Print on Demand / Ocak-Şubat'16

ISSN 1309-3460

Ocak/Şubat 2016 Year: 11 Volume: 60

Inte r nat i ona l Di g it a l Pr i nt i ng Te ch nol o g i e s Magazine

>

OLAĞANÜSTÜ HIZ

KAR

Bugüne kadarki en güçlü renkli dijital baskı makinemiz sayesinde kalite ve verimlilikte yepyeni bir boyuta ulaşın.

Kağıt gramajından etkilenmeksizin dakikada 100 sayfa baskı hızıyla, 420 mikron kalınlığında dokulu malzemeler dahil bir çok farklı uygulamayı olağanüstü kalite ve verimlilikle bir arada sunan Canon imagePRESS C10000VP, renkli dijital baskı dünyasını bir sonraki seviyeye taşıyor.

Bu özelliklerin tümü işinizi ileriye taşıyacak harika fırsatlar yakalayacağınız anlamına geliyor. Detaylı bilgi için lütfen bizimle iletişime geçiniz. www.canon.com.tr/olaganustukar

imagePRESS C10000VP İlan.indd 1

1/4/16 6:26 PM

Teknolojileri San. Dış Tic. A.Ş.

GÜLBAHAR MAHALLESİ GÜLBAĞ CAD. ÜLKÜ SOKAK NO:1 /A MECİDİYEKÖY ŞİŞLİ / İSTANBUL TEL : (0850) 333 9 338 FAX : (0212) 211 01 40 e-mail : devbilisim@devbilisim.com.tr - web: www.devbilisim.com.tr

Teknolojileri San. Dış Tic. A.Ş.

GÜLBAHAR MAHALLESİ GÜLBAĞ CAD. ÜLKÜ SOKAK NO:1 /A MECİDİYEKÖY ŞİŞLİ / İSTANBUL TEL : (0850) 333 9 338 FAX : (0212) 211 01 40 e-mail : devbilisim@devbilisim.com.tr - web: www.devbilisim.com.tr

UYGULAMA

ALANLARINI

çocuk t-shirt

kot pantolon

İLE GENİŞLETİN havlu maks. baskılama alanı (42x60cm)

pamuklu örtü

elbise

maks. baskılama alanı (41x95cm)

deri

ipek kumaş

şapka

el çantası

16 ayrı renk ip kullanımı sırt çantası

EMT16

mont bere telefon kılıfı seramik kartvizitlik

çakmak

kalem maks. baskılama alanı (40x60cm)

usb çoğaltıcı maks. baskılama alanı (60x90cm)

tahta kutu

MT-FP6090-UV

MT-FP4060-UV seramik bardak

GFK BÜRO MAKİNELERİ VE DİJİTAL BASKI SİSTEMLERİ LTD.ŞTİ.

Ortaklar Cad. Bahçeler Sok. No:20 Efe Han K:4 34387 M.Köy-İstanbul Tel:+90 212 7775480-81 email: info@gfkdijital.com web: www.gfkdijital.com

İçindekiler MAT KAĞIT............................. Ön Kapak İçi/1 PİMMS............................................... 2/3/19/21 TEK ADRES.................................................4/5

2016 İçİn İyİ “sign”, bol ümİt var...

DEVELOP....................................................6/7

2015 yılına yaşanılan tüm olumsuzluklara rağmen sektörde müthiş bir özveri ile satış adetleri arttırılmış ise de sayabileceğimiz birkaç sebepten ötürü büyüme ivmeleri istedikleri gibi seyretmemiştir. Bunlardan en önemlisi iç ve dış psikolojik etkilerdir. Bir diğer önemli etkileme de kur etkisi. Kısaca yüksek kurdan alış, düşük kurdan satış hadisesi. Bir diğeri de kontrolsüz satışlar ve müzmin problemimiz ‘tahsilat’ olarak görmekteyiz.

Sign sektöründe bir deyim vardır: “Para kazanırken batmak”. Bu ifade ise dış gebelik tabiri ile ticaret yapmaktır diyebiliriz. Yukarıda sayılan sebeplere rağmen sağlıklı bir ticaret ivmesi kazanılmıştır. 2016 yılına bakacak olursak, geçen yılın son fuarlarının getirisi devam etmektedir. Şubat ayında 2016 yılı hakkında düşüncelerimiz daha da netleşecektir. 2016 yılının genelde bütün iş dünyamıza, özelde de dijital baskı sektörüne hayırlı olmasını diler, saygılar sunarım.

GFK..............................................................8/9 FORMNET...............................................10/11 ESKO.............................................................13 RİCOH...........................................................15 LESA..............................................................17 EFİ.................................................................23 HEIDELBERG..............................................29 MATSET........................................................37 XEROX..........................................................41

Good “signs”, plenty of hopes for 2016 Despite the negative developments experienced in 2015 the sales units have been increased thanks to the important self-devotions. Still, the results have not been as desired because of some certain reasons. One of these reasons was psychological influences. Another reason why the sector couldn’t continue the raising trend was the currency rates. We can also count uncontrolled sales and “money collection” as the major obstacles in the year we have just left behind.

There is a saying in the sign sector: “crashing down while earning money”.

This pertains to making trade as depending on foreign markets. Despite all these problems, there has been a healthy upward trend. We will have a clearer idea in February for how will 2016 pass. We hope that everything gets better for all business world in general and for the sign sector in particular.

AKONİ...........................................................43 REMİFOL......................................................47 KÜP REKLAM..............................................49 FORM BASKI..........................................52/53 PROCOLOR..................................................55 SARAÇOĞLU...............................................57 ŞAHİN REKLAM.........................................59 ANTALİS.......................................................61 TEKNOSET...................................................69 İLETİ..............................................................75 LAMİNET......................................................85 DURAK....................................... 95/98/99/104 İHLAS KOLEJ.............................................101

50 YILDIR KONGSBERG ÇÖZÜMLERİ DİJİTAL SONLANDIRMA ÇÖZÜMLERİ, AÇIK HAVA REKLAM SEKTÖRLERİ, AMBALAJ VE TABELA ÜRETİMİ

KONGSBERG V KONGSBERG XE KONGSBERG XN

KONGSBERG C KONGSBERG XP

KONGSBERG XP AUTO

Yatay Bilgisayar Tel: 0212 258 82 25 info@yataybilgisayar.com www.yataybilgisayar.com

Pasifik Mümessillik A.Ş.

0212 432 77 77 pasifik@pasifiktrading.com.tr www.pasifiktrading.com.tr

Kongsberg Kesim Sistemleri işinize kattığı değer, sağlamlık, hassasiyet ve kolay kullanım özellikleriyle herkesin yatırım yapmak istediği bir ürün olma özelliğini taşımaktadır. Kongsberg Kesim Sistemleri özellikle Numune Üretimi, Tabela Yapımı, Karton Kutu Üretimi, Pleksi veya Karton Stand Üretimi için ideal bir sistemdir. esko.com/tr/kongsberg

www.esko.com/tr

info.eur@esko.com

İMTİYAZ SAHİBİ İstmag Magazin Gazetecilik İç ve Diş Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh IŞIK

GENEL MÜDÜR Mehmet SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com.tr EDİTÖR Tarık ORAL tarik.oral@img.com.tr REKLAM DANIŞMANI A. Derya GÖLBAŞI ahmet.golbasi@img.com.tr GRAFİK TASARIM Tayfun AYDIN tayfun.aydin@img.com.tr SORUMLU MÜDÜR Yusuf OKÇU yusuf.okçu@img.com.tr

EFİ - Lidya stratejik ortaklığı

2015 ESKO Türkiye

24

30

Türk Japon devleri güçlerini birleştirdi

OKI yeni pro serisi

KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ Ebru PEKEL ebru.pekel@img.com.tr DIŞ İLİŞKİLER Hakan KURT hakan.kurt@ihlasfuar.com MUHASEBE ve FİNANS MÜDÜRÜ Mustafa AKTAŞ mustafa.aktas@img.com.tr ABONE İsmail ÖZÇELİK ismail.özcelik@img.com.tr

BASKI İhlas Gazetecilik A.Ş.

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna Bahçelievler/İstanbul Tel: 0212 454 30 00

ADRES Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B-Blok - No:1 Kat:4 Güneşli - Bağcılar - İstanbul Tel :+90 212 604 51 00 Faks :+90 212 604 50 35 www.printondemand.com.tr

Print on Demand dergisinde yer alan makalelerdeki Fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Print on Demand Dergisi’nin bütün yayın hakları İstmag Magazin Gazetecilik İç ve Diş Tic. Ltd. Şti’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Print on Demand Dergisi iki ayda bir yayınlanır.

Articles and news may be reproduced by stating Print on Demand as the source. Print on Demand is published bimonthly. Advertisements’ responsibilities published in our magazine pertain to advertisers.

66

70

Hp dünya genelinde 30 bin Latex yazıcı kurdu

4B Mühendislik, tüm Türkiye’ye 3D teknolojilerini yaymak için kolları sıvadı

74

96

H aberler

FESPA EURASIA 2015’de bugüne kadar kİ en büyük katılımcı ve zİyaretçİ sayısına ulaşıldı 16 / Ocak - Şubat 2016

FESPA Eurasia 2015 bugüne kadarki en başarılı fuar olarak kayıtlara geçti. 10-13 Aralık 2015 tarihlerinde CNR Expo İstanbul’da düzenlenen bölgesel fuar, tekil ziyaretçi sayısında bir önceki fuarla karşılaştırıldığında %11.5 artış sağladı. Ziyaretçi sayısı 9.200’ü geçen fuarın ziyaretçi sayımında katılımcılar veya fuarı tekrar ziyaret edenler yer almıyor.

En Pratik Çözümler

APOLLO 1100 SICAK, SOĞUK LAMİNASYON MAKİNASI

PLAST 52 SÜPER SELEFON MAKİNASI

DUPLO DC 616 KATVİZİT KESİM MAKİNASI

ALPHA-DOC MK4 OTOMATİK DELME MAKİNASI

50CM KIRIM VE PERFERAJ MAKİNASI

WOB 3500 OTOMATİK TEL SPİRAL TAKMA MAKİNASI

Halk Sokak No: 22/11 Kızılay / Ankara / Türk ye T. +90 312 430 20 65 F. +90 312 431 89 99 www.lesamak ne.com.tr

2014 yılındaki fuara kıyasla %7 artan fuar alanı ile katılımcılar FESPA Eurasia markasına ne kadar güvendiklerini ve fuarın ziyaretçi kapasitesinin bu yatırıma değdiğini gösterdi. Aralarında Belçika, Güney Kore, Çin, İsviçre, İngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkeleri temsil eden uluslararası katılımcıların da yer aldığı fuar, tüm sektörel alanlara hitap ediyordu ve firmalar son derece olumlu geri dönüşler elde etti.

Geniş format dijital baskı çözümlerine ek olarak, tekstil baskı, ticari uygulamalardaki yenilikler ve finishing ekipmanları ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Bugüne kadar gerçekleşen FESPA Eurasia fuarları arasında en güçlü tekstil bölümü oluşturuldu ve hem dijital hem de serigrafi baskı çözümleri tekstil salonunda göz doldurdu.

FESPA Grup Fuarlar Müdürü Michael Ryan şunları söyledi; “FESPA Eurasia şu an herkesin takviminde yer alıyor. Bu yılki fuar %65 oranında üst düzey şirket temsilcilerini ve üst düzey karar vericileri kendine çekti, bu bizim için son derece cesaret verici oldu. Bu, fuarı ve eğitimleri doğru bir noktaya taşıdığımızı gösteriyor. Ortağımız ARED ile birlikte, 8-11 Aralık 2016 tarihinde bir sonraki fuarımızı gerçekleştirmek için sabırsızlanıyoruz.”

18 / Ocak - Şubat 2016

Fuarın dört günü boyunca, geçen yıla göre %8 daha fazla tekrar ziyaret rakamına ulaşıldı. Bu rakam, sayıları giderek artan katılımcılarla buluşmak isteyen ziyaretçilere ne kadar kapsamlı ürün ve hizmetin sunulduğunu vurguluyor. Ayrıca fuarda, yarışmacıların prestijli Eurasia Wrap Master ünvanını kazanmak için yarıştığı araç kaplama etkinliği Wrap Master, tabela boyama, neon ve LED yapımı gibi farklı endüstriyel reklam uygulamalarının yer aldığı endüstriyel reklam uygulama alanı, tekstil baskı ve konfeksiyon süsleme konularına ışık tutan tekstil seminerleri gibi eğitim çalışmaları yer alıyordu.

Michael Ryan sözlerini şöyle sürdürdü; “Fuarın her günü yoğundu, ziyaretçiler yeni tekstil oturumlarımıza katıldılar ve işlerini geliştirmek için endüstriyel reklamcılıktaki sayısız olanağı tartıştılar. Bu, fuarın başka bir olumlu katkısı ve bölgede ulaşmaya çalıştığımız noktaydı.”

ARED Başkanı Halil Eligür ise şunları ekledi; “Bu yıl, ARED’in Türk baskı ve açıkhava reklamcılığı sektörlerindeki 15 yıllık deneyimi ile küresel fuar düzenlemede olağanüstü bir geçmişe sahip olan FESPA’nın ortaklığı, FESPA Eurasia’nın en iyi fuar olmasını sağladı. Fuar düzenleme konusunda Türkiye’de sektörün standartlarını değiştireceğine inandığımız bu muazzam etkinlikte, FESPA ile olan işbirliğimizden dolayı çok mutluyuz.’’

H aberler

FESPA EURASIA 2015’te MIMAKI Rüzgarı

10-13 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen FESPA EURASIA Fuarı’nda yoğun ziyaretçi çeken MIMAKI standı, interaktif ve dinamik stand tasarımının yanı sıra, Türkiye pazarında ilk defa lanse edilen tekstil baskı makineleri ile fuarın en çok ilgi gören standlarından biri oldu.

20 / Ocak - Şubat 2016

Reklam, tekstil ve endüstriyel pazarlara yönelik dünyanın önde gelen geniş format baskı makineleri ve kesim plotter’ları üreticisi MIMAKI, 10-13 Aralık tarihleri arasında CNR Expo’da düzenlenen FESPA EURASIA Fuarı’nda en yeni baskı teknolojilerini sergiledi. MIMAKI’nin Avrupa’da düzenlenen FESPA fuarlarında kullandığı stant temasının bire bir aynısı FESPA EURASIA Fuarı’na taşındı. Türkiye ve çevre bölgelerin geniş format dijital baskı, serigrafi, tekstil baskı ve endüstriyel reklam sektörlerini buluşturan fuarda, MIMAKI standı dört gün boyunca yurtiçi ve yurtdışından gelen çok sayıda misafirini ağırladı.

MIMAKI’nin Türkiye Distribütörü PİMMS Group da fuar boyunca MIMAKI standında Türkiye’deki müşterileriyle bir araya geldi. FESPA EURASIA’nın bu yıl üçüncüsü yapılan etkinliğinin oldukça başarılı geçtiğini dile getiren PİMMS Group Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Aygüler fuarla ilgili şunları söyledi: “FESPA EURASIA Fuarı’na bu yıl MIMAKI Europe ile birlikte katılma kararı aldık. PİMMS olarak, bizim açımızdan oldukça verimli bir fuar geçirdik. MIMAKI’nin benzersiz teknolojisi ile üretilen ve piyasaya sunulduğu andan itibaren oldukça beğeni toplayan yeni makinelerini Türkiye pazarına sunduk. Dört gün boyunca komşu ülkelerden ve dünyanın dört bir yanından çok sayıda ziyaretçiyi standımızda ağırladık. Misafirlerimiz MIMAKI baskı makineleri ile yapılabilecek sınırsız uygulama çeşitlerini gördüler ve MIMAKI ekibinin bilgilendirmesiyle kendi işlerini nasıl geliştirebilecekleri ve nasıl katma değer yaratabilecekleri konusunda fikir aldılar. Bu vesileyle, standımıza gösterdikleri ilgi için tüm ziyaretçilerimize ve fuar boyunca yanımızda olan tüm MIMAKI ekibine teşekkür ederiz.”

PİMMS’ten FESPA EURASIA’ya özel kampanyalar Mayıs ayında Köln’de düzenlenen FESPA Fuarı’nda gerçekleşen EDP Ödülleri kapsamında “En İyi Bas/Kes Ödülü”nü kazanan MIMAKI CJV150-130 modeli için de PİMMS’in fuara özel kampanyası vardı.

Fuar boyunca 11,750 Euro’dan satışa sunulan makine, MIMAKI standında sektörün yoğun ilgisiyle karşılaştı. İlk defa Eylül ayında Türkiye lansmanı gerçekleştirilmiş olan yüksek performanlı geniş format LED UV baskı makinesi MIMAKI SIJ-320 UV modeli için yapılan değişim kampanyası FESPA EURASIA Fuarı’nda devam etti. “Teknolojiyi Yeniliyoruz” sloganıyla tanıtılan kampanya kampsamında, markası ne olursa olsun eski 3.20’lik makinelerini getirenler, MIMAKI SIJ-320UV baskı makinesine 10,000 Euro indirimle sahip olma fırsatını yakaladı.

22 / Ocak - Şubat 2016

MIMAKI baskı makineleri fuarın baş kahramanları oldu Tüm MIMAKI tekstil baskı makineleri grubunun yer aldığı FESPA EURASIA’da, endüstriyel reklam grubu içerisindeki MIMAKI UV, solvent, SUV, lateks ve süblimasyon baskı makineleri grubunun tamamı da ziyaretçilerle buluştu. Eylül ayında Avrupa pazarından önce ilk defa Türkiye’de lansmanı gerçekleştirilmiş MIMAKI SIJ-320UV LED geniş format baskı makinesi de MIMAKI standında ilgi odağı oldu.

MIMAKI bu yıl FESPA EURASIA’da MIMAKI TX300P-1800 direkt tekstil baskı makinesinin Türkiye’deki ilk lansmanını gerçekleştirdi. Makine, sunduğu yüksek baskı kalitesi ve yüksek hızlı baskı imkanının yanı sıra, uygun fiyatları ile de Türkiye tekstil sektörüne yeni bir soluk getirdi.

Son olarak, Viscom Dusseldorf ve Viscom İtaly 2015’teki ilk lansmanının ardından FESPA EURASIA Fuarı’nda ilk kez Türkiye reklam sektörü ile buluşan, alanının en iyi endüstriyel küçük format dijital baskı makinesi olan ve çok daha yüksek hız, hassasiyet,daha büyük ebatlı baskı ve uygun fiyatlar sunan MIMAKI UJF-7151 Plus UV flatbed baskı makinesi MIMAKI standında tanıtıldı. Fuarda ayrıca, prototip ve küçük parça üretiminde zamandan ve maliyetlerden ciddi tasarruf sağlayan MIMAKI CFL605-RT kompakt flatbed kesim plotterı da yerini aldı.

PİMMS bayileri de kendi stantlarıyla FESPA EURASIA’daydı PİMMS Group tekstil bayileri de fuarda kendi stantlarında müşterileriyle bir araya geldi. PİMMS bayileri AIT, Digimania ve Future Digital stantlarında MIMAKI tekstil baskı makineleri sergilenirken, farklı uygulama çeşitleri de sektör profesyonellerine tanıtıldı. Ayrıca, üç ayrı kağıt ve makine üreticisi firmanın standında da MIMAKI baskı makineleri kullanılarak demolar gerçekleştirildi.

Bu yıl PİMMS’in bir diğer sürprizi Karya Tekstil firmasını bayi ağına katmış olmasıydı. Fuarda kendi standında MIMAKI baskı makinelerinin tanıtımını gerçekleştiren Karya Tekstil, PİMMS ile gerçekleştirdiği işbirliğini ilk kez FESPA EURASIA Fuarı’nda duyurdu.

FESPA EURASIA Fuarı’nın klasikleşmiş Araç Kaplama Atölyesi bu yıl da ziyaretçilerin uğrak noktası olmayı başardı. Araç kaplamada kullanılan baskılarda MIMAKI CJV300 model baskı makineleri tercih edildi.

H aberler

EFİ - Lİdya stratejİk ortaklığı EFİ Satış Direktörü Sidney Ouahnoun: “Türkiye’de her yıl pazar payımızı %20-30 artıracağız”

24 / Ocak - Şubat 2016

Merkezi Silikon Vadisi’nde yer alan baskı sektörünün lider oyuncularından EFI, global satın almaları ve rekor ciroya ulaşmasıyla global pazarda dikkat çekerken Türkiye’de de atağa kalktı. Distrübütörüne destek olabilmek ve gelişmeleri yakından takip edebilmek amacıyla Türkiye’ye özel atama yapan ve bölge pazarında etkisini artırmak için Lidya Grup ile anlaşma imzalayan EFI, Avrupa pazarındaki büyüme hedefinde Türkiye’yi stratejik ülke ilan etti.

Her yıl cirosunun %16’sını Ar&Ge’ye ayıran baskı sektörünün lider oyuncularından EFI, 30 Eylül’de son bulan 2015 yılı 3. çeyreğinde; geçen yılın aynı dönemine göre %16 büyüme yakalayarak, 228,7 milyon USD tutarında rekor ciro açıkladı. İki sene önce seramik üzerinde baskı yapan dijital makina üreticisi İspanyol Cretaprint’I, yakın geçmişte ise testil sektöründe baskı yapan İtalyan Reggiani ile geniş format dijital baskı makinası üreticisi İsrailli Matan firmasını satın alan EFI, 2016 hedef cirosunu 1 milyar USD olarak açıkladı. Türkiye yatırımlarına hız veren EFI, geniş format baskı makinaları pazarında, Anadolu’da Lidya Grup ile ilerleme kararı aldı. EFI, hızlı tüketim malları, güzellik ve lüks tüketim sektörlerini lokomotif; ambalaj ve dekorasyon sektörünü ise Tükiye’de büyüyen pazarlar olarak görüyor.

Bekir Öz: “EFI ile Türkiye’de önemli başarılara imza atacağız” Ekonomik krizler dahil her yıl çift haneli büyüme elde eden ve Anadolu’ya yaptığı yatırımlarla sektörde farklılaşan Lidya Grup, çoklu marka stratejisine önemli bir marka daha dahil etti ve EFI ile anlaşma imzaladı. Global markaların yerelde güçlü iş ortaklarına ihtiyacı olduğuna değinen Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz “Hiçbir global markanın eğer yerele hakim bir iş ortağı yoksa, pazarda sürdürülebilir bir başarı elde etmesi mümkün değil. 2012 yılında çoklu marka stratejimizi açıkladığımızda, bugünleri planlamıştık. EFI’nin yapıya katılmasıyla ürün gamımızda toplam çözüm sunabilme potansiyeline ulaştık. %100 Türk sermayeli şirketimiz faaliyette bulunduğu ilin ticaret odasına kayıtlı yerel yapılanması, güçlü organizasyonel yapısı ve servis ağıyla global şirketlerin dikkatini çekmeye devam edecek. EFI ile Türkiye’de önemli başarılara imza atacağız” dedi.

EFI’nin 60 Ülkeden Sorumlu Satış Direktörü Sidney Ouahnoun bu işbirliğine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu:

“Türkiye önemli ve özen isteyen bir pazar” Türkiye pazarı EFI için çok önemli ve özen isteyen bir pazar. Hem ülkede bizi temsil edecek satış direktörü atadık hem de güçlü bir oyuncu olan Lidya Grup ile anlaşma imzaladık. Nathalie Hızveren’in ekibe katılması ile birlikte Türkiye’nin lokal özelliklerine daha hakim olabilmeyi ve müşterilerimize daha iyi bir hizmet sunmayı amaçlıyoruz.

biz de EFI olarak Türkiye pazar payımızı her sene %20-30 arası artırmayı planlıyoruz.

Lidya geniş formatta Anadolu’daki gücümüzü oluşturacak Matan’ın ürün grubu, EFI Vutek ürün yelpazesini tamamlıyor ve ayrıca Türk pazarına çok uygun özellikler sunuyor. Lidya, EFI geniş format ürün grubunu pazarda temsil edecek ve Anadolu’daki gücümüzü oluşturacak. Hibrid tabir edilen bu segmentte; LED teknolojisiyle birlikte Flatbed ve roll to roll ürünler mevcut . Bu ürün grubunun fiyat konumlandırması, yapılan yatırımın hızlı bir şekilde geri dönüşünü sağladığından dünyanın her yerinde çok rağbet görüyor. Bunun yanı sıra EFI Matan ile roll to roll ürün grubunda da 3,5 ve 5 metre seçeneklerimizle sektördeki bütün ihtiyaçlara cevap vereceğiz.

Maliyet modeli, Yeşil “UV” mürekkebi ve LED teknolojisi Matan, 4 renk veya 8 renk özellikleri, beyaz baskı seçeneği, 7 pikolitreden 40 pikolitreye farklı ürünlerle geniş bir ürün yelpazesi sunuyor.

Ayrıca teknolojisini güçlü kılan önemli bir takım özellikler de sunuyor: “Parallel drop size” teknolojisi, roll to roll’dan flatbed’e hızlı geçiş, kolay medya yerleşimi, rekabetçi maliyet modeli (az malzeme israfı, az iş gücü gereksinimi ve ekonomik mürekkep kullanımı), doğaya saygılı kokusuz “yeşil” UV mürekkebi ve Quantum serisindeki LED teknolojisi Matan’ın tercih edilmesini sağlayan özelliklerden. Bu teknolojik avantajların yanı sıra müşterilerimizin iş modeline göre ihtiyaç duyabilecekleri inovatif, yatay ve dikey kesim gibi ve daha birçok değer katan seçenek sunuyoruz.

Dijital baskı dünyasını büyüten; kaliteli ve hızlı üretim talebi Hangi sektör olursa olsun endüstriyel baskı makinaları pazarını büyüten sebeplerin başında; markaların ve pazarlama ekiplerinin hem kaliteli hem de çok hızlı üretim talepleri olması yatıyor. Hızla değişen pazarda pazarlama ekipleri, limitli bir sürede efektif ve fark yaratacak kampanyalar, markalarının konumlandırmasında önemli rol oynayacak kaliteli ve inovatif baskılar bekliyorlar.

“Türkiye’deki güçlü seramik sektörü bizi heyecanlandırıyor” Bildiğiniz gibi seramik sektörü de Türkiye’de güçlü bir sektör ve ileride daha da güçleneceğini tahmin ediyoruz. Türkiye’deki güçlü seramik sektörü bizi heyecanlandırıyor.

Tekstil, hızlı tüketim malları, güzellik ve lüks tüketim lokomotif; ambalaj ve dekorasyon büyüyen pazarlar…

Dijital dünyanın, bu hızlı süreçlere en iyi ayak uyduran teknoloji olarak geleceği parlak gözüküyor. Örneğin 7 pikolitre baskı kalitesi sayesinde; çok net ve kusursuz görseller, beyaz renkle basma kabiliyeti sayesinde; cam ve pleksiglas gibi transparan malzemelerde, metal, ahşap veya renkli yüzeylerde muhteşem baskılar elde edilebiliyor. LED teknolojisi sayesinde; ince ve ısıya karşı reaksiyon gösterebilecek malzemeler üzerine baskı yapılabiliyor. Bu anlamda, tekstil, hızlı tüketim malları pazarı (FMCG), güzellik sektörü ve lüks markaların beklentileri pazarda lokomotif bir rol oynasa da ambalaj ve dekorasyon gibi farklı sektörlerden daha büyük pay almaya devam ediyoruz.

“Analog makina pazarından pay almaya devam edeceğiz” Analogdan dijitale geçtiğimiz bu devirde, dijital baskı makinalarının analog makinaların pazarından pay almaya devam edeceğine inanıyoruz. Türkiye ekonomisi gelişmeye devam ediyor. Teknolojik yeniliklere çok açık ve olağanüstü potansiyele sahip bir ülkeniz var. Dolayısıyla

Ocak - Şubat 2016 / 25

R öportaj DÜNYANIN EN GENİŞ ÜRÜN PORTFÖYÜNE SAHİP CANON, FESPA EURASIA’DA ÜRÜNLERİNİ SERGİLEDİ!

Canon Eurasia Görüntüleme ve Ofis Sistemleri A.Ş. adına şirketin İş Geliştirme Uzmanları olan Seyfi Sarıaslan ve Tamer Kuş ile FESPA 2015 fuarında yeni ürünleri ve son gelişmeleri konuştuk.

FESPA fuarında ön plana çıkarmak istediğiniz ürünler hangileri?

Seyfi Sarıaslan: Canon olarak FESPA fuarında iki adet toner bazlı tabaka baskı yapan makine sergiledik. Bunlardan bir tanesi renkli makine olan imagePRESS C700 modeli. Bu makine, aslında 2014’ün sonunda çıkmıştı. İlk çıktığı tarihten itibaren çok iyi bir satış grafiği yakalayan modelimiz toplam pazarda da kendisine iyi bir pay çıkarmış oldu.

tiyacı için tasarlanmış, baskı kalitesi çok yüksek siyah-beyaz bir üretim baskı makinesidir.

Renkli alanda yeni makinemiz ise imagePRESS C600i modeli. Bu modelimizi 2015 mayıs ayında piyasaya sunduk. Bu model, hali hazırda kendini kanıtlamış olan imagePRESS C700/800 serisinin 60 kopyalık halidir. Böylece daha düşük üretim ihtiyacı olan fakat baskı kalitesi ve yeni baskı becerilerinden vazgeçemeyen firmaların dikkatini çekti. Bu sebeple Anadolu’daki müşterilerimiz tarafından büyük bir ilgi görmesine sebep oldu. Satışlarımızda bu ilgiye paralel olarak çok hızlı bir şekilde başladı ve gayet iyi bir seviyede devam etmektedir.

2016 yılı hakkında planlarınız var mı?

- Bu yeni yıl, yeni oyuncuların sahaya gireceği bir yıl olacak. Bizde bunu ön görerek kendi tedbirlerimizi aldık. Bu kapsamda önümüzdeki yıl Drupa fuarında imagePRESS C700 modelinin bir üst segmenti olan imagePRESS C10000 VP modelini tanıtacağız.

“Bu yeni yıl, yeni oyuncuların sahaya gireceği bir yıl olacak. Bizde bunu ön görerek kendi tedbirlerimizi aldık.”

Fuarda siyah-beyaz sınıfında ise varioPRINT 110 modelini sergiliyoruz. Bu makinemiz yüksek hacimli firmalara yönelik bir üründür. Teknik kılavuz, kitap baskısı ve nitelikli siyah-beyaz baskı yapan firmaların ih-

26 / Ocak - Şubat 2016

2015 yılını kısaca özetler misiniz?

- 2015 yılı bizim için gayet iyi bir şekilde kapanıyor. Son 2-3 aylık dönemde yapılan ataklar ile sene başında belirlediğimiz yıllık hedeflerimize ulaştık. Hatta profesyonel baskı ürünlerinde yeni çıkan makinelerimizin başarısı sayesinde hedeflerimizin önüne geçmiş durumdayız.

Ürünün en dikkat çeken özelliklerinden bir tanesi kesinlikle hızı olacağını düşünüyorum. Kâğıt ağırlığından bağımsız olarak dakikada 100 kopya baskı yapıyor. 350 gr. kâğıda baskı yapabilen bu makine, müşterilerimize yüksek hız ve yüksek kaliteyi aynı anda sunma imkânı sağlıyor.

Bu yeni ürünlerimiz ile hem renkli hem de siyah beyaz sınıfında tüm eksiklerimizi gidermiş olduk. Bu yıl gerçekleşecek olan Drupa fuarına da şimdiden hazır bulunmaktayız.

“Canon ve OCE birleşmesinden sonraki ikinci FESPA katılımımız. Bu fuarda Canon / Océ ürünlerini bir arada sergilime imkânını yakaladık. Ayrıca ziyaretçilerimize dünyadaki en geniş ürün portföyünü (Canon Geniş Format / Océ Geniş Format ve UV baskı çözümleri) tanıtabilme imkanı oluştu.”

FESPA için neler söylemek istersiniz?

Tamer Kuş: İkinci defa Canon ve Océ birleşmesinden sonra ürün portföyünü ve gücümüzü Fespa’da gösterme imkânımız oluştu. Fespa’da odak noktası UV Flatbed Arizona baskı makinesi idi. Bütün konseptimizi Geniş Format Baskı Çözümleri etrafına inşa ettik. Farklı ve güçlü ürünlerimizle Fespa’da yer aldık. Arizona 460GT’nin dışında Canon ve Océ geniş format baskı çözümleri, renkli ve siyah beyaz dijital baskı çözümlerimizle yer aldık. Fespa bizim adımıza şu ana kadar başarılı geçti diyebilirim.

Standımıza ve ürünlerimize ilgi çok yoğundu ve güzel sonuçlarla ulaştık.

2016 yılı için pozitif dönüşler aldık. Canon 2016’da fuar katılımları ve yeni ürünlerle ses getirmeye devam edecektir. Geniş Format baskı çözümleri ile dünya, Avrupa ve Türkiye’de yenilikçi, müşteri odaklı ve pazar lideri olarak devam etmek temel hedefimizdir.

Ocak - Şubat 2016 / 27

R öportaj

Fuarda sergilediğiniz yeni ürünleriniz hangileri?

- Türkiye’de lansmanını yeni yaptığımız ColorWave 910 renkli A0 veya plan kopya olarak tanımladığımız baskı çözümünü ziyaretçilerle buluşturduk. ColorWave 910 yüksek hızlı, renkli, tek geçişli mürekkep püskürtmeli baskı çözümümüz ağırlıklı copycenter, üretim tesisleri, belediyeler, büyük ölçekli mimarlık firmaları için tasarlanmıştır. Dakikada 18 metre renkli A0 veya plan kopya ile yüksek hızda çizim (CAD) ve poster almak mümkündür.

ColorWave 910 mevcut kafa yapısındaki (Memjet) olumsuzluklardan dolayı gerekli olan iyileştirmelerden sonra hem son kullanıcının hem Canon Eurasia’nın uzun süredir beklediği çözümü tanıttık. Ziyaretçilerimizin geri bildirimleri ve beklentilerini kalite açısından karşıladığı bilgisi gelecek için ümit vericiydi.

ColorWave 910’un dışında UV flatbed yazıcı çözümleri müşterilere tanıtmaktayız. UV sınıfında her ne kadar yeni olmasa da Arizona ürünümüz aşırı ilgi görüyor. Arizona cam, fayans, seramik, ahşap, lenticular gibi birçok farklı düz ve sert malzemelere baskı yapabiliyor. Arizona serisi UV flatbed yazıcılar sert veya esnek malzemeler üzerine yüksek kaliteli baskılar için idealdir. İsteğe bağlı olarak beyaz mürekkep ve/veya vernikle donatılan standart veya ekstra geniş tablo boyutu seçenekleri mevcut. Türkiye’deki baskı üreticileri UV pazarını yeni keşfetmeye başlıyorlar.

Bu pazarda müşterilerine farklı baskı çözümleri sunabilecekleri UV yazıcılar var. Canon UV pazarında Arizona ile yıllardır yer almaktadır ve satışlarını gün geçtikçe artırmaktadır (dünyada 4.000’den fazla kurulu Arizona).

Türkiye’de UV pazarının gün geçtikçe büyüdüğünü görmekteyiz ve müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek için farklı hız ve tabla boyutlu modellerimizi müşterilere tanıtmaktayız. Bu sene Aralık ayı içerisinde 22. Arizona kurulumunu gerçekleştireceğiz.

28 / Ocak - Şubat 2016

“2015 yılı bizim için çok başarılı geçti diyebiliriz. Her ne kadar yıl içinde iki seçim arası siyasi belirsizlik, yatırımcının endişeleri ve döviz kurunun aşırı artması gibi koşullar karşımıza çıkmış olsa da, yılın son çeyreğinde yakalamış olduğumuz performans ile bu geride bıraktığımız sıkıntılı süreci de telafi etme imkanı bulmuş olduk.”

2016 yılı için neler düşünüyorsunuz?

- Döviz kuru ve ülke şartları 2016’nın başarılı geçip geçmeyeceğine önemli katkıda bulunacaktır. Rekabet açısından zorlu bir yıl olacağını düşünüyorum ancak sektördeki en geniş ürün portföyünü sahibiz ve güçlü çözümlerle Türkiye’de Pazar lideri olarak devam etmek temel hedefimiz. 2016’da yenilikçi, müşteri odaklı ve fark yaratacak çözümlerle müşterilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Aynı zamanda güçlü bayı yapımızı Türkiye genelinde artırarak ve güçlendirerek daha fazla kullanıcıya ulaşmak istiyoruz. Canon’nun kendi kanıtlamış, bilinirliliği yüksek ve güvenilir bir marka olması sebebiyle bizim 2016’da Türkiye pazarında büyümemizde büyük rol alacaktır.

130 A4/DK BASKI HIZI

Heidelberg Prinect Frontend RIP teknolojisi

Tam otomatik baskı ebatlama ve register sistemi

H aberler 2015 ESKO Türkİye

İçİn Durgunluğa Rağmen Hedeflerİn Yakalandığı Bİr Yıl Esko Türkiye son beş yıl içinde %600 büyüme gösteren bir şirket. Şirket Genel Müdürü Mustafa Salur’un 2010’de ülke operasyonunu devralmasının ardından hızlı bir büyüme yakalayan şirket ekibini ve pazardaki payını büyütmeye devam ediyor.

ESKO Türkiye Genel Müdürü Mustafa Salur, yıl değerlendirmesini yaparken 2015 ile ilgili genel görüşleri teyid ediyor. 2015’i inkjetmagazine’e değerlendirirken yıl boyunca karşılaşılan seçimler, siyasi istikrarsızlık ve ekonomik göstergelerdeki sıkıntılara dikkat çeken Salur, “Ancak 2015 bizim için iyi bir sene olarak geçti ve öyle sonlanıyor. Her ne kadar geçmiş yıllarla karşılaştırdığımızda -önceki yıllarda hedeflerimizin hep %50’nin üzerinde verilerle yılları kapattığımızı göz önünde bulundurarak baktığımızda bu sene sadece hedeflerimize ulaşmış olma sonucu ile yılı kapatıyoruz. Bu da bizim için kötü bir sonuçtur diyemeyiz. Özellikle sektördeki birçok şirket ile kıyaslandığımızda yılı olumlu bir şekilde kapattığımızı söylemek yanlış olmaz. Artık 2016, drupa senesi ve şu an 2016’nın daha iyi bir yıl olacağını ummak durumundayız”, diyor: ESKO Türkiye’nin üç pazarda da üstün başarısı: “Geçtiğimiz yıl biz Kongsberg’te 16 makine ile yılı kapatmıştık. 2014, bu alanda bizim için çok iyi bir yıldı. 2015’e baktığımızda ise fuarda sergilediğimiz Kongsberg ile birlikte 12 makine satışı gerçekleştirdik.

Geçen seneye göre; evet bir düşüş var ama piyasaya ile mukayese ettiğimizde çok ciddi rakibimizden henüz makine satışı duymadığımızı söyleyebilirim. Sektördeki bu durgunluğa rağmen 12 makine satmış olmamız bizim 2015’e daha olumlu bakmamıza sebep oluyor.

30 / Ocak - Şubat 2016

Flekso CtP tarafında ise piyasamız oturdu. HD artık bir marka haline geldi. Gerek letterpres etiket pazarında gerekse flekso etiket ve esnek ambalaj tarafında ESKO sürdürülebilir bir iş hacmine sahip. Sektörün potansiyeli ve iş hacmi belirli bir seviyede. Daha iyi tahmin edilebilir bir pazar ve o pazarda da istenen seviyede işlerimizi sürdürüyoruz.

Yazılım konusunda da bu yıl standart çözümler yerine daha çok entegrasyon ve otomasyona yönelik sistemler sattık. Bu da Avrupa’daki ilerleyişe paralel olarak bu sistemlerin Türkiye pazarında da talep görmeye başladığını, konuşulmaya başlandığını gösterdi bize. Bu senenin ana gündemi otomasyon ve entegrasyondu ve Türkiye’de bu konuda satışlarımız oldu.”

“Dijital pazarı, matbaaya göre daha çok gelişime açık” “Karton ambalaj ve oluklu sektörü, dijital baskı sektörü ile yatırım anlamında mukayese edilebilir bir seviyede değil. Dijital sektör çok daha dinamik, çok daha hızlı gelişiyor. Dijital baskı açıkhava reklam sektörünün yanısıra artık ambalaj sektörünün ya da matbaacıların da ilgi alanında. Matbaa ayağında, konvansiyonel baskı teknolojisinde işler daha standart olarak ilerliyor ama dijital alanda çok fazla hareketlilik var yani yarının neler getirecegini kestirmek orada biraz güç. Bizim gerçekleştirdiğimiz Kongsberg satışlarında da önemli bir pay dijital sektöre ait. Bunu da yadırgamamak lazım. Sektörün orta ve büyük

Beş senede gelinen nokta “ESKO’yu Türkiye’de devralmazdan önce global pazardaki imajını Türkiye’de bulmak mümkün değildi. Açıkhava reklam pazarında bir tek ESKO makinemiz yoktu. Karton ambalaj ve oluklu sektörünün bilinen firmalarında çok güzel referanslarımız vardı ancak yeterli değildi. Beş sene içinde 50’nin üzerinde makine sattık. Bunun büyük bir kısmı reklam sektörü ve kopyalama merkezlerine verilen makineler. Yazılım konusunda büyük ölçekli firmaların ardından orta ölçekli firmalara yayılma çabamız vardı ve başarılı da olduk. Beş sene içinde bu alanda da önemli adımlar attığımızı düşünüyorum. Flekso CtP’de ise pazardaki hemen hemen her üreticinin tanıdığı, bildiği bir firma haline gel-

dik. Gerek kendi üretim hatlarına CtP’mizi katarak gerekse çalıştıkları klişeciler vasıtasıyla her firmanın kullandığı bir teknoloji haline geldi.

Beş yılda %600 büyüme kaydettik. Önemli bir başarı olsa gerek ama bizim temel amacımız bunu sürdürülebilir kılmak; amacımız elbette bu başarının üzerine her sene biraz daha ekleyebilmek ve bunu yaparken de müşteri memnuniyetini en üst mertebede tutabilmek. Önemli bir noktanın daha olarak altını çizmekte fayda olduğunu düşünüyorum; tüm bu çalışmalara tek kişi ile başladık ama şu anda dört kişilik bir ekibimiz ve dört tane de düstribütörümüz var ve 2016’da inşallah Esko ekibimize bir kişi daha ilave edeceğiz.”

Yenilikler drupa 2016’da Drupa’da bizi bekleyin ve görün. Üç alanda da güzel projeler var.

Ana temel, kullanım kolaylığının yanı sıra daha etkin ve daha verimli çözümler. Drupa hakkında bilgi verebilmek için henüz erken. Sadece yoğun bir çalışma ile hazırlandığımızı söylemek şu an için yeterli olacaktır. Gerek X-Rite, gerek ESKO gerek Videojet, Danaher Holding çatısı altında aynı teknoloji gurubu içinde yer alan şirketler. Danaher Holding’in prensibi bütün şirketlerini kendi alanında gerek ürün kalitesiyle ve gerekse müşteri memnuniyetiyle bir numara yapmak.

Dolayısıyla tüm bu şirketler aynı prensipte aynı hedef doğrultusunda çalışıyorlar. Tıpkı bizim gibi.”

Kaynak: Matbaa Teknik Dergisi

ölçekli gerek karton ambalaj gerekse oluklu ambalaj üreticileri bu yatırımları zaten yapmışlardı. Kongsberg gibi bir dijital kesim makinası, maket/numune makinası alan bir firma kapasitesinde inanılmaz bir artış olmadığı sürece o makineyi 30 seneden fazla kullanıyor, yani makina firmanın demirbaşları içinde kalıyor. Örnekleri de var zaten.

Böyle olunca ikinci makine yatırımı şu anda öngöremeyeceğiniz kadar uzun bir dönem sonra ancak gündeme gelebiliyor. Ama dijital tarafında bugün makine verdiğimiz bir firma ile ikinci sene sonunda bir diğer makineyi konuşabiliyoruz.”

Ocak - Şubat 2016 / 31

R öportaj GFK Distribütörü Olduğu 3 Yeni Ürün Grubu İle Fespa’daydı Fespa Eurasia 2015 fuarında yer alan GFK firma yetkilisi Bülent Uygur ile fuarı değerlendirdik.

Fespa Eurasia fuarına katılım nedenleriniz ve fuar değerlendirmenizi kısaca öğrenebilir miyiz? İlk defa geçen yıl katılmış olduğumuz Fespa’ya bu yıl ikinci kez katılıyoruz. Katılımcı firmaların bizimle aynı sektörde olmaları ve müşteri portföyünün de ürün çeşitliliğimize uyması nedeni ile Fespa bizim için ideal bir fuar oldu. Sahadaki makine sayımızı artırma hedefinde bize yardımcı olacağını düşündüğümüz bu fuarda da gayet olumlu ilişkiler kurma fırsatı yakaladık. Fuar sırasında ve sonrasında beklentilerimizi ve arzulanan hedeflerimizi tutturduğumuz içinde ayrıca memnuniyet duymaktayız.

Fuar süresince ön plana çıkan ürünleriniz ve özelliklerinden bahseder misiniz?

Bu yıl satış ve servisini vermeye başladığımız üç ürün grubunun tanıtımını yapmak önceliğimizdi. Bu ürünler Direk T-shirt baskı makinası, UV Led Yazıcı ve Dijital Nakış Makinası olarak tanıtıma çıkarılmıştır. Bu ürünler çeşitlilik bazında, Copy Center, Promosyon, Hediyelik Eşya, Tekstil, Nakış İşleme gibi işyerlerine hitap etmektedir.

Bu ürünlerle ilgili olarak geniş bilgiyi intermet sitemizden bulabilirsiniz.

2016 yılı için sektörden beklentileriniz ve varsa yeni projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

2016 yılı hedeflerimiz öncelikli olarak yukarıda bahsettiğimiz yeni ürünlerimizin satışını artırmak şeklinde oluşmakta. Satışı artırıcı hedeflerimiz olmakla beraber, satışını yaptığımız ürünlerinde daha geniş kitleye ulaşmasını sağlamak amacıyla bayii yapılanmasına da ağırlık vermeyi planlıyoruz. Hem satış hem de servis tarafında gerçekleşen eğitimlerin tamamlanmasıyla beraber bu projeyide hayata geçireceğimize inanıyoruz.

32 / Ocak - Şubat 2016

Sahadaki makine sayımızı artırma hedefinde bize yardımcı olacağını düşündüğümüz bu fuarda da gayet olumlu ilişkiler kurma fırsatı yakaladık.

Ocak - Şubat 2016 / 33

R öportaj Lidya Grup’ta 2016 için tüm hazırlıklar tamam!

“Efi geçen yıl ‘Reggiani’ ve ‘Matan’ ile yapmış olduğu anlaşmalar ile kendisini endüstriyel pazarda en güçlü aktör haline getirdi. Bizlerde Lidya Grup olarak bu pazarda pay sahibi olabilmek için Efi ile bir işbirliğine girmenin doğru bir yol olacağına karar verdik ve bir distribütörlük anlaşması imzaladık.”

2001 yılında İstanbul’da kurulan Lidya Grup, Türkiye geneline hizmet veren 4 şirketi, 5 bölge ofisi ve 100’e yakın uzman personeli ile başarılı projelere imza atıyor...

Döküman çözümlerinde dünya lideri Xerox’un en büyük iş ortaklarından biri olan Lidya Grup, çoklu marka stratejisi çerçevesinde Epson ve son olarak da Efi distrübütörlüğünü alarak baskı sektöründe toplam çözüm sunabilme potansyeline ulaştı. Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz ile FESPA EURASIA FUARI’nda bir araya geldik. Kendisine sektör ve Lidya Grup hakkında yöneltmiş olduğumuz soruları yanıtlayan Öz, 2016 yılının 2015’den çok daha iyi olacağını, mevcut siyasi istikrarın sektöre de uzun vadeli bir istikrar kazandıracağını belirtti…

2015 yılını kısaca değerlendirir misiniz?

Bekir ÖZ: 2015 yılı malum siyasi atmosferden dolayı biraz farklı bir yıl oldu. Yılın ilk 6 ayı planlarımız ve beklentilerimiz doğrultusunda gelişti.

Ancak, yılın ikinci yarısına geldiğimizde, bizim dışımızda oluşan gelişmeler bizi ve sektörü biraz yavaşlattı. İlk seçimden sonraki belirsizlik süreci sektörü olumsuz olarak etkiledi. Yeni yatırım planlarının durmasına, mevcut olan taleplerin de ötelenmesine sebep oldu. Fakat 1 Kasım’dan sonra ciddi bir aksiyon ile kaldığımız yerden tekrar işlerimize devam ettik. Biz zaten her türlü senaryoyu göz önünde bulundurarak hazırlığımızı yapmış, seçim sonuçlarını bekliyorduk. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Lidya Grup 2015 yılı hedefini tutturdu. Geçen yıla göre toplamda dolar bazında yüzde 20’nin üstünde bir büyümeyle kapattık bu yılı. Türk Lirası bazında hesapladığımzda ise bu oran yüzde 40’lara kadar çıkabiliyor. Bazı ürünlerde bu rakamın üstüne de çıktık.

34 / Ocak - Şubat 2016

2016 yılında Lidya Grup’ta ne gibi yenilikler göreceğiz?

- Pazarda en büyük ihtiyaç endüstriyel baskı alanında. Bizde bu alanda daha fazla pay almak ve etkili olmak istiyoruz. Şu an baktığımızda endüstriyel baskı pazarında en büyük paya sahip olan firma hiç tartışmasız Efi olarak gözüküyor. Efi geçen yıl ‘Reggiani’ ve ‘Matan’ ile yapmış olduğu anlaşmalar ile kendisini endüstriyel pazarda en güçlü aktör haline getirdi. Bizlerde Lidya Grup olarak bu pazarda pay sahibi olabilmek için Efi ile bir işbirliğine girmenin doğru bir yol olacağına karar verdik ve bir distribütörlük anlaşması imzaladık. Bu atılımın meyvelerini 2016 yılının başından itibaren toplamaya başlayacağımızı umuyoruz.

2016 yılı için beklentilerinizi Efi ile yapmış olduğunuz anlaşma etrafında mı yoğunlaştırdınız? Bu biraz sakıncalı değil mi?

Bizim şu anda temsil ettiğimiz ürünler kendi içlerinde farklı uzmanlıklara hitap ediyor. Lidya grup olarak büyümemizi bir ürün grubuna bırakmıyoruz. Xerox ve Epson grupları her yıl standart büyümeyi zaten sağlıyor. Bu yüzden biz ürün çeşitliliği açısından gayet iyi konumdayız.

Hali hazırda Xerox, Epson gibi markalarımız ve geniş ürün yelpazemizle zaten ciddi bir güce sahibiz. Satışlarımız da çok iyi durumda. Hatta Epson için mevcut talepleri karşılarken güçlük çekiyor, yok satıyoruz diyebilirim. Epson 2016 yılında ürün gamını geliştirecek. Farklı segmentlerde de yeni ürünleri piyasaya sunacak.

Epson B Serisi’nin 2015 yılında elde ettiği yüksek satış ivmesini 2016’da aynı şekilde sürdüreceğini öngörüyoruz. Rakam vermek gerekirse Epson B Serisi’nde 2016 yılı sonunda Lidya Grup tarafından gerçekleştirilen kurulu makine sayısı 500’ü geçecek diye düşünüyorum. Biz bunu iddia ediyoruz ve yıl sonunda da bu iddiamızı gerçekleş-

tirmiş olacağız. Herhangi bir markanın hiçbir ürünü bu pazarda henüz bu kadar satış yapmadı. Bu da bizim Lidya Grup olarak gerek bayi yapılanması gerekse servis ve yedek parça gücü açısından ne kadar iyi bir seviyeye ulaştığımızı açıkça gösteriyor.

Xerox tarafında ise Versant 2100’ü geçen yıl pazara sunmuştuk. Bu yıl ise onun kardeşi olarak Versant 80’i getirdik. Her iki modelde de bu yıl içerisinde çok başarılı satışlar gerçekleştirdik. Yılın ilk yarısında Versant 2100’ün satışları gayet iyi gidiyordu. Ancak, 7 Haziran seçimlerinden sonra ortaya çıkan siyasi belirsizlik sektörde endişeli bir bekleyiş oluşturdu. Bu süreçte işlerimiz biraz yavaşlasa da 1 Kasım’dan sonra satışlarımız ciddi oranda hareketlendi ve Versant serisinde sadece Lidya Grup olarak bir yılda 20 adetden fazla ürün satmış olduk.

Bu rakamlar, Lidya Grup’un pazardaki kurumsal gücünü ortaya koyuyor.

Efi’ye dönersek, 2016’nın yıldız ürünü Efi olacak. Bizim fuara katılmamızın en temel sebebi de zaten bu işbirliğini deklare etmek ve yeni ürünlerimizi tanıtmak idi. Efi markası adına yaptığımız Lidya Grup imzalı her satış, Efi’nin Türkiye konumlanmasına değer katacaktır. 2016 yılında Efi ile farklı bir büyüme ivmesi yakalanacak.

Fuarlarla ilgli olarak neler söylemek istersiniz?

Biz fuarlardan gayet memnunuz ve tüm fuarları destekliyoruz. Bu tür organizasyonların hem sektöre hem de Lidya Grup’a faydalı olduğuna inanıyoruz. Belki tarihlerini biraz eleştirebiliriz. Aralık ayı sektör için, çok doğru bir tarih olmuyor. Zaten sektörün çoğunluğu bu aylarda siparişlerini almış yıllık programlarını yapmış oluyorlar. Bu yoğun dönemde fuar çalışmaları ayrı bir iş yükü getirip külfete dönüşebiliyor.

Ben şahsen özellikle bizim sektöre hitap eden fuarlar için, eylül ve nisan aylarının çok daha etkili olacağını düşünüyorum. Firmaların yapmış olduğu yıllık finansal ve operasyonel planlar zaten aralık ayına kadar gerçekleşmiş oluyor. Fuar tarihlerinin, bu planlamaların sonrasında olması yerine, öncesinde gerçekleşmesi katılımcı firmalara çok daha büyük avantaj ve kolaylık kazandıracağını düşünüyorum.

Rıza Başoğlu Lidya Grup Genel Müdür Danışmanı “Kriz beklentisinin egemen olduğu dönemlerde, krizi aşmak için şirketlerin üreteceği çözümler, krizleri fırsatlara çevirmenin boyutlarını belirleyecektir.

Lidya Grup, kriz beklentileri ile geçen 2015 yılında, şirketlerin stratejik yaklaşımlar ile hızlı aksiyon almaları durumunda şirketlerin büyümeyi yakalayabilecek olmalarına güzel bir örnek teşkil etmektedir. Burada önemli olan, sizin dışınızda oluşan faktörlerin olumsuz etkilerini bir mazeret olarak mı ele aldığınız, yoksa bu durumu ne yaparsam başarı ile aşarım, sorusuna mı odaklandığınızdır. Hepimiz bilmeliyiz ki dünyada kaynaklar azaldıkça rekabet artmaktadır. Artan rekabet teknolojideki gelişimle birlikde bazı parametreleri de bozmakta. Şirketlerin hatta devletlerin ekonomik güçlerindeki zaafiyetleri ortaya çıkarmaktadır. Özellikle küresel etkileşim krizlerin yaşanmasını ve etkilenilmesini daha kolay hale getirmektedir. Geçmiş yıllarda krizler genellikle ekonomik bazlı iken bugün siyasal ve ekonomik çatışmalar krizlerin yaratıcısı olmaktadır. Buradan çıkan sonuç da bundan sonra da krizlerin yaşanacak olmasıdır. Biz ülkemizde son yirmi yılda dört kriz yaşadık. Hepsinin sonunda süreçleri avantaja çevirenler olduğu gibi başarısız olanlarda oldu. Burada bilgi ve doğru yapılanma ile hızlı aksiyon alma özelliğinde olmanın önemi yüksek. Bu değerlerden hareketle bizlerde yaptığımız işte özellikle kriz döneminde müşterilerimizin birim maliyetlerini nasıl düşürürüz düşüncesiyle yola koyulduk. Epson’un B serisi ürünlerinin sektörümüze ivme kazandıracağı düşüncesi ile bu alana yoğunluğumuzu artırdık. Epson’un B serisi 6000 - 7000 ürünleri ile müşteri maliyetlerini pazarda oluşan maliyetlere göre 7 kat daha düşmesini sağlayarak müşterilerimizin sermaye yeterliliklerine bir nevi katkı sağlamış olduk. Bu durum aslında uzun vadede bakıldığında, riskleri olmakla beraber inanılmaz bir fırsattı. Biz de cesaretle kararlarımızı bu yönde aldık ve kriz beklentisini minimize etmek için olumlu değerlendirme imkanına sahip olduk.”

Ocak - Şubat 2016 / 35

R öportaj Biz rakiplerimizi tanıyor, onların yaptığı işleri yakından takip ediyoruz.

AIT Bilgisayar Sistemleri Genel Müdürü Saliha Özgür ile FESPA fuar alanında sektöre dair kısa bir söyleşi düzenledik. 2016 yılının çok daha iyi geçeceğini belirten Saliha hanım, bu yılın özellikle yazılım ürünlerinde ‘atılım yılı’ olacağını belirtiyor.

“Yurtiçinde ise gayet yaygın bir şekilde yazılımlarımız kullanılmaya devam ediyor. Türkiye’deki hemen hemen tüm tekstilciler bizim varyant programımızı kullanıyorlar.”

Haks marka makinemiz ise kumaşın üstüne baskı yapan bir makine.

Bu makine ile amacımız ön işlem ve son işlem gibi uygulamaları gerektirmeyen pigment baskıyı ön plana çıkarmak. Kullanıcılar için gayet rahat ve zahmetsiz bir baskı türü olan pigment baskı olarak Haks marka yeni modelimizi ziyaretçilerimize sunduk.

2015 yılını kısaca özetler misiniz?

- 2015 yılı bir önceki yıla göre biraz daha sakin geçti. Türkiye’de siyasi durumlar tüm piyasayı etkileyecek şekilde gerçekleşiyor. Fakat bu durumu firmamız olumlu bir şekilde değerlendirip, ar-ge çalışmalarına yönelik atılımlarda bulundu. Kendimizi geliştirmek ve yeni araştırmalar içinde bulunmamıza olanak sağladı.

2016 yılı için planlarınız nelerdir?

- Bizim aslında makine satışları yapmamızın yanı sıra, aslında bir yazılım firması olduğumuzu da söylemem gerekir. Üretmiş olduğumuz yazılımları dünyanın bir çok ülkesine sunmak istiyoruz. Miracle ismi altında varyant, rip, giydirme ve otomatik renk ayrımı yazılımları geliştirdik. Bu yazılımları hali hazırda Amerika, İngiltere, Yunanistan başta olmak üzere birçok ülkeye pazarlıyoruz. Biz bu yazılımları daha da geliştirerek yurtdışındaki payımızı artırmayı hedefliyoruz.

FESPA fuarı hakkında neler söylemek istersiniz?

- FESPA tekstil sektörünü de kapsayan bir fuar olduğu için bizim açımızdan gayet verimli geçiyor. Fuar her geçen yıl tekstil sektörü için daha da önemli hale geliyor. Tekstil makineleri satışı yapan bir firma olduğumuzdan, bu fuardan satış anlamında da istifade ediyoruz. Burada transfer baskı makineleri ve direk kumaşa baskı makinelerimizi sergiliyoruz.

Mimaki marka makinelerimizin TS300 modellerini ilk defa burada sergiledik. Bu yeni modelimiz, maliyetleri ciddi manada düşürüyor. Baskı ebadı 194 cm. ye kadar yükseltilmiş olan TS300 en ince kağıtlara dahi baskı yapabiliyor.

36 / Ocak - Şubat 2016

Biz rakiplerimizi tanıyor, onların yaptığı işleri yakından takip ediyoruz.

Bu yıl içerisinde, şimdiye kadar geliştirilen yazılımların üstüne bir çok yenilik daha ekleyerek rekabet gücümüzü yükselteceğiz. Tekstil firmalarına yakın olmamız, bu sürece onları da dahil etmemiz bizim en büyük avantajımız olacak. Kullanıcıların özel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak hareket ettiğimizden dolayı, daha spesifik ürünlerinde ortaya çıkacağından eminim. Zaten bizi ön plana çıkartacak hizmet, kullanıcılara özel çözümler sunuyor olmamız olacaktır.

2016 yılı planlarımızı tek cümleyle ifade etmek gerekirse, yazılımlarımızı geliştirmek ve yurtdışındaki pazar payımızı daha da artırmak şeklinde olacaktır.

R öportaj Eraysan Grup Genel Müdürü Erkan Çağatay Kuruoğlu

“Yarını Bugünden görmek” “2016 yılında dünya yeniden şekillenirken, biz yöneticiler de kendi aksiyonlarımızı bu değişime göre geliştirmemiz gerekiyor. Ülkemiz için düşündüğümüzü şirketimizde de planlamalı ve uygulamalıyız.”

Uzun yıllar uluslararası firmalarda yöneticilik yapan Erkan Ç. Kuruoğlu, 2015 yılından bu yana Eraysan Grup’ta görev yapmaktadır. Göreve başlamasıyla birlikte pek çok yeniliği de kurum bünyesine kazandıran Kuruoğlu, ‘önemli olanın insanın ülkesine hizmet etmesi’ düşüncesinde. Birçok insanın gıpta edeceği iş imkânlarını geri çevirerek ülkesinde kalmayı seçen Kuruoğlu, paylaşımcı yönetim anlayışıyla risk ve sorumlulukları çevresiyle şeffaf bir şekilde paylaşıyor. Sahip olduğu vizyon ve bilgi birikimini çalışma arkadaşlarıyla paylaşan Kuruoğlu, yeni liderlerin yetişebilmesi için kurumsal zemin de oluşturmuş durumda...

“Yetki, sorumluluk ve hesap verilebilirliği aynı dengede yürütmek, sorunların çözüm yöntemidir.”

Erkan Kuruoğlu’nu ofisinde ziyaret ederek kendisiyle keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. “Yarını bugünden göremezseniz, yarına geç kalmış olursunuz” sözleriyle daima yarının bugünden şekilleneceğinin altını çizen Kuruoğlu, konulara hâkimiyeti ve yaklaşımlarıyla zihin dünyamızda bizlerinde ufkunu açmış oldu...

Ayrıca Kuruoğlu planlama, yetki ve sorumluluğun kontrol, sorgulama ve takip ile süslendiği zaman değer kazanacağını belirtdi.

Birçok teklif varken siz neden Eraysan’da görev almayı tercih ettiniz?

Sektörün lider ve öncü şirketi olmasının yanı sıra Eraysan teknolojik gelişme ile teknoloji çöplüğü olma arasındaki farkı çok iyi görmüş ve yapmış olduğu kaliteli işlerle de bunu kanıtlamış durumdadır.

Eraysan’ın oluşturmuş olduğu Mapi markası ile piyasaya vermiş ol-

38 / Ocak - Şubat 2016

duğu güven ve pek çok dünya markasının distribütörlüğünü yapıyor olması önemli etkenlerdendi. Fakat beni etkileyen en önemli faktör ise, başta Yönetim Kurulu Başkanı Erol Aykut olmak üzere tüm ekibin müşterilerini birer “iş ortağı” olarak görmeleri ve onlara verdikleri değer oldu. Kar amaçlı şirketlerde çok ender görülebilecek bu sinerji, Eraysan’ın 29 yılının adeta bir mayası olduğunu gözlemledim.

Geride bıraktığımız yıl içerisinde Eraysan’da ne gibi gelişmeler yaşandı?

Bu bakış açısından yola çıkarak; 2015 yılında göreve başladığımızda ilk işimiz, şirketin genel yapısını ve piyasa durumunu analiz etmek oldu. Bu süreçte şunu fark ettik ki, 2015 yılı, ülkenin içinde olduğu siyasi atmosferden ileri gelen bazı sıkıntıları da bünyesinde barındırıyordu. Bu durum özel sektör için çok daha sıkı bir planlama ihtiyacını doğurdu. Biz de bu belirsizlik ortamında işleri sıkı tuttuk ve Eraysan Group olarak kısa-orta-uzun vadeli planlar oluşturduk. Hayali bir iyimserlikle hareket etmedik, riskli gördüğümüz bölgelerde tedbirler aldık. Özellikle son dönemde güneydoğu bölgemizde yaşanan gelişmeleri takip ederek, mevcut koşullara real yaklaştık ve oradaki çalışmalarımızı biraz frenledik. Bu alandaki yavaşlamayı tolere etmek adına farklı alanlarda agresif bir tutum içine de girmedik.

Nasıl gerektiğinde yavaşlama gerçekleştiriyorsak, aynı şekilde hızlanmamız gereken alanlarda da gerekli tutumu sergiliyoruz. Bu geçişlerde oluşan iş yoğunluğunu biz yöneticiler olarak masa başında daha fazla mesai harcayarak personelimize yansıtmamaya gayret ediyoruz.

Gereksiz baskılardan kaçınarak idareyi gayet soğukkanlı bir şekilde yürütüyoruz. Bizi bir grup olarak güçlü kılan şeyin moral seviyesi yük-

sek çalışanlara sahip oluşumuz ve ekip çalışmaları olduğunun bilincindeyiz. Katılımcı yönetim anlayışımız ile bu birliktelik ruhunu her fırsatta perçinliyoruz. Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Erol Aykut’un bize bu yönde verdiği üstün destekleri ve piyasadaki bilgi birikimi ve tecrübesi bizim işimizi daha da kolaylaştırdı.

Biraz da projelerinizden bahseder misiniz?

2015 yılı içerisinde sektörde ihtiyacını hissettiğimiz ve ülkemiz için ‘ilk’ olacak pek çok projeyi Eraysan Group olarak gerçekleştirme imkânımız oldu. Bu ilkler bizler için ayrı bir gurur vesilesi olmuştur. Hayata geçirmiş olduğumuz projeler içerisinde, benim de çok sevdiğim ve inanmış olduğum ‘Teknik Destek Hizmeti’ “Nosi Tek “ bulunmaktadır.

Müşterilerimizin devamlı ve kesintisiz hizmet alabilmesi için sadece ürün satmak yeterli değil. Sektörde kullanılan cihazların tamir ve bakımının yapılabileceği bir servis oluşturduk. Kendi marka ve bayiliğini yürüttüğümüz ürünlerin yanı sıra, copy center ve ofisler ve tüm kurumsal şirketlerde de kullanılan bir çok cihaza teknik destek sağlayan bu ekip İstanbul ve Ankara da Merkez olmak üzere tüm Türkiye’nin yanı sıra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan ve tüm yakın coğrafyaya 7/24 saat kesintisiz hizmet verilmeye başlandı.Ciddi bir potansiyel fark etmiş olduğumuz diğer bir alanda ‘kesintisiz enerji’ ihtiyacıydı.

Bizde bu ihtiyaç doğrultusunda Mapi Power kesintisiz güç kaynağını geliştirdik. Şu an satışları gayet başarılı bir şekilde ilerliyor.

Yine 2015 yılı içerisinde Uluslararası bir reklam şirketi ile Türkiye distribütörlük anlaşması yaptık.

Bu çalışmaların yanı sıra geçtiğimiz yıl içerisinde Türkiye’de daha önce hiç kullanılmamış bir cihaz olan hava temizleme cihazını getirdik. Alman devi olan ‘İdeal’ marka bu cihaz hastane, okul, restoran ve ofis

ortamlarında kullanılıyor. Ortamdaki kirli havayı emerek tamamen doğal bir şekilde temizleyip tekrar dışarı teneffüs eden bu üründen gayet olumlu geri dönüşler alıyoruz.

“Bulunduğumuz coğrafya bize kendi kurallarını dayatıyor. Değişen güç dengesinde var olma mücadelesi veriyoruz. Devlet politikaları bir yana, şirketlerin de kendi politikalarını oluşturmaları gerekiyor. Bugünkü kararlarımız, önümüzdeki 5 yıl içinde ne olacağımızı belirleyecek…”

Ocak - Şubat 2016 / 39

R öportaj Türkiye 3D konusunda çok hızlı bir şekilde büyümektedir. Bizde bir dünya devi ile bu konuda partnerlik anlaşması yapmış bulunmaktayız.

Ancak burada dikkat etmemiz gereken bu teknolojiyi hangi amaca yönelik kullanacağımızdır. Bu bilinç şu an tam olarak ne sektörde ne de ülkemizde oturmuş değil. Bundan dolayı bu alanda firmamızın Ar-ge çalışmaları olmakla beraber fazla hızlı hareket etmek de istemiyoruz.

Biraz işi zamana bırakarak sektörün 3D’ye yaklaşımlarını ve bu konudaki mevcut fikirlerin biraz daha olgunlaşmasını görmek istiyoruz.

Tüm bu atılımlarımızın dışında şuan Ar-ge çalışmalarının devam ettiği birkaç ürünümüz daha bulunmaktadır.

Daima yenilikçi ürünler geliştiriyoruz ve buna devam edeceğiz. Biz kendimizi bal arısı gibi görüyoruz. Sürekli yeni ve farklı bilgiler edinmeye çalışıyoruz. Amerika’nın ve Avrupa’nın kullandığı teknolojileri yakından takip ediyoruz. Bu teknolojileri ülkemize kazandırmaya gayret gösteriyoruz. Eraysan’ı bu yeniliklerin sektördeki merkezi konumuna getireceğiz. Bu yenilikçi çalışmalardaki motivasyonumuz ise, yakın gelecekte meslektaşlarımıza ve müşterilerimize ‘Sektörde yeni bir şey varsa Eraysan’a sorulmalı.’ düşüncesini kazandırma isteğidir.

“Şirketi ben yönetmiyorum. Ekibimin şirketi yönetmesine müsaade ediyorum. Ben ekibime sadece koçluk yapmaya çalışıyorum.”

Tüm bu çalışmalarımızda, gerek planlama gerekse uygulama aşamasında esas aldığımız prensip “yarını olabilecek işler”dir. Eğer sahip olduğumuz işlerde yarını göremiyorsak, ne sektörümüze ne ülkemize bir şeyler katıyoruz diyemeyiz. Biz günübirlik küçük hesapların içine hiçbir zaman girmedik. Yapmış olduğumuz işlerin, satmış olduğumuz ürünlerin daima arkasında durduk ve aynı şekilde duruyoruz. Şu an hala piyasada 27 yıldır kullanılan makinelerimiz bulunmaktadır. 5 yıldan önce deforme olmuş bir cihazımız piyasada yok. İşte bunlar bizim için birer onur vesilesidir. Ülkemizi teknoloji çöplüğüne çevirmek gibi bir niyetimizi yok... İşlerimizi yaparken özellikle planlama aşamasında çok fazla mesai harcıyoruz. Projelerimizi uzun uzun tartışıyoruz. Tüm olasılıkları hesaplıyoruz. Kafamızda hiçbir soru işareti bırakmadan artık tamamen tatmin olduğumuzda uygulama aşamasına geçiyoruz. Alternatif planlar oluşturmadan masadan kesinlikle kalkmıyoruz. Böylelikle arazi de mümkün olan en kısa zamanda işimizi gerçekleştiriyoruz.

“Yarını bugünden göremezseniz, yarına geç kalmış olursunuz.”

Kur risklerini yönetiyoruz Farklı menşeli ülkelerden euro ve dolar üzerinden ürün alıyoruz. Bu ürünlerin alımı ve satımı aşamasındaki kur farklarını çok iyi gözetmemiz gerekiyor. Ürünü aldığımız fiyatla, ürünü sattıktan sonraki tahsilat yapacağımız fiyat arasında ciddi farklar oluşabiliyor. Biz bu riski ürünün alış ve satış tarihlerine dikkat ederek azaltmaya çalışıyoruz.

Müşterilerimizi de bu konuda uyarıyoruz. Satış personellerimize bu konuda eğitimler veriyor, farklı satış modelleri geliştirerek mevcut riski minimize etmeye çalışıyoruz.

40 / Ocak - Şubat 2016

Erkan Kuruoğlu Kimdir?

1968 Artvin doğumlu olan Kuruoğlu, Turizm İşletmecilik’ten mezun olduktan sonra Antalya Havalimanı’nda orta kademe yönetici olarak iş hayatına başladı. Daha sonra Gate Gourmet, Usaş, Lufthansa ve Avv firmalarında satın alma müdürlüğü, Satın alma Direktörlüğü ve Genel Müdürlük yaptı. 2012 yılında kendi şirketini kuran Kuruoğlu, 2015 yılında almış olduğu teklif ile Eraysan ve E-Medya’nın Genel Müdürü olarak Eraysan Grup bünyesine katıldı. Sahip olduğu perspektif ve çalışma anlayışı ile Eraysan Grup’a ciddi bir ivme kazandırdı. Kuruoğlu, Eraysan Grup’ta halen Genel Müdür olarak görevine devam ediyor.

Eraysan Group: Eraysan şirketler topluluğu Eraysan, Mapikart ve E-Medya grup şirketlerinden oluşmaktadır. Eraysan Ltd. Ofis makinaları ve sarf malzemeleri konusunda gruba liderlik etmektedir. Mapikart, plastik kart sistemlerinde pazar lideri olarak faaliyet göstermekte olup piyasanın dört bir yanına her türlü plastik kart ve aksesuarları konusunda hizmet vermektedir. E-medya, bugün Türkiye’nin birçok bölgesinde farklı sektör ve ihtiyaçlara yönelik reklam, tanıtım, promosyon, matbaa hizmetleri sunmaktadır.

Büyük düşünmenin zamanı geldi!

Sizi, Versant ailesinin eşsiz performans sunan yeni üyesi Xerox® Versant 80 ile tanıştıralım. Otomatize iş akışları ile zaman kazanın, kolaylaştırılmış baskı kalitesi ayarları (SIQA) ile daha iyi ve hızlı sonuçlar alın. Ultra HD çözünürlüğün getirdiği 4 kat daha fazla detay ile baskıda fark yaratın. Xerox® Versant 80 ile işinizi büyütün.

• 80 ppm • 52 - 350 gsm • 1200x1200x10 bit RIP Çözünürlüğü • SIQA (Kolaylaştırılmış Baskı Kalitesi Ayarları)

0212 354 70 00 xerox.com.tr ©2015 Xerox Corporation. Bütün hakları saklıdır. Xerox,® küre sembolü ve Ready For Real Business® Xerox Corporation’ın tescilli markalarıdır.

R öportaj Akoni 2016 yılında kişisel ürünlere ağırlık verecek Avrupa ve Amerika’nın her biri kendi alanında en iyisi olan bir çok markanın distrübütörlüğünü yapmakta olan Akoni firma yetkilisi Cem Erdem’e sektöre dair sorular yönelttik.

2015 yılı sektör için nasıl bir yıl oldu?

Genel olarak çok çalkantılı bir yıl oldu. Bir yıl içerisinde iki seçim olması ve seçimler arası belirsiz dönemde gizli devalüasyon olmasına sebep oldu. Tüm ithalatçılar gibi bizde bu durumdan ciddi anlamda etkilendik. Dolayısıyla 2015 yılı beklentilerimiz maalesef gerçekleşemedi.

Firma olarak, yıl öncesinde belirlemiş olduğunuz hedeflere ulaşabildiniz mi? Planladığınız yatırımları gerçekleştirebildiniz mi?

Firma olarak özelde ise, geçen yıl ile stabil bir durumda kalmayı başardık. Planlanan yatırımlarımızı tam anlamıyla gerçekleştiremedik ama yine de bazı adımlar atmayı başardık. Bundan sonrası için artık hayırlısı diyoruz.

Geçtiğimiz yıl içerisinde satışa sunmuş olduğunuz yeni ürünleriniz var mı?

Evet var. 2015 yılında yeni marka ve modellerimiz oldu. İtalyan Guandong firması ile yeni bir anlaşmamız oldu. Ürünlerini ilk defa Sign fuarında prome ettik ve şuan stoklu bir şekilde satışlarına başladık. Çok niş ve güzel ürünleri var. Magnet-Onewayvision-Canvas ve Pvc ürünlerinde ikamesi olmayan niş ürünleri ile piyasaya yeni ve kaliteli modeler kazındırmış olmaktan mutluyuz. Ayrıca yılın son çeyreğinde araç kaplama ürünlerimiz olan KPMF markası yeni renklerini piyasaya sundu. 2016 yılının ilk haftasından itibaren 13 yeni renkle kullanıcılarına alternatif oluşturmaya devam ediyor. Bu gelişmelerin yanı sıracLLumar ve Ceramicpro ürünlerinin Türkiye dağıtıcılığını aldık ve bu konuda çalışmaya başladık. Böylece ürün yelpazemizi de çeşitlendirmiş olduk.

42 / Ocak - Şubat 2016

Ar-ge çalışmalarınız var mı? Ne ölçüde bir kaynak ayırıyor sunuz?

Bir takım düşüncelerimiz var ama henüz Ar-ge aşamasına geldik demek için erken.

Tekstile dönük ürünlerinizde çeşitliliğe gidecek misiniz? Bu alan için genel planın dışında farklı projeleriniz var mı?

Tabi ki tekstile yönelik baskı makineleri alanında yatırımlarımız olabilir.

Ama kesin bir şey söylemek şu an için biraz erken.

2016 yılı için sektörden beklentileriniz ve yıl hedefleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Öncelikle herkese mutlu huzurlu bir yıl temenni ediyoruz. 2016 yılında otomotiv, tekstil ve reklam sektörüne yönelik yeni ürünler sunarak büyümeye devam etmeyi hedefliyoruz.

R öportaj

“OPTİMUM DİJİTAL BASKI’NIN HEDEFİ, ÇOK İŞ BASMAK DEĞİL ÇÖZÜM ÜRETMEKTİR.” Dijital baskı sektöründe müşterilerine hız ve kaliteyi bir arada sunan Optimum Dijital Baskı firması ortaklarıdan Teoman Kosterlioğlu ve Özkan Acar ile ‘Ricoh’ yatırımını ve firma tanıtımına yönelik bir söyleşi gerçekleştirdik.

“Teknolojik gelişmeleri de çok yakından izlemekteyiz. Biz çoğunlukla bir copy center değil, daha çok çözüm ortağı olarak çalışan bir baskı merkeziyiz.”

Firmanızın kuruluşundan bu güne kadar geçen süreci özetler misiniz?

Firmamız 2008 yılında 2 ortaklı kurulmuştur. Bu sene 7. yılımızı kutluyoruz. Optimum Dijital alt yapısı güçlü, tecrübeli ve konusunda uzman bir yapıya sahiptir. 25 yıllık bilgi birikimimizi bu firmada harmanlayarak müşterilerimize 2008 yılından bu yana çözüm ortaklığı sunuyoruz.

Uzmanlıklarımız, matbaa ve renk ayrım kökenli olduğundan işin en ince ayrıntısına kadar süreci takip etme yapısındadır.

44 / Ocak - Şubat 2016

Ricoh 9100 yatırımına nasıl karar verdiniz ve bu makine hangi ihtiyaçlarınıza cevap verecek?

Dünyadaki teknolojik gelişmeler ile dijitalleşme süreci hızlanmıştır.

Konvansiyonel olan makinelerin yerini dijital makineler almaya başladı.

Bizler de firmamızı kurduğumuzdan bu güne kadar her türlü dijital teknolojiyi yakından takip ediyoruz. Bizim yapımıza uygun olanları içinden seçerek müşterilerimize hizmet vermeye çalışıyoruz.

Ricoh 9100’ü çok önceden duymuş ve teknolojisini öğrenmiş, bunun bize farklı bir getirisi olacağını düşünmüştük.

Gelişen dijital baskı teknolojisi farklı gramajlar, farklı materyeller ve farklı ölçüler sunmaya başladığından ve müşterilerimizin de bu yöndeki beklentilerini karşılayabilmek için bu makineye karar verdik.

Müşteri portföyünüzde ne tür firmalar var?

Müşteri portföyümüz standart olmamakla beraber, ağırlıkla matbaalara, reklam ajanslarına, tabelacılara, etiket ve tekstil sektöründeki

firmalara ve de doğrudan kurumsal şirketlere hizmet vermekteyiz.

Yeni yatırımınız Ricoh 9100 iş hacminizi ne ölçüde artıracak? Bu makine ile yeni iş alanlarına girmeyi hedefliyor musunuz?

Tabi ki yeni yaptığımız bu yatırımla makinenin 400 gr. ve 70 cm. basabilme özelliğinden dolayı daha önceden basılamayan çoğunlukla yatık dikdörtgen broşür, katalog ve banner türü baskıların büyük bir bölümünü karşılayabilecek düzeyde olmasından bu hedefteki işlerin çoğuna cevap verecek durumdadır.

Makine yeni kurulduğundan dolayı tam olmamakla beraber hali hazırdaki işlerimizi %30 civarında artıracağını düşünüyoruz. Tabi ki bu farklılığı farklı materyaller ile çalıştırarak, zenginleştirerek hedeflemekteyiz.

Pazarı nasıl değerlendiriyorsunuz? Müşteri ihtiyaçları değişiyor mu?

Dijital baskı sektörü geçmişe nazaran daha hızlı gelişmekte. Bize göre müşteri ihtiyaçları değişmeye başladığından dolayı dijital sektörün de pazar payı artmış bulunmaktadır. Müşteri çoğunlukla daha kısa sürede daha kullanışlı ve kullanabileceği adetlerdeki materyellere yönelmektedir. Örnek vermek gerekirse; kurumsal bir firma katıldığı bir fuarda 1000 adet kataloğun tamamını kullanamamakta. Değişen dataları yüzünden kataloğunu revize etmeye kalktığında daha önceden bastırmış olduğu bir kısmını dağıttığı katalogların kalan kısmını kullanamamakta. Buda maliyete yansımaktadır. Daha az adette dijital bastırarak, daha kısa sürede revize ederek müşterisine cevap verebilmektedir. Bu ihtiyaçlar kısa süre kullanımlı her türlü materyel için aynıdır.

Yeni makineniz Ricoh 9100 ile kişiselleştirmeye dönük işler yapmayı planlıyor musunuz? Bunun için gerekli yazılımlara sahip misiniz?

Optimum Dijital kurulmuş olduğu 2008 senesinden bu yana kişiye özel işler de yapmakta ve bu yönde hizmet vermektedir. Kişiselleştirmeye dönük işler için yeni planlarımız var. Bunların alt yapısını oluşturuyoruz. Yazılımları hazırlanıyor. Kullandığımız grafik tabanlı programlarımız zaten lisaslıdır.

2015 sizin için nasıl geçti, 2016 dan beklentileriniz neler?

Optimum Dijital Baskı’nın hedefi çok iş basmak değil, müşterilerine daha çok çözüm üretmektir. Bu bağlamda dijital sektördeki gelişmelere de açık olduğundan sektörün gelişimini yakından incelemekte, müşterilerimizin beklentilerine uygun hedefler belirlemekteyiz. 2015 yılında yurdumuzdaki siyasi ve ekonomik durum sıkıntılı geçtiğinden, sektörüde bizi de ciddi anlamda etkiledi. Geçmiş yıllara nazaran 2015 yılı pek iyi geçti diyemeyiz.

Ricoh 9100 ile 2016 yılında adımızdan daha çok söz ettirmeyi hedefliyoruz. Bunun içinde her türlü gayreti ekibimizle beraber vereceğimize inanıyorum.

Ocak - Şubat 2016 / 45

R öportaj Yerli üretimin yeni markası: Remifol Mesut Utku; “Remifol olarak yola çıktığımızda kaliteden ödün vermeyeceğimize dair söz verdik. Taşıdığımız misyonun farkındayız ve ürünlerimizin üzerinde ‘Türk malı’ yazdığının bilincinde olmaya devam edeceğiz.”

Remifol, sektörde her geçen gün iddiasını artırıyor. Firma ortaklarından Mesut Utku ile Fespa Eurasia fuarında kısa bir söyleşi gerçekleştirdik; Fespa Fuarı’na katıldınız. Fuar genel olarak nasıl geçti? Fuar öncesi beklentilerinizi karşıladı mı?

Biz yeni bir markayız. Açıkçası bizim markamızı gören ve tanıyan herkese ihtiyacımız var. Bu sebeple tüm fuarlarda bulunmanın faydalı olacağını düşünüyoruz. Fespa fuarı bu açıdan bizim için son derece olumlu geçti diyebiliriz. Fuar sonrasında da tüm ziyaretçilerimizin markamızın tanıtımına katkıda bulunacağını düşünüyoruz.

Daha çok hangi çözümler ziyaretçilerin ilgisini çekti? Bu noktada satışa dönüşen anlaşmalarınız oldu mu?

Biz sektörü ve ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. Baskı sektöründeki birikimlerimizi modern teknolojiyle harmanlayıp ürün olarak sunuyoruz. Ürünlerimiz sektörde ilgi görmeye devam ediyor. Fuar esnasında pek çok yeni tedarikçi ile anlaşmalar gerçekleştirdik.

Fuarı ziyaret eden yurt içi ve yurt dışı ziyaretçi oranlarını nasıl buldunuz? Sizin için yeterli bir ziyaretçi rakamına ulaşıldı mı?

Biz fuar ziyaretçilerini nicelikten ziyade nitelik olarak değerlendiriyoruz.

Fuar süresince çok değerli görüşmeler gerçekleştirdik. Hedeflediğimiz pazarlara açılma yönünde çok olumlu girişimler oldu diyebiliriz.

Standınıza gelen misafirlerle ilgili bir analiz yapabilir misiniz?

Fuar sonrasında aldığımız siparişler ve bayilik talepleri buna en güzel cevap olacaktır sanırım.

46 / Ocak - Şubat 2016

Sektörün daha iyi noktalara geleceğini düşünüyor musunuz?

Açıkhava reklamcılığının Türkiye’de gerektiği yerde olmadığını düşünüyorum. Sektörde çok ciddi kaliteye bağlı sorunlar mevcut. Bunların aşılacağı ve Avrupa seviyelerine ulaşılacağına inancımız tam.

Artan rekabet koşulları ve piyasa şartları doğrultusunda firmanızı ön plana çıkaran ayrıcalıklarınız nelerdir?

Bizim en büyük derdimiz rekabetin fiyat odaklı olmasından kurtulup kalite odaklı olmasına katkıda bulunmak. Biz imalatta kullandığımız her türlü ham madde ve yan ürünlerde Avrupa Standartı şartı arıyoruz.

Amacımız Remifol markasının tüketicide güven uyandırmasını sağlamak. Önümüzdeki döneme ilişkin kısa ve uzun vadede hedefleriniz neler olacak?

Biz Remifol olarak yola çıktığımızda kaliteden ödün vermeyeceğimize dair söz verdik. Taşıdığımız misyonun farkındayız ve ürünlerimizin üzerinde ‘Türk malı’ yazdığının bilincinde olmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki süreçte sektörün talepleri doğrultusunda yeni yatırımlarla ürün çeşitliliğini geliştirmeyi planlıyoruz. Öncelikli hedeflerimiz arasında renkli plotter folyolarını sunmak yer alıyor.

Ürünlerini hakkında biraz bilgi verir misiniz?

Bu günkü üretim kapasitemizin %80 lik kısmını solvent bazlı baskı folyoları oluşturmaktadır. Beyaz, gri yapışkanlı ve şeffaf olarak hem mat hem de parlak üretim yapılmaktadır. Şu an için 107 – 127 – 140 ve 154 cm genişliklerde üretim yapabilmekteyiz. 2016 nın ilk aylarından itibaren 1,60 cm lik ürünler için çalışmaların tamamlanmış olacağını müjdeleyebilirim. Yakın gelecekte ise 2,00 metrelik üretim yapabilmek adına yeni makine için yatırım planlarımıza başlamış bulunmaktayız.

Sanırım iç mekan folyo üretimi de yapmaktasınız ?

RF100 serisi iç mekan baskı folyolarımız Türkiyede üretilen tek yerli PVC folyo olma özelliğini taşımaktadır. Tüm indoor makinalara uyumlu olup özellikle su bazlı mürekkeplerle yapılan baskılarda mükemmel sonuç alınmaktadır. 91 – 107 ve 152 cm lik genişliklerde 30 ar metrelik sarımlar halinde satışa sunulmaktadır. İç mekan grubundaki diğer iddialı bir ürünümüz ise RF50 serisi sanatsal kanvas ürünüdür. Sanatsal çalışmalar için yüksek performans hedefleyenlerin tercih ettiği mükemmel bir üründür.

Renkli folyo üretimi düşünüyor musunuz ?

Renkli plotter folyolarının üretimi için tüm çalışmalarımızı tamamlamış bulunmaktayız. Sanırım ocak sonunda 3 renk için satışa başlamış olacağız. Yıl sonuna kadar da renk sayımızı kademeli olarak artırmayı planlıyoruz.

Sanırım ithal ettiğiniz ürünler de var?

Evet, kalitesine güvendiğimiz ve markamızı temsil edebileceğine inandığımız bazı ürün gruplarını şimdilik ithal etmeye devam ediyoruz.

Bunların başında cam dekor folyoları gelmektedir. Geçtiğimiz yıl 200 bin m2 nin üzerinde cam dekor folyosu satışı gerçekleştirdik.

Önümüzdeki süreçte şartlar oluşursa cam dekor folyolarını da kendi tesisimizde üretmeyi planlamaktayız.

Ayrıca altın ve gümüş varak folyosu ithalatımızda devam etmektedir.

R öportaj Efi Türkiye’deki şöhretini Lidya Grup ile taçlandıracak... İsrail üreticisi Matan’ı ve İtalyan tekstil baskı lideri Reggiani’yi satın alan Efi, geçtiğimiz yıl sonunda da Türkiye pazarına yönelerek Xerox, Epson gibi güçlü isimlere sahip olan Lidya Grup ile distribütörlük antlaşması imzaladı.

FESPA Eurasia fuarına katılımıyla yeni distribütörüne destek veren Efi’yi, Lidya Grup standında, EMEA Bölgesi satışlarından sorumlu direktörü ve başkan yardımcısı Paul Cripps ve Bölgesel kıdemli pazarlama yöneticisi Adriana Puccio temsil etti. Bizlerde kendileriyle Türkiye pazarı hakkındaki izlenimlerini ve beklentilerini konuştuk...

mak için Türkiye’de Lidya ile işbirliği yapmak en doğru adım olacaktı ve biz bunu gerçekleştirmiş durumdayız. Lidya’nın Türkiye’deki gücüne inanıyoruz. Yerel pazarlardaki satış stratejilerini tamamen bölgesel ortaklarımıza bırakıyoruz. Onlara güveniyoruz. Bizi başarıya ulaştıracak güç ise zaten karşılıklı tesis etmiş olduğumuz bu güvende saklı.

Türkiye pazarından beklentilerinizi anlatır mısınız?

Paul Cripps: Türkiye, Efi için en önemli ülkelerden bir tanesi. Reggiani’yi satın almamızla birlikte Türkiye’deki yüzden fazla Reggiani kurulumunun da sorumluluğunu almış olduk. Daha önce aldığımız Cretaprint firması ile de önemli işler yapmıştık. Burada ayrıca uzun yıllar Fiery sistemlerinin satışını yaptık. Lidya Grup ile Xerox yazılım ürünlerimizin satışlarında çok iyi bir ortaklık kurmuştuk. Matan’ı da satın almamız ise bize “rulodan ruloya”baskı pazarı için yeni bir portfolyo getirdi. Lidya ile yaptığımız yeni ortaklık bize bu pazarın kapılarını açacak ve her iki firmamızın büyümesine katkı sağlayacaktır. Bugüne kadar sağlayamadığımız sinerjiyi Lidya Grup ile gerçekleştirebileceğiz.

Lidya ile kurduğumuz ortaklık bizi çok heyecanlandırıyor.

FESPA fuarı hakkında neler söyleme istersiniz?

Adriana Puccio: Fuarın ana sponsorlarındanız. FESPA’nın bize çok değer kattığını düşünüyoruz. Katılımcıların yoğun ilgisinden memnunuz. Hangi pazarlara yöneldiğimizi, Efi hakkında son gelişmeleri burada deklare etme fırsatı yakalıyoruz.

Türkiye’deki satış stratejiniz nasıl şekillenecek?

Paul Cripps: Öncelikli hedefimiz, iyi ürünler üretmeye devam etmek ve güçlü ortaklıklar kurmak… Müşterilerin daima seçim hakkına sahip olmaları gerektiğine inanıyoruz. Bu bağlamda Lidya ile olan ortaklığımızı farklı alanlara da yaymak istiyoruz. Daha çok müşteriye ulaşıyor, bizimle daha önce çalışmamış firmalarla iletişime geçiyoruz.

Stratejimiz genel anlamda pazar payını artırmak ve yeni kapılar açmak üzerine kurulu. Müşterilerimizin hemen hemen hepsi, doğal olarak büyümek ve karlarını artırmak istiyor. Bizde bu gayretlere paralel olarak, hizmet anlayışımızı daha da zenginleştireceğiz. Bu amacımıza ulaş-

Vutek ve Matan’ı nasıl kıyaslar sınız?

Adriana Puccio: Matan’ın satın alınmasıyla rulodan ruloya baskı pazarında daha hızlı bir şekilde yayılacağız. Türkiye ve Almanya gibi birkaç ülkede bu uygulama önemli yer tutuyor. Matan ile bu alandaki talepleri karşılayabilir hale geldik.

50 / Ocak - Şubat 2016

Türkiye’deki pazarlama stratejinizde ne gibi değişiklikler olacak?

Adriana Puccio: Türkiye’de her ne yapacaksak yapalım ortaklarımızla birlikte yapacağız. İki yıldır Türkiye’de aktif pazarlama yapıyoruz. Tabii bu çalışmalarımızı daha da genişleteceğiz. Bu süreçte birçok farklı etkinlikte gerçekleştireceğiz.

İlk başta solvent vardı. Şimdi eco solvent ve artık su bazlı lateks var. Bunların yanısıra UV teknolojisi de var. Sizce hangisinin önü daha açık?

Paul Cripps: Piyasaya baktığımızda şu an en iddialı UV teknolojisi

görünüyor. UV’de çok fazla büyüme var. Ama, diğer latex ve tekstil tabelada da büyümeler görüyoruz. Efi ürünlerinin avantajı, Led Matan baskı makinelerinde UV baskı yapabiliyor olması. Bir diğer avantajı ise deliksiz polyester kumaşa baskı yapabilmesi. UV, tekstil tabela baskıda kritik bir etmen ve yeni bir teknoloji. Buda yeni iş imkanları demek...

Matan ve Vutek arasındaki fark için, baskı miktarlarına bakacak olursak Matan ile şu anda saatte 353 m2 yapıyoruz. Bunu Vutek ile başaramayız. Vutek’te bulunmayan özellikleri de var. Matan fiyat olarak da Vutek’ten daha avantajlı. Bu makinelerle artık daha fazla pazar payına sahip olduğumuzu düşünüyorum.

Burada önemli olan EFİ markası ve müşterilerini verimli ve mutlu etme ilkesinin verdiği güvendir.

Hangi baskı kafasını kullanıyorsunuz?

Paul Cripps: Matan makinelerde Ricoh baskı kafası kullanıyoruz.

Geniş format makinelerde Toshiba kullanıyoruz. Vuteklerde ise Seiko baskı kafası kullanıyoruz. Reggianilerde de Kyocera baskı kafası kullanıyoruz. Ayrıca Jetrion ürünlerimizde Xaar baskı kafasını tercih ediyoruz. Aslına bakarsanız tercihlerimiz hep zamanın en iyi teknolojisi yönünde oluyor. Hiçbir baskı kafası üreticisiyle özel bir ilişkimiz yok.

Neden baskı kafası üretmiyorsunuz?

Paul Cripps: Kendine has farklı sebeplerle şimdiye kadar baskı kafası üretimine girmedik. Piyasada çok iyi baskı kafası üreticileri var ve çoğu da bizim ortağımız durumunda. Bu ortaklıklar şimdilik bizim için en iyi model gibi görünüyor. Gelecekteki Efi yöneticileri bu konuya daha farklı yaklaşabilirler, birazda zamanın doğasıyla ilgili bir durum.

Satın almış olduğunuz markaları Efi çatısı altında birleştirme düşünceniz var mı?

Adriana Puccio: Vutek’i satın aldığımızda bu konuyu düşünmüştük.

Ancak böyle bir çatı oluşumuna gitmenin bir fayda sağlayacağına kanaat getirmedik. Çünkü satın almış olduğumuz tüm markalar kendi pazarlarında gayet güçlü ve etkililer. Bundan sonrada bu şekilde devam edileceğini düşünüyorum. Üretim organizasyonunda birleştirme olmasada biz bunu Türkiye pazarında Lidya Grup ile çözdüğümüzü düşünüyorum.

Ocak - Şubat 2016 / 51

PROCOLOR SATIŞ PERFORMANSI 1001 Grup Mimaki UJF3042-HG Led Uv baskı makinesi 1001GRUP Reklamcılık ve Matbaa Ltd.Şti.’de faaliyete başladı. Müşterimize hayırlı olmasını ve bol kazançlar sağlamasını dileriz...

buldumbuldum.com Mimaki UJF3042-HG Uv baskı makinesi buldumbuldum.com’da faaliyete başladı. Müşterimize hayırlı olmasını ve bol kazançlar sağlamasını dileriz...

Düş Reklam Mimaki CJV30-160 BasKes Dijital baskı makinesi Bursa DÜŞ Reklam’da faaliyete başladı. Müşterimize hayırlı olmasını ve bol kazançlar sağlamasını dileriz...

Ostaş Reklam Mimaki CJV150-130 Yeni nesil Dijital baskı makinesi Bursa OSTAŞ Reklam’da faaliyete başladı. Müşterimize hayırlı olmasını ve bol kazançlar sağlamasını dileriz...

Rekta Reklam Mimaki CJV150-130 Yeni nesil Dijital baskı makinesi Ankara Rekta Reklam Serigrafi’de faaliyete başladı. Müşterimize hayırlı olmasını ve bol kazançlar sağlamasını dileriz...

54 / Ocak - Şubat 2016

R öportaj “Fespa 2015’te İlgi Odağı Olduk” 2007 yılında faaliyete başlayan İnka Teknik, genç ve dinamik yapısıyla reklam sektöründe hak ettiği yere doğru emin adımlarla ilerlemekte.

Müşterilerine kaliteli, ekonomik ve doğru çözümleri üretmek için dünya çapında kendini kanıtlamış üreticilerle işbirliği yapan İnka Teknik ile FESPA 2015 fuarında biraraya geldik. Osman Özcan dergimize fuar hakkındaki görüşlerini bildirdi…

Fespa Eurasia fuarına katılım nedenleriniz ve fuar değerlendirmenizi kısaca öğrenebilir miyiz?

FESPA, küresel güce sahip, sektörü olumlu etkileyen ve pazarı geliştiren çok önemli bir oluşum. FESPA Eurasia fuarı her geçen yıl bizim için daha başarılı geçiyor. FESPA 2015’te de oldukça başırılı sonuçlar elde ettik. Ayrıca FESPA Eurasia bu yıl daha iyi organize olmuştu. Özellikle, fuar organizasyonunun zamanlamasını çok doğru tarihlerde yapıyorlar.

Bu nedenlerle FESPA 2015 bizim için oldukça başarılı bir fuardı.

Fuar süresince ön plana çıkan ürünleriniz ve özelliklerinden bahseder misiniz?

Fuarda sergilediğimiz bütün ürünler, misafirlerimizin ilgi odağı oldu ve oldukça olumlu dönüşler aldık. En çok Scorpion 5m modeli fuardaki bütün misafirlerin dikkatini çekerken, OKI’nin 160cm’lik hızlı, ekonomik ve aynı zamanda ekolojik mürekkepler kullanan modeli de misafirlerimizin oldukça ilgisini çekti.

56 / Ocak - Şubat 2016

2016 yılı için sektörden beklentileriniz ve varsa yeni projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

2016 yılının sektörümüz için daha başarılı ve verimli olacağını düşünüyoruz. Döviz kurunun bu sene içerisinde büyük dalgalanmalar yaşamayacağını tahmin ediyoruz. Bu nedenle de sektörümüzün, müşterilerimizin ve dolayısıyla bizim işlerimizin daha başarılı ve verimli olacağına inanıyoruz. 2016 yılının başında, fuarda oldukça ilgi çeken 5 metrelik makinemizin üreticisi olan Scorpion markasının 3.20 metrelik modelini müşterilerimize sunacağız. Yıl içerisinde Scorpion 5m modeli gibi, 3.20m modelinden de çok olumlu dönüşler alacağımzı düşünüyoruz.

A+ Enerji Tasarrufu A+ TH-001

TH-010

TH-044

TH-073

TH-075

TH-080

H aberler

Roland DG, İkİ Yenİ Ürünüyle FESPA Eurasia 2015’te Göz Doldurdu!

FESPA Eurasia 2015’e yepyeni ürünleriyle katılan Roland DG, fuarda görsel iletişim sektöründeki işletmecilere özel ürün, uygulama ve çözümleri sergilemenin yanı sıra ziyaretçilere çeşitli öneriler de sundu.

58 / Ocak - Şubat 2016

Roland, FESPA Eurasia 2015’te insanların hayal gücünü gerçeğe dönüştürmesine yardımcı olan birçok teknolojiyi sergiledi. Güvenilirliği ve kullanıcı dostu özellikleriyle 1986’dan beri tüm dünyada birçok işletmecinin tercihi olan baskı, bas-kes, vinil kesme, UV baskı ve boya süblimasyon makineleri bunlardan yalnızca bazıları...

Geniş formatlı dijital baskı ve bas-kes makineleri Roland, dünya lansmanını Ekim ayı sonunda yaptığı yeni 64” ecosolvent baskı makinesi SOLJET EJ-640’ı da Türkiye’de ilk defa Fespa Eurasia’da ziyaretçilerin beğenisine sundu. Olağanüstü düzeyde bir verimlilik ve düşük işletim maliyeti sunan yeni SOLJET EJ-640’a Roland standında ayrılmış özel bir alan da yer aldı. Çift kademeli yazdırma kafalarına, entegre üç ısıtıcılı sisteme, sağlam bir endüstriyel tasarıma ve 4 ya da 7 renk konfigürasyonlarında 1 litrelik yüksek kapasiteli mürekkep kartuşlarına sahip olan EJ-640; optimum performans, üretkenlik ve düşük işletim maliyeti için üretilmiş. Ayrıca hem PDF, hem de PostScript dosyalarını işleyebilmesi için yeni Roland VersaWorks® Dual RIP yazılımı eklenmiş. Ziyaretçiler fuarda EJ-640’ın yanı sıra VersaEXPRESS RF-640’ın olağanüstü baskı kalitesini de görme imkânı yakaladılar. Geniş formatlı ve 4 renkli (CMYK) cihaz, en son yazdırma kafası teknolojisine sahip olup, kullanıcılara Roland Printer Assist iPad uygulamasını kullanarak iPad üzerinden üretimi yönetme, baskı ve temizleme işlevlerini test etme olanağı sunuyor.

Roland DG, FESPA Eurasia 2015’te tanınmış bas-kes ürün ailesini de sergiledi. Giriş düzeyindeki VersaCAMM SP-540i, dünyada en fazla satan VersaCAMM VS-640i serisi ve 64 inç’lik üst düzey PRO4 XR640. Farklı özellik ve üretkenlik seçenekleri sayesinde, işletmeciler kendi şirketlerine en uygun çözümü seçebilecekler.

LEJ 640 F Tekstil pazarı için boya süblimasyon yazıcıları FESPA Eurasia 2015’in bir diğer Roland yıldızı da, Türkiye’de ilk defa görücüye çıkan yeni 64 inç’lik boya süblimasyon baskı makinesi Texart XT-640 oldu. Kasım ayı başında tüm dünyada piyasaya sunulan XT-640, renkli moda ve spor giyim aksesuarları için tasarlanmış. ErgoSoft Roland Edition RIP yazılımını kullanarak yüksek hızlı performans sağlamak için çift yazdırma kafasına sahip olan cihaz, profesyonel tekstil pazarının ihtiyaçları doğrultusunda geliştirilmiş.

XT-640 ayrıca, OEKO-TEX*® Standard 100’e göre 1. ürün sınıfı sertifikasına sahip olan Roland Texart mürekkep kullanıyor ve iki konfigürasyona sahip: 4 renk CMYK veya 8 renk CMYKLcLm + Turuncu + Mor.

Roland ayrıca, 15 cm kalınlığa varan esnek veya sert yüzeylere CMYK, beyaz ve şeffaf mürekkepli baskı yapmaya olanak tanıyarak poliüretan, strafor, polipropilen, mukavva, alüminyum panel, yivli ve oluklu kartonlar ve yapışkanlı vinil, polikarbonat, PET, polietilen, PVC afiş ve benzeri birçok malzemeye mat ve kabartmalı efektler sağlayan inanılmaz VersaUV LEJ-640F flatbed baskı makinesini de fuarda ziyaretçilerle buluşturdu.

Giriş düzeyi boya süblimasyon baskı makinesi RT-640 ve ısı transfer silindiri CS-64 ile Texart serisi tamamlanıyor.

Roland DG, FESPA Eurasia 2015’te tekstil üzerine doğrudan baskı için bir başka teknolojiyi daha sergileyecek.

UV baskı ve gravür teknolojileri Roland DG ayrıca çok farklı işlevlere sahip UV baskı makinesi VersaUV LEF-20’yi de fuarda sergiledi. LEF-20, hediye ve cihazları renkli grafikler ve çarpıcı efektlerle kişiselleştirmek için doğru seçim. Benzersiz bir kaliteye sahip ve çok farklı malzemelere 4 renkli, beyaz ve parlak baskı yapabiliyor. Ayrıca parlak baskıda çok ince ve dokulu ayrıntılar için yükseklik ayarı yapabilmek mümkün.

LEF-20 için özel olarak tasarlanmış, son kullanıcıya çok çeşitli sferik ürünleri kolay ve sorunsuz bir şekilde basma kabiliyeti sunan RotaPrint RPA eklentisi de fuarda sergilendi.

60 / Ocak - Şubat 2016

XT-640

İlhamımızı doğanın eşsiz renklerinden alıyoruz!

Sadece Color Copy kağıtlarının sunduğu renklerin eşsiz dünyasına uçmak istemez misiniz? Üstün yüzey kalitesi ile mükemmel sonuçlar ve en canlı renklere ulaşmanızı sağlayan Color Copy renkli lazer kağıtlarını tercih edin!

R öportaj EN ÖNEMLİ TEDARİKÇİMİZ VE DESTEKÇİMİZ

‘Ricoh’

Dijimax, dijital ve ofset baskı çözümleri merkezi yetkilisi İlhami Kıral ile baskı çözümleri üzerine söyleşi gerçekleştirdik.

Şirket yapınız ve kuruluş amacınız hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Aslen bilgisayar kökenliyim. Apple bilgisayarlarını 80’li yılların ikinci yarısında Ege bölgesi ile tanıştırmıştım. Daha sonra Macintosh’lar çıkınca, masa üstü yayıncılık pazarında ciddi bir çalışmaya başladık. Bu arada doğal olarak reklamcılık ve basım sektörü ile iç içeydik. 90’lı yılların sonunda “Print On Demand” ya da On Demand Printing” kavramlarımı ilgimi çekmeye başlamıştı. Türkiye’de daha çok yeni bir kavramdı. Kavramın amaçlarını incelemeye başladığımızda, özellikle baskılı evraklarda stok maliyetini ortadan kaldırmak, ihtiyacın olduğunda sadece ihtiyacın kadar baskı yapabilmek, kişiye özel baskı yapabilmek insanı heyecanlandırıyordu.

Bunun üzerine bilgisayar dünyasından da fazla uzaklaşmadan dijital baskı sektörüne adım atmaya başladık. Tabii ilk girdiğimiz dönemlerde ciddi zorluklarla karşılaşıyorduk. Hiç kimse dijital baskı kavramını bilmediğinden, konuyu da anlayamıyorlardı. Bunun üzerine en pratik ürün olan kartvizitlerle konuyu anlatmaya başladık. Bunu önce baskı sektöründeki meslektaşlarımıza anlatmaya başladık. Daha sonra da son tüketicilerin, tedarikçilerinden daha düşük sayıda kartvizit talep etmelerini istedik. Tabii bu durumda tedarikçiler de otomatikman bizi bulmaya başladılar. Böylece dijital baskı kavramı da halk diline yerleşmeye başladı.

Baskı sistemleri açısından bakıldığında iş yerinizi nasıl adlandırır sınız? Dijital ofset baskı merkezi mi, Copy Center mı?

Yoksa dijital baskı merkezi mi? Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

62 / Ocak - Şubat 2016

Baskı sistemleri açısından bakıldığında bu kavramların hepsinin yeri var. Dijital baskı, ofset baskının rakibi değil, tamamlayıcıdır. Dijital baskıda çok kısa süre içinde, son dakika değişiklikleriyle üretim yapılabilir, kişiye özel baskılar yapılabilir, değişken datalı çalışmalar ile değişik çözümler yaratılabilir. Oysa ofset baskıda bunları yapmak neredeyse imkansızdır. Diğer taraftan ofset baskıda çok yüksek tirajlar çok daha hızlı ve çok daha ucuza mal edilebilir. Oysa bu da dijital baskıda çok zordur. Bu nedenle ofset ve dijital bir birine rakip olmaktan çok bir birinin tamamlayıcısıdır. Ne dijital baskısız, ne de ofset baskısız bir dünya düşünülemez.

Yatırımlarınızla dikkati çekiyorsunuz. İç ve dış mekan baskı ve diğer hizmetlerinizden bahsedebilir miyiz? Bunun yanında Ricoh markasını tercih etmenizin sebebleri ve yatırım noktasındaki kriterlerinize de biraz değinebilir miyiz?

Dijital ortamda iç ve dış mekan baskı işlemleri her ne kadar aynı gibi görünse de aslında aralarında ciddi farklılıklar vardır. Her şeyden önce iç mekan baskı insan sağlığına zararlı olmayan maddeler içermektedir.

Oysa dış mekan baskının temel maddesi olan solvent, insan sağlığı için zararlıdır. Zaten bu nedenle de adı dış mekan baskıdır ve havadar dış ortamlarda kullanılır. Ama kullanıcılar genelde baskı kalitesinden çok baskı maliyetine baktığından maalesef dış mekan baskılar iç mekanlarda da kullanılmakta. İç mekan baskı da kendi arasında iki ana grupta incelenebilir. Büyük ebat iç mekan baskı ve tabaka üzerine yapılan dijital baskı.

Biz bu alanda iç mekanda tabaka üzerine yapılan bölümü seçtik. Bu güne kadar bir çok dijital baskı makinesini fiilen kullandım. Hepsinin kendi çapında farklı yönleri vardı. Zaman içinde bir çok yenilikler yaptı.

Biz bu farklı markalar içinden Ricoh’u tercih ettik. Her şeyden önce Ricoh alanındaki makineleden gerçek anlamda farklı. Bu alandaki 16 yıllık kullanım tecrübemizle, makinenin sadece satışında değil, satıştan sonraki desteğinin önemli olduğunu gördük. Bunları yan yana getirince de Ricoh önemli bir marka olarak ortaya çıkıyor. Bunun yanı sıra yatırım maliyeti ve kopya başı bedellerini de göz önüne alınca gene Ricoh ön plana çıkıyor. Hele bir de hemen her türlü fantazi kağıda baskı yapabilme özelliği, 400 gr. Kağıda baskı yapması, baskı boyutunun 70 cm. Olması, ve daha da önemlisi beyaz renk basabilmesi Ricoh’u vazgeçilmez yapıyor. Bütün bunları göz önüne alınca bizim de tercihimiz dünya markası olan Ricoh’tan yana oldu tabii. Ürün kalitesi ve müşteri memnuniyetindeki en büyük etken takdir edersiniz ki hizmet anlayışıdır. Bu alanda sektörün genel bir personel sıkıntısı mevcut. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?

Bizim hizmet anlayışımız, müşteri memnunsa, biz de memnunuz. Tüm çalışmalarımız müşteri odaklı. Küçük büyük demeden her müşteri bizim için son derece önemlidir. Müşteri bizim yanımıza geldiğinde kendisini kendi işyerinde gibi rahat ve huzurlu hissetmeli.

Bu çalışmaları yaparken elbette şirket çalışanlarımızın davranışları da önemli. Hem müşteri ile ilgilenecek, hem de işi görülecek. Bu da personelin tecrübesi ile ilgili tabii. Bizim iş kolumuzda yetişmiş personel bulmak zor oluyor. İş kolumuzda müşterinin derdini çok iyi anlamamız gerekiyor. Yerine göre bazen müşterinin istediği işe önerilerde bulunabiliyor, yerine göre işin şeklinde değişiklikler yapabiliyoruz. Eğer sonuç iyi çıkıyorsa müşterinin memnuniyeti daha da artıyor. Bu da müşterinin şirketimize daha da çok bağlanmasını sağlıyor.

bir takım planlamalarımız var. Ancak 2016’nın verimliliği bu planların uygulanmasını sağlayacak.

Son olarak eklemek istediğiniz hususlar nelerdir?

Bizim sektörümüz biraz farklılıklar gösterir. Matbaa desen değil, fotokopi desen değil. Aralarda bir şey. Ama çok önemli bir yeri var. Özveri ve ciddi yatırımlar istiyor. Tecrübeli, pratik personel istiyor. Sürekli araştırma istiyor. Yenilikleri takip etmek gerekiyor. Bu da tabii ki sürekli yatırım demek. Bu kadar yatırım yaptıktan sonra, sıra kazanmaya geliyor. Bu durumda da karşınıza rekabet çıkıyor. Rekabetin mantıklı ve kaliteye yönelik olmasına söylenecek hiç bir şey yok. Ancak bu kadar yatırım yaptıktan sonra rekabetin sadece fiyatlarda yapılması doğru olmuyor. Fiyatta yapılan rekabet, kaliteyi ortadan kaldırmaya başlıyor.

Bu durumda müşteri, istediği kalitedeki ürünü değil, çok daha düşük kaliteli ürünleri almak zorunda kalıyor. Öyle olunca da müşteri farkına varmadan aldatılmış oluyor.

Daha iyi hizmet verebilmek için tedarikçi firma ve müşterilerinizden istekleriniz oluyor mu? Bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşıyor musunuz?

Tedarikçi firmalarımız bizim ciddi partnerlerimiz aslında. En önemli tedarikçi ya da destekçimiz tabii ki Ricoh. Eğer makine çalışmıyorsa diğer malzemelere zaten gerek duyulmuyor. Bu nedenle de en ömenli destekçimiz Ricoh’un kendisi. Biz İzmir’de hizmet veriyoruz.

Dolayısıyla da ağırlıklı olarak Ricoh İzmir ile çalışıyoruz. Ne zaman bir sorunumuz olsa Ricoh yetkilileri anında müdahale ediyor. Bu da bizi rahatlatıyor tabii ki.

Bunun dışındaki en önemli tedarikçi medya üreticileri ve satıcıları.

Medyada, örneğin kağıtta anı ton ve ağırlıktaki kağıtların devamlılığı çok önemli. Bura da sorumluluk ağırlık olarak medya sunucularının üzerine düşüyor 2015 yılını kısaca değerlendirebilir misiniz? 2016 hedefleriniz nelerdir? Farklı makine yatırımlarınız olacak mı?

Biz pazara 2015’in ikinci yarısında girmeye başladık. Yani ekonominin en zorlu olduğu dönemde. Piyasadaki istikrarsızlık tüm iş kollarını ciddi bir şekilde etkiledi, etkilemeye de devam ediyor. Bu nedenle de adımlarımızı dikkatli atmaya çalışıyoruz. Uzun süredir süren bu ekonomik istikrarsızlığın 2016’da bitmesini umuyoruz. 2016 için şu anda

Ocak - Şubat 2016 / 63

R öportaj Tecpro Yeni Mürekkebi ile Fespadaydı “Türkiye sahip olduğu dinamikler gereği sürekli yeni yatırımların gerçekleşmesi gereken bir ülke.

Bu yarım kalmış yatırımlarında en kısa zamanda hayata geçeceğine inanıyorum.”

2005 yılından bu yana müşterilerine katma değerli çözümler sunan Tecpro, geleceğin işlerini yapmak adına iddiasını her geçen gün artırıyor.

Epson, Optoma, Eiki, BenQ, Bixolon, Zebra, Datalogic, e-Beam, Senor, Life Size ve TVS gibi teknolojide dünya lideri birçok markanın distribütörlüğünü yapan firma, sektördeki tecrübesini en iyi şekilde kullanarak, sunduğu çözüm ve hizmetlerini her geçen gün geliştiriyor.

FESPA 2015 fuarına da katılan Tecpro adına Genel Müdür İbrahim İlhan ile sektör hakkında konuştuk...

2015 yılı sektör ve sizin için nasıl bir yıl oldu? İbrahim İlhan: Açıkçası 2015 yılı başında düşüncemiz, sektörde seçime kadar biraz daralma yaşansa da, seçimden sonra tekrar işler rayına oturur şeklindeydi. Bir önceki yıl zaten iki seçim yaşamış bunu da sektör olarak iyi kötü atlatmıştık. Fakat bu kez işler düşündüğümüz gibi gitmedi ve 7 Haziran’dan sonra oluşan belirsizlik ortamı işleri daha da kötüleştirdi. Daha önce sözlü olarak anlaşılan işler durdu, yeni başlanacak projeler askıya alındı... Bizler de tüm iş camiası olarak yılın ilk yarısını arar duruma geldik.

Bu belirsiz ve sıkıntılı ortamda, bizlere düşen bir distribütör firma olarak işimize odaklanıp müşterilerimize en iyi hizmeti sunmaya çalışmaktı. Bizde elimizden geleni en iyi şekilde yapmaya çalıştık. Mevcut işlerimize yoğunlaşarak tedbirlerimizi artırdık. Böylece 2015 yılını ciddi zararlar yaşamadan atlatmayı başardık.

64 / Ocak - Şubat 2016

FESPA fuarı için söylemek istedikleriniz kısaca nelerdir?

- Ülkemizde henüz yeni gelişen bir fuar olduğunu düşünüyorum. Yurtdışındaki FESPA fuarları ile kıyasladığımızda katılım seviyesinin çok düşük olduğu görünüyor. Tabi ilerleyen süre içerisinde istenen katılım sağlayacaktır.

Fuarın Aralık ayı içerisinde gerçekleşmesi, bilişimciler tarafından bakıldığında, yıl hesaplarının kapanacağı en yoğun bir dönemi ifade ediyor. Bu yoğun dönemde olduğumuzdan, bizde yalnız tekstil grubu olarak iki yıldır FESPA fuarlarına katılım gerçekleştiriyoruz.

Tecpro olarak bizler, bilişim grubunda, görüntüleme sistemleri, grafik baskı sistemleri, eğitim teknolojileri ve barkod otomasyon sistemlerine ait komple çözümler sunuyoruz. Birbirini tamamlayan bir ürün yelpazesine sahip olmak, belli bir yoğunluğu da beraberinde getiriyor.

2016 yılından neler bekliyorsunuz?

- Her şeyden önce 2016 yılının seçimlerin olmadığı, siyasi istikrarın temin edildiği bir yıl olmasını umuyorum. Son bir buçuk yılda yarım bırakılan ve durdurulan tüm projelerin önünün açılmasını istiyoruz. Bu projelerin biran önce hayata geçmesi diliyoruz. Aslına baktığınızda, Türkiye sahip olduğu dinamikler gereği sürekli yeni yatırımların gerçekleşmesi gereken bir ülke. Bu yarım kalmış yatırımlarında en kısa zamanda hayata geçeceğine inanıyorum. Biz millet ve ticari işletmeler olarak böyle krizlere alışkınız. Döviz kurlarındaki oynaklığın sona ermesi ve 2016 yılının performansı için son derece önemli. Tekstil baskı sistemleri dahil bir çok yatırım yapacak firma, dövizdeki belirsizliğin sona ermesini bekliyor.

Yeni ürünler ve iş ortaklıklarından kısaca bahseder misiniz?

- Epson ürünlerinin Türkiye Distribütörü ve Yetkili Servis merkezi olan firmamız, üretici firmamızın yatırımlarına paralel olarak tekstil ürünlerine olan odaklanmasını her geçen gün artırmaktadır. Markamızın Türkiye pazarından bu ürün yelpazesine ait beklentileri oldukça fazla.

Bizimde bu beklentiye karşılık verebilmemiz için potansiyeli harekete geçirecek faaliyetler içinde olmamız gerekiyor. Sektördeki talebe göre her geçen gün yeni ürünleri piyasaya sunmaya çalışıyoruz. Bu doğrultuda bu fuarda da iki tane yeni ürünümüz mevcut. Bunlardan bir tanesi Epson’un çift kafalı ilk yazıcısı olan sublimasyon transfer yazıcısı. Bu yazıcı çift kafalı olması sayesinde saatte 106 m2 baskı yapabiliyor.

Diğer ürünümüz ise, Epson HD key mürekkebi. Bu mürekkep daha yüksek kalitede yoğunlaştırılmış bir siyahı bize sunuyor. Daha koyu ve yoğun bir siyah rengi kullanmak isteyen müşterilerimiz için standımızda bu yeni mürekkebi de sergilemiş olduk.

Ocak - Şubat 2016 / 65

H aberler

Türk ve Japon Devlerİ Güçlerİnİ Bİrleştİrdİ KYOCERA Document Solutions, Türkiye’nin fotokopi pazarı lideri Bilgitaş’a ortak oldu. Şirketin yeni adı KYOCERA Bilgitaş Turkey oldu.

66 / Ocak - Şubat 2016

68 bin çalışanı, 11 milyar euronun üzerinde yıllık cirosu ile dünyanın en büyük markaları arasında olan KYOCERA Holding, Türkiye distribütörü olan Bilgitaş Büro Makinaları Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin çoğunluk hisselerini satın aldı. KYOCERA’nın bundan sonraki hedefi, Türkiye’nin bölgesel bir ihracat üssü haline getirilmesi ve yıllık yüzde 30’un üzerinde büyüme sağlanması olarak bildirildi.

Ortaklık, 4 Aralık 2015 tarihinde Esma Sultan Yalısı’nda KYOCERA Document Solutions Global Satış Genel Müdürü Sho Taniguchi, Avrupa Başkanı Takahiro Sato, Bilgitaş Kurucusu Habib Pişan ve KYOCERA Bilgitaş Genel Müdürü Murat Ada’nın katıldığı imza törenini de kapsayan bir basın toplantısıyla duyuruldu. Basın toplantısında KYOCERA Bilgitaş Turkey Doküman Çözümleri A.Ş.’nin gelecek dönem hedefleri ile ilgili bilgiler paylaşıldı.

KYOCERA Document Solutions, 1986 yılından bu yana Türkiye’de Bilgitaş ile birlikte çalışıyordu. Türkiye’nin teknolojiyi seven genç ve dinamik nüfusu ve sürekli büyüyen pazar yapısı KYOCERA Döküman Çözümleri Şirketi’nin doğrudan pazarlama yapma kararını vermesine neden oldu. Sektöründe A3 kategorisinde Türkiye’nin lideri olan Bilgitaş ise 33 yıldır “Koşulsuz Müşteri Memnuniyeti” ilkesini benimsemiş bir kurum olarak başarıyla yoluna devam ediyor. 2014 yılında 30

üzerinde Japon gezginin Türkiye’yi ziyaret ettiğini belirtti. KYOCERA ürünlerinin 30 yılı aşkın bir süredir Türkiye’de kullanıldığını, bu işbirliğinin önümüzdeki yıllarda daha da artarak süreceğini vurguladı.

Bilgitaş’ın kurucusu Habib Pişan, Bilgitaş’ın 33 yıllık başarı öyküsünün böyle bir aşamaya gelmesinden büyük bir mutluluk duyduğunu söyledi. Her kurucunun şirketini evladı gibi gördüğünü anlatan Pişan, “Yeni hedefimiz, bu evliliğin doğurduğu işbirliği sayesinde müşterilerimize en iyi şekilde hizmet vermek, sunacağımız çözümlerle kopyalama maliyetlerini asgariye indirmek olacaktır. Tabi ki, pazar liderliğimizi sürdürmek ve ikincisi olmayan lider durumunda olmak vazgeçilmez hedefimizdir” şeklinde konuştu.

KYOCERA Document Solutions Avrupa Başkanı Takahiro Sato ise Türkiye’nin KYOCERA için ihracat üssü olacağını söyledi. Türkiye’den komşu ülkeler, Orta Asya ve Kafkasya’ya donanım ve yazılım ihraç edileceğini anlatan Sato, bunun için bir lojistik merkezi kurulacağını açıkladı.

Murat Ada: “Büyümeye odaklandık” KYOCERA Bilgitaş Genel Müdürü Murat Ada ise, Türkiye’de fotokopi pazarının, 2013 yılında 152 milyon Euro, 2014 yılında 182 milyon Euro ciro yaptığını ve pazarın yüzde 50’sinden fazlasını A3 segmentinin oluşturduğunu söyledi. Ada, KYOCERA markası ile A3 segmentinde Türkiye’de lider olduklarını, adetsel bazda yüzde 50 civarında bir pazar payına sahip olduklarını açıkladı. Ada, 2016 yılında ihracatın başlamasıyla birlikte cirolarının 40 milyon euroyu geçeceğini, önümüzdeki birkaç sene içinde de cirolarının iki katına çıkacağını açıkladı. Ada, önümüzdeki yıllarda büyük bir hızla büyümeye odaklandıklarını belirtti.

Habib Pişan milyon Euro’nun üzerinde ciro elde eden Bilgitaş, ortaklığın ardından bu cironun katlanarak büyümesini hedefliyor.

Türkiye ihracat üssü olacak KYOCERA Bilgitaş Turkey, bölgenin ihracat üssü olacak. Türkiye’de önümüzdeki yıl kurulacak lojistik üssü ile, Orta Asya, Kafkaslar ve çevre ülkelere donanım, teknik, know how ve servis desteği verilecek.

Bu operasyonla hedef, şirketin önümüzdeki yıl 40 milyon Euro ciro yapması, önümüzdeki birkaç sene içinde de ciroyu iki katına çıkarmaktır.

Türk-Japon dostluğu Basın toplantısında KYOCERA Document Solutions Global Başkanı Takashi Kuki yerine bir konuşma yapan KYOCERA Document Solutions Global Satış Genel Müdürü Sho Taniguchi Türk ve Japon halklarının 19’uncu yüzyıldan bu yana dostluklarını sürdürdüğünü, yılda 200 binin

Ocak - Şubat 2016 / 67

R öportaj “İNDİGO YATIRIMI İLE CİRO VE KALİTEMİZE KATKI SAĞLADIK.” Nova Baskı Çözümleri Merkezi Yetkilisi Fuat Badıllıoğlu

2015 Piyasalarda iyi geçmemesine rağmen %40 büyüme sağladık...

Yapınız ve kuruluş amacınız hakkında kısaca bahseder misiniz?

Nova’nın temeli yirmi yıla yakın bir reklam tercübesine sahip olan üç kardeşin kurduğu bir aile şirketine dayanıyor. 2012 yılında kurulan Nova, şu anda üç katlı yaklaşık beşyüz metrekare bir alanda, yirmi çalışanıyla müşterilerine hizmet veriyor.

Baskı sistemleri açısından bakıldığında iş yerinizi nasıl adlandırırsınız? Dijital Ofset Baskı merkezi mi? Copy Center ya da Dijital Baskı Merkezi mi?

Nova olarak, müşterilerimize hem dijital matbaa, hem copy center hem de dijital baskı merkezi olarak hizmet vermekteyiz. Son olarak tüm bölgeye hizmet verecek web to print sitemiz olan hızlıbastir.com sitemizi yayına başlattık. Bu yoldaki hedefimiz ise ulusal bir marka olmak. Nova tam anlamıyla bir baskı konsepti diyebiliriz. Müşterilerimize fotokopiden, kataloğa, duvar kağıdından ozalite ve kişisel promosyonlara kadar baskı adına ihtiyaçları olan tüm branşlarda hizmet veriyoruz.

Dijital ortamda, iç ve dış mekan baskı ve diğer hizmetlerinizden bahsedebilir misiz?

Reklamcılık ve ajans deneyimimiz oldu. Baskı bakış açımız Copy Centerlara göre daha farklı. Baskının ofsete yakın değerler vermesi gerekiyordu. İndigo’yu almamızın en büyük sebeplerinden biri de bu. Artık İndigo’yu dijital matbaacılık hizmetlerinde kullanmaya başladık. Diğer makinalarımızla da (Canon 6010 ve xerox 700i) Copy Center müşteri-

68 / Ocak - Şubat 2016

lerimize hizmet vermeye başladık. İndigo’nun hem ciro hem de kalite açısından katkısını çok büyük oldu.

Hizmet anlayışınızda kalite ve müşteri memnuniyeti denilince ne anlamalıyız? Bu işlerde genelde yetişmiş personel sıkıntısı yaşanmakta. Bu konu hakkında neler söyleme ister siniz?

Güleryüz, zamanında teslim ve problemsiz iş felsefesiyle hareket ediyoruz. Tüm işlerimize aynı hassasiyeti gösteriyoruz.

Personel sıkıntısı yaşamıyor değiliz. En sonunda kendi personelimizi kendimiz yetiştirmeye karar verdik. Bu konu da da gayet sabırlı bir şekilde ilerledik ve ilerliyoruz. Geleceğe yapılan en büyük yatırım, kendi çalışanımıza yapmış olduğumuz yatırım diye düşünüyoruz. Biz büyüyen bir aileyiz… 2015 yılını %40 büyüyerek tamamladık. Önümüzdeki yıldan da gayet umutluyuz…

Nova Copy’nin hizmet alanları: Renkli Siyah/Beyaz Dijital Baskı Ploter Baskı A0 Scanner ( Tarama ) A0 Plan Kopya ( Ozalit ) Küçültme / Büyütme T-shirt / Puzzle / Kupa Baskı / Mouse Pad Baskı Şapka Baskı / Tabak Baskı Poster / Afiş Baskı ( Branda , Bez , Sticker , Photo Paper ) CD DVD Kayıt Fotoblok Sıvama PVC&Laminasyon Tel / Plastik / Isısal (Amerikan) Ciltleme Unibind Ciltleme / Üçgen Profil (Sıkıştırma) Ciltleme Kırtasiye Ofis Malzemeleri Renkli / Siyah Kaşe Kart Vizit / Fatura Kartı / Katalog Broşür

H aberler OKI’nİn Yenİ Pro Serİsİ: Grafİk sanatları yazıcıları kullanıcılara yenİ ufuklar sunuyor OKI’nin profesyonel A3+ dijital grafik sanatları yazıcılarından oluşan yeni serisi, prova, ‘hafif üretim’ ve kişiye kuruma özel baskı gibi alanlarda üst düzey kalite sunuyor.

OKI’nin sahip olduğu yüksek dijital grafik sanatları teknolojisi ile üretilen, profesyonel standartlara sahip yeni ‘Pro Serisi’ yazıcılar piyasaya sunuldu. Pro serisi grafik sanatları yazıcıları, teknolojileri ile kreatif sektörler ve dijital baskı merkezleri için fırsatlar yaratıyor, kişiye ve kuruma özel baskı çözümleri ile yeni gelir kaynakları yaratmanın önünü açıyor.

da aralarında yer aldığı hacimli baskı gereksinimlerine sahip kuruluşları hedef alıyor. Tasarrufa yardımcı olmak amacıyla tasarlanan yeni yazıcılar sahip oldukları yüksek kapasiteli sarf malzemeleri ile de kullanıcı müdahalesini en aza indirip, sayfa başı maliyetin düşürülmesine de katkıda bulunuyor.

İDEAL ÖZELLİKLER

Pro Series dakikada 50 sayfaya ulaşan yüksek baskı hızı, 1.200 x 1.200dpi’ya kadar yüksek çözünürlük ve 360g/m2’ye kadar kağıda baskı, gibi özelliklere sahip bulunuyor. Bu özellikleri ile yeni ürün yelpazesi kişiye- kuruma özel grafik sanatları çözümleri ve hafif üretim alanlarında ideal bir çözüm olarak pazardaki benzer ürünlerden ayrılıyor.

Hesaplı ilk yatırım maliyeti ile küçük ve orta hacimli baskı ve grafik sanatları alanındaki kullanım için ideal özellikler taşıyan ‘Pro Series’, olağanüstü baskı kalitesi, daha hızlı baskı ve uygun sayfa başı maliyet ile dikkat çekiyor. Hızlı, verimli üretim yeteneklerini profesyonel kalitede dijital renkli baskı ile bir araya getiren Pro Series yelpazesi, müşterilerine daha fazlasını sunmayı hedefleyen kreatif işletmeler için çok uygun bir alternatif olma özelliğini taşıyor.

OKI’nin canlı dört ve beş renk teknolojileri ile yenilikçi baskı süreçlerinden oluşan yeni Pro Serisi, bir yandan kreatif baskının yeni bir düzeye çıkartılmasını sağlarken, diğer yandan da, dijital baskı merkezleri ve kreatif şirketlerin performanslarını yükseltmeleri için gerekli esnekliği sağlıyor.

TASARRUFLU YAPI

Yeni Pro Series yazıcılar, kreatif tasarımlar üreten sektörlerin yanı sıra Dijital baskı merkezleri, reklamcılık, tasarım ve diğer kreatif ajansların

70 / Ocak - Şubat 2016

Yeni Pro Serisi’nin piyasaya sürülen ilk modelleri, Pro9431, Pro9541 ve Pro9542 A3 renkli yazıcılar oldu. Pro9431, dakikada 50 sayfaya ulaşan yüksek baskı hızlarını, mükemmel dört renkli yüksek çözünürlüklü CMYK baskıyı, ödüllü dijital LED teknolojisi ve ProQ çok seviyeli teknolojisi ile bir araya getiriyor.

Sektörde yenilikçi bir ürün olarak sunulan Pro9541, tüm process renkleri basabilme yeteneğine ek olarak, beşinci bir spot renk olarak beyaz veya clear (parlak) renkte basma opsiyonuna da sahip bulunuyor.

Pro9542 dijital LED A3 5 renkli yazıcı ise, CMYK+White (Beyaz) toner özelliği ile renkli ve şeffaf medyalar dahil olmak üzere, geniş bir medya seçeneği üzerinde tek geçişli baskı teknolojisi ile, eşssiz kalitede yüksek yoğunluklu beyaz baskı imkanı sunuyor.

MALİYET KONTROLÜ

OKI’nin yenilikçi kreatif teknolojisini ileri düzey yüksek etkili renk kalitesi ve maliyet tasarrufu sunan özellikler ile bir araya getiren yeni OKI Pro serisi aynı zamanda, dijital baskı merkezlerine aylık maliyet ve baskı sayısı sınırı belirleyerek beklenmedik maliyetler ile karşılaşmaksızın fiyatlama ve kontrol edilebilir aylık masraflarını öngörülebilir düzeylere çekme opsiyonunu da sunuyor.

OKI Europe Pro9431, Pro9541 ve Pro9542 ile 3 yıl garanti avantajı sunuyor. Müşterilerin bunun için sadece ürünü satın aldıktan sonra 30 gün içinde kaydettirmesi gerekiyor.

Pro9431 - A3 CMYK yazıcı hakkında Ürün teknik özellikleri • Hız: A4: 50ppm renkli/mono; A3: 28ppm renkli/mono • Baskı Çözünürlüğü: 1,200 x 1,200dpi, Çok seviyeli ProQ4800 • Kağıt girişi: standart olarak 530 sayfalık çekmece ve 300 sayfalık çok amaçlı çekmece (MPT), (maks. 6 çekmeceye kadar: 2,950 kağıt) • Maks. kağıt ağırlığı: 52-360gsm, MPT’den 320gsm’ye kadar çift taraflı baskı da dahil • Maks. kağıt boyutu: SRA3 • Sarf malzemeleri: 51.000 sayfalık toner (K), 42.000 sayfalık toner (CMY) / 40.000 sayfalık tambur (CMYK) Pro9541 - A3 CMYK +1 spot renk beyaz veya clear toner seçeneği

Ocak - Şubat 2016 / 71

H aberler

2016 Fujİfİlm İçİn yenİ çözümlerİn yılı olacak 72 / Ocak - Şubat 2016

Fujifilm Türkiye’nin Aralık ayında düzenlemiş olduğu basın toplantısında Cengiz Metin, Ahmet Kocaman ve Murat Özkıray yeni baskı çözümleri hakkında bilgi verdi.

Toplantıda Fujifilm Speciality Ink Systems Ltd Geniş Format yöneticisi Jamie Shears’da, Türkiye pazarında merak edilen başlıca konulara değindi.

2015 yılı hakkında kısa bir değerlendirme yapan Fujifilm Türkiye Genel Müdürü Cengiz Metin, her kesimin açıkça etkilendiği küresel manadaki daralmaya vurgu yaptı. Fujifilm Türkiye olarak, Balkan ve Kafkas ülkeleri ile geliştirilen ilişkilerin önemine değinerek, bu coğrafyayla ilişkilerin güçlenmesi sayesinde iç pazardaki sıkıntıları daha kolay aştıklarını ifade etti. Bu yıl için beklentilerinin geçtiğimiz yıldan daha iyi olacağı yönünde olduğunu belirten Metin, bununla beraber çok büyük çapta yapısal bir gelişme beklemediklerini de sözlerine ekledi.

Grafik Sistemler Grup Yöneticisi Ahmet Kocaman ise gelişmelerin kalite, maliyet ve performans çerçevesinde sürdüğünü belirtti. Kocaman, konuşmasında Fujifilm ailesi olarak özellikle sürdürülebilir çevre için göstermiş oldukları özveri ve hassasiyete dikkat çekti.

Londra’dan gelerek ayağının tozuyla toplantıya katılan Jamie Shears ise, sözlerine 2016 yılında Fujifilm’in yeni lansmanları ile adından çokca söz ettireceği iddasıyla başladı. Konuşmasına, bu yıl içerisinde farklı aralıklarla toplamda beş farklı ürün lansmanı yapacaklarını, lansmanlardan bir tanesinin Onset X3 olacağınının müjdesini vererek devam etti.

Jamie Shears

Fujifilm Türkiye Dijital Baskı Ürün Müdürü Murat Özkıray, UV pazarının hızla yayıldığını ifade ederek, özellikle “LED UV dijital baskı makinesi Acuity LED 1600’ün 2012 yılında bu yana ultra yüksek kalitesi, rulo ve sert malzemelere baskı yapabilme özelliği ve kullanım esnekliği sayesinde müşterilerinin memnuniyetini kazandıklarını ifade etti. Acuity LED 1600 II yazıcısının yeni modeli (Acuity LED 1600 II) ise; önceki modelden yüzde 50 daha hızlı olarak saatte 33m2 baskı modu özelliğiyle, hızlı baskı ve düşük maliyet isteyen müşteriler için vazgeçilmez bir ürün olacağını” sözlerine ekledi.

Ocak - Şubat 2016 / 73

H aberler HP, dünya genelİnde 30.000 Latex Yazıcı kurdu

HP, 2008 yılında tanıttığı Latex Yazıcı kurulumunun 30.000’e ulaştığını ve dünya genelinde yazıcı hizmet sağlayıcılarını daha da artırmaya devam edeceğini duyurdu.

HP, Geniş Formatlı Baskı Dünya Pazarlama Direktörü Joan Perez Pericot, “30.000 adet Latex yazıcı, olağanüstü başarımızın bir kilometre taşıdır. HP Latex teknolojisinin çok işlevselliği, müşterilerimizin duvar kaplama, perde baskıları, yer döşeme gibi iç mekân dekorasyonuna dair kar marjı yüksek uygulamalarda öncü bir rol oynamalarını, Solvent ve UV-teknolojisini kullanmayı tercih etmeyen ve bu konuda hassas olan bir çok kurumsal firmaya da daha yüksek marjlarla çözüm sunabilme alternatifi sağlıyor.z Latex yazıcılar yeni endüstri standardı kabul ediliyor ve malzeme sağlayıcıları bu eğilimi 72’den fazla malzeme tedarikçisi ve HP Latex yazıcılar için sertifika çıkaran 360’ı aşkın farklı malzeme ile destekliyor.

HP Latex portföyü HP Latex 310, 330, 360 ve 370 yazıcıları, solventin giremediği iç mekanlara yüksek hız, yüksek kalite ve aynı gün teslimatla ulaşarak daha sağlıklı üretim ortamları kurmanın yanı sıra, müşterilerin yeni geniş formatlı uygulamalara başarılı bir şekilde geçiş yapmalarına yardımcı oluyor. HP Latex 3100 ve 3500 yazıcılar, hizmet sağlayıcılarına kısa iş-dönüş süreleri içinde çeşitli uygulamaların zamanında teslim edilmesi için etkili ve yüksek hacimli üretim yolları sağlıyor. HP Latex 3500 yazıcılar, yüksek hacimli standart iş akışları için tasarlandı. Bu da bu ürünü özel uygulama üretimi için ideal kılıyor ve üretkenliği artırdığı gibi üretim maliyetlerini de düşürüyor. HP Latex 3100 yazıcı ise farklı iç mekan ve dış mekan uygulamalarında yüksek görüntü kalitesi sağlıyor ve geniş tabela ve PSP (Baskı Hizmet Sağlayıcıları) görüntüleri için ideal bir çözüm olarak ön plana çıkıyor.

MatSet A.Ş’nin Yeni Genel Müdürü / Doğu Papuççuoğlu MatSet A.Ş’den 8 Ocak’ta yapılan duyuru ile basım sektörünün önemli isimlerinden Doğu Papuççuoğlu’nun 1 Ocak itibariyle MatSet A.Ş Genel Müdürü olarak atandığı duyuruldu.

“Matset, 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Sayın Doğu Pabuççuoğlu’nu Genel Müdür olarak atandığını duyurmaktan mutluluk duyar. Sayın Pabuççuoğlu ve şirketin günlük aktivitesine gün sorumlu olacak ve doğrudan şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olan Sn. Muzaffer Babataş’a rapor edecektir” bilgisine yer verilen açıklamanın devamı şöyle: “31 Aralık 2015 tarihine kadar Genel Müdür olarak görev yapan Sayın Tahsin Bayraktaroğlu’na görevde olduğu süre içerisindeki sıkı çalışma, özveri ve liderlik için teşekkür ediyoruz. Matset olarak gelecekteki kariyer hayatında başarılar diliyoruz.

Sayın Pabuççuoğlu farklı sektörlerde uzun bir iş deneyimine sahiptir. Vestel Grubu’nun da iş hayatına başlayan ve daha sonra sırası ile Hürriyet Grubunda Pazarlama Müdürü, Hürriyet Ofset’de Genel Müdür, Heidelberg Türkiye ve Heidelberg Doğu Afrika’da Genel Müdür, Fujifilm / Filmat’da İcra Kurulu Başkanı olarak çalışmıştır. Son olarak Hayat Global Services’de Genel Müdür olarak Bilişim Teknolojileri Sektöründe yer aldı.

Sayın Pabuççuoğlu’na İstanbul Ofisi aracılığıyla ve e-posta adresi üzerinden dogu@matset.com.tr ve ofis ve cep telefonu numarası +90 533 815 5253 üzerinden temasa geçilebilir.”

74 / Ocak - Şubat 2016

R öportaj Spandex’in Gelişimi Tabela ve reklamcılık endüstrisinde dünyanın önde gelen malzeme tedarikçilerinden biri olan Spandex, lider markaların ürünlerinden oluşan geniş bir portföy ile Avrupa ve Avustralya’da hizmet veriyor. Şirketin kuruluşunun 40. yılı yaklaşırken CEO Rod Larson geçen bu sürede yaşanan değişimi ve şirketin nasıl geliştiğini anlattı.

Spandex geçen 40 yıl boyunca sektörün şekillenmesine nasıl yardımcı oldu?

Rod Larson: 1976 yılında kurulduğumuz günden beri, müşterilerimizin hayatlarını değiştirmeye yardımcı olmak amacıyla her zaman en son teknolojilerin arayışında olduk. Örneğin, 1984 yılında ilk tabela yapım bilgisayarı Gerber Graphix 4’ü Avrupa’ya tanıttık ve dış mekan sistemleri için dünyanın ilk dijital yazıcısı olan Gerber Edge’i piyasaya sürdük. Kısa bir süre önce ise, hem tabela hem de dijital malzemeler için kullanılan, tabela yapımcıları için özel olarak tasarlanmış ve günümüzde piyasadaki en geniş ürün seçeneklerinden birini sunan ImagePerfect serisini piyasaya çıkardık. Bundan 20 yıl kadar önce müşterilerin kısa rulo ve bir sonraki gün için teslimat taleplerinin olduğunu gördük. Bu konuda sektörde öncü olduk ve müşterilerimize istedikleri metrajda ürünü aynı gün kargolamayı prensip haline getirdik.

Bu süre içinde Spandex bir işletme olarak nasıl bir gelişim gösterdi?

Rod Larson: Spandex başlangıçta şirket alımları aracılığı ile uluslararası bir gelişme gösterdi ve “şirketler federasyonu” adını verdiğim yapıya dönüştü. İşletmeyi o ülkedeki müşterilerin ihtiyaçları ve gereksinimleri etrafında inşa eden yerel çalışanlarımız bulunuyor. Gerber Scientific Inc.’nin bir parçası haline geldiğimizde, şirket alımı yoluyla sağlanan bu genişleme durdu. Ancak, 2011 yılında bağımsız bir şirket haline geldiğimizden beri, yedi şirket alımı gerçekleştirdik ve hâlâ büyümeye devam ediyoruz. Bu şirket alımları aracılığı ile yeni beceriler, deneyimler ve tedarikçi ilişkileri ortaya koyarak müşterilerimize daha güçlü bir teklif sunuyoruz.

Müşterilerimiz mali gücümüzden, dinamik uluslararası yönetim ekibimizden ve sağlam tedarikçi ilişkilerimizden faydalanıyor ve bu sayede

76 / Ocak - Şubat 2016

çalışanlarımıza, sistemlerimize, destek alt yapımıza yatırım yapabiliyoruz. Bunun yanı sıra, lider markalardan oluşan geniş bir ürün portföyü sunabiliyoruz.

2007 yılında göreve geldiniz ve sekiz yıldır CEO’luk yapıyorsunuz. Bu süre içinde işletmenin performansında nasıl bir değişiklik oldu?

Rod Larson: Ben göreve geldiğimde, şirket çok az kâr ediyordu. Şirketin o zamanki performansını sektördeki diğer distribütörler ile karşılaştırarak bir değerlendirme yapmam gerekirse, o zaman en alt %30’luk dilimdeydi. Ama bugün, aynı derecelendirmede en üstteki %25’lik dilimdeyiz. Liderler arasında olmamızı sağlayan bir büyüme ve kârlılık yolu izledik.

Bu değişimdeki önemli etkenler neydi?

Rod Larson: Ülke bazındaki ekiplerimiz ile sahip olduğumuz becerileri ve uzmanlığı güçlendirmeyi işletme hedeflerimizden biri haline getirdik. Bu da küçük ve büyük müşterilere hızlı cevap oluşturabilme becerimizi iyileştirmemize yardımcı oldu. Güçlü yerel ekipler de önemli tedarikçiler ile ilişkilerimiz konusunda oldukça büyük bir fark yarattı.

Bundan müşterilerimiz de faydalandı. Dürüstçe söylemek gerekirse, sekiz yıl önce, tedarikçilerimizle daha yüzeysel bir ticari ilişkimiz vardı.

Bugün ise durum tamamen farklı; tedarikçiler ile sağlam ve karşılıklı güvene dayalı ilişkilerimiz var ve amacımız birbirimizin büyümesine yardımcı olmak. Çok daha iyi odaklanmış bir satış organizasyonuna sahibiz. Bu sayede güçlü ve sadık müşteri tabanımıza hizmet sunabiliyoruz.

Tabela ve reklamcılık alanında sürekli yeni teknoloji ve ürün-

ler bulunuyor. Trendleri takip etmek ve sırada neyin olduğunu tahmin etmek nasıl mümkün?

Rod Larson: Her gün çok sayıda müşteri etkileşimi gerçekleştiriyoruz.

Bu da en baştan itibaren piyasa trendlerini seçmemize olanak sağlıyor.

Daha sonra bu bilgiyi, geri bildirimle tedarikçi ağımıza iletiyoruz.

Bunun yanı sıra pazarın nereye gidebileceğini anlamamıza yardımcı olması için tedarikçilerimize bakıyoruz. Bu durum, bu ilişkilerin önemini vurguluyor. Bu belki biraz Spandex’e özgü olabilir ama hangi ürünleri nerede sattığımız konusunda tüm tedarikçilerimiz ile iletişim kuruyoruz. Tedarikçilerimiz genellikle bize geri bildirim yapmakta ve aktif oldukları pazarlar konusunda bilgi vermekte, bilgilerini bizimle paylaşmada istekli oluyorlar. Bu nedenle, bu bilgiyi şirket içinde yaymaya yardımcı olmak için hem resmi hem de gayri resmi ağları kullanıyoruz.

ImagePerfect markamız aracılığı ile, müşterilerimize ihtiyaçları olanı sağlamak için sektör trendlerine doğrudan değinebiliyoruz.

Bunu düşünürsek, farkına vardığınız en son trendler neler?

Rod Larson: Geleneksel tabela ve reklamcılık pazarının yanında, iç dekorasyon, dış kaplama ve cam filmleri gibi mimari uygulamalar ile araç ve tekne kaplama sektörlerinde kullanılan işlevsel film alanında da sürekli bir büyüme görüyoruz. Bu alanlarda her yıl %40’dan fazla büyüme yaşanıyor.

Tabela ve reklamcılık endüstrisi hala küçük işletmeler tarafından şekilleniyor. Bu firmalar Spandex gibi bir tedarikçiden ne bekliyorlar?

Rod Larson: Müşterilerimizin genellikle çok küçük işletmeler olduğu doğru. Bu tür müşterilerde en yaygın sorunlardan biri, plan yapmak ve envanter ihtiyaçlarına finansman sağlamak için mâli veya fiziksel kapasitelerinin uygun olmaması olabilir. Bir işten diğerine güvenle geçebilmelerini ve stok tutmadan müşterilerini memnun etmelerini sağlamada onlara yardımcı oluyoruz. Tüm ihtiyaçlarını, aynı gün veya bir sonraki gün onlara sunduğumuz, sektörün lider markalarının ürünleriyle karşılıyorlar.

Müşteri tabanımıza eklenen büyük üreticilerde sürekli bir artış olduğunu da görüyoruz. İhtiyaçlarına hizmet vermek amacıyla, ülke seviyesinde onlarla aktif olarak ilgilenecek doğru vasıflarda çalışanlarımız olmasını sağladığımızdan emin oluyoruz. Değer önerisi ve danışmanlık hizmetleri açısından sunacağımız çok fazla şey var. Müşterileri odaklı olmak her gün yaptığımız şey. Bir yönetim veya ürün toplantısı, müşterilerimize, büyüklükleri ne olursa olsun, başarılı olmak için nasıl yardımcı olabileceğimiz konusunda destek vermeden sona ermiyor.

Yakın zaman önce, hem büyük hem de küçük ticari işletmelerin başarısız olduğunu gördük. Sizce Spandex bugüne kadar zorluklara nasıl göğüs gerdi?

Rod Larson: Her sektörde karşılaşılabildiği gibi, bu sektörde de iyi ve kötü zamanlar oldu. Reklam sektörü genel olarak çok zor bir dönemden geçiyor. Kırk yılı aşkın bir süredir ticaret yapıyoruz ve bu süre boyunca pek çok ülkedeki rakiplerimizin başarısız olduğunu veya yeniden yapılanma sürecine girdiklerini gördük.

Biz ise müşteri odaklı bir işletme oluşturduk ve bunun sürdürülebilir büyümemiz için önemli olduğuna inanıyoruz. Ürün portföyümüz çok geniş, böylece müşterilere ihtiyaçlarının büyük çoğunluğu için tek bir iletişim noktası olma imkanı sunuyoruz. Bu faktörleri dikkate alarak, tedarikçi ve müşteri ilişkilerimize önem vererek, karşılaşabileceğimiz her türlü zorluğa göğüs geren bir işletmemiz olduğundan emin olabiliyoruz.

Bu bağlamda, size göre 40. yılında Spandex için en büyük sorun ne olacak?

Rod Larson: Rekabetçi bir pazardayız ama bu yeni bir şey değil. En iyi markaları, istikarlı bir şekilde en yüksek bulunabilirlik oranı, en üst düzey uygulama ve hizmet desteği ile uygun ve rekabetçi fiyatla sunarak müşterilerimiz için işleri kolaylaştırma yaklaşımını benimsiyoruz.

Müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla insana ve teknolojiye yatırım yapıyoruz. Örneğin; her müşteri için özel deneyimli müşteri hizmetleri temsilcilerimiz bulunuyor. Müşterilerin belirli bir iş için, malzeme ziyan etmeden, tam olarak ihtiyaçları olan stoğu satın almasına yardımcı olmak amacıyla malzemeyi metreyle sipariş edebilme seçeneğini başlattık. 2016 yılı içinde, Avrupa ve Avustralya’da çevirim içi müşteri portalları ve e-ticaret siteleri açacağız.

Harika çalışanlar, en iyi tedarikçiler ve markalarla aktif ve sadık müşteriler sayesinde şirket, hiç olmadığı kadar güçlü bir durumda. Harika bir yıl olmasını umuyoruz.

OTS İç ve Dış Ticaret A.Ş 1987 yılından beri dijital baskı çözümleri, görsel iletişim ve reklam malzemeleri konusunda sektöre hizmet vermektedir.

Bir çok dünya markasının Türkiye distribütörü olan OTS, Ankara ve İstanbul ofisleri yanısıra yurt çapındaki dağıtıcıları ile ürünlerini 5000’in üzerindeki müşterisine dağıtmaktadır.

OTS, ürün tanıtımından güncel uygulamalara kadar ihtiyaç doğrultusunda verdiği eğitimlerle müşterilerine hizmet odaklı çözümler sunmaktadır.

• Profesyonel satış ekibi ile çözüm odaklı satış • Dağıtım araçları ile Türkiye çapında satış ve tanıtım • Jumbo rulodan sarım ve kesim hizmeti • Teknik servis • Ürün eğitimleri • Baskı hizmeti OTS, dünyanın en büyük reklam malzeme toptancısı olan Spandex ile 2014 de imzaladığı ortaklıkla Spandex grup şirketlerinden biri olmuştur. Pazardaki konumunu daha da güçlendirerek ürün ve hizmet ağını genişletmeye devam etmektedir.

Ocak - Şubat 2016 / 77

H aberler

Pigment Reklam, FESPA Eurasia 2015’te Hedefİne Ulaştı UV baskı ve dijital kesim çözümleri ile FESPA Eurasia 2015’te yer alan Pigment Reklam, fuar boyunca ziyaretçilerin uğrak noktalarından biri oldu.

78 / Ocak - Şubat 2016

SwissQprint, HandTop ve bullmer markaları ile FESPA Eurasia 2015 fuarına katılan Pigment Reklam, UV baskı çözümleriyle dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Temsilciliğini yürütmeye başladığı yeni markası bullmer’in lansmanını ilk kez yine bu fuarda gerçekleştiren Pigment Reklam, dijital baskı sonrasındaki kesim kalitesi ve verimliliği ile markanın fuarda rakipsiz bir güce ulaştığını duyurdu. Fuar boyunca swissQprint’in Nyala2 modelinde HandTop makinasında UV baskı gerçekleştiren firma, bullmer’in Premiumcut ELC kesme makinası ile gerçekleştirdiği kesimlerle ziyaretçilerin en yoğun ilgi gösterdiği alanların başında geldi.

FESPA Eurasia 2015’e katılımları konusunda bilgi veren Pigment Reklam firma sahibi Serkan Çağlıyan şunları söyledi; “Temel konseptimizi müşterilerimize bütüncül çözümler sunmak üzerine kurduk.

Dijital baskı alanında çok yoğun teknoloji kullanımı söz konusu. Baskı işlemi birbiriyle bağlantılı proseslerden oluşuyor ve bu proseslerin birbiriyle uyumlu olması baskı kalitesini direkt olarak etkiliyor. Pigment Reklam olarak UV baskı alanında pazarda güçlü konumda bulunuyoruz. swissQprint’in yeni nesil 3 modeli (Oryx 2, Impala 2, Nyala 2) ile pazarda giriş orta ve endüstriyel segmentlerin tümüne tedarikte bulunuyoruz. 3.2x2 metre baskı alanı ile endüstriyel ölçekli Nyala 2 modelimiz ile hem baskı genişliği hem de üretkenliği ile firmaların

ihtiyaçlarına net yanıt veriyor. Bu modelimiz droptix uygulaması ile 3d efektli baskıları gerçek kullanım boyutlarında basabiliyor. HandTop markamız da daha düşük yatırım bütçesi ile kaliteli UV baskı çözümü arayanlara ulaşıyor.”

Geçtiğimiz aylarda bullmer Digital Cutting’in temsilciliğini üstlendiklerini hatırlatan Serkan Çağlıyan, markanın ilk Türkiye lansmanını FESPA Eurasia 2015’te yaptıklarının altını çizdi. Çağlıyan; “Alman kalitesinin temsil eden bullmer ile grafik segmentine, reklamcılık ve art-dekor alanlarına hitap edeceğiz. Reklam, matbaa, kutu ambalaj yapan, foreks stand üreten ve cut-out çalışan firmalar bullmer ile rakiplerine göre daha düşük yatırım maliyetine ve yüksek üretkenlik ve kaliteye kavuşuyor” dedi. Fuarda sergilenen Premiumcut ELC’nin konfeksiyon, mobilya, otomotiv, kompozitler ve teknik tekstiller, grafik ve reklam ile paketleme segmentleri için ideal bir model olduğunu belirten Çağlıyan, sağlam tasarımlı makinada 2 adet ayrı x-axis sürücü bulunduğunu dile getirdi.

FESPA Eurasia 2015 Beklentilerimizi Karşıladı 3. kez katıldıkları FESPA Eurasia hakkında değerlendirmelerde de bulunan Serkan Çağlıyan, fuarın 2015 edisyonunun ilk 2 gün oldukça durgun geçmesine karşın, son 2 gününde iş yoğunluğu ile beklentileri karşıladığını açıkladı. Dijital baskı alanından ve yenilikçi kesim çözümleri arayan ziyaretçilere ürünlerini tanıttıklarını dile getiren Çağlıyan; “Bu yıl fuarda özellikle yatırım odaklı, kendi alanında uzman bir ziyaretçi profili ile buluşmaktan dolayı mutlu olduk. Yoğun kalabalık yerine potansiyel müşterilerle buluşmak bizler için daha önemli. Fuarda öngördüğümüz hedefleri gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim” dedi.

Ocak - Şubat 2016 / 79

H aberler

BTC, Yenİlİklerİnİ FESPA Eurasia 2015’te Sundu Zengin bir içerik ve konseptle FESPA Eurasia 2015’te yer alan BTC Bilgi Teknolojileri, fuar boyunca tekstil baskısı segmentinde ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. BTC standında dijital tekstil baskısı için DGI ve Roland DG modellerinin yanı sıra Sensient Elvajet Punch serisi yeni nesil Süblimasyon boyaları, Sensient Xennia Reaktif, Asit, Dispers boyaları, Champaper Transjet Süblimasyon Kağıtları, AVA CAD CAM Desen Tasarım ve Varyant Yazılımı, Ergosoft / TexPrint RIP Renk Yönetimi yazılımları yer aldı.

Yüksek oranlarda tasarruf ve verimlilik sağlayan çözümleriyle tekstil baskı pazarında güçlü konumda bulunan BTC Bilgi Teknolojileri, FESPA Eurasia 2015 fuarında hem yeni teknolojilerini tanıttı hem de katıldığı Textile 3.0 programı hakkında ziyaretçilerine bilgi verdi.

neticesinde önümüzdeki dönemden olumlu beklentilere sahip olduklarını belirtti.

FESPA Eurasia öncesinde, Eylül ayında Sign İstanbul 2015 ve Kasım ayında ITMA 2015 fuarlarına katıldıklarını hatırlatan Mercan şunları söyledi; “Son üç ayda yoğun bir fuar dönemi yaşadık. Ancak her fuarda yeniliklerle yer aldık. Özellikle ITMA 2015’de temsil ettiğimiz markaların küresel pazara sunduğu yenilikler büyük dikkat çekti. BTC Bilgi Teknolojileri’nin bir parçası BTC Bilgi Teknolojileri Satış Müdürü Ufuk Mercan, fuar boyunca Türkiye’nin olduğu, sürdürülebilir tekstil baskısında yeni bir dönemi başlatan Textile 3.0 birçok yerinden gelen ziyaretçilerle önemli görüşmeler gerçekleştirdiklerini programı ITMA 2015‘de lanse edildi. MS Printing Solution, Color TrustTM ve açıkladı. 2016 yılında yatırım planlayan sektör karar alıcılarının FESPA Eurasia’da kendileriyle buluştuğunu dile getiren Mercan, yapılan görüşmeler

80 / Ocak - Şubat 2016

RProjectTM firmalarının işbirliği yaptığı Textile 3.0 su tüketimini %90 oranın- 2016’dan İyimser Beklentiler Yatırımları Olumlu Etkiliyor da düşürüyor. Islak baskıdan kuru baskı sürecine doğru ilerlemede Textile 2015 yılında genel siyasal ve ekonomik belirsizlikler nedeniyle pazarın beklenen canlılığı gösteremediğini söyleyen Ufuk Mercan, yatırımcıların be3.0 programı önemli bir misyon üstleniyor.” kle-gör stratejisi izlediğini aktardı. Yılın son çeyreğinde siyasal ortamdaki netleşme ile yatırımcıların tekrar hareketlendiğini belirten Mercan, yatırımTekstil Baskısında DGI Üstünlüğünü İspatladı FESPA Eurasia fuarına 3 yıldır ara vermeden katıldıklarını dile getiren Ufuk cıların bu kararlarını realize etmek için FESPA Eurasia 2015 fuarında kenMercan, fuarda tekstil segmentinin ağırlık kazanmasından memnuniyet dileri ile buluştuğunu açıkladı. Mercan; “2016 yılına dair iyimser beklentiyi duyduklarını söyledi. Katma değeri yüksek baskı çözümlerini sunduklarını fuar boyunca hissettik. Tekstil Dijital baskı üreticileri özellikle verimliliği yükvurgulayan Mercan; “Standımızda DGI’ın; FABRIJET FD-1904 kumaşa sek, katma değeri yüksek baskı gerçekleştirebilen teknolojileri talep ediyor. direkt dijital baskı makinesi ve FABRIJET HS FT yüksek hızlı transfer baskı Biz de BTC olarak tasarımdan üretime, direkt tekstil baskı ve süblimasyon makinesi büyük ilgi gördü. Saatte 200 metrekareye kadar baskı hızlarına baskı sistemlerimizle Türk tekstil üreticilerine en doğru çözümleri sunuyoruz. sahip makinalar farklı desenler ve çözünürlükler için 48 adet farklı baskı Başarımızda bu nokta büyük öneme sahip” diye konuştu. seçeneği sunuyor. Fuar boyunca makinalarımızda gerçekleştirdiğimiz numune baskılar tekstilcilerden tam not aldı” dedi.

Ocak - Şubat 2016 / 81

H aberler

“TEKSTİL & ENDÜSTRİYEL ALANDA DİJİTAL BASKI MAKİNALARINDA FİRMALARIN ÇÖZÜM ORTAĞIYIZ...”

82 / Ocak - Şubat 2016

Prodigital–P Reklam Ürünleri, 24 yıllık tecrübesiyle sign, tekstil ve endüstriyel sektörüne yönelik dijital baskı makinaları ve kesim sistemleri ile sarf malzemelerinin satış ve teknik servis hizmetlerini vermekteyiz.

Fespa 2015 fuarında özellikle önemi hızla artan tekstil baskı sektörüne, endüstriyel baskı alanına, endüstriyel kesim sistemlerine ve sign age alanına odaklandık. Tekstilden, fotoğrafa, reklam sektöründen mobilyaya, cam, dış cephe mantolama, store perde, suni deriye, ambalaj, plastik, alüminyum ve medikal sektörlerine kadar, her alan için dijital baskı makine çözümleri sunmaktayız.

FESPA 2015 fuarı beklenenden daha sönük geçmiştir. 2008 yılından bu yana devam eden dünyadaki global ekonomik krizler 2015 yılında çok yönlü sıkıntılar yaratmaya başlamıştı. Bütün bunlarla beraber Türk ekonomisindeki seçimlerle gelen durgunluk, son zamanlarda yaşanan jeopolitik sorunlar artık yatırımcıları çok tedirgin etmeye başlamıştı.

Ayrıca eylül ayında Sign İstanbul fuarının düzenlenmiş olmasının da fuarın durgun geçmesinin nedenlerinden biri olarak görüyoruz. Çevre ülkelerden yatırımcı firmalar maalesef fazla katılım göstermemiştir.

Türkiye’deki yatırımcılar da ülkesel ve ekonomik nedenlerden dolayı hala yatırım tedirginliğini sürdürmektedir. Fuar sonrası müşterilerimizden yatırım yapmak isteyenlere gerekli tekliflerimizi sunuyoruz. Satış gerçekleşenlerin makinelerini kuruyoruz.

Tekstil sektörü ülkemizde ve Avrupa’da eski büyük üretimlerini maalesef kaybetmiştir. Daha çok çeşit ve daha özel üretimler ön plandadır.

Bu durum dijital baskı sistemlerini ön plana çıkarmakta ve yatırımların bu yöne kaymasını sağlamaktadır. Yıllardır MUTOH marka dijital baskı makinelerimizle tekstil sektöründe çok önemli tecrübelerimiz olmuştur.

Bazı markaların Türkiye ve çevre ülkelerinde distribütörlüğünü yaptığımızdan yurtiçinde verdiğimiz tüm hizmetleri yurtdışında da vermekteyiz.

Stand alanımızı dört bölümde konumlandırdık. Buna göre teknik personelimizi ve satış personelimizi bu bölümlerde ayrı ayrı görevlendirdik. Uzman satış personeli arkadaşlarımız makinelerimizi ve bunlara ait boya ve diğer satış malzemelerimizi müşterilerimize anlattılar.

2016 yılı için beklentilerimiz siyasi istikrar,terörün bitmesi ve çevremizdeki savaşların son bulmasıdır. Ortamlar düzeldiğinde üretim, satış ve ihracat da tüm bunlara paralel olarak artacaktır. Bunun sonucu olarak tüm sektörlerde olumlu yönde gelişme sağlanacaktır. Önce ülkemize ve sonra dünyaya huzur ve istikrar diliyoruz.

Piyasaya rekabet koşullarına uygun makine ve malzeme sunmaya özen gösteriyoruz. Yeni makinelerimizin doğru yatırımcılarla buluşturarak sektörel olarak satışlarımızı artırmak ve sektörde gerek makine gerekse bilgi/tecrübe birikimimizle farkımızı daha çok hissettirmek ana hedeflerimizden biridir.

1.Tekstil dijital baskı makineleri yardımcı makineler bunlara ait boya kağıt ve diğer yan ürünler.

Süblime transfer baskı makineleri Pigment metraj digital baskı makineleri Reaktif digital baskı makineleri Asit (ipek+yün)dijital baskı makineleri Endüstriyel parça baskı makineleri (Dijital oval printer) Thsirt baskı makineleri (yeni) Large format ev tekstili ve Tekstil dekorasyon baskı makineleri Süblime transfer presleri (kalender) Buharlı ve kuru fikse makineleri vb. ürünlerle hizmet vermektedir.

Fuarda özellikle tanıtımını ve satışlarını gerçekleştirdiğimiz Dijital TEKSTİL baskı makinelerimiz; PROTEXJET Tekstil Pigment Kumaş Baskı Makinesi - Dijital tekstil baskı makinelerinde, Pigment, Dispers, Reaktif ve Asit boyalarla 180 cm den 320 cm kadar baskı ebatları ve değişik endüstriyel baskı kafası seçenekleri sunulmaktadır PROTEXJET’in ev tekstili üretiminde süper geniş format 260, 280, 320 cm blanketli ve blanketsiz saatte 360m2’lere ulaşan hızları ile stabil çalışan makineleri bulunmaktadır. Parça ve bitmiş ürün üzerine pigment baskı makineleri mevcuttur.

PROTEXJET OVAL DIGITAL PRINTER makinesi Ahtapot sistemlere ve oval tablalı sistemlere entegre hızlı dijital baskı makinesidir. Saatte 350-700 parça baskı hızına ulaşabilmektedir. Fuji firmasının star fire endüstriyel baskı kafalarını kullanmaktadır. Bu kafalar kullanıcı açısından çok kolay ve sökülüp parçalanıp temizliği yapılıp tekrar toplanabilen kafa özelliğine sahiptir.

MUTOH’un yeni çıkardığı pamuklu kumaşa baskı yapan 1938TX pigment baskı makinesi orta sınıftaki üreticiler için çok uygun bir yatırım olacaktır. Süblime transfer baskı makineleri gibi pamuklu kumaşta seri üretim yapılabilecektir. Türkiye genel distribütörlüğünü yaptığımız Japonya üretimi MUTOH Dijital baskı makineleri süblime transfer ve direkt kumaş baskıda (dispers ve pigment) yüksek çözünürlük ve hız sağlamaktadır. MUTOH makinelerinin en önemli özelliği, kolay kullanım ve orijinal dökme sistemle çalıştığından uygun süre arıza vermeden çalışabilme özelliğidir.

Uzakdoğu da ortak yatırım yaptığımız birkaç üretici firma ile geliştirdiğimiz ve kendi markamızla ürettirdiğimiz tekstil sektörüne yönelik makinelerimiz bulunmaktadır. Japon teknolojisiyle ürettirdiğimiz KYOCERA, RICOH ve FUJI Dimatix kafa teknolojilerimizi kullanan yeni model hızlı tekstil dijital baskı makinelerimiz bulunmaktadir.

Ocak - Şubat 2016 / 83

R öportaj “2016’da Led Grubunu Ön Planı Çıkartacağız.”

Yüzlerce çeşit ürün yelpazesinin %70’ini kendi ithal eden Eray Reklam, sektörde ilgi duyulan bir çok markanın da bayiliğini yapıyor. Eray Reklam yöneticisi Yadigar Aydın ile FESPA fuarında 2015 ve yeni yıla dair konuştuk.

2015 yılı Eray Reklam ve sektör için nasıl bir yıldı?

Yadigar Aydın: 2015 yılını tamamen bir bekleyiş yılı olarak geçirdik.

Herşeyden önce ülkenin siyasi bir netlik kazanması gerekiyordu. Üst üste yaşadığımız iki seçim süreci, beklenen siyasi istikrarın sağlanamaması uzun bir süre piyasayı etkisi altına aldı. Maalesef sonuç odaklı bir ülke olmamız sebebiyle tüm sektörde ciddi iş kaybı yaşandı. Bu süreç zarfında firmalar finansal olarak zorlanmaya başladılar. Dolayısıyla sektörde ciddi bir finansal daralma yaşandı. Bizim gibi köklü ve güçlü firmalar her ne kadar bu süreci daha stabil atlatmış olsada siyasi belirsizliğin uzaması, sektörün yeniden toparlanmasını geciktirdi ve piyasadaki nakit akışı nerdeyse durma noktasına geldi.

Bu sıkıntılı dönemde, piyasada şirketlerin zaaflarından yararlanmak isteyen bazı dolandırıcıların türediğini gördük. Gerçekte olmayan firmalar ellerinde yüklü miktarda çek koçanlarıyla dolaşıp, satış sıkıntısı yaşayan firmaların gözünü boyama çalıştılar. Firmamız bu ve benzeri durumlara karşı temkinli ve tedbirli davranıp bu süreçte yeni müşteri edinmekten kaçınarak var olan müşteriler ile yoluna devam etmeyi tercih etti.

“Genel olarak geçen yılın sektör açısından zorlu ve sıkıntılı bir yıl olduğunu söyleyebiliriz.”

84 / Ocak - Şubat 2016

FESPA hakkında neler söylemek istersiniz?

Yadigar Aydın: Biz FESPA’ya her yıl katılıyoruz. Buraya gelen müşterilerimize hem fuarda sergilediğimiz yeni ürünlerimiz hakkında bilgi veriyor, hem de uzaktan gelen yıl içinde sadece telefon ile görüşebildiğimiz müşterilerimiz ile yüz yüze görüşme fırsatı buluyoruz. Bu konuda geleneksel bir tutum içerisindeyiz. Bunların yanı sıra bu yılki fuara katılmamızın farklı bir nedeni daha var. Ziyaretçi ve müşterilerimize yeni getirdiğimiz ürünlerimizi sergiledik ve bu konuda çok fazla olumlu tepki aldık. Önümüzdeki yıla yeni ürün grubumuz ile bomba gibi girmeyi planlıyoruz.

Yeni ürünleriniz hakkında birkaç cümle eklemek ister misiniz?

Yadigar Aydın: Bizim yaklaşık 10 bin civarında ürün kalemimiz mevcut. Tabi bu ürünlerin tamamını burada sergilememiz mümkün değil.

Biz özellikle led ürünlerimizi fuar alanına getirdik ve sergililedik . 2016 yılında müşterilerimize tedarik edebildiğimiz bir çok kalemin yanında led grubunun da tanıtım ve satışına ağırlık vereceğiz.

H aberler

Avrasya alanında her yıl gerçekleştİrİlen en büyük organizasyon SIGN İstanbul kapsamında Endüstrİyel Baskı Zİrvesİ düzenlenecek…

86 / Ocak - Şubat 2016

Dijital baskı ve endüstriyel reklam alanlarında ürün, malzeme, ekipman, hizmet ve teknoloji sunan yurt içi ve yurt dışı firmaların, tüm yeniliklerini bir arada sergileyen SIGN İstanbul, 2016 yılındaki 18. buluşmasında, önemli bir organizasyona da ev sahipliği yapacak...

Başta beyaz eşya, tekstil, otomotiv, sağlık ve mobilya olmak üzere pek çok imalat sektörünün olmazsa olmazı haline gelen “Endüstriyel Baskı” konusunun tüm yönleriyle ele alınacağı Industrial Print Summit İstanbul Endüstriyel Baskı Zirvesi’nin ikincisi SIGN İstanbul 2016’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek.

Dijital baskı teknolojilerinden tekstil baskıya, reklam uygulama ekipmanlarından küçük ebat baskı ve dokümantasyon teknolojilerine, transfer malzemelerinden baskı boyalarına, LED ve LED ekranlardan ürün teşhir standlarına, serigrafiden promosyon malzemelerine kadar sektörün tüm ürün, hizmet ve uygulama kategorilerini tek çatı altında toplayan SIGN İstanbul’un 18. buluşması, 3D Printshow İstanbul Özel Bölümünün yanı sıra Industrial Print Summit İstanbul Endüstriyel Baskı Zirvesi’nin ikincisine de ev sahipliği yapacak. İFO Fuarcılık tarafından 29 Eylül – 02 Ekim 2016 tarihlerinde gerçekleştirilecek fuar kapsamında düzenlenecek zirvede, hepsi alanının uzmanı olan uluslararası konuşmacılar söz alacak.

İlk kez SIGN İstanbul 2016 ile eş zamanlı olarak gerçekleştirilecek olan IPS İstanbul 2016; İmalat Sanayinde üst düzey yönetici, fabrika/üretim müdürü, ar-ge/iş geliştirme sorumlusu, ürün müdürü, mühendis, mimar, endüstriyel tasarımcı ya da grafik tasarımcı olarak çalışan, üretim sürecinde baskı ile ilgili konularda karar veren ve yaratıcı ekiplerde görev alan tüm profesyonellerin, global endüstriyel baskı trendleri ve son teknolojileri hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlayacak. Zirve takipçileri, bu alandaki yeni makine, ekipman ve uygulamaları ise SIGN İstanbul’daki firma standlarında görme fırsatı bulacak.

Ocak - Şubat 2016 / 87

M akale UNUTULMAYANLAR Eğer bu sektörün içinde isek amacımız sadece para kazanmak olmamalı; gücümüzün yettiğince sektörümüzün gelişmesi için çaba sarf etmeliyiz.

Reklam sektörümüzün en önemli fuarı Fespa ile 2015 yılının da sonuna geldik. Bu yılın sektörümüz için nasıl geçtiği, neler getirdiği, neler götürdüğü tabi ki çok önemli. Teknolojik gelişmelerin takip edildiği bu fuarlar, hayatımıza neler getirileceğini, işimizin daha kolay nasıl yapılacağını, yaşamımızın nasıl kolaylaştırılacağını gösteren yerlerdir. Teknolojik yeniliklerin insanların hayatını, yaşamını kolaylaştırdığı bilinen bir gerçektir. Takdir edersiniz ki, teknolojinin bize verdiklerinin yanında bizden götürdüklerini de düşünmek gereklidir. İşimizi kolaylaştırmaya yarayan bu teknolojik gelişmeler hayatımızda bağımlılık da yapabiliyor. İşte bu konuya çok dikkat etmek gerekiyor. Teknoloji, çağdaş insanın yaşamının en etkin bir öğesi olma yolunda hızla ilerlemektedir. Hedefimize ulaşmak için de teknolojiyi kullanmak kaçınılmaz olmuştur...

Konunun Fespa fuarıyla, 2015 yılının bitimiyle ne alakası var diye sorabilirsiniz.

Bu yıl FESPA – ARED Ortaklığı ile düzenlenen fuarımızda gördüklerim bunları anlatmama sebep olmuştur. Bir derneğin fuar ortaklığı yaptığında o fuarın başarısında büyük pay sahibi olduğunu görüyoruz.

Bu gibi girişimler unutulan değerlerin önemini vurgulayarak bizlere geçmişimizi hatırlatıyor. Ayrıca, eski ustalarımızla ilgili yapılan çalışmalar da küçümsenecek bir çaba gibi gözükmüyor. Bu yıl derneğimiz, Türkiye’nin her köşesindeki fırça ile tabelacılık yapmış sanatçı arkadaşlarımıza ulaşarak, onlardan gelen bilgiler doğrultusunda bir kitap hazırlamıştır. Bu kitabı fuarda bizlere takdim etmiştir. Hakkın rahmetine kavuşmuş birçok ustalarımızın da kitapta yer alması, bu kitabın beğenisini adeta katlamıştır. Her zaman şunu söylerim; ARED unutulan değerleri bizlere hatırlatarak görevini fazlasıyla yerine getiriyor. Bu kitabın dağıtımına kadar geçen süreçte kimlerin emeği varsa onların önünde saygıyla eğiliyor, teşekkürlerimi sunuyorum.

Bunun yanında, bir fırça sanatçısı arkadaşımıza fuarda özel bir stant hazırlayarak fırça sanatının tüm ayrıntılarını canlı olarak bize izlettirenlere ne kadar teşekkür etsek azdır. Yine bu fuardan gelen gelirlerle, eğitimi hiçbir zaman unutmayan arkadaşlarımızın İstanbul, Ankara ve

88 / Ocak - Şubat 2016

İzmir’deki Endüstriyel Reklamcılık bölümü öğrencilerinin fuar ziyareti için katkılarını da ayrıca belirtmek isterim. O ziyarete gelen öğrencilerimizin duyduğu heyecanı anlatmak yetmez, yaşamak gerekir. Özellikle İzmir’den Mersinli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden gelen öğrencilerin, sabah İzmir’den uçakla getirilip, akşam da uçakla İzmir’e dönmelerinin verdiği heyecan anlatılmaz. Bir öğretmenimizin anlattığını da burada değinmeden geçemeyeceğim. İzmir’den sabah kalkacak uçak için havaalanına akşamdan giden öğrenci grubunun olduğunu söylesem, sanırım sözün bittiği yerdir dersiniz. İşte bu heyecanı bizlere tattıran FESPA-ARED ortaklığına tekrar teşekkür ederim. İşte ARED bu, işte FESPA bu. Bu yazımda belki de çok fazla konuya değinemedim. Yazımı teşekkürlerle doldurdum. Bunun nedeni tabiki var. Sektörümüzde amacım kimseyi karalamak değil. Takdir edersiniz ki bu yapılan güzellikleri de hiçbir zaman göz ardı etmememiz gerektiğini vurgulamak istedim.

Eğer bu sektörün içinde isek amacımız sadece para kazanmak olmamalı; gücümüzün yettiğince sektörümüzün gelişmesi için çaba sarf etmeliyiz. Şahsen ben ARED üyesi olduktan sonra bu sektörde bazı kişileri kendime örnek aldım. Bu örnek aldığım kişiler, yapacağını yapmış, düzenini kurmuş, kurumsal bir firma olmuş, ama hala sektör için mücadele ediyor, Endüstriyel bölümümüzde okuyan öğrencilerin derslerine gidiyor ve buna benzer etkinliklere katılıyorlar. Hayatta bir çok karanlık yollar vardır ve sektörde olan herkes bu yollardan geçmek mecburiyetindedir. Eğer elinizde yolunuzu aydınlatacak bir ışığınız yoksa, yani karanlıkta zorla yürümektense, ustalarımızın yaktığı tecrübe meşalelerinden yararlanarak yürümek hem kolay hemde kazançtır. O ustalarımızın, o önderlerimizin heyecanına bir nebze ben de katkıda bulunmak için mücadele ediyorum. Onları kendime örnek alıyorum.

Bu görevi yaparken de heyecanımı hiç yitirmiyorum. Bana bu heyecanı yaşatanlara, meşaleleriyle yolumu aydınlatanlara bir kez daha teşekkür eder, saygılarımı sunarım.

Nazım Kaytan Çığır Reklam - İzmir

H aberler

İlk adımı, 2011’de İzmir’de gerçekleşen “Sektörde İz Bırakan Ustalara Saygı Gecesi” ile atılan “Açıkhavada Dünden Bugüne Ustalarımız” projesinin lansmanı 11 Aralık Cumartesi günü, FESPA Eurasia Katılımcı Partisi’nde yapıldı.

“Açıkhavada Dünden Bugüne Ustalarımız” Kİtabının Tanıtımı FESPA Eurasia 2015’te Gerçekleştİ

89 /

ARED’in açıkhava reklamcılığı mesleğine sahip çıkmak ve sektörde iz bırakmış ustaları tarihe taşıyarak mesleki geçmişimizi korumak amacıyla başlattığı proje, Türkiye genelinde dört sene boyunca sürdürülen tespit ve iletişim çalışmaları sonucunda “Açıkhavada Dünden Bugüne Ustalarımız” başlığıyla kitaplaştırıldı. Türkiye’de başka bir örneği olmayan bu proje dahilinde, bugün açıkhava reklamcılık sektörünün var olmasını mümkün kılan; el emeği, yazı kabiliyeti ve yaratıcı güçleriyle sektörel evrimin başlangıç noktası olmuş tabela ustalarının öz geçmişleri bir araya getirilerek ustaların değerli emek ve deneyimleri ölümsüzleştirildi.

“Açıkhavada Dünden Bugüne Ustalarımız” kitabında dönemin görselleriyle bir araya gelen toplam 128 tabela ustasının anı, anektod, öğüt ve yorumları, açıkhava reklamcılığının kronolojik gelişimini ortaya koyan ve sektörün Cumhuriyet Tarihi ile beraber geçirdiği dönüşüme tanıklık etme özelliği taşıyan önemli birer sektörel kaynak haline getirildiler.

Projenin tohumları başkanlığı döneminde atılan ARED V. ve VI. Dönem Başkanı Birol Fedai tanıtım etkinliğinde yaptığı konuşmada, sektörden aldığını yine sektöre yatıran duyarlı meslektaşlarına, ARED’e ve ARED’in ortağı olduğu FESPA Eurasia Fuarı’na verdikleri destek için teşekkür ederek ARED’in önümüzdeki günlerde “Sektöre Değer Katanlar” kitabı için çalışmalara başlayacağının müjdesini verdi.

Ocak - Şubat 2016 / 89

H aberler

ARED ENDÜSTRİYEL REKLAM ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNE TESLİM EDİLDİ

90 / Ocak - Şubat 2016

Endüstriyel reklamcılığın kat ettiği mesafeyi kutlamak ve fark oluşturan firmaları öne çıkarmak amacıyla bu yıl ilk defa düzenlenen ARED Endüstriyel Reklam Ödülleri’ne FESPA Eurasia 2015 ev sahipliği yaptı.

Endüstriyel reklamcılığın açıkhava uygulamalarında tasarım, montaj, malzeme ve teknolojik entegrasyon gibi alanlarda dikkat çeken projelerin ödüllendirilmesi için hayata geçirilen ARED Endüstriyel Reklam Ödülleri’ne dokuz firmadan toplam 14 proje yarışmacı olarak katıldı. Çizgi Reklam, Efe Reklam, Kemal Kurt Tabela Reklam, Penta Reklam, Rahmi Reklamcılık, Reklamatay ve Üstünler Reklamcılık birer, Olympos Reklam iki ve Pehlivan Reklam beş projeyle ödüllerde yer aldılar.

Yedi kişilik objektif bir jürinin belirlediği üç finalistin dereceleri, 1013 Aralık 2015 tarihlerinde CNR Expo’da gerçekleşen FESPA Eurasia Fuarı’na katılanların kullandığı oylarla belirlendi. 12 Aralık 2015 Cumartesi fuar kapanış saatine kadar 350’nin üzerinde ziyaretçinin oy kullandığı ödüllerin kazananları 13 Aralık Pazar günü ARED-FESPA standında açıklandı. ÖDÜL TÖRENİNE İLGİ YÜKSEK Ödül töreninde, projenin mimarı olan ARED Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Özdemirel, tüm yarışmacılara projeye gösterdikleri ilgi için teşekkür etti. ARED Endüstriyel Reklam Ödülleri’ni önümüzdeki sene daha yoğun katılımla ve daha geniş kapsamda gerçekleştirmeyi hedeflediklerini belirten Özdemirel, ARED Başkanı K. Halil Eligür ile beraber

yarışmacılara katılım belgelerini ve jüri üyelerine teşekkür belgelerini takdim etti.

Tören, yarışmanın kazananının açıklanması ve ilk üç yarışmacıya Başarı Belgeleri’nin sunulmasıyla devam etti. Fuar boyunca kullanılan oyların neticesinde ARED Endüstriyel Reklam Ödülleri’nin birincisi ve 8-11 Mart 2016 tarihlerinde Amsterdam’da gerçekleşecek FESPA Digital 2016 Fuarı’na 2 gün+1 gece konaklamalı çift kişilik ziyaret ödülünün kazananı Bursa’dan Çizgi Reklam olarak belirlendi. Yarışmanın ikinci ve üçüncüsü ise Adana’dan Pehlivan Reklam oldu. ARED Başkanı Halil Eligür’ün takdim ettiği ödülleri, Çizgi Reklam Üretim Sorumlusu Mesut Çolakoğlu ve Pehlivan Reklam Genel Müdür Yardımcısı Fahri Pelit şirketleri adına kabul etti.

ARED Endüstriyel Reklam Ödülleri’ne katılan tüm proje sahiplerine, değerlendirme sürecini üstlenen jüri üyelerine ve fuar süresince projeleri inceleyip verdikleri oylarla kazananı belirleyen tüm FESPA Eurasia 2015 ziyaretçilerine, yarışmaya gösterdikleri ilgi ve ARED’e verdikleri destek için teşekkür ederiz.

Ocak - Şubat 2016 / 91

H aberler

125. Japon İmparatoru Akihito’nun 82. doğum günü Japon İmparatorunun Doğum Gününe Konica Minolta’da Katıldı 125. Japon İmparatoru Akihito’nun 82. doğum günü nedeniyle Japonya İstanbul Başkonsolosluğu bir resepsiyon düzenledi.

Levent Wyndham Otel’de düzenlenen etkinlikte Konica Minolta’nın yanı sıra Yusen Lojistik, HIS, Hitachi, Brother, Mitsui, BTMU, Mitsubishi, Daikin, Honda ve Toyota olmak üzere toplam 11 Japon firması standları ile hazır bulundu.

Etkinlik, Türk ve Japon milli marşlarının çalınmasının ardından İstanbul Başkonsolosu Norio Ehara konuşmasıyla başladı. Türkiye’nin önde gelen iş insanlarının da davetli olduğu kutlamaya, firma yöneticileri, diğer ülke konsoloslukları ve bürokratlar da katıldı. Konuklara gece boyunca Japon yemekleri ve Japon içecekleri ikram edildi.

92 / Ocak - Şubat 2016

“İmparatorumuz Akihito’nun doğum günü vesilesiyle düzenlenen resepsiyona katılmaktan dolayı onur duyuyoruz. Öte yandan Türk iş ortaklarımız, bayilerimiz ve çalışanlarımızla birlikte iki ülke arasındaki ticaretin gelişmesine katkıda bulunmak bize ayrıca gurur veriyor” diyen Konica Minolta Türkiye Başkanı Toshiyuki Yamada, Türkiye’deki faaliyet alanlarının her geçen gün genişlediğine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti: “Konica Minolta’nın Türkiye’deki varlığı giderek kökleniyor ve yaygınlaşıyor. Geçtiğimiz günlerde İstanbul’daki genel merkezimizde baskı profesyonellerinin tüm üretim süreçlerini izleyebilecekleri Digital Imaging Square adını verdiğimiz kapsamlı bir demo ve uygulama merkezi açtık. Bu merkezimiz Türkiye’de baskı sektöründe bir ilk.

Baskı sektörüne öncülük etmesini beklediğimiz bu tip yatırımlarımız, Türkiye’de büyüme irademizin de bir göstergesi niteliğini taşıyor” dedi. İmparatorun doğum günü olan 25 Aralık’ta, Japonya’da saray halkın ziyaretine açılıyor ve imparator halkla buluşuyor.

H aberler

HP, entegre MFP İle genİş formatlı yazıcıyı yenİden İcat ettİ Genişletilmiş ürün portföyü, mimarlık, mühendislik ve inşaat sektörü profesyonellerinin ofislerini şantiye sahasına taşıyor.

Kaliteli baskı, kopyalama ve tarama imkânı sunan yeni geniş formatlı yazıcı çözümlerinin arasında, pazardaki en kompakt ve en ekonomik yazıcı da yer alıyor.

93 /

HP, HP DesignJet T830 Multifunction Yazıcı (MFP) ve HP DesignJet T730 Yazıcı’nın da aralarında bulunduğu beş yeni HP DesignJet teknik yazıcıyı 30 Kasım’dan itibaren piyasaya sürmüş durumda.

Mimar, mühendis ve inşaat (AEC) profesyonellerinin baskı, tarama ve kopyalama alışkanlıklarını kökten değiştiren yeni geniş formatlı yazıcılar, zorlu şartlara dayanıklı özel tasarımlarıyla hem ofis ortamlarında hem de şantiye sahalarında iş süreçlerini hızlandırıyor ve kolaylaştırıyor.

Yeni ürünlerle ilgili açıklama yapan HP Başkan Yardımcısı ve Geniş Formatlı Yazıcılar Birimi Genel Müdürü Xavier Garcia, “AEC profesyonelleri ve tasarımcılar, hareket halindeyken bile, baskısı alınmış planlar ve çizimler üzerinde değişiklik yapabiliyorlar. HP’nin yenilikçi geniş formatlı yazıcıları ve MFP yazıcıları, yeni nesil özellikleri ve mobil baskı kabiliyetleriyle AEC sektörlerinde çalışan profesyonellerin her türlü baskı ihtiyacını karşılıyor. Her an, her yerden baskı imkânı sunan yeni yazıcılar, ekipler arasındaki uyumu ve işbirliğini de büyük ölçüde artırıyor” dedi.

Yeni mobil baskı kabiliyetleri ekipler arası işbirliğini artırıyor Yeni HP All-in-One (AiO) Printer Remote, HP’nin web destekli yazıcılarında ve MFP yazıcıların kullanılabilen ücretsiz bir mobil uygulamadır. Her an, her yede baskı almayı ve tarama yapmayı kolaylaştıran uygulama, Apple® ve Android™ cihazlarla uyumludur. Kablosuz internet aracılığıyla yazıcı tespiti, Wi-Fi Direct, NFC ve ePrint özellikli yazıcılarda e-mail ile baskı gibi yerleşik mobil baskı özellikleri, tıpkı ofisteki gibi, arazideyken de rahatlıkla baskı almayı kolaylaştırır. HP AiO Printer Remote uygulaması ise mobil tarama ve paylaşma süreçlerinde büyük kolaylık sağlar ve Dropbox, Box ve Google Drive gibi online depolama alanlarına doğrudan bağlanabilir.

Ocak - Şubat 2016 / 93

H aberler

Roland DG’nİn “BenİmRolandım” Vİdeo Yarışmasında, Üçüncülük Türkİye’nİn...

94 / Ocak - Şubat 2016

Roland DG; EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) bölgesindeki kullanıcılarına 6 ile 60 saniyelik yaratıcı videolarla başarı hikayelerini paylaşma ve değerli ödüller kazanma şansı sunan 6 haftalık “BenimRolandım” video yarışmasının kazananlarını duyurdu.

Roland’ın jüri heyeti; videosunda gösterdiği coşku, yaratıcılık ve hikayeye dayanarak, Belçika Laserlux’ten David Solheid’i Birincilik Ödülü’ne layık gördü. David, Roland DG’nin ana vatanı Japonya’ya hayatta insanın karşısına bir kez çıkabilecek iki kişilik bir tatil hakkı kazandı. Kazanan videoda, şekerleme ve ikramlarla dolu bir dolabın fotoğrafını basmak isteyen çocukların (Solheid ailesinin üyeleri) komik hikayesi anlatılıyor. Videoda, Roland makinesinin baskı kalitesi o kadar iyi ki, hiç kimse bu baskıyı gerçek şekerlemelerden ayırt edemiyor ve hikaye harika ve şaşırtıcı bir sonla bitiyor.

Solheid ailesi, duygularını “Bu harika habere hem çok şaşırdık hem de duygulandık. Roland DG’ye bu güzel değerlendirme için çok teşekkür ediyoruz.” şeklinde ifade ediyor.

Ayrıca, ikincilik ödülünü kazanan iki isimden biri Sırbistan’daki All in One Business Center’dan Dejan Rusic, bir diğeri de Portekiz’deki Incograf’tan Cristovao Santos oldu. İkincilik ödülü sahipleri, kendi seçecekleri bir Avrupa ülkesinde lüks ve konfor vaadeden harika bir hafta sonu geçirmeye hak kazandılar.

Yarışmaya Türkiye’den katılan Ojelik Nail Art ise üçüncü olarak seçilerek Roland DG Türkiye ekibi arasında mutluluk yarattı. Ojelik Nail Art ve üçüncülüğü paylaştığı Rusya’dan Pelican Company ve Belçika’dan Bleyweert ile birlikte iPad Air 2 almaya hak kazandı.

KLASİK ÖRÜMCEK STAND

Seyrantepe Mahallesi İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi, Özgür Sokak No: 2Kağıthane- İstanbul / TURKEY I 0212 265 04 00 I 0212 257 09 04 I www.durakdisplay.com I info@durakdisplay.com

H aberler

“3D Printer’lar hobİmİz değİl, İşİmİz…”

4B Mühendİslİk, Tüm Türkİye’ye 3D Teknolojİlerİnİ Yaymak İçİn Kolları Sıvadı…

96 / Ocak - Şubat 2016

3 Boyutlu yazıcı teknolojisinin günden güne hızla gelişmesiyle, savunma sanayiden gıda sektörüne, kimyasal ilaçlardan tıp dünyasına kadar birçok alanda her türlü ürün 3 boyutlu yazıcılar ile üretilebiliyor. Tıp dünyasında da organ modelleme ve tedavi için sıkça kullanılmaya başlanan 3 boyutlu yazıcılar, son olarak engelli çocuklar için kullanılmaya başlandı. Bu konuları kendine misyon edinen 4B Mühendislik, bu alanda Türkiye’nin her yerinde seminerler vermeye başladı.

Son dönemlerde 4B Mühendislik olarak yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz ?

3D Printerların günümüzde yaygınlaşması ile ortaya bunun hangi alanlarda daha faydalı kullanılabileceği soruları çıkmıştır. Biz üretici firma olarak bu sorular üzerinden yola çıktık ve çeşitli Üniversitelerimizden başlayarak ‘3D Teknoloji Seminerleri’ vermeye başladık.

Seminerlerinizin İçeriği Nedir?

Türkiye’deki 3D Teknolojilerin bulunduğu son noktaları öğrenci arkadaşlarımızla paylaşıyoruz. 4B Mühendislik olarak üretici firma olmamızın avantajı ile genç arkadaşlarımıza 3D’nin püf noktalarını anlatıyoruz. Gerek 3D Optik Tarayıcılar, gerekse 3D Yazıcılar hakkında hangi alanlarda faydalı işler yapabilecekleri konusunda kendi tecrübelerimizi aktarıyoruz. Özellikle üniversiteleri tercih etmemizin sebebi, üniversiteli gençlerin bu teknolojiden Son olarak okurlarımızla paylaşmak istediğiniz bir şey var mıdır?

4B Mühendislik olarak elimizden geldiğince ülkemizin dört bir yanında eğitim ve seminerler düzenlemeye çalışıyoruz. Sesimizin ulaşamadığı daha birçok yer olduğunu biliyoruz ve bu açığı 2016 yılında kapatacağımızı umut ediyoruz. Takipçilerimizin ve bizi destekleyenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor.

Bizde bu ilgiyi karşılıksız bırakmamak adına elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıyoruz. Her seferinde mühendislik firması olduğumuzu yaptığımız işlerle vurgulamayı misyon ve vizyon ediniyoruz. Print OnDemand ailesine de bizlere destek verdiği için çok teşekkür ederiz.

haberdar olmaları hem de gerekli iletişim kanallarını kurarak yetiştirmek üzere birçok arkadaşımızı kendi bünyemizde istihdam etme şansını oluşturmaktır. 2015 yılı içerisinden Karabük Üniversitesi, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi, İzmir 9 Eylül Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi başta olmak üzere birçok organizasyonda yer aldık ve buralardan birçok öğrenci arkadaşlarımızla projeler gerçekleştirdik.

4B Mühendislik olarak 2016 Yılı hedeflerinizde hangi projeler var? Öncelikle dünya çapında yapılan birçok yeniliği ülkemizde uygulamak istiyoruz. Bunların başında ise engelli vatandaşlarımız için düşündüğümüz, kol ve bacak protezleri gelmektedir. Bu projede şöyle bir yol izleyerek başarıya ulaşmayı hedefliyoruz. Örneğin; Sağ kolu olmayan bir insan düşünelim, sol kolundan 3D Optik tarama yöntemi ile alacağımız tarama örneğini, sağ koluna kopyalayıp 3D yazıcı ile üreteceğiz. Üretmiş olduğumuz kolun kalıbını baskımız üzerinden orijinal bir şekilde alıp silikon kalıplama ile kendi koluna çok yakın bir şekilde kopyalayacağız. Hem daha hızlı hem de çok az bir maliyet ile yaşama tekrar tutunmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Bu konuyu seminerlerimizde de sürekli dile getiriyoruz. Bu projelerimizde rol almak isteyen arkadaşlarımıza kapımızın açık olduğunuda buradan tekrar belirtmek isterim.

3D Yazıcı olarak yeni projeleriniz var mı? Bu projeler nelerdir?

Tabiki yenilikler adına devamlı Ar-ge yapmaktayız. Çok yakın bir dönemde Osmanlı Serisi 3D Printerlarımızı vitrine çıkaracağız. Yaklaşık bir yıldır üzerine çalıştığımız projelerimiz nihayet sonuçlanma noktasına geldi, inşallah projemize bir yatırımcı bulabilirsek daha kısa zamanda ve daha hızlı bir şekilde karşınızda olacağız. Özellikle diğer printerlarda olmayan birçok yeni özellik bu projemizde mevcut. Bunlarla beraber ülkemizin adına yakışır şık bir üretim olacağına inanıyoruz. Sadece ülkemiz değil bağlantılı olduğumuz tüm dünya ülkelerine adımızı duyurmak istiyoruz.

Ocak - Şubat 2016 / 97

ÖRÜMCEK MASA

Kolay taşınabilir yapısıyla, masanız her zaman yanınızda..

Seyrantepe Mahallesi İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi, Özgür Sokak No: 2Kağıthane- İstanbul / TURKEY I 0212 265 04 00 I 0212 257 09 04 I www.durakdisplay.com I info@durakdisplay.com

Best Shoes

LUX ROLL-UP

Derrix Şıklık görsellikle buluştu

Seyrantepe Mahallesi İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi, Özgür Sokak No: 2Kağıthane- İstanbul / TURKEY I 0212 265 04 00 I 0212 257 09 04 I www.durakdisplay.com I info@durakdisplay.com

G ezi KOKLA

GÖR DİNLE

HİSSET HİN

DİS

TAN İnsan’dan ziyade ekonomik gelişmelerin kutsandığı, herşeyin istatistiğinin yapılabildiği modern bilimin ışığında, Hindistan’ı anlatmam gerekirse şöyle afili ve etkileyici bilgiler verebilirim sizlere; Hindistan, 28 tane eyalet ve birlik bölgesinden oluşan ve parlamenter demokrasi olan bir cumhuriyettir. Borsa sayılarına göre dünyanın en büyük on ikinci ekonomisine ve dünyanın en büyük dördüncü satın alma gücü paritesine sahiptir. 1991’den beri uygulanan ekonomik inkılapları nedeniyle dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisidir. Buna rağmen yoksulluk ve kötü beslenme oranları hâlâ çok yüksek, okuryazarlık ise çok düşüktür. Çin ile birlikte dünya gezegeninde nüfusu 1 milyar sınırının üstündeki iki ülkeden birisi olarak önemli bir yere sahip olan Hindistan, yüksek olan nüfus artış hızı sebebiyle yakın bir gelecekte dünyanın en kalabalık ülkesi olacaktır...

Fakat ben bu sayımızda Hindistan hakkında, ulus devletlerin determinist eğitim sisteminde yetişmiş izole beyinlerin dogmalarını sarsan izlenimlerimi paylaşmak istiyorum sizlerle...

Keyifli okumalar…

100/ Ocak - Şubat 2016

Her hatırladığımda hala tüylerim ürperiyor…

Ruhumda bıraktığı izler üzerinden yıllar geçse de taptaze duracak. Öyle derinliği, çeşitliliği, sürprizleri ve yansımaları olan, öyle gerçek bir ülke ki Hindistan, kelimelere sığdırmak mümkün değil. Tanımlar ve tasvirler sadece soyutlama olarak kalıyor. Ne yazık ki somut ve net olamıyorum Hindistan için. Taj Mahal şöyle büyülü, Jaipur böyle pembe, Jodhpur şöyle mavi, Udaipur böyle buğulu demek boş geliyor.

Hele birkaç ziyaret ile ‘Hindistan’ı tanıdım ya da anladım’ demeye dilim varmıyor. Binlerce farklı diyalekt, tanrı ve tanrıça, yüzlerce değişik ritüel ve seremoni…

Neresinden tutacağınızı, hangisini kavrayacağınızı şaşırıyorsunuz…

Bir Hint deyimi ülkenin keşfinin zorluğunu çok güzel özetliyor: ‘Hindistanı tanımak için en az üç kez reenkarne olmanız lazım.’

Ayrıca Hindistan sadece ziyaretinize eşlik eden, bir kez görüp, tanıyıp, idrak edip, sonra da unutabileceğiniz bir ülke değil…

Sizinle yaşamaya devam ediyor. Dünyaya bakışınızı, algılayışınızı değiştiriyor. İyisi kötüsü, doğrusu yanlışı, utancı onuru ile insan doğasına bakmaya zorluyor sizi. Fark ettiklerinizi sevseniz de, sevmeseniz de kabul etmeye mecbur kılıyor. Sanki içinize işliyor ve sizi dönüştürmeye başlıyor. Şahit olduğunuz sahneleri unutmayı, bir hayal olduğuna inanmayı isteseniz de, sizi bir hayalet gibi avlıyor.

Hindistan tam anlamı ile ‘ham’ bir deneyim sunuyor. Manikürlü, yapmacık veya mükemmelliyetçi olmaya çalışmıyor.

Yollarda arabalar, motorsikletler, ağzına kadar insan ve hayvan dolu otobüsler, caddenin ortasında yürüyen insanlar, inekler ve köpekler, sokaklarda yalınayak hatta çıplak yaşayan insanlar… Uyuyanlar, tuvaletini yapanlar, tapınaklarda oradan oraya atlayan maymunlar, yerlerde koşuşturan böcekler, fareler… Keşmekeş bir trafik, sonu gelmeyen sağır edici kornalar, burnunuzu yakan kesif kokular… Gözlerinizi acıtan toz bulutu, kalabalıkta mecburen temas ettiğiniz yapış yapış tenler, göz kamaştıran parlak renkeler… Tüm duyularınızı zorlayan Hindistan, sizi allak bullak ediyor…

Hindistan tüm ikilemlerini olduğu gibi yüzünüze çarpıyor. Önce bir duvara toslamış gibi hissediyorsunuz, şaşkınlık ve kafa karışıklığı içine düşüyorsunuz.

Her köşe başında karşınıza çıkan acımasız fakirliğin, burnunuzun dibindeki merhametsiz açlığın, insafsız talihsizliğin, aslında inkar edemeyeceğiniz kadar yakınınızda olduğunu anlıyorsunuz.

Bu zorlu gerçekliğinin, aklınızda uyandırdığı soru işaretleri, kalbinizde yarattığı keder ve umutsuzluk, size kendi içinize dönüp derinlerdeki en büyük korkularınız ve de en vahşi yanlarınız ile yüzleşmeye zorluyor.

Ancak tüm bu dualitenin, kendi gerçekliğinizin bir parçası olduğunu kabul ettiğinizde, rahatlayıp kendinizi akışa bırakabiliyorsunuz. İşte ancak o zaman büyüleyici ve sürükleyici bir serüven başlıyor. Çocukların merakını, kadınların bakışlarındaki haysiyeti, erkeklerin gülümseyişlerini, dedenin şefkatini, insanların birbirine bağlılığını yakalamaya başlıyorsunuz. Herşeye rağmen umudu ve sarsılmaz inancı görüyorsunuz.

Ganj nehri kıyısında bir ölü yakma törenine şahit olduğunuzda, bir göz açıp kapayıncaya kadar geçen anda sonsuzluğu yaşıyorsunuz.

Benim için Hindistanda olmak demek, tüm duyularım ile hayatta olduğumun farkına varmak, hayatın bir paradoks olduğunu kabullenmek demekti. Beni sarmalayan inanılmaz enerjinin farkına varıp, hafızama kazınan deneyimler ve hatıralar sonucu bir daha aynı insan olmamak demekti.

102/ Ocak - Şubat 2016

Doğaüstü Hikayeler ve Mitlerin ülkesi

Hindistan’da yazılı ve somut gerçeklere dayanan bir tarih anlayışı yerine, din, tarih, ve mitolojinin içiçe geçtiği köklü bir hikaye anlatımı geleneği var.

Masallar, efsaneler, mitler, baladlar ve ritüeller kanalı ile kuşaktan kuşağa aktarılan çok katmanlı hikayeler mantığınızı ve inanışlarınızı zorluyor.

Sebep sonuç ilişkileri ve bilimsel gerçeklikler şartlanmış zihinlerimiz ile çelişen bu hikaye örgülerindeki hayranlık verici insaniyeti, merhameti, hakkaniyeti, doğruluğu duyduğunuzda karşısında duramıyor ve kendinizi kaptırıyorsunuz.

Her farklı sebep ve durum için farklı bir tanrı’sı var Hindu’ların.

Brahma yaratıcı, Vişnu koruyucu, Şiva ise yok edicidir. Surya güneşi, Hanuman rüzgarı, Rama aydınlığı, Ganeş bilgi ve hikmeti, Krişna ise ilhai enkarnasyonu, Agni evlerin koruyucusunu, Çri güzellik ve sağlığı, Lakşmi servet ve iyi talihi temsil ediyor. Her bir tanrının varoluşu ve işlevi, sanki bir insanmışçasına başından geçen olayları anlatan hikayeler ile tasvir ediliyor. Tanrıların reenkarnasyonları ve avatarları da eklenenince ortaya binlerce (30.000’e yakın) tanrı ve tanrıça hikayesi çıkıyor. Her bir hindu içinde bulunduğu duruma uygun tanrıdan yardım isteyip, ona dua

edebiliyor. Eğer Tanrılar durumlar için yetersiz kalıyorsa, yeni bir hikaye ve tanrı yaratmak mümkün olabliyor. Hintli gurumuz Sadhguru’nun çok güzel bir deyişi var: ‘Sizler Tanrı’nın sizi yarattığına inanıyorsunuz, oysa bizler Tanrı’larımızı kendimiz yaratıyoruz.’

sonraki hayatına geçişi yapabilmesi için yakılarak küllerin Ganj’a karışması gerekiyor. ‘Hayatın Hediyesi Ganj Ana’ diye tanımladıkları Ganj nehri, Hintliler için çok kutsal. Etrafına yaydığı verimlilik, sağladığı elektrik, taşımacılık ve haberleşme gibi somut faydaların yanı sıra, efsaneye göre koruyucu Tanrı Hinduizmin en güzel tarafı öteki dünyanın anahtarını elinde tutan bir ruhban Vishnu’nun kafasından doğarak ayaklarından akan bu saf ve ilahi nehir ile sınıfının olmaması. Evet din adamları olan Brahmanlar mevcut, ancak sadece temas etmenin bile insanı günahlarından arındıracak güçte olduğuna sadece kişinin kendi yolculuğunu tamamlayabilmesi için yol gösterici inanıyorlar. olarak asla herkesi birbirine benzetmek için değil. Hintliler neden dünyaya geldiklerini irdelemek, yaşamlarının anlamını sorgulamak ve hayat amaçlarını Ölüm gerçekleştikten kısa bir süre sonra cansız beden Ganj kıyısına gerçekleştirmek için bir din adamına ve mabede ihtiyaç duymuyorlar. İç getiriliyor. Nehir kıyısında yer alan sunaklardan birisine çıplak bir şekilde dünyalarında kendi hesaplaşmalarını yapmaya yetecek hikayeler, gösterici yatırılıyor ve Ganj’dan alınan suyla yıkanıyor. Üzerine renki örtüler örtülüyor, efsaneler mevcut. Yani herbir hindu aslında bir mistik. çiçekler ve boyalar serpiliyor. Ölünün oğlu, yoksa da ailenin diğer erkeği, seromoninin lideri olarak sunağın altına odunlar yerleştiriyor ve ateşe veriyor.

Ganj kıyısında ölü yakma Seremonisi Göz açıp kapayıncaya kadar kısa bir sürede bedenin küle dönüşmesine şahit Doğum – ölüm – doğum, döngüsüne çok yakından şahit olduğunuz bir oluyorsunuz. Ancak sonsuzluk gibi geliyor insana. kültür. Bizde ölüm ne kadar kapalı kapılar, tabut ve mezar ile gözlerden uzak tutuluyorsa, Hindistan’da da o kadar hayatın içinde. Hindu inanışına göre Günlük Hayattan Sahneler ölüm hayatın sonu değil, yeni başlangıç. Reenkarnasyona, yani ruhun ölmeyip Hindistan’da absürd diye nitelendireceğiniz o kadar çok sahneye şahit tekrar yeryüzüne döneceğine inanıyorlar. Ölünün ruhunun temizlenerek bir oluyorsunuz ki, şaşıp kalıyorsunuz. Yol kenarında yemek yiyen bir adamın yanına yaklaşan ve yemeğine bakan bir inek, tapınaklarda oradan oraya atlayan maymunlar, otobüsler geri geri park ederken, diğer araca yakınlığını otobüsün kasasına vuruş hızı ve şiddeti ile belirten, arka sensörü görevi gören muavinler…

Parlak, çarpıcı, göz alıcı renkler

Rajastan’da kadınlar neredeyse fosforlu renklerde ipek dokuma ve keten kumaşlardan ‘sari’ler giyiyor. Sadece beş metrelik bir kumaştan ibaret bu giysiyi vücutlarına özel bir şekilde sarıyorlar. Turuncu, pembe, kırmızı, sarı, turkuaz, mor renklere bürünmüş kadınlar sokaklarda çarpıcı bir renk cümbüşü yaratıyor.

Ocak - Şubat 2016 / 103

Seyrantepe Mahallesi İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi, Özgür Sokak No: 2Kağıthane- İstanbul / TURKEY I 0212 265 04 00 I 0212 257 09 04 I www.durakdisplay.com I info@durakdisplay.com