Slam Dunk Dergi - Sayi 21 by Bilgehan Aras

SLAMDUNK HAFTALIK BASKETBOL DERGİSİ

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SAYI: 21

AVRUPANIN EN İYİ

RAY

ALLEN

100 OYUNCUSU BÖLÜM 6: 49 - 40

Reggie

Miller

ŞAMPİYON

THY OVERTIME HABERLER NBA / NCCC THY EUROLEAGUE BEKO TBL

BEŞİKTAŞ MİLANGAZ

ONLINE HAFTALIK BASKETBOL DERGİSİ

SLAMDUNKDERGI.COM APPLE STORE’DA

SLAMDUNK DERGİ app store’da . Kendi aplikasyonuyl a da yayında . IPad ve IPhone’unuzl a Türkiye’nin tek onlIne haftalık Basketbol dergisini istediğiniz zaman, istediğiniz her yerde okuyabilirsiniz. Tek yapmanız gereken app store’dan “Sl amDunk’ı ücretsiz indirip, keyifle okumaya başl amak ...

E D İ TÖ R

SLAM DUNK SLAMDUNK DERGİSİ BARAS PRO YAYINCILIK TALATPAŞA CAD. CAM PRAMİD. NO: 27 80641 / Gültepe / İSTANBUL

E: info@slamdunkdergi.com W: slamdunkdergi.com T: 0 533 552 07 49 Yayın Yönetmeni

Bilgehan Aras bilgehanaras@slamdunkdergi.com bilgehanaras76@gmail.com Yazı İşleri Müdürü

Burçin S. Yalçın burcyalc@slamdunkdergi.com Art Direktör

Çetin Akdeniz cakdeni@slamdunkdergi.com Editörler

Utku Ulutaş utku@slamdunkdergi.com

Bulut Çiftçi

AVRUPA’NIN EN İYİ 100 OYUNCUSU BÖLÜM 6: (49 - 40)

uroleague tarihinin gelmiş geçmiş en iyi 50 oyuncusu 3 Şubat 2008 tarihinde FİBA tarafından İspanyanın başkenti Madrid’de açıklandığında, bir çok ismin aslında bu listede yer alması gerektiği ve bu sayının tanımlama için yetersiz olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. Yirmibeş yıldır basketbol izleyen ve araştıran biri olarak, çok alışılmış bir klişe olacak belki ama kimler geldi kimler geçti hayatımızdan demek geliyor içimden. Biz Slam Dunk Dergi’si olarak küçük bir araştırmayla bu sayıyı 100’e çıkardık. Avrupa liglerinde oynamış en iyi 100 oyuncuyu sizleri için derledik. Ayrıca bu oyun-

culara “coach”luk yapmış en iyi 10 antrenör de önümüzdeki sayılarda sizlerle buluşacak. Bu haftadan başlayarak listeyi biraz daha geliştireceğiz ve haftalar ilerledikçe siz basketbolseverlerde görecek ki, gerçekten olağanüstü isimleri izlemenin keyfini yaşadığımızı düşüneceğiz ve nostaljik bir keyif alacağız. Bunların bir kısmı ülkemizede uğradı. Bugünün Euroleague selefi olan FIBA Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası, kuruluşundan bu yana ellinci yıldönümü vesilesiyle böyle bir seçki yapmıştı. Umarız siz de basketbol anılarınızı yeniden canlandıracak bu isimlerle lezzetli bir yolculuğa çıkarsınız.

bulucciftci@slamdunkdergi.com Reklam Rezarvasyon

Bilgehan Aras

bilgehanaras@slamdunkdergi.com

T: 0 533 552 07 49 0 212 325 91 25 Katkıda Bulunanlar

Köksal Çiftçi Nuray Çiftçi Baykan Ulutaş Ender Sarıhanlı Mehmet Güleryüz Ahmet Boyacılar

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

OV E RT I M E H A B E R L E R / N BA

Lakers Gasol’u Takas EDEBİLİR Lakers’ın ne yapıp, ne edip Pau Gasol’u takas edeceği ve Memphis Grizzlies’in iki Gasol’u yan yana oynatmayı hayal ettiği de söyleniyor. AMA Gasol’un gerçek değerinde geri dönüş almakta zorlanıyorLAR 04

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

os Angeles Lakers yönetiminin belki de geçen sezon ortasında mutlaka yapması gereken konuya bu yaz kesinlikle el atması bekleniyor. Lakers’ın ne yapıp, ne edip Pau Gasol’u takas edeceği ve Memphis Grizzlies’in iki Gasol’u yan yana oynatmayı hayal ettiği de söyleniyor. New York Daily News’ın haberine göre Lakers’ın Pau Gasol ile ilgili olarak hemen, hemen tün takımlarla temasa geçtiği ve Kobe Bryant’ın yaşını da göz önünde tutarak süper yıldızın emekli olmadan en az bir veya iki şampiyonluk yüzüğü kazanması için doğru ortamın

yaratılacağını ekliyor. Gasol’un tabii ki bu kadar takas edilmesi gündemdeyken onun gerçek değerinde geri dönüş almakta zorlanıyor. Sonuçta tok satıcı olmak her zaman iyidir, ama galiba Kobe artık rest çekti ve “Ne yapıp, ne edin Pau Gasol’u gönderin” dedi. SD

WADE’E BABALAR GÜNÜ HEDİYESİ

Fisher’dan, Westbrook’A ÖĞÜT

IamI Heat’ın yıldız forveti Dwyane Wade için Babalar Günü büyük önem taşıyor. İki oğlu Zaire (10) ve Zion’un (5) velayetlerine sahip olan Wade, Oklahoma City Thunder karşısındaki galibiyetle bu önemli güne iki sevinç sığdırmayı başardı. Mart 2011’de çocuklarının velayetini alan Wade, USA TODAY’e yaptığı açıklamada, “Basketbol oyununu seviyor ve bana ve aileme sağladıkları için basketbola saygı duyuyorum. Ancak neyin önemli olduğunu da anlıyorum; çocuklarım benim için her şeyden önemli.” Baba olmanın öneminden de bahseden Wade, “Hayattaki en önemli şeylerden biri belki de baba olmak. Çocuklarımla vakit geçirmekten çok hoşlanıyorum. Ancak aynı zamanda bir lider ve takıma önderlik etmek de bana keyif veriyor” ifadelerini kullandı. SD

BA final serisindeki performansıyla eleştirilerin odak noktası haline gelen Oklahoma City Thunder’ın genç oyun kurucusu Russell Westbrook’a reçeteyi takım arkadaşı Derek Fisher yazdı. “Bütün eleştirileri susturmanın tek çaresi kazanmak” diyen 37 yaşındaki Fisher, “Hala 3 maç kazanma şansımız var” ifadelerini kullandı. Final serisinde yüzde 40’la şut atan Westbrook, ilk iki maçta 50 şut kullandı. Bir anlamda genç oyun kurucu LeBron James’ten 4, Kevin Durant’tan 8 fazla, James Harden, Serge Ibaka, Thabo Sefolosha ve Fisher’ın toplamından sadece 2 az şut attı. Buna karşın Westbrook’un en büyük destekçisi haline gelen Fisher, “Başkalarının dediklerine kulak asarak değişmemeli.. Yıllar içinde bu takımın oyunu gelişiyor ve ortaya birçok hikaye çıkıyor. Elbette bunların bazıları iyi ve bazıları kötü… Bazı şeyleri iyi yapıyor ki NBA’de bu pozisyonda oynamazdı. Eleştirilere en iyi cevabı kazanarak vermemiz gerekiyor” dedi. SD SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

OV E RT I M E H A B E R L E R / N BA

Brandon Roy GERİ Mİ DÖNÜYOR?

Sir Charles’den BÜYÜK İTİRAF

hIladelphIa 76’ers tarihinin en unutulmaz isimlerinden birisi olan Charles Barkley’nin keyfinin yerinde olduğunu TNT’de her program veya yorum sırasında görüyoruz. Ancak her insanın kalbinde bir aslan yatarmış ve Sir Charles’ın da bu aslanı bir röportaj sırasında açığa çıktı. Philadelphia’lı bir muhabirin “76’ers genel menajer arıyor, siz ilgilenir misiniz?” sorusuna, lakabına yakışır bir şekilde “Yes Sir” yani “Evet efendim” diye cevap veren Barkley paranın pulun da önemli olmadığını belirtti. Tabii buna çok şaşırmamak lazım, bizce her oyuncu emekli olduktan sonra bir takımın genel menajeri veya başkanı olarak takımın başına geçip “kendi takımını” kurmak hayalleriyle yaşar. Barkley de böyle bir teklif yapıldığında bu fırsatı tepmeyeceğini belirtiyor. Hepsi bu kadar! SD 06

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

ashIngton Üniversitesi’nin efsane oyuncularından, Portland Trail Blazers’ın emekli süper yıldızı Brandon Roy’ın yeniden parkelere dönmeye hazırlandığı belirtildi. 27 yaşındaki yıldız oyuncu, yaşadığı ciddi sakatlık sorunlarının yanı sıra ailesine de zaman ayıramadığı gerekçesiyle oyunculuk kariyerini noktaladığını açıklamıştı. Geçtiğimiz yıl zaman zaman Blazers maçlarına gelen ve takımını destekleyen Roy’ın, 2012-2013 sezonunda takımdaki yerini alabilmek için çalışmalar yaptığı kaydedildi. Henüz Roy’ın ne zaman takıma dahil olabileceğiyle ilgili net bir bilgi olmazken, yıldız oyuncu yaptığı açıklamada, “Olabildiğince erken bir şekilde takıma dönmek istiyorum. Bana verilen destek için teşekkür ederim. Böyle bir taraftar kitlesine sahip olan bir organizasyonun parçası olmaktan mutluyum. Portland’ın bende her zaman farklı bir yeri var” dedi. Kariyerine çok erken bir şekilde veda eden Brandon Roy’ın, her iki dizinde de kıkırdak sorunu bulunuyordu. SD

Brooklyn’de Her şey Yolunda Brooklyn Nets’in ürün satışlarının beklenenin çok üstünde olduğunu duyurmuştuk. Brooklyn Nets’in dansçı kızları Brooklynettes de hazır...

atta Nets yönetimi şimdiden onların NBA’in en sıcak, en ateşli ve en iyi dans eden ekibi ilan etti bile. Tabii takımın ortaklarından Jay-Z bu konuda tıpkı ürünlerin tasarımında olduğu gibi önemli katkı vermiştir. Sonuçta dansçı kızların müzik dünyasından çok uzak düşeceğini sanmıyoruz. Anlaşılan her şey yolunda gidiyor, Brooklyn halkı Nets’i sahiplenmeye hazır görünüyor, ama ya kadro? Şu anda kadar Kris Humphries, Gerald Wallace ve tabii ki Deron Williams’ın serbest kalmış olmaları dışında Nets’den hiç ses gelmiyor. SD

OV E RT I M E H A B E R L E R / N BA / N CA A

Calıpari, Önce Can Sonra Ülke Kentucky WIldcats Üniversitesinin antrenörü John CalIparI’nin, 2012 Londra Olimpiyat Oyunları’nda önemli bir hedefi var.

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

entucky WIldcats Üniversitesinin antrenörü John Calipari aynı zamanda Dominik Cumhuriyeti Milli takımını çalıştırıyor. Olabilir, eğer İsrailli bir antrenör Rusya’yı Avrupa Şampiyonluğuna, Karadağlı bir antrenör de Türkiye’yi Dünya ikinciliğine taşıyabiliyorsa, Calipari de istediği Milli takımı çalıştırabilir. Calipari Piscataway New Jersey doğumlu Karl Towns’ı da kadroya aldığını açıkladı. Bu ismi çoğu kişi bilmez ama Towns bir ABD vatandaşı. Yalnız annesi Dominik Cumhuriyetinde doğmuş. Ancak Towns 16 yaşında ve 2015 yılında liseyi bitirecek

olan tüm yıldız adayları arasında ABD’de Jeton düşmeye başladıysa Calipari onu Kentucky’e almayı hedefliyor. Kariyeri boyunca Derrick Rose, Anthony Davis, John Wall ve Michael Kidd-Glichrist gibi liselerin en rakipsiz oyuncularını çalıştırdığı okullara gitmek konusunda ikna etmeyi başaran Calipari şimdi farklı bir şey deniyor. 2012 Londra Olimpiyatlarına katılma şansı oldukça yüksek olduğu belirtilen ve Al Horford, Charlie Villanueva ve Francisco Garcia gibi NBA oyuncularını kadrosunda bulunduran Dominik Cumhuriyetiyle birlikte bu çocuğu yanında götürecek. SD

JordaN: “James Yüzüğü Kapar”

BA ve basketbol tarihinin en büyük yıldızı Michael Jordan NBA Finallerinin ikinci maçını izledikten sonra LeBron James’in ilk şampiyonluk yüzüğünü kazanacağını açıkladı. Jordan tabii bu işlerden çok iyi anlar ve gelmiş geçmiş en büyük süper yıldız olmanın verdiği avantajla da süper yıldız düdükleri nedir ve ne değildir bunu çok iyi ayırt edebilir. Jordan ikinci maçı izledikten sonra Kevin Durant’ın henüz hakemlerin gözünde süper yıldız düdüklerini LeBron James kadar hak eden bir oyuncu olmadığını gördükten sonra bu açıklamayı yaptı. Hakikaten iki yıldız için çalınan ve çalınmayan düdüklerin maçın sonucuna etkisi çok büyük oldu. Sonuçta Jordan’da altıncı şampiyonluk yüzüğünü kazanırken Utah Jazz karşısında nelerin çalınıp, çalınmadığını herkesten iyi biliyor. Jordan eğer maçı izleyip bu yorumu yapıyorsa o zaman kulak vermek lazım. SD

Machado’nun Gönlü New York’ta

ew York doğumlu olan Iona’nın yetenekli oyun kurucusu Scott Machado, NBA’de New York Knicks’te oynamak istediğini açıkladı. 2012 NBA draftine girecek olan Machado, “Burada iyi bir fırsat yakaladığımı ve yeteneklerimi gösterdiğimi düşünüyorum. Bildiğim kadarıyla Knicks’in oyun kurucu ihtiyacı bulunuyor. Ben de bunun için bir fırsat olduğuna inanıyorum” dedi. Machado, Iona’nın tüm zamanlardaki en çok asist yapan oyuncusu durumunda. SD SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

OV E RT I M E H A B E R L E R / E U RO L E AG U E

Messina, CSKA’ya Gerİ Döndü Lakers’da MIke Brown’ın yardımcılığını yapan Ettore MessIna, Avrupa’ya geri döndü ve büyük başarılar yaşadığı CSKA Moskova ile yeniden anlaşmaya vardı

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

akers’da MIke Brown’ın yardımcılığını yapan Ettore Messina, Avrupa’ya geri döndü ve büyük başarılar yaşadığı CSKA Moskova ile yeniden anlaşmaya vardı. 52 yaşındaki tecrübeli antrenör LA Lakers’da sezonun tamamlanmasıyla birlikte Avrupa’dan bir çok takımdan kendisine teklif geldiğini belirtmişti. CSKA Moskova’ya geri dönecek olan Messina’nın üç yıllık kontrata imza attığı ve anlaşmasının da kısa süre içerisinde resmi kaynaklardan açıklanacağı ifade edildi. Bu arada Türk takımlarından gelen tekliflerin de cazibesinden bahsetti. SD

Calathes, DALLAS YOLUNDA

lay-off’larda büyük bir hayal kırıklığı yaşayan Dallas Mavericks’in, Panathinaikos’ta forma giyen Nick Calathes ile ilgilendiği iddia

edildi. NCAA’de Florida forması giyen ve 2009 draftinde de ikinci tur 45.sıradan seçilen Calathes, kariyerini ülkesinde sürdürmek istemiş ve Panathinaikos ile anlaşmıştı. Yunanistan’da geçirdiği üç sezonun ardından kontratı tamamlanan 23 yaşındaki oyuncunun, NBA’de oynamaya sıcak baktığı belirtildi. Free-agent döneminde kadrosuna önemli isimleri dahil etmek isteyen Dallas Mavericks’in, Calathes’i maliyetinin de düşük olacağı için tercih ettiği ifade edildi. Panathinaikos’ta geçtiğimiz sezon Turkish Airlines Euroleague’de 23 maçta forma giyen başarılı oyuncu, 8.3 sayı- 2.8 ribaund- 2.4 asist ve 1.2 top çalma ortalamaları yakalamıştı. SD

R. Madrid, Laso’nun Kontratını Uzattı

spanyol ekibi Real MadrId, tecrübeli antrenör Pablo Laso’nun kontratını 2014 yılına kadar uzattı. Turkish Airlines Euroleague’de bu yıl istediği sonuçları alamayan ve İspanya Ligi’nde de final oynamasına karşın şampiyonluğa ulaşamayan Real Madrid’de, bir çok yeni isim gündeme gelmesine rağmen Laso’nun sözleşmesi uzatıldı. Diğer yandan İspanyol ekibinin Laso’nun yönetiminden çok memnun olduğu ve organizasyonun yeniden yapılanmasında yeni bir isimle görüşmenin doğru olmadığı için tecrübeli antrenörle anlaşmaya vardıkları belirtildi. SD SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

OV E RT I M E H A B E R L E R / E U RO L E AG U E

Teletovic’e NBA Kancası

aja Laboral’in Bosnalı forveti Mirza Teletovic’e, İspanya’da sezonun tamamlanmasının ardından beş NBA takımının teklif sunmaya hazırlandığı belirtildi. İspanyol ekibi Caja Laboral ile 2014 yılına kadar kontratı bulunan Teletovic’in, bonservis sorununu çözmesi durumunda takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyor. Diğer yandan mali sıkıntıda bulunan Caja Laboral’in de bu transfere sıcak baktığı kaydedildi. Rus ekibi CSKA Moskova’nın da gündeminde bulunan Teletovic’in ise sezon sonunda kararını vermesi bekleniyor. 27 yaşındaki Bosnalı uzun, Turkish Airlines Euroleague’de geçtiğimiz sezonu 21.7 sayı- 6.0 ribaund- 1.2 asist ortalamalarıyla tamamlamıştı. SD

Pana, Ohayon İle İlgileniyor

Ick Calathes’in Dallas MaverIcks ile anlaşmaya hazırlanması nedeniyle bir oyun kurucu ile anlaşmak isteyen Panathinaikos’un, Yogev Ohayon ile ilgilendiği iddia edildi. Maccabi Tel Aviv forması altında gösterdiği başarılı performansla dikkatleri üzerine çeken ve Avrupa’nın da en önemli oyun kurucuları arasında gösterilen Ohayon için, İsrail ekibiyle masaya oturulacağı kaydedildi. Geçtiğimiz yaz Maccabi Tel Aviv ile üç yıllık sözleşme imzalayan Yogev Ohayon’un da Panathinaikos’ta forma giymeye sıcak baktığı ifade edildi. SD 12

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

İspanya’da Şampİyon: R.Barcelona İspanya Ligi play-off FİNAL serisinde Regal Barcelona, beşinci maç sonunda Real Madrid’i 73-69’luk skorla mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı

spanya Ligi play-off FİNAL serisinde Regal Barcelona, beşinci maç sonunda Real Madrid’i 73-69’luk skorla mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Regal Barcelona’da Pete Mickeal 17 sayı- 9 ribaund- 2 asistlik performansıyla galibiyetin mimarı olurken, Fran Vazquez 16 sayı- 8 ribaund ve Erazem Lorbek de 10 sayı- 6 ribaund ile maçı tamamladı. Real Madrid cephesinde ise Jaycee Carroll 16 sayıyla takımının en skorer ismi oldu. Kyle Singler’ın 12 sayılık bir oyun ortaya koyduğu Madrid temsilcisinde ayrıca Sergio Llull 12 sayı- 3 ribaund-

2 asist ve Nikola Mirotic de 10 sayıyla mücadeleyi noktaladı.

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

OV E RT I M E H A B E R L E R / B E KO T B L

BJK MG’dan Demİrören’e Zİyaret Beko Basketbol Ligi’nde sezonu şampiyon tamamlayan Beşiktaş Milangaz, takımın sponsoru olan Demirören Şirketler Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Demirören’i ziyaret etti 14

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

emer Country’de gerçekleşen ziyarette Erdoğan Demirören’in yanı sıra, oğlu Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ve eski Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, basketbol komitesi üyesi Abdullah Sözer ve kulüp eski yöneticisi Şeref Yalçın da yer aldı. Beşiktaş Milangaz oyuncuları ve teknik heyetinin hazır bulunduğu ziyarete, Beko Basketbol Ligi şampiyonluk kupasının yanı sıra, takımın bu sezon müzesine götürdüğü Türkiye Kupası ile FIBA EuroChallange kupaları da getirildi. Ziyarette Şeref Yalçın, Erdoğan ve Yıldırım Demirören’e,

üzerinde oyuncuların imzasının olduğu bir forma hediye etti. Erdoğan Demirören, kendisini ziyarete gelen Beşiktaş Milangaz takımı oyuncuları ve teknik heyetiyle yemek yedi ve hatıra fotoğraf çektirdi. Kazanılan başarılarda emeği olan herkese teşekkür eden Demirören, “Bu şerefi bize yaşatan antrenör Ergin Ataman ve sporcularıma çok teşekkür ediyorum. Biz tabii ki kendi işlerimize bakıyoruz. Onlar da kendi işlerine bakarak, bu kupaları kazandılar. Bütün Demirören ailesi adına tekrar hepinize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu. SD

Karşıyaka’nın Yenİ GM Türknas

Öngören: “Nichols ve Buckman’ı İstİyor”

eko Basketbol Ligi ekiplerinden Pınar Karşıyaka’da genel menajerlik görevine Levent Türknas getirildi. Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Cihan Büyükoral yaptığı açıklamada, Levent Türknas’ı genel menajerlik görevine getirdiklerini, kendisiyle pazartesi günü sözleşme imzalayacaklarını bildirdi. Yeni sezonda başantrenörlük için Türknas ile basketbol şube sorumlusu Mutlu Altuğ’un görüşmelerini sürdürdüğünü kaydeden Büyükoral, başantrenörlük için üç isimle görüştüklerini sözlerine ekledi. Karşıyaka’da göreve gelen Levent Türknas, Karşıyaka altyapısında basketbola başlamış, Türkiye’de çeşitli takımlarda da forma giymişti. Azerbaycan’da mücadele eden Türknas, oyunculuk kariyerini tamamladıktan sonra Azerbaycan Basketbol Milli Takımı’nın menajerliğini de yapmıştı. SD

eko Basketbol Ligi ekiplerinden Tofaş’ta Teknik Koordinatörlük görevine geçtiğimiz hafta gelen Tolga Öngören, transfer çalışmalarını değerlendirdi. Tecrübeli çalıştırıcı, geçen sezon da Tofaş formasını terleten Nichols ve Buckman’ı kadroda tutmak istediğini belirtti. Sezona iddialı bir takımla girmek istediklerini belirten Öngören, ‘’Geçtiğimiz yıl başarıyla forma giyen Nichols ve Buckman ile görüşmelerimiz devam ediyor. Nichols ile yaptığımız görüşme olumlu sonuçlandı. Önümüzdeki günlerde imza atacağız. Buckman ile görüşmelerimiz devam ediyor. Her iki oyuncumuzun da takımda kalması için çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Bu iki transferin tamamlanmasının ardından da guard ve 5 numaralı pozisyon için iki oyuncu alacaklarını bildiren Öngören, ‘’İzlediğimiz ve ön görüşme yaptığımız oyuncular var. Transfer çalışmalarını en kısa zamanda tamamlamak istiyoruz’’ ifadelerini kullandı. SD SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

RAY SON MUHTEŞEM ATICI

ALLEN

Tarihin en çok isabetli 3’lük atan adamı! Hala atmaya devam ediyor. Bu gidişle de kırılması çok güç bir rekoru olacak

17 - 23 EKİM 2011 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 10 - 16 EKİM 2011

N BA R AY A L L E N NBA’de 16 sezon mücadele etmek ve sayısız başarıların altına ismini yazdırmak. Evet Ray Allen’dan bahsediyoruz.

BA’de 16 sezon MÜCADELE etmek ve sayısız başarıların altına ismini yazdırmak. Evet Ray Allen’dan bahsediyoruz. Tarihin en çok isabetli 3’lük atan adamı! Hala aktif kariyerine ve sayılarına Boston Celtics takımında devam ediyor. Beş kardeşin 2. büyüğü olan Walter Ray Allen 20 Temmuz 1975 tarihinde Merced, California’da doğudu. Çocukluğu İngiltere, Almanya, Oklahoma ve California’da geçen Allen, Dalzell South Carolina’daki Hillcrest lisesinde okudu. (Bu lisedeki bir maçta yanlışlıkla kendi potasına inanılmaz bir smaç bastığı söylenir). Ray Allen daha sonra Connecticut Üniversitesi’ni bitirerek, 1996 NBA Draftında Minnesota Timbervolves tarafından beşinci sıradan draft edildi. Burada hiç oynamadan Milwuaukee Bucks takımına takas oldu ve 1996 yılında En iyi çaylaklar 2. takımına seçildi. Bucks’ta ki en başarılı sezonunu 2000-2001’de geçirdi. Bu sezonda 3 sayı şampiyonasını kazandı, All-Star seçildi ancak Milwaukee’nin Doğu Finallerinde 76ers’e yenilmesine engel olamadı. Bucks’ta forma giyerken 9 Aralık 2002 günü Cleveland Cavaliers’le oynanan karşılaşmada denediği 17 üç sayılık şut istatisliğiyle NBA’de ki ilk rekorunu kırdı. 2002-2003 sezonunun ardından Seattle Sonics’e takas edildi. Buradaki en büyük başarısı

“1996 yılında En iyi çaylaklar 2. takımına seçildi. Bucks’ta ki en başarılı sezonunu 20002001’de geçirdi. 3 sayı şampiyonasını kazandı” 18

18 - 24 Haziran 2012 / SLAMDUNK

konferans yarı finalleri oldu. Allen 2005–06 sezonunda 41,2 ortalama yakalayarak, 653 Üç sayılık denemesinin 269’unda başarılı oldu. Bu başarısı NBA’de kırılması imkansız görülen bir rekor olarak kabul edilmektedir. Bu aynı zamanda bir sezonda en çok isabetli üçlük atma rekoru olmuştu. Ray Allen en faydalı sezonunu 2006–07’de Seattle Supersonic’te geçirdi. Bu sezonda 26,4 sayı ortalamasını yakaladı ve yine bu sezonda 15000 sayıya ulaştı. Yine bu sezon 12 Ocak 2007 günü Utah Jazz’a karşı 54 sayı atarak kariyerinin sayısını rekorunu kırdı. 28 Temmuz 2007’de Boston Celtics’e takas oldu. Şubat 2008’de Doğu All-Star’ı Caron Butler’in sakatlanmasıyla NBA Komiseri David Stern tarafından New Orleans’ta yapılan 2008 NBA All-Star maçına dahil edildi. Bu maçta Lebron James MVP seçildi, fakat Allen’ın son çeyrekte 2 dakika 30 saniye içerisinde 14 sayı atmasıyla birçok otorite tarafından Doğu’nun karşılaşmayı kazanmasındaki en büyük etken olarak gösterildi. 17 Temmuz 2008’de NBA Finallerinin 6. maçında 7 üç sayı isabeti bularak NBA Finallerinde bir maçta en fazla üçlük atma rekorunu kırdı. Ray Allen faul çizgisinden de inanılmaz başarılı bir oyuncudur. 25 Aralık 2008 - 23 Şubat 2009 tarihleri arasında arka arkaya hiç kaçırmadan 72 serbest atışı rakip potalara göndermeyi başarıp bir rekor kıran Allen, yine aynı sezonda %95,2’lik serbest atış yüzdesiyle 237 atışın 249’unu sayıya çevirerek kırılması güç rekorlardan birisinin daha sahibi olmuştur. En büyük başarısı ise, 10 Şubat 2011 tarihinde oynanan Los Angeles Lakers karşılaşmasında, 1987-2005 tarihleri arasında Indiana formasıyla 1389 maçta 6486 kez ile en çok 3 sayılık atış deneyen ve bunların 2559’unda isabet bulan Reggie Miller’ın rekorunu tarihe 1074’üncü maçında SLAMDUNK / 18 - 24 Haziran 2012

18 - 24 Haziran 2012 / SLAMDUNK

N BA R AY A L L E N

2562’nci 3’lüğünü kaydedip gömdü. Allen bu kırılması gerçekten mümkün gözükmeyen rekora 6430 denemede ulaştı ve başarı ortalaması %39.8 oldu. Allen’ın Lakers maçındaki 2. üçlüğüyle rekoru kırmasının ardından oyuna kısa bir süre ara verildi ve Boston seyircisi Allen’ı ayakta alkışladı. Allen, annesi ve eşine sarıldıktan sonra, bir televizyon kanalı için maçı yorumlayan Reggie Miller’ın yanına giderek sevincini onunla da paylaştı. Maçtan sonra yaptığı açıklamada, bunu hayatında asla unutulamayacak bir olay olarak hatırlayacağını söyledi. Ayrıca Ray Allen beyaz perdede de oyunculuk denemelerinde bulunmuş ve basketbolda olduğu gibi bu alanda da başarılı olmuştur. 1998 yılında He Got Game filminde Denzel Washington ile başrolü paylaştı, bu filmde Jesus Shuttlesworth isimli karakteri canlandırmıştır ve bu filmden sonra takım arkadaşları ve sevenleri tarafından kendisine Jesus lakabı takılmıştır. Daha sonra ikinci kez 2001 yılında Harvard Man filminde 22

18 - 24 Haziran 2012 / SLAMDUNK

Marcus Blake isimli karakteri canlandırmıştır. Basketbol hayatına halen Boston Celtics takımında devam eden Ray Allen, tüm NBA camiası ve özellikle Celtics taraftarları tarafından çok seviliyor. Daha uzun yıllar kendisinin o güzel oyunu ve 3’lüklerini izleyebileceğimi umuyoruz. SD

“Ray Allen beyaz perdede de oyunculuk denemelerinde bulunmuş ve basketbolda olduğu gibi bu alanda da başarılı olmuştur”

ROCK FM 94.5

7. CADDE

SİNEMA VE SOUNDTRACK DÜNYASINA KEYİFLİ BİR YOLCULUK

BİLGEHAN ARAS’LA 7. CADDE HER ÇARŞAMBA 22.00-00.00 ARASI 94.5 ROCK FM’DE

17 - 23 EKİM 2011 / SLAMDUNK

O L D SC H O O L

BAY MUCİZE

Reggie

Miller O tüm zamanların en iyi şutörlerinden biriydi. Aynı zamanda büyük bir oyuncu olmanın, büyük sorumlulukları da beraberinde getirdiğinin farkında olan bir oyuncuydi. “40 yaşıma geldim, Hall Of Famer’da oldum; artık yayabilirim” demeyip takımını sırtlamış bir oyuncuydu da. Kendisi taraflı tarafsız tüm basketbol seyircilerinin sevgisini ve daha da önemlisi, “saygısını” kazanmıştı

eggIe MIller’ı biz “MILLER Time”lardan yani playoff’lardaki kahramanlıklarından son saniyelerinden biliriz. Ama tüm o yaptığı kahramanlıkların temelinde yüreği yatıyordu. Reggie Miller sporcu bir ailenin üçüncü çocuğu olarak dünyaya geldi. Aile sporcu idi ve maddi durumları da fena sayılmazdı aile yapısı kesinlikle iyiydi. Tek sorun doktorlar küçük Miller’ın kalçasında bir deformasyon buldular ve belki de bir daha asla koltuk değnekleri olmadan yürüyemeyeceğini söylüyorlardı. Ve bacağını Tamamen saran bir aparatla 5 yıl geçirdi. Ama bir efsane için bir aparat engel olamazdı ve küçük Miller tedaviye olumlu yanıt verince, artık 5. Yaş gününde

koşup oynayabiliyordu. 12 yaşına geldiğinde Reggie çok iyi bir beysbolcuydu. Öyle ki, vuruşlarını kimsenin tutamadığı bir “hitcher” ve aynı zamanda savurduğu, fırlattığı topları kimsenin tutamadığı bir “pitcher”dı. Ama o Lisede tanıştı basketbolla politeknik lisesinin başarıdan

biz onu “MILLER TIme”lardan, yani play-off’lardaki kahramanlıklarından son saniyelerinden biliriz. Ama kahramanlıkların temelinde daima yüreği yatıyordu” SLAMDUNK SLAMDUNK / 18 - /2410HAZİRAN - 16 EKİM2012 2011

07 25

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

başarıya taşıdı. Lise tarihinin en iyi şutörüydü. Reggie’nin ablası bayan basketbol tarihinin Michael Jordan’ı olarak kabul ediliyordu. Bu yüzden Reggie emin adımlarla başarılı bir basketbol kariyerine doğru atılsa da insanlar onu Cheryl Miller’ın kardeşi diye çağırıyordu. Ama Reggie, Los Angeles’ın şımarık tavırlı çocuğu gibi dolaşsa da ortalıklarda, müthiş bir cesaret ve yürekte onla beraber geliyordu. Üniversite olarak belki de en köklü 3 okuldan biri olan UCLA’yı seçiyor ve burada başarıları ile anılıyordu. 3. yılında 26.3 sayı ortalaması ile sayı krallığında 4. oldu. UCLA tarihinin Kareem Abdul Jabbar’dan sonra ki en skoreri ve okul tarihinde 2095 üçlük isabetiyle en iyi isabetli atış yapan kategorilerinde açık ara farkla 1. oluyordu. Bu istatistiklerle 1987 draftlarına katılarak parlak bir görüntü sergiliyordu. Reggie aslında draftlara girerken ümitsizdi. Bunun 2 sebebi vardı. binincisi, 2.02 boyunda fakat 80 kiloydu. ikincisi ise, çok yürekli de olsa bir diğer namı olan’’Hollywood Miller’ı’’ üstünden atacak fırsatı olmadı. Kavgacı ve serseri bir amaja sahipti. Şımarık tavırları yüzünden antipatik görünüyordu. Reggie, Indana Pacers tarafından 11. sıradan seçildi. Ancak basketbolun bir din gibi algılandığı bu şehirde büyük bir tepki oluştu. Indiana’lılar yerel bir kahraman olan, Indiana 26

18 - 24 HAZİRAN / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

Üniversitesi’nden Steve Alford’u seçeceğini umuyorlardı. Hollywood Miller’ı kimse istemiyordu. Ama Reggie çaylak yılında 10 sayı ortalaması tutturup 61 isabetli üçlük sonrası (Larry Bird’ün ardından 2. oluyordu). 2. yılında hızlı bir çıkışla sayı ortalamasını 16’ya, 3. yılında ise bir bakıma onu All-Star seviyesine taşıyan 24.3 sayı ortalamasına çıkıyordu. Ligin elit skorerlerinden olduğu gibi Indiana’nın da lideriydi artık. 1993 yılına gelindiğinde Miller, Indiana tarihinin en çok sayı atan oyuncusu oluyordu. Reggie ligin en başarılı oyuncularındandı artık. Ama takım başarısızlığı ulusal bir sorun gibi algılanıyor ve sürekli yüzüne vuruluyordu. 1994 play-off’larında bu durumu değiştirecekti. Indiana ilk tur da Shaq ve Penny’li Orlando’yu alt etmiş ve tarihinde ilk defa play-off’ların ilk turunu geçilmişti. Serinin kahramanı kesinlikle Reggie Miller’dı. Konferans yarı finalinde bu sefer Atlanta’yı yıkıyorlardı. Pacers’ın konferans finalindeki rakibi Michael Jordan’ın gidişiyle düşüşe geçen Chicago’yu geçerek, doğunun en güçlü takımı olan New York Knicks’di. Reggie, Madison Square’daki 5. maçtaki 39 sayısının 25’ini son çeyreğe sığdırmıştı. Ve Knicksin ünlü taraftarı yönetmen Spike Lee’ye yaptığı boğulma hareketi onu bir anda uluslararası bir stara dönüştürüyordu. Serinin 7. maçı sonunda Knicks kazansa da Reggie yükselişteydi. 1994 yazında Toronto’da yapılan Dünya Şampiyonası’na SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

gönderilen takıma çağırıldı. Nam-ı Diğer ‘’Dream Team II’’nin kadrosunun en parlak yıldızlarından biri oldu. Ve tabi ki altın madalyanın da sahibi. Bu moralle 1995 All-Star maçında da ilk 5 başlıyan Miller için sezon süper bir hal almaya başlamıştı. Aynı yıl kariyerinin 1000. üçlüğünü kaydediyor ve bu rakama ulaşan 2. kişi oluyordu. 1995 Play-Off’larında 25.5 sayı ortalaması ile oynuyor fakat yine konferans finalinde Orlando Magic’e karşı eleniyordu. Fakat 1995 Play-Off’ları Reggie’yi artık kesinlikle en “clutch” oyuncular sınıfına sokuyordu çünkü; konferans yarı finalinde artık can düşmanları haline gelen New York Knicks’le karşılaşıyorlardı. 1. maçta 105-99 New York üstünlüğü vardı. Maçın bitimine sadece 8.8 saniye kalmıştı. Fakat bir ‘efsane’ için zaman kısıtlaması yoktu, hele bu efsane ‘’Killer Miller’’sa ve onun zamanı gelmişse. Tabi ki Miller Time... Miller 8.8 saniyede 8 sayı atıyor ve New York’u evine çok üzgün gönderiyordu. Skor 107-105 Indiana lehine bitiyordu. Reggie Miller şanını daha da yükseltiyor ve adından söz ettiriyordu. 1996-97 sezonundan hemen önce Miller’a takımı 4 yıl 36 milyon dolarlık bir kontrat öneriyordu ki bu o yıllar için oldukça iyi bir rakamdı. 15.000. kariyer sayısını bu sezonda attı. Ve bunu yapan ilk ve tek Pacers oyuncusu oluyordu. Ancak bunlara rağmen o sezon Reggie iyiydi ama Indiana genel olarak kötü bir sezon geçiriyordu. Bu da onların Play-Off dışında kalmasına neden oldu. Ertesi sezon dönüşleri muhteşem oldu. Play-Off’a kaldılar ve rahat bir şekilde 1. turda ezeli rakipleri Knicks’i, 2. turda da Cavaliers’ı aşan Pacers, konferans finalinde rakip 3. şampiyonluğunu yaşamak isteyen ve büyük ihtimalle beraber son sezonlarını geçiren Chicago Bulls hendanlığıydı. Ama hiç bir şey Miller’ın umrunda değildi. Pacers dişini Bulls’a geçirmek istiyordu ki bu dişlerin en keskini Reggie idi. Reggie yıllar boyu süren final hasreti ile herşeyini ortaya koyacaktı. Jordan’ın ise son yılıydı ve arık son dansını etmek üzere tahtından kalkmış geliyordu. 1998 Doğu Finalleri’ndeki bu düello son ana kadar sürdü. Kim mi kazandı? Tabancasında her zaman (Reggie’ye karşı bile) bir fazla kurşunu bulunan majesteleri, Michael Jordan 94 ve 95’e kadar arka arkaya 2. defa Doğu finallerinde kaybeden Pacers ve Miller’ı bu kez adeta kazanmaya zorluyordu.Hatta 30

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

öyle ki bu seri öncesinde ve seri boyunca Miller ve Jordan arasındaki söz düellosu bir yandan da devam etmişti. Bulls şampiyon olduğu 6 sezonda sadece 1 kez PlayOff’larda 7. maç kadar zorlanmıştı. Bu sezon 2. defa istemedikleri bu durumla karşılaştılar. Indiana eskiden beri Bulls’a ters geliyordu. Bu sezon da bir istisna olmadı. Sezon içindeki 4 maçtaki galibyetleri 2-2 paylaştılar. Bu sefer ki karşılaşmada da iş gidip gelip ev sahibi olma avantajına bağlandı. Reggie seride ki en hatırlanan an olan 4. maçtaki galibiyeti getiren 3’lüğünden sonra finallere kendilerinin çıkacağını ve Bulls’tan daha çok bunu kendilerini hakettiğini inandıklarını söylemişti. Buna karşılık ise Jordan; herkesin kendi işine bakmasını ve sahada oyunu ile konuşmasını söylerek cevap vermişti. Bir yandan devam eden söz düellosunda daha çetin bir kapışma sahada oluyordu. İki tarafta seriyi bir türlü koparamıyordu. Karşılıklı galibiyetlerle devam eden seri son maça kalmıştı. Son maç Chicago’nun evi United Centerdaydı. Heyecan doruğa tırmanmış ve herkes NBA finallerinde Utah’ın rakibinin kim olacağını merakla bekliyordu. Maçtan hemen önce Miller’ın bu maçı kesinlikle kazanacaklarını söylemesi ve Bulls için yolun sonu demesi, Jordan’ın buna sahada cevap vereceğini söylemesi ile heyecanı katmerleştirmişti. Son maç büyük çekişmeye sahne olmasına rağmen Ev sahibi olmanın avantajı ve Jordan’a sahip olmanın avantajı SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

ile bu çetin düellonun galibi; 86-79’luk skorla Jordan ve tayfası olmuştu. Raggie son maç 28 sayı 9 ribaund, 8 asist, 7 maç ortalama, 31.7 sayılık bir performans ortaya koydu. Ligdeki lokavt nedeniyle 50 maç üzerinden oynanan mini 1998-99 sezonunda Pacers, 1 kez daha Konferans Finaline ulaştı. Ama bu kez Knicks tarafından elenmekten kurtulamadı. Reggie Miller son 10 yıldaki en düşük sayı ortalamasıyla oynamıştı. Sezonu bitirmesine rağmen yine Pacers’ın 10. kez sayı kralı oluyordu. 2000 Play-Off’ları Reggie Miller ve Indiana için makus talihlerini yenmek için iyi bir fırsattı. Doğu Finali’nde NewYork’la karşılaştılar ve bu kez onları alt ettiler. NBA finaline ilk defa yükselmeyi başarmıştı Reggie. Rakip ise 12 yıl sonra ilk şampiyonluğunu kazanmaya çalışan Shaq-Kobe ikilisinin sürüklediği Los Angeles Lakers’dı. Indiana’yı kimse favori görmüyordu. Ve serini ilk maçını kaybettikten sonra herkes süpürüleceklerini düşünüyordu.Ama 34

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

Pacers gene pes etmemiş ve serinin 3. ve 5. maçlarını kazanarak, 3-2’lik skorla Los Angeles’a, serinin dönmesini sağladı. 6. maçta ise direnmelerine rağmen Lakers maçı almayı bildi ve şampiyonluk ipini göğüsledi. 2000 NBA Finalleri Reggie’nin şampiyonluğa en çok yaklaştığı yıl olarak bilinir. Ağustos 2000’de 3 yıl 36 milyon dolarlık yeni bir kontrata imza attı. 2003’de ise 2 yıllık bir kontrat daha imzaladı. 38 yaşına gelen Miller bunu son kontrat olduğunu ve 2 yıl sonra basketbolu bırakmayı düşündüğünü açıkladı. İlerleyen yaşıyla takımdaki rolü azalan ancak hala takımın lideri olmayı ve kritik anlarda kritik basketler atmayı sürdüren Miller 10 Şubat 2005’de, sezonunun son sezonu olacağını açıkladı. Indiana Pacers oyuncuları liderlerini şampiyonlukla uğurlamak istiyordu. Ancak 19 Kasım 2004 günü Detroit maçında çıkan olaylar ve Ron Artest, Stephen Jackson ve Jermaine O’Neal’a verilen cezalar Pacers’ın sezonunun kaderini değiştirmesine sebep oldu. Durum kötüydü ama Miller ve Pacers pes etmek nedir 36

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

O L D SC H O O L R E gg I e M I ller

bilmiyordu. 39 yaşında ki Miller son sezonunda bir kez daha ön plana çıktı ve skor gücü ile takımını sürükledi. Pacers’ın 6. sıradan Play-Off’a girmesinde büyük rol oynadı. 1. turda 3. sıradan Boston’u eleyerek bir süprize daha imza attılar. 2. turda rakip artık can düşmanları halini alan Detroit’le karşılaştılar. Pacers seride 2-1 öne geçmesine rağmen üstünlüğü koruyamadı ve 3-2 geriye düştü. Serini 6. maçı 19 Mayıs günü IndianaPolis’de Consecoca Field Hosuse’da oynandı.Reggie cephanesinde ki tüm mermileri boşaltı. 27 sayı kaydetti. Ancak Detroit , İndiana’dan daha iyi bir takımdı ve maçı kazandı. Ve Miller kariyerine son noktayı bu maç sonunda koydu. 18 yıl boyunca kendilerinin yüzünü birçok defa güldüren bu efsane oyuncuya saygılarını ve minnetarlıklarını göstermelerine imkan verdi. Reggie Miller kenara gelirken Conseco’yu dolduran kalabalık gözyaşlarını tutamıyordu. SD SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

17 - 23 EKİM 2011 / SLAMDUNK

ŞAMPİYON

BE ŞİK TAŞ MİLANGAZ

Beşiktaş Milangaz, Anadolu Efes’i devirerek seriyi 4-2’ye getirdi ve Türkiye Kupası ile Eurochallenge Cup şampiyonluğunun ardından Beko Basketbol Ligi’nde de şampiyon oldu. Beşiktaş en son 37 yıl önce ligde şampiyon olmuştu

ŞA M P İ YO N B E Ş İ K TA Ş M İ L A N GA Z

endileri hakkında onlarca yazı yazıldı, övgüler yağdırıldı ancak onlar en değerli kupayı daha bu hafta müzelerine götürdüler. Bu bile Beşiktaş Milangaz’ın nasıl bir sezon geçirdiğini anlatmıyor mu? Serhat Çetin’in güzel özetledi aslında maç sonu röportajında: ”Türkiye Kupası’nı aldık, ‘şans’ dediler, Eurochallenge’ı kazandık, ’3 numaralı kupa’ dediler, bugün lig şampiyonuyuz, şimdi ne diyecekler?..’ Gerçekten de doğru. Lock-out’un sona ermesinin ardından yaşanan her olay, oynadıkları her bir maç ayrı bir hikaye oldu siyah beyazlılar adına. Kapanışı da yine bir kupayla, çoğu oyuncuya göre ‘en anlamlısıyla’ yaptılar. Deron Williams ve Morrison’ın gidişi, Can Akın’ın sakatlığı sonrası Kartal’ın rotasyona dahil oluşu vs. vs.. İşte böylesine bir sezonda bu şampiyonluk geldi Beşiktaş’a, hem de 37 yıl sonra.. Maça geçecek olursak.. İki takımın da hızlı bir giriş yaptığını söylemek doğru olmaz. Daha çok savunmaların ağırlık koyduğu bir ilk çeyrek izledik Abdi İpekçi’de. Hawkins’in biri içeriden, biri dışarıdan olmak üzere bulduğu iki zor basket, Beşiktaş’ı ilk mola öncesinde skorda tutarken, mola dönüşü Bonsu boyalı alanda etkili oldu. 8-8’den sonra üst üste 6 sayı üretti ancak bu Beşiktaş’ın öne geçmesi için yeterli olmadı. Efes, Kerem Tunçeri ve Sinan Güler’in sayılarıyla üstünlüğünü korudu ancak çeyreğin sonlarında temponun artması siyah beyazlıların işine yaradı ve ilk 10 dakikayı Arroyo’nun üçlüğü ile 20-18 önde kapattılar. İlk çeyrekte Zouros’un süre vermediği Savanovic’in oyuna dahil

“Deron WIllIams ve MorrIson’ın gidişi, Can Akın’ın sakatlığına rağmen Beşiktaş, 37 yıl özlemini çektiği şampiyonluğa ulaştı” 42

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

olduktan sonra yaklaşık bir buçuk dakikada ürettiği 5 sayı dikkat çekiciydi ancak maç genelinde gerisini getiremedi Sırp oyuncu. Farkın hiçbir zaman 4’ün üzerine çıkmadığı ilk devrenin sonunda istatistiklere bakıldığında Beşiktaş’ın rakibine göre daha az top kaybı yaparak serbest atış çizgisinden daha fazla sayı bulduğu ve Efes’in de boyalı alanda daha aktif olduğu göze çarpıyordu. İkinci devrenin ilk serisi Efes’ten geldi. 3 dakika sonunda, yenik durumdan gelip farkı 5’e çıkardılar ki bu rakam, bu maç standartlarında oldukça yüksekti. Beşiktaş’ın ise buna vereceği cevap gecikmedi, 2 dakika içinde skoru 51’de eşitlediler. Arroyo’nun da bire bir yeteneklerini kullanarak bulduğu sayılar da önemliydi bu dakikalarda. Çeyreği kapatan taraf Kerem Tunçeri oldu, son 10 dakikaya girilirken skor dengedeydi: 61-61. Momentumun net bir şekilde bir tarafa geçmediği bir maç izlediğimizi yazmıştık, nitekim son çeyrek de bunun kanıtı oldu. Lafayette belli bir dönemde etkili olmasına rağmen istikrarını koruyamadı ve sonlara doğru negatif bir görüntü çizdi. İbrenin yavaş yavaş Beşiktaş’a kaydığı anlarda ise lacivert beyazlılara hayat öpücüğünü veren isim hep Kerem Tunçeri oldu. Tam 6 üçlük gönderdi Beşiktaş potasına, bunların tamamına yakını da kritik anlarda geldi. Bitime 2:09 kala Serhat Çetin’in -tekrardan bakıldığında süre dolduktan sonra atıldığı görülen- şutu* ev sahibine çok önemli bir avantaj kazandırdı. Vujacic’in de son topu acele kullanmasının ardından Beşiktaş, kendi evinde şampiyonluğunu ilan etti. TBL’de 2011-2012 sezonu artık bitti, şampiyonlara son bir kez tebriklerimizi iletelim. Başta Ergin Ataman olmak üzere bütün teknik ekip ve oyuncular inanılmaz bir iş başardılar. Sezonun hikayesi olduğu tartışmasız, uzun yıllar unutulmayacağını da söyleyebiliriz. Beşiktaş’ın basketbolda bir adım daha ileri gitmesi için ellerinde büyük bir şans var, ancak sponsorluk, oyuncu kontratları meseleleri de yazın onlar adına rahat geçmeyeceğinin habercisi. Baka SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012

ŞA M P İ YO N B E Ş İ K TA Ş M İ L A N GA Z

lım gelecek sezon, yakılan bu kıvılcımın üzerine bir şeyler ekleyip, istikrarı sağlayabilecekler mi?

Beşiktaş; dar kadroya, sakatlıklara, takımdan ayrılmalara ve sezon içinde yaşanan birçok badireye rağmen yılmadan çalışmanın karşılığını almasını bildi. Sezon başında eski Basketbol Şube Sorumlusu Şeref Yalçın’la başantrenör Ergin Ataman’ın kafa kafaya vererek kurduğu ekip, Milangaz gibi bir markayı da yanına aldı. Beşiktaş, sezon başında NBA’de yaşanan lokavttan yararlandı, Deron Williams’ı transfer ederek güçlü bir takım havası oluşturdu. Bu gelişme ‘şov’ olarak değerlendirilse de yıldız basketbolcunun performansı Türkiye’ye tatile gelmediğini göstermeye yetti. NBA’de işlerin yola girmesiyle birlikte Deron ve Semih Erden’in ABD’ye dönmesi, birçok soruyu da peşi sıra getirdi. “Deron Williams ve Semih Erden’i kaybeden Beşiktaş, ne yapacaktı?” Beşiktaş’ın ilk hamlesi ilginçti. Sakatlığından dolayı 6 ay oynamayan ve hiçbir kulübün yüzüne bakmadığı Pops Bonsu-Mensah kadroya dahil edildi. Böylece Semih’in yokluğu giderilmişti. Peki Deron’un yeri nasıl dolacaktı? Kartal, çözümü 33 yaşındaki Porto Rikolu oyun kurucu Carlos Arroyo’da buldu. Ancak Arroyo’nun Türkiye’yi emeklilik için 46

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

seçtiği iddiaları dolaşmaya başladı. Ama Arroyo gençlerden iki kat daha fazla çalıştı. Takımın liderliğini üstlendi. Mensah da sanki sakatlık geçirmemiş gibi formunun zirvesinde bir oyun ortaya koydu. Bu gelişmelerin ışığında sezon finaline yaklaşıldı. İlk sınav Türkiye Kupası’ydı. Konya’nın yolunu tutan Siyah-Beyazlılar yarı finalde Galatasaray Medical Park’ı, finalde Banvit’i yere sererek ilk kupayı müzesine taşıdı. Fakat Can Akın’dan gelen sakatlık haberi, dar olan Türk

“Sezon başında eski Basketbol Şube Sorumlusu Şeref Yalçın’la başantrenör Ergin Ataman’ın kafa kafaya vererek BU takımı kurdu”

E R E C N E P A ARK ! R A N U S A L R A H İ İFT

2 0 1 1 S İ N E M A YILLIĞI İKİ K APAK SEÇENEĞİ İLE

TÜM KİTAPÇILARDA

18 - 24 HAZİRAN 2012

ŞA M P İ YO N B E Ş İ K TA Ş M İ L A N GA Z rotasyonunu olumsuz etkiledi. Bu deprem sırasında Beşiktaş’ta yönetim değişmiş, yeni başkan ve hedefler belirlenmişti. Ama Şeref Yalçın yine takımıyla birlikte ve yola devam ediyordu. Rota şimdi Koraç’a, yeni adıyla EuroChallenge Cup’ı kazanmaya çevrilmişti. Turnuvada final-four’a kalan Beşiktaş, ilk maçta ev sahibi Szolnoki, finalde Fransız Elan Chalon’u geçerek kupa koleksiyonunu ikilemiş oldu. Gözler artık lig şampiyonluğundaydı. Ligi dördüncü bitiren Beşiktaş, çeyrek finalde Fenerbahçe Ülker’le eşleşti. Sarı-Lacivertlileri 2-0 deviren Kartal, yarı finalde Galatasaray Medical Park ile rakip oldu. Cim Bom’u Türkiye Kupası’nda yenen Beşiktaş, SarıKırmızılıları da 3-1’le saf dışı bıraktı. Finalde Banvit’i eleyen Türk basketbolunun lokomotifi Anadolu Efes vardı. Mutlu sona da az kalmıştı. İlk iki karşılaşma Efes’in sahasında oynanacaktı. Beşiktaş, rakip salondaki ilk 2 maçı kazanarak 2-0’lık avantaj elde etti. Kartal, kazanmaya devam ederken; FIBA’dan da sevindirici haber geldi. Beşiktaş, artık devlerin bulunduğu THY Avrupa Basketbol Ligi’nde direkt boy gösterecekti. Seride üçüncü mücadeleyi kaybeden Beşiktaş, bir sonraki müsabakada durumu 3-1’e taşıdı. Parkeye 7 oyuncuyla çıkmak zorunda kalan Beşiktaş, 5. maçta yine takıldı: 3-2. Artık gözler 6. karşılaşmadaydı. Beşiktaş kazanırsa şampiyon olacak, kaybederse psikolojik üstünlüğü Efes’e devredecekti. Kırılma noktası pozisyonundaki randevuda Kartal, Efes’i 80-76 devirerek sezonu 3 kupayla bitirdi. Tarih artık Beşiktaş’ı yazıyordu... ERGİN ATAMAN RÖPORTAJI Üç kupalı Beşiktaş Milangaz’ın başantrenörü Ergin Ataman, yönetimle görüşme hâlinde olduğunu söylerken, son günlerde çıkan Galatasaray’dan teklif aldığı iddialarını reddetti ve Unics Kazan’ı işaret etti. İşte Ataman’ın Eurosport.com’da yayınlanan özel açıklamaları. Üç kupalı şampiyonluk, kariyerinizi düşündüğünüzde size ne ifade ediyor? Nereye

“Seride üçüncü mücadeleyi kaybeden Beşiktaş, bir sonraki müsabakada durumu 3-1’e taşıdı.AMA 5. maçta yine takıldı: 3-2” 50

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

koyarsınız bu başarıyı? Beşiktaş ile üç tane kupa kazanmanın farklı bir tecrübe olduğunu söylemek yanlış olmaz sanırım. Hiç kimsenin bunu beklediğini ben tahmin etmiyorum. Beşiktaş gibi camiada kupa kazanmak, bu kadar büyük bir kulüpte şampiyon olmak kariyerim açısından elbette çok önemli. Ayrı bir heyecan oldu. Siena’da, Efes’te ve Ülker’de kupalar kazandık ama baktığınız zaman Siena 100.000 kişilik bir şehir. Ancak Beşiktaş’ın 15-20 milyon taraftarı var. Çok daha büyük bir insan kitlesi tarafından takip ediliyorsun, insan ister istemez heyecan duyuyor. Final serisinde Beşiktaşlıyım diyen herkes ekran başında seni, kupayı almanı izliyor. Bu garip ve güzel bir duygu. Türkiye açısından bakarsak bu sezon kariyerimin en başarılı yılı. Avrupa açısından bakarsak da, Efes ve Siena ile birer kez Final-Four oynama başarısı gösterdiğim sezonlar en iyi tecrübelerim. Ki bence TBL, Avrupa’nın en iyi ligi. Yatırım ve oyuncu anlamında, ek olarak seyirci konusunda zirvedeyiz. Bu ligde iki tane kupa kazanmak, üstünde bir de Avrupa’da şampiyon olmak… Şu an için tartamıyorum. Seri boyunca hem Beşiktaş, hem de Efes tarafı hayli gergin açıklamalarda bulundu. Örneğin Engin Özerhun’un hakemler hakkında yaptığı yorumlara siz basın toplantılarında cevap vermiştiniz. Bir de, bizim tribünden görebildiğimiz kadarıyla beşinci maçın başında Zouros sizin yanınıza gelip bir şeyler söyledi, siz ona bir şeyler söylediniz… Ardından Zouros tekrar yanınıza yaklaştığında dönüp gittiniz. Orada ne oldu? Serinin ilk maçından sonra, Zouros’un bir açıklaması vardı basın toplantısında. “Hakemler bize çok faul çalıyorlar, Beşiktaş’ta ise sertliğe izin veriyorlar. Böyle iş olmaz” tarzında bir şey demişti. Zouros’un açıklamaları üzerine aynı soruyu bana da sordular basın toplantısında, ben de şu cevabı verdim: “Anadolu Efes takımı 12 oyuncuyla 40 dakika boyunca pres yapma üzerine kurulu. Bense, 6-7 oyuncuyla onları daha korumalı bir biçimde savunma yapıyorum” Belli ki bu açıklamalar Zouros’a dokunmuş. Maç öncesine benim yanıma geldi “Sana çok saygı duyuyorum ama sen benim fikirlerime saygı göstermiyorsun” dedi. Ben de ona “El sıkışırken bunu konuşmanın, tartışmanın SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012

ŞA M P İ YO N B E Ş İ K TA Ş M İ L A N GA Z yeri değil” diye cevap verdim. Üçüncü maçın sonunda ise Zouros’un yanına gittim, “Hawkins’e faul çalmadılar, bak gördün mü? Bunun mânası yok” dedim. Dostane bir biçimde bunu ona anlatmaya çalıştım. Ben sadece Pops Mensah-Bonsu’nun kaşının açıldığı anda gerginlik yaşadım. Pops kenara geldi, kaşını hakeme gösterdi; Zouros da kenardan Pops’u hakeme gösterip gülüyordu. “Teknik faul çal” falan dedi, ona kızdım. Pops’un kaşının açıldığın farkında değil, onun hakeme itiraz ettiğini sanıyor. Bunun mantığı yok. Kendi fikirleridir, her pozisyona itiraz edebilirler; isterlerse dört kişi de oynayabilirler, kendi bilecekleri iş. Üç kişi oynarlarsa bizim için daha iyi olur. Bunlar komik şeyler. Türkiye’de hiçbir hakem, antrenörün baskısı altında kalmaz. Efes tarafında böyle bir kompleks oluşmuş sanıyorum. Zouros’ta ben onu hissettim. “Ergin Ataman’ın hakemler üzerinde bir etkisi varmış gibi” davrandılar. Bu bütün kenar yönetimine yayılmış ancak yanlış bir düşünce. Engin Özerhun’un da her maç sonunda bir yakınması, bir hakem beyanatı oldu. Doğuş’un basketi? Açıkçası o an için, öyle bir hücum yapacaklarını düşünemedim. Kritik bir maçtı, kazansaydık şampiyonluğa ulaşacaktık. Karşılaşma birçok kez gitti geldi. Son saniyede Hawkins’e hücum ribaundu, faulü atamaması, çalınmayan fauller… Bir saniyenin altında, onu o anda hissedemedim. Geçenlerde “Ben işsiz bir antrenörüm” şeklinde açıklamanız vardı. Dün de yönetimle görüşmeye gittiğinizi söylemiştiniz, son durum ne? Sözleşmenizin yaz dönemine kalmayıp, sezon ortasında uzatılmasını ister miydiniz? İşsiz antrenörüm derken şunu söylemek istedim: Sezon bittiği anda benim kontratım bitti. Bunun anlamı da, benim herhangi bir takımla, herhangi bir anlaşmamın bulunmuyor oluşudur. Kulüple yaptığım son görüşmede net bir sonuç çıkmadı. Hâlen durum belirsiz. Milangaz yönetim kurulu hafta başında toplana-

“İşsiz antrenörüm derken şunu söylemek istedim: benim herhangi bir takımla, herhangi bir anlaşmamın bulunmuyor oluşu” 54

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

cak, sporsorlukla ilgili kararını verecek. Bu durumda da benim söyleyebileceğim bir şey yok. Beşiktaş tarafı da, Milangaz’ın sponsorluk kararını bekliyor. Ona göre bir bütçe, ona göre bir yapılanma planlanacak. Açıkçası ben de şu an bunu bekliyorum. Bu kadar başarılı olduktan sonra ayrılmak gibi bir düşüncem yok. Fakat artık taraftar, camia başarıya alıştı. Önümüzdeki sene Euroleague’de oynayacağız. Buradan sonra sponsorsuz devam edersek, bir geriye dönüş olursa ben kalmam. Kalıp da ne yapacağım ki? Bir süreç var ama bu aynı zamanda risk teşkil ediyor. Her açıdan tehlikeli bir dönem. Herkesin bu riski aldığını söyleyebilirim. Bu süreçte biz oyuncularımızı kaybedebiliriz, ben de gidebilirim ama gönlümüzde bırakmak olmadığı için biz de bu riskli sürece dahil olduk. Şahsen ben gelen teklifleri erteliyorum. Belki bir hafta sonra herkes, her takım koçunu bulacak ama ben işsiz kalacağım. Nitekim hepimiz profesyoneliz. Antrenörüyle, oyuncusuyla çok başarılı olmuş kulüpler sezon ortasında eğer tarafların sözleşmesi bitiyorsa, onları uzatıp gelecek sezonun planlamasını yapmaya başlar. Ancak Beşiktaş bunu yapamadı keza sponsorunun sözleşmesi bitiyordu. Haliyle bütçe olmadan bu tür işlere giremezsiniz. Misal Carlos Arroyo yarın bir takımla imzalayabilir. Aynı durum benim için de geçerli. Geçen sezonun bütçesi 8 milyon dolardı, bu yıl da çok fazla bir şey istemiyorum. 10-11 milyon dolara rahat biçimde anlaşırız. Konuşulan 15-16 milyon dolarlar çok fazla. Avrupa’da büyük bir koç sirkülasyonu olması bekleniyor. Adı uzun süre Fenerbahçe ve Efes ile anılan Ettore Messina CSKA’ya gitti, Obradovic 13 sezonun sonunda ayrıldı… Pianigiani ve Ivkovic’in görevleri de sıkça speküle ediliyor. Önceki röportajlarımızda Siena başkanı Minucci ile iletişiminizin çok iyi olduğunu söylemiştiniz, size o kanattan gelen teklifler var mı? Şu an için Siena’dan herhangi resmi bir teklif yok. Öyle bir dönemdeyiz ki, herkes herkesi tartıyor. Teklif gelmedi ama telefon geldi. Fikir alışverişleri oluyor. Minucci ve tüm oradakiler hep bizim dostlarımız. Ancak sizin de dediğiniz gibi, sirkülasyon başladığı zaman SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012

ŞA M P İ YO N B E Ş İ K TA Ş M İ L A N GA Z gerisi çorap söküğü gibi gelecek. Başkan Minucci yeniden yapılanmayı sever, sanırım bu sezon da ona benzer bir şey planlıyor. Bo McCalebb %90 ayrılacak. Örneğin benim orada olduğum dönemin sonrasında bir-iki sezon Carlo Recalcati geldi, ardından da takımı benim yardımcım Simone Pianigiani’ye emanet ettiler. Şimdi de Luca Banchi diye çok iyi bir yardımcıları var. Daha önce de Livorno ile birinci ligde çalışmışlığı var. Yönetim o yolu da tercih edebilir. Ek olarak, bir süredir Montepaschi’nin sponsorluktan çekileceği konusunda iddialar vardı ama geçen Minucci ile konuşmamızda bana bunun olmayacağını söyledi. Montepaschi, Siena ile iki yıl daha devam edecek. Şöyle bitireyim, Siena’da kadronun gençleşeceği kesin. Pianigiani de kalabilir, Banchi de başa geçebilir, başka bir antrenör de tercih edebilirler. Eğer başka koç Siena’ya geçecek olursa, tabii ki adaylardan biri benim. Galatasaray’dan teklif aldınız mı? Hayır, Galatasaray’dan teklif almadım. Ciddi anlamda teklif aldığım kulüp: Unics Kazan. Ben onlardan final serisinin sonuna kadar bir süre istemiştim, sağ olsunlar beklediler. Unics her sene ciddi yatırım yapıyor. Bu sene Top 8’e çıktılar, ligi altıncı sırada bitirdikleri için Euroleague’de direkt katılım hakları yok ama ön eleme oynayacaklar. Düşünme aşamasındayım, çok ciddi ve ısrarlı yaklaştılar bana. Nitekim ben de memnunum bu durumdan. Bir Türk antrenörün böyle büyük bir Rus kulübünden teklif alması çok güzel bir şey. Yaklaşık iki hafta boyunca final serisinin sonlanmasını beklediler, şimdi de Kazan’a gelmemi istiyorlar. Oraya gidip, yapılanmayı görmem lazım. Oyuncu gibi hemen öyle kontrata imza atamam. Parasal konuda anlaştık ama yönetimi ziyaret etmem gerekiyor. Aslında bu hafta Kazan’a uçacaktım ama bir hafta daha süre istedim. Önce Beşiktaş’la konuşacağım, diğer türlüsünün doğru olmadığını düşünüyorum. Kazan’ın beni bekleyip beklemeyeceğini de zaman gösterecek. Önümüzdeki Çarşamba gününe kadar beklerlerse ciddi bir teklif mevcut.

“Galatasaray’dan teklif almadım. Ciddi anlamda teklif aldığım kulüp: UnIcs Kazan. SADECE BİRAZ SÜRE İSTEDİM” 58

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

Taraftar sorularından birine geçelim. Seri genelinde, dar rotasyonla oynamanıza rağmen mola almak için hep çeyrek sonlarını beklediniz. Periyot ortalarında hiç mola almadınız. Neden? Benim molayı işaret etmem için, stratejik açıdan hazırlıklarımızın tersi bir görüntü olması lazım. Böyle bir duruma denk gelmemişim demek ki. Zaten oyuncular ilk ve üçüncü çeyreğe dinlenerek başlıyorlar. Benim felsefemde bir oyuncunun performans düşüklüğü ve taktiksel hata dışında karşılaşmanın ilk 10 dakikasında değişmesine gerek yok. Bu yüzden ben oyuncularımı dinlendirmek için mola alan bir koç değilim. GSBonus kart kullandığınız konusu doğru mu? Galatasaray taraftarı birçok platformda bunu konuşuyor... Doğru, GSBonus kullanıyorum. İlk bu külüplerin kartları çıkmaya başladığı zaman ben Efes’i çalıştırıyordum. Benim de Galatasaray sempatizanı olduğumu bilen yönetimdeki yakın bir arkadaşım, jest olarak bana GSBonus gönderdi. Beşiktaş bu kart işlerine yeni başladı. Bir seneye yakındır çalışıyorlar. Bazı gelişmeler oldu, beni aradılar ama henüz bana ulaşan bir kart yok (gülüyor). Gelsin ikisini de kullanırım benim için sorun olmaz. Bu kartlara restoranlarda birçok indirim oluyor. Hatta hafta sonu iki günlük ufak bir tatil yapacağım, siz gelmeden önce uçak bileti yaptım. GSBonus’a da indirim yapıyordu, onu kullandım (gülüyor). Gelecek sene için, takımın başında kaldığınızı düşünürsek; hangi salonu tercih edeceksiniz? Ben gelecek sezon takımın başında olsam da olmasam da Beşiktaş’ın Euroleague maçlarını Akatlar’da oynayamayacağı bir gerçek. Ya Sinan Erdem’de, ya da Abdi İpekçi’de mücadele edilecek. Diğer yönden, Fikret Orman ile yaptığım görüşmede; başkanın kafasında 12.000 kişilik bir salon yapma fikrinin olduğunu öğrendim. Bu konuda da Beşiktaş Belediyesi’nin bize yardımcı olması lazım. İsmail Ünal’a büyük görev düşüyor, Avrupa’da birçok salon belediyelerin. Beşiktaş, belki de Türkiye’nin en zengin belediyesi. Arsalar çok pahalı olabilir ama bu takım da semtin takımı. Fenerbahçe Ülker Arena gibi bir salon bu taraftara yakışır. SD SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

AVRUPA’NIN GELMİŞ GEçMİŞ EN İYİ

100 OYUNCUSU BÖLÜM 6 : 49 - 40 60

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Nikos Galis YUNANİSTAN: (1979 - 1994) Nick Galis olarakta bilinen oyuncu 23 Temmuz 1957 New Jersey, ABD’de doğdu. 1991 yılında FIBA’nın en büyük 50 oyuncudan biri seçildi. Kariyerine Aris’te başladı. 1992 yılına kadar bu takımla çeşitli kupalar ve ödüller kazandıktan sonra 1992’de Panathinaikos’a transfer oldu ve iki yıl sonra kariyerine sakatlıklardan dolayı bu kulüpte son verdi. SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Rafael Rullan İSPANYA: (1969 - 1988) Rullan Palma de Mallorca, İspanya’da 8 Ocak 1952’de doğdu. Real Madrid’in unutulmaz yıldızlarından biri olan Rullan, 1974, 1978 ve 1980’de Madrid’le üç Avrupa şampiyonluğu yaşadı. 1984 yılında Saporta Kupası kazandı. Maccabi Tel Aviv ile oynadıkları 1980 Avrupa Kupası maçında 27 sayı ile en değerli oluncu seçildi. 18 sezonda 14 İspanya Ligi ve 9 İspanya Kral Kupası kazanmış gerçek bir efsane. 64

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Oded Kattash İSRAİL: (1984 - 2007) İsrail basketbolunun yetiştirdiği en yetenekli oyuncuların başında gelen Kattash, 10 Ekim 1974’de İsrail’de dünyaya geldi. Halen Hapoel Jerusalem takımının baş antrenörlüğünü sürdüren yıldız Panathinaikos ile 2000’de Euroleague şampiyonluğunu kazandı. SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

46 Aldo Ossola

İTALYA: (1964 - 1980) Aldo Ossola 13 Mart 1945’de İtalya’da doğdu. Bir hücum oyuncusu olarak en yetenekli İtalyan oyuncuların başında geliyordu. Futbol efsanesi, ağabisi Luigi Ossola’nun gölgesinde kalsada halen çok iyi anılır. Ossola, 3 Şubat 2008 tarihinde Euroleague Komitesi tarafından en iyi 50 oyuncu arasında gösterildi. 68

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Clifford Luyk İSPANYA: (1958 - 1978) Clifford Luyk Diem, 28 Haziran 1941’de Syracuse, New York’da doğdu. Luyk hook atışlarıyla meşhur bir oyuncuydu. İspanya vatandaşlığına geçtikten sonra Avrupa’da efsane oldu. 1991 yılında FIBA tarafından en büyük 50 oyuncu arasında gösterildi. 1962’de Real Madrid’e katıldı. Madrid’le 1964, 1965, 1967, 1968, 1974 ve 1978’de Avrupa Şampiyonluğu yaşadı. 1978 yılında bu takımda emekli oldu. Halen 6 Avrupa Şampiyonluğu olan tek oyuncudur. SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Walter Szczerbiak ABD: (1967 - 1984) Walter Szczerbiak 21 Ağustos 1949’da Hamburg, Batı Almanya’da doğdu. 3 Şubat 2008 tarihinde, Euroleague Komitesi tarafından, Avrupa’nın gelmiş geçmiş en iyi 50 oyuncusu arasında gösterildi. Szczerbiak, Üniversiteden sonra, 1971 NBA Draftı 4. turda Phoenix Suns tarafından seçildi. Ama Amerikan Basketbol Birliği (ABA)’de, Dallas Chaparrals takımında oynama fırsatı bulabildi. 1974’de Real Madrid’e katıldı. 1974, 1978 ve 1980’de Madrid ile üç Avrupa Şampiyon’luğu yaşadı. 72

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

DinO RaDJa HIRVATİSTAN: (1984 - 2003) Radja 1967’de Hırvatistan’da doğdu. 2.11 boyundaki hırvat pivot. 1989 draftlarında 2.tur 40. sıradan Boston Celtics tarafından seçilmiş, ilk defa 1994’te forma giymiştir. Avrupa’da Panathinaikos, Zadar, Olympiakos formalarını giymiş, 2001-02 sezonunda giydiği Cibona Zagreb formasıyla emekli olmuştur. Halen KK Split takımının başkanıdır. SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

byron scott ABD: (1983 - 1998) 1961 doğumlu efsane, eski bir panatihinaikoslu. 1983 yılında San Diego Clippers tarafından 1.tur 4. sıradan draft edildi. 1984-93 yılları arasında efsanevi LA Lakers takımında oynadı. 1994-95 yılları arasi Indiana Pacers, 1996 yılında Vancouver Grizzlies formaları giydi. 1998 yılanda LA Lakers’da basketbol kariyerine son verdi. 76

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Nikos Ekonomou YUNANİSTAN: (1991 - 2005) Nikos Ekonomou 1973 yılında Yunanistan’da doğdu. Kariyeri bir çok takımda sürdü. 1991 ile 1998 yılları arasında Panathinaikos’da oynadı. 1993 yılında Panathinaikos ile Yunanistan Kupası’nı kazandı. 4 Kez Final Four oynadı. 1996 yılında Panathinaikos ile Euroleague Şampiyonluğu, Yunanistan Kupası ve aynı sezonda Kıtalararası Kupa’yı kazanan takımın kaptanıydı. 1999’da İtalyan Virtus Bologna ile anlaştı. Bir yıl sonra Olympiakos’la anlaştı. 2001 yılında İspanyol Ligi şampiyonu Barcelona’ya transfer oldu. Daha sonra Olympia Larissa’da oynamak için tekrar Yunanistan Ligi’ne döndü. SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012

B Ö LÜ M 6 : 4 9 - 4 0

Bob Morse ABD: 1972 - 1986) Robert “Bob” Morse 4 Ocak 1951’de Philadelphia, ABD’de doğdu. 1991 yılında FIBA’nın en büyük 50 oyuncudan biri olarak seçildi. 3 Şubat 2008 tarihinde, Morse Euroleague Komitesi tarafından, son 50 yılın en etkili basketbolcularından biri olarak gösterildi. 80

18 - 24 HAZİRAN 2012 / SLAMDUNK

SLAMDUNK / 18 - 24 HAZİRAN 2012