkla mücadele etmek zorunda kaldığınız anlaşılmaktadır. Bu rahatsızlıklar sınavla ilgili hazırlığınızı güçleştirmekte ve başarınızı olumsuz yönde etkilemektedir. Bedensel tepkilerinizi kontrol etmeyi başarmanız zihinsel olarak hem hazırlığınızı, hem de sınavda bildiklerinizi ortaya koymanızı kolaylaştıracaktır. 3-0 Sınava hazırlık sırasında heyecanınızı kontrol edebildiğiniz ve bedensel olarak çalışmanızı zorlaştıracak bir rahatsızlık hissetmediğiniz anlaşılmaktadır. 6. Zihinsel tepkiler 10-4 Sınava hazırlanırken veya sınav arasında çevrenizde olan bitenden fazlasıyla etkilenmeniz ve dikkatinizi toplamakta güçlük çekmeniz yüksek sınav kaygısının işaretidir. Bu durum düşünce akışını yavaşlatır ve başarıyı engeller. Zihinsel ve bedensel rahatsızlığınız birbirini körükler ve sınava hazırlığınızı zorlaştırır. Sınavlarda başarılı olabilmek gerekmektedir. Zihinsel tepkilerinizi kontrol altına almayı öğrenmeniz 4-0 Zihinsel açıdan sınava hazırlanırken veya sınav sırasında önemli bir rahatsızlık yaşamadığınız görülmektedir. Heyecanınızı kontrol etmeniz, zihinsel ve duygusal olarak hazırlığınızı kolaylaştırmakta ve başarınızı artırmaktadır. 7. Genel sınav kaygısı 6-3 Sınavlarda kendinize güvenemediğiniz, sınavları varlığınız ve geleceğiniz için bir tehdit olarak gördüğünüz anlaşılmaktadır. Sınavlara sahip oldukları önemin çok üzerinde değer vermekte ve belki de bu sebeple çok fazla heyecanlanmaktasınız. Sınav kaygınızı azaltacak teknikleri öğrenmeniz, hem eğitim başarınızı yükseltecek, hem hayattan aldığınız zevki artıracak, hem de sizi daha etkili bir insan yapacaktır.

Sayfa | 169


2-0 Sınavları geçilmesi gereken zorunlu engeller olarak görerek hazırladığınız anlaşılmaktadır. Eğitim hayatındaki sınavların, hayatın bir parçası olduğunun farkındasınız ve bu tavrınız sınavlara hazırlığınızı kolaylaştırarak, eğitim başarınızı olumlu yönde etkilemektedir.

Sayfa | 170


MODÜL 9 AKADEMİK BENLİK KAVRAMI ÖLÇEĞİ Sayfa | 171


AKADEMİK BENLİK KAVRAMI ÖLÇEĞİ Öğrenim yaşamları boyunca öğrenciler, okul seçme, seçimlik derslere veya ders dışı etkinliklerden birine yönelme konusunda kararlar vermektedirler. Bu kararlardan bazıları küçük ve önemsiz görülebilir. Ancak, her kararın, yapılan her tercihin gelecekte seçilecek mesleği adım adım belirleyici etkileri vardır. Bu nedenle öğrencilerin doğru ve isabetli karar verme becerileri geliştirmeleri büyük önem taşımaktadır. Kişinin bir konuda doğru karar verebilmesi için önce ne istediğini ve ne gibi kaynaklara (yeteneklere, mali olanaklara ve çevre desteğine) sahip olduğunu bilmesi gereklidir. Bir öğrenci hangi konulardan hoşlandığına yani ilgilerine ve hangi konuları kolay ve çabuk öğrenebildiğine yani yeteneklerine ilişkin doğru, gerçekçi ve zengin bir benlik kavramına sahip oldukça ve ders ve okul seçerken isabetli karar verme olasılığı artar. Akademik Benlik Kavramı Ölçeği öğrencilerin yetenekleri ve ilgileri hakkında daha berrak ve gerçekçi bir kavrama sahip olmalarına yardımcı olmak amacıyla geliştirilmiştir. Akademik Benlik Kavramı Ölçeği ile bir kimsenin dört yetenek ve on bir ilgi alanına ilişkin benlik kavramları ölçülmektedir. Aşağıda bu ölçekle ölçülen yetenek ve ilgi türleri tanımlanmıştır. Sözel Yetenek: Sözcüklerle akıl yürütebilme, okuduğunu anlayabilme ve düşünceleri sözcüklerle açık bir biçimde ifade edebilme. Sayısal Yetenek: Sayılarla akıl yürütebilme, problemleri çözebilme. Şekil – Uzay Yeteneği: Şekiller arasındaki benzerlikleri ve farkları görebilme, cisimleri ve şekillerin döndürüldükleri zaman alacakları durumları göz önünde canlandırabilme. Göz – El Koordinasyonu: Kesme, delme gibi, el ve gözün işbirliği ile yapılabilecek işleri yapabilme. Fen Bilimleri İlgisi: Fen bilimleri ile ilgili konuları öğrenmeye ve fen konuları üzerinde çalışmaya istekli olma. Sayfa | 172


Sosyal Bilimler İlgisi: Sosyal bilim alanı ile ilgili konuları öğrenmeye ve bu konular üzerinde çalışmaya istekli olma. Ziraat İlgisi: Bitki (meyve, sebze, tahıl) ve/veya hayvan yetiştirmekten (üretmekten) hoşlanma. Mekanik İlgi: Alet ve makineleri çalıştırmaktan ve onarmaktan hoşlanma. İkna İlgisi: Duygu ve düşünceleri başkalarına iletmekten ve onları etkilemekten hoşlanma. Ticaret İlgisi: Mal alıp satmaktan, bu yolla kâr elde etmekten hoşlanma. İş Ayrıntıları İlgisi: Bir yazının küçük ayrıntılara dikkat edebilme ve hataları düzeltmekten hoşlanma. Edebiyat İlgisi: Akıcı konuşabilme ve yazabilme, edebi eserleri incelemekten ve edebi eser üretmekten hoşlanma. Yabancı Dil İlgisi: Yabancı dil öğrenmeye istekli olma ve öğrenebilme. Güzel Sanatlar İlgisi: Resim, heykel, el sanatları vb. sanat ürünleri yaratmaktan, mevcut eserleri incelemekten hoşlanma. Müzik İlgisi: Müzik dinlemekten, müzik aleti çalmaktan, müzik parçaları bestelemekten hoşlanma. Sosyal Yardım İlgisi: Zayıf ve hasta insanlara yardım etmekten hoşlanma. Değerlendirme İşlemi Değerlendirme için yapacağınız işlemler aşağıda sırasıyla açıklanmıştır: 1. Size verilen “Akademik Benlik Kavramı Ölçeği” kitapçığının içinde 1 tane “Cevap Kağıdı”, 1 tane “Akademik Benlik Kavramı Ölçeği Madde Numaraları Listesi”, 1 tane “Norm Tablosu”, 1 tane “Profil Tablosu” bulacaksınız.

Sayfa | 173


2. Önce Akademik Benlik Kavramı Ölçeği ve Cevap Kâğıdını alınız. Ölçeği, yönergelere uygun olarak cevaplayınız. 3. Cevaplama işlemi bittikten sonra “Akademik Benlik Kavramı Ölçeği madde Numaraları” listesini açınız. Bu listede maddeler yetenek ve ilgi alanlarına göre gruplanmıştır. Önce sözel yetenek ile ilgili maddelerden başlayarak, sırasıyla maddelere verdiğiniz cevapların sayısal karşılıklarını ait oldukları aralıklara yazınız. Cevapların sayısal karşılıklarının neler olduğu cevap kâğıdının üst satırında verilmiştir. Ayrıca, bunların listede nasıl bulunacağı biraz aşağıda daha ayrıntılı olarak bir örnekle açıklanmıştır. Bu açıklamaları okuduktan sonra cevaplarınızın ham puan karşılıklarını listeye yazınız. 4. Her ölçek için toplam puanları elde ettikten sonra, norm tablosunu açınız. Bulduğunuz toplam ham puanların yüzdelik karşılıklarını, yine aşağıda ayrıntılı olarak açıklanacağı şekilde tabloda işaretleyiniz. 5. Her ölçek için bulduğunuz yüzdelik puanlarını “Profil Kâğıdına” işaretleyiniz. Puanlama Cevap kâğıdına yaptığınız işaretlemelerin sayısal değerleri şöyledir: A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 Şimdi, “Akademik Benlik Kavramı Ölçeği Madde Numaraları” başlıklı listeyi alın. Cevap kağıdınızda her soru için yaptığınız işaretlemelerin sayısal değerlerini, ilgili soru numaralarının karşısındaki ve “Ham Puan” başlığının altındaki cevap aralıklarına yazınız. Daha sonra, her bir ölçek için elde ettiğiniz ham puanları toplayıp toplam anlamına gelen T hizasındaki aralığa kaydediniz.

Sayfa | 174


Şimdi, Norm Tablosunu açınız. Sayfanın en başında, 44’den 10’a kadar sıralanmış sayılar göreceksiniz. Bu sayılar, ölçekten her bir kişilik boyutu için alınabilecek toplam puanları göstermektedir. Bundan sonra sırasıyla yetenekler ve ilgiler ile ilgili yüzdelik puanlar verilmektedir. Yüzdelik puanlar, bu ölçeğin daha önce cevaplanmış 1142 ortaokul öğrencisinin yetenek ve ilgi alanlarının her birinde aldıkları puanları göstermektedir. Siz, almış olduğunuz ham puanları bu grubun puanları ile karşılaştırarak, 1142 kişilik bir grup içindeki yerinizi görme imkanı bulabileceksiniz. Örneğin, sözel yeteneğe ait 12 maddeden toplam 29 puan almışsanız, bunun yüzdelik karşılığı 35 tir. Bu sözel yetenek bakımından grubun %34 ünden daha iyi, %65 inden daha geri durumdasınız demektir. Başka bir deyişle, grup 100 kişi olsaydı, siz 35 inci kişi olarak 34 kişiyi geçmiş ama 65 kişinin gerisinde kalmış olacaksınız. Yüzdelik puanlarınızı bulmak için önce sözel yetenek alt testinde aldığınız toplam puan değerini yüzdelik tabloda “Ham Puan” başlığı altında verilen sayılar arasında bulunuz. Ondan sonra bundan “Sözel Yetenek” sütunundaki yüzdelik karşılığını bir yuvarlak içine alınız ve bu işlemi bütün puanlarınız için yapınız. Yüzdelik Puanların Profil Kâğıdına İşlenmesi Şimdi de profil kağıdını alınız. Profil kağıdının, sağında ve solunda çerçevenin dışında çizgi ile işaretlenmiş ve her 10 çizgide bir rakamlar yazılmış, sıfırdan 100’e kadar sayılara bakınız. Yüzde basamağı denilen bu dizi içinde her bir özellik için aldığınız yüzdelik puanıbulup ait olduğu sütuna bir (X) işareti koyunuz. Örneğin, sözel yetenekte yüzdelik puanınız 15 ise yüzde basamağı 15’i bulunuz. Bu, 10 ile 20 arasında biraz daha uzun çizgi ile gösterilen yerdedir. Bu çizginin üzerine gelecek şekilde cetvelinizi yatay olarak tutunuz ve sözel yetenek sütununda bu hizaya bir çarpı (X) işareti koyunuz. Diğer özellikler için de aynı işaretleri yapınız ve daha sonra bu çarpı işaretlerini düz çizgilerle birleştiriniz. Profiliniz sizin güçlü ve zayıf olduğunuz yönlerinizi açık bir şekilde görmenizi sağlar. Yetenek ve ilgileri ayrışmış bir kimsenin profilinde yukarı ve aşağı doğru sivrilikler görülür. Örneğin, ilgilere ait profilde en yüksek, puanlar kişinin hoşlandığı alanları gösterirken en düşük puanlar da Sayfa | 175


katiyen istemediği alanlar hakkında fikir verir. Yüzdelik puanlar yorumlanırken genellikle yüzde 75’inci puanın üzerinde ve yüzde 25’inci puanın altında kalanlar üzerinde durulur. Profilinde böyle puanları olan kimselerin hedeflerini belirlemeleri oldukça kolay olur. Özellikleri yeterince ayrışmamış olanlar, yani yüzdelik puanları, 25 ile 75 arasında yer alan kimseler belli bir alanı seçme konusunda karar vermede güçlük çekebilirler.

Sayfa | 176


ALANLAR FEN

SOSYAL

GEREKEN YETENEKLER SAYISAL (***) SÖZEL (***)

MATEMATİK

SAYISAL (***) ŞEKİL-UZAY (***)

YABANCI DİL

SÖZEL (***)

GÜZEL SANATLAR

GÖZ-ELKOORD. (***) ŞEKİL-UZAY (**)

TİCARET

SAYISAL (**)

SAĞLIK

SAYISAL (**) GÖZ-EL KOORD. (**)

ÇOCUK GELİŞİMİ GİYİM ÇİÇEK-ÖRGÜDOKUMA ELEKTRONİKELEKTRİK AĞAÇ İŞLERİ - YAPI KALIPÇILIK TURİZM TARIM

SÖZEL (**)

GEREKEN İLGİLER FEN BİL. (***) MEKANİK (**) ZİRAAT (**) SOSYAL BİL. (***) SOSYALYARDIM (**) İKNA (**) MEKANİK (**) FEN BİL. (**) YABANCI DİL (***) EDEBİYAT (**) GÜZEL SANATLAR (***) İŞAYRINTILARI (***) TİCARET (***) İKNA (**) FEN BİL. (***) SOSYAL YARDIM(***) SOSYAL YARDIM(***) İKNA (**)

ŞEKİL-UZAY (***) GÖZ-EL KOORD. (**)

GÜZEL SANATLAR (**)

GÖZ-EL KOORD. (**)

GÜZELSANATLAR (***)

SAYISAL (***) GÖZ-ELKOORD. (***) SAYISAL (***) GÖZ-ELKOORD. (***) ŞEKİL-UZAY (***) SÖZEL (***) SAYISAL (**) SAYISAL (**) GÖZ-EL KOORD. (**)

FEN BİL. (***) MEKANİK (***) FEN BİL. (**) İKNA (**) İŞ AYRINTILARI (**) ZİRAAT (***) FEN BİL. (**)

Sayfa | 177


AKADEMİK BENLİK KAVRAMI ÖLÇEĞİ Bu ölçek yetenek ve ilgilerinizi daha iyi tanımanıza ve bu yolla okul ve ders seçiminize yardımcı olmak amacı ile geliştirilmiştir. Ölçekte yetenek ve ilgi alanlarını yansıtan faaliyetleri ne kadar başarı ile ve ne derece sıklıkla yaptığınızı ya da o işi yapmaktan ne derece hoşlandığınızı soran sorular bulunmaktadır. Sizden istenen, bu soruları dikkatle okuyup, her faaliyeti veya işi ne derece başarı ile yapabildiğinizi veya o işten ne derece hoşlandığınızı cevap kağıdında ilgili sorunun altındaki aralığı karalamak suretiyle belirtmenizdir. Cevap kağıdında A “Hiçbir zaman”, B “Ara sıra”, C “Sık sık” ve D “Her zaman” anlamına gelmektedir. Cevaplamanın nasıl yapılacağı, aşağıda bir örnekle gösterilmiştir. “Matematik dersinde öğrendiğiniz ilke ve kuralları kullanarak ilk defa karşılaştığınız bir problemi kolaylıkla çözebilir misiniz?” Eğer siz, benzerini daha önce görmediğiniz bir problemi hiç çözemiyorsanız, A harfinin, bunu ara sıra başarabiliyorsanız B’nin, böyle problemi sık sık çözüyor ama arada başarısız oluyorsanız C’nin, her zaman başarılı iseniz D’nin altındaki aralığı karalayacaksınız. A( )

B( )

C( )

D( )

Bazı sorular, bir faaliyetten hoşlanıp hoşlanmadığınızı sormaktadır. Eğer, bir faaliyetten hiç hoşlanmıyorsanız “A” harfinin, çok hoşlanıyorsanız “D” harfinin altındaki aralığı karalayacaksınız. Görüldüğü gibi “A” bir ilgi veya yeteneğin en az “D” en çok olduğu durumu göstermekte ve diğer seçenekler buna göre derecelenmektedir. İçinizden geldiği gibi cevaplamaya ve cevapsız soru bırakmamaya çalışınız.

Sayfa | 178


AKADEMİK BENLİK KAVRAMI ÖLÇEĞİ A( ) B( ) C( ) D( ) 1. Bir yazı yazarken, bir ödev yaparken, yazım (imla) kurallarına dikkat eder misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 2. Bir hikâye kitabını hızlı ve doğru okuyabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 3. Çarpım tablosunu, bölme işlemini kolay öğrenebildiniz mi? A( ) B( ) C( ) D( ) 4. Birbirine çok benzeyen iki resmin arasındaki küçük farkları hemen görebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 5. Kelimeleri doğru bir biçimde yazabiliyor ve söyleyebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 6. Bir dairenin merkezini doğru bir biçimde tahmin ederek işaretleyebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 7. İki çizgi arsında çok az bir uzunluk farkı olduğunda, bunu kolaylıkla algılayabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 8. Bir parçayı bir kere okuduktan sonra hemen özetleyebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 9. Dört işlemle akıldan, hızlı problem çözebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 10. Bir doğru parçasının kaç santimetre olduğunu doğru tahmin edebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 11. Yeni duyduğunuz kelimelerin anlamlarını öğrenmeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 12. Okuduğunuz bir parçada belirten fikirler arsında ilişki kurabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 13. Bir matematik probleminin çözüm yolunu öğrendikten sonra, ona benzer problemleri çözebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 14. İlk defa gittiğiniz binada yönünüzü bulabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 15. Bir defa başkaları ile birlikte gittiğiniz bir yeri, ikinci defa yalnız başına gittiğinizde, kolaylıkla bulabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 16. Gelişigüzel parçaları ayrılmış bir şeklin veya cismin parçalarını eski yerlerine kolaylıkla yerleştirebilir misiniz? Sayfa | 179


A( ) B( ) C( ) D( ) 17. Bir makinanın şemasına bakarak makinayı kurabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 18.Açılmış hali verilen geometrik bir cismin, kapandığı zaman açılacağı şekli göz önünde canlandırabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 19.Bir konuda edindiğiniz bilgileri, kendi sözcüklerinizle başkalarına aktarabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 20. Sizin düzeyinizde bir matematik kitabını okuyarak bir problemin çözüm yolunu bulabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 21. Boş zamanlarınızda, zevk için matematik problemleri çözmeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 22. Bir konuyu söz ve yazı ile anlatırken, fikirleri doğru bir sıra ile verebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 23. Matematik dersinde, özel bir yardım (ders) almadan başarılı olabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 24. Bir yazıdaki fikir ve ifade hatalarını kolaylıkla görebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 25. Boş bir kesme şeker kutusu, kısa kenarlarından kesilip açılınca hangi yüzeyin nereye geleceğini göz önünde canlandırabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 26. Öğrendiğiniz matematik kurallarını fen bilgisi derslerindeki problemlere uygulayabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 27. Bir kağıda, cetvel kullanmadan düzgün paralel çizgiler çizebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 28. Karmaşık bir geometrik şeklin, sağa ve sola döndürülmesi ile alacağı durumu göz önünde canlandırabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 29. Bir problemin, size öğretilen çözüm yollarından farklı çözüm yollarını bulabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 30. Akıcı bir üslupla güzel yazı (örneğin bir mektup) yazabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 31. Okuduğunuz bir parçada anlatılan fikirleri bulup özetleyebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 32. Sizin düzeyinde, ama daha önce hiç görmediğiniz bir matematik kitabını rahatlıkla okuyabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 33. Bir evin planına baktığınızda, evin yapılmış halini göz önünde canlandırabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 34. Bir kağıda çizilen yıldız biçimindeki bir şekli makasla, düzgün bir biçimde kesip çıkarabilir misiniz? Sayfa | 180


A( ) B( ) C( ) D( ) 35. Alet kullanmadan düzgün geometrik şekiller çizebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 36. Attığınız bir bilyeyi veya bir taşı istediğiniz hedefe gönderebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 37. Satranç öğrenmek için çaba sarf ediyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 38. Fen dersleri ile ilgili konuları kolay öğrenebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 39. Desenli kağıtları, şekilleri birbirine tamamlayacak şekilde, yan yana yapıştırabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 40. Bir aletin (örneğin, saatin) çok küçük bir parçasını (vidasını) yerine kolayca yerleştirebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 41.Gelecekte kendinizi, laboratuarda araştırmacı olarak düşlediğiniz oldu mu? A( ) B( ) C( ) D( ) 42. Bir kente gittiğinizde, müzeleri, tarihi yerleri gezer misiniz? (gezmek ister misiniz) ? A( ) B( ) C( ) D( ) 43. Çeşitli atasözlerinin ve özdeyişlerin nereden çıktığını araştırmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 44. İnsanların ne düşündüklerini ve ne hissettiklerini incelemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 45. Fen derslerinde öğrendiğiniz ilke ve kuralları evinizdeki sorunların çözümünde kullanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 46. Fen dersleri ile ilgili konularda sınıfta öğretilenlerden daha fazla bilgi edinmek için başka kaynaklara başvurduğunuz oluyor mu? A( ) B( ) C( ) D( ) 47. Evcil hayvanların veya bitkilerin gelişmelerini incelemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 48. Yeni öğrendiğiniz yabancı dildeki sözcükleri bir cümlede kullanmaya çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 49. Fen bilgisi ile ilgili problemleri çözmekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 50. Deniz dibindeki hayatı gösteren bir filmi ilgi ve dikkatle izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 51. Yabancı dildeki kelimeleri kolaylıkla ezberleyebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 52. Bir bilyeyi, başka bir bilye ile vurarak, istediğiniz hedefe gönderebilir misiniz? Sayfa | 181


A( ) B( ) C( ) D( ) 53.Büyük coğrafya keşiflerini anlatan bir televizyon dizisini izlemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 54. Tarih ve coğrafya derslerinde okutulan konuları kolay öğrenebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 55. Bilimsel proje sergilerini gezer misiniz? (Gezmek ister misiniz?) A( ) B( ) C( ) D( ) 56. İnsanların gazetelerde hangi haberleri merakla okuduklarını araştırmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 57. Tarih romanları okumaktan hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 58. Televizyonda bilimsel buluşları anlatan belgesel programları izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 59.Ünlü bilim adamlarının hayatını anlatan televizyon dizilerini izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 60. Bir pastayı veya böreği, eşit olarak ve düzgün biçimde kesebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 61. “Çocuklarda yaratıcılık” başlıklı bir makaleyi okumak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 62. Çevrenizdeki insanların davranışlarının nedenlerini merak edip araştırır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 63. Uzay araçlarının, roketlerin evrimini gösteren bir sergiyi izlemek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 64. Ünlü toplum liderlerinin hayatını anlatan eserleri okumak veya filmleri izlemek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 65. “İnsan hakları” konulu bir ödev hazırlayıp sınıfta sunmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 66. Küçük bir deliğe, ince bir çubuğu, deliğin kenarına değdirmeden sokabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 67. Küçük bir şeklin (örneğin bir çiçek resminin) içini, dışarı taşırmadan sulu boya ile boyayabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 68. Orta Asya’daki eski uygarlık eserlerini gösteren bir belgesel filmi izlemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 69. Evinizde ipekböceği yetiştirip bakımını üstlenebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 70. Kapı zili, kilit gibi ev aletlerini onarmaya çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 71. Tahtadan veya metalden oyuncaklar yapabilir misiniz? Sayfa | 182


A( ) B( ) C( ) D( ) 72. Yeni çiçek türleri yetiştirmeyi denemek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 73. Bir yabancı turistle, bildiğiniz yabancı dille konuşmaya çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 74. Gelecekte yabancı dilinizi ilerletip o dilde yazılmış dergi ve kitapları okumayı düşünür müsünüz? A( ) B( ) C( ) D( ) 75. “Hayvanat bahçesine getirilen hayvanların yeni çevreye uyum sorunları” konulu bir belgesel filmi ilgi ile izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 76. Bir çiftliğin yöneticisi olmayı düşünür müsünüz? A( ) B( ) C( ) D( ) 77. Yeni öğrendiğiniz yabancı dildeki sözcükleri doğru biçimde söylemeye gayret eder misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 78. Kaliteli meyve yetiştiren bir üretici olmayı düşünür müsünüz? A( ) B( ) C( ) D( ) 79. Bir aleti parçalara ayırıp tekrar birleştirebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 80. Evcil hayvanların hangi koşullarda ve ortamda daha iyi geliştiklerini incelemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 81. Yeni bir alet veya makine ile karşılaştığınızda, hemen onun nasıl çalıştığını öğrenmeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 82. Evde bir hayvan (kuş) besler, bakımını yapar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 83. Saksıda ve bahçede çiçek yetiştirip bakımını üstlenir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 84. Elektrikli aletlerin nasıl işlediklerini inceler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 85. Havuzlarda balık üretme yöntemlerini gösteren bir filmi ilgi ile izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 86. Her türlü araç ve gereç sağlansa, bir kafes yapmayı dener misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 87. İnanç ve düşüncelerinizi başkalarına kolaylıkla aktarabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 88. Tartışmalarda güçlü kanıtlar bularak, görüşünüzü karşınızdakilere kabul ettirebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 89. Belleğiniz kuvvetli midir? A( ) B( ) C( ) D( ) 90. İnsanların daha çok hangi malları almak istediklerini öğrenmeye çalışır mısınız? Sayfa | 183


A( ) B( ) C( ) D( ) 91. Model uçak yapmaya çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 92. Arkadaşlarınız arasındaki çatışmaların çözümünde arabuluculuk yapar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 93. Bir yazıdaki hataları düzeltmekten, bir hesabı kontrol etmekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 94. Yaptığınız herhangi bir işin temiz ve özenli olması için gereken özeni gösterir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 95. Bir makinanın, örneğin bir elektrik motorunun, evrimini gösteren bir sergiyi gezmek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 96. Çevrenizde “Hazırcevap” bir kişi olarak tanınır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 97. Okul kantini ya da kooperatifini yönetmek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 98. Bir işin ince ayrıntıları ile uğraşır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 99. Paranızı nerelerde harcadığınızın kaydını tutar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 100. Anılarınızı yazar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 101. Yaz aylarında bir dükkanda ya da ticarethanede çalışmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 102. Derslerinize günü gününe çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 103. Okulda şiir okuma yarışmaları düzenleyen bir grubun üyesi olmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 104. Mektuplarınızı, eski okul karnelerinizi tarih sırasına koyup saklar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 105. Aldığınız her şeyin ya da yaptığınız her işin düzenli bir biçimde kaydını tutar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 106. Yabancı dil kurslarına gitmek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 107. Bir makinanın çalışmasını geliştirici yöntemler düşünür müsünüz? A( ) B( ) C( ) D( ) 108. Söz ve davranışlarınızın başkaları üzerindeki etkilerini öğrenmeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 109. Konuşurken çevrenizdeki insanların ilgisini çekebilir ve görüşlerinizi onlara kabul ettirebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 110. Televizyondaki reklamların daha iyi nasıl yapılabileceği üzerinde araştırma yapan bir grubun içinde yer almak ister misiniz? Sayfa | 184


A( ) B( ) C( ) D( ) 111. Evleri dolaşıp bir malın tanıtımını yapmaktan hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 112. Ödevlerinizi zamanında ve düzgün biçimde yapar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 113. Televizyonda veya radyoda şiir saatlerini izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 114. Kendini gelecekte bir yazar olarak düşlediğiniz olur mu? A( ) B( ) C( ) D( ) 115. Yaptığınız her hangi bir şeyi özenle süsler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 116. Küçük hikayeler yazmayı dener misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 117. Ünlü sanatçıların, ressamların hayatını merak eder misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 118. Çevrenizdeki çeşitli makinaların bakımını yapar, onları bozmadan kullanabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 119. Sizin gibi düşünmeyen insanları ikna etmek için uzun tartışmalara girer misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 120. Çevrenizdeki eşyaların, ürünlerin, satılsalar kaç lira edeceklerini düşünür müsünüz? A( ) B( ) C( ) D( ) 121. Eşyalarınızı yerli yerine koyar, çevrenizi düzenli tutar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 122. Bir malı satmak için neler yapmak gerektiğini öğreten bir kursa katılmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 123. Gazete, boş şişe gibi kullanılmış şeyleri satarak para kazanmayı düşünür müsünüz? A( ) B( ) C( ) D( ) 124. Yabancı dilde şarkı söylemeye özenir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 125. Mektupları zamanında cevaplandırır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 126. Bir şeyi satın alacağınız zaman çeşitli dükkanları dolaşıp fiyatları karşılaştırma gereğini duyar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 127. Bir aleti, tarifesine ve şemasına bakarak çalıştırabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 128. Güzel konuşma ve başkalarını ikna edebilme gücünü geliştirici kurslara katılmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 129. Arkadaşlarınıza ciklet, çikolata, bilye vb. şeyler sattınız mı? A( ) B( ) C( ) D( ) 130. Gelecekte kendinizi bir tüccar olarak düşlediğiniz olur mu? Sayfa | 185


A( ) B( ) C( ) D( ) 131. Roman, hikaye veya şiir okur musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 132. Boş vakitlerinizde çiçek, nakış, resim, heykel vb. yapar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 133. Radyo ve televizyonda müzik programlarını ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 134. Müzik yarışmalarına katılmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 135. Televizyonda resim sanatı ile ilgili haberleri ilgi ile izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 136. Gittiğiniz bir kentte sanat galerilerini, resim sergilerini gezmek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 137. Ağlayan bir çocuğu oyalayabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 138. Yaşlılar yurdunda eğlence günleri düzenlemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 139. Başkalarına kişisel sorunların çözümünde yardımcı olabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 140. Çocuk gürültüsüne katlanabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 141. Belli bir anda pek çok şeye birden dikkat edebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 142. Kompozisyon derslerinde başarılı mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 143. Okul gazetesine yazı yazar mısınız? (Yazmak ister misiniz?) A( ) B( ) C( ) D( ) 144. Müzik dersleri alıyor musunuz veya almak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 145. Bir müzik aleti çalar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 146. Bir hastaya bakabilir, ilaçlarını zamanında verebilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 147. Resim ve mimarlık sanatının gelişimini anlatan bir kitabı zevkle okur musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 148. Bir hastanede, yaz aylarında gönüllü olarak çalışmak ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 149. Boş vakitlerinizi resim veya el işleri yaparak geçirmeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 150. Konuştuğunuz zaman kendinizi çevrenizdeki insanlara dinletebiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 151. Karşınızdaki insanların ne düşündükleri ve ne hissettiklerini anlayabilir misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 152. Müzik aletleri sergisini gezmek ister misiniz? Sayfa | 186


A( ) B( ) C( ) D( ) 153. Çeşitli ülkelerin halk şarkılarını tanıtan bir program izler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 154. Hastalar ve yaşlılara kitap okumaktan hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 155. Küçük çocuklara oyun öğretmekten, onlara şarkı söylemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 156. İmkanlarınız ölçüsünde konserlere gitmeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 157. Yabancı dil dersinde başarılı mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 158. Ayakta ve hareketli olarak çalışmaktan hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 159. Ufak tefek besteler yapmaya çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 160. Bir evi ya da salonu süslemekten hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 161. Başkalarına dinletecek düzeyde bir müzik aleti çalıyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 162. Odanızı, yaptığınız resim veya el işleri ile süsler misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 163. El sanatları ya da resim kurslarına gitmek ister misiniz? A( ) B( ) C( ) D( ) 164. Yeni duyduğunuz bir müzik parçasını çalmaya veya söylemeye çalışır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 165. Gazete ve dergilerdeki edebiyat sütunlarını okur musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 166. Okul kitaplığına gider ve kitap alır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 167. Dilbilgisi kurallarını öğrenip uygulayabiliyor musunuz? A( ) B( ) C( ) D( ) 168. Görüşlerinize karşı çıkıldığında bunu soğukkanlılıkla karşılar mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 169. Açık havada çalışmaktan hoşlanır mısınız? A( ) B( ) C( ) D( ) 170. Gelecekte kendinizi çeşitli dillerin yapı ve özellikleri üzerinde çalışan bir araştırmacı olarak düşünebilir misiniz?

Sayfa | 187


MODÜL 10 DEVAMSIZLIK NEDENLERİ ANKETİ Sayfa | 188


DEVAMSIZLIK NEDENLERİ ANKETİ ÖĞRENCİNİN Adı Soyadı :

Sınıfı / No :

AÇIKLAMA: Aşağıdaki anket okullardaki devamsızlık sorununa, öğrenci, öğretmen, yönetici ve veliler olarak hep beraber çareler aramak için hazırlanmıştır. Herhangi bir öğrenci, geçerli sayılabilecek bir özrü olmadan, devamsızlık eder (okula geç gelir ya da hiç gelmezse) durumunu ilgililere zamanında bildirmezse bu davranışı yönetmeliklerde suç olarak gösterilecektir. Ama yine de çok değişik nedenlerden, öğrenciler arasında zaman zaman derslere geç gelenler, bazı derslere girmeyenler ve tam gün okula hiç uğramayanlara rastlanmaktadır. Bu devamsızlıklara yol açan pek çok neden vardır elbette, işte bu ankette gecikme ve okula gitmeme nedeni olabilecek bazı cümleler sıralandı. Sizden istenen şu: 1. Size göre en önemli gördüğünüz 3 neden hangisi ise karşılarındaki ( ) içine X işareti koyunuz. 2. Yine size göre, öğrenci devamsızlığını ortadan kaldıracak veya aza indirebilecek önerileri kâğıdın alt kısmına yazınız. ( ) 1. Bir takım aile sorunları yüzünden, ( ) 2. Sağlık nedenlerinden ötürü, ( ) 3. Arkadaşlık ilişkileri yüzünden, ( ) 4. Sınav korkusundan, başaramama endişesinden, ( ) 5. Zayıf not alacağıma inanmış olmaktan, ( ) 6. Derslere yeterince hazırlanamamaktan, ( ) 7. Moral bozukluğu nedeniyle, ( ) 8. Bir konuda hayal kırıklığına düşmekten, ( ) 9. Evdeki bir anlaşmazlık yüzünden, ( ) 10. Öğretmenlerin bazılarıyla geçinemediğimden, ( ) 11. Bir arkadaşa verilen buluşma sözü (randevu) yüzünden, Sayfa | 189


( ) 12. Bir başka işte çalışma zorunluluğundan, ( ) 13. Can güvenliği nedeniyle. ÖNERİLERİNİZ: 1....................................................................................................................... 2....................................................................................................................... 3.......................................................................................................................

Sayfa | 190


MODÜL 11 ELEŞTİRİ ANKETİ Sayfa | 191


ELEŞTİRİ ANKETİ ÖĞRENCİNİN Adı Soyadı :

Sınıfı/No :

AÇIKLAMA: Eleştiriye açık olmak ve katılmak uygar insanların özelliklerinden biridir. Sunduğumuz bu anketle size böyle bir fırsat vermeyi amaçladık. Aşağıdaki bölümleri gözden geçirerek, görüşlerinizi belirtiniz. Eleştirmek ve uyarmak görevinizi gereğince kullanacağınızı umuyoruz. KONULAR: 1. Okulunuzda görebildiğiniz noksanlıklar nelerdir? a) ............................................................................................... b) ............................................................................................... 2. Öğretmenlerinizi hangi yönleriyle beğenmiyorsunuz? a) ............................................................................................... b) ............................................................................................... 3. Dersler işleniş yönünden size göre nasıl geçmelidir? a) ............................................................................................... b) ............................................................................................... 4. Ders dışı etkinliği olarak neler yapılmasını önerirsiniz? a) ............................................................................................... b) ...............................................................................................

Sayfa | 192


5.Derslerdeki başarısızlıkları; eğitimden ve okuldan gelen kaynaklarıyla belirtir misiniz? a) ............................................................................................... b) ............................................................................................... 6. Yürütülen rehberlik etkinliklerini eleştirir misiniz? a) ............................................................................................... b) ............................................................................................... 7. Düşünsel gelişiminizi engellendiğini gördüğünüz olaylar, etmenler ya da davranışlar konusunda neler düşünüyorsunuz? a) ............................................................................................... b) ............................................................................................... 8. Daha başka eleştirileriniz varsa özetler misiniz? ......................................................................................................................... ......................................................................................................................... .........................................................................................................................

Sayfa | 193


MODÜL 12 KOPYA NEDENİ Sayfa | 194


KOPYA NEDENİ ÖĞRENCİNİN Adı Soyadı : Sınıfı / No : Tarih : AÇIKLAMA: Aşağıdaki maddeler halinde sıralanmış bir takım cümleler bulacaksınız. Bu cümleler, sizleri zaman zaman yazılı sınavlar ve ödevler sırasında istemeyerek de olsa, kopya yapmaya iten nedenlerden bazılarıdır. Size göre bir öğrenci aşağıdaki maddelerden hangileri daha önemli olduğu zaman kopya yapmaya yönelir. Önemli bulduğunuz üç cümleyi (X) işareti koyarak belirtiniz? ( ) Dersin zorluğundan, konuların anlaşılmadığından, ( ) İyi not alabilmek için, ( ) Büyüklerin baskısıyla, ( ) Sınav sorularının zor olmasından, ( ) Yeterince hazırlanamamaktan, ( ) Okulda her şeyin not ile ölçüldüğünden, ( ) Kolaycılığı zevk durumuna getirmekten, ( ) Başarının yalnız çalışmaya bağlı olmadığını anladığımdan, ( ) Sınıfta kalma korkusundan, ( ) Bazı öğretmenlerin kopya çekmeye göz yummalarından, ( ) Öğretmenden kaynaklanan zıtlıklardan, ( ) Kahramanlık olarak yorumlanmasından, ( ) Daha başka nedenlerden, SORULAR: 1. Okulunuzda kopya çekenlere ceza verilir mi? EVET ( ) HAYIR ( ) 2. Sevilen öğretmenlerin sınavlarında da kopya çeker misiniz? EVET ( ) HAYIR ( ) Sayfa | 195


MODÜL 13 MESLEK EĞİLİMLERİ BELİRLEME TESTİ Sayfa | 196


MESLEKİ EĞİLİM BELİRLEME TESTİ Eğilimli olduğunuz meslek grubunu biliyor musunuz? Hangi meslekte daha başarılı olabilirsiniz? Tercihlerinizi neye göre yapacaksınız? Bu soruların cevabını bulmak ve sağlıklı bir tercih yapmanıza yardımcı olmak amacıyla bu testi hazırladık. Şüphesiz bu testin tek başına sizin tüm yeteneklerinizi ve eğilimlerinizi tam olarak ortaya çıkarması beklenemez. Ancak yaklaşıkta olsa kendinizi tanımanız bakımından size bir fikir verecektir. “Meslek Eğilim Belirleme” testimiz 160 maddeden oluşmaktadır. Bu maddelerden belirtilen etkinlikler ilginizi çekiyorsa ve sizin eğilimlerinize uygunsa cevap cetvelindeki ( ) hanesini X işareti koyarak belirtiniz. Eğer cümlede belirtilen etkinlik hiç ilginizi çekmiyorsa cevap hanesini boş bırakınız. TEST MADDELERİ 1. Bir tarlanın yanından geçerken özellikle ürününe dikkat etmek. 2. Bozulan elektronik aletleri tamir etmek. 3. Akıl danışılabilecek bir kişi olmak. 4. Müzeleri gezmek. 5. Kitap okumak. 6. Modern yaşamın problemlerini araştırmak. 7. Uluslararası konferanslara katılmak. 8. İnsan vücudunun işleyişini incelemek. 9. “Milyarder Olma Sanatı” adlı kitabı okumak. 10. Matematiksel hesaplara ilgi duymak. 11. Çiftlik hayvanlarına ilgi duymak. 12. El sanatları sergilerini gezmek. 13. Seyrettiği polisiye filmlerin sonucunu tahmin etmek. 14. Pul veya benzeri koleksiyonlar yapmak. 15. Gazetelerde köşe yazılarını okumak. 16. TV’de açık oturum yönetmek. 17. Yabancı dilden kitap tercüme etmek. 18. Sağlık kuruluşlarında çalışmak. Sayfa | 197


19. Parayı dövize çevirmek. 20. Bilgisayarda özel programlar geliştirmek. 21. Sebze ve meyve yetiştirmek. 22. Evdeki eski mobilyaları onarmak. 23. Liderlerin hayat hikâyelerini okumak. 24. Antika eşyalara ilgi duymak. 25. Ünlü şairlerin en az birinin tüm eserlerini okumak. 26. İnsan davranışlarının nedenini araştırmak 27. Turistlerle konuşmaya çalışmak. 28. Hasta insanlara yardım etmek. 29. Enflasyonun nedenlerini araştırmak. 30. Sayısal bilgi gerektiren bilmeceler çözmek. 31. Yabani hayvan resimlerini biriktirmek. 32. Bir binanın mimari özelliğini incelemek. 33. Bir hayır kurumu için para toplamak. 34. Türk Sanat Müziği ve Klasik müzikten hoşlanmak. 35. Halkın gelenek ve inançlarının nedenlerini incelemek. 36. İnsanlardaki psikolojik sorunların sebeplerini incelemek. 37. Yeni duyduğum yabancı bir kelime için sözlüğe bakmak. 38. Alınan ilaçların prospektüsünü okumak. 39. Ekonomi dergilerini izlemek. 40. Ev, apartman ve benzeri yapıların projelerini çizmek. 41. Modern çiftçilik yöntemleri hakkında yazılar okumak. 42. Güzel resim yapmak. 43. Okul tercihi yaparken arkadaşlarına yol göstermek. 44. Taklit yapmak. 45. TV’lerdeki kültür-sanat programlarını izlemek. 46. Gazetelerdeki “sorunlarınıza çözümler” türündeki yazıları okumak. 47. Yabancı ülkeleri merak etmek. 48. Laboratuvarda deney yapmak. 49. Borsayla ilgilenmek. 50. Bir işletmenin muhasebesini tutmak. 51. Ormanda tatil yapmak. 52. Olumsuz biteceği tahmin edilen bir işte bile sonuna kadar sabretmek. 53. Siyasi parti propagandalarına katılmak. 54. Sanat galerilerini gezmek. 55. Tarihi olay ve kişileri incelemek. Sayfa | 198


56. Dernek, vakıf gibi hayır kurumlarında çalışmak. 57. Dil öğrenmenin pratik yollarını araştırmak. 58. Ölmek üzere olan bir hastaya sun’i teneffüs yaptırmak. 59. Döviz kurlarını takip etmek. 60. Bilim-teknik dergilerini okumak. 61. Başka ülkelerin iklim yapılarıyla ilgilenmek. 62. Çocuklara pratik oyuncaklar yapmak. 63. TV’deki açık oturum programlarını izlemek. 64. El becerisi kermeslerini gezmek. 65. Radyo veya TV’den günlük haberleri takip etmek. 66. İnsanları suça iten nedenler üzerine yazı yazmak. 67. Turistlere rehberlik etmek. 68. Sağlık alanındaki buluşları izlemek. 69. Reklamları izlemek. 70. Keşif ve icatlarla ilgilenmek. 71. Denizin dibini ve suları araştırmak. 72. Halı ve kilim mağazalarının vitrinlerine bakmak. 73. Bir başkasına yapılan haksızlığa karşı koymak. 74. Gezilerde fotoğraf makinesi taşımak. 75. Olayların neden ve sonuçlarını merak etmek. 76. Cezaevinde bir arkadaşını ziyaret etmek. 77. Güçlü bir hafızaya sahip olmak. 78. hastanede yatan yakınlarını sık sık ziyaret etmek. 79. İnsanları etkilemenin yollarını öğrenmek. 80. Radyo, TV devrelerinin nasıl çalıştığını araştırmak. 81. Değişik çiçek cinslerine ilgi duymak. 82. Evdeki eşyaların yerleştirilmesinde fikir beyan etmek. 83. Münazaralara katılmak. 84. Mizah dergilerini okumak. 85. Çeşitli toplulukların sosyal yapılarını incelemek. 86. Günlük gazetelerden en az birini izlemek. 87. Türkçe dersinde dilbilgisinde başarılı olmak. 88. Bir hastanın ameliyatını izlemek. 89. Zarar eden bir şirketi kara geçirmek. 90. Farklı bir yakıtla çalışabilecek otomobil geliştirmek. 91. Yağmurun ne zaman yağacağını önceden tahmin etmek. 92. Mobilya fuarını gezmek. Sayfa | 199


93. Miting ve kitle gösterilerine katılmak. 94. Saz, gitar, org, piyano, flüt vb. müzik aletlerinden birini kullanabilmek. 95. Söz söyleme ve ikna kabiliyetine sahip olmak. 96. Gazete bayiinin önünden geçerken gazete manşetlerine bakmak. 97. Farklı dillerdeki ortak kelimeleri bulmaya çalışmak. 98. İnsan ve hayvan hücrelerini incelemek. 99. Satın alacağı bir malın toptan fiyatını öğrenmek. 100. Astronomi ile ilgili kitaplar okumak. 101. Türkiye’nin yer altı zenginliklerini araştırmak. 102. Araba modelleriyle (tipleriyle) ilgilenmek. 103. Bir kurumun personel müdürü olmak. 104. Fiyatının yüksekliğine rağmen lüks bir lokantada yemek yemek. 105. Büyük bir yazar veya şair olmayı düşünmek. 106. İnsan ve evrenin niçin yaratıldığını düşünmek. 107. Gazete ve dergilerdeki dış politika yazılarını okumak. 108. Bilim müzesini gezmek. 109. Bir firmanın kar-zarar hesaplarıyla ilgilenmek. 110. Bilim-kurgu filmlerini izlemek. 111. Madenlerin ve petrolün nasıl oluştuğunu merak etmek. 112. Modayı izlemek. 113. Önemli bir konuda bilgi toplamak. 114. Sulu boyayla tabiat resimleri yapmak. 115. Eşya ve olayların ayrıntılarına dikkat etmek. 116. Alış-veriş yaparken pazarlık etmek. 117. Düşüncelerini söz ve yazı ile biçimde aktarabilmek. 118. Şifalı suların ve kaplıcaların faydalarını araştırmak. 119. Serbest piyasa ekonomisine taraftar olmak. 120. Uzun süre masa başında çalışmaya sabretmek. 121. Deniz sahilinden geçecek bir geziye katılmak. 122. Kumaşlara desen ve renk vermek. 123. Arkadaşlarıyla iyi ilişkiler içerisinde olmak. 124. Çamurdan figürler yapmak. 125. Bir derste veya oturumda muhatabına konunun incelikleri hakkında soru sormak. 126. Yeni anayasayı veren gazeteyi almak. 127. Genel kültür ansiklopedilerini karıştırmak. 128. Kanserin tedavisini merak etmek. 129. Giyimine özen göstermek. Sayfa | 200


130. Teknolojik yeniliklerle ilgilenmek. 131. Yüksek dağlara ve tepelere tırmanmak. 132. Kitaplarını kullanmadan önce ciltlemek. 133. Oyunlarda kaptan olmak. 134. Oturduğu evin dekoruna ve düzenine önem vermek. 135. Duygularını düşüncelerini abartılı bir şekilde aktarmak. 136. Meclis TV’yi izlemek. 137. Yakın tarihe ait belgeleri çözmek. 138. Kır gezilerinde şifalı bitkileri toplamak. 139. Güne programlı başlamak. 140. Bir işe başlamadan önce o işin genel planını ve programını yapmak. 141. Hasta ve yaralı hayvanlara yardımcı olmak. 142. El becerisi gerektiren işleri titizlikle yapmak. 143. Toplum önünde etkili ve güzel konuşmak. 144. Sinemaya ve tiyatroya gitmek. 145. Dini konularda bilgili olmak. 146. Zencilerin tenlerinin neden siyah olduğunu araştırmak. 147. Bir kurumu temsilen görüşmelerde bulunmak. 148. Yabancı dildeki eşya isimlerini hafızada tutabilmek. 149. Randevularına zamanında gitmek. 150. Bilimsel formüllerin nasıl geliştirildiğini merak etmek. 151. Nükleer santrallerin yapılanmasına karşı çıkmak. 152. Dokuma tezgâhında çalışmak. 153. Bir konuda araştırma ve inceleme yaptıktan sonra karar vermek. 154. Sanat tarihimizde özel bir yeri olan camileri gezmek. 155. Çocuklara masal anlatmak. 156. Farklı ırkların ve dillerin nasıl oluştuğunu araştırmak. 157. Yabancı filmlere ilgi duymak. 158. Düşkün ve çaresizlere yardım etmeyi sevmek. 159. İnsan ilişkilerinde nazik olmak. 160. Kullandığı cihazların fonksiyonlarını geliştirmek ve çoğaltmak.

Sayfa | 201


Mesleki Eğilim Belirleme Testi Cevap Cetveli ADI-SOYADI : TARİH: A 1() 11( ) 21( ) 31( ) 41( ) 51( ) 61( ) 71( ) 81( ) 91( ) 101( ) 111( ) 121( ) 131( ) 141( ) 151( )

B 2( ) 12 ( ) 22( ) 32( ) 42( ) 52( ) 62( ) 72( ) 82( ) 92 ( ) 102( ) 112( ) 122( ) 132( ) 142( ) 152( )

C 3( ) 13( ) 23( ) 33( ) 43( ) 53( ) 63( ) 73( ) 83( ) 93( ) 103( ) 113( ) 123( ) 133( ) 143( ) 153( )

D 4() 14 ( ) 24( ) 34( ) 44( ) 54( ) 64( ) 74( ) 84( ) 94( ) 104( ) 114( ) 124( ) 134( ) 144( ) 154( )

E 5() 15 ( ) 25( ) 35( ) 45( ) 55( ) 65( ) 75( ) 85( ) 95( ) 105( ) 115( ) 125( ) 135( ) 145( ) 155( )

F 6() 16( ) 26( ) 36( ) 46( ) 56( ) 66( ) 76( ) 86( ) 96( ) 106( ) 116( ) 126( ) 136( ) 146( ) 156( )

G 7() 17( ) 27( ) 37( ) 47( ) 57( ) 67( ) 77( ) 87( ) 97( ) 107( ) 117( ) 127( ) 137( ) 147( ) 157( )

H I İ 8() 9( ) 10( ) 18( ) 19( ) 20 ( ) 28( ) 29( ) 30( ) 38( ) 39( ) 40( ) 48( ) 49( ) 50( ) 58( ) 59( ) 60( ) 68( ) 69( ) 70( ) 78( ) 79( ) 80( ) 88( ) 89( ) 90( ) 98( ) 99( ) 100( ) 108( )109( ) 110( ) 118( )119( ) 120( ) 128( )129( ) 130( ) 138( )139( ) 140( ) 148( )149( ) 150( ) 158( )159( ) 160( )

( )

( )

( )

( )

( )

( )

Toplam Puan ( )

( )

( )

( )

Sayfa | 202


Puanlama Ve Değerlendirme Yukarıdaki cevap cetvelindeki her bir sütun bir meslek grubuna aittir. İşaretlediğiniz her bir hane 10 puan değerindedir. Bu puanların toplamını her sütunun altına yazınız. Aldığınız puanlara göre, bir meslek grubuna olan ilgi ve yatkınlığınız aşağıda değerlendirilmiştir. Bu meslek grubunun hangi mesleklerden oluştuğunu “Meslek Grupları” listesinden öğrenebilirsiniz. Puanınız 0-40 arası ise bu mesleklere ilginiz yok. Puanınız 40-80 arası ise ilginiz var; ama bu meslekleri seçmemiz için yeterli değil. Puanınız 80-100 arası ise bu mesleklere ilginiz var; ama seçmeden önce bir kere daha düşününüz. Puanınız 100-130 arası ise normal; bu meslekleri seçebilirsiniz. Puanınız 130-160 arası ise bu meslekler için ideal birisiniz; hiç düşünmeyiniz. MESLEK GURUPLARI A SÜTUNU: Ziraat Müh., Orman Müh., Veteriner, Çevre Müh., Su Ürünleri Müh., Turizmcilik, Maden Müh., Tütün Eksperliği, Arkeoloji, Spor, Meteoroloji Müh., Coğrafya vb. B SÜTUNU: Tekstil Müh., Radyo-TV teknisyeni, Teknik Eleman, Mimar, İç Mimar, Teknik Ressam, Teknik Öğretmenlikler, Diş Teknisyenliği, Makine Mühendisliği vb. C SÜTUNU: Hukuk (Avukat, Yargıç, Savcı) Siyasal, İşletme, Yönetici vb. D SÜTUNU: Fotoğraf, Sinema, Tiyatro, Müzik, Resim, Heykeltraş, Mimar, Peyzaj Mimarı, Arkeolog, Dekoratör, Sanat Tarihi, Arkeoloji vb. E SÜTUNU: Edebiyat Öğretmenliği, Gazeteci, Öğretmen, İlahiyatçı, Halkla İlişkiler, Reklamcı, Pazarlamacı, Rehberlik, Tarih vb.

Sayfa | 203


F SÜTUNU: Psikoloji, Sosyoloji, Felsefe, Antropoloji, Hukuk, Pazarlama, Kamu Yönetimi, Gazeteci, Yazar, Halkla İlişkiler vb. G SÜTUNU: Mütercimlik, Yabancı Dil Öğretmenliği, Filoloji, Otelcilik, Turizmcilik, Uluslararası İlişkiler vb. H SÜTUNU: Biyolog, Doktor, Eczacı, Diş Hekimi, Hemşire, Veteriner, Kimyagerlik vb. I SÜTUNU: İktisatçı, Bankacı, Tüccar, Maliyeci, Maliye Müfettişi, Kamu ve Özel Sektör Yöneticisi, Ekonomist, Muhasebe vb. İ SÜTUNU: Bilgisayar, Elektrik-Elektronik, Matematik, Fizik, İnşaat, Uçak Mühendisliği, Endüstri Mühendisliği vb.

Sayfa | 204


MODÜL 14 OTOBİYOGRAFİ Sayfa | 205


OTOBİYOGRAFİ Otobiyografi diğer tanıma yöntemlerinden değişiktir. Diğer yöntemlerde kişi doğrudan katılımcı olmadığı halde, burada doğrudan katılımcıdır ve kendisini anlatır. Kişiye ya da öğrencilere kendi yaşamlarını, yaşadıkları ve gördükleri biçimiyle anlatmak (betimlemek) olanağı sağlar. Kişiye yaşamda önemli olanı anlatmak, beğenileri ve beğenmedikleri yanları vurgulamak, değerleri tanımlamak, çıkarları ve beklentileri betimlemek, başarıları başarısızlıkları açıklamak, anlamlı kişisel ilişkileri anımsamak fırsatı verir. Genellikle kişi yaşam öyküsünü anlatırken kendince önemli gördüğü bireysel özelliklerini, bu özelliklere karşı tutumunu, bunların oluşmasında rol oynayan geçmiş olaylara ve kişilere verdiği önemi yansıtır. Bu da bireyi inceleyen kişiye onun değerleri, beklentileri, çatışmaları, gereksinmeleri, kısaca davranışlarının dinamiği hakkında bilgi verir. Otobiyografi, kişinin kendini nasıl gördüğü hakkında bilgi verir. Kendini, çevresini, olgu ve olayları kendi bakış açısından yansıtır. Bu nedenle oldukça özneldir. Ancak kişinin “benlik kavramı”, yani kendini nasıl algıladığını ortaya çıkarması nedeniyle yararlı bir tekniktir. Bu nedenle otobiyografinin öznel olduğu gerçeğini gözardı etmeden yorumlamak ve mutlaka diğer tekniklerden elde edilen bilgilerle karşılaştırmak gerekir. Ayrıca uzmanlar psikolojik danışma ve otobiyografideki bilgileri bireyle paylaşmalıdırlar. Otobiyografide kişi geçmişte ne gibi gereksinmeleri olduğunu, bunları nasıl ifade ettiğini ve nasıl doyurduğunu, çevrenin beklentilerini ne ölçüde ve nasıl karşıladığını, güçlüklerle nasıl başettiğini, kimlerden destek gördüğünü ya da görmediğini, kimlerle çalıştığını ya da kimlerden hoşlandığını yansıtabilir. Otobiyografi; bireyin doyurulmamış isteklerini ve umutlarını açığa çıkartabilir. Birey kendi duygularını, tavırlarını, amaçlarını daha ayrıntılı görmeye başlayabilir. Ayrıca otobiyografiden elde edilen bilgiler, birey hakkında başka tekniklerle toplanmış bilgilerin canlılık ve anlam kazanmasını da sağlayabilir. Sayfa | 206


Otobiyografi yazımı rehberlik programında planlanmalıdır. Aksi takdirde öğretmenler birbirinde habersiz, derslerinde otobiyografi yazdırabilirler. Gizlilik otobiyografide çok önemlidir. Uzman veya öğretmen öğrencilerin güven duydukları bir kişi olmalıdır. Öğrenciler bilgilerin sadece onlarda kalacağından emin olmazlarsa, doğru yazma olasılığı azalır veya duygulara inmeden, olaylardan yüzeysel bahsedebilirler. Otobiyografide özel ve kişisel bilgilerin toplanması amaçlandığı için gizlilik ilkesine kesinlikle uyulmalıdır. Otobiyografi yazdırmadan önce toplanan bilgilerin gizli tutulacağı çok iyi bir şekilde açıklanmalı; bireylerde tam bir güven oluşturulmalıdır. Psikolojide Otobiyografiden Neden Yararlanılır: 1. Özgeçmişini bireyin kendinden öğrenme, onun hakkında diğer yollarda saptanan verilerle karşılaştırılabilecek, birlikte yoruma gidebilecek bir bölük veri ortaya koyar. 2. Yaşam öyküsünü yazma, bir kendini ifade etme aracıdır. Öğrenci istediği olayı seçmede ya da atlamada özgürdür. Görüşmede olduğu gibi sınırlı ve kısıtlı değildir. Yazarken istediği kadar düşünebilir ve dilediğini yazar. 3. Otobiyografi yazdırma, öğrencinin kimi gerginliklerini gidermeye yarar, onların kendileri hakkında daha doyurucu ve anlamlı anlayışlar elde etmelerine yardımcı olur. Bu yolla birey kendini anlamaya ve anlatmaya çalışır. 4. Yaşam öyküsünü yazan birey ile okuyacak olan arasında doyurucu düzeyde bir ilişki ve dostluk kurulabilir. Bu durum yazan bireyde bir takım güdülenmelere yol açar. Örneğin; kendini haklı gösterme isteği, övünme gereksinimi, gerginliklerden kurtulup rahatlama, içini dökme vb. 5. Psikolojide kullanılmasının bir diğer nedeni kolaylık açısındandır. Ekonomiktir, araç gerektirmez. Öğretmenlere ve uzmanlara zaman ve enerji kazandırır.

Sayfa | 207


Otobiyografi Çeşitleri Genellikle otobiyografiler iki türlü yazdırılır. Serbest ya da sınırsız otobiyografide bireyden kendisi hakkında her konuda istediği gibi yazması istenir. Konuya bağlı ya da sınırlı otobiyografi de ise yazılacak konu ve alt konular sınırlandırılır. Örneğin; aile özgeçmişi, geleceğe ilişkin kaygıları gibi, verilen konuda özgürce yazılması istenir. Bireyi tanıma tekniği olan otobiyografi de her iki yol da kullanılır. Otobiyografi Nasıl Yazdırılır Örnek A: Bölüm I : Okul öncesi yıllarım………………………………………… Bölüm II : Okul yıllarım ……………………………………………… Bölüm III : Yetişkinlik yılları …………………………………………... Bölüm IV: Gelecekle ilgili planlarım…………………………………… Örnek B: 1. Yaşamımdaki önemli kişiler …………………………………………. 2. Yaşamımdaki önemli durum ve yaşantılar…………………………… 3. Yaşamımda önemli yerler …………………………………………… Örnek C: Anımsayabildiğiniz kadar geriye giderek otobiyografinizi yazmaya başlayın. Örneğin; ilk çocukluk anılarınızdan, bu anılarınızı düşündüğünüzde duyduğunuz, mutluluk ya da üzüntüleri, bunların yaşamınızı nasıl etkilediğine inanıyorsunuz. Örneğin bir başka kente taşınmanız ya da liseye başlamanız. Olaylar hakkında yazarken, olayların sizi nasıl etkilediğini göstermeye çalışın. Yaşamınızda sizi en çok kimler etkilemiştir. Gelecekle ilgili umutlarınız ve planlarınız nedir? Sayfa | 208


Gelecek 10 yılda ne olacağını düşünüyorsunuz? Böyle bir yazım çerçevesi vermede amaç, kendini anlatmada deneyimi ve yeteneği aynı olan bireyleri hemen her konuda Bir şeyler yazmaya özendirmektir. Ancak konuya bağlı bazı noktalar göz önünde tutulmalıdır. Bu tür konu başlıklarının altın ayrılan boş yer az olursa, birey kısa ve resmi yanıtlar vermekle yetinebilir. Ayrıca konuya bağlı, yapılanmış otobiyografi yazımı bireyi serbest anlatımdan alıkoyabilir ve dikkatini konu başlıklarına yönelttiği için biçimsel bir anlatıma yol açabilir. Otobiyografilerin Yorumlanması Otobiyografilerin uygulanması ne denli kolay ise yorumlanması o kadar güçtür. Bu konuda saptanmış belli bir kural yoktur. Bu, okuyanın yaşantıları ve sunulan verilerin önemine bağlıdır. Görüşmedeki gözlemlerde olduğu gibi, yazıdaki ufak ipuçlarına, ayrıntılara, parlatılmış ya da şişirilmiş yanlara, görünüme bakarak, bir yoruma gitmek mümkün olur. 1. Yazı Nasıl Bir İzlenim Uyandırmaktadır? Bireyin kendine ilişkin önemli hususları anlatırken ifadesindeki ton değişmelerine dikkat ediniz. Yazını bıraktığı genel izlenim nedir? Mutluluk mu, çöküntü mü? Bazı duygu yükü olan sözcüklerin nasıl kullanıldığına dikkat edin. 2. Bireyin Geçmişi Hakkında Bilgilerinize Göre Yazıda Yer Vermediği Önemli Olaylar ve Kişiler Var mıdır? Bir otobiyografinin bütün ayrıntıları içermesi beklenemez ama atlanan hususlar önemli ve daha sonra bir görüşme sonrasında üzerinde durulmaya değer ipuçları niteliğinde olabilir. Eğer birey aile bireylerinden bazılarına değinmemişse ya da bilinen bir olayı ya da yaşantıyı yazmaktan kaçınmışsa bu atlamalar dikkatle incelenmelidir. Genellikle bireyler yaşamlarının sakin ve iyi geçen dönemleri hakkında kısa şeyler yazma, daha çok kendileri için önemli olan hususları üzerinde durma eğilimi gösterirler. Sayfa | 209


Otobiyografinin Sınırlılıkları İster yapılanmış, ister yapılanmamış olsun bütün otobiyografiler bireyden gelen şu nedenlerle birtakım sınırlılıklar taşır. 1) Birey kendini açıkça ortaya koymaktan kaçınır. 2) Bireyin kendisi hakkındaki iç görüşü ve anlayışı sınırlıdır. 3) Birey, verilen başlıkların neleri içereceğini anlamamış olabilir. 4) Bireyin yazılı anlatımı yetersiz olabilir. Otobiyografi kişinin öznel yanını, yani duygularını, çatışmalarını, umut ve beklentilerini saptama yöntemi olduğundan, sosyal istenirlik denilen ve bireyin kendini olduğu gibi değil de olmayı istediği gibi göstermek istemesinden çok etkilenen bir tekniktir. Bu teknikte bireyler kendilerini gerçekçi olarak açığa vurmayabilirler. Otobiyografinin, diğer yöntem ve tekniklerle sağlanan bilgilerle denetlenmesi, desteklenmesi doğru yoruma varmayı kolaylaştırır. Birey güven verici bir ortamda ve sorunlarına çözüm bulunacağına inandığı zaman kendini doğru bir biçimde açığa vurabilir. Ancak bu koşullarda yazılmış bir otobiyografi bireyi tanımada etkili bir araç olabilir. Bu nedenle öğretmenin öğrencilerini belli bir süre tanıyıp onların güvenini kazandıktan sonra uygulanması yerinde bir tutum olur.

Sayfa | 210


KAYNAKLAR Sayfa | 211


Addington D, Addington J, Maticka-Tyndale W. Specificity of the Calgary Depression Scale for Schizophrienia. Schizopr Res 1994;11:239-24. Akdemir A, Örsel S, Dağ İ, Türkçapar H, İşcan N, Özbay H. Hamilton depresyon derecelendirme ölçeği (HDDÖ)’nin geçerliliği, güvenilirliği ve klinikte kullanımı. Psikiyatri Psikoloji Psikofarmakoloji Dergisi 1996;4(4):251-9. Alexopoulos GS, Abrams RC, Young RC, Shamoian CA. Cornell Scale for Depression in Dementia. Biol Psychiatry 1988;23:271- 84. Amuk T, Karadağ F, Oğuzhanoğlu N. Oğuzhanoğlu A. Cornell Demansta Depresyon Ölçeği’nin Türkçe Yaşlı Toplumda Geçerlik ve Güvenilirliği. Türk Psikiyatri Dergisi 2003;14(4):263-71. Anastasi, A. “Psychological Testing (6.ed)”.1998, NY: MacMillan Publishing Co, Inc. Aydemir Ö, Köroğlu E. Psikiyatride Kullanılan Klinik Ölçekler. 4.Baskı. Ankara: HYB Basın Yayın; 2009. s.21-30. Aydemir Ö, Danacı EA, Deveci A, İçelli İ. Calgary Şizofrenide Depresyon Ölçeği Türkçe versiyonu özgüllüğü ve duyarlılığı. Nöropsikiyatri Arşivi 2000;37:210-3. Aydemir Ö, Güvenir T, Küey L, Kültür S. Hastane anksiyete ve depresyon ölçeği Türkçe formunun geçerlilik ve güvenilirliği. Türk Psikiyatri Dergisi 1997;8(4):280-7. Beck AT. An inventory for measuring depression. Arch Gen Psychiatry 1961;4:561-71. Bostancı N. [The impact to depressive symptom levels of childhood abuse in university students]. Yeni Sempozyum Dergisi 2006;44(2):100-6. Cansever, Gökçe. Klinik Psikolojisinde Değerlendirme Teknikleri. Boğaziçi Üniversitesi, İdari Bilimler Fak. Yay. İstanbul, 1982. Ceyhun B, Akça F. Zung Depresyon Ölçeğinin Geçerlik ve Güvenirliği Üzerine Bir Çalışma. VIII. Ulusal Psikoloji Kongresi Bilimsel Çalışmaları, Türk Psikologlar Derneği Yayınları; 1994. s.20-6. Cox JL, Holden JM. Detection of postnatal depression: Development of the 10-item Edinburgh Postnatal Depression Scale (EPDS). Br J Psychiatry 1987;150:782-6. Cronbach, LJ. Essentialx of Psyehologieal Testing, N.Y.: Harper and Rowı Publishers, 1970 Cüceloğlu, Doğan. İnsan ve Davranışı, Psikolojinin Temel Kavramları. 3. Baskı, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1982. Davison GC, Neale JM. Abnormal Psychology. 8. Baskı. Texas: John Wiley and Sons; 2000.

Sayfa | 212


Doğan, Yıldırım. Davranış Bilimlerine Giriş. (Çev. Rüçhan Kartallar) Antip A.Ş. Kitapları Bilimsel Yay. No: 29, Ankara, 1998. Ebrinç S. [Psychiatric rating scales and their use in clinical studies]. Psikofarmokoloji Bülteni 2000;10(2):109-16. Engindeniz AN, Küey L, Kültür S. Edinburgh doğum sonrası depresyon ölçeği Türkçe formu geçerlilik ve güvenilirlik çalışması. Bahar Sempozyumları 1 Kitabı. Ankara: Psikiyatri Derneği Yayınları; 1996:51-52. Ertan T, Eker E, Şar V. Geriatrik depresyon ölçeğinin Türk yaşlı nüfusunda geçerlilik ve güvenilirliği. Nöropsikiyatri Arşivi 1997;34(1):62-71. Feldman, S.R. Understanding Psychology. McGraw, Hill inc Massachusetts, 1996. Gallo JJ, Fulmer T, Poveza GJ, Reichel W. Handbook of Geriatric Assessment. 3rded. USA: An Apsen Publication; 2000. Gökçe Serap,Şeyhun Herdem ve Şen Hüseyin;Temel Yetenekler Testi 9-11 Çalışma Kitabı,Ankara.Devlet Kitapları Basımevi,2005 Guy W. Clinical Global Impressions: ECDEU Assessment Manual for Pharmacology, revised edition. Rockville, MD: National Institute of Mental Health, Dept. of Health, Education and Welfare Publication (ADM) 1976:218-22. Hamilton MA. A rating scale for depression. J Neurol Neurosurg Psychiatry 1960;23:56-62. Hisli N. Beck Depresyon Envanteri’nin Üniversite Öğrencileri için Geçerliği, Güvenirliği. Psikoloji Dergisi 1989;6(23):3-13. Kovacs M. Rating scales to assess depression in schoolage children. Acta Paedopsychatr, 1981;46(5-6):305-15. Köroğlu E. Psikiyatride Hastalıkların Tanımlanması ve Sınıflandırılması Elkitabı. 4. Baskı. Ankara: Hekimler Yayın Birliği; 2001. Kronke K, Spitzer RL, Williams J, Monahan PO, Löwe B. Anxiety disorders in primary care: prevalence, impairment, comorbidity and detection. Ann Int Med 2007;146(5):317-25. Montgomery SA, Asberg M. A New Depression scale designed to be sensitive to change. Br J Psychiatr 1979;134:382-9. Öy B. Çocukluk depresyonu derecelendirme ölçeği: Sağlıklı ve çocuk ruh sağlığı kliniğine başvuran çocuklarda uygulanması. Türk Psikiyatri Dergisi 1991;2(2):137-40.

Sayfa | 213


Özgüven, E. Bireyi Tanıma Teknikleri. PDREM Yay., Ankara, 1998. Özgüven, E. Psikolojik Testler. Yeni Doğuş Matbaası Yay., Ankara, 1994. Snaith RP, Taylor CM. Rating scales for depression and anxiety: a current perspective. Br JC Clin Pharmac 1985;19(Suppl):17-20. Tegin B. Depresyonda bilişsel bozukluklar: Beck modeline göre bir inceleme. Yayınlanmamış doktora tezi. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara, 1980. Torun F, Önder E, Torun SD, Tural U, Şişmanlar ŞG. Montgomery Asberg Depresyon Derecelendirme Ölçeği Türkçe Formunun Geçerlik ve Güvenirliği. 3P Psikiyatri Psikoloji Psikofarmakoloji Dergisi 2002;10(4):319-30. Torun F, Önder E, Torun SD, Tural U, Şişmanlar ŞG. Montgomery-Asberg Depresyon Ölçeği Türkçe Formunun Özgüllük ve Duyarlılığı. 3P Psikiyatri Psikoloji Psikofarmakoloji Dergisi 2002;10(3):229-34. Yesavage JA, Brink TL, Rose TL, et al. Development and validation of a geriatric depression screening scale: a preliminary report. J Psychiatr Res 1983;17;(1):37-49. Yeşilyaprak Binnur;Eğitimde Rehberlik Hizmetleri;Ankara,Nobel Yayın Dağıtım,2001 Zigmond AS, Snaith PR. The hospital anxiety and depression scale. Acta Psychiatr Scand 1983;67(6):361-70. Zung WW. A self-rating depression scale. Arch Gen Psychiatry 1965;12:63-70.

Sayfa | 214


Ä°NTERNET KAYNAKLARI http://w2.anadolu.edu.tr/aos/kitap/ehsm/1024/unite10.pdf http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/40/494/5823.pdf http://www.kafkas.edu.tr/ars_mer/rehberlik_piskolojik_dan/psikolojiktestler.pdf http://www.frik.com.tr/TUR/dirim/pdf/2011/osm/konu6.pdf http://iys.inonu.edu.tr/webpanel/dosyalar/477/file/formulasyon/gulten-seber.ppt http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/40/486/5708.pdf http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/40/514/6418.pdf http://share.pdfonline.com/95d782f598b044068b1d2b477d1af414/Testlerin_siniflandirilmasi.htm

http://www.egitimvaktim.com/dosyalar/2011/04/bireyitanimateknikleri.pdf

Sayfa | 215


Psikologlar ve Psikiyatristler Derneği Desteği ile…

Sayfa | 216


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.